50
Canl› kalkanlar siyonist katliamc›lar› durdurdu... Filistin halk› direnifl destanlar› yazmaya, dünya halklar›na ö¤retmeye devam ediyor 122 Ölüm Yetmedi! ’e ISSN 13005 - 7944 www.yuruyus.com Haftal›k Dergi / Say›: 80 26 Kas›m 2006 Fiyat›: 1 YTL (kdv dahil) [email protected] ‹flkenceyi infazlar› zulmü savunan Hürriyet , flimdi de tecriti savunuyor TAYAD’l›lar AP bürosundan tüm dünyaya hayk›rd›: “Tecrite son verin!” BEDENİYLE DİRENEN HALK

Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

  • Upload
    others

  • View
    1

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

Canl›

kalkanlar

siyonist

katliamc›lar›

durdurdu...

Filistin halk›

direnifl destanlar›

yazmaya,

dünya halklar›na

ö¤retmeye devam ediyor

122 Ölüm

Yetmedi!’e

ISSN 13005 - 7944

www.yuruyus.com Haftal›k Dergi / Say›: 80

26 Kas›m 2006Fiyat›: 1 YTL(kdv dahil)

[email protected]

‹flkenceyiinfazlar›

zulmüsavunan

Hürriyet,flimdi de

tecritisavunuyor

TAYAD’l›lar AP bürosundan tüm dünyayahayk›rd›: “Tecrite son verin!”

BEDENİYLEDİRENEN HALK

Page 2: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

Sahibi ve Yaz›iflleri Müdürü:Sevtap TÜRKMEN

Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah.‹stiklal Cad. Büyükparmakkap› Tel

Sok. No:4 Kat:4/2 Beyo¤lu/‹STANBULTelefon: 0 212 251 94 21 Faks: 0 212 251 94 35

Yurtd›fl› Büro: Vak›f EFSANE Pieter de Hoochstr. 30

3021 CS Rotterdam/NEDERLAND

‹nternet Adresi: www.yuruyus.comMail Adresi: [email protected]

ISSN: 1305-7944

Hesap No: 1051 - 1637885 SevtapTürkmen Türkiye ‹fl Bankas› fiiflli fib.

Ofset Haz›rl›k: Ozan Yay›nc›l›kBask›: ASPAfi Pazarlama-Evren Mah. GülbaharCad. No:7 Ba¤c›lar/‹ST. Tel: 0 212 655 88 64

Da¤›t›m: Merkez Da¤›t›m Pazarlama San. ve Tic.A.fi. Tel: 0 212 354 37 67

Fiyat›: 1 YTL Avrupa: 4 EuroAlmanya: 4 EuroFransa: 4 Euro‹sviçre: 6 Frank

Hollanda: 4 Euro‹ngiltere: £ 2.5Belçika: 4 EuroAvusturya: 4 Euro

Haftal›k Süreli Yerel Yay›n

Ça¤r›‹lan

Ba¤›ms›zl›k Demokrasi Sosyalizm Mücadelemizin 30 Kas›m

6 Aral›k

Uluslararas› Tecritle Mücadele Platformu (UTMP) taraf›n-dan bu sene 5’ncisi düzenlenecek olan Uluslararas› Tecrite Karfl› Mücadele Sempoz-yumu, önceki y›llarda Hollanda’da, ‹talya’da, Almanya Berlin’de ve geçen sene deFransa Paris’te gerçeklefltirilmiflti.

Bu sene Atina’da gerçeklefltirilecek sempozyumun temel konular› aras›nda Filis-tin ve Lübnan’a sald›r›lar, Irak ve Afganistan'da devam eden iflgal ve Guantanamo,Ebu Gureyb gibi tutsak kamplar› ve gizli hapishanelerde sürdürülen vahflet,ABD’nin ve AB’nin “teröre karfl› savafl” ad› alt›nda halklara karfl› sürdürdükleri düfl-manl›k, emperyalizmin Küba ve Venezuella gibi emperyalizme karfl› olan ülkelereyönelik düflmanca tav›rlar, Türkiye'deki F Tipi hapishanelerde süren tecrit sald›r›s›ve AB ülkelerinin bu sald›r›ya onay ve destek vermeleri, Avrupa'da baz› hapishane-lerde yaflanan tecrit politikalar›... yeral›yor. Yani k›sacas›, dünyan›n her yan›ndakizulüm ve direnifller, bir flekilde bu sempozyumun gündeminde yeralacak.

Sempozyumun hareket noktas›, tüm bu geliflmelerin dünya çap›nda direnen güç-lerin ortak çal›flmalar›n› daha da kaç›n›lmaz hale getirdi¤idir. Bu anlamda sempoz-yumun düzenleyicileri, 2007 y›l› için ortak bir eylem plan›n›n oluflturulmas›n› daöneriyorlar.

Sempozyuma, dünyan›n dört bir yan›ndan temsilciler kat›lacak. UTMP yetkilile-rinden ald›¤›m›z bilgilere göre, flu an kesinleflen isimler itibar›yla, ABD'den OlumCezalar›n›n Kald›r›lmas› ‹çin Teksas Hareketi, Irish Irlanda Birlik Komitesi, Kübave Venezuella'dan temsilciler, bütün Ortado¤u bölgesinden direniflin temsilcileri,Türkiye'den ayd›nlar, avukatlar, tutsak aileleri, ayr›ca, Bask ülkesinden, ‹rlanda'dan,Belçika'dan, Almanya’dan, Danimarka'dan, Yunanistan’dan ilerici, demokratik kuru-lufllar ve kifliler kat›lacaklar.

UTMP’nin daveti, tüm halklara ve devrimci demokratik kurumlarad›r.

Uluslararas› Tecritle Mücadele Platformu

e-mail: isolat›[email protected] Adres: Stiftgasse 8 1070 Vienna / Austria

Sempozyumla ilgili mesajlar için adres: [email protected]

15. Uluslararas› Tecrite Karfl› Mücadele Sempozyumu15-18 Aralık 2006’da

Atina’da● Adres De¤iflikli¤i

Bir süredir teknik sorunlarnedeniyle kapal› olan TemelHaklar Federasyonu sitesininyeni adresi:www.temelhaklar.com

● Özgür

Karadeniz’in

Sesi

gazetesinin

12. Say›s›

Ç›kt›

● Ülkemizde

GençlikGelecektir

dergisinin

8. Say›s›

Ç›kt›

Sanatç›lar›n Ça¤r›s›:“Bizler, bu ülkenin ayd›n ve sanatç›lar›olarak, insanl›k d›fl› bir uygulama olan“tecrit” politikas›n›n daha fazla insanöldürmesini istemiyoruz.

122 ölüm yeter!.. 123. ölümü durdurabil-mek için biraraya geliyoruz.

Sizin de yan›m›zda oldu¤unuzu görmek,tecritin kald›r›lmas› yolunda umudumuzuart›racakt›r. Gelin 123. ölümü durdural›m!

Yer: Türkiye Gazeteciler CemiyetiTarih: 28 Kas›m 2006 Sal›Saat: 12.00

Zeliha ERTÜRK - Kartal Ha-pishanesi’nde 5. Ölüm Orucu Ekibidireniflçisi olarak 3 Haziran’daölüm orucuna bafllad›, 6 ay boyun-ca açl›¤a, zulme karfl› direniflin bay-ra¤›n› tafl›yarak 30 Kas›m2002’de flehit düfltü.

Zeliha Ertürk, 1978 ‹stanbul do-¤umludur. Aslen Sivas-Zaral›d›r. Yoksul bir ailenin çocu¤u olarak ilkokuldan sonras›-n› okuyamad›. Devrimcileri ve faflizmi Gazi Ayaklanmas›’nda tan›d›. 17 yafl›ndayd› ozaman. Daha sonra mahalle çal›flmalar›na kat›ld›. 1996 Ölüm Orucu döneminde gö-zalt›nda iflkencelerden geçirilip tutukland›. Eskiflehir Hücre Tipi Hapishanesi’ne götü-rüldü. 2000’de yeniden F Tipleri gündeme geldi¤inde o da en önde olmaya gönüllüy-dü. Bedenini halk› için siper ederek ölümsüzleflti.

Feridun Yücel BATU - Feridun Yücel, Eylül 1969 Mufl do-¤umludur. Aslen Antalya-Finikelidir. 1990’da, Uluda¤ Üniver-sitesi E¤itim Fakültesi’nde ö¤renciyken mücadeleye kat›ld›.1991’de UL-DER Temsilcisi oldu. 1994’te okuldan at›ld›. Müca-delesini farkl› alanlarda sürdürdü.

1994 Eylül’ünde tutukland›. 19-22 Aral›k Katliam›’nda Ümra-niye’deydi. Yoldafllar›yla birlikte direndi. Ard›ndan Kand›ra FTipi’ne sevkedildi. 2001’de tahliye oldu, ancak k›sa süre sonra

tekrar tutukland› ve K›r›klar F Tipi’ne konuldu.

Aral›k 2001’de örgütüyle iliflkisi kesilmifl olmas›na ra¤men, tecrite karfl› ölüm orucu-na bafllayarak 1 Aral›k 2002’de flehit düfltü.

BüyükDireniflte fiehit

Düfltüler

Küçük bedeninde koca bir yürek. Bu yürekte,küçük yaflta büyük yang›nlar büyüttü fienay.Dersim'de '80 sonras› gençli¤in mücadelesindeilk hareketleri yaratan, içlerinde fienay'›n daaktif olarak bafl›n› çekti¤i DLMK’l›lard›.

K›sa bir süre sonra fienay bir operasyonda tu-tuklan›r ve iki buçuk ay cezaevinde kal›r. Henüzonyedisindedir. Cezaevinden daha güçlenmifl birbilinç ve inançla ç›kar.

fienay, Dersim'de bütün liselilerin sempatiyleand›¤›, herkes taraf›ndan tan›nan biri olmufltu.Ailesi ‹stanbul'a tafl›nd›¤›nda O gerilla olmakiçin Dersim'e döndü.

Çok güzel saz çalard›. Eline ald›¤›nda minik elle-ri öttürürdü adeta saz›. Ben gerillaya gitti¤imdefienay art›k neredeyse profesyonel bir savaflç› ol-mufltu. Çok h›zl› yürüdü¤ü, h›zl› hareket etti¤iiçin acilen yap›lmas› gereken bir fley, bir yolculukoldu¤unda ilk fienay seçilir, fienay yapard›.

Do¤ru bildi¤ini inatla savunurdu. Yafl› çok büyük

olmamas›na karfl›n çok olgundur. Serpil'le okularkadafllar›yd›lar. Serpil fienay'dan sonra gerilla-ya gitmifl ama erken flehit düflmüfltü. Serpil içinde yaflay›p, onun için de vuraca¤›m derdi.

Çaytafl› direniflinden önce yine bir çat›flma yafla-m›flt›k. Afl›r› kar ya¤›fl›, tipi vard›. Önce birliktey-dik fakat sonra ayr›ld›k. fienay'lar›n ekipte yara-l› vard›. Üstelik sedye ile tafl›n›yordu. fienay çokzay›ft› ama enerji doluydu. Çaytafl›'nda kalmas›da bu yüzdendir. Çevik, h›zl› oldu¤u içindir. Ça-t›flma bafllamadan yine o nöbetçidir. ‹lk o yol-dafllar›n› haberdar eder. Sonra orac›kta, o da¤evinde yarat›lan destanda yer ald› onun da ad›.

Onlara DDair...fienay SONAR

29 Kas›m akflam› Gölgeli Da¤lar› eteklerindeBalk›ca Köyü’nde kuflat›ld›lar. 20 saat boyun-ca hiç susmayan sloganlar›yla, marfllar›yla, si-lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar›teslim alamayan oligarflinin askeri güçleri, 30Kas›m 1998 günü, onlar›n bulundu¤u köyevini havan toplar›yla, roketlerle yak›p y›ka-

rak iki savaflç›n›n yak›lm›fl cesetlerini teslim alabildi.

Erhan YILMAZ, 1976 Diyarbak›r Bismil do¤umludur. Lise y›llar›nda devrimci düflünceleribenimsedi. H›zla geliflti. Gençlik çal›flmalar› yan›s›ra Bal›kesir, Band›rma, Susurluk sorum-luluklar›n› üstlendi. fiehit düfltü¤ünde Ege K›r Gerilla Birli¤i’nin komutan›yd›.

Mehmet YILDIRIM, 1964 Kars Ka¤›zman ilçesi Oluklu Köyü do¤umluydu. ‹lkokuldansonra ö¤renimine devam edemedi. Sömürü ve adaletsizli¤i en çarp›c› biçimlerde yafla-d›. 1993'te devrimcilerle tan›flt›. 1995'te Karadeniz K›r Birli¤i’ne kat›ld›. fiehit düfltü-¤ünde Ege Birli¤i’nde komutan yard›mc›s›yd›.

6 Aral›k1994’te Der-sim HozatÇaytafl› Kö-yü’nde boflbir evde oli-garflinin aske-ri güçleri tara-f›ndan kufla-t›ld›lar. KemalAskeri komu-

tas›ndaki gerillalar kald›klar› yere umudun bayra¤›n› as›p sloganlar›yla, marfllar›yla direndiler. Ça-t›flma sonucu 9 DHKC gerillas› flehit düfltü.

Kemal ASKER‹, 1956’da Tarsus’ta do¤du. 1975 y›l›nda DEV-GENÇ saflar›nda mücadeleye kat›ld›. 11y›l tutsak kald›. 1993 yaz›nda Kürdistan Siyasi Sorumlulu¤u’na atand›. Parti Kurulufl Kongresi’nekat›ld›. Kongrenin ard›ndan Dersim ‹brahim Erdo¤an K›r Silahl› Propaganda Birli¤i Komutanl›¤› üye-si olarak Dersim’de göreve bafllad›.

Ahmet GÜDER, 1969 Elaz›¤ do¤umlu. F›rat Üniversitesi T›p Fakültesi’nde okurken devrimcilerle ta-n›flt›. ‘92 Ocak ay›nda gerillaya kat›ld›.

Nihat KAYA, Dersim Hozat do¤umlu. Devrimcilerle 1987’de F›rat Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ndeö¤renciyken tan›flt›. Bir süre demokratik alanda görev yapt›ktan sonra, 1992 y›l›nda gerillaya ka-t›ld›.

M. Ali ÖZTÜRK, 1965, Dersim Mazgirt’e ba¤l› Canik Köyü do¤umluydu. Elaz›¤ Atatürk Lisesi’nde ö¤-rencisiyken mücadelede yerald›. ‘93 y›l› ortas›nda gerillaya kat›ld›.

Erkan AKÇALI, 1972 Elaz›¤ do¤umluydu. Mücadeleyle 1990’da EHADKAD’a gitmeye bafllad›¤›ndatan›flt›. ‘93’te gerillaya kat›ld›.

Hüsniye AYDIN, 1968 Dersim do¤umludur. Sivas Sa¤l›k Meslek Lisesi’nde okudu. Sa¤l›k emekçile-rinin sendikal mücadelesinde yerald›. 1993 A¤ustos’unda gerillaya kat›ld›.

Gülseren BEYAZ, 1972 Dersim do¤umluydu. Sivas Sa¤l›k Meslek Lisesi’nden ‘88’de mezun oldu.Sa¤l›k-Sen Elaz›¤ fiube Baflkanl›¤› yapt›. Mücadelenin çeflitli alanlar›nda görev ald›.

fienay SONAR, 1974 Dersim Mazgirt do¤umluydu. Devrimcilerle Dersim Cumhuriyet Lisesi’nde ö¤-renciyken tan›flt›. Gerillaya ‘93 A¤ustos ay›nda kat›ld›.

Mikail GÜVEN, 1973 Do¤anflehir do¤umluydu. Devrimci Hareketle ‘91 Temmuz’unda tan›flt›. Geril-laya kat›ld›¤› ‘93 Mart’›na kadar Mücadele Gazetesi muhabirli¤i yapt›.

Ahmet GÜDER(Turgut)

Kemal ASKER‹(Ekrem)

Erkan AKÇALI(Özgür)

Hüsniye AYDIN(Sabo)

Nihat KAYA(Haydar)

fienay SONAR(Fatma)

Gülseren BEYAZ(Sat›)

Mikail GÜVEN(Mazlum)

Erhan YILMAZMehmet YILDIRIM

Mehmet AliÖZTÜRK (Ayhan)

Page 3: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

122 insan› öldüren hiç kuflku yokki, sadece kurflunlar, sadece üze-

rinde “insan bulunan yere atmay›-

n›z” yaz›l› gaz bombalar› de¤ildi.122 insan›m›z› sadece hücrelerin dörtduvar› da öldürmedi. Onlar›n katille-ri aras›nda yalan vard›, sansür vard›.‹nsanlar›m›z›n bedenlerinde kurflun-lar kadar kanl› delikler açt› sansür.Yalanlar, herbirinin bedeninde bom-balar kadar büyük tahribatlar yaratt›.Yak›ld›lar, ezildiler, eridiler... Bom-balar› ve kurflunlar›, yüzleri kar mas-keli asker ve polisler at›yordu. Yalan-lar› ortaya atanlar›n, yalana kürsüolanlar›n, sansür operasyonlar›n› yü-rütenlerin ise yüzleri aç›kt›. Ve onlar“gazeteci” s›fat›n› tafl›yordu.

7y›ld›r, yalanlara ve sansüre karfl›da direniyoruz. 7 y›ld›r, katliam-

c›larla, tecrit zulmünün sahipleriylesaf tutan bas›n yay›n organlar›nakarfl› da direniyoruz. Say›s›z yalan›a盤a ç›kard›k, bildirilerimizle, sö-zün yetmedi¤i yerde ölümlerimizlegerçekleri halk›m›za anlatt›k. Dire-niflin sabr› ve kararl›l›¤›, istikrar› ve

tutarl›l›¤›, yalanlar› parçalayan bafll›-ca güç oldu. Fakat yalan hâlâ direni-yor. Yalan, Adalet Bakanl›¤› koridor-lar›nda direniyor. Yalan, TBMM s›-ralar›nda direniyor. Yalan, medyaplazalarda direniyor. Yalan›n en bü-yük kalesi de hiç kuflku yok ki, “Do-¤an Medya Center”!

21 Kas›m tarihli Hürriyet, oda¤›n-da tecritin oldu¤u ve 7. y›l›na gi-

ren mücadeleye, her zaman ait oldu-¤u yerden, egemen s›n›flar›n saf›n-dan kat›ld›. Asl›nda haberinde birözgünlük yoktu Hürriyet’in. Yeni birhaber de de¤ildi yazd›¤›. Belçika ha-pishanelerindeki tecriti aylard›r ya-z›yorduk biz. Fakat mesele zaten bir“habercilik” meselesi de¤ildi. F Tipihapishaneler ve tecrit yeniden tart›fl›-l›r hale geliyordu. 122 ölümün so-rumlular›, tecritin savunucular›, tec-riti art›k eskisi kadar cüretli savuna-m›yordu... Hürriyet, iflte bu noktada,F Tipleri konusunda sürmekte olanmücadelede, tecrit savunucular›n›zay›f görüp, manfletiyle onlar›n yar-d›m›na kofluyordu. Baflka bir deyifl-

le, Hürriyet’in F Tipi manfleti, oli-garflinin F Tipi hapishanelerin yeni-den gündeme girmesinden duydu¤urahats›zl›¤›n ifadesidir. Hürriyet,“devlet ad›na” devreye girmifltir.Bunun böyle oldu¤unu daha somutgörmek için Do¤an Holding’in“amiral gemisi” olarak adland›r›lanHürriyet’in kimli¤ini iyi tan›mak ge-rek.

Hürriyet’i tek bafl›na “gazete”olarak adland›rmak do¤ru de¤il-

dir. Klasik ölçüler içinde böyle birbas›n olmaz. Hürriyet, oligarfli ad›nasavafl yürüten bir gazetedir. Hemenher manfleti, baflyaz›lar›, habercilikeseri de¤il, politik yönlendirmeamaçl›d›r. ‹flbirlikçi tekelci burjuva-zinin iktidarlara yön ve çekidüzenverme arac›d›r. Bu yönlendirme ba-zen manfletlerden, bazen sat›r arala-r›ndan yap›l›r. Hürriyet, hemen he-men tüm iktidarlarla “iyi geçinme”çizgisindedir; hükümetler, tekelciburjuvazinin ç›karlar›na aç›kça en-gel olmad›klar› sürece de bu devameder. Fakat hükümetlerle “iyi geçin-me” durumu mutlak de¤ildir; gerek-ti¤inde hükümetlere karfl› da savafl›rHürriyet; çünkü Hürriyet’in as›l çiz-gisi, “devlet çizgisi”dir.

12 Eylül Cuntas›’ndan Susurluk’a,infazlar, kay›plar politikas›ndan

19-22 Aral›k Katliam›’na, Kürt soru-nundan tecrit politikas›na kadar bir“devlet politikas›”n›n söz konusu ol-du¤u her sorunda, Hürriyet, devletçizgisinin en kat› savunucusudur. Bupolitikalar›n “devlet ve millet için”

Hürriyet:Devlet Gazetesi

F Tiplerinin savunucular›, –suçlar›n›n fark›nda olduklar› için– katliam›n teflhirinden korkuyorlar. Tecrit zulmünün teflhirinden korkuyorlar. Tecrit politikas›n›n parçalanmas›ndan, tecritten vazgeçilmesinden korkuyorlar. Çünkü tecrit parçaland›¤›nda, kendileri de ellerinde 122 insan›n kan›yla kalacaklar ortada...

3 Hürriyet: Devlet Gazetesi

5 Bir halk düflman›

7 Dönekli¤in teorisyeni

8 Katliamc› devletin katliam alk›flç›s› baflyazar›

11 TAYAD’l›lar tüm dünyaya seslendi

14 123. ölümü durdural›m!

16 ‘Tecrit analar›n gözyafl›d›r’

18 200. Gün

19 ‘O kap›lar aç›lacak tecrit kalkacak!’

22 ‘O bize güç veriyor’

24 17. E¤itim fiuras›

26 Gençlik Dizi- 9: Gençlik örgütsüz varolamaz!

30 Bedeniyle direnen halk

32 Yüzbinler açl›kla bo¤ufluyor

33 Kapitalist Batakl›k: Hep yoksullar›n sokaklar›

dard›r

34 Canl› yay›na polis bask›n›

35 Bas›ndan: 301. Madde mi tecrit mi ivedi

36 Emek: ‘Herkese ücretsiz sa¤l›k’

37 Ö¤renci hak al›rsa, yönetim zorda kal›rm›fl

38 Katlettiler aklayam›yorlar

39 Halk›m›za O’nu anlataca¤›z

41 Hayat›n ‹çindeki Teori: Burjuva medyan›n

halka karfl› savafl›

45 Faflizmin mezar korkusu

46 Yurtd›fl›: Belçika Adalet Bakan›’n›n evinin

önünde protesto

48 Dünya: Beyrut’ta Direnifl Konferans›

50 Kültür: 2. Çukurova Halk Kültür Festivali Yap›ld›

ç i n d e k i l e r

Page 4: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

en do¤rusu, en zorunlusu oldu¤unukan›tlamakt›r Hürriyet’in ifli. BafltaDo¤an Holding’in öteki kurulufllar›olmak üzere tüm medyay› ve onlararac›l›¤›yla da tüm toplumu yönlen-dirmeyi amaçlar. Bunda her zamanbaflar›l› olamaz elbette; ama Hürri-yet, bu yönlendirmeyi baflarabilmekiçin hiçbir ilke, kural, de¤er tan›maz.Her türlü yalan›, karalamay›, flantaj›,komployu pervas›zca kullan›r.

Hürriyet, düzen içi güçlerin “dev-let çizgisinde birlefltirilmesi”

misyonunu da üstlenen bir gazetedir.Hürriyet’in flu veya bu konudaki ya-y›n›, devletin o konuda neye/nereyeyönelece¤ini de gösterir. Hürriyet,ayn› zamanda tekelci burjuvazi ad›-na, “muhalefete” de yön vermeyeçal›fl›r. “Demokrat” bir görünüm al-t›nda veya “gazetecilik” perdesi ar-kas›nda, onlara “mesajlar” verilir. Vene yaz›k ki, düzen güçlerinin, devle-tin “mesajlar›n›” çok önemseyen ki-mi sol, demokratik güçler de zamanzaman Hürriyet’in bu yönlendirme-lerinin etkisi alt›nda kal›rlar. Kimile-ri, Hürriyet’in oynad›¤› bu rolü gör-mezden gelip onun aleti olur zamanzaman.

Bu ülkede, oligarflinin gerçeklefl-tirdi¤i hiçbir psikolojik savafl

harekat› yoktur ki, Hürriyet onuniçinde yeralmas›n. Hürriyet yaln›zDo¤an Holding’in de¤il, kontrgerillaoperasyonlar›n›n da “amiral gemisi”say›l›r. “And›ç”lar›n uygulanmas›n-da, karalama kampanyalar›nda, çe-flitli devrimci-demokratik güçlerekarfl› düzenlenecek komplolarda dahep özel bir rolü olmufltur Hürri-yet’in.

FTipi hapishanelerin katliamlaaç›lmas› ve tecritin uygulanma-

s›nda da, bafl›ndan itibaren özel birrol oynam›flt›r Hürriyet. Devletin bupolitikay› hayata geçirmek için att›¤›her ad›mda, yan›nda Hürriyet’inmanfletleri vard›r. 19 Aral›k öncesigünlerde hapishaneleri defalarcamanflete ç›karm›flt›r Hürriyet; man-fletleriyle F Tiplerine karfl› direnen-lere karfl› savaflm›flt›r. Bu anlamda fluda belirtilmelidir ki; 19-22 Aral›kkatliam›nda, tecrit zulmünde, k›sa-cas› 122 ölümde, Hikmet Sami

Türkler, Ali Suat Ertosunlar, Sadet-tin Tantanlar, Cemil Çiçekler gibi,Ertu¤rul Özkök’ü, Oktay Ekfli’si,Emin Çölaflan’›yla Hürriyet yöneti-cileri ve yazarlar›n›n da özel bir rolüve sorumlulu¤u vard›r.

Hürriyet, F Tipi hapishaneler ko-nusunda savaflmay› o günden

bugüne de aral›ks›z sürdürmüfltür.Ne zaman F Tiplerini teflhir eden birgeliflme olsa, ne zaman 19-22 Aral›kkatliam›na iliflkin gerçekler, k›smende olsa kamuoyuna yans›sa, Hürri-yet, F Tiplerinin avukatl›¤›n› üstle-nen haberler yapm›fl; F Tipleri aley-hine oluflan havay› da¤›tmaya çal›fl-m›flt›r. fiu aç›k ki, F Tiplerinin savu-nucular›, –suçlar›n›n fark›nda olduk-lar› için– katliam›n teflhirinden kor-kuyorlar. Tecrit zulmünün teflhirin-den korkuyorlar. Tecrit politikas›n›nparçalanmas›ndan, tecritten vazge-çilmesinden korkuyorlar. Çünkü tec-rit parçaland›¤›nda, kendileri de elle-rinde 122 insan›n kan›yla kalacaklarortada... Nitekim bu sondan kaçama-yacaklar. Önünde sonunda tecrit po-litikas› parçalanacak ve “hücrelerin”bu y›lmaz savunucular›, hücreleri,tecrit zulmünü savunan yaz› ve ha-berleriyle baflbafla kalacaklar. Bu-gün, böyle bir ak›betten kurtulmakiçin adeta telafl içindedirler. Hürri-yet’in 21 Kas›m’daki habercilik aç›-s›ndan hiçbir k›ymeti olmayan man-fleti de bir yan›yla bu telafl› yans›t-maktad›r.

Burada esas olarak Hürriyet’in ro-lünü vurguluyor olsak da, burju-

va medyan›n genelinin de farkl› birkonumda olmad›¤›n› hat›rlatmaktayarar var. 1980 öncesi, devrimcilerekarfl› bu flekilde aç›k savafl yürütenTercüman gibi, MHP’nin yay›n or-gan› Hergün gibi, tescilli faflistlerinyönetimindeki gazetelerdi. Hürriyet,Milliyet, Günayd›n gibi gazetelerise, “ideolojik” nitelikleri daha geriplanda kalan, k›smen de habercilikyapan bir konumdayd›lar. Bugündevrimcilere, halka karfl›, tekelciburjuvazi ad›na Hürriyet savafl›yor.Kontrgerillan›n dikte ettirdi¤i haber-ler, MHP’nin yay›n organlar›ndançok, Hürriyet’te kendine yer bulu-yor. Ve tabii derece derece di¤er bur-juva bas›n yay›n organlar› da bu sal-

d›r›lar›n içinde yeral›yor. Art›k flukesin olarak belirtilebilir: Gazeteci-li¤in evrensel olarak oluflmufl de¤er-lerinin, kurallar› ve ilkelerinin hiçbirhükmü yoktur ülkemizdeki burjuvamedya için. En pespaye yalanlar, enucube haberler, en rezil programlar,“kör gözüm parma¤›na” dercesineyay›nlanmaktad›r. Kontrgerilla ope-rasyonlar›na alet olmak, iflkenceleri,infaz ve katliamlar› örtbas etmek,daha özet olarak söylersek, “devletikoruyup kollamak”, “gazetecili¤in”

görevleri aras›nda görülmektedir.Devleti her koflulda savunman›n ga-zetenin ve gazetecinin görevleri ara-s›nda görüldü¤ü yerde, do¤al olarakgazetecilik bitmifltir. Bu politikan›nbafl›n› çeken Hürriyet’in “gazete”olarak de¤il, “devlet gazetesi” olarakadland›r›lmas›, bu olgunun ad›n›koymak aç›s›ndan gereklidir.

Ülkemizdeki düzen, sömürü vezulüm düzenidir. Devlet, sömü-

rü ve zulüm devletidir. Devlet med-yas› da, sömürü ve zulmün medyas›-d›r. Çok çeflitli nüanslar, düzen-devlet içi çeliflkiler ve çekiflmeler, bugerçe¤i de¤ifltirmez. Bu anlamdad›rki, faflist devlete karfl› mücadele,devletin medyas›na karfl› mücadele-yi de kaç›n›lmaz olarak içermekte-dir. Hürriyet, s›n›f bilincine sahip birgazetedir. Böyle oldu¤u içindir ki,düzenin bekas› ad›na devrimcilerekarfl› savaflmaktad›r. Devrimciler deburjuva medyaya karfl› savaflacakt›r.Bu savafltan kimse kaç›namaz.

Devlet gazetesi Hürriyet, bugün,bir kez daha, 6 kad›n›n diri diri

yak›lmas›n›n, 28 tutsa¤›n kurflunlar-la, bombalarla delik deflik edilmesi-nin, 122 kiflinin tecrit politikas›ylakatledilmesinin savunucusu olarakkarfl›m›zdad›r. Ve biz bugün bu ga-zeteyi, yöneticilerini, yazarlar›n›, sa-hiplerini, bu katliam›n sorumlular›aras›nda görerek san›k sandalyesineoturtuyoruz. Tecrit politikas›na, hüc-relere sar›larak, suçlar›n›n a盤a ç›k-mas›ndan, hesap vermekten kurtul-maya çal›fl›yorlar. Ama bunda bafla-r›l› olamayacaklar. Ayd›n Do¤anlar,Ertu¤rul Özkökler, Oktay Ekfliler,Emin Çölaflanlar da 122 ölümün vedaha da artabilecek yeni ölümlerinhesab›n› verenler aras›nda olacaklar.

4

26 Kas›m 2006 / 80

Page 5: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

“fiimdi F Tipini Arar oldu-

lar”

21 Kas›m tarihli Hürriyet’inmanfleti böyle diyordu. Manfletiniç sayfalardaki bafll›¤› ise “F Ti-

pini mumla ar›yorlar” fleklin-deydi.

Kimdi peki F Tipi’ni mumlaarayanlar?.. Bu sorunun cevab›da spotta verilmiflti:

“Belçika’da mahkum olan

DHKP-C’li teröristler, yatt›klar›

cezaevinin insanl›k d›fl› koflulla-

r›ndan ve iflkenceden flikayet edi-

yorlar.”

Spotun alt›nda, TAYAD’l›la-r›n AP bürosundaki eylemininresmi girmifl; resmin iki yan›nakonulan kutularda ise, karfl›l›kl›olarak Belçika’daki hapishane-lerle Türkiye’deki F Tipleri kar-fl›laflt›r›l›yor.

Belçika’da “Günde bir ö¤ün

yemek...” bafll›¤›n›n karfl›s›ndakibafll›k aynen flöyle: “Bizim F Ti-

pi’nde Üç Ö¤ün Yemek”

Belçika’da “Tuvalette su

yok” bafll›¤›n›n karfl›s›nda “F

Tiplerinde Yeterli s›hhi tesis ve

banyo imkan› da sunuluyor...”

Karfl›laflt›rmalar böyle sürüpgidiyor. Asl›nda manflete tafl›d›k-lar›, upuzun bir yer ay›rd›klar›haber, tam bir ciddi-yetsizlik ve cehaletörne¤idir. “Bizim F

Tiplerinde... bunlar

var” diye s›ralad›k-lar› haklar, TECR‹Talt›nda zaten hiçbirik u l l a n › l a m a y a nhaklard›r ve zatensorun da buradad›r.Bu noktada Belçikahapishanelerindekitecritle, F Tiplerin-deki tecrit, koflullar›da ayn›laflt›rmakta-

d›r. “Türkiye’de spor salonu ve

kantin bile var”... diye yaz›yorHürriyet. Cahil!... Belçika veAvrupa ve ABD hapishanele-rinde de var spor salonu ve kan-tin. Hemen her hapishanede kü-tüphaneler, sa¤l›k tesisleri var-d›r; en az›ndan görünürde böy-ledir bu. Mesele bunlar›n nas›liflledi¤i, hangi koflullarda kul-land›r›ld›¤›d›r. Ama Hürriyet’inhaberinde bunlar yok. Çünküzaten Hürriyet’in amac› bir“haber” yapmak de¤il.

Hürriyet diyor ki:Zulümlerden zulüm, tecritlerden tecritbe¤enin!

Hürriyet, asl›nda, tecritekarfl› direniflin 7. y›l›nda hâlâsürmesi ve direniflin bu kadarkoyu bir sansüre ra¤men, top-lumun örgütlü kesimlerinin ço-¤unlu¤unu tecrite karfl› saflafl-t›rm›fl olmas› karfl›s›nda panikve telafl içindedir. Hürriyet’egazetecilik aç›s›ndan da, poli-tik aç›dan da asl›nda “gaf”larladolu bu haberi yapt›ran, bu te-lafl ve paniktir. Hürriyet’in tav-r›, mesela Nazi kamplar›ndanAuschwitz’e karfl› Dachau

Kamp›’n› savunmakgibidir. Veya Guan-tanamo’ya karfl› EbuGureyp Hapishane-si’ni savunmayabenzemektedir.

Auschwitz yeri-ne Dachau’yu mutercih etmemizi isti-yorsunuz bay Öz-kök? Size göre EbuGureyp’tekiler Gu-antanamo’da olma-d›klar› için hallerineflükretmeliler öyle

Bazen psikolojik savaflt›rHürriyet. Bazen ihaleler-dir... Bazen infazc›lara biralk›fl, bazen emperyalisthaydut önünde secdeye

var›flt›r... Bazen do¤du¤u-muz topraklar›n zehirlen-mesidir Hürriyet. Bazen

topra¤›n halk›n kan›yla su-lanmas›na övgüdür...

Hürriyet bazen “arka say-fa güzeli”dir, bazen islam

ilmihâli... Bazen AB’ciliktirHürriyet, bazen Ameri-

kanc›l›k; ama hep “Türki-ye Türklerindir”!.. Bazen

“tam gaz Ba¤dat”t›rHürriyet, bazen “F Tipi

mucizesi”...Ve Hürriyet, bazen öyle,bazen böyle görünse de

dünyaya hep burjuvaziningözünden bakmakt›r!

Bir halk düşmanı

Page 6: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

mi?.. Ama unutuyorsunuz ki, 122 ki-fli, “tek ö¤ün yemek veriliyor” dedi-¤iniz Belçika’da de¤il, Türkiye’deöldü! Yaln›zca bu gerçek, yapt›¤›n›ztüm k›yaslar› bofluna ç›karm›yor mu?

Hürriyet diyor ki:Tecriti sürdürmeyeceksek, bofluna m› yapt›k bu katliam›

Evet, Hürriyet’in manfletinin biranlam› da budur. E¤er tecrit politika-s› parçalan›rsa, o zaman katliam› sa-vunanlar›n insanl›k d›fl› politikalar›nsavunucusu oldu¤u daha aç›k halegelecek, suçlular›n halka hesap ver-mesi talebi daha güçlü dile getirile-cektir. Hürriyet’in baflyazarlar› kor-kuyor. Korkular› bofluna de¤il. Güngün haz›rlad›lar onlar 19 Aral›k kat-liam›n›. Gün gün haz›rland›lar ope-rasyona.

Ad›m ad›m katliama giden manfletler

10 Aral›k 2000; katliamdan 9 günönce...

Hürriyet Gazetesi’nin manfletin-de “Bu da L(açka) tipi cezaevi” ha-beri var.

Hapishanelerin tutuklular›n de-netiminde oldu¤u, buna devletin ar-t›k bir dur demesi gerekti¤ini söyle-yen bir haber...

11 Aral›k; katliamdan 8 gün ön-ce... Hürriyet’in manfletinde yine“hapishaneler sorunu” var. Tutsakla-r›n talepleriyle alay eden manflet“Emriniz olur” diyor. Alt›ndaki ha-ber, tahmin edilece¤i gibi, tutsakla-r›n taleplerinin kabul edilemez oldu-¤unu ileri sürüyor. Ayr›ca haberin birspotunda, Hürriyet’in “difli terörist-ler” gibi söylemleriyle defalarca ta-n›k olunan ahlâks›zl›¤›na bir örnekdaha ekleniyor; spotta “K›z erkek bi-rarada” deniliyor.

14 Aral›k: Hürriyet’in as›l bafl-yazar› Ertu¤rul Özkök; direnifli des-tekleyenleri terörize etmeye yönelikbir yaz› yaz›yor. Tutsaklarla görüflenheyette yer alan yazar Yaflar Ke-mal'in “‹çerdeki arkadafllar” sözünüdiline dolayan Özkök, “içerdekilerin

yandafllar›” diyerek, demokratik ta-leplere sahip ç›k›lmas›n› yarg›l›yor...Hürriyet’in bir baflka yazar› EminÇölaflan da ayn› günlerde, AdaletBakan›’n›n 9 Aral›k’taki aç›klamas›-n› bile “taviz” olarak görerek “soka-

¤a dökülen birkaç bin kifli yüzünden

devletin geri ad›m atmamas› gerekti-

¤i” fetvas›n› veriyordu.

15 Aral›k; katliamdan 4 gün ön-ce. Hürriyet Adalet Bakan›’n›n“Devlet olarak elimizden geleni

yapt›k. Ölüm oruçlar›n›n vebali bafl-

latanlar›nd›r” fleklindeki aç›klama-s›n› “Vebaline katlan›rlar” diyerekmanflet yap›yor.

Ve 18 Aral›k; katliam›n arifesi.Hürriyet F Tipleri övgüsünü manfle-te ç›kar›yor yine. Ama bu manflet, 21

Kas›m 2006’da att›klar› manfletintam tersi!

18 Aral›k tarihli Hürriyet, Al-manya'da Amberg'de bir hapishane-de yapt›¤› röportaj› “Bizde F Tipi

için kuyruk var” manfletiyle haber-lefltirmifl.

Ve 19 Aral›k; F Tiplerine gitmekiçin kuyru¤a girmemifl olan tutsak-lar, onbin asker, polis taraf›ndan kat-ledilerek ve iflkencelerden geçirile-rek F Tiplerine sevkediliyor.

‹flte bu manfletler, ve bu manflet-leri besleyen say›s›z haber, köfle ya-z›s›, Hürriyet’in bugünkü telafl›n›n,F Tiplerini savunmak için nedenböylesine y›rt›nd›¤›n›n nedenini an-lat›yor.

Katliam sonras›: Diri diri yakanlar›n suçlar›n› örtbas etme yay›nlar›

20 Aral›k’ta “Devlet girdi” man-fletiyle ç›kt› Hürriyet. Fazla söze veyoruma gerek b›rakmayan bir man-flet...

Tutsaklar›n kaleflnikoflarla atefletti¤inden, kendi arkadafllar›n› ken-

dilerinin yakt›klar›na kadar devletintüm yalanlar›, kendine bolca yer bul-mufltu Hürriyet sayfalar›nda...

Ne o günlerde, ne de daha sonra-ki günlerde, devlet resmi raporlar› bi-le tutsaklar›n diri diri yak›ld›¤›n›, içe-riden d›flar›ya atefl edilmeyip, bütünkurflunlar›n yönünün d›flar›dan içeri-ye oldu¤unu defalarca resmen ortayakoymufl olmas›na karfl›n, bu gerçek-ler bir kez olsun yer almad› Hürri-yet’te. Katliama iliflkin davalar yeral-mad›. 6 kad›n tutsa¤›n diri diri yak›l-d›¤› belgelerde a盤a ç›kt›, ama onlarHürriyet’te aradan geçen 7 y›la ra¤-men hâlâ haber olamad›.

22 Aral›k günü, Hikmet SamiTürk bir bas›n toplant›s› s›ras›ndamuhabirleri “devlete karfl› flüpheci

ifadeler tafl›yan sorular sormay›-

n›z” diye azarlam›flt›. Hürriyet bu-nun en s›k› uygulay›c›s› olacakt›.

Ne demekti devletten flüphelen-mek, ne demekti devleti y›pratmak.Hürriyet devletti... Devletten flüphe-lenilmeyecekti, ama tutsaklardan,k›zlar› kömüre dönüfltürülen, o¤ulla-r› katledilen, iflkencelerden geçirilenanalardan flüphelenilebilirdi. O gün-lerde Hürriyet yazar› olan Fatih Al-tayl›, 22 Aral›k'taki yaz›s›nda, ambu-lanslar›n önüne atlayan yüre¤i yan-g›n yerine dönmüfl analar›n “anne

süsü verilmifl alâkas›z insanlar ol-

du¤u”nu yaz›yordu Hürriyet sayfa-lar›nda.

Halka ve devrimcilere karfl› sa-vaflmaya devam ediyordu Hürriyet.24 Aral›k tarihli, yani katliamdan veF Tiplerinin aç›l›fl›n›n üzerinden he-nüz 4 gün geçmiflken, iflkencedengeçirilmifl ve iflkenceden geçirildi¤iher hallerinden belli olan tutsaklar›nresimlerini bas›p, alt›na “süt dök-

müfl kediye döndüler” diye yaz›yor-du utanmadan ve ahlâks›zca.

Ama iflte tarihin tekzibidir bu.Hürriyet’in “süt dökmüfl kediye dön-

düler” dedikleri, tecrit zulmü karfl›-s›nda, Özkökler’in kopkoyu sansü-rüne ra¤men 7 y›ld›r aslanlar gibi,halk›n yi¤it fedaileri olarak direni-yorlar ve o direnifl, Hürriyet yazarla-r›n›n, yöneticilerinin yüreklerinekorku salmaya devam ediyor. Öz-

6

26 Kas›m 2006 / 80

Page 7: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

kökler’in yürekleri, biz bunlar› dörtduvar›n arkas›nda bile teslim alama-d›k, d›flar›da nas›l teslim alaca¤›z,bunlar›n gelip g›rtlaklar›m›za sar›l-mas›na nas›l engel olaca¤›z kayg›-s›yla dolu...

F Tiplerinin zindanc›lar› ne zaman biraz teflhir olsa, Hürriyet imdada yetifliyor

Do¤an Holding’in bir baflka ga-zetesi Milliyet 20 Aral›k’ta “Sahteoruç, kanl› iftar” manfletiyle ç›km›fl-t›. Bu manflet, gerçekte tüm burjuvamedyan›n hapishanelere iliflkin ya-y›nlar›n›n o günden sonraki içeri¤inide belirleyecekti. Katliamc› adalet,sa¤l›k ve içiflleri bakanlar›n›n “ölümorucu bitti, öyle bir fley yok” türün-deki aç›klamalar›, hergün iri bafll›k-larla verilirken, tutsak yak›nlar›n›n,devrimcilerin direniflin sürdü¤ünedair aç›klamalar›ndan bir kelime bi-

le “s›zd›r›lmad›” bas›n›n sayfalar›na.Burjuva medya, gerçe¤in sayfalar›nas›zmamas› için barikatlar kurmufltu.

Ama nereye kadar saklayabile-ceklerdi ölüm orucunun sürdü¤ünü?Nereye kadar saklayabileceklerdi FTiplerinde tecrit zulmünü?

21 Mart 2001’de, kopkoyu birsessizli¤in ve sansürün ortas›nda,Sincan F Tipi’nde bir ölüm orucu di-reniflçisi flehit düfltü. Cengiz Soy-dafl’›n ölümü, yalanlar› yerle bireden bir ölümdü. ‹flte o gün, CengizSoydafl’›n ölüm haberinin baz› gaze-telerde yerald›¤› gün, Hürriyet Gaze-tesi, tarihte efline az rastlan›r birutanmazl›k örne¤iyle haber yapt› FTiplerini...

Hürriyet, yüzlerce günlük açl›¤›nsonucunda ölen Cengiz Soydafl’›ncesedi henüz so¤umam›flken, “F

Tiplerinde 1.5 milyonluk tabldot”

bafll›kl› haberiyle, F Tiplerinde nekadar güzel yemekler verildi¤ininhaberini yap›yordu... Bir cellad›n da-ra¤ac›n›n alt›ndaki sehpay› çeker-

kenki, veya bir kasab›n hayvanla-r› keserkenki so¤ukkanl›l›¤›,Hürriyet yönetmeni ve yazarlar›-n›n bu haberi koyarkenki caniceso¤ukkanl›l›¤› yan›nda hiç kal›r-d›... Hürriyet, zaman zaman buna

benzer haberlere devam etti. Çünküdirenifl sürüyordu. Çünkü sansüre,d›flar›da F Tiplerinden sözeden her-kese ve her kuruma karfl› uygulananpolis ve yarg› terörüne ra¤men, dire-nifl gündemden ç›kar›lam›yordu.

Yine böyle bir kesitte, 20 May›s2003 günü, Hürriyet, F Tiplerini ay-n› bugünkü gibi manflet yapm›flt›.Manfletin içeri¤i de bugünkü gibiydi.20 May›s tarihli Hürriyet’in manfle-tinde “F Tipi mucizesi” yaz›yordu.

Asl›nda F Tipi hapishanelerdenpek bir fley yoktu manfletin alt›ndakihaberde. Mesele, bugün oldu¤u gibi,F Tiplerini aklayan bir manflet at-makt›; alt› bofl da olsa...

“F Tipi mucizesi” bafll›kl› habe-rin alt›nda da “Bayrampafla’n›n du-

varlar›nda art›k terör örgütlerinin

pankartlar›n›n de¤il çiçekli resimle-

rin bulundu¤u... devletin cezaevleri-

ne egemen oldu¤u... Ve bunun F tipi

mucizesi sayesinde oldu¤u...” yaz›-l›yd›.

Özkökler, Ekfliler, ülkenin tüm sorunlar›n› “19 Aral›klarla” çözmeyi öneriyor

Sözkonusu manflet, 21 Kas›m2006 tarihli Hürriyet’te oldu¤u gibi,yine resmi baflyazar Oktay Ekfli’ninyaz›s›yla tamamlanm›flt›. Devletinsad›k memuru olarak devlet gazete-sinin bafl köflesine yerlefltirilen Ok-tay Ekfli, “‹steyince düzeliyor-

mufl...” bafll›kl› yaz›s›nda, bak›n na-s›l 19 Aral›k katliam›n› yap›nca ha-pishaneler düzeldi diyordu özetle.Oktay Ekfli, yaz›s›nda “Ne dersiniz?

Sorunlar› ertelemek yerine çözmenin

de mümkün oldu¤unu gösteren bu

örnekte hepimiz için önemli bir ders

yok mu?” diye soruyordu bir de üs-tüne üstlük.

Oktay Ekfli, bu sat›rlar› yazarken,tecrit zulmünün katlettiklerinin say›-

s› 106 idi. 106 insan! Yani ona göre,ülkenin tüm sorunlar› asarak, kese-rek, devletin fliddetini göstererek çö-zülebilirdi...

106 tabutun üstüne ayaklar›n› ba-sarak manfletler atan, baflyaz›lar ya-zan Hürriyet yöneticileri, “art›k dev-

let cezaevlerine hakimdir”! diyeövünmekteydiler. Devletin baflar›s›,kendi baflar›lar›yd› elbette; onlardevletin gazetesiydi çünkü...

Hürriyet’in 12 Eylül’den sonra,ama özellikle de 1990’lar›n bafllar›n-dan bu yanaki tarihi, tümüyle yuka-r›da aktard›¤›m›z muhtevaya paralelbir tarihtir. Biz burada sadece son FTipi manfletinden hareketle, F Tiple-ri konusundaki Hürriyet tarihinin k›-sa bir özetini ç›kard›k. Hürriyet’inhalk düflmanl›¤›n›n tam seceresinisay›p dökmeye kuflkusuz bir dergi-nin hacmi yetmez de.

Hürriyet’in Ulucanlar katliam›-n›n hemen ertesinde yay›nlad›¤›“kanl› isyan› bafllatmadan befl daki-

ka önce ellerinde sopalarla hat›ra

foto¤raf› çektirdiler” altyaz›s›yla ya-y›nlad›¤› foto¤raf›n y›llar öncesineait bir foto¤raf oldu¤unu, Hürri-yet’in sadece katliam› “mazur” gös-termeyi amaçlad›¤›n›; infazlardansonra katliamc›lar› nas›l alk›fllad›¤›-n›; her devletin “derin devlete ihtiya-c› var” diyerek Susurluk politikalar›-n› nas›l meflrulaflt›rd›¤›n› hat›rlamakbile Hürriyet’in kim oldu¤unu, neyehizmet etti¤ini göstermeye yeten ör-neklerdir.

Üzerinde “insan bulunan yere at-may›n›z” yaz›l› gaz ve alev bomba-lar›yla gerçeklefltirilen bir katliam›“devlet girdi” diye savunan bir kuru-mu, “bas›n organ›” diye katliamc›-lardan ayr› bir yere koymak, ne ka-dar do¤ru bir yaklafl›m olur, cevab›yukar›dad›r... Hürriyet iflte böyle bir“gazete”; baflka bir tan›mla kontrge-rillan›n sesi... bu yüzden de kan›m›z-ca, F Tipi hapishanelerin “zindanbekçili¤ine”, tecritin avukatl›¤›nasoyunan, hakl› ve meflru olanlarakarfl› sansür ve yalanla savaflan budevlet gazetesinin logosunun alt›na“insan bulunan yerde okut-

may›n›z” diye yaz›lmal›...

7

26 Kas›m 2006 / 80

Page 8: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

8

26 Kas›m 2006 / 80

1990’daH ü r r i y e tG a z e t e -si’nin Ge-

nel Yay›n Yönetmenli¤i’ne atand›.Döneklikte, siyasi ikiyüzlülükte,nabza göre flerbet vermekte, tekelciburjuvazinin ç›karlar›n› savunmak-ta ve burjuva kültürünün en pespayede¤erlerinin aleni avukatl›¤›n› yap-makta, iflbitiricilikte, tüm rakipleri-ni geride b›rakarak, kariyer ve kârmerdivenleri t›rmanmaya devam et-ti Do¤an Medya Holding YönetimKurulu üyeli¤ine getirildi daha son-ra. TÜS‹AD üyesi oldu.

‹ktidarda kim varsa veya kiminiktidara gelme olas›l›¤› büyümüflse,geçmiflte onun için ne dedi¤i, neyazd›¤› önemli de¤ildir. Onun “iyi”yönlerini herkesten önce keflfedip,Do¤an Medya’n›n ifllerinin halledil-mesi için yolu düzlemeye bafllar...Turgut Özal, Ecevit, A¤ar, Demi-rel, Tayyip, Çiller, ve ötekiler; as-l›nda övgüler düzmedi¤i hiçbir bur-juva politikac› yoktur. Çünkü Öz-kök’ün bir ideolojisi, ilkeleri, sa-vundu¤u ve hiçbir koflulda vazgeç-meyece¤i idealleri, düflünceleriyoktur.

Dönekli¤in teorisyenidir o. ‹lke-sizli¤in, pragmatizmin, güç önündeboyun e¤menin teorisyenidir. Her-kese böyle yapmas›n› önerir.

‘91'lerde Gorbaçov’a, hemen ar-d›ndan da Yeltsin’e hayrand›r. Son-ra Clinton’a hayranl›¤› üzerine ya-z›lar yazar... Halka ve devrimcilerekim düflman ise, kim dünyay› tekel-lerin çiftli¤ine dönüfltürüyorsa, Er-tu¤rul Özkök ona hayrand›r... ‹nsa-no¤lunun döneklikle nas›l alçalabi-lece¤inin s›n›rlar›n› görebilmek aç›-

s›ndan yararl› bir örnektir Özkök,

Yaz›lar›nda, yüksekten konuflur.Kendine her yeri ve herkesi yönetenbir hava verir. Ama asl›nda, kendisiküçüktür. Çünkü, sahip oldu¤u güç,Do¤an Holding’in, TÜS‹AD’›n gü-cüdür; onlar›n düflüncelerini iyi dilegetirdi¤i ölçüde el üstündedir... Bubüyük haval› yazar, Ürdün Kral›Hüseyin'in cenaze töreninde “ABD

Baflkan› ile yüz yüze geldik. Baflkan

ikinci kata ç›karken elimi s›kt›" diyeyazacak kadar da “küçük”tür.

Hukuka, adalete sayg›s› yoktur.Dedik ya; onun için geçerli olan tekfley, emperyalistlerin, tekellerinhükmetmesidir. O hükümranl›¤›nönüne ç›kan her fleyin dümdüz edil-mesini savunur. fiu veya bu yolla ol-mas› onun için önemli de¤ildir...Bunun için, “derin devleti” savun-makta pervas›zd›r... “Her ülkenin

makul derin devleti olmalı -diyerekflöyle devam eder:- Ben bunu flöyle

formüle ediyorum: Her ülkenin,

makul ölçüde derin devlet kurumla-

rına ve operasyonlarına ihtiyacı

vardır. Elbette bu örtülü operasyon-

ları düzenleyen bazı gizli yönetme-

likler de olacaktır.”

Halk›n veya devrimci politikan›nflu veya bu konuda baflar›s›na aslatahammül edemez. Hergün, her saatsavafl›r öyle bir durumda. Her vesi-leyle tahammülsüzlü¤ünü kusar.

ABD’nin Irak’› iflgaline oligarfli-nin aç›kça ortak olamamas›, bu ko-nudaki tezkerenin reddi, onun enönemli haz›ms›zl›klar›ndan biridir.‹kinci en büyük haz›ms›zl›¤› ise,devrimcilerin -özel olarak da Cep-heliler’in- bir türlü yokedilememesi,ezilememesi ve teslim al›nanamas›-d›r. Devrimcileri teslim alman›n enönemli araçlar›ndan biri olarak gör-dü¤ü F Tipleri konusundaki hassasi-yetinin temelinde de bu vard›r.

18 fiubat 2003 tarihli yaz›s›nda“IRAK DA F T‹P‹ TUZA⁄INA

DÜfiÜYOR” derken, bu iki haz›m-s›zl›¤›n onun uykular›n› kaç›racakkadar derin oldu¤unu gösterir.

“BEN bafl›ndan beri hep flu en-

difleyi tafl›d›m. Irak halk›n›n bafl›na,

bizde F tipi cezaevi olaylar› s›ras›n-

da direniflçilerin bafl›na gelenler

gelecek diye düflünüyordum. 0 gün-

leri hat›rlay›n...”

Emperyalizmin ve oligarflininplanlar›na karfl› hiç kimse direnme-melidir. Onun “ak›ll›” politikalar›-n›n özeti budur.

Direnenlere ise her fley mübaht›r.

Direnen “terörist”tir.

Bu konuda Bush’un zihniyetininilk temsilcilerinden biri say›labilirÖzkök. ‹nfazlar› alk›fllamakta ve sa-vunmakta, Bush kadar pervas›z veahlâks›zd›r.

Bu ahlâk›n›, çok fazla anlatmayagerek yok; gazetesinde yapt›¤› birhaberden Özkök’ün anlay›fl›n› gör-mek mümkündür.

Bir Kurban Bayram› haberiydi ohaber. Bir bo¤an›n, kaçmamas› içinayaklar› kesilmiflti. Özkök anlay›fl›ve ahlâk›, ba¤lanm›fl, ayaklar› kesil-mifl bo¤a resminin alt›na iflte flucümleyi koymufltu:

“Kurbanl›¤a terörist muame-

lesi.”

Bugün Guantanamolar’›, EbuGureybler’i, F Tiplerini yaratan ifltebu zihniyettir.

Bu bafll›kta, emperyalizme veoligarfliye karfl› mücadele edenlerekarfl› Özkökler’in bak›fl› özetlen-mektedir.

Bu bak›flta, insan haklar›, demok-rasi, adalet hukuk, hiçbiri yoktur. Vebu nedenledir ki, Hürriyet’te veyaÖzkök’ün kendi sütununda, bu kav-ramlar›n geçti¤i hiçbir cümlenin ger-çekli¤i ve inand›r›c›l›¤› yoktur. Onunbu kategorideki sözlerine de¤er bi-çilmesi, önem verilmesi de kaydedil-mesi gereken bir baflka çarp›kl›kt›r.

Dönekli¤in Teorisyeni

Oligarflinin “Kalemli” Tetikçisi

Ertu rul ÖZKÖK

Page 9: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

9

26 Kas›m 2006 / 80

H ü r r i y e t ’ i n“fiimdi F TipiniArar Oldular”manfletinin alt›n-daki baflyaz›s›nda“Be¤enmiyorsa-n›z buraya gelin”

diyor Oktay Ekfli.Daha bafll›ktan ele veriyor dev-

rimcilere karfl› tüm kinini. Dahabafll›ktan, 7 y›ld›r k›ramad›klar› di-renifle duydu¤u öfkeyi kusuyor. Vedaha bafll›ktan itibaren, devrimcile-rin Belçika’da veya Türkiye’de ve-ya dünyan›n herhangi bir yerindezulüm alt›nda olmas›ndan duydu¤usevinci görüyorsunuz.

Sevin bay Oktay Ekfli, sevin. Daha aç›k yaz sevincini, ki, Hür-

riyet okurlar› her gün “baflköflede”nas›l bir insan›n sat›rlar›n› okuduk-lar›n› bilsinler.

Evet, Oktay Ekfli, flunlar› yaz›-yor yaz›s›n›n devam›nda:

“Belçika cezaevlerinden flikayetedenlere insan›n ‘Türkiye’nin hiçde¤ilse bu konuda oradakinden iyikurumlar› oldu¤unu anlam›fls›n›z-

d›r’ diyesi geliyor.

... Her biri 370 kiflilik F Tipi ce-zaevlerinde mahkumlar›n e¤itilerektopluma kazand›r›lmas› için, mesleke¤itimine yönelik çeflitli atölyeler,kütüphane, çok amaçl› salon, aç›khava spor sahas› ve kantin bulunu-yor.

Bu bilgiler ›fl›¤›nda bak›nca ‘Ce-zaevlerinde tecrite son’gerekçesiyleölüm orucuna yatan ve bu yüzdenhayat›n› kaybeden 122 kiflinin kendican›na boflu bofluna k›yd›¤› ortayaç›k›yor. Çünkü imkan olsa ve ‘Hadievlad›m git de Belçika’daki hapis-hanede yat!’ deseniz oradaki duru-mun Türk cezaevlerinden çok dahakötü oldu¤unu anlarlard›.” (21 Ka-s›m 2006)

Oktay Ekfli’den bilimsellik,mant›ksall›k, tutarl›l›k beklemek,ona fazladan bir de¤er biçmektir.Bu anlamda onun yazd›klar›n› buaç›dan de¤erlerdirecek de¤iliz.

Ama gene de y›llard›r yaz›p çi-zen birinin bu kadar saçma sapanbir düflünce yap›s›na sahip olmas›nabir fley demeden geçemiyoruz.

Tecrit gerekçesiyle ölüm orucu-na yat›p ölen 122 kifli, F Tiplerininne kadar güzel oldu¤unun fark›ndade¤il ama Oktay Ekfli fark›nda...

Kontrgerilla politikalar›n› sa-vunmak ve bunun için devrimcileri,direnenleri karalamak sözkonusuolunca ak›l, izan, mant›k do¤al ola-rak devreden ç›k›yor. Çünkü baflkatürlü, bu görevi yerine getirebilme-leri mümkün de¤il.

Oktay Ekfli’nin bu görevlerimemnuniyetle yerine getirdi¤ini bi-liyoruz. O ki, devrimciler için “ge-

berdi” diye yazabilen biridir. (Bkz,12 Eylül 2001 tarihli yaz›s›)

O ki, 19 Aral›k katliam› öncesin-deki tart›flmalara iliflkin, “F Tipleri

konusunda olsa olsa bir ‘gecik-

me’den sözedilebilir deyip bir an

önce gereken operasyonun yap›l-

mas›n›” isteyenlerdendi.

F Tipleri tart›flmas›nda kalemin-den kan damlayanlardand›.

Onlar›n kaleminden damlayankan, hapishanelerin maltalar›ndatutsaklar›n kan›yla göle dönüfltü.

Bugün Gazetesi yazar› Emin Pazar-c› da, Hürriyet’in manfletinin ertesi gü-nü F Tipi avukatlar›n›n yard›m›na kofl-makta gecikmedi.

22 Kas›m günkü yaz›s›nda, o datecrit korosuna kat›l›p flunlar› yazd›:

“Bizdeki F Tipi cezaevleri, Avru-pa'daki cezaevlerinin yan›nda saray!Türkiye'dekilere rahat batt›¤› için F Tipi

cezaevlerini protesto ediyorlar. DHKP-C militanlar›, ce-zaevi flartlar›ndan çok F Tipi cezaevlerindeki yüksek gü-venlikten rahats›zlar.

‹stanbul'daki Behiç Aflç› isimli bir avukat da evindeki"ölüm orucu" eylemiyle onlara destek veriyor. ‘Avukat’dediysek, laf›n gelifli...”

Emin Pazarc›’ya göre, zaten Behiç Aflç› da avukatde¤il, “terörist”!

Hal böyle olunca, teröristin hakk› m› olur?Emin Pazarc›, Türkiye’nin en uyan›¤› ya, 7 y›ld›r süren

direniflte zaten “amaç üzüm yemek yerine ba¤c›y› döv-

mek”mifl... Bunun için de ona göre direnifli de, talepleride kaale almamak gerekiyor.

Bofl konufluyorsun Emin Pazarc›. Siz yedi y›ld›r söylüyorsunuz zaten bunlar›. Söyle-

mekle kalm›yor, bask›yla, terörle, tehditle gerçekleri ört-bas edip, direnifli bitirmeye çal›fl›yorsunuz. Ama baflara-mad›n›z.

Bak, bu kez oldukça yaln›z kalm›fl durumdas›n. Öte-ki Eminler (mesela Emin Çölaflan, Emin Demirel), öteki FTipciler, nedense geç kald›lar bu kez kampanyaya kat›l-makta. Ama onlar kat›lsalar bile, yine de bu defa say›n›z19 Aral›k’taki kadar olmayacak.

Çünkü nas›l aldat›ld›klar›n› gördü en az›ndan baz›lar›. Çünkü “birey özgürlükleri” ad›na savunduklar› hücre-

lerin Türkiye’de nas›l bir iflkenceye dönüfltü¤ünü gördü-ler. Çünkü ortada diri diri yak›lanlar var. Çünkü orada da122 ölüm var; 7 y›ld›r süren direnifl var.

Yani, ne kadar ç›rp›n›rsan›z ç›rp›n›n, Emin Pazarc›lar,azalmaya ve tarih önünde hesap vermeye mahkum!

Katliamc› devletin, katliam alk›flç›s› baflyazar›

Page 10: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

Oktay Ekfli, daha 1996 ÖlümOrucu döneminde devletin “müda-hale” etmesi gerekti¤ini söyleyen-lerden biriydi.

1996 Ölüm Orucu dönemindeflöyle yazm›flt›.

“Bu ‘ölüm orucu’ kampanyas›,hapishanelerdeki üç-befl aksakl›kdüzeltilsin diye bafllat›lmad› (...)Meselenin özünde hapishanelerdekiterör suçlular›n›n, devleti dize ge-tirme kayg›s› var.

... ölüm orucuna zorlad›klar› ar-kadafllar›n› ‘tedavi’ için devlete tes-lim etmezlerse, devlet gerekeni ya-pacakt›r.

“Asl›n› ararsan›z,... sorulmas›gereken, bugüne kadar neden mü-dahale edilmedi¤idir. Yani ortadaolsa olsa bir ‘gecikme’ vard›r.” (27Temmuz 1996, Hürriyet)

O “gecikme”, 19 Aral›k’ta fazla-s›yla “telafi” edildi. 19 Aral›k saba-h› “bayram” yapt› Oktay Ekfliler...Ama bir yan›yla da kursaklar›ndakald› sevinçleri. Bir türlü “tamam,ezdik, bitirdik” diyemediler. Direniflhala sürüyor. O kadar bask›ya, teh-dide, sansüre; çarp›tmaya ra¤men, FTiplerinin savunucular› lanetleniyorülkemizde.

*Ekfli’nin Avrupa hapishaneleri

üzerine yazd›¤› her kelime ise, yaderin bir cahilli¤in ya da aleni birçarp›tman›n ifadesidir.

Devrimciler, F Tiplerinin ve tec-ritin fikir babas›n›n, finansörününAvrupa ve Amerikan emperyalizmioldu¤unu y›llard›r biliyor ve yaz›-yorlar.

Hangisinin hapishanelerinin da-ha iyi oldu¤u gibi bir tart›flma abes-tir; e¤er bir k›yas yap›lacaksa, söy-lenecek tek fley, al birini vur ötekineolur... Ekfli’ye biz söyleyelim; sade-ce Belçika’da de¤il, Avrupa’n›n tümhapishanelerinde hücre ve tecrit sis-temi yürürlüktedir. Ve Avrupa ha-pishanelerinde siyasi tutsaklar›n sa-y›s› fazla olmad›¤› için, oralarda busisteme karfl› güçlü bir direnifl yok-tur. Ama direniflin olmamas› da sis-temin iyili¤ini göstermez.

Kald› ki, F Tiplerini “Avrupastandartlar›na uygun” diye savunup

pazarlayan daha düne kadar sizdi-niz. Hemen her alanda oldu¤u gibi,hapishaneler konusunda da emper-yalizmin uluslararas› standartlar›nakarfl› ç›kan ise bizdik.

Baflyazar Oktay Ekfli, daha öncekendi gazetesinde, F Tiplerini pa-zarlamak için Avrupa’da mahkum-lar›n hücrelerden nas›l memnun ol-du¤u haberlerini yapt›klar›n› daunutmufl anlafl›lan. Belki bunam›fll›-¤›ndan unuttu, belki de ifline geldi-¤inden.

Ama san›r›z ikinci ihtimal geçer-li. Oktay Ekfli gibiler için, Hürriyetgibi bir gazete için, dün ne söyle-diklerinin, neyi savunduklar›n›nönemi yoktur. Mesele, halk›n müca-delesinin, direnifllerinin karalanma-s›, mahkum edilmesidir. Bunun içino gün ne gerekiyorsa, onu yazar,onun haberini yaparlar.

F Tiplerine karfl› k›r›lamayan di-renifl, onlara yalan yanl›fl haberleryapt›rmaya, yorumlar yazd›rmayadevam edecektir.

10

26 Kas›m 2006 / 80

Do¤an Medya’n›n Katliamc›l›¤›na,

Soygunculu¤una, ‹fl Takipçili¤ine

Perde Yap›lan ‹lkeleri...

Do¤an Medya Grubu’nun o çok övündükleri “yay›n ilkeleri”, “fiimdi F Ti-

pini Arar Oldular” bafll›kl› haberde PASPAS edilmifltir.

“Do¤an Medya Grubu Yay›n Konseyi Taraf›ndan Düzenlenen” ilkelerindaha 1. maddesinden bafllanm›flt›r ihlale. Bak›n o “ilkeler”in ilk maddesindene deniyor:

“1- Gazetecilikte temel ifllev, gerçekleri bulup bozmadan, abartmadan ve

hiçbir bask›n›n etkisi alt›nda kalmadan, en k›sa zamanda ve edinilebilen tam

bilgiyle kamuoyuna iletmektir.”

Ne Belçika hapishanelerindeki, ne F Tiplerindeki gerçe¤i bulmak için cid-di bir çaba göstermemifltir Hürriyet yazarlar›. Bulduklar› gerçekleri “bozma-dan, abartmadan” yans›tmak yerine tam tersine bozarak, abartarak kamuoyu-na iletmifllerdir.

Yay›n ilkelerinin bir baflka maddesinde flöyle deniyor.

“Madde 16-Haberlerin araflt›r›lmas›, haz›rlanmas› ve yay›mlanmas›nda

her zaman dengeli, gerçe¤e ba¤l› ve objektif davran›lmas› flartt›r.

a-Yay›mlanan haberde suçlanan taraf›n görüflüne yer verilir. ‹lgilinin ya-

n›t vermemesi veya kendisine ulafl›lamam›fl olma hali ayn› haberde belirtilir.”

Bu haberde bir denge, gerçe¤e ba¤l›l›k ve objektiflik aramak, samanl›ktai¤ne aramaktan farks›zd›r.

‹kincisi, ilgili taraflar›n görüflüne yer verme diye bir fley zaten hiç sözko-nusu edilmemektedir. Sorun bakal›m kendilerine; “F Tiplerini ar›yorlar m›”gerçekten. Niye siz iflkembenizden yorum sall›yorsunuz?.. Do¤an Medya ya-y›n ilkeleri öyle yap›n m› diyor size...

Ama Hürriyet’i anl›yoruz. “Do¤an Medya’n›n yay›n ilkeleri” baflka fleysöylüyor, “Do¤an Holding’in ç›karlar›” baflka fley. Ve tabii siz “ilkelerin”de¤il, ikincisinin sesini dinliyorsunuz.

Zaten küreselleflme ça¤›nda, ilkelerin, kurallar›n, de¤erlerin önemi mi kal-d›!

Bu ilkeleri gazetenizde ilk yay›nlad›¤›n›zda alt›nda kocaman “HÜRR‹YET

ÇALIfiANLARI OLARAK BU ‹LKELERE UYACA⁄IMIZA SÖZ VER‹YO-

RUZ.” yaz›yordu. Sözünüzü de tutmuyorsunuz.

Ama sözün ne önemi var de¤il mi bay Özkök, de¤il mi bay dönek!

Page 11: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

tayad’l› Aileler,123. ölü-mü engel-

lemek için, 122 insan›m›z› katle-denlerin en güçlü silah› durumundaolan sansürü, bedeller ödeyerek afl›-yorlar.

20 Kas›m günü sabah 10.30’dabafllayan ve iki saate yak›n süreneylem, tüm dünyaya bu ülkede 122insan›n katledildi¤ini ve ölümlerinsürdü¤ünü hayk›rd›. 7 y›ld›r en gürsesle hayk›r›lan, usanmadan yorul-madan, umutsuzlu¤a kap›lmadandile getirilen bir talebi dile getirdiTAYAD’l›lar; “Tecrite Son.”

Amerika mer-kezli haber ajans›Associated Press(AP) Ankaratemsilcili¤ini ifl-gal eden TA-YAD’l›lar, pen-cerelerden sark›t-t›klar› devasapankartlarla, at-t›klar› sloganlarve yapt›klar› ko-nuflmalarla, tecritve 122 ölümüsansürle bo¤dur-mayacaklar›n› birkez daha göster-diler.

Saat 10.30’daAP merkez inegelen 29 TA-YAD’l›, pencere-den “F Tipi Ha-pishanelerde 122‹nsan Öldü. Tec-rite Son - TA-YAD’l› Aileler”imzal› Türkçe veayn› slogan›n yerald›¤› ‹ngilizceiki pankart ast›-lar. Tecriti anla-tan kufllamalar dayap›lan eylem es-nas›nda konufl-malar yap›larak

tecritin kald›r›lmas› istendi. TA-YAD’l›lar, iflgali sona erdirmek içintaleplerini, “kendileri ile bir TV ka-nal›n›n canl› yay›n yapmas›” fleklin-de bildirdiler.

‹çeride ajans çal›flanlar›na hiçbirzarar vermeyen, aksine polis müda-halesine karfl› hem onlar› hem deajans›n teknik malzemelerini koru-maya almaya çal›flan TAYAD’l›lar,polisin demagojilerine engel olmakiçin de, pencereden “Bizimle her-hangi bir kanal canl› yay›nda röpor-taj yaps›n. Bizler tecritin kald›r›l-mas›n› istiyoruz. Üzerimizde her-hangi bir kesici alet yoktur. T›rnak

çak›s› bile yoktur. Burada yap›lansald›r›da görülecek zarardan biz de-¤il polis sorumludur” fleklindeanons yapt›lar.

Binay› kuflatmak için gelen ilkpolis ekibi, tecritçilerin insan yafla-m›n› ilgilendiren bir konuda canl›yay›n gibi bir talebe nas›l karfl›l›kvereceklerini de gösteriyordu adeta.Nitekim, eylemin haberini verenKanal D, bu durumu “Eylemi kimin

yapt›¤›n› gören polis, müdahalesini

nas›l yapaca¤›na çoktan karar ver-

miflti. Gaz maskeleriyle içeri girdi-

ler” sözleriyle anlat›yordu.

Yani, önemli olan ne istendi¤i vekimin dile getirdi¤iydi. Bir orospu-ya, pezevenge canl› yay›n mikro-fonlar›n›n uzat›lmas›nda hiçbir sa-k›nca yoktu. Ama onlar konuflturul-mamal›yd›lar. “TECR‹T”i genifl kit-leler duymamal›yd›. Duyanlar›n, buhayk›r›fla ses vermeye çal›flanlar›nsesleri de asla yans›t›lmamal›yd›.Bu, ister tan›nm›fl bir ayd›n olsun,isterse ülkenin en büyük demokra-tik kuruluflu olsun, fark etmezdi.TECR‹T yasakl›yd›, dile getirenkim olursa olsun bu konuda tavizverilmezdi. Ka¤›tlara dökülüp alt›-na tüm medya kurulufllar› taraf›n-dan belki imzalar at›lmam›flt›. Amaaç›k ve herkesin bildi¤i bir uyumiçinde tüm burjuva bas›n organlar›bu politikay› uyguluyorlard›. BehiçAflc›’n›n ölüme yatmas› ve TA-YAD’›n kimi eylemleri ile sansürbiraz çatlamaya yüz mü tuttu, sus-kun kesimler biraz harekete geçipiktidar üzerinde bask› m› kurmayabafllad›lar; iflte o zaman da sansür-cülerin en baflta gideni patlat›verirdimanfleti.

AP’nin iflgal edilmesi de iflte bupolitikan›n bir ürünü de¤il miydizaten. Tam yedi y›ld›r tavizsiz birflekilde uygulanan sansür. fiöyle birbelle¤inizi yoklay›n, hangi konu yada konularda bu kadar uzun süre vebu denli kat› bir tecrit uygulanm›flt›racaba?

11

26 Kas›m 2006 / 80

TTAAYYAADD ’’ LL II LLAARR TTÜÜMM DÜNYAYA SESLEND‹

Page 12: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

Eylem devam ederken, ajans ça-l›flanlar›n›n aramas› üzerine, ‹HDGenel Baflkan› Yusuf Alatafl, olayyerine gelerek arac›l›k yapmaya ça-l›flt›. Eyleme son verilmesini iste-yen, öte yandan arad›¤› TV kanalla-r›n›n da yay›n yapmay› reddetti¤iAlatafl, eylemcilerin ajans çal›flanla-r›na herhangi bir müdahalede bu-lunmad›¤›n›, hatta içerideki bilgisa-yarlar›n zarar görmemesi için çal›-flanlara yard›mc› olduklar›n› kay-detti. Baflbakan Erdo¤an ile AdaletBakan› Cemil Çiçek'e seslenen Ala-tafl, “‹nsanl›¤›mdan utan›yorum.Ölüm Oruçlar›nda insanlar ölmeyedevam ediyor. Hepimizin kendisinisorgulamas› laz›m. Bu ölümler ol-masayd› bu eylem de olmazd›.Ölüm oruçlar› insani yaklafl›mlarlaçözülmelidir” dedi. Bir gazetecinin122 ölümü sansürlemesindeki suçortakl›¤›n› bir yana b›rakarak, “Ey-lemi gerçeklefltirenler içeride çal›-flanlar›n insan haklar›n› ihlal etmiflolmuyor mu?” fleklindeki sorusuüzerine, Alatafl da ayn› paraleldeaç›klamalarda bulundu ve bu tür ey-lemlere “karfl› oldu¤unu” belirtti.

Kimseyi Dinlemeyin, Gaza Bo¤un, Tutuklay›n!

‹tfaiye araçlar›n›n da gelmesi ilepolis kap›lar› balyozlarla k›rarakgaz bombalar› ile doldurdu¤u ajansmerkezinde bulunanlar› döverekgözalt›na ald›. Eylemcilerden ço¤u-

nun kaniçinde ol-duklar› gö-r ü l ü r k e n ,polisin kal-kanlarla ba-s›n›n gö-rüntü alma-s›n› engel-lemesi dik-kat çekti.

E r t e s igünü mah-kemeye ç›-kar›lan TAYAD’l›lardan 18 yafl›n-dan küçük olanlar serbest b›rak›l›r-ken, yafll› analar›n da bulundu¤u;Gülser Sar›gül, Birgül Acar, ‹lkerfiahin, Özgür Karakaya, CemalettinÇ›nar, Erdo¤an Çoban, Nazl› Kay-tan, Derya Taflk›ran, Cemal Danac›,Hüseyin Irmak Nurettin fiimflek,Nadir Ç›nar, Kezban Bektafl, YücelErgün, Ertafl Özden, Gültekin Türk-y›lmaz, Feridun Osmana¤ao¤lu veMurat Nazmi ‹lker isimli TA-YAD’l›lar tutukland›.

TAYAD’l›lar hapishaneye götü-rülürken “Cezalar Bizi Y›ld›ramaz”,“Tecriti Kald›r›n Ölümleri Durdu-run”, “Yaflas›n Ölüm Orucu Direni-flimiz”, “Analar›n Öfkesi KatilleriBo¤acak” sloganlar›n› att›lar. Anka-ra’da bulunan TAYAD’l› Aileler dehapishaneye götürülenleri alk›fllarlave sloganlarla u¤urlad›lar.

Mahkeme tutuklama gerekçele-rini flu flekilde s›ralad›: “Kifli Hürri-yetini Yoksun K›lma”, “‹flyeri Do-kunulmazl›¤› ‹hlali”, “Mukave-met”, “Yaralama”, “Kamu Mal›naZarar Verme”...

Faflizme yak›flt›!

‹nsanlar› böyle bir eylem yap-maya mecbur b›rakacaks›n. Eylembar›flç›l olmas›na, hiçbir fiziki güçkullan›lmamas›na karfl›n, bas›n› dadevreye sokarak terörize edeceksin.Sonra müsebbibi oldu¤unu eylemi“niye yapt›n” diye gaz bombalar› ilesald›r›p, ard›ndan tutuklayacaks›n.

Bu ülke her konuda benzeri uy-gulamalara tan›k olmaktad›r. Halk›nhangi kesimi olursa olsun, iktidar›nbir politikas›na karfl› ç›kt›¤›nda, he-

le bunun ad›na “devlet politikas›”denilmiflse, ya gaz bombalar›yla, yaaç›lan davalarla, tutuklamalar, poliscopuyla, faflist terörle, linçlerle sus-turulmaya çal›fl›l›r. Eyleminin biçi-minin hiçbir önemi yoktur. ‹ster ba-s›n aç›klamas› yaps›n ister yol kes-sin, isterse sesini duyurmak için biryeri iflgal etsin. Önemli olan bu ey-lemleri kimin ve neden yapt›¤›d›r.

Bir örnek hat›rlatal›m. Avrasyaferibotunu silahlarla iflgal ederekkaç›ran Muhammed Tokcan ve ar-kadafllar›, helikopterle gemiye inenkameralara canl› yay›nda konufl-mufllar, ne orada ne de daha sonrayapt›klar› Swissotel bask›n›nda“burunlar› dahi kanamam›flt›.” Elle-rinde tek bir t›rnak çak›s› bulunma-yan TAYAD’l›lar ise, “Tecriti Kal-d›r›n” dedikler için, iktidar›n can si-midi gibi sar›ld›¤› sansürü deldikle-ri için kan revan içinde b›rak›ld›lar,gaza bo¤uldular ve tutukland›lar.

Sald›r›ya Protesto

TAYAD’l›lar›n sald›r›ya u¤raya-rak gözalt›na al›nmalar›, ayn› günakflam saatlerinde Yüksel Cadde-si’nde protesto edildi. TAYAD’l› ai-leler; “Bask›lar Gözalt›lar Tecrite

Son Hayk›r›fl›m›z› Engelleyemez”

pankart›n› açarak yapt›klar› aç›kla-mada, gaz bombal› sald›r›y› protes-to ettiler.

Semiha Eyilik, “TAYAD’l› Aile-

ler ve DKÖ’ler olarak çal›nmad›k

kap› b›rakmad›k. Mecliste bile hiç-

bir milletvekili tecriti savunam›yor.

TAYAD’l›lara tüm kap›lar› kapatt›-

lar. Bize baflka seçenek b›rakmad›-

12

26 Kas›m 2006 / 80

TAYAD’›böylesustura-mazs›n›z,122 insa-n›n ac›s›ve öfke-sini nesansürne de bugaz bom-balar›bo¤abilir

Genciyafll›s› iletutuklananTAYAD’l›-lar, tecritidünyayaduyurmuflolman›nonuru ilezafer ifla-retleri ya-parak git-tiler ha-pishaneye

Page 13: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

lar, bu eylemler tecrit kalkana dek

devam edecektir.” fleklinde konufltu.Eyilik, Yusuf Alatafl’›n aç›klamala-r›n› da elefltirdi.

Temel Haklar Federasyonu dayapt›¤› yaz›l› aç›klama ile sald›r› vetutuklamalar› protesto etti. “TA-YAD’LI A‹LELER SUSTURULA-MAZ” diyen Federasyon, sald›r›n›ngerçeklere tahammülsüzlü¤ün so-nucu oldu¤unu kaydetti.

Sansürden Medet Uman AKP ‹ktidar› Ders Ç›kars›n!

7 y›ld›r tecrite karfl› mücadeleninöncülü¤ünü yapan TAYAD’l› Aile-ler bir kez daha, sansüre teslim ol-mayacaklar›n› gösterdiler, tecritzulmüne son vermek için her yolabaflvurmaya, her bedeli ödemeyehaz›r olduklar›n› ilan ettiler.

TAYAD’l›lar bu kez sadece ül-keye de¤il, tüm dünyaya “F TipiHapishanelerde 122 ‹nsan ÖldüTecrite Son” diye hayk›rd›lar.

Bu hayk›r›fla kulaklar›n› t›kayan,sorunu görmezden gelen ve sansürkaranl›¤›ndan medet uman siyasiiktidar, bu tavr› ile kendini çürüt-mekle kalm›yor, ayn› zamanda TA-YAD’l›lar› “daha fazla ses getire-cek” eylemler yapmaya zorluyor.Adalet Bakan›’n›n, ayd›nlardan kit-le örgütlerine, hukukçulardan mes-lek örgütlerine kadar toplumun ör-gütlü kesimlerinin temsilcilerinintaleplerine kulaklar›n› t›kamas›, gö-rüflme gere¤i bile duymamas›, bugerçe¤in bir örne¤idir.

Adalet Bakan›; demokratik ka-muoyunun ve ölümlerin sesini duy-mamakta inat ettikçe, öfke kaç›n›l-maz olarak daha da büyüyecektir.

Bir kez daha siyasi iktidara veAdalet Bakanl›¤›’na sesleniyoruz;

Gaz bombalar›na bo¤abilirsiniz,gözalt›na al›p tutuklayabilirsiniz,ama TAYAD’› asla susturamazs›n›z.Tecrit kald›r›lmad›kça bu sesi heryerde, her an duymaya devam ede-ceksiniz. Bu sesi her susturmaya ça-l›flt›¤›n›zda ise, bask›c›, terörcü yü-zünüz çok daha fazla insan taraf›n-dan görülecek.

13

26 Kas›m 2006 / 80

Aflc›’n›n Cüppesi Çiçek’e Gönderildi

Tecrite Karfl› Dayan›flma Komi-tesi üyesi avukatlar, 23 Kas›m gü-nü düzenledikleri eylemde tecritinkald›r›lmas›n› isteyerek, Behiç Afl-c›’n›n cüppesini Adalet Bakan› Cemil Çiçek’e gönderdiler.

232 gündür ölüm yürüyüflünü sürdüren Aflc›’n›n meslektafllar› bir kez da-ha seslerini yükselttiler. Galatasaray Lisesi önünde toplanan avukatlar ad›naaç›klama yapan Av. Mihriban K›rdök, Aflc›’n›n F Tipi hapishanelerdeki tecrituygulamalar›n›n en yak›n tan›¤› oldu¤unu ve söylediklerini hayat›yla teminetti¤ini ifade etti. K›rdök, Çiçek’e flu ça¤r›da bulundu: Buyrun Say›n Bakan;Behiç Aflc›’n›n tafl›d›¤› sorumluluk ne kadar a¤›rm›fl bir bak›n. Siz de birAvukats›n›z bunu hat›rlay›n, bu cübbeyle nelere tan›k olmufl anlay›n. Gerçek-ten tarihin ve kamu vicdan›n›n önünde sorumlu olmak istemiyorsan›z, tecritsorununu çözün, tecrit uygulamalar›na son verin.

Avukatlar, aç›klaman›n ard›ndan, Aflc›’n›n cüppesini Galatasaray Postane-si’nden Çiçek’e gönderdiler.

Tunceli Barosu’ndan destek açl›k greviTunceli Barosu Baflkan› Av. Özgür Ulafl Kaplan 18 Kas›m’da düzenledi¤i

bas›n toplant›s› ile, meslektafllar› Av. Behiç Aflc›’ya destek amac›yla 13 avu-kat›n baro binas›nda bir günlük açl›k grevi yapt›¤›n› duyurdu.

Karar› baro yönetimi olarak ald›klar› bilgisini veren Kaplan, “Bugün bu-rada Tunceli Barosu olarak, meslektafl›m›z›n ölümünü engellemek ve mevcutsoruna kamuoyunun dikkatini çekmek amac›yla 1 günlük açl›k grevi yap›yo-ruz” dedi. ‹stanbul Barosunu da üyesine sahip ç›kmaya ça¤›ran Kaplan, tec-ritin kald›r›lmas›n› istedi. Aç›klamaya destek veren TAYAD’l›lar da avukat-lara çiçek verdiler.

Tutsak anas›na da görüfl yasa¤›!‹stanbul Sultanahmet Park›, her Pazar oldu¤u gibi, 19 kas›m günü de

TAYAD’l›lar›n ‘Tecrite Son’ sloganlar›yla inledi. Hasan Tahsin Akgün’ün

Ece Temelkuran’a gönderdi¤i tutsak mektubunun okundu¤u eylemde, tut-

sak anas› Melek Akgün’ün anlatt›klar› ise, tecrit mant›¤›n›n kavranmas›

aç›s›ndan çarp›c› bir örnek teflkil ediyordu.

Akgün, geçen hafta dile getirdi¤i flekilde, o¤luna verilen 6 ayl›k görüfl

yasa¤›na ra¤men Tekirda¤ 1 No’lu F Tipi’ne gitti¤ini,

cezan›n gerekçesini müdüre sordu¤unu ve hapishane

müdürünün “türkü söyledi¤i için” diye cevaplad›-

¤›n› aktard›. Bunun üzerine keyfi cezay› protesto

eden Melek Akgün, “o¤lumla görüfltürene kadaroturma eylemi yapaca¤›m” dedi¤ini anlatt›.

Devam›nda yaflananlar ise, tecriti uygulayan faflist

mant›¤›n, bu iflkence politikas›nda gedik aç›lmamas›

için ne denli dengesizleflebilece¤inin örne¤i oldu. As-

kerler Melek Akgün’ü hapishanenin d›flar›s›na sürük-

leyerek ç›kard›lar. Biz verdik oldu dercesine, o¤lu alt›

ay görüfl yasa¤› alan anne Akgün’e de, üç ay hapis-

haneye girme yasa¤› verdiler.

Melek Akgün, tecri-tin bir tutsak anas›nanas›l yans›d›¤›n› hüc-

re içinde anlatt›

Page 14: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

14

26 Kas›m 2006 / 80

‹stanbul Meslek Odalar› Koordi-nasyonu’ndan, ‹stanbul Tabip Oda-s›, ‹stanbul Eczac› Odas›, ‹stanbulDifl Hekimleri Odas›, ‹stanbul Vete-riner Hekimler Odas›, TMMOB ‹lKoordinasyon Kurulu, ‹stanbul Ser-best Muhasebeciler Mali Müflavir-ler Odas›, ‹stanbul SES fiubeleri,Ça¤dafl Hukukçular Derne¤i ‹stan-bul fiubesi’nin ça¤r›s› ile Ankara’yagiden heyet, 17 Kas›m’da AdaletBakan› ile yapmay› planlad›¤› gö-rüflmeyi gerçeklefltiremedi.

Ça¤r›c› kurumlar›n d›fl›nda,KESK ‹stanbul ve Ankara flubelerplatformlar›, D‹SK Emekli-Sen veTecrite Karfl› Sanatç›lar, ‹HD ‹stan-bul fiubesi, Ankara Tabip Odas›,Ankara Barosu, Ankara TMMOB ‹lKoordinasyon Kurulu, SES Ankarafiubesi, TH‹V, Ankara 78'liler Der-ne¤i ile baz› yazar, ayd›n ve sanatç›-lar›n da kat›l›m› ile gerçekleflen gi-riflimde, Adalet Bakanl›¤› bir kezdaha bu ülke insanlar›n› dinlemeye-ce¤ini gösterdi.

Yüksel Caddesi’nde “TecritiKald›r›n” pankart› aç›larak yap›laneylemde giriflime iliflkin bilgi veren,Ankara Tabip Odas› ‹nsan Haklar›Komisyonu üyesi Ça¤r› Temuçin,Adalet Bakanl›¤› ile görüflmeye gel-diklerini; fakat Adalet Bakanl›-¤›’n›n kabul etmedi¤ini, herkese ol-du¤u gibi, kap›lar›n› kendilerine dekapatt›¤›n› söyledi. 122 insan›n öl-dü¤ünü ve üç insan›n ciddi hayatitehlike s›n›r›na geldi¤ini kaydedenTemuçin, flunlar› belirtti:

“Tek ve üç kiflilik hücrelerde,

a¤›r bir izolasyon uygulanmakta-

d›r. Sosyal bir varl›k olan insan

adeta bu özelli¤inden kopart›l-

makta, sonsuz bir yaln›zl›¤a mah-

kûm edilmektedir.

Di¤er yandan, 122 insan yafla-m›n› yitirmifltir. Bugün üç insanölüm orucuna devam etmektedir. Buinsanlar›n yaflam› t›bben çok cidditehlike alt›ndad›r. Biz imzas› bulu-nan meslek odalar›, sendikalar veayd›nlar, bu ölüm listesine yeniisimler eklenmeden, acilen ad›mat›lmas›n› talep ediyoruz. Konu, il-gili meslek kurulufllar›n›n, tutukluve hükümlü dernekleri ve ilgili di-¤er kurulufllar›n kat›l›m› ile tart›fl-maya aç›lmal›d›r. Geç olmadan,tecrit ve tretman modelinin temelinsani haklar üzerine getirdi¤i k›s›t-lamalar›n kald›r›lmas› yönündeAdalet Bakanl›¤› taraf›ndan, somutuygulamalar bafllat›lmal›d›r.”

TAYAD’l›lar›n da kat›ld›¤› aç›k-lamada sloganlar at›l›rken, AdaletBakanl›¤›'n›n görüflmeyi reddetme-sinin ard›ndan, heyet Ankara TabipOdas›'nda bir de¤erlendirme toplan-t›s› yapt›.

‹nkar Ç›kmaz Sokakt›r!

Onlarca demokratik kurumunuzun u¤rafllar› sonucu 15.00–16.00saatlerinde Bakanl›k Müsteflar Yar-d›mc›s› Ahmet Hamsici ile bir gö-rüflme gerçeklefltirildi. Giriflime ka-t›lan kurumlar ad›na yap›lan yaz›l›aç›klama ile, bu görüflmenin sonucuda kamuoyu ile paylafl›ld›.

Görüflmeci heyet taraf›ndan; 7

y›ld›r insanlar›n hücrelerde tutuldu-¤unu, sosyal iliflkiden izole edildi¤i-ni, tecritin insan sa¤l›¤› üzerinde be-densel-ruhsal y›k›ma yol açt›¤› be-lirtilerek, ölüm oruçlar›n›n durduru-labilmesi için F Tipi hapishanelerdeuygulanan tecrit-tretman uygulama-lar›na son verilmesi, bakanl›k tara-f›ndan inand›r›c› ve somut ad›mlar›nacilen at›lmas› talep edildi.

Müsteflar yard›mc›s› AhmetHamsici ise, “sürekli tecritte” tutu-lan mahkumlar›n varl›¤›ndan bilgisiolmad›¤›n›, kendisinin denetledi¤icezaevlerinde böyle bir sorunla kar-fl›laflmad›¤›n› söyleyerek, “talepleriBakan’a iletece¤ini” ifade etti.

Müsteflar yard›mc›s› ile görüflmeyapan heyet içinde; Ankara TabipOdas› Baflkan› Dr. Önder Oktay, ‹s-tanbul Tabip Odas› Yön. Kur. ÜyesiDr. Ali Küçük, KESK ‹stanbul fiu-beler Platformu Üyesi Ali Erdo¤an,Tecrite Karfl› Dayan›flma Komite-sinden Av. fiükriye Erden ve D‹SKGenel-‹fl ‹stanbul 2 No’lu BölgeBaflkan› Mehmet Karagöz yerald›.

Meslek örgütleri Ankara’ya git-meden önce de, Behiç Aflc›’y› ziya-ret ettiler. Direnifl Evi önünde yap-t›klar› aç›klamada, tecrit sorununuçözme ça¤r›s› yapan kurumlar ad›naDr. Ali Küçük konufltu. Dr. HüseyinDevedüzen de, hekimlik mesle¤iaç›s›ndan duyduklar› sorumlulu¤uanlatan bir konuflma yapt›. Dahasonra Aflc›’y› ziyaret eden heyet,Ankara’ya hareket etti.

Tecrit Sorunu TBMM’de22 Kas›m günü TBMM’deki

oturumda gündem d›fl› söz al›p hü-kümetin hapishane politikas›n› elefl-tiren CHP ‹zmir Milletvekili AtillaKart, ölüm orucunun sürdü¤ünü, FTiplerindeki koflullar›n tecrit oldu-¤unu anlatan bir konuflma yapt›.Kitle örgütlerinden, ayd›nlardan ka-

çan Çiçek, sorun TBMM çat›s› alt›-na geldi¤inde, oradan da kaçt›.

Atilla Kart, Adalet Bakanl›¤›’n›“Uygulamada iyilefltirmeler yap-maya” davet ederek, “diyalog gere-¤inden söz ediyor, bu yöndeki birirade beyan›n›n bu konunun çözü-müne ciddi anlamda katk› sa¤laya-ca¤›n› bir kez daha beyan ediyo-rum” dedi.

123. ölümü durdural›m!

Adalet Bakan› yüzbinlerce üyelikurumlar›n görüflme talebinden

yine kaçt›. Israrlar sonucu müste-flar yard›mc›s› ile görüflen kitleörgütlerine verilen cevap, yedi

y›ll›k demagoji oldu: “Tecrit yok!”

Page 15: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

15

26 Kas›m 2006 / 80

Dergimiz sayfalar›nda haberiniokuyaca¤›n›z gibi, Adalet Bakan›,ülkemizin en büyük kitle örgütleriy-le, sendikalarla, ayd›nlarla da gö-rüflmekten kaçt›. Demagoji yapmagörevini müsteflar yard›mc›s›na ha-vale ederek, sözlerinin mürekkebikurumadan, “üzülüyorum” aç›kla-malar›n›n nas›l bir timsah›n gözyafl-lar› oldu¤unu göstermifl oldu.

Daha önce de tutsak aileleriyle,ard›ndan ayd›n ve sanatç›larla gö-rüflmekten kaçm›flt› Cemil Çiçek.

Kimisi ‹stanbul’dan, kimisi An-kara’dan onlarca kitle örgütü tem-silcisi, ayd›n, sendikac›, hekim, hu-kukçu, mühendis... biraraya gele-rek, bu ülkenin yedi y›ld›r devameden bir sorununun çözümünü iste-mek ad›na, ilgili bakanla görüflmekistiyorlar. Birçok tan›nm›fl ayd›n,sanatç› ile birlikte TMMOB,KESK, ‹stanbul ve Ankara TabipOdas›, ‹stanbul Eczac› Odas›, ‹stan-bul Veteriner Hekimleri Odas›, An-kara Barosu, ‹stanbul Serbest Mu-hasebeciler Mali Müflavirler Oda-s›... fleklinde liste uzay›p gidiyor.Yani yüzbinlerce insan› temsil edi-yor Adalet Bakan›’ndan randevu is-teyenler. 122 insan›n hayat›n› kay-betti¤i bir sorunda, üç insan dahaölümün s›n›r›nda diye hayk›r›yorlar,“123 olmas›n” istiyorlar.

‹slamc› ve kimilerinin demokratdiye pazarlad›¤› iktidar, tüm bu ça¤-r›lara kulak t›kamaya devam ediyor.Yüzbinleri temsil eden kurumlarlagörüflmekten kaçan Adalet Bakan›yerine, onlarla görüflen müsteflaryard›mc›s›, adeta dalga geçer gibi,“sürekli tecritte kimsenin olmad›¤›-n›” söylüyor. Demagog bürokrat;oda, sendika temsilcilerini, ayd›nla-r› aptal yerine koymaya kalk›fl›yor.

Daha bir iki hafta önce BehiçAflc›’ya, “ölüm orucunu b›rakmas›-n›, söyleyeceklerini baflka yollarlasöylemesini” tavsiye eden CemilÇiçek, bu ülkenin en sayg›n kitleörgütlerinin temsilcilerini muha-taps›z b›rakarak, asl›nda tavsiyesiile ne demek istedi¤ini ortaya koy-mufl oldu. Çiçek istiyor ki, kamu-oyunda ciddi bir etki yaratan Behiç

Aflc› direnifli b›raks›n, nas›l olsabaflka yollarla seslerini duyurmayaçal›flanlar› dinlemeyiz, bas›n san-sürle bo¤ar, böylece tecriti rahatçasürdürürüz.

Bununla da yetinmiyor iktidar.Yaflanan sansürü delmek için bar›fl-ç›l bir eylem gerçeklefltiren TA-YAD’l›lara sald›r›yor, eylemi teröri-ze ediyor ve 18’ini tutukluyor. Öteyandan ‹stanbul’daki direnifl evineyönelik tehlikeli planlar yap›yor,onlarca kez denenen ancak baflar›s›zolan bir yöntemden medet umarak,Aflc›’ya zorla müdahale planlar› ya-p›yor.

Tüm bunlara, iktidarda oldu¤udört y›l içinde, tecriti a¤›rlaflt›ranyasal de¤ifliklikleri, art›r›lan keyfiuygulamalar› eklerseniz, karfl›m›zabir tercih ç›k›yor.

AKP iktidar›, tabutlar üzerindeiktidar olmay› tercih etmektedir.Zulüm politikalar› ile muhaliflerinibast›r›p, s›rt›n› emperyalistlere veülke içindeki ç›kar odaklar›na da-yayarak o koltukta oturmay› tercihetmektedir. Ancak buradan tarihinbinlerce kez ispatlad›¤› bir gerçe¤ihat›rlatmak isteriz AKP iktidar›na;

Tabutlar üzerinde iktidar olmay›tercih edenler, eninde sonunda hal-k›n ve tarihin lanetini kazan›rlar.

122 insan›n yaflam›n› yitirdi¤ibir sorunda, “böyle bir sorun yok”diyerek, “ölenlerin bofl yere öldük-leri” gibi bir demagojiyi pekala ya-pabilirler. Karfl› ç›kanlar› polisle,mahkemelerle susturmaya, sansürleseslerini bo¤maya da yeltenebilir-ler. Önceki iktidar›n yapt›¤› gibi, di-renifli k›rmak için hukuk d›fl›, gayrimeflru birçok yola da baflvurabilir-

ler.

Ama iktidar ne inkarla gerçe¤ide¤ifltirebilir ne de bu demagojilerekimseyi inand›rabilir. Bask›dan so-nuç al›namayaca¤› ise herkesçe bi-linmektedir. Direnifli k›rma gibi birhayali akl›ndan bile geçirmemesigerekti¤ini hem bu iktidar hem de“devletin zirvesi” anlam›fl olmal›-d›r. Umar›z devrimci irade ile baflaç›kamayacaklar›n› görmüfllerdir.Direnifl, ancak tecritin ortadan kal-d›r›lmas› ile biter.

“Devlet gazetesi” Hürriyet’ekarfl›-kampanya manfletleri att›ra-rak, kelaynak gibi kalm›fl birkaç fa-flist köfle yazar›na F Tipleri methi-yeleri düzdürerek, direnenleri flaibealt›nda b›rakmaya çal›flarak, F Tip-lerinin zulüm yuvas› oldu¤u gerçe¤itersyüz edilemez. “Terörizm” de-magojisi ile en geri kesimlere hitapederek elde edilebilecek hiçbir fleyyoktur. Çünkü ortada 122 ceset var,122 insan. Ve hiçbir manflet, hiçbiryalan, hiçbir demagoji bu cesetleriortadan kald›racak kadar güçlü de-¤ildir. Devlet gazetesinin “gündemyaratma gücü” bile, böyle bir tablokarfl›s›nda acizdir.

AKP iktidar› bask›dan, inkardanmedet ummay› b›rakmal›d›r. Tümbunlar çözümsüzlük ve güçsüzlü-¤ün itiraflar›d›r, herkesin en a¤›r ifl-kence yöntemi olarak kabul etti¤ibir insanl›k suçunun üzerini böyleörtemez.

AKP iktidar›n›n da önünde ikiseçenek bulunmaktad›r.

Ya “çözecek”, ya da tabutlar

üzerinde iktidar olma tercihinde

›srar ederek, halklar›n ve tarihin

lanetini kazanacak.

Adalet Bakan› SEND‹KALAR, ODALAR VE AYDINLAR ile de görüflmedi

AKP NE YAPMAK ‹ST‹YOR?Tabutlar üzerinde iktidar olmay› tercih edenler

eninde sonunda halk›n ve tarihin lanetini kazan›rlar

Page 16: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

Ankara Abdi ‹pekçi Park›’ndaoturma eylemini sürdüren TA-YAD’l›lar, bu hafta da tutsak mek-tubu okudular. “Tecrite Son” yaz›l›pankart ve dövizlerin aç›ld›¤› ey-lemde, temsili hücre maketi içindeaç›klama yapan Ayfle Arapgirli,“122 ölüme yenilerinin eklenmesini

önlemek için önümüzde çok zaman

kalmad›. 7 y›l tecrite karfl› mücade-

lede herkesin yapabilece¤i bir fley-

ler oldu¤unu gösteriyor” dedi.

Arapgirli’nin aç›klamas›ndansonra müzisyen Vedat Ülger, UflakHapishanesi’nde ölüm orucunu sür-düren Sevgi Saymaz’›n mektubunuokudu. Öncesinde k›sa bir konuflmayapan Ülger flunlar› kaydetti: “‹n-

san olman›n onuru bu parmakl›k-

lardan geçecekse insan olmaya de-

vam edece¤iz. Burada yap›lan eyle-

min küçük bir az›nl›¤›n eylemi ola-

rak düflünülmektedir, yan›l›yorlar.

Bir gün mutlaka bir flekilde bu par-

makl›¤›n arkas›nda olabilirler. Ya-

flas›n ölüm orucu direnifli.”

Antalya’da her Pazar oldu¤u gi-bi, 19 Kas›m günü de K›fllahanMeydan›’nda toplanan TAYAD’l›-lar, “Tecriti Kald›r›n Ölümleri Dur-durun” pankart› açarak Ölüm Orucudireniflçilerinin foto¤raflar›yla K›fl-lahan Meydan›’na kadar yürüdüler.Burada iktidara seslenerek tecritinkald›r›lmas›n› isteyen bir aç›klama-da bulunan TAYAD’l›lar, daha son-ra Aflc›’n›n bir aç›klamas›n› okudu-lar ve oturma eylemi yapt›lar.

Malatya HÖC üyeleri ise, ayn›gün AKP il binas› önünde yapt›klar›eylemde, F Tiplerinde yaflanangasplar› hat›rlatarak, tecritin kald›-r›lmas›n› istediler. Aç›klamay› oku-yan Nurcan Hanbayat, “Tecritölümdür, iflkencedir... Tecrit anala-r›n gözyafl›d›r,” diye konufltu. “Tec-

riti Kald›r›n Ölümleri Durdurun”

sloganlar› at›lan aç›klama sonras›,bin adet bildiri halka da¤›t›l›rken,polisin insanlar›n elinden bildirilerizorla alarak y›rtt›¤› görüldü. Amankimse tecriti duymas›n!

‹zmir’de 18 Kas›m günü Keme-ralt› giriflinde yap›lan eyleme, ESP,Partizan, Ege 78’liler Derne¤i, SDPde destek verdi. “F Tipi Hapishane-lerde Tecrite Son” pankart› ve BehiçAflc›, Sevgi Saymaz, Gülcan Görü-ro¤lu’nun resimlerinin tafl›nd›¤›aç›klamada, Adalet Bakan›’n›n oda-lar ve demokratik kitle örgütlerinintemsilcileri ile görüflmemesi eleflti-rilerek, “Kaçmak sorunu çözmeye-cektir. Adalet Bakanl›¤› hala insanhayatlar› üzerinden pazarl›k yap›-yor” denildi. Daha sonra 5 dakikal›koturma eylemi yapan TAYAD’l›lar,Sevgi Saymaz’›n mektubunu oku-dular.

‹zmir’de ‘Tecrite Son’ slogan›-n›n yükseldi¤i bir baflka eylem yeriise, Buca Forbes. 180 gündür otur-ma eylemi ve gruplar halinde açl›kgrevini sürdüren TAYAD’l›lar, 19Kas›m günü bir etkinlik düzenledi-ler. Forbes’te sürdürdükleri eyleminnedenini anlatan TAYAD’l›lar, GrupGün›fl›¤› türküleriyle direnifl halay-lar› çektiler. Etkinlikte bir konuflmayapan Ömür Cerraho¤lu, “180 gün-

dür tecritin kald›r›lmas› sesimizi ço-

¤altmaya çal›fl›yoruz. Tecriti kald›-

rana kadar Forbes direnifl mevzisin-

de ilk günkü kararl›l›¤›m›zla direne-

ce¤iz. Selam olsun Gülcan Görüro¤-

lu’ na, Behiç Aflc›’ya, Sevgi Say-

maz’a Selam Olsun tecrite karfl› bü-

yük direniflte bayraklaflan 122 insa-

n›m›za… Selam olsun aln› k›z›l

bantl›lara...” fleklinde konufltu.

Antakya Belediye Park›’ndaoturma eylemine devam eden HatayTAYAD’l›lar, bu hafta da UlusMeydan›’nda yapt›klar› eylemle

tecritin kald›r›lmas›n›istediler. 17 Kas›m gü-nü 39. kez yap›lan ey-

lemde konuflan NiyaziHarnubo¤lu, ölüm orucudireniflçilerinin git gideölüme yaklaflt›klar›n› ha-

16

26 Kas›m 2006 / 80

‘Tecrit Analar›n Gözyafl›d›r’Ankara, Antalya, Malatya, ‹zmir, ‹stanbul, Hatay, Adana ve Mersin’dedüzenlenen oturma eylemlerinde, tecrite son verilmesini isteyen TA-YAD’l›lar, tecrit kald›r›lmadan direniflin bitmeyece¤ini dile getirdiler.

Page 17: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

t›rlatarak, “yaflanacak her ölümden

baflta AKP Hükümeti olmak üzere

tüm göz yumanlar, milletvekilleri,

tecriti onaylayanlar sorumludur”

dedi.

Samsun TAYAD’l› Aileler, hercumartesi yapt›klar› oturma eylem-lerine, 18 Kas›m’da da devam etti-ler. Süleymaniye Geçidi’nde topla-nan aileler, “Tecrite Son” pankart›açt›lar. Aç›klamay› yapan HasanTo¤an, tecrite karfl› mücadelede ay-n› zamanda açl›k grevlerine devamettiklerini hat›rlatarak, 14 Ka-s›m’dan bu yana Hüseyin Aktafl’›n10 günlük açl›k grevinde oldu¤unudile getirdi. Eyleme Aktafl da, “Tec-

ritin Kald›r›lmas› ‹çin Süresiz Açl›k

Grevindeyiz” yaz›l› önlük giyerekkat›ld›. 5 dakikal›k oturma eylemiyapan TAYAD’l›lar daha sonra Çift-lik Caddesi’nde bildiri da¤›tt›lar.

Ayr›ca Samsun HÖC taraf›ndan;"Avukat Behiç Aflc› Ölüm Orucun-da, Bir Ana Ölüm Orucunda, Tecri-te Son" sloganlar›n›n yerald›¤› çoksay›da yaz›lama yap›ld›¤› ö¤renildi.

Mersin’de TAYAD’l› Aileler’in,insanl›k suçu olan tecriti anlatmakamac›yla 39 haftad›r yapt›klar› otur-ma ve mektup okuma eylemine 20Kas›m günü de devam edildi. “Tec-ritin Kalkmas› ‹çin Ölüyorlar” ya-zan pankart›n, direniflçilerin foto¤-raflar›n›n ve “Tecrite Son” dövizle-rinin tafl›nd›¤› eylemde, Tafl Binaönünde “Tecriti Kald›r›n ÖlümleriDurdurun, Yaflas›n Ölüm Orucu Di-reniflimiz, Gülcan Görüro¤lu Onu-rumuzdur, Behiç Aflc› Onurumuz-dur, Sevgi Saymaz Onurumuzdur”

sloganlar› at›ld›. Bir tutsak mektu-bunun da okundu¤u eylemde aç›k-lama yapan Deniz Kutlu, “gelin hep

birlikte bize dayat›lan tecrit iflken-

cesine karfl› mücadele edelim ve

Gülcanlar’›, Behiçler’i, Sevgiler’i

yaflatal›m” diye seslendi.

Eskiflehir'de direniflin sesinialanlara gençlik tafl›d›. 18 Kas›m’daAdalar Migros önünde aç›klama ya-pan Eskiflehir Gençlik Derne¤i üye-leri, "3 ‹nsan Daha Ölüyor, Tecrite

Son” yaz›l› pankart ve dövizleri ta-fl›d›lar. Dernek ad›na konuflan SevgiDaylan, üç direniflçinin ölüme ad›mad›m yaklaflt›klar›n› hat›rlatarak,“44 kiflinin ölümüyle sonuçlanan

sel felaketi için abartmay›n diyen

halka ve sorunlar›na yabanc›laflm›fl

kör zihniyet ölümlerin sorumlusu-

dur. Üç insan daha ölüyor, onlar›

yaflatmak ellerimizde” dedi.

Babaeski’de ise, Halkevi’nde"Hapishaneler ve Tecrit" konulu birsöylefli gerçeklefltirildi. 19 Kas›mgünü düzenlenen söyleflide, hapis-haneler tarihi, tecritin di¤er ülkeler-de uygulan›fl› ve direnifller, tecritininsan üzerindeki etkileri anlat›ld›.

1 May›s Mahallesi’nde bulunanAnadolu Temel Haklar Derne¤i’ndeise, 19 Kas›m’da, direnifli anlatanUmut Ya¤muru isimli film gösteri-mi yap›ld›.

17

26 Kas›m 2006 / 80

Yurtd›fl›nda açl›k grevleri sürüyor

Hapishanelerde uygulanan tecrite karfl› müca-dele, ülke s›n›rlar› içinde bir çok kentte sürdü¤ü gi-bi, yurtd›fl›nda da devam ediyor.

Avrupa’da TAYAD Komite’nin bafllatm›fl oldu-¤u açl›k grevi zinciri, 13-19 Kas›m tarihleri aras›n-da Hamburg’da sürdürüldü. 14 kiflinin açl›k grevi-ne kat›ld›¤› Hamburg’da birçok bölgeye yap›lanafifller ve bildirilerle tecrit anlat›l›rken, açl›k grevieylemi 19 Kas›m’da Anadolu-Der’de yap›lan top-lant› ile sona erdi.

Kampanyay›, Hamburg Hapishanesi’nde tutsak olan ‹lhan Yelkuvan’›nda 1 haftal›k açl›k grevi yaparak destekledi¤i ö¤renildi.

Hamburg’un ard›ndan nöbeti devralan Köln’de ise, 20 Kas›m’dan itiba-ren bir haftal›k açl›k grevine bafllayan TAYAD Komite üyeleri, Dom Kilise-si önünde yapt›klar› aç›klamada da, tecriti ve direnifli anlatt›lar.

Ayr›ca Köln’de 21 Kas›m günü tutsak yak›nlar› taraf›ndan, Köln'ün ikimerkezi yerine Türkçe ve Almanca pankartlar as›ld›. Pankartlarda: "TürkiyeHapishanelerinde Avrupa Birli¤i’nin Deste¤iyle 122 ‹nsan Öldü, 600 kifliSakat Kald›" ve "Ölüm Orucu 122 fiehit, 600 Gaziyle 7. Y›l›nda. Kahraman-lar Ölmez, Halk Yenilmez" sloganlar› yerald›.

Hamburg

TAYAD'l› Aileler’in, geçen hafta bafllatt›klar› ve her cumartesi yap›laca¤›kaydedilen açl›k grevlerinin ikincisi gerçeklefltirildi. TAYAD’l›lar, 18 Ka-s›m’da Bak›rköy Özgürlük Meydan›, Taksim ve Kad›köy meydanlar›nda

kitlesel olarak bir günlük açl›k grevi eylemi yapt›lar.

Taksim Metro Dura¤› önünde, “Tecriti Kald›rmak ‹çin Açl›k Grevindeyiz,F Tiplerinde Tecrit Var" yaz›l› pankartlar açan TAYAD'l›lar, ölüm orucu dire-niflçilerinin resimlerini de ast›lar. Eylemin bafllamas›n›n hemen ard›ndan po-lis resim ve pankartlara müdahale etti. Buna karfl›n eylemlerini sürdüren TA-YAD’l›lar, yüzlerce insana tecriti anlatt›lar ve Mecidiyeköy’e kadar 8 bin bil-diri da¤›tt›lar.

Bak›rköy Özgürlük Meydan›’nda da ayn› pankart ve dövizleri açan TA-YAD’l›lar, ö¤le saatlerinde bir aç›klama yaparak, “Tecrite Son” dediler.

Meydanlarda açl›k grevleri

Page 18: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

“Gün gelir...” diye bafllar söylen-celer, “Gün gelir...” diye söylenirmarfllar...

Gün geldi, bir ana ç›kt› yola, ikiçocu¤unun yan›bafl›nda, ömrü-nün bahar›nda. Gün geldi, birana Çukurova’n›n bereketli top-raklar›nda açl›¤a yatt›

Bir ana yat›rd› bedenini açl›¤a;iki k›z›n› büyüttü¤ü sütü gibi akyar›nlar› b›rakmak için çocukla-ra...

Haz›rl›¤›n› yapt›, inanç, fedakâr-l›k ve kararl›l›kla dolu ç›k›n›n›s›rt›na vurup, sesine ses, solu¤u-na soluk katt› direnenlerin.

Yolunu gösteriyordu Halil'inalevlerin içinde gürleyen sesi.

U¤ur'un direnci, Yu-suf'un coflkunlu¤uflimdi onun yürüyü-flünde birlefliyordu...

‹nan›yor, açl›¤›yla yenecek zul-mü. Buyur ediyor ölümü koynu-na; biliyor ki, açl›¤›n koynundazaferi büyütüyor.

Açl›¤›n koynunda yol almayadevam ediyor Gülcan.

Bu yol Gülsümanlar’dan, fienay-lar’dan, Gülcanlar'dan yar›nlarauzanan bir köprüdür.

Bu yol Anadolu halklar›n›n des-tanlar›n›n yoludur.

Arap halk›n›n yi¤it k›z›, sen bi-zimlesin, biz seninle.

Arfl›nlayaca¤›z bu yolu sonuna

kadar. Ç›kt›¤›m›z hiçbir yoldangeriye dönmedik bugüne kadar.Hiçbir yürüyüflümüzü yar›m b›-rakmad›k. Bu defa da yar›m kal-mayacak.

Hücrelerden, direnifl evlerinden,ovalardan, da¤lardan, sokaklar-dan ve meydanlardan; nereleriaflmak gerekiyorsa, oralar› afl›pbirlikte varaca¤›z menzile...

Bekle bizi Toroslar’›n dorukla-r›nda, bekle bizi Asi'nin coflkunak›fl›nda, bekle Akdeniz'in h›rç›ndalgalar›nda... Geliyoruz öle vu-ra, vura öle.. Yürüyoruz barikat-lar› yara yara...

18

26 Kas›m 2006 / 80

200.Gün

Ya zafer, ya ölüm

diye ç›kt› yola

122 yoldafl› gibi..

Yolculu¤unun 200.

Gününü aflt›.

fiimdi ölüme de,

zafere de daha yak›n.

Ya ölümü kucaklayacak

bu yolun sonunda,

ya zaferi...

Page 19: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

“Gülcan Görüro¤lu Onurumuz-dur” sloganlar›n›n bir saat boyunca‹nönü Park›’nda yank›land›¤› TA-YAD eyleminden sonra DireniflEvi’ne do¤ru yola ç›kaca¤›z. Amaöncesinde direniflin sesinin yank›-land›¤› baflka bir yere u¤ruyoruzayak üstü. Temel Haklar’›n 2.’sinidüzenledi¤i Çukurova Halk KültürFestivali’nde bir stant da Gülcan’aayr›lm›fl. Yan›nda iki k›z›yla foto¤-raf›n›n oldu¤u afifl Adana’n›n en ifl-lek yerlerinden birinde bak›yor bin-lerce insana. Tecrit yok diyenlereinat dünden beridir birkaç bin insandaha merakl› gözlerle bak›p o afifle,“bu kim, ne istiyor, yan›ndakilerkim?” diyerek tecriti, direnifli veölüme atan bir ana yüre¤ini tan›d›.

Yürüyoruz dura¤a do¤ru. Camiönündeki yafll› ve fliflman kad›n ku-ca¤›nda salya sümük oturan bebe¤iara s›ra yukar› kald›rarak “Allah r›-zas› için…” diyor tiz bir sesle. ‹ler-deki kuyru¤un bankan›n önünde üçkuruflluk maafl için sabah›n körün-den beridir bekleyen emeklilerimizeait oldu¤unu biraz daha yaklafl›ncagörüyoruz. Yazdan kalma s›cak bu-günde inflaattaki iflçilerin hepsininyüzü terli. Y›llard›r bina infla etme-lerine ra¤men bafllar›n› sokacak birgecekondular› bile olmayan iflçilerebirkaç saniye bakt›ktan sonra niha-yet dura¤a geldik. ‹flte üzerinde fia-kirpafla yazan dolmufl da geldi. Ba-l›k istifi dolmuflta yan›m›za genç birk›z ö¤renci oturuyor. Müge’ye çokbenziyor. 14 yafl›ndaki bu k›za Mü-ge’ymifl gibi dalarken gözlerimiz,Gülcan’›n hayat hikayesi beliriyorgözlerimizin önünde. Yaflam›n zor-luklar›na daha okul ve oyun ça¤›nda“merhaba” diyen 14’ündeki Gül-can. Daha çocukken çocuklar›n›nyükü omuzlar›nda savaflmay› ö¤re-nen Gülcan...

14 ve 15 yafl aras›ndaki savafltanyeniyi temsil eden 15 yafl›n galipgelmesiyle bafllayan yaflam mara-tonu ve yeninin zaferleriyle ge-linen 34. yafl› Gülcan’›n. Busavafl sürüyor, 34 yerli ye-rinde ama ortada zaferikesin kazanacak olan 35yok. Yeni ad›na Gül-

can’la buluflamama ihtimali onunda boynunu büküyor. Gülcan’›n sa-dece yafl› de¤il, her hücresinde ye-niye dair, güzel yar›nlara dair mil-yonlarca atom oldu¤unu bilse belkibu kadar üzülmeyecek...

“Trafo dura¤›nda inecek var” se-siyle kendimize geliyoruz. Buras›bizim de inece¤imiz yer. Gülcan’›nevine giden birkaç yüz metrelik k›-sa yolda Anadolu kokan insanlar ç›-k›yor karfl›m›za. Bulgur pilav› ko-kular›n›n yükseldi¤i k›sa yolculuk-tan sonra 199 gündür yemek koku-sunun olmad›¤› ve sofran›n yere hiçinmedi¤i Direnifl Evi’ndeyiz. Gül-can’›n odas›n›n pencerelerinin ka-pal› olmas› ve afla¤›daki arkadaflla-r›n k›s›k sesle a¤›zlar›ndan ç›kan“merhaba” laf›ndan Gülcan’›n halauyanmad›¤›n› tahmin edebiliyoruz.

Parmak uçlar›m›za basarak ve f›-s›ldaflmal› konuflmalar eflli¤indedestek açl›k grevinde olan HasanKarabey ile sohbet ediyoruz. “As-

l›nda söyle-

necek faz-

la bir

fley yok. Gülcan Abla bedeniyle söy-

lüyor her fleyi... Gülcan Abla, Behiç

Abi ve Sevgi Abla 123. ölüm olma-

s›n diye buraday›m. Zaferi biz kaza-

naca¤›z.” Yüzlerce sayfaya s›¤abi-lecek bir aç›klamay› çok k›sa ve netyap›yor Hasan. Hiçbir pürüz kalma-m›fl art›k bu direniflte, her fley veherkes saf›n› seçmifl.

Gülcan son günlerde yutkunmazorlu¤u çekiyor. Tükürü¤ünü bileyutarken çok zorlan›yor. Buna birde zaten var olan ama son günlerdeçok fliddetlenen mide sorunlar› ek-lenmifl durumda. “Dün gece ölece-

¤imi sand›m. Midemdeki a¤r› ve

yanma art›k dayan›lmaz bir hal al-

d›” diyen Gülcan’›n çekti¤i ac›lar›en iyi yüzü anlat›yor asl›nda. Gül-menin ve kahkahalar›n en çok ya-k›flt›¤› o yüzün sahibi art›k eskisi gi-bi olam›yor. Dile kolay yar›n tam200 gün olacak.

‘96 Ölüm Orucu için yap›lan birbestede “iste¤i bir avuç kar olsa

yoldafllar› bir ç›rp›da al›p gelecek-

ti” der. Gülcan flimdi avuçlar›ndatutuyor kar›. Toroslar’dan istedi¤ive bugün getirilen kar flimdi Gül-can’›n ellerinin alt›nda. Akdeniz in-san›n›n en hasretliklerindendir kar.Onca bereketi, onca güzellik ve bol-lu¤u ba¤r›nda saklayan bu topraklargel gör ki birkaç on y›lda bir karya¤mas›na izin verir üzerine. “Ka-

r›n ya¤d›¤›n› görmeyi çok isterdim”

diyor Gülcan. Mümkün mü; seninincelen bedeninden yükselen atefl

koca buz da¤lar›n› erite-cek cinsten

19

26 Kas›m 2006 / 80

‘O Kap›lar Aç›lacak

Tecrit Kalkacak!’

Page 20: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

iken, mümkün mü 3-5 kar tanesininburalara yaklaflmas›? Bir ara kar to-pu yap›p f›rlat›yor arkadafl›n birine.Uzun süreden sonra sanc›l› yüzdekiçizgiler gülümsemeyle doluyor.Ama fazla sürmüyor tabii.

Neyse en az›ndan yan›nday›z veyata¤›nda da olsa sohbet ediyoruzkendisiyle, dün gece gördü¤ü rüya-y› anlat›yor. “U¤ur’la (U¤ur Türk-men. Ölüm orucu flehitlerinden) be-raberdim. U¤ur Lübnan’dan gel-miflti. Oradaki direnifle yard›m içingitmifl. Ben de onunla gitmek istedi-¤imi söyledim. Ama O kabul etme-di. Ben ›srar ediyordum. Ben de ge-lece¤im diye. Ama ›srarla ‘hay›r bu-rada da direnmek laz›m. Sen buradakal›p diren’ diyordu bana. Sonra birnar a¤ac› gördüm…” diye devameden rüyas›. Ölmek ve ço¤almak.Eksilirken artmak. Olmaz gibi gö-rünen 7 y›ld›r oluyor iflte. Ölen 122kifli ama do¤anlar›n bundan çok çokdaha fazla oldu¤unu biliyoruz. Ki-misi karanl›k uykulardan uyanarak,kimisi yanl›fl yollardan dönerek vekimisi yaflayan ölülerden yenidendo¤arak yaflama yeniden ve umutlaba¤lanan yüzler, binler. Binlerce in-san aya¤a kalkm›fl ve tecrite son di-yor. Binlerce insan Gülcan ölmesindiyor ama ölüm art›k bir soluk al›flkadar yak›n ve bir o kadar kolayGülcan için. 122 belki 123 olacak.Ama artan sadece tecritin ald›¤› cansay›s› olmayacak. Onunla beraberumudu artanlar da olacak.

Ali Ekber Eren, Ercan Ayd›n veBurhan Berken geliyor. Bu halk› vetarihini notalara dökenler gelir deayn› fleyleri ayn› tutkuyla fliir dize-lerine kaz›yanlar eksik olur mu hiç?‹flte Ruhan Mavruk ve iflte kavgan›nbir baflka neferi Hasan Biber. Esmeryan›¤› yüzü ve b›y›k alt›ndan gü-lümseyifliyle onlar da “merhaba” di-yorlar yata¤›ndaki Gülcan’a. Gül-can çok istemesine ra¤men ayaktakarfl›layam›yor onlar›. Sohbet s›cakve türkü tad›nda, fliir tad›nda. Festi-val konufluluyor, ‹stanbul’dan olan-lar Behiç’i anlat›yor. Onlar da Gül-can’› fazla yormak istemiyorlar. Buuzun soluklu mücadelenin kritik fluevrelerinde yar›m soluk bile önemli

20

26 Kas›m 2006 / 80

D‹REN‹fi‹M‹N 200. GÜNÜNDEY‹MDAHA KAÇ ‹NSAN ÖLECEK?200 gün önce tecritin kalkmas› ve analar›n gözyaflla-

r›n›n dinmesi için bafllad›¤›m direniflim 200. gününe ulafl-t›. Geçen bu süre içerisinde benim d›fl›mda ayn› talepleÖlüm Orucu’nda olan Av. Behiç Aflç› ve Sevgi Saymaz’laberaber eylemimiz 7 y›ld›r kanayan bir yara olan tecritibir ölçüde tekrar tart›flt›rmaya açt›.

Ben 200. günüme bu ülke topraklar› ve üzerinde ya-flayan her dinden, mezhepten, milliyetten halk›m›z›n ge-lece¤inin kararmamas› ad›na direndi¤imizin bilinciyle gi-riyorum. fiu an ölüm s›n›r›nda olmam, iki k›z›m›n bir da-ha “anne” diyememe ihtimallerini her geçen saniye dahada artt›rmaktad›r.

200 güne bakt›¤›m›zda tecrit zulmüne son verilmesinoktas›nda da önemli bir yol ald›¤›m›z› söyleyebilirim.Öyle ki Adalet Bakan› Cemil Çiçek d›fl›nda yan› bafl›nda-ki ve emrindeki kurmaylar›n›n dahi art›k tecriti savunmagibi bir flanslar› kalmam›flt›r.

Bu gerçe¤i er ya da geç Adalet Bakan› da kabullen-mek zorunda kalacakt›r. Ama ilk günden beridir söyledi-¤im bir nokta var; Adalet Bakan› bu gerçekli¤i ve zorun-lulu¤u yeni ölümlerle mi görecek, yoksa bunun için 122 tabut yeterli miolacak? fiunun art›k görülmesi gerekiyor; ben ve di¤er direniflçiler tec-rit sürdü¤ü müddetçe eylemimizi sürdürece¤iz. 122 kez ispatlanan bugerçek bugün ölüm s›n›r›na gelen 3 insan taraf›ndan daha ortaya kon-mufl durumda. Adalet Bakanl›¤›’n›n bu inad› devam etti¤i sürece yar›nbizler de ölece¤iz. Bizim ölümümüzle Adalet Bakanl›¤› bu sorunu çöz-müfl olacak m›? Elbette hay›r. Bizden sonra insan olman›n gere¤i busorun karfl›s›nda baflkalar› dikilecek. fiu an ben, bir tutsak olan SevgiSaymaz ve bir avukat olan Behiç Aflç› bu gerçe¤i bedenleriyle anlat›pçözüm isterken, yar›n belki bir doktor, belki bir baba ve kim bilir hangitecrit hücresindeki tutsaklar “tecriti kald›r›n” demeye devam edecek.Yani bu sorunun çözülmesi d›fl›nda baflka bir alternatif kalmam›flt›r.

200. günüm vesilesiyle buradan Adalet Bakanl›¤›’na tekrar sesleni-yorum. Yeni ölümler olmadan tecrit kald›r›ls›n.

Direniflimin 200. gününde sa¤l›k durumum giderek bozulurken, songeliflmeler flöyledir, Daha önce var olan uyku düzensizli¤i, Bafl a¤r›s› vedönmesi, afl›r› yorgunluk, mide a¤r›s› ve bulant›s›, difl etlerindeki sorun-lar›m, afl›r› kilo kayb›, asabiyet, sese ve kokulara karfl› afl›r› hassasl›k,kemik batmas›, vücutta morluklar, kol ve bacaklarda uyuflma, üflümegibi sorunlar›m artarak sürerken, görme kayb›, yutkunamama, ba¤›rsakhareketlerindeki bozulma gibi yeni sorunlar da ortaya ç›km›fl bulunuyor.Bugün yap›lan kontrollerde; K‹LO: 37, NABIZ: 70, TANS‹YON: 75 / 52fleklinde olmufltur.

GÜLCAN GÖRÜRO⁄LUfiakirpafla Mah. 37. Sok. No: Seyhan / ADANA

TEL: 0 322 432 60 66 CEP: 0 537 553 84 14

E-MA‹L: [email protected]

Ziyaret saatleri: 14.00 ile 22.00 aras›d›r

Ölüm s›n›r›n-da olmam,iki k›z›m›nbir daha “an-ne” diyeme-me ihtimal-lerini her ge-çen saniyedaha da art-t›rmaktad›r.

Page 21: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

direniflçiler için. Anlar›, saniyelerihesapl›yoruz art›k. Sanatç›lar›m›zGülcan’›n sevdi¤i türkülerle O’na“hoflçakal” diyorlar. “Tecritin kalk-

t›¤› ve senin de ölüm orucunu b›ra-

k›p sa¤l›¤›na kavufltu¤un günlerin

bir an evvel gelmesini diliyoruz” di-yen sanatç›lar u¤urlan›yorlar.

Salonun bir ucunda kafa kafayaveren iki arkadafl yaklaflan 200. Günhaz›rl›klar›n› konufluyorlar. Bu ha-z›rl›klar sürerken akl›m›zda hep100. Gün var, o zamanki Gülcan’laflimdiki aras›ndaki fark. ‹yi hat›rl›-yoruz; halay› k›sa tutan arkadafla fla-ka yollu k›zm›flt› Gülcan, “daha ye-ni bafllad›k, davul zurna bu kadark›sa tutulur mu?” diye.

Yüzünde çekti¤in ac›lar›n ifade-si olan o bak›fllar›n›n yerine genegülücüklerinin dolaca¤›n› bilsek de-¤il bir, bin davul getir’iriz, bin hala-ya dururuz. Ama 200. Gün etkinli-¤inde davul zurna olmayacak.

Son günlerde TV’lerde tecrit vedirenifle iliflkin haberler artt›. Dire-nifl Evi’nde bu haberlerden ç›kt›¤›anda sinek v›z›ldamas›na bile izinyok. Herkes pür dikkat haberlereodaklan›yor. ‹flte onlardan biri daha,Behiç yata¤›nda ve her zamankikendinden emin bak›fllar›, babacanve mütevaz› konuflmas›yla en sa¤›rkula¤›n bile rahatl›kla duyup anla-

yabilece¤i fle-kilde anlat›-yor. “O hücre-lerin kap›lar›aç›lacak. Buolmadan kim-se ölüm oru-cunu b›rakma-

m› istemesin benden”. Haberi bera-ber izledi¤imiz Gülcan bak›fllar›ylaonayl›yor Behiç’i. Sevgi e¤er izle-yebildiyse eminiz o da onaylarcas›-na kafas›n› sallam›flt›r. “O kap›laraç›lacak, tecrit kalkacak”.

Refakatçilerden biri Betül ile ko-nuflurken istemeyerek de olsa “be-nim de annem yok...” diyor. Ald›¤›cevap o kadar hiddetli ki, “ama be-nim annem var” diyor ölüme gidenO anan›n k›z›. O art›k binlerce gen-cin, çocu¤un annesi. Fedakarl›k de-¤il midir annelik, u¤runa ölebilecekkadar sevebilmek de¤il midir birfleyleri, annelik. O hepimizin anne-si. Hepimiz için ölebilecek kadar bi-zi çok seven annemiz.

Analar›n ah›n› alan iflah olmaz-m›fl. 7 y›ld›r yüzlerce, binlerce ana-ya bunca ac›y› yaflatanlar, buncakahr› reva görenler de iflah olmaya-caklar. Tecrit hücrelerinde tuttuklar›ve bir anne selam›n› çok gördükleriiki sat›r mektubu yasaklayanlar el-bette analar›n en keskin öfkesine vegazab›na u¤rarlar. Ve o analar›nhakk›d›r binlerce kez lanet okuma-lar› bu ac›lar› yaflatanlara.

Analar›m›z›n gözyafllar›yla so-mutlad›klar› ac›lar›, öfkeleri veumutlar› tam 199 gündür Gülcan’›nbedeninde tafl›n›yor flimdi. O bedentafl›yor flimdi yeryüzünün bütünanalar› ad›na öfkeleri ve umutlar›.“Zal›m zamanlarda önce analar dü-fler” iken topra¤a, o topraktan filiz-leniyor ve filizlenmeye de devamedecek, analar›n ah›n› yerde koyma-yacak olan yar›nlar ve o yar›nlar›nmutlak sahipleri.

21

26 Kas›m 2006 / 80

2.’si düzenlenen Çukurova HalkKültür Festivali kapsam›nda Adana’dakonser için bulunan Ali Ekber Eren,Ercan Ayd›n, Burhan Berken, fiair Ru-han Mavruk ve fiair Hasan Biber 19Kas›m günü Adana Direnifl Evi’ndeydi.

Hasan Karabey, Görüro¤lu’na destek olmak için,16 Kas›m’dan itibaren 5 günlük açl›k grevine baflla-d›. Karabey, eylemine iliflkin olarak, “Gülcan Abla,

Behiç Abi ve Sevgi Abla 123. ölüm olmas›n diye bu-

raday›m. Zaferi biz kazanaca¤›z” diye konufltu.

200. GÜN ETK‹NL‹⁄‹ Gülcan Görüro¤lu’nun 20 Ka-

s›m’da ölüm orucu direniflinin 200.Gününe girmesi nedeniyle bir et-kinlik düzenlendi. Direnifl Evi’ninkoflullar› nedeniyle ancak 40 kifli-nin kat›labildi¤i etkinlik, Büyük Di-renifl flehitleri için yap›lan sayg›duruflu ile bafllad›.

Direnifl üzerine konuflmalarladevam eden etkinlikte, flair HasanBiber fliirler okudu.

Sa¤l›¤› giderek bozulan Gül-can, belli bir aflamadan sonra et-kinli¤e kat›labildi. Dakikalarcaayakta al-k › fl l a n a nG ü l c a n ,yapt›¤› ko-nuflmada,tecrite karfl›mücadele-de daha ›s-rarc› olun-mas› ve da-ha güçlüe y l e m l e ryap › lmas ›ü z e r i n d ed u r a r a kflunlar› söy-ledi:

“Tecrit mutlaka kalkacak. Bun-dan kimsenin kuflkusu yok. Amabu sadece benimle, Behiç A¤a-bey’le veya Sevgi’yle olacak birfley de¤il. Bu noktada hepimizedaha fazla ifl düflüyor. Hiç kimseölümü istemez. Kimse için ölümkolay bir fley de¤il. fiu an kendimibiraz iyi hissetti¤im için aran›zda-y›m ama art›k bir saniyem di¤erinitutmuyor. Üçümüz de ölüm s›n›-r›nday›z art›k. Daha s›k› bir flekildesar›larak mücadele etmeliyiz.”

Konuklar›n 200 günle ilgili de-¤erlendirme ve düflüncelerini an-latmalar› ile devam edilen etkinlik-te, Görüro¤lu’na hediyeler verildive 200. Gün k›nas› yak›ld›.

Behiç Aflc›’n›n kazanma karar-l›l›¤›n› ifade etti¤i mesaj›, “BehiçAflc› Onurumuzdur” slogan› ve al-k›fllarla karfl›lan›rken, etkinlik hepbir a¤›zdan söylenen ‘Hakl›y›z Ka-zanaca¤›z’ marfl›yla son buldu.

Page 22: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

Associated Press (AP-Uluslararas› Haber Ajan-s›) Ankara Temsilcili¤i

ani bir geliflmeyle Türkiye günde-mine girdi. AP’nin penceresindendevasa iki pankart sark›yordu gün-düz vakti, Türkçe ve ‹ngilizce yaz›-l› taleplerle. Hiç kimse yabanc› de-¤ildi bu taleplere. Ne Türkiye Hal-k›, ne polis, ne devlet, ne bas›n nede AB... Hiç kimsenin yeni duydu-¤u bir ses de¤ildi bu. 7 y›ld›r en gürsesle hayk›r›lan, usanmadan yorul-madan, umutsuzlu¤a kap›lmadandile getirilen bir talepti bu: “TecriteSon.” 29 TAYAD’l› tüm dünyaya “FTipi Hapishanelerde 122 ‹nsan ÖldüTecrite Son” diye hayk›r›yordu.

Ankara’da bu geliflmeler yafla-n›rken ‹stanbul’da Av. Behiç Aflc›sesini duyurmaya çal›fl›yordu fiifl-li’deki evinden. Direniflinin 230.Gününde bir bas›n aç›klamas› yapa-rak Direnifl Evi’ne ve kendisine ya-p›lan herhangi bir operasyonda,müdahalede “bu evden cesetlerimiz

ç›kar” diyordu. Behiç’e böyle de-dirten geliflme ise polisin pervas›zl›-¤›n›n bir sonucu. Direnifli yeneme-yen devletin polisi, Behiç Aflc›’n›nSakarya’daki evine giderek gözleriiyi görmeyen Behiç’in yafll› babas›-n› aldat›p bir ka¤›t imzalat›yor. Ka-¤›tta Behiç’e “müdahale edilmesiniistedi¤i” yaz›yor ve yafll› baba neoldu¤unu bilmeden imzal›yor. Vebu ka¤›ttan medet umuyor çaresiz-lik içinde. Bunu ö¤renen Behiç Afl-c› hemen veriyor cevab›n›: “Bilin-

cim aç›k. Kendi irademle ölüm oru-

cunday›m. Herhangi bir müdahale-

de buradan hepimizin cesedi ç›kar.”

Bu kararl›l›k 7 y›ld›r süren iradeninsonucu. “Hepimizin cesedi ç›kar”diyor Behiç en gür sesiyle. Kararl›-l›¤› gözlerinden okunuyor. Armut-lu’dan yükselmiflti bu söz y›llar ön-

ce. Bir de 7 y›l önce tellerle çevril-mek ve etkisiz tepkisiz bireyler ya-rat›lmak istenen bir ülkenin hapis-hanelerinden. Ve 122 kezdir cevab›ayn› dille verildi.

Bas›n aç›klamas›n›n ard›ndanevde avukatlar›n fazla olmas› dik-katimizi çekiyor. Meslektafllar›yladayan›flmaya geliyorlar ve zorlamüdahaleye karfl›lar hepsi de. Yal-n›z b›rakm›yorlar savunman›n hakl›sesini. Türkiye gerçekli¤inin fark›n-da hepsi. Bu nedenle faflizmden herfleyi bekliyorlar, herkes gibi. Tav›r-lar› net. Müdahale de¤il çözüm isti-yorlar. Ankara’dan destek için gelenAv. Betül Koza¤açl› 6 y›ld›r elle-rinden geleni yapt›klar›n› ve tecritinhalen ›srarla uyguland›¤›n› dile ge-tirirken uzun zaman sonra sansürünk›r›lmas›n› sevinçle karfl›lad›¤›n›anlat›yor bize. Ankara ÇHD’de Be-hiç’le ilgili çok s›k sohbetler edildi-¤ini ve genel olarak herkesin des-tekledi¤ini dile getirerek eve müda-hale yap›l›rsa çözümün önünün t›-kanaca¤›n› dile getiriyor.

Grup Yorum da yurtd›fl›ndangelir gelmez Direnifl Evi’ne gelen-lerden. Yurtd›fl›nda konserlerde dedireniflçileri selamlam›fl ve direnen-lerin sesini Avrupa’dakilere ulaflt›r-m›flt›. Döner dönmez Behiç’in ya-n›nda soluklar›n› al›yorlar, yanlar›n-da Avrupa’dakilerin selam› ve sa-natç›lar›n 28 Kas›m’da yapmay›planlad›klar› etkinli¤in afifliyle be-raber. Birol Topalo¤lu da destek zi-yareti yaparak ‘yan›ndayiz’ diyensanatç›lardan. Direnifl s›cakl›¤›yla,hakl›l›¤›yla ve kendini aflan gör-kemlili¤iyle herkesi çekiyor. Topa-lo¤lu da ilgiyle geliyor onurlu ayd›-n›n yan›na. Tecritle ilgili görüflleriniald›¤›m›zda onu buraya getiren ne-denleri de s›ral›yor, insanl›k d›fl› uy-gulamalara karfl› durufluyla sorumu-zu cevapl›yor:

“Malesef yaflad›¤›m›z ça¤da he-pimiz yaln›zlaflt›r›lm›fl›z. Sadeceiçerdekiler de¤il d›flardakiler olarakbizler de yaflam›m›zda yaln›zlaflt›-r›lm›fl›z ve yap›lan bu tür insanl›kd›fl› uygulamalardan haberimiz ol-muyor. Ben sanatç› kiflili¤imle butür direniflleri daha yak›ndan tan›-

mak için f›rsat kolluyorum ama ma-lesefki günümüzde dayan›flman›nçok ta hissedilmedi¤ini görüyoruz.Bu anlamda Behiç Aflc›’n›n yapm›floldu¤u bu direnifl bizim için çok bü-yük anlam tafl›yor. Bizim için çokönemli, de¤er veriyor bize, güç ve-riyor aç›kças›. Yani bir an önce F ti-pi cezaevlerinin kald›r›lmas› ve in-san haklar›na dayanan daha iyi biruygulama yap›lmas›n› talep ediyo-rum. Bugün Behiç Aflc› ise yar›n bizolabiliriz. Hiçbirimiz uzak de¤ilizbu uygulamalara.”

“Bugün Behiç Aflc› ise yar›n bizolabiliriz” sözüyle bir gerçe¤e vur-gu yap›yor. Evet, Behiç yar›n biz ol-mayal›m diye bedenini ölüme yat›r-mad› m› zaten? Bunu görebilmek,hissedebilmek bile bizi harekete ge-çirmeye yetecektir. Süreç ne getire-cek belirsiz. Tecrit Adalet Bakanl›¤›isterse k›sa zamanda çözülebilir yada direniflçilere müdahale de edile-bilir. 7 y›ld›r yaflan›lan gerçeklikler,deneyimler var önümüzde.

Ama flu da kesinki, yaflanan tümolumsuzluklardan, Adalet Bakanl›¤›sorumlu olacakt›r. Ve hiçbir fley ar-t›k direniflin yönünü de¤ifltiremeye-cektir. Direnifl kendi yata¤›ndan yo-luna devam edecek. Onu hiçbir güç,hiçbir set engelleyemeyecek...

22

26 Kas›m 2006 / 80

‘O Bize Güç Veriyor’

destekaçl›k

grevlerigruplarhalindedevamediyor

Page 23: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

23

26 Kas›m 2006 / 80

Ölüm orucu eyleminin 230. Gü-nünü dolduran Behiç Aflc›, eyleminisürdürdü¤ü eve polis taraf›ndanbask›n yap›laca¤› yönünde duyumald›klar›n› belirterek, “olas› bir

operasyonda buradan cesetleri-

miz ç›kar” dedi. Avukat Aflc›, budurumun sorumlusunun ise AdaletBakanl›¤› olaca¤›n› vurgulad›. Be-hiç Aflc›, Kocaeli'nde yaflayan baba-s› Miktad Aflc›'ya polisler taraf›n-dan, kendisine zorla t›bbi müdaha-lede bulunulmas› için imzalat›lanbelgeye iliflkin 20 Kas›m’da bir ba-s›n toplant›s› düzenledi.

Aflc›, sözkonusu belgenin baba-s›na aldat›larak imzalat›ld›¤›n› be-lirterek, bunu kabul etmedi¤ini, t›b-bi müdahalenin kiflinin kendi irade-sine ba¤l› oldu¤unu kaydetti. Aflc›flöyle konufltu:

“Babam ‹stanbul’dan gelen iki

polis taraf›ndan kand›r›larak bana

‘zorla t›bbi müdahale yap›lmas›’

konusunda belge al›nd›.

Eylemi tecritin kald›r›lmas› için

s ü rd ü r ü -

yoruz. Ta-

lebin insa-

ni oldu¤u

konusunda

kimsenin flüphesi kalmad›. Adalet

Bakan› hariç. Ancak siyasi iktidar

bu insanl›k sorununu yine bildi¤i

yollarla çözmeye çal›fl›yor. Operas-

yonla, katliamla, infazla. Nas›l ki

Armutlu’da kanla biten bir operas-

yon yapt›lar flimdi de evimize karfl›

operasyon haz›rl›¤›ndalar.

‹stanbul Polisinden giden iki po-

lis; Adapazar›-Kocaali’de ikamet

eden babam› kand›rm›fl ve bana,

‘Zorla t›bbi müdahale yap›lmas›’

için bir dilekçe alm›fllard›r. Elbette

böyle bir dilekçenin hukuken geçer-

lili¤i yoktur. Hiç kimseye iradesine

ayk›r› olarak zorla t›bbi müdahale

yap›lamaz. Ancak siyasi iktidar›n

hukuk, yasalar umurunda de¤ildir.

Nitekim hapishanelerde yüzlerce in-

sana zorla t›bbi müdahale yap›lm›fl,

sakat b›rak›lm›fllard›r. Ayr›ca ba-

bam verdi¤i ikinci bir dilekçe ile ilk

dilekçesini kand›r›ld›¤› için verdi¤i-

ni belirtip baflvurusunu geri alm›fl-

t›r. Yani polisin mant›¤›na göre ve-

rilmifl bulunan bir dilekçe de kal-

mam›fl du-

rumdad›r.

B i l i n -

cim ve flu-

urum aç›k

ve yerinde

olarak beyan

ediyorum ki;

kendi özgür

iradem ile

Ölüm Orucu eylemi yap›yorum. Bir

talebim var. Eylemi ancak bu tale-

bin kabul edilmesi durumunda biti-

ririm. Hiçbir t›bbi müdahaleyi iste-

miyorum ve kabul etmiyorum. An-

cak tecritin kald›r›lmas› konusunda

somut ad›mlar at›lmas›ndan sonra

tedaviye bafllayaca¤›m.

Bu eve yap›lacak bir polis ope-

rasyonu hepimizin ölümü ile sonuç-

lan›r. Bunu herkes bilir ve anlayabi-

lir. Bu nedenle siyasi iktidar› uyar›-

yoruz; bir operasyonda bu evden

cesetlerimiz ç›kar. Çözüm operas-

yon de¤il, tecritin kald›r›lmas› ko-

nusunda somut ad›m at›lmas›d›r.”

Behiç Aflc›’n›n ard›ndan konufl-ma yapan ÇHD Genel Sekreteri veAflc›’n›n avukat› Selçuk Koza¤açl›da iktidar›n art›k tecrit sorununuçözmek zorunda oldu¤unu belirtti.

‘Müdahale’ Planlar›na Aflc›’dan Cevap:

“Buradan Cesetlerimiz Ç›kar”

“Müdahale” aciz-liktir, direnme hak-

k›na sald›r›d›r

Behiç Aflc› yaln›z de¤ildir◆ ‹flçi Birli¤i, Tekstil-Sen, Limter-‹fl üyeleri Behiç

Aflc›’y› ziyaret ederek, direniflinin yan›nda olduklar›n›dile getirdiler. Grup ad›na söz alan Tekstil-Sen yöneti-cisi Beycan Taflk›ran; tecrite karfl› bulunduklar› bütünalanlarda insanlara Behiç Aflc›’y› ve direnifli anlatt›kla-r›n› ifade ederek, “Sizin bir ayd›n olarak bafllad›¤›n›zbu direniflin hakl›l›¤›n› bugün herkes biliyor. Ve bu so-runun çözülmesi gerekti¤ini söylüyorlar” dedi.

◆ Halkevleri Genel Baflkan› Abdullah Ayd›n, Ör-gütlenme Sekreteri Samut Karabulut, ‹stanbul fiubeYöneticisi Nuri Günan, ölüm orucunun 226. Günündegerçeklefltirdikleri ziyarette, Behiç Aflc›’n›n direnifline

duyduklar› sayg›y› dile getirdiler.Ayd›n, Aflc›’ya “direniflinin yan›n-day›z” diye konufltu ve çözümdenkaçan Adalet Bakan›’n› k›nad›kla-r›n› söyledi.

◆ Bahçelievler Temel Haklar

üyeleri, 16 Kas›m günü toplu ola-rak Behiç Aflc›’y› ziyaret ettiler.

◆ Ezilenlerin Sosyalist Platformu (ESP), Ankara ve‹zmir’de Aflc›’n›n yaln›z olmad›¤›n› hayk›rd›lar.

Ankara’da 18 Kas›m günü Yüksel Caddesi’nde ya-p›lan aç›klamada konuflan, Mehmet Ali Tosun, “ESPolarak Av. Behiç Aflc›’n›n Ölüm Orucu eylemini selam-l›yoruz, hapishanelerde uygulanan tecrit politikas›n›protesto ediyoruz” dedi. “Hücre Tecrit Zulmüne SonÖzgürlük ‹stiyoruz” pankart› aç›lan eyleme, TAYAD’l›Aileler, HÖC, ‹HD ve SDP de destek verdi. TAYADad›na Semiha Eyilik’in de bir konuflma yapt›¤› aç›kla-mada, “Av. Behiç Aflc› Yaln›z De¤ildir, Yaflas›n Dev-rimci Dayan›flma, Tecriti Kald›r›n Ölümleri Durdurun”sloganlar› at›ld›.

ESP’liler, 17 Kas›m gü-nü de ‹zmir Kemeralt› giri-flinde, “F Tipi Hapishane-lerde Tecrite Son BehiçAflc› Yaln›z De¤ildir” pan-kart› açarak eylem yapt›lar.Üç direniflçinin resimleri-nin tafl›nd›¤› eylemde,Adalet Bakan›’n›n ad›matmas› istendi.

Page 24: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

17. Milli E¤itim fiuras›, 13-17Kas›m tarihleri aras›nda topland›. 7y›ld›r toplanm›yordu fiura. Çünküdüzen aç›s›ndan esas›nda bu tür flu-ralar›n özel bir önemi yoktur. Bu türflura veya kurultaylar›n, hangi ko-nuda düzenlenmiflse, o konudakisorunlar›n çözümü için demokratikkat›l›m mekanizmalar›n› iflletmeklede ilgisi yoktur. Bunlar, ya iktidarla-r›n çeflitli siyasi manevralar›na hiz-met ederler veya, emperyalizmin veoligarflinin yürürlü¤e koyaca¤› kimipolitikalar›n “kamuoyuna” benim-setilmesi için arac› olurlar. Bu an-lamda, 17. Milli E¤itim fiuras›’nada bundan öte bir rol yüklemek,do¤ru de¤ildir.

Milli E¤itim fiuras›; birincisimilli de¤ildir. ‹kincisi gerçek bir flu-

ra da de¤ildir. Milli de¤ildir; zatenflura da esas olarak emperyalizmindayatt›¤› e¤itim sistemini ad›mad›m uygulayan bir iktidar taraf›n-dan düzenlenmektedir. ‹kincisi, ke-lime anlam›yla bir “flura” olabilme-si için demokratik olmal›d›r. Bu flu-ra ise, anti-demokratiktir. fiuradayeralan delegeler, demokratik bir

mekanizma içinde seçilmifl de¤iller-dir. Keza bu flurada ö¤renci gençlikhiç temsil edilmemifltir.

fiuran›n toplanmas›ndaki ve iflle-yiflindeki anti-demokratiklik, do¤alolarak fluran›n ele ald›¤› konulardada kendini göstermifltir. E¤itim sis-teminin gerçek sorunlar› tart›flmamasas›na yat›r›lmam›flt›r.

E¤itim sisteminin halk aç›s›n-dan, halk gençli¤i aç›s›ndan sorun-lar›n› ele almas›, zaten AKP’nin in-siyatifindeki bir fluradan beklene-mez. Ama bu flura o kadar e¤itim-den kopuktur ki, düzenin kendisiaç›s›ndan da ciddi olan sorunlar›,örne¤in okullardaki fliddeti bileele almam›flt›r. Hatta, e¤itim ku-rumlar›n›n deprem karfl›s›ndaki da-yan›ks›zl›¤› gibi tamamen hayati birsorun da bu fluran›n gündemine gi-remedi. Çünkü baflta da dedi¤imizgibi, e¤itimin sorunlar›n› tart›flmave çözme diye bir ç›k›fl noktas› yok-tur.

Peki ne yapt› bu flura, ne ifle ya-rad› ve fluradan geriye ne kald›, diyesorulacak olursa, özeti fludur:

Bir; sanki flurada ele al›nan tekkonuymufl gibi çok tart›fl›lan‹mam Hatiplilere üniversiteyolunu açmaya yönelik karar.

‹ki; ve bunun aksine, hiçtart›fl›lmayan ama e¤itimi me-talaflt›rma yolunda önem tafl›-yan kararlar.

Birçok kesim, AKP’nin flu-ray› kendi amaçlar›na alet etti-¤ini yaz›p söyledi. Do¤rudur;

ama YÖK’ten TÜ-S‹AD’a, CHP’yekadar buna muhale-fet edenler, e¤itiminsorunlar›na ne kadarilgililer? Bu noktadaonlar›n da AKP’denfarkl› olduklar› söy-lenemez.

AKP, sistemleçat›flmay› göze al-

mad›¤›, emperyalizmin ve oligarfli-nin istemedi¤i ad›mlar› atmama po-litikas› izledi¤i için, TBMM’dekiezici ço¤unlu¤una ra¤men, ne tür-ban konusunda, ne de ‹mam Hatip-ler konusunda taban›n›n istedi¤i dü-zenlemeleri gerçeklefltirmemifltir.AKP, art›k seçim sürecine girildi¤ibir zamanda, bu flurayla taban›nayönelik olarak din istismar›n› de-vam ettirmifltir. flurada ‹mam Hatip-liler’e uygulanacak katsay›larla il-gili karar›n anlam› budur.

As›l önemli olan, ‹mam Hatiple-re uygulanacak katsay› tart›flmalar›aras›nda ise, emperyalist kültürü vemekanizmalar› e¤itim sistemineyerlefltiren kararlar sessiz sedas›zgeçirilmifltir.

Bunlar›n en dikkat çekici olanla-r›, “–Okul öncesi e¤itim kurumlar›-

n›n aç›lmas›nda özel sektörün tefl-

vik edilmesi... –mevcut özel e¤itim

kurumlar›na devlet kredisi ve tefl-

viklerinin art›r›lmas›... –‹lkö¤retim-

de özel sektörün yat›r›m yapmas›-

n›n özendirilmesi... –devletin e¤i-

timde özel sektörden hizmet sat›n

almas›n›n sa¤lanmas›... –ö¤rencile-

ri yönlendirme mekanizmas›na pat-

ronlar›n kat›l›m›n›n sa¤lanmas›....”

kararlar›d›r.

Milli E¤itim Bakan›, özel okul-larda 300 bin bofl kapasitenin bu-lundu¤unu belirterek, özel okullar-da devlet eliyle ö¤renci okutman›n,kamu yat›r›mlar›ndan çok dahaucuz olaca¤›n› savunurken, emper-yalist tekellerin “e¤itimin özelleflti-rilmesi” politikas›n›n avukat› olarakkonuflmaktayd›.

Laiklik konusunda “bayrak

açan” TÜS‹AD patronlar›, bu ko-nularda herhangi bir muhalefettebulunmad›lar do¤al olarak. El alt›n-dan tebriklerini iletmifllerdir.

YÖK’çüler de, “sistem altüst

olacak, buna izin vermeyiz” diyeç›rp›n›yorlar, ama flurada e¤itiminözel sektöre daha fazla açmas›n›n

24

26 Kas›m 2006 / 80

Yukar›daki foto¤raf, fiura’n›n ne kadar ve nas›lbir “flura” oldu¤unun da foto¤raf›d›r. Gerçekte orada ne bir düflünce üretimi, ne ger-çek bir tart›flma, ne de gençli¤in gerçek sorun-lar›na çözüm arama gayreti yoktur. Olmad›¤› içiniflte böyle silme “kestirme” vaziyetindedirler....Uyuklamalar›yla, uyan›k olmalar›n›n fiura’n›nsonuçlar› aç›s›ndan hiç bir fark› ve etkisi yok;onlar da tercihlerini uykudan yana kullanm›fllar!

Din ‹stismar› ve Tekellere Hizmet VAR!E¤itimin Sorunlar› ve Demokratik Kat›l›m YOK!

17. E¤itim

fiuras›:

Page 25: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

da sistemi altüst edece¤ini görmez-den geliyor. Niye? Çünkü, bu “al-tüst olufl”tan YÖK de memnun.

Temel Haklar Federasyonu ta-raf›ndan 17. E¤itim fiuras›’na ilifl-kin yap›lan aç›klamada ise, tam dabu noktaya de¤inilip flöyle denili-yordu: “Bugün e¤itimin bu hale

gelmesinin as›l nedeni e¤itimin te-

kellerin hizmetinde ve düflünmeyen

tek tip insan yetifltiren bir sistem

olufludur. Bu niteli¤i de¤iflip de

halktan yana bilimsel bir e¤itim sis-

temi getirilmedikçe sorunlar birik-

meye devam edecektir.”

K›sacas›, TÜS‹AD’›n, YÖK’ün,CHP’nin fluraya elefltirilerinin ö¤-rencilerin sorunlar› ve talepleriyleilgisi olmad›¤› ortada; onlar›n mu-halefetlerinin nedeni, AKP iktida-r›yla bu güçler aras›ndaki “oligarfliiçi iktidar kavgas›”d›r. “Bayrakaçar›z” diye AKP’yi tehdit edenTÜS‹AD patronlar›, baflka aç›kla-malar›nda bir dönem daha tek bafl›-na AKP iktidar›na s›cak bakt›klar›n›da söyleyebilmektedir. Önümüzde-ki sürecin nas›l flekillenece¤i yinekendi aralar›ndaki iktidar kavgas›naba¤l› olacakt›r. Ancak her seferindeunutulmamas› gereken, bu kavgadagençli¤in, iflçilerin ve di¤er halkkesimlerinin sorunlar›na yer olma-d›¤›d›r. Bu sorunlar, onlar için ençok bir istismar konusu olurlar.

Milli E¤itim Bakan› Çelik, flura-n›n kapan›fl konuflmas›nda demago-jiyi ifrata vard›rarak, “flurada kat›-

l›mc› demokrasinin güzel bir örne-

¤inin sunuldu¤unu” söylüyordu.Ö¤renci gençli¤in temsil edilmedi-¤i, e¤itim emekçilerinin demokra-tik kat›l›m›n›n olmad›¤› bir yerdeolsa olsa “AKP usülü” demokrasiolur. Temel Haklar Federasyonu, budemagojilere karfl›, aç›klamas›ndanet olarak flu talebi dile getirdi:

“E¤itim sistemindeki bu anlay›fl

de¤iflmeli, halktan yana paras›z bi-

limsel demokratik bir e¤itim veril-

melidir. Y›llard›r bunun için müca-

dele eden ö¤renci gençli¤in hakl›

meflru talepleri dikkate al›nmal›-

d›r.”

25

26 Kas›m 2006 / 80

"2006-KPSS yerlefltirme ifllem-lerinde tespit edilen bir hata nede-niyle sonuç aç›klamas› durdurul-mufl olup, ifllemler sonuçlan›ncanihai durum aç›klanacakt›r".

Yukar›daki cümle, geçti¤imizgünlerde ÖSYM'nin resmi internetsitesinde bir düzeltme notu olarakyay›nland›; oysa bu k›sa notlaKPSS'ye (Kamu Personel Seçme S›-nav›’na) giren binlerce genç ma¤-dur edildi. Bu trajikomik aç›klamae¤itim sisteminin bulundu¤u du-rumu gözler önüne seriyor.

E¤itim sistemindeki çarp›kl›k-lara bu köflede defalarca de¤indik.Bu çarp›kl›klar›n en yak›c›lar›ndanbiridir KPSS. Zaten her aflamas› s›-nav olan bir e¤itimden sonra;gençlerin karfl›s›na bir de KPSS gi-bi her yan›yla engeller yuma¤› birs›nav ç›k›yor. Mant›ken, kifli üni-versiteden mezun oldu¤u bölümleilgili her anlamda yeterlidir -öyleolmal›d›r- ki zaten üniversite ha-yat› boyunca say›s›z s›navdangeçmifl, yeterlili¤ini ispatlam›flt›r.Bundan sonras›, yani normal olan›kiflinin ald›¤› teorik bilgiyi üretimedönüfltürmesi ve bu üretimi hal-k›n yarar›na sunmas›d›r.

Y›llar boyu al›nan e¤itimin ar-d›ndan KPSS s›nav›na giren ve ba-flar›s›z olan gençler iflsizlik listesi-ne ekleniyor. Günlerdir burjuvamedyan›n televizyon kanallar›ndaiflsizlik ile ilgili aç›klamalar›, anketve araflt›rma sonuçlar›n› dinliyo-ruz. Evet gerçek bu duyduklar›-m›z; milyonlar iflsiz, milyonlaryoksul, b›rakal›m yoksulluk s›n›r›-n› halk›m›z açl›k s›n›r›n›n alt›ndayafl›yor. Peki kim oluflturdu bu ifl-sizler ordusunu? Ot biter gibi ken-dili¤inden bitmedi ya. Bu milyon-lar› oluflturan yine bu sisteminkendisidir.

Her fleyin kar h›rs›na dönüfltü-¤ü kapitalist sistemlerin kaç›n›l-maz ve asl›nda kaç›nmaya da ça-l›flmad›klar›, tersine, bilinçli olarakyarat›lan bir ordudur iflsiz y›¤›nlar.

Kapitalizm hiçbir zaman iflsizinsanlar›, yoksul insanlar›, e¤itim

göremeyen çocuklar› düflünmez;onun tek derdi; para ve paras›na

para, gücüne güçkatacak olan ikti-dar›d›r.

Kapitalizm içinönemli olan halk›n ihtiyaçlar› yada gençlerin gelecek kayg›lar› de-¤il; ihtiyac› olan "kalifiye elema-n›" almakt›r. KPSS bunun bir yön-temidir ve ihtiyac› olan› seçer sis-tem. Geri kalan ister ertesi y›l bo-yunca bir KPSS kursunun kap›s›n›afl›nd›rs›n, ister ucuz ifl gücü olsun.Ya da bunal›ma girsin, intihar et-sin yeter ki kapitalizmin sömürüçarklar› sorunsuz ifllesin.

Tüm bu çarp›kl›klar, problem-ler yetmiyormufl gibi flimdi deyerlefltirme sonuçlar› yanl›fl aç›k-lan›yor! Düflünün ki; binlerce insa-n›n kaderini belirleyen böyleönemli bir s›nav›n sonuçlar› aç›k-lan›rken bu kadar kolay hata ya-p›labiliyor. ÖSYM Baflkan› ÜnalYARIMA⁄AN olay›n “teknik birhata!” oldu¤unu aç›kl›yor. Soru-yoruz ÖSYM’ye: U¤runa intiharla-r›n, bunal›mlar›n yafland›¤›; insan-lar›n yar›n›n› belirleyen bir s›nav›nsonuçlar› aç›klan›rken nas›l bu ka-dar dikkatsiz davran›labiliyor?Halbuki, s›nav sonucunun aç›klan-d›¤› 16 Kas›m sabah› 11.00'dan11.30’a kadar ÖSYM sitesine 200bin kiflinin girmesi bile olay›n cid-diyetini kavratmaya yetiyor.

Dedi¤imiz gibi bu düzen için as-lolan sömürü çarklar›n›n ifllemesi-dir ve e¤itim sistemi de buna hiz-met ediyor. KPSS benzeri s›navlarbu sistemi pekifltiriyor. Bizim ge-lece¤imizin kararmas› onlar içinönemsenecek bir durum de¤ildir.Gelece¤imiz için mücadele etmek-se bize düflüyor. Çaresizli¤in kuca-¤›na itmek istiyorlar bizi. Kendiniçaresiz hissedenler, herhangi birhaks›zl›¤a direnecek gücü de bula-mazlar kendilerinde. Oysa biz, buülkenin gençli¤i çaresiz de¤iliz. Buülkenin gençli¤inin bir mücadeleve örgütlenme gelene¤i var. Y›l-larca okuduktan sonra gelece¤i-mizin bir s›nava hapsedilmesineveya birilerinin birkaç saniyedeyapt›¤› bir hatan›n gelece¤imizikarartmas›na izin vermeyelim.

Gençlik Federasyonu

KPSS Yanl›fl Aç›kland›!

gS ençlikte:öz

Page 26: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

Gençli¤in örgütlenme tarihininbir özetini sunmaya çal›flt›¤›m›z buyaz› dizisini, bu bölümle sona erdi-riyoruz.

Oligarfli, politikleflmifl, örgütlü,vatansever ve devrimci bir gençli¤iony›llard›r “tehdit” olarak gördü¤üiçin, buna karfl› pekçok politika ge-lifltirmifltir. Egemen s›n›flarla genç-li¤in aras›ndaki iliflki ve mücadele-nin tarihine bakanlar, aç›kça görürki, özellikle 1980’den itibaren dü-zenin gençli¤e yönelik politikalar›tamamen merkezilefltirilmifltir.YÖK’ün, iktidarla, polisle birliktesürdürdü¤ü merkezi politikalar›nakarfl›, gençlik de merkezi politikala-ra sahip olmak zorundad›r.

Merkezi politikaya sahip olmakise, her fleyden önce merkezi bir ör-gütlenmeye sahip olmakla müm-kündür. ‹flte bu yüzden merkezigençlik örgütlenmelerinin gençlikiçin zorunlulu¤u ve rolü tart›fl›lmaz.

Tabii mesele böyle merkezi birorganizasyona sahip olmakla da bit-miyor, bu merkezi örgütlenmeningenifl gençlik kitlelerini hareketegeçirebilecek bir özellikte olmas›gerekiyor. Bu sa¤lanmadan, merke-zi bir örgütlenmenin rolünü tamolarak yerine getirebilmesi müm-kün de¤ildir.

Kitleselleflme sorununun çözü-mü aç›s›ndan FKF tarihinden TÖ-DEF’in prati¤ine kadar son dereceö¤retici tecrübeler vard›r. Ki bu tec-rübelerden özet olarak da olsa, buyaz› dizisinde sözedildi.

Dev-Genç tarihi, örgütlenmede›srar ve yeni mevziler yaratma tari-hidir. Birim dernekleriyle, iller, böl-

geler ve ülke çap›nda ör-gütlenmeleriyle, her dö-nem gençli¤in mücadele-sinin önünü açan, ilkleryaratan, bu yan›yla dahep taklit edilmeye çal›-fl›lan olmufltur.

Resmi ve sivil faflist sald›r›lar alt›nda mücadele

TÖDEF, 1997 May›-s›nda “Nas›l Bir Üniversite ‹stiyo-

ruz Kurultay›” düzenledi. Kurul-tay’›n uzun ve yayg›n bir ön haz›rl›-¤› vard›. bu çerçevede Türkiye'nin

dört bir yan›ndaki üniversitelerde10 bin ö¤renciye “Nas›l Bir Üniver-

site ‹stiyoruz” sorusu soruldu. 23May›s'ta 41 ilden TÖDEF'liler ku-rultay için topland›lar. Çapa T›p Fa-kültesi bahçesinde yap›lan Kurul-tay’a 1000 kifli kat›ld›...

'97-'98 ö¤renim dönemine giril-di¤inde REFAHYOL hükümeti dü-flürülmüfl ve ANASOL-D hükümetikurulmufltu.

Ö¤renim y›l›n›n hemen bafl›ndaaç›l›fl flenlikleri, Dev-Genç'in kuru-lufl y›ldönümü kutlamalar› ve 6 Ka-s›m Boykotu'yla yo¤un bir süreçyafland›. TÖDEF’liler, döneme ör-gütlü bir flekilde girmeye çal›flt›lar.TÖDEF Ülke Meclisi ve ‹YÖ-

DER Meclisi topland›. Di¤er birimderneklerinh birço¤unda da benzerimeclis toplant›lar› yap›ld›.

Faflist sald›r›lar bu dönemde da-ha boyutland›. 1998 bafl›nda Malat-ya'da Ümit Cihan TARHO katle-dildi, ard›ndan may›s ay›nda Bo-lu'da Kenan MAK adl› ö¤renci kat-ledildi faflistler taraf›ndan.

Bu sald›r›lara karfl› gençlik eli

bö¤ründe duramazd› elbette. Faflistsald›r›lar karfl›s›nda örgütlülü¤ü vemilitanl›¤›yla bir barikat örmeliydi.Dev-Genç’liler, bir yandan meclis-ler için çaba sarfederken, sald›r›larakarfl› da Faflist Teröre Karfl› Savun-ma ve Mücadele Komiteleri’ni gün-deme getirdiler.

Meclisler, önceki ö¤renim döne-minde oldukça yo¤un biçimde tart›-fl›lm›flt›. Di¤er gençlik gruplar›,meclislere tutars›z, gençli¤in ger-çeklerinden uzak itirazlar yönelte-rek bu konuda olumsuz bir tutumtak›nd›lar. Oportünist, reformistgruplarla bu tart›flmalar› sürdürmek,

onlar› beklemek, buanlamda oyalan-mak ve sürecin ihti-yaçlar›na cevapvermemekle eflde-¤erdi. DevrimciGençlik, sene ba-fl›nda di¤er sollaolan tüm birlikler-den çekildi¤iniaç›klad›. “‹fl yap-

mayan, yüzünü kitlelere dönmeyen-

lerle, art›k yap›lacak bir fley kalma-

m›fl”t›.

‹lk olarak baz› okullarda Ö¤ren-ci Meclisi Giriflimleri oluflturuldu.

‹ktidar ve YÖK, gençli¤in örgüt-lenme çal›flmalar›na, 6 Kas›m eyle-mindeki aktifli¤ine, hem faflist sal-d›r›lar› art›rarak, hem de yeni “so-ruflturma” sald›r›lar›yla cevap verdi.Disiplin Yönetmeli¤i'nde yap›lande¤ifliklikle okullarda ‹nceleme Ve

Soruflturma Kurullar› kuruldu.YÖK Baflkan› Kemal GÜRÜZ, Di-siplin Yönetmeli¤i'nde yap›lan de-¤iflikli¤in amac›n› “Ö¤renci ö¤ren-

cili¤ini bilecek, militan gruplar

okuldan temizlenecek” diye aç›kl›-yordu.

Egemen s›n›flar amaçlar›n› giz-lemiyorlard›. Zaten gizlenecek birfley de yoktu. Sald›r›lar, sorufltur-malar, her fley ortadayd›. 1990’l›y›llar›n sonu ve 2000’lerin bafl› bo-yunca, üniversiteler bu yo¤un sald›-r›lara sahne oldu yine. Ö¤rencigençlik hareketi bu sald›r›lar alt›ndaçeflitli sars›nt›lar, gerilemeler de ya-

26

26 Kas›m 2006 / 80

FKF’d

en......Gençlik Federasyonu’na

Gençli¤in MERKEZ‹

Örgütlenmeleri

9. Bölüm:

Gençlik ÖrgütsüzVarolamaz!

Page 27: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

flad›. Fakat bir irade vard› ki; onuüniversitelerden, kampüslerden,amfilerden söküp atmak mümkünde¤ildi. O irade, 1960’lar›n sonun-dan bu yana gençli¤in mücadelesinemevzilerini, geleneklerini kazand›-ran Dev-Genç iradesiydi...

Düzen de gençli¤i örgütlemek istiyor

2003 fiubat’›nda gençlik uzunsüredir sürdürdü¤ü örgütlenme ça-l›flmalar›n› yeni bir aflamaya ulaflt›r-d›. 18 Gençlik Derne¤i’nin kat›l›-m›yla GENÇL‹K B‹RL‹K KO-

ORD‹NASYONU kuruldu! Adana,Ankara, Antalya, Ayd›n, Bal›kesir,Burdur, Bursa, Eskiflehir, Hatay, Is-parta, ‹stanbul, ‹zmir, Kocaeli, Ma-latya, Sakarya, Samsun, Sivas, Zon-guldak Gençlik Dernekleri yapt›kla-r› bas›n aç›klamas›yla GENÇL‹K

B‹RL‹K KOORD‹NASYO-

NU’nun kuruluflunu ilan ettiler.

Aç›klamada 18 derne¤in imzas›vard›. Esas›nda bu, gençli¤in örgüt-lenmedeki ›srar›n›n bir göstergesiy-di. 18 dernek, “Tek tek yaflad›klar›

sorunlara karfl› ortak çözümler ara-

mak; Birbirleriyle dayan›flmas›n›

sa¤lamak ve seslerini daha güçlü

duyurmak” için biraradayd›.

Gençlik Birlik Koordinasyo-

nu, 2003 May›s’›nda “Nas›l bir

üniversite, nas›l bir e¤itim istiyo-

ruz” adl› bir kurultay düzenleyerek,gençli¤in daha genifl kesimleriyleba¤lar›n› güçlendirdi.

Bu dönemde yüksek ö¤renimgençli¤i içinde “örgütlenme hamle-si”nde olan yaln›zca Dev-Genç’lilerde¤ildi. Düzen güçleri ve partileride çok çeflitli nedenlerle üniversiteö¤rencilerine yöneldiler. Ayd›nl›k-ç›lar ve di¤er faflist çevreler arac›l›-¤›yla kurulan ADK’lar›n (AtatürkçüDüflünce Kulüpleri) yayg›nlaflt›r›l-maya çal›fl›lmas› bu giriflimlerdenbiriydi. Rektörler, dekanlar, polis,gençli¤in buralarda toplanmas› içinbirçok yerde bu faflistlerin, ihbarc›-lar›n yard›mc›s› oldu.

2000'de kurulan ADKF (Ata-türkçü Düflünce Kulüpleri Federas-yonu), ö¤retim üyelerinin kat›l›m›y-

la, 1960'larda devrimcilerin ç›kard›-¤› ‹leri Dergisi’nin ad›n› kullanarakmeflrulaflt›r›lmaya çal›fl›ld›. Dev-rimci, demokrat gençli¤e karfl› sal-d›r›lar da düzenleyen bu çevre, bafl-tan lanetlenmifl çevrelere yasland›¤›için gençlik içinde geliflip yayg›nla-flamad›.

Düzen partileri ise DYP’denCHP’ye, ANAP’a kadar üniversite-lerden taze kan aray›fl›na girdiler budönemde. 2003 May›s’›nda Meh-met A¤ar’›n DYP’si liselerde veüniversitelerde örgütlenme ata¤›bafllatacaklar›n› aç›klad›. Ard›ndan,CHP de gençli¤i kendi ç›karlar›naalet etmek için “Ulusal Üniversite

Konseyi” kurduklar›n› aç›klad›.

Tabii bunlardan hiçbir fley ç›k-mad›. Ç›kamazd› da. Sözkonusupartilerin gençlik için kuracaklar›bir tek cümle bile yoktu asl›nda.Gerçekte gençli¤i apolitiklefltiren,ülkesinin ve halk›n›n sorunlar›nasahip ç›kmas›na engel olan kendile-riydi. Ama apolitikleflme bazen dü-

zenin sahiplerinin, tekellerin ihti-yaçlar› aç›s›ndan sorun teflkil ede-cek düzeylere ulaflabiliyordu.

Bu arada AKP ve YÖK de, genç-li¤e karfl› “kat›l›mc›l›k” oyunu oy-nuyorlard›. ‹ktidar, internette siteaç›p buyurun görüfllerinizi yaz›n di-yor, toplant› üstüne toplant› düzen-leniyordu. Ancak “toplananlar”›niçinde ö¤renciler ve çal›flanlar yineyoktu. Çünkü, gençli¤in söz ve ka-rar hakk›n› tan›mama konusundaYÖK ve AKP hemfikirdi.

Gençli¤in yeni örgütlenme hamlesi

Gençlik, “kat›l›m” yollar›n› yinekendi iradesi ve örgütlenmesiyleaçacakt›. Bunun baflka yolu yoktu.Ancak, 2000’lerin bafl›ndaki tabloda bu aç›dan çok içaç›c› de¤ildi.Mevcut birim derneklerinin kimisikapat›lm›fl, kimisinin faaliyetleridurma noktas›na gelmiflti. Gençlikaç›s›ndan yeni bir örgütlenme ham-lesine, yeni bir dinamizme ihtiyaç

27

26 Kas›m 2006 / 80

Yine de baflaramad›lar!Bütün bu yozlaflt›rma, kimliksizlefltirme politi-

kalar›na ra¤men gençli¤in direnen yan›n› yok ede-

mediler. Evet belki ‘80 öncesi konumundan geri

bir plana at›ld› gençlik, ancak yine de yok edileme-

di. Çünkü gençli¤in DEV gibi bir yüre¤i vard›, yok

edilemeyen.

1980’den bu yana 24 y›l geçti. Her an› bask›,

yozlaflt›rma dolu bir 24 y›l. Ama yine her an› DEV yürekli gençlerin direniflleri,

türküleri, fedakarl›klar›yla dolu bir 24 y›l. ‹lk pankarttan ilk iflgale, ilk forum-

dan, ilk yürüyüfle, ilk açl›k grevinden, ilk çat›flmaya, ilk dernekten, ilk federas-

yona, ilk platformdan, ilk meclis örgütlülüklerine ad›mlar at›yordu.

... Gençlik Dernekleri bu mevziyi güçlendirerek GENÇL‹K DERNEKLER‹

FEDERASYON’unu kurdular... Bask›nlar›n ve komplolar›n bu ülkenin demok-

ratlar›n›, ilericilerini, gençlerini y›ld›ramayaca¤›n› FEDERASYONUMUZ’la

gösteriyoruz.

Gelece¤imize, ülkemize, halk›m›za sahip ç›kt›¤›m›z› göstermek, haks›zl›¤a,

iflgal ortakl›¤›na, katliamlara son vermek, halk için bilim halk için e¤itim tale-

bimizi hayk›rmak için tüm gençli¤i GENÇL‹K DERNEKLER‹ FEDERASYO-

NU’nda birleflmeye ça¤›r›yoruz. Gücümüz, örgütlülü¤ümüz GENÇL‹K DER-

NEKLER‹ FEDERASYONU’dur.

Tafl›d›¤›m›z DEV-GENÇ gelene¤iyle bundan sonra emperyalizm ve iflbirlik-

çileri karfl›s›nda daha güçlü bir flekilde mücadelemizi sürdürece¤iz.

Ö⁄RENC‹Y‹Z HAKLIYIZ KAZANACA⁄IZ!

YAfiASIN BA⁄IMSIZLIK DEMOKRAS‹ SOSYAL‹ZM MÜCADELEM‹Z!

GENÇL‹K DERNEKLER‹ FEDERASYONU

Page 28: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

vard›.

2002 y›l›ndan itibaren birçok il-de Gençlik Dernekleri Giriflimlerioluflturuldu. Bunu onlarca ildeGençlik Dernekleri’nin kurulmas›izledi. Tabii bu derneklerin kurulu-flu, hiçbir yerde, burada yazd›¤› gibibir anda olmuyordu. Hemen heryerde YÖK’ün ve polisin sald›r›lar›alt›nda kuruldu dernekler. ‹lklerdenbiri Ankara Gençlik Derne¤i idi;kuruluflunu, 26 Aral›k 2002 günüduyurdu. 2003’ün ocak, flubat ayla-r› ‹zmir’den Zonguldak’a birçokderne¤in kurulufluna tan›k oldu. Ay-n› y›l›n ekiminde Dicle GençlikDerne¤i, polisin bütün y›ld›rma vegözda¤› sald›r›lar›na ra¤men, çal›fl-malar›n› kararl›l›kla sürdürüp 10Ekim 2003’te resmi olarak kuruldu.Afyon’da oldu¤u gibi, gençli¤in ör-gütlenmesine karfl› polis-sivil faflistiflbirli¤iyle gerçeklefltirilen sald›r›-lara “Yarg›” da kat›l›p, GençlikDerne¤i hakk›nda tamamen hukuk-suz biçimde kapatma karar› verili-yordu... Ve iflte bütün bu engelleme-ler içinde, ülke çap›nda 30’a yak›nflehirde dernekler kuruldu.

Daha sonra da yukar›da da sö-zetti¤imiz gibi, ülke çap›nda merke-zileflme için Gençlik Birlik Koor-

dinasyonu oluflturuldu. Koordinas-yon çal›flmalar›n› belli bir noktayagetirerek, ö¤renci gençli¤e yeni birfederasyonun kuruluflunu müjdele-di. Art›k ö¤renci gençlik mücadele-sini Gençlik Dernekleri Federas-

yonu önderli¤inde sürdürecekti.

Gençlik Dernekleri Federasyo-nu, henüz giriflim halindeyken, güç-lü bir eylemle tan›tt› kendini gençli-¤e ve halka. 2003 Ekim’inde 30'u

aflkın ilden ö¤rencilerin kat›l›m›yla“YÖK'e, iflgal ortaklı¤ına ve tec-

rite hayır demek için ad›m ad›m

Ankara’ya yürüyoruz” eylemigerçeklefltirildi. Yolda üç kez polissald›r›s›na u¤rayan ö¤renciler, bunara¤men Ankara’ya ulaflt›lar. Anka-ra’da da AKP ‹ktidar›n›n, gençli¤intaleplerine cevab›: Panzer, gazbombas›, cop ve gözalt›lar oldu.Ama gençli¤in öncü örgütlenmesi-nin misyonu da tam burada ortayaç›k›yordu zaten; tüm bunlara karfl›gençli¤in sesini, taleplerini duyuru-yor, örgütlenmesini sa¤l›yordu.

Gençlik Dernekleri Federasyonugiriflimi, 3 kez sald›r›ya u¤ray›p, gö-zalt›na al›nd›¤›, iflkencelerden geçi-rildi¤i Ankara yürüyüflünün hemenard›ndan da, 6 Kas›m’da gençli¤indinamizmini ve kararl›l›¤›n› K›z›-lay’a tafl›d›. YÖK’e karfl› uzlaflmazdirenifl ve mücadele yine Dev-Genç’lilerin önderli¤inde sürüyordu.

Federasyonun kuruluflu, 18 Ha-

ziran 2004’de TMMOB'da yap›lanbas›n toplant›s›yla aç›kland›.

Federasyon kuruldu¤u aflamada,ülke çap›nda 27 ilde dernekleflmifl,5 ilde ise giriflim halinde toplam 32Gençlik Derne¤i bulunmaktayd›.

Bu durum, oligarflinin gençli¤iörgütsüzlefltirme sald›r›s›n›n bir kezdaha Dev-Genç kararl›l›¤›yla etki-sizlefltirildi¤inin ilan›yd›. GençlikFederasyonu Baflkan› Derya Öz-kaya, kurulufl aç›klamas›ndaki“Gençli¤in sorunlar›na, ülkemize,

dünyaya duyarl› bir gençli¤in fede-

rasyonu olaca¤›z... Dev-Genç tari-

hi, k›lavuzumuzdur...” sözleriyle,federasyonun çizgisini de özetliyor-du bir bak›ma.

Federasyonunun kurucular› Es-

kiflehir, ‹stanbul, Kocaeli, Ispar-

ta, Manisa ve Sakarya Gençlik

Dernekleri idi. Asl›nda federasyo-nun kurulufl çal›flmalar›na daha faz-la say›da dernek kat›lm›flt›. Ancakpolisin, bürokrasinin ç›kard›¤› hu-kuki engellemeler nedeniyle sürecinuzamamas› aç›s›ndan kurulufl bafl-vurusunda sadece bu dernekler ye-ralm›fl oldu.

Birlik

2004 Ocak’›nda, gençlik üzerin-deki bask›lara ve özelde sorufltur-malara karfl›, TKP’li Gençlik hariçbütün gençlik örgütlenmeleri birlik-te hareket etme karar› ald›. Ve so-ruflturmalara karfl› bir kampanyaaç›ld›. Kampanya dahilinde sadece‹stanbul de¤il ülke çap›nda çeflitliüniversitelerde eylemler hayata ge-çirildi. Soruflturmalar›n, cezalar›ngeri çekilmesi talebiyle, açl›k grev-leri yap›ld›. ‹stanbul, Adana, ‹zmir,Ankara’da yap›lan eylemlere, uzunbir aradan sonra çok say›da Demok-ratik Kitle Örgütü de kat›larak des-tek verdi... Bu birliktelik uzun süre-li de¤ildi ve kapsaml› bir program›yoktu, ancak gençli¤in faflizmin sal-d›r›lar›na ortak cevab› aç›s›ndan birolumluluktu. Nitekim, bu olumlulu-¤un da bir devam› olarak, 2004Mart’›nda YÖK’e, soruflturmalara,tecrite karfl› eylemlerde, GençlikDernekli ö¤rencilerin yan›s›ra,Ekim, Özgür Gençlik, DPG, DÖB,YDG, Maya ve Kald›raç yer ald›.2004 May›s’›nda çeflitli flehirlerdeNato ve ‹flgale Karfl› Gençlik Plat-

formlar› oluflturuldu.

Dev-Genç’liler, Irak halk›n›n yan›nda

2003 fiubat’›nda 18 GençlikDerne¤i taraf›ndan yap›lan ortakaç›klamada, “Amerikan Sald›r›s›naKarfl› Irak Halk›n›n Yan›nda Oldu¤umu-zu ‹LAN ED‹YORUZ” deniliyordu.

ABD emperyalizminin Irak'asald›r›s›na karfl› gençlik saflar›ndangüçlü bir ses yükselten 18 GençlikDerne¤i’nin oluflturdu¤u Gençlik

28

26 Kas›m 2006 / 80

Dünyan›n neresinde olursa olsun, ülkesinde halk›n hangi

kesimine karfl› olursa olsun,

zulmün hiçbir biçimine, hiç-

bir zaman sessiz kalmad›

gençlik..

Dünya halklar›n›n ve kendi

halk›n›n yaflad›¤› her ac›y›,

kendi gündemi bildi. Her di-

renifli kendi direnifli sayd›.

Page 29: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

Birlik Koordinasyonu’nun ça¤r›s›üzerine 4 Mart 2003’te çeflitli üni-versitelerde ve liselerde boykot vegösteriler gerçeklefltirildi. Boykotça¤r›s› Gençlik Dernekleri’nin ol-du¤u 18 ilde ve dernek giriflim ça-l›flmalar›n›n sürdürüldü¤ü 10 ilde,çeflitli eylem biçimleriyle karfl›l›kbuldu. Gençlik Birlik Koordinasyo-nu’nun ça¤r›s›yla liseli gençlik deçeflitli liselerde ders boykotlar› ger-çeklefltirdi.

4 Mart’ta ça¤r›n›n ulaflt›¤› tümüniversite ve liseler, polisin, jandar-man›n veya üniversitelerin ÖzelGüvenlik Birimleri’nin iflgali alt›n-dayd›. “E¤itimde reform” diye orta-larda dolaflan dönemin E¤itim Ba-kan› Erkan Mumcu ve AKP hükü-meti, gençli¤in iflgale karfl› eylemi-ni engellemek için e¤itim kurumla-r›n› iflgal ettirmiflti resmi faflist güç-lere. Ama bu iflgal de gençli¤in,Dev-Genç önderli¤indeki anti-em-peryalist eylemini engelleyemedi.

ABD’nin Irak’a sald›r› haz›rl›k-lar›ndan iflgale kadar geçen süredegençlik, anti-emperyalist gelene¤i-ne uygun bir tav›r sergiledi. Boy-kotlar, gösteriler birbirini izledi. 11Ekim 2003’te ‹stanbul Gençlik Der-nekli Ö¤rencilerin Galata Kulesi’ne"‹flgal Ortakl›¤›na ve Tecrite Son"yaz›l› pankart asmalar›, yine Genç-lik Dernekli Ö¤rencilerin 13Ekim’de iflgale ve tecrite karfl›, ken-dilerini ‹Ü Beyaz›t kap›s›na zincir-leme eylemi yapmalar›, bu eylem-lerden baz›lar›yd›.

Gençlik, Büyük Direnifl’in içinde...

2000’li y›llarda ülkemizdeki s›-n›flar mücadelesinin en öne ç›kanboyutlar›ndan biri, kuflkusuz F Tipi

hapishanelere karfl› süren Bü-yük Direniflti. DevrimciGençlik, bafl›ndan itibaren budireniflin yan›nda ve içindeoldu. Tecrite karfl› mücadele,6 y›l boyunca sürekli olarakGençlik dernekleri’nin gün-demindeydi.

Dünyaya, ülkesine vekendi gelece¤ine karfl› duyar-

l› bir gençlik aç›s›ndan olmas› gere-ken de buydu elbette. Bunun ötesin-de ise, Dev-Genç aç›s›ndan bu Bü-yük Direnifl, sadece “destek, daya-n›flma” aç›s›ndan görülebilecek birdirenifl de¤ildi.

Türkiye’nin hapishanelerindeher dönem oldu¤u gibi, bugün deyine çok say›da Dev-Genç’li vard›.Dolay›s›yla 19-22 Aral›k katliam›n›yaflayanlar, F Tipi hapishanelerintecrit hücrelerine at›lanlar ve ölümeyatanlar aras›nda da çoktu Dev-Genç’liler.

D›flar›daki Dev-Genç’liler detüm statükolar› y›karak kat›ld›lar budirenifle. ‹ki k›zkardefl, Canan veZehra Kulaks›z, Dev-Genç tarihinefedakarl›¤›n an›t› olarak geçtiler.Dev-Genç, bu ülkenin tarihinin gör-dü¤ü her Büyük Direnifl’te oldu¤ugibi, bu direniflte de tarihine, misyo-nuna yarafl›r flekilde yerald›.

Dev-Genç Gelene¤i, Gençlik Federasyonu’yla Gelece¤e Tafl›n›yor

Gençlik Dernekleri, bir bütünolarak hem üniversitelerde, hem ha-yat›n di¤er alanlar›nda sahip ç›kt›k-lar› Dev-Genç gelene¤inin izleyici-si oldular. En baflta, 6 Kas›m gele-ne¤ini, K›z›lay’da polisle çat›flmay›,gözalt› ve tutuklamalar› göze alarakmilitanca ve fedakarca sürdürdüler.

Gençlik Dernekleri, akademikmücadelenin, ülke ve dünya sorun-lar›na dönük mücadelenin d›fl›ndada çeflitli faaliyetleriyle de gençli-¤in çeflitli ihtiyaçlar›na cevap ver-meye çal›fl›yordu. Mesela, her seneyüzlerce ö¤rencinin kat›l›m›yla ger-çeklefltirilen Yaz Kamplar›, GençlikFederasyonu’nun bu tür faaliyetle-rinden biriydi.

Gençlik Dernekleri’nin, 2003-2004’de “Üniversite Kap›lar›n›

Yoksul Halk Çocuklar›na Açal›m'

slogan›yla bafllatt›¤› çal›flma da bu-nun bir baflka örne¤idir. Bu çal›flmakapsam›nda Ba¤c›lar, Okmeydan›ve Gazi Mahalleleri’nde Gönüllü

E¤itim Topluluklar› yoksul gençle-re ders verdiler. Anadolu’daki Genç-lik Dernekleri de benzeri çal›flmala-r› gerçeklefltirmeye çal›flt›lar. Diyar-bak›r, Eskiflehir, Ankara’da GönüllüE¤itim Topluluklar› oluflturuldu.

Gençlik, tüm bu çal›flmalar› üze-rinde hiç eksilmeyen bask›lara ra¤-men gerçeklefltiriyor tabii ki.Nesnelveya öznel çeflitli nedenlerle, genç-lik hareketi daral›yor, geniflliyor,geriliyor, ilerliyor. Halk için e¤itimtalep eden, ba¤›ms›zl›k için, özgür-lük ve adalet için meydanlara ç›kanbinlerce ö¤renci, hiç kuflku yok ki,milyonlarca ö¤renciyi temsil edi-yor. Bugünkü bu durum, yar›n dahada farkl›laflacak; o zaman bu “tem-sil” etme yerini do¤rudan ifadeyeb›rakacak; milyonlarca ö¤renci di-kilecek düzenin karfl›s›na. Ülkemizgençli¤i, Dev-Genç’in önderli¤in-de, önünde sonunda, tüm engellerera¤men bunu gerçeklefltirecektir.

Gençli¤in yeni kadrolar›, tarihle-rinden ö¤renerek, yeni olgular› do¤-ru çözümleyerek, Dev-Genç gele-ne¤inin ana halkalar›na s›k›ca sar›-larak gençli¤in Dev-Genç bayra¤›alt›ndaki zaferlerine, mevzilerineyenilerini eklemekle yükümlüdür-ler. Dev-Genç tarihinin ve flehitleri-nin onlar›n omuzlar›na yükledi¤i ta-rihsel görev budur. Sorunlar ve en-geller çoktur elbette. Ama hiçbir fleyde çözümsüz de¤ildir. Gençli¤e gü-venilmelidir her fleye ra¤men. Butarih, bu flehitler, tüm Türkiye genç-li¤ine ba¤›ms›zl›k, demokrasi vesosyalizm mücadelesini, ve iflçi-köylü-ö¤renci gençlik olarak bumücadelede birleflmeyi miras b›rak-m›flt›r. Eminiz ki, iflçi, köylü ve ö¤-renci gençlerimiz, bu mirasa sahipç›karak gelece¤e yürüyecek ve ogelece¤i zalimlerin, sömürücülerinelinden alarak fethedecektir.

- son -

29

26 Kas›m 2006 / 80

Page 30: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

Zulüm ne denli pervas›z olursa

olsun, halklar direnmenin bir yo-

lunu mutlaka bulurlar. ‹nsanl›ktarihi bunun say›s›z örnekleriyle do-ludur. Filistin’in kendi tarihi ise, buörneklerin birço¤unu zaten kendiba¤r›nda ihtiva etmektedir.

Filistin’in sesinin o co¤rafyadabo¤ulmak istendi¤i y›llarda, Filis-tinli direnifl örgütleri siyonist devle-tin yurtd›fl› temsilciliklerine yönelikeylemlerle bunun önüne geçtiler.Tüm dünya bu eylemlerle duydumazlum bir halk›n 盤l›¤›n› ve hak-l› davas›na destek verdi. Sonra elle-rinde tafllarla “Küçük Generaller”ç›kt› tarih sahnesine. Devasa bir as-keri makinay› tüm dünyaya teflhiretti, yafllar› on sekizi bile bulmayançocuklar ve s›k› s›k›ya kavrad›klar›ellerindeki tafllar›. Sosyalist siste-min y›k›l›fl›, tüm ezilen halklar›naleyhine bir dengesizli¤i beraberin-de getirirken, emperyalistler ve on-lar›n Ortado¤u’daki jandarmas› Si-yonist ‹srail de, terörde daha bir diz-ginsiz hale geldi. Ne “demokratiktepkiler”, ne de “ellerinde tafllarladirenen Filistinli çocuklar”, hukuk-suzluk ve terörde s›n›rlar›n afl›lma-s›n›n önüne geçemiyordu. Ve fedasavaflç›lar› kufland›lar bombalar›n›.Ac›y› ve ölümü siyonist topraklaratafl›d›lar. Duvarlar ördü düflman, di-renifl binlerce kilometrelik tünellerkazarak vurdu s›n›r karakollar›n›...Örnekleri ço¤altmak mümkün.

‹srail’in son iki y›ld›r uygulad›¤›en etkili sald›r› politikas›, siyasi ön-derlere, direnifl örgütlerinin liderle-rine karfl› suikast sald›r›lar›yd›. Di-renifl örgütlerinin liderleri füzeler,bombalarla vuruldu. Savaflç›lar›nevleri yerle bir edildi, aileleri ceza-land›r›ld›. Geçen haftalarda bir ca-

mide kuflat›landireniflçilerin,yüzlerce kad›ntaraf›ndan ken-dilerini siperederek kurtar›l-malar›n›n ar-

d›ndan,i k i n c ib i r‘ c a n l ›

kalkan’ örne¤i daha yafland›.

“fiehit olmaya haz›r›z”

‹srail’in, Halk Direnifl Komitele-ri'ne ba¤l› Selahaddin Tugaylar› ko-mutanlar›ndan Muhammed El Ba-rud'un evini bombalayaca¤›n› aç›k-layarak, bölgenin 30 dakika içindeboflalt›lmas›n› istemesi, Filistin hal-k› taraf›ndan ‹srail’e meydan oku-yufla dönüfltürüldü. Direniflin ça¤r›-s›na uyan yüzlerce Filistinli, Cibali-ye Mülteci Kamp›ndaki evi savun-mak için kendilerini siper ettiler.

K›sa bir süre içinde evin çevresive çat›s›nda yüzlerce kifli topland›.''fiehit olmaya haz›r›z'' diye ba¤›ran,‹srail ve ABD’yi lanetleyen slogan-lar atan halk, bir bombard›mandaölece¤ini bilerek, bütün tehditlerera¤men binadan ayr›lmad›.

Evin önündeki Filistin’liler flöy-le diyorlard› dünya bas›n›na:

“‹srail'e meydan okumaya ve

hava sald›r›s›yla tehdit edilen evin

çat›s›nda oturmaya karar verdik,

e¤er öleceksek hepimiz ölece¤iz,

yaflayacaksak hepimiz yaflayaca-

¤›z.”

‹flte bu kararl›l›k oldu siyonistle-ri sald›r›dan vazgeçmek zorunda b›-rakan. Halk Direnifl Komitele-ri'nden Ahmed Fuad Barud, olay›,“Bu Filistin halk›n›n zaferidir. ‹s-

rail'in F-16'lar›n›n yenilgisidir”

fleklinde de¤erlendirdi.

“Teröristleri hedef ald›k” diye-rek çocuk, genç, yafll› sivil halk›katletmek baflkayd›, “biz burada-y›z” diyen silahs›z insanlar› katlet-mek baflka. Beyt Hanun katliam›baflta olmak üzere, son süreçtekisald›r›lar› yüzünden iyice teflhirolan, içeride ve d›flar›da yo¤un elefl-

tiri ve protestolara maruz kalan ‹s-rail, bu kez aç›k bir katliam› gözealamad›. ‹srail ordu sözcüsü, havasald›r›s›n›n iptal edildi¤ini aç›klar-ken, “teröristlerle siviller” aras›ndaayr›m gözettiklerini, masum insan-lar› düflünerek sald›r›dan vazgeçtik-lerini söylese de, bunun herkesçegörülebilecek bir yalan oldu¤u daaç›kt›. Zira, ‹srail’in hiçbir zaman“sivil-silahl› Filistinli” ayr›m› yap-madan sald›rd›¤› ispatl› bir gerçek-tir. Nitekim, bu sald›r›y› iptal etti¤isaatlerde, havadan bombalad›¤›Zeytun bölgesinde yoldan geçen birFilistinliyi öldürdü, 6 kifli yaraland›.

20 Kas›m günü ise ‹srail’in Gaz-ze’de düzenledi¤i operasyonda Ha-mas'›n yerel komutanlar›ndan VailHasanin çarp›flarak hayat›n› kaybe-ti. Hamas’›n askeri kolu sald›r›ya,‹srail'in s›n›r kasabas› Sderot'a roketsald›r›s› düzenleyerek cevap verdi.

‘Uluslararas› toplum”

oyununa isyan

fiu aç›k ki, BM zemini emperya-list politikalar›n zemini durumunda-d›r. Onlardan Filistin halk›n›n gü-venli¤ini, ba¤›ms›z bir devlette ya-flama hakk›n› savunmalar›n› bekle-mek safdillik olur. Ancak bir baflkagerçek de, BM’nin ya da Filistin so-runu özelinde “bar›fl” ad›na olufltu-rulan emperyalist platformlar, kendimeflruiyetleri aç›s›ndan ‹srail vahfle-tini uzun süre izleyemezler, göster-melik de olsa bir fleyler yapmalar›,emperyalist sistemin halklar›n gö-zünü boyamak için gereklidir.

Ancak Filistin’in tüm dünyahalklar›na verdi¤i direnifl morali veOrtado¤u’daki emperyalist ç›karlarbu nokta da emperyalistleri dahapervas›z hale getirmektedir.

‹srail’in tüm vahfletine karfl›nBM’nin eli kolu ba¤l› beklemesi buyüzdendir. Canl› Kalkan olan Filis-tin halk›, BM dahil bütün “uluslara-ras› kurumlar”›n ifle yaramazl›¤›n›suratlar›na çarpmaktad›r. Evlerinbombalanmas› gibi aç›k bir savaflsuçuna dahi engel olmayan bir sis-teme isyand›r ayn› zamand›r. Evleribafllar›na y›k›lan, kitleler halinde

30

26 Kas›m 2006 / 80

Filistinliler ‘canl›kalkan’ olup ‹srailbombard›man›n›püskürttü

bedeniyle direnen halk

Page 31: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

katledilen bir halk, böyle bir dünyadüzeninde “bar›fl› sa¤lama” ad›nakurulan kurumlar›n flarlatanl›k ol-du¤unu gösteriyor. Halk›n evlerini,evlatlar›n› korumak için kendi be-denini canl› kalkan yapmas›, kahra-manl›¤›n yan›s›ra trajik bir hayk›r›fl-t›r ayn› zamanda.

BM Karar› ve ‹srail’in

terörizmde ›srar›

‹srail terörizminin ABD desteklioldu¤u noktas›nda kimsenin kuflku-su yok. Bunun son örne¤i, Beyt Ha-nun katliam› konusunda BirleflmiflMilletler Güvenlik Konseyi’ne ge-len bir karar tasla¤›n›n ABD taraf›n-dan veto edilmesi olmufltu. Bir avuçemperyalist ülkenin borusunun öt-tü¤ü Güvenlik Konseyi, ‹srail’e“sald›r›y› duldur” diyemedi, bebele-rin katledilmesini k›nayamad›.

Ancak, pratik olarak hiçbir yap-t›r›m› bulunmasa da, Birleflmifl

Milletler Genel Kurulu, ABD, ‹s-rail, Avustralya ve dört Pasifik ülke-nin karfl› ç›kmas›, alt› ülkenin çe-kimser kalmas›na karfl›n 156 ülke-nin deste¤iyle, ‹srail'e Gazze ope-rasyonlar›n› durdurmas› ça¤r›s› ya-pan karar› kabul etti. Kararda, ‹sra-il'in Gazze fieridi'nden derhal çekil-mesinin yan›s›ra, 8 Kas›m'da 18 si-vilin katledildi¤i Beyt Hanun'a BMheyeti gönderip rapor haz›rlanmas›öngörüldü.

Ortada ço¤u çocuk 18 sivilin ce-sedi dururken, ‹srail’in bu kararatepkisi, terörizm demagojisininhaydutlu¤un ve as›l terörizmin nas›lsiperi haline getirildi¤inin örne¤ioldu. ‹srail'in BM Temsilcisi DanGillerman, 156 ülkenin “kullan›ld›-¤›n›” söyledi ve ABD’nin veto hak-k› bulunmayan Genel Kurulu 'sirk'diye niteledi. Gillerman, karar›n ka-bul edilmesinde rol oynayan Fran-sa'y› da, “teröristlere çiçek vermek-le” suçlad›.

‹srail Baflbakan› Ehud Olmertise, karar› “vahim” olarak niteledive adeta dünyayla alay edercesine,Gazze fieridi'nden ‹srail'e yönelenKassam roketlerini hat›rlatarak “Si-villeri bilerek hedefleyen kim olur-

sa olsun k›nanmal›d›r” dedi. Yani‹srail’e göre, Filistinliler sivillerihedef al›yor, ‹srail ise “terörle sava-fl›yor”du. T›pk› Lübnan’›n Kana kö-yünde oldu¤u gibi! Ya da bu aç›kla-malar›n yap›ld›¤› saatlerde, Ha-mas’a ait diye (yani hükümete) yar-d›m ve e¤itim kurumlar›n› hedef al-mas›nda, 16 ve 20 yafl›nda iki gencikatletmesinde oldu¤u gibi!

‹srail terörizminin s›n›r› yok.Dünyan›n nas›l bir hukuksuzlukla,bölgenin nas›l bir terör devleti ilekarfl› karfl›ya bulundu¤u ortada.

Ve bu terör, Filistin’in seçilmifliradesini istikrars›zlaflt›rmak için,emperyalistlerin de deste¤iyle sald›-r›lar›n› her geçen gün art›r›yor. Ken-di toplumuna ›rkç›l›¤› ve ahlâki çö-küntüyü dayatan siyonistler, tümbölgeye de ölümü, iflgali, hukuksuz-lu¤u kabul ettirmek istiyorlar. “‹sra-il’in güvenli¤i” söylemi alt›nda ya-flama geçirilen bu terör, tarihte eflineender rastlan›r bir fedakârl›k ile di-renen halka boyun e¤diremedikçe,ulaflabilece¤i s›n›rlar› zorluyor. Si-yonist politikac›lar›n tutumlar›n›belirleyen de as›l olarak çaresizli¤inbaflgösterdi¤i süreçlerdir. “Kasap”fiaron politikalar›n›n onunla s›n›rl›kalmamas› bu yüzdendir. Ya da, Fi-listin halk›na diz çöktürmenin birbaflka ifadesi olan emperyalist bar›-fl›n gündeme gelmesi ile, Barak’›n“bar›flç›” oluvermesi.

Bilindi¤i gibi, ‹srail hükümetin-de Lübnan yenilgisinin ard›ndan ya-flanan çat›flma, Ehud Olmert’in, afl›-r› sa¤c› parti ile koalisyon kurmas›ile sonuçlanm›flt›. Bu partinin lideriAvigdor Lieberman’›n, BaflbakanYard›mc›s› olmas›ndan bu yanayapt›¤› aç›klamalar, esas olarak ‹s-rail egemen politikas›n›n dile gel-mesidir. Kimi “önerileri” bugün uy-gulanm›yorsa, “dengeler” ve “sü-reç” sorunudur sadece.

‹srail'in kendi “vatandafl›” say›-lan 1.5 milyonluk Arap nüfusununsürülmesini, parlamentoda yer alanArap milletvekillerinin idam edil-mesini öneren Lieberman, geçenhafta yapt›¤› bir aç›klamada daAraplar’a yönelik etnik temizlik ve

K›br›s benzeri “taksim” önermiflti.18 Kas›m günü yapt›¤› aç›klamadada, “Filistin lideri Mahmud Abbas'›yok say›p Hamas liderlerini öldürüpyol haritas›n› çöpe atal›m.” diye ko-nufltu. ‹srail devletinin bugün fiiliolarak sürdürdü¤ü de bu politikad›rzaten, Lieberman demagojilerleüzeri örtülmek istenen terörizmiaç›k etmifltir.

“En iyi Filistinli

ölü Filistinlidir”

Oslo ve “yol haritas›” gibi em-peryalist planlar› bile “taviz” olarakde¤erlendiren faflist lider, Filistinli-ler yerine iflbirlikçi Ürdün kral› ilepazarl›k yapmay›önerdi¤i konufl-mas›nda, em-peryalistlerinHamas’› hi-zaya getir-me çizgisi-ni reddetti.Ona göre“ e h l i l e fl -m i fl ” b i l eolsa Hamasdahil hiçbirFilistin gücüile müzakereyegerek yoktu. Ya-p›lmas› gerekenise flu:

“ D › fl i fl l e r i

Bakan› Mahmud

Zehar ve Baflbakan ‹smail Haniye

daha fazla ortal›kta rahatça dolafl-

mamal›. Hepsi yok olup cennete

gitmeli. Kendilerine ve mülklerine

sald›r›lmal›. Mülteci kamplar›na

de¤il, Hamas ve ‹slami Cihat lider-

lerine sald›r›n".

Filistin halk› tam da bu yok et-me politikas›na karfl› “ölümüne”direnmektedir. Bu terör 盤›rtkanl›-¤›n›n alt›nda asl›nda büyük bir aczyatmaktad›r. Mevcut sald›rganl›-¤›n yetmedi¤ini savunan faflist li-derin “daha önce yapmad›¤›m›zfleyleri yapmal›y›z” sözleri, hiçbirvahfletin direnifli k›rmakta yeterliolmad›¤›n›n, zalimin dilinden ila-n›d›r.

31

26 Kas›m 2006 / 80

onlar› asla teslim

alamayacaks›n›z!

Page 32: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

32

26 Kas›m 2006 / 80

Irak’a göre bir dönem “sessiz-lik” içinde geçen Afganistan iflgali,direniflin yükselmesi ile birlikte res-men “çuvallam›fl” durumda. ABDöncülü¤ündeki NATO gücünün ko-mutanlar› tam anlam›yla feryat fi-gan. Gerek NATO gücünün komu-tanlar›n›n, gerekse de emperyalistcepheden yap›lan di¤er de¤erlendir-melerin ortaklaflt›¤› nokta, mevcut

durumda Taliban’›n yeniden iktida-

ra gelmesinin önleyemeyece¤i. Buyüzden daha fazla asker, daha fazlahelikopter, silah vs. istiyorlar.

‹flgalin ard›ndan “barbar Tali-ban’dan kurtar›lan Afganistan’›nimar›” üzerine at›lan nutuklar›n iseesamesi okunmuyor art›k. Hat›rla-y›n o uluslararas› toplant›lar›. Biz-den flu kadar dolar diye “ba¤›fllar”toplanm›flt›, burkal› kad›nlar özgür-lü¤e kavuflmufl, ülke demokrasi iletan›flm›flt›. Hiç kimsenin, “Taliban›

ve savafl a¤alar›n› Sovyetler’e karfl›

destekleyen de ABD ve Avrupa’yd›”

diye sormad›¤› o günlerde, birbiriard›s›ra emperyalist medyada yeralan Afganistan haberleri “Pembe-ye” kesmiflti adeta. “Özgürleflen ka-d›n” portreleri tan›t›l›yor, Kar-zai’nin nas›l ça¤dafl, uygar oldu¤u

üzerine methiyeler diziliyor, “me-deniyetle tan›flan kabile” üslubundaAfganistan tan›t›mlar› yap›l›yordu.

Oysa iflgalciler, direnifli k›rama-d›klar› gibi, ülkenin imar› ya da di-

¤er sosyo-ekonomik politikalardada tam anlam›yla baflar›s›z olmufl-lard›. Bu gerçek belli bir süre gizle-nebildi. T›pk› direniflin üst boyutaç›kana kadar gizlendi¤i gibi, yo¤unsansür, y›k›nt›n›n üzerine kara bulutgibi çökertildi.

Eylül bafl›nda Birleflmifl Millet-ler Uyuflturucu ve Suç Bürosu’nunbir raporu, iflgalin bahanelerindenolan afyon üretimi konusundaki du-rumu gözler önüne sermiflti. Tümdünyadaki afyon üretiminin bu y›lyüzde 92’sinin Afganistan’da ger-çekleflmesinin beklendi¤i kaydedi-len raporda,haflhafl hasad›n›n bu y›lyüzde 59 artaca¤› belirtiliyor veflöyle deniliyordu: “Afgan afyonu,

uluslararas› mafyay› besliyor ve

her y›l afl›r› dozdan 100 bin kiflinin

ölümüne yol aç›yor.”

Afganistan iflgalinin birinci ba-hanesi “terör” ise, ikincisi de, Tali-ban yönetiminin zorbal›¤› ve ülke-nin uyuflturucu üretim merkezi ol-mas› gibi gerekçelerdi. “Terörün”halklara karfl› savafl›n bir demagoji-si oldu¤u art›k çok aç›k. Zorbal›kise; dü¤ün evlerinin bombalan›pkitlesel olarak sivil halk›n katledil-mesi, Ceng Kalesi katliam›, CIA ifl-

kence merkezleri ve daha pek çokörnekle birlikte, en iyi emperyalist-lerce yaflama geçirildi¤i görüldü.

Bununla bitmiyor, emperyalist-lerin Afganistan “baflar›s›!”

BM G›da program› geçen haftayapt›¤› bir aç›klama ile, Afganis-tan'da halk›n k›fla girerken açl›k teh-likesiyle karfl› karfl›ya oldu¤unu du-yurdu. 2.5 milyon kiflinin BM yar-d›m› ile yaflad›¤› ülkede, yeterli g›-da sto¤unun bulunmad›¤› duyurulu-yor ve “yüzbinlerce kiflinin hayat›

risk alt›nda” deniliyor. ABD’si,Avrupas› ile tüm emperyalistler veTürkiye gibi iflbirlikçileri oradalar.Ve halk resmen açl›kla bo¤ufluyor.Geçen hafta selden 15 kiflinin öldü-¤ü ve 50 kiflinin kayboldu¤u ülkede,halk, en temel ihtiyaçlar›n› bile kar-fl›layam›yor. BM yetkilileri, Afga-nistan'a yard›m için ça¤r›da bulu-nurken, benzeri bir ça¤r›y› da NA-TO yap›yor. Onlar›n ça¤r›s› ise, da-ha fazla silah, asker. Halk›n duru-muyla tek ilgilerini, yine NATO bir-liklerinin komutan› David Richardsözetliyor: “Yaflam koflullar›nda k›sa

sürede bir iyileflme olmamas› halin-

de, halk›n büyük bölümünü Tali-

ban'a destek vermeye bafllayabilir.”

Emperyalistlerin aç b›rakt›klar›halklara kimi zaman “yard›m” flovuyapmalar› alt›ndaki mant›¤› çok gü-zel özetliyor. Ama ne çare ki, aske-ri, siyasi ve ekonomik araçlarla ger-çeklefltirdikleri iflgallerle tüm dün-yaya yaymak istedikleri sistem, aç-l›¤›, yoksullu¤u daha da büyütüyor.Ve elbette isyanlar›!

Yüzbinler açl›kla bo¤ufluyor

ABD veNATO’nun

Afganistanbaflar›s›!

Bush, Endonez-ya'da sol gruplar›nöncülü¤ünde bin-lerce kifli taraf›ndanprotesto edildi.

Bush’un Vietnam’dan ç›kard›¤› ders!ABD Baflkan› George W. Bush, Asya-Pa-

sifik Ekonomik ‹flbirli¤i (APEC) zirvesinekat›lmak üzere gitti¤i Hanoi’de, 30 y›l önceiflgalci olarak bulundu¤u Vietnam’dan ç›kar-d›klar› dersi Irak için flöyle aç›klad›: “Vaz-

geçmezsek kazanaca¤›z".

Vietnam’› 20 y›l iflgal etmifl, milyonlarcaVietnaml›’ya büyük ac›lar yaflatm›fl ve geri-de 65 bin kay›p b›rakarak kaçm›fl, “vazgeç-memekten” söz ediyor. Vietnam’dan “sab›rl›olmay›” ö¤renmifller. Yenilgiyle biten kosko-

ca yirmi y›ldan söz etti¤inin ya fark›nda de-¤il, ya da dünyan›n unuttu¤unu düflünerek“üfürüyor” ve Irak hezimetini yüzsüz bir de-magojiyle örtmeye çal›fl›yor. De¤il 20 y›l 40y›l da kalsa sonuç de¤iflmeyecekti. Fran-sa’n›n yüz y›ldan fazla süren Cezayir iflgalibunun en aç›k kan›t›d›r. Direnen bir halk var-sa, orada iflgalcinin yenilgisi kaç›n›lmazd›r.

Bush’un Vietnam’dan ç›karmas› gerekenders bu olmal› ve derhal Irak’ta iflgale sonvererek ülkeyi terk etmelidir.

Page 33: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

33

26 Kas›m 2006 / 80

‹stanbul Balat’ta ahflap binada ç›-

kan yang›nda 3’ü çocuk 1’i kad›n

4 kifli feci flekilde yanarak can

verdi. Üst katta oturan 3 kifli ise,

yard›m gelmeyince pencereden

atlayarak yaral› kurtuldu.

Yaral›lardan Azize Tekin isimli ka-

d›n, uzun süre olay yerinde

ambulans bekledi. Bu duruma

tepki gösteren mahalle sakin-

leri kad›n› taksiyle hastaneye

götürdüler.

20 Kas›m günü yaflanan yan-

g›n›n söndürülmesinin ard›n-

dan, cesetler d›flar› ç›kar›l›rken,

bu kez de cesetlerden biri ikinci

kattan yere düflürüldü. Gözyafllar›-

na bo¤ulan mahalle sakinlerinin

isyan›na neden olan bu olayda,

halk “Böyle insanl›k m› olur?Geç geldiniz bari cesetleri do¤-ru dürüst ç›kart›n” diye ba¤›rd›.

‹stanbul’un orta yerinde bir mahal-

le, üstelik itfaiye merkezi befl da-

kikal›k uzakl›kta bulunuyor. Ancak

camlardan insanlar feryat ediyor,

bekliyor, yan›yor ve kendilerini

afla¤›ya at›yorlar. Bu süre içinde

ne itfaiye ne ambulans yok.

“Yollar darm›fl”, “araçlar park etti-

¤i için geçememifller”mifl... Bun-

lar› bahane olarak öne süren de

kentin Büyükflehir Belediye Bafl-

kan› Kadir Topbafl. “‹tfaiyenin bir

zaaf› bulunmad›¤›n›” öne süren

Topbafl, dar sokaklar› ve geliflgü-

zel park edenleri suçlayarak iflin

içinden s›yr›lmaya çal›flt›.

Tüm bunlar “çaresiz” mi? Teknik

bu kadar aciz mi? Elbette de¤il,

ama teknik halk›n de¤il egemen

s›n›flar›n, bir avuç zenginin hiz-

metinde oldu¤u için bu sonuçlar

ortaya ç›k›yor. O evlerde insanla-

r›n yaflad›klar›n› gözönünde bu-

lundurarak, olas› felaketlerde ula-

fl›m› kolaylaflt›racak düzenlemeleri

yapmak, bunun için gerekli teknik

ekipmanlar› edinmek, bu kenti,

ülkeyi yönetenlerin sorumlulu¤u

de¤il midir? Elbette böyledir. An-

cak, bu ülkede halk›n ihtiyaçlar›-

na, can güvenli¤ine yönelik hangi

düzenleme var ki, böyle bir yap›-

lanma olsun.

Siz hiç, “sokaklar› dar” oldu¤u için

yang›nda ulafl›lamayan bir zengin

evi duydunuz mu? ‹hmal, tedbir-

sizlik ya da baflka bir yönetim

kusuru yüzünden ölen zengine ta-

n›k oldunuz mu?

Balat’ta üçü çocuk, dört kifliyiyak›p kavuran yoksulluktu...

Yoksullar›n ölümünün ucuz oldu¤u

ve bu ölümlerin sorumlular›n›n

kendilerini aklamak için ucuz

aç›klamalara baflvurdu¤u bir ülke-

dir buras›. Kimi zaman 44 ölüme

“abart›” der bu ülkenin yöneticile-

ri, kimi zaman da “bizim hiç kus-

rumuz yok, takdiri ilahi” der ç›-

karlar. Sistem, halka de¤er ver-

medi¤i için, devlet örgütlenmesini

de bu temelde inflaa eder. Alt ya-

p› yoklu¤u ya da dar sokaklardan

ulafl›lamayan yanm›fl cesetler bu

gerçekli¤in sadece sonuçlar›d›r.

Kapitalizm yoksullaflt›rd›¤›, sefale-

te mahkum etti¤i halk kitlelerine

“ucuz ölümleri” de dayat›yor.

T›pk› Aksaray’da Çelik ailesinin

yaflad›klar› gibi.

“Biz çöpten yerdik”Çelik ailesi, ço¤u zaman yapt›klar›

gibi, zengin mutfaklar›n›n, resto-

ranlar›n yak›nlar›ndaki bir çöpten

bulduklar› yiyeceklerle kurdular

kahvalt› sofras›n›. Zaten geçimle-

rini de, çöplerden hurda toplaya-

rak sa¤l›yorlard›.

14 yafl›ndaki Aflire, kardefli ile birli-

ket çöpte bulduklar› salam› se-

vinçle koymufltu sofraya. Bu sof-

rada etin sütün yeri olmazd› fazla-

ca. Bu yüzden Aflire sofraya otu-

rana kadar bitivermiflti salam. Ve

olan oldu. Salamdan zehirlenen

baba Elvan Çelik hayat›n› kaybe-

derken, Aksaray Devlet Hastane-

si'nden Ankara'ya sevk edilen 48

yafl›ndaki anne Raziye, 22 yafl›n-

daki Savafl ve 25 yafl›ndaki Mak-

bule Çelik'le Konya'da tedavi edi-

len 20 yafl›ndaki Serpil, alt› ayl›k

Muhammet ve iki yafl›ndaki Razi-

ye'nin sa¤l›k durumu ciddiyetini

koruyor.

Salama yetiflemeyen Aflire kalm›flt›

bir tek ayakta. Yoksullu¤un istis-

nai halleri olmad›¤›n› bilseler de,

görmezden gelen gazetelerin

uzatt›¤› mikrofonlara, yald›zl› dün-

yalar›n alt›nda gizlenen yoksullu-

¤un utanc›n› çarpt› Aflire.

“Biz çöpten toplad›¤›m›zfleyleri yerdik. Ama hiçböyle olmam›flt›.”Nereden bilsinlerdi “son kulla-

n›m tarihi”ni. O al›flverifl mer-

kezlerinin içini de¤il hep çöp-

lerini gördüler, “al›flverifl kültü-

rü”nden de do¤al ki, bihaberdiler.

Ziyan olmas›n diye hastal›kl› tavu-

¤u kesip yiyen Fatmalar gibi. 14

yafl›ndaki bir k›z çocu¤unun bir

dilim salam için “bana neden b›-

rakmad›n›z” diye a¤lad›¤› bir yok-

sulluk sadece Çelik ailesinin de¤il,

milyonlar›n sorunudur. Halk›n

yüzde 30’dan fazlas› resmi yok-

sulluk içinde yafl›yor. Çelik ailesi

ve onlar gibi “en dipte” olanlar,

yani istatistiklerde “açl›k s›n›r›n›n

alt›nda yaflayanlar” diye geçenle-

rin say›s› ise bir milyondan fazla.

Böyle bir ülkede ne bebelerin aç-

l›ktan ölümü istisnad›r, ne de çöp-

ten beslenenler. Böyle göstermek

isteyenler, her yoksulu kendi dün-

yas›nda tecrit edip, kendi duru-

munda olanlardan bihaber yafla-

maya mahkum edenlerdir. Ac›la-

r›n, yoksullu¤un öfkesinin birara-

ya gelmesinden korkar bu düzen.

Bilir ki, ac›s›n› kardefl k›lanlar, öf-

kelerini de yoldafl edip aya¤a kal-

kar yeri geldi¤inde.

*

Alevlerden, çöplükten, açl›ktan ge-

len ölümler ne kaderdir ne de lo-

kal sorunlar›n, yetersizliklerin, ce-

haletin ürünüdürler. Milyonlarca

evsizin sokaklarda yaflad›¤›, kapi-

talizmin anavatan› ABD’de sorun

ne ise, bizim ülkemizde de odur.

Bu batakl›k kurutulmad›kça da,

oradan gelecek “zamans›z” ölüm-

ler hep yoksular› bulacakt›r.

Hep yoksullar›nsokaklar› dard›r

Page 34: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

34

26 Kas›m 2006 / 80

Selzedeye yard›ma polis engeli17 A¤ustos depreminde günler-

ce bölgeye ulaflamayan devletin,ulaflt›¤›nda ilk ifli, demokratik kitleörgütlerinin halka yard›m etmesini,dayan›flmas›n› engellemek olmufltu.

Faflizmin zihniyeti de¤iflmiyor.44 insan›m›z›n öldü¤ü, onbinlerceinsan›n ma¤dur oldu¤u sel felaketi-nin “abart›ld›¤›n›” söyleyen iktida-r›n polisi, E¤itim-Sen Van fiubesitaraf›ndan, Batman ve Diyarba-k›r’daki selzedeler’e gönderilmeküzere bafllat›lan yard›m kampanya-s›na karfl› harekete geçti.

19 Kas›m günü E¤itim-Sen Vanfiubesini basan polis, yard›m mal-zemelerine el koydu. E¤itim-SenGenel Merkezi taraf›ndan yap›lanaç›klamada, sendikaya “suç örgü-tü” muamelesi yap›lmas› elefltirildi.

Bask›na, Van Sulh Ceza Mahke-mesi taraf›ndan izin verilmesi ise,faflizmde yarg›n›n niteli¤ini göste-ren bir örnek olarak kayda geçti.

“‹fade özgürlü¤ü mutlak de¤ildir”Özgür Gündem Gazetesi’nin ka-

pat›lmas› karar›, 17 Kas›m günü ‹n-san Haklar› Derne¤i ‹stanbul fiube-si’nde düzenlenen bas›n toplant›s›ile protesto edildi. ‹HD ad›na yap›-lan konuflmadan sonra söz alan, ga-zetenin yöneticilerinden NurettinF›rat, kapatmaya neden olan haber-lerden birinin, A¤ar’›n Kürt soru-nuna iliflkin aç›klamalar› oldu¤unuhat›rlatarak, “bu haber bizim gaze-temizde yay›nland›¤› için suç oldu.O zaman Mehmet A¤ar da örgütpropagandas› yap›yor. Bu kararladüflünce ve bas›n özgürlü¤üne dar-be vuruluyor. Hakimin bu konudakiyorumu da ilginçtir. Düflünce veifade özgürlü¤ü mutlak de¤ildir di-yor. Bu aynen Genelkurmay Baflka-n›’n›n ifadesi” diye konufltu.

Aç›klamaya çok say›da kurumda destek verdi.

Canl› Yay›na Polis Bask›n›Diyarbak›r'da düzenlenen ‘Edebiyat Günleri’

kapsam›nda, 19 Kas›m günü yerel Gün TV’de, 'Di-yarbak›r'da Yaflayan Yazarlar Sorunlar›n› Tart›fl›yor'adl› bir etkinlik düzenlenmek istendi. M›g›rdiç Mar-gosyan, Osman Özçelik, fieyhmus Diken, Ayd›nBolkan gibi 25 yazar›n kat›ld›¤› program, daha ilkdakikas›nda, polisin müdahalesine sahne oldu.

Zaten “canl›” yay›nlanan program›, Diyarbak›r Valili¤i'nden ald›klar›izinle kameraya kaydetmek isteyen polisin bu hukuksuzlu¤unu reddeden,program sunucusu Adil Kurt, 1 dakika süren canl› yay›n› kesti. Programakat›lan yazarlar da Kurt’a destek vererek program› terk ettiler. Bu arada po-lisler, ayn› gün 'Kürt Dilini Koruma ve Kürtçe E¤itim Konferans›'n›n bas›-na kapal› düzenlenen oturumlar›nda da, itirazlara ra¤men çekim yapt›.

Faflizmin muhalif düflünceden duydu¤u korkunun ve düflmanl›¤›n bir ör-ne¤i daha! Bir il emniyetinin “iflgüzarl›¤›” olarak de¤erlendirilemeyecekaç›kl›kta; izni veren devletin valisi. Ve bilinmektedir ki, bu tür hukuk d›fl›uygulamalar bir istisna oluflturmuyor. Ancak, bir canl› yay›n›n polis kame-ras›na kaydedilmesi ilk kez yaflan›yor. Anlafl›lan polis, yay›nlanacak prog-ram üzerinden soruflturmalar açt›rmay› yeterli görmemifl!

Önce DKÖ’lerin aç›k alanlarda yapt›¤› bas›n aç›klamalar›n› kameralarakaydettiler. Ard›ndan derneklerin, sendikalar›n içine girerek yapt›lar. fiimdide canl› yay›nda. Bir sonraki aflaman›n “yatak odalar›” oldu¤undan kimse-nin kuflkusu olmas›n. Çünkü faflizm, tüm toplumu, özellikle muhalif güçle-ri en s›k› denetim ve bask› alt›nda tutmak ister. Emperyalizmin hakim oldu-¤u dünya konjonktürü de bu hukuksuzluk için oldukça uygun bir zemin sun-maktad›r. “Demokrasinin befli¤i” diye yans›t›lan ve bir AB ülkesi olan ‹ngil-tere’de, bir ‹ngiliz’in günde 300 kamera taraf›ndan izlendi¤i, egemen s›n›f-lar›n halklara yaflatt›klar› ac› ve yoksulluklar›n öfke olarak kendilerine dön-mesinden büyük korku duydu¤u bir süreçtir yaflan›lan.

Diyarbak›r’da yaflanan trajikomik olay›n bir baflka boyutu ise, demokra-tik mücadelede geri ad›m›n sonunun olmayaca¤›d›r. Polisin bu hukuksuz-luklar› ilk gündeme getirdi¤i süreçte karfl› ç›k›lmamas›, pervas›zl›¤›n› dahada art›rm›flt›r.

AKP iktidar›n›n faflizmi yeni cilalarla parlatarak bas›n, düflünce ve ifadeözgürlü¤ü üzerine nutuklar att›¤› flu günlerde gerçekleflen bu olay, bu ülke-de özgürlüklerin ancak halk güçlerinin mücadelesi ile mümkün oldu¤unuortaya koymaktad›r. “Bas›n özgürlü¤ü”nü savundu¤unu iddia eden bas›nkurulufllar›n›n, büyük medyan›n bu olay› görmezden gelmesi, hatta haber bi-le yapmamas›, bu mücadeleyi kimlerin verebilece¤ini de göstermektedir.Onlar; bas›n, ifade ve düflünce özgürlü¤ünü sadece kendileri için isterler,muhaliflerin susturulmas› konusunda ise, faflizmle ayn› düflüncededirler.

“Baflörtüsüne özgürlük” “‹nanç Özgürlü¤ü Platformu”nun türban yasa¤›na yönelik Abdi ‹pekçi

Park›’nda her Cumartesi yapt›¤› eylemler, 41.Haftas›na girdi. Bu hafta dayap›lan eylemde, “Baflörtüsü bu ülkede % 1,5’in sorunudur diyen baflbakanyard›mc›lar›n› size flikâyet ediyoruz” denildi. Hizmet-‹fl Sendikas› ve TA-YAD’l› Ailelerin’de destek verdi¤i aç›klamada, türbanl› oldu¤u gerekçesi ilehastanede kan vermede zorluk yaflayan bir bayan yaflad›klar›n› anlatt›ktansonra bir küçük k›z çocu¤u kendi yazd›¤› bir fliiri okudu.

Page 35: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

Di¤er hukuk dallar›ndan farkl›olarak ceza hukuku, yurttafl, devletve toplum aras›nda adalet için enyaflamsal disiplindir. Ceza hukuku,suçu ve cezay› belirleyen kurallarile suç olay›n› çözmeyi ve suçluyayönelik ... adil biçimde yapt›r›mlar›,tedavi etmeyi ya da suçu önlemebiçimlerini belirlemeyi düzenleyenyarg›lama kurallar›n›, nihayet suç-lulu¤u veya sorumlulu¤u sabitolanlar›n ceza ve tedbirlerinin infa-z›n› düzenleyen ... bir hukuk dal›d›r.

Bu üçlü aya¤a iliflkin düzenle-meler, o toplumun ekonomik vesosyolojik biçimlenmesinin, devletyap›lanmas›n›n ve bireylerin özgür-lük dünyas›n›n aynas›d›r. Ça¤daflbir ceza hukuku, bu üçlü aya¤›nbütünü gözetilerek biçimlenir. Suçve cezay› düzenleyen 'ceza kanun-lar›' ça¤dafl, ancak yarg›lamay› dü-zenleyen 'muhakeme hukuku ka-nunlar›' adil de¤il ya da otoriter ka-nunlar ise, nihayet 'infaz kurallar›','suçlu' veya 'cezas› infaz edilenleri'topluma yeniden dönecek kiflilerde¤il, 'cezaland›r›lacak', kiflilikleriveya vücutlar› yok edilecek kiflilerolarak görüp, bu anlay›flla düzenle-meler getirmifl ise, o toplumdaça¤dafl bir 'ceza hukuku'ndan sözedilemez.

Bu arada 'infaz yasalar›'n›n de-¤il, 'muhakeme hukukunun' konu-su olan, yani hakk›nda hüküm ve-rilmemifl, yarg›lamas› süren kiflileriçin uygulanacak istisnai bir kurumolan 'tutuklama' kurumunu 'bir in-faz biçimi', hatta 'bir ceza' gibi gö-ren düzenlemeler veya anlay›fllarise hukuki de¤ildir...

'Suç' ve 'cezalar›', 'muhakemekurallar›n›', 'infaz kurallar›n›' dü-zenleyen yasalar; devlet ve iktidar-dan yana oldukça 'siyasal', top-lumsal koflullardan kopuk, oldukça'yarars›z', 'insan›n-yurttafl›n hak veözgürlüklerini' güvence alt›na al-d›kça 'adil' ve 'ça¤dafl' olur. Cezahukukunu 'cezaland›rma' hukukuolarak gören anlay›fllar, insanlar›ndo¤ufltan suçlu olduklar›na inananveya suçun kaynaklar›n› çözmekyerine, sorunu 'bask›' ve 'fliddet'...ile çözmeye çal›flan, adil olmayan

ve çözüm getirmeyen anlay›fllard›r.

CEZA HUKUKUNUN ÖNCEL‹KL‹ SORUNU TCY'N‹N 301. MADDES‹ M‹ YOKSA TECR‹T M‹D‹R?

Yeni Türk Ceza Yasas›'n›n 301.maddesi, ... ile ilgili tart›flma, 'dü-flünce' ya da düflündü¤ünü 'ifade'özgürlü¤üne getirdi¤i s›k›nt›lar ilegündemden düflmüyor. ...

Bu düzenleme, maddi ceza hu-kukunun ça¤dafl anlay›fl›nda 'bire-yin hak ve özgürlüklerini güvencealt›na alma' amac›na yeterli bir dü-zenleme olmad›¤› gibi, buna karfl›tve engel bir düzenleme olarak ce-za hukukunun gündeminde yer al›-yor. Düzenlemedeki ... gereksini-min özü 'bireylerin ifade özgürlük-lerine' getirdi¤i ceza yapt›r›m›. Oy-sa ça¤dafl ceza hukukunda böylesonuç do¤uran yasalar›n, kurallar›nyeri olmamas› gerekir. ...

Peki tecrit? Ba¤›ms›z mahke-melerde adil bir flekilde yarg›lan›p'suçlulu¤u sabit olmufl hükümlüle-rin' 'cezalar›n›n infaz›n›' düzenle-yen yasa, yönetmelik, genelge vebenzeri kurallar›n oluflturdu¤u hu-kuk içinde de¤erlendirilecek birhal. Do¤ru-yanl›fl. Hukuka uygunya da uygun de¤il. Ça¤dafl cezahukukunda, en az 'ceza normlar›n›-kurallar›n›' düzenleyen kurallar ka-dar yaflamsal. ‹nsana ve insan›ndo¤as›na ayk›r› 'infaz sistemi' için-de yer alan 'tecrit' en az Türk CezaYasas›'n›n 301. maddesi kadarönemli. Gözden kaçmamas› gere-ken bir durum. Üstelik 301. maddeile ilgili suçlama ve davalarla ihlaledilen haklar, hukuklar ve özgür-lükler herkesin gözü önünde. Tec-ridi kimse duymuyor. Bilmiyor. Ya-k›nlar› ve hatta en do¤rusunu vesomutunu 'avukatlar›ndan' baflkakimse anlayam›yor. Dört duvar›nard›ndaki, surlar›n ard›ndaki hayat›kimse görmüyor. Dakikalar›n, saat-lerin, günlerin, aylar›n ve y›llar›n ar-d›nda, duvarlar›n içerisinde çürü-yen bedenin, beynin ve ruhun du-rumunu. Hele 'siyasal suçlardan'hükümlülerin 'düflüncelerinin yokedilmesi' amaçland›¤›nda, öncelik-

le kiflilikleri ve ard›ndan bedenleri;fiziki, biyolojik ve psikolojik olarakyok edilme program›nda.

Oysa anayasam›zda, ‹nsanHaklar› Avrupa Sözleflmesi'nde, ‹n-san Haklar› Evrensel Bildirgesi ilebirçok ulusalüstü belgede; yaln›zca'cezalar' aç›s›ndan de¤il, 'suçlulu-¤u sabit olmufl hükümlülerin' 'ce-zalar›n›n infaz›' aç›s›ndan da 'gayriinsani ceza infaz›', 'insan onurunaayk›r› ceza infaz›' yasaklanm›flt›r.Ancak 'F tipi' ve di¤er baz› ceza vetutukevlerinde 'tecrit' ve öteki'gayri insani ceza', 'insan onurunaayk›r› ceza' infaz› sürüyor. Hele ül-kemizde ... devlet güvenlik mahke-melerinde verilen mahkûmiyet ka-rarlar›n›n 'adil' olmad›¤›na iliflkinuluslararas› mahkeme kararlar› davarken ve devlet güvenlik mahke-melerinin flu anda yaln›zca ad› de-¤iflmiflken, 'suçlulu¤u sabit olmuflhükümlülerin' cezalar›na iliflkinadaletsizlik duygusuna, bunlar›ninfaz›ndaki tecrit uygulamas›n›n birbaflka aç›dan vahameti de ortada-d›r. ... yarg›lamalar› süren; yani 'tu-tuklu' olup 'masum' say›lan kiflile-rin, 'gayri insani' ve 'insan onurunaayk›r›' koflullarda tutulmas›, ard›n-dan y›llarca sonra 'suçsuzluklar›n›nanlafl›l›p' sal›verilmeleri sonras›ndaadaletten nas›l söz edilebilir?

'Tecrit'i kimse duymuyor. Bilmi-yor. ... Hücrede k›sa süre sonra fi-ziksel çöküntü, biyolojik arazlar,psikolojik travmalar bafll›yor. Dörtduvar›n, surlar›n ard›ndaki hayat›kimse görmüyor. Dakikalar›n, saat-lerin, günlerin ve y›llar›n ötesinde,duvarlar ard›nda çürüyen ... beyinve ruhun yaratt›¤› bedeni toplumyeniden içerisine nas›l alacak?

‹stanbul Barosu avukatlar›ndanBehiç Aflç› bu insanl›k onuruna ay-k›r› ve ça¤dafl ceza hukukunun ka-bul edemeyece¤i 'infaz›' gördü¤üiçin, içeride görülmeyeni d›flar›yaduyurmak için ölüm orucunda.Avukat›n adalet mücadelesi durufl-ma salonunda bitmiyor. Müvekkilve müvekkilleri, bu toplumun in-sanlar› için, adalet duygusu ve so-rumlulu¤u için sa¤l›¤›n› yitirdi. Ölü-mün s›n›r›nda... Yüreklerin kulakla-r› sa¤›r, o ise ölüme yaklafl›yor a¤›ra¤›r. Bu en az ... 301. madde kadarhukukun, yasalar›n ve toplumumu-zun, insanl›¤›n ay›b›...

35

26 Kas›m 2006 / 80

301. Madde mi Tecrit mi ‹vedi✍bas›ndan

Av. Bahri Belen (18 Kas›m Cumhuriyet)

Page 36: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

36

26 Kas›m 2006 / 80

‘BOTAfi halka ucuz do¤algaz temin etmelidir’

Koç Holding’e peflkefl çekilen

BOTAfi’ta çal›flan, Petrol-‹fl üyesi ifl-

çiler, 21 Kas›m’da Enerji ve Tabii

Kaynaklar Bakanl›¤› önündey-

di. Sendikan›n Ankara fiube Baflka-

n› Mustafa Özgen, BOTAfi'›n “siya-

setten uzak, ba¤›ms›z, özerk haliyle

sanayiye ve halka en ucuz flekilde

do¤algaz temin edecek yap›ya ka-

vuflturulmas› gerekti¤ini” söyledi.

Sloganlarla iktidar› protesto eden ifl-

çiler; arac› tüm kurumlar›n tasfiye

edilmesini, özel olanlar›n kamulaflt›-

r›lmas›n› ve gaz› halka ilk elden, en

ucuza BOTAfi’›n vermesini istediler.

Özellefltirmeye boykot!TCDD çal›flan› memurlar›n ye-

mekhanelerinin özellefltirilmesi üze-

rine, Birleflik Tafl›mac›l›k Çal›flanlar›

Sendikas› (BTS) ‹zmir fiubesi boy-

kot bafllatt›. Özellefltirmenin ard›n-

dan yemek fiyatlar›n›n 1.25

YTL’den 2.5 YTL’ye ç›kar›lmas›na

tepki gösteren memurlar, 21 Ka-

s›m’da Alsancak’ta bulunan TCDD

3. Bölge Müdürlü¤ü Lokali önünde

toplanarak özellefltirme karar›n›

protesto ettiler. BTS, lokal önünde,

KESK’in bafllatt›¤› bütçe referandu-

mu için de sand›k kurdu.

emek

‘Herkese Ücretsiz Sa¤l›k’“Herkese Ücretsiz Sa¤l›k, Sa¤l›kta Y›k›m› Durdura-

l›m” fliar›yla Van ve Edirne olmak üzere iki koldan Anka-ra yürüyüflü bafllatan SES üyeleri, 17 Kas›m’da Abdi ‹pek-çi Park›’nda düzenledikleri mitingle iktidar›n sa¤l›k poli-

tikas›n› protesto ettiler.

Her iki yürüyüfl kolunun S›hhiye’de birleflmesinin ard›ndan HacettepeÜniversitesi T›p Fakültesi Hastanesi bahçesinde bekleyen sa¤l›k emekçileriile buluflan yürüyüflçüler, “Her fieyin Bafl› Sa¤l›k, Sa¤l›kta Y›k›m› Durdura-l›m” yaz›l› pankartla Abdi ‹pekçi’ye yürüdüler. 800 civar›nda emekçininsloganlarla devam eden yürüyüfl esnas›nda da halka bildiriler da¤›t›ld›.

Mitingte ilk sözü alan SES Genel Baflkan› Köksal Ayd›n, IMF talimat-lar› ile sa¤l›k harcamalar›n›n k›s›lmas›n› elefltirerek, “IMF’nin emredip hü-

kümetin uygulad›¤› program, Sa¤l›kta Dönüflüm Program› de¤il sa¤l›kta y›-

k›m program›d›r” dedi. Türk Tabipler Birli¤i Baflkan› Gencay Gürsoy

ise, hekimlerin, sa¤l›k emekçilerin ve yoksul emekçi halk›n bulufltu¤u birdönemde eflit paras›z sa¤l›k hakk›n›n kazan›laca¤›n› vurgulad›. Gürsoy’unard›ndan KESK Genel Baflkan› ‹smail Hakk› Tombul konufltu. Tombul,‘IMF’ye de¤il emekçiye bütçe’ diyerek 14 Aral›k’ta hep birlikte alanlardaolal›m ça¤r›s› yapt› ve “14 Aral›k’ta hizmet üretmeyece¤iz” dedi.

“Herkese Eflit Ücretsiz Sa¤l›k, Sa¤l›kta Y›k›m› Durdural›m, Sa¤l›k Hak-t›r ‹lac›ma Dokunma” sloganlar›n›n at›ld›¤› eyleme çeflitli sendika veDKÖ’ler de destek verdi.

Unmafl Unlu Mamüller Fabrikas›’nda(UNO) çal›flan iflçilerin, yasal haklar›n› kul-lanarak Tek G›da-‹fl Sendikas›’na üye olma-lar›, patronun bask›s› ile karfl›land›.

Sendikal› iflçiler üzerinde istifa etmeleriyönünde bask›lar›n yo¤unlaflmas› üzerine,16 Kas›m’da bir protesto eylemi düzenlendi.Birleflik Metal-‹fl üyesi ABB iflçileri, Antko ifl-çileri ile TEKEL iflçilerinin de destekledi¤i ey-

lemde, fabrikadaki iflçilerind›flar› ç›kmas›n›n engellenme-

si de protesto edildi.Eylemde konuflan Tek G›da-‹fl Trakya

Marmara fiubesi Teflkilatland›rma SekreteriGöksel fiengün, deste¤in iflçilere güç verdi¤i-ni kaydederek, iflten at›lan iki iflçi ile birlik-te her gün fabrika önünde beklediklerini di-le getirdi. ‹flçilerin bu anlaml› dayan›flmas›“Yaflas›n S›n›f Dayan›flmas› “UNO ‹flçisi Yal-n›z De¤ildir” sloganlar›yla da perçilendi.

AKYIL’da GrevDiyarbak›r’da kurulu bulunan

AKYIL Tekstil Fabrikas›'nda çal›-flan yaklafl›k 400 iflçi, çal›flma ko-flullar›n›n düzeltilmesi, gasp edilenhaklar›n›n tan›nmas› için, 16 Ka-s›m’da grev bafllatt›.

TEKS‹F üyesi iflçiler, fabrikaönünde toplanarak grev pankart›n›“‹flçilerin Birli¤i Patronlar› Yene-

cek, ‹flçiyiz Hakl›y›z Kazanaca¤›z"

sloganlar› aras›nda ast›lar.

Sendikaya üye olduklar› için da-ha önce 300’e yak›n iflçinin iflten

at›ld›¤› fabrikada, iki y›ld›r müca-delelerini sürdürdüklerini belirten,TEKS‹F Genel Sekreteri Kadir Bur-han, "Biz ne istiyoruz? ‹nsan gibi

yaflamak istiyoruz. Çal›flan insanla-

r›m›z›n sosyal haklar›n› verilmesini

istiyoruz" dedi. TEKS‹F BaflkanYard›mc›s› Nazmi Irgat da, "Bugün

burada kanunsuzlu¤a, çal›flanlar›-

m›z›n u¤rad›¤› haks›zl›¤a karfl› bu

grevi bafllat›yoruz” diye konufltu.

Bu arada, iflten at›lan 120 iflçininifle iade davas›n›n ç›k›fl›nda aç›kla-ma yapan iflçiler, patronun tehditle-rine boyun e¤meyeceklerini söyle-diler.

UNO’da sendikal› iflçiye bask›

Çöplük istemiyoruz

Köylerinin belediye taraf›ndan

çöplük olarak kullan›lmas›na karfl›

ç›kan Manisal› köylüler, 18 Kas›m

günü ‹stiklal Caddesi’ndeydiler. El-

lerinde süpürgeleriyle “Halk›z Hak-

l›y›z Kazanaca¤›z, Susma Sustukça

S›ra Sana Gelecek” sloganlar›yla

‹stiklal Caddesi’ni süpüren köylü-

ler, “köyümüzde Manisa Belediye-

si’nin yapt›¤› çöplü¤ü istemiyoruz.

Biz halk›z biz hakl›y›z. Hakk›m›z›

sonuna kadar arayaca¤›z” dediler.

Page 37: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

37

26 Kas›m 2006 / 80

Ö¤renci hak al›rsa, yönetim zorda kal›rm›flYaklafl›k üç haftad›r boykot da dahil olmak

üzere çeflitli eylemliliklerle ticarileflmeyi ve ye-mekhane zamlar›n› protesto eden ö¤renciler, üni-versite yönetiminin taleplerini dikkate almamas›-n›, 17 Kas›m’da düzenledikleri bir eylemle protes-to ettiler.

Rektörlük genel sekreteri ile yap›lan görüflmehakk›nda da bilgi veren Y›ld›z Teknik Üniversite-si (YTÜ) ö¤rencileri, yemekhane zamm›na karfl›

yapt›klar› 3 gün süren boykota kat›l›m›n yüzde 98 oldu¤unu dile getirdiler.

Rektörlük genel sekreterinin kendilerini cezalarla tehdit etti¤ini ve e¤erzamlar› geri çekerse, ö¤rencilerin, "Hak ald›k diyerek yönetimi zor du-

rumda b›rakaca¤›n›" söyledi¤ini aktard›lar. Ö¤rencisinin hakk› olan› al-mas›ndan, kendine güvenmesinden, örgütlülü¤ün gücünü görmesinden du-yulan korku daha nas›l ifade edilir ki!

Aç›klaman›n ard›ndan oturma eylemi yapan ö¤renciler, yönetimin butavr›n› protesto ettiler ve "Müflteri De¤il Ö¤renciyiz, Soyguna Karn›m›zTok, Yemekhane Zamm› Geri Çekilsin" sloganlar› att›lar. Okula giren ö¤-rencilere yönelik bildiri da¤›t›m› ve bilgilendirme yapan kitle, rektörlükönüne kadar "Çözün, zamlar› kald›r›n" slogan› ile yürüdü ve burada yapt›¤›aç›klamada da mücadelenin devam etti¤ini ve sorunun takipçisi olacaklar›-n› belirttiler.

Ulafl›m zamlar› geri çekilsinUlafl›m zamlar›n›n geri çekilmesi talebiyle belediye binas›n›n önüne

yürümeye çal›flan Uluda¤ Üniversitesi ö¤rencileri, 14 Kas›m günü polissald›r›s›na u¤ram›flt›. Sald›r›,16 Kas›m’da yap›lan eylemle protesto edildive ö¤rencilerin bask›larla y›lmayacaklar› ifade edildi.

HÖC’ün de oldu¤u çok say›da DKÖ ve partinin kat›ld›¤› aç›klamada,yeni TMY ile daha pervas›zca sald›ran güçlerin bu hareketinin sadece ö¤-rencilere yönelik olmad›¤›, tüm demokratik güçlere yönelik bir gözda¤› ol-du¤u belirtildi.

Eylem, “Bask›lar Bizi Y›ld›ramaz, Ulafl›m Zamlar› Geri Çekilsin, Ö¤-renciyiz Hakl›y›z Kazanaca¤›z" sloganlar›yla son buldu.

Tokat'ta Faflist Sald›r›Tokat'ta 15 Kas›m günü Niksar kavfla¤› yolu üze-

rinde 7 kiflilik ö¤renci grubuna 25-30 kiflilik bir grupfaflist önce sözlü ve küfürlü tacizde bulundu. Ard›ndanfaflistler 3 ö¤renciye sald›rarak a¤›r flekilde darp ede-rek yaralad›lar.

Olayda yaralanan ö¤renciler ayn› gece darp cebirraporu için Tokat Prof. Dr. Cevdet Aykan Hastanesi’nesevk edildi. Ancak göz doktoru olmad›¤› neden göste-rilerek iki gün sonra randevu verildi. Darp edilen 3 ö¤-rencinin yaflad›klar› sald›r›dan sonra vücutlar›n›n çe-flitli yerinde darp izlerine rastlan›rken, özellikle yüz k›-s›mlar›nda ise morluklar›n olufltu¤u görüldü. Ö¤renci-lere, 3 günlük ifl göremez raporu verildi¤i ö¤renildi.

E¤itimciler yoksullafl›yor

24 Kas›m Ö¤retmenler Günü’ön-cesi bir bas›n toplant›s› düzenle-yen, E¤itim-Sen Genel Baflkan›Alaaddin Dinçer, e¤itim emekçile-rin bu y›l da ö¤retmenler gününedaha da yoksullaflarak girdi¤inikaydetti.

“Y›llard›r sadece belli günlerdeö¤retmenli¤in kutsall›¤›ndan,onurlu bir meslek oldu¤undanbahseden yöneticiler, bugünküdurumdan sorumludurlar” diyenDinçer, yapt›klar› araflt›rman›n so-nuçlar›n› aç›klayarak, ö¤retmenle-rin içinde bulundu¤u durumun or-tada oldu¤unu dile getirdi.

14 Aral›k’ta ifl b›rakaca¤›zAraflt›rmalar›na iliflkin veriler akta-ran Dinçer, ö¤retmenlerin maafl-lar›n›n her geçen gün eridi¤ini, hery›l aç›klanan müfredatlar›n ise ça-l›flma sürelerini uzatt›¤›n› kaydetti.Dinçer 10 y›l öncesiyle bugünü k›-yaslayan araflt›rmay› aç›klad›. Buaraflt›rmaya göre; temel tüketimmallar› 10 y›lda 64 kat artarken,maafllardaki art›fl 29 kat oldu. Yu-murta 200, ekmek 57, et 65, çayise 60 kat artt›. Yoksulluk s›n›r›n-daki art›fl, 32 kat olarak gerçek-leflirken, ayn› dönemde milletveki-li maafllar› ise 69 kat yükseldi. 10y›l önce ö¤retmen maafl› ile 7.4adet Cumhuriyet alt›n› al›n›rken,2006 y›l›nda 4’e indi. Bir baflkaveriye göre ise, bir ö¤retmenin100 bin YTL’ye ev alabilmesi içinhiçbir harcama yapmadan, günde12.5 saat ve 2 bin 38 gün çal›fl-mas› gerekti¤iydi.

Bu aç›klaman›n ard›ndan, 24 Ka-s›m’da Milli E¤itim Bakan› Hüse-yin Çelik ile görüfleceklerini ve ta-leplerini ileteceklerini hat›rlatanDinçer, karfl›lanmamas› halindeeylemlere bafllayacaklar›n› söyle-di. Dinçer, KESK’in aç›klad›¤› re-ferandum çal›flmas›n› da tüm ifl-yerlerinde yapacaklar›n› ve 14Aral›k’ta ülke genelinde ifl b›raka-caklar›n› dile getirdi.

Page 38: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

38

26 Kas›m 2006 / 80

Armutlu-Der Davas›Armutlu halk›na karfl› kurulan komplolar sonucu

Küçükarmutlu'da “DHKP-C ad›na faaliyet yürüttü¤ü”gerekçesi ile tutuklanan Armutluyu Koruma, Yaflatmave Güzellefltirme Derne¤i (Armutlu-Der) yöneticisi Fa-dik Ad›yaman tahliye edildi. 20 Kas›m günü görülenkomplo davas›nda, Ad›yaman'›n tahliyesine karar veri-lirken, duruflma 4 Nisan 2007 tarihine ertelendi.

Polisin komplosu sonucu 16 Ocak 2006 tarihindeyap›lan ev bask›nlar›nda “DHKP-C ad›na faaliyet yü-rüttükleri” gerekçesi ile gözalt›na al›nan ve ç›kar›ld›k-lar› mahkemece tutuklanan Armutlu-Der yöneticileri-nin yarg›lanmas›na 20 Kas›m günü devam edildi. ‹stan-bul 12. ACM'de görülen duruflmaya, tutuklu san›klarSad›k Çelik, Fadik Ad›yaman, Yeliz Türkmen kat›ld›-lar.

Duruflmada dinlenen tan›klar, mahkemenin suçla-malar›n› kabul etmediler. Av. Taylan Tanay, müvekkil-lerinin Armutlu-Der üyesi olduklar›n› hat›rlatarak, ma-halleye do¤algaz getirilmesi, sa¤l›k taramas› yap›lmas›ve yol sorununun çözülmesi gibi çal›flmalar›n yasad›fl›örgüt faaliyeti olamayaca¤›n› vurgulad›. Mahkeme, Fa-dik Ad›yaman'› tahliye ederken, di¤er iki dernek çal›fla-n›n›n tutsakl›¤› devam ettirildi.

Komployu protesto etmek ve dernek üyelerine sa-hip ç›kmak için adliye önünde aç›klama yapan Armut-lulular, "Sahte Belgelerle Tutuklananlar Serbest B›ra-

k›ls›n-Armutlu Halk›" imzal›pankart açt›lar. Ali Koyup›-nar taraf›ndan yap›lan aç›k-lamada, komplonun bofla ç›-kart›laca¤› belirtilerek, "Ar-

mutlu'daki insanlar›n evleri-

ni y›k›p arazileri zenginlere

vermek istiyorlar. Y›k›mlara

karfl› çal›flma yürüten arka-

dafllar›m›z komplolar sonucu

tutukland›. Ayn› gerekçelerle Armutlu-Der kapat›ld›.

Ne pahas›na olursa olsun bu y›k›ma izin vermeyece¤iz!

Arkadafllar›m›z›n serbest b›rak›lmas›n› ve derne¤imi-

zin tekrar aç›lmas›n› istiyoruz" denildi.

Oligarfli, ‘Hayata Dönüfl’ ope-rasyonlar›n›n kapsam›nda gerçek-lefltirilen Bayrampafla Katliam›’n›aklamakta zorlan›yor. Herfley o ka-dar aleni, katliam o kadar aç›k ki, fluana kadar dosyaya el atan yarg›çlar,böyle bir davan›n aklanamayaca¤›-n›, yasal olarak aklansa bile, aklaya-n›n omuzlar›nda a¤›r bir yük olufltu-raca¤›n› görüyor ve davay› b›rak›-yor. 10’dan fazla yarg›ç bu yüzdende¤iflti.

Bu öyle bir dava ki, devletin va-lisi, devletin savc›s›na yarg›lama iz-ni vermiyor. Bu yüzden üç kez ‹s-tanbul Valisi, operasyona kat›lanjandarmalar›n yarg›lanmas›na izinvermedi.

Bu öyle bir dava ki, as›l katliam-c›lar› gözden kaç›rmak için gardi-yanlar ve birkaç jandarmaya aç›lan

mahkeme dahi ilerleyemiyor, befly›ld›r yerinde say›yor.

Evet, Bayrampafla Davas›’na, 17Kas›m günü Eyüp Adliyesi’nde de-vam edildi. Asl›nda edilemedi, çün-kü befl y›ld›r devrimci tutsaklar›navukatlar› taraf›ndan dile getirilensalon sorunu mahkeme taraf›ndanda nihayet bugün görülebildi ve da-ha büyük bir salon için baflsavc›l›¤ayaz› yaz›lmas›na karar verildi.

Operasyonda yeralan 933 infazkoruma memuru ve jandarman›n"tutuklu ve hükümlülere kötü mu-amele yapmak'', "görevi kötüye kul-lanmak'' suçlar›ndan yarg›land›¤›duruflmaya, tutuksuz san›klardan101 infaz koruma memuru ile 1 jan-darma kat›ld›. Bu duruflmada da yi-ne yeni bir yarg›ç atanm›flt›. Davayailk kez kat›lan Yarg›ç Adil Gürbüz,

Eyüp Cumhuriyet Savc›l›¤›'n›n engenifl duruflma yeri olarak 1. A¤›rCeza Mahkemesi'nin salonunu tah-sis etti¤ini belirtti.

Müdahil vekili Avukat ÖmerKavili, salonun dolu oldu¤unu, sa-n›klar›n bir k›sm›n›n içeri dahi gire-medi¤ini belirterek, bu flartlardaadil yarg›laman›n yap›lamayaca¤›-n›, san›klara do¤rudan soru sormahakk›n› kullanamad›¤›n› ifade etti.Kavili, baz› san›klar›n talimatla al›-nan ifadelerine sonradan eklemele-rin yap›lm›fl oldu¤una da dikkatçekti.

Verilen aran›n ard›ndan yenidengörüflü sorulan cumhuriyet savc›s›da, bu koflullarda sa¤l›kl› yarg›la-man›n yap›lamayaca¤› görüflünübildirdi. Mahkeme yarg›c› da, “me-kân darl›¤› nedeniyle duruflman›nve savunman›n sa¤l›kl› olamayaca-¤›n›” kaydederek, daha genifl saloniçin yaz› yaz›lmas›na karar vererekduruflmay› erteledi.

Katlettiler aklayam›yorlar

Ankara Temel Haklar Kurulu

Ankara’da faaliyet yürüten Ankara Temel Haklar ve Özgürlük-ler Derne¤i 2. Ola¤an Genel Kurulu 19 Kas›m Pazar günü saat14.00’te dernek binas›nda 50 üyenin kat›l›m› ile yap›ld›.

Kurula, haklar ve özgürlükler mücadelesinde flehit düflenler içinsayg› duruflu ile baflland›. Daha sonra Umut fiener aç›l›fl konuflmas›-n› yapt›. Aç›l›fl konuflmas›ndan sonra divan seçimi gerçeklefltirildi.Divana seçilen Mert Kavak, Senem Koca ve Umut fiener’in yöneti-minde süren Genel Kurul’da, faaliyet raporlar› okunarak onayland›.Ard›ndan yap›lan seçimde ise, dernek yönetimine; Semiha Eyilik,Ayfle Arapgirli, Murat Korkut, Haflim Akgün, Umut fiener seçildiler.

Page 39: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

Cephe’nin yozlaflmaya karfl› yü-rüttü¤ü mücadelede flehit düflen Bi-rol Karasu için anma eylemleri sü-rüyor.

1 May›s, Sar›gazi, Gülsuyu,Kartal, Esenler, Esenyurt, Ba¤c›lar,Nurtepe Mahalleleri’nde yüzlerceyere ‘Cephe Güçleri’ imzal› ‘BirolKarasu Ölümsüzdür’ yaz›lamalar›yap›l›rken, Gebze'de, ‹kitelli, Ba¤-c›lar, Esenyurt, Esenler Bölgesi’ndetoplam 18 adet pankart as›ld›. Pan-kartlarda; “Birol Karasu Ölümsüz-dür, Devrim fiehitleri Ölümsüzdür,‹flbirlikçilerden Çetelerden HesapSoraca¤›z/Cephe Güçleri” sloganla-r›n›n yaz›l› oldu¤u ö¤renildi.

Birol Karasu’yu anmak için ya-p›lan di¤er eylemler ise flu flekilde:

◆ 17 Kas›m günü sabah saat06.00'da Bahçelievler Y›ld›r›m Be-yaz›t Caddesi üzerinde bulunan vepolisle iflbirli¤i yapan bir kahveha-ne, Cepheliler taraf›ndan yak›larakcezaland›r›ld›.

◆ 15 Kas›m saat 21.00'de Ok-meydan› Yola¤z›’nda, yol trafi¤ekapat›larak gösteri düzenlendi. Cep-he Güçleri eylemde yolu molotof-larla yakarak, “Birol Karasu Ölüm-süzdür, Birol Karasu'nun Hesab›n›Soraca¤›z, Yaflas›n DHKC" slogan-lar› att›lar. Eylem yerine “Birol Ka-rasu Ölümsüzdür! Hesab›n› Soraca-¤›z” pankart› asan Cephe Güçleri,sloganlarla ara sokaklara kadar yü-

r ü -y ü fl -lerinis ü r -dürüpda¤›l-d›lar.

A y n ›g ü nNurte-p e ’ d ede ben-

zeri bire y l e m l e

selamland›Birol.

17 Kas›mgünü ise Esen-

ler ve Ba¤c›-lar’da gösteriler

vard›.

◆ Esenler’de Çiftehavuzlar Na-m›k Kemal Caddesi’ni Dörtyolaba¤layan yerde yap›lan gösteride,yol lastiklerle yak›ld›, pankart aç›l-d›, sloganlar at›ld›.

◆ Ayn› saatlerde Ba¤c›lar’da da,Ahmet Kabakl› ve Yeni MahalleCaddesi girifli çöp konteynerleriylekesildi. Daha sonra lastikler yakanCepheliler, Birol'un Hesab›n› soranöfkeli sloganlar›yla eylemlerini sür-dürdüler. "Birol Karasu'nun Hesab›-n› Soraca¤›z / Cephe Güçleri" pan-kart›n›n as›ld›¤› eylem s›ras›nda

"Yaflas›n Cephe, Yaflas›nHalk›n Adaleti, Birol Ka-rasu'nun Hesab›n› Soraca-¤›z" sloganlar› hayk›r›ld›.

◆ 18 Kas›m günüEsenyurt Temel Haklar'daBirol Karasu için bir anmaetkinli¤i yap›ld›. 30 kifli-nin kat›ld›¤› etkinlik sayg›durufluyla bafllad›. Dahasonra yozlaflmaya, çetelefl-meye karfl› mücadeleninen önünde flehit düflen Bi-rol Karasu'nun yaflam› an-lat›ld› ve marfllar söylendi,

fliirler okundu.

Birol A¤abeyi-mizi Kaybettik

Birol Kara-su’nun flehitdüflmesi üzeri-ne, ‹kitelli Te-mel Haklar ta-raf›ndan yap›-

lan aç›klama-n›n bafll›¤›b ö y l e y -di. Düzeninyok sayd›¤›,türlü yozlafl-t›rma yön-temleriyle is-yanlar›n› bo¤-mak istedi¤i ge-cekondu gençleri-nin, emekçilerinin“a¤abeyi” idi Birol.

O’nun için, yö-neticili¤ini yapt›¤›derne¤in aç›kla-mas›nda flu ifa-delere yer veril-di:

“ ‘A¤abey’kelimesinin al-t›n› dolduranbir insand› Bi-rol. Hepimizinsorunlar›yla ilgilenir, elinden geldi-¤ince çözmeye çal›fl›rd›. Emekçiyanlar›yla, halk ve vatan sevgisiyle,zorluklar karfl›s›nda güleryüzüyletan›d›k O’nu. Örnek bir aile baba-s›yd›. K›z›na, k›z›yla birlikte tümçocuklara; tertemiz, haks›zl›klar›n,bask›lar›n olmad›¤› bir gelecek ya-ratmak için mücadele ederdi. Feda-kârl›¤› hayat›n›n her an›na yans›rd›.Çünkü kendinden önce çevresinde-kileri, sevdiklerini, de¤er verdikle-rini düflünürdü.

O; bizden, içimizden biriydi. Vevurdular O’nu.

O’nu asla unutmayaca¤›z. Hak-lar ve özgürlükler mücadelemizde;örnek kiflili¤ini, bize katt›klar›n›,ö¤rettiklerini herkese anlataca¤›z.”

Yine, Temel Haklar Federasyonu

39

26 Kas›m 2006 / 80

Halk›m›za O’nu anlataca¤›z

Page 40: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

taraf›ndan yap›lan aç›klamada ise,Birol Karasu’nun örnek kiflili¤i an-lat›larak, Biz onu unutmayaca¤›z!Halk›m›za onu anlataca¤›z” ifadele-rine yer veriliyordu.

Yozlaflmayla mücadele sürüyor

Bu arada Cepheliler batakhane-lere, düzenin yozlaflt›rma politikala-r›n› yayanlara karfl› eylemlerine de-vam ediyorlar. Dergimize üstlenileneylemler flu flekilde:

◆ Uyuflturucu sat›c›s›na

suçüstü ve ceza

Gazi Mahallesi Dörtyol'da uyufl-turucu madde satan "‹hsan" isimlikifli, Cephe taraf›ndan dövülerek ce-zaland›r›ld›. 19 Kas›m akflam› Cep-heliler uyuflturucu madde sat›c›s›n›suçüstü yaparak yakalad›. Üzerindeçeflitli miktarlarda esrar, hap ve "ku-bar" gibi maddeler ç›kan sat›c›, sor-gulanmas› sonucu kimlere uyufltu-rucu madde verdi¤ini tek tek anlat-t›.

Uyuflturucu madde satarak birçok insan› zehirleyen sat›c› kollar›ve bacaklar› k›r›larak Dörtyol Mey-dan›’na b›rak›ld›.

Cepheliler Dörtyol meydan›ndacezaland›rma eylemine iliflkin halkaaç›klama yapt›ktan sonra, "Yaflas›nDevrimci Halk Kurtulufl Cephesi"slogan› atarak çekildiler.

◆ Gasp çetesinin lideri

cezaland›r›ld›

Çete kurup çocuklara zorla gaspyapt›ran ‘Diyarbak›rl› Cengiz’ la-kapl› kifli, 19 Kas›m akflam› GaziMahellesi Son Durak’taki evininönünde Cepheliler taraf›ndan dövü-lerek cezaland›r›ld›.

◆ Pisliklere izin yok!

Ayr›ca, uyuflturucu kullanan vegasp olaylar›na kar›flan 5 kifli, sonbir hafta içinde Cephe taraf›ndancezaland›r›ld›lar. Sorgulanan veyapt›klar›n› kabul eden bu kifliler,ayn› pislikleri bir daha yapmamala-r› yönünde uyar›larak dövüldüler.

40

26 Kas›m 2006 / 80

Derbent-Der Baflkan› Yaflam›n› YitirdiDerbent halk›n›n sorunlar›na çözüm için kurulan Derbent-Der Baflkan›

Mehmet Kurt, 17 Kas›m’da geçirdi¤i kalp krizi sonucu yaflam›n› yitirdi.

AKP’li olmas›na, Armutlu ile ilgili “terör” de-magojileri yapmas›na ra¤men, Armutlu’nun yolgöstericili¤inden ve onlarla birlikte hareket etmek-ten vazgeçmeyen Mehmet Kurt, devrimcileri ve Ar-mutlu halk›n› y›k›mlara karfl› mücadelede tan›d›. Y›-k›mlara karfl› birlik ve beraberli¤in çok önemli oldu-¤unu ve bu konuda Armutlu halk›n›n çok büyük ör-nek oldu¤unu, Sar›yer mahalleleri aras›nda yap›lantoplant›larda s›kça dile getiren Kurt, Derbent halk› taraf›ndan sevilen, say›-lan biriydi. Derbent’e yönelik bu sene içerisinde gerçeklefltirilen y›k›m sal-d›r›s›nda, Armutlu halk›n› hemen yan›bafl›nda bulmufl, onlarla birlikte omuzomuza çat›fl›p direnmifllerdi. Bu sürecin ard›ndan, Armutlu halk›n›n y›k›mla-ra karfl› düzenledi¤i eylem ve etkinliklerde Derbent halk› da yerini ald›.

Mehmet Kurt’un ertesi günü kald›r›lan cenazesinde Armutlu halk› da ye-rini alarak ailesinin ve Derbent halk›n›n ac›s›n› paylaflt›. Derbent Merkez Ca-mii’nde k›l›nan ö¤le namaz›n› takiben Hasdal Mezarl›¤›’nda defnedilenKurt’un cenaze töreni s›ras›nda Derbentli çocuklar da baflkanlar›na ve ma-hallerine sahip ç›kan dövizler açt›lar.

Yürüyüfl ‹zmir ve ‹kitelli’deDergimizin, ‹stanbul’un gecekondu mahalleleri-

nin yan›s›ra, Anadolu kentlerinde de kitlesel olaraksokaklarda sat›fl› yap›l›yor.

‹zmir’de 18-19 Kas›m günlerinde Bornova Ata-türk Mahallesi ve Limontepe Mahallesi ile KonakKemeralt›’nda tan›t›m ve sat›fl yap›ld›. Atatürk Ma-hallesi’nde polisin engelleme giriflimine ra¤men beflsaat boyunca gecekondular›n kap›s›n› çalan okurlar›m›z, 43 dergiyi halkaulaflt›rd›lar. Limontepe ve Kemeralt›’nda ise 55 dergi sat›fl› gerçeklefltirildi.

19 Kas›m’da toplu sat›fl yap›lan yerlerden biri de, ‹stanbul ‹kitelli oldu.Parseller’de yap›lan dergi sat›fl›na 30 dergi okuru kat›ld›. ‹ki saat süren sa-t›fl boyunca özellikle Birol Karasu’ya iliflkin haberimizden spotlar anonseden okurlar›m›z, 160 dergiyi halka ulaflt›rd›lar.

‹mdat Bulut Ölümsüzdür19 Kas›m 2002'de ölüm orucu direniflinde flehit düflen

‹mdat Bulut, Kars'›n Akyaka ‹lçesi Demirkent Köyü’nde-ki mezar› bafl›nda an›ld›. Kars Gençlik Derne¤i üyeleritaraf›ndan düzenlenen anmada mezara karanfiller b›rakanve 'Kahramanlar Ölmez Halk Yenilmez' yaz›l› pankartaçan dernek üyeleri, ‹mdat Bulut'un mücadele yaflam›n›ve devrimci kiflili¤ini anlatan bir konuflma yapt›lar. Anmafliirler ve marfllarla sona erdi. Bu arada jandarma, köymuhtar›n› tehdit ederek, “bunlar› niye kovmuyorsunuz,yoksa sizde mi onlardans›n›z” diye korkutmaya ve k›fl-k›rtmaya çal›flt›. Ancak muhtar ve köylülerden, “neden koval›m, suç ifllemi-yorlar, ahlaks›zl›k yapm›yorlar” cevab› almalar›yla tehditleri bofla ç›kt›.

Page 41: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

41

26 Kas›m 2006 / 80

Sevgili okurlar›m›z, merhaba.“Hayat›n ‹çindeki Teori”de tart›fl-maya, dünyan›n ve ülkemizin gün-cel geliflmelerini ele almaya devamediyoruz. Bu haftaki sohbet konu-muz medya. Konuyu gündemimizetafl›yan ise, Hürriyet Gazetesi’ninbir manfleti. Sözkonusu manfleti bü-yük ço¤unlu¤unuz görmüflsünüzdürsan›r›m; görmeyenler de dergimizinbu say›s›nda ayr›nt›lar›n› okumufl-lard›r... ‹flte bu manfletten hareketle,medyan›n sistem içindeki yeri, rolü,bu rolü yerine getirifl biçimleri üze-rinde duraca¤›z. Evet Özlem, ilk sö-zü sana verelim.

Özlem: Medya veya bas›n de-nilince akla tabii ilk olarak çok s›kkullan›lan “4. kuvvet” meselesi ge-liyor. Bir toplumsal sistemdeki yö-netim ayg›t›, en genel anlamda ya-

sama, yürütme ve yarg›dan oluflu-yor bilindi¤i gibi. Bunlar, bir sis-temdeki en etkili, belirleyici 3 kuv-veti oluflturuyor. Bas›n-yay›na ifltebunlara eflde¤er bir güç atfedilerek4. kuvvet adland›rmas› yap›l›yor.Bu adland›rma, abart›l› olmas› biryana b›rak›lacak olursa, medya ad›verilen gücün sistem içindeki yerinigöstermesi bak›m›ndan önemlidir.

Medya yeni bir terimdir. Günü-müzde çeflitlili¤i çok artan tüm ileti-flim organlar›n› içine alan bir an-lamda kullan›lmaktad›r. Ama bununiçinde tabii belirleyici olan yaz›l› vegörsel bas›n-yay›n organlar›d›r. Ba-s›n›n 4. kuvvet olarak adland›r›lma-s› oldukça eskilere uzan›yor. Ancakbas›m tekniklerinin geliflmesi, özel-likle de televizyonun yayg›nlaflma-s›yla birlikte, bas›n-yay›n organlar›-n›n gücü ve etkisi daha da artt›. Bu-

gün dünya çap›nda, emperyalizminve oligarflilerin ülkeleri yönetmektebas›n-yay›n organlar›n› son dereceyayg›n ve etkili bir flekilde kullan-d›klar› ortadad›r. Öyle ki, egemens›n›flar aç›s›ndan medya, kitleleriflu veya bu do¤rultuda yönlendirme-nin en etkili arac› haline gelmifltir.

Mazlum: Özlem’in söyledik-leri kuflkusuz do¤ru. Ancak yine debelirtmek gerekir ki, medyay› de-¤erlendirirken, ona “mutlak” birgüç atfetmek de, medyay› kendi ba-fl›na ba¤›ms›z bir güç olarak de¤er-lendirmek de yanl›flt›r. Bu yanl›flas›k s›k düflülmekte, bu da insanlar›,gruplar› baflka yanl›fllara sürükle-mektedir. Birincisi medyan›n etkisi,belli koflullarda gerçekleflebilir; buetkinin sonuç al›c› olmas›, ekono-mik, siyasi, kültürel birçok baflkaetkenle birlikte ele al›nabilir ancak.‹kinci olarak, as›l yan›lg›, medyan›n“ayr› bir güç” olarak de¤erlendiril-mesidir. Oysa bugün böyle bir olguyoktur. 1950’lerde, ‘60’larda “4.kuvvet” adland›rmas›, o günkü ba-s›n-yay›n gerçekli¤ine biraz dahayak›nd›r. Ama art›k bugün tekelciburjuvaziden ayr› bir hakim medya-dan sözedilemez. Baflka bir deyiflle,medyan›n sermaye, yönetici, kadro,yazar anlam›nda s›n›fsal niteli¤indeönemli bir de¤iflim olmufltur.

Uluslararas› Gazeteciler Fede-rasyonu (FIJ) taraf›ndan haz›rlananbir raporda, medyadaki tekelleflme-ye iliflkin flu veri yeral›yor: "Globalmedya pazar›, 9 holding taraf›ndanyönetilmektedir: AOL Time Warner(ABD), Bertelsman (Almanya), Ge-neral Electric, Disney (ABD), Sony(Japonya), Vivendi-Universal(Fransa), News Corporation (ABD,Avustralya), AT&T ve Viacom.”

Bunlara göre biraz daha küçükolan yaklafl›k 50 flirket ise, “ulusal

ve bölgesel medya ve enformasyon

pazarlar›n›” ellerinde tutmaktad›r.

Bilindi¤i gibi, ayn› paraleldekibir geliflme ülkemizde de yaflanm›fl-t›r. “Gazeteci patronlar” dönemi ka-panm›fl, gazeteler do¤rudan çok çe-flitli alanlarda yat›r›mlar› olan tekel-ci burjuvalar›n eline geçmifltir. Ay-n› dünya çap›nda medya a¤›n›n do-kuz tekel taraf›ndan denetlenmesin-de oldu¤u gibi, ülkemizdeki bas›nyay›n organlar› da 6-7 holdinginelinde toplanm›flt›r. Piyasadaki he-men tüm gazeteler, dergiler, televiz-yonlar, Do¤an Grubu, Bilgin Gru-bu, Karamehmet Grubu, Do¤uflGrubu, Uzan Grubu, ÇukurovaGrubu, Aksoy Grubu’na aittir. Uzanörne¤inde oldu¤u gibi zaman za-man baz›lar› bu piyasadan silinmek-te, yerine yeni gruplar medyada paysahibi olmakta, medyadaki paylar›küçülüp büyümekte, ama medyan›nbüyük bölümünün 6-7 holdinginelinde toplanmas› olgusu de¤iflme-mektedir.

Bu de¤iflim, özellikle ‘80’li y›l-lar›n bafllar›ndan itibaren bas›n-ya-y›n organlar›nda ve gazetecilik ola-y›ndaki de¤iflimin s›n›fsal temelinide göstermektedir. Bu de¤iflimeba¤l› olarak klasik gazeteciliktekiilkeler, kurallar, de¤erler terkedil-mifl, onun yerini tekelci burjuvazi-nin ç›plak ç›karlar› alm›flt›r.

Kemal: fiunu da ekleyelim bu-rada. Mazlum’un sözünü etti¤i bude¤iflim sadece bas›n-yay›n organ-lar›n›n patronlar› düzeyinde kalma-m›fl, giderek onlar›n yöneticilerini,yazarlar›n› içine alm›flt›r. Bugün ge-rek dünyadaki, gerekse de ülkemiz-deki bas›n-yay›n organlar›nda, ya-zar olarak do¤rudan tekelci burju-valar›n yerald›¤›n› görmekteyiz. Ül-kemizde Ertu¤rul Özkök, Nuri Ço-lako¤lu gibi TÜS‹AD üyesi isimler,Mehmet Barlas gibi ifl takipçileri,yay›n yönetmeni, baflyazar olmak-

hayat›niçindeki teori

Medya

Burjuva medyan›nhalka karfl› savafl›

Page 42: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

42

26 Kas›m 2006 / 80

talar ve bu yad›rganmamaktad›r.

Tabii ki bu s›n›fsal niteli¤e sahipkiflilerin yönetimindeki bas›n-yay›norganlar› da, bu s›n›f›n ç›karlar›nagöre gazetecilik yapacaklard›r.

Mazlum: Asl›nda bu eskidende k›smen böyleydi. ‘80’li, ‘90’l›y›llarla birlikte, tekelci burjuvazininmedyada mutlak hakimiyetini kur-mas›yla çok daha aç›k ve pervas›zolarak yürütülmeye bafllanm›flt›r.Bir yerde fark budur.

Kemal: fiimdi bu de¤ifliminnas›l bir “gazetecili¤i” gelifltirdi¤iüzerinde dural›m isterseniz.

Özlem: Bu alan›n içindekilerinde art›k inkar edemedi¤i gibi, enbaflta bas›n-yay›n faaliyetlerinin“halk›n haber alma özgürlü¤ü”,“gazetecinin gerçekleri yazma so-rumlulu¤u” gibi ilkelerle varoldu¤uunutulmufltur.

‹kinci olarak, habercilik unutul-mufl durumdad›r. Bir gazetede, tele-vizyonda habercilik unutulabilir midenilebilir? Veya iflte hepsi bir fle-kilde “haber” veriyorlar diye de iti-raz edilebilir. Fakat mesele fludur;haber, haber olmaktan ç›km›flt›r.Haber, bir piyasaya sürülen“mal”d›r. Çünkü, okurlar›n, “müfl-

teri/tüketici” olarak görüldü¤ü birgazetecilik yürürlüktedir.

Mazlum: Biraz önce tekelle-rin durumunu aktard›¤›m FIJ’in ra-porunda Özlem’in dedi¤ini ifadeeden önemli bir belirleme yeral›yor.Bak›n flöyle deniyor: “Araflt›rmac›

gazetecilik ve d›fl haberlere ayr›lan

yer ve zaman, çok pahal› oldu¤u

için k›s›tland›. Sansasyonal televiz-

yon ve düflük dereceli gazete haber-

cili¤i öne ç›kt›”.

Özlem: Evet, bu da haberin ar-t›k bir ticari mal olarak görüldü¤ü-nü gösteriyor zaten. “Mal”› en dü-flük maliyetle üretmeye çal›fl›yormedya kapitalisti. Araflt›rmac› gaze-tecilik maliyeti yükseltiyor çünkü.Ama üç befl mankenin pefline üç beflmagazin muhabiri takmak ucuz üre-

tim sa¤l›yor. Ve yine yukar›da be-lirtti¤imiz gibi, art›k haber yapar-ken, gazeteci sorumlulu¤u düflünül-müyor; onun yerine “tüketici” han-gi tür “mal”lar› talep ediyorsa, o su-nuluyor piyasaya. Televizyoncula-r›n pespaye programlar›n› savunur-ken “halk bunlar› istiyor” gerekçe-lerine sar›lmalar›n›n ekonomi poli-ti¤i de bu san›r›m.

Kemal: Kuflkusuz, gazeteler,sermayesindeki ve yönetimindekibu s›n›fsal de¤iflimle birlikte, dün-den daha fazla ticari bir araç oldu-lar. Elbette eski gazete patronlar› dakâr etmeyi amaçl›yordu. Ama onla-r›n durumu, tavr›, kültürü k›smenbir tekelci burjuvadan farkl›yd›. Ga-zeteler do¤rudan tekelci burjuvala-r›n eline geçince, kâr unsuru da da-ha fazla öne ç›km›flt›r. Ancak bun-dan gazetelerin toplumsal ve ide-olojik görevlerinin, ifllevlerininazald›¤› gibi bir sonuç ç›kar›lmama-l›d›r. Burada bir yanl›fll›¤a düflülme-sin.

Gazete patronu olan tekelci bur-juvalar için gazeteler, ekonomik birgüç de¤il, politik bir güçtür. Yani te-kelci burjuvalar›n bizzat gazeteninkendisinden elde ettikleri kâr önem-lidir ama tek bafl›na belirleyici olanbu kâr de¤ildir. Tekelci burjuvalariçin gazeteyi önemli yapan, o gaze-te arac›l›¤›yla elde ettikleri toplum-sal politik güçtür. Bu nedenle, güç-lü tekelci burjuvalar, gerekirse, ga-zeteyi ucuza sat›p, ondan fazla kâretmemeyi de göze al›rlar. Çünküçok satan o gazete arac›l›¤›yla yara-tacaklar› politik etki, onlara baflkaalanlarda daha fazla ekonomik ka-zanç sa¤layacakt›r.

Mazlum: Evet, bir gazetenindüzen içinde “etkili” bir güç olabil-mesi için, bir yandan halk›n belliduygular›na tercüman olarak, belliihtiyaçlar›na cevap vererek belli birsat›fl düzeyi yakalamas›; öte yandanemperyalizmin ve oligarflinin (veyaoligarfli içinde belli kesimlerin) te-mel ç›karlar›na cevap veren bir çiz-gi tutturmas› gerekir. Bu çizgininoda¤›nda ise, her zaman, düzenin

devam›n› sa¤lamak, düzen için“tehdit” oluflturan güçlere karfl› ta-v›r almak yeral›r.

‹flte böyle oldu¤u içindir ki, me-sela islamc› gazeteler, do¤rudan te-kelci burjuvazinin sahip oldu¤u ga-zeteler, Anadolu sermayesinin tem-silcili¤ine soyunan gazeteler, hatta“solcu” geçinen gazeteler, devrimdüflmanl›¤›nda, fliddet düflmanl›¤›n-da mutlak bir ittifak halindedirler.Bu noktada egemen s›n›flara güvenvermeyen bas›n-yay›n organlar›nadüzen içinde fazla büyük bir güç ol-ma flans› tan›nmaz.

Burjuva medya, bu anlamda, po-litik, ideolojik aç›dan devrime, sos-yalizme karfl› sürekli bir savafl için-dedir. Bas›n yay›n organlar›nda ye-ralan hiçbir haber, program, yaz›,bu savafl›n d›fl›nda de¤ildir. Verilenhaberlerin seçiliflinden köfle yaz›la-r›na, haberlerin büyüklüklerine,hangi haberde hangi resmin kullan›-laca¤›na kadar, bu savafl› sürdür-mek, medyan›n günlük, ola¤an, asliiflidir.

Özlem: Bu savafl, mesela Hür-riyet’in F Tipleri konusundaki ya-y›nlar›nda oldu¤u gibi bazen çokaç›k biçimde, bazen de örtülü bi-çimde sürdürülür. Bu savafl›n aç›kve örtülü biçimlerinin özellikle dev-rimciler, ayd›nlar, demokratik ku-rumlar›n temsilcileri, k›sacas› hal-k›n öncüleri taraf›ndan kavranmas›çok önemlidir. Çünkü bu kavranma-d›¤›nda, kolayl›kla solda bile burju-va bas›n›n etkisi alt›nda kal›nabildi-¤ine tan›k olunmaktad›r.

Burjuva bas›n yay›n organlar›,apolitiklefltirmeyi, dejenerasyonunas›l ve hangi yöntemlerle yapmak-tad›r. Asl›nda do¤rusu bu soruya ce-vap olarak “bunun binbir çeflidi ve

urjuva medya, politik, ideolojikaç›dan devrime, sosyalizme karfl› süreklibir savafl içindedir. Bas›n yay›n organlar›n-da yeralan hiçbir haber, program, yaz›, busavafl›n d›fl›nda de¤ildir. Verilen haberlerinseçiliflinden köfle yaz›lar›na, haberlerinbüyüklüklerine, hangi resmin kullan›laca-¤›na kadar, bu savafl› sürdürmek, medya-n›n günlük, ola¤an, asli iflidir.

B

Page 43: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

43

26 Kas›m 2006 / 80

biçimi var” demek gerekir ama bizyine de bellli bafll›lar›n› saymayaçal›flal›m. Birincisi; içerik bak›m›n-dan halk›n kültürüyle, düflünce ya-p›s›yla, yaflam tarz›yla ba¤daflma-yan, her kesimden insanlar›n milli,dini duygular›n› istismar ederek,veya zaaflar›na, ihtiyaçlar›na binbirçeflit hilelerle ulaflarak, kendine biretki alan› açmaktad›r. Mesela, bur-juva bas›n birçok eve okunmak içinde¤il, da¤›tt›klar› tabak-çanak ku-ponlar›yla, farkl› türde promosyon-lar›yla girmektedir. Yar›flma, e¤len-ce türündeki programlarda milyon-da bir kifliye da¤›t›lan hediyelerle,sunni bir “umut kap›s›” olarak, in-sanlar› ekran bafl›na ba¤layabilmek-tedirler.

‹kinci aflamada, okuru/izleyicisihaline getirdikleri kesimleri, ideolo-jik, politik, kültürel olarak yönlen-dirme sözkonusudur. Bu yönlendir-me insanlar› flu veya bu partiye yön-lendirme biçiminde olabilece¤i gi-bi, en genel anlamda “hayat›n› ya-

fla, kendini kurtar” fleklinde burju-va, bireyci ideolojilere yönlendirmebiçiminde de olabilir. Üçüncüsü, buyönlendirme, ço¤unlukla aç›k de-¤ildir; haber bültenlerinde, diziler-de, müzik, e¤lence programlar›ndadolayl›, örtük biçimlerdedir. Burju-va bas›n-yay›n organlar›n›n rolü bu-rada ortaya ç›kmakta, bu yay›nlarlahalk› kendi kimli¤inden, de¤erlerin-den, sorunlar›ndan uzaklaflt›rmakta,mücadele dinamiklerini köreltmek-tedirler.

Her türlü ahlaks›zl›¤›n, üçka¤›t-ç›l›¤›n, pisli¤in s›radanlaflt›r›ld›¤›bir kültürle birlikte, flovenizm, ka-dercilik, flükürcülük, gerici, boflinançlar, faflist bir bak›fl aç›s› da

empoze edilmektedir. Ço¤u zamanbunlar birbirinden ay›rdedilemeye-cek bir bileflim içinde sunulmakta-d›r.

Mazlum: Burjuva medya, top-lumsal muhalefeti de yönlendir-mekte, belli biçimler içinde hareketetmeyi dayatmaktad›r. Medya, mu-halif güçlere, flöyle yaparsan›z “ha-ber” olursunuz, flöyle yaparsan›z,sizi görmezden geliriz demektedir.“Medyatik eylem tarz›” dedi¤imizolgu da esas›nda bu dayatman›n ka-bul edilmesinin sonucunda ortayaç›km›flt›r.

Medyadan yararlanmak, medya-n›n eylemlere yer vermesini sa¤la-mak, eylemleri kendi siyasal çerçe-vesinden ç›kar›p bir “reklam” çer-çevesine hapsetmektedir. Memur-Sen, Kamu-Sen gibi sendikalar›neylemlerindeki soytar›l›klar, palya-ço k›l›kl› eylemciler, bunun en uçnoktas›d›r art›k. Gerçekte ise bu du-rum, o muhalif gücü halka yak›nlafl-t›ran de¤il, halktan uzaklaflt›ran,halkla aras›na mesafe koyan bir so-nuç yaratmaktad›r.

Kemal: Bütün bunlar do¤ru,fakat burada da flu soru ç›km›yormu karfl›m›za: Medya, gerek kitle-leri, gerekse de ayd›n insanlar› bileetkilemeyi nas›l baflar›yor? Sorunun“inceli¤i” de san›r›m burada.

Biraz önce belirttiniz, gazeteci-lik ilke ve sorumluluklar›, haberci-lik terkedilmifl durumda. Ama görü-nürde öyle de¤il. Çünkü, burjuvabas›n-yay›n organlar› da fark›ndaki, gazetecilik, habercilik maskesinitafl›d›klar› ölçüde, inand›r›c› ve et-kili olabileceklerdir.

Baflka bir deyiflle, burjuva bas›-n›n düzen aç›s›ndan bütün bu gö-revleri yerine getirebilmesi için,inand›r›c›l›¤a ihtiyac› vard›r. Bu-nun için bazen gerçekten habercilikyaparlar, flurda burda bozuk halk›nçeflitli sorunlar›n› gündeme getir-mekten, sa¤l›ks›z üretim, h›rs›zl›k,töre cinayetleri gibi sorunlar› gün-demlefltirmeye kadar çeflitli haber-cilik örnekleri verirler zaman za-man. Düzeni tehdit etmeyecek, dü-

zenin esas›na yönelmeyecek düzey-de muhalif haberler yaparlar. Oli-garfli içi çeliflkilerin sonucu olaraka盤a ç›kard›klar› yolsuzluklar› da“büyük gazeticilik baflar›s›” olaraksunma gibi f›rsatlar› kaç›rmazlar...Bazen AB’ye, bazen iktidara, bazenGenelkurmay’a yaslanarak, kah po-lisi, kah baflka düzen kurumlar›n›elefltirirler. Ülkedeki çok daha bü-yük katliamlar›, daha yayg›n iflken-celeri gizledikleri halde, mesela birkaç polisin bir eylemdeki dayak at-mas›n› abartt›kça abart›r ve bu türhaberler sayesinde “gerçekleri ya-zan, söyleyen, bozukluklar› eleflti-ren” bir imaj yarat›rlar kendileri-ne... Keza, solcu yazarlara köfleaç›lmas› da, kimsenin yaz›s›na mü-dahale edilmiyor diye verilen de-mokratik görünüm, asl›nda burjuvabas›n›n görevini yapmas›n›n birparças›d›r.

Fakat bir gazetenin köfle yazarla-r›, ço¤u kez vitrini olufltururlar; po-litikay› belirleyen de¤ildirler. Mese-la ABD’nin Irak iflgalinde bu somutolarak görünmüfltür: Yazarlar›n›n,program yap›mc›lar›n›n neredeyseezici ço¤unlu¤u ABD iflgaline kar-fl›yken, o gazete veya televizyon,ABD yanl›s› politikalar izleyebil-mifltir... Yani k›sacas›, burjuvazi ifli-ni o kadar kaba yapm›yor. ‹flte bur-juva bas›n› de¤erlendirirken ve tefl-hir ederken, bu ikili yap›s›n›, bu de-magojik flekilleniflini de gözönündebulundurmak gerekir.

Özlem: Burjuva medyan›n ha-ber tarz› üzerine birkaç ek yapay›m.Gündemdeki as›l sorunlar, bas›na,TV'ye dahi yans›t›lmazken, uydur-ma, suni gündemler televizyon ha-berlerinin, bas›n›n bafl gündemi ya-p›l›verir ve bütün iletiflim araçlar›adeta ç›lg›nca bir yar›fl içinde bu türgündemleri tafl›rlar halk›n huzuru-na.

Halk›n, devrimcilerin mücadele-sine yönelik haberler kontrgerilla-n›n, psikolojik harekat merkezleri-nin talimatlar›na ve verdikleri bilgi-lere göre düzenlenir. Yalan dolu, as-paragas haberlerle, kendi ahlâks›z-l›klar›n› devrimcilere, devrimci ör-

er türlü ahlaks›zl›¤›n, üçka¤›tç›l›-¤›n, pisli¤in s›radanlaflt›r›ld›¤› bir kültürlebirlikte, flovenizm, kadercilik, flükürcü-lük, gerici, bofl inançlar, faflist bir bak›flaç›s› da empoze edilmektedir. Ço¤u zamanbunlar birbirinden ay›rdedilemeyecek birbileflim içinde sunulmaktad›r. Burjuva ba-s›n›n bu görevleri yerine getirebilmesiiçin, inand›r›c›l›¤a ihtiyac› vard›r.

H

Page 44: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

44

26 Kas›m 2006 / 80

gütlere maletmeye çal›fl›rlar. Burju-va bas›n yay›n organlar›nda devrim-cilerin nas›l karalanaca¤›na dair çoksay›da “teknik” gelifltirilmifltir. Her-hangi bir haberin, konuyla ilgisi ol-mayan bir resim ya da görüntüyleyanyana/peflpefle verilmesi bu “tek-nik”lerden biridir. Mesela, devrim-cilerle ilgili bir haberin yan›na, ken-di ahlâks›zl›klar›n›n görüntüsü olanç›plak kad›n resimli bir haber veyauyuflturucuyla, kaçakç›l›kla ilgilibir resim, haber konulur. Bu türyöntemlerle kitlelerin bilinçalt›ndabir ÖZDEfiLEfiT‹RME yarat›l-mak istenir.

Bir baflka “teknik”, ülke ve halkaç›s›ndan son derece önemli bir ha-berden hemen önce ya da sonra Si-bel Can, Hülya Avflar gibi "sanatç›"bozuntular›n›n yedikleri naneler ek-ranlara getirilerek her fley DE⁄ER-

S‹ZLEfiT‹R‹LMEYE, AYNI-

LAfiTIRILMAYA ve SIRADAN-LAfiTIRILMAYA çal›fl›l›r. Bu dabir “teknik”tir. Mesela, ülkede on-larca kiflinin öldü¤ü bir gün ana ha-ber bülteni “‹MKB 1. seans› flu se-viyede kapand› diye bafllayabilir.Veya uyum yasalar›n›n meclise gel-mesi, Befliktafl’la ilgili bir haberdensonraya b›rak›labilir. Veya bir böl-gedeki selle ilgili haber, Fenerbah-çeli bir futbolcunun bas›n aç›klama-s›n› canl› olarak yay›nlamak için ke-silebilir. (fiunu da belirteyim, bunla-r› ihtimal olarak de¤il, olan olaylar-dan, NTV, CNN haber bültenlerin-den ald›¤›m notlardan örnek veriyo-rum.) Yani Kemal arkadafl›n da de-di¤i gibi “ince yöntemler” bunlar;keza, hemen her türlü program›niçine yedirilerek, giyim-kuflamda,dilde, düflüncede, sevgide, insaniliflkilerinde, ev-aile yaflam›nda k›-sacas› toplum yaflam›n›n her alan›n-da dejenerasyon dayat›lmaktad›r.

Kemal: Bu durum, emperya-lizmin bugünkü politikalar›yla daaç›k bir bütünlük oluflturuyor. Em-peryalist politika, bugün hayat›n heralan›nda halklar›n nas›l yaflayaca¤›-n›, nas›l düflünece¤ini belirlemeyeçal›flan bir muhtevaya sahiptir. Veiflte bunun en önemli arac› da med-

yad›r. Bas›n-yay›n kuflatmas›yla,benim, senin yerine düflünen veyabenim, senin nas›l düflünmemiz ge-rekti¤ini gösteren bir organ duru-mundad›r medya. 24 saatin her an›-n› etkilemeye ve yönlendirmeye ça-l›flmaktad›r. Bugün medya, ne oku-yaca¤›ndan, bir çocu¤a nas›l baka-ca¤›ndan, o y›l ne giyece¤ine, neleryemen gerekti¤ine, hangi filmleriizleyece¤ine, k›sacas› hayat›na dairher konuda bir karar dayatan ko-numdad›r. Tabii bu yan›yla da çokciddi bir kuflatmad›r bu.

Mazlum: S›k s›k kullan›lanbir deyim var biliyorsunuz; “ça¤›-

m›z iletiflim ça¤›”... ‹letiflimdeki de-vasa geliflmeleri yads›mak mümkünde¤il. Ama bu geliflme, bilginin vehaberin tüm dünyada daha fazla ya-y›lmas› anlam›na gelmiyor. Evet,TV’ler sayesinde dünyan›n öbürucunda geliflen bir olaydan an›ndahaberdar olabiliyoruz. Ama meseleflurda: Bu araçlar kimin elinde? Buaraçlara hangi politikalar yön veri-yor? Yukar›da belirttik; bu araçlar,esas olarak bir avuç tekelin elinde-dir. Dolay›s›yla, dünyan›n öbürucunda geliflen bir olaydan an›ndahaberdar olup olmamam›za kararveren de onlard›r.

‹kincisi, iletiflimdeki bu devasageliflme, sömürücü egemen s›n›fla-r›n, bu araçlar›, sömürü ve zulümpolitikalar›nda daha yayg›n biçimdekullanmalar›n› da beraberinde getir-mifltir. ‹flte Irak iflgali... ABD, med-yayla birlikte iflgal etti Irak’›...Medya, iflgalde, uçak gemileri, tankbirlikleri kadar hatta onlardan dahafazla rol oynad›... Ülkemizde infaz-lar, faili meçhuller, kay›plar, katli-amlar, 19 Aral›klar burjuva med-yayla birlikte ve onun sayesinde bukadar pervas›z ve yayg›n gerçeklefl-tirildi... Diri diri yakt›lar, ertesi gün,tüm ülke, tutsaklar›n birbirini yakt›-¤›n› okuyup dinledi bas›n yay›n or-ganlar›ndan.... binlerce faili meç-hulde oldu¤u gibi, mesela ölümmangalar› Musa Anter’i katlettiler,ertesi gün tüm burjuva gazeteler vetelevizyonlar "örgüt içi infazdır" di-ye yazd›lar...

Bu noktada burjuva medya, esa-s›nda kendini devletle, düzenle öz-defllefltiren bir konumdad›r. Devle-tin halka karfl› kararlar›ndan, orga-nizasyonlar›ndan haberdar olmas›nara¤men, ony›llarca bunlar› gizledi¤idefalarca a盤a ç›km›flt›r. Susur-luk’ta a盤a ç›kan gerçeklerin ço¤u-nun medya taraf›ndan bilindi¤i, ve-ya 19 Aral›k katliam haz›rl›klar›n›nmedyan›n yöneticilerinin ço¤u tara-f›ndan önceden bilindi¤i, a盤a ç›k-mad› m›...

Halka karfl› uygulanan terörde,burjuva medya, ço¤u durumda, “te-ti¤i çeken”den daha büyük rol oy-nuyor. Katletmenin koflullar›n›medya haz›rl›yor çünkü. Katlettik-ten sonra da aklama görevini demedya üstleniyor. Oligarflik devlet-le, oligarflinin medyas›n›n halkakarfl› savafltaki iliflkisini ve iflbirli¤i-ni bu anlamda flöyle özetleyebiliriz:Medya hedef gösterir, devlet sal-

d›r›r, devlet sald›r›r, medya aklar,

meflrulaflt›r›r...

Dolay›s›yla, yukar›da anlat›lantüm bu genel do¤rular›n ötesinde,politik olarak ç›plak gerçek fludur:Halk› yanl›fl yönlendirenler, halkagerçekleri göstermeyenler, halkakarfl› ifllenen suçlara da ortakt›rlar.Bu suçlar ve onlar›n sömürü ve zul-mün sürdürülmesi aç›s›ndan oyna-d›klar› bu rol, gazetedir, gazetecidirdiye masum ve mazur görülemeye-ce¤i gibi, onlar› okurken, seyreder-ken, onlar›n gazetecilik yapmad›¤›-n› hiç akl›m›zdan ç›karmamal›y›z.

Kemal: Sevgili okurlar›m›z,Mazlum’un bu toparlamas› ve uya-r›lar›yla sohbetimizi noktal›yoruz.fiimdilik hoflçakal›n.

letiflimdeki devasa geliflmeleri yad-s›mak mümkün de¤il. Ama mesele flurda:bu araçlar kimin elinde? Bu araçlara han-gi politikalar yön veriyor?.... ‹letiflimdeki bu devasa geliflme, sömü-rücü egemen s›n›flar›n, bu araçlar›, sömü-rü ve zulüm politikalar›nda daha yayg›nbiçimde kullanmalar›na da beraberindegetirmifltir.

Page 45: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

45

26 Kas›m 2006 / 80

Devletin mezarkorkusu sürüyor. 1994

y›l›nda Emirgan Dere-si’nde ç›kan çat›flmada

yaflam›n› yitiren 13 DHKCgerillas› için yap›lan mezarla-

r›n kapa¤› söküldü.

Dersim Temel Haklar yöneti-cileri Evin Timtik ve Murat Kaymaz ile okurumuz Si-nan Y›ld›r›m, Emirgan flehitleri için yap›lan anmaya ka-t›lmalar› gerekçe gösterilerek “Örgütü övücü propagan-da yapt›klar›” iddias›yla tutuklanm›fllard›. Ovac›k Cum-huriyet Baflsavc›l›¤› taraf›ndan yürütülen soruflturmagerekçe gösterilerek, üzerinde 13 gerillan›n resimleri ile‘Öldüler Yenilmediler’ yaz›s› yeralan mezar kapa¤›Ovac›k polisi taraf›ndan söküldü. Halen mezar›n Ova-c›k Adliyesi emanetinde bulundu¤u bildirildi.

Daha önce de Çemiflgezek ve Pertek’de DHKP-Cgerillalar›n›n mezarlar› hakk›nda davalar aç›lm›fl ve me-zar yap›m›nda çal›flan iflçiler ve aileler tutuklanm›flt›.Beraatle sonuçlanan davada “Öldüler Yenilmediler” ya-z›s›n›n suç olmad›¤› karar› verilmiflti. Pertek Asli Me-zarl›¤›’nda bulunan DHKP-C gerillas› Ali Özbak›r’›nmezar› da ayn› flekilde sökülmüfl ve beraat karar› sonra-s› ailesine iade edilmifl, ancak keyfi flekilde polis tara-f›ndan tahrip etmiflti. Keza Dersim’de bulunan MKP ge-

rillalar›na ait mezarlar da ayn› flekilde k›r›lm›flt›.

Mezarlara yönelik sald›r›lar Dersim HÖC taraf›ndan17 Kas›m’da Sanat Soka¤›’nda protesto edildi. Aç›kla-may› yapan Zeynep Karademir, mezarlara yönelik sald›-r›lar› acizlik olarak niteleyerek, Dersim'de halka yönelikbask›lar›n, sald›r›lar›n, keyfi tutuklamalar›n, gözalt›lar›nyan›s›ra daha önce oldu¤u gibi mezarlara yönelik sald›-r›lar›n da devam etti¤ini kaydetti.

Daha önce aç›lan davalarda verilen sözkonusu yaz›-lar›n suç oluflturmad›¤› kararlar›n› hat›rlatan Karademir,“Ovac›k Savc›l›¤› keyfi bir flekilde mezar kapa¤› söktür-

mektedir. Mezarl›klar Kanunu’nda ‘mezarl›klar hiçbir

suretle tahrip edilemez’ denilmektedir. ‹nsanlar›n kendi

gelenek ve inançlar› çerçevesinde mezar yapt›rmalar›-

n›n suç say›ld›¤› bir ülkede ne demokrasiden ne de

inançlara sayg›dan söz edilemez” dedi.

Mezarlara sald›r›n›n kafa koparmaktan, cesetleripanzerlerin arkas›na ba¤lay›p sürüklemekten bir fark›-n›n olmad›¤›n› dile getiren Karademir, “bu zihniyet hal-

k› düflman görmektedir. Mezarlar›m›za, ölülerimize kar-

fl› sayg›s›zca olan böylesi uygulamalara karfl› sessiz kal-

mayacak, mezarlar›m›za, ölülerimize sahip ç›kaca¤›z"

diye konufltu. “Mezarlara Sald›r› Acizliktir" pankart›n›naç›ld›¤› ve ESP’nin de destek verdi¤i aç›klamada, "Ölü-lerimizden Bile Korkuyorlar" dövizleri tafl›nd›.

E¤itim-Sen Ankara 1 No’lu fiu-be Program Kurultay› Çal›flma Ko-misyonu’nca düzenlenen “Türki-ye’nin Demokratikleflme Sorunlar›ve Sendikalar” paneli 18 Kas›m’daTAKSAV’da gerçekleflti.

‹lk bölümde siyasi parti temsil-cileri demokratikleflme sorununabak›fllar›n› anlat›rken, ikinci bölü-münde, Prof. Dr. Mehmet Beka-ro¤lu, Yazar Orhan Miro¤lu, HÖCTemsilcisi fiadi Naci Özpolat ko-nuflmac› olarak yerald›lar.

Bekaro¤lu, “Kürt sorunundamuhatap olmad›¤›n›” kaydeder-ken, Miro¤lu ise, “Kürt sorunununAB ile k›smen çözülece¤ini” söy-ledi. fiadi Özpolat da, emperya-listlerin hiçbir sorunu çözemedi¤i-ni ve çözemeyece¤ini söyleyerekbafllad›¤› konuflmas›nda, “Kürtsorununun dil sorunu çerçevesin-de tart›fl›lmas›nda”, ABD-AB’ninbüyük pay› oldu¤unu kaydet-ti. Kürt hareketinin sosyalizmdensapmas›n›n da ABD ve AB’yi çö-züm görmenin sonucunda ortaya

ç›kt›¤›n› ifade eden Özpolat, F Tip-leri konusunda da emperyalistlerin“çözüm” de¤il, destek gücü ol-duklar›n› hat›rlatt›.

Panelin soru-cevap bölümün-de de Kürt sorunu üzerinde tart›fl-malar yafland›. Özpolat’a sorulan,‘Kürt sorununda Türk devrimci ha-reketlerinin tutumu nedir? Bunuaç›kça ifade edebiliyorlar m›?’ so-rusu üzerine Özpolat flunlar› söy-ledi: “Bizim tavr›m›z nettir. ‘Ulus-lar›n Kendi Kaderini Tayin Hak-k›’na inan›r›z, çözümü bu flekildegörürüz. Ama bizim arkadafllar›-m›z bunlar› söyledikleri için sald›r›-ya u¤rad›, kurumlar›m›z bas›ld›”.

Özpolat’›n yaflanan ve herke-sin bildi¤i gerçekleri anlatmas›n-dan rahats›z olanlar, konuflman›nbu yerinde müdahalede bulundu-lar. Yazar Miro¤lu ve salondakiKürt milliyetçilerinin müdahalelerive Miro¤lu’nun “iflim var” diyereksalonu terk etmeye çal›flmas› kar-fl›s›nda, toplant›y› yöneten Meh-met To¤an, paneli sonland›rd›.

Faflizminmezar korkusu

‘Demokratikleflme ve Sendikalar’ Paneli Malatya Polisinin Ajanlaflt›rma Faaliyeti

Malatya Temel Haklar’› s›k s›kziyaret eden Hasan Utufl’a polisiniflbirli¤i teklifinde bulundu¤u bil-dirildi. Konuya iliflkin 18 Kas›m’-da Temel Haklar binas›nda yap›lanbas›n toplant›s›nda, bu yöntemlerlehaklar ve özgürlükler mücadelesi-nin yokedilemeyece¤i ifade edildi.

Derne¤in, yasal, demokratik birkurum oldu¤u hat›rlat›lan aç›kla-mada, olaya iliflkin flu bilgi verildi:

“Hasan Utufl derne¤imize ge-

lip-giden biridir. 16 Kas›m günü

saat 13.30’da bir ifl görüflmesin-

den ç›kt›ktan sonra sivil polisler

taraf›ndan durdurulup iflbirlikçilik

teklif edilmifltir. ‘Maddi ve manevi

destek yapar›z, senin buna ihtiya-

c›n vard›r’ denilmifltir. ‘O dernek-

ten da¤a adam gönderiliyor biz

bunu engellemeye çal›fl›yoruz’ de-

nilerek, derne¤imize yönelik bir

komplo ortam› yaratmaya çal›fl-

m›fllard›r.”

Page 46: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

46

26 Kas›m 2006 / 80

Faflizmle iflbirli¤i yaparak, devrimcilerin ifade ve ör-gütlenme özgürlü¤üne, anti-faflist mücadelesine karfl›sald›r›ya geçen Belçika devleti, kendi ilerici demokratikkamuoyu, bilim insanlar› ve hukukçular› taraf›ndan sor-gulan›yor. Yeni “anti-terör” yasas›n›n ne tür sonuçlardo¤urabilece¤ini gören Belçikal› demokratlar, DHKCDavas› nezdindeki faaliyetleri ve Belçika hapishanele-rindeki tecrit uygulamalar›na karfl› mücadeleleri ile,AB’nin baflkentinde, “demokrasi mücadelesi” veriyor-lar ayn› zamanda.

Çok say›da üniversite ö¤retim görevlisinin yer ald›¤›‹fade ve Örgütlenmeye Özgürlük Komitesi’nin (CLEA)organizasyonu ile her Cumartesi, Brüksel’in merkezimeydanlar›ndan birinde gösteriler düzenlenirken, tecrituygulamalar›, do¤rudan sorumlusu olan Adalet Baka-n›’n›n evinin önünde protesto edildi.

Bakan›n Evinin Önünde Ifl›kl› Eylem

Belçika’da kararaba¤lanan DHKC Dava-s›’n›n tutsaklar›na karfl›uygulanan tecrit ve özelyöntemler, Adalet Baka-n›’n›n evinin önündeprotesto edildi. 17 Ka-s›m günü saat 18.00’deCLEA taraf›ndan düzen-lenen eylem için mey-

danda toplanan 150 kifli, Belçika Adalet Bakan›’n›n evi-ne do¤ru yürüdü.

Evin önünde ilk olarak CLEA sözcüsü Daniel Flin-ker söz ald›. Flinker, özgürlükler üzerinde terör yasala-r›n›n oluflturdu¤u tehlikeleri dile getirdi ve davan›n bafl-lad›¤› dönemden bu yana Adalet Bakan›'n›n bu konudaönemli rol oynad›¤›n› ifade etti. Flinker, Bahar Kimyon-gür’ün Hollanda’da tutuklanarak Türkiye’ye iadesi içindevlet nezdinde gizli bir toplant› düzenleyenin ve flimdide Bruges Hapishanesi’nde tutuklu bulunan MusaAflo¤lu, fiükriye Akar ve Kaya Saz’a yönelik a¤›r tecritemri verenin de Bakan Onkelinx oldu¤unu belirtti. Flin-ker, “Mahkeme kararlar›na karfl›n, özel uygulamalar›

sürdüren hapishane idaresi tam bir illegalite çerçeve-

sinde hareket ediyor” diye konufltu.

Ifl›k iflkencesi emri veren bakan›n›n evine

spot ›fl›klar›... Ard›ndan Bruges Hapishanesi’ndekitutsaklara 2 ayd›r uygulanan ›fl›k iflkencesini protesto et-mek amac›yla iki spot ›fl›k Bakan›’n›n evine yöneltildi.Eylem nedeniyle o gün evini terk eden Adalet Baka-n›’n›n eylemi izlemek üzere bakanl›k bürokrat› MarcMonin’i görevlendirdi¤i görüldü.

Bahar Kimyongür’ün efli, “Evet art›k bu ülkedesiyasi tutsaklar var.” diye bafllad›¤› konuflmas›nda,Bruges’te uygulanan tecrite iliflkin bilgiler verdi.Musa Aflo¤lu ve fiükriye Akar’›n 30 Ekim’den buyana açl›k grevinde bulunduklar› bilgisi de verilen

eylemde flunlar kaydedildi: “Günün 23 saatini hücrede

geçiriyorlar, sadece 1 saatlik tek kiflilik bir alana ç›kma

izinleri bulunuyor. 2 ayd›r ise uyumalar› engelleniyor.

Mahkemeye transferlerinde ise tutsaklara çift kelepçe

ile 10,5 kiloluk yelek geçiriliyor, ayaklar›na kelepçe ta-

k›l›yor. 3 kez soyunarak, afla¤›lay›c› flekilde aran›yorlar.

Tecridin derhal kald›r›lmas›n›, ›fl›k iflkencesinin durdu-

rulmas›n› istiyoruz. Bunu yapabilecek kifli Adalet Baka-

n› Onkelinx’dir”.

Musa Aflo¤lu’nun babas› Fikri Aflo¤lu’nun da 9 ay-d›r söz ald›¤› ve aç›k ziyaret yasa¤› nedeniyle o¤lunahalen bir kez dahi dokunamad›¤›n› dile getirdi¤i eyle-min sonunda, Adalet Bakan›’n›n posta kutusuna, içindebir göz band› bulunan zarf b›rak›ld›. Band›n, tutsaklarageceleri hücre ›fl›¤›n›n aç›k b›rak›lmas›yla, alay ederce-sine uyumalar› için göz band› verilmesi nedeniyle b›ra-k›ld›¤› ifade edildi.

Ço¤u Belçikal› 150 kiflinin kat›ld›¤› eylem, bakanOnkelinx’in evinin kap›s›na tutsaklar›n foto¤raflar›bulunan afifllerin yap›flt›r›lmas›yla sona erdi.

Her Cumartesi Eylem

DHKC davas› tutsaklar›na yönelik tecrit uyulamas›,18 Kas›m günü de Brüksel’in merkezinde bulunan Bo-urse Meydan›’nda protesto edildi. Her cumartesi yap›-lan eyleme bu hafta 80 kifli kat›ld›. Fikri Aflo¤lu’nun o¤-lunun durumuna iliflkin bilgi verdi¤i eylemde, BaharKimyongür’ün büyük bir resmi aç›ld›.

Adalet Bakan›’na Aç›k Mektup

Bu arada, tutsaklara yönelik tecrite iliflkin, SiyasetBilimci Benjamin Denis’nin Adalet Bakan› Onkelinx’eseslendi¤i bir aç›k mektup yazarak imza toplad›¤› ö¤re-nildi. Tecritin kalkmas›, ›fl›k iflkencesinin son bulmas›için tan›nm›fl kifli ve kurumlar›n imzalar›n›n bulundu¤ubu mektubu bizzat iletmeyi planlayan Denis’in, ilk haf-ta içinde ço¤unlu¤u profesörlerden olmak üzere,130’dan fazla imza toplad›¤› kaydedildi.

Tecrit Senatoya Tafl›nd›

DHKC Davas› tutsaklar›na yönelik tecritin dile geti-rildi¤i yerlerden biri de, Belçika Senatosu oldu. MusaAflo¤lu, fiükriye Akar ve Kaya Saz’›n durumunu günde-me getiren, Yefliller Partisi Senatörü Josy Dubie, 16 Ka-s›m günü, Adalet Bakan›’na cevaplamas› için bir soruönergesi verdi.

Önergede, Aral›k 2003’te ç›kar›lan anti-terör yasas›-na dayan›larak yarg›lanan kiflilerin anlat›mlar›na ve

Belçika Adalet Bakan›’n›nEvinin Önünde Protesto

yurtd›fl›

Page 47: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

47

26 Kas›m 2006 / 80

Uluslararas› Cezaevi Gözlem Evi (O‹P), ‹nsan Haklar›Birli¤i (LDH)’n›n aç›klamalar›na at›flar yap›ld›.

”Bu anlat›mlar ve aç›klamalar endifle verici. Günün23 saatini hücrelerinde ve 1 saatini tek bafllar›na hava-land›rmada geçirdikleri ortaya ç›k›yor. Aileleri d›fl›ndahiçbir ziyarete izin verilmedi¤i ve baz› uygulamalarlauyumalar›n›n engellendi¤i aktar›l›yor” diye konuflanJosy Dubie, flöyle devam etti: “‹nsanlar›n, ‘terörist’

olarak nitelendirilen faaliyetler nedeniyle çok a¤›r ceza

almalar›, ikinci bir cezaya yol aç›yor anlafl›lan. Bu a¤›r

tutsakl›k koflullar› ikinci bir ceza oluflturuyor. Bu flekil-

de tutsaklar hapishane idaresinin ve siyasi iktidar›n

keyfi uygulamalar›na maruz kal›yorlar.”

Senatörün önergesinde ise, özellikle mahkeme kara-r›na ra¤men tecritin sürdürülmesi soruldu.

Dubie’nin sorular›n› cevaplayan, Adalet Bakan› La-urette Onkelinx, “Uygulamalar›n, kiflinin durumunaba¤l› olarak, ziyaretler, mektuplar ve gözetim aç›s›ndande¤iflebilce¤ini” belirterek, bir anlamda keyfi uygula-malar› savundu.

Dokuz ayd›r mahkeme kararlar›na karfl›n uygulananbir tecrit olmas›na karfl›n, kamuoyu tepkileri karfl›s›ndas›k›flan Adalet Bakan›, uygumalar›n ilkelere uygun ol-mas› aç›s›ndan bugünlerde bürokratlar› ile toplant›laryapaca¤›n› kaydetti ve sonuçlar›n› senatör Dubie’ye ile-tece¤ini bildirdi.

Senatör Dubie’nin sorular›n› cevaplamak yerine ge-nellemeler yapan Bakan, senatörün sorular›ndan kurtu-lamad›. Dubie bir kez daha mahkeme kararlar›n› hat›r-latt›. Bunun üzerine Onkelinx, “Zaman zaman verilen

bir mahkeme karar›n›n üzerine de¤iflimler oluyor” dedi.Bakan ilginç bir flekilde, kendisinin mahkeme karar›n›nolmas›na karfl›n de¤iflimin uygulanmad›¤› bir durumdanhaberdar olmad›¤›n› iddia etti.

✔✔ MMilletvekili Maafllar›na Zam!‹flçiye, memura, emekliye, dula, yetime geldi¤inde

“halk›n paras›n› size mi verece¤iz” diyerek ç›k›flan vekomik zamlarla avutmaya çal›flan iktidar, yine “ken-dine müslümanl›k” yapt›. ‹flçinin, memurun, köylü-nün hakk›n› kendi maafllar›na zam olarak yans›t›p,tüyü bitmemifl yetimin hakk›n› biraz daha fazla ye-meye karar verdiler.

Kendi maafllar›n› kendileri belirleyen milletvekilleri,yüzde 10’a yak›n zam yapt›lar. Buna göre, 2007'deCumhurbaflkan›na yüzde 11,9, Baflbakan'a yüzde9,5, milletvekillerine yüzde 9,3 oran›nda zam yap›la-cak.

✔✔ MHP’ye ‹srail Paras›Geçen hafta dergimizde, Ecevit’in arflivinde ç›kan,

kontrgerilla devletine iliflkin kimi belgelere yer ver-mifltik. Belgeler yay›nlanmaya devam ediliyor.

‹flte bunlardan biri de, 6 A¤ustos 1980 tarihli bir istih-barat raporu. Bu rapora göre; ‹srail MHP'ye y›lda 3milyon dolar yard›mda bulunuyor ve MHP'li militan-lara ‹srail'de kontrgerilla e¤itimi veriliyor.

fiafl›rt›c› de¤il! ‹srail ile Türkiye oligarflisinin iliflkisi ma-lum. Susurlukçular’›n ‹srail silahlar›yla donat›ld›¤› ül-kenin faflist çetelerinin de kontra e¤itimini siyonist-lerden almas› do¤ald›r.

✔✔ Milliyetçilik Yar›fl›AKP, MHP, CHP, DSP, DYP baflta olmak üzere, bur-

juva düzen partileri aras›nda bir milliyetçilik yar›fl›d›rgidiyor. Kimi zaman AB üzerinden, kimi zaman PKKüzerinde k›z›flt›r›lan bu yar›flta, “ulusalc›l›k” maskesialt›nda gerici ittifaklar›n tohumlar› da at›l›yor.

Milliyetçilik yar›fl›n›n en keskin flekilde AKP ile MHParas›nda yafland›¤› bilinmektedir. Biri koalisyon ikti-dar›nda, öteki de bugün iflbirlikçi kararlara imza at-t›klar›n› unutturup “en milliyetçi biziz” nutuklar› at›-yorlar. Bu yar›fla düzen “solu”ndan kat›lan ise CHP.Sa¤c›laflmada koflar ad›m giden Baykal’›n CHP’si,bu kez de MHP’ye göz k›rpmaya bafllad›. DevletBahçeli’nin kongre konuflmas›na, Deniz Baykal tara-f›ndan yap›lan övgüler, önümüzdeki süreçte olas›gerici ittifaklar›n ›s›t›ld›¤›n› da gösteriyor. Farks›zlafl-t›kça birbirlerine yaklaflmalar› do¤al.

✔✔ ‘Ulusalc›’ fiarlatanlar›n Fiyaskosu

Vatansever Kuvvetler Güçbirli¤i isimli flaibeli, flovenistgrup, Diyarbak›r’daki flubelerinin aç›l›fl› ve bayrak yü-rüyüflüne “100 bin kifli gelece¤ini” ilan etmifllerdi.Yürüyüfl yap›ld›, sadece 100 kadar korucu kat›ld›.

not düflüyoruz

Belçika’da iflçi k›y›m›Belçika'n›n Vorst flehrinde bulunan Volkswagen fabrikas›nda

Golf'ün üretiminin durdurulmas› üzerine, 4 bine yak›n iflçinin soka-¤a at›lmas› gündemde. Belli bir süre içinde fabrikan›n tamam›n›n ka-pat›laca¤›n› düflünen sendikalar ve iflçiler, fabrikan›n girifl ç›k›fllar›n›tutarak direnifle geçtiler. Geçen hafta sonundan itibaren grevde olaniflçiler, atefller yakarak fabrika önünde bekliyorlar. Belçika bayra¤›-n› da yakan iflçiler, sivil polis oldu¤u san›lan iki kifliyi de, yaka paçafabrikadan att›lar.

VW Golf'ün yeni yap›lanmas›na göre, Almanya’daki iki fabrika-dan da 2009’a kadar 20 bin iflçinin soka¤a at›lmas› planlan›yor. Pat-

ronlar›n “zorunluluk, tasarruf” gibi yalanlar-la gerekçelendirilen bu karar, elbette dahafazla kâr için. Nitekim, Volkswagen’in amac›-n›n 2004’te 1,1 milyar euro olan kâr›n›2008'e kadar 5,1 milyara ç›kartmay› hedef-ledi¤i bas›nda yeralan bilgiler aras›nda.

Page 48: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

Lübnan Komünist Partisi (LKP),Hizbullah, Ulusal Birlik Cephesi veUlusal Halk Hareketi’nin öncülü¤ün-de düzenlenen “Lübnan DireniflineDestek Konferans›”, 16-19 Kas›m’daBeyrut’ta yap›ld›.

Konferans kapsam›nda yap›lançal›flmalarda, Lübnan direniflinindersleri, bölgede ‹srail ve Amerikansald›rganl›¤›na karfl› ortak mücadele-nin olanaklar›, araçlar› ele al›nd›.Türkiye’den Halklar›n Ortado¤u Pro-jesi Koordinasyonu delegasyonununda yerald›¤› konferansa bölge ülkele-rinin yan›s›ra, Avrupa, Afrika ve As-ya’dan da genifl kat›l›m oldu.400’den fazla delege, atölye çal›flma-lar›nda emperyalist sald›rganl›¤› vedirenifli tart›flt›lar.

Haklar ve Özgürlükler Cephe-si’nin de yerald›¤› konferansta çoksay›da ülkeden delege sözalarak ko-nufltu.

Enternasyonalist dayan›flmaya vedirenifli yaymaya duyulan ihtiyac›nözellikle alt› çizilen konuflmalarda,farkl›l›klar› derinlefltirmemek gerek-ti¤i kaydedildi ve “Bu çeliflkileri ön-

celikli sorun olarak önümüze koyma-

yal›m, öncelikli sorunumuz emperya-

lizmin politikalar›d›r ve halklar›n di-

reniflidir, direnifl etraf›nda birleflme-

liyiz.” denildi.

Farkl› ülkeler ve siyasal çizgiler-den delegelerin tümü, Lübnan direni-flini selamlayarak deste¤ini ifadeederken, silahl› direnifli desteklemekiçin enternasyonalist bir a¤ yaratmaönerileri getirildi.

Ürdün delegasyonundan Dr.Hi-sam Bustani, savafl karfl›t› bir cepheyaratman›n önemine dikkat çekti¤ikonuflmas›nda, “AB'nin finanse etti¤i

hiçbir fleyi kabul etmemek gerekir.

Emperyalizme karfl› silahl› mücade-

lenin meflrulu¤u her yerde savunul-

mal›d›r.” dedi. Hindistan KomünistPartisi temsilcisi, Amerikan emper-yalizmine karfl› mücadeleye dikkatçekerken, iflgal karfl›t› eylemler dü-zenleyen Savafl› Durdurun Koalisyo-nu delegesi, emperyalistlerin yenilgi-sini devam ettirmek için, Avrupa

halklar› ile Arap ve ‹slam dünyas›n›niliflkilerinin gelifltirilmesine de¤indi.Kongo Demokratik Cumhuriye-ti’nden gelen delegenin konuflmas›ise, emperyalizmin “demokrasi” da-yatmas›n›n elefltirisi odakl›yd›. Ülke-sinde 4 milyon insan›n savaflta öldü-¤ünü söyleyen delege, Avrupal› dele-gelerin Avrupa emperyalizmindensözetmemelerini elefltirdi.

HÖC Temsilcisi ise, Lübnan dire-niflini selamlayarak ve direnifl flehit-lerinin önünde sayg›yla e¤ildi¤ini be-lirterek bafllad›¤› konuflmas›nda, di-renifl ve emperyalistlerin amac› hak-k›nda delegasyonun benzer düflünce-ler tafl›mas›n›n önemli bir ortakl›k ol-du¤unu kaydetti. Savafl esirlerinindurumuna dikkat çeken ve yarat›lma-s› tart›fl›lan direnifl cephesinin “Arap”co¤rafyas› ile s›n›rlanmas› düflünce-sini elefltiren HÖC, “Emperyalizme

karfl› dünya genelinde anti-emperya-

list bir cephe yaratmal›y›z” diye ko-nufltu. Emperyalizme karfl› yürütülensilahl›-silahs›z tüm direnifllerin mefl-ru ve hakl› oldu¤unun aç›kça savu-nulmas› gerekti¤ini BM “Bar›fl gü-cü”nün özünde iflgal gücü oldu¤unu,bölgede Lübnan halk›n›n de¤il, em-peryalizmin ç›karlar›n› korumak içinbulundu¤unu ifade eden ve çeflitli so-mut öneriler ortaya koyan HÖCTemsilcisi’nin d›fl›nda, Türkiye’denHOP ad›na bir kifli direnifli destekle-yen bir konuflma yapt›. Ayr›ca, ESP,SDP ve EMEP ad›na konuflmalar ya-p›ld›.

Temel olarak befl ana bafll›kta ya-p›lan atölye çal›flmalar› da, ilk günbafllad›. Bu konular flu flekildeydi:“Strateji: Direnifl Formlar›”, “Ulusla-raras› Hukuk”, “Medya”, “Arap Bir-li¤i” ve “Yeniden ‹nfla”.

“Medya” konulu atölye çal›flmas›ayn› gün yap›lan toplant›lardand›.Çal›flmaya, birçok ülkeden gazeteci-ler ve toplum örgütleri temsilcilerikat›ld›. ‹lk olarak, “Bizler komünistiz

ve birçok farkl› yerden geldik” diyesözlerine bafllayan, Hindistanl› gaze-teci Sema Mustafa bir konuflma yap-t›. Mustafa özetle, emperyalist med-yaya karfl› nas›l mücadele edilebile-

ce¤inin tart›fl›lmas› ve çözüm bulun-mas› üzerinde durdu. Ortak bir Websitesi öneren Mustafa’n›n ard›ndan,Suriye Komünist Partisi Temsilcisi,Alnaur Kandoua sözald›. Bat› med-yas›n›n Arap co¤rafyas› ile ilgili bü-tün haberlerinin yalan oldu¤unu söy-leyen Kandoua, “özgür bir direnifl

medyas› oluflturmal›y›z” diye konufl-tu. ‹talya ve Yunanistan delegeleride, Lübnan ve Filistin direniflleri ileilgili gerçekleri özellikle Avrupa ka-muoyuna aktarman›n araçlar› üzerin-de durdular. 50 delegasyonun kat›l-d›¤› medya atölyesinde, son olarakHizbullah’›n TV’si olarak bilinen AlManar TV’den Leyla Mazbuti sözal-d›. Mazbuti, direniflte medyan›n oy-nad›¤› rolü somut olarak ortaya koy-du ve delegasyona Hizbullah’a ilifl-kin bilgiler aktard›.

Konferans›n ikinci günü, çeflitlikonularda çal›flma atölyelerinin faali-yetleri devam ederken, Arap Birli¤iToplant›s›, daha çok, Arap direniflçi-lerinin birli¤i odakl› gerçekleflti. Di-renifl güçlerinin birli¤ine dikkat çe-ken Irak ve Filistin delegeleri, mez-hep çat›flmas› tehlikesine karfl› uyar›-c› konufltular.

Direnifle Destek Konferansta yap›lan konuflmalar,

atölye çal›flmalar› sonucunda ortayaç›kan sonuç deklerasyonu, kat›l›mc›-lara 19 Kas›m’da da¤›t›ld›.

Taslak sonuç bildirgesinde, halk-lar›n emperyalizme karfl› direnmehakk›na vurgu yap›l›rken, “‹srail'ekarfl› kazan›lan zafer ve kurtulufl mü-cadelesi için 12 Temmuz’un Ulusla-raras› Direnifl Günü olarak kabuledildi¤i” kaydediliyor. Kat›l›mc›la-r›n, ‹srail sald›r›lar›na ve Amerikantehditlerine karfl› mücadele etmesigerekti¤i ve koordinasyonun meka-

48

26 Kas›m 2006 / 80

Beyrut’ta Direnifl Konferans›

Page 49: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

nizmalar›n› yaratmas› gerekti¤i kay-dedilen bildirgede, “Tüm ak›mlar

gruplarla ‹slamc› olsun solcu olsun

ba¤lar› gelifltirmek önemlidir. Ente-

lektüel bir görüfl gelifltirilmelidir”

deniliyor.

Emperyalist politikalar›n›n teflhi-rine vurgu yap›l›rken, direnifl güçleri-ni birleflmeye ça¤›rman›n alt› çizilenbildirge, Irak, Lübnan ve Filistin di-renifllerinin desteklenmesi gerekti¤i-ni kaydediyor.

Konferansta yeralan tüm örgüt vekiflilerle iliflkide olacak bir komiteninde kurulmas›na karar verilen konfe-ransta, “Lübnan’›n yeniden inflas›nadestek amac›yla uluslararas› bir giri-flim bafllat›lmas›” da karar alt›na al›-nan noktalardand›.

Ortado¤u özgür olana kadar direnece¤izKat›l›mc›lar, gezi organizasyonu

ile, ‹srail sald›r›lar›n›n ve direniflinyafland›¤› Güney’de de direnifl hava-s›n› gözlemleme olana¤› buldular.Hizbullah bayraklar› ve Nasrallah re-simlerinin yayg›n olarak görüldü¤üGüney Lübnan evleri y›k›lsa da ruhudimdik ayaktayd›. Emperyalist med-yan›n ›srarla gizledi¤i bir baflka ger-çek ise, komünistlerin silahl› direnifliçinde olduklar›yd›. Direniflte 12 yol-dafllar›n› flehit veren Hizbullah’laomuz omuza ‹srail sald›r›s›na karfl›çarp›flan komünistler, Lübnan iç poli-tikas›nda da Hizbullah ve direnifledestek olan kimi H›ristiyan gruplarlabirlikte hareket ediyorlar. Amaç,ABD ve Avrupa destekli hükümetide¤ifltirmek, direniflin zaferini politikalana tafl›mak.

Beyrut’ta bu siyasi atmosferinhakimiyeti görülürken, delegelerehitaben bir konuflma yapan, Hizbul-lah'›n Güney Lübnan Sorumlusu Ne-bil Kavuk da hükümetin bu niteli¤inihat›rlatt›ktan sonra flöyle diyordu:“Neden bizim ülkemiz Bush'un pro-jelerini desteklesin? Amerika bu böl-gede zay›flad›. Tüm gücümüzle sizesöz veriyoruz ki, bu hükümet devametmeyecek. Amerika'ya karfl› hepmücadele edece¤iz. Filistin özgürolana, emperyalistler Ortado¤udandefolup gidene kadar mücadelemizsürecektir

49

26 Kas›m 2006 / 80

G-20 Protesto Edildi Emperyalist devletlerin G–20

Zirvesi, 18-19 Kas›m günlerindeAvustralya'n›n Melbourne kentin-de düzenlendi. Zirvenin ilk günü 2bin kifli protesto gösterisi düzenle-di. Eylemciler, ''‹syan'', ''Devrim'',''Avustralya-Amerika Irak'tan D›-flar› Ç›k'', ''Afganistan'›n Filistin'in‹flgaline Son'' fleklinde sloganlar at-t›lar. Yap›lan konuflmalarda emper-yalist kapitalizmin ekonomi politi-kalar› elefltirildi. G-20 Zirvesi’nealternatif olarak ise 19 Kas›m gü-nü, Melbourne Sosyal Forum’utoplant›lar› düzenledi.

Obrador Pes EtmiyorMeksika'da 2 Temmuz'da dü-

zenlenen devlet baflkanl›¤› seçim-lerini, hileli bir flekilde kaybeden,“Solcu” Andres Manuel Lopez Ob-rador, 21 Temmuz’da yüzbinlerekiflinin kat›ld›¤› bir törende, kendi-sini "meflru devlet baflkan›" ilanederek 12 kiflilik gölge kabine kur-du. "Devlet baflkan›" olarak yemineden Obrador, “Meksikal›lar’›nhaklar›n› koruyaca¤›ma, halk›n re-fah›n› ve mutlulu¤unu sa¤layaca¤›-ma yemin ederim” dedi.

Güney Kore’de GrevKore Sendikalar Konfederasyo-

nu’na (KCTU) üye 193 yerel sen-dikadan 138 bin iflçi, 15 Kas›m’da4 saatlik uyar› grevi yapt›. Grev s›-ras›nda ülkenin bütün büyük flehir-lerinde kitle gösterileri gerçekleflti-rilirken, kat›l›m büyük oldu.

Emekçiler; sendikalar üzerinde-ki bask›lara son verilmesini; kay›td›fl› iflçilere yönelik yasan›n geriçekilmesini; Kore-ABD SerbestTicaret Anlaflmas› görüflmelerinindurdurulmas› ve ‹fl Güvenli¤i ve‹flçi Sa¤l›¤› Yasas›’n›n köklü bir bi-çimde iyilefltirilmesini istiyorlar.

POL‹TEKN‹K D‹REN‹fi‹ 33. YILINDA

“Yunanistan cuntas›n›n y›k›l›fl›-n› bafllatan Politeknik direniflinin33. y›ldönümünde yine binlerce ki-fli alanlardayd›. Atina PoliteknikÜniversitesi'nde 3 gün süresinceyap›lan panel, söylefli ve sergilerdePoliteknik direnifli ile günümüz di-reniflleri birlefltirildi. Yüzlerce kiflive kurum bu 3 gün içinde Politek-nik direnifli ve flehitlerini anmaamaçl›, Politeknik Üniversitesi'ninbahçesindeki an›ta çelenkler, ka-ranfiller b›rakt›. Yunanistan HÖCde her y›l oldu¤u gibi bu y›l da an›-ta üzerinde "Politeknik DirenifliMücadelemizde Yafl›yor" yaz›l› çe-lenk b›rakarak sayg› duruflunda bu-lundu.

3 gün boyunca ölüm orucu dire-niflini anlatan binlerce bildiri da¤›-t›ld›, Av.Behiç Aflç›, Gülcan Görü-ro¤lu ve Sevgi Saymaz'›n resimle-rinin yerald›¤› afifller as›ld›. Üçgün boyunca flehir merkezine yer-lefltirilen megafonlarla direnifl me-sajlar› okunup direnifl türkülerisöylendi. Türkiye’de sürmekteolan ölüm orucu direniflini ve tecri-ti anlatan Türkiyeli Politik Tutsak-larla Dayan›flma Komitesi'nin me-saj› da okundu.

Binlerce insan›n kat›ld›¤› gele-neksel yürüyüfl öncesi polis yakla-fl›k 90 kifliyi gözalt›na ald›. Günler-dir “olay ç›kacak” yaygaralar› ilegözalt›lara zemin haz›rlayan poli-sin sald›r›s› protesto edildi. Onbin-lerce kifli anti-emperyalist slogan-lar ve pankartlarla Amerikan Elçi-li¤i'ne do¤ru yürüyüfle geçti. Poli-sin iki noktada kitleye sald›rmas›yürüyüflün kitlesel ve coflkulu birbiçim-de ta-m a m -l a n -m a s › -na en-g e lo l a -mad›.

Page 50: Haftal›kDergi/Say›:80 (kdvdahil) DİRENEN 122 Ölüm …yuruyus.biz/pdf/pdf/080.pdf · 2006-11-25 · lahlar›yla Balk›ca destan›n› yazd›lar. Onlar› teslim alamayan

Adana Temel Haklar ve Özgürlük-ler Derne¤i taraf›ndan geçti¤imiz y›lbirincisi düzenlenen Çukurova HalkKültür Festivali'nin ikincisi, 18 - 22Kas›m tarihleri aras›nda yap›ld›.

Befl gün süren festivalin bu y›l kitemas›, “yozlaflt›rma” ile birlikte“tecrit ve emperyalizmin sald›r›lar›”oldu. 18 Kas›m günü saat 10.00'daKültür Soka¤›'nda yap›lan aç›klamaile bafllayan festivalin aç›l›fl›na, flairlerHasan Biber ve Ruhan Mavruk ilemüzisyen Ercan Ayd›n kat›ld›.

Adana Temel Haklar Baflkan›fiemsettin Kalkan, yapt›¤› aç›l›fl ko-nuflmas›nda, emperyalizmin ve oli-garflinin kültürel, siyasi ve ekonomiksald›r›lar›na de¤inerek, flunlar› kay-detti: “Yozlaflmam›z isteniyor. Çürü-

memiz isteniyor. Bizler bu çürümeye

karfl›; kültürümüzü korumak ve gele-

ce¤e tafl›mak istiyoruz. Çukurova yö-

resinin emekçi insanlar›n›n, özünü

yok etmek isteyenlere karfl›; s›ca¤›,

pamu¤u, portakal›, kebab›, flalgam›,

fl›rdan›, kabaday›s› ve edebiyat› ile bu

memleket bizim diyoruz.”

Ortado¤u’daki emperyalist, siyo-nist sald›r›lar, F Tiplerinde 122 ölümkonular›na da konuflmas›nda yer ve-ren Kalkan’›n ard›ndan hep birlikteçekilen halaylarla festival bafllat›ld›.

‹lk gün etkinleri aras›nda, HasanBiber ve Ruhan Mavruk'un kat›ld›¤›söylefli ve fliir dinletisi vard›. Kültürü-müzün yozlaflt›r›lmas› üzerine yap›lansöyleflide, “emperyalizmin sald›r›lar›-n›n sadece bombalarla olmad›¤›, bu-nunla beraber dünya halklar›n›n kendikültürlerini de yozlaflt›rarak teslim al-maya çal›fl›ld›¤›” anlat›ld›.

Akflam saatlerinde ise Y›lmaz Gü-ney'in 'Yol' filminin gösterimi sunul-du.

Mahirler, Denizler BuradaFestivalin ikinci günü, Radyo Ak-

deniz'de Ali Ekber Eren'in ve Ercan

Ayd›n'›n kat›ld›¤› radyo program› ilebafllad›.

Atl›han Müzikhol'de düzenlenenkonserde ise; Adana Gençlik Derne¤iMüzik Grubu Yorum türküleri ile ye-rini al›rken, Grup Nidal Arapça tür-küleri ile sahneye ç›kt›. Ercan Ay-d›n’›n direnifl türkülerini, direnenleriçin söyledi¤i konserde, Burhan Ber-ken Kürtçe türküleri ile salonu cofl-turdu. Son olarak Ali Ekber Eren,festivalin anlaml› oldu¤unun alt›n›çizdi¤i konuflmas›n›n ard›ndan dev-rimci türkülerini dinleyicileriyle bir-likte söyledi.

Konserin hemen ard›ndan ise, fla-ir Mehmet Özer, Kültür Soka¤›'ndasinevizyon eflli¤inde fliir dinletisisundu. Sinevizyon görüntülerindeMahirler, Denizler, ‹brahimler.. dire-nenler vard›.

Direnifl Evi Stand› Bu y›l›n geçen y›l düzenlenen fes-

tivalden fark›, Adana'da bir ölümorucu direniflçisinin bulunmas›yd›.Geçen y›l festivalin düzenlenmesineemek harcayan Gülcan, flimdi ölümeyürüyordu. Ancak, Kültür Sokak’ta"Adana Direnifl Evi" ad›n› tafl›yanstand ile yine buradayd›. Resimleri,el ilanlar› ile Adanal›lar’la bulufltu.Festivale gönderdi¤i mesajda da dire-niflin coflkusunu tafl›d›.

Kültür Sokak’ta, Temel Haklar’›nyan›s›ra, Adana Gençlik Derne¤iStand›, Hasan Bal›kç› Stand›, TA-YAD, Mersin Temel Haklar, fiakirpa-fla Temel Haklar ve Yürüyüfl standla-r›nda, kurumlar tan›t›mlar›n› yapanbroflürler, el ürünleri ile Adanal›lar’labulufltular.

Yozlaflt›rma Her AlandaFestivalin üçüncü gününde, bir ta-

rafta festivalin etkinli¤i sürerken,TAYAD'l› Aileler'in her Pazartesi

yapt›¤› oturma eylemi vard›.

Kanal A Televizyonu'nda AdanaTemel Haklar Baflkan› fiemsettin Kal-kan, flair Hasan Biber ve flair RuhanMavruk'un kat›ld›¤›; ‹lkhaber gazetesiGenel Yay›n Yönetmeni Murat Y›l-d›z'›n sundu¤u bir program düzenlen-di. Yaklafl›k bir saat süren programda,"yozlaflt›rman›n her alanda yayg›nlafl-t›r›lmak istendi¤i, edebiyat alan›ndasanatç› ve ayd›nlar›n yaflad›¤› zorluk-lar" flairler taraf›ndan anlat›l›rken,fiemsettin Kalkan, "yozlaflt›rma politi-kas›na karfl› halk›n tek bir çözümününörgütlenmek ve mücadele” oldu¤unukaydetti.

Üçüncü gün, yönetmenli¤ini Ah-met Uçkan'›n yapt›¤› "Karpuz Kabu-¤undan Gemiler Yapmak" filmi ileson buldu. Festivalin dördüncü gü-nünde de fiener fien ve Meltem Cum-bul'un oynad›¤› "Gönül Yaras›" filmigösterildi.

Festivalin son günü, Radyo Akde-niz’de; SES Baflkan› Mehmet Atmenve fiakirpafla Temel Haklar Baflkan›Mehmet B›ld›rc›n'›n kat›ld›¤› prog-ramla bafllad›. Atmen konuflmas›ndatecrit sorununun t›bbi boyutuna de¤i-nirken, B›ld›rc›n ise, yozlaflt›rman›nher alanda süren bir politika oldu¤unukaydederek, fiakirpafla’da bafllatt›klar›kampanya hakk›nda bilgi verdi.

Akflam saatlerinde Adana GençlikDerne¤i Müzik Grubu'nun Kültür So-kak’taki müzik dinletisi ile 2. Çukuro-va Halk Kültür Festivali son buldu.

Festivalin geçen y›la oranla dahacanl› bir havada geçti¤i gözlemlenir-ken, befl gün boyunca Adana halk›n›nfestivali ilgiyle izledi ve Kültür So-kak’ta aç›lan standlar› gezdi.

50

26 Kas›m 2006 / 80

kültür

2. ÇUKUROVA HALK

KÜLTÜR FEST‹VAL‹

YAPILDI