Okan Kurdoğlu - Antoloji.comimg.antoloji.com/i/sair/pdf/3/okan_kurdoglu_41853_73831.pdf · 2007. 4. 12. · Okan Kurdoğlu - şiirler - Yayın Tarihi: 12.4.2007 Yayınlayan: Antoloji.Com

Okan Kurdoğlu

- şiirler -

Yayın Tarihi:

12.4.2007

Yayınlayan:

Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerineaittir. Şiirlerin kopyalanması gerçek veya elektronik ortamlarda yayınlanması, dağıtılması Türkiye Cumhuriyetiyasaları ve uluslararası yasalarla korunmaktadır ve telif hakları temsilcisinin önceden yazılı iznini gerektirir. Budoküman, şairin kendisi veya temsil hakkı verdiği kişinin isteği üzerine Antoloji.Com tarafından, şairin veyatemsilcisinin beyanları doğrultusunda yayınlanmıştır. Bu dokümanın yayınlanması kullanılması dağıtılmasıkopyalanması ile ilgili husularda ve şiir içerikleri ile ilgili anlaşmazlıklarda Antoloji.Com hiç bir şekilde sorumlu vetaraf değildir.

http://www.antoloji.com

www.antoloji.com - kültür ve sanat

Adem babadan bu yana

Yürüyorum kanayan gecenin bağrındaBir benBir NurşenSoğuk kaldırımlaraç midemizve beynim kemiren sömürüve sigaramMussolini den bu yana

Erken öten horoz olur liberal bozgunYırtar kefenini haklı direnişli tarihŞiirlerde devşirilen emekBir an gökkuşağı düşürür sofrayaYinede her köşedeömrümüzün kapısınıHep acıya ve hüzne çalanKatillerAdem babadan bu yana

Öykümüz solgun gül olurÖpüşümüz kerem tadındaSayarsın seni bekleten kuşkularıHangi dost ellerinden tutarHangi sevda yaşatır ütopyanıKoynunda ihtilal yalnızlığı yatarGülen çocuklar doğsun istersinMemeleri bereketli toprakVe analar sabahı merhaba ile kucaklasınİstersinDeniz; in darağacında kalışından bu yana

Okan Kurdoğlu



Ağlamak düşüyor haziranda

ağlamak düşüyor hazirandaçığlığım içimde boğulursararmış çiçekler susarben toz bulutuyumhiç kimsenin görmediğiacıya umutsuzluğa direnendudağımda nurşenin yarım kalan iziağlamak düşüyor haziranda

gebe bahar olsa ellerimsensiz hayatlar doğursa kendineey saklambaçlarda koşan yanık çocukluğumboşuna çırpınma yenilmişimbizi kim emzirirhırsızın arsızın kucağındabasıyor yanlızlığımı kendi infazimkirlilikçirkinlikdalkavuklukesrarkeş tinercive tüm karanlık....beni benden koparıyoryarattığım düşlerimarkamızda dönen dolaplarağlamak düşüyor haziranda

bıktımyoluna düşmektenferyat olmaktan gözlerindean gelir anıları eşmekten

boşuna çırpınma yenilmişsingeç kalır naçar direnişlerkanayan yüreğimde akrep boğumuağlamak düşüyor haziranda

istanbulda eşkiya kol geziyorkusuyor sokaklar iğrenç sesinipolisler boş kovan toplaryine kahpe kurşunuyağmur sağnak yağarayni gecegabarda cudideyılan ıslığıanaların yarası kanarbağrımıza şeytan düşüyorbedenimiz kangecikmiş sevdaları dövüyor nurşenuzayıp gidiyor suistimal ölümlerigözbebeğimde yaşayan sevda dilimlerihoşçakal



dilenmeye direnençocukların aç ellerihala siyasetin katil dillerikördüğüm nakışında ömrümüzekuşatılan sokaklardayüreğim ihanet ölüsü düşüyor yerlerekötü bestede yüzümüzhain ve karanlıktaumuda direniş deşer etimiağlamak düşüyor haziranda

gidiyorumbunca hançerinbunca yılanlarınkolgezdiği sokaklardanaçılmamış bir hayat bulmayahoşçakalınsinsi gülüşlerağlamak düşüyor haziranda..........................

25 02 2007

Okan Kurdoğlu



Ah dostum nazif

baharın tadı yokayışığı dağıtırmundar bir ayrılığıyüzünde acının kirmeni sayılırgeceler ne yaralar açarbelki hiç aklına gelmemişhey dostum nazifbir avuç aşk içinparçalanıyorsun liğme,liğmeteselli ederken kadehlerde rakısol yanında tutuşan ateş bakialmış idam soğukluğubulutlar kara öpersen ölürsüngözler yırtmak içintekmeliyor göz kapaklarınıiçindeki çocuk ölüyorsavuruyor seni bu hoyrat ayrılıkyak bir sigaraboyun kıldan inceinsan yaprak gibi düşüyorkavuşmadan sevincehüzün davulları çalıyorpusuya yatmış ölümlersavuruyor seni bu hoyrat ayrılıkah dostum nazifyırtılır mi beyaz sayfalarhala titreme yüreğindeboğazında düğümlernefesini kesenyalın bir sevda idi oysaah dostum nazifacı sesimizledonuyor önümüzde yaşanacak zamangöğsümüzde sıcak bir kız koşuyorkelepçeli hayallerleannemiz hasretimizi taşıyorkendi etimizi ısırır dişlerimizyine de dingin duralımbelki bir günkoşar gelir tutuşan dizelergüzel günlere gebe kalır yüzlerbelki kefenini yırtarşafağa yorgun düşmüş dizlerhiç pusuya yatmamıştınkötü oyuncu olmamıştınbu oyundaçocuklar gökkuşağınla koşarken yolundanerden çıktı bu haylaz yangınyüzündeki yorgunlukhasreti tutsak etmiş sanabir yazı yazıyorsun rüzgarayanan yana



hoşçakal diyerekah dostum nazifbir koşede yıtıp gitmekhergün her geceher saatdirhem,dirhem bitmekteselli olurkenbir kaç kadeh rakıokan seni çok iyi anlıyor................anlamayansa insan değil ki.................

okan kurdoğlu 2006

Okan Kurdoğlu



Anne

anam ellerinde yeni dünyaanam kardelenzulüm sayfalarında gökkuşağı

ihanetli zamanlardankaçırdı güzel günleridövüştü yıllarca çocuğu içinaç kaldı susuz kaldıdövüştü ekmek içinişkence ve kırbaçların ortasındacemre düşsün diye kundağına

yorgun ve solgun köleliğikerbelada koyupyenilmedi ne bağdattane filistindene somalideharelendi sömürününve emperyalizmin kirli sularında

şefkatlı sıcak gözlerimübarek yüzüemzirmek için yavrusunukırdı karanlık zincirleriyeni şafaklar nakışladı çocuklarınasabır kirmenindeeğirdi durdu çığlığınınabzı durana dekonuru için yürüdü

Okan Kurdoğlu



Arhavi küçük bir şehir

arhavi küçük bir şehirbir ayağı deniz kıyısındabir ayağıyeşilin rahmine oturmuşsevdalara koşturur insanıküçük paris derler adınaşirindiratmacanın gölgesi vurur sokaklaraesmer kumral kızlarınazlı sıcak ellerimavi kara gözlerikimisine bakmaya doyulmazkimisinin adı sorulmazmoda rüzgarları eserenteller dolanır yaz aylarındakışın kar yanlızlığıkaldırımların sessiz feryadıbirde şennur yaşamaktadırdedim yaşirin bir kent arhavibir ayağı deniz kıyısındaşimdi dolgularlataş yığınları girdidenizle aramızatuz basıyor doğa katilleriyaramızaiçimizde tebessüm ölüyorne deniz ne kumsal ne kadınlartaş galerilerindecengiz inşaatın utanmazlığısiyasetin kirli sayfalarından çıkmışköpek kokulu feodaldinamitlerde kırılır tabiat anases kirliliğiinsan kirliliğisiyaset voltalarında biten mahsumiyetah tutarhenüz doğmamış çocuklarınahı tutardürüslük bu şehirde çatırdamaktadırmeteliğe kul olanlarkendinişeytana satmaktadırdedim yaşirin bir kent arhavibir de şennur yaşamaktadırdedim yabu şehir eskiden meleklerin şehri idianalar onura gebeoyasıyla yatıyor kızlar hayalegözleri çakmaktaşı kahramanyalan keşfedilmemişti



ihanet bu yakadan hiç geçmemiştitaa kimeteliğin kahpe yanını tanıyana dekşimdi çay bahçelerientrika sayfalarında gezerbir de şennur bu şehirde yaşarsömürü hevesinde puştyüzüne gülerçakal sesiyle gelirbencillik kabuğundan çıkamamışkan emici dolanıryedi başlı yılandedim ya bir de şennur yaşarbir gün kendi kendini yakacakbir gün yaptıklarından utanacakah bu şehirdudağıma sevda çiçekleri eken............şimdibenim suladığım ağacabeni asarlarben kendimi küllerden nasıl yaratırımkısaca olan olmuş arhaviiri göğüslü kızlarıerotizim peşinde delikanlılarıbirde şennurbir bakışta karanlık vururgöz göre göre yakarlar benidoğmamış çocuklar ağlaranamız babamızbize nasıl bir yaşamak sunar..................

Okan Kurdoğlu



Aşkı bilmeyen şehir

ah o eski kentkar beyazı insanlarımızbaharı ana gibi getiren ağaçlarkulağımızı sevdayla dolduran kuşlarvicdanımız, gül kokan yanımız

şimdi aşkı bilmez olmuş bu şehirihanetler sağnak gibi yağıyorharamiler tezgahında sokakaç solgungüllerin dar ağacındaki yalnızlığıpuşt bir an geçer önümüzdenkırmızı donlu fahişeleraids kurmuş zamana tuzağınıalafora göğüsler yem tutargenç zamparalar avdakaranlık döller her tavda

şehir susamış kanahaindirzapteder yalan tüm geceyikırılır ihtiyar gitaryarının gelini bugünden yatarbugünden kirlenir yarınlarhatalar dizilmiş gecenin zincirlerineard arda gelir korkunç depremleri ilehırsız ve arsız adam

hep esmer kokuyor bu kent banatokatlar beni bakışlarşamar oğlanına dönerimçoğalıyor kayıp adresleremekte siyasi talanyürekte sevdayla gelen yalanbir tek gözümde canlanırerzincanlı kızın bahar kokan yüzüayşe evde kalmışnamuslu kızdı doğrusu

haramiler tezgahında sokakezilen şerefezilen sevdaezilen mavi çocukdergah yarasaların komaz bizibitmeli yalan nakaratkusturan nankör kabahatusulca düşerken döl yataklarına çocuklarnedenkundaksız kalır ağlayışlardahayat kirmenindeacı ve borç emecektirsabrını grevlerde tüketecektir



kul hakkı yiyenlerkendi çöplüğünde geberecektir

haramiler tezgahında sokakezilen şerefezilen sevdaezilen mavi çocukbu şehir böyle değildidökülmüş sokağa ihanet kıvılcımısabrıyla tutuyor toprak kölelerihıncınıbakma öyleonur çekecek bir gün kılıcını

talandan çıkamamış adambir düşlerinde esmer dönesiyle yatarcenneti zemheri çalarkalbimizi hüzün yalarhayat belirsiz bir semtte ansızın solar

okan kurdoğlu 2006

Okan Kurdoğlu



Aşkımı yazdığım sokaklar gidiyorum

Ey dik durmanın çığlık olduğu şehirBu kadar hergele olunmazEy kara yazgımın öfkelerinde boğulan duruşumBu kadar acı verilmezEy yaşamak ağrısıyla palazlanan sevgilimNeden bu zülüm bu işkence

bu şehirde ay bana gülmüyorhezimeti kabul ediyorum cebrendarmadağınık hayatım bittiumudum uzak diyarlarelveda aşkımı yazdığım sokaklar gidiyorumkırık yakamoz gibi

son günüm bu şehirdesokaklar sensiz naçargöz çukurlarımda yılların yorgunluğuşafaklar benden kaçarelveda aşkımı yazdığım sokaklar gidiyorumyıkılmış bir duvar gibi

beni anlamaz ciğerparemsen küsmüş hayaller küsmüşgün küsmüş gece küsmüşkaranlık beni sormuşöyle ise neden hala durmakelveda aşkımı yazdığım sokaklar gidiyorumbir uçurum gibi

11 03 2007

Okan Kurdoğlu



Ayrılığı anlatan şehir

yapayalnız düşüyorum şafağakaldırımlarda insan sürüleribir ip atılmamış boynumabeni bıçaklar ayrılık ölüleri

bana acıyı anlatan şehirasfaltları yamalıhangi yüze baksam ölü tadıbeni yalnızlığa koyan şehir

bir adımbir adım dahave adımlarnereye kadar giderbu kuyruk acısıve ihanetler taşıyanve açlığıve işsizliğive seni taşıyan bu şehirne kadar güldürür kendini

sağnak yağan yağmurheyelanlar taşıyor gözlerimebana ayrılığı anlatan şehirne istersem vermezbir umut katlıamcısıevet sevipte alamadımyırtıp gitmek ister kefenini düş ölüleri

bana yalnızlığı anlatan şehirmundar akşamalara koşarımbeynime sürülerle düşüyor evamkopmaz saplantılarayyaş doldururum içime zamanı

bana ayrılığı anlatan şehirkimse tanımaz beniyüzümde yara ordularıher gece kendini doğururayrılıklarda bilenmiş kinyenilgilerin bende kalan yanıişte bilgisayar çağı

düştü bir kere ateş içimene etsem yakardinlemez yüreğin sözünüeski yaradırkendini kaybedersinbir sen birde kaldırımlarbirde kapanmaz yara kalırbunu yaşamadan bilemezsin............................................



15 01 2007

Okan Kurdoğlu



Ayrılığın ardında kalanlar

gün sevdayla dolardı içimenazlı nazlıo güzel sevdao güzel kızo güzel gençliğimsavurunca kendini sokaklaratürküydü dilime düşenutangaç bölünürdü gözleriöpsem kuruyacaktıbütün şehir bilirdiköşelerde kimi gözlediğimben aşka yenildim

şeytan yüzünü gösterirhayaller umutlar sevinçler kayıpkalbimin yanlışlarındakararıp gitti beyaz sayfalarhayat bağışlamaz seniahlar düşer dilimeve ahlar her renkte tutar

bedenim ceset olmuş susarintihar buğusundayımihanetler yanlızlıklığımı basarbir gün karanlığında sen kalacaksınve sen alıp gideceksin silahlarınıdağlar susacakve ben koparırımbu zulüm ve acıyı bedenimden

ey yanlızlığı öpen kalbimsol yanım yaralı kuşgülümezsin yüzüme ukala bakışlarladüşlerimin kararan sayfalarındagülemezsin paramparça kırılmalarımabelki utanmayi öğreneceksinayağın kaydığındanedenini soracak yüzün kalmamıştırbir nedeni vardır elbet

ayrılığın ardındakisürgitsin kaypaklığın ve oynaşmalarınsızlamaz yüreğim aldatmaların kıyısındaöcüm alınır hesabim sorulurherkes er geçkendi kirliliğinde boğulurbu çelme bana ders olur

Okan Kurdoğlu



Baharlar

mevsim bahargün baharadın bahardökülüyor yapraklar çıplak,çıplakırmaklarda kirli kaçışlarsokaklada filizlenirşeytan hazırlığıkavrarım sabırsızbaldıran akşamında hayatla sevişmeleridem tutar suskun ihanetlerin ardıhançerlenir sevgiden yana ne varsayine boranyine selyüzümde tetiklenir patlarbinlerce kavga binlerce yalanbinlerce mermibir günde doğrularla gelbeni mahküm say gözlerinesekmekte hasret kırık düşlerebelki tutar mayası yoğurdunsorarlar anaya bu kızıhangi dul zamanda doğurdungün sevdayıl sevdaadın sevdayanlızlık bugün bana yine yosmabuğulanır aynalarda yüzümzoraki çakılmış yüreğime tasmagözlerim dağlansa yeridirişte bu aşkın zehridirbana yaşamayı öğreten o dudakan,an koparır bedenimi sancıyarakah kadife şarkıdikenli tele takılan gülüşyanılgıdan arta kalanyorgunluk yıkılmışlıkküfürlü boş sayfadüğümlenir boğazımda umudun türküsüve bu ah her renkte tutarve nurşen her renkte yatarbu gün ben yarın seni satar

Okan Kurdoğlu



Barış ölmedi ölmeyecek

bu baharda sabahlarhoyrat çalıyor ıslığınıdumanlar saklıyor kanlı dönemeçlerigabar terör karanlığındakahpelik pusulara gebedağlar yoruyor kanlı gözlerimiemniyetsiz tetikler koşuyor göğsümepuşt çalıyor özlemlerimi

sık dışını annegüneşten ayrı düştümyıldız doğuyor avuçlarımane garipben ölmedim annebakma öyle yüzümeağlıyormusun anne

salıncak yokçocukların beyaz sesi kayıpsevgilimin sıcaklığı geridehiç bir adam açlıktan ölmüyorburada benim yüzüm gülüyorben ölmedim annekaralar bağlama

içimde adaletin keskin yüzügözlerimde yaylanın soğuk suyuüstüme yağıyorvatanımın vefalı kokususakın üzülme annemgökyüzünü mavi göresin diyeadımı çaktımgururun olsundeyyusa yol yokben ölmedim annesakın üzülmeağlama ne olursun

sırtın yere gelmesin diyegöğsün kabarsın diyeadımı güllere astımsabırlı ol sık dışınıbak o zaman annebayrak olup dalgalanırkençocuklar oyuna sevdalanırkenbir güldebir pınardaben doğacağımkarşında yiğit göreceksindoruklarda yeşerdiğimi bileceksinbitecek dağlardaki pusunice çocukların olacak



barış adındabu barış ölmedi ölmeyecekon sekiz karanfili koparano pusudaki hainasla ama asla gülmeyecek...............................................

Okan Kurdoğlu



Ben hala çocuktum

çocuğum bensevda kırıntılarında sallanıp durankıyısında unutulmuşum ayrılığınkendi kuruntularımda ilerliyor zamanhayallerimde infilak oluyorumoysa ben hala çocuktumyangın ve yanılmaların göbeğinde

sadece yüzüme bakkorkak ve yoksulgözüme bak göç etmiyor sancılargöğsümü eşeliyor yalnızlıkyaralıyımhorlanmışımkırılmışımoysa ben çocuktumyine seni düşünürüm

keşke doğmasam diyor kaderbir yanım çocuktu belkibir yanım kuşdört yanım ısırganekmek kuyruklarında analaryüreğim pençelerimde kalırbu ne tutsaklıkyine yine seni düşünürüm

yine seni düşünürümsavaşa gider gibi cesurcaoysa hala çocuktumkimin yüzüne baksamaçlıkateşbaruthastalıklar ve kanzalimler ölüm dansındaayrılık zor olsadayine seni düşünürümoysa hala çocuktum

yaşama mahkum edilmişimşiirlere tutundumbağışlasın beninereye vursam başımıfayda etmez unutuldumdövüp durdum dizlerimisüngüler ucunda kar tanesiyimhala gözlerin gözümden gitmezsusar kör talihben yine çocuktumkıtlıklar ve kıyımlar var kundağımdayine seni düşünürüm



kuşlar uçuyor acı ötüşlerleavuçlarımda yangın vargebe toprak ağlarsırtımda koca dünyabelki seni söyler mevsimlerbüyürsün gözlerimdebelki seni söyler inceden sazbelki sen kokarsın bu yazbelki o gözlerinsiler ölümü gözümdenyine seni düşünürümvar olduğum süreceacımasızlığın kavgaların katletliği etimizle....................................

07

Okan Kurdoğlu



Beni doğurganlığınla bekle

yüreğim yanıyoranlatamıyorumşu kaldırımlarda kırılan yolculuğuhüzün bir dişi gibi kıvrılır yatağımdayalanlaryangınlardüş kırıklarıkeskin dönemeçleracının rahmine düşmüş gönülbir izmarit misaliyine deson bir tutunuşlaey nazlı baharseviyorum seni işte o kadar..............................anlatamazsambakma suskun duruşumane bozgunlar ısırırgöğsümübu bağ bozumugiyotine vursalar başımıetimi bir,bir koparsao zehirli dişlerbakma suskun duruşumayine seni seveceğim.......................................unutmayı sildim belleğimdenöyle gelip geçmeyeceketimle kemiğimledört mevsim sen kuşatacaksındüşlerimden fışkıran öykülerigünler ki işkence olurkengözlerin tutuşurken rezil kıyılardazavallı bahar olurumzemheri ayazındaseviyorum işte senio kadar......................................hümeyra geçecek belkiayşeler cananlarbir gün olsun gülmedendarağacında koparsalar boynumuaç susuz uykusuzyine seni seveceğimbeni doğurganlığınla beklesenin gözlerinde bitecekecel öpüşünle girecek bedenimene olursa olsun gelsorgusuz, sualsız, pervasızcahep seni seveceğim............................................okan kurdoğlu 2006



Okan Kurdoğlu



Benim öldüğüm gece

herkesin öldüğü bir gece vardırherkesin kendini gömdüğü bir gecesaçını başını yolduğu bir gece

karanlık start almış gece yarısınavakitlerden ne bilmiyorumsaatım yoksarhoş adımlarda yıtırdımanamın üzgün bakışları arasındakapıyı kapatıp hain sokağa düştümgünüm sisleniyormeyhane yoluna düşme vaktıiçimi kemiren yanlızlığınuslanmaz sesi geliyorayın bulutlardan kaçtığı gecebeni karanlığa attığı gecekendimi saldım bozgun tarlasınaşu meyhanenin gürültüsüde çekilmiyorezilmiş bir gülsolgun bir yüreğinkurtuluşunu arar içmelerlesağnak gibi yağar kalleşlikmecbursun yudumlarda geçmeyemasama kadehler hızlı adımlarla geliyoriçtikçe rakıyı tebessümüm kendini doğurmaktaherkes kendi derdindeokan kimin umurundadüşmüş kimin elindedudaklarımda eski bir beste(sevemedim kara gözlüm seni doyuncakıskandım durdum elden ömür boyunca)diyerekçıktım ağır adımlarla meyhanedenne kadınla aşk pazarlığı eden adamsorhoşluğuna yenik çocukumursamadımuzaklaştım kahreden gecedennerededir diye geçerken içimde sisnehrin yanağında miyoksa ellerin otağında midiyerekgeçtim ihanetin bende kalan yanınıayaklarım tek dostum beni taşıyansoğukta, kavgada,aç,susuz, uykusuzayın bulutlardan kaçtığı geceyaralarımı deştiği geceadımlarımı tutturamadım yürüdümçöp tenekesini tekmeledimsokak lambasını taşladımuzansaydım yıldızları koparıp atacaktımayışığını kurşunlara tutacaktımkimse görmesin diye



kimsenin düşüne girmesin diyebenim öldüğüm geceveya senin öldüğün geceayın bulutlardan kaçtığı gecebu gece işkence geliyor yaşamakgül geçiyor gözümdentitredim, emekledimyönümü tayin edemedimkıskançlığımı hatırladımyalan olup kuduran düşlerimi deyırtarcasına boğazımı bağırmak istedimsel olurcasına ağlamakne çok şey gördümbenim öldüğüm geceveya senin öldüğün geceayın bulutlardan kaçtığı geceiçime yaralar açtığı geceyere çöktümbuğulu gözlerle sağa sola baktımgözlerimi silen yoktu canımı yaktımkaderimi tekmeledimyazgım böyleymiş nerden bileydimzaman ilerliyorgece sabahı zalimce çekiyorsokakta çöp arabası ve çöpçüler kalmışayrılığım yapayanlız dolanıp duruyorsağlam bildiğim dal bile kırılıyoriçimde bir kötülük uyanıyorkıyamadığım gül bile dikenini bana salıyordomarlarımda dolaşan isimnasılda soğukihanetin kirli öpüşlerine açmış kendinikimin kapılarında maskara oldukyargılanmalarda kendimizi buldukoturdum bir köşeyeçoban ateşleri geçiyor içimdenve ateş böceklerine zaman özgür kalacak bu yürekdinecek bu acının çakal dişlemeleribenim öldüğüm geceveya senin öldüğün geceyürüyorum nereye yürüdüğümü bilmedenkendimi öldü sayıyorum can bedenden gitmeden

gecenin kıyısına dalıyorumişkence geçiyor yalın sevdadanyüzüm yerlerdesırtımdaki yükyanlızlığın keskin dişlerigecenin kıyısında bir benbirde güvercin ölülerineden ben ve bu kaldırımlar



yapayanlızyoksul bir yıldız göğsümde çalkalanıyorve bir kaç gün öncesinden gelensevda kırıklarıiğrenç sevmelerboğulmalar sevda parantezinin içindeboynumda ip dururve bahtımda hainlik it gibi kudururbu benim öldüğüm gecedirtutun beni tutun ne oluryaşayan herkes bir gün ölürinsan olan bunu bilirve öyle yürür......................

Okan Kurdoğlu



Bırakın tetikler uyusun

iki darbe gördükmenderes darağacında kaldıaynası kırıldı ellerine battıyusuflar denizler niceleriyirimisinde kopardılar ağzındaki heceleri................................öcalan ense yaparhelal ekmek yer kudurmuş ağzıylakara sazını çalarbir halt sananyalaka olur yalamayı örnekler.........................................koltuğuna uzanmış siyaset dümbükbir adım ileri gidemezyerinde sayar dururgülmesin yüzünüzalnımızda aç kurşunbırakın tetikler biraz uyusunahmetler ayşeler ninniyle büyüsün.............................yangın var yanmış yavrumun ellerişakıyor gözlerimdeçocuklardan kopan dizelerteskere geçmişlübnana gidiyor asker....................................mazlumun sessizliğinde fırtınalarcellat soğukluğu dolanırmutluluğumuzu gelir alıraçız aç kaldıkdoğduğumuz topraklardangöçlerle kaçtık......................................bizi düşlerden ayrı koyan adaminsanlar bir gün ölürkavgasıyla sevdasıylakul hakkı yiyenellerimize kan koyanlargözü açık leş olur gider,....................................gülmesin yüzünüzalnımızda aç kurşunbırakın tetikler biraz uyusunmehmetler sevgiler ninniyle büyüsün........................................................haydutun geçmez huyuçek elini yüzümdenkardeşi kardeşe satan it soyuyedi başlı yılanmevsimler yesin elindeki piç yavruyu

Okan Kurdoğlu



Bir bukalemunu sevmek

yoksul duruşu gözleriminhaziran uçurum dansındaSevdiği... olamadım sevdikleriminBelayi hep onlarda buldumHep karşılıksız kaldılarnabzim çıldırasiya

dünyamı vermiştimbeni zamansız zamanda vurdularkalbime hüsran attılarkaranlığa gönül verip yattılarbir çarehüzneihaneteacıyabir çaregelmesin iki yakan bir arayaeğer olmadınsa derman bu yaraya.................................................

alnımda amansız sevdabu şehirrezil rüsva bir uçtan bir ucabu şehirdebir bukalemunu sevdimfırtına dinmezbu haziran zor geçeryaram derideşu canımla baş başabu böyle gitmez

göğsümde pınar köpükleniro pınarda birileri su içerkoparır zincirini hıncımseni seven yüreğe mi sövsemseni gözüme düşüren kadere mi sövsemsöyle ben kime sövsemöfkeliyimöfkem ateşönünde durulmazcanım yanıyorgözlerim dinmez ağlayışlardaönümde dağ olsa duramazbir çare diyorhayata tutunan yanımbir çare

utanmadan bir kadın sarkıyor geceyeve orda kalbime iniyoruyanan yılanın ıslığınedir bu olanlaraman korkunç karanlık



çocuklar duymasınne dağ kalmış ne nehirsuyumuz sırtlan dişiboğaz derdinde anne babagözlerimiz feda olmuşgözyaşınabir çareşu aşk denen yalancıyane oluyor banabir bukalemunu sevmekne kadar zorşu tuzlu yaraya su serpmekyaşamak ve ölmekbu devran bunu iyi bilmektezaman gelecekbukalemun susacakzaman gelecekokan son gülen olacak

Okan Kurdoğlu



Bir buştun işi

neden bunca ölmek bunca öldürülmekGüne acı ve çilelerSaatlerin giyotin duruşuBağdat ta bombalar düşerKan gölüŞarktadır pusuda kara yılanYaprak dökülür analar çığlık çığlıkİnsanlar kendi kanıyla ölüMetropolde çalınmış hayatlarÇocuklar batıyorKatil olmanın gururunda eşkıyalarKılıcımı sıyırmak geliyor içimdenüleşiyor umudu çete başlarıher şey ortadaneden bunca ölmek bunca öldürülmekçocuklar liberalizmin dişine düşmüşalis harikalar ülkesinden kopargecede ağlıyor ayFilistin de kanlı DilayKarabağda zavallı bir baharHocalıda katliam kuluçkasında ermeniYastıklar kan revanÖzgürlük yırtamaz kefeniŞafağı eziyor yılanNe kuşlara oturacak dalNe güneşe çıkacak yolHani kaf dağıHani anka kuşuhani hayallerime tutunan nurşenHep etimizi koparanBir buşhtun dişi

okan kurdoğlu

Okan Kurdoğlu



Bir kucak güneş

hersabah uyanmakta insankorkak ve yoksulçürük dal gibi kırık şafakumutta yıtık doğurganlıkemek çalınmışgöznuru alınmışçamur içindeulu orta gözü yaşlı kalınmış

oysa okşarken şafağın kokusunuçanakkale içinde kahramançanakkale içinde büyük onurşimdi düşlerde çocuk vurulurdoğmamış çocuğun adınaborçlu damgası vurulurah sarı kız her şey unutulur

menderes kaldı iptedenizler yusuflaryitirilir isyanlardabağdatta ağlayan ayfilistinde kanlı dilaymarmaradan aç geçiyor fayve hala yaşıyor tanrı edesıylakim bu yaşayan yılan sevdasıyla

ah esmer kızsen sıcaktut yüreğiniyine debir kucak güneşle geleceğim sevmeye

kavga demedenekmek demedenneden tutuşması binlerce sabahınkırmadan zincirlerikulağımızda hep köpek havlamasıçivisi çıkmış sokak manzarasıyıkılsın duvarlar bu sistemkanlı mahsumiyetbu beni çileden çıkarıyorana avrat sövmek geliyor dilimeyakaya yapişmasın yoksullukkanamasın çocukların düşleritoplamasınlar yüzümüzden gülüşleriakıl almaz şeytan işleri

yavrum sen sıcak tut yüreğinibir kucak dolusu güneşlegireceğim göğsüne

yoksulluktur gülüşmeye frenyoksulluktur sevişmeye dikenli tel



yüreğim kanarah feodal dumangölgemde dolanan kukumav

Okan Kurdoğlu



Cellat yanlızlığı

kan akıyordukan akıyorduküçük kız mazlum bakıyordueli ayağı titremedeyırtılmış hayallerkan dolu gözlerşah damarlarında küçük hayatcellat yanlızlığındayol alıyorduboynunda ipelinde kelepçe yoktu amakan akıyordu ellerindeöksüz ses yankılarda......................................zulaya düşmüş güzel günlergüneş sotadagökyüzü yumruk gibi gerilmiş güneaçmış ağzını toprakaç haliyletitriyor hamiledoğurma diye deşiyor rahminihayvan yüzlü kalleş...................................anaların göğsünden kopan onurlu yaşamkirleniyor kan toplamış gözlerdeneden,neden pençe vururgülen yüzümüze.................................kaç mevsimdirkarın ağrısında yazgılaryoksulluk duvar olmuş sevdayayakarım birikmiş hıncımlaenperyalizmin kara yüzünüçünkü tetikler gebeyarını karartmayayüzkarasıel kapısında esirişçilerin emeği alnımdakavga vuracağım şafağacellat yanlızlığı susacakanaların karnına düşüpher seferinde yeniden doğacağım............

okan kurdoğlu 2005 arhavi

Okan Kurdoğlu



Çocukcağız

duvar dibine çökmüşüşüyor ellerihergünü kerbelayaralar borç çığlığındadoğmadan gelir cellat sürüleridolaşır gözüyaşlıeti kemiği yerlerde

yıkmıştı çocukcağızıkırık kalemyırtık defterpatlak topbabasına uzatılan cophortumcudan geçen şafakyıkmıştı çocukçağızı

sesi çıkmadı sustubabasının alın terine baktıdaha neler görecektigökyüzüne kaygılı aktıdolunay solgunduumut nerdehayal nerdekızgınlığı gözlerindevay benim gülüşümvay benim dirençli duruşum

koptu nefesinden tanelerneler bulacaktı çocuğuyırtılmıştı sırtındaki kocuğudikenli tele takılıpbir tutam beyaz sayfa aşırırkennamusunu imansızlardan kaçırırken

yıkmıştı çocukcağızıbabasının yüzünde kederli çatlaksanki darağacındaçözemedi tutsaklığıboğazında ipsanki yarasalar etini koparacakson kez sustu son kez baktıvay benim gözlerimekmeğimsuyumsevgilimvay benim kurtuluşumvay benim dik duruşumnerede

yıkmıştı çocukcağızıbu it dalaşıyaşamak tat vermez



çocuğun gözlerindeo rezil yaşadığı sürecegözyaşı dinmez............

Okan Kurdoğlu



Durulmaz burada

zaman kabuğuna çekilmişharacını yerçiçeklerin memesinde arılarsoluksuz kavgalarla şiir demlerkekik kokusunda dağmutluluk vadiyle ihaneti yemler

ihanettozu dumana katıp geliyorkış kıyamete tutsakhoyrat eliyle toprağı zehir ediyorbüyüyor esaretbir dal nikotineiçkiye mahkumbıçak sırtında dövünür ütopya

ihanetkelepçelerle yalnızlıkgünden geceyegözlere iner çilelerle şalternefret olur bağırarak gelir ihanetbalta gibi çökersevdanın kınalı göğsüneçaresizihanet olmuş garip yasadurulmaz buralarda sevda bağlasa

ihanet kisevdalarda var olurdostta düşmanda var olurakıp giden hayatta hep var olur

ah anılara susamışlığımızözlemin rahminde sancılanan zülümderin sevdaların pusularındadökülür acı acı ihanetanalarda gözyaşı dururpuştun elinde namluihanet olmuş garip yasadurulmaz burada güller ağlasa

bayram kartlarındaki sevinçöpüşmenin dudakta kalan sıcaklığıçocukların gözlerindeki umuther şafakta gülen gökbir ömür şehirleri kuşatan sesimizne kadar bizi bizde bırakır

hayallerin oyalarına vurulmuş zincirihanet tüm duvarları ısırırihanet olmuş garip yasadurulmaz burada sevda bağlasa



Okan Kurdoğlu



Ellerinde öpülesi bir bahar

yürüdü zaman cemre kuşanarakdayandı kanlı ve aç ağıtlaracan pazarına çiçek ölümlerineyivlerde paramparça dudaklarıgül yollarında esmer uçurum olmasadayanacaktı acıya bin yıl dahabir tek sen değilsinbu şehirde aklıma gardiyanbir tek sen değilsinşiir dolu maceram

bir sen değilsin bu şehirdetanrı edasıyla haylaz rüzgaryüreğinde korkunç akşambirde onlarağzında çakal dişli feodallersiyasetin dişiliğinde doğan karanlıktenhalarda cam kırığı dokunan yoksulluksoykırım yalanıyla kırılan kanadımyani bir tek sen değilsinuğursuz sonbaharyanılmanın küstah yüzüuyku tutuyor mu geceleriboşver göreceksin yarınbir okan ölürellerinde öpülesi bir bahar

insanca yaşamada boynu bükük manzaralaryetimin hakkında gözü olancanavartenhalarda narkotik düşkünlüğüsaatler fuhuş a çalarbende çarmıh acısıçocuktur varoşlarda ayaz ölümüyani bir sen değilsin Nurşenbu şehirde endamlıbirde onlaryedi boğumlu akreplernarkotik kokulu yılan sevdasıbende çırılçıplak sefaletbir okan ölürgözlerinde oyun sevinci

bu nasıl işkencedağılıp dökülüyorum sessizcetam on yıldırduymazsın Nurşensevmenin bir yanı ustura ağzıve dönülmez fırtınabu fırtınada bir okan ölüryinede ah hep durur



Okan Kurdoğlu



Eşkıyalar

eşkıyalar kucaklaryeni doğan çocuğueşkıyalar keser umut yolculuğukim diye sormayınöyle sessiz öyle mazlum durmayıninsan yenemez ölümüuyanın, kalksın yumrukkimseye oyuncak olmayıngeceye düşüyor kanlı gökyüzü

eşkıyalar kucaklaryeni doğan çocuğukim diye sormayınadı hortumcuadı kapkaççivergisömürükuyruklarölüm sağnak yağmur, boşalırkoltuğa yatankendini kaf dağında sanır

gebe kadınaç adamsimit satan çocuktoprak kokulu hamalhaykıracak elbet bir günbinlerce yumrukbinlerce ses savurarak.......................................

okan kurdoğlu 2006

Okan Kurdoğlu



Gazete sayfalarında

sokaklarda çıplak bir zamangazetelere düşüyorsapık resimlerive şizofreni çalıyor yaşamlarıanasını şişliyenbacısına sarkıntıbir utanmazpoposunu sergiliyor ulu ortaancak bir gün piç doğuracakkendini güzel sanan avuntuninni yavrum ninnibu günlerde gelir geçereski bir zaman ötüyörrahmine piç düşüren nurşenkim bilir kiminle yatıyorkör bıçak hain ellerde gülüyorsokaklarda fabrika dumanısokaklarda sevişmenin arsız kokusupaparaziler namusuzluğu bilemekteratatifler yine kara baskıdaçıplak zaman düşüyor sayfalarabıçak kemiğe dayanmışhala yarasalar cirit atarhala yaramıza tuzhala kaldırımlarda eşkiya tedirginliğive halatv ler gazetelermankenlerin kuduran yanını ötüyorninni yavrum ninnibu günlerde gelip geçerçocuk istismaricinnet koşularında adamuyuşturucu ekmek arası yanarkenhala ilk sayfadafahişe düşüyor puntolaraorta sayfada kayboluyormazlumun çığlığıyüklemiş kanadına fırtınalarıyaşamak anlamını yıtırmış göğsündeninni yavrum ninnibu günlerde gelip geçerbıçak kemiğe dayanmışusul usul geliyor öfkelerumudageleceğeçekilen tetikkendi kendini ısıracako sayfalar onurlu emzirilençocukları yazacak..............

Okan Kurdoğlu



Gelmelisin

yanlız bir şarkıyım benkafiyesiz düşmüşüm şiirlereustura ağzında yıllarımmermiler yağıyor üstümene önümde siperne yanımda dostlarsoğuk betonlar üstündeüzerime karanlık düşüyoryaralar içinde ölmekteyimellerim kimsesizgelmelisin sen olmalısınyüzüme bakan güneşçıkan son nefessen olmalısın gelmelisin

göğsümde ülkemin kokusugözlerimde yarımın tutkusubir haber salsınlargel güllerle beraberüstüme yağmurlar düşüyorüşüyorumgözlerim kimsesiztitremeler sarıyor her yanımıkalkıp,kalkıp düşüyorumgelmelisin

güneş köşe bucak kaçıyorzaman dinmez yaralarımı deşiyormermiler yağmaktaecel yüreğime işliyorsoğuklar içindetutanım yokgelmelisinyüzüme son gülen sen olmalısınazrail yapışmadan yakamason bakan sen olmalısıniki elin kanda olsa dagelmelisin

okan kurdoğlu 29 12 2006

Okan Kurdoğlu



Gidelim yüreğim bu şehir karanlık

Dağ eteklerindeSıra,sıra çay bahçeleriDenize düşen efkarlı yakamozBana dişlerinde ölüm getirenBu şehirde kaldırımlarVe bu sokaklarEsmer sevgilide hain bıçakGidelim yüreğim bu şehir karanlık

Adsızım gölgesizim bedensizBir de üstüne sensizAcıyı ayıklayıp ömürdenKalem çekipAvucumu yakan yazgıyaKendimi yeniden yaratmak içinGidelim yüreğim bu şehir kurşun

Yırtar umudu ihanet tırnaklarıAç değil miyimÜryan değil miyimKırık vazo değil miyimAç kerkenez değil mi üstümde uçuşanNeden susuyorsunBir kez olsun doyasıya saramadan sevdamıGidiyorsamBuna kim yaşamak derEskidi yüzümMahpus duvarının yalnızlığında ömrümBu korkunç sevda kurşunYitirdim kendimi öldüresiyeGidelim yüreğim bu şehir ihanet

Apansız karşımdasınDünya duruyorŞamar olup inince gözlerinSokaklarda çiledir yaşamakBir ben ve öldüren yaraVe görmez kimseyi gözlerimBaşka notalarda koşar nurşenKör olasın gözlerimKör olasınSende belanı bulasın

Yine ihtilal öncesi sessizliğinde yürekEllerimde nehir kururBir kibrit çaksaKim tutar beniyanarımKaç mermi sıktın alnımaKaç mermi vurdu sevincimiNeler aldı bendenBiz seviyorsak



Ele koşuyorsa sevdamızGidelim yüreğim bu şehir acı

Bu ne viranBu ne cehennemBende bu kuyruk acısıSende o tanrı edası varkenBu şehirde bana mutlulukKaf dağında dururGidelim yüreğim bu şehir beni öldürür

Okan Kurdoğlu



Hani benim yüzüm

Kara gözüyleBuğday teni ilePınara koşan nazlı ceylanDört yanda efkarımla kara sevdamKarşıma çıkmadan önceÇarpmadan sol yanıma sıcak, sıcakGüzel bir çocuktumŞimdi ne sen kaldınNede saçlarımZaman neler doğurur kim bilir………………………….Kazığa bağlı çırılçıplakYanı sabahı alıp götürüyorsunKaç şehir değiştirsem yine senKaç acıyı öpsem yine senHani benim yüzümDayan diyorsun

Bir Pazar ölüsüBak yüzüme NurşenYüzüm belki FilistinYüzüm ırakta genç kızYüzüm Somali açYüzüm şehit anasıAma hiç olmayacak yalana muhtaç

Ellerim senin ellerin aslaŞiir kalacakKaranlıktan ışık koparanYıllara acısını dokuyanDayan diyorsunsenden sonra kim kalacakhani benim yüzümNurşen dokunmadan dayanamamZaman neler doğurur kim bilir

Zaman beter akmasa umudaGöz kırpsa merhabaMısralara dökülse bütün susamışlığımDoğruyla büyümeliyim kat, katKorkacak bir şeyim yok biliyorumBir gün bende öleceğimBir gün sendeVe sesini nerde olsa tanıyacağımhani benim yüzüm-----------------

Okan Kurdoğlu



Hümeyra

1sesim çıkmıyoryıllar işkencelerde geçiyornotasını yıtırmış sazımmızrabı kırıkşah damarımda yalnızlık dolaşırbu ayaklar bir seni taşırhümeyrabir senibu şehir tanınmazdilenciler köşe başlarındainsanların duygularını süpürmektebu mevsimler sensiz izdirap veriyorişsizlik göz kırpmadan vuruyoraçlığı çığnıyoruz her gecebilmiyorlar hümeyrabizim diri öpüşmelerimizialınterindeki kavgamızıfeodal dinamitler patlıyorellerinde puşt fünyeleraç gezinen itlere sayıyorumo utanmaz bedenleriniağlamak istiyorumbelki senin içinbelki amansızca tutuşan yoksulve soğuk geceler içinömrümüz yılan çıngırağındayolumuzda devriye korkusuve sen avucuma bir şiir sıcaklığında düşüyorsunbir simit uzatıyorsun açlığımasusuyor ası zamangebesin çocukça safağadoruklarda gülüşlerinbeni kopar hüzünlerdenhümeyra..................................2bin canla düştüm darağacınabirbiri ardına küfürlerçapraz ateşlerdeyim sankiacının faili meçhulbin yılların mavi türküsü unutulurevreni içine alırkirli nakaratlaryangınlarda tutuşan yürekbakışın fırtınasında boğulurbuğulanır gözlerimyıtırır ışıklarısenin gözlerin nasıl unutulurbir sen olmasan hümeyrabir sen tutmasan elimisallanır tükenir yıkılırım



köpeklerin dişleri düşer önümesabrımı yitirir eririmhani sen hümeyrabütün yanlızlığı dağıtan dünyasokaklar bütün pisliği ile yakamdaunutmayı bilmiyorbilse yaşar mi erguvanyaşar mi iğrenç sevmeleritalipsiz sahipsizaklını yitirircesinehümeyrahep aynı nakaratlardaben hep yanlışlardaneden acılar feryatlarkahpe sevişmelerneden beni dayatır sarhoş dünyayasarhoş olmayan hangi adım dayanırsorgusuz yargılarabir sen olmasan hümeyrabir sen olmasan tut elimiyaşlar düşüyor bıçak rengindeayaklar yoruldu taşımayaçağ yangınlarınıhümeyra....................................3dünyaar yordamını yormuşyüreklere egoizm yayanbencil kancıklaşan fikirlere kalırkalır bu dünyayinede sen sıcak tut yüreğinigeleceğim sevmeye......yorgunumihanetlerden kavgalardanbeni kahpelik bitirdiiçimde sevda paranteziyolun sonuna getirdibir sen olmasan hümeyragöğsümde yanar çoban ateşiesmer döner yaşam,beni gömer infazlaragözümüze görünenküfürlü hayvan sesinde yeryüzütoprağa düşen o densiz zamanben ihanetlerdenve ihtilallerin bilenmiş apoletlerinden çaldımdirenişlerikimselere birakmam hümeyrakoru kendinigazeteler edepsiz şarkının senfonisindealkol, kirli aşk dedikodusu...........



düşüyor, sayfaların çıplak yüzlerinemankenlerin iş kazalarıutanç sayfası........gözlerin gözlerime değiyor hümeyrave ben bitiyorumvay benim halime..............................4negatifi yoksiyasetin iğrenç yüzü kesiyorşapkasından talan çıkaran adamçirkin vaadlerin ihtilal hazırlığıdilinden düşen kafiyesiz yalanlarsusacak mı bu adamhangi toprak kabul edecekyalandan da yalan bedenininurşen yine mi doğacakyırtık anıların unutulan küllerindebir yaz akşamındainfaz edilen haziranlardanurşeni tanırmısınhümeyrao benim sonum olurbirakma elimikıyaslanamaz işkencedir nurşenalnım açık gecelereutanır gözlerim, hakedilmeyen bitişenereye gitsem bir ihanet kovalıyor benihümeyra birakma elimikorkuyorumbir daha nurşenin eline düşmektenutopyamda kurşun deliklerisuçlular malumyüreğimin yarım kalan türküsüayrılığın içime oturan tortususen yaşa hümeyraküfürsüz anılardasana muhtacım...........birakma elimi...................................5kahve köşelerindekendini dumanla dolduruyor gençlikkendini kurşunluyorkan yokoyun masalarının çirkefliğindeyok olup gidiyorhayırsız oluyor evlatsonra başkaldırmayla çoğalıyorumçoğalıyor yandaşlarımdiye kuruyorum hayalimisokakta çöp kokusu



yetmişindeki adamındilinden dökülen edepsiz sesvoltalarla geçiyorumkızgınlığımıölümle yüzyüzeyimgel elimi tut hümeyrakoru kendininurşene kalmasınbu hazıran kokulu rüyabana yol gösterkendimi yaratmak istiyorumkaranlığı ve acıyı deşipher şafakçığlıkçığlıkdoğursun beniaçlığı duymadan yalanları bilmedenbüyümeliyimbana el değmemiş sevda getirhümeyraiçinde gözlerin olsunbana yaşamak getiriçinde sevişmelerimiz olsunbu sensin hümeyraşimdi aç göğsünü ağlamalıyımelleri silahlı insan yığınları varbeni saröylece göğsünde kalmalıyımyalnızlıktan ürküyorumbeynime aniden hortumcu düşüyorkapkaççi ve tinercibirakma ellerimibana yol göster üşüyorumsenide görmesinler hümeyrakoru kendini....................................6talan almış sofrayı neylersinpencereden faişeler sarkmışdışarıda çakal yuvasıbu karanlığın dişleri ısırmasın senigörmesinlergüneşi kıskandıran gözlerinibirakma benibelki yırtarız ihtilalden de puşt geceyiduvara bildiriler yazıpsiyasetin yarasa yanını koparıpsırtımıza geçen tırnakları kırıpkim bilirsıcak kucaklar doğar günümüzebirakma elimibir gün bende öleceğim herkes gibi



uzat dudağını öpeyim hümeyrakim sever seni ben gibihelki hayatlar yeşerir sil baştanbu hayat kirmenindeana olmak baba olmakkorumak yavrunuafyondan,illet kapkaççıdandüşlerine siper olamakçok zor dik durmakhümeyrabak yine oniki eylül ısırıyor beyniminurşen geçiyorresmi geçitlerde sankikirlenilmişiğin aynasına bakmadanözlüyorumnamludan çıkan mermi gibi sıcakkeskin bilenmişti sevdamkendimi kangren ettimben kendimi devşirdimhümeyrabu kent ne kadarda kötü kokuyorneylersinporno yürüyorpiç bir müzik çalıyoristilasına düşmüş kahpeliğinbu halde sevişmek olmazsen olmasan hümeyraellerim böyle tutuşmazdarağacı çakılırçırılçıplak umudumuzun kıyılarınasesin çıkmasın toprağımız yağmalanıyorbak yine nurşen geliyorgizle nefretimtutuşan dudaklarında duruluyorkirli anılarhümeyra...........................7aet(avrupa ekonom..top) nin kitli kapılarıgördün mü hümeyragösteriş sevdalılarıgökyüzüne iskele çakmaktabir iştahsiz sevişmeve iktidarsızlıkekmeğim kursağımda kalıraet mühürlenmiş yaşami bizevaroşlarda kol gezen ölümaç çocukların kederli türküsütut ellerimi hümeyraşimdi düşerim ölümlerin üstünebirde nurşen



tükürülmüş namusun bekçisibir kaçak gibi gidelim bu kenttenyoksa etimiz kokacakbu iğrenç renklerden......

Okan Kurdoğlu



İstanbul

hey istanbulhey istanbuldinliyormusunbir yanın afroditbir yanın kara yılanne haydut akşamlar kol geziyorkaldırımlardahayat kafiyesizson hazırlığındadost dost değilrenklarini kaybetmiş yaşamak..........................................lneden dargınız birbirimizekötürüm kalmış sevdamazlum ölüleri düşüyor önümüzeesrar peşinde çocuklareroinekstazikirlenen sevdalarkırık vazonun parçası kadınlarsen istanbulgördün mücan çekişiyorasırları onuruyla taşiyan şehiravuçlarda tedirgin kalan ömürve beni infilak ediyorbu çıplak talaşlı yürüyüş...................................kaç zamandır çıkamıyorum evdenöpemedimkaldırımların sıcak yanağınıkorkumdanşu göğsünde açan yaralarnerede tinerci can alırher şafakta akrep yol keserkimin elinde emeğim kalırsancılarla doğar mevsimyüzlerce yazgı son bulurlinç ve katlıamlardafaili meçhulgazete örtülü sahipsiz ölüleradalet dersenkendini prangadan kurtaramamış forsa...................................hey istanbuliğrenç yüzün vuruyor aynalarasoğuk bıçaklar çekildigördünmükaranlıktan çaldığım hayathangi sokaklar koparır seni bendenhangi kuytular koparır beni güneşli günlerdenhangi akşam yırtar



yaşama hevesimihangi zamansız kundakçıçocuğumu parçalarbilinmez.....................................ah benim çocuklarımesmer sarışın kumralzenci beyaz kızıl çocuklarımdenizde feribot işlerkarada itler çocukları dişlerhırsıza hayırlı işlergörünen köyde kılavuz aranmazbu doğan günü bilirimkimseye güven olmaz.............................mendil satankalem satan sebi sübyaniçinde türkühep adam olmak varbir an olsungüzel gözle bakmakbakmak yaşananlaradelikanlı almış manitasınıgözlerine şiir dokuralış verişte hanımlareşlerine sevda yakarsahilde martılar sevgilileri yemlerrıhtımda laz çaycıtavşan kanı çay demlerve içimde bir an geçip gideryine beni alır kederyeni yeni ölümlerözgürlüğümüzü ısırırsokakta gasp hayaliyla dolanan mahlukkan bırakır ayak izlerinde.......istanbulmemelerinde feryalar çığlıklarduyuyormusunherkes kendi ölüsüne bakıyorgörüyormusunhep bıçakhep kurşunhep çığlıkellerınız kırılsındeli ediyor benibu puşt yürüyüşbu hovarda tükeniş...................................2004 istanbul

Okan Kurdoğlu



İşte benim maceram

gün çıngırağını gösterirsen ellerin gözlerine düşmüşkenyedi kat yerin altına girdimyüzümde dağılıyoraşkın karanlık yüzüanam tanımaz oğlunukaç bahar gelirkaç isyan bilenirve kanlarher yanımda sızan kanlaraç kurtu çağırır ayaklarımaben sevgiye tutsağım işte böyle başladıbenim en kötü maceram..........................................faili meçhul insan cesetleriaç çocukların gözleribıçak olup saplı dururken gökyüzündeunutuldu mor çeyizli sabahlarhayal kurmak yasakhelal yasakgün yasakgüler...konağında arsız feodalve ben senikorkak ve namussuz yılanın gözlerinde görürümvahşi bir sevişmedir elinden gelenişte böyle gider benim maceram.........................................ah aklımkarmakarışıkdüğün gecesi dağılır avuçlarımdakurulmuş hayallerin kırıklarıkoyu ayrılık yol alır yaşarkenisyanın rahmine düşmüşümher gün başka telaş başımdagünün hangi acıyla geçerkim biliryorgun kelepçeli beynimetoplanıyor kara bulut ve kinben yandım uykularım kaçargün gelir sende beni anlarsınişte böyle gider benim maceram................................................iğrenç karga sesi yayılırbağdat ta filistin de bosna daülkemin her yerinde gözü yaşlı beşikbeşikte sallanan yavruyorgun anasıyla yatıyor açyüzünde hükümlerdayamış acıya merdivenidilenmek kimin utancı



yenilmenin prangalı yanıpişkin,pişkin çaka satanhangi piçin malı.................................işte böyle yıkılmakyada kırıp zincirleri doğrulmaktürkünü söylemekişte o zaferçocuklarımıza kalacak mavi gökyüzüasla söyletme ermeniye son sözüyeşerecek bir günülkemin kanla gelen onuru.............................................ve sen hayallere sancı düşürenseni dekara ve kanlı haraminin ellerinde gördümoysailk gördüğüm günüstümden silindir geçmişcesineezilmiştimbir heyecan fırtınasıyüzüme utanç çarptığın günsanmaki üzüldümçok şey kaybettim derkençok şey kazandığımı gördümyine de güzeldi yaşamakben ölmedimbütün çocukların gülüşüne tutundumkolay,kolay yenemez beni ölümişte böyle sürecek benim maceram.........................................................seni bir çakalın sesinde gördümtitredim mermilerin gediğine düşmüş canlayarasalar uykumu basıyorsol yanım patlıyor heyecanlahala her bakışın nefesimi kesiyorunuturum ölüme beş kalaüryan ve uykusuzişte böyle bitecek benim maceram

Okan Kurdoğlu



İşte orda ayrılık vardır

söylenenler söylendidoğmak ve ölmek arasındahoyrat kaldı ömürsaatler karanlığa yürürmendillere doluyorsa hüzünbirikir uykusuz gecelerçırpınışlarda gözyaşıağlamak sevdaların son noktası

eğer kemiriyorsa hasret etimişafaklarda diş ve tırnak izlerivuruyorsa yalazlanmış yüreğimbir o yana bir bu yanalanet olası sevdalı başımişte orda özlem vardır

düşüyorsam yollarapişmanlık oluyorsa giden zamangöğsümü kemiren sahte kahkahasoluk soluğa devşirmekteyim kendimiher an sabırla sevişmekkendini her geceölen anıların gözyaşına terk etmekişte orda ihanet vardır

beklemek pranga vurur ömrekıskıvrak yakalamış elimibaşını dik tutmak zordurve o hala kasıla kasıla yürüyordurbir sevdalının çığlığını duymadanişte bu ayrılıktır

eğer kırıldıysa gönülonarması zorduryeniden yol tutmasıküskün ötersin zamanabir başına yürürsünkül olursunçünkü orda nefret vardır

ey aşık olduğum hayatyollara düşen ayak izlerimey özgürlükey gözbebeğimde seken ayışığıey dirençli gençliğimin şarkısıey öksüz dudaklarımsizi ayrılığa mi bırakmalı şimdi

Okan Kurdoğlu



Kaçamadım anam

bu akşam garip dağılıyor bulutlartelaşlı ve ürkek bakışlarüstelik yağmurbıçak olup kesiyor geceyivurdukça yerlere ayrılığımbölüyor içimi baldıran tadıkaçamadım anam oğlun yanıyor

kırılıyor ansızın cam çerçevekendini ısırıyor hayatçıplak düşüyor koskoca gökyedi boğumlu yalanlar kuşatıyorhoyrat düşlerimivarmayın üstümehüsranlarla yaralı kuşum

olmaz demeyinkendime karanlık yarınlar çiziyorumbıçak gibi bileniyor gecelereline düştüm can yerde yatıyoroturmuş körpe bedene esaretharamilerde kalmış sevdarezil satıyorkaçamadım anam oğlun yanıyor

ayrılık soğuk namlukan damlıyor yüreğimene hergele bir akşamgözlerime zalim sesi dağılıyoryorgun ayaklarım kirli anılardayaralarda çığlık damlıyorkaçamadım anam oğlun yanıyor

nasıl olur demeyinne anladılar ne adımı sordularbir çift göz oluptüm uzuvlarıma ayrılık vurdularelleriyle uzatıyor darağacını anılaresmer kendini ilah sanıyoröldüğümü bilmez yaman ayrılıklarkaçamadım anam oğlun yanıyor

sol göğsümde soygunsol göğsümde yılanve ihtilal emarelerikaçışlarölümle sevişmelerkim demiş vakit çok erken

okan kurdoğlu 2006

Okan Kurdoğlu



Kan tarlası

uyanıyoruz her sabah bir umudaçıplak tutunuşlarla hayataher adımda yıkılır dünyalar başınagözlerde ıslak derinlikmermilernamlulara sürülür alçakça

kimi insan puşt zamana gebefırsat bekler doğurmak adınabu da negüzel gökyüzüne kan tarlasıkimi insan onuruna mavzerbıçak ucunda gezersırtında leş kargası

akşam olurkendini ısırır adammusallat olur yüzünepençeleri ile talan

dön annebin can içindebelki susar aç karanlıklarsarmış ihanet dipçiklerlebildiriler çatlar yürekteboynu bükük geçer baharsolucan gibiit gibi yaşamaksayokum ben bu oyunda

hangi yüze baksambende acı peydahlanırmavi çocuklar zincirdebende ağlamak kalırbir baba öpemez çocuğunuçünkü hırsızlar sütünü alırninni yavrum ninni

çıkar kabuğundan hıncınıhani bayrakhani özgürlükçıkargözlerindeki yaşama sevincinigörelimcivan delikanlıdırgrevlerle çatlatır yalnızlığını

zamansızsaddam iplerde yargılanırkahkahasını atan yılankendini halt sanır



bu pınardanakacak kurtuluş ve barişaçacak güneşli günlerçekilecek bayrak gökyüzüneyarı yolda kalacak gavuryanında sürü sürü itleri ile

Okan Kurdoğlu



Kar etmez

KaradaHavadaSudaSenin sonun yok bendeAnlatsam seniKuşatılmış sokaklardaBağırsam seniBir devrim kıvılcımındaBöyle haydut olmasanBöyle efkar vurmasanDuymasan ağlamalarımı hoyrat gecelerdeSözünü tut keder büyür

Yollar kesilmiş çıyansıKaybediyorum yarın adına ne varsaYıldızlı akşamdaKüskün düşüyor ayışığıGölgem delik deşik

Boğazlıyor aç hüzünKarşılıksız acıGözlerime düşünce yüzünKar etmez dağ olsanDik duvar olsanDelikanlı olsanSabancı olsanYiğit olsan kar etmezDüşersin feryadın içinde boğulurKimseye gitmezDeniz kıyısında şişede cesedim durur

Mundar kalır sevişmeGerideKüllerim ömrümde kalanBu dünyada hey yalanHep yalanİşte ordaAfrika olurumOrta doğuyum göğsüm dinamitDüşer kalbimÜzgün bir çocuk olurKimliğim kayıpBu dünyaya katlanmak beni vururneden sonumuz böyle yangın..........

Okan Kurdoğlu



Kara sancılar

görünen düşlerimizin iskeletiparçalanıyor içimizde dünyasancılar büyüyor büyüyorgöğüs kafesimizi yırtıyor hainbiz sizin çocuğunuz değilmiyiz

analar telaş içindeanalar yaşatmanın feryadındadelip geçiyor zamanı onuruylatoprağı hinciylaöfkesiyla alınteriyle yoğurupdeğmesin diye nazarnazarlığı boynuna asar...analaruzak kalsın diye kara sancılarsu toplamış elleriyaşil,yeşil başaklanırken emekcoşkuyla karşılarsınırsız sevinçbak işte helal ekmeköyle ümitlemelekleri toplar yüzündebir kelime doğarşükürler olsunanalarhırsızdan kaçırdığı inancıylamutludur artık...çocuklarının üzerine güneş çekmiştirzemheri ayazındasusturmuştur ölümüçocuklarının yüzünde.....mutludur..

şehirde bir başka dram oynanıratm lerde uyuyan çocukusulca aralar göz kapaklarınıtitrerken ellerimidesi yapışmış karnınaumursamaz bakarkenben sizin çocuğunuz değilmiyim derne feryadı bilirne ana kucağının sevinciniyaşama direncini tazeleme nöbetlerinden geçerve öylece gecenin karnına düşerkara sancılar yol alıruzakta bir ses sadece lailanınşarap testisinde yüzüyor utanmazsofrasında yok helaldan nebze...sonunu görmüyorönünü görmüyorkucaktan kucağa geziyordur uslanmazkimseye adını sormadan



ruhunu satiyordurkıvırıp, kıvırıp kendini bir şey sanıyordurağlayan çocukları duymadan................................................işte ülkemin kara sancılarınamuslunun bitmiyor acılarıçünkü sokaklar kandevriyede haramileroturmuş şeytanlar kötülük yazarbirde trafik canavarı yaşarişte kara sancılardayan güzel günlere gebe bacımiçimdeki çocuk ölmedendoğacak elbet yarınlarauyanmakla, sabırlagüzel günler yakın..............

Okan Kurdoğlu



Karanlığın içinde

kalbim atarçocukların kalbindegözlerim bakarBasra körfezinin gözlerindeTutar ellerimAğlayanların ellerinde

Karanlığın içinde ışık direnişiÇalınan ömrümün hesabındayoksulluk çığlık çığlığa geliyorbir teröristin ecel ötüşübeni deli ediyor

bir gelinbirden bire sevdaher gece uykularımı çalıyor besbellioysa senin içindi şiirlersenin için kopardım yakamozu denizdengökkuşağından ayrılan bir renktinkimliğim karanlık olmadanöyle bir sevda bu

akşam olursabrım yırtar geceyiboş kadeh olur yalnızlığımbirazdan çırılçıplak düşecek zamandışarıda hovarda eylülgüvercinleri taşıyan kefen

sonrayanlış trene binmişimher gece iki birasonrası tepe taklak inmişim

uykumda cani ıslığıhocalıda çocuğu ısırır bir ermenitaksimde bir Pazar köpek havlamasıBağdat caddesiEti pazarda kadın yıldız sayarPezevengin ellerinde frengi yanarGöğüs boşluğunda gelin direnişiBirden bire sevdaKapımı çalarBirden bire hançerCan havli ile son tutunuş hayata

Okan Kurdoğlu



Kendinden utanan zaman

zaman yüzünü kapatırkahvelerde kumar emzirişikafelerde sevgiliye kurulurpuşt zaman dilimlerişımarık kızlaryılan ıslıklarında oğlanlarzaman kendinden utanırboynu bükük emeğinçekilmez çileyüzümde cellat mavzerihasret tütüyordepreşiyor esmer yanlızlık

ne kadar derin kazsamda yalnızlığımıyine pusularyine üstüme karanlıkkatil olur çocuklarellerine verilen hançeruyuşturucu müptelası gelecekinsanlar ölür açlıktangözleri türkü türküacıya gebe mavi çocuklaryine esmer yanlızlık

dağılsın yıkılsın kara düzenbu hoyrat sevmelersırtımızda kambur olacaksagökyüzü,rüzgar ve denizlerkopsun parçalansın kahpe felekelbet hesabini verecekbir gün bizi yönetenler

06 02 2006

Okan Kurdoğlu



Kırık bir mektup

gurbette dokuz doğurmaktayımbeter olmuşummeydan okuyorum kırılmalarafelaket hüzünlü kaçışlarımsevdiğini başkasına kaptırmakarkadaş

yine o kaldırımlarda nurşen mi gezeryine alavere dalavereyine kervan gibi yürüyor mu açlıkyine ihanetyine şeytan pazarlığıhüküm sürüyormuo zaman değişen neyine ipini koparmış it gibisarıyor her yanı acılaryine nurşen karanlık doğuruyoryine haramileryine baldıran mi kokuyor sokaklaryine bencilce mi yürüyor şehirdesene değişen bir şey yokyine dedikoduarkadaş

yine yangınlar feryat oluyorgeçmiyor beni saran yanlışlarkararıyor ellerimde umuthangi kapıdan girsem açılmazbenim için aç bir faişedir zamanacıya doğurgan

içimde çocuk ölüyoristanbul bana alaycı gülüyorayni nurşen gibianılar kan revan düşüyor avuçlarımaarkadaşbeynimi kemiriyor nurşeno gözlerindeki yaşamakon yıldır gözyaşı giyiyorumon yıldır kirik vazoyorgunumbu aşk kana susamış yarasadırerken öten horoz yüreğimfena kanatıyor beniarkadaşyüzümde dehşetli efkar

içimde cehennem duruyorgurbette olsabu şehrindişleri geçiyor etimeher gece göğsümden vuruyor



kaç kere öldümbilmemkaç kere vuruldumsöylesene kaç yıl geçti aradan

selam söyle arkadaşhaylaz şarkılarımaselam söylebeni kuşatan hasretleredönerim belkibir gün bende şarkımı söylerimher ana beni doğururacılarını devire devire..............

Okan Kurdoğlu



Kırık hayatlar

bir ağacın gölgesinde oturmuşumgözlerimden kaç parça acı düşerazarlanmış çocuk olmuşumkulağım hep bir sese vurgunbarış ve özgürlük....................................düşlerimin kıyısında çocuklar koşuyoryaşamayı sevda yapan çocuklarsokaklar haram edilmiş yavuklugünler kan kızılıkapitalizmin kara ve kıllı ellerive köpek dişleriyurdumun neresine yalansaorda yaralar açıyorkaranlığa ve açlığatoprağa düşen kuru yaprak oluyorçalışanın ellerinde umutgiderek derinleşiyornamussuz kör kuyu................................analar çocuklarınatırnakları ile kazırkeng ü z e lgünlerialnındaki teri silerken namuslu ellerifeodal çakal ulumaktaolsaydıülkemin her yanı kardeş eliyle işlenmişsabah uyanışımızdaboncuklarla bezenen günler doğarbu sevdaya doyum olmaz...........................................koş anne koş babakoşun çocuklarkuşlar ağaçlar balıklaryarattığımız umut içinkoşungerdek gecesine koşan kız gibikoparıp dikenli tellerikıralım soğuk zincirlerigelmesinler üstümüzekanlı ellerikuduz doyumsuz gözleriyle......................................................gel düşüme gir anneonur için yarın içindüşe kalka güle ağlayabüyüsün bebekler



yapışacak ayak izlerimharamilerin yüzüne yiğit ve kahramancagel düşüme gir annehiroşimayi görmebağdat ı filistin i somali yimederes i yusuf u deniz i pusuya düşmüş evladınal bayraklı tabutuna bakıp ağlayan kızı............................................................beklediğimden kötü zamanuzay çağında insan insanlıktan uzakyakamıza yapışmış acılarher yerde tuzaksevdayla vurulmaksevdiğinin çıngırağında ölmeküstüne vardıkça leş kargalarınınumudumu kırıp yaktılartadı varmi diyepişkin pişkin baktılar.......................................oysa dostumbizim için doğacaktı güneşdoğrulukta sesimiz dolanacaktıbeni kırdılar dostbir cam gibihiç açıklaması yok bu gidişin..........................................ah dostyüreğime belli zamanlarda düşen o yüzkoklamak istediğimbakmaya kıyamadığımcan gibi sakladığımo amansız sevdaşiirlerde nakişlenen nurşen değil mi.......................................................artık umurumda değilne yangınlar ne faklarşehrimin sokaklarında çirkin manzaratalan olan haklarsiyasetin kirli ellerişimdi karanlığın ucundayımsuçumu bilmiyorumbeynimi kemiriyorumanılar geçerken gözümdeninsan palavraları dal verirben hüsranların baş oyuncusuelimde ancak bu kadar şiir gelir

Okan Kurdoğlu



Kime ne diyem

şimdi ellerim tuzaktayar benden uzaktabu hasretlik bitmezbaşımdan belalar gitmez

kime ne diyemkime ne söyliyemyüzüm tutmaz

sevdik inandıkbaşkasının mi sandıkyar bende acıellerin olmuş baş tacıbileydim, bileydimnerden bileydimyolun sonuna geleydim

kime ne diyemkime ne söyliyemyüzüm tutmaz

bu hasretlik beni yerbeynimi yer kudurmuş itlerolurmu böyle dostbir tas su veren olurmubu dert deva bulurmuo gözlero dudaklarunutulur mu

Okan Kurdoğlu



Kimliksiz

doğmuştu bir kereama kimliği yoktu emekçininbitmiyor apansız kırılmaartıkgörkemini yitirmişti güneşli günlersakalında terinasırlaşmış elleriişçilerimizsuskundur dağlaryanaklarında ölü emeksevdalar zincirlemiş ayaklarınıhayatı karartıyorüstünde kırbacıyla şimşek

şehrin girdabında durgun kalmış sesikralların elinde yırtılan kundağıöğreniyorsirp köpeğin ısırık tadınıkimi çürük kimi dökülmüş dişleri ileyaralı hayvan çığlığındaağlarkenaynalara orospu yüzler düşüyorsevdanın kıyılarında kadın kendini satıyorve emekçi kara kışlarıyazlarla nakışlıyor

hoyrat kavgadır gözleriemekçininçocuklarına sırılsıklam can vermekoksayışlarda solgun dudaklarıbiraz hayatbiraz gökyüzütoplanır avucundave ayak sesleri kaybetmeleriniblis olur uykularında


Okan Kurdoğlu



Kitaplar

bu kemirgen bozgunlardansavaşlardanafrikadaki yalnızlıktançocukların çığlıklarındasayfalar yol olurcan bulurhayat bulur kitaplarkimi zaman karanlık yüzlü insanlarıkimi zaman aşk dolu insanlarıdoğurur kitaplar

nice gözyaşınınice ihanetinice aşklarıtaşırbir zamandan bir zamanasusmadan korkmadanesmer kız olur kitaplar

gün gelirsicak elleriyle anayanlızlıktan koparırgün gelirsadakatli sevgiliusulca sokulur koynunabir kahraman gibi düşer acıya

yeniden yaratmak kendiniyangın gecesindenşu rezil ve bağırtan karanlıktankaçırıpokşar kızgınlığını ve asiliğinitutar sabriniesmer kız olur kitaplar

demokrasinin uzak kalan sesiniliberal hançerin sinsi bakışındansömürüdenharami tezgahlarındanalır seni yeşertirhüzne karşı direnişyaşamak olur kitaplar

Okan Kurdoğlu



Kopunca lanet çernobil

özgürlük nerde kaldıbir patlamanın gölgesinde yitirdiler hazıranıparmak uclarına kadar kayıp çocuklarduvağına tutunan gelinanaç anaların apansız korkularındabirikmiş yaşamsaçlarını ören genç kızyapışıp kalıyor çığlıklarıkendi kalbineyolunu kaybetmiş karanlık düşüyorönüneyitirdiler işlemeli sözleriasalak kurşunların sıcaklığındakanlı zalim çernobilkuzgunlar çıkmış baharın sırtındaseherin gardı düşmüşçakallar sofra kurmuş her yanabense bu ülkede düş kurardımkerem gürzüyle dağları yarardıokan ın derdi çok sabahı arardıkopunca lanet çernobilkanserkalp kriziorta yaşlarda toprağa verir dostlarımızıbu kötü masalbütün şeytanlar dik dururbir gün kopunca lanet çernobilkaranfil öpüşlü özlem uyur.............................................içimde sızı var kopar annebekleme yuva yapar annekomşuda pişmiş bize düşmüşgözlerdeki koşular yıkılmışöylece isyan birikmişkendi ölümüz koynumuzdaferyat,feryatduyulmaz içimizde boğulurzincirleri koparır kavgamızişte o zaman yeniden yaşamak....................................................içimde sızı var kopar annebekleme yuva yapar anneetrafta dikenli telleralır bereketiçernobilden esen yelleröylece toprağa kıtlıkişgal eder geleceği karanlıknagazaki doğuyor sancımadannerede bumerang ruhlu yalakne zaman girecek memelere hayat...........................................................buralar puslu düşer toprağa



buralar dürzütutun düşmeden üstümüzebrütüsün gürzükan ve kurşunsevişmek yasakçocuklara kirli dünya varacı getirir karadenize il, ilkanlı zalim çernobil....................................okan kurdoğlu 2006

Okan Kurdoğlu



Köleliğin hep köleliğin

her yerde seni gördümyüzümdegecededüşteseni yaralı çocukyarasına tuz atılan çocuksen basamaklarda çöp olmuş çocuksevmenin nimeti bugülmek nerede

döversin diziniyolarsın saçınızaman olur kısırlaşır umutaç uyumakboynu bükük durmakyok sana güzel günlere uzanmakgüzel günler nerede

unutma bahtı kara çocukyaşamak suçölümü bekleme ölmek suçyazgın ateş çemberindeunutmabu çizgibu dengehep seni yedirir itlere

aç kalmışsınsatılır organınsoykırımlardasınbombalar düşerçığlık çığlık doğarsın

bahtı kara kaderi kara yazılmış çocukyüreği ateşten sıcak çocukdoğruluğun nimeti buvur taşlara başınıhayal kurmak yasakbiçare yaşıyorsun zorakigeçiyor yüzünde köleliğinbugünyarındaha sonraki günköleliğin hep köleliğingülmek nerede

Okan Kurdoğlu



Nedir çektiğim

uyanıyorum yeni güneyavaşça sönüyor gökyüzüönümde mevsimsiz koşuyor hayattam on yıl şafaklarda bir umutbekledim sabırlaesmer düşsün diye gölgesi yüzümedonup kalır bakışım kangöğsüm cehennem sıcağısoluğum çile üstüne çile

nedir başıma gelenlernedir çektiğimterkediyor içimdeki yaşamakışıklar sönüyor şehir karanlıkben karanlıkay karanlıkbaldıran tenhalığıdört yanım naçarbu nasıl iştir sevda ayrılığıellerimde yenilginin kırığı

benim çektiğim bana yetergidin başımdansevda dediğinmahpusluktan beter

ne kekik kokusunda bir haykırışne çiçeklenen meyvelerde gülüşne çekilir çilene sokırım yalanlarıne ninnisini kaçıran çocuklarana avrat sövmeler bir yanakim emzirir beniyıkılmak hep yıkılmakbu sevda bir şeye benzemezbir ayağın çukurdasırtında bıçak gezersoluğum çile üstüne çile

nedir başıma gelenlernedir çektiğimkaktüs uykusundan uyanıraç baltalar keser yarınıne dostne kardeşim bilmezyaşamak nefret çığlığısoluğum çile üstüne çile

birden çocuk oluyorumesmer tenin sıcaklığındaavuçlarımda tutuşur dünyadokunuşlar deprem düşürür bedene



yorgunumyorgunluğum öfkedir gideneçile üstüne çile

yitirdim esmer zamanlarıusanmadan aradığım kaldırımlardabeni yaşıyor sanmayındüşürdüm dünyamı elimdensoluğum çile üstüne çile

bu yara geçmezve hala tanrı edasıdabir zulüm dökülürve öfke basar yüreğimiömrüm ölümçül yalnızlıkgeçmez sevda yangınıkentin bütün sokaklarını dolduruyoryenilginin acıya vuruşları..............

okan kurdoğlu 18 01 2007

Okan Kurdoğlu



Nereye gideyim

ne sevgilerdi göğsümde atanhilesiz, hurdasızyakarak geçiyor gözlerimde anılardüşünüyorummasamda bira bardağıçekmişim hüznümüdilimde dolanır ihanetli sevgilidosya kabarıksorgusuz yargılarda koşuyor gözlerimtanımayanbilmeyenakrep ve yılan............................içtiğim iki birakeyfim çakırkime ne diyeyimher yanım karanlıkne sesi kesiliyorne gözü doyuyorben nere gideyimfabrıka bacasından yayılan dumanher yanı sarmışarkadaşım musa dondurma satarnurşen fahişe olmuşherkesle yatarkulağım nelere gebeonbeşinde gençdin, kitapana avrat sövertutmuş sigarasınınasipsiz terbiye geçerböyle giderseneler neler doğuracak........................bize gülmek yasakkalbım göğsümü yırtacakküt,küüüt çarparmüzeyyen anasının ak sütü gibi helalekmeğini koparırah müzeyyen beni tanımazdüşler toz dumannereye gideyimbir yandazeynebin bakireliğinurşenin utanmaz kirliliğibir yandasokakların yüze vuran itliğihangi arsız yüze bakarsa aygökyüzü kanıyornamususuzluk almış başınısevgi yerinde sayıyorzor gözüm zor



zeynebin gözleriyle bakmak dünyayabirde nurşene kanıp kalmak yayaböyle gidersedaha çok alırlar beni alaya

Okan Kurdoğlu



Oniki eylülden manzaralar

karanfil yüklüydü gökyüzügelinlik kızların sevda beyazlığıgüzel günlerin uzak kalan kızlığıihtilal soğukluğu düştü göğsümesokakta celladın karanlık voltalarısevemedim seksenli yılları........................................oniki eylül gelditanklar içindene insanlar doğurdukimisi faklarkimisi haklar içindeihtilal gediğindegüvercinler ölürnamuslu darağacındavurulur ölürbir ana hain bir yavru doğururhainler arsız yaşar gün görür.....................................................sevemedim seksenli yıllarıekmek derdihelal bulma derdican derdikul hakkıişçi hakkıbaşkaldırmayı kapımıza getirdisloganlarla afişlerle.................................mermi rotasında şakaklarşapkasından yalan çıkaransiyaset soytarısıve yaltakçılarıkoyun sürüsü olmuşuziğrenç gözlerindekoltuk sevdasına düşmüş hovardaiki anahtar düşüyor çıngıraklı dillerdegüdüyor ne dersen dehani bizim aklımız nerdeve nurşenin ihanetihep üst üste geliyoremperyalizm laneti.......................................................................ana baba dokuz doğurursofrada kuru soğan ekmekavuçlarında erirdört mevsimdeki umudubir dokun bin ah işit.................inanabilsem doğan güneyeşil günlerin geleceğineesmer kızın düşüme gireceğine



inanabilsem arkadaşyarının özgürlük olacağına......................oniki eylül gelirhortumcular sahne alırçakallar türerçakalvari bir sessizliksiyasetten kopup gelen kelimeleryara verir bizi bizden alırnıfak mayalıdır yarınlarelimizde bizi adam eden amansız sevda kalır...............................ekstazi, eroin, esrargenç yaşına doymadandoymadan bir,bir kayarit soyu pezevenkgözlerimizi oyarçocuk fahişelerhomoseksuellertravestilersokakta yem beklersatılır el ayak çekilinceonurbuna rezillik konurkısacası kokuşmuş zamansokaklar yangın yeriinsan satıcılarına yol verilmişhayat kavgalarda gerilirellerimde hayallerin iskeleti kalırgüneşin son közleri yanar..............................................oniki eylül gelirkanlar içindeemek talana sunulurnurşen iki yaşında çocukturyatar evren puşt sevdaların göğsünderesmini çizer darağacındaki mazlumunumutlu düşlerde bebekler boğulurişverenin elinde oyuncak olur işçilerçakalın sofrasına alınteri konuryakamıza yapışıyor aç ve üryan sürgün........................................................oniki eylül gelirkoynumuzda yatar dövizelini yakarrahmiyle oynarkalleş kara kızyıtırır doğurganlığınıve zaman yürürköpek ısırığı içimizde dururevde kalır nurşenkadın yanı kudurur



....................................nasıl başa çıkılır bu direnişlerleeli kaymakta mutahitkul hakkı yertaşeron itdenetim yok ceza yokrüşvete gebebir sürü hayırsızson umutlar kırıkevrende hala ihtilal kibirliği.............................................okan kurdoğlu 2006 arhavi

Okan Kurdoğlu



Oy oy cilveloy

hoyrat düşüyorum günlereefkarım dayanır gözlerimesevdalıyımdemirlenmişim esmer gökyüzüneayağımda prangatutmaz dizlerimtutuşur yüreğimsevdalıyımmecnun dan deliyim

söylesana el değmemiş sevgi versemkapına çöküpgözlerini dilensemgelirmisin pervasızca

oy oy oycilveloy

bir çocuk gibi koşuyorumgözlerinesevdalıyımneden gökyüzünde yağmur hazırlığıyoksa ayrılıkkulağımı acımasız kelimeler çalıyoryoksa yine mi kerbela

etme etme bunu banaöyle umarsız çekip gitmesevdalıyımöldürme

aç çocukların sesideliyor beynimiayrılık koparıyorliğme liğme etimioy oy oycilveloybeni kalbinin bir köşesinene olursam olayım koycilveloy

Okan Kurdoğlu



Seni çok özliyeceğim

bu gün ayrılık yüreğime dokunurgözlerime bakkahreden prangalar okunuryangınlarıleş kargalarınıihanetiyalancılarıyorgunluğuunutturan gözlerin

sevimli ömürdür yanaklarınsıcak düş tarlalarıbütün belalar çekilirsenin uğrunabütün ayrılıklar çekilirçünkü hep dik durdum seninlebütün acıyı unuttum gözlerinde

çöllerde sugecede ayalınterinde ekmekçocuklarda oyun gibiözleyeceğim seni

yeniden doğdum ellerindeyeniden yaşadım gözlerindeoysa şimdiyüreğimde heyecan biteceksaksıda çiçekler kuruyacakkirlilikler beni yeniden vuracakbu can seni asla unutmayacakgüneş bana asla aynı doğmayacakseni çok özleyeceğimhoşçakalellerimayaklarımumudumtokluğumsevincimhoşçakalHÜMEYRAhoşçakalbeni ben yapan dünya

Okan Kurdoğlu



Suçluyum

denizler hazırlanıyoryokamoz doğurmayahayallerime çarpıyorçığlık, çığlıkesmer bakışlarben çileyimdehşet hüzünlü yalnızlığımbağışlanmaz suçluyumboyun kıldan incene yapsın gönülbahar gibi sevincesuçluyumyıldırımlar düşüyor ellerimeyaşamaya yalan değiyorkopuyor bam teliinsan karşılıksız sevinceherkes sanıyor delikırılıyor ışıklar ince, incegel hazıranboyun kıldan ince

okan kurdoğlu 2006

Okan Kurdoğlu



Sürgünler

selamdan yoksun kalır yüzlerkan toplar renk,renk gözlerdünyaya sitem gelir nedenhaber yok ne gülden ne sevgidendüzen böyleymiş kader böyle istemiş üzülmekara bulut dolaşıyor üzerimde sürgünüm

bekle beni çoban yıldızım dönerim bir gündönerim bir gün

ben helak oldum sürgünde üzülmebir gün ateş olurumbir gün yağmurbekle beni çoban yıldızım dönerimdönerim bir gün

yaşamak burada her gün zülümdayanamıyorum, çoban yıldızım sonumyüreğim sende ecel böyle istemiş üzülmeüzülme çoban yıldızımdönerim bir gün

ben pes ediyorumhırsıza selam söyleyin gidiyorumilan verin herkes duysunhakkımı helal etmiyorumne olursa olsungözü doymazın gözü doysunsürgünüm kaderim bu olsunsen üzülme çoban yıldızım dönerim bir gündönerim bir gün

bir gün ateş olurum bir gün yağmurbir gün düş bir gün gülüşbekle beni çoban yıldızım dönerim bir gündönerim bir gün

güzel bir dünyayaçocuklar kanat, kanat uçarkengökyüzünde gokkuşağı açarkenbekle

(arhavi 1998)

Okan Kurdoğlu



Şapkasından tavşan çıkaran adam

yorgun çarpıyor kalbimkayıp sevinçlerin ülkesindebiz değilmiydik erguvanbizdik dik duranözürlüğü toprağa savuran

Şapkasından tavşan çıkaran adamSiyasetin kirli yüzünü uzattı elimizeBir gün anahtar oluverdiDilindeki pervasızlıkbir gün düşlerimizi sardı yalanBedeldi ödenen emperyalizm yılana

cahil analarımı bulduDuyguları sömürerek büyüdüİhtilal gördü yine yürüdüBaba oluverdi birden bireBir masaldı yorganımızdadarboğazda bir umuttuşeytan pazarlığısandıklarda tükenençocukların gülüşü

şapkasından tavşan çıkaran adamHangi toprak kabul edecekİki anahtarlaÇirkin vaatlerinSuratsız sahiplerinisilinecek mi ellerinden çocukların kanıYine doğacak mi NurşenYaz akşamındaİnfazlı hazirandayine yağacakmibu hain siyaset.................

Okan Kurdoğlu



Şehrin kirli ayrılıkları

şehir karanlığın esaretindesokak lambaları kırıkçocukların ninnisi kaldırımlarda param,parçamehtapta gözü yaşlı ayrılıkperdesi çekılmış camlarkaranlık yüzlü kadın yol alıyor

dünyayı kendi yaratmış edasıyla yürüyeno insan nushasıyaratılmışlığın utancısevmelerin ayak altına düşmüş yanıdünyanın kendi etrafındadöndüğünü sananukala var oluşgözlerinde saklı durankeskin bıçakhala sırtımda dururetme desemde sımsıcakbu sevda beni benden koparacak

tanıyamadım kendimihınzır zamanda düşlerim ufalanıyorkoparırım nefretihergecesıcak ekmek gibi

kimseler tanımıyorçıkma karşımadünyayı yaratmış edasıylatanrılar parçalanırhalden bilmez tavrınanefesim kesilirbütün güller kururyaşamak adınabir köşede bir günsevdalı çocuk vurulurunutma yalanlar göğsümdehala sıcak durur

seni kimseler tanımazkaranlık yüzlü kadınöyle günler doğarkiel değmemiş beyaz sayfalara vurulankirli ayrılıklar biterzaman ters dönerherkes kendi kirliliğindeboğulup gidersenin etrafındaaç üryan hayat sinerve senin havankazandığını sandığın sevdalardasayfaların bir bir söner............................




Okan Kurdoğlu



Tut elimi

Bulutlar yağmur doluKoptu kopacak fırtınabir sen birde benöksüz kalır caddeler nedengavur ötüyor gecelerTut elimiçoğalsın türkülerBu ayrılık beni bitirecek

Sen başka gözlerde yeşersen deDevingenliğim hüzün ve zülümlerleçırıl çıplak düşerim kız uçurumlaraBeni sevmesen deTut elimi kıyamet koptu kopacakbu ayrılık beni öldürecek

başıma buyruk bıçak ağzındadövüştüm çocuk içindövüştüm şiir içinkendimi sınadım yalnızlıklaolmayacak tut elimikıyamet koptu kopacak

oniki eylül telaşında yüzerken zamanBen kendi hatalarımdadevşiriyorum kendimivaroşlarda dağılıyor açlıkKefen olsa da gözlerinTut elimi kıyamet koptu kopacaktut elimi bu ayrılık beni öldürecek

27 02 2007

Okan Kurdoğlu



Tükenen canımız

kavgamızdır sevdamızsabrımızdır yaşamakhiç bitmeyecek gibi duran acımızkuru bir yaprak gibi sallansaktadostu düşmanı tanımasaktamecburuz bu kaldırımlardasoğuk bakışlar altındatüketmeye canımızı

yorgunluktur anıların başı sonuyaralı hayvan çığlıklarındadüşüyoruz yerlerebize verenler acı dolu yoluelimize vuranlarekmeğimizi alanlarbir şafak kendi kirliliğinde boğulacaktır

Okan Kurdoğlu



Uğrunda kaç bahar ölür

Derdimsin ArhaviKimselere söylememKaç yıldır uçurumda ıslığımSatılmış sonbahar öpücüğü hayatYalnızlık dehlizinde apoletli zamanÖpme ölürüm

Derdimsin ArhaviCengiz inşaatın ellerine düşmüş şehirArhaviDenizi dolgularla bir başınaBeni acıya devşiren şehirFeodal yapısını kıramamış burjuvaZamansız yağan NurşenÖpme ölürüm

Gözlerim aç kavgadaAcı çığlık çığlığa dişiYüreğimde cehennem ateşiParçalanır dünyam ellerimdeÖlmüş hazirana bakar gözlerimAy değil yıl değil

Arhavi güzel bir şehirneden? bu şehirde boynumda ip dururneden? kör talihim it gibi kudururNurşen yedi boğumlu akrep sevdasındaVe düşünce dar ömrüme hasretiBu şehrin kıyılarıKaldırımlarıSokaklarıDeniziBana kefen bezi

Ah Nurşen ellerin kanGörmüyorsunAlnımda yara duruyorNeden üşümüyorsunHeder, kahır, birde benHangi ana seni doğurur yenidenUğrunda kaç bahar ölür

Ruhum çocukların gözyaşındaAnlatamamAcemi sonbahar kavgasındaVurgun ve belaDepreşir içimde pazaranlatamamKan revanDesem kiGözlerin yüzümde ay ışığıKendimi kandırırım



Desem kigözlerin yüzümde kerbelakimse duymasın ölürüm

ah güzel Arhaviyakıştı mibeni kaldırımlarda doğurmakçırılçıplaktam on yıldır her geceyakamda umutsuz nice bakır geceyakıştı mi sanaüstüme yıkılan dört duvaröpme ölürüm………………………..

Okan Kurdoğlu



Ülkeme sevdalandım

hayatın içinde namustur vatanal bayraksız cennette duramamdamarımda kandır vatantoprağı nurlanmışbahara kapılarını açmış yeşil kızsıcak toprakta şehittir yatancanım vatankar yağmış etraf beyaza bulanmışnede güzelmiş nede güzelmişbahar gelince eriyecekyaz gelince nimet verecekmişay ınmış geceye yatağını sermişnede güzelmiş nede güzelmişyüzüne keder düşmüş nenemtoprağa ömrünü yazmış dedemrahat görsün sürgün bilmesin diye sinem

Allaha emanet Marmara m EgemAllaha emanet kokun suyun dağınneden ağlıyorsunyoksa kırık mi ayağın

burada kuşlar varçocuklar varocaklar yanarburası benim canımbenim güzel anam güzel bacımiçimde sıcak duran sancımvatan yoksayoktur benim ilacımçekip gider gölgemcanım vatanımşehitler süngüyle mavzerle beklerdağda kardırsuda köpükgecede ay ışığıdenizde yakamozgeçmez sabahı kalleş mermisidüşünceye dalar gözlerini yummuşkonuşan kalleş pusuda kalleşbuymuşsusacaktır düşünce leşülkemin her yerindeçocuklar ay ve yıldızı indirmişçekmiş üstüne faklar içinde uyumuşcanım vatanımişte yaşamak buymuşişte bahar halay içindeişte lazlar horon içindedallarda buluşur çiçekne onurdur bu pınarda su içmekbu uğurda kanını toprağa dökmek



günler hep böyle geçecekgebe toprak,sınırsız sancı,kelebekdefalarca zorlanmış kapılardefalarca yurdumun rahmine ateş düşürülmüşdefalarca kan gelmiş topraktanişte böyle kurulmuş bu vatanşimdi kuş konserine düşmüş sabahanaların sancılarında senfoniler varbeş parmakta titrer tetiklerad bulur vatancan bulur vatandört mevsim doğareli kan içindeseksen bir çocuklubiri yetim kalsa gözler kan yolu

vatan gökyüzünde mavilik peşindeson besteler güzel çıkıyor sazdanvatanım yıldızlar içinde

(2000 arhavi)

Okan Kurdoğlu



Üsküdar üstüne

bugün üsküdarda baharyanıma kirlilikten kaçıp gelenküçük kız varmendil satar ince bilekleri ilefikrindekendine yeni renk almaktır.........................................üsküdarda ayıklanmaz bakışlaryaşamak çocuklara duvar olmuşküçük kızıngözlerinden okunuriçinde yürek çırpıntısıkına gecelerine uzanmaktır.........................................acıyı sokağa dökensiyaset arenasımundar eder mutlu kıyılarıdikenler üstünde yürüyen çocukçingene puştu değildir ellerisinsi bakmayan gözleriaçlığını haykırıyordu yüzümeesmer sesindealtın sarısı gerçek uyanıyordu..........................................kan emzirir sokaklarmavi yüzlü çocuklaraelimizden bir şey gelmiyorkanser maya tutmuşyarınların rotatifleri kara baskıdazaman kötüye uyanıyorferibot beşiktaşa hınzır sesi ileyol alıyorkıyılar kirlenmişağzım açık kalıyorbalıkçılar ne uğrunakirli cümleler döküyordeniz kızları sürgün hazırlığındakara gözler hayatın kızlığındakorkaklar ihanet pazarlığındaüsküdarda küçük bir kızbeyaz sesi ile yankılanıyor.........................................dudağımızı kanatarak yarattığımız şehirböyle değildi istanbulzenci adamkötü türkçeyle dileniyorsevgililer eleleyaşamak pembe geliyorne beni görüyor ne esmer kızıtürküyü tutturmuş aç martılarsessizce geceleri iniyorüsküdarda esmer küçük kız



gözlerindeki sevdasıylaateşin içinde yemyeşil duruyorkanlı ellerden ırak...............................kan emzirir sokaklarmavi yüzlü çocuklaraelimden ne gelirkanser maya tutmuşyarınların rotatifleri kara baskıdave esmer çocuk üsküdardatürküsünü dimdik ayakta çağırmaktautanma esmer çocukutanç buna alkış tutanlarındır.............

Okan Kurdoğlu



Vakit erken annem

analarbenzin solgun gözlerin kan kırmızıo titremelerki ellerindeisyanı dağlara vururaçlıkkan gölüistismarbu ne şarkıdır sokaklarda duyulurneden bu kürek tutsaklığınneden bozlakça düşüyor gözlerin

yürürken üstüne acınınsaçların süpürge misaliyüzüne karanlık asılmışdert olmuştur yaşamaksalyalı çakallar kahraman kesilmişellerinde duruyorçocukların beklediği şafak

karanlıkta harelendi analardüşündükçe çocuklarıyıllarca üstüne çul almadıyüreğine mutluluk koymadıbir dilim ekmeğe peynir bile katmadıuykularını bölüp,bölüp serdişimdi devingenliğin dökülmek ister acıyazaman ısırgan olsadahayat ihanetlere kuşansadahakını helal etşimdi sarılmalısın hayata

anambenim için bir kahkaha yaratgelincik tarlalarında doğsun hayat

anam seni hangi yıldızda arasamkararıyor sayfalarne zaman sevdaya dalsamiçin yanardıacımı söküp almak isterdino kızı tutup saçlarını yolmak isterdin

mundar oldu güneşli sabahındoğurdun acını savurarak karanlığaaç bir kerkenezdi hayatbelki bir haraminin nabzıbir uğultu açlıkama umursamadanavuçlarında tanrıların bereketiunutmakimse veremez güzel günleri



sen olmasan bitmez çocuk ölüleri.........................................................veda etme sen giderkenborcumu ödemem diye korkarımvakit çok erken....

Okan Kurdoğlu



Yeni sayfalar

bugün güneş göğsüme ana gibi sıcakbir hal varsol yanımda sevgiler kucak,kucakbu ne telaşbu ne heyecanellerimde titremedilimde boğulan kelimeleryeniden doğuyorum bugünlerdebunun adına aşk derler

yok artık uçurumlaryorgun ayaklaryaşlı gözler

demirlenmişken şennur limanlarınabirden bire yaz getirdinkirli anıları bitirdinartık güzel günler yakınsen çiçek bahçesisen pınarın sesiyeniden çiziyorum yolumune yılanlarne kan tarlalarıbaşım dikyüreğimde yalın kelepçe

yok artık uçurumlaryorgun ayaklaryaşlı gözler

damdan düşer gibiteslimim sıcaklığına tutuklugözlerine hapiskazanılmış savaşgözlerin gözlerimdeşiir tutan oyasıyladilleniyor sevdalar sazımda

bitecek acı dönenceterk ederken bayrakları şennursen alacaksın titrek ve mağrurduyacaksın zafer çığlığını tüm uvzumungöğsümden geçeceksin gece ve günyine de hep kırık kalacaktırbir köşede küçük bir ömür..............


Okan Kurdoğlu



Yeniden annem

sokaklar soğukcan çekişir toprakdarağacında asılı mavi gülüşsevdalar kan kan olmuş kanatırgüvercinlerin üşür ellerive aç kalırleş kargaları böbürlenerek dolanırannem acıyla doğurur her sabah beniiş yok aş yokyarınlara akrep salmışlarayışığını kirletenlerkendini halt sanmışlarbizi yönetenlerbeni yeniden doğur anneçiçekler içindeyalansız mutluluk elindeçocuk kokusu annemçocuk kokusu almadankucağına yıldız doldurmadankapalı kapılar ardına koydularzor yaşamak zor anneyeniden doğur beni anneyeşiller içindeyeni yazgıyla yeni çizgiylealnımda emeğin teri olsunyüreğim nazımla dolsunçocuklu sevinçler içindesık dışınıyeniden doğur beni annemçiçekler susuzçağ kirlikudurmuş feodalsevk sefa içindeyeniden doğur beni annembahar yangınları olsun gözümdeoyuncak olsun kucağımda güler yüzlükuşların düşlerini verak süt içenlere emenet olsunyeniden doğur beni annemçünkü yandımyangınlardayım diye diyekötülük düşüyor içimeumudum çakallara hediyegüzel kızlar vakitli vakitsiz ısırgankanatlarım kıskıvrakyeniden doğur yeniden annebahar kokusundakaranlığı güller boğduğunda doğurabdullah öcalan asılmışkenamerikanın sesi kesilmişkensık dışınıo zaman doğur anne



o zamantürküler giydirinçocukların titreyen gözlerineemek deyintoprak deyinhak deyinmazlum deyina zaman kurtuluşu gösterinyanı kısaca yaşanacak bir dünyayaşanacak bir hayat verin

Okan Kurdoğlu



Yine mi sen

yine mi senkaç yangın yandı göğsümdekaç yangın söndüneler gördü gözlerimneler duydu kulaklarımkaç iheneti öptü dudaklarım

bu nasıl sabahkarşılıksız sevgi oluyor bu şehirher adım işkenceher adım sen oluyorbu şehir sana benzemişkendi kendini tanımazşeytanin ipliği pazardaçok mu zor yürümek ellerimden tutarakçok mu zor yaşamak gözlerine tutunaraküstelikkaçak sevişmeler

ben ki düşüyorumdağlar özgürlük ve umutafrikada siyah çocuklar düşüyorkemikleri sayılırkırık tebessümlerdeyaşamaya zoraki bir tutuşilerliyor ölü karanlıkhrant dink in ellerinde suikast kalırbağdat ta gökyüzü kan gölüdoksan ölüferyat figan kopuyorparça parça bedenler yürüyorsen hala kibirinleyine mi sen buram buramyine mi paramparça beden

ölüm çığlık çığlıkçocukların gözlerindebenide vursunlarkimin eline ne geçecekbu karanlık ellerbir gün kendi kanını içecek

Okan Kurdoğlu



Yinede yaşamak

Kaç sabah gelir geçerHangi viran geceye savururum kendimiHangi duvarlar yıkılır üstümeBir bilsem gözümBir bilsemYinede yaşamakYinede yaşamak

oturmuş sevdalılar mehtaba yıldız sayarAy iner öper giderBakir geceyi deler yarasalarHain doğarBu yıl haziranYinede yaşamakYinede yaşamak

Ben korkağın biriyimBerbat bir güfteye yataklık ederÖmrümDik duramıyorum sevdanın karşısındaKendi alnıma sıkıyorum hüznüİşte öyle gözümYinede yaşamakyinede yaşamak

karanlık hançer şafağaumut göçebeseslerde parçalanan ninniKan kokusu yayarAnalar yeni canlar doğursa daSancıya,sancıyaCanları gider bir acıdanBir acıyaYinede yaşamakYinede yaşamak

Gençlikte hep aynı çığlıkSevdaİşsizlikAğlar gelinErguvan pişmanlık kokarKapital ağızda baldıran tadıYinede yaşamakYinede yaşamak

Okan Kurdoğlu



Yolumu kestiler

akşam olur herkeste yara varsevgiler yazmışım sayfa,sayfaiki elim çakaldaşu kaldırımlardadizime vura vura yandımben acıya nasıl dayandımsesimi kestiler duyuramadımyolumu kestiler varamadım

çocuk oldum kestilergenç oldumişçi oldumaşık oldum kestileracım dağıldı dağlarayeter dedimaç kaldımsusuz kaldımyine yolumu kestileraman diledimşarkı oldumşiir oldumyine sesimi kestileryine yolumu kestiler

oydular yüreğimiiki yüzlülernifakçılargaspçılaryanlızlığa düştüm lime limevay benim halime

insan satıcıları sarmış günüiyi oynuyor hainler oyununerden geldiği belli olmaz soyunuyolumuzu kesenlerkendi ellerinde bulacaklar sonunuağaçlar kuşlar gülecektoprak nasıl kabul edecekölüsünü...................................

Okan Kurdoğlu



Yüzün bu şehir

günler keskin ustura ağzı gözlerimdekalbimde hüküm sürer saltanatınnerdesinöfke dolanıyor bedenimdeacıdan alev yanıyorhayalin içimde saldırıyor dudaklarımadudaklarım kanıyor

yüzün belki bu şehirbelki yalnızlığımınömrüme serpilmiş öpücüğübelki yıkılmışlığın yürek vuruşusana varmak bendeki yaraya dokunuş

sana tutsaklığım yayıldı dağlarabir balıktım düştüm ağlaraağıtım yükselirgün doğdu ışıdıbeni bu ayaklar bunca yıl nasıl taşıdı

bekle beni sözümdürkarları eritirimzamanı tutsak eder gelirimsana köle olur gelirimkarşımda yılan gibi dursalarzamanı tutar tutsak ederyine gelirim

Okan Kurdoğlu


Documents

Okan Kurdoğlu - Antoloji.comimg.antoloji.com/i/sair/pdf/3/okan_kurdoglu_41853_73831.pdf · 2007. 4. 12. · Okan Kurdoğlu - şiirler - Yayın Tarihi: 12.4.2007 Yayınlayan: Antoloji.Com