C M Y K

Motorin Fiyatlar›‹stanbul : 2.58Ankara : 2.59‹zmir : 2.59

Adana : 2.59D.Bak›r : 2.65Kayseri : 2.62

www.tasimacilar.com

‹N

SA

N

Y›l - 2 / Say› - 06 20 - 26 fiUBAT 2008 / 25 Ykr

ÇAKMA OTOYA AĞIRCEZA 2’de

KAYSERİLİ ESNAF HALİNDENMEMNUN 6’da** **

** **BALIKESİR ULUDAĞ’DANTEKNOLOJİYE YATIRIM 4’te

RAYLARIN ÇİLEKEŞFİGÜRANLARI 8’de

HER ZAMAN TAZE GÜNLÜK BALIKADEM BABA BALIK LOKANTASI

Adres: Satışmeydanı Sok. No: 2Arnavutköy/İSTANBULTel: (0212) 263 29 33

Adres: Satışmeydanı Sok. No: 2Arnavutköy/İSTANBULTel: (0212) 263 29 33

Ford Otosan TransitConnect, araçlarını,

Ford’un anavatanı olanKuzey Amerika’ya ihraçedeceğini açıkladı.

Ford Motor Companyve Koç Holding’in ana or-takları olduğu Ford Oto-san, Kocaeli Fabrikası’nda2002 yılından beri ürettiğiTransit Connect araçlarını, Kuzey Amerika’yaihraç edeceğini Rahmi Koç Müzesi’nde düzen-lediği basın toplantısında açıkladı. 11’de

Iveco’nun,zor yol ko-

şulları ve enge-beli arazileriçin geliştirdiğiyeni aracı Da-ily 4x4, Pen-dik’te yapılanbir toplantıylabasına tanıtıldı.

Daily 4x4, kar küreme çalışmaları ve aramakurtarma çalışmalarında kullanıldığı gibi ambu-lansın görevini de yerine getirmek için tasarlan-mış. Daily 4x4’ün Avrupa’da müşterilerin ilgiodağı haline geldiğini işaret eden Iveco OtoyolGenel Müdürü Maurizio Manera, “Daily, özellik-le çalışma potansiyeli anlamında çok önemli kul-varda, dış pazarda rekabet ediyor” dedi. 2’de

Türkiye’de, birçok konuda örnek gösterilenKayseri Büyükşehir Belediyesi, şehiriçi

ulaşımda da hayata geçirdiği uygulamalarla hiz-mette farkını ortaya koyuyor. Günde ortalama 8bin seferle, 220 bin yolcu taşıyan Kayseri Oto-büs İşletmeleri’nde 7 gün 24 saat teker dönüyor.

“Halka hizmet, hakkahizmettir” parolasıylahareket ettiklerini söyle-yen Kayseri BüyükşehirBelediyesi’ne misafir ol-duk ve bu başarının sırrı-nı öğrenmeye çalıştık.Sorularımıza cevap ve-ren Kayseri BüyükşehirBelediyesi Makine İk-mal Bakım ve OnarımDaire Başkanı Hayri Na-ziksoy, çalışmalarını an-

lattı. “Kayseri Belediyesi, birçok konuda örnekgösteriliyor. Bunlarda öne çıkan ise şehiriçi top-lu taşıma hizmetleri” diyen Naziksoy, hizmetbayrağını devraldıkları günden itibaren yoğun iştemposuna girdiklerini söyledi. 7’de

Panelvan araçlara K2 Belge floku!R uhsatında kamyo-

net yazmasına rağ-men, otomotiv ba-

yilerinin hususi oto olaraksattıkları Kangoo, Doblo,Caddy, Connect gibi araç-ların K2 Yetki Belgesi almazorunluluğu var. Kanun’agöre ayrıca bu araçları kul-lanacak sürücülerinde SRCBelgesi alması gerekiyor.

Konuya ilişkin açıkla-malarda bulunan Ulaştır-ma Bakanlığı’ndan bir yet-kili, “Kanun’a göre ruhsa-tında kamyonet yazan tümaraçların K2 Yetki Belgesialma zorluluğu var. Ba-kanlığımız, K2 Yetki Bel-gesi denetimlerinde açık-lanan süreyi uzattı. Belirti-len tarihe kadar ruhsatla-rında kamyonet yazan araçsahipleri K2 Yetki Belge-si’ni almak zorundadır. Butür araçları hususi oto ola-rak kullanan araç sahipleriise en kısa zamanda araç-larında gerekli tadilatlarıyaptırarak, ruhsatlarını hu-

susiye çevirmeleri gereki-yor. Ruhsatlarını hususiotoya çeviren araçları sa-hiplerinin K2 Yetki Belge-si alma zorunluluğu yok”yorumunu yaptı.

Öte yandan Temmuz2006 yılında İçişleri Ba-kanlığı, 2918 Sayılı Kara-yolu Trafik Kanunu’ndadeğişiklik yaparak araçlar-da son değişikliklerin ya-pılmasını ve Ağustos 2006tarihinde de araç dönüşü-münün tamamen durdurul-duğunu açıklamıştı. Konuhakkında açıklama yapanUlaştırma Bakanlığı yetki-lisi’nin Bakanlıklar arasıiletişim kopukluğunun ol-duğunu ortaya koydu.

Hafif Ticari araç pazarın-da ciddi oranda daralmayaşanacağını dile getirenotomotiv satıcıları ise; Hu-susi kullanım için bu araç-ları tercih eden müşterile-rin, K2 Yetki Belgesi son-rası farklı araçlara yönele-ceğini ifade ediyor. 8’de

4925 Say›l› Karayolu Tafl›ma Kanunu’nun ilgili mevzuat› gere¤i ruhsat›nda kamyonet yazan araçlar›n K2 YetkiBelgesi alma zorunlulu¤u var. Bakanl›k, K2 Yetki Belgesi denetimlerine 1 Ocak 2008 tarihinde bafllayacak

Kocaeli’ndenAmerika’ya

Iveco, Daily 4x4zorluklar› afl›yor

Empati veyönetiflimin zaferi

T CDD Yönetim KuruluBaşkanı ve Genel Müdü-rü Süleyman Karaman

Hızlı Tren Projesi’nde 2008 yılıhedeflerine ulaşabilmek için de-miryolu sektöründeki yoğun ça-lışmalara devam ettiğini açıkladı.

Vatandaşların kaliteli ve kon-forlu trenlere binmesi gerektiğinibildiren Karaman, “Son yıllardahükümetimizin de büyük desteğiile demiryollarına yapılan yatırım-larla bu sektörde lider konumageldik. Bu da TCDD’nin kalitesi-nin arttığını gösteriyor” dedi.

Karaman, 1923 yılında de-

miryolu hatlarının uzunluğuyaklaşık 4 bin kilometre iken,bu rakamın bugün 8 bin 697 ki-lometresi ana hat olmak üzeretoplam 10 bin 996 kilometreolduğunu söyledi. 10’da

TCDD KalitesiniArt›r›yor!

SSüülleeyymmaann KKaarraammaann

“İstanbul’a haksızlık yapıyoruz”İstanbul Toplu Taşımacılar

Birliği (İSTAB) Başkanı Le-vent Birant, “Düşük modelli,

bakımı yapılmamış, motoru yıp-ranmış araçlarla verilen hizmet-te, şehre karşı da haksızlık yaptı-ğımızı bilmeliyiz” dedi.

İSTAB Başkanı Levent Birant,İstanbul’da yapılan yatırımlardan,trafik problemine, şoförlerin eğiti-minden çözüm önerilerine kadarbirçok konuda açıklama yaptı.

İstanbul’un, kent içi ulaşım so-rununun çözümü konusunda,sektör temsilcilerinin büyük birheyecanla dev projelere destekverdiklerini söyleyen Levent Bi-rant, hızla hayata geçirilen hiz-metlerin önemine dikkat çekti.

Bir zamanlar Boğaz Tüp Geçi-di’nin hayal bile edilemediğini an-latan Başkan Birant, “Dün hayalbile edemediğimiz Boğaz Tüp Ge-çişi çalışmaları başarı ile sürüyor.Üçüncü Boğaz Köprüsü için ge-rekli alt yapı ve planlama çalışma-ları hızla tamamlanıyor. Şehrin al-tından geçen ve şehri altından bir-birine bağlayan tünel inşaatları bi-tirilme durumuna gelmiş görülü-yor. Tercihli yollar, metrobüsler,minibüslerin şehir dışına çıkarıl-ması uygulamaları hızla yaygınlaş-tırılıyor. Bunların yanı sıra şehir içitrafiğin deniz ve demir yolu ile en-tegre edilmesi için bu hizmetlerİBB’ye devredilerek modernizeediliyor” şeklinde konuştu. 9’da

LLeevveenntt BBiirraanntt

T emsa, Dumlupınar Üni-versitesi Kütahya MeslekYüksekokulu işbirliği ile

Türkiye Otobüsçüleri Geliştirme veİyileştirme (TOGİ) Projesi KonsetTurizm ile başlatıldı.

Proje ortakları bu uygulamayı 1,5aydan bu yana sürdürüyordu. 5’te

Konset’te TOGİ rüzgarı

PPrroojjee,, kkuurruummssaallllaaflflmmaass››nn›› hheeddeefflliiyyoorr

TTD, seminerde hemeğlendi hem bilgilendiT emsa, Turizm Taşımacı-

lar Derneği’nin (TTD)araç kaptanlarına, Tem-

sa’nın Büyük İstanbul Otoga-rı’ndaki konferans salonunda,güvenli sürüş teknikleri ve insaniletişimi hakkında seminer verdi.

Seminere, Temsa, Otobüs-Mi-dibüs Satış, Pazarlama ve SatışSonrası Hizmetler DirektörüM.Ayhan Dayoğlu, TTD GenelBaşkanı Sümer Yığcı, Temsa İs-tanbul Bölge Sorumlusu Necmiİba, TTD Genel Sekreteri NusretErtürk ve Temsa Bayii BreyOtomotiv personeli katıldı.

Türkiye’deki şoförlerin artıkkendisini kanıtladığını dile geti-ren TTD Genel Başkanı Sümer

Yığcı, her konuda eğitim alanşoförlerin görevlerini eksiksizyaptıklarını belirtti. 12’de

UUzzmmaannllaarr eeflflllii¤¤iinnddee kkaappttaannllaarr,, ppssiikkoolloojjiikk vvee tteekknniikk bbiillggiilleerr eeddiinnddii

sayfa 1 2/20/08 5:42 PM Page 1

C M Y K

2 20 - 26 Şubat 2008

Ekonomik koşullar,otobüsçüye yansıyor

Kredi kartları 70 milyar dolarlık bir har-cama ile darboğaza girdi. İnsanlar

yerlerinden kıpırdayamıyor. Ekonomikdurgunluğun yanında insanların bu kredikartlarına olan borçlanmaları da yolcu-lukları son derece olumsuz etkiliyor!..

Mutlaka her yerden bir çıkış vardır.Ama bu çıkışın ortamını yaratmakta yineinsanlara düşüyor. Bir araya gelip, aklıbaşında insanların; rekabetsiz, fuzuli se-fer yapmamak ve boş araba gönderme-mek mantığı ile beraber oyları kurtarma-sı lazım. 25 yolcuyla araba zarar ediyor-sa, arabayı 35 kişiye çıkarmamız lazım.35 kişi olması için herkesin aynı orandaseferlerini azaltması lazım. Herkes hem‘zarar ediyorum’ diyor. Hem de boş seferyapmaya devam ediyor. Bu krizdir. Bukrizden çıkış yolu seferleri azaltmaktangeçiyorsa, sefer nasıl azaltılır?

Rica ile minnet ile değil, herkes bölge-sine kayıtlı arabanın yüzde 50’sini yazınçalıştırmak üzere kenara çekecek. Yüz-de 50 otobüs çalışacak. Çalışmayan karedecek. Çalışan kar mı eder, zarar mıeder onu bilmiyoruz. Dolayısıyla bizimseferlerimizi yüzde 50 azaltarak, mevcutyolcuyu yüzde 50 seferle yaptığımız za-man, gelirler çoğalacak ya da azalacak.Çok araba yola gideceğine az araba gi-decek. Az araba demek az mazot de-mek, az personel demek, az lastik de-mek, az otobüs demek, az yedek parçademek. Az, az, az. Dolayısıyla buradankarımız var. Öteki taraftan yola giren ara-ba sefer başına daha çok yolcu alacak.Her şey daha çok gelecek. Bu şekilde dedenge sağlanacak. Bunu yapmazsak he-pimiz ağlayacağız, ağlaya, ağlaya göz-yaşımız kalmayacak. Ve bir gün gelecekbu sektörde yerimizi bulamayacağız!..Ama bu taleplerin insanlardan gelmesilazım. Çok az sayıda insan diyor ki böy-le yapalım. Şöyle yapalım. Hadi yapalımdeyince de kimse yanımıza gelmiyor.

Herkes TOFED’den fiyat istikrarı sağ-lamasını bekliyor. TOFED’in elinde sihirlideğnek yok. Türkiye’de rekabet kuruludiye bir kavram var. Bizim fiyat birliği, fi-yat denetimi yapma yetkimiz olmadığısürece (serbest piyasa ekonomisindeöyle bir şey de mümkün değil), bizim fi-yatları arttırma ve eksiltme yönünde birmüdahalemiz söz konusu değil. İnsanlaroturacaklar kendi hesaplarını yapacak-lar, hesabına geliyorsa seferi yapacak,gelmiyorsa yapmayacak. Ankara’ya 20sefer yapan firma araba boş gidiyor diyesefer sayısını 15’e düşürecek.10 seferyapan araba 8’e, 7’ye düşecek. Bu işböyle düzelir. Şu anda gidip, gelip herseferde zarara düşüyoruz. Nereye kadargidecek bu? Onun için 2008 yılı sektöraçısından kötü başladı. Umarım ki böyledevam etmez ama elimizde iyi olacağınadair de hiçbir işaret yok.

Petrol fiyatları artıyor, yolculuktaekonomi bozuluyor. Yolculuklar azalı-yor. Kredi kartları tıkandı. İnsanlar alış-veriş yapamıyor. Alışveriş olmayıncahareket olmuyor, ekonomi duruyor.Çarkların hepsi duruyor. Türkiye eko-nomisi şu anda yavaşlatılmış bir filmgibi. Bu işin nerede duracağını benkestiremiyorum. 2008 yılında sektörelörgütlenme ile ilgili umutlarımız var. Buarada petrol şirketleri ile ilgili görüşme-lerimiz sürüyor. Örgütlenme konusun-da önemli adımlar atacağız.

Türkiye petrol üreten bir ülke değil,petrol tüketen bir ülkedir. Petrol fiyat-ları Dünya’da arttıkça Türkiye gibi pet-rol üretmeyen ülkelerin sıkıntıları dadoğal olarak artar. Maliyetleri artar.Enflasyonu artar.

Yolcu taşımacılığımızdaki fiyatlar çokdüşük. Bu işin katarı olan büyük firmalarmaliyetlerini makul seviyede arttırmakyerine fiyatlarını geriye çekmek zorundakaldılar. Piyasa payları daraldı. Bana gö-re serbest piyasa ekonomisi bizi esaretialtına aldı. Her yaz olduğu gibi bu yaz-dan da umutluyuz. Ama yaza çıkabilecekmiyiz, bilmiyoruz!..

TERS AÇI

Mustafa YILDIRIM

Mustafa YILDIRIM

TTOOFFEETT GGeenneell BBaaflflkkaann››TTOOFFEETT GGeenneell BBaaflflkkaann››

AC‹LEN SAH‹B‹NDEN; DEN‹ZE SIFIR(0), YASSI ADA’YA BAKAN (TAPULU)4246.50M2 ARSA SATILIKTIR

‹‹SSTTAANNBBUULL // KKIINNAALLIIAADDAA’’DDAA SSAATTIILLIIKK AARRSSAA

‹‹RRTT‹‹BBAATT TTEELL:: 00554433 771199 4477 8899

Iveco, Daily 4x4 ileher zorlu¤u afl›yor

D aily 4x4, kar küreme çalışmaları vearama kurtarma çalışmalarında kul-lanıldığı gibi ambülansın görevini de

yerine getirmek için tasarlanmış. Daily4x4’ün Avrupa’da müşterilerin ilgi odağıhaline geldiğini işaret eden Iveco OtoyolGenel Müdürü Maurizio Manera, “Daily,özellikle çalışma potansiyeli anlamında çokönemli kulvarda, dış pazarda rekabet ediyor.Bu segment yıldan yıla büyümekte ve dahaçok üretim haline gelmekte olan bir seg-ment” dedi.

ZZOR KOŞULLARIN OR KOŞULLARIN ARACIARACIDaily 4x4’ün, Daily ailesinin farklı ve

ufukları genişleten bir üyesi olduğunu belir-ten Iveco Pazarlama ve Satış Direktörü Yu-suf Teoman, Yeni Daily 4x4’ün herkese pa-ra kazandıracak bir ürün olduğunu söyledi.Teoman şöyle devam etti: “Çünkü iç pazar-da oldukça konforlu bir araç. Ayrıca son de-rece esnek bir yapıya sahip. Ürün misyonuile hedef kitleye bakarak analizini yaptığı-mızda ise, olumsuz yol şartlarında normalaraçların gitmesine uygun olmayan alanlar-da yol açma, kar küreme, araba kurtarma veyangın söndürme çalışmalarında kullanıl-mak üzere dizayn edilmiş”

SSON DERECE ERGONOMİKON DERECE ERGONOMİKTeoman, “Hedef kitlesi karayolları sivil

savunma, itfaiye, belediyeler, askeri alanlar,sağlık kuruluşları, üst yapılar olan araç, 4x4meraklılarını tatmin edecek, hem yolda, hemkapalı caddelerde kullanılacak şekilde tasar-landı” dedi. Süspansiyon ve konfor açısın-dan Daily’nin dışardan görünüşüyle aynı ol-duğunu da ifade eden Teoman, Daily 4x4hakkında bazı teknik bilgiler de verdi: “Işık-landırma ile daha iyi bir görüntü sağlandı.Yüksek kabinden dolayı kabine giriş kolay-laştırılmış durumda. İç dizaynı oldukça ergo-nomik. Diferansiyel tutuşlarının ön paneldeyer alıyor. İki farklı dingil mesafesi ve altıversiyon ile pazara sunuldu. Çift kabinliaraçlar toplam 7 kişilik. Iveco Daily 4x4modellerde 176 HP Euro 4 F1C serisi motorbulunuyor. Önlerde disk, arkada kampanabulunuyor. Cruise kontrol ve bunlara bağlıolarak PTO motor devir ayarı, sis farları,uzaktan kumandalı merkezi kilit, elektrikli

camlar, yol bilgisayarı, Daily 4x4’lerin stan-dart zengin donanımı yanında yer alıyor. Zorgörüş şartları için ise tamponlarda yakın gö-rüş farları var”

Toplantının ardından basın mensupları,Resmi Iveco Pilotu Ethem Genim kaptanlı-ğında Daily 4x4’ü test ederek aracın perfor-mansının üstünlüğünü gördü.

Iveco’nun, zor yol koflullar› ve engebeli araziler için gelifltirdi¤i yeni arac› Daily 4x4, Pendik’te yap›lan top-lant›yla bas›na tan›t›ld›. Kar küreme arac› olarak da tasarlanan Daily 4x4, ambülans olarak da kullanabiliyor

PPiiyyaassaayyaa yyeennii çç››--kkaann IIvveeccoo DDaaiillyy44xx44,, kkeennddiissiinnddeennbbeekklleennttii iiççeerriissiinnddeeoollaann mmüüflfltteerriilleerriinniiffaazzllaass››yyllaa ttaattmmiinneettttii..

Doğuş’tan büyük yatırımV olkswagen Grubu (VW

AG) üst düzey yönetimi,Doğuş Otomotion İstan-

bul’u ziyaret etti. Doğuş GrubuYönetim Kurulu Başkanı Ferit Şa-henk’in kuruluşunda fikir önderli-ği yaptığı Doğuş Otomotion, VWBinek Araç Uluslararası SatışBaşkanı Kevin Rose, SEAT Satışve Pazarlamadan Sorumlu Yöne-tim Kurulu Üyesi Berthold Krü-ger, VW Ticari Araç Bölge SatışDirektörü Volkmar Steinhorst,Audi AG Güney Avrupa BölgeDirektörü Alexander Buk gibi üstdüzey VW AG yöneticileri tara-fından ziyaret edildi.

VW AG’nin yöneticilerini İs-tanbul Otomotion’da ağırlayanDoğuş Otomotiv, 1994 yılındanberi VW binek ve VW ticari araç,Audi, Bentley, Lamborghini, SE-AT, Skoda ve Bugatti gibi birçokküresel başarı kazanmış markayıTürkiye’de temsil ediyor.

Ziyaret sırasında yapılan toplan-tıda, Doğuş Otomotiv CEO’su AliBilaloğlu tüm Doğuş Otomotivekibine ve VW AG Yetkilileri’neteşekkür etti. Otomotiv sektörünepazarlama yaklaşımları açısındanyepyeni bir soluk getirildiğini be-lirten Ali Bilaloğlu, “Dünya’da butarz etkinlik ve denetimsel pazar-lama merkezlerinin de tecrübesin-den yararlanarak Otomotion’u buhale getirdik. Gelişiminde hermarkanın ciddi katkıları olmuştur.Tüm markalara teşekkürlerimizisunmak istiyoruz” dedi.

VW AG yöneticileri, Kasım2007’de kurulan çok amaçlı pa-zarlama merkezi Doğuş Otomoti-on için Doğuş Grubu YönetimKurulu Başkanı Ferit Şahenk’e1960 yılından bu yana, değerli iş

ortaklarına ve distribütörlerineverdiği ‘Diamond Pin’ ödülünüverdiklerini hatırlatarak DoğuşOtomotiv’in ilerici vizyonundanher zaman etkilendiklerini ve tak-dir ettiklerini vurguladılar.

Yaptığı konuşmada Doğuş Oto-motiv’in satış ve satış sonrası ba-şarılarından oldukça etkilendiğinidile getiren SEAT Satış ve Pazar-lamadan Sorumlu Yönetim Kuru-lu Üyesi Berthold Krüger, “DoğuşOtomotiv markaları ve ürünlerimükemmel bir şekilde sunuyor.Doğuş Otomotiv’i ve bu çalışma-da emeği geçen herkesi kutluyo-rum” dedi.

Doğuş Otomotion’un çok başa-rılı bir çalışma olduğunu söyleyenVW Binek Araç Uluslararası Satış

Başkanı Kevin Rose, “Bir yıl önceburaya gelmiştim. Böyle mükem-mel bir binaya dönüşeceğini tah-min edemezdim. İnsanlar burayaalışveriş için nasılsa geliyorlar, bi-zim ürünlerimizi de yakından tanı-ma imkanına sahipler. Bu inanıl-maz bir hayal gücü” şeklinde ko-nuştu.

Otomobil tutkunlarının yanı sıraherkesin kültürel ihtiyaçlarını kar-şılamak amacıyla kurulan DoğuşOtomotion İstanbul 25 milyonAmerikan doları yatırımla hayatageçirildi. 28 bin metrekarelik ala-nıyla Doğuş Power Center’ın için-de yer alan Doğuş Otomotion İs-tanbul, birçok önemli otomobilmarkasının satış ve satış sonrasıhizmetini veriyor.

Çakma otoyaa¤›r ceza!

TT icari araçlarını, maksadı dışındadönüştürenlere vergi cezası gel-di. 3 yıl evvel İstanbul’un Ana-

dolu yakasındaki araç sahipleriyle başla-tılan vergi operasyonu devam ediyor.

Şu ana kadar aralarında bazı ünlü sa-natçıların, eski milletvekillerinin ve AKPil başkanlarının da bulun-duğu araç sahiplerine,100 bin YTL’yi bulanvergi cezaları gelmeyebaşladı. Ankara’da 563araç sahibine de tebligatyapıldı. Ticari araç alıp,bunu lüks iç donanımla makam aracı ha-line getirenlerin yanı sıra halıcı, çiçekçigibi KOBİ’lerin de kullandığı bu araçla-ra, kendi fiyatı kadar ceza isteniyor.

Türkiye, bir süre öncesine kadar tümticari araçlara yüzde 4 vergi uygulayanbir ülkeydi. 2004 yılında bu pazardakisatışların patlama yapması ve lüks araç-ların da ticari araç adıyla satılması, Ma-

liye’yi harekete geçirmişti. Maliye Ba-kanlığı bir karar alarak, ticari araç ola-rak satın alınıp, daha sonra binek otoçevrim işlemine tabi tutulan araçların,ruhsatına bunun işlenmesini şart koştu.Maliye Bakanlığı, daha sonra ticariaraçları, minibüs, binek araç ve kamyo-

net adlarıyla sınıflandıra-rak, farklı vergilere tabituttu.

Araçlarını çevirenler,yeni ruhsat için trafikmüdürlüklerine gittiler.Trafik, vergi dairelerin-

den borcu yoktur yazısı istedi. Onlar dagidip, bu yazıyı aldılar. Trafik müdür-lükleri de bu işlemi yapan 12 bin kişi-ye yeni ruhsatını verdi. 2005’te bu türaraçların vergileri yeniden düzenlendi.Vergi daireleri düzenlemenin ardından,bu tür araç sahiplerine 36 bin YTL’yibulan ek ÖTV ve buna ek olarak 2.5yıllık vergi cezaları kesmeye başladı.

Norveç’te, ‘Çevre dostuotomobil' demek yasak

NN orveç, otomo-tiv sanayininürettiği taşıt-

ları 'yeşil', 'temiz' veya'çevre dostu' gibi sıfat-larla pazarlamasını durduracak yenireklâm yönetmeliğini uygulamayabaşlıyor.

Otomobillerin gerçekten çevre dos-tu olabileceği tartışmalı. Dünyadaki ensert tanıtım yönetmeliklerinden biriolacak bu uygulama, bu tür çevreci sı-fatlar kullanan otomobil üreticilerine

para cezaları verilmesiniöngörüyor.

Norveçliler, otomobil-lerin çevreye hiçbir olum-lu katkıda bulunamayaca-

ğını, dolayısıyla, otomobilleri 'temiz'ya da 'çevre dostu' diye tanımlamanınyanıltıcı olduğunu düşünüyor.

Toyota, Citroen, Saab ve Suzukigibi önde gelen otomobil üreticileri,son dönemlerdeki reklâm kampan-yalarında bu tür çevreci sıfatları kul-lanmaktaydı.

DDoo¤¤uuflfl,, DDoo¤¤uuflfl OOttoommoottiioonn ‹‹ssttaannbbuull’’ddaa 2255 mmiillyyoonn $$’’ll››kk yyaatt››rr››mm››nn›› ttaann››tttt››

sayfa 2 2/20/08 5:51 PM Page 1

C M Y K

320 - 26 Şubat 2008

Sektör için haydiel ele!..

Nasrettin Hoca bir gün damdan dü-şer ve belini incitir. Olaydan haber-

dar olan komşuları hemen Hoca’nınevine akın ederler. “Hocam çok canınyanıyor mu?” derler. Hoca ise; “benimhalimi ancak damdan düşen anlar” di-yerek olayı geçiştirir.

Evet, sevgili dostlarım: biz karayolu ta-şımacılarının halini de ancak, karayolutaşımacıları anlar. Bunun bilincine var-dık. Yıllardır kara taşımacılığının içindebulunduğu durumdan çıkması için hepmücadele ettik. Otobüs sektörü kendiiçinde örgütlenerek, yolcu taşımacılığı-nın bugüne gelmesini sağladı.

Hatırlayacağınız üzere daha öncekiyazılarımda “Taşımacılar Platformu”nudile getirmiş ve sorunların ancak ve an-cak ortak hareket edilerek çözüme kavu-şacağını vurgulamıştım. Sektörümüzdeyaşanan sorunları ben burada tekrar sı-ralamak istemiyorum. Çünkü mensuplarıbu sorunları adı gibi biliyor artık…

Taşımacılar Platformu’nu gündemegetirmenin ardından TOFED GenelBaşkanı Sayın Mustafa Yıldırım konu-ya sıcak baktı ve ortak hareket içinneler yapabileceklerinin tartışmasınıönce TOFED Yönetim Kurulu’na açtı.Daha sonra 4-6 Nisan 2007 tarihleriarasında Ankara Kızılcahamam Tesis-leri’nde düzenlenen 3’üncü KarayoluUlaştırma Zirvesi’nde dile getirdi.

Sayın Yıldırım; “Kara taşımacılarınınbir çatı altında toplanması için bir taslakhazırlayacağız” derken, sivil toplum ör-gütlerinin ortak hareketleriyle yaşananbirçok sorunun çözüme kavuşacağınıifade etmek istedi.

Biz kara taşımacıları ne zaman birlikolur ve yaşanılan sorunlarının çözümüiçin ortak hareket edersek, işte o za-man elde edemeyeceğimiz hiçbir şeyyoktur.

Her şeyden önce sivil toplum örgütleriolarak bir Taşımacılar Platformu’nu oluş-turursak, yolcu taşımacılık sektöründe;korsan taşımacıların önüne geçileceğigibi akaryakıt, KDV, belge, ÖTV gibi so-runları da ortadan kaldırırız.

Yukarıda verdiğim Nasrettin Hoca fık-rası örneğinde olduğu gibi; karayolu ta-şımacılık sektörünün halinden ancak ka-rayolu sektör temsilcileri anlar. Onun için“biz otobüsçüyüz, biz komisyoncuyuz”gibi polemiklere kapılmadan ortak ze-minde birleşmek, sektör adına atılacaken önemli adımdır.

Yıllardır otobüs sektörünün belirli ka-demelerinde hizmet etmiş ve bugündeTOFED’in Genel Sekreterliği göreviniyürüten biri olarak, karayolu taşımacılıksektörünün ortak bir zeminde buluşmasıiçin elimden gelen her şeyi yapacağım.

Amacım bağcıyı dövmek değil, üzümyemektir. Buradaki üzümden kastım, ka-rayolu taşımacılık sektöründeki sorunla-rın çözüme kavuşmasıdır.

Sorunlardan arındırılmış, huzurlu birkarayolu taşımacılık sektörü dileğiylehoşçakalın!..

ÖZGÜRCE

MevlütİLGİN

Mevlüt İLGİN

TTOOFFEEDD GGeenneell SSeekkrreetteerriiTTOOFFEEDD GGeenneell SSeekkrreetteerrii

Otobüs Al›m-Sat›m›, Vade,Takas yap›l›r

Sedri KOPUZ

Altıntepsi Mah. Öztekin Cad. No: 48(Büyük İstanbul Otogarı Karşısı)Bayrampaşa/İSTANBULTel : (0212) 567 02 03 - 567 01 82Cep : (0532) 232 12 05

Turizm firmalar› otobüsal›mlar›na devam ediyor

U lusal firma olma yolunda ilerleyenKent Turizm, 10 adetten oluşanStarliner siparişinin ilk 2 adedini

MAN Türkiye Fabrikası’nda düzenlenen tö-renle teslim aldı.

Firmaların prestijine prestij katan VIP sı-nıf seyahat otobüsü Starliner ile Kent Tu-rizm, Türkiye genelinde hizmet vermeyehazırlandığı öğrenildi. Kaliteli hizmet anla-yışıyla yola çıkan Kent Turizm firmasınınyetkilileri, müşterilerine konforlu ve güven-li seyahatler yaşatacaklarını; teslim aldıklarıStarliner otobüsler ile eğlence tadında seya-hatleri vaad ettiklerini belirtti. Araçları KentTurizm yetkilileri Hacı Ali Arslan ve ErdemYücel, MAN Kamyon ve Otobüs TicaretA.Ş. Otobüs Satış Müdürü sayın Önsel De-mircioğlu’ndan teslim aldı.

Metro, “Tourliner’la devam“ dediBir başka NEOPLAN teslimatı da yine

MAN Türkiye Fabrikası’nda düzenlenen tö-renle gerçekleştirildi..

İzmir Metro Turizm, 5 adet Tourliner se-yahat otobüsünü, MAN Kamyon ve OtobüsTicaret A.Ş. Otobüs Satış Yetkilileri GökhanÇerioğlu ve Hakan Koç’tan teslim aldığıaçıklandı. Araçları teslim alan İzmirMetro Turizm firmasının yetkilileriDoğan Uzunay, Sefer Uzunay veEkrem Öztürk, yatırımlarını MANve NEOPLAN araçları ile sürdüre-ceklerini belirtti.

Ekonomik ve kaliteli olmasınınyanı sıra araçların yolcuların üstünkonfor taleplerini tam anlamıylakarşıladığını, bunun firmalarının gü-venilirliğini ve tercih edilirliğiniarttırdığını söyleyen firma yetkilile-ri, firma olarak koşulsuz müşterimemnuniyeti ile hareket ettiklerinive NEOPLAN markasının bu anla-yışa hizmet edebilecek kalitedearaçlar ürettiğini sözlerine eklediler.

Otobüs yat›r›mlar›na h›z veren Kent Turizm 2 Starliner’›, ‹zmir Metro Turizm de 5 adet Tourliner’› MAN Türki-ye Fabrikas›’da düzenlenen törenlerle teslim ald›.Firma yetkilileri otobüs yat›r›mlar›n›n devam edece¤ini söyledi

KKeenntt TTuurriizzmm yyeettkkiilliilleerrii,, NNeeooppllaannllaarr›› mmüüflfl--tteerrii mmeemmnnuunniiyyeettii iillkkeessiinnee uuyygguunn oolldduu¤¤uuiiççiinn tteerrcciihh eettttii¤¤iinnii bbeelliirrttttii.. FFiirrmmaa yyeettkkiilliilleerrii22000088 yy››ll›› iiççeerriissiinnddee ddee yyeennii aarraaçç aall››mmllaa--rr››nn››nn ddeevvaamm eeddeeccee¤¤iinnii vvuurrgguullaadd››..

Antalya turizm taşımacılığı için Otokar’ı tercih ettiB atı Antalya Turizm

Seyahat Kooperati-fi’nin, Antalya-

Kaş-Fethiye hatlarındaOtokar’ın Sultan 145Smarkalı küçük otobüsleriile yolcu taşıyacağı açıklan-dı. 45. yılını kutlayan Oto-kar, 7 adet Sultan 145S mo-delini düzenlenen teslimattöreni ile Batı Antalya Tu-rizm Seyahat Kooperati-fi’nin hizmetine sundu.

Törende Batı AntalyaTurizm Seyahat Kooperati-fi Başkanı Mehmet Keskin,Otokar Bölge Satış Sorum-lusu Baybars Dağ ve Antal-ya Bayisi Balabanlardan

Bilgin Balaban katıldı.Baybars Dağ teslimatlar-

la ilgili olarak “Sultan, oto-büs için tasarlanmış genişşasisi ile üstün bir yol tutu-şu ve ön ve arkadaki diskfrenleri ile güvenlik sağlı-yor. Bu da oldukça virajlıolan Antalya-Fethiye-Kaşyolunda Sultan’ı avantajlıkılıyor. Ayrıca Turizm taşı-macılığında konfor çokönemli. Sultan 145S’in ge-niş iç hacmi, koltuklar ara-sında yeterli diz mesafeleri,iç yüksekliği ve ferahlığıyolcuların da tercihi” dedi.

Müşterilerinin araçalımlarında Otokar’ı tercih

etmelerinde, araçlardanduyulan memnuniyetinyanı sıra, satış, servis vebayi ekibinin sıcak ilişki-lerinin de etkili olduğunubelirten Dağ “Otokar ola-rak öncelikli hedefimizmüşteri memnuniyetinisürekli kılmak ve müşteri-lerimizin ihtiyaçları doğ-rultusunda en uygun araç-ları sunmak. Bunun içinsadece kaliteli ve güveni-lir araçları üretmekle kal-mıyor, satış koşullarındave satış sonrası hizmetler-de de büyük kolaylık sağ-lamaya devam ediyoruz”şeklinde konuştu.

Temsa, Antalyal›tafl›mac›lara “Prestij” katt›

T emsa, Side Turizm’e 15adet Prestij Super Deluxe,Sayım Tur’a da 2 adet Pres-

tij Classic araç teslim etti.Antalya’nın köklü firmalarından

Side Turizm, 15 adet Prestij SuperDeluxe alarak, tamamı Temsa ara-cından oluşan filosundaki araç sayı-sını 50’ye çıkardı. 1990 yılından buyana Antalya bölgesinde okul taşı-macılığı yapan Sayım Tur ise 2 adetPrestij Classic’in sahibi oldu. Tem-sa, Side Turizm’e araçlarını Şu-bat’ta, Sayım Tur’a ise Ocak’ta tes-lim etti.

Side Turizm “rampayla yarışa-cak, pompayla barışacak”

Prestij Super Deluxe, 27+1+1yolcu kapasiteli, geniş koltuk-dizmesafeleri, geniş yürüyüş alanı vedüz koridor, rahat koltukları, uzunyolcuların rahat hareket etmelerinisağlayan iç yüksekliği ile Side Tu-rizm yolcularına konforlu yolculuk-lar vaat ediyor. Radyo ve MP3 çalar,

tüm koltuklarda bulunan emniyetkemeri, güçlü klima sistemi gibiözellikler daha keyifli ve güvenliyolculuk sunuyor.

Prestij Super Deluxe, düşük yakıtsarfiyatı ile taşımacılık sektörününekonomik beklentilerini fazlasıylakarşılıyor. 136 HP güce sahip Turbointercooler sessiz motoru ve 370 Nmtork, yüksek sürüş performansı ile

yüksek tırmanma kabiliyeti sağlıyor.Prestij Classic, mazotu koklayan

136 beygir gücündeki, 370 Nm torküreten güçlü motoru sayesinde sını-fının en iyi tırmanma kabiliyetine sa-hip. Keyifli ve konforlu bir sürüşsunan Prestij Classic, en iyi mini-mum dönüş yarı çapıyla en dar so-kaklarda rahat ve güvenli manevraimkanı sağlıyor.

BBaayybbaarrss DDaa¤¤,, ccoo¤¤rraaffii flflaarrttllaarr››nn aarraaççsseeççiimmiinnddeekkii eettkkiissiinnee ddee¤¤iinnddii..

AArraaçç,, ddüüflflüükk yyaakk››tt ssaarrffiiyyaatt›› iillee sseekkttöörrüünn eekkoonnoommiikk bbeekklleennttiilleerriinnii kkaarrflfl››ll››yyoorr

sayfa 3 2/20/08 6:01 PM Page 1

C M Y K

4 20 - 26 Şubat 2008

Kavgamız!..BOSYAD olarak, TOFED’e katıldı-

ğımızdan bugüne kadar ki süreci-mizin üyelerimiz tarafından sorgulan-makta olduğunu görüyorum. İsterse-niz TOFED ile niçin birlikte olduğumu-zu açıklamakla başlayayım.

Bizim sektör içindeki temsil oranı-mız ve sektörümüzdeki diğer sivil top-lum örgütlerimiz, hem resmi otoriteyehem de mevcut siyasi iradeye karşıbir olalım, aynı zamanda da dik bir du-ruş sergilemek maksadıyla kader birli-ği yapma kararı aldık.

Yapmış olduğumuz genel kurulu-muzda da üyelerimiz bu yetkiyi, yöne-tim kuruluna vermişti. Biz de yönetimkurulu olarak bu yetkiyi en iyi bir şekil-de kullanmak düşüncesi ile yola çık-tık. Peki, bugüne kadar gelinen süreç-te neleri başardık veya bireysel oto-büsçülere ne gibi kazanımlar elde et-tik. Bunları da enine boyuna değerlen-direlim!..

Aslında bakarsak kendi gayretleri-miz dışında hiçbir çaba bize bir katmadeğer elde etmemize yardımcı olama-dı. Bu mevcut şartlar altında da olaca-ğını düşünmüyorum. Öyle ise; yapıl-ması gereken nedir diye sorgulanacakolursa: Bizde yönetim kurulu olarakgereğini yapacağız. Bundan da kim-senin endişesi olmasın!..

Bunun dışındaki faaliyetlerimiz hak-kında da çok ince mesajlar vermek is-tiyorum. BOSYAD olarak sivil toplumörgütümüzün iktisadi organizasyonuolan BOS-BAĞTAŞ kooperatifimizioluşturuyoruz!.. Yani kodlayacak olur-sak; Bireysel Otobüs Sahipleri Bağım-sız Taşımacılar Koop. BOS-BAĞTAŞ’ıoluşturduk ki, otobüs sahibi olan üye-lerimizi bu çatı altında örgütleyereksektördeki temsil nispetinde güçlendi-rip, layık olduğu inisiyatifi kullandıra-rak, sektördeki yerimizde kayıplarımı-zı telafi etme fırsatını yeniden eldeedelim.

Bu arada otobüsçülerimize bir müj-de vermek istiyorum. Akaryakıt sektö-ründe Dünya’da 4 büyük firmadan bi-risiyle anlaşma yapmak üzereyiz. Ya-pacağımız anlaşma sonrasında üye-lerimizin çok cazip indirimlerle mazo-tunu da temin edeceğimizin buradanmüjdesini vermek isterim!..

Bütün bu gelişmelerle ilgili daha ge-niş düşüncelerimizi Nisan ayındaaçıklayacağım!.. Sektör içerisinde kikavgamız devam etmektedir.

SERBEST KÜRSÜ

HüsamettinAYDIN

Hüsamettin AYDIN

BBOOSSYYAADD BBAAfifiKKAANNIIBBOOSSYYAADD BBAAfifiKKAANNII

Bal›kesir Uluda¤’danteknolojiye yat›r›mA ntalya, Aydın, Ayvalık,

Balıkesir, Bandırma, Bu-cak, Burdur, Burhaniye,

Bursa, Denizli, Edremit, Erdek,Gönen, Isparta, Karacabey, Kü-tahya, Manisa, Susurluk, İstan-bul (Anadolu ve Avrupa Yakası),İvrindi ve İzmir’de şubeleri olanfirmanın ilk hedefi; ‘Hızlı hizmetve yolcularına sağladığı güvenliseyahat’

Balıkesir Uludağ Turizm İs-tanbul İşletmecisi Mustafa Pak,başarıdaki sırrın, yolcuya sağla-nan modern yolculuk ve konfor-dan geçtiğini belirterek, “Yolcu-larımız, bizim veli nimetimiz.Onları, memnun etmek için ek-siksiz ve yenilikçi bir yöntem iz-leyerek hizmet vermeye çalışıyoruz. Bunun içinde, teknolojiye uygun araçlara yatırım yapmakzorundayız. Türkiye’nin pek çok yerinde şube-lerimiz var. Bu şubeleri arttırarak, şehir içi ser-vislerimizi de çoğaltmak istiyoruz. Hali hazırdaAntalya, Balıkesir, Bandırma, Denizli, Manisave İzmir’de servislerimiz faaliyette” dedi.

“Sektörde kaos bitmiyor”“Sektörde kaos bitmiyor”Otobüs sektörünün sorunlarına da dikkat çe-

ken Mustafa Pak, sorunların aşılması için önce-likle sektör mensuplarının beraberlik içerisindeolması gerektiğine işaret ederek, birlik mesajıverdi.

Belgesiz ve korsan taşımacılık yapan sürücü-lere tepki gösteren Pak, “Bu tür taşımacılarınönü kesilmeli. Artık birilerinin bunlara ‘Dur’ de-mesi gerekiyor. Nedense verilen sözler tutulmu-yor. Ayrıca, akaryakıt fiyatları çok yüksek. Budurum bütün firmaları olumsuz yönde etkilediğigibi Balıkesir Uludağ’a da yansıyor. İşletme gi-derlerini yükseltiyor” dedi.

Sektörün, uçakların otobüs yolcusunu çaldı-ğından yakındığını kaydeden Mustafa Pak, şöylekonuştu: “Bence uçaklar otobüs sektörünü hiçetkilemiyor. Belki de yüzde 5 civarında etkiler.Daha fazla bir etkisi olacağını sanmıyorum. Bel-ki taşrada uçaklar otobüs yolcusunu kendine çe-kebilir. Ama İstanbul büyük ve kozmopolit birkent. Metropol bir kent. Bu nedenle uçaklarınçok fazla otobüsçüyü etkileyeceğini sanmıyo-rum. İstanbul’da trafik çok yoğun ve ulaşım çokzor. Otobüslerin yolcusunun azalmasının enönemli sebebi özel araçlar. Herkes bunu göz ar-dı ediyor. Otobüs yolcusu her geçen gün azalı-yor. Çünkü artık herkesin aracı var. İnsanlar ken-di aracıyla gönüllerince seyahat etmeyi tercihediyor. Bu nedenle otobüs yolcusu hızla azalma-ya başladı”

Bal›kesir Uluda¤ Turizm, 2008 y›l›na h›zl› girdi. Yeni araçlar alarak, geliflen teknolojiyi takip eden firma, müfl-teri memnuniyetini ön plana ç›kard›. Firman›n ‹stanbul ‹flletmecisi Pak, “Amac›m›z, hizmette rekabet” dedi

MMuussttaaffaa PPaakk:: ““OOttoobbüüss yyoollccuussuunnuunn aazzaallmmaass››nn››nn eenn öönneemmllii sseebbeebbii öözzeell aarraaççllaarr.. HHeerrkkeess bbuunnuu ggöözzaarrdd›› eeddiiyyoorr.. OOttoobbüüss yyoollccuussuu aazzaall››yyoorr..””

Dönmez, firmalar› uyard›

D önmez, 1 Ocak’tan itiba-ren 8 yaş şartından do-layı, asgari kapasite şar-

tını kaybedenlerin, 29 Şubat2008 Cuma günü mesai bitimi-ne kadar asgari kapasite şartınıtekrar sağlamaları gerektiğinibelirtti. Aksi halde faaliyet dur-durma işlemi yapılmaksızın yet-ki belgelerinin iptal edileceğinide sözlerine ekledi.

Dönmez, uygulamaya yöne-lik açıklamaları içeren ve29.12.2006 tarihli genelgeninyerine yürürlüğe giren 4 Ocak2008 tarihli genelgeye ilişkin,firmaları bilgilendirdi. Bu ge-nelgeye göre, 2008 yılındaacentelik ve taşıt sözleşmele-rindeki asgari bedel 1.000 YTLolacaktır.

Motorlu taşıt çalıştıracak mo-torlu taşıtlar kooperatifleri, üyeisimleri ve karşısında sahibi ol-dukları taşıtların plaka numaralıyazılı noter onaylı veya hükü-met komiseri tasdikli üye foto-kopisi ile birlikte motorlu taşıttrafik ve tescil belgelerinin bi-rer fotokopisini verdiklerinde;

noter onaylı taşıt sözleşmesi is-tenmeden bu taşıtlar sözleşmeliolarak kayıt edilecektir.

Acenteler sözleşme yaptıklarıyetki belgesi sahibine acentelikhizmet bedeli faturası düzenle-yebilirler, kendi adlarına yolcu

bileti veya taşıma faturası dü-zenleyemezler.

Özürlülere indirimli biletuygulaması, yüzde 40 ve üze-ri özür oranına sahip olduğunuuygun özürlü sağlık raporu ve-ya özürlü kimlik belgesi ile

belgeleyenlere yapılacaktır.Taşıt belgesinde kayıtlı olup

da taşıt kartını yanında bulun-durmayanlara Karayolu Taşı-ma Kanunu’nun 26.d bendi,başvuruda bulunmuş dahi olsataşıt belgesine kayıtlı olmadantaşımacılık yapanlara 26.a ben-di uyarınca idari para cezası tu-tanağı düzenlenecektir.

Zeki Dönmez, “Günübirlikgiriş-çıkışları düzenleyen ge-nelgenin yerine yeni genelgeyürürlüğe girmiştir. MeslekiYeterlilik Eğitimi Yetki belge-lerinin sınırlandırılmasını kap-sayan genelgenin yerine de ye-ni bir genelge yürürlüğe gir-miştir” dedi.

Dış hat taşımaları ile ilgilihususlara da değinen Dön-mez, “Türkiye-YunanistanKUKK Toplantısı’nda elealınmak üzere Yunanistan ta-şımalarında karşılaşılan so-runların derneğimize iletil-mesi gerekmektedir. Türki-ye-Slovakya KUKK Toplan-tısı protokolü derneğimizdenalınabilir” şeklinde konuştu.

Uluslararas› Anadolu ve Trakya Otobüsçüler Derne¤i (UATOD) Müdürü Zeki Dönmez, Bakanl›ktaraf›ndan Ocak 2008 itibariyle Karayolu Yolcu Tafl›mac›l›¤›’nda yap›lan de¤ifliklikleri aç›klad›.

DDöönnmmeezz:: ““KKUUKKKK TTooppllaanntt››ss›› PPrroottookkoollüü ddeerrnnee¤¤iimmiizzddeenn aall››nnaabbiilliirr””

J9 ve HD 35 görücüye çıktı

fiehirleraras› otobüs firmalar› azal›yorK a r a y o l u

TaşımacılıkKanunu ve

sonrasında yayımla-nan yönetmelik so-

nucunda şehirlera-rası yolcu taşımacı-lığı alanında faaliyetgösteren sektörde,değişimler yaşan-

maya başlandı. Yasayla birlikte

otobüslerin kargoeşyası taşımalarıyasaklandı. Engellive 12 yaşından kü-çüklerin otobüslereyüzde 50 indirimlebinmesi sağlanır-ken, otobüs firma-larına internet sitesikurma mecburiyetigetirildi.

Yolcu taşımacılığıiçin öngörülen maliyeterlilikleri bulun-mayan bazı otobüsfirmaları kendili-ğinden, bazıları iseBakanlık tarafındankapatıldı. Son yapı-lan araştırmalarınsonucuna göre, şe-hirlerarası yolcu ta-şımacılığı yapan şir-ket sayısı 566'dan436'ya düştü.

B üyük İstanbul Otogarı,geçtiğimiz günlerdeKarsan J9 ve Hyundai

HD 35’in tanıtımına sahne ol-du. Gürsözler Otomotiv Hyun-dai Truck ve Karsan Bayii, ti-cari araçlar Karsan Peugeot J9Premier ve Hyundai Hd 35kamyoneti sergiledi. Otogar-’daki turizm ve servisçilerdenyoğun talebin olduğu tanıtım-da, J9 Premier’den 10’un üze-rinde sipariş alındı. Isuzu motorve Mercedes şanzımana sahipolan J9, tamamen yerli bir araçve maliyetleri oldukça düşük.Aracın 14+1, 21+1, 18+1 ve18+1 long (koridorlu) modelle-

ri mevcut. J9’un fiyatı, modeli-ne göre, 38 bin 500 YTL ile 41bin 500 YTL arasında değişi-yor. Hyundai HD 35 kamyone-tin fiyatı ise 32 bin 500 YTL ol-masından dolayı ilgi çok bü-

yük. Firmalar ve vatandaşlartarafından çok yoğun taleplerinolduğu araçlar, işletim giderle-rinin çok düşük olması, uygunfiyatları nedeniyle oldukça rağ-bet gördü.

sayfa 4 2/20/08 6:11 PM Page 1

C M Y K

520 - 26 Şubat 2008

Sabuncubeli’ninsabunları

Bir haber üzerine Sabuncubeli’ne (Ma-nisa-İzmir arası meşhur rampalar),

tekrar dikkat çekmek zorunluluğu oluştu. Daha önce orada bir otobüsümüz de

devrilmiş, olay yerinde 8 canı kaybet-miştik. Ve o zamandan itibaren, bu kesi-min tehlikelerine dikkat çekerek, alınabi-lecek zorunlu tedbirleri paylaşmıştık. Oolay, İzmir-Manisa yönündeydi. Haber-deki olay ise, Manisa-İzmir yönünde.

Yeni haber şu:Freni arızalanan TIR, korku saçtı(09.

02. 2008 Milliyet ) Manisa’dan-İzmir’eyüklü giden treylerin, yokuş aşağı gider-ken frenleri tutmazlaşır ve taşıt önlene-mez hızla büyük facialara adayken, akıl-lanmış sürücü maharetiyle; MTA sapağı-na sürülür, kurumdan içeri girer, rampayukarı durur, kurum içinde geri kayar,duvara vurur devrilir. Sürücü kurtulur.Maddi hasarlardan başka kayıp yoktur.

Önemli tespit ve öneri: Kum havuzu “Sıkça bu tür kazaları gören MTA’lılar,

yaşanan son olaya isyan etmişler. 200personel çalışıyormuş ve 43 lojman var-mış. Bu tür olayların faciaya dönüşmesi-ni engellemek için bir önerileri var, Kumhavuzu.

Virajların sağ dış kısımlarını açıp, yolbitişiğine kum havuzu yapmak. Kuma gi-ren kontrolsüz hızlı taşıtlar burada dev-rilmeden, en az hasarla durabilecekler.Bu akılcı bir öneridir. Sadece alkış değil,benimsemek ve uygulamak gerek.

Frenleme rampaları 30 yıl kadar önce, Yugoslavya’dan-

Avusturya’ya, İtalya’ya yakın bir yerler-den girmiştim. Bu dağlık bölgeninGraz’a inişinde, işte bu rampalardan bi-rini görmüştüm. Epeyce de taze iz vardı.Demek ki sıkça böyle olaylar yaşanmak-taydı. Ortalarda da hiçbir taşıt kalıntısıyoktu. Tehlike, sorunsuz atlatılıyordu.

Akıllanmış sürücüBu son olayda, sürücünün sonradan

akıllandığı ve aklının biraz durup, birazçalıştığı görülüyor.

1) Akılsızlık: Taşıtını rampa aşağı ko-yuverip, sadece frenle inmeye kalkış-mak. Balata-kampana ( veya disk ) ısı-nınca, yavaşlatamaz olur, motor; hızıkontrol yerine, hızın etkisiyle aşırı devirekalkar. Vitesi boşa atsa da atmasa dahız, engellenemez hale gelir.

Gerçekten de böyle olmuş.2) Akıllılık: Taşıtı, tali yola sürmek. O

ana kadar da, diğer taşıtları uyararak,faciaları önlemeyi başarmak.

3)Akılsızlık: MTA içindeki rampada ta-şıt dururken, tekrar vitese takıp, motorlataşıtı durdurmamak ya da bir duvar dibi,kaldırım kenarı gibi bir yere taşıtı yasla-mamak.

4) Akıllılık: Kendi canını kurtarmak içintedbir uygulamak. Ayağa kalkmış…

Yol ve taşıt yönetenlere dersler olsun!

AYNA

Ahmet TÜRKOĞLU

Ahmet TÜRKOĞLU

YYTTGG--DDEERR BBAAfifiKKAANNIIYYTTGG--DDEERR BBAAfifiKKAANNII

Konset’te TOG‹ rüzgar›Y olcu taşımacılığı yapan firmaların ve

bireysel otobüsçülerin müşteri hiz-metlerinden çalışanlarına kadar tüm

departman ve operasyonlarının geliştirilme-sini ve iyileştirilmesini hedefleyen “TürkiyeOtobüsçüleri Geliştirme ve İyileştirme”(TOGİ) projesinin ilk uygulaması, Kon-ya’nın şehirlerarası yolcu taşımacılığında fa-aliyet gösteren firması Konset Turizm’debaşladı.

Proje ortakları Temsa ve Dumlupınar Üni-versitesi Kütahya Meslek Yüksekokulu, buuygulamasını 1,5 aydan bu yana sürdürüyor.

İlk adım çalışan memnuniyeti ve moti-vasyonu

Temsa Pazarlama Sorumlusu Ekrem Öz-can, Dumlupınar Üniversitesi Kütahya Mes-lek Yüksekokulu öğretim üyeleri Dr. Meh-met Erdem ve Dr. Hakan Kara’dan oluşanproje ekibi, geliştirme projesine, firma çalı-şanlarının memnuniyetinin artırılmasına yö-nelik uygulamalarla başladı.

Proje ekibi tarafından ilk olarak firma ça-pında “Çalışan Memnuniyeti Anketi” yapıla-rak çalışanların memnuniyeti ölçüldü. Daha

sonra da personel anket aracılığıyla, yönetici-lerinin liderlik özelliklerinden çalışma or-tamlarına, motivasyonlarından iş tatminleri-ne kadar birçok konuda görüşleri öğrenildi.Proje ekibi, anket sonuçlarını değerlendire-rek, çalışan memnuniyetine yönelik iyileştir-meler konusunda, Konset Turizm yöneticile-riyle fikir alışverişinde bulundu.

Proje ekibinin personel memnuniyetineyönelik yaptığı çalışmaların, gerekli iyileştir-melere ışık tutacağını belirten Konset Yöne-tim Kurulu Başkanı Faruk Dinekli konuylailgili şunları söyledi: “Temsa ve DumlupınarÜniversitesi’nin değerli proje ekibi, firma-mızla ilgili hummalı bir çalışma yürütüyor.Proje başlayalı 1,5 ay olmasına rağmen fir-mamızda değişim ve gelişim rüzgârları esi-yor. Çalışanlarımızın memnuniyetinin, müş-teri hizmetlerindeki kalitemizi ve müşterile-rimizin memnuniyetini artıracağına inanıyo-ruz”

Projenin liderliğini yürüten Temsa Pazar-lama Sorumlusu Ekrem Özcan, motivasyonuyüksek çalışanların firmaların gelişiminin ilkadımı olduğunu ifade ederek, “Bu yüzden,ilk uygulamasını Konset ile yaptığımız proje-

ye, personelin memnuniyetini ve motivasyo-nunu artırmaya yönelik çalışmalarla başla-dık. Projemiz ile otobüs firmalarının kurum-

sallaşmalarını, sağlam temeller üzerinde ge-lişimlerini ve sürdürülebilir büyümelerinisağlamayı hedefliyoruz” dedi.

Temsa, Dumlup›nar Üniversitesi Kütahya Meslek Yüksekokulu iflbirli¤i ile Türkiye Oto-büsçüleri Gelifltirme ve ‹yilefltirme (TOG‹) Projesi Konset Turizm ile bafllat›ld›.

TTOOGG‹‹ PPrroojjeessii,, 11,,55 aayyddaa ççaall››flflaannllaarr üüzzeerriinnddee oolluummlluu ggeelliiflflmmeelleerree sseebbeepp oolldduu

SRC’li ilk Belediye BaşkanıB uca Kaynaklar Belediye Başkanı

Mustafa Karagülmez, SRC Bel-gesi’ni almaya hak kazanan ilk

belediye başkanı oldu.Türkiye'nin Avrupa Birliği uyumu

çerçevesinde Ulaştırma Bakanlığı KaraUlaştırma Genel Müdürlüğü tarafındanverilen SRC Belgeleri, ticari amaçla yükveya yolcu taşıyan tüm şoförlerin alma-sı zorunlu olan bir belge.

Başkan Karagülmez, trafiğe ve yasa-lara olan saygısı nedeniyle SRC Belgesi

aldığını, bu vesileyle sürücülere örnekolmak istediğini belirtti.

Önümüzdeki dönemde belediyehükmünü yitiren Kaynaklar beldesi-nin ilk ve son belediye başkanı olma-sı nedeniyle dikkat çeken Mustafa Ka-ragülmez, "Yeni çıkan yasa ile artıkKaynaklar'da başkanlık bitti, biz deson başkan ünvanını aldık, bundansonra SRC bize de lazım olabilir.Şoförlüğümüz var belki kamyonculukyaparız” diyerek espri yaptı. BBaaflflkkaann MMuussttaaffaa KKaarraaggüüllmmeezz

Otobüslerdebireyselyolculuk

B laştırma Bakanlığı, şehirlerarası yolcuotobüslerinde yapılan görsel ve sesliyayınların, uçaklardaki gibi bireysel

hale getirilmesi konusundaki çalışmalarını ta-mamladı.

Yolcu otobüslerinde yapılan yayınlara, tekbir ekrandan ve yüksek sesle yayınlanmasın-dan dolayı kulaklıklar aracılığıyla bireysel ol-ma zorunluluğu getirildi. Yolcuların uykusuz-luk ve yüksek ses şikâyetlerini değerlendirenUlaştırma Bakanlığı, Ocak Ayı itibariyle mev-cut sistemin bireysel izlemelere çevrilmesi veüretilecek otobüslerin uygun tasarlanması ge-rektiğini bildirdi.

BAŞSAĞLIĞI MESAJI

Yeni Ulaştırma Dünyası Haber Müdürü Akgün Özğır’ınsaygıdeğer ağabeyi;

Altan ÖZAĞIR’ın,

hayatını kaybettiğini derin bir üzüntüyle öğrendik. MerhumaAllah’tan rahmet, kederli ailesine metanet ve sabır dileriz.

Taşımacılar Gazetesi

sayfa 5 2/20/08 6:17 PM Page 1

C M Y K

6 20 - 26 Şubat 2008

Yıl - 2 SAYI - 06 Fiyatı: 25 Ykr - 20 - 26 Şubat 2008

www.tasimacilargazetesi.comGAZETENİN YAYIN PERİYODU: HAFTALIK

‹‹mmttiiyyaazz SSaahhiibbiiMete Turizm Bas›n ve Yay›nc›l›k Hizmetleri

San. ve Tic. Ltd. fiti. Ad›na MM..NNaaccii KKAALLEENNDDEERR

Sorumlu Yaz› ‹flleri MüdürüHHüüsseeyyiinn KKAARRAABBUULLUUTT

Hukuk Dan›flman›AAvv.. UU¤¤uurr AAMMAASSYYAA

ANADOLU TEMSİLCİLİKLERİAnkara- Sabri DANABAŞ Kayseri -Fatih Karataş

Edirne-KAPIKULE-HAMZABEYLİ MehmetŞENOL Edirne Gazetesi Edirne - İPSALA -

İsmail ALİŞ İpsala Gazetesi - Hatay - Reyhanlı -CİLVEGÖZÜ Abit KIZILCA Rehber Gazetesi -

Hatay Cemil YILDIZ Antakya Gazetesi -Ardahan - Posof - TÜRKGÖZÜ Bülent KILIÇKılıç Ofset - Iğdır -DİLUCU Serdar ÜNSAL -

Ağrı Doğubayazıt - GÜRBULAK SelehattinKAÇURU -Artvin Hopa - SARP Hayati AKBAŞ -Şırnak - Silopi - HABUR Halil ÇOŞKUN - Cizre /Emin Dilovan KINAY Haber 73 Gazetesi - Kocaeli

Gökhan MERİÇ Güzel Sanatlar - AksarayHüseyin Avni GÖKÇE - Çanakkale Olay Gazetesi Adres: Barbaros Bulvarı Bostancı Veli Sokak. No:8/3Beşiktaş 34353 / İSTANBULBeşiktaş PK 163Tel:(0212) 258 77 86 - 87 Fax:(0212) 259 78 85Gsm:0532 311 40 62 - 0546 804 65 15 E-mail: info@tasimacilar.com

info@tasimacilargazetesi.comBasıldığı Yer: İhlas Gazetecilik A.Ş.29 Ekim Cad. No:23 / Yenibosna - İSTANBUL

Haber KoordinatörüMM..MMeettee KKAALLEENNDDEERR

Düzeltmen EEmmrree EEVV‹‹RRGGEENN -- Muhabir OOyyaa KKAAYYAA

Editör fifiiiffaa fifiEENN

Haber MüdürüÖÖZZLLEEMM ÜÜLLKKÜÜ

TTAŞIMACILARAŞIMACILARwww.tasimacilar.com

İNS

AN

Köşe yazılarının sorumluluğu yazarlarına aittir.

Taşımacılar Gazetesi basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.

Kilitlenen anaarterler

Büyük kentlerde yaşanan trafikprobleminden şikayet etmeyen yok

gibidir. Bu sorunların nereden ve nasıldoğduğuna ilişkin basit birkaç örnekdikkat çekebilir.

Genelde caddeleri kilitlenen, trafikakımını engelleyen yol kenarı parklarolmaktadır. Köşe başlarına, bina önleri-ne, trafik ışıklarının dibine araç parklarıkentlerin genel manzarası olmaya baş-lamıştır.

Ekonomiyi canlandıran açılan her ye-ni işyeri, büyük mağaza araç özel trafi-ğini çekmekte, bu da ana arterlerde tra-fik akışına büyük darbe vurmaktadır.Belediyelerce otopark ihtiyacı dikkatealınmadan her noktada her türlü girişi-me izin verilmektedir. Bunun sonucun-da da o mekan önü sıralı araç parklarıile dolmaktadır. Buna bağlı olarak da okesimde trafik akışı kesintiye uğramak-tadır.

Artık en az iki şeritli bir yolun bir şeri-di araç parkı nedeniyle atıl kalmaktadır.Bu durum ağırlıklı olarak da belediyecegelir kaynağı olarak görülmektedir. Herhalde belediyeler nasılsa bu trafik soru-nu çözülmeyecek hiç değilse durumdangörev çıkartıp kazanç sağlayalım anla-yışına sahip olmuş görünüyorlar.

Birkaç yıl önceki yorumlarında, köşeyazılarında bu durum hissediliyordu. Kı-sa bir gelecekte araç parklarına izin ve-rilen arterlerde trafik durma ve kilitlen-me noktasına ulaşacaktır. Bunun sin-yalleri az çok bugünden görülüyor. An-cak ulaşımı yönetenler, trafik denetimiüstlenenler ne yazık ki üç maymunu oy-namaya devam ediyorlar.

GÖZLEM

OnurORHONOnur ORHON

TTOOHHOOBB GGeenneell SSeekkrreetteerriiTTOOHHOOBB GGeenneell SSeekkrreetteerrii Kayserili esnaf,halinden memnunK ayseri Büyükşehir Belediyesi tara-

fından, toplu taşıma araçlarında uy-gulanan havuz sistemi esnafın yüzü-

nü güldürdü. Uygulamanın başında sistemeendişeyle bakan esnaf, zaman içinde bu en-dişelerinin yok olduğunu gördü.

Havuz sistemiyle birlikte her hangi biryolcu kaybı yaşadıklarını açıklayan KayseriOtobüsçüler Esnaf Odası Başkanı Erdal Ter-keşli, “Kayseri olarak yaklaşık 1 sene 2 ayönce havuz sistemine geçtik. Endişelerimizvardı. Eskiden insanlar kendi kasalarına çalı-şıyordu, yolcu kaybı olur mu gibi konularıçok düşündük.

Belediye ve kendi takibimiz doğrultusun-da böyle bir şey söz konusu olmadı. Havuzagirdiğimiz ilk dönemdeki yolcu sayımızla şuanki yolcu sayımız aynı. Hiçbir kaybımızyok, çok memnunuz” dedi.

Havuz sistemine geçilmeden önce kidurumu anlatan Başkan Terkeşli, prob-lemlerin azaldığını belirterek, “Eskidenkırmızı ışıkta geçip ya da birbirlerininönüne direksiyon kırarak yolcu toplu-yorlardı. Şimdi insanlar kırmızı ışıktageçmiyor, birbirlerini kovalamalarınagerek kalmıyor. Sonuçta A otobüste, Botobüste havuza getiriyor. Dağıtım ha-vuzdan olunca, halkın gözünde de pozi-tif bir değerlendirme oluşuyor. Bununlabirlikte ekonomik artıları da oldu. Aracıçok fazla sıkıştırmadığınız, hor kullanma-dığınız zaman yakıttan, yedek parça, sa-nayi giderinden kar sağlanıyor. Zaten bi-ze en çok sanayiciler kızıyor. Bir havuzyaptınız bizim işimize takoz koydunuzgibisinden sitem ediyorlar” açıklamasınıyaptı.

“Büyükşehir Belediyesi minibüsçü arka-daşlar için ikiye bir otobüs uygulama kararı

aldı, anlaşmayı imzaladılar. Hatta 30–40 mi-nibüsçü arkadaşlarımız ikinci araçlarını aldı-lar” diyen Başkan Terkeşli, esas kâbusun,Eskişehir’de olduğu gibi tramvayın gelmesi

ile başlayacağına dikkat çekti. Minibüsçülerle birlikte araç sayılarının

387 olacağını da dile getiren Terkeşli, “Şuanda bölgemizde 168 tane özel halk otobüsüçalışmaktadır. Büyükşehir Belediyesinin al-mış olduğu karar doğrultusunda dolmuşlarkaldırıldı ve 2 dolmuş bir halk otobüsü ola-rak çalışmalarına izin verilecek. Bu şekilde

de bölgemizde halk otobüs sayısı 387’yeyükselecek. Tramvay ile yollarımız daraldı.Trafikte sıkışıklıklar olacak. Tramvayın çalış-tığı güzergâhta toplu taşıma araçlarının çalış-mayacağını tahmin ediyoruz. Alternatif taşı-macılık yapacağımız söyleniyor. Bu konudada zaman bize ne gösterecek bilemiyoruz”şeklinde konuştu.

Kayseri Otobüsçüler Esnaf Odas› Baflkan› Erdal Terkeflli, Kayseri’de uygulamaya geçilenhavuz sistemini de¤erlendirdi. Terkeflli, “Hizmette kalite artt›, esnaf›n yüzü güldü” dedi.

EErrddaall TTeerrkkeeflflllii,, ““AAlltteerrnnaattiiff ttaaflfl››mmaacc››ll››kk yyaappaaccaa¤¤››mm››zz ssööyylleenniiyyoorr.. BBuu kkoonnuuddaa ddaa zzaammaannbbiizzee nnee ggöötteerreecceekk bbiilleemmiiyyoorruuzz.. BBeekklleeyyiipp ggöörreeccee¤¤iizz”” aaçç››kkllaammaass››nn›› yyaapptt››..

EErrddaall TTeerrkkeeflflllii

“Ortak hareket şart”İstanbul Ticaret Gazetesi50’nci yılını kutluyor

T ürkiye genelinde özelhalk otobüs esnafınınyaşadığı sorunların

çözümü için TÖHOB çatısıaltında örgütlenmesi gerekti-ğini ifade eden 2. Başkan Şi-rin Varışlı, “Sorunların çözü-mü noktasında ortak hareketçok önemli” dedi.

Tüm Özel Halk OtobüsleriBirliği (TÖHOB)’nin yenibir oluşum olduğuna dikkatçeken 2. Başkan Şirin Varışlı,TÖHOB’un daha iyi bir ko-numa gelebilmesi için özelhalk otobüs esnafının elinden gelen gayretigöstermesi gerektiğini söyledi.

Varışlı, “Türkiye’de yaklaşık 18 bine ya-kın halk otobüsü bulunmaktadır. Türkiyegenelinde şehir içi taşıma faaliyetlerindebulunan özel halk otobüslerinin hepsi TÖ-HOB’a kayıtlı değil.”

Türkiye genelinde örgütlenme çalışma-larını aralıksız sürdüren TÖHOB, Şu anda 4binin üzerinde üyeye ulaştı. Sorunların çö-züme kavuşması için ortak hareket çokönemlidir. Bunun için esnafımızın, TÖ-HOB’a elinden gelen gerekli desteği ver-mesini arzu ediyorum” dedi.

2008 yılında her şeyin daha iyi olacağınainandığını söyleyen Başkan Varışlı, “Müca-dele ederek meselelerimizi çözebiliriz.Ben inanıyorum ki 2008’de her şey dahagüzel olacak” yorumunu yaptı.

İstanbul’da özel halk otobüs esnafınınyaşadığı sıkıntılardan da bahseden TÖHOB2. Başkanı Şirin Varışlı, “İstanbul’da esna-fımızın yaşadığı sıkıntılar ortada. Özulaş,İstanbul Halk Ulaşım, Yeni İstanbul HalkOtobüsleri, Mavi Marmara Ulaşım A.Ş. veTuzla/Topkapı Derneği yöneticilerimiz es-nafın yaşadığı sorunların çözümü için elin-den gelen gayreti gösteriyor. Biz olayatemsilen bakıyoruz. Büyükşehir BelediyeBaşkanımız bize nezaket gösterirse sorun-larımız çözülür, biter diye düşünüyoruz”diye konuştu.Cevizlibağ’da ki metrobüshattının Beylikdüzü’ne kadar uzaması ko-nusuna da değinen Şirin Varışlı, “Otobüsçüolsam da, olmasam da belediye bir hizmetgetirse ben şahsen sevinirim. Tercihli yol

konusuna gelince; İstanbul trafiğinin ra-hatlatılması açısından özel halk otobüsleri-ne de tercihli yol verilmelidir. Ancak bunoktada önümüzde bir set olduğunu gör-

mekteyiz. Biz kendimizi her zaman için birFilistin olarak görüyoruz. Onlarda İsra-il’dir. Yani o imkânı, onlar bize vermezler”şeklinde konuştu.

İstanbul TicaretOdası (İTO), Tür-kiye’de haftalık

yayın organı İstanbulTicaret Gazetesi’ninkuruluşunun 50’nci yı-lını bir makale yarışma-sı ile kutluyor.

İstanbul Ticaret Ga-zetesi’nin 50’nci kuru-luş yılında düzenlenen

makale yarışmasındaen büyük ödül 20 binYTL.

Düzenlenen makaleyarışmasında birinciye20 bin YTL’lik altın,ikinciye 10 binYTL’lik gümüş veüçüncüye de 5 binYTL’lik bronz ödül ve-rilecek.

‹‹kkiinnccii BBaaflflkkaann fifiiirriinn VVaarr››flflll››,, TTÖÖHHOOBB iiççiinn eessnnaaffttaann ttaamm ddeesstteekk ttaalleepp eettttii

Rizeli minibüsçülerferyat ediyorS ahilde de bulunan dolmuş durakları be-

lediyeden yardım bekliyor. Tüm köyve ilçelerin dolmuş durağında dinlen-

me ve konaklama yeri olmaması dolmuşçula-rın şikâyetlerine neden olurken dolmuşçularyolcular ve minibüsçüler için oturma yeriyapmasını istediler.

Sahil dolgu alanına taşınan dolmuşçularbelediyeden yolcular ve minibüsçüler içinkonaklama yeri istedi.

Rize dolgu alanı üzerinde taşınan tüm ilçeve köy minibüs durakları ile mahallelere ser-vis yapan dolmuş durakları için konaklamayeri olmaması minibüsçülerin şikâyetlerineneden oluyor.

Dolgu alanı üzerinde bulunan dolmuşçular“ 3,5 yıldır dolgu alanındayız. Dolgu alanındaçay ocağı veya yolcularımızın oturup dinlene-ceği bir yer yok. Belediyenin dolgu alanıüzerinde yöresel yapıya uygun çay ocağı ve-ya buna benzer sosyal tesis yapmasını istiyo-ruz. Gerek il içinden gerek ise il dışından ge-len yolcularımız durakta beklerken oturabile-cekleri bir yer olmamasından şikâyetçi. Biz-lerde sıramız gelene kadar oturabileceğimizbir yer yok. Sayın başkandan alan üzerindebir yer istiyoruz” dediler.

sayfa 6 2/20/08 6:23 PM Page 1

C M Y K

720 - 26 Şubat 2008

Eski sistemi ararolduk!..

Özel Halk Otobüsü esnafı kime ina-nacağını, ne yapacağına şaşırmış

durumda. Esnaf yöneticilere soruyor,“Sorun yok, gayet güzel çalışıyoruz tümsorunları İETT yetkilileri ile bir çalışmaprogramı hazırlayıp ortak görüşle halle-diyoruz” diyorlar.

Esnaf İETT yetkililerine soruyor, aynıcevapla karşılaşıyor, “Yöneticilerinizlegerekli görüşmeleri yapıyoruz” diyorlar.

Yetkili kişiler bu cevapları verirken buişin birebir içinde olan esnaf, her geçengün sorunların artması, içinden çıkıla-maz bir hal alması, gelecek hakkındakaygıları, sistem hakkında şikâyetleriher geçen günün ertesi günü artması,masrafların mazot zamlarının her günartması, kazancın sürekli düşmesi, veri-len sözlerle gerçeklerin örtüşmediğininbelgesi oluyor.

Bazı yöneticiler, gazetelere verdiğidemeçlerde eski sistemi arar oldukdiyorlar.

Peki esnaf sizlere sormaz mı, “Bu ka-dar güzel İETT ile uyum içinde çalışı-yorsunuz da niye bu sistemin alt yapısı-nı oluşturmadan getirisini, götürüsünüaraştırmadan bizleri bu sisteme dahilettiniz?

İETT bu sistemi uygulamaya koyar-ken oluşabilecek zararları finansörlerlekarşılarım düşüncesiyle koydu. ÖzelHalk Otobüsü esnafının zararını kim fi-nanse edecek?”

Kurumsal firma olmasına rağmenayakta durmakta zorluk çeken İETT’ninyanında bireysel olarak çalışan ÖzelHalk Otobüsü esnafı nasıl ayakta kala-cak?

İnşallah kurulma aşamasında olanÖzel Halk Otobüsü Yöneticileri Üst Ku-rulu bu sorunlarla yakından ilgilenirler…

HALK OTOBÜSLERİNE BAKIŞ

GöksalPURTUL

Göksal PURTULKayseri’de empati veyönetiflimin zaferi!..

T aşımacılar Gazetesi Ekibi olarak, “Hal-ka hizmet, hakka hizmettir” parolasıylahareket ettiklerini söyleyen Kayseri

Büyükşehir Belediyesi’ne misafir olduk ve bubaşarının sırrını öğrenmeye çalıştık. Sorularımı-za cevap veren Kayseri Büyükşehir BelediyesiMakine İkmal Bakım ve Onarım Daire Başka-nı Hayri Naziksoy, çalışmalarını anlattı.

Kayseri Belediyesi, birçok konuda örnekgösteriliyor. Burada öne çıkan ise şehiriçi top-lu taşıma hizmetleri. Neler yaptınız? Bu nok-taya nasıl geldiniz?

“Biz, sadece çalışıyoruz. 7 gün 24 saat çalışı-yoruz. Geldiğimiz bu noktada hizmeti vereninde alanın da imzası var. Yönetim kavramını,gerçekten hayata geçirdiğinizde ve empati yap-mayı başardığınızda gerisi kendiliğinden geli-yor. Bu iki kavram çok önemli. Hizmet bayra-ğını devraldığımız günden buyana yaptığımız datam olarak bu. Kalite arayışımızın merkezinehizmet alanı yani, halkı koyduk. Onun ihtiyaç-larını, isteklerini, konforunu yolumuza bariyeryaptık ve hedeflerimizden şaşmadan ilerliyo-ruz. Alınan kararlarda herkesin katkısı var. Hal-ka rağmen değil, halkla beraber karar alıyoruz.

Görevi devraldığımız 2004 senesinde BeyazMasa’ya 360 şikayet dilekçesi gelirken2005’de 470’e çıkmış, 2006’da 350, 2007’de100 şikayet dilekçesi gelmiş. İstatistikte hatapayı % 1 ise 220 bin yolcudan 100 şikayet di-lekçesi sıfır hatadır”

Havuzda hizmet var!Havuzda hizmet var!Havuz sistemini kurdunuz. Bunu biraz

açar mısınız? Nasıl başardınız?“İl sınırları içinde beş merkez ilçe ve 19 bel-

deye hizmet ulaştırıyoruz. En ücra köşedeki va-tandaşımız da, Kayseri’nin merkezindeki va-tandaşımız da eksiksiz hizmet alıyor. Şehri altıbölgeye böldük ve 252 hattı tek tek ele alıyoruz.Değerlendirmelerimizi yaparken de bilimselveriler ışığında hareket ediyoruz

Sistemde, öncelikle, eşitliği sağladık. 2006yılı sonunda Türkiye’de ilk defa havuz sistemi-ne geçtik. Halk otobüslerinin, tüm gelirleri buhavuzda birikiyor ve eşit bir şekilde dağıtılıyor.Bu sayede ÖHO’leri yolcu kapma yarışını bı-raktı, seferini zamanında ve sorunsuz bitirmeyarışına başladı. 168 ÖHO, 168 günlük rotas-yonla eşit iş yükünü sırtlanıyor ve ücretini ça-lışma saatine göre alıyor. Gelirin paylaşımındaçalışma saati esas alınınca da, yolcu kapma ya-rışı yerini hizmet yarışına bırakıyor. Para alışve-rişini ortadan kaldırdık. Hiçbir aracımızda bunarastlayamazsınız. Halk otobüsleri her ayın10’uncu, 20’inci ve 30’uncu günü hak edişleri-ni toplam çalışma saatlerine göre alırlar. Oto-büsçünün gelir kaygısını ortadan kaldırdık. Ha-vuz sistemi sayesinde, 212 belediye otobüsüy-le, 168 ÖHO aynı potaya girmiş oldu. Artıkayakta yolcusu olan ÖHO, yolcuya, arkadangelen otobüsü tavsiye ediyor. Tüm bunlar ha-vuz sisteminin meyvesi. Çünkü, rekabeti orta-dan kaldırdık. Birçok yerden sırf bu sistemi in-celemek için heyetler geliyor. Onlara da anlatı-yoruz”

Sistemi kurarken sorunlarla karşılaştınızmı? Halk otobüsleri itiraz etmedi mi?

“Hep söylerim. Burası hak dağıtma makamı.

Bunu şiar edindik. Kararları birlikte alıyoruz.Her Perşembe günü haftalık toplantılar yapıyo-ruz. Bizde, sorun en fazla bir haftada çözülür.Bu kararda da aynı yolu izledik. Hesapladık.Bir otobüsteki yolcu sayısını tek tek saydık. Sa-ğolsunlar onlar da zorluk çıkarmadılar”

Kayseri’de minibüsler mazi oluyor…“Bakın size bir ilkten daha bahsedeyim. Ma-

yıs itibariyle Kayseri’de minibüsler çalışmaya-cak. İki minibüse bir hat verdik ve anlaşmasağladık. Şehrimizin modern görüntüsü, buçağdışı taşıma da ortadan kalktıktan sonra, dahada pekişecek. O güzergahlarda da sadece oto-büsler çalışacak. Aynı zamanda minibüslerin 80bin yolcusunu da sisteme dahil etmiş olduk”

Aynı zamanda, şehir içi toplu taşımada pa-ra alışverişi de tamamen ortadan kalkmış olu-yor?

“Tabiî ki… Para ve kayıt dışılık ortadan kal-kıyor. Ulaşıma kalite ve güvenlik hakim oluyor.Seyir halinde para alışverişi yapan şoför hemyolcusunun hayatını tehlikeye atıyor hem detrafikteki diğer araçları kaza riskiyle karşı kar-şıya bırakıyor. Bu riskleri tamamen ortadan kal-dırıyoruz”

Hafif raylı sistem de kuruluyor. O zamanne olacak? Otobüs sayısını mı azaltacaksınız?

“Kayserimizin bir ucundan diğer ucuna hafif

raylı sistem kuruluyor. Aynı paraleldeki seferle-ri kaldıracağız. Raylı sistemin ulaşamadığı yer-lere de otobüs seferlerimiz devam edecek”

YYarınları tasarlıyoruzarınları tasarlıyoruzRaylı sisteme ihtiyaç var mı?“Bu, geleceğin ihtiyacı. Biz çalışmalarımızı

yaparken gelecek yılları da planlıyoruz. Altyapıçalışmalarımızı geleceğe dönük ihtiyaçları dü-şünerek gerçekleştiriyoruz. Birçok ilde şimdiihtiyaç olmasına rağmen bu yapılamadığı içinsorunlar keşmekeş olmuş fakat bizim için ge-lecek planlaması çok önemli. Mesela Kayse-ri’de devamlı yolların kazılıp birşeyler döşendi-ğini duydunuz mu? Her şey önceden düşünül-müştür. Ulaştırmada da gelecekteki potansiyeldüşünülerek yatırımlar ona göre şekillendirili-yor. 24 saat seferlerimiz devam ediyor ve24’den sonra her saat başı otobüs bulabilirsiniz.Bu da geleceğe dönük bir uygulama ve insan-larımız hizmeti öğrendikçe kullanmaya başlı-yorlar”

O zaman, atıl kapasite oluşmayacak mı?“Biz şehiriçi taşımayı aşamalı olarak tama-

men özel sektöre devredeceğiz ve bu işte sade-ce planlayıcı, denetleyici olarak kalacağız. Busüreçte devamlı göç alan ve genişleyen bir ya-pıya sahip olduğumuzdan ihtiyaç da orantılı

olarak artacak. Az önce de dile getirdiğim gibigeleceği planlıyoruz ve hep bir B planımız ce-bimizde duruyor, yani yedekli çalışıyoruz, ak-sama olmuyor”

“Bomba eğitimi veriyoruz”“Bomba eğitimi veriyoruz”“Bakın bir ilkten daha bahsedeyim. Türki-

ye’de ilk defa şoförlerimize bomba eğitimi ve-receğiz. Konuya ilişkin temaslarımız sürüyor.Şoförümüz, şüpheli şahsı anlama ve bombalıçantayla karşılaştığında neler yapacağı konu-sunda eğitimli olacak. Allah’a şükür şehrimiz-de böyle olaylar olmuyor ve terör sıfır noktasın-da. ‘Fakat bu olmayacağı anlamına gelmez’ di-ye düşündük ve bu projeyi geliştirdik. İşte ge-lecek planlaması derken de bunu anlatmaya ça-lışıyorum. Risk oluşmadan önlem alıyoruz. Ya-ni, hastalık oluşmadan önlem alıyoruz. Başkabir örnek uygulamamız da öğrencilerimizle il-gili. İddia ediyorum, ulaşımda sorunu olmayantek öğrenci kitlesi bizdedir. 35 bin öğrencimizbu konuda sorun yaşamadan okuluna gidiyor,geliyor. Öğrencilerimiz kayıt için geldiklerindestandımıza uğrayıp pasolarını da alabiliyor. Buda hizmetteki farkımızı ortaya koyan diğer biruygulamamız. Sınav zamanlarında okulda sa-bahlamak zorunda kalan öğrencilerimiz oldu-ğunu öğrendiğimizde fakülteye gece seferikoyduk”

Havuzda hizmet var!K ayseri’de başarıyla uygula-

nan havuz sistemi birçoksoruna deva oldu. Trafikte

yolcu kapma yarışına giren halk oto-büsleri artık hizmette yarışıyor. Eşitişe eşit kazanç elde ediyor.

Türkiye’de ilk defa havuz sistemi-ne geçen Kayseri Otobüs İşletmeleriuygulamanın ikinci yılında önemli ba-şarılara imza atmaya devam ediyor.

Otobüslerde para alışverişini veyolcu kapma yarışını bitiren havuzsistemi otobüsçülerin gelir kaygısınıda ortadan kaldırdı. Konuyla ilgili gö-rüşlerine başvurduğumuz KayseriBüyükşehir Belediyesi Makine İkmalBakım ve Onarım Daire Başkanı Hay-ri Naziksoy, Halk otobüslerinin tümgelirleri bu havuzda birikiyor ve eşitbir şekilde dağıtılıyor. Bu sayedeÖHO’leri yolcu kapma yarışını bırak-tı, seferini zamanında ve sorunsuz bi-tirme yarışına başladı diyerek siste-min işleyişine dair bilgi verdi.

Naziksoy, “168 ÖHO 168 günlükrotasyonla eşit iş yükünü sırtlanıyorve ücretini çalışma saatine göre alı-yor. Gelirin paylaşımında çalışmasaati esas alınınca da yolcu kapmayarışı yerini hizmet yarışına bırakı-

yor. Para alışverişini ortadan kaldır-dık. Hiçbir aracımızda buna rastlaya-mazsınız. Halk otobüsleri her ayın10’uncu, 20’inci ve 30’uncu günühak edişlerini toplam çalışma saatle-rine göre alırlar”dedi.

Türkiye’de, birçok konuda örnek gösterilen Kayseri Büyükflehir Belediyesi, flehiriçi ulafl›mdada hayata geçirdi¤i uygulamalarla hizmette fark›n› ortaya koyuyor. Günde ortalama 8 binseferle, 220 bin yolcu tafl›yan Kayseri Otobüs ‹flletmeleri’nde 7 gün 24 saat teker dönüyor.

HHaayyrrii NNaazziikkssooyy:: ““SS››nnaavv zzaammaannllaarr››nnddaa ookkuullddaa ssaabbaahhllaammaakk zzoorruunnddaa kkaallaann öö¤¤rreenncciilleerriimmiizz oolldduu¤¤uunnuu öö¤¤rreennddii¤¤iimmiizzddee ggeeccee sseeffeerrii kkooyydduukk””

HHaavvuuzz ssiisstteemmii ssaayyeessiinnddee yyoollccuu kkaappmmaa yyaarr››flfl›› ttaarriihhee kkaarr››flfltt››

İİstanbul Otomobilciler EsnafOdası Başkanı Semih Kaça-noğlu, son dönem de sayıları

hızla artan korsan taksiciliğinönüne geçilemediğini ve sabırları-nın taştığını söyledi.

Korsan taksiciliğin ye-ni olmadığını işaret edenİstanbul OtomobilcilerEsnaf Odası Başkanı Se-mih Kaçanoğlu, “1970’liyıllardan günümüze kadarçoğalarak işimizi, aşımızıçalan bu illegal çalışan neidüğü belirsiz korsan taşı-macılığın artık çözümlenmesi iste-nilmektedir” dedi.

Resmi olarak taksiciliğin yapıla-bilmesi için bir takım şartlar gerek-tiğine değinen Kaçanoğlu, “İlimiz-de yasalara uygun taksi işletmecili-ği yapabilmek için; 2918 sayılı Ka-rayolları Trafik Kanunu’nun amir

hükümleri gereği tarif edilen ticariotomobile sahip olmak gerekiyor.Son vergi kanunu hükümlerine gö-re, basit usulde gelir vergisi mükel-lefi olmak, özetle gelir vergisi ka-nunu gereği dürüst bir vatandaş ola-rak vergi vermek, 5216 sayılı yasa-nın 7. maddesi gereği Büyükşehir

Belediye Başkanlığı’nın verdiği ta-rifeye de muhalefet etmektedirler”diye konuştu.

Gayri kanuni olan korsan taksi-cilerin kendilerine ciddi anlamda sı-kıntı verdiğini dile getiren Kaçanoğ-lu, gerekli tedbirlerin acilen alınma-sı gerektiğini vurguladı.

Başkan Kaçanoğlu, açıklamasınışöyle sürdürdü: “Ne idüğü belirsizkimseler tarafından yapılan, korsantaşımacılar yasalara uymadıkları gi-bi, kendi ücret tarifelerini bastırarakhaksız rekabet yapmaktadırlar. Gü-nümüze kadar çığ gibi büyüyerekgelen, korsan taksi olgusu, şoför es-nafımıza karşı yapılan büyük hak-sızlıktır.”

Kaçanoğlu, yaptığı açıklama dakorsan taksiciliğin 4 kaynağı oldu-ğu belirtirek, “Kendi Aracı ve İm-kânlarıyla taksicilik yapanlar. Sahteplaka yaptırıp, çalıntı taksimetre ileyolcu taşıyanlar. Başka şehirlerdengelip, İstanbul’da çalışanlar. (Bun-larla baş etmek imkânsız, çünkü ce-vapları hazır; ‘Ağabey yolcu getir-dim. Dönüyorum’ Rent a Car servi-si paravanı arkasında taksicilik ya-panlar. Bunlar acilen çözülmeli”şeklinde konuştu.

Kaçano¤lu; “Sabr›m›z tükendi”

BBaaflflkkaann SSeemmiihh KKaaççaannoo¤¤lluu,, hhaakkss››zz rreekkaabbeettee ddiikkkkaatt ççeekkttii

Trenlere uçakcamı geliyor!..T CDD Genel

Müdürü Kara-man; trenlerde,

uçak camı kullanılmasıdurumunda, kazalardaölümlerin de önüne geçi-lebileceğine dikkat çekti.

Kütahya’da 9 kişininhayatını kaybetmesineneden olan tren kazası-nın ardından konuyailişkin soruşturma sü-rerken, trenlerin güven-liği bir kez daha tartış-

ma konusu oldu.TCDD Genel Müdürü

Süleyman Karaman,trenlerde, uçak camı kul-lanılması durumunda butip kazalarda ölümlerinde önüne geçilebileceğihususunu işaret etti. Ka-raman, gündeme aldıklarıbir diğer konunun iseemniyet kemeri meselesiolduğunu aktararak, bukonuyu da incelemeyealdıklarını belirtti.

Fatih KARATAfi/Kayseri

sayfa 7 2/20/08 6:29 PM Page 1

C M Y K

8 20 - 26 Şubat 2008

Rayların çilekeş figüranları

1 150 yıllık geçmişe sahip demir-yollarımız türkülere ve edebi-yatımıza hep ilham kaynağı ol-

muştur... Ancak yıllardır kaderine terkedilen demiryolları, son dönemde birçok yeni atılım yapmaya başladı. Ye-nilik ve yatırımlarla birlikteTCDD’nin yolcu potansiyelinde degözle görülür bir artış yaşanmayabaşladı.

Devlet Demiryollarında yaşanandeğişimi yerinde görmek için İstan-bul-Ankara yolculuğumda treni ter-cih ettim. HaydarpaşaTren Garı’ndan saat23.30’da hareket edecekolan Fatih Ekspres’e bi-letimi aldım Belirtilen sa-atte gecikme olmadanFatih Ekspres’i hareketetti. Trenin hareket etme-siyle birlikte bende trenmürettebatı ile görüşmekiçin tren şefinin bulundu-ğu vagona geçtim… 1.vagonda güvenlik böl-mesinin bulunduğu yer-de beni cana yakın birtren şefi karşıladı. ŞefMustafa Acar, yaptıkları işin çokmeşakkatli olduğunu ve zaman za-man sıla hasreti çektiklerini söyledi.TCDD’ye yapılan yatırım ve kurumiçindeki yeniliklerin kendilerini gu-rurlandırdığını dile getiren tren şefiAcar, işlerine büyük bir aşkla bağlıolduklarını söyledi. Yaptığımız soh-bet sonrası tren Şefi Mustafa Acar’ın18 yıl önce kondüktör olarakTCDD’de çalışmaya başladığını ve10 yıl sonra TCDD bünyesinde açı-lan kurs sayesinde tren şefliği kadro-suna yükseldiğini öğrendim.

Acar’a şeflerin tam olarak trende-ki görevinin ne olduğunu sorduğum-da: Her ne kadar kondüktörlerden al-dıkları işareti makiniste ileten kişiolarak görünseler de; tren şeflerininsorumluluğunun ağır olduğunu öğ-rendim. İstanbul-Ankara hattı sinyal-li bölge ve trenlerin seyri sinyaller ilesağlanıyor. Ayrıca tren şefleri kontrolmerkezleri ile sürekli irtibat halindeve gelen talimatlar doğrultusunda tre-nin ilerlemesini gerçekleştiriyor. Trenvagonları otomatik ve havalı emniyetsistemi ile kontrol ediliyor. Şef Acar,“Tren hareket halinde iken sürekli

manometreyi kontrol ederim. Eğermanometre normal olarak kabul etti-ğimiz 5’in altına düşerse, bu bir arıza-ya işarettir. Ve hemen arızanın gideril-mesini sağlarız” diye ekliyor.

Raylarımızın da durumu göz önün-de bulunduran makinist, 120 km/s hı-zını kesinlikle aşmıyordu. Trenin ne-den hızlı gitmediğini ise tren şefi Acar,“120 km/s hız sınırını kesinlikle geç-memiz yasak. Hız sınırlarımız dahaönceden belirlenir ve hangi bölgedekaç km/s hız yapacağımız liste ile bizesunulur. Bizde bize belirtilen hız sınırı-nın üstüne kesinlikle çıkmayız. Hızlıtren projesi hayata geçecek. Ancak ozaman hız limitinin üzerine çıkılabilir.Ayrıca; TCDD’deki yapılan her yeni-likler bizi mutlu ediyor. Daha başkabir çalışma aşkı ve şevki kazandırı-yor” diyerek işinde yaşadığı mutlulu-ğu gözler önüne seriyordu.

Ankara Sincan’a yaklaşmıştık ki;tam bu sırada Acar, geçmişte başın-dan geçen hüzünlü bir anısını paylaştıbenimle. “Herkes çok dikkatli olmalı.İnsan hayatı ucuz değil” diye sözleri-ne başlayan 18 yıldır TCDD’de görevyapıyorum ve bundan 2 yıl önce şahitolduğum bir kazayı asla unutamıyo-

rum. Böyle kazaların yaşanmamasıiçin vatandaşlarımızın daha dikkatliolmasını istiyorum. Bundan yaklaşık2 yıl önce Ankara Sincan-Kayaş hat-tında sefer yapan Banliyö treninde,tren şefi olarak çalışıyorum. Etimes-gut istasyonunda yolcu indirip-bin-dirdikten sonra kondüktör arkadaşı-mız yolcu olmadığının işaretini verdi.Bende makiniste hareket işaretiniverdikten sonra tren yavaş yavaş ha-reket etmeye başladı. Aynadan sonkontrolümü yaparken trende hızlanı-yordu ki; bir erkek çocuğunun arka-dan 2 vagona atlarken alta düştüğü-nü gördüm. Hemen vakit kaybetme-den imdat kolunu çevirdim ve teri-nin durmasını sağladım…

Tren bir müddet sonra durdu. Ar-ka vagona doğru ilerlediğimde gör-düğüm manzara beni adeta şoke et-mişti. Raylar üzerinde yatan17 yaş-larında erkek çocuğunun kafası vegövdesinden ayrılmıştı. İstasyonuntel örgü tarafından atlayarak treninaltında kalan çocuk hemen oracıktahayata gözlerini yummuştu.

Gerekli mercilere meydana ge-len kazayı bildirdim. Olay yerinegelen savcının yaptığı incelemelerinardından ifadelerimiz alınması içinkarakola gittik. Olayın kaza olduğuanlaşıldı. Lakin biz kazanın şokunuhala üzerimizden atamadık. O böl-geden geçtiğim zaman kaza gözle-rimin önüne geliyor. Bu tür kazan-ların olmaması dileğiyle…

Ulaflt›rma’dan panelvanaraçlara K2 belge floku!O tomotiv üreticileri tarafından Panal

Van olarak piyasaya sürülen ve bazıtüketicilerin kimi modellerini VİP’ye

çevirdikleri araçların ruhsatları kamyonet ol-duğu için yasaya göre K2 Yetki Belgesi almazorunluluğu var. Ulaştırma Bakanlığı, belgesüresini 31 Aralık 2008 tarihine uzattı.

Ruhsatında kamyonet yazmasına rağmen,otomotiv bayilerinin hususi oto olarak sattık-ları Kangoo, Doblo, Caddy, Connect gibiaraçların K2 Yetki Belgesi alma zorunluluğuvar. Yasaya göre ayrıca bu araçları kullanacaksürücülerinde SRC belgesi alması gerekiyor.

Daha önce K belgelerinde son günü 28 Şu-bat 2008 olarak açıklayan Ulaştırma Bakanlı-ğı, bu süreyi 31 Aralık 2008’e tehir etti. Öteyandan 25 Şubat 2008 tarihine kadar belgeler-de indirim uygulayarak K2 Yetki Belgesi’ni700 YTL’ye veren Bakanlığın, bu tarihten iti-baren belge ücretlerini de 5 bin YTL civarınaçıkartacağı öğrenildi.

Bakanlıklar, birbirinden habersiz!..K2 Yetki Belgesi konusunda açıklama ya-

pan Ulaştırma Bakanlığı’ndan bir yetkili,“2918 sayılı Karayolu Trafik Kanunu’nda ta-şıtların amacı dışında kullanımına izin verilmi-yor. Şuan bir buçuk milyon civarında ruhsatın-

da kamyonet yazan araç var. Bu araçlar eşyataşımacılığı mı yapıyor? Yoksa hususi oto ola-rak mı kullanılıyor bu bilinmiyor.

Bakanlığımızın K2 Yetki Belgesi süresiniuzatmasının da nedeni bu. Ruhsatında kamyo-net yazan araçlar, K2 Yetki Belgesi almak zo-rundadır. Ruhsatında kamyonet yazan araç sa-hipleri eğer eşya taşımacılığı yapmıyorsa,araçlarında gerekli tadilatları yaptırarak ruh-satlarını hususiye dönüştürmeleri gerekiyor.Bunu yaptırdıkları zaman K2 Yetki Belgesi al-mak zorunda değillerdir. Aksi takdirde K2Yetki Belgesi zorunluluğu var” dedi.

Oysaki İçişleri Bakanlığı 2006 yılında 2918sayılı Karayolu Trafik Kanunu’nda bir deği-şiklik yaparak, araçların dönüşümlerini dur-durdu. Buna göre Temmuz 2006 yılında araç-larda son değişiklikler yapıldı ve Ağustos2006 tarihinde araçlardaki değişiklikler tama-men durduruldu. Ulaştırma Bakanlığı yetkilisibu açıklamayı yaparken, bakanlıkların birbi-rinden habersiz hareket ettiğini ortaya koydu.

Yüzde 27 ÖTVYüzde 27 ÖTV farkıfarkıKonu hakkında görüş belirten trafik mu-

amelecileri ise; “Ruhsatında kamyonet yazanaraçların dönüşümleri eğer durdurulmasaydıaraç sahipleri Maliye Bakanlığı’na yüzde 27

ÖTV farkı ödeyeceklerdi. Bu ücrette neredey-se K2 belge ücretlerinin iki katı olacaktı” açık-lamasını yaptı.

PazarPazar daralacakdaralacakK2 Yetki Belgesi’yle hafif ticari araç paza-

rının daralacağını dile getiren otomotiv satıcı-ları, “Bakanlığın bu uygulamasıyla birlikte pa-zarda ciddi oranda bir daralma yaşanması tah-min ediliyor. Panal Van araçları tercih edenmüşterilerin bir kısmı, araçları hususi otoyakullanırken, bir kısmı da kendi işlerinin nakli-yesinde kullanıyor.

Dolayısıyla hususi oto için bu araçları terciheden müşterilerin farklı araçlara yönelmesi,hafif ticari araç pazarında ciddi oranda düşle-re neden olacaktır” yorumunu yaptı.

31 Aralık 2008 tarihine kadar K2 Yetki Bel-gesi’ni almayan ve ruhsatlarında kamyonetyazan araç sahiplerinin ise 1 Ocak 2008 saba-hı Ulaştırma Bakanlığı’na tepkilerinin ne ola-cağı merak konusu.

4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu’ylazorunlu kılınan K2 Yetki Belgesi’nin tanımıise; Sadece kendi esas iştigal konusu ile ilgiliyurtiçi eşya taşımacılığı yapacak ve ticarimaksatla taşımacılık yapmayacak firmalaraverilen belgedir.

Ruhsat›nda kamyonet yazan araç sahiplerine, Ulaflt›rma Bakanl›¤› K2 Yetki Belgesi sürprizi yapmaya haz›rlan›yor. Otomo-tiv sat›fl uzmanlar›na göre; K2 Yetki Belgesi ile birlikte hafif ticari araç pazar›nda ciddi oranda bir daralma söz konusu!..

UUzzmmaannllaarr,, hhaaffiiff ttiiccaarrii aarraaçç ppaazzaarr››nnddaa cciiddddii ddüüflflüüflfllleerriinn yyaaflflaannaabbiilleeccee¤¤iinnii ssööyylleeddiilleerr

AAccaarr,, aarrkkaaddaaflfl››mm››zzaa yyaaflflaadd››¤¤›› iill--ggiinnçç oollaayyllaarr hhaakkkk››nnddaa bbiillggii vveerrddii

Kara tren gecikir belki hiç gelmez/ Da¤larda sal›n›r da derdimi bilmez/ Duman›n savrulur halimi görmez/ Gam dolar yüre¤im gözyafl›m dinmez..

sayfa 8 2/20/08 6:34 PM Page 1

C M Y K

920 - 26 Şubat 2008

İstanbul ve kentiçi ulaşım

SEKTÖRELEĞİLİM

Levent BİRANT

Levent BİRANT

‹‹SSTTAABB BBaaflflkkaann››‹‹SSTTAABB BBaaflflkkaann››

İstanbul’un kent içi ulaşım sorunununçözümüne ilişkin görüşlerimizi pay-

laşmaya bu yazımızla bir başka yö-nüyle değinerek devam edeceğiz.

Hepimiz günlük konuşma dilindekent içi ulaşım sorunu gündeme geldi-ği zaman ya İstanbul Büyükşehir Bele-diyesi’ni ya da araç sahiplerini sorum-lu gören bir üslupla konuşmaya başlarve çözümü ya yasakçı bir zihniyetleyada kendimiz dışında kalan muha-tapların çözüm bulmaları gereken birsorun olarak ele alırız.

Ayrıca bu yöntem hepimize çok dadoğru gelir ve bu düşüncenin doğrulu-ğunda da ısrarcı oluruz.

Bizce çağdaş dünyanın terk ettiği budüşünme yöntemini kullanarak sadecesorunların üzerinden atlamak, yarata-cağımız günah keçilerini taşlatarak içi-mizi rahatlatmak olanaklıdır. Ama aslasorunlar karşısında çözücü bir tutumalmış olmayız.

Çağdaş düşünme yöntemi sorununbir parçası olduğumuz bilinci ile soru-na yaklaşmayı ve çözümü konusundayapılabilecek mutlaka bir şeylerimizinolduğunu düşünmemizi gerektiriyor.İşte biz İSTAB olarak gazetemizin ön-ceki nüshalarında kent içi ulaşım soru-nunun çözümü konusundaki alternatifönerilerimizi ilgili tüm muhataplarasunduk. Çözümün parçası olma isteği-mizi samimiyetle gösterdik.

Şimdi sıra bu sorundan etkilenentüm muhataplara ama en çok da İstan-bullu hemşehrilerimize düşüyor.

Alternatif çözüm önerimizin yani işegiriş ve çıkış saatlerinin farklılaştırıl-masının özellikle araç sahibi olmayansadece toplu taşıma araçlarını kulla-nan bu yüzden de sorunla en fazlamuhatap olma durumunda kalan İs-tanbullu çalışan hemşehrilerimize on-ların oluşturacağı vatandaş girişimleri-ne düştüğü açıktır.

Önerimiz ne kadar çok tartışılır nekadar çok yapıcı olarak eleştirilirse okadar yararlı olacak sonuçta İstanbulyani şehrimiz yani bizler kazanacağız.

İstanbul’da insan taşımacılığı sektö-rünü temsil eden meslek örgütümüzİSTAB ve bizler yani onu oluşturansektör kurumları olarak bizlerin İstan-bullu hemşehrilerimizden beklediğimizönerimizi gündemlerine alarak dahaçok tartışmaları daha çok yapıcı eleşti-ride bulunmalarıdır. Bu tutum onlarında sorunun bir parçası oldukları gibiçözümün de bir parçası olmalarınısağlayacak ve kollektif aklımızın ürünüolarak ortaya koyacağımız çözümönerimiz sadece bizlerin değil tüm İs-tanbul’un cevabı olacaktır.

Çağrımız tüm hemşehrilerimize ,tüm sivil toplum kuruluşlarına , va-tandaş girişimlerinedir .Haydi hepberaber sorunun içersinde boğulandeğil çözümün yaratıcısı olalım. Ya-şadığı kente sahip çıkan vatandaş-lar olduğumuzu herkese bir kere da-ha gösterelim.

Birant, Birant, “‹stanbul’a“‹stanbul’ahaks›zl›k yap›yoruz”haks›zl›k yap›yoruz”İSTAB Başkanı Levent Birant, İstanbul’da

yapılan yatırımlardan, trafik problemine,şoförlerin eğitiminden çözüm önerilerine

kadar birçok konuda açıklama yaptı.İstanbul’un, kent içi ulaşım sorununun çözü-

mü konusunda, sektör temsilcilerinin büyük birheyecanla dev projelere destek verdiklerinisöyleyen Levent Birant, hızla hayata geçirilenhizmetlerin önemine dikkat çekti.Bir zamanlarBoğaz Tüp Geçidi’nin hayal bile edilemediğinianlatan Başkan Birant, “Dün hayal bile edeme-diğimiz Boğaz Tüp Geçişi çalışmaları başarı ilesürüyor. Üçüncü Boğaz Köprüsü için gerekli altyapı ve planlama çalışmaları hızla tamamlanı-yor. Şehrin altından geçen ve şehri altından bir-birine bağlayan tünel inşaatları bitirilme duru-muna gelmiş görülüyor. Tercihli yollar, metro-busler, minibüslerin şehir dışına çıkarılması uy-gulamaları hızla yaygınlaştırılıyor. Bunların yanısıra şehir içi trafiğin deniz ve demir yolu ile en-tegre edilmesi için bu hizmetler İBB’ye devre-dilerek modernize ediliyor. Trilyonluk bir değerifade eden bu yatırımlarla İstanbul’un en müz-min ve yılların birikiminden kaynaklanan soru-nu şehrimizin gelecek on yılları da dikkate alı-narak giderilmeye çalışılıyor” dedi.

“SORUMLULUKLARIMIZ “SORUMLULUKLARIMIZ VVAR”AR”Devletin yaptığı hizmetlerden vatandaşların

yararlandığına değinen Levent Birant, hizmetle-rin bir bölümünü yerine getirerek ticari bir fa-aliyet yürüten sektör temsilcilerine de bu soru-nun çözümünde sorumluluk ve görev düştüğü-nü dile getirdi. “Sektör temsilcisi olarak bizleryani şehir içi insan taşımacılığı sektöründe hiz-met üreterek katma değer sağlayan şirketleri-mizin sadece çözüm konusunda öneri üretenolarak kalmayıp ayni zamanda çözüme katkısağlayacak farklı uygulamaları hayata geçirme-miz gerekiyor” diyen Birant, “Bu uygulamala-rın başında kurumlarımızda çalışan sürücüleri-miz ve tedarikçilerimizin trafik kurallarınauyup uymadığını denetlememiz ve onlara ge-rekli eğitimleri aldırmamız geliyor. Mevcut sı-kışıklıktan dolayı zaten kördüğüm olan İstanbultrafiğinde, özellikle tedarikçi araçların kurallarauygun, hız limitlerini aşmayan, yayalara saygılıbir araç kullanımı sergilemeleri için düzenli bireğitim almalarının sağlanması ve sürekli bir de-netime tabi tutulmaları gerekiyor. Ayni şekildezorunlu hale getirilen psikotek uygulamasındanbaşarı ile geçmiş tedarikçilerin, filolarımızdagörev yapmasının özenle sağlanması büyükönem taşıyor. Ayni şekilde güvenli sürüş tek-

nikleri eğitimlerini sürekli kılarak tedarikçileri-mizin araç kullanma kalitelerini yükseltmemizve araçlarında kötü hava koşulları için gerekliekipmanı bulundurmalarını sağlamalıyız. Bu ko-nuda göstereceğimiz her çaba, İstanbul kent içiulaşımında gereksiz kural ihlallerini, ekipmaneksikliğinden kaynaklanan yolda kalmaları, tra-fik stresinden meydana gelen sürücü münaka-şalarını minimize ederek en azından bunlarınyol açacağı tıkanıklıkları ortadan kaldıracaktır.Hepimizin, her gün yollarda rastladığı bu gibiproblemlerin minimize edilmesi düşünüldüğütakdirde azımsanmayacak bir rahatlama sağla-yacaktır” dedi.

“ŞEHRE HAKSIZLIK “ŞEHRE HAKSIZLIK YYAPIYOAPIYO--RUZ”RUZ”

Levent Birant, sektör temsilcisi olarak,önemle dikkat etmeleri gereken hususlardan birdiğerini de filolarındaki araçların model stan-dartlarının yükseltilmesinin oluşturulması ge-

rektiğini söyledi. İstanbul Toplu Taşımacılar Birliği (İSTAB)

Başkanı Levent Birant, açıklamalarını şöyle sür-dürdü:

“Düşük modelli bakımı yapılmamış motoruyıpranmış araçlarla verilen hizmette, sadecemüşteri memnuniyetinin sağlanamıyor olmasıdeğil, ayni zamanda şehre karşı da haksızlıkyaptığımızı bilmeliyiz. Böylesi araçlardan kay-naklanan arızaların yol açtığı trafik tıkanıklıkları-nı hepimiz her gün görüyoruz. Bunun dışında,sektörümüzün en olumsuz özelliği olan ekzostgazlarının, böylesi araçlarca normalin üzerindebir oranda atmosfere salınması soluduğumuzhavayı her gün biraz daha zehirlemektedir. He-pimizin ortak yaşam alanı olan şehrimizi sade-ce sektör temsilcisi olarak değil, hemşehri ola-rak da borcumuzu ödemek için bu küçücük ça-balarımızın büyük katkı sağlayacağının bilinciile ticari faaliyetimizi sürdürmeliyiz. Unutma-

yalım ki, bütün büyük başarıların başlangıcı kü-çücük çabalardır. Ve bu yapacağımız uygulama-lar ayni zamanda ticari faaliyetimize de olum-lu geri dönüşler sağlayacaktır. Hizmet rekabeti-nin ücretin dışına çıkarılıp böylesi toplumsal du-yarlık projelerine taşınması sektörümüzün say-gınlığını artıracağı gibi, niteliğini de yükselte-cektir. Tüm meslektaşlarımın dikkat ve özeninihizmetimizin bu yönlerine de ilgi gösterereksürdüreceklerini biliyor ve inanıyorum. Ve buyolda göreve çağırıyorum”

‹stanbul Toplu Tafl›mac›lar Birli¤i (‹STAB) Baflkan› Levent Birant, “Düflük modelli, bak›m› yap›lmam›fl,motoru y›pranm›fl araçlarla verilen hizmette, flehre karfl› da haks›zl›k yapt›¤›m›z› bilmeliyiz” dedi.

‹‹SSTTAABB BBaaflflkkaann›› LLeevveenntt BBiirraanntt,, ttüümm sseekkttöörr ççaall››flflaannllaarr››nn›› ggöörreevvee ççaa¤¤››rrdd››

LLeevveenntt BBiirraanntt

“Hedefim 1 numara olmak”

UBAK, araç muayeneücretlerini açıkladı

T ürkiye’de, BP, Shell gibi büyükve yabancı petrol firmalarınınbulunduğuna işaret eden işada-

mı Cevdet Akay, amacının en büyük da-ğıtıcı firmaya sahip olup, istikrarlı birgelişmenin sağlanması olduğunu belirt-ti. Rafineriden alınan petrol ürünlerinin,önemli şirketlere dağıtıldığını anlatanCevdet Akay, “Portföyümüzde, büyükfirmalar, santraller ve guruplar var. Bu-raların petrol ihtiyaçlarını kendi tanker-lerimizle karşılıyoruz. 2008 yılı içindeki, en büyük hedefimiz, 1 numaralı şir-kete sahip olmak. Bununla ilgili gereklialtyapıyı oluşturup, istikrarlı bir büyü-me ve strateji paralelinde, başarının ka-çınılmaz olacağını düşünüyorum” dedi.

“HEP“HEP ‘İLK’LERDE OLDUM”‘İLK’LERDE OLDUM”İşadamı Cevdet Akay, Türkiye’nin

2008 yılında ekonomik olarak, alına-cak tedbirli ve temkinli kararlarla iyi-ye gidebileceğini değinerek, dünyakonjonktürünün iyi takip edilmesi ge-rektiğine işaret etti.

Türk Ekonomisi’ndeki dalgalanma-ların herkesi olduğu gibi işadamlarınıda etkilediğine değinen Akay, “Hükü-metin, bu konuda dikkatli ve tedbirliolacağını umuyorum. Ülke de, ekono-mi kötü olursa, herkes bundan etkile-nir. Özellikle, sanayici, ithalatçı, ihra-catçı çok fazla etkilenir. Bu hepimizietkiler. Şirketlerin büyümeleri ya damali krize girmelerinde etkili olur.Ben, bu zamana kadar kurduğum işle-rimde, müesseselerimi hep birinci sıra-ya oturttum. Bundan sonra da, bu böy-le olacak. Çünkü, uhulet ve suhulet ile

hareket ediyorum” dedi.“DÜNY“DÜNYAAYI OKUMALIYIZ”YI OKUMALIYIZ”İşadamlarının, dış pazarda da pay

sahibi olabilmesi için dünya şartlarınıiyi bilmesi gerektiğini söyleyen Cev-det Akay, şunları anlattı:

“Gelişen teknoloji ve küreselleşendünya da, bilgi artık elimizin altında.Dünyayı iyi okuyup, doğru stratejilerbelirleyip, uzmanlardan faydalanarak,planlama hatalarına düşmeden, çalış-

malarımızı sürdürmek zorundayız.Teknolojinin sürekli geliştiği bir dö-nemde, buna gözümüzü yumamayız.

Bu arada, bilgiye önem verip, dışpazarlardaki gelişmeleri iyi analizedip, duruş sergilemek herkes içinfaydalı olacaktır. İş dünyasının, dışpazarlara, daha dikkatli ve daha bil-gili girebilmesi için hazırlıkları nok-sansız yapması gerekiyor. Ben, bunaönem veriyorum”

BP’nin, Türkiye’deki en büyük petrol da¤›t›c› firmalar›ndan birine sahip olan ifladam› Cevdet Akay,2008 y›l› içerisinde en büyük da¤›t›c› flirkete sahip olmak için önemli çal›flmalar yapt›¤›n› söyledi.

AAkkssooyy,, iiflfl ddüünnyyaass››nn››nn dd››flfl ppaazzaarrllaarraa rraahhaattççaa ggiirreebbiillmmeessii iiççiinn uuyyaarr››llaarrddaa bbuulluunndduu

Reyhanl›’yataze kanR eyhanlı Mo-

torlu Taşıyı-cılar Ko-

operatifi BaşkanıMustafa Özberk,Reyhanlı-Antakyaarasında yeni aldık-ları 25 opel marka,yeni araçla hizmetvereceklerini açık-ladı.

Reyhanlı - Antakya ara-sında yolcu taşımacılığıbundan böyle eski modelaraçlar yerine, 2008 mo-del Opel araçlarla yapıla-cak. 55 No’lu ReyhanlıMotorlu Taşıyıcılar Ko-operatifi Başkanı MustafaÖzberk, bugüne kadar es-ki modelde olan araçlarıy-la yolcu taşımacılığı yap-tıklarına değinerek, bun-dan sonra 2008 modelOpel araçlarla hizmet ve-receklerini söyledi Ko-

operatif Başkanı MustafaÖzberk, Ulaştırma Bakan-lığı’nın, yolcu taşımcılığıiçin uygulamaya koyduğuşartla kooperatife 25 yeniaraç satın alıp, sefere koy-duklarını belirtti. MustafaÖzberk araçlarının 10 yol-cu kapasiteli olduğunu daifade ederek, “Yaptığımızyeniliklerle Reyhanlı-An-takya arasında yolcu taşı-macılığını bu araçlarımızlavereceğiz” şeklinde ko-nuştu.

Açılış nedeni ile kurbankesilen kooperatifbinası önünde dü-zenlenen töreneReyhanlı Kayma-kamı CemalettinYılmaz, Belediyebaşkanı HüseyinŞanverdi, İlçe Jan-darma KomutanıYüzbaşı İbrahimGüven, EmniyetMüdürü Aydın Yıl-dız ile diğer davet-liler katıldı.

U laştırma BakanıBinali Yıldırım,araçları sınıflan-

dırarak, araç muayeneücretleri konusunda sü-rücüleri bilgilendirdi.

Bakan Binali Yıldı-rım, 2918 sayılı Ka-nun’un 35’inci madde-sine göre; muayene is-tasyonlarınca; otobüs,kamyon, çekici ve tan-ker için 100 YTL, oto-mobil, minibüs, kam-yonet, özel amaçlı ta-şıt, arazi taşıtı, römorkve yarı römork için 75YTL, traktör (Rö-mork lu - römorksuz)motosiklet, motorlubisiklet için 40 YTLmuayene ücreti (Kat-ma Değer Vergisi ha-riç) alınacağını belirtti.

Yine 2918 sayılı Ka-

nun’un geçici 18 incimaddesine göre de, araçmuayenesi ile ilgili ola-rak Karayolları GenelMüdürlüğü’nce verilenhizmetin, yetkilendiri-len gerçek veya tüzelkişilerce faaliyete geçi-rilinceye kadar devamettiğine dikkat çekenBakan Yıldırım, şu açık-lamalarda bulundu:“Karayolları Genel Mü-dürlüğü tarafından yapı-lan muayeneler için35’inci maddede belirti-len muayene ücreti ilebu ücretin genel katmadeğer vergisi oranı ka-dar fazlasından oluşantutar, Teknik MuayeneHarcı olarak vergi da-irelerince tahsil edilir.Bu harç hakkında 492sayılı Harçlar Kanunuhükümleri uygulanır.”

sayfa 9 2/20/08 6:37 PM Page 1

C M Y K

10 20 - 26 Şubat 2008

Kentler araçlar için değil,insanlar içindir (2)

İstanbul ve Ankara ya da İzmir’de trafiğiyönetenlerin akademik kariyerleri ne-

dir? Hangi uluslararası konferanslara ka-tılmışlardır? Eğitim düzeyleri nedir? Busoruları çoğalttığımızda ve aldığımız ce-vaplarda ne durumda olduğumuz dahada aşikâr olacaktır.

Maalesef bizde henüz bir arada ya-şama kültürü oluşmamıştır. Yani kentlideğil halen köylüyüz. Bu tespitimincanlı tezahürlerini şehirlerimizin anaarterlerinde yol verme yüzünden çıkankavgalar, birbirinin üzerine levye vetornavidalarla saldırmalar, sigara kül-lüklerini yollara boşaltmalar, kırmızıışık ve emniyet şeridi ihlallerinin çoklu-ğu ile izah etmek mümkündür.

Bu olumsuzlukların tek çözüm yolu eği-timdir. Toplumsal bir hareketle ve özellik-le Belediyeler ile Valiliklerin önderliğindetüm televizyon, gazete ve billboardlarla10 yıllarca sürecek bir eylem planıyla tra-fik bilimi ve kuralları halka öğretilmelidir.

ABD’de kural ihlal eden sürücüye ikinciderece cinayet işlemiş suçlu muamelesiyapılıyor. Otoyollarda kural ihlal eden yada sürat limitlerine uymayan sürücülerepara cezası ve sürücü eğitim merkezle-rinde yarım gün tekrar eğitim verilip sürü-cünün psikoteknik testleri yapılıyor.

Şehir merkezlerine ve tarihi yarıma-da(Laleli-Sultanahmet-Eminönü) girişleraraçlara takılacak çiplerle kontörlü bir dü-zende ücretli olmalıdır. Bu yöntemi enson kullanan kentlerden biride İtalya’nınMilano kentidir. Milano şehir merkezinegirmek için 10 Euro ödemeniz gerekiyor.Eco-pass denen araçlara konan çiplerleoluşan sistem sayesinde şehir merkezle-rinin egzoz gazından arınmış ve daha te-miz olması hedefleniyor.

Bir diğer konuda şehir merkezlerindekitaksilerin boş olarak dolaşmasının getir-diği problemlerdir.Şehrin muhtelif ana ar-terlerinde müşteri kapmak için dolaşankayıtlı 18 bin taksinin yaklaşık 10.000adedinin ana arterlerde başıboş bir şekil-de dolaştığı tespit edilmiştir. .Bu taksilerana arterlerdeki ceplerde beklemeye zor-lanmalı ve bir merkez vasıtasıyla yönlen-dirilmeleri sağlanmalıdır

Trafik Bakanlığından izinsiz hiçbir taksiruhsatı verilmemeli ve şehirlerde gere-ğinden fazla taksi adedi bulunmamalıdır.

Singapur’da şehir içi mevcut yol ağınane kadar araç sirküle edilebiliniyorsa şe-hirlerde o miktarda araca ruhsat veriliyor.Dolayısıyla şehir içinde yolların kaldıra-mayacağı araç sayısının problemleriyleuğraşılmıyor. Araç üretici firmalar dahaçok araç satıp daha çok kar edecek diyemevcut kapasiteye bu kadar araç sok-mak hangi matematik mantıkla izah edi-lebilir. Yeni alternatif yollar yapacak kadarulaşım bütçeniz yok ise sistemin diğer bi-leşenine filtre koymaktan daha mantıklıne olabilir ki? Ülkenin sağlık ve okul ihti-yaçları birincil gündemi olması gerekir-ken tüm kamu kurumları ulaşıma ayırdık-ları bütçelerle böbürlenmektedir.

Alkollü araç kullanan sürücü ve yanın-daki yolcuların tümüne alkollü araç kul-lanma cezası kesilmelidir. Toplumsal so-rumluluk gereği bu cezanın uygulanmasışarttır. İngiltere’de araç kullanırken ceptelefonu kullanmak tan dolayı trafikte teh-like yaratmak 2 yıl hapis cezasına nedenoluyor. Araç kullanırken kazaya sebebi-yet verilmesi halinde sürücüler ömür bo-yu hapis cezasıyla yargılanabiliyor.

Avrupa’daki büyük şirketler tüm per-soneline araç içi konuşma cihazları da-hil araçta cep telefonuyla konuşmayıyasaklamış haldedirler. İhlal edenlerinişlerine son veriliyor. Bu konuda baştabüyük kuruluşlar ve holdingler önderli-ğinde kendi personellerine duyuru ya-pılmalı ve sosyal sorumlulukları gereğiaraç kullanırken telefon kullandıklarıtrafik cezalarıyla belirlenmiş personel-lerine cezalar vermelidirler.

Bilimsel araştırmalar sonucu cep te-lefonuyla konuşmayı kapattıktan son-ra ilk üç dakika kaza yapma riskiniz4,8 kat daha fazla, çünkü insan beynikonuşma sonrası dikkatini hemen to-parlayamamaktadır.

Emniyet kemeri takmak ölüm riskini%50–80 azaltmakta hava yastığı %3korumaktadır. Türkiye’de emniyet ke-meri kullanım%15’dir. .Tüm sürücüleri-miz emniyet kemeri taksa ölümlü kaza-ların minimum %50 si olmayacaktır. Buise yıllık ortalama 5 bin insanımızınölümden kurtulması demektir.

Trafik yalnızca ceza keserek yöne-tilmez, unutulmamalıdır ki eğitimsizinsan en iyi araç ve en iyi yolu, enkötü kullanandır.

SEKTÖRE EĞİLİM

Suat SARI

Suat SARI

ÇÇEE--TTUURR ÇÇeelleebbii TTuurrzz..GGeenn..MMüüddrr..ÇÇEE--TTUURR ÇÇeelleebbii TTuurrzz..GGeenn..MMüüddrr..

TCDD teknolojiylekalitesini artt›r›yor..!

V atandaşların kaliteli ve konforlu trenlerebinmesi gerektiğini bildiren Karaman,“Son yıllarda hükümetimizin de büyük des-

teği ile demiryollarına yapılan yatırımlarla bu sektör-de lider konuma geldik. Bu da Devlet Demiryolları-nın kalitesinin arttığını gösteriyor” dedi. Karaman,“Hızlı Tren Projesi” başta olmak üzere TCDD’yeilişkin, sorularımızı cevaplandırdı.

Demiryolları dünden bu güne neler kaydetti?1923 yılında Cumhuriyet ilan edildiğinde ulusal sı-

nırlar içinde kalan demiryolu hatlarının uzunluğuyaklaşık 4 bin kilometre iken, bugün için ülkemiz, 8bin 697 kilometresi ana hat olmak üzere toplam 10bin 996 kilometre demiryolu ağına sahip bulunmak-ta. Cumhuriyet döneminde demir yollarımıza 1950yılına kadar ağırlık verilmiş, ancak 1950`lerden itiba-ren 50 yılı aşkın bir süre yanlış ulaştırma politikala-rıyla demir yollarımız ihmal edilmiştir. İhtiyaç duyu-lan yeni hat ve çeken-çekilen araç yatırımları ve çağ-daşlaşma için gerekli sinyalizasyon, elektrifikasyonve kapasite ihtiyacının zorunlu kıldığı yerlerde çifthatta geçilmesi için yapılacak yatırımların gerektirdi-ği kaynak bir yana belirli altyapı koşulları altında iş-letmenin sağlıklı sürdürülmesi bakımından gereklibütçe desteği dahi verilememiştir. Sonuç olarakmevcut hatlarda bakım ve yenilemeler aksamış, çe-ken ve çekilen araçlar sayı ve nitelik olarak yetersizduruma düşmüştür. Taşımacılık payımız 1950’li yıl-larda yükte yüzde 68 iken 2006 yılında yüzde 5`e,yolcuda 1950’li yıllarda yüzde 42 iken 2006 yılındayüzde 2’ye düşmüştür.

2003 yılına kadar süren bu olumsuz durumun ber-taraf edilmesi ve demiryollarının yeniden ayağa kal-dırılarak rekabet gücüne kavuşturulması, gerekli ya-tırımlar ile yapısal düzenlemelerin hızla gerçekleşti-rilmesiyle çağdaş, verimli ve etkin bir demiryolu sis-teminin kurulması için 2003 yılında 4 ana hedef be-lirlenmiştir. Bu hedeflerimiz; hızlı tren hatları inşaederek ülkemizi hızlı trenle tanıştırmak, mevcut hat-larımızı ve araç parkımızı iyileştirerek trenlerimizinormal seyir hızlarına getirmek, demir yollarımızı,dünya demiryollarında olduğu gibi yeniden yapılan-dırarak daha etkin ve verimli bir kuruluş haline ge-tirmek, özel sektörün demiryolu işletmeciliği yapa-bilmesini sağlamak üzere gerekli altyapıyı oluştur-mak. Bunlar; yapısal reformlar için gerekli olan,başta Demiryolu Çerçeve Kanunu ve TCDD Kanu-nu olmak üzere yasal düzenlemelerin yapılması veTCDD'nin yeniden yapılandırılması çalışmalarının et-kin bir şekilde yürütülmesi, yatırımlar için gerekli fi-nansman desteğinin sağlanması.

"Hızlı Tren Projesi"yle ilgili son gelişmeler ne-ler ve bu konuda neler yapılıyor?

Ankara-İstanbul ve Ankara-Konya arasında hızlıtren inşaatına başlanmıştır. Yük taşımacılığında bloktren uygulamasına geçirilmiş olup bu sayede taşımahızı artırılarak mevcut vagon parkı ile daha fazla yüktaşıması gerçekleştirilmiştir. Bu trenler 2005 yılındanitibaren internet ortamından da takip edilmektedir.Blok tren uygulamasıyla; garlardaki manevra hiz-metleri yüzde 50, yük taşımacılığındaki enerji gider-leri ise yüzde 18 oranında azaltılmış olup yüklerdedaha kısa sürede taşınmaya başlamıştır. Bu kapsam-da ayda 4 bin adet yurtiçi ve bin adet yurt dışı uluslararası blok tren çalışmaktadır. Türkiye ile Avrupa ara-sında çalışan 7 adet blok yük trenine ilave olarak2007 yılında 2 adet yeni blok yük treni daha seferekonulmuştur. (Halkalı-Budapeşte, Genk-Halkalı),Türkiye ile Irak, İran ve Suriye arasında blok trenler-

le sanayi ve inşaat malzemesi taşınmasına başlanmışolup, bu taşımalar halen devam etmektedir.

Kazalar için ne gibi önlem aldınız?Hemzemin geçitlerdeki kazaların önlenmesi ve iş-

letme güvenliğinin sağlanması amacı ile demiryoluve karayolunun kesiştiği yerlerde hemzemin geçitle-rin inşası görevinin diğer Kurumlara verilmiş olma-sına rağmen kazaların azalmasını sağlamak amacıylakuruluşumuzca 380 adet hemzemin geçit otomatikkontrollü hale getirilmiştir. Kentsel dönüşüm proje-lerinin altyapısını oluşturacak 22 il ve ilçe bazındakiimar plan çalışmalarından 9 ilin (Ankara Gar, Balı-kesir, Erzurum, Kayseri, Kütahya, Gaziantep, Amas-ya, Sivas ve Kahramanmaraş) planları onaylanmışolup geriye kalan 16 ilin plan çalışmaları yerel yöne-timlerle birlikte yürütülmektedir.

Ya Gar ve istasyonlarla ilgili çalışmalarınız?Gar ve istasyonlarımızın güzelleştirilmesi kapsa-

mında 2006–2007 yıllarında toplam 125 adet gar, is-tasyon ve iş yerlerimiz yeniden düzenlenmiştir. Ayrı-ca 2007 yılında 222 adet gar ve istasyonun çevre dü-zenlemesi, restorasyonu, onarımı yeniden düzenlen-miştir. Kentlerimizdeki organize sanayi bölgeleri ilebüyük kapsamlı üretim ve tüketim merkezlerinin anademiryolu şebekesine bağlanması için iltisak hatları-nın yapım çalışmaları devam etmektedir. 2002 yılınakadar 282 merkeze bağlantılı 382 kilometre olan ilti-sak hatları uzunluğumuz bugün itibariyle 317 adedeve 433 kilometreye ulaşmıştır.

Yük taşımacılığındaki projeleriniz?Kombine yük taşımacılığını geliştirmek amacı ile

10 merkezde (Halkalı, Köseköy, Kayseri, Samsun,Eskişehir, Balıkesir, Yenice, Erzurum(Palandöken),Aydın ve Uşak lojistik köy ve yük terminalleri kurul-ması çalışmalarına başlanmıştır. Samsun LojistikMerkezi 2007 Temmuz ayında hizmete açılmıştır.

Özel sektör girişimlerinden bahsedermisiniz?Adapazarı'nda kurulan fabrikada, başlangıçta mi-

nimum 50 araç üretilecek olup, doğrudan 200 kişiye,dolaylı olarak da 2 bin kişiye istihdam sağlanacaktır.Güney Kore Firması Hyundai-Rotem ve yerli özelsektörle ortak girişim anlaşması imzalanmıştır. Ülke-mizde teknolojisi bulunmayan her türlü elektriklitren dizisi ve hafif raylı araçlar ile hızlı tren setleri vehızlı tren yolcu vagonlarının üretimini gerçekleştire-cek olan fabrikanın temeli 16.9.2006 tarihinde kuru-luşumuzun Adapazarı'ndaki Bağlı Ortaklığı TÜVA-

SAŞ'ın arazileri üzerinde atılmış olup inşaat çalış-maları tamamlanmıştır. Fabrika 2008 Aralık ayındaimalata başlayacaktır. Kuruluşumuz ile İzmir Bü-yükşehir Belediyesi tarafından, metro standardındabir banliyö işletmeciliği yapılması için işbirliğinegidilmiş olup, bu amaçla her iki kuruluşun yetkili-lerince protokol imzalanmıştır. Tarafların yüzde 50oranında ortak oldukları bir şirket kurulmuştur. Sözkonusu şirket Cuma Ovası-Aliağa arasında yeraltıtreni standartlarında banliyö işletecektir. Banliyöhizmetinin 2009 yılında işletmeye başlaması plan-lanmaktadır. İlk hızlı tren seti 20.11.2007 tarihindeİspanya`dan ülkemize getirilmiştir. Geri kalan 11adedinin imal çalışmaları devam etmektedir. 2004yılında internet sitesinden bilet satışına başlanmıştır.2005 yılında 2004 yılına göre yüzde 738 artışla 63bin 34 adet, 2006 yılı Ocak-Ağustos döneminde ge-çen yılın aynı dönemine göre yüzde 622 artışla 122bin bilet satılmıştır. İnternet üzerinden bilet alanyolcularımızın gişelerde sıra beklemeden bilet te-min edebilmesi için Ankara, Haydarpaşa ve Eski-şehir gibi büyük garlara kiosk (trenmatik) cihazıkonulmuştur. Kent içi yolcu taşımacılığında önem-li işlevi olan banliyö trenlerinin yaş ortalaması21'dir. Ankara'da daha kaliteli bir banliyö hizmetiiçin teknik ömrünü doldurmak üzere olan dizilerinyerine temin edilecek 32 set elektrikli banliyö dizisi-nin imalatına başlanmıştır. 559 yolcu kapasiteli trensetlerinde kapalı devre TV, klima, tren izleme, anons,dahili telefon sistemi, kayan yazılı panolar buluna-caktır. İlk banliyö seti 2008 Ekim ayında teslim edi-

lecek olup, 2009 Temmuz ayına kadar tüm teslimattamamlanacaktır. Bu sayede; karayollarında artan tra-fik ile birlikte meydana gelen kazaların yarattığı gü-venlik sorunu, zamanın en etkin biçimde kullanılma-sı ihtiyacı, karayolu ulaşım araçlarının çevreye verdi-ği zararların en aza indirilmesi, diğer taşıma modları-na göre daha güvenli bir ulaşım aracı olması gibi ne-denlerle Japonya, Kore gibi dünya ülkeleri ve Al-manya, Fransa, İtalya, İspanya Avrupa ülkeleri HızlıTren hatlarını ciddi manada ve önemli yatırımlarladevreye koymaktadır. 1964 yılında saatte 210 km/sa-at işletme hızını başaran Japonya ile birlikte hızlı trenişletmeciliği yapan ülkeler bugün 300 km/saat veüzerindeki hızlarla yüksek hızlı tren işletmeciliğinigeliştirmektedir. 2003 yılından itibaren Hükümet’le-rimizin demiryollarını devlet politikası haline getir-

meleri sayesinde ülkemizde de Ankara, Eskişehir, İs-tanbul, Konya, İzmir, Sivas, Bursa gibi yolcu potan-siyeli ve nüfus açısından ülkemizin büyük kentlerinibirbirlerine bağlayacak koridorlarda hızlı tren hatları-nın yapılması için çalışma başlatılmıştır.

Ankara-Eskişehir-İstanbul hızlı tren hatlarındane aşamaya gelindi, bu hattın ne zaman bitirilmesive hizmete sokulması düşünülüyor?

Karayollarında artan trafik ile birlikte meydanagelen kazaların yarattığı güvenlik sorunu, zamanın enetkin biçimde kullanılması ihtiyacı, karayolu ulaşımaraçlarının çevreye verdiği zararların en aza indiril-mesi, diğer taşıma modlarına göre daha güvenli birulaşım aracı olması gibi nedenlerle Japonya, Kore gi-bi dünya ülkeleri ve Almanya, Fransa, İtalya, İspan-ya Avrupa ülkeleri hızlı tren hatlarını ciddi manada veönemli yatırımlarla devreye koymaktadır. 1964 yılın-da saatte 210 km/saat işletme hızını başaran Japonyaile birlikte hızlı tren işletmeciliği yapan ülkeler bu-gün 300 km/saat ve üzerindeki hızlarla yüksek hızlıtren işletmeciliğini geliştirmektedir. 2003 yılındanitibaren Hükümet’lerimizin demiryollarını devlet po-litikası haline getirmeleri sayesinde ülkemizde deAnkara, Eskişehir, İstanbul, Konya, İzmir, Sivas,Bursa gibi yolcu potansiyeli ve nüfus açısından ülke-mizin büyük kentlerini birbirlerine bağlayacak kori-dorlarda hızlı tren hatlarının yapılması için çalışmabaşlatılmıştır. Yapımı devam eden Ankara-İstanbul,Ankara-Konya hızlı tren projeleri ve bu yıl yapım iha-lesine çıkılan Ankara-Sivas hızlı tren projesi ile birlik-te, uygulama projeleri tamamlanan ve 2013 yılındakadar yapımı planlanan Ankara-İzmir,Bursa-Osma-neli, Halkalı-Kapıkule Hızlı Tren Projelerinin tamam-lanması sonucunda; Ankara-İstanbul arası 3 saat, An-kara-Konya arası 1 saat 15 dakika, İstanbul-Konya 3saat 45 dakika, Ankara-Sivas 2 saat 50 dakika, İstan-bul-Sivas 5 saat 50 dakika, Ankara-İzmir arası 3 saat20 dakika olacaktır. Hızlı tren projelerinin son duru-mu; 2004 Yılında inşaatına başlanılan Ankara-İstan-bul Hızlı Tren Projesi, Ankara-İstanbul arasındakimevcut hattan bağımsız 250 km/saat hıza uygun, ta-mamı elektrikli, sinyalli yeni çift hattı hızlı demiryo-lu yapımını içermektedir. Proje tamamlandığında;Karayolu, demiryolu ve havayolu trafiği açısından enyoğun yolcu ve yük aksı olan Ankara-İstanbul hattın-da demiryolunun rekabet şansı artarak, yolcu payıyüzde 10'dan yüzde 78'e yükselecek, kentler arasın-daki ekonomik, sosyal ve kültürel etkileşim artacak.

ehirlerarası yolcu taşı-macılığında kullanılanaraçlar 2000 modelin al-tında olmadığı için 35

yaş sınırlamasının otobüs sek-törüne olumsuz olarak yansı-madığını dile getiren Bakmaz,“Uzun yol otobüsleri yüksekmodelli araçlar. O nedenlearaçlardaki bu sınırlamanın bi-ze ne bir eksisi ne de bir artısıolmadı” şeklinde konuştu.

Devletin piyasadan eskiaraçları kaldırıp, yeni araçlarınhizmete girmesinin daha iyi ol-duğunu dile getiren Bakmaz,“Devlet, 35 yaşı geçen araçlarıpiyasadan kaldırıyor ama araçsahibine o aracın değerinin çoküzerinde ödeme yapıyor. Mese-la, 3 bin YTL’lik araca 10 binYTL ödüyor. Vatandaşın bunda

bir kaybı yok. Tam tersinebence kazancı var. 35 yaşüstü araçların çoğu geneldeİstanbul’da” dedi.

Hurda araç belgelerininsektörü etkilemeyen birfaktör olmadığını belirtenBakmaz, “Genelde şehiriçi taşımacılık yapan oto-büsçüler modelsiz araçlarlabu işe başlar.

Daha çok fabrikalarda servisyapan ve şehiriçi taşımacılığıyapan araçların etkileneceğinizannediyorum” dedi ve şunlarıekledi: “Şehirlerarası yolcu ta-şımacılığında genellikle Trave-go ve Setra’ya çok yoğun talepvar. Bu araçlar hala perfor-manslarını koruyor. 2003 vedaha üst model araçlar her za-man talep görüyor”

TCDD Yönetim Kurulu Baflkan› ve Genel Müdürü Süleyman Karaman, H›zl› Tren Projesi’nde 2008 y›l›hedeflerine ulaflabilmek için demiryolu sektöründeki yo¤un çal›flmalara devam etti¤ini aç›klad›.

SSüülleeyymmaannKKaarraammaann

AAllii BBaakkmmaazz,, yyeennii uuyygguullaammaann››nn oolluummlluu yyöönnlleerriinnee vvuurrgguu yyaapptt››

35 yaş sınırlaması kazandırıyorBakmaz Otomotiv’in sahibi Ali Bakmaz, Ulaflt›rma Bakanl›¤›’n›n araçlar için yönetmeli¤e koydu¤u 35yafl s›n›rlamas›n›n flehirleraras› yolcu tafl›mac›l›¤› yapan otobüs sektörünü etkilemedi¤ini söyledi.

Reyhanl›’da ilkA2 ehliyetli

bayan sürücü Hatay’ın Reyhanlı il-

çesinde ehliyet sı-navını kazanan ve ilçedeilk A2 sürücü belgesi sa-hibi Feray Çağlar’ın mut-luluğu gözlerinden oku-nuyor. Çağlar, motoruylafırsat buldukça ilçede ge-zintiye çıkıyor. Milli Eği-tim Bakanlığı Özel Rey-hanlı Motorlu Taşıt Sürü-cüleri Kursu kurucusuMehmet Geçin, yaptığıaçıklamada; kursiyer Fe-ray Çağlar’ın (24), sınavagirerek başarılı olduğunuve A2 sürücü belgesi al-mayı hak ettiğin kayde-derek, Reyhanlı’da A2sürücü belgeli ilk bayansürücü olma özelliğini detaşıdığını açıkladı. İlk ol-

manın gururunu yaşadığı-nı söyleyen Feray Çağlar,“Motosiklet kullanmayıçok seviyorum. Ama öncesürücü belgem olsun iste-dim. Şimdi belgem var,artık rahatlıkla motosikletkullanabilirim” dedi.

ŞŞ

RReeyyhhaannll››’’ddaa bbiirr iillkk

M.Sabri Danabaş/Ankara

sayfa 10 2/20/08 6:43 PM Page 1

C M Y K

1120 - 26 Şubat 2008

Herşey daha iyive güzel olacak

Zor günler geçirmekte olan otobüs sek-törü son aldığımız duyumlara göre içi-

mize biraz da olsun su serpti. Sektörünsorunları, içinde bulunduğu kriz, sıkıntılıgünlerden söz etmemek mümkün değil…Demek ki daha bitmemişiz. Bitmedik amayaraya neşter atalım.

Otobüs sektörü şu anda zor günler geçiri-yor. Şoföründen işletmecisine kadar hiç kim-se halinden memnun değil. Karayolu Oto-büs Taşımacılığında yaşananlar iç açıcı ol-masa bile umutlarımızı yitirmemeliyiz…

Geçen makalelerimde de bunu açıkçaifade etmeyi görev bilmiştim. Bu sektörüncanlanması için farklı alternatifler üretme-liyiz, atıl duruma geçen bu sektörü yeni-den canlandırmalıyız şeklinde naçizanetavsiyelerde bulunmuştum… Bu işe el at-mak bizlere düşüyor. Kooperatiflerden,Federasyonlara kadar çare üretecek ça-lışmalarla sektörü ayağa kaldırmamız la-zım. Yoksa mesamemiz okunmayacak.

Sektörde ayağa kalkmamız lazım ki Av-rupa’nın en büyük otobüs üreticilerindenbiri olan Volvo Türkiye’de yatırım yapmakiçin kolları sıvadı. Ticari araçlardan iş ma-kinelerine, uçak endüstrisinden finansalanlarına birçok alanlarda faaliyet göste-ren Volvo Grup yaptığı fizibiliteler doğrul-tusunda ülkemizin son yıllarda göster-mekte olduğu çok hızlı gelişmelerde bizimülkemizin en büyük otobüs üreticisi konu-muna geldiğini söylüyor.

Bravo bize… Bu ülke açısından sevindirici bir gelişme..

Avrupalı bizi böyle görüp bu ülkeye gel birlik-te yatırım yapalım diyorsa elbette bir bildiğiolsa gerek. Her ne kadar sıkıntılıyız desekbile ülkemizdeki karayolu yolcu taşımacılığı-nın yüzde 65’lik kısmı halâ otobüs taşımacı-lığını tercih ediyor.

Otobüs krizini atlatmak için çeşitli alterna-tifler de yok değil. O zaman bizim de bir anevvel kolları sıvamamız gerekiyor. Örneğinçok uzun mesafeli hatların seferden çekile-rek uçaklarla aktarmaların anlamsız olduğukısa mesafelerde entegre taşımacılık yapıl-ması sağlanabilir. Bu da yeni müşteri potan-siyeli oluşturur.

Mesleki yeterlilik anlamında alt yapınınoluşturulması da ikinci bir zorunluluktur.Teknoloji ve donanımın da bu işin içindemutlaka bulunması lazım… Bu kriterleryerine getirildiğinde inanın ki kaybedilenyolcu terminale geri döner.

Bakın bir kez… Coğrafi konum bakımından ilgi odağı

halinde olan bir ülke olmamızın çok büyükavantajlar sağladığı bir gerçek. Her şey-den önce Batı ile Doğu arasında tarihselbir geçmişe sahibiz. Diğer bir tarafta iseAvrupa Birliği (AB) yolunda ülkemiz eminadımlarla ilerliyor.

AB’ye uyum kriterleri doğrultusunda mut-laka birliğe gireceğimize inanıyorum. Buhem AB için hem de Türkiye ekonomisi içinçok iyi olacak. Ülkemizin bu sektörde sonyıllarda göstermiş olduğu hızlı gelişmelerneticesinde iyiye gittiğimizi ifade ediyor. Yanigeçen süreç içinde Türkiye tahminlerdençok daha fazla bir performans gösterebilmişdurumda. Bunda da en önemli kriterlerdenbiri verimli ve kaliteli üretimlerde bulunma-mızdan kaynaklanıyor. Sektördeki bu başarıdiğer sanayi kollarına örnek olmalıdır.

Bu sektörün duayenleri neleri değiştirip neyaralar sardı. Umuyorum böyle bir değişimyapıldığı taktirde gelişmişliğin en önemli ka-nıtlarından birini Türkiye göstermiş olacaktır.Bütün bunların yanı sıra da Otobüsçülerimi-zin sektörde yaşadığı sıkıntıları bir an önceele alıp, onlara çözümsel neticeler getirme-mizin zamanı geldi, hatta geçiyor bile…

Tüm meslektaşlarımızın yollarının açık ol-ması dileklerimle saygılarımı sunuyorum.

GÖZLEM

M.Sabri DANABAŞ

M.Sabri DANABAŞTürkiye’de üretiliyorAmerika’ya ihraç ediliyor

F ord Motor Company ve Koç Hol-ding’in ana ortakları olduğu FordOtosan, Kocaeli Fabrikası’nda 2002

yılından beri ürettiği Transit Connect araçla-rını, Kuzey Amerika’ya ihraç edeceğini Rah-mi Koç Müzesi’nde düzenlediği basın top-lantısında açıkladı.

Toplantıya katılan Ford Otosan GenelMüdürü Michael Flewitt, Amerika’ya yapı-lacak ihracatın büyük ve son derece gururverici bir haber olduğunu söyledi ve devametti, “Transit Connect yeni bir ürün ve re-kor satışlar elde ediyor. Sizlere sunmaktangurur duyuyoruz.”

Türkiye’de araç ihracatı yapan ilk Türkotomotiv firması Ford Otosan, 2007 yılındaTürkiye’de ihracat şampiyonu ve 6 kez pa-zar lideri oldu.

Michael Flewitt 2009 yılında Amerika pa-zarına sunulması planlanan Transit Con-nect’lerin Amerika pazarında küçük işletme-ciler için cazip bir alternatif olacağınıve kendine özel bir pazar yaratacağınısöyledi. Transit Connect Projesinin1998 yılında Ford’un arge merkezindeküçük bir grupla başladığını belirtenGenel Müdürü Michael Flewitt, “2000yılında Ford Otosan hisse, bilgi ve ye-tenek olarak büyüdü. 2002 yılındaConnect’i devraldık ve Kocaeli fabri-kası tüm dünya pazarları için bir üre-tim merkezi oldu. Ekibimiz tüm geliş-tirme ve yönetme çalışmalarını başarıile günden güne devam ettirmektedir”şeklinde konuştu.

Araç hakkında bilgi veren GenelMüdür Flewitt, “Transit Connect’ibir araç gibi kullanabiliyorsunuz veVan gibi hareket ettirebiliyorsunuz.O bir kamyon kadar da kuvvetli. Ra-kiplerine göre en önemli farkı iseAmerika pazarına özel olan 2.0Lbenzinli motor ve otomatik şanzıma-nı. Gelişmiş bir Ar-ge anlayışıylateknolojiye yatırım yaptık” dedi.

Ford Otosan Genel Müdür BaşyardımcısıUfuk güçlü ise yaptığı konuşmada TransitConnect’in başarısının hızla büyüdüğünü be-lirterek “Üretim kapasitemizi arttırmak için

yatırımlar yapmaya devam edeceğiz. Özel-likle İnönü Fabrikası’na yatırımı arttıracağız,çalışmalarımız sürüyor” açıklamasını yaptı.

Transit Connectlerin ilk kez 2003 yılındapazara sunulduğunu ve şu anda 64 ülkeye ih-

raç edildiğini belirten Ford Otosan yetkilile-ri “Ford Otosan olarak artan talebe cevapvermek adına üretim adetlerini sağlıklı birşekilde arttırmayı hedefliyoruz. Üretim veihracatta 4 yıldır elimizde tuttuğumuz şampi-

yonluğumuzu, bu yıl en fazla ciroyu eldeederek pekiştirdik. 2007 yılında 286 bininüzerinde araç ürettik, 222.397 adet araç ih-raç ettik, 3.4 milyar dolar gelir elde ettik, buanlamda Türkiye’nin ihracat lideri olmaktangurur duyuyoruz” açıklamasını yaptı.

Koç Holding Otomotiv Grubu BaşkanıTurgay Durak toplantıda yaptığı konuşmada“2002 yılından bu yana Türkiye’de üretimebaktığımız da 3,5 katı bir artış görüyoruz. Ge-çen sene 520 bin üzerinde araç imal etmişiz.Koç holding üretim şirketlerinin üretimindeise; Ford Otosan yeri çok özeldir” dedi.

İşte şimdi gerçek SultanO tokar, Sultan 145S ve

Sultan Maxi model-lerinde Ocak ayın-

dan itibaren daha önce opsi-yonel olarak sunduğu özel-liklerin bir kısmı standart ola-rak müşterilerine sunmayabaşladı. Bu iki araç, Otokar’ınSultan serisindeki tüm araç-ları gibi, dayanıklılık,konfor, güvenlik gi-bi temel karakteris-tik özelliklerini ta-şımanın yanı sıra tu-rizm sektörü taşı-macıları için farklı özellikler de sunuyor.

Otokar’ın Sultan 145S modelindeDVD, VCD, MP3 çalar, LCD ve boynuzayna standart olurken, Sultan Maxi mo-delinde DVD, VCD, MP3 çalar ve LCDartık standart donanım olarak sunulmayabaşladı. Sultan’ın turizm amaçlı tasarla-nan 145S ve Maxi modellerinde turizmtaşımacılığı için vazgeçilmez olan klima,buzdolabı, havalı sürücü koltuğu, pulmantip yatar yolcu koltukları ve okuma lam-

baları gibi özellikler standart olaraksunuluyor. Ayrıca Maxi modelindestandart olarak sunulan anons sis-teminin yanı sıra, çift cam ve me-talik boya opsiyonları da bulunu-yor. Yapılan değişikliklerle ilgili

açıklamalarda bulunan Otokar İçPazar Satış Birim Yöneticisi

Murat Tokatlı, “Sul-tan Maxi ve145S’te bu deği-şikliği yaptık.Özellikle tu-rizm taşımacı-lığında DVD,

VCD, MP3 player ve LCD tercih edili-yor. Daha önce isteğe bağlı olarak sundu-ğumuz bu özellikleri müşteri beklenti veihtiyaçlarını göz önün de bulundurarakstandart hale getirdik. Ayrıca Sultan145S’te müşterilerimizin özellikle talepettiği boynuz tipi aynayı da standart halegetirdik. Bu değişimler aynı zamandaOtokar’ın müşteri beklentilerini ve ihti-yaçlarını önemsediğinin ve yerine getirdi-ğinin de birer ispatıdır” dedi.

Ford Otosan Transit Connect araçlar›n›, Ford’un anavatan› olan Kuzey Amerika’ya ihraçedece¤ini aç›klad›. Transit Connect’lerin Amerika’da özel bir pazar oluflturaca¤› tahmin ediliyor

LLiiddeerrllii¤¤iinnii bbuu yy››ll ddaa ddeevvaamm eettttiirreenn FFoorrddOOttoossaann,, üürreettiimmiinnii aarrtt››rrmmaayy›› hheeddeefflliiyyoorr!!....

Turizmcilerin en çok tercih etti¤i Otokar Sultan 145S ve Sultan Maxi’lereyeni özellikler eklendi. Eklenen bu özellikler, standart olarak sunulacak.

Murat Tokatl›

Hyundai lüks pazardaU zun yıllardır düşük maliyetli araçlar

üreten Hyundai, kar oranlarını arttırmakiçin lüks araç üretmeye başladı. Ameri-

kan ve Avrupa pazarında önemli bir yere sahipve Güney Kore’nin en büyük otomobil üretici-si olan Hyundai, lüks pazardaki diğer markala-ra rakip olacağını açıkladı. Sedan Genesis Mo-deli ile lüks pazara girmeye hazırlanan Hyunda-i’nin rakipleriyle kıyaslandığında aldığı riski dü-şük kar payıyla ortadan kaldırmayı planlıyor.Öncelikle Güney Kore’de ve Amerika pazarın-da satışa sunulacak araç hakkında şirketin Baş-ka Yardımcısı Joel Ewanick “ Araç, bizim içinHyundai aile-sinin içinde-dir. Küçük veorta sınıf araç-lardan üst sı-nıflara geçece-ğiz” dedi.

D ouble-up, büyük bir hamle yaparakbaşlattığı “Bayi Destek Programı”kapsamında yetkili bayilerine yılso-

nuna kadar toplam 50 araç hediye edereködüllendirecek. Motor koruyucu yağ katkıla-rı, şanzıman-diferansiyel koruyucular, radya-tör onarıcı, benzin katkıları, dizel yakıt katkı-ları, motor temizleyici gibi piyasada satışıgerçekleştirilen Double-up ürünlerinden 50

koli alımı gerçekleştiren bayiler, Bayi DestekProgramı kampanyasına katılabilecek.

Kampanya dahilinde araç hediye edilecekolan bayiler şu an Double-up’ın mevcut yet-kili bayileri ve bayilik teşkilatınayeni katılacak yetkili bayilerindenoluşacak. Kampanya dahilindeOcak 2008 itibariyle Van, Diyarba-kır, Kayseri, Yalova, Elazığ ve Bur-sa yetkili bayilerine kendi seçtiklerimarka araçların teslim edildiği bil-dirildi.

Konuya ilişkin açıklamalarda bu-lunan Double-up Pazarlama Müdü-rü Füsun Ünüvar, “Hepimiz işlet-melerin ayakta kalabilmesi için mo-dernleşmesi ve daha iyi şartlardahizmet vermesi gerektiğini biliyo-

ruz. Ağırlaşan piyasa koşullarında bunu ba-şarmak da gitgide zorlaşıyor. İnanıyoruz ki;bu krizi aşmanın yolu firmaların her konudabirbirlerine destek olmasından geçiyor. Hergeçen gün sistematik bir şekilde gelişen ba-yi ağımız için işlerini kolaylaştırıcı çalışmalaryapmak temel hedeflerimiz arasında. Her yılbayilerimize yönelik düzenlediğimiz yenibayi destek projelerimizle bu geniş aileyi da-

ha da büyütmeyi amaçlıyo-ruz” dedi.

“Her zaman yenilikçi vepaylaşmayı kendine ilkeedinen bir marka olarak ye-ni başarılara imza atmak te-mel hedeflerimiz arasındayer almaktadır” diyen Ünü-var, hedefe ulaşan yolda ba-yileriyle kurdukları iletişi-min büyük önem taşıdığınısöyledi.

Bayileriyle ilişkilerinidüzenli eğitimler ve bayi

destek proje uygulamalarıylasürekli canlı tutmayı başar-

dıklarını dile getiren Ünüvar, “Bu doğrultudaDouble-up bayii araç filosu yola çıkıyor. Yılsonuna kadar bayilerimize 50 araç hediyeedeceğiz” şeklinde konuştu.

Double-up’tan 50araç hediye

HHeeddiiyyee kkaammppaannyyaass››,, bbaayyiilleerr aarraass››nnddaa mmeemmnnuunniiyyeettllee kkaarrflfl››llaanndd››

sayfa 11 2/20/08 6:51 PM Page 1

C M Y K

Sektörel örgütlenmebilinci (3)

Y irmi yıldan fazla oldu, sürekli bizdenalıyorlar. Kamu hizmeti yaptığımızı

anlatamadık, tercihli olmamız gerektiğinikabul ettiremedik. Hazır olun, 3. köprüyapılır ise ne yöne gideceğiniz önemlideğil, geçişler 3. köprüden!

Bizim şoförümüz, taşımacımız, İtal-ya’daki meslektaşlarından daha iyi du-rumda mı? Her hakkını kullanabiliyormu? Hayır. Sesini duyurabiliyor mu? Ha-yır. Dünyanın en ucuz akaryakıtını biz mikullanıyoruz? Hayır. Şoförlerimizin sos-yal hakları tam ödeniyor mu? Hayır. Şo-förlerimiz hayatlarından ve çalışma şart-larından memnunlar mı? Hayır. Tüm buolumsuzluklara rağmen sıkıntılarımızaçare bulunuyor mu? Hayır. Çalışma veiyileştirmeler var mı? Hayır. Şoförleri sa-hiplenen var mı? Bir iki sivil toplum kuru-luşu ile sendikaların yaptığı genel topluiş sözleşmeleri haricinde hayır. O haldeneden yapmıyorlar, yapamıyorların ce-vabı, şoförler açısından ortaya çıktı zan-nediyorum.

Şoförlerimiz de hallerinden memnungörünüyorlar. Örgütlenmeyi istememele-rinin sebebi ne olabilir çözmekte zorlanı-yorum. Kanun ve nizamlara uymak mı?Kadere boyun eğmek mi? Hadiseye te-vekkül ile bakmak mı? Hakka rıza gös-terme mi? Ses çıkarmamak mı, örgütlen-me eksiği mi? Bu tartışmalar taşıma ka-nunu ve yönetmeliği yürürlüğe girdiği za-man canı yananlar tarafından çok dilegetirildi ama maalesef hiçbir şey yapıla-madı. Bu yapı ile de yapılamaz. Bununlabirlikte, yapılacak eylemler, yasa ve yö-netmeliklerle yasaklandığı için korsaneylem olacağından kamu görevlileri vegüvenlik güçleri ile karşı karşıya kalmakdurumu var... Buna hangi öncü sendika,şoför odası ya da sivil toplum kuruluşugöğüs gerebilecek?

Konuya işverenler ve işletmeler açı-sından bakacak olursak, gerek yolcu ta-şımacılığında, gerekse yük ve eşya taşı-macılığında “genel grev ve eylem yapa-lım hakkımızı arayalım” anlayışı bir iki is-tisna dışında hiçbir zaman dile getirilme-miştir. Sektörümüz ilk defa çıkarılan4925 sayılı Taşıma Kanunu konusundaçok tepki vermiş, sesler yükseltmiş amahiçbir zaman toplu bir eylem kararı alma-mıştır. Sektör, kanun ve yönetmeliklerde-ki eksiklikleri ve yanlış uygulamalarımedya ve ilgili kurumlar aracılığıyla ka-muoyuna duyurma yolunu seçmiş, bazıkazanımlar da elde edebilmiştir. Kanunve yönetmelikteki düzenleme talepleridevam etmektedir. Geçiş sürecindeki bir-çok olumsuzluğa rağmen bir iki cılız ey-lemin ve “greve gideriz” tehditlerinin dı-şında hiçbir şey olmamıştır. Sektör, ka-nun ve yönetmeliklere tepki vermektençok, onlara uymaya çalışmıştır. Bundaen önemli sebep taşımacılığın çok ens-trümanlı olmasıdır. Bazı konularda ortakpaydalar olduğu gibi çoğu zaman menfa-atler çatışmıştır. Talepler olgunlaştırıla-mamış, bakanlık tarafından istekler vedeğişiklik talepleri dikkate alınmamıştır.

Asıl konumuza dönersek, eylem vegrev yaparak hak arama ve talepte bu-lunma konusuna gerek sektörel dernek-lerden, gerekse çatı meslek örgütleriolan Ticaret Odaları ile Türkiye Odalar veBorsalar Birliği gibi kuruluşlardan böylebir karar çıkarılması çok zordur. Bir bü-tün gibi görünseler de parçalı sektör ya-pıları vardır.

Menfaatler çatışmaktadır. Her zamandiyalog yolunu seçerler. Yöntemleri soru-nu rapor haline getirip ilgili kuruma sun-maktır. Karayolu Taşıma sektöründe deaynı yol izlenmiştir. Yolcu ve eşya taşı-macılarının sorunları raporlar halindeUlaştırma Bakanlığı’na ve hatta Başba-kana iletilmiş, diyalog yolu ile çözümlerüretilmeye çalışılmıştır. Bazı konulardabaşarı sağlansa da, genel anlamda ba-şarı sağlanamamıştır. Sektörel Dernek-ler sorunların iletilmesi ve diyalog nez-dinde daha başarılıdırlar.

İtalya’da meslektaşlarımızın gerçek-leştirdiği hak arama grevi bizim ülkemiz-de yapılabilir mi?

Haklı sebeplerle ortaya çıkmadıkça,gerçek sorunlarımızı, sıkıntılarımızı, sa-dece mesleki toplantılar yerine tüm ka-muoyu önünde anlatıp paylaşmadıkça,kamuoyunun desteğini almadıkça, mes-lek örgütleri gelişmedikçe, ferdiyettenkolektif çalışma anlayışına geçmedikçe,mesleki dayanışma anlayışı ve bilinci ge-lişmedikçe, sivil toplum kuruluşlarınınönemi anlaşılıp önemsenmedikçe, siviltoplum kuruluşlarına katılımcı olmadık-ça, birimizin derdi, hepimizin derdi anla-yışı olmadıkça gerçekleşmez.

FARKLI BAKIŞ

Nusret ERTÜRK

Nusret ERTÜRK

TTTTDDEERR GGeenneell SSeekkrreetteerriiTTTTDDEERR GGeenneell SSeekkrreetteerrii TTD, seminerde hemTTD, seminerde heme¤lendi hem bilgilendie¤lendi hem bilgilendi

S eminere, Temsa, Otobüs-Midibüs Sa-tış, Pazarlama ve Satış Sonrası Hiz-metler Direktörü M.Ayhan Dayoğlu,

TTD Genel Başkanı Sümer Yığcı, Temsaİstanbul Bölge Sorumlusu Nemci İba, TTDGenel Sekreteri Nusret Ertürk ve TemsaBayii Brey Otomotiv personeli katıldı.

“Devir“Devir eski devireski devir değil”değil”Toplantıda, Türkiye’deki şoförlerin artık

kendisini kanıtladığını dile getiren TTD Ge-nel Başkanı Sümer Yığcı, her bakımdan es-ki dönemlerin geçtiğini, eski otobüslerin,eski lastiklerin, eski insanların kalmadığınıve bu nedenle de şoförlerin görevlerini ek-siksiz yaptıklarını belirtti.

“Türkiye, 20 ülke arasına girdi” “Türkiye, 20 ülke arasına girdi” Sık sık seyahat halinde olan Ayhan Da-

yoğlu, “Bu kadar çok yolculuk edince şofö-rün durumunu anlamak daha kolay oluyor”dedi.

Turizmin Türkiye’deki gelişiminden desöz eden Dayoğlu, şunlarısöyledi: “Turizm hareketleri,19’uncu yüzyılın sonlarında,Avrupa’da başladı.

Bu sanayileşme devrimi-nin getirdiği yenilikleri, birtakım iyileştirmeler ve insan-ların seyahat etmesi kolay birhale getirdi. Daha sonra, İn-giltere’de kurulan bir turizmacentesi ile İngiltere’den Pa-ris’e insanlar taşınmaya baş-ladı. Paris’te bir takım sergi-ler açılmasıyla turizmin ilktohumları atılmış oldu. Os-manlı İmparatorluğu’nda1863 yılında sergiyi umumiyeaçıldı ve yurtdışından İstan-bul’a insanlar gelmeye başladı. Böylecebir turizm hareketi başlamış oldu. Türki-ye’ye yabancılar gidip geldikçe bir takımihtiyaçlar gündeme geldi. Yabancıların ko-naklama ihtiyacını gidermek için Pera Palasinşa edildi.

Turizmin gelişmesine şöyle bir baktığı-mızda, turist sayısının arttığını görüyoruz.50’li senelerde Türkiye’ye 30 bin turist ge-lirken, 80’li yıllarda bu sayı 2 milyonu geç-miştir. 88 senesinde ise, dünyada yaşananküreselleşme sonucunda insanlar daha faz-la seyahat etmeye başladı ve 90 senesindeTürkiye’yi yaklaşık 4 milyon turist ziyaretetti. 90’ların ortasında ise Türkiye, dünyadaen çok turist gelen 20 ülke arasına girdi.

Dünyada turizm yüzde 6 oranında artar-ken, Türkiye’de yüzde 18 oranında bir ar-tış görülüyor. Bütün bu başarıların arkasın-da şoförlerin, olduğunu görüyoruz. Turist-lere gösterdikleri mükemmel hizmet ve

güler yüz sayesinde her geçen yıl ülkemiz-deki turist sayısı artıyor”

“T“Turizmcilerurizmciler herher şeye rağmen güşeye rağmen gü--lümseyecek”lümseyecek”

Hayatın bir sunum sanatından ibaret ol-duğunu vurgulayan davranış bilimci ve ti-yatro sanatçısı Hakan Bozkurt, kaptanlarahayatın içinden örnekler vererek, iletişi-min yüzde 90’ının ses ve bedenden oluştu-ğuna işaret etti.

Hakan Bozkurt, her şeye rağmen mut-lu olmanın, mutluluk ve pozitif elektrikvermenin önemine de dikkat çekti. Boz-kurt, karşılıklı iletişimde ses tonu ve be-den dilini en iyi şekilde kullanmanın ya-rattığı farkı anlatarak hem bilgilendirici,hem de eğlendirici anekdotlarla sunumu-nu noktaladı.

“Önce aracımızı tanıyalım”“Önce aracımızı tanıyalım”Şoförlere, marka gözetmeksizin, en ve-

rimli şekilde araç kullanabilmenin tek-nikleri hakkında eğitim veren Temsa Tek-nik Eğitim Şefi Nurettin Çolak, “İyi birsürücü olabilmek için öncelikle aracıA’dan Z’ye tanımak ilk koşul” dedi.

Çolak, her türlü yol şartlarında güven-li ve verimli sürüş sağlayabilmek vearaçların ömrünü uzatabilmek için ara-cın servis ve bakımının da çok büyükönem taşıdığını belirtti.

YY apımı devam eden baraj in-şaatı ve yol yapım çalışma-larından zarar gören Os-

manlı dönemine ait tarihi yapılarınyok olma tehlikesiyle karşı karşıyakalmasına rağmen bu eserleri kurtar-mak için herhangi bir girişimin olma-ması dikkat çekiyor.

Konuyla ilgili endişelerini ve ya-pılması gerekenleri dile getirmek üze-re tarihi Berta Köprüsü üzerinde Kül-tür Sanat Sendikası ve Artvin Kafka-sör Kulübü Başkanı Muhammet Bil-

gin basın açıklaması yaptı. Bilginaçıklamasında, somut kültürel varlık-larının taşınarak açık hava müzesindesergilenmesini, soyut kültürel varlık-ların ise araştırılmasını istedi. Mu-hammet Bilgin, “Artvin halkı, ülke-mizin enerji ihtiyacı ekonomisi içinÇoruh Nehri’nde kurulacak olan ba-rajları benimsedi. Köylerinden, evle-rinden vazgeçti. Mezarlarını taşımakpahasına yerinden yurdundan oldu.Bunlara katlanırken sadece, tarihine,geleneklerine, kısacası kültür mirası-

na saygı bekledi.Artvin bölgesindeki,söz konusu baraj inşaatları nedeniylekurulan şantiyelerden teknolojininson imkânları kullanılırken, ÇoruhVadisi insanların sosyo-kültürel duru-mu hakkında hiçbir kimse ve kurum-dan ses çıkmıyor. İşte Berte Köprüsü,Zeytinlik Türbeleri/Kümbetleri, Fer-hatlı Kemer Köprüsü, Oruçlu ve Zey-tinlik Camileri, Oruçlu Köyü ŞükrüAğa Konağı, bütün bu eserler sularaltında kalacaktır. Eserlerin kurtarıl-ması, taşınması konusunda herhangibir uygulama yoktur. Osmanlı döne-mine adreslenen söz konusu eserlerinyok oluş sürecine seyirci kalınmasıhayret verici bir durumdur” dedi.

Kültür ve Sanat Sendikası, ArtvinKafkasör Kulübü olarak, baraj inşa-atları sürecinde Çoruh Vadisi boyun-ca yapılması gerekli olan ve ülkemi-zin diğer bölgelerindeki baraj alanla-rında yürütülen arkeoloji, sanat tarihive halk kültürleri çalışmalarının yapıl-mamış olmasını ve Artvin’in medya,kurumlar, üniversiteler ve sivil top-lum kuruluşlarınca ihmal edilmesinebir anlam veremediklerini ifade edenBilgin, söz konusu tarihi eserler içinyetkilileri göreve çağırdı.

Temsa, Turizm Tafl›mac›lar Derne¤i (TTD)’nin araç kaptanlar›na, Temsa’n›n Büyük ‹stanbulOtogar›’ndaki konferansta, güvenli sürüfl teknikleri ve insan iletiflimi hakk›nda seminer verdi.

DDaayyoo¤¤lluu:: ““TTuurriizzmmddee yyaaflflaannaann aarrtt››flfl››nn bbaaflflaarr›› ppaayy››nnddaa flfloofföörrlleerriinn ddee kkaattkk››ss›› ggöörrüüyyoorruuzz””

MMuuhhaammmmeett BBiillggiinn,, ttaarriihhii ddee¤¤eerrlleerriinn yyookk eeddiillmmeessiinnee tteeppkkii ggöösstteerrddii

SSüümmeerr YY››¤¤cc›› MM..AAyyhhaann DDaayyoo¤¤lluu

Baraj ve yol inşasıbir tarihi silecek!Artvin’de yap›lan barajlar ve yeni yollar, Osmanl› dönemine ait çok say›datarihi eseri tehlikeye sokuyor. Yetkililer ise bu konuda duyars›z davran›yor.

Ciha Kalesiturizme aç›lacakA rtvin’in Arhavi ilçesinde bulu-

nan tarihi Ciha Kalesi’nin tu-rizme kazandırılması için Arha-

vi Belediye harekete geçti. Hazırlananprojeler sayesinde Ciha Kalesi, aslınauygun restore edilerek turizme açılacak.Ankara Arhavililer Vakfı evinde yapılantoplantı sonucu; Arhavililer Vakfı yöne-timi ve Arhavi Belediye Başkanlığı’nınalmış olduğu ortak karar ile Ciha Kale-si restorasyonu için kollar sıvandı.

Hazırlanacak proje ile Ciha Kalesi’neönce rahat bir ulaşımın sağlanacağını be-lirten Arhavi Belediye Başkanı MusaUlutaş, alt yapı inşası sonrası otopark,restorant, kafeterya, mesire ve dinlenmeyerlerinin de tesis edileceğini açıkladı.Başkan Ulutaş, “1970’li yıllarda MilliParka dönüştürülmesi düşünülen ancakdaha sonra hayata geçirilemeyen Ciha

Dağı eteklerindeki koruluklara geyik,karaca, tavşan ve sincap gibi hayvanla-rın bırakılarak doğal ortamda yaşamları-nın sağlanması ile ilgili çalışmalar yineproje tasarımız gereği olacaktır” dedi.

Başkan Ulutaş, yöre insanının haftasonlarını değerlendirebilecekleri, turist-lerin ilgi odağı olacağı, tarihle turizmiyan-yana yaşayabilecekleri ortamı sağ-layan dev bir projeye daha el atmanınmutluluğunu yaşadığını dile getirdi.Ulutaş, “İlçemiz günden güne her yö-nüyle büyüyor. Bu meyanda tarihi gü-zelliklerini de yansıtmak başta yerel yö-netim olarak bizim görevimizidir. Ar-havi’nin bütün doğa güzelliklerini, tari-hi ve kültürel açıdan değer taşıyan gizlikalmış yönünü de açarak, halkımıza su-nacağız. İç ve dış turizm ancak bu şekil-de gelişir. Arhavi bir turizm kenti ola-cak. Bu yönde çalışmalarımızı sürdürü-yoruz. Tarihi Ciha Kalesi’ni rövele ölçüçalışmasını yaptık. Ankara ArhavililerVakfı ile ortak bir çalışma yürütüp, enkısa sürede gezip görülebilir durumagetireceğiz” diye konuştu.

BBaaflflkkaann UUlluuttaaflfl,, pprroojjeeddeenn uummuuttlluu

sayfa 12 2/20/08 7:04 PM Page 1