12
1- Teşbih (Benzetme) Aralarında çeşitli yönlerden ilgi bulunan iki şeyden zayıf olanın güçlü olana benzetilmesidir. Sen de mi bir mum gibi eriyip söneceksin Söyle gülüm, ülkeme ne zaman döneceksin *Bu dizelerde şair, sevgilisinin kendisine dönmediğini ve unutulmaya başladığını anlatmak için sevgilisini eriyip sönen bir muma benzetmiştir. Benzetme Unsurları a-Benzeyen : Nitelik bakımından güçsüz olan unsuzdur. b-Kendisine Benzetilen: Nitelik bakımından güçlü olan unsurdur. c-Benzetme Yönü: Benzeyen ve kendisine benzetilen arasındaki ortak noktadır. d-Benzetme Edatı: Benzeyenle kendisine benzetilen arasındaki ilgili kuran sözcük veya ektir. Bin atlı, akınlarda çocuklar gibi şendik Yahya Kemal Beyatlı Benzeyen: bin atlı Kendisine benzetilen: çocuklar Benzetme yönü: şen olmak (neşeli olmak) Benzetme edatı: gibi **Bu benzetme ögelerinin tümünün bulunduğu benzetmelere ayrıntılı benzetme denir. Ruhu bir testere gibi keser, yalnızlık Benzeyen: yalnızlık Kendisine benzetilen: bir testere Benzetme yönü: keser (keskin olması) Benzetme edatı: gibi

1-Teúbih (Benzetme) · 2019. 12. 27. · Abdurrahim Karakoç *ùair bu dizelerde söylediği düünceye sahip olanları aslında eletirmektedir. Sendeki bilgiyi koysan bardaklar

  • Upload
    others

  • View
    3

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: 1-Teúbih (Benzetme) · 2019. 12. 27. · Abdurrahim Karakoç *ùair bu dizelerde söylediği düünceye sahip olanları aslında eletirmektedir. Sendeki bilgiyi koysan bardaklar

1-Teşbih (Benzetme) Aralarında çeşitli yönlerden ilgi bulunan iki şeyden zayıf olanın güçlü

olana benzetilmesidir.

Sen de mi bir mum gibi eriyip söneceksin Söyle gülüm, ülkeme ne zaman döneceksin

*Bu dizelerde şair, sevgilisinin kendisine dönmediğini ve unutulmaya başladığını anlatmak için sevgilisini eriyip sönen bir muma benzetmiştir.

Benzetme Unsurları a-Benzeyen : Nitelik bakımından güçsüz olan unsuzdur. b-Kendisine Benzetilen: Nitelik bakımından güçlü olan unsurdur. c-Benzetme Yönü: Benzeyen ve kendisine benzetilen arasındaki ortak noktadır. d-Benzetme Edatı: Benzeyenle kendisine benzetilen arasındaki ilgili kuran sözcük veya ektir. Bin atlı, akınlarda çocuklar gibi şendik Yahya Kemal Beyatlı

Benzeyen: bin atlı Kendisine benzetilen: çocuklar Benzetme yönü: şen olmak (neşeli olmak) Benzetme edatı: gibi

**Bu benzetme ögelerinin tümünün bulunduğu benzetmelere ayrıntılı benzetme denir.

Ruhu bir testere gibi keser, yalnızlık

Benzeyen: yalnızlık Kendisine benzetilen: bir testere Benzetme yönü: keser (keskin olması) Benzetme edatı: gibi

Page 2: 1-Teúbih (Benzetme) · 2019. 12. 27. · Abdurrahim Karakoç *ùair bu dizelerde söylediği düünceye sahip olanları aslında eletirmektedir. Sendeki bilgiyi koysan bardaklar

2-İstiare (Eğretileme) İstiare benzetmedir ancak istiarede benzetme yönü ve benzetme edatı

kullanılmaz. Benzeyen ya da kendisine benzetilen unsurlardan yalnızca biri kullanılarak yapılır.

İstiare Çeşitleri

a-Kapalı İstiare: Yalnızca benzeyenle yapılan istiaredir.

İçimde damla damla bir korku birikiyor Sanıyorum her sokak başını kesmiş devler

Necip Fazıl Kısakürek

*Bu dizelerde benzeyen “korku” söylenmiş ancak kendisine benzetilen “su” söylenmemiştir. (damla damla birikiyor)

Can kafeste durmaz uçar

Can, kuşa benzetilmiş ancak “kuş” şiirde kullanılmamıştır.

b-Açık İstiare: Yalnızca kendisine benzetilenle yapılan istiaredir.

Azrailin gelir kendi, ne ağa der ne efendi

Sayılı günler tükendi, yolun sonu görünüyor

*Bu dizelerde ömür, yola benzetilmiş, benzeyen ömür söylenmemiş, kendisine benzetilen yol söylenmiştir.

Bir hilal uğruna ya Rab ne güneşler batıyor

*Şehit olmak, güneşin batmasına benzetilmiştir. Benzeyen “şehit olmak” şiirde belirtilmemiştir.

3-Mecaz-ı Mürsel (Ad Aktarması) Bir sözün benzetme amacı olmadan başka bir söz yerine

kullanılmasıdır.

Page 3: 1-Teúbih (Benzetme) · 2019. 12. 27. · Abdurrahim Karakoç *ùair bu dizelerde söylediği düünceye sahip olanları aslında eletirmektedir. Sendeki bilgiyi koysan bardaklar

Karşıki görülen yapraklı dağlar

Hastanın halinden ne bilsin sağlar

*”Yaprak” sözüyle “ağaç” söylenmek istenmiştir.

Hani üşürdün ya kış geceleri

Alev alev yanan sobaya inat

Titrerdi için

*”Soba” söylenerek içindeki “odun-kömür” anlatılmak istenmiştir.

4-Teşhis (Kişileştirme) İnsan dışındaki varlıklara, insana ait özelliklerin aktarılmasıdır.

Zambaklar en ıssız yerlerde açar

Ve vardır her vahşi çiçekte gurur Sezai karakoç

*Çiçeğe gurur özelliği verilmiştir.

Ağaç çok sevdi çocuğu Öperdi altın saçlarından Dudakları olsaydı Arif Nihat Asya

*Ağaca sevme özelliği verilmiştir.

5-İntak (Konuşturma) İnsan dışındaki varlıkların konuşturulmasıdır.

Ben gülüm, ben karanfil, ben de yasemin diyor Renk renk kokularla çiçekler Cahit Sıtkı Tarancı

*Çiçekler konuşturulmuştur.

Page 4: 1-Teúbih (Benzetme) · 2019. 12. 27. · Abdurrahim Karakoç *ùair bu dizelerde söylediği düünceye sahip olanları aslında eletirmektedir. Sendeki bilgiyi koysan bardaklar

6-Mübalağa (Abartma) Sözün etkisini güçlendirmek için bir şeyin olduğundan çok az ya da çok

fazla gösterilmesidir. Yıllardır sevdiğim el oldu gitti

Tutuştu yüreğim kül oldu gitti Gözlerimin yaşı sel oldu gitti Zülfünden bir köprü kurduramadım

Aşık Mahzuni Şerif

Aramazdık gece mehtabı yüzün parlarken

7-Kinaye (Değinmece) Bir sözün mecaz anlamı kastedilerek hem gerçek hem de mecaz

anlama gelecek şekilde kullanılmasıdır. Derdim bana derman imiş bilmedim

Hiçbir zaman gül dikensiz olamaz

*Gülün dikensiz olmaması hem gerçek anlamda hem de insanın dertsiz olmaması anlamında kullanılmış.

Ne de olsa kışın sonu bahardır Bu da gelir bu da geçer ağlama

Aşık Daimi

*Kışın sonu gerçek anlamda da bahardır ve burada her derdin sonunda mutluluk vardır anlamı da verilmiş.

8-Tezat (Karşıtlık) Aynı konu ile ilgili karşıt kavramların ya da özelliklerin bir arada

kullanılmasıdır. Hayat bir ölümdür, aşk bir uçurum

*Hayat ve ölüm karşıt kavramlardır.

Lambada titreyen alev üşüyor

Page 5: 1-Teúbih (Benzetme) · 2019. 12. 27. · Abdurrahim Karakoç *ùair bu dizelerde söylediği düünceye sahip olanları aslında eletirmektedir. Sendeki bilgiyi koysan bardaklar

*Alev ve üşümek karşıt kavramlardır.

9-Tenasüp (Uygunluk) Aralarında anlamca ilgi bulunan sözcüklerin bir arada kullanılmasıdır.

Poyraz var Yelken dolar Gemi sanki kanatlı Enginlerde pembe güneş

Gülümserken bu yolculuk ne tatlı

Poyraz, yelken, gemi, engin kelimeleri denizcilikle ilgili kelimelerdir.

İmrenirim arıya Petek petek balı var

Konduğu çiçeklerin Pembesi var, alı var

Arı, petek, bal, çiçek kelimeleri birbiri ile ilgilidir.

10-Telmih (Anımsatma) *Şiirde anlatılanların herkes tarafından bilinen tarihi olay veya kişilerle ilişkilendirilerek verilmesidir. Yani şiirde tarihi bir olay ya da kişinin hatırlatılmasıdır.

Gitmek istediğin yer Kızıldeniz’se gülüm

Git öyleyse Musa’nın iziydi terk ettiğin

*Kızıldeniz ve Musa kelimeleri ile Hz. Musa’nın Kızıldeniz’i asasıyla ikiye bölmesi hatırlatılmış.

Şuh Şirin’ler yüzünden dağ delen Ferhat’lar,

Aslıhan’lardan yanan Âşık Kerem’ler görmüşüz.

*”Ferhat ile Şirin” ve “Kerem ile Aslı” hikayeleri hatırlatılmıştır.

Page 6: 1-Teúbih (Benzetme) · 2019. 12. 27. · Abdurrahim Karakoç *ùair bu dizelerde söylediği düünceye sahip olanları aslında eletirmektedir. Sendeki bilgiyi koysan bardaklar

11-Tevriye (Çift Anlam) Birden fazla anlamı olan bir kelimenin yakın anlamının söylenerek uzak

anlamının kastedilmesidir. Tevriyede kelimenin bütün anlamları gerçek anlamdır ancak yakın anlam söylenip uzak anlam kastedilir.

Bulutlar kararırsa çöl yağmura kanar mı

Mecnun oldum uğruna o yar beni anar mı

*”Kanar” (kanmak) sözcüğü çölün yağmura doyması, su ihtiyacını karşılaması anlamında kullanılmış ancak aldanmak, inanmak anlamı kastedilmiştir.

Rüzgar kırdı dalımı ellerin günahı ne

Ben yitirdim yarimi yolların günahı ne

“Eller” sözcüğü ile organ olan el söylenip yabancılar anlamı kastedilmiştir.

12-Tecahül-i Arif (Bilip de bilmezlikten gelmek) Bilinen bir gerçeğin bilinmiyormuş gibi söylenmesidir.

Eylül mü sen misin büken boynumu Uçuşan yapraklar göçen kuşlar mı Sildirmez gözümden ömür sonumu Ey bahar bir daha çağın başlar mı Hasan Akçay

*Şair ilk iki dizede hüznünün sebebini bildiği halde bilmiyormuş gibi davranıyor. Son iki dizede gençlik günlerinin bir daha yaşanmayacağını bildiği halde bilmiyormuş gibi davranıyor.

Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor

Bu şehir o eski İstanbul mudur Attila İlhan

Page 7: 1-Teúbih (Benzetme) · 2019. 12. 27. · Abdurrahim Karakoç *ùair bu dizelerde söylediği düünceye sahip olanları aslında eletirmektedir. Sendeki bilgiyi koysan bardaklar

13-Hüsn-ü Talil (Güzel nedene bağlama) Bir olayın asıl gerçekleşme nedeninin dışında hayali ve güzel bir

nedene bağlamaktır.

Güneş kaybolunca tepelerin ardından Yalnız kalmasın diye bu zavallı aşık Akşam, gelir odama kapımı vurmadan

Kolları zifiri karanlığa bulaşık

Aşık Ömer

*Güneş battıktan sonra akşamın olması doğal bir durumdur ancak şair akşamın gelişinin aşığı yalnız bırakmamak için olduğunu söylemektedir.

Kırlarda çiçekler hep boyun büktü Ağaçlar hüznünden yaprağın döktü Akşam bile şehre erkenden çöktü Sen gittin sevgilim düzen değişti Ömer Bedrettin Uşaklı

*Çiçeklerin boyun bükmesi, ağaçların yaprağını dökmesi, akşamın olması gibi doğal olaylar sevgilinin gidişine bağlanmıştır.

14-İstifham (Soru Sorma) Anlatılan duyguyu daha güçlü şekilde vermek için soru sorulmasıdır.

Ancak bu, cevap beklenmeyen bir sorudur. Göz gördü gönül sevdi ey yüzü mahım

Kurban olam var mı bunda bir günahım Nahifi

Yıllar var ben onu hiç unutmadım

O beni sorar mı hatırlar mı ki? Büsbütün silinip gitti mi adım? Gönlünün vefası bu kadar mı ki? Orhan Seyfi Orhon

Page 8: 1-Teúbih (Benzetme) · 2019. 12. 27. · Abdurrahim Karakoç *ùair bu dizelerde söylediği düünceye sahip olanları aslında eletirmektedir. Sendeki bilgiyi koysan bardaklar

15-Tariz (Dokundurma) Eleştirmek, alay etmek, dalga geçmek gibi amaçlarla bir sözün, tam

tersinin kastedilerek söylenmesidir. Üçkağıtçı düzen geçip gitmeden Her ocakta üç-beş baykuş ötmeden Çabuk “Devlet malı deniz” bitmeden Doğmaya gayret et, doğmaya bebek Sonra geç kalırsın yağmaya bebek Abdurrahim Karakoç

*Şair bu dizelerde söylediği düşünceye sahip olanları aslında eleştirmektedir.

Sendeki bilgiyi koysan bardaklar doldurur

Saksıya koysan billahi çiçeği soldurur

16-Tekrir (Tekrar) *Şiirde bir kelime ya da bir kelime grubunun tekrarlanmasıdır.

Ne hoş ey Tanrım, ne hoş İller, göller, kıtalar aşmak

Ne hoş deniz deniz dolaşmak Düşünceler gibi başıboş

Orhan Veli kanık

17-Nida (Seslenme) *Şiirde duygu ve heyecanların hissettirilmesi için “ey, hey” gibi seslenmelerin kullanılmasıdır.

Ey karanlık gecelerin karanlık gözleri

Ey aydınlanmaz yarınların sabahları

Page 9: 1-Teúbih (Benzetme) · 2019. 12. 27. · Abdurrahim Karakoç *ùair bu dizelerde söylediği düünceye sahip olanları aslında eletirmektedir. Sendeki bilgiyi koysan bardaklar

18-Terdit (Şaşırtma) *Sözü okuyucunun beklemediği bir şekilde bitirerek onu şaşırtma sanatıdır.

Mesele şu ki

Bursa iyi, Bursa güzel

Bursa için destan yazılır

Bursa için iğneyle kuyu kazılır

Fakat yalan

Dişin mi ağrıyor?

Çek kurtul

Başın mı ağrıyor?

Bir çeyreğe iki aspirin

Verem misin?

Üzülme onun da çaresi var

Ölür gidersin.

19-Rücû (Geriye Dönüş) *Bir düşünceyi daha güçlü anlatmak için, söylenen sözden döner gibi davranmaya denir. Bunun için “hayır, yok, öyle değil” gibi ifadelerden faydalanılır.

Bir şarkıdır söylediği

Mavi bir sevda şarkısı

Hayır, mavi değil Ela bir şarkıdır söylediği

Biter yalancı nefes, tükenir sahte soluk

Yok, bitmez asıl burada başlar yolculuk

Page 10: 1-Teúbih (Benzetme) · 2019. 12. 27. · Abdurrahim Karakoç *ùair bu dizelerde söylediği düünceye sahip olanları aslında eletirmektedir. Sendeki bilgiyi koysan bardaklar

20-Leff-ü Neşr (Toplayıp Dağıtma) Genellikle beyitlerde, birinci dizede en az iki şey söylenip ,ikinci dizede bunları açıklayan, anlamca bunlarla ilgili olan başka kavramların kullanılmasıdır.

Ben dağlara meftunum sen denizlere hayran Çeker dalgalar seni beniyse büyüler orman

Muaalim Naci

*Birinci dizede dağlar ve denizler sözcükleri ikinci dizede onlara karşılık gelen dalga ve orman sözcükleri kullanılarak leffüneşr sanatı yapılmıştır.

Biz denizde kaptan, ovada çiftçi, şehirde esnaf olan

Biz gemi yürüten, tarla süren, alışveriş yapan

*Birinci dizede söylenenlerin karşılıkları, ikinci dizede aynı sırayla açıklanmıştır.

21-Tedric (Derecelendirme) *Kavramların derece derece azalan veya çoğalan bir sırayla söylenmesidir.

Geçsin günler, haftalar

Aylar, mevsimler, yıllar Zaman sanki bir rüzgar

Ve bir su gibi aksın

Enis Behiç Koryürek

Evin bana uzak, semtin yabancı, şehrinse düşman

Ah aşkınla kor olan kalbim şimdi nasıl da pişman

22-Cinas *Sesteş sözcüklerin bir arada kullanılmasıdır.

Sahici mi o elinde tuttuğun kartal kanadı Sen tuttun acıdan benim ellerim kanadı

Page 11: 1-Teúbih (Benzetme) · 2019. 12. 27. · Abdurrahim Karakoç *ùair bu dizelerde söylediği düünceye sahip olanları aslında eletirmektedir. Sendeki bilgiyi koysan bardaklar

Turgut Uyar

Kısmetindir gezdiren yer yer seni

Arşa çıksan da bu akıbet yer yer seni

23- İrsal-i Mesel (Atasözü Söyleme) *Söylenen düşüncenin inandırıcılığının artması veya pekiştirilmesi için atasözü veya o değerde bir sözün söylenmesidir.

“Balık baştan kokar.” bunu bilmemek

Seyrani gafilin ahmaklığından

Bed asla necabet mi verir hiç üniforma

“Zerdüş palan ursan eşek yine eşektir.”

24-Akis (Çaprazlama) *Bir dize veya cümlenin içindeki sözleri ters çevirerek söylemektir.

Didem ruhunu gözler, gözler ruhunu didem

Kıblem olalı kaşın, kaşın olalı kıblem

İzmir’in denizi kız, kızı deniz

Sokakları hem kız hem deniz kokar

25-Leb Değmez (Dudak Değmez) *Şiirde dudak ünsüzlerinden “b,p,m,v” harflerini kullanmadan yapılan sanattır. Bu harfler şiirde kullanılmadığı için, şiiri okurken dudaklar birbirine değmez.

El ettiler, turnalara kazlara

Dağlar yeşillendi, döndü yazlara

Örnekleri iyi geçir elekten

Zihnin zehirlenir gözden, kulaktan

Page 12: 1-Teúbih (Benzetme) · 2019. 12. 27. · Abdurrahim Karakoç *ùair bu dizelerde söylediği düünceye sahip olanları aslında eletirmektedir. Sendeki bilgiyi koysan bardaklar

Çalışan karlıdır kuru dilekten

Yatanlar ölüdür, diri değildir

26-Aliterasyon (Ses Tekrarı) *Şiirde aynı harfin sıklıkla tekrarlanmasıdır.

Sev seni seveni yer ile yeksan ise

Sevme seni sevmeyeni Mısır’a sultan ise

*Dizelerde “s” harfi sıklıkla tekrar edilmiştir.

Eylülde melul oldu gönül soldu da lale

Bir kaküle meyletti gönül geldi bu hale

*Dizelerde “l” harfi sıklıkla tekrarlanmıştır.