Upload
others
View
10
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
23 – 30 Ocak 2014
- 2 -
İSTANBUL ÖNÜMÜZDEKİ ON YILDA NASIL ŞEKİLLENECEK?
The Atlantic Cities, ABD, 27 Ocak 2014
Büyük bir şehir olan İstanbul önümüzdeki yıllarda daha da büyüyeceğe benziyor.
Euromonitor’un yayınladığı parametreler doğrultusunda Türkiye’nin en büyük şehri olan
İstanbul 2017-2018 yıllarında Avrupa’nın iki önemli ve büyük şehri Londra ile Moskova’yı ve
büyük bir farkla geçtiği Paris’i uzak ara geride bırakarak, Avrupa’nın nüfus bakımından en büyük
şehri unvanını alacak. Yapılan tahminlere göre 2012 yılında 13.6 milyon olan şehir nüfusunun
2020 yılında 16 milyonu geçmesi bekleniyor.
Tüm bu tahminler Türkiye’nin Doğu’daki ve Batı’daki komşularının yolsuzluk ve savaş ile
mücadelelerine rağmen ekonomik alanda dünya genelindeki 5,3 büyüme ortalamasının üzerinde
büyümesi dikkate alınarak gerçekleştirildi.
Euromonitor’un Avrupa’nın en hızlı büyüyen on şehrinden biri olarak gösterdiği İstanbul’da ise
büyüme sonucu oluşan sorunlarla mücadele ediliyor. Yeni metro ağları, genişleyen tramvay
hatları ve kıtaları birbirine bağlayan tünellerle birlikte büyümenin gerçekleştiği orana karşılık
çalışmalar da sergileniyor. Bu çalışmalar yeterli olmasa da geleceğe yönelik çalışmalar ve
projeler ile birlikte, kentin büyümenin getirdiği ihtiyaçlara cevap verme kapasitesini yükseltmesi
bekleniyor.
Haberin detayı için tıklayınız
- 3 -
SU KRİZİNİN EŞİĞİNDEKİ İSTANBUL
OneIndia.in, Hindistan, 23 Ocak 2014
Üst düzey bir su uzmanı Türkiye’nin en kalabalık ve en bilinen şehri İstanbul’un yağmur ve kar
yağışı yoksunluğu nedeniyle sadece 100 gün yetecek su rezervi ile ciddi bir kuraklık tehdidiyle
karşı karşıya olduğunu açıkladı.
Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi’nde su uzmanı olarak çalışan Tuğba Maden “Sadece
100 günlük bir su rezervine sahip olmak çok sıkı önlemlerin alınması gerektiği anlamına geliyor”
dedi.
14 milyonluk bir nüfusa sahip olan İstanbul, şehrin su ihtiyacını Karadeniz ve Marmara
Bölgelerinde inşaa edilmiş 10 barajdan sağlıyor. Bu barajlardaki su seviyesi toplam %35 doluluk
oranıyla son altı yılın en düşük seviyesine geldi. 3 barajda şimdiden sular tükendi.
Maden “Eğer durum daha da kötüye giderse yetkililer İstanbul’a farklı su havzalarından su
taşımaya başlamalı” dedi.”
Haberin detayı için tıklayınız
- 4 -
İSTANBUL’UN TÜNELİ 139. YAŞINI KUTLUYOR
ANSAMed, İtalya, 20 Ocak 2014
İstanbul Elektrik, Tramvay ve Tünel İdaresi (İETT) Londra Metrosu’ndan (1863) sonra dünyanın
en eski ikinci yer altı ulaşım sisteminin 139. Yıldönümünü anmak amacıyla bir seremoni
düzenledi. Tören için tünel karanfillerle süslenirken müzisyenler yolcuları karanfillerle karşıladı.
İETT Genel Müdürü Hayri Baraçlı sadece İstanbul için değil tüm dünya için de marka olan bir
tünele sahip olmanın kendileri için bir onur olduğunu söyledi. Baraçlı ayrıca Tünel’in tarihi
unsurlarının korunması için İETT’nin elinden geleni yaptığını da belirtti. Tünel bugün İstanbul’un
yerel ulaşım ağının bir parçası ve günde 12 bin yolcu taşıyor.
Tünel ilk kez İstanbul’a 1867’de turist olarak gelen Fransız mühendis Eugene Henri Gavand’ın
aklına geliyor. Amacı Beyoğlu’ndaki Pera ve Karaköy’deki Galata semtleri arasında rahat bir
ulaşım imkanı sağlamak. İki yıl süren müzakerelerin ardından Gavand, Sultan Abdülaziz’den
projeyi başlatma ve 42 yıl çalıştırma izni alıyor.
Haberin detayı için tıklayınız
- 5 -
EMEC 2014 İSTANBUL’DA DÜZENLENİYOR
eturbonews.com, 29 Ocak 2014
Avrupa ile Asya’yı, doğuyla batıyı birbirine bağlayan ve hiç uyumayan bir şehir olan İstanbul, 23-
25 Şubat 2014 tarihlerinde, EMEC 2014 Avrupa Buluşmaları ve Etkinlikler Konferansı’na ev
sahipliği yapacak. İstanbul Kongre & Ziyaretçi Bürosu Genel Müdürü Elif Balcı, dünya çapından
400 delegenin katılımıyla gerçekleşecek bu konferans için düşüncelerini “Tüm dünyadan
partnerlerimizi davet etmekten büyük bir memnuniyet ve onur duyuyoruz” sözleriyle açıklıyor.
İstanbul’da ilk kez düzenlenecek olan EMEC 2014 genellikle erkeklerin hakim olduğu bu alanda
kadının gücünü gözler önüne serecek ve özellikle bayanların ilgisini çekecek.
İstanbul Kongre & Ziyaretçi Bürosu’nun bu büyük çaplı çalışması aslında sadece 10 kadın
tarafından yürütülüyor. Genç ve dinamik Türk kadınının önde gelen kurum ve şirketlerin başına
geçtiğini görmek ise büyük bir başarının yanı sıra çok güzel bir gelişme. 2014 Avrupa Buluşmaları
ve Etkinlikler Konferansı, 5’inci Dünya Su Forumu’nun da düzenlendiği, İstanbul’un deniz
kenarında yer alan tek kongre merkezi olan Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenecek. İstanbul
Haliç Kongre Merkezi’nin CEO’su ve ayrıca MPI Kulüp Başkanı olan Handan Boyce, Avrupa
Buluşmaları ve Etkinlikler Konferansı’nın EMEA bölgesi uzmanları için eğitim amaçlı bir etkinlik
olduğunu da sözlerine ekliyor.
Haberin detayı için tıklayınız
- 6 -
İSTANBUL, TÜRK VE KÖRFEZ SAĞLIK SEKTÖRÜNÜ BULUŞTURACAK
Alyaum.com, Suudi Arabistan 23 Ocak 2014
Önümüzdeki Salı günü Türkiye Cumhuriyeti ve Körfez İşbirliği Ülkeleri sağlık çalışanları, tasnif ve kayıt işlemleri üzerine gerçekleştirilecek spesifik temalı bir toplantıyı İstanbul’da düzenleyecek.
Toplantıda yetkililer çeşitli sağlık konularında sunumlar yaparak, fikir alışverişinde bulunacak. Bunun yanı sıra kamu ve özel sektöre ait Türk sağlık eğitim kurumlarına bir dizi teknik ziyaretler gerçekleştirilecek.
Toplantı sonuçları ise bu yıl içinde Türk ve Körfez İşbirliği Ülkeleri sağlık sektörü ortak konseyinin yapacağı üçüncü bir toplantıda tebliğ edilecek.
Haberin kaynağı için tıklayınız
- 7 -
İSTANBUL, AZERBAYCAN FİLM FESTİVALİ’NE EV SAHİPLİĞİ YAPIYOR
Azernews.az, Azerbaycan, 17 Ocak 2014
Pera Film ve Avrupa Azerbaycan Topluluğu (The European Azerbaijan Society - TEAS) işbirliğiyle,
İstanbul Pera Müzesi 24 Ocak – 02 Şubat 2014 tarihlerinde Azerbaycan Film Festivali’ne ev
sahipliği yapıyor.
“Bu sinema çok güzel” adlı festival Azerbaycan sinematik tarihini anlatan sekiz filmlik seçkiden
oluşuyor.
Azerbaycan’da sinematografi, Fransız foroğrafçı ve kameraman Alexandre Michon’un şehri
tasvir ettiği ve 1898 yılında ilk film çekimini yaptığı tarihten beri gelişme gösterdi. Belçikalı
Pirone kardeşlerin Bakü’ye gelip 1915’te Filma adında bir anonim şirket kurduktan sonra film
endüstrisi büyümeye devam etti. Sovyet öncesi dönemde Azerbaycan filmleri genel olarak
işçilerin yaşamına, petrol sahalarına ve devrime odaklandı. Arşın Mal Alan,
Randevu, Bahtiyar, Bu Değilse O, Ahmet Nerede? ve Kaynana filmlerinin yapıldığı bu dönemde
en ünlü ve en sevilen filmler müzikal komediler oldu. Azerbaycan’ın 1991’de bağımsızlığını
kazanmasının ardından ülke sineması yeni bir aşamaya geçti. Ülkede 1990’dan bu yana 1000’in
üzerinde film yapıldı. Eski ve ünlü sinemalar yenilenirken yeni sinemalar da açıldı.
Aralarında Klasik "The Cloth Peddler (Arşın Mal Alan)" ve modern "Steppe Man (Bozkır Adam)"
filmlerinin de yer aldığı Azerbaycan filmlerinin bütün türlerini ise festivalde görmek mümkün.
Haberin detayı için tıklayınız
- 8 -
PARİS – İSTANBUL; FAKAT DOĞU EKPRESİ İLE DEĞİL
The Budapest Times, Macaristan, 24 Ocak 2014
Budapeşte Havaalanı’nın partner havayolları yeni uçuşlar ve uçuş sayısının arttırılması ile ilgili
açıklamalarda bulundular. Transavia Havayolları (Fransa), Paris Orly Havaalanı – Budapeşte
Havaalanı uçuşlarını yazın başlatacağını belirtirken; Türk Havayolları ise İstanbul – Budapeşte
arasındaki karşılıklı uçuş seferlerinin yaz aylarından itibaren günlük olarak 2’den 3’e
çıkarılacağını duyurdu.
Türk metropolü dünyadaki en popüler turizm mekânlarından biri olmasının yanı sıra Türk
Havayolları’nın da önemli bir merkezi. Şirket (THY), 30 Mart’tan itibaren İstanbul – Budapeşte
arasındaki karşılıklı uçuş seferlerinin günlük olarak 2’den 3’e çıkarılacağını duyurdu.
Budapeşte Havaalanı Ticari Ofis Şefi Kam Jandu, Türk pazarının dinamik bir şekilde gelişiyor
olmasının ve Budapeşte ile ilgili uçuş taleplerinin artmaya devam etmesinin kendilerini mutlu
ettiğini ifade ederek, geçen sene Avrupa’nın en iyi havayolu şirketi seçilen Türk Havayollarının
bu süre zarfında Budapeşte’ye yolcu sayısını % 30 artırarak başarılı bir dönem geçirdiğini ve
şirketin Asya ve Ortadoğu transferlerinde önemli bir rol oynadığı söyledi.
Havayolu taşımacılığı öncesinde Paris ve İstanbul Doğu Ekspresi ile birbirine bağlantılıydı. Şimdi
Air France – KLM’nin düşük ücretli bir ortak girişimi olan Transavia Fransa, Budapeşte’den
efsanevi demiryolu hattının diğer başlangıç noktasına uçuşlar ile bu işlevi görmeye başlıyor.
Haberin kaynağı için tıklayınız
- 9 -
İSTANBUL’UN HER KÖŞESİNE SİNMİŞ TARİHİNE KENDİNİZİ BIRAKIN
The Daily and Sunday Express, İngiltere, 26 Ocak 2014
İstanbul, İslamiyetin ve Hıristiyanlığın olduğu kadar Batı’nın ve Doğu’nun da izlerini taşıyor. Bu
ikililiği somutlaştırmadan evvel bir zamanların büyük Hıristiyan Kilisesi Aya Sofya ve İslam
mimarisinin en büyük örneği Sultanahmet Camisi belli belirsiz karşınıza çıkıyor. Sultanahmet
İstanbul’a birkaç kez gelenlerin tekrar gideceği kaçınılmaz bir mekân. Meşhur Topkapı Sarayı,
Sultanahmet ve Aya Sofya birbirine oldukça yakın bir konumda bulunuyor. Yakınlarda ise bir
zamanlar 30 bin kişinin öldürüldüğü Hippodrome kalıntılarını da görmek mümkün.
İstanbul’un her köşesi tarih kokuyor. Aya Sofya’ya girmek üzereyken şortla olduğumuzu fark
ediyoruz. Hemen pantolon satın alıp geldiğimiz yöne doğru yönelip kendimizi yaklaşık yüz giriş
ve çıkış kapısı olan Kapalı Çarşı’nın önünde buluyoruz.
Otobüs, tramvay, taksi ve vapurların arasında İstanbul’un tarihi mekânlarından biri olan Mısır
Çarşısı baharat dışında, karşı konulmazlığıyla taze çekilmiş kahve, tatlı, kek ve sebzelerle oldukça
renkli bir görüntü sunuyor.
Her şey oldukça renkli, temiz, taze ve lezzetli. Mısır Çarşısı bu yönüyle sadece İstanbul’u değil
bütün bir Türkiye’yi temsil ediyor…
Haberin detayı için tıklayınız
- 10 -
İSTANBUL’DA ÇEKİLEN ‘BİR KÖLN SOKAĞI’ DİZİSİ
express.de, Almanya, 19 Ocak 2014
Şu sıralar Blumenstraße (Çiçek Sokağı) Türkiye’nin en tanınmış sokağı. Bu sokak gerçekte
Köln’de bulunmuyor ve her Pazar 8 milyon seyirci devlet televizyonu TRT1’de yayınlanan
‘Gurbette Aşk’ dizisinde bu sokakta olanlara tanıklık ediyor.
Dizinin konusu ise Köln’de yaşayan bir gurbetçi aile. Türkoğlu ailesi bir dönerci büfesi işletiyor.
Baba Salih hiçbir zaman Almanya’ya alışamamış, oğlunun bir alman kadınla yaşadığını öğrenmesi
ise neredeyse kalp krizi geçirmesine neden oluyor. Alman ‘disiplini ve düzeni’nin canlı numunesi
olarak gördüğü ve kendisini her fırsatta resmi makamlara şikayet eden komşusu Hans Müller ile
çekişmelerinin sonu gelmiyor. Hans’ın karısı Helga’yı 27 yaşındaki Wilma Elles oynuyor.
Geçmişte Almanya’da sadece küçük rollerde yer alan Wilma Elles ‘Öyle Bir Geçer Zaman Ki‘ adlı
dizideki rolü ile Türkiye’de süper star ve milyoner olmayı başardı. Dizinin başarılı yönetmeni
Hamdi Alkan ise dizinin çekimlerini gelecekte Almanya’da da gerçekleştirmeyi planlıyor.
Haberin detayı için tıklayınız
- 11 -
KATKIDA BULUNANLAR
İBB Dış İlişkiler Müdürlüğü Uzmanları
Abdullah BAYRAK
Abdulvahap SEVİM
Buğra ERBAŞ
Derya EREN
Didem OĞUR
Emrah Mehmet SELAMET
Hüseyin SERT
Muhammed BENGİSU
Murat KÜRU
Selçuk YILDIRIM
Süleyman SÜRAT
Şule YEĞENOĞLU
Yasin DİLMEN
Yasin SUNKUR
İLETİŞİM BİLGİLERİ
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Dış İlişkiler Müdürlüğü Kemalpaşa Mahallesi Şehzadebaşı Cad. No:25. 34134 Fatih /
İSTANBUL Telefon: +90 (212) 455 21 85 +90 (212) 455 26 42
e-posta: [email protected]