1 Mart, 196S

ff i*® m |S A Y I: 6041

FI ATI: 15 MIL.G Ü N L Ü K M Ü S T A K İ L S İ Y A S Î G A Z F T E

Sahibi ve Umumi Neşriyat Müdürü: CEMAL TOGAN Mes ul Yazı İşleri Müdürü: SADİ C. TOGAN

EMSİLCiLER MECLİSİNİN MÜŞTEREK OPLUNMII TALEBİNİ RUMLHR REDDETTİr. Orhan Müderrisoğlu’nun lerides cevap bile vermedi

k ib r is in en yüksek

TİRAJLI TüRK GAZETESİ

Dizilip Basıldığı Yer: BOZKIRI BASIMEVİ

144, Girne Caddesi, Lefkoşa

Telefon: 62951

talebine Glafkos

’ürk Mebuslar da anayasa altındaki ;anunî ve politik haklarını korumak İçin ayrı toplantı yapacaklar

LEFKOŞA:Cumhurbaşkan Yardımcısı

. Fazıl Küçük, yeni görev sü- pine başlaması münasebeti ile

özel bir beyanat vermiştir, yanatın tam metni şudur: Cumhuriyetin Başkan ve Baş-

Muavini’nin, seçildikten lira, özel olarak toplantıya ğrılan ve Rum ve Türk üye- ■in hazır bulunduğu Temsilci­

ler Meclisi huzurunda yeni gö­rev süresine başlamasının sağ­lanmasını icab ettiren Anayasa­nın 42 ve 43. Maddeleri hüküm- lerİn|n uygulanması, Rum lider­leri için bir iyi niyet gösterisi yapmak ve Türk Cemaatının haklarına riayet etmek için ha­kikî bir istek tezahürü olarak bulunmaz bir fırsat teşkil et­mekte idi.

Rum tarafına bu fırsatı ver­mek için Temsilciler Meclisi Başkan Yardımcısı Dr. O. Mü- derrisoğlu 23 Şubat 1968 tari. hinde Meclis Başkanı Mr. G. Clerides’e resmen yazarak 42. Madde mucibince Meclisi bir müşterek toplantıya çağırması­nı taleb etti. Maalesef bu çağ­rıya ne olumlu ne de olumsuz

(Devamı 4. Sayfada)

İ M C E BİLMEYEN ¡H U M VE » M U M E H 'E DİRENEN

latı TrakyalI soydaşlarımız dövülerek hapsedildiler

GÜMÎLCİNE: ÎENI İSTANBUL gazetesi-

Gümilcine kaynaklı bir erine göre, Yunan makam Batı Trakya’daki soydaş

ımıza baskıyı artırmışlar- Gazete, Batı Trakya’da olarak 6 Türkün tevkif

ildiğini bildirm iş ve şunları te etmiştir:[*Batı Trakya'da Yunan yö iceleriniıı Türklere karşı ¡işmiş olduğu insanlık dışı lırma ve sindirme politi-

¡Bina bir yenisi daha eklen- ve Türklüğü savunan 6

ydaşınm 18’er ay hapse âm edilmiştir. Olay, Ye-

^öy adındaki bir Türk köyü [ Türkçe bilmeyen bir öğret nle bir imamın tayin edil- si üzerine patlak vermiştir, nun üzerine soydaşlarımız ldanııı okula gönderme­

kler ve kendileri de camiye

gitmemeye başlamışlardır. Du rum Yunan makamlarına ak­setmiş ve Yunanlılar benlikle rini savunan soydaşlarımızı ağır şekilde dövmüşler ve 6’sı nı askeri mahkemede 18’er ay hapse mahkûm etmişlerdir.

Bütün bunlara rağmen köyün Türk halkı kararından vazgeç memekte ve köylerine bir Türk öğretmenle imam tayin edilinceye kadar direnmeye devam edeceklerini bildirmek tedirler.”

YUNAN CUNTASI, DANİMARKA İLE İ S V E Ç ’ İ PROTESTO ETTİ

ATİNA:

Yunan Cunta’sı Danimarka Başbakanının Merkez Birliği Partisi liderlerinden Andrea Papandreuyu kabul ederekYunanistan’daki iç olaylarhakkında görüşme yapmasım Danimarka hükümeti nezdin- de protesto etmiştir. Atina ba

u n a n is ta n d a k a d ı n l a r da 'u n ta y a k a r ş ı “ K a d ı n l a r a ta n C e p h e s i ” k u r u l d u

ATİNA:ıınta Yönetimini işbaşından klaştırmak için Yunanistan-

lyapılan gizli çalışmalar yo­zlaşmıştır. Yunanlı kadınlar, elerini askerî diktatörlerin yetiminden kurtarmak ve de-

Tasiyi geri getirmek amacı [“Kadınların Vatan Cephesi” 1 altınla gizli bir teşkilât kur­tlardır. Teşkilât, Papadopu- Rejimine karşı Yunan ka­

parını mücadeleye çağırmış-

ktina Üniversitesi öğrencileri ■ içinde cunta aleyhtarı yazı Karikatürler bulunan bir ga- çıkararak Cunta Rejimini

ıaz Çetiner

h s ’taLEFKOŞA:

rkiye basınının tanınmış taj yazarlarından Yılmaz

Şner, muhtelif temas ve ince- plerde bulunmak üzere Lef- i ’ya gelmiş bulunmaktadır.. 1HURİYET gazetesi yazı

Kinden olan Yılmaz Çetiner, prtaj dalında muhtelif ödül- kazanmış, bilhassa Rumeli kleri ve Batı Trakya üzerine

Jtığı röportajlar büyük ilgi ndırmıştır.

P ' i i ' I I ' i i i i i h i h m h h u m h İH IİM m m im İİM m h m m

ıı Kızılay

rdımı GeldiANKARA:

a vat and an gönderilen Kı Yardımını taşıyan Kalka

[gemisi dün Mağusa lima- _ varmıştır. 400 tonluk yi-

maddesinin gemiden bo lasına derhal başlana-

[yetkililerce açıklanmıştır, pek maddeleri önce Ma- k’daki depolara yerleştirile

|daha sonra ihtiyaç üzere bölgelerine dağıtılacak-

şiddetle takbih etmişlerdir.Bu arada dün bir beyanat ve­

ren Yunan Gizli Komünist Par­tisi Genel Sekreteri Kaloyannis, Komünistlerin Cuntayı devir­mek için hiçbir şekilde mücade­leden kaçınmayacaklarını söyle­miştir. Andrea Papandreu’nun başkanı bulunduğu Elen Birliği Kurtuluş Cephesi üyeleri de Stockholm’da toplanmıştır. Top­lantıda konuşan üyeler, Cunta’- nın Yunanistanda özgürlük ve iıısan haklarını ortadan kaldır­dığını bildirmişlerdir. Toplantı sonunla alınan bir kararla, Bir­leşmiş Milletler, Uluslararası teşkilâtlar vejsveç Hükümetine Cuntaya karşı tedbirler alınma­sı ve Faşist Rejiminin siyasi ve askeri alanda tecrid edilmesi için çağrıda bulunulmuştur.

sın ajansının verdiği habere göre, Yunan notasında Dani­marka Başbakanının tutumu düşmanca bir hareket olarak nitelenmiş ve Danimarka’nın Yunanistan'ın içişlerine karış tığı öne sürülmüştür. Ayni ajansa göre, Yunan Cuntası Papandreu’ya mali destek ve yardım vadinde bulunan îsveç Başbakanının durumunu da protesto etmiştir.

Saygon içinde cereyan eden şiddetli çarpışmalarda, iki ateş arasında kalan sivil halk çok sayıda ölü ve yaralı vermiştir. Yukarıdaki resim, Saygon sokaklarındaki ölüleri tesbit

etmektedir.

Dön Rum Temsilciler Meclisinde and içen ve bir konuşma yapan

Makarios, harbi ve şiddet politikasını takbih etti 111Adanın problemlerine m üzakereler yolu ile barışçı bir hal çaresi bulunmasını arzuladığını söyliyen Makarios, ancak bu arada her türlü taksim plânını da şiddette reddettiğini söyledi

Makarios’un Konuşmasını Yorumlayan Bir Kıbrıs Türk Sözcüsü, Söylevin Uzlaştırıcı Bir

Lisanla Hazrlanmasına Rağmen şüpheler uyandıran bazı mülâhazalar bulunduğunu söylediLEFKOŞA:

Yeniden Cumhurbaşkanlığı­na seçilmesi dolayısıyle Maka­rios dün öğleden sonra Rum Temsilciler Meclisi’nin özel bir oturumunda and içmiştir. Rum kayna klarndan alınanhaberlere göre, meclisin bu özel oturumunda Rum millet vekillerine ilâveten Rum ba­kanlar, yabancı misyon şefle­ri ve Rum Yönetimi’nin ileri gelen yetkilileri hazır bulun­muştur.

ADALET VE EŞİTLİK And içme törenini mütea­

kip Makarios, mecliste hazır bulunanlara hitaben yaptığı bir konuşmada, Kıbrıs’ın ba-

iadei Ziyarette

Bulundu

.„ .m , t v n ic u UCAfil: İngilizlerle Fransızların müşterekenSESTEN SÜRATLİ İLK i v„ıcll uçağı “Concordo 001” tamamlanmışimal ettikleri ¡İk sesten daha lınarak teşhir edilmiştir. Concorde yol-

olup 11 Ara,,\ tC h T 1 zaman sivil havacılıkta yepyeni bir çığır açılmış olacak- cu taşımaya başladığı *an'® ' . konulacaktır. Resim Ingiliz - Fransız ışbırli-tır. Dev uçak l 970 ^ " da. . S o r t e M r KtrSmektedlr. Resimde de görüldüğü

•“V S Ü S k““ r küç“ k*"“ kUd,r’“

LEFKOŞA (ENF Cumhurbaşkan Muavini Dr.

Fazıl Küçük, yeniden Cumhur başkan Muavinliğine seçilme­si münasebetiyle, Türk öğret­menler Birliği, Türk Hekim­ler Birliği ve Türk Memurin Cemiyeti Yönetim Kurulları­nı temsilen kendisini ziyaret edip tebrik eden ve iyi temen nilerde bulunan hey’etlerinziyaretlerini iade maksadıyle dün adı geçen teşekkülleri yu kandaki sıraya göre ziyaret etmiştir.

ğımsızlığma kavuşmasından bu yana geçirdiği merhaleleri özetlemiş ve ileriki yıllar için tasarlanan projeleri anlatmış­tır. Adamn terakki ve inkişa­fının 1964 ’c'en bu yana devam edegelen arzu edilmeyen du­rumdan ötürü engellendiğini ileri süren Makarios kendi de­yişiyle Kıbrıs halkının bütün sınıflarının ihtiyaç ve taleple­rinin, adalet ve eşitlik prensip leri çerçevesinde karşılanma­sına çalışılacağını belirtmiş­tir.

(Devamı 4. Sayfada)

HAFTAa k t ü a l i t e

Kıbrıs Türkünün yegâne magazini olacaktır.Yerli ve yabancı aktüaliteyi aksettirecek

olan HAFTA aktüalite, okuyucularına bir huzur günü temin edecektir.

Kadın, erkek, genç ihtiyar herkesi tatmin edecek nitelikte olacak olan HAFTA aktUalite, büyük bir titizlikle hazırlandıktan sonra her haf­ta okuyucunun huzuruna çıkacaktır.

Herkes kendi zevkini tatmin edecek konulan HAFTA aktüalite’de bulacak, bütün haftanın yorgunluğunu, her satın ilgi ile okunacak hu magazinin sayfaları arasında unutacaktır.

H A F T Aa k t ü a l i t e

Pek yakında, alışılmışın dışında bir yayın tek niği ile huzurunuza çıkıyor.

* ¥ *

Sayın Müessese Sahipleri:Reklâmlarınızı en iyi şekilde HAFTA aktü-

alite’de değerlendirebilirsiniz.. Sütunlarımızda en modern ve en etkili reklâm tekniği uygulanacak­tır. Reklâm eksperlerimiz, reklâmlarınıza, oku yucunun zevkle izleyeceği biçim ve tekniği vere­ceklerdir.-. Gelecek reklâmlar sıraya konulup ön­celik prensibi uygulanacağı için acele etmek menfaatinizedir.-.

Reklâmlarınızı “ALTUN REKLAM’’ kanalı ile ulaştırabilirsiniz. İlk sayımız için önümüzde çok kısa bir zaman vardır.. Acele ediniz...

DİKKAT: HAFTA AKTÜALİTE’NİN İLK SAYISI 5000 ADET BASILIP PARASIZ OLA RAK DAĞITILACAKTIR

IİIIIIIIİIIIMI*.««litllllllMI»lllaill................................................................................................ .

ANAVATAN’DA DÜN BÜTÇE KABUL EDİLDİ

ANKARA:1968 yılı mali bütçe kanun

tasarısı Millet Meclisinde ka­bul edilmiştir. Tasarı bu gün resmi gazetede yaymlanarak yürürlüğe girecektir. Oylama­ya 401 Milletvekili katılmış bunlardan 6’sı çekimser kal­mış 147’si red oyu vermiş 248 Milletvekili olumlu oy kul lanmıştır. Başkan Ferruh Bozbeyli’nin oylamanın sonu­cunu açıklamasından sonra Başbakan Demirel söz almış ve "1968 bütçesinin ve bu büt­çe ile tasvip edilmiş meblâğ­ların en iyi şekilde sarfına iyi niyetimiz ve bütün gönlümüz-

ce çalışacağımı huzurunuzdaifade ediyorum,, demiştir.

Çağlayaııgil, İsrail

Elçisiyle Görüştü, ANKARA:

Dışişleri Bakanı thsan Sab- ri Çağlayangil, dün sabah saat 11.00’de İsrail'in Ankara Mas­lahatgüzarı Daniel Laor’u ka­bul etmiştir. Çağlayangil - Laor görüşmesi bir süre de­vam etmiştir. Görüşme hak­kında hiçbir açıklama yapıl­mamıştır.

SESSİZ VE ÇIPLAK: Pennsylvanla “Serbest” Üniversitesin­den Mark Morris, “Sessizlik adlı dersini resimde, görüldüğü gibi çırılçıplak vereceğini söylemektedir. Üniversite öğretim kadrosu mensubu olan Mark Morris'e göre niidizm dünyanın en kuvvetli fikir cereyanlarından birisidir. Resimde, Mark Morris, derslerini vereceği kıyafeti ile kameraya poz verirken görülüyor. Morris, derslerine gelmek istiyen öğrencilerinin de kendisi ile aynı elbiseyi (1) glymeerlni istemektedir. Morris

“sessizlik, ancak çıplakken anlaşılır” demektedir.

Londra Kıbrıs yeni yönetim

Türk cemiyeti kurulu seçti

LONRA • ÖZEL:Londra’da, Kıbrıs Türk Ce-

miyeti’nin Genel Kurul top­lantısı yıllardan beri görülme­yen büyük bir vakar ve olgun luk içinde cereyan etmiş, üye lerin birbirlerine karşı olan güven ve bağlılıkları bir kat daha artmıştır. Toplantının açılmasından sonra açık oyla Mehmet Seyfi kongre başkan lığına, Coşkun Alptekin ile

Turgut Reis ise Kongre Sek­reterliğine seçilerek toplantı­nın yönetimi devralınmıştır. Genel Sekreter tarafından top lantmın intizam içinde cereya nmın önemini belirten konuş­mayı takiben gündemin görü­şülmesine geçilmiştir. Bu ara da ilk olarak Kongreye muh­telif kuruluşlar tarafından gönderilen mesajlar ve başarı dilekleri okunup alkışlarla

karşılanmıştır.RAPORIAR

Mesajlardan sonra Yönetim Kurulu tarafından tanzim edi len bir senelik Faaliyet Rapo ru Başkan Fikret Derviş ta­rafından okunmuş, bu esnada üyelere bir senelik gelir ve gi deri gösteren hesap bil&nçosu mıırakkıplar tarafından imza lı şekliyle yazılı olarak dağı-

(Devamı 4. Sayfada)

SAYFA 2

m -

10 YIL İÇİNDE N ELER OLACAK ?

U Y U Ş T U R U C U M A D D E L E R V E TELEVİZYON İNSANLIĞIN EN MÜHİM EĞLENCE V A S I T A S I O L A C A K ...Önümüzdeki on yıl zarfında ileri ülkelerde refah arta­

cak, rahat ve tembel yaşamak hayatın en önemli prob­

lemi haline gelecektir. Beyaz-zenci mücadelesi. Viet­

nam savaşı gibi konular yüzünden Amerikan cemiyeti

gittikçe daha kesin hatlarla gruplara bölünecek, her

grubun birbirlerinden çok farklı, kendine özgü, idealle

ri, duygulan ve hedefleri olacaktır. Başıboş hayatı gaye

edinmiş Hippiler yannin cemiyetine ilham kaynağı

olacak ve onlarm rahat,, sorumsuuz hayattan vannın

modern toplumuna da örnek verecektir.

( B O Î K U K T )

CUMA, 1 MART, l9çg

Tembellik. günlük hayatın hay-huyuna karşı her yıl biraz daha bir savunma vasıtası haline gelecektir Modern cihazlarla ma­kineler, duyularımızı son derece takviye edecek insan.ar çok daha fazla seyahat düşkünü olacaklar ve bu arada da umumi yerlerde yapılan toplantılara, maçlara buna benzer eğlencelere daha az gitme ye başlayacaklardır. Ayrıca insan iar bugün nasıl alkolle hayatları­na renk vermeğe çalışıyorlarsa, önümüzdeki yıllarda da LSD cin­inden uyuşturucu maddeler kulla mlı hale gelecek, televizyon ve uyuşturucu maddeler insanlığın en mühim eğlence vasıtaları hali­ne gelecektir.

Siyasî meseleler süratle önemini kaybedecek, halk Amerikada görül meye başlanan cinsten, sinema ha fazla tutacaktır.

Sanatkârlarım önemi gittikçe artacakı sanatkârlar yarınki cemi yetin liderleri olacakları, geniş halk kitleleri için birçok eğlence lerin ve külütrel denemelerin önderliğini yapacaklardır.

Marksizim Asya ve Afrikada geniş kitleleri tesiri altında tutar ken Batı dünyası daha çok zevk va safa için yaşar hale gelecek­tir.rEMBELLIK DEVRİ

Yeni tembellik devrinin en bü­yük kurbanı eğitim olacaktır Çünkü elektronik beyinler yUzün den geçmiş gerçekler üzerine ha­zırlanmış bugünkü ders kitapları­nın yerini çok daha taze ve yeni bilgiler veren vasıtalarla yepyeni bir eğitim sistemi alacaktır.

Fakirlik azalacak, buna mukabil nüfusun çok daha yoğun bir kısmı çok daha fazla para kazanır hale gelecektir.

insanlık tarihinde ilk defa ola­rak erkekler bugüne kadar yalnız kadınlara mahsus sayılmış meslek ler ve işlerle daha yakından ilgi lenmeye başlayacaklardır. Birçok erkekler kırk yaşına gelmeden meslek hayatlarında hedeflerine ulaşacak malî bakımdan gelecekle rini garanti altına alacak, onra dakendilerine çok daha büyük bir hareket erbestisi veren, çok daha yaratıcı yeni mesleklere geçecek­lerdir..

Boşanmalar artmaya devam edevektün.eFdengive cmfö cmfö cm

cek buna mukabil kadınlı, erkek­li grup halinde yîpyeni aile kuruluşlarına karşı alâka arta çaktır.

Maden kaynaklan tükenece ği için yüzlerce yıldır büyük şehirlerin dışına atılan çöp­lüklere gömülen maden kalın tılan çıkanlarak tekrar kulla mlmaya başlanacaktır.

önümüzdeki yıllar tıp ala­nında en büyük hamleler, a- kıl hastalannın çoğunu iyi ede cek ilâçların bulunması, bunla nn ardından da beyin kimye sında sırlarının çözülmesi ola çaktır. Yeni ilâçlar sayesinde insanoğlunun davranışlarını verimliliğini tanzim de imkân dahiline girecektir.

HAYAT YARATMAKAyrıca önümüzdeki on yıl

içinde ilk defa lâboratuvarda hayat yaratmak mümükün ola

cak ve canlı hücrenin sırların dan bir çoğu çözülecektir. Vü cuttaki bir çok parçaların ye­dek parçalarla değiştirilmesi imkân dahiline girecek, vücu­da canlıorgan aşılamak sahas smda da büyük hamleler yapı lacaktır. Bunların en önemlisi jenler üzerinde oynamak su­retiyle irsiyetin tanzimi ola­caktır.

Önümüzdeki yılların en dra matikhâdisesi Ruslarla Ameri kalılar arasındaki Ay yarışı olacak, iki ülke 1968 sonların­da veya 1969 başlarında, bir kaç saat ara ile Aya’ varacak lardır.

Şehirlerin birçok dertleri 1970 ten sonra halledilmeye başlanacaktır. Birçok şehirle­rin ana caddelerinde özel oto mobil kullanmak yasak edile çektir. Birbirlerine yakın bü­yük şehirler birleşerek 10 ilâ 40 milyon nüfuslu dev şehir­ler haline gelecek, devamlı çalışacak trenler ve metrolar bu şehirlerde trafiği sağlaya çaktır. Dünyanın en büyük şe hirleri Asya Kıt’asmda olacak tır.

Muharebe imkânları, sürat le artacak, fakat televizyonlu telefonun yaygın hale gelebil mesi için en azından bir 20 yıl deha geçmesi lâzım gelecek tir. Fakat kablosuz telefon çok beylik bir ulaştırma va sıtası olacaktır.

GELECEĞİN PAROLASIModa, önümüzdeki 10 yıl

içinde 21’inci yüzyıla doğru sıçrama yapacaktır. Dünyanın büyük kısmı bu kapitalist ça ğın nimetlerinden faydalanma ya çalışırken şık giyime me­raklı olanlar gittikçe daha ip­tidaî bir giyime doğru yönele çeklerdir.

Silikon tedavileriyle vücu­dun birçok kusurları giderile bileceği için artık vücutlarını güzelleştiren kadınlar gittikçe daha dekolte giyerek çıplakla şacaklardır. eV moda ilkelleş tikçe süs, makyaj, mücevher ve diğer süsülenmeler daha da önem kazanacaktır. Çıplak lık modası yüzünden 1976 yılı gelmeden terziler tarihe karı şacaktır. Kumaşlar kaynak ve ya yapıştırma usulü ile elbi­se haline getirilecektir. Yiııe kumaşlar iklim değişiklikleri ne uyacak şekilde olacak, bu yüzden iç çamaşırları da tari he karışacaktır.

Yüzyılın sonlarına yaklaşır ken romantizmin yerini bar­barlık alacaktır. Geçmişin iz leri sadece fakir ve geri kal mış ülkelerde görülecektir. Belki de geleceğin hâkimi ola cak Kızıl Muhafızlar, geçen sonbaharda Pekin Sanat Mü­zesine girip geçmişe ait ne var sa hepsini tahrip ettikleri za­man, yeni çağın ilk işaretini veriyorlardı. Gelecek, ne siya sî, ne de ideolojik cereyanla nn değil, fakat sadece yeniye itibar eden barbarlann çağı o- lacaktır.

Ç o c u k l a r ı n ı za n e l e r i a ç ı k l a y a b i l i r s i n i z1) b a b a , ANNEM NEDEN ÇALIŞIYOR?

2) BABAM. SENİNLE NİÇİN KAVGA EniY()R,

3) ANNEM BİZİ ARTIK SEVMİYOR Mi?

4) BABAM BIZİSEVIYORSA NEDEN KlZlYo»,

5) ANNE, BİZİM PARAMIZ NEDEN YOR?

(i) BENİ NİÇİN HASTANEYE YATlRlyo«

7) ANNE SÖYLE, BABAM ÖLECEK !VII?

ANNEM NEDEN ÇALIŞIYOR?

Bu soruyu muhakkak kesin bir cevap vermek gerekir. "Ba bamızın parası kâfi gelmiyor da ondan” demek çok yanlış tır. Çocuk bu sefer babasına olan güvenini kaybedebilir. Ço cuğa “Daha çok ve daha gü­zel şeyler alabilmek için baba da anne de çalışmalı” diyebi­lirsiniz. Çocuk bunu daha ko­lay kabul eder ve annenin fedakârlığını anlar.

BABAM s e n in l e n iç in kavga

EDİYOR?

Çocuğun anne baba arasın daki öfke ve hiddet belirtileri

Çoçuklann zihinlerinde sık sık cevabını istedikleri ve bu- nİn raları^d^ki s^vf*yi ^°ketmediğini belirtmelidir. Hiç

Utmadıkları birtakım sorular belirir. Bu sorulann cevaplandı- bir zaman bir taraf çocuğu

rılması şarttır. Gereken cevap verilmezse, çocuk endişeler, öbür taraf aleyhine kışkırtma

iizüntUler içinde bocalar, çok zaman geçmeden de kompleksle- malıdır. Kızgınlığın geçici ol-

re sahip olur. Fransız psikologu R. Rosset annelere ve baba- du&unu ve klsa bir süre sonra. . . .............. , , , , herşeyin normale döneceğini

ra yardımcı olmak düşüncesiyle çoçuklann sormalar: muh- söylemek gerekir Bunu sag

temel olan sorulara verilecek cevaplan açıklıyor: lamak için de elden gelen her

şey yapılmalıdır. Çocuğa mü nakaşaların sevgiyi söndürme diğini belirtmelidir.

ANNEM BİZİ ARTIK

SEVMİYOR MU?Çocuk evde bir münakaşa

olduğu vakit bundan bazı yan lış sonuçlar çıkarabilir. Anne sinin, ya da babasının öfke esnasında söyledikleri sözleri

dikkatle dinlediği için bazen bunlardan anne, ya da baba­sının yalnız birbirlerine de­ğil, kendisine kızdıklarını zan neder. Yalnızlık, hisseder, ter kedilmekten korkar. Bunun i- çin kavgaya varan münakaşa lan çocuğun önünde hemen

kesmelidir."

BABAM BIZISEVİYORSA NEDENKIZIYOR?Bu soruya şöyle cevap vere

bilirsiniz: “Sen beni sevdiğin halde öfkelendiğin olmuyor mu?” Böylece çocuk öfkenin sevgiye engel olmadığını, birbi rini seven insanların da ba zen birbirlerine kızmalarının

normal bir şey olduğunu ka­bul edecektir. Boşanma konu sunda da: “Ayrı ayrı otursak

herşey daha iyi olur, bir de bunu deneriz” demek çocuğu aldatma yoluna gitmemelidir.

ANNE BİZİMPARAMIZ NEDEN

YOK?Bu soruya hiçbir zaman ço

cuğun babasına, ya da annesi ne olan güvenini sarsacak şe­kilde meselâ: “Baban fazla ça lışamıyor da ondan” şeklinde cevap vermemelidir. “Şimdilik işlerimiz pek iyi gitmiyor, a ma ileride düzelecek, o zaman hepimiz rahat edeceğiz” diye cevap vermek daha doğrudur. Böylece çocuk para sıkıntısı mn dışarıdan gelen sebepler­den ileri geldiğini düşünecek sorumluluğu babasına yükle

meyecektir.

BENİ n e d e n

HASTANEYEYATIRIYORSUNUZ?Çocuğu çok küçük yaşta a-

cının, ağrımn, hastalıklann ne

olduğunu kabataslak ¡w lidir. Çocuğu h içb ir^ ‘Bak bir şey duymaya®?

diye oy (il amam alıdır. uT “Biraz acı çekersin

erkeksin. (Ya da sen İma'

olmayan bir kızsın) bu,akalâ göğüs gerersin sonra d,

Romanya’da şimdi herşey ‘Nüfus artışı’ için

SERBEST AŞKVE ÇOCUK ALDIRMAK YASAKLANDIY1ACARİSTANDA DOĞUMLARA Ö Z E L İ Z I N VE HEDİYE VERİLİYOR

ttrtrirCrCrtr <ttrtrtr(rtrtrfirCı1rCr£rü

OĞLAK BURCU: (21 Aralık—20 Ocak) Şu günlerde he­saplarınızı gözden geçiriniz. Burada bir para işinizi de halledeceksiniz. Fakat ihtiyatlı olun.

KOVA BURCU: (21 Ocak—20 Şubat) Size yapılmış olan iş teklifini cevaplandırmak veya incelemek için çok iyli

düşünüp hareket etmeniz lâzım.BALIK BURCU: (21 Şubat—20 Mart) Sinirleriniz ol­

dukça bozuk. Eğer yatıştırmazsanız bir takım başarısızlık lara uğrayabilirsiniz. Daima sakin olun.

KOÇ BURCU: (21 Mart—20 Nisan) iyi bir yıldız tesiri altında değilsiniz. Onun için yeni bir e girilmeyiniz. Ye­ni bir kimse ile de tanışmayınız.

BOGA BURCU: (21 Nisan—20 Mayıs) Üzüntünüz boşu­na. Siz hadiseleri olduğundan fazla büyütüyorsunuz. Bir

şey değil. Sabırlı olmaya gayret ediniz.İKİZLER BURCU: (21 Mayıs—20 Haziran) Bugün ümi­

dinizi kıran bir hadise olacak. Bu vaziyet karşısında kati­yen maneviyat ve cesaretinizi kaybetmeyiniz.

YENGEÇ BURCU: (21 Haziran—20 Temmuz) Bugün güzel bir yıldız tesiri altındasınız Değer verdiğiniz bir konuyu ele alınız. Sonucu istediğinize varacak.

ASLAN BURCU: (21 Temmuz—20 Ağustos) Ufak ve değersiz şeylere lüzumsuz yere üzülüyorsunuz. Bu tarz­daki hareketiniz sinir sisteminizden geliyor.

BAŞAK BURCU: (21 Ağustos—20 Eylül) Bugün plânla­rınızı gerçekleştirebileceksiniz. Burada hiç ummadığınız

bir kimse tarafından yardım göreceksiniz.TERAZİ BURCU: (21 Eylül—20 Ekim) Kendinizi sakın

üzüntülere kaptırmayınız. Sizi bekleyen gaileleri karşıla

yabilmeniz için soğukkanlı olmanız lâzım.AKREP BURCU: (21 Ekim—20 Kasım) Para işlerinizi

öbürlerine tercih ediniz. Eğer bir başarısızlığa uğrarsanız

cesaretiniz kırmayınız. Yoluna girer.YAY BURCU: (21 Kasım—20 Aralık) His meselelerini­

ze ve sevdiklerinize ait meselelere yıldızlar çok iyi bir te­

sir yapıyor. Ona göre hareket ediniz.

Dünyanın her tarafında, binlerce uzman, artan nüfus tehlikesini önlemek için, çe­şitli tedbirler arayıp dururken yeryüzünde, iki ülke, Roman­ya ve Macaristan’da, hükü­metler, ta maksine, nüfusu art tırmak için, çeşitli, sert tedbir !ere başvurmaktadırlar. Çün­kü, bu iki ülkede, daha düne kadar çocuk düşürme, ser­best aşk o hale gelmiş bulu nuyordu ki, esasen bir hayli az olan nüfus, her yıl, yüzde 3,5 ile yüzde 4 arasında bir or anda azalmakta idi.

Macaristan’da, hükümet, ço­cuk doğumunu sağlamak için, çeşitli tedbirlere başvurmakta dır, fakat, nüfus azalmasını, henüz önliyememiştlr. Ama, Romen, hükümeti, bir çok ko nuda, öylesine sert tedbirler almıştır ki, yakın bir gelecek te, nüfusun, artış kaydetmeye başlaması, kuvvetle muhtemel görülmektedir. Romanya'nın şimdiki nüfusu, 19 milyon cıva nndadır. Fakat, toprak zpngin likleri, Iş İmkânlan. iki, hattâ üç misli inşam yaşatacak oran dadır.

AŞIRI

MUHAFAZAKARLIK

Romanya, son zamanlarda, meselâ İsrail konusunda oldu­ğu üzere, Rusya ve diğer Doğu Bloku ülkelerinden çok farklı hareket etmiş, Arab ülkeleri­ne karşı, İsrail’i tutmuştur. Ama, Romanya’daki değişik tu tum, yalnız siyaset alanında değil, aynı zamanda, sosyal alanda da, Doğu ülkelerinden farklıdır.

Hükümetin aldığı bir kaç ye ni ve önemli kararlar, memle keti, çok aşın muhafazakftrlı ğa sürükliyecek nitelikte gö­rülmektedir.

Meselâ, daha düne kadar, birçok Romen plâjında, kadın larla erkekler, nüdist kampla n kurmak, serbest gezip eğlen mek imkânına sahip bulunu­yorlardı. Bugün İse, Romenle- rin, plajlarındaki giyimleri di) zenlenmiş, bikiniler bile yasak lanmıştır.

Özel olarak çıkartılan bir başka kamın, çocuk düşür­meyi, resmen yasaklamıştır. Eskiden, her gün, binlerce ka dinin doğum mütehassısları mn kliniklerinde sıra bekledik leri, diş çektirir gibi çocuk aldırttıkları bilinmekteydi Şimdi ise, bir kadının, çocuğu nu, aldırması için, en az üç doktordan kurulu bir heyetin “Hayatım Kurtarma Şartı”nı tasdik etmesi lâzımdır. 6 ay kadar önce kabul edilen bu kanundan sonra, bir doğum mütehassısı şunları söylemiş­tir:

“ — Devlet hizmetinde, ma­aşlı memur olarak çalışıyor­duk... Ama, hammallardan bi­le daha ağır yük altında bu lunuyorduk. Zira, her gün, yüzlerce kadını muayene et­mek, pek çoğunun çocuğunu almak zorunda kalıyorduk. Ye ni yasaklama kanunu çılanca, ilk defa olarak, derin bir oh çekmek imkânım bulduk...”

Doktorların ifadesine göre, daha 16, 17 yaşından itibaren 40 yaşma gelinceye kadar 7,8 defa çocuk aldıran genç ka­dınlar, aşırı sinirliliğe kapılı­yorlar, hem kendileri, hem de çevreleri İçin, ruhsal sağlık yönünden, tehlikeli bir durum yaratıyorlardı... Hiç şüphesiz, nüfus azalması problemi de, apayn bir konu teşkil etmek

teydl.

LEBERAL (!) HAKLARVE BOŞANMAİMKANSIZLIĞI

Hükümet, çocuk düşürme­yi, sert kanunlarla önledikten sonra, iki liberal madde (!) de kabul etmiştir. Bu liberal maddeler şunlardır:

1 — Bir kadın, 4 çocuk dün yaya getirdikten sonra isterse, daha fazla çocuk dünyaya ge tirmemek için doktora başvu­rabilir ve doğumu önleyici haplar alabilir.

2 — 45 yaşını aşmış kadın lar da, istedikleri takdirde, al dırabüirler ve doğumu kont­rol haplan kullanabilirler.

aslan gibi olursun, zaman çok sevineceği''¿¡I*

daha doğrudur. Hastaneyi diş çocuğa bir felâket gibi rünmemelidir. Daha iyi w cağına, hastalığının daha

buk geçeceğine inanmalı Bu inanç ona verilirse çm müşkülât çıkarmaz. Yeter t çocuğa onu tatmin edecek cevabı vermelidir. ikna edife çocuk huysuzluk yapma?

BABAM ÖLECEK MI?

Kritik bir durum vara çocuğa hiçbir şey yokmuş ( bi davranmak yanlıştır. Bir den meydana gelen moral bit şok'un daha büyük sarsıntılı, yapacağını unutmamalıdır, ç, cuğa yavaş yavaş bazı gerçek leri ima etmelidir. Çocu çevresine güvenini dan moral gücünü takviyen meğe çalışarak anlatacajm hakikatler, onun çok acı $ leri de daha sakin bir mj hali içinde kabul etmesini sıj layacaktır.

BULMACA1 2 3 4 5 6 ; 81

ı D O D O i m2 □ □ □ o o o m :

3 □ □ c a m x ■ı □ □ □

5 a m ne □ □ □ □ □ ■ m

ü M J l H lM J Is n o M T n m9

Romanya’da, bir koy düğünü... Şimdi, boşanmalar, çok güçleştirildiği için evlenen kızlarla erkekler, iki defa düşünmek zorunda kalmaktadırlar. Boşanma masraflan duğun masraflarından üç dört misli paraya mal olmaktadır.... Ve bu vüzde»

boşanmalar azalmıştır.

Hiç şüphe siz, her iki mad­de de, Romen kadınları tara fından, tebessümle karşılanan alınan sert tedbirleri yumuşat maktan uzak tedbirlerdir.

Ama... Romen erkeklerini de, kızlarım da, derin derin düşündüren en önemli konu, evlenme, boşanma meselesi dir. Eskiden, yani 6 ay öncesi ne kadar, geçinemiyen bir çift, resmi muameleleri yürüt mek, az bir para ödemek suretiyle, üç ay içinde, boşan ma imkânını bulabiliyordu. Şimdi ise, en erken boşanma imkânı, müracaat tarihinden itibaren, 2 yıl sürmektedir. Üs

telik boşanma masrafları 8,10 misli artmıştır.

da,

MACARİSTAN’DA,ÇOCUK SAHİBİ

KADINLARIN SALTANATIMacar hükümeti ise, 'Roman

ya’daki yasaklama, kısıtlama kararlarına iltifat etmemiş, teşvik edici tedbirlere başvur muştur. Çocuk sahibi olan ka dıniar için, teşvik edici tedbir ler sayesinde Macaristan, bir cennet haline gelmiştir. Kadın doğumdan evvel 4 ay, doğum dan sonra 6 ay, tam maaşla izinli sayılmakta, aynca çocuk için de kendisine, özel hediye

EN İDEAL EĞLENCE YERİ

MÜCAHİTLER GAZİNOSU jAile Seansında, Sayın Mücahitlerimize ve |

halkımıza iftiharla takdim eder.

* z e n g in m ü z ik p r o g r a m i

* e ğ l e n c e l i s ü r p r iz l e r

* NEŞELİ PİYANGOLAR

Not: Bayansız Girilmez.

MÜDÜRİYET

« 1 ' l t l lU t • . " • ! ! | l l « l l l l i | h f H | H | i i a i l | l l l l J l l l | l l l i i a i l | l i a ! i a i ! l | . | ' I ı l t l ! | n | l ı | l i a ! ! | l i a i ı | l ı | l l | i i | ı ı | l ı | l ı « ı l | l l | n n

LONDRA’DAKİ SAYIN HALKIMIZIN DİKKATİNE

HER PAZAR YENİ VE SEÇKİN TÜRKÇE FİLİMLER..

Kıbrts Türk Filim Derneği her hafta Türki­ye'den getirtmekte olduğu, yeni ve seçkin Türk Filmlerini Londra’daki halkımıza iftiharla sunar

ilk filim gösterimiz: 10 MART PAZAR GU Nü SAAT 1 30’DA BAŞLAYACAK...

IKI FILIM BİR ARADA: Kısa Türkçe renkli filim: VATANA SELAM ve 2.15’de yılın en m u ­azzam filmi: İNTİKAM YEMİNİ.

KENNING HALL SİNEMASINDALOWER CLAPTON ROAD, E 5.OTOBÜSLER: 6, 6A, 38A, 38, 106, 253

253A, 257 ve 35. ’ ’

OTOBÜS DURAĞI SİNEMANIN TAM KAR ŞISINDADIR.

Gelecek Cuma ve Cumartesi BOZKURT Ga­zetesinde bir aylık filmlerimizin listesini ve dahi fazla tafsilât vereceğiz.

KIBRIS TURK FİLİM DERNEĞİ, LONDRATÜRKLERİNE EN YENİ FILIMLFRI

SUNACAKTIR.

ler, çeşitli para ödülleri veril mektedir.

Benzer şekilde, çeşitli teş­vik edici tedbirler, bir bakıma Macaristandaki doğum oranı­

na yükselmiştir. Ama, gizli aşk serbestisi, aşk alanındaki tam hürriyet, çocuk düşürme Macaristan nüfusunun azalma sına sebep olmaktadır.

SOLDAN SAGA

1— Yiyecek m a d d e sı] satan yerlerdendir, 2- müş kimsedir, 3— Bir 1 ju, Mektup, 4— Bir Alman m | zik Üstadı,, 5— Rey, 6— 1 !ûp, Efendi, 7— Bir kadın kış| şı, Bir bağ, 8— Bir edat, I fEski dilde çoğul) 9—Tersi t keltraşın işlediği, Kötüleme

YU K A R ID A N AŞAĞIYA :

1 — E rkeklerde yilz güzel® I n i tam am lar, 2— Gelir,S— Endonezyanın eski ı ru id\ 4— Tersi bir ay, Bir kî I rr.aş nevi, 5— Üzerine yumuşı*■ iniş yapıldı. Küçük cadde, f>-1 Ev:yük iş binası, Çoğunluğu*!

r. izcidir, 7— Fazla ta, teren Bir harfin okunuşu. r ı şöhret. Sadist, 9— Ulaşan, Zt-j min.

DUNKU BULMACAMIZIN

HALLİ

SOLDAN SAGA

1— Bolayır, 2— Akide, 0-1 o— Gurur, 4— II, Verese, ILale, 6— Simim, Re, 7-* Safkan, 8— Zam, Epe, 9-«^Saz

YU K AR IDAN AŞAĞIYA :

1— Bağımsız, 2— Okul. I 3— Lir, Om, Ma, 4—Adııv,»5—Yerelması, 6—Râ». .çel, Kes, 8— Serapa, 9-Enez.

LONDRADAKl TÜRK S E Y A H A T ACENTESİ j

Z0DIAC TRAVEL SFRVICE«24 Old Kent Road, LONDON, S.E. 15 |

Telefon: NEWcross; 4445 ve 444b j Seyahat, Pasaport, vize, ev alıp satma ve her

Çeşit sigorta işleriniz süratle yapılır.

KIBRISA GİDİŞ — DÖNÜŞ (JET’LE) £65 dır

Kadın

$ Telefon edip daha fazla bilgi isteyin»7- ^ I

SON FIRSAİEğer halâ, okka ile satılan HlŞf' i

marka İngiliz erkek kumaşlarından alı» mışsanız, sizin için son bir firsal ® 1vardır.

Çok miktarda getirdiğimiz ve bi ta zarfında kapışılan kazmirlerim1 ' '

az bir miktar daha kalmıştır. Ge*1 görünüz ve beğenirseniz alınız.

Raşit Derviş BAĞZIBA&1Arasta Sokağı No. 15 — LE

E, 29 ŞUBAT, 1968

d ü ş ü n c e l e r

( B O Z K U R T )

Olanlar sürpriz değildir :Talimin edilenler olmuş,

adada bir safha daha kapan mıştır. Önümüzdeki günler Kıbrıs kimbilir hangi siya­

si ortamda kendini bula­cak, kimbilir yine hangi ba direleri aşmak durumunda kalacaktır. Kıbrıs, ihtiras

sahibi Rum liderliği elinde sürüyüp giden bedbaht ka­

derini halâ kökünden ke­sip atacak kuvvetli bir et­ken beklenmekte, ümitler

Türkiyeye her günkünden daha fazla teksif edilmiş bulunmaktadır.

Makarios seçimleri ka­

zanacaktı. Neticede kazan­dı. Bu bir sürpriz değildir.

Rumlar da dahil kimsenin kılını bile kıpırdatmadı bu

haber. Esasen Makarios’a karşı çıkarılan muhalefet liderinin kişiliği söz konu­

su oldumuydu, netice bir­den bire ayan beyan orta­ya çıkar, seçimler gülünç

bir hale geliverirdi. Nite­kim durum böyleolmuştur. Makarios büyük bir tanta­

na ile seçimleri kazanmış, ardından hemen bir basın

toplantısı yaparak seçimler dışındaki tahminleri de doğrulamıştır.

Seçimlerden hemen son­

ra Makarios’un Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri­

ne Kıbns konusunda bir ta kim tasanlar sunacağı bun

dan bir süre önce Rum ga zetelerinde de belirtilmiş­

ti. Bu belirtilenler de ger­çekleşmiş. Makarios bu ko

nuda çabalara girişmiştir. Rum uakanlan arasmda değişiklik konusu ise esa­sen bir seçim sonrasında olağan sayılmalıdır. Bunlar

Makariosun, veya Rum ta­raf mm biç de sürpriz sayıl mayan son davranışlarını teşkil etmektedir. Bundan

sonraki devrede öyle gizli kapaklı oyunlar beklemek,

birdenbire ortaya atılacak yeni siyasi oyunların ne­reden ne zaman geleceğini gözlemek eskisi kadar mümkün olamıyacaktır. Ya pılacak olanlar, yapılma­dan çok önce bilinecektir. Bu husus Kıbns meselesi nin bunca seneden sonra içine girmiş olduğu yeni si­yasi ortamdır.

Makariosun sürpriz sayıl mayan son davranıştan kar şısındaki Türk tutumu ise

! gerçekten ilgi çekicidir.

Şöyle ki:

Makarios Türldyenin son sert çıkışından bu yana bir

Çok şeyini kaybetmiştir. Ev­velâ prestiji sarsılmıştır. Ardından enosis bir çırpı-

da ortadan kaldırılmıştır. Bunun da ardından Yunan

kuvvetlerinin büyük bir

kısmı adayı terketmiştir. Ve en mühimi Rum idare- sine karşılık Türk tarafın

da bir Yönetim kurulmuş,

Kıbns’ın Türk kesimleri ile Türkiye arasmda hava ve deniz yollarının yeniden İh das edileceği meselesi yan

gerçek bir hale girmiştir. Bütün bunlann arasmda bocalayan, bütün bu olay-

lann kahredici neticelerini üzerinde hisseden Makari­os Türkiyenin hatta adada

ki Türklerin soğukkanlı, tu tumlannın arasmda kendi ni toparlayacak fırsatı her gün parça parça ele geçir­miş, onları her gün en iyi

şekilde kullanarak evvelâ o birdenbire kaybettiği prestijini sağlamış, liderlik koltuğuna bu kez daha sağ

lam bir şekilde oturmayı başarmıştır Ardından Kıb­rıs konusunda halâ söz söy liyecek tek adam olmuş psi kolojisi içinde bir takım

plânlan Kıbrıs’ın nihai hal çaresine matuf bir takım tasanlan UThant’a vermek yoluna gitmeyi de başar­mıştır.

Bunlar çok önceden tah min edilen hususlardı. Hat­ta Türkiyenin zorla Kıbns meselesini yoluna koysun diye havale ettiği U'Thant- m bu mesele etrafında sa­dece oyalayıcı bir kişi nite­liğinden öteye geçemiyece- ği de biliniyor, bu konuyu halledecek yetenekte olma­dığı yine Türkiye dış işleri bakanlığı çevrelerinde belir titiliyordu. Olaylar hep böy le biline biline takip edildi ği halde neden Kıbns’ın çıkmaza vurulduğu, neden bu meselenin daha fazla sürümcemede kalmasını sağlıyacak davranışlann önüne geçilmediği gerçek­ten düşündürücü olmakta­

dır.Politikanın kendine göre

değişen, kişilerin düşüncesi içinde mecrasını bulan bir akıştı vardır. Bu akışı sınır lamadan keyfine bırakmak

her politik düşüncenin ö- nünde koşturup durmak,

meselenin uzamasından baş ka bir neticeyi Kıbnsta sağ

lamayaeaktır. Türkiyenin kudreti, Türkiyenin bu ko­nuda hakikaten elinde bu-

lundurdurduğuna şüphe ol- mıyan inisiyatifi ne zaman kesinlikle kullanacağı, bu ada halkım ne zaman Rum

liderliğinin ihtiras dolu tu- tumundan çekip kurtaraca­ğı artık sık sık sorulan bir soru haline gelmiştir.

Olayların takip ettiği se­yir bilindiği halde bunlan sadece seyretmek, karşımız dakilere toparlanmak imkâ nı vermek, politikanın ve­ya büyüklüğün şanından de ğildir herhalde. Esasen ol masına da imkân yoktur. Adadaki yüzyirmi bin Kıb- nslı Türk her gün bir baş­ka biçimde kendi çemberin deki problemleri ile karşı karşıya bulunur, bunlara çözüm yollan ararken çek tiği sıkın tüan uzatmak, bunlan bir yana koyup po litikanın ahkâmlan ardın­dan koşturup durmak fay­dalı olmamaktadır.

Makarios en buhranlı dev rede dahi kendi liderlik du rumundaki badireyi atlata­cak zamanı bulmuş, üste­lik kabinesinde değişiklik yapmak lüzumunu da duy­muştur. Bu husus Maka­rios’un istikbaldeki yatınm lan için ilk adımı teşkil et­mektedir. Yeni bir düzenle yeni bir Rum lideri oluş her halde düşüncelerinden bir tanesi. Bunun karşısın daki Türk Yönetimi ise he nüz harekete geçmemekte, sadece politik bir fonksi­

yon içinde bulunmakla ye­tinmektedir. Zaman ise sa mldığından çok daha hızlı bir şekilde akıp gitmekte­dir. Yönetim kurulalı nere­deyse aylar oldu denecek bir dunıma gelmiştir. Kısa bir süre sonra bu aylar yılı bulabilir. Bu bekleyiş içinde de aradan daha çok uzun yıllar geçmesi müm­kündür.

Rum liderliğinin hatta Yunanistanın bundan son­ra sürpriz sayılmıyacak davranıştan karşısında Tür kiye ile fiili şekilde takip edilecek bir politika ite top lum meselelerine bu politi­kanın dışında çözüm bula cak Kıbns Türk Yönetimi

harekete geçmelidir.EŞREF NİDA

Hediyeli GÖMLEK SatışıSAYIN BAYANLAR: Beyiniz için en iyi

Bayram Hediyesi, bizden alacağınız hediyeli bir

gömlektir-

SAYIN BAYLAR: Bayram için alacağınız

gömleğin şık, sağlam ve güzel olması şarttır. Biz­

den alacağın'z her gömlekle birlikte, bir de hediye

veriyoruz.

HER MARKA GÖMLEK SATIYORUZ .

FIATLARIMIZDA DEĞİŞİKLİK YOKTUR.

MUTLAKA MAĞAZAMIZA UĞRAYINIZ.

MERHABA TîcareteviKadınlar Pazarı - LEFKOŞA.

ŞAHİN - TAKSİM SinemalarıŞAHİN TEL: 66437

BUGÜN 2.30 ve GECE 8.00 DE

Yeni Türkçe Film

KADER ÇIKMAZIBaşrollerde: KUZEY VARGIN, SELMA GÜNERİ,

SUZAN AVCI, SUHA DOĞAN,

DICLEHAN BABAN, TUNCEL

KURTİZ.

İLA VETE ÎNGÎLÎZCE FİLMLER

TaksimSOLIDAIRE ATTACKS

Başrollerde:

ROGER HANNIN,

JEAN LELEBURE.

ŞahinRenkli, Sinemaskop

İngilizce.

STOLEN HOURS

Başrollerde:

SUSAN HAYWARD

MICHAEL CRAIG

Cumartesi

PRESS FOR TIME

(Norman Wisdom)

Bu Akşamki

Nöbetçi Eczahaue N. NABl

Saat 1*—2J.M aran açıktır

Halkımıza Müjde!!!AYTEN SEDAT ORGU EVİ

HİZMETİNİZDE

Şimdiye kadar hayal et­tiğiniz kazaklan, giyemedi-

ğiniz molelleri, mecmualar­da görüp de yaptıramadığı­nız örnekleri en son icat modem makinemizle yap-tırabilirsiniz.

Adrese Dikkat! AYTEN SEDAT ORGÜ EVİ

İzmir Sokak No. 9 Lefkoşa (Çağlayan bölgesi)

Kıbrıs Türk Hekimler

Birliği Sekreterliğinden:

TİP BALOSU1. Geleneksel Tıp Balo­

muz, bu sene de Saray Ho- tel Gece Kulübünde, 14 Mart akşamı yapılacaktır. Bütün hekim, dişhekimi, veteriner hekim ve aczacı- lar muhterem eşleri ve kıy­metli misafirleriyle balo­muza şeref vermiye davet olunur.

2. Rezervasyon ve bilet satışı 1 Mart günü başlaya­caktır.

3. Rezervasyon için, Tel: 66139 veya İç Hat 292'ye başvurulması rica olunur.

SAYFA 3

Frederiko Sinyori 21 ya­dındaydı. Valerya’lı ümit­siz bir a^kla seviyordu. Bü tün ricalarına rağmen ba­bası onunla evlenmesine izin vermiyor, şayet dinle­mez de böyle bir çılgın tık yaparsa kendisini evlât­lıktan reddedeceğini söy­lüyordu. Şimdi çok piş­man.

••E

GENÇLER HAYATTA BULAMADIĞI MUTLULUĞU ÖLÜMDE ARADILAR

SIRMİON'E - (İtalya - Erke ğin çok zengin bir aileye men sup olması, kızın da aksine fakir bir aileden gelmesi orta lığı karıştırmıştı bir kere.

Çılgıncasına seviştikleri hal­de evlenemiyorlardı. Erkeğin

Valerya Mazaryon henüz ondokuz yaşında çok gü­zel, kıvrak ve gerçekten terbiyeli bir kızdı...

babası bu dengesiz aşka kat’ iyyen taraftar değildi. Şayet oğlu sözünü dinlemez de bu kızla kader birliği yapmağa kalkışırsa onu önce evlâtlıktan reddedecek sonra da mirasın­dan mahrum bırakacaktı.

Valerya’mri babası inşaat iş çişiydi, kendisi de bir butikte tezgâhtarlık yapıyordu.. Fakat çok güzeldi Valerya... Frederi

ko tapıyordu ona adeta. Önce ki gün hava birdenbire açmış­tı. Kış ortasında bahar mıydı, yoksa yazdan kalma bir gün mü demek lâzımdı. Herkes, şehrin ön plândaki eğlence yer lerinden biri sayılan Garda gö lüne koşmuştu. Gizli nişanlı­lar, ümitsiz sevgililer de aynı şeyi yaptılar. Küçük bir kayı­ğa binip açıldılar... Bir daha da dönmediler.

Hayatta bulamadıkları mut­luluğu öliimde aramışlardı de mek...

ı ı ı ı ı ı ı ı ıBİNBIR ÇESIT EŞYA İLE

ÇİÇEK MAĞAZASILEFKOŞADA AÇILDI

Evinizin bakkaliye eşyasını, bundan böyle en ucuz ve en taze olarak İnönü Meydanı No. 10’ da yeni açılan mağazamızdan temin elebilirsiniz.

Uzun senelerin tecrübesi ile en büyük pren­sibimiz halka ucuz mal satmak ve müşteriyi memnun bırakmaktır.

Mağazamızı mutlaka ziyaret ediniz.

ÇİÇEK MAĞAZASI SAHİBİ HALİL FİKRET

İ M ?

B A Y R A K k ibris t ü r k m ücah id in in

sesi(Orta dalga 1100 kls. 272 m.)

SABAH YAYINI:

06.50’00’ Tone 06.56.15’06.59’50’‘ Açılış07.00 Kuranı Kerim ve Açıkla­

ması. Bekare suresi247—249 Ayetler

07.15 HABERLER07.25 Divan Sazı, Bağlama ve

Cura ile oyun havaları07,40 Nesrin Sipahi ile yarım

saat08.10 Akdenizden Melodiler 08,30 Nurettin Çamlıdağdan

Türküler 08.45 Batı Solisti: Cliff Richard09.00 KAPANIŞ

OGLE YAYINI11.57’ M. Marjı

12.00 Tülây German12.15 Türk Basınından Yankılar12.25 Yurttan sesler

KIBRIS F A K T Ö R Ü

12,52 öğle Melodileri13.10 Bir Solist: Y. Gürses.13.30 HABERLER 13.40 Reklâmlar Geçidi13.45 Ulviye Taşkentten

şarkılar14 rc KAPANIŞ

AKŞAM YAYINI

15.57’ M. Marşı 15.59’ Açılış ve program16.00 Dilek Kutusu Batı Müziği

Dinleyici istekleri17.00 Solistlerden birer şarkı17.30 Çocuk Köşesi18.00 Flo Sandens 8,10 Haftanın Solisti:

Dursun Salkım18.30 HABERLER ve YORUM18.45 Saz Eserleri “Hüseyni

Makamı’ ’■ 9,00 Dini ve Ahlâki Sohbet

Peygamberimizde Vatan Sevgisi”

19.30 Anılarla Atatürk “Anafartalar”

19.45 Cevdet Bolvadin okuyor20.00 Sevdiğiniz şiirler20.10 Yaşar özel20.30 Topluluklar, Orkestralar21.00 Erkek sanatçılardan

seçme şarkılar21.30 Müzik dünyasından22.00 ince Sazdan Ferahfeza

Faslı22.30 Konet—Opus 3123.00 KAPANIŞ

AGON gazetesi manşet maktadır:

ola ı ak verdiği bir haberde Londra muhabirine atfen şunları yaz-

“B.M. Genel Sekreteri U Thant’ın dostane çabalarının, uzlaşmaz Türk politikası yüzün den başarısızlığa uğramasından sonra Kıbrıs meselesinde mey- uana gelen durgunluğa son verilmesi için Kıbrıs tarafınca girişilecek teşebbüsler merakla beklenmektedir..

Güvenlik Konseyinin yeni toplantısının, Genel Sekreter U Thant’ın dostane çabaları bakı­mından ümit verici yeni bir perspektif yaratması muhtemel görülmekteyse de Makarios’un son seçimlerde kazandığı büyük zafer dolayısıyle, Kıbrıs faktörü nün artan önemiyle, etkili bir rol oynayabileceğine inanılmak tadır. Bu arada Kıbrıs meselesi­nin, oturtulması muhtemel iki esas mevcuttur ve şunlardır:

1. U Thant'ın dostane çabalar mekanizmasının bütün ilgili ta­raflar ve ayni zamanda kulis fa alıyetini etkileyecek durumda olan kuvvetler tarafından des­teklenmesi .

2. ilk safha olarak Makariosla Kıbrıs Tümkleri ve ikinci safha olarak da Lefkoşa ile Ankara arasında direkt görüşmelere baş lanmasma uygulanan zeminin Birleşmiş Milletler vasıtasıyle hazırlanması.”

LOZAN TIPI ANLAŞMA DELEFTE AORA gazetesi aşa

ğıdaki haberi vermektedir:“Güvenilir kaynaklardan öğ­

rendiğimize göre, Türkiye ve Yunanistan, Büyükelçiler sevi­yesinde başlayacakları yeni gö­rüşmelerde, Lozan tipi bir an­laşmaya varmağa ve aralarında­ki bütün ihtilâfları, tek bir an­laşmaya bağlamağa (Package Deal) çalışacaklardır. Kıbrıs me selesi de, bu ihtilâflar arasında bulunacaktır. Kıbrıs meselesinin diğer ihtilâflarla bir arada ele alınmasının çeşitli konular üze- ıınde verilecek karşılıklı taviz­ler dolayısıyle yukarıda belirtil- üıği şekilde bir anlaşmaya varıl ması ihtimali kuvvetli görülmek ledir. Bu arada öğrenildiğine göre, Türk—Yunan temasları ileri bir safhaya ulaşmış olup, halâ mevcut ihtilâflara rağmen genel mahiyette bir anlaşmaya varmak için her iki taraf da ace ie etmektedirler.”

TÜRKLERİN TUTUMUBugünkü Rum gazeteleri, Dış

işleri Bakanı Çağlayangil’in dün YENİ İSTANBUL gazetesinde yayınlanan demecinin bir özeti­ni vermektedirler. Bu arada f ileleftheros gazetesi,, Türklerin yeni manevralarından söz et­mekte ve şunları yazmaktadır

Kıbrıs Türk Liderliği son gün lerde, Kıbrıs problemini değişik bir açıdan ele aldığı ve Kıbrıs hükümeti ile arasında bir nevi yakınlaşma temin etmeğe ça­lıştığı intibaını yaratm ağa çalış­maktadır. Fakat aslında Türkler le Rumların ayrılmasını destek Uy en malûm görüşlerinde İsrar etmektedir. Anlaşıldığına göre Türklerin maksadı, Makarios ta­rafından ileri sürülmesi bekle - nen yapıcı teklifler karşısında güç duruma düşmemek için ma­nevra zemini yaratmaktan iba­rettir.’

Y ENİ GELİŞMELER MUVACEHESİNDE

M AHİ gazetesi yukarıdaki baş lık altındaki başyazısında, Makarios’un yapacağı yeni tek­lifler konusuna temasla şunları yazmaktadır:

“Türk azınlığına karşı alice­nap davranılması lüzumundan söz edenler ve bunun, çözümü kolaylaştıracağını öne sürenler vardır. Aslında Kıbrıs liderliği, alicenaplığı ve cömertliği hiçbir zaman elden bırakmamıştır..) Fakat cömertliğin de bir sınırı vardır. Türklere teklif edilecek olanların, Kibrisin toprak bütün lüğüne, bağımsızlık ve egemen- l;gine, çoğunluğun idare hakkı­na bir darbe niteliğinde olma­ması ve bir vatandaş bir oy pren sıbine göre hareket edilmesi lâzımdır. Kıbrıs Cumhuriyetinin bütünlük, bağımsızlık ve ege - menliğini sağlayacak esas şart­lar temin edildikten sonra, Kıb­rıs hükümetinin azınlığa karşı Cimri davranmayacağından ve azınlığa, bütün makûl tavizleri vereceğinden, herkes emin ola bilir.. Şöyle ki Kıbrıs Türkleri, Kıbrıs halkının bütününün ayrıl maz bir parçası olarak her ba­kımdan kalkınmak imkânına kavuşsunlar.”

CÖMERT HAREKETFILELEFTHEROS gazetesi

yukarıdaki başlık altındaki bir yazısında şunları yazmaktadır:

"Tom Driberg’in yazısının ba­zı noktaları üzerinde ihtiraz! ka­yıtlarımıza rağmen, onun dış, müdahale aleyhinde ve Rum ço­ğunluğunun inisiyatifi eline al­ması lehinde belirttiği görüşler ile tamamen hemfikrz. Drebrg, ilk cömert hareketin, Rum ço­ğunluğundan gelmesi gerektiği­ne işaret ediyor. Rum çoğunlu­ğu şimdiye kadar çeşitli cömert teşebbüslerde bulunmuştur. Pek yakında, bir teşebbüs daha yapa (.aktır. Bu şekilde Kıbrıs proble minin çözümünde yalnız öncü ıol oynamakla kalmadığını fa - kat ayni zamanda Kıbrıs Türkle rinin haklarını sağlama bağla­mak hususunda samimi bir arzu beslediğini, bilfiil ispat etmiş olacaktır

MAKARİOS’UN“TEMİNATI”

‘:PATRIS gazetesi yukarıdaki başlık altındaki bir yazısında, Makarios’un bugün öğleden son ra Rum Temsilciler Meclisinde, Anayasaya sadakat yemini ede­ceğine temasla, bu yeminin,

7urih Anayasasına sadakat ye­mini oLacağuıa işaret etmekte ve şöyle demektedir:

“Böylece Makariosun, Zürih Anayasasını, yalnız lâf ile tak­bih ettiği fakat fiiliyatta, ona harfiyen sadakat gösterdiği bir kere daha meydana çıkmıştır. Makarios bugün Anayasaya sa dakat yemini ederken, Türkle - :in dediği ve istediği şekilde hareket etmiş olacaktır. Doğru­su, aralarında nasıl bir görüş farkı bulunduğuna şaşıyoruz. Madem ki Makarios!, Türklerin istediği gibi hareket etmektedir, anlaşamadıkları nokta nedir? Bunun tek izahı, Türklerin tak­sim plânlan lehinde, Makarios- tan daha büyük tavizler bekle- r ekte oldukları ve bu sebebten dolayı daha cömert teklifleri bekler görünmeleridir’.’1 ÜRK—YUNAN DIALOGU

FILELETHEROS gazetesi, Londra muhabirine atfen aşağı­daki haberi vermektedir:

“Londradaıki Yunan Büyükel ç iliğinin Müsteşarı Yoannis Cu- nis, Büyükelçiliğe terfi ettirilmiş olup, Cuma gün Londradan ayrı lacaktır. Cunis, Atinada Dışişle ri Bakanlığında görev alacaktır, öğrenildiğine göre Cunis, azın tıklarla ilgili konuda ve Kıbns meselesi üzerinde Türkiye ile Yunanistan arasında başlayacak yeni görüşmelerde, Yunan heye ime başkanlık edecektir. Bu ara da, iyi haber alan bir kaynaktan öğrenildiğine göre geçenlerde Türk ve Yunan Dışişleri Bakan­larının Viyanada buluşarak, baş ta Kıbrıs meselesi olmak üzere, teşitli konuları görüştükleri bir hakikattir. Pipinellis’e Viyana yahatindo, Büyükelçi Theodoro pulos eşlik etmişti. Bilindiği gibi Theodoropulos, Dışişleri Ba kanlığının Kıbrıs Dairesi Müdü ;üdür.. Pipinellis’e ayni zaman­da, bu dairenin danışmanların­dan Kotakis isminde birisi refa kat etmişti .

Pipinellis Viyanada 3 gün kal d:ktan sonra Isviçreye gitmişti. Bu arada Atinada Pipinellis’in gaybubetinin farkedilmemesi için sıkı tedbirler alınmış bulu­nuyordu.

Anlaşıldığına göre Pipinellis, Albaylar hükümetini, Kıbrıs me selesinin yarattığı devamlı ger ginlikten kurtarmak için Türkle

re tavizler verecek, Batı Trakya uaki Müslüman azınlığı hakkın- tia, Türkiyenin taleplerini kabul edecektir. Halen Yunan hükü­meti, Türk okullarında daha çok Türk öğretmeni ve müfetti Sİııin bulunmasını kabul etmiş - ur. Daha önce bütün mevcut tahdidat kaldırılmakta ve Müslü rıan azınlığı tamamen bir Türk azınlığı haline getirilmektedir, liütün bunlar, Albayların bir oyunu olarak görülmektedir.. Albaylar en sonunda bütün mes' illiyetleri Pipinellis’in üzerine atacaklardır.”

KABİNEDE YAPILACAKDEĞİŞİKLİKPATRIS gazetesi, verdiği bir

haberde, Vtakarios'un Kailim­de yapacağı değişiklikler ko Huşunda, büyük güçlüklerle karşılaşmakta olduğunu bildir ıııekte ve ^unlan yazmaktadır:| “Bu hususta, birçok şayialar dolaşmaktadır. Söylendiğine göre, Bakanlardan bazıları, yerlerinde kalmakta ısrar et­mekte, bazıları ise, şahsî se hepler ileri sürerek, istifa et­mek istemektedirler. En azdan 3 Bakan’m, yeniden tayin edil meyi kabul etmeyecekleri söy lenmektedir. Bu arada, bazı ilerigelen Makarios’çular, bir Bakanlık koltuğu elde etmek için faaliyete geçmiş bulun maktadırlar.”

PATRÎS gazetesi, Türklerin aynı konudaki tutumuna da temas etmekte ve yapılacak Bakan tayinlerinin altında, Cumhurbaşkanı Muavini ola­rak, Dr. Küçük’ün İmzasının da bullnması gerektiğinin, Türkler tarafından ileri sürül ineğe başlandığını yazmakta dır.

KVDOKAS’INTEMSİLCİSİ DÖVÜLDÜPATRIS gazetesi, aşağıdaki

kısa lıaberi vermektedir:"öğrenildiğine göre, geçen

Pazar günü yapılan seçimler sırasında, Magosa ilçesindeki Lefkonuk seçim merkezinde, Dr. Dakis Evdokas’ın temsilci­si olarak hazır bulunan Pirga köyünden Andreas Vasiliu, Ma karios’un zorbalannın hücu­muna uğramış ve 3 zorba ta rafından dövülmüştür. Teca­vüz seçim merkezi dışında vıı kubulmuştur."

ÇİFTLİK

The new Tempo-Matic offers you all the advantages that made M O v A D O

famous the world-over, at a price never seen before.

Your jeweler was first to acknowledge this new MOVADO performance and he will be glad to show you

a complete selection ofTempo-Matics.

MOVADO

Automatic - Rotor - Calendar - Instantaneous date changing at exactly midnight - MOVADO super-precision - Rugged and durability - Simple construction • Modern design - Very low prlc#Dal 1A011Ret. 16011 Steel Ret. 58011 Sold plated steel back

MOVADO★ DÜNYANIN EN ÜSTÜN SAATÎ★ SAĞLAMLIK - ZERAFET - DAKİK★ YALNIZ MOVADO SAATLARINDA

KIBRIS GENEL ACENTt:

NİYAZİ ZİYA8, İstiklâl Caddesi - Mağusa

SAYFA 4( B O Z K U R T )

SPOR -=

İ

PAZAR GÜNÜ İSTANBUL’DA DEV MAÇ

Galatasaray-Fenerbahçekozlarını paylaşacaklar

Heyecan kasırgası bu hafta y.r.e Mithatpaşa’dan geçecek.. Kasırganın nasıl bir tahribat yapacağını şim diden kestirmek mümkün değil. Yalnız ilk bakışta Galatasaray sahaya Fener­bahçe’ye nisbetle büyük bir rahatlık içinde çıkacak. Çünkü arada altı puan fark var. Ancak, gerek Beşiktaş 'm ve gerekse Fenerbahçe- nin oynayacağı diğer müsa bakalan da hesaba katacak olursak son iki ayda başa­rılı sonuçlar olan San - Kırmızı’lıların da pekala po taya girmeleri mümkün olabüir. Bu sebeple 204. randevuya Galatasaray'lılar büyük bir hızla hazırlan maktadırlar. Teknik Di­rektör Eşfak Aykaç, geçen hafta Altınordu karşısında­ki bocalayışı takımın baru tunun bitmesi şeklinde izah edenlere sert bir dille ce vap vermiş, “Sakatlıklar sebebiyle Galatasaray dur­du. Bu hafta görüşürüz” demiştir.

“SAKATLARİYİLEŞİRSE”

Ne ganptir ki Ankaragü cü’nü 2 — 0 yenen Fener­bahçe’nin Teknik Direktörü Molnar da sakatlıktan şikâ yet etmiş ve “Elemanlan- mız iyileşirse mutlak bu kritik maçı kazanırız’’ de miştir. Gerçekten de Fener bahçe’r;in şampiyonluk yo­lunda ilerlemesi için zorlu rakibini dize getirmesi ica- betmektedir. 59 yıldan beri bitmek tükenmek bilmeden birbirleriyle yanşan azelî rakiplerden Galatasaray, Fe nerbahçe’yi 75, Fenerbahçe de Galatasaray'ı 72 defa yenmiştir. 56 defa berabere kalan rakiplerden Galatasa ray bu karşılaşmalarda 272,

Fenerbahçe ise 268 gol at­mıştır. Teknik adamların iddialarına rağmen toparla nan Galatasaray eğer maçı rölantiye alabüir ve Fener­bahçe’nin ilk hızını kırarsa muhakkak ki sonuç lehine tecelli eder. Çünkü San - Krmızılı’lar ne yaptığım bi len ve uzak yakın demeden şut atan bir forvete sahip­

tir. Ama Fenerbahçe'nin büyük silâhının sür’ati ol duğu hatırlardan çıkarılma malıdır. Ve, fizik üstünlü­ğü San - Lâcivertlilerdedir. Kaldı ki Galatasaray de­fansı da yelpaze gibi ayak­ta sallanmaktadır. Bu ba­kımdan 204. randevu teknik le fiziğir mücadelesi ola­caktır.

TURGAY: “ FUTBOLCU

GİBİ HEYECANLIYIM”Şeıen, antrenörlüğünün en büyük sınavına hazırlanıyor. Molnar’a göre G. Saray favori

İSTANBUL:“Bizde,, dedi Turgay Şe-

ren: “Fenerbahçe maçında oynamayan, futbolcu; Fe­nerbahçe maçına takım ha zırlamayan, antrenör sayıl maz."

Sonra devam etti, Gala­tasaray antrenörü: “18 yıl­lık heyecan bu... Bir türlü futbolculuğu üzerimden ata madım. Halâ Galatasaray kalesini koruyacakmış gibi heyecanlıyım. Bir an duru yor, sonra atrenör olarak görevlerimi hatırlıyor ve işime koyuluyorum. Bence bu maçın enteresan tarafı, yıllarca Millî Takımda hatâ lanmızı örttüğümüz Basri ile benim, bugün antrenör olarak birbirimizin hatâsı m aramamız olacaktır.”

Galatasaray'ın Fenerbah­çe maçı için Yeniköy’de gir diği kampta Turgay konuş­masına şöyle devam etti: “Fenerbahçe, Galatasaray maçlarının neticesi için ön

ceden konuşanlar daima yanılırlar.. Bizim, îsfendi- yar, Metin, Suat, Kadri, K. Ali’den kurulu en kudretli forvetimiz bile maçı kay­betmişti. Benim unutamadı ğım Fenerbahçe maçı 3 — 0 kaybettiğimiz final karşı laşmasıdır. Benim arzum, antrenörlerin karşı tarafı tahrik eden beyanatlar ver memesidir.”

Fenerbahçe Teknik Di­rektörü Molnar da bu maç için çekimser konuşarak görüşünü şöyle açıkladı: “Pazar günü büyük maç olacak. Fakat sakat futbol cularım iyüeşmezse, bizim için büyük üzüntü olacak­tır. Bence bu maçın favo risi Galatasaray’dır.,,

Bir Atletin

Kadın Olmadığı

rp.. i * i * * n r* * ı* Meydana Çıktı1 urkıye Ligi ruan tetvelı FRAITakımlar O G B M A Y P

F. BAHÇE 20 12 7 1 24 9 31BEŞİKTAŞ 19 11 5 3 28 13 27G. SARAY 20 9 7 4 27 17 25ESKISEHtR 19 8 6 5 27 18 22BURSA 19 6 9 4 19 15 21GÖZTEPE 19 8 5 6 26 22 21G. BİRLİĞİ 20 7 6 7 18 15 20ALTAY 20 5 10 5 19 17 20PT T 20 7 7 6 19 18 20DEMIRSPOR 20 5 10 5 21 20 20M 1. YURDU 20 8 3 9 28 28 19ALTINORDU 20 6 6 8 19 30 18ŞEKERSPOR 20 5 7 8 20 27 17HACETTEPE 20 5 7 8 20 28 17A. GUCU 20 5 4 11 18 29 14FERİKÖY 20 4 5 11 13 27 13VEFA 20 I 9 10 13 27 11

Bekirpaşa Ticaret Koleji-2 King Richard Okulu - 2

Celâl ALKAN BildiriyorLârnaka (Özel) — Bekir­

paşa Ticaret Lisesi geçen Çarşamba gün Dikelya’yı ziyaret ederek orada bir futbol karşılaşması yapmış ve 2 — 2 berabere kalmış­tır. Bütün oyun boyunca karşılıklı akınlarla geçen bu dostluk maçının revan şının önümüzdeki hafta içe risinde yapüması beklen­mektedir.

Bu ilk maçında beklene­ni veren okul takımımız sahada şu kadrosuyle yer almıştır:

Erten • Haşan, Ercan (Erdoğan) - Şevki, Niyazi, Erman • Aksoy, Ertay, Kâ- muran, Celâl. Koray.

Maça saat 2.30’da Hakem Ali Kılıç idaresinde başlan mış ve ilk dakikalardan iti baren Kolejin rakip kale için tenlikeli olduğu görül müştür. Nitekim bu tehlike li akınlardan birinde Tica­ret Koleji 1 — 0 galip duru ma geçti. lOdakikada Ertay ayağını iyi kullanarak gali biyet kapısını açtı. Bu gol den sonra Kolej forvetinde şahsi oyun göze çarpmaya başladı. Bunu fırsat bilen King Riehard takımı muka bil akınlara geçti. Bunun semeresini de 38- dakikada gördü. Sağdan yapılan bir ortayı seterforlan güzel bir kafa vuruşu ile gole çevir di. tik devrede böylece 1 — 1 sona erdi.

İkinci devreye okulumuz daha cnnlı başladı. Fakat King Fichard takımı da tehlikeli akınlar düzmekten geri kalmadı. Dakikalar geç tikçe Kolepin daha üstün oyun temposu tutturduğu görülmeğe başladı. Maçın 65. dakikasında Celâl sağ dan yapılan bir akında iki kişiyi çalımlıyarak topu Kâmumna attı ve Kâmuran da kısa bir mesafeden ta­kımına 2. golünü kazandır

dı. Bu dakikalarda Ticaret Kolejinin 3. bir gol daha kaydetmesi beklenirken King Riehard takımı sen- terforları vasıtasıyle bera­berliği temin etti ve maç da 2 — 2 beraberlikle ne­ticelenmiş oldu.

FRANKFURT:

Uluslararası bir doktor­lar komisyonu tarafından dişi olmadığı sonucuna va rılan, PolonyalI 100 metre Dünya rekortmeni Ewa Klobukovvska’nın, rekoru­nun tasdik edilmemesi muh temeldir.

Kiev’de yapılacak Avrupa Kupası finallerinden önce Rus ve 3 Macar doktor ta- rafından muayene edilen ve bir yıl müddetle yanş- malardan menedüen 21 ya şmdaki Ewa’run rekorlan Beynelmilel Atletizm Fede rasyonunun Frankfurt’taki toplantısında görüşülmüş­tür. Komitenin Mexico City de yapacağı gelecek toplan tısında Ewa’nin rekorları­nın iptal edilmesi beklen­mektedir. Şayet rekorlar iptal edilecek olursa Ewa’ nın yapmış olduğu şu dere çeler ortadan kalkacaktır:

11.1lik 100 metre dünya rekoru, Polonya kız takımı tarafınd&n kırılmış olan 43.6’lık 4x100 dünya rekoru Ewa’nin Tokyo Olimpiyat­larında 100 metrede kazan dığı bronz madalya, 1966da Budapeşte’de kazandığı 100 metre Avrupa birincili ği ve 4x100 bayrak Avrupa birincüiği.

Hanımlara müjdeTALÂT ÇOBANOĞLU Kumaş Mağa­

zası, Bayram münasebetiyle bütün kadın yünlülerinin tenzilâtlı satışına bugünden itibaren başlamıştır. Ay sonuna kadar de­vam edecek olan bu tenzilâtlı satıştan, siz de istifade ediniz.

54, ARASTA SOKAĞI LEFKOŞA

MAKARİOS, HARBİ VE ŞİDDET POLİTİKASINI TAKBİH ETTİ

10. defa krallığı kazanmak tır,, demiştir.

Türkiye Gol Kırallığı Yarışmasında

FETHİ, AKRABASI METİN’E YETİŞTİ

Altav’a 4 gol atan Eskişe-hirspor kaptanının da

12 golü var...GOL Krallığı yanşı Es-

kişehirspor kaptanı Fethi Heper’in Altay’a geçtiğimiz Pazar günü attığı dört gol le enteresan bir safhaya girmiştir..

Fethi ayni zamanda 1967- 1968 futbol sezonunda bir maçta üst üste gol atan Metin ile Mersin İdmanyur du santraforu Osman’ın bu rekorlannı kırdığı gibi kay dettiği dört golle de 12 gol ile başta seyreden akrabası Metin’e yetişmiştir.

Metin ile Fethi’yi 10 gol le Beşiktaşlı Sanlı takip etmektedir.

Bu iddialı yanşta Hacet tepeli Ihsan ve Mersin îd manyurdu’ndan Osman 9’ar golle üçüncü sırada bulun maktadırlar.

Şimdiye kadar 7 gol atan futbolcular ise şunlar dır:

Faruk (Beşiktaş), Fevzi (Göztepe), Ertan (PTT),Nihat (Eskişehirspor), B.Tank (Mersin İdmanyur- du).

Gol kariliğini 9 defa elde eden Metin Oktay, “Bu yan şı başta bitireceğim. Arzum

(Birinci Sayfadan Devan HAYAT (STANDARDI

Çok yakın bir zamanda, ye­ni beş yıllık kalkınma plânı­nın Rum Temsüciler Meclisi’ ne sunulacağım kaydederek konuşmasına devam eden Ma­karios adadaki hayat stan ■ dardının yükseltilmesinin en başta gelen hedefi olacağım belirtmiş ve daha sonra dış politika konularına temas et­miştir.

TAKBİH ETTİDış politika konusunda

Kıbns’ın bütün memleketler­le, tarafsızlık esasına dayanan dostluk ve işbirliği politikası takip etmek arzusunda oldu­ğunu îieri süren Makarios, hü­kümetinin! harbi ve şiddet politikasını her zaman takbih ettiğini, şiddet ve harbin prob lemleri daha da karmakarışık bir hale soktuğunu ifade et­miş ve Türkiye’nin de bu ha­kikati görerek hareket edece­ği ümidini izhar etmiştir.

TAKSİMİ REDDEDİYOR Dış politika konusundaki

konuşmasına devamla Maka­rios, Kıbns Hükümetinin! ada nın problemine müzakereler yoluyle barışçı bir hâl çaresi bulunmasının arzulandığım an cak bu arada her türlü taksim plânını da şiddetle reddettiği ni belirtmiştir. Kıbnslı Tiirk- lere her türlü eşitlik haklan hatta imtiyazlar tanınabileceği- ni söyleyen Makarios yakında U Thant’a bu konuda teklif­ler sunulacağını kaydetmiş ve bu arada Kıbns problemi ile ilgili çabalarından ötürü Ge­nel Sekretere teşekkür etmiş tir.

YABANCI ÜLKE SÖZ SAHİBİ OLAMAZ

Makarios konuşmasının so­nunda Kıbrıs problemine ba­rışçı ve adilâne bir hâl ça­resi bulunması için elinden ge len her şeyi yapacağını kaydet­miş ancak Kıbns’m geleceği ile Ugili hiçbir yabancı ülke­nin söz sahibi olamayacağım ileri sürmüştür.

MAKARİOS’UN TEŞEBBÜSLERİ

Dün akşam Rum kaynaklar rından aldığımız bir habere göre, Makarios, Genel Sekre­ter U Thant’a sunacağı teklif lerin yanısıra, bütün ada ça­pında gerginliğin azalması ve iki cemaat arasında temaslar sağlanması yolunda birtakım teşebbüslerde bulunmayı ta şarlamaktadır.

KIBRIS TÜRK SÖZCÜSÜNÜN DEMECİ Başpiskopos Makarios’un ye

niden göreve başlaması mera simi münasebetiyle yapmış ol duğu söylev hakkında yorum­da bulunması istenen bir Kıb- ns Türk Sözcüsü şu beyanatı vermiştir:

“Başpiskopos Makarios’un yeniden göreve başlatılması için Temsilciler Meclisinde ya pılan merasimde vermiş oldu ğu söylevin oldukça uzlaştın- cı bir lisanda hazırlanmış ol­masına rağmen, gayeleri hak­kında ciddi şUpheler uyandı­ran bazı mülâhazalarda bulun muştur..

Kıbrıs’ın karşılaşmakta oldu ğu problemlerin kuvvet kul­lanmak veya herhangi bir şe­kilde kuvvet kullanılmasına dayanan durumlar yaratmak suretiyle halledilemiyeceği öte den beri Türk Cemaatinin ve Türkiye Hükümetinin siyaseti olmuştur. Maamafih, 1963 Ara lık ayından beri Kıbns’taki Türk Cemaati, Rumlar tarafın­

dan her türlü silâhlı kuvvete ve sair şiddet ve baskı metod larına tabi tutulmuş olup bü­tün dünya da bu durumu tak dir etmiştir. Bu sebepten ötü­rü, bu safhada Başpiskobos Makarios’un söylevindeki bazı beyanlarının durumu hakiki yönünde göstermediğine işa­ret etmekten maada tafsüâta gitmeği arzu etmiyoruz. Mese­lâ Birleşmiş Milletler Ue dün ya kamu oyunu ciddî surette ilgüendiren ve endişeye sevke- den husus Kıbns probleminin bu kadar zamandan beri mev cut oluşu değil fakat geçen Ka sim ayında iki TUrk köyüne vaki saldınnm isbat ettiği gi bi Kıbns’ta TUrk Cemaatine karşı bu saldırıların her za­man tekrarlanmış olması problemidir.

Rum Cemaatinin Türklerle barış içinde yaşamağı arzu ettiği ve Türklerin haklarını gasbetmek gayesini gütmedi ği hususunda beyanatta ifade edilen hissi takdir ediyoruz; fakat son dört sene zarfında Kıbrıs Rum rejiminin bütün hareketlerinin aksi yönde ol­duğunu belirtmekle üzülürüz.

Kıbrıs problemi 1959 senesin­de konferans masasında ve 1958 senesinde Genel Assamblede alınan kararı müteakip Birleş­miş Milletler Yasası prensipleri gereğince halledilmişti. Bunun neticesi olarak iki Cemaatin or­taklık esası üzerine Kıbrıs Cum­huriyeti kurulmuştu. Maamafih, bağımsızlıktan kısa bir süre son­ra kuvvet kullanmak suretiyle Türk Cemaatini haklarından mahrum etmek için bir teşeb­büste bulunulmuştu. TUrk Ce­maatini müktesep haklarından mahrum etmeğe teşebbüs etmek yanlış olduğu gibi Türklere ba­zı haklar bahşetmekten söz eımek ve bunlan imtiyaz olarak adlandırmakta ayni derecede yanlıştır.

Kıbrıs probleminin, Güvenlik Konseyi kararlarında öngörül­düğü şekilde bütün ilgili taraf­ların anlaşması ile halledilmesi gerektiği ve barışçı yollardan bir hal çaresi bulmak için çaba sarfederken kuvvet kullanmak suretiyle yaratılan durumlardan faydalanmağa hiçbir tarafın te­şebbüs etmemesi icap ettiği ke­sin inancımtzdır.

Yeniden göreve başlama me­rasiminin düzenleniş şeklinin ve Cumhurbaşkanı tarafından \erilen sözdeki kelimelerin ha­kikaten bir siyaset değişikliği olup olmadığına dair şüpheleri izale etmekten çok uzak olduğu gereğine temas etmeden bu be­yanata son veremiyeceğiz.

HAVA RAPORUHava bugün istikrarasız ol­

makta devam edecek, çok miktarda bulutlar meydana gelecek ve zaman zaman sağa nak yağışlı olacaktır. Rüzgâr lar Güney Batıdan sertçe es mekte devam edecektir. Hava düne nazaran daha serin ola cak, hava sıcaklığı 18 derece santigrata yükselecektir.

Lefkoşa Hava Alanında ev­velki akşam kaydedilen en düşük ve dün kaydedilen en yüksek hava sıcaklıkları 11 ile 21 derece santigrattı.

Norveç Hükümeti

Yardımda BulunduNEW YORK:

Birleşmiş Milletler Merke zinden yapılan açıklamaya gö re, Norveç hükümeti Kıbns Barış Gücü’nün giderleri için 25,000 liralık bir yardımda bu lunmuştur. Norveç hükümeti­nin bu yöndeki karan Birleş miş Milletlerdeki Norveç de­legesi vasıtasıyle Genel Sek­reterliğe iletilmiştir.

Johnson, Mc Namara’yı

Hürriyet Madalyası ile

Taltif EttiWASHINGTON:

Birleşik Amerika Savunma Bakam Robert Mc Namara dün Pantagon’da yapılan bir askeri törenden sonra görevin den ayrılmıştır. Evvelki gün düzenlenen toplantıda Mc Na­mara, hizmetlerinden ötürü Başkan Johnson tarafından Hürriyet madalyasıyle taltif edilmiştir. Mc Namara önü­müzdeki günlerde Dünya Ban kası Müdürü olarak yeni göre vine başlayacaktır. Başkan Johnson, Robert Mc Namara’ dan boşalan Savunma Bakan lığına Avukat Cliford’u ata­mıştır............................. .

Cunta, Mahkûmları

Serbest BırakıyorATINA:

Fransız Haberler Ajansı’nın Atina’dan verdiği bir habere göre, Yunanistan’ın Papadopu- los Hükümeti dün 116 siyasî mahkûmu daha serbest bırak­mıştır. Ajans haberinde, diğer siyasî mahkûmların da serbest bırakılmasının düşünüldüğünü ilâve etmiştir.

________ ____ ____________ _____CUMA, 1 MART, |ggg

NEW - YORK TIMES GAZETESİNE^ ,

K ı b r ı s konusunda olumlu bir sonuca varılması

Makariosun niyetine bağlıNEW VOKK:

Birleşik Amerika'nın en nü­fuzlu gazetesi olarak tanınan The New 'Vork Times, Kıbrıs konusunda yayınladığı bir yo­rumda Makarios üzerindeki şüphelerin dağılmadığım be­lirtm iştir. Rum yönetimince yapılan son seçime değinen Amerikan gazetesi K ıbrıs ko­nusunda olum lu bir sonuca varılmasının Makarios un niye tine bağlı olduğunu öne süre­rek şun lan yazmıştır:

“Makarios bu fırsattan ya­pıcı bir şekilde yararlanacak mıdır? Son dört yıl içindeki davranıştan insanı hep şüphe ler içinde bırakmıştır. Türk toplumunu ikna etmek çok uzun bir zaman alabilecektir. Türk toplumu Makarios’un bir ay içinde açıklayacağını vadettiği yeni anayasadaki hak

Nükleer Bomba

Taşıyan Uçakların

Devriye Uçuşları

DurdurulduWASHINGTON:

Washington’dan alınan ajans haberlerine göre, Birleşik Ame­rika nükleer bombalarla müceh hez uçakların sürekli devriye uçuşlarını durdurmuştur. Nük­leer bombardıman uçakları bun­dan böyle hava alanlarında kal­kışa hazır durumda alarmda bek liyeceiklerdir. Birleşik Amerika­nın bu kararı uçaklardan biri­nin geçen ay Grönlond’da düş­mesi sonunda 4 nükleer bomba­nın kaybolması üzerine alınmış­tır.

Amerikan Yurtdaşları

için Ortadoğu

Ambargosu KaldırıldıWA|SHINGTON:

Birleşik Amerika Hüküme­ti, Suriye ve Birleşik Arap Cumhuriyeti’ne gidecek Ame­rikan yurtdaşlanna konan ge­zi yasağım kaldırmıştır. Veri­len habere göre, Amerika Bir­leşik Devletleri, Ortadoğu Sa vaşının başlamasından he­men sonra yurtdaşlanna Or­tadoğu’ya gitmemelerini bil­dirmişti.

TEMSİLCİLER MECLİSİNİN MÜŞTEREK TOPLANMA TALEBİNİ RUMLAR

REDDETTİ(Birinci Sayfadan Devam)

hiçbir cevap verilmemiştir. Bi­lâkis, son 4 yıl zarfında yapıl­dığı gibi, sadece Cumhurbaşka-nı’nın tek taraflı olarak göreve başlamasını sağlamak maksa­dıyla yalnız Rum Üyeler top­lantıya çağrılmışlardır.

Temsilciler Meclisi Rum üye­lerinin bu hareketi Anayasa’ya aykırı ve herhangi bir kanunî veya hukukî esastan ârklir.

Bu şartlar altında, TUrk Ce­maatının Anayasa altındaki, ve kanunî ve politik haklarının bu suretle tek taraflı olarak gasbe- dilmesi teşebbüslerine karşı bun lan korumak ve devamını sağ­lamak için Meclisin TUrk Üyele­rinin ayrı olarak toplantı yapıp

FETHİ

Çağlayan’ daBU HAFTA

Cumartesi ve Pazar Akşamları MEŞHUR DANSÖZ

ALB AYine huzurunuzda...

Ayrıca yeni bir Akrobasi İkilisi

Neş’eli Bir Hafta Sonu İçin Sîzleri Bekliyoruz.

DİKKAT: Fiyatlarımızda herhangi bir Değişiklik yoktur.

İLK İÇKİ VE GİRİŞ SADECE 8/-

Müdüriyet.

Cumhurbaşkan Muavini’nin ye­ni hizmet süresi görevine başla­masını sağlamak için Anayasa hükümlerini uygulamalan kat’i bir zaruret haline gelmiştir.”

CLERIDIS’E GÖNDERİLEN MEKTUP

Cumhurbaşkan Muavini ta­rafından verilen beyanatta izah edildiği veçhile, Temsilciler Mec lisi Başkan Yardımcısı Dr. O. Müderrisoğlu’nun yazılı resmî bir müracaatına rağmen Tem­silciler Meclisinin Türk Üyeleri sadece Cumhurbaşkanının göre­vine başlamasını sağlamak mak s&dıyle dün yapılan toplantıya davet edilmemişlerdir.

Bu şartlar altında, Meclisin Türk Üyelerinin ayn olarak top­lanmaları ve Anayasanın 42 ve 43’üncü Maddelerinde tasrih edildiği veçhile Cumhurbaşkan Muavininin görevine başlaması­nı sağlamaları gerekmiştir. Bun­dan dolayı Cumhurbaşkan Mua­vini Dr. Fazıl Küçük yeni bir görev süresi için usulü veçhile görevine başlamışta-.

Dr. Müderrisoğlu’nun Temsil­ciler Meclisi Başkanı G. Cleri- des’e gönderdiği mektubun met­ni aşağıya alınmıştır:

TEMSİLCİLER MECLİSİ23 Şubat, 1968.

Sayın Mr. Clerides,Malûmunuz olduğu veçhile,

Anayasanın 42. maddesi tahtln- de Cumhurbaşkanı ile Cumhur­başkan Muavininin, seçilmeleri­ni müteakiben, görevlerine baş­lamadan önce Temsilciler Mecli­si önUnde söz vermeler) gerek­mektedir.

İkinci bir namzet olmadığın­dan, Dr. M. Fazıl Küçük Cum­hurbaşkan Muavini olarak se­çilmiş bulunmaktadır. Cumhur­başkanı ise 25 Şubat, Pazar gü­nü seçilecektir. Bundan hemen sonra da gereken sözü Temsilci­ler Meclisi önUnde vermeleri ge­rekmektedir.

Bu hususun bize. Temsilciler Meclisini, gerek Rum gerekse TUrk üyelerin hazır bulunmala­rının sağlanacağı bir toplantıya çağırmamız İçin fırsat teşkil et­tiği kanaatindeyim. Bu İtibarla sızl paragraf Fde belirtilen maksad İçin, Meclisi toplantıya çağırmaya davet ederim.

Saygılarımla,„ Ç r* ®™*n MUderrlsoglu) Sayın G. Clerides,Temsilciler Meclisi Reisi Lefkoşa.

Kral Hüseyin

Lüksemburg Radyosuna

Görüşlerini AçıkladıAMMAN:

Ürdün Kralı Hüseyin, geçen gün Lüksemburg Radyosuna bir demeç vermiş ve “Ya bir banşa doğru gideriz, ya da ümitlerimiz suya düşer, sonu belli olmayan başka bir çare­ye başvururuz” demiştir. Kral Hüseyin, şimdiye kadar Ortadoğu’da adil ve sürekli bir çözüme varılmadığına gö­re, büyük bir fırsatın kaçınl- mış olduğunu söylemiştir. Ür­dün Kralı Hyseyin, bu fırsa­tın kaçırılmasında İsrail’in suçlu olduğunu ileri sürmüş­tür.

larıııı teminat altında için boş lâftan ziyade önem verir.”

New York Times, Kıbrıstan çekilmesinin“ nan askerlerinin tahl ' ve Enosis hareketinin nün Kıbrıs’da mevcut mu etkileyici olumlu ut« olduğunu da yazmıştır, J

Amerikan Helikopter

üssü Havan

Ateşine TutulduSAYGON

Vietkong çetecileri, dUn hah Güney Vietnam’da b bir Amerikan helikopter I havan ateşine tutmuştur Amerikan askerî sözet an - Tri Bölgesinde başU. pumaların bütün şiddeti'1. \am ettiğini, çarpışmay* l;.n Amerikan helikoptı den birinin Vietkong tarafından düşürüldUğ kopterde bulunan 10 askerinin öldürüldüğünü t;iiştir.

Basra’daki 9 Emirlik

BirleşiyorBASRA:

Basra Körfezindeki 9 emir liğin bir federasyon halinde birleşeceği öğrenilmiştir. Fede rasyonun 30 Mart tarihinde resmen ilân edileceği belirtil mektedir. Haberi veren Ku veyt Radyosu, Kuveyt HUM metinin geçen gün Basra Fede rasyonuna her çeşit yardımı yapmaya hazır olduğunu açıl 1:.eliğini bildirmiştir.

Papadopulos,

Yunanistan’ın Nato’yu

Desteklediğini SöylediATINA;

Yunan Başbakanı los, yaptığ> bir ko ülkesinin NATO îtti teklediğini söyle rildiğine göre Papa ııanistan’ın NATO’ya İn nı ve ittifaka olan desteğini daima göstermiş ı duğunu öne sürmüştür.

CİVCİV.. CİVCİV..11 Karababa “B” de (Mozaik Fabrikası Karşısı)* Yüksek kalitede et cinsi civcivleri (white rock

& cornish)

* Tavuklar arasmda en fazla yumur leghorn civcivleri satılmaktadır.

* Ayrıca otomatik makinelerimizle kendi larımızın yumurtalarından ehven fiatla çıkarılmaktadır.

ADRESE DİKKAT:. 11 Karab

P İ K N İ KHürmet ve Samimiyetle Servis l LOKANTAMIZDA

;!• En büyük görevimizdir.'k , . 1Çinize sinecek bir yemek için,£ bekliyoruz( buyurunuz.

__h e r c u m a r t e s i - p a za r

| FIRTINALAR TOPLULUĞU

KURUL* SEÇTİ* Tl KK CEMtYET1 YEN1 VONKTl>1

(Birinci Sayfadan Devam) tılmıştır. Yönetim Kurulu ra P?,Van müzakere ve tasvip edilmiş, bu konuda üyelerin KSSH* cevaPlandınlmış ve tenkıdler not edilmiştir Mu ­rakabe Heyetinin raporu iL

hndnn11 f Ustafa Gürbüz tara ndan okunup üyelerin bilgi-

fu hMnnÎ Yönetim Kum u hesaplarının doğru olduğu

YEN?°Yrtav ^ « ü lm l ş u fB u n .,1 i * M K U R U L UBunun üzenne görev süre

ibra° edjb^c Yönetlm Kurulu

ve Haysiyet Divam ile fcSS

tir FahriS>?İni lerİne eidilmiş-

S S y e n fv S tS S İV *

S “ ^ K„ r ^ r „ ls ers'a*sS V ’S L S T 'Piirro? f~ümiS <>lan 11 üyeden

E S , « 2

yönetim kurulubaşkan: Niyazi Ata Haşan Asbaşkan: Rasih Işıkman Sekreter: GUner Musaoğlu Muhasip: Naim Ali I aal Üyeler: Haşan Salın

Mehmet Se^ Ramadan H. G“11

Yedek Üyeler:Hayrettin Ibf8

Tahsin Belli Kemalettın

FAHRİ BAŞKAN•Salih Tamer

GENEL SEKRETER'Kıbrıstan tayinle) A. Ne«»

^ haysiyet divani

Başkan: Fikret Sekreter Cezmi Ömer Üyeler: Mehmet Çağlar

Mes’ut Çağdaş Osman Zabit

cıiek Üyeler: GünayMustafa C» 8*

MURAKABE K U R ^başkan: önder tzaet Uveler Birol Kaya

Turgut Reis

Yedek Üyeler: İbrahim Bn. Nevran &