12
SAMSUN İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ SAMSUN ÖLÇME DEĞERLENDİRME MERKEZİ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 12. SINIF TYT - TÜRKÇE ODAK GRUBU TESTİ NİSAN - 2020 Bu testteki soruları hazırlayan öğretmenler : Ali Rıza ÜN - Atakum Anafartalar Anadolu Lisesi Aziz ARSLAN - Ballıca Meslekî ve Teknik Anadolu Lisesi Bekir HAMAMCI - Ondokuzmayıs Anadolu İmam Hatip Lisesi İlknur Kanca ÇEVİK - İbrahim Tanrıverdi Sosyal Bilimler Lisesi Turgut ŞİMŞEK - Ondokuzmayıs Anadolu Lisesi

SAMSUN NİSAN İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ - MEBilkadimgal.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/55/18/967950/...D) İki tarafında yüksek bahçe duvarları olan yolun baında bıkıp

  • Upload
    others

  • View
    3

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: SAMSUN NİSAN İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ - MEBilkadimgal.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/55/18/967950/...D) İki tarafında yüksek bahçe duvarları olan yolun baında bıkıp

SAMSUN İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ

SAMSUN ÖLÇME DEĞERLENDİRMEMERKEZİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI12. SINIF

TYT - TÜRKÇEODAK GRUBU TESTİ

NİSAN - 2020

Bu testteki soruları hazırlayan öğretmenler :Ali Rıza ÜN - Atakum Anafartalar Anadolu Lisesi Aziz ARSLAN - Ballıca Meslekî ve Teknik Anadolu LisesiBekir HAMAMCI - Ondokuzmayıs Anadolu İmam Hatip Lisesiİlknur Kanca ÇEVİK - İbrahim Tanrıverdi Sosyal Bilimler LisesiTurgut ŞİMŞEK - Ondokuzmayıs Anadolu Lisesi

Page 2: SAMSUN NİSAN İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ - MEBilkadimgal.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/55/18/967950/...D) İki tarafında yüksek bahçe duvarları olan yolun baında bıkıp

1. I. İnsanların merak duygusuyla bu kadaroynamanız(riske sokmak) hiç hoş değil.

II. Bana kıymayın, hayatımlaoynuyorsunuz(eğlenip alay etmek) diye sızlandıyaşlı adam.

III. Abdullah, bu rolü sonuna kadar böyleoynasaydı(sahnede canlandırmak) yılın en iyitiyatrosu olacaktı bu oyun.

IV. Bütün gün arkadaşlarımla badem ağacınıngölgesinde oynardık.(eğlenceli vakit geçirmek)

V. Gün boyunca ovada hiç esinti olmadı, bir yaprakbile oynamadı.(kımıldama, hareket etme)

Numaralanmış bu cümlelerde “oynamak” sözünün cümle bağlamındaki anlamı parantez içinde verilmiştir. Ancak iki cümlede açıklama kısmında hata yapılmıştır.

Buna göre, kaç numaralı cümlelerdeki parantez içi açıklama karşılıklı yer değiştirirse yanlışlık giderilmiş olur?

A) I ve II B) I ve V C) II ve III

D) III ve IV E) IV ve V

2. Kitabı yazan eleştirmen, yazarla anlatıcıyı aynı kişisanıyordu. Bu nedenle de bilimsel çalışmayapıyorum iddiasıyla, romanlarımdaki kahramanlarıyakalarından tutarak getirip benim hayatımınorasına burasına raptediyordu.

Bu parçada altı çizili sözle asıl anlatılmak istenenaşağıdakilerden hangisidir?

A) Roman karakterlerinden bazılarını yazarın horgörmesi

B) Eleştirmenin roman karakterlerini zorlama biryorumla olduğundan farklı tanıtması

C) Roman yazarının eserdeki karakterleri iradesizbirer robot gibi yönlendirmesi

D) Yazarın roman kahramanlarını muhatap alıponlara adeta dokunuyor olması

E) Eleştirmenin roman kahramanlarından hesapsorması

3. Geçimini sağlayacak miktarda bir gelir anlamınagelen “ekmek parası” deyimini Berlin’deki birgurbetçimiz Almancaya tıpatıp çevirebilir mi? Hadiçevirdi diyelim, Alman biri deyimin bizdeki tamkarşılığını anlayabilir mi?

Bu parçadaki altı çizili sözü anlamcakarşılayabilecek bir kullanım aşağıdakilerinhangisinde vardır?

A) Bazı gözü doymaz satıcılar, ürünleri bire birkatarak satmaya çalışıyordu.

B) Karşısında beni görünce birdenbire yolunudeğiştirerek ara sokağa dalmıştı.

C) Kunduracıyı dikkatle dinliyor, sorulan soruları hiçbekletmeden cevaplıyordu.

D) Bu şehrin havası tam Hasan’ın memleketindekihavalar gibiydi.

E) Bu gurbette Türkçe konuşan birine rastlayanHasan saatlerce durmaksızın konuştu.

4. Ben yazdığı her cümlenin üzerine titreyen, dili çokönemseyen esere bütünsel bakan bir yazarım. Dilaraçtır, derler ama benim için bunun ötesinde birşey. Hatta “Bin Hüzünlü Haz”da dili düpedüz amaçedindim. Sözcüklerin duruşlarını, birbirlerindeyankılanışlarını, renklerinin birbirine karışımını,yarattıkları imgesel havayı tek tek tartıyorum vesaçımı başımı yola yola yazıyorum.

Bu sözleri söyleyen bir yazardan aşağıdakicümlelerden hangisini söylemesi beklenemez?

A) Sözcüklerin çağrışım gücünden yararlanarakrenkli bir tablo yaratabilmek istiyorum.

B) Cümlenin rengini ve kendi içindeki bütünlüğünügözeterek yazıyorum.

C) Titiz bir duvar işçisi gibi eserimi üstüne titreyerekyazmaya çalışırım.

D) Daha çok şeyi daha az sözcükle anlatabilmekistiyorum.

E) Söz denizinde yelken açarak öykünün sürüklediğiyeni kıtalara ayak basmak istiyorum.

TYT - TÜRKÇE

1

Page 3: SAMSUN NİSAN İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ - MEBilkadimgal.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/55/18/967950/...D) İki tarafında yüksek bahçe duvarları olan yolun baında bıkıp

5. I. Haldun Taner; kişiliğindeki içtenlik, hoşgörü veiyimserliği yazarlığıyla örtüştürebilen; iyi insan olmanın, iyi bir yazar olmanın da önkoşulu olduğu fikrini özümseyebilen nadir kalemlerden biridir.

II. Haldun Taner; sanatı, insan ruhundaki estetikduyguları heyecana getiren faaliyet olarakdeğerlendirir ve gelişmekte olan toplumumuziçin bir eğitim aracı olarak görür.

Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir?

A) Karakterindeki samimiyet, hoşgörü ve iyimserliğiyaptığı işle bütünleştiren; kötü insandan iyi biryazar olamayacağına inanan Haldun Taner;insan gönlünde güzellik duygularını hareketegeçiren sanatı toplumun gelişmesi için bir eğitimaracı olarak tanımlar.

B) İyi insan olmayı iyi yazar olmanın koşulu olarakgören, iyimser, hoşgörülü ve içten bir kişiliğiolan, bu kişiliğini yazarlığıyla bütünleştirebilenHaldun Taner; insanda estetik duygu yaratansanatı toplum eğitiminin bir aracı olarakdeğerlendirir.

C) Samimi, iyimser, hoşgörülü karakteriniyazarlığıyla bütünleştirebilen; kötü insandan iyiyazar olmayacağına inanmış ender yazarlardanbiri olan Haldun Taner; sanatı hem estetik birfaaliyet hem de gelişmekte olan Türk toplumunueğitme aracı olarak niteler.

D) Sanatın, gelişen ülkemiz için bir eğitim aracıolduğuna ve insan ruhunda estetik duygularıhareketlendirdiğine inanan Haldun Taner;samimiyet, iyimserlik ve hoşgörüyü iyi yazarolmanın ön koşulu olarak değerlendiren nadiryazarlardan biridir.

E) İnsandaki estetik duyguları hareketlendirenfaaliyetler olarak da tanımlanan sanatı, Türktoplumunun eğitilip geliştirilmesini sağlayacak bireğitim vasıtası olarak gören Haldun Taner;samimi, iyimser, hoşgörülü kişilerden ancak iyiyazar çıkacağına inanan nadir yazarlardan biridir.

6. Fikirleriyle güncelliğini hiç yitirmeyen Dostoyevski;eserleriyle Kafka, Woolf, Joyce, Nietzsche gibiyazarlara etki ederek yalnızca edebiyatın yönünüdeğiştirmekle kalmamış, aynı zamanda "insanıinsana tanıtan" romanların öncüsü olmuştur.

Bu cümleden, Dostoyevski ile ilgili olarak

I. Düşüncelerinin hâlâ güncelliğini koruduğu,

II. Yazın dünyasında yeni çığır açtığı,

III. Eserlerinin günümüzde bile çok okunduğu,

IV. Düşünceleriyle günümüz yazarlarını etkilediği,

V. İnsana odaklanan romanların öncüsü olduğu

yargılarından hangileri çıkarılamaz?

A) I ve II B) I ve III C) II ve V

D) III ve IV E) IV ve V

7. I. Sil baştan yaşama şansım olsaydı eğer,

II. Oturup saymazdım eski yanlışlarımı.

III. Kusursuz olmaya çalışmaz, rahat bırakırdımyüreğimi.

V. Ve elbette çok daha coşkulu olurdu sevdalarım,

V. İçine az buçuk da ciddiyet katılmış.

Numaralandırılmış bu dizeler için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Birinci dizede ünsüz benzeşmesi vardır.

B) İkinci dizede ünlü düşmesi vardır.

C) Üçüncü dizede hem ulama hem de yumuşamavardır.

D) Dördüncü dizede iki tane ünsüz benzeşmesivardır.

E) Beşinci dizede ünsüz düşmesi vardır.

8. Önümdeki uzun mermer masanın üstünde,I

sinek pislemesine engel olmak için pudra II

İle damgalanmış yaldızlı çerçeveli büyük bir III IV V

ayna vardı.

Yukarıdaki numaralanmış sözcüklerden hangileri hem yapım hem çekim eki almıştır?

A) I ve II B) I ve V C) II ve III

D) III ve IV E) IV ve V

TYT - TÜRKÇE

2

Page 4: SAMSUN NİSAN İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ - MEBilkadimgal.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/55/18/967950/...D) İki tarafında yüksek bahçe duvarları olan yolun baında bıkıp

9. Kadın boyalı ve dağınık saçlarını sinirli sinirliI

toplamaya çalışıyor, elindeki kalemleri sallayarak ve II

dişlerini göstererek ağzını açan hiç kimseden lafını III IV V esirgemiyordu.

Bu cümledeki numaralı sözcüklerden hangisi iyelik eki almamıştır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

10. Dolaşmayı çok sevdiğim halde, bir evden başkabir eve, sırf hoşuma gitmediği için taşınmak, beniher zaman ürkütmüştür.

Bu cümlede aşağıdakilerden hangisi yoktur?

A) İsim-fiil B) Belirtme sıfatı

C) Kişi zamiri D) Edat

E) Zarf-fiil

11. Dünyada hiç kimsesi kalmamış olan bu şehitbabasını nasıl avutabilirsiniz?

Bu cümlenin öge dizilişi aşağıdakilerdenhangisiyle özdeş değildir?

A) Gaz yağı aldığımız bakkalın çırağınıhırpalayarak azarlıyordu.

B) Bu yılgın halini şaşkınlık içinde izleyecektim.

C) Kendimi sorgulamayı uzun süre öncebırakmıştım.

D) İki tarafında yüksek bahçe duvarları olan yolunbaşında bıkıp usanmadan bekliyordu.

E) Çocuklarına ekmek getirecek olan bu ihtiyarınyolunu sabırsızlıkla gözlüyordu.

12. Gece karanlığında girip kirli yatağınaI II

yattığım bu odaların penceresinden baktığım III

zaman tesadüf edeceğim meçhul manzaranın IV

merâkını daha o rahatsız yatağa yatmadan V

duymaya başlardım.

Bu cümledeki altı çizili tamlamalardan hangisinin türü diğerlerinden farklıdır?

A) I B) II C) III D) IV E) V

13. I. Bize gelebilirsin yalnız, çocuklarıgetirmeyeceksin.

II. Bu günlerde gençler ailelerinden uzakta yalnızyaşamak istemektedir.

III. Lütfen yalnız sizin sınıfınızdaki öğrencilerkatılsın.

IV. Günümüz insanı milyonlarca insan arasındabile yalnızdır.

Numaralanmış bu cümlelerde geçen “yalnız” sözcüklerinin türü aşağıdakilerin hangisinde sırasıyla doğru olarak verilmiştir?

I II III IV

A) Sıfat Bağlaç Edat Fiil

B) Sıfat Edat Bağlaç İsim

C) Edat Zarf Bağlaç İsim

D) Bağlaç Zarf Edat İsim

E) Bağlaç Zarf Sıfat Fiil

14. (I) İnsanın tek başına kalabilmesi, kendini bir kişiolarak deneyimleyebilmesi, âlemde yapayalnızolması onu birey yapar. (II) İnsan, kendi üzerinedüşünürken bu düşünme işleminin tuhaflığınınfarkına varır. (III) Birey, nihai olarak varılacaknoktada kendi hikâyesinin bir kahramanı olduğununfarkına varır. (IV) Hiçbir şey yapmadan sokaklardadolaşsa bile attığı adımlarla hikâyesinin evreninikurduğunun farkındadır.(V) İşte bu nedenledir ki“Kafamda Bir Tuhaflık” romanında karakterlerin sırfvar oldukları için haz duyduklarına tanık oluruz.

Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgiliolarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) I. cümlede birden çok isim-fiil kullanılmıştır.

B) II. cümlede zarf-fiil bulunmaktadır.

C) III. cümlede sıfat-fiil vardır.

D) IV. cümlede edat kullanılmıştır.

E) V. cümlede bağlaç bulunmaktadır.

TYT - TÜRKÇE

3

Page 5: SAMSUN NİSAN İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ - MEBilkadimgal.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/55/18/967950/...D) İki tarafında yüksek bahçe duvarları olan yolun baında bıkıp

15. Aşağıdaki cümlelerde yer alan birleşikfiillerden hangisinin yazımı yanlıştır?

A) Yıllardır dost olmamıza rağmen benim böylebir şey yapacağıma inandığınız için teessüfederim.

B) Mayıstan sonra ders çalışsa da hiç fark etmez;her şey için çok geç artık.

C) Gümüşhane’de günlerce etkili olan yağış,bahçelerdeki bütün ürünleri mahvetti.

D) Bu şirkette her istediğini yapacaksın, kafanagöre kurallar koyacaksın; ben de oturup seyirmi edeceğim?

E) Dilekçe yazarken üst makama arzederiz, altmakama rica ederiz.

16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ifadeninokunuşuna uygun bir ek getirilmemesindenkaynaklanan bir yazım yanlışı vardır?

A) KYK’da kalan öğrencilerin yerlerine Avrupa’dangelenler yerleştirildi.

B) TÜBİTAK’ın çalışmaları sayesinde bu sorunçözüldü.

C) TRT’den naklen yayınlanacak maçı seyretmekiçin kendine ait tüm programları iptal etti.

D) TFF’nin tesislerinde incelemelerde bulunanyetkililer, maç öncesi açıklamalarda bulunacak.

E) TBMM’nin açılışının 100. yılı etkinlikleri salgınnedeniyle iptal edildi.

17. Geçmiş, şimdi ya da gelecek ( ) Sevinçler,kavuşmakla ayrılmak arasındaki gelgitler ( )Sevgililer arasındaki çekişmeler ( ) Yaşananlar veyaşatılanlar her dönemde aşağı yukarı aynı ( )Bütün bu yaşananları bir sinema filminebenzetirsek tek değişen karakterler ( )

Bu parçada parantezle ( ) belirtilen yerlere,aşağıdaki noktalama işaretlerinden hangilerisırasıyla getirilmelidir?

A) (;) (.) (…) (.) (…)

B) (…) (…) (…) (.) (.)

C) (!) (,) (…) (…) (...)

D) (:) (…) (,) (.) (…)

E) (…) (…) (:) (!) (.)

18. 21. yüzyılın başlarında yanlış avlanma sebebiyleyok olma tehlikesi geçiren palamut; benzer kaderiyaşayan hamsi, istavrit, mezgit gibi ürünlere göredaha çok sorun yaşayacaktır.

Aşağıdakilerin hangisinde noktalı virgül (;) bucümledeki işleviyle kullanılmıştır?

A) Şair değil, eleştirmenler; şiirler değil, yorumlaryani görüşler değiştiği için eski şiirlerin anlamısürekli zenginleşmektedir.

B) Avusturya, Fransa, İngiltere; Viyana, Paris,Londra adlarının birbirleriyle ilişkileri açık seçikgörülmektedir.

C) Ahenksiz dizelerin, imgesiz kalıpların, şeklinsınırlarında dolaşan bu kuru şiir; toplumunyaşam kalitesine göre çeşitlilikler gösterir.

D) Samsun’da yetiştirilen ürünlerin başında biber,domates, fasulye, mısır; erik, şeftali, kiraz,elma gelir.

E) Ok, yay ve kılıç motifleriyle klasik şiiredeğişik bir yorum getirmiş; bu şiirin gençkuşaklarca tanınmasını sağlamıştır.

19. Samsun’a bir gelişimde, uzun zamanuğramadığım, çocukluğumun geçtiği mahalleyigörmek istedim. Niyetim bu mahallede yürüyerekeskiyi tekrar hatırlamaktı. Samsun’un eskifotoğraflarını didik didik etmiş biri için affedilemezbir körlüğün ortasına düştüğümü, o eski günlerinçok gerilerde kaldığını hemen anlamıştım. Yıllar,anlaşılmaz hâle getirmişti Cedit Mahallesi’ni.Onca heyecanın, sevincin yaşandığı, ümitlerinçiçek açtığı çocukluğumun kaldırımlarındansadece buruk bir tat aldım o zaman. Yıllaröncesine gidip evimin önündeki bakkaldan beyazkâğıda sarılı bir elmalı şeker alsam geri gelecekmi ağzımın tadı? Dinecek mi kalbimin sızısı?

Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarakaşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Mekânın duygular üzerindeki etkisi ele alınmıştır.

B) Birinci kişili anlatım kullanılmıştır.

C) Öznel anlatıma başvurulmuştur.

D) Sözde soru cümlesine yer verilmiştir.

E) Tanımlamalardan yararlanılmıştır.

TYT - TÜRKÇE

4

Page 6: SAMSUN NİSAN İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ - MEBilkadimgal.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/55/18/967950/...D) İki tarafında yüksek bahçe duvarları olan yolun baında bıkıp

20. (I) Geleneksel Türk tiyatrosu türlerinden biri olanKaragöz, hem düşündüren hem güldüren bir sanatdalıdır. (II) Bu oyundaki yoğun taklitlerindünyasında zaman zaman hareketler gözdenkaybolur, yerini düşünceye bırakır. (III) Açıklanmakistenen düşünce bir manzume duyarlılığıylayansıtılır. (IV) Burada fikirlerin yoğunlaştırılmışhalini bütün yönleriyle görebilirsiniz. (V) Ülkemizdegeçmişte olduğu gibi bugün de çok değerli taklitustalarımız var. (VI) Bunların adlarını saymakistesek bu metnin içine sığmazdı herhalde.

Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinciparagraf numaralanmış cümlelerin hangisiylebaşlar?

A) II B) III C) IV D) V E) VI

21. (I) Kardeşim ve ben, üniversitede mimarlıkokurken Muğla’da hayatımızı devam ettirmeyihayal ederdik. (II) Çünkü nereye bakarsanızbakın, proje yapacak bir alan, bir tema vardırMuğla’da. (III) Tarihî şehir ruhu, değişken vehareketli nüfusu, değişime her zaman hazıryerleşim biçimiyle mimarlık kültürü için başlıbaşına bir çalışma alanı. (IV) Galiba yazarlar içinde durum böyle. (V) Muğla’ya neler neler yazarımhayaliyle gidip bir hatıra defteri bile tutamadandönen ben, şehrin hayaliyle avunuyorum şimdi.(VI) Bir taraftan duygusallıkla açık gerçekliğinzıtlığını sergileyen, öte taraftan geçmiş ilegeleceğin mücadelesini veren Muğla, çok zenginbir ilham kaynağı onlar için de.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır?

A) II B) III C) IV D) V E) VI

22. ….fakat psikolojisi bozulunca birden değişimkaçınılmaz oldu. Aradığım yıllarımı artık bulamıyordum. Hastane koridorları, bitmez tükenmez acı ve ıstırap inlemeleriyle dolmuş bir galeriydi benim için. Sessizce ağlayıp kaderimin içlenmiş yapısını sürekli irdeliyordum. Sendeleyen bir gemi işçisinden farkım sadece bu yorucu hayat nöbetimin hiç bitmeyecek olmasıydı. Bazen ona geçmişi hatırlatan cümleler kullanıp fotoğraflar gösteriyordum ama her şey boşunaydı. Bir bahçeye hazan geldiğinde sarı yapraklar düştü mü hayat daha geri gelmez derdi, annem.

Düşüncenin akışına göre bu parçanın başına aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Onunla geçen yıllar hayatımın en kötü yıllarıydı.

B) Hayatta en güzel anlarımı onunla yaşamıştım

C) Zerrece mutluluk gördüm diyemedim onunla.

D) Samimiyetimle cesaretimle hep ona direndim.

E) Mutluğu her an aradığımda hep kapıları kapattıbana.

23. Hastalanan bir insanın nekahet zamanı birazuzundur. Bu zamanı geçirmek de herkes için zordur.Gün gelir o hastayı hasta olduğuna inandırmaklaberaber onu iyileştirmek de zordur. Bazen evdeilgilenmeyi ev hapsi olarak görürler bu hastalar. Helebir de yaşlılık da varsa zorluk derecesi biraz ağırolur. Aslında bu durum hasta insanın fıtratında olanbir hakikattir. Yılların birikimini bir tedavi sürecindeatamayabilirler. Her an hayatın içinde koşuşturan buinsanların yaşlanıp bir kenarda hastalıklamücadeleleri bazen onları iç dünyalarında âtılhissettirebilir. Bu insanların tedavi sürecinde onlarasadece fiziki olarak destek yetmez. Onları hayattankoparmadan psikolojik destek de vermek gerekironlara. Malum, insanın ruhunda yenilmişliğikabullenmek zordur.

Bu parçada asıl anlatılmak istenenaşağıdakilerden hangisidir?

A) Hastalar, vasıflarına ve durumlarına göremuayene edilmek isterler.

B) İster fiziksel ister ruhsal olsun, hastalar her an ilgibeklentisi içinde olurlar.

C) Hastalar, hastalık süresince kimseye yük olmakistemezler.

D) Hastaların düzelme süresi sağlık personeliniher zaman etkilemiştir.

E) Hiçbir hasta sebepsiz yere hastaneye gidipmuayene olmamıştır.

TYT - TÜRKÇE

5

Page 7: SAMSUN NİSAN İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ - MEBilkadimgal.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/55/18/967950/...D) İki tarafında yüksek bahçe duvarları olan yolun baında bıkıp

24. Ne kadar kabul etmesek de hayatın gerçeği bunugerektiriyor. Eleştirmen her an bir devinim vedönüşüm içinde olmalıdır. Her eserin yazılmazamanı ve mekânı farklıdır. Eleştiri yapılırken ozaman ve o şartlar da göz önündebulundurulmalıdır. Bazen eser eleştirilirken dilinzaman içindeki kültürel değişimi de unutuluyor.Kullanılan sözcük dağarcığının durumu bile bununiçindedir. Dilin kullanıldığı ağzın etkisi dahiunutulunca sorun gerçekten büyük oluyor. Budurum her toplumda her zeminde ortaya çıkan birgerçektir. Artık bunu kabullenmek gerekir.

Bu parçada sözü edilen eleştirmenlerineleştirilme nedeni aşağıdakilerden hangisidir?

A) Zamanın gerisinde kalıp eserlerin yazılmasürecine hitap edememeleri

B) Zamanla ilerleyen değişimi çok hızlı veprogramlı bir şekilde yaşamaları

C) Çevrenin etkisiyle sürekli kendilerini baskıaltında hissetmeleri

D) Yaşam felsefelerine sadece kendidüşüncelerini ve algılarını yansıtmaları

E) Şartlar ne olursa olsun toplumun özüne vekendi değerlerine dönmemeleri

25. Yeni çıkan bu macera romanına karşı gösterilenaşırı gereksiz tepki, aslında adını bile kimseninduymadığı bu eser için bulunmaz bir reklamolmuştur. Reklamın iyisi kötüsü olmaz derler ya.Bu tepki günlerce gazete ve televizyonlardakonuşuldu. Bu sefer de tepkiden çok, eser veyazardan söz edilmeye başlandı. Hatta bundanbu eserin daha büyük bir okur kitlesitopladığından şüphe bile etmiyorum. Çünkü…

Bu paragrafın sonuç cümlesi aşağıdakilerdenhangisi olabilir?

A) büyük kitlelerin beğenisini alan eserler uzunsüre hafızalarda kalıyor.

B) bir esere bilinçsizce tepki göstermek onunbazen hak ettiğinden fazla ilgi görmesinisağlıyor.

C) yazılan her eserin beğenildiği toplumlar herzaman çağdaş toplumlar olmuştur.

D) toplumların niteliksel üstünlüğü sanatçılarınınortaya koyduğu eserlerle ölçülür.

E) her eser nitelik bakımından üstünlükgöstermese de belli bir kitle tarafındanbeğenilebilir.

26. Çocukluğumuzda tutumlu olmak, para biriktirmek,kumbaramızla geleceği hesaplamak gibi ciddikavramları içeren sözcükleri dilimizde kullanırdık. Busözcüklerin halk dilinde bir karşılığı, kültürel birbirikimi vardı. Kullanılan cümleye katkısı vardı. Oysaşimdilerde daha çok harcamalı, daha fazlaeğlenmeli, daha fazla tüketmelisin cümleleriyle birkültürel birikim sona eriyor. Sözcüklerin toplumdakikarşılığı, onlara yüklenen anlamsal değerlerdir,kültürel kabullenmelerdir. Oysa şimdi beklenenhayaller ve ümit kırıntıları bir anda bozuk para gibihızlıca harcanıveriyor.

Bu parçada sözcüklerin hangi özelliğine vurguyapılmıştır?

A) Kullanıldığı topluma kültürel bir değer veanlayış katarsa kıymetli olacaklarına

B) Çoğu zaman kullanıldığı toplumlarda herhangibir anlam ifade etmediklerine

C) Kullanıldığı kültürün dönüşümüne bağlı olarakanlamsal değerlerinin değişebileceğine

D) İnsan faktörüyle birlikte toplum kültürünü inşaettiklerine

E) Anlam derinlikleriyle bireyi ve bireyin ait olduğutoplumu değiştirebildiklerine

27. Çocuğun veya erişkinin dünyayı algılama anlayışıveya gücü aynı değildir. Her ikisi de pratikte günlükolarak düşünse de aslında aralarında ciddi farklarvardır. İnsanoğlu hayat süresini içselleştirirken onagöre de süreç oluşturur. Birincisinin ihtiyaçları,hedefleri, beklentileri ön plana çıkarken; ikincisininyaşadıkları, tecrübeleri ve birincisinde olduğu gibiihtiyaçları söz konusudur. Bu tespit hayat şartlarınınortaya koyduğu bir durumdur. İnsanlar, aslındadeğişerek dönüşürler, olgunlaşırlar. Farklılıkları iseaslında farklı zamanlardaki konumlarına göreihtiyaçlarıydı.

Bu parçadan hareketle aşağıdakilerdenhangisi söylenebilir?

A) İnsanoğlu zaman içinde fiziki olarak değişse deruhsal olarak aynıdır.

B) İnsanoğlu zamanın kıymetini bilmediği içindoğayla sürekli kavga içindedir.

C) İnsanoğlu zamanla değişince bir şeyler bitiyorama gereksinimleri bitmiyor.

D) İnsanoğlunun ihtiyaçları teknoloji sayesindeçözüme kavuşmuş oluyor.

E) İnsanoğlu denilen varlığın ihtiyaçlarına artıktabiat cevap veremez olmuştur.

TYT - TÜRKÇE

6

Page 8: SAMSUN NİSAN İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ - MEBilkadimgal.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/55/18/967950/...D) İki tarafında yüksek bahçe duvarları olan yolun baında bıkıp

28. I. Çocukluğumun en yalnız yılları anneminvefatından sonraki dönemdir. Dedemin beni koruyup kolladığı belki beni biraz şımarttığı zamanlardır. Bir öksüzlüğün verdiği eksikliği dedem her an başımı okşayarak tamamlamaya çalışırdı. Belki anneciğimin sıcaklığı olmasa bile gelecek her rüzgârın önünde güçlü bir dağ gibi dedem vardı. Her türlü dertten beni azade kılmaya çalışırdı bir ömür ama bir yanım eksikti hep.

II. Yalnızlık farklı formlarda olabilir ama hangitürde olursa olsun insanların çoğunu olumsuzetkiler. Yalnızlık evrensel bir duygudur veherkes bir şekilde onunla tanışmıştır ama onunyeterince tartışıldığını söyleyemeyiz.Belki de onun paylaşılamaz olması ya daduygularını paylaşmayanlara ait olması,anlaşılmasını da zorlaştırmaktadır. Yalnızlığıninsanın önemli bir parçasını oluşturması,onun fark edilmesini zorlaştırmaktadır. Bunedenle yalnızlığın anlaşılabilmesi için dahaderin araştırmaların yapılması gerekmektedir.

Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?

A) Aynı konu farklı yönlerle ele alınarakdeğerlendirilmiştir.

B) İki farklı konu birleştirilerek ortak bir noktadasonuç alınmıştır.

C) Farklı düşüncelere farklı konulardan yolaçıkılarak ulaşılmıştır.

D) Her konu kendi ekseninde değerlendirilmiştir,başka konuları etkilememiştir.

E) Aynı düşünceler oluşturulurken toplumundeğerleri de önemsenmiştir.

29. Çocukken zevkle okuduğum kitapların bazılarınıilerleyen zamanlarda okuyunca çok tatsız ve iticibulmuşumdur. Fakat Ömer Seyfettin’in öykülerinibunun dışında tutuyorum. Onun hikâyelerindeçünkü hiç eskimeyen bir içtenlik vardır. Ayrıca o,iyi de bir gözlemcidir. Onu okuyunca o çağın tüminsanlığını geniş bir pencereden izliyormuşumduygusuna kapılırım. Öyle sıkıntılı bir dönemde,hikâyelerinde hayata ve insanlığa mizahınpenceresinden bakabilmesi ve onlara ironikatması üstün bir zekâ, büyük bir başarıdır bence.

Bu parçadan Ömer Seyfettin’le ilgiliaşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?

A) İnsanı derinden etkileyen bir samimiyetesahiptir.

B) Mizah, eserlerinin çoğunda görülen birhusustur.

C) İronileri onun üstün zekâsının bir ürünüdür.

D) Kendinden sonraki hikâyecileri etkilemiştir.

E) Yaşadığı çağı etkili bir biçimde eserlerineyansıtmıştır.

30. Ekinler sararmaya başladı. Zavallı ekinler... Enyükseği iki yaşında bir çocuk boyunu geçmiyor.Orta Anadolu’nun topraklarındaki ıstırap sankibunlarda en belirgin ifadesini bulmuş gibidir.Akşamüstleri bütün başaklar yetim boyunlarınıbüküyorlar ve hazin hazin köklerine bakıyorlar.

Bu parçada sözü edilen ekinler içinaşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Boylarının kısa olduğu

B) Yavaş yavaş sarardıkları

C) Anadolu’nun ıstıraplı haline benzedikleri

D) Başakların akşamları boynundan bükülüpköklerine baktıkları

E) Anadolu’nun bolluk ve bereket yurdu oluşunutemsil ettikleri

TYT - TÜRKÇE

7

Page 9: SAMSUN NİSAN İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ - MEBilkadimgal.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/55/18/967950/...D) İki tarafında yüksek bahçe duvarları olan yolun baında bıkıp

31. Hiçbir zaman kendimle uyum içinde olmadım, hepkavga ettim, kendimi hep eksikli, suçlu, daha daönemlisi günahkâr olarak gördüm. Ellerime,gövdeme, vücuduma hatta aynada yüzümebakarken hiçbir zaman onları beğenmedim, sankibir pislik bulaşmış gibi geldi hep. Bana yöneltilenağır eleştiriler ya da şu ya da bu, benim kendihakkımda kurduğum düşük düşünceleri aşamadı.Ben eğer kendi hakkımda ağır bir yazı yazmaya,kendimi eleştirmeye kalksaydım; kişiliğim, ruhum,ruhumun sefaleti konusunda, hatta kitaplarımkonusunda da, en sert eleştirmenimden daha sertolurdum. Her zaman suçluluk duygusu çektim vebana gelen ‘başarı’, ‘ilgi’ ya da adı her neyse, onuhak etmediğimi, bunun bir rastlantı, haksızlık yada insanları kandırma olduğunu düşündüm.

Kendini bu sözlerle anlatan yazar içinaşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Kendi kişiliği ile sürekli kavgası olan biryazardır.

B) Eleştirmenlerin, kendisi hakkında yaptıklarıeleştirileri yeterli bulmaktadır.

C) Kendisine verilen değeri hak etmediğinidüşünmektedir.

D) Kendini, eleştirmenlerden daha fazlaeleştirmektedir.

E) Başarısının bir tesadüf veya aldatmacaolduğunu düşünmektedir.

32. Beni bu güzel havalar mahvetti / Böyle havadaistifa ettim / Evkaftaki memuriyetimden... diyenOrhan Veli, “sorumluluğu başkasına yüklemedeüzerine yok” insanlardan biri olmuştur. Bu durumsadece onu ilgilendiren bir durum gibi düşünülsede aslında Orhan Veli, o çağın insanının biryansımasıdır, demek hiç de yanlış bir söz değildir.

Bu parçada Orhan Veli’yle ilgili asıl söylenmekistenen düşünce aşağıdakilerden hangisidir?

A) Toplumsal sorunlardan kaçıp eserlerindeyalnızca sıradan insanları anlattığı

B) Tarihin hiçbir döneminde sorumluluküstlenmemiş bir milletin ferdi olduğu

C) Toplumumuzun belli bir döneminde sorumsuzyaşamış bir kuşağın aynası olduğu

D) Sorumlulukların üstesinden gelemediği içinondan daima kaçmaya çalıştığı

E) Yazın dünyamızın sorumsuzluğu temsil edenen önemli şairi olduğu

33. Dünyada hiçbir şeyin tam olmadığı yerde sanateseri ortaya çıkar. Eğer yaşadığımız ortamlardakiilişkilerde tutarlılık, istikrar, denge, kusursuzlukbulunsaydı sanat eserine emin olun hiç ihtiyaçduyulmayacaktı. Bir başka deyişle sanat eserinoksanlığın olduğu yerde bir protesto ve onungiderilmesi için harekete geçme niteliğinde ortayaçıkmaktadır.

Bu parçada sanat eseriyle ilgili olarak asılvurgulanmak istenen düşünce aşağıdakilerdenhangisidir?

A) Sanat eseri bir fikri savunmak için yazılır.

B) Sanat eserleri genellikle tutarsızlık ve kusurludurumları işler.

C) Sanat eseri noksanlığın olduğu yerde onutamamlamak için ortaya çıkar.

D) Kusursuzluğu arayan sanat, kusurlu birortamda ortaya çıkamaz.

E) Sanat eserleri marifetiyle yok olmaya yüztutmuş değerler ayakta tutulabilir.

34. Bir an için bir kapının önünde bir anahtar yığını ilebeklediğinizi düşünün. Denediğimiz ilk anahtar ilekapıyı açamamak başarısız olduğumuzu mugösterir? Tabii ki hâyır. Bu ilk deneme ile kapıyıaçmak için doğru anahtara bir adım dahaattığınızı umarım görüyorsunuzdur.

Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce

aşağıdakilerden hangisidir?

A) Önemli olanın kapalı kapıları açmayı bilmek

olduğu

B) Ümitsizliğe düşsek de mücadeleyi sürdürmemiz

gerektiği

C) Yalnızca deneyimli kişilerin başarısızlığı

başarıya dönüştürebildiği

D) Başarısızlık karşısında ümitsizliğe kapılanların

zayıf insanlar olduğu

E) Başarısızlıkla sonuçlanan denemelerin bizi

hedefe bir adım daha yaklaştırdığı

TYT - TÜRKÇE

8

Page 10: SAMSUN NİSAN İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ - MEBilkadimgal.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/55/18/967950/...D) İki tarafında yüksek bahçe duvarları olan yolun baında bıkıp

35. Sunucu:

(I) ----

Yazar:

_ Bende böyle bir sanatçı dürtüsü öteden beri

var; bir kısmı içimden geliyor, bir kısmı da

toplumsal bir yan. Ama ben 7 ile 22 yaşları

arasında yazar olacağım, diyordum. Böyle

sanatkârane bir şeyler yapmazsam belirli bir

süre içerisinde zaten sıkılırdım yani, afaganlar

basardı beni.

Sunucu:

(II) ----

Yazar:

_ Bir sürü konuda fikrimi söylemek istiyorum, böyle bir sosyolog ya da denemeci yanım var. Her şeye maydanoz olma hâli… Fakat öte yandan romancılık daha başka bir şey. Her şeyi oyun yapma... Bunu daha çok seviyorum. Bazen bir şeyler demek, rengimi belli etmek, her konuda fikrimi belli etmek isterim. Sonra pişman olurum.

Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) I. Sizi yazmaya iten şey neydi?II. Peki her renge boyanıp da renk

vermemeniz neden?

B) I. Çocukken ne olmak isterdiniz?II. Her konuda roman yazar mısınız?

C) I. Roman yazmadığınız zamanlarda nasılhissedersiniz kendinizi?

II. Kendinizi eserlerinizde nedengizliyorsunuz?

D) I. Evde çok sıkılır mı canınız?II. Roman yazmayı mı çok seviyorsunuz şiir

yazmayı mı?

E) I. Uzun süredir yeni bir kitabınız çıkmadı,bunun bir sebebi var mı?

II. Yazdıklarınızı beğenmediğiniz oluyor muhiç?

36. - 37. soruyu aşağıdaki parçaya görecevaplayınız.

Günümüz insanı artık bir an durup ne yapıyorum, nereye gidiyorum diye sormaya bile vakit bulamadan hayatın hızlı akışına kendini kaptırmış vaziyette yaşamaya çalışıyor. Çünkü hayat artık hızlı akıyor. Koşuşturmalar arasında ince şeyleri düşünmek, bunlara zaman ayırmak da artık pek mümkün gözükmüyor. Toplumsal yapı değişiyor ve bununla birlikte kimi iletişim araçları değişime uğruyor ya da yerini başka araçlara terk ediyor. Hayatımızdan sessiz sedasız çekilen ve çekilişiyle birlikte özünde barındırdığı güzellikleri, incelikleri ve samimiyeti de beraberinde götüren bir iletişim aracımız olan mektup da bunlardan birisi. Nimetlerinden istifade ettiğimiz teknolojinin yararlarından bahsederken onun karanlık yüzünün mektuba nasıl ölüm fermanı yazdırdığını da gözden uzak tutamayız. Evet, mektubun cesedi üzerinde teknolojinin elleri var. Hız ve hırs sarmalında hayatımızdan çıkardığımız mektup, bir zamanlar hayatımızın tam merkezinde dururdu. İnsanlar sevgilerini, özlemlerini, sevinçlerini, acılarını mektup ile iletirdi birbirine. Mektup etrafında oluşmuş koskocaman bir hayat vardı. Zarfından puluna, postacısından ulağına, taahhütlüsünden uçağına, askerinden aşığına… Mektup ile hayat bulan deyimler, atasözleri, türküler, şarkılar… Bunlar da çekildi hayatımızdan mektup ile birlikte.

36. Bu parçada asıl anlatılmak istenenaşağıdakilerden hangisidir?

A) İnsanoğlu yaşamın hızlı döngüsüne ayakuydurmuştur.

B) Teknoloji yaşamımızdaki birçok değeri de yoketmiştir.

C) Teknoloji hayatımıza hep olumsuzluklargetirmiştir.

D) Mektubun günümüzde değerini yitirmesiteknolojik gelişmelerle açıklanabilir.

E) İletişim araçları zamanla değişime uğramıştır.

37. Bu parçadan hareketle mektupla ilgiliaşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?

A) Günümüzde eski önemini yitirdiğine

B) Geçmişte insanların duygularını anlatma aracıolduğuna

C) Yerini hangi iletişim araçlarına bıraktığına

D) Eskiden birçok çeşidinin olduğuna

E) İçinde kültürümüze ait birçok değerisakladığına

TYT - TÜRKÇE

9

Page 11: SAMSUN NİSAN İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ - MEBilkadimgal.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/55/18/967950/...D) İki tarafında yüksek bahçe duvarları olan yolun baında bıkıp

38. Mahmut Yesâri bazı hikâyelerinde, yoksullarlazenginlerin durumunu mukayese etmemizi ister.“Geceleyin Sokaklar” adlı eserindeki birhikâyesinde yoksul bir çocuğun, zengin birbankerin arabasının altında kalarak ölümüanlatılır. Hasta yatağında ölümü bekleyenannesine sıcak bir çorba pişirebilmek için çaldığıtavuğun diyetini canıyla ödeyen çocuğu öldürenşoför hapsedilir ama adaletin yerinde yelleresmektedir. Çocuğun ölümüne neden olanaslında bozuk düzenin kendisidir. Bu düzendenkaynaklanan hataların cezasını genellikleyoksullar çeker. Zengin her durumda haklıdır.Yoksulun hayatı zenginin kafasında ancak kârzarar hesabı için önemlidir.

Bu parçadan aşağıdakilerden hangisineulaşılamaz?

A) Yazar eserlerinde toplumsal konularaeğilmiştir.

B) Hayat her zaman herkese her konuda eşitdavranmaktadır.

C) Toplumsal adaletsizlikten en çok yoksullaretkilenmektedir.

D) Maddiyat, sorunların çözümünde en önemliaraçtır.

E) İnsanlar yoksulluktan kurtulmak için bazenyanlış işlere girebilmektedir.

39. - 40. soruyu aşağıdaki parçaya görecevaplayınız.

Bazı romanlar filme çekildikten sonra daha çok satar veya yazıldığı tarihten sonraki dönemlerde daha fazla popüler hale gelir. Bu, filmler için de geçerlidir. “Selvi Boylum Al Yazmalım” filmini ve romanını da belli ölçülerde böyle değerlendirmek gerekecektir. Zira film belli oranda roman satışlarını etkilemiştir. Romanın baskılarından birinde film afişinin kapak olarak kullanılması bu konuda bir gösterge sayılabilir. Edebi eserle sinema arasında oluşan ilişki başlangıçtan günümüze kadar yapılmış olanlarla kalmayacak, bundan sonra da devam edecektir. Hiç şüphe yok ki bu uyarlamalar salt okuyucu veya salt izleyici olmasa bile okuyucu/izleyiciyi hep ikilemde bırakmaya devam edecektir. Okuyucu/izleyicinin romanı veya filmi aynı derecede beğenmesi düşünülemez. Dolayısıyla birinden birini daha fazla beğenecek olması kaçınılmazdır. Belki de bu durum bu işin genel karakteri olarak değerlendirilmelidir. Okuyucu/izleyicinin tercihi ne olursa olsun edebiyattan özellikle romandan sinemaya yapılan uyarlamalarla bu iki sanat birbirini desteklemeye devam edecektir.

39. Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen

aşağıdakilerden hangisidir?

A) Her zaman okuyucu veya izleyici

B) Ne okuyucu ne de izleyici

C) Çoğunlukla okuyucu veya izleyici

D) Hem okuyucu hem de izleyici

E) Sadece okuyucu veya izleyici

40. Bu parçada asıl anlatılmak istenen

aşağıdakilerden hangisidir?

A) Edebiyat ve sinema öteden beri birbirinekaynaklık etmiştir, yarın da böyle olacaktır.

B) Edebi eserin değeri, sinemaya uyarlanmışolmasında değil eserin özünde aranmalıdır.

C) Sineması çekilmiş olan romanların satışındaönemli derecede artışlar gözlenmiştir.

D) Romanlardan uyarlama olan sinemalar dahaçok izleyici toplamaktadır.

E) Romanın satılmasında filmdeki görsel unsurlaretkili olmuştur.

TYT - TÜRKÇE

10

Page 12: SAMSUN NİSAN İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ - MEBilkadimgal.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/55/18/967950/...D) İki tarafında yüksek bahçe duvarları olan yolun baında bıkıp

TYT TÜRKÇE CEVAP

ANAHTARI

1 A

2 B

3 D

4 E

5 C

6 D

7 E

8 A

9 B

10 E

11 D

12 A

13 D

14 D

15 E

16 A

17 B

18 C

19 E

20 D

21 D

22 B

23 B

24 A

25 B

26 C

27 C

28 A

29 D

30 E

31 B

32 C

33 C

34 E

35 A

36 D

37 C

38 B

39 E

40 A

BU TEST SORULARINI HAZIRLAYAN TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ODAK GRUBU ÖĞRETMENLERİ

Ali Rıza ÜN - Atakum Anafartalar Anadolu Lisesi

Aziz ARSLAN - Ballıca Meslekî ve Teknik Anadolu Lisesi

Bekir HAMAMCI - Ondokuzmayıs Anadolu İmam-Hatip Lisesi

İlknur Kanca ÇEVİK - İbrahim Tanrıverdi Sosyal Bilimler Lisesi

Turgut ŞİMŞEK - Ondokuzmayıs Anadolu Lisesi

11