Modern çağın ve bilimselliğin en önemli köşe taşlarından birisi de "eleştirmek". Batı toplum-larının çoğu gibi Hollanda da eleştiri kültürü üzerine kurulu bir ülke. Eleştirmek bizde ge-nelde hakaret etmek ya da küfretmek olarak algılanabiliyor. Övgüleri ne kadar seviyorsak yergilerden ya da eleştirilerden o kadar uza-ğız. Hem birey olarak, hem de kuruluşlar ya da işletmeler olarak, ya eleştiriliyor olmaktan olabildiğince kaçıyoruz, ya da eleştirenin niye-tini tam anlamadan bloklar koyuyoruz aralara.

Eleştirmeyi genelde herkes sever. Ama eleşti-riliyor olmayı sindirmek zordur. Halbuki eleş-tirenin niyeti, bozmak, kırmak, dökmek, küf-retmek gibi yıkıcı bir eylem barındırmıyorsa bünyesinde, faydalanılacak bir sürü yön bu-lunur içinde. Son aylarda Hollandalı Türkler eleştiri kültürüyle daha çok hemhal olmaya başladılar. Hem ortaya çıkan birkaç olayda-ki farklı boyutlar, hem de köşe yazarlarımı-zın eleştiri konusundaki görüşlerinden tüm okurlarımızın faydalanacağını umuyoruz.

ELEŞTİRME MODERN KÜLTÜRÜN PARÇASIDIR ELEŞTİRİLME VE TAHAMMÜLÜ ÖĞRENMELİ

16'da

12'de

Or Group International’ın Yönetim Kurulu Başkanı Celal Oruç, bu yıl da “Hollanda’nın en zengin 500 kişisi” listesinde yer aldı. Quote listesinde 5’inci kez yer alan Celal Oruç’a 296’ncı sırada yer verildi. Geçtiğimiz yıl Quote zenginler listesinin 337’nci sırada yer alan Celal Oruç’un bu yılki serveti 85 milyon euro olarak açıklandı.

Celal Oruç en zenGinler listesinde 296. sIraYa YüKseldi

rotterdam Başkonsolosu togan Oral: "işte şikayet etmekte kullandığımız enerjiyi ve heyecanı bence bu iş uğrunda gönüllü olmakta da kullanmamız lazım. Biz bu kadar sahip çıkıyoruz kendi değerlerimize. ama bu sadece laftan ibaret değil. Yapmamız gereken şeyler de var bizim; bu gönüllülük bilincini birazcık daha yerleştirmemiz lazım ve bunu pratiğe koymamız lazım. lafa geldiği zaman ne Müslümanlığı ne türklüğü kimseye bırakmıyoruz, ama çocuklar ortada kalıyor. Herkes elini taşın altına koyacak." dedi.

7'de

2, 7, 13, 18, 22'de

KONUŞMAYA GELİNCE MANGALDA KÜL BIRAKMIYORUZ, AMA NEREDE İCRAAT?

Bu başkan Karaman'a çağ atlatacak"Kapımız açıktır girene, lokmamız helaldir yiyene"

rotterdam Başkonsolosu Koruyucu aile toplantısında dikkat çekici bir konuşma yaptı

Gazetemizi ziyaret eden Karaman

Belediye Başkanı Kâmil Uğurlu

Karaman'ın yenilenen

çehresi hakkında açıklamalarda

bulundu.

Avrupa'nın 2. en büyük camisi Utrecht'e geliyorHollanda’nın en büyük ve Avrupa’nın 2. en büyük camisi olan Utrecht Ulu Camii'nin başka bir ayrıcalığı daha var. O da diğer din mensuplarına ait bir odanın da ayrılmış olması.

Yücel Aydemir dünyanın hiç bir camiinde böyle

bir uygulamanın olmadığını

söylüyor.

Multifestijn'den insan

manzaraları

Halkımızın ilgi göstermemesi üzerine, son yıllarda Müslüman

veya Türk ailelerinden alınan çocuklar Hıristiyan, ateist, İslam

karşıtı veya ahlaki değerlerden yoksun ailelerin yanına veriliyor.

HABER Gazetesi duruşu ve bağımsızlığı gereği

Hollanda’da Türkler’in müdavimi olduğu tüm mekanlara

sorunsuzca girebilen bir gazete. Ancak ilk defa gazetemi-

zin dağıtımı konusunda bir mekanda ortaya çıkan engel-

leme bizleri hayrete

düşürdü. Hem de bu

mekan, tüm insan-

larımızın gelmesi

konusunda teşvik

edilen ve özgürce

gidebileceğiniz bir

camii. Den Haag’da-

ki Mescid-i Aksa

Camii’nden, daha

doğrusu bu caminin başkanından söz ediyoruz. Adının

Necip Türe olduğunu öğrendiğimiz, HDV’ye bağlı Mescid-i

Aksa Camii’nin Başkanı Necip Türe, normalde her ay bı-

rakmayı adet haline getirdiğimiz gazetemizi, keyfi bir dav-

ranışla dağıtımını engellemek için kaldırdığını öğrendik.

Son yıllarda sık sık haberlerde karşılaş-

tığımız, hikâyelerini okudukça veya çevre-

mizde duydukça içimizi burkan çocukların

kendi ailelerinden alınıp, koruyucu ailelere

verilmesi konusun-

da, bu sayımızda

geniş çaplı bir de-

ğerlendirme yapı-

yoruz. Haklı veya

haksız, küçük ço-

cukların ailelerin-

den ayrılması hep bir dramı da beraberinde

getiriyor. Kimi zaman bir annenin feryadıyla

gazetelerin iç sayfasında karşılaşıyoruz veya

kimi zaman da çevremizdeki insanların acı

dolu hikâyeleri geliyor dost -arkadaş soh-

betlerinde. Her defasında birkaç ‘vah vah’

eşliğinde bu dram dolu hikâyeler unutulma-

ya terkediliyor ve her zaman ateş düştüğü

yeri yakıyor. Peki, biz bu konuda ne kadar

bilgi sahibiyiz, toplumumuzu ve insanları-

mızı nasıl böyle bir felaketten ko-

ruyabiliriz veya bu duruma düşen

ailelere ve çocuklarımıza nasıl yar-

dımcı olabiliriz? Maalesef bu gibi

sorular henüz gündemimizin üst

sıralarına ulaşmış değil. Toplum-

sal sorumluluğumuzun parçası

olarak her birimizin bu sorunun çözümü

yolunda yapabileceğimiz bir şeyler var. Bu-

nun için de öncelikli olarak sorunun ne ol-

duğunu ve hangi faktörlerin bu sorunları

ortaya çıkardığını bilmemiz gerekiyor.

Bu konuyu enine boyuna değerlendir-

mek istediğimizde, "koruyucu aile nedir?",

"hangi şartlar altında ve ne zaman çocuklar

koruyucu ailelere yönlendirilir?", "bunun

çocuklar ve aileler üzerindeki etkileri ne-

lerdir?", "nasıl koruyucu aile olunur?" gibi

onlarca soru gündemimize geliyor. Bu so-

ruların büyük bir kısmını bu ayki dosyamız-

da cevaplamaya çalıştık. Bu konu ile alakalı

olarak kendi hikâyesini paylaşmak isteyen

okurlarımıza, önümüzdeki aylarda gazete-

mizin sayfalarının açıktır. Gerek koruyucu

aile olan, gerekse çocukları koruyucu aile-

lere verilmiş okuyucularımıza bu-

radan çağrı yapıyoruz.

Kimine göre muhafazakar, kimine

göre tutucu bir toplumun, belirli has-

sasiyetlerle kültürel birikimini ortaya

koymak istediği bir platform; Mültifes-

tijn. Taha Akyol'un dediğı gibi başörtü-

sü aslında modernitenin semboli. Yani

toplum hayatına katılımı simgeliyor.

Bunlardan biri Betül hanım (soyismi-

ni hatırlamadım), kendisi kapalı orta

yaşlarda bir bayan. Türk çayı içmeye

uğradığım reyonun karşısında görüyo-

rum kendisini, bir motor yağı

şirketinin promosyonunu

yapıyor ..

HABER'de yenilik!Hollanda Türk Medyası’nın

en seçkin ve en sevilen

gazetecilerinden

Mehmet Ali Topcu,

1 Haziran 2011 tarihi itibariyle

Haber Gazetesi kadrosuna dahil

olmuştur.

16 yılı aşkın gazetecilik

deneyimi, toplumun her

katmanındaki insanımızla

bütünleşmesini bilen

tarzı ve profesyonelliği ile

HABER Gazetesini daha da

güçlendirecektir.

Aramıza hoşgeldin diyoruz...

MEHMET ALİ

TOPCU HABER

KADROSUNDA

BU DEVİRDE

BU KAFABU DEVİRDE

BU KAFA !

HABER’E ZİYARETLER

SÜRÜYOR

Koruyucu aile olmak isteyen

ailelere devlet ayda 400 Euro ile

700 Euro arasında destek veriyor

Beyaz atlı prens pamuk prensese ‘Benimle evlenir misin’

cesaretini seyirci ayakta alkışladı. Artık pamuk prenses

tek taşını kendi almayacak, beyaz atlı prens 180 seyircinin

karşısında sürpriz bir masalla armağan etti. 21 inci yüzyıl

masalı Dildade’de yazıldı. Ferian’a benimle evlenir misin

diyen Cengiz Murt Ferian ile aşkını seyircinin karşısında

lirik bir dille ilan etti.

MASAL GERÇEK OLDU: BEYAZ

ATLI PRENS PAMUK PRENSESİNİ

TİYATRODA BULDU

YENİ

SAYFALAR

SAYFA 18'de

SAYFA 5'te

SAYFA 26'da

SAYFA 2'de

SAYFA 4'te

SAYFA 7'de

Amsterdam’da 700

koruyucu aileden sadece

2’si Türk koruyucu aile.

Koruyucu aileye verilen çocukların

%35’i 0-4 yaş arasında, %36’si 5-11 yaş

arasında, %13’u 12-14 yaş arasında ve

%15’i 14-18 yaş arasında.

Kurulduğu günden bu yana toplu-

mun değer yargılarını gözeten, ki-

şileri hedef almayan, objektif ve tarafsız

yayın hayatını sürdüren Haber Gazetesi;

toplumumuzun her katmanın-

dan insanımızı ve sivil toplum

örgüt temsilcilerini çalışma ofi-

sinde ağırlamaya devam ediyor.

Geçtiğimiz ay içerisinde

büromuzu Rotterdam

Büyük Şehir Belediye

Başkan Yardımcısı Hamit

Karakuş, Hollanda Türk

İslam Kültür Dernekleri

Federasyonu (HTİKDF)

Başkanı Arif Yakışır ve

Hollanda Karamanlılar

Vakfı (HOKAV) Başkanı

Uğur Şen ve bazı işadam-

ları onurlandırdılar.

HABER'deki

Yenilikleri

Bekleyin!..

Haber'den abonelerİne büyük Hİzmet!

Artık Hollandaca ve

İngilizce öğrenmek çok

daha kolay!

Abone ol, 20 euro

değerindeki CD seti

ücretsiz adresine gelsin

HEm DİnLEYİn

HEm öğREnİn

HAZiRAN-TEMMUZ 2011 Yıl:2 Sayı: 17

HOLLANDA’NIN EN İYİ GAZETESİHABERhaber•nl ISSN:1879-9981

Abone olmak için 2. sayfadaki formu doldurabilirsiniz

temmuz 2011'de

"Bir çOCuK da sen

Kurtar" manşetini

atmıştık ama.....

StartersMagazinePraktische informatie voor nieuwe ondernemers 2012/2013

“Blijf Met Beide Benen op de grond Staan”prinses Máxima: “Microkrediet kan het verSchil Maken”

corendon-oprichter atilay Uslu:

Wat voor ondernemer

ben jij?

teSt

De klant is en blijft koning

creëer aMBaSSadeUrS, Maar geef nooit korting

De negen meest gestelde startersvragen

van verzekeringen tot onderneMingSplan

Türk işadamları Hollanda

dergilerine kapak oluyor

"Türk oldu-ğum için bana güvenmiyor-

lardı, şimdi ise benle iş yap-mak için sıra-ya giriyorlar."

ELEŞTIRILMEYEGELEMIYORUZ

7'de

12'de

4, 13, 8, 10, 22

20'de 16 6'da

BİRAZ TAHAMMÜL

BİRAZ SABIR İYİDİR

!KORUYUCU AİLE KONUSUNDA BİR GELİŞME YOK

5ct/dk Türkiye’deki mobil hatları arayın

KASIM NOVEMBER2012

www. haber•nl

HABERISSN:1879-9981Yıl/Jaar:3 Sayı/Nr: 29

HAYATA DAİR HER ŞEY

HABER 2KASIM / NOVEMBER 2012

Saglık Sigortasında Öncü!˘

BenimsigortaM.nl Agis, CZ, Delta Lloyd, VGZ, De Amersfoortse ve Avéro Achmea acentesidir.

t: (013) 467 52 67

@: info@benimsigortam.nlfacebook.com/BenimsigortaM

Gençler! ‘‘TAKE CARE NOW’’ ile daha ucuza sigorta olun ve 75€ prim iadenizi alın!

11 YILDIR sektöründe lider BenimsigortaM.nl güvencesinde TÜRKÇE ve HIZLI hizmetten hemen yararlanın!

Saglık SigortanızıBenimsigortaM ile Yaptırın;

˘

%12 prim indirimi ile ailenizle yılda 800€’ya kadar tasarruf saglayın!˘

Türkiye’deki ameliyatlarınız için BEDAVA

uçak biletinizi ’tan alın!

Lazer göz ameliyatınızı Rotterdam ’te sigorta kapsamında %75 INDIRIMLI yaptırın!

. . . .

ile basis sigortanızı 98.55€’ya yaptırın!

00812Benimsigortam_275x386mm_Haber_Ilan_r1.indd 1 11/13/12 11:26 PM

HABER3 KASIM / NOVEMBER 2012

Lycamobile

Lycamobile

ARASI

SINIRSIZ BEDAVA

HOLLANDA

KONUŞMA &

MESAJLAŞMALAR*

100% EKSTRA BEDAVA KREDİ

HER KONTÖR YÜKLEMENİZDE

€ 20 = € 40€ 10 = € 20

*Onbeperkt gratis bellen en sms’en van Lycamobile naar Lycamobile (binnen Nederland). De gratis belminuten en sms’jes kunnen alleen gebruikt worden tijdens de actieperiode, deze actie is geldig van 01/11/2012 t/m 30/11/2012. Een “fair use policy” van 5000 minuten en 5000 sms’jes per klant per kalendermaand is van toepassing. Wanneer de gratis belminuten verbruikt of verlopen zijn geldt voor gesprekken van Lycamobile naar Lycamobile een tarief van 0 cpm voor de eerste 30 minuten per gesprek met een starttarief van 24 cpg. Na 30 minuten geldt een tarief van 15 cpm. Wanneer de gratis sms’jes verbruikt of verlopen zijn geldt van sms’jes van Lycamobile naar Lycamobile een tarief van 12 cent per sms. **Deze aanbieding is geldig van 01/11/2012 tot en met 30/11/2012. Deze tarieven zijn van toepassing nadat u ten minste eenmaal heeft opgewaardeerd in de promotieperiode. Deze actie geldt alleen voor vaste nummers, tenzij anders vermeldt. Een starttarief van 19 cpg is van toepassing.

Daha cok bilgi ve fiyat tarifesi icin www.lycamobile.nl adresini ziyaret ediniz yada 020 754 3030 arayınız

Buralarda bulunur:Belhuizen R

Türkiye Sabit hatlar

/dak

LM_HOLLAND_275 x 386.indd 1 05/11/2012 10:32

HABER 4KASIM / NOVEMBER 2012HABER 4

Tunahan Kuzu: "Sosyal de-

mokrat hareketin ve CHP’nin, din ve ırk ayrımı yapmadan herkesi

kucaklaması lazım. CHP'nin 1923’deki ilkeleri bırakıp 2012 yılına uyan

ilkeleri oluşturması gerekiyor."

İbrahim Karaman • Genel Yayın Yönetmeni www.twitter.com/ibrahimkaraman

2013’e 1 ay kadar kısa bir zaman kaldı. 2012’yi değerlendirip yeni yıl da yeni kararlar için çok iyi bir fırsat var önümüzde. Önümüzdeki haftaları daha dolu, daha faydalı ve daha gele-ceğe yönelik davranmak adına bu sa-yıdaki yazımda, aklım erdiğince, dilim döndüğünce, farklı zamanlarda aldı-ğım notlarımın bir kısmını okurlarımı-za tavsiyeler mesabesinde paylaşmak istiyorum:

f Şablonlara bağlı olmayan dost-luklara talip olun. İnsanı herşeyden önce insan olarak kabul edenlere de yakın olun, şekilcilikten arınanlara da, salt önyargılarıyla hareket etmeyen-lere de gönlünüzü açın. Altın kural şu ki: Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz.

f İnsanları az biraz düzelt. Ama bunda iyiliklerini murad ettiğin için. Genelde de oldukları gibi kabul et. Ola-bileceklerinden fazlasını bekleme. Ge-reksiz hayal kırıklıklarına sebebiyet vermemiş olursun.

f Kendiyle yetinmeyen bir in-san, öğrenme sürecini hiç bir zaman kapatmaz. Hayatının her aşamasında yeniliklere ve yeni şeyler öğrenmeye açık ol. Eleştiriyi sindirebilecek bir güç edin kendine. Bolca sabretmeyi öğren ve gündelik koşullarda insanlara ta-hammül etmekten gocunma. Unutma ki sen de eksikleri ve hataları olan bir insansın.

f Ortaya iyi bir şey çıkaran bir in-san olma gayretinde ol. Ortaya iyi bir-şeyler çıkaran insanları herkes sever.

iBraHiM KaraMan ibrahim@haber.nlAKLIMIZ ERDİĞİNCE, DİLİMİZ DÖNDÜĞÜNCE f Arasıra başını 2 elinin arasına al

ve kendini düşün, sevdiklerini düşün. Dünyaya, çevrene ve insanlığa faydalı olup olmadığını düşün. Bazen kendi bedeninden soyutlan ve şöyle bir bak kendine, eylemleri nasıl daha prag-matik hale getirebilirim diye kafa yor. Üretken olmak için az beynini zorla.

f Uzanıp, gözleri kapatarak dü-şünmek çok rahatlatıcı. Sağlıklı da. Arada bir deneyin.

f Erken kalkan çok yol alırmış. 75 yıl yaşayan bir insan ömrünün ortala-ma 26 yılını uyumak için geçiriyormuş. Daha az uykuyla nasıl daha sağlıklı olu-nur bunun yollarını ara.

f Pozitif ol. Doğru, hatta dosdoğru ol. Doğruların gözle görülmeyen ordu-ları vardır. Kendini manevi anlamda güçlü hissetmek için iyi bir motivasyon.

f Zahmet olmazsa güzellik orta-ya çıkmaz. Uğraşmaktan, didinmekten korkma. Kaliteli iş çıkarmak genelde zahmet etmeye katlanmak ve özen-mekle alakalıdır. Hizmet etmekten de korkma. Hizmet eden her zaman hiz-met bulur. Hizmet etmekten de vücu-dumuz yıpranmaz. Tam tersine zinde bile tutar, hizmet etmek bahanesiyle hareket içinde olmak mesela. Hatta derler ki, harekette bereket vardır. Be-reketi de bilinçli bir insan olarak gözet-meye çalış. Ne yaptığında işin bereketi çoğalıyor, ne yaptığında azalıyor bunu

gözlemlemeyi dene. Bereket dediği-miz şey sadece nasiple alakalı değildir. Bilerek, isteyerek, gözeterek, paylaşa-rak da bereket getirebilirsin işlerine, güçlerine.

f Yetinmek altın bir hazinedir bilene. Az şeyle çok yetinmeyi dene, az şeyin de mutlu edebileceğini biz-zat kendin görürsün. İnsana mutluluk getiren şeyler genelde maddeyle öl-çülen şeyler değildir, elinde avucunda biriktirdiklerin değildir. Ne kadar ver-meyi bilirsen o kadar kendinde arttı-ğını görürsün. Eski bir atasözünün de dediği gibi “Ne verirsen elinle, o gider seninle!”. Goethe ne demiş: “Zengin ölmek ayıptır”.

f Yanınızda düzgün insanlar var-sa yola çıkmaktan korkmayın. Düzgün insanları sevin ve onlarla yürekten samimi olun. Elinde iyi insanlar varsa seni hedefine ulaşma noktasında kim-se tutamaz.

f Kudretli insan olmak için gayret göster. Bunda hiç bir yanlış yoktur. Bil ki kudretli insanlar kendileri yükselir-ken başkalarını alçaltmaz, zayıf hale düşürmezler. Onları da yanlarında yükseltirler. Asıl kudretin göstergesi de budur zaten.

f Gerçekten imkansız olmadığı müddetçe, çok zor da olsa korkma! İm-kanlı olanla, imkansız görünen arasın-da ince bir çizgi vardır. Basit olanı kar-

maşık hale getirmek s ı r a d a n bir şeydir; karmaşık olanı basitleştirmek, ger-çekten basitleştirmekse, yaratıcılıktır.

f Bela okuma, döner dolaşır sana gelir. Bir şeyden şikayetçiysen onu dü-zeltme yolunda kalk, bir katkı da ken-dinden kat. Küfretme insanlara, olayla-ra. Küfür ve bela bumerang gibi dolaşır yine sana gelir.

f Değerli arkadaşlarını arada bir sebepsiz de olsa ara! Sevgiyle dol! Mo-tivasyonun zayıfsa bile bir işi başar-dığında dünyada pozitif enerji açığa çıkaracağını düşünebilirsin mesela.

f Neşeyi bulmaya çalış her de-tayda. Moralle dolmaya çalış. Moralin düzgünse verimin yüksek olur.

f İyilerin yanında olmaya özen göster. İyi olan ve iyilik gözeten insan-lardan kötülük çıkmaz. Kötü olmayan-dan da zarar gelmez. İyi olan da yok olup gitmez. "İyilik yap, denize at, balık bilmezse yaradan bilir” demiş ataları-mız. Yapılan hiç bir iyiliğin karşılıksız kalmayacağına delalet eder bu. Yapılan hiç bir kötülük de bir insanın yanına kâr kalmaz. Kötülük zarar hanesine atılan bir çentiktir. Oradan silinme bilmez. Her iyilik bir duadır. Her dua da bir iyilik getirir.

Amra Babic, Sarajevo yakınlarındaki 40 bin nüfuslu Boşnak şeh-ri Visoko'ya belediye başkanı olarak seçilirken aynı zamanda, Avrupa'nın ilk başörtülü belediye başkanı ünvanını da almış oldu. Doğu ve Batı kültürlerinin görünür dokularla birleştiği Bosna 3,8 miyonluk nüfusunun yaklaşık yarısının müslüman olması ile ilginç bir Avrupa ülkesi konumunda.

Geçtiğimiz aylarda izlediği politikalarla aşırı tepki çeken Arn-hem Yaşlıları Refah Vakfı, Belediye Encümen Üyesi Henk Kok’un talimatıyla bu sene ortalarında Arnhem’de ziyarete açılan Türk Pansiyonu’na Arnhem’deki Türk yaşlılarını ziyarete davet etti. Türk yaşlılarının sorunlarına yeterince ilgi göstermeyen Arnhem Yaşlıları Refah Vakfı (SWOA) bu jestiyle Arnhem’deki Türk yaşlılarının gönlü-nü almaya çalıştı.

Avrupa'nın ilk başörtülü belediye başkanı

Arnhem Türk yaşlıları Açık Hava Müzesini ziyaret etti

Fotoğraflarla Gündem

Venlo’da gerçekleştirilen CHP Avrupa Örgütlenmeleri top-lantısına katılan ve eleştirel

bir konuşma yapan Tunahan Kuzu, toplantıya damgasını vurdu. Toplan-tıya CHP Genel Başkan Yardımcısı Pe-rihan Sarı, CHP İstanbul Milletvekili Süleyman Celebi, Parti Meclis Üyeleri Fikri Sağlar ve Ercan Karakaş ve İşçi Partisi milletvekilleri Tunahan Kuzu ve Keklik Yücel katıldı.

Tunahan Kuzu sözlerine “Hollanda’ya Türkiye’den göç 1963’de başladı. Yıl 2012, aradan 49 sene geçti. Hoşgeldiniz!” diye başlayarak eleştirel bir konuşma yapacağının sinyallerini baştan verdi. Bütün katılımcıların coş-kuyla alkışladığı bu sözler, panele katı-lan CHP'li panelistler üzerinde soğuk duş etkisi yarattı. PvdA Milletvekili Tu-nahan Kuzu konuşmasına şöyle devam etti: “Bütün dünyadaki sosyal demok-ratik yapıyla, Türkiye’deki sosyal de-mokratik yapı farklı. Eğer Türkiye’deki CHP uluslararası sosyal demokratik harekete ayak uydurmak istiyorsa, ve buradaki insanların CHP’ye yönel-mesini istiyorsa, kendini yenilemesi lazım. Örnek olarak şöyle diyebiliriz. PvdA Partisi İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra 1946'da kuruldu. 1965’de ‘nie-uwe links’ diye bir hareketlenme oldu ve burada bir değişikliğe uğradı, 1972

tekrar bir ye-nilenme yo-luna girdi, 1990’larda ise neo-libe-ral yolunu seçti, 2009’da da neo-libe-ral yolunu bıraktı. Ku-rulumundan bu yana 60 yıl içerisin-de kendini 5 defa yeniledi PvdA. Azınlıklara sahip çıktı, din, ırk ayrımı yapma-dan herkesi kendi bünyesine alma-ya çalıştı” dedi. "Sosyal demokrat hareketin ve CHP’nin, din ve ırk ayrımı yapmadan herkesi kucak-laması lazım diyen Kuzu “CHP 1923’deki ilkelerini bırakıp 2012 yılına uyan ilkeleri ortaya çıkart-ması lazım. Buradaki kurulmuş olan organizasyonlardan destek almaları lazım. Eğer gerçekten bu işi hakkıyla yapmak istiyorsanız, bu organizasyonların, bu insanların büyük birikimini kendinize çekmeniz gerekir” diyerek yapılan toplantının, DSDF ve HTIB gibi organizasyonların es geçilerek düzenlenmesine tepki gösterdi. Tunahan Kuzu ‘Türkiye’deki

politikacıları harfiyyen izlemek yerine Hollanda’da neler olduğundan ve siya-si gidişattan haberimiz olması lazım. Buraya odaklanıp, buradaki siyaseti de takip etmemiz lazım’ dedi.

Çoğu eleştirel soruların yöneltildiği toplantıya Hollanda ve Almanya'dan yaklaşık 80 kişi katıldı.

Venlo'daki CHP toplantısında Hollanda solu CHP'yi silkeledi

HABER5 KASIM / NOVEMBER 2012 HABER5

1ct/dk

Türkiye’yiaramak sadece

Şart ve koşullar geçerlidir. Daha fazla bilgi için lütfen www.delightmobile.nl adresini ziyaret edin.

www.delightmobile.nlÜcretsiz SIM kartınız için

Dakika başına Türkiye’yi arama fiyatları*Karşılaştırmada kullanılan operatör fiyat bilgileri 09/11/2012 tarihinde yayınlanmış geçerli ücretler üzerinden alınmıştır. Lebara ve Lyca tarafından sunulup Delight’ta sunulmayan

‘kredinizi ikiye katlayın’ teklifi ve özel promosyonlar dikkate alınmamıştır.

Bizi Karşılaştırın*

01 05 14ct/dk

ct/dk

ct/dk

Delight Lyca Lebara

€30 değerindeki Netherlands Grand Bundle’ı üç ay boyunca ücretsiz kullanın

Değişim zamanı!

Mevcut numaranızı Delight’ taşıyın

Venlo'daki CHP toplantısında Hollanda solu CHP'yi silkeledi

HABER 6KASIM / NOVEMBER 2012

Bir tasarım beğenin

Bilgileri girin

Siparişi verip, ödeyin

Kapınıza getirelim

Süper flyer135 gram kuşe

4/0 veya 4/410000 adet

renkli baskı

A4€244

Süper flyer135gram kuşe

4/0 veya 4/410000 adet

renkli baskı

€144A5

€277

A4 > A5 katlama

halinde geçerlidir. Fiyatlar avro dur. Gönderi ücreti dahil olmayıp sadece tarihine kadar geçerlidir. Printurk.eu kampanyayı durdurabilir

Bu kampanya sadece online tasarım yapımı veya basılacak dosyanın yüklenmesiveya fiyatları değiştirebilir. Printurk.eu yüklenen veya

aktarılan dosyalardan kaynaklanan sorunlardan dolayı sorumluluk kabul etmez.

Süper starter1000 antetli 1000 C5 zarf

100 gr ofset, 4/090 gr, ofset, 4/01000 kartvizit300 gr bristol, 4/4+ +

= €288

A3, 250 gr tek sayfatakvim 1000 adet €244

1 avrodur. Kampanya 31/03/2012

€1

info@printurk.euAnkara'da her bütçeye uygun

sahibinden satılık İMARLI ARSALAR

Para harcanır gayrimenkul kalır

TEL: +31 - 652 675100 TEL: +90 - 544 2056837

Bu başkan Karaman'a çağ atlatacakTürkiye’de Cumhuriyet

tarihinden buyana ya-pılan milli politikaların en önemlilerinden bir tanesi başlatıldı, kent-

sel dönüşüm. Devlet bu konuyla alakalı uzun sure düşündü ve bu işin liderli-ğini TOKI’ye bıraktılar. Bendeniz eski TOKI başkanlarından bir tanesiyim. TOKI de bize dedi ki, bu projeyle ala-kalı, sen büyük bir projeyle başla ve bütün Türkiye’de bir model teşkil etsin bu. Bundan hareket ettik biz de.

Karaman uzun suredir ihmal edil-miş, büyük ciddi potansiyeline rağmen, çok önemli bir şehir, Anadolu’nun orta-sında. Küçük bir nüfusa sahip olmasına rağmen ekonomik ağırlık olarak 81 il içinde 15. sırayı yakalamak çok önemli bir hadisedir. Şuanda yatırımlar olarak ve diğer açılardan Karaman bir pilot alan ve biz burada bir kentsel dönü-şüme başladık. Genel anlamda Avrupa daki şehir merkezleri binaların bulun-duğu, ticari aktivitelerin bulunduğu bir yer olarak planlanır. Biz ise bu projede şehir merkezini bir ormana taşıdık, bir kent ormanı düşündük, kent ormanı-

nın içinde su unsuru yeşil unsuru dü-şün kullanıldı ve çok kullanıldı, ve onun etrafında ticari aktiviteler kamu aktivi-teleri vs koyduk.

Böyle bir proje geliştirdik, fevkala-de albenisi olan bir proje. 1728 konut inşa ediyoruz. Hepsi de merkezde ol-duklarından rezidans olarak planlandı. 3+1’den 6+1e kadar farklı ve nitelikli rezidanslar mevcut. Simdi Hollanda’ya ise bu projenin tanıtımını yapmaya gel-dik. Bildiğiniz gibi Hollanda’da 40bine yakın Karamanlı yaşıyor. Diğer Avrupa Ülkerlerini de kattığınız zaman bir Karaman daha ortaya çıkar. Biz de bu hemsehrilerimize bire bir ulaşmak, bu projeyi anlatmak ve tanıtmak için Rotterdam, Amsterdam, Den Haag, Utrecht, ve bunların yanında Almanya, Belçika ve hatta Fransa’ya kadar gidip oradaki insanlarımıza ulaşmaya çalı-şacağız.

Bu mekânlarda Karaman’a has özellikler var diyorsunuz. Birkaç örnek verebilir misiniz?

Mesela bir Karamanlı, evine geldi-ğinde bir antre ister. Orası her yerden bağımsız olması lazım. Karaman’ın eski geleneksel evlerinde de bu böyledir. Bazı yerlerde çamaşır odası olarak eks-tra bir mekan konuldu. Ebeveyn odası-nın içinde mutlaka bir soyunma odası konuldu. Ebeveyn banyosuna mutlaka bu mekândan gidiyorsunuz. Buna ben-zer birtakım farklılıklar düşünüldü. Avrupa’daki Karamanlıların hepsi iş sahibi, onların durumları da göz önüne alindi. Bunun yanı sıra Karamanlıların %100ü Karaman fanatiği, Karaman aşığı. Karaman diyince gözünün ışığı parlıyor.

Konutlar hazır mı şu an?

Bu projeyi iki aşamada gerçekleştirece-ğiz, bu yıl ihalesini yapacağız. Önce 900 konutu yapacağız etrafındaki peyza-jıyla. İkinci yıl geri kalanını yapacağız. Projenin çok cazip olan tarafı su. TOKI fiyatlarıyla, rezidans olmasına rağmen, TOKI’nin ekonomik dairelere uyguladı-ğı fiyat politikasıyla ve fiyatıyla yapıyo-ruz. Sözün gelişi simdi bir müteahhit Karamanda yaptığı inşaatı metrekare başına 1200 liradan intikal ettirir. Biz ise 950 lira gibi %20-25 civarında daha ucuza sunabiliyoruz. Bu da çok büyük bir avantaj. İkinci olarak 120 ay, yani 10 yıllık bir vadeyle yapıyoruz. Mortgage gibi ama büyük avantajı faizin olma-ması.

750 milyonluk bir proje bu. Su anda bir hafta oldu kampanyayı baş-latalı, İstanbul’dan gelirken baktığı-mızda 109 ön ödemesini yapan satış vardı. TOKI ilk defa yaptığı bir isi bu şekilde duyuruyor, bunu da Karamana ayrıcalık olarak yapıyor. Zaten Proje Karamana tamamen bir ayrıcalık. Ben eski bir TOKI yöneticisi olduğum için, TOKI yi biliyorum, böyle bir alışkanlık-ları yoktur ve ihtiyacı da yoktur. Büyük bir marka ve piyasanın altındadır fi-yatları.

Bu binaların tanıtımını ve satışı-nı üstlenecek bir grup var mı sizden sonra?

Karaman Belediyesi + TOKI bera-ber yürütüyoruz bu projeyi. Tanıtımı da TOKI ve belediye üstelenecek. Biz IBAN numaralarını veriyoruz, yatırıla-cak olan on ödemeler için, Türkiye’ye gelemeyen kişiler için de vekâlet usu-lüyle yapılabilecek. Yani siz buradan bir yer almak istiyorsanız, mutlaka bir gi-riş evrakını imzalamanız lazım. Bu ev-rakı imzalamak için ya bir vekil oradan yardımcı olacak ya da kendiniz gidip imzanızı atacaksınız. Bu Karamanda olması şart değil, TOKI’nin bulunduğu ana merkezlerde bu olabilir.

Karamana yaptığınız yenilikler-den bahsedebilir misiniz?

Karamanda imar planı yaptık ve gelecek 50 yılını planlayan çok büt-çeli çalışmalar var gündemimizde. Çok büyük paralar harcamayı gerek-tiriyor. Sonuçları direkt görünmeyen şeyler birçoğu. Siyasi kaygısı olan bir yönetici bu işlere kalkışmaz. Bendeniz artik bu dünyada bir beklentisi olma-yan, gerek madde ve mana olarak bir ikbal beklemeyen bir insan olduğum

için ve yine fanatik Karamanlı olduğum için Karaman’ın ma-mur olması için ne ge-rekiyorsa yapacağım. Emekli olduğumda başbakanlık müşavi-riydim ben. Emekli olduktan sonra geldik hayatimizin sonunda memleketimize bir hizmet yapalım diye düşündük. Hiçbir çe-kinmemiz olmadan, hiç kimseye angaje olmadan, bütün dü-şüncelerimiz doğru bildiklerimizi teker teker yürürlüğe koy-duk. İmar planı bunların birincisi.

Türkiye’deki bütün yerleşimleri, teorik olarak, olduğu yerde inşa etme alışkanlığına sahip olduğu için şehirci-lik anlayışı gelişmemiştir. Hâlbuki şe-hircilikte, anlayış şöyle olmalıdır. Eski şehir teşekkül etmiş olan alt ve üst ya-pısıyla olduğu gibi sakin bırakılmalıdır. İyileştirileler yapılmalıdır ama yoğun arttırıcı herhangi bir şey olmamalıdır. Yeni bir şehir yeni parametreleriyle hiç bir altında birsek olmayan yerlere düzenlenmelidir. Avrupa’nın ve bu ko-nuyu çözmüş olan grupların yaptıkları gibi. Biz bunu yaptık imar planıyla, şeh-rin merkezini başka bir yere taşırken hareket planımız bu idi. Yeni yaptığımız yerler 15-20 katlı binalar var.

Belki bu yaptıklarımız çok yakin za-mandan anlaşılmayacak olabilir. Ama mutlaka 5-10 sene sonra, hele 50 sene sonra diyecekler ki bir adam hayatinin sonunda geldi burada birtakım deği-şiklikler yapmış ama iyi şeyler yapmış diyecekler ve rahmet okuyacaklar buna inanıyorum. Simdi karaman’da şehir içinde iyileştirmeler yapıyoruz, park-lar yapıyoruz, daha önceden alışılmış birinci sınıf caddeleri düzenliyoruz. Pazarlar yapıyoruz, bütün pazarları kapalı mekânlara alıyoruz. Sosyal bele-diyeciliğimiz yaptığımız bütün faaliyet-lerin %60ini teşkil ediyor. Hanımlara yönelik çok güzel yapıyoruz, eşimde bu konuda birebir çalışıyor, hanımlar kon-seyi başkanı. Her 15 günde bir önemli bir uzman gelir hanımlarla alakalı kon-ferans verir. Hanımlar kendi atölyele-ri, semt evleri, konferans salonları var. orada ücretsiz fonetik dersinden, saz

dersinden, bilgisayar dersinden, yemek derslerine kadar kurslar var.

Çocuklar için bir bilim merkezi yaptık mesela, her turlu okulda lise seviyeyi dâhil, okutulan fen dersleri-nin uygulamalarını yaptırıyoruz. Uzay nedir, solar enerji nedir gibi meselelere çocuklar kafa yoruyorlar. 200 çocuk, servislerle alınıp burada geleceğe ha-zırlanıyor. Oynuyorlar, bakıyorlar, her şey serbest, çılgınlar gibi deney yapıyor çocuklar ve çok iyi eğleniyorlar.

Biz kendimizi göç almaya hazırlıyo-ruz, ama alamıyoruz. İşsizliğimiz sıfır olduğu için, isçi arıyoruz ama bulamı-yoruz. Bisküvi ve gofret fabrikaları baş-ka şehirlerden isçi taşıyor. Türkiye’nin başka bir yerinde bu yok.

"Kapımız açıktır girene, lokmamız helaldir yiyene"

Karaman Belediye Başkanı

Kâmil Uğurlu

f Genelde yaşlı ve yoksullar evlerinde bakılıyor. 100 civarı Afgan göçmeni de var, onlara bakılıyor, 3 öğün yemek günlük verili-yor.

f Her gün 250 civarı gizli aileye yemek gönderi-yoruz.

f Hayır çarşısı var, ki-şiler kendine ait kartları var ve oradan her ay minimum 200 liralık istediklerini alabilir, ikinci el eşyalara 3 liraya 5 liraya alabiliyorlar.

Karaman'ın çehresini değiştirecek bir proje: PirÎ reis Vadisi

Gazetemizi ziyaret eden Karaman Belediye Başkanı'nın Türkçe'yi kullanmaktaki ustalığı ve nezaketi gözden kaçmıyor.

HABER7 KASIM / NOVEMBER 2012

Rotterdam'da koruyucu aile toplantısına büyük ilgi

Rotterdam Başkonsolosu Togan Oral:

"KORUYUCU AİLE KONUsUNU BİLMİYORUZ"

Hollanda’nın Rotterdam ken-tinde koruyucu ailelerle ilgili kon-ferans yapıldı. Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nın desteğiyle Festival Vakfı tarafından Rotterdam’da Yunus Emre Ögrenci ve Kültür Merkezi’nde yapılan kon-feransa yoğun ilgi oldu.

Konferansa Türkiye’nin Rotterdam Başkonsolosu Togan Oral’ın yanı sıra Rotterdam Gençlik Koruma Dairesi görevlisi Gülay Karadurmuş, Psikolog Serpil Ateş Hıdır ve Avrupa İslam Üniversitesi Öğretim Üyesi Osman Paköz katıldı. Katılımcılar koruyucu ailenin önemi üzerinde duran konuşmalar yaptı.

Toplantıda çocukları ellerinden alınan ailelerin sorunları tartışıldı. Rotterdam Başkonsolosu Togan Oral, konuyla ilgili şunları söyledi:

"Hepimizin gündemine gelen, gün-deme geldiği anda olay yaşandığı anda genelde hepimizin derinden etkilen-diği üzüldüğü ve kendi aramızda ve sohbetlerimizde konu ettiği ama olay gündemden düştükten sonra da ma-alesef unuttuğumuz ve herhangi bir

adim atmadığımız çok önemli bir konu. Simdi tabi bu konu niye ortaya çıktı? Biz bundan 50 yıl önce böyle bir konu yoktu çünkü biz buraya kısa süreliğine gelmiştik, ama ne zaman ki biz burada kalıcı olduk ve artık ikinci üçüncü nesil geldi ortaya çocuklarımız torunlarımız çıktı ve doğal olarak burada yaklaşık yarım milyon bir nüfusumuz var. Tabi bu toplumun içinde aileler içerisinde anlaşmazlıklar da oluyor ve dağılan ai-leler de olabiliyor maalesef. Onun dı-şında başka sorunlarda işte psikolojik sorunlar geçimsizlikten vs. hatta ba-zen maalesef vefatlardan kaynaklanan nedenlerden de çocuklarımız sahipsiz kalabiliyor.

KONUYU BİLMİYORUZBiz bu koruyucu aile konusunu bil-

miyoruz ben onu fark ettim son bir senede. Hep dediğim gibi olay son bir noktaya geldiği zaman farkına varıyo-ruz yani çocuk ne zaman bu aileden alınıyor biz o zaman böyle bir haykırışı duyuyoruz ve ne oluyor çocuk gidiyor elden diye. Ama ondan öncesinde de bir süreç var bu aşama aşama ilerleyen bir süreç biz onlarda çok iyi bilmiyoruz bil-

mediğimiz içinde onu yönetemiyoruz o süreci. Gerek aileler olarak gerekse Sivil Toplum Kuruluşları olarak bilmiyoruz o yüzden bir kere bizim bu işi öğren-memiz lazım. Şöyle yaklaşmamamız la-zım bir kere bu koruyucu aile meselesi Hollanda devletinin kendi toplumsal ihtiyaçlarından kaynaklanan bir mesele olarak ortaya çıkmış ve onlar kendi iç-lerinde bir çözüm üretmeye çalışmışlar. Bizim geleneksel ve aile yapımızda biz çocuklarımızı ortada bırakmıyoruz sa-hipleniyoruz. Sorunun başlangıcından sonuna kadar olan bir süreçte iki kül-türün birbiriyle tam örtüşmemiş olma-sından kaynaklanan bir sorun var aslın-da. Biz bu konuyu birçok başkonsolos arkadaşımızla ele aldık çeşitli yönle-riyle. Mesela şöyle bir örnek verilmişti benim çok dikkatimi çekmişti, “Uzman-lar eve geliyor ve çocuğa soruyor, ba-ban sana kotu davranıyor mu, dövüyor mu?” çocuk diyor ki evet bağırıyor ba-zen ne diyor deyince dersini yapmaz-san seni gebertirim diyor, uzman bunu baba çocuğunu öldürmekle tehdit etti hâlbuki yok böyle bir şey. Şimdi bu tip şeylerin o uzamalarla kurumlarla iliksi-

l e -rimizi sağlıklı götürebilmemiz

için bu tür inisiyatiflerin bundan sonra da devam etmesi lazım.

Kurum diyor ki akrabaları ikna edin bizim önceliğimiz akrabalar. Böy-le bir sistem var ve bazen bu sistem çocukların lehine işleyebiliyor ama bazen de maalesef zararına da isleye-biliyor. Farklı kültürden ailelere verili-yor biz çocuğa domuz eti yediriyorlar şunu bunu yapıyorlar kanuni olarak bu çocuk kendi dini manevi kültürde yetişme hakkına sahip deyince tamam gösterin aileyi onlarla konuşalım biz sağa sola bakıyoruz yok.

TÜRKLÜK VE MÜSLÜMANLIK SADECE LAFTA KALMASIN

İşte şikayet etmekte ki kullandığı-mız enerjiyi ve heyecanı bence o gönül-lü olmakta da kullanmamız lazım. Biz bu kadar sahip çıkıyoruz kendi değer-lerimize ama bu sadece laftan ibaret değil yapmamız gereken şeyler de var bizim bu gönüllülük bilincini birazcık daha yerleştirmemiz lazım ve bunu pratiğe koymamız lazım. Lafa geldiği zaman ne Müslümanlığı ne Türklüğü kimseye bırakmıyoruz ama çocuklar ortada kalıyor. Herkes elini taşın altına koyacak. Ben de bu girişimi yapan fes-tival vakfına teşekkür ediyorum ama sunuda bilmenizi istiyorum Türkiye cumhuriyeti bu işe sahip çıkıyor ba-kin aramızda sizin kendi aranızda ye-tişmiş Melek hanim var su anda yurt dışı Türkler başkanlığında görevli o da Hollanda da doğmuş büyümüş bir arkadaşımız bu tip projeler hazırlan-dığında artik sunulabilecek bunları ko-nuşabilecek neler yapılacağını tartışa-cak muhataplarınız var başkonsolos

olarak her zaman hazırız biz böyle çalışmalar yapmaya ama öncelikle bu toplumumuzdan gelmesi lazım yani şikâyet ettiğimiz bir konu var-sa kendimiz de çözüm üretmemiz lazım. Ben size teşekkür ediyorum bugün burada toplandınız ve lüt-fen bu bilgileri etrafınıza yayın. bu bir başlangıçtır daha yeni yaratı-yoruz bu duyarlılığı ama insaallah bu gelişecek ve bundan bir kaç yıl

sonra artık bu sorunu konuşmaz hale geleceğiz ama önemli olan bu bilincin yerleşmesi ve çocukların ailelerden koparılmasına da ihtiyaç kalmayacağı günleri de göreceğimize inanıyorum.

HER YIL 4 BİN ÇOCUK Çocuk psikoloğu Serpil Ateş Hıdır,

yardıma muhtaç müslüman çocukların genelde yanlış koruyucu ailelere ve-rildiğini, esasında müslüman ailelere verilmesi gerektiğine dikkat çekti.

Hıdır, şöyle konuştu: “Aksi taktir-de çocuklarımızın Hristiyan ailelerin yanında dilini ve dinini unutacaklar. Asimile olacaklar. Avrupa genelin-de 4 bin Türk çocuğu ailesinden koparılıp koruyucu aileye veriliyor. Koruyucu aileye verilen çocukların yüzde 57’sinde bedensel problem-ler, yüzde 47’sinde dil ve konuşma problemleri, yüzde 84’ünde davranış bozuklukları görülüyor. Türk koruyu-cu aile konusu yıllardır konuşuluyor ama bu güne kadar somut bir adım atılmadı.”

Avrupa İslam Üniversitesi Ögretim Üyesi Osman Paköz ise “İslam’a göre korunmaya muhtaç, velisi olmayan çocukların velisi dev-lettir. Eğer bu mümkün değilse bu çocuklar mümkünse aile yanında korunmalı ve aileler koruyucu aile olabilmelidir” dedi.

Panele katılan ve kendi de ko-ruyucu aile olan Mehmet Sarı da şunları söyledi: “Ben bugüne kadar 23 çocuğa koruyucu ailelik yap-tım. Amsterdam kentinde bu konu-da yapılan bir toplantıya katıldım. Toplantıda 700 koruyucu aile vardı. Üzülerek söylüyorum ki bu toplantı-da ancak 2 Türk koruyucu aile vardı.”

rotterdam Yunus emre Öğrenci ve Kültür Merkezi’nde yapılan Koruyucu aile paneline rotterdam Başkonsolosu togan Oral, Muavin Konsolos aslin savran, rotterdam çalışma ve sosyal Güvenlik ateşesi Özkan suat Özmen, Yurtdışı türkler ve akraba toplulukları Başkankanlığı’ndan uzman Melek Yücel salur, Konsolosluk Hukuk Müşaviri tenzile erdal, Hollanda tIKdF Genel Başkanı arif Yakışır ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Den Haag'daki toplantıya ilgi yok

175 m2 • 177.38 m2 261 m2 daireler ve 395 m2 Teraslı Yamaç Evler

www.pirireisvadisi.comKaraman' ın Pro jes iPİRÎ REİS VADİSİ

HABER 8KASIM / NOVEMBER 2012HABER 8

Cemaat elini çekti, Multifestijn bu yıl sönük geçti

Yavuz Nufel suçluyu ilan etti

2020 AvrupA ŞAmpiyonAsı finAli istAnbul'dA mı?UEFA, 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası'nın ev sahipliğini bir veya iki ülkeye vermek yerine tüm Avrupa'ya yaymak istiyor. 7 Aralık'ta açıklanması beklenen plana göre final maçının İstanbul'da oynanması kuvvetle muhtemel. Avrupa Futbol Şampiyonası’nın 60'ıncı yıldönümüne denk gelecek olan 2020'deki turnuva için UEFA Başkanı Michel Platini'nin fantastik bir planının olduğu öteden beri kulislerde dile getiriliyordu. Alman Bild gazetesinin haberine göre Platini, 2020’deki turnuvanın ev sahipliğini bir veya iki ülkeye vermek yerine 13 farklı ülkeye yaymak istiyor.

Bu sene 6.sı düzenlenen Multifestijn'e, organizatörlerin fuar bitiminden sonra yaptıkları basın bil-dirisinde yazılı olarak ifade ettikleri gibi, beklentilerin çok altında bir ka-tılımla gerçekleşti. Gazetemize bir ba-sın bildirisi gönderen Multifestijn Yö-netim Kurulu "Elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalıştık. Buna rağmen katılımın beklentilerimizin altında gerçekleşti" ifadelerine yer verdi. Te-amüller gereği önceki yıllarda sürekli Mayıs ve Haziran aylarından düzen-lenen Multifestijn'in, bu yıl hem Ekim ayında düzenlenmesi hem de fuar ala-nı olarak ilk defa Haarlemmermeer'in seçilmesi de, önceki yıllarda başarıyla devam ettirilen Multifestijn'in geri-lemesinde neden olarak gösteriliyor. Öte yandan toplum içinde Süleyman-cılar olarak bilinen Süleyman Efendi Cemaati'nin de organizatörlükten çekilmesi, katılım sayısının düşme-sindeki ana etkenlerden biri olarak öne sürüldü. Gazeteci Ergün Kula DE-MET TV'de yaptığı değerlendirmede,

hali hazırdaki yönetim kurulunun çok tecrübeli olmamasının da bu başarıyı etkilediği görüşünü savundu. Bilin-diği gibi son yıllardaki Multifestijn organizasyonlarında iyi deneyimler elde edinen Ebubekir Öztüre, cema-atin artık Multifestijn açılımını sür-dürmeme kararı neticesinde, bu fua-rı tamamen ticari bir aktivite haline dönüştürmek için isim ve kullanım haklarını devralmıştı. Ebubekir Öz-türe önderliğinde oluşturulan ve ka-tılımın geniş manada sağlanması için farklı çevrelerden oluşturulan yeni yönetim kurulu, her yıl 50şer bin miktarla, 3 yıl içinde toplam 150 bin euro’ya tüm vakıf ve lisans haklarının satın alındığı sözkonusu olan ve bu yıl 6.sı Haarlemmermeer'da düzenlenen Multifestijn Kültür Fuarı renkli görün-tülere sahne oldu. Murat Göğebakan ve Uğur Işılak gibi muhafazakar çev-relerde benimsenen isimler olması-na rağmen, yeterince ziyaretçi çeke-meyen Multifestijn 4. gününde, bazı stand sahipleri ziyaretçilerin azlığını

şikayet edip kendilerine %50 indirim verilmemesi durumundan standları boşaltıp gitme tehdidinde bulundu-lar. Multifestijn Yönetim Kurulu yap-tığı yazılı açıklamada " Multifestijn yönetimi katılımın en yoğun şekilde gerçekleşmesi için gerekli tanıtım, reklam, anlaşma, yatırım vb. çalış-maları yapmıştır. Ziyaretçi sayısında hedeflenen rakama ulaşılamaması, festival yönetimini de sanılandan fazla olumsuz etkilemiştir. Stand sa-hipleri ile yapılan anlaşma gayet açık ve nettir. Standlarda yapılan kârdan Multifestijn’in pay alması söz konusu olmadığı gibi, aksi de anlaşma pren-siplerince mümkün değildir. Şu anda istense de bazı imkânsızlıklardan do-layı %30 indirimli ödemenin müm-kün olamayacağıdır." ifadelerine yer verdi.

Kanaat onderleri ve Sivil Toplum Kuruluşları-

nın asli görevlerine dik-kat çeken gazeteci Yavuz

Nufel Sonhaber sitesinde yazdığı yazıyla, Avrupa'da

koruyucu Hristiyan ailelere verilen çocukla-rın çocukların çoğunun

eşcinsellerin himayesine bırakıldığına dikkat çekti. Bu çocukların büyüyünce

ya İslam ya da Türkiye ve Türk düşmanı olabile-ceklerini de yazan Yavuz

Nufel eleştirel yaklaşı-mıyla asıl suçlunun da bu kanaat önderleri, STK'lar

ve duyarsız vatandaşlar olduğunu yazdı.

AvrupA'dA rekor iŞsizlikBorç kriziyle mücadele eden Euro Bölgesi'nde işsizlik yeni bir rekora ulaştı. Euro ülkelerinde işsiz sayısı 18 milyonu aştı. AB İstatistik Kurumu Eurostat'ın çarşamba günü açıkladığı rapora göre, eylül ayında 17 Euro ülkesindeki işsizlerin sayısı 18 milyon 500 bini buldu.İşsizlik oranı bir ayda binde bir oranında artarak %11,6'ya yükseldi.

Hollanda'da danışmanlık şirketi dalında faaliyet gösteren TaskanConscultancy'nin katkıları ile Lahey Kurhaus’ta, Hollanda ve Türkiye arasındaki diplomatik ilişkilerin 400. yılı kutlamaları çerçeve-sinde başarılı Hollandalı Türk girişimcilere ödül töreni düzenlendi.

 Programda konuşan TaskanConcultancy sahibi Ahmet Taşkan, Hollanda ekonomisine farklı alanlarda katkısı olan işadamlarını öne çıkarmak amacı ile 57 başarılı Türk kökenli Hollandalı işadamından 25 kişiyi tespit ettiklerini bunların arasından da 3 kişinin dereceye girdiğini söyledi.

Jüri heyetinin birinci olarak seçtiği işadamı Murat Kıran’a (Conculi-sion BV) ödülünü Ekonomi Bakan Yardımcısı Henk Bleker verdi. İkinci olan Atilla Aytekin'in (Tridor BV) ödülünü ise Lahey TC Büyükelçisi Uğur Doğan takdim etti. Üçüncü olan Recep Bakırcı'nın (Information Tech-nology and Services) ödülünü ise Hollanda'nın Ankara Büyükelçisi Jan Paul Dirkse takdim etti.

Amsterdam ve Rotterdam Belediye Başkanları Eberhard van der Laan ile Ahmed Aboutaleb, Türkiye'ye düzenlenen ikili ilişkiler kapsamında, meslektaşları İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ı da ziyaret ettiler. Yüzlerce Türk işadamına da konu-şan Amsterdam ve Rotterdam Belediye Başkanları, Türk girişimci-lerini Hollanda'da iş yapmaya davet ettiler. Milyonlarca euro'luk iş bağlantılarının imzaları atılan görüşmelerde, belediye başkanları Türkiye kökenli işverenlerinin önündeki en büyük engellerden biri olan vize engelinin kaldırılması konusunda gayret sarfedecekleri sözünü verdiler. İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş üç büyükşehir arasındaki ekonomik ve kültürel ilişkileri arttırmak maksadıyla 2013 yılının Nisan ayında Hollanda'ya gelecek.

Amsterdam, Rotterdam İstanbul üçgeni genişliyor

100 binden fazla ziyaretçinin beklendiği Multifestijn'i bu yıl 15 bin kişi ziyaret etti

Hollanda'daki başarılı Türk girişimciler ödüllendirildi

Fotoğraflarla Gündem

DEMET TV yaptığı

beklenmedik bir

yayınla Multifestijn'e

başarısız not verdi

...Suçlu kim?Suçlu başta o masum yavruları

dünyaya getirip, bakmayan baka-mayan koruyucu bir aileye muhtaç eden anne ve babalardır…

Suçlu, anne babalar kadar, imkan-ları el verdiği halde bu yavrulara ku-cak açmayan herkes…

Suçlu , toplumu uyarmayan, konu-yu gündemine bile almayan STK’lar, kanaat önderleri…

Konuşunca mangal da bırakmadı-ğınız kül; on- on beş sene sonra önce gözlerinizi kör edecek sonra yıllar-dır güya savunduğunuz değerlerin inançların altına konmuş bir saatli bomba gibi patlayacaktır…

Konuşunca bunları konuşalım bir ara, tabii uyarsa…

Bu arada başta yazdığım gibi STK’lar için söylemek istediğim iki çift sözümü saklı tutuyorum…

Anlayan zaten bu kadarı ile anla-dı titredi ve kendine geldi, Anlama-yanlar bir sonraki resmi ziyaret için elçilik kapısında beklesin fotoğraf çektirmek için..

Hollanda genelinde 60 adayın ya-rıştığı oylamada finale kalan Utrecht Üniversitesi Hukuk öğrencisi Sarıaslan, kadın hakları üzerine yapmış olduğu çalışma sonucu diğer 2 finalisti de ge-ride bırakarak Hollanda’yı BM Gençlik Teşkilatında temsil edecek.

Hollanda'nın Harderwijk şehrinde yaşayan Türk kökenli hukuk öğrencisi Zehra Sarıaslan, ülke genelinde yapılan oylamanın ardından Birleşmiş Milletler

(BM) Gençlik Temsilciğine seçildi. Hol-landa genelinde 60 adayın yarıştığı oy-lamada finale kalmayı başaran Utrecht Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi Zehra Sarıaslan, diğer 2 finalisti geri-de bırakarak birinci seçildi. Zehra Sa-rıaslan, BM gençlik temsilciliği için ilk adaylık başvuru yazısını, kadın hakları, şiddet gören kadınlar ve genç kuşağın sorunları üzerine yazmıştı.

Oylama öncesinde Birleşmiş Mil-

letler Genel sekreteri Ban Ki-Moon'un sinevizyon eşliğinde katıldığı gecede aday olan herkese başarılar diledi. Ban Ki-Moon "Birleşmiş Milletler Gençlik Temsilciliği önemli bir görev. Büyük bir sorumluluk istiyor. Burada görev yapa-caklar iki yıl boyunca güzel görevlerde bulunacaklarından eminim. Gençlerin üstlenecekleri bu görevler gelecek adı-na önemli olacağını belirtmek isterim." şeklinde açıklama yaptı.

Zehra sarıaslan Hollanda'yı BM Gençlik Teşkilatında temsil edecek

HABER9 KASIM / NOVEMBER 2012

SonsuzTeşekkürler

KONYALIO T A N T i K

Putsebocht 1133073 HE Rotterdam010-484 63 48info@konyaliotantik.nlwww.konyaliotantik.nl

Her pazar açık büfe Türk kahvaltısı keyfini yaşayın

Holla

ndanın

en iyi E

tli Ekm

eği

Pide severlere

Gelenek Devam Ediyor...

HABERLER

BU B�R KONYALI OTANT�K RESTAURANT �LANIDIRSa��� �e�er ���ter��er�����Konyal� Otant�k Restaurant olarak üçüncü y�l�m�z� doldurdu�umuz bu günlerde s�zlere daha �y�

h�zmet vermek amac�yla mek�n�m�z� gen��letme �ht�yac� duyduk. Kuruldu�u günden ber� h�zmet kal�tes�n� her gün yükselten ve gün geçt�kçe daha da büyüme yolunda �lerleyen b�r restaurant olarak beklent�lere cevap vermek amac�yla 1�� m�'l�k ek bölümü restoran�m�z�n bünyes�ne dah�l etm�� bulunuyoruz. Yak�nda h�zmete g�recek olan ek b�nam�zla beraber ��0 m�'l�k b�r alanda s�z de�erl� mü�ter�ler�m�zle daha nez�h b�r ortamda Anadolu'muzum güzel mutfa��n� payla�may� umut ed�yoruz.

H�zmet alan�m�z�n gen��let�lmes�nde gençlere yönel�k sunumlar�m�z� art�rarak ayn� zamanda a�le ortam�n�n da korunarak güleryüz� �çtenl�k ve vazgeç�lmez�m�z olan kal�tey� s�z de�erl� mü�ter�ler�m�ze sunmaktan onur duyar te�ekkürler�m�z� b�r borç b�l�r�z.

De�er�� ���ter��er�����B�zler yapm�� oldu�umuz bu h�zmet a��n� gen��letmekle u�ra��rken maalesef hakk�m�zda baz� olumsuz haberler�n �ded�kodu� �ft�ra� beraber�nde geld���n� ö�renm�� bulunuyoruz. B�zler bunu ese�e kar��l�yor gerçe�e uygun olmad���n� önemle vurguluyoruz. B�r tak�m k��� veya k���ler ç�kartm�� olduklar� bu karalama kampanyas�n� �spat etmekle mesuldür. Aks� takt�rde her türlü hukuk� süreçten sorumludurlar. �nsanlar�m�z�n bu �ft�raya pr�m

vermeyece��n� umut ed�yoruz. B�zler� asla y�ld�rmayacak bu �ft�ralar kar��s�nda kal�tem�zden ödün vermeden yolumuza büyüyerek devam edece��z.Bu olumsuz ded�kodulara ��ft�ra� ra�men �nanmayan ve b�zler� yaln�z b�rakmayan destek veren bütün mü�ter�ler�m�ze sonsuz te�ekkürler�m�z� b�r borç b�l�r�z.Ürün tedar�kç�ler�m�z� �leveranc�er� �nternet sayfam�zdan ö�reneb�l�rs�n�z.

K�n�a�� Otant�� RestaurantPutsebocht 1133073 HERotterdamwww.konyali.nl�nfo@konyaliotantik.nlfacebook:www.facabook.com/Konyali Otant�k010-484-63-48

OTANTIK

HABER 10KASIM / NOVEMBER 2012

Hulsenboschstraat 94251 LR WERKENDAMTel: 0183-617218Fax: 0183-617316

Vision Accountancy vergi ve mevzuat konusunda size en kaliteli hizmetleri sunar

Yeminli mali müşavirlik Muhasebe Vergi işlemleri Ticari plan ve proje hazırlanması Araştırma ve yönlendirme İş yatırımı danışmanlığı

Vergi Danışmanlığı ve Muhasebe uzmanlık işidir

Eleştiri tufanı devam ediyor

Bir kınama da sonhaber'den

HTIB, Genel Başkanı Mustafa Ayrancı T.C. Lahey Büyükelçiliği'nin son aylarda keyfi tutum-larını, sadece belli başlı bazı sivil toplum kuru-luşlarını resmi davetlere çağırdığını savunduğu uygulamayı açık bir mektupla kınadı.

GHA Medya'kın kurucusu ve yöneticileri Ali Okşak ve Mustafa Toga tarafından GHA'nın Facebook sitesine de taşınan haberde, HTIB Genel Başkanı Mustafa Ayrancı'nın T.C. Lahey Büyükelçisi Uğur Doğan'a yazmış olduğu ve tüm medya kuruluşlarına da gönderilen mek-tup yer alıyor.

HTIB, BÜYÜKELÇİLİĞİN TUTUMUNU KI-NADI

Mustafa Ayrancı Lahey Büyükelçisi Uğur Doğan´a yazdığı mektupta; "TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in Hollanda ziyareti çerçevesinde, Türkiyeli sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle 15 Kasım Perşembe günü bir toplantı düzenle-diğinizi basından öğrenmiş bulunuyoruz" de-diği mektubun devamında "Büyükelçiliğinizin değişik nedenlerle düzenlediği toplantılara da-vet politikanızın ne olduğunu bugüne kadar anlayabilmiş değiliz. Ancak, STK’ları davet ederken, bazılarını bilinçli olarak dışlayarak izlediğiniz ayrımcı politikayı kınıyoruz.

Kurulduğu 1974 yılından beri Hollanda’da-ki Türkiyeli toplumun sorunları için aktif mü-cadele eden HTİB’i davet etmemeniz, sorun-ların Türkiye’den gelen heyete iletilmesini istemediğiniz anlamına geliyor. Anlaşılan, siz Türkiye’den gelen konuklara soru sorulması-nı istemiyorsunuz. Siz sadece ceketinin önünü ilikleyip her şeye evet diyenlerden hoşlanıyor-sunuz.

Yoksa, Türkiye’nin imzalamak üzere olduğu ve yurtdışındaki Türkiyeliler açısından ciddi sakıncaları olan Geri Kabul Anlaşmasını gün-deme getirip, TBMM’nin dikkati bu konuya çe-

kilebilirdi. Veya CHP İstanbul Milletvekili Ali Akgündüz’ün bu konuyla ilgili soru önergesi hakkında bilgi istenebilirdi. Aynı şekilde, baskı altında olan ve önemli temel haklar içeren AB-Türkiye Ortaklık Konseyi Kararlarından 3/80 sayılı kararın değişmesi girişimlerine karşı uya-nık olunması taqlep edilebilirdi.

Ama siz hepimizin devletinin temsilcisi ola-rak vatandaşlar arasında ayrım yaptınız. Bir kez daha sizi bu konuda ayrımcı davranma-maya ve tüm vatandaşlara eşit davranmaya davet ediyoruz" şeklinde yazdı.

TARTIŞMAYA EKİN DE KATILDITartışmaya katılan Ekin Dergisi'nin çiçe-

bir gecede hAyAtı değiŞtiAvrupa Lotosu’nda büyük ikramiye bu kez Fransa’ya gitti. Talihli, ülke tarihindeki en büyük rakam olan 170 milyon euroya tek başına sahip oldu. Dokuz Avrupa ülkesinde oynanan Avrupa Lotosu "Euro Millions"ta yaklaşık 170 milyon euroya ulaşan büyük ikramiye sahibini buldu. Fransız piyango şirketi Française des Jeux, kazanan kuponun Fransa sınırları içinde oynandığını bildirirken talihlinin kimliği hakkında herhangi bir açıklama yapılmadı.

eğitimde üçüncü boyutGelişen teknolojiler, üçüncü boyutla hazırlanan dersleri müfredata soktu. Okullarda bilgisayar, ekran ve yazılımı içeren siber sınıflar kuruluyor. Martin Zimmermann, 3 boyutlu animasyonlar geliştiren Visenso şirketini bundan 8 yıl önce kurmuş. İlk müşterileri üretim aşamalarını iyileştirmek isteyen otomobil şirketleri olmuş. Daha sonra yeni fikirler doğmuş.

ği burnunda Genel Yayın Yönetmeni Vedat Gülte-kin de görüşlerini dile getirirken "Maalesef üzü-cübir tartışmadan sonra anlaşıldı ki Sayın Büyükel-çi, Mustafa Ayrancı gibi bir başkanı refüze etti. Htib hollanda'da insanların farklı görüşte, farklı inanış-ta beraber yaşayabileceğini en iyi anlatan öz-örgütlerimizden birisi; hatta diyebilirim ki en önem-lisi. Üç-beş kişi bulup öz-örgötleri

davet eden Sa-yın Büyükelçilik gidici olduğunu unutmasın. Ve unutmasın ki bizler burada kendi sorunla-rımızla başbaşa

kalmayı da bili-yoruz, başımızın çaresine bakma-

sını da biliyoruz. Gölge etmesinler başka birşey istemiyoruz..." ifadele-rine yer verdi. GHA'nın Facebook

sayfasında devam eden tartışma-da Vedat Gültekin " Yıllarca bizim üzerimize verilen kararlar Hollan-da Parlamentosu'ndan çıktı. Şimdi Dış Türkler Kurulu Başkanlığı falan filan var... Ve bunların Türkiye'den danışmanlığını Büyükelçilik yapı-yor. Kendileri çalıp kendileri söy-lese cok iyi, fakat kendileri çalıyor, söylüyor, biz Hollanda'daki Türk toplumunu oynatmaya çalışıyorlar. Meselenin özü aslında budur... Sağ sol veya yandaş yundaş da değil..." görüşlerini savundu.

Hollanda'da online haber yayını yapan Sonha-ber, muhabiri Fuat Aslan'ın, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in Den Haag'daki Büyükelçilik ziyareti sı-rasında Büyükelçilik Rezidansı'nda yapılan top-lantıdan davetli listesinde olmadığı gerekçesiyle çıkarılması üzerine websitesinden bir kınama mesajı yayımladı.

Bir dizi temaslarda bulunmak üzere Hollanda'ya gelen Meclis Başkanı Cemil Çiçek'in Büyükelçilik'te-ki ziyaretine sadece Türkiye orjinli çalışan gazete-cilerin çağrıldığı iddia ediliyor. Hollanda merkezli çalışan yerel ya da ülkesel medya mensuplarının da-vet edilmediği toplantıda, bu medya organlarındaki muhabirlerden bazılarının kendi duyumları üzerine toplantıya katılabilmelerine rağmen aynı zamanda Milliyet muhabirliği de yapan Fuat Aslan'ın nazik biçimde rezidanstan çıkarılması Sonhaber'in olayı kınama gerekçesi oldu.

Toplantıya katılan diğer gazetecilerin tavrı-nı da eleştiren Sonhaber yönetimi "Her fırsatta

gazetecilerin bir araya gelerek bir meslek örgü-tü kurmaları ve bir birlik oluşturmaları gerekti-ğinden dem vuran gazetecilerin tavrı ise daha da vahim. Tüm bu yaşananlara (bazı) gazetecilerin şahit olmalarına rağmen ‘nemelazımcı’ bir tutum sergileyerek sesiz kalmayı tercih etmişleri vahim bir durumdur" açıklamasında bulundu.

Ekin Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Vedat Gültekin

HABER11 KASIM / NOVEMBER 2012 HABER11

Facebook'ta Kurban Bayramı MesajlarıAdvertorial

Hollanda`da ki Türkler bü-yük bir coşku ile Kurban bay-ramı sabahında bütün camileri sabahın erken saatlerinden iti-baren doldurarak bayram na-mazı kıldı. Sabahın erken saat-lerinde Hollanda’nın başkenti Amsterdam’daki camilere akın eden 45 bini aşkın Türk köken-li Hollandalılar camileri tıklım tıklım doldurdu. Birçok cami kapasitesinden fazla dolunca binlerce kişi dışarıda kaldı. Ül-kede havanın soğuk olmasına rağmen dışarıya halı kilim se-

rilerek, binlerce kişi dışarıda sokaklarda namazlarını kıldı. Çevrede yaşayan Hollandalılar da caddelerde namaz kılanla-rın önünden geçmemek için namaz sonuna kadar bekle-yerek Müslümanları rahatsız etmedi.

Beş bin kişinin katlımı ile Bayram Namazı kılınan Zaan-dam Sultan Ahmet Camii’nin İmam hatibi Dursun Boz, "Tür-kiye’mizi aratmayan bir atmos-ferde Hollanda'da kurban bay-ramını huzur içinde idrak ettik.

Rabbime hamd ediyorum. Kur-ban Bayramı vesilesi ile mane-vi alemde Hollanda'da ki top-lumumuzun bütün katmanına huzur getireceğinden hiç şüp-hemiz yoktur. Hollanda'da kur-ban bayramına ilgi hayli fazla idi. Bu durumda vatandaşla-rımızın maneviyat dünyasına verdiği önemi gösteriyor. Ben şahsen burada bayramlarda bir gurbet burukluğu hisset-miyorum.” diyerek Hollanda'da bayramlar oldukça coşkulu ve heyecanlı geçtiğini belirtti.

Bayram coşkusu camilere sığmadı

TunaFOOD başarısını yine kanıtladı

Hayallerinizi Corendon’la Yaşayin

BAŞLAYAN FIYATLARLAVERGILER DAHILDIR

€59’dan

.com

Bilgi ve siparisleriniz icin info@tunafood.nl adresine mail gonderebilir veya 0481-376047 numarasını arayabilirsiniz.Adres bilgilerimiz:Tuna Slachterij & VleeswarenBemmelseweg 63, 6662 PE ELST (GLD)

Tuna Mezbahanesi (diğer adı ile Tunafood) 1996 yılında Hollanda İslam Merkezi Vakfı tarafından kurulmuştur. 13 sene Druten’deki binasında hizmet verdikten sonra 2010 senesinden itibaren Elst (Gelderland) şehrindeki yeni ve modern binasında hizmet vermeye devam etmektedir. Binamız modern olmakla beraber kullanılan malzemeler son teknolojiye göre tasarlanmış ve Hollanda Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca (Voedsel- en Warenautoriteit) örnek bir mezbahana teşkil etmektedir.

Müşteriye satışa sunulan etlerin ve et mamullerinin tamamı Tunafood’ın kendi elemanları tarafından İslami usüllere göre, uyuşturma kullanmaksızın kesilmektedir. Toptan satışımız olmakla beraber, perakende müşterile-rimize de tosun eti, inek eti, kuzu ve koyun etleri, yaprak döner, kıyma döner, Tuna sucuk/salam/sosis mamulleri, burger çeşitleri ve özel olarak elde kesilmiş ve yüzülmüş tavuk mamulleri satılmaktadır. Müşterilerimiz mezbaha-nemizde kesmiş olduğumuz etleri kasaplardan, döner-cilerden ve belli sipariş noktalarından temin edebilirler.

Yukarıda belirtilen faaliyetlerin yanısıra özel günlere (düğün, nişan, mevlüd, sünnet vs.) et siparişleri hazırla-nır ve Adak kurbanı, Akika Kurbanı, Hastalık kurbanı gibi nafile ve vacip kurbanları kesilir.

Tuna Mezbahanesi her sene olduğu gibi bu senede müş-terilerine Kurban Bayramı'nda hizmet vermiştir. Bayramın 1. ve 2. günü 175 büyükbaş kurban ve 400’e yakın küçük-baş kurban kesildi. Kurbanlar kesildikten sonra en fazla 1 saat içerisinde kesilmiş, yüzülmüş, kemikten ayrılmış, parçalanmış ve eşit parçalara dağıtılarak poşetler içerisin-de teslim edilmiştir. Müşterilerimizi memnun edebilmek için her türlü imkanlar sunuldu. Müşterilerimizin içeri-deki kesimi görebilmeleri için kamera sistemi kurularak dışarıdan seyretme imkanı sağlanmıştır. Bunun yanısıra müşterilerimizi gereksiz yere bekletmemek için internet sitemizden kurban sıraları canlı olarak yayınlandı. Bek-leyen müşterilerimiz içinde dışarıda Kurban Bayramı'na özel kurulan çadırda çorba, döner, kavurmalık, çay, kahve ve soğuk meşrubat hizmeti de sunuldu.

Aydın Akkayaİnternetten güzel sözler bula-

rak bayram mesajı vermek iste-miyorum çünkü benim mesajım olmamış oluyor! Kendi mesajımı veriyim o zaman:

Bayramımız kutlu olsun! Avrupa'da kurban kesenleri anla-mıyorum çünkü aç insan yok.. Bir fakir ara her neredeyse yolla kur-ban parasında işe yarasın! Bütün dilekleriniz kabul olmasın çünkü ne dilediğinizi bilmiyorum! Ola-bilecek dilekleriniz kabul olsun (insanlara faydası olma şartını ko-yuyorum). Şu bir kaç gündeki hoş görüşlü tavırlarınızı bayramdan sonrada devam etmenizi diliyo-rum! Sizinle ve kendimle ilgili di-lekler gerçekleşebilecek nitelikler taşıyor!

Hepinize olmasa da, saygıya layık olanlara da saygımı belirti-yorum,

Aydın... sade bir vatandaş!!

Waalwijk’li TürklerMutluluğunuz Türkiye'nin

IMF'ye olan borcu kadar çok, Hü-zünleriniz Süleyman Demirel'in saçı kadar az olsun. Bayramınız bayram olsun:)

Köksal PezukBugün cicilerinizi giyinin, sev-

diklerinizi ziyaret edin. Büyükle-rinizin ellerinden küçüklerinizin gözlerinden öpün. Sevgi ve saygı olsun hayatınızda!

Bayramınız mübarek olsun...

Hüseyin Badıllıhaa! bi de whats app ten bay-

ram tebriki yağıyor. Yiyorsa mesaj gönderin. Belo belo :-)

Aycığ Çelikwishing you a happy & blessed

Eid! Kurban Bayramınız kutlu, sevgi

dolu, minimum kanlı olsun! xxx

Vedat GültekinTüm İslam âlemin kurban bay-

ramı kutlu olsun... Gönül isterdi ki hayat bayram olsun, savaşlar ol-masın... Ne insanlar ölsün, ne şe-hitler olsun... Bayramınız Mübarek olsun...

Tülay DarıcıSen de kurban et beklentile-

rini, dünyevî taleplerini, O'na gö-türmeyen ve O'nu hatırlatmayan her şeyi. Bugün İbrahim ol feda et İsmail’ini. Kurban bayramınız mü-barek olsun.

Kübra Kolkıranİstemeden kalbini kırdıklarım

veya kalbimi kıranların, uzakta olan arkadaşlarımın akrabala-rımın, çok sevdiğim buradaki arkadaşlarımın dostlarımın bü-yüklerimin Bayramını en içten dileklerimle kutluyorum!!! Her

gününüz bayram tadında geçme-si dileğiyle

Gülsün ÇağlarÖyle bir kirik kalpler işte bugün

herkes bayram niçin neşeli ki ba-zılar kirik kalpler üzgün ve çaresiz anne s ve babamiz ve en güzeldi herzeyi güzel kalsaydı , kimse üzül-meden bir şeyi kaybetmeden ya-sayabilseydik , öyle bir şeyi olduk

Özgür CanelBayramınız kutlu olsun, al hoop

ik dat er niet heel veel dieren hoe-ven te sneuvelen.

Deniz AltındağArafat dağından annemin bay-

ramını kutlayıp, duasını alma lütfü-ne erdik.. Bu kurban bayramımız, günahlarımızın af olunduğu gün gibi bayram olsun dostlar.

Ibrahim EmiliHavada ne et kokusu var ne de

et :). Ama yinede bu bayram eski-lerinden farklı. Neden mi? Hisse-diyorum ama dile getiremiyorum. HEPİNİZİN BAYRAMİ MÜBAREK OLSUN. AİD MUBARAK

HABER 12KASIM / NOVEMBER 2012HABER 12

Flower Palace Hotel Sirkeci'de bulunmaktadır ve 36 odalıdır. Bütün odalarda ayrı banyo ve tuvalet, saç kurutma makinesi, plasma TV, minibar, ücretsiz Wi-Fi, kettle, ücretsiz çay ve kahve bulunmaktadır.

Sultanahmet, Eminönü, Topkapı Sarayı, Kapalı Çarşı, Mısır Çarşısı, Ayasofya Cami, Yerebatan Sarnıcı ve buna benzer turistik yerlere yürüme mesafesindedir.

Flower Palace HotelTel:+90-212-519 00 68www.flowerpalacehotel.com

İstanbul'un en merkezi yerinde konaklayın

Hollandaca konuşan elemanlarımız mevcuttur.

Kös

e

Adv

ocat

en Law

Offic

e

Av. Rasim Küçükünal

Tel: 010 - 215 13 11www.koselaw.nl

Uzmanlık alanları: İş davaları; ticari davaları; sosyal

sigortalar hukuku; özel hukuk davaları

Avrupa'nın 2. en büyük camisini yapıyoruz

Tepkiler aldınız mı?Hollanda’nın neresinde yeni bir

cami yaparsanız yapın, bazı Hollandalı-lar, iyi veya kötü illa ki protesto edecek-lerdir. Kendi evlerinin değerinin düş-tüğü düşüncesiyle veya camiyi orada engellemek için. Burada tam tersi bir olay oldu, ilk projede camiimiz bina-ların ortasında kalacaktı. Mahalledeki Hollandalı bir grup vatandaş ise, bu camiinin mahallenin bir simgesi olaca-ğını savunup, bunu tamamen binaların içerisinde yok etmeyelim, etrafı acık bir alanda olsun dediler, belediyede bunu bu şekilde kabul etmek zorun-da kaldı.

Bu güzel oluşumların ana sebebi ise: Mahalledeki insanlar ile aramız-daki diyalogumuzun oldukça iyi bir boyutta olmasıdır. Şu anki camimiz-de 1983 ‘ten beri bulunmaktayız Yeni Camiimiz ise şu anki binamızın tam karşısında yapılmaktadır. Utrecht Ulu camiinin sesli ezan okuma müsaadesi bulunmakta, biz bu hakkı öğle ve ikindi namaz vakitlerinde kullanıyoruz. Ka-nunen bütün camiler bu hakka sahiptir. Belirli bir ses yüksekliğini geçmediği-niz surece tabii. Hollanda’daki bütün camiler bunu yapabilirler, yalnız bazı belediyelerde bunun prosedürlerini bahane edip engelleyebiliyorlar.

Utrecht’te oturmuş bir cami var-ken neden yeni bir cami inşa etmeyi öngördünüz?

Bizim şu anki camimiz, diğer cami-ler gibi 1979’da küçük bir evde başladı. Cemaat fazlalaşınca o ilk camiye insan-lar sığmaz oldu. 1983’te ise şuan ki bu-lunduğumuz camimize geçtik. 1993’te Gençlik kolumuz ‘’Ulu Gençlik’’ kurul-du ve 19 yıldır aktif bir şekilde faali-yet göstermekte. Gençlerimizi daha iyi şartlar altında yetiştirmek için onları yeni binaya taşımak istiyoruz. Şuan ki mevcut camiimiz de ibadet ve aktivite-ler için çok zorluk çekiyoruz. Yeni bina deki kapasitemiz ise tamamen ibadet-hane olarak açılırsa, teorik olarak 5000 kişilik namaz kılma alanımız olacaktır. Pratikte ise 2500 kişilik bir ibadethane olmayı hedefliyoruz.

Binanın büyüklüğü hakkında Cema-at, Yönetim Kurulu ve İnşaat Komis-yonu olarak görüşmelere başlamıştık, burada ele aldığımız noktalar söyledi: Binamız 2-3 katlı olsun, gelecek için ye-terli olsun ve bir de binamız bize gelir getirsin. Gelecek nesillerinde faydalan-ması ve imkânların geniş bir şekilde sunulmasını istedik. Yeni Camiinin 2 minareli olması konusu da önemli şart-lardan birisiydi.

Caminin mimarı kim?İshak Önen Bey. Eğitimini

Türkiye’de tamamlamış, kendisi Bur-salı. Hollanda’da ise tecrübesini kazan-mış. Utrecht Ulu Camii, İshak Önen’in ilk cami projesi ve aynı zamanda da en büyük projesi. Biz tamamen Os-manlı mimarisinden oluşan bir proje olmasını istemiştik. İshak Bey geldi, Utrecht’teki mahalleyi ve etrafı incele-di, buradaki binalara baktı, Utrecht’in yeni yapılanmasını da göz önünde bu-lundurdu. Mahallemizde bulunan bü-yük bir kilise var, bir de Hollanda’nın en büyük kiliselerinden birisi olan Dom Kilisesi Utrecht Ulu Camiine 1 km uzaklıkta, onlardan da biraz esin-lenerek, Osmanlı mimarisini de içine

katarak, tam bir doğu ile kavrulmuş Avrupa mimarisi oluşturdu.

Doğu ile batının bir karışımı di-yebiliriz o zaman?

Aynen, Hollanda’nın merkezi Ut-recht, şuan ki camiimizin yeri de Utrecht’in merkezinde. Utrecht bele-diyesi de burada bize bir jest yaparak, caminin önünde bulunan alana ‘’Mos-keeplein’’ adini verdi.

Nasıl bir yöntem izliyorsunuz bu olayı kamuoyuna mal etmek için?

Halka yöneldik ve halk ta bizi sağ olsun yalnız bırakmadı. Şu ana kadar hiç bir cami, inşaat esnasında yarım kalmamış ve hepsi tamamlanmıştır. Neredeyse bugüne kadar hiç bir cami hazır parayla inşa edilmemiştir. Bura-da büyük bir hikmet var diye düşünü-yorum. Allah’ın bir lütfü bu, herkesin katkı yapması çok önemli. Zorluk içeri-sinde yapılmasının da ayrı bir heyecanı ve değeri var.

İnşaatımız şuan çok güzel seri bir şekilde ilerliyor ve dış cephesi kapan-mak üzere. Hiç durmadan halkımız-dan maddi, manevi destek taleplerinde

bulunuyoruz. Camilerde yöneticilik yapmak gönül işidir. Bu bir hizmet yarışıdır. Bizden önceki yönetimler nasıl gece gündüz çalıştıysa bizde bunun üstüne biraz daha koyarak, elimizden gelenin daha fazlasını yap-maya çalışıyoruz.

Şu anda caminin komple dış cep-hesini bitirebilmek ilk amacımız. Bunun için ise 1,3 milyon euro ci-

varında bir miktar gerekiyor. İç cep-he ise planlamalara göre 2,5 milyon euro civarında tutuyor. Ne kadar hızlı binayı tamamlayabilirsek ona göre de gerekli olan miktar aşağıya düşüyor. Su anda kubbe hemen hemen kapanmak üzere, tuğlalar örülüyor, camlar ka-panmak üzere ve aralıkta minarelerin çelik konstruksüyon unun takılmasını bekliyoruz.

Camii inşaatının ilerlemesini gün-den güne görmek bana müthiş dere-cede bir motivasyon sağlıyor. Çünkü benim çocukluğum Ulu Camii de geçti, orada büyüdüm ve dinimi orada öğ-rendim. Ulu Camii bana çok şey kattı ve ben de bir şeyler geri vermek isti-yorum.

Halk somut olarak yardım edi-yor mu?

Halkımız her zaman ki gibi vefakâr davranıyor. Ardahanlılar vakfı bize ge-lerek, biz Ardahanlılar olarak minare-nin bir tanesini yaptırmak istiyoruz dediler. Bizde bunu memnuniyetle karşıladık.

Emirdağlı kardeşlerimizde cami-mizin halısını alacaklarının sözünü verdiler. Camimizin diğer bölümlerini yaptırabilmek için böyle oluşumlardan yardım bekliyoruz. Mesela Utrecht’te en çok Konyalı ve Karamanlı kardeşle-rimiz var. Biz bu kardeşlerimizden de böyle bir inisiyatif bekliyoruz.

Makedon bir arkadaş, 10bin metre-karelik toplam sıva işinin 6 bin metre-karesini hayrıma yapayım geri kalan 4bin metrekareyi sadece malzeme kar-şılığı yapayım dedi. Başka bir arkadaş ise ben fayans buluyorum büyük par-tilerle, çok uygun fiyata bu da olur mu?

Evet, öyle de olur! Hayır, yolunda bazen bir güler yüz

motivasyonunuzu arttırabiliyor. Ente-resan bir anekdotumu paylaşayım: ar-kadaşın birine 3 gün gittik ama ziline basmadan geri geldik çekincemizden. En sonunda ziline bastık ve bizi çok sıcak karşıladı.

Hangi bölümlerden oluşacak bit-tiğinde?

Camiinin zemin katında 700 met-rekarelik bir dükkân alanı mevcut. Dükkân alanının tamamını veya bö-lüm bölüm kiralamak isteyenler de bize başvurabilirler. Dükkânın yanı sıra 700 metrekare olan bodrum katında da depo olarak kullanabilecekleri bir yer verebiliriz. Hedefimiz bir veya iki büyük şirkete kiralamak.

İkinci katta ders lokalleri, Yönetim Kurulu odası, diğer dinler için bir oda, bayanlar için güzel ve büyük bir buluş-ma yeri, erkekler için bir çay ocağı ve 350 metrekare büyüklüğünde konfe-rans salonumuz mevcut.

Üçüncü kat ise mescit (ibadet) alanı olacak. Camiimizin dördüncü ve be-sinci kati ise mahfel olarak tasarlandı. Yani mahfeller ile beraber üç kat yük-sekliğinde mescit alanımız bulunuyor. Aynı zamanda mescit bölümünde (26 adet lavabo) abdest yerleri bulunuyor. Cemaatimiz için minarelerin içinde iki adet asansör ve ayrıdan bir adet de yük taşıyıcı asansör bulunuyor. Bayan ce-maatimize günlük 5 vakit namaz kıl-mak için ayrı bir giriş yeri de ayrılmış durumda.

Sadece cemaat mi faydalanacak hizmetlerden?

Belediyeyle de görüşüp, belediyenin mahalledeki yapmak istediği toplantı-ları da camimizde yapmasına imkân tanımak istiyoruz. Belediyenin web sitesinde de bunu resmileştirmek is-tiyoruz. Caminin stratejik konumuna baktığımızda ise, 300 metre sonra is-tasyondasınız ve 500 metre sonra Ut-recht merkezindesiniz. Bunun yanı sıra Utrecht belediyesinin, yeni yapılanma-sında, şu anki caminin etrafındaki ara-

Yücel Aydemir Utrecht Ulu Camii

Yönetim Kurulu Başkanı

Hollanda Diyanet Vakfı Utrecht ULU Camii Yönetim

Kurulu Başkanı Yücel Aydemir ile yaptığımız

söyleşide Yücel Bey bizlere yeni Ulu Camii inşaatı

hakkındaki son gelişmeleri aktardı. Hollanda’nın en büyük ve Avrupa’nın 2.

büyük camisi olan Utrecht Ulu Camii'nin başka bir

ayrıcalığı var. O da diğer din mensuplarına ait bir odanın

ayrılmış olması. Yücel Aydemir dünyanın hiçbir

yerinde herhangi bir camide böyle bir uygulamanın

olmadığını söylüyor.

HABER13 KASIM / NOVEMBER 2012

Veyis Güngör is advisuer van SMHO (Samenwerkende Moslims Hulp Organisaties) in Amsterdam. Tevens is hij voorzitter van UETD Nederland (Union of European Turkish Democrats).

İçinde yaşadığımız medeniyet ve ül-keler son elli yıldır ‘narsistik’ çağı ya da ‘yalnızlık çağı’ diye adlandırılan bir zaman birimini yaşamakta. Bu zaman biriminin sonucu: milyonlara ulaşan sayıda insan sosyal izolasyonla karşı karşıya kalır-ken, yalnızlığın da salgın bir hastalık gibi toplumu kuşatmış olması. Paylaşmanın ortadan kalkması, karşılıksız yardımın yadırganması, aile içi ilişkilerin zayıfla-ması, sosyal kontrolün hakir görülmesi, buna karşılık bireyselliğin, benliğin ala-bildiğine desteklendiği ve kutsandığı bir zaman birimi narsistlik çağı. Ve bu dö-nemin faturası: İnsanlar yalnız, fıtrattan uzaklaştırılmış, yabancılaştırılmış, korku, evham, şüphenin hakimiyeti altına gir-mişler. Acaba insanlık yeniden bir uyku dönemiyle mi karşı karşıyalar? Acaba ye-niden bir diriliş, kendine geliş hareketinin başlaması mı gerek? Hz. Pir’in dediği gibi: ‘… Hani bir gün, bilmem unuttun mu, biz hepimiz uykudaydık. Sen bir tekme at-mıştın bize, derken bir, bir daha. Sıçramış uyanmıştık ...’

Evet. Bir hafta boyunca Hollanda’nın Alkmaar, Amersfoort, Enschede ve Ams-terdam kentlerinde Hollandalılarla akşam yemeklerinde birlikteyiz. Yaklaşık beş yüz Hollandalıyla oturduk, konuşma fırsatı bulduk. UETD Hollanda’nın kardeş kuru-luşlarından SMHO’nun girişimi, Tefekkür Vakfı ve Meram Dostları Derneği’nin destekleriyle Hollanda’da altıncı kez düzenlenen Kurban Bayra-mı Yemek Haftası çerçevesinde Hollandalılarla birlikte olduk. Birlikte olduğumuz saatlerde, Kurban’ı alatmaya gayret ettik. Paylaşmayı anlattık dili-mizin döndüğünce. Sahip olduğumuz malların bize ema-net olduğunu ifade ettik. Yemeklerimizi, çorbamızı, ayranımı-zı, baklavamızı birlik-te yedik. Ney taksimle-ri dinledik birlikte. Hz. Mevlana’nın meşhur 7 öğüdünü Hollanda-ca tüm masalara da-ğıttık. Kızgınlıkta ölü gibi ol, öğüdünü anla-tık bilmem kaç defa…

Yemeklerde aynı masada oturduğumuz Hollandalılar toplumun her kesiminden. Kimileri emekli memur, öğretmen, işçi, yaşlı, genç Hollandalı-lar. Bu çeşitliliğe karşın, bu insanların hemen hemen hepsinin ortak özelliği: yal-nızlık. Hepsi konuşmak, dert-leşmek ve sohbet etmek için can atan insanlardan oluşuyor. Sayıları milyonları buluyor. Bu insanları, kentin mahallelerin-de haftada en az iki kez biraraya

getirmek amacıyla 2001 yılında Resto van Harte isminde sosyal lokantalar ku-rulmuş. ‘Hasta bir komşu bayana kim bir tas çorba getirir? Sorusuna verilen ‘Hiç kimse’cevabıyla harekete geçen sosyal lokantaların kuruluşunda Hollanda’nın içinde bulunduğu ‘etik’ durum çok önemli rol oynamış. Çünkü Hollanda’da her üç kişiden birisi yalnızlık duygusu yaşamak-tadır. Ayrıca Hollanda’da 1,5 milyon insan kendini toplumdan dışlanmış hissetmek-te. Toplumun her kesiminden insanların sosyal izolasyondan kurtarılıp sosyal har-moninin ilerletilmesi düşüncesiyle kuru-lan Resto van Harte’ların sayısı her geçen gün artmaktadır. Bu sosyal lokantalarda hizmet hemen hemen tamamen gönüllü-ler tarafından verilmekte.

İşte biz Hollandalı Türkler son altı yıl-dır bu sosyal lokantalarla birlikte her Kur-ban Bayramı sonrası organize ettiğimiz yemeklerle birlikte çalışmaktayız. Türk girişimcileri her yıl destek olmaktalar. Bu yıl, Amsterdam ve Rotterdam’da Meram Restoranlar zinrici olarak Türk mutfağı-nı tanıtan kurmumuz tüm haftanın ye-meklerini gönüllü olarak hazırladı. Me-ram Restoran günümüzde her geçen gün daha da önem kazanan Sosyal Sorumlu Girişimcilik örneği göstererek, toplumsal sorumluluk bilinciyle hareket etti ve Türk mutfağını tanıtmada en öne geçti.

Bir hafta yapmış olduğum gözlem ve tabiiki yaşamış olduğum tecrübeden

hareketle ‘narsistlik ve yalnızlık çağı-nın kurbanlarına hizmet görürerek içinde bulunduğumuz topluma hiz-met verilebilir. Bunu yaparken zaten kendi kültürümüze, değerlerimize ve

ülkemize de hizmet yapılmış olur. Örneğin, Türk girişimci-

lerinin de desteği alınarak, Kurban Bayramı Yemek

Haftası başta olmak üzere, Ahilik Yemek Haftası, Mevlana Ce-laleddin Rumi Yemek

Haftası gibi senenin belirli aylarında birer hafta sürecek etkinlikler düzen-lenebilir.

Ama işin en önem-li yanı ise, İhsan-i İlahi hizmetinin omuzlarına yüklenmiş olduğunu hissetmektir. Bu doğ-rultuda insanlar için

hayırlı işler yapmaktır. Hollanda Türk toplumu bireylerine ‘Narsistik ve Yalnızlık Çağı’ kurban-ları için hizmet alanı çok geniştir. Şartları ve toplumu iyi analiz et-tiğimizde, çok kolay metodlarla çok etkin ve başarılı çalışmalar ortaya konulabilir.

Narsistik ve YalNızlık Çağı!Bir hafta yapmış olduğum gözlem ve tabiiki yaşamış olduğum tecrübeden hareketle ‘narsistlik ve yalnızlık çağının kurbanlarına hizmet görürerek içinde bulunduğumuz topluma hizmet verilebilir. Bunu yaparken zaten kendi kültürümüze, değerlerimize ve ülkemize de hizmet yapılmış olur. Örneğin, türk girişimcilerinin de desteği alınarak, Kurban Bayramı Yemek Haftası başta olmak üzere, ahilik Yemek Haftası, Mevlana Celaleddin rumi Yemek Haftası gibi senenin belirli aylarında birer hafta sürecek etkinlikler düzenlenebilir.

VeYis GünGÖr veyis.gungor@haber.nl

Cami resmi

ba yolları, yer altından geçecek, böylelikle camiinin lokasyonu daha da bir önem kazanıp de-ğerlenecek.

Hollandalılara zaman zaman bilgilendirme toplantıları ve gezileri düzenliyoruz. Hollan-dalılar, binanın komple ibadet-hane olduğunu düşünüyor ve bundan biraz ürküyorlar. Gezi sonunda ibadethane bölümü diğer bölümlere göre kıyasla-ma yaptıklarında, korkuları ve düşünceleri tamamıyla ortadan kalkıyor. Diğer din mensupları için ayrılan oda (stilte ruimte) da gelenleri çok etkiliyor ve bü-tün önyargılarını tamamen yok ediyor. Sanırım bizden esinlene-rek şu anda Ede Camisi de bir ‘stilte ruimte’ düşünüyor.

Avrupa’nın 2. büyük cami-sini inşa ediyorsunuz, ama Hollandalı medya hiç habe-rinizi vermiyor. Bu nasıl olu-yor?

Hollandalı basına demeç vermiyorum, çünkü ben A di-yorum onlar C yazıyorlar, bu yüzden kesinlikle onlara demeç vermiyorum. Bana ulaşamayın-ca x bir gazete camimizin sek-reterini arayıp ondan da iste-

dikleri cevabı alamayınca, camii inşaatının durduğuna yönelik bir haber yapmışlar. Utrecht Belediye meclis üyeliği yaptı-ğım dönemde grup başkanımız olarak çalışan iş arkadaşım, şu an Utrecht belediyesinde wet-houder, beni arayıp; Yücel Bey inşaatın durdurulduğuna dair bir haber çıktı doğru mu?’’ diye soruyor;böyle bir şeyin olmadı-ğını söylüyorum.

Son olarak ne söylemek istersiniz?

Bu zorlu süreçte bizlere des-tek olup yardımını esirgemeyen TC Lahey Din Hizmetleri Mü-şaviri Prof. Dr. Mustafa Ünver, TC Deventer Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mehmet Malkoç, TC Rotterdam Din Hizmetleri Ataşesi Dr. İsmail Hilmi Bilgi, HDV Yönetim Kurulu, HDV İn-şaat Komisyonu, HDV Utrecht Ulu Camii Din görevlisi İbrahim Gündoğdu, HDV Utrecht Ulu Camii İnşaat Komisyonu, HDV Utrecht Ulu Camii cemaati ve tüm hayırseverlere, buradan sizin aracılığınızla can-ı gönül-den teşekkür edip şükranlarımı sunmak istiyorum.

Daha Fazla Ödemeyin..! Niet Veel Betalen..!Daha Fazla Ödemeyin..! Niet Veel Betalen..!

www.marmaratravel.nl

Mathenesserplein 99A,3023 LA RotterdamTel 1: +31 10 476 42 32Tel 2: +31 10 425 30 70Mail : info@marmaratravel.nl

Mathenesserplein 99A,3023 LA RotterdamTel 1: +31 10 476 42 32Tel 2: +31 10 425 30 70Mail : info@marmaratravel.nl

Türkiye ve Dünyanın Diğer Bütün Şehirlerine Uçak Biletimiz Bulunmaktadır

İSTANBULİZMİRKONYAADANANADOR

SAMSUNTRABZONDALAMAN

DİYARBAKIRTANGIER

ELAZIĞKAYSERİANKARABODRUMANTALYA

HOLLANDA, BELÇİKA ve ALMANYA'DANHOLLANDA, BELÇİKA ve ALMANYA'DAN

+31 10 476 42 32+31 10 476 42 32

Ulu Camii Utrecht'in ortasında, Centraal

İstasyona 300 metre, şehir merkezine 500 metre

mesafede yer alıyor.

f Minarelerimizin her biri 44 metre, çoğu Türkiye’deki mi-narelerden daha yüksek. Ve iki minarede şeffaf, yani camdan oluşuyor. Kubbenin yarım ayı şef-faf. İbadethane her taraftan ışık alıyor. Caminin konsepti şeffaf ve açık.

f Vloerverwarming (yer kaloriferi) her saf için ayrı ayrı açılabiliyor, böylelikle tamamen dolu olmadığı takdirde de ekstra ısı masrafı olmayacak.

f Hollanda Milli futbol ta-kımı Avrupa veya Dünya şam-piyonasına katılırsa, maçlar es-nasında minarelerin rengi de turuncu (oranje) olabilecek. Bunu Hollandalılara da söyledi-ğimizde çok hoşlarına gidiyor ve etkileniyorlar.

f Utrecht’teki diğer ce-maat mensuplarıyla aramız çok iyi, mesela biz Utrecht Milli Görüş teşkilatı için para topladık, onlar da bizim için iki defa kendi inisi-yatifleri dahilinde para toplayıp getirip teslim ettiler.

f TC Diyanet İşleri Başkan-lığından bir cuma günü Türkiye genelinde bizim camimiz için para toplanmasını rica ettik.

f Türkiye ve Avrupa’daki iş adamlarımızdan maddi destek rica ediyoruz.

f Para toplamak çok zor! Zile basmak para istemek çok sıkıntılı bir iş. Ama mükâfatı da o kadar yüksek.

HABER 14KASIM / NOVEMBER 2012HABER 14

keuken express

Keuken Express bayilikler veriyor!

info@keukenexpress.comwww.keukenexpress.com

• Minimum düzeyde yatırım ve bol gelirli bir iş.• 4 hafta içerisinde Showroom'unuzu hazırlayıp teslim ediyoruz.• Showroom masraflarını 6 ay içerisinde ödeme imkanı.• Minimum 70 m2, maksimum 120 m2 işyeri büyüklüğü.• Personelinizi sektör bilgisi ve satışları için ücretsiz eğitiyoruz.

İletişim:

Monique Block 010 291 08 44

Bayram Köse: 0648- 361795

www.asv-advocaat.nlE-mail:harmankaya@asv-advocaat.nl

Tuğba HarmankayaAvukat

Stille Veerkade 25 2512 BE DEN HAAGTel: 070 394 63 45Fax: 070 393 10 04

Meğer bütün yurtların güvenlik belgeleri varmış

Son günlerde Hollanda med-yasında, özellikle NRC ve NOS tarafından yürütülen Rotter-dam’daki öğrenci yurtları yöne-lik karalama kampanyası üze-rine Rotterdam Meclisi konuyu gündeme alarak görüştü. Genel olarak bütün partiler yurtlarda kalan çocukların güvenliğinin çok önemli olduğunu, yurt bi-nalarının gerekli izin ve yangın güvenlik belgelerinin olması gerektiğinin altını çizdiler. Be-lediye yönetimi bütün partile-re bir mektup göndererek ha-lihazırdaki 6 yurdun hepsinin gerekli izin ve yangın güvenlik belgelerinin olduğunu ve her-hangi bir yasal olmayan faali-yetin olmadığını yazılı olarak açıkladı. CDA Rotterdam Meclis Üyesi Muzaffer Çetin ise yaptı-ğı açıklamada ‘Vatandaşlarımız kendi inisiyatifleri ile bu yurtlar sayesinde güzel bir şeyler yap-maya çalışıyorlar topluma kat-kıda bulunuyorlar, tabi bu her-

kesin hoşuna gitmeyebilir, gitmesine de gerek yok. Demokratik bir ülkede yaşıyoruz öncelikle bunu söylemek lazım. İyi ya da eksik bu yurtlar çocukları sokaktan kurtarıyor, kri-minal olaylardan, uyuş-turucudan koruyorlar. Genelde yüksek eğitimli, üniversiteli gönüllüler ta-rafından bu çocuklar hem ders konusunda hem de ahlaki konularda destek alıyorlar. Özellikle rol mo-del olarak. Bu çocukların çoğunluğu da yüksek okula ve üniversiteye gidiyorlar, topluma katkı sağlıyorlar. Hollanda’da din özgürlüğü ve eğitim özgür-lüğü vardır. Her dini gurup gibi müslümanlar da çocuklarını is-tedikleri gibi eğitim ve öğretme hakkına sahiptir’ dedi.

CDA’nın Aileden, Eğitim ve Gençlerden sorumlu wethouder Hugo de Jonge da bu yurtlar ve

aileler ile diyaloğa geçerek ai-lelerin beklenti ve sorunlarını ve özellikle ailelerin çocuklarını hangi sebepten yurtlara gönder-diğini bilmek istediğini belirtti.

Meclis toplantısı sonunda bir kaşıkta kopartılan fırtınaların aslında gerçeklerle tam örtüş-mediği ortaya çıkmış oldu.

Amsterdam'da İsrail'in Gazze'ye saldırıları protesto edildi

Hollanda'nın başkenti Amster-dam'da yak-laşık 3 bin kişi, İsrail'in Gazze'ye saldırılarını protesto etti. Amsterdam’da atlı polislerin yo-ğun güvenlik önlemleri aldığı Filistin Komi-tesi tarafında toplanan kalabalık, "Kahrolsun İsrail", "İsrail insanlık suçu işliyor" sloganları atarak İsrail’i kınadı. Aralarında Faslı, Türk, Surinam, Antil ve Hollandalılarında destek verdiği İsrail'i protesto eylemini organize eden

Filistin Komitesi, İsrail'in Gazze saldırısını kı-namak için imza kampanyası da başlattı. Dam Meydanı’nda kurulan masalarda Hollandalı gençler de imza kampanyasına destek verdi. Toplanan imzaların başta İnsan Hakları Örgü-tü ve Hollanda Temsilciler Meclisi’ne verecek.

Yaklaşık iki saat süren protesto eyleminin ardından vatandaşlar sessiz bir şekilde da-ğıldı.

Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu eski Eşbaşkanı Joost La-gendijk, Avrupa Birliği (AB)’nin Türkiye’ye yö-nelik vize tutumundan vazgeçilmediği sürece

tıkanan müzakerelerde çıkış yolu olarak görülen Pozitif Gündem’in işe yaramaya-cağını kaydetti. Lagendijk, ‘‘Vize sorunu halledilmeden Pozitif Gündem gibi girişim-ler başarısız kalır. Türkiye’de kimseyi ikna edemezseniz.’’şeklinde konuştu.

Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Kon-federasyonu (TUSKON) Brüksel ofisi ve European Policy Center (EPC)'ın ortakla-şa düzenlediği panelde Türkiye'deki de-mokratikleşme ve AB üyelik süreçleri ele alındı. Lagendijk ayrıca Türkiye’de Avrupa Birliği’ne olan ilginin ciddi şekilde düştü-ğünü aktardıktan sonra toplumda var olan ‘küskünlüğün’ siyasiler tarafından ekono-mik gerekçe ile çok dillendirilemediğini savundu.

Lagendijk: Vize sorunu halledilmeden Avrupa’da ilerleme sağlanmaz

KampanyaŞimdi Her Şeyiniz Kütahya Porselen olsunTaksitli satışlarımız başladı her şey

4 Taksit Ve Türkiyefiyatınakapınızateslim

.NLHollanda

ve Belçika başbayi

Mini Showroom Schiekade 594 RotterdamSadece Salı günleri saat 10:00-17:00 arası açığız randevu ve Siparişleriniz için

Tel:0618-474283 Haftanın 7 günü Saat 9:00-21:00 arası arayabilirsiniz

Yeni

Yeni

KampanyaŞimdi Her Şeyiniz Kütahya Porselen olsunTaksitli satışlarımız başladı her şey

4 Taksit Ve Türkiyefiyatınakapınızateslim

.NLHollanda

ve Belçika başbayi

Mini Showroom Schiekade 594 RotterdamSadece Salı günleri saat 10:00-17:00 arası açığız randevu ve Siparişleriniz için

Tel:0618-474283 Haftanın 7 günü Saat 9:00-21:00 arası arayabilirsiniz

Yeni

Yeni

Schiekade 594 • Rotterdam• Tel:0618-474283

HABER15 KASIM / NOVEMBER 2012

rotterdam: (3000 m2)stadionweg 213077 an rotterdamtel: 010-497 70 80www.rooswonen.nl

amsterdam: (3500 m2)Molukkenstraat 2001098 tW amsterdam-Oosttel:020-468 93 69

Parel boxer 160 x 200m

van 790,- voor

395,-

50% KORTING!

QueenSchuifdeurkast wit met spiegel

349,-

Palermo 3 + 2 bankstelvan 990,- voor

495,-

B: 180 cmH: 197 cmD: 65 cm

50% KORTING!

Moderne lounge bankstelverkrijgbaar in diverse kleurenLet op: OP = OP, wees er dus snel bij...

Divani van 1390,- voor

695,-

VANDAAG kopen

morgen thuis !

& Slapen

50% KORTING!

KOOP NU EN BETAAL BINNEN 24 MAANDEN, 0 % RENTE! ALLEEN BIJ ROOS WONEN!

actie geldig van15 t/m 28 oktober!

Meğer bütün yurtların güvenlik belgeleri varmış

HABER 16KASIM / NOVEMBER 2012HABER 16

Arnhem İşadamları Derneği Başkanı ve Gemril Holding sahibi Rahmi Gemril, B2B Dergisinin bu ayki sayısının kapağını süs-ledi. Gelderland bölgesinin en başarılı giri-şimcisi seçilen Rahmi Gemril, 2013 yılında da kendisinden çokça bahsettirecek gibi.

KVK'nın yeni çıkardığı yeni işverenlere yönelik Star-tersMagazine Dergisinin ilk sayısının kapa-ğında Coren-don CEO'su Atilay Uslu var. Corendon şirketi ve nasıl bir işveren olduğu hakkında soru-ları yanıtlayan Atilay Uslu, yeni işverenlere de önemli ipuçları veriyor.

Fotoǧraf 1: Ali Okşak ve Nazan Şoray (ses sanatçısı. Türk sine-masının önemli oyuncularından Türkan Şoray'ın kız kardeşi)

Fotoǧraf 2: Halit Kıvanç (Radyo ve Televizyon sunucusu ) , Ali Okşak, Müjdat Gezen (tiyatro ve sinama sanatçısı) Fotoǧraf 3:Rahim Durmaz (gazeteci) Ajda Pekkan (19 Nisan 1980 Eurovision Şarkı Yarışması sırasında, Den Haag, Congresgebouw'da) Ali Okşak ve Ajda’nın vokalistleri..

Fotoǧraf 4: (soldan saǧa) Halit Kıvanç (Radyo ve televizyon sunucusu ),Edip Akbayram (ses sanatcısı, besteci )Kani Kaya, Dansöz Şelale ve Ali Okşak.

Düğün şölenlerinin popüler isimlerinden

birisi olan Serhan İlbeyi, sahne performansıyla

insanları coşturuyor. Geçtiğimiz ay yaşamını

yitiren Neşet Ertaş'ın öğrensisi olan Serhan,

bu genç yaşına rağmen tam bir saz ustası.

Rutte 2 Hükümetinin kurulmasıyla birlikte boşalan milletvekili sandal-yelerini dolduracak olan 10 isim meclisteki yemin töreniyle milletvekili oldular. İşçi Partisi 39. ve 42. sıradaki Selçuk Öztürk ile Sultan Günal-Gezer de böylelikle milletvekili olarak meclisteki yerlerini aldılar. Yeni katılımlarla İşçi Partisi'nin 4 tane Türk asıllı milletvekili oldu.

İşadamı Cevat Türkeli, gazemetimizin yazarlarından Erdinç Saçan ve Kısmet Events sahibi Tamer Karade-mirli Brabantlı işadamları toplantısında objektiflerimize böyle poz verdiler.

THY'nın acentalarına organize ettiği karting yarışmasına ilgi büyüktü. THY müdürü Ahmet Şahin ve gazetemizin reklam müdürü Nur Öztürk'ün de katıldığı yarış çekişmeli geçti.

Rotterdam'ın ünlü gezgin simalarından Ajan Arif lakabıyla bilinen Arif Bey, 6 yıldır kullandığı 'sco-otmobiel' arabasını önümüzdeki yıl yenileyeceğini söyledi. Geçtiğimiz yıl günde ortalama 400 km yol yapmış arabasıyla. Türk ve Hollanda bayraklarını arabasından eksik etmeyen Arif Bey, doğum tari-hini de plakasına yazmış gözüküyor.

Meram Restoranlar zincirinin organize ettiği haftalık salon futbolunda maçlar her hafta çok çekişmeli geçiyor.

Mehmet Ali Özel ve Kemal Kuzu arkadaş gruplarıyla her hafta at biniciliği kursuna gidiyorlar. Gençler biniciliğin çok zevkli ama bir o kadar da yo-rucu olduğunu, iyi bir kondisyon gerektirdiğini belirttiler. Hollandalı ders hocalarına ata sporumuz olan cirit hakkında da bilgi veren gençler, ata sporumuzun da unutulmaması gerektiğini vurguluyorlar.

Yusuf Öztürk'ün iki oğlu Faruk Kerem ve Adil babalarına özel poz verirken. Küçük Faruk Kerem lüle lüle kıvırcık saçlarıyla gittiği yerlerde çok dikkat çekiyor. Babası Yusuf Bey de küçükken öyle saçları olduğunu söyledi. Şimdilerde ise o eski saçlarını özlüyormuş.

1 2

3 4

StartersMagazinePraktische informatie voor nieuwe ondernemers 2012/2013

“Blijf Met Beide Benen op de grond Staan”prinses Máxima: “Microkrediet kan het verSchil Maken”

corendon-oprichter atilay Uslu:

Wat voor ondernemer

ben jij?

teSt

De klant is en blijft koning

creëer aMBaSSadeUrS, Maar geef nooit korting

De negen meest gestelde startersvragen

van verzekeringen tot onderneMingSplan

Ali Okşak arşivinden...

HABER17 KASIM / NOVEMBER 2012

Voor alle functies in de techniek bent u bij ons welkom!Lasser

Ben jij op zoek naar die uitdagende job in de METAAL?Neem dan nu contact met ons op! 010 - 477 33 77

IJzerwerker / Metaalbewerkerde functieWil je als lasser aan de slag bij een leuk bed-

rijf of ben je toe aan een nieuwe uitdaging? Dan komen wij graag met jou in contact!

Maliflex is continue op zoek naar ervaren en gemotiveerde lassers op verschillende niveaus en met verschillende lasprocessen:

- Co2- Elektrode- ArgonJe werkt langdurig of projectmatig bij bedrij-

ven in de regio. Projectmatig betekent regelma-tig wisselen van opdrachtgever. Op deze manier doe je ontzettend veel ervaring op in een korte tijd.

de vraagJe bent in het bezit van een geldige lascertifi-

caat.VCA Basisveiligheid is een pré.Wij zijn continue op zoek naar gemotiveerde

lassers met enige jaren ervaring en die zijn bero-ep met plezier beoefent!

de functieDe ijzerwerker / metaalbewerker voert zelfstandig

op instructie en/of aan de hand van tekeningen ge-compliceerde werkzaamheden uit ten behoeve van reparatie of vernieuwing van delen of onderdelen aan schepen en staalconstructies die ter reparatie lig-gen aan de werf.

Het afschrijven, maken van secties, aanbrengen en samenstellen van delen van secties aan boord van schepen behoort tot de werkzaamheden.

Wil je als ijzerwerker aan de slag bij een leuk bed-rijf of ben je toe aan een nieuwe uitdaging? Dan ko-men wij graag met jou in contact!

Je werkt langdurig of projectmatig bij bedrijven in de regio. Projectmatig betekent regelmatig wisselen van opdrachtgever. Op deze manier doe je ontzettend veel ervaring op in een korte tijd.

de vraagTechnisch tekeninglezen is een pré..VCA Basisveiligheid is een pré.Wij zijn continue op zoek naar gemotiveerde ijzer-

werkers met enige jaren ervaring en die zijn beroep met plezier beoefent!

Mathenesserplein 99 B - 3023 LA Rotterdam www.maliflex.nl Tel: 010 - 477 33 77 - Fax: 010 - 477 49 94 - Email: info@maliflex.nl

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

Hollanda Gazete.pdf 1 9/4/12 3:13 PM

Sevim Kara

Sheker Dergisi'nin müdavimlerinden Nilgün Şahin'in kardeşi Muharrem Şahin geçtiğimiz gün-lerde coşkulu bir düğün töreniyle dünya evine gir-di. Gelen misafirler gece geç vakitlere kadar doyası-ya eğlendiler. HABER ailesi olarak genç çifte ömür boyu mutluluklar dileriz.

Çiğköftem Rotterdam'daki ikinci şubesini Noord böl-gesinde Zwart-Janstraat'ta açtı. Başarılar ve bol kazanç diliyoruz.

Karaman Belediye Başkanı Kamil Uğurlu, Hollanda'ya geldiğinde katıldığı bir proje kap-samında, kendi elleriy-le katılımcılara yemek servisi yaptı. Karaman-lılar Derneği de bunun latifesini yaparak 'Başkan Hollanda'da iş buldu' kolajıyla Fa-cebook sayfalarından duyurdu.

Yazar Şeyda Koç, yeni kitabının tanıtımını 31. Ulusla-rarası İstanbul Kıtap Fuarı'nda yaptı. Devşirme isimli kitabının imza gününün güzel geçtiğini belirten Şeyda Hanım, P Kitap Yayıncılık standında Fuar boyunca okurlarıyla buluştu.

Şahmeran'ın organize ettiği ve Serdar Ortaç'ın, Rotterdam Ahoy konser salo-nunda büyük bir coşkuyla sevenleriyle buluştuğu konserde izleyiciler keyifli saatler geçirdiler. Eski ve yeni şarkıla-rını büyük bir zevkle söyleyen Serdar Ortaç, sahne performansıyla gelenleri memnun etti.

Ankara'ya taşınan Derya Kaplan Hollanda'dan gelen misafirlerini en güzel şekilde ağırlıyor. Geçtiğimiz günlerde Yeter Akın, Derya Hanım'ın ziyaretine gitmiş.

Cosmicus College'de öğretmenlik yapan Semih Üçüncü, dünya evine girdi. Semih ve Leyla'ya bir ömür boyu mutluluklar diliyoruz

Nermin Tecim ve Nafis Koçak dünya evine giriyorlar ve düğün davetiye-lerini 4 sayfalık bir gazete olarak bastırmışlar. Mürüvvet Gazetesi ismini verdikleri gazetede düğün proğramları yanı sıra davetiyenin Hollandaca versiyonu da var.

HABER 18KASIM / NOVEMBER 2012HABER 18

Cumhuriyetin 89. yıldönümü Rot-terdam Başkonsolosu Togan Oral’ın himayesinde Rotterdam Limanı’nda-ki Spido Gemisinde geniş katılımlı bir resepsiyonla gerçekleşti.

Türk ve Hollandalı 400'den fazla davetlinin katıldığı kutlamada basın mensuplarına açıklamada bulunan Rotterdam Başkonsolosu Togan Oral, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu-nu kutlamak herkes için bir sevinç ve gurur kaynağı olduğunu söyledi. Oral, “Cumhuriyet bayramı bu sene özel bir zamana denk geldi. Türkiye ve Hollanda arasındaki diplomatik iliş-kilerin 400. yılı bu yıl. Bu bayramı Hol-landa’daki Türk toplumuyla kutluyor

olmaktan ayrıca gurur duyuyorum. 4 asırlık bu dostluktan en fazla Hol-landa Türk toplumu kârlı çıkacaktır. Yeni hükümet kurulduktan sonra ilk ziyaretin Türkiye’ye olması anlamlıdır. 85 Hollandalı işadamı bu heyette yer alıyor ve bu işadamları ayrıca Avras-ya Maratonu’nu koşmaya gidecekler.” şeklinde konuştu.

Büyükelçi Uğur Doğan ise, “Vatan-daşlarımızdan, Türkiye devletinin gü-cünü her zaman arkalarında hisset-melerini ve kendi toplumları olarak ta birlik ve beraberlik içinde hareket ederek, içinde bulundukları topluma da katkı sağlayacak şekilde hareket etmelerini temenni ediyoruz.” dedi.

Cumhuriyetin 89.yıl dönümü kutlama resepsiyonunda Büyükel-çi Uğur Doğan, eşi Manolya Doğan, Müsteşar Cem Utkan ve Türkiye'nin Lahey Büyükelçiliği Askeri Ataşesi Albay Şenol Onuralp davetlileri tek tek kapıda karşıladı.

Kutlamalar her yıl olduğu gibi Büyükelçi Uğur Doğan'ın himaye-sinde gerçekleşti. Resepsiyonda söz alan Büyükelçi Uğur Doğan, Cumhuriyetimizin kuruluşunun 89’inci yıldönümünü Lahey'de büyük bir coşku ile kutluyoruz dedi. Doğan, “Cumhuriyetimizin 89. yıldönümünü Cumhuriyeti-mize layık bir şekilde kutlamanın kıvancını ve gururunu yaşıyoruz” şeklinde konuştu.

Büyükelçilikte Cumhuriyet'in 89. yıl dönümü kutlandı

Hollanda'da 2004 yılında okul saatle-ri içinden kaldırılan Türkçe anadil ders-lerinin tekrar okul saatleri içerisinde alınması için toplantı düzenlendi. Eğitim Bakanlığı’na yazı göndererek anadilde eğitim haklarını tekrar isteyeceklerini bildiren HTİB Başkanı Mustafa Ayrancı, “Olumsuz yanıt alınması durumunda ana-dil eğitimi için yargıya gideceğiz.” dedi.

Hollanda'da ki Türk sivil toplum ku-ruluşları merkezi Amsterdam'da bulunan HTİB'te (Hollanda Türkiyeli İşçiler Birliği) toplanarak anadilde eğitim için dava baş-latma kararı aldılar.

HTİB Başkanı Mustafa Ayrancı başkanlığında ya-pılan toplantıya Avukatlar Nazmi Türkkol ve Fadime Kılıç konuşmacı olarak ka-tıldılar.

Mustafa Ayrancı, Hol-landa hükümetinin 2004 yılında ilkokullarda ilgili

yasada değişiklik yaparak diğer dillerde eğitim içim mali desteği kesmesinin ardından anadilde eğitim resmen sona erdirdiğini söyledi. Ayrancı, "2004 yılına kadar göçmen çocuklar sınıf-larda Türkçe dersleri alabiliyorlardı. 2004 yılında bu dersler kaldırdı. Hukukçularla görüşmemiz sonucu Hollanda devletinin haksız bir şekilde anadil eğitimini kal-dırdığı görüşüne vardık.” diye konuştu. Hollanda'da anadilde eğitimin devletin sorumluluğunda olması gerektiğini sa-vunan avukat Fadime Kılıç, "Bunun için devlet yetkilileri elbette anadilde eğitim

HTIB, avukatlarla anadilde eğitim için hukuk mücadelesi başlattı

Kiotoweg 351 • 3047 BG Rotterdam e-mail: info@cleanmasterbv.nlTEL: 010 - 437 59 15FAX: 010 - 462 37 27

Al senin de olsun. Bütün modeller SIFIR faizle.

www.icmwatersystem.com

TEMİz Su HAYATTIR

İlk yurtdışı ziyaretini Türkiye’ye gerçekleştiren Başbakan Rutte, yurtdı-şından ilk misafiri de Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cemil Çiçek oldu. Diplomatik ilişkilerin 400.yıldönümü vesilesiyle iki ülke arasında gerçeklesen karşılıklı ziyaretler eski hükümet ortağı Wilders’in oluş-turmuş olduğu olmuşuz havayı değiştirmeyi hedefliyor.

TBMM Başkanı Cemil Çicek Hollanda'ya geldi

Fotoğraflarla Gündem

Avukatlar Nazmi Türkkol ve Fadime Kılıç: "Türkçe'nin kaldırılması kanuna aykırı"

hakkı var diyor. F a -kat bu konuda m a d d i açıdan somut bir destek ver-miyor. Aslında Hollanda ken-di sorumluluğunu geri çekmiş oldu.” diye ifade etti. Diğer ta-raftan anadil eğitimi için ayrılan maddi desteğin kaldırılmasını uluslararası anlaşmalara aykı-rı bulan avukat Nazmi Türk-kol, "Hollanda anadil derslerini 2004 yılında ekonomik gerek-çelerle kaldırdı. Oysa bizim yaptığımız araştırmalara göre bu durum Hollanda’nın imza-ladığı uluslararası anlaşmala-ra aykırı. Bir kere 1997 yılında Avrupa Komisyonu hazırladığı ve Hollanda’nın da imzaladığı protokole aykırı.

Cemil Çiçek, Türk toplumu temsilcileriyle bir araya geldi

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Cemil Çiçek ve berabe-rindeki heyet, Hollanda temasları kapsamında Türk Büyükelçiliği'nde sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldi. TBMM Başka-nı Cemil Çiçek, Hollanda temaslarında BM Gençlik Teşkilatı’na seçilen hemşerisi Zehra Sarıaslan'ı da tebrik etti. Sarıaslan'la sohbet eden Cemil Çiçek, “Birleşmiş Milletler’de dünyada gençlerin sorunlarını yakinen takip etmelisiniz. Özellikle Suriye'de çoluk çocuğa karşı uygulanan sıkıntıları dile getirmeliyiz. Çok çalışmalısın. Senin bu başarın bizim için bir gurur-dur. Onun içindir ki sizler gibi başarılı gençlerin ortaya çıkması son derece önemli. Bunun için senin başarın Hollanda'daki gençlere örnek bir başarı olacaktır.” dedi.Zehra Sarıaslan ise “Hollanda'yı temsilen 2 yıl sürecek BM'deki görevimi en iyi şekilde sürdürmek için çaba göstereceğim.” şeklinde konuştu.

Konsolosluğun davetinde Cumhuriyet'in 89. Yılı coşkuyla kutlandı

HABER19 KASIM / NOVEMBER 2012

Hollanda ikinci liginde ilk periyot sona ererken, FC Helmond sport for-ması giyen Süper Türk lakaplı Em-rullah Güvenç iki ödüle birden layık görüldü.

Helmond Sport formasıyla lige fırtı-na gibi başlayan ve 8 maçta attığı 9 gol ve 3 asistiyle dikkatleri üzerine çekme-yi başaran Güvenç, ilk periyot sonun-da hem en iyi oyuncu hem de gol kralı ödüllerine layık görüldü. İlk periyot maçlarının ikisinde de hattrick yap-ma başarısı da gösteren Süper Türk, bir çok kulübün de transfer listesine girmeyi başarmıştı. Şu an hala Belçi-ka birinci lig ekiplerinden Germinal Beerschot ve Bergen Mons ekipleri-nin tranfer görüşmeleri yaptığı alınan bilgiler arasında. Bronz boğa adın ve-rilen ödülleri almayı hak kazanan Em-rullah Güvenç, bu ödüllerle birlikte yıl sonundaki Altın boğa ödülüne de aday olmuş oldu. Emrullah Güvenç’in takı-mı ilk periyotu Maastricht ve Sparta Rotterdam’ın arkasından üçüncü sı-rada bitirdi.

Emrullah Güvenç aldığı ödüller son-rasında mutluluğunu dile getirirken : “ böyle bir ödüle layık görülmem çok gurur verici. Kendimi iyi hissetmemi sağladı. Ayrıca hep hatırlayacağım bir anım olacak ve eminimki gelecek adına bu ödüller iyi bir ispat olacak” dedi.

süper Türk’e iki ödül birden

Karsu durmak bilmiyor

Döner sektörüyle ilgili Hol-landa basınında yer alan iddia-ların ardından Hollanda’da dö-ner üreticileri basının karşısına çıkarak iddialara cevap verdi. Döner üreticileri yaptıkları üre-timin bütün aşamasının ilgili mercilerce kontrol edildiğini be-lirterek, sektörün haksız şekilde karalandığını söylediler.

Hollanda Tüketiciler Birliği

tarafından hazırlanan ve altı bü-yük şehirde 49 farklı iş yerinden alınan numunelerin sağlıksız çıkması ülke gündemindeki ye-rini korumaya devam ediyor. Bu amaçla Rotterdam'da bir araya gelen döner toptancıları ve siya-siler, ülkedeki yerel ve ulusal ba-sının karşısına çıkarak bir basın açıklamasında bulundular. Dü-zenlenen toplantıya Jilpaq Döner

Döner üreticileri karalama kampanyasına tepkili

HTIB, avukatlarla anadilde eğitim için hukuk mücadelesi başlattı

Abdurrahman Akbulut:

"Genellemeler kasden yapılıyor"

Kös

e

Adv

ocat

en Law

Offic

e Av. Dilek AbotayUzmanlık alanları:

Boşanma davaları; nafaka davaları; çocuk esirgeme kurumuna karşı davalar, medeni kanun davaları

Tel: 010 - 215 13 11www.koselaw.nl

Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Halıcı, Helal Food Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahman Akbulut, Rotterdam CDA Merkez Meclis Üyesi Muzaffer Çiftçi ve PvdA milletve-kili Selçuk Öztürk konuş-macı olarak katıldılar.

Jilpaq Döner Yöne-tim Kurulu Başkanı Fa-ruk Halıcı, bu toplantı ile amacın Hollanda kurumları tarafından yapılan araştırmaya karşı olmadıklarını, bilakis suçlu bulunan-ların cezaya çarptırıl-malarını istediklerini söyledi. Halıcı, “Fakat burada Hollanda ba-sının abarttığı gibi ge-nelleme yapmalarına karşıyız. Döner sektö-rünün tümden karalan-masına karşıyız. Her yıl buna benzer veyahut

başka türlü haberler ile karalama kampanyası yapılıyor. Döner sektö-rü Avrupa'da 3,5 mil-yar Euro ciro yapıyor. Hollanda'da ise yılda 50 milyon Euro’nun üzerin-de ciroya hâkim. Böyle bir sektörün tamamını aynı kefeye koymak bi-raz insafsızlıktır. 3 ila 5 kötü örnekten yola çıkı-larak hepsi böyledir de-nilmesi ise akla ve man-tığa sığmaz.” dedi.

Avrupa standartla-rında EEG kuralına uy-mayanlara zaten üretim imkânı verilmediğini söyleyen Faruk Halıcı, "Dönerin üretim ve tüke-tici dükkânlarına servis edilmesine kadar hiç bir sıkıntı yok. Çünkü Hol-landalı kurumlar tarafın-dan her şey kayıt altında tutuluyor. Burada çıkan

sorunda son tüketiciye ulaş-tıran döner dükkânında hijye-ne riayet edilmemesi ve etlerin iyi pişirilmemesinden kaynaklanıyor. Burada tüm döner dükkânları da sorunlu ve kötü değil. Belli başlı sa-yıları 3 ila 5'i geçmeyen işyeri var. Biz burada Hollanda basınının ta-mamının böyle olduğunu söyleme-sinin doğru olmadığını belirtmek istiyoruz.” şeklinde konuştu.

Hollanda'nın Utrecht şehrinde 35 yıldır döner ve lahmacun sektö-ründe faaliyet gösteren Helal Food Yönetim Kurulu Başkanı Abdur-rahman Akbulut, Hollanda basını-nın da daha önce döner hakkında çıkan karalama kampanyası oyunu-nun bir parçası olduğunu söyledi. Akbulut, “Dönerle ilgili en büyük karalamayı Almanya'da başlattılar. Ardından Fransa derken şimdi de Hollanda'da bunu yapıyorlar. Özel-likle döner sektörüne sekte vurmak isteyen büyük kurum ve şirketler basın aracılığı ile karalama kampan-yasına giriştiler. Bu tepkiye bireysel bazda değil de toplumsal olarak tep-ki göstermeliyiz. Bizler bu konuda haklıyız. Burada döner ve kebabın son yıllarda ki yükselişinin önü ke-silmek isteniliyor.” dedi.

Helal Food Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahman Akbulut, Hollanda'da hijyen kurallarına uy-mayan bir kuruluşa ruhsat veril-mediğini söyledi. Akbulut, “Bir kaç yerde çıkan bakteri örneğini genel-leyip Hollanda genelinde bu durum olduğunu ileri sürmeleri bize göre kasıttan başka bir şey değildir. Biz daha önce bu tür oyunları yıllar ön-cede görmüştük.” şeklinde konuştu.

Hollanda'da doğup yetişen ve Hataylı bir ailenın kızı olan KARSU gün geçtikçe ünü-

ne ün katıyor. Uzun ve yoğun çalışma-lar sonunda ilk stüdyo debüt albümü; 16 Ekimde Amsterdam North Sea Jazz Club’ta bir çok iş ve sanat dünyasından davetlilerin ve basının davet edildiği kon-seriyle tanıtıldı. Gecede dünyanın en ünlü illüzyonistlerinden Hans Klok’un küçük

bir şovuyla Karsu’ya ilk CD tak-dim edildi. Hollanda basınında da hak ettiği ilgiyi gören Karsu Hollanda’nın önemli gazetele-rinden NRC Handelsblad gaze-tesinin müzik bölümünün yo-rumunda beş yıldız üzerinden dört yıldızla ödüllendirildi.

Ekim ayında TV'lerde Ned 2 Opium ve Jan Dino Show'a katılan Karsu bu proğramlar-da stüdyolarda seslendirdiği albüm parçalarından sunum-lar yaparak hayranlarına ula-şırken, Hollanda’nın önde ge-len radyo programlarından da davetler aldı ve Hollanda’nın tanınmış Dj’i Giel Beelen’in 3 FM programına katıldı. Bunun yanısıra caz dünyasına haftanın albümü olarak Karsu’nun albü-mü sunuldu. En iyi caz albüm sıralamasında 1. sırada yerini alırken, Parool Gazetesi'nde en çok satan albüm sıralamasında birinci sırada yer aldı. Kasım ayı başlarında 10 günlük turneyle Endonezya'da konserlerine de-vam eden Karsu Jakarta konservatuarın-da masterclass eğitimi de verdi.

Corendon Vliegvakanties'in,

Karsu’nun ana sponsoru olması nedeniyle gerçek-leştirilen kutlamada, Atilay Uslu ile Karsu birlikte album fo-toğraflı pastayı kes-tiler. Tuschinski sinemasında Mer-cedes Stalenhoef’un

5 yıl boyu çekmis oldugu KARSU filmi IDFA’da (international Documentairy Festival Amsterdam) gösterime sunuldu.

Ünü Endonezya'ya kadar gitti Atilay Uslu ile Karsu birlikte album fotoğraflı pastayı kestiler.

Hollanda'da iki ay sonra hükü-metin kurulmasının ardından Rutte 2 hükümeti 5 Kasım Pazartesi Kraliçe Beatrix'in huzurunda yemin etmeleri-nin ardından bakanlıklarda da devir teslim töreni oldu.

Hollanda'da bakanlıkların tam ola-rak devir teslimi ile birlikte kabinede yer alan bakanlar ile ilgili araştırmalar yapılmaya başlandı. Hollanda genelinde en etkili araştırma kurumlarından biri olan Ipsos Synovate’nin araştırmasına göre Başbakan Yardımcısı ve Çalışma ve Sosyal İşler Bakanı Lodewijk Asscher, yüksek bir oyla 2. Rutte kabinesinin en popüler bakanı seçildi.

Amsterdam eski Belediye Başkan Yardımcısı ve şuan Başbakan Yardım-

cısı İşçi Par-tili (PvdA) Lodewijk Asscher’e 10 üzerin-den orta-lama 7 puan verildi. Bu puan şuana kadar bir bakana verilen en yüksek puan olarak değerlendirildi. İşçi Par-tili (PvdA) Dışişleri Bakanı Frans Tim-mermans 6,9 puan ile ikinci sırada yer aldı. Liberal Parti (VVD) Lideri ve Baş-bakan Mark Rutte ise kabinenin en tanınan üyesi seçildi. Ankete katılan-ların yüzde 96’sının Mark Rutte’nin Başbakan olduğunu bildiği belirlen-di. Başbakan Mark Rutte ankette 10 puan üzerinden 6,4 puan alabildi.

Lodewijk Asscher, Hollanda'nın en popüler bakanı seçildi

internet teknoloji

internet teknoloji

internet teknoloji

internet teknoloji

internet teknoloji

internet teknoloji

internet teknoloji

Webtasarım

Webshops

Webhosting

Kurumsal kimlik (huisstijl)

Reklam/Flyer tasarım

Dynamic fl ash banner

Website scan (bedava)

Profesional team

Güvenebileceğiniz doğru adres

internet teknoloji

AyyildizWebBroekstraat 32-2156828 PZ Arnhem

Baskıya gitmeden tüm tasarım işleriniz yapılır

T : +31(0)26 711 32 32 E : Info@ayyildizweb.nl W : www.ayyildizweb.nl

Abdurrahman Akbulut, Faruk Halıcı ve Selçuk Öztürk

HABER 20KASIM / NOVEMBER 2012HABER 20

Celal Oruç en zenginler listesinde yükseldi

Kısaca Celal Oruç

Or Group International’ın Yönetim Kurulu Başkanı Celal Oruç, bu yıl da “Hollanda’nın en zengin 500 kişisi” lis-tesinde yer aldı. Quote listesinde 5’inci kez yer alan Celal Oruç’a 296’ncı sırada yer verildi. Geçtiğimiz yıl Quote zen-ginler listesinin 337’nci sırada yer alan Celal Oruç’un serveti 85 milyon euro olarak açıklandı.

Ilk defa 2008 yılında, 71 milyonluk

servetiyle Hollanda'nın en zengin 500 kişisi listesine giren 52 yaşındaki Celal Oruç, halen büyük bir Hollanda firması ve bir ortakla birlikte yeni bir havayo-lu şirketi kuracaklarını açıkladı. Celal Oruç, Ortel Mobile’i KPN’e 50 milyon euro'ya satarak büyük bir servetin sa-hibi olmuştu.

Hollanda'daki en zengin 50 ailenin toplam serveti ise € 44.125.000.000 (44

Celal Oruç eğitimi-ni Türkiye’de tamamlayıp Hollanda’ya geldiğinde muhase-beci olarak çalışmak ister, ama Türkiye’deki diplomalarının bu-rada gecerli olmadığı için, Den Haag’ta bir kasap açmaya karar verir. Daha sonra Eindhoven’da

bir lokanta açan Oruç, 2005 yı-lında Türklere yönelik Mobil Operatör şirketi açmaya karar verir. O zamanlar Bankaların kendisine Türk olduğu için güvenmediğini söyleyen Oruç, ‘şimdi ise benle iş yapmak için sıraya giriyorlar.

Bu yıl Leiden’da ilk defa düzenlenen Girişimcilik Ödulu Leiden Girisimcilik Fonu (Ondernemersfonds Leiden) tarafından Biruni Öğrenci Derneği'nin kurucularından Asiye Gedik ve Nejla Bekdur‘a verildi. Biruni Öğrenci Derneği'nin ogrencileri ve girisimcileri bir araya getirdikleri için bu ödüle layik görüldükleri belirtildi.

Girişimcilik Ödülü'nü kazandılar

Fotoğraflarla Gündem

‘Şimdi ise benle iş yapmak için

sıraya giriyorlar'

trilyon) olarak açıklandı. İlk 500'e giren en zengin-ler listesinin top-lam serveti ise € 106.598.000.000 (106 trilyon).

Hollanda’da iki ay aradan sonra yeni kabine üyeleri Kraliçe Beatrix’in huzurunda resmi olarak yemin ederek görevlerine başladılar.

Yeni Bakanlar yemin töreninin ar-dından toplu halde Huis ten Bosch Sa-rayı önünde Kraliçe Beatrix ile fotoğraf

çektirdiler. Bakanlar departmanlarına

giderek devir teslim törenleri-ni gerçekleştirdiler.

Kraliçe Beatrix, II. Rutte ka-binesini onayladı. Hollanda’da ilk defa bakanların yemin tö-reni canlı olarak yayınlandı. Hollanda Meclisi’nin kararı gereği Hollanda’da ilk defa bakanların yemin töreni can-lı olarak radyo, televizyon ve internet üzerinden yayınlan-dı. Hollanda’da yeni kabinede Liberal Parti (VVD)’den 7 ve İşçi Partisi (PvdA) ’dan 6 ba-

kan yer alıyor. Liberal Parti (VVD) li-

deri Mark Rutte son iki yıldır olduğu gibi, Başbakan, İşçi Partili (PvdA) Lo-dewijk Asscher Başbakan Yardımcısı oldu. Hollanda’da oluşan yeni kabine-de, PvdA’dan 4 ve VVD’den 3 bakan yardımcısı (müsteşar) olacak.

Ipsos Synovate tarafından yapılan kamuoyu araştırmasında koalisyon ortakları 64 sandalyeye gerilediler. Bugün seçimler yapılsa sandalyelerin partilere dağılımı anket sonuçlarına göre şöyle olacak: VVD(-9) 32, PvdA(-6) 32, SP(+4) 19, PVV(+3) 18, CDA 13, D66(+4) 16, CU 5, GL(-1) 3, SGP(+1) 4, PvdD(+1) 3, 50Plus(+3) 5.

Hollanda’da 2. Rutte hükümeti yemin etti

Hollanda KabinesiBaşbakan Mark Rutte (VVD)

Başbakan Yardımcısı ve Çalışmama ve Sosyal

İşler Bakanı Lodewijk Asscher (PvdA)

Eğitim Bakanı Jet Bussemaker (PvdA)

Sağlık Bakanı Editht Schippers (VVD)

Adalet ve Güvenlik Bakanı İvo Opstelten (VVD)

Çevre ve Alt Yapı Bakanı Melanie Schultz (VVD)

Savunma Bakanı Jeannie Hennis-Plasschart (VVD)

İskan ve Kamu Hizmetleri Bakanı Stef Blok (VVD)

Maliye Bakanı Jeroen Dijsselbloem (PvdA)

İçişleri Bakanı Ronald Plasterk (PvdA)

Dışişleri Bakanı Frans Timmersmans (PvdA)

Dış Ticaret Bakanı Lilianne Ploumen (PvdA)

2012 yılı Hollanda’nın en zen- gin ailesi ve en zengin 5 kişisi:

Hollanda’nın en zengin 5 ailesi:1. Brenninkmeijer Ailesi, C & A, € 23 milyar, 4,6%2. Van der Vorm Ailesi, HAL, 4,4 milyar € -8.3%3. Rijcke Ailesi, Kruidvat € 1, 8 milyar 0%4. Dreesmann Ailesi, V & D, 1, 6 milyar € 0%5. Orange-Nassau Kraliyet Ailesi, € 950 milyon 0%

Hollanda’nın en zengin 5 kişisi:1. Charlene de Carvalho-Heineken velihahtı, Heineken, € 5,4 milyar 2. Frits Goldschmeding, Randstad, € 2,1 milyar 3. Wijnand Pon, Pon Holding, € 2 milyar 4. Dik Wessels, Volker Wessels, € 2 milyar 5. John de Mol, Talpa, € 1,9 milyar

Amsterdam utrecht A2 otobanı gelir kaynağı oldu

Amsterdam ve Utrecht arasında A2 otobanında uygulanmaya baş-lanan sabit radar kontrolunde son iki ayda 190bin adet ceza kesildi. 13 milyon euroluk bir gelir elde edildiği açıklanan, A2 yolunda beş gidiş, beşte geliş şeridi bulunmakta. Buna rağmen hız sınırı 100 km ile sınırlandırılan yol için sürücüler tepkili.

Başbakan Mark Rutte: "Wilders ile işbirliğinden pişmanım"

FOTOHABER

QUTOE en zengin 500 Hollandalı

listesinde 296. sıraya yükseldi

HABER21 KASIM / NOVEMBER 2012 HABER21

Hollanda’da 2. Rutte hükümeti yemin etti

www.agisturkey.com

AGIS 7/24

444 24 47

SA∕lI∕ınız ‹ç‹N

GERÇEK UZMANLARA GÜVEN‹N...AGIS’li olmanın avantajlarından siz de yararlanın;

• Türkiye’de 7/24 Hizmet Ofisi• Tıbbi Danımanlık• Acil Tedaviler• 2. Görü Hakkı

• Elektif Cerrahi• Di Tedavileri• Kaplıca ve Diyaliz Tedavileri

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

rontgen_270x396.pdf 1 8/13/12 11:03 AM

HABER 22KASIM / NOVEMBER 2012HABER 22

Kös

e

Adv

ocat

en Law

Offic

eHollanda’da en büyük Türk avukatlık bürosu5 avukat ve 3 hukukçusuyla hizmetinizde.

Her avukatımızın kendine özel uzmanlık alanı vardır. Ankara Antlaşması'ndan doğan ek oturum hakları, (ağır) ceza davaları, boşanma davaları, sosyal sigortalar hakları, iş davaları, ticari davalar vs.

Merkezimiz Rotterdam’dadır. Amsterdam şubemizde de randevu verilmektedir.

Tel: 010 - 215 13 11www.koselaw.nl

www.schoonmaakbedrijfschiedam.nlinfo@schoonmaakbedrijfschiedam.nl

Her türlü dış cephe temizliği hizmetlerimiz mevcuttur.

Tel: 0655-38 45 54

Ofis ve işyerlerinizin cam temizliĞi

Biz Türk milletinin nasırına basmak çok kolay. Biri bir şey söylemeye dursun, hemem ayranımız kabarıverir. Acaba ne denmek iste-niyor? Söylenenin doğruluk payı olabilir mi? Niçin söylenmiş gibi soruları sormak aklımıza bile gelmez. Öfkelenmeye baştan razıyız sanki! Halbuki keskin sirke ancak küpüne zarar verir, onun ötesinde bir faydası da olmaz.

Konuyu bize yönelik eleştirilere getirmek istiyorum. Her eleştiriyi doğrudan saldırı ve art niyetli olarak algılamak nedense çok kola-yımıza geliyor. Mesela geçenlerde yapılan bir araştırma sonucunda dönerlerin dışkı bakte-risi dahil bir çok sağlığa zararlı madde içerdiği tespit edildi. Araştırma haklı olarak basında da geniş yankı buldu. Bana göre bu araştırma sadece malumun ilanı idi. Zaten bir çoğumuz bunu biliyordu ve bilmediğimiz yerlerde de döner yemiyorduk! Hele hele ‘kıyma’ döner asla. Peki döner sektörü bu araştırmayı nasıl değerlendirdi dersiniz? Tabii ki ‘çok maksatlı’ buldular. Araştırmanın maksadı Hollanda’da popülerleşen dönerin önüne geçip Türkle-re darbe vurmakmış! Böylesi bir ruh haliyle davranırsanız gelişmenin önündeki en büyük engel siz olursunuz. Rakiplerinizin size karşı bir şey yapmasına bile gerek kalmaz. Halbuki yapılması gereken en mantıklı ve doğru yakla-şım sektörün adını lekeleyen işletmelere karşı alenen tavır almak olmalıydı.

Aynı durum Türkiye gündeme gel-diği zaman da kendini gösteriyor. Sanki Türkiye’de her şey güllük gü-listanlıkmış gibi her eleştiriyi bir sal-dırı olarak algılayıp refleksif bir tep-ki gösteriyoruz. Tabii bunda nesiller boyu öğretilen ezberlerin rolü oldukça büyüktür. Eleştirel düşünmenin tabu olduğu, mutlakiyetçi bir sistem içinde yetişenlerin eleştirileri sağlıklı bir şekilde değerlendirmeleri olduk-ça zordur, zira mutlakiyetçi sis-temlerde siyah-beyaz düşünme hakimdir. Olgu ve olaylar doğru-luğundan şüphe duyulmayan bir şablonun altına konulup yargıla-nırlar. Dolayısıyla ya doğru ya da yanlış söz konusudur, arası ola-maz. Hele hele başka şablonla-rın da olabileceği hiç mi hiç kabul edilmez. Hal böyle olunca bizim toplumumuzun büyük bir kesimi de en ufak bir eleştiriyi kaldıra-mamaktadır. Çok basit bir eleştiri bile zaman zaman hayati bir me-seleymiş gibi algılanıp, çok abartılı tepkiler olmaktadır.

Nedir bizleri bu kadar hiddetlen-dirip, ayranımızı kabartan eleştiriler? Bunların bir mesnedi var mıdır? Önce şu insan hakları meselesine bir göz atalım. Birleşmiş Milletler İnsan Hakla-rı Evrensel Beyannamesini asas alacak olursak, Türkiye’nin daha çok mesafe alması gerektiğini göreceğiz. Beyanna-mede zikredilen bir takım haklar eskiye nazaran daha iyi konumda olsa da, daha bir çok hak istenen sevi-yede değildir. En önemli ihlal-ler de azınlık hakları ve inanç

özgürlüğü alanında alanlarında olmaktadır. Yüzyıllardan beri o coğrafyada yaşayan, ancak başka inançlara sahip olan halklar sanki yaban-cıymış gibi muamele görmektedirler. Onların haklarında biraz iyileşme olsa, bu normal bir durum değil de bir lütufmuş gibi değerlendi-rilmektedir. Haliyle fazlasını istemek ‘azmak’ şeklinde algılanmaktadır. Azınlıklar hala inanç-larını serbestçe ifa edebilme konusunda sıkıntı çekmektedirler. Kendilerine vatan belledikle-ri ülkede ibadethane açmaları hemen hemen imkansızdır. Kendi din adamlarını yetiştirme ise doğrudan vatana ihanet çerçevesinde de-ğerlendirilmektedir. Zaman zaman bu konu gerek basında gerekse siyasi arenada gündeme gelmektedir. Bunun sorumlusu kimdir acaba?

İnanç özgürlüğü alanındaki ihlaller gayri-müslimlerle de sınırlı değildir. Devletin resmi yorumundan farklı düşünen her dini grup baskı altındadır. Mevcut hükümetin bu alandaki öz-gürlükleri genişletme çabaları doğrudan rejim karşıtlığı olarak değerlendirilip, yargı yoluyla engellenmeye çalışılmaktadır. Hala dinin tasav-vufi yorumunun temsilcileri tarikatlar yasaktır. Alevilik de buna dahildir. Hala inancından ötürü başını örten kadınlar kamuda görev alamamak-tadırlar. Bunların zaman zaman eleştirilmesi-nin müsebbipleri kimlerdir?

Bir diğer eleştiri konusu da düşünce özgür-lüğü alanındaki kısıtlamalardır. Devletin resmi

ideolojisine aykırı her türlü görüş sahibi adli kovuşturmaya tabi tutulabilir. Zaten resmi ideoloji de Anayasa ile güvence al-tına alınmıştır. Haliyle ona muhalif olmak suç işlemek anlamına gelmektedir. Hatta

TBMM’nin almış olduğu kararlar bile Anayasa Mahkemesi tarafından

iptal edilebilmektedir. Bunu eleştirmek hangi maksada hiz-met eder acaba?

Son olarak en can alıcı ko-numuz Kürt meselesine bir göz atarsak, sapla samanın tamamen birbirine karıştığını görürüz. Bu konuda kim aykı-rı bir laf etse hemen yafta hazır. Yafta, aykırı laf edenin genel ima-jına göre nitelik alır. Kimisi hain, kimisi bölücü, kimisi satılmış, kimisi saf, kimisi de cahil olur.

Ne söylendiğinden ziyade niyet okumaktır yaptığımız. Eleştirenin

salt kendi doğrularından yola çıka-rak hareket edebileceğini aklımıza bile getirmeyiz. İlla da arkasında bir şey ararız. Türkiye’de bir Kürt meselesi var demenin arkasındaki art niyet ne olabilir acaba? Bunu reddedince mesele yok mu olacak? Neden en temel hakları terör ve teröriste endeksleriz bir türlü anlamak mümkün değil. Bu yaklaşım kaş yapayım derken göz çıkarmaktan başka bir işe yaramaz. Bunları tartışmak art niyetlilerin mi işi?

Kısacası Türk milletinin o kadar çok kırmızı çizgisi var ki, hangisine dokunsan öfkeyle karşılaşırsın. Vücudumuzun her tarafı nasırla kaplı sanki. Neresine do-kunsan acı(tı)yor!

Ahmet Suat ARI is groepsleerkracht en onderbouwcoördinator op een VSO ZML-school te Enschede. Hij schrijft columns in diverse bladen en is o.a. secretaris van UETD-Nederland.

eleştirel düşünmenin tabu olduğu, mutlakiyetçi bir sistem içinde yetişenlerin eleştirileri sağlıklı bir şekilde değerlendirmeleri oldukça zordur, zira mutlakiyetçi sistemlerde siyah-beyaz düşünme hakimdir. Olgu ve olaylar doğruluğundan şüphe duyulmayan bir şablonun altına konulup yargılanırlar. dolayısıyla ya doğru ya da yanlış söz konusudur, arası olamaz. Hele hele başka şablonların da olabileceği hiç mi hiç kabul edilmez. Hal böyle olunca bizim toplumumuzun büyük bir kesimi de en ufak bir eleştiriyi kaldıramamaktadır. çok basit bir eleştiri bile zaman zaman hayati bir meseleymiş gibi algılanıp, çok abartılı tepkiler olmaktadır

aHMet suat arI suat.ari@haber.nl

türk MilletiNiN Hassas Nasırı

Benimsigortam şirketi 2013 yılı Sağlık Sigor-tası kampanyasına yeni

bir reklam filmiyle start verdi. 2013'de hazırladıkları sağlık pa-ketlerini Hollanda’daki Türklere duyurmak için Rotterdam’daki Yunus Emre Öğrenci ve Kültür Derneğinde bir basın toplantısı düzenleyen Benimsigortam şir-keti yöneticileri hazırladıkları paketlerle alakalı kapsamlı bir sunum yaptılar. Yıl sonuna kadar Türkiye’nin Avrupa kanallarında toplamda 25 bin saniye civarın-da yayına girecek olan reklam filminde yeni yıl sigorta primleri ve yapılabilecek tasarruflar yer almakta. Benimsigortam CEO'su Mehmet Keskin ve Hollandalı de-neyimli sigortacı Andre van Aar-

den yıl sonuna kadar çalışmala-rının hızla devam edeceğini ve Hollanda’daki Türkler için avan-tajlı paketleri de önümüzdeki haf-talarda aktif piyasa çalışmalarıyla duyuracaklarını ilan ettiler. Ana poliçede sunduğu en ucuz prim-le Türklere yönelik çalışmalarını arttırma yolunda çalışmalar ya-pan Amersfoortse Verzekering sigorta şirketi, AGIS'in yıllardır ağırlık verdiği bu hedef grubunun sigorta gelirleri pastasına da or-tak olacak gibi görünüyor. Benim-sigortam şirketi Amersfoortse ile ana poliçeyi 98,- euro'ya sunarak bu alanda dikkat çekmeyi başardı. Önümüzdeki haftalarda ATV, Ka-nal D, STV ve Star'da gösterimde olacak reklamlarda PvdA millet-vekili Tunahan Kuzu da rol aldı.

Benimsigortam'ın tV'de gosterime giren reklamlarından bir fragman

Benimsigortam'dan

Hollanda'da 2012 yılı et-kinlikleri çerçevesinde 400. Yıl Platformu, Amsterdam Emniyet Müdürlüğü’nde program düzenledi. Progra-ma Amsterdam Emniyet teş-kilatından Türk kökenli em-niyet görevlisi Murat Esen, başta olmak üzere, büroda görevli amirler 400. Yıl Plat-form Temsilcileri, Amsterdam Emniyet Müdürlüğü’nden po-lisler katıldı.

Amsterdam Emniyet yet-kileri ile birlikte emniyet büro amirliğinde düzenlenen programda polis yetkilileri ile birlikte Türk kahvesi içil-di. Ardından polisler ile bir-likte ebru hat sanat gösterisi yapıldı. Amsterdamlı polisler yaptıkları ebru tablolarını bürolarına asacaklarını ifa-de ederek bu güzel organi-zeyi yapan 400.Yıl Platformu yetkililerine teşekkürlerini ilettiler.

Amsterdam Emniyet Müdürlüğü’nde ebru hat sanat gösterisi

25 bin saniyelik reklam

Amersfoortse Verzekering de AGIS

gibi Hollanda'daki Türklere yatırım

yapmayı planlıyor.

HABER23 KASIM / NOVEMBER 2012

Uitnodiging

Üniversiteyi ziyareti anısında Veyis Güngör’e Selçuk Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Hakkı Gekbel tarafından Üniversite ürünü olan Hat Sanatı eseri Tuğra hediye edil-di. Ziyarete Konya’nın tanınmış simalarından, iş adamı Mustafa İzi de eşlik etti.

Ahilik Hareketi Hollanda’nın doğu bölgesinde, tarihi Deventer Belediye Meclis binasında tartışıldı.

2012 Hollanda Türkiye 400. Yıl diplomatik ilişkileri çerçevesinde organize edilen Ahilik etkinliklerinin dördüncüsü Hollanda’nın Deventer kentinde gerçekleştirildi. Sosyal So-rumlu Girişimcilik kurumuyla ortak-laşa yapılan Ahilik etkinliği Belediye Meclis salonununda gerçekleşti. Ta-rihi Deventer Belediye binasının giriş katında yer alan çeşitli meslek odaları ve bedesten katılımcılara tanıtılma-sıyla başlayan program, Ahilik üzeri-ne kitap çalışması olan Abdulwahid van Bommel’ın yapmış olduğu konuş-mayla devam etti. Van Bommel, eko-nomik krizin suçlusunun göçmenler olarak gösterildiği, vatandaşın siya-sete güveninin kaybolduğu, genelleş-tirmelerin hakim olduğu, televizyon programlarının hükümetlere yön verdiği bir dönemde, yüzyıllar önce Anadolu’da geliştirilmiş hak, adalet,

paylaşma değerlerinin merkez alan Ahilik anlatılmaya, anlaşılmaya ve tartışılmaya layıktır dedi.

Ahilik sisteminin bir islam çalış-ma ahlakı olduğunu söyleyen Ab-dulwahid van Bommel, kendini feda etmek, karşılıksız vermek, yardımda bulunmak günümüz insanının muh-taç olduğu değerler olduğunu söy-ledi. Ahilik çalışmalarından maksa-dın, bu sitemi topluma dikte etmek yerine, dünyada böyle bir alternatif sistemin var olduğunu anlatmak ol-duğunu söyleyen van Bommel, Ahilik siteminin günümüz insanının karşı karşıya olduğu ekolojik, ekonomik ve etik krize bir cevap mahiyetinde olduğunu söyledi.

Ahiliğin sadece ticaret ve sorum-luluk olmadığını aynı zamanda bir yaşam biçimi olduğunu söyleyen Zafer Aydoğdu, Ahilik siteminin ta-rihte nasıl kurumsallaştığını örnek-ler vererek anlattı. Her Esnaf grubu-nun kendisine ait kuralları olduğunu

söyleyen Aydoğdu, Ahilik siteminin orta çağ Osmanlı imparatorluğunun bel kemiğini oluşturduğuna dikkat çekti. Ahi Evran, Mevlana Celalettin Rumu, Yunus Emre, Hacı Bektaşi Veli gibi mimarlar toplumun gidişa-tına ve geleçeğine şekil vermişlerdir

diyen Aydoğdu, Ahilik sisteminin bir eğitim modeli geliştirerek bireyleri esnaflıktan liderliğe yükseltmiştir dedi. Aydoğdu, Ahilik aynı zamanda Anadolu’da kadın hareteklerini geliş-tirerek kadınların yönetici olmalarını teşvik etmiştir dedi.

İkibin işverenin üye olduğu Hol-landa Sosyal Sorumlu Girişimcilik kurumu adına konuşan Martine Bre-edveld, devletin her şeyi üstlenme-mesi gerektiğini söyleyerek, günümüz bireyinin dominat sistem tarafından bencil ve materyalist bir hal aldığını, bireyin manevi ve sosyal yönünün ihmal edildiğini belirtti. Breedveld, Sosyal Sorumlu Girişimcilğin bu ikisi arasında bir ahenk kurmak istediği-ni, devletin bazı işlerini girişimcilerin gönüllü olarak devralmalarına dikkat çekti. Ahilik sitemi ile Sosyal Sorumlu Girişimcilik arasında bir bağ kurmak gerektiğini söyleyen Breedveld, örne-

ğin uzun süre işsiz kalanların girişim-ciler tarafından tekrar iş dünyasına, topluma kazandırılması gerektiğini söyledi. Ahilik ve Sosyal Sorumlu Girişimciliğin aslında dünyaya bir bakış açısı olduğuna dikkat çeken Martine Breedveld, Ahilik sisteminin Hollanda’da tanıtılması, yaygınlaştı-rılması gerektiğini önerdi.

Utrecht Üniversitesinde Sosyal So-rumlu Girişimcilik ve Müslüman giri-şimciler üzerine bir alan araştırması yapan Fatma Coşkun, Hollanda’daki müslüman girişimcilerin sosyal so-rumlu girişimcilik bilinci sisteminden habersiz, sosyal sorumlu girişimcilik yaptıklarını, çünkü girişimcilerin ço-ğunluğunun inaçlarından kaynakla-nan paylaşmayı, zekat şeklinde yerine getirdiklerini söyledi. Program tartış-ma, soru ve cevaplardan sonra, mistik şiir dinletisiyle sona erdi.

Ekolojik, Ekonomik ve Etik krize cevap: Ahilik

UETD’nin Kasım ve Aralık Ayı Etkinlikleri12 Kasım Pazartesi 2012 Hengelo Film Gösterisi13 Kasım Salı 2012 Enschede van Harte Resto25 Kasım Pazar 2012 Rotterdam Film Gösterisi29 Kasım Perşembe 2012 Amsterdam

Ontwikkelingssamenwerking

25 Kasım – 6 Aralık Diplomatik İlişkiler10 Aralık 400. Yıl Sergisi, Rotterdam10 Aralık Pazartesi 2012 Dünya İnsan Hakları Günü ve

Karabağ sorunu

17 Aralık Pazartesi 2012 Şeb-i Arus (Semazen)29 Aralık Cumartesi 2012 Osmanlı Gecesi

HABER 24KASIM / NOVEMBER 2012

Türkiye ile diplomatik ilişkilerin 400. yıl dönümü münasebetiyle Türkiye'de bulunan Hollanda Veliaht Prensi Willem Alexander ile eşi Prenses Maxima Türki-ye-Hollanda dostluğu için pedal çevirdi. Gidecekleri yere bisikletle giden Hol-landalıları deyim yerindeyse bir basın ordusu takip etti.

İki ülke arasındaki ekonomik ve kültürel ilişkilerin güçlendirilmesi he-defiyle düzenlenen etkinliklere katılmak üzere İstanbul'da bulunan Hollanda ve-liaht Prensi Willem Alexander ile eşi Prenses Maxima Taksim'deki Hollanda Konsolosluğu'na geldi. Prens ve pren-sesin gelişi esnasında Türkiye'de bulu-

Hollanda prensinin İstiklal Caddesi'nde bisiklet keyfi

Şimdi Türkiye

Beraberinde 85 işadamıyla birlikte adeta Türkiye’ye çıkarma yapan Hol-landa Başbakanı Mark Rutte, temas-larını bitirerek Hollanda'ya döndü. Gezide ilk olarak Türkiye’de yatırım yapan Hollandalı işadamlarıyla bir araya gelen Rutte hâlâ birlikte yapıla-bilecek 4 Milyar Euro’luk bir potansi-yel olduğuna dikkat çekti.

Hollanda’nın Türkiye’ye yatırım ya-pan 3. ülke olduğunu ve şuan itibariyle Türkiye’de faaliyet gösteren yaklaşık 2000 Hollandalı firmanın bulunduğu-nu söyledi.

Bir sonraki duraklarının Brezilya olduğunu belirten Rutte’nin önceli-

ği Türkiye’ye vermesi ve hükümeti kurar kurmaz, bu ziyarete katılması

Hollanda’nın Türkiye’ye verdiği önemi bir kez daha gözler önüne serdi.

Hollanda Başbakanı Mark Rutte yeni yatırımlar için Türkiye'ye gitti

Türkiye Dışişleri Bakanlığı'nın da desteklediği ve Türkiye'nin Lahey Bü-yükelçisi Uğur Doğan ile Hollanda'nın Ankara Büyükelçisi Jan Paul Dirkse'nin ortak önsöz yazdıkları dergide, tarihi, kültürel ve sanatsal zenginliklerinin yanı sıra iki ülkenin geçmişi yüz yıl-lara dayanan dostluk ilişkilerine yer veriliyor.

Europa Nostra adlı kuruluş Türkiye ile Hollanda arasındaki 400’üncü yıl kutlamaları için özel dergi hazırladı.

Ortak Miras isimli dergide Türkiye ve Hollanda’nın farklı yönleri ele alınıyor.

Derginin tanıtım toplantısında ko-nuşan Lahey Büyükelçisi Uğur Doğan, şu değerlendirmeyi yaptı: “Bugün tanı-tımını yaptığımız ‘Ortak Miras’ 400. Yıl kutlamaları çerçevesinde gerçekleştiri-len kalıcı eserlerden birtanesi. Bunun dışında başka dergi ve kitaplarımız da olacak. Bu bakımdan bunun kalıcı bir belge olarak gelecek yıllara aktarılması zannediyorum önemli.” dedi

İki ülke ilişkileri anısına özel dergi

Rotterdam Belediye Başkanı Ahmed Aboutaleb, Kayseri’de Hollandalı işa-damlarıyla bir araya geldi.

İki gün boyunca Kayseri-Rotterdam arasındaki ticari işbirliğini güçlendir-meye yönelik temaslarda bulunan Rot-terdam Belediye Başkanı Ahmed Abo-utaleb ve işadamları, ORAN Kalkınma Ajansı, Kayseri Valisi, Emniyet Müdürü ve diğer sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya geldiler.

Kayseri’den ayrılmadan önce işa-damlarına Erciyes’te bir teşekkür ye-meği veren Ahmed Aboutaleb, ayrıca katılan işadamlarından yapılan ticari görüşmelerin neticesini dinleme fırsa-tı da buldu. Programa Rotterdam Be-lediye Başkanının yanı sıra, HOGİAF Başkanı Mehmet Kabakyer, ROGİAD Genel Sekreteri Tacettin Şahin, Kayseri İşadamları Derneği GESİAD yetkilileri ve işadamlarından Mevlüt Çakı, Şakir Yaşar, Erdoğan Yüce, Ahmet Bilgi, Erbin Cevher ve Durak Altıok katıldı.

Aboutaleb, işadamlarını Erciyes’te ağırladı

Bir kısmı İstanbul ve Adana'da çekilen son çıkan James Bond filmi, etkileyici sahneleriyle İstanbul'un turist akımına katkı sağlıyor. İstanbul Turizm Acentaları, gelen meraklı insanları filmin çekildi-ği yerlere götürüp gezdiriyor. Ayasofya ve Sultan Ahmet'de çekilen sahneler en cok ilgi görüyor.

James Bond filmi İstanbul'a giden turist sayısını arttırdı

Bakan Timmermans: Hollanda, dış ilişkileri aktif bir döneme girecek

Fotoğraflarla Gündem

Rutte 2 hükümetinin yeni Dışişleri Bakanı Frans Timmermans, Hol-landa Veliaht Prensi Willem Alexander ve Prenses Maxima ile bir-likte, Hollanda Türkiye Diplomatik ilişkilerinin 400. Yılı kapsamında düzenlenen etkinlikler amacı ile günü birlik İstanbul ziyaretinde bu-lundu. Dünya’nın en muhteşem şehirlerinden biri olan İstanbul’da olmaktan çok mutluyum. Eminim önümüzdeki 400 yılda İstanbul, tarihinde olduğu gibi yeniden Dünya’nın en önemli şehirlerinden biri olmaya devam edecek.” şeklinde konuştu.

nan Hollandalılar sevinç çığlıkları attı. Sempatik tavırlar sergileyen ikili 'Türki-ye-Hollanda' yazılı ve Hollanda'yı sim-geleyen portakal renkli bisiklete bindi. Konsolosluğun bahçesinde basın men-suplarına kısa bir görüntü veren ikili yaklaşık 300 metre mesafedeki Pera Palas Otel'e gitmek üzere bisikletleriyle yola çıktı.

Hollanda prens ve eşini deyim yerin-deyse bir basın ordusu takip etti. İkiliyi Hollanda basınından da çok sayıda gaze-teci de izledi. Gazeteciler prens ve eşini görüntülemek için birbiriyle yarıştı. İkili güçlükle Pera Palas Otel'e girdi. Bu arada Hollanda Konsolosluğu'ndaki bayrakla-rın Atatürk'ün ölüm yıl dönümü sebebiy-le yarıya indirildiği gözlendi.

Bu sene Hollanda ile Türkiye arasında diplomatik ilişkilerin 400. yıl dönümü-nün kutlandığını ifade eden Hollanda Konsolosu Onno Kervers, "Yıllar süren ilişkimiz sonunda ortak bir değer olarak

lalenin ortaya çıktığını gördük. Ortak bir değerimiz olmayan bisikletin de ülkele-rimizi birleştiren yeni bir sembol olabi-leceği kanaatine vardım. Her ne kadar bisiklet, ortak değerimiz olmadıysa da sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle

İstanbul'da bisiklet kültürünün yerleş-mesine yönelik faaliyetlere desteğimizi başlattığımızı söyleyebiliriz. Bu güzel şe-hirde bisikletin bir ulaşım aracı olarak değerlendirilmesi için bu yapılanların ilk adım olmasını diliyorum." dedi.

Timmermans: "Çift pasaportlu

olmak Hollanda'yı sevmeye

engel değil. Tek pasaportlu

olma şartımız yok."

Iki ulke arasindaki diplomatik iliskilerin 400. yili vesilesi ile Hollanda Basbakani Mark Rutte, Turkiye Cumhuriyeti Cumhurbaskani Abdulllah Gul'u makaminda ziyaret etti.

popüler

HABER25 KASIM / NOVEMBER 2012

Kadıköy, Hollanda’nın en ünlü mimarlık ofislerinin sahiplerini konuk etti. Hollanda'daki Netuba organizasyonuyla biraraya gelen ve her biri dünya çapında büyük projelere imza atan tasarımcılar, Hollanda ve Türkiye arasındaki ticari ilişkilerin 400. yılı kutlamaları kapsamında Türkiye gitmişlerdi. Hollandalı konuklar, Kadıköy Be-lediye Meclisi Binası önünde hatıra fotoğrafı çektirdiler. Hollandalı konuklara, Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk’ün kızı Yüksek Mimar Sinem Öztürk ve Kadıköy Belediye Meclis Üyesi Avukat İrem Toprakkaya da eşlik etti…

Hollandalı mimar ve tasarımcılar Kadıköy’de

Fotoğraflarla Gündem

Bilici Termal Sıcak Çermik proje or-taklığı protokolü Siv Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Akif Bilici ile Koç Et Mamülleri Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet Gür-cüoğlu arasında Hollanda’da imzalandı.

Sivas'ın uzun yıllardır eksikliğini çek-tiği 5 yıldızlı otel ve devre mülk projesi sonunda gerçekleşme aşamasına gel-di. Sıcak çermiğe yapılacak bu turizm kompleksiyle artık Sivas termal turizmde

Koç sucukları sahibi Hikmet Gürcüoğlu'ndan sivas'a yatırım

istenilen payı elde edecek, Avrupa'daki bölge insanı artık uzaklara gitmek zo-runda kalmayacak.

Projenin sahibi daha önce Siv-Yapı ve en son Bahçekent villaları projelerini yürüten Bilici İnşaat: "Bu proje Sivas ve bölgesinde termal bir kompleks projenin yapımı olacak. Bunun için Hollanda'ya Koç Sucukları Firması ile genel bir anlaş-ma yapmak için geldik. Projenin hayata geçirilmesi için resmi anlaşmamızı Koç Sucukları Yönetim Kurulu Başkanlığı gö-revlerinde bulunan Fatih Gürcüoglu ve Hikmet Gürcüoğlu ile birlikte gerçekleş-tirdik. Mevcut projelerde Sivas'ımıza ilk defa yatırım amaçlı Türk kökenli yabancı bir yatırımcı girmiş oldu.

Kös

e

Adv

ocat

en Law

Offic

e

Av. Havva Yılmaz-Altındağ

Tel: 010 - 215 13 11www.koselaw.nl

Uzmanlık alanları: (Ağır) ceza davaları; çocuk ceza davaları;

ehliyet davaları; ceza temyiz davaları

Türkiye’ye giden Başbakan Mark Rutte, Türkiye’nin nabzını tut-mak için başarılı Türk gençleriyle öğle yemeğindeydi. Çok az sayıda gencin katıldığı davette Abdullah Özel ve Ercan Torunoğulları gibi tanıdık simalar vardı.

Hollanda Türkiye arasında dip-lomatik ve ticari ilişkileri güçlen-dirmek maksadıyla resmi bir ziya-retle Türkiye’ye giden Başbakan Rutte 6 Kasım 2012 tarihinde başarılı Türk gençleriyle buluştu.

Hollanda Ankara Büyükelçiliğinin organize ettiği ve büyükelçinin re z i d a n s ı n d a gerçekleşen söy-leşiyi Başbakan Rutte bizzat ken-di yönetti.

Hollanda’dan Türkiye’ye göç

etmiş başarılı genç işadamlarımız-dan Edelstaal Group yönetim ku-rulu üyesi Ercan Torunoğulları ve AYETEK kurucu ortağı Abdullah Özel yemekte hazır bulundular. Davet ‘’Chatham House Rules’’ ilkeleriyle düzenlendiği için Başbakandan alıntı yapmamakla birlikte Türk ekonomisi, Avrupa Birliği süreci ve Türk toplumu üze-rine yaklaşık bir buçuk saat süren söyleşide öne çıkanlar şöyleydi:

Rutte başarılı gençlerle buluştuEKONOMİTürkiye’nin ekonomik olarak bü-

yümesinin temelinde yabancı serma-yenin olduğunu vurgulayan Ercan Torunoğulları Türkiye’nin eline ge-çen bu fırsatı iyi değerlendirmesi gerektiğinin altını çizdi. Ekonomik büyümeyi sürdürülebilir hale getir-mek için inovasyon ve ARGE merkez-li teknolojik yatırımlar yaparak dışa bağımlılığımızı mininize etmemizin son derece önemli olduğunu vurgu-layan Abdullah Özel Türk yatırım-cılarının enerji konusunda bile çok çekimser kaldıklarını ifade etti. Ercan Torunoğulları ise inşaat ve turizm sektörlerinin ekonomik krizlerden etkilenmeyip büyümesini sürdür-düğünü ve Edelstaal Group olarak örnek teşkil eden yatırımlarını sür-dürdüklerini ifade etti.

AVRUPA BİRLİĞİTürkiye’nin Avrupa Birliğine gire-

ceğinden hiç şüphesi olmadığını söy-

leyen Başbakan Mark Rutte Türk gençlerinin şüpheli yaklaşımıyla karşılaştı. Müzakerelerin bu kadar uzun ve zorlu geçmesinin temelin-de ekonomik kriterlerin değil, kül-türel ve dini farklılıkların yattığını söyleyen Abdullah Özel Türkiye’nin AB’ye girmesini isteyip istemedi-ği konusunda kararsız olduğunu bildirdi. Ercan Torunoğulları ise Türkiye’nin AB uyum süreci saye-sinde zaten yapması gereken re-formların birçoğunu başarılı bir şekilde gerçekleştirdiğini ve bu sa-yede birçok alanda standartlarını yükselttiğini vurguladı.

TÜRK TOPLUMUBazı katılımcıların Türkiye’de

son 10 yılda farklı gruplar ara-sında polarizasyonun, toplumun Müslümanlaşmasının ve bunlara bağlı olarak mahalle baskısının arttığını dile getirmesi üzerine Abdullah Özel kesinlikle buna ka-

tılmadığını vurguladı. Toplumun ‘’Müslümanlaşmasından’’ değil ‘’ka-pitalistleşmesinden’’ söz edilebile-ceğini söyleyen Abdullah Özel güç merkezlerine yakın olabilmek adına kolaylıkla kılık değiştirildiğini vur-guladı. Bunun temelinde İslam’ın değil sığ bir oportünizmin yattığını sözlerine ekledi. Türk-Kürt, Sünni-Alevi, Laik-Muhafazakâr ve benzeri karşıtlıkların son 10 yılda azaldığını düşünen Abdullah Özel toplumsal barış adına umutlu olduğunu da sözlerine ekledi.

Hollanda Sanayicileri ve İş Adamları Derneği Başkanı Ber-nard Wientjes, De Volkskrant gazetesi tarafından hazırlanan

Bernard Wientjes Hollanda'nin en etkili kişisi seçildi“Hollanda’nın en etkili kişileri” listesinde bu yıl da 1. sırada yer aldı. 69 yaşında olan hukuk kökenli Bernard Wient-jes Sosyal-Ekonomik Yüksek Kurulu Başkan yardımcılığı da yapmıştı.

Rutte'nın sağ kolu olarak bilinen, Başba-kanlık Genel Sekreteri Kajsa Ollongren, 14. sıra-ya yerleşerek listede en yüksek sırada yer alan ilk kadın oldu. Listede toplam 45 kadın yer aldı.

200 kişilik listede

4 yabancı var ancak bunlar arasında her-hangi bir Türk kökenli bulunmuyor.

Bernard Wientjes

Avukat Nazmi Türk-kol 26 Ekim 2012 tarihinde Hollanda

Barolar Birligi’nde Amster-dam Barosu Birliği’ne seçildi. Yedi kişiden olulan Amsterdam Barosu, aynı zamanda yedi bin avukatı bünyesinde barındır-makta. Amsterdam Avukatlar Kurulu’nu oluşturan yedi avu-

kattan birisi olarak seçilen Naz-mi Türkkol, Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu’nda görev alan ilk Türk avukat olarak görev ya-pacak. 2007 yılından beri Rot-terdam Başkonsolosluğu’nda hukuk danışmanı olarak çalışan Türrkkol aynı zamanda Hollan-da Hãkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyesi.

Avukat Nazmi Türkkol yeni görevde

HABER 26KASIM / NOVEMBER 2012

SaHiBinDen SaTılık

Irtibat: İbrahim Aydın0642-42 15 05

Eskiden TUNA Mezbahanesi olarak kullanılan 3277 metrekare büyüklüğündeki alan satılıktır. Bünyesinde villa tipi ev de barındıran mekan her türlü iş imkanına açıktır.

Industrieweg 7 te DRUTEN

3.277 m2

Nijmegen

Utrecht

Druten

Arnhem

Her iş dalına müsait

Gazze’de yaşanan olaylar sebebiyle Kudüs Vakfı da diğer yardım kuruluşları gibi acil yardım kampanyası başlattı.Kudüs Vakfı toplanan yardımların ilaç ve gıda yardımları olarak Gazze’deki ihtiyaç sahiplerine dağıtılacağını bildirdi.Şimdiye kadar Filistinli muhtaçlara değişik vesilelerle yardımlar yapıldığını ancak Gazze’de yaşanan dram sebebiyle acil yardım kampanyası başlattıklarını bildiren Kudüs Vakfı yetkilisi, yaşanan drama duyarlı olunması ve Gazzeli kardeşlerimizin yalnız bırakılmaması gerektiğini dile getirdi.Kudüs Vakfı’na 0031-45-571 57 99 numaralı telefondan ve www.kudusvakfi.nl adresinden ulaşılarak bilgi alınabilir ve bağışta bulunulabilir.Web sitemizden online bağışta bulunabilirsiniz! www.kudusvakfi.nlHesap Numarası: ING Bank: 96 32 486IBAN : NL12INGB0009632486BIC :INGBNL2A

Gazze İçin Acil Yardım Kampanyası

Hollanda'da güvenlik maliyeti ile ilgi raporlar açıklandı. Güvenlik Bakan-lığı Araştırma ve Doküman-tasyon Merkezi (WODC) tarafından yapılan bir araştırmaya göre yılda kişi başına düşen güvenlik ma-liyetinin 767 Euro olduğu açıklandı.

Hollanda'da 2005 yı-lında kişi başına harcanan güvenlik gideri 602 Euro iken, 2009 yılında 777 Euro ödendiği açıklandı. 2010 yı-lında kişi başına harcanan

güvenlik gideri 767 Euro olurken, bunun devlete yıl-lık maliyetinin 12,7 milyar Euro olduğu belirtildi. Gü-venlik Bakanlığı Araştırma ve Dokümantasyon Merkezi (WODC) kişi başına önce-ki yıllara göre geçen yıl 10 Euro az harcama olduğu açıklandı.

Hollanda'da bir kişinin devlete güvenlik maliyeti 767 Euro

IP-TVAntensiz Türk kanallarını izlemek ister misiniz?

32 adet Türkiye kanalını izleyebilirsinizIP-Türk iletüm Türkiye yayınlarını izleyin!

Sadece internet bağlantısı yeterliOfis ve işyerleri için ideal

Daha fazla bilgi için: www.ipturk.nl ya da hemen arayın: 010-4376022

Anten takması yasak olan evlere ideal

TRT 1TRT HaberTRT Türk

ATVShow TVKanal D

StarFox

FlashTNT

Kanal TürkKanal 7

Samanyolu TVBeyaz TV

Mehtap TVHilal TV

Dost TVTV 5

TRT 3NTV Spor

NTV CNBC

BloombergHabertürk

CNN TürkÜlke TV

STV HaberTGRT Haber

Kanal AYaban TVKral TV

TRT Çocuk

Türkiye yayınları (Avrupa yayınları değil)

HABER27 KASIM / NOVEMBER 2012

Aşağıdaki konularla ilgili olarak, işe başlamadan önce, veya, faaliyetiniz süresince, en uygun çözümlere bizimle ulaşabilirsiniz.

Mali Müşavirlik

Vergilendirme ve vergi mevzuatı

Personel muhasebesi

Online (uzaktan) muhasebe işlemleri

Danışmanlık

Girişimci olarak, sorularınıza en doğru cevapları alacağınız bir yere gelmeyi istiyorsunuz. Bunun bilincinde olarak, ADA ACCOUNTANCY, "tek duraklık işyeri" prensibiyle, siz girişimcilere hizmet sunmaktadır. ADA ACCOUNTANCY, size en yakın ve en fonksiyonel danışmanlık noktanızdır. Birlikte, en kısa sürede çözümler üretebiliriz. ADA ACCOUNTANCY siz girişimcilere, sabit fiyat garantisi ile standart hizmet paketleri sunmaktadır.

Nieuwe vestiging ADA Groep Kantoor NijmegenAdres: Kerkenbos 1234 - 6546 BE - Nijmegen

2013'de yeni bir muhasebeci ile mi çalışmayı düşünüyorsunuz?

SİZE YENİ KAPILAR AÇIYORUZ

ADA AMSTERDAMt.t. Vasumweg 18

1033 SC AMSTERDAMT: +31 (0) 20-6946600F: +31 (0) 20-6941800

ADA DEN-HAAGHoefkade 875

2525 HC DEN-HAAGT: +31 (0) 70-4274357F: +31 (0) 70-3638097

ADA ARNHEMBroekstraat 32

6826 PZ ARNHEMT: +31 (0) 26-3895377F: +31 (0) 26-4437152

Öyleyse, şimdi muhasebecinizi değiştirmenin tam zamanı!

Daha fazla bilgi almak için www.ada-accountancy.nl adresinden websitemizi ziyaret edebilirsiniz.

HABER 28KASIM / NOVEMBER 2012HABER 28

Schiedamseweg 2133026 AN Rotterdam

www.adacams.nl

010-462 35 69

Beveilig uw woning, kantoor of winkel met het beveiligingssysteem van ADACAMS

GÜVENLİK SİSTEMLERİNDE DOĞRU ADRES

HD videobewaking in een nieuwe dimensie

5 x hoger resolutie en realtime - over coax met HD - SDI

Nu voor elke nieuwe klant een gratis Iphone 4S! *

*alleen bij aankoop van HD camera set

Son yapılan ankette koalisyon ortaklarından İşçi Partisi’nin ise (PvdA) 27 sandalye çıkartacağı belirtildi. Oysa İşçi Partisi 12 Eylül seçimlerinde 38 sandalye çıkartmıştı. 12 Eylül seçimlerinde 41 san-dalye ile birinci parti olarak çıkan Liberal Parti (VVD) bugün seçim olsa ancak 21 sandalye çıkartacağı açıklandı.

Sağlık sigortası primleri hükümet partilerine oy kaybettirdi

zaanstad Belediye Başkan Geke Faber, Öztürk ailesine misafir oldu

Fotoğraflarla Gündem

Ülkenin dört büyük şehrinin Amsterdam, Rotterdam, Den Haag ve Utrecht’in belediye başkanları Türk ailelerini ziyaret etmelerinin ar-dından, Kuzey Hollanda Eyaleti sınırları içerisinde bulunan Zaanstad Belediye Başkan Geke Faber de Öztürk ailesine misafir oldu. Zaandam Animo Vakfı’nın bünyesinde Hollanda ve Türkiye’nin 400 yıllık diploma-tik ilişkileri çerçevesinde 'Bezoek je buren' 'Komşunu ziyaret et' projesi çerçevesinde gerçekleşen ziyarete Zaanstad Belediye Başkanı Geke Faber ile Başkan Yardımcısı Jeroen Olthof katıldı.

İstanbul- Brainport Inovasyon ve Kariyer Semineri'nin açılış konuşmasını yapan Hollanda

Prensi Willem-Alexander, bilim, tek-noloji ve inovasyonun konularının önemine değinerek, iki ülke arasında 17. Yüzyılın başında başlayan ilişkile-rin ülke liderlerinin ve diplomatların ilişkisi ile sınırlı kalmadığını söyledi.

İki ülke arasında tüccarların, kaşif-lerin, bilim insanlarının ve sanatçıla-rın her zaman kilit oyuncu olduğunu belirten Willem-Alexander, ''İnsanlar arasındaki bu malların ve ürünlerin değişimi, her iki tarafa da faydalı oldu. Yüzyıllar boyunca İstanbul, Doğu ve Batı arasında ekonomik ve bilimsel değişimin ekseni oldu. O zamanlar Hollandalılar gerçek inovasyon ya-panlardı. Bugün de hala öyleler'' dedi.

Hollanda için geri dönüşümün ve bundan elde edilecek enerjinin son derece önemli olduğunu belirten Wil-lem-Alexander, çöplere bakıldığında sadece çöpün görüldüğünü ama ino-vasyon yapanların çöpün içerisinde enerji, temiz su ve hammadde oldu-

ğunu gördüğünü dile getirdi.Enerji, temiz su ve ham maddele-

rin dünyanın yaşamaya devam etmesi için ihtiyaç duyduğu temel gereksi-nimler olduğunu aktaran Willem-Ale-xander, ''Atık su diye bir şey yoktur. Sadece boşa harcanan su vardır. Bu-nun gibi fikirler gezegenimiz ve in-sanlarımız için son derece önemli ve bu fikirler Hollanda'da yükseliyor'' ifadelerini kullandı.

''HOLLANDA TÜRK ÜRÜNLERİ İÇİN 10. BÜYÜK PAZAR NİTELİĞİ TAŞIYOR''

Türkiye'nin Hollanda için büyük bir ekonomik ortak olduğunun altını çizen Alexander, Hollanda'nın Türk ürünleri için 10. büyük pazar niteliği taşıdığını söyledi.

TÜRKİYE'NİN 3. BÜYÜK YATIRIM-CISI

Almanya'yı ve İngiltere'yi takiben Hollanda'nın Türkiye'nin 3. büyük yatırımcısı olduğuna dikkati çeken Willem-Alexander, sözlerine şöyle

devam etti:''Geçen 10 yıl içerisinde toplam ti-

caretimiz 3. kat artarak yılda 7 milyar dolara ulaştı. Fakat özellikle yüksek teknoloji inovasyon alanlarında çok daha fazlasını yapabiliriz. Büyük şir-ketler birbirleri arasında ve dünyanın dört bir yanından bilimsel kuruluş-larla ortaklıklara ihtiyaç duyuyor. Bu şirketlerin araştırma alanında ortak yatırımlara ihtiyacı var.

Yine bu büyük şirketler, birinci sı-nıf istihdam sağlayabilmek için üni-versitelerle iyi bağlantılar kurma ihti-yacında. Bu Türkiye ve Hollanda'daki şirketler için de böyle. Biz bu yarışta birlikteyiz. Yüksek teknoloji ve ino-vasyon alanında güçlerimizi birleş-tirmeliyiz. Bu yıl Türkiye ve Hollan-da arasında diplomatik bağlarımızın 400. yılını kutluyoruz. İnanıyorum ki, yüksek teknoloji ve inovasyon alanın-daki önümüzdeki 400 yıllık mükem-mel ilişkilerimizinde temelini oluş-turacak.''

Hollanda Prensi Willem-Alexan-

Hollanda Prensi Willem-Alexander, Hollanda'nın Türkiye'nin 3. büyük yatırımcısı olduğunu belirterek, ''Geçen 10 yıl içerisinde toplam ticareti-miz 3. kat artarak yılda 7 milyar dolara ulaştı. Fakat özellikle yüksek tek-noloji inovasyon alanlarında çok daha fazlasını yapabiliriz'' dedi.

der, Brainport konseptinin Hollandalı ve Türk üniversite mezunlarına bü-yük imkan sağlayacağını vurgulayarak,

''Öğrenci deği-şim programla-rını hayal edin. Bir ülkeden di-ğerine yüksek beceriye sahip profesyonelle-rin seyahat et-tiğini düşünün. Hollandalı ve Türk şirketlerin inovatif iş anlaş-maları yaptığını düşünün. Bu hayal ettikleri-mizin hepsini bugünden baş-

layarak gerçeğe dönüştüreceğimize inanıyorum'' şeklinde konuştu.

"Hollanda, Türkiye'nin 3. büyük yatırımcısı''

HABER29 KASIM / NOVEMBER 2012

"Hollanda, Türkiye'nin 3. büyük yatırımcısı''

Emmen’de 20 yıldır meyve-sebze it-halat ve ihracatı ile uğraşan Abidin Altan ve eşi Semra Altan bundan 2 ay evvel açtıkları Marmaris Süpermarketleri ile Emmen’in en eski futbol takımlarından olan Drenthina futbol takımının yetiş-kinler klasına forma sponsoru oldular. Her fırsatta mümkün olduğunca spor ve eğitime destek vermeye çalışan Abi-din Altan, bundan önce de Angelslo yıldız futbol takımına yaptığı forma sponsorluğunun yanında, Emmen’de düzenlenen 23 Nisan gösterilerine

de ciddi anlamda katkıları olmuştu. Çalışkan bir işadamı olan Abidin Altan sa-dece süpermarket ile yetinmeyip bir Türk pastanesi de açma çalışmalarını sürdü-rüyor. Sponsoru olduğu Drenthina futbol takımının formasını, takımın tek yabancı-sı ve kaptanlık görevini sürdüren Serkan Horasan’ın elinden alan Abidin Altan ve eşi; "Böyle bir sponsorluk olayı gerçekleş-tirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Umarız takımımız bu forma altında çok başarılı olur ve bu formanın uğuruyla şampiyon-luk ipini göğüslerler" diye konuştular.

emmen'de türk girişimcisi Hollandalı futbol klübüne sponsor oldu

www.sarottermal.com

KONAKLAMA:Daireler lüks olup 6 kişiliktir. Aynı dairede kalacak şekilde:6 kişilik grup olursa kişi başı fiyat € 395,- 5 kişilik grup olursa kişi başı fiyat € 415,- 4 kişilik grup olursa kişi başı fiyat € 445,-3 kişilik grup olursa kişi başı fiyat € 495,- 2 kişilik grup olursa kişi başı fiyat € 595,-Sarot Termal de yemekler açık büfedir. Sabah kahvaltısı 7,50 TL akşam yemeği 15 TL

Tüm dairelerde LCD

TV, Telefon, Bulaşιk

Makinasi, Jakuzi kuvet,

Termal su, wireless

bağlantısı (ücretsiz),

Açık ve kapalı termal

havuzların kullanımı,

Türk hamamı, sauna, jakuzi

ve şok havuzu kullanımı,

özel termal havuzlu aile

banyoları kullanımı,

fitness-center ücretsizdir.

GRUPLAR Gidiş DönüşEKIM GRUBU 26 Ekim 2 KasımKASIM GRUBU 23 Kasim 30 KasımARALIK GRUBU 24 Aralık 31 AralıkOCAK GRUBU 05 Ocak 12 OcakSUBAT GRUBU 23 Şubat 2 MartMART GRUBU 29 Mart 5 NisanNİSAN GRUBU 26 Nisan 3 Mayıs

*İsteğe bağlı olarak İstanbul da otelin geceliği 20 €urodan başlıyor.0-2 yaş grubu çocuklar ücretsiz olup, 2 yaşından büyük çocuklar normal ücrete tabidir.Araç kiralamak için önceden belirtiniz.

Ekstra Gezi: Abant Gölü – Tarihi kent Mudurnu – Göynük Akşemsettin Hz. Türbesi ( 89,- Euro)Verilen fiyatlar kontenjan ile sιnιrlι olup değişiklik hakkι mahfuzdur.

Denk-ALL Marketing

Tel : +31 (0) 161 23 11 40Cep: +31 (0) 617 17 09 36

denkallmarketing@gmail.com

7 Gece Euro'dan başlayan fiyatlarla€ 395,-

Sarot Park Resort & Spa

+İstanbul Turu

Konaklama adresi: Ilıca Köyü Taşkesti-Mudurnu / BOLU (Araçla gidilebilecek yakın

mesafeler : Abant Gölü 20 km, Sünnet ve Sülük Gölleri 30

km, Kartepe Kayak Merkezi 80 km, tarihi kent Mudurnu 30 km,

Göynük'te bulunan Akşemsettin Hazretlerinin türbesi 40 km ve

3-5 km yakınlığında bir çok Otantik Alabalık tesisleri)

Bu gezi

kaçmaz!

2012 “Kurban Kampanyası” çerçeve-sinde, kurban toplama ve projelendirme çalışmalarını aralıksız sürdüren Hollan-da Uluslararası İnsani Yardım Vakfı, top-ladığı binlerce kurbanı fakir ülkelerde kestirdi ve mağdurlara yönelik olarak kurban etlerinin dağıtımını eksiksiz ye-rine getirdi.

Hollanda’da hayırseverlerin vekalet

yoluyla verdiği binlerce kur-ban, çalışma yapılan ülkeler-deki alım farklarından dolayı bir hayli fazlasıyla alındı, ke-sildi ve onbinlerce fakir ailenin senede bir de olsa sofralarına et girmesine sebep oldu. Ay-rıca bazı ülkelerde yetimlere

bayramlık elbise de hediye edildi. IHH bu sene, başta Arakanlı mültecilerin ya-şadığı kamplar olmak üzere Bangladeş, Pakistan, Filistin-Gazze, Kırgızistan, Eti-yopya, Uganda, Somali, Filipinler, Togo ve Nijer’de kurban kesim çalışmaları yaptı ve onlarca kurban görevlisini bu ülkelere gönderdi.

Hollanda IHH Kurban Çalışmalarını Tamamladı

HABER 30KASIM / NOVEMBER 2012HABER 30

HABER zoekt vrijwilligers voor allerlei kantoorwerkzaamheden o.a.

vormgeving, fotografie en redactionele zaken. Belangstellenden kunnen per mail of telefonisch contact opnemen .

info@haber.nl • 010-2 900 900

De productielijn van de Ford Transit gaat

definitief naar Turkije. Nu nog bouwt Ford het model in de Southampton-fabriek. Maar deze productiefacili-teit zal volgend jaar sluiten. Ook in Dagenham worden verschillende werkzaam-heden stopgezet.

Volgend jaar gaat de productielijn van de Tran-sit naar het Turkse Kocaeli waar de Ford Otosan-fab-riek is gevestigd. De So-uthampton-fabriek sluit halverwege 2013. Zo'n 500 banen gaan hiermee verloren.

De Dagenham-produc-tiefaciliteit zal niet volledig sluiten, alleen bepaalde afdelingen worden gesc-hrapt. Tijdens een pers-conferentie in Engeland heeft Ford gezegd dat het ook zal investeren in Da-genham, met name in de productie van motoren. In 2016 gaat een nieuwe mo-torenfamilie in Dagenham in productie, goed voor 3500 banen. Alles bij elkaar opgeteld gaan er nu 1400 banen verloren door het sluiten van de Southamp-ton-fabriek en delen van de Dagenham-faciliteit.

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

PosterA2.pdf 1 17-10-2012 21:01:28

Productie Transit definitief naar Turkije

Wat ik daarbij niet zal doen is verzuren en me blijven richten op de zaken die we toch niet voor elkaar kunnen krijgen in deze constellatie, maar me richten op mogelijkheden om Nederland een stukje beter te maken.

"In tijden van economische krimp is het niet leuk om in de politiek te zitten, maar wel heel erg belangrijk"

De afgelopen twee maanden werd mij vaak de vraag gesteld of ik het leuk vond om in de politiek te zitten. Je hebt de neiging om die vraag te beantwo-orden met een volmondig ‘JA’, terwijl

dat eigenlijk niet het geval is. Want in tijden van economische groei is het leuk om in de politiek te zitten. Omdat er geld genoeg is kan je allerlei ideeën omzetten in projecten en uitvoering volgt vanzelf. Maar in tijden van eco-nomische krimp is het niet leuk om in de politiek te zitten, maar wel heel

erg belangrijk. In een tijd waar in Nederland heel

veel te gebeuren staat, namelijk 16 miljard euro structureel bezuinigen, er hervormingen plaats gaan vinden

op de woningmarkt en arbeidsmarkt, er kostenbeheersing in de zorg moet plaatsvinden om de zorg ook voor de ouderen van straks toekomstbesten-dig en betaalbaar te houden is er spra-ke van een trendbreuk. Voor het eerst in decennia wordt de kloof tussen arm en rijk kleiner. En dat is volkomen lo-

gisch. Iedereen draagt bij aan de mo-eilijke tijden waar wij in zitten, maar je mag wat mij betreft van de hoogste inkomens in Nederland toch wel ver-wachten dat zij iets meer bijdragen?

Na de presentatie van het re-geerakkoord domineerde de discussie over de inko-mensafhan-

kelijke zorgpremie. Achteraf bleek dat de maatregel niet gedragen kon worden door één van de partners. Het past de andere partner dan om te kij-ken of er een andere oplossing gevon-den kan worden wat wel te dragen valt. Die is inmiddels ook gevonden. De heffingskorting en de arbeidskor-

ting wordt voor de hogere inkomens-groepen de komen-de jaren afgebouwd en de inkomensaf-hankelijke zorgpre-mie gaat niet door.

Het sluiten van een akkoord is een kwestie van geven en nemen. Dat geldt niet alleen voor de politiek maar ook voor allerlei andere

zaken, zoals een zakelijke overeen-komst of een vriendschappelijke re-latie. Voor beide partijen zitten in dit akkoord pijnlijke punten, maar ook punten die met trots uitgedragen kun-nen worden. Veel komt echter aan op invulling en uitwerking. Daar mag ik mijzelf de komende jaren als één van de 150 volksvertegenwoordigers van Nederland mee bezig houden. Wat ik daarbij niet zal doen is verzuren en me blijven richten op de zaken die we toch niet voor elkaar kunnen krijgen in deze constellatie, maar me richten op mogelijkheden om Nederland een stukje beter te maken.

Reflecterend aan de afgelopen twee maanden ben ik dan ook erg blij dat de twee grootste partijen van de afgelopen verkiezingen en ook de twee grootste winnaars in sneltrein-vaart zijn gekomen met een regeerak-koord. Bruggen slaan luidt de titel. Een brug tussen burgers en politici, een brug tussen rijk en arm, een brug tus-sen hier geboren en van ver gekomen en een brug tussen politiek en sociale partners. Een akkoord waarin het bes-te van de twee grootste stromingen van Nederland op dit moment her-kenbaar zijn. Opdat we Nederland wat sterker en socialer uit de crisis kunnen krijgen.

Tunahan KuzuTweede Kamerlid PvdA

HABER31 KASIM / NOVEMBER 2012

COLOFON

Laan op Zuid 474 3071 AB Rotterdam Nederland

Hoofdredacteur(Genel Yayın Yönetmeni)İbrahim Karaman / ibrahim@haber.nl

Redactie: (Yayın Kurulu)Çiğdem YükselMehmet GüzelyurtZeynep Taylan

Art Direction & Fotografie:M. Fatih Karaman / fatih@haber.nl

Advertenties / (Office: 010-2 900 900)Nur Öztürk / nur@haber.nl0641-22 68 79

Interviews & Correspondenten:Çiğdem Yüksel, Serap Torremans, Suna Floret,Burhaneddin Carlak, Özlem Hasip, Merve Karaman,Songül Arslan, Ayşe Özkaya.

Columnisten:Erdinç Saçan, Ahmet Suat Arı, Sedat Çakır, Veyis Güngör, Nafize Şener, Güneş Çobanoğlu, Songül Arslan, Ayhan Tonca, Kemal Şahin.

Bloggers:Esengül Birler, Makbule Orman, Füsun Akay, Tülay Demir, Melek Usta, Willem Lageweg, Ahmet Taşkan, Önder Kaya.

Cinema:Aysun Keser, Neslihan Keser

Repr. LeidenSerap Torremans

Repr. EindhovenAli Yücel

Repr. Arnhem en NijmegenKürşat Bal

Repr. LimburgMuzaffer Bozaslan

Repr. AnkaraDr. Hüseyin Keleş

abonnementen:abone@haber.nl

e-mail & website:

info@haber.nlwww.haber.nl

HABER

Kurban Bayramınızı kutlar, başarı ve sağlık dileriz.

Journalisten van NRC Handelsblad berichtten een week geleden dat ze zouden beschikken over in-formatie waaruit zou blijken dat moskee-internaten niet voldoen

aan de gangbare eisen. Er zou “gedegen on-derzoek” zijn uitgevoerd met behulp van do-cumenten die ze in handen zouden hebben gekregen. Aan welke eisen niet zou worden voldaan, daar kunnen enkel naar gissen. Wat wel duidelijk is, is dat dit nieuws heeft ge-leid tot een nationaal debat, waarbij zoals gebruikelijk een blik deskundigen is open-getrokken en de bijbehorende Kamervragen zijn gesteld.

Zo waait de discussie heen en weer: de internaten schijnen banden te hebben met moskeeën, geschat wordt dat duizenden kinderen in een internaat verblijven, het is zeer waarschijnlijk dat deze internaten brandonveilig zijn... Maar er zou ook enig perspectief zijn, want het Rotterdamse schoolinternaat El Biruni, gelieerd aan de İskender Paşa Moskee zou wel voldoen aan de gestelde eisen en zou daarom een “legaal internaat” internaat. Dit is je reinste crimi-nalisering!

Laat ik vooropstellen dat ieder internaat aan de gangbare eisen zou moeten voldoen en dat daarin geen enkele moskee-bestuur-der zijn plichten en verantwoordelijkheden mag verzaken. Ik heb niet de indruk dat er sprake is van enige wederrechtelijke hande-ling. Immers, er is al een toezichthouder en dat zijn de ouders die het niet pikken dat kun kroost in een benauwende en beperkende grijze omgeving zijn jeugdjaren moet door-brengen. Dus overheid, stuur liever contro-leurs naar de grote onderwijsinstellingen en

woningbouwcorporaties. Daar worden wij, naïeve burgers, geplukt van onze belasting-gelden als een oude weerloze man, die blind is voor de realiteit van deze tijd!

Overigens moet ik u eraan herinneren dat de aangevallen internaten volledig worden bekostigd uit eigen middelen. U mag “Al-lah” op uw blote knieën bedanken dat er nog instellingen zijn die kinderen proberen te vormen tot volwaardige burgers die in een pluriforme samenleving een bijdrage leveren aan de maatschappij. Waar elders gebeurt dat nog in deze tijd waar de nor-men en waarden op losse schroeven staan? Voorbeelden te over: wat te denken van de misstanden in de jeugdzorg, het dieventuig van de banken en de zakkenvullende be-stuurders die u zelf heeft aangesteld?

Blijft over de enige inhoudelijke vraag en dat is waarom sturen deze ouders hun kinderen naar een internaat? Wat beweegt hen dat te doen? Is dat uit religieuze motieven of speelt er meer? Mijn be-scheiden mening hierover is dat dit eerder een gang-baar cultureel verschijnsel is van met name de mos-lims van Turkse komaf. In het herkomstland is het goed gebruik dat het kind vanaf een bepaalde leeftijd in een internaat opgroeit en daar-naast naar school gaat. Op die manier werkt het kind ge-

heel op zelfstandige wijze aan zijn toekomst en leert het zich op eigen kracht staande te houden in een beschermde omgeving. Ver-gelijk het met het verschijnsel dat studen-ten bij voorkeur zelfstandig op kamers gaan wonen. Het is meer regel dan uitzondering dat de student het ouderlijk huis verlaat, terwijl met het openbaar vervoer alle on-derwijsinstelling goed en snel te bereiken zijn. Beide leefstijlen hebben veel gemeen en bijna identieke uitgangspunten. Dit is zo gecultiveerd, met het subtiele verschil dat de op kamers wonende student zijn leven ver-rijkt met de nodige feesten, terwijl de kinde-ren op het internaat werken aan discipline en diepgang geven aan hun religieuze leven.

Iedereen gedijt het best in een omgeving die past bij zijn levensvisie en dat is ook pre-cies wat hier aan de hand is. Moet de over-heid nu toezicht houden op die jeugd die op kamers woont en daarnaast studeert en op zijn manier van het leven geniet? Of moe-

ten alle pijlen gericht zijn op de jeugd die in een internaat blijft en daarnaast ook studeert en ook op zijn manier probeert zijn leven in te kleuren?

Nee, beste overheid blijf met je vin-gers, tengels, poten en je zogenaamde

beleidsvoornemens van onze jeugd af! De ouders weten als geen ander wat zij doen met hun kroost en dat is niet aan u. U heeft uw han-den vol aan het vertellen van een “eerlijk verhaal” !

Yusuf Altuntaş (geschreven op persoonlijk titel)

Hysterie rondom Moskee-internaten

Mini-BLOG

Zakat is in de islamitische wereld een mooi principe. De koran zegt dat van iedereen verwacht wordt dat hij mensen die het minder goed hebben laat delen in de eigen welvaart. In het bedrijfsleven is maatschap-pelijk betrokken ondernemen (MBO) gebaseerd op hetzelfde uitgangs-punt. Ook van bedrijven mag verwacht worden dat zij anderen laten

delen in hun eigen rijkdom. Uit onderzoek blijkt dat ca 55% van het Nederlandse MKB hieraan actief mee doet. Dat is een mooi percentage maar het kan beter. Anderen laten delen in de eigen welvaart hoeft niet alleen via geld. Ook

het ter beschikking stellen van kennis of van medewer-kers zijn waardevolle vormen van MBO. Uiteindelijk

levert MBO voor bedrijven ook voordeel op. Want medewerkers vinden dit tegenwoordig erg be-

langrijk en bovendien zorgt MBO voor een goed imago. Doen dus.

Willem LagewegZakat en MBO

willem.lageweg@haber.nl

Directeur MVO Nederland

FilmCinemaLichtCameraRegieMontage

Oorlog, trots en een Turkse vlag: meer is er niet nodig om een Turk naar de bioscoop te trekken. Deze dramafilm is sinds twee weken te zien in de Turkse bioscopen en trekt enorm veel publiek, maar heel veel moois heeft het niet.

Sinan Cetin kan best goede films maken, maar helaas is deze film niet sterk genoeg.

Het probleem is dat Sinan Ce-tin heel hard probeert te vertellen dat de oorlog toen geen goed plan was en niet alleen Turkse, maar ook Britse en Aus-tralische soldaten zijn gevallen tijdens de oorlog. Daarnaast verwijst hij ook een aantal keren naar de situatie tussen de Turken en de Koerden.

Het is over-duidelijk een film met een bepaalde boodschap, om er niet al teveel kritiek op te krijgen, kiest hij ervoor om het

vanuit een ander kant te bekijken: een moeder die haar twee zonen probeert te redden uit de oorlog, waarvan de ene bij de Turkse en de ander bij de Britse loop-graaf zit.

Sinan Cetin heeft zijn vrouw (Rebekka Haas) en twee zonen Rafael en Orfeo een grote rol gegeven. Een grote ergernis is dat Rebekka Haas ongeloofwaardig over-komt en alleen maar loopt te schreeuwen en huilen.

Behalve het verhaal en de karakters, gaat het een aan-tal keren volledig mis met

de special effects en de timing van het slaaplied

hush little baby was slecht. Daarnaast

wordt er gespro-ken over tiendui-zenden solda-ten, maar is de

film opgenomen op twee kleine loca-

ties, waar niets anders te zien is dan slechte dialogen. Na een uur

liepen mensen weg uit de zaal, om een ander film te kijken.

De voor seizoeninvloeden gecor-rigeerde werkloosheid nam in ok-tober 2012 toe met 17 duizend en kwam uit op 536 duizend personen. Dit blijkt uit de nieuwste cijfers van het CBS.

Uit cijfers van UWV blijkt dat het aantal WW-uitkeringen in oktober uitkwam op 310 duizend, 6 duizend meer dan in september.

In oktober 2012 waren 536 dui-zend personen werkloos. Dit komt overeen met 6,8 procent van de be-

roepsbevolking. In september was dit nog 6,6 procent. Ook begin 2005 was het werkloosheidspercentage hoog, maar kwam toen niet boven de 6,6.

In de afgelopen drie maanden is het aantal werklozen met gemid-deld 9 duizend per maand gestegen. Ruim de helft hiervan betrof 45- tot 65-jarigen. Hiermee kwam het aan-tal werkloze 45-plussers in oktober uit op 191 duizend. Dit is 5,8 procent van de beroepsbevolking van 45 tot 65 jaar.

Neslihan Keser

Çanakkale Çocukları

Werkloosheid verder toegenomen

regie: sinan Cetin | 105 minuten | drama, oorlog | acteurs: Haluk Bilginer, rebekka Haas, Oktay Kaynarca, Wilma elles, Yavuz Bingol, rafael Cemo Cetin, demir demirkan, Orfeo Cetin.

DOnmez: Jaar:3 Nr: 29

ALLES OVER HET LEVEN

HABERISSN:1879-9981NOVEMBER 2012

www.facebook.com/lifevisualstel: 0628-59 69 61Fotografie op zijn best

p.31door Yusuf Altuntas

Journalisten van NRC Handelsblad berichtten een week geleden dat ze zouden beschikken over infor-matie waaruit zou blijken dat moskee-internaten niet voldoen aan de gangbare eisen. Er zou “gedegen on-derzoek” zijn uitgevoerd met behulp van documenten die ze in handen zouden hebben gekregen. Aan welke eisen niet zou worden voldaan, daar kunnen enkel naar gissen. Wat wel duidelijk is, is dat dit nieuws heeft geleid tot een nationaal debat, waarbij zoals gebruikelijk een blik deskundigen is opengetrokken

en de bijbehorende Ka-mervragen zijn gesteld. Zo waait de discussie heen en weer: de internaten schijnen banden te hebben met moskeeën, geschat wordt dat duizenden kinderen in een internaat verblijven, het is zeer waarschijnlijk dat deze internaten brandonveilig zijn...

nu is Turkije populair De vieringen van de 400

jarige onderlinge bet-rekkingen tussen Ne-derland en Turkije ko-

men aan het eind van dit jaar tot een einde. In

het eerste deel van het jaar lag het zwaartepunt in Nederland, met o.a. het bezoek van de Turkse President Gül aan Nederland. Hoogtepunt in de ma-and oktober was zonder twijfel het ge-zamenlijke bezoek van de burgemees-ters van Amsterdam en Rotterdam aan Turkije. De Clipper Stad Amsterdam, vlaggenschip van de gemeente Ams-terdam, was speciaal voor die gelegen-heid naar Istanbul gevaren. Bedrijven en vertegenwoordigers uit de culturele sector reisden met de burgemeesters mee. Contacten zijn verstevigd en nie-uwe banden zijn aangegaan, waarop in 2013 kan worden voortgebouwd.

Prins Alexander en Prinses Máxima zijn 10 november naar Istanbul afgereisd. Zij worden vergezeld door de minister van Buitenlandse Zaken Marianne Timmer-mans. Met het bezoek wordt de viering van 400 jaar diplomatieke betrekkingen tussen Nederland en Tur-kije afgesloten. Tijdens het bezoek staan het besten-digen en verder intensiveren van de economische en culturele relaties tussen Nederland en Turkije centraal.

Samen met Rotterdam heeft Amsterdam zich gep-resenteerd als belangrijke handelspartner op het gebied van handel en creativiteit. De burgemeesters Van der Laan en Aboutaleb hadden onder meer een ontmoeting met burgemeester Topbaş van Istanbul. Hij zal in april volgend jaar een tegenbezoek brengen aan Nederland om de relaties tussen de drie steden verder te versterken. Van der Laan bezocht ook de deelgemeente Sisli waar hij een Cruijf-court opende.

In november treden de Nederlandse over-heid, het bedrijfsleven en de culturele sector nog eenmaal gezamenlijk op in Turkije. De kersvers beëdigde premier Mark Rutte is in Turkije op 6 en 7 november, vergezeld door een aantal topmensen uit het bedrijfsleven. De nieuwe minister voor buitenlandse han-del en ontwikkelingssamenwerking, Liliane Ploumen, begeleidt diezelfde dagen ruim 80 midden- en kleinbedrijven naar Turkije. Op 10 november trad het Concertgebouw Orkest op ter gelegenheid van de formele afsluiting van het Nederland-Turkije-jaar in Turkije. Prins Willem-Alexander en Prinses Máxima hebben dit concert bijgewoond. De Turkse regering werd vertegenwoordigd door vice-premier Ali Babacan.

In navolging van de succesvolle handelsmissie in mei met minister Verhagen organiseerde DutchDFA een handelsmissie naar Istanbul speciaal gericht op de creatieve industrie. Het programma richtte zich op creatieve bedrijven gespecialiseerd in architectuur, design en mode. Het overkoepelende thema van de handelsmissie was Urban and Social Transformation.

Meest populaire jaar

in 400 jaar betrekkingen

Hysterie rondom Moskee-internaten