CUMARTESİ

3A R A L I K

1988

DAHA MUTLU GUNliERE DOĞRU

PAZAR HARİÇ HER GÜN ÇIKAR BAĞIMSIZ AKŞAM GAZETESİ— îıntıyaz Sahibi ve Genel Yayın Müdürü : K?mâl AKINCI —

İdare ve Basım evi:

3 7 — 39

M ecidiye Sokağı

LEFKOŞA — KIBRIS

Kurulu; T arihi: 1 9 6 2

Y ıl: 5 — SAYI: 6 2 1

F iatı: 1 0 mil

AMERİKAN DİPLOMATLARIKIBRIS’ TA NABIZ YOKLUYORİstanbul 3: Bugünkü

DÜNYA ¿'3 2 eteri birinci sahi ..sinde üz sütun üzeri n° tanzim ettiği bir lıabe rinde, Amerkalı diplomat lE'rin Kıbrısta nabız yokla dıklarını bildirmiştir. Bu

§

Yunan Genel Kurmay Başkanı Kıbrıs’a geldi

Esrarengiz BirGizli Ziyaret

Tsolakasın gizli tutulmak istenen bu ziyareti birçok tahmin ve yorumlara yol açtı

u m u i î,im ■

;

Yunan Genel K urm ay Başkanı Tsolakas, akşam tam bir gizlilik içinde ve hiç beklenmedik b ir anda hava yoluyla Lefkoşaya gelmiştir. Tsolakasın ziya reti tam'amen gizli tu tu l­mak istenmiş, fakat Tsola kas’ı getiren uçağın Lef- koşaya varışmc'an biraz önce haber dışarıya sız - iniştir. Haberi alan gaze­

tecilerin h'ava alanına koş ması, Tsolakas’ı karşıla - m ak için tek lem ekte o - lan ordu subayları arasın da asabiyete sebep olmuş tur. Tsolakasın uçaktan in meşinden sonra bile, bazı subayl?r onun Korgeneral Tsolakas olmadığı ve baş­ka bir kimse olduğu husu sunda gazetecileri aldat - mağa çalışmışlardır.

Sivil K ıya fetleTsolakası hava alanın -

da General Prokos, Gene rai Tsumbas ve yüksek rütibeld diğer iki subay karşılamışlardır. Tsola - kas sivil kıyafetle gelmiş ve kendisini karşılayanlar da sıvtl giyinmişti. Tsola kas, elinde küçük bir çan ta tutm aktaydı. Genel Kurm ay Başkanı 'eşi ile

ATİNA’DA YOĞUN SİYASÎ FAALİYET

TULUY, TUMBAS İ L E ; TUMBAS DA BAŞBAKAN VE PARTİ L İD E R LE R İY L E GÖRÜŞTÜ

Atina 3: — A^Şam Ati­nada, Kıbrıs meselesi ile ilgili olarak, büyük siya­sî faaliyetin cereyan e tti­ği göı'e çarpm akta idi. A tinadaki Tü'rk Büyükelçi­li TuThan Tuluy, akgam üzeri Dışişleri Bakam Tumbas’ı ziyaret ederek

CUMHURBASKAN MUAVİNİ, İSRAİL

ELÇİSİNİ KABUL ETTİCumhurbaşkan M uavini

Pj. Fazıl Küçük, bugün 'ö ğ lg s'aat ]2’de İsrail Bü- * yükelçisi Mr. Tuvia Arazi

yi resmî ikam etgâh ve da iresinde kabul ’ederek kendisiyle bir süre görüş­müştür.

mi»

kendisiyle uzun bir görüş me yapm ıştır. Bu görüş - m eden sonra Tumbas, Baş bakan Stefanopulos’u ziya re t etm iştir. Akşam geç saatlerde ise Tumbas, hü küm e t i destekleyen parti liderleri Konellopulos ile M arkezinis ile görüşmeler yapm ıştır. Tumbasın Baş­bakan ve parti liderleriy­le yaptığı görüşmelerin, Turhan T uluy’un kendisi­ne yaptığı ziyaretle ilgili olduğuna inanılm aktadır.

A m c ik a l ık / ın F aaliyetiBu arada, A tina siyasî

çevıeleri. sen günlerde A tinayı birçok Amerikan diplom atlarının ziyaret e t m ekte olduğuna dikkati

Mevlâna Haftası bugün başladı

Konya 3 (BY): Büyük Türk Düşünürü ve Şairi Mevlâna Celâleddin Ru­mi’yi anmak için, Konya Turizm Derneğince düzen lentn “Mevlâna H aftası” buffün başlamıştır.

“ afb süresince 14’ü ge ce, beşi gündüz; ondokuz *nnva töreni yapılacaktır. »,n*ma ^ ren1erinde 99 sa-

1 a*Çi görev almıştır.

Konya, bugünden itiba­ren yerli ve yabancı tu^ - ristlerle dolup taşmağa başlam ıştır. M evlâna haf­tası 17 A ralık gecesi yapı lacak büyük b ir törenle son bulacaktır. Bu töre­ni Başbakan Dem irel’le ba zı B akanlar da izliyecek, kapanış konuşmasını, Tu - rizm ve Tanıtm a Bakanı N ihat K ürşad yap'acaktır.

çekmekte V3 bu ziyaretle rin, Kıbrıs meselesinin halli için perde arkasında sarf edilen gayretlerle ilgili olduğunu söylemekte - dirler. Atinayı ziyaret e- den Amerikan diplomatla rı arasında Senatonun dış idleri Komitesi üyesi Clark da bulunmaktadır. Clark, Dışişleri Bakanı Tumbas île bir görüşme yapmıştır. Önümüzdeki günlerde Amerikan Kong resi üyelerinden kurulu bir heyetin de, Atinaya f elm °si beklenmektedir. Amerikan Maliye Bakanı

(Devamı sayfa dörtte)

NAMIK KEMAL, BOLAYIRD’AKİ MEZARI BAŞINDA ANILDI

Gelibolu 2 (BY): Vatan ve H ürriyet Şairi Namık Kemal, ölümünün 78. yıl dönümü dolayısıyla, Bola yırdaki mezarı başında yapılan törenle anılm ıştır Anma törenine saat 09.00 da iki dakikalık saygı du ruşu ile başlamış, daha sonra Namık Kemal'in me zarına çelenkler konmuş­tur.

Yapılan konuşmalarda, Şairin vatan ve hürriyet için yaptığı mücadele anla tılmış, öğrenciler şiirler okumuşlardır.

birlikte gelmiştir. Tsola - kas’ı hava alanında, Maka rios yönetiminden kimse karşılamamıştır.

Foto m uhabirlerinin flaşları parlarken Tsola - kas resmî zevat için ayrı lan salona alınmış, ve pa

RUMLAR BİR TÜRK ARABASINA ATEŞ AÇTILAR

Akıncılar bölgesinde 1 Ar’alık, 1966 aabah saat 07.30’da taş işçilerini taş ocaklarına götürüp dönen bir arabaya sözıde Rum polisleri hafif otomatik silâhlarla ateş açmışlar - dır. insanca zayiat yok - tu r; fakat Akıncılara ait olan arabanın üzerinde, i sabet eden m ermilere ait delikler ve yaralar B.M. mensuplarına gösterilmiş­tir.

saportunun kontrolü yapı liıncaya kladar oraâa kal mıştır. Salonda gazeteci -

(Devamı sayfa dörtt?)

konudaki h'ıber şöyledir: : “Amerikan diplomat -

larının Kıbrısta yaptığı tem aslar R um ltr arasında endife yaratm ıştır, iyi ha ber alan kaynaklardan An karaya gelen haberlere göıe, Amerikalı diplomat lar, bir konferans toplan­ması için nabız yoklamak fadırlar. Rum lar konfe - rans’a ilgili ülkelerin ya nı sıra. Amerikan ve Ingi liz devlet adam larının da katılm'ası halinde, Türk görüşünün, Amerika ve Ingiltere tar'afmdan des - teklenmesinden korkm ak­tad ırlar ve endişelerini a- çıkça belirtm ekte: lirler.’’

GENEL KURMAY

BAŞKANI VJRAL,

EMEKLİYE

AYRILMIYORAnkara 2 (BY): Başba

kan Süleyman Demirel Genel K urm ay Başkanı Orgnl. Cemal Tural’m e - m ekliye ayrılm ası için Hü kûm etin bir kararnam e hazırladığı fakat Cumhur başkanı Cevdet Sunay’ın bunu reddettiği yolunda­ki haberleri yalanlamıştır.

SUNAY, TÜRKİYE’ NİN KIBRIS MESELESİ ÜZERİNDE

BARIŞ VE HAK YOLUNDAN9

AYRILMIYACAĞINI SÖYLEDİAnkara 2 (BY): Devlet

Başkanı Habib Burgiba nın konuğu olarak Tunus ta bulunan Cumhurbaşka nı Cevdet Sunay, temas ve gezilerine devam et - mektedir. Sunay. Kartaca Sarayında Burgiba tara -

fmdan şerefine verilen bir ziyafette yaptığı ko - nuşmada Kıbrıs meselesi ne de değinmiş ve özetle şunları söylemiştir:

“Dünyadaki ıstırap veri ci uyuşmazlıklardan biri-

(Devamı sayfa dörtte)

Namık Kemal Gecesinden bir görünüş

Namık *emal?i andık

MAAD

VATAN ve H ürriyet Şa ini Namık Kemal Anava­tanda olduğu gibi Yavru- vatan Kıbrısta da anılmış tır.

KÜLTÜR OCAĞI tara . fından Lefkoşada Türk öğretm en Koleji solanun da bir anm'a gecesi tertip lenmiştir. K ültür Ocağı Başkanı Osman Özalp’in

! açış konuşmasıyla başla - yan ¿ecede N. Kemalin hürriyet mücadelesi tefer ruatlı bir şekilde 'anlatıl - mıştır.

Daha sonra Kâmil ö - zay, M ahmut Islâmoğlu, Özke'r Özgür ve Mu'am - mer Y’ ğcıoğlu tarafından Namık Kemal hakkında konuşm alar yapılmış, E r­

doğan Saraçoğlu, Olgun Beyoğlu, özer Gürses ve Omaç Başıat tarafından şi irler okunmuştur.

Büyük bir ilgi i’e izle­nen gecede ayrıca Müca - h itler Bandosu, Zekâ Ta - ner yönetiminde m 'arşbr çalmıştır özellikle pro^ra mın sonunda şimdiye ka-

(Devamı sayfa dörtte)

C um artesi 3 A ralılc, 1 9 6 6 A K I N S » y f * : í

Çeşitli ülkelerde

EĞİTİMH a zır la y a n : Ö zker ÖZGÜR

AM ERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ— ıo —

„ Amerik'alılar, her sosyal konuda olduğu gibi, 's ğitim de de h ü rriy e t esasını kabul ederler. K'erşey kişinin .kendine bağlıdır. Kişiyi 'eğitirken de buna d ikkat edilir, im kân lar hazırlanır, k işiye sunulur. K işi hangi kolda okuyacağını kendisi seçer. Başara­mazsa sorum luluk yine kendinin. Eş seçerken bile, gterek kız, gerekse erkek birb irlerin i bulurlar. A nla­şam azlarsa ‘ayrılırlar. Kimse karışm az, kimse m üda hale etmez.

Kişiye tanınan bu özgürlük ne dereceye kadar faydalı oluyor? F ırsa t eşitliğinin sağlanm asında bu tu tum engeller yaratıyor m u? B unlar gerçekten zıt görüşler doğuran noktalardır.

Sovyetler Birliği1917’de Çarlığı y ıkarak Sovyet Rusya Sosyalist

C um huriyetler B irliği adı altında m eydana çıkan bu ülke Kom ünizm doktrinini benimsemiş b ir parti n in idaresindedir. işçiler ve köylülerin d ik tatoryasi dem ek olan Komünizmi, Demokrasi kurallarına uy m adığm dan biz K ıbrıs T ürk leri ve A nayurtta yaşı- yan soydaşlarımız hoş görmüyoruz. D oktrin dışı h'er tü rlü fikri yasak eden parti elini güzel s'anatlara kadar atmış, tarihinde, K ruchef’e, m odern resim'a “Eşek kuyruğu ile yapılm ıştır” dedirtecek kadar i- le ri gitmiştir. H er alanda bu kadar dogm atik olan partin in eğitim alanında liberal olması beklenemez. Ç ocuklara taa küçükten 'arzuladıkları fik irleri 'aşı lıyacakl'arı ve onları özgür düşünceli değil de, tek

kan'aldan düşünen robotlar olarak yetiştireceklerin den şüphe edilem'az. N e var ki bu bilinen şeyler,

bizi bu ülkenin eğitim alanındaki faaliyetlerin i öğ­renm ekten alıkoymam‘3lıdır. K om ünistler dij'e, on la r hfakkındaki her bilgiyi b ir köşeye iters’ek, bilgi m utaassıplığının içine düşmüş oluruz, ki, bu hiç de leyhim ize bir not olmaz. Komünizmi zararlı buluyor sak. önün'e geçebilmek için, n'asıl çalıştıklarını, ye­n i kuşakları na9il yetiştird ik lerin i öğrenm em iz ge­reklidir.

Sovyetler Birliği dünyanın altıda b iri kadar b ir sahayı kaplar. A lanı 8,5 m ilyon m il k’are kadar­dır. 1962 yılında nüfusu 218,000.000 idi. Sovyet top­rak ların ın ancak dörtte biri Avrupa kısmın'a düştü­ğü halde, nüfusun yüzde 70’i bu kırcımda yaşar. As­ya kısm ında işlenmemiş yer-üstü ve yer-’altı kaynak ları çoktur.

(Devamı Var)

¿ ll l l l l l l l l l l l l l l l l l l l t l l l l l ı iH i ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı t ı ı ıu t i 'i ı ı ı ı ı ı ı ıu i 'i ı ım ,m im i m itim ,nıımıın*|inÎlHIIIIİIMIHIIWIIIIIIIIIIIMHIII!MIHIIIIHHIIIIItltHmi

BU SABAH ÇIKAN RUM GAZETELERİ NE DlYOR?

ıııııııııı ıııı ıı ıııı ıı ıııı ıı ıııı ıı ıııııı ıııııı ıııılı ıııııı ıın r

Rum lar Ü sleri G eri İ iiiy e c e k le r

DELEFTEA ORA gaze­tesi, aşağıdaki haberi ver­m ektedir:

“G üvenilir kaynaklar - dan öğrendiğimize göre, Ingilterenin K ıbrıstaki kuvvetlerini azaltm ak ka rarı üz'erine, K ıbrıs hükü rnetı Ingiliz hüküm etine resmen m üracaat ederek, Dikelya üssü il*a Lefkoşa askerî hava iılanı ve Ma­gosa yakınında bulunan Ingiliz kontrolündeki Ay- nikol’a kam pının, Kıbrıs Cum huriyetine iadesini is temeğ’a k arar verm iştir. Bu hususta Ingiliz hükü­m etine gönderilecek m ek­tubun m etni hazırlanm ak ta olup, bunun birkaç gü r/e kadar tam am lanm ası beklenm ektedir. M ektup - ta Ingilterenin artık ih ti­yacı kalm adığı Dikelya üs sü üzerindeki egemenlik haklarından' feragat ede - rek, bu üs bölgesini Kıb rıs Cum huriyetine iade ‘et mesi istenecektir. Lefkoşa dairi askerî hava alanı, Ingilizl’er tarafından te r­kedilmiş bulunm aktadır. Ingi'lizler, Aynikol'a kam ­pını da terketm eğe başla m ışlardır. K ıbrıs hükûm e ti, söz konusu hava ^ a n ı ile kam pın da, Kıbrıs Cum huriyetine geri veril­mesini istiyecektir.

Bilindiği gibi Ingiliz hü kûm eti Dikelya hakkında yaptığı açıklamada, bu üs sün statüsünde değişiklik olmıyaCflğını ilâve 'etmeyi ihmal etm em iştir. Bunun ise A^karayı tatm in et - m ek için yapıldığına ina­nılm aktadır. Bilindiği gi­bi Ankara, üslerin Kıbrıs Cum huriyetine iadesine m uhalefet etm ektedir, öğ rendiğimize göre Ingiltere 1,'afkoş'a Hava Alanını, Kıbrıs Cum huriyetine ia­

de etm ek istemiş fakat Ankaranm müdahalesi ü- zerine bundan vazgeçmiş­tir”

Ü s M üstahdem leriMAHI gazetesi, tam

m'anşet olarak aşağıdaki haberi verm ektedir:

“öğrendiğim ize göre Kıbrıs hüküm eti, işten çı karılacak olan Ingiliz üs­leri m üstahdem lerinin haklarını korum ak için te şebbüse geçmiş bulunm ak t'adır. Ingiliz m akam ları - nın, m üstahdem lerin yüz­de 50’sin:n işten çıkarıla­cağını resm en bildirm ele­rinden sonra, Çalışma Ba kanı Tasos Papadopulos, derhal teşebbüse geçerek, Ingiliz üs m akam larına bir m ektup göndermiş ve K ıbrıs hüküm etinin görüş lerini bildirm iştir. Çalış - ma Bakanlığı, m üstahdem terin hakların ı korum ak i $in sert bir mücadele yap mağa kararlı bulunm'akta dır. Bakanlık, buna para­lel olarak, işten ç ıkan la - cak olanlara başka işler bulunm ası için de şimdi­den teşebbüse geçmiş ve bunun im kânlarını a raştır maya başlam ıştır.”

Zahire F u tla r ın d a İti a zRum gazeteleri, aşağıda

ki haberi verm ektedirler:“K ıbrıs Çiftçiler Birliği

(Sağcı PEK) dün bir bil­diri yaym lıyarak, zahire fiaflarının azaltılm asını i :m azur gcoterilem'iyecek, haksız bir hareket’ olarak vasıfl'andırmıştır. B ildiri - de, çiftçilerin 'bu yüzden, derin endişe içinde bulun dukları belirtilm ’ektedir. Bilindiği gibi geçen yıla nispetle buğday fia tlan n - da okka basın'a 1 m il; 'ar pa fiatlarında ise, okka başına yarım mil kesilmiş tir. PEK bunu protesto et

Y azan: EDW ARD AARONS Ç eviren: EŞFAK AYKAÇ

— 80 —D üreli: “Haydi yeter ar

tık , B ert” dedi “S ilâhını­zı yerine koyunuz.”

— “Bırakın beni geçe­yim , Düreli. P ilotla ko - nuşm ak istiyorum .”— “Ne konuşacaksınız?”

— “Size verilecek iza - hatim yok, D üreli, çeki - lin önüm den.”

Tam o anda uç'ak, b ir devin eli gövdesine koca b ir çekiçle vurm uş gibi titredi.

Madeni aksam, bükü - lü p kırılacakm ış gibi gı - cırdam aya başlam ıştı, içe riy i bir dum an kapladı, sonra uçak baş 'aşağı di - kildi. Düreli, sendeleye - rek pilot bölmesinin kapı sına tutunm ağa çalışırken And'erson muvazenesini kaybedip üzerine yıkılmış tL Uçağın içi birden kar­m akarışık olmuştu. KT-4, alabora olmuş, döne döne

düşüyordu. Du'rell tu tuna m iy a r:k sol taraf'a y ık ı l­dı. Gövdede m eydana ge­len deliklerde, rüzgâr ıs­lık lar çalarak içeri dolma ya başlamıştı.

M iğlerden b iri daha faz la beklememiş, m üdafaa sız uçağa ateş açmıştı. Düreli, b irden dehşetle pilotun i'-'abet aliD alma - dığmı kendi kendine sor­du. Fakat: tam bu sırada KT-4, inildiyerek topar - lanm ava başlam ıştı, ince cik kana tla r, sanki üzer lerine birden b in fn yükü orotesto e"i°r "ibi C3tırda dı. D ur°ll, sHVnerek, ü - 7-erin0 devrilm iş olan An der«on’un ağırlığından Vnrtııidu. Ad'?m kafasını b ir v °re o’ r^m ış. sersem lemisti, ^ " r e l l ’in h^reke- t/înp hicV-jr mtıVqvem,et n>örc+pTrr)°Hi r»ıırf>n. du - rum dan faydalanarak, An

derson’un tabancasını a - lıp cebine soktu.

Ve aynı anda suya te - mas ettiler.

Bu ilk temasın tepkisi­ni Düreli ,ta belkemiğıin- de hissetti, hemen 'ayak - l’arını oturacak yerlerden birine dayayıp iki bük - lüm olarak bekledi. Uçak, sıçrayarak tek ra r haval'an mış, düzeldikten sonra ge ne alçalmaya başlamıştı.

ikinci sok, îlkinden de hiddetli oldu. Yolcular - dan birkaçı alt alta, üst üste yerî'ere yuvarlandı - lar. Gövde daha şiddetli sarsıntılarla çatırdadı. Bi ri ıstırabından ve k o rk u ­dan bar bar bağırıyordu.

İkinciyi b ir üçüncü çarpm a takip etti. Bu sfa- fer uçağın kuyruk tarafı h'avaya dikilmişti. Düreli kendine birden, bir kol; bacak, kafa, gövd'a ve

dehşete kapılmış bir su - ra t yığını arasında buldu Şimdi KT-4’ün burnu su­lara gömülmüştü. Deni - zin i'admeye m ukaveme - tini, hepsi de •adalelerin­ce hissettiler.

Sonra, uçak düzlip su­ya oturdu., dalgalarla ha fif hafif sMİlanm'ağa baş - ladı.

Korkunç b ir sessizlik i çinde şaşkın kimse ko - nuşmuyordu.

Kendini toplayıp ilk ha reketa çeçen Düreli oldu. Dizlerinin üzerindeki vü - cudu itip doğrulmağa ça­lışırken, bunun Albay Wickham olduğunu farke diyordu. Alb'ay balm um u gifci olmuştu Beyaz saçla rınm altından yanağına doğru k -n sızmıştı. Aba­mın ölm üş olduğu zanne- dilebilirdi.

(Devam ı Var)

rtfekte ve k ara rın yeniden gözden geçirilm esini, buğ day fiatın ın 50 mil, arpa fiatım n ise 32 mil o larak kararlaştırılm asın ı iste - m ektedir.”

Tiiırklerin A v T ü fe k le r iAGON gazetesi. Mago -

sa m uhabirine atfen "aşa - ğıdaki haberi verm ekte - dir:

“öğ rend iğ im izi göre Magosa T ürk liderliğ i, gerek Magosa kasabasının T ürk sem tinde, gerekse Magosa kazasının çeşitli T ürk köylerinde, bü tün av tüfekl'erini toplam ış - tır .”

ASP1DA D uruşm asıRum gazeteleri, A tina­

da ASPIDA duruşm asına c V am edildiğini b ild ir - m ektedirl'er. D ünkü duruş m ada Yüzbaşı Paskalis Roris şah it olarak d inle - nihniştir. Yüzbaşı Paska­lis, 1964 o rtalarında Kıb- rısa gönderildiğini ve K ıb rıstak i görev sırasında, Sa n ık lardsn Yüzbaşı B ulu - kas ile tem asları olduğu­nu söyl'emiş ve bu tem as ları hakkında bilgi ver - m iştir. B uluşm alarından birinde Bulu'kosun kendi­sine ASPIDA yem inini im zalattığını söyliyen şa-

BAYRAK RADYOSU A kşam Y a y ın ı:

16.00 So’iisti'erden B irer şarkı

16.30 Popüler T opluluklar17.00 Sevilen Şark ılar17.30 R itm ik M elodiler17.45 £>ız E serleri18.00 Bilgi Dünyası18.10 Nevin Gül'er’den

şark ılar18.30 H aberler ve yorum18.50 Karcıiğar Köçekçeler19.15 Gecenin £'as yıldızı

“Connie F rancis”19.30 M ünir N urettin

Okuyor20.00 Spor haberleri20.10 D ündar B alkan’dan

şark ılar20.30 H'afif Batı Müziği21.00 Küçük Koro21.30 A lm anyadan Melodi

ler220 0 KapanışPAZAR, 4 A ralık, 1966

S ab ah Y a y ın ı:07.00 Fnbah m elod ıh ı'i07.15 Haberler07.30 San’atkârlnr gediyor08.00 r r - s r rabr.hı Iiçin

m üzik08.30 İk i sesten, türkü ler:

Nezahat Bayram •— Selâhattin E ro rh m

09.00 Evin ııaaf'i09.15 Hur telden09.45 A lâeddm Yav<ışça *•

t V n şarkılar10.00 Pazar skeâi: “K LE P

TOM AN1v10.15 O yun hnvalan10.30 Pazar Sohbeti: “Sos

ra i Hayat”10.35 Beraber ve solo -vır

,fo.l ar11.00 K A P A N I Ş

.................................... .hit, yem ini im zalarken, o nun i^Tçek mahiyetinib ilm ediğini ve daha sonra Y arbay S tathopulos’a bun d?n bahsettiğ inde, Yar - bayın kendisine ASPIDA’ nın ordu saflarında bir teşk ilât o lduğunu söyledi ğini ve bilgi toplamak i . çin teşk ilâ ta girmesinitavsiye ettiğ in i belirtmiş­tir.

ifadesinden sonra, mü - dafaa av u k a tla rı tarafın - dan sorguya çekilen Yüz­başı R erisin sorgusu, mah kemfe balonundan gürültü lere yol açm ıştır. Bu sıra da san ık lardan biri, gül­düğü, diğeri de fazla gü­rü ltü yaptığ ı için, 15 daki ka m ahkem e salonundan dışarı çıkarılm ışlardır. A- vukatlardîan Anşelusis i- se, 1000 drahm i para Ceza sırta çarp tırılm ıştır.

A LARM TATBİKATLARI

Rum tarafından adanın m uhtelif bölgelerinde bir kaç h aftadan beri Pazar günleri yedeklerin ¿'e işti rak iy le askeri alârm tatbi katları yapılmaktadırT atb ikata katılmayan“Home G uard” mensupla­rı 5 De 10 lira arasında de ğişen para cezalarına çarp tırılm aktad ır.

ö f i l E YAYINI:12.00 AytPeı Zenger’den

şarkılar12.15 T ü rk Basınındım

yankılar 12,20 M üzeyyen Yıldızdo-

rinn okuyor 12.40 K<?rrryı İstekler13.30 F rb zrler13.45 Cnvdet Bolvıidfm’den

şarkılar14.00 Y ıld ızlar maH14.30 K A P A N I Ş

BU AKŞAMKİ NÖBETÇİ E C Z A H A N E

M acit

N öb et sa a tla r ı:1 9 .0 0 - 2 2 .0 0 aran

SiNSMALÂŞAHİN SİNEM ASI:

VUR EMRİ A. Işık F Akın

THE MOVING TARGET P. Newm*an R. Wagner

TAKSİM SİNEMASIVUR EMRÎ

A. Isık F Akın The FRIGHTENED CITY

S. C onnery H. L o m

ZAFER StNEMASINAMUSUM İÇİN .

A. Isık F Girik JOHNNY COOL

H. Silva S. Davis Je

*

Medeniyet, öyle kuvvet li bir ışıktır ki ona bigâ­ne olanları yakar, mahve der.

ATATÜ RK

Oí!..........%

■’S v

» 2 5 S S *

î S a ' ' "%& 2? Î S &: S S ?* S $r ? * » > «r* y o u ^ su

& * * ! &1 • â K J ' İ j iF 1 « * n ¿

“ S í i■ t î s

Cumartesi 3 Aralılc, 1966 A K I N SAYTA: 9

AUt*TAT¿¡|

Rum tttau Jluhtelif bölgdjJ aç hîf'adan^i' Jn>wi yedekleri;! l!ciyl< askeri i d¡ J " n 3atoıkata ^ ■îome Guard"5 i.'3 ID lira st*m-

V ti para « ¡ £arDtinlmalrtadirJ

líllYAYIHl:2 00 Ayten Znw

Mrhkr2 I5 Tirk B«oi I

I vjnfaljf2.20 MiûnjfıM

í"» okrn I2.40 KcnMttk 130 F.’bato 3.45 Crvdet Mi

f inkier 4 HO Y ılık la ̂ 4.30 KAPAIUHU AKSAMA«

ECZAHAI!

hd I

Nöbet «te i9.w • n»«

A.THE

p. News»111 ’I

T¿#?l S Coastf

V 6«r/iftSilv» 1

Koçyiğit mankenBeyaz Perdenin ünlü

yıldızı Hülya Koçyiğit, ta nınmış sosyete terzisi Fa ize Sevimin 6 A ralıkta Hilton Otelinde düzenledi ği defilede m anken olup kenc’ıi tuvaletlerinden üçü nü sergileyecek. Hülya - nın 14 yaşındaki kızkarde şi Nilüfer Koçyiğit de ay a ı defilede m ankenlik ya

racak. Geçtiğimiz hafta Tıp Fakültesine Y ırd ım D ernefi y a n rina Olgun - İaşma Enstitüsünde açı - lan ¿’¿fileye katılan Hül­ya Koçyiğite, sosyal alan daki çalışmaları yüzün - den Pembe Melekler, şe­re f üyeliği vermiş bulu­nuyorlar.

CÜNEYT GÖKÇER TARİHİ ROL İLE PERDEYE DÖNDÜ

ÜNLÜ tiyatro yönetme ni ve oyuncusu Cüneyt Gökçer, uzrjn b ir ayrılık tan sonra yeniden beyaz perdeye dönmüş bulunu - yor. Hâlen Devlet Tiyat - rosu Genel M üdürü bulu nan değerli aktör, Dede Film’in uzun zamandanbe

ri kendisine film çevirme si konusunda yaptığı da­veti reddec'amiyerek ta ri­h î bir film olan “İbrahim Ethsm - İlâhî Dâvet” fil­minde başrolde oynamayı k°bul etti, izin alıp Istan buldaki film çalışmaların­da hazır bulundu.

ESMER BOMBA PLATİNE OLDUTürkân Şoray saç rengini değiştird

YERLİ sinemada iri si yah gözleri, siyah kaşları, kirpikleri ve simsiyah saç larıyla ‘'esmer bom ba” o- lartk ün yapan Türkân Şoray, son çevirdiği film de ilk defa saçlarını plâti ne denilen sarı-gümüşî renge boyatmış ve tip de giştirmiştir.

Rejisör N ejat Saydam yönetiminde Saber Film tarafından film e alm an “Eli Maşalı” film inde yep yeni bir karak terle karşı miza çıkan Türkân Şoray “Seyirci hep aynı biçim saçla beni görm ekten u - sandı. Biraz değişik tarz­da görünmek istedim ’” de mektedir.

Giydiği gümüş simli ço raplarla çok cazip bir gö­rün üşe sahip olan Türkân komedide, y'ağlı kasket, Şoray, “Eli Maşalı” adlı meşin ceket giymekte, meyhane basıp buradaki kabadayıları birer birer haklam aktadır.

Türkân Şoray’m filmde Vi rol arkadaşı ayakkabı boyacısı Yerden Bitme (Yılmaz Koksal) ile oto tam ircisi (Ediz HunVdur. Reha Yurdakul ise Şoray m kocası rolünde olup zi faf gecesi adamakıllı da­yak yemektedir. Senaryo­su Huki S'aner tarafından yazılan film in görüntü yö netm eni K riton Iliadis’tir

Yapımcı Mahmut Dece- hayır, Gökçer’in bu rolü hatır için kabul ettiğini, derli aktörün film çevir­meğe pek vakti olmadığı­nı söyledikten sonra, o - nun için “Fn büyük ak - tor, doğuştan s'anatçı kişi” V’.eyimini kullanmaktadır.

Filmin konusu Hazret-i Muhammed devrinden 100 vıl sonra geçmektedir. Doğru, fakat yoksul bir a damı canlandıran Dormen Tiyatrosu sanatçılarından Hüseyin Kutman, bir gün yolda bir elma bulur ve bunun yarısını yedikten sonra bir Rahibi o'labilece ğini düşünür. Helâl etme si için onu aramaya karar verir ve yola çıkar. Elma Belh ülkesinin Hükümda- r ’na aittir. Bunu öğrenen fakir Ethem o ülV.eye gi dip hüküm dar’n huzuru - na çıkar. Muzaffer ^ m a nın canlandırdığı hüküm ­dar, fakirin bu doğruluğu na hayran kalır ve onu bi ricik kızıyla (Tijen Par) evlendirir.

Fi-hem, zifaf gecesi so - nunda Tanrının kendisini affetmesini dilerken sec - dede oluverir. Ondan olan çocuğa İbrahim adı ve'ri - lir, Ibrahimin çocukluğu­nu perdede Ömer Dönmez büyüklüğünü ise Cüneyt Gökçer canlandırmakta - dır. İbrahim de tıpkı ba -

v --ı Etıb°m Pibi Tanrıya yakın olabilmek için ken „ini adamakta ve yoksul luk içinde ölmektedir.

İbrahim Ethem filmini rejisör T. F ikret Uçak yö netmektedir. Bir süre A * merik'an Televizyonunda çalışan eli Tansu Uçak da asistanlık etm ektedir.Tansu Uçak daha önce de “Bitmeyen Mücadele”,“Sonsuz Acı”> “ölüm Ka­yalıkları”. “Yiğit K anlı” filmlerinde reji asistanlığj yapmıştır. Fsr-r ve senar - yo, tarihî vakalar üzerin deki çalışmalarıyla tanın­mış Yahya Benekay ta ra­fından yazılmıştır. Kos - tüm ve dekorları, Niyazi

(Devamı sayfa dörttej

Kumsalda üc kadın soyundu

Bir film hikâyesi HAYAT KASIRGALAR

rfi 1 ¿jfcttf \ . mhi & I

SİNEMA seyircilerinin çok yakından tanıdıkları Talât Göztbak, son yaptığı “Hayat K asırgaları” adlı filme hem rejsiör, hem se na'rist, hem baş oyuncu hem de prodüktör olarakimzasını atm ıştır, aktör, “Hayat Kasırgala - rı”nda Altan Karındaş, Sevim Emre, Hüseyin Peyda, mümtaz Alpaslan, Feridun Çölgeçen ve ses sanatçısı Şadan Adanalı ile çalışmıştır.

Gözbak Filmin j eneri - ğinde yeni bir tarz dene­miştir. önce spiker anla­tacak, sonra havadisleriy­le birlikte Beyoğlunun ge ce hayatı fon olarak görü necektir. Gecenin içinde bir adam yürüm ektedir. Bu adam, karısının dostuy la yattığı bir eve kadar yürüyecek ve iki el ateş ederek adamı öldürecek - tir. Kadın ise yaralı ola­rak hastahaneye kaldırıla çaktır. Namus uğruna ci­nayeti işliyen adam (T a­lât Gözbak) çocuğunu ev­den alıp, bir dostuna (Mümtaz Alpaslan) ver -

dikten sonra teslim olup hapse girecektir.

Ünsal Aybekin canlan­dırdığı coouk büyümü« bir genç kız olmuştur. Bu rolü a rtık Sevim Erme oy na maktadır. Kendisini bü yütenleri gerçek anne ve baba bilmektedir. Hasta- haneden çıkan annesi ise barlara düşmüş ve alko­lik bir fahişe olmuştur. Her yerde çocukunu ara - m akta fakat bulamam'akta dır. K aatil baba Im 'rtlıda dır. Gözlerini kaybettiği i çin tahliye edilir. Evine gelince satılmış olduğunu görür. Eskicilik yapan bir eski arkadaşının yardımıy la seyyar Millî Piyango bayiliğine başlar. Bir gün sokakta bilet satarken, kı zı ve nişanlısı gelip ondan b ir bilet alırlar. Kızda â- mâ ihtiyara karşı bir acı ma Hirjıi belirm iştir. 100 lira uzatırlar ve üstünü is terler, ih tiyar, cebindeki p ara lan avucuna çıkarıp “Üstünü burdan siz alın, benim gözlerim görmü - yor” der. Bunun üzerine kız paranın üstünü, baba sı olduğunu bilmediği ih

tiyara bırakıp giier,Amâ adamın şansına ik

’•amiye çıkmıştır. Genç kızla nişanlısı onu bahçe v‘?n olarak alırlar. Sonra [gözlerini ameliyat ettirir 'er. A rtık görmeğe başla yan adam, dünya gözüyle kızını eörür, fakat on1’ kim olduennu belli etmez Kızının “Garip Eaba” adı m taktığı ihtiyar, artık m utludur. Fakat bu m ut­luluk uzun sürmiyecekti'r. Kızın alkolik fahişe anne ’i (Alt'an Karındaş) bir bohçacı vasıtasıyla onla - r-n i Tini bulmuştur. Kötü kadın, şantaj yapmak üze re eve gelir. 20 yıl sonra eski karı koca karşılaşır - lar, O gün kızın nikâhı yapılacaktır. Kız, Garip Babayı da nikâha çağır - mıştır. Ihtiy'?r bu dâvete uymak isterken, karısı i- şi bozmak için nikâh dai resine gitmek ister. Ihti - yar da kızının saadeti bo zülm'asin diye onu istemiyerek öldürür. Ama bun - dan teessür duymaz. U - zaklaşan arabaya el sal - l'arken film biter.

Mizah

— S ofray ı Jcurulu b ıı'akıp n ereye g itti bunlar?

NÎÇÎN BUGÜN?Kadının b iû pastacı

dü,kkâwna girdi:— Bugün tüze gönder-

cTiğin'iz pasta beş para e t­mez, diy.2 çıkıştı.

Pastiacı kızmıştı. Birden frrlad ı:

— Hanımefendi, dedi. Size b'ir ıjey söyleyeyim mi? Pt-yı otuz yıldır pasta yr.fanm .

— OlaMlir diye cevap verdi kadın. Fakat ritmin vadece bugün c,ıtıyorsu ■nuz?

★A D A LE T BUNA

DERLERBir dilenci, bir lokanta

ya girerek patrondan müş terilerden sadaka dilenme izni istedi. Patron onu ka ba bir şekilde dışarı attı. Dilenci Sokağa çıktığın - da olanı arkadaşlarından birine -n lattı.

— Ah, ne kötü adam ; diye söylendi arkadaşı* Tanrı onun bu bencilliği­nin cezasını verir

— Zaten verdi, dedi i- çeriden çıkan dilenci.

Ve, paltosunun cebin - den bir gümüş kaşık çe - kip gösterdi.

ZAVALLI ÇOCUKLARAh! Bu mini etek m eda

sı!Sokağın köşesinde kü -

çük bir erkek çocuk ağlı yordu. Kalabalıkta annesi ni kaybetmişti.

Bir poiis m em uru yak lâştı ve ona tatlı b ir sesle sordu: Baksana yavrucu - ğum, neden 'annenin e te­ğine tutunm adın?

Çocuk iki iç çekişi artı sında cevap verdi:

— Elim yetişm iyordu ki polis amca..

O.E.C.D. AçlıklaSavaşacak

N ilüfer A ydanBeyaz perdenin soyun -

maktan çekinmiyen yıldız lan , Niülfer Aydan. Per ’i n P - r ve Pavinç Pekin “Kumsalda Üç Kadın” fil minde bol bol soyunmak fırsatı bulmuşlardır.

Sonbaharın son günleri olmasına ve havaların iyi ce soğumasına rağmen Kumburgazdaki m oteller­de soyunup bikini ile de­nize ffiren artistler dişleri birbirine vurarak kamera karşısında saatlerce poz vermek zorunda kalmış - lardır.

Reii ve senaryosu Basri M u rtt tarafından yapılan “Kumsalda Üç Kadın” fil minde, bu artistlerin dı - şında Muzaffer Tema, Er son Kazançel, Yıldırım Gençer, Necdet Çağlar, Güven Erte, Kem'al Ay - dan da rol alm aktadır.

MEŞHURLAR DA 8 0 ÇOCUK İÇİN BİR

PARISl: Avrupa Iktisa dîlflbir'liği ve Kalkınma Teşkilâtı (OECD) yıllık toplantısında ha^im olan kanaate göre, dünyada gı da maddeleri kıtlığı, altı aydanberi d'?ha da artmış tır. Bu yüzden açlık tehli kesi ile mücadele vasıta - lanna, üçüncü dünya’ya y'a yapılacak yardım ın di ğer veçhelerinden çok da ha fazla önem verm ek lâ zımdır. Fakat bu müş aha deyi tatb ik sahasına nak­letm ek bakımından görüş le r birbirine tam mânası ile uym am aktadır. Fransa Maliye Bakanı Michel Debre’ye göre, yardım a bir “Bünye” verm ek ve bu konuda dünyayı hayal lerle avutm am ak lâzım - dır.

Öte yandan dünyanın aç ve hasta 80 milyon ço

MİLYON HASTA V E AÇGALA DÜZENLEDİcuğu yararına Fransa Baş bakanı Georges Pompidöu nun himayesinde önceki gece Parisin en büyük müzikholü olan ‘A lham ra’ da büyük bir gala düzen­lenmiştir.

Galada özellikle Başba­kan Pompidou ile eşi, W insdcr dükü, M arcel As hard. P ierre Cardin, Ba - y m Nıiarkos, şarkıcı Jean Şablon, Je'an Seberg, Ci- chele Morgan, Ludm illa Toh?rina göze çarpm ak - taydılar.

Galad'a görev alan sa - natçılar arasında ise M ar Ion Brando, Leslie Caron •Parites Mason, Ju lie tte Greco, Shirley Maclaine, Robert Stack, Guy Beard Raquel Welch ve Opera - nm 40 balecisi bulunm ak taydı.

PİKNİK LOKANTASIYoğurtlu ‘‘PİKNİK KÖFTESİ” beni tadınız

beğeneceksiniz, diyor. Ayrıca,ŞEFTALİ DÖNER KEBAPSİŞ KÖFTE BİFTEKPİRZOLA YOĞURTLU DÖNERŞİŞ KEBAP BURSA KÖFTESİ

Öğleyin 12’den gece yarısına kadi»rSERVİSE HAZIR, SÎZLERİ BEKLER..

NOT: Her çeşit hazır ÇİĞ KEBAPLAR olckası900 Milden HER ZAMAN satışa hazır.

— BUYURUNUZ, BEKLERİZ... —

Cumartesi 3 Aralık, Î966 A K I N Sayfa: 4

A K IN

LİG İN ÜÇÜNCÜ HAFTASINDA İKİ İDDİALI TAKIM KARŞI KARŞIYAım ıım ııııııı ı ıt ııı ı ıı ııı ı ıı ı ı ıı ı ı ıı ı ı ıı ı ı ıı ı ı ıı ı ı ıı ı ı ı ıı ı ı ıı ı ım ııı ı i ii ı ı ıı ı ı ım ı iiıııııııın ıııııı ıı ı ı ı ıı ı ı ıı ı ı ıı ı ı ıı if iıı ıı ı ı ıı ı ı ıı ı ı ıı ı ıı ııı ı ııı ı ıı ı ı ıı ı ı ıı ı ıt ıııı ı ı ıı

ŞAHLANSPOR - SAVAŞSPORBUGÜN Yeni Sahada

haftan ın en heyecanlı ve iddialı karşılaşm ası, Şalı - lanspor ile Savaşspor ara sında yapılıyor. Şampiyon lu k ta iddialı bu iki takı - m ı ilk defa seyredeceğiz.

Bugün oynanacak olan m açın sonucunu kestir - çok güç. H er iki takım da şimdiye kadar yap tık ­la r ı karşılaşm alarda puan kaybetm em işler ve form ­da olduklarını isbat etmiş îard ir.

T A K IM L A R IN DURUMİI

S A V A Ş S P O R

Şimdiye kadar ikikarşılaşma yapmış, ilk

maçı 5-0 ve ikinci maçı 3-1 kazanarak yediği

b ir go’le karşılık 8 gol at Tnıştır. Bu sonuçlar, müda f ’ as’nıri sağlam , forvetin­de de golcü olduğunu gös irm ek ted ir. Bugünkü ma

ça Savaşspor geçen hafta ki m uvaffak tertib i ile çı kacaktır. S ürati ibir forve te m alik olması Savaşspo run b ir avantajıdır. Savaş spor bu maçı kazandığı takdlirde büyük b ir engeli aşmış olactek ve liderliği m uhafaza edecektir

M UHTEM EL K AD RO K âm uran—Kir,-', İbra­

h im — K. Hvoeyrm, Haşan Hün?y:,t f— Yücel, Caner, Çelil, A h m et (C em al), Pa

raüijî.ŞAH LAN SPO R

Geçen hafta iddialı rakı bi Karfalisporu 3-2 yenen Şahlanspor, bu hafta ikin ci karşılaşm asını Savaş - por ile yapacak. Takım halinde güzel b ir oyun çı­karan Şahlanspor, forveti ni b ir golcü eleman ile takviye ederse daha fazla gol çıkarabilir. Geçen haf taki m açta (9) num aralı forma sahibi Bülent, ka - çırdığı fırsatlarla takım ı - nı açık farklı bir galibi - yetten etmişti. Bu oyuncu topa doğru dürüst vuram ı yor, forvet elem'anlarma pas atam ıyordu. Onun ye

r:'ne pasör veya golcü bir elemianm konm ası icabs- der. ö e r ’e geçen haftaki maçta kine nazaran d a b ı fazla iş düşecek ve koşma sı lâzım gelecek. Şahlan- spor açıklar vasıtasıyla gole eritmeye çalışır ve m üdafaada gedik vermez Pe maçı 'alabilir.

MUHTEMEL KADRO

Onur — M ustafa, H a­şan — Kâmil, Avtaç, Ya­şar — Erdoğan, Tahir, Bü lent (?), Ercan, özer.

Bu maçın orta hakem li ğini M. Saffet, yan hakem liklerini ise Y ıltan Muslu ve Ahm et Yusuf yapacak lardır.

YARINKİ MAÇLAR:

Âkıncıspor — KahramansporLIĞ IN iddiasız takım la

rın d an Âkıncıspor yarın kuvvetli rakibi Kahram'an spor ile karşılaşacak. Ya rın k i m açın favorisi Kah ram anspor olup, Akıncı - spor karşısında gol reko­

ru n u kırm ası beklenir. Ancak Âkıncıspor takım oyunu oynarsa gol farkını azaltabilir. Takım ların m uhtem el kadroları:

KAH RAM AN SPO R : T ürker — Hüseyin (Mus-

tafa), Masut — Halil, E- ray, M. ö n e r — Orbay, Ahmet, Erdoğan, M ehmet Salih.

ÂK IN C ISPO R: İbrahim — A lit M ehm et - Hacnn, Olgun, A li >— Hü

•-et/vı, Salih, Raif, H akkı Trhir.

Bu maçın örta hakemli ğini H üsrev Süleyman, yan hakem liklerini ise Gö ra i M ustafa ile M ustafa Bcdam yalı yapacaklardır.

GÜNEŞSPOR — YILDIZSPORİDDİASIZ bu iki ekib

y arın karşılaşacak. Denk kuvvetlerin yap'acağı bu karşılaşm a heyecanlı geç m eye namzet. Güneşspor’ u m uhtem elen değişik bir kadro ile seyredeceğiz. M üdafaada güzel oyunl’ar çıkaran Güneşspor m aale se f gole gidemiyor. Genç futbolcu Ziyanın takım - d'aki eksikliği hissediliyor

Yıldızspor, tıpkı Güneş spor fjibi v'asat b ir m üda faa ile zayıf b ir forvete sahip.

CÜNEYT GÖKCER TARİHİ BİR ROLLE PERDEYE DÖNDÜ(3 . sayfadan devam)

E r tarafınd'an hazırlanm ış tır . G örüntü yönetm eni Özdem ir ö ğ ü t’tür,

Film.'n öbür rollerinde A li Ş?n, Tevhit Bilge, S'a lih Güney, K adri ögel - m an oynam aktadırlar. Nu r i Becer ise bembeyaz sa­kalı ve bıyıklarıyla Hızır aleyhisselâm ’ı canlandır - m akta, Cüneyt Gökçer'e “ Dile benden ne diler - s in ?” diye sorm aktadır.

MUHTEMEL K adrolar: GÜNEŞSPOR: Erdal

(Ahm et) — Osman, Ol - gun — KıVanç, Hamza, M ustafa — İlker. Erdo -

gan, Ziya, ErTün. G üner YILD IZSP O R

Şefik — Hüseyin Reşat — Arif, Ergin, Fuat - Taner Günay, Turgut, M ustafa,

Aydın.Bu maçın orta hakem li

hakem liklerini ise Derviş ğini özcan M ehm et, Yan yapacaklardır.

iki üniversite talebesinin devrim yapacak buluşu

LASER IŞINLARIYLA TÜNEL AÇILACAK

TSOLAKAS

Bir enfraru j laser ışını­nı b ir g ranit veya merme re tu tun. Birkaç saniye sonra bu kayaların b ir ke feki taşı kadar yum uşak hale geldiğini göreceksi - niz.

Mfj-sadhusetts, Teknolo ii E nstitüsünün ikinci yıl öğrencilerinden iki par - lak zekâlı gendn bu bu - hışlarım n neticesinde, tü ­neller çok daha kolay, yu karıdan toprağı kaldırm a­dan açılabilecektir.

Birleşik Am erika Tica­re t Bakanlığının yetkilile ri, hâlen tünel açmada karşılaşılan büyük b ir me

selenin bu şekilde halledi lebileceğini .belirtm işler r dir.

Hâlen kullanılan tünel açma m akinalarının yu - muş.ak zeminde başarılı o larak kullanılm alarına kar şılık, sert kayalara rastla nınca bunların iş göremez hâle gelmeleridir.

19 yaşındaki Robert A. Gladstone ve 29 yaşındaki Anthony K ettaneh adla - rındaki iki öğrenci, dün b ir basın toplantısında ga zetecilere laser ışınlarının kayaları nasıl yum uşattığı nı göstermişlerdir.

K ettaneh, aslen Beyrut

Dirilil» B a sıld ığ ı Y er:AKIN B a sım ev i

L eflcof*

ş g ^ M İ R İ M

1967 DUVAR, CEP VE MASA TAKVİMLARİ |1 9 6 7 YILI TAKVİMLERİ GELMIŞT»R...

TO PTAN V E PERAKENTE OLARAK SATILM AK TADIR...AYRICA YILBAŞI KARTLARI PARTİ PARTİ GELMEKTEDİR

S atış Y eri: M. KEMAL DENİZ KİTABEVİ — LEFKOŞA

lu oulp, 1941 yılında Ame rikaya hicret ekmiştir.

M. IT profesörleri laser ışınlarının kayaları yum u şatacağm dan şüphe etmiş ler?e de, veni buluşlar i - çin laboratuvarlarda iste- saldırıya dikleri ¿alışm aları yapm a larm a imkân verilen öğ - rencilerden bu ikisi, geliş tirdikleri yeni bir ı"’n ile bu i 'in üstünden gel in ebi lece^ini ispatlam ışlardır.

öğrenciler, 3,5 santim et re kutrundaki ve gözle gö rülm eyen bir laser ışınını sert kayalara tu tm uşlar - dır. 30 sanive sonra kaya ların son derece kızın bir kaynakçı lâmbıaısınmkine benzer beyaz bir kor hali ne gelmişlerdir. K ayala - r ın soğuduktan sonra yu m uşadıkları görülm üştür.

Nitekim 2,5 santim etre kalınlığında bir m erm er parÇası elle kırılabilmiş, b irer sandık büyüklüğün­deki m erm er parçalarının tornavida ile kazıyınca peynir gibi dağıldıkları gö rülm üştür.

(1. sayfadan kalan) le re verdiği dem eçte Tso- lakas, ziyaretin in hususî olduğunu söylemiş ve şöy Le ¿em iştir:

“K ı b r s '• b ir kardeşim vardır. K ardeşim i ziyaret edemez m iyim ? G örüyor­sunuz, eşim ce beraber geldi. Z iyaretim iz hususi­d ir”

K ayda şayandır ki, Tso lak a ', geçen N isen ayı son l'-rında da K ıbrısa geldi - ğl'nde, aynı şekilce ziyare tinin hususî olduğu söy - lenm isti. K udüsten döner ken. kardeşin i görm ek i- çiin K ıbrısa uğradığı ileri sürülm üştü.

O rdu P ro b lem i Rum kaynakları Tsola-

kasm ziyareti ile ilgili o- Tarak, çeşitli tahm in ler i- leri sürm ektedirler. Blir tahm ine göre, Tsolakas, Kııbrıısta görevli Y unan subayların ın hukukî duru m unu görüşm eye gelm iş­tir. Bilindiği gibi bu ko­nu, M akarios ve Yuıı'an hüküm etlerin i uzun za - m an m eşgul etm iş ilişkile rini etkilem iş ve aylardan sonra tek ra r su yüzüne çıkm ıştır.

Diğer fcCr tahm ine göre Tsolakas, Rum yönetim i tarafından Tem silciler M eclisine sunulm uş bulu nan K ıbrıs O rdusu kanu­nunu tâd il eden tasarın ın hüküm leri hakkında Ma - ka'riotst.an izahat alm ağa gelm iştir. Bilindiği gibi bu tasarm ın M eclise su - nulm ası, b ir kısım A tina gazetelerinin şiddetli tep­kisine yol açm ış ve A tina da, M akarios aleyhtarı yeni b ir kam panya açıl - mıştı.

A rnautis’in M ektubu Bir diğer tahm ine göre

Tso la kasın ziyareti. K ra - 1ın özel Sekreteri Binbaşı A rnautistin G rivasa gön­derdiği ve sahte olduğu a çıklanan m ektupla ilgili - ddr. Tsolakas, AftPIDA du ruşm asında açıklanan ve Y unanistanda büyük gü - rü ltüye setebolan bu m ek tubu gönderenin kim oldu ğunu, M akariostan öğren­mek istiyecektir. Bilindi - ği gibi söz konusu m ek - tup, G rivasa gönderilm iş, fak a t Makarios un eline geçmiştir.

Tsolakas bugün M akari osla bir görüşm e yapacak tır.

R um S a ld ır ıs ın ı Ö nlem ek İçin

Taraf-ız siyasî gözlem çilerin K r tahm inine gö­re ise Tsolakas, R um ların T ürklere karsı veni bir

hazırlandıkları -

n.an hüküm eti, Rumla K ıbrısta kargaşalık çıh r ıp Türk-Y unan dl'îloğ nu baltalam ağa kalkı larından korkm aktadır.

CEVDET SUNAY( !. sayfadan kalan)

si da K ıbrıs meseles Tü'rkiyeyi c e istikbal ne derece ilgilendirdiği çok iyi biliyorsunuz, vahim meselede, ilgili ra fla rın m enfaat ve en lerini, ta rih î ve coğ gerçekleri de dikkat® âdil ve hakkaniyete uy - gun b ir hâl çaresinin, mü zakere yoluyla bulur nı öteden beri aradıjj zı ve gene barışçı ola aram ağa devam edeceği - mizi, bu vesile ile bir ' re daha tek ra r etmek rim ”

İKİ R A D Y O MÜSADE EDİLDİ

30 Kasım, 1966 B af’tan Yalya köy g itm ekte olan Türklere it iki transistö rlü cep yosu, Rum polis bari! n n d a sözde Rum polisi tarafından m üsadere m iştir.

TÜRKİYENIN B U D A PE ŞT E ELCİSİ T R A FİK KAZASINDA AĞIR SU R ETTE YARALANDI

A nkara 2 (BY): Buda peşte Elçimiz Erincer, Kasım günü saa t 16.00’« B udapeşteye 60 kilome m esafedeki T ata m evi de geçirdiği b ir otomc kazası neticesinde Kata banka şehir hastahanesi ne kaldırılm ıştır.

H ekim ler, Erincerin rum unun ağır oldui ifade etm ektedirler, esnasında yanında bul« n'an eşi ise nisbeten yaralanm ış olup tedavi dilm ektedir.

nı gösteren belirtiler üze­rine Yunan H üküm eti ta' rafından R um ları bu fi - kirden Vazgeçirmek için gönd<=’rilm is4ıir.

Anlaşıldığına göre Yu -

ATİN A ’DA FAALİYET(1. sayfadan devam )

H enry Fow ler ise öbür Pa z?r Atinayı ziyaret ede - çektir. A m erikanın NATO daimî temsilcisi Cleve - land’m da, Ocak ayında geleceği bild irilm ektedir. Bu arada, geçenlerde W ashingtona giden A tina nezdindeki A m erikan B ü­yükelçisi Talbott, A m eri­kan Dışişleri B akanlığı i le tem aslarda bulunduk - t'^n sonra A tinaya dön - müş ve Yunan Dışişleri Bakanı Tum bas ile b ir gö rüşm e yapm ıştır.

TURİZM V E TANITMA BAKANININ ISPANYA'DAKİ TEM ASLARI

M adrid 3 (BY): Turizve T anıtm a Bakanı Nil K ürşad, dün M adrid’te

i panya Televıizyon rini ^ezmis. daha sonra Ispanya Turizm Bakanı - nm verdiği yem ekte ha - zır bulunm uştur.

NAM IK KEMAL( I . sayfadan devam)

dar ilk defa çalınan Kıt r ’s Adası M arsj çok beğe ni'lmiştir. Bu m arş. Paris K onservatuarında öğrenci oLan b ir T ürk genci tara­fından Cum hurba M uavini Dr. F ’zıl Küç e gönderilm iş ve Mütfal ler Bandosu şefince ban doya uygulanm ıştır.

MAGUSADAK1TÖREN

Vatan Şairi Namık Ke m al 38 ny zindanıü kaldığı Mağuı-ada da di ism ini taşıyan Lisenin sf öğretm en ve öğrendi e tarafından düzenlenen törenle anılm ıştır. Ge Namık K em al’in vat ve h ü rriy e t mücsdel' tem sili yedi tablo ile landırılm ış ve konuşma l'ar yapılarak şiirler oi

m uştur.