forza europe

Bu metin, SFR Film tarafından yürütülen ve Avrupa Komisyonu tarafından desteklenen “Avrupa Yayında II” programı kapsamında hazırlanmıştır. Metnin içeriğininAvrupa Komisyonu’nun resmi görüşlerini yansıttığı

düşünülmemelidir.

forza europe

--------------------------------------------------------------------------------------------------- 1Üsküp cad. 8-B/2 06690 Kavaklıdere Ankara Türkiye tel/fax: +90 312 467 12 69 www.sfrfilm.com

www.forzaeurope.com

Berlin’de İki Takım: Hertha Berlin / Berlin Türkiyemspor

Dieter Hoeness – Hertha Berlin Klübü Başkanı

Dieter Hoeness 1953 yılında doğdu. Dieter Hoeness 1953 yılında doğdu. Futbola VFB Ulm takımında forvet oyuncusu olarak başladı. 1979 yılında Bayern München Takımı’na transfer oldu. 8 yıl oynadığı bu takımda birçok şampiyonluklar yaşadı. 1980’lerde Almanya’nın milli takım oyuncularından biriydi. Bundesliga’da 258 maçta 157 gol attı. 1987 yılında bıraktığı profesyonel futbol kariyerinden sonra menajer olarak çalıştı. 1990-1995 yıllaında Stuttgart’ın menajerliğini yürüten Hoeness, 1995 yılından itiberen Hertha Berlin Klübü Başkanlığı’nı yürütüyor. Başkanlığa geçtiğinde pek bilinmeyen ve alt liglerde olan Hertha Berlin Takımı’nı zamanla Bundesliga’nın en önemli klüplerinden birine dönüştürdü. Halen bu klüpte başkanlığa devam etmektedibaşkanlığa devam etmektedir.

“Bundesliga dünyadaki en heyecanlı liglerden biri. Liglerinde her zaman ilk 8 takımın belli olduğu İtalya, İspanya ya da İngiltere gibi değiliz.”

- Almanya’da futbola olan ilginin hem klüp düzeyde hem de ulusal düzeyde çok yüksek olduğunu görüyoruz. Bunun nedeni sizce nedir?

Futbolun Almanya’da çok yüksek bir katılımla oynandığını söyleyebilirim. Bu organizasyon başarısı son 20 yılda daha da gelişti ve 2009 yılında Almanya’da düzenlenen Dünya Kupası’nda bu doruk se-viyeye ulaştı. Gördüğümüz gibi stadyumlarımız her zaman dolu. Avrupa’da ve tüm dünyada en yüksek izleyici oranına sahibiz. Klüpler de bunun sadece futbol oyunundan ibaret olmadığını iyi bili-yorlar. Bu nedenle yine yüksek oranda sosyal projelere imza atıyor klüpler.

- Taraftarların klüplere üye olma oranlarındaki artış da bu organizasyonun bir başarısı olarak görülebilir mi?

Bunu Berlin’de görmemiz mümkün. Berlin’e 12 yıl önce geldiğimde Hertha Berlin’in üye sayısı 1200’dü. Şu anda 70.000 kişiye ulaştık. Bunu daha da artırmak istiyoruz. Çünkü 12-20 yıl önce Hertha Berlin 2. ve 3. ligde oynayan sıradan bir takım görüntüsündeydi. Dolayısıyla Alman futbolunun büyük imkan penceresinin uzağındaydı. Şimdi bu durumu değiştirdik. Taraftarlarımızla olan ilişkilerimizi düzenli toplantılarla organizasyonlarla yeniden düzenledik. Bir taraftarmeclisi oluştumeclisi oluşturduk. Klübün kararlarında etkisi olan birçok üyemiz var artık. Bununla birlikte özellikle çocuklara yönelik birçok sosyal proje geliştirdik. Çünkü konumumuz gereği geniş bir toplumsal yapının temelindeyiz futbol klübü olarak. Oyuncularımız da bu nedenle çocuklar için idol haline gelmiş durumdalar. Bu çocukların da gelecekte futbolcu olmak istemeleri ile ilgili değil bu durum. Çocukların büyüme aşamalarında idol olarak seçtikleri bu oyuncuların sosyal hayatta da örnek olmasını gerektiren bir durum. Onların düşünceleri, davranışları bu çocuklar için örnek teşkil ettiği için oyunculara da sosyal görevlerini bildiyoruz ve bu konuda onları bilinçlendiriyoruz. Futbol değerlerinin temsili futbol oyunu kadar da önem taşıyodeğerlerinin temsili futbol oyunu kadar da önem taşıyor.

forza europe

--------------------------------------------------------------------------------------------------- 2Üsküp cad. 8-B/2 06690 Kavaklıdere Ankara Türkiye tel/fax: +90 312 467 12 69 www.sfrfilm.com

www.forzaeurope.com

- Oyuncularından biri olduğunuz 1970’lerdeki ve 1980’lerdeki Alman Milli Takımı da bu an-lamda Almanya’da futbolun poülerleşmesinde önem taşıdı. Bu döneme dair düşünceleriniz nedir?

Öncelikle, o dönemde oynamış bir oyuncu olmanın harika bir duygu olduğunu söylemek isterim. Ayrıca Alman Ligi de çok güçlü bir durumdaydı o zamanlarda. Dolayısıyla milli takımımız da çok güçlüydü. Alman Milli Takımı’nı yenmek bir mucizeydi. Ancak o kuşaktan sonra 10, 15 yıl yeni bir jenerasyon oluşturmakta zorlandık. Genç oyuncularla yeni bir program düzeyinde Alman Milli Takımı yeniden şekilleniyor. Şimdi milli takım olarak daha da güçlendik. Şimdilik, dünyanın en iyi 2. ya da 3. takımıyız diyebilirim. Ama hedefimiz tabii ki en iyisi olmak zorunda. Bundesliga dünyadaki en heyecanlı liglerden biri. Çok iyi durumda fazla takımımız olmasa da tüm takımların ortalama se-viyesi iyi durumda. Bu nedenle lidurumda. Bu nedenle liglerinde her zaman ilk 8 takımın belli viyesi iyi durumda. Bu nedenle lidurumda. Bu nedenle liglerinde her zaman ilk 8 takımın belli olduğu İtalya, İspanya ya da İngiltere gibi değiliz. Almanya’dan 3,4 şampiyon takım değil 10, 12 takım çıkabiliyor. Ancak bu başarımızı Avrupa Şampiyonası’nda ve diğer organizasyonlarda da göstermemiz gerekiyor. Klüplerin farklı organizasyonlarda başarı sağlaması çok önemli.

- Günümüzde Alman Milli Takımı’nda Beckenbauer, Breitner, siz ve kardeşiniz, Klinsmann, Mattheus, Völler gibi yeni bir kuşağı temsil eden büyük oyuncular var mı sizce?

-Yeni bir simge oyuncu yetiştirme konusunda yaklaşık 15 yıllık bir dönemi kaybettik diyebilirim. Tabii ki şu anda da çok yetenekli oyuncularımız var. Ancak dediğiniz isimler ölçüsünde değiller. Bence Oliver Kahn çok önemli bir isimdi Almanya için. Tabii ki Michael Ballack da mükemmel bir oyuncu. Şimdi U19 takımında yetenekli birçok oyuncuya sahibiz. U19 ile geçen sene ilk dafa Dünya Şampiyonu olduk. Bu, yeni bir kuşağın geldiğine dair güçlü bir işaret. Ama bu zaman alacak tabii ki. Yine de samimi olmak gerekirse 72 ve 74 yıllarındaki Alman Milli Takımı inanılmazdı. Birçok yıldızı barındırıyordu bünyesinde. O dönem Alman Milli Takımı için çok önemliydi. 74 yılındaki Hol-landa takımını saymazsak, bu takımla başa çıkabilecek başka bir takım dünyaya gelmedi. Bu landa takımını saymazsak, bu takımla başa çıkabilecek başka bir takım dünyaya gelmedi. Bu standartı korumak çok zordur. Ama hedefimiz de bu olmalı.

“2. Dünya Savaşı sonrasındaki kuşak, maddi ve altyapı imkansızlıkları içinde içerisinde başarıya aç büyüdü. O nedenle1974 yılının takımı çok özel bir takım olarak karşımıza çıktı.”

-Alman Milli Takımı ile birlikte futbolun da değiştiğini söyleyebilir miyiz?

-Evet bu doğru ama toplum da değişti. Biraz felsefi gelecek ama sosyal ve politik olaylar da fut-Evet bu doğru ama toplum da değişti. Biraz felsefi gelecek ama sosyal ve politik olaylar da fut-bolu derinden etkiledi. 2. Dünya Savaşı sonrasındaki kuşak, maddi ve altyapı imkansızlıkları içerisinde başarıya aç bir şekilde büyüdü. O nedenle 1974 yılının takımı çok özel bir takım olarak karşımıza çıktı. Futbol ve insanlar arasında siyasal ve sosyal bir bağlantı her zaman oldu. Bu benim inandığım bir görüş. Ancak sizin dediğiniz gibi bu sırada futbol da değişti. Artık fazlasıyla taktiğe ve hıza dayalı bir futbol oynanıyor. Tabii ki bireysel oyuncu kalitesi çok yüksek standartta olmasa da takımı iyi organize edebilecek teknik direktörlere de sahibiz. Ama futbolda artık daha fazla hız ve daha az alan vafazla hız ve daha az alan var. Bu da futbolun değiştiğini gösteriyor.

forza europe

--------------------------------------------------------------------------------------------------- 3Üsküp cad. 8-B/2 06690 Kavaklıdere Ankara Türkiye tel/fax: +90 312 467 12 69 www.sfrfilm.com

www.forzaeurope.com

Patrick Sobtzik / Hertha Berlin U19 / Kaleci

-Bize kendinden bahseder misin?

-Berlin Chattenburg doğumluyum. Futbol oynamaya da o çevrede başladım. Şu an lise son sınıftayım ve üniversite sınavlarına hazırlanıyorum. 6 yıldır da Hertha Berlin’in altyapısındayım.

-Klüpte oynamaya ne zaman başladın.

-Önceleri ufak bir klübe gidiyo-Önceleri ufak bir klübe gidiyordum. Çok eğlenceli bir dönemdi. Aramızda yaptığımız maçların birinde oyuncu seçici-lerden biri benim Hertha Berlin’de oynamayı isteyip istemediğimi sordu. Şimdi de buradayım. Çok güzel bir klüp. Özellikle biz gençler için çok iyi olanakları var. Stadyumu-muzu da görüyorsunuz zaten.

-Futbol oynamaya seni teşvik eden biri var mıydı?

- Babam futbol delisidir. Birlikte oturup futbol izlemek, spora ilgi duymak, çevremdeki taraftarlarla konuşmak, benim 5 yaşımdan beri yaptığım birşeydi. Bu yüzden çok erken başladım diyebilirim. Babam aynı zamanda antrenördü.Bunun iyi tarafları da kötü tarafları da vardı. İyi tarafı birçok şey öğrenebiliyordum, herşeye ulaşabiliyordum. Kötü tarafıysa hata yaptığımda babamın kızgınlığını hemen farkedebiliyordum. - Gelecekte beklentilerin ne futbola dair?

Profesyonel olmak, para kazanmak, bir aile sahibi olmak. Hertha Berlin’de kalmayı çok isterim. Burası doğduğum şehir. Hertha Berlin’de başkentte oynamak bir ayrıcalık bence. Tabii ki milli takımda oynamak da. Bu tüm profesyonel oyuncuların hayali, milli takım formasıyla başka bir ülkeye karşı oynayabilmek ve şampiyonluklar yaşamaktır.

- Alman Milli Takımı hakkında ne düşünüyorsun?

-Alman Milli -Alman Milli Takımı son yıllarda çok gelişti. Aralarında çok iyi iletişimin olduğu gerçek bir takım oldular. Dünyanın en iyi oyuncularına sahip değiliz her alanda, ama başarı yakalayabilecek bir ruha sahibiz.

- Senin Alman Milli Takımı’nda bir favori oyuncun var mı?

Önceleri Oliver Kahn’dı. Şimdiyse Rene Adler’i çok beğeniyorum. Yeni bir oyun felsefesi uyguluyor. Bu nedenle benim en beğendiğim oyuncu.

- Kaleci olman galiba kalecileri beğenmene neden oluyor.

Önceleri kaleci değildim. Önceleri kaleci değildim. Top peşinde koşmaya çok yatkındım. Ama daha sonra kalecimiz olmadığı için kaleci olmayı düşündüm ve bunu iyi yapacağımı hissettim. Antrenörüm de kalede oynayabileceğimi söyledi. Kötü de oynamadığımı farkettim. Bana çok eğlenceli gelmişti kaleci olmak. O zaman 9 yaşımdaydım. O nedenle Oliver Kahn’ı çok severdim. Harika bir oyuncuydu. Küçükken dünya futbolu ile ilgilenmezdim. Sadece Alman futbolcuları bilirdim. O nedenle de Kahn’da benim favori oyuncum oldu.

forza europe

--------------------------------------------------------------------------------------------------- 4Üsküp cad. 8-B/2 06690 Kavaklıdere Ankara Türkiye tel/fax: +90 312 467 12 69 www.sfrfilm.com

www.forzaeurope.com

Celal Bingöl / Berlin Türkiyemspor Klübü Başkanı

Celal Bingöl 1969 yılında Türkiye’de doğdu. Küçük yaşta Almanya’ya yerleşen Bingöl, burada aldığı futbol eğitimi sonrası Almanya’da futbol klüplerinde oynadı. Bir dönem Türkiye’de Vanspor forması giydi. Profesyonel futbolu bıraktıktan sonra Berlin Kreuzberg’e yerleşti. Halen 2 dönemdir Türkiyemspor’un Başkanlığı’nı yürütüyor.

Berlin Türkiyemspor’un kuruluşundan bugüne kadar geçirdiği süreci bize anlatır mısınız?

Berlin Türkiyemspor ilk önce 1978 yılında Gençlerbirliği adı altında kuruluyoBerlin Türkiyemspor ilk önce 1978 yılında Gençlerbirliği adı altında kuruluyor. O zamanlar her-hangi bir hedefi yoktu. Yani amaç olarak oradaki 3-5 gencin, daha çok üniversiteli gençlerin bir araya gelip kendi aralarında bir futbol takımı kurup futbol oynamak seçilmişti. Ama çok ilginçtir, bu takım Avrupa genelinde bir iz bıraktı. Berlin Kreuzberg’in varoş yerleri olarak bilinen bir yerde Türkiyemspor’da 3-5 insanın bir araya gelmesi, zevkle futbol oynaması ve bu futbol oyununun arkasında insanların 10 sene arka arkaya bir başarıyı yakalaması tarihin hiçbir tarafında görülmemiştir. 10 sene boyunca arka arkaya bir lig üste çıkıyor. Gençlerbirliği’nden sonra Boğaziçi’ne dönüşüyoBoğaziçi’ne dönüşüyor, Boğaziçi’nden sonra İzmirspor, daha sonra da 80’li yılların sonunda Türkiyemspor’a dönüşüyor ismi. Bugün Türkiyemspor sadece Berlin ya da Almanya’da değil Avrupa’da da oynamış bir takımdır. Birçok imzalar atmıştır. 7 kere Alman Futbol Fede-rasyonu kupasında oynamıştır, 1. Lig ve 2. Lig klüpleriyle oynamıştır. Türkiyemspor bunların yanı sıra birçok sosyal projeye de imza atmıştır. Çünkü her zaman söylediğimiz gibi Türkiyemspor’da futbol 2. planda. İlk değer verdiğimiz şey eğitimdir. Yani biz özellikle gençleri klübümüze çektiğimiz zaman, biz ne verebiliyoruz, gençleri nasıl eğitebiliyoruz, bu bizim için önemlidir. Eğitim okulda, işyerinde ya da evde değildir. Bizim de kendimize düşen bir görevimiz vardır. Çocuklara elimizden geldiği kadar da yardımcı olmaya çalışıyoruz. Mesela bugün Almanya’da genellikle yabancı sorunu var. Bugün bizim yapmış olduğumuz kampanyaların da bir sonucu olarak klübümüzde 25 ülkeden çocuklarımız var. Yani bunu başka bir tarabir tarafta gerçekten de göremezsiniz. Ki Almanlar da özellikle “Türkiyem” kelimesini duyduklarında Türk klübü zannediyorlar. Ama bugün seve seve çocuklarını Türkiyemspor’a getiri-yorlar. Çünkü bakıyorlar ki Türkiyemspor futbolun dışında gerçekten de birçok sosyal faaliy-etlerde ödüller almıştır Birbirimizle nasıl yaşayabiliriz, bunun yollarını uygulamaya çalışıyoruz. Hangi kültürden olursan ol, hangi ırktan olursan ol, hangi milletten olursan ol, hangi dilden olur-san ol, önemli olan insan olmaktır ve bunu insanlara anlatabilmemiz gerekmektedir. Ve bence burada iyi bir şekilde Türkiyemspor bunu gerçekleştiriyor. Bu, benim görüşüme göre bir sosyal dayanışma. Bir kollektif çalışma. Bunda da öğrenmenin yaşı yok.

“Biz tipik Türk takımı değiliz. Biz Berlin takımıyız. Biz hangi ırktan, hangi kültürden, hangi dilden, hangi mezhepten olursa olsun herkese kucak açma mecburiyetindeyiz.”

forza europe

--------------------------------------------------------------------------------------------------- 5Üsküp cad. 8-B/2 06690 Kavaklıdere Ankara Türkiye tel/fax: +90 312 467 12 69 www.sfrfilm.com

www.forzaeurope.com

-Almanya’da Berlin Türkiyemspor’a bakış nasıl?

Bugüne dek TürkiyemspoBugüne dek Türkiyemspor’a hep tipik Türk klübü gözüyle bakıyorlardı. Almanya’da yaşadığımız için de bazı şeylere ister istemez de uyum sağlamamız gerekiyor. Biz tipik Türk takımı değiliz. Berlin takımıyız. Biz hangi ırktan, hangi kültürden, hangi dilden, hangi mezhepten olursa olsun herkese kucak açma mecburi-yetindeyiz. Bu insanlara kendimizi seferber etmemiz gerekiyor. Ve bu insanlara herşeyden önce kapılarımızı sportif amaçlarla açmamız gerekmekte. Burada bunu A takımımızda gerçekleştirdik. Bugün A takımımızda hemen hemen 7-8 ülA takımımızda hemen hemen 7-8 ülkeden insan oynuyor. Afrikalısı, Polonyalısı oynuyor. Tunuslusu oynuyor, Türkü oynuyor Kürdü oynuyor. Yani bu gibi şeyler çok hoş ancak zorlukları da yok değil.

“Burada insanlar birbirlerini, kültürlerini ellerinden geldiği kadarıyla öğrenmeye çalışıyorlar. Kreuzberg’in özelliklerinden bir tanesi budur. Ama biz istiyoruz ki bu felsefe Kreuzberg’in içinden çıksın ve Almanya ve Avrupa genelinde olsun.”

Mesela özellikle bazı Alman klüplerinde belki biMesela özellikle bazı Alman klüplerinde belki bir, iki tane yabancı görebilirsiniz. Ama 5-6’dan fazla yabancıyı göremezsiniz. Bunu da özellikle Kreuzberg gibi bir bölgede gerçekleştiriyoruz, ki Kreuzberg yıllardan beri varoş mahallesi olarak bilinir. Burda bütün insanlar can ciğerdir, birbirl-erine burada ayrım yapmazlar, yani ırk ayrımı, dil ayrımı yaşanmaz. Yaklaşık 40 seneden beri bu memleketteyim. 40 senedir de Berlin’deyim. Burada insanlar birbirlerini ziyaret ederek, birbirl-erini kültürlerini ellerinden geldiği kadarıyla öğrenmeye çalışıyorlar. Kreuzberg’in özelliklerinden bir tanesi budur. Ama biz istiyoruz ki bu felsefe Kreuzberg’in içinden çıksın ve Almanya ve Avrupa genelinde olsun. Eğer spor camiasında bu insanlara böyle bir siyasi görüş verebiliyorsak, herkes birbirinin elini tutarak bişey yapma mücadelesinde ise bu bizim takımımızın başarısını gösteriyor. Tabii ki bu sosyal faali-yetlerin yanı sıra sporun da başarılı bir yere gelmesi gerekiyor. Aileler sadece çocuklarını sosyal amaçlı olarak bir klübe getirsinler ve çocuklar burada bişeyler öğrensin diye değil, çocuklarının başarılı bir futbolcu olmasını da is - tiyorlar sosyal faaliyetlerinin yanında. Biz sportif açıdan da ne kadar da başarılı birlikte oynarsak, o kadar insan diyebiliyor ki sosyal projeleri olan başarılı bir kadar da başarılı birlikte oynarsak, o kadar insan diyebiliyor ki sosyal projeleri olan başarılı bir klüp, isim yapmış. Daha üst liglere çıkmak da en büyük amacımız.

Berlin Türkiyemspor ne tür sosyal projeler geliştiriyor?

Kklübümüzde yılda 20 kere aileleri çağırırız, paneller veririz, toplantılar düzenleriz. Polislerle bir işbirliği çalışmamız var. Sokaktan gençlerimizi nasıl kazanabiliriz diye. Bugün mesela “tolerans” adında bir kampanya yürütüyoruz. Bu da benim gibi düşünmeyen, benim gibi görünmeyen kim olursa olsun onları savunma mecburiyetindeyiz diye özetleyeceğimiz bir sosyal faaliyet çalışmamız. Türkiyemspor özellikle bu son 4-5 senden beri 6-7 tane çok başarılı ödüller almıştır. En önemli ödüllerinden bir tanesi Alman Futbol Federasyonu tarafından ilk kez yapılan entegra-syon ödülü. 5000 klübün içerisinde, Türkiyemspor bu ödüle layık görüldü. Tabii biz de Türkiyem-spor yöneticisi olarak böyle bir ödül aldığımıza çok mutluyuz. Ki herşeyden önce biz bu ödülü sadece Türkiyemspor için almadık. Bu ödülü Berlin’e getirmemiz bizi mutlu etti. Onun için de bu ödül hepimize hayırlı uğurlu olsun. Göçmen asıllı ya da Alman klüpler olsun, ...

forza europe

--------------------------------------------------------------------------------------------------- 6Üsküp cad. 8-B/2 06690 Kavaklıdere Ankara Türkiye tel/fax: +90 312 467 12 69 www.sfrfilm.com

www.forzaeurope.com

- ... Türkiyemspor’un yapmış olduğu bu gibi projelerden ders çıkarıp entegrasyona doğru adım atabilmelerini diliyorum.

-Almanya Milli Takımı da bu entegrasyon projesi ile birlikte çok kültürlü bir yapıya doğru evriliyor mu sizce?

-Bu -Bu konuda çok farklı görüşler var. Tabii ki bizim de kendimize göre bu konuda yorumlarımız var. Özellikle Alman halkına bakacak olursak şu an altyapıdaki başarılarını pek göremiyorum. Hatta ben şöyle görüyorum, 10-15 sene içerisinde Alman Milli Takımı’nın belki de yüzde 80’ini yabancılar oluşturacak. Çünkü biz bugün görüyoruz, ne de olsa bir klübü çalıştırıyoruz ve öteki klüpleri de görüyoruz. Ben Almanya’da 1977’de futbola başladım. 77’de biz Alman klüplerinde birkaç Türk’tük. Ve bu onbeş sene boyunca böyle gitti. Ama bu zamana baktığımız zaman eski isim yapmış Hertha, Düsseldorf gibi Alman klüplerinde takımların yüzde 70’i, 80’i Türk, yabancı. Gelecekte Alman Milli Gelecekte Alman Milli Takımı’nın yüzde 80’ini göçmenlerin oluşturduğunu görsem hiç şaşırmam. Öyle de olacağına inanıyorum. Çünkü gerçekten de devir biraz tersine dönüştü. Eskiden Alman-lar çocuklarının gerçekten de futbolcu olmasını isterdi. Spora yine gönderiyorlar ama farklı farklı sporlara gönderiyorlar. Neden böyle bir devir daim oldu ona da bir anlam veremiyoruz. Ama bugün baktığımızda Türkler daha çok çocuklarını futbola gönderiyorlar.

“Gelecekte Alman Milli Takımı’nın yüzde 80’ini göçmenlerin oluşturduğunu görsem hiç şaşırmam. Öyle de olacağına inanıyorum.”

- Alman Futbol Federasyonu’nun entegrasyon alanındaki çalışmaları hakkında ne düşünüyorsunuz?

- Başkan Theo Zwanziger gerçekten benim için çok değerli biri. Bugün elinden geldiği kadarıyla - Başkan Theo Zwanziger gerçekten benim için çok değerli biri. Bugün elinden geldiği kadarıyla futbol alanında da sosyal hizmetlere de çok katkısı olmuş bir insandır. Özellikle Türkleri ve yabancıları seven bir insandır. İsterim ki bu çalışmalarla yabancı kökenli futbolcular da Alman kökenlilerle futbola en iyi şekilde hizmet etsinler. Benim dönemimde takımın yüzde 99’u Alman’dı. Yani o dönemdeki futbolculara baktığımız zaman şimdi o yetenekte Alman kökenli oyuncu gör-meniz zor. Ben Alman Milli Takımı’nın son 6-7 senedir beğenmiyorum. Ama neticede bir yerde di-yorlar ya Alman Milli Futbol Takımı turnuva takımıdır diye. Bugün Almanya 1. Ligi’ne baktığımız zaman ben Türkiye 1. Ligi ile pek fark göremiyorum. Avrupa’da Alman futbolcu sayısı düşüşte. Alman ailelerin çocuklarının futbol dışında başka bir meslek sahibi olmasını istemesinden olabilir. Ama mutlaka bişeyler vardır ki böyle iklim değişikliği oldu. Devrin değişmesiyle birlikte yabancılar çocuklarına spor konusunda, özellikle futbol konusunda çok sahip çıkıyorlar. Bunun sonuçlarını da görüyoruz. Benim devrimde Almanya’da 2 tane futbolcu vardı. Biri Erdal Keser, biri de İlyas Tüfekçi idi. Ama bugün baktığımız zaman her takımda 2-3 tane Türk görebiliyoruz.

-Bununla birlikte Türk Milli Takımı yerine Alman Milli Takımı’nda oynamayı tercih eden Türk asıllı oyuncuların sayısında da artış görüyoruz. -Bazı yapılan yanlışlıklar var. Tabii ki mutlaka oradaki insanların da kendilerine göre düşünceleri de vardır. Ona da saygı göstermek lazım. Ama bugün özellikle şu son 2-3 sene içerisinde Almanya’da profesyonel futbol içerisindeki Türk asıllı oyuncular Türkiye Milli Takımı’nı tercih etmi-yorlar. Alman Milli Futbol Takımı’nı tercih ediyorlar. Bugün biz bu insanları kazanamazsak, ...

forza europe

--------------------------------------------------------------------------------------------------- 7Üsküp cad. 8-B/2 06690 Kavaklıdere Ankara Türkiye tel/fax: +90 312 467 12 69 www.sfrfilm.com

www.forzaeurope.com

...eninde sonunda onlar Alman Milli Takımı’nı tercih edecekler. Sonunda insan nereyi tercih etmek isterse orayı tercih edecektir. Ama bugün benim için en önemlisi Türk Milli Takımı’dır. İkinci olarak bu ülkede yaşadığım için bu milli takımı da savunurum. Çünkü burası da bizim 2. vatanımız. Bugün eğer Türkiye’de futbol belli bir yere kadar geldiyse bunu inkar etmemize gerek yok, bunun yüzde 50’si Almanya’dan gelen oyuncu ve teknik direktörlerle oldu. Mesela bugün birçok futbolcu var bu kararı alan. Mesut Özil’in Serdar Taşçı’nın neden Almanya’yı seçtiğini düşünmek lazım. Onlar buranın düzenine, buranın sistemine alıştıkları için buradaki milli takımı seçecekleseçecekler. Avrupa’da oynayan o kadar değerli gençlerimiz var. Onlar da bize ilerde futbol ko-nusunda çok hizmetler verecekler, Türkiye futbolunu çok iyi yerlere getirecekler, onun için Türkiye’de bu konuda insanlara ve seçimlerine değer versinler diye düşünüyorum.

“Mesut Özil’in Serdar Taşçı’nın neden Almanya’yı seçtiğini düşünmek lazım. Onlar buranın düzenine, buranın sistemine alıştıkları için bura-daki milli takımı seçecekler.”

Türkiyemspor’un burada bazı sorunlar da yaşadığını görüyoruz. Öncelikle bir antrenman sahası sorunu var Türkiyemspor’un?

Türkiyemspor şimdiye dek Türkiye 1. ve 2. ligine yaklaşık 40 oyuncu gönderdi. Geçen sene Almanya 1. Ligi’ne Hannover’e 2 oyuncu göndermiştir. Bugün Türkiyemspor bu kadar başarıyı yakalamasına rağmen, yıllardan beri hep ekonomik sorun yaşıyor. Biz bu klübe sahip çıkılmasını istiyoruz. 3. Lig’de, Alman Fe-derasyon Kupası’nda oynayan çok değerli klüplerimiz vardı Münih Türkgücü, SC Yeşilyurt gibi. Hepsi yanlızlıktan ve sahipsizlikten silinip gitti. Burada bir yandan bu memleketi Almanya’yı yaşıyorsun, diyorsun ki buranın da bir parçasıyız. Ancak buradan bir yayaşıyorsun, diyorsun ki buranın da bir parçasıyız. Ancak buradan bir yardım gelmediğini gördüğümüz zaman da diyoruz ki kendi vatanımızdan gelsin. Bu konuda Türkiyemspor’a sahip çıksınlar, yoksa böyle başarılı, tarihi bir futbol klübü ileride öteki klüpler gibi sönüp gidebilir. Ondan sonra demesinler ki bir zamanlar çok popüler bir futbol klübü vardı, Türkiyemspor. Ne oldu? Ben bu yüzden böyle bir sonla karşılaşmak istemiyorum. Kendi ülkemde işadamlarımız var. Türkiye Futbol Federasyonu’ndan da rica ediyorum, buradaki Alman Futbol Federasyonu bize sahip çıkabiliyorsa, Türkiye’de de bizim elimizden tutacak biri olursa bu klüp başarılı geçmişini daha başarılar ekleyerek südaha başarılar ekleyerek sürdürebilir. Neden Avrupa’nın kalbinde bir ülkede Türkiyemspor 1. Lig’de oynamasın? Bize sahip çıkıldığı müddetçe biz hem ülkemizi hem de insanlarımızı Avrupa’nın göbeğinde de temsil etmeye devam edeceğiz.

forza europe

--------------------------------------------------------------------------------------------------- 8Üsküp cad. 8-B/2 06690 Kavaklıdere Ankara Türkiye tel/fax: +90 312 467 12 69 www.sfrfilm.com

www.forzaeurope.com

Robert Lemke / Berlin Türkiyemspor / Futbolcu

-İsmim Robert Lemke. 26 yaşımdayım. Bir yıldır Türkiyemspor’da oynuyo-rum. Geçen yıl 2. Üst Amatör Lig’deydik. Şimdi Bölgesel Lig’e yükseldik. Genç oyuncular için bu çok iyi bir fırsat. Ben de onlarla birlikte oynuyorum.

-Berlin Türkiyemspor uluslararası bir takım görünümünde. Sen ne düşünüyorsun? -Burada tüm dillerin konuşulduğunu görebilirsiniz. Herkesin birbiri ile çok iyi bir ilişkisi var. Geçen sene daha çok Türkiyeli oyuncumuz vardı. Bu sene başka ülkelerden oyuncular geldi. 2 Japon oyuncumuz bu sene geldi. Dünyanın her yerinden oyuncumuz var.

-Alman Milli Takımı’nın durumu hakkında ne düşünüyorsun?

Alman Milli Alman Milli Takımı tipik bir turnuva takımıdır. Her zaman önemli maçlarda iyi oynarlar. Geçen hafta dostluk maçında Norveç’e yenildiğini gördünüz. Nedenini bilmiyorum ama Dünya Kupası’nda ya da Avrupa Şampiyonası’nda başka oynuyorlar.

Bir futbolcu idolün var mıdır, Beckenbauer, Breitner gibi?

-Zidane gibi oyuncuları seviyorum. Ben de orta saha oyuncusuyum. Zidane, Viera gibi oyuncuları izlemek hoşuma gidiyor.

-Peki Alman oyuncu var mı beğendiğin?

Bilmem..belki Ballack olabiliBilmem..belki Ballack olabilir. Aynı pozisyonlarda oynuyoruz.

-Mesut Özil’in Alman Milli Takımı’nda oynaması hakkında ne düşünüyorsun?

Almanya doğumlu bildiğim kadarıyla. Ayrıca Almanya’da Genç Milli Takımlar’da da oynadı. Bence o iki ulustan hissediyor kendisini. Hem Türk hem de Alman. Bu ülke için oynamak onun kararı ve bence de bu iyi bir karar. Bu takımın iyi bir oyuncusu olabileceğini düşünüyorum.

Süleyman Koç / Berlin Türkiyemspor / Futbolcu

-Berlin’de doğdum 19 yaşımdayım. Türkiyemspor’da oynuyo rum. Futboluküçüklükten beri oynuyorum. Zevk veriyor. Profe syonel oynamak istiyorum. Berlin Türkiyemspor’da futbolcu olarak oynadığım için çok mutluyum. Büyük abiler de yardımcım oluyor. Bir seneden beri burayım. İyi gidiyor. İnşallah devamı olur.

-Alman Milli Takımı’nda beğendiğin bir oyuncu var mı?

-Philip -Philip Lahm’ı beğeniyorum, onun gibi olmak istiyorum. Ben biraz daha hücum oynadığım için Philip Lahm benim en sevdiğim oyuncu.

forza europe

--------------------------------------------------------------------------------------------------- 9Üsküp cad. 8-B/2 06690 Kavaklıdere Ankara Türkiye tel/fax: +90 312 467 12 69 www.sfrfilm.com

www.forzaeurope.com

-Eğer seçmen gerekse hangi ülkenin milli takımında oynamak isterdin?

-Çok zor bir soru. Tabiii ki Türkiye için oynamak isterim. Ama zor bir soru, ne diyeceğimi bilmiyo-rum.

-Zidane gibi oyuncular da Cezayir asıllı ancak Fransız Milli Takımı’nın yıldızı oldular.

-Bana kalsa Türkiye için oynarım. Burda doğdum, ama Türkiye pasaportum var. Türkiye için oy-namak isterim.

Rahmi Özgündüz / Berlin Türkiyemspor / Futbolcu

-22 yaşımdayım. Bu yarı sezonda Berlin Türkiyemspor’a geldim. Türkiyede birçok takımda oynadım. Ankaragücü PAF takımında oynadım. Oradan profesyonel, Muğlaspor 2. Lig B Kategorisi’nde oynadım. Bazı ailevi sorunlardan dolayı Be rlin’e geri dönmek zo runda kaldım. Türkiyemspor hakkında konuşacak olursak yaklaşık bir yıldır burdayım. Çok az seyirci geliyor maçlara. Çok güzel bir ailevi bir dostluk içindeyiz. Bölgesel Lig’e çıktık bu sene. Hedefimiz bu yıl ligde kalmak. Kalırsak ne mutlu bize. - Almanya doğumlu Türk oyuncuların Türkiye’ye bakışları nasıl?

-Bu havayı koklamış, burdaki altyapıyı görmüş futbolcular dışarıya fazla sıcak bakmıyor. Çünkü buradaki atmosferi almış, altyapı çok oturmuş şekilde. Hem maddi hem manevi açıdan Alman-lar gerçekten başarı getiren oyunculara çok değer veriyorlar. Fakat Türkiye’de gençlere fazla imkan tanımıyorlar. Muhakkak birilerini tanımak lazım. Arkanızda duran birileri olması lazım. Harcanıyorsunuz da. Ben bunun örneklerini yaşadım. Ama tabii ki önümüzde güzel örnekler de var. Yıldıray abi olsun, Hamit abi olsun, bunlar güzel örnekler. Biz de onların yolunda ilerlemek is-tiyoruz. Tek amacımız da aslında bu.

-3 milyonluk Türkiyeli göçmen nüfus, 70 milyonluk Türkiye’nin çıkardığına yakın milli takım oyuncusu çıkartıyor. Buradaki bu başarı nereden kaynaklanıyor? -Buradaki altyapı çok farklı. Ben Türkiye’de de altyapıyı gö-Buradaki altyapı çok farklı. Ben Türkiye’de de altyapıyı gördüğüm için diyebilirim ki, Türkiye’de 18 yaşından sonra altyapıdaki oyuncular kayboluyorlar. Ama burda azimli olduktan sonra, birşeyi istedikten sonra oluyor. Türkiye’deki gibi bir sene sakatlanırsın iki sene bırakırsın olmaz. Futbolun hep arkasında koşmanız lazım. Burda çok yetenekli futbolcular var. Türkiye’de de birçok örnek var, Ümit Karan buradan gitti. Barış Özbek, Alpaslan var. Önemli olan futbolu sevmek, peşini bırakmamak. Peşini bırakmadıkça bir yerlere geleceğimize inanıyorum.

--Almanya’da klüplerin yaklaşık 6,5 milyon üyesi var, Türkiye’de bu sayı resmi olarak çok az. Bu futbola verilen değerin başka bir göstergesi olabilir mi?

-Almanya’da şu dönemlerde spor çok büyük önem kazandı. Küçüklükten beri Almanlar çocuklarını yüzme olsun, futbol olsun, golf olsun tenis olsun yazdırıyorlar. Aslında bundan kaynaklanıyor. Türkiye’de ise maddi durumlar sıkıntılar, biliyorsunuz adam spor mu yapsın...

-

forza europe

--------------------------------------------------------------------------------------------------- 10Üsküp cad. 8-B/2 06690 Kavaklıdere Ankara Türkiye tel/fax: +90 312 467 12 69 www.sfrfilm.com

www.forzaeurope.com

...ekmek parası mı kazansın. Spor yapsa bile değişik düşünceler içinde. Burada ise bir rahatlık var. Dediğim gibi rahatlığın nedeni de altyapı. Almanya’nın bu güzel ortamlarından dolayı altyapı öyle bir yerleşmiş ki adamlar sporuna zaman ayırıyor. Türkiye’de altyapı iyi şekilde oluşturulduğu takdirde spor camiasının ilerleyeceğini sanıyorum. Umut ediyorum. Almanlar genelde Yabancılara çok açık insanlar. İnsanları kazanmasını çok iyi biliyorlar. Başarı getiren bir insanı her yerde kazanmak, yani nasıl anlatayım, beyin göçü bir bakıma. Futbolda da öyle… İyi top oynayanları hemen kendi vatandaşı yapıyorlar, bence çok güzel birşey. Bizde de güzel örnekleri vaörnekleri var, Mehmet Aurelio, Colin Kazım, yani şaşıracak bir durum yok. Bugün Odonkor Alman Milli Takımı’nda, Özil Türk, yani çok çeşit var. Yani “multi-kulti” desem?

-Sen böyle bir karar vermek istesen?

-Mesut burda kendisini denemek istedi. Fakat ben Türkiye’de doğdum büyüdüm. Türkiye’den başka bir ülkede oynamam diye düşünüyorum. Ne kadar da Almanya’da olsak da biz Türküz, Ben buna inanıyorum bunu söylerim.

Pa-Malik Joof / Berlin Türkiyemspor / Futbolcu

-Gambiya’lıyım. 23 yaşımdayım. 2004 yılından beri Almanya’da yaşıyorum. Evliyim, bir çocuğum var. Berlin Kreuzberg’de oturuyorum. -Türkiyemspor’un bu multi-kültürel yapısı hakkında ne düşünüyorsun?

-Çok pozitif düşüncelerle doluyor insan bu takımda. Farklı uluslardan renklerden insanl ar var takımda ve bir sorun yaşamadan oynuyorlar. Ligde de iyi durumdayız. Biraz çabalarsak bir üst lige çıkabiliriz.

-Almanya’da futbolda en çok neye önem veriliyor?

-Bence Bundesliga’da ve Milli Takım’da disipline çok önem veriliyor. Bu bir avantaj. Ama Alman-lar zaten genellikle di-siplinli insanlar. Maçta herşeylerini vererek oynamayı seviyorlar.

-Senin Alman Milli Takımı’nda oynama şansın olsa oynar mıydın?

-Tabii ki. Çok isterdim. Ama benim için biraz geç. Çünkü daha önce Gambia Milli Takımı’nda oynadım. Ama çok isterdim, neden olmasın. Almanya güzel bir ülke. Benim 2. evim diyebilirim. Eşim buralı, çocuğum burada doğdu. Burada yaşadığım için çok mutluyum. Almanca öğreniyorum bir yandan, şu an konuşacak kadar bilsem de o kadar iyi değilim. Ama neden olmasın. Dünya Şampiyonası’nda oynadılar. Avrupa Şampiyonası’nda finale çıktılar. İnsanın evi gibisi yoktur. Gambia’da doğdum. Orada birçok arkadaşlarım var. Ama Almanya’da da birçok şey yaptım. Galiba iki ülke de benim için aynı değerde. İnsanın evi gibisi yoktur. Almanya’da benim 2. evim. benim 2. evim.

-Gelecekte Alman Milli Takımı’nda Fransız Milli Takımı gibi daha çok göçmen kökenli oyuncuların oynayacağını düşünüyor musun?

Olabilir. 90’lara ya da daha öncelerine baktığımızda bu kadar karma bir Alman Milli Takımı göremezsiniz. Almanya’da entegrasyon oranı çok yüksek. 4-5 sene sonra olmasa da 15, 20...

forza europe

--------------------------------------------------------------------------------------------------- 11Üsküp cad. 8-B/2 06690 Kavaklıdere Ankara Türkiye tel/fax: +90 312 467 12 69 www.sfrfilm.com

www.forzaeurope.com

...sene sonra daha karma bir takım görebiliriz. Renk ve ırk ayrımının yapılmadığını gördüğünde kendini mutlu hissediyorsun. Futbol bu konularda çok özel bir konumda.

-Alman Milli Takımı’nda beğendiğin bir oyuncu var mı?

-Ballack’ı izlemeye bayılıyorum. Fransa’dan da Patrick Viera’yı.

Uwe Erkenbrecher / Berlin Türkiyemspor / Teknik Direktör

- Berlin Türkiyemspor’a geçen sene geldim. Şu an bölgesel ligdeyiz. 20 yıldır profesyonel olarak teknik direktörlük yapıyorum. Köln Spor Akademisi’nden mezun oldum. Berlin’de böyle bir klübün olması çok güzel bir şey. Bazı ufak tefek sorunlarımız olsa da burada çalışmaktan memnunum.

- Almanya’da futbolun bu kadar popüler olmasının gerekçesini siz neye bağlıyorsunuz?

- Ben çocukken okuldan çıktığımızda tek yaptığımız şey futbol oynamaktı. Futbolu çok severdik. Bulunduğumuz bölgede ne basketbol, ne tenis, ne de başka bir spor yapabilme imkanımız vardı. Ama futbol oynayabilirdik. İki ağacın arası ya da bir garaj girişi kale olurdu. Bir de top bulduğumuzda futbol için herşeye sahip olmuş olurduk. Almanya’da futbolun uzun bir tarihi var ve bu tarihsel boyut Almanya’da gittikçe genişliyor. Bugün televizyonun bunda etkisi çok. Bununla birlikte klüp üyeliği kültürü de bu popülerliğin bir diğer nedeni. 10-20 yıl önce Almanya’da klüplerin ortalama bin, iki bin üyesi vavardı. Şimdi her bir klübün 20, 30 bin üyesi bulunuyor. Örneğin Köln taraftarı olmak Köln klübüne de üye olmak anlamına geliyor artık. Futbol Almanya’da artık kızlar için de çok güçlü bir geleneğe sahip. Kollektif bir sporu oynamak ve taraftarı olmak, başkalarına saygı duymayı, birlikte olmayı da öğretiyor. Ben futbol oynamaya 5 yaşımda başladım. Şimdi 54 yaşımdayım. 50 yılım futbolla geçmiş. Bazen futbol yüzünden dünyada ne olup bittiğini farketmiyorum bile. Sanırım bu durum tüm Almanlar için de geçerli. Çalışmak ve futbol. İngiltere gibi…

-Almanya’da taraftarların ayrı bir eğlence kültürü yarattığını görüyoruz, düzenlenen or-ganizasyonlara bakıldığında.

-Bir kutlama kültürü gelişiyor zamanla, bu kültür de televizyonla yaygınlaşıyor. Futbol oyunu kutsanıyor bir anlamda. Son 10 yılda stadyumların nasıl değiştiğini nasıl konforlu bir hale geldiğini görebilirsiniz. Kutlanması gereken bir durumun söz konusu olduğu düşüncesi ile geliyor insanlar stadyuma. Bu nedenle birçok Alman boş vakitlerinde stadyumlara giderler.

“Futbol, bir çocuğun gelişimi için çok önemli. Adil olmayı, takım ruhu-nun ne olduğunu ve iş motivasyonunu öğreniyor çocuklar.”

-Almanya’da göçmenlerin de futbola ayrı bir önem verdiklerini söyleyebilir miyiz?

-Özellikle çocukların idolleri var. Sokaklarda futbol oynayarak başlıyorlar, ardından televizyon-daki futbol yıldızlarına ve bu yıldızların kazandığı milyon avrolara özeniyorlar zamanla. Oyuncu ücretleri çok yüksek, bu iyi bir şey ancak aynı zamanda tehlikeli. Çünkü gerçek hayat bazen TV’de gördüklerinizden farklıdır. Öte yandan futbol, bir çocuğun gelişimi için çok önemli. Adil olmayı, takım ruhunun ne olduğunu ve iş motivasyonunu öğreniyor çocuklar. Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.

forza europe

--------------------------------------------------------------------------------------------------- 12Üsküp cad. 8-B/2 06690 Kavaklıdere Ankara Türkiye tel/fax: +90 312 467 12 69 www.sfrfilm.com

www.forzaeurope.com

-Berlin Türkiyemspor’un şu an başka sahalarda antrenman yaptığını görüyoruz. Bu durum takımı nasıl etkiliyor?

-Bu durum bizim için çok zo-Bu durum bizim için çok zor. Çünkü bir antrenman tesisine sahip değiliz. Bugün çalıştığımız saha da Dinamo Berlin’in sahasıydı. Bizim kendi tesislerimiz olsa, çocukları da Türkiyemspor’da oy-namaya teşvik edebiliriz. Ama tabi ki ben sadece teknik direktörüm. Buraya geleli bir yıl oldu. A takımı ile ligde kalmak şu an öncelikli hedefim. Takımla yeterli çalışma fırsatım olmuyor, çünkü antrenmanlarda tüm Berlin’i geziyoruz. Birçok yetenekli Türk genci var burada, ancak kendilerini geliştirecek bir imkan bulamıyorlar. Hertha Berlin ya da başka bir takım gibi tesise sahip olsak buradan çok iyi yeteneklerin çıkacağını düşünüyorum. En yetenekli Türkiye asıllı oyuncular TürkiyemspoTürkiyemspor’dan çıkıyor.

-Berlin Türkiyemspor’un Türklerden oluşan bir takım olarak düşünmüştük. Ancak burada farkettik ki birçok farklı ulustan insan burada kaynaşmış durumda.

Bu çok olumlu bir şey. Futbol enternasyonel bir oyundur. Herkes sahada eşittir. Bu sezon Japonya’dan iki, Brezilya’dan bir oyuncumuz var mesela. Burada herkes futbolu seviyor. Eğer Almanya’ya entegre olmak istiyorsanız ve kariyer yapmak istiyorsanız futbol onlara güzel bir imkan tanıyor. Oyuncularımızın yarısı Türkiye asıllı. Diğerleri oyuncularımız da Alman, Gambiyali, Polonyalı, Japon, Brezilyalı. Ben de Almanım.

“Bence eğer birisi Türkiye ya da Almanya Milli Takımı’nda oynamak üzerine bir karar alıyorsa bizim onun kararına saygı duymamız gerek.”

-Son zamanlarda Mesut Özil’in Alman Milli Futbol Takımı’nı seçmesi her iki ülkede de ka-muoyunu çok meşgul etti. Siz ne düşünüyorsunuz?

-Bence eğer Almanya’da doğduysanız, ya da buraya çok genç yaşlarda geldiyseniz bu sizin kararınızdır. Bu oyuncuların bence iki kalpleri var. Ama birine karar vermeleri gerekiyor. Bence eğer birisi Türkiye ya da Almanya Milli Takımı’nda oynamak üzerine bir karar alıyorsa bizim onun kararına saygı duymamız gerekiyor. Çünkü iki yoldan birini seçen onlar ve o yolda gidecek olan da kendileri.

-Belki geleceğin Beckenbauer’i, Breitner’i Türkiye’den, Polonya’dan, Gambia’dan gelen bir genç olacak?

-Bec-Beckenbauer değil…Beckenbauer, ya da Cruyff, ya da Pele gibi oyuncular dünyaya bir kere ge-lirler. Şimdiki kuşağa baktığımızda bir karar vermenin henüz erken olduğunu düşünüyorum. Alman futbolu 10 yılda bir yeni bir idol yetiştiriyor. Bizim şimdi bu genç kuşağı beklememiz ger-ekiyor. Ancak şimdi başka ülkelerden gelen oyuncuların bu takıma katılımını önemsiyorum. Dünya futbolla birleşiyor.

Alman Milli Takımı’nın bugünü hakkında ne düşünüyorsunuz?

1974 ya da 1990’lardaki durumda değiliz. Ancak halen en iyi takımlardan biriyiz. Tüm zamanların iyi takımıdır Almanya. Güçlü ve atak oynar. Bazen teknikle, bazen de daha az teknik oyunla. Ama son yıllarda oyuncularımızın teknik olarak güçlendiğini düşünüyorum. İyi yoldayız.

Berlin-Almanya / Nisan 2009