Microsoft Word - yaslilarda_davranis_sorunlari.docxYALILARDA
DAVRANI SORUNLARI
UZM. PSK. BAYRAM AYAZ
STANBUL ÜNVERSTES AÇIK VE UZAKTAN ETM FAKÜLTES
YALI BAKIMI ÖN LSANS PROGRAMI
YALILARDA DAVRANI SORUNLARI
Yazar Notu
Elinizdeki bu eser, stanbul Üniversitesi Açk ve Uzaktan Eitim
Fakültesi’nde okutulmak için hazrlanm bir ders notu
niteliindedir.
ÖNSÖZ
Bölümü örencileri için hazrlanmtr. Bu dersin konusu, yalllkta
karlalan
davransal sorunlarn arkaplann ve nedenlerini örenmeye
yöneliktir.
‘Davran bozukluu’ ifadesi öncelikle davran ölçütünün ne olduunu
akla
getirmektedir. Üzerinde uzla salanan bir ölçüt olmamakla birlikte
kuaktan kuaa
aktarlan toplumsal normlar, bireyin davranlar üzerinde bir kurallar
dizgesi
oluturmaktadr. nsan davranna normal ve normald bir düzlemde bak
salarken
tarihsel deiimler bütün kavramlar yeniden tanmlama gereini ortaya
koymutur. Bilim,
kültür, zamanla deien toplumsal normlar, iletiim teknolojisinin
badöndürücü gelimeleri
karsnda özgün kalplardan ayrarak küresel normlara dönüme eilimine
girmitir.
Bununla birlikte toplumu dinamize eden deerler bu tektiplemeye
direnmektedir.
nsan davran, çevresel etkiler altnda deiime urarken öte yandan ya
faktörü
bireyin benlii üzerinde doal deiimi salamaktadr. Davran ve ya
arasndaki
korelasyona eklemlenen ça faktörü etkili olmaktadr. Bireyin ya
deiiminin davran
etkileme ivmesi d etkenlerden daha etkilidir. Bu bakmdan bu
dersimizde yallk
döneminde ki fiziksel, ruhsal ve sosyal deiimler ele
alnacaktr.
Ya döngüsü ile yallkta ortaya çkan deiimler, zihinsel
yetersizliklerin
yolaçt sorunlar, fiziksel fonksiyon kayplar ve hastalklar, ölüm
kaygs, yakn kayb
sonucu yas sendromu, uyum zorluklar, ruhsal sorunlar, duygudurum
bozukluklar ve ölüm
kaygsnn ileri yalarda bireyin hayatnda çalkantl etkisi
gözlenmektedir. Bu çerçevede
ele alacamz ünitelerde, yallkta ortaya çkan olumsuz durumlar
karsnda ba edebilme
becerileri üzerinde durulacaktr.
Yallarda davran bozukluunun bireysel nedenleri olduu kadar çaa ait
yeni
davran örüntüleri ortaya çkmtr. Kent yaam ile kaynam olan çekirdek
aile yaps
bireyin ruhsal ihtiyaçlarn karlamak için yeterli olamamaktadr.
Bununla birlikte bireyin
içinde yaad toplumun yalnz yaama göre yaplanmas sosyalleme
repertuarn
snrlamaktadr. Yal birey bu deiimlerden oldukça etkilenmektedir.
Genç ve orta ya
bireylerin bu toplumsal yaplanmadan etkilenmektedirler. Yal birey
ise tekdüze yaamna
eklenen bu yeni durumlar karsnda, önceki kuak yallara göre daha
derin bir duygulanm
içine girmektedir. Hayatn her alannda kullanlan mobil teknololojiyi
kullanma
becerisindeki yetersizlik, yallarn uyum sorunlarn
artrmaktadr.
nsan ve çevresi arasnda devaml bir uyum salama gayretine tank
olmaktadr.
Dinamik bir süreç olarak uyum, insann toplumda gördüü deiimlere kar
gelitirdii
tepkilerle salanr. Uyumun iki dinamiinden biri birey öteki
toplumdur. Öteki canllarn
uyum salamalar ileri düzeydedir. Ne var ki insan öteki canllar gibi
salt uyum beklentisine
bütüncül bir karlklk vererek varoluunu tamamlam olmaz. Uyuma
direnmesi ve
niteliini deitirmeye çalmas da en az uyum kadar deerlidir.
Günümüz yallarnn ruhsal ve fiziksel anlamda davran bozukluu
oluturan
psikolojik, sosyal ve çevresel etmenler ünitelerde yer almaktadr.
Yallarda Davran
Bozukluklar dersimizin, siz örencilerin bu alanda yeterli bilgi,
beceri ve donanm
edinmenize katk salamasn hedeflemekteyiz.
Uzm. Psk. Bayram Ayaz
Bölüm Hakknda lgi Oluturan
Sorular..............................................................................
19
Anahtar Kavramlar
...........................................................................................................
21
1.1.Gümüzde Yallk ve Sorunlar
.....................................................................................
23
1.2.Yalanma le lgili Yaygn Salk artlar
.......................................................................
24
1.3.Salkl Yalanmay Etkileyen Faktörler
........................................................................
25
1.4. Halk Sal ve Yalanma
............................................................................................
26
1.5.Gerçei Deerlendirme Yetisinin Bozulmas
................................................................
26
1.6.Fiziksel Deiimler
......................................................................................................
28
1.8. Aktif Yalanma
...........................................................................................................
29
1. Bölüm Sorular
.............................................................................................................
35
BÖLÜM:2
...........................................................................................................................
39
Bölüm Hakknda lgi Oluturan
Sorular..............................................................................
41
Anahtar Kavramlar
...........................................................................................................
43
2.1.2. Davran bozukluu
kavram................................................................................
46
2.1.2. Çamzda davran
.............................................................................................
50
Genel Sistemler Kuram
....................................................................................................
56
2.Bölüm Sorular
...............................................................................................................
61
BÖLÜM:3
...........................................................................................................................
65
Bu Bölümde Neler Öreneceiz?
......................................................................................
66
Bölüm Hakknda lgi Oluturan
Sorular..............................................................................
67
Anahtar Kavramlar
...........................................................................................................
69
3.3.YA DÖNÜMÜ ÇÖKKÜNLÜÜ
.....................................................................................
74
3.3.2. Aile Yaam
.............................................................................................................
76
3.4.2. Etkinlik Kuram
....................................................................................................
80
3.4.5. Süreklilik Kuram
.................................................................................................
81
Uygulamalar
.....................................................................................................................
84
3.Bölüm Sorular
..............................................................................................................
87
BÖLÜM:4
...........................................................................................................................
90
Bölüm Hakknda lgi Oluturan
Sorular..............................................................................
92
Anahtar Kavramlar
...........................................................................................................
94
4.3.Yallk Süreci
..............................................................................................................
98
4.Bölüm Sorular
.............................................................................................................
107
BÖLÜM:5
.........................................................................................................................
111
Bu Bölümde Neler Öreneceiz?
....................................................................................
112
Bölüm Hakknda lgi Oluturan
Sorular............................................................................
113
Anahtar Kavramlar
.........................................................................................................
115
5.1. Yallkta Bellek
........................................................................................................
117
Hiperaktif Tip:
.............................................................................................................
119
Hipoaktif Tip
...............................................................................................................
119
5.3.1. Genel Görünüm ve Davran
.............................................................................
123
5.3.2. Bilisel Yetiler
....................................................................................................
124
5.5. Alzheimer
............................................................................................................
126
Uygulamalar
...................................................................................................................
130
5. Bölüm Sorular
............................................................................................................
133
BÖLÜM: 6
........................................................................................................................
137
Bölüm Hakknda lgi Oluturan
Sorular............................................................................
139
Anahtar Kavramlar
.........................................................................................................
141
6.1.Duygulanm
..............................................................................................................
143
6.2
..................................................................................................................................
143
6.6.1.Daha Önce Zevk Alnan Aktivitelerden Zevk Almama
.............................................. 147
6.6.2.Suçluluk, Umutsuzluk ve Karamsarlk Duygular
..................................................... 147
6.6.3.Beden ikayetleri ile Ar Megul Olma
.................................................................
147
6.7.Duygudurum(Afektif) Bozukluklar
.............................................................................
148
6.7.1.Mani Dönemi
.....................................................................................................
149
Uygulamalar
...................................................................................................................
158
6. Bölüm Sorular
...........................................................................................................
161
BÖLÜM:7
.........................................................................................................................
165
Bölüm Hakknda lgi Oluturan
Sorular............................................................................
167
Anahtar Kavramlar
.........................................................................................................
169
7.1.4. Yallkta Tan ve Tedavi Yaklam
.........................................................................
176
Uygulamalar
...................................................................................................................
178
7. Bölüm Sorular
...........................................................................................................
181
BÖLÜM:8
.........................................................................................................................
185
YALILIKTA KAYGI
BOZUKLUKLUKLARI............................................................
185
Bölüm Hakknda lgi Oluturan
Sorular............................................................................
187
Anahtar Kavramlar
.........................................................................................................
189
8.1.1.Kayg(anksiyete) ve Belirtileri
.................................................................................
191
8.2. Fobi
.........................................................................................................................
193
8.6. Somatizasyon
Bozukluu..........................................................................................
201
8.9. Bilisel Yetiler
..........................................................................................................
203
Uygulamalar
...................................................................................................................
204
8.Bölüm Sorular
............................................................................................................
207
BÖLÜM:9
.........................................................................................................................
212
Bölüm Hakknda lgi Oluturan
Sorular............................................................................
214
Anahtar Kavramlar
.........................................................................................................
216
9. Bölüm Sorular
..........................................................................................................
226
BÖLÜM:10
.......................................................................................................................
231
Bu Bölümde Neler öreneceiz?
.....................................................................................
231
Bölüm Hakknda lgi Oluturan
Sorular............................................................................
232
10.1. Fiziksel
Deiimler..................................................................................................
236
10.2.1. Kas-skelet
..........................................................................................................
238
10.2.3. Kalp
....................................................................................................................
239
10.2.4. Tansiyon
.............................................................................................................
240
10.2.2. Uyku
...................................................................................................................
242
10.6. Yal bireylerde görülen uyku sorunlar unlardr:
................................................... 245
10.7.Yallk ve Yorgunluk
...............................................................................................
246
10. Bölüm Sorular
.........................................................................................................
250
BÖLÜM:11
.......................................................................................................................
256
Bu Bölümde Neler Öreneceiz?
....................................................................................
256
Bölüm Hakknda lgi Oluturan
Sorular............................................................................
257
Anahtar Kavramlar
.........................................................................................................
259
11.1. Emeklilik
................................................................................................................
261
11.2.2. Rehberlik ve Danmanlk Hizmeti:
......................................................................
268
Uygulamalar
...................................................................................................................
271
11.Bölüm Sorular
..........................................................................................................
274
BÖLÜM:12
.......................................................................................................................
279
Bölüm Hakknda lgi Oluturan
Sorular............................................................................
281
Anahtar Kavramlar
.........................................................................................................
283
12.1. Ölüm
.....................................................................................................................
285
12.2.1. Ölümü Kabullenmeme
........................................................................................
286
12.2.3. Ölümü steme
.....................................................................................................
287
12.2.4. Ölümü Kabullenme
.............................................................................................
287
12.3. Ölüm Kaygs
..........................................................................................................
288
12.5.Ölüm Kaygs ve Kültürel Benlik Yaplanmas
...........................................................
292
Uygulamalar
...................................................................................................................
293
12. Bölüm Sorular
.........................................................................................................
296
BÖLÜM:13
.......................................................................................................................
301
Bu Bölümde Neler Öreneceiz?
....................................................................................
301
Bölüm Hakknda lgi Oluturan
Sorular............................................................................
302
Anahtar Kavramlar
.........................................................................................................
304
13.1. Yalln Psikolojik Yönü
.......................................................................................
306
13.1.1.Yallk döneminde psikolojik boyut
..................................................................
307
13.1.2.Yal bireyde yine fiziksel kayplara bal yetersizlik duygusu
............................ 307
13.1.3.Yallkta zihinsel deiiklikler
...........................................................................
308
13.2. Mizaç, Huy
.............................................................................................................
309
13.3. Kiilik Özellikleri
.....................................................................................................
309
13.4. Davranlarmzn Kayna
......................................................................................
311
13.7. Kiilik Bozukluklar
................................................................................................
313
13.8. Kiilik Özellikleri Alt Boyutlar
..............................................................................
315
Uygulamalar
...................................................................................................................
317
13. Bölüm Sorular
.........................................................................................................
320
BÖLÜM:14
.......................................................................................................................
323
Bölüm Hakknda lgi Oluturan
Sorular............................................................................
325
Anahtar Kavramlar
.........................................................................................................
327
14.1.Varoluçulua Bak Açs
........................................................................................
330
14.2. Temel kavramlar
....................................................................................................
331
14.3.2. Terör Yönetimi Kuram
....................................................................................
331
14.3.2.Yallkta anlam
....................................................................................................
332
14.6. Mutluluk Deneyimleri
............................................................................................
336
14. Bölüm Sorular
.........................................................................................................
340
KAYNAKÇA
............................................................................
Error! Bookmark not defined.
KISALTMALAR
Çev.: Çeviren
Ed.: Editör
S.: sayfa
Sevgili örenciler Yallarda Davran Bozukluklar dersimizde yallarn
psikolojik, sosyal ve
fiziksel sorunlar ele alnacaktr. Bu sorunlara destek vermeye aday
olan siz örencilerin bu
alanda yeterli bilgi, beceri ve donanm edinmenize katk salamasn
hedeflemekteyiz.
BÖLÜM:1
Bu bölümde yaam dönemleri ve yallkla birlikte görülen fiziksel
deiimleri ele alarak uyum düzeyleri hakknda bilgi
verilecektir.
Bölüm Hakknda lgi Oluturan Sorular
Yallarda görülen fiziksel deiimler nelerdir?
Salkl yalanmay etkileyen faktörler neler?
Yalanmann belirleyicileri nelerdir?
Konu Kazanm Kazanmn nasl elde edilecei veya gelitirilecei
Aktif yalanma lerleyen ya ile birlikte ilevselliin korunmasn
salamak için fiziksel olarak aktif kalmak.
Aktif yalanma ile ilgili kaynak taramas ve bu kaynaklarda konu ile
ilgili yaplacak okumalar kazanmlar artracaktr.
Anksiyete Hafif kaygdan youn panie deiebilen, farkl younluklarda
yaanan duygudur.
Anksiyete ile ilgili kaynak taramas ve bu kaynaklarda konu ile
ilgili yaplacak okumalar kazanmlar artracaktr.
Uyum Bireyin kiisel özellikleri ve çevresinde karlat durumlar ele
alnmaktadr.
Yallkta uyum konusu ile ilgili yaplan çalmalar incelenmitir.
Anahtar Kavramlar
Yaam dönemleri
Uyum süreci
Yallk sorunlar
Aktif yalanma
alanda yaama oran hzla azalmaktadr. Hzl kentleme neticesinde ehir
hayatna
adaptasyon sorunlar balamtr. Kentleme sürecine eklemlenen
teknolojik gelimeler
insan yaamnn deiiminin balca parametreleri haline gelmitir.
Özellikle yal kuan
kent yaamna uyumu ve teknolojiyi kullanmnda hzl deiime uyum salama
güçlüü
çekmektedir. Doal olarak insan ruh yaps etkilenmktedir. Yaplan
aratrmalara göre kent
yaam ile kayg durumlar arasnda anlaml bir korelasyon vardr.
Tarm Toplumu’ndan Sanayi Toplumu’na dönüüm hzl bir ekilde
gerçeklememitir. Endüstri ürünlerinin yaygn kullanm ve corafyalara
yaylmas zaman
almtr. Bilgi çana çeyrek kala topraa bal yaayan önemli bir nüfus
vard. Özellikle
yal kuak geçen yüzyl son çeyreine kadar çounlukla krsal alanlarda
yaamakta idi.
Günümüzde artk yal kuak kitle kültürüne ayak uydurmaya balamtr.
Kayg
ça olarak adlandrlan bu dönemde ruhsal sorunlar ortaya çkmtr.
Bireysel yaam
yalnzlamay ve kendine yabanclamay getirmitir. letiim teknolojiyle
birlikte bireyin
gelien bilgi ufkunun yannda gerileyen ruhsal yaps dikkat
çekmektedir. Geleneksel
hayatta dar çevresi içinde doal çevresiyle gelitirdii ilikilerle
mutlu olan bireyin, yeni
yaamnda yakn çevresine daha zaman ayrarak sanal platformda daha çok
megul
olmasyla birlikte ruhsal yapda deiimler meydana gelmitir. Bütün ya
gruplar bu hzl
deiimden etkilenmitir. Yala birlikte epidemik tablosunda birçok
sorun yaayan
yallar, kayg çanda yeni zorlanmalar ve sorunlarla karlamtr.
1. YALILIK, DAVRANI VE UYUM
1.1.Gümüzde Yallk ve Sorunlar
Günümüzde artk insanlar daha uzun yayor. Tarihte ilk defa, nüfus
içerisinde
geçmi yüzyllara göre daha 65 ya üstü daha çok insan yaamaktadr.
2050 ylna
gelindiinde, 65 ya ve üstü dünya nüfusunun 2015 ylnda 900 milyon
olan 2 milyar
olmas bekleniyor. Bugün 125 milyon insan 80 ya ve üstü. 2050
itibariyle, yalnzca Çin'de
120 milyon 85 ya üstü olarak saylayacak. () dönemde dünya çapnda bu
ya grubunda
434 milyon insan olmas bekleniyor. 2050 itibariyle, yallarn% 80'i
düük ve orta gelirli
ülkelerde yaayacak.(WHO, 2017)
Dünyada yalanan nüfusun hz çarpc bir ekilde artmaktadr. Ülkelerin
refah
düzeyi ile demografi arasnda farkllklar vardr. Örnein Fransa’da 60
yandan büyük
nüfusun % 10 ile% 20 arasndaki bir deiime adapte olmas için yaklak
150 yl geçmesi
gerekirken bu süre Brezilya, Çin ve Hindistan gibi ülkelerde 20
yldan biraz daha fazla
sürede gerçekletii verilere yansmaktadr. Nüfus yalanmasnn refah
düzeyi düük
ülkelerde daha hzl trman gelimi ülkelerde de görülmektedir. Örnein
Japonya'da
nüfusun% 30'u, 60 yan üzerindedir. Buna karn düük ve orta düzeyli
ülkelerde nüfus
deiimi daha hareketlidir. Yüzyln ortalarna gelindiinde, örnein ili,
Çin, ran ve
Rusya Federasyonu gibi pek çok ülke, yalanma grafikleri birbirine
yaklaacak.
Bir baka parametre salktr. Bugünün yal insanlar ebeveynlerine göre
daha
salkl yaadklarna dair çok az kant vardr. Son 30 ylda yüksek gelirli
ülkelerde ciddi
sakatlk oranlar düerken, ayn dönemde hafif ila orta derecede
sakatlkta önemli bir
deiiklik olmamtr. nsanlar fazla yaamak için hayata dair salkl
seçimler yapmalar
ve kendilerini destekleyici bir çevrede yayorlarsa topluma daha
fazla katk
sunabilirler. Hayata eklenen bu yllarda fiziksel ve zihinsel
kapasitede düü yaandnda
elbette yallarn toplum için etkileri daha az olacaktr.
• 2015 ve 2050 arasnda, dünya nüfusunun 65 ya üzerindeki oran
yaklak% 12'den% 22'ye, yaklak iki katna çkacaktr.
• 2020 ylnda 60 ya ve üstü insanlarn says 5 yan altndaki
çocuklardan daha fazla olacaktr.
• 2050'de yallarn% 80'i düük ve orta gelirli ülkelerde
yaayacak.
• Nüfusun yalanma hz geçmite olduundan çok daha hzldr.
• Bu demografik deiimin karsnda ülkeler salk ve sosyal
sistemlerinin en iyi ekilde kullanlmakta büyük zorluklarla kar
karyadr.
Biyolojik seviyede yalanma, zaman içinde çok çeitli moleküler ve
hücresel
hasarn birikmesinden kaynaklanmaktadr. Bu fiziksel ve zihinsel
kapasitede kademeli bir
düüe, artan hastalk riskine ve nihayetinde ölüme yol açar. Ancak bu
deiiklikler tutarl
bir düzlemde ilerlemeyebilir. Baz 70 yanda insanlar son derece
salkl bir hayata
sahipken, ayn yata bir bakas zayf ve dierlerinden önemli ölçüde
yardm talep eden
durumda olabilir. Biyolojik deiimlerin ötesinde yalanma, ayrca
emeklilik, daha uygun
konutlara tanma ve arkadalarn ölümü gibi dier yaam geçileriyle
de
ilikilidir. Yalanmaya kar bir halk sal tepkisi gelitirirken, sadece
yallkla ilikili
kayplar hafifleten yaklamlar deil, ayn zamanda iyilemeyi, uyumu ve
psikososyal
gelimeyi güçlendirebilecek yaklamlar da düünmek önemlidir. (WHO,
2017)
1.2.Yalanma le lgili Yaygn Salk artlar
leri yalarda ortaya çkma eiliminde olan ve balca hastalk
kategorilerine
girmeyen birkaç karmak salk durumu yallkla karakterize edilir.
Bunlar
genellikle geriatrik sendromlar olarak adlandrlr. Bunlar çou zaman
altta yatan
faktörlerin bir sonucudur ve krlganlk, idrar kaçrma, düme, deliryum
ve ülserleri içerir.
Geriatrik sendromlar, birer hastalk olarak daha ölümcül
olabilmektedir. Ancak geriatrik
tbb bir uzmanlk olarak gelitiren ülkelerin dnda, geleneksel olarak
yaplandrlm
salk hizmetlerinde ve epidemiyolojik aratrmalarda genellikle göz
ard edilmektedir.
leri yataki yaygn durumlar arasnda iitme kayb, katarakt ve krlma
hatalar,
srt ve boyun ars ve osteoartrit, kronik obstrüktif akcier hastal,
diyabet, depresyon ve
demans saylabilir. Ayrca, insanlar yalandkça, ayn anda birkaç
durumu birden
yaamalar daha olasdr. WHO,2017)
1.3.Salkl Yalanmay Etkileyen Faktörler
ortamlarndan kaynaklanmaktadr. Bu faktörler yalanma sürecini erken
bir aamada
etkilemeye balar. nsanlarn çocuk olarak yaad ortamlarn kiisel
özellikleriyle birlikte
yalandklar ortamlarda uzun vadeli etkileri vardr.
Çevre, salkl davranlarn gelitirilmesi ve sürdürülmesi üzerinde de
önemli bir
etkiye sahiptir. Yaam boyunca salkl davranlarn sürdürülmesi,
özellikle dengeli bir
diyet, yemek, düzenli fiziksel aktivite yapmak ve tütün kullanmndan
kaçnmak, bulac
olmayan hastalk riskini azaltmaya ve fiziksel ve zihinsel
kapasiteyi arttrmaya katkda
bulunur. Davranlar da yallkta önemini koruyor. Kas kütlesini ve iyi
beslenmeyi
sürdürmek için yaplan efor hem bilisel ilevlerin korunmasna, hem de
bakm
bamllnn gecikmesine yardmc olabilir.
olan yapmalarn salar. Güvenli ve eriilebilir kamu binalarnn ve
ulamn ve dolamas
kolay ortamlarn mevcudiyeti, destekleyici ortamlara örnektir. (WHO,
2017)
1.4. Halk Sal ve Yalanma
'Tipik' bir yal insan yoktur. 80 yandaki baz insanlar 20 yandaki
çocua benzer
fiziksel ve zihinsel kapasiteye sahiptir. Daha genç yalarda
insanlar fiziksel ve zihinsel
kapasitelerde önemli düüler yaarlar. nsanlarn fiziksel ve sosyal
ortamlarda
yakaladklar frsatlar salkl davranlara büyük etki salamaktadr.
Çevremizle olan
ilikimiz, doduumuz aile, cinsiyetimiz ve etnik kökenimiz gibi
kiisel özelliklerle
çarpktr ve salkta eitsizliklere yol açar. Yallktaki çeitliliin
önemli bir ksm, bu
salk eitsizliklerinin yaam süresi boyunca kümülatif etkisinden
kaynaklanmaktadr.
Yal insanlarn genellikle krlgan veya baml olduu ve topluma bir yük
olduu
varsaylmaktadr. Bir bütün olarak toplum, ayrmcla yol açabilecek bu
tutumlara
deinmeli ve yal insanlarn salkl yalanma deneyimini yaamalar için
gereken
frsatlar salamaldr.
etkiliyor. Örnein, bir ailede hayatta kalan kuaklarn says artm
olmasna ramen,
bugün bu kuaklarn geçmite olduundan daha fazla yaama ihtimali
yüksektir. Bu
mevcut ve öngörülen eilimleri buna göre
çerçevelemelidir.(WHO,2017)
1.5.Gerçei Deerlendirme Yetisinin Bozulmas
tedavi gerektirir. Yallkta
ortaya çkan bu rahatszlklarn
kimileri görece daha hafif bazlar oldukça ar seyreder. Ayrca ortaya
çkan hastalklarn
bazlarnda kiilerin bilinçlerinin kapandn ve gerçei deerlendirme
yetilerinin
bozulduunu bazlarnda ise bilincin kapanmadn ve bireyin gerçeklerden
kopmadn
görebiliriz. Bu durum psikoz ve nevroz kavramlarn gündeme
getirmektedir. Kiinin
gerçei deerlendirme yetisinin bozulup bozulmamas bir açdan durumun
ciddiyetini de
gösteren bir belirtidir. Ancak kiinin bilincinin açk olmas ve
durumun farknda olmas bir
sorun olmad anlamna gelmemektedir. Gerçei deerlendirme yetisi
tümüyle yerinde
olan bir hastann da intihar giriiminde bulunabilecei akldan
çkarlmamaldr.
Psikoz ve nevroz ne demektir? Psikotik belirtiler ya da “psikoz”
kiinin gerçeklik
ile bann koptuu bir durumdur. Böylesi bir durumda kiinin gerçek
olan ile gerçek
olmayan birbirinden ayrt etmeyebilmektedir. Psikoz durumunda kii
gerçekte olmayan
baz alglamalara sahiptir. Örnein kötülük göreceini, birilerinin
kendisini takip ettiini
söyleyebilir (hezeyan) veya olmayan kii ya da nesneleri gördüünü
(halüsinasyon) ifade
edebilir. Depresif durumdaki baz yallarn bu tür hezeyan ve
halüsinasyonlar yaadklar
bilinmektedir. Yal kiide depresyona bu depresyonun iddeti ile
orantl olarak psikotik
belirtiler de elik edebilir. Baz durumlarda hezeyanlar beden ve
organlarn ileyii ile ilgili
(somatik nitelikte) olabilecei gibi baz durumlarda yaknlarndan
kötülük görecei,
kendisi hakknda gizli planlarn kurulduunu düünmesine yol açan”
paranoid “ kuku
biçiminde de olabilmektedir. Hezeyan (Sanr, delüzyon); bir kültür
içinde paylalmayan,
gerçee uymayan, mantkl bir düünce ile deitirilemeyen, direnen bir
inantr (Krpnar,
2007).
Hezeyanlar en çok izofreni, psikotik özellikli mani ve organik
beyin
bozuklularnda görülür. Hezeyanlar “hakkmda kötü düünüyorlar, beni
izliyorlar, komplo
kurmular beni zehirleyecekler” gibi kötülük görme korkusu biçiminde
olabilecei gibi
“bana söz atyorlar, arabalar farlarn yakp söndürerek bana imada
bulunuyorlar” gibi
dorudan bir eylem algs biçiminde de olabilirler. Somatik sanrlar
bedenin ileyii ile
ilgili sanrlardr, kii bedeninin hastalkl veya deimi olduuna
inanabilir, bazen bu
düüncelerin iddeti çok youn olabilir hatta kii iç organlarnn
çürüdüü, yok olduunu
düünebilir. Hezeyanlar düünce içerii ile ilgili bir bozukluktur ve
önemli birçok ciddi
psikiyatrik bozuklukta hezeyanlar gözlenebilir.
Yal kii geçmiteki pimanlklarn depresyonda sklkla dile getirebilir;
bu
suçluluk duygusu o kadar youn olabilir ki suçluluk bir düünce
bozukluuna hezeyan
düzeyine varabilir. Bu durumda kii aksini gösterir kantlar olmasna
karn suçsuzluu
konusunda ikna edilemez. Bu balamda hezeyan yaayan bir kiiyi ikna
etmek yerine tbbi
müdahalede bulunulmas için çabalamak çok daha ilevseldir.
Halüsinasyon ise gerçek bir
uyaran olmamasna karn ortaya çkan alglamalardr. Görsel ve iitsel
olabilecei gibi
koku, tat halüsinasyonlar ve beden uyarmlar ile ilgili
halüsinasyonlar da bulunmaktadr.
En sk iitsel ve görsel halüsinasyonlara rastlanmaktadr. itsel
halüsinasyonlar konuma
biçiminde iitilen sesler eklinde olabilecei gibi, müzik, hayvan
veya cihaz sesleri
eklinde olabilir. Görsel halüsinasyonlar ise basit ya da karmak
durumlarda olabilirler ve
iitsel halüsinasyonlar ile beraber bulunabilir. Örnein duvarda asl
tabloda yer alan insan
figürlerinin hareket ettiini ve konutuklarnn söylenmesi, pencereden
bakan bir kiinin
görülmesi gibi.
Depresyon ana hatlar ile kiinin yaamdan zevk almad, mutsuz ve
umutsuz olduu bir
duygu durum dönemini tanmlar. Bu döneme baz belirtiler elik eder.
Bu dönemde
aada tanmlanan 5 veya daha fazla belirtinin elik etmesi durumunda
“Majör Depresyon
“ gelimesi söz konusudur (DSM IV, 1994). Yal bakm elemanlarnn acil
müdahale
gerektiren bir durum olarak depresyonla ilgili belirtileri tanmalar
son derece önemlidir.
Açklanan belirtiler hem gençler hem de yal kiiler için ortak
belirtiler olarak
deerlendirilebilir. Bununla birlikte yal kiilerin depresyon yaama
biçimlerinin gençlere
göre baz farkllklarnn olduunu da hatrlatmakta yarar vardr (Eker,
2007). Yal
bireylerde depresyonu “zamann kalmad ve yaamn yitirildii”
duygusuyla gelien
uzun bir yas süreci olarak da deerlendirebiliriz. Depresyon içinde
bulunan birçok yalda
bu belirtiler açk bir ekilde var olmayabilir. (Aksoy;2018)
1.6.Fiziksel Deiimler
ölçüde duyulara (görme, iitme, tat alma, dokunma, koklama) baldr.
Yal yetikinler
uyaranlarn younluunun az olduu (hafif ses, az k) durumlarda güçlük
çekerler.
Görme ve görme uyumu 20 yanda en üst düzeydedir; bu ya ayn zamanda
ilk özürlerin
ve kaltsal bozukluklarn ortaya çkt yatr. Sinir sisteminin ileyiinde
ileri yalara
kadar belirgin olarak ortaya çkmayan yava bir düü vardr; bu düü
görme de içinde
olmak üzere bütün davran etkiler ve hemen hemen bütün ileyi ve
süreçlerde bir
yavalamaya neden olur. Gözbebei çapnda yala birlikte ortaya çkan
daralma nedeniyle
göze giren k miktar da azalr, bu yüzden yallar iyi aydnlatlmam
yerlerde görme
güçlüü çekerler. Yal yetikinin a uyum salamas da genç yetikinden
daha fazla
zaman alr. itme alannda 25 yandan önce azalma çok enderdir. 45
yandan sonra bu
oran yükselmeye balar. itme yitiminin çou yüksek ses frekansnda
olur. Erkekler düük
frekans kadnlardan, kadnlar da yüksek frekans erkeklerden daha iyi
duyarlar. 50
yandan sonraki iitme yitimi ise erkeklerde daha fazladr (Onur,
1986).
1.7.Yaam Dönemleri ve Uyum
Yaam, canl varln sürekli olarak çevresine uyum salama çabasdr.
Uyum
dinamik bir süreçtir ve bireyin çevresinde yer alan deiikliklere
kar gelitirdii
tepkilerle salanr. Uyum düzeyi iki temel etmen tarafndan
belirlenir: Bireyin kiisel
özellikleri ve çevresinde karlat durumlar. Dier canl varlklardan
önemli farkllklar
gösteren insann uyum düzeyinin deerlendirilmesi oldukça güçtür.
Çünkü insann baar
ve yenilgisi, yalnzca temel biyolojik varln sürdürebiimi olmasyla
ölçülemez; dünya
içindeki kendine özgü yeriyle de deerlendirilir.
Çocukluk döneminde olumsuz çevre koullarnn yaratt engellerle
karlaan
insan, yetikin yaam için gerekli yetenekleri gelitiremez ve
zorlanma durumlarna kar
gelitirmi olduu yöntemler yetersiz kalr: Böyle bir durumda yaanan
duygu
anksiyetedir. Anksiyete, hafif bir kaygdan youn panie deiebilen,
farkl younluklarda
yaanan bir duygudur. Normal koullarda, fiziksel ya da toplumsal
çevreden gelen
tehlikelere kar insan uyaran, ayn zamanda gerekli uyumu yapabilme
ve yaam
sürdürebilme ilevlerine katkda bulunan anksiyete, bazen çok youn
yaanr. Böyle bir
durum, insann anksiyeteyi azaltmak amacyla abartlm uyum
mekanizmalar
kullanmasna ve normald davranlarn ortaya çkmasna yol açar. (Geçtan,
1997)
Hayatn getirdii zorlukalara kar yaanan kayg ile birlikte bireyde
birtakm olumlu
gelimelerin olduu söylenebilir. Uyum salama sürecinde her zorlanma
benlik
donanmnda baetme becerileri gelitirmeye sebep olmaktadr. Bu bakmdan
hem
kayg hem de örenme gerçeklemektedir. Kiisel farkllklar kimi bireyde
kaygnn
ileri düzey yaanmas sebebiyle beceri gelitirmek
güçlemektedir.
1.8. Aktif Yalanma
Aktif yalanma kavram ilk kez 1960’l yllarda “baarl yalanma”
kavramnn bir
bileeni olarak literatürde kullanlmaya balamtr. Aktif yalanma
kavramnn yan sra
“baarl yalanma”, “salkl yalanma”, “üretken yalanma” kavramlar da
kimi zaman
literatürde bu kavramlarn birbirinin yerine kullanld görülmektedir.
Ancak aktivite
teorisi tek bir yaam tarzna kstl olduu gerekçesi ile eletirilmitir
(Bowling, 2008).
Aktivite teorisinin salk koullarndan ötürü fiziksel olarak
yeterince aktif olamayan bir
grup yaly dlad öne sürülmektedir. Benzer ekilde, çalmakta olmayan
yallar
dlad nedeni ile “üretken yalanma”, bireylere gerçekçi olmayan
beklentiler yükledii
ve kiileri tek tipletirdii yönünde eletirilen “baarl yalanma”
kavram da
tartlmaktadr (Ranzijn, 2010). Yallarn bak açlarna göre aktif
yalanma ilevselliin
korunmas anlamna gelmektedir. lerleyen ya ile birlikte ilevselliin
korunmasn
salamak için fiziksel olarak aktif kalmak ve düzenli fizik egzersiz
yapmak etkili bir
UYUMUN K TEMEL DÜZEY
pek çok yarar salamaktadr. Ancak tüm yararlarna ramen yallar
arasnda düzenli fizik
egzersiz yapma oranlar yeterli deildir.
Aktif yalanmann belirleyicilerinden düzenli fizik aktivitede
bulunmak
ilevselliin korunmas için balca koruyucu yöntem olarak ön plana
çkmaktadr. Ya
ilerledikçe ilevsel kapasite azalmakta, beden bileimi ise kas
kitlesinin azalmas, ya
kitlesinin artmas yönünde deimektedir. Ayrca yal bireylerin
gündelik fiziksel
aktivitelerinin gençlere oranla daha düük olduu bilinmektedir.
Düzenli fizik egzersiz ise
kronik hastalklarn geliimini engelleyerek, yalanma ile ilikili
biyolojik deiiklikler ile
bunlarn salk ve iyilik hali üzerindeki olumsuz etkilerini
azaltmaktadr (akt. Çifçili,
2012).
hastalklardan (kanser, diyabet, tansiyon, vb.) kaçnmak, bu mümkün
deilse bile onlar
geciktirmek önemlidir. Yala ortaya çkan durumlara, kayplara ve yeni
kapasiteler
gelitirerek uyum salama, baarl yalanma özelliklerindendir.
(Blueprint, 2001).
Yaplan küçük bir yaam tarz deiiklii bir hastal geciktirebilir ya da
dier
hastalk risklerini ortadan kaldrabilir. Bu nedenle yaammzdaki
seçimlerimiz bizim
hayatmzn yönünü belirleyecektir. Ancak biz bu seçimleri yaparken
bir çok faktörden
etkilendiimiz belirtilmitir. Bu etkilere baktmzda; toplum ve sosyal
etkilerin bizim
seçimlerimizde oldukça önemli bir rol oynad görmekteyiz. Özellikle
bedenimiz sosyal
deneyimlerimizden, bal bulunduumuz toplumun norm ve
deerlerinden
etkilenmektedir. Bizim alacamz risk ya da herhangi bir deiiklik
salmz ve
hayatmz etkileyecektir. Ayrca bu durum yeni kararlar almamz ve
günlük yaammz
nasl geçireceimizi de belirleyecektir (Giddens, 2001). Örnein;
yürüme engeli ya da
zorluu olan bir kiinin baston ya da yürüteç kullanmas, kiinin
sosyal ve i hayatna
devamlln salayabilirken, bo zaman aktivitelerini de yerine
getirebilmesine olanak
tanyabilir. Bu örnekte olduu gibi bireyin fonksiyonel
yeterliliklerini kullanarak
kayplarn telafi etmesi mümkün olacaktr. Yani baarl yalanma, kiinin
hayatn,
tercihlerine bal olarak ekillendirecektir. (Jones, 2005).
Yetikin insanlar çevrelerini örgütlemede ve uyum salamada
duygusal
yeteneklerine bamldrlar. nsan etkileiminde etkili bir iletiim kurma
yetisi büyük
ölçüde duyulara (görme, iitme, tat alma, dokunma, koklama) baldr.
Yal yetikinler
uyaranlarn younluunun az olduu (hafif ses, az k) durumlarda güçlük
çekerler.
Görme ve görme uyumu 20 yanda en üst düzeydedir; bu ya ayn zamanda
ilk özürlerin
ve kaltsal bozukluklarn ortaya çkt yatr. Sinir sisteminin ileyiinde
ileri yalara
kadar belirgin olarak ortaya çkmayan yava bir düü vardr; bu düü
görme de içinde
olmak üzere bütün davran etkiler ve hemen hemen bütün ileyi ve
süreçlerde bir
yavalamaya neden olur. Gözbebei çapnda yala birlikte ortaya çkan
daralma nedeniyle
göze giren k miktar da azalr, bu yüzden yallar iyi aydnlatlmam
yerlerde görme
güçlüü çekerler. Yal yetikinin a uyum salamas da genç yetikinden
daha fazla
zaman alr. itme alannda 25 yandan önce azalma çok enderdir. 45
yandan sonra bu
oran yükselmeye balar. itme yitiminin çou yüksek ses frekansnda
olur. Erkekler düük
frekans kadnlardan, kadnlar da yüksek frekans erkeklerden daha iyi
duyarlar. 50
yandan sonraki iitme yitimi ise erkeklerde daha fazladr (Onur,
1986).
Herhangi bir ya grubunda uyku bozukluklarnn tehisi karmak bir
durumdadr.
Baz rahatszlklar sebebiyle kullanlan ilaçlar, uyku yapsnda bir takm
deiiklikler
meydana getirmekte ve uyku düzenini bozma eilimindedir. Dolaysyla
yalanmayla
beraber uykuda bir takm deiikliklerin ortaya çkmas kaçnlmazdr.
Örnein bir grup
hastalk, yan ilerlemesiyle birlikte uykuda bir takm hareket ve
davranlarla seyreder.
Uykuya dalamama, çok sk uyanma, çok erken saatte uyanp tekrar
uyuyamama gibi uyku
problemleri yallkla birlikte ortaya çkabilmektedir (Karadeniz,
2013).
Gençler uyku bozukluklarnn sebeplerini anksiyete ve depresyona;
yallar ise
daha çok bedensel nedenlere balamaktadr. Toplum da insomnia
yaygnlnn %10-20
olduu tahmin edilirken yallarda bu oran daha yüksektir. Yallarda
insomniann
morbiditeye yol açt; gün içinde ksa süreli uyumalar ve gecede 7
saatten az uyuma,
yürüme güçlüü ve bilisel dengesizlie neden olmaktadr. Benzer ekilde
hipersomniaya
bal i ve ev kazalarnda artma, sosyal becerilerde azalma, günlük
performansta düme
meydana gelebilmektedir. Burada öncelikle uykusuzluk yaknmasnn
balangc, gidii,
iddeti, süresi ve elik eden etmenlerle balants tanmlanmal ve
görülmeye
çallmaldr. Uyku hijyeninin düzeltilmesi ve konuyla ilgili
hassasiyet hafif iddette
ikayeti olan bireylerde uyku kalitesinin tek bana bile yeterince
iyi düzeye gelmesini
salayabilir. Uyku kalitesini artrmak amacyla kiinin uyuduu kadar
bir süreyi yatakta
geçirmesi ile snrlandrlm bir uyku düzeni salanmaldr. Gerekli
durumlarda fototerapi
veya farmakoterapiye bavurulabilir (Atay, 2001; Gökta, Özkan,
2006).
Uygulamalar
çalmalarn deerlendirilmesi yaplmaldr. Yallk dönemindeki uyum
mekanizmalarn
inceleyiniz.
Uyum düzeyinin etmenleri nelerdir?
Bu Bölümde Neler Örendik Özeti?
Yetikin insanlar çevrelerini örgütlemede ve uyum salamada duygusal
yeteneklerine
bamldrlar. Yal yetikinler uyaranlarn younluunun az olduu durumlarda
güçlük
çekerler.
lerleyen ya ile birlikte ilevselliin korunmasn salamak için
fiziksel olarak aktif
kalmak ve düzenli fizik egzersiz yapmak etkili bir önlemdir.
Düzenli fizik egzersiz, ilerleyen
yala birlikte saln korunmas anlamnda da pek çok yarar salamaktadr.
Ancak tüm
yararlarna ramen yallar arasnda düzenli fizik egzersiz yapma
oranlar yeterli deildir.
1. Bölüm Sorular
II. Çevresinde karlat durumlar
Uyum, temel iki temel etmen tarafndan belirlenir. Yukardakilerden
hangileri bu iki etmeni
belirtmektedir?
a) Yalnz I b) Yalnz II c) I ve II d) I ve III d) III ve IV
2) leri yalarda ortaya çkma eiliminde olan yallara özgü sorunlara
ne ad verilir?
a) Geriatrik sendromlar
b) Psikolojik rahatszlklar
c) Yaygn bozukluklar
d) Yaamsal sorunlar
e) Fiziksel sorunlar
3) “Hakkmda kötü düünüyorlar, beni izliyorlar, komplo kuranlar var,
beni zehirleyecekler” gibi kötülük beklentisi hangi terimle ifade
edilmektedir ? a) Sanr
b) Bunama
c) Travma
d) Depresyon
e) Hezeyan
bulundurulacak yaklamlardan biri deildir?
5) Aada baarl yalanma ile ilgili verilen bilgilerden hangisi
yanltr?
a) Düzenli fiziksel aktivitede bulunmak
b) Kronik hastalklarn geliimini engellemek
c) Yalanma ile ilgili biyolojik deiikliklerin olumsuz etkisini
azaltmak
d) Yeterliliklerini kullanarak kayplarn telafi etmek
e) Finansal düzeyini yükseltmek
a) Tütün kullanmndan kaçnmak
b) Hastalk riskini azaltma
c) Fiziksel kapasitenin artrma
a) Fiziksel yalanma
b) Duygusal yalanma
c) Aktif yalanma
d) Davransal yalanma
e) Sistematik yalanma
a) Kiinin bilinçli bir ekilde hareket edemeyeceinin
göstergesidir.
b) Davranlar bilinçddr.
c) Psikozlarda görülebilmektedir.
9) Aapdaki kavramlardan hangisi öteki kavramlarn ortak tanm
dndadr?
a) Baarl yalanma
b) Salkl yalanma
c) Üretken yalanma
d) Destekli yalanma
e) Aktif yalanma
Cevaplar
Yararlanlan ve Bavurulabilecek Dier Kaynaklar Aksoy, Umut Mert,
Yallkta Acil Müdahale Gerektiren Psikolojik Sorunlar ve Yalya
Yaklam12.4,Salk Bilimleri Üniversitesi, 2018
Andreasen Nancy C., Cesur Yeni Beyin, Genom Çanda Fetih: Ruh
Hastalklar, Okuyan Us Yayn, stanbul, 2014
lal, Koptagel, G., Psikiyatri, Psikosomatik, Psikometri, Arkada
Yaynlar, 1985, stanbul Öztürk, O. M. (1989). Ruh Sal Ve
Bozukluklar. stanbul: Evrim Yaynlar. 2. Basm. Yurdakul, S. (1999).
Ruhsal Hastalklar ve Baetme Yollar. Nobel Tp Kitabevleri. Adana.
Syf: 56-57. https://www.who.int/features/factfiles/ageing/en/
BÖLÜM:2
ve soyutlanma belirtilerinin aamalar deerlendirilmelidir.
Bölüm Hakknda lgi Oluturan Sorular
Yanl bilgi aktarm nasl gerçeklemektedir?
Normald bilgi üretim aamalar nelerdir?
Ar rol yüklemesi nedir?
Bölümde Hedeflenen Kazanmlar ve Kazanm Yöntemleri
Konu Kazanm Kazanmn nasl elde edilecei veya gelitirilecei
Davran bozukluu Normal d davran düzeyleri incelenmitir.
Davran bozukluuna ilikin kaynaklarn taranmas ve bu kaynaklarda konu
ile ilgili yaplacak okumalar kazanmlar artracaktr.
Soyutlanma belirtileri Soyutlanma belirtilerinin geçtii aamalar
incelenmitir.
Soyutlanma belirtileri ve aamalar kaynak taramas yaplarak
incelenmitir.
Normallik kavram Ruhsal bakmdan normallik kavramna davran kavramyla
açklama yaplmtr.
Normallik kavramna ilikin kaynaklarn taranmas ve bu kaynaklarda
konu ile ilgili yaplacak okumalar kazanmlar artracaktr.
Anahtar Kavramlar
Soyutlanma belirtileri
Normallik kavram
Düünce yavalamas
dourmutur. Yüzyl balarda artk teknolojinin iletiim alanndaki
badöndürücü etkisiyle bir baka
durumla karlalmtr. Kuaklar arasnda deiim, teknolojinin hzland ivme
ile birlikte yal
jenarasyonu olumsuz yönde etkilemitir.bunun yan sra birçok davran
bozukluu sendromuna
rastalanmaktadr.
Yirminci yüzyldan itibaren dünyadaki yal nüfusu üç kat artmtr.
Bauer’in aratmalarna
göre yallk piramidindeki bu deiim ile yal insanlarn
sosyopsikiyatrik bakmlar da bir
sorun olmaya balamtr. Psikiyatri kliniklerinde yatan yal hasta says
çoalmaya
balamtr. Örnein Almanya’da pskogeriatrik hastalar bütün hastalar
arasnda 1/3 oranna
ulamtr. Bununla birlikte ülkemizde eitimli yal nüfus oran artmtr.
Okuma yazma
bilmeyen yal nüfus oran, 2013 ylnda yüzde 23,9 iken 2017 ylnda
yüzde 19,6'ya
dümütür.
-
.
2. DAVRANI BOZUKLUU VE YALILIK
2.1. DAVRANI BOZUKLUUNUN YAKIN TARH
Roma mparatorluunun çöküü ile 17. yüzyldan 18. yüzyla, felsefe ve
bilimdeki
gelimeler arasndaki dönemde güç, politika oluturma ve zenginlik,
devlet deil kilise
odanda younlamt. nanç ve tutum da sapma asla ho görünmüyordu.
Reform ve reform
kartlar çelikisi, durumu kötületirmi, toplumun kutuplamas sonucunda
hurafe alm
yürümü, büyücü av balamt.
Ülkedeki egemen inan açsndan normalden sapma gösteren talihsiz onca
insan
özdenetimleri dnda ruhsal hastala uram kiiler olarak deil, içlerine
eytan girmi
günahkarlar olarak alglanmlardr. Böylelerinin nasl tanna bileceine
dair teknik kitaplar
yazlmtr. Bunlarn en önemlilerinden biri de cadlarn çekici isimli
kitaptr. Kitapta içine
eytan girmi birinin ya da bir cadnn nasl tannacak ayrntl olarak
anlatlmaktadr. 500 yl
sonra okuduumuzda yazarlarn psikotik depresyonu izofreni olarak
tarif ettiklerini
anlamaktayz.
Alglama ve anlama yanll sadece Roma Katolisizmi ile snrl
deildir.
ngiltere’de Protestan bak buna benzer bir katkda bulunmutur. 1611
yaynlanan eytan
hakknda yazlan bir kitapta baka bir bak açsyla, ayn politik
ibarelere ve neredeyse özde
tartmalara yer verilmitir. Ruhsal hastaln duasn yönelik alg/anlay
yanllna yol
açan bir baka toplumsal tema ise “benden uzak olsun” sendromudur.
Salk ve zenginliin
ar kutsanmas sonucu, halkn yaad fakirlik, strap ve çirkinlii kar
nefret bakn
dourdu. Akp giden yüzyllar içinde bu sorunun çözümü slah evi
yetimhane tmarhane ad
verilen kurumlar yaratmak olmutur. Bu kurumlar farkl türden dükün
kiilere ev sahiplii
yapmtr. Suç ileyenlerin, yoksullarn, evsizlerin, zeka özürlülerin
ve yetimlerin,
bedensel hastal olanlarn,
neden birarada tutuldu.
oluturulmu insan öbekleri söz
konusu olduunda deli olanla
kötü olann kolayca bir arada tutuldu. Bu kabul anlay, öteki
toplumun huzurunun
kaçmamas için bir çözüm yolu olarak görülmütür.
Günümüzde ise dükünlerin madurlar ve akl hastalarnn toplumsallamas
bir yarar
olarak görülmektedir. Buna karn kimsesizlerin, izofrenlerin ve
bakma muhtaçlarn barnma
sorununu çevremize baktmzda görmekteyiz.
Yüzyllardr yüz yüze olduumuz sorularn yansmasndan ibarettir. Tüm bu
sorunlar
ve yanl anlamalarn karsnda duran güçlü kar anlayl da söz konusudur.
Bu
anlaylardan biri de iki yüz yl önce bir bilimsel disiplin olarak
yeniden domutur. Kilise
merkezli anlaytan bilimsel olana doru gerçekleen dönüüm zihinsel
hastalklar ile ilgili
anlay deitirmi, olmas gereken yere yeniden koymutur. Davran
bozukluklar,
geçmiin yersiz kayglar ve korkuya bak gelenei bir kalnt olarak
yüzeyin hemen altnda
ince bir tabaka halinde barnmaya devam ediyor. Günümüzde
izofrenleri yakarak
cezalandrmyoruz ama, ‘deli’, ‘kafay syrm’ diyerek hor görme anlay
sürmektedir.
Fakat giderek daha çok insan, ruhsal hastalklarn önemini kavramak
da biyolojik
kökenli anlamaktadr. 18 yüzylda psikiyatri bir uzmanlk dal olarak,
ruhsal hastalklara
bak deitirdi. “nsanlar eit yaratlmtr” slogan dolaysyla “hayat,
özgürlük, mutluluk
herkesin hakkdr” anlay geliti. Bu balamda oluan ‘kurum’ fikrinin
gelimesiyle zihinsel
hastal olanlarn ve özürlü bulunan insanlarn yannda yer alarak
onlarn sözcüünü yaptr.
Bu insanlarn insanca bakm alabilecekleri tbbi imkanlar bulunduu
yerlerin oluturulmasn
tartmaya açlmtr. Bu hareketle birlikte ilk kuak ruh hekimleri
çalmaya balamtr.
Ruhsal hastal olanlara yönelik hizmetler ile birlikte hekimler, bu
insanlar için hastane ve
akl hastaneleri oluturmaya balamlardr. Geçtan, 1997)
2.1.2. Davran bozukluu kavram
Bir bilgisayara yanl boyda kartlar ya da yanl elektrik voltaj
verildii zaman
bozulabilir. Bir insana yüksek dozda karbonmonoksit verildiinde
davran deiikliklerine
neden olur. Bilgisayar, programlanmam ya da kendisine bilgi
verilmemise bilgi üretmez.
nsanlar da yaadklar çevrelerde uyaran yoksunluu durumlaryla
kalatklarnda davran
bozukluu gösterirler.
psikolojik bozukluklara yol açabilir. Eer bilgisayara ilenen bilgi
yanl programlanrsa,
bilgisayarn verecei karlklar yanl olur. nsanlarda da, organik beyin
hastalklar ve ruhsal
hastalklar da olduu gibi, bilgilerin yanl yorumlanmas davran
bozukluuna yol açar.
Genel Sistemler Kuram Ve Normald Davranilar
Canl sistemlerin normald davranlar incelenirken, insan
davranlarn
gerçekletiren hücre ve organ gibi yaplarn yan sra, onun içinde yaad
aile, toplum ve
toplumlar üstü yaplar da ele alnr. Ancak, insan organizmasna
çevreye oranla öncelik
tannr. Canl sistemlerin her bir düzeyinin birbirinden farkl uyum
süreçleri olduu gibi, her
bir düzey birbirinden farkl normald belirtilere neden olabilir.
Dolaysyla davran
bozukluu belirli düzeylerden kaynaklanabilirler.
(Geçtan,2017)
ekil 1. Normald davran düzeyleri
Beynin zedelenmesi ya da beyni besleyen kan damarlarnn bir kan
phtsyla
tkannas gibi durumlar, organ düzeyinde davran bozukluklarna neden
olur. Madde enerji
sisteminin hasar görmesi sonucu yanl bilgi aktarm gerçekleir.
Organizma düzeyinde normald uyum süreçleri çeitli biçimlerde ortaya
çkabilirler.
Uygun artlarda ortaya çkabilen madde-enerji ve bilgi aktarm
eksiklii ya da fazlalklar
sonucu bilgi aknda türlü bozukluklar görülebilir. Bunlar arasnda,
hrçnlk ve gerginlik,
çok konuma, tekrarl gülmeler, hiddet tepkileri, huzursuzluk, kaygnn
da elik ettii uyku
bozukluklar ve somut sorunlara gerçekd çözümler bulma eilimi
saylabilir. (Meninger,
1963). Organizmann karlat zorlanmalar büyüdükçe, daha çok enerji
kullanmn
gerektiren salksz uyum mekanizmalar gelitirilir.
Meninger, organizmann içinden kaynaklanan normald bilgi üretimini
be aamada
tanmlamtr:
1.Hücre
2.Organ
3.Organizma
4.Grup
5.Örgüt
dengeli durumunun bozulduunu ya da bozulmakta olduunu haber veren
bir belirtidir.
Normal anksiyete yararl bir duygudur. Tpk ac duygusu gibi, o anda
kullanlmakta olan
uyum mekanizmalarnn organizmann dengesini korumak için yeterli
olmad konusunda
organiznay uyarr. Buna karlk nevrotik anksiyete, kiinin uyumunu
daha da güçletirecek
normald mekanizmalarn ortaya çkmasna neden olur. Anksiyete normal
ya da nevrotik
düzeylerde yaanabilir.
ortaya çkan öfke nöbetlerinden, adam öldürme gibi ar iddet
gösterilerine deien çeitli
biçimlerde görülebilir. Saldrgan davranlar toplumsal içerikli bir
gö- rünümle de ortaya
çkabilirler.
beliren psikozlar görülebilir.
Böylesi durumlar bazen intiharla sonlanabilir.
ekil 2 Organizmada yanl bilgi üretim aamalar
Bir dier normald uyum süreç grubu ise, psikosomatik hastalklar
biçiminde
görülür. "Uyum hastalklar" olarak da tanmlanan bu gibi durumlarda
organizma, dtan gelen
psikolojik zorlanma durumlarna kar fizyolojik yantlar verir ve
çeitli organlarda, mide
ülseri, kan basnc yükselmesi ya da allerjik tepkiler gibi ilevsel
bozukluklar ortaya çkar.
Organizma düzeyindeki uyum bozukluklar, organizmaya gelen
bilgilerin az ya da fazla
olduu durumlarda da ortaya çkar:
1.Gerginlik ve uyum yapma bozulma
2.Anksiyete ve dier nevrotik belirtiler
3.Belirli hedeflere yönelik iddet ve saldrganlk
4.Organizmadaki düzensizlik nedeniyle psikoz
5.Denetimin yitirilmesi sonucu ortaya çkan bozukluk
1) Organizmaya gelen bilgilerin yetersizlii, ya da bir baka deyile,
uyaran yetersizlii
baz uyum sorunlarnn ortaya çkmasna neden olur. Normal koullarda
insanlar, dier
insanlar arayarak ya da onlardan uzak durarak, dikkatlerini bir
konudan dierine çevirerek,
hareketlerini hzlandrarak ya da yavalatarak klar yakmak ya da
perdeleri kapatmak gibi
bulunduklar çevrede baz deiiklikler yaparak organizmalarna gelen
bilgi akmn ortalama
bir düzeyde tutmaya çalrlar.
Saatlerce tek bana yolculuk yapmak zorunda olan kamyon
sürücülerinde, hücreye kapatlm
tutuklularda ya da kutup bölgelerinde keif yolculuuna çkm kiilerde
olduu gibi, uzun
süre dier insanlardan soyutlanan ya da çevreden gelen bilgi çe-
itliliinden yoksun kalan
insanlarda "soyutlanma sendromu" denilen belirtiler görülür.
(Geçtan,2017)
Soyutlanma belirtileri çeitli aamalardan geçer:
Balangçta kii zamann düünerek geçirebilir, ancak sonunda uyuklamaya
balar.
Zaman ilerledikçe, düüncelerini yönlendirebilme ya da net bir
biçimde düünme zorlamaya
balar. Huzursuzluk, hrçnlk ve dümanca duygular belirir. Daha sonra,
dardan bilgi
gelmemesinin yaratt boluu dü kurarak gidermeye çalr. Davranlar
giderek
çocuklar. Bunu, oldukça canl bir biçimde alglanan görme ve iitme
sanrlar (gerçekte var
olmayan nesneler görme ve sesler duyma) izler. Son dönemde kii
kendisini, kendi dnda bir
yerde, örnein karanln içinde bir k biçiminde alglar.
Düüncenin yavalamas
kesilmesi
Bilgi yani uyaran yoksunluu durumu sona erdiinde kiinin normale
dönüü birden
olmaz. Topluma yeniden uyum salamas zaman alr. Sanrlar ve zihinsel
boluk dönemleri
onu bir süre daha rahatsz eder. Dikkatini toplamakta güçlük çeker
ve konutuklarna dülerini
de kartrmamak için çaba göstermesi gerekir. Gerçekletirilen
aratrmalarda organizmaya
uyaran yoksunluu durumlarnda da katlmclar benzer belirtiler
göstermilerdir.
Organizmaya ulaan bilgilerin fazla sayda olmas da ciddi uyum
sorunlarna yol açabilir.
(Lipowski,1970)
Günümüzde teknoloji ve refah toplumlar bilgi fazlalklar
üretmektedir. Geçmite
insanlk, daha az bilgi uyaran ile kar karya olduu halde günümüzde
her geçen gün bilgi
kaynaklar artmaktadr. letiim teknolojisinin geldii badöndürücü
gelimeler bilginina artk
beyin gibi sürekli bireyin üzerinde tad mobil cihazlar ile kullanm
balamtr.
Kitle iletiim araçlar ve her eyi özgürce, ama çou kez rastgele dile
getirmeye
özendiren çada deer yarglar tarafndan da körüklenmektedir.
Toplumsal basklar kiiyi
çekici seçenekler arasnda bir seçim yapmaya zorlamakta ve
seçeneklerin çokluu insanlarda
aknlk yaratmaktadr. Çada insann anksiyetesi, çou kez bu bolluk
içerisinde karar
verme zorunluunun oluturduu çatmalardan kaynaklanmaktadr. nsanlar,
seçeneklerin bir
bölümünü alglamayarak, kaçnarak, saldrgan davranlar göstererek ya
da bu bilgilerin
boyunduruuna girerek uyum yapmaya çalrlar. Bu konuda en çok
zorlananlar, yetimekte
olan gençlerdir. Bu gençler, çekici seçenekler arasndan seçim
yapabilmeyi ve seçilen amaçlar
dorultusunda tutarl bir biçimde hareket etmeyi örenememi olduklar
için ciddi uyum
sorunlaryla karlarlar.
Bu tür zorlanmalara bir dier örnek de, endüstride ve kamu
hizmetlerinde yönetici
durumunda olan kiilerde gözlemlenen ve "ar rol yüklemesi" denilen
durumdur. Ar bilgi
yüklemesin- den kaynakland varsaylan bu durumda, yöneticilik düzeyi
yükseldikçe
zorlanma oran da büyür. Çünkü daha alt düzeydeki çalanlardan ve
genel olarak kurumdan
yöneticiye yöneltilen beklentiler artar. Yönetici sonunda tüm bu
istekleri gereince
karlayacak zaman bulamaz duruma gelir. Bu ar yüklemeyi
karlayabilmek için çeitli
uyum süreçlerini kullanrsa da, beklentileri yeterince karlayamam
olmann yaratt
suçluluk duygularndan kurtulamaz. Dosya ve belgeleri akam evine gö-
türür, ama çou kez
bunlarn üzerinde çalamayacak kadar yorgundur.( Geçtan,2017)
Baz klinik ve deneysel bulgular, izofreni ile ar bilgi yükle- rnesi
arasnda bir iliki
bulunduu kantlar niteliktedir. izofreni- de, büyük bir olaslkla
genetik kökenli metabolik
bir bozukluk sonucu, bilgi aktaran kanallarn bazlar düük
kapasiteyle çal- maktadr.
Çeitli aratrmalar, özellikle alc kanallarn etkilendii izlenimini
vermektedir.
Luby ve arkadalar, izofrenik içe kapanmay, hastann d çevreden
kendisine
yöneltilen bilgileri ba edebilecei bir düzeyde tutma çabas olarak
yorumlamlardr.
Örnein, saatlerce durumunu deitirmeksizin hareketsiz duran bir
katatonik izofrenin,
kendisini ar derecede yükleyebilecek bilgi aktarmna kar hiçbir
tepki vermeyerek
korunmaya çalt düünülebilir.
eilimi gösterirler. izofrenik kiiler "filtreleme" denilen bu uyum
mekanizmasn
kullanamazlar. Bunun sonucu ksa süreli bellek depolar ar oranda
bilgiyle yüklenir.
Gerçekten de izofrenik kiiler ksa ve açk bir biçimde söylenenleri
alabildikleri halde, bir
düüncenin çok sayda sözcükle ve ayrntl bir biçimde anlatlmas, dik-
katlerinin
dalmasna ve alglamalarnn bozulmasna neden olur. izofrenik kiide alc
kanallarn
düük kapasitede çalmasnn yan sra, alnan bilgileri filtreleme
süreçleri de normal
olmayan biçimlerde iler. Verilen bilgileri destekler baz bulgulara
deneysel olarak da ulam
ve normal insanlarn ar bilgiyle yüklenmesinin bu kiilerde
izofreniye benzer belirtilere
yol açtn göstermilerdir.
Birarada yaayan insanlar arasnda çatma en çok aile içinde görülür.
Sorun,
ekonomik nedenlere bal olarak madde-enerji yetersizliinden, yatalak
bir aile üyesinin
sürekli bakm gibi fazla ya da istenmeyen bilgi aktarrnndan
kaynaklanabilir. Baz grup
örgütlenmelerinde grup kanallar ve alt-sistemleri, iletiimi belirli
bir grup üyesinde (bakan)
merkeziletirirler. Böylesi durumlarda bu kii grubun bilgi
üretiminin büyük bir bölümünü
üstlenirse, grupta normald davranlar ortaya çkabilir. Örgüt
düzeyinde de normald
durumlar görülebilir. Lipowski’ye göre zihne ulaan bilgilerin fazla
sayda olmas da ciddi
uyum sorunlarna yol açabilmektedir. (Geçtan,2017)
2.1.3.Normallik kavram
Ruhsal bakmdan normallik kavram ancak son çeyrek yüzyl içinde,
ciddi bir biçimde
ele almaya balad söylenebilir. Bunun bir nedeni, yakn zamanlara
kadar aratrclarn
dikkatlerinin daha çok normald davranlarda odaklam olmasdr. Bundan
ötürü, ruh
sal kavram geçmite ruhsal hastalklarn kart anlamnda ele alnm,
önemli
saylabilecek nitelikte normald davranlarn görülmemesi normallik
olarak kabul edilmiti.
Aratrmalarn hastane dna da yaylmaya balamasndan bu yana, toplumun
daha
önce karlamadklar kesimleriyle de iliki kurmaya baladlar. Koruyucu
ruh sal
programlar gelitirildikçe, kimde neyin korunmas gerektii sorusu da
önem kazand. Ayrca,
kimin ne kadar hasta olduunun yan sra, kimin daha salkl olduunun da
saptanmas söz
konusu olmaya balad. Ancak bu gelimelere karn yine de, normallik
kavramnn açklk
kazanm olduu söylenemez. Neyin normal olduu günümüzde de çeitli
biçimlerde ve farkl
deer yarglarnn etkisinde yorumlanmaktadr.
Tüm bu bulgular, "ruh salnn olumlu yönleri" diye adlandrd
iievlerin
tanmlanabilmesi için, zorlannayla ba etme ve uyum kavramlarnn
dikkatli bir biçimde
incelenmesi gereini vurgulamakta. Yakn zamanlara gelene kadar ruh
sal uzmanlar
ilgilerini normald davranlara odaklatrm olduklarndan, olaan uyum
çabalarn da
normald davranlar için kullanlan ölçütlerle deerlendirme ve
etiketleme eilimi
göstermilerdi. Örnein, iini özenle yapan kiilerin "kompulsif"
olarak nitelendirilmelerine
meslek çevrelerinde sklkla tank olmaktayz. Genel kanya göre, günlük
sorunlarn
üstesinden gelmek için bireyin kulland yöntemler yaam boyu fazla
bir deiime uramaz.
Bunun nedeni, uyum ve savunma mekanizmalar daarcnn çocukluk
döneminde
biçimlenmi olmasdr. Kimi insann yaam frtnal dönemlerle dolu olduu
halde, kimininki
oldukça düzgün bir biçimde akar. Daha salkl insanlar, daha çeitli
uyum mekanizmalar
gelitirmilerdir. Bu, onlarn, olaylarn üstesinden gelirken daha
fazla sayda seçenee sahip
olmalarna ve daha esnek davranabilmelerine olanak verir.
Günümüzde, uyum
dier yandan çevresel koullarla ba edebilecek bir biçimde
düzenlemek" olarak
tanmlamtr.
getirmi, nüfus patlamas ve çevre kirlenmesi insanlarn yaam destei
sistemini tehlikeye
düürmütür. Kentsel toplumun getirdii ypratc ve tekdüze yaam, çalma
alanndaki
yarmalar ve bürokrasinin bunaltc etkileri de çada insann
anksiyetesini artran etmenler
arasndadr. çinde yaadmz yüzylda yaplm olan bilimsel ve teknolojik
aamalar bir
yandan insann ufkunu geniletirken, kitle iletiim araçlar da onu,
her gün kendi küçük
çevresinin ötesindeki dünyann sorunlaryla ilgilenmeye zorlamaktadr.
Hzl toplumsal
deiim insanlarn geleneksel deerlerinin ve inançlarnn sarslmasna yol
açmakta, çada
insan bugüne dein var olmu deerlerin geçerliini aratrmakta ve
bunlar
eletirebilmektedir. (Geçtan, 1997)
Yaam, canl varln sürekli olarak çevresine uyum salama çabasdr. Uyum
dinamik
bir süreçtir ve bireyin çevresinde yer alan deiikliklere kar
gelitirdii tepkilerle salanr.
Uyum dü- zeyi iki temel etmen tarafndan belirlenir: Bireyin kiisel
özellikleri ve çevresinde
karlat durumlar. Dier canl varlklardan önemli farkllklar gösteren
insann uyum
düzeyinin deerlendi- rilmesi oldukça güçtür. Çünkü insann baar ve
yenilgisi, yalnzca
temel biyolojik varln sürdürebilmi olmasyla ölçülemez; dünya
içindeki kendine özgü
yeriyle de deerlendirilir. (Geçtan,2017
yetikin yaam için gerekli yetenekleri gelitiremez ve zorlanma
durumlarna kar gelitirmi
olduu yöntemler yetersiz kalr: Böyle bir durumda yaanan duygu
anksiyetedir. Anksiyete,
hafif bir kaygdan youn panie deiebilen, farkl younluklarda yaanan
bir duygudur.
Normal koullarda, fiziksel ya da toplumsal çevreden gelen
tehlikelere kar insan uyaran,
ayn zamanda gerekli uyumu yapabilme ve yaam sürdürebilme ilevlerine
katkda bulunan
Bireyin kiisel özellikleri ile belirlenir.
Uyum Düzeyi
Uyum Düzeyi
anksiyete, bazen çok youn yaanr. Böyle bir durum, insann
anksiyeteyi azaltmak amacyla
abartlm uyum mekanizmalar kullanmasna ve normald davranlarn ortaya
çkmasna
yol açar. (Geçtan, 1997)
Dinamik bir süreç olan davran' dtan görülen belirtilerinden çok,
onu oluturan
nedenlerin çözümlenmesi ve anlalmas önem tar. Gerek normal ve
gerekse normald
davranlar, ger- çekte, insann dünyay alglay biçimine göre yaamn
sürdürebilme
çabalarndan baka bir ey deildir ve normal ya da nor- mald saylan
davranlarn
tümünün ileyiinde ayn temel il- keler geçerlidir. Normald
belirtiler yalnzca insann
uyum yapma çabalarnn yetersizliini yanstr, yetersizliinin gerçek
nedenini açklamaz.
nsann doduu andan balayarak yaad olumlu ve olumsuz olaylar ve
bunlarn
izleri, varoluunun bir parças durumuna gelir. Kaltsal etkenler ya
da bedensel engellilik gibi
durumlarn dnda, bireyin ruhsal sorunlar çevresiyle etkileimi sonucu
oluur. Kiinin ya
ile çevrenin brakt izlerin derinlii ters orantl olduundan,
çocukluun ilk dönemlerindeki
sarsntlar daha kalc bir nitelik tar ve etkilerini yaam boyunca
sürdürürler.
Davrana yön veren sinir sistemi balantlar, bir kez olutuktan sonra
temel
örüntülerini pek deitirmezler. Yeni edinilen davranlar ise bu temel
örüntünün çevresinde
oluurlar. Dolaysyla, bir insan yetikinlik dönemine eritiinde yaam
biçimi de belirlenmi
olur.
Yaplan aratrmalar, bir insann doduu andan balayarak yaad tüm
olaylar ve
onlara elik eden duygular, beyinde ariv gibi sakladn
göstermektedir. Beyin, ilevlerini
ekonomik bir biçimde sürdürmek zorunda olduundan, bu olaylarn ve
duygularn tümünü
çarmak olanakszdr. Ancak, bu izlenimlerin davranlar sürekli olarak
etkilediini
kantlayan belirtiler vardr. Örnein, bir insan çocukluk dönemlerinde
geçirdii sarsc
yaantlara ilikin kaygsn bastrm da olsa, yetikin döneminde bu
yaantlar çartrc
durumlarla karlatnda çocukluk dönemine ait duygularn yeniden
yaayabilir. Ama çou
kez, geçmile imdiki zaman arasndaki ilikiyi göremez. (Geçtan,
1997)
Genetik alanlarndaki gelimelerin yakn bir gelecekte davran bozukluu
kavramna
yeni boyutlar katmas beklenmekle birlikte, davran belirleyicisi
olarak toplumsal etmenler
de, kinci Dünya Sava sonras dünyann kendine özgü sorunlarndan
ötürü, davran
bilimlerinin geleceine yön verici bir nitelik kazanmaya
balamtr:
Önceki yüzyllarda yaam olan insanlarn sorunlarnn yalnzca kendi
küçük
çevreleriyle etkileimlerinden kaynaklanmasna karlk modern ça insan
yaad topluma
yabanclamaktadr. Bu yabanclama insann yaamsal bütünlüünü
etkilemektedir. Bunun
sonucunda yallkla birlikte gelen sorunlarla baetme becerilerinde
kayplara yolaçmaktadr..
Modern insann kendi hakkndaki bilgisi, doabilim ve teknoloji
alanlarndaki bilgisine oranla
eksilmeye balamtr. Buna karlk, gelimekte olan toplum insan,
kentleme ve nüfus göçü
nedeniyle, alageldiinden çok farkl artlara uyum salamak zorundadr.
Bu nedenle, çada
insan kendisini mutlu edebilecek ve anlaml bir yaam
gerçekletirebilecek düzeni nasl
kurabileceini bilmemenin aknln yaamaktadr. Toplumsal etmenlerin
yaratt varolu
bunalm bireyin kiisel sorunlarna eklendiinde, çada insann karlat
zorlanmalar ba
edilmesi güç boyutlara ulamaktadr.
Kitle iletiiminin ve hzl araçlarnn üzerinde yaadmz dünyay giderek
bir
"küresel köy"e dönütürdüü çamzda, önceleri bamsz bir ada gibi
varlklarn
sürdürebilen çeitli kültürler, birbirleriyle çatmakta ya da
birbirlerine geçierek tek bir
dünya kültürünü oluturmaya doru gitmektedirler. Ne var ki,
küçülmekte olan dünyamzda,
özellikle nüfus patlamas ya da çada teknolojinin yaratt ikincil
sonuçlar gibi saylar
giderek artan ortak sorunlara karn, çeitli kültürlerin kendilerine
özgü sorunlar da
süregelmektedir. Dolaysyla, ileri teknolojik düzeye ulam bir
toplumun bireyleriyle,
gelimekte olan toplumun bireylerinin karlatklar zorlanmalar arasnda
da baz önemli
farkllklar bulunmaktadr. (Geçtan, 1997)
Gelecek oku da denilen bu olgu, insanlarda çeitli belirtilere yol
açmaktadr. Gelecek
okunu yaayanlarn kimi, önceden var olan deer yarglarn daha
salamlatrma ve
katlatrma yoluna gider. Sürekli deiikliklerin yaratt belirsizlik
durumlarna kar bu
insanlar yeniliklere kar gözlerini kapatarak eski deerlere daha da
kat bir biçimde sarlrlar.
Kiminde ise, hzl deiim karsnda, anksiyete, aknlk, içe kapanma,
yabanclama ya da
yaam biçiminde sürekli oynaklkla belirlenen yaantlar oluur.
Toplumdaki deiikliklere
uyum salamak için çabalayan kiilerin örgütlenmi davranlarnda,
özellikle mantk d
iddet tepkileriyle belirlenen bozulmalar gözlemlenir.
(Toffler,1970).
Gerek ileri teknolojik aamalara ulam toplumlarda, gerekse ülkemiz
gibi
toplumlarda gözlemlenmekte olan hzl deiimin getirdii sorunlar,
zaman geriye alarak
çözümlenemez. Coleman bu konuda u önerilerde bulunmutur.
(1) Gelime hz denetim altna alnabilir ve bu gelimelere, yaam daha
anlaml bir duruma
getirebilecek biçimde yön verilebilir.
yaplmas konularnda önceden hazrlanabilirler.
katlabilirler. Bunun için her insan yalnz kendisine gerekli olan
yapmakla yetinmeyip, tüm
dünya içinde kendi payna düen katlm da gerçekletirmelidir. Bu
amaçlar
gerçekletirilemediinde; insanla egemen ola-bilecek karamsarlk ve
umutsuzluk
duygularnn ykc etkilerinden kaçnmak mümkün olamayabilir.
(Geçtan,1997)
2.2.Genel Sistemler Kuram
Dünya Salk Örgütü'nün tanmlam olduu "salam bir toplumda salam bir
beden
ve salam bir ruh" ilkesinin gerçekletirilebilmesi oldukça uzun bir
zaman gerektirmektedir.
Yirminci yüzyln ilk yarsnda davran bilimlerine, insann robot
tepkileri gösteren
bir varlk olduu görüü egemendi. Klasik psikanaliz, davranç' ekol ve
insan beynini bir
bilgisayar olarak ele alan görülerin tümü, insan sanayilemi
toplumlarn yaratt bir robot
olarak ele alm ve toplumun bireyi biçimlendirmesini kaçnlmaz bir
sonuç olarak
nitelemilerdi. Bu yaklamlarda, parasal, siyasal vb. propaganda
yollaryla insanlara,
toplumlarn refah düzeyini artrma dorultusunda bir yön verilebilecei
inanc egemendi.
Yine bu görülere göre, gerilim ve zorlanma ruhsal bozukluklara yol
açar. Bu nedenle, temel
ihtiyaçlarn giderilmesi, esnek bir eitimle çocuklarn dürtülerinin
boalrnma imkan
salamak, genç beyinleri fazla sayda bilgilerle yüklemernek ve erken
yalardaki cinselliin
yarglanmamas, insanlarn ruh sal üzerinde olumlu etkiler yaratr.
(Geçtan,2017)
Ne var ki, yakn tarihte yaplan baz gözlemlerde, yukarda saydmz
beklentilere
kart sonuçlar elde edilmitir. Örnein, insanlar ar ruhsal ve
bedensel zorlamalarn yükü
altnda brakm olan kinci Dünya Sava süresinde, sava bitkinlii gibi
geçici tepkiler
dnda, davran bozukluklarnda bir art olmamtr. Buna karlk, sava
izleyen yllarda
toplumlar istenilen "refah" düzeyine eritikçe ve bedensel
ihtiyaçlar giderilip gerilimlerin
boalm bulmasna imkan salandkça, varolu bunalm, youn bkknlk duygular
ve
emeklilik nevrozu gibi kökenini yaamn anlamszlndan alan yeni tür
ruhsal bozukluklar
ortaya çkmtr. Sava sonrasnda izofrenik olgularn saysnda görülen art
da çada
insann toplumdan kopuunun bir sonucu olarak yorumlanmaktadr
(Bertalanffy, 1959).
Karakter bozukluklar alannda da daha önceleri pek bilinmeyen yeni
bir davran
sapmas ortaya çkmtr: Anlamsz gelen bir yaama heyecan katabilmek
için suç ilernek.
Böylece, günümüzde geliim kurarnclar ve varoluçu yaklamlar, ortak
bir ilkede
görü birliine varmlardr. nsan dtan gelen uyaran- lara tepki
gösteren bir robot deil,
etkin bir kiilik sistemidir.
Bundan ötürü, son otuz yl içinde davranlarn anlalmasnda "genel
sistemler"
kuramma giderek daha fazla önem tannmaktadr. Bu kuramn normald
davranlar bilimine
getirdii yaklam,
(1) Yalnzca içinde yaanlan zamanda deil, gelecekte de ortaya
çkabilecek ruh
sal sorunlarnn önceden kestirilebilmesi
yaplan denemelerden çok olumlu sonuçlar alnmtr.
Meninger, (1963) insan kiiliini genel sistemler kuram açsn- dan ele
alm ve
insandaki uyum süreçlerini incelemitir. Meninger'e göre, bedensel
ve psikolojik süreçlerin
temel amac organiz- nay belirli bir denge durumunda tutabilmektir
(homeostaz). Meninger,
994-1064 yllar arasnda yaam olan Ali bni Hazm'n görülerini paylar.
bni Hazm'a
göre, insan sürekli ola- rak belirsizliin yaratt kaygdan
(anksiyeteden) kaçmaya çal- r ve
onu güdüleyen temel etmen de budur. Yapt her davran ve söyledii her
söz bu duygudan
kaynaklanan gerilimi giderme amacn güder.
Canllar bir aama srasna göre düzenlenmi alt ve alt-alt sistemlerden
oluan
sistemler olarak ele alan günlük yaamda ortaya çkan zorlanmalara
kar gelitirilen uyum
süreçlerinin bir listesini yapmtr. Dokunma, ritim, ses ve konuma
yo- luyla güven salama;
besin maddeleri ve besin yerine geçen sigara, ciklet, alkollü
içkiler gibi maddeler, davranlar
denetim altnda tutma, gülme, alama ve küfretme, böbürlenme, uyku,
duygu ve düünceleri
dile getirme, zorlanma yaratan sorunlarn nasl çözümleneceini
düünme. Yenilgi ve
dükrklklarnn etkisini azaltc nedenler bulma, spor yoluyla
saldrganlk boaltma, bas- k
yaratan durumlar deitirmek amacyla eyleme geçme, parmaklada masaya
vurma ya da
odann içinde dolama gibi görünürde gereksiz davranlar, dü kurma. D
dünyadan
korkmadn kantlamak amacyla tehlikeli yaantlara yönelme, haprma,
öksürme,
kanma, esneme ve yüz kzarnas gibi bedensel ve psikolojik
süreçler.
Organizmann içinde oluan ya da ona dtan yöneltilen zorlanmalarn
büyüklüü
yaanan durumlara göre deiebilir. Genel sistemler kuramma göre,
organizmann karlat
tehdit ya da zorlanma büyüdükçe, uyum yapma sürecine katlan
birimlerin says da artar.
Tüm birimlerin katlmalarna karn uyum salanamazsa sistem
çöker.(Geçtan,2017)
58
Uygulamalar
ve soyutlanma belirtilerinin aamalar deerlendirilmelidir.
59
Ar rol yüklemesi nedir?
60
Bu Bölümde Neler Örendik Özeti?
Geçmite insanlk daha az bilgi uyaran ile kar karya olduu halde
günümüzde her
geçen gün bilgi kaynaklar artmaktadr. Çada insann kaygs çou kez bu
bolluk içerisinde
karar verme zorunluunun oluturduu çatmalardan
kaynaklanmaktadr.
Gelecek oku yaayanlarn kimi, önceden var olan deer yarglarn
daha
salamlatrma ve katlatrma yoluna gider. Sürekli deiikliklerin yaratt
belirsizlik
durumlarna kar bu insanlar yeniliklere kar gözlerini kapatarak eski
deerlere daha kat bir
biçimde sarlr. Kiminde ise hzl deiim karsnda kayg, aknlk, içe
kapanma,
yabanclama ya da yaam biçiminde sürekli oynaklkla belirlenen
yaantlar oluur.
Toplumdaki deiimlere uyum salamak için çabalayan kiilerin
örgütlenmi davranlarnda
özellikle mantk d iddet tepkileriyle belirlenen bozulmalar
gözlemlenir.
61
1) Roma imparatorluunun çökü dönemlerinde ruhsal sorunlar çounlukla
nasl tanmlanyordu?
a) Travmatik yaantlar b) çe eytan girmesi c) Melankoli d) Depresyon
e) Ruhsal sorun
2)Coleman deiimle birlikte toplumun yaad sorunlara öneriler
getirmitir. Aadakilerden hangisi arasnda deildir?
a) Denetimle yaam daha anlaml hale getirilebilir.
b) Yaklamakta olan deiimler için önceden bilgi verilmelidir.
c) nsanlar deiimlere hazrlanabilmelidir.
3) Aadakilerden hangisi kiiye ulaan gereksiz bilgileri filtreleme
güçlüü ile kendine kapanmaya yol açan ar ruhsal hastalktr?
a) Tükenmilik sendromu
b) Stres Bozukluu
4) Modern çan getirdii yeniliklerin çokluu aknlk oluturmutur.
Aadakilerden hangisi bu nedene bal olarak ortaya çkan kayg temelli
bir ruhsal sorundur.
a) Balanma sorunu
a) Örenme güçlüü
III. Kiisel özellikler
Yukardakilerden hangisi ya da hangileri uyum düzeyini etkileyen
etmenlerden arasndadr?
a) Yalnz I b) Yalnz II c) I ve II d) II ve III e) Hepsi
7) Normal d yanl bilgi üretim aamalarnn sraland aadaki
seçeneklerden hangisi yanltr?
a) Uyum yeteneklerinde bozulma
c) Kariyer alannda baarszlk
d) Kayg belirtilerinin olmas
e) Organizmann düzeninin dalmas
a) Kayg belirtilerinin olmas
d) Gerginlik
9) Uzun süre insanlardan soyutlanan ya da çevreden gelen bilgi
çeitliliinden yoksun kalan insanlarda "soyutlanma sendromu" denilen
belirtiler görülür. Aadakilerden hangisi soyutlanma belirtilerinden
biri deildir?
a) Uyaran yetersizlii
d) Gerçeklik balantsnn kesilmesi
e)