55
Besinci Sene . On sekizinci •••••••••••••••••••••••••••• . .......................... . DARÜLFÜNUN . . """- . . . ILAHIYAT FAI(ULTESI · . . . - Tarihi, dini, ' . . Mart ·- 1931 ISTANBUL· . 1931

- ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

  • Upload
    others

  • View
    16

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

Besinci Sene ~ . On sekizinci sayı

•••••••••••••••••••••••••••• . .......................... .

DARÜLFÜNUN . . """- . . . ILAHIYAT FAI(ULTESI · . .

. - m·Ermu.Ası

Tarihi, ictiınat dini, ıeısen ' .

. Mart ·- 1931

ISTANBUL· . ··~=···························· ı-:ıamit Matbaası

1931

Page 2: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

Acem Resmi

Acem Resminde yabancı San'at bakıyyeleri

. Mogol ordusunun Helagu kumandası altında, Bagdadı zap­ti tar~hi olan İ.258 ydı~ İslam dünyası ve tesadüf~n İslam san'atı

• ' "'-, -·--- --:..-- < • • - •

tarihinde;ay rı 'bir devr'ifade eder. Çünkü: Mogolların Acenmis;. tanda müesses hakimiyetile siyasi tarih yeni . bir devre qahil ol­duğu(gibi, san'at sahasında da, Çinin İslam dünyasının sark eya-. ~ . , letlerile bağlanması, İslam resminde bakıyyeleri asırlarca, hatta muasu• zamanlara kadar gösterile bilen artistik nüfuzlar seyla­bım içeri celbetti.. Mogolların istila ordusu, Çin imperatorluğu . hudutlarından Maverayi Nehr ve .Aceinistandan Baödata kadar, . İslam medeniyeti merkezl~rini silip süpürdügü için,. Abba~i Hal

1 . .

ifelerinin tarihi inerkezinin yağma edilmesi, bir silsile ıriüthis tah ' . .

~ ribatin derecei kusvasını gösteriyor. Askeri· siyasetlerinin has-. . . '

hca esaslarından biri toptan imha etmek olduğu görünen Mogol · ordusu her nere·den geçtise arkasında harabe bıraktı .. Bir yerin

. r

zaptedilmesi ve yahut tesl~m olmasını müteakip esarete nakH için. seçtikleri küçük bir mikdar müstesna olmak. üzere bütün ehalisi~ ni umum_iyele katli •ametme~ usulleri idi. daha mükemmel imha.· etmek . · maksadile, · Mogollar bazen tahrip · edilmiş bir ~ehir den temamen çekiliyormuş gibi yapıp, badehu ilk lsatlamdan

. .

kurtulmak yolunu bulmuş olan zavallı malılukları öldürmek için .geriye bir müfreze gönderirierdi : yetmiş bin kışı kadar katledil-: miş yahut diğer bir meıibaa nazaran ilk dafa bir milyon üç. yüz bin kadar laşe sayılmış olan «Merv» şehrinde, b9yle gaddasane bir ·oyunla evvelce kurtulan beş bin kişi -öldüriilmüşdü. ~219 -tari-

. ' .

Page 3: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

.....

·'il:.

G) QJ

t!. J: OJ N -ı

CD !:!:. CD :::!.

I c 7\ c 7\

Tf OJ 7\ c: ı-i-

CD (})

-.,_~ -·

~-;

::ı o. CD

o CD ::ı -· N ~ -·. () OJ -ı

CD !:!:

o. CD -ı

(})

::ı o. CD

Page 4: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

-17-.-

hinde şımdıin «Hive» şehri civarında bulnunan «Elcürcaniye» :şe­hrini ziyaret etmiş olan meşhur coğrafyacı Yakut, bundan daha büyük, yahut daha · zeng!n ve güzel bir şehir ~sla ·görmediğini kaydeder.

Müteakıp sene ise, yedi gün nevmidane sokak müharebesin­den sonra bu şehri zapteden Cengiz han, ~sır olarak ayrılan- genç kadınl;!r ve çocuklar,. husu~i mahretler1nd~n dolayı kurtulan san'atkarlar müstesna olmak üzere, bu ~şehri· ateş~ verip ·Umumi­bir katliam yaptırmışdı .. Badehude «Ceyhun» un setleri açılarak bu yer oturulniaz bir hale getirildi. N ehrin suları kömür olmuş naş larİ batırdı. Müteakip senede .. Horasanda en sıhhi ve en mes­kun şehir olarak tasvir edilmiş· olan «Nişapun} şehri, Mogollar­tarafından hakile yeksan edilmiş ve bu şehrin yerine arpa ekil­misti. Ahalisinin katliamında 1. 747.000 kadar kisinin mahv·

' ' ' olduğu söylenmiştir. «Bamyan» şehri de böylece kamilen imha edilmiŞ, insan ve hayvan her zihayat öldürülerek, cesetlerınden bir dağ gibi yığın yapıla_n bu şehir, yüz sene ehaliden halı. bir çok

' kalmr,dır. Müteakıp sene meskün 440.000 evle, on iki bin dük-kan ve 359 medrese ihtiva ettiği söylenen kadim «Herat» şehri, altı aylık bir muhasar~dan sonra zaptc:~dilmiş ve Moggollar bütün bir hafta öldürüp tahrip etmeğe devam etmişler ve bu müdd.et zarfında 1.600.000 kişi kadar öldürdükleri· söylenmıştir. Vahşi fatihler bundan sonra çekilmişler fakat gizlenmek yolunu . bul­muş ve . böylece ilk katliamdan kurtulmuş olan halkı arayip öl-

. dürrnek için biraz sonra geriye müsallah bir müfreze ğöndermiş­lerdir. Bu suretle iki binden fazla ·ahalı meydana çıkarılıp ayni birabmane tarzla öldürülmüşlerdir. Nihayet, Mogollar bu şehiri bıraktıkları vekit kırk kadar sefil mahluk gizlen,dikleri yerden sürünerek büyük camide töplanmışlar, - bukadar büyük bir .nü­fusdan sağ kalan şayani merhamet bir bakiye - güzel şehirlerinin harabeleri. ne dehşetle .bakmışlardır. Ayni akibetle muztarip şe­hirlerin uzun bir listesi dercedilebilir. Fakat bu tahriblerin mana-. .

sı İslam san' atı tarihinin tetkiki münasebetile burada .kafi derece:­de nazarı dikkate konmuştur: çünkü, Mo gol devrinden ev_velki zamana ait resimli .san' atı tetkik is:in bize malzemeler temin ede!"

İlabiyyat - 2

Page 5: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

-18

cek ely~zmalrı da bittabi medeni hayatın . muntazam ·. ·merkez­lerinin bu geniş harabeleri içiride bulunuyorlardl. Bu merhamet~ iz İstHacıların san'atkar ve hünervetleri ölümden kurtaramk için bez !ettikleri ehemmiyet ne olursa olsun, ilk Mogolların kitaplara ··hiÇ

. bir kıymet ve ehemmiyet vermedikleri anl~şıl~ypr. Alimlerinden d~~a~ı' asırlarca şöhret. bulmuş. ola~ bQh~~ada, bütü'u ahalinin. en ~u}iaddes addettikleri. se ye hak~retle büyii~ camiyi ahır ittih<;ız . . .-. ~ ' .· ~ . . ' . . , . ' . . . . ' .

ettikleri vakit, kuranın giranbaha elyazmalar,mı beygiderine ya-t~kÜk _yap~ak için yırtıİar. Bu .. tarzda m.uztarip olan büyük med e ~iy~t _ inerkezlerinin sondan }:,iri 1,258 sene~ inde b:ütü_n, .bir. hafta .ya~m'a edil~n Bağdad şehr.i idi. Şehri~ yağniasi esnasınclci nüfu­s~~dan sekiz .yijz bini öldllrülnıüş ve bunlara isabet eden ayni ha­~a~i b.tır~cİa senelerd-enberi biriktirilmiş olan edebi hazineleri da• :lıi ihtiva etmişti. Her halde halifeni~ kütüphanesi hüsnühat ve re~ şim nüm~nelerinde zengin olmalı~ır. Çünki, veziriaza,mı (ibniil- · k~~i) ın kütllphanesinde on bin cilt kadar kitap bulunduğu söy-- . . - ' . - . '

lenmistir. Bunlardan birazı Mogol ordularına refakateden birkac . , . . ' . . - . . .- . \ ' ....

kitap muhibb~ tarafındf!.n kurtariimiş olabilir:

. yani meşhur alim, ilahiyatçı filezof' müneccim, riya­ziyatçı Nasrettin Tusi'nin fatihleri keyfine tabi birçok · kü­tünphanelerin yağmasından 400.000. cihetten ziyade kitabı

muhtevi bir kütüphane biriktirdiği söylenmiştir. Fakat bu topla­ma keyfiyeti ne kadar vasi olursa olsun, bu kütüphane sahibinin resimli san' at eserlerine her hangi bir alaka.: gösterdiği gayri muh­temeldir. Mogol fütühatına tekaddüm eden devirde vücude gelen resim eserleri hakkındaki noksan malumatımızın bashca mes'ulü-

. ' devrin fevkala.de- hususiyetini teşkil eden bu imhadır. ·Bu gü-ne kadar bakı kalmıs birkac eser icin ancak 13 üncü asırdan daha . , ~ ~

evvel bir tarih katiyetle tayin edilebilir. Fakat san'atın sülale-rin sukutundan ve istila ordularının tahripkar meşyinden fazla ömrü olan bir haye:~.t kabiliyeti vardır; Filhakıka, Acemistanııi ilk san'at bakıyeleri, Mogol fütühatına·muahhar devirde resimli san~ atta farklı ve sühuletle tanılabilir bir hususiyetle sarahaten Çık;. maktadır. Evvela 7 inci asırda arap ordularının muz~ffer· istilası altına düşen, kadim Acemistan hudutlan içinde yetişmiş Nasturi

Page 6: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

.... 19

ve Yakubi kiliseleri san' atı bu arada zikredilebilir. Acern: hüku~ metinde yaşayan saliklerini alakadar ettiği derecede bu kiliseler şöhretlerini bir dereceye kadar Bizans hükumetine ve killse teşkia l~t merkezi İstanbul'da bulunan ortodoks sark kilisesinin h'akimi;. . , . .

yeline karşı ırki nefretlerine medyundurlar. Binatimaieyh hududun ötesindeki rakıp kilise tarafından iltizam edilmiş Roma impara-: torlarının müddealarına karşı, Sasani şehinşahına sedakatini. za.,. man zaman arzetmekten hali kalmayan ve ye~Ii ace~ resminiri hususiyetlerinden dolayİ ancak bu kilise dairelerinde bilhassa Na~ turi kilisesinde teveccüh kazanmak kolayca mümkündü. Şüphe~ siz Nasturi ve Yakubi kiliseleri. dua kitaplarındaki resimlerin,so .. nunda Bizans mektebininkilerile münasebettar olduğunu ispat et~ rnek kolaydır.fVlutezil şark kilisesine mensup ressamlar,nihayette şan'at an'aneleririi aldıkları menbala~la bilavasıta az münase­bettar olarak mesailerine asırlarca devam etmislerdir. Emevi ve , - ., .

Al:>basi sülaleleri zamanında bu kiliseler, Suriye,lrak ve Acemis­tanda arap hükUmeti . esnasında büyük nüfuslarını sadakat ve merbutiyetlerini ellerinde bulundurdular,patrikleri zengin ve kuv vetli ve birvakitler sarayda miihim nüfuz sahibidiler. Bilhassa; · Bağdatta,mütevali halifelerin himayesinden istifade eden hıristi- · tabipler payıtahtın hayatında yüksek şahıslardıla~;Zaman zaman. muhtesem kiliseler insa ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-, ' ' . - ' -· .

tan bu hıristiyan cemiyellerin müstefit olduğu servete dair. bazı tahminlerde bulunulabilir. Bunların hayaliyeti . hakkındli: hususi bir malumatı, Acemistaİı v:e onun· şarkındaki mücavir memleketleri bir asa altına alan Mogol fütuhatından sonra. Nas~ . .

turi kiliselerinin Orta Asyada sür' atle tevessü etmiş olması bize vermektedir. Bu iki sark kilisesinin servet ve ·vüs'atine mukabil· 7 - . .. . •

her halde kilisai bir san' at dahi olmalıdır.· Fakat bunun resimli san'at şeklinde çok az delili baki kaJdığı görünüyor. San.'at tarihi-· ni tetkik edenler gerek Nasturi ve gerekse Yakubi kilisel~ri du~ a kitaplarında bulunan nadir res.imler niimunelerine . az ~h~mmi; yet vermişlerdir. . · .

Sünni islamların, insan siması yahut her ne olursa olsun zi~

Page 7: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

-20-

hayat mevcut r~simlerine karsı umumi ret v~ ademi tasvibi ha:se-- . . , . . . . . ' . : : ~ . . -. .. . . . -. '.: .~ :

bile, sahiplerinin resimlerle tezyi~ ettirniek~istecli~leı,-i arapça e-debi asarın musavvil·leri olarakbittabi. hıristiy~m ·san'atkarl~r is­tihdam edilmesi be1denebilir; filhakika:· bıİ s~~~tİe- is~ihd~m edii­mis. ressamların hırıstiyan. olduklarına dair hel" nek~da; tarihi. bir

' ·' .. ' . ' . ' . ·. . ' .. _'. ' .

şehadet yoksa da ancak umumiyt;;tle Bağdat ve Irak mektebine mensup olarak tasvir edilıriis · bazı resimler zümresinde, · her

• . . . ' . -~ . , . • • . . r • ·. . . ' . . .

iki halde resimlerin mavzuunun mübayeiiet ve· ayrıli.ğına rağ-

men, şark kiliseleri dua· kitaplarinda ·bulunan ·resimlerdeki· hu~ susiyetlere tekabül eden bariz bir müşahebet. arzeden ba~ı husu­siyetler ve an'aneler bulmaktayızp~Bu hususi resimlerin mecmuü. tıp ve nücumiyata dair eserlerin resimlerini ve hikayeler koleksi­yonlarını ve bilhassa Budist Hindistanda başlayip · oradan dii-

. nyanın yarısını gezmis olan ve arapça seklin:deki ile ve dimm~ ' ! : 1 . -·

namile malum olan hayvan hikayelerinin ··bu halki silsilesini~

aleJhusus mevzuundan d ola yi mizahi hisli }jh·· ·res:sam için ıİıüna­sip malzeme veren ve bir fakirin sergüzeştler ve habasetleriri.i, alim bir tipin cinas ve kaba şakalarile dolu sers·eri. bir alimi tasvir · eden, arap edebiyyatının en meşhur eserlerinden biri olan (m·a.:. kamatı haririnin) resimlerini ihtiva eder. · ·

Heyeti umumiyesi itibarile burada tasvir edilmiş olan hadise ler menselerini bir kilise dua kitabındaki. resi~le~deiı alabilecek . . .

bir şey değildi. Fakat Y akubi kilisesinin bir dua kita_bında -· her halde 13 üncü asra ait bir elyazması-Pilatüs'ün önünde duran İsa nın: (2) _bir resminde, böyle tesmiye edilmiş, Irak mektebinin bir ressamı tarafından yapılmış Makamatı H tzriri. nin her hangi bir resriıile sarahaten ternamile birbirlerile uygun bir zümre resimler bulunmustur.Bu resimlerde ayni büyükçıkık burunve · mükedder si

. ' - . .

maile ayni tip hususiyeti, ayni nevi elbise ve hareket vardır. ;Bibli-tek nasyonalde mahfuz (makamatı hariri) nin elyazmasııida bu­lunduğu gibi bir ağacın an'anevi bir resmi aynı dua kİtabile (3) on: ikinci asra {4) a:it olduğu muhtemel bulu'n'aıi yak~bi kilisesi~ · nin. arapça bir İncil kitabinda ibraz edilmiştir. Arapça Incillerin bir nushasında (5) (milattan sonra 1053-1337 Mart tarihli)' sche;. 'fer· · hariri elyazmasında karakteristik· bir an'aneniRiktibas ·edilmiş

Page 8: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

olduğunu yani hti~uh Şekilı:tln ba~lz. bey~z bi~ boya hai:tile gBs· teriimiş. o_ldU:ğünu _görüyoruz. Böyle tesmiye edilmiş Bağdat ·ya­hut' h-6.k riıek~ebi ·· hakkı:hda · yaphİdarı lst~n gayr{ h~r hangi hiç .-.~ .. • -~ - .. ~ ,·.-....... -~. , . ·~ .· .. .

bir Şey irialum qeğild.ir .. Bu m~kteplerin eserlerile ,şimali Acemis-tanda Rey çiu1akcih~ı üzeri~ de· buiunanlar ara~ında hakiki kara­betl~r 'ni~vctit 'olduğ~. iÇi~, b{ınları gerek Bağdat yahut g~rekse Ira­kla birleştirmek iÇin husus! hiçbir sebep mevcut olduğu görün- · müyor. (6) Minyatürcü ve çanak ressamının teknik· farkla Için i­cap eden müsaade· yapıldıktan sonra bunlarda tasvir edilmiş si­

n:ialar 'tipi, mensucat nü:ıriurielerinde, ve hayvan ve. nebat tasvir­lerind.e müşahehetleri taıiimak kolaydır~ Bittabi çanak ressamı urriuniiyetle ll!iiıyatütC:üdeıi · d~ha çabuk Çalışbğı için kendisini malzemesine tiydurur ve uzak ve g~ride görünene dair her şeyi ih­mal ederek, minyatürcü gibi meviulari çok. tenvi etmez.· Fakat sakıleri, mugani:ıiyeleri, rekkaseleri ve çalgıcılarıle beraber sul• tanı keyfederken yahut av sahneleri, cirit oyunları tasvir ettikle­ri vakit ·a.rtistik metodları ve teknikleri arasındaki inüsabehetler . , .

bariz surett~ meydana· çıkıyor. Bunların her ikisi.·cİ.e .kuvvetli bo­yalarla fezyit edilmiş ...;~ re~imlerini, resmin mütebakıslnden. $a.~ rahateiı tecessüm ettiren cesur ve basit bir hattı üslup kabul edi­yorlar. İhtimalki siui'atkarlar zi.imresinden hiç birinin ese.rl ~rka­sında uzun-yasamıs an'aneye sahip yerli'bir san'ate köklerini me-

. '. ' . . - . - . '

tin surette yerleştirmiş. olmak sayesinde. Çin nüfuzundan en ha-fif bir iz bile arzethteinesi ·dahi şayanı dikkattir.Cogra:fya: itibari­le yekdiğerinden çok uzak yerlerde çalışan san' atkarlar arasında tanılabilec·ek böyle bir karabet ~e münasebet, ancak sonunda. hı­ristiyan menşeinden. bir . saiı"at ile burada aHikadar olduğumuz

faraziyesi kabÜl ~İuıidtigu taktirde sühuletle anlaşılması mi.im..; kÖn ~lur. Bu n:ıünaseb~tle, .«Rey» iiı bir zamanlar bir Nasturi me-· trop"otliği merkezi olcİu~u ve Ahbagi imperatorhığunda en· güzel sehi~lerden (surla~ı~ıın -0~ iki bin adimlik bir sahası vardı) birisi , . . . - ·- - : - -•. ' . ; - . - - . ' -· bulunduğu için, o ri. birinci asır da kilise idaresi. maksatlarile Htıl-

. van' a v~ · · badebu ·l175 ·tarihinde~ ~onr~ Hemdan metr~poıitlik makamına rapt ve ilhak edilmesi vakiası gösterdiği veçhile, hı- . ristiyanların mikdarında vukubulan bir sukılta rai~~n7 ge11~ cm

' -- . . . ,. - - ~ . . . -.. '.- - . -

Page 9: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

-22

üçüncü asırda biiyük bir hıristiyan nüfusunu ihtiva etmekte ol -duğunu kaydetm~k faidesiz değildir. (7) Bize kadar vasıl olan Rey çanaklarını ve minyatürlerini vücude getiren sant'akarların

- hıristiyanlar, yahut hıristiyanlıktan islamiyete ihtida -(yahut müh tedilerin ahfadı) edenler mi olduğu mes'elesi eherrimiyetsizdir. Muhakkak olan şey, bunların menha ve menşei itibarile hıristiyan olan artıistik bir an'ane tesiri altında calıshklarıdır. . ' . ~ , .

- . Fakat mukaddema Acem imperatorluğuıiun bir kısmıni teş-

kil eden ülkelerde- oturan bu hıristiyanlar, kiliseları:q.ın san'atin­de!) öğredikleri bu teknik ve bu artistik an' aneyi dünyevi mak­satlar için iktihas ettikleri zaman bunlar kezalik (lıiç olmazsa «Rey» de), Acem ırkının milli mirasıinn bir_' kısmını teşkil eden yerlinüfuzu altında idiler, Bidayette imparatorlukl~rı yedinci asır ortasında arap fütuhatı tarafından tahrip edilmiş Sasaniİe­rin, san' atİn e ait hususiyetlerin, on üçüncü asır san~atinde «Rey>>

·- /

in bu çömlekleri üstündeki resimlerde tekrar·zühur et~esi, bu de-vrin resminde - mahiyyeti itibarile hemen hemen hfr harikadir -:bir hadisedir.Zerdüşt rejimi altında yetişmiş ayni motifler ve an' anevi metotların bazı esrarengiz tarzda, altı astrlık bir devir zar­fında canlıkalınağa ve insan tasviri gibi h u san' atİn en karakte­ristik hususiyetlerinden birine esasından müteneffir bir islam harsı ortasında, ecnebi bir hükumet zamanında tekra,r kendileri­ni gösterrneğe muvaffak oldu. Burada ecnebi hakimlyetin müte-vali devirleri altında ezilm~ği reddeden ve zapt ve men'i muhal bir hayat kabiliyetHe bu şedit. milli hissiyatın şayani ehemJDİyet bir misalini görüyoruz. «Rey» vazolarınıiJ. · her· iki tarafıı;ıda muganniye kızlar yahut sa.; ~ıler arasinda tahtinda oturmuş Sultanı tasvir eden resimlere altıncı ve yedinci asrın güqıüş tabakları üzerinde aynı tarzda tasvir _edilmiş. S as ani prensinde tekrar tesadüf ediyoruz. Ar~a­sında rahatsızca oturmuş udcusile heraber B~hram Gur, tipki sa­sani hükümdarının keyfi için asırlarca evvel onu Acem gümüş­cüsünün tersim ettiği gibi binek devesi üzerinde, gene yabani ge ..

. yiği vurmak maharetini gösteriyor. hükümdar tahtının tezyinatı, hala aslan ve diğer hayvanlar gibi bir çok motifler ve an'aneler, Saşani çı,şıll~rına ir~a edilebilir. Sasani sülalelesinin zevalile bize

Page 10: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

kadar· baki · · ·ka:lan Rey çömlekçiliğin ·· ilk iıümurielerİ

arasında geçen uzun bir devir esnasında nasıl bu san' at an' an' anelerinin canlı kaldığı meselesi, arada geçen asırlaı zarfında ayni atı' ane ifade e dilmis sn' at eserleri liesfediİincey' :e ka:;. , , dar, tavzih edilerniyecek bir sırdır. Fakat hiç oliruizsa Sasani'

.· ~ ~ } ' . . . ' . ;

rtıö'ddelerhıin bazan saklandığı ve kemeli itina ile muhafaza e-dildğini beya.'ri' eden,'· Sasani devrinden islam devrine baki kal~ mış· resimlıdre: 'dair···ba:zi dağınık haberler vardır. S asaıli. s~ıi' ati-

nın h~ garip bakıyes:l~in. her hangi, bir ehemiyeti, yalnız:yakubi kÜis~siiıe riieh~up' d~ha kiiÇük, nc,ısturi kilisesı,n~ ' ait büYük v~ mesut' bir ac~m hıri~tiy~nla~ı cemaatinin me~cut olduğı:an~ d~li:il

. . : . ... · ; __ -.·. :; _, __ ·:~_ . .._'; ._·-_--- .. -. ~- --- ·-- ... ,, ' . ----- ·-._ i-~- '.

fakat kadim acem nesli milli sul.ırunun .hala daha mevcut müsmir - - .·· : ·- f .- : ! ~ ~ - '•' ' • i ~: - ! . • ' -~ ~ - . : ' . . . . . :' -. ' . • ' '

bir sa~a b.uluı,ıd11ğu, büyük .. Zerd.üştler cem~tinin dahi. bulun-du~~~u· cl~rh.a.t~r etti~~ek .itiharile mühimdir. Bu iki dinin ~a-· likleri, a~ap · flltllhat~~da~ ~ ~vel b;;tbalannın dinine sadık k~Id~k-'

~ • ' _.- • • -~ : '- - :. ·-- ~ .• ' • ' .- • i ·: ' ,. -' ' '. : -:-

l~p gi'Qi, tıpkı fii~üP,at. ({evrinin y:ei)İce idh.al edilmiş alakaların· . d~n ziyade mı;!fkurelt:rine daha yakı~,. kadim bir devrin dig~~. h~tıraların~ beı;lemiş. ol~aları muhtemeldjr. Onuneli asır ort~la~.

rında•her nekadar arapca·yazmış ise de, ismi bildirdiği veçhile, aslan .. acenı:ilk islam: coğrafyacılarınd(\n biri· olan· ·«Elistahri»,

her· biri resimler ile' tasvir edilri:ıis ·kadiin acein hükümdarlarıiı-. , rının tarihlerinden . bazı 'ciltler, gördüğünü: bildiriyor. Bu cil tl er Zerdüstler · devrinin en mukaddes ates ·mabetlerindeıi .. biri· bulun-, - ' '

makla meshur yer civarinda Siz· kalesine mahf'uz idiler. Biraz dahci ' , - . riıuahhar bir zamallda.' (milattart sonra 997 tarihinde) yazan di.:. ğer bir· cografyacı · «İhni··.·Ha.ukal»~ İstahrda büyük· bir binadan bahsediyor ve bu binanın heykeller, resimlerle müzeyyen olduğu.;

nu bildiriyor (8). Muhtelif ve mütenevvi malumatın yorulmaz ca­mii, ansiklopedici Mesudi h.icri 303. (milattan sonra 915-916) da de «İstahr» şehrinde asıl bir ace'm ~ilesi . yeÇlinde ; . hükumetleri esnasında tahaddüs eden baslıca hadisat ve insa ettirdikleri muh

. ' - '

telif· abideleri kaydeden acem' hükümdarlarının tarihini muhtevi büyük bir cildi nasıl gördüğünü bize bildiriyor: Sasani hükümdar ailesinin ikis k;adın olqıak üzere 27 sine kc,ıçlc,ır h~r hi,U~ijmd,~rıpu~

Page 11: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

resmi· bu ciltte vardır~ Her bfr hükümdar elbiselerini Iab is ve ba­~nnda tacı olduğu halde ihtizar halinde göründüğü gibi, resme­dilmişti. Herbir simaha:Ua sakalı~ın tellerine varıncıya kadar ke­mali itina ile çizilmişti. Sasani devrinde icrayı saltanat eden hü­kümdarın selefierinden her~irinin fizy~nomisini bilmesine imkan. vermek aşikar inahsadile, hini irtihalinde · her bir hükümdarın resmi yaptırılıp hazineye konması usul ittihas edildiği için, bu resimlerin asılları hiikümdara ait resim salonunun bir kısmını tes.:

' ' kil ettiği anlaşılıyor. (9). Fakat İbni Halduna nazaren. (10). a-cem hükümdarları resimlerinin yapılması için ölümlerini bek­lenmeği itiyat ettiler, çünkü, ihtimalki şimdi müzel~rimizin ha­zineleri arasında sayılan 16 ncı asrın resimli kadifeli tarzına tev­fikan resimlerini elbiselerinin kumasına dokutturdular. Maama-. - . , fih Mes'udi'nin İsthr'da gördüğü böyle resimler koleksiyonlarının. nekadar umumi olduğu; delil olmadığındaa:ğglayı tayin ·. e .. dilemez. Yalnız peygamberin tevellüdü, zemanı saltanatma te-

. sadüf ettiği için islamları hasseten alakadar eden Sasani hüküm­cları Anushirvanın bir resmini hatta Bağdatta bir Zerdüst ra­hibinin halife Memun'a göstererek merakını tatmin edebildiğini tesadüfi bir bahisden öğreniyoruz (ll). Bu gibi delil nadir . ol­sa da, hiç olmazsa bir hususta, .Sasani san'ati an'ariesinin.her ne· olursa olsun resimli tasvirin her bir sekiine düsman fikri bir mu-

; ' ' . - . . hitin hükü~ ve kuvvetine ve tahrik edebildiği ademi sadakat ve

hiyC'lnet şüphesine rağmen, nasıl muhafaza edildiğini gösterrne­ğe kafidiryAsla t~mamen unutulmamış olan bu an'anevi şekille­rinin ·arap hakimiyetinin ye is verici sıkleti, Mo gol fütühatile i­zale edildiği vakit nasıl b~r deha zahire çıktığını anlamak güç değildir.·

. Bizzat kendisinin ayrı bir hususiyet ve ayrı bir tarihi ile ki­tap resminin bir daha mütemayiz an'anesi vardı : Manikeen. Mogol istilası . tarihile Acemistan, Maninin is • mini öğrenmişti. Fakat Sasani hükümdarları zamanında manikeenlerin duçar oİduklari zulüm ve itisafat gibi, arap ha­lifeler de bunlar hakkında aynı gaddarane ciyasette devani et­tiler, Sekiı;in.çi aşrm şon.una. doğru ilsam hükumeti binlerce ma•

Page 12: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

-25-

nikeenleri idam ettirdiği vakıt, bu dinin itisafa duçar olan sa­likleri, Türkistan'a ve Orta Asya'nın sair cihetle:rine firar ettiler. Bu zulüm ve itisaf o kadar muvaffakıyetli idi ki : Onuncu asr'i.n

- sonunda; dinlerinin doğum ·ve ilk tevessüüne · 11ahit olıl:n.IŞ. olan hiç bir manikeen ülkede birakılmamışh. Resim sanatı riıariikeen­kilisasında yüksek şeref ve itibara mazha:rdi~ Bizzat . bu dinin vazıi kendi eserlerini resimler ile tezyİn etmiş ve ·dirii propagan­da maksatları için resimli tasvirden hasıl olabilecek faideyi an~ lam ı ştı; Bu :mehzebin azaları, · b anilerinin fevkalade · · güzel el yazmaları hakkında gerek garp ve gerekse şark edebiyaÜiıda

~ . . bircok bahisler vardır. Fakat bu eserlerin tahribi o kadar merha-

~

metsizce olmuştur hi :Von le Coq, Turfan (şimdi TürkistanÇini) · civarında, harap bir şehirde maıiikeen resimlerinden birkaç par-. · çalar ve mukaddema bir manikeen inabedine ait dıvarlar

üzerinde bazı nakışlar keşfettiği 1904 tarihine kadar, nianikeen . sa' atından hicbir" mevsuk nümunenin muasır zamana kadar· ha-. ~

kı kaldığı malum değildi. Fakat M ani ain bir ressam olmak sı-fatile şöhreti, bir din vazii olmak üzere Ace:tnistanda 'kendisine ait bütün ha tİralardan daha uzun (şüphesiz dini · tarihin ciddi mütetebüleri müstesna bir zaman yaşadi. TaJim ettiği dinin bütün

. mümessilleri Acemistanda gaybolduktan çok sonra ismi, her hangi mahir bir ressamı tasvir etmek, için darbımesel olarak kullanıl­mağa başladı. Bir acemin meşhur Bihzat hakkinda bezledebi­leceği en yüksek met ve sena Bihzadı, Maninin fırçasile resme­diyor gibi tasvir etmekti.

Sasani devri sanatinin yaşamak yolunu bulmaktaki sehat, · ve_ ısrarı nazarı dikkate alınınca, manikeenler sanatininde aynı tarzda, bir zaman eski acem imperatorluğuna ait ülkelerde kal­makta devam etmesi, resim yapmış olan kadim manikeen san' at­kar larının islam ahfadı tarafından an'anevi resim metodlarının canlı tutulması, katiyyen gayri muhtemel d~ğildir. Böyİece İVIani dini salıklerinin başlattıkları ve bir çok asırlar devam eden san' attaki hareket, diğer hükümdarların hizmetinde. de mevcut olmakta devam edebilir. Acem edebiyatında «Arzhank>>- nainile maruf Mani'nin resimli kitabındçm, daima ·bil~ tekellüf bizzat

Page 13: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

26·' - -Mani~nin ismile bahsedilirdi. 1092. tarihinde muhtelif din sistem­lerine dair bir eserin müellifi tarafından, bu resimli kitabın bir nushasi, kendi zamanında hala Gaznenin payİtaht hazinesinde muhafaza' edilmekte olduğu kaydedilmiıştir. · · (12) .. ' Dü~yanın

. • 1 ' •

kronolojisine dair muhtelif sistemler hakkında büyük . eserini, Elburirurii ·- Elasarülbakıye -··- mukaddima bir kaç zaman e:;,-· vel, ·milattan sonra takriben ıooo tarihlerinde toplamİşti. Şinidi Edinburg darülfünunu kütüpanesinde mahfuz buluiı~İı bu.· eser in elyazmasını tasvir eden ressamın Arzhhag'ın. Gazn~ hazine: sinde: mahfuz bulunduğunun kaydı tarihinden iki as ir ~onra, 1207 tarihinde · bu el yazması · istinsah edilmiş olduğu içi~; · G~zrie' d~~ Arzhang' ın· hakikı nüshasim görebilir ve yahut çalışırken ön ün~ ele· bunun bir nüshası mevcut olabilirdi. Bu miinaseb~tle, · Edin- · burg elyazması ve yahut temamen buna beiıziytm 'diğer elyaz­masıridaki resimlerin, · on yedinci asırda çahşarı ..... muahhar bir · müstensih' tarafından iktihas edilmiş· olcluğunu kaydetmek istifa desiz değildir.· (13). Hıristiyan yahut Sasani an'anesi h~li~de' oldUğu gibi, manikeen tipi kitap resmi bakayasınin nümuneleri~· ni keşfetmek kolay değilse de, (14)) fakat her ~e kadar bitt~bi;

. mezkur diğer iki halde olduğu gibi sık sık zühuru muhtemel ol· ıiıazsa bile; şayet bu gibiler mevcut olmazsa·memulü~ hilafi o~ur ..

II

Mogol ve Timur devirleri

.. Evvelki mebhaste, mogol istilalarını hemen takıp eden· de- . vir zarfında, acem resminde icrayi tesir ettiği iddia edilebilen

artistik rehberler gösterilmeğe teşebbüs edilmiştir. Acein kıral­lığınm bir zaman bir kısmını teşkil etmiş olan her hangi bir eya­lette, islam· devrinde vü.cude gelen ve kadim bir tarih tayin edi~

Page 14: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

-:- 27 7:"'.

lebilen resmin misal .ve nümuneleri adeden azdır. Bunlar9.an en eski olan_ bazıl<irı Gazne'd~ on ikinci asrın ortalarına doğru is­tinsah ve tezyİn edilmiş olan Kelile Dimne hikayelerinin acemc~ yazma bir tercemesinde bulunıq:ıuştur (15). _Aynı hikayelre -kol­leksiyonunun arapea :tercemesinin iki el yazması da takriben ay­nı tarihe ~ittir (6). Nihayet mütekabilen onüçüncü asrın son kıs­mına, ve 1222 ve 1327 (17) senelerine ait Makamatülhariripin- üç· el yazması vardır-. Şimd~. Paris'de Bibliyotek ·Nasyomtl' de mah-

- fuz, Rey çölmekciliği tezyİnatı ve güya İrak mektebi .tesmiye' e­dilen minyati,irler ile_ karalıetler arzediyorumuş gibi görünen bü­tün bu el yazmaları; gerek nasturi ve yahut gerekse. yakubi kili­sesile münasebettar bir hıristiyan menbamdan neşet eden' an:'ane­ler tahtı tesirinde calısmıs olan san' atkarlar tarafından vücuda . . ..:. , , . .

getiı-ilmiş telekki edilmelidir.

Mogol istilaları, Acemistanı, paytahtı Çinde buhinan bir im.;.· peraterluk hudutları dahiline idhal etiL Böylece eski şark hudut.:. ları nihayet bularak Çinden gelen harsi nüfuzlar için evvelce asla mevcut olmamış bir yol açılmıştı. Hel~gu han · Acemistari' a beraberinde Çinli ressamlar ile resimli kitaplar getirmiştir~ Mü­tebakı ehalisini biralımane katli am ettikleri şehirlerden Mogol~ ların, şarka naklettikleri bir çok sanatkarların, Kara Krum ve başka yerlerde yeni efendileri için çalışdıktan sonra, bazı ahval• de yurtlarına dönrneğe muvaffak oldukları gayri muhtemel de,. ğildir. Tahrip etmek için mecnunane bir ihtirasla yapabildikleri diğer tahribat ne olursa olsun Mogollar, muallim san'atkar ve hünarveranın kıymetini tanıyahildiler. 1220 tarihinde Cengiz han «Elcürcaniye» şehrini hak ile yeksan ettiği zaman, Mogo­listana nekledilecek yüzbinden ziyade mahir işçilerin hayatları­nı kon.idu. Ve 1221 tarihinde Nişapur ehalisi içinde katli arndan yegane kurtulanlar 400 san' atkar idi ..

İlhaniler sülalesinde Acemistanda asayiş ve intizam· iade e­dilip muntazam bir hükumet teşekkül edince, bir hükümdar ·son;. ra diğeri, yani fethedilmiş hükumetine ·ressamlar ve sair san'at­karlargetirtti. Her hangi bir Çin nüfuzundan en zaif · bir emare bulunınıyan Rey çanakcılığı zıddına Sultan Ahat Acem çömlek•i

Page 15: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

-28-

ciliği iizeriıide Çin 'hustisiyyetİerinin gÖrünmesi İlhaniİer hükn,:ıe-ti zamanındadır. Çünkü : Reyin zarifane tahayyül edilmiş te~hir eden sari'ab, 1220 senesinde Mogollar bu şehri tahrip ettikten sonra asla bir daha .geri gelmediği görülüyor. Kezalik Acemis­tanda Mogol hakimiyetinin Ük on senesi zarfında, kısa bir devir için resim san'abnda Çin nüfuzları faikti. Acem ressamları, kendi lerini yeni hakimlerinin zevkıne uydurmağa mecbur olmuşlar ve bazen Çin resimlerinin kopyalarını yapmağa çalışınağa başlamış­ardır. Mogol prenslerinin simaları, gerek kaba mogol zirhiyetile yahut gerekse hükümdarlık elbiselerile, kendi hususi elbiselerile tasvir edilmiş- bulunmalıdır . Bu ressamlarİn kan dökme ve idamlar, rağbet ettikleri mevzular olduğu gÖrünüyor. Biriaen­aleyh, tarihinin bu devrinde Acem san' atı, sarahaten ve kat'iyen~ Çin nüfuzlarına duçar oldu.- Böylec.e Çin men'ştrjfulen bir çok teamüller, Acem resimlerinin müstekar ve daimi hususiyetleri · olmak üzere kaldı: Bu nüfuzun mahiyet ve hud~du hususi bir tetkik İster.· Bu artistik modanın calibi dikkat derecede kesbi iştihar ettiği farklı devirleri, mogol devrinden evvel, mogol devri, müteakip devirlerde münferİt misaller olmak üzere; kabaca tef­rik etmek mümkündür.

Acemistanı şark komşusundan ayıran maniaları mogol isti­lası · yıkınazdan çok evvel, Çin resmi takdir, edebi lisanda . mutat · olmuştu. Fakat Çin ressamlarının maharetini meth ve sitayiş eden kadim Acem şairler ve nasirlerinin Çin san'abnın h~­kiki nümunelerini, aynı suretle güzide edebi itiyatlarını teşkil eden «Mani» nin harika yapan fırçası mahsulatı kadar az bildik:-. leri muhtemeldir. Samani prensiNasır ibni Ahmet (920'tarihine. doğru) «saltanatında. Acem toprağında Çin ressamlarının faali­yetine dair münferİt bir referans» bunu M. Blochet neşretmiştir,) bu hükümdarı .muasır acem şiri mübeşşiri olan şair Rudeği'ye man zarası ve okumasından kerkesin zevkiyap olabil~esi için nasıl Kelile ve Dimne hikayelerinin vezinli bir nüshasını yazmasını ei:nrettiğini ve b ilahara nasıl Çin ressamlarının buna ·resimler ilave ettiğini, hikaye eder~ Bağdat'ta halifenin hakimiyetinden kaçan en kadim miistakil acem sülalelerinden biri olan Samani' •

Page 16: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

29

lerin, Ceyhun'un ötesinde, uzak şimali şarkisinde, Çin sarayile ıpu hafa:za ettikleri münasebat, Çin dehasının böyle bir ıiüfuzU:p.u mümkün kıldığı şüphesiz ise de, fakat acem san'atının inkişafı üzerinde hiç bir tesiri olmayan temamen münferİt bir hadise ol• duğu gÖrülmekdedir. On ikinci asrın son kısmında Nizami, İsken der ve Çin hakanı huzurunda rumi ve çinli kimseler arasındaki hayali münakaşasını yazdığı vakit, Çin san' atkarı cihetinden ye;. gane kay d ettiği. muvaffakiyet, maharetini ibraz etmek üzere ken disine tahsis edilmiş olan kubbenin kemerini rakılıinin mukabil k em ere tersim ettiği resmi pariaklı ğı içinde aksettirecek dere·cede fevkalade cilalaması dır ( 19) . Çin san' atının her. hangi hakiki

misalleri hakkında bize sathi bir vukufu gösteren «Çin resim ga­lerisine» dair sık sık vukubuian bahislerin arkasında duran Çin

. san' atının her hangi hakiki nümuneleri için bir az az malumat ve­

rebilen ve her hakiki manadan mahrun sadece bedii ifadelerden başka bir şey olmayan müşabih cümleler, Nizami'den muasır za­manlara kadar bütün acem siirinde hastan basa bulunur. , , ,

. .

Fakat, mogolların getirdiği Çin nüfuzu seylabı, acem resmi.:. nin esaslı mahiyeti üzerinde şairlerin ve naşirlerin an'anevi bediiyatlarının yaptığı kadar az tesir İcra etmiştir. Bunda mogol devrinden eveiki ve sonraki devir müsterektir. Acem resminin ,

paydar bir kısmı olmak üzere yaşayan bu nüfuzlar sadece sathi idiler. Ve her ne kadar bunlar sabit an'aneler olmuşlarsa da, kat' iyen milli . san' atın mütevaris karakterlerinin devamile karışma-

mışlardır. Garip, muavveç, dalgalı şeklile Çin Taı yahut bulut şe­kli, bunlar arasında idi. Semada bizzat kendileri görebildikleri bu gibi bulutların şeklini ifade etmek zahmetini ihtiyar etmek yerine . bu zamandan itibaren aceri:ı ressamları, Çin resimlerinden yahut

·Çin çömlekçiliği üzerinde gördükleri veçhile bulutları daima bu a.n'anevi şekil altinda değişmeksizin tasvir ettUer. · Gayri mun-tazam kanatlı ve vücutlarinin gayri memul mahallerinden uzanan

garip bağarsaklar ile hayali ecderhala:rın acem ressamları muhay­yelesini teshir ettiği görülüyor ve bu ressamlar bir defa buiılan kabul ~dince aynı tİpİn mütemadiyen mütehavvil y~ni t~nevvüle-

Page 17: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

riıii tertip ederek btinları bilhassa el yazmalarnun kenarlarını !!:ez yin hususunda· kullanmislardir. · ..

' - . . , .. .

. Çinden müşabih İsi:İare, şemada uzun bir kuyruk gibi a -s ıla~ ve. bazen bir dehşet .maddesi gibi, bazen de felakette ·bu-· lunan bir. kahr~mana yardım için geliyormus gibi görüne~, muh-• : < •• ; • • • • • • '~ - • •

teşem kuşu vermiş. Mogol devri, halenİJ,l şeklinde sukutbulan bir

teh~vvUlle daha ziyade müt~bariz.dir. Artik şimdi bu hale yuvar­İak değildir: Orta Asya ve Çin san'atının Buda'nın tasvirlerine . .. ' ....

yaptğı ~ibi, gittikçe sivrilen bir alev kütlesi şeklini almıştır.

Acemistan' da mo gol 'fütuhatı ve İlhani'ler sülalesinin müte~ akip teessüsünü, bu bedbaht memleket için diğer ıstırap devri ta­kıp etmişti. On dö.rdüncü asırda, fütuhata başlay~n Timur, mogol-. ların yaptığı gibi, arkasında harap ve ahalisi imha edilmiş şehir­ler bıraktı. Timur 1383 tarihinde Sista'nın makar:rn «Za:ranj>>

. . şehrini aldığı zaman bütün ahalisini katliam ettirdi, surlarını yık-

. tırdı, evlerini tahrip etti. Böylece mogolların tahribinden kurtul~ muş olaabu zengin ve mes'ut şehir, bu güne kadar isimsiz bir ha~

rabe olarak kaldı. . Bu şehir, ası:rlarca büyük bir nüfus beslemişti, hatta, dokuzuncu asırda, duvarları dört fersahlık bir muhite kadar tevessü etmisti. Varoşları ihate eden harici. surun on üç kapısı Vardı. Timur bu şehri ve bahçelerini mebzul sularla sulayan mecra sistemini tahrip ettirdi. Kuhistan'ın başlışa şehirlerinden biıri

olan Turshiz'ı külliye:n haritadan ayiıı surette kaldırttı. Timur or­dularının tahrip ederek ilerlemesinden dolel;Yİ arkalarında harabe­ler olarak bıraktığı diğer birçok şehirlerin isimleri de bunlara ila­ve. ed~lebilir .. Mo gol istilasının tesirlerinden kendisini tekrar top­ladığı ·görülen Herat S ehri, sularını tahrip ve san'-. . . , .

atkarlarının ekeserisini, . doğduğu şehrin, şehri sebzin, tekrar inş<ı;sı ıçın çalışmağa gönderen yeni fatihten ıstırap çekrneğe mecbur olmuştu. Her nekadar Timur'un güzel san'atlcir san'atkarlığım takdire muktadir olduğu görünü­yor ve tesis ettiği imparat~rluğun başlıca merkezlerini. güzelleş­tirrnek istiyor idi ise de, san'atkarların hali bununla ıslah edilmiş olduğunu farzetmek acelecilik olur.

Page 18: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

~ 31

_ Senierka_nt'ta büyük_ camisinin resmi, -~kseriya neşredil;. _ miştir(20) ~ Semerkand'ın harap olmuŞbüyük iızemetinin hala

. .

şerefel~ri_ arı;ıs_ında bulun~n nefis mozayikleri üzerinde çalış~n saıı'atkarları uzun. ve korkunç değneğile tehdit eden müfettişi

gpstermektedir.. . Maahaza, Timur saltannatile, acem resmi- tari-'A- hinin parla kdevirlerinden biri başlar ve hleflerinin himayesi

altım;la aceın san' atını n, sadece resimlerde değil, fakat- halılar,

fil dişiler, madenişive mimarinin muhteşem abidelerinde, acem san'atı'iıın en güzel misaller ve nümuneleri vücude gelmiştir._

Muasırlarl olan · Quattrocento İtalyan prensleri gibi, Timur prensleri de bitmez muh~rebelerin arasında güzel san'atların ye­tişmesi için vakit buldular. Timur'uıi oğlu ve halefi olan Şahruh (1404.-1447) alimierin sarayına gelmesini :teşvik etti ve·payıtahb olan Herat'ı tamir ve güzelleştirmek için azİm paralar sarfetti. Resme olan alakasına-, mukaddema zikredilen, Çin imparatoruna gönderdiği sefaret heyetine . bir ressam ithal . etmesi. vakıasından hükmedilebilirfBu ressam heyetin avdetinde bu hükümdara bir ra· por verdi. Oğlu Uluğ B.,riyaziyeci ve heyet müdekkikidi. Bu pren· sin namına izafe ve tesmiye edilen cetvelİ tertip eden müneccimle riSemerkant'ta toplamıştı.Daha eski bir tarihte cemedilmiş ve bir zaman Uluğ B.in yedinde bulunmuş olan burçlara dair bir eserin nüshası (21) Bibliyotek nasyonaldadır. Resimlerinin doğrudan doğı;-uya Çin men; şelerinde istinsah edildiği aşikardır ve devrin Çin tarzı hususiyeti olan hafif boya ile Herat'ta acem ressamlarının kullandığı parlak boyalı renklerle bariz bir tezat-mütemayizdir. Uluğ B. Çinden mimarlar getirterek kendi­si için çinilerle örtülü bir kule· inşa ettirmiş,ti. Pederinden ev-Vel 1433 tarihinde vefat eden diğer oğlu Şahruhun Mirza Bay Sun­gur,büyük bir kitap muhibbi idi. Etrafına A~emistanın her tara­fından celbettiği en güzide hattatlardan mürekkep bir zümre topla · · mışt~irdevsi Şehnamesinin umumiyetle kabul edilmiş nüshasını toplamak şerefi kendisine verilmiştjr. Bu destanın bir çok el ya­zılarında bu teşebbüsle meşgu-l olarak tasvir edilmiştir.

Bu devrin resmi, Reşideddin atelyesi mesaisinde temsil edil­diği veçhile, n eş' et ettiği resim mektebinin hususiyetlerinden ha~

Page 19: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

-32

zısını henüz m11hafaza etti: Hala aynı arkayik karakterden, uzun . shnal.~rda a:yni kahalıktan birşey vardır. Fakat. asrın son msfında, .Splta11 Hüeseyin Mirza saltanatında; .· harici . tezahürü istid­lal etire;n r~ngin mütezayit bir parlaklığı vardİr. Bu teiıavvül, He­rat't~ 1,1zun saltanatı, 15 inci asrın son nısfının en büyük kısmını ·istiap eden .son Timur sultanlarının. devrinden evvel başla­qığı şüphesi~dir. (23) Fakat b~tün bir asırda acem mekteplerine

.hakim· resimde bir üslup ve bir tarz ihdas edenler, himayesi al· tın da çalışmış san' atkarlar idi. Zarafet ve incelik ve hareketin en genis serbestisi, eski üsluhun . huşunet ve . sertliğini . . , . İstihlaf ettiği gibi daha fc;ıik par~aklık ve boya ter-tibi İcra edilmi~tir. ·Bu ikinci Timur devri, Acem resll)i tarihinden yeni, yani maalesef her ne kadar zayif. ve gayri kafi ise de, devrin büyük san' atkarlarına müteal­lik bazı tercümei hale ait tafsilatı göstermek gibi, diğer bir hu,. susiyetten dolayı da kıymettardır. /---------.'.

III

Bilızat ve mektehi

İlk Timur devrinin şayanı dikkat bir husiısiyeti----, filhakika · ~cem san' atının mukad,dem bütün devirlerinde olduğu gibi ...:.....,. bu sahesr-lerden hatta en büyüğünün mübdileri hususunda her hangi , . ' . . - ' .

bir tercümei hal tafsilatının bulunmayışıdır. Bihzat zamanına ka· da~, bir im~a taşıyan tek hir a~em. resm~ olmadığı gibi, ne de mü·

ellifi hususunda her hangi malumat ve münferİt san' atkarfarın .fa~liyeti~e dair edebi bir kayıt vardır. Bu binazir san'atkarın zu­huru,acem _resmi tarihinde bir devir gösterir. Behzat .namı ressam .. lık san'abnda kemal şahikası için bir remiz olacak kadar· mu· asırları üzerind~ icrayi tesir eden meharetinin füsun ve zerafeti

ı - . •

Page 20: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

{j) Q)

"" N

I Q) N -ı

CD r-1"

CD Q ::::!.

I c 7\ c

" 7\

ll Q) 7\ .,,, c: r-1" CD uı

:ı o. CD

7\ . !:!'.

uı Q) r-1"

o. CD -ı

uı -· :ı o. CD

Page 21: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

33

böylece samimi takdirkarları "tarafından müteakıp nesillere dahi tesir. etmisti. Mamafih, bu takdir mübalaga edilerek cok eski bir - , . . . devre ait resimlerde hiç bir teminatsız Behzat'a atfedilip ve bu · itiyat 17 inci ve 18 inci asırlara ait bulunduğu aşikar olan eserl_er içinde yazı~ması gülünç olmuştur. Fakat, böyle bir hareket, -Behzat'ın ·kazandığı büyük namdan dolayı ma­nidardır. Behzat'ın mehareti, böyle yijksek bir şöhrete

nasıl temame~ layık ve müstahak olduğunu gösterir. Bilizat, he­men hemen temamen halis ve hakiki acem san'atının, mogol dev­rinin zalim ve sıkıcı an' anelerinden tamamen istih.lasmı tem­sil eder. Elbiselerinin her teferrüatile ecnebi ha.kimiyetini der­hatır ettiren fatibierin çirkin ye meş'um resimlerini artık önlerine koymadığından dolayı Bihzat'ın vatandaşlarının duyduğu ferah­lığı takdir etmek· mümkündür. Bundan maada, re-simlerindeki sirnaların nazik zerafeti ve cazibedar-lığı ve resminin inceliği ve terkibinin . hoş

karakteri, acem niizacına ne kadar daha çok samimi idiler. Bilı­zat'ın yaptİğı bir resim, acem şiirinin liırik ve rpmantik ruhile te­mamen hem ahenktir. Bu heyecanlı milletin samimiyetlerine bu şi­ir gibi doğrudan doğruya hitap edebilir. Terkibi başlıca sima -

· ların mahirane bir toplanmasını ve ırkından ancak diğer bir kaç ressamın vasıl olabileceği bir şahsiyelin hususiyetini gösteriyor.

· Bihza~, iptidai s~n'atın dehşet. veren sahasini geride birakmişdi Bihzat boş sahaların nasıl mahirane istimal edileceğini bil­miş, devri ressamın ifaya sık sık davet edildiği vazife olan, bil­hassa bir musavvir olmak üzere muvaffakiyet göstermiştir. Yıl­dız kC;işkünde bulunan bir portresi Behzat'ı uzun boylu ve çıkık gözlerile uzun zayıf bir sima olarak tasvir ediyor. Güzel san'at­tan. hiç bir ·şey. kayhelmeden işinin inceliği en kuvvetli dürbinin tetkikine arzedilebilec~ği için, gözünün rüyeti fevkalade olmalı- . dır. Behzat boya tarzının zenginlik ve tenevvüünde dahi üstat ol­duğ~nu gösteriyor. Diğer hususta, bir derece kirli ve yeknesak mo­gol an' anesinden kaçmıstir.

Büyük pederinin meşhur eseri (Ravzatsuffa» nın bir hülasa­sı olan «Muhtasar Tarih» (24). unvanlı eserinde muasır bir mü­

·İlahiyyat - 3

Page 22: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

- 34 ----

verrih, Hondmir Behzat'tan kısaca şöyle bahseder: «Üsi:at Kema­lettin Behzat, devrin mükemmel ressamıdır, hayır daha ziyade, Behzat bu san'atı şahikasına getirmiştir.» Fakat, «Habibüssiyar». 1523 tarihine doğru ikmal edilmisisede maalmemminiye bu boşluk daha azdır. Bu- eserinde der ki : «Önümüze san'atın barikül­ade eşkal ve nadideliklerini koyuyor. Iıfani nin fırçasınabenze­yen mahareti; bütün dünya re,ssamla:rımn hatıralarının silinmesi-_ . ni mucip oldu. Mucizevi meziyetli parmakları adem oğulları .

·. . . -

arasında bütün san'atkarlar•n resimlerini bozdu. ·Fırçasının ma-haretile cansız. şekle can vermiştir. Muhterem üstadım, bu günkü şöhretine , emir Nizameddin Ali Şirin. kerim lutfü ve hima-

yesi sayesinde vas ıl oldu. Haşmetlu Hakan Belızat' a çok lutuf ve. sefkat gösterdi. Bu giin dahi, itikadı halis olan bu harikai dehre , '

dünyanın bütün hükümdarları tarafından liituf ve keremle ihti: ram edilir ve islam hükümdarlarının hipayan hürmet ve itibarla­rile çevrilmiştir. Şüphesiz İlelebet böyle· olacaktı:r.>0~) · ·

·//

Bu fıkra bize Behzat'ın muasırları onun liyakatlerini takdire muktedir olduklarını biraz fazlasilae söyliyor. Behzat'ın men'şei hakkinda bize zir şey bildirmiyor. Başka yerde hocası pir seyit Ahmedi Tebriz! olduğu söylenmiş ise _de fakat bu kadim ressam

hakkında ancak isminden baska malum olan bir sey yoktur. ·Beh-. 7 :J :

zat'ın ilk hamisi, şiirde mahlası Nevai olan ve Herat'ta 1468 tari-hinden itibaren 1505 tarihine kadar icrayi hükumet etmiş bulunan Sultan Hüseyin Mirza Baykara'nın dirayetli ve mutemet veziri, Mir Ali Sir idi. , '

. Behzat'ın hangi tarihte faaliyete başladığını tayin etmek imkansızdır. 1.477 tarihine doğru Mir. Ali Şir hayatı hususiye­ye çekildiği zernan Behzat, Sultan Hüseyin Baykara'nın hima- · yesinden istifade etti. Fakat 1507 tarihinde Herat'ı zaptet· ·

miş olan özbek müstevli Mehmet Han Şeyhani'ye mukavemete ·hazırlanırken sultan Hüseyin' i Baykara 70 yaşında öldüğü va· kit Behzat, _ihtimalki sarayın büt~n diğer memurları gibi, · yl.İ· karıda bildirildiği veçhile san'atkarlarıiı an'anevi akibetine te­baan şehrin yeni sahibinin eline geçti. B~ özbek fatih, garip ve

Page 23: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

35---

cahil bir barbar idi. . Devrin en büyük hatatı sultan Ali Me,hedi­nin yazılarını tashihe tereddüt etmediği gibi-:- haUa.thk san'atı-. na hemen kutsi bir mahiyet atfeden bir nesil nazarlaırmda ta­hammül edilmez bir hakarettir - Behzat'ın resmini tashibe de kalem kaldı:rabilirdi. Babür (26) bize bu yikayeyi . naklettiği ·

. gibi bir ressam sıfatile Behzat · hakkında kendi daha gü­lünç hükmünü dahi kaydeder : «Behzat'm eseli·İ nefis idi. Fa­kat, sakalsız yüzleri iyi :ıresmetemedi. Sarkık çe:ı:ieyi çokça u­zunlaştırdı. Sakallı yüzleri harikülade tersim etti.» (27)' Her ikisinden, Mehmet Ş.eybani, Rabür'den, bir türlü acem ressamının kendi hami prenslerinden ne ıstırap çekmeğe mecbur oldukları · hakkında bir şey anlamamıza imkan veriı·l~r.

1510 Kanunuevvel senesi Merv muharebesinde Mehmet han Şeyhani'yi mağlup etmiş olan Safevi sülalesi banisi,yeni fatih şah İsmail'in hizmetine geçmekte Behzat için bazı ferahlık olmalıdİr.· Şah İsmail Behzat'ın samimi bir takdirkarı olduğu, hiç değilse di­ğer hiç bir fatihineline geçmesini istemediği görünüyor.

Şayet hikaye doğru ise, osmanlı türklerine karşı bir muha­bereye · hareket ·ederken, Behzat'ı kemali itina ile saklatmış ve 1514 tarihinde feci Çaldıran muharebesinde osmanlı sultanına

· mağlup olduktan sonra payıtahta avdethıde sorduğu ilk sual .· «Behzat hala yaşayor mu?» olmuşd.u.(28) 1522 tarihinde saltana tın sonuna doğru, Şah İsmail Behzat' a, bütün müstensihler, tez­hipçiler, sahife kenarı ressamları, altın karıştırıcılar, altın dövü­cüler ve zümrüt yıkayıcdar (29) üzerinde mürakıplik ile beraber kiitüphanei hükümdarinin müdürlüğü vazifesini tevdi etti. Fa­kat Behzat hükümadrm bu lutfünden istifade etmek için - şa­

yet yıldız köşkündeki portresi karakteri hakkında her hangi şa­yanı İi:İmat malumat verebiliı·se böyle idari bir vazife kendisine hemen hiç uygun olmamıştir-çok yaşamamıştır.Çünkij her ne ka dar ihtimalki bir yahut iki sene muahhar tersim edilmiş diğeri de varsa da, kat'iyetle kendisine aifedilebilen son resmi, 1524 ta- . rihine aitir. (30) Böylece Behzat'in vefatı, Behzat'tan resim ders leri dahi aldığı söylen_ilen, Şah T ahmasp saltanatının ilk kısrrıın- . da vukubulmuş olmalıdır.

Page 24: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

36

Bu biiyük san'atkara müteallik kaydedilen her tafsilat isti­fadeli olduğu için, 1521 tarihinde tasnif edil~i~ bir eserde, Beh.,.

· zat'ın dervis Mehmet nakkas narnındaki talebesi hakkinda bazi . , , . .

malfiriıat verildiğini kaytediyoruz~ Evvela yağlı boya imal eden Mehmet, bilahare Behzat' a alaka göstererek karakaleni ve resim­den zevk duydu. Bunun Üzerine Behzat bizzat dervi~ Mehmet'in terbiyesini deruhte etti .. «Şimdi kendi eserini ona emanet ediyor» (31) Bu son cümle ile hakikaten ne demek istendiği me~kuktür. Sukut eden hükümdarlardan bir mana ihtiva edebilir mi ? Çün­kü : Şayet imparator Cihangir' e inanılacak o~ursa, her ne. kadar bu· halde resimlerin bu· büyük san' atkara ait olması hususunda İnıparatorun sözlerinin doğru olduğundan şüphe etmek içinciddi sebepler varsa da (32), Behzat'ın en ilk eseri çok evvel 1467 tari­hinde yapılmı~ olacakti(33). Yahut yoksa bu sözler,güzi'de birtil mi:z; için san'atkarın t~raftarhğı mı idi? .Behzat'ın tercürnei ha-

• linde diğer bir çok vakıalar .gibi, bU: meselenin halli d~ daha zi-yade malumata desteres olmak imkanı için bekleıpdhlir: .

Daha ziyade muammalı bir sima, Hundernir'enazaran (34), «Resim v~ tezhip san' atında misli olmayan ve yazı ki ta beleri hakkında kat'i bir faikiyelle bayrağını kaldırmı~ olan (Mirak) tır. Herat binaları üzerindeki kİtabelerin kısmı azaını Mirak ta­rafından yazılmı~tır. Mehmet Ham Şeyhani Horasan üzerinde hakimiyet ihraz ettiği vakit (yani 1507 nisanında) Mirak ölmü~­tü. Mirak elinden çıkmı~ resimleri teşhis etmek, hatta Behzat' a atfedilenleri te~histen daha güçtür. Bu ressam safevi prensleri için çah~mı~ aynı ismi ta~ıyan bir ressamile ekseriya karı~tırılmı~ böylece bir ve yahut diğer sebepten dolayı atfı gayri mümkün tarihe ait olan resimler ona atfedilmi~tir (35).Fakat Hundemir­in tarihi vefatı hususundaki ifadesi bu gibi ahv~lde kat'idir.Keza­lik bu müverrihin hakkında mükemmel malumat verdiği ressam -dan-Mevlana Hacı Mehmet Nakka~--malum tek bir resim kalma masİ sayanı teessüftür.Hundemir bu ressam hakkinda der ki : «Devrinin san'atlarının bir üstadı idi. Muhayyele fırçasile hari-

. kUlade şeyler ve devrinin sahifeleri üzerine fevkalade · şekiller · tersim etti. Resim ve tezhip san'abnda yüksek bir derecei me-

Page 25: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

.. -37

harete vasıl oldu. Müteaddit defalar Çin kapları pişirmeğe te· şebbüs etti ve bir çok tecrübe ve fasılasız ga,yreften sonra yaptığı

. kapların şeklini Çin'inkilere çok benzetti ise de fakat bunların renk ve halisiyeti icap ettiği ·gibi değildi. . Nizameddin Ali Şi- . rin kütüphanesine koyduğu bir saat Mevlana Hacı Mehmet'in

· · icatlar:ı. arasında idi. Elinde bir degnek bulunan bir heykel koy .. muştu. T uludan bir saat sonra heykel hastonunu önünde bulu­nan bir davul<i bir dafa ve ~ki saat vakitten sonra iki defa ila vu~ ruyordu. Mevlana uzun zaman Emir Ali Şir'in kütüphane nazırı idi. Fakat nihayet 904 (1498-1499 milattan sonra) senesi ayla­rının birinde Mirza Bediüzzaman Herat'ı muhasara ettiği zaman

. onunla bozuşarak koşup b1,.1 prense intisap ve aynı vazifeye tayin

· edildi. Ebülfeth Mehmet Han Seybani'nin fütuhatı bidayetinde . , . öldü.» (36) Fahri dahi (1521 tarihine yazan) bu serseri dehayJ Herat'ın ressamlarından biri ve iyi tabiatlİ bir insan olmak üzere

. kayit ve ilave ediyor: . «Garip fikirleri vardır. Gerek doğru ve gerekse yanlış üzerinde beyanı mütalea etmediği hiç bir san'at yoktur. · · Şimdi lrakta dır» (37). Böyle hür ve müstakil tabiatlİ bir· adam resimde orijinal bazı eser vücude getirebilir bundan dolayı baki kaldığı bilinen hiç· bir eserri olmadığına daha ziyade teessüf edilmelidir.

Behzat ile beraber Ali Şir N,evayi'nin himayesinden istifade etmiş olan diğer bir ressam Şah Muzaffe'in,Sultan RuseyinMirza zamanında Herat'ta çalıştığını «Babür» bildiriyor. Fakat buna ait hiç bir resim teşhis edilmemiştir. Babür'e nazaran: «saçı çok güzel tasvir eden nefis p~rtreler te~sim etmiştir~ Ömrü kısa ol •

· muştur. İştihara yükselirken dünyayı terketmiştir.» (38)' Herat'ı Özbeklerin istila etmesi bu şehirde .böyle hususi bir muvaf fakıyetle çalı~mış olan ressamlar zümresini dağıttı.?u ressamlar~ dan bazıları fatihleri tarafından, Şeyhani sülalesinin paytahtı Buhara'ya nakledilerek_ Behzat mektebinin güzel an'anesine bir zaman orada devam ettiler. Diğerleri böyle barbariara esir olmak . .

dansa Safeviierin yükselen kuvvetleri himayesini arayarak, firar . . .

ettiler. Yukarıda gördüğümü:z: veçhile, Mehmet Han. Şeyb~gi'f.\inteh~~-

Page 26: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

.--38 -

miilfersa ahvalini tecrübeden sonra, bizzat Behzat'm kabul ettiği saip yol bu idi. İhtimalki doğdukları şehir olduğundan dolayı yuırtlarım terketmeyen bir kaçla:rı, kah Şeybani'lerin, kah

. Safevi'lerin eline geçen ve tekrar be tekrar muhasa:ra ve hücum korkusuna maruz kalan Herrat'ta sefil bir yat?ayısla sürünmekte devam ettiler.Şeybani'lerin barbar idaresi altindaHeraftan Buha ra'ya yahut Semerkant'a nakledilmiş olan bu bedbaht ressa,mla­rm ömürleri müddetinden fazla Behzat mektebi san'ab yaşamadı. Cengiz Han'in bu ahfad~nm . hunhar. idaresinde git­tikçe daha ziyade ba~:barhğa dalan Türkmenler ve Sartlar arasın­da talebe bulamadıkları için kendilerile beraber götürdükleri in­ce ve nazik an' anele i" ancak yaırım asır devam etmiş olduğu anla­şiliyor. Mehmet Han Seybani'nin tesis ettiği hükümet, Ceyhun' un ötesi:vü:!eki bu ülkeler harslarım almıs oldukları Acemistan· ile ,

temasları kesildiği zaman, içinde bütün. medeniyet san' atlarının kaybolduğu bir ~ildar muharip eyaletlere dağıldJ~

/ Safevi'lerin himayesini arıyan ressamların talii, . daha çok

mes'ut idi. Behzat'ın dehasına Şah İsmail'in gösterdiği alicena-. hane takdir, Herat'taıı gelen san'atkarlara lutfettiği hüsnü ka:bu­lün nümunesidir. Timur mektebi an'aneleri, Safevi Şahının hü­kümdar! atelyesiride takip edilebildi. Behzat'ın taleheleri, bu­rada üstadın tarz ve tekniğine tevfikan çalışınağa devam ettiler. Bu devirden itibaren aşağıya doğru, münferİt san'atkarlar hu­susunda tercümei hal tafsilatı, kadim mektepler ressamlarının sahsiyetini örten kat'i zulmet hilafına olarak, bazan bulunur. He-, .

rat'tan Şah İsmail sarayına hicref:te Be"hzat'ın eserini takip eden ressamlar arasında, Behzat'ın bir talebesi olduğu kat'iyen beyan edilen Muzaffer Ali ve üstat Kasım Ali bulunuyordu. Behzat rnek tehinin diğer büyük simaları-Sultan Mehmet ve A.~a Mi:rak- üs -tattan HeraUam'ı san'ati öğrendikleri ve yahut Şah İsmail'den vazife aldıktan sonra mı taleheleri olduklarının tayinine kafi de-. Iii yoktur. Fakat eserleri Tirnuri san'abnın en iyi an'anelerip.i devam ettirdiği şüphesizdir. Bütün bunlardan dördü, acem res­mi tarihlerhide Şah Tahmasp (1576~1524)' saltanatını o derece iş­tHl~!" ~~ti;-e~ ~ah,eserleri yaııatmı~ daha kehke~anıll, bir.kışmını te~

Page 27: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

- 39·;.._

kil etti. Bu devrin en parlak hatıraları şimdi Baron Edmond de · Rotchild'in malı olan Şahname niishasile; Britiş müzeumda (sıra No. : 2265) bulunan Nizanii'nin d-lamse» sidir. Birinci elyazma­sında 285 minyatür vardır; Bazı münakkitler, her ne kadar hiç bi­rinin müellifi hususunda muha:rreır bir vesika dla yoksa da, bunlar dan bazılaYı Behzat'ıri eseri olduğumı-tammak mümkün ~lduğunu iddia etmişlerdir. Fakat resim yapmaktaki meharet, mev:Zuun ne­faset ve tenevvüü, rengin zenginliği ile hakikaten şahane olan bu cilt, Herat'ta Timur prenslerinin himayesi altında başlıyan acem res:nli devrinin en yüksek müktesebatını gösteriyor. Şahnamenin

resimleri ekseriya yeknesakhğila usandırıcıdır. Bu cesim desta­nın, çokça muhareheler hikayeleri ve boğuşma ve kan sahnelerin­denibaret bulunan mevzuu, san'atkarların muhayyelesine ancak dar bir yer bırakıyor. Avrupa ve Asya kütüphanelerinde bulunan· bu halk eserinin layüat nüshalarmın bir tetkiki, bir ka ide olarak bu yorucu vazife ye yalnız aşağı istidatlı san' aikariarın teşebbüs ettiklerini telkin etmektedir. Fakat bu şimdiki nushada, Şah Tah­masp'ın kütüphanesinde en muktedir ressamların, hükümdarları için en büyük san' at abidesinin hazırlanmasında teşriki mesai et­tikleri aşika:rdu. Teknik mehareti ve teferrüatın itina ile ve salıu­rane icrası, gösterilen geniş muhayyele derecesi, bu elyazmasını,

aynı eserinbütün diğer nüshalarİndan ayrı bir mevkie koyuyor. Mu..kaddema Dilhi' de kütüphane i impa:rato:ri hazinelerini bir kıs­mını teskil etmis bulunan ve sirndi Britis müzetimda .6810 sıra nu-

' ' . ' ' marasında mukayyet, Nizarni'nin «Hamse» sinde minyatürler al-tında alt kenarda devrin en büyük san'atkarlarmd.an bazısının-i­simleri yazılmış ise de ancak bu yazılar muahhar bir tarihte ilave. edildikleri, ihtimalki. bazı hükümdarların hafizı kütübü tarafına

dan yazıimiş olduğu muhakkaktır. Bir misal de, resim altında hem Benzat ve hem de Mirak'ın ismi yazılıdır. Fakat metnin iki sütu­nu arasındaki dar kenarda, Britiş müzeumda eserinin nümuneleri yalnız bu bir elyazmasmda tanılan bir ressamın. Kasım Ali'nin is mi bulunmuştur. Hundemir, bu ressam hakkında berveçhi ati kısa bir balıiste bulunuyor: «Simalar ressamı üstat Kasım Ali, devrin .şan'atkarlarmın kaymağı ve güzel r~simle:ı: resşamlarıuın reişi-

Page 28: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

-40-

dir; Bu san'atı Sultan Hüseyin Baykara'nın kütüphanesinde el~ de etmiş ve bu hükümdardan aldığı malumat ile bütün ıiıuasıı-la­rını geçmiş ve aleddevam bu sultanın hizmetinde kalmıştır» (39) Bu elyazmasındaki 16 minyatür4en Kasım Ali, sultana berveçhi atİ mevzuları tahsis etmistir : Hükümdar İskender'in bir kesisi

7 7 7

ziyareti (folyo: 273), Meciıun mektepte iken (folyo bl06), Mec-nun çölde iken (folyo : b 145), ve diğer bazıları. Bunların hep-/ sinde güzel bir terkip manası ve bir musavvirden beklenen her şeyi göstermişdir. Müntehap meraklı bir hadisenin bir tesviri ol­mak üzere her resim, ister aşık Mecnun'un vahşi hayvanlar ile dostluk etmesi ve aslan, çakahn vahşi sevkİ tabiilerini bir tarafa bırakarak korkak tavşanlara ilişmemesi ve aşk mağduru önünde

geyiğin sükuneti gibi sakin ve sulhperver sahneler olsun ve yahut dehşeti karikatür haline getirecek kadar ifrata vardıran meslek­

taşlarından bir çoklarının düştüğü hatadan içtinap ederek İst'er · . korkunç ejderhayı - ressam kafi derecede dehşet vermiştir .

- öldürmek için b!pe:rva dört nal süren yiğit hükümdarınki gibi canh, dramatik hadise olsun, temamen tayanı memnuniyettir.

Aynı ciltte (folio 15 b) diğer resimde bu kaçak san'atkar Mirak'ın imzasını taşıdığı bir derece emniyetle farzedilebilir. Bu

isim haddi zatinde şahsi bır isim değildir. Manasında da o ka­dar az sa:rihtir ki : (sadece «küçük efendi» manasını ifade eder) Bu · isimle. İ:rae edilmiş muhtelif :ressamlara, haki­

katen bunlardan hangisinin bulunduğunu tayin et­mekte müşkülat çekilmiş olması şayanı hayret değildir. Şah Tahmasp'ın genç biraderi Sam Mirza tarafından yazılıp 1550 tarihine doğru bu hükümdara ithaf edilen, kendi dev--

. rİnİn şairleri hakkındaki bir eserde, bu M irak'tan bahsedilmiştir: «Ressam Mirak İsfahan'ın seyitlerinden biri ve san'atkarlık, re­simde herkese faik, rakıpsiz idi. Mirak şimdi haşmetmeabın hiz- .

metinde ve bu zümrenin reisidir.» (40). Prensin antalojisine, bir ressam isminin ithal edilmesinin yegane sebebi, Mirak'ın aynı zamanda bir şair olması idi. Mesai arkadaşları Muzaffer Ali ve Kasım · Ali'nin bu eserde zikredilmemi~ oldugundan

Page 29: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

-41-

anlaşilclığına göre bunların . diğer kemallerine, zimini ilave etmediklerinden dolayıdİr.

.. sıır tan-•

Mirak sadece arasıra bir nazım değil, fakat hicri 927 tarihinde cemedilmiş (~esim üzerindeki 946/1538 tarihinden t~k­riben 19 sene evvel)' bir nüshası Britiş müseumda bulunan bir di- .. van yazmıştı. Bu resmin şayanı dikkat hususiyederinden :birini; bir binanın yıkılmış duvarı üzerinde berveçhi atİ yazılmış oldu­ğunda görüyoruz :

Saadetten mahrum olanların göynii olan çölü imar et, · Harap dünyada bundan daha iyi bina yoktur 946 tarihinde bunu ressam Mirak yazm1ştır.

Böyle bir mevkideki bu resim de bizatihi kat'iyyen gayri mu­tat bir vakıadır. Bunu oraya yapıştırmağa cür'et eden hiç bir kimse değil, fakat ancak :ressam olması gayri muhtemel görün- · müyor. Boya ressamın isminin son harfini ken.disile beraber gö­türerek kağıdın üstünü para para etmiştir. Fakat şimdi verebile- · ceğimiz mümkün görünen ancak bu harfdir. Bu resimde tasvir edilen hikaye, kuşlar ve hayvanlar lisanından anlayabilen hakim vezirinin Nushirvan'ı takdir etmesidir. 1\Tushirvan ile vezirinin harap bir sarayı geçtiklerini görüyoruz.

Duvarları ·hazin bir sukut halinde dağılmışlardir.

Hala yer.lerinde duran müdepdep yeşil, mavi, sarı

renkli kiremitler, duvarları tezyİn ediyor. Fakat bunlardan bir çok parçalar yerde hurdehaş olmuşlardır. Harabenin en yük­sek köşesine iki baykuş konmuştur. Hükümdar bunların ne ko­nuştuklarını soruyor. Fütuhata olan çılgınca muhabbetinden dolayı hükümdar efendisini takbih etmek istiyen, vezi:r bunla_. rın bir ·izdivaç kararlaştırdıklarını ve gelinin pedt;:ri kızının ciha- . istemesine mukabil diğeri yalnız eğer hükümdar şimdiki tahrip mesleğinde devam ederse ; istenildiği kadar çok harap şehirler . · vereceğini vadettiğini, izah ediyor. Sahne za:rifane tahayyül edil. miştir. Sarayın yeşil çayırmda sükünetle otlayan geyik, resmin · bütün ruhunun hususiyeti olan hüı;ne bir hissi

Page 30: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

---42

teesür ilave ediliyor. Bu resmin, bu cilUeki diğer

minyotürlerde tekerrür eden ve ressarnda zihnin mana-

dar bir hareketini gösteren diğer bir hususiye,ti vardır : yani önde işleyen halkın sade hayatında malum ve mutat bir vak',a tasvir edildigini, faıraza birisi eşeğini sularkan, diğer arkadaşı ateş yak­mak için odun kesdiğini görüyoruz. Resmin başlica mevzuu ile bunların hiç bir alakası ve kendilerine o kadar yakın bulunan

' '

büyük şahsiyetlere ehemmiyet verdikleri yoktur. Sarayın . aza-metinden. kurtulup, sade hayatın vak' aları ile temas etmek ar­zusundan dolayı bu resimleri san' atkaırlar ithal ettikleri anlaşı­

lıyor.

Yukarıda izah edildiği veçhile dehaları ilk Safevi sarayını tezyİn eden ressamların mektebi, Timur'lerin H~rasan'ı tahri­binde musibete giriftar olmuş bu bedbaht kimselerden teşkil e­dilmisti. Y enr sülalenin hanisi olan S ah İsmail'in bunlara tesmil . , , ,

ettiği aliCenabane himayeye, her ~e kadar sitayişkari İskender · Münsi(41)nin bu san'atta hükümdarının kemalatını rnedih vesita · yiş sadedinde bütün sqylediklerini, heyeti mecmusile kabul et­mek hasirete mugayir olursa da, gençlik zamanlarında bizzat

- kendisi de resini san' atının bir talebesi olmuş olan oğlu T ahrnasp devam etrniş_ti... İskender Çelebi, T ahmasp'ı şöyle tasvir eder : «Her ne kadar haşrnetmeabı devrin san' atkarları_ arasında say­

. mak daima biraz küstahlıksa da gene sahifei hayatı bu h.arikul-ade resirnlerle tezyİn edilmiş olduğu içiiı güzel fırçasile zarif bir ressam ve binazir san' atkar olan eseıi teshiırkar idi. Bundan

' bahsetmek fazla cesaret değildir. ~aşmetrneap meşhur ressam üstat sultan Mehmed'in bir talebesi idi. Resim yapmakta ve fır­çanın nazik . kullamlışn~da kemale vasıl olmuştu. Gençliğin­de bu san' at için büyük bir samirniyet ve muhabbeti vardı. Mü­kemmel kütüp~anesine, üstat Behzat ve bu asil san' atta en. yük­sek dereceye erişmiş sultan Mehmet ve fırçalarının· nefasetinden ·dolayı alemşümul şöhrete vasıl olmuş emsalsiz üstatlar tayin et­misti. İsfehanlı ressam · Aka Mirak hasmetmeabın has dos-, . ' tu ve teklifsiz bir bezmi isret refiki idi. Hasrnetmeabın bu zümre

. ' '

.iİe münasebeti çok dostane idi.Her nevakit hükumet i~leri ve dev-·

Page 31: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

43

let vazifelerinden boş vakit bulsa, vaktini resim yapmağa tahsis ederdi.»

Şah T ahmasp'ın himaye si altnida çalışmış olan bu parlc;ı._~

saray ressamları zümresinde Doktor Martın en velui: ressam ol­mak üzere Sultan Mehmedi intihap etmiştir .. Sultan Mehmed.in ~ukallidleri tarafından usandırıcı tekerrürle takip edilmiş olan bir an'ane tesis ettiği görülüyor. Klasik acem şairlerinin eser­lerine yaptıkları resimlerden başka, ~u ressamlar zümresinin tas­vir ettiği gü~ide mevzular, av sahneleri, kırda çiçeklenmiş ağaç­lar altında toplanmış bezmi işret medisleridi. Kesretle tekerrür · eden bu motiflerin ekesrisinde herhangi bir orijinalile yahut· şah­siyet sezmek müşküldür. Behzat meketbinin tesiri, Şah Tahmasp saltanatının bu ressamları ile nihayet buldu. Acemistanın garbı ve cenubü garbisinde icrayi hükumet eden az tahsil görmüş prens­ler tarafından istihdam edilmis olan bu san'atkarların mehareti .. , - .

hususunda daha ziyade manadar, imal metotlarmda az masraflı bir resim tipi mazharı teveccüh oldu.

IV

Rıza Abbasi ve Acem resminin inhitatı.

Safevi'ler paytahtlarını Acemistan'ın şimalinde tesbit etti­ler. Ordularının muzafferane-ilerlemesi Timur imparatorluğu­nun harabesinden baki kalan, Azerbaycan' da ve Di yar bekir' de Türkmenleı· gibi, küçk sülaleler bakayasını süpürdü. Tirnuri'ler sarayında cari olanların zıddma an'aneler altında yetişmiş olan bu gibi ressamlar, Acemistan' a bir dereceye kadar ittihat getiren bu yeni sülaleye, himaye için müracaat etmişlerdi. Timur mekte­bininkinden aşağı bir teknikle Acemistan'ın garbinde ve cenubü garbisinde resim, müstakil bir inkişafa mazhar olmuştu. Şah

Tahmasp saltanatının son kısmında Jllaaelesef. bu . üslup. faikiyet

Page 32: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

·kazandı ve Tirnuri ressamlarının en güzel an'aneleri, bazı izah edilmemiş sebeplerden dola:Yı nihayet bulmuştu. İskender Mün­şi ( 42), Tahmasp'ın resim çalışması münasebetile bu sebepler hakkında bir fikir veriyor : «Saltanatının son kısmında, meşga­lelerinin çokluğu, bu gibi mesai için kendisine boş vakit bırakma­dı. Boyalarını karıştırarak hasıl olan güzel şekiller üz~rine ha­yat veren bu üstatların mesaisine az ehemmiyet verdi. Henüz her­hayat olan kütüphane memurlarından bazısına san' atl~rını kendi­hesaplarına İcra etmek için müsaade edildi.» Özbeklerin şarktan ve T ür~lerin garpten hücumları, masarifte bazı tenzilat İcrasını icap ettirdiği ve devlet memurları gibi maaş verilmesine nihayet verilen ressamların artistik ibdalanna kafi bir ~aman ve itina, tahsis edehildikleri muhtemeldir. Aynı zaı;nanda Behzat'ın

nasbü tayin heratında tasrih edilen «Tezhipçiler, kenar ressam­ları, altın karıştırıcılar, altın dövöcüler ve zümrüt yıkayıcılar»·

· ın geniş müessesesinden İstifadeyi kaybetmiş olmalıdırlar. Tirnuri tarzmda müsrifane kullamlı;nış olan altın hakkinda· birşey söyle­meksizin, bir çok ahvalde bizzat boyalar pahalı ve bunların ha­zırlanması çok zaman ve mesai istemiş olmasıicap eder. lBinaena­leyh, ressamlar kendilerine müzaheret temin için asiilere ve di­ğerlerine müracaata mecbur olmuşlar ve saray san' atı olmaktan tamamile çıkan acem resmi, daha ucuz ve daha halkileşmeğe mecbur olmustu. ,

Bu yeni İstikametİn karakteristik mümessili, Rıza Abbasi'dir. Bu san'atkarin şahsiyeti etrafında şiddetli münakaşa olmuştur. İsmi, Safevi sülalesinin teessüsünü ve dinini Acemist~n'ın devlet dini olmak üzere kabulünü temayüz ettiren Şia davasına bu sa­mimi merbutiyet devrinde çok mutat ve umumi olan, Şia'nın se­kiz imarnından şehit olanla aynıdır. Bu velut ressam, Rıza ismi­ni taşıyan müteaddit san'atkarlardan bir yahut diğerile tevhit ve teşhise defaatle teşebbüs edilmiştir. Abbas ismi, meşhur Şah Abbas'a. ( 1629-587) medyun olduğu lutfün minnet-tarlık nişanesi olarak kabul edildiği muhtemeldir. Bu . Meshur hükümdar saltanatının müverrihi, Rıza Ab-. , basi'nin imzasını taşıyan bir çok resimlerin müt.e·

Page 33: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

45

mayiz hususiyetlerile karakteri muvafık görünen ve eserinin en bariz hututunu gösteren bir Rıza'dan bahsediyor. Şah İsmail'in (1576-1578) kütüphane heyetinde istihdam edilmiş olan res· sam Mevlana Ali Asgar Horasani hakkında kısa bir malum:atta~ · sonra İskender Münşi şunları söyler. : «Oğlu Aka Rıza, resim ve karakalem ve tek resimler, yüzün hatlarını tersim etmek san'a.; tında devrin harikası oldu. Bu devirlerde çok esaslı bir şöhreti vardır. Hissiyatının nezaketine rağmen o derece gayri münev­ver idi ki mütemadiyen atletlik ve güreş le meşgul olurdu; bu gi­bi itiatlarla aklı münselip oldu. Meharet ve istidat sahibi kimse­lerin meclislerinden kaçıp bu gibi bayağı ve aşağı kimselerin ce­miyetine kendisini teslim etti. Şimdi her ne kadar böyle haylaz hafifliklerden biraz nadim olmuş ise de fakat gene san'atına az ehemmiyet vermekte ve Sadıg Beg gibi, ters, huysuz, görüşülmez bir hale geldi. Fakat karakterinde istiklal vardır. Şimdiki zıl­lullah haşmetmeabın ubudiyetinde ( 42) lutüfler, şefkatler ve iti­bara mazhar olmakta l:mlunmuştur. · Fakat fena hareketlerinden dolayı ihret almadığı için daima fakir ve felakettedir. Atideki mısra haline uygu~dur :

Dünyanın bütün hükümdarları beni aradıkları sordakları halde, İsfahan'da bir rızık arayarak kalbirn kana boyanmı~tır. ( 44)

Bu kısa ifade de, Rıza Abbasi imzasını atan ressamın eserine temamen uygun bariz müteaddit tafsilat vardır. Dehası muasır­larına icrayi tesir ettiği muhakkaktır. Cesim eserleri, şöhretine olduğu kadaf, şüphesiz yaşamak için çalışmak mecburiyetiİıi emr­ettiğine dahi şehadet eder. Çünkü: Hükümdarın teveccühünü kaybettiğine dair mübhem ima, (hiç değilse mesl~ğinin bir kısmı için) hükümdar atelyesinin muntazam- heyetinde çalıştırılınadığı­nı dahi ihtiva ettiği görünüyor. Resmi muntazam maa~ alan daha mes'ut rakıplerininkine muadil resimler yapınağa muktedir oldu­ğunu göstermek maksadile tersim ettiği muhtemel bulunan ve el-

. yevm Victorya and Albert Müseum' da mahfuz duran Nizarn i nin Hüsrevü Sirin elyazması istisna edilirse, bildiğimiz · eserle.:. · , .

..

Page 34: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

_-··46

rinin hemen hepsi şahsi sirnaların yahut iki veya daha ziyade eşha­sın resminden mürekkep gruplardan ibaret olduğu anlasılmalda._

• dı:r.Seleflerininkine nisbetle gayrimutat olarak,resimlerini imzala­mak ve birçok misallerde resmin negibi ahval altında tersim edil­diğini ve ve doğru tarihini bildiren uzun bir kitabe ilave etmek h u

susundaki itiyadmın bir izahını,inadında ve karakterinin İstikia­linde hulabiliıriz. Sadiğ Beg'ten bahsedilmesi mühimdir. Mu­zaffer Ali'nin muvaffakıyetli bir tilmizi olan bu ressam bir za­man seyyar dervişlik hayatına girdiği ve Rıza Abbasi'nin en gü- .

zel ve en müessir ve hassas resimlerinin hazısında bunlar resme­dildiği için Rıza Abbasi'nin alakasını seyyar zahitlerin tam bu sı­nıfı tahrik etmiş olduğu anlaşılmaktadır.

Rıza Abbasi'nin bir çok mukallideri vardır. Fakat Rıza Ahbasi ile büyük acem ressamlarının silsilesi nihayet buldu. On

yedinci asırdan aşağı doğru, Avrupa modellerini taklit modası başladı ve bunu acem resminin inhitatı s ür' at le takıp etti.

V

I-Iindistanda islanı resmi

Mogol fütuhatı Hindistan' a kadar ilerlemedi. Bu memleket · yalnız mogol fütuhatının ufak takımları tarafından yapılan mün­ferİt akınlardan mustarıp olmuşsa da, bunlar asla müstakar bir

surette Hindista~' da yerleşrneğe muvaffak clmamışlardı. Bunun­la beraber, islam aleminin mütebakisinden tamamen başka tarzda olsa da, mogolların zuhuru Hindistan' da islamiyetİn inkişafına X ziyadesile tesir etmiştL Mogol istilası dehşetinden korkmak İrak, Acemistan, Horasan, Türkistan .. ila. dan Hindistan'abirçok mül­teciler firar etti.;Hindistan'ın dini tarihinde miihim bir fasıl, bu devirde bir miktar azizler ve zahitler gelerek bu memlekette bu

Page 35: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

devirden itibaren aşağı doğru Hint. müslümanlarının dini haya­tında mühim bir rol oynayan, dini tarikatlar ve müesseseler tesis etmelerile başlar. Sultan Balhan (1265-1287) saltanatmda Del­hi sehrinin 15 kadar daiıresi isimlerini bu mültecilerden almıs ol-, . , ması keyfiyetinden bu mültecilerin nüfuzu hakkında

bir· tahminde bulunulabilir. Vakıa bunlar arasında ressamlar bulunup bulunmadığını müverrih kaydetrneğe ehemmiyet verme­miş ise de; fakat Acemistan ve mücavir memleketlerde bir çok

hars merkezl~rini istila etmiş olan harabiden kurtulmuş olan Hin­distan' da, zengi~ bir islam sarayı mevcut olduğunu öğrenmeğe muvaffak olmakta san'atkarlar kusur etmemişlerdi. Çünkü : 1258 tarihinde Bağdat'ın tahribiriden evvel bir asudan daha zi­yade bir müddettenberi Bengal'in şarkına kadar bütün şimalde, yerleşmişti. Hindistan' cla mütevali sultanların inşa ettirdiği ca­Vindiya dağlarına kadar cenupta, islam hükumeti metin surette miler ve sair binalarda ibraz edilmiş mimari azarnet için zarif his­siyatın, resim san' atını takdirde mukabil i olup olmadığı gerek

hatıralar ve gerekse tarihi kuyudat fıkdanından dolayı temamen meçhul kahyor. 1526 tarihinde Babür Hindistan'ı fethettiği za­man Mogol devrinin bidayetine kadar, Hindistan' da islam . . hükümda:ı:larından. hiç birinin ressamları teşvik ettiğini işit-

miyoruz. Bu tarihten itibaren payıtahtları Delhi olmak üzere beş mütevali sülale icrayi hükumet ettiği gibi, Bengal, ~Janpur, Gujerat ve Dec~an' da m ustakil hükumetler teessüs etmişti. Bu hükumetlerden her biri arkalarında servet ve hükümdarların münevver himayesine şehadet eden, çok muhteşem mimari abi-

deler bırakmışlar ise de, fakat resim san'atı hakkındaki hattı ha .. reketlerinin ne olduğunu bilmek vesaitine malik değiliz. Kezalik bu devir zarfında yahut hakikaten Ajanta (badelmilat 100/628) ve Bagh (altıncı asırrda yahut yedinci ası·ın ilk nısfında) nakışları tarihinden itibaren on altıncı asra kadar hindu ressamlarının fea­aliyetine dair çok az bir şey biliyoruz. · Mamafih, her ne olursa· olsun, hindu artistik an' anelerinin canlı kaldığına şüphe edilemez. Hinduların harsi hayatının bütün eczasını teşkil ettiğine cesim edebiyatın şehadet ettiği i"esiin san' atı, . H in du mukaddes ki-

Page 36: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

48

taplarının resim hususundaki kat'i tasvip ve muvafakıyetinden ve hindu dini hissiyatının canlı tezahüratından muzaheret gör­mekte devam etmiş olmalıdır. Ayrıca res~in dini hayatta işgal et­tiği mevkiden dolayı bu güne kadar faaliyetle yaşadığı veçhile, bir halk. san' atı da olmuş olmalıdır.Ekbe:r saltanatma ait birçok isbat- · lar ressamlarm bu samimi hamisinin, nasıl Hindu dehasını, elyaz­maları tasvir ettirmek ve sarayların tezyini husu -sunda nasıl Hindu dehasmı kullanınağa muktedir olduğunu gösteriyor. Fakat, ilk islam devri zarfında

Mughal hükumetlerinden evvelki hükumetierin resim san' atma ayni münevver alakayı ibraz edip etmediklerini gösterecek eser-. lerinin örnekleri kalmamıştır.

Fakat Babür'ün; nesiine mensup olduğu Tirnuri prensleri tea mayüz ettiren resim hakkında gösterdikleri ayni zevka iştirak ettiği şüphesizdir. Nefis surette tezhip edilmiş el yazmalarma, se:rgüzeştcu hayatının tehlikelerine rağmen, her ne babaya olursa olsun muhafaza edile·cek, en kıy­metli malları arasında baktığı' aşikardır. Mehmet Şeyhani'nin is­tila ordusu önünde kaçarken, Herat'ın en büyük ressamlarından bazısı tarafından tezyİn edilmiş olan elyazmalarını birlikte Ka­bil' e nakl etti. Bu) elyazmalarında bu güzel san' at eserlerini takdir ettikleri gösteren, Ekber ve halefierinin hala mührü bulun1:1r. ( 45)

Sulbin Baykara'nın vefatından sonra dağılmış olan ressam-. lardan bazısını Babür'ün himaye etmiş olması çok muhtemeldir. Fakat himayesi altında çalışan ressamlar hakkında mevcut yega­ne şehadet şimdi Alvar mah:racası elinde hı,dunan, Babür hatıratı­nın acemce elyazması nüshasındadır.Bu elyazmasının nihayetinde mukayyet tarih, Babür'ün tarihi vefatile birdir. Binaenaleyh, el­y~zmasındaki resimler, hizmetindeki ressamlar tai"afından yapıl­dığını düşünebiliriz. ( 46).

Babür hatıratında, Behzat ve Şah Muzaffer'den bahsediyor.

Hatıratında mevzuubahs bazı mümtaz eşhasın yani «Tarihi Re­şidi» müellifi Haydar mirza Dughlat ve amcazadesi Baysungur mirzanın kemalatı arasında bulunmak üzere resme hassat en eel bi· · ehemmiyet veriyor. (47)'

Page 37: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

49

Böyle bir kemal ile husus! bir alakası olmadıkça, Babür'Ün böyle bahisle:rde bulunması muhtemel değildir. Birçok Ti:r~uri prensleri gibi, Babür'ün resme bizzat daima çalıştığı görün:mi,iyor. Filhakika karışık ve sergüzeştcu hayatı böyle bir meşguliyete k~fi bir sükunet yahut boş vakit vermemiştir. . Fakat, tabii menazi­rin giizelliğini, bir bahçenin yahut münferİt bir çiçeğin letafeti:n:~ tasvir ettiği vakit,hatıratının birçok sahifelerinde,bedii melekatı­nın teyakkuzu sarahaten meydana çıkıyor.Hatta duçar olduğu mü­him bir tehlike anında bile bir bağ içinde «küçük bir elma ağacı• nın nefis bir sonbahar resmine döndüğüne, her bir dalda munta zam sıra ile beş yahut altı yaprak olduğuna, bu manzarayı tasvire teşebbüs eden ressamın aynin:i. yapamayacağına» dikkat edebildi. (48.

Babür'ün oğlu ve halefi «Hümayun» pederinin askeri de­hasım tevarüs etmedi. Muvafakıyetli bir rakıp tahtını işgal ~tti~ ği zaman 15 sene serseri ve menfi kaldı. 1544 tarihinde artık Hin­distan' da hükumeti tekrar kazanmak ümidini terkederek Acemis~ tan'da Şah Tahmasp'a iltica ettiği görünüyor. Bu devirde Şah Tahmasp'ın sarayı, Acemistan'ın ilelebet yetiştirdiği en büyük ressamlardan bazısile dolmuştu. Behzat şüphesiz Hümayun'un ziyareti tarihinden evvel ölmüş olmalıdır. Fakat, Behzat'ın tale­beleririden bir çoğu Sahm hür himayesinden Istifade etti, bu res· -

. , ' .

samların eserleri, menfi hükümclarln naza:rı takdirine teşhir ediİ-miş olabilir. Hümayun'un hemşi:resi Gulbaden Begam'ın ken:. d.i tercümei hal ve hatıratından, Acem hükümdarının misafirine alicenabane bir misafirlik gösterdiğini ve «her gün nadir, a~aip şeylerden hediyeler gönderdiğini» ve Persepolis harabeleri gibi, tarihi, artistik alakası olan yerleri ziyaret eUinnek için kendisine hususi tertibat yaptırdığını ·biliyoruz. Hümayun'l1n · hemşiresi «Horasan' da haşmetmeabın bütün bahçeleri ve çiçek bahçelerini ve sultan Baykara'nın inşa ettirdiği muhteşem binaları ve kadim zamanların büyük binalarını gezdiğini» kaydeder. ( 49)

Acemistan'da ikameti esnasında, Tahmasp sarayıinn biiyük ressamlarile teınasta bulunmasının Hümayun'un zihninde tahrik ~debildiği artistik nüfuz ne olursa olsun, Delhi'de payıtahtı i.stir~

İlııb.!~~!!t = i

Page 38: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

~

so

dat ettikten anc:::ak bir kaç ay sonra, sarayındaki ~ütüphaneye g<:i-, 'tü~en bir m~fdivendeiı kazara düsmesi neticesinde. vefat et-tiğin-

' . ' ~ . . , ' . ' . . ' ' ' .• . .

den, himayesini san' atkarları tesvik için tesmil e az . vakit ve fır-• • . ••. '! j . . ... ,< , , f • ; . ' ·,·' • . . ; ..

sat buldu. · : .! , · ,, · - · · L . i\

· .·. Res~e karşı-alakasının büyük bir abidesi, 25 ·_ sa:yifası 1

. South , Kensington hint - müzesinde, ıı en büyük kısmı '-Vi-yana' da mahfuv bulunan «Emir Hamza>> hikayesinin -- re­simlerinde bakLkalmıştır. (50) Her biribeher folyada bir resimle yüz folyoluk ciltten mürekkep olan bu cesim teşebbüste birçok san'atkarlar teşriki. mesai etmiş olmalıdırlar. Sayİfa­

nin hilafı mutat hacmı (1/4 28X22) bizzarur, Behzat ve mek­tebi ressamlarının ufak ve zarif eserin'den mühim surette fark­lı, geniş bir muamele ve ibraz metodunu istilzam etti. burada on beşinci ve on altıncı asrın acem hükümdarlarının sa-

. raylarını tezyİn-etmiş olan nakışların hususiyetini teşhis edenler . ;

olduğu muhtemeldir. Bu işte çalışmış san'atkarlardan biri, ke-zalik şair olarak ta şöhret bulmuş olan Tebrizli Mir Seyit Ali idi. Fakat bu şöhretin, ne dereceye kadar ,bizzat kendi şairlik liyaka­tinden n eş' et etmiş olduğunu söylemek diğerlerinin e~erini kendi ·ismile neş'et etmiş olmakla ittiham edildiği için,müşküldür._ (51) M ir Seyit Ali resim san' atını doğduğu şehirde babası M ir Man­surdan öğrenmisti. Kendisini himayesi altına alan ve Nadirü.l-

. . , - .· - . ' . '!liilk unvanını ihsan ederek r~ssamın isHdadmı takdir ettiiini

.gösteren Hümayun'un iltifatını celbettiği anlaşılıyor. E.mir Ham­za Hikayesi nin resimlerindeMir Seyit Ali'nin nezareti altında

~Ili kadar ressamın çalıştığı söylenmiştir. (52) Mir Seyit Ali'ııin ·bilahara mevkii -- belki vefatından sonra -- Şirazlı ve Şah Şeca· ın vezirlerinden birinin oğlu olan Abdüssamet namında diğer bir acem ressamı tarafından işgal edilmiştir. Bu kadar yüksek

·bir aile azasının resim mesleki ile meşgul olmasını kaydetmek mühimdir. Çünkü :bu hiç değilse bu devirde bu mesleğe na$ıl bir hürmetle bakıldığının bir delilidir. Görüleceği veçhile, r~s~ · . saml~r san'atlarında ibraz E;ıdebilecekleri terakkiden temamil e başka olarak, devlet memurları arasında yüksek mevki dahi ih· .raz edebilirdi. Hümcıyun Acemistan'da menfi bulunduğu esnada,

Page 39: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

sı-

Tebriz' de Abdüssamei:'le tanışmıştı. Ressamı 'hi~·methi~· girqıeğe davet etti ise ·de ancakHümayun'un talii düzelüp. Kabil'de yer­Iefince 1549 tarihinde.hizmetine dahil olmuştu. (53) Emir Ham­za hikayesi için resimler yaptıra:r:ı Ekber olduğu sarahate~ b~yan edildiği, hassaten bunun meraklısı ve bu kitapta bulunan hikaye­.leri sarayının hanımiarına bizzat okumağı itiyat ettiği için~ hu cesim teşebbüs Hümayun'un müddeti hayatında ikmal · edilmiş .olması müsteb'ai:tir. (54)' Binaenaleyh, Hü:riıayun'un tasavvur ettiği bu büyük eser çok meşhur oğlunun himayesi altında ikmal edildiği muhtemeldir. Ekber'in saltanatı zarfmda Abdüssamet sarayda bu derece büyük nüfuz kazanmıştı. · Takriben 1577' ta~ rihinde Fathpur Sıkrı'de darphane müdürlüğüne bu dairenin u­mumi mürakıplığı ile beraber tayin etmişti. Ayni za­manda mütehassıs bir hattat dahi olan Abdüssa­met, Ekber'in meskukatının artistik mükemmeliyeti için itimada layıkolduğu şüphesizdir. Dokuz sene sonra Ekber, Abdüssamet'i

· mühim bir şehir olan Multan şehrinde divan, yahut varidat korni­seri nasbetti.

Ekber'in çocukken resmin esasatma Abdüssamet'in tahtı ter· biyesinde çalıştığı söylenmiştir. · San' at hocasının diğer hocalar· dan daha ziyade hükümdar talebesi üzerinde icrayi tesir etmis . . -· . . ' - , olduğu anlaşılıyor. Çünkü bu hocalardan hiç biri hatta ·alfabe harfl.erhıi bile Ekber' e öğretmege muvaffak o lamarn ış, böylece ömrünün nihayetine kadar bu meşhur hükümdar o~umağa ·hatta kendi imzasını bile atmağa muktedir olin~ıriışb. Burad·a 'Ekeber·

. .

in-bir atelye tesis ettiğine dair kayit yoktur. 1556 tarihinde pede· rini istihlaf ettiği vakit riıuayyen bir ülkesi olmayan ve Hi.nc:İis­tan' da hakimiyetini tesise muvaffak olmazdan evvel hemen he· men mütemadi muharebelerde beş senesi geçen saJtanatıiıın ilk kısmında böyle bir hususa çok ehemmiyet verebiln:iesi imkansız görünmektedir. Ekber'in büyük veziri ve stayişkarı Ebülfadl, Ekbe~'ın kırkın~ı senei saltanatma doğr~, 1596 ve 1601 seneleri arasında hükümetin idaresi ve hükümdarının · şahsi merakları, alakaları· ve hususiyetleri içiri yazdığı bir eserde imparator hiz· metinde çalı~an ressamlar hakkında verdiği maluma tt itimı. ·ue

Page 40: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

.52

. tanzim ed_ilmiş ve iyi mücehhez bir müessesenin m.evcut olduğunu göstermektedir. Böyle bir müessese, birçok husqslş._rda,He:rat sul~ tanları. yahut Safevi şahla~ınm: payıtahtl~rınd(l mukaddema :ıne:v­cut müesseselerin aynı hizmet. ve meşguliyetl~:rini takip etmiş -ol­malıdır; fakat evvelki hükümdar hamilerden hi c birinin resim h u-. . . . . . ' . . ' . . ...:. .. . - . .

susunda Ekber'in ifade ve izhar ettiği kadar aynı· kuvettli hissi~· yat göstermiş olduklarına daiı:. delil yoktur. Ebülfazl'ın bize, bil-. dirdiği veçhile ; çok gençliğinden jtibaren Ekber bu san' at için büyük bir muhabbet göstermis ve resme hem çalısma ve hem de ..... •. . . , ' eğlence vasıtası olarak bakmıstı. Her hafta bütün :ressamların . . , eserleri kendisine arzedilir ye yapılan eserin nefasetine · göre bu ressamiara mükafatlar ihsan eder ve muvafık gÖi"Ürse aylıkla­rını tezyit ederdi. Haşmetn,ıeap bir gün dostları .ile hususi bir mec­liste şöy~e söylemişti : Resimden :ı;ıefret eden birçok kimseler var­dır Fakat böyle adamları ben sevrnem Allah'ı tanımak hususunda bir ressamın çok hususi vasıtası mevcut olduğu bana görünmekte',. dir. Çünkü bir re.ssam _heı: haJ.]gİ çaJJ.h .bir _şeyi tas\ı:İr ederken :ve

.. -. - . - - . . hususiyeline birbirini takiben azalarını çizerken şah.-.

siyet vermediğini · hissedecek ve böylece hayat · ve­ren Allah'ı düşünrneğe mecbur olarak bilgisi terak­ki · ·edecektir. (ss) » islam aleminin umumi içtihadından bu · hissiyatın nekadar . uzak olduğu, islam ilahiy~t­çılarının muteber akidesile bu sözleri mukayese eden herkes bilir. Ekber'in resme karşı duyduğu büyük muhabbet, saltanatı esnasıp.~ da resmin icrayi tesir etmiş ·olduğu şüphesizdir. Res~am· ları da hükumdarların kendisine okutturmakla zevkıyap . olduğll ' başlıca edebi eserleri tasvir etmekle meşgul oldukları anlaşılıyor~ Mensup bulunduğu Timur hanedanı ·tarihi,· Timur'un karabet id­dia ettiği Cengiz Han sül~lesi tarihi,. eserler ara-sında idi .. Eliber'· İrf hikaye nierakı evvelce mevzUubahs edilmişit Emir Hainza~ dan başka Kelile ve Dimne gibi hikaye kitaplarİnı dahi dinleme~ ğe meraklı idi. Hinduların . din ve mitolojis1ne alakası, büyük sanskrit · destanlarını yani Mahabharafa ve · Ramayana'yı acemceye tercüme ettirmesiiii · inucip olch.i_. Mahabharata'nın Ekber için yapılan ve 40000 ingiliz lirasıncı mal olduğa söyletien nüşha-si hS.l~ Jaipiir' d'<l mahfuz ve 169 resnüm~h~

Page 41: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

tevfdir~ - ( 5-6) Bunlar kiitüphanei imparatoride biz~ at 'Ekb·e~'in istifadesiiçin·tersim' edilmiş elyazılarının ancak · birkaçıdır ki: 1641 tarihinde Ekber'in büyük oğlunun saltanatında Agra'yı zi· yaret etmiş bir İspanyol papasına nazaran, bu kütüphanede yirmi bin cilt kadar kitap bulunuyordu. Mukaddema Ekber'in mal~ o·

lan. kitaplardan bazısı zamanımıza kadar kalmış olması mucibi memnutiyettir. Evvelce mezkur.Jaipur'da Mahabharata'nın acem· ce tercümesinden başka, en mühimmi South Kingiston' da Ekber· name, Dyson- Periyus'e ait Nizarni'nin Hamse'si ve briti~ Müze· umda bulunan ıri.üteaddit elyazmalarıdır. (57) .

. -Ekber'in sarayında yüzden ziyade ressam san'atlarında üstat' olarak kes bi şöhret ettiklerini ve ayni derecei kemale vasıl olma· yan diğer birçokları dahi mevcut olduğunu bize Ebülfazıl hikaye etmektedir.{58) Ebülfazıl bunlar arasmda medih ve senaya layık olmak üzer~ bassaten binduları seçiyor. Bizzat Ebülfazıl her ne·

kadar· bunlardan yalnız on yedisini ismen zikrediyorsa · da kü­tüphanei imparatori için tasvir edilen ve bize kadar vasıl olan el~ yazmalarındaki resimlerin ekserisinde san'atkar yahut san'atkar· ların (çünkü birçok ahvalde-eserde 2 yahut hatta 3 san' atkar teşri· ki mesai etmiştir) isimlerini gösteren yazılar bulunduğu için, yet· mis bes kadarının isimlerini tahkik etmek mümkün olmustur.

' ' ' bu yetmiş beş kişi haricinde he~ nekadar Hindula:j- da, aslen Hindu olan bir islam bazan, kendi asıl isimlerini islam olduktan sonra da muhafaza ettiği vaki ise de, sadece şahsi isimlerile hük· .

. . \

medilince yalnız yirıni sekizinin islam olduğu anlaşılıyor.- Hiıidiı ressamlarının bu büyük cemaatı, Mughal devri sari'atına keıidi-. . .

lerinin çok husus! yardımını getirdiler. Hindu ressamlarıni ar·

kasında uzun bir an'ane vardı. Hinduzime ~as birçok husus! ina· dile hatta ecnebi fatih için çalışırken bilekendi yerli metotlar ve tekniğini terketmeği reddetiler. Diğ~r taraftan hükümdarı atelye­nin re is leri ise Acemistan' dan gelmiş ve buraya kendilerile birlik­te Behzat mektebinin an' aneİerini getirmişlerdi.

Her nekadar halefi Cihangir saltanatı esnasında daha çok hakim oldu ise de, Ekber'in san'atkarları eserinde kendisini hiss·

Page 42: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

. ettir~n diğer bir :nüfuz garpten gelen nüfuz idi. Ekber'in sarayın· daki Cizvit misyonerleri Avrupa' dan kendilerile beraber resimler

. . - . ' . .

hassatan tahta kalıp!_~ hasılm,ıŞ resimler getirmişlerdi. Bittabi bu ' f :t, . - . .ı..... ' . . .

resinıler bu kadar mdtl.,lna,ne zevk duy.an bu hükümdarın zihnin-. . . - ; '. ;: ' :-

de. alaka t~hrik etmişti. Saray ressamları, bu ecnebi ithalatını kop- . ya etmeğe · baslamıslardır. Bu tahta kalıp resimlerden alınmıs

- . ' ' ' . ·' . . . , layüat tafsilat ve t~ferrüat Ekber ve Cihangir saltanatlarının re·

. _.,

simlerinin bir çoğunda yer bulur. Bilhassa manzara resminde böyledir :. bir av sahnesi, yahut işret meclisini tasvir eden resim­lerin birçoğunda ell>ise, simalar ve sair hususiyetler itibarile her ne

kadar tasyir edilen eşhas muasır şark tiplerine muvafık · ise de · devriİı flaman yahut ce:rman kahbından şark manzarasına nakl­edilmiş mahiyetinden dolayİ bu manzara ile tamamen uygunsuz o-

larak uzakta bir şehir yahut. küçü.k bir köy mer'idir. (59) Cihangir­in (1605-1628) Avrupa resimlerine·hususi bir muhabbeti vardı: Hindis~anla İngiltere arasında bir ticaret muaahedesi müzakere etmıek üze_re birinci James tarafından sefir gönderilmiş olan Sir

Th~mas Roe, nezdinde bulunan bazı ingiliz minyatürlerine im pa­ra torun gösterdiği müteheyyiç alakayı,kaydeder. San' atm bu husu­si şekli .nümunelerini Cihangir'in evvelce· görmediği anlaşılıyor; bununiçindir ki: derhal kendi ressamlarını bunları kopya etmeğe baslattırmıstı. ' . ' Cizvit misyonerlerinin kendilerile beraber getirdikleri dini resim­.lere dahi müteheyyiç bir alaka göstermişti. Sarayında İmparato-

run oturduğunu tasvir eden bir hint resmin de, odanın tezyİnatı · arasında, .Uruc'un Avrupa tarzında resminin küçük bir nüshasını anlamak mümkündür.

Cihangir'in hatı~atı, ressamları ve esrlerinden sık sık bahse-. der.San'at eserlerini münekkidane takdir etmek hususun~aki me­ziyetile tefahür ederek şöyle. der: «Resimlerin çok merakhsıyım.

Bunları muhakemede öyle fark ve temyizim vardır ki gerek her­hayat ve gerekse vefat etmiş san'atkarların ismini söyliyehiliırim.

Şaye~,müteaddit san'atkarlar tarafından ikmaledilmiş ayni resim ler va,rsa, her birinin ressamını tayin edebilirim. Hatta bir resim . ,,

Page 43: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

ınüteaddit ressamlar ta~afından ikınal edilmis ols·a-bile bu t~k tes -,. • , ·- i

min muhtelif kısımlarim tersim ·etmis olanların isimlerini bildire· bilirim. Hakikateri kaşı kim, kirpllde~i kim ter'~ im etmişse onu da. yanlışsız olarakbeyan edebifirim.60>> Cillangir, malikanelerindeki'­gezinitileri' ve' bilhassa. av dolarnaları esnasında ressamların·

dan: bazısım -alelekser kendisil e beraber götürdüğü ve- imparator· ·

un tespit ve· muhafazasını' istediği her hangi· husus i bir hadisenin. resimle:rini· yaptırttığı anlaşılıyor. Liyaktlerini vakit vakit saha· vetkarane atlyeler ile hatırlayordu. Hatıratında, -· ba·· bası tarafından· istihdam edilmis olan ressamlar·

' dan·· biri olan F arrukh Be yi zikrederek, oğlunun · izdivaç·

· merasimi münasebetile, iki bin rupyelik hususi bir ihsand·a bu~­lunduğunu kaydediyor. (61) Evvelki hükümdarlar zama· nında olduğu gibi, aslen Acemistan'lı ve Orta Asya'lı bir takım- san' atkarlar Mu-g hal imparatorunun · h ür himayesinden istifade etmek ıçın Hindistan'a- gelmişti. Cihangir ·saltanatında bunlardan en mühimmi, bize kadar vasıl olan ve Hint resmine dair muhtelif eserlerde sık sık neşredilmiş

olan resimleri, Mughal resminin en güzel nümuneleri arasında bulunan Semerkant'li Mehmet Nadir idi. Cihangir hükumetinin diğer ressamları, eserini müteaddit imzalı misallerinden anlaya· bildiğimiz ve Cihangir'in, resim san'atında nesiinin bir tanesi ve­dehrin harikası olmak üzere bahsettiği üstat Mansur' dur. Man·

sur bilhassa, kuşlar ve hayyanlar ressamı ·olmak ta muvaffak ol· muştu. W antage koleksiyonunda eserinin bazı güzel nümuneleri, · yanı iki turna kuşu ve imparator hatıratında 1612 senesinde Goa· dan getirilmiş hassatan tuhaf ve barikulade bir hayvan olduğunu söylediği baba hi,ndibulunur. (62)

Güzel san'at eserleri için Cihangir'in duyduğu cazibenin bir delili, tahta cülus "ettiği gün babasının kütüphanesinde bulunan en güzel tersim edilmiş elyazmalarının bazısını getirtip sahifelerİ· ni çevirdiği tarihi, kendi elile yazması vakıasıdır.

Cihangir saltanatı resminin diğer karakteristik bir hususiyeti şan' atkarlarını . babasının yaptığı g-ibi, elyazmaları tas\rir

Page 44: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

-56-

eUirmek hususunda çok kullanmayarak, fakat daha ziyade,- bilP. ahare albiiımlere bağlanmak üzere kaıtlar üzerine ayrı reshnler

yaptırması keyfiyetidir_. Devrinin ekser resimleri bize bu şekilde kalmıştır. Kezalik portredlik san'atının bu saltanatta b~yük bir teşvik gördüğü anlaşılıyor. İmparator sarayının ileri memurları­

nın portrelerini kendi hizmetindeki san'atkarlara tersim ettirerek b,irer tane edinmeği itiyat· etmişti. Devrin başlıca asillerinin şah­siyetine dair bize birşeyöğreten bu ayrı portrelerden başka 14ün­cü Lui'nin Versay'daki sarayında olduğu gibi,Mughal imparator-

. larının sarayına hergün gelen Derbar namile maruf, resmen hu-

zura girenierin birçok resimleri de vardır.İmparator umumiyetle yüksek bir halkonda oğullarile beraber oturmuş olarak tasvir e­dilmiştir. Hemen yakıninde başvüze:rasmdan biri yahut ikisi bulunmaktadır. İmparatorun karşısında daha aşağı bir seviyede birbirlerine müteveccih ayakta iki sıra duran nedimler toplai:ı­mıştır. Böylece simaları hemen hemen profil görünür. Bu resim­ler bazan resmi ve yeknesak olsalar da, san'atkarlar burada hazır olan zevattan her birinin ismini ilave etmiş olduğu için mühim tarihi kıymeti haizdirler.

Bu gibi Derbar sahneleri Şah Cihan saltanatı için dahi ·(1569 ~1628) mevcuttur. Resimler ha:kkmda her ne kadar pederinin

hususi samimiyetini. tevarüs ettiğine dair bir delil yoksa da, bu im­parator gene sa~ay ressamlarından bir zümre ipka etmişti. Di­ğer taraftan, hükümdar· ailesi azasından olmayan eşhasm müsta-

- kil portreleri adedinde vukubulan t~zayüt, ressamların hüküri:i.dar atelyesinden gayri yerde himaye aramağa mecbur olduklarını

gösterdiği zannedilir. Filhakika bu hükümdardan itibaren _aşağı doğru resim san'atımn dahahalkibir şekil aldığı görünmektedir. Hükümdarın gösterdiği örnek bir usul vazetmişti,

münferit asıllar, . resmen istihdam edilmeyecek . ka-dar · · adetleri tezayüt etmiş olan ressamiara hiz-

met teklif ettiler. Fakat halkın bu talebi ressamlarm ahvalini yükseltmeyerek adım adım talileri fenalaştı. Şah

Cihan saltanatının son kısmında ressamların içtimal şeraiti hu-.

Page 45: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

susunda bizi tenvir eden bazı malumatı 1658 ve 1668 seneleri a-. ' . ' .

rasında Hiıidistan'da seyahat etmiş ola!').-fransız doktoru -Bernier­ye me·dyunuz. - Bazı zengin- asillerin hizmetine alınmak bahtiyar· lığına mazhar olanların, muntazam maaştan istifade ettikleri muhtemeldir. -çünkü bu zaf bize, evieriride çahşan, çocuklarını okutan ve mükafat ümidile gayret gösteren bir miktar san;atk&r­ları asillerin ücretle- islilidam ettiğini- bildiriyor. Bunlar -diğer sa:ri'atkarlar gibi büyük salonlara yahut imalath-anelere rerle_ş· mişlerdi : <<Bir salonda bir ustanın nezareti altında nakışçılar fa. aliyetle çalı~tırılıyor, diğerinde kuyum:cuları, üçüncüsünde res­~amları, bir dördüncüsünde lake işinde cilacıları görüyorsunuz. ( 63) » - Fakat bu tarzda zengin bir haminin evine girrneğe ·mu·

vaffak olamayan fakat bizzat kendi evinde yaşamak mecburiye· tinde kalan bedbaht san' atkarların talihi, çok sefilane olduğu an· laşılıyor. Bernier bize bu bedbaht adC:lmların tahkir edildikleri, huşunetle muamele edildikleri ve mesaileri için e~sik ücret veril-: diğini bildiriyor : «Zengin her şeyi ucuz bir fiat ile alacaktır. Bir

ümera yahut mensuptar bir san'atkarı çalıştırmak istediği vakit, pazara adam gönderüp, fakiri çalıştırmak için, icap ederse, cebir istimal ettirir. İş bittikten sonra hissiz zengin, işçinin kıyınetine göre değil, fakat kendisine hoş görünen ücret miyarına göre para verir. Şayet bir kısım ücr.et olarak Korrah verilmemiş ise, san'atkarın kendisini tebrik ve şükretmeğe hakkı vardır. (64) » Bundan maada ilave ediyor: «Hiç bir san'atkar, ya sefil, fakir . yahut zengin ise, kendisini fakir gösteren ve güzel, nefise değil, fakat bir şeyin ucuzluğuna bakan ve bir millet ki, büyükleri bir san' at eseri için kıymetinin çok dununu ve kendi keyif ve havesine göre veren, her ümera~ıın kapısında asılı duran uzun ve müt­hiş kırbaç la, bu bedbaht san' atkar yahut tüccarı . dövmeğe tered~ düt etmeyen bir millet arasında ; .zihnini kendisini san'atına hasr­

etmesi memul ·edilemez. Kezalik her hangi bir san'atkarın. hiç bir şöherete nail olmağı asla ümit edemeyeceğini yahut gerek ken­di ve gerekse ailesi için arazi satın almasına müsaade edile.; meyeceğini hiçbir vakit en cüz'i bir paraya . sahip olduğunu

gösterınemesi icap ettiği, par~ sahibi olduğu hakkında şüphe -tev ..

Page 46: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

lit c;ıtm~mek:için iyi geçinrneğe ya.hut güzel bir elbise giyinrneğe ' · cül"et edemeyeceğini bildiği vakit, bütün bunlar şevkılu kırmağa: · · kafi..d.eğil midirler ? » {65). ·

• -Hint san'atkarlar.ının bu·· bedbaht şeraiti, müteakıp saltanat­ta,.A.ıu·.angzip (1707 _. 1659) saltanatında derecei kusvaya vasıl' olmuştu. Aurangzıp'ın-sofu mizacı islam şeriat ve müesseselerine müte~ssibane riayeti resim san'ab hakkında umumi sünni- hare· keti:·kabul ve peygamberin hadislerinin biralımane cehennem a· teşine mahkum ettiği bu kimselerden himayesini ref' e sevk etti.· Binaenaleyh, Aurangzıp'in uzun saltanatı esnasında resim san'a· tınıR elim bir inhitattan muztarıp olduğunu ve bu devrin resimle­rinden hiç birinin, evvelki üç imparatorun himayesinden müstefit olmuş san~atkarların eserlerinde gördüğümüz, . aynı zerafet ve mehareti. arzetmediğini görüyoruz. Fakat resim artık her ne ka­dar .şahane bir himaye altında inkişat etmemiş olmamakla be- · r.aber, on yedinci asrın son nısfına ait pe~ çok resimler ispat etti-ği veçhile gene çalışınağa dev~m ~zalmadı. Aurangzıp'ın tebe­aları, hükümdarlarının resimlerint bulundurmağa sevkedildikleri · ·anlaşılıyor. çünkü ordusunun başında hayvana binmiş, yahut av, yahut okurken, yahut son eserlerde ihtiyarladığı. zaman, tahtıre;. vancla götürüldüğünü tasvir eden resimleri çok vardır. Fakat bu resimleri.n ekserisi gerek resim,. gerekse boya itibarile farklıdır. Artık Mughal resim mektebinin parlak günleri nihayet bulmuş olduğu aşikardır.

· Bu inhitattan daha muahher bir devird·e on sekizinCi as~ rm ilk on senesi ·zarfında, Mehmet Şah ( 14 78 - 1719) saltana·

. r

tın da· ·Hint resminin kısa yaşamış bir rönessansı olduğu görün-düğü için zikre şayankısa bir uyan.ma ve teceddüt varsa da, islam himaiesi altında Hint resmi bu inhitattan asla tamamen evvel­ki halini iktisap ;e.demedi. · İslam medeniyeti tarihinde resmin· hususiyetleri ve manidarlığı hemen hemen ayni devrin bir · fran­sız ressamının eserine meraklı bir nazire teşkil eder. Watteau, Mehmet .Şah saltantının ilk kısmmda, 1721 senesinde ölmüştü. Muasırlari -olan ·Hint ressamları ··~ibi, içinde yaşadığı .·elim · za• manlardan hayal aHmiine iltica etti,> : Şimdi · ·fr~nşıı; ordtilari · ·

Page 47: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

. mütemadi hir,.ric'atte olduğundan fransız :san'atkarı. için ·tasvir.;·· .edil~cek artık ş,anlı nıuzafferiyetl~r yoktu .. : · Kahtu gala· ·yerde>-:, gizlenmişti. Gittikçe mütemadiyen artan Vergi yükü filtında- · fıka:ra . ezihnişti. . Bizzat · W ateau, hatta ·. daha.·· ·_· ilhainlı olsa da, etrafından haz duyacak bir kimse -değildi.-··· ··-Çünk'ii, -.

. ' ' . : .

melankolik tabiatlı olan bu zat daima kendisinden ve diğer le•· -:, rinden gayri memnun, asabi, istirahatsiz idt r Böylece hayalinr · sert hakikat ile bağlı olmayan mefkurevi .bir. aleme tevcih ~etti .. • -l

Olimp ilahiari ve mabudele:rini tasvir ediyor, tekrar yere geldiği-: · vakit, çoban sahnelerini, fakat insan gözünün asla görmediği ' çoban sahnelerini, bir. orman sarayının güzel hanımları ve bey- ' leri imiş gibi nezaket ve letafetle danseden fevkalade zarif köy­lüleri, tasvir ediyor._ Hindistan'da .dahi büyük bir medeniyet··-·

ayni, hatta daha feci bir surette mahva koşuyordu~ Mughal im­paratm·luğu dağılmış ve Mahrattasların akınları, hayatı ve . em­vali tehlikeye koymuştu. Bu çapolcular tarafından kaçırılmak ·korkusundan dolayı kadınlar için ·şehir--surları haricindeki -ku­yulara gitmek tehlikeli idi. Merkezi hükümetin zaaf ı vergi ve- • · renleri, kendilerine bir takım ücretli askerler ·celbedilen riıahaJli ekabire kurban bıraktı. ;Hayat meşkukiyyetler ve ıstırap ile dolu c

idi. ·Böylece fransız ressa~ı .gibi, Hint. muasırı_-dahi resimleri- • · nin mevzuları için artık sadece tarihe yahut herhayat ·şahsiyet- ·• ··• lere gitmiyor, Binaenaleyh, etrafını ihate eden karışıklıklar ve sefaletten hayal ülkesine döndüğü için içinde yaşadıği zaman.:. lara ait bilgimize bir şey ilave etmeyerek periler ve garip ecder­halarla dolu hayali masallar ve gayri hakiki bir alemd.e hareket ·. •.

eden hayali. aşıkların sergüzeştlerini tasvir etmekle iktifa edi- .. yordu. .Bu resim mektebinin mevzuunun hususi intihabı,ndaı;ı,,, _ ba~ka Aurangzbin san' at hakkında. mutassıbane hattı · hareketi.~ . · ressamlardan şahane himaye,sini ref'ettiğinden itiharen,Hint re-;/

simlerinden ekserisinin biraz· esmer ve gayri cazip · boyasile hoş,. ~ • bir tezat teskil eden bu resim-mektebinin,bazı bariz hususiyetleri· ·· , - . .

- geniş beyaz sahnelerle tezyİn .edilmiş, boyanın parlaklığı·ve·, .. canlılığı gibi -. -.. vardır ... Bu resimler; -1739 -da. Nadir Şahın .isti• ~ . . '

la korkusu ak•betinden evvel tersİm. edilmiştirler. ·,Fakat bu·fe- ·

Page 48: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

,.,.. . 6() -

~~~et, qi~kaç ~eııe. sonra (1756} Mughal medeniyetinin: ölüm· ça­nını çalan, Ahmet Şah. Dürrani istilasile tahakkuk etti. Baışlıca sa­~ayın. himayesile yaşayan diğer san'atlar ile beraber resim de J;llahvoldu. .

VI •

Türkiyede Islam Resmi

·Acem resmine Osmanlı alakasının en ilk delili, İstanbul'un fethhiden sonraki bir devre aittir. Osmanlı ressamlarının tak-. lide başladıİdarı modeller,· Herat'ta son Timur prenslerinin hi­fuayesi altında vücude getirilmiş muas!r elyazmalarıdır. Bu ar ~ ti~tik · teveccüh, pederinin payıtahtını .galip Özbeklerden zorla . . . . . .

alınağa beyhude bir teşebbüste bulunup muvaffak olmadıktan ~onra pederinin kütüphanesinden bazı kıyınettar elyazmalarile birlikte Osmanlı sultamna iltica eı!en, Sultan Hüseyin'in oğlu

Bediüzzaman Mirza'nın İstanbul'a getirdiği güzel işle~le, bir hız ve hareket almıstı. Acem resminin bu güzel devrinin minyatü:r-. . . , . .

l~ri on yedinci asrın nihayetine ·kad~r Osmanlı san' atkarlarına model olarak hizinet etti. Bu tarihte moda değişip Safevi res­samlarının yeni tarzmı taklide baslachlar. (66) . - . . ,

-Memul · edileceği veçhile, Boğaziçi sahillerinde böyle göz

kamaştırıcı muvaffakıyette bulunmuş olan yeni islam hükumeti­nin emrine istidatlarını arnade etmek için Acem ressamları İs­tanbul'a gittiler. .·Bunlardan ~n marufu on altıncı asrın (1587 den biraz evvel) . son . kısmında saray . ressamlığı memuriyetine nail olan Tebrizli Veli Can idi. V ~li Can'ın hüsnü kabul gördüğü ve büyük bir -şöhret kazandığı anlaşılıyor; · Fakat -kendini çok beğenmiş olan }>u zat, azarnet ve gu:ruru ile mesleğini ızrar etti. Şimdi Viyana'da-devlet ·· kütüphanesinin hazinelerinden birini

Page 49: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

-61-

teşkil.eden, 1572 .tarihinde cemedilmiş üçüncü Sultan Murad;,iii' _muhteşem albümü, eserinden iki nümune)r.i muhtevl.dir:' ·biri"sakf

ve diğeri elinde ok tufan genç bir· adam. . Htis'iü:nzade 'Semiila:ıi ta aslen halis Türk· bir ressama tesadüf ediyoi'uz: ·Bu z~t Bursa'~~ da doğmuş,- ... ikinci' · · ·Murat · ·. ve ikinCi · · · · Mehfuet '' ':ia-mamnda terakki · •etmişti. Alelekser·· va.ki .· olchigü ~ibi' iktidarı· .· sade res'im .. ·san'atına inhisar etmis.. olsa .::• 'idi . .

he~ halde malumatı .. olmayacakolan tercümei haleinin 1 ·'na:Z~~·

rı dikkatini ·celbetmesini şairliğine (şiirde ismi Seni idi) . ~~cf ·~ yundur. Bir ressam olmak üzere de hünerine bir arkad~s sairin . .. , .. :, ' ..

takdirini kazanması yine ayni '. sebepten dolayİ olduğu muhte-

meldir.. İmparat~runun tarihini tasvir eden Osman n~mında~~ bir ressamın güzel eseri, Kanuni Sultan Süleyman.saltanatın!;l

.~ . . aittir. . '

Sultan Süleyman'ın ·. diğer saray ı·essamı· François Clouet in ( 67) portrelerini · istinsah eden Haydar idi.· Çünkü Süle·y~ man da d ed esi gibi garbin hıristiyan san' atı için ayni Illerakla mütehassıs ··olduğu anlaşılmaktadır.- İkinci Mehmet,· İtalyan· res­samlar ve madalyacıların eserine husus i bir alaka göstermişti:· Bu san'atkaırlardan hizmetinde 6 kişi kadar çalıştığı malumdur.Bunla rm en meshuru S. Mehmet'in muktedir'bir ressam· istemesi üzerine , .

Venetian- Signoria tarafından 1479· senesi eylulünde gönderHip 1480 teşrinievvel tarihine kadar • İstanbul' da kalan · Gentil e ·Bel­Iini idi. Bu müddet zarfmda Beliini imparator hamisi için bir;. çok .resimler ikmal etti.. (.68) Bellini, ·Bursalı Şiplizade Ahmet isminde bir türk talebeye ·de resim .. dersi vermişti. -·Fakat -ikind· Mehmet saltanatında, kendisi her ne kadar Türk ressanl:Iarının en kıymetlisinden biri addediliyorsa da eserinin tek bir nümunesi­mevcut değildir. İhi:imalki eseri, Belli'nin bütün resimlerini saray;.· dan dışarı çıkarttırarak bu suretle İtalyan ·tüccarları tarafından·

1\ pf:izarda satı~ alınan; ikinci Beyazİt. saltanatında vuk~ulan~taas;,ı

s up. irticaına .. kurban olm us tur, . ( 69) •· . 0

_ .. Osmanlı .devrinde. resimli tasvire-karşı duyulan müstesna hü;. sumet, muvafakıyetli bir resim mektebinin·, inki~af 've terakkisine·

. '

Page 50: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

ciddi bir mani olduğu görülüyor. Filhakika, resim top • layan bu gibi amatörler . de bu husustaki muhabbetlerini derin bir sır olarak n:luhafaz etmeğe mecbur idi. Bu hal, (1683) senesinde mevkii iktidardan düştüğü va.kit, sad -razam Ka:ra Mustafa Paşanın toplamıŞ olduğu resimlerin gizli odasında bulunması- hikayesinden dolayı· me.şru bir kanaat ve netice olarak görünmektedir(70). Mamafih, saray böyle yağ­malardan masun idi. 16ıncı asrın son nısfından itibaren, sultanla-

. rın_resimlerini.yapmakmutat bir san'at olmuştu. Bu gibi resim­, 'lerde~ bir takım; ekse~iya ademle başlayan ve Osmanlı impara­torluğu hanedanının resimli nesep cetvelleri olduğunu iddia eden Suphülahbar unvanlı eserde bulunur. Alelekser tomarlar

şeklinde bulunan bu gibi hanedan levhalarını tersim için geniş surette san' atkar muhayyelesine istinat edebilirdi. · Bina­enaleyh, İkinci Mehmetten daha evvelki tarihe ait mevsuk bir re-

., siın. bulunması gayri :f11Uhtemel olduğundan, ilk osmanlı padişali­.larının tamamen hayali resimlerini resmetmekte az tereddüt et­.. tikleri muht~meldir.. . .. Böyle musavver nesepnamelerin mucidi, . Kanuı:ii Sultan. S_üleyman zamanında yaşamış olan· Şer.if Şafi is-minde biri olduğu söylenmiştir. (71). Fakat, Hindistan ve Ace­mistan'.da olduğu gibi Türkiye' de ressamların böyle herhangi bir · ·iattifkar .ve samimi ha~ileri olduğuna dair şehadet yoktur. Re-. ' . - . '

sim san'atı, bu son iki mekleketteki gibi güzel san'at seviyesine

· asla yükselmedi. Hatta dindaşla:rının dini suizanlarına ehemmi­. 'yet ve_rmeyen padişahlar bile, yerli san' atkarlar arasında kafi de­

recede istidat ye meharet sahibi kimseler bulamayarak, ikinci ,:,Mehmed'in yaptığı gibi,. hıristiyan ressamlar kullanınağı tercih

ettiler. Böylece Türk ressamlarının ibraz edebildiği ufak me­, )aret n~ olursa olsun. inhitata d uçar olup nihayet akılane himaye­---ye mazhar olmadıklarından dolayİ mahvalduğu anlaşılmaktadır. · .Türk re~_samlarının gösterdiği her hangi ufak .bir orijinalite ise,

' _:isÜnsah:et~eğe _Çok meftun oldukları Acem resimlerinin modeller ,. ·.temiıi etmediği mevzular, yani padişahlar ve saray ekabirinin ka·

. ·.·· .

rakterist.ik elbiselerini ve muharebeler ve bilhassa deniz muhare-.l>.elerini ~asvir ~tnıektedir. · .

Page 51: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

. . ~ . -· ~:'

... ·.:-

_ ,. . ':' . ,- . ":

. : -r ,._ ~.-il'. -.· _

·:: . ..

·_ .:-.:..!" .

· Bibliyografi,_; .. . • "' - ' ı .

. _ _,. ... : ~-.

;' .:

( 1) Hamudullah Mustafa vi, Nuzhat al Qulup, G; ·Le· S'trange · tarafından tercüme edilmiştir. (London 1919) ,p_. 151.

(2) British Museum, Add. 7170 (fol. :145).

(3) Orada (foL 7)

( 4) B. M. Add. 11859 (fol.95b}'.

(5) B. M. Add' 11856 (f<>l 95 b).

( 6) İz ah edilmeyen bazı sebeplerdeıı dolayİ, bu şehrin· ismi­ni yunanca şeklinde. yani «Rhags» namı altında zikrehnek · itiyat edilmiştir. Fakat çanakçılığın islam tarihinin altıii~ı yahut· hiç

. değilse yedinci asır bidayetlerine ait olduğundan dolayİ eski bir ismi kullanmak tamamen gayri münasip görünmektedir.: · · ·'

(7) J. B. Chabot, Syn~dicon orientale (Paris 1902)', ~.619. ,- . "" ' ~ .

. (8) Bibliotheca geographorum arabi~orıı~, ed. M. J.' d~. Go-. . ' . . ' . . •' • : J. ~ .

eje l,p.l50, .1 1. pp. 16 -17. ·

(9) Kitab at-Ta~bih, ed. M. J. de GoejeJBibliothec~ geogra· phorum arabicorum VIII), p. 106. . .. . _ ..

(lO) :ProlegomEmes d'Ibn.·Khaldun,. M. De·- Slane tatafind~n .tercüme edilmiştir. (H Paris 1855), p. 67. · · · - · .c:

- (11) Ar - Rawandi, Rahat usaSudur, ed .. Muhammed 'Ikbal - ·-- :. ';'

(London 1921),p. 72. · · ·· ··

. ( 12) Abu'L-Ma' Ali Muhammed b. Uhayd Allah, Kitap s·e;an al-Ad yan ( ChrestomathiePers~ne, C.H. Schefer tarafind~n: n~sr-

. -- . ' ' . :- . '. . : . - -~

edilmistir. l (Paris, 1883):, p •. 145. · · ·· · · :t . • • • • -· ·-

· (13) Bibliotheque Nationale, Man. ~rabe 1489"'. ~ . -- -· ·'" '

Page 52: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

' . . '

-64-

(14) «Survivals of Sasanian and Manichaen Art in Persian Painting» (Oxford, 1924) «Acem resminde Sasani ve Manikeen bakayaları» unvanlı ese:rimiz.

(15) K Blochet. Les peinturres des manuscrits persans de la calleetion Marteau a la Biblioth~q~e Natipnale. Monuments Piot

18~ (1919), pp. 131/132; ve 3457.

(16) Man. arabes. 3465 ve 3467.

{17) E.: Blochet; op. cit. pp. 139/140~

(18) Notices sur les ·manuscrits persans et arabes de lacollec~ tion Marteau: Notices ext:raitS des·manuscrrits de la Bibliotheque · Nationale 61. (Paris 1923). pp. 219/220. ·

(19) Sikandar-namah U (Dihli 1316 A.H;), pp .. 197/200.

(20) PH. W. Cchulz, ·Die persich-islamische Miniyaturrmale:ri II, Pl. 53; E. Kühnel,. Miniyatrmaleri im islamisehen Orient: Die · Kunst des Ostens VII (Berlin 1922), fig. 51.

(21) Man• Arabe 5036.

(22) Dawlatsshah, Tadhkiratushu' ara (London 1901), p.350.

(23) 1458 senesinde «Meru» de icrayi hukumete başliyorrsa-. da, 1468 sen'esiriden itibaren '1505 tarihinde vefatma kadar ken~

disine Herat'ı payıtaht ittihaz etmiştir. Horasan, Toharistan, kan­dehar, Sistan, Mazenderan dahi kezalik dairei hükumethucasmda idi.

(24) Hulasat al-Akhbar (india Offica MS. Ethe 77) fol. 309 .

. (25) Habib us-Siyar III .( Bombay 1857), p. 350 .

(26) The Babur-nama in English, translated by A. S . .Beve:ti- · · dge {London.1921), p. 239. -

(27) Id. p. 291.

· (28) CL. Huart, Les CalÜgraphes et les Miniaturistes de l'o· ri eni: musulman, p. 226.

(29) Mirza Muhammed Qazwini et L Bou~at, Deux' docri· ments inedits relatif-s a· Behzad ·': Revue ·du Monde Musulman 26 . (1914)·? pp. 159 ff.

Page 53: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

/ -:;; .

65 ~ - .

(30) E. Blochet, Les peintures des manuscrits orientaux de la Bihliotheque Nationale (Paris 1914-1920), p. 285; .. : ···'- · · .'': ~.

( 31) W a-halan U stad Bihzad kar-i-khud. had.u ruju mikuri~·d:· Supplement to F akı'ıri Sultan.Muhamlned'~ La:taifriame, 'a 'tra.nsla.,.

· tion ofMar'Alı Shır's Majlis an-Nafa'is (B. M.~ Aild:· 7669, foı;·:9s·. (32) E. Blochet, op. ~it. pp. 283 ~ 284. . . . . . ·, . . . :;

(33) Habıh us-Siyar ın, p. 343. . . .

(34) PH. W. Schülz, Die Persische Mlniaturmalerei ı, p. 114 Bu eserde B.ehzat'ın vefatından sonra herhayat ~ulunduğh bil­dirilmiştir. ; A. V. Williams Jackson & Ahr. Y ohannan; A Cata~. · logue of the Calleetion of Persian Manuscripts, including also

. some Turkish and Arahic, presented to the Metropolitan Museu,m of Art, New York, By Aiex. Smith Cochran : Columhia University ındo - Iranian Series, ed. by A. V. Williams Jackson (New York 1914)' p. 63 f.

(35) Hahih us- Siyar III, pp. 342 - 343.

(36) B. M., Ad d. 7669, fol. 97h ( cf. no te 258 ) . (37) The Babur-nama in English. A. S. Beverdiğe tercümesi,.

pp. 272, 291. . .

(38) Khulasat al· Aklıbar (1. O. MS. Ethe 77) fol. ~09. · . . . . . ' ~

(39) Tuhfa ·i· Sami. (I. O. MS. Ethe 665), fol. 43 b. . .. (40) Ta'rikh. i. Alamara ·yi~ Ahbasi, I. O. MS. Ethe. 540,

foL74 b, B. M., Add. ıs; 684, fol. 45 b. . ..

(41) Cf. note 267.

( 42) Yani Şah Abbas, müellif eserini Şah Abbas saH:anatılun son senelerinde bitirmiştir. · · ·. · ·~ · ·'

. ( 43) I. O. MS; E the·· 540, fol. 76 b. (44) E. Blochet, Monuments Piot 23, pp. 176 ve 195. ( 45) · Bu resimlerden yedi tanesi «An Empire Buiider of the

Sixteenth Century» unvanlı eserde L. F. Rushbrook Williams ta.; rafından istinsah edilmiştir. (London, 1918)

. .

( 46) The Baburname in English, translated by A. S. Beverdige pp. 22, 110,

tiahiyat- ö

Page 54: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

-66

( 47) id. p. 418. . - : .. ; .. . .; . . ı' . -(48) Humayun- nama~ by GulbadanBegam (~qndoıı, 1902)

p. 169. . . . . ·. . . ' .. . . ' . · .· ( 49) Bu eserlh ''itinalı 6ir tetkikini, H. Glück, Die İndischen

Miniatren, des Hamza ~!J Romarıes ;~~im österrichischeiı. Mllseum fÜr kunt und industrie in Wien und in anderm Sam~leng~n;. neŞr-mesi Zürich- Wien- Leipziger 1925. · .,;~~~"""""~

( 50) The A'ini- Akbari, · By Abuf- Fazl, H. Blodilliann tercümesi (Calcutta, 1873) p. 598. · .

(51) The Maasiru-i-Umara, being biographies of the Mu -harnmadan ·and Hindu Officers of the Tirnuri d Sovereigns of In­dia from 1500 to about 1780. A.D., by Nawab Samsamu-d-daula

Shah Nawaz Khan and his son Abdul Haq, transiate d by J·I, Be­verdige (Cacutta 1911 ff.), p. 454.

(52) H. Blochmann, op. cit. p. 495. .

( 53) The Maasiru - 1 - U mara, loc. cit. -ı { 54) H. Blochmann, op. cit. p.· 108.

. .. (55) Bakıı1.ız. T.H. Hendley, Memorials of_ the Jeypor~ Exhi-

bition, 1883, vol. IV. (London 1884).

· (5(?) Percy .Brown, lndian Painting under. the Mughals (Ox-ferd 1924), p. 108. . .

(57) H. Blochmann, op. cit. p. 107.

(58) Bakınız : Indische . Buchmalerein. aus. elem Jahangir­Album der Staatsbibliothek zu Berlin, by Ernest Kühnel:und Her-

ınann Goetz (~erlin 1924) pp. 38/24. Hint ressamları tarafından. istinsah edilmiş olan Flemish- Dutch tahta kalıpların nümuneleri­

ni Dürer tersim etmiştir. Bunlar şunla:rdır : Ağaç altında otu -ran Meryem .1513, John Wierix tarafından (Alvin 625) tarafın­dan hakkedilmiştir ; alemdar, Wierix (Alvin 1580 I) .tarafından .

hakkedilmistir; Mukaddes aile, 1601 de J. Rottenhamer'e naza-. ·' . . . ~ ' '

ran Ra ph eel Sadeler tarafından hakkediimiş tir; Masumların kat· liaamı, M. de Vosa göre J. Sadeler tarafından hakkedilmiştir.

. . .

(59) Cihangir'in hatıratı, A. Rogers tarafından tercüme edil·

Page 55: - ILAHIYAT FAI(ULTESI - isamveri.orgisamveri.org › pdfdrg › D00655 › 1931_18 › 1931_18_BUDDAHO.pdfmuhtesem , kiliseler insa ' ettirdikleı-i hakkında verilen malumat-' . -

61-

miştir. II (London 1914), pp. 20/21.

(60) .Orada; vol. I, p. 159. (61) Victoria and Albert Museum Portfolios. Thirty. Mogul

. . 1 ' : . l

. Paintings of the school ve Jahangir in tpe W aptage Bequest. Text by C. Stanley Clarke (London 1S22),,.PI. 14 and 1-5.

(62) Travels in the Mogul Empire, ed. Vincent A. Smith · (Oxford 1914), p. 259.

(63) Id., pp. 254/255. (64) Id., p.-228.

(65) E. Blochet, Les peintures des Manuscrits ürie'ntaux· de la Bibliotheque Nationale, pp. 72/73. . · · · ·

(66) F. Babinger, Quellen zur osmanisehen Kün:stlergeschi-. .

chte: Jahrbuch der asiatischert Kunst I (1924), pp .. 39/40. ·

(67) J. von Karabacek, Abendlandischen Künstler zu Kons­tantinopel im 15 und 16. · Jahrhundert · : q~nkschriften der . K. Akademie d. Wissenchaften in Wien, Phil. Hist. KI. , {.,.XII, I

,_, t

(1918), pp; 24/25. . .. . ,-~ .. ~ ;

· .(68) Id., p. 53.

(69) J. von Hammer, Geschichte des OsmanischenJl~iches III (Pesth 1835), p. 236. . . ,:, , , .

- .·'

(70) F. Babinger, op. cit. p~ 40. ' (71) A. Sprenger, Catalogue of the arabik, Pe:rsian and Hin-

dustany Manuscripts of the Librairies of the Mirtg of Oude. (Cal-cuÜa 1854), p. 23 {No. 249). · .

Prof. İngilizceden . -ı:~kçeye çevir~rı .

Ş{ı'!mı' ·Ome ı" .. ·.-- : .. : '·.