2
sektörde tarihi eserleri mahal- lesinde Fahreddin Behram Camii (Xli- Xl ll . (XIV. Fatih Camii (XV. Cami ( 1586) ve Hanlar (XVII. Cum- huriyet'in müstakil vilayet mer- kezi konumunu koruyan 1933'te vila- yet merkezi statüsünden ve Gire- sun vilayetine bir kaza merkezi ha- line getirildi. ve Ko- yulhisar Sivas'a, Alucra Giresun'a, Mesu- diye Ordu'ya : ibn Bibi, el-Evamirü'l-Alaiyye: Selçukname (tre. Mürsel Öztürk). Ankara 1996, 1, 370; Este- rabadi, Bezm ü Rezm (tre. Mürsel Öztürk). Anka- ra 1990, s. 488 ; Hoca Sadeddin, Ta cü't-tevarih, istanbul 1279, 1, 541-542; Evliya Çelebi , Seyahat- name, ll, 384; Cuinet, 1, 773-797; Orta Karadeniz Tarihinin VII: San- Mufassal Defteri (1642-43 Tarihli) (haz. Mehmet Öz - Fatma Acun). Ankara 2008, s. 4-14; Hasan Tahsin Okutan, ve Tarih, Kültür, Fo/klor, Gi- resun 1949; A. Bryer- D. The Byzanti- ne Monuments and Topography of the Pontos, Washington 1985, s. 147 vd.; Karpuz, Türk Dev ri Birinci Tarih Boyunca Karadeniz Kongresi Bildirileri (13-17 Ekim 1986), Samsun 1988, s. 325-334; a.mlf .. Ankara 1989; Mi- Kemah ve Erzincan (1520- 1566), Ankara 1990, tür.yer.; Fatma Acun, "15. ve 16. ve Civannda Modelleri", Giresun Tarihi Sempozyu- mu 1996), Bildiriler, istanbul 1997, s. 137-161; a.mlf., ve Koylu- hisar si, Ankara 2006; a.mlf., "Ottoman Admini strati- ve Priorities: 1\vo Case Studies of Giresun and Ar.Ott., sy. 17 (1999), s. 13- 34; a.mlf., Döneminde Anadolu lerinin Devletin Rolü: Karahisar TTK Belleten, LXX/242 (2001) , s. 161 - 192; 1. Tarih ve Kültür Sempoz- yumu (30 Hazir an - 1 Temmuz 2000), Bildiri- ler (ed. Al i Çe lik). istanbul 2000; Bilge Umar. Ka- radeniz ve (Pontos), Bir Tarihsel ve Gezi Rehberi, istanbul 2000, s. 182-185; B. Darkot. "Karahisar", VI, 280-282. FATMAACUN L Ebü'z-Ziya NOruddln All b. All el-Kahirl . 1087 / 1676) fakihi. _j 997 veya 998 (1590) Gar- biye vilayetinde li s) Üç iken çi- çek yüzünden gözlerini kaybet- ti. Buna ezberledi. 1008'- de 599) Kahire'de hülkurra Abdurrahman b. el-Ye- menl'den ve et -Teysir ta- rikiyle seb'a üzere ve tekrar tarikiyle göre sona kadar okudu. Mu- hammed Abdürrauf el-Münavl, ez-Zeyyadl, Salim b. Hasan reddin el-Halebl, Fahreddin Süleyman el-Babill, el-Guney- ml. Ali el-Üchurl. Ahmed b. Halil es-Sübkl ve el-Lekanl gibi alimlerden alanlarda dersler çok yönlü usGI-i tarih ve alanlannda otorite haline geldi. renim Ezher'de ders verdi. Zey- nelabidln b. Muhyiddin el-Ensarl. din b. Zeynelabidln el-Ensarl, Muhammed el-Buhutl, Abdurrahman el-Mahalli, Ab- dülkadir Kuranl, b. Muhammed el-Birmavl, Ahmed b. Muhammed el-Benna ed-Dimyati, Ebu Salim Ahmed b. Muhammed el- Hamevl, Abdülganl en-Nablusl ve Abdül- baki b. Yusuf ez-Zürkanl gibi re 18 108Tde (24 Ara- 1676) vefat etti. genel- likle mahiyetinde pek çok eserden bir SEBRAMELLiSf Eserleri. 'alô. Nihô.yeti'l-mu]J.- tô.c. er-Remll'nin Nihô.yetü'l- mu]J.tô.c ilô. eserinin (i-VIII , Bulak 1292; Kahire 1286, 1304, 1357, 1389/1969, 1404/1984) Z.lfô.- 'alô. remeyn el-Cüveynl'nin usulüne dair eseri için Celaleddin el- Mahalll'nin kaleme el-Abbadl Va- için bk. Ab- dullah Muhammed lll , 2132). 3. 'alô. Ebu dair el- (et-Taf!:rib, ad- el-Gazzl ii el- (el-Kavlü'l-mul]tar fi Ga- (yaz- ma için bk. a.g.e., ll, 1262) . 4. 'alô. Hacer el- Heyteml'nin Tirmizi'nin nebeviyye'si için kaleme vesô.'il ilô. için bk. a.g.e., ll, 1107) . S. 'alô. meti'l-Cezeriyye. Mu- fi'Hecvid (el-Muf!:addimetü'l- Cezeriyye) eseri üzerine Zekeriyya el- Ensarl'nin Sebramellisi'nin 'ale'l-Mevahibi'l -ledünniyye eserinin lik ve son (Nuruosmaniye Ktp. , nr. 3276) 395

SEBRAMELLiSf - TDV İslam Ansiklopedisi

  • Upload
    others

  • View
    11

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

rım dışı sektörde çalışmaktadır. Başlıca tarihi eserleri arasında Avutmuş mahal­lesinde Fahreddin Behram Şah Camii (Xli­X l ll . yüzyıl). Taşmescid (XIV. yüzy ıl). Fatih Camii (XV. yüzyıl) , Kurşunlu Cami ( 1586)

ve Taş Hanlar (XVII. yüzyıl) sayılabilir. Cum­huriyet'in ilkyıllarında müstakil vilayet mer­kezi konumunu koruyan şehir 1933'te vila­yet merkezi statüsünden çıkarıldı ve Gire­sun vilayetine bağlı bir kaza merkezi ha­line getirildi. Kazalarından Suşehri ve Ko­yulhisar Sivas'a, Alucra Giresun'a, Mesu­diye Ordu'ya bağlandı.

BİBLİYOGRAFYA :

ibn Bibi, el-Evamirü'l-Alaiyye: Selçukname (tre. Mürsel Öztürk). Ankara 1996, 1, 370; Este­rabadi, Bezm ü Rezm (tre. Mürsel Öztürk). Anka­ra 1990, s . 488; Hoca Sadeddin, Tacü't-tevarih, istanbul 1279, 1, 541-542; Evliya Çelebi , Seyahat­name, ll , 384; Cuinet, 1, 773-797; Orta Karadeniz Tarihinin Kaynakları VII: Karahisar-ı Şarki San­cağı Mufassal Avarız Defteri (1642-43 Tarihli) (haz. Mehmet Öz - Fatma Acun). Ankara 2008, s. 4-14; Hasan Tahsin Okutan, Şebinkarahisar ve Civarı: Coğrafya, Tarih, Kültür, Fo/klor, Gi­resun 1949; A. Bryer- D. Winfıeld , The Byzanti­ne Monuments and Topography of the Pontos, Washington 1985, s. 147 vd.; Haşim Karpuz, "Şebinkarahisar'da Türk Devri Yapılan", Birinci Tarih Boyunca Karadeniz Kongresi Bildirileri (13-17 Ekim 1986), Samsun 1988, s. 325-334; a.mlf .. Şebinkarahisar, Ankara 1989; isınet Mi­roğlu, Kemah Sancağı ve Erzincan Kazası (1520-1566), Ankara 1990, tür.yer.; Fatma Acun, "15. ve 16. Yüzyıllarda Şebinkarahisar ve Civannda Yerleşim Modelleri", Giresun Tarihi Sempozyu­mu (24-25Mayıs 1996), Bildiriler, istanbul 1997, s. 137-161; a.mlf., Karahisar-ı Şarki ve Koylu­hisar Kazaları Örneğinde Osmanlı Taşra İdare­si, Ankara 2006; a.mlf., "Ottoman Administrati­ve Priorities: 1\vo Case Studies of Giresun and Karahisar-ı Şarki", Ar.Ott., sy. 17 (1999), s. 13-34; a.mlf., "Osmanlı Döneminde Anadolu Şehir­lerinin Gelişmesinde Devletin Rolü: Karahisar örneği", TTK Belleten, LXX/242 (2001) , s. 161 -192; Şebinkarahisar 1. Tarih ve Kültür Sempoz­yumu (30 Haziran - 1 Temmuz 2000), Bildiri­ler (ed. Al i Çelik). istanbul 2000; Bilge Umar. Ka­radeniz Kapadokia'sı ve (Pontos), Bir Tarihsel Coğrafya Araştırması ve Gezi Rehberi, istanbul 2000, s. 182-185; B. Darkot. "Karahisar", İA, VI, 280-282. ı:;ı;ı

ııı!I!!J FATMAACUN

L

ŞEBAAMELLİSi (~l~l)

Ebü'z-Ziya NOruddln All b. All eş-Şebrarnellisl el-Kahirl

(ö. 1087 / 1676)

Şafii fakihi. _j

997 veya 998 ( 1590) yılında Mısır'ın Gar­biye vilayetinde Şebramellis'te (Şübrami l­

lis) doğdu. Üç yaşında iken yakalandığı çi­çek hastalığı yüzünden gözlerini kaybet-

ti. Buna rağmen Kur'an'ı ezberledi. 1008'­de (ı 599) babasıyla gittiği Kahire'de Şey­hülkurra Abdurrahman b. Şehade el-Ye­menl'den eş-Şô.tıbiyyye ve et-Teysir ta­rikiyle kıraat-i seb'a üzere ve tekrar eş­Şô.tıbiyye tarikiyle kıraat-i aşereye göre Kur'an'ı baştan sona kadar okudu. Mu­hammed Abdürrauf el-Münavl, NCıreddin ez-Zeyyadl, Salim b. Hasan eş-Şebşlrl, NCı­reddin el-Halebl, Fahreddin eş-Şenevanl. Süleyman el-Babill, Şehabeddin el-Guney­ml. Ali el-Üchurl. Şehabeddin Ahmed b. Halil es-Sübkl ve İbrahim el-Lekanl gibi alimlerden çeşitli alanlarda dersler alıp çok yönlü yetişti; Şafii fıkhı , usGI-i fıkıh, tarih ve kıraat alanlannda otorite haline geldi. Öğ­renim gördüğü Ezher'de ders verdi. Zey­nelabidln b. Muhyiddin el-Ensarl. Şerefed­din b. Zeynelabidln el-Ensarl, Muhammed el-Buhutl, Abdurrahman el-Mahalli, Ab­dülkadir el-Bağdadl, Kuranl, İbnü'l-İmad, İbrahim b. Muhammed el-Birmavl, Ahmed b. Muhammed el-Benna ed-Dimyati, Ebu Salim el-Ayyaşl, Ahmed b. Muhammed el­Hamevl, Abdülganl en-Nablusl ve Abdül­baki b. Yusuf ez-Zürkanl gibi şahsiyetle­re hocalık yaptı. 18 Şewal 108Tde (24 Ara­lık 1676) vefat etti. Şebramellisl'nin genel­likle Mşiye mahiyetinde yazdığı pek çok eserden bir kısmı kaybolmuştur.

SEBRAMELLiSf

Eserleri. 1.1jô.şiye 'alô. Nihô.yeti'l-mu]J.­tô.c. Şemseddin er-Remll'nin Nihô.yetü'l­mu]J.tô.c ilô. şer]J.i'l-Minhô.c adlı eserinin haşiyesidir (i-VIII , Bulak 1292; Kahire 1286,

1304, 1357, 1389/1969, 1404/1984) Z.lfô.­şiye 'alô. Şer]J.i'l-VaraMt. İmamü'l-Ha­remeyn el-Cüveynl'nin fıkıh usulüne dair el-Vara~at adlı eseri için Celaleddin el­Mahalll'nin kaleme aldığı şerhe İbn Kasım el-Abbadl tarafından yazılan Şer]J.u'l-Va­ra~at'ın haşiyesidir (yazmaları için bk. Ab­dullah Muhammed el-Habeşl , lll , 2132).

3. ljô.şiye 'alô. Şer]J.i İbni'l-Kasım. Ebu Şüca' el-İsfahanl'nin Şafii fıkhına dair el­Mul]taşar (et-Taf!:rib, Gayetü'l-il]tişar) ad­lı kitabına İbn Kasım el-Gazzl tarafından yazılan Fet]J.u'l-~aribi'l-mücib ii şer]J.i el­fô.?.i't-Ta~rib (el-Kavlü'l-mul]tar fi şerf)i Ga­yeti'l-il]tişar) adlı şerhin haşiyesidir (yaz­ma nüshaları için bk. a.g.e., ll , 1262) . 4. lfô.şiye 'alô. Eşrefi'l-vesô. 'il. İbn Hacer el­Heyteml'nin Tirmizi'nin eş-Şemô.'ilü'n­nebeviyye'si için kaleme aldığı Eşrefü'l­vesô.'il ilô. fehmi'ş-Şemô.'il adlı şerhin haşiyesidir (yazrnaları için bk. a.g.e., ll, 1107) . S. ljô.şiye 'alô. Şer]J.i'l-Mu~addi­meti'l-Cezeriyye. İbnü'l-Cezerl'nin Mu­~addime fi'Hecvid (el-Muf!:addimetü'l­Cezeriyye) adlı eseri üzerine Zekeriyya el­Ensarl'nin yazdığı ed-De~a'i~u'l-mu]J.ke-

Sebramellisi'nin ljfişiye 'ale'l-Mevahibi'l-ledünniyye adlı eserinin lik ve son sayfa ları (Nuruosmaniye Ktp. , nr. 3276)

395

SEBRAMELLiST

me if Şerhi'l-Mu]faddime adlı şerhin ha­şiyesidir (yazmaları için bk. a.g.e., II, 747). 6. lfô.şiye 'ale'l-Mevô.hibi'l-ledünniyye (Teysfrü 'l-metalibi's-seniyye bi-keş{ı esra­ri'l-Meiıahibi'l-ledünniyye). Ahmed b. Mu­hammed ei-Kastallanl'nin Hz. Peygam­ber'in hayatına ve şahsiyetine dair kaleme aldığı eserin haşiyesidir (yazmaları için bk. Karatay, III , 272-274; Abdullah Muham­med el-Habeşl, III, ı 972). Bazı kaynaklarda bu eser şerh olarak da anılmaktadır. 7. lfdşiye 'ald Tul;feti'l-mul;tô.c. İbn Hacer ei-Heyteml'nin fıkıhla ilgili eserinin haşiye­sidir (yazmaları için bk. a.g.e., III, ı923). BİBLİYOGRAFYA :

Keşfü'?-?Uniin, ll, 1897; Muhibbi, ljulaşatü 'l­

eşer, ll , 199, 203, 223, 287, 358, 406; m, 174-177; Kadir\, Neşrü'l-meşanT, II, 219; Brockelmann, GAL, II, 420; Suppl., ı , 681; II, 443; lzaf:ıu'l-mek­niin, II , 54,543, 704; Hediyyetü'l-'ari{fn, !, 761; Kettani, er-Risaletü'l-müstetra{e, s. 200-201; Ka­ratay, Arapça Yazma/ar, lll, 272-274; Cezzar, Me­dal;ilü'l-mü'elli{fn, II, 763; Salihiyye, el-Mu'ce­mü'ş-şamil, lll, 357-358; Hüseyin b. Kasım b. M. en-Nuaymi- Hamza b. Hüseyin b. Kasım en-Nu­aymi, İstidrakat 'ala TarTI;i't-türiişi'l-'Arabf, Cid­de 1422, VI, 241; Abdulah Muhammed ei-Habeşi, Cami'u'ş-şüriih ve 'l-f:ıaviiş~ Eblızab\ 1425/2004, ll, 747, 1107, 1262; lll, 1923, 1972, 2132; Ahmet Özel, Hanefi Fıkıh Alim/eri, Ankara 2006, s. 227; a.mlf. - Fuad ez-Zakiri, "Şebrameılisi", Mv.AU, XIV, 176-179. CiJ

IJlllli!J ABDULLAH KAHRAMAN

L

ŞEBAAVI ( -,?.91.r.JI )

Abdullah b. Muhammed O. Amir eş-Şebravi ei-Ezheri

(ö . ll 71/1 758)

Ezher şeyhlerinden, alim, şair ve edebiyatçı.

1091 (16EiO) yılmda Kahire'de doğdu . ilim ehli saygın bir aileye mensuptur. Dedesi­nin doğum yeri olan Menüfiye vilayetinde­ki Şebra köyünden dolayı Şebravl nisbe­siyle anılır. Zebidl'nin bu şekilde kaydetti­ği yerin adını Muhammed Remzi, Şübra diye zikretmekte ve bazı kaynaklarda nis­besi Şübravl olarak da geçmektedir. İ lk öğ­renimini dedesinden ve babasından aldı. Hocalarının isimlerini sıralayıp her biri hak­kında bilgi verdiği Fehrese adlı eserinde belirttiğine göre henüz on yaşında iken Ez­her şeyhi Muhammed b. Abdullah el-Hara­şi'den hadis okuyup Kütüb-i Sitte icaze­ti aldı. Diğer alimlerden hadis, fıkıh, kelam, usul, mantık ve edebiyat dersleri gördü. Aynı eserde verdiği bilgilerden hocaları ara­sında en çok Şehabeddin Ahmed b. Mu­hammed ei-Huleyfi'den faydalandığı an-

396

laşılmaktadır. Ezher şeyhi ve Maliki alimi İbrahim b. Müsa ei-Feyyümi vefat edince onun yerine Şebravl getirildi (ı ı 37/17-25).

böylece bu mevki Malikiler'den Şafiiler'e

geçmiş oldu (Cebertl, I, 296). Şebravi'nin o dönemdeki en büyük Şafii alimleri ara­sında yer aldığı, cömertliğiyle tanındığı ve değerli kitapları toplamaya düşkün oldu­ğu bildirilmektedir. Vezir Ahmed Paşa Mı­sır valiliğine geldikten kısa bir müddet son­ra Şebravi ile arasında samimi bir müna­sebet gelişti. Şebravi her cuma valinin yanına giderek kendisiyle görüşür, vali de onun hutbelerini dinlerdi. Şebravl'den ders alanlar arasında kendisinin takdirle andı­ğı ( Fehrese, s. 9 ı) Mısır Valisi Köprülü Ab­dullah Paşa ile ömer b. Ali b. Yahya et­Tahlavl, Ali b. Şemseddin ei-Hudari, Ahmed ei-Arüsl, Şeyh ez-Zemzeml ei-Mekki gibi isimler zikredilmektedir. 6 Zilhicce 1171'­de (ı ı Ağustos ı 758) Kahire'de vefat eden Şebravi, Ezher Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından Mücavirin Kabristanı'­na defnedildi. Abdurrahman ei-Ceberti, Şebravi'nin özellikle Ezher şeyhi olduktan sonra yürüttüğü öğretim ve telif çalışma­larındaki başarıları sayesinde halk, ulema ve yönetici kadro nezdinde büyük itibar ve nüfuz kazandığını, onun yönetimi sıra­sında Ezher öğrencilerinin davranışiarına tam bir disiplinin hakim olduğunu kayde­der ('Aca'ibü'l-aşar, ı. 297).

Eserleri. 1. Kitô.bü'l-İtl;ôf bi-l;ubbi'l­eşrô.f. Sekiz bölümden oluşan , müellifin kendisine ve bazı Ehl-i beyt mensuplarıy­

Ia başka şairlere ait manzumelerle zen­ginleştirilen eserde Ehl-i beyt'in kısaca ha­yatları ve faziletleri hakkında bilgi veril­mekte, sahabilerin Ehl-i beyt'e saygı duy­duğu anlatı lmakta, bu arada ayet ve ha­dislere de yer verilerek Ehl-i beyt'i sevme­nin önemi vurgulanmaktadır. Ardından

Kerbela Vak'ası, Yezid'e lanet okumanın hükmü ve Hz. Hüseyin'in başının defne­dildiği yerle ilgili görüşler üzerinde durul­maktadır, Kitabın çeşitli baskıları yapılmış­

tı r (Kahire 13 ı 6 [bu baskının kenarında Abdülkahir ei-Fakihi'nin Hüsnü 't-tevessül fi adabi ziyareti efçlali'r-rusül ve Celaled­din es-SüyCıtl'nin Kitabü İf:ıya'i'l-meyt bi­feçla'ili Ehli'l-beyt adlı eserleri de bulun­maktadır], ı317, 1318; Kum, ts.) . 2. 'Unvô.­nü'l-beyô.n ve büstô.nü'l-e~hô.n ve mec­m(i'u neşô. 'il; fi'l-l;ikem. Mensur ve man­zum sözlerden derlenen bir ahlak ve nasi­hat kitabı olup Maarif Nezareti tarafından okullarda okutulmak üzere 1290'da ( 1873)

Matbaa-i Amire'de basılmış, eserin baş­ka baskıları da yapılmıştır (Kahire ı 25 ı,

1275, ı282, ı287, ı300, ı305, ı3ı7; Bağ­

dat 1257). 3. Şerl;u'ş-şadr bi-gazveti Be dr. Müellif, 1164 ( 1751) yılında Vali Ab­dullah Paşa'nın isteği üzerine yazdığı ese­rin ilk şeklinde Bedir Gazvesi'ne katılan sa­habiler hakkında bilgi vermiş ve menkıbe­

lerini anlatmış. daha sonra esere Mısır'ın tarihine dair maiOmat ve Ali Paşa döne­mine kadar Mısır valiliği yapanlarla ilgili kı­sa bilgiler eklemiştir (Kahire I 297, 1303, ı305) . 4. Fehresetü 'Abdillô.h eş-Şebrô.­vi. Şebravi, yine Köprülü Abdullah Paşa ' ­

nın talebi üzerine eseri 1142 ( 1729-30) yılında kaleme aldığını belirttikten sonra kendisinin ve on hocasının hangi alimler­den hangi kitapları okuduğunu anlatmak­ta. hatimede birçok Mısırlı alimin vefat tarihini sıralamakta ve bazıları hakkında bilgi vermektedir. Muhammed ez-Zahi, Paris Milli Kütüphanesi'nde bulunan 2120 numaralı mecmua içindeki yazmasına da­yanarak eseri el-Mevrid'de yayımlamış­

tır (bk bibl) 5. Menô.'il;u'l-eltô.f ii me­dô.'il;i'l-eşrô.f (Dlvan) (Bulak 1282, 1302,

I306, 1314). 6.lfamlü zecel (Bulak 1290) 7. el-Man?-Cımetü 'ş-Şebrô.viyye fi'n ­naJ:ıv. Bir ders kitabı olup çeşitli baskıları yapılmıştır (Kah i re ı 276, ı 296, ı 297, 1303,

ı3ı4. ı323). Eser Muhammed b. Muham­med b. Mansür, Süleyman b. Ahmed, Ömer b. Ali et-Tahlavi el-Maliki ve Abdülkadir b. Muhammed ei-Meccavl tarafından şer­

hedilmiştir (Brockelmann, GAL Suppl., II, 39ı). ed-Dürerü'n-nal;viyye 'ale'l-Man­?-l.ımeti'ş-Şebrô.viyye başlığını taşıyan son şerh basılmıştır (Cezayir, ts.) . 8. 'Arusü'l­ô.dfıb ve ferl;atü'l-elbdb. Ahlaki güzei­Ieştirmenin yolları, bazı şairlerin hal ter­cümeleri ve şiirlerinden örneklerle cömert­lik, dostluk gibi konuları içermektedir (Zey­dfuı, lll, 289). Şebravi'nin diğer eserleri de şunlardır: Şerl;u'ş-Şebrô.vi 'ale'r-Risô. ­leti'l-vaz'iyye (Adudüddin ei -İd"nin man­tığa dair kısa risalesinin şerhidir; bk. lza­f:ıu'l-meknCm, I, 566; Habeşi, Il, 984). el­'İ~dü'l-ferid fi'stinbô.ti'l-J:ıa]fii'i~ min kelimfıti 't- tevl;id, el-İstigiişetü'ş-Şebrô.­viyye, TelJJ.işü '1- 'a]fide, Na?-mü esmô.'i buJ:ıCır (ebf:ıur)i'ş-şi'r ve eczfı'ihô., el­Menhelü'l-mevrud ii şerl;i Kaşideti İbn Mes'Cıd, Nüzhetü '1-ebşô.r ii re]fii'i]fi'l­eş'ô.r (yazma nüshaları için bk. Brockel­mann, GAL, ll, 362-363; Suppl., Il, 39I)

BİBLİYOGRAFYA :

Tacü'l-'ariis, "şbr" md.; Şebravl. Fehrese [nşr. Muhammed ez-Zahi, el-Mevrid içinde), Xl/4, Bağ­dad 1403/1982, s. 89-112; Muradi, Silkü 'd-dürer, lll, 107; Cebertl, 'Aca'ibü'l-tışar, ı, 275-278, 295-297, 338; Serkis, Mu'cem, !, 1098-1099; Broc­kelmann, GAL, ll , 362-363; Suppl., ll, 288, 390-