41

HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

  • Upload
    buidang

  • View
    223

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti
Page 2: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HJZIR BEY VE "KASİDE.İ NÜNİYE"Sİ

Doç. Dr. Mustafa Sait YAZIClOGLlJ

1- HAYATi:

Daha çok Hızıı' Beyadı ile tanınan Hızıı' Bey İbn Celaleddin rıAgustos 14-07 dc Eskişehir'e bağlı Sivrihİsa~ kasabasıııda doğmuştur.B<•.hası Celaleddin Sivrihisar kadısı idi'. Meşhur Nasreddin Hoca'ya da-yanan sülfıleye ml'nsuptur2•

Hızır Bcy öncc babasmdan ogrenim gördü. Sonra Molla Yegan'ismi ilc şöhrt't bulan Ahmed h. Armağan'ın yanında eğitimine devamederek 'ondan, akli, nakli ve deVl'İn diğer önemli ilimIerini tahsil etti.D"ha sonra hoeasmtn kızı ile ~vlep..di ve hirçok çocuğu oldu. Öğrenimhayatı hittikten !'oonra, doğduğu !'Iehirdeki hir medresI'de müdeniR ol-du.

Fatih Sultan Mehmet ile tanışmasma dair aşağıda anlatılan hikaye;o deVl'in. ilim ve kültür hayatı hakkında hize bazı bilgiler vı~reeek ınahi.yettı:dir.

O deVl'in arap [ılimleriııden hirisi4 Türkiye 'yı: gelir. Sultaııııı hu'zurunda tertip edilen bir toplantıda, Türk alimlerine sorular sorar veuygun cevaplar alamaz. Bu durum sultanı çok rahatsız eder, "ira prcRti.

1.ME;CDİ EFENDi, 'fercii",e.i Şakij;k.ı Nıi",,;n;)',' P ulem,;i Deı>let.i Al.; OS/llCiniye,Matbaa.j Amire, İstanbul, 1269/1852, s. i ıi: F. BABINGER, "Hızır Bey", E.I, (Fransızca nib-

hn), C. Il, s. 1010.. 2 BABİNGER, "Hızır Bey", s. 1010; ~[. TAHİR, Osmanlı Müelli/l,',.;, Ltaııbul; 1971,

c. I, s. 337. Nasreddin Hoca XIII. yüzyılda Akşehir'de yaşamıştır. Ünii Türkiye'den başka Or-t.a Doğu'ya hatta bütün dünyaya yayılmıştır. Akşehir'de ölmüş ve orayu defne<1ilmiştir. Bkz.İBRİS SHAH, Les SouJis el l'Esoıerisme, Payot, Paris, 1972, s. 60 vd.

3 )Io\la Yegan Aydın'da doğdu. Tahsilini Inmamladıkl'\Il sonra çe~itli Illeıl~eselerde ho-ealık yapu, sonra da kadı oldu. Daha fazla bilgi için bk. F. BABİNGER, Malıomet II, le Con-qu/ranı el son Temps, Payoı, Paris, .954, ss. 574, S75; MECDİ EFENDt. Şakaik, >. 10-3:HAM-MER, 1Jistoirr de l' Empire Ollomaıı, M. Doehez tarafıtıdan alınancadlLll lerdime. Paris, 18114.

ı. s. 218 ..ı Babiııger'e g;;re bıı bilgili Kıızey Afrikah idi. Bak. a.g.e., s. 585.

Page 3: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

550 MUSTAFA SAIT YAZICIOGLU

1011'

jinin sarsılması söz konusudur. Bu bilginle hoy ölçüşebilecek hir aliminderhal bulunmasını ister. Kendisine, o zaman 30 yaşlarında olan ve ~iv-rihisar'da medrese hoealığı yapan Hı~ır Bey'den ~öz edilir. Hızıı' Beyçağrılarak toplantı yeniden düzenlenii".

Arap hilgin çeşitli konularda sorular sorar ve Hızıı' Bey hepsin:i ga-yet güzel cevaplandırır. Sıra kendisine gelince arap bilgine 16 fennikapsayan sorularını yöneltil' ve tatmin edici cevaplar alamaz. Sultan() kadar meTlınun olmu~tllr ki, heyecanından yerinden kalkıp yenidenoturur. Hızır Bey'i hararetlı) tebrik ederek onu, ataları tarafından ınşae~libı Bursa ınedresesi müderrisliğine tayin ederS•

Hızıı' Bey müderris olarak Bursa medresesinde birçok ogrenci ye-tiştirdi. Hocazad(~ ve Şemseddin Hayııli Ahmed Efendi gibi iki değediasistanı vardı. Daha sonra yine Bursa'daki Beyazıt medresesine, oradanda İncgöl kadılığına tayin edildi. Bilahare Edirne'deki lir medresedeyeniden eğitim hayatına döndii. Nihayet "tekrar Yanbolu kadılığınatayin edildi6•

İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti olan İstanlıul kadılığınH tayin etti7• Hızır Bey İstanhul kadısıiken vefat etmiş (1458-591 ve Eyüp yakınlarında bir yere defnedilmiştir8•

Hızıı' Bey gerek zekiisı g(~rekilmi ile dıwrinin mümtaz simalanl'danbirisi olmuştur. Türkçe, arapça. ve farsçayı yazdığım kaynaklar söyle-mektedir. O devirlerde Türk öğrencileri, bilgilerini ilerIctmek ve ihtisasgayt>si"ilc arap ülkelerine ve Orta Asya'daki ilim merkezlerine gider-krai. Hızıı' Bey hiçbir yabanı'l ülkeye gitmeden tahsilini tamamlam'ışve ••.kranları arasından sıyrılmasını bilmişti.

. .O. ErgiJl'e göre Hızıı' Bey an.p ülkelerine gitmeden arapçayı mü-

kemmel bil' şı:kilde öğrenen yegane alimdir9• Buna paralel olar"k t( sirİ

"S MECDİ EFENDİ, Şakui}':, ". 1l2: HUSEYN B. HOCA, Beşuir ehl el.iman bi-fütıthat.,Al.i O..",an, 'yazma, Tunus Milli Kütüphanesi, No: 41, e. ı, H. 53; İSMAİL HAKKı B.HALİL, Metalih el.IrIiini)'e ve I.u/uit 'el.Nuniye, S\.ileymaniye Kütüphanesi, Tırnovalı, No:Il61' ss. 10, iı; 1. HAKKı UZU:'iÇARşıLT, Osmanl, Deıletinin imiye Teşkiltiıı, Ankara,1965, s. 229; M. ŞEREFEDDİN, "Türk Kelameılan", Durülfıtnun ftiihiyat Fakültesi Dergisiiçinde, İstanhul, 1932, c. 23, ss. 10, ıl.

6 MECDt EFENDİ, ŞaMil<, ss. Il2, Il3; BABiNGER, "Hızır Bey" maddesi, ss. 1010,

7 MECDİ EFENDİ, Şakaik, s. Il3; BABiNc'ER, a.g. makale, s. 101l; HUSEYX B.HOCA, Beşiiir, vr. 54; M. AKDAG, Türkiye'nin Iktisiidi ve Içtimai Tarihi, Ankara, 1971, e. II, s.65, n. I,ve s. 67, n. 2; Jsltim Ansikl"pedisi, c. V, s. 471.

8 Şakaik, s. 1l3: H. B. HOCA, Beşiiir, vr. 54; BAHİNGE;H, a.g. makale, s. IOı1.9 O. EHGİN, "Medreselerdeki Öğretim Tarzına bir Bakış", Prof. A. Süheyl Ünvcr'iıı Fa-

ıih Kü/hyesi ve Zamanı Jlim Hayatı adlı kitabı içinde, İstanbul, ı946, s. XXI.

Page 4: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HIZIR BEV VE "KASİDE-İ NUNİvES"i 551

dc çok olmuştur. Ti:ırklerdp, Rıl7.i ekojünün temsil<oisive devam e1.1ir'i('isiolmuş, Muslihuddin KastaIani, Hayali Ahmed Efendi, Alaeddin Arahi,Hocazade, Hatibzade, Muarrifzade gibi parlak' öğrenciıeri de ondansonra ayni ekolüu devam ettirieileri olmuşlardırlO. Tazarruat sahibi Si-nan Pa.şa, Ahmed Paşa vı~Yakup Pa?a adlarındaki üç oğlu, gerek ze-kalan gerekse edebi çahşmalan ile o devrİn' kayda dt,ğcr şahsiyederjn-Jendir!!.

i1- ESERLERi:

Hızır Bey'in cu çok tanınan ve şöhret bulan esp,rciği "Kasidı'-iNuniye"sidir. 105 beyitten meydana gelen bu küçiik risalenin her beytibir keliimi mcvzuya hasredilmiştir. Nuniye gerek devrinde, gerek dahasorıra pek çok kişi tarafmdan şerhedilmiştir. Bu şerhlerin içinde en fazlatanınmış olanı talehesi ve asistanı Hayfıli Ahmed Efeudinindiı.12•

\Şakiiik-i Numiiniye'yegöre Hızır Bey.bu kasideyi yazdıktan sonra

Sultan Fatih'e göndermiştir. O da görüşünü aıİnak üzere kasideyi MoııaGürani'ye verir.

Sultauın bu isteği üzerine MolJa Gürfmi ile Hı7.ır Beyarasındayazılı bir müuakaşa geçmiştir. Gürani, Hız ır Bey'in takdi~ beyideriudenbiriude " ~\.! "fiilini "miiıeaddi" olarak kullandığır!ı, halbuki bu fiilinaslında "lilzım" fiil oıauğuııu sultana bildirir. Sultan da bu hususu kas!-deniu arkasına yazıp, cevabını istemek iiz~re, yazan!. göudermesiniMolla Güraniden ister. Gürfını sultanın hu isteğini y~rine getirir. HızırBey bu itirazı görünce, cevap olarak hemen altma şu Kur'an ayetiniyazar: (t...•./'..ill r"~lj ,,"'./'I"'f':-,,ü J )13. "Kalplerinde hastalık vardır,Aııah hastalıklarını artırmıştır". Bu ayettı: "~I/'fiili "müteaddi" olarakkullanılmıştırl4.

Hızır Bey'in arapça başka bir "Kaside-i Nl1niye"si daha vardır.Ayııca Fatih'in emri ile "IHetfili"i arapçadan farsçaya tercüme etmiş-

10 İ. H. UZUNÇARŞıLI. Osmanlı Tarihi, Ankara, 1975, c. II. s. 652: UZUJliÇARŞILI,lımiye TeşkilUıı, s. 229.

i i BABıNGER, a.g. ınakalcsi,'~. 1010.12 KATİp ÇELEBİ, Keşfü'z-Zurıun. c. II, s. 1349; 1\1.TAHIR, Osmanlı Müellifleri, c. I,

. s. 337; A.S. uNVER, a.g.c., s. 245. .. B 2/Bakara-IO.L.J tR: UZUNÇARŞıLl, Osmanlı Tarihi, c. II, s. 652. Il. i; MECDİ EFENDİ, Şakaik,

ss. 113. 114. Şunu da bclirt~lim ki Moııa Gürani, Fatih devrinin kayda değer aıimlerindciıdir.Daha çok hanefi r,kh! üzerinde ihtisas sahibi idi. Bak., Şakaik, ss. 102-106.

Page 5: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

55~ MUSTAFA SAiT YAZICIOGLU

tiris. Snltaııın. hir ı~serj arapçadan farsçaya tercüme l~ttirmeı>iniJl sehep.lerini araştırmak 'koıııımıı~ dışında kalmaktadır.

Hızır Bı~y kı'ndi devı.inde olduğu gibi, sonraki devirlerde de büyüktesirler iera etmi~ bir bilgindir. Çok zeki olan Hızır Bey, "ilim dağarcığı"tıkahı ilc dr' anllırdl'6• '

IlJ- KAS1DE-İ .NONİYE:

Daha iinCf~de i,?arct ettiğimiz gihi "Kiıside-i iYilniye" 105 heyitolamk yazılmı~ "basit"l? yc~ninde hir kasidedir. Birçok dcfa şerhedilenNaniye'nin Süleymaniye Kütüphanesinin çeşitli seksiyonlarll'.ua 40 ayakın y,.zma nü:;hası mevcuttur.

"Kaside-i iYl1niye"niıı hütün heyitIeri "N" harfi ile bittiği için"Ni/niye" diye isimlen.dirilmiştir. Bu stilde yazılmış başka "Kaside-iNaniye"ler d(~vardıriS. "L" harfi ile biten "J,lJmiye"ler ve "M"'ile hiten"l11imiye"lcr de mevcuttur.

Bn küçük kaside hemen hemen bütün kdiimi problemleri bir beyitledile getirir. Paris Milli Kütüphan.esinde hulunan bir yazmadal9 kasidealtı bölüme ayrılmıştır. Buna göre ünce Allah 'ın sıfatları meselesi eleaıınıyor. İkinci olarak Allah'ın müspet ve menfi sıfatları, ü(;iincü olaı:akP('ygamherIik ı~üess~sesi incelenir. Dördüncü hölümde me'ad'c dairkonularla devarn eden kaside. n.ihayet iman ve irİıamı;t'e ait hevitlerile hilf'r. . • •

1V11niyl'lde ele alınan konular hira~ daha detaylı olarak şöyle tespitedilehilir: '

J- Allah' ın Sıfatlaı;ı:

AIlı;,h'ın Tahiat.ı

Allah'ın Sıfatları

15 Me/tili' el-Enııtirın yazarı Kadı Slriiccddİn (ö. 1238) dir. Konya'da Kôdıül.Kudôt idi.Meıti/i' bir keliim ve mantık kitalııdır. Kadı Sı'rüceddin tasav\'lıfçulara karşı idİ, zira kelôml.tasavvuf arusınıla bir zııiık olduğuna inamyordu. nak. İ. If. l:ZUNÇARŞILI, Osmanlı Tarihi.Ankııru, 1975, c. ı, s. 26. Söz konusu lercümenin hİr niishas. Ayasofya Kütüphanesinde buluu-maktadır. Bak. ){, TAHİR, Osma,,/ı iHiiellifleri, c. ıı, s. 337: ııyrıca krş. M. ŞEREFEDDt!\',Tiirl; K e/iİmella", s. IL.

16 F. nAnINGER. :\[ııhoıııet ıl. s. 585.ı7 Nuniye'nin şiirihlerind'en biri olan Uryiini, şerhinİn bıışıııda kaside hakkıııda hozı bil-

~i1er verir. Nııniye'nin ritmi Miislef'ihın fFililun JlIiislef'ilun jFıiihın dur. Rak. URY ANİ (OsmonKilisi). ,Serlı cl-Kasicle e/'!Vıiniye /i'I-Urytini. İsıoubul, 1301/1883, s::3.

18 HE:'<Rİ LAODST, Les Schismes dans L'Is/am, Payoı, Poris, 1965. ss. 210, 273.19 Paris ;1Ii1liKülürlıonesi, Şark Yazmıılıırı nı. (Su!,,,ı. Turc), No: 1409, H. 29-32.

Page 6: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HIZIR BEY VE "KASiDE-İ NUNiYE"Si

Yaratma (Tekvın)

Keli'uıı

II- Allah Karşısında Insan:

Rii 'yetuııah Meselesi

İnsull1n Fiilleri,İyi (Hıısn) ve kötü (Kubh) şeyler

Akıı ve İIMü Ki'ınıın

Güç yetirilemiyen şeyi teklif (Teklif-i ma ifi YI/tM.)

Rızık

Ece!

III"'- Peygamberlik (Nübiivvet):

Hz. Muhammed Peygamberlerin en üstünüdür

Pcygamherin Mueizel~ri

Peygamherin :Miracı

Peygamberler günah işleyebilider mi?

Peygamberlerin melek ve evliyalardan üstiin oldukları

Evliyaıarın Keri'ımetleri

IV - .Öldükten Sonra Dirilme (Mead):

Suat, Vezn, Havz vs.

Kabir HayatıK~bir Azabı

Cennet ve Cehennem

-- Şefaat :l\'Ieselesi

v- lman Problemi:

İman ve İslam tabirIeri

Taklitçinin İmanı

VI- imamet:

İmamın ZaruretiDört Halifenin Hilafet Sırası

Miiçtchidin Durumu

Yezid ve Şcyt~tIıın Durumu

* * * *

5)3

Page 7: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

MUSTAFA SAIT YAZICIOGLU

Kaside-i Nuniye'nin Osmanlı medl'cselerinde okutulduğuna dairelimizde herhangi bir belge yoktur. Bu hususta programlarda da birişaret bulamıyomz. Bununla beraber şerhleri ile, üzerinde çok durulanhir eser olduğu anlaşılıyor. Kaside-i Nuniye'nin XV: yüzyıldan XIX.'yüzyıla kadar çeşitli iUimkree yapılan 10 un üzerinde ~crhini tespit et-tik~ Bu durum Kaside'nin Türkler arasında ne kadar yaygın olduğu hak.kında bize bir fikir verınektedir. '

Katip Çelebi'ye göre Hızıı' Bl'y'Kuside'sini "Cevahir el.Ak6id" diy!'adlandırmıştır200 Fakat o, daha çok "Kaside-i Nuniye" adı altında şöh-ret bulmuştur. Nuniye'nin ilk baskısı 1258/1842 de İstanbulda yapıl-mıştır210

rv- KASIDE-İ NUNİYE'NİN TÜRKÇE TERCÜMESi:

Hızır Bey'in "Kaside-i Nilniye"sini, bazı şerhlerine, hilhassa Ha-yali Ahmed Efendi \e İsmail Hakkı b. Halil'inkine dayaparak tercümeettik. .

. Beyitlerin tercümesindeki güçlükler sebebi ile, metnin içine, şerh-lerden aldığımız köşeli parantez içindeki açıklamalar ilave edilmiştir.Beytin manasını anlaşılır hale getirebilmek için, hu, kaçı~ılmaz idi. Zatenaslında önemli olan kelime!,i kelimesine bir tenüme yapmak değil, beytinanlamını vermektir.

Hayali Ahmed Efend.i (ö. 1470) Hızır Bey'in talehesi ve asistanıoimu~turo Yazarı çok yakından tanıdığı için, onun Nuniye'yi şerheden"Şerh el-Kaside el-Nuniye"si, en iyi şerh olarak kahul edilmiştir. HızırBey'e olan yakınlığı dolayısı ile hocasının metnini en iyi !ierhetlebileeekdurumda olduğu anlaşılıyor.

D£ıvud Muhammed Karsi'nin (ö. 1747) "Şerhel-Kaside el-Nuniye"side Nuniye'nin tanınmış şerhlerindendir. Yazar ~erhinde sık sık Hayali'-nın ~erhine atıflarda bulunur.

Nihayet İsmail Hakkı b. Halil'in (ö. 1910) Metalib eı-lrjaniye veİzahat e[-Nuniye'si yakın tarihimize ait bulunmaktadır. Türkçe olarakyazılmıştır. Yazar' şerh içinde Kasidenin bir tercümesini de. vermiştir.

Bu şeriılerle ilgili, ınetin içinde .gösterdiğimiz kısaltmalar aşağıdaişaret edilmiştir.

20 KATıp çELEBı, Keşf el-Zumin, c. ll, SSo 1348, 1349.21 ıslam Ansiklopedisi, c. V, SO 471.

Page 8: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HlZIR BEY VE " KASİDE-İ NUNİYE"Sİ 555

Şerh

Karsi

Metalib

Şerh el-kaside el-Nuniye, Hayali Ahmed Efendi, İst an-.;hul, 1317/1899

Meıatib eı-ırfaniye ve İzfihaı el-Nı/niye, İsmail Hakkıh. Halil, İstanbul, 1894

Şerh el-Kaside el-Nuniye, Davud Muhammed el-Karsi,ya;ı;ma nüsha, Süleymaniy(~ Kütüphanesi, Kasideei.;ı;a-de, No: 166

Terciimeyi yaparken yukarıda bahsi geçen eserlerden istifade edil-miş, notlardaki açıklamalar gen.ellikle bu üç eserden alınmıştır.

Notlar tamamen metnin açıklaması mahiyetiı;ıde olup, kendi tenkitve görüşlerimize yer verilmemiştir. XV. yüzyılda, bir Türk kelameısınınfikirlerini olduğu gibi vermeyi ve kellimi problemlerin nasıl ele alındığınıgöstermeyi gaye edindik. Böylece Kasidenin orijinal manasını aktarmışolduk.

* * * *

TÜRKÇE TERCÜME:

1- Vasıf1arı ve şam yüec, hükmü ve yanılmaZıığl her türlüadaletsizlik izindcn münezzeh olan Yüce Allah'a hamd olsun.

2- Selam, O'nun kanunlarım (şertii') bildi;en, Adnanı2 soyundan ge-len Peygamberimiz Mustafa'nın üzerine olsun.

3- Ayrıca [selam], hulutlar bol yağmurları ile çayırları suladığımüddetçe Peygamberin ailesine, ashabına ve onlardan öncekilere olsun.

4- Bu [kaside] İslam akfıidi olup, affedilmez hüyük günahkarolan hirisine aittir. O, bu [kasideyi] mü'min ismini süslemek isteyenherkese tavsiye ediyor.

5- Ben [bu kasideyi Allah'tan] adalet ve ih,san umarak [azabamaruz kalmamak üzere] kıyamet günü için bir kazanç olmak üzerehazırladım.

6- Bızim Allah'ımız V&ib'tir23• Zira O'nsuz varlıkların silsilesisonsuza kadar devam ederdi [Bu bizi zincirlemeye götürür. O haldeAllah Vacib'tir ]24.

22 Hz. Peygamberin soyu Kureyş kabilesinin atalanndan olan Adnan'a kadar çıkar.Allah'ın kanunlanDI muddileştiren Peygamber olup, bu, ona selamı zorunlu kılar. Şerh, s. 1.

23 "Vacib" kelimesi ile yazar" Vacibü'l- Vücud"u yani kendi kendine var olan, varlığıhaşkasına muhtaç olmayan yüce Allah'ı kastediyor. O halde Allah Vaeib (zonınlu) ve kendikendine var.olnndır. Metalib, ss. 12,13; Aynea hak. Prof. Dr. HüSEYİN ATAY, Farlibive ıbnSina'ya Göre Yaratma, Ankara, 1974, s. 107.

24 Prof. Dr. HüSEYİN ATAY, a.g.e., s. 116.

Page 9: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

556 MUSTAFA SAiT YAZICIOGlU

.,

7- Bütün mümkün varlıklar (havadis) ve asıl elemanlar, hu dünyayıyapan ve onu düzenleyen, ezeli olan Allah'ın varlığına şehitdet ed~rler.

8- Yaratıkların bir ahenksizlik olmaksızın yaratılması, - madeınki bir tı!-klitçinin fiili söz konusu değildir - bir ikinci [tanrının 1 varl'ğıinancını yok eder25•

9- Allah'ın zatının mümkün varlıklarla ortak hiçbir yönü yoktur.Zira zorunluluğun şartı mümkiinün şartına eşit değildir.

10- [Allah'ın] başkalarına muhtaç ohnama keyfiyeti O'nda çok-luğun reddedilmesini gerektirir. Zira iki cüz olan yerde kül ciiz'e muh-taçtır. [Allah hirleşik olarak kahul edilecek olsa başkalarına ihtiy:ı.ç his-setmiş olacaktır].

ll- Allah ne hütün (külı), ne eüz' ne de arazdır. Ne arazlar için vene de yaratılmış varlıklar için (ehan) hir mekandır.

12- Bu kelimeye hangi manayı verirsen ver, sakın Allah için "ccv.her" sözcüğünü kullanma. Herhangi bir eksikliğe çağrışım yapacak hirisini O'na vermekten sakııi! .

13- Allııh her şeyi kuşatmıştır. [Fakat onun öıii]; aliınlerin vebilgileri miikemmel olanların (ashab.ı irfan )26 göziinde, birliği (ittihild)ve hulul'ii asla kabnl etmez. .

14- Allah'ın mekanlar (ahyaz)27 ve zamanlada hiçbir ilişkisi yok-tur. Böylece şekillere ve rcnklere henzcmckle de vasıflıındırılamaz.

25 Bu dünyanın Allah tarafından yaratılışı ve mlikemınci bir şekilde düzenlenişi "O'nadenk bir başkası" fikrinin imkansızlığım ortaya koyar. ı'IJetôlib, s. IS.

Yazar lıurada "Delil et.Temiinii'" ya işaret ediyor. Müslüman kelameılara güre Allah'ınbirliğini gü,teren delillerden birisi de budur. Bu delil, "biçbir ortak yönleri ve karakterleriolmayan her ikisi aynı anda aynı faile ait olamayan iki sınıf arasındaki mantıki ilişki"denibarettir. Bak. ANDRE LALANDE, Vocabulaire Tet:lınique et Critique de la Plıilnsophie. Paris,

1972, s.317.Kur'anda (21/Enhiyii: 22) şöyle deniyor: (li.ı...AJ .:ii 1)'1 .~T ~-r..; .:.ııs')) "Yerde

ve gökte Aııah'tan başkası olsaydı onlar fesada uğrardı". ıslum kelumcıları bu delile dayanarak.Allah'ın birliğini güsterirler: Şayet iki tann olsaydı; mesela birisLbir şey isteyecektir. Burnda ikidurum söz konusudur: Ya diğiri de onu isteyecektir, bu durumda anlaşmak yoktur. Veyn ötekionu istemiyecektir ki bu andn ımlaşmazhk söz konusudur. Bak. Şerh, s. 17.

26 "Ashôb.ı ir!an" ilc Hızıı' Bey "Ehl-i Sünnet \~e'I-Cemnat"n işa~et etmektedir. Bubeyitlc ynzar yahudi, hıristiyan ve hir kısım mutnsav\'lfa'nın ve a~ırı şiilerin Aıınh'n hululhakkındaki sözlerini reddetmektedir. Meıiilib, s. 21 "d.

27 "Ahyô." kelimesi "bir cisim işgal eden mekan" diye tnrif edileu "hayyi," kelimesininçoğuludur. .

Page 10: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HIZIR BEY VE "KASİDE-İ NUNİYE"Sİ ' 557

15- Aııah diri (/ıayy)28 dir. O, her şeyi işitir (serni'), her şeyi görür(basır), her şeyi bilir ('alim) ve ister (şii'i). Allah a.yrıea kudret ve kelamsahibidir, fakat bu telaffuz edilen bir ses değild.ir.

16- Ezclllerin çokluğu zorunlu d( ğildir. Fakat basıretli kişilerin29

gözünde Allah'ın sıfatları zatmdan başka bir ŞfY değildir30•

17- Tesclsülün nefyi, ister [eşyaların çoğalması ile] ister [eşyalar-dan birinin diğerini] takibi ile olsun, bize, kemal sıfatı ile muUasıf işinsahibi olan Allah'ın kudretini gösterir.

18- Fii1lerIndeki mükemmeııiktm hı.reketle, müessir sebep olanınilmi hakkında akıl yürüttükleri için, kclameıların sağlam bilgileri vard'r31•

19- [Allah'ın] zamanla ilgili olan şeyleri kesin olaı:ak bilmesi, ken-disinde zamanlamay' gerektirmez.

20- Hiçbir şey Allah'ın iradesi dışına çıkamaz. Bununla beraberküfürden asla memnun değildir.

21- İrade ne bir emir ne de bir istektir. Belki o makdum [kudretyetirilen şeyi] tereihle tayin edenbir vasıftır.

22- Kendisin.e meYIl'decek hir sebep olmaksızın, bir şeye tercihiyöneltmek mümkündür. Bu, su dolu iki kap32 karşısmdaki susamış bir"kimsenin durumıı gibidir.

23- Allah'm yaratması (tekvın) zaman dışmda ezelidir33• FakatO'nun tarafmdan yaratılan' zaman ve zamanm iin'ı içindedir.

24- Bizim keliimımız nefsi sıfatlardandır. [Bizim varlığımıza bağlıbir niteliktir]. Bu kelam bize konuşamıyanın veya konuşmaya kabili-yetli olmayanın farkedilmesini sağlar34•

28 Kellimeı ve felsefeeiler Allah'ın diri olduğ'unda ittifak halindedirler. Şerıı, s. 27.29 Bunlar "Ehl.i Sünneı"tir. Mettilib, s. 28.30 Hızır Bey bu heyitle Miltezile tarafından yapılan itirazları eevaphyor. Mutezile "ezeli

sıfatlan kabul ederek birçok tanrının varlığını kabul ediyorsunuz" der. Mel{Jlib, ss. 28, 29; Şerh,s. 31. Hayali hırisıiyanlann "üç kadim" kabul ederek küfre düştüklerini söyler. Şerh, s. 31.

31 "Erbab-, ı:yklin" ile Hızır Bey kellimeılan kastetmektedir. Şerh, s. 33; Melalib, s. 31;Karsi, vr. 24 a.

3? " .• '.1 ,."''' " .'.1 .,C-" d d M t"l'b 31• • ~ ~Ju;.",ıe 1,:':~J\.J ,-*\.4 Dıanasın a ır. e a ı , s ••. '. ,

33 Ebü Mans,!r el- 1II8tııri<1i\"c onun ekolündekiler lekvın sıfatının gerçek, ezeli ve Aııah'ındiğer 7 sıfatına illive edildiğini kalıul etmişlerdir. Bıı, l\Iiitııridl ile Eş'ari arasındıi.ki görüş fark-Ianndan birisidir. Eş'ari'ye göre lek,'ın sıfatı ezeli olmayıp fiili sıfatlar cümlesindendir. Bkz.Ş"h, s. 38 vıl. Krş. Kemnl Paşazade, Hisalc cl-lh/ila! be)'n el.Eşaire t'e'I.Ma/ul'idi"".fı ismı aşerm.s'ele, yazma, Siileymaniye KUtüphane.i, Tımavaiı, No: 1847/2, vr. 57.

34 Şerh, s. 40.

Page 11: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

558 MUSTAFA SAİT YAZICIOGLU

. 25- Kelam35 ne hir şeyi hilmek ne de irade etmektir. Zira irade ilekelam arasındaki fark36 aklcıı hilinir.

26- Dillerin [lisan] yaratılmış olması hususu, İncil ve Furkangihi kelamların yaratılmış37 olmasını gerekli kılmaz.

27- İlahi kanun (şer')38 [Allah'ın] kelam [sıfatını göstermek için]fer'i hir dal değildir. Zira Kur'anın taklit ~dilemez i'cazı hu i~aIıi kanu-nun varlığını göstermek için yeterlidir.

28- Allah'ı gözlerle Cennette görme~ mü'minlcr için. gerçekleşecek,fakat amalar39 onu asla göremeyecektir.

29- İnsıınancak öz'e (cevher) araz'a veya mümküne nüfuz etmek-sizin, dış görünümleri görehilir40•

30- Allah'ın hakikati dünyamız da anlaşılamaz. Fakat mü'min-lerin41 tereddüdü [Allah'ın hakikatini] Cennette tanıyıp tanıyamıyacak-ları hususundadır42•

31- İnsanın fiillerinin ve hu fiillerindcn doğduğu zannedilen işlerinyaratıcısı Allah'tır43•

35 Allah'ın kelam s.ıfatı ile ilgili olarak Maturidi ve Eş'ariler arasında küçük bir farkvardır. Bk. Kemel Paşazade, a.g. risille, vr. 58.

36 " L.." zamiri ( 4'.r<J ) .kelam, ilim ve irade sıfatı manasındadır. Bkz. M eta/ib,

s. 37; Karsi, vr. 29a, 29b.37 Kur'an, İncil vs. yi okıırken ağzımızdan hava ve özel kelimeler çıkar. Gerçekte okunan

Allah'ın ezeli sıfatlandır. Metalib, s. 39.38 İlahi kanun Kıır'an ve Peygamberin hadislerinden müteşekkildir. Karsi, vr. 30a.'39 " .:ıV " kelimesi ile Hızır Bey inanmayanlara işaret ediyor. Onlar kendi gözleri ile

gerçeği görmek istemeyenlerdir. Metalib, ss. 40,41; Karsi, vr. 30a, 30b. Şerh 'te rü'yetullah hak.kında bir hayli uzun izôhat meveuttıır. Bkz. S. 44 vd.

40 " r-" " zaıniri kelameıları ve İlôhi Kanun müntcsiplerini (orbab eş-şer') kastediyor.

Meta/w, ss. 43. 44; Karsi, vr. 31b.41 Bu beyitle Hızır Bey Eş'ari'nin rüyet hakkındaki delilinin bir özetini yapıyor.

Metalw, s.41 vd.42 Allah'ı bilme hususunda en çok münakaşa konusu edilen konu şu idi: "Allah'ın zatıpın

bütünlüğünü kavrayabilmek mümkün müdür değil midir?" Filozoflar, Gazali, İmam cl-Harc-meyn ve bazı Silfiler bunu reddetti. Bütün kclameılar bu imkanı kabul etmişlerdir. Şerh, s. 47.

43 Bu, EbI-i Sünnetle Mutezile ve filozoflar arasında büyük münakaşa konusu olan birhusustur. Mesele "insamn fiillerinin Allah tarafından mı veya insanın kendisi tarafından mıyaratıldığını" bilmektir. Allah tarafından yaratıldığı görüşü EbI-i Hak tarafından kabul edil.miştir. Onlara göre bütün fiiller Allah tarafından yaratılınıştır. Buna karşılık insamn da bir kesbgücü vardır. Mutezile ve filozoflar fiillerin yaratıcısının insanların bizzat kendileri olduğu görü'şündedirler. Bunlardan herbiri görüşleri doğrultusunda aIJi ve nakli delillcr ortaya koymuşlar-dır. Şerh, s. 48 vd. Şayet insan fiillerinin yaratıcısı olsaydı, yarattığı şeylerin bütün inceliklerincvakıf olması gerekirdi. Halbuki insan hiçbir zaman böyle bir bilgiyc sahip olamamıştır. O haldckendi fiillerinin yaratıcısı kendisi olamaz. Meta/w. s. 45 vd; Şerh, s. 49.

Page 12: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HIZIR BEY VE "KASİDE-İ NUNİYE"St 559

32- Gcrçekte insanları iyi yola sevkeden ve onları dalaleteuğratanO'dur. Bu iki kavram [yol göstermek ve doğru yolu şaşırtmak] mecaziolarak sırası ile peygambed;re yc şeytana atfedilmişlerdir.

33- İyi (/ıusn) vc kötü (kubh) şcyler ilahi kilnun tarafından belirlen-mişlerdir. Fakat biz44 diyoruz ki [ilahi kanun tarafından açıklanmadanönce] akılla onları hissetmek de mümkündür4s.

34- İnsanlar için [kısmi] bir seçim hürriyeti46 vardır ki bu onlarınkesbi'di •.. [Onun için kesbettikleri şeye göre] Itaat ve isyanla nitelen-dirilider .

35- İlahi hükümdc aklın yeri yoktur. Bununla beraber Allah'tabir sebep kabul etmenin imkanı hakkında iki görüş vardır47•

36- Hiçbir insan [Allah tarafından] gücünün üstünde bir işlecmmredilemcz48• [Fakat insan bu ilahi hikmetin] sebeplerine nüfuz et-mekten acizdir.

37- Allah için [her şeyin] en iyisini (aslah) yapmak zorunlu olsaydıhiç kimse küfUr, fakirlik, felaket ve üzüntülere duçarolamayacaktl49•

38- Rızık, helal veya haram olsun bir hayvana verilen ve onun yc-diği şeydir. O halde rızık helal ve haram .diye iki kısma ayrılırso.

39- :Hiçbir canlı, yırtıcı bir hayvanın dişlerisı tarafından parçalansabile, ecelinisı öne alamaz.

44 Hızır Bey burad'a Miituridi'lerin görüşünü belirliyor. Meıa/ib, s. 48 vd.; Karsi, ~r. 52a.45 Eş'ali'lerin bir kısnuna göre eşyaların helôl ve haram olmalarım belirleyen akıl değil

şeriattır. Kemal Paşazade, lhlila!, vr. 58; Krş. Şerh, s. 53. Bu konu da Eş'ari, Mıituridi ve Mute.zile arasında nıünakaşa konusu olmuştur. Şerh, ss. 53, 54, 55.

46 Kısmi hürriyetle ilgili olarak bkz. Şerh, s. 56.47 "(Açık olmayan) bazı ilahi kanunlar sebebi ile Ehl.i Sünnet ikiye aynımıştır". Melalib,

s. 53. Aklın ilahi kanunlar üzerindeki tesiri hakkında Eş'ari va Miituridi arasında küçük bir fark,'ardır. Meıalib, ss. 52, 53; Karsi, vr. 38a. Bu fark şöyle özetlenebilir: Maturldi'ye göre akıl vahiy.den önce Aııah'ın varlığını ve birliğini kavrayabilir ve kavramalıdır da. Eş'ariye göre ise vahiyakıldan öncedir. .

,ı8 Güç yetirilemiyen şeyi teklif (ıek~if.i ma lıi yuıak) Eş'arl'lerle Matulidrler arasında mü.nakaşa konusu yapılmıştır. K. Paşaziide, IhıiMf, s. 58. Maturıdi'ye göre Allah insanın kapasite.sini aşan şeyleri ondan isteyemez. Eş'ari'ye göre ise Allah bunu yapabilir fakat yapmaz.

49 Mutezileye göre Aııah yaratıklan için en iyiyi (aslah) yapmak zorundadır. Hayall,"şayetAllah insan için en iyiyi yaratmaya mecbur ise, kafiri, fakir ve mağduru gerek bu dünyada ge.rekse öbür dünyada niçin yaratmış olsun. Ayrıea Allah'tan daha iyiyi dilemek te saçma olmuşolur" diyor. Şerh, ss. 60, 61,

50 Rızık için bkz. Kur'an, II /6, 30/40,42/12, 5/114. Mutezile şayet haram rızık ise, in-sanları haram şey yemekten dolayı cezalandırmamn mantıksız olacağı görünüşündedir. Şerh,s.62.

51 ınsanı yok eden !ıer şey. "0~" kelimesi "J .Jj;." in çoğuludur, Metalib, s. 62.

52 Bkz. Kur'an, 6/2,7/34, 63/11. Mutezile iki kısım ecel kabul eder. Biri katil'e diğeri denormal ölüme bağlıdır. Doğru olan mezhep, maktül eeeli ile ölmüştür, ne erken ne de geç ölmüş-tiir. Şerh, s. 63.

Page 13: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

560 MUSTAFA 'sAIT YAZlCIOGLU

40- Bütün unsurlar5J ve felekler hadistir [sonradan meydana ,gel-mişlerdir]' Bunların atom olduğu sabit olmuştu1'54.

41- Yüksekleriİı alçakla sebepliliğe dayanmayan hir hağı vardır.Zira bir çem.her dönse de dönen ilc dönülen yan yanadır [paraleldir )55.

42- Aııah bizi yöneten hidayeti ile bizlere p'eygamberler göndermi~-tir. Bu peygamberler mueize56 ve görevlerinin açıklığı ile takviye edil-mişlerdir. . .

43- Akıl hukümlerinde insanlar bir tamamlayıcıya muhtaçtır ..Bu, din ilimIerinde ete öyledir.

44- PeygamberI.~r insanlara gönderilmemiş olsaydı, ahıret hayatıve bu dünyayı ilgilendiren işler düzenlenemiyecekti. Çünkü herkes is-tediğini yapacak ve her yerde adaletsizlik olacaktıS7•

45- Hz. Muhammed bütün peygamberlerden daha üstündür.[Onun yakınında bulunanlar] cansız şeyleri duymuşlar, vahşi hayvanlargerçeği [veya misyonunu] tanımışlardır58•

46- Her iki durumda da [yani peygamberlik görevinden önce vesonra, veya dünyamızı veya öteki dünyayı ilgilendiren şeylere dair olanaçıklamaları ]59 Peygamberin durumu, gözlem için iki gözü olanlar içinçok açıktır.

47- O'nun gelec:eğe ait haberlerinden [mucizelerinden] birisi Os-man h. Afvan m };a~;ına gelen f~laketli ölümdür60•

48- Kibra61 ilc Peygamberin arkadaşları arasında, İranlıların hazi.nesiııin [Allah uğruna) sarfı ve şehirlerin yerle bir edilmt-sine dair ge-çcn şeyler [de O nun mucizelerindendir l.

5.~ ••.••••••t.:..." kelimesi dört elemanı temsil edebilir, yani toprak, su, hava ve ateş.. Karsivr. 41a. .

54 Daha fazla bilgi için bkz. Şerh, s. 63 vd.55 Bu, müneccim ve Sabiileri reddetmek içindir. Onlar gök cisimlerinin hareketlerini takip

ederek, geleceğe dair bazı şeyleri bildiklerini iddia ederlerdi. Şerh, s. 68.56 Buradaki •• .:..41" kelimesi "peygamberlerin mucizeleri" ınanasmadır. 1ı1'eıtilib,

ss. 67-71; Karsi, vr. 42b, '13a.57 43. ve 44. beyitler insanlığa peygamber göndermenin gerekliliğini izah etmektedir. Mu-

tezile ve filozoflara göre pe:.gamber göndermek bir mecburiyettir. Bıına karşılık Miiveraünnehrıılemas~ndan bir grup, bunun Aııah'ın bir lutfu olduğıı görüşündedirler. Şerh, s. 7l vd.

58 ''._:..S~'' kelimesi kurt demektir. '••:.ı~::,"bıı kelimenin çoğulııduro Fakat yazar burada

bu kelimeyi "vahşi hayvanlar" manasma kuııanmaktadır. Metiilib, s. 75.59 Bkz. Şerh, s. 77; Meıtilib, s. 78; Karsi, vr. 46b, 47a.60 Osman b. Afvan'ın nasıl öleceği Peygamber tarafından önceden görülmüş "e Ebu

Dekir, Omer ye Osman'a anlatılmıştı. Şerh, s. 78; lI1'eılilib, s. 81 vd. Karsi, vr, 48a.61 1ran hükiinıdarlannm ismidir.

Page 14: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HIZIR BEY VE "xAsİDE-İ NUNiYE"Si 561

4.9- Birincisine H:.I. Peygamherin halası Umm el-Haram'ın dakatıldığı, iki askeri deni:.l seferini arkadaşlarına açıklamas"ı [da O'nunmucizelerinden sayılır ]62. i

50- Bunlar gibi Hz. Peygamber tarafından ayın ikiye bö1ünmesi(şakk el-kamer) [de onun mucizderindeıı.dir]. Yine, miracm ertesi günüKureyş'liler [Şam'daı'. dönm.ekte olan] kervanlar hakkında haber sor-duklarında onlarm du;um.unu keşfetmesi [de mucizel(findendir].

51- Bedir savaşında düşmanın gÖ:.lünc çakıl atılmış olması [da.onun mucizelerindendir]. UhiJ.d savaşı esnasında da_ tım Nu'man 'mgözünün yerine yerleştirilmesi de rmuci:.lclerindendir ]63,

52- İki" Sa/ıih" gibi64 kesin şehadet ~ineirleri ile tasdik edilen, dahahirçok gaipten haber vermeIer bi:.le bildirilmiştir. .

53- fPeygamberlik. görevi ile ilgili 1 gerçek işaretler, bütün bu ha-berlerde müşterektir. Onlar Hassan'ın65 şiirieri gibi nesilden nesile ulaş-tırılmışlardır .

54.- Peygambcrin en büyük mücizesi Kur'andır, Bütün zjhnı güç-lerini harcamalarına karşın, bir suresini bile taklit etmekten adz kal-mışlardır66,

55- Peygamberin miracı tamamen uyanık olduğu halde, gerçek vefiziki olarak vuku bulmuş ve bu husus, bir Kur'an ayeti ile67 ve herçeı;;it peygambcr hadisİ ile ispat edilmiştir68•

62 Bu seferlerin birincisi Muaviye'nin kumandası altıııda idi ve netice olarak Kılıns adasıfethedi/mişti. Hz. Peygamberin halası bu sefcre iştirak etmiş ve adamn fethinden sonra vefatetmişti.

İkincisi de Muaviye tarafıııdan İstanbul'u fetih için hazırlannuştı. Fakat bu 8efer olumlubir sonuç vermemişti. Metalib, s. 85 vd.

63 Uhut savaşı esnasıııda Katade İbn Nu'man'ın gözü çukurundan dışan kaynuş, Pey-gamberin duası üzerine yerine yerleşmiştir. Metalib, s. 89; Kasi, vr. 49b, 50a.

M İki Salıih Bulıiiri ve Müslim'dir. Şerh, s. 81. "Salıih el-Buhari" en ınuteber hadis ınec-muasıdır.

65 Has8an b. Sabit Peygamberin şairi idi. Şiirleri basit vc anlaşılması kolaydır. Şiirlerin.den hiçbiri "tevatür" derecesine ulaşmamış olmasına rağmen çok tanınmış bir şairdir. Metiilib,6. 90.

66 Kur'un mucizesi hakkında Hayali'uin ~erhinde uzuu izahlar lıulmaktayız. Şerh,6.82 vd.

67 "~"YI ~i JI ilJıı .\~i .;;. -:,\.) .~~ <.Sri <.S.lJI .:ı~" (17/İsra: 1)."KuluMuhammedi birgece Mescid-i Haram'danMescld.i Aksa'ya götüren AUah'ın şaııı yücedir".

68 Mirac,hakkında farklı görüşler vardır. Problem Peygamberin miracının uyku halindemi yoksa uya)'lıkken mi yuku bulduğu hususudur. Her iki durum için de hadisler mevcuttur.Şerh, ss. 85, 86.

,

Page 15: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

562 MUSTAFA SAlT YAZICIOGLU

56- Bu [büyük] mirac diğerlerinden sonra, bazı hadisler arasındaki[sözde] çelişkileri reddetmek için vuku bulmuştur69•

57- Peygamberimizin ilahi kanunu diğer bütün dinleri nesheder.Onların neshi, dinin bütün prensiplerini koyan Allah için cehalet değil-dir70.

58- Peygamber Musa bir metinle Tevratının. [bazı bölümlerinin]neshedildiğini ümmetine işaret etmişti. Fakat onlar, kıskançlıkları se-bebi ile bu hususta hiçbir şey açıklamadılar7l.

59- İema ile sabittir ki Peygamberler açıkça küfür, yalan ve ah-laka aykırı olarak mütaliia edilen şeyleri yapmaktan beridirler72 .•

60- Bizim çoğunluğumuza göre Lpeygamberler] eksik tartıda ol-duğu gihi büyük ve küçük günahlardan 'korunmuşlardır73•

61- Şayet peygamherlerin günahları hakkında birşeyler anlat\lırsa,hunlar ilahi vahiyden önce olmuşlardır; vcyahut [vahiyden sonra 01-muşlarsa] unutma netieesindt' olmuşlardır diye tcviJ etmek gerekiı74•

62- Peygamberler meleklerden üstündür. Zira onların meleklerieğitmek için görevlendirildikleri, meleklerin de' onların önünde seedeetmek için emrolundukları bu üstünlüğe işarettİı.75.

69 Uyku halindeki mirac hakkında bazı hadisl~r mevcuttur. :Fakat haşka sahih hadisler de'mevcuttur. Bunlar elimizdeki kat'i delillerle çelişki halinde olamazlar. O halde onları tevil et-mek gerekir. Metci/w, s. 92; Karsi, vr. 51b, 52a.

70 Bu bey it ilc Hızır Bey "esh hakkında bazı yahudilerin görüşlerini reddetmektedir. On-lara göre "başka bir dinin neshi Allah için bir cehalet sebebi olabilir". Metcilib, ss. 93, 94; Karsi,VI'. 52a.

71 Bkz. Şerh, s. 89.

72 Gerek peygamberlik görevinden önce gerek sOnra olsun. Metd/ib,s.79 vıl. ısmet (peygam-berlerin günah işleyip işleyemiyecekleri) problemi çok tartışılnuştır. Haricilerin !ıir kısmı (Azari-ka) peygamlıerlerin günah işleyebileeeğini öne sürmüşlerdir. Şiiler ölüİn tehlikesi veya büyiik birkorku tehdidi altında küfrü gerektiren bir {iilin işlenebileceğini söylerler. Fakat çoğunluğa görevahyin tebliği hususundaki bir günah imkansızdır. Bazılan unutma neticesindeki günahlardadaha esnek görüşler ileri sünnüşlerdir. Şerh, ss. 88, 89.

73 Haşeviyye bilerek de olsa peygamberlerin büyük günah işleyebileceklerini kabul etmiş-tir. Diğerleri buuu ben'imsememiştir. Ondan sonra da aynldılar. Mutezileye göre bilerek büyükgünah işlemek, peygamberlerin büyüklüklerini siler ye müntesiplerinin gözünde durumlanmkötüler. Zira onlar mükemmel bir modelolmak durumundadırlar. Fakat linutma ve gayri irndigünahlar, çoğıınluk tarafından hoş görülmüştür. Rafızilere göre ~ünalı büyük olsun küçük olsun,bilerek veya unutarak olsun, peygamberler için hoş görülemez. Şerh, s. 90.

74 Meıcilib yazan peygamberlerin ismeı vasıfları hakkında sık sık Miitüridi'ye atıflardabulunarak izahlar verir. Meı<1lib, s. 100.

75 Bu problem hakkında birçok görüş vardır. Gerçekte peygamberlerin süfIi meleklere üs-tünlüğünde şüphe yoktur. Aynlık noktası, ulvi meleklere olan üstünlüktedir. Birçoklan peygam-berlerin her ikisinden de üstün olduklarını söylerler. Mutezile ve'bazı sünniler meleklerin pey-gamberlerden üstün olduklannı söylerler. Hayali peygamberlerin üstünlükleri için 5 noktatesbit eder. Şerh, s. 92 vd.

Page 16: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HIZIR BEY VE "KASİDE-! NUNIYES"İ 563

63- Asaf, Ebu Derda Ye Selman hakkında anlatılanlarda olduğugibi, evliyanın, gösterdiği kedimederi vardır76.

64- Ömer el-Faruk'un Sariye'ye uzak mesafeden, dağdan ayrıl-ması emrini vermesi, Sariye'nin de tahminen iki aylık bir mesafedenbunu duyması [kerametIerden sayılır)77.

65- Bir peygamberin üstün dc.ğerlcri tartışma kabul etmez. Ayrıcakardeşlerimizin78 onlarm peygamberlik nitdikleri [onlarda mevcut]evliyalık niteliklerinden üstündür79.

66- Peygamberleruen sonra insanlarııı en faziletlisi Ebu Bekir'dir.Çünkü o, Peygamberin getirdiği her şeye inanmakta çağdaşlarını geridebırakmıştı8o.

67- Ebu Bekir'den sonra Ömer cl-Faruk gelir. Zira o, dinin yayılı-şında Hz. Peygambere en çok yardım edenlerdendir.

68- Ömer el-Fiinık'tan sonra, eski ulemamızın kararına göre Os-man'ın üstünlüğü için en ufak hir şüphe yoktur.

69- O,man'daıı sonra Ali gelir ki soyolarak Peygambere en yakınolup, damatları arasında özel bir yere sahiptisı.

70- Ayırım ve zamanın tedahulü olmaksızın, öldükten sonra diril.ıne ve ilk yaratılmanın imkanı [Yaratıcı için] aynı' şeydir8ı.

76 Asaf, Süleyman'ın önünde, çok uzakta bulunan Belkıs'ııı tahtını bir anda bulunduklarıyere getirivermişti. Ebi Derdii ve Selmun yemeklerin; yerken tabaklarının Allah'a şükrünü işi!.mişlerdi. Metalib, ss. 102, 103; Karsi, vd. 54b.

77 Halüe Ömer Medine camiinde euma hntbes;ni okurken, Nihavend'de seferde bulunanSariye'njn askerlerinin zor dnrumunu görür. "Ya Sariye, dağa do~ru, dağa doğru!" diyerekhutbesini keser. Burada iki tiirlü keramet kabul edilmiştir. Çok uzakta geçen olayları görüphissetmek ve bu kadar mesafeye sesini duyurabilmek. Metii/ib, ss. 103, 104; Karsi, vr. 56a, 56b.

78 ''.:ıl.".:-ı'' kelimesi ile yazar Ehl.j Siinnet'i kastetmektedir. Met.ii/ib, s. 104 vd.; Karsi,vr. 57a.

79 Hayali'ye göre peygamber daha iistündür, zira o vahiyle şereflenmiş ve dünya işleriniiyiye doğru yönetmekle vazifelendirildiği gibi, bu ve öbür dünyaya ait işleri nyum içinde idareetmekle de yükümlüdür. Bir peygamberin veliye iistiinlüğü ise açıktır. Şerıı, s. 96.

80 Ehl-i Sünnet ve eski Mutezileden bir grup en değerli insanın Ebu Bekir olduğunıı iddiaetmişlerdir. Buna karşılık şiilere göre Ali b. Ebi Tiilib buna daha layıktır. Ehl-i Sünnet EbüBekir'in üstünlüğünü göstermek için dört. husus ileri sürer. Bak. Şerh, s. 97.

81 Hz. Peygamberin kızı Fatma ile evlenmiş, Hasan ve Hiiseyin adlarında iki oğlu olmuş-tur. Metii/ib, ss.IlO. lll; Karsi, vr. 59a

82 Tabiatçı filozoflar insanın tekrar yaratılmasını iıı.k"r etmişlerdir. Zira ölü.nle insanınkayholduğunu söylerler. Onlara göre bedenin yenidenyaratılma" imkansızdır, zira yok'un iadesimümkün değildir. llahiyatçllar rühani yaratılışı kabul edip, eismani yaratılış. kabul etme-diler. Keliime.lann çoğu bunun aksi düşüneededir. Onlar cismani ve rülıan! yaratılışı kabulederler. Şerıı, s. 100 vd.

Page 17: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

MUSTAFA SAİT YAZICIOGlU

71- Bedenlerin yaratılması için yok olan kısımların. gerçekten[var olmasım l, istemeye ihtiyaç yoktur8l,

i

72- Geri .gelen, hayatın her anıııda var olan esas k~sınılardır. Bun-Jar ywmi~ hile olsalar, ha~ka hir varlığııı vücudunu teşkiJ edemezler.

73- Peygamberin geleceğini iLın ettiği her şey gerçekleşecektir,Zira sıraı84, mizan8\ mümkün olan ~eylcrdir.

74- Hesapların teslimihöyle olacaktır, Öbür dünyanın durumu veiriinde küpler hulunan Peygamherimizin havuzu görülecektiı.86•

75- Kabil'deki hayatta hazıları sükunet içinde, diğer. bir kısmı dahöcekler vasıtası ile rahatsız cdilr:ceklerdir87,

76- Kötü fiiııerin cezlıJandl~llmasl Allah için hir mechuriyet olma-yıp adalettir, İyi fiillerin nıiikfıfatlandırılması da IJöyledir8'8.

77-- Bize verdiği bir anlık bir mutluluk, O'na karşı yapacağımızhütün tt:şekkürlerimizi aşarken, iyi fiiIlerimiz -için ondan IJasll mükafatisteyebiliri:r. ?

78- Akıı açısından küfür bağışlanabilir. Fakat cehennemde ebedikalınacağına dair hir metin vahycdilmi~tir89,

79 [Kur'anın] birçok yerinde "cennetin yaratılmış olduğu" vcAdem 'in orada bir müddet kaldıktan sonra kovulduğu tekrarlanmıştır9o•

80- Cennetin nimetleri ebedi olup hiç yok olmayacaklardır. Oradayiyecek devamlı olup hiçbir zaman bitmcyecektir.

83 Haşr'e inanmayanlar yok 'un (ma'dunı) iadesinin imkansızlığını iddia ederler. HızırBey'in bu beyti onlara cevap teşkil eder. Şerıı, ". 103,

8.ı 'Sırat, cehcnnem üzcrinde uzanmlf bir köprüdür. Bir lıadisteanliıtıldığma görc kıldanince, kıhçtan kesl<indir. Mutczilc bıınil kabul etmcz, zira Im vasıfta bir köprüdcn geçmekmümkün değildir. Ehl-i Sünnct'e göre inananlar kolayca geçeceklerdir. Şerh, ss. 105, 106.

85 Mutezile vezn'i kabiıI etmez. Zira onlara göre fiiller arazdır ve atazlar terazi ilcölçülemczler, Şerh, ". 106.

86 Bak. Şerlı, s. 107.87 Kabirdeki hayatla ilgili ap,t ve hadisler mcvcuttıır. Şerh, s. 108.88 Bu bcyiıle Hızır Bey Mııtczile düşiinccsini rcddcder. Onlara göre Allah iyi fiiller için

mükiıfat kötüleri için ceza vermck zorundadır. Me/iitib, s. 121; Ka~si, vr. 631>.89 Birçokları küfür hatta şirkin akla görc affedilebilir olduğuna inanmışlardır. Şerh, '.112.90 Kuran'da birçok vcsile ilc, ccnnct'in AlIah'n ibadet edip O'ndan korkanlar için

hazırlan,lığına ifarct edilm;ştir. Hızır Bey bu duruma atıfta bulunuyor. 1\1etiilib, ss, 123. 124;Kar.i, Vf. 65a, 6Sb. Kıır'anda~i konu ilc ilgili iıyetlcr için bkz. 2/24,2/182, 3/131, 3/133, 38/77, 15/.34, 7 il 8. Ehl.i Siinnet, Ebiı Ali el:Cübhfıi, Ebu'I-Huscyn el-Basri, Bişr b. Mu'temir,bütün Muıczilc cennct "C cehcnncmin şu anda yaratıl,lığı inancındadır. Muıczilenin bir kısmıda hesap gün;; yaratılacağı görüşündedir. Şerlı, s. 112.

Page 18: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HIZIR BEY VE "KAS/DE-İ NUN/YE"sİ

81- Büyük günah işleyip de tevhe etıiteden [ölmler] ıçın hir. afümidi "ardır. Zemmedicilerin kıskançlıklarına rağmen Im böylediı.91•

82- [!\futezileye göre] madem ki tevbenin olduğu yerde Aııah'ınaffı söz konusudur; aftan bahseden ayetler tcvhenin dışında kalm~k-tadır [tedıeyi ihti, cl. etmemektrdir].

83- Şefaatle ilgili Peyg<ımber hadisleri, durum ve şahıslara göresınırlandırılmadan ve geneııeştirilıneden oldukları gibi alınmalıdıriar.

84- Peygamber Ye Aııah tarafından ınüsaade edilmişlerin, hazıisyanlar için, Rahman'ın nezdinde şefaattc bulunma hakları vardıryı.

85- Bazı durumlarda, yaşayan ve ölüler lehine Aııah'a yapıl ••.n dua-ların, gerçek iyilikleri müşahade edilmiştir9J•

86.- İyi ameııer imana dahil olmazlar94• Fakat iman doğruyu tas-dikten başka hir şey değildir95•

87- Şeriata göre Zünnôr96 kuşillllIlak veya [zor altında olsa hile]putlara tapmak, küfür alametlerinden sayılmıştır.

88- İman ve İslam ljirbirinden farklı [tabirier] değildir. İlahi ka-nunda biri ve diğeri için iki hüküm yoktur.

89- .Her ne kadar şahsi gayreti ihmal ettiğindcn dolayı asi bile oba,taklitçinin imanı vardır ve bundan dolayı mükafat görebilir97•

90- Nu'maıı 'a göre akıııı bir insan,. düşünebileeek bir yaşa ul,!şmasışartı ile, yaratıcısını bilinediğind.en dolayı, hiçhir şekilde mazur gösteri-lemez98•

91 Bu beyitle yazar Mutezileye cevap verir. Zire tevhe etmeden ölenle •.iıı ehedi olarakcehennemde kalaeaklannı iddia ederler. Metalib, s. 125; Karsi, vr. 66b, 67a.

92 Alimlerin hepsi peygamberlerin şefaati hususunda görüş birliği içindedirler. Sonra ih-tilaflar haşgöstermiştir. Şerh, s. 118.

93 Mutezileye göre Allah'a dua için gerçek hiçbir Intnf yoktur. Bununla heraber Kur'an-da Mutezileyi yalanlayan ayetler vardır. Karsi, vr. 69a.

94 Lügat m.nasına göre iman tasdiktir. Istılahta ise Allah'ın birliği, nanıazın mecburi-yeti gibi Peygamber vasıtas; ile Allah'tan gelen her şeye inannıaktır. Şerh, s. 118 vd.

95 Bu, iman kalb ile tasdikten başka bir şey ,Ieğildir diyenlere cevaptır. Şerh, s. 120. Farzve vôcilıler iınanın kısımlarından değildir. Bunlardan birini yapmayan için imansız denemez.Meıiilib, ss. 129. 130; Karsi, H. 69a, 69b. .

96 "Zunnur" lügatte "müsliinıanlar tarafından küfriin belli başh işaretlerinden sayılan lı,.nstiyan keşişlerinin bağladığı kemer" Inanasınadır.D. Kelekian. Dieıio"na;rc Ture-Français,s. 647.

97 Meıalib, ss. 130, 131; Karsi, vr. 70b. Mukallidin imam için birçok değijik fikir vardır.Bir grup alim ve fıkılıÇl, taklitçinin imanının geçerli.olduğunu bildirdiler. Bir kısıııı kelamcıbunu reddetti. Ondan sonra aralannda yine bölündüler. Şerh, s. 121.

98 Nu'man b. Sabit, vani İmam-ı Azam Ebfı Hanife, Hanefi ekolünün kurucusudur. Metii-lib, ss. 132. 133. Hızır Bey hu beyitle istidlalin ehemmiyetini vurguluyor. İslam dini dünyayıderinlemesine gözlemliyerek, iınanlarım kuvvetlendirrnek için insanları mecbur kılar. Melülibs. 132.

Page 19: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

566 MUSTAFA SAIT YAZICIOGLU

91- İnsan ıçın, kendisine teklif edilen dıni veeihelerini düşürecekhiçhir mertebe yoktur. Deliler ve küçük çocuklar bundan müstesnadır99•

92- Müçtehit olarak insan. dıni meselelerdeki kararında yamla-bilir. Davud'un Süleyman'ın kararı önündeki durumu höyledir100•

93- Mevcut bir tehlikeden kurtulma niyeti ile bile olsa, herhangibirisinin imanını ~üpheye koymamak 1£lzımdır1ol•

94.- Her nc kadar Şeytan kafir ve ciini isc de, ona Umet etmektenkaçınan kimse aleyhine hiçbir azab yokturıoı.

95- Gerçekte Yezıd [h. Mu 'aviye] Şeytandan daha uğursuz ola-maz.' O halde sus ve bir gün Iilnet eden ismi ik ayıplanmayı ka~ul et-mep°.ı,

96- İlahi Kanun, kötülükleri veya muhtcmel hir zulmü defetmekıçın [toplumun başına] bir "ö'nder" (imum) getirmeye bizi mechur tu-ta1'104•

99 Bulıcyitle bazı sMilerin görüşleri reddcdilir. Onlara göre insan "ma'rifet" derecesineuluştıktan sonra. diğerleri gibi dini yedbeleri yerine getirmek ?Orunda değildir. Meta/ib, s. 134;Karsi vr. 73a, 73b, Bu beyti şerhederken Hayali şöyle der: "Bir grup mutasavvıfa göreinsan kendisini Allah'a ulaştıran bir yola girmekle bir dereceye ulaşır ki, Orada Allalı ondanbütün emir ve nehileri kaldırır. Bütün insanların en üstünü olan peygamberler bile böyle birdereceye ulaşamaınışlardır". Şerıı, s. 123.

i00 Hikaye edilir ki bir koyun sürüsii geceleyin bir tarlaya girer ve hu durum tarla sahi.bine çok zarar verir. Tarla sahibi durumu Dıivud'a anlatmaya gelir. Davud koyunları tarlasahibine verilmesi kararına ,'arır. Fakat i i yaşında olan oğlu Süleyman'a göre daha adil birçözüm bulunabilirdi: Ona göre, geçici bir süre için, koyunları tltrla sahibine, tarlayı da koyun-lann sahibine vermek gerekir. Tarla eski durumuna gelince değiştirme yapılır ve herkes ken-disine ait olam alır. Metti/ib, ss. 135, 136; Karsi, vr. 73b, 74a. Bu konu çok münakaşa edil.miştir. Eş'ari ve Mutezile müçtehidin asla yamlanuyaeağı görüşündedirler. Onun vardığı herkarar doğrudur. Kel1imel ve fıkıhçılann çoğu müçtehidin iyi bir neticeye varacağı gibi yanıla.bileceğini de söylemişlerdir. Şerıı, s. 123 vd.

101 İmanda "isıis"ti" kabul edilmemiştir. "mü 'mi" misi,,"? diye sorulduğunda "i" ştiAllah" şeklinde değil, "Cı'ct mii'mi"im" diye cevap vermek gerekir. Metti/ib, ss. 131, 132;Karsi, \'fo 74b.

102 Zira Allalı Şeytana lanet eııi, fakat bize ona Iiinet okumakla emretmedi. Mett1lib,s. 137: Karsi, vr. 75a.

I():t Bu konuda değişik görüşler vardır. Bir kısnu kafir olduğu için Yezid'e sövülmesigerektiği göriişündedir. Diğer bir kısnu kafir olduğuna hükmetmiş, fakat yine de kllfredilme-sine cesaret edememişlerdir. Yazarımıza g,öre Yezld Şeytan'dan farklı değildir, fakat ona söv-mekle eınrolunmadığunız için susmanuz gerekir. Meta/ib, ss. 137, 138; Karsi, vr. 75a, 75b.

IM Toplumun başına bir önder seçme hususu çok tartışılan bir konu olmuştur. Öpce bu-nun gerekliliği tartışılmıştır. Bir önder seçmek zorunlu ise bu zorunluluk akli mi nakli midir;veya her ikisi de midir? Eş'ari'lere göre bu, halk için nakli bir zorunluluktur. Mutezileninçoğunil göre halk için akli bir zorunluluktur. Ehl-i Sünnet için ise, ortaya atılan birçok görüşvardır. Daha fazı" bilgi için bkz. Şah, s. 126 vd.

Page 20: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HTZIR BEY VE " KASİDE-İ NUNİYE"Sİ 567

97- Peygamberimizin işaretine göre imamımız Ebu Bekir'dir. Zirauzakta ve yakıııda olan herkesi bir araya getirmeyi o başarmıştılOS.

98- Sonra Ebfı Bekir, Ömer Cı-Faruk'u yerine geçecek kişi olarak.seçti. Ondan sonra hilafet müessesesi, Peygamberin büyiik arkadıı.şlarıarasında bir meclis işi durumuna geldiıo6.

99- [Konseyin kuruluşundan sonra] onlar.ın arasından 5 kişi Pey-gamberin belli başlı arkadaşları arasından altıncıyı seçtiler ve hepsitam bir sadakatle, ona biat ettiler.

100- Bu kişi [konsey tarafından seçilen altıncı kişi] O.sman idi.Ondan sonra mühim şahsiyetler. tam rızaları ilc Ali'ye [dördüncü halifeolarak ]biat ettiler.

101- Aıi'nin lehine açık hiçbir metin yoktur. Bir içtihatta bulunul-muş ve imam olarak tayin edilmiştir. Fakat l\1ervim gibi Mufıviye de[içtihadında] hata yapmıştır.

102- Allah Peygamherinin bütün. arkadaşl,an hakkında, ancakgüzel ve ıoaygılı sözler sarfet vc. kötüleyieinin onlara karşı) önelttiği kö-tülüklerden sakın!

103- Peygamberin bütün arkadaşıarı, din uğruna cömertçe kan-larını verdiler ve İlahi Kanun'un (şeriat) en iyi destekçileri oldular.

104- Ey Allah'ım! Beni onların sevgisinden :'lsla mahrum dme!"Amın" diyen, imanın her türlü nefyinden masun olnın!

105- Yeryüzü nisan yağmuru altında yeşillendikçe, hı:ni hayırlaanan, ebedi olarak sevıncııı pınltısını muhafaza eişin!IO?

'" '" .•. '"

FRANSıZCA TERCÜME:

Nous avons traduit le "Qaşida al-Nüniyc" de Bi~ir Beg loul enprofitant d'un eertain nombre de ses commentaires, en partieulier ceuxd'al-BayaH ct d'İsmiicIl I:Iaqql b. IJaIH.

105 Konsey (şiirô) Peygamberin 6 arkadaşından kurulmuştn. 1- Osman, 2- Ali, 3- Talha.4- Zübeyr, 5- Abdurrahman b. Avf, 6- Sa'd b. Ebi Vakkas. Şerh. s. 129: MetU/ib, s. 139.

106 Peygamber tarafından toplumnn başına birinin tayini çok münakaşalı bir konudur.Eş'ari, Mutezile ve Harici'ler Peygamber tarafından birisinin tayinine karşı çıkarlar. Başkalarıkabul eder, fakat aralannda anlaşmazlığa düşerler. Bir grubun iddiasına göre Peygamber EbuBekir'i günllik namazlar için vekil bırakmakla, onun lehine hir işaret vermiştir. Şiriere görePeygamber Ali b. Ebi Tiilib'i seçmiştir. Şerh. s. 128 vd.

107 "; ~ " kelimesi burada çok neşeli olmak. sevincin debdebesİ, şaşaası manasına

gelen "~~ i" manasınadır.

Page 21: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

568 MUSTAFA SAiT YAZICIOGLV

En raison d~s diffieııltes du text~ de eette "qa,~ida" nous avonsparfois introduit dans La traduction, entre crochets des devdoppemen.tstircs des coınm~n.taires. Cela ctait inevitable pour faire comprendre levrai s~ns du v~rs. D'aill~urs I'important pour nous cs~ de donner lesens dn vers. non dı' faire line traducLion. mot lı moto

IJayiiJ.I AI,ımed Ef~ndi (m. 1470) etait le disciple et assistant d~IJiçlir Beg. Son eommentaire de "Nüniye". "Şar/J al-Qaşida al-Nüniye"est considcre eomme l(~ meilleur paree qu'iJ eonnaissait I'auteur lııi-meme de tres pres. Done il ctait plus designe que les autres pour com-mcnter le texte de son maitre.

Le "Şarb al.Qdşida al-Nüniye" de Davud Muilammad al-Qarşi(m. 1747)' est un comııwntaire bien connu de "Nı/niye". L'auteur faitsou\'ent allusion au comıneritaire de 'tIayaH.

Enfin le "Matülib 'al-<Irfiiniye va idii/Jüt al-Nüniye" (l'İsmii<n~raqqi b. IJaHl (m. 1910) est assez recent. il est eerit en turc. L'auteurdonııe aussi une traduction de la "Nüniye" dans cc commentaire.

A breviations:

Şar(ı

}\lııt/ilih

- Qar!,i

Şar(ı al-Qaşida al-N ıtniye de IJAYALİ A J:lMED EFEN-Dİ. istanhul. 1317/1899.

Mariilibal-cİrfiiniye va İd/ıbiit al Nüniye d'İSMA<İLI;fAQQİ B. IjALİL. İstanhul. 1894.

Şadı al.Qaı:ida aloNüniye de DAVUD MUJ:lAMMEDAL-QARSİ. ıns. dans la Bibliotheque de Süleymaniye,Section Kasideei zade, Cot. 166.

* :te * *

1- LouangI' lı Dieu dont la dignite ct les qualificaitoll8 sont treshatttes, ~t dont la sentence (bukm) est in.faillibıe ct est lı j'abri de touttracc d'injustice.

2- Que le salut (şaltit) soit sur cehıj qui a revele ses lois (şariici<),notre Prophete MUşÇafii, qui est de la descend~nce de <Adnanlos.

3- Ainsi que [le "alut soit] sur la famille dn Prophetc, taiıt quclcs nuages arroseront Ics pres de leur abondante pluic.

4-- eettı' [qa!,ida] est la profession ıle foi ıle l'İslnın (aqti>id) ap-pal'ticnt a un hoınıne qııi est un grand peeheur impardonnahle. il la

108 La genealogie du Prophcte Yn jU9qu'i\ f\dn1in qui eBt l'nneetre de de In trilıu duQura)'~. Ces!. le Prophete qui a reııdu concrete. le. lois de Dieu (şorii'i), et eeln neee.site qu'onlui fnS!e le "şa/iiı". V.__Şarh, p. 1.

Page 22: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HIZIR BEY VE "KASİoE-İ NUNİYE"Sİ 5ti?

re.commande [ectte T,l'ofession dı foi] lı tous eeux qui 8.eparent uu nomue croyant.

5- Le l'ai prepal'ee pour qu'elle soit un acquis pour le jour de laresurrection [afin que je ne sois pas chiltic], en espcrant de (Dieu] h.justice ('adı) ct le b ienfait (ibsün). .

6- Notre Dieu est neeessaire (wiicib)109. Cal' sans Lui lcs unites de ladıaine (silsilu) (~es etres auraient continue jusqu'a l'infini. rCe raison-neme nt nou!; coıiduit lı l'enchaıncment. Done Dieu (;ı>tnecessaire ]11.0.

7- Ainsi tout les contiııgents (tıawödis) ct les elements fondaml'n-taux (arkiin) temoignent rexistence eteTl1eııc. (qr.dim) de Dicu, qui ahdrmonise ct constrnit ce moııde.

8- Lı creation des realiteE sans incoherenees -puisqu'il n'y a leasaction d'un imitateur- detrujt la doetrine de rexistenıe d'un second i 11.

9- L'essence (;:ıit) de Dieıı n'a rien de commun avec les cllOses pos-sibles (mumkiniit) [c'est lı dire il n'y a aueıın cgal ni l'essemhIance av ecDieu]. Cal' la eondiıion uc la necessite n'est pas egal LI. La condition dı'la possibilite.

10- Le fait qu'il n'a pas besoin des antres, cntl'aıne la negation d\~la pluralite en Lui; cal' dans ce en quoi il y a deux parties, le tout abesoin a la partie. rSi on admet Dieu commc compose II denait ayoİrbesoin des autres].

11- Dieu n'est ni un tout (kull), ni un.e partic (cuz», ni un accident('amın. il n'est non pIııs ni \IIL lieu (ma.(ıall) pom les acei~nts ni pomdes hl'cs crees (akwiin).

12- Ne dis surtout pas qu'iI est un'c suhstcnce (cawhar), qud quesoit le sens .que tn donnes it cc moto Absticns-toi de Lui .donner un n.omqui ferait aııusiOlı a uııe imperfeetion. LMets le nom au dessns ıle toutcc que I'on peut CollCl'yoil' et au dessus de tout JHaut].

109 Avec le mot "Il',icib" ralIteıır entend dire "u:iicib a/.wııcüd" c'eg a dire ceh,i ,1ui esiexistant parlııi meme, c'est Dieıı. Donc I'aııteıır veııt dire 'Iııe notre Dieu e,t necessaire ct exis.tant par Iııi.meme. V. Maıtilib, pp. 12, 13. V. aııssi, ATAY (Prof. Dr. Hüseyin), Farabi ı'e lb"iSina')'n göre Yaralma, (:LlI creation .elon Farabi et İbn Sina), Ankara, 19H, p. 107

110 Cf. lbid, p. 116.III La creation de cc monde et son organisation excellente par Dieu exclllt IOUle i"ee

d'IID aııtre, egai a Lııi. V. Ma~iilib, p. 15.L'aııteur faiı allusion il la preııve de I'exch,.ioD (dallı a/.tamiinu().

Page 23: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

5iO MUSTAFA SA1T YAZICTOGLU

13- Dieu emhrassc tout. [Mais son esscnce J; aux yeux dcs savantsct de ceux qui ont une connaissance parfaite1l2, n'accepte point l'union(itti~iid) et l'inearnation (~ulül)., .

14- Dieu n'a aucun lien a"ee les espaees (a~yaz)lıJ ct les temps(awqat). Ainsi il ne peut pas I\trc qualific par les resscmblanecs auxformcs (aşkal) et aux eouleurs (alwan).

15- il cst "ivant Uıayy)114 ct celui qui entend tout (samı'), qui voitt.out (başır), qui sait tout ('iilim) ct eelui qui "eut (şa>i). II possedecgalement la puissance (qudrat) ct la parolc (kalüm), mais [elle est] uneparole qui n'cst pas sans aueun son proferec.

16- La multiplicite des eterneIs (qudaııııi» n'est pas ohligatoire.Car, aux yeux de ceux qııi sont eveilles (ayn yaq;ün)1I5 les attrihuts deDicu ne sont. pas autres que son. esseııe~116.

17- La negation (nafy) de l'enehainement soit [par la multipliea-tion des ehoses] soit dans La suceession [des choses I'unc lı l'aııtrc](mu'ıiqaba), nous montre la puissanee de Dieu, maitred'o~vre douc deperfeetion. [Ceci est un signe eonvaineant de la capacite de celui quifahrique tout lı la perfeetion.].

18- Comme ont raisonne par induction (istaaalla) sur la scİenec deccIui qui est cause effieiante (mu 'assar) it partir de la perfection de sesactions, les theologiens qui ont une solide eonnaiss~nceIl7.

19- La science qu'il a des temps, n'exige pas en Lui qu il soitassigne lı des moments du temps.

20- Rien ne peut cchapper lı la volonte (irüda) de Dieu. Cependatil n'est point satisfait des infidclitc (kufrün).

II 2 Avee "as~ıiib<irfiin" ijieJir Beg faiı allusion aux "gens de la tradition et de la commu-nnut"-' (AhI al-sıınna ,ra'l-camıi(a)"Avec ce vers I'nuteur rejette les idees des juifs, des chretiens,une pnrtie des "mıııaşaIV1<'ıf" et des "ş;<;,.s" extrcms il propos de I'inearnation (bıılül) •• Dieu.V. Maıalib, p. 21 sqq.

113 Le mot "a!ıyiiz" est le plurie! de "!la,YY;." qııi vcut dire "espace qu'oecupe un corps".114 Les theologicns ct Ics philosophrs sont tombes d'accord sur lc principc quc Dieu est

"ivan!. Şariı, p. 27.115 Ce sont dcs "AhI al-sı/n na". i\laliilib, p. 28.116 Avec ce vcrs ijidir Beg repond nux reprochcs faiıs pnr lcs Mu(tazilites. lls disent quc

"en acceplnnt lcs nttributs eternels, vous pretendez qu'il existe plusicurs Dicu". V. Maıalib, pp.28,29. Cf. Şar!., p. 31. Hnyali, s'nııaque aııx chreticns ct dit qu'ils sont devenu. infideıes en nc-ceptant trois eternels. tbid, p. 31.

1ı7 AvecJc'mot "arbab iyqan" Hidir Beg entends ıes "ml/fakal/imln" (Le. theologiens mu-sulmans). Şoriı, p. 33. Maliilib, p. 31. Qarsi, f. 24a.

Page 24: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HJZIR BEY VE "KASİDE-İ NUNİYE"Sİ 511

21- La volonte n'est ni un ordre (amr) nİ un volonte. Peut-etree'est une; earaetere d'un puissant qui nomme par preferenee.

22- il est possible de faire peneher (tareil;ı) vers une chose qui n'offred'elle-memc aueune raİson de peneher vers elle. C'est le eas d'un hommequi a soif ~ar rapport lı deux reeipicnts1l8 qui eontiennent de l'eau.

23- La ereation de Dieu (takwln) est etemelle (azall)l19, en dehorsdu tcmps. Mais ee qui cst cree par Lui est dans le moment et l'imtant[du temps].

24- Notre parole (kalünıuııa) est un attribut essentiel (şıfat nafsiy-ya). [C'est lı dire e'est une qualite liee lı notre existence]. Cette parolenous permet de differencier cellii qui est muet ou bien non doue de laparolel20•

25- La parole121 n'est ni savo'ir une ehose ni la vouloir. Cal' on con-nait la differenee122 entre la volonte ct Laparole par la raison.

26- Le fait que les langues soient ereees n'implique' pas necessaire-ment que Mes differentcs paroles telles les Evangiles et le Coran soientcreesl23•

27- La loi divine (şar<)124 n'est pas une branelıe derivee (far<) [pourdemontrer l'attribut] de la parole [de Dieu], puisque l'eloquence(i<eaz) inimİtable du Coran suffit pour etablir l'existence de eettf' loidİvine.

28- La vision de Dieu (TU )yat Allah) ama lieu [dans Leparadİs ] avecles yeux (bi'l.abşar) POUI' ceux qui sont croyants mais jamais pour lesaveugles12s•

118 "Kafii imilIn" e.t dans le sen. "Iw.müfi inölln". V. Ma!iilib, p. 34.119 Abü Manşür al.MiltıırldI et ses partisans ont admis que la ereation (takwln) est un attri.

but reel, etemel et ajote au sept autres attributs. Ceei est I'un des desaeeords entre MAtuddI etAs<arI. Selon al.A;;<arl I'attribut de la creation n'est pas eternel et fait p9rtie des attributs deI'aete divin (şifii! al-fi<l).V .ŞarIJ, p.38sq'. Cf.KEMAL PAŞAZADE, Risüla al-iQtiliifbayn al-Aşii<irawa'I-Mii!urUliyyafi isnii<aşar maslaln, ms. dans la Bibliotheque de Süleymaniye, see. Tımovalı,cot. 1847/2, f. 57.

120 V. Şar!., p. 40.121 A propos de l'attrilıut de la parole de Dieu on trouve un petit difference entre les Ma-

turidites et les A;;<arites V. KEMAL PAŞAZADE, op. cit., p. 58.122 Le pronom "Hii" (li-farqıha) veut dire I'attribut de la parole, de la scienee et de la vo-

lonte. V. M~iilw, p. 37. Qarşl, f. 29a, 29b.123 En Iisant le Coran, la Bible ete. il sort de nos bouehes de l'air et des mots SpeCiallX.

En verite ce qu'on Iit ce sont. des attrilıuts etemeIs de Dieu. V. Maliilw, p. 39.124 La loi divine est formc par le Coran et le. traditions du Prophete. V. Qarsi, f. 30a.125 Avec le mot "<umyün" ij:idir Beg fait allusion aux ineroyants. Ce sont ceux qui n'ont

pas voulu vair la verite avec leurs propres yeux. V. Maliilib, pp. 40, 41. Qarsi, f. 30a, 30b. Cf.ŞarQ, ou l'an trouve des langue. explieation. il propo. de la vi.ion de Dieu V. lbid, p. 44 'qq.

Page 25: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

572 MUSTAFA SAIT YAZICIOOLU

29- L'homme ne Yoİt que l'aspeet exterİeure sans que eeci İmplİqucl'essenee (cauıkar), l'aeeident «a.ra~) on contİngeneeı;126.

30- La realite de Dieu (I.ıaqiqat aHıaqq) n 'est pas eoneevahle dansnotre monde. Mais l'hesitation pour les croyants127 est de savoir s'ils lapou'rront connaltre [la verite de Dieu Ol! non ], dans le parallis (da,. rıif,-uıdnl2S•

31- Le createur (~ıiliq) de tom les des 'aetes rlel'homme (aJ<ıil al-<ibiid), et d~ ce qu'on croİt et re successivement engendre par suite del'aete humaine est Dieu129.

32- En realite e'est Dieu qui guide les hommes dans la voie ct c'estLui qui les egare. ees deux notions. [guider et egarer], sont aUrihuersrespectivement aux pl'ophetes (/'Usul) ct ii Satan (şay,c;n) par metap-hore (mağriz).

33- Le~ honnes Uıusn) et les mauvaıses (qubJ,ı) choses sont dCfiııiespar la loi divine (şa,.<). Maİs nous130disons qu'İI ııous est aussİ possihlede les saisir par la raİson [avant qu'el1es soien.t expIİquces pal' la legis-lation divine ]131.

126 Avec ce vers Uiı.lir Deg fnit un resume de In preuve d'al-A,(nri ii propos de la visionde Dieu. Maıalib. p. 41 seıeı.

127 Le pronom "H"m" veut dire les "mu/akal/imin" et le, gMs <le In Loi divine (arbiibal.şar). V. Ma!alw. pp. 43. 44, Qarsi. f. 31b.

128 A propos de In connnissnnee de Dieu. le probleme Le plus discute etniı le suivanl:"e8t.ce possible ou Don de concevoir l'essenee <leDieu (:acııh,,) en totalile?". Les philosophes1'0nt nil! nins; 'Iue GaziiII. ımam al.Haramnyn et un eertain nomhre de .'oıı/is. Tous les "mııla-kallimln" ont nccepte cette possibiliıe. V. ŞarQ. p. 47.

129 Ceci est I'un des plus grnnd sujets de discussion entre les gens de In Iraditioıı cl le;;Mu c.tnzllites ninsi que les phil08ophes. Le prohleme esI de sayoir si "les ncles des hommes sonl crecspar Dieu ou bien par eux-ınemes?". Le premier poiııı de vue est a<lopte par le, geııs de la verile(ahi a/'Qaqq). Selon eııx. tous les acı es son i eree_ par Dieu, mais l'lıonune aline faeultc! d'ae-'Iuisition (kasb). Les Mu (lazIliles et les philoBophes onl pretendu que les erealems des aetes sontle8 hommes eıix-memes. Ces groupes ont elıneıın leıırs preuves. soit traaiıionnelles (sam(l) soitrationnelles (aqli). Şar!ı. P. 48sqq. Si I'hommc etniı luİ-meme le crenteur de ses aeles, il seraiteapnhle de connallre lous les details de ses ereaıions. Or I'homme n'n jnmais Cileette facıılte deconnailre. Done il ne pellt pas el re lui-meme le erealeur de Besaetes. V. Ma!tilib, p. 455'1eı.ŞıırQ, p;49.

130 lei Uiı)ir Deg definit l'opinion des Mütıırldites. V. ıYIa!iilib. 1'.18 sqq., Qarşl. f. 52a.131 Selonıın eertnin nornbre d'Aş(nrites c'esl seıılernenl la Loi divine (şar() qui nous'defin;t

les ehoses obligatoires el illicites et non la raison. V. KEMAL PAŞAZADE, lQıiliif ...• op. cit .•p. 58. Cf. Şor/:ı. p. 53. Ceei aussi est un problem e Ires diseute entre les Müturldites et A~(aritesainsi 'Iue le8 Mu(lazilltes. V. tbid, pp. 53. 54. 55.

Page 26: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

H lZIR BEY VE "KASİDE-İ NUNİYE"Sİ 573

34- Pour Ies hommes, il existe une Iibertc de choix [partielle](i[ıtiyiir)132 qui üst une acquisition (kasb) de ceux-ci. TC'cst pourquoi] iIssont qualifics [sclon leur acquis] de par l'obeissame (ıawC) ou la deso-beissance (Cişyan).

35- La raison (CaqL) n'a pas de place dans la sentcnce diyinc (1,ılıkmal-ilüh), pourtant a propos de la possihilite d'admettre une motivation'en Dieu il y a deux points de YUe1l3'.

36- Aueun hommc ne peut ctre char ge [par Dieu] au deIlı de sacapacite134• Mais il est tout a fait incapable de perce~'oir les raisons [deeette sagesse diYine].

37- S'il etait obligatoirc pour Dieu de faire "le meilleur" (aşla1,ı)[de toutes les ehoses], personne ne pourrait etre eprouye par I'incro-yan ec (kufr), la pauyrete (faqr), les catastrophes ct Ie'Stristesses135•

38- L'approvisionnemcnt (rızq) fourni a un arı.irnal ost cc qu'ilmlinge, quc ee soit licite (1,ıalal) ou illicite (baram). Done l'approvision-nement se divise en deux: le Iieitc et I'illicite136•

39- Aueun etre viyant.nc pcut devaneer le terme fixe [on ne peutpas a\'aneer la yic d'un animal par rapport a son terme fixe] (acal)137,meme s'iI est dechire par les canines d'un animal sauvage138•

132 Ceci est'mentionne ehez !Jayalı: "le ehoix partiel" (al-i~ııi)'iir al-lıızll). V. Şarb, p. 56.133 "A eause de In ,1Ualiıe de eertaines lois divines ('lu i ne sont pa. tres claires), les genBde

la tradition (alı i al-sunna) se sont divises en deux".V. Maıiilib, p. 53. A propos !'influenee de laraisoıı sur les lois divines,nous trouvons une petite nuanee entre les idees As(arites et Maturldi-tes. V. tbid, pp. 52, 53. QarşI, f. 38a. On peut resumer eette nuanee ninsi: pour al-MaturldI laraison peut et doit eonnaiıre I'existenee et I'unicile de Dieu avant la revelation, alors que poural-Aş(arl la revelation preeede la raison.

IM I_e probleme d'impoBer I'impossible (taklif ma lü YU!üq) est un des problemesdiseutesentre les Maturidites et As(ar;le •. V. KEMAL PAŞAZADE, ltıtiMf ... , Op. ciı., p. 58. Pour Mil.turidl, Dieu ne peut exiger de l'hoinme ec qui depasse ses eapaeites; pour As (arı, II le peut maisII ne le fait pas.

135 Selon les Mu(tazIlites Dieu est oblige de faire le "meilleur" (aşlab) pour ses ereatures.tIayall affirme que si Dieu etait oblige de ereer le meilleur pour l'homme pourquoi aurat.I1 ereeI'ineroyant, le pauvre et la vietime, soit dans le monde soit dans l'Au.delil. Et aussi ilc seraitahsurde de prier Dieu pour Lui demaııder le meilleur. V. Şar~ı, pp. 60, 61.

136 Pour I'approvisionnement (rızq) v. Coran, Xi 16; XXX 140, XLII 112; V 1114. LesMu(tazilites disent que si l'iIIieil.e esI.eonsidere comme provision, il n'est pas logique de punir leshommes pour de. elıoses iIlicites qu'i1s ont mangee •. On leur reporid que eela esI. un mauvaisehoix pour eeux qui le font. .Şar~ı,p. 62.

137 V. Coran, VI/2; VII 134; LXIII II ı. Les 1I1u1ıazIlitesaeeeptenl deux sorles d' "aca/".L'un .est lie ii l'assassinaı, I'autre est la mort natureııe. La seete juste (ma.luılı al-~aqq) est querussassine est mort .elon son terme £ixe, suns avance ni retard. V. Şarb, p. 63.

138 Toutes les elıoses qui font perir l'homme. Le mot "gayMn" est le pluriel de "gawl". V.Maıülib, p. 62.

Page 27: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

574 MUSTAFA SAİT YAZICIOGLU

40- Tous les elements «mıüşır)139 et les spheres du cosmos (uflük)80nt engendres dans le temps. On sait que chacune de leurs partiesest atome140• "'-

41~ Le haut et le bas sont lİes entre eux, ma is non pas par une actioncausale. Car meme une circonference tourne, cc sont deux relatifsw.

42- Dieu nous a envoye des prophetes (rusul) avec sa grace quınous gııide Jlıudü). Ces prophetes sont corrobores (muşaddıqin) par desmirades (ayüt)142 et par la clarte de leur mission.

43- Les creatures ont besoin de quelqu'un quicomplete le jugement(Q,ukm) de la raison. Ainsi en est-il dam les seienees reIigieuscs.

44- Si les prophetes n'etaient pas envoyes a l'humanite, lesaffairesde l'Au-dela (amr al-ma<üd), ainsi que ceUea qui concemcnt ce monde-ci(amr al-ma<aş) ne pounaient pas etre organisees paree que tout le mondeferait ce qu'il voudrait, et qu'y aurait partout l'injustice143•

45- Mul,ıammad est celui qui a le phıs de merite (a.f4a1) de tollS lesprophetes (rusul). [Ceux qui etaient pr~s de lui] ont entendu les chosesinert{s et les betes sauvag(s reconnaltre la verite [ou sa mission ]144.

46- La eondition du Prophete dam les deux cas [c'est a aire avantet apres la mission prophetiquc, on bien du point de vue df' ses expli-eations eoneernant des choses de notre monde ainsi <İuede l'Au-dela ]145

est tres daire pour eeux qui ont deııx yeux pour oLsen'er [ct qui sontdignes d'apprecier les choses].

47- L'une de ses propheties (a!Jbar) [miraele] eoneerncnt l'avenir,est d'avoir predit la mort eatastrophique qııi a frappe <Osman b. <Af-Wan146•

139 Le mot "<anii~ır" peut .ignifier le~quatre elements, 'eest lı dire la terre, 1'eau, I'air etle feu. V. Qarsl, f. 4la.

140 Pour le. explieation. pIu. longues V. Şarl), p. 63 .qq.141 Ceei est pour refuter le. astrologues ,(munaccim) et le. Sabeen. (Şöbilün). II. prctendent

dire de. choscs .ur I'avenir tout en obscrvant les mouvements de. choses celestes. V. Şarl), p. 68.142 lci le mol. "öyöt" veut dire "Ies miracle. des prophhes" V. Ma!ölib, pp. 67-71. Qarsl,

f. 42b. 43a.

143 Les ver. 43 et 44 expliquent combien il est nec"ssaire d'envoyer des prophcte. a I'hu-manite. Selon les Mu(tazilltes et les philosophes, envoyer de. prophetes est une obligation. Parcontre un groupe de. savants de la region Transoxinne (Ma warii-al.Nahr) on,t pretendu quec'est une sagesse (I)ikmat) de Dieu. V. Şarl), p. 7ls'1q.

144 Le mot "zi>b" veut dire le loup, "zİlban" est le pluriel de ce mot. Mais ici I'auteuremploie ce motpour "Ies anİmaux sauvegas". V. Ma!ıilib, p. 75. ~ayiill fait allusion dan. soncommentaire, a une miracle du Proplıhe concernant la parole d',ın loup. V. Şarl), p. 75.

145 V. Şar!., p. 77. Matıilib, p. 78. Qarsi, f. 46b, 47a.

Page 28: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HlZIR BEY VE "KASİDE-İ NUNİYES"İ 575

48- De meme en est-il de la pre;yision de ce qui s'est pasi'e entre leChosroes147 et ıcı; eompagnons du Prophete (şa/.ıaba) II propos [pour lacause de Dieu] du tresor des Perses et de destruetion de leur villes148•

49- De meme l'annonee a ses compagnons de deux expeditions mi.litaires qu'ils feraient par mer (ğazwa al.ba/.ı~) avee la participation dela tante du Prophete, Umm al-l:Iar~m, II la premiere de ees expeditions149•

50- De meme Lepartage de la lune (şaqq al-qamar) en deux par leProphete. Ainsi, quan.d les gens du Qurayş ont demande le lendemainde son ascension (mi(rae) .des nouvelles de leurs caravanes [qui etaientde retour de Damas] et qu 'il leur decouvrit ce qu 'il en etait.

51- De meme, le fait d'avoir lanee des cailloux pendant l'expeditionde Badr, aux Yf':UX des ennemis. ~t pendant la bataille d'Ul;ıud, le faitd'avoir remis cn place l'oeil d'tbn Nu(manI50•

52- Combien d'autres propheties nous ont ete rapportees, authen-tifiees par des challl.es de temoignages sfırs telı; İcs deux "recueils aut-hentifies"151.

53- Lcs indieations veridiques [a propos de sa mission prophe-tique] sont commuııes II toutes ces traditioııs. Elles ont ete transmisesde generation en en generation (tawatur), comme la signification de lapoesie de l:Iassaıı152•

146 La façon dont est mort (Osman b. (Afwan etait prevue par le Prophete, et racontee il

Abü Bakr, (O~ar et Osman. V. Şar1J" p. 78; MaJalw, p. 81 sqq; Qarsi, f. 48a.147 Nom des cmpreurs des Perses.148 La prevision du resultat de ces evenements cst considere comme un muacle du Prop-

lıcıc.149 La premiere de ces incursions etait sous le commandement de Mu(iıwiya et avnit eu

eomme resultat la eonquete de !'ile de Chypre. La tante du Prophete avait participee il eetteexpedition et avait deeedee apres la eonquete de ı'ile.

La dcuxieme aussi a ete preparee par Mu<awiya en vue de eonquerir İstanbuL. .Maiseette expedition n'avait pas donne Linresultat positif. Le Prophete avait parle de ees deux incur-sions il ses eompagnons. C'C8tpourquoi on lcs considere eomme l'un de ses miraeles. V. MaJalib,p. 85 8'1'1.

150 Pendant le eoınbat d'Ul,ıud, !'oeil de Katade b. Nu(man gli8.a hors de 80n orbite sur80n vi.age. Le Prophete pria Dieu et 1'0eil de Katade fut remises ii 8a plaee. V. Mala/w, p. 89;Qar8I, f. 49b, 50a.

15ı Les deux authcntiques 80nt "Bu1J.a~l" et "Muslim". Şor!)., p. 81. Leur "Sohlh ol.Bu!Jarl" est eonsidere eomme le plu8 authentique Iivre en matihe de tradition8 prophetique •.

152 Has.an b. Şabit e.t le poete du Prophete. Ses poeme. sont tre. simple8 et {aciles iicomprendre. Aneıın de ses poemes n'a atteint an degrc de "towatur", mais maJgre eela,il est nn poete bien eonnu. Maıülib, p. 90.

Page 29: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

576 MUSTAFA SAIT YAZICIOGLU

,

54- Le mimele le plus ill1posant du Prophete est le Coran. llsfurent ineapables «acz) d'en imiter un seul chapitre (süra), malgre uneprofusion d'efforts de leurs intelligneees (ai-azlıan)ls3.

55- L'ascension (mi<rac) du Prophete s'est effectue recllement etphysiquement alors qu'il etait pleinement evcille, et eela est prouve parun verset Coranique1s4 et par toutes sortes de traditions prophetiqueslS5•

56- Cette [grande] ascensiou vient aprcs d'autres [pour les eon-. firmer et] pour refuter les [pretendues] eontradiction entre certainestraditions 156.

57- La loi divine de notre Prophete vient ahlOger (nasi[ı) toutcsles autres religions (adyan) et leur abrogation n'est pas le fait d'unc ig-norance (cuhi) pour' Dicu qui a pose tous les principes des rcligionsls7•

58- Le prophete Moise (Müsu b. <Imriin) aurait p~rfois signalepar une texte,l'abrogation de [certaines parties] de sa Thora (Tawrat)II sa communaute, mais cclles-Ia, par jalousie, n'a ricn apporte a cesujet1S8•

59- Les prophetes sont excmpts (barp)ls9 par le eOD.sensus [des gensde la tradition et de la communauteI60], de dirc publiquement cc quiest considere eomme infidelite (ku!r), mensonge (kizb) et immoralite.

153 Sur le miraele uu Coran, nous trouvons de longue. eıcpIieations dans le commentairede :ijayiilI. V. Şarl}, p. 82sqq.

154 "Gloire lı eelui qui a transport e Son serviteur, la nuit, de la Mo!quee saerce lı Inmosquee tres eloignee ..." Coran, XVII ii.

155 Sur I'ascension il y a eu des uivergences. Le problcme etait de savoir si le Propheteavnit effeetue I'ascension en .hat d'eveil ou bien esprit.Polır les deux CIlS on trouvc des traditions.V. Şarl}, pp. 85, 86.

156 A propos de I'asceıısion en etat de sommeil, il nous est. parvenu qııelques traditions.Mais d'autre part nous eu possedons d'autres qui sont nuthentiques. Or celles.ci nepeuvcnt pasetre en contradiction avcc les preuves authentiques qu'on possede. Done il faut les interprcter.V. Ma!iilib, p. 92, QarşI, f. 51b, 52a.

157 Avec ce vers, :ijı~lırBeg rejette ce~taines idees des juifs lı propos de l'abrogation (naslı).Selon les juifs "l'abrogation d'une autre.religion peut etre une eause de I'ignorance pour Dieu".V. Ma!a/ib, pp. 93, 94; QarşI, r. 52a.

158 V. Şarl}, p. 89.159 Soit avant leur missioıı prophetique, soit apres.V. Ma!a/ib, p. 79sq.Le probleme de l'im.

peccabilit,; «,şma) est tres discute. Les Azadqo, une branche des "IJiirieites" Oııt pn!tendu queles prophctes pcuvent commettre des peehes. (Selon Ics )Jaricites tous les peches sont des signesde rinfidelite). Les şi(itcs ont permis de commetre un acte.d'infidelite si on est menace d'nnegrande peur on cn danger de mort. Mais commettre des peches pour tont ce qui concerne la trans-mission uu message est impossible selon la majorite. Qnelques uns ont toIerc de commettre despeches pour cause d'onbli. V. Şarl}, pp. 88, 89.

160 V. QarsI, f. 53a.

Page 30: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HIZIR BEY VE "KASİDE-İ NUNİYE"Sİ 577

60- Aiıısi aupres de la majoritc d'entre nouS [les prophetes sonta l'abri] deE grands peches (kabuliı) commis sciemment, et des petitesfautes ((ıissa) comme de tout vol dans lcs poids [des marchandises ]l61.

61- Si on raconte des histoİres sur les peches des prophetes, il fautlcs interpreter (talwll) en disant que ees fautcs se sont produites avantla revelation divine (qabl al-wa/.ıy), ou bien [si elles B'eteient produitesap res la revelation] que te sont les eonsequenccs d'oublis (nisyan)162.

62- Les prophetes ont superiorite (ruclıan) sur les anges. Car Iesprophetes furent eharges par Dicu d'eD.seigner les angt~s, ct le fait de resderniers avail'nt l'oı'dre de sc prostenıer devant Iui, montre eettc supe-riorite16J•

63- Des saints (wali), on.t pour eux de faire des prodigcs (karanıat),eomıııe il nous a ete rapporte au sujet d'Asaf, [qui ctait ministre de Sü-leyman] d'Abu al-Darda l et de Salman1f4•

64- De meme l'ordre intimc de Ioin par (Omar al-Faruq il Sariya desc detourner de la montagne, et que ce dernier entendit malgre une dis-tanee estimec a deux moisl65•

161 Les Haşawiyya ont aeeepte 'Iue les prophCtes puissent eommettre de grapd6 peehesmeme seiemment. Tous les autres (eumhür min al-muQaqqıqin) I'ont nie. Puis ile 80nt tombes endesaeeord. Selon les Mu(tnzIliteş, commetre sciemment de grands peehes dans le eae dee prop'hetes neeessite de supprimer leur grandeur et leur plaee auX yeux des fidelee qui lee suivent.lls doivent etre un modele parfnit. Maie des peehcs par oubli et involontaires eont toleres par lamajorite des gens. Selon les Rawiifız des peehes .oit grand. soit petit., eommis 8ciemment oupar oubli. ne sont pas toleres pour les prophetes. V. ŞarQ, p. 90.

162 1.Hakkı b. IJalIl founıit des explieations sur I'impeeeabilite des prophetes en screferant souvent il. al-Maturldi. V. Ma/<ilib, p. 100.

)63 II y a differents points de vue sur ce probleme.En effet il n'y a aucun doute tt propos dela sup~riorite des prophetes sur les anges inferieurs (su/If). Le point de divergenee e8t la 8upe-riorite sur les anges plus nohles «(ulıvl). Plusieurs partisans de la voie traditionnelIe disent queles prophetes sont superieurs il ees dem' groupes d'anges. Les Mu(tazIlites et Qii~1Abü Bakr(sunnite) ont pretendu que les anges sont superieurs aux prophetes. ~ayaıı eite einq point. dansson eommentaire pour montrer In supcriorite des prophetes. V. ŞarQ, p. 92 sqq.

16.1,Asaf, devant Süleymiin,avnit apportc le trone de Bal,!is en un instant alors qu'il se ırôu-vait tres loin. AbI al.Dnrdiı> et Salman en prenant leur repas, ont entendu la louange it Dieu(ıasblQ) venant de leur assiette. V. Ma[iilib, pp. 102,103; Qarşl, f. 54b.

165 Le ealife Omar, faisant sbıı discours de vendredi (bu#Ja) dans la mosquee ,de MMinc nvu la situntion düfieile <les soldnts de Sariya qui etaient en incursion it Nihiiwand. II a inter-rompu son diseour en disant: "O Siiriya, lı, montagne, la montngne!" (Fais aUention aux erme-mis qui sont derriCre III montagne). On voit ici deux sortes de prodiges: premierement le fait devoir les evenements qui şe passent tres loin; deuxiemement le fait de erier et de fnire entendresn voix sur une si grande di8tance. V. MaJiilib, pp. 103, 104; Qarşl, f. 56a. 56b.

Page 31: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

578 MUSTAFA SAIT YAZICIOGLU

/

65- La valeur su.perieure d'un prophetc est evidentc. Bien plus,selon la parole de nos freresl66, sa qualite d,' prophetc depasse sa qualitcde saint [qu'i~ possede Ju.i-memeI67].

66- Apres les prophetes, l'homme Le plus meritant ebt Ahü Bakr,paree qu'il avait devan<.c seS contemporail'.s dan.s la croyanee en la ve.rite de tout ~e que rapportait le Prophetcl68•

67- Apres Ahü B~kr vient <Omar al.Fiiruq, car il a ete le pLug ef.fieaee il aider le Prophete dans la propagation de la religion.

68- Apres <Omar al.Faruq, sclou la deeision de nos antİens maiı •.res, il ıı'y a aueun lieu de düuter de la supi~riorite de <Osman.

69- Apres <Osman, vient <AHqui etait le plus proche IJlIrent duProphete du point de vue genealogique, ct qui etait priviJegie par~i sesgendresl69•

70- La rcsurreetion t(ıaşr) et la creation premiere sont identiquesLpour)e Createm] quant lı la possibilite "ans qu'iI y ait distinction niinterferenee du tempsl70.

71- Nul hesoin de pretendre que po1ır qu'il y ••it resurection descorps il faut que les parties qui sont ete aneanties reviennent vraiment -[a I'existence ]171.

166 Par le mot "frcre" (ı{ıwan) l'auteur veut dire "le:; gens de la tradilion et de In comnıun.aute (ahi al.sunna). V. Ma!alib, p. 104sqq; Qarşi, f. 57a.

167 D'apres tJnyiiH, le Proplıete est superieur pal'cc qu'i1 est honor,; avee la revelation(toatıy) et il a ete nomme pour le bien et la bonne eonduite du monde et pour harmoniser les af.faires concemant ce monde (nıa(iiş) ainsi quc I'Au.dela (nıa(ad). La superiorite d'un prophetcsur un saint est une chose tres clnire ct peut ctre son etat de prophete est.i1 superieur lı son etatde saint (qu'i1 pOBBede).Cec; est destine lı reluter eeux ql1i disent le contraire (Ies Karramiya).V. Şar/J, p. 96.

168 "Ahi al.sunna" ct un groupe dcs aneiens !\Iıı(tıızllites ont affirme que I'homnıe le plusmeritant est Abii Bakr. Par contre selon les şi(ites e'est 'AH b. AbI TüHb. Les gens de la traditionont cite quatre points pour demontrer la supcriorite d'Abii Bakr. V. Şar{ı, p. 97.

169 ii etait maric avee Fiitıma, fiile du Prophete. et il avnit eLi deııx enfants Hasan etI1\l~yn. V. MaYilib, pp. HO, lll; Qars!, f. 59a.

170 Les philosophes naturalistes (!abl<iyyün) ont nie la rC511rrestionpoıır I'homme. Car avecla mort, disent.i1s, l'homme di.parait. Son re tour est irrıpossible, ear le retour du ncant est irrc.nlisnble. Les philosophes theologiens (ilahiyyün) ont seeepte le retour du spirituel (ma(iid al-ruMni) et ont nie eelui diL eorporel (ci.man,). Selon la plupart des theologiens dogmatiques(muıakallimln), e'est le contraire. lls nffirment un retour spirituel aussi bien que corporel. V.V. Şar/J, p. 100 sqq.

171 Ceux qui.ne eroient pas il la rcsıırreetion, pretendent qııe le retoıır diLneant (ma<dünı)est impossible. Ce vers de tli<;lirBeg est line reponsc a Icıır adresse. V. Şar{ı, p. 103.

Page 32: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HIZIR BEY VE " KAStDE-İ NUNtYE"St 579

72- Ceux qui revienneııt ec sont les parties css~ntielles existeııl lıtout le moment de la vic. :Memesi ellcs ont etemangees, elles ııe sauraieııt{aire partie d'un autre corps.

73- Toutes les chosc~ dont le Prophete a annonee l'arrivee auroııtlieu, car ellts sont possibles [par rapport lı 'Dieu J te1s le Pont (şırıit)l72et la Balance (nılzan)173.

74- C'cst ainsi qu'il y aura la redditioıı des coınptes U.ıisab). Onverra la terreur de l'Au-dc1a (ahwal al-qıyıinıa) et la Vasquc Uıaw~) denotre Prophete dans laquelk sc trouvent des jarres174.

75- Ainsi quc le sejour dans la tombe (qabr) OU certaines~ aurontla paix, d'autres seront ronges PH les verıll7S.

76- Le ehatiment des mauvaises actions, est jUFticc ('adl), maisnon obIigatoire de la part de Dicu; de meme quc la recompcnse (il.ısan)des bonne~ actiom,;176. .

77- Comment exiger de Lui une recompeııse (loıır toutes nııs bon-nes actions (ta'at) alors que le honheur d'un i)etit moment, qu' II nousaccorde, depasse de Ioin toute notre reconnaissanec (şukralı) CIlversLui.

78- Du point de vue dc la raison l'infidelite (kufr) pourrait etre

pardonnee, mais il a ete revele une texte si.ır l'ı~tı~rnite (ia{ılld) du sejouren enfer (nar)177.

79- II est repete p1usiuırs fois [dans le Coran] que "le paradis aete cıee" ct qu' Adam f II a ete expulse apres !'.,voir h"bite17S.

172 Le POnt (şıraı) est situe au dessus de l'enfer, plus minee qu'un eheveu et plus affilcqu'une cpee eomme on I'a deerit dans une tradition du Prophete. Les Mu(tazI!ites I'ont nieear e'est un pont impossible il franehir. Selon les gens de la tradition, les eroyants le passerontfaeüement. V.Şor!)., pp. 105, 106.

173 Les Mu(tazI!ites n'aeeeptent pas la Balance (.cazn) Car selon eux les uetioııs sont desueeidents (a(ra.) et par eonsequent on ne peut pas les mesurer avee la Balunee. V. Ibid, p. 106.

17411 y a plusieurs versets Coraniques et traditions propheıi'lucs sur ehaeune de eessituations. V. Ibid, pp. 106, 107.

175 Le mot "didan" est le pluriel du "düda" ,1ui veul dire le ver. C'est un petit animul uueorps mou, san s pattes. Vermine qui, selon lu eroyunee poupulaire, ronge lu ehair des morts.Pour la vie dans la tombe nous trouvons plusieurs verstes Coraniques ct traditions prophetiques.V. lbid, p. 108.

176 Avec ce vers, ij:i<.lirBeg refute les idees Mu'tazl\ites. Selon eux, Dieu esI. ohli,:;e dereeompenser les gem pour leur bonnes aetions et de ehiltier les peeheurs. V. lbid,}l. 110.Maıa.lib, p. 121; Qarşl, f. 63b. . .

177 Un eertain nombre de g~ns ont. eru 'Ine I'infidelite et. meme l'ussoeiationnisme (şirk)sont purdonnables selon I" raison. V. Şar!)., p. 112.

178 Dans le Coran, il plusieurs reprises, on a precise ,1ue le paradis u ete upprete pour ceuxqui sont pieux et eraignent Dieu. L'auteur fait allnsion u ee fait. V. Ma!iilib, pp. 123, 124; Qarşif. 65a, 65b. Pour les verset. eoneernant ce sujet v. Coran, II 124, LI 1182, 111/131, 111/133,XXXVIII 177, XV 134, VII 118.

Les gem de la tradition Abü (Aıı al.Cubbii)1 Abü al.Huslıyn al-Başrl, Bişr b. Mu(tamir,tous les Mu(tazilites, ont cm que le parudis et i'enfer sont erees aetuellement. La plupart desMu(tazl\ites pretendent qu'i1s seront erces le jonr du jugement. V. Şar/.ı, p. 112.

Page 33: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

:80 MUSTAFA SAIT YAZICIOGLU

80- Les delices du p:ıradis sont eternelles (abadi) ct n.e pcrirontjamaİs. Se, nourritures (akl) sont permallC'nte~ (dalim); certes, eHes ne('esseront jamais.

81- Pour los gcl\s quİ ont commis des pe~lıes graves (kaba)ir) [etquİ sont morts] sans se repentir, il y a I'esperance du pardon (Ca/w),ct cda en depit des medisants jıtloux'19•

82- [ScJon les ımı tazilit{s] puisqu'il n'y a pas de chatiment (Cuqü•bat)dont Dieu est lı faire remise, la ou İl y a repentir; les versets parlantdu paıdon ne contirnnent pas raetion de se repentir.

83- Lts traditions prophCtİques conc"rnaııt l'intercessİolı doiventct re pris,es tellcs queIlcs, sans qu'eIles soient limitees ou generaliseesscIon les eas ou les personnes.

84.- Le Prophete, ailısİ que les [hommes pİeux] agrees par Dieuont le drGit d'interceder (şufaCat) anpres du Misericordieux (Ra(ırnan)en favour de ecrta;ns rebcIIeslBo•

85- La Priere adressee e11certaiııs cas il Dieu, en faveur des morts(amwat) et 4e5 vivaııts \(a(ıyii») a des }-,icnfaits reels eonstates181•

86- Les bonnes oeuvrcs n'cntreııt pas dans la foi (lman)IB2. Maİsau colıtraİre la foi Il'est alİtre chose que reeoıınaissance [confession](taşdlg) do la veriteıg3•

87- La loi {livine (şarC) considere (,ümme preuve d'ilıfideIite le fait

de reİndre le "zuııniir"lB4 ou d'adorer les idoles (awsan) [meme. sous lacon.trcİnte ].

179 Avee cc vers l'auleur repond aux Mu(tazllites. Car ils pretendent que eeux qui meu-rent sans se repenıir resteront eterneHement en enfer. Ma!a/ib, p. 125; Qarşl, f. 66b, 67a.

180 Les savants s(ınt unanimement d'accord sur le principe d'intereession de la part desprophetes. Puis il y a des points de vue differents sur divers problemes. V. ŞarIJ, p. 118.

181 Sclon les Mu(tazHiıes il n'y a aucuu hienfait rtel pour la priere lı Dieu. Pouıtant dansle Coran il existe des verse!.s 'lui eonlredisent les Mu (tazIlites. Qarşl, f. 69a.

182 Seloıı le dictioıınaire, la foi vellt dire I'aceeptation (ıaşdlq) totale. Dans la loi divine(şar() c'est de eroiı tou!: ee qlli vient de la part de Dieu par I'iııtermedinire du Pıopheı.e, telle.J'unicite de Dieu, I'obligatioıı de la priere, I'interdietioıı de l'alcooI ete. ŞarIJ, p. 118 sqq.

183 Ceei est une repolise pour ceux qui disent que la foi u'est autre qu'acceptation par lecoeuı. Ibid, p. 120. Les preseriptious diviues (farz) et nceessaires (ıvacib) ne font pas partic dela foi. Si quclqu'un ne fait pas I'un de ees devoirs eela ne veut pas dire que celui.ci est sans foi.Ma[ti/ib, pp. 129, 130; Qarşi, f. 69a. 69lı.

181 "Z"nniir" daııs le dietionnaire veut diıe une "eeintııre de moine ehrctienne eonsidcreepar les musulınans comme signe principal d'infidc!ite". V. KELEKİAN (Dırau), Dicıwnnaire ...•op. cil., p. (,.17.En effet c'est un signe de "Zancloqa".

Page 34: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HIZIR BEY VE " KASİDE-İ NUNİYE"Sİ 531

88- La foi ct l'Islaın [la souınission lı Dicu] ne soııt Fas differuıtsl'un de l'autre. il n'y a pas dans la loi divinc pour l'unc ct pour l'autredcux statuts (I;ıuknıün) legaux diffcrents.

89- La foi existc l'0ur rimitatene (muqallid), et cc demier peutetee rccompen.sc rour elle; bien qu'il soit dcsobdssant «aşi) du fait qu'ila neglige I'Cffort personncll85• "

90- L'homıne doue de la raison n'a aucuııc excuse lJouı l'ignorance(calıl) de son createur (lıüliq), a condition qu'il ait atteint un age dereflexioD. (lik,) seton Nu(manl86•

91- Pour l'homnıe il ıı'y a aucun rang (martaba) qui fasse tombel'ses obligations religieuses qui lui sont imposce" (taklij). it La differeneedes foııs (macanin) ct .des petits enfants (sıbyiin)'87.

92- Vhomme en tant que dorteur 'en eeligion (muctalıid), peut seteomper dans şa uecision eonceenant des questions ıeligicuses (fatwii).il en est comme du cas de Dawud devant la deeision [şclon laqudle sonpetit fils] de Süleyman letait peHcee, malgee şon age tres jeunel88 J.

1es v. M~ıilib. pp. 130,131; Qarşl, f. 701>. Pour la foi de I'imitaeur il y a cu plusicurspoints de vue differents. Un certain nomlne de savants ct de de jurisconsultes ont fait s8voirque la Ioi de I'imilateur est vala1>le. Un group e de theologien. I'ont ni ec. Puis enlrc eux ils sc.ont divi.cs sur cettc question. Şar1ı, p. 121.

186 Nu(man b. Sabit, dit lmiim A(zam Abfı Haıılfa, fondateur du "ritc Hauafite. V.Maııilib, pp. 132, 133. Avec ce vers IJi<:!irBeg fait allusion a l'importance du raisonnement parinduction (i$ıidlıi/). En effet I'İslam oblige les geng il Iairc un effort pour consolider leur foi cnobservant le mondc tres profondement. V. ıl1aıalib, p. 132.

187 On rejetc avcc cc verg leg idees de ccrtains ,<oııfü. Selon eııx, ı'iıomme.aprcs avoir atleintau degrc de "ma(rifa" n'a plus besoin comme les autres de faire ses devo;rs rcligieux. V. 1\I~ıilib,p. 134; Qarşl, f. 73a, 73h. En commentant ce "ers ijayil1l dit dan~ son Şar!ı: "Un certain nombrede "mutaşaiiıwrf" ont cru que si l'homme cntre dans une voie qui le conduit ii Dicıı, il arrive ıi

Lindegre ou Dieu enleve de lui toutes les obligations (/tmr) et les negation (nah)'). Le. propheteg,qui ctaient leg plug meritans de tOIlSles lıommes n'ont pas pu arriver iı un lel degrc". V. Şar!ı,p. 123.

188 On raconte que pendant la nuit unc troupc de moııton entre dans un chaıııp,et cela donneevidemment beaucup de pein au proprietaire de ce champ. il "ient pour racontcr la .ituationa Dawııd. La decision de celui-ci Iut de donner les moutons au proprietaire du clıamp. Mais d'ap-res son Iilg Süleyman, qui avait II ang, il poıırrait y avoir une autre solution plus jııste: selon luiil Iaut donner les mouton s au proprictaire du champ, et le clıamp au proprietaire deg moutonspour un tempspassager. Quand le cahmp prend sa Iorme ancienne on fait I'echange et chacunprend sa propre partie qui est la sienne. V. Mala/w, pp. 135, 136; Qarşl. f. 73b, 74a. En eIfet ceciest un problcme tres digcute. Les Aş(arites et les Mu(tazilitcs ont prctendu 'Iue le "mltctahid"ne peut jamais ge tromper. Toutes les d€cigiong qui viennent de lui sont vraies. La plupart dcs"muıakallimin" et les jurigconsulteg (fuqaı.iil) ont accepte qııe le umucıa/.i,/" PCllt ge trompercommc il pellt ohtenir)a bonne reponse. V. Şar!ı, p. 123sq.

Page 35: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

5B2 MUSTAFA SAİT YAZICIOGLU

93~ Oıı ne doiı pDS mcttrc en doute (şu,kk) la foi de quelqu'un,meme s'illa procIamc avec 1'intention de sc sauver d'un danger present189•

94- il n'y a aurun cbatiment ('ıqab) lı. i'encontre de quelqu'un,qui s'abstient de maudire (la',,) le diablı~ (iblis) hien que le diable soitincroyant et eriminel (cııni)I90.

95- Cerles Yazld [b. Mu'awiya] ne pourra jamais et re plus IlC-faste que Satan. T,.is-toi done labstiens-toi de le maudire], et n'aeceptepas qu'on te fasse reproehe un jour en t'appelant du nom de ce1ui quia maudit (la«iin )191.

96- La loi revelee ilous obligl' lı. installer un "imam" [a la tete dele communaute] afin de repoussu des malhl'urs Idommages] ou uneoppression preSUmel92•

97- A la suite d'indications du Prophete notre "imam" est AhılBakI'. Cal' cest lııi qui cst' parv.:nu lı. ressembler tous' ccux qui etaientloin ct preSI9).

98- Puis, AbCı BakI' dcsigna 'Omar al-Faruk comme successeur.Apres ceIui-ci, l'institııtion du califat cst devfllU robjet d'un consl'il(şııra) entre les grande eompagnons du Prophete194•

189 Le problerne de l'exception (isıisrui» danBla foi n'eBt pas adrniBBible. Quand on deman., dc "etes.vous croyant ?", il ne faut paB repondre "si Dieu le veut" (in şii Allah), mais au cont.raire il faut dirc "oııi jc suis croyant". V. Ma!ii/ib, pp. 131, 132; Qarsi. f. Hı'.

190 Car Dieu a maudit le diable, mais il ne nou. esı (l'as ordonne de le maudire. V. Ma!ii.lib, p. 137; Qatşi, f. 75a.

191 Sur cc probleme, Le!;theologiem musulmııııs ont des poillts de \'ue differents. Lesuns disent qıı'il faut insulter YazId, parcequ'il est iııcroyant. I_es autres ont pretendu qu'il estineroyant, mais ils n'ont pas quand meme ose l'insultcr. Selon notre auteur Yazld n'est pasdifferent de Satan, mais comille nous n'avons pas l'ordre de l'iusulter il faut que nous taisions.V. Maıa/ib, pp. 137, 138; Qarş!, f. 75a, 75b.

192 Le problewe de choisir Lin "in,iim" a III tete de la commıınaute est tres discute chezles theologiens. D'abord on a discute sur l'obligation de l'imiima. S'il est obligatore de choi.sir un "imiim". cette obligation est-elle poıır Dieu on bien pour le peııple? Ainsi cette obligationest-elle traditionnelle (sam(l), rationnelle «aqıi) ou bien les deli x eu meme temps. Selon le.Aş(arİles c'est unc ohligation traditionnelle poıır le peuple. Sclon la plupart des Mu (tazllitesc'est line obligation rationnelle pour le peuple. Poıır les gens de la tradilion et de la communaute(ah/al-sunna uoa'l-cama(a) il y a plusicııra points de vuc. Pour savoir en detail v. Şar~, p.126.,1,1.

193 Le eon.eil (şüra) elaiı fornıe de six compagnons du Propheıe: 1- (Osmiin, 2- (All3- Tall;ıii, 4- Zııbayr, 5- (Abd ııl-Ral;ımiin, b. (Awf, 6- SaId b. Ab! Waqiiş. V. Şar~, p. 129; Ma.1,j[ib, p. 139.

19,ı La nomination de ,1uei,l" 'un a la te te de la eommuuaute par le Prophhe est une ques.tion tres discutee. Les Ağ(arites, les Mu (tazllites et les "Hawiirie" ont nie la nomination dequelqıı'un par le Prophete. Les au tre s l'onl aceepıe, mais ensuite ils se sont trOUVC8en desa-ecords entre euıc. Un groupc a pretendu que le Prophhe en proposant Abü Bakr comme remp.laçant poıır la priere qu()tidienne (şa/iiı) a donne une signe de son choiıc en faveur de lui. Selonle. şr(iıes le ProphCte aıırait cho;si (All b. Abi Talib. V. Şar~. p. 128 sq.

Page 36: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HJZJR BEV VE "KASiDE-t NUNİvE"si 593

99-[Apres la constitution du conseil], cinq parmi eux ont 0l'tcpour le sixiemc, tous en tout loyaute, ont fait acte d'allegcance (biCat)en sa fı.vrur, le chosisis~ant en tre les principaııx eompagnons du Prop-hete.

100- Celui-ci [le ,ixieme designe par le cODoeil) ctait cOsman.Apres lui, les personnages importants [de la eommunaute] ont prctcserment d'allcgeance it <AH [comme quatrieme calife 1 en s'er.gageantde plein gre.

101- En favcur de CAH il Il'y a aucun texte (naşş) explieite ldela part du Prophete). Et au contrairee'est en faisant un "ietihad" qn'onJ'a dcsignc [comille imam). Mais 'eest Mu<awiya qni eomme l\Iarwana faİt nne erreur [dans son "ictihiid", n'a pas acceptc le choix d.~sautrescompagnons ).

102- N'nse quc de honnes et pieuses paroles it rcga~d de tom lescompagnons du prophete de Dieu ct ahstiens-toi dcs diffamations quelance contre eux le diffamateur.

103- Tous les compagııons du Prophete ont donnc gencreusementleur sang au profit de la religion, ef ils furent les meilleurs soutiens dela LOİ divine (şart<a).

104- O Seigueur, ne me depouiIle jamais de leur amour. Que celuiqui dit "amen" soit. it l'abri d(~toute negation de la foı.

105- Et tant que la terre verdoie son s la pluie d'avril (nisanr95, quecelui qui se souvient de moi en bien (bi'l-[ıayr), garde perpetuellementl'eclat de la joieP96.

"

't

195 Le mot "nIsan" en langue turque veut dire le moi. d'a,vril196 Le mot,"na<!ra" a un 'en. "ibıahaca" qui vent dire etre tres gai, l'~clat de Injoie.

'.

Page 37: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

58.1 MUSTAFA SAiT YAZICIOGLU

KASİDE-İ NONİYE (Metin)

0~~ :)t;T 'ıç. FL\ op.~ li..lç. ~;,. ," . ~k..,4.Ji ı:.ı.;u '"" i.,) .,

~~~ uç.J.....u '-:-~-l1ü~~l..

0l'.~ ,jJ~ JA J( lr:' "J' J~0l_>1J J~ç. -s~ ..l:.ç.lç.~J:-"

~l~lIJ ~~}I Jlç. .:lı ..LJ-\ - 1

.w\f~ -s~" J; ~~LI ~.•-2

(+J ~l=JI (,-:-~...ı\J J';rIJ - 3~l~~.l.. ~~ ~w. -SJ.• - 4

~ ~~j) \' iy. .J>~ lA~ç.'- 5

~~ .•~ ..:....i> ;.ı_ı.... ~ l:..T01~ t..i L~ f."u ~J~ J J~

Jl~~Jj!.4l1 j:~~\)J;\' ~\01:.•.•0tS:.•'~1~ ~J~JlI ~

0T~ ,~j ~-:i~\ ~I:oJ

0IJ)I., w":'\f \' ~,:. \')

oL.,.üj i' ir: \ ı:;ç. ( •••\', o;;J

0li.Jç. \"~l~1 -s..u JJl> \')

0IJLI} Jt>:;~,j(..,aj\\'J

0l:oJ\ .f:.&. i"%' J ~)"uJ~

0lkA~ ,Jf- J ı...f:.&. ı:;~ r ~\0lQjl J ~ -S~ ö.>"u ~Lj\

0~\ ,-:,4) Jı.JI 01~1

0L. oL l::.i ;.u ~ \'..J. ..J • Los •

~;\ l.. o\'.JJ '-:->\) ı:.ı1-6~~.•l; 0l() \'IJ ~~I.J:l\ 1.1(-7

~L~ ı:;ç. i}> ~~i ..;L~-8

W..::.ıl:.WI s.- u-~ ,,;i~)- 9

.ı.;;( .>Y- \'1 ı:;ç. .l:.&. j; - 10

I"';' .Jç.\' J i~\'J "%' u-h - II~ ..:..~ ~, \~ ~ jA;\'J -12

J ~~\\'¥ 'u~ JS::~-13..::.ıliJIJ j~~ Jl..,aj\\'J -14

'\; rlç. ~ ~ 4?- 15

;..•j\' ~ .1.•..ı.A1I ~;~J-16~~ı....Ji w-: j-L-:ıı j; -- 17

ı:;.e ; Jl \ lç. Jç.. Jx...l LS""- 18

~kli ..::.ı~Le)4 •..•.1ç.J - 19

.ı.;.:ıl) ~ :; ~.J~ c.r:l.J-20

Page 38: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HIZIR BEY VE "KASİDE-İ NUNİYE"Sİ 585

0b..~..I. 1))..1.4.. U~"j."",,)

0~bJ 'L. if 0\;\ J0'11J ~} J ~)Ç.,,o wÇ.,j

01~ t':'-" Ji uMJ":'I W" jt:.C01..1~)..l:. •• J\;tl! ı,iJAı

0li} J J:~l) ~\A.\l\Jl,.:.

ı:.ıT} j l~ i .G i~~'ı' c.fv.0lz..,J'1 WÇ.,J) ~ j .•.U

01..w J~J! I.; J" ..;)))1

0\"";) )~ J ('~.~; wÇ.,J

J~'~\J i/i ;~\)'11u_~J-2ı

Q,~; ~ L. ~; j)~ - 22

4J 0L.j 'ı' .Jjl ~)J - 23

if:; ~j ;A~ l;.,.;fS' - 24

Q,j~I)\)1 ' .) \ '.. Jj - 25ı.5". ~ U-.

Q,j;~) ~ Jl":' u~ 'ı' -26LL. i~Ç."u t.J~ u-:J VI- 2 iwL) )~'14 4i.ı1 ~dJJ - 28

~JA)~ if 'ı' ;u+!i c$..I. - 29

L:J.~ JAN ~ JJ.-I üb- - 30

0L...i\ ~ w.• o..l~Ji w~ .0lk:'::' J ~) J' j~' J•.0'1\:.! ..ii ı..a~\ J.W4 J).4;

0~)1 Uk~ 0)i:.~)';'

0'1'; u~\ J .ı.l:1ıü ).)~

0l.. j':-l&-JbJ 'ı' ~0\j>'J 1S~\) J.4AlI J J;,Ç.,J4

0~-i )~. b-~ Ji l,o~~

0~;; ~~i J EA; 0\J0lA~! ~) .J")~ LAj~)

01.L.,.a.. J )..L. )J..IJ. ..ii ~\

l"J ~~"LI JlAt\ JJl,.:. 4i.ı\ - 31

~~ 0\J ~A> •j..-i,o ~ltı - 32

l;.Ç.,J 0~.r~lIJ WJ.I - ~3

(~)AJ)l::>\ ~~)-34,

J J "J 'ı' i f> J.JbU J,.:.~'ı' - 35

cil}., J • ..i.••• ~ '1) - 36). .1..1>\ J=ıl L. l.;) c.1""" 0L)) - 37

i~l . \ II • L •. II - 38w ! ~):~~....,o -.J)J )

~, J~0\):>- i..l~'1) - 39

;~~\>- !J~'1\J..I'''''l;."j1 jf'-40

J:l"~ '1 ~) JA-J~ .".wl - 4ı

Page 39: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

586 MUSTAFA SAiT YAzıcıOOLU

0ldJ ü~T! ~-J.~

'0~~1 f- J \.ifJ f:"0'JJ.ç. J )~:'1ı.J~lJ.\.;,,\

o~ ~J ü i~Lı-: :.r .ı.A: J....:ıi

0l:':~ JLJ..\ )~:ç\ J ~ ..:..iıf

o LA&- 0: 0~A.! ~.,.a) (,,)~

01A ~.;'i ı:;"J ;.~ Jl,4;\

06.1.•~ ft.:lJ\ ~ 0J~

0Lf) Jb- .:ıç;. ~Il"" öl",lÇ

0~ 0:\ 0':? J.>IJ -~)LJ

0l=--:~JI a.~ ı.>J) J.i l.•J \~.•i

0l-> .;,.; ~~ J~ ..:"./.1Ji0lA~'1 ı..:,f'" ~ ~.. ÖJr' ı:f

01J.>JJ ~~J ~:40~~J.:l-'J,) lo ~)W ~

0l:!J.J ~ l~ ~ ~J

01/ 0: ~N' J" öljY t.-:!0~ l! J-' ı:f J ~..iS"J.;Af

0ljJl! ~..ibi ~ ~> J

0\~Ui i?J ~~ ~~

0'1J.J. f.,)~ J f- ~i

01)...J ı.>,)JJ.ll~IJ ~T ~

0\.;"':' )..uıı J L~~ ~i)

01J> iJJ; J ~'1J..:..il.

~) ı.>-41~ l:.:i J.-)\ 4iı\ - 42

Ji J.,bII f> J ~\ ~LJ.. - 43

'1J ,)~ı.\.;.•! F- ~0'1Jl - 44\~ ~..u\ J--o)l J..4i1 ~~ -:- 45

J a.::ll> J ~ o.;"IJ - 46

ı:;ç;.~~lf ~ J~ ı:;~ oJ~>\ - 47

:.r ~ l>-.,.:ı.lIJ ı.>.rS' ~ ı.>~ loJ - 48

0IJ~i> ~.;~i öJ~J-~9

I)"t., ~iUı~\J i) W J - 50

~\ "~...ıJ-4J~4 I.!)LJ - 51

;>.~.. ~l .••.~ \JJ) rj- 52

!J;':'" ~ıı~! JJ..,.J\ ;.3'),) - 53

iJA: ll. 0T} ı.>';rı ~IJ - 54

0J.! J ~~ ~'J <b:"1.;~- 55

i~~ J.iJ i).;~ 0ıf 4Ç."';J-56

l~\ 04,)'11 ~~ ~~~J -57

\J.-> iJJ) lo ı:;~ ı,)..ai ~JJ - 58

~ tilAiI 0J~./. "~~'11- 59

li;n ~ LuJ~~ :rJ- 60

-f~.iJ ıS \:1-1 ı.J,4.0,4AlI J~'y'- 61

~ J~ 06.> ~ -62.) .". J

,,:,,1A;t}..:"lo\.;) -J}lJ - 63

~ if JJjlAlI ~)t., -J..,., J - 64

a,j~ J! ~ ~i j-.oa. - 65

Page 40: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

HTZIR BEY VE "KASİDE-İ NUNİYE"St 587

J~'.lz:j)' i ~ ı.rl:JI J.<ü' J - 66

J,y' ~\ JJ)L4lI./' O~J - 67

~~ .• ~\ ..u ı!JL~ ~J - 68

~}I,y'J -J&- ~i~ ~J - 69

04j•.•~li Ji j>...ı... JJ

0'~\ .~ J ~...ı.&- l.. ,)~

0~.J:.'\~' ~ r i!..~

01~.rJ\ 10ij,4)' J..: 1:;.-

0\)[J Ir.' li",,:•.• if J>S

0\~,) i)'T Ji .~; ~I.lJ

0\:..e0l->\ ı:r ~fi\ 1£

01}::';' Jfy,J ~iJıı ~Jo i~~ J...:ll ...,,4; 41 Ji

o l5::...1~ lf..e i,)T ~ J

01. 4j\)' rb 4-lSI J

0~ıı ...ı.••• IJ-\ i J'. JA.- 'l~)

01.lA&-~L~T Ir. ~ rj0~&-IJ~liJ)' -t ~-.:L

ı:T) ...1:.&0 ö~J ~~

0L:>\ ~! J ~..La>Y. e~"

\ .~; li~t '..wı ~i- 70~J . Jj

01 ~ JJi JI ~l:=>I)'J-71

~1S"\ 01J -y.s- ~.1 .,~ı-72~ JJ~I ~-l.. JS'"eIJJ--73

JI 4..~1 JI,y"J ~lJ.lfJ - 74

4! J\~ l..)~ ö~~ ı:r J - 75

~\ J J:." JJ.&- ~jJI ~P- 76

L; y t:Jl&-lk 4.eP 4J - 77ı:fiJ ;~.lA) 01.lA&- jkJ' J -78

Lr~ ~J.:: •.•\ ~~i ~-J.&-\ - 79

- 41 JIJj)' ~,)~i 4-~ - 80

r~ ~\::ll ~ JI~s::ı\ jA\ - 81

~"'"" O~ ~ ~J~)' ~\-82

I.• ~~ll ~,)L>i ~)'J -83

r¥ )1:>)'1 J JJ'"")!J- 84

.1:>1 J ~,~)' 'l&-...ı.UJ -- 85

"

Page 41: HJZIR BEY VE KASİDE.İ NÜNİYESİ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D00001/1983_C26/1983_c26_YAZICIOGLUMS.pdf · İstanbuı'uD fethinden sonra, Fatih onu İmparatorluğun yeni baş-kenti

588 MUSTAFA SAiT YAZICIOGLU

c:.ıı~~\J ~..L.,a.j ,;f \~ ~ J~c:.ı'JJ~ ~ ~ J:b

c:.ı~ trJI J L..~:f~ rjc:.ı~\ !JJ J ~lç. w~ 'c:.ıIJ

c:.ı l.-.N ..l:.ç. .ıÇ." Ö ~ Jli 01'

c:.ı~~J 0~} 4A:1Ç.,j

c:.ı ı...:ı... l:='c:' ,)Jb ' f>S

c:.ılr iJ~J ~~..ı.>j 0\ J

J\J:.I }lsJI JIIo J U"':~I~ Jc:.ıWr"'~ l..) ~; ~J ~l,

Jl.FI 0lc. ~i J J>-~v ••:JJ - 86

i};j .•)\ ..l:';' ..l~ ..li trJI.J - 87

, i~""1 J 0l".\ ..f.~ ~ J - 88

~ ~~ o l.c. , ..u.4UJ"" 89

4A1l> J.~J Jilç. w" J...\ç. ~ - 90

~-.o ~"U :"';;.ı" ~ J - 91

l..lf=~ olp J )1 ~~ ..li - 92,

..l>1 if 01.c.~\J ~l.:JI J--::v.. ~ - 93

..l>\ ' .• ,'.AU\ !J~ ~~ ~J - 94v \"i '.

ö..l_A" ..:... ..l!.i. ~.i. 'wl J - 95

ıJ~kJ}f";l 0.J~1i.•~..uJI..u\ c:. ~L4ıı ei LS" ~!

013) ~ ı.>JJ:' Jl.,.:, o~J

0~~1 ~ C}1i~ 0J~~'

0'J"";) ..LAç.J~ IJ~l~..li

0'J~ ~I ~J~ wsJ0~k.. ~ .ı~IJ ~IJ ~LL!

0')&-1 y!-' 'J;lS'" ~.f:'UJ

0l.c.' ~... 0'".~0;-T Jli if

c:.ı ~j.iki W.. lJ)i 4:>:"J .f..P- \ l..

l~ 1..;--~IJ l;.:1~il..~i ~; --.96

J~\ JJ"')i ~\),;.~ bl .•\ - 97

J)JL41 ~~ Yol ~; ~J - 98

Lı ' ... 1 .-99rO(, .••. ,) rf'.......~\.-...4._'r~ i.JAlI f 0~ !Ji~)-100

\)~i ..li J i:~ 4:' vaj~- 101.

~kli Aiı JJ.•.•J ~L>&"", .ı$"~\J-102

~-;:':>;t-,," 0:...lU i)~ 1",1))-103

\..l~\'(f'.> ~1-j~ ~ J ~-104

J.ıS"'~ ~J,:l~0'" ö.f,Q.) ibJ- 105