21
TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ Bülteni Türk Farmakoloji Derneği E-Bülteni Üç Ayda Bir Yayımlanır. Sayı:127 Ocak-Mart 2015 • Doğu Akdeniz Farmakoloji Topluluğu (DAFT) Gönüllüleri • Sentetik Kannabinoidler (“Bonzai”) • Mersin Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji ABD • Farmakolojide 40 Yıl

TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

  • Upload
    others

  • View
    9

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

1Ocak - Mart 2015

TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ Bülteni

Türk Farmakoloji Derneği E-Bülteni Üç Ayda Bir Yayımlanır. Sayı:127 Ocak-Mart 2015

• Doğu Akdeniz Farmakoloji Topluluğu (DAFT) Gönüllüleri• Sentetik Kannabinoidler (“Bonzai”)• Mersin Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji ABD• Farmakolojide 40 Yıl

Page 2: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

2Ocak - Mart 2015

TFD BülteniOcak Şubat 2015Sayı:127

EDiTörProf. Dr. öner Süzer

EDiTör YArDiMcilAriDoç. Dr. N. Tuğba Durlu KandilciDoç. Dr. Bilgen Hoşgör Başgut

YAYiN KuruluProf. Dr. Nurettin AbacıoğluProf. Dr. A. Tanju özçelikayProf. Dr. Hakan ErgünProf. Dr. Ahmet HacımüftüoğluDoç. Dr. Hale Zerrin TokluDoç. Dr. Alper OkyarDoç. Dr. Kemal BuharalıoğluDoç. Dr. Gülnur SevinDoç. Dr. Seyhan Şahan FıratYrd. Doç. Dr. Banu cahide TelYrd. Doç. Dr. Emre HamurtekinYrd. Doç. Dr. Tolga AydosYrd. Doç. Dr. Burak cem Soneruzm. Dr. Kubilay Oransay

Teknik Düzenleme: Fatma Ergüzeloğlu

Bültende yer almasını istediğiniz yazı ve haberleri bü[email protected]

adresine gönderebilirsiniz.

www.tfd.org.tr/bulten [email protected]

İÇİNDEKİLER

Önsöz

Doğu Akdeniz Farmakoloji Topluluğu (DAFT) Gönüllüleri

Sentetik Kannabinoidler (“Bonzai”)

Mersin Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji ABD

Farmakolojide 40 Yıl

3

4

5

10

16

Page 3: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

3Ocak - Mart 2015

Prof. Dr. öner SüzerTürk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı

ÖNSÖZ

Değerli Meslektaşlarım,

Türk Farmakoloji Derneğinin Elektronik Bülteni, 127. sayısında birlikteyiz. Bu sayıda bazı faaliyetlerimizle ilgili bildirimlerde bulunmak istiyorum.

Türk Farmakoloji Derneği Prof. Dr. Alaeddin Akcasu Farmakoloji Eğitiminde Kuşaklararası Bilimsel Etkileşme Seminerleri Programları’nın yirmi dördüncüsü 5-7 Mart 2015 tarihlerinde, 14 Ekim 2014 tarihinde kaybettiğimiz, Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Tayfun Berkan anısına düzenlenecektir. Toplantıya Ege Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi’nden Dr. Yasemin ErAÇ, Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Dr. Medine GÜlÇEBi İDriZ OĞlu, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Dr. A. Hakan KurT ve Giresun Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Dr. Selçuk TAKir konuşmacı olarak davet edilmiştir.

Türk Farmakoloji Derneği’nin Olağanüstü Genel Toplantısı 27 Mart 2015 cuma günü saat 17.00’de, çoğunluk sağlanamadığı takdirde 03 Nisan 2015 cuma günü saat 17.00’de Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Konferans Salonu’nda yapılacaktır. Bu olağanüstü genel kurulun amacı Türk Farmakoloji Derneği Klinik Farmakoloji Çalışma Grubu’nun Avrupa Klinik Farmakoloji Dernekleri Federasyonu’na (European Association for clinical Pharmacology and Therapeutics, EAcPT) üye olması hakkında görüşme yapılması ve oylanmasıdır. Genel kurul gündemi internet sitemizde mevcuttur.

Türk Farmakoloji Derneği 22. Eğitim Toplantısı, Doğu Akdeniz Farmakoloji Topluluğu (DAFT) işbirliğiyle, 29 Mayıs 2015 cuma günü Çukurova Üniversitesi, Adana’da “İnflamasyon ve Ağrı” başlığıyla yapılacaktır. Toplantı sonrasında 30 Mayıs 2015 cumartesi günü Hatay’a günübirlik bir gezi planlanmaktadır. cumartesi günü Adana’dan akşam saat 20:00 civarlarında Türkiye’nin hemen her yerine bağlantılı uçuşlar mevcuttur. Gezi de bu uçaklara yetişecek şekilde planlanacaktır. Bu önemli olayı kaçırmamak için biletlerinizi şimdiden almanızı tavsiye ederim. Bu yıl bülten sayılarında DAFT Anabilim Dallarını tanıtacağız. Bu şekilde sizlere yazılarıyla tanıyacağınız anabilim dallarını daha yakından tanıma olanağı sunacağız.

Türk Farmakoloji Derneği Prof. Dr. Oğuz Güç Yaz Okulu’nun Vii.’si 22-27 Haziran 2015 tarihlerinde Ankara’da düzenlenecektir. Yaz okulu için başvuru formu önümüzdeki günlerde internet sitemizde yayınlanacaktır.

Türk Farmakoloji Derneği’nin 23. ulusal Kongresi de 7-10 Eylül 2015’te Hacettepe Üniversitesi Kültür Merkezi, Sıhhiye, Ankara’da yapılacaktır. Kongre internet sitesi www.tfd.org.tr/kongre aktif olmuştur.

Saygılarımla ve Nisan-Haziran 2015 sayısında görüşmek dileğimle...

Page 4: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

4Ocak - Mart 2015

Türk Farmakoloji Derneği tarafından 2003 yılında Antalya’da düzenlenen 17.

ulusal Farmakoloji Kongresi’nde, Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Ergin Şingirik, Prof. Dr. Nuran öğülener, Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Tuncay Demiryürek, Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Kansu Büyükafşar ve Eczacılık Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Bahar Tunçtan’ın bir araya geldiği bir akşam yemeğinde, bölgesel farmakoloji günlerine benzer bir etkinlikte bulunulmasına ve kısa sürede uygulamaya geçilmesine karar verilmiştir. Bu faaliyetin “Doğu Akdeniz Farmakoloji Topluluğu (DAFT)” adı altında gerçekleştirilmesi benimsenmiştir. Prof. Dr. Nuran öğülener’in Genel Sekreterliğini yaptığı ilk toplantı 2003 yılı sonbaharında gerçekleşmiştir.

Toplantılar Yılda 3 Kez YapılıyorDAFT toplantıları Adana’da Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı, Gaziantep’te Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı, Mersin’de Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı ve Eczacılık Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı ev sahipliğinde olmak üzere yılda 3 kez yapılmaktadır. Topluluğa 2013 yılında Çukurova Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı da katılmıştır. Ayrıca, Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalından Prof. Dr. Aydın Erenmemişoğlu her yıl toplantılara

katılarak destek vermektedir. 2006 yılından beri topluluğun genel sekreterliği Yrd. Doç. Dr. Olcay Kıroğlu tarafından yürütülmektedir.DAFT toplantılarında, ev sahibi fakülteler konuşmacı olarak anabilim dalındaki öğretim üyeleri ile toplantılara katkı sağlarken, birçok toplantıya yurtiçi ve yurtdışından konuşmacılar davet edilerek farklı konuların gözden geçirilmesi sağlanmaktadır. Böylece genç farmakologların farmakolojinin temel konuları yanısıra son zamanlardaki gelişmeler konusunda da bilgi sahibi olmaları mümkün olmaktadır. Toplantılar daha çok günübirlik düzenlenmekte olup, toplantı sonunda o bölgeye özgü mekanlarda yemekli sohbetler ile güne devam edilmektedir. Topluluğun etkinliğinin sürdürülmesi tamamen gönüllük esasına ve her birimin maddi ve manevi fedakarlığına dayanmaktadır.

Üye Sayısı 40’a UlaştıYıllar içerisinde DAFT topluluğunun gönüllü üye sayısı yaklaşık 40’a ulaşmıştır. 2013 yılında topluluğun 10. yılı dolmuş ve bu anlamlı yılın toplantısı Yakın Doğu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. rümeysa Demirdamar’ın ev sahipliğinde lefkoşa/Kıbrıs’ta gerçekleştirilmiştir. Toplantı sonrası lefkoşa’da güzel bir mekanda 10. yıl pastası kesilerek grubun yıllar içinde gelişen birlikteliği kutlanmıştır. Tamamen gönüllülük esasıyla sürdürülen DAFT etkinliğinin genç farmakologlara da sağladığı önemli katkılar gözönüne alındığında, tüm fedakarlıkların yapılması bilinciyle, önümüzdeki yıllarda da sürekliliğinin devam ettirilmesi arzulanmaktadır.

DOĞU AKDENİZ FARMAKOLOJİ TOPLULUĞU (DAFT) TARİHÇESİ

Page 5: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

5Ocak - Mart 2015

Giriş

Son on yıl içinde ortaya çıkan ve tüm dünyada salgın halinde toplumları etkileyen sentetik

kannabinoidler sorunu ya da ülkemizde bilinen yaygın adıyla “bonzai” özellikle 15-30 yaş arası gruptaki çocuklarda ve gençlerde bağımlılık oluşturan bir grup uyuşturucudur.Esrar olarak bilinen Hint keneviri (cannabis sativa ve cannabis indica) bitkisinde bulunan ve insanda bu bitkinin suistimal edilmesine ve bağımlılık yapmasına neden olan etkilerin Δ9-tetrahidrokannabinol (THc) adlı madde tarafından oluşturulduğu bilinmektedir1. THc’nin kimyasal yapısına benzeyen ve psikoaktif özelliklere sahip türetilmiş bileşiklere sentetik kannabinoidler adı verilir. Sentetik kannabinoidler tıbbi ve bilimsel amaçlarla geliştirilmişlerdir.Ancak THc benzeri sentetik kannabinoidler insanlık yararı için (hem fizyolojik ve patolojik süreçleri aydınlatmak, hem de ilaç geliştirmek amacıyla) üretilmişlerken, bu bilginin kötü niyetli kişilerin eline geçmesi sonucunda ülkemizde “bonzai”, yurt dışında ise “Spice”, “K2” gibi isimlerle anılan sentetik kannabinoidler sorunu ortaya çıkmıştır2.

Tarihçe İlk olarak 1940 yılında Amerikalı organik kimyacı roger Adams’ın liderliğinde bir grup araştırmacı bitkisel kannabinoidlere benzer moleküller geliştirdiler3-4. Ardından İsrail’de Hebrew

Üniversitesinden raphael Mechoulam ve ekibi bu çalışmalara devam etti1. Bu çalışmalardan elde edilen kannabinoidler ile esrarın insan vücudundaki etkileri, kannabinoid reseptörlerinin ve bunların işlevlerinin aydınlatılması amaçlandı. Hatta bunlardan bazıları tıpta ilaç olarak kullanılmaya başlandı. İlaç olarak kullanılan kannabinoidler; Dronabinol (iştah artırıcı ve antiemetik); Nabilon (antiemetik); levonantradol (antiemetik ve analjezik) 5-7. Kannabinoidlerin tıbbi kullanımına bir diğer örnek ise obezite tedavisinde iştah kesici amaçla faz iii araştırma dönemine kadar yükselmiş ancak geri çekilmiş olan rimonabant adlı kanabinoid reseptör antagonisti maddedir8.

JWH bileşikleri: ABD’nde clemson Üniversitesinde organik kimya profesörü olan John William Huffman ve ekibi tarafından geliştirilen bileşiklerdir. Multiple skleroz, HiV/AiDS ve kemoterapi alanlarında yeni araştırmalara ufuk açmak amacıyla bu ekip

SentetikKannabinoidler (“Bonzai”)

Prof. Dr. Atilla KaraalpMarmara Üniversitesi Tıp FakültesiFarmakoloji anabilim Dalı

Page 6: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

6Ocak - Mart 2015

tarafından 1984’ten itibaren 450 adet sentetik kannabinoid sentezledi ve deneylerde kullandı. Bu maddelerden biri olan JWH-018 2008 yılında Almanya’da “K2” ve “Spice” adlı ürünlerin içinde tespit edildi9.

HU bileşikleri: liderliğini Prof. raphael Mechoulam’ın yaptığı bir grup bilim insanı tarafından Hebrew Üniversitesinde 1988 yılında Hu-210 adlı madde sentezlenmiştir10. Bu madde THc’den 100 ile 800 kat daha fazla etkili ve etkisi de daha uzun sürmektedir. İlk olarak 2009 yılında ABD gümrüğünde ele geçirilen “Spice Gold” adlı ürünün içinde bulunmuştur11.

CP bileşikleri: cP-47,497 1980 senesinde Pfizer ilaç firmasınca ağrı kesici özelliği için geliştirilmiştir. Birçok bilimsel araştırmada kullanılmış olmasına rağmen ilaç olamamış bir maddedir. İlk olarak 2009 yılında Almanya Freiburg Üniversitesinde “Spice” adlı tütsünün içinde saptanmıştır9, 12.

AM bileşikleri: ABD Northeast Üniversitesinden kimya profesörü Alexandros Makriyanis ve ekibi tıbbi amaçlarla kullanılmak üzere onlarca değişik kannabinoid madde sentezlemişlerdir13.

Satış ve pazarlama şekli

Bu bilgilerin kötü niyetli insanların eline geçmesi sonucunda sentetik kannabinoidlerin belirgin esrar benzeri etkilerinin yanında hafif halusinojen olmalarından dolayı 2004 yılında internet üzerinden satışa sunulmaya başlanmıştır14.Yukarıda belirtilen sentetik kannabinoidler saf halde, katı veya yağ olarak bulunmaktadır. Bu maddeler bir solventte (çözücü) çözüldükten sonra kurutulmuş bitki yapraklarına püskürtülür. Bu amaçla ilkin bonzai adı verilen minyatür ağacın yaprakları kullanılmış olduğu için “bonzai” adını almış olabileceği düşünülmektedir. Kurutulmuş bitki yaprağına püskürtülen bu karışımdaki solvent buharlaştıktan ve bitkisel karışım tekrar kuruduktan sonra, paketlenmektedir. Çeşitli ülkelerde onlarca isim altında satışa sunulmuş sentetik kannabinoidler ülkemizde genellikle “bonzai” olarak bilinmektedir. “Yasal kafa yapıcı maddeler”, “bitkisel kafa yapıcı maddeler” olarak da bilinen bu ürünler yasa ve düzenlemelere takılmaksızın, tütsü, banyo tozu, baharat vb. adlar altında serbestçe satılabilmektedir. Bu ürünlerin üzerinde genellikle “insanların tüketimi için değildir”, “tütsü” veya “sadece aromaterapi kullanımı için” gibi aldatıcı bilgilendirmeler de bulunmaktadır. Bu ürünlerden bazıları şunlardır: Albino rhino Buds, Aroma, Aromatic incense, Barely legal,

Page 7: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

7Ocak - Mart 2015

Black Mamba, Bliss, Bombay Blue, Bonzai Black Diamond, Bonzai Aromatic Potpourri, Bonzai cuba, Bonzai Plant Growth regulator, caneff 5 Star, chilin XXX, D-raw, Dark Matter, Dragon incense, Dream, Everlast, Ex-ses Platinum, Experience: chill, Experience: ignite, Experience: red Ball, Fake marijuanna, Fake Weed, Fusion, Galaxy, Genie, Gorilla, Heaven, Herb Dream, Herbal incense, ice Bud Extra cold, ivory Wave, Jamaican Gold, Jamaican Spirit, K2, K3, K3 legal, Kronic, Krypto Buds, Magic, Mojo, Moon rocks, Pep Spice, red Magic, Sence, Skunk, Smoke, Smoke XXX, Solar Flare, Space, Space Truckin’, Spice, Spice Arctic Synergy, Spice Tropical Synergy, Spice Diamond, Spice Gold, Spice Gold Spirit, Spice Silver, Spicey XXX, SpiceWorld420, Spice99 ultra, Spike99, Smoke, Splice Platinum, Star Fire, Syn, Tribal Warrior ultimate, Yucatan Fire, Zohai, Zohai SX.Sentetik kannbinoiderin sorun teşkil eden en önemli özelliği sürekli değişen bileşimleridir12, 14. İlk sentetik kannabinoid ürünleri yaygın olarak JWH-018 ve JWH-073 adlı sentetik kannabinoidleri içermekteydi. Fakat bu maddeler yasadışı sayılmaya başlandıktan sonra yasal mevzuatta takılmamak için JWH-081, JWH-122, JWH-210 ve AM-2201 gibi yeni ürünler de ortaya çıkarılmıştır12, 14. Ancak bu ürünlerin içeriğinde bir veya çoğu zaman birden fazla sentetik kannabinoid bulunabilmektedir15.Dünya Sağlık örgütünün yayınlamış olduğu 2014 uyuşturucu raporuna göre aşağıdaki grafikte yıllar içinde saptanan sentetik kannabinoidlerin sayısı görülmektedir (Fig 60)16. Şekilde mavi ile belirtilenler bir önceki yıldan bilinen sentetik kannabinoid madde sayısı, sarı ile belirtilenler ise ilgili sene içinde yeni bulunan madde sayısını vermektedir. Dört-beş sene gibi çok kısa bir sürede toplam sentetik uyuşturucu miktarı 350’ye ulaşmıştır. Bunlar içinde en fazla sayıda olan ise

sentetik kannabinoidlerdir (Fig 61)16. Bu kadar hızlı gelişen bir olguyu gerek hukuki gerek tıbbi açıdan yakalamak neredeyse olanak dışıdır.

Klinik:Gerek esrardaki THc, gerek endojen (insan vücudundaki) kannabinoidler insanda ve özellikle de beyinde bulunan kannabinoid reseptörlerini uyararak etkilerini gösterirler. Sentetik kannabinoidler de benzer şekilde bu reseptörleri uyarırlar. Hatta THc’den yüzlerce kat daha güçlü uyarmakta ve de bu etkileri daha uzun sürebilmektedir. Ancak esrar suiistimalinde genellikle ölüm görülmezken, esrarla kıyaslandığında yüzlerce kat fazla etki gösterdiklerinden dolayı “bonzai” suistimaline bağlı sık sık ölüm olayları görülebilmektedir. Bu maddelerin kullanımına bağlı olarak kişide görülebilen etkiler şunlardır.

Merkezi sinir sistemi: Sersemlik, baş dönmesi, huzursuzluk, paresteziler, konfüzyon, psikoz, anksiyete, irritabilite, ajitasyon, halüsinasyonlar, hafıza kaybı, deliryum, görsel ve işitsel algı bozuklukları, bilinç kaybı, ağrıya yanıtsızlık, solunum depresyonu, hipoventilasyon veya solunum arresti, nöbet, koma ve ölüm.

Kalp-damar sistemi: Taşikardi, ekstrasistoller, çarpıntı, bradikardi, hayatı tehdit eden kalp ritim bozuklukları, hipotansiyon, hipertansiyon, şok, hipertansif kriz, kalp krizi.

Solunum sistemi: İrritasyon, öksürme, göğüs ağrısı, nefessizlik, zorlu nefes alma, bronkospazm, hipoksi, akciğer yetmezliği.Sindirim sistemi: Bulantı, kusma, karın ağrısı, yutma güçlüğü, kanama ve intestinal perforasyon.

Kas-iskelet sistemi: Kas ağrıları, hassasiyet,

Page 8: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

8Ocak - Mart 2015

kas kasılması, rijidite ve kramplar, fasikülasyon, rabdomiyoliz.

Metabolik denge ve diğer: Sıvı-elektrolit bozuklukları, hipoglisemi, hipertermi, aşırı terleme, iştah değişiklikleri.Sentetik kannabinoidler tüm dünyada ve ülkemizde sıklıkla 15-30 arası kişiler tarafından suiistimal edilmektedir15-17. Genel olarak herhangi bir sağlık problemi olmayan bu yaş grubunda tek kullanımda dahi ölüm görülebilmektedir. Daha ileri yaşlardaki veya önemli sağlık problemi olan kişilerce kullanılması durumunda yukarıdaki bulgu ve belirtiler çok daha şiddetli olabilmekte ve ölüm daha sık görülmektedir17. Belirtiler her kişide farklı olabildiği gibi, zaman içinde de tüketilen ürünün içindeki sentetik kannabinoidin farklılaşması ve buna eklenen veya katıştırılan diğer maddelerin değişiklik göstermesinden dolayı belirti ve bulgular olaya müdahale eden sağlık personeli için kafa karıştırıcı olabilmektedir16-17. Ayrıca bu tür ürünlerin hemen hepsinde başka kimyasal maddelere de rastlanmaktadır18. Ürünün içine katıştırılan maddeler arasında uyarıcılar (örneğin kafein), halüsinojenler, tat ve koku veren maddeler (örneğin vanilya veya çeşitli aromalar), bronkodilatör (şempatomimetik etkili) maddeler, antioksidanlar (E vitamini) ve daha bir sürü bilinmeyen madde bulunabildiği ve içerikleri üründen ürüne önemli farklılıklar gösterdiğinden dolayı etkiler ve klinik tablo farklı olabilmektedir.İstanbul’da büyük birkaç hastanenin acil servis şeflerinin verdiği bilgilere göre zaman zaman değişen bir yoğunlukta, hemen her gün 2-3 olgu başvurmakta ve medyada yer aldığından çok daha fazla sayıda ölüm olayı gerçekleşmektedir.

Riskli Grup“Bonzai” kullanımı tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de özellikle 15-30 yaş arasında ve daha çok erkeklerde görülmektedir. Bunun arkasında sosyokültürel birçok etken bulunmaktadır. örneğin ergenlik, büyüme arzusu, yaşanan sosyal veya psikolojik değişiklikler, travmalar, arkadaş ortamı, sınav stresi bunlar arasında sayılabilir. Sevilen birinin sentetik uyuşturucunun tuzağına düştüğünden şüphelenmek için o kişide yukarıda

sayılan belirtilerin görülmesi, kişinin eskisine göre daha fazla para talep etmesi, yeni arkadaşlıklar veya yeni ortamlara merak salmış olması gibi belirtilere dikkat edilmelidir. “Bonzai” kullanımının hemen sonrasında yukarıdaki belirtilerden bazılarının görülmesi durumunda kişinin derhal bir sağlık kuruluşuna götürülmesi ya da 112’den ambulans istenmesi gerekir. Ancak ne yazık ki bu “zehirler” oldukça

yeni olduklarından antidotları da henüz mevcut değildir. Bu nedenle sağlık çalışanları her olguya özgü semptomatik tedavi uygulamaktadır.

Bağımlılıkuzun dönem sentetik kannabinoid kullanımına bağlı şizofreniye benzer psikoz gelişir ve bu kişilerde görsel ve işitsel halüsinasyonlar, paranoid delüzyonlar, düşünce kilitlenmeleri, konuşma bozuklukları, anksiyete, uykusuzluk, sürekli ağır ve derin uyku ile intihar düşünceleri gibi etkiler görülür. Eğer “bonzai” kullanan bir kişi akut etki altındayken ölmez ise uzun dönemde şizofreni benzeri bir tablonun başına geleceği söylenebilir. Kronik “bonzai” kullanımı şeklinde bir bağımlılık geliştiğinde AMATEM veya bağımlılık konusunda ihtisaslaşmış kliniklere başvurulması gerekmektedir.

Yapılması Gerekenleruluslararası ve ulusal düzeyde uyuşturucularla ilgili mevzuatın genişletilerek sentetik kannabinoidlerin tamamının yasadışı sayılması önceliklidir. Ardından bu tür ürünlerin ülkemize girişi, transit geçişi, dağıtımı ve satışı polisiye tedbirlerle önlenmelidir. Son olarak da ebeveynlerin çocuklarıyla her türlü iletişim kanallarını açık tutması, onlara rol model olması ve olası bir uyuşturucu kullanımında derhal bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerekmektedir.

Kaynaklar:1) Gaoni Y, Mechoulam r. isolation, structure and partial synthesis of an active constituent of hashish. J. Am. chem. Soc., 1964, 86 (8), pp 1646–1647. DOi: 10.1021/ja01062a046.2) Gurdal F1, Asirdizer M, Aker rG, Korkut S, Gocer Y, Kucukibrahimoglu EE, ince cH. review of detection frequency and type of synthetic

Page 9: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

9Ocak - Mart 2015

cannabinoids in herbal compounds analyzed by istanbul Narcotic Department of the council of Forensic Medicine, Turkey. J Forensic leg Med. 2013 Aug;20(6):667-72. DOi: 10.1016/j.jflm.2013.03.041. 3) roger Adams, D. c. Pease, J. H. clark, B. r. Baker. Structure of cannabinol. i. Preparation of an isomer, 3-Hydroxy-1-n-amyl-6,6,9-trimethyl-6-dibenzopyran. J. Am. chem. Soc., 1940, 62 (8), pp 2197–2200. DOi: 10.1021/ja01865a081.4) roger Adams, S. loewe, charles Jelinek, Hans Wolff. Tetrahydrocannabinol Homologs with Marihuana Activity. iX. J. Am. chem. Soc., 1941, 63 (7), pp 1971–1973. DOi: 10.1021/ja01852a052.5) TF Plasse, rW Gorter, SH Krasnow, M lane, KV Shepard, rG Wadleigh. recent clinical experience with dronabinol. Pharmacology Biochemistry and Behavior Volume 40, issue 3, November 1991, Pages 695–700. DOi:10.1016/0091-3057(91)90385-F.6) lemberger l, rowe H. clinical pharmacology of nabilone, a cannabinol derivative. clin Pharmacol Ther. 1975 Dec;18(06):720-6.7) cM cronim, SE Sallan, r Gelber, VS lucas, J laszlo. Antiemetic Effect of intramuscular levonantradol in Patients receiving Anticancer chemotherapy. The Journal of clinical Pharmacology Special issue: An Overview on the current Status of Therapeutic Opportunities in cannabinoid research Volume 21, issue S1, pages 43S–50S, August-September 1981. DOi: 10.1002/j.1552-4604.1981.tb02572.x.8) MAM carai, G colombo, Gl Gessa. rimonabant: the first therapeutically relevant cannabinoid antagonist. life Sciences. 2005 Sept;77(19-23): 2339-50. DOi:10.1016/j.lfs.2005.04.017.9) r lindigkeit, A Boehme, i Eiserloh, M luebbecke, M Wiggermann, l Ernst, T Beuerle. Spice: a never ending story? Forensic Sci int. 2009 Oct 30;191(1-3):58-63. DOi: 10.1016/j.forsciint.2009.06.008. 10) r. Mechoulam, J. J. Feigenbaum, N. lander, M. Segal, T. u. c. Järbe, A. J. Hiltunen, P. consroe. Enantiomeric cannabinoids: stereospecificity of psychotropic activity. Experientia 15 September 1988, Volume 44, issue 9, pp 762-764. DOi: 10.1007/BF01959156.11) lisa K. Brents and Paul l. Prather. The

K2/Spice Phenomenon: emergence, identification, legislation and metabolic characterization of synthetic cannabinoids in herbal incense product. Drug Metab rev. Feb 2014; 46(1): 72–85. DOi: 10.3109/03602532.2013.839700.

12) Ar. Banijamali, N Abou-Taleb, cJ Van Der Schyf, A charalambous, A Makriyannis. Synthesis of deuterium labeled cannabinoids. Journal of labelled compounds and radiopharmaceuticals. Volume 25, issue 1, pages 73–82, January 1988. DOi: 10.1002/jlcr.2580250109.

13) understanding the ‘Spice’ phenomenon. EMcDDA, lisbon, November 2009. http://w w w. e m c d d a . e u r o p a . e u / p u b l i c a t i o n s /searchresults?action=list&type=PuBriES_PuB=w205 (son erişim tarihi: 30 Ocak 2015).14) Microgram Bulletin, volume 42, number 3, March 2009 Page 23-32. http://www.dea.gov/pr/micrograms/2009/mg0309.pdf (son erişim tarihi: 30 Ocak 2015).

15) cD rosenbaum, SP carreiro, KM Babu. Here Today, Gone Tomorrow…and Back Again? A review of Herbal Marijuana Alternatives (K2, Spice), Synthetic cathinones (Bath Salts), Kratom, Salvia divinorum, Methoxetamine, and Piperazines. J Med Toxicol. 2012 Mar;8(1):15-32. doi: 10.1007/s13181-011-0202-2.

16) World Drug report 2014. uNiTED NATiONS OFFicE ON DruGS AND criME. http://www.unodc.org/documents/wdr2014/World_Drug_report_2014_web.pdf (son erişim tarihi: 30 Ocak 2015).

17) Gunderson EW, Haughey HM, Ait-Daoud N, Joshi AS, Hart cl. “Spice” and “K2” herbal highs: a case series and systematic review of the clinical effects and biopsychosocial implications of synthetic cannabinoid use in humans. Am J Addict. 2012 Jul-Aug;21(4):320-6. DOi: 10.1111/j.1521-0391.2012.00240.x.

18) Seely KA, lapoint J, Moran JH, Fattore l. Spice drugs are more than harmless herbal blends: a review of the pharmacology and toxicology of synthetic cannabinoids. Prog Neuropsychopharmacol Biol Psychiatry. 2012 Dec 3;39(2):234-43. DOi: 10.1016/j.pnpbp.2012.04.017.

Page 10: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

10Ocak - Mart 2015

Ana bilim dalınızın tarihçesini, kuruluş öyküsünü kısaca anlatır mısınız?

Ana bilim dalımız, Mersin Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Eczacılık Meslek Bilimleri Bölümüne 10/09/2001 tarihinde Doç. Dr. Bahar Tunçtan’ın atanmasıyla faaliyetine başlamış olup, daha sonra Yrd. Doç. Dr. c. Kemal Buharlıoğlu, Yrd. Doç. Dr. Seyhan Şahan Fırat, Yrd. Doç. Dr. r. Belma Korkmaz ve Yrd. Doç. Dr. Ayşe Nihal Sarı’nın katılımıyla ön lisans, lisans ve lisansüstü düzeyde eğitim-öğretim ve araştırma hizmetlerine devam etmiştir. Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının 03/05/2007 tarihli ve B.30.0.PEr.0.00.00.01/05.001-1957-01278 sayılı yazısı gereğince, Eczacılık Meslek Bilimleri Bölümü bünyesinde yeni ana bilim dalları kurulması nedeniyle, adı geçen öğretim üyelerimizin kadroları belirtilen tarihten itibaren Farmakoloji Ana Bilim Dalında bulunmaktadır.

Akademik kadronuza ilişkin bilgi verir misiniz? Bölümünüzde görev yapan öğretim üyeleri, uzman ve araştırma görevlileri, yardımcı

personel sayısını paylaşır mısınız? Kuruluşundan itibaren ana bilim dalımızda görev yapan öğretim üyeleri ve araştırma görevlileri ile ilgili bilgiler aşağıda verilmiştir:

Prof. Dr. Bahar Tunçtan (Ana Bilim Dalı Başkanı) (10/09/2001 - Devam ediyor)Doç. Dr. c. Kemal Buharlıoğlu (17/02/2003 - 14/09/2013)Doç. Dr. Seyhan Şahan Fırat (28/08/2006 - Devam ediyor)Yrd. Doç. Dr. r. Belma Korkmaz (15/01/2010 - 14/11/2013)Yrd. Doç. Dr. Ayşe Nihal Sarı (18/11/2013 - Devam ediyor)Arş. Gör. Ecz. Elif öZVErEN (21/12/2001 - 14/08/2004)Arş. Gör. Ecz. r. Belma Korkmaz (01/11/2002 - 14/01/2010)Arş. Gör. Ecz. Tuba cüez (01/11/2002 - 07/04/2010)Arş. Gör. Ecz. Ayşe Nihal Sarı (02/01/2009 - 18/11/2013)Arş. Gör. Ecz. Meltem Kaçan (08/02/2011 - 05/09/2013)

Mersin Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Bahar Tunçtan (ortada)

Mersin Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji Ana Bilim Dalı

Page 11: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

11Ocak - Mart 2015

Arş. Gör. Ecz. Demet Ünsal (26/09/2011 - 14/10/2013)Arş. Gör. Ecz. Meryem Temiz (17/12/2013 - Devam ediyor)Arş. Gör. Ecz. Şefika Pınar Şenol (17/12/2013 - Devam ediyor)Arş. Gör. Ecz. Demet Sinem Güden (26/02/2014 - Devam ediyor)

Günümüze dek ana bilim dalımız Yüksek lisans (Tezli) Programı’ndan 6 öğrenci “Farmakoloji Bilim uzmanı”, Doktora Programı’ndan 3 öğrenci “Farmakoloji Doktoru” ünvanı ile mezun olmuşlardır. Halen 2’si tez ve 2’si ders döneminde olan 4 Yüksek lisans ile ders döneminde olan 1 Doktora öğrencisi eğitimlerine devam etmektedir.

Mevcut kadronuz ihtiyacınızı karşılıyor mu? Mevcut kadromuz şu anda ihtiyacımızı karşılamakla birlikte, çok daha verimli eğitim-öğretim ve araştırma faaliyetlerinin sürdürülmesi için, öğretim üyesi ve araştırma görevlisi sayısının artırılmasına gereksinim duyulmaktadır.

Eğitim programınız, rotasyon uygulamalarınız nasıl? Farmakoloji Ana bilim dalını tercih edecek bir kişinin eğitim sürecini göz önünde bulundurarak yanıtlar mısınız?Ana bilim dalımızda lisansüstü eğitim Türk Farmakoloji Derneği tarafından belirlenen “Mezuniyet Sonrası Farmakoloji Eğitiminde En Az Gereksinimler” temel alınarak yapılmaktadır. öğrencilerimize Yüksek lisans ve Doktora derecesi verebilmek için gerekli olan toplam kredi sayısı ile alınması gereken zorunlu ve seçmeli dersler, yürürlükte olan Yönergeler ve Türkiye’de eczacılık ve tıp fakültelerinde Farmakoloji alanında eğitim-öğretim-araştırma etkinliklerinde bulunanların benimsediği ortak görüşler ve öğrencinin yeterlilik sınavına ve tez yapmaya hazır durumda olup olmadığına göre belirlenmektedir. Bunlara ek olarak, öğrencilerimizin mezuniyet öncesi ve sonrasında ülkemizde ve ülkemiz dışındaki eğitim-öğretim ve araştırma kurumlarında alanlarıyla ilgili olarak eğitim alması için gerekli girişimlerde bulunulmaktadır.

Çalışma alanlarınızı, laboratuvarlarınızı kısaca anlatır mısınız? Toplam 78 m2’lik bir alanda 3 adet araştırma laboratuvarımız bulunmaktadır. Bu laboratuvarlar, başta kardiyovasküler ve renal sistem farmakolojisi olmak üzere septik ve septik olmayan şok, enflamasyon, iskemi-reperfüzyon zedelenmesi ve ağrı ile ilgili olarak in vivo, in vitro ve moleküler düzeydeki çalışmaların ayrı ayrı ortamlarda yapılmasına yönelik olarak gerekli makine-teçhizat ile donatılarak düzenlenmiştir.

Bölümünüzün teknik altyapısı sizce yeterli mi? İhtiyaç duyulduğunu düşündüğünüz varsa birimler, malzemeler, cihazlar vb konusunda bilgi verir misiniz?Ana bilim dalımız araştırma laboratuvarında sıçan ve farelerin kuyruğundan girişimsel olmayan bir yöntem ile kan basıncının ölçümüne olanak sağlayan bir sistem, çeşitli damarlarda vasküler kontraktilitenin ölçümüne olanak sağlayan bir miyograf, sıçan ve farelerde çeşitli maddeler ile oluşturulan ağrıda analjezik etkili maddelerin etkinliğinin değrlendirilmesi için kullanılan yöntemlerden biri olan sıcak zemin testi için bir sistem, çeşitli enzimlerin mrNA ve protein ekspresyonları ile etkinliklerinin ölçülebilmesine olanak sağlayan elektroforez ve görüntüleme sistemleri ile mikroplak okuyucular ve bu çalışmalar sırasında kullanılması gereken teraziler, soğutucular, ısıtıcılar, dondurucular, homojenizatörler, karıştırıcılar/çalkalayıcılar, santrifüjler ile rotator, mikrodalga fırın ve pH metre gibi aygıtlar da bulunmaktadır. laboratuvarımızda bulunan teknik altyapı yapmış olduğumuz çalışmalar açısından şu anda yeterlidir. Gerektiğinde fakültemizdeki öbür ana bilim dallarına ait laboratuvarlar ile Mersin Üniversitesi İleri Teknoloji Eğitim, Araştırma ve uygulama Merkezi (MEİTAM) olanaklarından da yararlanılmaktadır. öte yandan, bazı malzeme ve cihazların yenilenmesi gerekmekte, ayrıca daha ileri düzeyde çalışmalar yapabilmek için proje konusu ile ilgili olarak yeni cihazlara gereksinim duyulmaktadır.

Page 12: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

12Ocak - Mart 2015

Türkiye genelindeki tıp ve eczacılık fakülteleri düşünüldüğünde farmakoloji ana bilim dalı dağılımı sizce dengeli ve yeterli mi? Bildiğim kadarıyla üniversitelerimizin tıp ve eczacılık fakültelerinde farmakoloji ana bilim dalları bulunduğundan, dağılımın dengeli ve yeterli olduğunu düşünüyorum.

Farmakoloji branşının tercih edilirliğinde rol oynayan faktörler sizce neler? Yurtdışı örnekleriyle karşılaştırır mısınız?Mezuniyet sonrasında hekim ve eczacıların özellikle doğru ilaç seçilmesi ve kullanımına ek olarak farmakovijilans etkinlikleri ile ilgili güncel bilgilere olan gereksiniminin de giderek artmasının farmakoloji branşının tercih edilirliğinde rol oynayan başlıca etken olduğunu düşünüyorum. Ayrıca, son yıllarda ilaç geliştirme çalışmalarında klinik öncesi ve klinik araştırmalara verilen önemin giderek artması da önemli bir etkendir.

Branşınızda cinsiyet dağılımı nasıl? Bu dağılımın performansı etkilediğini düşünüyor musunuz?Bildiğim kadarıyla branşımızdaki kadın araştırmacı sayısı, erkeklere göre daha fazla. Bu dağılımın da zaman zaman çeşitli nedenlerden dolayı akademik performansı düşürebildiğini, eğitim-öğretim ve araştırma faaliyetlerini aksatabildiğini ve sınav jürilerinde alınan kararları olumlu ya da olumsuz yönde etkileyebildiğini gözlemlemiş bulunmaktayım.

Doktora ve uzmanlık programı mezunu öğrenciler ağırlıklı olarak hangi alanlarda görev yapmayı cazip buluyor? Gözlemlerinizi, tecrübelerinizi paylaşır mısınız?Gözlemlerime göre, doktora ünvanı alan mezunlar öğretim üyesi olarak akademik kariyerine devam etmek istiyorlar. Ancak, çeşitli nedenlerden dolayı kadro sorunu yaşayanların ilaç endüstrisi, sözleşmeli araştırma kuruluşları ve Sağlık Bakanlığı gibi kurum ve kuruluşlara başvurduklarını ya da hastane veya eczane eczacısı olarak mesleklerini yapmaya devam ettikleri gözlemlemiş bulunmaktayım.

Önümüzdeki yıllarda farmakoloji ana bilim dalını nerede görmeyi arzu ediyorsunuz?

Branşınıza ilişkin hayalleriniz neler? Günümüzde farmakolojiye verilen önemin giderek arttığını gözlemlediğimden, başta klinik öncesi çalışmalar olmak üzere klinik araştırmalar için de üniversiteler, TÜBİTAK ve Avrupa Birliği gibi kurumlar ve kuruluşlardan verilecek maddi desteklerin artırılması sonucunda gerçekleştirilecek çalışmalardan elde edilecek veriler ile geliştirilecek yeni ilaçlar, alınacak patentler ve yapılacak yayınlar ile farmakolojinin önümüzdeki yıllarda çok daha iyi bir yerde olacağını düşünüyorum.

Bölümünüzde sürdürülen çalışmalara, varsa etkinliklere ilişkin bilgi verir misiniz?Ana bilim dalımızda septik ve septik olmayan şok, ağrı ve iskemi-reperfüzyon modellerinde özellikle hipotansiyon ve enflamasyon patojenezinde rol oynayan nitrik oksit sentaz, siklooksijenaz, sitokrom P450, çözünebilir epoksit hidrolaz, NADPH oksidaz ve rho-kinaz gibi enzimlerin ekspresyon ve etkinlikleri ile oksidatif/nitrozatif stres gibi olayların ne yönde değiştiği, gözlenen değişiklikler ile ilişkili olarak hipotansiyon, enflamasyon ve organ zedelenmesi ile belirgin hastalıkların tedavisinde ne tür yaklaşımlarda bulunulabileceğine yönelik çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmalar Mersin Üniversitesi, TÜBİTAK ve Novartis gibi kurum ve kuruluşlardan alınan proje destekleri ile sürdürülmektedir. Ana bilim dalımız öğretim üyeleri ön lisans, lisans ve lisansüstü düzeydeki eğitim-öğretim ve araştırma faaliyetlerine ek olarak, üniversitemizin Klinik Araştırmalar Etik Kurulu, Hayvan Deneyleri Yerel Etik Kurulu, Çevre Etik Kurulu, Bologna Eşgüdüm Komisyonu, Bilimsel Yayınları Değerlendirme Kurulu, İş Sağlığı ve Güvenliği Koordinatörlüğü gibi çeşitli kurul ve komisyonlarında başkan veya üye olarak görev yapmaktadırlar. öğretim üyelerimiz ayrıca, Türk Eczacıları Birliği Eczacılık Akademisi, Mersin Eczacı Odası ve Mersin İl Sağlık Müdürlüğü gibi kurum ve kuruluşlar tarafından eczacılar, hekimler ve halka yönelik olarak düzenlenen güvenli ilaç kullanımı konulu eğitimlere eğitimci olarak katılmaktadırlar.

Page 13: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

13Ocak - Mart 2015

Bunlara ek olarak öğretim üyelerimiz çeşitli ulusal ve uluslararası dergilerde editör veya hakem olarak, TÜBİTAK, Avrupa Birliği ve çeşitli üniversiteler tarafından desteklenen projelerde panelist veya hakem olarak görev yapmaktadırlar.Ana bilim dalımızın, 2001-2014 yılları arasında yayınlanan uluslararası Sci kapsamında 37, hakemli dergilerde 6 makale, 1 adet kitapta editörlük ve bölüm yazarlığı; ulusal Sci kapsamında 1, hakemli dergilerde yayınlanan 15 makale ve 5 adet kitapta editörlük/bölüm yazarlığı bulunmaktadır.

Elektroforez sistemi Çalkalayıcı

Kan basıncı kayıt sistemi

Jel dökümentasyon ve analiz sistemi Yarı-kuru transfer birimi

-20C ve -80C derin dondurucular

Page 14: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

14Ocak - Mart 2015

Üsten kefeli ve hassas terazi Rotator ve vortex

Plak okuma cihazı

Miyograf Hot plate sistemi

Page 15: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

15Ocak - Mart 2015

HomojenizatörpH metre Manyetik karıştırıcı

PCR sistemiSoğutmalı santrifüj

Sıçan ve fare ısıtma kabiniUltrasonik banyo ve su banyosu

Page 16: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

16Ocak - Mart 2015

Prof. Dr. Y. İlker Kanzık, 1968

yılında Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesinden mezun olduktan sonra 2 yıl süreyle bir askeri ilaç deposunda görev alarak askerlik hizmetini

tamamlamıştır. 1970-1975 yılları arasında serbest eczacı olarak kendi eczanesinde çalışmış olan Prof Kanzık, zamanın Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gazanfer Bingöl’ün kendisini üniversiteye daveti üzerine eczanesini devrederek 1975 yılında Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Farmakoloji Kürsüsü’nde Prof. Dr. Orhan Altınkurt’un yanında doktora öğrencisi olarak çalışmaya başlamıştır. Adeta atıl durumda bulunan araştırma laboratuvarını bir yandan harekete geçirmiş diğer yandan da kürsü politikası gereği dışarıdan yardım al(a)madan farmakoloji, fizyoloji, fizyopataloji ve biyoistatistik konularında karşılaştığı zorlukları kendi çabalarıyla aşmış ve doktora çalışmalarını uluslararası bilimsel kriterler düzeyinde 1978 yılında tamamlayarak doktor unvanına hak kazanmıştır. Bu çalışmaların sonuçları 3 uluslararası dergide yayınlanmıştır. Bu yayınların özelliği Kürsünün ilk uluslararası yayınları olmasıdır. Bu çabalarının sonucunun bir diğer önemli yansıması da kendisinden sonra

gelen araştırma görevlilerine örnek sağlamış olmasıdır.British Council BursuDoktora çalışmasını tamamlamasını takiben aynı yıl Britanya Hükümetinin “Technical co-operation” kapsamındaki British council Bursunu kazanarak, İngiltere’deki university of Nottingham’da Farmakoloji Departmanı Başkanı Prof. James crossland’ın yanında 1 yıl süreyle misafir araştırmacı olarak hem nörofarmakoloji konusundaki araştırmalara katılmış hem de o sıralarda henüz ülkemizde başlamamış olan “radioimmunoassey” uygulamalarını öğrenmiştir. Ne yazık ki dönüşünde söz verildiği halde gerekli cihazlar Üniversite/Fakülte tarafından tedarik edilemediğinden “radio assey”i kendi fakültesinde uygulama olanağı bulamamıştır.Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü1980-1983 yılları arasında Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nde önce araştırma görevlisi olarak daha sonra da Yardımcı Doçent olarak çalışmıştır. Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü’nde müdür yardımcılığına atanarak 1982-1983 yılları arasında bu Enstitünün kurulmasına katkıda bulunmuştur. Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi 1983 yılında Doçent unvanını almış ve aynı yıl Eczacılık Fakültesinin ve dolayısıyla da Farmakoloji Anabilim Dalı’nın kurulmasına yardımcı olmak üzere YöK sonrası kurulmuş olan Gazi Üniversitesine geçmiştir. 1983-2002 yılları arasında Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji Ana Bilim Dalı Başkanı, 2002-2006 yılları arasında Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji Ana Bilim Dalı öğretim Üyesi olarak görev yapmıştır. 1983-1992 yılları arasında Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nde dekan yardımcısı, 1991-1994 yılları arasında Gazi Üniversitesi’nde senatör olarak görev yapan Prof Kanzık, 1984-1995 yılları arasında Gazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü’nde yönetim kurulu üyesi olarak görev almış ve bu Enstitünün de kuruluş sürecinde önemli bir rol oynamıştır. Hazırlanmasına büyük emek ve katkı verdiği yönetmelikle ise halen geçerli olan prensiplerin yerleşmesine öncülük etmiştir.Gazi’de Araştırma LaboratuvarıProf Kanzık Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalını yoktan var ederek

FARMAKOLOJİDE 40 YILFARMAKOLOJİDE 40 YIL

Prof. Dr. Y. İlker Kanzık

Page 17: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

17Ocak - Mart 2015

ulusal düzeyde önde gelen bir araştırma laboratuvarının kurulmasını sağlamıştır. Prof Kanzık’ın Anabilim Başkanlığı süresince, Tıp ve Eczacılık Fakülteleri Farmakoloji Anabilim Dallarınca birlikte yürütülen multidisipliner yüksek ve doktora programları, özellikle eczacı ve hekimler için o dönemde adeta bir cazibe merkezi olmuştur. Burada yapılan çalışmalarla ve uluslararası düzeyde yüzlerce bilimsel yayınla birçok değerli bilim insanı yetişmiş olup bugün yurdun birçok üniversitesinde olduğu kadar ilaç sanayinin çeşitli kuruluşlarında görev yaparak bilim dünyasına değerli katkılar sağlamaktadırlar.ulusal ve uluslararası çeşitli meslek örgütlerine üye olan Prof Kanzık Türk Farmakoloji Derneği’nde de uzun yıllar yönetim kurulu üyesi ve bir dönem de genel sekreter olarak çalışmıştır. İlaç SektörüProf Kanzık ayrıca, uzun yıllar Sağlık Bakanlığı ve İlaç İşverenleri Sendikası (İEİS) ile Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AİFD)’ne bilimsel danışmanlık yapmış, Vii. ve Viii. Beş Yıllık Kalkınma Planlarının hazırlanmasında, İlaç Sanayi özel İhtisas Komisyonu Başkanı olarak görev yapmıştır. 2003 yılında TÜBİTAK’ın hazırlanmasına öncülük yaptığı “Vizyon 2023” projesi kapsamındaki İlaç Sanayi gurubuna başkanlık yapmıştır. Prof. Kanzık Kasım 2006’da Gazi Üniversitesi’nden, o günün koşulları içinde üniversiteye artık daha fazla katkıda bulunamayacağı inancıyla ve kendi isteği ile emekli olmuştur. Halen başlıca ilaç ruhsatlandırma, klinik araştırmalar ve biyoeşdeğerlik çalışmaları ile ilgili konularda ulusal ve uluslararası ilaç firmalarına bilimsel danışmanlık yapan İdeal Farmasötik

Danışmanlık ltd. Şti’nde yönetici ortak olarak çalışmalarını sürdürmektedir. 100’den Fazla Bilimsel Yayın40 yıllık akademik kariyeri boyunca her düzeyde görev yapmış olan Prof Kanzık’ın 100’den fazla bilimsel yayını (araştırma ve derleme) ve çeşitli ulusal ve uluslararası toplantılarda 60’dan fazla bildirisi bulunmaktadır. Çeşitli başvuru kitaplarında da yazar olarak katkıda bulunmuş olan Prof Kanzık’ın ayrıca özellikle Eczacılık öğrencilerine yardımcı olmak üzere hazırlanmış bir de Farmakoloji Ders Kitabı bulunmaktadır.

Page 18: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

18Ocak - Mart 2015

FARMAKOLOJİDE 40 YIL

Prof. Dr. Yalçın Te-kol, 21.09.1945

tarihinde Kayseri’de doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini aynı şehirde yaptık-tan sonra İstanbul Üniversitesi Ec-

zacılık Fakültesine girdi ve 1968’de mezun oldu. Fakülte öğrenimi sırasında TÜBİTAK Bilim Adamı Yetiştirme Programı bursunu kazandı. Mezuniyetini takiben bir süre Ergani Bakır İşletmesi Hastanesinde çalıştı. 1968-70 yılları arasında askerlik görevini Erzincan’da 3. Ordu Sağlık Başkanlığı Sıhhi İkmal Subayı olarak yaptı. 1974’te İstanbul Üniversitesi cerrahpaşa Tıp Fakültesi Farmakoloji Kürsüsünde doktora çalışmalarına başladı ve daha sonra aynı depart-manda Edirne Tıp Fakültesi kadrosunda asis-tan oldu. “Polimiksin B’nin çizgili kastaki asetilkolin reseptörleri ile etkileşimi” konusundaki doktora tezini 1978’de tamamlayarak Tıp Bilimleri Doktoru (M.Sc.Dr.) ünvanını aldı. Bir süre de İstan-bul Tıp Fakültesi Farmakoloji ve Klinik Farmakoloji Kürsüsünde görev aldı.

Erciyes Üniversitesi Farmakoloji ABD1983’te Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesinde yardımcı doçent olarak Farmakoloji Anabilim Dalını kurmakla görevlendirildi. 1983-2012 yılları arasında görev yaptığı Erciyes Üniversitesinde Tıp Fakültesi, Diş Hekimliği Fakültesi, Sağlık Yüksekokulu, Sağlık Hizmetleri Meslek Yükse-kokulu, Sağlık Koleji ile Nevşe-

hir ve Kırşehir Sağlık Yüksekokullarında Far-makoloji Dersleri verdi. 1985’te Almanya’da Saarland Üniversitesi Tıp Fakültesi ii. Fizyo-loji Enstitüsünde Taxus baccata (porsuk) isi-mli zehirli ağacın aktif prensibi Taksin’in etki mekanizmasını aydınlatmaya yönelik olarak kardiyak myositlerde “patch” elektrod tekniği ile transmembran akımları üzerinde çalıştı. 1986’da doçent, 1993’te profesör oldu. Kardi-yovasküler Farmakoloji, Nöromüsküler Blok Yapanlar, Analjezikler ve Tuz-Esansiyel Hip-ertansiyon konuları başlıca çalışma alanlarıdır. Tıp Fakültesi Fakülte Kurulunda profesör tem-silciliği, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Sağlık Yük-sek Okulu ve Sağlık Hizmetleri Meslek Yükse-kokulu Yönetim Kurulu üyeliklerinde bulundu. Tıp Fakültesi Etik Kurulu üyeliği ve başkanlığı yaptı. 2012 yılında emekli oldu. Almanca ve İn-gilizce bilir. Evli ve üç çocuk babasıdır.

Prof. Dr. Yalçın Tekol

Page 19: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

19Ocak - Mart 2015

Yurtdışı Yayınları1) Sezer Z, Sezer G, Tekol Y. Ephedrine enhances the antinociceptive effect of dexme-detomidine in mice. Neuro Endocrinol lett. 2011;32(4):552-6.2) Tekol Y, Maternal and infantile dietary salt exposure may cause hypertension later in life. Birth Defects res (Part B) 2008; 83:77-793) Tekol Y, irreversible and reversible com-ponents in the genesis of hypertension by sodium chloride (salt). Med Hypotheses 2008; 70: 255-259.4) Tekol Y, (letter)The Medieval Physi-cian Avicenna used an Herbal calcium channel Blocker, Taxus baccata l. 2007; 21: 701-702.5) Tekol Y, (correspondence) religious, economic and pharmacodynamic factors that hinder the prevention of essential hypertension. Med Hypotheses 69, issue 2, 2007, Pages 471-472.6) Yaba G, Sezer Z, Tekol Y. interaction be-tween venlafaxine and caffeine on antinocicep-tion in mice. Pharmazie. 2006 Jan;61(1):60-2.7) Tekol Y, is systemic hypertension only a sign of chronic sodium chloride intoxication? Med Hypotheses 2006; 67: 630–6388) Tekol Y, Salt addiction: A different kind of drug addiction. Med Hypotheses 2006; 67: 1233–1234.9) Tekol Y, Eminel S. combined use of ter-tiary amine parasympathomimetic with a quater-nary amine parasympatholitic - a new perspective to use parasympathomimetic drugs for sistemic analgesia. Pharmazie 2002; 57 :485-486.10) Tekol Y, Göğüsten B. comparative deter-mination of the cardioselectivity of taxine and ve-rapamil in the isolated aorta,atrium and jejunum preparations of rabbits. Arzneimittelforschung 1999; 49: 673-678. 11) Arcasoy HB, Erenmemişoğlu A, Tekol Y, Kurucu S, Kartal M. Effect of Tribulus terres-tris l. Saponin mixture on some smooth muscle preparations: a preliminary study. Boll chim Far-maceutico 1998;137: 473-475.12) Tekol Y, Koramaz Ş. Ephedrine dimin-ishes some side effects of morphine. Analgesia

1996; 2: 113-116.13) Erenmemişoğlu A, Tekol Y. Aydın N. Prophylactic effect of ornidazole on experimental tetanus in mice. Drugs Exptl clin res 1995; 21: 59-63.14) Erenmemişoğlu A, Kelestimur F, Koker AH, ustun H, Tekol Y, ustdal M. Hypoglycae-mic effect of Zizyphus jujuba leaves. J Pharm Pharmacol 1995; 47: 72-74.15) Tekol Y, Tercan E, Esmaoğlu A. Ephed-rine enhances analgesic effect of morphine. Acta Anaesthesiol Scand 1994; 38: 396-397.16) Erenmemişoğlu A, Tekol Y. Do nicotine metabolites have an effect on pain perception? Antinociceptive effect of cotinine in mice. Phar-mazie 1994; 49: 374-375.17) Erenmemişoğlu A, Tekol Y, Gogusten B. Neuromuscular blocking effect of thiamphenicol on frog rectus abdominis muscle. Gen Pharm 1994; 25: 1417-1420.18) Erenmemişoğlu A, Madenoğlu H, Tekol Y. Antinociceptive effect of propofol on somatic and visceral pain in subhypnotic doses. curr Ther res 1993; 53: 677-681.19) Tekol Y. 1992 Aphrodisiac drugs from ishaq ibn Murad’s manual. Hamdard Med. 35. 105-107.20) Tekol Y. Acute toxicity of taxine in mice and rats. Vet Hum Toxicol 1991; 33: 337-338.21) Tekol Y, Erenmemisoglu A, Erdogan N, ustun H Subacute and chronic toxicity of taxine in mice. Hamdard 1991; 34: 67-7222) Tekol Y, Kameyama M. Elektrophysi-ologische untersuchungen über den Wirkung-smechanismus des Eibentoxins Taxin auf das Herz. Arzneimittelforschung 1987; 37: 428-431.23) Tekol Y. Negative chronotropic and atrio-ventricular blocking effects of taxine on isolated frog heart and its acute toxicity in mice. Planta Med. 1985; (5): 357-472.24) Eroglu l, Tekol Y, Baykara S, Keyer-uysal M. The effects of diazepam and lithium on the serotonin metabolism in stress-exposed rats. Ag-gressive Behav 1982; 8:195-197.

Page 20: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

20Ocak - Mart 2015

isparta doğumlu Prof. Dr. Hülya Güven, Tıp Fakültesi ve Farmakoloji uzmanlık eğitimini,

İzmir Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tamamlayarak, Ondokuzmayıs Üniversitesi Tıp Fakültesinde Yardımcı Doçent olarak göreve başlamış, 1987 yılında Doçent olmuştur. 1989 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı’nda göreve başlamış, 1993 yılında Profesör olmuştur. ABD, colorado, Denver “rocky Mountain Poison center”da misafir öğretim üyesi olarak bulunmuş, 1993 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı bünyesi içinde “İlaç ve Zehir Danışma Merkezi”nin kurulmasını sağlamıştır.

Akademik ÇalışmalarAkademik çalışmaları sırasında, Anabilim Dalı Başkanlıkları, Tıp Fakültesi Yönetim Kurulu Üyelikleri, DEÜ Etik Kurulu Başkanlığı, İzmir Büyükşehir Belediyesi Eşrefpaşa Hastanesi Başhekimliği, İBB Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı, İzmir Tabip Odası Onur Kurulu Başkanlığı, Türk Farmakoloji Derneği 2.Başkanlığı, Novartis Farmakoloji Araştırma Destekleri Jüri Üyeliği, Türk Farmakoloji Derneği Klinik Farmakoloji Çalışma Grubu Üyeliği, Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü Klinik Farmakoloji Çalışma Grubu Üyeliği, Sağlık Bakanlığı Sağlık Projesi Genel Koordinatörlüğü-Dünya Sağlık örgütü çerçevesi içinde “Türkiye’de Akılcı İlaç Kullanımı ve Farmakoterapi Eğitimi” konusunda çeşitli kursiyerlik ve eğitimcilik görevleri ile EÇEV Yönetim Kurul Üyeliklerinde bulunmuştur.

Farmakoloji bilim dalının, klinik farmakoloji ve toksikoloji alanlarında çeşitli bilimsel kurslarına katılan ve düzenleyen ve çeşitli konferans ve seminerleri bulunan Prof. Dr. Hülya Güven’in yurt dışı 50, yurt içi 30 araştırma makalesi ile yurt dışı ve yurt içi olmak üzere yaklaşık 85 bildirisi, yayınlarına ait yurt dışı 150 adet atıf bulunmaktadır. 25 adet Proje Desteği (TuBİTAK, DEÜ rektörlüğü, OMÜ rektörlüğü), 25 adet derleme, Tıbbi Farmakoloji (2004-2013) ve DSö ile Sağlık Bakanlığı Projesine ait kitap bölüm yazarlıkları (2002,2003), ayrıca “Bilimsel Düşünce ve Araştırmada Etik” isimli kitap editörlüğü ile İzmir Büyükşehir Belediyesi, “İzmir Kent Sağlık Profili”nin “Halk Sağlığı Politikaları ve Hizmetleri” bölümünün editörlüğü bulunmaktadır.(2009) S.Oğuz Kayaalp tarafından editörlüğü yürütülen “rasyonel Tedavi Yönünden Tıbbi Farmakoloji” kitabında “Nikotin ve Ganglionları stimule eden ilaçlar” bölüm yazarlığı mevcuttur.(2008,2010, 2012)

24.Dönem CHP İzmir Milletvekili2004 Yerel Yönetim Seçimleri öncesinde, cHP İzmir İl başkanlığı bünyesinde açılan “Yerel Yönetim Okulu ve Çalışma Grupları”, “Bilim ve Kültür Çalışma Grupları” Koordinatörlüğü ve İl Yerel Seçim Koordinasyon Kurul Üyesi olarak çalışmıştır. 30 Olağan Kurultay’da, 33.Olağan Kurultay’da ve 15.Olağanüstü Kurultay’da Parti Meclisi Üyesi seçilmiştir. Evli ve 2 çocuk annesidir. 2011 yılında yapılan genel seçimlerde TBMM 24.Dönem cHP İzmir Milletvekili olarak parlamentoda çalışmalarını sürdürmektedir.

FARMAKOLOJİDE 40 YIL

Prof. Dr. Hülya Güven

Page 21: TÜRK FARMAKOLOJİ DERNEĞİ BülteniOcak - Mart 2015 3 Prof. Dr. öner Süzer Türk Farmakoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ÖNSÖZ Değerli Meslektaşlarım, Türk Farmakoloji

21Ocak - Mart 2015

Prof. Dr. V. Melih Altan, 1951 yılında Ordu’da doğdu. 1974 yılında Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nden mezun

oldu. 1979 yılında aynı üniversitenin Farmakoloji Anabilim Dalı’nda doktora tezini tamamladı. Doktora sonrası araştırmaları için 1981-1982 yılları arasında Virginia Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Bölümü’nde doktora-sonrası araştırıcı olarak çalıştı. 1983 yılında doçent, 1989 yılında da profesör ünvanını aldı. Deneysel diabetin yol açtığı kardiovasküler bozukluklar konusunda çalışmaktadır. Sci kapsamındaki dergilerde yayınlanmış 47 makalesi bulunmaktadır.Halen Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır.

FARMAKOLOJİDE 40 YIL

Prof. Dr. V. Melih Altan