STSO4 KAPAKLAR.qxt Layout 1 6/4/18 5:02 PM Page 1 SAFRANB … · verdiğimiz bir tüyo olsun. İnşallah Teşvik Yasası meclisten geçirilecek. Bu yasa geçerse geçmişe dönüş

SAFRANB LU1112.y

ılOCAK - NİSAN - 2018 YIL: 2 SAYI:5 TİCARET VE SANAYİ ODASI

STSO4 KAPAKLAR.qxt_Layout 1 6/4/18 5:02 PM Page 1

İMTİYAZ SAHİBİSafranbolu Ticaret ve Sanayi Odası Adına Yönetim Kurulu Başkanı

Ali SAMİ ACAR

YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜYasin DİKMEN

EDİTÖRDoç. Dr. İsmail ŞAHİN

KAPAK FOTOĞRAFIYasin DİKMEN

FOTOĞRAFLARHüseyin KARATAŞ / Yasin DİKMEN

GRAFİK TASARIMBurçin Tuncer ÜÇSULAR

İLETİŞİM+90 (370) 712 16 70+90 (370) 712 73 92

+90 (370) 712 35 93 (fax)

[email protected]

twitter.com/safranbolutsowww.facebook.com/safranbolutso

instagram/safranbolutso

Belediye İş Merkez Kat: 5Safranbolu / Karabük

Yayımlanan yazılar kaynak gösterilerek alıntı yapılabilir.Yayımlanan yazıların sorumluluğu yazarına aittir.

İÇİN

DEK

İLER

03... MECLİS BAŞKANINDANVİRA BİSMİLLAHMECLİS BAŞKANI CENGİZ ÜNAL

05... YÖNETİM KURULU BAŞKANINDANTEK TAŞTAN DUVAR OLMAZYÖNETİM KURULU BAŞKANI ALİ SAMİ ACAR

06... SAFRANBOLU TSO SEÇİMLERİ GERÇEKLEŞTİ

08... TOBB BAŞKANI SAFRANBOLU’DA

10... TOBB 74. GENEL KURUL GERÇEKLEŞTİ BAŞKAN BİR KEZ DAHA HİSARCIKLIOĞLU

12... USTANIN DİLİNDENSAAT KULESİ 53 YILDIR ONA EMANETİSMAİL ULUKAYA

16... SAĞLIK / GASTROENTEROLOG KİMDİR?DR. GÖKHAN AKSAKALİÇ HASTALIKLARI VE GASTROENTEROLOJİ UZMANI

18... SAFRANBOLU TSO’DAN MOLDOVA VE GAGAUZYA ÇIKARMASI

22... BAŞARI HİKAYESİSAFRANBOLU LOKUMUNUN MARKA DEĞERİNİ KORUMALIYIZMEHMET ÇAKIR

27... SAFRANBOLU TSO’DAN TOBB BAŞKANINA ZİYARET

28... DÜNYA MİRAS KENTİ SAFRANBOLU DÜNYANIN EN BÜYÜK TURİZM FUARINDA

30... SÖYLEŞİKALKINMADA YEREL ORTAĞINIZSAKİN EREN / BAKKA KARABÜK YDO KOORDİNATÖRÜ

33... TÜRKİYE’NİN ULUSLARARASI REKABET GÜCÜ EĞİTİMDEN GEÇERDOÇ. DR. İSMAİL ŞAHİNTOBB AKADEMİK DANIŞMAN

36... NOSTALJİOSMANLI KENT KÜLTÜRÜNÜN EN BÜYÜK YAŞAMSAL SİMGESİ: SAFRANBOLUARAŞTIRMACI - YAZAR AYTEKİN KUŞ

38... MAKEDONYA BAKANINI MİSAFİR ETTİK

40... FUTBOLDANFUTBOL TURNUVASINDA ŞAMPİYON SAFRANBOLU TSO

42... DOĞADANKÖMÜŞYUDANHÜSEYİN KARATAŞ

44... AFRİN’E SAFRANBOLU HELVASI VELOKUMU DUALARLA GÖNDERİLDİ

MECLİS BAŞKANINDAN CENGİZ ÜNAL

Pek muhterem meslektaşlarım, dostlarım ve Safranbolu’nun emektar iş adamları; öncelikle sizlere Safranbolu Ticaret ve Sanayi OdasıMeclis Başkanlığı’na beni layık görmenizden dolayı ayrı ayrı teşekkür ederim. Bilindiği üzere Meclis Başkanlığı zor bir makamdır. Bun-dan dolayı da sorumluluklarımın farkındayım. Bizlere bu çerçevede iki önemli görev düşmektedir. Bunlardan birincisi ve en önemlisi;sizlerin güvenini zayi etmemek ve sizleri mahcup etmemektir. Bu nedenle sizlerin desteğine layık olacak işler yürütmek birinci vazifemolacaktır. İkincisi ise, bana tevdi edilen makamın hakkını vermektir.

Üyelerimizle ve diğer kurullarımızla sürekli istişare içerisinde bulunarak Safranbolu adına en doğru adımı atmak temel ilkemiz olacak-tır. Safranbolu’yu ekonomik açıdan daha ileriye taşıyabilmek için katılımcı yönetim anlayışı hepimizin ana önceliği olmalıdır. Zira her bir-imiz farklı iş kollarında faaliyet gösteriyoruz ve bu nedenle doğal olarak farklı bir pencereden ekonomiye bakıyoruz. Safranbolu işdünyasının sorunlarını çözebilmek ve aramızdaki işbirliğini üst düzeylere taşıyabilmek için sorunlarla birlikte, muhtemel çözüm öneri-leri üzerine de fikir üretmemiz, kafa yormamız gerekmektedir. Aksi halde sorunlar içinde boğuşur dururuz.

Safranbolu’da yeni iş kolları üretmek, nitelikli işgücü yetiştirmek, turizm sektörü içerisindeki payımızı artıracak çalışmalar yürütmek veprojeler geliştirmek asli görevlerimiz arasına girmeyi hak eden önemli konulardır. Diğer taraftan gençlerimizi ve kadınlarımızı girişimciolmaya özendirmeli ve bu konuyla ilgili projeleri zaman kaybetmeden hayata geçirmeye öncelik vermeliyiz.

Bölgemizde yaşanan savaşların neden olduğu bölgesel istikrarsızlık karşısında daha bilinçli olmak ve ileriye dönük adımlar atmakmecburiyetindeyiz. İçimizde çatışarak değil, tartışarak ve nihayetinde uzlaşarak benliğimizi geleceğe taşıyabiliriz. Bunun dışında Safran-bolu’nun ulusal ve uluslararası tanınırlığını artıracak kampanyalar yürütmek önemli bir adım olabilir. Yeri gelmişken şunu belirtmektefayda var. Safranbolu’nun turizmden aldığı payı çoğaltabilmek için evvela tesislerimizi ve altyapımızı rekabet koşulları çerçevesindeyeniden gözden geçirmeli, bu doğrultuda tarihi ve doğal güzelliklerimizi daha ulaşılabilir ve görünür kılmalıyız.

Kamu-Sanayi-Üniversite İşbirliğini daha etkin ve verimli hale getirerek, süreklilik arz edecek bir şekilde tüm paydaşlarımızla ortak pro-jeler etrafında buluşmamız ve birlikte hareket etmemiz hepimizin faydasına olacaktır. Bu düşüncelerle yazıma son verirken, tüm üyeler-imizin Ramazan ayını ve yaklaşmakta olan Bayramını tebrik eder, her ikisinin hayırlara vesile olmasını temenni ederim.

VİRA BİSMİLLAH

Meclis BaşkanıCengiz Ünal

n Safranbolu TSO - 3

YÖNETİM KURULU BAŞKANINDAN Ali Sami ACAR

Kıymetli üyelerimiz, sevgili dostlar sizlerin desteğiyle Nisan 2018’de yapılan seçimlerin ardından yeniden Safranbolu Ticaret veSanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı olarak seçildim. Bu gurur verici makamı ikinci kez bana layık gören her biri birbirindendeğerli üyelerimize buradan bir kez daha şükranlarımı sunarım. Her geçen gün insanoğlunun omuzlarında taşıdığı yükün dahada ağırlaştığına şahit olmaktayız. Hayatın her alanı daha karmaşık bir yapıya bürünürken, çözüm bekleyen yeni sorunlar ortayaçıkmaktadır. O nedenle arı gibi çalışkan olup, değişimi ve dönüşümü fark edip, geleceğe dönük adımlar atmak gerekmektedir.

Bu doğrultuda, eldeki veriler ışığında geleceğimize katkı sunabilecek projeler üretmeli; kendi aramızdaki işbirliğini ve etkileşimikuvvetlendirmeliyiz. Zira kurumların etkin ve verimli çalışması, yöneticiler kadar üyelerin de katkılarına bağlıdır. O nedenle herdaim aynı gemide yol aldığımızı ve menfaatlerimizin ortak olduğunu hatırda tutmamız icap etmektedir. Yönetim olarak bizlerinsizler için elinden geleni ardına koymayacağından emin olabilirsiniz. Ancak bu söz ve düşünce tek başına yeterli değildir. Sizlerde yapıcı eleştirilerinizle ve projeye dönüşebilecek fikirlerinizle bizlere destek olmalısınız. Bu sayede gözümüzün bebeği olanSafranbolu’yu, ona yakışır bir şekilde ilelebet temsil edebilelim.

İktisat tarihine kuşbakışı bir göz atıldığında ekonomik krizin olmadığı bir yıl pek görünmez. Bu durum özellikle modern za-manlarla birlikte daha da görünür olmaya başlamıştır. Burada önemli husus, ekonomik krizlerin sürekliliği ama mekânının fark-lılığıdır. Mesela bir ülkeyi esir alan bir krizin başka bir ülkede hissedilmediği çok zamanlar olmuştur. Fakat günümüzde, koşullardaköklü değişimler meydana gelmiştir. Küreselleşmeyle beraber yaşanan krizlerde domino etkisi neredeyse bir iktisadi kural ha-line gelmeye başlamıştır. Çünkü küresel ekonomiyle birlikte, ülkeler bir ipin üzerine dizilmiş varlıklar haline gelmiştir. Vaziyet böyleolunca birinin sallanması diğerlerini de etkileyecektir.

Kıymetli dostlar, izah etmeye çalıştığım durumu ve şartları sizler de en az benim kadar bilmektesiniz. Malum olduğu üzere bir-likten kuvvet doğar ve tek taştan duvar olmaz. Her iki atasözünden aldığım ilhamla, her birinizi etkin bir şekilde yönetime katıl-maya, Safranbolu için verimli projeler üretmeye ve bir zincirin halkaları gibi ortak bir şekilde hareket etmeye davet ediyorum. Buvesileyle Ramazan ayınızı ve yaklaşan Ramazan Bayramınızı şimdiden tebrik eder; ülkemize, milletimize, devletimize ve tüm in-sanlığa hayırlar ve iyilikler getirmesini Yüce Allah’tan dilerim.

TEK TAŞTAN DUVAR OLMAZ

Yönetim Kurulu BaşkanıAli Sami ACAR


Safranbolu Ticaret ve Sanayi Odası’nın 17 meclis üyesinin belirleneceği seçimler280 üyenin oyları ile belli oldu. 1.Grup:Ufuk Akkuş – Fatih Namal, 2.Grup:M.Osman İyigüngör – Hasan Cemal Şahin,3.Grup: İsmail Hayri Boyacı – Fatih Aygün,4.Grup: Ali Sami Acar – Cengiz Ünal –Ahmet Savaş, 5.Grup: Metin Çakır, ÖzlemUrgancıoğlu, 6.Grup: Koray Erikçi – ÖmerÖzler, 7.Grup: Şenol Karadeniz – EyüpÖztürk, 8.Grup: Tuncay Coşkun – FahriÖztürk yeni dönemde Safranbolu Ticaret ve Sanayi Odası’nın meclis üyesi olmayıhak kazandılar.

BAŞKAN ACAR’LA YOLA DEVAM 17 meclis üyesi belirlendikten sonra mev-cut Meclis Üyeleri; Yönetim Kurulu Başkanı,Yönetim Kurulu ve Meclis Başkanı’nı

seçtiler. Tek liste olarak girilen seçimdeYönetim Kurulu Başkanı değişmedi veSafranbolu TSO bu dönemde de görevi AliSami Acar’a verdi. Acar’ın listesinde bulu-nan Metin Çakır, Eyüp Öztürk, Osmanİyigüngör ve İsmail Hayri Boyacı yenidönem Yönetim Kurulu Listesi’ni oluşturdu.

BAŞKAN ACAR’DAN TEŞEKKÜR MESAJI

Safranbolu Ticaret ve Sanayi Odası Başkan-lığı’nı kazanan Acar: “Geçen hafta gerçek-leşen Organ seçimlerinden sonra bugün deYönetim Kurulu ve Meclis Başkanı seçimini

HABER

SAFRANBOLU TSO SEÇİMLERİ GERÇEKLEŞTİ

gerçekleştirdik. Safranbolu Ticaret ve SanayiOdası’nda yıllardır süren birlik beraberliğinmeyvelerini bu seçimde de topladık. Tambir uyum şeklinde geçen seçimler sonucuarkadaşlarımız göreve bir kez daha benilayık gördüler. Beni bu göreve layık görenherkese sonsuz teşekkür ediyorum. Seçimbitmiş olabilir ama çalışma asıl şimdi

başlıyor. Safranbolu ticaretini, ekonomisinidaha da ileriye taşımak için atmadığımızadım kalmayacağından kimsenin şüphesiolmasın. Safranbolu, Dünya Miras Kentiolarak ülkemizin gözbebeğidir. Bu ayrı-calıklı şehirde yaşamanın gurunuhissederken ona hizmet etmekten de geridurmamalıyız. Tüm Kamu Kurum ve Kuru-

luşlar, STK’lar ve Dernekler ile uyumlu çalış-mamızı giderek daha da güçlendireceğiz.Kazanan Safranbolu olacak.”

MECLİS BAŞKANI CENGİZ ÜNALMeclis Başkanlığı seçiminde diğer adaylar-dan daha fazla oy alan Cengiz Ünal seçimikazanarak Safranbolu TSO’nun yeni dönemMeclis Başkanı oldu.

YENİ MECLİS BAŞKANI ÜNAL “GÜN BİRLİK BERABERLİK GÜNÜDÜR”Safranbolu Ticaret ve Sanayi Odası MeclisBaşkanlığı’na seçilen Cengiz Ünal: “Böl-gemiz iş dünyasının öncü kuruluşu olanSafranbolu Ticaret ve Sanayi Odası’ndaMeclis Başkanlığı yapmayı Mevlam nasipetti. Bu yolda bizlere inanan, güvenen, dualarını esirgemeyen herkese teşekkürediyorum. Rabbim çıktığımız bu yolda bizleri utandırmasın. Aday olan diğerarkadaşlarıma da teşekkür ediyorum.Seçim biter bitmez diğer iki arkadaşımızgelip beni tebrik etti. Gün birlik ve be-raberlik günüdür. Bizler ayrıştırıcı değilbütünleyici olacağız ve Safranbolu için hiçdurmadan çalışacağız. Yapılan seçimlerinşehrimize ve iş dünyamıza hayırlar ge-tirmesini diliyorum."

n Safranbolu TSO - 7n Safranbolu TSO - 6

www.safranbolutso.org.tr


HABER

TOBB BAŞKANISAFRANBOLUDA

TÜRKİYE Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB)Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin gir-işimci sayısı ile zenginleşeceğini belirterek,“Hedefimiz Japonya, Almanya gibi olmaksa,Japonya’nın girişimci nüfusunu mukayeseettiğimizde 3 misli gerideyiz. Gençlerimizi,kadınlarımızı teşvik etmemiz lazım.” dedi.

TOBB Başkanı Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu,Safranbolu Ticaret ve Sanayi Odası’nda is-tişare toplantısına katıldı. Hisarciklıoğlu,Türkiye’nin girişimci sayısı ile zenginleşe-ceğini belirterek, “Kadınlardaki girişimcioranımız yüzde 7. Biz bu işe başladığımızdayüzde 5’ti. Zenginleşebilmenin yolu, nekadar çok girişimcinizin olduğu ile ilgilidir.Kız çocuklarınızı da dahil edin buna. Eğerbugün hedefimiz Japonya, Almanya gibi ol-maksa, Japonya’nın girişimci nüfusunumukayese ettiğimizde 3 misli gerideyiz.Gençlerimizi teşvik etmemiz lazım, kadın-larımızı teşvik etmemiz lazım.” diye konuştu.

Yeni bir yasanın geleceğine dikkat çekenHisarcıklıoğlu, şunları söyledi: “Bu da sizeverdiğimiz bir tüyo olsun. İnşallah TeşvikYasası meclisten geçirilecek. Bu yasa geçersegeçmişe dönüş sigorta teşviklerinden yarar-lanmak için bir ay hakkınız var. Geçmiştekiteşviklerden haberiniz yok, müracaat edin.

Türkiye’nin en kurumsal firmasının bilehaberi yoktu. Maalesef biz bu teşvikleriuğraşıp alıyoruz, özel sektör kullanmıyor.Muhasebecilerimiz de takip etmiyor. Bizlerde iş sahibi olarak takip etmiyoruz.Türkiye’nin en kurumsal firmalarının bilehaberi olmayabiliyor. Şimdi herkes harılharıl müracaat ediyor. Yeni yasa geçirildi mibir ay içerisinde geçmiş alacakları talep et-tiniz ettiniz. Etmediyseniz hakkınız gitti,haberiniz olsun. Hepinizin istisnasız devlet-ten alacağı var, geçmiş teşviklerden dolayı.Çok az bir firma bunlardan faydalanmış.Para istiyorsunuz, paranız var bu sizin. Zatengidip fazladan yatırmışsınız. Size başvurupalmak düşüyor gidin alın.”

Hisarciklıoğlu’nun konuşmasının ardındanAk Parti Karabük Milletvekili Mehmet AliŞahin, “Bendeniz TBMM üyesiyim. KarabükMilletvekili olarak parlamentoda görevyapıyorum. ‘Peki sen ne diyeceksin?’ diye birsoru sorulabilir bana. Son günlerin en re-vaçta reklamlarından biri, halk çokbeğeniyor. O reklamdaki vatandaş gibi bircevap vermek istiyorum size: ‘Görüyor-sunuz, mükemmel, konuşmama gerek yok.”demesi salonda gülüşmelere yol açtı. Toplantı eski başkan ve meclis başkanlarınaplaket verilmesinin ardından sona erdi.

HABER


TOBB 74.GENEL KURUL GERÇEKLEŞTİBAŞKAN BİR KEZ DAHA HİSARCIKLIOĞLU


Türkiye Odalar Borsalar Birliği’nin (TOBB)74. Genel Kurulu TOBB Ekonomi ve Tekno-loji Üniversitesi’nde geniş bir katılımlagerçekleştirildi. TOBB Başkanı M. Rifat His-arcıklıoğlu burada yaptığı konuşmada işdünyası olarak kendilerine güvendiklerinibelirterek, “Hedeflerimiz büyük. Türkiyesadece bölgesinin değil, dünyanınekonomik devi olacak” dedi. Başarıyaulaştıracak esas gücün birlik ve beraberlik-ten geçtiğini bildiren TOBB Başkanı Hisar-cıklıoğlu, “Bu süreçte dört ana meseleye

odaklandık. İlk olarak Oda ve Borsalarımızın gücünü ve kapa-sitesini artırdık. Odaklandığımız ikinci konu, özel sektörümüzünyurtdışındaki lobisiydi. Eskiden kapısından dahi giremediğimizküresel iş örgütlerinin tamamında artık söz sahibi olduk. Özelsektörümüzün çıkarlarını tüm dünyada savunan bir camia halinegeldik. Üçüncü önceliğimiz, ülke meselelerinde inisiyatif almakoldu. Dördüncü olarak, Türkiye’nin zenginleşmesi için fikir üret-tik, proje ürettik.” diye konuştu...

Rıfat Bey’in konuşmasından sonra seçime gidildi. Geçerli oylarıntamamını alan M. Rifat Hisarcıklıoğlu bir kez daha TOBB Başkanıolarak seçildi. 74.Genel Kurul seçiminde TOBB’un komisyon vekurulları da belirlendi. Safranbolu Ticaret ve Sanayi Odası Yöne-tim Kurulu Başkanı Ali Sami Acar geçen dönem olduğu gibi budönem de on kişiden oluşan Turizm Kuruluna seçildi. Konu ile il-gili görüşlerini belirten Acar: “Geçen dönem olduğu gibi budönem de TOBB Başkanımız Sn. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun tevec-cühleri ile TOBB Turizm Kurulu’na seçildim. Safranbolu ülkemizinturizm konusunda ileri gelen kentlerinden bir tanesidir. Her geçenyıl şehrimize gelen turist sayısında artış bulunmaktadır. Safran-bolu’nun katma değerine fayda sağlamak için çalışmalarımızındevam edeceğinden kimsenin şüphesi olmasın. Safranbolu’dafaaliyet gösteren turizmcileri çok önemsiyoruz. Turizmcilerimizintüm talep ve görüşlerini TOBB nezdinde takip edeceğim” dedi.

USTANIN DİLİNDENY

asin

Dik

men

SAAT KULESİ 53 YILDIR ONA EMANET

İSMAİL ULUKAYA

1976

İSMAİL BEY SİZİ BİRAZ TANIYABİLİR MİYİZ?

1943 Safranbolu doğumluyum, ilkokuluSafranbolu’da okudum. Bizim zaman-larımızda ilkokulu bitirdiğin zamanmesleğe başlardın. Bu yüzden ben de1958 yılında Sayacı Mehmet Yılmaz’ınyanında çıraklığa başladım ve beş seneçıraklık yaptım. Eski zamanlarda bir us-tanın yanına işe girdiğiniz zamanmesleğinizde ilerleyip ilerleyemediğinizo mesleğe yıllarını vermiş ustalar tarafın-dan yaptığınız ürünler elden geçirilip kon-trol edilerek karar verilirdi. Benimürünümü gördükleri zaman “Evladım senartık mesleğinde ilerledin, ustanın icazetiile kendine dükkan aç ya da ustanınyanında kalfalığa devam et.” dediler. O us-tanın razılığı ile ya başka bir ustanınyanına işe girilir, ya kalfalığa devam edilir,ya da kendine bir dükkan açılırdı. Kimsebaşına buyruk hareket etmezdi. Ben us-tamın yanında askere gidene kadar kalfaolarak çalışmaya devam ettim. Askere gid-ince mesleğin önemini orada da anladım.Sayacı olduğumu öğrendiklerindehemen beni ayrı bir yere gönderdiler.Yirmi dört ay boyunca askerliğim bitenekadar mesleğimi icra ettim. Ustam bana“ Öğrendiğin iş bana değil, ne öğrenirsenkendine. Sen bu mesleği öğrenerek kol-una bir bilezik takıyorsun.” dedi. Ben obileziği askerlikte de taşımış oldum.Askerden gelince rahmetli sayacı ustasıRıfat Conkoğlu’nun Yemeniciler Aras-tası’ndaki dükkanına ortak oldum ve kun-duracılar sokağındaki dükkanımı açanakadar ortak olarak çalışmaya devam ettim.Belki de Rıfat Usta’m ile tanışmam hay-atımdaki en büyük dönüm noktası oldu.Bana öyle bir emanet teslim etti ki elli üçyıldır gözüm gibi bakıyorum.

53 YILDIR SAAT KULESİ SİZE Mİ EMANET?Rahmetli Rıfat Usta aynı zamanda saat us-tasıydı. Bir yıl boyunca her gün onunla bir-likte teptik saat kulesi yolunu. Banadetaylı bir şekilde saati nasıl tamir ede-ceğimi, nasıl kuracağımı öğretti ve biryılın sonunda, 1965 yılında tarihiemanetin anahtarını bana teslim etti.Hem kendi mesleğinizi yapmak hem saat

kulesiyle ilgilenmek zor oldu mu?Emanetin ne kadar önemli olduğunubilirim, hele ki böyle tarihi bir emanetin.O yüzden emanete hıyanet etmemek içinyarım asırı devirdim bu saat kulesininiçinde. İzzet Mehmet Paşa’mızın emane-tini günümüze kadar çalışır bir vaziyettegetirebilmek için çok emek verdim. Hemdükkanımı açtım, hem saat kulemizinbakımını gerçekleştirdim.

SAATİMİZİN ÖZELLİKLERİHAKKINDA BİLGİ VERİR MİSİNİZ?3. Selim dönemi sadrazamı olan Safran-bolulu İzzet Mehmet Paşa, 1796 yılındaçarşı içine camisini yaptırdıktan sonra“Safranbolulular sizlerin evinize ve ce-binize saat armağan edeceğim.” diyerek1797 yılında bir saat kulesi yaptırmış,mekanizmasını Londra’dan siparişle ge-tirtmiştir. Kayıtlarda Türkiye’nin çıkılabilenen yaşlı saati olarak geçmektedir. Saatimizkurularak çalışmaktadır. Kurulduktansonra bir hafta bir daha kurmaya gerekkalmadan çalışmaktadır.

İZZET PAŞA’MIZ EVİNİZE VE CEBİNİZE SAAT ARMAĞAN EDECEĞİM DİYEREK NE DEMEK İSTEDİ?

Safranboluların hem yazlık evleri hem dekışlık evleri vardı. Kışın tarihi çarşıda otu-rur, havalar ısındığında yukarı kesimdebulunan Bağlar Semti’ne taşınırlardı.Safranbolu’muzda tarihi çarşı kesimiçukurda olduğundan halk saati görmüy-ordu, fakat saatin sesini duyarak saatinkaç olduğunu anlamaktaydı. YazınBağlar’a taşındığında ise sanki cebinde birsaat taşırmışçasına saatimizin sesini du-yarak orada da saatin kaç olduğunu anla-maktaydı. Şu an Bağlar Semti’ndesaatimizin sesi duyulmuyor. Tabi o za-

manları trafik yok, bu kadar nüfus yok,gürültü yok… Saatimizin hala çalışırvaziyette olduğunu söylemiştim, saatbaşları çalmaktadır.

SAAT KULESİ NE ZAMAN TURİZME AÇILDI?

Saat kulesi çok bakımsızdı, buradaki cam-ları kırıktı, merdiven basamaklarının birivar biri yoktu. İçerisi güvercin yuvasıydı.“Safranbolu’da Zaman” belgeselini izlers-eniz Saat Kulesi’nin ne halde olduğunugörürsünüz. O halde bakımını yapmayaçalıştım, günde dört defa geldiğim oluy-ordu bu emanete. Saat Kulesi’nin restoreedilmesi için ilk adım 1987 yılında atıldıfakat 1998 yılında restoresi tamam-landı.1999 yılında cumartesi ve pazargünleri turizme açarak misafir kabul ettik.Daha sonra ziyaret sayısını üç güneçıkardık. Son olarak 2007 yılında restoreedilen Kent Tarihi Müzesi’nin hizmetegirmesi ile birlikte haftanın 6 günü SaatKulesi’ni turizme açtık. Saat Kulesi’ninbahçesine de 2012 yılında Türkiye’de bu-lunan 100 adet saatten 15 tanesininmaketi yapıldı.

SİZDEN SONRA BU EMANETE KİM SAHİP ÇIKACAK?

1965 yılında bu emanet bana ver-ildiğinde Safranbolu’nun bu denli değişe-ceği, 1976’da Kültür Bakanlığı tarafındankoruma altına alınacağı, 1994 yılında Un-esco Dünya Miras Listesi’ne seçileceğihayatta aklıma gelmezdi. Yaz kış deme-den Safranbolulular için bakımını yap-tığım saatin dünyanın bir ucundanziyaretçi akımına uğrayacağı hayatta ak-lıma gelmezdi. Benden önce nasıl NuriUstalar, Hakkı Ustalar, Rıfat Ustalar saa-timize sahip çıktıysa benden sonra da niceİsmail Ustalar çıkaracaktır Safranbolu.

USTANIN DİLİNDEN İSMAİL ULUKAYARöportaj: Yasin DİKMEN


SAAT KULESİ 53 YILDIR ONA EMANET


SAĞLIK DR. GÖKHAN AKSAKALİÇ HASTALIKLARI VE GASTROENTEROLOJİ UZMANI

bağlantılıdır. Bağırsak, sinir sistemi ve beyin de-vamlı şekilde iletişim halindedir. Bağırsak dabeyinden daha çok serotonin üretimi yapmaktave ruh halimizi belirleyebilmektedir. Karın;hisseder, düşünür ve hatırlar.

Psikolojik sıkıntılar ve duygular özellikle içedönük insanlarda vücudu etkilemeye başlar, kişidavranışlarını ve duygularını kontrol edemezhale gelir. Yorgunluk, isteksizlik, uyku bozukluk-ları, karın ağrısı, ciltte egzama veya benzeridöküntüler, saçların erken yaşta beyazlaması veyadökülmesi gibi belirtiler ortaya çıkar.

DetoksifikasyonSindirim artıklarının bağırsakta kalış süresi nekadar uzun sürerse o kadar fazla çürüme ve may-alanma gerçekleşir. Doğru beslenen sağlıklı birbağırsakta normal geçiş süresi 24-36 saat arasın-dadır. Bu sürenin uzaması tıkanma, birikim vesonuçta kronik otointoksikasyona (zehirlenmeye)neden olur. Düzenli tuvalete çıkma alışkanlığıelde etmek ile bu sorun çözülür.Teşhiste neler yapılmakta?

Hastalarımızın şikâyetlerini dinlemek (anamnez)çok önemlidir. Bazen sadece anamnez alarak bileteşhis konulabilir. Muayene çeşitli basamaklar-dan oluşur. Bilinen genel vücut muayenesidışında cihazlar (ultrason, endoskopi,kolonoskopi, duodenoskopi) ile yapılan in-celemeler sindirim sistemi hastalıklarındaönemli yer tutar.

Endoskopi ve kolonoskopi yapılmadan öncehastalarımız geniş kan ve bazen gaita tetkikleriyledeğerlendirilirler. Çünkü endoskopi vekolonoskopi (invaziv) vücut bütünlüğüne bir-takım zararlar verebilecek işlemlerdir. Ehil ellerde

yapılmazsa komplikasyonlar gelişebilir. Bu yüz-den tüm işlemlerden önce hasta bilgilendirmeformları oluşturulmuştur. Bu formların içeriğihastalarımıza anlatılmakta hem de okumaları şid-detle tavsiye edilerek yazılı olarak verilmektedir.Uygun hastalarımıza işlemler sırasında hem lokalhem de genel anestezi uygulayabilmekteyiz.

Gastroskopi Nedir? Hangi Hastalıkların Teşhisinde Kullanılır?Üst sindirim sistemi kanalının içinin görülerek in-celendiği teşhis yöntemine gastroskopi adı verilir.Gastroskopi sırasında ağızdan geçilerek yemekborusu (özofagus), mide, on iki parmak bağır-sağının ilk iki bölümü muayene edilebilir. İşlemsırasında kullanılan cihaz "gastroskop"tur.

Kimler Gastroskopi Yaptırmalıdır? Uzun süreli mide yakınmalarında, orta ve ileriyaşta başlayan mide şikâyetlerinde, tıbbi tedaviyeyanıt vermeyen sindirim sistemi hastalıklarında,reflü yakınmalarında, mide kanaması geçirmiş yada geçirmekte olanlarda, kansızlıkta, yutmagüçlüklerinde, mide kanseri şüphesinde, midekanseri olanların birinci derece akrabalarında,başka yöntemlerle sebebi tespit edilmeyen karınağrısı şikâyetlerinde.

Kolonoskopi Nedir?Kolonoskopi, ince bağırsakların son noktasındanbaşlayıp, anüste sonlanan yaklaşık 1,5 m uzun-luğundaki kalın bağırsağın; kolonoskop denilenbükülebilir bir aletle anüsten girilerek yapılan in-celenmesi işlemidir.

Kolonoskopi Ne Zaman Gereklidir?n 45 yaşın üzerindeki kimselerde olası bağırsakkanserinin erken teşhisi için 5 yılda bir tarama

amacıyla kolonoskopi yapılmalıdır. n Makattan taze kırmızı kanaması olanlardaveya dışkısında gizli kan saptananlarda,n Birinci derece akrabasında kalın bağırsakkanseri veya polibi öyküsü olanlarda,n Bağırsak kanseri veya polibi öyküsü olanlardakontrol amacıyla,n Çekilen diğer filmlerde kalın bağırsaktaşüpheli görünüm saptanan kişilerde,n Geçmeyen ishali olanlarda ishal sebebininaraştırılması amacıyla,n İnflamatuvar bağırsak hastalığı (ülseraktifkolit,crohn hastalığı) olanlarda,n Nedeni açıklanmayan kilo kayıplarında,Uzun süren kabızlık durumlarında,n Dışkılama alışkanlığında değişiklik olması durumunda,n Tedavi ile geçmeyen ve nedeni açıklanmayankarın ağrılarında yapılmalıdır.

Kolonoskopi İşlemine Nasıl Hazırlanılmalıdır?Kolonoskopi işlemi öncesi hastalarımız işlemden48 saat önce katı gıda alımını kesmeli ve işlemgününe kadar sadece sıvı gıdalarla beslen-melidir. 48 saat süren sıvı diyetini takiben işlem-den bir gece önce hekiminiz tarafından yazılanboşaltıcı ilaçları, hekiminizin tarif ettiği şekildekullanmalısınız. O gece ishal olunacağı için bol su alınmalıdır.

Korkulu Rüya Bağırsak Kanseri?Bağırsak Kanseri’ne yakalanmamak için;Sigara içilmemeli, beslenmeye dikkat edilmeli,bol miktarda meyve ve sebze tüketilmeli, fazlayağlı yiyecekler tercih edilmemeli, kızarmış veyanmış ızgarada pişirilmiş etlerin sık tüketimin-den kaçınılmalı, fiziksel olarak aktif olunmalı, kiloalınmamalı, içki tüketiminden kaçınılmalıdır.Belirtileri:n Her hasta ayrı ayrı değerlendirilerek karar verilmelidir. Ancak genel olarak belli bir yaşın üzerinde;n Bağırsak alışkanlığında değişiklikler olması(ishal veya kabızlık), n Büyük abdestte kan görülmesi,n Büyük abdest yapılamaması, gaz çıkarılamaması,n Hızlı kilo kaybı ve yorgunluk hissi olması,n Kansızlık olması,n Ailede kolon kanseri hikâyesi olması enönemli belirteçlerdir.

Hastalarımızı sağlıklarıyla ilgilenmeye, yersiz ko-rkular ve bilgiler edinmek yerine randevu alarakdoktorları ile görüşmeye ve bilgi almaya davetediyoruz. Doğru bilgi doğru insandan alınır.Hastalıkların teşhis ve tedavisi sağlık kuru-luşlarında yapılır. Her hasta ayrı bir vakadır.Hastalık yoktur hasta vardır.

Gastroenterologlar karaciğer, safra kesesi ilesafra yolları, pankreasın sindirim işlevleri vegastrointestinal sistem (yemek borusu, mide,ince ve kalın bağırsaklar) konusunda uzman-laşmış hekimlerdir. Gastroenterologlar bu or-ganların normal çalışmaları ve hastalıklarıkonusunda eğitilirler. Gastroenterologlar, en-doskopi ve kolonoskopi işlemlerini yapmaküzere yetiştirilmiş ve ihtisas yapmış hekim-lerdir. Türkiye de sayılarının az olması ne-deniyle bu işlemler başka branşlar tarafındanda yapılmaya çalışılmaktadır. Tüm bilimselçalışmalar bu hastalıklar ile ilgili girişimleringastroenterologlarca takip edilmesi ve yapıl-ması halinde diğer hekimlere göre dahabaşarılı sonuçlar elde edildiğini göstermekte-dir. Doğru tanı konulması, işlemlerin sorunsuzsonuçlanması, hastanede daha az yatışsüresinin sağlanması diğer hekimlere göregastroenterologlar tarafından daha başarı ile yapılmaktadır.

Sindirim Sistemi;Sindirim sistemi; alınan besinlerin sindirimkanalı boyunca ilerlemesini, sindirim salgılarıile büyük moleküllerin daha küçük yapıtaşlarına parçalanmasını, bu yapı taşlarının, suve elektrolitlerin emilerek kan dolaşımınageçişini sağlar. Sindirim, besinlerin ağızdaalınmasıyla başlar, feçes (dışkı) olarak atılana

kadar devam eder. Gastroenterologlar bu sis-temin normal çalışması ve hastalıklarıkonusunda eğitilirler. Sindirim Sistemi Örneğin:- Hazımsızlık, karın ağrısı, kabızlık,ishal, bulantı, kusman Ağza acı su gelmesi , göğüs arkasındayanma hissi (reflü)n Midede yangı (sıklıkla midede yanma hissiile beraber; gastrit vb)n Mide ülserleri, on iki parmak bağırsağıülserleri,n Mide ve barsak kanamaları,n Özel bağırsak hastalıkları ( Divertiküller,

Ülseratif kolit, Crohn hastalığı vs)n Sindirim sisteminde Polipler (kolon (kalın bağırsak), mide, ince bağırsak) n Basur (Hemoroidler)n Hepatitler, Sarılık, Safra yollarında taşlar,n Besin alerjileri ve besinlere duyarlılık(çölyak hastalığı, laktoz intoleransı vs),n Pankreas iltihabı (pankreatit)n Kanserlerin (yemek borusu, mide, bağır-sak, karaciğer, safra yolları ve pankreas kanser-leri) tarama ve tespiti gibi.

Bağırsak Florası nedir?Bağırsak florası veya bağırsak mikrobiyotasımide-bağırsak kanalında yaşayan mikroorga-nizmalardır. Bağırsaktaki faydalı bakterilerinzararlı olanlara göre ideal bir dengesi vardır.Bu oranı muhafaza etmek bağırsak sağlığınıen iyi seviyede tutmanın sırrıdır. Erken yaş,zayıf beslenme, stres, çevre kirliliği, ilaçlar, an-tibiyotikler ve enfeksiyonlar gibi unsurlardanoluşan etkiler sindirim sağlığını bozar ve kötübakterilerin iyi bakterilere karşı hâkimiyetkazandığı bir bağırsak florası oranına nedenolabilir. Bu da hastalıklara zemin hazırlar.

İkinci Beyin Bağırsaklarımız "duygusal beynimiz" diğer birdeyişle "ikinci beynimiz"dir. Çünkü bağırsakdoğrudan beyindeki duygu merkezi ile

Uzun süreli mide yakınmalarında, tedaviyeyanıt vermeyen sindirimsistemi hastalıklarında,reflü yakınmalarında,

sebebi tespit edilmeyenkarın ağrısı şikâyetlerinde

gastroskopi yaptırılmalıdır

“

”

GASTROENTEROLOG KİMDİR?


HABER


SAFRANBOLU TSO’DAN MOLDOVA VE GAGAUZYA ÇIKARMASISafranbolu Ticaret ve Sanayi Odası üyesi otuzkişilik iş adamı grubu Moldova’nın başkentiKişinev ve Gagauz Özerk Cumhuriyeti’ninbaşkenti Komrat’a bir iş gezisi düzenledi.Moldova Ekonomi ve Altyapı Bakanı CyrilGaburici, Türk yatırımcıların inşaat, bilgiteknolojileri, telekomünikasyon ve hafifsanayi sektörlerinde ülkelerine yatırım yapa-bileceklerini belirtti.

Safranbolu TSO Meclis Başkanı Ahmet Şahinve Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sami Acarbaşkanlığındaki iş adamları heyeti ilk olarakGagauz Özerk Cumhuriyeti 1. Başkan Yardım-cısı Vadim Ceban ile bir araya geldi. Türk işadamlarına Gagauzya ve Moldova’nınyatırım imkânlarını anlatan Ceban, ülkedeyatırım yapacak girişimcilerin hem Moldova,

hem de Gagauzya’nın teşviklerinden ayrı ayrıyararlanabileceklerini kaydetti.

Ceban: Gagauzya yatırım cennetiMoldova’nın nüfus ve yüzölçümü açısındanbüyük bir ülke olmamasına rağmen yatırımimkânları açısından ciddi avantajlara sahipolduğunu belirten Vadim Çeban, “Birtarafımız bir AB ülkesi olan Romanya, diğertarafımız ise Ukrayna, ülkemizin etrafında 36derece döndüğünüzde çevremizdeki tümülkelerle serbest ticaret anlaşmamız var, ayrıca2016 yılında da tarım ve sanayi alanındaserbest ticaret antlaşması imzaladık.” dedi.Türk sanayi ürünlerinin Moldova’ya sıfır güm-rük vergisi ile girdiğine dikkat çeken GagauzÖzerk Cumhuriyeti Başkan Yardımcısı Ceban,“ Türk yatırımcıların burada yapacağı üretim-

ler Avrupa, Rusya, Ukrayna, Beyaz Rusya gibiülkelere de gümrük vergisi olmadan ihraçediliyor. Hedefimiz Türk yatırımcıları ülkem-ize getirmek, burada üretim yapmalarını veistihdam oluşturmalarını sağlamak.Maliyetlere baktığınızda bu ülkeye yatırımyapmak sizler için çok avantajlı” şeklindeifade etti. Moldova devletinin teşviklerininyanında Gagauz Özerk Cumhuriyeti yönetimiolarak da yatırımcılara teşvikler sunduklarınıbelirten Ceban şunları söyledi:

“Biz özerk bir bölgeyiz, Kişinev’e sormadanda kararlar alabiliyoruz. Son zamanlardaGagauzya olarak büyük bir gelişimiçerisindeyiz. Türkiye hükümetinden,belediyelerden ve başta TİKA olmak üzerediğer kurumlardan büyük destekler alıyoruz.


Büyükelçimiz Hulusi Bey ve Ticaret Müşavir-imiz Alper Bey bize büyük destek veriyor.Ayrıca Başbakan Binali Yıldırım da geçtiğimizyıl bizleri ziyaret etti, kısacası Türkiye en büyükdestekçimiz. Yalnızca TİKA’nın geçtiğimiz yılyaptığı yatırım 10 milyon avro.”

Gagauzya’nın özerkliğini Türkiye sayesindekazandığına da vurgu yapan Vadim Ceban,“O dönemde Cumhurbaşkanı SüleymanDemirel bizleri ziyaret ettiğinde “Nüfusunuzne kadar?” diye sordu. Biz de kendilerine 250bin cevabını vermiştik. O da “Bu doğru değil,sizin nüfusunuz 70 milyon 250 bin.” cevabınıvermişti, çünkü o zaman Türkiye’nin nüfusu70 milyondu, biz kan kardeşiz ve ilişkilerim-izi sürekli güçlendirmek istiyoruz.” dedi.

Gagauzya’nın genel Moldova kanunlarınınyanında kendi teşvik yasasını da uygu-ladığını belirten Başkan Yardımcısı VadimÇeban; “ Biz Gagauzya’ya yatırım yapan birgirişimcinin tüm ihtiyaçlarını karşılıyoruz.Doğalgaz, elektrik, telekomünikasyon vekanalizasyon gibi gerekli olan yatırımları de-vlet olarak yapıyoruz. Ayrıca 250 bin dolarakadar makine yardımı yapıyor, bunu devletolarak yatırımcılara ödüyoruz. Bunundışında 250 bin dolar ve üzeri yatırım ya-pıp gelir vergisi ödeyen girişimcilerin

ödediği vergileri bir yıl sonra iade ediyoruz.Gagauzya genelinde üç serbest bölge be-lirledik ve buralarda yatırım yapan müteşeb-bisler bu imkânlardan faydalanabiliyor.Gerekli izinleri almak için de sizi yormuyor,devlet olarak biz sizin için koşturuyoruz.Kısacası havaalanından sizi alıyor, gerekli

tüm izinler tamamlanasıya kadar sizinle bir-likte oluyoruz.” açıklamalarında bulundu.

Safranbolu Ticaret ve Sanayi Odası YönetimKurulu Başkanı Ali Sami Acar ise, “Odamız1906 yılında kurulan, Türkiye’nin en eskiodalarından biridir. Değişik sektörlerde


yaklaşık 700 üyemiz var. Şehir olarak turizmağırlıklı bir kentiz. Çünkü UNESCO kültür mi-rası listesinde yer alan bir şehiriz. Amacımızüyelerimizin yurtdışına açılmalarını, Türk gir-işimci gücünü dost ve kardeş ülkelerdesergilemelerini sağlamak. Bu anlayışla yolaçıktık ve yaklaşık otuz kişilik bir üye grubu-muzla Moldova ve Gagauzya’ya gezi düzen-ledik.” dedi.

Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı AhmetŞahin ise; “Gagauzlar bizlere ‘kan kar-daşlarımız’ şeklinde hitap ediyor. Biz de birOsmanlı şehrinden geliyoruz. Aynı kanı veaynı ruhu taşıyan sizin gibi değerli insanlarlabirlikte olmaktan büyük gurur duyuyoruz. İn-şallah bugün attığımız ilk adımlar gelişerekdevam edecek, gerek kültürel gerekse ticariolarak çok daha ileriye gidecek, buna yürek-ten inanıyoruz.” dedi.

Safranbolu TSO heyeti daha sonra GagauzÖzerk Cumhuriyeti’nin başkenti Komrat’ı zi-yaret etti. Yerel yönetimin Ekonomi BakanıTatyana Doncheva ve Gagauzya Ticaret veSanayi Odası Başkanı Mihail Pashalı tarafın-dan başkanlık binasında karşılanan heyet,Gagauzya ile ilgili bilgiler aldı, ülkedefaaliyetlerini sürdüren iş adamları ile bir arayageldi. Gagauz yetkililer, ilk kez bu kadar güçlü

bir iş adamı grubunun ülkelerini ziyaret et-tiklerini belirtirken, ziyaretten duyduklarımemnuniyeti dile getirdi.

Ekonomi Bakanı Gaburici: “Türk işadamlarını ülkemize bekliyoruz.”

Safranbolu Ticaret ve Sanayi Odası heyetiMoldova ziyaretinin ikinci gününde ise

ülkenin Ekonomi ve Altyapı Bakanı CyrilGaburici tarafından kabul edildi. MeclisBaşkanı Ahmet Şahin, Yönetim KuruluBaşkanı Ali Sami Acar, Meclis Üyeleri CengizÜnal, İsmail Hayri Boyacı ve AhmetSavaş’tan oluşan heyet, T.C Ticaret MüşaviriAlper Erdil ile birlikte bakanlık makamındakabul eden Bakan Gaburici, Moldovahükümeti olarak Türk işadamlarıyla her türlü

işbirliğini yapmaya hazır olduklarını belirtti.Türkiye ile her zaman iyi ve sıcak ilişkileriçerisinde olduklarına dikkat çeken,Ekonomi ve Altyapı Bakanı Cyril Gaburici, builişkileri geliştirmek amacıyla bu yıliçerisinde ortak bir iş forumu düzenleyecek-lerini de sözlerine ekledi. Ziyaretten duy-duğu memnuniyeti dile getiren Gaburici,Türk iş adamlarının Moldova’da yapılacaközelleştirme ihalelerine girmelerinden veserbest bölgelere yatırım yapmalarındanmutluluk duyacaklarını ifade etti.

“Odalar arasında işbirliği protokolü”Safranbolu Ticaret ve Sanayi Odası, Mol-dova ziyareti kapsamında, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin ülkedeki karşılığı olan, Moldova Ticaret ve Sanayi Odası ile debir işbirliği ve kardeşlik protokolü imzaladı.Moldova Ticaret ve Sanayi Odası BaşkanıSergiu Harea ve Safranbolu Ticaret ve Sa-nayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sami Acar tarafından imzalanan protokoldoğrultusunda, her iki tarafın üyeleriarasında iş birliğinin gelişmesi, ticari faali-yetlerin artırılması, ortak projelerin geliştir-ilmesi gibi amaçlar doğrultusunda bualanlarda iş birliği yapılacak.

"Başkanlardan gezi değerlendirmesi"Üç günlük gezi ile ilgili değerlendirmelerdebulunan Ticaret ve Sanayi Odası MeclisBaşkanı Ahmet Şahin ve Yönetim KuruluBaşkanı Ali Sami Acar, “ Son derece verimlive dolu dolu bir gezi oldu. Avrupa’nın or-tasında kalpleri bizlerle atan, gözleriTürkiye’ye bakan Gagauz kardeşlerimizle biraraya geldik, dost ülke Moldova’nın en üstdüzey isimleri tarafından kabul edilerek,dost iki ülkenin insanları olarak neler yapa-

biliriz sorusuna cevap aradık. Amacımızdünya kenti Safranbolu’muzun iş adamlarınıdünyaya açmak, onların faaliyetlerine ulus-lararası değerler katmak. Bu muhteşem or-ganizasyonun hazırlanmasında bizleri birdakika yalnız bırakmayan, T.C KişinevBüyükelçisi Hulusi Kılıç Beyefendi’ye, TicaretMüşavirimiz Alper Erdil’e, Gagauz ÖzerkCumhuriyeti Başkan Yardımcısı Vadim Ce-ban’a, bizleri kabul eden, bizlere vakit ayıran,siyaset ve iş dünyasının değerli temsilcileritüm dostlarımıza ayrı ayrı şükranlarımızısunarız.” diye konuştu...

BAŞARI HİKAYESİ MEHMET ÇAKIR

Dürüst olmalı, müşteriyi aldatmamalısınız...Birini aldatmaya çalışan kendini aldatır‘’

BAŞARI HİKAYESİ MEHMET ÇAKIRRÖPORTAJ: YASİN DİKMEN

SAFRANTAT’IN KURULUŞHİKAYESİNİ ANLATIR MISINIZ?

Safrantat’ın şu an bulunduğu yerdelokanta dükkanım vardı. Lokantam,alkollü olduğu için bazı müşteriler zamanzaman sıkıntı yaratmaya başlamıştı. Buyüzden lokanta dükkanımı kapatıp, başkabir iş kurma fikri giderek kafamı kurcalı-yordu. Bir gün, mesleği şekerci ustası olanmüşterim ve arkadaşım Mustafa Eken’e“Bu akşam burada son kez yemek yiyor-sun tadını çıkar” dedim. Şaşırdı tabi, tammerkezde ana yol üzerinde müşterisininde bol olduğu bir işletmeyi kapatmayıkim niye istesin ki? İyice düşündün mü,sonra pişman olma dedi. Bana; ben deiyice düşünürüm ve kararımı bir kereveririm, artık bu lokanta dükkanı sabaha


SAFRANBOLU LOKUMUNUN MARKA DEĞERİNİ KORUMALIYIZ

olmayacak, dedi. Kendisiyle yaptığımız is-tişare sonucunda şekerci dükkanı açmayakarar verdik. Benim şekercilik geçmişimyoktu ne helvadan anlardım ne lokum-dan; fakat Mustafa Bey’in iyi bir ustaolduğundan hiç şüphem yoktu. İşlet-memizi kurduk ancak markayı beğe-nemiyorduk. Bu şekerci dükkanına lezzetigibi tatlı bir isim koymalıydık. İşletmem-izin, kutu yaptırmak için İstanbul’a gidenekadar markası belli değildi. Mustafa Beyile otobüse bindik, kutu yaptırmak için İs-tanbul’a doğru yola çıktık. Otobüste yolboyu düşündüm, ismimiz ne olsun… Bi-razdan kutu yaptıracağız, ne markabasalım diyecekler, diye düşünürken oto-büs Düzce’de mola verdi. Aklımda Safran-bolu’ya adını veren Safran çiçeğindendoğru Safran kelimesi vardı fakat tekbaşına şekerci dükkanı için yavan kalıy-ordu, yanına bir şey eklemeliydik. Tam osırada birden gözüme tat kelimesi takıldıve o an markamız zihnimde canlandı.Mustafa Usta, dedim, hayırlı olsunmarkamız: “Safrantat.”

İŞLETMENİZİ KURDUĞUNUZDAUSTA SIKINTI ÇEKTİNİZ Mİ?O zamanki ortağım Mustafa Bey, çok iyibir usta olduğundan, ister helva ister

lokum olsun, yapımında sıkıntıçekmedik. Kendisi aynı zamandaSafranbolu’nun ilk lokumcusu olanŞekerci Osman’ın ustasıydı. Za-manla pek çok insan yanında şek-erciliği öğrenmiştir.

LOKUMUN YAPILIŞIHAKKINDA BİLGİ VERİR MİSİNİZ? SAFRANBOLU LOKUMUNU DİĞERLOKUMLARDAN FARKLI KILANÖZELLİKLER NEDİR?Lokumun ana maddesi şeker, su, nişastave limon tuzudur. Bakır kazanlarda bumalzemeler üç buçuk saat kaynatılaraklokum haline gelmektedir. Fındık, Antepfıstığı gibi çeşitli kuru yemişlerle birliktefarklı lokumlar elde edebiliriz. Lokumu ya-parken kullandığımız su çok önemlidir.Safranbolu lokumunu farklı kılan un-surların başında da Safranbolu’nun suyugelmektedir. Kullanılan suda kireç olma-ması gerekmektedir. Aksi takdirde usta nekadar hünerini gösterirse göstersin loku-mun kıvamı tutmaz. Geçtiğimiz yıllardaSafranbolu şebeke suyu değişti, biz delokumumuzda eski tadı alamamayabaşladık bu yüzden hemen önleminialdık. Ayrıca ürünlerimiz kesinlikle her-hangi bir katkı maddesi kullanılmadan,

tamamen doğal olarak,özenle hazırlanmaktadır.

SAFRANBOLULAR EN ÇOK HANGİ LOKUMU SEVDİ?Safranbolulular en çok klasik lokumdediğimiz fındıklı lokumu alırdı. Fakat sonyıllarda fındıklı lokumla birlikte çiftekavrulmuş Antep fıstıklı ve Safranlı lokumda Safranbolulular tarafından çok fazla ter-cih edilmeye başlandı.

LOKUM EN ÇOK NE ZAMAN SATILIYOR?Eskiden lokum en çok bayramlardasatılırdı. Bayram gezmelerine gidenherkes gittikleri yerlere mutlaka fındıklılokum getirirdi. Şimdi ise her daim rağ-bet gören bir ürün haline geldi. Safran-bolu’nun 1994 yılından itibaren UnescoDünya Miras listesine girmesi ile birlikteartan turist sayısı lokumumuza olan ilgiyi

HABER

Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sami Acar, Meclis Başkanı CengizÜnal, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İsmail Hayri Boyacı, Yöne-tim Kurulu Üyeleri’nden Eyüp Öztürk, Osman İyigüngör, GenelSekreter Ömer Tüfekçi ve Akreditasyon Sorumlusu Yasin DikmenTOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nu makamında ziyaret etti.Kabulde TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, yeni dönem çalışmaları içinbaşarılar dileyerek, hayırlı olsun dileklerini iletti. Ali Sami Acar zi-yarete ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Safranbolu’da yeni

seçimlerimizi yaptık. Sayın Başkanımıza da hem Yönetim Kuruluarkadaşlarımızı tanıştıralım, hem de yapacağımız hizmetlerlealakalı bilgi verelim istedik. Sağ olsun kendisi de bizi kabul etti,kendisine teşekkür ediyorum. Bu bizim üçüncü dönemimiz. Üçdönemdir Sayın Başkanımıza hep destek veriyoruz. KendisininTOBB’u getirdiği nokta ortada. Üyelerimiz ve Türkiye kendisin-den çok memnun. Biz de sonuna kadar Sayın Başkanımızınarkasındayız. Desteğimiz bu dönem de sürecektir.” dedi.

SAFRANBOLU TSO’DAN TOBB BAŞKANINA ZİYARET


www.safranbolutso.org.trde artırdı. Safranbolu’ya gelen herkes ünüTürkiye’yi aşan lokumumuzu almadangitmedi. Ayrıca biz şehir dışına git-tiğimizde Safranbolulu olduğumuzuduyan herkes, lokum getirmedin mi haniSafranbolu lokumu, dediği için mutlakalokum getirmeyi kendimize görevedindik O yüzden Safranbolu lokumuartık yılın her günü satılmaktadır.

ÜRÜNLERİNİZİ SAFRANBOLUDIŞINDA BAŞKA YERLERE TOPTANVERİYOR MUSUNUZ? İTHALATYAPIYOR MUSUNUZ?Ürünlerimizi markamızı korumak için top-tan vermiyoruz. Çünkü dinlenme tesis-

lerinde müşteri lokumları aldıktan sonralokumların üzerine alttaki lokumlar satıl-madan takviye yapılıyor. Zamanla da alt-taki lokumlar bayatlıyor. Alttaki bayatlokumu bir müşteri aldığında Safranbolulokumunun imaji zedeleniyor. Lokumuimal ederken gösterilen özen satarken degösterilmeli. Lokumumuzu yurt dışındanisteyenler oluyor fakat lokumun raf ömrüçok kısa. Raf ömrünü uzatmak için çeşitlikatkı maddesi kullanmamız gerekiyor. Oda lokumumuzun özelliğini bozuyor. Bizkaliteden ödün vermemek için lokumu-muzda ne glikoz şurubu ne gıda boyasıne de katkı maddesi kullanıyoruz. Neyazık ki herkes bu hassasiyeti göstermiyor.Bazı firmalar şehir dışından getirdiği, katkı

maddeli, Safranbolu lokumuyla alakası ol-mayan lokumları Safranbolu lokumu diyesatıyor. Bu da Safranbolu lokumununmarka değerine zarar veriyor.

BAŞARIYA NASIL ULAŞTINIZ? FİRMANIZIN GİDEREK BÜYÜMESİNİNEYE BORÇLUSUNUZ?Dürüst olmalı, temiz olmalı ve müşteriyialdatmamalısınız. Çünkü birini aldatmayaçalışan sadece kendini aldatır. Günü kur-tarayım diyerek geleceğinizi kaybet-memelisiniz. Dükkanınızı her sabah aynısaatte açıp aynı saatte kapatacaksınız. İş-leri oğlum Metin Çakır’a devrettim fakathala sağlığım el verdiği müddetçe sabahbeşte iş yerine giderim.


HABER

DÜNYA MİRAS KENTİ SAFRANBOLUDÜNYANIN EN BÜYÜK TURİZM FUARINDA Dünyanın en büyük turizm fuarı olan (ITB)Uluslararası Berlin Turizm Fuarı, AlmanyaBaşbakan’ı Angela Merkel’in katılımıyla52. kez kapılarını açtı. Safranbolu Ticaret veSanayi Odası, Karabük Ticaret ve SanayiOdası ile birlikte Safranbolu standına evsahipliği yaptı. Konu il ilgili açıklamayapan Safranbolu TSO Meclis BaşkanıAhmet Şahin: “Birçok medeniyete evsahipliği yapan, Anadolu toprakları üz-erinde binlerce yıl ayakta kalmayı başaran

ve taşıdıkları özelliklerle Dünya Mirası ol-mayı hak eden 17 değerimiz ile gas-tronomi dalında yaratıcı şehrimizGaziantep, Berlin'de tüm dünyayatanıtılıyor. Türkiye'nin toplam 18değerinin yer aldığı Berlin ITB Fuarı içinbölgelerin tanıtımına yönelik filmler, kat-alog ve haritalar hazırlandı. 1994 yılındaUNESCO Dünya Miras Listesine giren veşehir olarak bu listede yegane yer olanSafranbolu’muzun tarihi ve kültürel

zenginliğini, doğal güzellik-lerini tüm dünyaya göster-meliyiz. Berlin Turizm Fuarıda bunun için büyük bir fır-sat. Berlin Turizm Fuarınınhem Safranbolu’muz içinhem ülkemiz için bol turistolarak geri dönüşünün ol-masını bekliyoruz.” dedi.Fuara Safranbolu TSO Meclis

Başkanı Ahmet Şahin’in yanı sıra Safran-bolu TSO Yönetim Kurulu Başkanı Ali SamiAcar, Yönetim Kurulu Başkan YardımcısıKoray Erikci, Yönetim Kurulu Üyesi ÖzlemUrgancıoğlu, Karabük TSO Meclis BaşkanıTimurçin Saylar, Karabük TSO Yönetim Ku-rulu Başkanı Tuncay Özcan katıldı. Dünya Mirası Türkiye Standında NemrutDağı, İstanbul'un tarihi alanları, Divriği UluCamisi ve Darüşşifası, Hattuşa, Xanthos-Letoon, Safranbolu Şehri, Troya Antik Kenti,Edirne Selimiye Cami ve Külliyesi, Çatal-höyük Neolitik Kenti, Bergama Çok Kat-manlı Kültürel Peyzaj Alanı, Bursa veCumalıkızık, Diyarbakır Kalesi ve HevselBahçeleri, Efes, Ani Arkeolojik Alanı,Göreme Milli Parkı ve Kapadokya, Pa-mukkale-Hierapolis, Afrodisias Antik Kenti;yaratıcı şehirler ağında ve gastronomidalında Gaziantep şehri, Berlin TurizmFuarında turizm severlere tanıtıldı.


SÖYLEŞİ BAKKA KARABÜK YDO KOORDİNATÖRÜ SAKİN ERENRöportaj:Yasin DİKMEN

KALKINMADA YEREL ORTAĞINIZBize biraz kendinizden bahseder misiniz?1976 Çorum Kargı doğumluyum, Orta DoğuTeknik Üniversitesi Siyaset Bilimi ve KamuYönetimi Bölümü mezunuyum, halen Mar-mara Üniversitesi Kamu Yönetimi BölümündeYüksek Lisans yapmaktayım. 2003 yılındaMaliye Bakanlığı İstanbul Vergi DairesiBaşkanlığında uzman yardımcısı göreveolarak başladım. 2010 yılından beri BakkaKarabük Yatırım Destek Ofisi Koordinatörüolarak görev yapmaktayım.

Batı Karadeniz Kalkınma Ajansının görevleri nelerdir?Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı (BAKKA);25.07.2009 tarihinde Zonguldak, Karabük veBartın illerini kapsayan TR81 Düzey-II Bölge-si’nde kurulmuştur. BAKKA, 15 uzman, 6destek personeli olmak üzere toplam 21 per-sonel ile faaliyetlerine devam etmektedir.Zonguldak, Bartın ve Karabük Yatırım DestekOfisleri 2010 yılında faaliyete başlamış olupbünyesinde bugün itibariyle 3’ü koordinatör,2’si uzman ve 1’i de destek personeli olmaküzere toplamda 6 personel görevlendirilmiştir.

Bakka’nın Görevleri: l İşbirliğini geliştirmek, l Yerel potansiyeli harekete geçirmek,l Bölgede yapılacak yatırımları arttırmak,l Bölgenin ekonomik ve sosyal kalkınmasınıgerçekleştirmek,l Bölgenin rekabet gücünü artırmak vesürekli kılmaktır.

Yatırım destek ofislerinin görevleri nelerdir?27.08.2014 tarihli 29101 sayılı Resmi Gaze-tede yayınlanan Kalkınma Ajanslarının YatırımDestek Ofisleri Yönetmeliği’nin Altıncı mad-desinde yatırım destek ofislerinin görevleri:l İlin iş ve yatırım ortamına ilişkin analiz,rapor ve strateji çalışmaları yapmak/yaptırmak,l İlin iş ve yatırım ortamına ilişkin envanterçalışmaları yürütmek,l Yatırımcılara bilgi sağlamak ve onları yönlendirmek,

l İş ve yatırım ortamının geliştirilmesineyönelik olarak ilgili kurum ve kuruluşlarlaortak çalışmalar yapmak,l Yatırımları izlemek,l İlin iş ve yatırım ortamını tanıtmak ve ileyatırımcı çekmek,l Devlet yardımlarına ilişkin olarak, ilgilimevzuatta belirtilen iş ve işlemleri yapmak,l Yatırımcıların izin ve ruhsat işlemleri ilediğer idari iş ve işlemlerini, ilgili makam vemerciler nezdinde sonuçlandırmak üzereajans yönetim kurulu adına tek elden takip vekoordine etmek,l Bilgilendirme ve raporlama çalışmalarıyapmak,l Kanunun 4 üncü maddesine dayanılarakçıkarılan düzenlemelerde belirtilen iş veişlemleri yapmak.

Karabük Yatırım Destek Ofisinin çalışmaları hakkında bilgiler verir misiniz?Yatırım Destek Ofisleri, Kalkınma Ajansları5449 sayılı Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu,Koordinasyonu ve Görevleri Hakkında Ka-nun’un 15. Maddesi gereği, bölge illerinde,yönetim kurulu kararı ile biri koordinatör


olmak üzere, en az üç en fazla beş uzmandanoluşmaktadır. Yatırım destek ofislerindeçalışan uzman personel sayısı, bölge ve ilinihtiyaçlarına cevap veremez hale geldiğitakdirde bu sayı, yönetim kurulu kararı veKalkınma Bakanlığı’nın onayı ile artırılabilir.

2010 yılında kurulma ve kurumsallaşmasınıtamamlayan Karabük Yatırım Destek Ofisiyatırımcılara/girişimcilere ücretsiz danışman-lık hizmetleri verme ve yol gösterme çalış-malarına hızla devam etmektedir. Karabük’tebulunan kurumlarla koordine içinde ilinyatırım olanaklarının etkin tanıtımına odak-lanan Karabük YDO, altyapısını giderekgüçlendirerek yatırımcıların karşılaştıklarısorunları minimize etmeye çalışmaktadır.

Karabük YDO, Karabük’ün yatırım potan-siyelinin geliştirilmesine yönelik faaliyetlergerçekleştirmekte, kurumlar arası koordi-nasyon sağlanmasına yönelik çalışmalar yap-makta, yatırım tanıtımı için veri sağlayacakaraştırmalar yapmakta, yatırım alanlarınınartırılmasına yönelik faaliyetler gerçek-leştirmektedir. Ayrıca etkin iletişim ve rapor-lamayla Genel Sekreterlik ve ValilikMakamlarını düzenli bir şekilde bil-gilendirmektedir.

2018 Yılı Bakka Mali Destek programları hangi aşamadadır?Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı (BAKKA)tarafından 8 Ocak 2018 tarihinde ilan edilentoplam 20 Milyon TL bütçeli 2018 Yılı ProjeTeklif Çağrısı başvuru süreci, KAYS üzerinden 2Nisan itibariyle ve taahhütnamelerin sunumuaçısından 6 Nisan itibariyle tamamlandı.12 Milyon TL bütçeli 2018 Yılı Küçük ÖlçekliAltyapı Mali Destek Programı kapsamında 27adet başvuru alındı. 8 Milyon TL bütçeli 2018

Yılı Sosyal Kalkınma Mali Destek Programıkapsamında 77 adet başvuru alındı. Süresiiçerisinde teslim alınan 104 proje kapsamındaTR81 Düzey 2 Bölgesinde 49.283.688,82 TLtutarında yatırımın projelendirildiği ve buyatırımlar için Ajanstan 36.636.530,60 TL hibetalep edildiği hesaplandı. Projelerin değer-lendirme süreci 9 Nisan 2018 Pazartesi günüitibariyle başladı. Projeler sırası ile Ön İn-celeme (Uygunluk Kontrolü / İdari Kontrol /Eksik Evrak Bildirimi), Bağımsız Değerlendiriciİncelemesi, Değerlendirme Komitesi İn-celemesi, Genel Sekreterlik İncelemesi (Önİzleme / Risk Değerlendirmesi / Bütçe Revizy-onu) ve Yönetim Kurulu Onayı aşamalarındangeçerek başarılı olanlar bu süreçlerden sonrakamuoyuna ilen edilecektir. Başvuru yapantüm kurum ve kuruluşlara göstermiş olduklarıilgiden dolayı teşekkür eder, program so-nuçlarının bölgemize hayırlı olmasını dileriz.

Karabük’te teşvik belgelerinde durum nedir?Karabük Yatırım Destek Ofisi 19/06/2012 tarihve 2012/3305 sayılı “Yatırımlarda DevletYardımları Hakkında Karar” ile yürürlüğe girenyeni teşvik sistemi kapsamında görevlen-dirilmiştir. Buna göre Karabük Yatırım DestekOfisi, genel teşvik ve bölgesel teşvik uygula-maları kapsamında yer alan, sabit yatırım tu-tarı 10 milyon Türk Liraya kadar, tebliğde be-lirtilen yatırım konuları arasında olan yatırım-lar için teşvik belgesi düzenlemeye yetkilidir.Yararlanılabilecek teşvik unsurları şunlardır:l Katma Değer Vergisi İstisnası: Yurt içindenve yurt dışından temin edilecek yatırım malımakine ve teçhizat için katma değer vergisininödenmemesi şeklinde uygulanır. l Gümrük Vergisi Muafiyeti: Yurt dışındantemin edilecek yatırım malı makine ve teçhizatiçin gümrük vergisinin ödenmemesi şeklindeuygulanır. l Vergi İndirimi: Gelir veya kurumlar ver-

gisinin, yatırım için öngörülen katkı tutarınaulaşıncaya kadar, indirimli olarak uygulan-masıdır. l Sigorta Primi İşveren Hissesi Desteği: Teşvikbelgesi kapsamı yatırımla sağlanan ilave isti-hdam için ödenmesi gereken sigorta primiişveren hissesinin asgari ücrete tekabül edenkısmının Bakanlıkça karşılanmasıdır.l Faiz Desteği: Teşviki kapsamında kullanılanen az bir yıl vadeli yatırım kredileri için, teşvikbelgesinde kayıtlı sabit yatırım tutarının%70’ine kadar kullanılan krediye ödenecekfaizin veya kâr payının belli bir kısmınınBakanlıkça karşılanmasıdır. l Yatırım Yeri Tahsisi: Teşvik Belgesi düzen-lenmiş yatırımlar için Maliye Bakanlığınca be-lirlenen usul ve esaslar çerçevesinde yatırımyeri tahsis edilmesidir. Karabük Bölgesel Teşvikte 3. Bölge destek-lerinden faydalanmaktadır. Karabük ilinde

2012-2017 yılları arasında Ekonomi Bakan-lığı tarafından verilen Teşvik Belgelerine ilişkinbilgiler aşağıdaki gibidir.

Karabük’te 2012-2017 yılları arasında 76 adet YatırımTeşvik Belgesi almış yatırım bulunmakta olup, yatırımlarıngenellikle hizmet sektöründe yapılan yatırımlar olduğugörülmektedir (46 adet). Bu yatırımlarla 1.895 kişi istihdam edilmiş ve 937 milyon yapılmıştır.


Hepimizin malumu olduğu üzere dünya ekonomisi önemli bir sınavdan geçmektedir. Enflasyon, işsizlik gibi ciddiekonomik sorunlarla beraber büyüme çabaları; tüm dünyanın halletmesi gereken başlıca meseleler olarak karşımızdadurmaktadır. Bunların yanında Avrupa Birliği ve Amerika’da yaşanan siyasi krizler ve belirsizlikler, ekonomik sorunlarındaha da derinleşmesine neden olmaktadır. Küresel sorunlar yumağına bir de bölgemizde cereyan eden askeri ve siyasikrizler eklendiğinde bu zorlu virajda Türkiye’nin yükünün fazlasıyla ağırlaştığına şahit olmaktayız. Bu noktada eminolduğumuz tek konu, bunun ne ilk ne de son olacağıdır. Otomasyon ve robot teknolojisinde kaydedilen teknik gelişmeler

sayesinde insansız araçlar tüm dünyayı kuşatmaya hazırlanmaktadır. Busüreçte mühendislik, hiç olmadığı kadar önemli ve anlamlı bir halegelmiştir. Belki hiç olmadığı kadar ülkeler bu süreç neticesinde dışabağımlı bir hale gelecektir. Daha da önemlisi, gelişen teknoloji ne-deniyle uzaktan yönetilme, kontrol edilme ve yönlendirilme gibi tümhâkimiyet mekanizmaları devletlerin egemen statülerini aşındıracaktır.

Yaklaşan bu teknolojik dalganın sağlıklı bir biçimde aşılabilmesi, fikir vemalzemenin buluşmasına bağlıdır. Diğer bir ifadeyle, fikir ve malzemeüreten devletler bu süreci başarılı bir şekilde atlatabilir. Gelinen nok-tada, Türk ekonomisinin rekabet gücünü devam ettirebilmesi, ulusal veuluslararası pazarlarda yerini sağlamlaştırabilmesi için; teknolojisiyoğun bir endüstriyi ülke geneline yayması gerekmektedir. Nitekimteknoloji yoğunluklu bir endüstri ve bu endüstriye yön verecek insangücü Türkiye’nin uluslararası rekabet gücünün ta kendisidir.

Bilgi ekonomisinin hüküm sürdüğü çağımızda, planlayan, tasarlayan ve pazarlayan olmak önemli bir kural halinegelmiştir. Bu çerçevede bilimin ve teknolojinin yön verdiği uygulamalı bir endüstri anlayışını temel eğitimden yük-seköğretime kadar yaymak, bu bağlamda atılmış ciddi bir adım olacaktır. Bu çerçevede, ihtisaslaşma erken yaşta başlatıl-malı ve genel eğitimden kaçınılmalıdır. Eğer teknoloji bu denli önemli hale geldiyse, o zaman teknoloji üretecek beyinleriüniversite çağına kadar bekletmek oldukça geç kalınmış bir yaklaşım olacaktır. Mesela, uygulamaya dayalı mühendis-lik liseleri kabiliyetli gençlere erkenden bir ışık tutabilir. Böyle bir adım doğal olarak üniversitelerin de daha üst bir sınıftakonumlanmalarına yol açarak eğitimin niteliğine ciddi bir katkı sunacaktır.

Üretken yetenekler erken yaşta keşfedilmediği müddetçe, katma değeri yüksek ürünler üretmek, ürün çeşitliliğimiziartırmak, İhracatı artırmak, yeni İstihdam alanları yaratmak, tasarrufları yatırımlara dönüştürmek ve nihayetinde dünyanıntüm pazarlarında yer almak mümkün değildir. Tüm bunlara ilave olarak, ar-ge ve diğer proje fonları azami hassasiyetleyönetilmelidir. Bilhassa, ilkokul çağına kadar ar-ge ve proje geliştirme faaliyetleri ciddiyetle ele alınmalıdır. BugünTürkiye’de tavsiye ettiğimiz hususlarda birçok çalışmanın yapıldığını ancak ciddiyetsizlikten dolayı bunların pek azınınbaşarıya ulaştığını müşahede etmekteyiz. Dünyada ortaya çıkan yeni şartlar, gençlere daha ağır yükler getirmiştir. Bu ne-denle eğitimin kurgusu iyi yapılmak zorundadır. Bu hassas mesele herhangi bir ihmali kaldırmaz.

TÜRKİYE’NİN ULUSLARARASI REKABET GÜCÜ EĞİTİMDEN GEÇER

Doç. Dr. İsmail ŞAHİNTOBB Akademik Danışman

Yasin Dikmen

NOSTALJİ Aytekin KUŞ


çevrelerin ve küçük bir entelektüel azınlığıno sırada Batılı kamuoyunda önem kazanan,basına ve yayınlara vurgulanan, UNESCO veICOMOS gibi uluslararası kurumlarcadesteklenen zenginleşmiş bir tarih vizy-onunun Türkiye’ye yansımasıydı. 1975 Dün-ya Tarih Mirası Yılı(Word Heritage Year) ilanedildi. Gayrimenkul Anıtlar Kurulu Safran-bolu’yu bütünüyle korunacak bir kent olaraktescil etti. Amsterdam’daki uluslararasıtoplantıda Türkiye’nin büyük anıtları ve arke-olojik sitleriyle birlikte Safranbolu kentiTürkiye’nin korunan tarihi değerlerinden biriolarak dünya kamuoyuna duyuruldu.

ANADOLU UYANIŞI

O dönemde Safranbolu Belediyesi, Safran-bolu’nun aydınları ve Safranbolu halkı kent-lerinin Osmanlı tarihinin en önemlimiraslarından biri olduğunun bilincinevardılar. Bu bir Anadolu uyanışı idi. Bununsağlanması özel bir işbirliği bağlamındagelişti. Safranbolu Belediyesi - İTÜ MimarlıkTarihi ve Restorasyon Enstitüsü ortak bir pro-gram hazırladılar. Bu birkaç yıl sürecekSafranbolu haftaları programı idi.

Her yıl bir hafta Safranbolular, Türkiye’nindört bir tarafından gelen üniversite hocaları,sanatçılar, politikacılar, yazarlar, mimarlar veaydınları evlerinde konuk olarak ağırladılar.Olasılıkla o zamana kadar hiçbir yerel halk,kentli ve aydın bu kadar güzel ve içtenliklibir ortamda yan yana gelmemişti. Kanımcabu Cumhuriyet tarihinin en görkemli kültürbuluşmalarından biriydi. MisafirperverSafranbolu halkı, gerçekten güzel ağırladı buinsanları. Bu haftalar birkaç yıl sürdü.Sergiler, seminerler, konferanslar, ziyafetler,tartışmalar bu küçük Anadolu kasabasını en-telektüel bir aydınlanmanın odağı yaptı.Bugün Safranbolu’nun Dünya tarih mirasıolarak var oluşu o büyük aydınlanma etkin-liğinin sonucudur.

Oraya gelen bütün aydınlar kente hayrankalsalar bile Safranbolu’nun kurtulabile-ceğine inanmıyordu. Fakat Safranbolu’dabunun tersi kanıtlandı. Belki aydınlarcayapılacak bir ön hazırlık gerekliydi. Ancakkültürel bir etkinliğin tepeden inme birhükümet buyruğu ile değil; halkın inanmasıve katkısı ile gerçekleşmesinin çok daha etk-ili olacağını gördük. Üniversite’nin bilimselve tarihsel içeriğini saptadığı, Safranboluhalkının da gönüllerini, kalplerini ve mis-afirperverliklerini cömertçe ortaya koyduğu

yıllarca süren bu haftalık toplantılar; büyükve aydınlık bir Anadolu şenliği olarak kentinve Türkiye’nin tarihine kuşkusuz unutulmazbir kültür etkinliği olarak geçecektir. Safran-bolu etkinlikleri; kentlere, yağmalanacaktoprak ve yıkılıp yeniden yapılması gerekenköhne yapılar olarak bakan bir anlayıştan,toplumsal bir kültür mirası olarak görmeyedönüşen anlayışa yol açan bir kültüratılımıydı.

SAFRANBOLUNUNUN ÖRNEK DAVRANIŞISafranbolu’nun bu uygar ve sağlıklı anlayışı,Türk kamuoyuna ve dolayısıyla sorumlularane yazık ki yeterince yansımadı. Aradan otuzbeş yıl geçtikten sonra; o toplantıların, yerelhalkla bir araya gelmenin ve halkın soru-larını yanıtlamanın toplumsal görkemini veheyecanını anlatmak olanaksızdır.

Bu toplantılara halk katılmasaydı hiçbir şeygerçekleşmezdi. Safranbolulular eski harapevlerinin yerine bir apartman yapma hay-alini, bir kültür mirasına nasıl dönüştüre-bildiler? Bazı ekonomi hocalarının bununolanaksızlığını söylediğini hatırlıyorum. Ouzmanlar, o günkü kaderine terk edilmişSafranbolu’dan, çarşıları yılın yarısı boyuncatam verimle çalışan bugünkü kenti hayaledemiyorlardı. Fakat bugün o kent var. Vedaha da verimli olacağı kesin. İstanbul dadahil hiçbir Türk kenti böyle bir vizyona evetdiyemedi. Paranın tanrılaştırıldığı ortamdaSafranboluluların davranışı, destansı birözveri bir tür kahramanlık niteliği taşıyordu.

Halkın desteklediği bu koruma olgusuivmesini yitirmeden devam etti. Bugün, ko-runmuş tarihi çekirdeği, 42.000 nüfusu,uluslararası tarihi sit statüsü ve %30 geliriniturizmden elde eden ekonomisi ile Safran-bolu; iç açıcı ve çok önemli bir Osmanlıkültür mirasıdır. İmparatorluk merkezindekibüyük anıtları, ya da arkeolojik sitleri koru-mak bugün- kü koşullarda, sadece bir politikirade ve örgüt- lenme sorunludur. Türkiye“Ben tarihte de vardım” demek için; DivriğiUlu Camisi’ni, Selimiye’yi ya da Efesos’u ko-rumak zorundadır. Fakat “toprak yağ-masının” doğal felaket düze- yine ulaştığı birortamda, bir kenti korumak ve yaşatmakbüyük bir uygarlık gösterisidir.

Safranbolu bir Parma, Floransa, Salzburg yada Carcassonne değil; fakat 17.yüzyıldan buyana bir Anadolu ticaret kenti karakterini ko-

ruyan bir kent. Büyük kiliseleri, sarayları veheykelli meydanları yok. Ancak bu dar vegeometriden yoksun sokaklar, çıkmalar,pencereler, yeşil bahçeler içinde, alçakgönüllü boyutlarla inşa edilmiş evler, bugüninsanlığın yitirdiği bir iç dengeyi, bir yetinmeduygusunu ve Müslümanlara özgü bir in-sancıl uygarlığı temsil ediyor. Aynı zamandaBatı uygarlığının insanın geleceğini maddibaşarı ve çatışmalarla saptadığı yeni dünyadüzeninde Safranbolu, tarihte kalmış biryaşam kültürünü yaşatıyor. Dünyada on mi-lyonlarca insan, Safranbolu evi gibi birkonuta; tasarımı yüksek bir beton apart-mandan çok daha insani üstün bir uygarlıkgösterisi olarak bakıyor. Bugünün insanı buortamda yaşayan insanların ruh hallerinikuşkusuz hayal edemez. Fakat burayı görm-eye gelen insanlarda bu çevrenin olumlu birempati yarattığını görmek çok kolay.

21.yüzyılın insanları burada beton apart-manlarda olmayan bir şeylerin yaşadığınıgörüyor. Safranbolu; tarihe özenen politiksloganlardan binlerce kat daha güçlü olarakgeçmişin hala geçerli estetik ve yaşamsalboyutlarının varlığını, bugünün insanınaanımsatıyor.

Tarihimizi aydınlatan estetik, antropolojik vebir daha olmayacak bir belgedir Safranbolu.Bizim için en büyük dilek bu niteliklerin tur-istik kazanç hastalığı ile yozlaşmamasıdır.Safranbolu olağanüstü bir kültür merkeziolabilir. Çünkü her tür sanatsal ve bilimseletkinlik için üs olabilecek coğrafi konum-dadır. Konutların bazıları bu görevleriüstlenecek şekilde düzenlenebilir. Kentinbütünlüğünü korumak için araç trafiğinisınırlandırmak; kenti, özgün yaşamındakigibi bir yaya alanı olarak düşünmek koru-manın temel gerekliliklerinden biridir.

Bu duygusal yazıyı proje önerisine çevirmekistemiyorum. Fakat Tarih Müzesi Safran-bolu’nun çekici varlığı, yörenin çok zengindoğa turizmi olanakları, Bartın Çayı üz-erinden Amasra’ya uzanacak gezi program-ları olanakları, bölgenin zengin birekonomik düzeye ulaşmasını sağlayacak gözalıcı potansiyellerdir.Değerli büyüğüm Prof.Dr. Doğan Kuban’ınSafranbolu’ya ilişkin çok beğendiğim ikiyazısından ilkini geçen sayımızda sizinlepaylaşmıştım. Bu sayımızda ikinci yazısınıpaylaşmak istiyorum. Saygılarımla…

Kaynak: CBT 1311/5 4 Mayıs 2012

Bundan yarım yüzyıl önce Türkiye’nin çoksayıda kenti ve kasabası bütün yerel tarihiözelliklerini koruyorlardı. Mardin’denİzmir’e, Erzurum’dan Muğla’ya, fiziksel or-tamın insani boyutunu yansıtan dokuları,evleri, bahçeleri, sokakları, çeşmeleri,ürünleri, geleneksel yapı teknikleri,yaşamsal, töresel gelenekleriyle geçmişitemsil ediyorlardı. Bunu yok etmenin birçağdaşlık göstergesi olduğunu sananhükümetlerin politikaları bu mirası yoketti. Oysa o tarihi çekirdekler etrafında on-ların bazen yüzlerce katı büyüklüğünde

yerleşimler olmuştu. O güzel kentlerimizintarihi çekirdeklerini koruyabilirdik.Günümüz insanının güncel yaşamında tar-ihe sevgi ve anlayışla bakan hiçbir eğilimiyok maalesef. Türk kentlerinin tarihi karak-terlerinin yok olması kötü bir modernizmanlayışının yüzeysel kopyacılığını yansıt-maktadır. Son 50 yıllık politik kargaşa vetoprak spekülasyonu döneminde tarihikentlerimiz kimliklerini kaybetti fakatSafranbolu geçmişe açılan tek pencereolarak ayakta kalmayı başardı. Bu mutlu-luk verici olgu Türkiye’deki akademik

OSMANLI KENT KÜLTÜRÜNÜN EN BÜYÜK YAŞAMSAL SİMGESİ:

SAFRANBOLUSafranbolu, Osmanlı taşra kültürünün ve yaşamının günümüze kalan en önemli kent ve fizik-sel çevre imgesidir. Türk toplumunun İstanbul dışındaki yaşamını konutları, çarşısı, camileri,hamamları ve büyük hanı ile bu küçük kentten daha iyi anlatan hiçbir kent kalmamıştır.


HABER

MAKEDONYA BAKANINI MİSAFİR ETTİKMakedonya Cumhuriyeti’nin dış yatırım-lardan sorumlu Türk asıllı Devlet BakanıProf. Dr. Adnan Kâhil, Ekotürk gazetesiimtiyaz sahibi Şükrü Gökkaya’nın hazır-ladığı program doğrultusunda, Odamızında misafiri olarak bir dizi ziyaret vetemaslarda bulunmak ve ülkesindekiyatırım imkanlarını Türk iş adamlarına an-latmak üzere, Karabük, Bartın ve Kasta-monu’ya üç günlük bir çalışma ziyaretigerçekleştirdi. Ziyaret kapsamında ilkolarak Karabük’e gelen MakedonyaCumhuriyeti Dış Yatırımlardan SorumluDevlet Bakanı Prof. Dr. Adnan Kâhil,Karabük Valisi Kemal Çeber, BelediyeBaşkanı Rafet Vergili ve Karabük Ticaret veSanayi Odasına birer ziyaret gerçekleştirdi.

Ziyaretlerinde ülkesinin yatırımcılara yöne-lik yaptıkları yeniliklerden ve teşviklerdenbahseden Bakan Kahil, Türk iş adamlarınıülkelerine yatırım yapmaya davet etti.Karabüklü iş adamlarını Makedonya’yayatırım yapmaya davet eden Bakan Kâhil,“Makedonya’daki yatırım ve iş imkânlarınıaçıklamak, beraber kaynaşmak ve tanış-mak amacıyla Karabük’e geldim. İnanıyo-

rum ki bu ikili görüşmeleri ilerletereksürdüreceğiz. Makedonya ve Türkiyekardeş, birbirine değer veren devletlerdir,misafirperverliğinizden dolayı teşekkürederim.” dedi. Ziyarette konuşan KarabükValisi Kemal Çeber ise, “Sizi ilimizde mis-

afir etmek bizleri son derece mutlu etti.Makedonya sizin de ifade ettiğiniz gibibizim için çok önemli bir ülke, her şeydenönemlisi bizim orada, çok önemli ve çokderin bir tarihimiz var . Makedonyahalkının, kardeşlerimizin ülkemizi ne

www.safranbolutso.org.tr kadar sevdiğini de biliyoruz, bizler de aynışekilde Makedonya’yı çok seviyoruz. Biz ikikardeş ülkeyiz, bu kardeşliği sizin debaşında bulunduğunuz Dış YatırımlarBakanlığı aracılığıyla sanayi, dış yatırımlarve ekonomi gibi alanlarda da geliştirmekgerektiğini düşünüyorum. Karabük deekonomi, sanayi ve üretim ile yoğurulmuşbir kenttir, bu anlamda ziyaretiniz daha dabir önem kazanıyor. Bizi çok mutlu ettiniz,şeref verdiniz, sizi ilimizde görmekten sonderece mutluyuz, Karabük halkımız adınada ilimize tekrar hoş geldiniz.” dedi.

Daha sonra, Türkiye’nin ilk ağır sanayitesisi olan Karabük Demi Çelik Fab-rikalarına bir ziyaret gerçekleştiren BakanKahil, Yönetim Kurulu Üyesi Kamil Güleçve Genel Müdür Ercüment Ünal’dan şirkethakkında bilgi aldı. Ülkesinin mevcutdemiryolu ağlarında modernizasyon çalış-ması yapacağını ve bunun dışında da yenihatlar döşemeyi planladığını sözlerineekleyen Bakan Kahil, bu projelerde böl-genin en büyük ray üreticisi olanKARDEMİR raylarının kullanılması ile ilgiliiki ülke arasında elçilik yapmaya hazırolduğunu sözlerine ekledi. Karabük Or-ganize Sanayi Bölgesindeki Rolmak

Döküm ve Çelikoğlu Tesislerinde de in-celemelerde bulunarak Karabük ziyaretinitamamlayan Makedonya Devlet BakanıAdnan Kâhil daha sonra Safranbolu’yageçti. Safranbolu Ticaret ve Sanayi OdasıMeclis Başkanı Ahmet Şahin ve YönetimKurulu Başkanı Ali Sami Acar tarafındankarşılanan Bakan Kâhil, Ticaret ve SanayiOdası Meclis Toplantısına katılarak,ülkesindeki yatırım imkânlarıyla ilgiliişadamlarına bilgiler verdi. Dost ve kardeşülke Makedonya’nın Türk asıllı bakanınıilçelerinde ağırlamaktan duydukları mem-

nuniyeti dile getiren Meclis Başkanı Şahinve Yönetim Kurulu Başkanı Acar; “ Zamanzaman düzenlediğimiz gezilerle, yurt-dışındaki imkânları üyelerimize yerindegösterme ve onlara yeni pazarlar sunmaçalışmaları yapıyoruz, bu bağlamda Make-donya da bizler için önemli ve cazip birpazar, çünkü orada bizim kanımızdan,canımızdan kardeşlerimiz var, tarihi köklüilişkilerimiz var, sizlerin de desteği ileönümüzdeki günlerde üyelerimizi Make-donya pazarına açma çalışmalarını başlata-biliriz.” şeklinde görüşlerini ifade ettiler.


FUTBOLDAN

FUTBOL TURNUVASINDAŞAMPİYON SAFRANBOLU TSO

Safranbolu’da “Kurumlar Arasında Futbol Turnuvası” heyecanıyaşandı. Altın Safran Spor Kulübü tarafından organize edilenturnuvada Safranbolu TSO, Belediye, Kaymakamlık, 112 Acil,Hastane, Adliye, Vergi Dairesi A grubunu; Türk Eğitim Sen, Jan-darma, Emniyet, Hasan Doğan Çocuk Evleri Sitesi, Müftülük,PTT, Orman İşletmenin B grubunu oluşturdu. Turnuvada gru-plarında ilk 4 sırayı oluşturan takımlar çeyrek finale çıktı. Grup

maçlarını namağlup tamamlayan futbol takımımız çeyrek fi-nalde geçen senenin şampiyonu Türk Eğitim Sen ile karşılaştıve çeyrek final maçından 2-1 lik galibiyetle ayrıldı. Yarın finaldeJandarmayı 3-2 yenen takımımız, şölen havasında geçen finalmaçında da Kaymakamlığı 4-2 yenerek namağlup olarak ku-panın sahibi oldu ve 5.si düzenlenen Kurumlar Arası AltınSafran Futbol Turnuvası’nı 4.kez şampiyon olarak kapattı.


DOĞADAN Hüseyin KARATAŞ

Zorlu bir yolculuktan sonra zirveye ulaştık.Sarıçiçek’e çıkmak ayrı bir heyecan, ayrı bir yazıkonusudur… Ayaklarımın üstünde yaylanaraksüzdüm gökyüzünü. Bir özgürlük dalgası ayak-larımı yerden kesti. Bir şeyin ruhumu tutupkaldırdığını hissettim. Sanki güngörmüş, yaşlıbir kartal gibi süzüldüm gökyüzünde. Sağımdasisler arasında görünen Keltepe, birazaşağısında Demir Çelik Fabrikalarının Karabükçanağına çökmüş dumanları. KarşıdaToprakcuma, Kepez. Biraz solda Yazıköy,Kirkille, İncekaya. Yine sağ yanımda, BulakMağarası’ndan Kireçocağı, Bostanbükü is-tikametine yeşil bir damar gibi uzanan BulakKanyonu. Safranbolu’nun Bağlar kesimi yeşil-likler içinde hemen önümde. Bir bilgeye sormuşlar, ‘’Ormanı kim daha iyibilir, tavşan mı, kartal mı?’’diye. Bilge, ‘’Elbettekartal.’’ demiş. ‘’Tavşan ağacı bilir. Ama kartal,çıkar gökyüzüne ormanı bilir, iner yeryüzüne

ağacı bilir. ’’Biz o gün kartal olmayı seçtik. Gez-erek gördüğümüz yerleri Sarıçiçek’in omu-zlarından seyrettik. Dağlar, insanın fıtratındavar olan kendine güven, cesaret, gözüpeklik veözgürlük duygularını kanatlandırıyor. Aşağı in-diğinizde evlere, cadde ve sokaklara sığamazoluyorsunuz. Şehir merkezine beş altı kilome-

tre mesafedeki Bulak Kanyonu’nu gezipgörme fırsatım olmuştu. Çocukluğu vadi ta-banının şelalelerinde, su gölcüklerindegeçmiş insanlar, kimi zaman hatıralarını da an-latarak yol gösterirdi bize. Bezen de kendimizgidip gezdik. Şehre on, on beş dakikalıkmesafede yer alan Bulak Kanyonu, yaşı ellisiniaşmış birçok insanın anılarında hala taptazeyaşamakta. Çeyiz sandığında Türbealtı,Kömüşyudan, Mağmacuk, Karakazan ve dahayukarıda ismini bilemediğim benim ‘’Beyazİnci’’ dediğim beş adet şelalesi ve yüzme alanıile sevenlerini beklemekte.

Kömüşyudan, Bulak Kanyonu’nun en çokanılanı, anlatılanı. ‘’Vücudumu yıkadı amaruhumu yıkayamadı.’’ demiş onun için OsmanZeren. Ahmet Yüksel ise, ‘’Neden Osman’ım...Benim ruhumu alıp denizlere kavuşturdu…’’diye cevaplamış onu. Bin dokuz yüz alt-

KÖMÜŞYUDAN

mışlarda yetmişlerde Safranbolulu küçükçocukların evden habersiz kaçarak gittik-leri yerin adıdır Kömüşyudan. İzinsiz git-tiklerinden yanlarına yiyecek almaları zor.Ama Kömüşyudan’ın yolu uzun, zahmetli,giderken dik bir iniş, gelirken dik biryokuş. Su zaten insanı acıktırmakta.Bahçeden domates, salatalık koparılarakgidilmiş o zamanlar. Bazen de hiçbir şeyalmaya fırsat bulamazmış çocuklar.Aileler, yaşı küçük olanların gitmelerine,on beş-on altı yaşlarındaki ağabeylerininyanında izin verirmiş. Elbetteendişelerinde haklılar. Suyun ne yapacağıbelli olmaz çünkü. Bir de hesaba katılanuçurumlar var. O yıllarda birçok aile, eşdost, çoluk çocuk Kömüşyudan’ın tadınıpek güzel çıkarırmış. Büyükler be-raberinde yaprak ve biber dolması, tazefasulye, çaydanlık, tuz ve şekeri imeceusulü paylaşarak getirirlermiş. Şimdi dal-larının kuruduğuna bakmayın öyle. Vaditabanındaki ceviz ağaçları, bir zamanlaren güzel sohbetlerin tanığı olmuş.Gençler yüzer, balık tutar ve oynarken,büyükler de başbaşa en sıcak sohbetleridemlemişler kahkahalar eşliğinde.

Kömüşyudan, gençlerin acemi birliği yüzmehavuzu olmuş o yıllarda. Birçoğu, orada aldığıeğitimle gitmiş, Amasra’ya, İnkumu’na. Hiçyüzme bilmeyenler önce daha sığ yerlerdeyüzmeye alıştırılırmış, derinlerde yüzmeyesonra sıra gelirmiş. Yanlarında üzüm, ekmek,domates, pişmiş patates getirirlermiş. Acı

soğan bile bal kesermiş acıktıklarında.Kömüşyudan’ın yolu üzerindeki mis kokulukekikler de ayrı bir lezzet olurmuş buranın mü-davimleri için. Şehirlerde, saatlerinizin trafiktegeçtiğini düşünecek olursanız, on beşdakikada ulaşacağınız, bir adımlık yol olanBulak Kanyonu ve Kömüşyudan size sunul-muş bir cennettir, bilirseniz. Uzun bir aradan

sonra yine gittim Bulak Kanyonu’na veKömüşyudan’a. Karşıda gördüğüm Askerilojmanların altındaki ağaçlar arasındakifakir evleri, İstanbul Boğazı’ndaki villaları,kasırları kendine imrendirecek kadar güzelduruyordu. Sarıçiçek bir ağabey edasıylaadeta arkalıyor vadiyi. Kanyon, nisanın songünlerinde yeşilin sayamayacağımız kadartonuyla bir tablo gibi karşımızda. Suyunsesi, ona eşlik eden kuş seslerine karış-makta. Her yer, sarı, beyaz, mor, renk renkçiçeklerle dolu.

Gökyüzünün dingin maviliği altında,suyun yolculuğuna şahitlik eden ağaçlar,kayalar, şelaleler ve suyu zümrüt yeşilineçalan rengiyle, Bulak Kanyonu, huzurubesteleyen bir cennet gibi bize bedelsizsunulmuş. Safranbolu acaba bu zengin-liğin farkında mıdır? Kalkınmadan, refahtan Bulak Kanyonu dapayını alacaktır. Şu anda bile işaretlerinigörmek mümkün. Biz insanlar atalardanemanet aldığımız doğayı, bozmadan gele-cek kuşaklara aktarmakla yükümlüyüz.Umarım bu güzel vatan köşesi gelişmel-erden olumsuz etkilenmez. Yürüyüş yolları

hala bozulmadan günümüze ulaşan bu kırsalalan umarım doğallığını sürdürür. Umarım herzaman temiz kalır! Ve umarım içilecek kadartemiz suyu hiç kirlenmez!

Kırsal alanlara çıktığımızda bir parolamız varbizim. Onu hatırlatmakta fayda var. ‘’Bir şeyalma! Bir şey bırakma! Bir şey öldürme!

HÜSEYİN KARATAŞ

Arkadaşlar bir yaz günü, ‘’Hadi Sarıçiçek’e çıkıyoruz!’’ dediğinde, ‘’Hayır!’’ diyemedim. O Sarıçiçek ki otuzyıldır kah önümde kah arkamdaydı. Bir dağın eteğinde yaşamanın güzelliğini geniş düzlüklere kurulmuşşehirlere gittiğinde hissediyor insan. Bir yükseklik arıyor gözünüz, küçük bir tepeye bile razı oluyorsunuz..

HABER

“Zeytin dalı” kapsamında Afrin’de, op-erasyonda olan askerlerimize SafranboluTicaret ve Sanayi Odası, Şoförler ve Otomo-bilciler Odası ve Esnaf ve Sanatkarlar OdasıBaşkanlığı; törenle 1 ton 600 kilo Safran-bolu lokumu ve helvası gönderdi. TöreneSafranbolu kaymakamı ve Belediye BaşkanıFatih Ürkmezer, 125. Jandarma Eğitim Alaykomutanı j.alb. İsa Çakmak, Safranbolu Em-niyet Müdürü Fatih Çalışır, Safranbolu VergiDairesi Müdürü Kader Öztürk, SafranboluTSO Meclis Başkanı Ahmet Şahin, YönetimKurulu Başkanı Ali Sami Acar, Esnaf veSanatkarlar Odası Başkanı Muammer Du-maner ve vatandaşlar katıldı. Konu ile ilgiliaçıklama yapan Safranbolu TSO YönetimKurulu Başkanı Ali Sami Acar: “SafranboluTicaret ve Sanayi Odası, Esnaf ve Sanatkâr-lar Odası ile Şoförler ve Otomobilciler Odasıolarak Afrin’de terör örgütleriyle çarpışanaskerlerimize Safranbolu lokumu ve helvasıgönderiyoruz. Orada ülkemiz için savaşan

Mehmetçiklerimize Türk milletinin herdaim yanında olduğunu göstermek istedik.Mehmetçiğimizin her daim yanındayızAllah birliğimizi bozmasın” dedi. Meclisbaşkanı Ahmet Şahin “ “Zeytin dalı” op-erasyonu kapsamında Afrin’de terör örgütüPKK-YPG-PYD-KCK’lı teröristlerle kahra-manca çarpışan kahraman Mehmetçi-ğimizin moral motivasyonunu yükseltmekve Türk halkının her daim onlarla birlikteolduğunu göstermek için Safranbolulokumu ve helvası gönderiyoruz. Yiğitler-

imizin ağızları tatlansın, ağızlarının tadıbozulmasın. Bir askerimizin burnu kana-madan terör örgütlerini kahretsinler.Vatanımız için gözlerini yummadansavaşan Mehmetçiklerimizin alınlarındanöpüyorum.” dedi. Esnaf ve Sanatkar OdasıBaşkanı Muammer Dumaner: “ Afrin’elokum ve helva gönderen tüm Safranboluesnafına teşekkür ediyorum, askerlerimizede sonsuz başarılar diliyorum.” diye belirtti.Lokum ve helva yüklenen araç teslimedilmek üzere yola çıktı.

AFRİN’E SAFRANBOLU HELVASI VELOKUMU DUALARLA GÖNDERİLDİ


Documents

STSO4 KAPAKLAR.qxt Layout 1 6/4/18 5:02 PM Page 1 SAFRANB … · verdiğimiz bir tüyo olsun. İnşallah Teşvik Yasası meclisten geçirilecek. Bu yasa geçerse geçmişe dönüş