100
T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ÜLEKSİTİN YÜKSEK BASINÇLI CO 2 İLE REAKSİYONUNDAN BORİK ASİT ÜRETİMİ Sercan İPEKSEVER Danışman Doç. Dr. Mehmet GÖNEN YÜKSEK LİSANS TEZİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI ISPARTA - 2018

T.C.tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF04149.pdf · t.c. sÜleyman demİrel Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ Üleksİtİn yÜksek basinÇli co 2 İle reaksİyonundan borİk asİt

  • Upload
    others

  • View
    15

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

T.C.

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ

FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

ÜLEKSİTİN YÜKSEK BASINÇLI CO2 İLE REAKSİYONUNDAN

BORİK ASİT ÜRETİMİ

Sercan İPEKSEVER

Danışman

Doç. Dr. Mehmet GÖNEN

YÜKSEK LİSANS TEZİ

KİMYA MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI

ISPARTA - 2018

©2018 [Sercan İPEKSEVER]

i

İÇİNDEKİLER

Sayfa

İÇİNDEKİLER ................................................................................................... i

ÖZET................................................................................................................... iii

ABSTRACT ........................................................................................................ iv

TEŞEKKÜR ........................................................................................................ v

ŞEKİLLER DİZİNİ ............................................................................................. vi

ÇİZELGELER DİZİNİ ....................................................................................... vii

SİMGELER VE KISALTMALAR DİZİNİ ....................................................... viii

1. GİRİŞ .............................................................................................................. 1

2. TEORİK BÖLÜM ........................................................................................... 3

2.1. Ticari Değere Sahip Bazı Bor Cevherleri ............................................... 3

2.2. Dünya Genelindeki Bor Rezervlerinin Dağılımı ..................................... 4

2.3. Bor Ürünlerinin Kullanım Alanları ......................................................... 5

2.4. Üleksit Minerali ...................................................................................... 5

2.5. Borik Asit ................................................................................................ 6

2.6. Borik Asit Üretimi .................................................................................. 10

3. KAYNAK ÖZETLERİ ................................................................................... 14

4. MATERYAL VE YÖNTEM .......................................................................... 26

4.1. Deneysel Tasarımı Yöntemi .................................................................... 26

4.2. Cevap Yüzeyi Metodolojisi..................................................................... 26

4.3. Box Behnken Deneysel Tasarım Yöntemi .............................................. 27

4.4. Deneyler için Kullanılan Kimyasal Malzemeler ..................................... 29

4.5. Deneylerde Kullanılan Cihazlar .............................................................. 30

4.6. Deney Sistemleri ..................................................................................... 31

4.7. Deneylerin Yapılışı ................................................................................. 32

4.8. Hammaddelerin ve Elde Edilen Ürünlerin Karakterizasyonları .............. 34

4.8.1. Üleksit mineralinin karakterizasyonu .............................................. 34

4.8.2. Üleksit mineralinin B2O3 analizinin yapılması ............................... 34

4.8.3. XRF (X-ışını floresans spektrometresi) ........................................... 35

4.8.4. XRD (X-ışını kırınımı) analizi ........................................................ 35

4.8.5. FTIR (Fouirer Transform Infrared Spektrofotometresi) analizi ...... 36

4.8.6. SEM (Taramalı elektron mikroskobu) ve EDX (Enerji dağılımlı

X-Işını) analizleri ............................................................................. 37

4.8.7. TGA (Termogravimetrik) analizi .................................................... 37

5. ARAŞTIRMA BULGULARI ......................................................................... 38

5.1. Hammaddelerin ve Reaksiyon Sonrasında Elde Edilen Ürünlerin

Karakterizasyon Sonuçları ...................................................................... 38

5.1.1. Üleksitin ve deneylerden elde edilen ürünlerin XRF sonuçları ...... 38

5.1.2. Üleksitin XRD sonuçları ................................................................. 39

5.1.3. Ürünlerin XRD analizinden elde edilen sonuçlar ............................ 40

5.1.4. Ürünlerin FTIR analizinden elde edilen sonuçlar ........................... 42

5.1.5. Elde edilen katı ürünlerin SEM analizleri ....................................... 44

5.1.6. Ürünlerin EDX analizi ..................................................................... 46

5.1.7. Ürünlerin termal analizi (TG) .......................................................... 49

5.2. Üleksitin CO2 ile Reaksiyonundan Elde Edilen Sonuçlar....................... 51

5.3. Parametrelerin Borik Asit Verimi Üzerindeki Etkisi .............................. 56

5.3.1. Sıcaklığın borik asit verimi üzerindeki etkisi .................................. 56

5.3.2. CO2 basıncının borik asit verimi üzerindeki etkisi .......................... 56

ii

5.3.3. Sürenin borik asit verimi üzerindeki etkisi ...................................... 57

5.4. Borik Asit Veriminin Hesaplanması ....................................................... 57

5.5. Üleksit ile CO2 Arasındaki Reaksiyonda Üleksitin CO2’yi Tutma

Kapasitesi ................................................................................................ 59

5.6. Üleksitin CO2 ile Reaksiyonunda Kütle Denkliği ................................... 60

5.7. Sonuçların Box Behnken Deneysel Tasarım Yöntemi ile

Değerlendirilmesi .................................................................................... 62

6. SONUÇLAR VE ÖNERİLER ........................................................................ 71

KAYNAKLAR ................................................................................................... 72

EKLER ................................................................................................................ 81

EK A. Üleksitin B2O3 içeriğinin hesaplanması .............................................. 82

EK B. Üleksitin CO2 ile reaksiyonundan oluşan borik asidin verim hesabı .. 83

EK C. Üleksit ile CO2 arasındaki reaksiyonun akış şeması ........................... 86

EK D. Üleksitin CO2 ile reaksiyonunda üleksitin CO2’yi tutma miktarı ....... 87

ÖZGEÇMİŞ ........................................................................................................ 88

iii

ÖZET

Yüksek Lisans Tezi

ÜLEKSİTİN YÜKSEK BASINÇLI KARBONDİOKSİT İLE

REAKSİYONUNDAN BORİK ASİT ÜRETİMİ

Sercan İPEKSEVER

Süleyman Demirel Üniversitesi

Fen Bilimleri Enstitüsü

Kimya Mühendisliği Anabilim Dalı

Danışman: Doç. Dr. Mehmet GÖNEN

Bu çalışmada, üleksitin sulu ortamda yüksek basınçlı karbondioksit ile

reaksiyonundan borik asit üretimi araştırılmıştır. Katı/sıvı oranı, üleksitin parçacık

boyutu, karıştırma hızı sabit tutularak, sıcaklık, basınç ve sürenin borik asit verimi

üzerindeki etkisi Box-Behnken Deneysel Tasarım yöntemiyle incelenmiştir. Sıcaklık,

basınç ve reaksiyon süresi için çalışma aralıkları sırasıyla, 30-70ºC, 50-90 bar ve süre

60-180 dk. olarak belirlenmiştir. Sıcaklığın 70ºC, basıncın 90 bar ve sürenin 120

dakika olduğu optimum şartlarda borik asit verimi %88,7 olarak hesaplanmıştır.

Sıcaklık, basınç ve reaksiyon süresinin artması ile borik asit verimi genellikle

artmıştır. Bu sonuçlar, Dizayn Expert programına aktarılmış olup, regresyon

analizleri ile cevap fonksiyonu belirlenmiştir. Yazılım programının belirlediği

optimum şartlarda deneyler yapılarak en yüksek borik asit verimi %91,84

bulunmuştur.

Reaksiyon sonunda elde edilen ürünlerin karakterizasyonu XRD, FTIR, SEM, TGA

ve XRF ile yapılmıştır. Karakterizasyon analizlerine göre, reaksiyon sonunda filtre

keki olarak oluşan ürünün kalsiyum karbonat; sıvı fazdan kristalize edilen katı

ürünün ise borik asit-sodyum borat karışımı olduğu belirlenmiştir.

Anahtar Kelimeler: Box Behnken, borik asit, karbondioksit, üleksit

2018, 88 sayfa

iv

ABSTRACT

M.Sc. Thesis

PRODUCTION OF BORIC ACID FROM THE REACTION OF ULEXITE

AND

HIGH PRESSURE CO2

Sercan İPEKSEVER

Süleyman Demirel University

Graduate School of Natural and Applied Sciences

Department of Chemical Engineering

Supervisor: Assoc. Prof. Dr. Mehmet GÖNEN

In this study, boric acid production was investigated from the reaction of ulexite with

high-pressure carbon dioxide in aqueous phase. The effect of temperature, pressure

and reaction time on boric acid extraction yield was investigated using Box-Behnken

Experimental Design, while keeping the solid/liquid ratio, particle size, mixing speed

as constant for all experiments. The range of experimental parameters such as

temperature, pressure, reaction time were determined as 30-70ºC, 50-90 bar and 60-

180 minutes, respectively. Boric acid extraction yield was calculated as 88.7% at

optimum conditions of 70 °C, 90 bar and for 2 h of reaction time. Generally, boric

acid yield increased with the rising temperature, pressure and reaction time. These

results were transferred to Design Expert program, in which response function was

obtained by regression analysis. The highest boric acid yield was found to be 91.84%

by performing experiments under optimum conditions determined by the software

program.

The characterization of the products obtained at the end of the reaction was carried

out by XRD, FTIR, SEM, TGA and XRF. According to the characterization results,

it was determined that the filter cake remained in the reactor is calcium carbonate;

and the solid powder crystallized from the mother liquor is a mixture of boric acid

and sodium borate.

Keywords: Box Behnken, boric acid, carbon dioxide, ulexite

2018, 88 pages

v

TEŞEKKÜR

Bu araştırma için beni yönlendiren, karşılaştığım zorlukları bilgi ve tecrübesi ile

aşmamda yardımcı olan değerli danışman hocam Doç. Dr. Mehmet GÖNEN’e

teşekkürlerimi sunarım. 5059-YL 1-17 No’lu projeyi maddi olarak destekleyen

Bilimsel Araştırma Projeleri koordinasyon birimine; projedeki değerli katkıları için

Prof. Dr. Bülent DEDE’ye ve Prof. Dr. Ata Utku AKÇİL’e, Literatür

araştırmalarımda ve laboratuvar çalışmalarımda yardımcı olan değerli arkadaşım Arş.

Gör. Ali YALÇIN’a teşekkür ederim.

Tez aşamasında gerekli hammaddeleri ve bilgi paylaşımını sağlayan Eti Maden

İşletmeleri’ne teşekkür ederim.

Hammaddelerin ve deneylerden elde edilen ürünlerin karakterizasyon analizlerini

yapan Süleyman Demirel Üniversitesi, Deneysel ve Gözlemsel Öğrenci Araştırma

ve Uygulama Merkezi’ne; İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Malzeme Araştırma

Merkezi’ne; Yenilikçi Teknolojiler Uygulama ve Araştırma Merkezi’ne; Süleyman

Demirel Üniversitesi Jeotermal Enerji, Yeraltı Suyu ve Mineral Kaynakları

Araştırma ve Uygulama Merkezi’ne teşekkür ederim.

Tezimin her aşamasında beni yalnız bırakmayan aileme sonsuz sevgi ve saygılarımı

sunarım.

Sercan İPEKSEVER

ISPARTA, 2018

vi

ŞEKİLLER DİZİNİ

Sayfa

Şekil 2.1. Üleksit mineralinin katı formu .......................................................... 6

Şekil 2.2. Kristal haldeki borik asit ................................................................... 7

Şekil 2.3. Borik asidin sudaki çözünürlüğü ...................................................... 9

Şekil 2.4. Borik asit üretiminin akış şeması ...................................................... 10

Şekil 2.5. Üleksitten borik asit üretim süreci .................................................... 12

Şekil 4.1. Üleksit ile CO2’nin tepkimesinde kullanılan deney düzeneği ........... 31

Şekil 4.2. Vakum pompalı filtrasyon düzeneği ................................................. 32

Şekil 5.1. Üleksitin X-ışını difraksiyonu .......................................................... 40

Şekil 5.2. Filtre altındaki katı numunenin X-ışını kırınım diyagramı

(Deney- 15) ....................................................................................... 41

Şekil 5.3. Filtre üstünde kalan katı numunenin X-ışını kırınım diyagramı

(Deney-15) ........................................................................................ 42

Şekil 5.4. Filtre altından elde edilen katının FTIR spektrumu (Deney-3) ........ 43

Şekil 5.5. Borik asidin referans FTIR spektrumu ............................................. 43

Şekil 5.6. Filtre üstündeki katının FTIR spektrumu (Deney-3) ........................ 44

Şekil 5.7. Filtre altındaki katı numunenin sırasıyla 60 ve 2500 kat

büyütmedeki SEM görüntüleri (Deney-15) ...................................... 45

Şekil 5.8. Filtre üstündeki katı numunenin 10000 kat büyütmedeki SEM

görüntüsü (Deney-15) ....................................................................... 45

Şekil 5.9. Filtre altı çözeltisinden kristalize edilen katı numunenin EDX

diyagramı (Deney-15) ....................................................................... 46

Şekil 5.10. Filtre üstündeki katı numunenin EDX diyagramı (Deney-15) .......... 48

Şekil 5.11. Filtre altı çözeltiden kristalize edilen katı ürünün TG eğrisi

(Deney-3) .......................................................................................... 50

Şekil 5.12. Filtre üstündeki katı numunenin TG eğrisi (Deney-3) ...................... 51

Şekil 5.13. Üleksit ile CO2 reaksiyonunda a) basıncın süreye bağlı olarak b)

sıcaklığın süreye bağlı olarak gerçekleşen değişimi ........................ 55

Şekil 5.14. Tahmini ve Gerçek değerler .............................................................. 66

Şekil 5.15. Basınç ve sıcaklığın borik asit verimine etkisi .................................. 67

Şekil 5.16. Basınç ve sıcaklığın borik asit verimine etkisinin kontur grafiği ..... 67

Şekil 5.17. Sıcaklık ve sürenin borik asit verimine etkisi ................................... 68

Şekil 5.18. Sıcaklık ve sürenin borik asit verimine etkisinin kontur grafiği. ...... 68

Şekil 5.19. Basınç ve sürenin borik asit verimine etkisi ..................................... 69

Şekil 5.20. Basınç ve sürenin borik asit verimine etkisinin kontur grafiği ......... 69

Şekil C.1. Üleksit ile CO2 arasındaki reaksiyonun akış şeması ......................... 86

vii

ÇİZELGELER DİZİNİ

Sayfa

Çizelge 2.1. Ticari değere sahip bazı bor cevherleri ......................................... 3

Çizelge 2.2. Dünya bor rezervleri (2017) ......................................................... 4

Çizelge 2.3. Üç farklı reaktör sistemi için reaksiyon koşulları ve elde

edilen NaHCO3 ve B2O3 içerikleri ............................................... 16

Çizelge 2.4. Üleksit ve kolemanitin çeşitli asit ile reaksiyonlarından elde

edilen ürünlerin su içindeki çözünürlük değerleri ........................ 25

Çizelge 4.1. Deneylerdeki değişkenler.............................................................. 27

Çizelge 4.2. Deneysel tasarım tablosu .............................................................. 28

Çizelge 4.3. Üleksitin kimyasal bileşimi ve içeriği .......................................... 29

Çizelge 4.4. Sulu ortamdaki üleksit ile CO2 arasında gerçekleşen reaksiyonun

deney şartları ................................................................................ 33

Çizelge 5.1. Üleksit mineralinin XRF sonuçları (Deney-3) .............................. 38

Çizelge 5.2. Filtre altı çözeltiden elde edilen katı tozun XRF sonuçları

(Deney-3) ...................................................................................... 39

Çizelge 5.3. Numunedeki elementlerin temel bileşimleri ve yüzde ağırlıkları . 47

Çizelge 5.4. Borik asidin teorikteki temel bileşimleri ve yüzde ağırlıkları ...... 47

Çizelge 5.5. Numunedeki elementlerin temel bileşimleri ve yüzde ağırlıkları . 48

Çizelge 5.6. Kalsiyum karbonatın temel bileşimleri ve yüzde ağırlıkları ......... 49

Çizelge 5.7. CO2’nin su içindeki çözünürlüğü (mol / kg su) ............................ 53

Çizelge 5.8. Deneysel parametrelere bağlı olarak elde edilen borik asit

verimleri ....................................................................................... 55

Çizelge 5.9. Deneylerde üleksitin tuttuğu CO2 miktarları ................................ 60

Çizelge 5.10. Üleksitin CO2 ile reaksiyonundan oluşan borik asidin kütle

denkliği ......................................................................................... 61

Çizelge 5.11. Box-Behnken deneysel tasarım sonuçları ..................................... 62

Çizelge 5.12. Model özetinin istatistikleri .......................................................... 63

Çizelge 5.13. Model uygunsuzluğu testi ............................................................. 63

Çizelge 5.14. İkinci dereceden model için varyans analizi (ANOVA) ............... 64

Çizelge 5.15. Optimum deney şartları, teorik ve deneysel borik asit verim

değerleri ....................................................................................... 71

Çizelge A.1. Üleksitin % B2O3 içeriğinin sonuçları .......................................... 82

viii

SİMGELER VE KISALTMALAR DİZİNİ

BBD Box Behnken tasarımı

CCD Merkezi kompozit tasarımı

CSD Kristal boyut dağılımı

DTA Diferansiyel termal analiz

EDX Enerji dağılımlı X-Işını

EDTA Etilen diamin tetra asidik asit

FTIR Fouirer transform infrared spektroskopisi

ICP-OES İndüktif eşleşmiş plazma-Optik emisyon spektrometresi

K/S Katı/Sıvı oranı

KBr Potasyum bromür

NOAA Ulusal okyanus ve atmosfer dairesi

OA9 Ortogonal dizi

ppm Milyonda bir birim

rGO İndirgenmiş grafen oksit

rpm Dakikadaki devir sayısı

RSM Cevap yüzeyi metodolojisi

SEM Taramalı elektron mikroskobu

SS Paslanmaz çelik

TGA Termogravimetrik analiz

TOC Toplam organik karbon

UAE Ultrason destekli ekstraksiyon

XRD X-ışını kırınım difraktometresi

XRF X-ışını floresans spektrometresi

ΔX Bağımsız değişkenin kademeli değişim değeri

μm Mikrometre

1

1. GİRİŞ

Bor, stratejik ve endüstriyel önemi olan bir elementtir. Periyodik tabloda III A

grubunda yer almaktadır. Atomik olarak son yörüngede 1 elektron bulundurur ve yarı

metal özellik gösterir. Oksijene yüksek ilgi göstermesinden dolayı doğada serbest

element olarak bulunmaz (Greenwood and Thomas, 1973). Bor, doğada çoğunlukla

sodyum, magnezyum ve kalsiyum ile metal boratları şeklinde bulunmaktadır (Temur

vd., 2000). Teknolojinin ilerlemesi, bor alanında yapılan çalışmaları arttırmaktadır.

Yapılan çalışmalarda bor minerallerinin hammadde olarak değerlendirilmesi yeni bir

ürün elde etmeye olanak sağlamıştır. Elde edilen bu ürünler ticari açıdan değerli

konuma gelmektedir. En fazla değer gören ve ürün olarak elde edilen bor bileşiği

borik asittir. Borik asit üretimi üzerine literatürde birçok çalışma mevcuttur. Bu

çalışmalarda genellikle üleksit, kolemanit, tinkal gibi bor minerallerinin kuvvetli bir

asit (hidroklorik asit, sülfürik asit, nitrik asit..vb) ile ya da basınç altında karbon

dioksit veya kükürt dioksit ile reaksiyona sokularak yan ürün olarak borik asit ve

diğer yan ürünler elde edilmektedir (Smith, 2012 ; Çopur vd., 2010).

Türkiye’de borik asit üretimi, kolemanit ile sülfürik asit arasındaki reaksiyon

sonucunda gerçekleştirilmektedir. Bu üretim prosesinde, kolemanit 85-90°C’lik bir

sıcaklıkta fazla miktardaki sülfürik asit ile reaksiyona sokulmaktadır. Bu reaksiyonda

ürün olarak borik asit; yan ürün olarak alçı taşı (CaSO4.2H2O) oluşmaktadır. İki

ürünün çözünürlükleri arasındaki fark fazladır. Alçı taşı (Jips), çözünürlüğü düşük

olduğundan dolayı reaktörde çökmektedir. Fakat borik asit suda yüksek miktarda

çözünmektedir ve reaksiyon süresince sıvı fazda kalmaktadır. Bu aşamada oluşan

jips filtre edilerek ayrıştırılır. Borik asit süzüntüsü ise yaklaşık 40 °C'ye soğutularak

kristalize edilir (Künkül vd., 2012).

Arjantin'de borik asit üretimi, üleksit (sodyum-kalsiyum borat minerali) ile sülfürik

asidin 70 °C sıcaklıkta reaksiyona sokulmasıyla elde edilmektedir. Kil ile beraber

yan ürün olarak oluşan kalsiyum sülfat atık olarak ayrılır ve ana çözelti 25 °C'nin

altındaki bir sıcaklığa soğutularak borik asit kristalize edilir ve filtrasyon işlemi ile

ayrılır. Geriye kalan çözelti sodyum sülfat ve üleksit mineralinde bulunan sodyum

klorür gibi diğer çözünür maddeleri içermektedir (Valdez vd., 2014).

2

Literatürde, borik asidi elde edebilmek için farklı parametreler kullanılarak üleksitin

farklı çözücüler içerisinde çözünme mekanizması araştırılmıştır (Imamutdinova,

1967). Ayrıca deneylerde ürün verimine etki edecek merkezi kompozit tasarımı

(CCD), Box Behnken tasarımı (BBD) gibi istatistiksel bir tasarım yönteminden

yararlanılmıştır (Box vd., 1978).

Üretim süreçlerinde güçlü asitlerden yararlanılması, mineral işlemede fazla miktarda

asidin harcanmasından dolayı maliyete olumsuz yönde etki etmektedir. Güçlü asitler

ekipmana zarar verir. Ayrıca borik asit kristallerinin kalitesi yüksek

konstantrasyonda aside (H2SO4, HCl) maruz kaldığında düşmektedir. Bu da yüksek

konsantrasyonlarda klorür ve sülfat iyonlarının oluşumuna sebep verir (Çiftçi, 2012;

Mergen vd., 2003).

Bu çalışmada, farklı parametre koşulları altında 15 deneylik bir set oluşturularak

üleksit minerali ile karbondioksit gazının sulu ortamda yüksek basınçta reaksiyona

sokulmasıyla oluşan borik asidin mineralden ayrıştırılması araştırılmıştır. Reaksiyon

sonucunda oluşan çözelti filtrasyon işleminden geçirilerek filtre üstü ve filtre altında

kalan ürünler birbirinden ayrılmıştır. Bu ürünlerin borik asit miktarı volümetrik

yöntem (titrasyon) ile tayin edilmiştir. Deneylerde karıştırma hızı, üleksitin parçacık

boyutu ve katı / sıvı oranı sabit tutularak, sıcaklık, süre ve CO2 basıncının borik asit

ekstraksiyon verimi üzerindeki etkisi Box Behnken deneysel tasarım metodu ile

incelenmiştir.

Ayrıca yapılan deneyler sonucunda kristalize edilen ürünlerin karakterizasyon

analizleri yapılmıştır. Bu ürünlerin karakterizasyonları, X-ışını Floresans

Spektrometresi (XRF), X-ışını difraktometresi (XRD), İnfrared spektroskopisi

(FTIR), Taramalı elektron mikroskobu (SEM), Enerji dağılımlı X-ışını (EDX) ve

Termogravimetrik analiz (TGA) ile belirlenmiştir.

3

2. TEORİK BÖLÜM

2.1. Ticari Değere Sahip Bazı Bor Cevherleri

Bor mineralleri "borik asit tuzları; B2O3 radikaline sahip bir bileşik" olarak

tanımlanmaktadır (Bates and Jackson, 1987). Dünyada bor elementini (B) içeren

150'den fazla mineral mevcuttur. Ancak bu minerallerden sadece üleksit, tinkal ve

kolemanit ticari olarak değerlidir. Amerika Birleşik Devletleri ve Türkiye, Dünya bor

rezervlerinin yaklaşık %90’ına sahiptir (Lyday, 1991).

Çizelge 2.1, bazı bor mineralleri hakkında kapsamlı bir liste sunmuştur (Palache vd.,

1951). Çizelge 2.1’e bakıldığında, en yüksek bor içeriğine sahip bor mineralinin

sassolit (doğal borik asit) olduğu görülmektedir. Bor ürünleri, bileşiğin bor oksit

içeriğine (B2O3), kalsiyum ve sodyumun varlığına ya da yokluğuna bağlı olarak

fiyatlandırılıp satılır (U.S. Geological Survey, 2013).

Çizelge 2.1. Ticari değere sahip bazı bor cevherleri

Mineral Formül %B2O3

Hidroborasit CaO.MgO.3B2O3.6H2O %50,5

Kernit Na2O.2B2O3.4H2O %51,0

Kolemanit 2CaO.3B2O3.5H2O %50,8

Pandermit 4CaO.5B2O3.7H2O %49,8

Probertit Na2O.2CaO.5B2O3.10H2O %49,6

Sassolit B(OH)3 %56,4

Tinkal Na2O.2B2O3.10H2O %36,5

Tinkalkonit Na2O.2B2O3.5H2O %48,8

Üleksit Na2O.2CaO.5B2O3.16H2O %43,0

4

2.2. Dünya Genelindeki Bor Rezervlerinin Dağılımı

Dünyanın en önemli bor kaynağına sahip ülkeleri Türkiye, Rusya ve ABD’dir.

Türkiye’nin bilinen bor yatakları Batı Anadolu'da; Eskişehir-Kırka, Bursa-Kestelek

Kütahya-Emet ve Balıkesir-Bigadiç'te yer almaktadır.

Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanmış olan Bor Sektörü

Raporuna göre borun dünya bor rezervlerinin ülkelere göre dağılımı Çizelge 2.2’de

verilmiştir.

Çizelge 2.2. Dünya bor rezervleri (Eti Maden İşletmeleri Bor Sektör Raporu, 2017)

ÜLKE Toplam Rezerv

(bin ton B2O3)

Dağılım

(%)

Türkiye 948,712 73,4

A.B.D 80,000 6,2

Rusya 100,000 7,7

Çin 36,000 2,8

Peru 22,000 1,7

Arjantin 9,000 0,7

Kazakistan 15,000 1,2

Sırbistan 21,000 1,6

Bolivya 19,000 1,5

Şili 41,000 3,2

TOPLAM 1,291,712 100

2017 yılında yayınlanan rapora göre dünyanın sahip olduğu toplam bor rezervi

1,291,712 bin tondur. Dünyadaki rezerv dağılımına bakıldığında diğer ülkelere

kıyasla Türkiye %73,4 ile ilk sırada yer almaktadır. Daha sonrasında Rusya,

Amerika, Şili ve diğer ülkeler sıralanmaktadır. Onlar da geri kalan % 26,6’lık kısmı

oluşturmaktadırlar.

5

2.3. Bor Ürünlerinin Kullanım Alanları

Son yıllarda bor ürünlerine artan talepten dolayı bor mineralleri Türkiye için son

derece önemlidir. Bor ürünleri sanayinin belirli alanlarında farklı amaçlar için

değerlendirilir. Boya, ilaç, dezenfektanlar, polimer, kozmetik ürünleri, deterjan

malzemeleri, çelik ve refrakter malzemeler gibi sanayinin birçok dalında hammadde

ve/veya katkı olarak kullanılmaktadır. Buna ek olarak, roket yakıtlarında, bazı

organik reaksiyonlarda katalizör olarak (Garret, 1998), fotoğrafçılıkta, tarımda gübre

olarak, tekstil ürünlerinde, aşındırıcı maddelerde, zırh koruması ve ahşap

koruyucularda kullanılmaktadır (Chatterjee, 2009). Bor ürünleri cam sanayinde de

kullanılmaktadır. İzolasyon dereceli fiberglas, tekstil sınıfı fiberglas ve borosilikat

cam endüstrilerinin üretiminde susuz boraks, boraks pentahidrat, borik asit, sodyum

borat ve kalsiyum borat mineralleri kullanılır.

2.4. Üleksit Minerali

Türkiye’de, farklı yapılarda bor minerali mevcuttur. Bor minerallerinden özellikle

üleksit, kolemanit, tinkal ticari açıdan değerlidir. Bu minerallerden üleksit, deneysel

çalışmalarda sıkça kullanılmaktadır. Üleksitin moleküler formülü

Na2O.2CaO.5B2O3.16H2O şeklinde olup, sodyum-kalsiyum borat hidrat minerali

olarak da nitelendirilir. Yumuşak halde olması, özgül ağırlığı düşük olması ve soğuk

suda çözünmeyip sıcak su içinde çözünebilir olması üleksitin ayırt edici özellikleri

arasındadır. Bu bor cevheri 19. yüzyıl Alman kimyageri G.L. Ulex'den adını almıştır

(Hamilton vd., 1987). Üleksit mineralinin katı formu Şekil 2.1’de gösterilmiştir.

Üleksit, cam üretiminde ergime derecesini azaltarak ısıl genleşme katsayısını ve ısıl

şok halinde oluşan direnci yükseltir. Otomobillerde ve evlerde izolasyon amacıyla

kullanılan malzemelerin üretiminde ve yapısında selüloz bulunan malzemelerde

kullanılmaktadır. Ayrıca ısıya dayanıklık gösteren kumaşlarda yanmayı geciktirir ve

önler (www.etimaden.gov.tr).

6

Şekil 2.1. Üleksit mineralinin katı formu (http://www.minerals.net)

Üleksit, suda çözündüğü için açık yerlerde bulunması halinde çevrede kirlilik yaratır.

CO2 gazı da sera etkisi gösterdiğinden dolayı çevreye olumsuz etki vermektedir.

Üleksit, CO2 ortamında çözündüğünde yararlı bir ürün meydana getirmekle birlikte

CO2’nin kullanımı atmosferdeki sera gazı etkisini azaltır. Buna ek olarak, mineral

karbonizasyonu için kullanılan silikat mineralleri ile CO2 arasındaki reaksiyonlar

yavaş gerçekleşirken, üleksit ve CO2 arasındaki reaksiyon hızlı gerçekleşmektedir.

Böylelikle ortamda üleksitin fazlası ve kolemanitin az kısmı çözünmekle birlikte

borik asit, sodyum bikarbonat, kalsiyum karbonat ve boratlar gibi kararlı bileşikler

meydana gelmektedir. (Çopur vd., 2010).

Türkiye’de, bor minerallerinden borik asit üretimi sırasında bor kirliliği

oluşmaktadır. Bu bağlamda bor alanında yeni çalışmalar yaparak hem çevreye

verilen zararı önlemek hem de ekonomiye fayda sağlamak önemli olacaktır.

2.5. Borik Asit

Borik asit (H3BO3), birçok sanayi alanında kullanılmaktadır. Ticari açıdan önemli bir

bor bileşiğidir. Dünyanın çeşitli yerlerinde olduğu gibi Türkiye’de de üretimi

gerçekleştirilmektedir. Borik asit, Türkiye'de Bandırma'da Kütahya Emet’de

üretilmektedir. Borik asit, genel olarak kolemanitten üretilen önemli bir bor

kimyasalıdır. Türkiye’de, üleksit minerali de büyük miktarlarda olduğundan dolayı

bu mineralden borik asit üretimi için de çalışmalar vardır.

7

Borik asidin, nükleer uygulamalar, bor alaşımları, naylon, tekstil, cam, cam elyafı

gibi çeşitli endüstriyel kullanım alanları vardır (Sertkaya ve Bayat, 2008). Borik

asidin hafif bakterisid, fungisidal özelliği olup, gıda koruyucusu ve dezenfektan

olarak kullanılmaktadır (Şahin vd., 2002). Ayrıca borik asit, gargara, göz

damlalarında ve merhemlerde antiseptik görevi görür; hidrokarbon oksidasyonunda

bir katalizör olarak; nikel elektrokaplama banyolarında; selüloz yalıtımında alev

geciktirici olarak ve asit titrasyonu ile atık suyun amonyak analizinde bir tampon

ajanı olarak kullanılmaktadır (Patnaik, 2002). Borik asit, bor karbür, floroboratlar,

perboratlar, bor oksit, bor esterleri, borürler ve diğer bor alaşımları gibi birçok

boratın üretimi için bir başlangıç malzemesidir (Kraschwit, 1997).

Ortoborik veya borasis asidi olarak da bilinmektedir. Beyaz toz biçiminde olup, su

içerisinde çözünebilir haldedir (http://www.etimaden.gov.tr). Borik asit, molekül

ağırlığı 61,83 g/mol, erime noktası 170,9 °C, yoğunluğu 1,5 g/cm3 olan kristal yapılı

bir maddedir (Lide, 2003). Kristal haldeki borik asit Şekil 2.2’de verilmiştir.

Şekil 2.2. Kristal haldeki borik asit (http://www.etimaden.gov.tr)

Borik asit, seyreltik sulu çözeltileri içinde bileşenlerine ayrılmamış B(OH)3

halindedir. Borik asit, tetrahidroksiborat iyonunu oluşturmak için bir hidroksil iyonu

alarak bir Lewis asidi olarak hareket eder. Borik asit, sınırlı bir iyonizasyon gösteren

çok zayıf bir asittir (pKa = 9.2) ve suda hidrolize olur. İyonizasyonu aşağıdaki

Denklem 2.1’deki reaksiyonda gösterilmiştir.

H3BO3 + 2 H2O H3O+ + [B(OH)4]

- (2.1)

8

pKa degeri, sudaki sıcaklık arttıkça azalır. Ka ise sıcaklık arttıkça artar (Owen,

1934). Böylelikle H+ ve OH

- konsantrasyonları da artış gösterir. pKa değeri pH,

iyonik güç ve sıcaklığa bağlı olarak değişmektedir. Borik asit moleküllerinin suda

borat iyonlarına oranını belirleyen en önemli parametre ortamın pH'sıdır. Borik

asidin sulu çözeltiler içinde ayrışması difüzyon kontrollü değildir. Bu durumun

nedeni muhtemelen düzlemsel B(OH)3'ün tetrahedral B(OH)4- yapısına dönüşürken

görülen yapısal değişikliklerdir (Mellen vd., 1983).

Düşük bor konsantrasyonlarında (<0.02 M) çözülmüş bor çoğunlukla mononükleer

boron türleri, B(OH)3 ve B(OH)4- olarak bulunur. Daha yüksek konsantrasyonlarda

(0.025-0.6 M) ve 6 ile 10 arasında bir pH artışı ile, B3O3(OH)4-, B4O5(OH)4

- ve

B5O6(OH)4- gibi suda çözünür poliborat iyonları oluşur (Power ve Woods, 1997). Bu

polinükleer iyonların oluşumu borik asidin etkileşimine bağlı olarak borat iyonlarını

meydana getirerek aşağıdaki reaksiyonları verir (Cotton ve Wilkinson, 1980).

2 B(OH)3 + B(OH)4- ⇔ B3O3(OH)4

-+ 3 H2O (2.2)

2 B(OH)3 + B(OH)4-⇔ B3(OH)10

- (2.3)

2 B(OH)3 + 2 B(OH)4-⇔ B4O5(OH)4-2

+ 5 H2O (2.4)

4 B(OH)3 + B(OH)4-⇔ B5O6(OH)4

-+ 6 H2O (2.5)

Borik asit, zayıf asit olduğundan dolayı sulu çözeltilerde standart alkali (baz) ile

doğrudan titre edilemez. Gliserol veya diğer polihidroksi bileşikleri (mannitol,

glikoz) ile fenolftalein indikatörünün borik asit çözeltisine eklenmesi ile bu çözelti

monoprotik asit haline gelir. Gliserol içindeki borik asidin monoprotik karakteri

çözeltideki hidronyum iyonunu (H3O+) ayırır ve dört değerli boron esterleri ile

esterleşme vererek gliseroborik asidi oluşturur (Mahadik ve Kuchekar, 2008). Borik

asidin kuvvetli asit haline gelmesinden sonra nicel bor analizi yapılabilir.

CH2OH OH H2C OH HO CH2

2 CHOH + B HC O O CH + H3O

+ + 2H2O

B

CH2OH OH OH H2C O O CH2

(2.6)

9

Borik asit ayrıca glikol, propilen glikol, mannitol ve satehol gibi diğer polihidroksi

bileşikleriyle de esterleştirilebilir.

Şekil 2.3’te borik asidin sudaki çözünürlüğünün sıcaklıkla değişim grafiği

verilmiştir. Borik asit, oda sıcaklığında düşük çözünürlük gösterir. Fakat sıcaklık

artınca çözünürlüğü ciddi şekilde artış göstermektedir. Bu sebepten dolayı sanayide

borik asidi kristallendirmede çoğunlukla doymuş haldeki çözelti 80ºC’den 40ºC’ye

kadar soğutulmaktadır (Bulutcu vd., 1987). Çözelti içerisindeki Na2SO4, KCl gibi

tuzlar borik asidin çözünürlüğünde arttırıcı etki göstermekte; CaCl2, NaCl gibi

tuzların etkiside çözünürlüğü azaltmaktadır (Ulman vd., 1974).

Şekil 2.3. Borik asidin sudaki çözünürlüğü (Bulutcu vd., 1997)

Borik asit, belirli sıcaklıklara ısıtıldığında çeşitli dehidrasyon ürünleri vermektedir.

Borik asit 100 ºC'ye ısıtıldığında, bir su molekülünü kaybeder ve metaborik aside

(HBO2) dönüşür. Yaklaşık 160 ºC'de daha fazla su molekülü kaybı yaşanır ve

tetraborik asit (H2B4O7) haline dönüşür. 160 ºC'den daha yüksek sıcaklıklara ısıtmak

daha fazla su kaybına neden olur ve borik asidin anhidriti olan bor trioksit (B2O3)

meydana gelir (Mahadik ve Kuchekar, 2008).

H3BO3 HBO2 + H2O (2.7)

4HBO2 H2B4O7 + H2O (2.8) H2B4O7 2B2O3 + H2O (2.9)

0

5

10

15

20

25

30

35

20 30 40 50 60 70 80 90 100 110

Çözü

rlü

k (

%)

Sıcaklık (ºC)

10

2.6. Borik Asit Üretimi

Borik asit, bor minerallerinden elde edilmektedir. Borik asit üretimi genel olarak

aşağıdaki Şekil 2.4’teki akış şemasına göre gerçekleşmektedir.

Şekil 2.4. Borik asit üretiminin akış şeması (TMMOB Bor Raporu, 2016)

Çözme işlemi ( HCl, H2SO4, H2O)

Ham/ Konsantre Cevher

Filtrasyon

Kristalizasyon

Kurutma

Torbalama

Santrifüjleme

11

Genellikle alkali ve alkali toprak metal boratların (boraks, üleksit, kolemanit gibi)

güçlü asitler (HCl, H2SO4) ile reaksiyona girmesiyle borik asit üretimi

gerçekleşmektedir. Türkiye'de borik asit üretimi, kolemanit mineralinin sülfürik asit

ile reaksiyona sokulmasıyla gerçekleşmektedir (Mergen vd., 2003).

Türkiye'de bol miktarda bulunan üleksit, çoğunlukla diğer bor mineralleri ile birlikte

bulunur ve çeşitli bor ürünleri için çok fazla talep gösterilmesine bağlı olarak bor

bileşiklerinin üretiminde kolemanit'e ek olarak kullanılabilmektedir (Tunç vd., 2001;

Demirkıran, 2008).

Üleksitten borik asit üretim yöntemlerinden biri, üleksit mineralinin pH’ı 3 olan

sülfürik asit çözeltisi ile reaksiyona sokulmasıdır. Bu reaksiyon, Denklem 2.9’da

verilmiştir.

Na2O.2CaO.5B2O3.16H2O+3 H2SO4 → Na2SO4+10H3BO3+2 (CaSO4.2H2O) ( 2.10)

Reaksiyon, genel olarak silindirik şekilde olan, kanatlı karıştırıcıların kullanıldığı ve

deflektör ile türbülansın önlendiği çalkalayıcı tanklar içinde gerçekleştirilmektedir.

Liç tanklarında borik asit kristalleşmesini önlemek için sistem sıcaklığı 60 °C ve 80

°C arasında tutulmaktadır. Sodyum klorür ve sodyum sülfat gibi çözünme gösteren

safsızlıklar çözelti içinde kalmaktadır. Ancak kalsiyum sülfat (alçı taşı), katı

kalıntılar, kum ve killer çözelti içinde çözünmez. Borik asit, sıcak berrak borik asit

çözeltisini kil, kum ve alçı taşı kalıntılarının asit bulamacından ayırmak için uygun

bir flokülant (çöktürücü) ilavesiyle bir sedimantasyon işlemi (bir sıvı-katı ayırma

işlemi) kullanılarak geri kazanılır. Çökeltme tankları, borik asidin çökelmesini

önlemek için buharlı serpantinler ile ısıtılmaktadır. Sıcak çözelti, borik asidin

kristalize olması için soğutma serpantinleri kullanılarak suyla soğutulan çalkalamalı

yığın kristalleştiricilere gönderilir. Borik asit kristalleri ayrılır ve ana likörden

santrifüj ile yıkanır. Son olarak, borik asit doğrudan döner kurutucuda sıcak hava ile

kurutulur. Genellikle H3BO3 dehidrasyonunun HBO2'ye (metaborik asit)

dönüşmesini önlemek için kurutucuda havanın ve katıların paralel akışı kullanılır. Bu

kristaller 95 °C'den fazla ısınırsa oluşmaya başlar (Pocovi vd., 1994). Bu üretim

prosesinin akış şeması Şekil 2.5’te verilmiştir.

12

Üleksit Minerali

Kalan artık

Üleksit minerali

H2SO4 H2O

Geri dönüştürülmüş çözelti

Sıcak H3BO3 çözeltisi Yıkama suyu Katı atıklar

Sıcak çözelti

Kalan bulamaç

H3BO3 kristalleri Kalan çözelti Su Kalan çözelti

H3BO3 kristalleri

Borik Asit Hava boşaltıcı

Şekil 2.5. Üleksitten borik asit üretim süreci (Pocovi vd., 1994)

Elle Ayıklama

Öğütme

Çözme (60º-80ºC)

Çöktürme

Kristalizasyon

Santrifüjleme

Kurutma

Filtrasyon Yıkama

Bulamaç

Buharlı ısıtıcı

13

Borik asidi çözeltiden ayrıştırmak için diğer bir yol ise sodyum sülfatın fraksiyonel

kristalizasyonudur. Bir çözelti içinde iki veya daha fazla çözücü olduğu zaman

bunlardan birini kristalleştirmenin ve diğerlerini çözelti içinde bırakmak genellikle

mümkündür. Yüksek sıcaklıkta borik asit, sodyum sülfata göre daha çok çözünebilir.

Belirli bir aşamdan sonra çözelti sodyum sülfat açısından doygun hale gelir. Daha

fazla buharlaşma sodyum sülfat ve çözeltinin bileşimini çökeltir. Böylece sodyum

sülfat ana çözeltiden ayrılır (Pocovi vd., 1994).

Kristalizasyon işlemi, endüstride, deneysel çalışmalarda sıkça kullanılan önemli bir

yöntemdir. Katı fazın sıvı faz sisteminden ayrılmasını içerir. Örneğin, üleksitin

sülfürik asit ile reaksiyonu sonrasında sodyum sülfat kristalizasyon işlemine tabi

tutularak çözeltiden ayrıştırılmıştır.

Çoğu zaman reaksiyon sonrası çözeltide oluşan tuzları uzaklaştırmak ve asidin geri

kazanılması istenir. Şuan yaygın olarak kullanılan ayırma yöntemi, sıvının

buharlaştırılması veya termal olarak soğutulmasıdır. Uygulanabilecek diğer bir

yöntem ise tuz ile çöktürme işlemidir. Tuz ile çöktürme işleminde, çözünen

maddenin çözünürlüğünü değiştiren üçüncü bir bileşen orijinal çözeltiye eklenir.

Tuzu uzaklaştıracak olan madde, çözücünün çözünenden daha fazla çözünebilir

olmasını gerektirir ve böylece çözünen madde çözeltiden ayrılmış olur (Hash ve

Okorafor, 2008).

14

3. KAYNAK ÖZETLERİ

Araştırmacılar, farklı bor minerallerini çeşitli süzüntü reaktifleri içinde çözerek bir

çok çalışma yapmışlar ve çalışmalarda farklı parametre şartlarında deneyler

yapmışlardır. Yapılan bazı çalışmalarda genellikle bor mineralleri süzüntü reaktifleri

içinde çözündürüldükten sonra oluşan ürünler çözelti halinde kalmıştır. Bazı

çalışmalarda ise çözetli içinde oluşan ürünlerin ayrılması için farklı ayırma

yöntemlerinden yararlanılmıştır. Minerallerin çözeltiler içinde çözündürülmesinin

koşulları istatistiksel tasarım yöntemi kullanılarak incelenmiştir. Borik asidi elde

etmek için bor mineralleri çeşitli asit ya da su içinde çözündürülmüştür. Ayrıca bazı

çalışmalarda bor mineralleri asit yerine karbondioksit ile reaksiyona sokulmuştur.

Çalışmalarda, bor minerallerinin ve karbondioksitin çevresel etkileri üzerine de

araştırmalar yapılmıştır. Borik asit üretim çalışmalarında asit kullanımı üründeki

safsızlıklara ve aşınmalara sebep olmaktadır. Bu problemi çözmek için yapılan

çalışmalar da mevcuttur. Araştırmacılar tarafından yapılan bazı çalışmalar aşağıda

sunulmuştur.

Mina-Mankarios ve Pinder (1991), yaptıkları çalışmada, sülfürik asit çözeltisinden

sodyum sülfatı tuz giderici madde olan metanol ile uzaklaştırmışlardır. Sodyum

sülfat kristallerinin büyüme ve çekirdeklenme oranları %38 (w/w) sülfürik asit ve

80:20 metanol-su çözeltisi olarak belirlenmiş ve tuz giderme işlemini

gerçekleştirmişlerdir. Bu oranlar, süspansiyon karışımındaki ürünü ayırmak için tuz

ayırıcı kristalizatör içinde üretilen kararlı hal kristal boyut dağılımı (CSD)

ölçümlerinden belirlenmiştir. Çalışmada, aşırı doygunluk, kristal süspansiyon

yoğunluğu, sıcaklık ve krom safsızlıklarının belirlenen oranlara etkisi araştırılmıştır.

Bu sistemde belirlenen kristalizasyon kinetikleri, yüksek sıcaklık, yüksek kristal

süspansiyon yoğunluğu ve kalma süresinin, büyük sodyum sülfat kristallerinin

üretimi için elverişli koşullar olduğunu göstermiştir.

Sıcaklık 25ºC, alkol / asit besleme oranı 3,00 g/g, kalma süresi 120 saniye,

süspansiyon yoğunluğu 46,87 g/L, aşırı doygun çözücünün 0,40 g/kg şartlarında

Na2SO4 verimi %79,90 bulunmuştur.

15

Mergen vd. (2001), boraks dekahidrat mineralinden yararlanarak borik asit

üretmişlerdir. Ayrıca borik asit üretimi için endüstriyel uygulamalardaki çözelti

yoğunluklarını hesaba katarak 1240 g/L yoğunluktaki konsantre ve 1180 g/L

yoğunluktaki zayıf boraks çözeltisini kullanmışlardır. Bu çalışmanın sonucunda elde

edilen borik asit verimleri bir hayli yüksek çıkmıştır. Elde edilen borik aside

rafinasyon işlemi uygulanarak sodyum ve sülfat içeriği düşük, saflığı yüksek borik

asit üretimi yapılmıştır.

Yeşilyurt (2004), kolemaniti nitrik asit (HNO3) çözeltisiyle reaksiyona sokup,

optiumum borik asit ekstraksiyonu için Taguchi yönteminden faydalanmıştır.

Deneylerde, asit konsantrasyonu, karıştırma hızı, parçacık boyutu ve reaksiyon süresi

gibi üç seviyeli dört parametrenin etkisi bir ortogonal dizi (OA9) deney tasarımı ile

incelenmiştir. Performans ölçüm analizi ve parametrelerin en etkili seviyelerini

belirlemek için varyans analizi yapılmıştır. Deneysel olarak, en etkili şartlar altında

kolemanitten borik asit ekstraksiyonunun %99,66 olduğu tespit edilmiştir.

Mergen vd. (2009), probertitin (NaCaB5O9·5H2O) borik asit çözeltisindeki

çözünmesini sürenin ve sıcaklığın bir fonksiyonu olarak araştırmışlardır. Probertitin

çözünmesi borik asit konstantrasyonunun artmasıyla artmış, ancak karıştırma hızının

hemen hemen bir etkisi olmamıştır. 60°C ile 80°C sıcaklıkta ve ağırlıkça % 5'in

üzerinde olan borik asit konsantrasyonları probertitin çözünmesini çok

etkilememiştir. Probertitin farklı parçacık boyutları için aktivasyon enerjilerinin,

25,25 kJ/mol K'den 28,25 kJ/mol K'ye kadar değişmesi parçacık boyutunun

probertitin çözünmesini az etkilediğini bildirmişlerdir.

Yılmaz vd. (2010), sodyum karbonat ve sodyum borat ile endüstriyel alanda

kullanım kolaylığı sağlamak amacıyla karbonattan meydana gelen yeni bir sodyum

tuzu üretmeyi ve sera gazı etkisi yaratan CO2’yi hammadde olarak kullanmayı

öngörmüşlerdir. Ayrıca küresel ısınmaya sebep olan CO2 gazını kullanarak çevreye

yayılan CO2 gazı emisyonunu azaltmayı amaçlamışlardır. Çalışmada otoklav (yüksek

sıcaklık ve basınç reaktörü) sistemi, gaz absorpsiyon sistemi ve ceketli reaktör

sistemleri kullanılarak sodyum boratın seyreltilmiş çözücülerinden karbondioksit

gazının geçirilmesiyle yeni bir ürün (borik karbonat) ve bu ürünün metil alkol ile

ekstrakte edilmesi sonucunda saf karbonat elde edilmiştir.

16

Boratın metil alkol içinde çözünme özelliği ekstraksiyon işlemi için kullanılmıştır.

Bunun için 30°C'deki metil alkol çözeltisi içindeki boratın, çözünme değerinden % 5

daha fazla metil alkol eklenmiş ve 1 saat karıştırılmıştır. Elde edilen çözücü

filtrasyona tabi tutulmuştur. Filtrasyon sonucunda elde edilen kek %87'lik verimle

%98-99 sodyum bikarbonattır.

Üç farklı reaktör (Otoklav reaktörü, ceketli reaktör ve gaz absorpsiyon kolonu)

sistemi için reaksiyon koşulları ve elde edilen sodyum bikarbonat ve bor oksit

içerikleri Çizelge 2.3’te verilmiştir.

Çizelge 2.3. Üç farklı reaktör sistemi için reaksiyon koşulları ve elde edilen NaHCO3

ve B2O3 içerikleri (Yılmaz vd., 2010)

Reaktör

Sistemleri

Reaksiyon

Sıcaklığı,

ºC

CO2

Basıncı,

psi

Reaksiyon

Süresi,

dk.

Karıştırma

Hızı,

dev/dk.

NaHCO3

içeriği,

%

B2O3

içeriği,

%

Otoklav

reaktörü

20-75 20-800 60-420 550 2-80 10-44

Ceketli

reaktör

50-60 14,70 720 500 5-12 32-37

Gaz

absorpsiyon

kolonu

45-70 7,25-

14,50

240-480 - 3-25 30-37

Hansen vd. (2011), çalışmalarında, bir Lewis asidi olan borik asidin (H3BO3), yüksek

konsantrasyonlu sulu fruktoz çözeltilerinin 5-hidroksimetilfurfural’a (HMF)

dehidrasyonunda çok etkili bir katalizör olduğunu göstermişlerdir. Bu durum, toksik

olmama, düşük korozivite, düşük asit mukavemeti ve kolaylıkla bulunabilirlik gibi

istenen özellikler ile birleştirildiğinde borik asit, bilinen diğer katalizörlere göre çok

cazip bir alternatiftir. Geliştirilmiş katalitik sistem, katalizlenmemiş reaksiyondan

çok daha iyi bir performans göstermiştir.

Guliyev vd. (2012), mekanik bir çalkalayıcı sistem içerisinde kolemanitin potasyum

hidrojen sülfat çözeltilerinde çözünme kinetiğini incelemişler ve borik asit elde

etmek için alternatif bir hammadde belirlemişlerdir. Kolemanitin çözünme hızı

üzerinde katı/sıvı oranı, reaksiyon sıcaklığı, parçacık boyutu, potasyum hidrojen

sülfat konsantrasyonu ve karıştırma hızının etkileri incelenmiştir.

17

Kolemanitin çözünme hızı, reaksiyon sıcaklığının artmasıyla ve katı/sıvı oranının ise

azalmasıyla artmıştır. Karıştırma hızının arttırılması çözünme hızını arttırmıştır.

An ve Xue (2014), farklı boraks ve borik asit üretim süreçlerinin çevresel etkilerini

incelemek ve bor endüstrisinin daha temiz üretimini sağlamak amacıyla başlagnıçtan

sona yaşam döngüsü yöntemini uygulamışlardır. Mineral işleme ile çalışılan tüm

sistemlerde, enerji tüketiminin yaşam döngüsü, çevresel etkiler üzerinde önemli

olduğunu göstermiştir. Bor üretim endüstrileri, temel ısı kaynağı olarak kömür

kullanmaktan kaçınmalı ve temiz enerjiyi kullanmaya çalışmalıdır. Boraks üretim

süreçlerinde, bor bakımından zengin cürufun en temiz materyal olduğunu ve üflemeli

fırın gazının yavaş soğutma bağlantısı ile çevresel etkilerin azaltılması

öngörülmüştür. Borik asit üretim süreçlerinde, yüzdürme işleminin szaibelyite

malzemesiyle sürecinin en iyi yöntem olduğu belirtilmiştir.

Budak ve Gönen (2014), H2SO4 kullanımı ile, üründeki safsızlıklara ve aşınmalara

sebep olan bu problemleri aşmak ve borik asidin ekstraksiyon verimini yükseltmek

için kolemaniti sulu ortamda CO2 ile reaksiyona sokarak, süperkritik CO2 şartlarında

çalışmışlardır. Süperkritik koşullar, borik asit verimini yükseltmiş ve 60°C reaksiyon

sıcaklığı ve 9 MPa basıncında borik asit verimi %96,9 olarak hesaplanmıştır. Bu

verim, 120 dakika ve +20-40 μm partikül boyutu aralığında elde edilmiştir.

Reaksiyon sonucunda çözeltiden kristalize edilen ürünün borik asit (H3BO3), filtre

keki olarak oluşan katının ise yapılan SEM, XRD, TGA ve FTIR analizleri

sonucunda kalsiyum karbonat (CaCO3) olduğu tespit edilmiştir.

Elbeyli (2015), yapmış olduğu bir çalışmada, bir organik asit olan sitrik asit

(C6H8O7) yardımıyla boraks dekahidrattan kristal borik asit (H3BO3) elde etmiş ve

trisodyum sitrat dihidratı (Na3C6H5O7·2H2O) da arta kalan ana çözeltiden

kristalizasyon işlemi ile elde etmiştir. Ürünlerin FTIR, XRD ve TG-DTA analizleri

yapılmıştır. Borik asitte bulunan safsızlıklar iyon kromatografisi, indüktif çift plazma

spektroskopisi (ICP-OES) ve toplam organik karbon (TOC) analizi ile belirlenmiştir.

Borik asit kristalize edilerek çözeltiden ayrıştırılmış ve ekstraksiyon verimi %69

olarak hesaplanmıştır. Kristallerin saflık değeri tekrar kristalizasyon işlemiyle

%97,5'ten %99,9'a çıkarılmıştır.

18

Gönen vd. (2016), kolemanit mineralinden CO2 gazı ile borik asit üretimini

araştırmışlardır. Deneyler, karıştırma ve ultrasonik karıştırma düzenekli yüksek

basınçlı paslanmaz çelik reaktör içinde yapılmıştır. Katı/sıvı oranı 0,1 g/mL’de sabit

tutulup, kolemanitin iki ayrı parçacık boyutu test edilmiştir. Reaksiyonlar 4-12 MPa

aralığında ve 40-70 C° aralığında farklı reaksiyon sürelerinde gerçekleştirilmiştir.

Ürünlerin XRD, TGA ve FTIR analizleri yapılarak borik asidin kolemanitten

ayrıştırıldığı ve CO2’nin kalsiyum karbonata dönüşümü teyit edilmiştir. Bu heterojen

reaksiyonda 20-25 kHz ultrason kullanımı ve kütle transferinin artması ekstraksiyon

verimini yaklaşık %70’ten %90’a çıkarmıştır. 70 C° sıcaklık, 60 dakika reaksiyon

süresi ve 6 Mpa basınçta en yüksek ekstraksiyon verimi %99,4 olarak hesaplanmıştır.

Kolemanitin CO2 depolama kapasitesi, 0,21 kg CO2 / kg mineral teorik değerine

kıyasla 0,17 olarak ölçülmüştür. Borik asit üretiminde CO2 kullanımı, geleneksel

sülfürik asit bazlı işlemlere kıyasla çevresel performansı geliştirirken önemli

miktarda CO2 depolar.

Levent vd. (2016), boraks ve tinkalden borik asit ekstraksiyonunu süper kritik etil

alkol ve süper kritik olmayan etil alkol şartlarında araştırmışlardır. Deney şartları,

katı/sıvı oranı 0,05-0,075 g/cm3, parçacık boyutu 20-63 mikron ve karıştırma hızı

800 dev/dk. olarak belirlenmiş ve reaksiyon yüksek basınçlı bir paslanmaz çelik

reaktör içinde gerçekleştirilmiştir. Reaksiyon sonucunda borik asit bir esterifikasyon

tepkimesi ile tinkalden ayrıştırılmıştır. Etanol fazından kristalize edilen tozun ve

reaktör içindeki geri kalan tozun karakterizasyonu XRD, FTIR ve TGA ile

yapılmıştır. Maksimum borik asit ekstraksiyon verimi katı/sıvı oranı 0,05 g/cm3,

sıcaklık 250°C ve -20 mikron parçacık boyutunda %32,6 olarak hesaplanmıştır.

Zhang vd. (2016), ekstraktant olarak 2-etilhekzanol kullanarak tuz gölünün tuzlu

suyundan borun ekstraksiyonu üzerine bir araştırma yapmışlardır. Yüksek saflıkta

bor ürünü elde etmek için ekstraksiyon termodinamiği ve ekstraksiyon prosesi

üzerinde durulmuştur. Ekstraksiyon süresi, ekstraktant hacim yüzdesi, faz oranı ve

magnezyum konsantrasyonu gibi parametreler kullanılmıştır. Ekstraksiyonun

entalpiye bağlı ekzotermik bir süreç olduğu belirtilmiştir. Tuzlu suda magnezyum

varlığının, “tuz çökeltme” etkisi ile bor’u uzaklaştırmada faydalı olmuştur. Proses

fizibilitesini değerlendirmek için üç aşamalı karşı akım ekstraksiyonu ve sıyırma

tasarlanmıştır. Sıyırma deneylerine göre en yüksek bor verimi %97,8 bulunmuştur.

19

Ekstraksiyon deneylerine göre %95,5'lik bor saflığı elde edilmiş ve iki aşamalı bir

yıkama adımı ile ürün saflığı %95,5’ten %99,5'e yükseltilmiştir.

Gezer (2017), ultrason yardımlı ekstraksiyon (UAE) ile kolemanit mineralinden

borik asidi ayrıştırmıştır. Maksimum borik asit ekstraksiyon verimi elde etmek

amacıyla ve sıcaklık, pH, ekstraksiyon zamanı, çözücü/katı oranı gibi parametrelerin

ekstraksiyon verimine etkisini araştırmak ve optimize etmek için cevap yüzey

metodolojilerinden (RSM) biri olan merkezi kompozit tasarım (CCD) kullanılmıştır.

Borik asit verimi üzerindeki parametrelerin karşılıklı ve bireysel etkileri incelenip,

ikinci mertebeden bir kuadratik model elde edilmiştir. Borik asit ekstraksiyon verimi

en iyi koşullar altında %99,73 bulunmuştur.

Köse ve Gezer (2017), tinkal mineralinden borik asidi elde etmek için optimum

şartları cevap yüzeyi metodolojisi (RSM) ile belirlemişlerdir. Tinkal mineralinin

karakterizasyonunu X-ışını kırınımı (XRD), Fourier transform infrared

spektroskopisi (FTIR), termogravimetrik analiz (TGA) ve diferansiyel termal analiz

(DTA) ile yapmışlardır. Kondüktometrik yöntem kullanılarak farklı ekstraksiyon

sıcaklığı, pH, çözücü/katı oranı ve ekstraksiyon süresinin verime nasıl bir etki

yapacağını belirlemek için merkezi kompozit tasarımından (CCD) yararlanmışlardır.

Demircioğlu ve Gülensoy (1977), üleksitten boraks üretimi üzerine bir araştırma

yapmışlardır. Sodyum bikarbonat ve sodyum karbonat çözeltisi içerisinde kalsine ve

doğal üleksiti çözündürerek bir karşılaştırma yapmışlardır. Karşılaştırmada kalsine

üleksitin daha fazla çözünürlük gösterdiği görülmüştür. Ayrıca kalsine üleksitin

doğal üleksitin çözünürlüğüne oranla daha çok performans sergilediği tespit

edilmiştir.

Çopur vd. (2017), termik santrallerden çıkan, havayı kirleten, endüstriyel bakımdan

geri dönüşümü olmayan ve çevrede olumsuz etki yaratan kükürt dioksiti (SO2) atık

üleksit minerali ile uzaklaştırmayı hedeflemişlerdir. Su ortamında atmosferik basınç

altında yapılan deneylerde SO2'nin atık üleksit minerali ile tutulmasının

optimizasyonu ve katı atığın SO2'yi ne kadar tutabileceği araştırılmıştır. En etkili

şartları belirlemek için Taguchi metodundan yararlanılmış ve parametrelerin etkinliği

varyans analizi ile incelenmiştir.

20

Parametrelerin en etkili şartları, sıcaklık 333 K, zaman 15 dakika, katı / sıvı oranı

0,45 g/mL, parçacık boyutu -250 mikron, karıştırma hızı 350 dev/dk. ve pH 6 olarak

gözlemlenmiştir. En etkili parametrelerin sıcaklık ve pH olduğu belirtilmiştir. Sonuç

olarak, atık üleksitteki B2O3'ün çoğu çözeltiye geçmiş ve SO2'nin katı atık içinde

tutulabileceğini doğrulamıştır. En etkili şartlarda, % 86 oranındaki B2O3 çözeltiye

geçmiş ve 75,2 L SO2 1 kg atık üleksit minerali ile tutulmuştur. Bu durumda, hem

B2O3 geri kazanılmış hem de SO2 giderilmiştir.

Alkan vd. (2000), üleksitin çözünme kinetiğini sulu disodyum Etilen Diamin Tetra

Asidik Asit (EDTA) (C10H16N2O8) çözeltileri içinde araştırmışlardır. Çözelti

konsantrasyonu, parçacık büyüklüğü, kalsinasyon sıcaklığı, çözelti pH'ı ve reaksiyon

sıcaklığının etkisini incelemişlerdir. Parçacık büyüklüğü ve çözeltinin pH’sındaki

artış reaksiyon hızını düşürmüş, fakat çözelti konsantrasyonu ve reaksiyon

sıcaklığındaki artış reaksiyon hızını arttırmıştır. 140°C’de ısıtılan numunenin en

yüksek çözünme hızına sahip olduğu görülmüştür.

Küçük vd. (2005), üleksitin amonyum sülfat çözeltileri içerisinde çözündürülmesinin

en iyi koşullarını belirlemek amacıyla Taguchi metodunu kullanmışlardır.

Deneylerde parametre aralıkları reaksiyon sıcaklığı 60-88ºC, reaksiyon süresi 5-20

dakika, katı-sıvı oranı 0,05-0,15 g/ml ve parçacık boyutu (-850+600)-(-90) μm olarak

belirlenmiş ve en iyi koşullar sıcaklık 88°C, süre 20 dakika, katı/sıvı oranı 0,1 g/ml

ve parçacık boyutu -90 μm olarak bulunmuştur. En iyi koşullar altında tahmini

çözünme %98,60 olup, deneysel açıdan bu değerin %98,36 olduğu saptanmıştır.

Demirkıran vd. (2007), perklorik asit (HClO4) çözeltisi içinde üleksitin çözünme

kinetiğini araştırmışlardır. Üleksitin çözünme hızı üzerine reaksiyon sıcaklığı,

parçacık boyutu, perklorik asit konsantrasyonu ve karıştırma hızı parametrelerinin

etkisi belirlenmiştir. Reaksiyon sıcaklığı, perklorik asit konsantrasyonu, karıştırma

hızı arttıkça ve parçacık boyutu azaldıkça çözünme hızının artış gösterdiği

görülmüştür. Çözünme hızı Avrami modeli ile ifade edilmiştir. Bu modele ait

denklem, –ln(1-X) = ktn şeklinde gösterilmiş ve aktivasyon enerjisi 19,12 kJ/mol

olarak hesaplanmıştır.

21

Gür vd. (2007), kalsine edilmiş üleksit mineralini sülfürik asit çözeltisi ile tepkimeye

sokarak, borik asit üretmenin en iyi şartlarını araştırmışlardır. Çalışmada katı/sıvı

oranı yüksek miktarda hazırlanmıştır. Deneylerde reaksiyon sıcaklığı, katı/sıvı oranı,

parçacık boyutu, asit konsantrasyonu ve karıştırma hızı parametreleri seçilmiştir.

Ekstraksiyona tabi tutulan borik asit miktarı sıcaklığın artmasıyla artmış, parçacık

boyutunun, çözelti konsantrasyonunun ve katı/sıvı oranının artmasıyla azalmıştır.

Ancak karıştırma hızının bir etkisi olmadığı gözlemlenmiştir.

Ekmekyapar vd. (2008), asetik asit çözeltisinde üleksitin çözünme kinetiğini

araştırmışlar ve borik asit üretimi için alternatif bir metot sunmayı amaçlamışlardır.

Üleksitin çözünme kinetiği reaksiyon sıcaklığı, çözelti konsantrasyonu, parçacık

boyutu ve katı/sıvı oranı gibi farklı parametreler ile incelenmiştir. Üleksitin çözünme

hızı çözelti konsantrasyonu ve sıcaklığın artmasıyla, katı-sıvı oranı ve parçacık

boyutunun ise azaldıkça arttığı gözlemlenmiştir. İşlemin aktivasyon enerjisi 55,8 kJ /

mol olarak hesaplanmıştır.

Ekmekyapar vd. (2010), üleksit mineralinin sitrik asit çözeltisinde çözünme

kinetiğini kesikli bir reaktör içinde araştırmışlardır. Çözünme hızının, değişen

akışkan reaktan konsantrasyonu ve kontrol edilebilir bir yüzey kimyasal

reaksiyonuna göre ifade edildiğini belirtmişlerdir. Reaksiyon g(x)=kt denklemine

göre oluşturulmuştur. Bu denklem, Simpson yöntemi kullanılarak çözülmüştür.

İşlemin aktivasyon enerjisi 39,4 kJ/mol olarak hesaplanmıştır.

Abalı vd. (2011), oksalik asit (C2H2O4) çözeltisi içinde üleksitin liç kinetiğini

incelemişlerdir. Deneylerde katı/sıvı oranı, asit konsantrasyonu, karıştırma hızı ve

sıcaklık gibi parametreler kullanılmıştır. Deneysel veriler, en iyi olanı belirlemek için

homojen ve heterojen kinetik modellere uygulanmıştır. Elde edilen sonuçlara göre liç

oranı artan reaksiyon sıcaklığı, karıştırma hızı, asit konsantrasyonu ile artmış, fakat

katı-sıvı oranı ve parçacık büyüklüğü ile azalmıştır. Çözünme hızı üzerindeki en

etkili parametre sıcaklık iken, en az etkili olan asit konsantrasyonudur. Üleksit ile

oksalik asit reaksiyonunda ürün olarak borik asit (H3BO3), sodyum oksalat

(Na2C2O4) ve kalsiyum oksalat (CaC2O4) oluşmuştur. Borik asit ve sodyum oksalat

çözelti içinde kalmıştır. Çözünmemiş üleksit safsızlıkları ve kalsiyum oksalat ise katı

olarak kalmıştır.

22

Üleksitin liç kinetiği, ürün katmanı modeline göre entegre edilmiştir. Oksalik asit

çözeltisinde üleksitin aktivasyon enerjisi 24 kJ/mol olarak hesaplanmıştır. Üleksitin

çözünme kinetiğine uyan formül, 1-3(1-X )2/3

+2(1-X) olarak tanımlanmıştır.

Demirkıran ve Künkül (2011), yaptıkları bir çalışmada üleksitin amonyum karbonat

çözeltilerinde çözünmesini karıştırma hızı, konsantrasyon, parçacık boyutu ve

reaksiyon sıcaklığı parametresini kullanarak incelemişlerdir. Bu çalışma neticesinde

reaksiyon sıcaklığı ve konsantrasyonunun arttıkça, parçacık boyutunun da

azalmasıyla çözünme hızında artış gözlemlenmiştir. Öte yandan karıştırma hızının

dönüşüm üzerinde bir etkisinin olmadığı saptanmıştır. Üleksitin amonyum karbonat

ile reaksiyonunda oluşan ürünler sodyum karbonat (Na2CO3), amonyak (NH3),

kalsiyum karbonat (CaCO3) ve borik asit (H3BO3)’tir. Reaksiyon sonunda kalsiyum

karbonat çökmüş, ancak diğer ürünler çözelti halinde kalmıştır.

Sert ve Yıldıran (2011), üleksiti trona (Na2CO3.NaHCO3.2H2O) ile farklı

sıcaklıklarda (40-80oC) ve farklı ekstraksiyon sürelerinde (2-8 saat) tepkimeye

sokarak borik asit üretimi üzerine araştırma yapmışlardır. Sıcaklığın ve ekstraksiyon

süresinin en iyi olduğu şartlar belirlenerek, üleksit ile trona konsantrasyonları sabit

tutulmuştur. Sıcaklığın ve ekstraksiyon süresinin artmasıyla ayrıştırılan bor

miktarının arttığı görülmüştür. Üleksitin trona ile reaksiyonunda ideal şartların, 50 oC

sıcaklık ve 4 saatlik ekstraksiyon süresi olduğu belirtilmiştir.

Demirkıran vd. (2013), farklı sıcaklıklarda kalsine edilmiş üleksit numunelerinin

amonyum asetat içinde çözünmesini araştırmışlardır. Kalsine üleksitin çözünmesi

üzerine çözelti konsantrasyonu, reaksiyon sıcaklığı, katı/sıvı oranı ve karıştırma hızı

gibi parametrelerin etkisi incelenmiş ve kalsine numunelerin çözünme hızının kalsine

olmamış numunelerden daha fazla olduğu görülmüştür. Kalsinasyon sıcaklığındaki

artış, kalsine üleksitin çözünme hızını arttırmıştır. Üleksitin amonyum asetat ile

reaksiyonu sonucunda ürün olarak, sodyum sülfat, kalsiyum sülfat, amonyak ve borik

asit oluşmuştur. Kalsiyum sülfat çözeltide çökmüştür. Diğer ürünler ise çözelti

halinde kalmıştır. Çözünme kinetiğnin matematiksel modeli, -ln(1-x) = 4.16 x 104

(C)0.55

(S/L)−0.89

exp(-5045/T).t olarak belirlenmiş ve reaksiyonun aktivasyon enerjisi

41,5 kJ/mol olarak hesaplanmıştır.

23

Durak vd. (2013), üleksit mineralini hidroklorik asit (HCl) çözeltisi ile reaksiyona

sokarak borik asit üretmeyi amaçlamışlardır. Çalışmada, matematiksel bir model

belirlenmiş ve tam faktöriyel tasarım yönteminden yararlanılmıştır. Parametrelerden

karıştırma hızı, parçacık boyutu ve reaksiyon süresi sabit tutularak, sıcaklık, HCl

konsantrasyonu, katı / sıvı oranı değişken faktör olarak belirlenmiştir. İlk olarak,

sürecin matematiksel modeli üç parametreli tam faktöriyel tasarımda ölçüsüz

koordinat sisteminde ele alınmış, sonra modeldeki değerler Öğrenci kriterleri ile

incelenmiş ve orijinal modelin geçerliliği Fisher kriterleri ile kontrol edilmiştir.

Üleksitin HCl ile reaksiyonunda ürün olarak, sodyum klorür, kalsiyum klorür ve

borik asit oluşmuştur. Bu ürünler çözelti halinde kalmıştır.

Valdez vd. (2014), borik asidi elde etmek için 70 °C'de kalsiyum-sodyum borat

karışımına sülfürik asit ilavesi ile çözünmeyen, istenmeyen maddelerin

uzaklaştırılmasından sonra, berrak çözeltiyi 15-25°C'ye soğuturak borik asidi

kristallendirmişlerdir. Kalan ana çözelti, sodyum sülfat, sodyum klorür ve borik asit

içerir. Borik asidi ayrıştırmak için kalan ana çözelti tuz çökeltme maddeleri (metanol

veya etanol) ile işleme tabi tutularak, sodyum sülfatın seçici bir kristalizasyonu elde

edilmektedir. Bu çözeltilere metanol veya etanol ilavesi, sodyum sülfatın çoğunu

tuzdan arındırarak geri kazanılmasını sağlar. Ana çözelti bileşeninin bu şekilde

ayrılması ana prosese geri kazanıldığı için tüm hacmi azaltacaktır. Etanolün,

çöktürme işlemi metanolden %35 daha verimli olduğu ispatlanmıştır. Etanol

metanolden daha az toksik olduğundan dolayı etanol bu işlem için daha iyi bir tuz

çöktürme maddesidir. Metanol ile, tuzla çöktürme işleminden sonra elde edilen

kristaller jelatinimsi bir kütleye benzer ve filtre edilmesi zordur. Etanol ile muamele

edildikten sonra elde edilen kristaller daha büyüktür ve daha kolay filtre edilmiştir.

Genel vd. (2016), kesikli bir reaktörde üleksitin hidroklorik asit (HCl) çözeltilerinde

çözünürlüğünü konu kalan bir çalışma yapmışlar ve borik asit üretmek amacıyla

alternatif bir yöntem sunmuşlardır. Üleksitin çözünme hızı üzerine etki edebilecek

katı/sıvı oranı, reaksiyon sıcaklığı, asit konsantrasyonu, parçacık boyutu ve

karıştırma hızı parametreleri araştırılmıştır. Reaksiyon sıcaklığı ve karıştırma hızının

artmasıyla çözünme hızı artmıştır. Ancak parçacık boyutu, asit konsantrasyonu ve

katı/sıvı oranının artmasıyla çözünme hızında düşüş gözlemlenmiştir.

24

Gezer vd. (2017), üleksit mineralinden borik asidi ayrıştırmak için en uygun şartları

araştırıp, indirgenmiş grafen oksit (rGO) yardımıyla ve ultrason destekli ekstraksiyon

(UAE) yöntemini kullanarak borik asidin ekstraksiyon verimini incelemişlerdir.

Çalışmada çözücü/katı oranı, pH, ekstraksiyon sıcaklığı, ekstraksiyon süresi gibi

parametrelerin verim üzerindeki etkisi kondüktometrik yöntem ile araştırılmıştır.

Farklı deneysel koşullar altında (rGO ile veya rGO olmadan), elde edilen borik asit

verimlerinin sonuçları karşılaştırılmıştır. rGO’nun varlığı borik asidin ekstraksiyon

miktarını ciddi şekilde arttırmıştır. Ayrıca malzemelerin TG, DTA ve FTIR analizleri

yapılmıştır. En uygun şartlarda verim, rGO varlığında yaklaşık %93-94 bulunmuştur.

Kocakerim vd. (1993), CO2 ile doymuş suda üleksitin çözünme kinetiğini, parçacık

büyüklüğü ve çözelti sıcaklığının etkilerine göre incelenmişlerdir. Üleksitin su ile

temasından önce mineral 300 °C'ye kadar ön ısıtma işleminden geçirilmiştir.

Üleksitin kalsinasyonunda, üleksit 150 °C'ye ısıtıldığı zaman maksimum seviyeye

ulaşarak çözünme oranlarını arttırmıştır. Üç farklı parçacık boyutu (-425 +250 µm, -

250 +150 µm ve –150 µm) ve 0, 11, 17, 25, 30 ve 35 °C sıcaklıklarda liç işlemi

uygulanmış ve elde edilen sonuçlara göre parçacık büyüklüğünün azalması ve liç

ısısındaki artış üleksitin çözünme oranınını arttırmıştır. Bu çözünme reaksiyonu için

aktivasyon enerjisi 51,7 kJ/mol olarak hesaplanmıştır. Eldeki veriler, dx/dt = kL (1-x)

[CO2] denklemine göre oluşturulmuştur.

Borik asit üretimi ile ilgili yapılan çalışmalar halen devam etmektedir. Yapılan

çalışmalarda borik asidi elde etmek için kullanılan sülfürik asidin bazı problemlere

sebep verdiği tespit edilmiştir. Bu süreçlerde sülfürik asit yerine daha farklı asitlerin

kullanılması öngörülmektedir. Örneğin, borik asit üretimi, üleksit ile fosforik asit

(Doğan ve Yartaşı, 2009), boraks ile oksalik asit (Zarenezhad ve Garside, 2003),

kolemanit ile nitrik asit (Yeşilyurt, 2004) reaksiyona sokularak gerçekleştirilmiştir.

Fakat bu asitlerin sülfürik aside göre daha pahalı olmasından dolayı bu asitler

sanayide kullanım şansı bulmamıştır.

25

Üleksit ve diğer bor minerallerinden oluşan yan ürünler kullanılan aside göre

değişmektedir. Oluşan yan ürünler çözünürlük değerlerine göre ayrıştırılmakta ya da

çözelti fazında kalmaktadır. Çizelge 2.4’te üleksit ve kolemanitin çeşitli asit ile

reaksiyonlarından elde edilen ürünlerin su içindeki çözünürlük değerleri verilmiştir.

Çizelge 2.4. Üleksit ve kolemanitin çeşitli asit ile reaksiyonlarından elde edilen

ürünlerin su içindeki çözünürlük değerleri (Lide, 2003)

Hammadde Asit Yan ürünler Çözünürlük g/100 ml H2O

- 25ºC

Üleksit

H2SO4

Na2SO4,

CaSO4.2H2O,

H3BO3

Na2SO4: 28,1

CaSO4: 0,205

H3BO3: 5,80

Üleksit HCl NaCl, CaCl2, NaCl: 36

CaCl2: 81,3

Kolemanit HNO3 Ca(NO3)2, H3BO3 Ca(NO3): 144

Çizelge 2.4’te görüldüğü gibi yan ürün olan kalsiyum sülfatın sulu çözeltiler içindeki

çözünürlüğü düşüktür ve reaksiyonda çökerek ayrılmaktadır. Diğer yan ürünlerin

çözünürlükleri birbirine yakın olduğu için reaksiyonda genellikle çözetli fazında

kalmaktadırlar.

Bu bilgiler ışığında üleksitten borik asit eldesindeki problemler şunlardır;

1) Kullanılan aside göre yan ürün tuzlarının oluşumu ve özellikleri

2) Oluşan tuzların borik asitten ayrıştırılmasıdır.

Bu nedenden dolayı yapılan çalışmalarda çözelti fazında kalan ürünleri ayırabilmek

için genellikle, kristalizasyon, tuz çökeltme ve ekstraksiyon işlemleri uygulanmıştır.

Üleksitin sulu ortamda belirlenen parametre şartlarında karbondioksit ile reaksiyonu

sonrasında oluşan ürünleri ayırmak için ekstraksiyon ve kristalizasyon işlemleri

uygulanmıştır. Çözelti içinde oluşan kalsiyum karbonat çözünürlüğü düşük olduğu

için ekstrakte edilerek ayrılmıştır. Ana çözelti ise 55ºC’de kristalize edilmiştir.

Sodyum tetraborat (Na2B4O7) ve borik asit (H3BO3) gibi sudaki çözünürlüğü yüksek

ve birbirine yakın olan bileşenler çözelti fazında kalmıştır.

26

4. MATERYAL VE YÖNTEM

4.1. Deneysel Tasarım Yöntemi

Bir deneye başlamadan önce yapılması gereken ilk adım uygun bir deney tasarımı

yapmaktır. Deney tasarımı, deneyleri analiz etmek amacıyla oluşturulmuş bir

stratejidir. Deneycinin kontrolü altında değiştirilebilen birden çok faktör olduğunda

genel olarak deney tasarım metodundan yararlanılır. Birçok deneyde kontrol

edilebilir giriş faktörleri ile ölçülebilir cevap değişkeni arasındaki ilişki incelenir.

Oluşturulan deney planının en iyi tasarlanacağı ve verimli şekilde nasıl optimize

edileceği deney tasarımının önemli noktalarından biridir. Deney tasarımı, sistemdeki

giriş faktörlerinin birbirleri ile etkileşimi ve etkileşimlerini ortaya koyar (Yang,

2008).

4.2. Cevap Yüzeyi Metodolojisi

Cevap Yüzeyi Metodolojisi (RSM), deney sayısını azaltarak çeşitli sistemleri

geliştirip daha iyi hale getirir. Çoğunlukla karmaşık ve yeni sistemlerin

performansını geliştirir (Draper vd., 1988). Birçok bağımsız değişken (sıcaklık, katı /

sıvı oranı, pH, süre, basınç) elde edilen ürün verimini veya sürecin cevabını

etkilemektedir. Bu bağımsız değişkenler arasında bireysel ve karşılıklı etkileşimler

görülebilmektedir (Gezer, 2017). RSM’de, istatistiksel bakımdan belirlenmiş

faktörlere göre elde edilen cevaplara ve deneysel koşullara uygun matematiksel

modeller oluşturulur. Oluşturulan bu modeller performans değerlendirmesi yapar.

Cevap yüzeyi metodolojilerinden biri olan Box-Behnken tasarımı (BBD) çeşitli

deneysel çalışmalarda sıkça kullanılmaktadır (Box vd., 1978).

27

4.3. Box Behnken Deneysel Tasarım Yöntemi

Box ve Behnken (1960), ikinci dereceden cevap yüzeylerine uyacak şekilde

belirlenmiş üç seviyeli tasarımlardan meydana gelen bir yöntem geliştirmişlerdir.

RSM’ye ihtiyaç duyulan çoğu çalışmada araştırmacılar genellikle üç seviyenin esas

alınması gerektiğini belirtmişlerdir. Bu noktada, Box Behnken tasarımı (BBD)

önemli hale gelmektedir. Böyle bir tasarımda kuadratik (ikinci derece) cevap

yüzeyleri araştırılarak bir polinom modeli oluşturulur. Böylelikle deney sayısı az

tutularak bir süreç optimize edilmiş olur (Yang, 2008).

Bu çalışmada, önemli cevap yüzeyi metodolojilerinden biri olan Box-Behnken

deneysel tasarım yöntemi kullanılmıştır. Bu deneysel tasarım metodunda sıcaklık

(X1), basınç (X2) ve süre (X3) parametre değişkenleri olarak belirlenmiştir (Çizelge

4.1).

Çizelge 4.1. Deneylerdeki değişkenler

Değişkenler -1 0 1

Sıcaklık, ºC (X1) 30 50 70

Basınç, bar (X2) 50 70 90

Süre, dk (X3) 60 120 180

Bu değişkenler alt, orta ve üst olmak üzere üç seviyede deneylerde kullanılmıştır.

Belirtilen üç değişken dikkate alınarak tasarım metodunda 15 deneylik bir set

oluşturulmuştur (Çizelge 4.2). Deneyler sonucunda tasarım parametrelerinin borik

asit verimi üzerindeki etkisi incelenmiştir. Bu değişkenlerden sıcaklık ve basınç için

seviyeler, kullanılacak olan reaktantın kritik sıcaklık ve basınç değerleri göz önünde

bulundurularak belirlenmiştir.

28

Çizelge 4.2. Deneysel tasarım tablosu

Deneme

Sırası

Deney

No

X1: Sıcaklık

(ºC)

X2: Basınç

(bar)

X3: Zaman

(dakika)

13 1 0 0 0

9 2 0 -1 -1

12 3 0 1 1

6 4 1 0 -1

3 5 -1 1 0

14 6 0 0 0

5 7 -1 0 -1

4 8 1 1 0

2 9 1 -1 0

11 10 0 -1 1

7 11 -1 0 1

15 12 0 0 0

1 13 -1 -1 0

10 14 0 1 -1

8 15 1 0 1

Borik asit verimleri bu üç bağımsız değişken (sıcaklık, basınç, süre) üzerinden

hesaplanmıştır. Daha sonra istatistiksel analizler yapılarak model eşitliği ve model

grafikleri elde edilmiştir. Üç parametre değişkeni aşağıda verilen Denklem 4.1’e göre

kodlanmıştır:

Xi – X0 xi = 𝑖= 1,2,3 (4.1) ΔX

Burada, x𝑖 bağımsız değişkenin kodlanmış değeri; Xi bağımsız değişkenin gerçek

değeri; X𝑜 bağımsız değişkenin merkez noktasındaki gerçek değeri; ve ΔX bağımsız

değişkenin kademeli değişim değeridir. En uygun noktayı belirlemek için üç önemli

bağımsız değişken (X1, X2 ve X3) ile elde edilen cevabın matematiksel ilişkisi

Denklem 4.2’deki ikinci dereceden polinom denkliğiyle oluşturulmaktadır (Dong

vd., 2009).

Y = β0+β1X1+β2X2+β3X3+β12X1X2+β13X1X3+β23X2X3+β11X12 +β22X2

2 +β33X3

2 (4.2)

29

Burada, Y tahmin edilen cevaptır; β0 modelin sabitidir; X1, X2 ve X3 bağımsız

değişkenlerdir; β1, β2 ve β3 birinci dereceden katsayılardır; β12, β13 ve β23 etkileşim

katsayıları; β11, β22 ve β33 ise ikinci dereceden katsayılardır.

4.4. Deneyler için Kullanılan Kimyasal Malzemeler

Deneylerde Eti Maden İşletmelerine bağlı Bigadiç bor işletme tesislerinden temin

edilen toz halindeki üleksit minerali kullanılmıştır. Çizelge 4.3’te deneysel

çalışmalarda kullanılan üleksitin (Na2O·2CaO·5B2O3·16H2O) kimyasal bileşimi ve

içeriği verilmiştir. Kullanılan üleksit mineralinin parçacık boyutu -45 µm (%75

min)’dur.

Çizelge 4.3. Üleksitin kimyasal bileşimi ve içeriği

Bileşen İçerik

B2O3 37,00 ±1,00 %

CaO 19,00 % mak.

SiO2 3,50 % mak.

SO4 0,25 % mak.

As 40 ppm mak.

Fe2O3 0,04 % mak.

Al2O3 0,25 % mak.

MgO 2,50 % mak.

SrO 1,00 % mak.

Na2O 3,50 % min.

Nem 1,00 % mak.

Kütle Yoğunluğu 0,7-1,0 %

Deneylerde ayrıca borik asit eldesinde verimi artırmak için su ortamında CO2

(hacimce %99,9, HABAŞ), titrasyon deneylerinde borik asidin ne kadar harcandığını

belirlemek amacıyla sodyum hidroksit (NaOH, ağırlıkça %99 saflıkta), zayıf asit

olan borik asidi orta kuvvetteki bir asit haline getirmek için (zayıf asitler bazlarla

doğrudan titre edilmez) gliserin (C3H8O3, %99,9 saflıkta), titrasyonda renk

dönüşümünü gözlemlemek için bir indikatör çeşidi olan fenolftalein (C20H14O4),

sodyum hidroksit çözeltisinin ayarlanması için potasyum hidrojen ftalat (C8H4KO4,

ağırlıkça %99,5), üleksitin B2O3 analizi için hidroklorik asit (HCl, %30-32 saflıkta),

30

B2O3 analizinde renk dönüşümünü gözlemlemek için mannitol (C6H14O6) ve metil

kırmızısı (C15H15N3O2), kullanılmıştır. CO2 gazı haricindeki diğer kimyasallar Merck

markaya sahiptir. Ayrıca deneylerde cam malzemelerden de (erlen, beher, mezür,

cam petri kabı, büret gibi) yararlanılmıştır.

4.5. Deneylerde Kullanılan Cihazlar

Sulu ortamda üleksit ile CO2 arasındaki reaksiyonu 200 ml hacme sahip yüksek

basınçlı bir otoklav reaktörü (SS316), reaksiyon sırasında sıcaklık kontrolünü ve

karıştırma hızını ayarlayabilmek için manyetik karışıtıcılı ısıtıcı (WiseStir MSH-

20D), reaksiyon sonrasında çözeltiyi filtre etmek için filtrasyon düzeneği ve vakum

pompası (Rocker 300), numunelerin tartımı için hassas bir terazi (Precisa XB 220A),

numuneleri kurutmak amacıyla Nüve FN 500 markalı etüv ve 2108 GFL markalı saf

su cihazı kullanılmıştır.

Üleksit mineralinin ve reaksiyon sonucu oluşan ürünlerin karakterizasyon analizleri

yapılmıştır. Ürünlerin fonksiyonel gruplarının belirlenmesi için FTIR (Fourier

dönüşümlü infrared spektrofotometresi), termal özellikleri için TGA (Termal

gravimetrik analiz), morfolojik yapıları için SEM (Taramalı elektron mikroskobu),

kimyasal içeriklerinin belirlenmesi için EDX (Enerji dağılımlı X-ışını) cihazı

kullanılmıştır. Hammaddenin ve ürünlerin elementel bileşimlerini belirlemek için

XRF (X-ışını floresans spektrometresi), kristal yapıları ve içermiş oldukları

minerallerin analizi için XRD (X-Işını kırınım difraktometresi) cihazı kullanılmıştır.

31

4.6. Deney Sistemleri

Üleksitin sulu ortamda CO2 ile girdiği reaksiyonda kullanılan deney düzeneği Şekil

4.1’de verilmiştir.

Şekil 4.1. Üleksit ile CO2’nin tepkimesinde kullanılan deney düzeneği

Şekil 4.1’de deney düzeneği üzerinde bulunan deney elemanları şunlardır:

1- Isıl Çift

2- Su Banyosu

3- Manyetik Karıştırıcılı Isıtıcı

4- Otoklav reaktörü

5- Manometre

6- Vana

Reaksiyon sonunda oluşan katı-sıvı fazları ayırmak için kullanılan vakum pompalı

filtrasyon düzeneği Şekil 4.2’de verilmiştir.

1

2

3

4

5 6

32

Şekil 4.2. Vakum pompalı filtrasyon düzeneği

Şekil 4.2’de filtrasyon düzeneği üzerinde gösterilen deney elemanları şunlardır:

1- Bühner Hunisi

2- Nuçe Erleni

3- Vakum Pompası

4.7. Deneylerin Yapılışı

Deneyler, sulu ortamdaki üleksit ile CO2 arasındaki reaksiyonun deney şartlarına

(Çizelge 4.4) göre yapılmıştır. İlk aşamada 200 ml hacmindeki yüksek basınçlı

otoklav reaktörü içerisine manyetik balık, -45 µm parçacık boyutundaki üleksit

minerali, belirlenen katı / sıvı oranına göre eklenmiştir. Ayrıca CO2 kuru buz, reaktör

hacmi göz önünde bulundurularak eklenmiştir. Literatürde kuru buzun elde edilme

yönteminin nasıl yapıldığı açıklanmıştır (Ahn vd., 1985). Bu aşamadan sonra reaktör

sıcak su banyosuna bırakılıp, belirlenen süre ve sıcaklıkta reaksiyon gerçekleşmiş

(deneyler süresince üleksitin parçacık boyutu, katı/sıvı oranı ve karıştırma hızı

parametreleri sabit tutulmuştur) ve reaksiyon sonunda reaktör içindeki gaz yavaşça

boşaltılıp kapağı açılarak filtrasyon işlemine geçilmiştir. Filtrasyon işlemi vakum

altında 700 mmHg basıncında gerçekleşerek katı-sıvı fazlar ayrılmış, üst fazda kalan

katı madde 35 ºC’deki saf su ile iki defa yıkama işleminden geçirilip etüvde 105

ºC’de kurumaya bırakılmıştır. Alt fazda kalan çözelti ise hazırlanan 0,5 M NaOH

çözeltisi ile titrasyon işlemine tabi tutularak bor içeriği belirlenmiştir.

1

2

3

33

Filtre altındaki çözelti 55 ºC’de kristalize edilmiş ve toz ürün elde edilmiştir. Filtre

üstünde kalan katı ürünler ile filtre altındaki çözeltiden elde edilen toz ürünler XRD,

TGA ve FTIR ile karakterize edilmiştir.

Çizelge 4.4. Sulu ortamdaki üleksit ile CO2 arasında gerçekleşen reaksiyonun deney

şartları

Deney

Sırası

Sıcaklık,

(°C)

Basınç,

(bar)

Reaksiyon

süresi

(dk.)

Karıştırma

hızı

(dev/dk.)

Katı/Sıvı

oranı

(g/mL)

Üleksit

Başlangıç

miktarı

(g)

Kuru

buz

miktarı

(g)

1 30 50 120 250 0,1 10 21

2 70 50 120 250 0,1 10 13

3 30 90 120 250 0,1 10 65

4 70 90 120 250 0,1 10 32

5 30 70 60 250 0,1 10 35

6 70 70 60 250 0,1 10 20

7 30 70 180 250 0,1 10 35

8 70 70 180 250 0,1 10 20

9 50 50 60 250 0,1 10 16

10 50 90 60 250 0,1 10 46

11 50 50 180 250 0,1 10 16

12 50 90 180 250 0,1 10 46

13 50 70 120 250 0,1 10 26

14 50 70 120 250 0,1 10 26

15 50 70 120 250 0,1 10 26

34

4.8. Hammaddelerin ve Elde Edilen Ürünlerin Karakterizasyonları

4.8.1. Üleksit mineralinin karakterizasyonu

Eti Maden tesislerinden alınan üleksit minerali ilk olarak öğütme işleminden

geçirilmiştir. Daha sonra ağırlıkça % B2O3 içeriği ve % nem miktarı belirlendikten

sonra deneylerde kullanılmıştır. Yaklaşık olarak 10 kg üleksit minerali yukarıdaki

işlemlerden geçirilerek deneylerde hammadde olarak kullanılmaya hazır hale

getirilmiştir. Üleksit minerali, XRD (X-ışını kırınımı) ve XRF (X-ışını floresans

spektrometresi) ile karakterize edilmiştir.

4.8.2. Üleksit mineralinin B2O3 analizinin yapılması

Üleksit mineralinin % B2O3 (Bor oksit) içeriğinin belirlenmesi için ilk olarak 1 gram

üleksit tartılarak bir behere alınmış, üzerine hazırlanan 5 ml 6 M HCl çözeltisi ve 50

ml kaynatılmış saf su ilave edilip beherin ağzı kapatılarak 5 dakika kaynatılmaya

bırakılmıştır. Kaynama işlemi bittikten sonra ortaya çıkan asitlik indikatör

çeşitlerinden metil kırmızısı ile 6 M NaOH çözeltisi ile nötralize edilmiştir

(Tamamen çökme olduğunda çökelek hafif kırmızı, çözelti ise sarı renktedir). Bu

aşamadan sonra kaynatma işlemi tekrarlanarak süzme işlemine geçilmiştir. Alt faza

geçen çözelti 0,5 M HCl ile asidik hale getirilerek soğumaya bırakılmıştır. Çözelti

soğuduktan sonra 0,5 M NaOH ile nötralize edilerek üzerine 4 damla fenolftalein ve

az miktarda gliserol eklenmiştir. 0,5 M NaOH ile fenolftaleinin pembe rengi

görülene kadar titre edilmiştir. Son olarak çözeltiye 10 gram mannitol eklenerek

titrasyonun bitip bitmediği kontrol edilmiştir. Renk aynı kalırsa titrasyon bitmiş

demektir. Ancak renk sarıya dönerse pembe renk görülene kadar titrasyon işlemine

devam edilir. İşlem sonunda oluşan sarfiyat kullanılarak % B2O3 içeriği hesaplanmış

ve kullanılan formüller EK A’da verilmiştir. Hazırlanan NaOH çözeltisinin etki

faktörü potasyum hidrojen ftalat ile muamele edilerek belirlenmiştir. Bu analiz 3 kez

tekrarlanarak bulunan sonuçların ortalaması alınmıştır.

35

4.8.3. XRF (X-ışını floresans spektrometresi)

XRF, farklı malzemelerin (mineral, kayaç, tortu gibi) elementel bileşimini belirlemek

amacı ile kullanılmaktadır. XRF ile malzemedeki bileşenlerin nitel ve nicel analizleri

yapılmaktadır.

Hammaddenin ve deney sonrası elde edilen katı numunelerin elementel bileşimlerini

belirlemek için XRF analizi yapılmıştır. Bu analizler, Süleyman Demirel Üniversitesi

Kimyasal ve Biyolojik Kazanım Laboratuvarında yapılmıştır. Yaklaşık 1 g numune

alınıp 10 g bağlayıcı (lityum borat) ile öğütülmüştür. Bu karışım daha sonra platin

kroze içine konulup 1200 ºC’de eritiş işlemi yapılmıştır. Eritiş işlemi her numune

için 20 dakika sürmüştür. Elde edilen karışım cam tablet haline getirilmiş ve XRF

cihazının (Rigaku ZSX primus II) numune tutucularına yerleştirilerek analiz

yapılmıştır.

4.8.4. XRD (X-ışını kırınımı) analizi

XRD, kristal yapılı malzemelerin karakterizasyonu için etkili bir yöntemdir. Bu

analizde numunenin kristal yapılı olup olmadığı, ortalama parçacık boyutu, kristal

yapıda ise kafes yapısı, kristal büyüklüğü elde edilebilmektedir.

Deneylerde elde edilen toz formundaki numunelerin kristal yapısı ve içermiş

oldukları minerallerin analizi XRD ile belirlenmiştir. Bu analiz, İzmir Yüksek

Teknoloji Enstitüsü Malzeme Araştırma Merkezinde yapılmıştır. Ölçümler X-ışını

kırınım difraktometresi cihazında (Philips X’Pert Pro) alınmıştır. Numuneler agat

havanda iyice öğütülüp toz haline getirilmiştir. Analizi yapılacak olan toz

formundaki numuneler plastik kaplara koyulmuştur. Daha sonra numuneler cam

lamlara konularak XRD cihazının örnek tutucularına yerleştirilmiş ve analiz

gerçekleştirilmiştir.

36

4.8.5. FTIR (Fouirer Transform Infrared Spektrofotometresi) analizi

FTIR analizi, inorganik ve organik numuneler için nitel ve nicel analizler

gerçekleştirmektedir. Bir molekülde bulunan kimyasal bağları tanımlar. Organik

bileşiklerin fonksiyonel gruplarını tespit ederek iki bileşiğin aynı olup olmadığı,

yapıdaki bağların durumunu ve bağlanma yerlerini belirler.

Deneyler sonucunda elde edilen toz formundaki numunelerin içermiş oldukları

fonksiyonel gruplar infrared spektroskopisi ile analiz edilmiştir. Bu analizler,

Süleyman Demirel Üniversitesi deneysel ve gözlemsel Öğrenci Araştırma ve

Uygulama Merkezinde yapılmıştır. Deneylerde saf haldeki potasyum bromür (KBr)

kullanılmıştır. Üretilen numune pelletinde çeşitli nedenlerden dolayı bazı hatalar

ortaya çıkabilir. KBr pellet bu hataları azaltır. Ayrıca kullanılan KBr nem

içermemelidir. Çünkü içerdiği nem IR spektrumunda hatalı bantların gözlenmesine

neden olur. KBr pellet yardımıyla cihaz, ortamdaki bileşenlerden dolayı

sıfırlanmıştır. 50 mg civarında KBr tozu iyice ezilerek üzerine az miktarda (1-10 mg)

numune eklenmiş ve karıştırılmıştır. Bu karışıma 60 bar’lık bir basınç uygulanarak

ve yaklaşık 1 dakika bekletilerek 0,5 mm kalınlığında, 1 cm çapındaki KBr pellet

hazır hale getirilmiştir. Bu pelletlerin infrared spektroskopisinde 4000-400 cm-1

dalga sayısı aralığında spektrumu alınmıştır.

IR spektrumunda 4000 ile 1300 cm-1

dalga sayısı arasında görünen pikler belirgin

fonksiyonel grup bölgesidir. Bu bölgedeki piklerin şiddeti fazladır ve her bir pikin

hangi fonksiyonel grupta olduğu kolay şekilde anlaşılabilir. 1300 cm-1

- 400 cm-1

arasındaki pikler ise bir molekülün parmak izine benzediği için bu bölgeye parmak

izi bölgesi adı verilir ve bu bölgedeki her bir pikin hangi titreşime sahip olduğu

kolaylıkla anlaşılmayabilir.

37

4.8.6. SEM (Taramalı elektron mikroskobu) ve EDX (Enerji dağılımlı X-ışını)

analizleri

SEM, yüzeye odaklanmış bir elektron demetini tarayıp sekonder elektron sinyalini

algılayarak numunenin 3 boyutlu yüksek çözünürlüklü görüntülerini sağlar. Enerji

Dağılımlı X-ışını (EDX) ile üretilen veriler, analiz edilen numunenin gerçek

kompozisyonunu oluşturan elementlere karşılık gelen spektrumlardan oluşur. Bir

numunenin elementel haritasını meydana getirir. SEM üreticileri, numune

ölçümlerinde en az %10’luk bir hata payı olabileceğini belirtmişlerdir (Maune,

1975).

Malzemelerin parçacık şeklinin ve kimyasal yapısının belirlenmesi için SEM

analizinden yararlanılır. Deneyler tamamlandıktan sonra oluşan ürünlerin morfolojik

yapıları SEM analizi ile belirlenerek filtre altında kalan numuneler 60 ve 2500 kat

büyütmede ve filtre üstünde kalan numune ise 10000 kat büyütmede yapılarak SEM

görünütüleri alınmıştır.

EDX analizleri, numunenin kimyasal içeriğinde ne tür değişiklikler olup olmadığını

incelemek için yapılmıştır. Deneylerde elde edilen ürünlerin EDX analizleri

yapılarak numunedeki elementlerin % bileşimleri ortaya çıkarılmıştır.

4.8.7. TGA (Termogravimetrik) analizi

Termogravimetrik analizde (TGA), örneğin kontrollü bir atmosfer altında sıcaklığın

veya zamanın fonksiyonu olarak kütle kayıpları ölçülür. Bir malzemenin termal

kararlılığı ve bir örnek yapısındaki bileşenlerin yapıyı hangi sıcaklıklarda terk ettiği

belirlenmektedir.

Deneyler sonucunda elde edilen toz formundaki numunelerin termal kararlılıkları

termogravimetrik analiz cihazı ile belirlenmiştir. Toz numuneler (10 mg) bir platin

kap içerisine eklenip 25 ºC’den 1000 ºC’ye, 50 mL / dak'da akan dinamik bir azot

atmosferi altında ve 10,0 ºC/dakika'lık bir ısıtma hızında yürütülmüştür.

38

5. ARAŞTIRMA BULGULARI

5.1. Hammaddelerin ve Reaksiyon Sonrasında Elde Edilen Ürünlerin

Karakterizasyon Sonuçları

5.1.1. Üleksitin ve deneylerden elde edilen ürünlerin XRF sonuçları

Eti Maden A.Ş’den temin edilen -45µm boyutundaki üleksit mineralinin XRF analizi

yapılmıştır. Sonuçlar karşılaştırılıp Çizelge 5.1’de sunulmuştur. % B2O3 analizi

volumetrik yöntemle yapılmıştır. B2O3 miktarı Ek A’da hesaplanmıştır. XRF

cihazları genellikle düşük molekül ağırlığına sahip elementleri (B, H) göstermez. Bu

yüzden B elementi sonuçlarda görülmemektedir. Eti Maden firmasının sonuçları ile

deneysel olarak test edilen XRF sonuçları uyumludur. Üleksitin yapısında safsızlık

olarak görülen Si, Al, Fe, Mg, Sr ve S gibi elementler de mevcuttur. Bu safsızlıkların

çoğu Şekil 5.1’deki XRD sonuçlarında da görülmektedir.

Çizelge 5.1. Üleksit mineralinin XRF sonuçları (Deney-3)

Oksit

Formülü

Üleksitin Teorik

Bileşimi, %

Deneysel XRF

Sonuçları, %

*B2O3 37,00 ±1,00 % 37,35

Na2O 3,50 min 5,44

CaO 19,00 mak 17,47

SiO2 4,00 mak 2,20

Al2O3 0,25 mak -

Fe2O3 0,04 mak 0,06

MgO 2,50 mak 1,14

SrO 1,00 mak 1,08

SO3 0,25 mak 0,02

* Volumetrik olarak hesaplanmıştır.

Üleksitin CO2 ile reaksiyonunda filtre altından elde edilen çözelti kristalize edilmiş

ve katı toz ürün XRF analizine tabi tutulmuştur. Sonuçlar Çizelge 5.2’de

sunulmuştur. Bu sonuçlara göre filtre altında sodyum elementinin varlığına

rastlanmıştır. Bununla birlikte karbon elementinin bulunmayışı filtre altındaki

numunede sodyum boratın olduğunu doğrulamıştır.

39

Sodyum miktarı %8,85 olarak belirlenmiştir. Bu sonuçlar EDX analizinde Çizelge

5.3’te filtre altında bulunan Na miktarının %8,72 değeriyle tutarlıdır. Bor ve

Hidrojen elementleri düşük atom ağırlıklarından dolayı cihaz tarafından okunmadığı

için H2O ve H3BO3 miktarı burada belirlenmemiştir. Numune içinde üleksitten

kaynaklı çok az miktarda magnezyum, silisyum, demir, kükürt gibi safsızlıklar

vardır.

Çizelge 5.2. Filtre altı çözeltiden elde edilen katı tozun XRF sonuçları (Deney-3)

Oksit

Formülü

Filtre Altı Numunesinin

XRF Sonuçları, %

Na2O 8,85

MgO 0,30

SiO2 0,80

Fe2O3 0,06

SO3 0,07

5.1.2. Üleksitin XRD sonuçları

Üleksit mineralinin -45 µm parçacık boyutu dağılımına sahip X-ışını difraksiyonu

Şekil 5.1’de verilmiştir. X-ışını kırınım paternleri, 2Ө 5-80 derece aralığında

kaydedilmiştir. Şekil 5.1’deki X-ışını difraksiyonuna göre mineral içerisinde

silisyum dioksit, dolomit, kalsit, alüminyum oksit gibi safsızlıklar gözlemlenmiştir

(Küçük vd., 2003). Literatüre göre 7,14º, 11,3º, 14,7º, 21,3º ve 34,4º değerindeki

pikler üleksite özgü piklerdir (JCPDS 83-1664). 33,7˚ 2θ açısına sahip pik, üleksitin

karakteristik ve en güçlü pikidir. 50° ile 80° arasında görülen pikler zayıf şiddete

sahiptir. XRD paterninde geniş pikler 24,3˚ ve 44,1˚ 2Ө açısındaki piklerde

görülmüştür. 27˚-34˚ aralığındaki bölge, piklerin en yoğun olduğu kısımdır. Çünkü

bu bölgedeki X-ışınları daha etkili bir şekilde parçalanmıştır. Deneysel olarak analiz

edilen sonuçlar ile literatürdeki sonuçların karşılaştırılması yapıldığında sonuçların

uyum içerisinde olduğu gözlemlenmiştir.

40

Şekil 5.1. Üleksitin X-ışını difraksiyonu

Üleksitin karbondioksit ile reaksiyonu sonucunda elde edilen çözelti filtrasyon

işleminden geçirilerek katı ve sıvı fazlar birbirinden ayrılmış, üst fazda kalan katı

numune her deneyde 2 defa yıkama işleminden geçirilmiş, çünkü üst fazda halen

çözünmeden kalan maddeler olabilmektedir. Üst fazdaki katı numune kurutulduktan

sonra, alt fazda kalan çözelti ise kristalize edilip kurutulduktan sonra karakterizasyon

analizleri yapılmıştır.

5.1.3. Ürünlerin XRD analizinden elde edilen sonuçlar

Elde edilen ürünlerin XRD analizleri 2Ө 5-80º aralığında yapılmıştır. Şekil 5.2’de

filtre altı çözeltisinden kristalize edilen katı numunenin X-ışını kırınım diyagramı

verilmiştir. Deneysel sonuçlara göre filtre altı numunesinin gösterdiği pikler 14,55º

ve 27,96º değerindedir. Literatürde referans borik asidin gösterdiği pikler ise 14,64º

ve 28,05º değerindedir (JCPDS, 30-0199). Deneysel sonuçlar ile literatürdeki

sonuçlar karşılaştırıldığında piklerin uyumlu olduğu görülmüştür. Şekil 5.2’de 27,96º

tepe değerine karşılık gelen borik asit piki maksimum şiddete sahiptir. Akgül vd.

(2014), ise borik asidin karakteristik piklerinin 15,07º, 28,30º ve 40,39º değerinde

olduğunu belirtmişlerdir. Literatürdeki bu sonuçlar, deneysel sonuçlarla benzerlik

göstermiştir. Elde edilen bu bulgular, kristalize edilen çözeltinin içinde borik asit

olduğunu doğrulamıştır.

41

Şekil 5.2. Filtre altındaki katı numunenin X-ışını kırınım diyagramı (Deney-15)

Şekil 5.3’te filtre üstünden kurutulup analizi yapılan katı numunenin X-ışını kırınım

diyagramı verilmiştir. Şekil 5.3’teki deneysel sonuçlara göre filtre üstünde kalan katı

numunenin X-ışını diyagramında gösterdiği başlıca pikler 23,1o, 29,5

o, 36,07

o, 39,5

o,

43,2o, 47,5

o ve 48,5

o değerindedir. Kalsiyum karbonatın özgün pikleri 23,1º, 29,5º,

35,9º, 39,4º, 43,2º, 47,5º, 48,5º değerindedir (JCPDS 5-0586). Literatürde kalsiyum

karbonatın karakteristik pik değerlerinin 29,4o, 35,9

o ve 39,5

o olduğu ileri

sürülmüştür (Shen vd., 2007). 29,5o’de bulunan pik kalsitin en güçlü pikini temsil

etmektedir (Kjellin, 2003). Elde edilen bu bulgular, deneysel olarak elde edilen

katının kalsiyum karbonat olduğunu doğrulamıştır.

X-ışını kırınım diyagramında piklerin geniş-dar olması ve şiddetlerinin yüksek-düşük

olması minerallerin kristal özelliklerinden kaynaklanmaktadır. Şekil 5.3’teki X-ışını

kırınım diyagramında kalsiyum karbonata ait piklerin şiddetlerinde azalmaların

olduğu gözlenmektedir.

42

Şekil 5.3. Filtre üstünde kalan katı numunenin X-ışını kırınım diyagramı (Deney-15)

5.1.4. Ürünlerin FTIR analizinden elde edilen sonuçlar

Deney sonucunda filtre altı ve filtre üstündeki katı numunelerin FTIR analizi

yapılmıştır. Şekil 5.4’te filtre altından kristalize edilen katı numunenin, Şekil 5.5’te

ise referans borik asidin FTIR spektrumu verilmiştir. Şekil 5.4’te görülen pikler

3358, 3201, 2355, 2252, 1423, 1355, 1190, 781 ve 543 cm-1

’dir. Şekil 5.5’teki borik

asidin referans FTIR spektrumundaki pik değerleri ise 3200, 2355, 1437, 1190, 785,

543 cm-1

değerindedir (Gönen vd., 2011). Borik asit dışında geri kalan 3452, 1357,

1071 ve 1035 cm-1

değerindeki pikler sodyum boratı temsil etmektedir (Jun vd.,

1995). Sodyum borat, yapısında su molekülünü içermekte ve 1650 cm-1

dalga

sayısındaki pik H-O-H yapısına aittir (Jun vd., 1995).

1370–1330 cm-1

, 1090–1070 cm-1

ve 1000-900 cm-1

aralıklarındaki pikler B4O7

yapısına aittir (Rao, 1963). 3500 ile 3200 cm-1

aralığında borik aside ait O-H gerilme

titreşimi ve 1430 ile 1355 cm-1

aralığında B-O bağının özgün pikleri bulunmaktadır

(Zhang vd., 2016). 700-1000 cm-1

aralığındaki piklerde B-O-H bükülmesi,

tetrahedral B-O ve trigonal B-O gerilmesi vardır. 1000-1300 cm-1

‘de B-O-H’ın

düzlemde bükülmesi, 700-850 cm-1

’de B-O-H’ ın düzlem dışı bükülmesi, 1300-1500

cm-1

‘de B-O’nun asimetrik trigonal gerilmesi bulunmaktadır (Peak vd., 2003).

43

Elde edilen bulgular, reaksiyon sonucu filtre altındaki çözeltide borik asidin

olduğunu doğrulamıştır. Filtre altı numunesinde, FTIR analizine göre kalsiyum

karbonatı temsil eden bir pik görülmemiştir. Ayrıca reaksiyon sonucunda oluşma

ihtimali bulunan sodyum bikarbonat ya da sodyum karbonatı temsil eden pikler de

gözlemlenmemiştir.

Şekil 5.4. Filtre altından elde edilen katının FTIR spektrumu (Deney-3)

Şekil 5.5. Borik asidin referans FTIR spektrumu

44

Reaksiyon çözeltisinin filtrasyonu sonucu filtre üstünde bulunan katı numunenin

FTIR spektrumu Şekil 5.6’da verilmiştir. Deneysel olarak Şekil 5.6’da görülen pik

değerleri 1482, 1392, 876 ve 714 cm-1

dalga sayısındadır. Literatüre göre kalsiyum

karbonatın özgün pik değerleri 1420, 875 ve 712 cm-1

dalga sayısındadır (Reig vd.,

2002). Başka bir literatür araştırmasında ise kalsitin karakteristik pik değerlerinin

1395, 876 ve 714 cm-1

dalga sayısında olduğu gözlemlenmiştir (Malkaj vd., 2002;

Loste vd., 2003). 877 cm-1

, CO3’ün düzlem dışı deformasyon modunu ve 713 cm-1

dalga sayısı ise O-C-O bandının bükülme modunu temsil etmektedir (Andersen vd.,

1991). Deneysel sonuçlar ile literatürdeki sonuçların birbiriyle örtüştüğü

gözlemlenmiştir.

Şekil 5.6. Filtre üstündeki katının FTIR spektrumu (Deney-3)

5.1.5. Elde edilen katı ürünlerin SEM analizleri

Malzemelerin kimyasal yapısının ve parçacık şeklinin belirlenmesi açısından SEM

analizleri büyük önem taşımaktadır. Deney sonucu oluşan filtre altı ve filtre

üstündeki numunelerin morfolojik yapıları SEM analizi ile belirlenmiştir. Şekil

5.7’de filtre altından kristalizasyon yoluyla elde edilen katı numunenin sırasıyla 60

kat ve 2500 kat büyütmedeki SEM görüntüleri verilmiştir. Üleksitin CO2 ile

reaksiyonunda süre artışı, yüksek basınç ve yüksek sıcaklık olması tanecikli yapının

parçalanmasına ve tanecikli yapının boyutunun azalmasına neden olur.

45

Şekil 5.7’de genel olarak taneciklerin küçük boyutlarda olduğu, birbiri arasında

boşlukların gözlendiği ve taneciklerin farklı şekillerde olduğu gözlemlenmiştir.

Şekil 5.7. Filtre altındaki katı numunenin sırasıyla 60 ve 2500 kat büyütmedeki

SEM görüntüleri (Deney-15)

Şekil 5.8’de deney sonrası filtre üstünden elde edilen numunenin 10000 kat

büyütmedeki SEM görüntüsü verilmiştir. SEM görüntüsüne göre tanecikler

çoğunlukla aynı boyuta sahip olup küre şeklindedir ve sahip oldukları yüzey

enerjilerinden dolayı topaklanmışlardır. Taneciklerin sıkı şekilde istiflenmesi

homojen bir yapı meydana getirmiştir.

Şekil 5.8. Filtre üstündeki katı numunenin 10000 kat büyütmedeki SEM görüntüsü

(Deney-15)

46

5.1.6. Ürünlerin EDX analizi

EDX analizleri, numunelerin kimyasal içeriğindeki değişiklikleri tespit etmek amacı

ile yapılmıştır. Şekil 5.9 ve Çizelge 5.3, üleksitin karbondioksit ile reaksiyonu

tamamlandıktan sonra filtre altındaki katı numunenin EDX analizlerini

göstermektedir. Filtre altındaki çözeltiden kristalize edilen katı numunede C varlığı

tespit edilmemiştir. Şekil 5.9’daki diyagramda O ve B elementinin yoğun olduğu ve

pik şiddetlerinin yüksek olduğu görülmektedir. Bu sonuçlar, toz ürün içerisinde

H3BO3‘ün % 95 doğruluk hassasiyetinde olduğunu göstermektedir. Ayrıca Şekil

5.9’da Na elementinin olup C elementinin olmaması ise sodyum boratların

oluştuğunu göstermektedir. Filtre altında çok az miktarda görülen Mg, Si, Ca gibi

elementler numune içinde kalan safsızlıklardır. Bu durum, filtre işleminde bazı

safsızlıkların filtre suyuna geçtiğini belirtmektedir.

Şekil 5.9. Filtre altı çözeltisinden kristalize edilen katı numunenin EDX diyagramı

(Deney-15)

Çizelge 5.3’te numunedeki elementlerin temel bileşimleri ve yüzde ağırlıkları

verilmiştir. Numune içinde % 25,19 B, % 65,56 O ve % 8,72 Na elementine

rastlanmıştır. Çizelge 5.4’te ise teorik olarak hesaplanan borik asidin temel

bileşimleri ve yüzde ağırlıkları verilmiştir. Deneysel olarak hesaplanan B ve O

elementlerinin yüzde ağırlık değerleri ile teorikte hesaplanan B ve O elementlerinin

yüzde ağırlık değerleri ile aynı değildir. Çünkü çözelti içinde borik asidin yanında

sodyum borat (Na2B4O7) mineralide mevcuttur.

47

Atom numarası küçük olan elementler örneğin, H gibi EDX analizinde tespit

edilmemektedir. Çizelge 5.3 ve Çizelge 5.4 kıyaslandığında elde edilen sonuçların

tutarlı olduğu görülmüştür.

Çizelge 5.3. Numunedeki elementlerin temel bileşimleri ve yüzde ağırlıkları

Element Wt % Atomik %

B 25,19 34,14

O 65,56 60,05

Na 8,72 5,56

Mg 0,15 0,09

Si 0,17 0,09

Ca 0,21 0,08

Total: 100,00 100,00

Çizelge 5.4. Borik asidin teorikteki temel bileşimleri ve yüzde ağırlıkları

Element Wt %

B 17,50

O 77,65

H 0,5

Şekil 5.10 ve Çizelge 5.5 ise reaksiyon sonucu elde edilen filtre üstündeki katı

numunenin EDX analizini göstermektedir. Filtre üstündeki numunede başlıca O, Ca

ve C elementleri bulunmaktadır. Çok az miktarda görülen Mg ve Si elementi ise

numunede kalan safsızlıklardır. O ve Ca elementinin yüksek yoğunlukta olduğu

görülmektedir. Bu sonuçlar, filtre üstündeki bileşenin CaCO3 olduğunu

göstermektedir.

48

Şekil 5.10. Filtre üstündeki katı numunenin EDX diyagramı (Deney-15)

Çizelge 5.5’te numunedeki elementlerin temel bileşimleri ve yüzde ağırlıkları

verilmiştir. Numune içinde ağırlıkça % 49 O, % 39,01 Ca ve % 8,68 oranında C

elementi görülmüştür. Çizelge 5.6’da ise kalsiyum karbonatın temel bileşimlerini ve

teorik olarak hesaplanan yüzde ağırlıklarını göstermektedir. Çizelge 5.5’teki C

elementinin ağırlıkça yüzde değeri Çizelge 5.6’da teorik olarak hesaplanan C

elementinin ağırlıkça yüzde değerinden % 4 daha düşük bulunmuştur. Bunun nedeni

filtre üstündeki üründe bulunan safsızlıklar yüzde ağırlığının düşmesine neden

olmaktadır.

Çizelge 5.5. Numunedeki elementlerin temel bileşimleri ve yüzde ağırlıkları

Element Wt % Atomik %

C 8,68 14,79

O 49,00 62,70

Mg 1,50 1,26

Si 1,82 1,32

Ca 39,01 19,93

Total: 100,00 100,00

49

Çizelge 5.6. Kalsiyum karbonatın temel bileşimleri ve yüzde ağırlıkları

Element Wt %

Ca 40

C 12

O 48

5.1.7. Ürünlerin termal analizi (TG)

Üleksitin sulu ortamda CO2 ile reaksiyonu sonunda ana çözeltinin filtre edilmesi

sonucu elde edilen filtre üstü katı ürün ile filtre altından kristalize edilen ürünün

termal analizleri N2 gazı ortamında yapılmıştır. Şekil 5.11, filtre altındaki çözeltiden

kristalize edilmiş katı numunenin TG eğrisini göstermektedir. Şekil 5.11’deki

grafikte reaksiyon sonucu elde edilen ürünün kütle kaybı 100ºC’den sonra başlamış

ve 650 ºC’ye kadar devam etmiş olup, bu aralık boyunca yaklaşık olarak % 26

oranında bir kütle kaybı yaşanmıştır. Bu kütle kaybı, teorikteki borik asidin kütle

kaybından daha düşük bulunmuştur. Bunun sebebi borik asidin yanında bulunan

safsızlıklar ve diğer yan ürün olan sodyum borattır. Literatüre göre sodyum boratın

kütle kaybı 300ºC’den sonra başlamış ve bu kayıp yaklaşık 800ºC’ye kadar devam

etmiştir. Sodyum boratın kütle kaybı yaklaşık olarak %47’dir (Ruhl, 2008).

Özellikle 115 ile 200 ºC arasında yüksek miktarda kütle kaybı vardır. H3BO3’ün

%56,27’si B2O3’tür ve geriye kalan değer ise suya aittir. Borik asit ısıtıldığında su

çıkışı gerçekleşerek geriye B2O3 kalmaktadır. Literatürde yapılan bir çalışmada,

borik asit tozunun TG analizi yapılarak, borik asidin %43,68’lik ağırlık kaybının 20-

600 oC arasında gerçekleştiği belirtilmiştir (Sevim vd., 2006).

Başka bir araştırmada, borik asidin kütle kaybı 100 °C'den başlayarak 130-225 °C

sıcaklık aralığında belirgin bir kütle kaybı oluşmuş ve bu kayıp 330-350 °C'ye kadar

sürmüştür (Balcı vd., 2012). Borik asit, Denklem 2.7, 2.8 ve 2.9’daki reaksiyonlara

göre bozunmaktadır. Borik asit yüksek sıcaklıklara ısıtıldığında su kaybederek farklı

dehidrasyon ürünleri (metaborik asit, tetraborik asit, bor trioksit) vermektedir.

50

Şekil 5.11. Filtre altı çözeltiden kristalize edilen katı ürünün TG eğrisi (Deney-3)

Şekil 5.12, üleksitin karbondioksit ile reaksiyona girmesi sonucunda filtre üstünde

kalan katı numunenin TG eğrisini göstermektedir. Burada kaybedilen toplam kütle

oranı yaklaşık % 34’tür. En belirgin kütle kaybı 650 ile 800 °C arasında yaşanmıştır.

600-800 °C sıcaklık aralığında kalsiyum karbonat bozunup CaO’e dönüşmekte ve

CO2 yapıdan uzaklaşmaktadır (Kırboğa, 2017). Kalsiyum karbonatın bozunma

reaksiyonu Denklem 5.1’de gösterildiği gibidir.

CaCO3(s) CaO(s) + CO2 (g) (5.1)

Literatürde, saf kalsiyum karbonatın bozunma sıcaklığının 600-850°C arasında ve

kütle kaybının ise %43,8 olduğu belirtilmiştir (Li vd., 2017). Deneysel olarak

gözlemlenen kütle kaybının, teorik olarak test edilen kalsiyum karbonatın kütle

kaybından daha az bulunduğu görülmektedir. Bunun nedeni üleksit minerali içinde

bulunan safsızlıklar ve bu safsızlıkların termal işlem sırasında kararlı oluşlarıdır.

51

Şekil 5.12. Filtre üstündeki katı numunenin TG eğrisi (Deney-3)

5.2. Üleksitin CO2 ile Reaksiyonundan Elde Edilen Sonuçlar

Yapılan birçok çalışmada farklı değerlerdeki katı/sıvı oranı, sıcaklık, basınç, süre ve

karıştırma hızı parametrelerinin etkisi ve ürünlerin çözelti içindeki gibbs serbest

enerjilerinden dolayı üleksitin karbondioksit ile reaksiyonu sonucunda farklı yan

ürünler oluşabilmektedir. Bu çalışmada beklenen reaksiyonlar şunlardır :

Na2O.2CaO.5B2O3.l6H2O(k) + 2CO2(aq) → Na2B4O7(aq) + 2CaCO3(k) + 6H3BO3(aq) +

7H2O (5.2)

Na2O.2CaO.5B2O3.16H2O(k) + 3CO2(aq) → 2CaCO3(k) + Na2CO3(aq) + 10H3BO3(aq) +

H2O (5.3)

Sodyum karbonatın (Na2CO3) gibbs serbest enerjisi;

∆G°/kJ mol–1

= - 1051,6 (Lide, 2003)

Sodyum tetraboratın (Na2B4O7) gibbs serbest enerjisi;

∆G°/kJ mol–1

= - 5510,13 (Hurst ve Harrison, 1992)

52

Reaksiyonda farklı ürün oluşumları bileşenlerin gibbs serbest enerjisine bağlı

olarakta gerçekleşebilmektedir. ∆G<0 olduğu zaman reaksiyon kendiliğinden

gerçekleşir ve enerji açığa çıkar. Gibbs serbest enerjisi daha düşük olduğu için

reaksiyonda sodyum borat oluşum göstermiştir. Bir maddenin gibbs enerjisi sıcaklık

ve basınç ile değişmektedir. Belli bir basınç uygulandığında atomlar arası uzaklık ve

kuvvetler değişebilir. Buna bağlı olarak Gibbs serbest enerjileride farklılık

göstermektedir (Ad, 2012).

Reaksiyon sonucunda filtre altı ve üstündeki numunelerin ne olduğunu anlamak için

karakterizasyon analizlerine başvurulmuştur. Alt fazda bulunan çözeltinin krsitalize

edilmesi ile numune içinde borik asit ve sodyum boratın olduğu tespit edilmiştir. Üst

fazda ise kalsiyum karbonatın olduğu gözlemlenmiştir.

Reaksiyonlardan da anlaşılacağı üzere üleksitin sulu ortamdaki karbondioksit ile

reaksiyonu heterojen bir reaksiyondur. Reaksiyon sonunda çözünürlüğü düşük olan

ve çözeltide çözünmeyen kalsiyum karbonat üst fazda katı halde kalarak ayrılmıştır.

Alt fazda çözelti halinde olan borik asit ve sodyum boratın çözünürlükleri birbirine

yakın olup, ikisi de suda çözünmektedir. Bu nedenden dolayı bu iki ürünü

birbirinden ayırmak zordur. Borik asidi çözeltiden ayırmak için üst düzey yöntemlere

ihtiyaç vardır.

Reaksiyonda kullanılan CO2 gazı su içerisinde çözündüğünde karbonik asidi

(H2CO3) oluşturmaktadır. Daha sonra karbonik asit de iyonlaşarak H+ ve HCO3

-

iyonlarını oluşturur.

CO2 + H2O→ H2CO3 → H+ + HCO3

- (5.4)

H+ + CO3

- →HCO3

- (5.5)

CO2 + H2O + CO3-2

↔ 2HCO3- (5.6)

53

Ortaya çıkan H+ iyonu üleksit parçacıklarını çözerek yapıdan B2O3 ve Ca

+2 iyonunun

serbest kalmasını sağlar. Serbest kalan B2O3 su ile reaksiyona girerek borik asidi

(H3BO3), Ca+2

ise karbonat iyonu ile birleşerek kalsiyum karbonatı (CaCO3)

meydana getirir.

Çizelge 5.7’de CO2’nin sudaki çözünürlüğünün grafiği verilmiştir (Duan ve Sun,

2003).

Çizelge 5.7. CO2’nin su içindeki çözünürlüğü (mol / kg su)

P (bar) T (K)

273,15 303,15 333,15 363,15 393,15

1 0,0693 0,0286 0,0137 0,0036 -

5 0,3368 0,1442 0,0803 0,0511 0,0298

10 0,6463 0,2809 0,1602 0,1086 0,0781

50 - 1,0811 0,6695 0,4952 0,4157

100 - 1,3611 1,0275 0,8219 0,7314

200 - 1,4889 1,2344 1,1308 1,1100

Çizelge 5.7’de karbondioksitin sudaki çözünürlüğü 1-200 bar arasındaki basınçlarda

ve 273,15-393,15 ºC arasındaki sıcaklıklarda verilmiştir. Çizelge 5.7’ye göre

basıncın artmasıyla karbondioksitin sudaki çözünürlüğü artmıştır. Ancak sıcaklık

artışı CO2’nin sudaki çözünürlüğünü düşürmüştür. Üleksitin CO2 ile reaksiyonunda

90 bar ve 70ºC sıcaklığa kadar çıkılmış ve Çizelge 5.7’ye göre CO2’nin çözünme

oranı yaklaşık olarak 0,82 mol/kg’dır. Literatürde 50 atm basınç ve 35ºC sıcaklıkta, 1

g su içindeki CO2’nin çözünürlüğü 22,21 cm3’tür. 75 atm, 35ºC sıcaklıkta ise

CO2’nin sudaki çözünürlüğü 27,84 cm3’tür. Bu sonuçlara göre sıcaklığın sabit

tutulup basıncın arttırılmasıyla birlikte karbondioksitin sudaki çözünürlüğü artmıştır.

25ºC ve 50 atm de, CO2’nin çözünürlüğü 27,23 cm3’tür. 35ºC ve 50 atm de ise bu

değer 22,21 cm3’tür. Burada ise basınç sabit tutulmuş ve sıcaklığın arttırılması ile

CO2’nin sudaki çözünürlüğü düşmüştür (Wiebe ve Gaddy, 1940).

54

Peng vd. (2013), elektrometrik yöntem ile pH'ın sıcaklık, basınç ve CO2’nin sudaki

çözünürlüğü ile ilişkisini araştırmışlardır. CO2 ile doymuş sulu sistemde pH

ölçümlerini gerçekleştirmek için yeni bir cihaz kullanılmıştır. (CO2 + H2O) sistemi

için 423 K'e kadar olan sıcaklıklarda ve 15 Mpa basınçta çalışmışlardır. 15,3 MPa'a

kadar olan basınçlarda 308,3 K ile 423,2 K arasındaki sıcaklıklarda beş izoterm

üzerinde pH ölçümleri yapılmıştır. CO2 ile doymuş suyun pH'ı basıncın artmasıyla,

sıcaklığın ise azalmasıyla düşüş göstermiştir. (CO2 + H2O) sisteminin pH'sının

başlangıçta artan basınçla hızlı bir şekilde düştüğü, ancak bu düşüş yüksek basınçta

(10 Mpa üzeri) çok daha yavaş olmuştur. Sonuçlar, saf sudaki CO2'nin

çözünürlüğüne ve ilk ayrışma sabitine dayanan kimyasal denge modeli ile tutarlı

olduğunu göstermiştir.

Üleksitin CO2 ile reaksiyonu gerçekleşirken sıcaklık ve basınç arasında süreye bağlı

olarak bir değişim yaşanmaktadır. Bu değişim Şekil 5.13’te görülmektedir. Burada,

basınç önce artış göstermiş daha sonra azalarak dengeye gelmiştir. Sıcaklık ise önce

azalmış sonra dengeye ulaşmıştır. Basınç düşüşü, CO2'nin üleksiti parçaladıktan

sonra yapıdaki kalsiyumla bir miktar kalsiyum karbonat oluşturmasından

kaynaklanmaktadır. İlk 30 dakikada basınç, reaktöre kuru buz eklendikten hemen

sonra reaktörün 50ºC’deki sıcak su banyosuna aniden bırakılmasıyla artış

göstermiştir. 30-75 dakika aralığında basınç düşüşü meydana gelmektedir. Bu durum

ortamdaki kalsiyum katyonlarının azalmasına işarettir.

Sonuç olarak, bir miktar CO2 yapıya katılmaktadır. 75.dk'dan sonra ortamda

kalsiyum katyonları olmadığı için basınç sabit kalmaktadır. Sıcaklık ise ilk 75 dk

boyunca genel olarak azalmaktadır. Bu durumun sebebi ise reaktöre konulan

reaktanların ve katı CO2'nin sıcaklığının çok düşük olmasındandır. Bu dakikadan

sonra reaksiyon ortam sıcaklığı sabit kalmaktadır. Bu dalgalanmaların nedeni katı

CO2’nin süblimleşmesinden kaynaklanan hal değişimidir.

55

Şekil 5.13. Üleksit ile CO2 reaksiyonunda a) basıncın süreye bağlı olarak b)

sıcaklığın süreye bağlı olarak gerçekleşen değişimi

Deneylerde katı / sıvı oranı (0,1 g/ml), karıştırma hızı (250 dev/dk.) ve üleksitin

parçacık boyutu (-45 µm) sabit tutularak, üç parametrenin (sıcaklık, basınç, süre)

borik asit verimi üzerindeki etkisi incelenmiş ve bu sonuçlar Çizelge 5.8’de

verilmiştir.

Çizelge 5.8. Deneysel parametrelere bağlı olarak elde edilen borik asit verimleri

Deney

Sıra No

Sıcaklık,

°C

Basınç,

bar

Reaksiyon

süresi,

dk.

Borik

asit

%Verim

1 30 50 120 40,2

2 70 50 120 72,3

3 30 90 120 65,5

4 70 90 120 88,7

5 30 70 60 39,4

6 70 70 60 73,7

7 30 70 180 59,1

8 70 70 180 83,3

9 50 50 60 45

10 50 90 60 71,3

11 50 50 180 71,7

12 50 90 180 81,6

13 50 70 120 68,2

14 50 70 120 67,5

15 50 70 120 68,8

56

5.3. Parametrelerin borik asit verimi üzerindeki etkisi

5.3.1. Sıcaklığın borik asit verimi üzerindeki etkisi

Çizelge 5.8’deki sonuçlara göre D-1 ve D-2 karşılaştırılmıştır. Deney 1’de 30°C

sıcaklık, 50 bar basınç ve 2 saatlik sürenin sonucunda borik asit verimi 40,2 olarak

hesaplanmıştır. Deney 2’de ise 70°C sıcaklık, 50 bar basınç ve 2 saatlik sürede borik

asit verimi %72,3 olarak hesaplanmıştır. Sıcaklığın 30°C’den 70°C’ye yükseltilmesi

verimi %32,1 oranında arttırmıştır. Yüksek sıcaklıklarda reaksiyona giren

moleküllerin kinetik enerjileri artar ve hızlı çarpışırlar. Sıcaklık artışı reaksiyon hız

sabitini arttırır. Reaksiyon hız sabiti de reaksiyon hızını arttırır (-rA = k CA). Sıcaklık

ile reaksiyon hız sabiti arasındaki ilişki Arrhenius denklemi ile ifade edilmiştir. Bu

denklem aşağıda verilmiştir.

k = A e- Ea/RT

(5.7)

Artan sıcaklık reaksiyona giren moleküllerin çözünme hızını arttırır. Bu da çözelti

içine daha fazla B2O3’ün geçmesini sağlayarak verimi arttırır. Yüksek sıcaklıklarda

az çözünme gösteren kalsiyum karbonat çözeltiden ayrıştırılmıştır. Çözelti içinde

safsızlığa neden olabilecek kalsiyumun çözeltiden uzaklaştırılması borik asit

verimini olumlu yönde etkilemiştir.

5.3.2. CO2 basıncının borik asit verimi üzerindeki etkisi

Borik asit verimi üzerinde CO2 basıncının etkisi Deney-2 ve Deney-4’ün

karşılaştırılması ile yapılmıştır. Çizelge 5.8’de görülen 2 numaralı deneyde 70°C

sıcaklık, 50 bar basınç ve 2 saatlik sürenin sonunda borik asit verimi %72,3’tür.

Deney 4’te ise 70°C sıcaklık, 90 bar basınç ve 2 saatlik sürede bu verim %88,7

olarak hesaplanmıştır. Basıncın 50 bar’dan 90 bar’a yükseltilmesi verim üzerinde

%16,4’lük bir artış sağlamıştır. CO2 basıncının artması, su içinde çözünen CO2

miktarını arttırmıştır. Dolayısıyla proton (H+) miktarı artmış ve üleksit mineralinin

çözünmesi artmıştır.

57

5.3.3. Sürenin borik asit verimi üzerindeki etkisi

Sürenin etkisini incelemek için ise Deney 10 ve Deney 12’nin karşılaştırılması

yapılmıştır. Deney 10’da 50°C sıcaklık, 90 bar basınç ve 1 saatlik sürede borik asit

verimi %71,3 olarak bulunmuştur. Deney 12’de ise 50°C sıcaklık, 90 bar basınç ve 3

saatlik sürenin sonunda bu verim %81,6 olarak bulunmuştur. Sürenin 1 saatten 3

saat’e çıkarılması verimi %10,3 oranında arttırmıştır. Reaksiyon süresinin artması

daha fazla karbondioksitin harcanmasına yardımcı olarak çözelti içindeki borik asit

miktarını arttırır.

Sıcaklık, basınç ve süreye bağlı olarak gerçekleşen reaksiyondaki moleküllerin

yüksek oranda etkileşime girmesi verimi ciddi şekilde arttırmıştır.

Sert ve Yıldıran (2011), üleksiti trona ile reaksiyona sokarak borik asit üretimi

üzerine araştırma yapmışlardır. Soda minerallerinden biri olan trona, soda külü

üretiminde kullanılan bir hammaddedir. Sodyum karbonat olarak da adlandırılır.

Kondüktometrik yöntemle konsantrasyonu sabit tutup, sıcaklığın ve sürenin elde

edilen borik asit miktarı üzerindeki etkisini incelemişlerdir. 40ºC sıcaklık ve 2 saatlik

sürede ekstrakte edilen B2O3 %91,6, sıcaklığın 80ºC ve sürenin 2 saat olduğu

şartlarda ise ekstrakte edilen B2O3 %98,6 bulunmuştur. Sürenin 2 saat ve sıcaklığın

50ºC olduğu şartlarda ekstrakte edilen B2O3 %94,1, sürenin 8 saat ve sıcaklığın 50ºC

olduğu şartlarda ise ekstrakte edilen B2O3 %98,6 bulunmuştur. Sonuç olarak, sıcaklık

ve süredeki artış ekstrakte edilen borik asit miktarını arttırmıştır.

5.4. Borik Asit Veriminin Hesaplanması

Üleksitin CO2 ile reaksiyonu sonucunda katı ve sıvı fazlar filtrasyon ile ayrılmıştır.

Alt fazda kalan çözelti titrasyon işlemine tabi tutulmuştur. Alt fazda bulunması

beklenen borik asidin, miktarının belirlenebilmesi için ilk olarak borik asit içerisinde

bulunan B2O3 içeriği volumetrik yöntem (titrasyon) ile belirlenmiştir. B2O3 içeriğinin

hesabı yapıldıktan sonra B2O3 üzerinden borik asit miktarı hesaplanmıştır. Borik asit

verimi de aşağıda verilen Denklem 5.8’deki formül ile bulunmuştur.

58

% H3BO3 Verimi = Deneysel olarak hesaplanan H3BO3 miktarı, gram

Teorik olarak hesaplanan H3BO3 miktarı, gram (5.8)

Üleksitin sulu ortamda CO2 ile reaksiyonu Çizelge 5.8’de verilen reaksiyon şartları

baz alınarak gerçekleştirilmiştir. 70 °C sıcaklık, 90 bar basınç ve 2 saatlik reaksiyon

süresinde elde edilen en yüksek borik asit verimi %88,7 olarak hesaplanmıştır.

Hesaplama işleminin detayları Ek B’de verilmiştir.

Mahdi vd. (2017), çalışmalarında İran’ın düşük kalitedeki moshampa bor madenini

sülfürik asit ile reaksiyona sokarak borik asit üretmeyi amaçlamışlardır. Sıcaklık, pH,

reaksiyon süresi ve sıvı / katı oranı gibi dört parametrenin reaksiyon üzerindeki

etkileri incelenerek en iyi reaksiyon koşulları sıcaklık 90 °C, pH 1, reaksiyon süresi 2

saat ve sıvı / katı oranı 3 olarak bulunmuştur. Bu şartlarda, bor asidik çözeltisinin

geri kazanımının %92,21 olduğu rapor edilmiştir. Daha sonra borik asit kristalize

edilerek elde edilen borik asit saflığı %99,56 olarak bulunmuştur.

Çiftçi (2012), sitrik asit çözeltisi içinde üleksitin çözünmesine etki edecek farklı

parametrelerin (katı / sıvı oranı, sitrik asit konsantrasyonu, reaksiyon sıcaklığı ve

parçacık boyutu) etkisini araştırmıştır. Parametrelerin birbiri üzerindeki etkisini

belirlemek ve bir deney planı oluşturarak bu deneylerden elde edilen sonuçları

istatistiksel bir tasarım aracıyla değerlendirmiştir. Sıcaklığın yükselmesi ve katı/sıvı

oranı ile parçacık boyutunun azalması, ekstraklanan B2O3 miktarını arttırmıştır. En

iyi parametre şartlarında, üleksitin sitrik asit ile reaksiyonu sonucunda çözeltiden

ekstrakte edilen B2O3 verimi %97,28 bulunmuştur.

59

5.5. Üleksit ile CO2 Arasındaki Reaksiyonda Üleksitin CO2’yi Tutma Kapasitesi

Günümüzde çevreye yayılan karbondioksit oranı zaman geçtikçe artmaktadır. CO2

‘nin sera gazı etkisi göstermesi çevrede olumsuz etki yaratarak küresel ısınmaya

sebebiyet verir. 2017’nin ortalarında atmosferde bulunan CO2 seviyesinin 407,07

ppm olduğu açıklanmıştır (NOAA, 2017). Bu değerin ilerleyen zamanlarda 1000

ppm civarlarında olabileceği söylenmektedir (Matthews, 2008). Bu noktada karbon

yakalama işlemi önemli hale gelmektedir. CO2 salınımının düşürülmesi için

izlenecek yollardan biri mineral karbonasyondur. Mineral karbonasyon, CO2'nin

CaCO3 ve MgCO3 gibi kararlı durumdaki karbonat minerallerini oluşturmasıdır

(Metz vd., 2005). CO2, metal oksitler (CaO, MgO) ile tepkimeye sokulunca aşağıda

verilen Denklem 5.9 ve 5.10’daki ekzotermik reaksiyonlar gerçekleşmektedir

(Olajire, 2013).

CaO + CO2 → CaCO3 + ısı (5.9)

MgO + CO2 → MgCO3 + ısı (5.10)

Üleksit karbondioksit ile tepkimeye girdiğinde üleksit yapısı parçalanır ve B2O3

bileşiği yapıdan ayrılıp H2O ile birleşerek reaksiyon sonunda borik asit (H3BO3) yan

ürün olarak ortaya çıkar. Bu reaksiyonda CO2, bir hammadde görevi görmüş ve

atmosferdeki CO2 seviyesini düşürmek amacı ile kullanılmıştır. Reaksiyona giren

CO2 su ortamında bir hammadde gibi değerlendiriliyorsa, kararlı bir karbonat haline

dönüşebilir (Gönen vd., 2016). Bu çalışmada, %88,7 verimle 1 kg üleksitin

tutabileceği maksimum CO2 miktarı 82,9 g CO2 / kg üleksit olarak hesaplanmıştır.

Hesaplama kısmı Ek D’de verilmiştir.

Çizelge 5.8’deki parametre şartları göz önüne alınarak 15 deney sonunda üleksitin

tuttuğu CO2 miktarları Çizelge 5.9’da sunulmuştur. Çizelge 5.9’a göre borik asit

verimi arttıkça tutulan karbondioksit miktarı da artış göstermiştir.

Karbondioksitin kullanılması, hem borik asidi ürün olarak ortaya çıkarmış, hem de

çevreye sera gazı etkisi oluşturan bu gazın kararlı bir bileşik olan CaCO3 haline

çevrilmesini sağlamıştır.

60

Çizelge 5.9. Deneylerde üleksitin tuttuğu CO2 miktarları

Deney No Borik asit

%Verim CO2 tutma miktarı,

g CO2 / kg

1 40,2 37,5

2 72,3 67,5

3 65,5 61,2

4 88,7 82,9

5 39,4 36,8

6 73,7 68,8

7 59,1 55,2

8 83,3 77,8

9 45 42

10 71,3 66,6

11 71,7 67

12 81,6 76,2

13 68,2 63,7

14 67,5 63

15 68,8 64,3

Yılmaz (2012), karbondioksitin bor içeren çözeltilerle tutulmasını konu alan bir

çalışma yapmıştır. Çalışmasında baca gazından ve saf CO2’den yararlanmıştır. Farklı

oranlardaki baca gazı atık arıtma çözeltisi ile etkileşime koyularak süreç

ilerletilmiştir. Baca gazı ile yapılan endüstriyel ölçekteki çalışmasında CO2’yi tutma

kapasitesi %60 olarak belirlenmiştir. Atık arıtma çözeltisiyle gerçekleştirilen

laboratuvar ortamında ise CO2’yi tutma kapasitesi %97,6 bulunmuştur. Bu işlemden

sonra atık arıtma çözeltileri içinden geçirilen gaz çeşitli miktarlardaki borlu

çözeltilerden geçirilmesi ile birlikte tutulan CO2 kapasitesi % 99,5’e yükseltilmiştir.

5.6. Üleksitin CO2 ile Reaksiyonunda Kütle Denkliği

Reaksiyon sonucunda oluşan borik asidin kütle denkliğinin yapılabilmesi için ilk

olarak reaksiyon öncesinde borik asit miktarının ne kadar olduğu ve reaksiyon

sonucunda filtre altı ve filtre üstünde borik asit miktarının ne kadar kaldığı

bilinmelidir. Bunun için filtre altı çözeltisinde ve filtre üstünde bulunan katı

numunenin borik asit miktarı volumetrik yöntem ile belirlenmiştir. Bu işlemden

sonra kütle denkliği için hesaplar yapılmış ve bu hesaplamalar EK B’de verilmiştir.

61

Deneysel hatalar sonuca etki edebilmekte ve bu nedenden dolayı deneylerde yapılan

hatalarda göz önüne alınmıştır. Bu hatalar şu şekilde sıralanabilir:

1- Kuru buzun manuel oluşturulması ve reaktöre beslenmesi (miktar kaybı)

2- Reaksiyon sıcaklığı ve basıncının kontrolü

3- Tartımdaki hatalar

4- Süzme işleminden kaynaklanan hatalar

5- Titrasyonun manuel yapılması

6- Kişisel hatalar

Bu hatalardan dolayı reaksiyon sonucu oluşan borik asit miktarı, başlangıçta bulunan

borik asit miktarından farklı bulunabilir. Kabul edilebilir hata değeri en fazla

%10’dur. Üleksitin CO2 ile reaksiyonunda ürün olarak elde edilen borik asidin kütle

denkliği hesabı Çizelge 5.10’da verilmiştir.

Çizelge 5.10. Üleksitin CO2 ile reaksiyonundan oluşan borik asidin kütle denkliği

Deney

No

Mineraldeki

H3BO3

miktarı, g

Sıvı fazdaki

H3BO3

miktarı,

g

Katı fazdaki

H3BO3

miktarı,

g

Toplam

H3BO3

miktarı,

g

Hata

Oranı

%

1 6,64 4,44 1,76 6,2 6,62

2 6,64 4,72 1,35 6,07 8,58

3 6,64 5,37 1,01 6,37 3,93

4 6,64 4,53 1,82 6,35 4,37

5 6,64 4,31 1,78 6,09 8,26

6 6,64 4,85 1,44 6,29 5,32

7 6,64 4,49 1,65 6,14 7,53

8 6,64 4,76 1,40 6,16 7,21

9 6,64 3,89 2,09 5,98 9,94

10 6,64 2,96 3,08 6,04 8,97

11 6,64 2,65 3,35 6 9,63

12 6,64 4,49 1,53 6,22 6,32

13 6,64 2,59 3,43 6,02 9,33

14 6,64 5,73 0,89 6,51 0,30

15 6,64 5,48 0,81 6,29 5,27

62

5.7. Sonuçların Box Behnken Deneysel Tasarım Yöntemi ile Değerlendirilmesi

Tamamlanan deneyler neticesinde elde edilen sonuçlar Design-Expert 10.0.8 yazılım

programına aktarılmıştır. Aktarılan sonuçlar Box-Behnken Tasarım yöntemi ile

incelenmiştir. Deneylerde sıcaklık, basınç ve süre gibi parametrelerin cevap üzerinde

yani borik asit verimi üzerinde önemli etkiler gösterdiği tespit edilmiştir. Bu

parametreler Box-Behnken tasarımında 15 deneylik bir set oluşturulup, test

değişkenleri olarak alınmıştır. 15 deney sonucunda borik asit verimleri hesaplanıp

Çizelge 5.11’de sunulmuştur.

Çizelge 5.11. Box-Behnken Deneysel Tasarım Sonuçları

Deneme Deney Faktör 1 Faktör 2 Faktör 3 Cevap

Sırası No A:Sıcaklık B:Basınç C:Süre Borik asit

ºC bar Dk. % Verim

14 1 50 70 120 67,5

11 2 50 50 180 71,7

12 3 50 90 180 81,6

15 4 50 70 120 68,8

3 5 30 90 120 65,5

6 6 70 70 60 73,7

13 7 50 70 120 68,2

2 8 70 50 120 72,3

7 9 30 70 180 59,1

9 10 50 50 60 45

1 11 30 50 120 40,2

10 12 50 90 60 71,3

5 13 30 70 60 39,4

4 14 70 90 120 88,7

8 15 70 70 180 83,3

Sonuçların sisteme atanması sonrasında analiz işlemlerine başlanmıştır. İlk olarak

uygun bir model seçilmiştir. İnteraktif, doğrusal, kübik ve ikinci dereceden model

gibi önemli cevap yüzey modelleri arasından en uygun modelin ikinci dereceden

(Quadratic) model olduğu tespit edilmiştir (Çizelge 5.12). Bu model, modelin ne

kadar doğru olduğunu ve cevap yüzeyinde katsayılar arasındaki ilişkiyi belirlemek

için kullanılmıştır.

63

Çizelge 5.12’de R2 değeri 0,9957 olup, bu değer model uyumunun yüksek olduğunu

göstermektedir. 1’e yakın olan R2 değerleri modelin başarılı olduğu anlamını taşır

(Erşan vd., 2014). İyi bir modelin R2 değerinin en az 0,80 olması öngörülmüştür

(Joglekar ve May, 1987). Çizelge 5.12’de düzeltilmiş R2 değeri 0,9879 ve tahmini R

2

değeri 0,9348 olup, bu değerlerin birbirine yakınlığı model için uyumludur. Ayrıca

ikinci dereceden tahmini artık hata değeri diğer modellerin tahmini artık hata

değerlerinden daha düşüktür. Standart sapma değerinin 1,63 ve tahmini artık hata

değerinin de 201,46 gibi düşük bir değere sahip olması model uygunluğunun

göstergesidir (Sönmez, 2014). Çizelge 5.12’de model özetinin istatistikleri

verilmiştir.

Çizelge 5.12. Model özetinin istatistikleri

Elde edilen sonuçlara en iyi uyan modeli ortaya çıkarmak için model uygunsuzluğu

testi yapılmış ve sonuçlar Çizelge 5.13’te sunulmuştur. İkinci dereceden modelin F

değeri diğer modellere göre daha düşük olup, bu değer 9,82’dir Bu durum, en uygun

modelin ikinci dereceden model olduğunu teyit etmektedir.

Çizelge 5.13. Model uygunsuzluğu testi

Varyasyon Std. R2 Düzeltilmiş Tahmini Tahmini artık hata

Kaynağı Sapma R2 R

2 (PRESS)

Linear 3,87 0,9466 0,9321 0,8889 343,48

2FI 2,56 0,9830 0,9703 0,9231 237,72

Quadratic 1,63 0,9957 0,9879 0,9348 201,46 Önerilen

Cubic 0,65 0,9997 0,9981 +

Varyasyon

Kaynağı

Kareler

Toplamı df

Kareler

Ortalaması

F

Değeri

p-değeri >

F

Linear 164,18 9 18,24 43,09 0,0229

2FI 51,63 6 8,61 20,33 0,0476

Quadratic 12,47 3 4,16 9,82 0,0938 Önerilen

Cubic 0,000 0

Pure Error 0,85 2 0,42

64

İkinci dereceden model için ANOVA testinin sonuçları Çizelge 5.14’te verilmiştir.

ANOVA, modelin önem derecesini, parametrelerin bireysel-karşılıklı etkilerini ve

önemini belirlemek amacı ile kullanılan çözümleyici bir yaklaşımdır (Segurola vd.,

1999). p değerleri, katsayıların önem derecesini belirlemek için incelenmiştir. p

değerleri küçük, F değerleri büyük ise modelin katsayıları anlamlıdır (Arunachalam

vd., 2011). Çizelge 5.14’te 128,41 F değeri ile p<0,0001 değeri modelin anlam

derecesinin çok yüksek olduğunu belirtir. p-değerinin 0,05’ten düşük olması model

katsayılarının anlamlı olduğunu ortaya koyarken, 0,1000’den yüksek olan katsayı

değerleri ise bir anlam ifade etmemektedir (Zhang vd., 2009). p değerinin 0,05’ten

düşük olması modelin anlamlı olduğunu gösteriyorsa A, B, C, AB, AC, BC, A2

katsayıları model için önem taşımaktadır. Borik asit verimi üzerinde etki gösteren

sıcaklık (A), basınç (B) ve sürenin (C) p değerleri çok düşüktür ve model için önemli

parametrelerdir (Çizelge 5.14). Anova tablosunda B2 ve C

2 katsayılarının p değeri

0,05’ten yüksektir. Bu nedenle bu katsayıların borik asit cevabı üzerinde önemli bir

etkisi yoktur. Bunun yanında cevap üzerinde AB, AC ve BC’nin birbiri arasında

önemli karışlıklı etkileşimleri vardır. Ayrıca Çizelge 5.13’teki model uygunsuzluğu

testinde p değeri model için önemli görülmüştür. Tasarımdan elde edilen bulgular,

modeldeki parametrelerin cevap üzerindeki etkisi ve parametrelerin birbiri

üzerindeki karşılıklı-bireysel etkilerini açıklamada yeterli olmuştur.

Çizelge 5.14. İkinci dereceden model için varyans analizi (ANOVA)

Varyasyon Kareler Ort. F p-değeri

Kaynağı Toplamı df Karesi değeri Prob > F

Model 3078,52 9 342,06 128,41 < 0,0001 Önemli

A-Sıcaklık 1618,80 1 1618,80 607,70 < 0,0001

B-Basınç 758,55 1 758,55 284,76 < 0,0001

C-Süre 549,46 1 549,46 206,27 < 0,0001

AB 19,80 1 19,80 7,43 0,0415

AC 25,50 1 25,50 9,57 0,0270

BC 67,24 1 67,24 25,24 0,0040

A2 23,23 1 23,23 8,72 0,0318

B2 3,82 1 3,82 1,43 0,2850

C2 11,74 1 11,74 4,41 0,0898

Artık 13,32 5 2,66

Uyum eksikliği 12,47 3 4,16 9,82 0,0938 Önemli değil

Saf Hata 0,85 2 0,42

Toplam 3091,84 14

65

Çırak vd. (2017), çalışmalarında yüksek kararlılıkta bulunan boraks / kil / dolomit

ihtiva eden koloidal süspansiyon karışımının bulanıklık giderimini istatistiksel bir

yöntem kullanarak incelemişlerdir. Koagülasyon/flokülasyon prosesinin performans

değerlendirmesi Box-Behnken deneysel tasarım yöntemi ile yapılmıştır. Elde edilen

deneysel sonuçlara en uygun modelin logaritmik hale getirilmiş (R2:%99,75;

Düzeltilmiş-R2:% 99,30) model olduğu tespit edilmiştir.

Şimşek vd. (2015), çeşitli polimerik iyon değiştiriciler ile borun uzaklaştırılma

işlemini, parametrelerin etkisini Box-Behnken tasarım yöntemini kullanarak

incelemişlerdir. Bu tasarıma en uygun modelin ikinci dereceden (kuadratik) model

olduğu saptanmıştır. Elde edilen bu model sıcaklık, pH, başlangıç bor

konsantrasyonu gibi parametreler ile tanımlanmıştır. Modelin önemini göstermek

için ANOVA analizi yapılmıştır.

Özdemir vd. (2010), çalışmalarında püskürtmeli kurutucu yardımıyla kolemanit

minerali ile fosforik asidi reaksiyona sokarak borik asit üretmeyi amaçlamışlardır.

Deneyler, Box-Behnken tasarım yöntemine göre oluşturulmuştur. Çözelti besleme

debisi, kurutma hava sıcaklığı ve kurutma hava debisi püskürtmeli kurutucunun

işlem parametreleri olarak belirlenmiş ve bu parametreler tasarım yönteminde

uygulanmıştır. Toplam 15 deney yapılmıştır. Tasarıma en uygun modelin ikinci

dereceden bir modelin olduğu gözlemlenmiştir. Modelin R2 değerinin 0,962 olduğu

görülmüştür. Reaksiyonda dikalsiyum Fosfat (CaHPO4) ve borik asit yan ürün olarak

oluşmuştur. XRD ve FTIR analizleri ile borik asidin varlığı tespit edilmiştir.

Yapılan regresyon analizlerinden sonra borik asit verimi ile sıcaklık, basınç ve süre

arasındaki ilişkiyi açıklayan nihai model önemli terimler hesaba katılarak

oluşturulmuştur. Denklem 5.11’de görüldüğü üzere Design Expert programı ile ikinci

dereceden bir model üretilmiştir:

Y = + 68,17 + 14,22A + 9,74B + 8,29C – 2,22AB – 2,53AC – 4,10BC – 2,51A2 +

1,02B2–1,78C

2 (5.11)

Bu denklemde, Y borik asit verimi; A sıcaklık; B basınç; C süredir.

66

Üretilen denklemin toplamında tahmin edilen ve gerçek değerler arasında etkili bir

doğrusal bağ vardır. Oluşan bu sıkı bağ Şekil 5.14’te gösterilmiştir. Yapılan analizler

ile cevap üzerinde etkili olan tahmini ve gerçek değerler arasındaki ilişkiyi kontrol

etmek önemlidir. Şekil 5.14’te görüldüğü gibi tahmini ve gerçek değerler ile

oluşturulan doğrusal çizgi üzerindeki noktalar çizgiden fazla uzaklaşmamıştır.

Şekil 5.14. Tahmini ve Gerçek değerler

Tasarımdan elde edilen sonuçlar regresyon analizleri yapılarak belirlenmiş ve bu

sonuçlar üç boyutlu grafikler ile incelenmiştir. Üç boyutlu grafikler, belirlenen

değişkenlerin en iyi noktalarını görmek ve anlamak için yapılmıştır. Cevap yüzeyinin

en önemli noktası, parametre değişkenleri arasındaki ilişkiyi gözlemleyerek cevabı

en üst zirveye taşımak ve verimli bir sonuç elde etmektir (Tanyıldızı vd., 2005).

Kontur eğrisinde en etkili bölge, yüzeyi küçük ve kırmızı olan yerdir. Eliptik Kontur

eğrileri, değişkenler arasında güçlü bir ilişki varsa oluşur (Muralidhar vd., 2001).

67

Borik asit veriminin basınç ve sıcaklık ile değişiminin üç boyutlu gösterimi Şekil

5.15’te, kontur grafiğinin yakın plan ile gösterimi Şekil 5.16’da verilmiştir. Bu

grafikler incelendiğinde basıncın 90 bar ve sıcaklığın 70ºC olduğu noktada borik asit

verimi maksimuma ulaşmıştır.

Şekil 5.15. Basınç ve sıcaklığın borik asit verimine etkisi

Şekil 5.16. Basınç ve sıcaklığın borik asit verimine etkisinin kontur grafiği

Design-Expert® SoftwareFactor Coding: ActualBorik asit (% Verim)

Design points above predicted valueDesign points below predicted value88,7

39,4

X1 = A: SicaklikX2 = B: Basinc

Actual FactorC: Süre = 120

50

60

70

80

90

30

40

50

60

70

30

40

50

60

70

80

90

100

Bori

k a

sit (

% V

eri

m)

A: Sicaklik (°C)B: Basinc (bar)

Design-Expert® SoftwareFactor Coding: ActualBorik asit (% Verim)

Design Points88,7

39,4

X1 = A: SicaklikX2 = B: Basinc

Actual FactorC: Süre = 120

30 40 50 60 70

50

60

70

80

90Borik asit (% Verim)

A: Sicaklik (°C)

B:

Basin

c (

ba

r)

50

60

70

80

3

68

Borik asit veriminin sıcaklık ve süreyle değişiminin üç boyutlu gösterimi Şekil

5.17’de, kontur grafiğinin yakın plan ile gösterimi Şekil 5.18’de verilmiştir. Bu

grafikler incelendiğinde sıcaklığın 70 ºC ve sürenin 180 dk. olduğu noktada borik

asit verimi maksimuma ulaşmıştır.

Şekil 5.17. Sıcaklık ve sürenin borik asit verimine etkisi

Şekil 5.18. Sıcaklık ve sürenin borik asit verimine etkisinin kontur grafiği

Design-Expert® SoftwareFactor Coding: ActualBorik asit (% Verim)

Design points above predicted valueDesign points below predicted value88,7

39,4

X1 = C: SüreX2 = A: Sicaklik

Actual FactorB: Basinc = 70

30

40

50

60

70

60

90

120

150

180

30

40

50

60

70

80

90

100

Bori

k a

sit (

% V

eri

m)

C: Süre (dk)A: Sicaklik (°C)

Design-Expert® SoftwareFactor Coding: ActualBorik asit (% Verim)

Design Points88,7

39,4

X1 = C: SüreX2 = A: Sicaklik

Actual FactorB: Basinc = 70

60 90 120 150 180

30

40

50

60

70Borik asit (% Verim)

C: Süre (dk)

A:

Sic

aklik

(°C

)

40

50

60

70

80

3

69

Borik asit veriminin basınç ve süreyle değişiminin üç boyutlu gösterimi Şekil

5.19’da, kontur grafiğinin yakın plan ile gösterimi Şekil 5.20’de verilmiştir. Bu

grafikler incelendiğinde basıncın 90 bar ve sürenin 180 dk. olduğu noktada borik asit

verimi maksimuma ulaşmıştır.

Şekil 5.19. Basınç ve sürenin borik asit verimine etkisi

Şekil 5.20. Basınç ve sürenin borik asit verimine etkisinin kontur grafiği

Design-Expert® SoftwareFactor Coding: ActualBorik asit (% Verim)

Design points above predicted valueDesign points below predicted value88,7

39,4

X1 = C: SüreX2 = B: Basinc

Actual FactorA: Sicaklik = 50

50

60

70

80

90

60

90

120

150

180

30

40

50

60

70

80

90

100

Bori

k a

sit (

% V

eri

m)

C: Süre (dk)B: Basinc (bar)

Design-Expert® SoftwareFactor Coding: ActualBorik asit (% Verim)

Design Points88,7

39,4

X1 = C: SüreX2 = B: Basinc

Actual FactorA: Sicaklik = 50

60 90 120 150 180

50

60

70

80

90Borik asit (% Verim)

C: Süre (dk)

B:

Ba

sin

c (b

ar)

50

60

70

80

3

70

Yukarıdaki üç boyutlu cevap yüzey grafiklerinden görüldüğü gibi borik asit verimi

üzerindeki en iyi karşılıklı etkiyi Şekil 5.15’teki basınç ve sıcaklık parametreleri

göstermiş olup, optimum bölgeye ulaşılmıştır. Bu optimum nokta, Şekil 5.16’daki

kontur grafiğinde kırmızı bölgeyi temsil etmektedir. Çizelge 5.14’te sıcaklık ve

basıncın göstermiş oldukları karşılıklı etki (AB) p 0,415 değerinden anlaşılmaktadır.

Şekil 5.17’deki grafikte, sıcaklık ve sürenin karşılıklı etkisi, basınç ve sıcaklık

grafiğine göre daha az etkiye sahiptir. Çizelge 5.14’te, sıcaklık ve sürenin birbiriyle

olan etkileşimi (AC) p 0,02 değerinden görülmektedir. Şekil 5.19’daki basınç ve süre

grafiğinin ise diğer grafiklere kıyasla en düşük karşılıklı etkiye sahip olduğu

görülmektedir. Bu da yüzey planında sarı-turuncu bölgeyi temsil etmektedir.

Parametrelerin göstermiş oldukları etkiye bireysel olarak bakarsak, borik asit verimi

üzerindeki en iyi etkiyi sıcaklık parametresi göstermiştir. Şekil 5.15’te reaksiyon

sıcaklığı 50-70ºC ve basınç 70-90 bar arasında değiştiğinde borik asit verimi kırmızı

bölgeye (optimum bölge) ulaşmıştır. Bu, aynı zamanda verim sonuçlarının

gösterildiği Çizelge 5.11’de de görülebilir. Borik asit için elde edilen verim en çok

sıcaklıktan, daha sonra basınçtan ve en az süreden etkilenmiştir. Araştırmacılar, artan

sıcaklığın verimi ciddi şekilde yükselteceğini belirtmişlerdir (Künkül vd., 2012).

Şekil 5.15-5.20 aralığındaki grafiklerde görüldüğü gibi borik asit verimi sıcaklık,

basınç ve süre arttıkça yükselmiştir. Ayrıca kontur grafiklerinde bir parametrenin

sabit tutulup, diğerinin arttırılması verimi arttırmıştır.

Çalışmanın sonunda elde edilen sonuçların optimizasyonu Design Expert 10.0.8

programı ile yapılmıştır. Üleksit mineralinin CO2 ile reaksiyonu sonucunda elde

edilen borik asit verimi için en iyi koşulların optimizasyonu yapılarak, bu koşullar

altında önerilen çözüm noktalarında deneysel çalışmalar yapılmıştır.

Yazılım programının önerdiği optimum deney koşulları, teorik ve deneysel borik asit

çözünme verim değerleri Çizelge 5.15’te sunulmuştur. Önerilen şartlarda teorik

olarak belirlenen borik asit verminin sonuçları, deneysel olarak hesaplanan

sonuçlarla uyumlu olduğu görülmüştür. En iyi koşullar, sırasıyla sıcaklık 69,5ºC,

basınç 89,9 bar ve süre 173,7 dk. olarak yazılım tarafından öngörülmüştür. Bu

koşullar altında borik asit verimi %91,8 olarak bulunmuştur.

71

Çizelge 5.15. Optimum deney şartları, teorik ve deneysel borik asit verim değerleri

Çözüm No Sıcaklık,ºC Basınç, bar Süre, dk. Teorik %

Borik asit

Deneysel %

Borik asit

1 70 90 120 88,1 88,7

2 69,5 89,9 173,7 88,6 91,8

3 68,1 87,5 136,6 87,6 87,2

6. SONUÇLAR VE ÖNERİLER

Bu çalışmada, farklı parametre koşullarında üleksit mineralinin yüksek basınçlı

reaktör içerisinde karbondioksit ile sulu ortamda reaksiyona girmesi sonucu elde

edilen ürünün borik asit olduğu belirlenmiş ve ekstraksiyon verimi hesaplanmıştır.

Hammaddenin ve elde edilen ürünlerin analizleri XRD, FTIR, TGA, SEM ve XRF

ile yapılarak, analizler sonucu bu ürünlerin kalsiyum karbonat, borik asit ve sodyum

borat olduğu tespit edilmiştir. Çalışmada, karıştırma hızı (250 dev/dk.), katı/sıvı

oranı (0,1 g/ml) ve kullanılan mineralin parçacık boyutu (-45µm) sabit tutularak,

reaksiyon süresinin, sıcaklığın ve basıncın borik asit verimi üzerindeki etkisi Box-

Behnken deneysel tasarım yöntemi ile incelenmiştir. 30-50-70 ºC sıcaklık, 50-70-90

bar basınç ve 60-120-180 dk. zaman aralıklarında borik asit verimi araştırılmıştır.

Borik asit verimi artan sıcaklık, basınç ve reaksiyon süresiyle artmıştır. Toplam 15

deney yapılarak, bu deneylerde maksimum elde edilen borik asit verimi %88,7 olarak

hesaplanıp, bu verim 70ºC sıcaklık, 90 bar basınç ve 120 dk. reaksiyon süresi

şartlarında elde edilmiştir. Parametrelerin etkileşimi ve sonuç üzerindeki etkisi üç

boyutlu grafiklerle ortaya konularak parametrelerin etkinlik sırası; sıcaklık, basınç,

süre şeklinde olmuştur. Buna ek olarak, deneylerden elde edilen sonuçların

optimizasyonu yapılmıştır. Yazılım programının önerdiği çözüm noktalarında

deneyler yapılarak karşılaştırma yapılmış ve optimum borik asit verimi %91,8 olarak

bulunmuştur. Sonuçta Box-Behnken deneysel tasarım yönteminin bu çalışmada ne

kadar önemli olduğu görülmüştür. Bunun dışında titrasyon, filtrasyon ve kişisel

hatalarda sonucu etkilemiştir. Bu çalışmada, karbondioksit ortamında kullanılan

üleksitin faydalı bir ürüne dönüştürülmesinin yanı sıra küresel ısınmaya sebep veren

karbondioksit salınımının azaltılması çevreye fayda sağlayacağı düşünülmüştür. Bu

bağlamda, çalışma sonunda 1 kg üleksitin tutabileceği CO2 miktarı 89,2 g olarak

hesaplanmıştır.

72

KAYNAKLAR

Abalı, Y., Bayca, S.U., Mıstıncık, E., 2011. Leaching kinetics of ulexite in oxalic

acid [J]. Physicochem Probl Miner Process, 47, 139-148.

Ad, G., 2012. InN’ nin Basınç Altındaki Yapısal Faz Geçişleri. Yüksek Lisans Tezi,

Ahi Evran Üniversitesi. Fen Bilimleri Enstitüsü, Kırşehir.

Ahn, M.K. And Kjonaas, R.A., 1985. A simple apparatus for laboratory dry ice

production. Journal of Chemical Education, 62 (1), p. 90.

Akgül, Ö., Acarali, N. B., Tugrul, N., Derun, E. M., Pişkin, S., 2014. X-Ray,

Thermal, FT-IR and morphological studies of zinc borate in presence of boric

acid synthesized by ulexite. Periodico di mineralogia, 83 (1), 77-88.

Alkan, M., Çiftçi, C., Ayaz, F., Doğan, M., 2000. Dissolution Kinetics of Ulexite in

Aqueous EDTA solutions. Canadian Metallurgical Quarterly, 39 (4), 433-

440.

Andersen, F.A., Brecevic, Lj., 1991. Infrared Spectra of Amorphous and Crystalline

Calcium Carbonate. Acta Chemica Scandinavica 45, 1018-1024.

An, J., Xue, X., 2014. Life cycle environmental impact assessment of borax and

boric acid production in China. Journal of Cleaner Production, 66, 121-127.

Arunachalam, R., Annadurai, G., Environ, J., 2011. Science Technology 4, 65.

Balcı, S., Sezgi, N.A., Eren, E., 2012. Boron Oxide Production Kinetics Using Boric

Acid as Raw Material. Industrial & Engineering Chemistry Research 51 (34),

11091-11096.

Bates, R.L., Jackson, J.A., (eds) 1987. Glossary of Geology, 3rd ed., American

Geological Institute, Alexandria, VA, 778 pp.

Box, G.E.P., Hunter, W.G., Hunter, J.S., 1978. Statistic for Experimenters. John

Wiley & Sons, New York, NY, USA.

Budak, A., Gönen, M., 2014. Extraction of boric acid from colemanite mineral by

supercritical carbon dioxide. The Journal of Supercritical Fluids 92, 183–189.

Bulutcu, A.N., Civelekoğlu, H., Tolun, R., 1987. İnorganik Teknolojiler 1, İ.T.Ü.

Maden Fakültesi Ofset Atölyesi, İstanbul.

Bulutcu, A.N., Gürbüz, H., Özcan, Ö., Yavaşoğlu, N., Gür, G., Sayan, P., 1997.

Borik Asit Tesisi Araştırma ve Danışmanlık Hizmetleri, Proje Raporu, İ.T.Ü.

Kimya-Metalurji Fakültesi, İstanbul.

Chatterjee, K.K., 2009. Uses of Industrial Minerals, Rocks and Freshwater, Nova

science Publishers, Inc., New York, 598 p.

73

Cotton, F.A., Wilkinson, G., 1980. Advanced Inorganic Chemistry, Wiley, New

York.

Çırak, M., Hoşten, Ç., 2017. Optimization of coagulation-flocculation process for

treatment of a colloidal suspension containing dolomite/clay/borax.

International Journal of Mineral Processing 159, 30-41.

Çiftçi, H., 2012. Modelling and kinetic analysis of boric acid extraction from ulexite

in citric acid solutions. Canadian Metallurgical Quarterly, 51, 1, 1-10.

Çopur, M., Karagöz, Ö., Kocakerim, M.M., 2017. Determination of Optimal

Conditions for Retention of Sulfur Dioxide by Waste Ulexite Ore in an

Aqueous Medium. Chemical Engineering Communications, 8, 0098-6445,

907-915.

Çopur, M., Kocakerim, M., Karakaş, H., 2010. Basınçlı reaktörde karbondioksitin

atık üleksit cevheri ile tutulmasının optimizasyonu, 9. Ulusal Kimya

Mühendisliği Kongresi (UKMK-9).

Çopur, M., Pekdemir, T., Çelik, C., Çolak, S., 1997. Determination of the optimum

conditions for the dissolution of stibnite in HCl solutions. Industrial

Engineering Chemistry Research. 36, 682–687.

Demircioğlu, A., Gülensoy, H., 1977. The Yield Studies in the production of Borax

from the Turkish Ulekite Ores. Chimica Acta Turcica, 5 (1), pp 83-91.

Demirkıran, N.A., 2008. A Study on dissolution of ulexite in ammonium acetate

solutions [J]. Chemical Engineering Journal, 141, 180-186.

Demirkıran, N., Bayrakçı, N., Asin, C., 2013. Dissolution of Thermally Dehydrated

Ulexite in Ammonium Acetate Solutions. Transactions of Non-Ferrous

Metals Society of China, 23, 1797-1803.

Demirkıran, N., Künkül, A., 2011. Dissolution of Ulexite in Ammonium Carbonate

Solutions. Theoretical Foundations of Chemical Engineering, 45(1), 114-119.

Demirkıran, N., Künkül, A., 2007. Dissolution Kinetics of Ulexite in Perchloric Acid

Solutions. International Journal of Mineral Processing, 83, 76-80.

Doğan, H.T., Yartaşı, A., 2009. Kinetic investigation of reaction between ulexite ore

and phosphoric acid. Hydrometallurgy 96, 294-299.

Dong, C.-H., Xie, X.-Q., Wang, X.-L., Zhan, Y., Yao, Y.-J., 2009. Application of

Box-Behnken design in optimisation for polysaccharides extraction from

cultured mycelium of Cordyceps sinensis. Food and Bioproducts Processing,

87, 2, pp. 139–144.

Draper, N., John, J.A., 1988. Technometrics 30, 423.

74

Duan, Z., Sun, R., 2003. An improved model calculating CO2 solubility in pure water

and aqueous NaCl solutions from 273 to 533 K and from 0 to 2000 bar.

Chemical Geology 193, 257 – 271.

Durak, H., Genel, Y., Beşirov, N., Kerimli, G., 2013. Mathematical model formation

of the process of deriving boric acid from ulexite mineral by full factorial

design method. Gazi Universty Journal Science, 26, pp.261-268.

Ekmekyapar, A., Demirkıran, N., Künkül, A., 2008. Dissolution kinetics of ulexite in

acetic acid solutions [J]. Chemical Engineering Research and Design, 86,

1011-1016.

Ekmekyapar, A, Künkül, A, Demirkıran, N., 2010. Kinetic Investigation of Reaction

between Mineral Ulexite and Citric Acid. Mineral Processing and Extractive

Metallurgy Review, 31, 250-255.

Elbeyli, İ.Y., 2015. Production of crystalline boric acid and sodium citrate from

borax decahydrate. Hydrometallurgy, 158, 19–26.

Erşan, M., Açıkel, Ü.R., 2014. Delemar’ın Asit Fosfataz Üretimi ve Zn(Iı)

Biyobirikiminin Cevap Yüzey Yöntemi Kullanarak Optimize Edilmesi. Gazi

Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Dergisi, 29, 2, s.321-329.

Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü, Bor Sektör Raporu, 2017.

Eti Maden İşeletmeleri Genel Müdürlüğü, Ürün Kataloğu-Borik Asit Eys Frm-Eti-

00- 10 /20/5/2014-02. Erişim Tarihi : 10.03.2018.

Garret, D.E., 1998. Borates, Academic Press Limited, USA.

Genel, Y., İnce, F., Durak, H., 2016. Dissolution of Ulexite in Hydrochloric Acid

Solutions. Turkish Journal of Science, 1, pp.1-12.

Gezer, B., Sert, H., Onal Okyay, T., Bozkurt, S., Başkaya, G., Şahin, B., Ulutürk, C.,

Şen, F., 2017. Reduced graphene oxide (Rgo) as highly effective material for

the ultrasound assisted boric acid extraction from ulexite ore. Chemical

Engineering Research and Design. 117, 542-548.

Gezer, B., 2017. Optimization and Investigation of the Design Parameters for Boric

Acid Production from Colemanite Using the Ultrasound Assisted Extraction

Process Journal of Multidisciplinary Developments. 2 (2), 28-38 e-ISSN:

2564-6095.

Gönen, M., Balköse, D., Ülkü, S., 2011. Supercritical ethanol drying of zinc borates

of 2ZnO•3B2O3•3H2O and ZnO•B2O3•2H2O. Journal of Supercritical Fluids,

59, 43-52.

Gönen, M., Nyankson, E., Gupta, R. B., 2016. Boric Acid Production from

Colemanite Together with ex Situ CO2 Sequestration. Industrial Engineering

Chemistry Research, 55 (17), pp 5116–5124.

75

Greenwood, N. N., Thomas, B. S., 1973. The Chemistry of boron, Oxford,

Perggamon Pres, (7), 666- 669.

Guliyev, R., Kuslu, S., Çalban, T., Çolak, S., 2012. Leaching kinetics of colemanite

in potassium hydrogen sulphate solutions, Journal of Industrial and

Engineering Chemistry, 18 (1), 38-44.

Gür, A., Yıldız, A., Demir, H., 2007. The extraction of boric acid from ulexite.

Oriental Journal of Chemistry, 23, 7, pp.51-55.

Hamilton, W.R., Wooley, A.R., Bishop, A.C., 1987. Minerals, Rocks and Fossils.

Country Life Books, 4th ed., p. 86.

Hansen, T.S., Mielby, J., Riisager, A., 2011. Synergy of boric acid and added salts in

the catalytic dehydration of hexoses to 5-hydroxymethylfurfural in water,

Green Chem.,13, 109.

Hash, J., Okorafor, O.C., 2008. Crystal size distribution (CSD) of batch salting-out

crystallization process for sodium sulfate, Chemical Engineering and

Processing 47, 622–632.

http://www.etimaden.gov.tr/files/files/document/borik-asit.pdf. 20.04.2018.

http://www.etimaden.gov.tr/ch/product/bor-kimyasallari-borik-asit. 31.05.2018.

http://www.etimaden.gov.tr/files/files/OGUTULMUS%20ULEKSIT.pdf 20.04.2018.

http://www.minerals.net/mineral/borates/ulexite/ulexite.htm. 31.05.2018.

Hurst, J.E., Harrison, B.K., 1992. Chemical Engineering Communications, 112, 21.

Imamutdinova, V.M., 1967. Kinetics of dissolution of borates in mineral acid

solutions. Zhurnal Pikladnoi Khimii, 40 (11), 2596.

Joglekar, A.M., May, A.T., 1987. Product excellence through design of experiments.

Cereal foods world, 32 (12), 857.

Jun, L., Shuping, X., Shiyang, G., 1995. FT-IR and Raman spectroscopic study of

hydrated borates, Spectrochimica Acta, 51, 4, pp. 519-532.

Kırboğa, S., 2017. Ultrasonik Ses Dalgası Ortamında Polielektrolit Varlığında

Kalsiyum Karbonat Sentezi, Karakterizasyonu ve Deneysel Tasarım. Gazi

Üniversitesi Fen Bilimleri Dergisi Part C: Tasarım ve Teknoloji, 5 (1), 59-70.

Kjellin, P., 2003. X-ray diffraction and scanning electron microscopy studies of

calcium carbonate electrodeposited on a steel surface. Colloids and Surfaces

A: Physicochemical and Engineering Aspects 212 (1), 19-26.

76

Kocakerim, M.M., Çolak, S., Davies, T., Alkan, M., 1993. Dissolution kinetics of

ulexite in CO2-saturated water [J]. Canadian Metallurgical Quarterly, 32,

393-396.

Köse, U., Gezer, B., 2017. Optimum Conditions for Obtaining Boric Acid from

Tincal with UAE and Swarm Intelligence Based Optimization. 1st

International Scientific and Vocational Studies Congress, 05-08 October,

Ürgüp, Nevşehir. Turkey.

Kraschwit, J. I. (Ed.), Kırk-Othmer., 1997. Enyclopedia of Chemical Technology,

John Wiley and Sons, New York, 22.

Küçük, Ö., Kocakerim, M.M., Çopur, M., Yartaşı, A., 2003. Üleksitin (NH4)2SO4

çözeltilerinde çözündürülmesinin optimizasyonu. Balıkesir Üniversitesi Fen

Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 5.1.

Küçük, Ö., Kocakerim, M.M., Çopur, M., Yartaşı, A., 2005. Optimization of

Dissolution of Ulexite in (NH4)2SO4 Solution. Canadian Metallurgical

Quarterly, 44 (1), 53-58.

Künkül, A., Aslan, N.E., Ekmekyapar, A., Demirkıran, N., 2012. Boric acid

extraction from calcined colemanite with ammonium carbonate solutions [J].

Industrial Engineering Chemistry Research, 51, 3612-3618.

Levent, S., Budak, A., Pamukoğlu, M.Y., Gönen, M., 2016. Extraction of boric acid

from tincal mineral by supercritical ethanol. The Journal of Supercritical

Fluids, 109, 67-73.

Li, X.G., Lv, Y., Ma, B.G., Wang, W.Q., Jian, S.W., 2017. Decomposition kinetic

characteristics of calcium carbonate containing organic acids by TGA.

Wuhan University of Technology, Arabian Journal of Chemistry, 10, S2534–

S2538.

Lide, D.R., 2003. CRC Handbook of Chemistry and Physics, 84th Edition CRC

Press.

Loste, E., Wilson, R.M., Seshadri, R., Meldrum, F.C., 2003. The Role of Magnesium

in Stabilising Amorphous Calcium Carbonate and Controlling Calcite

Morphologies. Journal of Crystal Growth, 254, 206-218.

Lyday, P.A., 1991. Boron-1990. Mineral Commodify Summaries, US Bureau of

Mines, 9 pp.

Mahadik, K.R., Kuchekar, B.S., 2008. Concise Inorganic Pharmaceutical Chemistry.

Pharmaceutical Chemistry – I, Pragati Books Pvt. Ltd.

Mahdi, H., Davood M., Mohsen, V., Behzad, S., 2017. Boric Acid Production from a

Low-Grade Boron Ore with Kinetic Considerations. Mod Chem appl 5, 218.

77

Malkaj, P., Dalas, E., 2002. Effect of Metallocene Dichlorides on the Crystal Growth

of Calcium Carbonate. Journal Crystal Growth, 242, 405-411.

Matthews, J. A., 2008. Carbon-Negative Biofuels. Energy Policy, 36, 940-945.

Maune, D.F., 1975. SEM photogrammetric calibration. Scanning Electron

Microscopy, IITRI, Chicago, pp. 207-215.

McCarty, L., 1958. Journal of the American Chemical Society, 80, 2592 pp.

Mellen, R.H., Browning, D.G., Simmons, V.P., 1983. Investigation of Chemical

Sound-Absorption in Seawater. Journal of the Acoustical Society of America,

74 , 987-993.

Mergen, A., Demirhan, M.H., 2009. Dissolution kinetics of probertite in boric acid

solution. International Journal of Mineral Processing, 90, 16-20.

Mergen, A., Demirhan, H., Bilen, M., Cebi, H., Gündüz, M., 2001. Tinkalden borik

asit üretimi. 17. Uluslararası Madencilik Kongresi ve Sergisi, 145-152.

Mergen, A., Demirhan, M.H., Bilen, M., 2003. Processing of boric acid from borax

by a wet chemical method. Advanced Powder Technology, 14, 279-293.

Metz, B., Davidson, O., de Coninck, H., Loos, M., Meyer, L. (Eds.), 2005.

Cambridge University Press, New York. (431 pp.).

Mina-Mankarios, G., Pinder, K.L., 1991. Salting-out crystallization of Sodium

Sulfate. Canadian Journal Chemistry Engineering, 69, 308–324.

Muralidhar, R.V., Chirumamila, R.R., Marchant, R., Nigam, P., 2001. A response

surface approach for the comparison of lipase production by Candida

cylindracea using two different carbon sources. Biochemical Engineering J 9,

17-23.

National Oceanic and Atmospheric Administration (NOAA)., 2017. CO2

concentration data. Excerpt from website puplication, Dated 7 July.

Olajire, A.A., 2013. A review of mineral carbonation technology in sequestration of

CO2. Journal of Petroleum Science and Engineering, 109, 364-392.

Owen, B.B., 1934. The dissociation constant of boric acid from 10 to 50 C. Journal

American Chemical Society, 56, 1695-1697.

Özdemir, E., Nalan, E.A., Gülhayat, S., 2010. Püskürtmeli Kurutucuda Borik Asit

Üretimi, 9. Ulusal Kimya Mühendisliği Kongresi, Ankara/TÜRKİYE.

Palache, C., Berman, H., Frondel, C., 1951. Dana's System of Mineralogy, 7th ed.,

John Wiley, New York, 2, pp. 320-389.

78

Patnaik, P., 2002. Handbook of Inorganic Chemicals, Mc. Graw-Hill Handbooks,

New York, pp.119-120.

Peak, D., Luther III, G.W., Sparks, D.L., 2003. ATR-FTIR spestroscopic studies of

boric acid adsorption on hydrous ferric oxide. Geochimica et Cosmochimica

Acta 67 (14), 2551-2560.

Peng, C., Crawshaw, J.P., Maitlanda, G.C., Trusler, J.P.M., Vega-Maza, D., 2013.

The pH of CO2-saturated water at temperatures between 308K and 423K at

pressures up to 15 Mpa, The Journal of Supercritical Fluids 82, 129–137.

Pocovi R.E., Latre A. A., Skaf O. A., 1994. Improved process for concentration of

ulexite and boric acid production, Hydrometallurgy ’94 pp 1025-1034.

Power, P.P., Woods, W.G., 1997. The chemistry of boron and its speciation in

plants, Plant and Soil, 193, 1-13.

Rao, C.N.R., 1963. Chemical Applications of Infrared Spectros-copy, Academic

Press, New York.

Reig, F.B., Girmeno-Adelantado, J.V., Moreno, M.C.M.M., 2002. FTIR quantitative

analysis of calcium carbonate (calcite) and silica (quartz) mixtures using the

constant ratio method. Application to geological samples” Department of

Analytical Chemistry, Valencia, Spain, Talanta 58, 811/821.

Ruhl, L.S., 2008. Thermodynamics of 1:2 Sodium borate minerals, University of

Florida, Yüksek Lisans Tezi.

Segurola, J., Allen, N.S., Edge, M., Mahon, A.M., 1999. Progress Organic Coatings,

37, 23.

Sert, H., Yıldıran, H., 2011. A study on an alternative method for the production of

boric acid from ulexite by using trona. Journal Ore Dressing. 13 (26), 1-4.

Sertkaya, G., Bayat, B., 2008. Kolemanit atıklarından biyoliç yöntemi ile borik asit

eldesi, Ç.Ü Fen Bilimleri Enstitüsü 17-7.

Sevim, F., Demir, F., Bilen, M., Okur, H., 2006. Kinetic analysis of thermal

decomposition of boric acid from thermogravimetric data. Korean Journal

Chemical Engineering, 23 (5), 736-740.

Shen, Y., Xie, A., Chen, Z., Xu, W., Yao, H., Li, Sh., Huang L., Wu, Z., Kong, X.,

2007. Controlled synthesis of calcium carbonate nanocrystals with multi-

morphologies in different bicontinuous microemulsions. Materials Science

and Engineering A, Structural Materials: Properties, Microstructure and

Processing, 443(1-2), 95-100. doi:101016/jmsea200608105.

Smith, R.A., 2012. Boric oxide, boric acid, and borates. Ullmann's Encyclopedia of

Industrial Chemistry 6, pp. 188–204.

79

Sönmez, N.A., 2014. Sulardan Adsorpsiyon Yöntemi İle Bor Giderimi. Yüksek

Lisans Tezi, Pamukkale Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Çevre

Mühendisliği Anabilim Dalı, Denizli.

Şahin, S.A., 2002. Mathematical relationship for the explanation of ion exchange for

boron adsorption [J]. Desalination, 143, 35-43.

Şimşek, E.B., Şenkal, B.F., Beker, Ü., 2015. Boron Uptake from Aqueous Solution

by Chelating Adsorbents: A Statistical Experimental Design Approach, In

Boron Separation Processes, 355-381.

Tanyıldızı, M.S., Özer, D., Murat, E., 2005. Optimization of a-amylase production

by Bacillus sp. Using response surface methodology. Process Biochemical

40, 2291- 2297.

Temur, H., Yartasi, A., Copur, M., Kocakerim, M.M., 2000. The Kinetics of

Dissolution of Colemanite in H3PO4 Solutions. Industrial Engineering

Chemistry Research, 39, 11 pp. 4114-4119.

Tunç, M., Erşahan, H., Yapıcı, S., Çolak, S., 1997. Dehydration Kinetics of Ulexite

from Thermogravimetric Data. Journal of Thermal Analysis, 28, 403-4111.

Tunç, M., Yapıcı, S., Kocakerim, M., Yartaşı, A., 2001. The dissolution kinetics of

ulexite in sulphuric acid solutions [J]. Chemical and Biochemical Engineering

Quarterly, 15 (4), 175-180.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Bor Raporu, Mayıs 2016.

Ulman, 1974. “Bor und Bor Verbindungen”, 4. Neubearbeite und Erweiterte

Aullage, Encylopedie, 8, 663-664.

U.S. Geological Survey, Mineral Commodity Summaries, January 2013.

Valdez, S., Orceab, A., Flores, H., Mattenella, L., 2014. Sodium sulfate recovery

from boric acid liquors. International Journal of Mineral Processing 133, 23-

28.

Wiebe, R., Gaddy, V.L., 1940. The Solubility of Carbon Dioxide in Water at Various

Temperatures from 12 to 40°C and at Pressures to 500 Atmospheres. Critical

Phenomena*. Journal American Chemical Society, 62, 4, 815–817.

Yang, Y., 2008. Multiple Criteria Third-Order Response Surface Design and

Comparison. Retrieved from http://purl.flvc.org/fsu/fd/FSU_migr_etd-1062.

Yeşilyurt, M., 2004. Determination of the optimum conditions for the boric acid

extraction from colemanite ore in HNO3 solutions, Chemical Engineering

Process. 43, 1189–1194.

Yılmaz, O., Ünlü, F., Karakoç, G., 2010. Production of boric carbonate and sodium

bicarbonate from sodium borate solvents. WO 2010140989 A1.

80

Yılmaz, O., 2012. CO2 Emisyonunun Borlu Çözeltiler İle Tutulması ve Ekonomik

Ürünlere Dönüştürülmesi. Doktora Tezi-Kimya Mühendisliği Bölümü, Gazi

Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Ankara.

Zarenezhad, B., Garside, J., 2003. Crystallization of Boric Acid through Reactive

Dissolution of Oxalic Acid Crystals in Aqueous Borax Solution,

Developments in Chemical Engineering and Mineral Processing, 11(5/6),

603-620.

Zhang, R., Xie, Y., Song, J., Xing L., Kong, D., Li, X.M., He, T., 2016. Extraction of

boron from salt lake brine using 2-ethylhexanol, Hydrometallurgy 160, 129–

136.

Zhang, Z.M., Zheng, H.L., 2009. Optimization for decolorization of azo dye acid

green 20 by ultrasound and H2O2 using response surface methodology,

Journal of Hazardous Materials. 172, 1388-1393.

81

EKLER

EK A. Üleksitin B2O3 içeriğinin hesaplanması

EK B. Üleksitin CO2 ile reaksiyonundan oluşan borik asidin verim hesabı

EK C. Üleksit ile CO2 arasındaki reaksiyonun akış şeması

EK D. Üleksitin CO2 ile reaksiyonunda tutulan CO2 miktarının hesaplanması

82

EK A. Üleksitin B2O3 içeriğinin hesaplanması

0,017405 * F * S * 100 % B2O3 = T S = 0,5 M NaOH çözeltisinin sarfiyatı (ml) ( 3 denemenin ortalaması)

F = 0,5 M NaOH çözeltisinin etki faktörü

T = Başlangıçta tartılan numune miktarı (g)

0,017405 * 1,01 * 21,25 % B2O3 = 1

% B2O3 = 37,35

Çizelge A.1. Üleksitin % B2O3 içeriğinin sonuçları

Deney No Sarfiyat (ml) B2O3 (%)

1 21,26 37,37

2 21,24 37,33

3 21,25 37,35

83

EK B. Üleksitin CO2 ile reaksiyonundan oluşan borik asidin verim hesabı

Deney-14

Üleksitin sulu ortamda CO2 ile reaksiyona girmesinin ardından elde edilen çözeltiye

filtrasyon işlemi uygulanmıştır.

Filtrasyon işlemi

Ana çözelti miktarı = 160 ml

1.yıkama çözeltisi = 69 ml

2.yıkama çözeltisi = 38 ml

Ana çözelti, 1.yıkama ve 2.yıkama çözeltilerinden 10’ar ml’lik alınıp 3 damla

fenolftalein ve gliserin (gliserin miktarı titrasyonda pembe renk görünene kadar

eklenmiştir) eklenip 0,5 M NaOH ile titrasyon işlemi uygulanmıştır.

Titrasyon işlemi

Ana çözelti için NaOH sarfiyatı = 11,4 ml

10 ml çözeltide 11,4 ml sarfiyat

161 ml çözeltide 183,54 ml

Bulunan 182,4 ml’yi NaOH’ın etki faktörü (1,01) ile çarpıyoruz

183,54 × 1,01 = 185,375

M = n/V

0,5 = n/(185,375/1000)

n = 0,0927 mol H3BO3

84

H3BO3’ün molekül ağırlığı 61,83 g/mol’dür.

n= m/MA

0,0927 = m/61,83

m = 5,73 g H3BO3

1.yıkama çözeltisi için NaOH sarfiyatı = 0,7 ml

10 ml çözeltide 0,7 ml sarfiyat

72 ml çözeltide 5,04 ml

5,04×1,01 = 5,0904

M = n/V‘den

n = 0,00255 mol H3BO3

n = m/MA’dan

m = 0,158 g H3BO3

2. yıkama çözeltisi için NaOH sarfiyatı = 0,02 ml

10 ml çözeltide 0,02 ml sarfiyat

32 ml çözeltide 0,064 ml

0,064×1,01 = 0,06464

n = 0,00003 mol H3BO3

m = 0,00185 g H3BO3

Toplam H3BO3 miktarı = 1.yıkama + 2.yıkama + Ana çözelti

= 0,158 + 0,00185 + 5,73

= 5,89 g H3BO3

85

Filtre üstünde kalan borik asit miktarı

Cam petri kabının darası = 45,85 g

Filtre kağıdının darası = 0,65 g

Cam petri kabı darası + filtre kağıdının darası + numune miktarı = 50,12 g

Net ağırlık = 49,80 – (45,23+0,65)

= 3,92 g

Filtre üstünden 0,2 g alınıp 0,5 M NaOH ile titre edildi.

0,2 g 1,1 ml sarfiyat

3,92 g 21,56 ml

21,56 × 1,01 = 21,7756

M = n/V’den

n = 0,01089

n = m/MA’dan

m = 0,67 g H3BO3

Filtre altı ve filtre üstünden elde edilen toplam H3BO3 miktarı = 5,84 + 0,67

= 6,51 g

Üleksitin B2O3 içeriği başlangıçta %37,35 bulunmuştu. Buradan yola çıkarak borik

asit verimi bulunur.

Reaksiyona giren üleksit miktarı ilk etapta 10 gramdı

H3BO3 içindeki B2O3’ün içeriği %56,25’tir.

(10×37,35/100) / 0,5625 = 6,64 gram H3BO3 (ilk etapta teorik olarak bulunan borik

asit miktarı)

% H3BO3 Verimi = Deneysel olarak hesaplanan H3BO3 miktarı, gram

Teorik olarak hesaplanan H3BO3 miktarı, gram × 100

(5,89 / 6,64) × 100 = %88,7 H3BO3

86

EK C. Üleksit ile CO2 arasındaki reaksiyonun akış şeması

Şekil C.1. Üleksit ile CO2 arasındaki reaksiyonun akış şeması

87

EK D. Üleksitin CO2 ile reaksiyonunda Üleksitin CO2’yi tutma miktarı

İlk olarak % B2O3 üzerinden yola çıkarak üleksitin saflığı bulunmuştur.

% B2O3 = (347,85 / 810,11) x 100 = %43 B2O3

100 g üleksit % 43 B2O3 86,04 g üleksit % 37 B2O3

Üleksitin saflığı %86,04 olarak hesaplanmıştır.

Na2O.2CaO.5B2O3.l6H2O(k)+2CO2(aq) → Na2B4O7(aq)+2CaCO3(k)+6H3BO3(aq)+7H2O

(8,6 / 810,11) x 0,887 = 0,00942 mol üleksit reaksiyona girer.

Reaksiyonda 2 mol CO2 vardır.

2 x 0,00942 = 0,01884 mol CO2 harcanır.

0,01884 x 44 = 0,82896 g CO2 tutulur.

10 g üleksit 0,82896 g CO2 tutarsa

1 kg üleksit 82,9 g CO2 tutabilir.

1 kg üleksitin CO2’yi tutma kapasitesi 82,9 g’dır.

88

ÖZGEÇMİŞ

Adı Soyadı : Sercan İPEKSEVER

Doğum Yeri ve Yılı : Diyarbakır, 1991

Medeni Hali : Bekar

Yabancı Dili : İngilizce

E-posta : [email protected]

Eğitim Durumu

Lise : Ziya Gökalp Lisesi, 2010

Lisans : Siirt Üniversitesi, Mühendislik-Mimarlık Fakültesi, Kimya

Mühendisliği Bölümü, 2014

Yüksek Lisans : Süleyman Demirel Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü,

Kimya Mühendisliği Anabilim Dalı (2016-2018)

Mesleki Deneyim

Diyarbakır Su Arıtma Tesisleri Laboratuvar Stajı, 2009

Diyarbakır Men-ka Hazır Beton Şirketi Staj, 2010

Yayınları

İpeksever, S., Yalçın, A., Gönen, M.*, 2018. Extraction of boric acid from ulexite

mineral by supercritical CO2. 12th

International Symposium on Supercritical

Fluids, Nice, FRANCE.

İpeksever, S., Yalçın, A., Gönen, M.*, 2018. Üleksit-Karbondioksit

Reaksiyonundaki Şartların Optimizasyonu. Tam Metin, 13. Kimya

Mühendisliği Kongresi, Van, 2018.