Upload
burak-guenbal
View
2.573
Download
1
Embed Size (px)
DESCRIPTION
Citation preview
Yalın Perakende “iki nokta arasındaki en kısa mesafe”
Aylık Haber Bülteni | Sayı 4 | Aralık - 2011
2011’i Geride Bırakırken Perakende
Keyifli, keyifli olduğu kadar da zor bir yıl geçirdik. Hep söylüyoruz: Perakendenin özü
dinamizmdir; bir mühendis kurduğu üretim hattının sonuçlarını yıllar sonra
değerlendirebilirken, biz perakende mühendisleri, aksiyon kararlarımızı alır ve
sahaya sürer sürmez sonucunu gözlemleriz. Aldığınız indirim kararının sonucu, üç saat
sonra elinizdedir. İşte bu hız ve değişim, riskleri ve kimi zorlukları da beraberinde getirir.
Bu işten keyif alanlar ise mağazaları akşam 22:00’de kapanmadan uyuyamaz, herkes hafta
sonu planı yaparken onlar ciro hedefini düşünür, dostları Bayram tatillerini
değerlendirmek üzere hoş planlar yaparken gerçek perakendeci, “acaba satış noktasında
yeterince ürünüm var mı? diye bakar. İşte bu nedenle perakende, bir iş değil, yaşam
tarzıdır. Perakendeci kendisi için alış veriş yaparken kasa kuyruklarını sayar, poşetleri
inceler, müşteri rotalarını analiz etmeye çalışır. Dener, kimi zaman yanılır. Daha az
yanılmak için daha çok dener ve öğrenir.
2011 nasıl geçti derseniz, çok iyi derim zira birlikte çok şey öğrendik. 2012’de daha çok
öğrenmek dileği ile tüm perakende profesyoneli dostlara bol satışlar dilerim.
@burakgunbal
Bu Sayıda
2011’i Geride Bırakırken Perakende S.1 Avrupa’da Okeye Dördüncü Aranıyor S.2
Sahada Perakende Yönetimi Eğitimi S.3 Power Network S.3
Yakında S.4
TERZİ DİKİMİ ÇÖZÜMLER
Bizi, benzerlerimizden ayıran en önemli fark; hazır ve her türlü ihtiyaca yanıt verdiği varsayılan eğitim ve danışmanlık paketleri yerine, firma yöneticileri ile, gerçek ihtiyaç paralelinde, var olan süreçlerin bedelsiz analizleri akabinde oluşturulmuş ve mutabakata bağlanmış içerikler ve iş planları ile çalışıyor olmamızdır.
Perakendenin özü olan dinamizm, “size özel” hazırlanan terzi dikimi çözüm paketlerimizin de ayrılmaz bir parçasıdır.
ÇÖZÜM ORTAKLARI
Kurumsal Kaynak Planlama, Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi, Tedarik Zinciri Yönetimi, Planlama, İş Zekâsı ve Karar Destek Sistemleri, Veri Ambarı Çözümleri, Müşteri İlişkileri Yönetimi, Envanter Yönetimi, Talep Tahmin, Optimizasyon Araçları ve Mobil Çözümler başlıkları altında servis veren, yerli ve yabancı birçok firma, çözüm ortağımızdır. Sistem ve süreç analiz, tasarım, geliştirme, test ve uygulama basamaklarında, her türlü proje desteği için bizimle bağlantı kurun.
Avrupa’da Okeye Dördüncü Aranıyor
Perakende Bülten | 11 Kasım 2011 | Burak Günbal
BURAK GÜNBAL Kimdir?
Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Ekonomi bölümü mezunu olan Burak Günbal, yüksek lisans çalışmalarını yürüttüğü disiplinler arası Bilim ve Teknoloji Politikası Çalışmaları bölümünde, “Ulusal İnovasyon Sistemleri”, “Teknoloji ve Firma Davranışı” konuları üzerine çalışırken, Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Araştırma Görevlisi olarak kariyerine başlamıştır.
Akademik hayatının ertesinde, ailesine ait bir firmada, hazır giyim sektörüne yönelik ham madde ticareti ile uğraşmış, akabinde başta İngiltere olmak üzere, yurt dışında alanının önde gelen perakende markaları ile çalışma olanağı bulmuş, perakendede Planlama ve Satın Alma konularında uzmanlaşmıştır.
Devam eden dönemde, başta Uzakdoğu olmak üzere tedarik süreçlerinde tecrübesini arttırırken Türkiye’nin önde gelen perakende markalarında; Kategori/ Marka/ Ürün Yönetimi, (Stratejik) Planlama ve Tedarik Zinciri Yönetimi konularında deneyim kazanmıştır.
Son olarak, Collezione markası çatısı altında, ürün yönetimi, planlama ve lojistikten sorumluu Genel Müdür Yardımcısı ve yönetim kurulu üyesi pozisyonunda çalışmıştır.
Burak Günbal, halihazırda çeşitli firma, kuruluş ve üniversitelerde, perakende ve perakende sistemleri konulu eğitimler vermekte olup, yeniden yapılanan organizasyonlarda, ürün yönetimi, planlama, tedarik zinciri yönetimi, süreç ve sistem tasarımı konularında danışmanlık servisi vermektedir.
Aynı zamanda çok sayıda mecrada makaleleri yayımlanan Burak Günbal’ın, hazırlıklarına devam ettiği, “Perakende’de Bilimsel Ürün Yönetimi & Planlama” başlıklı bir kitabı bulunmaktadır.
Ocak ayından bu yana, değişen aralıklarla,
yılın ikinci yarısında yaşanması olası
ekonomik dalgalanmaya dikkat çekiyoruz.
Amacımız felaket tellallığı değil; aksine,
perakendecilerin gereken önlemleri alarak
planlı hareket etmelerini sağlamak ve
dalgaya hazırlıksız yakalanmalarına mani
olmak.
İşimiz kehanet değil elbet; sayıları
okumak, trend analizleri ve makro
bakış açısı ile öngörü yapmak her
zaman mümkün. “Nabza göre şerbet”,
“bekle, gör”, “kervan yolda düzülür” ve “su
akar,yolunu bulur” gibi tabirlerle ifade
ettiğimiz günü kurtarmaya yönelik
yaklaşımlar ise, brüt kar marjı oranlarının
giderek geriye geldiği günümüz koşullarında,
“işinizi yönetebileceğiniz” değil,
“sonucu idare etmeye” uğraşacağınız
iş yapış biçimleridir. Çoğunlukla da “sonuca
razı olacağınız” demek daha doğru. Dolayısı
ile başarılı biçimde pazarda var olmanın sırrı,
farklı durumlara hazırlıklı olmaktan ve en
hızlı biçimde adaptasyonu sağlarken, kan
kaybetmemekten geçiyor.
Yine daha önce öngördüğümüz biçimde,
Amerika’nın ekonomik problemi, yürekleri
hoplatan ufak bir rötar ile çözülmüş olsa da,
Avrupa’da kazanlar kaynamaya devam
ediyor; zira açıklanan paketler, birer hayal
kırıklığı olmaktan ileri gidemiyor. Hep
söylediğimiz üzere, bu durumun en önemli
nedeni, siyasi kaygılar nedeni ile “eylemleri
ile söylemleri örtüşmeyen”, basiretsiz ve
“uzgörülü” olmaktan uzak yöneticiler.
Avrupa birliği, siyasi bir birlik olmayı
başaramadığı için, ekonomik bir birlik
olmaktan da hızla uzaklaşıyor. Daha önceki
makalelerimizde kullandığımız metaforu
yinelersek, “Avrupa otomobilinin şasisi
ile gövdesi, üretim hattında bir türlü
evlenemiyor”.
Ancak, içinde bulunduğumuz hafta bazı
önemli parametrelerde değişiklikler oldu;
Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu
istifa etti ve İtalya Başbakanı Berlusconi,
tekrar aday olmayacağını açıkladı (bugün
yarın istifa haberi gelir diye düşünüyorum).
Fransa’da ise Nicolas Sarkozy’nin tekrar
iktidara gelmesi oldukça zor gözüküyor. Bu
olaylar, Avrupa gemisinin rotasında bir
kırılmaya işaret olabilir; ancak ve ancak
koltukları boşalan kaptanların yerine daha
doğru isimler gelebilirse. Emekli olmasını
temenni ettiğimiz bu üç lider artık “bunga
bunga” mı yapar, yoksa okey mi oynar
bilinmez ama asıl merak konusu, “acaba
kendilerine İspanya mı eşlik edecek, yoksa
Portekiz veya İrlanda mı?” sorusu olacak gibi
gözüküyor.Bu gelişmeler akabinde, kısa
vadede dünyayı büyük bir çalkantı
bekliyor. Aslına bakarsanız bahsettiğimiz
çalkantı, oldukça iyiye işaret zira “sular
dalgalanmadan durulmuyor” ve dalga ne
kadar erken gelir ise, durulmanın öne
çekilmesi de o denli olası. Eğer bu büyük
dalgayı kazasız atlatmak mümkün olursa,
2012’nin ikinci yarısını kurtarmak da
mümkün olur gibi gözüküyor. Yok, yine
vizyonsuz kaptanlar ile “içi boş” laflar
üretmeye devam ederse Avrupa, 2012’yi
tümden kaybedebilir. (…)
(DEVAMI İÇİN LÜTFEN TAKİP EDEN LİNKİ
KULLANIN:
http://www.perakendebulten.com/haber.p
hp?hid=1320996052 )
Birleşmiş Markalar Derneği ve İstanbul Moda Akademisi İşbirliği ile Hayata Geçirdiğimiz “Sahada Perakende Yönetimi” Eğitim Programı Ocak ve Şubat Ayları İçin İki Ayrı Dönemde Kurgulandı
HAYALET MÜŞTERİ Servisi
Perakendenin kalbi sahada atıyor. Fakat mağazalarda yaşanan müşteri deneyimini tespit etmek, yeniden tasarlamak ve kontrol altına alıp standardize etmek, kimi zaman söylendiği kadar kolay değil.
Sahada verilen servisi ölçümlemenin en doğru yollarından birisi de, şüphesiz hayalet müşteri deneyimi raporları.
Düz yazıya çevrilmiş bir örneği için lütfen takip eden bağlantıya tıklayın: http://www.perakendebulten.com/haber.php?hid=1312353032
Eğitimlerimizden Bazıları
Yeni Başlayanlar için Perakende
Temel Satış Becerileri & Müşteri İlişkileri Yönetimi
Planlama & Ürün Yönetimi
Tedarik, Satın Alma & Merchandising
Kategori Yönetimi
İleri Merchandising
Perakende Matematiği
Hedeflerle Mağaza Yönetimi
Stratejik Planlama
Perakende Sistemleri
Stratejik Değişim & Yeniden Yapılanma
Yoğun ilgi nedeni ile Ocak ayındaki planlı
eğitime ilaveten Şubat ayı için de
kurguladığımız eğitimimize, kurumsal katılım
kayıtları devam ediyor. Hedef katılımcı
profilinin “Satış operasyon kadrolarına bağlı
olarak sahada ve sahaya hizmet veren
merkez birimlerinde çalışan, en az 3 yıl
perakende tecrübesi olan ve ortalama 50 ila
350 m2 mağazalarda görev alan, satış
operasyon müdürleri, bölge yöneticileri ve
mağaza müdürleri ile yüksek potansiyel
sahibi müdür yardımcıları” olarak
tanımlandığı eğitimin tanım, amaç ve
kapsamı şu şekilde: “Organize moda
perakende dünyasında, her geçen gün artan
rekabet ve hızla değişen tüketici talepleri,
satışın kalbi ve tüketiciye en yakın nokta
olan sahada, sayılarla verimli mağaza ve
sistemlerle mağaza içi etkin ürün yönetimini,
tüm markaların gündeminde en önemli
öncelik maddesi haline getirmiştir. Bu
paralelde, sahada görev alan kadroların sayı
ve sistemlere hâkimiyeti, organizasyonların
karlılıklarına direk etki etmekte, sağlanan
verim artışları sadece firmaların bilançolarını
değil, artan müşteri memnuniyeti ve hizmet
kalitesi nedenleri ile markaların değerini de
pozitif etkilemektedir. Bu çerçevede, saha
çalışanlarının satış noktalarına olan
hâkimiyeti artarken, “müşteriyi en iyi anlayıp
hızlı reaksiyon verebilme yetkinliği olan
organize perakendecilik” işinde, nihai
tüketici, sahadaki sürecin merkezine alınır.
Sayılar vasıtasıyla markalar ile iletişim kuran
müşterinin sürecin odağına yerleşmesi ile
onu iyi anlama ve ihtiyacına yanıt verme
noktasında, perakende matematiği ve
mağaza içi ürün yönetim sistemleri ortaya
çıkar.
Eğitimin amacı, saha çalışanlarının
perakende matematiği ve mağaza yönetimi
konularında yetkinliklerini geliştirerek, direk
mağaza karlılığına ve müşteriye verilen
servisin seviyesine, daha doğru satış noktası
yönetimi ile katkı sağlamaktır.
Power Network
Doğru iş ile doğru insanı bir araya getirmek bizim işimiz. Samanlıkta iğne aramayın, bize danışın.
Artan rekabet, satış fiyatlarını baskılarken yükselen maliyetler, ürünün brüt kar marjı oranını, her geçen gün daha fazla sıkıştırıyor. Tüketicinin talebi ise her zamankinden fazla değişirken, bu sürate uyum sağlayabilecek organizasyonları verimli biçimde yönetebilme becerisi, pazardan pay alabilmek adına, artık “olsa iyi olur” bir yetkinlik olmaktan çıkıp çoktan “olmazsa olmazlar” arasında yerini aldı. “Yeni Normal” olarak tanımladığımız bu süreç, “Perakende 3.0” dediğimiz ve internet, mobil uygulamalar ve sosyal medyanın karakterize ettiği yeni ekosistemle paralel yürüyor.
Değişkenlerin bunca farklılaştığı pazarda var olabilmenin en temel gereksinimi ise, bu yeni şartlara uyum sağlayabilen ve başarılı iş sonuçları üretebilecek beceri setlerine sahip disiplinlerarası çalışabilen insan kaynağı.
“Benchmark”ınızın süreç ve sistemleri kopyalayabilirsiniz ama insan kaynağını asla. Yetişmiş insan kaynağını doğru pozisyonlarda kullanabilme becerisi, bu yeni dönemde başarının adeta anahtarı. Öyle ise neden geniş networkümüzü kullanmıyorsunuz?
Çok Yakında
SEMİNER | Alış-Veriş, Psikoloji ve İllüzyon | Müşteri Deneyimi Yönetimi
Satis noktalarinin giris sag bolumu, genellikle en fazla dikkat ceken, dolayisi ile en degerli alanlardan birisi
iken, bazi gida perakendecileri bu alani kar marji dusuk, fire orani yuksek olan taze gida urunleri icin
degerlendirirler. Ilk bakista sacma gibi gozukse de, yapilan arastirmalar gosteriyor ki, hemen alis veris
deneyiminin basinda saglikli urunler satin alarak rahatlayan musteri, alis verisin devaminda, kar marji daha
yuksek olan abur-cubur tabir edilen urunlerden daha fazla satin aliyor. Benzer sekilde, alis veris arabalari,
ortalama alis veris miktarini tasiyabilecek hacimlerin uzerinde buyukluklerde dizayn ediliyor ve bu durum,
m2 kullaniminin cok degerli oldugu perkende organizasyonlarinin satis alanlarinda, raf acikliklarinin daha
fazla artmasina neden oluyor cunku dar alanlardan bu buyuk arabalar gecemiyor. Diger yandan araba
buyudukce, tuketici her aldigi urunun sepette kucuk bir yer isgal ettigini goruyor ve sepetteki payin
cuzdaninda da oldugunu varsayarak, daha fazla urunu almakta sakinca gormuyor zira sepet dolmayinca
daha fazla alabilirim hissi uyaniyor. Sepetin kucuk oldugu orneklerde ise arac dolunca musteri satin almayi
birakiyor. Ikea'nin musteri rotalari bir baska ornek: magaza icerisinde tuketicisine yon duygusunu
kaybettirirerek tum satis alanini dolastiran bu rotalar, psikolojiyi bozacak kaybolmusluk duygusunu
yaratmayacak sekilde tasarlaniyor. Media-markt ise urun sergileme, kategorizasyon, sinyalizasyon ve
sepet ortalamasini arttiracak birlikte satisi ozendirecek uygulamalari ile dikkat cekiyor. Internet ve mobil
uygulamalar ile e-ticaret sitelerinde, imlecin en cok nerede durdugundan goz bebeginin nereye
odaklandigina kadar bircok degisken olculerek ekrandaki degerli alanlar tespit ediliyor; tipki FMCG'deki
goz hizasindaki raflar ile diger raflar veya raflarin basi ile ortasi alanlarinin farkli degerlendigi gibi. Turizm
acentalari ise satis ofislerinde gunes yagi kokusu kullanarak, deniz mahsulleri satan perakendeciler ise
hindistan cevizi kokusu ile musteri cekmeye calisiyor. Genc giyimde muzik, luks tuketimde isik cok onemli.
Ayni sekilde aynalar, magaza icinde gecirilen sureyi, tuketicinin onlerinden gecerken yavaslamasi ile
uzatirken urunlerin fark edilmesini sagliyor. Renkler, ornegin kirmizi, satin alma gudumuzu tetiklerken,
bankalarin cokca kullandigi yesil, guven veriyor.Kampanyalarda kullanilan "son gun" gibi mesajlar, firsat
algisini koruklerken "size oze" gibi yaklasimlar, tuketicinin "biricik" hissetme itiyacini karsiliyor. Ornekleri
cogaltmak mumkun ki hemen hemen hepsi, psikoloji ile ilgili. Bu nedenle dünyanın önde gelen perakende
tasarım uzmanlarından Rasshied Din, “Perakende tasarımı, sanatın, antropolojinin ve ticaretin bileşimidir".
diyor.
Danışmanlık
Başta stratejik planlama, müşteri odaklı kategori yönetimi, karlılık odaklı ürün planlama ve envanter yönetimi, verimlilik odaklı süreç tasarımı ve uygulamanın yanı sıra, ilgili organizasyonların hayata geçirilmesi aşamasında ihtiyaç duyulabilecek her türlü sistem, insan kaynağı ve stratejik ortaklıkların, süreç anahtar performans göstergeleri ile birlikte servis seviyesi kontratlarının oluşturulması, verilen danışmanlık servisi içeriğine, istendiği takdirde dahil olabilmektedir.
“Yalın Perakende” Yönetim Sistemleri Haber Bülteni Sayı 4 | Aralık 2011
YALIN PERAKENDE
YÖNETİM SİSTEMLERİ
Burak Günbal + 90 (532) 235 63 16
[email protected] yalinperakende.wordpress.com
yalinperakende.blogspot.com yalinperakende.tumblr.com burakgunbal.blogspot.com
tr.linkedin.com/in/burakgunbal @burakgunbal
www.perakendia.com/ www.istanbulmodaacademy.com/
www.perakendebulten.com/yazar.php?yazarId=18