MALİYE TARİHİ 4. HAFTA
4. BÖLÜM
OSMANLI MALİYESİNDE KAMU HİZMETLERİ
1. SUNULAN BAŞLICA KAMU HİZMETLERi
YönetimSavunma temel kamusal hizmetlerEmniyetYargıSağlık, eğitim, kültür sosyal devlet
anlayışı
Sosyal yardım, alt yapı
Merkez Maliyesince Finanse Edilen Kamu Hizmetleri
Merkezi Yönetim Hizmetleri
Savunma-Emniyet Hizmetleri
Kara Ordusu
Donanma
Merkezi Yönetim HizmetleriDevletin idare edilmesiyle ilgili kararlar almak, alınan kararların yürürlüğünü sağlamak için gerekli işlemleri yaparak örgütleri kurmak, denetlemektir. padişah ve vezirler heyeti merkezi yönetim işlevini yerine getirir. asıl yetki padişahındır.Divan ancak devredilmiş yetkiler kullanır.
Savunma ve Emniyet Hizmetleri
Daimi ordu; barışta İstanbul’un emniyetini sağlardı. tüm harcamaları merkez maliyesince karşılanır.Daimi ordu, Kara Ordusu Donanma
Kara Ordusu Yeniçeri (piyade) ve Kapıkulu Süvarileri (atlı) dan oluşur. Topçu ve cebeci ocakları destek hizmet sınıfıdır. Yeniçeriler, barış zamanında İstanbul’un gece güvenliğinden ve itfaiye hizmetlerinden sorumluydu.
Donanma
Gemiler, Taşkızak, Kadırga ve Haliç tersanelerinde imal edilirdi.
Donanma personeli Nisan-Ekim döneminde gemilerde; Kasım-Mart arasında evlerinde bulunurdu.
Donanma kaptanına kaptan-ı derya, donanma askerine levent ve azap denilirdi.
Dirlikle Finanse Edilen Kamu Hizmetleri Taşra Yönetimi, Belde ve Yargı Hizmetleri:Genel yönetimin bir parçasıdır.Eyalet, sancak, kaza olarak hiyerarşik yapıdadır.Bütün şehirler ve bağlı köyler birer kaza idi. Kaza sivil yönetimin temel birimidir.Kaza yönetiminin başında kadı bulunur. Kadılar
Divan-ı Hümayun tarafından atanır. Kadılar şehirde mülki yönetim, belde ve yargı
yönetiminin başıdır.
Taşra Yönetimi Başlıca fonksiyonu taşrada kamu
düzeninin ayakta tutulması ve asayişin sağlanmasıdır.
Kadıya bu hizmetlerde subaşılar yardım eder.
Subaşılar ikiye ayrılır:- Şehir subaşıları, divanca atanır. Kadıya
bağlı olarak şehir merkezlerinde çalışır.- Sancak subaşıları, sancakbeyi tarafından
atanır. Şehir dışında çalışır.
Belde hizmetleri bugünkü belediye meclislerine benzer bir kuruldur. Kadı bu kurulun başkanıdır.
Yargı hizmetleri: Divan-ı Hümayunda yargı gücü kadı askerler tarafından temsil edilirdi.
Hemen her kazada mahkemeler bulunurdu. Mahkemeler davaların dışında noterlik hizmeti yapardı.
Mahkemelerde görülen hizmetlerden davalı ve davacıdan harçlar alınırdı.
Savunma Hizmetleri: Osmanlı ordusu kapıkulu askerleri ve tımarlı
askerlerden oluşurdu. Tımarlı askerler savaş zamanlarında atlı olarak
katılırlardı. Barışta ise bulundukları yerlerde asayişin sağlanması il görevliydiler.
Hizmetlerin karşılığında dirliklerin gelirini alırlardı.
Tımarlı sipahiler 16. yy’a kadar arttı. 16 yy’ın sonlarında dirlik tahsisindeki yolsuzluklar sistemi bozdu.
2. Merkez Maliyesinin Harcamaları
Merkez maliyesinin sorumluluk alanı merkezi devlet örgütünün üstlendiği kamusal hizmetlerdir.
Harcamaların sınıflandırılması:1. Mevacıbat Harcamaları:Personel
aylıklarıdır. Saray personeli, Divan-ı Hümayuna bağlı bürokrat ve kapıkulu askerlerine ödenen maaşlardır. Bunlar başkentte görev yapar.
2. Teslimat Harcamaları: Ordu mensubu ve saray personelinin yiyecek giyecek ihtiyaçlarını karşılamak için yapılan harcamalardır.
3. İhracat Harcamaları: İstanbul dışında görev yapıp maaşını merkez maliyesinden alan kale muhafızı, cami, mescit, türbe görevlileri ihracat harcamalarıdır.
5. BÖLÜM
OSMANLI DÖNEMİNDE VAKIFLAR
Kamu hizmeti niteliğindeki sosyal, dini, kültürel ve ekonomik hizmetler vakıflar tarafından yapılırdı. Sosyal vakıflarda, vakıftan herkesin yararlanması kuraldı. Bu tür vakıflar; okul, cami, mescit,yol, köprü, kervansaray, çeşme, hastane, aşevleri, şifa yurtları gibi kuruluşlardır. Bunların giderlerini karşılamak için ev, dükkan, han, zeytinlik geliri tahsis edilirdi.
Vakıf fertlerin taşınır ve taşınmaz mallarının hizmet görülmesi için tahsis edilmesiyle doğmuş bir kurumdur.
Vakıfta devamlılık esastır. Osmanlı’da bir dönem vakıf arazisinin
oranı ¼ idi. Gelir getirici her türlü gayrimenkul vakıf
malı olabilmekteydi: Ev, dükkan, fabrika, han, bağ, bahçe, orman, su kaynakları, kervansaray vb.
Vakıf emlağın alım ve satımı, devir ve intikali mümkün değildi.
Vakıfların gelir ve giderleri her vakfın kendi bünyesinde bütçe ve muhasebesi yapılırdı.
Vakıfların Çeşitleri
Sahih (Gerçek) Vakıflar Sahih Olmayan Vakıflar olmak üzere ikiye
ayrılır.Sahih Vakıflar: Özel mülkiyet konusu maddi
mallar vakfedilebilirdi. Sahih Olmayan Vakıflar: taşınmazın
mülkiyet hakkı değil yararlanma hakkı vakfedilirdi.
Amaçları yönünden vakıf çeşitleri:1. Hayri Vakıflar: Hayır işine vakfedilir.2. Aile Vakıfları: Aile mensuplarının
geleceğini korumak için vakfedilir. İdari yönden vakıf çeşitleri:1. Mazbut Vakıflar: Toplu halde idare ve
temsil edilen vakıf gayrimenkulleridir.2. Gayri Mazbut Vakıflar: Mülhak vakıflar ve müstesna vakıflar
olmak üzere ikiye ayrılırlardı.
Vakıf Muamelesinin Unsurları Vakfeden: Vakfı kuran kimsedir. Vakıf
ehliyetine sahip olması gerekir. Küçükler, akıl hastaları vakıf ehliyetine sahip değildir.
Vakfedilen Mal:Vakfedenin öngördüğü amaca belirli bir malı tahsis etmesidir.
İrade Beyanı: Vakfedenin sağlığında hüküm doğurmak üzere sözlü bir beyanla ya da vasiyet yolu ile vakıf idaresini beyan etmesidir. Vakıftan yararlanalar 3. kişilerdir.
Vakıfların gelir Kaynakları
1. Ev, bağ,bahçe gibi emlaktan elde edilen kira gelirleri.
2. Ticarethanelerden elde edilen kar ve hasılat
3. Şartlı ya da şartsız bağışlar4. Diğer gelirler.
Vakıfların Ekonomik Etkisi Osmanlı Devleti, sosyal, kültürel, hayır ve
dini kamu hizmetlerini vakıflar eliyle gerçekleştirmiştir.
Okullar, aşevleri, şifa evleri, imaret, dul ve yetim evleri, han, çeşme, köprü, barınak, su kanalları vakıflar eli ile yaptırılmıştır.
6. BÖLÜM
OSMANLI DÖNEMİ MALİ OLAYLARI
1. Kuruluş Dönemi (1299-1453): Birinci Osman (Gazi) 1281-1324Osman Gazi ilk vergiyi bazar rüsumu adı
altında getirmiştir. Ülke içindeki pazarlara dışarıdan getirilen mallardan alınan vergidir. Osman Gazi, Meşveret Meclisin kurmuştur ve vergi toplamayı bu mecliste oy çoğunluyla karar almıştır.
Birinci Orhan (Gazi) 1324-1360:Osmanlı Devletinde gümüş ve bakırdan
olmak üzere ilk parayı basmıştır.Dirlik rejimini işleterek has, zeamet, tımar
oluşumunu çalıştırmıştır.
Birinci Murat (Hüdavendigar) 1360-1389Büyük harpler ve fetihler yapmıştır.
Rumeli'ye geçerek Edirne, Filibe, Bulgaristan'ın bir kısmını almıştır.
İlk maktu vergi: Adriyatik kıyılarındaki Rakuze Cumhuriyetini himayesi altına almıştır. Her yıl beş yüz düka altın tutarında vergi almıştır.
Humusu Ganaim (Pencik): Fetihler sonucu esirlerin sayısı artmıştır. Her esir başına 1/5 oranında vergi alınırdı.
Hassa Harç Eminliği:Devlet gelirini tahsil eden memura denirdi. Kadıdan sonra gelen önemli bir makamdır.
Birinci Bayazid (Yıldırım) 1389-1402 İkinci maktu vergi vilayet haline gelen
Sırbistan’dan her yıl alındı. Üçüncü maktu vergi Bizans İmparatorundan
alındı. Tekalifi Harbiye (Savunma Vergileri):Yiyecek,
içecek temin edilmesi. Dördüncü maktu vergi Eflak ve Boğdan’dan her
yıl alındı. İlk mahkeme harçları:Belli gelirler belli giderlere
tahsis edilerek ile kadılara maaş bağlandı. İlk harp tazminatı esir düşen Haçlı askerlerinin
hayatını bağışlayarak alındı.
Birinci Mehmet (Çelebi) Beş ve altıncı maktu vergi Sosyal yardımlar Surre-i Hümayun:Mekke’ye gönderilen
hediyelerdir.
İkinci Murat İlk vergi affı Yedinci maktu vergi Bizanslılardan alındı. Sekizinci maktu vergi Bosna’dan. Para değerinin düşürülmesi:Akçelerin ağırlıkları
azaltıldı.
2. Yükseliş Dönemi (1453-1579)İkinci Mehmet (Fatih) Ağnam resmi:Koyun ve keçi başına Selamet akçesi:Toprak bastı Ağıl resmi:Otlak, yaylak, kışlak Ağnam bacı:Pazar ve panayır Salhane resmi:Kesilen hayvanlardan Hınzır resmi:Domuzdan Çift bozma resmi:Toprağını
ekmeyenlerdenYılda iki kez ayni ya da nakdi alınırdı.
İkinci Bayazid (Veli) Yağma hakkı ödeneği:Yeniçerilere Bursa’yı
yağmadan vazgeçirmek için ödenmiştir. Örfi vergiler Hudus-u Avarız:Hane başına 2 akçe, her
20 haneden 1 kişi işçi olarak alınır. İmadadiye-i Seferiye:Harp masrafı için
alınırdı.
Birinci Selim (Yavuz) Culus bahşişi vermek için Müslüman
olmayan tacirden ilk borçlanmayı yapmıştır.
Vergi ve harp ganimetlerinden hazineyi tekrar zenginleştirmiştir.
Birinci Süleyman (Kanuni) İmparatorluğun en parlak dönemi
yaşanmıştır.
Duraklama Dönemi (1579-1683) Sürekli fetihler sona ermiş harp
ganimetlerinden hazineye para gelmez olmuştur.
Kesin hesap cetvelleri hazırlandı. (Hazineden çıkan para)
Genç Osman zamanında hazine boşalmış, yeniçeriler saraya hücum etmişlerdir.
Dördüncü Murat zamanında cülus bahşişi verebilmek için maktu vergiye bağlanmış devletlerden borç istendi.
Gerileme Dönemi (1683-1792) Avrupa’daki zengin eyaletler
kaybedilmiştir. Devlet hazinesi mali kaynaklardan yoksun
kalmıştır. Mali krizler birbirini izledi.
Çökme Dönemi (1792-1922) Üçüncü Selim reformlarıyla hazineyi
yeniledi.(İrad-ı Cedid) İkinci Mahmut emlak, ticaret ve sanayi
faaliyetlerini vergiye tabi tutmuş, mali yılbaşını Mart ayı olarak belirlemiştir.
Darphane, hazine amirliği ve defterdarlık Maliye Nezaretine bağlanmıştır.
İthal mallar artmış, bunu önlemek için bazı malların ithalatı yasaklanmıştır.
1839’da Tanzimat Fermanı ilan edildi. Tanzimat Dönemi mali reformları: Maliyede
merkezileşme, vergi hukuku ve bütçe anlayışında gelişme, örfi vergilerin son bulması, iltizam usulüne son verme girişimleri vardı.
Vergide adaletin, mükellefin ödeme gücü ile orantılı bir şekilde vergi alınmasıyla mümkün olduğu Tanzimat Fermanında belirtilmiştir.
Mali işlerin yürütülmesi defterdarlığa bırakıldı.
Ancak Mustafa Reşit Paşa beklenen başarıyı sağlayamayınca iltizam usulüne geri dönüldü.
Bütçe fikri tanzimatla gelmiştir. Devletin bütün gelir ve giderlerinin bütçede gösterilmesi esastır.
1855 nizamnamesi ile devlet bütçesinin ana hatları tespit, hazırlık, görüşme,tasdik ve denetim olarak belirlenmiştir.
Dış borçlanma Abdülmecit döneminde, 1854 Kırım Savaşı sonunda yapıldı.
Borçlanma teminatı olarak Mısır Vilayetinin geliri gösterilmişti.
1855’de borçlanmadan elde edilen paranın harp giderlerine karşılık kullanılması şartını kontrol etmek üzere İngiliz ve Fransız temsilcilerden kurulu komisyon oluşturuldu. Böylece ilk defa yabancıların mali kontrolü başladı.
Abdülaziz Dönemi: Dış borçlanmaya bu dönemde de devam edildi. Devlet gider ve gelirlerinin tahakkuk, tahsil ve
tediyesinin yapıldığı ilk devlet bütçesi 1863-1864 yılında yapılmıştır.
İkinci Abdülhamit Dönemi: Meşrutiyeti ilan ederek 1876 anayasasını kabul
etti. 1876 anayasasına göre verilendirme ile ilgili
yükümlülükler kanunla konacak ve vatandaşların mali gücüne göre adilce dağıtılacaktı.
Abdülhamit 1878’de parlamentoyu kapattı. Biriken borçların ödenebilmesi için Ramazan
tahvili çıkarıldı. 1881’de Muharrem Kararnamesi ilan edildi. Dış borç alacaklarının yararlarını korumak ve
izlemek ile yükümlü Duyun-ü Umumiye idaresi kuruldu.
Osmanlı devletinin vergilendirme yetkisi sınırlandırıldı.
Osmanlı, bağımsız vergi politikası izleyemez hale geldi. Adeta ikinci Maliye Bakanlığı gibi oldu.
Beşin Mehmet (Reşat) 1909-19181. Dış borç2. Kısa vadeli avansTahvil çıkarmak suretiyle orta vadeli iç
borçlanmaya başvuruldu. 1908 İkinci Meşrutiyet ile bütçe yapma
hakkı millete geçti.
1910’da hazırlanan Muhasebeyi Umumiye kanunu ile;
Bütçede gayrisafi hasılat usulü kabul olundu.
Devlet geliri hazinede toplandı ve devlet giderleri hazineden ödendi. Dış borçların ödenmesine ayrılan gelirler bunun dışında bırakıldı. Bu kanuna göre yasama organı izni olmadan hükümet bütçeye ek veya olağanüstü ödenek koyma yetkisi verdi.
Altıncı Mehmet zamanında devlet bütçesi düzenlenememiştir.
1920’de imzalanan Sevr Antlaşması ile ağır mali koşullar kabul edilmiştir.
Sevr Antlaşması ile Osmanlı Devletinin bütün gelir kaynaklarına el konulmuştur.
Mali bağımsızlık ortadan kalkmıştır.
SINAVDA BAŞARILAR