102
ÖĞÜN SIKLIĞININ VÜCUT AĞIRLIĞI ÜZERİNE ETKİSİ GAZİ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ BESLENME VE DİYETETİK BÖLÜMÜ DOÇ.DR. HİLAL YILDIRAN

ÖĞÜN SIKLIĞININ VÜCUT AĞIRLIĞI VE VÜCUT …hacettepebeslenmevediyetetik.org/beslenme2017/hilalyildiran.pdf · • Çocuklarda yapılan bazı çalışmalarda günde üç öğünden

  • Upload
    others

  • View
    18

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

ÖĞÜN SIKLIĞININ

VÜCUT AĞIRLIĞI

ÜZERİNE ETKİSİ

GAZİ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ

BESLENME VE DİYETETİK BÖLÜMÜ

DOÇ.DR. HİLAL YILDIRAN

İŞTAH KONTROLÜ

ÖĞÜN SIKLIĞI

AZ AZ SIK SIK BESLENME

• Gereğinden fazla yemeği ve kaçamakları önler. • Acıkmayı önleyerek bir sonraki öğünde besin alımını

azaltır. • Düzelmiş glikoz homeostazı sağlar. • Her öğün sonrasında yiyeceklerin termojenik etkisi ile

enerji harcaması bir miktar artar

ÖĞÜN SIKLIĞI - VÜCUT AĞIRLIĞI İLİŞKİSİ

• Öğün sıklığı ve vücut ağırlığındaki ilişki

ilk kez 1964 yılında Fabry ve arkadaşları

tarafından araştırılmıştır.

• 60-64 yaş arası 379 yetişkin erkekler bireyde

• ÖĞÜN SIKLIĞI İLE ADİPOSİTE ARASINDA TERS İLİŞKİ

olduğu bulunmuştur.

29.05.2017 3

The frequency of meals: its relation to overweight, hypercholesterolemia, and decreased glucose-toler-ance. Lancet (1964) 2:614–5.

Son 50 yılda yapılan çalışma sonuçları

çelişkili

Gözlemsel çalışmalarda alınan beyana dayalı

veriler

Hafif kilolu veya obez bireylerin besin

tüketimleri ve öğün sayılarını daha az gösterme eğilimi

• Dietary Guidlines Advisory

Commitee Report 2010 yılında

öğün sıklığı ve sağlık arasındaki

ilişkiyi açıklayacak bilgi açığının

bulunduğu, bu konuda kontrol

çalışmalarının yapılmasının

gerekli olduğu rapor edilmiştir

A critical assessment of research needs identified by the Dietary Guidelines Committees from 1980 to 2010. J Acad Nutr Diet (2013) 113:957–71.

29.05.2017 6

ÖĞÜN SIKLIĞI

VÜCUT AĞIRLIĞI VE VÜCUT KOMPOZİYONUNA ETKİSİ

OBEZİTE ???

OBEZİTEDE TIBBİ BESLENME TEDAVİSİ

ÖĞÜN SIKLIĞI

VÜCUT AĞIRLIĞI VE VÜCUT

KOMPOZİYONUNA ETKİSİ

ÖĞÜN SIKLIĞI VÜCUT AĞIRLIĞI

• Pekçok çalışmada ÖĞÜN ATLAMA obeziteye neden olan en

önemli nedenler arasında yer almaktadır.

29.05.2017 7

GÜN İÇİNDE AZ AZ SIK SIK BESLENME TARZI

Açlık hissinin hafifletir

Hormonal yanıtta

düzenleme sağlar

Enerji alımını azaltır

Ağırlık kontrolünü

kolaylaştırır.

• Adolesan veya yetişkin popülasyonda yapılan çalışmalarda gün

içinde fazla öğün tüketen bireylerin daha aktif oldukları ve

daha sağlıklı besin seçimi yaptıkları da görülmüştür.

ÖĞÜN SIKLIĞI VÜCUT AĞIRLIĞI

J Am Diet Assoc .2006;106 : 709–717. Obes Res .2002;10 : 78–82.

J Am Diet Assoc. 2006;106: 46–53.

ÖĞÜN SIKLIĞI VÜCUT AĞIRLIĞI

29.05.2017 9

ÇALIŞMA GRUBU ÇOCUK ADOLESAN

YETİŞKİN YAŞLI

ATLANAN ÖĞÜN

KAHVALTI !!!

• Çocuklarda yapılan bazı çalışmalarda günde üç öğünden az

tüketiminin ağırlık artışı ile ilişkisi bulunmazken

• Toschkeet ve ark. 5-6 yaş arası 4300 Alman çocukta öğün

sıklığı ve obezite arasında ilişki olduğunu rapor etmişlerdir.

<3 öğün: Hafif kiloluluk % 15,0 / Obezite % 4,2

>4 öğün : Hafif kiloluluk % 10,9 / Obezite % 2,8

>5 öğün : Hafif kiloluluk % 8,1 / Obezite % 1,7

29.05.2017 10

Am J Prev Med 2003;25:9–16. J Am Diet Assoc2004;104:753–761

Obes Res 2005;13:1932–1938

ÖĞÜN TANIMLANMASI

FARKLILIKLARI

• 1209 siyah 1166 beyaz kız çocuğu

• 9 yaşında çalışmaya alınmış 10 yıl

takip edilmiştir.

• Siyah kızlarda günde 3 öğünden

fazla besin tüketenlerde fazla

kilolu olma sıklığı daha az

görülmüştür.

• Bu sonuçlara dayanarak çocukluk

çağı obezitesinin önlenmesinde

öğün sıklığının önemli bir faktör

olabilceği vurgulanmıştır.

29.05.2017 11

International Journal of Obesity (2008) 32, 23–29

ÖĞÜN SIKLIĞI

VÜCUT AĞIRLIĞI

• Günde 4 ve daha fazla

öğün tüketen kişiler

• Günde 3 ve daha az

öğün tüketen kişiler

29.05.2017 13

OBEZİTE RİSKİNİN %45 DAHA AZ

OLDUĞU ORTAYA ÇIKMIĢTIR

• KAHVALTI öğününü atlayan bireylerde

obezite riski 4.5 kat daha fazla bulunmuştur.

• Bu durum bu bireylerin gün içinde daha

fazla enerji alma eğiliminde olmalarına

bağlanmıştır.

Am J Epidemiol 2003;158:85–92

ÖĞÜN SIKLIĞI

VÜCUT AĞIRLIĞI

• OBEZİTE RİSKİ

• 3 öğün ve altında tüketenlerde %60

• 3-4 öğün tüketenlerde %45

• 5 öğün ve üzerinde tüketenlerde %30

artmaktadır.

29.05.2017 14 British Journal of Nutrition (1997), 77 (Suppl. I), S57-S70

ÖĞÜN SIKLIĞI

VÜCUT AĞIRLIĞI

18-65 yaş aralığındaki 300 birey

• ÖĞÜN SAYISI İLE

• Vücut ağırlığı,

• BKİ,

• Bel çevresi,

• Vücut yağ oranı,

• Toplam yağ dokusu arasında negatif yönde önemli bir ilişki saptanmıştır

29.05.2017 15

YILMAZ S, BAŞ M.YETİŞKİNLERDE ÖĞÜN SIKLIĞININ VÜCUT KOMPOZİSYONU ÜZERİNE ETKİSİ, 2010

Katılımcıların öğün sayısı arttıkça,

aldıkları enerjinin azaldığı

saptanmıştır

ÖĞÜN SIKLIĞI

VÜCUT AĞIRLIĞI

• Yaş ortalaması 71.2 yıl olan 1052 yaşlı birey

• Obezite prevelansı kahvaltı yapmayanlarda (%43.9)

yapanlara (%25.1) , göre anlamlı olarak daha yüksek (p =

0.007).

• Logistik regresyon analizi sonucu değiştirmemiş

• Kahvaltı atlama ve obezite arasındaki bu ilişki de kötü diyet

kalitesi ve fiziksel inaktiviteye bağlanmıştır.

J Nutr Health Aging. 2017;21(5):501-504.

ÖĞÜN SIKLIĞI

VÜCUT AĞIRLIĞI

• Obezite sıklığında artış gözlenen pekçok gelişmiş ülkede

insanların bir gün içinde çok fazla öğün tükettikleri

görülmüştür.

29.05.2017 18

ÖĞÜN SIKLIĞI VÜCUT AĞIRLIĞI

• ÖRNEKLEM:

– 1. GRUP

– Yaşları 37-57 yıl,

– BKİ ortalamaları 41.0 kg/m2 olan,

– 83 obez kadın

– 2. GRUP

– Yaşları 37-60 yıl arasında değişen,

– BKİ ortalamaları 23.8 kg/m2 olan

– 94 normal ağırlıktaki kadın

29.05.2017 19 European Journal of Clinical Nutrition, 2002, 56, 740-747.

ÖĞÜN SIKLIĞI

VÜCUT AĞIRLIĞI

SONUÇLAR:

• Obez bireyler: 6.1 öğün/gün

• NA bireyler : 5.2 öğün/gün

• Obez bireylerin günlük tükettikleri besinlerin bir

çoğunu ÖĞLE VE AKŞAM / GECE öğününde

tükettikleri belirlenmiştir.

• Her iki grupta da ara öğün tüketimi ile toplam

enerji alımı arasında pozitif ilişki bulunmuştur.

(p0.001)

3 veya daha fazla öğün/gün

Günlük alınan toplam enerji kontrol altına alınmadığında ve

/ veya sağlıklıksız besin seçimi yapıldığında sağlıklı bir

beslenme faktörü olmayabilir.

29.05.2017 21

ÖĞÜN SIKLIĞI ARTIRILMASI

GÜNLÜK ALINAN TOPLAM ENERJİ MİKTARINI AZALTARAK

VÜCUT AĞIRLIĞI VE VÜCUT KOMPOZİYONUNA OLUMLU ETKİ

GÖSTERMEKTEDİR

ALINAN VE

HARCANAN

ENERJİ

OBEZİTENİN TIBBİ BESLENME TEDAVİSİNDE ÖĞÜN SIKLIĞI

29.05.2017 25

Zayıflama ilkeri doğrultusunda hazırlanmış diyette alınacak besinlerin tüketim sıklığının da önemli olduğu bilinmektedir.

Genel olarak önerilen, obezitenin diyet tedavisinin 6-8 öğünlük sık aralıklarla düzenlenmesi,

Öğün aralarında 5-6 satten fazla olmamasıdır.

OBEZİTENİN TBT’NDE ÖĞÜN SIKLIĞININ ARTIRILMASININ OLASI ETKİLERİ

29.05.2017 26

DAHA İYİ İŞTAH KONTROLÜ

GLİKOZ HOMEOSTAZIN DA İYİLEŞME

BESİNLERİN TERMİK ETKİSİNDE ARTIŞ

1

3

2

ÖĞÜN SIKLIĞININ BAHSEDİLEN OLUMLU

ETKİLERİ

ANCAK ENERJİ KISITLAMASININ YAPILDIĞI

DÖNEMLERDE DAHA BELİRGİNDİR

1- ÖĞÜN SIKLIĞININ İŞTAH ÜZERİNE ETKİSİ

– KAHVALTI ÖĞÜNÜ

– Enerji gereksinimlerinin %33.3

– 1 GRUP: Tek seferde

– 2. GRUP: 5 eşit parça /saat.

– Saat başı kan glikoz ve insülin

konsantrasyonları ölçülmüş

– 5,5 saat sonra akşam öğünü

servis edilmiştir.

29.05.2017 27 Appetite, 1999, 33, 285-297.

ÖRNEKLEM

Yaş:22.9±4

.2 yıl,

VA:73.26±11.50 kg

BKİ: 23.11±28.4

8 NA genç erkek

• Kahvaltı öğününü bir seferde tüketen bireylerin akşam

öğününde aldıkları enerji miktarı kahvaltı öğününü beş seferde

tüketen bireylerden %26.6 daha yüksek bulunmuştur (p0.02).

• Her iki grubun glikoz konsantrasyonları benzerdir.

• Tek öğünde kahvaltı tüketen bireylerde insülin

konsantrasyonlarının daha fazla yükseldiği görülmüştür (p0.01).

29.05.2017 28 Appetite, 1999, 33, 285-297.

– Bireylere sabah öğününde araştırmacılar

tarafından hazırlanmış KAHVALTI ÖĞÜNÜ

tükettirilmiştir.

• 981±56.0 kalori (gereksinmenin %33)

• CHO %70, yağdan ve protein %15

– Bireylere ya TEK SEFERDE ya da BEŞ EŞİT

PARÇAya bölünüp saat başı verilmiştir.

29.05.2017 29 International Journal of Obesity , 1999, 23, 1151-1159.

ÖRNEKLEM

Yaş:

37.4±18.5

yıl

BKİ:

40.02±10.9

3 kg/m2

diyabetik

olmayan

sigara

içmeyen

7 obez

ERKEK

2- ÖĞÜN SIKLIĞININ KAN GLİKOZU ÜZERİNE ETKİSİ

Öğün tüketimi sonrasındaki AÇLIK

HİSSİ açısından her iki grup arasında

fark bulunmamıştır.

29.05.2017 30 International Journal of Obesity , 1999, 23, 1151-1159.

Tek öğün beslenen grupta PİK

İNSÜLİN KONSANTRASYONUNUN

beş öğün alan gruptan daha yüksek

olduğu görülmüştür (p0.01).

DİYET ENERJİSİ SABİT

DÜŞÜK ÖĞÜN SAYISI

24 saatlik toplam serum insülin

konsantrasyonu artar

İnsülin lipaz enzim ativitesini baskılar

YAĞ DEPOLANMASI

ARTAR

YÜKSEK ÖĞÜN SAYISI

Açlık hissi ve insülin salınımı baskılanır

VA VE YAĞ KÜTLESİ KAYBINDA DAHA

ETKİN

29.05.2017 33

29.05.2017 34

Öğün sıklığı

Leptin

Ghrelin

CCK

GIP

GLP-1 PYY

PP

Rezistin

Adiponektin

• KOLESİSTOKİNİN (CCK) VE LEPTİNin insan ve hayvanlarda öğün

büyüklüğü ve sıklığını kontrol eden iki hormon olduğu

düşünülmektedir.

• CCK geni, leptin geni ve leptin reseptörlerindeki genetik

varyasyonun BKİ ≥33 kg/m2 olan obez kadınlarda beslenme

alışkanlıklarına etkilerini araştırmak amacıyla yapılan bir çalışmada

• CCK gen mutasyonu ile geniş öğün büyüklüğü arasında ve

• Leptin gen mutasyonu ile yüksek öğün sıklığı arasında ilişki

bulunmuştur.

29.05.2017 35

ÖĞÜN SIKLIĞI VE HORMONLAR

Öğün Sıklığı ve Hormonlar

• Ratlatda yapılan bir çalışmada hipotalamusta paraventriküler

nükleusa yapılan akut leptin (10 µg) infüzyonunun öğün

büyüklüğünü etkilemeden öğün sıklığını azalttığı görülmüştür

• Flynn ve ark.

• akut ICV leptin (3,5 µg) infüzyonunun

• öğün büyüklüğü ve yeme hızını azalttığı,

• öğün sıklığını ise değiştirmediğini bulmuşlardır.

29.05.2017 36

Öğün Sıklığı ve Hormonlar

• Huldey ve ark. ICV leptin (30 µg) uygulamasının

• öğün sıklığı, öğün büyüklüğü ve yeme hızını düşürdüğünü

göstermişlerdir.

• Zorrilla ve ark. ICV leptin verilen ratların

• öğün sıklıklarını azalttıkları ve öğün aralarında geçen zamanı

uzattıkları görülmüştür.

29.05.2017 37

– Ağırlık korunumu diyeti

– 1. DÖNEM (8 hafta)

• 1. grup: 3 öğün/gün

• 2. grup: 1 öğün/gün (akşam saat

16:00-20:00 arasında tüketilmiş)

– 2. DÖNEM: 11 hafta diyetsiz

– 3. DÖNEM: (8 hafta)

– Gruplar çaprazlanmış

29.05.2017 38

ÖĞÜN SIKLIĞI

HORMONLAR

ÖRNEKLE

M

Yaş:40-50

yıl

BKİ:18-25 kg/m2

10 kadın

5 erkek

Metabolism Clinical and Experimental, 2007,56, 1729-1734.

American journal of Clinical Nutrition, 2007, 85, 981-8.

VÜCUT KOMPOSZİYONU KAN BASINÇLARI KALP ATIM HIZI

AÇLIK HİSSİ DOYGUNLUK HİSSİ

AÇLIK GLİKOZ,İNSÜLİN ALBUMİN, TOTALPROTEİN

BUN KRC ENZİMLERİ LİPİD PROFİLİ

ÜRİK ASİT KREATİNİN

HORMONLAR:İNSÜLİN,LEPTN, REZİSTİN,GHRELİN,ADİPONEKTİN, KORTİZOL

BDNF

Açlık insülin, leptin, grelin, adinopektin, rezistin ve

BDNF seviyeleri ÖĞÜN SIKLIĞINDAN

ETKİLENMEYEN BULGULAR

ÖĞÜN SIKLIĞININ GIS VE AÇLIK HORMONLARI ÜZERİNE ETKİSİ

• 54 bir yıldan daha fazla Tip 2 DM tanısı olan ve

OAD ile tedavi edilen birey

• Yaş: 30-70 yıl

• BKI: 27-50 kg/m2

• 24 haftalık crossover çalışma

Plos One 2017: 12(4):e0174820

Method

54 tİP’ DM

N:27 3 ana 3 ara

öğün

İlk 12 hafta

N:27 2 öğün

kahvaltı/akşam

2. 12 hafta

DİYETİN GENEL ÖZELLİKLERİ

• İndirekt kalorimetre ile REE saptanmış ve enerji

gereksinmelerinden tüm bireylere 500 kalori

azaltılarak hipokalorik diyetler oluşturulmuş

• CHO%: %50-55, Protein: %20-25, Yağ < %30

• DYA< %7, Kolesterol <200 mg/gün

• Posa: 30-40 g/gün

• Antropometrik ölçümler takip edilmiş ve

• Her periyodun başı ve sonunda aşağıdaki hormonların açlık ve tokluk değerleri analiz edilmiştir. – GLP-1

– PYY

– Pankreatik peptit

– Leptin

– Ghrelin

• FA kayıtları tutulmuş

SONUÇLAR

• Her iki grupta da ağırlık kayıpları benze düzeyde

bulunmuştur.

• Her iki grupta da açlık leptin düzeyleri düşüş olmuş ancak

gruplar arasında anlamlı fark yok.

• 6 öğün/gün grubunda açlık ghrelin seviyeleri 2 öğün

grubundan daha düşük bulunmuştur.

• Açlık PP her iki grupta da artmış ve gruplar arasında fark

yok

• GLP-1 ve PYY düzeylerinde ise herhangi bir değişiklik

görülmemiştir.

3- ÖĞÜN SIKLIĞININ BTE ÜZERİNDEKİ ETKİSİ

• Enerji harcamasına etki eden faktörlerin içinde öğün sıklığının

en önemli etkisi BTE üzerinedir.

• Öğün sıklığının BTE üzerindeki etkileri pekçok fizyolojik

faktörle ilişkilendirilebilmektedir.

29.05.2017 47

Besinlerin Termik Etkisi • BTE besinlerin tüketimi ile ortaya çıkan enerji harcamasını

arttıran bir faktördür.

• Öğünün tüketilmesinden 0-8 saat sonra ısı üretimindeki artış

olarak tanımlanmaktadır.

29.05.2017 48

Besinlerin Termik Etkisi

• BTE’ni etkileyen faktörler;

– ÖĞÜN SIKLIĞI,

– ÖĞÜNÜN BÜYÜKLÜĞÜ,

– ÖĞÜN KOMPOZİSYONU,

– uygulanan diyetin özellikleri,

– insülin direnci,

– fiziksel aktivite

– yaş

29.05.2017 49

ÖĞÜN SIKLIĞI-BTE İLİŞKİSİ

29.05.2017 50

Öğün sıklığındaki artış

BTE’nde de artış

Enerji harcamasını arttır

– İlk 14 gün boyunca

– 1. grup günde 6 düzenli öğün

– 2. grup günde düzensiz 3-9 öğün/gün

– 2. 14 gün eski yeme düzenine

dönülmüş

– Son 14 gün gruplar çaprazlanmıştır.

29.05.2017 51 American Journal of Clinical Nutrition, 2005, 81, 16-24.

ÖĞÜN SIKLIĞI

BTE

ÖRNEKLEM

Yaş:

39.9±5.7

yıl

BKİ :37.1±4.8

kg/m2 olan,

10 obez

kadın

29.05.2017 52 American Journal of Clinical Nutrition, 2005, 81, 16-24.

6 öğün düzenli besin alımı; • daha düşük enerji alımı

(p0.01), • daha yüksek postprandial

termogenezis (p0.01) ile ilişkilidir.

– 8 haftalık çapraz çalışma

– Ilk 8 hafta ağırlık korunumu

sağlayacak diyet

– 1. grup: 1öğün/gün

– 2. grup: 3öğün/ gün

– 11 hafta ara

– Son 8 hafta gruplar çaprazlanmıştır.

29.05.2017 53

ÖĞÜN SIKLIĞI

BTE

ÖRNEKLEM

Yaş: 40-50

yaş

BKİ :18-25 kg/m2

10 kadın

5 erkek

American journal of Clinical Nutrition, 2007, 85, 981-8.

• Bireylerin enerji gereksinimlerinin hesaplanmasında Harris Benedict

formülü, fiziksel aktivite katsayısı olarak da 1.3-1.5 değerleri

kullanılmıştır.

• Çalışmaya katılan bireyler hergün akşam yemeklerini aynı saatte

araştırmacıların belirlediği mekanda diyetisyen kontrolünde

tüketmişlerdir.

• Yemek sonrasında yemeğin tamamen tüketilip tüketilmediği kontrol

edilmiştir.

• Tüm kahvaltı ve öğle öğünleri de paket servis şeklinde bireylere

gönderilmiştir.

29.05.2017 54

American journal of Clinical Nutrition, 2007, 85, 981-8.

• 11obez (BKİ > 30kg/m²) premenapozal kadın birey

• 2 hafta 2 öğün

• 2 hafta ara

• 2 hafta 6 öğün

• 1200 kal/gün 75 g protein %52 CHO, %27 protein ve %21 yağ

29.05.2017 56

Sonuçlar

• Vücut ağırlığı kaybı

• 2 öğün de 2.8±1.5 kg

• 6 öğün de 1.9±1.5 kg

• Yağ dokusunda , insülin düzeylerinde fark yok

• Yağsız doku

• 2 öğün de -3.3±2.6 kg

• 6 öğün de 1.2±1.7 kg arada ki fark anlamlı

29.05.2017 57

ÖĞÜN SAYISININ YAĞSIZ DOKU KÜTLESİ ÜZERİNE ETKİSİ

• Az az sık sık beslenme sadece vücut ağırlığı ve yağ kütlesi

kaybına üzerinde değil, yağsız doku kütlesinin korunumuna da

olumlu etki etmektedir.

• Yağsız doku kütlesi öğün sıklığıyla beraber bir öğünde verilen

protein miktarından ve kalitesinden de etkilenmektedir.

29.05.2017 58

ÖĞÜN

SIKLIĞI YAĞSIZ DOKU

Genç yetişkinlerde 20 gram ve üstü protein bolus ile verildiğinde

Aminoasitler doku yapımı için kullanılmaktan çok okside edilirler.

Proteinlerin daha az öğünde fazla miktarda verilmesinden çok azar azar sık sık verilmesi ile

Yağsız doku artabilir veya korunum daha iyi sağlanabilir

Yağsız doku yağ kütlesine göre metabolik olarak aktif dokudur. DMH’a etki ederek ağırlık yönetimine yardımcı olmaktadır.

29.05.2017 59

• Anabolik duyarlılık yaşla birlikte azalmaktadır ve yaşlılıkta

doygunluk limiti her bir öğün için ortalama 40 grama kadar

çıkmaktadır.

• Bu nedenle metabolizmanın maksimize edilmesi için yaşa

göre 20-40 gramlık çoklu besleme düzeni önerilmektedir.

29.05.2017 61

ÖĞÜN

SIKLIĞI YAĞSIZ DOKU

• Yaş: 20-65 yıl

• BKİ’leri ≥30 kg/m2

• Her birey için ağırlık kaybı diyeti ilkeleri doğrultusunda diyet

enerjileri belirlenmiştir.

• CHO:%55-60, protein:%12-15, yağ:%25-30

• Bireyler grupların yaş, cinsiyet, fiziksel aktivite sigara kullanımı

ve BKİ değerleri açısından benzer olmalarına dikkat edilerek

ikiye ayrılmıştır.

29.05.2017 65

YILDIRAN H, MERCANLIGİL S.M. OBEZİTEDE TIBBİ BESLENME TEDAVİSİNDE ÖĞÜN SAYISININ AĞIRLIK KAYBI, VÜCUT

KOMPOZİSYONU VE BAZI BİYOKİMYASAL BULGULARA ETKİSİ DOKTORA TEZİ

30 BİREY

ÇALIŞMA PLANI

• 1. GRUP: 3 ana öğün/gün

• 2. GRUP: 6 öğün/GÜN (3 ana öğün 3 ara öğün )

• Bireyler bu diyetleri 3 ay boyunca uygulanmıştır.

• Bu süreç içerisinde her hafta bireylerin

– vücut ağırlığı ve

– vücut kompozisyonu değerleri,

– besin tüketimleri,

– kan basınçları

• Çalışamanın başında ve sonunda ise

– Açlık glikoz, açlık insülin, kan şipid profili bakılmıştır.

29.05.2017 66

XXXXXXXX

Antropometrik ölçümler

3 Öğün Diyet (n:15)

6 Öğün Diyet (n:15)

Kadın (n:11)

Erkek (n:4)

Kadın (n:12)

Erkek (n:3)

p (kadın)

p (erkek)

Ağırlık farkı (kg) 5.91±2.64 8.97±2.66 4.97±2.70 10.20±1.15 0.411 0.496

BKİ farkı (kg/m2) 2.37±1.22 2.92±0.79 1.70±0.97 3.57±0.45 0.157 0.268

Yağ kütlesi farkı (kg)

5.69±1.99 7.42±2.54 5.22±2.58 5.60±1.42 0.630 0.319

Yağsız kütle farkı (kg)

0.44±1.89 1.55±1.97 0.40±3.37 4.60±2.36 0.518 0.108

Vücut suyu farkı (lt)

0.01±1.77 -0.35±2.01 0.75±2.59 2.17±2.13 0.267 0.212

Bel fark (cm) 7.73±4.47 7.00±3.92 6.17±3.32 8.00±4.35 0.455 0.593

Kalça fark (cm) 6.18±2.12 11.25±3.59 5.67±2.74 6.33±1.53 0.453 0.500

YILDIRAN H, MERCANLIGİL S.M. OBEZİTEDE TIBBİ BESLENME TEDAVİSİNDE ÖĞÜN SAYISININ AĞIRLIK KAYBI, VÜCUT KOMPOZİSYONU VE BAZI

BİYOKİMYASAL BULGULARA ETKİSİ DOKTORA TEZİ

XXXXXXXX

YILDIRAN H, MERCANLIGİL S.M. OBEZİTEDE TIBBİ BESLENME TEDAVİSİNDE ÖĞÜN SAYISININ AĞIRLIK KAYBI, VÜCUT KOMPOZİSYONU VE BAZI

BİYOKİMYASAL BULGULARA ETKİSİ DOKTORA TEZİ

3 Öğün Diyet (n:15)

6 Öğün Diyet (n:15)

p

TG (mg/dl) 15.3±33.4 32.8±69.9 0.902

T-Kol (mg/dl) 20.5±34.9

14.9±23.7

0.612

LDL-Kol (mg/dl) 17.3±28.7

11.3±21.2

0.523

HDL-Kol (mg/dl) 1.0±5.2

1.8±5.5

0.686

VLDL-Kol (mg/dl) 2.2±7.2

1.8±11.9

0.461

AKŞ (mg/dl) 1.1±10.6

3.7±9.8

0.493

AÇLIK İNSÜLİN

(MikrolU/ml)

1.2±1.7

2.6±1.9

0.081

• 15 çalışma

• 18 yaş ve üstü bireylerle

• Çalışma süresi minimum 2 hafta

• Önce ve sonrasında ki vücut kompozisyonu ölçümleri olan çalışmalar

29.05.2017 69 Nutr Rev. 2015 Feb;73(2):69-82.

29.05.2017 70

VÜCUT AĞIRLIĞI

29.05.2017 71

15 çalışma

Öğün sıklığında her bir birim artış da vücut ağırlığı 0.03±0.06 kg

azalmaktadır

1-2 öğün, 3-4 öğün ve 5 öğün grubunda vücut ağırlığında belirli bir

fark yok

ÖĞÜN SIKLIĞI VÜCUT AĞIRLIĞI DEĞİŞİMLERİ İLE İLİŞKİLİ DEĞİL

VÜCUT YAĞ KÜTLESİ

29.05.2017 73

10 çalışma

Her bir birim öğün sıklığında artış -025±0.11 kg yağ kütlesi azalışı ile ilişkili

ÖĞÜN SIKLIĞI YAĞ KÜTLESİNİ BELİRGİN ŞEKİLDE ETKİLEMEKTE

5 öğün tüketenlerde 1-2 öğün tüketenlere göre yağ dokusu kaybı daha fazla

IWAO VE ARK. çalışması analizlerden çıkartıldığında değişmekte ve öğün sıklığının yağ kütelsi kaybı üzerine etkisi anlamsızlaşmaktadır. (p değeri 0.04 ten 0.44 e çıkmakta)

VÜCUT YAĞ DOKUSU YÜZDESİ

29.05.2017 75

9 çalışma

ÖĞÜN SIKLIĞINDA Kİ ARTIŞ YAĞ KÜTLESİ YÜZDESİ AZALMASI İLE ANLAMLI BİR ŞEKİLDE ETKİLİ

Her bir birimlik artış -0.23±0.09 %’lik değişim

Arciearo ve arkdaşlarının çalışması çıkarıldığında anlamlılık kalkmakta

VÜCUT YAĞSIZ DOKU

29.05.2017 76

9 çalışma

Her bir birim öğün sıklığında artış 0.22±0.11 kg değişim

DAHA SIK BESLENME DAHA İYİ FFM İLE İLİŞKİLİ VE BU İLİŞKİ ANLAMLI

5 öğün/gün 1-2 öğün / güne göre daha iyi FFM korunumu sağlamakta

Iwao ve ark. çalışması analizlerden çıkartıldığında değişmekte ve öğün sıklığının yağız vücut kütlesi etkisi anlamsızlaşmaktadır.(p değeri 0.03 ten 0.96 e çıkmakta)

Öğün sıklığının enerji alımına etkisi

• 13 çalışmanın 8’inde etkisi yok

Öğün sıklığının antropometrik ölçümlere etkisi

• 17 çalışmanın 11’inde etkisi yok

ÖĞÜN SIKLIĞININ VÜCUT AĞIRLIK KAYBINA ETKİSİ

Örneklem büyüklüğü

Çalışma süresi Örneklem özellikleri

(bireylerin vücut ağırlıkları)

Karşılaştırılan diyetlerin enerji içeriği ve besin

ögesi içeriği

Vücut ağırlığının yanında vücut

kompoziyonuna etkileri

ÖĞÜN SAYISININ AZALTILMASININ

VÜCUT AĞIRLIĞI ÜZERİNE OLASI ETKİLERİ

29.05.2017 81

ÖĞÜN SIKLIĞININ AZALTILMASININ OLUMLU ETKİLERİ VARDIR

29.05.2017 82

Çok kısa periyotlarda

yapılmış

Örneklem sayılarının oldukça

düşük

İstatistiksel güç analizlerinde ki

eksiklikler

Enerji alımı, fiziksel aktivite gibi önemli faktörlerin dikkate

alınmamış

ÖĞÜN SIKLIĞI

• Öğün sıklığı ve öğün büyüklüğü kalıtımsal özellikleri olan

beslenme alışkanlıklarıdır.

• Atalarımızın beslenme alışkanlıkları:

– daha az sıklıkla besin tükettikleri

– genel olarak gün içinde sadece bir ana öğün yaptıkları,

– çoğu zaman da uzun zaman yemek yemeden günlerini geçirmek

zorunda kaldıkları

• Bu nedenle insanlar gelişim süresince sık sık beslenmeden daha

çok uzun aralıklarla beslenme tipine adapte olmuşlardır

29.05.2017 83

ÖĞÜN SIKLIĞI-BTE İLİŞKİSİ

29.05.2017 84

Öğün sıklığındaki artış

BTE’nde de artış

Enerji harcamasını arttır

DAHA AZ SIKLIKLA BESLENME

– Enerji içeriği dengelenen diyeti

– 1. hafta: 2 öğün /gün

– 2. hafta: 7 öğün/gün

– OGMH hesaplanmıştır.

– OGMH’nın 3 önemli bileşeni olan bazal

metabolizma hızı, diyete bağlı

termogenez ve fiziksel aktivite için

harcanan enerji de ölçülmüştür.

29.05.2017 85 British Journal of Nutrition, 1993,70, 103-105

ÖĞÜN SIKLIĞI

BTE

ÖRNEKLEM

Yaş: 25-61

yıl

BKİ: 20.7-30.4

kg/m2

10 sağlıklı erkek

Diyete bağlı termogenez ise

günde 2 öğün beslenen grupta

belirgin bir şekilde artmıştır.

29.05.2017 86 British Journal of Nutrition, 1993,70, 103-105.

Öğün sıklığı ile metabolizma hızı

ve fiziksel aktivite için harcanan

enerji arasında ilişki

bulunmamıştır.

ÖĞÜN SIKLIĞI-BTE İLİŞKİSİ

29.05.2017 87

gastrik boşalma

sempatik regülasyon

Gastrik Boşalma

29.05.2017 88

Besin ögelerinin emilim hızı

Besinlerin barsağa geçiş

hızı

Gastrik boşalma hızı

29.05.2017 89

GASTRİK BOŞALMA

gastrik içeriğin pH ve osmolaritesinden,

gastrik hormonlardan ve

öğünün yağ içeriğinden etkilenmektedir.

29.05.2017 90

Besinler SÜREKLİ

verildiğinde

Gastrik gerginlik oluşmaz

Gastrik boşalma hızı yavaşlar

Besinler BOLUS DOZ ile

verildiğinde

Gastrik boşalma hızlı bir şekilde

pik seviyeye ulaşır

Daha sonra öğünün enerji içeriğine bağlı olarak azalır.

Gastrik Boşalma

Bu nedenle ÖĞÜN SAYISININ

AZALTILMASI bir öğünde tüketilen

besin miktarını artırarak daha

yüksek termik etki yaratmaktadır.

29.05.2017 91

bir öğünde daha fazla besin tüketimi

Gastrik gerginlik artar

Gastrik boşalma hızlanır

Besin ögesi emilimi hızlanır

besin ögelerinin kandaki

konsantrasyonlarında da daha

hızlı bir yükselme görülmektedir.

• Özel sıvı test öğünü

hazırlanmıştır.

– Enerji: 750 kkalori

– CHO: %54.5,

– Yağ : %31.5

– Protein:%14’tür.

29.05.2017 92

ÖĞÜN MİKTARI ve SIKLIĞI BTE

ÖRNEKLE

M

Yaş: 23-30

yıl

İA’nın ±%5’ine

Hastalığı yok

Diyet yapmıyor

7 sağlıklı kadın

American Journal of Clinical Nutrition, 1991,54, 783-7.

• Bireyler bu test öğününü gece boyunca süren açlıktan sonra sabah

öğününde;

• 1. gün tek seferde 10 dakika içinde tükettirilirken,

• 2.gün 6 eşit porsiyona (125 kalori/porsiyon) bölünerek 30 dakikalık

aralıklarla 3 saat boyunca tükettirilmiştir.

• Bireylerin dinlenme durumundayken,

• Öğünü tüketmeden 1 saat önce ve öğünü tüketmeye başladıktan sonra 5

saat boyunca

• Her 30 dakikada bir oksijen tüketimleri ve karbondioksit üretimleri ısı

kontrolü sağlanan (23-25C) odalarda ölçülmüştür.

29.05.2017 93 American Journal of Clinical Nutrition, 1991,54, 783-7.

• Her iki diyet öncesi DMH’ları benzer bulunmuştur.

• Öğün sonrası 5 saat içinde bir kerede tüketilen öğünün BTE, aralıklarla

tüketilen öğünden YÜKSEK bulunmuştur (p0.05).

• 5 saat sonra her iki öğün arasındaki BTE’ndeki toplam fark yaklaşık 16

kkaloriye ulaşmıştır.

• Bu sadece 5 saatlik postprandial sürede oluşan farktır.

• Sonuç olarak; gün içinde bu farkın 48 kkaloriye ulaşabileceği, bireyler

uzun süre bu şekilde beslenirlerse enerji dengesinde belirgin şekilde

farklılık oluşabileceği vurgulanmıştır.

29.05.2017 94 American Journal of Clinical Nutrition, 1991,54, 783-7.

2. Sempatik Regülasyon

29.05.2017 96

Bir öğünde fazla besin tüketimi sempatik sinir sistemini daha fazla uyarmaktadır.

Sempatik sinir sisteminin daha fazla uyarılmasının BTE’ndeki artışa neden olabileceği düşünülmektedir.

Ancak hangi sempatik uyarının BTE’ni akut olarak etkilediği bilinmemektedir. .

• Yapılan birçok çalışmada öğün sıklığının enerji harcanması

üzerine bir etkisi olmadığı bulunmuştur .

• Bunun nedeni de BTE’nin sadece öğün sıklığından değil pek

çok faktörden etkileniyor almasıdır.

29.05.2017 97

BTE’NE ETKİ EDEN FAKTÖRLER

• DİYET BESİN ÖGESİ İÇERİĞİ

– Protein içerikli besinlerin termik etkisi % 25, karbonhidratlı besinlerin

% 7 ve yağın termik etkisi % 3’tür.

– Karışık bir diyetin termik etkisi, BMH’ın %10’u kadardır.

– Basit ve kompleks karbonhidratların termik etkisinin araştırıldığı bir

çalışmada basit karbonhidratlı öğünden sonra oluşan termogenezisin,

kompleks karbonhidratlı öğünden 3 saat sonraki termogenezisten % 10

daha yüksek olduğu bulunmuştur.

– Yüksek posalı öğünden sonra da termogenezisin azaldığı

bildirilmektedir. Özellikle besin alımından 2-6 saat sonra farklılık

gözlenmektedir. 29.05.2017 98

Besinlerin Termik Etkisi

• Baharatlı besinler BTE’ni artırmakta ve uzatmaktadır.

– Hardal ve kırmızı biber ile hazırlanmış yiyecekler baharatsız yiyeceklere göre

BTE’ni %33 arttırmaktadır.

– Bu etki 3 saatten fazla sürebilmektedir.

• Kafein ve nikotin de BTE’ni uyaran diğer faktörlerdir.

– Oniki saat içinde her 2 saatte bir içilen bir kupa kahvenin (100 mg) BTE’ni %8-11

arttırdığı görüşmüştür.

– Nikotinin de benzer etkileri mevcuttur. Yapılan bir çalışmada da, 3 saatlik

süreçte alınan 0.8 mg sigara nikotinin de DMH’ı % 3.3 arttırdığı bulunmuştur.

29.05.2017 99

• Öğün saatleri

– Kuşluk öğünündeki BTE, ikindi ve gece öğününden daha

fazla olduğu bilinmektedir.

– Kahvaltı etmeyerek yalnızca akşam yemeği yemek termik

etkiyle enerji kaybını azaltacağından, VÜCUT AĞIRLIĞI

ARTIŞI riskini artıracağı rapor edilmektedir.

29.05.2017 100

• YAŞ ve BTE

– Metabolik hız ve onun bileşenlerinin yaştan etkilendiği

bilinmektedir.

– Ancak yaşın BTE üzerine etkisinin araştırıldığı çalışmalar

yetersiz ve sonuçları bakımından çelişkilidir.

– Genel olarak diyetin oluşturduğu termogenezisin 22-74

yaşları arasında, her 10 yılda bir yaklaşık % 6 azaldığı

görüşü öne sürülmektedir.

29.05.2017 101

• Egzersiz ve BTE

– Yemek sonrası yapılan egzersiz termik etkiyi arttırır.

– BTE yakın geçmişte yapılan fiziksel aktivite ile de ilişkilidir.

– Egzersiz süresince besinlerin termik etkisinin, normal

ağırlıklı bireylerde obez bireylere kıyasla daha fazla olduğu

belirtilmektedir .

29.05.2017 102

• Vücut ağırlığı ve BTE

– Obez bireylerde BTE mekanizmasında bir defekt olduğu hipotezi

mevcuttur.

– Ancak bu defektin mi obeziteye yol açtığı, yoksa obezitenin mi bu

defekte neden olduğu tam olarak bilinmemektedir.

– Nelson ve arkadaşlarının yaptıkları bir çalışmada obez bireylerde

BTE’nin normal ağırlıktaki bireylerden düşük olduğu bulunmuştur.

– Ağırlık kaybı ile termik etki değişmemiştir.

– Bu sonuçlardan düşük termik etkinin şişmanlığın oluşumundaki

faktörlerden biri olduğuna işaret edilmiştir ve bunun kalıtımsal bir

özellik olduğu rapor edilmiştir.

29.05.2017 103 American Journal of Clinical Nutrition, 55, 924-33.

ÖRNEKLEM

Yaş:

34±10 yıl,

BKİ : 21.9±2.3 kg/m2,

FFM: 45.5±5.2

kg

15 genç kadın

ÖRNEKLEM

Yaş : 59±2

yıl,

BKİ : 27.5±6.9 kg/m2,

FFM: 42.0±6.3

kg

10 yaşlı kadın

29.05.2017 104 British Journal of Nutrition, 2003,90, 643-649

ÖĞÜN SIKLIĞI

BTE

ÖRNEKLEM

Yaş:23.1±3.

9 yıl

BKİ:22.9±1.

8 kg/m2

FFM:63.9±7

.5 kg

19 genç

erkek

ÖRNEKLEM

Yaş: 62±4

yıl

BKİ:25.7±3.

3 kg/m2

FFM:56.8±5

.9 kg

12 yaşlı

erkek

29.05.2017 105 British Journal of Nutrition, 2003,90, 643-649

ÖĞÜN SIKLIĞI

BTE

Toplam 56 birey

Besin tüketim kayıtlarından alışılmış

Öğün sıklıkları saptanmış,

Fiziksel aktivite durumları ve dinlenme

metabolik hızları ölçülmüştür

29.05.2017 106 British Journal of Nutrition, 2003,90, 643-649

Düşük yağsız doku kütlesine sahip olan kadınlarda

öğün sıklığı ile diğer parametreler arasında ilişki

bulunmamıştır.

Orta düzeyde yağsız doku kütlesine sahip olan yaşlı

erkeklerde ise öğün sıklığı ve dinlenme metabolizma

hızı arasında pozitif ilişki olduğu görülmüştür

(p0.05).

Yüksek yağsız doku kütlesine sahip olan genç

erkeklerde ise öğün sıklığının dinlenme metabolizma

hızı ile ters ilişki gösterdiği bulunmuştur.

İNSANLARDA ENERJİ KISITLAMASI GÖZARDI EDİLEREK SADECE

ÖĞÜN SIKLIĞI ARTIRILARAK SAĞLIK ÜZERİNDE OLUMLU

ETKİLER OLUŞTURULAMAYACAĞI DÜŞÜNÜLMEKTEDİR.

29.05.2017 108

Enerji kontrolü sağlandığında öğün sıklığı vücut kompozisyonuna etki etmeyebilir.

Obezitenin tıbbi beslenme tedavisinde öğün sayısı, günde en az 3 ANA ÖĞÜN olmak koşulu ile bireylerin alışkanlıkları

doğrultusunda belirlenebilir.

Günlük beslenme alışkanlıkları doğrultusunda tüketilen öğün sıklığının sağlık üzerine etkilerinin bilimsel olarak kesin bir

şekilde ortaya konması için iyi planlanmış çalışmalara gereksinim duyulmaktadır.

Obezite Tedavisinde Öğün Sayısının Artırılmasının Nedenleri

• Bireyin tedbirli alışveriş yapmasını ve plansız yeme ataklarını azaltmasını sağlar.

• Pek çok obez birey öğün atladıklarında kendilerini iyi hissettiklerini belirtseler de pratikte görülmüştür ki öğün atlanıldığında gün içinde ilerleyen zamanlarda daha fazla enerji alınması söz konusudur.

• Öğün arasının uzun olması durumunda kan glikoz konsantrasyonunu düşüreceğinden vücut çalışma temposu düşmektedir.

• Ayrıca uzun aralıklarla beslenme, vücutta yağlanmaya neden olmaktadır.

ÖĞÜN SIKLIĞI

• ÖSA ve EK’nın olumlu etkileri iki mekanizma ile

açıklanmaktadır.

1. Oksidatif hasarı azaltmaları

2. Hücresel stres direncini artırmaları

29.05.2017 111

• Mamerow ve ark.

– ortalama 30 gram protein içeren 2 karışık öğünün 24 saatlik kas

protein sentezini

– akşam öğününe doğru proteini artan bir öğün düzenine (10 gram

kahvaltı, 15 gram öğle, 65 gram akşam) göre %25 daha fazla artırdığını

bulmuşlardır.

29.05.2017 112 J Nutr. 2014;144: 876–880.

• Özellikle hayvan denekler üzerinde yapılan çalışmalarda ÖĞÜN SIKLIĞININ

AZALTILMASI VE ENERJİ KISITLAMASI ile

İnsülin duyarlılığının

arttığı

Glikoz töleransını iyileştirir

Ağırlık kaybında daha etkin

Proteinler, lipitler ve DNA’nın oksidatif hasarını azaltarak

Oksidatif stres düzeyinin azaldığı

Oksidasyon ve metabolik stres gibi çeşitli stres türlerine karşı direncin arttığı

Öğün Sıklığı ve Hormonlar

29.05.2017 114

ÖĞÜN SIKLIĞININ AZALTILMASININ OLASI OLUMLU ETKİLERİ

• Kemirgenlerde öğün sıklığının azaltılması vücuttaki hasarlara ve hastalıklara karşı hücresel direnç geliştiren proteinleri kodlayan genlerde bulunan olumlu türdeki hücresel stres yanıtına neden olması ile ilişkilendirilmiştir.

• Öğün atlayarak beslenen fare ve kemirgenlerde beyin hücrelerinde strese dirençli protein (kalp şoku proteini 70 ve glikoz regüle edici protein 78 gibi) konsantrasyonları ve nörotrofik faktörler (glikoz metabolizmasında rol oynayan beyinden üretilen nörotrofik faktör olan BDNF) artmaktadır.

29.05.2017 115

ÖĞÜN SIKLIĞININ AZALTILMASININ OLASI OLUMLU ETKİLERİ

• Gen ekspresyonundaki bu türden değişimler öğün sıklığının

azaltıldığı diyetlerin pekçok olumlu etkisini oluşturmaktadır.

• Bu etkiler alzheimer, parkinson hastalığında ve kalp krizinde görülen

nöron dejenerasyonuna karşı direnç oluşması ve nörogenezi

uyararak gövde hücrelerinden yeni nöronların oluşumunu

sağlamasıdır.

• Bu tür diyetler aynı zamanda hücrelerin DNA hasarına karşı direncini

artırarak kansere karşı koruyucu etki oluşturmaktadır.

• Bulunan bu etkiler enerji alımı sabit tutulduğunda öğün atlayarak

beslenmenin strese dirençli mekanizmalar aracılığı ile sağlığı

geliştirirken hastalıklara karşı direnci artırdığını göstermektedir.

29.05.2017 116

ÖĞÜN SIKLIĞININ AZALTILMASININ OLASI OLUMLU ETKİLERİ

• Son bulgular öğün sayısını azaltmanın kardiyovasküler sistem

ve beyin üzerindeki olumlu etkisinin BDNF tarafından

düzenlendiğini göstermektedir.

• BDNF ekspresyonu pekçok hafif stres türü ile artar.

• Beyinde BDNF sinyali periferik glikoz metabolizmasının

kontrolünde etkilidir.

29.05.2017 117

ÖĞÜN SIKLIĞININ AZALTILMASININ OLASI OLUMLU ETKİLERİ

• İnsülin duyarlılığının artması ve böylece kan glikoz ve

insülin konsantrasyonlarının düşmesi ve glikoz

toleransının iyileşmesi

• Proteinler, lipidler ve DNA’nın oksidatif hasarını azaltarak

oksidatif stres düzeyinin azalması

• Immün fonksiyonların artması

• Isı, oksidasyon ve metabolik stres gibi çeşitli stres

türlerine karşı direncin artması

29.05.2017 118

ÖĞÜN SIKLIĞININ AZALTILMASININ OLASI OLUMLU ETKİLERİ

• Besin alımının azaltılmasının kilolu bireylerde insülin duyarlılığını arttırarak, kan basıncını düşürerek, hücresel oksidatif stresi ve inflamasyonu azaltarak ve hücresel stres direncini arttırarak sağlığı olumlu etkilediği bilinen bir gerçektir.

• Ancak hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar enerji kısıtlaması yapılmaksızın öğün sıklığının düzenlenmesi ile vücutta daha geniş ve uzun süreli etki sağlanabileceğini göstermektedir.

• Bu durum insanlarda da vücut ağırlığına bakılmaksızın öğün sıklığının azaltılma yapılmasının benzer olumlu etkileri olabileceği görüşünü ortaya çıkarmaktadır.

29.05.2017 119

ÖĞÜN SIKLIĞININ AZALTILMASININ OLASI OLUMLU ETKİLERİ

• Diyette enerji kısıtlaması yapıldığında ve bazı öğün sıklığının azaltıldığı beslenme modellerinde enerji alımı azaldığından mitokondride daha az serbest radikal üretimi olmakta ve bu nedenle hücrede daha az oksidatif hasar oluşmaktadır.

• Enerji kısıtlamasının yapıldığı veya öğün sıklığının azaltıldığı

diyetlere devam eden fare ve diğer kemirgenlerde pekçok stres türüne karşı direnç artmaktadır.

• Strese karşı oluşan bu direnç pekçok farklı doku hücrelerininin oksidasyon, genotoksin nedeniyle oluşan hasarlara karşı direncin artması ile ilişkilidir

29.05.2017 120