8
Sayı:4

Sıvadık Sayı 4

Embed Size (px)

DESCRIPTION

iki haftalık blog kırıntıları

Citation preview

Page 1: Sıvadık Sayı 4

Say

ı:4

Page 2: Sıvadık Sayı 4

Umuda Leke Düşürmeden

Tembellik hakkını savunduğum günlerdeyim. Bir kafe sohbetinde, elinde

bir fanzin veya karanlıkta düşüncelere uzandığım zamanların

beklentisindeyim. Boşluk içinde savrulmanın iyi geldiği saatlerde

kafamdaki bin bir hayalle dünyanın ortasında atılmış bir hayaletim.

Eylemsizliğin kanımda dolaşmasını yavaşta olsa kanıksıyorum ama

nedendir bilinmez bu halimi öncesinde hiç anımsamıyorum.

Rüzgâr esiyor, ben duyumsuyor, gözler donuyor ben içimden

gülümsüyorum. Gülmek yakışır herkese fakat halime kızıyorum.

Bu iç bükey haller iyi değil.

...

Uzun bir koridorun ortasında hissediyorum kendimi. Sağım solum zifiri

karanlık. Benimki umuda leke düşürmeden yaşanılan kronik bir

karamsarlık. Paragraflar, saatler, günler geçer ama ben burada

böylece kalırım. Eklentisiz bir duruşla senide kendimi de yakarım. Var

olan bütün boşlukları doldurmak adına, ölüm, kalım ve zevkine...

“Çok dertlenmeyin

artık, düşüncelerimiz

iktidarda olamaz.

Eşitlikten özgürlükten

yana kimse başta

duramaz. Bu düzenin

boku çıkmış zaten.

Erdemli kalırım diyen

ayakta duramaz”

Page 3: Sıvadık Sayı 4

Hastalık vakti

Ona dokunamamak nefes borumdaki bir sızı gibi

Kaçamak buluşan ellerimizi saymazsak bu uzaklık talan edici

Hele bizim ufaklık ne yapıyordur şimdi?

Annesinin karnında dönüp duran o minik dev…

Bir aşağıda bir yukarıda beni arıyordur belki

Seslensem de duyamaz beni

Çatallanan sesim ve titreyen bedeninle lanetlenmişim sanki

Şimdi annesi durur başımda

Tülbentle kapattığı ağzına inat

Bana ışıl ışıl bakmakta

Kim bilir belki benim gözlerimde parlıyordur

Durmayan bir inat bu

Hastalıkla akyuvarlarım arasındaki

Bugün tıp benim yanımda olsa da

Söyle okur

Yarını kim bilebilir ki?

Z karanlık odaya kafasını uzattı ve yatağın olduğu taraftan gelen hırıltıları

dinledi. Ne olduğunu anlamak için ışığı açmak istediğinde kısık bir sesle E "

lütfen ışığı açma" dedi. Saatlerdir öylece yatıyordu. Yükselip alçalan ateşi ve

sızlayan kemikleriyle karanlığın içindeydi.

Hamileliğinin son demlerinde olan Z endişeliydi. Kocası ve karnındaki

bebeğinin sağlığı adına didinmekteydi.

E elindeki hapı ağzına götürdü ve içinden "bu son olsun" dedi fakat "son"

uzun bir süre yanına gelemedi.

Page 4: Sıvadık Sayı 4

“Çoğunluğumuzun

sorunu, aslında

gerçek bir soruna

sahip olmaması”

20.yy kızgın adamı

Tommaso Marinetti

AŞK ?

Samimi bir soygundur geçilen yol. Ama

bütün şaklabanları ve fahişleriyle zaaflara

nişan alan bir kandırmacalar

kumpanyasında belki de en masumudur.

Arzu ve yokluklarınızdan faydalanarak,

ürettiğiniz her ekonomik faydadan payını

orantısızca koparır. Sonuna da “aşk”

kelimesini koyarak içinde bulunduğunuz

aldatılmayı sinsi bir tebessümle ululaştırır.

Edebiyat aşkı, sanat aşkı, resim aşkı gibi…

“Yeni yıla falan girmek istemiyorum. Eskinin yenisinden

daha iyi olduğunu düşünürken ben bunun neyini

kutluyorum?”

Page 5: Sıvadık Sayı 4

Emrah ERSAN

Akvaryumu seyreder gibi izliyorum dışarıda

yağan karı. Çatılara düşüyor, ağaç

yapraklarına, soğuk toprağa düşüyor her bir

tane, daha düşmeden biliyorlar

tutunamayacaklarını. Yönüne karar

verememiş rüzgar, bazen olağanca gücüyle

yere düşmelerine izin vermiyor, bazen de

saklıyor kendini taneler neredeyse havada

asılı kalıyorlar. Ben, yıllar öncesinde

buluyorum kendimi.

Lacivert ceket, kravatım, gri pantolonum

üzerimde, kartopu yapabileceğin kaç gün

olmuş ki İzmir’de… Onlardan biri patlıyor

ensemde, geriliyorum hiç sevmem oysa ıslak

şakaları. Hışımla dönüyorum arkama,

dönmemle ikincisinin yüzümde patlaması bir

oluyor. Yüzümde kalan parçalar,

kızgınlığımdan buhar olacak sanki. Gözlerimi

temizliyorum, tam karşımda görüyorum onu.

Ben, soğuğa inat ısıtan gülümsemesine

bakakalıyorum. Üçüncüsünü de isabet

ettirdiğinde patlatıyor kahkahayı, ancak

kendime gelebiliyorum. Yerden

toplayabildiğimi sıkıştırıyorum avuçlarımda,

görüyor, kaçmaya başlıyor kahkahası

yanında.

Kartopu harflere bürünse, ‘merhaba’ olurdu o

gün, atılan kahkaha tanışmanın neşesini

seslendirirdi bizlere. Kar yağdıkça, birlikte

boyanan tuale renk olup düşerdi. Her teneffüs

Karto

pu

Page 6: Sıvadık Sayı 4

Emrah ERSAN

kaçılan kuytular, en mahrem sanılan

öpücüklere, karşındakiyle birlikte kendini

tanımaya birer fırsattı. Ama İzmir’de kar,

sabahtan akşama kadar bile yağmıyor.

Defterlerim var benim, her biri bir kadına

ait. Onların isimleriyle bakıyorum, her göz

dokunuşumda. En eskisinin içi satırlara

bulanık. Anlamlı anlamsız anılar düşmüş

harflere. Hayattan aldığı yılların aksine,

çok sürmemiş sayfalar.

Her bir defter, isimlerinin karakterlerine

bürülü. İkisinin kapakları alabildiğine sert.

Üçüncüsünün dışı, içi kadar yumuşak,

bazen akıp gidiyor avuçtan. Dolu olanın

yanında, boş sayfalarla hepi topu üç defter.

Yan yana değiller aslında, dokunmuyorlar

bile. Hepsi kağıttan, tutkaldan, yine de

farklı biri bir diğerinden.

İkincisi geçmişten tozlanarak gelen,

sararmaya yüz tutmuş sayfaları var. Hiçbir

zaman kıyamadım ona. Belkisi yok ama,

kendi bile anlamazdı kendini. Ondandı

ruhuna verdiği en büyük zararlar. Dışı

sade bir kadife, sıcaklığını bırakırdı her

Deft

erl

eri

m

Page 7: Sıvadık Sayı 4

Rah

ats

ız

mle

Emrah ERSAN

dokunduğunda. Bazen düşünüyorum da,

en çok dokunuşunu mu özlüyorum, yoksa

sıcaklığını mı karar veremiyorum.

Üçüncüsü, sonuncusu. Bazen dokunmak

dahi gelmiyor içimden. Dışı kapkara, içi

nasıl ‘beyaz?’ onu anlamıyorum.

Sayfalarını doldursam, sanki her kelimesi

aksini anlatacak. Belki beklenmediklerin

satır bulması.. Sonuncu ya, hala sıcak,

duygular titriyor üstünde, sanrılar sancı

olup yer arıyor. Ama özlenemiyor.

Defterlerim var benim, her biri bir kadına

ait.

http://emrahersan.tumblr.com/post/106536398078/su-an-bir-hat-ra

İki kavram ne zaman yan yana gelse,

anlamlarını çekiyorlar derinlerinden,

cümlelere bürünseler, hapsolup kalıyorlar

iki nokta arasında.

Page 8: Sıvadık Sayı 4

Facebook: Photogrefe

Twitter: Photogrefe

Instagram: Photogrefe

Web: efeelmastas.tumblr.com

Twitter: hemrahersan

Instagram: emrah_ersan

Web: ersanemrah.tumblr.com

Fotoğraf: emrahersan.tumblr.com

/ucnoktasivadik