View
184
Download
7
Category
Preview:
Citation preview
FARUK ÖZFESCİOĞLU Tarafından Hazırlanmıştır.0541 328 70 50 – Faruk_167949@hotmail.com
PROFESYONEL SATIŞ EL KİTABI - 1
Satış; üretilen veya var olan ürünün ya da hizmetin bir bedel karşılığında kişilere
devredilmesidir. Aynı zamanda dünyanın en çok kazandıran mesleklerinden birisidir.
Satış elemanı; iş organizasyonu yapan, satış öncesi hazırlık yapan, müşterilerle
görüşerek satış işlemlerini takip eden, satış sonrası işlemleri kontrol eden, bir sonraki güne
hazırlık yapan, mesleki gelişimine ilişkin faaliyetleri yürüten sorumluluk sahibi kişidir. Aynı
zamanda satış elemanı, ortaya bir sermaye koymasına gerek kalmadan kendi işinin sahibi
olmuş, genellikle prim usulü çalışıldığı için para kazanmasının önünde bir engel olmayan, her
an her yerde satış yapabilme imkanı bulunan, mesleğini iyi yapıyorsa ömrü boyunca iş bulma
sıkıntısı çekmeyecek olan, özel seçilmiş, şanslı bireylerdir. Satış işini yapan ve profesyonel
teknikleri kişisel davranış alışkanlıkları haline getiren bir birey, sadece iş hayatında değil,
sosyal ve aile hayatında bile çok etkili olacaktır.
Satış Elemanının Genel Görevleri:
İş organizasyonu yapmak
Muhakkak ajanda tutmak
Müşteri ihtiyaçlarını saptamak
Yeniliklerden müşterileri haberdar etmek
Bilgi alışverişi için diğer satış elemanları ile toplantı yapmak
Müşterileri ürünü satın almaya yönlendirmek
Ürünün kullanımı, fiyatı ve ödeme şartları konusunda müşteriyi bilgilendirmek.
Mesleki gelişim ile ilgili faaliyetleri yürütmek
Çalıştığı kurumun genel kurallarına uymak
İyi bir satışçı şu özelliklere sahip olmalıdır:
Olumlu düşünme: Reddedilme şansının çok yüksek olduğu, dolayısıyla olumlu
düşünme yeteneğinin bu kadar hayati bir önem taşıdığı başka bir meslek yoktur.
Kararlılık: Merdivenin en alt basamağındaki satıcı ile zengin olmuş biri arasındaki
tek farklılık, temelde fazlasıyla başarma kararlılığının bulunmasıdır.
İyi hayal gücü: Hayal gücünüzle heyecan yaratabildiğiniz zaman potansiyel
müşterileri çok daha kolay şekilde gerçek alıcıya çevirebilirsiniz. Hayal gücünüzü
geliştirebilirsiniz.
Yaptığınız işten gurur duyma: Satıcılar halkın ve medyanın gözünde genellikle kötü
tanınmış kişilerdir. Satıcılar olmazsa hiçbir işin yürümeyeceğini hiçbir zaman
unutmayınız. Pratik olarak üretilen her malın piyasaya sunulup satılması
FARUK ÖZFESCİOĞLU Tarafından Hazırlanmıştır.0541 328 70 50 – Faruk_167949@hotmail.com
gerekmektedir. Satış olmasa avukata, muhasebeciye, vergi müfettişi ile tahsildarına,
matbaacılara, kamyon sürücülerine niye ihtiyaç duyulsun ki? Unutmayın çevrenizde
satış işi hariç çalışan hemen hemen herkes aslında ekmeğini satışçılara borçludur.
Gerektiğinde bunu belirtmekten çekinmeyin…
Kendine güven: Satış mesleğinde kendi değerlerinizle ayakta kalır ya da yere
serilirsiniz. Meslektaşlarınız ve rakipleriniz aynı tepenin üstüne tırmanmaya çalışıyor
olacaklardır. Gerçekten güven duyabileceğiniz tek kişi kendinizsiniz.
Kendini motive etme: Ne istediğinizi bilmeniz ve onu elde etmek için kendinizi
motive etmelisiniz.
Çabuk ve kolay iletişim kurma yeteneği: Bu hayati önemde bir noktadır. Çünkü
beğendikleri kişilerle iş yapmak insanların hoşuna gider.
Açık bir zihin: Gerçekten başarmanın tek yolu, bir işi yaparken sadece ona
odaklanmak ve daha fazlasını yapmaya her an hazır olmaktır.
Güven: Amaç ve arzularınızın hepsine ulaşmak için gerekli olan şeyleri yapma
konusunda değil, en iyi olabileceğiniz ve olacağınız konusunda da kendinize güven
duymalısınız. Bu güveni duyarsanız herkes sizinle alışveriş yapmak isteyecektir.
Korkusuzluk: Korku aslında yetenekli olan satıcıların düşüşüne yol açabilir. Satışın
en baş aşamasından en son aşamasına kadar olan bazı noktalar sizi ürkütüp tereddüt
etmenize neden olabilir. Buna izin vermemelisiniz.
Genel olarak satışta başarının formülü: BİLGİ + BECERİ + TUTUM = SATIŞ
Satış öğrenmeye açık olanların işidir ve sürekli kişisel gelişim gerektirir. Satış elemanı
müşterisinden işine duyduğu sevgi ve saygı oranında ilgi görür. Yaşam enerjisiyle dolu ve
dünyaya pozitif bakan satış elemanları müşteriyi olumlu yönde daha çok etkiler. Satış
müşteriyi ikna etme sanatıdır ve ikna etmek için bilgi gerekir. Sattığı ürünle ilgili bilgi
sahibi olan satış elemanı daima daha fazla başarılı olacaktır..!!
Saha Satışı: Satışın en zor olanı saha satışıdır. Çünkü burada müşteri sizin ayağınıza
gelmez. Aksine siz müşterinin ayağına gidersiniz. Mağaza vb. yerlerdeki satışlarda,
müşteri zaten sizin sattığınız ürünü ya da benzerini alma düşüncesinde olup ayağınıza
gelmiştir. Burada müşteri zaten potansiyel alıcıdır. Ancak saha satışında sizin müşteriye
ulaşıp, önce onu potansiyel alıcıya çevirmeniz akabinde ise ürünü satın almış bir kişi
yapmanız gerekir.
FARUK ÖZFESCİOĞLU Tarafından Hazırlanmıştır.0541 328 70 50 – Faruk_167949@hotmail.com
Sahada satış için gerekenler şunlardır:
Portföy
Bölge çalışması
Tavsiye
Data ( kendi bulduğunuz ya da kurumunuza ait olan potansiyel müşteri bilgileri)
Rastgele kapı çalma, randevusuz iş yeri ziyaretleri, sokaklardan ve caddelerden
anket vb. yöntemlerle kişi bilgileri edinmek
Bu maddelerden en zoru ve saha satışçılarının belki de en hoşlanmadığı sonuncu
maddedir. Ancak gerekli durumlarda yapılması olmazsa olmazdır. Aslında hepsindeki tek
amaç, olabildiğince fazla müşteri adayı bilgisine sahip olmaktır. ( Hedef kitle)
Tüm bunlara ulaşıldığında yapılması gereken ilk iş öncelikle müşteriyle telefon üzerinde
kontak kurmaktır. Telefonla kurduğunuz kontakta ilk amacınız sadece müşteriyle
görüşebilmek adına randevu almak olmalıdır. Telefonda ürün satmak gibi zorunlu bir
göreviniz yoksa eğer bunu yapmaya kalkışmayın.! Müşteriyi, amacınızın sadece tanışmak ve
ürününüzün veya hizmetinizin tanıtımını yapmak, fiyat vermek vb. olduğuna, ürün satın
almak zorunda olmadıklarına ve randevu amacının bu olmadığına ikna etmek zorundasınız..!
( Aslında öyle olmasa bile) ☺
Randevu almak zor iştir. Bunu başardıktan sonra ise etkili bir sunum yapmak
zorundasınız. Satış yapmak aslında çok iyi bir sunum yapmaktır. Sunum ya da diğer bir
tabiriyle demo, ilk olarak telefonda başlayıp müşterinin cebinden parası çıktığı anda biter.!!
Demonuz sırasında muhakkak 2 sonuca ulaşmayı hedeflemelisiniz. Birincisi tabi ki “SATIŞ”
dır. İkincisi ise aslında hemen hemen satış kadar önemli olan “TAVSİYE” almaktır. Satış
sonunda veya satış yapamadıysanız bile tavsiye almaya çalışmalısınız. Alabildiğiniz her
tavsiye sizin için potansiyel bir müşteri olacaktır.
Satış elemanının çok iyi bir satışçı olmak için asla göz ardı etmemesi gereken çeşitli
püf noktalar vardır. Bunları aşağıda genel olarak sıralayalım: ( Defalarca oku ve ezberle.)
Satıcı olarak doğulmaz, sonradan çalışarak ve alanında bilgilenerek satıcı olunur.
Bunu aklınızdan çıkarmayın.
Hizmet verirken kendi tarzınızı oluşturun.
Dinamik, aktif ve hızlı olun.
Güler yüzlü ve esprili olun ama dozunu da kaçırmayın.
Stresten mümkün olduğunca uzak durmaya çalışın. ( Boş zamanlarınızda eğlenceli
aktiviteler yapabilir, komedi filmleri izleyebilirsiniz)
FARUK ÖZFESCİOĞLU Tarafından Hazırlanmıştır.0541 328 70 50 – Faruk_167949@hotmail.com
Uykunuza ve beslenmenize çok dikkat edin. ( Fosfor, Omega-3 içeren besinleri
düzenli kullanın)
Temiz giyinin, temiz kokun. Kişisel bakımınıza özen gösterin.
Düzgün kelimelerle konuşun, argodan kaçının, dinlemesini çok iyi bilin.
Beden dilinizi çok iyi kullanın. Ancak hareketlerinizde fazla aşırıya kaçmayın.
Abartılı davranmayın, doğal ve samimi olun.
İşinizde dikkatli ve özenli olun.
Muhakkak ajanda kullanın. Müşteri hakkında edindiğiniz her bilgiyi ve günlük olarak
yaptığınız her çalışmayı saat ve bölgesine varıncaya kadar not edin. 2 tane ajandanız
olsun. Birincisi yanınızda hiç ayırmadığınız karma ajandanız olsun. Diğeri ise düzgün
ve tertipli hazırladığınız ajandanız olsun. Karma ajandanızdaki bilgileri gün sonunda
muhakkak bu ajandanıza kaydedin.
Kendinizi geliştirin. Sadece satış ya da ürününüz hakkında değil, her alanda geliştirin.!
Her müşterinin birbirinden farklı olduğunu unutmayın ve kişiye özel taktik geliştirin.
Ayrıca konuşmanızı kişinin kültür düzeyine göre ayarlamaya çalışın.
Yaratıcı ve hırslı olun ancak sabırlı davranın.
Takım çalışmalarına muhakkak önem verin.
Satışı siz yönlendirin ama müşteriye inisiyatifin kendisinde olduğunu hissiyatını verin.
☺
Çok klişe sözleri kullanmayın. Müşteriler hoşlanmazlar.
Müşteriler istek ve itirazlarının dikkate alınmasını isterler. Ona göre davranın.
Müşteriyi kesinlikle bekletmeyin.
Randevuya giderken geç kalacaksanız muhakkak en geç yarım saat öncesinden haber
vererek işinizin uzadığını ve biraz daha gecikeceğinizi belirtin.
Müşteriyi aldatmayın ve ürün hakkında yalan bilgi vermeyin. ( Bu çok önemli)
Müşteriye, sizin ürününüze ihtiyacı olduğunu hissettirin. Hissettiremezseniz satış
başarınız düşer. ( Bu daha da önemli)
Hep konuşan siz olmayın. Bırakın müşteri konuşsun. Müşteri ne kadar konuşursa sizin
müşteriyi tanımanız ve onun hakkında bilgi edinme şansınız kolaylaşır. Edinilen her
bilgi ve en ufak detaylar satış sırasında kullanılabilir. Bu yüzden iyi bir dinleyici ve
gözlemci olmalısınız.
Müşteriye açık uçlu sorular sorun. Açık uçlu soru demek, cevabı direk olarak “Evet”
ya da “ Hayır” ile bitmeyen sorulardır. Örneğin “ Müsait misiniz” sorusu açık uçlu bir
soru değildir. “Müsait misiniz? “ “ Hayır, değilim” ( Öyle kalırsın işte..) ☺
FARUK ÖZFESCİOĞLU Tarafından Hazırlanmıştır.0541 328 70 50 – Faruk_167949@hotmail.com
Müşteriye emr-i vaki yapın. Ama dozunu iyi ayarlayın, kızdırabilirsiniz. Örneğin;
önceden randevu aldığınız bir müşteriye gitmeden önce arayıp da “ Bugün saat 2’de
randevumuz vardı hatırlıyorsunuz değil mi? Teyitlemek istedim.” Şeklinde bir soru
sorarsanız müşteri size “ yaa evet hatırladım ama aslında bugün de pek müsait değilim
başka zamana ertelesek” şeklinde bir cevap verebilir. Ama siz müşteriye “ şuan
bölgenize yaklaştım 5 dk sonra yanınızda olacağım” gibi bir cümle kurarsanız
müşterinin size “ müsait değilim” deme şansı çok azalacaktır. Unutmayın, kime
sorarsanız sorun müsait değilim diyebilir. Mahallenizdeki bakkal amcanız belki 20
yıldır kapının önünde oturup gelen geçeni seyrediyordur ama ona bile sorsanız müsait
değilim diyebilir. ☺
Müşteriyle konuşurken ya da randevu alırken kesin olarak sayısal değerlerle konuşun.
Sizin için ne zaman müsait ya da saat kaç da olsun demek yerine, “ yarın saat 2 veya
saat 4 uygun mudur?” , demek daha uygun olacaktır. Çünkü cevap olarak size ya 2 ya
da 4 diyecektir. En fazla 1-2 saat ya da 2-3 gün erteleyebilir. Muhakkak kesin bir gün
ve saat almaya çalışın.!
Müşteriye çok yakın durmayın. El ve kol hareketlerinizin kapladığı alan, müşteriye 50
cm den daha yakın olmasın. Müşteri bilinçaltından kendini huzursuz hissedebilir.
Müşteriyle konuşurken kesinlikle karşı karşıya oturmayın. Ya yanına oturun ya da
hafif yan durun. Dikkat ettiyseniz ofis vb. yerlerdeki masa önlerindeki sandalye ve
koltuklar, masa başında oturan kişiyle karşı karşıya değildir. Oturduğunuz zaman
kişiye karşı yan durursunuz.!
Kendinizi ezik, korkak ya da çekingen gösterecek hareketlerden, duruştan, oturuştan
ve ses tonundan uzak durun. Unutmayın sadece sizin müşteriye değil, müşterinin de
size ihtiyacı vardır.
Müşteriyle kesinlikle iddialaşmayın.
Müşteriyle konuşurken hemen satış konusuna girmeyin. Sıradan bir konuşma açıp
müşterinin anlık psikolojisini ölçmeye çalışın. Baktınız ki bunu yapmak da zorluk
yaşıyorsunuz, o halde görüşmeyi ertelemekten çekinmeyin.
Müşteriyle konuşurken 3. kişiler de varsa onlara da yönelik konuşup onlarında
gönlünü almaya çalışın. Çünkü siz müşteriyi ikna etseniz bile o 3. şahıs her şeyi berbat
edebilir.
Karı-koca müşteriyle aynı anda konuşuyorsanız, hemcinsinize yönelik konuşun ama
diğer kişiyi de dolaylı olarak etki altına alın. Siz erkek bir satıcıysanız erkekle
konuşmaya özen gösterin ama kadının da kalbini kazanırsanız o kocasını ikna edebilir.
FARUK ÖZFESCİOĞLU Tarafından Hazırlanmıştır.0541 328 70 50 – Faruk_167949@hotmail.com
Öyle bir hamle yapın ki, kocası itiraz ettiğinde karısı onu yadırgasın.! ☺ Diyelim ki
bulaşık makinesi olmayan bir karı-kocaya bulaşık makinesi satmaya çalışırken, erkeğe
doğru bakarak ve eşini göstererek “ sizin için değerli olan eşinizin işini kolaylaştıracak
bir bulaşık makinesi almak önemli olmaz mı? “ gibi bir soru tarzı ile yaklaştığınızda,
karısı o an kocasına doğru bakacak ve ağzından çıkacak cevabı merak edecektir. Bir
düşünün bakalım satış oranınızdaki etkiyi..!! ☺
Görüşmeye gittiğinizde yorgun, terli ve nefes nefese olmamaya özen gösterin.
Gerekirse önceden dışarıda bekleyip biraz dinlenin.
Müşteriyle görüşürken, kendinizle veya başkalarıyla ilgili örneklemeler yapın. “ Kızım
sana söylüyorum, gelinim sen anla” misali. ☺
Hiçbir müşteri ürünü satın almaz, ürünün kendisi için yapabileceklerini satın alır.
Görüşmenizi buna göre şekillendirin.
Müşteri sizin sattığınız ürünü, başka bir yerden ya da başka bir kişiden temin
edebilecek durumdaysa neden sizden satın alsın ki? O yüzden ilk önce müşteriye “
kendinizi satmalısınız”. Kendinizi iyi satabilirseniz, müşteri o ürüne veya benzerine
her ihtiyaç duyduğunda size ulaşmaya çalışacaktır ya da sizi önerecektir. “ Dur ya
benim bir tanıdık var bu işle uğraşan onu arayayım..!” ☺
Demo ( sunum ) sırasında konuşurken “ varsayım” yapmayın. Diyelim ki şöyle oldu,
Allah korusun böyle olursa” gibi sözler yerine net, kesin ve emin ifadelerle konuşun.
Müşterinin ismini, mesleğini, yaşını, medeni durumunu sorarak öğrenin. ( Sorgu
yaparmış gibi değil, muhabbetin akışına göre)
Çeşitli meslek türleri ve genel detayları ile ilgili bilgi sahibi olun.! ( Bu nokta
önemlidir)
Konuşmada mümkün olduğunca “ eee, şey, falan, filan “ gibi kelimeler kullanmaktan
kaçının.
Müşteriyle konuşurken veya sadece müşteriyi dinlerken onun gözünün içine bakın.
Dinlerken abartmadan başını sallayarak dinlediğinizi karşı tarafa hissettirin.
Müşterinin, itiraz edebileceği muhtemel durumları önceden kestirip, bunları en
başında konuşurken karşılamaya çalışın ki müşterinin sonra edeceği itiraz sayısı
azalsın. ( Belki pahalı gözükebilir ama siz de biliyorsunuz ki kalite ve hizmetin olduğu
yerde fiyat 2. planda kalabilir. Doğan marka araba ile BMW’yi karşılaştırın. İşte biz
bu işin BMW’siyiz)
Müşteri bilerek sizi sıkıştırmaya ya da kızdırmaya çalışabilir. Rahat olun.
Duygularınızı belli etmeyin. Satışın o anda kaçtığından emin olsanız bile
FARUK ÖZFESCİOĞLU Tarafından Hazırlanmıştır.0541 328 70 50 – Faruk_167949@hotmail.com
duygularınıza hakim olun ve görüşmeyi bitirin. En azından daha sonra ihtiyacı
olduğunda “ size ulaşılması şansını” kaybetmeyin.
Kelimelerin üzerine basarak ama hızlı bir tempoyla konuşun. Uzun uzun cümleler
kurmayın. Müşteri sizin söylediklerinizi dinlemez ve satış yapmak için laf ebeliği
yaptığınız izlenimine kapılır. Ayrıca cümlenin tam arasında boşluk (duraksama)
vermeyin. Gerekirse cümle sonunda verin. Konuşma sırasında ses tonunuzun iniş çıkış
yapacağı yerleri iyi belirleyin. Tek düze konuşmayın.
Görüşme sırasında çaktırmadan 1-2 defa kendinize hizmet ettirin. Su isteyin, çay
isteyin, evine gittiyseniz girer girmez terlik isteyin vb. Bu davranış psikolojik olarak
sizi baskın kılar. Müşterinin sizi dinleme algısı artar.
Siz çok ezik durursanız müşteri sizi daha çok ezmeye çalışır. Siz çok baskın olursanız
da müşteri kendisini savunma psikolojisi içine girer. Dengeyi iyi ayarlayın.
Görüşmenin aralarında çok da abartmadan özlü sözler, deyimler, atasözleri vb.
kullanabilirsiniz. Tabi bunları kullanmanız için önce bunları bilmeniz gerekmektedir.
☺
İtirazları karşılayın ama itirazlara karşı çıkmayın.! İtiraza karşı çıkmak satışı bitiren
bir davranıştır. Ürünün özellik ve faydaları ile müşterinin ihtiyaçları arasındaki
uyumun belirtilmesi itiraza bir anlamda cevap niteliğindedir. Tabi ki bunun için
görüşmenin başlangıç bölümlerinde müşteri ihtiyaçlarını analiz etmelisiniz. İyi bir
dinleyici ve gözlemci olmanın önemi buradan gelir.
Ürünün muhakkak anlatmadığınız 1-2 özelliği bulunsun. Bunları anlatmayı son dakika
vuruşlarına bırakın. Baktınız ki herhangi bir konudaki müşteri itirazıyla başa
çıkamıyorsunuz hemen o gizli tuttuğunuz diğer özellikleri öne sürersiniz.
İtiraz karşılamadan önce çok iyi düşünün. Pat diye cevap vermeyin. Bir kelimeniz her
şeyi bitirebilir. İtiraz durumlarına karşı yanınızda çeşitli veri kaynakları bulundurun.
Aklınızda da bulunsun. Baktınız olmuyor birer birer öne sürersiniz. “One Minute”
olayını bilmeyeniniz yoktur. Başbakanın orada konuşurken “ bakın bir Yahudi bu
konuda ne demiş” diyerek elindeki kağıtları çıkartıp okuması gibi.. ☺
Müşteriyle karşılaşmadan önce omzunuzda asılı bir çanta varsa (ki saha da
çalışıyorsanız muhakkak vardır) çantayı çıkartıp sol elinize alın. Bu size daha
profesyonel bir hava katar.
Empati çok önemli bir konudur. Aslında hem empati yapmalı hem de
yapmamalısınız. Şöyle ki; müşteriyi iyi analiz etmek ve satışı ona göre
gerçekleştirmek için empati şarttır. Ama itirazlar başladığında “ empati” yapmayı
FARUK ÖZFESCİOĞLU Tarafından Hazırlanmıştır.0541 328 70 50 – Faruk_167949@hotmail.com
kesmelisiniz. Zira bir itiraz ile karşılaştığınızda empati yaparsanız“ müşteri haklı bu
konuda” diye düşünüp satışı kaçırabilirsiniz.
Çalıştığınız firmanın ürününü kendiniz de kullanmaya çalışın. Eğer kullanmazsanız
bilin ki sizi çok yakından tanıyan kişilere satış yapma şansınız olmaz. Örneğin “ bana
bu kadar övüyorsun ama hani sen kullanmıyorsun” dediğinde cevap veremezsiniz.
“ Ama benim param yok da ondan kullanmıyorum” – “ ee benim de param yok o
halde” ☺
Müşteri, siz daha tam konuşmaya başlamadan “ kartınızı verin ben sizi ararım” diyorsa
bilin ki size kibarca “ defol git” diyordur. Kartınızı vermeyi görüşmenin en sonuna
saklamaya çalışın.
Görüşme sırasında cep telefonunuzu sessize almayı unutmayın. Çok acil olmadığını
biliyorsanız telefon ile konuşmayın. Hem kendi dikkatinizi hem de müşterinin
dikkatini dağıtabileceğiniz için her şeye en başından başlamak zorunda kalabilirsiniz.
Günlük hayatınızda cep telefonunuzu yanınızdan ayırmayın ve cep telefonunuz
çaldığında kısa sürede açmaya çalışın.
Müşteriye herhangi bir konuda seçenek sunarken birden fazla seçenek sunun.
Söylediğiniz her kelimeye dikkat edin. Gerekirse önceden kendi kendinize
antrenmanlar yapın. Söylediğiniz şey aynı olabilir ama etkiyi yaratan nasıl
söylediğinizdir. İnternette bir video izlemiştim. Kör bir adam yere oturmuş dilencilik
yapıyordu. Yanındaki kartonda ise “ gözlerim görmüyor, yardım edin lütfen” gibi bir
cümle yazıyordu. Ancak para atan sayısı oldukça azdı. Sonra yoldan geçen bir kadın
kartonu alarak arkasına başka bir yazı yazdı ve onu tekrar koydu. Bu sefer dilenciye
atılan para sayısında ciddi bir artış olmuştu. Kağıtta aynen şöyle yazıyordu. “ Evet,
dünya gerçekten çok güzel… Ama ben bunu göremiyorum.” …
Unutmayın kelimeler çok güçlüdür.!
Konuşurken bir konudan başka bir konuya geçişinizi keskin çizgilerle değil, birbirine
bağlı olarak hissettirmeden yapın. Tüm bölümler sohbetin akışına göre olsun. Ünlü
komedyen Cem Yılmaz’ın stand-up gösterilerine dikkat edin. Bir konudan diğer
konuya geçiş yöntemini nasıl fark ettirmeden yaptığını inceleyin.
Görüşme sıradında muhakkak ki 3 konu hakkında konuşmaktan uzak durun. Bu
konuları konuşmaya sevk edecek cümleleri bile kurmayın. Bunlar; futbol, din ve
siyasettir. Eğer içine bir girerseniz çıkmanız mümkün olmayabilir ve aksine müşteriyle
düşman da olabilirsiniz. Satış amacınızdan da uzaklaşmış olursunuz. Baktınız ki
müşteri sizi o yöne çekiyor konuyu değiştirmeye çalışın.
FARUK ÖZFESCİOĞLU Tarafından Hazırlanmıştır.0541 328 70 50 – Faruk_167949@hotmail.com
Ciddi ve önemli bir söz söylediğiniz tam o anda dikkatlice müşterinin gözüne bakın ve
gözünüzü ayırmayın. Bunu tam söylerken yapın. Eğer müşteri sizden gözünü
kaçırıyorsa bilin ki etkili olmuşsunuzdur.
Kısa süreli olarak gözün içine dikkatli olarak bakıp konuşmak, karşı tarafa psikolojik
baskınlık uygular. Kişi gözünü kaçıracaktır. Kaçırmıyorsa henüz etkili olabilecek
ortamı yaratmamışsınızdır. Uzun süreli gözün içine bakmak ise rahatsızlık verir. İşte
bunu yapmayın.!
Müşteriniz olsun ya da olmasın, her an her yerde insanlarla konuşmaktan kaçınmayın.
Kimin sizin müşteriniz olacağını bilemezsiniz. Müşteriniz olmasa bile karşı taraftan
bilmediğiniz konuyu öğrenebilirsiniz. Hepsinden öte, insanlarla konuşma becerinizi
arttırmış ve antrenman yapmış olursunuz.
Herkes her şeyi satın alabilir ve herkes her şeyi satabilir. Gecekondu mahallesindeki
bazı evlere çok pahalı birer elektrik süpürgesinin, kaloriferli bir apartman dairesine
elektrikli sobanın, sigara kullanmayan birisine çok pahalı bir çakmak setinin, kolunda
saati olan birisine ikinci bir saatin satıldığı durumlarla ile karşılaştım. O yüzden ön
yargılı olma huyunuzdan vazgeçin.
Mesai saatleriniz içindeyken çantanızda muhakkak; cep telefonunuzun şarj aleti, bir
paket peçete, nane vb. aromalı şeker veya sakız, yedek kalem bulundurun.
Mesai saatinde değilseniz bile her zaman yanınızda bir kalem bulundurun.
Müşteriniz olabilecek bir kişiyle her an her yerde karşılaşabileceğiniz olasılığını
aklınızdan çıkarmayın. Karşılaştığınız fırsatları çok iyi değerlendirin.
Konuşma sırasında kollarınızı bağlamayın, ellerinizi cebinize sokmayın, yumruklarını
sıkmayın. Elleriniz açık olsun ve konuşma sırasında bilerek yaptığınızı hissettirmeden
arada sırada avuç içinizi karşı tarafa gösterin. Bu psikolojik olarak karşı tarafa güven
telkinler.
Müşteriyle görüşürken, satılan ürün veya hizmetin ücreti önceden müşteri tarafından
tam olarak bilinmiyorsa, fiyat görüşmenin en sonuna saklanmalıdır ve söylemekten
kaçınılmalıdır. Aksi halde daha görüşmenin en başında ve henüz ikna edemediğiniz
müşteri fiyatı duyunca, görüşme en başından bitebilir.
Müşteriyle randevu alarak bir görüşme sonunda satış yaptıysanız, satış sonrası
müşteriyle olan ilişkinizi kesmeyin. Ayda yılda bir de olsa arayın, mesaj atın hal hatır
sorun. Ama abartmayın. Maksat müşteri sizi tam olarak unutmasın. ( Bayram, kandil
vb. mesajlar atabilirsiniz)
FARUK ÖZFESCİOĞLU Tarafından Hazırlanmıştır.0541 328 70 50 – Faruk_167949@hotmail.com
İnterneti ve sosyal medyayı etkin kullanmaya çalışın. ( Facebook, Twitter, Linkedin,
vb.) Bu sosyal paylaşım sitelerindeki profilinizde çalıştığınız firma ve işiniz muhakkak
yazsın.
Eğer çalıştığınız firmanın aksi yönde bir tutumu yoksa ve siz sahada çalışan birer
satışçı iseniz, kendinize sade ve anlaşılır bir web sitesi/blog açın. Burada ürününüzü
tanıtın. Görsel öğelerle bunu destekleyin. Size ulaşılabilecek cep telefonu ve e-mail
adresinizi belirtin. E-mail kutunuzu günde en az 1-2 kere kontrol edin.
Satışını yaptığınız ürünün çeşidine ve cinsine göre, bu ürünleri internetten alışveriş
yapılan sitelere koymayı deneyebilirsiniz. ( Zorunlu değildir ama etkili olabilir)
Tanıştığınız kişilerin, özellikle de müşterilerinizin isimlerini unutmamaya çalışın.
Onlarla konuşurken isimleriyle konuşun ve sık sık isimlerini söyleyin. (Bey/Hanım
şeklinde)
Kötü alışkanlıklardan uzak dur. Eğer böyle alışkanlıkların varsa da herkese gösterme..
Kimse kötü alışkanlıkları fazla olan insanlarla alışveriş yapmak istemez.
Genellikle ilk adımı atan taraf hep siz olun.
Hata yapmaktan korkmayın. Yapılan her hata, tekrar yapılmadığında sizi başarıya 1
adım daha yaklaştırır. Zamanın size vereceği tecrübeye güvenmeniz yeterlidir.
Müşteriden alacağınız her “Hayır” yanıtı, sizi tek bir “Evet” e götüren anahtarlardır.
Yeter ki aldığınız “Hayır” cevaplarını doğru sözlerle karşılamasını bilin. “Hayır”lar
tükendiğinde alacağınız son cevap “Evet” olacaktır.
Müşteriyle konuşurken, kendinizin veya müşterinizin masasındaki herhangi bir nesne
ile oynamayın, gerekmedikçe dokunmayın.
İşinizdeki veya işyerinizdeki sorunlardan, daha önceki müşterilerinizle yaşadığınız
olumsuz vakalardan kesinlikle müşterinize söz etmeyin.
Dik durmak ve dik oturmak alışkanlığını kazanmaya çalışın.
Görüşmelerinizde kullandığınız cümleler içinde olumsuz bir anlam içeren hiçbir
“kelime” kullanmamaya çalışın. (Hayır, yok, olmaz, kötü, istemem, istemedi,
yapılamaz,…….)
Görüşmelerinizde, müşterinin sizi tam bir dikkatle dinleyemeyeceği bir ortam varsa ya
görüşmeyi erteleyin ya da o ortamın oluşmasını bekleyin.
Müşteri size soru sorarken, soru bitmeden cevabı vermeyin.
Müşteri itirazına, uygun cevabı verdiğine ve müşterinin tatmin olduğuna inandığın
anda daha fazla detaya inip kafa karıştırma.
FARUK ÖZFESCİOĞLU Tarafından Hazırlanmıştır.0541 328 70 50 – Faruk_167949@hotmail.com
Her hareketinize dikkat edin. Unutmayın, müşterinin gözünde siz tüm kuruluşu temsil
ediyorsunuz.
Müşteri Psikolojisi
Müşteriler çeşitli davranışlar sergileyebilirler. Örneğin çekingen, sinirli, kötümser, her
şeye itiraz eden, sabırsız, kararsız, fazla samimi, sessiz veya her şeyi bildiğini iddia eden
müşteri davranışları ile karşılaşmak mümkündür. Satış elemanı hangi müşteri davranışına
karşı nasıl davranmalıdır.!?
Müşteri kötümser davranıyorsa satış elemanı müşteriye ürünle ilgili kesin, net, emin
ve anlaşılır bilgiler vermeli, ürünün kullanımına yönelik açıklamalarda bulunmalı, bilgilerini
somut örneklerle desteklemeli ve olumlu cümleler kurmaya dikkat ederek, olumlu bir
davranış içinde olmalıdır.
Müşteri sessiz ise müşteriyi sıkmayacak şekilde sorular sorarak konuşturmak mümkün
olabilir. Müşterinin morali bozuk olabilir ve hâlâ sessiz kalmakta ısrar edebilir. Bu durumda
satış elemanı da çok fazla konuşmamalı, müşterinin sessiz kalma isteğine saygı göstererek
sadece ne istediğini anlayacak şekilde konuşmasını sınırlamalıdır.
Müşteri çekingen ise satış elemanı müşterisinin çekingenliğini yenmesine yardımcı
olmalıdır. Çekingen müşterinin bir şeyler satın alması zordur. Bu nedenle satış elemanının
müşteriye anlaşılır şekilde sorular sorarak ve müşterinin rahatlamasını sağlayarak yardımcı
olması ve isteklerine cevap vermesi gerekir.
Müşteri her şeyi biliyormuşçasına davranıyorsa, satış elemanının da müşteriden daha
fazla bilgiçlik taslaması satışı öldürür! Satış elemanı aksine müşteriye olumlu yaklaşmalı ve
"sizin de bildiğiniz gibi" ifadeler kullanarak müşteriye hissettirmeden satışı yönlendirmelidir.
Asla müşteri ile bilgiçlik yarışına girişmemelidir.
Müşteri aceleci ve sabırsız davranıyorsa, satış elemanı öncelikle müşterisini
sakinleştirmeli ve yaptığı işi bırakarak müşterisi ile ilgilenmelidir. Aksi takdirde müşterisinin
sinirlenmesine de neden olabilir.
Müşteri sinirli bir tavır gösteriyor ise satış elemanının müşteriye anlayışla yaklaşması
ve olumlu bir yüz ifadesi ile olumlu davranışlar sergilemesi gerekir. Müşteriyi daha da
sinirlendirmeyecek şekilde sorular sorarak ne istediğini anlamalıdır.
Müşteri kararsız davranıyorsa satış elemanı onun bu kararsızlığına saygı göstermeli
ve ikili sorular sorarak kararsızlığını gidermeye çalışmalıdır. Müşterisine düşünebileceği
zamanı tanımalı asla müşterisini “hadi çabuk ol” dercesine sıkıştırmamalıdır. Müşterisinin
kararsızlığını ürün hakkında bilgi vererek gidermeye çalışmalıdır.
FARUK ÖZFESCİOĞLU Tarafından Hazırlanmıştır.0541 328 70 50 – Faruk_167949@hotmail.com
Müşteri satış elemanının söylediği her şeye itiraz ediyor olabilir. Böyle bir durumda
da satış elemanı müşterisine olumlu yaklaşmalı haklısınız diyerek kendisini bilgilendirmeye
ve yönlendirmeye çalışmalıdır. İtiraz nedenlerini iyi dinleyerek müşterisini ikna etmeye ve
inandırmaya çalışmalıdır. Asla itiraza itirazla cevap vermemeli ve müşterisi ile karşı karşıya
gelmemelidir.
Eğer müşteri fazla samimi davranıyorsa ki bazen müşteri iyi niyetle de samimi bir
yaklaşım içinde olabilir, böyle durumlarda satış elemanı müşterisi ile sohbet etmeli ancak çok
uzatmadan ve işlerinin aksamasına neden olmadan, müşteriyi de üzmeden sohbeti satışa
getirmeli ve müşteriyi alışverişe yönlendirmelidir.
Satış elemanının unutmaması gereken en önemli nokta, karşılaşacakları her bir
müşterinin farklı bir yapıya sahip olduğu ve farklı davranışlar sergileyeceğidir. Eğer müşteri
bir kere size güvenirse bir daha hep sizden alışveriş etmek isteyecektir. Müşterilerin çok
büyük bir bölümü, satıcıların kendisine olan ilgisizliği yüzünden alışverişten
vazgeçmektedirler. İyi bir satış elemanı müşterisi ile konuşmaya başladığı anda nasıl bir
müşteri ile karşılaştığını anlayabilir. Bilgi ve deneyim kazandıkça bu durum bir yetenek hâlini
alacaktır. Satış elemanlarının mutlaka deneyimli çalışanlardan yararlanması ve bu konuda
örnek çalışmaları takip ederek kendilerini geliştirmeleri gerekir.
Recommended