Bes Onemli Sey

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Bes Onemli Sey

Citation preview

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    Be nemli ey

    Jim Paluch

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    NSZ

    "NE YAPARSANIZ YAPIN, BUNU OKUMAYIN!"

    Dunlar, 1978 ylnda annemin, kullanlm eyalarn elinden karan birinden satn ald 1938 basm "Dost Kazanma ve nsanlar Etkileme Sanat" adl kitab yemek masasnn zerine koyarken syledii szlerdir. Annem, sylediklerinin tamamen aksini yapacam dnerek bir lise rencisinin dikkatini nasl ekeceini biliyordu. Elbette kitab aldm ve okumaya baladm. Bu sadece balangt. Bu kitab, yannda daha baka yzlerce motivasyon ve kiisel geliim kitaplaryla birlikte o zamandan beri muhtemelen 30 kez okudum. Bu kitaplar, yllar boyunca i ve dier insanlarla almalarmda baarmn, aldm zevkin; ayn zamanda da bu kitaptaki fikirlerin temelini oluturdu. Dikkatimi ekmeyi baard iin anneme sonsuza dek minnettarm.

    imdi, "Be nemli ey"i okumaya balamadan nce dikkatinizi ekmi olduumu umuyorum. Bilgisayara geirmeden ve baslmadan nce, kitabn taslan birok kiiye okuttum. Setiim "edebiyat eletirmenleri"nin tepkilerini heyecanla bekledim. Ve cevaplar gelmeye balad: "Bu kitaba balamadan nce konu hakknda daha fazla

    bilgim olsayd, o zaman daha ok yararlanabilirdim." "ok sayda kitap bu sayfalarda toplanm gibi." "imdi nasl bittiini bilerek tekrar okuyorum ve bu

    kez kitapta neye bakacam biliyorum."

    "Bu karakterde kendimden ok ey buldum."

    "Bittiinde zldm, ok elenceliydi."

    "Beni ayn anda hem gldrd, hem alatt, hem de retti."

    Bu cevaplar bana zel bir ey ortaya koyduumu hissettiren harika ifadelerdi ve ilk tasla okuyan birka kiiye sonsuza dek kendimi borlu hissedeceim. Ama dncelerim SZE ynelmeye devam etti! Siz, bu kitab almaya ve okumaya paranz ve saatlerinizi yatrmaya karar verecek kadar kendini nemseyen birisiniz. Bu noktada en byk kaygm, yatrmnzdan azami kazanc elde etmeniz ve bu kazancn yaam boyunca artarak srmesi.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    Be nemli ey'i okumaya baladnzda, karlaacanz eyler unlar:

    BR ROMAN: Bir hikye, karakterler, konumalar, gelimeler, srprizler, doruk noktas ve hikyenin bir sonu var.

    BR MOTVASYON KTABI: Karakterler ve olaylar sayesinde, kafanzdaki hedefe ulamak iin sizi gdlendirecek bir motivasyon kayna bulacaksnz.

    BR BREYSEL GELM KTABI: Dnceleri kkrtan kavramlar, nemli kararlar alarak ve yolunuzu belirleyerek hayatnza yn vermenizi salayacak.

    YARATICI DNCE ETM: Siz kendinize "imdi neredeyim?" "Bundan sonra ne olacak?" ve "Oohhh, ite oluyor!" derken, kitap beyninizin yaratc sa tarafn u-yandracak.

    BAARILI DNCE N YAAMBOYU REHBER: Kitapta, kendinizi yolda tutmak iin tekrar tekrar bakmak ve hatrlamak isteyeceiniz blmler var. Be nemli ey'i oluturan fikirlerin basitlii sayesinde, ksa srede aldnz btn kararlan etkileyen dnce sisteminizin bir paras haline geldiini greceksiniz.

    Bu noktada yle soruyor olabilirsiniz: "Bu be nemli ey nedir?" Hi sormayacanz sanmtm. Hayatnz gerekten deitirmenizi salayacak basit kavramlar unlardr:

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    RENMEYE DEVAM ETMEK NSANLARIN GZEL YANLARINI GRMEK

    TUTUM

    HEDEFLER BELRLEMEK VAZGEMEMEK

    Bu kitapta anlatlan prensipler, grler ve uygulamalarla tanmanz, Be nemli ey'i hayatnzn her alannda uygulamanz ve bu kavramlara skca tutunmanzn gerekten deeceini size gsterecektir

    BirKa hatrlatma... Karakterlerle btnlesin. Onlara yakndan bakn ve hangisindeki kiilik zelliklerinin sizdekilere ya da etrafnzdaki insanlarnkine benzediini dnn. Bu zellikler nasl geliebilir ya da dzelebilir ve siz ayn prensipleri uygulayabilir misiniz? Her blmn sonunda ara verin. Ne rendiinizi ve nasl uygulayabileceinizi kendinize sorun. Yaratc dnn. Kullanlan sembollere bakn ve yazarn dncelerini yakalamaya aln. 1 Eric'in Kara Kapl Kitap 'a yazdklarn tek tek dnn. Bunlar, okuyucunun dncelerini kkrtmak iin hazrlanmtr. Bunlar akamlar yemek masasnda ailece toplandnzda, sat toplantlarnzda tartma konusu haline getirin veya sadece bir sonraki uzun yolunuz olarak dnn.

    "Seimler ve Hedefler"de yazan her kelimeyi inceleyin. Bunu yapmanz size daha fazla gr kazandracaktr. Pozitif ifadelerin gcn kefetme frsatn da yakalayacaksnz. "Seimler ve Hedefler"e her baktnzda, bu keiften azami yarar salayabilir ve bunu yaptnzda, Be nemli ey'in deeri size daha ak grnerek daha etkili biimde uygulayabilirsiniz.

    Kendiniz iin bir Kara Kapl Kitap oluturun ve iinizdeki gl potansiyeli anlamanza yardmc olacak saysz fikir ve dnceyi sralamaya balaym.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    imdi artk yapmanz gereken tek ey, Be nemli e/i okumak. Umanm bu kitaptan btn beklentilerinize karlk bulabilirsiniz. Eer bu okuyacanz ilk gdleyici kiisel geliim kitabysa, aratrmay setiiniz taktirde ortaya karlmay bekleyen olaslklar kefetmenize yardmc olacak kitaplarn dnyasna hogeldiniz. Deneyim-liyseniz, o zaman da daha nce okuduunuz kitaplarda sizi renmek konusunda daha itahl hale getiren fikir ve dnceleri hatrlamanz umarm.

    imdi, NE YAPARSANIZ YAPIN, BU KTABI.........

    1. BLM

    Serin yamur damlalar, scak motorun zerine dtke czrdyor ve buharlayordu. Kullanmaya kalkt anahtar, somundan kurtuldu ve elini susturucuya arpt. Acyla haykrd. Saatlerdir alan motorun ssyla kzan susturucu hem elini kemie kadar yarm hem de kavurmutu. Ayak bileine kadar amura gmlm halde btn gnn bitkinliiyle souk terden rperirken, ban kaldrd ve soran gzlerle bakt. Can yanyordu. Erk Carlton, hem iten, hem de dtan yklm olduunu hissediyordu.

    Gzlerindeki yamuru silmeye alrken, elindeki kan alnna bulat. Gzyalar yanaklarna bulam amur -zerinde iz brakarak akt. Eric, hatrlayamad kadar uzun bir sredir ilk kez alyordu. Bu gzyalarnn nedeni elinin acs deildi; daha kt yaraland zamanlar da olmutu. Alamasnn nedeni daha derin bir yarayd. Bir hayali izlerken oluabilecek trden bir yara.

    Buldozerin metal paletlerine yaslanrken dnd; "Burada ne iim var? Buldozerler, yollar, arsa yapm hakknda ne biliyorum ki?... Deli olmalym." Ve btn gcyle haykrd: "Deli!"

    Bu sz muhteem ormann derinliinde yanklanrken, yere devrildi. Kahverengi amurun iinde otururken, ban buldozerin sert demirine yaslad ve gzyalarn silmek istediinde elindeki kan yine yzne bulat. Aalar boan yamurun altnda amura batm halde fsldad. "O kitap. O aptal siyah kitap." Gzleri kapand, zihinsel ve duygusal olarak tkenmi bedeni uykuya dald.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    Yamur, Eric Carlton'n hayali olan elli akrlk alan dvmeye devam ediyordu. Bu, hayatnda ulamak istedii yere gidi biletiydi. Blgede yerleime alacak en pahal arazilerden biri olan bu bir avu toprak onun hayallerini sslemiti. Pazar doruydu, plan doruydu, her ey mkemmel grnyordu. Eksik olan neydi? Neden vazgetiini, yenildiini hissediyordu? Bu kesinlikle ona uymuyordu. Birok kimse iin o bir savayd. Sat yapar, motive eder ve en iyilerle alrd. Bunu gemite birok defa kantlamt. O halde neden imdi yaan yamurun altnda uyuyor ve kendini "deli" gibi hissediyordu? imdiye kadar zorluklan hep amt.

    Mary, arabasyla yaklat. Eric'in eve dn zamannn geldiini biliyordu. alma bitiminde onu eve gtrmek iin bu yolculuu ayn nedenle defalarca yapmt. Arabadan inerek amura bast ve kukuletasn gzel sar salarnn zerine ekti. Yaan yamur ve amura karm, Mary olduka sakin ve olgun grnyordu. Bir gn asfalt olacak slak toprak yoldan keyifle geti ve dengesini kaybetmemek iin dikkatle ilerleyerek ormana doru yneldi. Yamur ban ve omuzlarn daha sert dvmeye baladnda, aalarn arasndan hzla geerek sar buldozere yaklat. Yamur yznden gzlerini ksarak baktnda ve yerde, buldozerin hemen dibindeki amurun iinde yatann Eric olduunu anladnda, yrei skt.

    "Eric," diye bard, korku dalgas btn vcudunu sararken. "Eric, uyan, uyan!"

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    2

    Jim Paluch

    Eric, yamur ve amurdan srlsklam halde umutsuz grnyordu. Mary yanna geldiinde alama drtsn bastrarak yere eildi ve Eric'in yzne dokundu. "Eric, ltfen uyan!" Eric gzlerini aarak sakince dorulup oturdu ve uykuyu uzaklatrmak iin ban sallad.

    "Beni korkuttun. yi misin?" diye yumuak bir sesle sordu Mary, onun gzlerine bakarak.

    Eric cevap vermedi. Veremezdi, istemiyordu. Evet, iyiydi; ama keke olmasayd. Orada ylece uyumay isteyecek kadar bo hissediyordu kendini... sonsuza kadar.

    "Elin, korkun grnyor. Bandaja ihtiyacn var m? Eric, iyi misin? Sorun nedir tatlm?" Umutsuzca bir cevap arayarak kocasnn yzne bakt.

    "Zavall Mary," diye dnd Eric. "Ne hissettiimi ona nasl syleyebilirim? Anlamaz ki. Nasl anlasn? Bu duyguyu ben bile anlamyorum."

    Yamur iddetlenirken, bulutlar hzla hareket ediyordu. "Hayr bebeim," dedi glmeye alarak. "Tanrm, bir yastm olsayd, bu harika olurdu!"

    "Elin kanyor Eric!" diye barmak zorunda kald Mary, youn yamur altmda sesini duyurabilmek iin.

    "ok kt deil, yardm eder misin ltfen?" Mary elini uzatarak ayaa kalkmasna yardm ederken, kocasnn gzlerindeki umutsuzlua bakarak bir cevap aryordu.

    "Arabaya dnmelisin," dedi yan srtr halde. "Islanacaksn." Mary'nin koluna girdi ve onun amansz amurun zerinde yrmesine yardm etti. Arabann kapsn ap karrm binmesine yardm ederken, Eric pek gayretli deildi. "Seni eve gtreyim."

    "Eric," diye duraklad Mary ve gzlerine bakt. "Ltfen dikkatli ol." Eric gz krpt ve kapy kapad.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    Be nemli ey

    Erk kendi kamyonuna koarken yamur devam ediyordu. Kapy at ve ieri atlad. Gzel, yeni krmz kamyonu artk pek yeni gibi grnmyordu. Aracn ii amura bulanmt; katlar, planlar, kalemler, kahve bardaklar her yana dalmt. Anahtarlarn arad. "Nerede?" dedi tiksintili gzlerle buldozere bakarak. Tekrar indi, yamur altnda hain amurlarla bouarak kayacak kadar fkeli bir tavrla ilerledi ve buldozerin kontandaki anahtarlar kapt. Anahtar kamyonun motorunu atelerken, dikiz aynasna bakt. "Bana bakan bu yz de kim?" diye dnd. "Grn ok yabanc, bana benzemiyor. ok uzak... souk. Neden?... Neden?"

    Yola karken, silecekler youn yamurun iinde grmesini zorlukla salayabiliyorlard. Garaj kaps ald ve abucak ieri girdi. David'in bisikleti yine ayak altndayd. Duramayarak arpt ve bisiklet devrilirken Mary'nin beyaz arabasnn amurluu zerinde sar bir iz brakt. Kamyondan frlad, kapy sert bir hareketle at ve nceki gn dklm olmas gereken p kutusunu istemeden tekmeleyerek iindekileri yere sat. Temizlemek iin eildiinde elindeki derin yaray farketti, kokunun kaldramayaca kadar ar olduuna karar verdi ve daha sonra temizlemek iin kendine sz verdi.

    Eric kapdan girerken kendini tkenmi hissediyordu. Karlama treni birok adamn hayallerini ssleyen trdendi. Hayal edilebilecek en yakkl iki kk olan onu grnce yerlerinden frladlar.

    "Merhaba baba," diye bard drt yandaki Tommy, "Hangi basketbol kart daha iyi? Michael Jordan'n Rya Takm kart m, yoksa Larry Bird'n Aksiyon kart m? David benimle dei toku yapmak istiyor."

    Jim Paluch

    "Larry Bird, deil mi baba?" diye sordu byk olu; kardeinden iki ya byk olmas, basketbol kartlarnda ve pazarlkta uzmanlamasna yetmi gibiydi.

    "Buna sizin karar vermeniz gerek," diye geveledi Eric, onlar geerek ieri girerken. "Ama adil davranmay unutmayn," diye ekleyerek yar bilinli haline geri dnd.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "Baba, yzn neden kan olmu?" diye sordu Tommy. "Yaralandn m?"

    "Hayr, hayr, iyiyim, sadece bir izik," diye fsldad oluna, zamann ne kadar abuk getiini ve ne kadar hzl bydklerini dnerek.

    Bu konumalar srasnda Eric kapnn ak kaldn ve giriin yanndaki perdenin slandn fark etti. Kapy kapatrken aklnn nerede olduunu merak ediyordu. Oullaryla urarken birok politikacnn gurur duyaca bir beceri gstermi, ne kartlar ne de elindeki yara hakknda kesin bir yorum yapmt. Mutfaa girdiinde Mary'yi akam yemei iin hazrlanm sofrann banda elinde bir fincan scak kahve ve yznde glmsemeyle, yznde gizlemeye alt, ama baaramad endie ifadesiyle beklerken buldu. "Yemee oturalm m?" diye sordu, "haydi, her ey yolunda" diyen ses tonuyla.

    "Evet, ama nce u slak giysilerden bir kurtulaym," diye geveledi Eric, teekkr bile etmeden kahve ve glmsemeyi atlayp odasna ynelirken.

    "Eric, ltfen yukar kmadan nce botlarn kar," dedi Mary, sesine slak ve amurlu ayakkablarla halnn zerinde yrmek normal bir eymi gibi bir etki vermeye alarak.

    Eric arkasna bakt. Att her adm yerde amurlu bir ayak izi brakmt. Sakince ban sallad ve "zr dilerim" dedi.

    Be nemli ey

    Botlarn karrken, kendini daha da hsrana uram hissediyor ve bunun arkasndan ne geleceini merak ediyordu. Koridorda yrrken, David'in annesine eer amurlu ayaklarla giren kendisi olsayd alt yl boyunca cezalandrlacan sylediini duydu. "Kesinlikle byyorlar," diye dnd Eric.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    Islak giysilerini karrken, elinin ne kadar kt grndn ve vcudunun ne kadar pis olduunu farketti. Bir duun gn kurtarabileceini dnrken, aslnda kurtarlmas gerekenin bir gnden fazlas olduunu biliyordu. Scak su dutan bana boalrken beynini deliyor gibiydi, ama son saatlerdeki olaylar peinde dolamaya devam ediyordu. inde giderek byyen fkeyi, tiksintiyi, karmaay hissediyor, dnceler kafasnda hzla akmaya devam ediyordu; anahtarn kaymas, elini arpmas, amura yuvarlanmas, Mary'nin onu uyandrmas, anahtarlar bulmas, her taraf amur iinde olan yeni kamyon, ocuklar ve onlara kar ilgisizlii, slak perdeler, arabay izen bisiklet, pler. Oh, iren plerin kokusu ve hl yerde olduklar dncesi. Ne yapacakt? Scak su ban dndryor ve Eric kendini kaybettiini hissediyordu.

    "Baba, annem acele etmeni syledi, yemek souyor-mu," diye seslendi ocuklardan biri.

    "Tamam, tamam, hemen geliyorum," diye cevap verdiini sand, musluu kapatp havluya uzanrken. Havlu yoktu. Elbette havlu yoktu. stediinde ya da ihtiyac olduunda hibir ey yolunda gitmezdi zaten. "Hey, birisi bana havlu getirsin," diye bard zor kan sesiyle. Mary kapnn aralndan bir havlu uzatt ve yemei tekrar ocaa koymas gerekip gerekmediini sordu. "Geliyorum," diye bandan savd Eric, Mary ban eerek uzaklarken.

    Bu ses tonunu nereden bulmutu? u anda taknd tutum, gemite kendisine yardmc olan tutum deildi. Ona ne oluyordu? Aynann zerindeki buhar eliyle sildiinde, karsna tanmad bir ift gz kt. Bir yabancnn gzleriydi bunlar; s, zgn ve neredeyse cansz. Gzlerin kendisine ait olduunu anlad, ama aynadan bakan kii bir zamanlar tand adam deildi. Bir eyler deimeliydi.

    O srada Tommy banyoya dald. "Haydi baba, yemek zaman," diye hatrlatt.

    "k dar. Geliyorum dedim, beni rahat brakn," dedi Eric, bu kk ocuun hak etmedii bir ses tonuyla. Tommy'ye nasl byle barabilmiti? Bu dnce zihninde belirirken, baklar kk olununkilerle bulutu. Merak, nee ve genliin ilgisiyle dolu koyu renk gzel gzleri, imdi yalarla doluydu ve karsmda duran adamda babasndan bir iz aryordu.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "zr dilerim ahbap," dedi Eric, kendini birka dakika ncekinden binlerce kat daha fazla kt hissederek. "Gerekten zgnm."

    "Sorun deil baba," dedi Tommy, banyodan kp mutfaa ynelirken gzyalarn bastrmaya alarak.

    Eric tekrar aynaya baktnda, grd eyden nefret ediyordu. Bir eyler deimek zorundayd. Onu bu noktaya srkleyen o aptal siyah kitapt. fkeyle dolu bir halde yatakodasna girerek btn gerilim ve fkesinin kayna olduuna inand, kendisini ailesine ve kendisine yaban-clatrdru dnd eyi kapt. Kitab elinde tutarken, iinin kendini son on yldr baarya ulamak iin zorlayan fikir ve hayallerle dolu olduunu biliyordu. imdi kendi iinde bir nefret duygusu vard. Bu nefret kitabam, yoksa odan kaybettii, yllar nce kefettii ve bu kitaba yazd temel felsefeleri izlemedii iin kendine kar myd? Ama imdi btn dnebildii, bu hayalleri izlerken yaad hayalkrklklanyd. Ba dnyor, gz karanyordu. Dnp, odann kesindeki siyah kat sepetine kitab frlatrken, elleri kontrolszce titriyordu.

    Hayalleri p kutusuna doru uarken, gereklii ar ekime gemi gibiydi. Kitap havada dzgn bir kavis izerek, hedefine mkemmel bir biimde ulat. Yine de, kitap son dinlenme yerine varmadan nce, ktphanenin ksesine arpt ve be yl nce bir gezi srasnda aldklar muhteem porselen heykeli devirdi. Mary, kucanda zplayan bebeini tayan bu heykelin hatrlatt anlan severdi. Bu, ihtiyalar olduu iin deil, sadece istedikleri iin Eric'in ona alabildii ilk eydi. imdi ise parampara halde yere salmt. Bunun olduuna inanamyordu. Ba dnd.

    Mary, peinde ocuklarla odaya kotu. "Erk, sorun ned...?" Dmemek iin duvara yaslanrken sesi titriyordu. "Oh, Eric, bu ol..."

    Herkes konuuyordu, ama duyduu sesler sanki bir pervanenin arkasndan geliyormu gibiydi. Yzleri bir kararp bir aydnlanyor, renkleri krmz, yeil, sonra da beyaz oluyordu. irkin bir gkkua gibiydi. Oda sallanyordu. Kendini iyi hissetmiyordu. Azlarnn hareket ettiini gryor, ama artk onlar duyamyordu. Nefes alamayarak ksrmeye balad. Oda imdi koyu mordu ve aln sanki ie kyormu gibi geliyordu. Yere devrilirken kendini Mary'nin kollarna brakt.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    2. BLM

    Os" dergisini karlarken, Eric'in zihni vizyonlarla doluyor ve heyecanla sarslyordu. "The Wall Street Journal"n kk ilanlar blmnde cep boyunda hesap makineleri iin reklam veren ve sonra da milyonlarca dolar kazanan bir adamla ilgili makaleyi okumay yeni bitirmiti. Eric, anlatacak byle bir baar hikyesine sahip olmann nasl bir ey olduunu dnyordu. Bir ite baarl olmak ve birok insann sadece hayal edebilecei bir eyi baarmak. Bu adam hesap makineleriyle bunu yapabil-mise, Eric yaplmas gerekenin bir fikir bulmak ve sonuna kadar izlemek olduunu, bylece herkesin baarya ulaabileceini dnd. O andan itibaren baar tutkusu yreini kaplad. Gkyz her zamankinden daha mavi grnyordu ve ailesinin evindeki verandadan bakarken kendini btn dnyann sahibiymi gibi hissediyordu. Yaam parlakt ve hi hissetmedii eyleri hissediyordu. Dergide okuduklarn ve bir nehir gibi zihninde akan fikirleri sevmiti. Yaz mevsimine has sesler evresini sarmt. Yakndaki msr tarlasnda alan traktrn sesi, altnda oturduu akaaacn tepesine tnemi mavi alakargann ince t ve scak havay yzne arpan rzgarn fslts.

    Be nemli ey

    Stone Key Court'a girerken ambulansn sesi btn sokakta yankland. Ambulans Carlton'larn evinin nnde durup grevliler dar frlarken, Eric ve Mar/nin komular kaplara, pencerelere kotular. Mary onlar yakalayarak imdi yatakodasnn zemininde yatan kocasnn yanna neredeyse tayarak gtrd. David ve Tommy, korkmu ama sakin kalmay baarm bir halde odalarnda birbirlerine sokulmulard. Olanlar anlamak ve cevap bulmak iin etraflarna baknrken, gzlerinden yalar boaruyor-du.

    Grevliler Eric'in tansiyonunu ltler ve kalp atlarn izlemek iin elektrodlar yerletirdiler.

    "Sorun kalbinde mi?" diye sordu Mary. "Formunu korumaya alr, koar ve yrye kar. Bedeni zindedir." En azndan yle olmal, diye dnd, son aylarda i dnda pek bir ey yapmamt. Spor salonuna gitmekten veya komaktan zevk aldn dnyordu Mary. Kaslarn kendisine sergilemek iin hibir frsat karmazd. O zamanlarn tekrar gelmesini nasl da istiyordu. Onu orada ylece, canszm gibi yatarken grnce, gzleri doldu.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "Hayr, kalbi olduunu sanmyorum," dedi grevlilerden biri, ban kaldrp ona ve annelerinin yanna gelen iki ocua bakp glmsemeye alarak. "Hayati belirtileri normal ve kalp atlar dzgn. Sadece tepki vermiyor. Sanki kendini kapatm gibi. Onu hemen hastahaneye gtreceiz." Olanlara bakt ve ekledi. "Endielenmeyin ocuklar, babanz iyileecek."

    "Sizinle geliyorum," dedi Mary, grevliler Eric'i ambulansa tamaya hazrlanrken. Ayn anda kap alnd. "Komulardan biri ocuklar iin yardma gelmitir."

    "Bayan Carlton, bizimle gelemezsiniz, ama bizi izleyip

    10

    Jim Paluch

    hastanede tekrar katlabilirsiniz. Bu ilkelerimize aykr ve kocanz iin en iyisi."

    "Ltfen baylar," diye srar etti Mary, Eric sedyeye alnp odadan karlrken. "inizin ne kadar nemli olduunu anlyorum ve iki deil, bir hasta tayacanza sz veriyorum. Kendimi kontrol edeceime gvenin."

    Grevliler birbirlerine baktlar ve ayn anda balaryla onayladlar. Mary ocuklarn kucaklad ve grevlilerin peine takld.

    Carlton ailesinin komusu Bayan Douglas, ocuklar iki yanna ald ve sakinletirmeye alt. "Babanz iyileecek, merak etmeyin."

    "Biliyorum," dedi Tommy cesur bir tavrla, birlikte ambulansn klarnn gzden kayboluunu izlerken.

    Ambulansn iinde Mary gzyalarn ve yreine reklenen korkuyu bastrmaya alyordu. Gnn birinde kendini bu durumda bulacan her naslsa biliyordu. Eric her zaman an azimliydi. Baarl olmak iin kendini zorlamt. Mary daima dayanmaya almt. Cesaret vermek ve desteklemek iin daima kocasnn yannda olmutu, ama yeterli olduundan asla emin olamamt. Yine oradayd, kocasnn yanndayd ve bu kez Eric'in hayat szkonusuy-du. Desteinin yeterli olduundan yine emin deildi.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    Dnceleri birlikte yaadklar yllara doru ak. Onu Eric'e eken ey, nezaketiydi. ok glyordu ve insanlarn kendilerini iyi hissetmesini salyordu. Onu ikinci snftan beri tanyordu ve btn bu sre iinde Eric hi deimemiti. Yeni kmaya baladklarmda parka gittikleri zaman yol boyunca onlara el sallamayan biri kmyordu karlarna. "Harika bir gn," diye baryordu Eric; onlar da ayn fikirde olduklarn gstermek iin ellerini sallyorlard. nsanlar seviyordu ve parkta dolamaktan holanyordu.

    Ambulans drt eritli otoyola girerken lastiklerin l duyuldu. imdi yamur daha da hzlanmt. Sirenle uyumlu ekilde alan sileceklerin lgn hareketlilii ve kocasnn hl hayatta olduunu gsteren kalp monitrnn sinyalleri Mary'nin ban dndryordu. Kolej yllarnda evlendiklerinde ayrlmalarnn hayatnn en zor eyi olacan dndn hatrlyordu. O gnlerin geri gelmesini diliyordu.

    "Beyz," diye bard ko. "Bu aptal mumlardan tam beyz tane sattn! Bu nasl olabilir? imdiye kadar en yksek rakam yakalayan kii 15 tane satmt ve bu da babasnn iyerindeki arkadalar sayesinde olmutu. Sen nasl becerdin bunu?"

    "Okudum ko," dedi Eric.

    "Okudun mu?!" diye haykrd ko.

    "Evet," diye devam etti Eric. " 'Selling Power' adnda bir dergide, insanlarn bizim nedenlerimizle deil, kendi nedenleriyle bir eyi satn aldklarn okudum, insanlarm sylediklerini dinledim ve bu mumlan almak istemedikleri aklk kazandnda tutumumu deitirerek onlara lisenin futbol takmna be dolar ba yapmay isteyip istemediklerini sordum, bunu yaparlarsa takmn minnettarln gstermek iirt kendilerine bu mumlardan birini vereceini syledim. Sorunun ne olduunu anlayana kadar elli kiiden hayr cevab aldm. Olumlu tutumumu deitirdim ve bu mumlar bir ekilde satabileceime inandm. Sadece insanlarn be dolarlarn neye harcamak isteyebileceklerini bulmak zorundaydm."

    "Evet ama bir insan nasl be yz kiiyle konuabilir? Bu ok gln," dedi ko, askeri tral ban sallayarak.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "Bir hedefim vard," dedi Eric sesinde kararl bir tonla. "Bu bo formlar nmze koyduunuzda, zerinde yz isim iin yer olduunu grdm. Bu formlardan be tane doldurmaya ve bunu yapana kadar vazgememeye karar verdim. Sonra da yaptm, ko."

    "Ben hl senin deli olduunu dnyorum ve bu akamki antrenmanda zel bir tavr bekleme," diye bard ko, kapy ap antrenman sahasna doru karken.

    Iklar ve sirenin son lklar Mary'nin gzyalarn zorlarken, hastahanenin acil ksmndaki grevliler kapdan frlayp ambulansa kotular. Acil ksm giriinin kaplar alp kocas sedyeyle ambulanstan ieri tanrken gereklerle yzleti. eriye girdiklerinde, bir doktor sakin bir ekilde ambulans grevlilerine sorular sormaya balad.

    "Yaam belirtileri nasl?" diye sordu doktor.

    "Kan basnc 120/70, nabz 86 ve solunum dzenli. Kar-diyak monitr sins ritminin normal olduunu gsteriyor. Gzbebekleri normal ve a tepki veriyor," diye bildirdi grevlilerden biri, yznde soru soran bir ifadeyle.

    "Ona ulatnzda kendi bana hareket edebiliyor muydu?" diye sordu doktor.

    "Buraya dnerken az glmser gibi kvrld ve hzl gz hareketlerini farkettim," dedi grevli, cevap bulmak iin doktorun yzn inceleyerek. "Onu yatakodasnda yerde yatarken bulduumuzda da ayn glmsemeyi ve gz hareketlerini grdm. Sadece birka saniye srd."

    "Bata darbe ya da evde mcadele izlerine rasladruz m?" diye sordu doktor, hl bir tehis koyamam gibi.

    "Hastann yannda yerde parampara halde bir heykel duruyordu," dedi grevli, durumun ne olduunu anla-masna.

    "Bir heykel, ne tr bir heykel?"

    "Mcevher maazalarnda grebileceiniz o pahal porselenlerden."

    "Silah olarak kullanlm olabilir mi?" diye sordu doktor, endieli bir ses tonuyla.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "Evet, sanrm kullanlabilir," dedi grevli. Yanyana duran iki adam, gzlerini hastalarndan ayrarak odann kesinde oturan kadna baktlar. nceledikleri kii kadar cansz grnyordu.

    "Siz ei inisiniz?" diye sordu doktor, bir darbe izi olup olmadna bakmak iin elini Eric'in ensesine koyarken.

    "Evet," dedi Mary, ama o kadar uyumutu ki, sesi sanki onun yerine bir bakas konuuyormu gibi tnlyordu kendi kulaklarnda.

    "Size ok nemli bir soru soracam ve doru cevap vermeniz gerek," dedi doktor, ar bir ses tonuyla. "Heykelle kocanza saldrdnz m?"

    Mary, bu kbustan uyanmay umuyordu. Ama ayn soruyu ikinci ve nc kez duyduunda, bu kbusu gerekten yaadn anlad.

    "Kocanza saldrdnz m?" diye drdnc kez sordu doktor, bir daha sormayacan belli eden bir tonla.

    Aklamaya alrken, Mary'nin sesi titriyordu. "pe frlatt bir kitap porselene arpp krd, Kara Kapl Kitap. O kitaba hayali..." Hkrklara boularak yarabasndaki sandalyeye kerken daha fazla konuamad. Bedeni kontrolsz biimde sallanyordu.

    14

    Jim Paluch

    Byle bir soruyu nasl sorabilirlerdi? Orada bilinsiz bir halde yatan adama kar hissettiklerinin ne kadar gl olduunu bilemezlerdi. Zihni bulunduu ortamdan u-zaklaarak kolejden mezun olduktan sonra bir yl oturduklar ve altklar kasabadan ayrlmaya karar verdikleri gnn anlarna dnd. Birgn Eric heyecanla eve dnm ve yaadklar kasabann kuzeyindeki bir mhendislik firmasndan teklif aldn sylemiti. "Bu birinci lige gemek gibi bir ey, bebeim," demiti Eric.

    Peki ya Mary birinci lige gemek istemiyorduysa? Yaadklar yeri seviyorduysa? Harika arkadalar ve iyi ileri vard, bunu neden deitirmek istesinlerdi? Ama eer Eric ansn denemek istiyorsa, Mary onunla gidecek ve kararra destekleyecekti. Zaten Eric hi haber vermeden teklifi kabul etmiti bile. Btn eyalarn eski bir nakliye minibsne ve yedi yandaki Buick'lerine ykleyip, kr edici bir kar frtnas altnda kuzeye ynelmilerdi.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "Size inanyorum, Bayan Carlton. Bayan Carlton?" dedi doktor, elini gen kadnn omzuna koyup nazike sarsarak hastanenin acil ksmndaki geree geri dnmesini salarken. "Size inanyorum, banda herhangi bir darbe izi yok. Umarm sorduum iin beni balarsnz. Bu tr olaylara daha nce ok rasladk da... Ancak kocanzn durumu da baka bir hikye. Sanki gnlk bilinci kendini tamamen kapam gibi. Btn yaam belirtileri, salkl, rahat ve uyuyan otuz iki yamda bir adam olduunu gsteriyor. Henz bir cevap bulamadm. Biraz daha test yapacam ve hemen bir EEG hazrlatacam. Size baz ktlar imzalatacaklar. Sonrasnda kocanza refakat edebilirsiniz."

    Mary sakince bam sallad, yanandaki yalar sildi ve kaleme uzand. Daha sonra kendini daha detayl inceleme

    15

    Be nemli ey

    iin baka bir odaya alnan kocasnn yannda uzun bir koridor boyunca yrrken buldu. Bunun tandk bir durum olduunu dnyordu. Yine her zamanki gibi Eric son derece sakin ve gevemi bir halde hzla koarken, Mary onun yannda yetimek iin deli gibi ababyordu.

    Eric yeni iine baladnda her eyin ne kadar gzel gittiini hatrlad. Kuzeye geldiklerinde hi paralan yoktu. Gerek maddi durumlarn Eric'den daima saklamt, ama yeni daireleri iin depozitoyu ve ilk aym kirasn dediklerinde ve alveri iin hi paralar kalmadnda her ey ortaya kmt. Mary'nin babasndan para isterken Eric'in nasl utandn ve gzlerine bakarak bunun bir daha tekrarlanmayacan sylediini hatrlyordu. Gzlerindeki bak ve sesindeki ton, bir ekilde hakl olduunu gsteriyordu. Daha sonra Eric yle demiti: "O zaman babandan para istediimde, hayatm deitiren bir karar vermitim ve insan hayatn deitiren bir karar verdiinde geri dnemez." Deiimin buna demesi ve verimli sonular dourmas iin kararlyd.

    "Tech Services'n imdiye dek grd en iyi sat temsilcisi olacam," diye barmt, yar heyecanl, yar umutsuz bir halde. "Bu yl bir milyon dolarlk sat yapacam ve inanlmaz frsatlara sahip olacam." Bunu sylediinde, Mary gerekleeceine inanmt.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    Ktlara hedeflerini yazmaya baladn hatrlyordu. Evin her yarmda notlar buluyordu Mary. "Bu yl bir milyon dolarlk sat yaptn." Daha gne domadan ie gidip karanlk bastktan ok sonra eve dnmesi inanlmazd. almas karln bulmaya balamt. Sadece iki ay sonra yz bin dolar izgisini atnda ok heyecanlanmt. Hedefler ve sk alma, Mary'nin daha nce hi grmedii ekilde gdlyordu onu. Her eyden heyecan duyuyordu. Ofisten dier baz arkadalaryla birlikte alyordu. Gerek bir salk klbne ye olmak onu geekten heyecanlandrm, egosunu beslemiti.

    Maddi zorluklan ksa sre iinde geride kalmt. Bankaya dzenli olarak para yatrmak, Mary'nin houna gidiyordu. Birka ay sonra, Eric be yz bin dolar izgisini geti. Her zamankinden daha heyecanlydlar. "Baaracam hayatm," diyordu, dairelerine ilk tandklar zamanki kadar gl bir inanla. "Bir milyon izgisini geeceim ve birlikte tatile gideceiz." Onlar iin heyecanl zamanlard.

    Bir milyon dolar izgisini atklar sat randevusunu hatrlyordu Mary. Noel arifesiydi ve Mary'nin ailesinin evine giderlerken Eric bir yerde ksa bir sre duracaklarn sylemiti. Kasabann bat tarafndaki bir evre dzenle-mecisine tasarm teklifi sunacakt. Mary'ye arabada beklemesini, ksa srede dneceini sylemiti. Mary bebekle birlikte arabada otururken, dakikalar iinde her yer kar altnda kalmt. Sonunda, iki saat sonra, Eric binadan kmt. Park alannn ortasnda dikilirken, kar taneleri siyah montunun omuzlarn yalyordu. "Vay, gerekten yakkl grnyor," diye dnmt Mary, beklemenin sknts grd eyin heyecanyla yer deitirirken. Eric bir yumruunu havaya kaldrrken, unu demek istemiti: "Baardk!" Mary arabadan frlam, gzyalarna boulmu halde kocasna komutu.

    "Baardk! Bir milyon dolar!" diye baryordu Eric, karsn kucaklayp ayaklarn yerden keserken. Neeyle hoplayp zplarken, etraflarnda arabalarna binmekte o-lan insanlar onlara glmseyerek bakyor, birbirlerine iaret ediyorlard; phesiz ok elendiklerini dnyorlardi. Arabaya bindiklerinde Erk karsnn eline bir zarf tututururken, bebek bile glyordu.

    "A," demiti Eric, glerek. "Bunun olacan biliyordum."

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "Nedir bu?" diye sormutu Mary, gzleri hl yala dolu halde glmserken.

    "A ve gr. Seveceinden eminim." Gz krpmt.

    Mary zarf yrtarak atnda, Miami'ye ve Baha-ma'lara iki bilet bulmutu. "Dalga m geiyorsun?" diye lk atmt sonra. "Bunlar gerek mi?"

    "Elbette, elbette gerek," diye glyordu Eric.

    "Hedefe ulamadan gitmeyeceimizi sylemitin."

    "Hedefe ulatk. Btn bu heyecan neden sanyorsun?" Arabay altrrken glmsyordu.

    "Ne zaman aldn bunlar?" diye sormutu Mary.

    "Dn sabah. Neden?"

    "Hedefe dn ulamamtk. Nasl bildin?"

    "Olumlu dnce," demiti Eric. "Beni orada grmeliydin Mary. Yllardr altklar firmay brakp bize gemeyi dnmyorlard. Btn dnebildiim "Vazgeme, yap u ii" idi. O hedefe ulamay her zamankinden daha ok istiyordum. Bu yzden uzun srd. Sorular sormaya devam etti ve adamn kendi kendisiyle konumasn saladm. Bana bakmam iin baka bir proje bile verdi. Tpk kitaplarmdan birinde okuduum gibiydi, inanlmazd."

    Mary o an ve yolculukta ne kadar elendiklerini hatrlayarak glmsedi. Akrabalann evleri dnda ktklan ilk yolculuktu. O yolculukta bir ara Eric yanndan kaybolmu ve elinde gzel porselen heykelle geri dnmt...

    "Bayan Carlton, Bayan Carlton, ltfen. Bu kattan imzalamalsnz." Mary rperdi ve doruca yzne bakan hemireyi grdnde nerede olduunu hatrlad.

    "Bayan Carlton, kocanz tedavi edebilmemiz iin bu katlan imzalamanz gerek. Ltfen Bayan Carlton," diye yalvanyordu hemire, kendisine kalem ve altla tutturulmu katlan uzatrken.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "Oh, evet, elbette," diye cevap verdi Mary, yapt eyin zorlukla farknda olarak. "Nereyi imzalayacam?"

    "Buray, buray ve buray," diye gsterdi hemire. "Dalgndnz Bayan Carlton. Endielenmeyin, iyileecek. Burada oturun isterseniz. Muayene odasnda einizi kontrolden geirmemiz gerekiyor."

    Mary sandalyeye yerleti ve gzlerini kapayarak gevemeye alt.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    3. BLM

    Muayene odasnda stajyer doktor ve hemireler Eric'i skc deerlendirme ilemlerine hazrlyorlard. lkyardm grevlileri onu yerde bulduklarnda giydirdikleri giysileri zerinden kardlar ve hastane giysisi giydirdiler.

    "Elindeki o yarann temizlenmesi gerek. Feci ekilde su toplam," dedi hemirelerden biri, ve kan temizleyip yaray bandajlad. "Bu adamm nesi var ki?..." diye sordu stajyere. "Bu odaya gelen birine daha nce hi EEG yapmamtk."

    "Sanrm doktor tehis koyamad," diye gld stajyer. "Daha nce hi byle bir ey grmedik. Adam bilincini kapam gibi. Btn yaamsal belirtiler adamn salkl olduunu ve uyuduunu gsteriyor. Doktor adamm kafasnn iinde neler dndn renmek istiyor. Bana sorarsan, beyninde bir ur var ve her an patlayabilir. Fazla yak-lamasan iyi olur, her taraf le gibi olacak."

    "Sen hastasn," diye homurdand hemire, stajyerin kolunu yumruklarken. "Kars da bir alem. Kadn kendine getirip katlar imzalamasn salamak iin neredeyse tokatlamak zorunda kalacaktm. Onun iin zlyorum. Evde iki kk ocuklar olduunu duydum."

    "Her eyin imzalandndan emin misin?" diye sordu stajyer, biraz daha ciddileerek. "Bu olayda pek iyi eyler hissetmiyorum. EEG'yi uygulayalm. Beyin hareketlerini izlemek istiyorum."

    yirmi dakika sonra Eric Carlton salar gzelce ykanm ve bana yirmi elektrod yerletirilmi halde EEG la-boratuvarna gtrlyordu. Teknisyen iini yaparken duyulan tek ey, tavandaki floresan lambalarn uultusu ve kaytlar kada geiren inenin hrtsyd.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    Eric grafik sanatlar departmannn bulunduu niversite binasnn altndaki kitapya girerken, vantilatrlerin uultusu ve lo k onu karlad. Bir grevi vard. Kitapnn bu ksmna yapt daha nceki ziyaretinde, normal kitap ebatlarnda siyah deri ciltli bir kitap bulmutu. inde sadece bo sayfalar olduunu grnce glmt. imdiyse almak iin geri dnmt; dncelerini ve hedeflerini yazmaya balamak iin sabrszlanyordu. Bu kitabn ne ie yarayabileceini dnmt ve bir hafta sonra onu aryordu. "TE BURADA!" diye bardnda, yakndaki herkes merakla dnp ona bakt. Eric umursamad. "TE BU!" diye bard, sihirli bir lamba bulmu gibi. "BULDUM!"

    "Senin adna sevindim," dedi grafik sanatlar rencilerinden biri, Eric'in duygusal durumunun salam olup olmadn anlamak istermi gibi. "Umarm ikiniz sonsuza dek mutlu yaarsnz."

    "Bir bilsen," diye glmsedi Eric ve tezgha doru ynelirken gz krpt.

    yi niyetli tezghtar, Eric'in tezghn zerine koyduu kitab ald ve olaan ilemleri yapt. "Oh, bu ok gzel bir kitaptr. Ben okudum. Seveceinizden eminim."

    Tezghtarn tavr karsnda Eric kendini tutmak iin alt dudan srd. "Bu adam byle bir kitaba nasl glebilir?" diye dnd Eric. "nmde alan frsatlar bilseydi, bana glmek yerine kendisi de bir tane alrd. Hedefler belirlemekle ilgili dncelerimi yazmak iin sabrszlanyorum; dn gece tutum hakknda dndklerimi, srekli renmek, gl 'vazgememek' ifadesi ve daima insanlarn gzel yanlarn grmek hakkndakileri..."

    "Paranzn st," dedi tezghtar, hl kkrdamasn bastrmaya alarak.

    "nsanlarn gzel yanlarn grmek mi?" diye dnd Eric. "imdi balasam iyi olur."

    "Paranzn st baym," diye tekrarlad tezgahtar.

    "H? Ah, evet," dedi Eric, nndeki konuya dnerek. "Biliyor musun, ok iyi bir mizah anlayn var. ou insan benim ne aldma bile bakmadan geip giderdi. Bu yeteneini kullanmay hi dndn m?"

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "Kullanmak m?" diye sordu gen tezghtar.

    "Mizah yeteneini," dedi Eric, iten ilgisine merakla yaklaan kiiye kar hayranln gerekten gstermeye alarak. "Gece kulplerinden birinde bu yeteneini kullanmay hi denedin mi? Harika olacandan eminim."

    "ey, byle bir eyi denemeyi hep istedim, ama etra-fmdaki herkes bana sadece akll bir kstah olduumu syledii iin bundan vazgetim." Gencin cevabnda hem heyecan hem de hayalknkl vard.

    "Don Rickles'a da ayns olmutu," dedi Eric, cesaret vermeye alarak. "Bence denemelisin. nsanlarn hayalini almalarna izin verme."

    "kiniz acele edip pseniz ve vedalasaruz artk?!" diye bard biri Eric'in arkasndan. Eric kitabn bulduunda haykrn duyan renciydi bu. "Olduka gzel bir gn geiriyorsunuz, deil mi?" diye ekledi renci, alayc bir ses tonuyla.

    "Oh, afedersiniz," diye cevap verdi Eric. "Hey, gzel bir sa modeli." Eric, sabrsz rencinin yans kaznm kafas hakknda yorum yapmaktan kendini alkoyamad. Tezghtara dnerek sordu. "Adn ne?" "Joe," diye cevap verdi tezghtar, imdi gzlerinin -nnde uzaktaki hayali canlanrken.

    "Pekl, Joe," dedi Eric. "Senin gzel eyler yapacana inanyorum. Tonight Show' programnda seni izleyeceim." Eric elini uzatt, tebrik eder bir edayla tokalat, dnd ve arkasnda bekleyen gelecein liderine gz krptktan sonra elinde siyah kitabyla birlikte basamaklara yneldi.

    "Hey, bu ok gzel bir duygu," diye dnd, sokaa karken.

    EEG teknisyeni kontrol odasna dald ve elindeki EEG raporlarn gen stajyerin nne brakt. "Hi byle bir beyin hareketleri tablosu grdn m?" diye sordu. "u be zirve enerji kna bak. nenin yerinden frlayacan sandm. Bu adamn nesi olduunu dnyorsun?" diye sordu. "Tam bir muamma."

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "Seni duyuyorum," diye cevap verdi stajyer. "Btn sre boyunca izledim ve tek kas hareketi aznn glmser gibi kvrlmasyd, bu arada gzlerinde inanlmaz hzl bir hareketlilik vard. Adam rya gryordu sanrm."

    "Srada ne var Dr. Frankenstein?" diye sordu teknisyen, tad gizem duygusunu vurgulayarak.

    "Doktorunu ara," dedi stajyer. "Bir test daha yapmak istiyorum. Haydi onu sedyeye atalm da bilgisayarl tomografi iin Radyoloji blmne gtrelim."

    Hemire, Mary'nin varln neredeyse tamamen unutmucasna bekleme salonundan geiyordu. O salona girdiinde, Mary hemen ayaa frlad.

    "Durumu nasl? Kocam nasl? Bir ey bulabildiniz mi?" diye sordu, hemirenin yz ifadesinden bir cevap bulmaya alarak.

    "Gayet iyi, Bayan Carlton, ey..." diye cevap verdi, son kelimeyi sylememi olmay dileyerek. "ey? ey ne?" diye zorlad Mary. "ey, uh... ey, daha nce hi byle bir durumla karlamadmz dnlrse. Btn yaam belirtileri gl ve sadece uyuyor gibi."

    "Test sonular ne gsterdi?" diye sordu Mary. "ey... youn beyin hareketleri var ve hl glmseye-biliyor," dedi hemire, bunun belirsiz bir cevap olduunu bilerek. "imdi izin verirseniz, bir test daha yapmak iin doktorla grmeye gidiyorum. Bu gerekten farkl bir durum."

    Mary, Eric'den baka bir ey bekleyemeyeceini dnd. Her eyi normalden farkl yapard. Bu zellii hastanede neden deisindi ki?

    t "Bayan Carlton, izninizle. Doktorla konumalym," dedi hemire, Mary'yi geree dndrmeye alarak.

    "Oh, evet, tabi, ltfen acele edin," dedi Mary, dnceleri dalrken. "Nerede telefon bulabileceimi syler misiniz ltfen?"

    "Koridorun ucundaki kafeteryann yannda," dedi hemire, bu gen kadn iin endielenmeye balayarak. "Bozuklua ihtiyacnz var m?"

    "Hayr. Teekkr ederim," dedi Mary glmseyerek.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "Endielenmeyin Bayan Carlton, kocanz iyileecek. Buna sz veriyorum," dedi hemire. "Siz gidip telefonunuzu edin, ben doktorla grmeliyim."

    Mary, btn akam yapmaktan korktuu aramalar yapmasnn gerekli olduunu biliyordu. Eric'in ailesini a-rayp oullarnn hastahanede uursuz bir ekilde yattn ve durumu hakknda kimsenin herhangi bir fikri olmadn sylemesi gerekiyordu. Bu neredeyse dayanamayaca, kaldramayaca bir eydi, ama daha fazla geciktire-meyeceini biliyordu.

    "Alo," diye neeli bir ses cevap verdi.

    Zaman durmu gibiydi. Bir an yeni bir dnce Mary'nin zihninde belirdi. "Neyim var benim? Eer bunu atlatacaksak, pozitif tutumumu korumal ve olan iyi eylere odaklanmalym. Her eyden nce, Eric hl hayatta. Doktor her eyin yolunda olduunu syledi. Testler yararl olacaktr. Belki de bu bamza gelen en iyi eydir. Daha da iyi olacan biliyorum. Her zamankinden daha iyi."

    "Alo," diye tekrarlad kar taraftaki ses.

    "Merhaba anne, benim, Mary."

    "Mary, ben de sizi dnyordum," dedi kadn neeli bir sesle. "Bodrumdaki bir kutunun iinde eski Success dergilerinden buldum. Sence Eric onlara tekrar bakmak ister mi?"

    "Anne, bunu isteyeceinden eminim," diye cevap verdi Mary, ayn derecede heyecanl bir sesle. "Ama nce amamz gereken bir engel var. Eric u anda hastahanede. Ama durumu gayet iyi. Doktorlar iyileeceini sylyorlar. Ben de iyiyim." Mary'nin dnceleri ona dikkatli olmasn, ok fazla konumamasn, olumlu bir sonu beklemeini ve "her ey yolunda" demeyi brakmasn sylyordu.

    Son be saati ksaca gzden geirdikten ve olumlu tutumunu korumak iin bilinli bir abalamadan sonra, Mary telefonu kapatp Bayan Douglas' ve ocuklar arad. Artk iler "iyi" deil, kesinlikle "harika" olacakt.

    Son be dakikadr ruhuna egemen olan duygu neredeyse mutluluktu. Kar karya olduu ciddi sorulara ramen nasl olup da gvenini koruyabildiini merak etti. Yine de, ne olursa olsun memnundu ve uzun srse bile bu deneyimi atlatmak iin ihtiyac olan tutumun bu

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    olduunu biliyordu. Eric ile birlikte ka kez zor durumlar atlattklarn ve bunun nedeninin olumlu beklentilerle dolu tutumlarndan vazgememeleri olduunu kendine hatrlatt. Ayn yaklam, bu zorluu da atlatmalarn salayacakt.

    Mary, bekleme salonuna geri dnerken glmsyordu. "Zavall Bayan Douglas, aptal krk porselen iin endieleniyordu," diye dnd. "u anda p kutusunda olan Kara Kapl Kitap'n Eric ve benim iin yz kez daha -nemli olduunu bilmiyor." O anda, Mary btn bunlar bittikten sonra Eric'in o kitab yine isteyeceini anlad.

    Hemire, doktoru neredeyse kolundan srkleyerek gtryordu. Admlarn durdurarak Mary'ye gzucuyla bakt ve sonra dnp bir daha bakt.

    "Bayan Carlton? Size ne oldu byle?" diye sordu gzlerine inanamayarak.

    Mary byle bir soruya nasl cevap verebileceinden pek emin deildi, ama elinden geleni yapt. "Elbette," dedi. "Baka birini mi bekliyordunuz?"

    "ey, hayr, ama sizi son grdmde, ben... siz..." di-i ye kekeledi hemire.

    "Hemire VVashington'n sylemeye alt ey," diye kart doktor, "sizi de bir odaya yatrmak zorunda kalacamzdan korktuuydu. yi misiniz?"

    "Kesinlikle harikaym," dedi Mary. "Tutumumu deitirmeye karar verdiimi syleyebiliriz."

    "O telefon grmelerini yaptnzda biri size lotoyu kazandnz falan m syledi?" diye sordu Hemire Washington.

    "Hayr, ok daha iyi bir ey," diye glmsedi Mary. "Kocamn bunlar atlatacan anladm. Dncelerimi ve etrafmdakilerin dncelerini doru ynde tutmam ok nemli. Btn bunlardan harika bir sonu kacak ve Eric bunda byk bir rol oynayacak."

    "ey, gzleriniz sanki lotodan para kazanmsnz gibi parlyor da," dedi Hemire Washington, yargsn hakl karmaya alarak.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "Birka test daha yapacaz," dedi doktor. "Bu gerekten ok farkl bir durum."

    "ey, herkes Eric'in farkl olduunu syler zaten. 'Herhangi bir nedenle isyan et/ gibi dnen biridir o," diye glmsedi Mary.

    "Aile doktorunuzu aradm. Hemen geleceini syledi." Doktor kendi asndan her eyin kontrol alfanda olduu konusunda Mary'ye garanti vermek ister gibi glmsedi. "Ben... yani biz," dedi, bayla Hemire Washington'! iaret ederek, "tutumunuz iin sizi takdir ediyoruz. Bu bizi de cesaretlendiriyor. Neden dinlenmek iin rahat bir yer bulup gelimeleri beklemiyorsunuz?"

    "Teekkrler," dedi Mary. "En iyisini bekliyorum."

    "Bana sorarsanz, kocam kaybetmemektense lotoyu kazanmay tercih ederdim," dediini duydu Hemire Washington'n, doktorla birlikte muayene odasna girerlerken. "Lotoyu kazansaydun, 450 SL Mercedes alrdm. tfaiye krmzs."

    "Test sonularn ve grlerini bana bildir ltfen," de-i di doktor, inceleme odasna girerken stajyere bakarak. j "En garibi Doktor," diye cevap verdi stajyer. "Bir EEG ve bir tomografi aldrdm. kisi de tek bir ey dnda normal sonular verdi. Grnen tek kas hareketi, aznn glmser gibi kvrlmas ve o be zirve beyin hareketi de tam olarak ayn anda oldu. Sanki bir dnce ya da baz dnceler onu glmsetmi gibi. Elimizdeki tek bulgu bu. Dier her ey adamn otuz iki yanda olduunu, salkl olduunu, ve uyuduunu gsteriyor."

    "Peki ya kstl kan dolam?" diye sordu doktor. "Oh, evet, bir tr... aaa... eee... ey, 'doru yerler' diyelim," diye cevap verdi stajyer, Hemire Washington'a bakarak.

    "Bu tuhaf," diye nlad Hemire Washington'n sesi. "Bu adam hepimize kafa kattnyor, kars her eyden memnun ve hepsinin tesinde adam fel olmu gibi."

    "Pekl, burada profesyonelliimizi koruyabilir miyiz ltfen?" dedi doktor, glmsemesini bastrmaya alarak. "Hastamzn rya grd ok ak."

    "Bu gerekten farkl bir durum," dedi doktor, test sonularna tekrar gz atarken. "Oturup bunun zerinde dnmem gerek. Ltfen onu bir yataa yatrn, daha rahat etsin."

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    4. BLM

    Juric renci odasndaki en gzde eyas olan yrtk prtk kadife sandalyesine kendini braktnda, daha nce hi o kadar rahat ettiini hissetmemiti. Yeni ald kitab byk bir hevesle taramaya baladnda, sanki o bo sayfalar oktan baz gl gr ve dncelerle dolmu gibi geldi.

    "Bu kitaptaki yazmn farkl olmasn istiyorum. Beynimin sa yarsn uyandracak ve orada olan dnceleri ortaya karacak eyler yapacam," dedi kendi kendine. Bunlar, on dokuz yanda, dncelerinin geleceini ekillendireceine inanan gen bir adamn dnceleriydi.

    "Grelim bakalm... Tarihler atacam, esprili ve elenceli cmleler yazacam, belki birka resim yapacam ve bu kitap beni baarya gtrecek yol haritam olacak," diye dnd kitabn bo sayfalarn sistematik olarak sayarken. "Yz on bir. Bata giri iin be, sonda zet iin be sayfa brakacam, hayallerimin ounu aldm kitaplarn isimlerini yazmak iin bir sayfay kaynaka olarak kullanacam, sonra geri kalan yz sayfay yirmier yirmier gruplayp be eit blme ayracam."

    Kitabn temel tasarmn yaptktan sonra blmlerin j balklarn aadaki gibi yazd:

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    RENMEYE DEVAM ETMEK

    NSANLARIN GZEL YANLARINI GRMEK

    HEDEFLER BELRLEMEK

    TUTUM VAZGEMEMEK

    Sonra kitabn bana dnd ve ilk sayfaya yle yazd:

    BE NEML EY GR

    "te bu," diye dnd, kitabnn baln yazmak iin kulland kaln kalemi brakarak siyah ince ulu bir

    kalemi eline alrken. Giri blmne dnd ve dikkatle seilmi kelimeler kullanarak yazmaya balad...

    Kendimi yeni bir arkadala tanm gibi hissediyorum. Baarabileceim hedeflere ulamama yardmc olacak bir arkada. Bu kitap arkadam olacak ve onun sayesinde yllardr bana yardmc olan fikirleri kefedecek ve yakalayacam. Gzlemlediim, okuduum doal baar kurallarn dzenlemek ve kendimi dzeltmek, gelitirmek iin bir rehber olarak kullanacam. Bu, atlacak heyecanl bir adm. Yllar sonra bu kitabn benim iin imdi sadece anlamaya balayabildiimden ok daha deerli olacan biliyorum. Heyecanlym.

    Geleceimi kendi bama belirleme gcmn olduunu hissediyorum. Onu bugnden itibaren yaratyorum. Bu yaratm, doru dncelerin devamn salamaya dayanyor. Bu gnden itibaren bama gelenleri deil, ama onlara vereceim tepkileri kontrol etme gcne sahip olduumu anlayan biri olmaya karar verdim. Sorunlarn zmne ynelecek ve yapmaya altm, hayal ettiim her eyde en iyisini bekleyeceim. Olumlu beklentiler sayesinde, olumlu sonular elde edeceim. ok heyecanlym.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    Bu kitaptaki be blm, aada aklanmaktadr. Bunlara bugnden itibaren bana baar yolunda rehberlik edecek "Be nemli ey " gzyle bakacam. Bu Be nemli ey 'in her biri hakknda daha fazla gzlem yapacama ve daha fazla ey reneceime sz veriyorum. Bu be eyde becerim gelitike, et-rafmdaki insanlara verdiim deer artacak ve onlara yaklamm da dzelecek, bylece bireysel geliim ve baar iin srekli bir frsat yaratacam. Gerekten heyecanlym.

    "Vay canna! Bu gerekten ok gzel bir duygu!" dedi, kalemi yanndaki sehpann zerine brakrken. Ayaa kalkt ve gl bir sava l atarak olduu yerde dnd. Sonra sandalyenin tepesine frlayp iki kolluuna ayaklarn koydu, en iyi Bruce Springsteen pozunu verdi ve gitarnda oday titreten bir akor basarak bam arkaya att.

    "EVET!" diye bard. "Doru yoldaym," dedi, sandalyesine tekrar oturmadan nce birka akor daha basarak. "imdi Be nemli ey"i byk bir dikkatle tanmlamalym, bylece geree dnebilirler.

    RENMEYE DEVAM ETMEK. Hayattaki en nemli eyin, her eyi bilmediimi anlamak olduuna inanyorum. Aslnda, bazen bildiim bir ey var m diye merak ediyorum. Sanrm u sz syleyen Einstein 'di; "Bilinecek eylerin sadece milyonda birini biliyorum." Bu kadar bilebilmeyi isterdim. Ama imdi bildiim ey, renme isteimin olduu. Gerekten baarl olan insanlar bilgi edinmek iin gl bir istee sahiptir. Bu, benim de prensibim olacak: Baarya giden yolda bilgi ve grleri aramaya devam etmek. renmek amacyla srekli okuyacam. imdeki potansiyeli ortaya karmann yannda satlarm artrmak ve sosyal becerilerimi gelitirmek iin kasetler dinleyecek, seminerlere katlacam.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    NSANLARIN GZEL YANLARINI GRMEK. Baar yolundaki en gze arpan kiiler, her tr insana nasl yaklaacan ve nasl deer vereceini renmi olanlardr; Shakespeare 'in dedii gibi: "Karlatm herkes, bir ekilde benden stndr." Etrafmdaki herkesin kendi hayatlarndaki abalarndan bir ey renmeyi, bunun deerini bilmeyi ve gzel yanlarn grmeyi bir alkanlk haline getirmeliyim. En byk zevkimin etrafmdaki insanlarn baarlarn grmekten doacana inanyorum ve bu beni daha gayretli klacak. Karlatm herkesin en iyi yanlarn grmeyi reneceim ve mmkn olan her ekilde onlar gelitirmek iin uraacam. Bunu bir ilke edinerek, ben de sahip olduumu dndm en iyi zelliklerimi ortaya koyacak ve onlara gstereceim. Bu, olumlu ve verimli bir ilikinin en temel esidir. nsanlarn gzel yanlarn greceim.

    TUTUM. Tutum, etrafmzda olup bitenlere kar tepki verme tarzmz olarak ele alnabilir. En baarl insanlar, ilerin daima planladklar gibi gitmek zorunda olmadn bilir. Bu dnceyi tayarak, odam korumal ve ak fikirli olmal, hayallerime uzanan yolda tutumumun daima olumlu kalmasn salamalym.

    "Kii, olmaya karar verdii kadar mutludur," der Abraham Lincoln. Zihnimi mutlulua programlayacak, her gnmn doru dncelerle balamasn ve elimden geleni yapmann verdii tatmin duygusuyla bitmesini salayacam. Olumlu bir tutumu koruyacam.

    Eric kalemi sehpann stne brakt. Gerindi, akaklarna parmak ulanyla masaj yapt ve kendi kendine gld. "Sanrm beynim dar kyor. Bunlar derin dnceler.

    Onlara gvenebilir miyim?" diye dnd. "Gvenmeliyim. Btn hayatmn onlara bal olduunu hissediyorum. Dier ikisini bitirmem ve bu prensiplere balanmaya sz vermem gerek."

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    HEDEFLER BELRLEMEK. Hayalinizi istee, istei hedefe, hedefi geree evirin ve sonunda hayalleriniz gereklesin. Hayallerimi gerekletirme gcne sahip olduuma ve bundaki sihirin hedef belirlemekte sakl olduuna daima inanacam. Hedefler belirlemeyi devaml bir alkanlk haline getireceim. Bu alkanlk sayesinde isel disiplin edineceim ve odam koruyacam. Thomas Edison yle der: "Bana tamamen tatmin olmu birini gsterin, ben de size bir hayal/arkl gstereyim. " Kendime tatmin olma veya cesaretsizlik lksn vermeyeceim. Grlerim, kendim ve bakalar adna yaratabileceim frsatlar daima ufukta olacak. Hedefler belirleyeceim.

    "Hedefler anahtar nokta," diye mrldand Eric kendi kendine. "Bu dnceleri yazp sonra da bir kenara atmayacam. u andan itibaren, istediim btn noktalara ulamam iin bana rehberlik edecek hedefler belirleyeceim." Muhteem bir gelecek hayal etmek iin yeterli birka saniye boyunca pencereden dar baktktan sonra, glmsedi ve giriin son sayfas olarak belirledii beinci sayfay at. Yazmaya balad...

    VAZGEMEMEK...

    Durdu. Kalemi brakt ve ellerini yzne gtrd. Eric, bunun son ve nemli bir adm olduunu biliyordu.

    Bunda ustalatnda, asla yenilmeyeceini anlyordu. Gzleri bulutlanmaya balad ama yazacak kelime bulamyordu. lk drd kolayca kmt, sanki zaten kadn zerinde olan harfleri boyarm gibi. Saatler gibi gelen bir sre boyunca bo sayfaya bakt ve neden yazamadn dnd. Birden, mthi bir korku hissetti. "Ya gerekeni yapamazsam? Kolay tercih edip vazgeen birok kii grdm. Bir ampiyonu gdleyen eyin ne olduunu bulmak zorundaym. Ne olabilir? Neden yazacak kelimeleri bile bulamyorum?"

    Eric, kitab yanndaki sehpann zerine koydu, yanaklarndan szlen yalan sildi ve sandalyesinden kalkt. Havada vahi bir yumruk sallad... ve kard. Kontrolsz yumruu kitap rafna arpt ve stndekileri yere sat.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "Buna inanamyorum," dedi, kitaba yazm olduu muhteem eyler hakknda pheler yaratan zihinsel engelden kafasn uzaklatrp yerdeki kitaplar toplamaya odaklanrken. Yerden ald ilk kitap, "Churchill, Yaam ampiyonu" idi.

    "Churchill... hmmm," dedi kitab ap sayfalarn kartrmaya balarken. Aktarmlarn bulunduu bir blme geldi. Dikkatini ekecek bir ey varsa, o da aktarmlar okumakt. Bir anda gzlerinde vahi bir prlt belirdi ve barmaya balad: "EVET! EVET! EVET! EVET! EVET!"

    Sandalyesine dnd, kalemi kapt ve ncekinden daha byk bir cokuyla yazmaya balad.

    VAZGEMEMEK. Winston Churchill, 1941 ylnda lise rencilerine hitaben yapt konumada unlar syledi; "Asla vazgemeyin, asla vazgemeyin, asla, asla, asla, asla, hibir konuda, kk ya da byk, nemli ya da nemsiz, onurlu ve

    Jim Paluch

    gzel duygulara balanmaktan asla vazgemeyin. " Bu, dayanmam gereken noktayd. Bir amaca, proje ya da hedefe byk bir gle balanmak ve asla, asla, asla vezgememek. Bir hedefe ulaana kadar ekeceim aclar ne olursa olsun, hedefin tesinde yatan inanlmaz duyguyu asla aklmdan karmamalym. Duvar ap belirlediim hedeflere her ulamda, yeteneklerime kar byk inancm kantlayarak tatmin olacam. Bu, iimdeki en iyiyi karmak iin bir renim sreci olacak. Asla, asla, asla vazgemeyeceim. Vazgemeyeceim!

    "te bu," diye fsldad. "Yaptm. Bunlar, geleceimi yaratmama yardm edecek olan Be nemli ey. Onlan yakaladm." Birka saniye nceki kabaday tavr, imdi yerini daha ciddi ve arbal bir tarza brakmt. Eric, hayatnn ok ciddi bir ann yaadn biliyordu. Bu hayata rehberlik edecek olan be prensibi az nce tanmlamt, imdi de okuyordu. Odadaki sessizlik sar ediciydi.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "Bunlar Be nemli ey." ekti ve arkasna yaslanp ellerini bann arkasna koydu. Duyulabilen tek ses, hareketinden dolay arkaya doru esneyen sandalyenin atr-tsyd. "u andan itibaren, yol boyunca bulacam btn bilgi ve dncelerle bu prensipleri gelitireceim. Bu Be nemli ey ve onlarla bulduum her ey, beni hedeflerime ve amalarma ulatracak aralar olacak. Eer kendime verdiim szleri tutarsam, yans kazanrm."

    "Eer... eer... eer..." Bu kelime tekrar, tekrar ve tekrar zihninde belirip duruyordu. Aslnda ne kadar byk bir kelime olduunu anlad. Eli titremeye balaynca yumruunu skt. "Sonuna kadar gideceim."

    "Vay canna, unu grdnz m?" dedi stajyer. "Bu kez bir glmsemeden fazlasn aldk. Sanrm sa eli titremeye balamt. Neden olabilir?"

    Hastay hareket ettirmeden nce bu son ryay gzlemledikleri ve tepkisini grdkleri iin rahatlayan doktor glmsedi. Dncelerini toplamaya ve teorisini ekillendirmeye alr gibi geirdii ksa bir andan sonra konumaya balad: "ok gereki ve canl ryalar grmesini salayan ok derin bir uyku durumunda. Grafiin st ksmlarnda be grupta toplanan inanlmaz beyin hareketleri gzlemledik. Bu olduka nemli." Kelimelerini dikkatle semeye alyordu. "Hzl gz hareketleri ve kas tepkileri, rya grdn ak bir ekilde ortaya koyuyor. Glmseme ise..."

    "Glmsemesinden holanmyorum," diye araya girdi Hemire Washington. "Bence bu adam bir eyin peinde. Byle glmseyen bir adama gvenilmemeli."

    "Her zaman byle olmak zorunda deildir, hemire," diye cevap verdi doktor, bu kez kendisi glmseyerek. "Glmsemenin birok gzel eyi iaret ettiine inanyorum. Muhtemelen can yanmyor veya ac ekmiyor. Grd rya onu memnun etmi olmal ve bunda da bir saknca yok. Sonuta, eer glmseyebiliyorsa, bence bu adamn iindeki harika tutumdan kaynaklanyor ve u anda kendini kapatmasna neden olan ey her neyse, onu kurtaracak olan da bu tutumu. Onu st katlardan birinde gzel bir odaya yerletirip kalp monitrne balayalm. Youn bakm alfanda tutulmasna dikkat edin. Doktoru her an gelebilir. imdilik elimizden geleni yaptk. Sabaha bu durumdan km olacandan eminim."

    "Tahminleriniz bunlar m yani" diye sordu Hemire Washington.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "Haydi, onu yukar karalm. Karsyla ben konuurum," diye cevap verdi doktor.

    Mary, gzlerinde beklentili, olumlu bir bakla ve yznde glmsemesiyle sandalyesinde oturuyordu. Bekleme salonuna girerken, doktor onu byle grmekten memnun oldu. Mary de onu grdnde heyecanla ayaa kalkt.

    "Biliyor musunuz doktor, taze kahve yannda sosis sosu ve krakerin Eric'i uyandrabileceini dnyordum. Siz ne dersiniz?" diye sordu Mary, kocasnn sal konusundaki endiesini zorlukla gizleyen bir glmsemeyle.

    "Bunun tbbi adan kabul edilir bir ey olup olmadndan emin deilim, ama emin olduum ey u ki, bir ey onu uyandracak," dedi doktor, kadn rahatlatmay u-marak. "Derin bir uyku durumunda. Kalp ya da bandaki darbeyle ilgili bir eye benzemiyor. ok fazla beyin ak-tivitesi olduu iin durumunun koma olduunu syleyemiyorum. Sanrm bedeni sadece kendini kapatm. Stres yznden olabilir. Emin deilim, nk daha nce hi byle bir ey grmedim. Doktorunuzun bakmas iin bir uzman isteyeceinden eminim, ama imdilik onu bir odaya yerletiriyoruz ve gece boyunca youn bir ekilde izleyeceiz. Size eve gidip biraz dinlenmenizi neririm. Bu gece bir ey olursa size haber veririz; sabah ise soslu sosis ve kraker terapisini deneyebiliriz belki. Bu durumdan kp iyileeceine gerekten inanyorum."

    "Bu durumdan ktnda her zamankinden daha iyi olacana inanyorum," dedi Mary. "Bunu baaracan biliyorum. Gitmeden nce onu grebilir miyim?"

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    5. BLM

    ertesi gn sabah saat 07:00'ye doru, afak skerken hastahaneye dnd. imdiye kadar Eric'in youn bakmdan km olmas gerektiini dnyordu. Arsann hazrlanmas iin ar almt. Bunun anlam kendi bana baarmas demek olsa bile, kendini bu kadar yormas gerekmezdi. Eric'in insanlarla anlaamamas ve ilerin yaplmasn salayamamas pek allm bir durum deildi. Mhendislerle Eric arasnda neden bu kadar anlamazlk olduunu ve Eric'in neden evlerin gerekli artlara uymas konusunda isteksiz olduunu anlayamyordu. Mary bunu bir arazi parasn herhangi bir ekilde kullanmak isteyen birinin karlaabilecei maddi, politik ve sosyal zorluklarn yaratt basklara balyordu. Ayn basklar, imdi yatt hastahane yatanda bulunmasnn da nedeniydi... kendini kapatm halde.

    "Gnaydn," dedi hemire, Mary odaya girerken. "Siz Bayan Carlton olmalsnz."

    "Gnaydn. Nasl gidiyor?" dedi Mary, doruca Eric'in yatana yaklaarak.

    "Oooo!" dedi hemire. "u ana kadar olduka sakindi. Gece boyunca kalp ritmini izledim ve siz odaya girene kadar son derece dzenli, heyecanszd. Sanrm sesinizi duydu. Bu gerekten iyi bir iaret."

    "Hey, sen! Beni iyi dinle," dedi Mary kocasna. "imdi hemen o uykudan uyanman istiyorum." Hemireye dnd. "u sandalyeyi alp yanna oturmamda bir saknca var m?"

    "Keyfinize bakn Bayan Carlton. Buradaki varlnzn onun iin iyi olduuna eminim."

    "Ban yastmda biraz kaldrmamn bir sakncas var m? Bu ekilde daha rahat edeceini biliyorum. Evde konuuyor olsaydk bu ekilde yatard."

    "Tabi, sakncas yok. Sabah boyunca sizi ziyarete devam edeceiz," dedi hemire odadan karken.

    Mary, elini dikkatle Eric'in bann altna soktu, kaldrd ve yastn yerletirdi. "te, kendini byle daha iyi hissedeceinden eminim. Burada oturacam ve sana bakacam. Sadece bakacam," dedi, kocasn alnndan nazike pp elini yanana koyarken.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "Bu harika bir duygu," dedi Eric kendi kendine, ban byk mee aacna yaslarken. Gzlerini kaldrd ve dallarn, yapraklarn arasndan her zamankinden daha mavi grnen gkyzne bakt. Sanki altndaki btn topra kapsamak istermi gibi dallarn her yne uzatm olan mee aac, buraya en son geldii zamankinden daha byk grnyordu. Ailesinin koruluunun dere kenarndaki bu kesi, onun iin daima zel bir yer olmutu. Bu sabah derenin aknts, toplad ta ve dal paralarn srklerken kendisiyle konuuyor gibi gelmiti. Bu akntnn birgn kendisi iin byl bir hazineye dneceine inand ocukluk gnlerini hatrlayarak glmsedi: dnyann gizemlerini zmesini ve uzak diyarlara gitmesini salayacak bir hazine.

    "Bir ocuun hayalgc, yaantmz boyunca kaybettiimiz en byk hazinelerden biridir," diye dnd acyla. Derenin neleri srklediini grmek iin bu mee aacnn kklerinin altna nasl baktn hatrlad. Hep bir hazine bulmay beklemiti, ama btn grebildii birka eski tencere ve ara sra da araba plakalar olmutu. Yine de, bu asla cesaretini krmamt. Geri dnd her seferinde yine bakmt. "Bir ocuun hayalgc," dedi yine kendi kendine. "Bir ocuun hayalgc."

    Eric yzne vuran esintiyi hissetti. Bu o anki dnceleri yznden onu bylemiti. Akntnn srekli bir ritmi var gibiydi. Esinti aralarndan geerken yapraklar hrdad. Yine bakmaya zorlandn hissediyordu... ama yllarn getirdii sertlik, yine bir hazine bulamadnda yaayaca hayalkrkhna dayanmasna izin verecek miydi? Sessizlii artarken, dansederek geip giden akntnn sesinde kayboldu. Kendisini aryordu sanki. "Bak. Bak. Bak."

    Rzgar yapraklan tekrar hrdattnda, ba kydan sarkm halde yzkoyun yerde yatarken buldu kendini. Anlar duygularn harekete geirmiti. Yznn suda kendisine bakan yansmas onu artt. Gzel gkyz ve aa aynyd, ama kendisine bakan kii farklyd. Zamann ne kadar abuk getiini dnd. Yann getirdii sertlik, kendisine bakmasna alt ocuu yetikin bir adama dntrmt; ok ksa bir srede.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    "Bak... Bak... Bak..." diye duydu yine. imdi, yznn yansmasnda gemiten gelen tandk gzleri gryordu. ocukken sahip olduunu hatrlad parlt. Eric, hazine bulma umuduyla kklerin altna bakmak iin bir sopa arad. Kynn tesine uzanarak aacn altna bakarken, kendi kendine sylendi: "Bu aatan nasl bu kadar kk kabilir?"

    Aacn altnda ykanan yumuak amuru ve yapraklar eelerken, Eric gerekten de yksek sesle glyor, bir hazine bulma umuduyla aranyordu. Sonunda yeterince baktn dnd. "Bu kez de hazine yok," diye i ekti. "Eski bir tencere bile yok. Zaten olmamas da gerekirdi sanrm." Kalkmaya davranrken byk mee aacnn yapraklarnn ncekinden de sert bir ekilde hrdadn farketti. "Bu komik, esintiyi hissetmedim bile," diye dnd.

    Eric hazine bulmaya alrken kulland sopay suya brakmak zereydi ki, kendisine seslenildiini duydu: "BAK...!" diye baryordu birisi. Emir rzgardan gelmi gibiydi. Kyya tekrar eildi; bu kez dmemeye alarak mmkn olduunca fazla uzand. Sopasn aacm altna olabildiince uzatt ve amal bir ekilde dal paralarn, yapraklan itti. Yine vazgemek zereyken, sopa metal bir nesneye arparak ses kard.

    "Bir ey buldum," diye bard. ocuksu bir heyecanla kazmaya devam ettiinde, ortaokuldayken tad sefer tas byklnde kk bir teneke kutu buldu. Eric sopay byk bir dikkatle kullanarak, kutuyu kklerin altndan ekti ve su kysna kard. ki eliyle birden kyya uzand ve kuruyu amurdan karp mee aacnn dibindeki kuru yapraklarn zerine yerletirdi. evresini saran btn dnya sessizlie gmlmt. Ne bir yaprak hrts, ne bir ku cvlts duyuluyordu, aknt bile durmu gibiydi. Derin bir nefes alarak, iki elini birden eski teneke kutunun ypranm ve kararm kapana gtrd.

    Minik mandal at ve kapa yavaa kaldrd. inde, kutuya saklanm olan ey her neyse, beyaz ve temiz bir beze sarlm olduunu grd. "Altn paraya pek benzemiyor," diye dnd. "Muhtemelen birinin eski beysbol kart koleksiyonunu buldum." Kutunun iindekini eline alp beyaz bezi aarken glmsyordu. Kitaplarla karlat. "Kitaplar m?" diye sordu kendi kendine. Kapaklarnda gm kabartmal harfler bulunan siyah deri ciltli be kitapt bunlar. Kitaplar eski gibiydi, ama nedense Eric'e tandk gelmilerdi. lkini eline ald ve dierlerini tekrar kutunun iine brakt. Mee aacna yaslanp oturdu ve kapaktaki gm yazy okudu...

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    RENMEYE DEVAM ETMEK

    "renmeye devam etmek mi? Bu benim dncemdi. Be nemli ey'den biri." Eric kendisine ne olduunu merak etmeye balyordu. Mee aacna, bu akntnn kysna neden geri dnmt ve kitaplar oraya nasl gelmiti? Kitab ap okumaya balarken eli titriyordu. Yaklak 15 yl nce yazd girii buldu. Sayfay evirdiinde karlat kelimeler kendisine aitti:

    RENMEYE DEVAM ETMEK

    Ksa sre iinde okuduu kelimelerin iinde kayboldu. Tarihler ve dnceler yalnzca anlarn canlandrmakla kalmam, ayn zamanda bugne bakarak kendisini deerlendirmesini salamt.

    3 MART 1982

    Bir dnce... Yemek frlatmak neden elencelidir? Amcalarmla birlikte yllar nce bir duvarc ekibinde almtm. Bazen olduka zorlu ve skc bir iti; zihinlerimiz ardnda yatan dnce sreci ve fiziksel yorgunluun arlyla dolard. Ama ara sra yaplan YEMEK SAVAI ve ardndan gelen youn kahkahalar btn yorgunluumuzu alrd. Bu bize hep enerji verirdi. Daha net dnebilir ve daha hzl alabilirdik. Elence ve "yetikinlerin" allmadk yemek sava gnmz parlatr, dncelerimizi temizlerdi. Elence, dnme srecinin nemli bir parasdr.

    15 EYLL 1982

    Bugn adamn biri elime Earl Nightingale adnda biri tarafndan doldurulmu bir bant tututurdu. Ad "En Tuhaf Sr " idi. Bununla, ilk kez bir motivasyon kaseti dinlemi oldum. Btn gn boyunca kendimi onu defalarca dinlerken buldum. Zaten bildiimi sandm eyler rendim. Ama kaset sadece bildiklerimi aa karmakla kalmad dncelerimi de daha netletirdi. yle diyordu; "Btn gn boyunca dndnz ey haline gelirsiniz." Kaset, daha nce hi dnmediim eyleri dnmemi salad. Sylenen her eyi anlamadm veya btn fikirleri onaylamadm, ama sunulan pozitif dnceler, benim de pozitif dnmemi salad. Bu kaseti dinlemeye devam etmeli ve dinlenecek daha gzel eyler de bulmalym.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    7 MAYIS 1983

    "Dost Kazanma ve nsanlar Etkileme Sanat"n beinci kez okuyup bitirdim. Yirmi iki yama geldiimde, elli kez daha okumu olmak istiyorum. Okuduum her seferinde, yeni bir ey rendiimi ve unuttuum bir eyi hatrladm farkediyorum. Bu kitaptan renebileceim fikirlere daima ak olmay diliyorum.

    23 MART 1984

    Beni gerekten zorlayan bir derse baladm. Toplum nnde konumak hakknda ve bana insanlarla dolu byk snflar nnde konumak iin birok frsat verecek. Bu deneyim sayesinde kendim hakknda ok ey reneceimi ve gelieceimi biliyorum.

    17 EYLL 1984

    Bugn Charlie Tremendous Jones (ne muhteem bir isim) adnda birinin bir kasetini dinledim. Bundan be yl sonra iki ey dnda yine ayn kii olacanz sylyor; karlatnz insanlar ve okuduunuz kitaplar. Vay canna! Bu dnceyi bir deerlendirin ve sonra okuduunuz kitaplara, arkadalk ettiiniz insanlara dikkat edin. Bundan be yl sonra nasl biri olacam?

    18 TEMMUZ 1986

    Bugn JVinston Churchill hakknda bir kitap bitirdim. Ne kadar eitici bir deneyim! Baarszlklarn ve zaferlerini okudum. Mizah duygusunu ve fkesini. Bilgiye olan aln. Byk insanlar hakknda kitaplar okumak, harika bir alkanlk.

    28 ARALIK 1988

    Bugn bir arkadam bana ok deerli bir hediye verdi. Elime "stnlk" adnda bir kitap tututurduunda, spor resimleri ve konularyla dolu ilgin bir kitap olduunu dndm. Ama okumaya balayp da, baarl insanlarla ilgili ksa hikyeler ve aforizmalarla karlatmda, bylendim. arpc aforiz-malar, bence byk insanlar tarafndan tarihe hediye edilmi byk dncelerdir. Bu kitabn hayatmda byk bir yer tutacana inanyorum.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    28 MAYIS 1989

    Bugn ulamaya karar verdii baz hedeflere ulam bir adamla tantm. Mterilerimden biri ve irketi iin ina ettirdii yeni fabrikann planlarn brakmak iin bugn evine uradm. Evinin ve evresinin gzellii, maddi anlamda belli bir baar kazandn gsteriyordu. Gemite karlatm dier insanlarda da yaptm gibi, mterime baarsn neye borlu olduunu sordum. erideki televizyonda tuttuu futbol takmnn ma yaynlanrken biz 45 dakika boyunca evinin nndeki araba yolunda durduk ve sorularm cevaplad. Byk bir tutkuyla, hedef belirlemekten ve bu hedeflere sadk kalmaktan sz etti. Vazgemeyi asla dnmemekten bahsederken, yumruunu ovucuna vurdu. Henz tatmin olmadn ve daha baarlacak ok eyi olduunu syledi. Bu gece aldm gr ve tavsiyeler paha biilemez derecede deerli. Ve bu deneyim bana, bakalarndan renmenin, tavsiye istemek iin tereddt etmemenin yararlarn bir kez daha gsterdi.

    13 EYLL 1989

    Drt yldan uzun bir sre nce niversiteden mezun olduumdan beri ilk dersimi aldm. Her Sal ve Perembe akamlar tekrarlanan basit bir i dersi. Kk eyalet niversitesinin kampsne girerken hissettiim coku neredeyse inanlmazd. renmek bizi gen, taze tutar ve ilerlememizi salar. Gelecekte de bunun gibi derslere dayanarak bilgimi artrmay bir alkanlk haline getirmeye karar verdim. Yksek notlar alrsam belki Mary onlar buzdolabnn kapana asar.

    7 ARALIK 1989

    Bir ay nce arsa tasarm zerine iki saatlik bir seminer vermem istendi ve bugn emlak sektrnden yirmi be kii karsnda konumam yaptm. Hazrlanmama yardmc olmas iin niversitedeyken toplum nnde konuma derslerimde aldm notlara bakmak zorunda kaldm (o dersi aldm iin ok memnunum). En byk kefim ise, seminer verdiim snfta daha fazla ey renmi olmam. Asyal bir filozof yle demi: "retmek, tekrar renmektir." Bunu gelecekte daha ok yapmak istiyorum.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    6 OCAK 1990

    Hayatm bana ne kadar byk mutluluklar getiriyor! Karm ve gen ailemin benim iin anlam ok byk ve edindiim bilgilerin gelecekte bize neler kazandracan dndke ok heyecanlanyorum. Artk bilgiye dayanarak yazmak istiyorum. niversitede edindiim pozitif dnce kitaplar okuma ve kaset dinleme alkanln brakmadm. Geen aylar boyunca ilgin insanlar tarafndan ilgin konularda yazlm kitaplar okumaya devam ettim. Bu kitaplarn iinde kendinize, durumunuza, hedeflerinize ve geleceinize daha yakndan bakmanz salayacak srlar var. Hepsinin altnda yatan temel prensip ise, zihninizin istemenize izin verdii her eyi baarabileceinizdir.

    12 OCAK 1991

    Bugn "renme hz" diye bir terim duydum. Bunun anlam, bir irketteki insanlarn kavram ve konular kavrayabilme yeteneinin o irketin ilerlemesiyle doru orantl olduu. Bu, beni renme hzmn ne kadar olduunu ve nasl ykseltebileceimi dnmeye evketti. Sanrm, dinleme yeteneimi gelitirerek renme hzm ykseltebilirim. Dinleyerek renirim. Dorusunu sylemek gerekirse, retmedike, renmenin tek yolu dinlemektir. Dinleme becerilerimi gelitirerek renme hzm ykseltebileceimden eminim.

    22 MART 1992

    Sa beyin dncesi. Bu kavramn yaratt olaslklar karsnda ok ardm ve bu konuda ne kadar az ey bildiimi anladm. Beynin sa yarsndan gelen yaratclk dnlrse, bu konuda daha fazla bilgi edinip uygulamaya koyarsam ne kadar daha etkili olabilirim! Ne heyecanl bir kavram. Beynimin sa yarsn uyandrmak konusunda daha fazla okuyacam.

    Eric, kitaptaki son dnceyi ve notu okuduundan beri ne kadar zaman getiinden emin deildi. Kitaptaki son sayfay evirdi ve tanmad bir elyazsyla arka kapaa kaznm tek bir kelime buldu...

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    BE

    "Bunun burada ne ii var?" diye dnd, kitab yanna koyup ban aaca yaslayarak tepesindeki yapraklarn arasndan yine gzel gkyzne bakarken. Akntnn mzikal ritmi eliinde gzlerini kapad ve okuduu son eyler hakknda dnmeye balad: "Bunu yine yapabilirim," diye dnd. "renmeye devam etme alkanln yeniden kazanabilirim. Bunu yapacak ve bu sayede daha iyi olacam. Hl baarlacak ok ey var ve hayat heyecanl klan da bu."

    O anda dier kitaplar hatrlad. lerinde saklanan eyleri kefetmek iin heyecan duyuyordu. Gzlerini at ve ilk kitab okumaya balamadan nce iine brakt teneke kutuya uzand. "Neredeler?" diye bard. Kutu ve drt kitap gitmiti.

    Bunun zerine Eric henz bitirdii kitab almak iin sa tarafna uzand. Yoktu! Ayaa frlad ve ac bir lk att: "Hayr!" Nerede olabilirlerdi? Hazinesi kaybolmutu, bu adil deildi. Ayn anda hem kaybn acsn hissetti hem de btn benliini bir panik dalgas kaplad. Aacn yapraklan yine hrdamaya balad. Bir an iin dikkatini toplamaya ve sakin kalmaya alt. Aalarm arasnda yanklanan hafif bir fslt duydu; "Kprda... Kprda..." diyordu sanki. Eric glmsedi. Kitaplar kaybetmediini bir ekilde biliyordu. Orada okuduu dnceler hep yanndayd ve ihtiyac olan tek ey onlar uygulamakt. Hazr olduunda dier drt kitab bir yerde bulabileceini hissediyordu. imdi ise harekete geme zaman olduunu biliyordu. Mee aacnn muhteem dallarna tekrar bakt ve baklar kendisi iin son derece anlaml olan mekanda dolat. Aknt, her zamankinden daha gzel grnyordu. Ailesinin evine dnen yolda yrmeye balad.

    Oturduu yerin yaklak yz metre tesindeki bayra ulatnda, arkasndaki koruluktan gelen gl bir atrdama yreini yerinden hoplatt. Eric dnp baktnda, mee aacnn akntya doru devrilmekte olduunu grd. Yere devrilirken, kulaklar sar eden bir grlt kopard ve yanklanan seste Eric kendisine sylenen kelimeyi duydu: "KIPIRDA!" nanlmaz bir dnceydi ve daha da inanlmaz bir mesajd. Geleceine tekrar ynelirken glmsedi.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    6. BLM

    .kinci gn Mary yine hastahaneye gitti. Ana binann kapsndan girdi ve kendisini Eric'in odasnn bulunduu kata karacak olan asansre bindi. Ruh hali biraz olsun deimemiti. Kocasn geri kazanmasnn an meselesi olduunu biliyordu. nceki gn yapt ziyaret onun iin -zeldi ve bugn Eric'in uyanacan umuyordu.

    Odaya girdiinde, bir stajyerin kocasnn ayak tabanlarna eliyle vurmakta olduunu grd. Adam onunla konumaya alyor gibiydi: "Haydi Mike, uyan. Bunu hissedebiliyor musun? Haydi Mike, uyan..."

    "Doru hastaya baktnzdan emin misiniz?" diye sordu Mary, kocasnn bir deney malzemesi olduunu ve yanl isimle seslenildiini grmekten rahatsz bir tavrla.

    "Evet. Bu Mike Carlton. Bir refleks testi uyguluyorum. Kesinlikle hissediyor ve refleksleri iyi durumda ama nedense uyanmyor... Siz ei misiniz?"

    "Evet, yle ve kocamn ad Erk, Mike deil."

    "Ne?" dedi stajyer, belgelere uzanrken doru hastaya bakyor olduunu umarak. "Ah, evet doru Eric'mi. Doktorlarn yazsnn nasl olduunu bilirsiniz. Gzlkleri de yeni aldm zaten. Tanrm, hi yaklaamamm bile."

    "Hayr, hi yaklaamadnz."

    "ey, pekl, burada iim bitti. Temel refleks ve duyu testlerine olumlu yant verdi, herhangi bir sinir tahribat grnmyor. Sadece uyuyor ve kalp monitrne baklrsa burada olmanza sevindi. Burada iim bitti. Size iyi gnler. Hey, Erk, kendine iyi bir gelecek yarat. Yaknda geri dnecektir. Size garanti veriyorum." Stajyer, Mary'yi kocasyla bir kez daha babaa brakarak odadan ayrld.

    * * *

    Erk, ekerlemesinin tam orta yerinde birinin kendisini hafife tekmelediini hissetti. stelik adam ona baka bir isimle hitab ediyordu. Gzn atnda bu adam tanmadn anlaynca irkildi ve ard. "Haydi Mike, uyan! Derse ge kalacaz. Hey, uyank msn? Haydi, gidelim."

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    Eric dirsekleri zerinde doruldu ve kendini toplamaya alt. Etrafnda ders aralarnda bahar gneinin tadn karmak isteyen binlerce renciyle birlikte le sularnda niversitenin avlusunda olduunu dnd. Geni yeil imenlik alanlar, uuan frizbiler ve kouan, gnelenen insanlar dncelerini dorulad. Gerekten de avluda yatyordu, ama ayan tekmeleyen ve kendisine Mike diye seslenen bu adam da kimin nesiydi?

    "Hey, ben Mike deilim," dedi Eric, yine kendisine acele etmesi ve derse yetimesi gerektii sylenirken. "Ve derse ge kalmayacam, ama beni bir daha tekmelersen SEN ge kalacaksn."

    "Ne?!" dedi hatal yabanc diz kp, rahatsz edecek derecede yakn bir mesafeden kaln gzlklerinin ardndan bakarken. "Haklsn," dedi, "sen Mike'dan olduka byksn."

    Eric adama sadece bakt. Yzne lk bir esinti vurur-

    ken, "byk" yorumunu dnyordu. Gen adamn yznde ortak zellikler alglad. Orada ne bir ifade ne de duygu vard. Eric bu adam tanmas gerektiini hissediyor, ama bir trl karamyordu. Ayrca, avludan baka bir yerde uyuyor olmas gerektiini de hissediyordu.

    "Hey, zr dilerim. Hep byle yanllar yaparm zaten," dedi gen adam. "Gerekten ok zgnm. Mike' bulmam ve derse yetimem gerek."

    Eric glmsedi. "Bo ver ahbap, zaten uyanmam gerekiyordu. Derse ge kalmadan hemen git."

    "Teekkrler," dedi gen adam, ayaa kalkp dizlerin-deki imenleri silkelerken. "Gitmem gerek." Uzaklamaya baladnda dnd ve Eric'e seslendi. "Hey!... Kendine iyi bir gelecek yarat."

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    Eric, ocuun kalabala karmasn izlerken el sallad. Olan bitenlerin ve olmas gerekenden on yl sonra niversitenin avlusunda yatyor olmasnn iyi bir nedeni olduunu biliyordu, ama henz cevaplan aramaya hazr deildi. Rahatsz edilmeden nceki dinlenme pozisyonuna geri dnerken yzne yine bir esinti vurdu. Ban arkaya yaslarken, bir dakika nce orada olmayan sert bir nesneye arpt. Oturup baktnda, kk bir metal kutu grd. Deminki ocua ait olmalyd. Kutuyu hemen ald ve ocuun peinden komaya balad.

    "Hey, kutunu unuttun," diye bard. "Dur! Bekle! te kutun burada. Teneke kutun." ocuk Eric'in gzlerinin -nnde kalabala kart, binalarn arkasnda gzden kayboldu.

    "Teneke kutun?..." diye dnd Eric, kelimeleri kendi zihninde yanklanrken. Birden neden burada olabileceini anlad. Elindeki kutuya bakt. Sanki daha nce grm gibi taradkt ve her naslsa yle olduunu biliyordu.

    imenlerin zerinde yine bir nokta buldu ve parmaklarn mandaln zerine koydu. Zorlukla yutkunarak mandal at ve kapa kaldrrken menteelerinden gelen sesi dinledi. Eric rahat bir nefes ald. Mee aacnn altndayken bulduuna benzeyen beyaz bir bez vard iinde. Beze sarl dier drt kitab bulmay umarak eline ald. Hepsinin siyah deri ciltli kapanda gm kabartmal yazlar vard. En stteki kitab ald ve dierlerini tekrar kutuya brakt. n kapan zerinde elini gezdirirken, yazl ismi yksek sesle okudu: "nsanlarn Gzel Yanlarn Grmek".

    "Bunu yapmaya ihtiyacm olduundan eminim," diye dnd, ilk sayfay aarken. inde kendi elyazsyla yazlm kelimeleri buldu:

    nsanlarn gzel yanlarn grmek

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    16MART1982

    Bu kara kapl kitab aldm geen gn insanlarn gzel yanlarn grme almas yaptm. Bana kitab satan ocuk komik olmaya alyordu. Ona dalga gemeyi brakp iine bakmasn syleyebilirdim, ama kendimi tuttum ve ikinci bir deneme yapmaya karar vererek kendisini iyi hissetmesini saladm. Onu vdm ve espri yeteneini kullanmasn tavsiye ettim. Kendini iyi hissetmesini saladm biliyorum ve ben de kendimi en az onun kadar iyi hissettim. Ona bunu yaatmak iin harcadm on be saniye sayesinde ya nl bir komedyen haline gelirse? nsanlarn kendini iyi hissetmesini salamay bir alkanlk haline getirebilmeyi umuyorum.

    29 NSAN 1982

    Bugn, "Ulusal Anlayl nsanlar Haftas "nn balangc. Bu haftann sonuna kadar karmdaki kiiyi daha iyi anlayabilmeyi umuyorum. Tartma yok, sadece ikna etmek var! Konumadan nce dn ve insanlar gzlemle. Bir sohbet balatmaktan ve karndaki kiinin bak asn dinlemekten korkma. Bu haftann sonunda ok daha etkili bir insan olacama inanyorum. Belki de "Ulusal Anlayl nsanlar Haftas" bir yaam boyu srebilir.

    22 KASIM 1982

    Bugn mmkn olduunca ok insanla konumaya altm. Bu yzden kendimi sk sk tanmadm bir grup insan ya da bir kiiyle sohbet ederken buldum. Basit bir selamn ne kadar kolay olduunu asla bu kadar iyi anlamamtm! Sanrm bu durumlarn onda dokuzunda karmdaki kiiyle sohbet etmeye baladk ve ilk hareket kar taraftan gelmediinde ise selam izleyen ben oldum. Bu abam hayat boyu srecek bir arkadalk veya deerli bir i arkada edinmemi salayabilir belki.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    28 EYLL 1983

    Billy 'nin gzlerine bakarken kanlmaz olarak Kaplann Gzlri 'nifark ettim. Onu tekerlekli sandalyeye mahkum eden ve konumasn ya da hareket etmesini engelleyen zihinsel rahatszl, bu gen adamn ruhunu ve kalbini etkileyememiti. Kulbn kendisi iin ald ve bugn teslim ettii k gstergesini ve tahtasn denerken gl bir "teekkr ederim "i zorlukla heceledi. Bu ampiyonun gzlerindeki heyecan ve yzndeki dev glmsemeyi grdmde yanaklarmdan szlen yalar kimsenin farkettiini sanmyorum. Bugn bana retmi olduu dersi hayatm boyunca hatrlamay umarm. Kendimi kt hissettiimde, kendime acdmda, kazanan ya da kaybeden olmak iin daima bir tercih hakkm olduunu hatrlayacam. Teekkrler Billy!

    15 UBAT 1984

    "Ah, bu yaadmz zor gnler"

    Ah, bu yaadmz zor gnler.

    nsan insana stn gelmeye altnda

    huzur duyabileceimiz tek yer

    kendimizle babaa kaldmz yerdir.

    Kimin yarglamaya hakk var ki?

    Sizin ya da benim yok, bu kesin.

    nk bizler lmlyz ve

    "sahnedeki oyuncularz."

    Kimse bir dierinden daha iyi olamaz.

    Umarm bu sizin de dorunuzdur!

    Her hikyenin iki taraf vardr

    ve iki taraf da kendi asndan hakldr.

    O halde bir kiinin yannda yryn

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    ve ona elinizi uzatn.

    Bir dost, dmandan daha iyidir.

    Btn yapmanz gereken bunu anlamaktr.

    17 TEMMUZ 1986

    Bugn muhteem bir sz okudum. "Karlatm herkes, bir ekilde benden stndr. " William Shakespeare, beni insanlarn gzel yanlarna bakmaya zorlad. Bakarsam bulacam biliyorum ve belki onlar da benim gzel taraflarm grebilirler. 13 MART1988

    nsanlarn gzel yanlarna baktmda grdm nitelikleri dnyordum... drstlk, zgven, mizah anlay, sk alma, hedef ynelimli olmak. Bu tr zellikleri her zaman ilk bakta gremiyorum. Bazen gerekten ok dikkatli bakmak gerekiyor, ama eer istersem, bu zelliklerden en azndan birini daima bulabilirim. Acaba bakalar da benim iimde bunlar bulabilir mi?

    15 EYLL 1988

    nsanlarn isimlerini hatrlamak konusunda gerekten usta-layorum. Konsantre olmakta ve hafzama kaydetmekte zorlanyordum. Yeni bir ismi rendikten sonra, bir sunu ya da toplant srasnda olabildiince sk tekrarlyorum. abalarmn karlnda aldm scakl fark edebiliyorum. Ne kadar basit, ama ayn zamanda bir insan iin ne byk bir iltifat. simlerini hatrlamak iin insanlarn daima gzel yanlarn grmek ve kendilerini nemli hissetmelerini salamak istiyorum.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    17 NSAN 1991

    Bugn bir restoranda oturmu sosis ve kraker yiyordum. Tanrm, sosisi ve krakeri seviyorum. Karmdaki srada bir adam oturuyordu ve her naslsa ayn anda hem omlet yiyor hem de sigara iiyordu. Garsonun her hareketinden sert ve sevimsiz bir ses tonuyla sylenerek yaknmasn umursamamak ok gt. Bense zavall gen bayann muhteem bir servis kardn dnyordum. Son perde, garson hesab getirdiinde adamn hibir ekilde bahi brakmayacan sylemesiyle indi. Garson glmsedi ve bunun adamn kendi tercihi olduunu, ama ne olursa olsun restorana geldii iin memnun olduunu ve yine gelmesini umduunu syledi. Adam masadan kalkp restorandan karken, eskimi ayakkablarm, giysilerini ve oras buras rm on be yandaki arabasn grdm. Hayatn ona, onun bu nazik bayana davrand gibi davrandn dndm. Garsondan deil, kendinden nefret ediyordu adam.

    Karlatm herkesin gzel yanlarn grerek kendime iyi bir imaj verebileceimi anladm. Bugnden itibaren, her benzin istasyonu grevlisine, doktora, garsona ve taksi ofrne saygyla yaklaacam. Onlara daima teekkr edeceim ve yanlarndan ayrlrken glmseyeceim. Bu arada, ben garsona bahi braktm.

    28 OCAK 1991

    Bugn dnyann en iren insanyla karlatm dnyorum. Onunla bulumaya ve iyerindeki otopark iin tasarm irketimizin plan yapabileceini anlatmaya altm. Pek fazla konumad, yzme bile bakmad. Bana satclardan nefret ettiini syledi. Tam antam kapatmak zereydim ki, Will Ro-gers 'in bir sz aklma geldi: "Holanmadm bir adamla hi karlamadm." Peki benim holanabileceim ne vard? Bunun zerine, arkasndaki duvarda asl resimlerin torunlarna ait olup olmadn sordum. Neredeyse ayn anda atlm kalar yerini scak bir glmsemeye brakt. Bir saat sonra, bu adamn ofisine ilk girdiimde hissettiklerim deimiti. O da bana kar farklyd artk. nmzdeki hafta bir tasarm teklifi sunmak iin onunla tekrar greceim.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    21 MART 1992

    Sevgi ve ilgiyi sembolletirmek iin varlnz hissettirin. nsan rknn potansiyelinin deerini bilin. Karlatnz kii, onun olduunu dndnz gibi olacaktr. Ayns sizin iin de geerlidir. nsanlarn sizin yannzda olmay m, yoksa sizden kamay m istediklerini kendinize daima sorun.

    Eric o leden sonra okuyarak ve dnerek ne kadar zaman geirdii fark etmemiti ama, son sayfay okurken, harcad zaman ne kadar ok olursa olsun, buna dediini biliyordu. Son sayfay evirirken arka kapaa kaznm bir kelime grd...

    NEML

    Eric daha fazla sorgulamad. inde bulunduu artlarda bana gelenlerden, hayatnda uygulamas gereken eyleri hatrlatan olaylardan memnundu.

    Kitab kapad ve dier nn zerine brakt. Ban kaldrdnda, gnein okumaya balad zamana kyasla ok daha alalm olduunu grd. Dikkatini gkyznden ayrp tekrar yeryzne ynelttiinde, avlunun karsndaki otobs duranda tandk birini grd. "O ocuk," diye bard iinden. Kelimeler etrafn saran binalarda yankland.

    "Hey... Hey, ocuk!" diye seslendi yerinden frlarken. "Hey, evlat, bu kutu senin mi?... Senin kitaplarn m?"

    Eric esrarengiz arkadan yakalamak iin delice bir kou tutturmadan nce kitaplar ve kutuyu almak iin dnd. Ama yoklard! Sanki hi orada oturmamt. Tekrar duraa dnp baktnda, ocuun otobse bindiini, kaplarn kapandn ve aracn hareket ettiini grd.

    Eric evresine bakmaya balad. Daha nce avluyu dolduran binlerce insann gitmi olduklarn grd. Eyalet niversitesinin muhteem binalarnn evreledii drt futbol sahasnn ortasnda duran sadece kendisiydi. Etrafta hikimse yoktu. Tandk esinti tekrar yzne vurduunda, hilikten gelen szler kulaklarnda yankland: "insanlarn gzel yanlarn grmek nemlidir." Tandk an kulesinin gonglan duyulurken, kendini gzel eylerin beklediini bilerek glmsedi.

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    Kalp monitr, Mary'nin irkilmesine neden olan nlamalar karmaya balad. Kitap okurken uyuya kalm olmalyd. Daha ne olduunu anlayamadan bir hemire Eric'in odasna dald.

    "Endielenmeyin Bayan Carlton, sadece alclardan biri gsnden dm. Durumu iyi."

    "Ah... teekkr ederim. O kutudan gelen sesleri duyduumda yreimin yerinden kacan sandm," dedi Mary, ald haberle rahatlayarak.

    "Alarm alarken yzn grdnz m Bayan Carlton?"

    "Hayr... ne yapyordu?"

    "Az kulaklarna varrcasna glmsyordu."

    Mary, btn bunlarn belli bir amala yapldna kesinlikle inanarak glmsedi. Eve dnmek iin eyalarn toplarken, yarn ve sonraki gn de belki burada oturacan dnyor, ama bunun uzun srmeyeceini biliyordu. Kocasnn yanana nazike dokunup alnna bir buse kondurduktan sonra dnd ve olanlara babalarnn ok yaknda evde olacan sylemek iin sabrszlanarak odadan kt.

    7. BLM

    JVLary bir kez daha kocasna bakt. Gizemli uykusunun nc gnndeydi ve herhangi bir uyanma belirtisi gstermemiti. Bu sabah ocuklar evde brakmas zor olmutu. kisi de babalarn zleyerek ve eve dnmesini isteyerek alamlard. Btn bunlarn bitmesini ve kocasnn eve dnmesini istediini Mary de itiraf etmek zorundayd. Eric'in yznde yavaa beliren glmsemeyi grdnde gn aydnland.

    "Ah, Erk, bu harika bir glmseme. Bu glmseyiini ve seni seviyorum," dedi alak sesle. "Geri dneceini biliyorum. Sadece buna inanmaya devam etmem gerekiyor. Gereken ey bu... inan... inan." Mary parmak ularyla kocasnn yzne nazike dokundu ve antasndan kard kitapla birlikte oturup tekrar glmsemesini umarak, uyumaya devam eden kocasn izlemeye balad.

    ("Hey, Steve, ben kayalklara bakmaya gidiyorum," diye bard Erk gln dier tarafndan. "Steve! Hey, Steve, ben kayalklara gidiyorum."

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    Steve ban kaldrp bakmadan oltasn atp ekmeye devam ediyordu. "Sylediklerimin tek kelimesini bile duymad/' diye mrldand Eric.

    Gne Gney'in sar amlarna umut ve yeni bir gnn aydnln vaat ederken gln zerindeki sis de dalyordu. Eric ve Steve o sabah erkenden kalkm, Steve'in babasnn glnde levrek avlamaya gelmilerdi. Bu nemli bir and, nk ocuklar gle ilk kez kendi balarna geliyorlard. Steve src ehliyetini yeni almt ve bu aylardan beri planladklar bir geziydi. Sis, gndoumu ve gln gzellii, Eric'in Green Mountain'da olmaktan duyduu zgrle ekleniyordu... yalnz...

    "Yanndan ayrldm farketmedi bile," diye dnd Eric, uzun am aalarnn arasnda dolaarak dnya zerinde en sevdii noktalardan birine ynelirken. Kayalklara yaklarken am aalarnn arasndan gnei grebiliyordu. Serin bir esinti aalarn arasndan kayarak yzne arpt. Eric, Green Mountain'a gelmeyi severdi ve kayalk tepelerin zerinden Jones Vadisi'ne bakmak muhteem bir zevkti. zellikle o sabah btn doa Eric'in tadn karmas iin uyanyor gibiydi. Aada uzaklarda koturan danalarn grntsne hayranlkla bakt; hibir ey, uzaklardaki msr tarlalarnda ten kargalarn eliinde mavi-yeil iftlik gletinin zerinden ykselen sisi izlemekten daha gizemli olamazd.

    "Burada sonsuza dek oturabilirim," diye dnd Eric, kayalarn zerinde en sevdii yeri bulup otururken. "Bu grnty sonsuza dek hafzamda tutmak istiyorum." Tandk bir esinti yine yzne vurdu ve arkasndaki am aalarnn arasndan fsldad. rj

    "inan," dediini duydu bir sesin, rzgar aalarn arasndan geip giderken. ;

    "Ne?" diye sordu Eric, arkasnda duran birini greceini sanarak dnp bakarken. "Bir ey duyduumu biliyorum, bir kelime... inan. Bu garip..."

  • w w w . y i n e d e f o r u m . c o m

    Eric nne dnd ve gzlerini tekrar vadiye evirdi. Dnrken enesini eline dayad ve ayaklarn sarktt kayalk kntdan aa bakt. Eski, kiril tenis ayakkablarnn arasndan kendisine bakmakta olan byk bir ylan ba grdnde korkuyla ayaa frlad. Dmanndan kamaya alrken Eric'in aya kayd ve Green Mountain kayalklarnn kenarndan yuvarlanp yzlerce metre aadaki vadi zemininin zerinde asl kald. Tepenin kenarndaki bir fidan dibinden tutmay baardnda, zaman yavalam gibiydi. Umutsuz bir abayla, hayatn kurtarmasn yumduu aaca tutundu. imdi ayakkablar, gkyz, kayalklar ve fidann grntleri ayn anda gznn nnde