16
16 NİSAN 2012 PAZARTESİ - 50 KURUŞ KURULUŞ 1921 AKP’nin anayasa ha- zırlığına karşı yur- dun dört bir yanında Milli Anayasa için ça- lışmalar yürüten Milli Anayasa Forumu İs- tanbul Maltepe’de toplandı. CHP Mil- letvekili Malik Ecder Özdemir, Milletvekili olduğum Atatürk’ün partisi CHP, derhal Uzlaşma Komisyo- nu’ndan çekilmeli- dir” dedi. 10’da KARAMAN VE AKMAN ÖRGÜTTE Almanya’da 2’inci Deniz Feneri e.V iddianame- si hazırlandı. İddianamede, Zekeriya Karaman, Zahid Akman ve Kanal 7 yöneticilerinin “22 milyon 836 bin Avroluk yardım parasını plan- layarak amaç dışı kullandığı” belirtiliyor. ALMANLAR SÜRECİ TAKİP EDİYOR Arkadaşımız İrfan Ergi, Almanya’da soruşturmayı yürüten yetkililerle görüştü. Alman yetkililer, Türkiye’deki yargılama sürecini dikkatle takip ediyor. Yardım amaçlı toplanan paraların Tür- kiye’deki şirketlere gönderildiği saptandı. 8’de 2. iddianame ilk kez Aydınlık’ta Bakan ahin ISSN 2146-2356 CHP’nin vicdani reddi benimsemesi ne anlama geliyor? CHP tabanı ni- çin tribünde? Atatürkçüyüm diyen milletvekilleri nerede? CHP kitlesine 40 yıldır yapı- lan operasyon? Yeni CHP’nin misyonu? Milletsizleşen ve va- tansızlaşan CHP, iktidara mı ilerliyor, yoksa? DOU PERNÇEK CHP’nin vicdansız reddi 8’de BAYAZI Avrupa’ya merhaba Serhan Bolluk Bir ksm zevat hâlâ Atlantik’i merkez sanyor. Daha geni bir kesim de yerkürenin dou- su ve güneyinde biriken gücü yeterince gör- mü deil. Oysa eksen çoktan kayd. Büyük insanlk geliyor. Paylamay öretmek için geliyor. Bat’da durumu gören akil adamlar yok deil. Toplumlarn yeniye hazrlamaya çal- yorlar. Ön sralar yavatan terk etmek zorun- da olduklarn anlatyorlar. Gerçee ayak uy- durabilmek için çözümler aryorlar. Aydnlk okuru ansl. Dünyamzn bu en temel gerçeini en iyi onlar izliyor. Onlar yal, bizse genciz. Onlar geçmi, biz geleceiz. Aydnlkçlar her eyden önce bu tarih bi- linci ve özgüvenle yaparlar ilerini. Dünyann ilk Kurtulu Sava’n yapm bir milletten olduklarn hiç unutmazlar. çinde bulunduumuz ça açan bir milletten. Önü- müzdeki 10 yllarda öncü rollere aday bir mil- letten. Gösümüzü gere gere söyleyebiliriz: Ik Dou’dan yükselir... Avrupa’daki Türkler de 1960’larda giden- ler gibi deiller. Nine ve dedelerinin emei üzerinde yükseldiler. Yal ktann dinamik yü- zünü temsil ettiklerine dair haberleri giderek daha çok okuyoruz. Gazetemiz bugünden itibaren onlarn da elinde olacak. 8 ülkede birden her gün bayi- lerdeyiz. Heyecanlyz. Aydnlk büyüyor. Sorumlu- luumuz da. Elbette okurumuzun sorumluluu da. Bu- günlere sizlerin katksyla geldik. Daha güçlü ve daha güzel bir gazeteyi yine sizlerin katk- syla yapabiliriz... Bu duygularla Avrupa’ya merhaba diyoruz. @aydinlikgazete.com ŞAHİN MENGÜ 6’da Suriye’ye müdahale Türkiye’ye tuzak MEHMET ALİ GÜLLER 7’de İzmir’in öteki dünyası... EREN ERDEM 7’de Sınır ihlali, AKP komplosu mu? YILDIRIM KOÇ 4’te AKP işsizliği azaltıyor KURTUL ALTUĞ 3’te Dış politikada değişim işaretleri HKMET ÇÇEK İttihaçılık içki gibidir! “Yeşilay” ilanlarında yazar ya: “İçki, bütün kötülüklerin anasıdır!” Düşmanı çoktur ittihatçı geleneğin. Tarihsel bir nedeni vardır bu düşmanlığın. Cumhuriyet düşmanlarının aynı za- manda “İttihatçı zihniyet” düşman- ları olması sebepsiz değildir. FERHAN ENSOY 9 Nisan Pazartesi sabahı ulaştım Atatürk havalimanına. Bütün gazeteleri edindim, oturdum kafeye. 13.00 uçağıyla İzmir’e git- mek üzere. Ferhangi Şeyler turnesi söz konu- su. Açtım gazeteleri, o akşam okuya- cağım haberlerin altını çiziyor, kendi- me göre yorumlar düşünüyor, buna göre gazeteleri sıraya koyuyorum... 2’de Binemiyoruz Binali bey 13’te Bütün kötülüklerin anası: İttihatçı zihniyet! Orduya aydınsızlaştırma operasyonu B. SADIK ALBAYRAK 14’te AVRUPA’DA BAYİLERDEYİZ AVRUPA’DA BAYİLERDEYİZ AVRUPA’DA BAYİLERDEYİZ AVRUPA’DA BAYİLERDEYİZ AVRUPA’DA BAYİLERDEYİZ AVRUPA’DA BAYİLERDEYİZ ALMAN SAVCILAR ÖRGÜT ’ DEDİ Türkiye’de örgüt bulunamazken Almanya’daki Deniz Feneri e.V. konulu her iki iddianamede, örgüt halinde dolandırıcılık suçlaması yöneltiliyor 28 ubat operasyonu kapsa- mnda hakim karsna çkan üpheliler, savclkta alnan ifa- delerin tutanaa farkl geçirildi- i ve baz sorulara ekleme ya- pldn belirtti. Emekli askerler, ifadelerinin mahkemece düzel- tilmesini talep etti. 12 KİŞİ ADLİYEDE Önceki gün adliyeye sevk edi- len 16 kiiden 9’u tutukland, 7 kii serbest brakld. Emniyet sorgusu tamamlanan 12 kii ise ilk gruptan ayr olarak adli- yeye sevk edildi. Çevik Bir’in sorgusu 9 saat sürdü. 8’de Savcılıkta ifadeler DEĞİŞTİRİLMİŞ Taziyeye gitti göbek attırdı İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Erzu- rum’da 5 TEDAŞ işçisinin öldüğü gölet- te incelemelerde bulundu. Daha sonra Pasinler’e giden Şahin, kendisini gördü- ğü için sevindiğini belirten bir yurttaşa, “Nereden bileyim sevindiğini, hadi bir takla at, ya da oyna da göreyim. Çal ba- kayım davulcu” dedi. Yurttaş da Bakan Şahin’in karşısında göbek attı. 7’de CHP’li Özdemir: Uzlaşma komisyonundan çekilmeliyiz TKP’den Hatay’a Barış Seferi Aydınlık, Avrupa’daki 5 milyonluk Türk ile bu- luştu. Bugünden itibaren, Avrupa’da Türkler’in en yoğun yaşadığı 8 ülkede, haftanın 5 günü Türkçe, Türkiye ve dünya gündemini yansıtacağız. Almanya, Fransa, Avusturya, İsveç, Belçika, Hollanda, İsviçre ve İngiltere’de günlük olarak Pazartesi-Cuma ara- sında 16 sayfa olarak baskı yapacağız. 8 sayfamız renkli olacak. Okuyucu için pratik olan nordik formatta çıkacağız. Türk basınının bağımsız, özgür ve özgün temsilcisi Aydınlık, Av- rupa’daki Türklerin ırkçılık, ayrımcılık, dışlanma, işsizlik, sömü- rü, eğitim, meslek, bürokrasi, yurttaşlık, temsil gibi yakıcı sorun- larının sıkı takipçisi, halkın ve okurların özlediği seçenek olacak. 10’da Bağdat kaçağına koruma ve ev verildi Bağdat kaçağına koruma ve ev verildi Bağdat kaçağına koruma ve ev verildi Bağdat kaçağına koruma ve ev verildi Bağdat kaçağına koruma ve ev verildi Bağdat kaçağına koruma ve ev verildi 11’de FOTORAF: SONER BAHADIR Türkiye Komünist Partisi (TKP), tüm engellemelere rağmen Suri- ye’yle savaşa karşı Hatay’a “Barış Se- feri” gerçekleştirdi. TKP Hatay İl Başkanı Ersoy Kalik, Valilik binası önünde yaptıkları basın açıklamasın- da, “Ülkemizi bir büyük savaşta em- peryalizmin azap askeri haline getir- mek isteyenleri değil Suriye halkını selamlamak için geldik” dedi. 9’da 9 emekli subay TUTUKLANDI

9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

  • Upload
    others

  • View
    19

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: 9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

16 NİSAN 2012 PAZARTESİ - 50 KURUŞ KURULUŞ 1921

AKP’nin anayasa ha-zırlığına karşı yur-dun dört bir yanındaMilli Anayasa için ça-lışmalar yürüten MilliAnayasa Forumu İs-tanbul Maltepe’detoplandı. CHP Mil-letvekili Malik EcderÖzdemir, Milletvekiliolduğum Atatürk’ünpartisi CHP, derhalUzlaşma Komisyo-nu’ndan çekilmeli-dir” dedi. 10’da

KARAMAN VE AKMAN ÖRGÜTTE

Almanya’da 2’inci Deniz Feneri e.V iddianame-si hazırlandı. İddianamede, Zekeriya Karaman,Zahid Akman ve Kanal 7 yöneticilerinin “22milyon 836 bin Avroluk yardım parasını plan-layarak amaç dışı kullandığı” belirtiliyor.

ALMANLAR SÜRECİ TAKİP EDİYOR

Arkadaşımız İrfan Ergi, Almanya’da soruşturmayıyürüten yetkililerle görüştü. Alman yetkililer,Türkiye’deki yargılama sürecini dikkatle takipediyor. Yardım amaçlı toplanan paraların Tür-kiye’deki şirketlere gönderildiği saptandı. 8’de

2. iddianame ilk kez Aydınlık’ta

Bakan �ahin

ISSN 2146-2356

CHP’nin vicdani reddi benimsemesi neanlama geliyor? CHP tabanı ni-çin tribünde? Atatürkçüyümdiyen milletvekilleri nerede?CHP kitlesine 40 yıldır yapı-lan operasyon? Yeni CHP’ninmisyonu? Milletsizleşen ve va-tansızlaşan CHP, iktidara mıilerliyor, yoksa?

DO�U PER�NÇEK

CHP’nin vicdansız reddi

8’de

BA�YAZI

Avrupa’ya merhaba

Serhan Bolluk

Bir k�s�m zevat hâlâ Atlantik’i merkez san�yor.Daha geni� bir kesim de yerkürenin do�u-

su ve güneyinde biriken gücü yeterince gör-mü� de�il.

Oysa eksen çoktan kayd�. Büyük insanl�kgeliyor. Payla�may� ö�retmek için geliyor.

Bat�’da durumu gören akil adamlar yokde�il. Toplumlar�n� yeniye haz�rlamaya çal���-yorlar. Ön s�ralar� yava�tan terk etmek zorun-da olduklar�n� anlat�yorlar. Gerçe�e ayak uy-durabilmek için çözümler ar�yorlar.

Ayd�nl�k okuru �ansl�. Dünyam�z�n bu entemel gerçe�ini en iyi onlar izliyor.

Onlar ya�l�, bizse genciz. Onlar geçmi�,biz gelece�iz.

Ayd�nl�kç�lar her �eyden önce bu tarih bi-linci ve özgüvenle yaparlar i�lerini.

Dünyan�n ilk Kurtulu� Sava��’n� yapm�� birmilletten olduklar�n� hiç unutmazlar. �çindebulundu�umuz ça�� açan bir milletten. Önü-müzdeki 10 y�llarda öncü rollere aday bir mil-letten.

Gö�sümüzü gere gere söyleyebiliriz: I��kDo�u’dan yükselir...

Avrupa’daki Türkler de 1960’larda giden-ler gibi de�iller. Nine ve dedelerinin eme�iüzerinde yükseldiler. Ya�l� k�tan�n dinamik yü-zünü temsil ettiklerine dair haberleri giderekdaha çok okuyoruz.

Gazetemiz bugünden itibaren onlar�n daelinde olacak. 8 ülkede birden her gün bayi-lerdeyiz.

Heyecanl�y�z. Ayd�nl�k büyüyor. Sorumlu-lu�umuz da.

Elbette okurumuzun sorumlulu�u da. Bu-günlere sizlerin katk�s�yla geldik. Daha güçlüve daha güzel bir gazeteyi yine sizlerin katk�-s�yla yapabiliriz...

Bu duygularla Avrupa’ya merhaba [email protected] ŞAHİN MENGÜ 6’da

Suriye’ye müdahale

Türkiye’ye tuzakMEHMET ALİ GÜLLER 7’de

İzmir’in ötekidünyası...

EREN ERDEM 7’de

Sınır ihlali, AKP

komplosu mu?YILDIRIM KOÇ 4’te

AKP işsizliğiazaltıyor

KURTUL ALTUĞ 3’te

Dış politikadadeğişim

işaretleri

H�KMET Ç�ÇEK

İttihaçılık içki gibidir!“Yeşilay” ilanlarında yazar ya: “İçki, bütünkötülüklerin anasıdır!” Düşmanı çoktur ittihatçı geleneğin. Tarihselbir nedeni vardır bu düşmanlığın.Cumhuriyet düşmanlarının aynı za-manda “İttihatçı zihniyet” düşman-ları olması sebepsiz değildir.

FERHAN �ENSOY

9 Nisan Pazartesi sabahı ulaştım Atatürkhavalimanına. Bütün gazeteleri edindim,oturdum kafeye. 13.00 uçağıyla İzmir’e git-mek üzere. Ferhangi Şeyler turnesi söz konu-

su. Açtım gazeteleri, o akşam okuya-cağım haberlerin altını çiziyor, kendi-me göre yorumlar düşünüyor, buna

göre gazeteleri sıraya koyuyorum...

2’de

Binemiyoruz Binali bey

13’te

Bütün kötülüklerin anası:İttihatçı zihniyet!

Orduyaaydınsızlaştırma

operasyonuB. SADIK ALBAYRAK 14’te

AVRUPA’DA BAYİLERDEYİZAVRUPA’DA BAYİLERDEYİZAVRUPA’DA BAYİLERDEYİZAVRUPA’DA BAYİLERDEYİZAVRUPA’DA BAYİLERDEYİZAVRUPA’DA BAYİLERDEYİZ

ALMAN SAVCILAR‘ÖRGÜT’ DEDİTürkiye’de örgüt bulunamazken Almanya’dakiDeniz Feneri e.V. konulu her iki iddianamede,örgüt halinde dolandırıcılık suçlaması yöneltiliyor

28 �ubat operasyonu kapsa-m�nda hakim kar��s�na ç�kan�üpheliler, savc�l�kta al�nan ifa-delerin tutana�a farkl� geçirildi-�i ve baz� sorulara ekleme ya-p�ld���n� belirtti. Emekli askerler,ifadelerinin mahkemece düzel-tilmesini talep etti.12 KİŞİ ADLİYEDEÖnceki gün adliyeye sevk edi-len 16 ki�iden 9’u tutukland�, 7ki�i serbest b�rak�ld�. Emniyetsorgusu tamamlanan 12 ki�iise ilk gruptan ayr� olarak adli-yeye sevk edildi. Çevik Bir’insorgusu 9 saat sürdü. 8’de

Savcılıkta ifadeler DEĞİŞTİRİLMİŞ

Taziyeye gittigöbek attırdı

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Erzu-rum’da 5 TEDAŞ işçisinin öldüğü gölet-te incelemelerde bulundu. Daha sonraPasinler’e giden Şahin, kendisini gördü-ğü için sevindiğini belirten bir yurttaşa,“Nereden bileyim sevindiğini, hadi birtakla at, ya da oyna da göreyim. Çal ba-kayım davulcu” dedi. Yurttaş da BakanŞahin’in karşısında göbek attı. 7’de

CHP’li Özdemir: Uzlaşmakomisyonundan çekilmeliyiz

TKP’den Hatay’a Barış Seferi

��Aydınlık, Avrupa’daki 5 milyonluk Türk ile bu-luştu. Bugünden itibaren, Avrupa’da Türkler’inen yoğun yaşadığı 8 ülkede, haftanın 5 günü

Türkçe, Türkiye ve dünya gündemini yansıtacağız.��

Almanya, Fransa, Avusturya, İsveç, Belçika, Hollanda,İsviçre ve İngiltere’de günlük olarak Pazartesi-Cuma ara-sında 16 sayfa olarak baskı yapacağız. 8 sayfamız renkli

olacak. Okuyucu için pratik olan nordik formatta çıkacağız.��

Türk basınının bağımsız, özgür ve özgün temsilcisi Aydınlık, Av-rupa’daki Türklerin ırkçılık, ayrımcılık, dışlanma, işsizlik, sömü-rü, eğitim, meslek, bürokrasi, yurttaşlık, temsil gibi yakıcı sorun-

larının sıkı takipçisi, halkın ve okurların özlediği seçenek olacak. 10’da

Bağdat kaçağınakoruma ve

ev verildi

Bağdat kaçağınakoruma ve

ev verildi

Bağdat kaçağınakoruma ve

ev verildi

Bağdat kaçağınakoruma ve

ev verildi

Bağdat kaçağınakoruma ve

ev verildi

Bağdat kaçağınakoruma ve

ev verildi11’de

�FO

TO�

RA

F: S

ON

ER

BA

HA

DIR

Türkiye Komünist Partisi (TKP),tüm engellemelere rağmen Suri-ye’yle savaşa karşı Hatay’a “Barış Se-feri” gerçekleştirdi. TKP Hatay İlBaşkanı Ersoy Kalik, Valilik binası

önünde yaptıkları basın açıklamasın-da, “Ülkemizi bir büyük savaşta em-peryalizmin azap askeri haline getir-mek isteyenleri değil Suriye halkınıselamlamak için geldik” dedi. 9’da

9 emekli subayTUTUKLANDI

Page 2: 9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

G. DEVR�M DÖNMEZ / ANTALYA

Antalya’da orman köylüsünün yuvasıBeydağları taş ocaklarıyla delik deşikedilmenin eşiğinde. 8 ayrı nokta için taşocağı ruhsatını Ankara’dan olura bağ-layan firmaların bir kısmı Antalya Va-liliği’nden işletme ruhsatını aldı. Bir kıs-mının başvurusu ise beklemede. Göl-cük, Dereköy, Üçoluk ve Kuzca köyleriyakınlarına kurulacak olan taş ocakla-rını istemiyor. Çevre halkı bugün vali-liğe dilekçeyle başvuracak.

Tesadüfen öğrendilerBeydağı köylüleri karınlarını do-

yurdukları bu toprakların taş ocaklarıylatalan edileceğini tesadüfen öğrendi.Kuzca köyünden emekli öğretmenTürkolog Muharrem Yellice, köyün birsorunu için gittiği valilikte tesadüfenköyleriyle ilgili bir evrakla karşılaştı. Sözkonusu evrakta Antalya İl Özel İdaresi,firmalara taşocağı işletme ruhsatı ve-rilmesine “Orada köylülerimizin içme

ve sulama su kaynakları var” diyerek iti-raz etmiştir. İşte Beydağı köylülerininmücadalesi de böyle başladı. Muhar-rem Yellice’nin hazırladığı itiraz di-lekçesine köylüler de topladıkları im-zalarla destek oldu. Köy muhtarlarınınmühürleriyle tamamlanan evraklarbugün Antalya Valiliği’ne verilecek.

Yabancıya satılır kaygısıGölcük, Dereköy, Üçoluk köylüle-

ri Kuzca köyünde Aydınlık’ı ağırladı.Sorunlarını anlattı. Mücadelenin ön-derlerinden Muharrem Yellice birCumhuriyet öğretmeni. Kendisini oku-tan öğretmen yapan Cumhuriyet’eolan borcunu topraklarını savunaraködeyen Yellice köy meydanında şunlarısöyledi: “1955’te ayağımda çarıklarla 20km öteye okumaya gittim. Cumhuriyetokuttu beni. O zaman yollarımız yok-tu. Keşke şimdi de olmasaydı da bupara babaları taş ocakları işletmecile-ri buralara gelemeseydi. Saraycık mah-ya yatırının olduğu kutsal mekan var-

dı. Mermer ocağı adıaltında orayı

kira-

layarak Saraycık harabelerini yağma-ladılar. Suskunluğumuzu yenilgi bil-mesin para babaları. Onların paralarıvarsa bizim haklılığımız, imanımız var.Cumhuriyet’i, Sakarya’yı kazandık.Yağmalatmayacağız.”

Beydağı mücadelenin adınıkoymuş: Vatan müdafası.

Taş ocağı denilerek toprakların ya-bancıya gitmesinden kaygılanan Mu-harrem Yellice başka bölgelerde ka-

zanılmış başarılara dikkat çekiyor:“Nasıl Kurtuluş Savaşımızda

varız dedik ve kazandıy-sak bu günde kaza-

nacağız. Efes’tedünyanın en

zengin adamıaltın ara-

m a y akalktı.

Yöre

halkı bir oldu yazmalarıyla, yaşmak-larıyla, çarıklarıyla, dünyanın en zen-gin adamını köylerinden kovdu.Biz de başaracağız. Kore GazisiSüleyman Karacan karışıyor söze“Zaten zor durumda yaşıyoruz.Memleketimizin köyümüzün özel-liğinin bozulmasını istemem” diyor.Bir köylümüz ise şöyle söylüyor:“Ekimimiz dikimimiz kendimizegöre. Uyanık değiliz. Birlik olursakbeladan kurtuluruz.”

16 NİSAN 2012 PAZARTESİ

9 Nisan Pazartesi sabah� ula�t�m Atatürk havaliman�na.Bütün gazeteleri edindim, oturdum kafeye. 13.00 uça��yla�zmir’e gitmek üzere. Ferhangi �eyler turnesi söz konu-su. Açt�m gazeteleri, o ak�am okuyaca��m haberlerin al-t�n� çiziyor, kendime göre yorumlar dü�ünüyor, buna gö-re gazeteleri s�raya koyuyorum. Ferhangi �eyler’in böy-le bir ön mesaisi var. Yan masadaki tip, okuyup bir yanakoydu�um gazetenin bulmacas�n� rica ediyor, okudunuz-sa �u gazeteyi rica edeyim, diyen tip var. Ben gazetele-rin k�r��mamas� derdindeyim, ak�am sahneye ç�karaca��maksesuarlar�m onlar benim, g�c�r p�r�l olmak zorunda.

-Ben gazete okumuyorum, dersimi çal���yorum efen-dim! sinirsel ç�k��� da hiç ho� kar��lanm�yor okudu�um gazeteyionunla payla�mam� isteyen tip taraf�ndan. Manyak ol-du�umu dü�ünüyor. Konuya vak�f, her pazartesi görü�-tü�üm kafe garsonu, kahvemi tazelerken;

-Gene mi Ferhangi �eyler turnesi? Kaç�nc� oyunoldu a�bi? diyor.

Gazeteler tarassutunu tamamlad�m, uça��n kalkmas�-na 20 dakika var. Bir ça��r� yok. Gittim bakt�m, uça��m�z15 dakika gecikmeli. Kafeye gelip yeniden kahve söyle-dim. 10 dakika sonra uça��n 45 dakika gecikmeli oldu-�u yaz�ld� ekrana. Yaln�z benim uçak de�il, Türkiye’nin dörtbir yan�na gidecek uçaklar�n hepsinin kar��s�nda gecikmeyaz�yor, kimilerinin süresi belirli, kimileri sadece gecikmeyaz�yor. Süre belli de�il. Biraz sonra �zmir uça��n�n birbuçuksaat gecikmeli kalkaca�� yazd� ekranda.

Gidip bir ilgiliye gecikmelerin nedenini sordum. Ata-türk havaliman�ndaki dört pistten üçünün onar�ma al�n-d���n�, tek pist çal��t���n�, gecikmelerin bundan kaynak-land���n� belirtti.

-Ben bu ak�am �zmir’de olabilir miyim acaba? Oyunumvar. Manyak bir taksiciyle bir avantür maceraya m� yaz�l-sam acaba?

-Valla bilemiyecem!-Valla kim bilebilir?-Allah bilir!-Binali bey bilmez mi?-Binali bey kim?

diyor ilgili. Orada çal���yor, Ula�t�ramama bakan�n�n ad�-n� bilmiyor. Derhal kovulmas� gereken bir tip. Ya PKK’l�ya da Ergenekoncu. Biz gömle�in metal dü�mesi bip et-ti diye giremezken, o nas�l s�zm�� ki havaliman�na?

Uça��m�n 2 saat gecikmeli kalkaca�� yaz�l� ekranda.Kahve içmekten bezdim. Gözümden kafein f��k�r�yor. Hiç-bir uçak vaktinde kalkamad��� için yolcu y���lmas� olu�tu,kafelerde oturacak yer yok, k�ç k�ça, iç içe oturuyoruz. Di-zi dizime yap���k adam cep telefonuyla kar�s�na gecikmeleriaç�klamaya u�ra��yor. Kad�n ba��rarak konu�tu�u için onunsesini de duyuyorum.

-Tek �eride indirmi�ler kar�c���m! Hiçbir uçak öbürü-nü sollayam�yor. Belki de bugün gelemem!

-O kadar saat uçak gecikmesi olur mu? Yalanc� herif?Hangi kar�n�n koynundas�n?diye bas bas ba��r�yor telefondaki kad�n.

Bütün bir güne yay�lan bu gecikmelere kimse ina-nam�yor say�n ula�t�ramama bakan�. Bu yüzden yuva-lar y�k�labilir.

Bu hafta gene turne var; Ankara’ya gidece�im. Sabahilk uça�a bilet ald�m, umar�m ak�amüstü ba�kentte olurum.

Atatürk havaliman�ndaki dört pistin niçin üçü birdenonar�ma al�n�yor? Birer birer onarsak olmaz m�? Üç yan-da� ta�eron firmaya acele avans m� verilmesi gerekiyor?

Binemiyoruz Binali bey

FERHANŞENSOY

BEYDA�I HALKI TA� OCAKLARINA KAR�I MÜCADELEN�N ADINI KOYMU�: VATAN MÜDAFASIBEYDA�I HALKI TA� OCAKLARINA KAR�I MÜCADELEN�N ADINI KOYMU�: VATAN MÜDAFASIBEYDA�I HALKI TA� OCAKLARINA KAR�I MÜCADELEN�N ADINI KOYMU�: VATAN MÜDAFASIBEYDA�I HALKI TA� OCAKLARINA KAR�I MÜCADELEN�N ADINI KOYMU�: VATAN MÜDAFASIBEYDA�I HALKI TA� OCAKLARINA KAR�I MÜCADELEN�N ADINI KOYMU�: VATAN MÜDAFASI

BEH�YE YARA�CI / DEN�ZL�

Denizli’de dünya tekstil sektöründe birilke imza atıldı. Görme engelliler içinkokulu bornoz ve tişört üreten firmaözel çalışmalarıyla tanınıyor.

Denizli Tekstil ve Giyim Sanayici-leri Derneği (DETGİS) Başkanı İsaDal gerçekleştirdiği projeleri ve gele-cek dönem planlarını bizlerle paylaş-tı. Öncelikle bu çalışmanın amacını“Sanat sadece görenler için değil,aynı zamanda görmeyenler içindir.Önemli olan birçok görme engelliyeulaşmak bunun yanında görme en-gellileri anlayabilmek” şeklinde açık-ladı. Dal “Bu tür çalışmalar ticari ol-madığı için yapılmıyor görsel sanatla-rında engellilere ithaf etmesi gerekti-ğini” dile getirdi.

Koku salan ürünler Almanya’da yaşayan ressam arka-

daşı Türel Süt’ün görme engelliler içinyaptığı kabartmalı, kokulu, sesli re-simlerden ve nesli yok olmakta olan

hayvanlar için yaptığı çalışmalarda tek-nolojiyi renkler üzerinde uygulama-sından esinlenen İsa Dal bu çalışmayıtekstilde de uygulayabileceğini düşü-nerek dünyada bir ilk olan bu çalışmayıDenizli’ den başlattı. Türkiye’de renkdeğiştiren ve koku salan ürünlerin deolduğunu ama görme engelliler içinböyle bir çalışmanın ilk olduğunu be-lirten İsa Dal bu çalışmanın ilk önce Av-rupa’da sergileneceğini ve Türkiye’ye bu

çalışmaları getirmek için uğraştıkları-nı ve serginin buradan başlaması içinsponsor aradıklarını vurguladı.

‘Pervasızca yok ediyoruz’Önümüzdeki dönem “bilimi ve ta-

sarımı sanata dönüştür” yine dünyadabir ilk olacak yarışma gerçekleştire-ceklerini ifade etti. Dal sözlerini şöy-le tamamladı: “Hizmet evrenseldir. İn-sanlığa yönelik yapılan her çalışma ev-

renseldir din, dil, ırk ayırmadan eşitşartlarda bir şeyler yapılmalıdır. Ge-zegenimizi pervasızca harcıyoruz, bi-linçsizce yok ediyoruz, çevreyi kirleti-yoruz. Temelde yaşadığımız gezegen-de her şey insanlar için yaşadığımız ge-zegeni yaşanabilir kılmak bizim eli-mizde, insanlarımız artık ben merkezlive çok duyarsız bu farkındalığı arttır-malıyız.”

CHP’li Akova, kıyıları gündeme taşıdı

TEVF�K AKBA� / AYDIN

Aydın’da toplu balık ölümlerineilişkin 8 zeytinyağı işletmesi hak-kında tutanak tutuldu. BüyükMenderes Nehri’nin en büyük kol-larından olan Çine Çayı ÜzerindeMart ayı sonlarında gerçekleşenilk balık ölümlerinin ardından Ay-dın Valiliği harekete geçti. Valiliktalimatıyla Çevre ve Şehirci-lik İl Müdürlüğütarafındanoluşturulan 3ekip nehirde venehir çevresin-deki işletmeler-de incelemeler-de bulundu.

Aydın ValisiKerem Al, “Gelenihbarlarda bazı iş-letmelerin zeytin karasuyunu geceçaya saldığı ihbarını aldık. Bununüzerine 15 kişiden olu-şan ekibimiz geceve gündüzjandarmaile çev-redebu-lu-

nan işletmelere baskınlar düzenli-yor. Yapılan incelemeler sonucun-da 8 işletme hakkında tutanak tu-tuldu. Şu anda bu işletmelerin so-ruşturması tamamlandı. Yasalarınöngördüğü en ağır cezalar uygula-nıyor” ifadesini kullandı. Soruştur-mayla ilgili bilgi veren Aydın Çevreve Şehircilik Müdürü SelahattinVaran ise şunları söyledi; ”Çine ça-

yında yaşanan balıkölümleri üzerine Ay-dın’da 50 zeytinyağıişletmesini denetle-dik. Çevre kirliliğineneden olduğunutespit ettiğimiz 8zeytinyağı işletme-sine Çevre Mevzua-tı gereğince 38’er

Bin TL idari para ce-zası kesildi. Toplam 304 Bin TL cezauygulandı. Bu işletmelerin çevrekirliliğine devam etmesi halinde

çok daha ağır yaptı-rımlar uygulana-

cak” şeklindekonuştu.

OYA U�RAL - AYVALIK

CHP Balıkesir Milletvekili A. Ned-ret Akova, “Kıyı belediyelerinin illerbankasından aldıkları payın yeter-sizliği” konusunu Meclis gündeminetaşıdı. Akova, yaz aylarında turizmbeldelerinde nüfusla birlikte artan hiz-met talebine dikkat çekti.

TBMM’de gündem dışı konuşanAkova, kendi seçim bölgesindenörnek vererek, “Körfez Bölgesi, Mar-mara Denizi ve diğer kıyı belediye-lerimiz yazlık ev uygulaması olan ve

yazın nüfusu dört -beş katına çıkan tu-ristik bölgelerimizdir. Belediye baş-kanlarımız, kış nüfusuna göre alınanpaylarla, yazın artan nüfusa büyük birözveri ile hizmet vermeye çalışmak-tadırlar. Bu durum yaz sezonu turiz-minin yoğun olarak yaşandığı ülke-mizin bütün kıyı şeritlerinde yaşan-maktadır” dedi.

Sezon yoğunluğunda hizmettalebinin de artığını ifade edenAkova, şunları dile getirdi: “Sahilkesimlerinde bulunan belediyele-rin normal kış sezonu nüfusuna

göre genel bütçe gelirlerinden al-dıkları pay ile yaz sezonunda ar-tan nüfusa hizmet vermesi yeterliolmamaktadır. Ulaşım, temizlik,çöp toplama, zabıta, halka ilişki-ler, park-bahçe, kültür ve eğlencehizmetlerini vermek artan nüfusaparalel olarak giderek ağırlaş-maktadır. Artan hizmet talebinikarşılamak için belediyelere ayrı-lan payların dağıtımında turistikyerleşim bölgelerinde daha farklıbir sistemin uygulamaya konul-ması gereklidir.”

NEHİR KİRLETENLEREAĞIR CEZA

Çine çayına zeytin karasuyunu

salarak toplu balık ölümlerine

neden olan zeytinyağı

işletmelerine baskın

üstüne baskın

‘Suskunluğumuzu yenilgi bilmeyin ‘Suskunluğumuzu yenilgi bilmeyin ‘Suskunluğumuzu yenilgi bilmeyin ‘Suskunluğumuzu yenilgi bilmeyin ‘Suskunluğumuzu yenilgi bilmeyin YAĞMALATMAYACAĞIZ’YAĞMALATMAYACAĞIZ’YAĞMALATMAYACAĞIZ’

Köy meydan�nda toplanan köylüler ta� oca�� istemediklerini söylüyor.

Beydağıları’nda yaşayan köylüler ta-rımla geçimini sağlıyor. Kuzca’da ku-rulan pazarda yetiştirdikleri ürünleri sa-tan köylü kıt kanaat geçinip gidiyor.Taş ocaklarının kurulması halinde Göl-cük, Dereköy, Üçoluk ve Kuzca köyle-rinde toplam 3 bin kişi zarar görecek.Köy meydanında konuşurken Dur-muş Coşkun, vadinin göçmen kuşla-rın güzergahı olduğunu ve burada ko-nakladıklarını söylüyor. Bölgenin Gü-ney Antalya Turizm Projesi kapsamınaalındığını söyleyen Coşkun “Zaten ko-ruma altında olan bir bölge, MilliPark’a sınır diyerek devletin buralardaböyle şeyler yapamayacağını düşüne-rek az daha gafil avlanacaktık” diyor.Coşkun ender yetişen bitki olan kayasümbülü, yabani sümbülün buralardabolca olduğunu sözlerine ekliyor veşöyle konuşuyor: “Burada taş ocakla-rından dolayı olacak tozun toprağınher şeye zararı olacak. Bizlere, bitkile-rimize, hayvanlarımıza, toprağımızahep zarar. Bölge halkı olarak buralarıkorumak mecburiyetindeyiz. Bu gü-zelliği bozdurmayacağız. O taş ocağı-nı burada kurdurmayacağız.”

‘Az daha gafilavlanıyorduk’

AKP’den ‘ortalarda görünme’ talimatıÇayçuma Belediye Başkanı AKP’li

Gülşen hastaneye sığındı

TURGAY O�UZ

Zonguldak’ın Çaycuma İlçesi’ndekiköprü faciasında şimdiye kadar 6 ki-şinin cesedine ulaşılırken, kayıp 9 ki-şiyi arama çalışmaları sürüyor.

6 Nisan Cuma günü çöken köp-rünün 48 metrelik bölümüyle alttangeçen Filyos Çayı’na düşerek kay-bolan 15 kişiden önce Meryem Ba-

şören ve Serdar Saraç’ın cesetleri bu-lundu. Yolcularla birlikte çaya dü-şen minibüse de önceki gün akşamulaşıldı. Minibüsten, İsmail Örenbaş,Mehmet Başören ve Alim Başö-ren’in cesetleri çıktı. Son olarakönceki akşam saatlerinde Veli Ka-ya’nın cesedine ulaşıldı.

Aydınlık’ın edindiği bilgiye göreAKP Genel Merkez’den Çaycuma

Belediye Başkanı AKP’li Mithat Gül-şen’e “Ortalık yatışana kadar ortalardagörünme” talimatı geldi. Geçtiğimizgün köylüleri ziyarete gelen Gülşenbüyük tepki çekmişti. “Hangi yüzlegeldin” diye soran köylüler Gülşen’iköyden yuhalayarak kovmuştu. Baş-kan köyden ağlayarak ayrılmıştı. Ay-rıca cenazesine katıldığı Mehmet Ba-şören’in yakını ve kayıplar arasında ba-

bası ve yeğeni olan Kadriye Ergen,AKP’li başkana “Her an göçebilir de-mesini biliyorsunuz, niye ilgilenme-diniz” diyerek tepki göstermişti. İh-mal faciası yaşanan yaşanan köydenağlayarak ayrılan Mithat Gülşen’eAKP Genel Merkezi yol gösterdi:“Birkaç gün ortalarda görünme.” Ta-limat üzerine Gülşen hastalık baha-nesiyle hastaneye yattı.

�sa Dal

Tepki gören Çayçuma be-lediye ba�kan� a�lam��t�

FOTO

ĞRAF

: BİR

SEN

ASLA

N

‘Sanat sadece görenler için değil, aynı zamanda görmeyenler içindir’

Nedret Akova

Taş ocağı tehdidiyle karşı karşıyakalan Beydağı köylülerinden Muharrem Yellice:

1955’te ayağımda çarıklarla Gölcük’ten 20 km öteyeKürece’ye okumaya gittim. Cumhuriyet okuttu beni. Ozaman yollarımız yoktu. Saraycık mahya yatırının olduğu kutsalmekan vardı. Mermer ocağı adı altında orayı kiralayarak Saraycıkharabelerini yağmaladılar. Suskunluğumuzu yenilgi bilmesin parababaları. Cumhuriyeti, Sakarya’yı kazandık. Yağmalatmayacağız

Muharrem Yellice

Page 3: 9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

10/214/7

21/8

04:42

06:16

13:11

16:52

19:53

21:19

04:30

06:02

12:55

16:36

19:36

21:00

04:58

06:27

13:18

16:58

19:57

21:19

17/13

12/20

22/13

19/9

13/5

22/11

27/1520/5

26/9

19/7

22/12

13/0

20/1120/11 19/10

17/720/1017/7

18/11

9/21

24/12

17/715/8

16 NİSAN 2012 PAZARTESİ

24/15

D�� politika de�i�im i�[email protected]

KURTULALTUĞ

NABIZ

AYDINLIK/ANKARA

16 Nisan Biyologlar Günükapsamında Ankara’dabiraraya gelen yüzlercebiyalog sorunlarına dik-kat çekmek için yürüyüşdüzenledi. Sıhhıye’denAbdi İpekçi Parkı’nayürüyen eylemde ko-nuşan Erinç Akkoyun,

“Özlük haklarımızı hak ettiğimizşekilde düzenlenmesi için buradayız. Bir biyo-logun yaptığı her şeyi yapabileceğini sananörümceklenmiş zihniyetlere, yasalara ve yö-netmeliklere karşı durabilmek için buradayız”açıklamasında bulundu. Eylemde , ‘Tıpta uz-manlık biyologsuz olmaz’, ‘Biyo-güvenlik biyo-logsuz olmaz’, ‘Bilimsel çalışmalar biyologsuz ol-maz’, “Bilime saygı biyologa iş”, ‘Kansere çarebiyologsuz olmaz’ yazılı dövizler taşındı.

AYDINLIK / �ZM�R

28 Nisan’da İzmir Tabip Odası’nda düzen-lenecek genel kurul toplantısı ardından, 29Nisan’da Tabip Odası’nın yeni yönetimi-nin belirleneceği bir seçim yapılacak.

Seçimlerinden önce Hekim Güçbirliğidüzenlediği basın açıklaması ile yönetimeaday olduklarını açıkladı.

İzmir Tabip Odası’nda gerçekleşentoplantıda Hekim Güçbirliği olarak 6 yıl-dır İzmir Tabip Odası’nın yönetiminde bu-lunduklarını ve hekim hakları ve ulusaldeğerler için yine İzmir Tabip Odası yöne-timine aday olduklarını açıklayan TepecikEğitim ve Araştırma Hastanesi KBB Kli-niği’nden Op. Dr. Suat Kaptaner, “İz-mir’deki 9 bin oda üyesini temsiledebilecek özenle hazırlanan bir aday lis-temiz var. Bu konuda çok iddialıyız. İzmirTabip Odası seçimlerini kazanarak, Hazi-ran ayında yapılacak Türk Tabipleri Birliğiseçimlerini de bizim görüşlerimiz doğrul-tusunda bir ekibin kazanması için müca-dele edeceğiz” dedi.

Cumhuriyet’i savunacağızİzmir Tabip Odası yönetimine talip olur-

ken, odanın ilk görevi olarak hekim haklarınıve çıkarlarını savunmanın esas alınacağını be-lirten Op. Dr. Kaptaner, “İzmir Tabip Oda-sı’nı hekim haklarını savunan güçlü birmeslek örgütü haline getirdik. Bunun dışındaTürkiye’nin karşı karşıya olduğu sorunlara dailgisiz kalmadık. Önümüzdeki dönemde desorunlara ilgisiz kalmayacağız. Her zamanCumhuriyet devrimlerinin kazanımlarını sa-vunacağız. Hekimleri birleştirecek ulusal de-ğerleri kararlılıkla, açıkça savunmaya devamedeceğiz. Mustafa Kemal Atatürk’ü laiklikbaşta olmak üzere Cumhuriyet ilkelerimizi,

bayrağımızı, vatanımızın birlik ve bütünlü-ğünü savunacağız” diye konuştu. Op. Dr.Kaptaner sözlerine şöyle devam etti: “Diğeradaylardan farkımız Türk Tabipleri Birliğiyönetiminin hekim hakları öncelikli değil,maalesef siyasi önceliklerle ortaya çıkan birmeslek örgütü olması açısındandır. TürkTabipleri Birliği’nin yönetiminin değişme-sini istiyoruz. Etnik, siyasi ayrımcılıklara birsınır çekmesini istiyoruz. Türk Tabipler Bir-liği 10 Kasım’da Atatürk’ü anmadı, 29Ekim’de Cumhuriyet’i kutlamadı. Böyleulusal değerlere kayıtsız kalan bir meslekörgütünün Türkiye’deki 110 bin hekimi bir-leştirmesi ve hekimler için hak elde etmesimümkün değildir.”

TTB’ye ‘milli duruş sergilemedin’ eleştirisi

Bilimsel çalışmalarbiyologsuz olmaz

Cemevi yapımına yardım çağrısıSivas’ın Hafik İlçesi Karlı Köyü Cem-evi’nin yapımına başlandı. Cemevi DernekBaşkanı Turan Aykanat, köylülerin veyurttaşların yardımı ile yapılan cemevininbu yıl içinde tamamlanacağını belirterek,“Yaklaşık 300 bin TL’ye mal olacak cem-evimizde cem odası, kütüphane, yemek-hane, gasilhane ve dede hizmet odasıbulunacak. Ancak cemevi inşaatının ta-mamlanabilmesi için daha fazla yardımaihtiyacımız var” dedi. Karlı Köyü sakinleride, cemevi için bağış çağrısında bulundu.

HÜSEY�N GÜLER / HATAY

Hatay’ın Erzin İlçesin’de kurulması planlanan6 termik santral çevre-ciler tarafından düzen-lenen yürüyüş ve mitin-gle protesto edildi. SalihVural Meydanı’nda top-lanan nükleer karşıtlarıAtatürk Caddesi üzerin-den Cumhuriyet Meyda-nı’na yürüdü. Burada dü-zenlenen mitinge çok sa-yıda sivil toplum kurulu-şu temsilcileri ve öğretimüyelerinin yanı sıra MHP Hatay Milletve-kili Şefik Çirkin, CHP Milletvekili Refik Er-yılmaz ve İstanbul Bağımsız Milletvekili Le-vent Tüzel de katıldı.

Yaklaşık iki bin yurttaşın katıldığı gös-teride, ‘AK enerji defol, bu memleket bizim’,‘Yaşamak için termik santrale hayır’ slo-ganları atıldı. Mitingde çok sayıda böl-geden gelen öğretim üyeleri, çevredernekleri temsilcileri ve milletve-killeri birer konuşma yaptı.

Konuşmalar, “2. Kurtuluş Sa-vaşı veriyoruz”, cümleleri ile baş-

ladı. Bölgedeki termik santrallerin zararlarınadikkat çekildi. Konuşmalarda Türkiye’nin na-renciye ihtiyacının yüzde 18’inin karşılandığı böl-

geye termik santral yapma çalışmalarıihanet ve uluslararası tekellere hiz-met şeklinde değerlendirildi. Ada-na Yumurtalık’ta yapılan SugözüTermik Santrali’nin çevreye verdi-ği zararlara dikkat çekildi. � MHP Hatay Milletvekili ŞefikÇirkin: Elektrik üretmede güneş-ten yararlanacak üç bölgeden biriAmik Ovası’dır. Amik Ovası’nıgüneş enerji santralı haline getirin,Erzin, Dörtyol, Osmaniye, Adanave İskenderun’u bu illetten kurta-

rın. � CHP Milletvekili Refik Er-yılmaz: Hükümet Anayasa ge-reği vatandaşlarına temiz bir or-tamda temiz bir hava, temiz birtoprak, temiz bir gelecek inşaetmek zorundadır. Bu anaya-

sa ile güvence altına alınanbir haktır.� Çukurova Üniversitesi

Öğretim Üyesi Prof. Dr.Figen Doru:Sugözü Termik

Santrali’nde neler olduğunu gördük. Kararlı-yız Çukurova’nın bereketli topraklarından,biz bire bin veren ağaçlarımızdan vazgeçmiyo-ruz. Biz dağımızdan, Amanoslarımızdan, yay-lalarımızdan, pırıl, pırıl içmelerimizden vaz-geçmiyoruz. Canımızdan, hele çocuklarımızıncanından asla vazgeçmiyoruz.

Meyve bahçeleri yok olur� İskenderun Çevre Derneği Başkanı Doç. Dr.Berkant Ödemişli: Bizim gibi gelişmemiş ül-kelere bu santralleri işbirlikçiler vasıtası ile gü-zelim sahillere kuruyorlar. Bu sahilleri tercih et-melerinin nedeni ise bu kömürü buralara ge-tirmek çok kolaydır. Bizim yanı başımızdaki SuGözü termik santralı 12 bin ton kömür yakıyor.12 bin ton külü depolamak çok zor işte bu kül-leri insanların yerleşim yerlerine getirip, de-polayacaklar. Bunun geçimimizi sağladığımıztarım alanlarının tamamen elden çıkması,meyve bahçelerinde ağaçların meyve vermemesidemek değil, meyve bahçelerinin tamamen or-tadan kalkması demektir. Bu bölgede termiksantral kurulduktan sonra, oluşacak asit yağ-murlarının en çok tehdit ettiği yerler ise yer altısularıdır.� Prof. Dr. Aytekin Polat: Türkiye bahçe bit-kilerinin yetiştirdiği dünyada nadir ülkelerinden

biridir. Türkiye’ye bunu sağlayan Akdeniz ül-kesinin eşi bulunmaz ekolojisi ve çok verimli top-raklarıdır. Yani Türkiye’yi dünya da ön plana çı-karan işte bu yaşadığınız ekoloji ve toprak im-kanlarıdır. Bunun ülke yönetimleri tarafındançok ciddiye alınmadığını göstermektedir.

Dünyanın hiçbir yerinde yok� Avukat İsmail Hakkıatalı :Sadece Erzin de-ğil, tüm Çukurova, Mersinden-Hatay’a olanbölgede 16 tane kömürlü ve doğal gazlı termiksantral planlanıyor. Bunların yapılması akla, bi-lime, mantığa sığmayacak şekilde, Burnazsahilinde 500’er metre ara ile planlanıyor. Budünyanın hiçbir ülkesinde yoktur. Dünyanınhiçbir yerinde 4 tane termik santral 500 met-re ara ile kurulmaz ve kurdurmazlar. Sadeceyakınımızdaki Sugözü Termik Santrali 3 mil-yon ton kömür yakıyor. Bir termik santral 2 mil-yon arabanın ürettiği zehirli gaza eş değer gazüretmektedir.Mitingde konuşan İstanbul Bağımsız Millet-vekili Levent Tüzel ise Hükümet’in nükleersantraller konusundaki inadına dikkat çekti. Tü-zel, ‘Tüm karşı çıkmalara rağmen hükümet bukonuda kararlı” dedi.

‘Bereketli

topraklarımızdan

vazgeçmeyeceğiz’

Kefen giyen eylem-ciler dikkat çekti

Eylemde çocuklar ön saflarda yer ald�.

‘AK’ enerji DEFOL bu memleket bizim!

‘AK’ enerji DEFOL bu memleket bizim!

‘AK’ enerji DEFOL bu memleket bizim!

‘AK’ enerji DEFOL bu memleket bizim!

‘AK’ enerji DEFOL bu memleket bizim!

Gazetemizin 1. kuruluş yıldönümü nede-niyle Aydın’da ‘90+1 Dayanışma Yemeği’düzenlendi. İşçi Partisi İl Başkanlığı tara-fından ESKO Düğün Salonu’nda orga-nize edilen etkinliğe, çok sayıda davetlininyanısıra CHP Aydın Milletvekili BülentTezcan, Yenipazar Belediye BaşkanıHüsran Erdem, Aydınlık Genel YayınYönetmeni Serhan Bolluk, İşçi Partisi İlBaşkanı İsmail Altuntaş, Aydın TabipOdası Başkanı Eralp Atay, İncirliova Zi-raat Odası Başkanı İhsan Ayaydın ve çe-şitli sivil toplum kuruluşları temsilcileri dekatıldı.

Etkinlikte konuşan, Genel Yayın Yö-netmenimiz Serhan Bolluk, Aydınlık’ın16 Nisan Pazartesi günü itibarı ile 8 Av-rupa ülkesindeki gazete bayilerinde gün-lük olarak yer alacağını müjdeledi.Bolluk, büyük sermaye için matbaa kur-manın ve gazete çıkarmanın zor olmadı-

ğını, ancak 81 ilde yaşayan insanların des-teğiyle ve gazete çalışanlarının emeğiylegünlük gazete çıkarmanın zor bir çalışmaolduğunu söyledi. Genel Yayın Yönetme-nimiz, Aydınlıları iki gazete alıp biriniokuyup, diğerini de okutmaya çağırdı.

CHP Aydın Milletvekili Bülent Tez-can ise Aydınlık Gazetesi’nin Türk aydın-

lanma mücadelesi ile birlikte yayın haya-tına başladığını ifade etti. Tezcan, “Ay-dınlık anlayışı çıktığı günden bu yana enkutsal şeyin emek olduğunu yazmıştır. Biz12 Eylül karanlığında Aydınlıkçıların çı-kardığı Saçak dergisini okuyarak bugün-lere geldik. Aydınlık Gazetesi’nin 90 + 1.yılını kutluyorum’’ ifadesini kullandı.

Aydınlıkçılar Aydın’da buluştu

Tarih: 1998 �ubat ay�n�n 8. Günü.TRT-1’de yay�nlanan “PPolitikan�n Nabz�” progra-

m�nday�z. Konu�um 9. Cumhurba�kan� Say�n Demi-rel. ABD’nin Irak’a silahl� müdahale yapmak içinBM’yi devreye soktu�u günler. ABD askeri müdahaledeTürkiye de rol als�n istiyor, Türkiye 600 y�ll�k s�n�r kom-�usunun toprak bütünlü�ünün zarar görmesinden ya-na de�il. Irak direniyor, ABD Birle�mi� Millet’ler kara-r�na uy demekte! Cumhurba�kan� ile tam bir buçuk sa-at konu�uyoruz. Demirel �unlar� söylüyor:

“KKitle imha silahlar� meselesi, uluslararas� plandakiendi�eleri ciddi olarak körüklemekte, bölgemizde bar��ve istikrar ortam�na zarar vermektedir. Bu nedenle aci-len güven artt�r�c� önlemler al�nmas�n� tavsiye ediyoruz.��birli�i d���ndaki yöntemlerin sorunlar�n a��lmas�n� ko-layla�t�rmayaca�� ve yeni sorunlara yol açabilece�i, bun-dan da en çok Irak halk�n�n zarar görece�i kanaatin-deyiz... Yani biz Irak’a aç�kça diyoruz ki; bu i� ciddidir,gel BM’nin kararlar�na uy. Uydu�un takdirde TürkiyeIrak’�n toprak bütünlü�ünün korunmas�na da, Irak’�n üze-rindeki ambargonun kald�r�lmas�na da, Irak’�n uluslar-aras� camiaya entegre olmas�na da destek verecektir.

Say�n Clinton’un mesaj�n� getiren ABD büyükelçi-sine söyledi�im �ey de �udur: ‘Biz meselenin bar��ç� yol-lardan çözülmesine taraftar�z. Diplomasiyi sonuna ka-dar kullan�n�z. Diplomasinin netice almas�n� sa�layacakbiçimde meseleyi yürütmeniz iyi olur. Bir yeni sava� bü-yük s�k�nt�lara sebep olabilir.’

Bu sözleri söyleyen Ortado�u’nun en güçlü devle-tinin Cumhurba�kan�d�r. O gün anlam��t�m ki TürkiyeCumhuriyeti Devleti 75. Y�l�nda Büyük Atatürk’ün d��politikas�n� uygulamaktad�r. Demirel, bu dü�ünceyi�öyle aç�klam��t�: “YYurtta sulh cihanda sulh. Kom�ula-r�m�zla olan meselelerimizi diyalogla halletmek istiyoruz.”

Barış yolu varkenABD ayn� tutumu �u s�ralarda Suriye için kullan�yor.

Atlantik ötesinde k�sa bir gezi yapan Onur Öymen’i ara-yarak bu konuyu sordum. Ald���m yan�t� özetle sizleresunay�m: ““Suriye’deki geli�meler daha kayg� verici birboyuta ula�t�. Baz� ülkelerin ve gruplar�n Esad’� silahlayönetime el koyma çabas� içine girdikleri görülüyor. Ya-banc� kaynaklar Suudi Arabistan ve Katar’�n silahl� mu-halefet gruplar�na önemli parasal destek sa�lad�klar�n�,Amerika’n�n da �imdilik istihbarat ve gece görü� dürbünügibi malzemeler verdi�ine i�aret ediyor. Askeri müda-haleyi savunan Amerikal� Senatör McCain’in bu s�ra-da Türkiye’yi ziyaret etmesi acaba tesadüf mü...?

Sorunun mezhepsel boyutu da ön plana ç�k�yor. �ran,Akdeniz’e kadar uzanan �ii nüfuz bölgesinin en önem-li halkas� olan Suriye’yi Sünni bir yönetime b�rakmak is-temiyor. Müslüman Karde�ler ise Atlantik’e kadaruzanan radikal Sünni hakimiyetini Suriye’ye de yay-g�nla�t�rmak istiyor. Rusya Akdeniz’deki tek deniz üs-sü olan Suriye’nin Tarsus Liman� dolay�s�yla menfaat-lerini koruyup Esad rejimini destekliyor. Baz�lar� rejimimuhafaza edip lider de�i�ikli�i yap�lmas�n� ve bu lide-rin Müslüman Karde�lere yak�n olmas�n� savunuyor. Bukar���k ortam içinde Türkiye’nin demokrasi ve insan hak-lar� gibi ilkeleri savunurken BM Güvenlik Konseyi’ndenkarar almadan askeri müdahaleyi savunanlar�n saf�nageçmemeye özen göstermesi, silahl� ayaklanmac�lar�nkarargah� olmaktan kaç�nmas� ve çat��malara sürük-lenmemek için her türlü gayreti göstermesi gerekiyor.Baz� yabanc� kaynaklar Türkiye’nin Suriye’de MüslümanKarde�lerin iktidara geçmesi için çal��t���n� söylüyor. Mec-lis’in daha fazla gecikmeden bir genel görü�me açma-s� çok isabetli olacak. Muhalefete bu konuda büyük i�dü�üyor. “

Say�n K�l�çdaro�lu d�� politika konusunda kabaca hal-k�n bildiklerini ayn� üslupda tekrarl�yor ve diyor ki:““Cum-huriyet Halk Partisi olarak biz �u teklifi yapt�k hükümete.Suriye’yle ilgili politikam� olu�turacaks�n�z? �ran’� ça��-r�n, Rusya’y� ça��r�n. �ki grubu da ça��r�n Suriye’den deuzla�ma görevini üstlenin. Silahlar�n susmas� için mü-cadele edin. ‘Hay�r efendim ben taraflardan birisi ola-ca��m ve çat��may� destekleyece�im’ derseniz Bu po-litika olmaz. D�� politikada sadece Suriye’de de�il, Lib-ya’da da çuvallad�k.

Geldi�imiz noktaya bak�n. ‘NATO’nun Libya’da nei�i var?’ dedik. Kaddafi’den insan haklar� ödülünü ald�k.Libya’daki dram� hep beraber gördük. Bu tablo Türki-ye’ye dünyada dost de�il, dü�man üreten bir tablodur.

Azerbaycan’la, �ran’la, Irak’la, Suriye’yle, Lübnan’laili�kilerimiz bozuk, Rusya’yla limoni. Çözümü Rusya’daar�yorlar Türkiye’de de�il. Bizim kom�umuz çözümü biz-de aramal�. “��te gerçek devlet adamlar� böyle zaman-lar için vard�rlar. Elimizde fener devlet adam� ar�yoruz(!)

Genel Yay�n Yönetmenimiz Serhan Bolluk, Ayd�n Milletvekili Bülent Tez-can, Yenipazar Belediye Ba�kan� Hüsran Erdem ve e�i (soldan sa�a).

Refik Ery�lmaz�smail Hakk�atal�Aytekin Polat

Hekim Güçbirli�i �zmir Tabip Odas�’nda toplant� düzenleyerek adaylar�n� aç�klad�.

Page 4: 9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

16 NİSAN 2012 PAZARTESİ

AKP’nin i�sizli�i azaltabilece�ine inanmad�n�z, de-�il mi?

Siz çok önyarg�l�s�n�z. Önyarg�l� oldu�unuz Ay-d�nl�k okuman�zdan belli zaten.

�nanm�yorsunuz, de�il mi, AKP’nin i�sizli�iazaltt���na?

Halbuki azalt�yor. Gücü yeterse iyice azalta-cak. Ayd�nl�kç�lar ve Cumhuriyet’e sahip ç�kan di-�er güçler engel olmasa, AKP i�sizli�i rahatl�klayüzde 5’ler düzeyine indirebilir.

�aka etmiyorum.��in s�rr�, i�sizlik tan�m�nda.Her “çal��mayan ki�i” “i�siz” de�ildir. Türkiye

�statistik Kurumu bir ki�iyi i�siz olarak tan�mlayabil-mek için, o ki�inin çal��ma yetene�ine sahip ol-mas�, çal��mak istemesi ve aktif olarak i� aramas�ko�ullar�n�n birlikte bulunmas�n� öngörmektedir.

Hanehalk� i�gücü anketinin yap�ld��� tarihtenönce belirli bir süre içinde bir saat bile bir i�te çal�-�anlar, i�siz say�lmamaktad�r.

Önce i�sizli�i azaltmada radikal bir öneri söyle-yeyim.

Kad�nlar�m�z� eve hapsederseniz, i�sizli�i h�zlaazalt�rs�n�z. Sudan’da, Suudi Arabistan’da, hattabaz� mesleklerde �ran’da kad�nlar�n çal��mas� ya-sakt�r. Taliban dönemindeki Afganistan’� dü�ü-nün. Kad�n, yan�nda bir erkek yak�n� olmadan ev-den d��ar� bile ç�kam�yordu; b�rak�n çal��may�. Bukad�n�n, i�siz olarak say�lmas� için gerekli olan “ça-l��mak istemesi” ko�ulunu yerine getirmesi ola-nakl� m�? O zaman silin bütün kad�nlar� i�sizler lis-tesinden.

Türkiye demokratik devrimine darbeler indiril-dikçe, i�sizlik rakamlar� dü�üyor.

TÜ�K verilerinde i�sizler aras�nda say�lmayanbirçok ki�i gerçekte i�siz.

TÜ�K taraf�ndan gerçekle�tirilen hanehalk� i�-gücü anket sonuçlar�na göre, 2011 y�l�nda Türki-ye’de 2,6 milyon i�siz vard�. Bu ki�ilerin i�gücüneoran� ise yüzde 9,8 idi. “�� aramay�p çal��mayahaz�r” olanlar ile mevsimlik i�çiler de buna eklendi-�inde Türkiye’de i�siz say�s�n�n 5 milyona yak�noldu�u söylenebilir.

Ama i� bununla da bitmiyor.AKP’nin e�itim alan�ndaki umut tüccarl���n�

yazm��t�m. 2002 y�l�nda Türkiye’de 76 üniversite ve 1

milyon 800 bin üniversite ö�rencisi varken, 2011y�l�nda Türkiye’de 165 üniversite ve 3 milyon627 bin üniversite ö�rencisi vard�. AKP, yeni üni-versite açarak ve mevcut üniversitelerin ö�rencikontenjanlar�n� art�rarak i�sizli�i de dü�ürdü.

Liselerin 4 y�la ç�kar�lmas� da yüzbinlerce gen-cin i�gücüne kat�lmas�n� bir y�l erteledi; i�sizli�iazaltt�. Ayr�ca yüzbinlerce lise mezunu da birkaçy�l kurslara gitti ve i� aramad�. 2011 y�l�nda özeldersanelere devam eden ö�renci say�s� 1 milyon200 bin dolaylar�ndayd�. ��sizlerin say�s�n� azald�.

TÜ�K verilerinin gerçek durumu yans�tmama-s�nda di�er bir etmen, “ücretsiz aile i�çisi” katego-risidir.

Hanehalk� i�gücü anketlerine göre, 2011 y�l�Kas�m ay�nda “ücretsiz aile çal��an�” say�s� 3 mil-yon 112 bin idi. Türkiye’de i�sizli�i gizleyen ta-n�mlardan biri de “ücretsiz aile i�çisi” kategorisidir.

K�rsal bölgelerde tar�msal faaliyette büyük birgerileme söz konusudur. Birçok köylü genci ger-çekte i�sizdir; ancak hanehalk� i�gücü anketi yap�l-d���nda, “ücretsiz aile i�çisi” olarak gösterilmekte-dir.

Kentsel bölgelerde esnaf-sanatkar�n çocuklar�-n�n ço�u i�sizdir; ancak bu gençlerin büyük ço-�unlu�u, dükkanda babas�n�n “gözünün önünde”tutulmakta, çal���yor gibi gözükmektedir.

Say�lar� bir türlü dü�meyen “ücretsiz aile i�çile-ri”nin büyük ve giderek artan bir bölümü, aile i�-letmesinde sürdürülen faaliyete marjinal katk�s� s�-f�r veya s�f�ra yak�n olan bir konumdad�r; “gizli i�-siz”dir.

Birçok i�siz de kendisini emekli ve ev kad�n�olarak nitelemekte, i�siz verilerinde gözükmemek-tedir.

��sizlik verileri i�te böyle dü�ürülüyor.Yerseniz.

AKP i�sizli�iazalt�yor

SINIF GÖZLÜĞÜ

[email protected]

YILDIRIMKOÇ

www.yildirimkoc.com.tr

Eğitim-Sen Trabzon Şube Başkanı Muhammetİkinci ise iktidarın insanların refahı ve mutlulu-ğu için değil uluslararası sermayenin çıkarları içinpolitika ürettiğini belirtti. Türkiye’de 200 bin öğ-retmen ihtiyacı olduğunu söyleyen İkinci, “300bini aşkın atanmayan öğretmen var. Bilimsel, de-mokratik ve kamusal eğitim esas alındığında buçarpıklığın ortadan kalkacağı kesin” diye konuştu.

AKP’nin ticarileştiren bir eğitim politikası uy-guladığı için bu sorunların çözülemediğine dik-kat çeken İkinci, “Son olarak ‘Dersaneleri kapatıpözel okullar yapacağı’ demesinin altında yatan ne-den de budur. Bu yolla daha ucuz iş gücü ile öğ-retmenleri köleleştirmek istiyor. AKP iktidarı bupolitika ile sözleşmeli öğretmen çalıştırma biryana, taşeron çalıştırmayı güvencesiz ve perfor-mansa dayalı çalıştırmayı esas kılmaya çalışıyor”şeklinde konuştu.

Bu politikaların değişmesinin ancak iktidarındeğişmesi ve neoliberal anlayışın ters yüz edilmesive sosyal devletin hakim kılınması ile mümkünolacağının altını çizen İkinci, “Artık öğretmen-lerimizin, AKP’nin uyguladığı yanlış politikalaryüzünden psikolojik buhranlar içinde yaşamla-rına son vermelerini istemiyoruz” dedi.

‘Sorunlar, kamusaleğitimle çözülür’

�LYAS GÜMRÜKÇÜ / TRABZON

Onlar, ellerinde diplomalar atanmayıbekleyen öğretmenler... Tek arzuları var,o da öğretmen olmak, ülkenin geleceğiolan çocukları eğitmek...

Girdikleri KPSS sınavında dereceyapsalar dahi kadro açılmadığı takdirdeataması yapılmayan öğretmenler...

Umudunu yitirenler, maalesef karatoprağı seçenler de var aralarında... 2007yılından beri intihar edenlerin sayısı30’a ulaşmış durumda...

Ataması yapılmayan öğretmenler,AKP’nin, sorunlarına kulak tıkadığını, mü-cadele etmekten başka çözüm seçenek-lerinin olmadığını Aydınlık’a anlattı.

‘AKP, cemaatin sorununuçözme peşinde’

Ataması yapılmayan Türkçe Öğret-meni olan Ulaş Karabulut, ailelerininkendilerini, “mesleği olsun, ülkenin ge-leceğine katkıları olsun” diye eğitim fa-kültelerine gönderdiğini söylüyor. Ken-dilerinin de bu düşüncede olduğunu ifa-de eden Karabulut, mezun olduktan son-ra işin gerçeğini gördüklerini belirtiyor.

“Memleketimizde yüzbinlerce öğ-

retmen açığı ve 300 bine yakın atanma-yan öğretmen var” diyen Karabulut,AKP’nin toplumun eğitim sorunları çö-zeceğine, özel sektörün ve cemaatin so-runlarını çözme peşinde olduğunu ifadeediyor.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın ÖmerDinçer’le birlikte “Milli Eğitim Şirketi”nedönüştüğüne vurgu yapan Karabulut,AKP ile hem eğitimin içeriğinin gerici-leştirildiğini hem de sermayenin ihti-yaçlarına göre yeniden şekillendirildiği-ni söylüyor.

Karabulut, ataması yapılmayan bütünöğretmenleri, mücadele etmeye ve bu gi-dişe son vermeye çağırdı.

‘Ben öğretmenim veöğretmen olmakistiyorum’

Bir diğer ataması yapılmayan öğret-menlerden Sosyal Bilgiler ÖğretmeniGülseren Altuntaş ise, 2003 mezunu ol-duğunu ve hâlâ atanmadığını söylüyor.

İş bulma açısından öğretmen mesleği-nin önünün açık olduğunu bildiklerini be-lirten Altuntaş, “Ama şimdi tekrar üni-versite okumak zorunda kalıyorum. İş bu-labilmek için bir çok işe başvurdum ama

ben öğretmenim ve öğretmen olmak isti-yorum. Ülkemizin geleceği olan çocukla-rımızı eğitmek istiyorum. Ama ne yazıkkiatanmıyorum. Bizim için çözüm intihar et-mekten geçmiyor. Mücadele etmektengeçiyor. Ve biz atanmayan öğretmenler ola-rak birleşmemiz gerekiyor” dedi.

‘Bu iktidarla çözülemez’Ataması yapılmayan Tarih Öğret-

meni Meral Balçın da, 3 yıldır KPSS’yegirdiğini atanmadığını belirtiyor. Sorun-larının bu iktidarla bu sistemle çözüle-meyeceği ifade eden Balçın, tek çözümüntopluca sisteme ve iktidara karşı müca-dele etmekten geçtiğini söylüyor.

‘Meslek var gelecek yok’Öğretmen adayı olan Elif ise, Coğrafya

Öğretmenliği ikinci sınıf öğrencisi. Mezunolunca öğretmen olmak istediğini amaufukta olamayacağının göründüğünü söy-lüyor. “Biz yoksul aile çocuklarıyız”diyenElif, “Bir geleceğimiz bir mesleğimiz ol-sun istiyoruz. Meslek var ama gelecek yok.Ben şimdiden mezun olduktan sonra neiş yapabilirim diye düşünüyorum. Mesle-ğim var oysa. Ama bu sistemde bu mes-leğe iş imkanı yok” diye konuşuyor.

AYDINLIK / ANKARA

SGK’da memurlara promosyon dağıt-mamak için bankalarla iki farklı sözleş-me imzalandığı öne sürüldü. SGK çalı-şanları, kendilerine gösterilen promos-yon sözleşmesinde alınan pa-ranın düşük, kendilerinegösterilmeyen sözleş-mede ise bankadanalınan promosyonparasının çokdaha yüksek ol-duğunu önesürdüler. Ban-ka ile imzala-nan düşüksözleşmeyegöre memur-lara para dağı-tıldığını, ban-kadan alınanasıl paranındaha yüksek ol-duğunu kaydedenSGK çalışanları ara-daki farkın yöneticilertarafından yasa dışı bir şe-kilde kullanıldığını bildirdiler.

1 milyon liralık yolsuzluk iddiası

TBMM’ye taşıdı. Yalçınkaya tara-fından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ba-kanı Faruk Çelik’in yanıtlaması iste-miyle verilen soru önergesinde, basın-da Sosyal Güvenlik Kurumunda; pro-mosyon paralarının personele dağıtıl-maması nedeniyle, 1 milyon liralık yol-suzluk yapıldığı ve paraların keyfi bi-çimde harcandığına ilişkin haberlerinyer aldığı belirtilerek, memura öden-meyen paralarla “gramofon, strestopu, 122 adet kol saati, tombul bebek,basket potası, 1 ton muz, otomobil las-

tiği, ... alındığı ve kebap faturalarınarastlanıldığını bildirdi. Yalçınkaya Ba-kan Çelik’ten şu sorulara yanıt verme-sini istedi:� Sosyal Güvenlik Kurumu ile ilgilibanka arasında iki farklı sözleşme im-

zalandığı doğru mudur? İmza-lanmışsa bu tür bir uygu-

lamanın amacı nedir?Bu sözleşme kurum

adına kimler tara-fından imzalan-mıştır?� 1 milyon 46bin TL’lik pro-mosyon para-sının, perso-nele dağıtıl-madığı doğrumudur? Doğ-ru ise bu duru-

ma nasıl mü-saade edilmiş-

tir? Bu durumahangi kurum yetki-

lisi hangi hukuk çer-çevesinde müsaade et-

miştir?� Bu dağıtılmayan promosyon

parası nerelere harcanmış, hangi ma-kamlar için kullanılmıştır?� Konuyla ilgili bir inceleme başlatıl-ması düşünülmekte midir? Sorumlularhakkında ne yapılması düşünülmekte-dir? � Promosyon parasını alamayan per-sonele bu haklarının nasıl ödenmesidüşünülmektedir? � Söz konusu para ile gramofon, strestopu, kol saati, bebek alındığı, kebapfaturaları ödendiği doğru mudur? Buhediyeler kimlere hangi makamlaraalınmıştır? Kimlere dağıtılmıştır? Alı-nan ürünler arasında demirbaş kayıtla-rına geçirilenler olmuş mudur?

SGK’da promosyon için ikifarklı sözleşme imzalamışlar

AİHM’den Türkiye’yebiber gazı cezası

‘Çözüm intihar değilmücadele etmek’‘Çözüm intihar değilmücadele etmek’‘Çözüm intihar değilmücadele etmek’‘Çözüm intihar değilmücadele etmek’‘Çözüm intihar değilmücadele etmek’‘Çözüm intihar değilmücadele etmek’‘Çözüm intihar değilmücadele etmek’‘Çözüm intihar değilmücadele etmek’‘Çözüm intihar değilmücadele etmek’‘Çözüm intihar değilmücadele etmek’‘Çözüm intihar değilmücadele etmek’

ATAMASI YAPILMAYAN Ö�RETMENLER AYDINLIK’A KONU�TU:

Türkiye’de 200 bin öğretmen ihtiyacı olduğunu ve 300 bine yakın öğretmeninise atama beklediğini söyleyen Eğitim-Sen Trabzon Şube Başkanı Muhammedİkinci, sorunun ancak kamusal eğitimin esas alınmasıyla çözülebileceğini belirtti

�BRAH�M KOÇAK / ANTALYA

İstanbul’da 28 Haziran 2004 günütoplanan NATO Zirvesi’ni protesto ey-lemlerine katılan ve yakın mesafeden yü-züne biber gazı sıkılan öğretmen Ali Gü-neş, şikayeti değerlendirilmeyince Avrupaİnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM)başvurmuştu. AİHM, “Polis barışçı birgösteride biber gazı kullanmamalı” di-yerek AİHS’nin 3. maddesinin ihlal edil-diğine karar verdi ve Türkiye’yi 11 bin 500Euro tazminat ödemeye mahkum etti.

İşte bu davaya müdahil olarak katı-lan KESK’e bağlı Kültür Sanat-Sen’inAntalya Bölge Temsilcisi Öğretmen Gü-neş’in adaşı Ali Güneş ile görüştük. Da-vayı sendika olarak takip ettiklerini söy-leyen Güneş, öğretmen Ali Güneş’inKESK’e bağlı Eğitim-Sen üyesi olduğu-nu da kaydetti.

‘AKP Türkiye’yi hedef haline getirdi’

AHİM’in bu kararının emsal kararolup olmayacağı ile ilgili sorumuzu da Gü-neş, “Bunu zaman süreç gösterecek. Busürecin de takipçisi olacağız. Hukukçu ar-kadaşlarımız yakından ilgileniyor. So-nuçlarına bakacağız. Türkiye’de artık nekadar yargıya güvenebilirsek, sonucu hepberaber göreceğiz” diyerek yanıtladı.

NATO’nun Türkiye’nin gündemin-den düşmediğini, yakın süreçte Türki-ye’nin Suriye’ye olası müdahale etmesiyleNATO’nun müdahil olacağı görüşlerinindillendirildiğini söyleyerek bu konuda kigörüşlerini sorduğumuz Güneş, dünNATO karşıtı eylemler yaptıklarını ola-sı böyle bir durumda yine NATO’nunkarşısında olacaklarını ve karşı olanlarınyanında yine yer alacaklarını kaydetti.

Güneş, Malatya Hekimhanlı. KonuNATO olunca Malatya Kürecik’te ku-rulan Amerikan Füze Kalkanı Siste-mi’ne değinmeden edemedi. Amerikanaskerlerinin Kürecik’e konuşlandırıl-masına bölge halkının başta olmak üze-re tüm halkın tepki gösterdiğini hatırlattı.Kendisinin de tepkisinin olduğunu özel-likle belirti. Kimseye sorulmadan kapa-lı kapılar ardında imza atıldığı görüşünüdile getiren Güneş, “İsrail’e kalkan ol-mayı iktidar olmanın şartı sayan AKP zih-niyeti bu kalkanla Malatya’yı ve tüm Tür-kiye‘yi hedef haline getirmiştir” diyerektepki gösterdi. Füze Kalkanı’nın temelamacının İsrail’i korumak olduğunu söy-leyen Güneş, “İsrail karşıtlığı üzerindenşov yapan Başbakan’ın böylece maskesidüşmüştür” diye konuştu. Güneş, Türkiyetam bağımsız olana kadar ellerindengelen tüm mücadeleyi yapacaklarını ifa-de etti.

O�UZ APUL / BALIKES�R

Balıkesir’in Burhaniye İlçe Belediyesi ile sen-dika arasında toplu sözleşmede tıkanma ya-şanması üzerine, işçiler DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası’nın genel merkezinden yardımtalep etti. Burhaniye Belediyesi Başkanvekiliile bazı meclis üyeleri ve hukuk servisiyle gö-rüşmeler yapan Genel-İş Toplu SözleşmelerDaire Başkanı Aladdin Öztürk, görüşmelerhakkında işçilere bilgi verdi.

Öztürk, “Taban ücretin çok alt seviyeler-de tutulduğunu, sosyal haklarında bir o kadarüst seviyelere çıkarıldığını gördük. Bu eksikli-ğin çalışanların maaşlarına nasıl yansıdığınıbugün gördüm. Belediyede 25 yıl çalıştıktansonra emekli olduklarında 705 TL maaş alı-yorlar. Dün akşam bu sözleşmenin genel seyrihakkında değerlendirme yaptık. Sabahtan daortaya çıkan manzarayıda işçi kardeşlerimizlepaylaştık. Belediye yetkililerine sözleşmedekiamacımızın ne olduğunu anlattık” dedi.

Belediye ile işçiler arasındaki 20 günlükuzlaşma süreci başladı. Bu süre zarfında an-laşma sağlanamazsa son çare olarak yüksekhakem kuruluna gidilecek.

Kültür Sanat-Sen’liAli Güne� dedavaya müdahildi

FOTO

�R

AF:

DEV

R�M

NM

EZ

Burhaniyeli belediye i�çisitoplu sözle�me istiyor

R�zaYalç�nkaya

AliGüne�

Page 5: 9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

16 NİSAN 2012 PAZARTESİ

*Serbest piyasa satış fiyatları

DOLAR EURO BORSA ALTINCuma 2,3499Perşembe 2,3632

Cuma 61.044,91Perşembe 60.890,09

Cuma 668.00 TLPerşembe 668.00 TL

İMKB-100 Cumhuriyet

Cuma 1,7915Perşembe 1,7931

Türk şirketlerininen çok iş aldıklarıülke olan Türkme-nistan’da yılın ilk 3ayında Türk şirket-lerinin aldığı işlerinbedeli 1 milyar do-lara yaklaştı.

Türkmenistan’ınimarında söz sahibiolan Türk şirketleriyeni işler almaya de-vam ediyor. DevletBaşkanı GurbanguliBerdimuhamedovbaşkanlığındaki Ba-kanlar Kurulu top-lantısında 700 milyondolarlık yeni ihale an-laşmalarıyla ilgili ka-rarnameler imzalandı. Yeni inşa edile-cek projelerin büyük çoğunluğu Türk şir-ketlerine verildi.

Geçen seneTürk şirketleriT ü r k m e n i s -tan’da toplam63 projenin ya-pımını üstlenir-ken, projelerinbedeli 3 milyar270 milyon do-ları bulmuştu.Türk şirketleri2010 yılında da4,5 milyar do-larlık iş almıştı.Türk inşaat şir-ketlerinin, 1991yılından beri al-dıkları işin top-lam hacmi ise26 milyar dola-

rı aştı. Şu anda ise ülke genelinde 32 mil-yar dolar değerinde bin 500 projenin in-şaatı devam ediyor.

ERKAN CAN ÇAKIRO�LU

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlı-ğı’nın geçen gün açıkladığı, taklit vetağşiş (Hileli) yapıldığı kesinleşenürünler arasında bulunan ve KarizmaBeşler Et Tesislerinde üretilen Uludağmarka soyulmuş sosisin BİM’in özelmarkası olduğu ortaya çıktı. Gazete-mize konuşan “Karizma Beşler EtGıda” yetkilisi de Uludağ markasının BİM’eait olduğunu ve BİM’in kendilerinden baş-ka yerlere de üretim yaptırdığını söyledi. Bir

başka gıda ürünleri üreticisi Aytaç’ın resmiinternet sitesindeki tanıtımında da Ulu-dağ’ın BİM’in markası olduğu görülüyor.

Soru- cevap biçiminde yapılan tanıtımda,“Market markalı ürünler yani Private Labelüretiminiz var mı?” sorusuna verilen yanıtşöyle:

“Şu anda BİM marketleri için kendimarkaları olan Dağhan ve Uludağ marka-ları için şarküteri ürünlerini üretiyoruz.”

Yabancı doku ve iç organtespit edilmişti

“Özel markalı ürünler kavramını Türki-ye’ye getiren öncü firma” diye kendisini ta-

nıtan BİM, bu hususta oldukça hassasiyetesahip olduğunu ve mağazalarında yer alanözel markalı ürünlerin yüksek kalitedeürünler olduğunu iddia ediyor. BİM ürün-lerinin en önemli özelliğinin ise, aynı kali-tedeki benzer ürünlerden daha uygun fiyatlıolması olduğunu söylüyor. Gıda, Tarım veHayvancılık Bakanlığı ise 13 Nisan’da res-mi internet sitesinden yaptığı duyuruda,BİM’e ait Uludağ markalı soyulmuş sosis-te “yabancı doku ve iç organ tespiti” yapıl-dığını söylemişti.

TEVF�K AKBA� / AYDIN

Ziraat Mühendisleri Odası Ay-dın Şube Başkanı Mahmut Ne-dim Barış, yaş sebze ve meyve-lerdeki pestisit (böcek öldürücüilaç) kalıntılarının daha sağlıklıgözden geçirilmesi uyarısındabulundu.

Greenpeace’ingeçtiğimiz gün-lerde kamuoyu-na açıkladığı yaşsebze ve meyve-lerdeki pestisitka l ınt ı lar ın ın2009-2010 yılları-na ait olduğunuve kalıntı sorununun halen devam et-tiğini öne süren Barış, Türkiye’nin bu

konuda Avrupa Birliği’nden 2008’de308, 2009’da 278 ve 2010’da da 255adet olumsuz bildirim aldığını ifadeetti. Barış, ilaçlarda ruhsatlama, satışve uygulama sistemi yerine oturmadığısürece kalıntı sorununun devam ede-ceğini de sözlerine ekledi.

Hileli sosis BİM’inmarkası çıktı!Hileli sosis BİM’inmarkası çıktı!Hileli sosis BİM’inmarkası çıktı!Hileli sosis BİM’inmarkası çıktı!Hileli sosis BİM’inmarkası çıktı!Hileli sosis BİM’inmarkası çıktı!Hileli sosis BİM’inmarkası çıktı!Hileli sosis BİM’inmarkası çıktı!Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın

incelemelerinde içerisinde yabancı doku ve iç organ

tespit edilen Uludağ marka soyulmuş sosis, BİM’in

özel ürünü çıktı. BİM, “Karizma Beşler Et Gıda”ya

yaptırdığı sosisi, daha önce de Aytaç’a ürettirmiş

Sebze ve meyvelerdeböcek ilacı uyarısı!

Nedim Bar��

Çin, para birimi Yuan’ındünya piyasalarındaserbestçe alım satımıiçin dolar karşısındakademeli olarak dalga-lanmaya bırakılmasında önem-li bir adım daha attı.

ABD Çin’in ihracatının önünükesmek için Yuan’ın Dolar karşısın-da değerinin yükseltilmesi yönündeuzun süreden beri baskı yapıyor. ABDDevlet Başkanı Barrack Obama bukonuda gerekirse ticari cezalandırmayoluna gidilebileceği tehdidinde bu-lunuyordu.

Çin taviz vermiyorAncak Yuan’ın değeri, diğer küresel dö-

viz kurları gibi arz ve talepdengesine göre piyasalar-ca değil Çin Merkez Ban-kası tarafından belirleni-yor. Çin, bu konuda izle-diği politikasından tavizvermiyor.

Merkez Bankası’nın al-dığı Yuan’ın Dolar karşı-sında dalgalanması oranınıyüzde 0,5’ten yüzde 1’e yük-seltmesi bu yönde atılmışönemli bir adım olarak de-ğerlendiriliyor. Konuyla ilgiliolarak Çin Merkez Banka-sı’ndan yapılan açıklamadabugünden geçerli olmak üze-re Yuan’ın dolar karşısındadalgalanma aralığının yüzde

0,5’ten yüzde 1’e çıkarıldığı bildirildi.

Ekonomistler:Önemli bir adımEkonomistler, Çin Merkez Bankası’nın bu

hamlesinin, Yuan’ı dünya ti-caretinde daha çok kullanılandöviz aracı haline getirme yo-lunda önemli bir adım oldu-ğunu vurguluyor.

Çin Başbakanı Ven Ciabaogeçen ay yaptığı açıklamada,Yuan’ın 2005 yılından bu yanaDolar karşısında yüzde 30 değerkazandığını söylemişti.

Amerikalı bazı siyasetçiler,Çin’in ihracatını desteklemekiçin para birimi Yuan’ın değe-rini suni olarak düşük tutarakküresel piyasalarda haksız re-kabet avantajı sağlamakla eleş-tiriyor ve Başkan Barack Oba-ma’ya Çin’i cezalandırması için

baskılarını artırıyor.

Çin’dendolara karşıönemli adım

Çin MerkezBankas�’n�n, para

birimi Yuan’�n ABDDolar� kar��s�nda

dalgalanma aral���n�yüzde 1’e yükseltmesi,

Çin’in uluslararas�ekonomide dolara

kar�� Yuan’�nkullan�lmas� yolundakigiri�imlerinde önemli

bir ad�m olarakyorumlan�yor

Yuan’ın dalgalanma payıyüzde 0, 5’ten 1’e yükseltildi

Türk firmalar Türkmenistan’da3 ayda 1 milyar dolarlık iş aldı

Gurbanguli Berdimuhamedov

AYDINLIK/ANKARA

Prof. Dr. Korkut Boratav Türk ekonomisininiçinde bulunduğu durumla ilgili olarak yaptığıdeğerlendirmede, sıcak para ile yapay rahatlıkyaratıldığını, ancak bu konuda da sona yakla-şıldığını bildirdi. Sıcak paranın yapay rahatlıkyaratırken tehdit de yarattığını kaydeden Bo-ratav, “Ağustos ayından beri yurtdışından ser-maye girişi yavaşladı. Merkez Bankası sıkıntı-yı önlemek için Ağustos-Aralık arasında önem-li miktarda rezerv eritti. Ocak-Şubat dönemindebaskılar belli oranda azaldı. Ancak şimdi yeni-den aynı noktaya gelindi” dedi.

Suriye macerasıTürkiye’de büyümenin yavaşladığını ifade

eden Prof. Dr. Korkut Boratav, “büyümede-ki düşüş sürecek. Türkiye yılın ortalarındanitibaren eksi büyümeye geçebilir” değerlen-

dirmesi yaptı. Boratav, hükümetin bu duru-mu kamuoyunun gözünden kaçırmak için Su-riye macerasını öne çıkarabileceğini söyledi.

Sıcak para götürüyorTürkiye’deki sıcak paranın tehlikesine dik-

kat çeken Prof. Dr. Korkut Boratav şu gö-rüşleri savundu:

“Uluslararası spekülatörler Türkiye’dedolar üzerinden dünyanın hiçbir ülkesinde ka-zanamayacakları paraları kazandılar. Bazıdönemlerde bu karlar yüzde 40’ları aştı.Bunların dışında bir de kaynağı belirsiz sıcakpara girişleri var. Tabi bunlar bedavaya gel-miyor. Bunlara ödenen bedeller var. Sıcakpara ülkeden götürüyor.”

‘Sıcak parayla yapayrahatlığın sonu geliyor’

Büyümenin yavaşladığını, Türkiye’ninyıl ortasından itibaren eksi büyümeyegeçebileceğini belirten Prof. Dr.Korkut Boratav, hükümetin budurumu kamuoyunun gözündenkaçırmak için Suriye macerasını öneçıkarabileceğini söyledi

Prof. Dr. Korkut Boratav

İran, petrolden sonragazda da Asya’ya yöneldi

İran, Orta Asya’nın petrol-gazdan yoksun ülkeleri Ta-cikistan ve Kırgızistan ileÇin’e doğalgaz satmayı he-defliyor. İran geçtiğimizgünlerde yaptığı açıkla-mada petrol satışında daAvrupa ülkeleri yerineAsya ülkelerine öncelikvereceğini bildirmişti

İran’ın Duşanbe Bü-yükelçisi Ali Asgar Şer-dost, yaptığı açıklamasında,geçen ay sonunda Duşan-be’de bir araya gelen İran, Afganistan veTacikistan devlet başkanlarının İran’danbaşlayarak Afganistan üzerinden Tacikis-tan’a kadar uzanan doğalgaz boru hattı in-şaatı projesi konusunda mutabakat imza-ladığını hatırlatarak, bu boru hattının ile-ride Kırgızistan ve Çin’e kadar uzanacağını

bildirdi.

Elektrik alıpgaz satacak

Şerdost, Duşanbe’debir araya gelen 3 ülkedevlet başkanının İrandoğalgazının bu ülkeyeihracatı konusunu ele al-dığını, ayrıca TacikistanCumhurbaşkanı İmamaliRahman’ın ülkede do-ğalgaz sıkıntısını dile ge-tirerek, İran’dan yardım

talebinde bulunduğunu kaydederek, bu ikiülkenin bir kaç yıldan bu yana İran doğal-gazının Tacikistan’a, Tacikistan’dan iseiçme suyunu İran’a sevkıyatı meselesini gör-üştüğünü ve son olarak geçen ay Duşan-be’de bununla ilgili üçlü anlaşma imza-landığını belirtti.

İran petroldensonra doğalgazsatışında dahedefini Avrupaülkeleri yerineAsya ülkelerineöncelik verecekşekilde belirledi

Erzurum’da 5 binortaklı Organik Ta-hıl Üreticileri Birli-ği (ORTUB) tara-fından 12 bilim ada-mına hazırlattırılanOrganik Ürün Kri-terleri isimli kitapülke genelindeki 10organik tahıl üreti-cisine gönderildi.

ORTUB Yöne-tim Kurulu Başkanı Nazmi Ilıcalı, Türki-ye’de organik tarımda söz sahibi olan 12 bi-lim adamına organik ürünlerin kriterlerinihazırlattıklarını söyledi. Ilıcalı, üretici ve tü-keticilerinin organik tarım konusunda bi-linçli olmadığını vurguladı.

Avrupa Birliği Organik Tarım Mükte-sebatı’na uygun olarak organik ürün kri-terlerinin belirlendiğini dile getiren Ilıcalı,amaçlarının sağlıklı ve gerçek organik üre-timi gerçekleştirmek olduğunu aktardı.

Dünyaca ünlü Afyonkarahisar Sultandağıkirazı, bundan sonra bir isim altında mar-ka değeriyle pazarlanacak. Türkiye’de ilkdefa bir meyveye markalaşması yolunda isimaranıyor. Yılda üretilen 40 bin ton kirazınyüzde 50’sini ihraç eden Sultandağlılar,rengi, kokusu, aroması nedeniyle 33 ülke-de talep gören kirazlarına isim arıyor.

Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ)Sultandağı Meslek Yüksek Okulu (MYO)tarafından internet üzerinden belirleneceken güzel isim ve logo belirlendikten sonratescillenecek.

Türkiye’nin kiraz ihracatının 60 bin tonolduğunu ifade eden Önder, Sultandağı İlçeGıda, Tarım Hayvancılık Müdürü Halilİbrahim Önder Sultandağı’nın, ülke ihra-catının yüzde 30’unu karşıladığını belirtti.Her ihraç edilen üç kirazdan birisinin Sul-tandağı kirazı olarak yurt dışına gittiğini ifa-de eden Önder, göl ve dağ havası içinde ade-ta bir klima havası etkisinde yetişen kiraz-ların, aroma ve renk olarak hiçbir kirazabenzemediğini dile getirdi.

Sultandağı’nda 2 bin 500 kiraz üreticisi-nin 22 bin hektarlık alanda kiraz üretimiyaptığını ifade eden Önder, kooperatifleraracılığıyla köylerde paketleme tesisi ku-racaklarını, üzerine marka ve logo koyarakyurt dışına kendi markalarıyla göndere-ceklerini anlattı.

Organik ürünkriterleri

kitaplaştırıldı

Sultandağıkirazına isim

aranıyor

Hazine, 11,5milyar için

ihaleye çıkacak

Nazmi Il�cal�

Hazine Müsteşarlığı, yılın ilk borç ihalesini buay yapacak. Toplam 11.5 milyar TL borçlanmakiçin Nisan ayında 17.2 milyar TL iç borç ser-visine karşılık, 11.5 milyar TL iç borçlanma ger-çekleştirmeyi programlayan Hazine Müste-şarlığı, yılın ilk ihalesini17 Nisan’da gerçek-leştirecek.

İç borçlanma stratejisi çerçevesinde Nisanayında 11.5 milyar TL, Mayıs ve Haziran ay-larında 1’er milyar TL olmak üzere 3 ayda top-lam 20.5 milyar TL’lik iç borç ödemesine kar-şılık, 13.5 milyar TL’lik iç borçlanma gerçek-leştirmeye planlayan Hazine Müsteşarlığı, buayın ilk ihalelerini 17 Nisan Salı günü gerçek-leştirecek. Hazine’nin Salı günü gerçekleşti-receği ihalelerden ilki 18 Nisan valörlü, 5 yıl (bin785 gün) vadeli, TL cinsi, 6 ayda bir yüzde 4.5kupon ödemeli, Sabit Kuponlu Devlet Tahvi-li’nin yeniden ihracı olacak. Hazine aynı güngerçekleştireceği ikinci ihalede ise 18 Nisan va-lörlü, 10 yıl (3 bin 598 gün) vadeli, TL cinsi, 6ayda bir yüzde 1.5 kupon ödemeli, TÜFE’yeEndeksli Devlet Tahvili’nin yeniden ihracını ya-pacak. Hazine Müsteşarlığı 24 Nisan’da ise 3ihale birden gerçekleştirecek. Bunlar 11 ay (329gün) vadeli TL cinsi, Kuponsuz Hazine Bo-nosu’nun; 2 yıl (679 gün) vadeli, TL Cinsi, 6ayda bir kupon ödemeli Sabit Kuponlu Dev-let Tahvili’nin ve 10 yıl (3549 gün) vadeli, TLCinsi, 6 ayda bir kupon ödemeli, Sabit KuponluDevlet Tahvili’nin yeniden ihraçları olacak.

Page 6: 9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

HABER MERKEZ�

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafındandüzenlenen Kutlu Doğum Haftası2012 etkinliği, Sinan Erdem KapalıSpor Salonu’nda yapıldı. Etkinliğekatılan Başbakan Tayyip Erdoğan veCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçda-roğlu da birer konuşma yaptı.

Erdoğan, “Çocuklarımızın artıkokullarda seçmeli olarak Kur’an-ıKerim’i, onun yanında Hazreti Pey-gamber’in hayatını öğrenecek olma-ları, istikbalimiz adına hiç tartışmasızbüyük bir fırsat. Böyle bir fırsatı sağ-lamanın bahtiyarlığı içindeyiz” dedi.Erdoğan’ın, ilahi mesajın ‘inananlarancak kardeştir’ olduğunu söylemesiise tepkilere yol açtı.

‘Hiçbir ideolojiboşluğu dolduramaz’

Kılıçdaroğlu, “Milletimizin içsel-

leştirdiği peygamber ahlakından uzak-laşarak, din adına dindarlık adına neyaparsak yapalım sonuç hüsran ola-caktır. Çünkü uzaklaştığımız o ahlakıikame edebileceğimiz hiçbir şeyimizyok. Hiçbir siyaset, hiçbir ideoloji oboşluğu dolduramaz” dedi.

‘Kurtuluş olmaz’“Birbirinizi sevmedikçe gerçekten

inanmış sayılmazsınız” diyen Kılıç-daroğlu, sevginin en açık tezahürününahlak olduğunu vurgulayarak şunla-rı söyledi: “Peygamberin ahlakıylaahlaklanmadıkça, ne yaparsanız yapınkurtuluş mümkün değildir. ‘Müslü-manım’ diyen herkesin kendisini sor-gulaması gereken nokta budur.”

Yüce Peygamberimiz, ‘Komşusuaçken tok yatan bizden değildir’ bu-yuruyor. Şimdi ben, zenginleşir zen-ginleşmez, içinde büyüdüğü fakir ma-hallesini terk edenlere sesleniyorum,

kendinize zengin komşular edinerek,bu sorumluluktan kurtulduğunuzumu sanıyorsunuz? Hayır, siz fakirkomşularınızdan değil Hz. Muham-med’den uzaklaşıyorsunuz. Bilesinizki, her kim adaletten uzaklaşmışsa oaslında Allah’tan uzaklaşmıştır.”

Etkinliğe CHP lideri Kemal Kılıç-daroğlu’nun eşi olmadan katılması dik-kat çekti.

CHP’liler izlenimleriniAydınlık’a anlattı

Kutlu doğum etkinliğine CHP he-yetinden Genel Başkan Kemal Kılıç-daroğlu, milletvekilleri Ali Özgündüz,Aydın Ayaydın, İhsan Özkes ile İs-tanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı veBakırköy Belediye Başkanı Ateş ÜnalErzen katıldı. Özgündüz ve Özkes, iz-lenimlerini Aydınlık’a anlattı.

CHP İstanbul Milletvekili Ali Öz-gündüz: Genel Başkan kardeşlik te-

malı konuşması sırasında birkaç yer-de alkış aldı. Özellikle “Yoksulluktankurtulduk diye seviniyorsunuz amaHz. Muhammed’den uzaklaşıyorsu-nuz” sözleri çok alkış aldı. Başbakan’ınkonuşması ise çok ilginçti. “Yalnızcainananlar kardeştir” diye bir görüş or-taya koydu. Diyanet Başkanı’nın sö-züne aykırı bir konuşmaydı.

Davet eşli değildi. Ben evli değilim.Aydın ve İhsan Bey yalnız gelmişler-di. Diyanet Başkanı, Kemal Kılıçda-roğlu’nu kapıda karşıladı. Yardımcı-larıyla birlikte, içeriye aldı. 15-20 da-kika içeride güzel bir sohbet ettik. Baş-bakan Yardımcısı Bekir Bozdağ gel-di, o da bizim sohbetimize katıldı. Sa-lona girişimizde de Genel Başkan’aolumlu alkış vardı.

‘Din tekellerinde’CHP İstanbul Milletvekili İhsan

Özkes: Spor Salonu, AKP’nin miting

yerine dönüşmüş gibiydi. Sanki Kut-lu Doğum değil de grup toplantısı ya-par gibi bir ortam haline gelmiş. Sa-yın Başbakan, Sayın Kılıçdaroğlu’nunKutlu Doğum haftasına katılmasındanrahatsız olmuş gibiydi. Burası benimçiftliğim, burası benim alanım, bualanıma nereden geldiniz gibi bir ha-vası vardı. Bu rahatsızlığını görüyoruz.

Dini kendi tekellerine almışlar vepartililerin o alana giremeyeceği ha-vasındalar. “Ancak inananlar kar-deştir” vurgulaması, “kör ideoloji-ler” demesi, 4+4+4 konusunu oradaaçması, “Kur’an’a karşı olanlar”, “Pey-gambere karşı olan da peygamberinkucağında yer bulabilir” gibi ifadeler.Bizim siyasetçi olarak her yerde ol-mamız gerektiğini düşünüyorum. Do-ğal olanı budur.

Benim eşim Ankara’daydı. Etkin-liğe katılmaması, bilinçli planlı birşey değildi.

AYDINLIK / ANKARA

Görme engellilerin en önemliihtiyacı, “içinde bulunulan çev-reyi tanıtan” bir teknoloji ürü-nünü kullanmak.

Altı Nokta Körler Vakfı, “Gör-me Engellilerin Günlük Yaşama veKatılım Projesi” ile ilgili yazılı biraçıklama yaptı. Açıklamada, “AltıNokta Körler Vakfı, İstanbul Kal-kınma Ajansı’nın 2011 yılı Doğru-dan Faaliyet Desteği Programıkapsamında yürütülen‘Görme EngellilerinGünlük Yaşama veEğitime KatılımıProjesi’ ile engel-lilerin kent yaşa-mına katılımınıkolaylaştıran tek-noloji odaklı uygula-maların saptanması ama-cıyla bir araştırma gerçekleştirildi-ği” belirtildi.

‘Herkes faydalanabilir’Yapılan araştırma, en önemli

sorun alanlarının, bulunan çevreyitanıma, yaya ulaşımı, ev yaşamı, eği-

tim ve bilgiyeulaşma olduğunu, araştırmaya ka-tılan görme engellilerin yüzde85.5’inin ‘içinde bulunan çevreyi ta-nıtan’ bir teknoloji ürününü kesin-likle kullanmak istediğini ve ya-

şamlarını kolaylaştıracağınainandığını gösterdi.

Araştırma sonuç-ları çerçevesinde‘görme engellile-rin çevresini gö-renler gibi algıla-masına yardımcı

olacak, yazılım vedonanımdan oluşan bir

sistem’in fizibilite çalışma-sının yapıldığı belirtilen açıklama-da, “Gündelik yaşamda, sadecegörme engellilerin değil, herkesinkullanabileceği sistemin ana hatla-rı Kare Kod, giyilebilir kamera veakıllı telefon entegrasyonundanoluştuğu” bilgisi verildi.

Balyoz davası avukatları bugünÇağlayan’daki İstanbul Adliye-si’nde buluşuyor. Avukatlar, da-vaya bakan İstanbul Özel Gö-revli 10. Ağır Ceza Mahkemesiheyetini Hakimler ve SavcılarYüksek Kurulu’na (HSYK) şi-kayet edecek.

Dijital dokümanların sahteli-ğine ilişkin hazırlanan bilirkişiraporlarını mahkemeye sunanavukatların yeni bilirkişi incele-mesi talebi ile emekli orgeneral-

ler Aytaç Yalman ve Hilmi Öz-kök’ün de tanık olarak dinlenil-mesi isteği reddilmişti. Avukat-lar, talepleri yerine getirilmedensavcının esas hakkındaki müta-laasını okuyarak adil yargılanmahakkının ihlal edildiğine dikkatçekti. Avukatlar, bugün saat10.00’da Çağlayan’daki İstanbulAdliyesi’nde buluşarak BaşsavcıTuran Çolakkadı aracılığıylamahkeme heyetini HSYK’ya şi-kayet edecek.

16 NİSAN 2012 PAZARTESİ

Suriye’de bir y�ld�r muhalifleri tahrik, te�vik ve Tür-kiye vas�tas�yla da e�iten ABD asl�nda orada istedi�isonucu en az�ndan �imdilik elde edememi�tir.

Kapal� rejimlerin en kötü taraf� d�� dünya-n�n buralardan sa�l�kl� bilgiler almas�n�n im-kâns�z olmas�d�r.

�u anda da Suriye’den gelen bilgilerin çok sa�-l�kl� olmamas� nedeniyle, Suriye’de öldürüldü�ü id-dia edilen insanlar�n say�s� ABD taraf�ndan �i�iri-lerek Türkiye tahrik edilmeye çal���l�p, tek ba��namüdahale etmesi sa�lanmak istenmektedir.

Suriyeli muhaliflere Suudi Arabistan ve Ka-tar’�n parasal destek sa�lad���, ABD’nin de birtak�m istihbarat bilgisi verdi�i, Türkiye’nin demuhalif güçleri e�itti�i art�k yabanc� kaynak-lar taraf�ndan yüksek sesle dillendiriliyor.

Son günlerde Türkiye’de hududun s�f�r nokta-s�nda bulunan mülteci kamplar�ndan baz� ki�ileringeceleri tekrar Suriye topraklar�na girip, çat��malarakat�l�p geri döndü�ü yaz�ld��� gibi, Ayd�nl�k gaze-tesinin birkaç gün önceki haberinde, s���nmac�-lar�n ancak yüzde 20’sinin Assad rejiminden ka-çanlar oldu�u, di�erlerinin Türkiye’de kendilerinei� ve vatanda�l�k verilece�i vaatleriyle buraya ge-tirildiklerini söyledikleri yer ald�.

Bütün bunlar, ABD kendisi, Kas�m ay�nda ya-p�lacak Ba�kanl�k seçimine kadar bir �ey yapa-mayaca�� gibi, Ba�kanl�k seçimini de Cumhuri-yetçi bir aday�n kazanmas� halinde Ba�kanObama topal ördek haline gelece�i için, yeniABD Ba�kan�’n�n göreve ba�lamas�ndan sonraki2013 Mart, Nisan aylar�na kadar müdahale ede-bilmesi mümkün olmad���ndan Türkiye’nin tekba��na bir harekette bulunmas� isteniyor.

Assad Rejimi’nin devrilmesinde Türki-ye’nin, Suudi Arabistan, �srail ve ABD’nin ol-du�u gibi hayati ç�karlar� yoktur.

BM kararı da olsa Türkiye için sorun

Suriye’deki sorun mezhepseldir. Türkiye’ninberaber hareket etti�i ABD ve Arap Birli�i üye-lerinin nihai amac�, Suriye’de de Arap Bahar� ya-�ayan ülkelerde oldu�u gibi Müslüman Karde�-ler örgütü ve onun gibi Sünni siyasal �slamc�la-r�n iktidar�na imkan sa�lamak oldu�u aç�kt�r.

Zira ABD taraf�ndan i�gal edilmeden önceIrak ve Suriye’deki Baasc� rejimlerin laik ya-p�s� Körfez ülkeleri rejimlerine ters gelmi�tir.

Suriye’deki az�nl�k Alevi/Nusayri egemenli-�indeki Assad Rejimi y�k�l�r ve Suriye Sünni ço-�unlu�un yönetimine girerse, �ran’�n, Suriye’yi kay-betmekten ba�ka Lübnan ve Filistin’deki militanyanda�lar�n� silahland�rma ve destekleme yetene-�i büyük ölçüde zay�flayaca�� için, Akdeniz’e ka-dar uzanan �ii nüfus bölgesinin en önemli halka-s�n� Sünni bir yönetime b�rakmak istememektedir.

Türkiye, ABD ve Arap Birli�i ülkeleri ise At-lantik’e kadar uzanan radikal Sünni hakimi-yetini sa�lamak istemektedirler.

Daha çok yak�n bir zamanda M�s�r, Lib-ya ve Tunus’a laiklik nasihatleri veren Tay-yip Erdo�an, Suriye konusunda laikli�i a�z�-na bile almamaktad�r.

Bölgedeki bu Sünni-�ii çat��mas�nda Tür-kiye ulusal ç�karlar�n� göz ard� ederek, nüfu-sunun büyük ço�unlu�u Sünni olmas� gerçe-�ini d�� politikas�n�n arac� haline getirmi�tir.

Bu mezhepsel çat��ma ortam� içinde Tür-kiye’nin demokrasi ve insan haklar� gibi ev-rensel ilkeleri savunup, BM Güvenlik Konse-yi karar� olmadan bir askeri müdahaleyi sa-vunmamas� gerekir.

Suriye’ye yap�lacak bir askeri müdahale, isterBM Güvenlik Konseyi karar� ile olsun, isterse bukarar olmaks�z�n; harekat yanl�lar�n�n tek tarafl� birdavran��� olsun, Türkiye için büyük sorun yarat�r.

Suriye’ye yönelik Türkiye’nin de içinde bulun-du�u bir Askeri harekat halinde bölge Kürtleri top-yekun ayakland�r�lacakt�r. Buna da ortam çok mü-saittir. Zaman�nda M�s�r, Afganistan ve Irak’ta ça-l��m�� deneyimli yabanc� istihbaratç� ve paral� as-kerler çal��malar�n� Türkiye’de yo�unla�t�rarak ça-t��ma ortam�n� tahrik ederler. Bundan sonra da in-san haklar� ihlalleri var denerek, bugün Assad Re-jimini devirmek için istenilen BM müdahalesi Tür-kiye’nin bölünmesi için talep edilir.

ŞAHİNMENGÜ

ŞAHİN BAKIŞI

Suriye’yemüdahaleTürkiye’ye tuzak

AYDINLIK / ANKARA

TBMM’de bu hafta BDP’nin;İçişleri Bakanı İdris Naim Şahinhakkında verdiği gensoru öner-gesi görüşülecek. 2-B olarakbilinen orman özelliğini yitirmişHazine arazilerinin satışını ön-gören yasa tasarısı ile kamuo-yunda “Haberal Yasası” ola-rak bilinen Ceza ve Gü-venlik Tedbirlerininİnfazı Hakkında-ki Yasada deği-şiklik yapanteklif de ele alı-nacak.

TBMM Ge-nel Kurulu’ndayarın BDP’nin;İçişleri Bakanı İd-ris Naim Şahin hak-kında “Nevruz bayramıkutlamaları ile KESK’in eğitimyasasını protesto etkinliklerinigenelgeyle yasaklaması, tali-matları sonucu güvenlik güçle-rinin birçok ilde aşırı şiddetkullanması, iki kişinin ölmesi,yüzlerce kişinin yaralanması vebini aşkın kişinin gözaltına alın-ması” gerekçesiyle verdiği gen-soru önergesinin gündeme alı-

nıp alınmaması ile ilgili görüş-meleri yapılacak.

2-B ve Haberal YasasıÇarşamba günü ise görüş-

meleri yarım kalan, 2-B olarakbilinen orman özelliğini

yitirmiş Hazine ara-zilerinin satışını ön-

gören yasa tasarı-sı ele alınacak.Tasarının görüş-melerine 1. Bö-lüm’de 5. maddeüzerinden devam

edilecek. 2-B tasarısının

yasalaşmasının ardın-dan Genel Kurul’da gö-

rüşmelerine daha önceki hafta-larda başlanan afet riski altın-daki alanların dönüştürülmesihakkında yasa tasarısının gö-rüşmelerine geçilmesi bekleni-yor.

TBMM Genel Kurulu 20 Ni-san Cuma günü de “HaberalYasası” olarak bilinen yasadadeğişiklik teklifini görüşecek.

Balyoz avukatları bugünÇağlayan’da

Görenler gibi algılamakistiyorlar

Meclishaftaya BDP’nin

İçişleri Bakanı İdrisNaim Şahin hakkında

verdiği gensoruönergesiyle başlayacak,

2B yasası ile devamedecek

TEMEL İHTİYAÇ: BULUNDUKLARI ÇEVREYİ TANITAN ÜRÜN

Kutlu Doğum Haftası’nda buluştular

Bakan Şahinhakkındaki gensoruyarın görüşülecek

Görme engellilerin yüzde85.5’i çevrede bulunanları

haber veren birteknolojinin yaşamı büyükölçüde kolaylaştıracağına

inanıyor

SEZ�M ÖZADALI

2. Ergenekon dava-sından tutuklu yargı-lanan Durmuş AliÖzoğlu’nun PKKadına molotofkok-teyli atarken gözaltı-na alındığı iddialarıçürüdü. EmniyetGenel Müdürlüğütarafından 2. Erge-

nekon davasına bakan İstanbul 13. Ağır CezaMahkemesi’ne gönderilen yazıda “Kayıtları-mızda yapılan araştırma neticesinde DurmuşAli Özoğlu’nun PKK terör örgütü eylemlerin-de molotofkokteyli attığı yönünde herhangibir bilgi ve belgeye rastlanılmamıştır” denildi.

Emniyet’in yaz�s�yla ortaya ç�kt�

Avukatlar, bugün sabah Çağlayan’daki İstanbulAdliyesi’nde buluşarak Başsavcı Turan Çolakkadıaracılığıyla mahkeme heyetini HSYK’ya şikayet edecek

Yunanistanmüdahil miolacak?Yunan hukukçular, Balyoz davası

iddianamesindeki iddialardan Yu-

nanistan’ın zarar gördüğünü belirtti-

ler ve Yunanistan devletinin davaya

müdahil olması gerektiğini açıkladı-

lar. Yunanistan’ın haftalık Paron Ga-

zetesi’nin manşetine taşıdığı haber-

de “Balyoz planı ülkemize çıkarma,

adalarımızı işgal ve çatışma öngörü-

yordu” denildi.Balyoz iddianamesinde sahte ol-

duğu bilirkişi raporlarıyla kanıtlanan

Oraj ve Suga eylem planlarında

darbe koşulunun sağlanması için

Yunanistan’da gerilimin tırmandırıla-

cağı öne sürülüyor.

Grup Yorum, dün�stanbul’da “TamBa��ms�z Türki-ye” konserininikincisini düzen-ledi. Bak�rköyHalk Pazar� ala-n�nda gerçekle�-tirilen konsereZülfü Livaneli,Aylin Asl�m, Hü-seyin Turan, Ay-nur Do�an ve �i-irleriyle NihatBehram e�lik etti.Ücretsiz konsereyakla��k 150 binki�i kat�ld�.

Özoğlu molotof atmamış

Başbakan Erdoğan ve CHP lideri Kılıçdaroğlu, Kutlu Doğum Haftası etkinliklerinin açılışında bir arayageldi. CHP’lilerin eşleri etkinlikte yoktu. Erdoğan’ın, “Ancak inananlar kardeştir” sözleri tepkilere yol açtı

Grup Yorum’dan ‘Tam bağımsız Türkiye’ konseri

CHP’lileretkinliğe eşleriolmadan katıldı

. .

Page 7: 9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

BEH�YE YARA�ÇI / DEN�ZL�

Denizli Eğitim-İş Sendikası ge-cikmeli maaş ödemelerini Bay-ramyeri Ziraat Bankası önündeprotesto etti.

Protestocular adına konuşan Eğitim-İş Denizli Şube Başkanı Namık Kemal“Bugün 15 Nisan Pazar günü Denizlimerkezde çalışan yaklaşık 8.000 eğitimçalışanı maaşını gecikmeli olarak almış-tır. Ziraat Bankası bu konuda maaş

ödeme protokolüne uymayarak eğitimemekçilerini mağdur etmiştir. Bugünküteknolojik çağda hâlâ teknik sıkıntı ge-rekçeleri ile bizim maaşlarımız yatmı-yorsa, paralarımızı alamıyorsak bununsorumluları hesap vermelidir” ifadeleri-ni kullandı.

16 NİSAN 2012 PAZARTESİ

Tayyip Erdo�an‘�n “EEsad s�n�r�m�z� ihlal etti,gereken yap�lacak“ diyerek Türkiye’yi sava�pozisyonuna geçirdi�i olaydan pis kokular yük-selmeye ba�lad�.

S�n�r ihlali ya da Kilis olay�, kamuoyuna �öy-le duyurulmu�tu: “Suriye askerleri, ülkeden ka-çan muhaliflere ate� açt�. Kilis s�n�r�nda ve Ki-lis içerisindeki Suriye mülteci kamplar�nda 3ki�i öldü. Biri tercüman biri de polis iki Türkde yaraland�.“ (10 Nisan 2012 tarihli gazeteler)

Bu olaydan sonra ABD EEsad‘� uluslarara-s� hukuku ihlal etmekle suçlam��, EErdo�an daNATO’yu göreve ça��rm��t�!

Muallim: Saldırı, AKP tezgahıBM’ye bir mektup yazan Suriye D��i�leri Ba-

kan� VVelid Muallim ise olayla ilgili AKP’yi i�a-ret etti. MMuallim Türkiye’yi “Suriye’deki du-rumu kar���k göstermek için Kilis sald�r�s�n� tez-gâhlamakla” suçlad�!

Muallim, BM Genel Sekreteri BBan KiMun’a mektubunda “TTürkiye’nin Suriye için-deki eylemleri de k��k�rtarak Suriyeli sivilleriTürkiye’ye kaçmaya zorlad���n�” savundu.

Ku�kusuz daha Suriye’de olaylar ba�lama-dan, AKP’nin “1 milyon s���nmac� gelecek”diye aç�klamalar yapmas� ve haz�rl��a soyun-mas�, MMuallim’in iddias�n� güçlendiriyor.

Suriye D��i�leri Bakan� VVelid Muallim,Rusya’da yapt��� görü�melerde de AKP’yi suç-lam�� ve “Türkiye teröristlere silah verirken na-s�l bar�� yapal�m?” demi�ti. AKP’nin Suriyemuhalefetine silah verdi�i daha önce M�s�r’dada gündeme gelmi�ti.

“Kapıyı ele geçirme”kışkırtması

Asl�nda Kilis olay�n�n AKP’nin duyurdu-�undan farkl� ya�and���na dair ba�ka kan�tlarda var. Örne�in NTV, “s�n�r ihlal edildi” di-yerek sava�a soyunulan olay�n, asl�nda mu-haliflerin s�n�r kap�s�n� ele geçirme giri�imi s�-ras�nda ya�and���n� ortaya ç�kard�.

NTV‘nin Kilis Valili�i’nden ald��� bilgiye gö-re Öncüp�nar S�n�r Kap�s�’n�n Suriye taraf�na,yani Selem’e gece yar�s� saat 03.00’te mu-halifler sald�r� düzenlemi� ve çat��ma ö�len12.00’ye kadar sürmü�tü.

�ki Türk’ün yaralanmas� da, bu 9 saatlik ça-t��ma s�ras�nda s�n�r� geçen kur�unlar�n isa-betiyle ya�anm��t�. AKP’nin daha olaylarba�lamadan haz�rlad��� konteyner kentlerin s�-n�rdan sadece 150 metre içeride oldu�unu daözelikle vurgulayal�m!

Türk gazeteciler neden unutuldu?Kilis olay�, ak�llara, s�n�ra yak�n Suriye ken-

ti Cisre�ugur’da geçen y�l ya�anan ve olayla-r�n büyümesine neden olan 200 güvenlik gö-revlisinin ölümünü getiriyor...

Ancak Suriye’de kay�p 2 Türk gazeteciy-le ilgili gündeme gelen yeni iddia ise AKP - mu-halifler ili�kisine daha da derinlemesine ba-k�lmas�n� gerektiriyor.

Ayd�nl�k dün “�ki Türk gazetecinin muha-liflerin elinde oldu�u ve �dlib’te tutuldu�u” id-dias�n� sayfalar�na ta��m��t�. Ayd�nl�k’a bilgi ve-ren kaynaklar�n, AKP’nin iki Türk gazeteciy-le ilgili ciddi bir giri�imde bulunmamas�na dik-kat çekmeleri, ku�kusuz çok anlaml�.

AKP -Rejim düşmanları ittifakıSuriye meselesinin Bat�’n�n “�ran - Irak - Su-

riye eksenine” kar�� mücadelesinin bir ön cep-hesi oldu�u ortada...

Erdo�an‘�n Irak Ba�bakan� MMaliki’ye suikastplanlamakla suçlanan HHa�imi’yle �stanbul’da “s�rgörü�me” yapmas�, HHa�imi’nin aranmaktankurtulabilmesi için Türkiye Cumhuriyeti va-tanda�l���na al�nd��� iddias�, DDavuto�lu’nunMaliki’yi dü�ürmek için AAllavi - Barzani ittifa-k� kurmaya çal��mas� ve EEl Hekim’e kanca at-mas�, bütünün Irak parçalar�n� olu�turuyor.

�srail’in �ran’a sald�rmak istedi�i iddias�,AKP’nin �srail’e kalkan olacak radara Küre-cik’te ev sahipli�i yapmas�, D��i�leri’nin “iki�ran” politikas� ve EErdo�an’�n Bat� ad�na�ran’� masada tutma çal��malar� da, bütünün�ran parçalar�n� olu�turuyor.

AKP’nin hem Suriye’de, hem de Irak’tamuhalifler üzerinden yürüttü�ü mücadele,gittikçe bir Türk - Arap kar��tl���na, �ran po-litikalar� da gittikçe Türk - Bölge kar��tl���nadönü�üyor!

MEHMET ALİGÜLLER

UFUK ÖTESİ

[email protected]

S�n�r ihlali, AKPkomplosu mu?

ERENERDEM

Güzel bir �ehir �zmir. �ehirle�menin ya-ratt��� dezenformasyona ra�men, havas�ve suyu biraz daha ferah. �zmir kitap fua-r� her y�l dolu dolu geçer. Bu sene de ga-yet güzel bir organizasyon oldu. Öncelik-le bütün �zmir’li dostlara te�ekkür ederiz.Bizi Yaln�z b�rakmad�lar. Sa�olsunlar.

Konferans�m�z da gayet verimli geçti.Kalabal�k bir kitle vard�...

Konferanstan sonra, kimilerinin Çin-gene diyerek öteledi�i o “öteki mahalle-lere gittik.” �zmir’in Tepecik ilçesinde, fu-ar stand�m�za gelen k�ymetli karde�leremisafir olduk. Orada, Serpil hoca ile ta-n��t�k. Serpil hoca bize �iirler okudu,

“öteki” dünyadan seslendi...�nsanlar� kategorize etmek ve s�rf

kimliklerinden ötürü horlamak, bir has-tal�kt�r. Kald� ki o mahallede okunan �i-irlerde; “ben polis olmak istiyorum” di-yen, “i� istiyorum, dansöz olmak istemi-yorum” diyen o insanlar�m�zla birliktey-dik. Sohbetimiz esnas�nda, ortaya koy-duklar� dü�ünceleri gözlemledim. Evet!Hayat�n içinde ki ç��l�k ile, alimane verefah�n içinden ç�kan sesler, gerçe�ihayk�rabilir mi?

Egemenlerin yaratt��� sosyal s�n�flar�terk etmeliyiz. Özümüze dönmeliyiz...

�zmir’in bir taraf� süslenmi� kulelerden

olu�uyor. “Öteki” taraf�nda ise, metrukve y�k�k binalar var. Zannediyorum bir-çok insan, o metruk yerlerde ya�ayanla-r�n “h�rs�z, cepçi..vs.” oldu�unu dü�ünü-yordur.

Terkedildikleri zilletin içinden hayatabakarken, gerçe�e ne kadar yak�n olduk-lar�n�n fark�nda bile olmayan gözler ile,gözlerimizin içine odaklanm��t�.

Konferans salonu da ona keza, biraray���n ve heyecan�n izleriyle yüzle�tik.�a�k�n yüzler de gördük. A�z�m�zdanç�kan sözlerin zihinlerde birçok tepkiyemaruz kald���n� hissettik. Hatta sessizcebize küfür edenler bile oldu. ��itenler-

den duyduk...Ama genel hatlar�yla, �zmir’liler �ata-

fat ve görkemin elçilerinin yerine, bi-zimle birlikte güzel enerjisini payla�t�lar.Tekrar te�ekkür ederim...

Gülümseyen gözlere, dosta ve dü�ma-na selam olsun. �zmir’den kaleme ald�-��m bu yaz�, o kalabal�k ve heyecanl� in-sanlar�n aras�ndan ç�kar ç�kmaz kalemeald���m bir yaz�d�r. Fuar’da gözlerimizebakan herkese selam olsun...

Henüz �stanbul’a dönmedi�im ve k�s-men göçebe oldu�um için bugünlükmakalemi k�sa tutaca��m. Herkese iç-ten selamlar.

EBUZER’[email protected]

�zmir’in öteki dünyas�...

�DR�S NA�M �AH�N TAZ�YEDE 60 YA�INDAK� VATANDA�A GÖBEK ATTIRDI

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin,Erzurum Aşkale’de, deniz bisikletiyleonarıma giden 5 TEDAŞ görevlisinemezar olan buzlu gölette incelemeyaptı. Aşkale Kaymakamı AsaletKarabulut işçilerin 2 yerden gölegirme çalışmalarına görevli-lerin izin vermediğini, son

geldikleri noktada denizbisikletiyle göldeki buzukırarak ilerlemeye çalış-tıklarını anlattı. BelediyeBaşkanı Ahmet Yaptırmışda deniz bisikletinin kendileri-ne ait havuzda kullanıldığını ve işçilertarafından gölete getirildiğini söyledi.

İdris Naim ŞahinAşkale’den sonraPasinler’e geçti.Bakanı kayma-kamlık önündekarşılayan Mus-tafa Boğaçayır“Sayın bakanım,senin geldiğineçok sevindim”dedi.

Şahin’in 60

yaşındaki vatandaşa cevabı ceva-bı, “Yok ya. Nerden bileyim sevin-diğini? Hadi bir takla at ya daoyna bir göreyim. Çal bakayımdavulcu” oldu.

Boğaçayır, sevincinigöstermek için da-

vul zurna eşliğin-de oynamayabaşladı. Şahin de‘Kürt’ün kızı’

oyununu oynayanBoğaçayır’ı alkışla-

yarak izledi. Şahin,Horasanlı Türkiye Bıyık

Şampiyonu Hacı Kırbaç ile dehatıra fotoğrafı çektirdi.

AYDINLIK / �ZM�R

Önceki gün yaşamını yitiren Ulusal Ka-nal Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Bü-yükdağlı’nın annesi İzmir’de toprağa ve-rildi. Esma Büyükdağlı kalp rahatsızlığınedeniyle 6 gündür tedavi gördüğü EgeÜniversitesi Hastanesi’nde yaşamını yi-tirmişti. 84 yaşında vefat Esma Büyük-dağlı’nın cenazesi Alaybey Hacı OsmanPaşa Camii’nde kılınan namazın ardın-dan kendi köyü olan Selçuk’a bağlı

Çamlık Köyü’nde toprağa verildi.Cenaze törenine Büyükdağlı Aile-

si’nin yanı sıra İzmir Büyükşehir Beledi-ye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Ulusal KanalGenel Yayın Yönetmeni Adnan Türk-kan, Ulusal Kanal Yönetim Kurulu Üye-si Ömer Şahin, İşçi Partisi Genel BaşkanYardımcısı Tugay Şen ve çok sayıda Ulu-sal Kanal gönüllüsü katıldı.

5 yıldır Silivri’de tutuklu bulunan İşçiPartisi Genel Başkanı Doğu Perinçek decenazeye çelenk gönderdi.

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin Erzurum’da 5 TEDAŞ işçisinin öldüğügölette incelemelerde bulunduktan sonra Pasinler’e gitti. Şahin,kendisini gördüğü için sevindiğini belirten bir vatandaşa, “Neredenbileyim sevindiğini, hadi bir takla at, ya da oyna da göreyim” dedi

‘ÇALBAKAYIMDAVULCU’

‘ÇALBAKAYIMDAVULCU’

‘ÇALBAKAYIMDAVULCU’

‘ÇALBAKAYIMDAVULCU’

‘ÇALBAKAYIMDAVULCU’

Vatandaş oynadı Şahin alkış tuttu

Ulusal Ailesi’nin acı günü

Esma Büyükdağlı sonyolculuğuna uğurlandı

Denizli’de gecikmelimaaş protestosu Denizli’de gecikmelimaaş protestosu Denizli’de gecikmelimaaş protestosu

İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC), CHPİzmir Milletvekili ve Cumhuriyet yazarıMustafa Balbay için 17. TÜYAP İzmir Ki-tap Fuarı kapsamında demir parmaklık-lardan bir imza standı oluşturdu.

Cihaner kitaplarını imzaladıBalbay’ın posterinin yer aldığı, tutuklu

olduğu Silivri Cezaevi’nde çekilen fotoğ-raflarının yansıtıldığı stantta, dün millet-vekili arkadaşları demir parmaklıklarınardına geçerek onun kitaplarını imzaladı.Yurttaşların yoğun ilgi gösterdiği imza et-kinliğine İzmir Büyükşehir Belediye Baş-kanı Aziz Kocaoğlu, İGC Başkanı ve Tür-kiye Gazeteciler Federasyonu Genel Baş-kanı Atilla Sertel’le birlikte katıldı. Koca-

oğlu, CHP İzmir Milletvekili Erdal Ak-sünger, Denizli Milletvekili İlhan Cihanerve PM Üyesi Ercan Karakaş’a, Balbay’ınkitaplarını imzalattı. Buradaki anı defteri-ni de imzalayan Kocaoğlu, “Sevgili arka-daşım, can dostum Mustafa Balbay’ım!Seni çok özledik. En kısa zamanda buluş-mak dileği ile, herkes için adalet dilekleri-mizle. İzmir duruşunu görüyor ve onuhayranlıkla uygulamaya çalışıyoruz” yazdı.Etkinlik, fuarın kapanacağı 22 Nisan’adek aynı saatte sürecek.

Balbay için ‘hücreye’ girdilerGazeteciler CemiyetiMustafa Balbay içindemir parmaklıklardanbir imza standı oluşturdu

DEBA işçileri eylemlerinin 9. haftasında işletme sa-hibi Esat Sivri’ye gönderilmek üzere bozuk paratopladı. Sivri ile röportajın yer aldığı bir gazeteyi yerekoyan işçiler gazetenin üzerine bozuk para attı.

BEH�YE YARA�CI / DEN�ZL�

Villada yaşayan patroniçin para topladılar Villada yaşayan patroniçin para topladılar Villada yaşayan patroniçin para topladılar Villada yaşayan patroniçin para topladılar Villada yaşayan patroniçin para topladılar

Page 8: 9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

�RFAN ERG� - FRANKFURT

Almanya’da “yüzyılın dolandırıcılığı” ola-rak nitelenen Deniz Feneri e.V için ha-zırlanan ikinci iddianameye Aydınlık ulaş-tı. Frankfurt Bölge Mahkemesi’nde kabulübeklenen 6310 Js 210107/08 dosya numa-ralı iddianamede, asıl fail olarak gösteri-len Zekeriya Karaman, Zahid Akman, İs-mail Karahan ve Harun Kapıyoldaş’ın , “te-şekkül halinde dolandırıcılık” suçuyla yar-gılanması isteniyor.

‘22 milyon 836 bin Avro amaçdışı kullanıldı’

İddianamede, Karaman, Akman, Ka-pıyoldaş ve Karahan’ın “22 milyon 836 binAvro tutarındaki yardım paralarını ortakbiçimde planlayarak amaç dışı kullandığı”belirtiliyor. İddianamede, Deniz Feneri e.V.banka hesaplarında 2 milyon 335 bin Av-ro’nun zimmete geçirildiği, Türkiye’dekişirketlere ayni yardım karşılığı havale edi-len 8 milyon 763 bin Avro’nun da yardımlaryerine, naylon faturalarla amaç dışı kul-lanıldığı belirtiliyor. İddianamede, AktifBarter, Anadolu Tekstil, Aytaç Dış Tica-ret, Birlik, Bücürük Tekstil, Camyazı, Er-dal Leder, Martemsan, Okutan Örme, Se-ren Tekstil, Taşkınırmak, Tema, Tunç şir-ketlerine havale edilen para karşılığı dü-zenlenen faturaların hepsinin sahte oldu-

ğu vurgulanıyor. İddianamede, bağış pa-ralarının şirket kuruluşları, faaliyetleri veticaretin yanı sıra, kuryelerle Türkiye’ye ak-tarıldığı, belge ve tanık ifadeleriyle kanıt-

lanıyor.

Alman savcılar: Türkiye’ninkararına şaşırdık

“Deniz Feneri e.V.” davasının Türkiyeayağıyla ilgili yapılan soruşturmada suç vas-fının değişmesi Alman makamları tara-fından şaşkınlıkla karşılandı. Diplomatikteamüller gereği adlarının açıklanmasını is-temeyen Frankfurt emniyet ve savcılıkyetkilileri, Türkiye’de suç vasfının değiş-tirilmesini anlayamadıklarını belirttiler.Aydınlık’a konuşan yetkililer, “Türki-ye’deki adli süreci izliyoruz. Buradaki sü-rece göre, Almanya’da asıl failler içinhala açık olan yargı süreci belirlenecek”açıklamasını yaptı.

Asıl failler Türkiye’de denilmiştiFrankfurt Bölge Mahkemesi’nde görü-

len ve üç Deniz Feneri e.V. yöneticisine ha-pis cezası verilen davada mahkeme baş-kanı Dr. Jochen Müller, karar mütaalasında“asil faillerin Türkiye’de” bulunduğunuvurgulamıştı.

Mahkeme’nin 2002-2007 yılları arasın-da en az 42 milyon Avro bağış parasınınamaç dışı kullanılarak suç işlendiği kara-rını vermesinden sonra, Alman Lisans veDenetleme Kurulu (ZAK), 13 Kasım 2008tarihinde Kanal 7 INT ve tvt televizyon-larının lisanslarını iptal etmişti.

16 NİSAN 2012 PAZARTESİ

DOĞUPERİNÇ[email protected]

CHP’nin vicdans�z reddi

ROTA

CHP yönetiminin “vicdani reddi” de resmenve alenen benimsemesi, AKP’nin Cumhuri-yeti y�kma suçuna ortak olmakta �srar etti�i-ni gösteren son eylemidir.

Bu vicdans�zl��a �u ana kadar bir tek Bo-lu Milletvekili TTanju Özcan kar�� ç�kt�.

İkiyüzlülük ve ikbal düşkünlüğüVicdans�z Ret, basit bir olay de�ildir.

Türkiye’nin devlet ve millet olarak da��t�lmas�program�n�n hedefinde bulunan Türk Ordu-sunun özelle�tirilmesinde çok önemli bir ba�-l�kt�r.

CHP sözcüsü, �zmir Milletvekili RR�za Tür-men, Vicdans�z Reddin kabulünü bir zorun-luluk olarak öne sürüyor. Türkiye’nin Avru-pa �nsan Haklar� Sözle�mesi’nin kararlar�n� uy-gulama yükümlülü�üne gönderme yap�yor.

O zaman, Avrupa Birli�i’ne kat�lma �art-lar� içinde Türkiye’nin önüne konan K�br�s’tanTürk Ordusunun çekilmesi, özerklik, Ermenisoyk�r�m�n� kabul vb. hepsi s�rada demektir.CHP, AKP’nin üstlendi�i bütün karanl�k vekirli i�lerin fedaisi durumuna dü�ürülmü�tür.CHP’de yer al�p da, bütün bunlar kar��s�ndasessiz kalanlar�n, Atatürk’ten Cumhuriyettenvb. söz etmeleri, yaln�zca ikiyüzlülü�ü ve ik-bal dü�künlü�ünü yans�t�yor.

CHP tabanı tribündeCHP üyelerinin büyük ço�unlu�unun Vic-

dans�z Redde kar�� olduklar�ndan eminim.Ama ayn� taban, ba��ms�zl�kç�yd�, laikti, Lib-ya’ya Haçl� Seferinden yana olmas� mümkünde�ildi, AKP’nin Dersim’de özür tezgâh�nadü�mezdi, “özerklik” yanl�s� de�ildi, türban�nüniversiteye sokulmas�na alet olmazd�, “dar-beciler temizlensin” slogan�yla TSK’nin dizegetirilmesine koltuk ç�kmazd�, ��nönü’ye sin-si ve aç�k dü�manl��� kabul etmezdi. Tek tekkonu�tu�umuz zaman, büyük ço�unluk bu so-mut konularda Yeni CHP yönetiminin bu e�i-limlerini onaylamaz.

Ancak bugün öyle bir CHP manzaras� var-d�r ki, 2 y�ld�r görüyoruz, AKP’nin kar��dev-rim program�n�n önündeki may�nlar� önceCHP yönetimine temizletiyorlar ve o tabanyaln�z seyrediyor.

CHP kitlesine 40 yıllık operasyonCHP Genel Ba�kan�na kaset tertibinden

önce, CHP’ye nerdeyse 40 y�ld�r devam eden“sosyal demokrasi” operasyonunun sonuç-lar�n� ya��yoruz. O nedenle Eski Manisa Mil-letvekili ��ahin Mengü, sosyal demokrasininKemalist Devrimcili�e kar�� oldu�unu vurgu-layarak, CHP taban� için biricik ç�k�� yolunai�aret etmi�tir.

CHP kitlesi, bir bak�ma sosyal demo-kratla�t�r�larak denetim alt�na al�nm��, enaz�ndan milli meselelerde duyars�zla�t�r�lm��-t�r.

CHP’ye AKP iktidarını uzatma görevi

Öte yandan CHP taban�ndaki iktidar su-suzlu�u ve oy kazanma hummas� da, programve amaçta kararl�l��� unutturmu�tur.

CHP’yi devrimci köklerinden ve amaçla-r�ndan uzakla�t�ran her aç�l�m, CHP örgütü-ne “ba�ka türlü iktidar olamay�z” gerekçesiyledayat�l�yor.

CHP’nin, bu Neoliberal çizgide ilerleyerekiktidar olabilece�i umuduna kap�lanlar büyükbir yan�lg� içindedirler. Bu çizgi, CHP’yi ikti-dara götürmüyor, fakat AKP iktidar�n� güç-lendiriyor ve uzat�yor. Ve CHP’yi de bir za-manlar UUfuk Uras’�n ÖDP’sine benzeyen biryola sokuyor.

ABD ve AKP ajanlarının oyununa geldiler

CHP, AKP’ye özenerek iktidar olamaz,kimli�ini bütünüyle yitirir ve milletin büyük ço-�unlu�undan koparak tarihin kenar�na dü�er.Vicdan� Ret konusundaki bu ba��bozuk ç�k��,bu gidi�i yans�t�yor.

CHP’nin yeni yöneticileri, Suriye’ye Haç-l� Seferi ko�ullar�nda, ABD Büyükelçili�inin da-vetine ko�acak kadar hafif davran��lara ka-p�lm��lard�r. �ktidar umutlar�n� Washington’aba�lam��lard�r. AKP ç�kmaza girince, mührünkendilerine verilece�ini dü�ünmektedirler.Oysa böyle bir seçenek gözükmüyor. ABD is-tese bile, CHP’yi iktidar yapamaz. ÇünküCHP Türk milletini AKP gibi kand�rma �an-s�n� dahi kaybetmi�tir.

Milletsizleşen CHPiktidarsızlaşıyor

Hat�rlayal�m, ABD yönetiminin önde ge-len kurmaylar�ndan LLarrabee, önümüzdeki dö-nem Türkiye’yi “ulusalc�lar�n” yönetece�inisöylüyordu. Kastetti�i ABD’nin “ulusalc�lar�”.Milli e�ilimlerin güçlendi�i bir süreçte, CHPvatans�zl��a, kozmopolitli�e yönelmektedir.Böylece CHP, AKP’nin milli görüntüler ver-mesine hizmet eden rolü üstlenmi� bulunuyor.Yeni CHP’nin görevi, AKP’ye itibar kazan-d�rmakt�r.

Milletsizle�en ve vatans�zla�an CHP, ikti-dars�zla�maktad�r.

CHP Genel Ba�kan� K�l�çdaro�lu ilginç bir po-litika sürdürüyor.

Nas�l oluyorsa AKP yapacaklar� i�leri ön-ce ona söyletiyor.

�lk akl�m�za gelenleri hemen s�ralayal�m:“Türban, yerel yönetimlere özerklik, dar-

becilerle hesapla�ma, 12 Eylül soru�turmas�,Dersim,...”

“AKP 28 �ubat’�n üzerine niye gitmiyor”diyen de K�l�çdaro�lu’ydu.

�imdi 28 �ubat operasyonu yürüyor.K�sacas� AKP ne yapmak istiyorsa K�l�ç-

daro�lu hep o noktaya dikkat çekti.Çok garip ama durum aynen böyle.

Bu durum CHP’lilerin de dikkati-ni çekmi�. “Bizim Genel Ba�kanAKP’nin buzk�ran�” esprileri yap�-yorlar. “Biz ön aç�yoruz, AKP arka-dan geliyor” diyorlar.

Nitekim AKP’nin Ba�bakan Yar-d�mc�s� Bekir Bozda� da K�l�çdaro�lu’nun 28�ubat operasyonu ile ilgili aç�klamalar�na �a-��rd���n� bildirdi. “28 �ubat’�n soru�turulma-s�n� isteyen sen de�ilmiydin” ele�tirisini yöneltti.

AKP’nin dış politikasıGelelim bir ba�ka konuya;K�l�çdaro�lu genel seçimler öncesinde

Diplomasi Muhabirleri Derne�i üyeleriyle biraraya geldi. Gazeteciler kendisinden Hükü-mete bir karne vermesini istediler.

K�l�çdaro�lu AKP’ye en yüksek notu Hü-kümetin hangi politikas�na verdi biliyor mu-sunuz?

D�� politikas�na.AKP’nin d�� politikas�na verdi�i not 6. K�l�çdaro�lu AKP’nin d�� politikas�na “ge-

çer” not vermi�ti.AKP’nin Afrika aç�l�m�na verdi�i not da-

ha da yüksekti. Afrika aç�l�m�na verdi�i not 7idi.

Bu, “ben de iktidara gelirsem benzer po-litika izleyece�im” anlam�na geliyordu. K�l�ç-daro�lu’nun Hükümetin d�� politikas�na ver-di�i yüksek not kulislerde Amerika’ya mesajolarak de�erlendirilmi�ti.

K�l�çdaro�lu’nun “geçer” not verdi�iAKP’nin d�� politikas� ortada. Türkiye’nin gü-venlik sorunu haline geldi.

7 verdi�i Afrika aç�l�m� Kaddafi’nin ikti-

dardan dü�ürülmesi ve Libya’n�n Bat� tara-f�ndan “i�gali” ile sonuçland�.

En yüksek not verdi�i d�� politika sonu-cunda bütün kom�ular�m�zla neredeyse sava�noktas�na geldik.

Ne diyelim, K�l�çdaro�lu’nun AKP takdi-ri böyle...

AKP’ye verdi�i karne, bir anlamda ken-di karnesi.

K�l�çdaro�lu’nun izledi�i bu politikalar�“acemilik” olarak de�erlendirenler vard�.Ama art�k durum de�i�meye ba�lad�. Herke-sin kafas� kar��m�� durumda.

Milletvekili, il ba�kan� , CHP’lisi, CHP’li ol-mayan� izlenen politikay� de�il, nedenini sor-gulamaya ba�lad�.

Ve bu politikalar�n nereye ve ne zamanakadar sürece�ini merak ediyor.

Uyarmas� bizden.“Umutlar�n tükenmesi, AKP’den daha

tehlikeli” diyenlerin nas�l bi yol izleyecekleri-ni do�rusu ben de çok merak ediyorum.

K�l�çdaro�lu’nun karnesi (!)

2. Deniz Feneri e.V iddianamesi hazır. Akman ve Karaman asıl failler arasında

Suç: ‘Teşekkül halindedolandırıcılık’ yapmakTürkiye’deki Deniz Feneri iddianamesinde örgüt bulunamazken, Almanya DenizFeneri e.V için ikinci iddianamesini hazırladı. İddianamede, Zekeriye Karaman,Zahid Akman ve Kanal 7 yöneticilerinin “teşekkül halinde dolandırıcılık” suçuylayargılanması isteniyor. 22 milyon 836 bin Avro’nun amaç dışı kullandığı belirtiliyor

Deniz Feneri e.V. ikinci iddianamesinde, örgüthalinde doland�r�c�l�k suçlamas� yöneltiliyor.

Karaman, Akman, Karahan ve Kap�yolda�ortakla�a suç i�lemekle itham ediliyor.

Frankfurt Emniyeti iktisadi suçlar daire-since haz�rlanan çizelgede, Türkiye

ba�lant�s� aç�kça görülüyor.

ASUMAN ARANCA

28 Şubat soruşturması kapsa-mında önceki gün adliyeyesevk edilen 16 kişiden 9’u tu-tuklandı, 7 kişi ise serbest bı-rakıldı. Gözaltındaki 28 kişidenadliyeye sevk edilen 16 kişilikilk grubun, diğer isimler henüzEmniyet’te ifade verirken ha-kim karşısına çıkması avu-katların tepkisine neden oldu.

Hakim karşısına çıkan şüp-heliler, savcılıkta alınan ifadele-rin tutanağa farklı geçirildiği ve bazısorulara ekleme yapıldığını belirtti ve ifade-lerinin mahkemece düzeltilmesini talep etti.Emekli Avukat Ahmet Gündel, “Utanç du-yuyorum, eskiden Emniyet’te karakoldaolurdu bu işler, şimdi savcılık makamı tuzakkurulur düzene girmiş” dedi.

‘Soruyu farklı kaydetmişler’Şüpheliler, savcılık ifadelerinin ardından

tutuklanmaları talebiyle mahkemeye sevkedildi. Hakim karşısına çıkan şüpheliler,üzerlerine atılı suçlamayı kabul etmedi. Bazışüpheliler, mahkeme esnasında, savcılıkta alı-nan ifadelerin tutanağa farklı geçirildiği ve bazısorulara ekleme yapıldığını belirti, bazı bö-lümlerin mahkemece düzeltilmesini istedi.

Şüphelilerden, emekli albay Ahmet Naz-mi Solmaz, bu konuyu şöyle anlattı:

“İfadenin 4. sayfasında, baştan ikinci so-ruda, bana savcı bey, ‘İkiz görev nedir’ diyesordu. Ben de bunu cevapladım fakat daha

sonra ifademin fotokopi-sini alınca, sanki BÇG’degörev almışım gibi,‘BÇG’deki göreviniz nedir,bu görev haricinde başkagörevleriniz de var mıydı’sorusunu gördük. Cevabıokurken bu nedenle buhususu değerlendirmeniziistiyoruz. Yine aynı sayfa-da, 4. soruda bize ‘Sizin

emrinizde görev alanlar kim-lerdir’ diye soruldu. Ben de ce-

vapladım. Burada harekat şube-de kimler görevli diye anladım ve ce-

vap verdim. Ama ifadeye bakınca, ‘BÇG’degöreviniz neydi, kime bağlı olarak çalıştınız,emrinizde görev alanlar kimlerdi’ şeklindeokuduk. Sanki bana BÇG’de görev almışımve bu esnada kime bağlı görevimi icra ettiğimsorulmuş ve buna cevap vermiş konumunadüştüm.”

‘Düzeltilmesini istiyorum’Emekli Albay Arslan Daştan da mahke-

medeki ifadesinde, savcılıkta alınan ifadesi içinşunları söyledi:

“İfademin, ikinci sayfasının sondan bir ön-ceki sorusu olan, ‘depolanan verilerin gü-venliği nasıl sağlanıyordu’, ben de buna ce-vap olarak ‘zannediyorum oradaki dolaplardasaklanıyordu’ dedim. fakat cevap olarak,gelen bilgi ve belgeler yine aynı yerde dos-yalanarak dosyalara konuyordu şeklinde ya-zılmış. Sanki ben o birimde bulunmuşum veişi biliyormuşum gibi algılandı. Bana göste-

rilen BÇG eylem planı için “İdris Koralp ta-rafından hazırlandığını değerlendiriyorum”dediğim halde, “İdris Koralp tarafından ha-zırlanmıştır” yazılmış. BÇG’den gelen bel-gelerin “ona ayrılan dolaplarda saklanmış ola-bileceğini değerlendiriyorum” dediğim hal-de saklanmıştır şeklinde geçmiş. Bunların dü-zeltilmesini istiyorum.”

‘Savcı tarafsız olmalı’Albay Karaşahin’in avukatı Ahmet Gün-

del ise, en sert tepkiyi gösteren kişi oldu. Gün-del mahkemede şunları söyledi:

“Eski yargı mensubu olarak utanç duyu-yorum. Eskiden bu durumları emniyette vejandarmada yaşardık ama şimdi savcılık ma-kamı tuzak düzenine girmiş. Bu adet de yar-gıya nerden girdi bunu da bilemiyorum. Ben25 yıl yargıda hakim ve savcı olarak görev yap-mış birisi olarak, savcının düzenlediği ifadetutanağını okuma gereği bile duymadan,güvenerek imza attık.

“İfade tutanağı elimize geçtiğinde vebunu gözden geçirdiğimizde, anlatıklarımız-dan son derece farklı bir ifade ile karşı kar-şıya kaldık. Muhtemelen savcının kullandı-ğı bilgisayarında kullandığı şablonlara mü-vekkilimin ifadesinden bazı alıntılar yapılmaksuretiyle bu sekilde soru ve cevaplar bir ara-ya geldiğinde, sanki BÇG’nin bir mensubuolarak gösterildiğini anladık. Böyle bir sorgutarzının ceza yargılamasında yeri yoktur. Birsavcı tarafsız olmalıdır. Savcının şüphelilerisuçlu gibi göstermek seklinde bir tavra girmesianlaşılabilir değildir. Yasal olmayan bir sa-vunma ve ifade elde edilmiştir.

‘Savcılık tutanaklarında ifadelerimiz değiştirilmiş’

28 Şubat’ta

9 tutuklama

Soruşturma kapsamında önceki gün adliye-ye getirilen 16 kişinin ardından emniyet sor-gusu tamamlanan 12 kişi de adliyeye sevkedildi. Çevik Bir’in sorgusu 9 saat sürdü.

Bu esnada emekli askerlerin aileleri degün boyu adliye önünde nöbet tuttu. Bazışüphelilerin yakınlarının ise, adliye önün-de ellerinde bavullarla görüldü. Adliyeyesevk edilen diğer isimler şöyle:

“Ünal Akbulut, Yüksel Sönmez, Nec-det Batıran, Ahmet Tarık Yelkenci, ÜmitŞahintürk, Alican Türk,Oğuz Kalelioğlu,Ziya Batur, Ruşen Bozkurt,Yahya CemÖzarslan, Hamza Özaltun”

Tutuklananlar Sincan’a...Tutuklananlar Sincan F Tipi Cezaevine

gönderildi. Şüphelilerin mahkeme ve sav-cılık sorguları 26 saat sürdü. Mahkeme, 28Şubat sürecinde Özel Kuvvetler Komu-tanlığı Seferlik ve Tetkik Kurulu DaireBaşkanı emekli Tuğgeneral Abdullah Kı-lıçarslan, eski Genelkurmay İç GüvenlikHarekat Daire Başkanlığı Şube Müdürüemekli tuğgeneral İdris Koralp ve eskiGenelkurmay Basın Sözcüsü Hüsnü Dağile Sezai Kürşat Ökte, Salih Eryiğit, Or-han Nalcıoğlu, Mustafa Babacan, İsrafilAydın, Abdurrahman Yavuz Gürcüoğ-lu’nun tutuklanmasına karar verdi.

Serbest bırakılan kişiler de Emekli kur-may albaylar Arslan Daştan, Ahmet NazmiSolmaz; emekli Kıdemli Albay İbrahim Sel-man Yazıcı; emekli albaylar Mustafa KemalSavcı, Mehmet Şinası Çalış; emekli binbaşıAhmet Aka ve emekli Astsubay Başçavuşolduğu bildirilen Aydın Karaşahin oldu.

Çevik Bir’insorgusutamamlandı

Page 9: 9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

16 NİSAN 2012 PAZARTESİ

AYDINLIK / ANKARA

Annan Planı’nın Esad yönetimi tarafındankabul edilmesinden sonra Suriye’yi hedefalanların faaliyetleri yoğunlaştı. Bu çerçevedeTürkiye-Suriye sınırı hareketlenirken, Su-riye’de faaliyet gösteren terör gruplarınınTürkiye’ye giriş çıkışları da arttı.

İdlip bölgesinde faaliyet gösteren grup-ların “komutanları” da sık sık Türkiye’ye ge-lip gitmeye başladı. Bölgede kamplarda gö-revli kişiler Aydınlık’a yaptıkları açıklama-da Suriye’de terör faaliyetlerinde bulunan ki-şilerin diğer ülke yetkilileri ve bölgede faa-liyetleri organize eden CIA ajanlarıyla Tür-kiye’de görüştüklerini ifade ettiler. “Kelle av-cısı” olarak anılan teröristlerin de esas ola-rak Hatay’da barındıklarını kaydeden yet-kililer, bu işlerde kamplarda görevli “mer-kezden gelen” Türklerin de organizatör ola-rak görev yaptıklarını bildirdiler.

Teröristlere karargah Bir süre önce kampta yaşanan bir “sıkıntı”

nedeniyle “merkezden” gelen bir görevliningeri gönderildiğini belirten yetkililer, “kamp-larda garip işler oluyor. Annan planının yü-rürlüğe gireceği günlerde yaşanan hareket-lilik biraz duruldu.

Ama gizli çalışmalar olduğu seziliyor. Es-rarengiz adamların geliş gidişleri arttı. Suriye’degarip işler ortaya çıkarsa, çok kan dökülürseşaşırmayız. Ne olduğunu bilmiyoruz ama bazı

organizasyonlar yapıldığı kesin” dediler.Bu arada Suriye’nin Türkiye sınırına yö-

nelik güvenlik önlemlerini arttırdığı bildirildi.Suriye yöneticileri yabancılarla görüşmele-rinde sık sık Türkiye’nin teröristlere destekverdiğini, topraklarını teröristlere karar-gah olarak kullandırdığını gündeme geti-rirken, Türkiye sınırından ülkeye giriş çı-kışları kontrol altına almak için sınır bölge-sine kuvvet kaydırdıkları görüldü. Suriye’li

yetkililer, “provokasyonlarına karşı da ön-lem aldıklarını” ifade ettiler.

Yardımları satıyorlarÖte yandan Suriye’li sığınmacılara karşı

halkın tepkilerinin arttığı belirlendi. Kamp-ların bulunduğu Kilis ve Hatay’da incele-meler yapan resmi görevlilerin de bu tespi-ti yaparak üstlerine ilettikleri öğrenildi.Konu ile ilgili olarak Aydınlık’a bilgi veren

bir yetkili şunları söyledi:“Suriye’li sığınmacılarla ilgili sorun gi-

derek büyüyor. Bunun birkaç nedeni var. Bi-rincisi izlenen politika nedeniyle geçimini Su-riye’lilerden sağlayan vatandaşlar gerginliknedeniyle zor durumda kaldılar. Suriye’li tu-rist kesildi. Eskiden binlerce Suriye’li gelipalışveriş yaparken şimdi kimse kalmadı. Buciddi sıkıntı yaratmış durumda. Halk da bu-nun nedenini sığınmacılara ve iktidarın po-litikasına bağlıyor. Bu nedenlerle sığınma-cılara tepki gösteriyor.

Hükümete de tepki varİkincisi gelenler normal Suriye’liler değil.

Suça batmış tipler. Her türlü pis işi yapıyor-lar. Fuhuştan tutun da hırsızlığa kadar her şeyiyapıyorlar. Kendilerine dağıtılan yiyecek,eşya vb. gibi şeyleri kamp dışına çıkarıp sa-tıyorlar. Bu iş için çeteler kurulmuş. Çadır sa-tanlar bile var. Bu da çevrede esnafın ve hal-kın tepkisini çekiyor. Huzursuzluk büyüyor.

Üçüncüsü, gelecek endişesi. Bu binlerceişsiz, güçsüz Suriye’linin önümüzdeki gün-lerde ciddi sorunlar yaratacağına inanılıyor.Şimdiden güvenlik endişesi başlamış du-rumda. Bu kişilerin Suriye ile sorunu bü-yüteceği, Suriye’nin sınır kapılarını kapa-tacağı kaygısı var. Bu da tepkiye yol açıyor.Yaptığımız incelemelerde gördüğümüz du-rum böyle. Daha birçok neden var. Bu dahalkın sığınmacılara ve Hükümete tepkisi-ni büyütüyor.”

Şanlıurfa’da katıldığı bir programda konuşanCHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin,AKP’nin dış politikasını eleştirdi. Libya LideriMuammer Kaddafi’nin linç edilerek ölümüneTürkiye’nin de ortak olduğunu ileri süren Tekin,“Şimdi burada yanı başımızdaki komşularımız-la bizi böyle bir sıkıntıya sokmak Türkiye’nin desonu olur, hepimizin de vicdanları kanar” dedi.

Şanlıurfa’nın sınırında bulunduğu Suriye’de ya-şanan olayları hatırlatarak, Türkiye’nin komşu ül-kelerle ilişkilerini eleştiren Tekin, şunları söyledi:

“Şimdi burada yanı başımızdaki komşuları-mızla bizi böyle bir sıkıntıya sokmak Türkiye’ninde sonu olur, hepimizin de vicdanları kanar.Umut ediyorum ki barışın, sevginin, hoşgörününegemen olduğu bir ilden Urfa’dan, Peygamber-ler diyarından bu ülkeyi yönetenler bizleri, siz-leri duyacaklardır. Sakın ha sakın, hiç bir kom-şu ülkeyle, sadece Suriye’yle değil hiçbir ülkey-le husumet içinde olmamız ya da onlarla sava-şa girebilecek durumda olmamız bize hiç bir za-man yarar getirmeyeceği gibi inançlarımıza daçok aykırı olur.”

Kürecik’tesorumlumakam

ABD imi�

‘AKP’nin anayasal suçişlediği ortaya çıktı’

AYDINLIK / ANKARA

Kürecik konusunda Türkiye’deki ma-kamların değil ABD Savunma Ba-kanlığı’nın yanıt vermesi üzerine CHPMalatya Milletvekili Veli Ağbaba,“AKP Hükümetinin anayasal suç iş-lediği ortaya çıkmıştır” dedi.

Gazeteci Ezgi Başaran’ın, Kürecik’egitmek için ABD Savunma Bakanlı-ğı’na başvurması ve ABD SavunmaBakanlığı’nın “Maalesef sözünü etti-ğiniz bölgeye ziyaretçi kabul etmiyo-ruz” yanıtını vermesi tartışma yarattı.

Füze Kalkanı radarının Kürecik’ekurulmasına karşı mücadelesiyle tanı-nan Malatya Milletvekili Veli Ağbaba,ABD Savunma Bakanlığı’nın gazeteciEzgi Başaran’a verdiği yanıtın her şeyiaçığa çıkardığını bildirdi. Ağbaba, “Biz

aylardır Kürecik’teki radarın ve üssünkime ait olduğunu araştırıyorduk. Baş-bakana, Bakanlara, Genelkurmay Baş-kanlığına başvurduk ama öğreneme-miştik. Üsse girmek için başvurduğu-muzda Genelkurmay Başkanlığı yet-kilileri yetkileri olmadığını söylemiş-

lerdi. Artık Kürecik’in ABD üssü ol-duğu netleşti” dedi.

‘ABD ordusuna sığınıyor’AKP’nin kendi iradesiyle hareket

etmediğini kaydeden Ağbaba, şunla-rı söyledi:

“Kemer’de Kazakistan’a verilecekturizm alanı için Meclis onayı gereki-yor. Ama Türkiye’yi bütün komşularıyladüşman eden, Rusya ve İran’la ciddi sı-kıntı yaşamamıza yol açan ABD radarüssü için TBMM’den izin istenmiyor.Buna gerek duyulmuyor. Gizli kapak-lı işler yapılıyor. Dışişleri BakanlığıMüsteşarı ve ABD Büyükelçisinin im-zası ile Türkiye topraklarına yabancı as-ker geliyor. Bunu kabul etmemiz müm-kün değil. AKP eninde sonunda bu su-çunun hesabını verecektir.”

Ba�bakanErdo�an’�n ‘s�rküpü’ sözleri

Meclis’e ta��nd�

AYDINLIK / ANKARA

Başbakan Tayyip Erdoğan’ınÇin gezisi sırasında MİT Müs-teşarı Hakan Fidan için “Be-nim sır küpüm Oslo’ya da,İmralı’ya da ben gönderdim”sözleri, Meclis gündemine ta-şındı. CHP’li Ali Rıza ÖztürkBaşkan’a “MİT Müsteşarı ola-rak bildiğimiz Hakan Fidan, si-zin nereden ve nasıl sır küpü-nüz oluyor?” diye sordu.

Erdoğan’ın yanıtlaması is-temiyle önerge veren Öztürk,“Erdoğan’ın yaptığı bu açık-lama, bir ikrardır. Usul Hu-kukunda İkrar, kesin delildir.Bu durumda, PKK örgütü ilesizin ve hükümetinizin görüş-

tüğü hiçbir kuşku ve duraksa-maya yer bırakmayacak şe-kilde kanıtlanmış oldu” dedi.

“Hukuk Devletinde, Kamugörevlilerinin, kişilerin ve dev-letin sır küpü olmadığı, Dev-letin sırlarının, kişilerde değil,devletin arşivinde saklanır”diyen Öztürk, şu soruları yö-neltti:

� Sizin devlete ait sırları-nızın saklanacağı yer, özel ki-şilerin küpleri değil, devletinarşividir. Bu durumda nedensürekli kişilere ait bir sır kü-püne ihtiyaç duymaktasınız?Özel küplerde saklanacak han-gi sırlarınız var?

� Kaç tane sır küpünüzvar? Eski Genelkurmay Baş-

kanı Yaşar Büyükanıt ile Dol-mabahçe’de yaptığınız görüş-meden sonra, ‘Bu benimlemezara gider’ demiştiniz. Ya-şar Büyükanıt da sır küpünüzmüydü?

� MİT Kanunu’nda deği-şiklik yaparak Hakan Fidan’ınsoruşturmadan kurtarılmasınınnedeni; içindekilerin ortalığadökülmesini önlemek midir?

� Oslo’ya da, İmralı’ya daben gönderdim’ diyerek PKKörgütü ile sizin emrinizle gö-rüşüldüğünü bizzat sizin ikra-rınızla ispatlandı. PKK ile biz-zat sizin emrinizle görüşüldü-ğü, bizzat sizin tarafınızdanikrar edildiğine göre şimdi neolacak?

Suriye’de terör faaliyetleri ve suikastları düzenleyen “kelle avcılarının” Hatay’da barındığıbelirlendi. Bölge illerindeki yurttaşların, sığınmacılara tepkisinin giderek arttığı bildirildi

HALKIN TERÖR�ST VE SU�KASTÇILARA KAR�I TEPK�S� ARTIYOR

Suriyeli ‘kelle avcıları’Hatay’da barınıyorSuriyeli ‘kelle avcıları’Hatay’da barınıyorSuriyeli ‘kelle avcıları’Hatay’da barınıyorSuriyeli ‘kelle avcıları’Hatay’da barınıyorSuriyeli ‘kelle avcıları’Hatay’da barınıyorSuriyeli ‘kelle avcıları’Hatay’da barınıyor

‘Devletin sırlarıarşivde saklanır’

HÜSEY�N GÜLER

Türkiye Komünist Partisi (TKP), Türkiye çapındabaşlattığı “Hatay’a Barış Seferi” eylemini, tümengellemelere rağmen dün gerçekleştirdi.

Suriye’ye karşı yapılacak bir müdahaleyekarşı çıkmak için tüm yurttan yolan çıkan TKPüyeleri, önce Adana’ya sokulmadı. Ardından Ha-tay merkezine gelmek isteyenler engellendi.Tek tek kimlikler soruldu.

TKP üyeleri, Hatay Valilik Binası önünde yap-tıkları basın açıklamasında, “Buraya barış için gel-dik. Tanklarımızla, toplarımızla, makineli tü-feklerimiz, bubi tuzaklarımızla gelmedik. Halk-ları birbirine kırdırmak için değil, halkların kar-deşliğini sağlamak için geldik” denildi.

Yemen’e sefer olur...Esad lehine Arapça sloganların atıldığı ey-

lemde konuşan TKP Hatay İl Başkanı Ersoy Ka-lik, şunları söyledi:

“Ülkemizi bir büyük savaşta emperyalizminazap askeri haline getirmek isteyenleri değil Su-riye halkını selamlamak için geldik. Başbakan’ıve savaş çığırtkanlığına adanmış medyayı uyarı-yoruz. Suriye halkının dostu olmadığınız gibi Tür-kiye halkına da dost değilsiniz. ‘Yemen’e seferolur zafer olmaz’ sözü, sizin o çok özendiğiniz Os-manlı’nın bir hasta adam haline geldiği döneminsözüdür. Kumar oynamaya kalkışmayın. Halk-lar sadece işgalcileri değil, işgal tehditleri ile halk-ları dize getirmeye çalışanlarıda affetmez.”

TKP’denHatay’a

Barış Seferi

AKP iktidarından, savaşistemeyenlere engelleme

AYDINLIK / ANKARA

AKP’nin Suriye’ye yönelikpolitikalarını protesto etmekiçin “Hatay’a Barış Seferi”sloganıyla Ankara’dan yolaçıkmak isteyen Türkiye Ko-münist Partisi (TKP) üyeleripolis tarafından engellendi.

Önceki gece yapılan gö-rüşmelerde, polis, “toplucaAnkara’dan hareket edilme-sine izin verilmeyeceğini”söyledi. TKP yöneticileri veavukatları ise kendilerine buyönde bir karar tebliğ edil-mediğini belirterek, “Suriyesınırında 10 bin tane silahlımilitanın bulunduğunu, on-ların seyahat özgürlüğününbulunduğunu, ama savaş is-temediğini söyleyenlerin ha-reket etmesine engel olun-duğunu” belirttiler. TunusCaddesi’nde oturma eylemiyapan TKP’liler 02.30’dasonlandıran TKP Ankara İlörgütü yazılı bir açıklamayaptı. Açıklamada, “Faşizanuygulamalar artarak devametmektedir” denildi.

BarışamüdahaleAnkara’dabaşladı

‘Suriye ile savaşsonumuz olur’

Veli A�baba

Tayyip Erdo�an

GürselTekin

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Türkiye’ninyeni Anayasa yapma konusunda iyi bir yoldaolduğunu ifade ederek, “Düzgün siyaset yap-manın yolu, herkesin verdiği sözde durması-dır, kim dönerse dönektir” dedi.

Çiçek, Gaziantep’te düzenlenen AnayasaPlatformu’nun “Türkiye Konuşuyor” toplantı-sındaki konuşmada, şunları kaydetti: “Şimditam da yeni bir Anayasa yapmanın zamanıdır.Biz söz verdik borçluyuz. Millet olarak siz dealacaklısınız. Alacağınızı iyi takip edin. Bununasıl yapacaksınız? Evvela katılacaksınız,sonra sizin burada söyledikleriniz ne ölçüdeAnayasa metni haline getirildi izleyeceksiniz,sonra değerlendireceksiniz, sonra da eğer düz-gün işler yapmazsak, bunun da karşılığını vere-ceksiniz. Yapmamak gibi bir lüksümüz yok.”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı TanerYıldız, “Bu ülkede geçen yıl tükettiğimizelektriğin dörtte birini HES’lerden eldeettik.” dedi. Yıldız, “Biz ne kadar yerlikaynaklarımızı kullanırsak dışa bağımlılı-ğımız o kadar azalacak. Vatandaşlarımızınyaptıkları protestoların bu ülkeye yol, su,köprü olarak değil de doğalgaz ithali ola-rak döndüğünü bilmeleri lazım” iddia-sında bulundu.

Yıldız, şunları söyledi: “ Şu anda ulu-sal taahhüt uyguladığımız için Edirne’denKars’a, Sinop’dan Hatay’a varıncayakadar tüm artı ve eksiler bir havuza giri-yor ve bu havuzdan fiyat değerlendiriliyor.Biz bu manada herhangi bir bölgeyi ayırtedemeyiz. Yapımız bunu gerektiriyor.”

Binlerce sanatçı vesanatsever EmekSineması için yürüdüSanatçılar ve sanatseverler, Emek Sinema-sı’nın İstanbul Film Festivali kapsamına alın-mamasını protesto etti. İstanbul TaksimMeydanı’nda toplanan binlerce sanatçı ve sa-natsever, İstiklal Caddesi’nde “Emek bizimİstanbul bizim, Emek’le sermaye uzlaşmaya-cak” sloganlarıyla yürüdü.

Basın açıklamasında “Beyoğlu tam bir si-nema mezarlığına dönüşmüştür. Kapısı so-kağa açılan, toplumsal hafızayı taşıyan büyüksalonların yerini alışveriş merkezlerinin için-deki çok salonlu, ticari sinemalar almıştır.Taksim Meydanı’nın yayalaştırılmasına, Tar-labaşı’nın yenilenmesine ikna değiliz, olmaya-cağız” dendi.

Binlerce sanatsever, üzerinde Tayyip Er-doğan, Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, İstan-bul Büyükşehir Belediyesi Başkanı KadirTopbaş ve Beyoğlu Belediyesi BaşkanıAhmet misbah Demircan’ın fotoğraflarınınyer aldığı “Fetih Beyoğlu” yazılı temsili bilet-leri yırtarak eylemlerini sonlandırdı.

Çiçek sertleşti: Kimdönerse dönektir

Doğalgaz ithalininnedeni HESprotestolarıymış!

Cemil Çiçek

Page 10: 9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

16 NİSAN 2012 PAZARTESİ

Türk e�itim sistemini laik çizgisinden ç�-kararak dini eksene oturtan 6287 say�l� “�lk-ö�retim ve E�itim Kanunu �le Baz� Ka-nunlarda De�i�iklik Yap�lmas�na Dair Ka-nun”, 11 Nisan 2012 günlü Resmi Gaze-te’de yay�mlanarak yürürlü�e girmi�tir.

Yasa’yla yaln�z ilk ve orta ö�retim sis-teminde de�il, yüksekö�retime geçi� sis-teminde de önemli bir de�i�iklik yap�lm��-t�r.

De�i�iklikten önce, ortaö�retim ba�ar�notunun merkezi s�nav puan�na kat�lacakbölümü, “YÖK’ün uygun görece�i biryöntemle” saptan�rken; yeni düzenlemedebu yönteme do�rudan Yasa’da yer veril-mi�tir. K�saca, YÖK’ün katsay�y� belirlemeyetkisi elinden al�nm��t�r.

Bu yol, daha önce de denenmi�ti. Ba�-lang�çta Yüksekö�retim Yasas�’n� kendi is-tekleri do�rultusunda de�i�tiremeyen,YÖK’teki ço�unlu�u ele geçiremeyen,böylece imam hatiplerin katsay� sorunun çö-zemeyen siyasal iktidar, 2004 y�l�nda ka-bul edilen 5171 say�l� Yasa’da benzer dü-

zenlemeler yapm��t�.Bu Yasa, a�a��daki ge-rekçelerle Anayasa’ya ayk�r� oldu�u içinTBMM’ye geri gönderilmi�, o günkü siya-sal konjonktür uygun olmad��� için yenidenyasala�t�r�lmam��t�.

İktidarın tercihinebırakılamaz

Anayasa’n�n 131. maddesinde, yük-sekö�retim kurumlar�n�n ö�retimini plan-lamak, düzenlemek, yönetmek ve denet-lemek görev ve yetkisi Yüksekö�retimKurulu’na verilmi�tir. Bu ba�lamda, hangiortaö�retim programlar�n� bitirenlerin yük-sekö�retimin hangi programlar�na, hangiölçütler kullan�larak ve hangi yöntem uy-gulanarak girebilece�inin saptanmas�,YÖK’e tan�nan bir yetkidir.

Ortaö�retim ba�ar� puan�n�n merkezi s�-nav ba�ar�s�na katk�s�n� sa�layan katsay�yöntemi de bu yetki kapsam�ndad�r.

Ortaö�retim ba�ar� puan� uygulamas�yla,adaylar�n ortaö�retimde okuduklar� ders-lerden olanaklar ölçüsünde yararlanarak iyi

not almalar� özendirilirken, ayn� zamandaortaö�retimdeki ders program�n�n gere�i gi-bi kavranmas� ve bilgi birikiminin sa�lan-mas�yla, adaylar�n yüksekö�retimdeki ö�-renimlerinin kolayla�t�r�lmas�, böylece yük-sekö�retim kalitesinin artt�r�lmas� amaç-lanmaktad�r.

Öte yandan, ülkenin yüksekö�renim ça-��ndaki gençlerinin bilgi ve yeteneklerinegöre ve ülke gereksinmeleri de göz önün-de tutularak uygun alanlara yönlendiril-meleri; ülkenin gelece�i ve gelecekteki eko-nomik, kültürel, sosyal geli�mesini çokyak�ndan ilgilendirdi�i, bu geli�me ve kal-k�nmay� derinden etkileyece�i için iktidar-lar�n siyasal tercih ve de�erlendirmelerineb�rak�lamayacak kadar önemlidir.

17-18’inci yüzyıldemokrasi

K�saca, Anayasa’n�n 130 ve 131.maddeleri uyar�nca, yüksekö�retime giri�esaslar� ve ko�ullar�n� belirleme yetkisininyüksekö�retim organlar�n�n bilimsel de-

�erlendirmelerine b�rak�lmas� gerekmek-tedir. Anayasa’n�n 130. maddesinde, “yük-sekö�retime giri�”in yasayla düzenlenece-�inin belirtilmesi, yetkili organ� belirleme-ye de�il, hangi ko�ullar� ta��yan ö�rencile-rin yüksekö�retime girebilece�inin yasay-la düzenlenmesine yöneliktir. Bu düzenle-mede anayasal ilke ve kurallar�n dikkate al�-naca�� ku�kusuzdur.

Yasa koyucu, Anayasa’n�n 130 ve131. maddelerini görmezden gelerek, di-ledi�ince düzenleme yapamaz.

Son zamanlar�n “Ben seçimle i�ba��nageldim, diledi�im her yasay� ç�kar�r�m”anlay��� ça�da� demokrasiyle ba�da�ma-maktad�r. Anayasa ya da hiçbir engel yok-tur bu anlay�� için. Kimseye ve hiçbir organahesap verme dü�üncesi de yoktur. Oysa,demokrasiyi “ço�unluk diktatörlü�ü” gibi al-g�layan zihniyet, 17 ve 18. yüzy�l demok-rasi anlay���d�r. Bu anlay���n, 50 milyon in-san�n ölümü üzerine, �kinci Payla��m Sa-va��’ndan sonra terk edildi�i hâlâ anla��la-mamaktad�r.

YÖK’ün katsay� yetkisi kald�r�labilir mi?BÜLENTSERİM

SERBEST KÜRSÜEski Anayasa Mahkemesi Genel Sekreteri

Ayd�nl�k, Avrupa’daki 5 milyon Türk ile bu-lu�tu. Bugünden itibaren, Avrupa’da Türk-ler’in en yo�un ya�ad��� 8 ülkede, haftan�n 5günü Türkçe, Türkiye ve dünya gündeminiyans�taca��z.

Halk�n gazetesi Ayd�nl�k, Almanya, Fran-sa, Avusturya, �sveç, Belçika, Hollanda, �s-viçre ve �ngiltere’de günlük olarak Pazarte-si-Cuma günleri aras�nda 16 sayfa olarak ya-y�mlanacak. 8 sayfas� renkli olarak ay�mla-nacak Ayd�nl�k Avrupa, Türkiye’de oldu�u gi-bi, ara�t�rmac�, takipçi, belgeci ve dosya ha-bercili�iyle, evrensel bas�n ilkeleri do�rul-tusunda hakl�n�n ve mazlumun yan�nda ola-cak. Ayd�nl�k, haftasonu 12 sayfal�k kitap ekiy-le birlikte, 28 sayfa olacak. Haftasonunda

okurlara dolu dolu bir içerik sunarak, aileninbütün bireylerine bilgilenme ve e�lenmeolana�� sa�layacak Ayd�nl�k, Avrupa’da on y�l-lard�r ihmal edilen halk�m�z�, tarikatlar�n, ce-maatlerin, ç�kar çevrelerinin tekelindeki ga-zetelere ba��ml�l�ktan kurtaracak.

Avrupa’daki Türkleringözü kulağı olacak

Avrupal� Türklerin sesi, gözü ve kula��olacak Ayd�nl�k, yurtd���nda Türkiye’ningerçek gündemini aktarman�n yan� s�ra,Avrupa’n�n gündemini de Türkiye’ye nesnelve do�ru biçimde yans�tarak, habercilikanlam�nda etki yaratacak. Ayd�nl�k, do�ru veiyi Türkçe ile Türk kültürünün Avrupa’daki

temsilcisi olacak, buradaki insanlar�m�zlaTürkiye aras�nda sa�lam bir kültür köprüsükuracak.

Avrupa’daki kurumlar nezdinde Avru-pa’daki Türklerin hak ve özgürlüklerini sa-vunacak tek cesur gazete olan Ayd�nl�k, Tür-kiye’nin Avrupa’daki Türkiye’ye yönelik ih-mal ve haks�zl�klar�na kar�� a��lmaz bir kal-kan olacak. Türkiye Medyas�’n�n ba��ms�z,özgür ve özgün temsilcisi Ayd�nl�k, sorgu-lay�c� habercili�i ve kalitesiyle, Avrupa’da-ki Türklerin �rkç�l�k, ayr�mc�l�k, d��lanma, i�-sizlik, sömürü, e�itim, meslek, bürokrasi,yurtta�l�k, temsil gibi yak�c� sorunlar�n�n s�-k� bir takipçisi, halk�n ve okurlar�n özledi�igerçek bir alternatif olacak.

Avrupa kadromuzAydınlık Gazetesi Avrupa’da, Avrupa Türk medyası-nın merkezi sayılan Frankfurt kentindeki merkez bü-rosunun eşgüdümünde hazırlanıyor. Haber ekibi, si-yasetin hemen her alanında çalışmış Ali Mercan, de-neyimli gazeteci İrfan Ergi, Avrupa’nın çeşitli ülke vemetropollerindeki gazeteciler, Işın Siegel, Ali Rıza Taş-delen, Gönül Kenter Engemann, Kadim Ülker, Ab-dullah Gürgün, Yusuf Cinal, Ahmet Uyar, Kemal Al-bayrak, Musa Ballıkaya, Yunus Soner ve Beyhan Yıl-dırım’dan oluşuyor. İdare ve abone işlerini Ercan Bo-ral ve Eylem Demirel Boral’ın yürüttüğü Aydınlık Ga-zetesi Avrupa ekibi, İstanbul’daki yetkin Aydınlık ça-lışanları tarafından her konuda destekleniyor.

DERYA DERV��

TBMM eski Başkanı Hüsamettin Cindoruk, İs-tanbul Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr.Kemal Alemdaroğlu, Anayasa Mahkemesi eskiBaşkanı Yekta Güngör Özden öncülüğündeoluşturulan Milli Anayasa Forumu dün İstan-bul Maltepe’de 400 kişinin katılımıyla gerçek-leştirildi. İşçi Partisi (İP) Genel BaşkanYardımcısı Ferit İlsever’in yönettiği forumda,Prof. Dr. Zekeriya Beyaz, CHP eski Milletve-kili ve gazetemiz yazarı Şahin Mengü, CHPSivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir, TGBGenel Başkanı İlker Yücel konuşmacı olarakyer aldı.

‘Bu bir mücadele toplantısı’Toplantının açış konuşmasını yapan İP

Genel Başkan Yardımcısı Ferit İlsever “BizMillet olarak önümüze koyulan bölücü ve emekdüşmanı anayasaya ‘hayır’ diyoruz. Bunu MilliAnayasa Forumu’nun 28 Nisan’da Ankara’dayapacağı Büyük Kurultay’la daha güçlü haykı-racağız” dedi.

CHP Sivas Milletvekili Malik Ecder Özde-mir, “AKP’nin temel amacının Laik, Demo-kratik Cumhuriyeti değiştirip, ulus devlet veüniter yapıyı ortadan kaldırıp yerine yeni birdevlet modeli oluşturmaktır. Şimdi sıra yenidenşekillendirilen bu yönetim biçimine uygun yeniAnayasa yapmaya geldi. İşte buna kimse ortakolmamalı. Milletvekili olduğum Atatürk’ünpartisi CHP derhal Uzlaşma Komisyonu’ndançekilmelidir” dedi.

‘Mücadeleyi kazananakadar devam edeceğiz’

Prof. Dr. Zekeriya Beyaz “Bu bir konferans,sohbet toplantısı, seminer değildir. Bu birkavga, mücadele toplantısıdır. Bu kavga, müca-dele Türkiye Cumhuriyeti’ni ilelebet yaşatmave Atatürk ilke ve devrimlerini koruma azmi-nin bir göstergesidir. Türklüğü ve Atatürk’üAnayasa’dan çıkartmak istiyorlar. İşte MilliAnayasa Forumu, sizler, bizler bu fitneye, bufesata, bu bölücülüğe izin vermeyeceğiz, aslateslim olmayacağız. Mücadeleyi kazananakadar devam ettireceğiz” diye konuştu.

CHP eski Milletvekili Şahin Mengü, “Ana-yasa mücadelesi, Cumhuriyet Mitingleri gibiyasal zeminde meydanlara sokaklara taşmalı-dır” dedi. TGB Genel Başkanı İlker Yücel de“ABD ve AKP yeni Anayasa ile devletsizleş-tirme, milletsizleştirme, vatansızlaşma, yoksul-laşma, gericileşme ve sonunda bölünmeyidayatmaktadır. İşte bu yüzden bu Anayasa’ya‘hayır’ diyoruz. Bu topraklarda Mustafa Kemalyenilmeyecektir” diye konuştu.

Konuşmacılardan sonra Milli Anayasa Fo-rumu sonuç bildirgesi okunarak oy birliği ilekabul edildi.

Milli Anayasa Forumu’nabüyük ilgi

Maltepelilerin büyük ilgi gösterdiği toplan-tıya İP Maltepe İlçe Başkanı Süleymen Somer,Eğitim-İş Temsilcisi Önder Yılmaz, Yeni KuşakKöy Enstitüleri Derneği Başkanı Zübeyit Çelik,

Şah Kulu Derneği Başkanı Süleyman Cem, He-kimhan Yardımlaşma Derneği Yöneticisi İbra-him Barut, ADD ve Kartal EngellilerKomisyonu üyesi Mehmet Demir, GazilerDerneği Anadolu Yakası Kurucu BaşkanıGüneş Abacı, CHP Kadıköy İlçesi üyesi NaimeHakan, CHP Maltepe İlçe Yöneticisi FatmaEsipgen, ADD Maltepe İlçe Başkanı TülayOdabaş, CHP, Yeni Parti, İşçi Partisi, MemleketSevdalıları Derneği yönetici ve üyeleri katıldılar.

Aydınlık Avrupa’yı da aydınlatacak

‘CHP uzlaşma komisyonundan çekilmeli’ Milli Anayasa Forumu �stanbul Maltepe’de 400 ki�iyle topland�

CHP Milletvekili

Özdemir:

Toplant�ya çok sa-

y�da kitle örgütü,

sendika ve parti tem-

silcileri de kat�ld�.

Toplant�ya kat�lan yurtta�lar, Milli Anayasa Forumu sonuç bildirgesini alk��larla kabul etti.

Z�HN� ERDEM / ANKARA

CHP Ankara İl Kongresi’nde “blok liste”, “çarşaf liste” oy-laması gerginliğe yol açtı. Blok listenin kabul edildiği oyla-mada tüzük hükümlerine uyulmadığını ileri süren muhalif-ler kongrenin iptal edileceğini söyledi. Ahmet Taner Kışla-lı Spor Salonu’nda gerçekleştirilen kongrede Genel Merkez’indesteklediği mevcut İl Başkanı Zeki Alçın ve muhaliflerin des-teklediği Necati Yılmaz yarıştı. Kongrenin Divan Başkanlı-ğı’na Ankara Milletvekili Levent Gök seçildi. Gök’ün seçil-mesinin ardından Divan Başkanlığı seçimlerin “blok liste” ha-

linde yapılması önerisini gündeme aldı. Delegelere öneriyi oy-latan Gök, “Seçimin blok listeyle yapılması kabul edilmiştir”dedi. Bunun Necati Yılmaz’ı destekleyen yaklaşık 50 delege,kürsüyü işgal etti. İşgal eylemi yaklaşık 30 dakika sürdü.

‘Divan istifa’ sloganları atıldıBu arada Başkan adaylarından Necati Yılmaz hak arayı-

şında olduklarını belirterek, “Partinin tüzüğü var. Seçimlerdeyeterli oy çıkmamıştır” dedi. Yılmaz’ı destekleyen partililer,protestolarına devam ederek,”Divan istifa” diye tempo tuttu-lar. İtirazlar sonrasında oylar tek tek sayıldı. Oylama sırasında

246 delege ‘’blok’’, 176 delege ise ‘’çarşaf liste’’den yana oykullandı. Gök’ün seçimin blok liste ile yapılacağını açıklamasıgerilimi bir kez daha yükseltti. Bazı partililerin protokol sıra-larında oturan CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Gü-naydın’ın üzerine yürüdü.

619 delegesi bulunan Ankara İl Kongresinde, hazirun cet-veline 532 delegenin imza attığı öğrenildi. Oylama sonuçlarınaitiraz eden muhalifler, “Ancak katılanların yarıdan bir fazlası“blok liste” için oy vermesi halinde bunun kabul edilmiş sayı-lacağını” belirterek, seçim kurulunun yapılan seçimleri iptaledebileceğini ileri sürdü.

CHP Ankara kongresinde blok liste kavgası

İsrail istedi THY uyguladıAvrupa’nın çeşitli ülkelerinden “Filistin’eHoşgeldiniz” kampanyası ile Filistin’e git-mek üzere İstanbul’da toplanan Filistindostu 50 eylemci , İsrail’in ülkeye giriş iznivermemesi üzerine Tel Aviv’e uçamadı.“ Filistin’e Hoş geldin” kampanyası için

Tel-Aviv’den Beytlehem’e gitmek isteyenaralarında çok sayıda Fransız’ında bulun-duğu 50 eylemci bilet işlemlerini yapmaküzere sabah saatlerinde Atatürk Havali-manı’na geldi.

Bu arada İsrail yetkilileri, bütün hava-yolu şirketlerine ve özel güvenlik şirketi Gö-zen’e eylemcilerin uçağa alınmaması içinisim listesini gönderdi. Bunun üzerine biletişlemleri yapılmayan eylemciler ellerindekidövizleri kaldırarak “Katil İsrail, terörist İs-rail, Filistin’e özgürlük, İsrail’e gitmek isti-yoruz” sloganları atarak oturma eylemiyaptı.

Page 11: 9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

16 NİSAN 2012 PAZARTESİ

Uluslararası siyasette tarihi günCuma ile cumartesi arasındaki 24 saat içinde, dünyadaki gelişmeleri ciddi ölçüde etkileyen üç önemli olay oldu:

İran, İstanbul’daki nükleermüzakerelerde uranyum

zenginleştirmenin hakkıolduğunu savundu veikinci tur görüşmelerin Bağdat’tayapılmasını kabul ettirdi

BM Güvenlik Konseyi,Rusya’nın ABD’nin

hazırladığı metne itirazıüzerine cuma günü Suriye kararıalamadı. Rusya’nın düzelttiği metincumartesi günü kabul edildi

Moskova’da birarayagelen Rusya, Çin ve

Hindistan dışişleribakanları, dünya sorunlarındadaha etkin olmak için güçbirliğiyapma kararı aldılar

2 31

DI� HABER SERV�S�

Rusya’nın başkenti Moskova’da bi-raraya gelen Rusya, Çin ve Hindistan dış-işleri bakanları, Uluslar arası siyasi so-runlarda daha etkin rol oynama kararı al-dılar.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov,Çin Dışişleri Bakanı Yang Cieçi ve Hin-distan Dışişleri Bakanı SomanahalliMallaiah Krişna’nın önceki gün yaptığıgörüşmeden sonra, üç bakan ortak bir bil-diri yayımladı.

Yen dönem saptamasıLavrov, Yang ve Krişna, toplantıda,

dünyanın kapsamlı değişikliklerin ol-duğu karmaşık bir döneme girdiği ve ge-lişmekte olan ülkelerin öncekinden dahabüyük roller alacağı çok kutupluluğun ka-çınılmaz hale geldiği üzerinde görüşbir-liğine vardı.

Bakanlar, üçü de Birlişmiş MilletlerGüvenlik (BM) Konseyi üyesi olan Rus-ya, Çin ve Hindistan’ın dünya barışının,istikrarının ve gelişmesinin sürdürülme-sini korumaktan sorumlu oldukları sap-tamasını yaptı.

Üç ülke, çoğulculuğu, uluslararası

ilişkilerin demokratikleşmesini, dünya ba-rışını ve refahını geliştirme, bunun için degerekli mekanizmaların kurulması yö-nünde güçbirliği yapma kararı aldı. Buçerçevede üç ülke BM’de, G20’de,BRICS’de ve öteki uluslararası örgüt-lerde işbirliğini sürdürme ve derinleşti-receklerini bildirdi. Bu yöndeki adımla-rın hem bölgesel, hem küresel olumlu et-kilerine işaret edildi.

BM’nin etkinliğiMevcut uluslararası sorunları da tar-

tışan üç bakan, üç ülkenin bu sorunlarınçözümü yonünde atılan olumlu adımla-ra tam destek bildirdi. Bakanlar, sorun-ların çözümünde BM Şartı’nın, herkesinüzerinde uzlaştığı uluslararası kurallarıntemel alınmasına, ülke egemenliğinesaygıya, bağımsızlığa ve her ülkenin top-rak bütünlüğüne saygıya vurgu yaptılar.Bakanlar, BM’nin sorunların çözümün-de daha etkin rol oynamasını, barışçı si-yasi ve dıplomatik çabaları destekleme-sini istediler.

Üç ülke, doğal afetlerin etkileriniazaltma, gıda yardım, tıbbi yardım, tarım,işsizlik ve tarım alanlarında çabalarınıdaha da artırmaya karar verdiler.

Rusya, Çin, Hindistangüçbirliği kararı

ABD, Celili ile başbaşagörüşmek istemiş

DI� HABER SERV�S�

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konse-yi’nde Suriye’ye gözlemci gönderilmesi,ABD tarafından hazırlanan karar tasa-rısının Rusya’nın itirazı üzerine değişti-rilmesinden sonra kararlaştırıldı.

Güvenlik Konseyi, önceki gün ateş-kesi izlemek üzere Suriye’ye 30 silahsızaskeri gözlemci göndermeye oybirli-ğiyle karar verdi. Kararda, zamanla sa-yıları 250’ye yükselebilecekgözlemciler, “bütün tarafların yapacağıher türlü şiddeti” izlemekle görevlendi-rildi. Rusya,bu ibareyi, ABD baştaolmak üzere Batı ülkeleri, Suudi Ara-bistan, Katar ve AKP iktidarı tarafın-dan desteklenen terör gruplarınınşiddet eylemlerine karşı özelliklemetne koydu.

Gözlemci heyetiKararda, gözlemci heyetin Suriye

yönetimi ve BM Genel Sekreteri ile da-nışmalardan sonra görevlendirileceğide belirtildi. Bu da Güvenlik Konse-yi’nin Suriye’nen egemenliğine duy-duğu saygının bir ifadesi olarak kaydageçti.

Karar, BM ve Arap Birliği özeltemsilcisi Kofi Annan’ınaltı maddelik çözüm pla-nına Güvenlik Konse-yi’nin desteğini teyid etti.Bu teyid, 1 Nisan’da İs-tanbul’da yapılan “SuriyeDostları” toplantısı gibigirişimleri ve Annan pla-nını sabote etmeye yöne-lik diğer faaliyetimahkum ediyor. Suriye

yönetiminin baştan beri kabul ettiği vedünya çapında geniş destek bulanAnnan planı, BM’nin en üst yürütmeorganının da desteğini kazanmış oldu.

Cuma günü oylanamadıKararın oylanarak kabul edilmesin-

den sonra bir açıklama yapan Rus-ya’nın BM Daimi Temsilcisi VitaliÇurkin, kararı “daha dengeli ve gerçek-lere uygun” diye niteledi. Rusya, cumagünü oylanmak üzere Güvenlik Konse-yi’ne gelen ABD’nin hazırladığı tasarımetnine itiraz etmişti. ABD’nin met-nini Rusya yeniden elden geçirip dü-zelttikten sonra, ortaya Konsey’inoybirliğiyle kabul ettiği taslak çıktı.

Rusya, ABD’nin hazırladığı metin-den, “gözlemcilerin yetkisinin sınırsız-lığı” ibaresini, Suriye’ye yeni yaptırımönerilerini ve Suriye’de insan haklarınıihlallerinin kınanmasını çıkardı. Karar,Suriye yönetimini gözlemci heyetiyle iş-birliği yapma sorumluluğu yükledi. Su-riye yönetimi, insani yardımkuruluşlarının ihtiyacı olan herkeseyardım ulaştırmasına izin verecek. Yö-netim karşıtı terör gruplarının da insaniyardımların dağıtımına engel olması,kararca yasaklanıyor.

BM Güvenlik Konseyi Suriye’yegözlemci göndermeyi onaylad�

ABD’nin metniniRusya düzeltti

DI� HABER SERV�S�

Birleşmiş Millitler ve Arap Birliğiözel temsilcisi Kofi Annan’ın planıuyarınca ilan edilen ve dördüncü gü-nünü dolduran ateşkese rağmen, Gü-veççi köyü yakınlarından Suriye’ye sı-zan terör grupları saldırı düzenlediler.

Bölgeden alınan bilgilere göre, sı-nırdan sızan Özgür Suriye Ordusu’nabağlı silahlı çeteler, sınıra 500 metreuzaklıktaki Suriye’nin Harapcoz kö-yüne uzun namlulu silahlarla saldırıdüzenlediler. Köye tanklar ve zırhlıaraçlarla gelen Suriye güvenlik güçlerisaldırıya karşılık verdi. Öğle saatle-

rinde başlayan çatışma yaklaşım 1.5saat sürdü.

Suriye güvenlik güçlerinin müda-halesi üzerine, silahlı teröristlerden ba-zıları kaçıp sınırı geçerek Türk top-raklarına sığındı. Türkiye’ye kaçan-lardan birisinin çatışma üzerine böl-geye giden gazetecilere, “Beşar Esattanklarını çekmedi, saldırılar devamediyor” diye bağırması, eylemin bilinçlibir kışkırtma olduğunun göstergesişeklinde değerlendirildi.

Suriye yönetimi, terör gruplarınıneylemlerini tırmandırması üzerine,bu eylemlere sert karşılık verileceğiuyarınısında bulundu.

Yine sınırdan sızma,yine kışkırtma

ERCAN DOLAPÇI

14 Nisan Cumartesi günü İstanbul’dayapılan İran ile 5+1 ülkeleri nükleermüzakereleri iki taraf için de olumlugeçse de, müzakerelerden asıl kazançlıçıkan tarafın İran olduğu değerlen-dirmesi yapılıyor.

Müzakereler, ABD ve müttefik-lerinin sabotajlarına karşın yapılabil-di. İran müzakeler sırasında bütün tez-lerini ve haklarını kararlı biçimde sa-vunarken, karşı taraf İran’ın tezlerinidinlemek zorunda kaldı. Ayrıca, İran,müzakerelerin ikinci turunun Bağ-dat’ta yapılmasını da muhataplarınakabul ettirdi.

İran Başmüzakerecisi Said Celili,İran’ın uluslararası kurumlara verdi-ği taahhütlerini yerine getirdiğini ve ça-lışmalarının denetimlere açık oldu-ğunu belirtti. Celili, bunun dışında birkuruma hesap vermeyeceklerini denet bir şekilde ifade etti.

Kritik yemekABD, Rusya, Çin, İngiltere, Fran-

sa ve Almanya’dan oluşan 5+1 gru-bu adına görüşmeleri yürüten ABDış Politika Şefi Catherine Ashton,5+1’in İran ile yeni tur müzakerelereyeni bir imajla katıldığını belirtti. Ash-ton, “Dün gece Dr. Celili ile çok iyibir görüşmemiz oldu. İran’ın ciddi ol-duğuna inandık. İran’ın nükleerprogram kullanma hakkı olmalı. Bizartık görüşmelerin yeni turundan ala-cağımız sonuçları bekliyoruz” dedi.Ashton’a yakın bir kaynak, “Ashtonile Dr. Celili’nin katıldığı akşam ye-meği ziyafeti çok güzel bir ortamdaüç saate yakın sürdü” ifadesini kul-landı.

Toplantının en ilginç yanı, ABDDışişleri Bakanı Siyasi İşler Yar-dımcısı Wendy Sherman’ın Celiliile özel görüşme isteği oldu. Celili’ninbaşbaşa görüşmeyi kabul etmediğiöğrenildi. Gazetecilerin konuya iliş-kin sorularını yanıtlayan Celili, “Sa-

dece Rus meslektaşımla baş başa gö-rüşmem oldu. Onun dışında kimseylegörüşme yapmadım” cevabını verdi.

Yüzde 20 tartışmasıMüzakereler iki aşamalı yapıldı.

İkinci aşamadaki görüşmelerin dahatartışmalı geçtiği ve bu nedenle top-lantının 21:00’e kadar uzadığı öğre-nildi.

Tartışmanın konusu İran’ın uran-yumu yüzde 20 oranında zenginleş-tirmesiydi. İran, yüzde 20 oranındazenginleştirmenin hakkı olduğunukararlılıkla dile getirdi. Celili’ninkesinlikle yaptırım ve ön şart kabuletmediği, İran’ın nükleer silah yap-manın peşinde olmadığını açık ifa-delerle dile getirdiği bildirildi.

Celili’nin, İranlı 5 nükleer bilim-ciye yapılan suikastları da gündemegetirdiği kaydedildi. Celili’nin toplantısonrası açıklamalarını 5 nükleerci bi-lim adamının resimlerinin asılı ol-duğu afişin önünde yapması anlam-lıydı.

Bağdat kabul ettirildiMüzakerelerin ikinci oturumunun

23 Mayıs günü Bağdat’ta yapılacağıaçıklandı.

Toplantıyı izleyen İranlı gazete-ciler, organizasyonun kötü olduğunubelirtitler ve “Ne internet hızlıydı, nede masalarda bilgisayar vardı. San-ki bir el toplantıyı sabote etmeye ça-lışıyordu” dedi. En başta müzake-relerin İstanbul’da yapılmasını İran’ınistediğini, ancak ABD’nin ön şart da-yatması üzerine İran’ın “Pekin veBağdat” mesajını verdiğini belirtenİranlı kaynaklar, bunun üzerineABD’nin geri adım atarak İstanbulseçeneğini kabul etmek zorundakaldığını belirtiyor. İranlı kaynaklar,“Görüldüğü üzere ABD, İran ileTürkiye’nin hiçbir ortamda baş başakalmasını istemiyor. Bundan rahat-sız oluyor” değerlendirmesinde bu-lunuyor.

DI� HABER SERV�S�

Başbakan Tayyip Erdoğan ve DışişleriBakanı Ahmet Davutoğlu, terör olay-larına azmettirdiği iddiasıyla Irak Yük-sek Mahkemesi’nin hakkında tutukla-ma kararı çıkardığı Irak Devlet BaşkanYardımcısı Tarık Haşimi ile görüştü.

WOW Otel’de kapalı kapılar arka-sında yapılan Erdoğan-Haşimi görüş-mesinde Irak’taki son gelişmelerin elealındığı öğrenildi.

Öte yandan Haşimi’ye ve berabe-rindeki korumalara Bahçeşehir’de ikiev verildi. Ayrıca kendi korumalarınındışında Haşimi’nin güvenliğini sağla-mak için bir ekip görevlendirildi.

Haşimi, hakkında tutuklama kara-rı çıkarıldıktan sonra Irak’ın kuzeyinegiderek, Kürt bölgesel yönetimi lide-ri Mesud Barzani’nin himayesine sı-ğınmıştı. 10 gün kadar önce kuzeyIrak’tan Katar’a gideh Haşimi, oradanSuudi Arabistan’a geçmiş, arkasın-dan İstanbul’a gelmişti.

Katar, Suudi Arabistan ve AKPhükümeti, Irak’ın Haşimi’yi resmen is-temesine olumlu yanıt vermedi.

Kaçak Ha�imi’yeev ve koruma

�ran Ba�müzakerecisiCelili, bas�n toplant�s�n�suikaste u�rayan �ranl�bilim adamlar�n�n resmiönünde yapt�.

Çin’in Sarıdeniz’inde Rusya ile Çin’in 22-29 Nisan ta-rihlerinde yapacakları ortak askeri tatbkat içn Rus-ya’nın Pasifik Deniz Filosu’na ait 4 savaş gemisi Vla-divostok’dan yola çıktı.

Savaş uçakları ve helikopterlerle destekleneceği bildi-rilen tatbikat ile ilgili olarak Rusya Deniz Kuvvetlerisözcüsü Ria Novosti Ajansı’na yaptığı açıklamada, Var-yag ve üç anti-denizaltı savaş gemisi Vladivostok lima-nından ayrıldığını belirterek, Rus savaş gemilerinin 22Nisan’da Çin’de olması planlanıdığını söyledi.

Ortak askeri tatbikata 20’den fazla Rus ve Çin savaş ge-misinin yanı sıra, savaş uçakları ve helikopterler katılacak.

Rusya ve Çin 2005’den bu yana Şanghay İşbirliğiÖrgütü çerçevesinde bir dizi askeri tatbikat gerçekleş-tirdi. Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Özbekis-tan’ın da dahil olduğu örgüt bölgede ABD nüfuzunukırmaya çalışıyor.

Rus-Çin ortak askeri tatbikatı için Varyag gemisi yola çıktı

Page 12: 9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

TELEV�ZYON YAYIN AKI�I

08.00 TelevizyonGazetesi

10.00 Satırbaşı11.10 Ekopolitik 13.00 Haber Burada 15.00 Sahne Sanatları 17.00 Akşama Doğru 18.00 Bilim ve Toplum 19.00 Ulusal Haber 20.30 Sesli Gazete 22.00 Futbol Yorum23.00 Haber Masası

07.00 Gün Başlıyor09.00 Haber Bülteni11.00 Haber Bülteni 12.00 Haberler 13.00 Gün Ortası 15.00 Haber Bülteni 17.00 Akşam

Haberleri 18.00 Haber Bülteni 19.00 Akşam

Raporu 23.00 1 Gün

09.00 Haber Merkezi 11.15 Ekonomi

Piyasaları 11.30 Haber Merkezi 13.00 Öğle Bülteni14.00 Günün İçinden 14.30 Günün İçinden 15.00 Günün İçinden 16.45 BBC Türkçe ile

Dünya Gündemi 18.30 Gece Gündüz 19.00 Akşam Haberleri

06.40 Haberler 09.00 Beni Affet “T”10.00 Melek 13.00 Soframız14.00 Üstün Dökmen’le

Küçük Şeyler15.00 Çemberimde

Gül Oya 18.45 Star Haber20.00 Bir Çocuk

Sevdim 22.30 Koyu Kırmızı

06.30 Haberler 09.00 Cennet

Mahallesi “T”12.00 Saba Tümer ile

Bugün 15.00 Bugün

Ne Giysem?18.45 Ana Haber

Bülteni19.50 Spor Sayfası 20.00 Survivor23.15 Lig Özel Spor

06.30 Kahvaltı Haberleri 08.30 Zerda “T”10.00 Müge Anlı ile

Tatlı Sert13.00 Yeniden

Başlayalım15.45 Esra Erol’da Evlen

Benimle 19.00 Ana Haber Bülteni 20.00 Son Yerli 22.15 Kim Milyoner

Olmak İster

06.00 Ihlamurlar Altında “T”

09.00 Doktorum 11.15 Mutfağım12.30 Gün Arası 14.30 Evim

Şahane 19.00 Ana Haber

Bülteni 19.50 Spor Gündemi 20.00 Arka Sokaklar 23.00 Kanıt

10.00 Beyaz Sayfa 11.30 Mutfakta

Sağlık 13.30 Klip Saati 14.00 Biz Bize 16.45 İstekleriniz 18.30 Ana Haber 19.30 Yeşil

Ekonomi 20.00 Yarence 22.00 Ehl-i dem 01.00 Ana Haber

07.00 Sabah Haber 10.30 Gülben13.00 Haber 14.45 Hayata Dair 16.45 Dizi Klip18.30 Habere Doğru 19.00 Ana Haber

Bülteni 19.40 Hava Durumu19.50 Bir Zamanlar

Osmanlı 22.20 Leyla ile Mecnun

09.00 Piyasa Ekranı 12.00 Finans Cafe 14.00 Piyasa Ekranı 17.00 Son Baskı 18.00 Spongebob

Squarepants 18.40 Doctor Who?20.00 Two And

A Half Men 23.00 Kiss Kiss

Bang Bang00.00 Conan O’Brien

08.00 Sabahın Sesi 09.30 Keloğlan10.00 Fate ile Günbegün 12.00 Efsane Prens 13.15 Müzik Saati 15.50 Muhteşem

Kraliçe 16.55 Hava Durumu 19.30 Spor 20.00 Yurttan Haberler 21.30 Başarı Hikayeleri 23.00 Futbol Gecesi

07.10 Çizgi Film 10.00 360 Derece Yaşam 12.30 Spor 13.00 Haber 16.00 Haber 16.0018.30 Akşam Ajansı 19.10 Spor21.00 Aklın Yolu 23.00 Yabancı Film

Kuşağı 02.00 Yabancı Film

Kuşağı

08.30 Erkan Tan’laBaşkentten

10.45 Böyle Bir Şey Var mı?

13.00 Gün Ortası 13.30 8 Numarada

Şenlik Var 16.30 Gülhan’ın Galaksi

Rehberi 17.30 Haber Aktif20.00 Ana Haber 21.00 İyi, Kötü ve Çılgın23.00 Bizim Stadyum

09.30 Sormak Gerek 11.00 Haber 12.30 Biz Bize 14.00 Haber 16.00 Güncel 17.00 Haber 19.30 Anı Durdur 20.00 Ana Haber Bülteni 21.30 Toplum ve İnsan 22.30 Yaşam Sanatı 23.30 Gökyüzünde

Bir Asır

RTÜK �ikâyet Hatt�: 444 1 178

16 NİSAN 2012 PAZARTESİ

Soldan sağa1. Trafik akışını kesmemek

için yolun altındangeçirilen yol - Fikir,düşünce

2. Erkek keçi - Teklif etmek3. "Tok" karşıtı - Devlet

hazinesi, hazinenin malıolan - Vilayet

4. Karakter, ıra - Gelenek5. Olağanüstü yaratıcı gücü

ve yeteneği olan kimse,dahi - Oksijenin birelement veya bir köklebirleşmesiyle oluşanmadde - Rütbesiz asker

6. Tende bulunan koyurenkli küçük leke - Türklirası (kısa) - Bir tembihsözü

7. Umut - Sodyum'unsimgesi - İlkel bir su taşıtı

8. Çözümlemeli - İlkel benlik9. Genişlik - Ayak - Horoz,

hindi gibi hayvanlarıntepesindeki deri uzantısı

10. Yabancı bir uzunlukölçüsü birimi - Dantel veyanakış ipliği yumağı - Göz

11. Büyükler, ileri gelenler -Bir makyaj malzemesi,maskara

12. Kiloamper (kısa) - Erkekte

cinsel güçsüzlük - Bir nota

Yukarıdan aşağıya1. Uzun tecrübeler

sonucunda özel olarakifade edilmiş ve halka malolmuş söz, darbımesel -

Uzun, yorucu ve özenliçalışma

2. Baş örtüsü, yün atkı -Gemilerde ambarlara vemakine bölümüne havavermek için güverteyeaçılan baca

3. Takım (kısa) - Korkak -Lantan'ın simgesi

4. Büyük deniz taşıtı - Biryarışın belirli uzaklığıkapsayan bölümlerindenher biri - Baryum'unsimgesi

5. Yunan mimarisindeki üçbiçimden biri - Ancak

6. Az yağlı, bazen şekerli veyumurtalı, gevrekçe birhamur işi - Nikel'insimgesi - Sınır nişanı

7. Kayınbirader - Hareketetmeyen nesnelerüzerindeki kuvvetdengelerini inceleyenbilim dalı

8. Bir cetvel türü - Ailesiningeçimini sağlayan - Birdüşünce anlatan bir veyabirkaç cümlelik söz

9. Hoşgörülü, açık yürekli,güvenilir kimse, kalender -Kayak - Köpek

10. Yazım - Sümerler'de sutanrısı - Şaman

11. Bir bulunma hali eki -Rutubetli - Hayvanyiyeceği

12. Genellikle, çoğu kez,çoğunlukla - "Kadar"anlamında bir söz

Hazırlayan : Haran - Kural

Soldan sağa1 Kaptanın ya da tayfaların

gemi sahibine, armatöreya da sigorta şirketinebilerek verdikleri zarar

8 Tantal'ın simgesi10 Kasık11 Rütbesiz asker12 Bir şeyin gerçekleşmesini

önleyen veya geciktirensebep, mani

14 Letonya'nın başkenti16 "eğik" karşıtı18 Kimononun üstüne takılan,

biçimi ve boyutu cinsiyete,yaşa, mevkiye ve bölgeyegöre değişen, bir

düğümle birleştirilen genişipek kuşak

19 Bir dönem Fransızcasözcüklerle konuşmayaözenen çevrelerde"memnun oldum,tanıştığımıza

sevindim" anlamındakullanılan bir sözcük

22 Bir kan grubu23 Çerkezlerin kendilerine

verdikleri ad25 Yaratıcı güç, bir düşünceyi

ortaya koyma niteliği27 Felsefede, bir sorunun çıkış

yolunun olmayışı29 Küçük mağara30 İsim31 Çok yırtıcı bir balık34 "... Farrow" (aktris)36 Köpek37 Konusunda, hakkında38 Son bölüm

41 Bayram ve şenliklerdecaddelere kurulan süslükemer

43 Kumaşla astar arasınakonularak giysinin dikdurmasını sağlayan kolalıbez

45 Eskiden yaşmak yapımındakullanılan çok ince yarı-saydam bez

47 Bir gayret ünlemi48 Boksta bükük kolla

aşağıdan yukarıya doğruatılan yumruk

50 Arap edebiyatında bir şiir

türü52 Arnavutluk'un para birimi53 Kök boyası

Yukarıdan aşağıya1 İtilerek, yedekte çekilerek ya

da gemiye yüklenerekgötürülen yük taşımayayönelik genellikle

motorsuz tekne2 Ansızın, birdenbire3 Hz. Muhammed'in ana

rahmine düştüğü kabuledilen recep ayının ilk

cuma gecesi4 Bir cetvel türü5 Metal üzerine kazıda ya da

ahşap tornasındakullanılan çelik kalem

6 Tek, eşsiz7 En kısa zaman parçası, lahza8 Bozuk, çürük9 Kısa, ince boyunlu, şişkin

yuvarlak gövdeli, Kütahyaürünü çini sürahi tipi

13 Çin satrancı15 Seramik çamurunun

süzülüp renklendirilmiş sıvıhali

17 Ne yapıp ettiğini saklayıpsöylememe, yadsıma

20 Şartlar, koşullar21 Süpürge otu24 Çocuk bakıcısı kadın26 Eskimolar'ın kendilerine

verdikleri ad28 İçe doğduğu gibi söyleme,

doğaçlama30 Metal olmayan32 Stanislaw Lem'in bir eseri33 Yunanistan'ın eski para

birimi35 İnsanların uymak zorunda

oldukları davranış kuralları39 İsviçre'de bir nehir40 Yumuşak başlı, itaat eden42 Eski Çin ve Moğol

hükümdarlarına verilen ad44 Eskrimde kullanılan bir kılıç

türü46 "... Gündüz Kutbay" (ney

üstadı)49 Kiloamper (kısa)51 Tümör

Sudoku 3

Sudoku 2

Sudoku 1

Kakuro 3

Kakuro 2

Kakuro 1

Kare

Sayısal

DÜNÜN ÇÖZÜMLERİDÜNÜN ÇÖZÜMLERİ

Ekonomi: Nazım Güvençİstihbarat: Caner TaşpınarKültür Sanat: Hayati AsılyazıcıDünya: Hasan BögünEmek: Tarık TekgözliToplum: Özlem Konur UstaSpor: Anıl BudakBilgi İşlem: Melih Yıldırım

Anadolum Gazetecilik Basım Yayın San. ve Tic. A.Ş. adına sahibi:

Mehmet SabuncuGenel Yayın Yönetmeni:

Serhan BollukHaber Müdürü: Önder Öztürk

Yıl: 90 Sayı: 1638

VATAN - EMEK - NAMUSKURULUŞ: 1921 ŞEFİK HÜSNÜ DEĞMER

Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş.

www.AydinlikGazete.comÖnerileriniz için: [email protected]

Adana Baskı: Arslan Güneydoğu Gazetecilik Mat. ve Kağıtçılık A.Ş.Tel: 0322 435 92 77İzmir Baskı: Arslan Güneydoğu Gazetecilik Mat. ve Kağıtçılık A.Ş.Tel: 0232 257 69 01

Ankara Baskı: Son Söz Gazetecilik Matbaacılık Ltd. Şti. Tel: 0312 394 57 71 - 72İstanbul Baskı: Toros Yay.Mat. Tur. Org. San. Tic. Ltd. Şti.Yalçın Koreş Cad. No: 12/ABodrum Kat Bağcılar / İstanbulTel: 0212 655 44 34

Reklam Müdürü: Saynur Okuroğlu

Yayın Türü: Yaygın Süreli

Yönetim Yeriİstiklal Cad. Deva Çıkmazı No:3/3 Beyoğlu / İstanbul

Tel: 0212 251 21 14 - 251 21 15 - 251 55 04Faks: 0212 251 21 16

Ankara Büro: Tel: 0312 229 88 45 Faks: 0312 229 88 47

İzmir Büro: Tel ve Faks: 0232 489 16 15

Ankaraİsmet Özçelik

İzmirHayati Özcan

AvrupaAli Mercan

YazıişleriMüdürü: (Sorumlu)

MehmetBozkurt

YazıişleriMüdürü: (Sorumlu)

MehmetBozkurt

YazıişleriMüdürü: (Sorumlu)

MehmetBozkurt

YazıişleriMüdürü: (Sorumlu)

MehmetBozkurt

YazıişleriMüdürü: (Sorumlu)

MehmetBozkurt

YazıişleriMüdürü: (Sorumlu)

MehmetBozkurt

“Lig Özel”de, Türkiye ve dünyafutbolunun en renkli görüntülerekrana geliyor. Lig TV 1, Lig TV 2 ve Lig TV 3’teyayınlanan, “Maraton, Quız 21”, “Futbol Dergisi”,“Tutkumuz Futbol”, “Hayatım Basketbol”, “1 Yıl-dız 10 Gol” ve “Pazartesi Gecesi Futbol”u prog-ramlarının önemli bölümleri ve Fransa Ligi özetle-ri de programda yer alıyor. (Show- 23.15)

Yönetmenliğini Nick Hamm’ın yaptığı “Me-leklerin Ayak Sesleri”nde, ülkesini terk eden birkadının yaşadıkları anlatılıyor. Filmde, ülkesin-deki politik karmaşa yüzünden evliliği sarsılanMary Lavelle adlı İrlanda’lı genç bir kadın, İs-

panya’ya giderek, zen-gin bir ailenin yanındaçalışmaya başlıyor. An-cak, İspanya da politikanlamda oldukça zorluzamanlardan geçiriyor.Bu atmosferde, bir deailenin evli oğlu Fran-cisco’ya gönlünü kaptı-ran Mary, kendini vehayatını farklı bir şekil-de değerlendirmeye vetercihlerini sorgulama-ya başlıyor. (Tnt- 23.59)

Dünya futbolundangörüntüler

Ülkesini terkeden kadın

“İyi, Kötü, Çılgın”, Koreliüç silahşörün etrafında dönüyor.Yönetmenliğini Ji-woon Kim’inyaptığı filmde, İkinci Dünya Sa-vaşı sırasında Mançurya’da Do-wan, bir ödül avcısıdır. Chang-yi, cılız ve acımasız bir katildir.Ve Tae-goo, yedi-canlı bir trensoyguncusudur. Tae-goo, gö-mülü bir hazineye götüreceğineinandığı bir harita bulur. Chang-yi de değişik nedenlerden ötü-rü haritayı istemektedir. Do-wan, kedisini Chang-yi, Tae-goo ve ödül parasına götürece-ğinden emin olduğu için hari-tanın peşindedir.. (tv 8- 21.00)

İyiler, kötüler,çılgınlar...

İyiler, kötüler,çılgınlar...

Page 13: 9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

16 NİSAN 2012 PAZARTESİ

HİKMETÇİÇEK

SİLİVRİ NOTLARI

Silivri Notları’na ilişkin eleştiri ve önerilerinizi, Aydınlık’ın İstanbul merkezine ya da “Hikmet Çiçek

1. No’lu Kapalı Cezaevi F/7 SİLİVRİ” adresine iletebilirsiniz...

İttihaçılık içki gibidir!“Yeşilay” ilanlarında yazar ya: “İçki,

bütün kötülüklerin anasıdır!” Düşmanı çoktur ittihatçı geleneğin.

Tarihsel bir nedeni vardır bu düşman-lığın. Cumhuriyet düşmanlarının aynızamanda “İttihatçı zihniyet” düşman-ları olması sebepsiz değildir.

Çünkü Türkiye devrimciliğinin kök-lerinde İttihat ve Terakki vardır. İtti-hatçılık olmasaydı, Cumhuriyet ol-mazdı.

Fedailer Mangası Türkçemizde çok güzel bir sözcük

vardır, neredeyse unutulacak: “Fedâkâran”. “Kendini ya da kişi-

sel çıkarlarını esirgemeyen, feda eden,bir amaç uğruna canını vermeye hazırbulunanlar” anlamına gelir.

Bir de “fedâkâran-ı millet” vardır.“Millet uğrunda kendi çıkarlarını fedaedenler.”

İttihatçılar denilince akla gelecek ilksözcük budur. İttihat ve Terakki, bir fe-dâkârlar örgütüdür, bir fedailer man-gası.

Teori Dergisi’nin Nisan sayısındaMehmet Ulusoy, “Türk Devrimi’ninkökleri ve 150 yıllık ittihatçı zihniyet”başlıklı yazısında, İttihat ve Terakki’yiemperyalist cepheden yaylım ateşine tu-tan sözde tarihçilere, sivil toplumcu ge-rici tezlere yanıt veriyor.

Ulusoy‘un, İttihatçıları ve KemalistDevrim’i “otoriter” olmakla suçlayanneoliberal aydınlara can alıcı sorusu şu-dur:

“Otoriter olmayan bir devrim varmıdır?”

Mehmet Ulusoy, Türkiye’nin milli

demokratik dev-rim tarihinin 19.yüzyılın ikinci yarı-sında başlayıp 21.yüzyıla uzanan pra-tiği içindeki temelözelliklerini şöylesıralıyor:

Halk haretekiile genç aydın ve su-baylar arasındakibirlik

Bağımsızlıkçı veortaçağ karşıtı birprogram

Emperyalizme veortaçağ gericiliğinekarşı halkı hareketegeçiren silahlı müca-dele

Devrime önderlikeden ve her koşuldamücadeleyi esas alan,yasal ve yasadışı, açıkve gizli yöntemleri bir-leştiren bir öncü ör-gütlenme ve fedai ge-leneği.

Bu devrimci gele-neğin “darbeci”, “cun-tacı”, “otoriter”, “to-taliter” vb. diye karalaması, Türkiye em-peryalistlerin ve gericilerin yaşattığıbütün kötülüklerin “İttihatçı zihni-yet”e bağlanması işte bu nedenledir.

Mithat PaşaBilim ve Ütopya Dergisi de yine bu

ay 1876 Meşrutiyeti’nin öncü ismi Mit-hat Paşa‘yı kapak konusu olarak gün-demine almış. Tarihimizin ilk anaya-

sasını yaparak Cumhuriyet’e gi-den yolu döşeyen Mithat Paşa,Bilim ve Ütopya’da Prof. Dr.Remzi Demir, Prof. Dr. TarıkZafer Tunaya, Prof. Dr. SinaAkşin, Prof. Dr. Seçil KaralAkgün, Dr. Bilal N. Şimşir,Haluk Y. Şehsuvaroğlu ve Ce-mal Necip Gürel‘in incele-melerinde geniş ve derinliklibir şekilde ele alınıyor.

Teori ve Bilim ve Ütop-ya’nın Nisan sayılarını kaçır-mayın deriz.

Gülen’denkapitalizm övgüsü

Bilim ve Gelecek’in sonsayısında ise “Hoca’nın ikti-sadı” başlığıyla FethullahGülen‘in iktisadi görüşleriele alınıyor.

Fethullah Gülen kapi-talizmi şöyle tarif ediyor:

“Kapitalizmde serbestrekabet vardır. Binaena-leyh, bu serbest rekabet birbakıma ferdin aşırı kazan-cını önler, topluma itidal vedenge vaad eder. Çarşı-

pazarda herkes rahat ticaret yaptığı,emtiasını açıkça pazara sürdüğü, rek-lam edebildiği ve vitrinleştirebildiğiiçin bu sistemde rekabet normaldir. Re-kabet ise, gelişigüzel bir insanın sivril-mesine meydan vermez, hatta bir öl-çüde bunu önler. Aynı zamanda bu sis-temde işçi-patron münasebeti de gayetmüspet ve tabiîdir.”

Kapitalizm ideologları bile böyle öv-güler düzemedi!

Editör: Ergin Geldikaya

“Semra ve Bilâl Çetin bu so-ruyu Demirel’e üç yıl öncesormuştu:

Demirel’in cevabı:- Türkiye darbenin ne ol-

duğunu biliyor. Darbecilergeliyor, Meclis’i kapatıyor,hükümeti Anayasa’yı orta-dan kaldırıyorlar, kendilerine göre bir düzenkuruyorlar. 29 Şubat günü Türkiye’de hükü-met var mı? Parlamento var mı? Var. Ana-yasa?.. Var. Herkes yerli yerinde duruyor mu?Duruyor. Bunun nesi darbe?

Bizimkiler üsteliyor:- Hükümet ertesi gün var ama bir süre son-

ra hükümet de yok, parti de yok!Demirel anlatıyor:- Dört ay geçmiş, 18 Haziran’a geliyorsu-

nuz, günün başbakanı (Erbakan) “Ben istifaediyorum” diyor. Ona “istifa et” diyen var mı?Yok. Ben soruyorum “Niye istifa ediyor-sun?” O “Gerginlik var” diyor. Sonra geliyor,“Ben istifa ediyorum ama başbakanlığı fi-lancaya ver” diyor. Bu Cumhurbaşkanı’nın bi-leceği iş. Ondan sonra Meclis’in içinden hü-kümet kuruluyor, Meclis’in güvenoyuna maz-har oluyor, Türkiye yoluna devam ediyor. Bu-nun nesi darbe?”

“Hayatımın en büyük başarısızlığı,Hlakevlerinin kapatılışını önleye-meyişimdir.”

İsmet İnönü, yaşamının son dö-nemlerinde böyle söylüyor.

Halkevleri, Kemalist Devriminideolojik aygıtıydı. Devrimin ilkele-ri doğrultusunda yeni bir cumhuriyettoplumu yaratılmasını amaçlıyordu.Halkevleri, Köy Enstitüleri ve MilletMektepleri ile beraber, devrimin,halkla bütünleşen halk okullarıydı.Halkevlerinin kapısından içeri girencumhuriyet yurttaşlarının hiçbirininaklına etnik ya da dinsel kimliği,Türk-Kürt, Alevi-Sünni, Çerkez-Ar-navut, vb. oluşu gelmezdi. Halkevle-ri cumhuriyet yurttaşlarını tek bir ulusolarak, ulusal devlet çatısı altında bir-leştirmeyi hedeflemişti.

İsmail Hakkı Baltacıoğlu, Hal-kevlerine yüklenen toplumsal rolü“Halkın Evi” adlı kitabında şöyleanlatır:

“Halkevlerinin ilk mühim vazifesiher alanda gerilikle savaşmaktır; Ah-lakta, sanatta, muaşerette, musikide,tiyatroda, mimaride gerilikle savaş-mak. Halkevleri bütün bu Ortazamanyahut XIX. Asır artıklarıyla karşı-laşmaları ve onları gençlik havasındanatmalıdır. Bunun için iki şey gerekir:Önce milli kültür şuuru, sonra da kül-türü yaymak. Halkevi milli edebiya-tın evi olmalıdır. Halkevi musikininevi olmalıdır. Halkevleri milli resminve tezyini sanatın evi olmalıdır. Halk-evi milli yaşayışın evi olmalıdır. Bü-tün bu milli kültür tatları Halkevin-de tadılmalıdır.

Halkevleri irticayla savaştığı ka-dar mukallitlik, kozmopolitik, soy-suzlukla da savaşmalıdır.”

Halkevleri açılışının birinci yılınsonunda 55, ikinci yılda 80, üçüncüyılda 103, dördüncü yılda 136’yı bul-du. Halkevleri kapatıldığı yıl; 478Halkevi merkezi, beş bin Halkevi şu-besi, dört bin halk odası vardı. Hal-kevleri açıldığı 1932’den, kapatıldığıAğustos 1951 yılına dek Cumhuriyetdevriminin en önemli kültür ve sanatkurumu olarak işlev gördü.

Halkevlerinin kapatılmasındansonra ortaya çıkan boşluğu günümüzekadar dolduran ise bütün kurumla-rıyla ortaçağ gericiliği oldu.

Halkevleri modelinin yenidendevreye sokulacağı günler mutlakagelecektir.

Bütün kötülüklerin anası: İttihatçı zihniyet!

Meral Okay’ın ailesinde denizci subay çoktu. En ün-lüsü ise yine bir asker-politikacıydı: Topçu İhsan!

Anne tarafından akrabasıydı. Topçu İhsan bilindiği gibi ittihatçıların “silahşör”

takımındandı. Cumhuriyet döneminde bakanlık yap-tı. Ancak adı Yavuz gemisiyle ilgili dedikodulara ka-rıştırılınca, Atatürk’ün emriyle Yüce Divan’a verildi.

Meral Okay, “dedem” dediği Topçu İhsan’ın ma-ceralarını anlatmayı çok severdi. Dalga geçer, espri-ler yapardı, “gerçekten çalıp çırpmamış ki, biz hep yok-sullukla boğuştuk, halâ çalışıp, didiniyoruz, öyleyatlar-katlarımız olup, rantiye olamadik ki” derdi.

Meral Okay, Osmanlı tarihini realist bir bakış açı-sıyla merak edip hep okumalar yapan bir aydındı. Ca-nıyla uğraşırken, dincilerin ağır saldırılarına uğrama-sı kimbilir belki de ölümünü hızlandırdı.

Kimbilir belki de bıkmıştı artık bu sürekli yozlaş-tırılan hayattan... Odatv.com

Meral Okay hangiittihatçının torunuydu?Meral Okay hangiittihatçının torunuydu?Meral Okay hangiittihatçının torunuydu?Meral Okay hangiittihatçının torunuydu?Meral Okay hangiittihatçının torunuydu?

Tayfun Talipoğlu, Suriye’li mültecilerin kaldığı Boynuyoğunkampında röportajlar yaptı. 5 Nisan günü TV8’de yayın-lanan Haber programına katılan Talipoğlu’nun çarpıcı açık-lamalarından bazı satırbaşları şöyle:

-”Suriyeli’lere kurulan kamp, deprem kampları da-hil olmak üzere bugüne kadar gördüğüm en iyi kamp.Çarmaşırlıklardan, okula, meslek kurslarından spor alan-larına kadar her şey var. Tatil köyü gibi...

-Gelenlerden sadece yüzde 20’si Esad rejimindenkaçtığını söylüyor. Diğerlerine bazı vaatlerde bulunul-muş ve öyle gelmişler. Hiçbiri kaçmış gibi değil, yanın-da güvercinlerini getirenler bile var.

-Konuştuğum bir Suriye’li bana, ‘ne söylememi is-tiyorsan onu söyleyeyim’ dedi. Yani bizim dünya med-yasından duyduğumuz birçok bilgi doğru değil.

-Devletin kendilerine verdiği battaniye soba gibi eş-yaları para karşılığında satıyorlar.

-İçlerinde çatışmalara katılmış çok az sayıda insan var,diğerleri iş, para ve vatandaşlık vaatleri ile gelmişler.

-Şu ana kadar 20 milyon TL para harcanmış. 20 Tril-yon yani... Şu anda bu Suriye’lilere bir de kart dağıtılı-yormuş. Harcama yapmaları için, belli limitleri olan kre-di kartı türü kartlar bunlar...

-Türkiye bu Suriyeli göçmenlere burada kaldıklarımüddetçe bakmak zorunda, her ihtiyaçlarını karşılamakzorunda.

Bunları dinleyince, Van’daki deprem çadırlarını veoradaki yurttaşlarımızı da düşününce insanın Suriyelimülteci olası geliyor.”

Tayfun Talipoğlu’nun naklettiği en önemli gözlemi,bu gelenlerin bir çoğunun bir çatışmadan, ölüm tehdi-dinden kaçıyormuş gibi bir hallerinin olmamasıydı.

Soru şudur: Bu insanları kimler, ne vaatlerle, han-gi projeler için buralara getirdi?

Suriye mülteciçadırlarında neler oluyor?Suriye mülteciçadırlarında neler oluyor?Suriye mülteciçadırlarında neler oluyor?Suriye mülteciçadırlarında neler oluyor?Suriye mülteciçadırlarında neler oluyor?

Güngör Mengi

Darbe tarifi

Suriye’den gelen “kayna-ğı belirsiz” haberlere da-yanıp “Suriye halkı kırılı-yor” yorumları yapmak,geçmişteki “medya bir-liklerine dayalı operas-yonları” anımsatıyor.

Gerilimin tırmanmasıhalinde Türkiye’nin nasıl bir göç dalgasıy-la karşı karşıya kalabileceğinin ipuçlarını gö-rüyoruz. Böylesi göç dalgalarında ne ya-parsak yapalım kendimizi beğendiremeyiz.Bu konuda da Irak örneğine bakmakta ya-rar var. 500 bin kişi kapımıza dayanmış, ABve ABD bunlardan doktor, mühendis gibinitelikli olan birkaç binini alıp kalanları bizebırakmıştı. Sonra da “Türkiye krizi yöne-temedi” demişti. 1990’ların başındaki bu kri-zin ardından terör sorunumuz daha daartmıştı.

O dönemde Suriye’nin terör örgütüneverdiği desteğin başlıca koşulu şuydu:

“Benim topraklarımda terör faaliyetiyapmayacaksın. Benim topraklarımdakiKürtleri bana karşı kullanmayacaksın.”

Bugün bu sorunlar çok geride mi kaldıki, Suriye’ye karşı “atış serbest” politikasıizliyoruz.”

Mustafa Balbay

HALKEVLERİ 80 YAŞINDA!HALKEVLERİ 80 YAŞINDA!HALKEVLERİ 80 YAŞINDA!HALKEVLERİ 80 YAŞINDA!HALKEVLERİ 80 YAŞINDA!

28 Şubat operasyonunda Süley-man Demirel’e saldırı kervanınaAkit Gazetesi’de katıldı. AKP Ge-nel Başkan Yardımcısı HüseyinÇelik’in Demirel için, “Bu psiko-lojik harekatın orkestra şefiydi.Masum olmadığını düşünüyorum”açıklamaları, yandaş basının man-şetini oluşturdu.

Tertiplerin habercisi MehmetBaransu da, “sıranın Güniz soka-ğa geldiğini” söyleyerek, Demirel’iişaret etmişti. Akit Gazetesi’dedünkü manşetinde, Demir’el’infotoğrafının yanına attığı “HerkesO’nu işaret ediyor” başlığıyla gör-evini yerine getirdi.

Akit de kervandaki yerini aldı

Suriye’nin zamanve denge kozu

Ulusal Kanal’da Kurtul Altuğ’unsunduğu “Politika’nın Nabzı”programına katılan gazeteci yazarRahmi Turan, basının içinde bu-lunduğu duruma ilişkin çarpıcı bil-giler verdi. 450 bin okurun gaze-te almadığını belirten Turan,“Tirajlara bakarsanız inanılmaz

bir düşüş olduğunu görürsünüz. Tahminim 450bin okur artık gazete almıyor. Sabah’ta yarı ya-rıya düşüş var. Hürriyet, Milliyet ve Vatan’da bü-yük düşüşler var. Hürriyet eskiden Almanya’da120 bin satardı. Şimdi 20 bin satıyor. ABD bas-kısını durdurdu. Avrupa’da basılan diğer gaze-telerde de bu sözkonusu. İşte bunun için; halkınsesi olacak gazeteye ihtiyaç var” dedi.

Gazeteci Rahmi Turan:‘450 bin okur gazete almıyor’

Page 14: 9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

Tiyatro Sanatçısı Oktay Ko-runan 16 Nisan’da (bugün)saat11.00’de Kültür Üniversi-tesi Sanat ve Tasarım Fakül-tesi’nde “Kültürü oyuna getir-mek” ve “1 oyun kurmak” ko-nulu bir konferans verecek.Kültür Üniversitesi TiyatroBölümü’nde oyunculuk üzeri-ne ders veren Korunan, geçti-ğimiz dönem “Pir Sultan Ab-dal” oyunundaki aynı adlı rolüile “İsmet Küntay En İyi ErkekOyuncu” ödülünü kazandı.

HAL�T PAYZA

Nâzım Hikmet, Bursa Hapishanesinde yatarken,kendisini ziyarete gelen Vâlâ Nurettin ve eşi Mü-zehher’e, cezaevi müdürünün makamında sevdiğisevmediği şairleri anlatır. Vâlâ ve MüzehherBursa Cezaevi’nde altı gün boyunca Nâzım’la bir-likte olacaklar ve söyleşirler. Ce-zaevi Müdürü Tahsin Bey de bukonuşmaları izlemiştir. Tahsin Bey,Vâlâ, Müzehher ve Nâzım’ı rahatçakonuşmaları için yalnız bırakıp,odadan çıkmak istese de Nâzım vekonukları kalmasında hiçbir sa-kınca olmadığını cezaevi müdü-rüne söyleşirler. Cezaevi MüdürüTahsin Bey’in Bursa’da Nâzım’aolan hayranlığından, diğer mah-kûmların kaldığı koğuşlarda değil, başgardiyanaait bir odayı Nâzım’a, rahatça çalışsın diye verdiğide biliniyor. Altı gün boyunca sürecek bu söyle-şide, Nâzım Vâlâ ve Müzehher’e sevdiği ve sev-mediği şairlerden konuşurlar.

Nâzım hangi şairleri beğenir, hangilerini du-raklamış, eski kıvraklıklarını bırakmış bulur?Şairleri, hangi şiir algısına göre değerlendirir?

‘Mutluluğun resmini yapabilir misin?’Bedri Rahmi Eyuboğlu’nun, Nâzım Hikmet

üzerinde ayrı bir yeri vardır. Nâzım, Bedri Rah-mi’nin yalnızca şiirlerini sevmez, onun resimle-rini de sever. Sanırım aynı tutkuyla Abidin Dino’yu,Avni Arbaş’ın resimlerini de sever. Paris’te Veraile birlikteyken, Nâzım’ların yanında bu iki res-sam da vardı. Nâzım bunu şiiriyle de vurgular;“sen, mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?/ işin kolayına kaçmadan ama / gül yanaklı bebesiniemziren / melek yüzlü anneciğin resmini değil /

ne / mavi yosunlu akvaryumda yüzen kırmızı ba-lığın / ne de / al çeperli elmanın // 1961 yaz orta-sındaki küba’nın resmini yapabilir misin? // çokşükür, çok şükür / bugünleri de gördüm/ölsem gamyemem gayrinin / resmini yapabilir misin üstad?”Abidin Dino, mutluluğun resminin yapılamaya-cağını Nâzım’a söyleyecektir, Dino, mutluluğun

tuvale sığamayacağı inancın-dadır.

Nâzım’ın mutlu olduğu-nu çıkarsayabiliriz. O da içinesığdıramadığı mutluluğu sözegetirmiştir. Vera’yla ve dost-larıyla bir aradadır. Bu resmiyapılamayacak bir mutluluk-tur kuşkusuz, ama fotoğrafı çe-kilmiştir. Fotoğrafta, Nâzım,Vera, Dino, Arbaş vardır.

Hepsi de mutludurlar. Nâzım sonra Avni’nin at-larını da yazacaktır; “Bu atlar Avni’nin atları / Ku-vayi Milliye atları / kara yamçı altında ak sağrı dol-gun / titrer burun kanatları, / bu atlar Avni’nin at-ları / Kuvayi Milliye gelecek yine, / şa-hin atlar aşarak yeli / çiğneyecek ga-vuru da, Anzavur’u da. / Kuvayi Mil-liye gelecek yine / hem bu sefer ay-yıldızlı bayrağı da orak- çekiçli...”

Şarlatan çevre Nâzım, Bursa Cezaevi’nde Vâlâ ve

Müzehher’e gençlerin içinde çok be-ğendiği şairler olduğunu söyleyecek-tir. Belleğine güvenemez. Adlarını ak-lında tutamayıp çoğunu unuttuğunusöyler. Bunlar; Hasan İzzettin Dinamo, Suat Ta-şer, Rıfat Ilgaz, A. Kadir, Orhan Kemal, Cahit Ir-gat’tır. . Daha çok iyi şair olarak başlayıp, aynı bi-

çimde sürdüremediği için üzüldüğü şairlerin ad-larını da verir Nâzım, Orhan Veli, Oktay Rıfat,Celal Sılay, Sait Faik’i gösterir.

Celal Sılay’ın şiirinin iyi başlayıp, aynı biçim-de sürdürememesini ‘daha bilgili’ olmaması ve‘şarlatan bir çevre içinde’ olmasına bağlar. Duy-gusal olmanın, şiiri birden kaptığını ve yaptığınısanmanın şair olmaya yet-meyeceğine inanmaktadır.

Rönesansİtalya’sı

Nâzım gerçek şair olarak;Yunus Emre, Fuzuli, Nedim,Tevfik Fikret, Yahya Kemal,Ahmet Haşim, Shakespeare,Goethe, Victor Hugo, Bau-delair, Puşkin, Mayakovski,Aragon, Yesenin olarak sayar.Saydığı bu şairlerin kendilerine göre oldukça güç-lü, tutarlı ve sağlam bir felsefeleri, sosyolojileri, şa-irce sezişleri vardır. Nâzım, yeni şairlerin unlar-

dan yoksun olduklarını söyler. İyişiir yazmak kulaktan dolma bil-gilerle olmayacaktır. Şiir de diğersanatlar gibi bilimsellik içerme-lidir. Nâzım, şairin ‘alim’ olmasıgerekmediğini ama hiç değilse‘cahil’ olmamaları gerektiği inan-cındadır. Şiirin içinde resim, mü-zik, heykeltıraşlık ve mimarlık gibiunsurlar olmalıdır ancak Nâzımbunları şiirin içeriğinden çok bi-çimsel sorunlar olarak gösterir.

Her kafiyeli, vezinli söz Nâzım’a göre şiir değil-dir. Şiir’i ancak ‘inançlı, dövüşen, aklı başında vekarınca gibi çalışan, görüşleri keskin’ olanlar ya-

zabilir. 19. Yüzyılda Fransa’da şair olmanın ko-lay, Rönesans İtalya’sında zor oluşunu bu şiir al-gısına bağlar.

Sait Faik’i hem sever hem de kızar. Onu ye-tenekli ve geleceği olan bir yazar olarak görür. An-cak denge konusunda yeterli bulmaz. Oysa Nâ-zım hem yeteneği hem de tutarlılığı çok önem-

semektedir.Nâzım, Cemal Nadir’i de

sevmediğini belirtecektir. Mü-zehher de Vâlâ ile evlenmedenCemal Nadir ile bir yıllık sürenbir evlilik deneyimi geçirmiştir.Başlangıçta Cemal Nadir’in ka-rikatürlerinden hoşlanmışsa da,Nadir’in kişiliği karikatürlerin-den de soğutmuştur. Nâzım,şairlerin/yazarların rakı kadeh-lerinde yitirilmesine üzülür.

Nâzım kibirli mi?Öyle olmadığını biliyoruz. Nâzım kendi ku-

surlarını da gerecek ve bunları da söyleyecektir.Büyük şairlerden de bu beklenmez mi? Kendi-si için de şunları yazmaktan kaçınmamıştır; “çe-kilmez bir adam oldum yine / uykusuz, aksi, la-net / bir bakıyorsun ki ana avrat söver gibi / az-gın bir hayvan döver gibi / o gün çalışıyorum / son-ra birde bakıyorsun ki / ağzımda sönük bir ciga-ra gibi tembel bir türkü / sabahtan akşama kadarsırt üstü yatıyorum ertesi gün / ve beni çileden çı-karıyor büsbütün / kendime karşı duyduğum nef-ret ve merhamet / çekilmez bir adam oldum yine/ uykusuz, aksi, lanet / yine her seferki gibi hak-sızım / sebep yok olması da imkânsız / bu yaptı-ğım iş ayıp rezalet / fakat elimde değil / seni kıs-kanıyorum.”

16 NİSAN 2012 PAZARTESİ

Ayd�nl�k okurlar� aras�nda müzayede merakl�lar� ya damüdavimleri var m�, bilmiyorum. Ama en az�ndan mü-zayede ertesinde bas�na yans�yan görkemli sat�� du-yurular�n�, biraz da hayret duygular� içinde izleyenlerbulundu�unu tahmin etmek zor de�il. Bir tablo fiya-t�n�n eri�ti�i rakamlar�, konuyla uzaktan ilgili olanla-r�n yorum bulmakta zorlanmalar�, art�k ola�an halegeldi. Hele dar gelirli olanlar aç�s�ndan milyonlar� te-laffuz etmek, dahas�, sanata biçilen parasal de�erle-rin anhas�n�-minhas�n� kurcalamak pek al���lm�� i�-lerden olmasa gerek.

Müzayedeleri izleyen ve al�mlara fiilen kat�lan ke-sim aç�s�ndan bak�ld���nda ise, sanat eserlerinintemsil etti�i fiyat profili, sanatç�dan sanatç�ya ve eser-den esere de�i�en yap�sal grafikler çizer her yeni mü-zayedede. O nedenle de her müzayede, yeni sürp-rizlere gebedir. Müzayede öncesinde düzenlenen ta-n�t�m sergisinde oldu�u kadar, al�c�lara gönderilen ka-taloglar da seçim ya da tercih için somut seçeneklersunmaz gene de al�c�ya. Ama bilinçli al�c�, müzaye-de öncesinde tercihini hangi parçalardan yana ya-paca�� konusunda kararl� görünür genellikle. Bura-da kural, olmayana ergi yönteminden geçer. Bu du-rum, müzayede salonunu dolduranlar�, ayn� eser üze-rinde fiyat rekabetinin yarataca�� gerginli�e de isteristemez haz�r olunmas� gerekti�i konusunda duyarl�tutar.

Sanatç�lar�n eserleri yar��sa da sanatç�lar�n nere-deyse tümü müzayede ortam�ndan uzak dururlar. Çün-kü eser art�k onlar�n denetiminden ç�km��, müzaye-de ortam�n�n mal� olmu�tur. Eserlerin fiyat yar���nagirdikleri bu ortamda hangi isimlerin öne ç�kt��� ko-nusunda ertesi gün bas�na yans�yan haberlerden bil-gi edinmekle yetinirler. Ancak ku�kular her zamangündemdeki yerini korur.

Antika obje alıcıları Bundan öncekilerin ço�unda oldu�u gibi, Antik

A.�’nin 8 Nisan’da �stanbul Swissotel’de düzenledi-�i 272. müzayedeyi ben de izledim. De�erli tablolarve antikalar�n yer ald��� bu müzayede, öncekiler gi-bi yo�un bir ilginin yaratt��� ve sahiplenme duygusununkörükledi�i yat�r�m h�z�na sahne oldu. Antika obje al�-c�lar�yla tablo al�c�lar� ayn� kesimden gelseler bile ikigrubu birbirinden ay�ran merak ve içgüdü refleksle-rinin farkl�l���ndan söz edilebiliyordu gene. Bu da do-�ald�r. Çünkü birinci gruba giren objeler, tablolarla ay-n� fiyat kategorisinde bulu�mazlar. Gündelik ya�am-da kullan�m e�yas� olarak antika objelerin yeri, duvaraas�lacak tablodan çok farkl� olmasa da tabloya yönelikilgi entelektüel bir bak�� ve de�erlendirme olgusununürünüdür. Bu ayr�m�, müzayede salonunun atmosferiiçinde gözlemlemek mümkün olabiliyor her zaman.

272. müzayedede öne ç�kan isimler, öncekimüzayedelerde olanlardan farkl� de�ildi. Sami Yetik,Çall�, Nazmi Ziya, Nam�k �smail, Hoca Ali R�za (bukez desenlerinden örnekler vard�), Hikmet Onat, Ce-vat Erkul, al�c�lar�n ilgi oda�� olmakla dikkati çeken-ler aras�nda yer ald�lar. Leopold Ziller, Civanyan, Leo-nardo de Mango ve Zonaro gibi yabanc� kategori gru-buna giren isimler, deyim yerindeyse, öncekilerde ol-du�u gibi bu kez de müzayedenin tuzu biberi olma-y� sürdürüyorlar.

Aç�k pazar özelli�i ve her defas�nda getirdi�i tar-t��malarla müzayedeler, hele �u s�ra yurt d���na ta�analternatif göstergeler e�li�inde, sanat pazarlamas�n�nolmazsa olmazlar� aras�ndaki yerini alm�� bulun-maktad�r.

KAYAÖZSEZGİN

SANAT NOTLARI

Müzayede deyip geç[email protected]

Bir zamanlar ayd�n subaylar�m�z vard�. 1908 Dev-rimini yapanlar�n, Cumhuriyet’i kuranlar�n ara-s�nda asker ayd�nlar a��rl�ktayd�. Türkiye’nin ça�-da�la�mas�nda ordunun ayr�cal�kl� yeri, yenilik ha-reketlerinin ilkin orduda ve orduyla ba�lamas�n-dan kaynaklan�r. Ça�da� e�itim, yeni ordununyarat�lmas� için gerekli kadrolar� yeti�tir-mek için kurulur. 1908 Devriminin örgütü�ttihat Terakki’yi kuranlar da Askeri T�b-biye’nin dört ö�rencisidir. Tarihimizin bel-li bir döneminde okumu� ve yenilikçi in-san ordunun genç subaylar� aras�ndan ç�k-m��t�r. �lk yazarlar�m�z�n aras�nda da ay-d�n subaylar� buluyoruz. K�sa öykümüzünkurucular�ndan Ömer Seyfettin Balkan-larda cephede bulunmu� bir yüzba��d�r. �lk ger-çekçi romanlardan Karabibik ve Zehra’n�n ya-zar� Nabizade Nâz�m da bir subayd�. Ordudan,toplumuna kar�� sorumluluk duyan ve ayd�n tu-tumuyla, akl�yla mücadele eden insanlar�n ç�kmas�,12 Mart ve 12 Eylül darbelerinden sonra bugünbize pek �a��rt�c� gelmektedir. Bunun bir tarihi var.

1938 Harp Okulu Olayı Re�at Nuri’nin babas� 19. yüzy�lda Askeri T�b-

biye’den yeti�mi� bir askeri doktordu. Yazar�n an�lar�ndan ö�rendi�imize göre, Re-

�at Nuri’yi e�itim ya�� geldi�i halde birkaç y�l oku-la göndermedi. Nedenini y�llar sonra yazara�öyle aç�klam��t�: “Rousseau’nun e�itim gö-rü�lerinin etkisinde oldu�um için, seni oku-la vermek istemedim.” Ayd�nlanma felse-fesinin insan ve e�itim tart��malar�n�n etki-siyle hareket eden, Re�at Nuri’nin babas�,geç de olsa o�lunu okula göndermek zo-runda kal�yordu.

Yazar�m�z ilk e�itimini iyi yeti�mi� bu ay-d�n subay�n Voltaire, Rousseau, Hugo, Diderotvb ayd�nlanma klasiklerinin Frans�zcalar�n�n ol-du�u kütüphanesinden ald�.

Çal�ku�u’nun yazar�na bu gelenek aktar�ld�;1922 y�l�nda gazetede tefrika edilen roman�n�okuyanlar aras�nda cephede sava�an subaylar davard�. Tarih kar��l�kl� etkilerle ilerledi.

Okuyarak Ayaklanma�air A. Kadir, suçlar�n� ve yarg�lanmalar�-

n� “1938 Harp Okulu Olay� ve Nâz�m Hikmet”kitab�nda anlatt�.

“Harp Okulu’nda ayaklanma vard�. Eski de-yimiyle “askeri isyan.” Tek bir üste kar�� ge-linmemi�ti. De�il on be� yirmi ki�i, de�il otuzk�rk ki�i, iki ki�i bir olup “�stemezük!” den-memi�ti. Bir tek el, tüfe�in kabzas�na sar�l-mam��t�. (...) Ba�ka türlü bir ayaklanmayd� bu.Kitaplar okunuyordu okulda. Ders kitaplar�n-dan ayr� kitaplar okunuyordu. Kimsenin kafas�alm�yordu Harp Okulu’nda Balzac’�n, Tols-toy’un, Anatole France’�n, Gorki’nin, Piran-dello’nun, Dostoyevski’nin okunmas�n�.” (A.Kadir, 1938 Harp Okulu Olay� ve Nâz�m Hik-met, Can yay�nlar�, 2009, s.13) A. Kadir’in dö-neminden on be� yirmi ö�renci hararetle ki-tap okumakta ve aralar�nda tart��maktad�rlar.

Nâz�m Hikmet’in �iirlerini okurlar. ÖmerDeniz, �stanbul’a gitti�inde �airi ziyaret eder.

Ö�rencilerin dolaplar� aran�r, bulunan suçaletleri kitaplard�r. 21 Harp Okulu ö�rencisi,Nâz�m Hikmet, ö�rencilerin Ulus’ta gazete vekitap ald�klar� gazeteci Yakup “karar� öncedenbelli” bir davada yarg�lan�rlar. Harp Okulu’ndagörülen mahkeme ba�lad���nda Harp Okuluö�rencileri, okulun mahkemeye bakan pen-ceresine getirilir ve yarg�lananlar yuhalat�l�r. Bu-nun yaln�zca bir dava de�il, Harp Okulu’na birders demek oldu�u bu olayla da görülebilir.

Nâz�m Hikmet’e 15 y�l, ö�rencilerden “çokokuyanlara” alt� yedi y�ll�k hapis cezas� verilir,ötekiler alaya ç�kart�l�r. Okuma yazman�n, ül-ke sorunlar�n� tart��man�n mahkûm edildi�i buolay� orduya ayd�ns�zla�t�rma operasyonu ola-rak niteleyebiliriz.

Yalç�n Küçük Tezler’de �öyle yaz�yor:“Tarihin ak��� yeni bir raya geçiyor, asker ay-d�nlar bu raya geçirilecek. Art�k öyle Me�ruti-yet dönemi Harbiyesi olmayacak. Okuma, di-siplin alt�na al�nacak.”

Orduya ayd�ns�zla�t�rma operasyonuUMUT VE ÖFKE

B. SADIKALBAYRAK

Nâzım Hikmet, Bursa Hapishanesi’ndeyken, 6 gün boyunca şairlerden konuştu

Sürrealist ressam SalvadorDali’nin Litografi sergisi,17 Nisan’da (bugün), Be-yoğlu Arte Sanat Galeri-si’nde açılıyor. Yapıtlarıarasında litografi çalışmalarıayrı bir özellik taşıyan Sal-vador Dali’nin, ülkemizdepek bilinmeyen bu alandakiçalışmalarını 20 Mayıs ak-şamına kadar görülebilir.letişim; 0212 292 8045

Salvador Dali litografi sergisiSemaver kumpanya, 10. yılında 16 Nisan(bugün), saat 20.30’da ‘Metod’ isimli oyu-nun gala gösterimini Çevre Tiyatrosu’ndayapıyor. Jordi Galce-ran’ın yazdığı, ZerrinYanıkkaya’nın Türk-çe’ye çevirdiği, SerkanKeskin’in yönetmenli-ğini, ses düzenini AlperMeral’in hazırladığı, ışıkve dekor tasarımını CemYılmaz’erin, kostümünü

Aslı Ersüzer’in yaptığı oyunda, Sarp Ay-dınoğlu, Sezin Bozacı, Serkan Keskin,Mustafa Kırantepe oynuyor.

‘Metod’ oyunu Çevre Tiyatrosu’nda

KO

NFE

RA

NS

TİY

ATR

O

SE

RG

İ Tiyatrocu Oktay Korunankonferans veriyor

Nâzım, Bursa Cezaevi’nde Vâlâ ve Müzehher’e gençlerin içinde çok beğendiği şairler olduğunu, adlarını aklında tutamayıp çoğunuunuttuğunu söyler. Bunlar; Hasan İzzettin Dinamo, Suat Taşer, Rıfat Ilgaz, A. Kadir, Orhan Kemal, Cahit Irgat’tır. Daha çok iyi şairolarak başlayıp, aynı biçimde sürdüremediği için üzüldüğü şairleri de, Orhan Veli, Oktay Rıfat, Celal Sılay, Sait Faik olarak gösterir

‘Her kâfiyeli vezinli söz şiir değildir!’

ERCAN DOLAPÇI

12 Mart 1971 darbesinden sonra sol üzerine ‘Bal-yoz’ gibi inen Nihat Erim hükümeti, 68 gençliği-ni bireysel anarşi olaylarına iterek ezmeye çalış-mıştı. İşte bu dönemde sembololaylardan birisi de İstanbul’unmeşhur ruh doktorlarından Rah-mi Duman’ın oğlu Hakan’ın ka-çırılmasıydı. Olay ertesi günü bü-tün gazetelerin manşetindeydi.Herkes meraklı bir bekleyişle Ha-kan’ın kurtulmasını bekler. Dumanailesinde ise büyük acı hakimdir...İşte o acılı bekleyişi baba RahmiBey dizelere döker... Bu duygu yüklü şiir daha son-ra bestelenerek dillerde dolaşan şarkı olur.

Baba yazdı Dr. Alaeddin Yavaşça besteledi

Olay şöyle gerçekleşir: 15 Nisan 1971 gecesiRami Bey’in Bakırköy’deki evine giren silahlı 6THKO militanı, anne ve evde bulunan misafir-leri kıs kıvrak bağlayarak 16 yaşındaki Avustur-ya Lisesi üçüncü sınıf öğrencisi Hakan’ı kaçırır.

Evde değerli eşyalara dokunmayanmilitanlar giderken “1 milyon lirafidye verirseniz oğlunuzu sağ salimbırakırız” derler. Olay babanıneve gelmesiyle ortaya çıkar. 3 günrehin tutulan Hakan, 18 Nisangünü yapılan pazarlıklar sonucu250 bin lira fidye karşılığı serbestbırakılır. Hakan’ın ilk sözleri “Banaçok iyi davrandılar. Bol bol kitap

okudum. Hatta onlarla tavla bile oynadık. Beniiki mars bir oyunla yendiler. Bırakırken de 30 lirataksi parası verdiler” olur. Baba Rahmi Bey ve

anne Cemile Hanım bu sırada büyük ızdırap çe-ker. İşte bu acılı bekleyiş sırasında Dr. Rahmi Beyhislerini ve oğluna olan sevgisini dizelere döker.Sonra da bu dizeleri Alaeddin Yavaşça besteler.Hicaz makamındaki şarkı bir dönem dillerden düş-mez:

“Kimseyi böyle perişan etme Allahım yeteruyku tutmaz bir ümit yok gelmiyor hiç bir haberağlamaktan gözlerim etrafı artık görmüyorHazreti Yakub’a dönderdi beni hükm-i kader”

Hakan da doktor oldu Herkes onu bir sevgiliye yazılan hasret şarkı-

sı sanır... Aslında gerisinde böylesine bir olay yat-maktadır. Peki biz bunu nereden öğrendik? Mü-zik araştırmacısı Mehmet Güntekin’in 3 yıldır Ta-rık Zafer Tunaya Kültür Merkezi’nde sürdürdüğü

‘Müzikli Maarif Takvimi’ programından! Prog-ramda o ay doğan ve ölen müzik insanları ile ay için-de gerçekleşen bir olay nedeniyle bestelenen mu-sikimizin güzel eserleri seslendiriliyor. Tesadüftür,birkaç gün önce de 12 Mart dönemini incelerkenbu olayın gazete kesiklerini bir kenara koymuştum.Ertesi günü programda da olayın perde arkasını öğ-renince sizlere aktarmak farz oldu... Bu yazı da böy-le bir olayla ortaya çıktı... Hakan Duman’ı mı me-rak ediyorsunuz? Bugün 57 yaşında tığ gibi delikanlı.Babası gibi doktor. Bir farkla, o genel cerrah... De-ğerli bir bilim ve sanat insanı olan Dr. Rahmi Bey’inçok sayıda şiiri bestelenmiş. Onu 20 Eylül 1985 günüİstanbulda 77 yaşında kaybettik. Anne Cemile Ha-nım yaşıyor. Hakan Bey’i kaçıranlardan ikisi Na-hit Töre ve Cihan Alptekin... Töre yaşıyor. CihanAlptekin ise 30 Mart 1972 günü Mahir Çayanlar-la birlikte Kızıldere’de katledildi...

Birşarkının

bilinmeyenöyküsü

Oğlunun kaçırıldığı gün acısını şiire döktü!

15 Nisan 1971 günü kaç�r�-

lan Hakan Duman, bugün

genel cerrahl�k yap�yor.

16 Nisan 1971, Milliyet

18 Nisan günü serbest b�rak�lan Hakan’�n yaratt��� sevinç...

Page 15: 9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

Barce-lona ilehemkulüpbazındahem debireyselanlamdabaşarıdanbaşarıyakoşan veçoğu insanagöre, dünya-nın en iyi fut-bolcusu olanLionel Messi,diğer takımlarakapılarını kapatmışdurumda. Dünyanınen gözde futbol ligle-rinin başında gelen Pre-mier Lig de dahil olmaküzere hiç bir lige gitmekgibi bir arzusunun olmadı-ğını söyleyen Arjantinli süperyıldız, ilk günden bu yana haya-lini kurduğu takımda futbol oynadı-ğını ve bu konuda kimsenin kendisini iknaedemeyeceğini ifade etti. Premier Lig’in he-yecan verici bir lig olduğunu ifade eden vehem sahadaki futbol hem de taraftarlarla il-gili olarak övgü dolu ifadeler kullanan 24 ya-şındaki oyuncu, her şeye rağmen gelecekteİngiltere’de futbol oynamak gibi bir dü-şünceye sahip olmadığını, Barcelo-na’dan ayrılma fikrinin şu anaklının ucunda dahi olma-dığını belirtti.

NBA önceki gece oynanan 7 maçla devam etti.Milwaukee Bucks sahasında Indiana Pacers’aboyun eğerken, milli basketbolcumuz Ersan İl-yasoba yine etkisizdi. Maça ilk 5’te başlayan ve21 dakika süre alan milli basketbolcu, 11 sayıve 4 ribaund ile mücadele etti. Kullandığı 8şutun 4’ünü sayıya çeviren yıldız oyuncu, 3sayı çizgisinin gerisinden 1/3 isabet kaydetti.Utah Jazz deplasmanda Memphis Grizzlies’eyenilmekten kurtulamadı. Utah formasıgiyen Enes Kanter ise 11 dakika süre aldı ve2 sayı, 2 blok ve 1 top çalma üretti.

Durant farkıOklahoma City Thunder deplasmanda Minnesota Tim-

berwolves’u Kevin Durant ve Russell Westbrook’un skorer oyu-nuyla 115-110 mağlup etti. Kevin Durant, 43 sayı, 7 ribaund, 1

asist ve 1 blokluk performansıyla gecenin yıldızı oldu. 35 dakikater döken Durant, kullandığı 23 şutun 15’ini sayıya çevirdi. 3 sayı

çizgisinin gerisinden 4/6 isabet kaydeden yıldız oyuncu, serbestatışlarda 9/12 ile oynadı. Oyunda kaldığı süre içinde 4 top kaybıyapan skorer oyuncu, maçı da 5 faul ile bitirdi.

16 NİSAN 2012 PAZARTESİ

İNÖNÜ’DE BÜYÜK İHMAL VARYağmur sebebiyle ertelenen derbinin yankıları sürüyor. Uzmanlarolayın bir doğal afet olmadığını, tamamen bir altyapı ihmalinin ol-duğunu belirttiler. Statlarda bulunan drenaj sistemine göre kenardereleri suyun dışarı atılmasında çok etkil. İnönü‘de bu derelerintemizliği yapılmadığı için kötü sona davetiye çıkardı.

MELO İÇİN TAKAS İDDİASIİtalya basını, Napoli’nin forveti Cavani için Juventus’un ciddibir teklif hazırlığında olduğu ifade edildi. 26 yaşındaki golcüoyuncunun transferi için para+oyuncu teklifi sunması da dü-şünülen Torino ekibinde oyuncu olarak takımdan ayrılmasıbeklenen Milos Krasic veya Felipe Melo olacağı belirtildi.

Prim dopingiBeşiktaş’ta başkan Fikret Orman ve yöne-ticiler, Galatasaray derbisi öncesi primjestinde bulundu. Başkan Orman yönetici-ler Ahmet Nur Çebi, Tamer Kıran ve Ah-met Kavalcı BJK Nevzat Demir Tesisle-ri’ne giderek kampta olan futbolcularlagörüştü. Öncelikli olarak başarılan dileyenOrman “Biz size güveniyoruz. Alnınız akçıkacaksınız. Yeter ki takım olarak oyna-yın kazanırsınız. İyi bir futbol sergileyin.Siz kazanın biz de size ödeyelim” dedi. Si-yah-Beyazlı takıma 1. olmaları halindeelde edilecek yaklaşık 14 milyon TL’ninyarısı oyunculara dağıtılacak.

Bilet açıklamasıBeşiktaş Kulübü, bugüne ertelenen derbimaçın biletleriyle ilgili açıklama yaptı. Ku-lübün resmi internet sitesinde yapılanaçıklamada, Biletix’ten bilet alan Siyah-Beyazlı taraftarların biletlerini atmamala-rı gerektiği belirtilerek, derbinin yeni bası-lacak biletlerini, ellerindeki biletleri gös-tererek alabilecekleri bildirildi.

Fernandes’e özel önlem

Derbinin şifresini ‘pres’ olarak belir-leyen Fatih Terim, en uçtaki Necati-Elmander ikilisinden başlamak üzeresahanın her yerinde Beşiktaşlı fut-bolculara pres yapılmasını istedi.Fernandes’e dikkat etmeleri gerekti-ğini kaydeden Terim, “Onlara boşalan verirsek, bizim için büyük so-runlar yaşanabilir. Özellikle de Fer-nandes’e... Bu yüzden en öndebaşlamak üzere mümkün olduğukadar pres uygulamalıyız” ifadele-rini kullandı.

Kavgacılar 11’e dönüyor

Yağmur sebebiyle ertelenen maçkadrosunda Riera ve Melo’ya yerveren Fatih Terim’in kadrosunu boz-mayacağı belirtildi. Kavga eden ikioyuncunun, diğer takım furbolcula-rını araya girmesiyle affeden Terim,özellikle orta saha mücadelesineMelo ve Riera’dan iyi performansbekliyor.

Son yıllarda çoksık rastladığımızfutbolcu ölümle-rine bir yenisidaha eklendi.İtalya İkinci Fut-bol Ligi SerieB’de Pescara ileLivorno ara-sında oynananmaçta fenala-şan Livornolu 25 yaşındaki futbolcu Pier-mario Morosini, kaldırıldığı hastanedekurtarılamadı. Pescara’nın sahasındakimaçın 31’inci dakikasında yere yığılan vedoktorlar tarafından kalp masajı yapılanPiermario Morosini, ambulansla hasta-neye kaldırılırken, arkadaşları sahadagözyaşı dökerken dua etti. Morosini, kal-dırıldığı hastanede an tüm müdahalelererağmen kurtarılamadı ve 1 saat sonra ya-şamını yitirdi.

Yeşil sahalardan birölüm haberi daha

Formula 1’de sezonun üçüncü yarışı olan Çin GrandPrix’sini, Mercedes’in Alman pilotu Nico Rosberg ka-zandı. Şanghay’daki 5 bin 451 metre uzunluğundakipistte, 56 tur üzerinden koşulan yarışta, Mercedes pil-otu Rosberg 1 saat 36 dakika 26.929’luk derecesiyle ilksırada yer aldı ve Formula 1 kariyerindeki ilk birinciliğielde etti. 26 yaşındaki Rosberg, sıralama turlarında bi-rinci olarak, kariyerinde ilk kez bir yarışa ilk cepte(pole position) başlama hakkı kazanmıştı.

111. kez bir Grand Prix’de yarışan Rosberg, yarışı

başından sonuna kadar önde götürdü. 1982’de Formu-la 1 dünya şampiyonu olan Keke Rosberg’in oğlu olanNico Rosberg’in takım arkadaşı Alman Michael Schu-macher ise 3. sırada başladığı yarışı, 13. turda bir teker-lek arızası nedeniyle terk etmek zorunda kaldı. Yarıştaikinciliği McLaren’in İngiliz pilotu Jenson Button ka-zanırken, McLaren’in diğer İngiliz pilotu Lewis Hamil-ton üçüncü oldu. Şanghay’daki yarışta 4 ve 5. sıralarıise Red Bull pilotları elde etti. Geçen sezonun dünyaşampiyonu Alman Sebastian Vettel 5. sırada yer aldı.

ŞANGAY’IN KRALIROSBERG

ŞANGAY’IN KRALIROSBERG

ŞANGAY’IN KRALIROSBERG

ŞANGAY’IN KRALIROSBERG

ŞANGAY’IN KRALIROSBERG

ŞANGAY’IN KRALIROSBERG

ŞANGAY’IN KRALIROSBERG

ŞANGAY’IN KRALIROSBERG

ŞANGAY’IN KRALIROSBERG

Formula 1’de sezonun 3. yarışı olan Çin Grand Prix’sinde

gülen isim Mercedes pilotu Alman Nico Rosberg oldu

Bu adamıdurdurmak

imkansızDiğer sonuçlar

LA Clippers: 112G. State: 104

Washington: 89 Clevland: 98

New Jersey: 82 Boston: 94

S. Antonio: 105Phoneix: 91

Hangi lige‘hayır’ dedi

Cumartesi günü İstanbul’uetkisi altına alan yağmur,merakla beklenen SüperFinal ilk maçını blie oynat-mamıştı. Federasyon bu devmücadelenin bugün oy-nanmasına karar ver-mişti. Bu sezon hiç derbikazanamayan ev sahibiBeşiktaş, büyük taraftardesteği altında oynaya-cağı dev maçtan 3 pu-anla ayrılarak, zirvedepuan farkını azaltmak veumut tazelemek ister-ken, lider Galatasarayise, Lig Grubu’ndakipuan avantajını koru-mak amacıyla Dolma-bahçe’nin çimlerineçıkacak.

Önceki gün oynanması gereken ancak şiddetli yağmursebebiyle ertelenen Beşiktaş-Galatasaray derbisi buakşam oynanacak. Saat 20:00’da başlayacak bu devmücadeleyi Hüseyin Göçek yönetecek GOLLER

‘YAĞMUR’GİBİ

GELSİN

Lionel Messi

Page 16: 9 emekli subay ALMAN SAVCILAR ‘ÖRGÜT’ DEDİ

HÜSEY�N KAYA

Fenerbahçe, Süper Final Şampi-yonluk Grubu ilk maçında Trab-zonspor’u konuk etti. Mücadeleyeiki ekipte hızlı başladı. Sarı-Laci-vertli ekip 36. dakikada Baroni ile1-0 öne geçti. İlk yarı bu skorla ta-mamlanırken ikinci yarıya etkilibaşlayan Fenerbahçe, Sow ile 2.golü buldu. Karadeniz ekibiningirdiği fırsatlardan yararlanama-masıyla müsabaka bu skorla ta-mamlanırken, Sarı-Lacivertli ta-kım oynadığı futbolla taraftarları-na adeta umut dağıttı.

Müsabakaya iki ekipte karşılıklıataklarla başladı. Fenerbahçe golyollarında etkili olmaya çalışırken, ilktehlikeli atak Sarı-Lacivertlilerinkalesinde yaşandı. Henüz 7. daki-kada Bordo-Mavili takım Zokora ilegole çok yaklaştı. Tecrübeli oyun-cunun 30 metrelik mesafeden mü-kemmel vuruşunda top az farkla dı-şarı çıktı. Sarı-Lacivertliler 19. da-kikada Gökhan Gönül ile gole çokyaklaştı.Sow ortasını yaptı. Top arkadirekteki Gökhan’ın önünde kaldı.Onun uzak direğe kesme vuruşu üstdirekten geri geldi. Müsabakadailk gol sesi 36. dakikada geldi. Cris-tian Baroni, kaleyi hafif çaprazdangören bir noktadan, yaklaşık 25

metreden vurdu, top Tolga’nın sa-ğından direğin dibinden ağlarla bu-luştu. 1-0. İlk yarının kalan dakika-larında Fenerbahçe orta sahadayaptığı paslarla oyunun temposunudüşürürken, Trabzonspor girdiğigol pozisyonlarından yararlanama-yınca, soyunma odasına Sarı-Laci-vertlilerin 1-0 üstünlüğü ile girildi.

Cristian’dan harika asistMüsabakada ikinci yarıya sarı

kartlarla başlandı. Giray ve Emrerakiplerine yaptıkları hareketlerlesarı kartla cezalandırılır-

ken, Trabzonspor oyunuFenerbahçe yarı sahasınayıkma çabasına girdi. Ka-radeniz ekibi sağlı solluortalarla ev sahibi ekibinkalesini yokladı. Önce solkanattan Colman, dahasonra sağ kanattan Ser-kan ortaladı. İkisinde desavunma uzaklaştırdı.Sarı-Lacivertli ekip 2.golü 61. dakikada Sow’unayağından buldu. Fener-bahçe orta sahada Col-man’a 3-4 oyuncuyla bas-kı yaptı, topu kazanan Ba-roni iki kişinin arasındanceza alanındaki Sow’u çokiyi gördü. Sow topu ra-hatça kaleye gönderdi. 2-0.Golün şokunu erken atla-tan Karadeniz ekibi, Fener-bahçe kalesinde büyük birtehlike yarattı. Ceza yayıüzerinde bomboş pozisyon-da topla buluşan Serkanpenaltı noktası üzerindenvurdu, Volkan farkın 1’einmesine engel oldu. Mü-cadelenin kalan dakikala-rında başka gol olmayıncaSüper Final ŞampiyonlukGrubu ilk maçını Fener-bahçe kazanmış oldu.

16 NİSAN 2012 PAZARTESİ

ANELKA ANTRENÖR OLUYORKasım ayında Chelsea’den Shangai Shenhua’ya trans-fer olarak Çin’in futbol dünyasında adının daha fazla du-yulmasını sağlayan Anelka, yeni takımında kaptanlığınyanı sıra antrenörlük de yapacak. Kulüpten yapılan açık-lamada, kötü sonuçlardan sonra antrenör kadrosundadeğişikliğe gidileceği ve Anelka’nın yanı sıra İngiltere veFransa’dan antrenörle daha anlaşılacağı belirtildi.

VOLEYBOL’DA FİNAL ETABI BAŞLIYORErkekler Voleybol 1. Ligi’nde 2011-2012 sezonununşampiyonunu belirleyecek Final Etabı, bugün Ça-nakkale’de başlıyor. Final etabında, lig sonunda 1, 4,5 ve 8. sırayı alan Halkbank, Maliye M. P, Galatasa-ray ve Gençlerbirliği (A) Grubunu oluştururken, 2, 3,6 ve 7. sıradaki Fenerbahçe, Arkas Spor, İstanbul BŞBve 4 Eylül Belediye ise (B) Grubu’nda yer alacak.

Süper Final Avrupa Ligi Grubumücadelesinde Sivasspor evindeBursaspor’u ağırladı. Ev sahibi ekipbulduğu 4 golle rakibini puansızgönderdi. Sivasspor sahasında aldığıbu galibiyetin ardından puanını28’e yükseltirken; Bursaspor 25 pu-anda kaldı.

Sivasspor, ilk düdükle birlikteBursaspor kalesine yüklenmeye baş-ladı. Yeşil-Beyazlılara göre çokdaha iyi bir oyun sergileyen Sivass-por, rakip savunmayı kale sahasınahapsetti ve 27. dakikada Eneramo,takımını 1-0 öne geçirdi. Bursas-por’un topla oynamasına izin ver-meyen Sivasspor, 44. dakikada JanRjanoch’un golüyle farkı ikiye çı-kardı ve soyunma odasına bu skor-la gitti. İkinci yarıya da hızlı başla-yan Sivasspor 49. dakikada KamilGrosicki’nin attığı golle maçta du-rumu 3-0 yaptı. Baskıyı iyiden iyiyearttıran Sivasspor geliştirdiği po-zisyonların neticesinde 3-0’la ye-tinmedi ve 65. dakikada durumu 4-0 yapan golü buldu. Karşılaşmanın45. dakikasında durumu 2-0 yapan,Rajnoch, 65. dakikada attığı gollefarkı 4’e çıkardı.

Penaltıdan yararlanamadıKırmızı-Beyazlı ekipte 90+4. da-

kikada kazanılan penaltıda topunbaşına Eneramo geçti. Golcü oyun-cu penaltı vuruşunda kaleci Ya-vuz’u geçemedi. Son düdükle bir-likte ise Sivasspor, Süper Final’e 4-0 gibi bir skorla ‘süper’ başlamışoldu.

Hafta içi Türkiye Kupası’nda Bursaspor’a 4-1 mağlupolan Sivasspor, Süper Final Avrupa Ligi Grubu’ndakarşılaştığı rakibini 4-0 mağlup ederek hem rövanşı almışoldu, hem de ‘süper’ bir başlangıcın altına imza attı

4-0Spor Toto Kupası maçında G.Antepspor evindeG.Birliği ile karşılaştı. Ev sahibi, 5. dakikada 1-0öne geçti. Bu skor aynı zamanda ilk yarınındasonucu olurken, ikinci yarıya da etkili başlayanG.Antep, Popov ile farkı önce 58. dakikada 2’ye,66. dakikada ise 3’e çıkardı. 82. dakikada konukekipte Kulusic’in kendi kalesine attığı golle farkı4’e çıkardı. Bu golün ardından ev sahibi ekip sa-hadan 4-0 galibiyetle ayrılmış oldu.

Gaziantepspor’a‘bahar’ geldiGaziantepspor’a‘bahar’ geldiGaziantepspor’a‘bahar’ geldiGaziantepspor’a‘bahar’ geldiGaziantepspor’a‘bahar’ geldiGaziantepspor’a‘bahar’ geldiGaziantepspor’a‘bahar’ geldiGaziantepspor’a‘bahar’ geldiGaziantepspor’a‘bahar’ geldi

TFF 1.Lig’in 31.haftasının zor maçlarından biriİstanbul’da oynanadı. Zorlu mücadelede 85 da-kika boyunca gol sesi çıkmadı. Bu dakikada sah-neye çıkan Köksal, Elazığspor’u 1-0 öne geçirdi.Bordo-Beyazlılar bu golle İstanbul’dan 3 puanladönmeyi başardı. Puanını 57’ye yükselten Ela-zığspor, Konyaspor-Akhisarspor maçının 0-0bitmesiyle takipçileri ile arasındaki puan farkınıaçarak Süper Lig yolunda önemli bir adım attı.

Konya’da sevinen yokTFF 1. Lig’de 30. hafta mücadelesinde Konyas-

por ile Akhisar Bld. Gençlik kozlarını paylaştı.

Konya Atatürk Stadı’nda oynanan karşılaşma,

başladığı gibi 0-0 sona erdi. Her iki takımın da

karşılıklı ataklarından gol sesi çıkmazken zirve

mücadelesinde verilen kayıp dikkat çekti. Bu

beraberliğin ardından Konyaspor puanını 53’e

yükseltti. Akhisar da puanını 53 yaptı.

Elazığ zirveye‘Köksal’dıElazığ zirveye‘Köksal’dıElazığ zirveye‘Köksal’dıElazığ zirveye‘Köksal’dıElazığ zirveye‘Köksal’dıElazığ zirveye‘Köksal’dıElazığ zirveye‘Köksal’dıElazığ zirveye‘Köksal’dıElazığ zirveye‘Köksal’dı

Spor Toto Kupası maçında, Samsunspor, Ordus-por ile karşılaştı. Konuk ekip, golü 13’te Hasanile buldu. 15’te Hakan ile farkı 2’ye çıkaranMor-Bayazlılar, 28’de Jaivto ve 43’te Hakan’ın 2.golüyle 4-0’lık üstünlüğü yakaladı. İlk yarı buskorla sona ererken ikinci yarıda Samsunspor,59’da Samet ve 63’te Hakan ile bulduğu gollerlefarkı 2’ye düşürdü. Kırmızı-Beyazlı ekip,90+2’de Murat Kalkan ile bir gol daha bulanOrduspor’a engel olamadı ve karşılaşmadan 5-2gibi farklı bir yenilgiyle ayrıldı.

Ordufarklıgalip5-2

4-0

0-0

1-0

TAM DESTEK

HEP DESTEK

Dava kapsam�n-da tutuklu bulu-

nan kulüp ba�ka-n� Aziz Y�ld�r�m’�n,avukatlar� arac�l�-

��yla ‘’Omuz omu-za Cadde’ye’’ ba�l�-��yla yapt��� aç�kla-

mayla destek verdi�iyürüyü�te taraftarlar,

Ba�dat Caddesi’niSar�-Lacivertli renkle-re boyayarak, büyükco�ku olu�turdular.

Dün ö�le saatlerinde�a�k�nbakkal’da top-

lanmaya ba�layan Fe-nerbahçeli taraftarlar,yürüyü�ü Fenerbahçe�ükrü Saraco�lu Sta-

d�’nda sonland�rd�. Yürü-yü�e baz� yöneticiler ile

sporcular da kat�ld�.Ba�dat Caddesi’nde top-

lanan on binlerce Sar�-Lacivertli taraftar, Aziz

Y�ld�r�m ve yöneticiler le-hine tezahüratta bulun-dular. Yürüyü� esnas�n-

da çe�itli pankartlaraçan taraftarlar, ayn� za-

manda Fenerbahçemar�lar�da okudular. Yü-

rüyü� için ba�ka �ehir-lerden gelen taraftarla-r�nda oldu�u ö�renilir-ken, taraftarlar gruplar�d���nda ailelerinde ço-

cuklar�yla birlikte yürü-yü�e kat�ld��� gözlendi.

Fenerbahçeli taraftarlar, “Futbolda şike” iddialarınayönelik soruşturma ve dava sürecine

tepki amacıyla düzenledikleriBağdat Caddesi yürüyüşündegövde gösterisinde bulundular

2-0

TRABZONSPORFENERBAHÇE

Şükrü Saracoğlu2 0

Tolga *

Serkan **

Dk. 78 Henrique ?

Giray *

Mustafa *

Celustka *

Colman **

Zokora **

Alanzinho **

Dk. 69 Adrian *

Olcan *

Dk. 45 Cech *

Burak *

Halil *T. D.: Şenol Güneş

Goller: Dk. 36 Baroni, Dk 61 Sow (Fenerbahçe)

Sarı Kartlar: Ziegler, Sow, Emre (Fenerbahçe), Olcan,

Serkan, Giray, Adrian, Burak, Henrique (Trabzonspor)

Hakem: Bülent Yıldırım

Volkan **

Ziegler **

Gökhan **

Yobo **

Bekir *

Mehmet **

Emre **

Dk. 77 Selçuk ?

Cristian ****

Caner ***

Alex **

Dk. 89 Bienvenu ?

Sow **

Dk. 77 Semih ?

T. D.: Aykut Kocaman

Rövanşı ‘süper’ aldı

O G B M A Y A v . P

GALATASARAY 0 0 0 0 0 0 0 39

FENERBAHÇE 1 1 0 0 2 0 2 37

BEŞİKTAŞ 0 0 0 0 0 0 0 28

TRABZONSPOR 1 0 0 1 0 2 -2 28

1.2.

4.3.

Puan DurumuSÜPER F�NAL

Ligde ve son kupa maçında Kayserispor karşısın-daki Fenerbahçe başkaydı. Dün Trabzonsporkarşısındaki Fenerbahçe çok başka. Sezon boyueleştirdiğim Christian Baroni bordo mavililerkarşısında inanılmazdı. Şimdi tüm sarı lacivertli-lerin yanı sıra onun da hakkını verme zamanıdır.Attı, attırdı, savunmadan top çıkardı, hatasız passayısı, hatalı verdiklerinin çok üstüne çıkınca,Fenerbahçe orta alanda zorlu rakibi karşısındaçok üstün oldu.

Zaten oyun da orta alan üstünlüğü alan tara-fın oldu. Trabzonspor Burak’ın arkasına Alonzin-ho’yu koyunca Kadıköy fatihinin ekmeğine yağsürmüş oldu. Şenol Güneş, orta alana yardımcıolsun diye Halil’i Zokora ve Colman’ın yanınasürdü. Serkan Balcı her zamanki gibi sağbektey-di. Ama belki de takımın yakaladığı en net golpozisyonunda kaleci Volkan’a takıldı.

Fenerbahçe ise Emre- Christian Baroni ön libe-rolarının yanı sıra ideal kadrosu ile sahaya çıktı.Önce rakibinin hırslı ilk ataklarını kontrol edensarı lacivertliler yavaş yavaş etkin oldular. İlk 60dakika içindeki futbolları ile iki farkı yakalayıprahat top çevirdiler. Baroni’nin attığı ilk gol akıldolu idi. Tolga’nın sağına yerden vurdu, yere çar-pan top kayarak Trabzonspor kalesine girdi. İkin-ci golde ise yine sahnede Christian Baroni vardı.Colman’ın hatasını yakalayarak taşıdığı topu,mükemmel bir şekilde Sow’a geçirdi. Sol çapraz-da topu yakalayan Sow ayağının içiyle adetaiğne deliğinden geçirerek Tolga’yı ikinci kezmağlup etti.

Gollerden sonra taktik değişiklikler başladı.Şenol Güneş zorunlu olarak Alonzinho’nun yeri-ne Adrian’ı, kötü bir gününde olan Olcan’ın yeri-ne Czeh’i ve son olarak da Serkan’ın yerine Han-rique’yi oyuna sürdü. Ama Fenerbahçe iyi oyu-nunu sürdürmeye devam etti. Selçuk, Semih veson dakikada alkışlatmak için Alex’in yerine Bi-envenu’yu oyuna sürdü. Bir de maç iki farklıolunca sarı lacivertlilerin iki penaltılık pozisyo-nu da tartışılmadı bile.

[email protected]

ONURBELGE

Fenerbahçe ikiledi

KADIKÖY’DE ‘SÜPER’ SOW