Kılıçdaroğlu’nun SÖYLEYENE DEĞİL SÖYLETENE BAK

O SÖZLERE HER KESİMDEN BÜYÜK TEPKİCHP lideri Kılıçdaroğlu’nun Doğu Perinçek ve Aydınlık’ı

hedef alan “Bunlar eskiden Maocuydu, şimdi yurt-sever oldular. CHP’yi Aydınlık’ın yönetmesine mü-saade etmem” sözleri büyük tepki çekti.

KAMPANYA KILIÇDAROĞLU İLE BAŞLADIYeni CHP, “Seyit Rıza teklifi Aygün’e ait. Kılıçdaroğlu’nu

bağlamaz” savunmasına geçti. Ancak CHP içindekiAtatürk karşıtı kampanya Aygün’den önce Kılıçda-roğlu’nun genel başkanlığıyla başladı.

BA�YAZI

Maske dü�tü

Serhan Bolluk

Atatürk’ün kar��s�na Seyit R�za’ylaç�k�yorlar.

Zavall�lar, kazanmalar� s�f�r ihtimal!..CHP Grubu’nda Seyit R�za’ya iade-i

itibar önergesinin sahibi Hüseyin Aygünele�tirildi.

Tabanda da Aygün’ün istifas�n�n is-tendi�ini duyuyoruz.

Peki önergenin as�l sahibi ne olacak?Dersim tart��mas�n� Genel Ba�kan

Kemal K�l�çdaro�lu ba�latmad� m�?“Seyit R�za’y� özel mahkemede yar-

g�lad�lar. Biz o mahkemelere kar��y�z” di-yen K�l�çdaro�lu de�il mi?

“Atatürk’e dü�man�m” denmesini bek-leyen saflar hâlâ var m�d�r?

Bu a�amada, Tayyip Erdo�an, Ab-dullah Gül, hatta Fethullah Gülen bile di-yemez onu.

Dü�manl�k hep böyle, Seyit R�zalar, Sa-id Nursiler üzerinden yap�ld�.

�nönü hedefe kondu.As�l sald�r� ise hep Atatürk’e idi...Ancak anlamal�y�z.Yeni bir durum var.Özellikle 29 Ekim-10 Kas�m’la birlik-

te uyan�kl�k çok artt�.Eylem bilinçleri biledi.Maskeler dü�tü.Bu kadar sinirlenmesi ve tela�� ondan.Ayd�nl�k’� durduk yerde hedef alm�yor.F Tipi Gladyo’nun pasl� silahlar�na bo-

�una sar�lm�yor.Bir genel ba�kan, “Partimi ben de�il,

onlar yönetiyor” der mi?B�rakal�m o, Zaman gazetesine man-

�et malzemesi olsun.Bizim yolumuz belli.Atatürk’e her dü�manl�k kar��s�nda bi-

zi bulur...

@aydinlikgazete.com

23 KASIM 2012 CUMA - 50 KURUŞ KURULUŞ 1921

6’da

‘Dışkı veSinekler’e

dairÖZDEMİR

İNCEyazdı

10’da

ISSN 2146-2356

Herkes, şu gerçeği saptamak durumun-dadır: Seyit Rıza’nın itibarını iade giri-şimi, CHP Milletvekili Hüseyin Ay-gün‘ün değil, doğrudan doğruyaCHP Genel Başkanı KemalKılıçdaroğlu‘nun eylemidir.Hüseyin Aygün’e tetikçigörevi veriliyor. Ama artıkKemal Kılıçdaroğlu kendisi-ni gizleyemiyor ve gizlemiyor.

DO�U PER�NÇEK

BURALAR NATO’NUN TOPRAĞIYMIŞ NATO’dan talep edilen ve Türkiye’ye yerleştirilecek füze-

ler, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın sözleriyle “karşı tara-fın muhtemel bazı saldırılarına karşı” devreye giriyor. “Bu-rası aynı zamanda NATO toprağı” diyen Erdoğan, fü-zeler için TBMM’den izne gerek olmadığını iddia etti.

TÜRKİYE’YE KİM SALDIRACAK?Bölge devletlerinden Türkiye’ye saldırmasının beklen-

mediğini belirten uzmanlar, bu gelişmeyi AKP’nin sal-dırgan tavrının bir sonucu olarak yorumluyor. AKP butavrıyla ve kendi sınırları içine yerleştirmeyi planladığıfüzelerle Türkiye’yi hedef tahtasına oturtuyor.

ANAYASA’DA GÜNDEME GELECEK

Genelkurmay’ın bölünerek ayrı ayrı Milli sa-vunma Bakanlığı’na bağlanması önerisiönümüzdeki günlerde yeni Anayasa ça-lışmaları çerçevesinde tartışılacağı belirtildi.

DARBE KOMİSYONU’NUN ÖNERİSİ

Meclis Darbeleri Araştırma Komisyonu’nunhazırladığı taslak raporda da GenelkurmayBaşkanlığı’nın Milli Savunma Bakanlı-ğı’na bağlanması önerilmişti. 9’da

Akıl ve sağduyu

Türkiye’nin NATO’dan talepettiği Patriotlar’ın hedefibelirsizliğini korurken, bölge ülkelerinin tepkisiniçeken füzeler asıl Türkiye’yihedef haline getiriyor

ÇETİN DOĞAN 7’de

8’de

10’da

Sen desansürcüsünKemal Bey!SABAHATTİN

ÖNKİBAR yazdı

Gülen’in avukatı tarafından mahkemeye sunu-lan 9 sayfalık dilekçede, “Tazminat takdir edi-lirken isnadın ağırlığı ve muhatabın bu isnat ne-deniyle çektiği büyük acı ve elem göz önündebulundurulmalıdır” ifadesine yer verildi.

GÜLEN ‘BÜYÜK ELEM’ ÇEKMİŞ!

Aslan dava üzerine yazdığı “Fethullah Hoca fa-iz yiyebilir mi?” başlıklı bir yazıyla Gülen’e şöy-le seslendi: Faiz dinimizde haramda, Ameri-ka’daki Dinler Arası Diyalog’da bahsedilen İs-lamiyette haram değil mi Hoca! 13’te

AMERİKA’DA FAİZ HARAM DEĞİL Mİ?

Kılıçdaroğlu’nunkahramanı:Seyit Rıza

Fethullah Gülen, Bolu Havadis gazetesiGenel Yayın Yönetmeni İmdat Aslanhakkında 50 bin liralık tazminat davasıaçtı. Yasal faizini istemeyi de unutmadı!

İÇİMİZDEKİ DÜŞMAN



CHP’li Bayraktutan THY’ye Aydınlık yasağını sordu

BUGÜN

KİTAP GÜNÜ

Çetin Susan yazd� Spor’da

SİYASETİN FUTBOL ‘AVCI’SI - 3

AKP TSK’yı 3’e bölüyor

FETHULLAH GÜLENFAİZCİLİĞE BAŞLADIFETHULLAH GÜLEN

FAİZCİLİĞE BAŞLADIFETHULLAH GÜLEN



FAİZCİLİĞE BAŞLADI�mdat Aslan

FethullahGülenFethullahGülen

AKP, TSK’nin komuta yapısında değişiklik önerisi getirdi. Öneriye göre,Kara, Hava ve Deniz kuvvetleri bölünerek ayrı ayrı bakanlığa bağlanacak!

8’de

Futbol ekonomimizin büyüklü�üyapay bir �i�kinli�e sahip.

Federasyon’un resmi kay�tlar�nagöre 2002’den sonra “Milli

Tak�mlar” kaleminden harcanan para328 milyon lira ve giderek art�yor.

�imdiki Ba�kan’�n hovardal��n�da dikkate al�rsak, seneye nas�l

bir rakamla kar��la�aca��m�z�tahmin etmek zor de�il.

TFF HOLDİNG!

SÖYLEYENE DEĞİLSÖYLETENE BAK

CHP’deki Atatürk karşıtı kampanya Kılıçdaroğlu ile başladı

CHP grup toplantısında reddedilen ‘Seyit Rıza’ya itibar’ teklifinin asıl mimarı Hüseyin Aygün değil Kemal Kılıçdaroğlu!

ZAMAN KARDEŞLİĞİDo�u Perinçek ve Ayd�nl�k’� cemaat gazetelerinde yer alan

iddialarla hedef alan TESEV kurucusu K�l�çdaro�lu’nunsözleri dünkü Zaman gazetesinde de hak etti�i yeri buldu!Eski CHP Milletvekili �ahin Mengü, Habertürk’te “Ayd�nl�kAtatürk’ün çi�netilmesine izin vermeyecek” dedi. 13’te

22 K

AS

IM 2

012

ZAM

AN

7 K

AS

IM 2

012

ZAM

AN

8’de

Marsilya mars oldu

1-0

23 KASIM 2012 CUMA

DENİZHAKAN

Misak Manu�yan 1906 y�l�nda Ad�ya-man’da Ermeni bir çiftçi ailesinin çocu�u ola-rak do�mu�tu; 1915 y�l�nda babas�n�n ölü-münden sonra, pek çok Ermeni gibi, kar-de�iyle birlikte, Frans�z Protektoras� alt�ndakiSuriye’ye geçti. Frans�zca ö�rendi ve Fran-s�z vatanda�� oldu. 19 ya��nda Fransa’ya yer-le�ti. 1934 y�l�nda Komünist Parti’ye kat�l-d�. 1935’te daha sonra evlenece�i Méli-née’yle tan��t�. Mélinée’ye son mektubunu1944’te, Alman i�galine kar�� direnen 23komünistle birlikte kur�una dizilmeden he-men önce yazd�. Frans�z Cumhuriyeti içinsava�an 23 sosyalisti yakalayan ve kur�unadizen, Frans�z polis kuvvetlerinden Hitler i�-birlikçisi bir grup oldu. Manu�yan ve yol-da�lar�ysa, Louis Aragon’un, dizeleriyleölümsüzle�tirdi�i gibi “dü�erken Fransa di-ye ba��rd�lar”.

Fransa adına Fransa’ya ihaneti

Bir ba�ka sosyalist edebiyatç�, büyükSovyet romanc�s� Ilya Ehrenburg II. DünyaSava��’na do�ru ilerleyen Fransa’y�, Fran-sa’n�n Fransa’ya ihanetini en etkileyici dil-le anlatt�. Milletvekilleri, silah tüccarlar�, ege-menler “Fransa! Fransa!” diye ba��r�yordu.“D�� müdahaleye kar�� olma” ad�na tümdünyadan sosyalistlerin cumhuriyetçilercephesine akt�� spanya’yla s�n�r�n� kapa-t�yor; bar�� ad�na Hitler Almanyas�’n�n suç-lar�na ortak oluyor; Fransa’n�n güvenli�i ad�-na sendikalar� ve Komünist Parti’yi bast�r�-yordu.

Egemenleri Fransa’ya ihanet ederken, ogüne dek sosyalistlere i�kence ve hapis, bas-k� ve ölüm sunmu� Cumhuriyeti sosyalist-ler sahiplendiler. Frans�z polisleri taraf�ndankur�una dizilirken Ya�as�n Fransa! diye

hayk�rmay� onur bilerek öldüler.

Cumhuriyet’e rağmencumhuriyetin bekçisi

Türkiye’de mi, Cumhuriyetin alt�n� oyan-lar, y�llar y�l� “y�lmaz bekçiler” sözünü kul-lanmay� pek sevdi. Sevmedikleri sosyalist-lerse, s�kl�kla kendilerini hedef tahtas�na otur-tan Cumhuriyet’e ra�men, gerçek bekçilikgörevini üstlenenler oldu. Elbette “bekçilik”ülkeyi kendine ihanet eden haliyle korumakde�ildi. Sosyalistler cumhuriyetin gerçek de-�erlerini sahiplendiler; ba��ms�zl�k, laiklik, ka-muculuk, kalk�nma �iarlar� oldu. Tevkifatlara,sürek avlar�na, Komünizmle Mücadele Der-nekleri’ne inat, e�itli�e, özgürlü�e, “güne-�in zapt�na” uzand�lar. Amerikan askerini de-nize döktüler, yurt pencerelerinden at�ld�lar;‘Tam Ba��ms�z Türkiye’ dediler, vuruldular.Do�u Mitingleri’ni yapt�lar; idam edilirken“Ya�as�n halklar�n karde�li�i” diye hayk�r-d�lar. Cumhuriyet’e kar��, cumhuriyetin sa-vunucusu oldular.

Büyük korku sald�lar ve k�y�ld�lar. �imdiyeni ku�ak sosyalistlerin bir k�sm� cumhu-riyeti bu k�y�mlarla an�yor. 29 Ekim’de ve

10 Kas�m’da halkmeydanlara akarkensosyalist partilerinkutlamaya getirilenyasa�a kar�� durduk-lar�n� aç�klamakla ye-tinip geli�meleri me-rakla uzaktan izle-mesinin, bahane ol-du�unu dü�ünmek is-temiyorum, nedenibu. Bu olsa gerek.

Hangi 29 EkimGörülmeyense

�u: 29 Ekim ile 10Kas�m art�k Türki-

ye’ye ihanet edenlerin töreni de�ildir.MHP Cumhuriyet mitinglerinde de yok-tu; bu sefer yaln�zca gelmemekle kalma-d�, polisin sald�r�s�n� savundu. K�l�çda-ro�lu 29 Ekim’e gelip “�öyle bir görün-mek” zorunda kald�; ilk program aç�kla-mas�nda An�t-kabir ve Kad�-köy vard�, Ulusyoktu. 10 Ka-s�m’da ise “ya-saklarlarsa gele-ce�im” aç�kla-mas�yla rasyo-nel her insan�nakl�n� kar��t�r-may� ba�ard�.Bu tuhaf for-mülasyonun ar-kas�nda, kendiegemenlerine“amman benicumhuriyetçi sanmay�n, ben olsa olsa

gönülsüz bir demokrat�m” mesaj�n�iletme derdi vard�.

Eski Champs Elysées,yeni Champs Elysées

Ehrenburg’a dönebilir miyiz, “Pa-ris Dü�erken” roman�nda, Fransaegemenleri Fransa’ya ihanetleriniart�k saklayamayacaklar� noktayageldi�inde, 1940’a ilerlerken kutla-nan Ulusal Bayram� da anlat�yor: “14Temmuz Fransa Ulusal Bayram�’ndaaskeri geçit töreni yap�l�rd�. Bu törenço�unlukla rastlant�n�n hâlâ kenttetuttu�u burjuvalar, üniforma merak-l�s� moda uzmanlar� ve mahalle ço-cuklar� taraf�ndan ilgiyle izlenirdi.Fakat o y�lki seyirciler de�i�mi�, ba�-kala�m��t�. Champs Elysées’yi bu

kez halk doldurmu�tu.”

BaşkalaşmaEhrenburg, “bir halk�n hayatta kalma-

s�yla çökü�ü aras�nda ince çizgide”, bu çiz-ginin keskinli�inde Frans�z insan�n�n nas�lbir dönü�üm geçirdi�ini en güzel anlatanromanc�lardan biri oldu. Bir yanda, HalkCephesi’nden kimi kaypak liderlerin mü-cadele keskinle�tikçe nas�l kar�� safa geç-tiklerini, nas�l birer ihbarc� ve hain olduk-lar�n�; di�er yanda çürümü� bir milletveki-linin uslu ve güzel k�z� Denise’in nas�l ka-rarl� bir direni�çiye dönü�tü�ünü, “Fransa”denince esneyen, natürmortlar�nda sar�n�ntonlar�ndan ba�ka endi�esi olmayan ressamAndré’nin insanl��n� koruyabilmek ad�nanas�l fa�izme kar�� cepheye ko�tu�unu; si-yasetten nefret eden temkinli Agnes’in na-s�l tutkuyla mücadele ederken can verdi�inibütün canl�l��yla anlatt�. Mücadelenin ba-��n�, bugün hala Ehrenburg en unutulmaz

karakterii�çi lideriMichaudve sosya-list mü-h e n d i sPierre çe-kiyordu.

B i rba�kala�-ma döne-mindeyiz,ayn� inceçizgide-yiz. 29Ekim ar-t�k eski

29 Ekim de�ildir ve olmad��n� göstermi�tir.Meydanlarda barikatlar y�k�l�rken “yasak-lanmas�na kar��y�z” s�n�r�nda kalan aç�kla-malar, prati�inde cumhuriyeti hep cum-huriyete ra�men savunanlar�n gelene�inisahiplenenlere hiç yak��m�yor; bu olsa ol-sa gönülsüz demokratlar�n i�idir, dahas� bukadar�n� en ars�z�ndan liberaller dahi söy-lüyor. Sosyalistlerin Türkiye’yi yenidenkurmak gerekti�i te�hisi do�rudur; üni-versitelerinden mahkemelerine, meclisin-den medyas�na en ilkelinden ve utanma-z�ndan gericili�in, halk ve gelecek dü�-manl��n�n sindi�i bir ülkedeyiz. Tam da bunedenle barikatlar� y�kan halk da, bir hal-k�n hayatta kalmas�yla çökü�ü aras�ndakiçizginin keskinli�ini ve ac�s�n� hisseden sos-yalistler de, olup biteni merakla uzaktan iz-leyenlerin küskünlükleriyle hesapla�mas�-n� beklemez. Hem onlar bekleyemez,hem tarih beklemez.

Cumhuriyet’e ra�men Cumhuriyet için

İlya Ehrenburg: 1891 yılındaRusya’da, Kiev’de Yahudi bir ai-

lenin çocuğu olarak dünyaya geldi.Çarlığı devirmek isteyen devrimcilerle tanışıparalarına katıldığında çok genç yaştaydı. Li-sede okuduğu sırada, 17 yaşındayken, devrimcieylemlere katıldığı için tutuklandı. Ceza-evinde kısa süre kaldı ve aynı yıl, 1908’de Pa-ris’e gitti. 1917 yılına kadar Paris’te yaşadı. Bi-rinci Dünya Savaşı yıllarında savaş muhabir-liği yapan Ehrenburg, 1917 yılında, Ekim Dev-rimi ile birlikte ülkesine döndü. 1921 sonra-sında yine Fransa’ya gitti. Yaşamını çoğunluklaParis’te geçiren Ehrenburg, Fransa’da yaşa-dığı sırada, bir yandan da Sovyetler Birliği’ndeyayımlanan Pravda ve İzvestiya gazeteleriiçin makaleler yazdı ve savaş muhabirliği

yaptı. İspanya İç Savaşı ve İkinci Dünya Sa-vaşı sırasında İspanya ve Fransa’da bulundu;Cumhuriyetçi cephede yer aldı. Bu dönemdekigözlemlerinden yararlanarak en önemli ese-ri kabul edilen üçlemesini, Paris Düşerken,Fırtına, Dipten Gelen Dalga adlı romanları-nı yazdı. 1942’de yayımlanan Paris Düşerkenve 1947 tarihli Fırtına kitaplarında İspanya İçSavaşı’nı, bu savaşa katılan cumhuriyetçileri,sosyalistleri ve İkinci Dünya Savaşı Parisi’nianlattı; Fransız sosyalistlerinin işgal karşıtı mü-cadelelerini hikaye etti. Dipten Gelen Dalgakitabında ise Soğuk Savaş döneminin baş-langıç yıllarını konu aldı. İkinci Dünya Sava-şı sırasında Hitler karşıtı, anti-faşist aydınla-rın arasında bulundu. 1967 yılında Moskova’dayaşamını yitirdi.

Lügatçe

OKANİRTEM Gorbaçov Kemal ile oligar�inin TESEV’i

�ki çözücüydüler; biri Sovyetler Birli�i’ni, di�eri ise Türkiye’nin kuru-cu partisi CHP’yi ayakta tutan ba�lar� çözme i�ini üstlendi. Adlar� Mik-hail Gorbaçov ve Gorbaçov Kemal’di. Her ikisinin de hüküm sürdükleridönemde George Soros ile ba�lant�lar� bulunuyordu.

George Soros’un rejimleriSoros Vakf� Sovyetler Birli�i’nde 1987 y�l�nda kap�lar�n� açm��t�.

Rejimin çökü�üne kadar da sol dü�üncenin geriletilebilmesi için mil-

yonlarca dolar para saçm��t�. Gorbaçov, herhalde Soros’a olan bu bor-cunu ödemek ad�na, SSCB’nin çökü�ü sonras�nda yapt�� bir aç�k-lamada, spekülatör George Soros’u Nobel Bar�� Ödülü’ne aday ola-rak gösteriyordu. Ama ödülü kazanan Soros de�il, emperyalist dü-zene katk�lar�ndan dolar� Gorbaçov oldu. Soros’un hanesine ise, es-ki sosyalist ülkelerde nam�n� ve emperyalist renkli kar��-devrimleriniyürütmek dü�tü. ABD eski D��i�leri Bakan� Madeleine Albright’�n yar-d�mc�s� Strobe Talbott’�n �u sözleri Soros’un rolünü anlamak aç�s�n-

dan çok aç�klay�c�d�r: “Biz Almanya, Fransa,�ngiltere ve tabii George Soros ile birlikte es-ki komünist ülkelere olan yakla��m�m�z� uyum-lula�t�rmaya çal��yoruz.” Aranan uyum ren-kli kar��-devrimlerde bulunuyordu.

SSCB’nin çözülmesinin ard�ndan Soros-çu vak�flar�n deste�i ile Gürcistan, Ukrayna,Yugoslavya gibi ülkelerde kar��-devrimlergerçekle�ti. Gürcistan’da yeni kurulan rejimindevlet memurlar�na ödedi�i maa�lar dahido�rudan Soros’ça ödenmi�ti. TESEV ba�kan�Can Paker bir röportaj�nda bunu aç�kça söy-lüyordu: Soros “Gürcistan’la ilgili sorulara ce-vap verdi�i için biliyorum ... memurlar�na pa-ra ödeyemez duruma dü�en hükümete bir sü-re maa� yard�m�nda bulunmu�.” Her ne ka-dar K�l�çdaro�lu, “biz TESEV’i kurdu�umuz-da Soros falan yoktu” dese de, tüm bu ülke-lerde Soros’un ad� oldukça iyi biliniyordu. CHPkurmaylar� Soros’un bu faaliyetlerine ili�kin ay-r�nt�l� bilgiyi Mark Mackinnon’�n “Yeni So�ukSava�” kitab�nda bulabilirler.

CHP’de bir Cumhuriyetdüşmanı

1990 sonras�nda Kafkasya ve Balkanlar’darejimler çözülürken, 1994 y�l�nda Türkiye’deSoros destekli TESEV kuruluyordu. Bas�nayans�yan haberlere bak�lacak olursa, K�l�çda-ro�lu’nun ad� da bu örgütün kurucular� ara-s�nda yer al�yordu. Nitekim K�l�çdaro�lu da vak-f�n kurucular�ndan biri oldu�unu birkaç gün ön-ce bas�na aç�klad�. Ama Gorbaçov ile K�l�ç-daro�lu aras�ndaki ili�ki sadece bu Soros ba�-lant�s�ndan ibaret de�ildir. K�l�çdaro�lu,

Gorbaçov’un ülkesinin tarihine yönelik sa-dakatsizlik e�ilimini de payla��r. Bu aç�dan K�-l�çdaro�lu’nun bir süre önce, Tahkikat Ko-misyonu arac�l��yla �nönü CHP’sini kapatmay�tasarlayan Adnan Menderes’in mezar�na çi-çek b�rakt�� hala hat�rlardad�r; �nönü CHP’si-ni sahiplenmemekten hiç çekinmiyordu. Ba-��nda oldu�u, Cumhuriyet’in kurucu partisine

sadakati, Gorbaçov’un Sovyetleri Birli�i’ne olan sadakati ölçüsündeydi.

MÜSİAD’tan Zaman’a,Kılıçdaroğlu’ndan Toprak’a

Ama CHP’de Cumhuriyeti çökertme yanl�lar� bitmemektedir veüst kademededirler. CHP Genel Ba�kan Yard�mc�s� Erdo�an Toprakda 8 Kas�m’da, Cumhuriyet dü�man� MÜS�AD’� ziyaret ediyor ve “MÜ-S�AD’� takdirle” izlediklerini söylüyordu. Toprak görü�me s�ras�nda,“MÜS�AD ile CHP aras�nda diyalog olu�turmak” istediklerini de aç�k-l�yordu. Böylelikle MÜS�AD ilk kez bir CHP heyetini a��rlam�� olu-yordu. Ayn� Toprak yak�n zamanda Bursa

Giri�imci �� Adamlar� Derne�i’ne yapt�� bir ziyarette de, Fethul-lah Gülen okullar�n� “yurt d��nda Türk bayra��n� dalgaland�rd�klar�”için övüyordu.

TESEV’in raporlarıCHP Cumhuriyet kar��tlar�yla diyalog araya dursun, aralar�nda Et-

yen Mahçupyan’�n da bulundu�u TESEV Demokratikle�me Progra-m�, 2011 y�l�nda Türkiye’de ba�örtüsü yasa��n�n kalkmas�na ili�kin biryol haritas� haz�rlama karar� ald�. Kamuda türban tak�labilmesini “de-mokrasi program�” çerçevesinde de�erlendiriyordu. 2012 y�l�n�n �u-bat ay�nda da meseleyi Konya’da tart��maya aç�yordu. Raporda “ana-yasa de�i�ikli�i sürecinde ba�örtüsü yasa�� meselesinin ele al�nmas�önemlidir” denilmekteydi. Rejimin de�i�mesini perçinleyecek anayasasürecine TESEV’in bir di�er katk�s� da, TESEV Anayasa Komisyo-nu’nun haz�rlad�� “Türkiye’nin Yeni Anayasas�’na Do�ru” ba�l�kl� ra-porla oldu. Komisyonun bu raporunun “Anayasan�n Temel �lkeleri”bölümündeki ba�l�klar konumuz aç�s�ndan yeterli aç�kl�ktad�r: “Dev-letin herhangi bir resmi ideolojisi ol-mamal�d�r” ya da “Devlette�kilat� adem-i merke-zile�tirilmelidir” ifa-deleri rapordakiba�l�klardan yal-n�zca birkaç�-d�r ve bugünAKP

iktidar�ncauygulamayakonulmaktad�r.Mustafa Erdo�anve Serap Yaz�c�,haz�rlad�klar� raporda,“bu çerçevede yeni ana-yasa ... lâikli�i toplumu seküler-le�tirmeyi amaçlayan bir proje olarak gören anlay��tan uzak olmal�”önerisini de unutmam��lard�. Cumhuriyet çözülürken TESEV nelerinde�i�tirilmesi gerekti�ini söylüyordu.

CHP’nin de içinde oldu�u Anayasa Komisyonu’na TESEV’in kat-k�lar� bunlard�. K�I�çdaro�lu’nun, “suçlayanlar acaba TESEV’in kaç ya-y�n�n� okumu�, merak ediyorum” diyerek savundu�u raporlarda bun-

lar savunuluyordu. TE-SEV yukar�da da belirtti-�imiz üzere, 1994 y�l�nda,Türkiye’nin önemli ay-d�nlar�n�n öldürüldü�ü yada yak�ld�� 90’l� y�llar�n or-talar�nda kurulmu�tu. Bu-nunla birlikte, TESEV’ingeçmi�i Nejat Eczac�ba��taraf�ndan 1961 y�l�ndakurulan Ekonomik ve Sos-yal Etüdler Konferans He-yeti’ne kadar uzanmakta-d�r. Bu kurum, 1994 y�-l�nda TESEV haline dön-ü�türülüyordu. �lk yönetimkurulu ba�kan� da BülentEczac�ba�� idi. 1961 tarihli Ekonomik ve Sosyal Etüdler KonferansHeyeti, Türkiye’nin ekonomik yap�s�, rejimi üzerine konferanslar dü-zenleyen, yay�nlar haz�rlayan bir heyetti. Türkiye’de ‘demokratik re-jimin nas�l kurulaca��’ konulu çal��malar da düzenliyordu. Bu konfe-ranslar�n kat�l�mc�lar� aras�nda 1982 Darbe Anayasas�’n�n mimar� Sul-hi Dönmezer ile 1982 Anayasas�’n� haz�rlayan komisyonun ba�ka-n� Orhan Ald�kaçt� gibi isimler de yer al�yordu. Oligar�inin “demok-rasisi” böyle oluyordu.

Gorbaçov Kemal’in oligark dostlarıTESEV, pek çok oligark�n kat�l�m�yla kurulmu�tu. Kurucular� ara-

s�nda Ethem Sancak, �nan K�raç, Can Paker, Feyyaz Berker, OsmanKavala, Jak Kamhi, �shak Alaton, Kemal K�lçdaro�lu, Cüneyt Zap-su, Bülent Eczac�ba�� gibi isimler yer al�yordu. Koç grubunun men-suplar� da TESEV’de eksik de�illerdi. Türkiye oligark ailelerinin ne-redeyse tüm önemli isimleri buradayd�. Ku�kusuz K�l�çdaro�lu da bu-radayd�. Demek ki, CHP’nin ba��na getirilmeden önce oligarklarcatan�n�yordu; bunun, CHP ba�kan� seçilmesini kolayla�t�rd��n� dü�ü-nebiliriz. Baykal’�n da, yerini K�l�çdaro�lu’na b�rak�rken bu bilgiye sa-hip oldu�unu kabul etmek durumunday�z. TESEV’in ba�kanl��n� uzunsüredir Can Paker yürütüyor. Paker, Soros’un di�er ad� olan Aç�k Top-lum Enstitüsü‘nün de bir süre ba�kanl��n� yapm�� bir isim. Ayn� za-manda kendi evinde Tayyip Erdo�an ile yemek yiyebilecek ve onumisafir edebilecek kadar AKP’ye yak�n. Erdo�an’�n yüzünü ok�amaklamaruf Mehmet Barlas’�n e�i Canan Barlas’�n ise a�abeyidir. TESEV’inYüksek Dan��ma Kurulu üyeleri aras�nda ise, K�l�çdaro�lu’nun be�e-nece�i bir isim, Kemal Dervi� bulunmaktad�r. Zaman gazetesi yaza-r� ve kadrolu cemaatçi Etyen Mahcupyan da vakf�n demokratikle�meprogram� sorumlular�ndand�r. Söz konusu vakf� zaman zaman ziya-ret edenlerden biri de Ahmet Davuto�lu’dur. K�l�çdaro�lu’nun “evet,TESEV’in kurucular� aras�nday�m. Çok sayg�n isimler, bu vakf�n ku-rucular�” aras�ndad�r diyerek savundu�u vak�f, i�te bu vak�ft�r. Prog-ram�n�n Gorbaçov’un politikalar� türünden rejimin ve CHP’nin çö-zülü�üne aç�lmas� bo�una de�ildir.

�stedi�iniz ne �and� ne gözya��Ne bir tören ne de cenaze mar��Dile kolay on bir y�l, ne çabuk geç-

mi� y�llarSilahlar�n�zd� tek kulland��n�zÖlüm Partizanlar�n gözlerini kama�t�r-

maz.

�ehrimizin duvarlar�ndayd� resimlerinizSakal ve gecenin karartt��, yabani ve teh-

ditkarBir kan lekesi gibiydi afi�Gelip geçene korku versin diyeydiTelaffuzu zor isimleriniz.

Kimse size Frans�z demez gibiydi�nsanlar gün boyu bakmadan geçip

giderdiAma karartma saatinde gezinen par-

maklarFoto�raflar�n�za “Fransa için öldüler” diye

yazd�larVe art�k farkl�yd� kasvetli sabahlar.

K�ra�� tek renge boyam��t� her �eyi�ubat sonunda, o son anlar�n�zdaVe i�te o an dedi ki içinizden biri:“Ne mutlu herkeseNe mutlu geride kalanlaraKin duymadan ölüyorum Alman hal-

k�na.”

Elveda ac� ve zevk, elveda güllerElveda hayat, elveda ��k ve rüzgarEvlen, mutlu ol ve s�k s�k beni anSen ki güzellikler içinde ya�ayacaks�nHer�ey Erivan’da noktaland�� zaman

Parlak k�� güne�i tepeyi ayd�nlat�yorTabiat ne güzel, yüre�im parçalan�yorMuzaffer ad�mlar�m�zla gelecek adaletMeline’m, ey a�k�m, yetimim benimYa�amand�r, çocu�unun olmas� senden

dile�im.

Yirmi üç ki�iydiler tüfekler çiçeklendi�indeVakitsiz giden yirmi üç yürekYirmi üç yabanc� ama karde�imiz deYirmi üç ya�am sevdal�s�, ölecek kadar,Dü�erken Fransa diye ba��ran yirmi

üçler.

Kırmızı Afiş LouisAragon

29 Ekim 2012: Nam�kKemal, Naz�m Hikmet,Deniz Gezmi� ve Bahri-ye Üçok Ulus’ta

�spanya �ç Sava��’ndaCumhuriyetçiler’in yan�n-da sava�an komünistler

ANMA

Veli ZülfüKömürcü’yü

Aramızdan ayrılışının ikinci yılındaSevgi, saygı ve özlemle anıyoruz...

Zülfiye Gültekin

Ağırdı Sessizliğin Çuvalı

Bilmek acı çekmektir ve bildik;Karanlıktan çıkıp gelen her haberGereken acıyı verdi bize;Gerçeklere dönüştü bu dedikodu,Karanlık kapıyı tuttu aydınlık,Değişime uğradı acılar.Gerçek bu ölümde yaşam oldu.

Pablo Neruda

[email protected]

KURTULALTUĞ

NABIZ

Siyaset ne kadar daitibars�zla�t�

Hatay’ın 20 bin nüfuslu Denizciler Beldesi, Büyükşehir Yasası’yla mahalle oldu. AKP’li olarak bilinen 20 binnüfuslu beldenin sakinleri, “AKP, 10 bin seçmenini küstürmüştür. Oylarımızı artık rüyasında görür” diyor

9/41/-4

6/-4

05.08

06.37

11.42

14.11

16.35

17.56

05.24

06.55

11.57

14.24

16.47

18.10

05.29

06.56

12.05

14.38

17.01

18.21

11/16 12/16

10/13

11/17

14/8

2/10

5/13

23/155/9

25/11

3/7

12/21

-3/7

9/1213/4

5/146/132/6

11/16

4/7

9/19

2/85/13

11/21

23 KASIM 2012 CUMA

Yak�n geçmi�i yani 1950’de ba�layan demokratikhayat tarz�n� benimsemi� halk�n gözleri önündecereyan eden olaylara bakarsan�z siyasetin ne ka-dar itibars�z hale dü�tü�ünü görürsünüz. Siyasetönderlerinin kulland�klar� üslubun ne kadar neza-ket ve edep kurallar�na uygun olmad��n� da göz-lerseniz, 29 Ekim 2012’de milyonlarca insan�nAn�tkabir’e yürümesinin ne demek oldu�unu çokkolay alg�lars�n�z.

1961 y�l�nda Meclis yeniden aç�l�rkenTBMM’nin yeni binas�ndaki kürsüde, arkas�nda“Egemenlik kay�ts�z �arts�z milletindir” yaz�l� kol-tukta oturan o günün Meclis Ba�kan� Orbay’�n �utemennisini an�msaman�z gerekir: “Temenni ede-lim ki bu Meclis’in bu tertemiz duvarlar� kötü söz-lerle kirletilmesin ve bu muhte�em salon kavgalarasahne olmas�n.”

1960 devriminden sonra kurulan MBK’ninGenel Sekreteri Binba�� Orhan Erkanl� eski Meclisbinas�nda �öyle diyordu: “Eski Meclis’i gezmeyegitmi�tim manzara içimi bunaltt�. K�r�lm�� s�ra ka-paklar�, mutfaklarda koku�mu� yemek art�klar�,bula��klar... Kendi kendime sordum acaba biz iyibir i� mi yapt�k?”

�imdi 2012 Meclisi’ne bir bakal�m.Bizim ku�a��n yad�rgad�� bir üslup siyasi lider-

lerden ba�layarak Meclis’in tüm üyelerini sarm��.Gündemde Ba�bakan Yard�mc�s� Bülent Ar�nçhakk�nda, TRT’nin ba��ml� hale getirilmesi ve yol-suzluklarla ilgili MHP gensorusu görü�ülmekte.Bakan’la CHP Grup Ba�kanvekili Muharrem �ncearas�nda çirkin bir tart��ma ba�l�yor. Birbirlerinea�za al�nmayacak küfür ediyorlar, çirkin ithamlar-da bulunuyorlar. Bu sözleri bu sütuna almaktanutan�yorum. Biri ötekine ““�erefsiz“ diyor di�eriona ayn� üslupla cevap yeti�tiriyor. Grup Ba�kan-vekili’ne yap�lan ccinsel taciz- ithamlar�n gensoruylahiçbir ilgisi yok. Kavgalar ç�k�yor. 1961 y�l�ndaMeclis Ba�kan� olan Orbay’�n olmamas�n� diledik-lerinin dik alas� oluyor. Grupta Ba�bakan konu�u-yor Hz. Peygamber’in hadislerinden ilham alarakgüya �srail’in Gazze’ye sald�r�s�n� k�n�yor, Ro-Ro’la-r� �srail’e yolcu ederken... NATO’dan Patriot füzesavarlar� istemekte. Acaba neden Suriye için mi?�öyle diyor: “Öleceksek �erefimizle ölelim ya da el-lerimizle, dillerimizle o da olmazsa bu�uz edelim.”Yani kinimizi içimizde tutal�m. Arkas�ndan devamediyor adeta peygamber hadisindeki cihat ça�r�s�gibi BM’i AB’yi ve hatta ad�n� anmadan ObamaAmerika’s�n� yerin dibine bat�r�yor.

Can ci�er kuzu sarmas�yd�lar! �a��rmamak el-de de�il.

Muhalefete dönüyorsunuz, ana muhalefet par-tisi lideri nerdeyse Atatürk’ü mezar�ndan ç�kar�psorgulayacak bir savc� edas�yla konu�uyor. Partikayn�yor. Dahas� grubunda kabul edilmeyen Der-sim’i kana bulayan isyanc� ba��na itibar�n�n iadeedilmesini isteyen önergenin arkas�nda durmakta.Grubuna k�z�yorsa, neden Ayd�nl�k Gazetesi’nisuçluyor? Yak�nda CHP’den �P’ye yakla�malarba�larsa hiç �a��rmay�n. Y�llard�r K�l�çdaro�lu’nunkim oldu�unu bo�una anlatm�yordum.

�ekil kendini gösteriyor ki; Türkiye’de ak�l d��bir siyaset bo�lu�u yarat�l�yor. 1.Dünya Sava�’�ndaPadi�ah ve Halife-i Ruy-i Zemin cihat ça�r�s�ndabulunmu� ve ye�il bayrak alt�na gelecek tek Arapülkesi olmam��t�.

�lginç olan nedir bilir misiniz? Tekke ve zaviye-leri yasaklayan Anayasa hükmünün ortadan kal-d�rmas�na dair AKP teklifine CHP liderinin s�cakbakmas�!

Bu parti Atatürk’’ün partisi olmaktan ç�k�yorda, hala Haluk Koç d��nda bu marifetin fark�ndaolanlar partide sessizler! Hele tüm bunlar� görüpde sessiz kalan Baykal, susan Baykal?

�imdi anla��l�yor mu Gazi’nin daha 1907’denba�layan ba��ms�zl�k dü�üncesinin ve “yurtta sulhcihanda sulh” ilkesinin hikmeti?

�imdi anla��l�yor mu? TGB ve K�l�çdaro�-lu’nun karalad�� P’nin pe�ine tak�lan milyonlarcainsan�n, Türk Ulusu’nun neden An�tkabir’e ko�tu-�u?

Sistem çöküyor, çökerken de Cumhuriyeti vedemokrasiyi beraber götürece�i ku�kusu halk� sar-m��t�r. D�� politikada da iç politika da çare ayn�yerdedir.

Atatürk ilkelerinde. Cumhuriyet’te.

İlçe olmayı beklerken mahalle olan Denizciler Beldesi sakinleri:

Türk dünyası ile ilgili önemli çalış-malara imza atan, Türki Cumhuri-yetlerde yaşayan binlerce gencinTürkiye’de eğitim görmesini sağla-yan Türk Dünyası AraştırmalarıVakfı Başkanı Prof. Dr. Turan Yaz-gan dün sabah İstanbul’daki evin-de yaşamını yitirdi. Uzun süredirkanser tedavisi gören Yazgan 1938Isparta doğumluydu.

1980 yılında kurduğu TürkDünyası Araştırmaları Vakfı çatısıaltında Türk dünyası kültür ve sa-natının tanıtılmasına büyük katkı-lar sağlayan Yazgan, Türk dünyasımüziği, tiyatrosu ve resminin tanı-tılması, Türk dünyası liderlerininve gençlerinin Türkiye ile kucak-laşması, Türk dünyası çocuklarınınşölenlerde buluşması, Türk dillieğitimin yaygınlaştırılması ve buamaçla pek çok bilimsel konferansve toplantılar düzenlenmesine ön-cülük etti. Vakıf bünyesinde hazır-lanan yayınlar da Türk kültürünün

dünyaya tanıtılmasında önemli birrol oynadı.

Turan Yazgan için ilk tören ya-rın saat 11.00’de uzun yıllar görevyaptığı İstanbul Üniversitesi Rek-törlük binası önünde yapılacak.Yazgan’ın naaşı buradan omuzlaraalınarak 12.30’daki tören için Şeh-zedabaşı’ndaki Türk DünyasıAraştırmaları Vakfı‘na getirilecek.Prof. Yazgan, Fatih Camisi’ndeikindi namazını müteakip kılınacakcenaze namazından sonra KozluMezarlığı’nda toprağa verilecek.

Mahalle polisivatandaşı fişliyor mu?CHP Antalya Milletvekili Av. Gürkut Acar,mahalle polisi uygulamaları ve fişleme iddiala-rını TBMM gündemine taşıdı. CHP’li Acar,İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in yanıtlamasıistemiyle verdiği soru önergesinde, Türkiye ge-nelinde her muhtarlığın bir po-lisi olup olmadığı konusundabilgi istedi. Acar, İçişleri Baka-nı’na şu soruları sordu: “Hermuhtarlığın bir polisi var mıdır?Bu polisler muhtarlardan, hal-kın tek tek inançlarını, siyasaltercihlerini, kişisel temayülleri-ni sormakta mıdır?. Buna göredüzenlenmiş mahalle muhtarlığı polisi rapor-ları var mıdır? Bu raporları hangi amaçla kul-lanmayı planlıyorsunuz? Bu yeni bir fişlemefuryası değil midir? Bunu Anayasa’nın hak veözgürlükler ilkesiyle bağdaştırıyor musunuz?”.

HÜSEY�N GÜLER / HATAY

Aralarında Hatayın da olduğu13 ile büyükşehir statüsü verenve bu illerdeki belde belediyeleri-nin kapatılmasını öngören Bü-yükşehir Yasası’na tepkiler sürü-yor. İlçe olmayı bekleyen Ha-tay’ın Denizciler Beldesi yasanınkabul edilmesiyle mahalle statatü-süne düştü. Seçimlerde AKP’yeen fazla oyun çıktığı beldede otu-ran sakinler, “AKP oylarını rüya-sında görsün” dedi.

Nüfusu 20 bin, seçmen nüfusuise 10 binin üzerinde olan Deniz-ciler, İskenderun’un büyük belde-lerinden biri. Genel seçimlerdeAKP’ye büyük oranda oy çıkanbeldede, Belediye Başkanı daAKP’den seçildi. Büyükşehir yasa-sı ile mahalle statüsü getirilen bel-de sakinleri ‘dönüşüme’ tepkili.

Çantadaki keklik uçtu Fatih Mahallesi Muhtarı Ha-

san Dönmez, “Hükümet’ten bel-demizin ilçe olmasını beklerkenbizi mahalleye düşürerek büyükhayal kırıklığına uğrattılar. Bu tu-tum Denizciler halkını üzmüştür.Bunlar nasıl olsa Denizciler ‘çan-tada keklik’, ‘Denizciler AKP’yideliksiz destekliyor’ diyorlar. An-cak burada 10 bin seçmenini küs-türmüştür. Bunu bir daha görebi-

lecekler mi, mümkün mü?” diyekonuştu. Üç dönemdir AKP’ye oyverdiğini belirten Dönmez, “Buoy deposunu rüyasında görür.Bunların aklına şaşmak gerekir”dedi. Çevredeki 5 beldenin birleş-tirilerek ilçe yapılması konusundabeklentileri olduğunu anlatanDönmez, “Bu beklentimizi karşı-lamadılar madem, beldemizi ka-patmasınlar” diye konuştu.

Ayakkabı boyacısı MehmetOkçu da, “Diyelim ki yangın çıktı,

ben kiminle görüşeceğim.Antakya merkezden itfai-ye gelene kadar evim ya-nar. Bu kadarda olmazki?” diye tepki gösterdi.

Siyasi hesaplarEmekli bir vatandaş

ise hükümetin hizmet an-lamında beldeye birşey kazandır-madığını son uygulama ile de De-nizcileri harcadığını dile getirdi.CHP Denizciler Belde Başkanı

Mehmet Kocaman da,AKP’nin büyükşehir uygu-laması ile siyasi hesaplariçersinde olduğunu vurgu-layarak, “Bu yasa ile baş-kanlık sisteminin alt yapısı-nı geliştiriyorlar” dedi.

Belde belediyesinin ka-patılmasından hoşnut ol-

madığı belirtilen Denizciler Bele-diye Başkanı Esabil Soydan isekonu hakkında görüş vermektenkaçındı.

Artık AKP’ye oy yok

TU�ÇE YERDELEN-�ZM�R

�zmir Menemen Dokuz Eylül �lkokulu’nda görev yapanS�n�f Ö�retmeni Zekiye Üzümcü ile Müdür Yard�mc�s��erife Uskun, ö�renci yak�nlar�n�n sald�r�s�na u�rad�.

16 Kas�m Cuma günü gerçekle�en olay �öyle ge-li�ti; 1-B s�n�f�nda e�itim gören 6 ya��ndaki R.B.B. ar-kada�lar�yla kavga etti. Ö�retmeni Zekiye ÜzümcüR.B.B’ ye 1 dakika dü�ünme cezas� verdi. Bir süre son-ra R.B.B’nin anneannesi okula gidip torunuyla kavgaeden çocuklara vurmak istedi, Üzümcü, anneanneyiokuldan uzakla�t�rd�. Ak�am saatlerinde tekrar okulagelen anneanne ve yan�ndaki 2’si erkek 4 ki�i, ders s�-ras�nda s�n�fa girip ö�retmen Zekiye Üzümcü ile ko-nu�mak istedi. Gelen sesler üzerine Müdür Yard�mc�-s� �erife Uskun da s�n�fa gitti. Uskun’un aç�klama yap-maya çal��t�� s�rada öfkesi dinmeyen ö�renci yak�n-lar� Ö�retmen Üzümcü ve Müdür Yard�mc�s� Uskun’asald�rarak darp etti. Sald�rganlar, di�er ö�retmenlerinaraya girmesiyle uzakla�t�r�ld�. Darp raporu alanÜzümcü ve Uskun sald�rganlardan �ikayetçi oldu. Dünokul önünde toplanan E�itim-i�, Türk E�itim-Sen veE�itim-Sen temsilcileri ortak bir as�n aç�klamas� yapt�.Aç�klamada, “Ö�retmenlere kar�� artan �iddet olayla-r�n�n nedeni, Milli E�itim Bakan� Ömer Dinçer’in göre-ve geldi�i andan itibaren yapt�� her aç�klamada ö�-retmeni a�a��lamas�, hiçbir �ey bilmeyen, çal��madanpara kazanan ki�iler olarak yans�tmas�d�r” denildi.

Bakan Bayraktar, TOKİ’de yolsuzluğu kabul etti

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, TOKİ’denproje alan KC grubun yolsuzluk yaptığı iddiasına ilişkin,“Burada dolandırıcılık, hırsızlık var. Bu benim zaafımdır, biridareci olarak orada yapılan yanlışlığı görebilmeliydik. Göre-medik, bizim gözümüzden kaçtı. Kim suçluysa cezasını çek-sin, ben de dahil” dedi. Bakan Bayraktar, TBMM Plan veBütçe Komisyonu’nda, bakanlığının bütçe görüşmelerindemilletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtladı.

Bakan Bayraktar, hasılat paylaşımı konusunda da “KCGrubun söylediği bir konu. Hesap kitap yaptık, faiziyle bir-likte 55-60 milyon lira TOKİ’nin zarara uğratılması var. Bu-rada dolandırıcılık, hırsızlık var. Bu benim zaafımdır. Biridareci olarak orada yapılan yanlışlığı görebilmeliydik, göre-medik, bizim gözümüzden kaçtı” dedi.

‘12 milyonu tahsil edildi’Geçtiğimiz günlerde devletin TOKİ tarafından zarara

uğratıldığını açıklayan CHP Milletvekili Aykut Erdoğdu’yahak veren Erdoğan Bayraktar sözlerine şöyle devam etti:“Biz orada TOKİ olarak dolandırıldık ama şu anda KCGrubu mahkemeye verdik. ‘Benim hakkımda soruşturma

açın’ dedim. Biz kendimizi de ihbar ettik. Ama incelediler,baktılar, gerek teftiş kurulları gerekse savcılık, bizi suçlu gör-medi. Ama orada bir zaafımız olduğunu itiraf ediyorum.Sonradan Allah yardım etti bize, oradaki TOKİ’nin zararınıgaranti altına alacak bir mekanizma geliştirdik ve TOKİ’nin55 milyon lira alacağı kesinleşti, bugüne kadar 12 milyon li-rası tahsil edildi. “

Erdoğdu: Zarar 773 milyonCHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, TOKİ’nin

Erdoğan Bayraktar döneminde 773 milyon TL zarara uğ-ratıldığını açıklamıştı. Erdoğdu TOKİ’de Bayraktar dö-neminde yapılan 7 projede zarar edildiğini belirterek şubilgileri vermişti: “Devlete ait arsaların değerleri düşükgösterilerek ve müteahhitlerin inşaat maliyeti yükseltile-rek devlet 773 milyon TL zarara uğratılmıştır.

TOKİ bir başka projede tapu devretme yetkisini, iha-leyi alan KC Grup Şirketi’ne vermiştir. Şirket Deniz-bank’tan aldığı kredi karşılığında bu konutları ipotekettirmiş, borcunu ödeyemediği için de banka konutlara elkoymuştur. Yani 106 milyon TL hiç edilmiştir.”

Gözünden kaçmış!Erdo�an Bayraktar

Büyükşehir Yasası’na iliş-kin Aydınlık’a konuşanHatay’ın Kırıkhan İlçesiKurtlusoğuksu Belde-si’nin MHP’li Belediye Başkanı Osman Ko-şay, yasanın yereldeki hizmetleri sekteyeuğratacağını ve halkı mağdur edeceğinivurguladı. Kırıkhan’a bağlı 56 köy ile 3 bel-de ve 18 mahallenin bulunduğu bilgisiniveren Koşay, “Antakya Belediyesi kendi iş-lerini takip edemezken bizim buraları nasıltakip edecek? Biz büyük sıkıntılara giriyo-ruz. Halk da büyük sıkıntılara girecektir. Suparası, çevre temizlik vergisi, emlak vergi-si gibi vergilerde fahiş artışlar olacaktır. ‘5yıl alınmayacak’ deniyor ama en düşükverginin yüzde 25’i kadarı alınacak” diyekonuştu. Belde halkının da yeni yasaya tepkili oldu-ğunu aktaran Koşay, “Biz yüzde 65 gibi biroyla seçildik. Beldemde referandum yapıl-sa yüzde 95-98 belediyem yerinde kalsındiyecektir. Halk belediyesine dokunulma-sını istemiyor. Kırsaldaki vatandaş da, bu-rada olduğu gibi ilçe ve il belediyesinin ka-pısını istediği zaman çalamayacaktır. Va-tandaş burada belediye başkanını, daireamirlerini ve belediye meclis üyelerini iste-diği zaman bulup sorunlarını konuşabili-yor. Bu yasa ile vatandaş mağdur olacak-tır. Onun için belediyelerimize dokunma-yın diyorum” dedi.

Osman Ko�ay

M. Kocaman

Gürkut Acar

‘Belediyemizedokunmayın’

Öğretmenleresınıfta dayak

‘TÜRK DÜNYASI’babasını kaybetti

Mehmet Okçu

Pro

f. Tu

ran

Yazg

an

23 KASIM 2012 CUMA

*Serbest piyasa satış fiyatlarıİMKB-100 Cumhuriyet

Perşembe 1,7986Çarşamba 1,8022

DOLAR EURO BORSA ALTINPerşembe 2,3175Çarşamba 2,3106

Perşembe 70.113,75Çarşamba 71.076,44

Perşembe 689.00 TLÇarşamba 687.00 TL

DOSYA NO: 2012/918 TAL.Sat�lmas�na Karar verilen Ta��nmaz�n Cinsi ve özellikleriTAPU KAYDI : 1-İstanbuI ili, Bahçelievler ilçesi, Kocasinan Köyü, Soğanlıbahçe mevkii, Çavuş paşa caddesi no: 14 mevkiinde kain244DT4c pafta, 1412 ada, 9 parsel sayılı 329.54 m2 üzerine oturtulmuş arsa nitelikli taşınmazın 22/329 arsa paylı 1. kat 3 no’lu bağımsız bölümolan mesken niteliğindeki gayrimenkulNİTELİKLERİ : Söz konusu İstanbul, İstanbul ili, Bahçelievler ilçesi, Kocasinan köyü, Soğanlıbahçe mevkii, Çavuş paşa caddesi no: 14mevkiinde Bodrum kat+ zemin kat (dükkan) +5 normal kattan ibaret 7 katlı bir apartmandır. Apartmanın dış cephesi akrilik boya, dış kapısı döğ-me demirdir, her katta çift daire bulunmaktadır. Söz konusu olan 1. Kat 3 no lu taşınmazın dış kapısı çelik kapı olup mevcut daire 3 yatak oda-sı+ salon + mutfak+ wc+ giriş holu+ ve 2 adet balkondan ibaret olup dairenin alanı 120.00m2 civarındadır. Daire bakımlı vaziyettedir. Mevcutdaire kombi kaloriferli ve doğalgazlıdır. Konum itibarı ile alt ve üst yapısı tamamlanmış her türlü Belediye ve Sosyal imkanlardan istifade edecekkonumda civarın talep gören konut alanında kalmaktadırİMAR DURUMU : İstanbul, Bahçelievler Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün 03.07.2012 tarih ve M.34.3.BAH.0.13.00.00-310.05.01-8705 sayılı imar durumu belgesine göre Bahçelievler ilçesi, Kocasinan mah 244dt4c pafta, 1412 ada, 9 parsel sayılı yer 1/100 ölçek-li 21.06.2009 tasdik tarihli Bahçelievler Revizyon Uygulama İmar planında ‘ticaret + konut’ alanında kalmakta olup ikiz nizam 6(altı) kat yapılaş-ma koşullarına haiz olup, parsel dere taşkın alanında kalmaktadır.KIYMETİ : İstanbul ili, Bahçelievler ilçesi, Kocasinan köyü, Soğanlıbahçe mevkii, Çavuş paşa caddesi no: 14 mevkiinde kain 244DT4cpafta, 1412 ada, 9 parsel sayılı 329.54 m2 üzerine oturtulmuş arsa nitelikli taşınmazın 22/329 arsa paylı 1. Kat 3 no’lu bağımsız bölüm olan mes-ken niteliğindeki gayrimenkul : 160.000,00 TLBirinci satış günü : 15.01.2013 Saat: 14.00 - 14,10

İkinci satış günü : 25.01.2013 Saat: 14.00 - 14.101- Açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin %60 ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış

masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedel ile alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartı ile aynı taşınmazlarYukarıdaki yazılı yer ve saatler arasında ikinci arttırmaya çıkarılacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilmemişse gayrimenkuller en çokarttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ilanda gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar ki arttırma be-delinin malın tahmin edilen %40 ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olana alacakların toplamından fazla olması ve bundan baş-ka paraya çevirme paylaştırma masraflarının geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir.

2- Arttırmaya iştirak edeceklerin tahmin edilen kıymetin %20 si nispetinde nakdi TL”si veya bu miktar kadar Milli bir bankanın teminat mektubuvermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verebilir. Satıştan Mütevellit Binde 4,95 ihaledamga resmi ,KDV ile Vı tapu harç ve masrafları Alıcıya, 100,00 TL için Yüzde 0,02 aşan kısmı için Yüzde 0,01 Tellaliye resmi satıcı(borçlu-ya) ait olacaktır .Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir.

3- İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarının hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarının dayanağı bel-geler ile 15 gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır.

4- İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile sonihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıcautemerrüt Faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt fai-zi ayrıca hükme hacsjt kalmaksızın Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır.

5- Şartname ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masr<salıcıya bir örneği gönderilir.6- Satışa iştirak edenleri şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayacak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarası ile Müdürlüğü-

müze başvurmaları ilan olunur. Satış ilanı ilgililerin adreslerine tebliğ gönderilmiş olup, adreste tebligat yapılaisn bilinmeyenlerin de tebliğ ye-rine kain olmak üzere ilanen tebliğ olunur. BASIN: 73321 (www.bik.gov.tr)

T.C. BAKIRKÖY 2. �CRA MÜDÜRLÜ�ÜNDEN GAYR�MENKUL SATI� �LANI

Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de

MUSTAFA I�IK / ADANA

Çukurova’nın temel tarım ürünlerinden olan pa-muk bu yılda çiftçinin yüzünü güldürmedi. Uzunyıllardır düşüşte olan pamuk üretimi, bu sene deekim alanlarının daralması ve iklim değişikliği et-kisi ile rekolte kaybına uğradı. Hasat sonrası olu-şan pamuk fiyatları da üreticiyi mağdur etti. Zi-raat Mühendisleri Odası (ZMO) Adana Şube-sinin, hasadın hemen öncesinde açıkladığı yüz-de 25 kâr ve desteklerin düşülmesi ile toplam ma-liyet rakamı olan kilogram başına 1.78 lira fiyatpiyasada yer bulamadı. Adana Ticaret Borsa-sı’nda 1 kilogram kütlü pamuğun fiyatı, 1.13 liraile 1.16 lira arasında seyrediyor.

Yeter: Pamuk stratejik bir ürünPamuk üreticisinin sorunlarını ve bu yılki pa-

muğun durumunu Aydınlık’a anlatan, ZiraatMühendisleri Odası Adana Şube Başkanı ŞahinYeter, pamuk açığının ithalatyoluyla kapatılmaya ça-lışılmasının tekstilsektörünü krizesokacağını söy-ledi. Türki-ye’nin dünyapamuk üreti-minde 8. sıra-da olmasınarağmen pamuktüketiminde, 4. sıradaolduğuna işaret eden Yeter,Türkiye’nin ihtiyacı olan lifli pamuğun 2/3’sininyurtdışından alındığını belirtti. Pamuğun stratejikbir ürün olduğunu vurgulayan Yeter, şunları söy-ledi: “Pamuğu biz kimlerden alıyoruz burası dahaacı. Çukurova’da dekara 600 kilogramm pamuğu

çok rahat alan üreticilerimiz var. Ortalamamız ise500 kilogram civarında. Amerika ise dekara 250-300 kilogram pamuk alıyor. Bizden daha düşük ve-

rim alan ülkeler bize pamuk satıyor.”

‘Mazottan alınan vergidesteklemelerdenfazla’

Türkiye’de tarımda kullanılanmazottan alınan verginin, tüm

Türkiye’de çiftçilere verilen des-tekten daha fazla olduğunu belirten

Yeter, hükümetin tarım politikalarınınüretime değil tüketime yönelik olduğunu

söyledi. Hükümetin tarım politikalarının Tür-kiye’deki çiftçileri değil yurtdışındaki çiftçileridesteklemek amacını güttüğünü belirten Yeter,“Devlet çiftçiyi desteklemiyorsa, girdilerdeki ver-gileri kaldırsın. Türk çiftçisi buna da razı. Tümdestekleri kaldırsın ama tüm girdilerdeki vergileri

de sıfırlasın. O zaman üretici daha çok destek-lenmiş olacak” şeklinde konuştu. Tarım ürünleriithalatı yaparak yapancı ülkelerin üreticilerinin des-teklenmiş olduğunu vurgulayan Yeter, şunlarıkaydetti: “2011 yılında yurt dışından aldığımız lifpamuk 2 milyar 44 milyon dolar. Yağlı tohumlar,3 milyar 242 milyon dolar. Toplamında 5 milyar266 milyon dolar ithalata para gidişi söz konusu.Bu parayı Türk çiftçisini desteklemede kul-lansak Türkiye nüfusunun yüzde 35-40’nı des-teklemiş olurduk.”

Pamuk fiyatları dibe vurduTürkiye’nin pamukta kendinden daha az verim sağlayan ülkelerden pamuk ithal ettiğine işaret eden Adana ZMOBaşkanı Yeter, pamuk açığının ithalat yoluyla kapatılmaya çalışılmasının tekstil sektörünü krize sokacağını söyledi

Türkiye’deki

pamuk üretim alanlarının

daralmasıyla rekolte her yıl azalıyor.

Piyasada oluşan fiyatlar ise üreticilerin

maliyetlerini karşılamaya

yetmiyor

�ahin Yeter

CHP Antalya Milletvekili Av. Gürkut Acar, Yük-seköğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu (YURT-KUR)’nun kredi ödemeleri nedeniyle icraya ver-diği öğrencileri gündeme taşıdı. CHP’li Acar,Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın yanıtlamasıistemiyle verdiği soru önergesinde, YURT-KUR’dan bu güne kadar kredi kullanan öğrencisayısı hakkında bilgi istedi. Kaç öğrencinin öğ-renim kredisi aldığını soran Gürkut Acar, BakanKılıç’a “Kurumunuzdan öğrenim kredisi almışve süresi geldiği halde ödemeye başlamamış kişisayısı kaçtır? Bu kişilerin toplam borcu ne ka-dardır? Kurumunuzun öğrenim kredisi alacak-larını temin etme yoluyla icra yoluna başvurduğukişi sayısı kaçtır ve icradaki kredi alacaklarınıntoplam tutarı nedir?” sorularını yöneltti.

AYDINLIK / ANKARA

Türkiye Ziraat Odaları Birliği(TZOB) Genel Başkanı ŞemsiBayraktar, Türk tarım sektöründeen çok sebze ve meyve üreticileri-nin sorun yaşadığını belirterek,“Üreticilerimiz, örgütlenmedekiyetersizlik nedeniyle örgütlü alıcı-lar karşısında pazarlamada etkiliolamıyor” dedi. Sebze meyve üre-ticilerinin sorunlarına ilişkin biraçıklama yayımlauan Bayraktar,çiftçinin emeğinin karşılığını al-mada çoğu zaman hayal kırıklığıyaşadığını ifade etti.

Devlet el uzatmazsaçiftçinin ürünüyollara saçılır

Çiftçinin özellikle sebze yetişti-rirken fiyat cazibesi tuzağındankurtulamadığını, gerçek manada iş-letme planlamasını yapan ve bilen

çiftçi sayısının sınırlı olduğunu bil-diren Bayraktar, “Şartlar çok iyi ge-lişir, ürün olmaz fiyat yükselir;sonra işler tersine döner. Ürünbol olur, fiyat düşer; çiftçimiz zarareder. Emeğini değerlendirme yö-nünde, karşısında kendisinden güç-lü alıcılar varken bir de devletin eliuzanmazsa çaresizlikten sütünüdöker, patatesini, karpuzunu hay-vanına yedirir, domatesini yollara

saçar. Oysa emek yoğun, bol zah-metli ürünlerdir bunlar. Çiftçimizhangi ürünü ne kadar, ne zaman ki-min için yetiştireceğini bilmeli.Çiftçimizin, değişen tarım deseni-ne, gelişen teknolojiye, değişen arzve talebe, dünya şartlarına uyma-sını mutlaka sağlamalıyız” şeklin-de konuştu.

Kooperatifçilikyaygınlaşmalı

Örgütlülüğün önemine vurguyapan Bayraktar, ürünün pazarla-masını üstlenecek kooperatifçiliğinyaygınlaştırılması gerektiğini sa-vundu. Bayraktar ayrca, küçük öl-çekli ve parçalı işletmelere sahip,sermayesi az olan meyve ve sebzeüreticilerinin, piyasaya ürün su-narken veya piyasadan girdi satınalırken, örgütlü bir ticaret ve sanayikesimiyle karşı karşıya olduğununaltını çizdi.

AYDINLIK / ANKARA

CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayrak-tutan, Enerji ve Tabii Kaynaklar BakanıTaner Yıldız’ın yanıtlaması istemiyleTBMM Başkanlığına verdiği soru öner-gesinde Antalya-Burdur-Isparta bölgesielektrik dağıtım imtiyazı ihalesini gün-deme getirdi. Enerji ve Tabi KaynaklarBakanı Taner Yıldız’a Antalya-Bur-dur-Isparta bölgesi elektrik dağıtımimtiyazı ihalesini sordu. Bayraktutanihalenin bir milyar 160 milyon’dan 546milyon dolara nasıl düştüğünün açık-lanmasını istedi.

Bayraktutan ayrıca, Bakan Yıldız’ınihaleyi yarı fiyatına alan firmanın uçakveya helikopterine binip binmediğiniaçıklamasını istedi. İhaleyi alan şirke-tin İstanbul Anadolu Yakası Elektrikdağıtım bölgesinin devri için yükümlü-lüklerini yerine getirmediğini ve To-roslar EDAŞ İhalesinde de ödemeleri-ni yapmadığı için teminatlarının yan-dığını hatırlatan Bayraktutan, “Buolumsuzluklara rağmen aynı şirketeihale verilmesinin sebepleri nelerdir?”şeklinde soru yöneltti.

Kaç öğrenciicraya verildi?

Bakan uçağa bindi, ihaleninbedeli yarıya indi

TZOB: Üretici örgütlenmeli

Enerji alanındaki özelleştirmelerin şaibeli yürütüldü-ğünü belirten CHP İstanbul Milletvekili Aykut Er-doğdu, “Enerji Bakanlığı yönetimi, iki şirketin eline geç-miştir. Bakan da bu şirketleri çok iyi bilmektedir. Ba-kan bu durumu düzeltmezse, biz açıklamak durumundakalacağız’’ dedi. İşgücü uyumu düşünülmeden yapılanözelleştirmelerin işçi kıyımına dönüştüğünü ifadeedeb Erdoğdu, bor madenleri başta olmak üzereenerji ve madencilik sektöründe taşeronlaşmanın der-hal durdurulması gerektiğini savundu. Enerji Bakan-lığı yönetiminin iki şirketin eline geçtiğini iddia edenErdoğdu, “Bakanlık bürokratlarından bu yönde ciddişikayetler ve tespitler gelmektedir. Bakan bu şirketle-ri biliyor. Ancak bu durumu düzeltmelidir. Aksi hal-de biz bunları açıklamak durumunda kalacağız. Ba-kanlığın özgürlüğüne kavuşturulması önemlidir” dedi.

‘Enerji Bakanlığı’nıiki şirket yönetiyor’

�emsiBayraktar

23 KASIM 2012 CUMA

Emniyet-Sen Sözcüsü Y�lmaz Ayd�nl�k’a konu�tu:

Emniyet-Sen sözcüsü Abdurrahman Yılmaz, emniyet teşkilatında çalışanların birçoksorunu olduğunu ve bu sorunların çözülmesi için de, sendikalaşmanın şart olduğunu söylediAYDINLIK/ ANKARA

Emniyet-Sen sözcüsü Abdurrahman Yıl-maz, emniyet teşkilatında çalışan polisle-rin sorunlarını ve sendikalaşma çalışmala-rını Aydınlık’a değerlen-dirdi. Yılmaz, “3 seneönce süreç başladı. Sos-yal medya yoluyla sorun-lar daha çok dile getiril-di. Avrupa Polis Teşkila-tı’nı araştırdık ve çoğun-da polis sendikası oldu-ğunu gördük ve 1 sene-dir de çalışmalarımız de-vam ediyor” dedi.

Emniyet baskıcı sistemleidare ediliyor

“Emniyet, baskıcı birsistemle idare ediliyor”diyen Yılmaz şunları be-lirtti: “Teşkilatta çokfazla başarı mevcut. An-cak bu başarılar çalışan-

ların fedakarlıklarından kaynaklanıyor. Neyazık ki bunun karşılığı da alınamıyor. Em-niyet teşkilatının, 250 bin şehit adayı vegazi adayı var. Bu arkadaşlarımıza öldük-lerinde değer vermek yerine yaşamlarında

değer verilmelidir. Ya-şanılan bu sorunlarıngiderilmesi ve taleple-rin karşılanması içinsendikalaşma şarttı.Örgütlenme ihtiyacıortaya çıktı”.

Yasalolmamaklasuçlandık

Emniyet GenelMüdürlüğü’ne kuru-luşla ilgili bilgi verdik-lerini kaydeden Yıl-maz, “Çok fazla birtepki olmamasına kar-şın bu durumu erkenbulduklarını söyledi-ler. Daha sonra Emni-yet Genel Müdürlü-

ğü’nce bir genelge çıktı. Orada da, bu du-rumun yasal olmayan bir faaliyet olduğu,polisin sendikal hakkının olmayacağı veüye olanlar hakkında soruşturma açılacağıbelirtildi. Genelge yenilendi ve birim amir-lerince mecburi sayıldı. Emniyetle görüş-me yaparak sendikalaşma talebinin perso-nelden geldiğini belirttik. Son olarak davaliliğe dilekçe verdik. İçişleri Bakanlığıise valiliğe bir talimat yazarak, çalışmala-rın hukuk dışı olduğu ifade edilmiş. Tüzü-ğümüzde yazan her şey yasal olmasına rağ-men hukuksuzlukla, yasal olmamakla suç-landık” şeklinde konuştu.

Haftada 60 saat çalışıyoruzAbdurrahman Yılmaz, emniyet teşkila-

tında çalışanların sorunlarına da değine-rek, gecesi gündüzü belli olmayan polisle-rin olduğunu ve bu durumun polislerinstresli olmasına yol açtığını kaydetti. Yıl-maz şunları söyledi:

“En az çalışan ayda 240 saat, haftada daortalama 60 saat çalışıyor. Bu çalışma sü-resinin de yarısı gece oluyor. Doğu ve Gü-neydoğu’da bu süreler daha da fazla. Bay-

ram zamanlarında da insanların huzuruiçin daha fazla çalışılıyor. Emniyet teşkila-tında fazla mesailerin ödenmesi durumuda yok. Geceye kadar çalışanlar ile normalsüresinde çalışanlar eşit ücret alıyor. Enson İstanbul’da uygulanan sistem birçokpolisi sıkıntıya sokmuştur. Performanspuanı sistemi getirilmiş ve bu da şarta bağ-lanmıştır. Bu performansı yapamayanlardabir ilçeden diğer ilçeye gönderiliyor. Busorunların artık çözüme kavuşması gere-kir.”

Türk-İş’e yanıtEmniyet-Sen sözcüsü Abdurrahman

Yılmaz Türk-İş’in yaptığı “Türk-İş’e katıl-ma çağrısı” ile ilgili olarak da şunları söy-ledi:

“Türk-İş’ten gelen teklif çok olumlu.Bizi de çok mutlu etti. Ancak yurt içindeherhangi bir konfederasyona üye olmak is-temiyoruz. Avrupa Ülkeleri Polis Sendika-ları Birliği ile görüşmemiz var. Altyapıyıtamamladık. Onlar da olumlu baktı. Avru-pa Ülkeleri Polis Sendikaları Birliği’ne üyeolmak istiyoruz.”

Örgütlenmemiz şart!

Dosya No: 2012/19MÜFLİSİN ÜNVANI : PAKFORM OTOMATİK PAKET AMB.MAK.SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ. HARAMİDERESAN.SİT.PIRLANTA SK.D BLOK NO:110-111-112 BEYLİKDÜZÜ/İST. Müflis hakkındaki alacak ve istihkak id-dialarının tahkik ve tetkik işlemleri bitmiş, İİK. nun 206 ve 207 maddeleri gereğince düzenlenen alacaklılarsıra cetveli incelemeye hazır bulundurulmuştur. Sıraya ait itirazların ilan tarihinden itibaren 7 gün içinde İc-ra Tetkik Mercii’ne alacağın esasına ve miktarına ilişkin itirazların ise ilan tarihinden itibaren 15 gün içinde Ti-caret Mahkemesine İ.İ.K.’nun 235. Maddesine göre yapılması gerekir. Alacağın esasına ve miktarına ilişkinitirazların (15) gün içinde iflâsa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesinde dava yoluyla ileri sürülebileceği;yalnız sıraya ilişkin itirazların ise (7) gün içinde şikâyet yoluyla icra mahkemesinde ileri sürülebileceği, ayrı-ca alacağı kısmen veya tamamen reddedilen alacaklıların 2.alacaklılar toplantısına katılabilmeleri için kayıtkabul davası açtıkları Asliye Ticaret Mahkemesinden toplantıya katılma kararım dosyaya ibraz etmeleri ge-rekmektedir. İ.İ.K.’nun 166, 232, 234, ve 235. Maddeleri gereğince tebliğ ve ilan olunur. 20/11/2012

BASIN: 73414 (www.bik.gov.tr)

BAKIRKÖY 1. �CRA VE �FLAS MÜDÜRLÜ�ÜNDEN SIRA CETVEL� �LANI


2010/52 �FLASBir borçtan dolayı hacizli ve aşağıda cins, miktar ve değerleri ya-zılı mallar satışa çıkarılmış olup: Birinci artırmanın 13/12/2012 gü-nü saat 10:00 10:05 de D-100 Otoparkı Cihangir Mahallesi BirlikCad. No: 1 Avcılar/İstanbul’da yapılacağı ve o gün kıymetlerinin% 60’ına istekli bulunmadığı taktirde 18/12/2012 Salı günü aynıyer ve saatte 2. artırmanın yapılarak satılacağı; Şu kadar ki, artır-ma bedelinin malın tahmin edilen değerinin % 40’ını bulmasınınve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamın-dan fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payla-rın paylaştırma giderlerini geçmesinin şart olduğu; mahcuzunsatış bedeli üzerinden % 18 oranında KDV.’nin alıcıya ait olaca-ğı ve satış şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; gide-

ri verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderi-lebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosyanumarasıyla Dairemize başvurmaları ilan olunur. 13/11/2012Takdir Edilen De�eriTL. Adedi Cinsi10.000,00 1 Adet 34 DG 2746 Plakalı, OPEL VİVARO MARKA 2005 MODEL KAPALI KASA MİNİBÜS SAĞ KAPIYANI VURUK ORTA SAĞ ÇAMURLUK EZİK BEYAZ RENKMUHTELİF YERLERİNDE ÇİZİKLER BULUNAN RUHSATSIZANAHTARSIZ ARAÇ(İİK m.114/1,114/3) * : Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygu-lamada kullanılan Örnek 63’e karşılık gelmektedir.


T.C. BAKIRKÖY / �STANBUL 1. �CRA DA�RES� TA�INIRIN AÇIK ARTIRMA �LANI


Dosya No: 2012-445 Tal.Bir borçtan dolayı hacizli ve aşağıda cins, miktar ve değerleri yazılı mallar satışa çı-

karılmış olup: Birinci artırmanın 06.12.2012 günü Saat: 11:00 ile 11:10 arasında KörfezSanayi Sitesi 208 Blok No: 83 İzmit / Kocaeli adresinde yapılacağı ve o gün kıymetleri-nin % 60’ına istekli bulunmadığı takdirde 11.12.2012 günü aynı yer ve saatte 2. artır-manın yapılarak satılacağı; şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin%40’ını bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamındanfazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geç-mesinin şart olduğu; mahcuzun satış bedeli üzerinden %.... oranında K.D.V.’nin ve dam-ga resminin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasında görülebileceği; gi-deri verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği; fazla bilgialmak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla dairemize başvurmaları, menkulmalın rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçildiğinden diğer alacaklılara satış ila-

nının tebliği bulunmadığından işbu satış ilanının ilgililere tebliğ yerine geçeceği ilân olu-nur. NOT: İhaleye iştirak edeceklerin % 20 teminat yatırmaları şarttır.Takdir Edilen Değeri Lira - YTL Adedi Cinsi Nitelisi ve Önemli Özellikleri50.000,00.-TL 1 48 UT 972 plakalı, Volksvvagen Marka eos model,

2008 model, siyah renkte otomobil (Sol dikiz ayna kırık, muhtelif çizikleri mevcut, üzerindeki motor tamir amacıyla sökülmüş, anahtarı var, ruhsatı yok)

(*��K. 114/1,114/3) Yönetmelik Örnek No.25*: Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 63’e karşılık gel-mektedir.


T.C. KOCAEL� 3.�CRA DA�RES� TA�INIRIN AÇIK ARTIRMA �LÂNI


Dosya No: 2012/330 Tal.Bir borçtan dolayı hacizli ve aşağıda cins, miktar ve değerleri yazılı mal-

lar satışa çıkarılmış olup; Birinci artırmanın 12.12.2012 günü 11:20 - 11:30 sa-atleri arasında Uğur Otopark, Dr.Selahattin Zaim Bulvarı No:335 EvrenköyMevkii - Adapazarı/Sakarya adresinde yapılacağı ve o gün kıymetlerinin%60’ına istekli bulunmadığı takdirde ikinci artırmanın 17.12.2012 günü 11:20- 11:30 saatleri arasında Uğur Otopark, Dr.Selahattin Zaim Bulvarı No:335Evrenköy Mevkii - Adapazarı/Sakarya adresinde yapılarak satılacağı; şu ka-dar ki artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin %40’ını bulmasının vesatış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması-nın ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geç-mesinin sart olduğu; Satışa iştirak etmek isteyenlerin muhammen bedelin %20’si oranında Türk Lirası peşin para yada eş değerde kati banka teminat

mektubu vermeleri gerektiği, mahcuzun satış bedeli üzerinden K.D.V.’nin alı-cıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; gideriverildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği; fazlabilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla Dairemize buşvur-maları ilan olunur.S.No Bedeli Adedi Cinsi

1 - 25.000,00 TL 1 Adet 54 KA 355 plakalı, KIA marka, 2010 model, JB RİO DE tipi, Gri renkli Sedan OTOMOBİL(Faal ve hasarsız durumda, muhtelif yerlerinde hafif çizikler var)

Toplam : 25.000,00 TLBASIN: 73460 (www.bik.gov.tr)

T.C. SAKARYA 4. �CRA MÜDÜRLÜ�Ü TA�INIRIN AÇIK ARTIRMA �LANI


Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı Gökdere Vergi Dairesi Müdürlüğü Mükelleflerine ait olup, aşağıda adı, soyadı/ünvanı yazılı mükellefler adına tanzim olunan ödeme emirleri bilinen adreslerinde bulunamamaları nedeniyle tebliğ edilemediğinden; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu-nun 103-104-105-106. maddelerine istinaden yazımızın yayımı tarihinden itibaren başlayarak; bir ay içerisinde vergi dairesine bizzat veya bilvekale müracaatta bulunmaları veya taahhütlü mektup veya telgrafla açık adreslerini bildirmeleri halinde; kendilerine süre ile kayıtlıtebliğ yapılacağı; bir ayın hitamında müracaatta bulunmayan veya açık adreslerini bildirmeyenler hakkında iş bu ilanın neşri tarihinden itibaren bir ayın sonunda tebliğ yapılmış sayılacağı ilan olunur.


GÖK DERE VERG� DA�RES�NDEN �LAN


SIRANO

1

2

3

4

5

6

7

8

9

VERGİ NO

VERGİ NO

3100570961

3770337493

3770405820

3770405820

4010039772

4390293265

6140505950

6200510084

ADI,SOYADI,UNVANI ADRES

ADRES

75. YIL MH. FERMAN SK. N03 YILDIRIM/BURSA

YİĞİTLER MH.BÜYÜK OTO TİC.MRK. SANAYİCD.NO:51 YILDIRIM/BURSA

YUNUSEMRE MH. KÖKLÜ CD.NO:8 YILDIRIM/BURSA

SOĞANLI MH.2. BEDİR SK.NO.35/1 OSMANGAZİ/BURSA

GÖKSU M.668 S.NO13/1 BUCA/İZMİR

HACİVAT M.309.S.NO:11 YILDIRIM/BURSA

MİMAR SİNAN SMH. MİMAR SİNAN CD. NO:70/A YILDIRIM /BURSA

YİĞİTEVLER MH. BOTO TİC.MER. LTD. ŞTİ

DORUKAN NAKLİYAT LTD. ŞTİ.

SACMETSAN METAL LTD. ŞTİ.

ESAY DOKUMA LTD. ŞTİ.

ESAY DOKUMA LTD. ŞTİ.GM- İBRAHİM KOCABEY

ERTEKİN GÖKDEMİR

GÜRÇOLAK İNŞ.NAK.SAN.LTD.ŞTİ.

MEHMET DEMİR GIDA LTD.ŞTİ.

METTAŞ OTO YEDEK PARÇA LTD.ŞTİ.

ADI,SOYADI,UNVANI

DÖNEM

DÖNEM

2009-2010-2011- 2012

2006

2008-2009-2010

2008-2009-2010- 2011

2006-2011

2007-2008

2006-2007-2008

2008-2009-2010

VERGİ TÜRÜ

VERGİ TÜRÜ

KA-KGV. DV-GB-KDV-V.ZC-U. VCZ- V.CZ-G.F-G.Z


KA-KGV.DV-GB-KDV-V.ZC-U.VCZ- V.CZ-G.F-G.Z


KDV-G.F.-ÖZ.US.C-V.Z.C

G.STP-KDV-DAM.V-G.F-ÖZ.US.C-V.Z.C-KUR.MAT.ART-KDV.MAT.ART- YAR.H.

KA-K.STOP.M24-KDV-GEC.FAİZİ- ÖZ.USUL.-VER.ZİYAI CEZ.

KA-KB-GEC.FAİZl-Usuls.-öz. Usul.- VER.ZİYAI CEZ.-KDV-

MİKTAR

VERGİ MİKTAR

179.789,29 TL

1.865.263,19 TL

1.484.163,19 TL

475.872,29 TL

634.771,75TL

4.076.216,63 TL

197.883,66 TL

458.130,07 TL

Abd

urra

hman

Y�lm

az

AYDINLIK/ANKARA

Çankaya Belediyesi’ne bağlı Çankaya BeldeAŞ’de çalışan işçiler aylardır biriken maaş-larını alamadıkları için 1 günlük iş bırakmaeylemi yaptı. İşçiler taleplerinin gerçekleş-memesi durumunda Sakarya Caddesi’ni ey-lem alanına çevireceklerini belirttiler.

Sabah saat 08.00’de Çankaya Belediyesiönünde toplanan Belde AŞ işçileri, ıslıklarve sloganlarla Çankaya Belediyesi EmekHizmet Binası’na yürüdüler. Eylem nede-niyle, Çankaya Belediyesi’nin birçok biri-minde işler durma noktasına geldi. 4 Şu-bat’ta gerçekleştirdikleri iş bırakma eylemi-

ne rağmen maaşlarının ödenmemesini pro-testo eden işçiler, şlarını zamanında alama-dıklarını, geriye dönük alacaklarının iseödenmediğini söylediler.

Faturalarımızı, kiramızı, bakkalborcumuzu ödeyemiyoruz

Sosyal-İş Ankara Şube Başkanı MuratBozbeyoğlu konuşmasına, İzmir Büyükşe-hir Belediyesi şirketlerinden İZELMAN’ayönelik müdahaleye karşı eylem yapan işçi-leri selamlayarak başladı.

Bozbeyoğlu, daha öncede yüzlerce işçiile aynı yerde toplandıklarını, ilgililere çö-züm için bir adım atmaları çağrısında bu-

lunduklarını söyledi. Aradan geçen 1,5 ayarağmen değişen bir şeyin olmadığını söyle-di. Bozbeyoğlu, “Posta kutumuza atılan veödenemeyen elektrik, su, doğalgaz, telefonfaturalarımız ve yatırmadığımız kiralar ne-deniyle daha da pervasızlaşan ve her günkapımızı çalan ev sahiplerimiz, biriken bak-kal borçları, bizlere inancını biraz daha yiti-ren eşlerimiz, çocuklarımız...” diye konuştu.Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık ilede görüştüklerini ancak taleplerine olumlubir yanıt alamadıklarını belirten Bozbeyoğ-lu, maaşlarının düzenli olarak ödenmesini,geriye dönük alacaklarının bir an önceödenmesini istedi.

Çankaya Belde işçileri iş bıraktı

Öğretmenlereikramiyeverilecek mi?CHP Çanakkale Milletvekili Serdar Soydan,AKP Hükümeti’nin 10 yıldır, yüz binlerce öğ-retmeni kutsal, saygı değer meslekleriyle barış-tıramadığını, çağdaş yaşam koşullarında yaşa-malarını sağlayıcı düzeyde bir gelire kavuştura-madığını belirtti.

Soydan, Milli Eğitim Bakanı Sayın ÖmerDinçer’in yanıtlaması istemiyle verdiği soruönergesinde 24 Kasım Öğretmenler Günü ne-deniyle “Öğretmenlere birer maaş ikramiyeverecek misiniz?” diye sordu. “ÖğretmenlerGünü’nde onları mesleğe bağlayacak, onurlan-dıracak, gururlanmalarını sağlayacak, kutsalöğretmenlik mesleğinin saygınlığını artırıcı ne-ler yapmayı düşünüyorsunuz?” diye soran Soy-dan, ülkenin dört bir yanında yüz binlerce öğ-retmenin sabırsızlıkla atama beklediğini belirt-ti. Soydan Bakan Dinçer’e, “Yüz binlerce ög-retmene ve ailelerine atama müjdesi vermeyidüşünüyor musunuz?” sorusunu yöneltti.

Samsun Etibakır’dacan pazarıBÜLENT KARSLIO�LU / SAMSUN

Ölümle sonuçlanan iş kazalarına dün bir yeni-si daha eklendi. 5 işçiye mezar olan son işyeri-nin adresi, bu kez Samsun oldu. Samsun Tek-keköy ilçesi Sanayi Mahallesi Selyeri mevki-sinde Eti Bakır İşletmesi’nde yaklaşık 300 tonağırlığındaki amonyak tankı kapağı monteedilirken işçilerin üzerine düştü. Meydana ge-len kazada ilk belirlemelere göre 5 işçi hayatı-nı keybetti, 16 kişi yaralandı. Haber alınama-yan 2 işçisinin ise çöken kapağın altında kaldı-ğı belirtildi. Olayın ardından fabrikaya çok sa-yıda ambulans sevk edildi ve yaralılar kenttekihastanelere taşındı. Fabrikanın önünde olu-şan kalabalığı dağıtmak isteyen polislerle olayyerine gelen işçilerin yakınları arasında ger-ginlik yaşandı. İş güvenliğinin olmadığı iddiaedilen fabrikada daha önce de bir işçinin dü-şerek hayatını kaybettiği belirtildi.

23 KASIM 2012 CUMA

ÖZDEMİRİNCE

TERSİ / YÜZÜ[email protected]

‘D��k� ve Sinekler’e dairUmberto Eco’nun “S�cak Sava�lar veMedyatik Popülizm” alt ba�l�kl� “YengeçAd�mlar�yla” (Do�an Kitap) adl� denemekitab� bu yak�nlarda yay�nland�. Kitab�nFrans�zcas�’n� 2008 y�l�nda okumu�, bircümlesinden esinlenerek “D��k� ve Sinek-ler” adl� bir yaz� yazm��t�m. Bendeki ka-y�tlara göre 3 A�ustos 2008 günü Hürri-yet Gazetesi’nde yay�nlanmas� gerekiyor.Hürriyet ar�ivine bakt�m. O gün bu ya-z�m yay�nlanmam�� görünüyor. Bir ba�kagün de yay�nlanmam��. Bu karga�adagazete yönetiminin hiçbir sorumlu�uyok. Biliyorum.

Peki ne oldu? Bu yaz� yay�nland� m�,yay�nlanmad� m�? Bu aç�klamay�, Hürri-yet Gazetesi’nde yay�nlanm�� bir yaz�y�Ayd�nl�k Gazetesi’nde okurlara habervermeden yay�nlam�� olmamak için yap�-yorum. Yay�nlanm��sa özür dilerim, ya-y�nlanmam��sa taze bir yaz� gibi okuya-l�m:

‘Dışkı ve sinekler’[“UUmberto Eco, Frans�zcas� ““A Re-

coulons, comme une écrevisse” ad�ylayay�nlanan ““A paso di gambero” adl� ki-tab�nda yer alan ““Kurt ile Kuzu” ba�l�kl�konferans metninde çarp�c� bir cümlevard�r:

“Ço�unlu�un her zaman hakl� oldu�udü�üncesine ironiyle kar�� ç�kan ‘akl�n�zvarsa bok yersiniz, milyonlarca sinek ya-n�l�yor olamaz’ diyen hayali reklam� belkide hepiniz biliyorsunuzdur.”

Bu cümleyi, demokrasi dü�man� oldu-�umu kan�tlamak için tan�k göstereceklerç�kabilece�i gibi, AKP’ye oy veren yüzde46,7 seçmeni sineklere benzetti�imi ileri

sürecekler de ç�kacakt�r. Yanl�� !Ço�unluk yan�lmaz diye bas bas ba��-

r�l�rsa, elin o�lunun a�z� torba de�il kikapatas�n, “milyonlarca sinek be�enereküzerine ü�ü�tü�üne göre, bok leziz birnesne olmal�!” der. Demez mi?

��Madem ki ço�unlu�un kararlar� kut-

sal, halk�n yüzde 98’inin olumlu oyuylayürürlü�e giren bir Anayasa’ya (ki 1982Anayasas�’d�r) neden kar�� ç�k�yorsunuz?O yüzde 98’in aras�nda sizler de (yanisizler de�il onlar!) yok muydunuz? Benyoktum!

Benim 1982 Anayasa’s�n� be�enme-yenlerle herhangi bir derdim yok (bende be�enmiyorum), benim derdim ço-�unlu�un her zaman hakl� oldu�unu,ço�unlu�un karar�n�n kutsal oldu�unuileri sürenler ile.

Ço�unlu�un kararlar�n�n her zamandemokratik olmad��n�, demokrasiyi bo-�azlayabilece�ini neden dü�ünmeyelim?B�rak�n dü�ünelim! Ço�unluk hakl� isesinekler de hakl�!

Ama insanlar sinek de�il! diye kar��ç�kacaklar. Sineklerin beyni ve be�enisiolmad��n� nereden ç�kart�yorlar? Yara-dan’�n hat�r�na hor görmeyin sinekleri.Ben ço�unlu�u hor görmüyorum. Horgörmüyorum ama ona güvenmiyorumda.

��AKP, demokrasi, özgürlükler, insan

haklar� konular�nda, Kapatma ve Erge-nekon davalar� konular�nda söz olupuçan, yaz� olup kalan belagat �aheserle-ri (!) Umberto Eco’nun sineklerini getiri-yor akl�ma.

AKP demokratik ve reformcu bir partiimi�! NNewsweek’in yazd��na ve28.07.08 tarihli ZZaman Gazetesi’nin ak-tard��na göre Türkiye’de “demokrasi sa-n�k sandalyesinde”imi� !

Ergenekon davas� islamc�+liberal “Ye-ni Ahrar”�n galebesiyle sona ererse,memlekete 24 ayar demokrasi gelecekimi�! Çok görmü�lü�üm var böylelerini!

Umberto Eco birkaç ya� genç benden.�lerde Umberto Eco’nun sinekleri için da-ha iyi yaz�lar yazmaya çal��aca��m. �im-dilik bu kadar! Çocuklu�umdan bu yanabiliyorum, tan�yorum o sinekleri! Gönülbu, ota da konar, boka da konar!

��Nota Bene : Anayasa Mahkemesi’nin

11 üyesinden 10’u AKP’yi cezaland�rd�,biri cezaland�rmad�. Ve 10 üyenin de�ilbir tek üyenin dedi�i oldu, yani az�nl�kço�unlu�u yendi. AKP kapat�lmad�. Ohalde, ço�unluk a�k�yla, bu sonuca itirazetmeli AKP!”]

‘Kurbağa ile Öküz’La Fontaine’in “Kurba�a ile Öküz”

adl� “fable”�ndan esinlenerek bir yaz� yaz-may� tasarl�yordum. Bir türlü denk dü�ü-remedim. Olmad�. Yaz�lar�n da kendi za-man� vard�r. Yazar istese de yaz� yaz�l-mas�n� engeller. Benim de ba��ma gelenbu. Yaz�y� çaresiz erteledim ama La Fon-taine’in “fable”�n� bu yaz�ya ba�lamamakimse engel olamaz. �iir gibi okuyal�m:

“Kurba��n�n biri bir gün otlakta / Biröküz görmü� iri mi iri / Zavall� kurba�a,bir yumurta kadar kendisi, / K�skanm��,kas�lm��, �i�mi� de �i�mi�, / Öküz kadarkocaman olacak akl� s�ra./ Dayanama-

m��, yan�ndaki kurba�aya sormu�: /“Karde�, �öyle bir bak hele / Oldum muben �u öküz kadar?” / “Yok can�m!” de-mi� öteki, “Ne yaz�k, / O bir da�, senseküçük bir kozalak!” / Duyunca bunuh�rslanan c�l�z hayvan, / Öylesine �i�mi�ki bir balon gibi patlam�� / Hiçbir �eykalmam�� geriye zavall�dan. //

Dünya böyle budala insanla dolu, /A�a gibi dola��r çulsuz budala ortal�kta, /Aç yatar ama hava atar millete. Sorsan:Babas� �ehzade, dedesi padi�ah!”

��Jean de La Fontaine (8 Temmuz

1621-13 Nisan 1695) üstad�m�z Türk-Osmanl� kurba�alar�n� tan�mad�� için buöyküyü bu biçimde anlatm��. Türk kurba-�alar� patlamadan öküz kadar �i�ebilir.�i�mi�tir ve Umberto Eco’nun sinekleri-nin Türk akrabalar� patlamadan öküz ka-dar �i�mi� olan kurba�aya hayranl�klainanm��t�r. �nand�. �nan�yor. �nanacakm�?

�nanacak m� inanmayacak m�, bile-mem. Bu Türkiye’de ya�ayan insanlar�nbilece�i i�. Sinekleri de�i�tirmenin olana-�� yok, ama belki insanlar de�i�ebilir. Buda bir soru ve sorun: �nsanlar de�i�ebilirmi, de�i�irlerse nas�l de�i�irler? De�i�me-yeni de vard�r ama insanlar dayak yeme-den de�i�miyorlar. Elbette polis daya��n-dan söz etmiyorum.

Kötümser de�ilim ama karamsar biradam�m. �nsan�n kolay kolay “adam”olamayaca��na inan�r�m. Bununla da ida-re etmek mümkün. Kibarl�k icab� “Sinekmeseli”ni dikkate almayal�m ama bir top-lumun ço�unlu�u öküz olmaya özenenkurba�aya özenirse?...

TÜRKERERTÜRK

14 Kas�m’da ba�layan GGazze’ye yönelik bom-bard�manda ��srail 1500’ü a�k�n hedefi vurdu. Ge-çen Çar�amba günü yürürlü�e giren ate�kese ka-dar geçen 8 günlük zaman içinde 163 FFilistinli ve5 ��srailli ya�am�n� kaybetti, 1100 civar�nda FFilis-tinli yaraland�. Ölen ve yaralanan FFilistinlilerin bü-yük ço�unlu�u ya�l�, kad�n ve çocuktu.

�srail’in i�gali alt�nda olan, d�� dünya ile irtibat-lar� kontrol alt�nda bulunan ve adeta kendi top-raklar�nda aç�k hava hapishanesinde ya�ayan FFi-listinlilere yap�lan en son sald�r�y� katliam kelime-si bile aç�klamak için yeterli olmayabilir. Bu bir in-sanl�k dram�d�r ve soyk�r�m seviyesinde insanl�k su-çudur. ��in ilginç taraf� bu suçu i�leyenler daha ön-ce i�lenen böyle bir suçun ma�duru olmu�tur.

Halen devam eden bu �iddet dalgas� HHa-mas’�n askeri kanad� olan ��zzettin El Kas�m Tu-gaylar�n�n komutan� AAhmet El Cebari’nin ��srail ta-raf�ndan suikast sonucunda öldürülmesi ile tetik-lenmi�tir. HHamas bu suikasta yan�t olarak ��srail’efüze sald�r�s� ile misilleme yapm�� ve malum ge-li�meler ba�lam��t�r.

El Cebari’nin öldürülmesi ��srail taraf�ndanplanlanm�� bir k��k�rtmad�r. Amaç HHamas’� füze-lerle misillemeye zorlamak ve bunu bahane gös-tererek GGazze’ye yönelik askeri operasyon yap-makt�r.

Operasyonun amacı ve askeri hedefleri

Netanyahu aç�s�ndan operasyonun amac� ��s-rail’de 22 Ocak 2013’te yap�lacak erken seçimdeavantaj kazanmak ve AABD Ba�kan� olarak yeni-den seçilen OObama’n�n gerek FFilistin gerekse ��rankonusunda yapmay� planlad�� iyi niyetli giri-�imlerin önünü bölgede tansiyonu yükselterek kes-mektir. AABD ba�kanl�k seçimlerinde ��srail ve YYa-hudi lobisi OObama’n�n rakibi RRomney’i destek-lemi�tir.

�srail’in Gazze’ye yapt�� operasyonun askerihedefleri ise;

- HHamas’�n askeri imkan ve kabiliyetini ezmek.- FFilistin sorununu kendi tasarlad�� çözüme gö-

türecek yolda merhale kaydetmek.- ��srail’e direnmenin faydas�zl��n� ve HHa-

mas’� desteklemenin daima felaket getirece�i dü-�üncesini FFilistinlilerin akl�na iyice sokmak.

- 4 y�ld�r kapsaml� operasyon yap�lmayan GGaz-ze’de HHamas’�n askeri olarak hangi seviyede ol-du�unu tespit etmek, eri�ti�i füze kabiliyetini testetmek ve yok etmek.

- IIron Dome (Demir Kubbe) ad�yla yeni geli�-tirdi�i k�sa mesafe hava savunma sistemini ger-çek ortamda denemektir.

Ate�kes görü�meleri s�ras�nda ��srail Ba�baka-n� Netanyahu “Diplomatik çözümü tercih ederim”demi� ama ate�kesin �artlar� olu�mazsa operas-yonun geni�leyece�i ve kara harekat�n�n ba�la-yabilece�i ipuçlar�n� da vermi�tir. NNetanyahu busöylediklerinin arkas�n� 75 bin yedek askeri silahalt�na ça��rarak ve GGazze s�n�r�na y��nak yapa-rak doldurmu�tur. �u anda ate�kesin yürürlü�e gir-mi� olmas� GGazze’ye yap�labilecek bir istila teh-likesinin geçti�i anlam�na gelmez. �lan edilen ate�-kes k�r�lgand�r ve �artlar e�er olgunla��rsa NNe-tanyahu yönetiminde ��srail gözünü k�rpmadan bu-nu yapacakt�r.

Hamas’�n misilleme için att�� füze ve roket-lerin TTel Aviv ve KKudüs’e ula�t�� görülmü�tür. Buönemli bir tespittir. Daha önce HHamas’�n böylebir imkan� yoktu.

�srail’in devlet firmas� olan RRafael’in geli�tirdi-�i ve tam olarak 2011’de envantere girerek ko-nu�land�r�lmaya ba�lanan k�sa mesafe hava sa-vunma sistemi olan IIron Dome bu çat��malardaba�ar� ile s�nav verdi. GGazze’den 1000’i geçen sa-y�da roket ve füzenin ��srail’in güneyi ile TTel Avivve KKudüs’e hedef alacak �ekilde ate�lenmesine ra�-men verdi�i hasar çok dü�ük kald�.

İsrail hep böyle yapıyor�srail Gazze’ye en son 27 Aral�k 2008-18 Ocak

2009 tarihleri ars�nda ““Dökme kur�un” adl� ope-rasyonu yapm��t�. O zaman da operasyon ��srail’in�slami Cihat komutan�n� öldürmesi ve kar��l�k ola-rak GGazze’den roket ve havan at�� yap�lmas� üze-rine ba�lam��t�. ��srail bu i�i hep böyle yap�yor!

�srail’in GGazze’ye yapt�� bu 8 günlük operas-yon s�ras�nda AArap aleminin durumu yürekler ac�-s�yd�. ��srail küçücük bir devlet olarak OOrtado�u’daArap denizi içinde ya�arken FFilistin’de istedi�i gi-bi vah�et yap�yor ama AAraplar ortak bir tepki ve-remiyor? Sizce niçin? AAraplar�n birle�mesini ne en-gelliyor?

En trajikomik görüntüyü ise AAKP yönetimindeTürkiye verdi ve vermeye devam ediyor. EErdo�an’�n�srail’e k�zmas�n�n, ba��rmas�n�n ve dü�manca söy-lem geli�tirmesinin pratikte bir anlam� var m�? He-le DDavuto�lu’nun a�lamas�na ne dersiniz?

Uygulad��n�z politikalarla ��srail’e s�n�rs�z destekvereceksiniz, ��srail’in bölge gücü olmas�n�n önü-nü açan ve bölgede ikinci bir ��srail olacak kkukla KurtDevleti’nin olu�umu pe�inde ko�an BBüyük Orta-do�u Projesi’nin e�ba�kan�y�m diyeceksiniz, ��sra-il’i MMüslümana kar�� koruyacak radar� KKürecik’e ko-nu�land�racaks�n�z, arkas�ndan da ��srail’e söve-ceksiniz, buna kimse inanmaz.

Siz ��srail’in bölgedeki SSiyonist projelerine en bü-yük engel SSuriye’ye terör ihraç edeceksiniz, SSuri-ye’yi bölmeye çal��acaks�n�z, SSuriye’deki istikrar-s�zl��n en büyük kayna�� olacaks�n�z, SSuriye’ye dü�-manl�kta ��srail ile e�güdüm içinde çal��acaks�n�z, son-ra da ben ��srail’in MMüslüman öldürmesine ve vah-�etine kar��y�m deyip a�layacaks�n�z. Bu davran�-�a dense dense ikiyüzlülük denir!

AKP yönetiminde TTürkiye, �srail Gazze’de ko-layca MMüslüman öldürsün diye kuzeyde onun enbüyük rakibi olan SSuriye’yi marke etmektedir. Ya-ni AAKP yönetiminde TTürkiye emperyalist ve SSi-yonistlerin markajc�s�d�r.

Sayg�lar sunar�m.

Markajc�

ÇIRNIK

[email protected]

Merkez İlçe Yöneticimiz Ali KABALAY'ın sevgili anneleri

sağlam aydınlıkçı

Mevlüde KABALAY'�

kaybettik.Yakınlarına ve dostlarına

baş sağlığı dileriz.

��çi Partisi Denizli �l ve Merkez �lçe yönetimi

BAŞSAĞLIĞI

Ba�kanl�k sistemi Anayasa Uzla�ma Komisyonu’nun önünü t�kad�

‘Yürütmeyi bilmedenYasama konuşulmaz’

OLCAY KABAKTEPE

12 Eylül askeri darbesine ilişkin, davanın 10. duruş-masına dün devam edildi. Sanıkların görüntüleri yineduruşma salonundaki LCD ekranlara yansıtıldı. Du-ruşmada müdahil avukatlardan Hasan Ürel, Kenan Ev-ren’e, “Basında yer alan demecinizde, Abdi İpekçi’ninöldürülmesine üzüldüğünüzü belirttiniz. Üzülmenizinnedeni nedir? Cevap verecek misiniz?” diye sordu. Ev-ren, “Hayır, yanıt yok” dedi.

Fikret Babaoğlu ise Kenan Evren’e, “Siz önceki günsavunmanızda, ‘Biz ihtilal yaptık ihtilala teşebbüs et-medik, bizi yargılayamazsınız’ derken, herhalde Bal-yozcuları kastettiniz. Balyozcular ceza aldı, dosya Yar-gıtay’da. Fethullah Gülen’in cemaatinin adamları ileGüneydoğu’daki din adamlarını eğittiniz mi? Cemaatinadamlarının eğitilmesinin önünü açmadınız mı? Budarbeyi yaparken ayıp etmediniz mi bu topluma? Si-zin için deve kesilmesine vicdanınız sızladı izin ver-mediniz, işkencelere vicdanınız sızlamadı mı?” soru-larını yöneltti. Evren bu soruları da cevaplamadı.

MİT’e Gün Sazak sorusuVerilen ara kararda, MİT Müsteşarlığı ve Emniyet

İstihbarat Daire Başkanlığı’ndan, 1980’de öldürüleneski Bakan Gün Sazak’a yönelik eyleme ilişkin bilgi bu-lunup bulunmadığının sorulması kararlaştırıldı. Mah-keme, MİT’e yazı yazılarak 1 Mayıs 1977 olayları ön-cesinde İntercontinental Oteli’ne yerleştikleri iddia edi-len yabancı ülke ajanlarıyla ilgili ellerinde bulunan bel-gelerin istenmesine, TSK’dan da 12 Eylül’deki Bay-rak Harekat Planı’nı istemeye karar verdi. Mahkemeayrıca Darbeleri Araştırma Komisyonu tarafından ha-zırlanacak raporun incelenmek üzere istenmesinikararlaştırıldı. Duruşma 17 Ocak 2013’e ertelendi.

Kenan Evren’denYANIT YOK

IRMAK METE

1 Ağustos’ta tarihinde ge-çirdiği trafik kazasındahayatını kaybeden ÜlküAdatepe’nin kişisel eşya-larının vatandaşlara üc-retsiz olarak verilmesi ka-rarlaştırıldı. Adatepe’ninŞişli’deki evi dün oğlu Ah-met Kemal Doğançay tarafından zi-yarete açıldı. Gelen vatandaşlaraAdatepe’nin takı, gözlük, ayakka-bı ve elbise gibi kişisel eşyalarındanbiri hatıra olarak verildi.

Adatepe’nin oğlu Ahmet Do-ğançay Aydınlık’a yaptığı açıkla-mada müzayede yapmak isteme-

diklerini belirterek“Annem halk için ça-lışmış bir insan. Yıllar-ca katıldığı heryerdeAtatürk’ü anlattı. Ka-dınlarımıza ve kızları-mıza eşit şartlarda on-dan bir hatıra verebil-mek için bu kararı al-dık. Eşyaların kalanla-

rını da müzeye vereceğiz. 25 Kasımannemin doğumgünü. Bu kadınla-rımıza hediyesi olacak” diye ko-nuştu. Eşyaların 27 Kasım’a kadarsaat 14.00-18.00 arası SıracevizlerCaddesi, Doğançay Apartmanı,No: 31 Daire: 41, Şişli, İstanbul ad-resinde dağıtılacağı duyuruldu.

ÜLKÜ ADATEPE’nineşyaları halka dağıtılıyor

Z�HN� ERDEM / ANKARA

Anayasa Uzlaşma Komisyonu “Başkanlıksistemi” tartışması ile birlikte yol ayırımına gel-di. AKP’nin önerdiği sisteme CHP ve MHPkarşı çıktı. Henüz net bir şekilde ortaya koy-mayan BDP ile AKP’nin “Başkanlık sistemi-ne” karşılık “Demokratik özerklik” üzerindepazarlıkları yaptıkları belirtildi.

‘Uzlaşma olmazsa ne olacak?’Yazım komisyonu önceki gün BDP’li Ayla

Akat başkanlığında toplandı. Ancak, bu bö-lümde partiler arasında parlamenter sistemve başkanlık sistemi mutabakatı olmadığı içinmadde yazımına geçilemedi.

Komisyonda ortaya çıkan sıkıntı konuş-malara da yansıdı. CHP’li Atilla Kart, AKP

ve BDP’nin “Yürütme” ile ilgili önerilerinivermediklerini belirterek “Yürütme öneri-lerini bilmeden Yasama bölümü konuşama-yız. Başkanlık diyorsunuz? Bu başkan kim?Statüsü, görevi ve yetkileri ne? Önce bunu an-layalım? Daha sonra ‘yasama’ ile ilgili bölü-mü konuşalım. Belli ki aramızda ‘sistem’ üze-rinde bir tartışma olacak. Peki burada bir uz-laşma sağlanamazsa o zaman ne yapacağız?Daha önce maddeleri itirazı kaydı koyarak ge-çiyorduk. Fakat yasama ve yürütme ile ilgilimaddelerde bu mümkün değil?” dedi.

Araya giren AKP’li Ahmet İyimaya, “Be-nim bu sorunu aşmak için yöntemlerim var”dedi ama bu açıklamadan tatmin olmayanKart bu kez de “O yöntemleri bizim ile pay-laşın” isteminde bulundu.

MHP’li Faruk Bal komisyonda yaptığı ko-

nuşma başkanlık sistemine karşı çıkarak“Bizim 150 yıllık bir anayasa geçmişimiz veparlamento kültürümüzvar. Başbakanlıksistemi diktatörlüğü yol açar. Sistemin frenve denge mekanizmaları tamamen yok edil-miş olur” dedi.

MHP’li Bal ‘Başbakanlık diktatörlüğe yol açar. Sistemin dengesi yok edilmiş olur’ dedi. CHP’li Kart da ‘AKP ve BDP’ninYürütme önerilerini bilmeden Yasamayı konuşamayız. Bu başkan kim? Statüsü ne? Önce bunu anlayalım’ diye tepki gösterdi

Vatan Gazetesi’nin haberine göre AKP,Başkana parlamentoyu feshetme yetki-si vermeyi de tartışıyor. Parlamentoya daaynı yetkinin tanınıp tanınmaması da ha-len AKP içinde tartışılıyor. Eğer Başkan’aparlamentoyu fesih yetkisi tanınırsa, budurumda Başkanın kendi görevinin desona ermesi formülü üzerinde duruluyor.

Meclis’i fesh yetkisi Ergenekon Davası’da tanık olarak dinlenen Za-hit Engin, Sedat Peker ile Tayyip Erdoğan ara-sında bir ilişki olduğunu iddia ederek, “Sedat Pe-ker’i iyi tanırım. Onun Erdoğan ile ilişkisini bi-liyorum. Cezaevinde onu ziyaret ettiğini, çıktıktansonrada muhabbetlerinin devam ettiğini bili-yorum. Neden bu davada tutuklu olduğunu an-lamış değilim” demişti. Aydınlık’ın sürmanşet-ten verdiği bu iddia, Sedat Peker tarafından ya-lanladı. Peker, Erdoğan’ı cezavinde ziyarete git-mediğini ve kendisiyle tanışmadıklarını söyledi.

‘Yakınımı ziyaret ettim’ Gazetemize mektup yazan Peker şunları

belirtti: “Pınarhisar Cezaevi’ne ziyarete gittiğimdegörüştüğüm kişi Hasan Yeşildağ isimli bir kişi-dir. Kendisi benim hemşerimdir. Başbakan’la neo cezaevinde, ne de bir başka yerde tanışmadım.Zaten AK Parti iktidara geldikten hemen son-ra bana haksız operasyon yapıldı. Ortada ol-mayan bir senedin yağmaya eksik teşebbüsten9 senedir cezaevindeyim. Davadaki tanığın söy-lediği doğru olsaydı, bu kadar komik bir şeydenbunca senedir cezaevinde olamazdım.”

Sedat Peker’den açıklama:

Erdoğan’ı tanısaydımcezaevinde olmazdım

Ülkü Adatepe

23 KASIM 2012 CUMA

ÇETİNDOĞAN

YAŞADIKÇA

Ak�l ve sa�duyuBu yaz�mda sadece AKP yönetiminin d�� politikada çar�af-lama nedenleri ve sonuçlar�ndan söz edece�im. Ülkeyi yö-netenlerde insan sevgisi, ak�l ve sa�duyu yerine kin, nefret veba�naz saplant�lar al�nca, pe�inde ko�anlar� hayal k�r�kl��nau�ratmakla kalmaz, yönettikleri ülke ve insanlar� da peri�aneder. ��in özü, ak�l ve sa�duyu sahibi olmayanlar iktidarda ol-dukça, her alanda duyulan hayal k�r�kl�� ve hüsran�n ötesinde,elimizde olanlar� da bütünüyle yitirme tehlikesi do�ar.

Dış politikada yaşanan hayal kırıklıklarının nedenleri

Her türlü hayal k�r�kl��n�n temelinde, yanl�� hedef saptamavard�r. Hayal k�r�kl��n� kader haline getiren di�er önemli hu-sus, kendi gücünün, ba�armak istedi�in hedef için yeterli olupolmad��n� yanl�� hesaplamak yatar. D�� politikada ise, yal-n�z kendi gücün hesaba kat�lmaz, yan�nda ve kar��nda yeralacak güçleri de dikkate almak gerekir. Ayr�ca yan�nda vekar��nda yer alacaklar�n nereye kadar dost, nereye kadar dü�-man olaca��n� do�ru hesaplaman�z gerekir. Suriye konusundabizimkilerin ya�ad��, hayal k�r�kl��, eldeki ar��nla �am ve Ha-lep’in uzakl��n� yanl�� ölçmelerinden kaynaklanm��t�r. Birazc�kvizyon sahibi, birazc�k da ak�l ve sa�duyusu olanlar, d�� po-litikada inisiyatif almadan önce, bölgede gerçek güç ve etkisahibi olan ülkelerin k�rm�z� çizgilerini dikkate al�r. Biz gö-rebildiklerimizi payla�al�m:

ABD’nin Ortadoğu’da kırmızı çizgisiABD’nin Ortado�u’da birbiri ile ba�lant�l� iki önemli “K�r-

m�z� Çizgisi” bulunmaktad�r. Bunlar�n ötesi teferruatt�r. Birincisi,ba�ta kendi ekonomisi olmak üzere, bütün Bat� ekonomile-rinin ba��ml� oldu�u Ortado�u petrollerine serbest eri�iminkorunmas�d�r. �kinci önemli konu, �srail’in bir devlet olarak var-l��n� sürdürmesine olan ba�lant�s�d�r. ABD’nin �srail ile olanvazgeçilmez angajman�, gerekti�inde bölgede güç kullanmakiçin kendisine güvenebilece�i üs olana�� da vermektedir. Bunedenle Ortado�u petrolleri ile ba�lant�l� oldu�u da söylene-bilir. Bunlar�n tehlikeye dü�mesi halinde güç kullanmaktan ka-ç�nmayaca�� bilinmektedir. Bunlar�n d��nda ABD bölgede var-l�k ve etkinli�ini geni�letmek ve Bat� sistemine en önemli teh-dit sayd�� kökten dinci ak�mlar�n geni�lemesini s�n�rlamak ön-de gelen d�� politika hedefleridir. Bu noktada maliyet hesaplar�ile ABD’yi güç kullanmakta s�n�r koyan faktörler devreye gi-rer. RTE gazetelere yans�d�� gibi Netanyahu’nun haddini ger-çekten bildirmek istiyor ve �srail’i gerçekten terörist ülke sa-y�yorsa, gücünün �srail’e yetip yetmeyece�i bir yana, ta�e-ronlu�una soyundu�u ABD engelini a�mas� gerekir. Yetkilia��zdan diplomatik bir dille ABD RTE’ye sarf etti�i sözlerin,“d�� politika retori�i olarak kullanmamas� gerekti�ini” hat�r-latm��t�r. Gerçekte bu ciddi bir uyar�d�r.

Aşüftenin feracesi aceleyle oldu Vehbi’nin kerrakesi

Arap Bahar�’n�n, ne menet bir �ey oldu�unu Vehbi’nin ker-rakesi gibi, üzerindeki cafcafl� “demokrasi” örtüsü s�yr�l�nca cüm-le âlem görmü�tür. Bu nedenle ABD’nin Suriye konusundadaha temkinli bir politika izledi�i söylenebilir. Her �eyden ön-ce Esad’�n gitmesini, yerine Bat� yanl�s� kukla bir rejimin ku-rulmas�n� istese de, bunun kolay olmayaca��n� görmü�tür. Di-�er yandan bölgede ya�ananlar, Suriye’de muhaliflere yap�-lan deste�in önemli ölçüde dinci gruplar� güçlendirmekte ol-du�u gerçe�idir. Ayr�ca, Suriye halk�n�n büyük ço�unlu�u mev-cut yönetimi muhaliflerden çok daha ehveni �er gördü�ü içindesteklemektedir. Bu nedenle de ABD’nin Rusya’n�n ödün ver-meyen tutumunu da dikkate alarak, izlenen politikas�nda in-ce ayar yapmaya çal��t�� anla��lmaktad�r.

Rusya Federasyonu’nun Ortadoğu’da kırmızı çizgisi

Rusya Federasyonu’nun Suriye’de siyasi ve askeri yöndenönemli yat�r�mlar�, ya�amsal ç�karlar� bulunmaktad�r. Lazki-ye Liman� Rusya’n�n Akdeniz Filosu’nun daimi üssü halinegelmi�tir. Bugün Rusya, Akdeniz’deki varl�k ve etkinli�ini,SSCB döneminden daha ileri götürme çabas�ndad�r. Çin’inde Suriye krizinde Rusya’n�n yan�nda yer almas�, Putin’in eli-ni güçlendirmi�tir. Bu pozisyonunu bir bedel ödetmeden kay-betmek istemeyece�i aç�kt�r. Sonu belirsiz bir çat��man�n ga-libi, ABD’nin liderli�indeki ülkeler olsa bile, bunun maliye-tini göze almalar� ç�lg�nl�k olur. Kald� ki Bat�’da mevcut ül-kelerin büyük bölümünün Suriye için giri�ilecek bir macerayahevesli olmad�klar� ortadad�r. Bu nedenlerle Suriye’de ken-di ellerini ate�e sokmadan ma�a olarak kulland�klar� Türki-ye ortada yaln�z b�rak�lm��t�r. Türkiye’nin, Patriotlar�n Suri-ye s�n�r�na konu�land�rmas� talebinin NATO taraf�ndan kar-��lanmas� pek kolay görülmüyor. Emir komutas� yabanc� el-lerde olacak silah sisteminin Türkiye’nin Suriye konusundakiyaln�zl��n� giderece�ine inan�lmas� ne kadar ac�! Olmayanbir tehdide kar�� böylesi bir konu�land�rman�n, ülkemizin eli-ni güçlendirmekten ziyade zay�flataca�� bilinmelidir.

Gazze’de ateşkes ilanına Türkiye’nin katkısı(!)

Türkiye uygulad�� ak�l ve sa�duyu noksan� d�� politikalarnedeniyle, Ortado�u’da arabulucu de�il ya�anan sorunlar�nbir parças� haline gelmi�tir. Siz, ABD ve M�s�r d��i�leri ba-kanlar�nca ortakla�a aç�klanan ate�kes ilan�nda Türkiye’ninkatk�s� oldu�unun söylenmesine bakmay�n. Bana kal�rsa e�erbir katk� olmu� ise bu bizimkilerin bölgeyi terk etmeleri �ek-linde olmu�tur. Say�n Ba�bakan ve D��i�leri Bakan� Davu-to�lu’nun M�s�r ve Gazze’yi terk etmeden, �srail’in ate�keseyana�mamas� yeterince aç�kt�r. Bakal�m bizim ikili bu defamuhtaç olduklar� teselliyi Pakistan’da yap�lan D-8 toplant�-s�nda bulabilecekler mi? M�s�r Cumhurba�kan�’n�n toplant�-ya kat�lmamas�n�n ne anlama geldi�ini var�n siz yorumlay�n.

Türkiye’nin Suriye’ye karşı düşmancapolitikasını destekleyen ülke var mı?

Bölgemizde Türkiye’nin Suriye konusunda tam olarak an-lay�� birli�i içinde oldu�u, tek ba�lant�l� ülke Suudi Arabis-tan’d�r. Elbette �ii hilalini k�rmak için yeminli Vahabilerin ya-n�nda Müslüman Karde�ler, Talibanlar da yer almaktad�r. Suu-diler ile askeri ili�kilerimizin Genelkurmay Ba�kan�’n�n Riyad’�ziyareti ile yeni bir boyut kazand�r�lma�a çal��ld�� söylene-bilir. Ça�d�� sosyal ve kültürel yap�s�n�, halk�n�n ço�unlu�uMüslüman olan ülkelere ihraç etmek, Suudilerin önde gelenstratejik hedefidir. �ç ve d�� politikada her türlü referans�n önün-de �eriat hükümlerini esas alan AKP lider kadrosunun, Suu-dilerle s�k� f�k� olan ili�kilerini daha da geli�tirmek istemesi do-�ald�r. Buna kar��l�k Suudilerden “Ciheti Askeriyenin” ne bek-ledi�ini anlayabilmi� de�ilim.

Kur’an’� inceledi�imizde “kebair-elism” yani büyük günah diye bir kav-ramla kar�� kar��ya geliriz. Kur’an’dagünah kavram�, ism, zenb ve cünahkelimeleriyle kar��l�k bulur. Fakat birde “kebair günah” vard�r. Buna bü-yük günah denir...

Bu kavram Kur’an’da 7 yerde ge-çer. �ni� s�ras�na göre inceleyelim;

1: “Göklerde ve yerde ne varsahepsi Allah’�nd�r. Bu, kötülük yapan-lar�n kar��l�ks�z kalmamas�, güzellikyapanlar�n ise daha güzeliyle kar��-l�klar�n� bulmas� içindir. Onlar ki ara-da bir hataya dü�seler de büyük gü-nahlardan (kebârie’l-ism) vve çirkindavran��lardan kaç�n�rlar. Rabbi’ninma�fireti geni�tir; bundan hiç �üphe-niz olmas�n.” (Necm; 53/31-32).

Malum, ayette ifade edilen nokta;göklerde ve yerde olanlar�n mülkiye-tinin Allah’a ait olu�udur. Yani bubir mülk ayetidir. Bu duruma itirazetmemek; yani kenz yapmamak, bü-yük günahtan kaç�nmak olarak vur-gulan�r.

2: “�çlerine i�leyen bir ate� vekaynar su... Kapkara bo�ucu bir du-man... Ne serinletir ne rahatlat�r...Çünkü onlar bundan önce zenginli-�in ��martt�� kimseler (mutrefîn) iidi

ve/yani büyük günah (h�ns�’l-azîm)üzerinde �srar ediyorlard�.” (Vak�a;56/42-46).

3: “Yoksulluk korkusuyla çocukla-r�n�z� öldürmeyin. Onlara da size der�zk� veren Biziz. Do�rusu onlar� öl-dürmek büyük bir günaht�r (h�taenkebîrâ).““ (�sra; 17/31).

4: “Size verilmi� bulunan �eylerdünya hayat�n�n meta�d�r. Allah’�nyan�ndakiler ise iman edip sadeceRablerine dayananlar için daha ha-y�rl� ve daha kal�c�d�r. Onlar büyükgünahlardan (kebâire’l-ism) vve çirkindavran��lardan uzak dururlar.” (�ura;42/36-37).

5: “Sana içkiyi ve kumar� sorarlar.De ki: ‘Onlarda hem büyük günah(ism kebir), hhem de insanlar için ya-rarlar vard�r. Ama günahlar� yararla-r�ndan büyüktür.’ Yine sana Allahyolunda ne harcayacaklar�n� soru-yorlar. De ki: ‘�htiyaçtan fazlas�n�.”(Bakara; 219).

6: “Sana haram aylarda ve Mes-cit-i Haram’da sava�may� soruyorlar.Onlara söyle: Haram aylarda veMescit-i Haram’da sava�mak büyük(kebîr) bbir �eydir. Bu, insanlar� Al-lah’�n yolundan menetmek ve kâfir-lik anlam�na gelir. Halk� yerinden

yurdundan sürmek ise Allah kat�ndaçok daha büyüktür (ekber). BBask�,zulüm ve zorbal�k (fitne) ööldürmektendaha büyüktür (ekber). BBu zalimzorbalar, e�er güçleri yetse yolunuz-dan döndürünceye kadar sizinle sa-va�maktan vazgeçmeyecekler.” (Ba-kara; 217).

7: “E�er siz yasakland��n�z büyükgünahlardan (kebâir) kkaç�n�rsan�z ku-surlar�n�z� (seyyiât) bba��lar ve itibar�-n�z� yükseltiriz.” (Nisa;31).

Verdi�imiz 7. Ayetin bir öncesin-de yer alan ba�ka bir ayeti aktaral�m;

“Ey iman edenler! Birbirinizinmallar�n� kar��l�kl� r�zaya dayanan ti-caret yoluyla dahi olsa haks�z yereyemeyin. Kendi kendinizi aldatma-y�n. Allah size kar�� gerçekten mer-hametlidir. Kim haddi a�arak, hak-s�zca bunu yaparsa yar�n onu ate�eataca��z. Allah’a göre bunu yapmakçok kolayd�r.” (Nisa; 29-30).

Evet. Kur’an’�n büyük günah dedi-�i �ey, namaz k�lmamak, oruç tut-mamak, hacca gitmemek, nüsuk icraetmemek de�ilmi�. Ne imi� peki?

Mal toplamak, birbirinizin mallar�-n� gasp etmek, yeryüzünü çit çevir-mek, servetle ��marmak, zenginlik(kanizlik) ve zenginlikle ortaya ç�kan

baz� al��kanl�klar...Kur’an, yoksulun feryad�n� yüksel-

tiyor, biçarenin derdine ortak olu-yor. Büyük günahlara dikkat etmeli.Dikkat...

ERENERDEM

EBUZER’[email protected]

�slam’da büyük günahlar...

Devrim Kanunlar�n� hedefe koyan hükümet tekke ve zaviyeleri açma sinyali verdi

AKP’nin tarikat, tekke ve zaviyeleri yasal-laştırma girişimi sürüyor. Başbakan Yar-dımcısı Bekir Bozdağ, Türkiye’yi önyargı-ların teslim aldığını, artık duvarları yıkma

vaktinin geldiğini belirterek “Türkiye’detarikatlar yasaklandı, yok oldu mu? Tek-keler zaviyeler kapandı, bitti mi? Önü-

müzdeki zaman içerisinde bu nokta-larda da önemli adımları birlikte

atacağız” dedi. Dünya Ehl-i BeytVakfı’nın Grand Rixos Otel’de

düzenlediği Muharrem ayıiftar programın-

da konuşan Bekir Bozdağ, “Tekkeler zavi-yeler kapandı, bitti mi? Zikirler olmuyormu? Ayinler olmuyor mu? Hepsi yapılıyor.Devlet bunu bilmiyor mu? Biliyor. Biz ih-tiyaçları görüp onu gidermekle mesulüz. Va-tandaş bize bu noktada yetki veriyor. İn-şallah önümüzdeki zaman içerisinde bunoktalarda da önemli adımları birlikte ata-cağız” diye konuştu.

‘Alevi vatandaşlarımızayasaklamalar var’

Dün de Bozdağ, Ankara Üniversitesi

Rektörlüğü’nde düzenlenen Latin Ameri-ka Çalıştayı’nın ardından çıkışta gazeteci-lerin sorularını yanıtladı. Tartışmayı Alevilerüzerinden sürdürmeyi tercih eden Boz-dağ, “Tekke ve zaviyelerin kapatılaması, bazıünvanların ve kisvelerin giyilmesini yasakeden kanun ile müritlik, çelebilik, seyitlik,dedelik ve babalık gibi ünvanlar yasaklanı-yor. Bu ünvanlara hizmet verilmesi, bu ün-vanlara ait kıyafteler giyilmeside yasakla-nıyor. Alevi vatandaşlarımızın kullandığı bü-tün sıfatları yasaklayan bir düzenleme varortada” diye konuştu.

Her Cumartesi oldu�u gibi, saat18.00 itibari ile Rebeze’de soh-bet edece�iz. Kat�l�m serbesttir.Kat�lmak için; bozkurt cad. no105 Kurtulu�-�i�li adresine ge-lebilirsiniz.

�leti�im: 0212 234 13 02

Ergenekon davasından arkadaşımız,değerli komutan

E. Korg. �smail Hakk� Pekin’in değerli annesi

Say�n Cevriye Pekin’ikaybetmenin acısını yürekten dostluk

duygularıyla paylaşır, Pekin ailesine ve yakınlarına başsağlığı dileriz.

Alaettin Sevim, Bedri Gültekin, Cemal Gökçeo�lu, Deniz Y�ld�r�m, Dursun Çiçek, Do�u Perinçek,

Erkan Önsel, Fatih Hilmio�lu, Fuat Selvi, Fikri Karada�, Hasan I�s�z, Hasan Atilla U�ur, Hikmet Çiçek,

Hulusi Gülbahar, Mustafa Balbay, Mehmet Eröz, Mehmet Otuzbiro�lu, Mehmet Demirta�, MuzafferTekin, Oktay Y�ld�r�m, Sedat Özüer, Soner Yalç�n,

Tuncay Özkan, Turhan Özlü, Veli Küçük, Yalç�n Küçük

BAŞSAĞLIĞI

Bu Cumartesi RebezeKültür Evi’ndeyiz...

Ve yine Cumartesi gecesi,00:00’da Ulusal Kanal’da olunderim. Ezberler bozulacak...

Ezber bozanlar,Ezber Bozacak!

Bozdağ, Türkiye’de tarikatların yasaklanmasıyla tekkeler ve zaviyelerin kapanmasıylatarikatların yok olmadığını, dergahların bitmediğini söyledi. Bozdağ, ‘Vatandaşlarınihtiyaçlarını karşılamak devletin ilk vazifesidir. Bu konuda önemli adımlar atacağız’ dedi

‘Tarikatlar yasak ama pratikte var’AKP’li Hüseyin Çelik’in günde-minde de tekke ve zaviyeler vardı.Çelik, “Mevlevilik, Bektaşilik birtarikat. Yasalara göre serbest mi?Değil ama pratikte öyle değil” diyekonuştu. Çelik, şunları söyledi:“Devrim yasalarının hepsini aynıpakette görürseniz doğru olmaz.Tevhidi Tedrisat Kanunu ile HarfDevrimi’ni tutup da Şapka Devri-mi ile eşdeğer bulursanız bu doğru

olmaz. Bazı Kıyafetlerin Giyilmesi-ne Dair Kanu’na göre ben de dahilhepimiz suç işliyoruz. Başımızdaşapka yok. Paşa, Amca, Dayı, Beygibi ünvanları kullanmak bile ya-sak. Bunun pratikte bir uygulamasıyok. Mevlevilik, Bektaşilik bir tari-kat. Kanunen yasak ama fiilen,pratikte serbest mi? Serbest. Boz-dağ’ın işaret ettiği budur. Toplumbu çelişkileri düzeltmelidir.”

Ba�bakan Yard�mc�s� Bekir Bozda�’�n AnkaraÜniversitesi’nde düzenlenen Latin AmerikaÇal��tay�’na gelece�i ö�renilince, ö�rencileryaka paça d��ar� at�ld�. Binan�n çevresinden

ayr�lmayan ö�renciler, bu kez güvenlik gö-revlileri taraf�ndan sürüklenerek uzakla�t�r-maya çal��ld�. Arbedede güvenlik görevlileriiki ö�rencinin üzerine dü�tü.

Öğrenciler dışarı atıldı

Atatürk 87 yıl öncekapattı AKP açıyor

Yasallaştırmanınilk adımı atıldı

BekirBozda�

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğ-lu’nun Aydınlık’ı hedef alarak önceki günyaptığı kapalı grup toplantısı Türkiye’nin gün-demine oturdu. CHP Milletvekili HüseyinAygün’ün “Seyit Rıza’ya iade-i itibar” tek-lifinin parti grubunca reddedildiği toplantısonunda Kılıçdaroğlu, Doğu Perinçek ve Ay-dınlık’ı “Bunlar eskiden Maocuydu, şimdiyurtsever oldular. Yayınlarından etkilen-meyin. CHP’yi Aydınlık’ın yönetmesine-müsaade etmeyeceğim” sözleriyle hedefaldı. CHP tabanı da dahil kamuoyundan Kı-lıçdaroğlu’na tepki geldi.

Kılıçdaroğlu’nun sözlerinin kamuoyunayansıması sonrası CHP’de, “Seyit Rıza tek-lifi Hüseyin Aygün’e aittir, Kılıçdaroğlu’na de-ğil” denildiği öğrenildi. Bunun üzerine göz-ler Hüseyin Aygün’e çevrildi. Ancak Dersimaçılımı ve Seyit Rıza’ya iade-i itibar projesiAygün’le değil Kılıçdaroğlu ile başladı.

2009’da başladı 2009’da AKP’nin “Kürt açılımı”nın tartı-

şıldığı dönemde CHP Milletvekili Onur Öy-men, Atatürk Cumhuriyeti’nin Dersim’dekiayaklanmayı bastırmasını savundu. DöneminGrup Başkanvekili Kılıçdaroğlu ise Tunceli’deyaptığı açıklamayla Öymen’in istifa etmesiniistedi. Kılıçdaroğlu, genel başkanlık koltuğunaoturduktan sonra da kritik zamanlarda Ata-türk dönemini sık sık hedef aldı.

AKP iktidarını 1940’lı yıllara benzeten Kı-

lıçdaroğlu, CHP önderlerinden İnönü dö-nemini, “Türkiye, 1940’lı yılların tek parti dö-nemine gidiyor” sözleriyle itibarsızlaştırma-ya çalışmıştı.

‘Sabahattin Ali’yi CHP öldürttü’Kılıçdaroğlu, katıldığı bir programda ise

Sabahattin Ali’yi CHP’nin öldürttüğünüöne sürerek, Atatürk Türkiyesi’ni şu sözler-le hedef almıştı: “Cumhuriyet dönemiyle il-gili pek çok hatalar oldu, yanlışlar oldu. Na-zım Hikmet’i kim hapse attı? CHP. SabahattinAli’yi kim öldürttü? CHP. Doğrulara her za-man doğru deriz, ama yanlışların da istismaredilmesi doğru değil, biz bunu söylüyoruz.”

CHP lideri Dersim ayaklanmasıyla ilgili de,“Ben Dersim olayını zaten yaşamışım. Benözür dilenmesi gereken kişiyim. Daha ne söy-leyeyim ben? Dramı yaşayan, kayıplar veren

birisiyim. Gerçekler ortayaçıkmalı, tarihçiler insanlarınuğradıkları haksızlıklar yazıl-

malı” ifadelerini kullanmştı. Dersim’le ilgili tartışmalar

sürerken, AKP’ye “özür dile-mek yetmez arşivleri açın” çağ-

rısı yapan Kılıçdaroğlu, “Tarihi-mizle yüzleşelim” ifadelerinin

de sahibi.Atatürk’ü Koruma Ka-

nunu’nun kaldırılmasını datalep eden Kılıçdaroğlu,

“Atatürk’ü özel bir yasayla korumanın bir an-lamı yoktur” demişti.

Geçen yıl yine CHP Milletvekili HüseyinAygün, Zaman gazetesine “Dersim katlia-mının sorumlusu devlet ve CHP’dir. Atatürkde haberdardı” demeci vererek tartışma ya-ratmıştı. Parti içinde Hüseyin Aygün’ün di-sipline verilmesi istenmiş ancak bu redde-dilmişti.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğ-lu Seyit Rıza ile ilgili düşencelerini de “Genç-ler soruyor Kılıçdaroğlu yanıtlıyor” etkinli-ğinde açıkca ifade etmişti. Kılıçdaroğlu, “Se-yit Rıza’ya iade-i itibar” konusuyla ilgilikendisine yöneltilen soruya Seyit Rıza’yı sa-vunarak yanıt vermişti. Kılıçdaroğlu şu söz-leri söylemişti: “Seyit Rıza’yı yargılayanmahkeme de özel mahkemelerdir, biz özelmahkemelere karşıyız.”

23 KASIM 2012 CUMA

Herkes, �u gerçe�i saptamak durumundad�r: Se-yit R�za’n�n itibar�n� iade giri�imi, CHP Milletveki-li HHüseyin Aygün‘ün de�il, do�rudan do�ruya CHPGenel Ba�kan� KKemal K�l�çdaro�lu‘nun eylemidir.

Seyit Rıza’nın cephesinde olmakHüseyin Aygün‘e tetikçi görevi veriliyor. Ama

art�k KKemal K�l�çdaro�lu kendisini gizleyemiyor vegizlemiyor.

Bu giri�im, Kemal K�l�çdaro�lu’nun Dersim Ha-rekât�yla ilgili olarak, AAtatürk- �nönü ve CCelal Ba-yar ad�na, CHP ad�na özür dilemesiyle ba�lat�ld�.CHP Genel Ba�kan� 17 Kas�m 2012 günü “Genç-lik Bulu�mas�”nda, �stiklâl Mahkemelerine kar�� cep-he tutarak ve “Dersim’in ma�duru biziz” söylemiylekendisini Seyit R�za ile özle�tirdi ve saf�n� ilan et-ti.

O cephede Kemal K�l�çdaro�lu yaln�z de�ildir.Yak�n silah arkada�lar� AAbdullah Gül, Fethullah Gü-len ve TTayyip Erdo�an‘d�r. Ve elbette AAbdullah Öca-lan! Hatta Öcalan, bir zamanlar Seyit R�za’ya ge-rici derken, Kemalist Devrim dü�manl��n�n ge-rektirdi�i mevzide karar k�lm��t�r.

Tarih tartışması değilBu, bir tarih tart��mas� de�ildir. Herkes Kemalist

Devrim ile Ortaça� gericili�i ve emperyalizm ara-s�ndaki hesapla�mada konumunu belirliyor.

Safla�ma, Dersim Harekât�ndaki uygulaman�nyaratt�� ac�larla da ilgili de�ildir. Kimse, kimseyi al-datamaz. Herkes, Devrim ile kar��devrim aras�n-daki kampla�mada yerini ilan ediyor.

Alevilik meselesi değilOlay, Alevilik ve Kürtlük meselesi de de�ildir.

Çünkü ayn� kar��devrim cephesi, DDervi� Vahdeti,Sultan Vahdettin, �skilipli At�f, Saidi Nursi ve Me-nemen’deki DDervi� Mehmet‘ten ��eyh Sait‘e kadar1908 Hürriyet Devrimine ve Kemalist Devrime kar-�� koyanlar�n bayra�� alt�nda birle�mi�tir. Bu cep-he, Tayyip Erdo�an, Abdullah Gül, Fethullah Gü-len ve K�l�çdaro�lu’ndan Abdullah Öcalan’a kadaruzan�yor.

Laiklik tehlikesi, Türban, �stiklâl Mahkemeleri,Dersim Harekât�, �eyh Sait, Bölgesel Özerklik, Bü-yük�ehir Yasas�, Yeni Anayasa, Türk Milleti kav-ram�, “Darbeciler Temizlensin” kampanyas�, Mil-letvekili Yemini, Tekke ve Zaviyelere Özgürlük, �t-tihat ve Terakki her temel konuda ayn� cephede-dirler. Ortak dü�manlar�, Türk Devrimidir.

Dersim üzerindenKemalist Devrimi yıkmak

Dünya devrimler tarihine bir göz at�n�z, bütünkar��devrimler, devrimin can al�c� uygulamalar�n� he-def al�r. Bu, Frans�z Devriminde Vendee isyan�n�bast�rma harekât�d�r, Amerikan �ç Sava��nda AAb-raham Lincoln’ün devrimci kararl�l��d�r, SovyetDevriminde LLenin ve SStalin‘in uygulamalar�d�r vb.

Kemalist Devrimi y�kma giri�imi ise, özellikleDersim üzerinden yürütülüyor. ABD emperyaliz-mi, Kemalist Devrimi, etnik ve mezhepsel ayr�l�k-ç�l�k üzerinden vurmaktad�r. Dersim, KemalistDevrimin zay�f halkas� olarak belirlenmi�tir. Ve KKe-mal K�l�çdaro�lu’nun bu cephede özel seçildi�i ar-t�k apaç�k ortadad�r.

Alevi kitlesi, yobazl��a kar�� Kemalist Devriminsaf�ndayd�. Dersim kampanyas�yla bu kitle yobaz-l��n yan�na çekilmek isteniyor.

Dersim’in mazlumlarını kandırma oyunu

Kar��devrim cephesi, Dersim’de mazlum Al-evinin ve Kürdün arkas�na s��narak, AtatürkDevrimini y�kma takti�ini izlemektedir. Burada as�lkand�r�lan, Dersim’in mazlumlar�d�r. Ortaça� on-lar� Ça�da� Türkiye’ye kar�� bir kez daha ate�e sür-me giri�imi içindedir.

Atatürk Cumhuriyeti ile Ortaça� gericili�i ara-s�ndaki 1938 çarp��mas�nda do�ru mevzide olmak,herkesten çok Tunceli’li ve Alevi yurtta�lar�m�z�nmeselesidir. Çünkü 1938 Dersim Harekât�, en so-nunda onlar� �eyhlikten, seyitlikten, a�al�ktan,marabal�ktan kurtarma harekât�d�r. Bugün Tunceli’liTürkiyemizin en ayd�n insanlar� aras�ndaysa, bunuAtatürk Cumhuriyetinin Dersim harekât�na borç-luyuz.

Kampanyanın sahipleri ve piyonları

Dersim’in mazlumlar�n� ve herkesi uyand�racakgerçek ortadad�r: Seyit R�za ve Dersim kampan-yas�n� Tayyip Erdo�an ve Abdullah Gül ba�lat-m��lard�r ve her alanda oldu�u gibi burada da KKe-mal K�l�çdaro�lu‘nu ön cepheye sürmü�lerdir.Tunceli’li yurtta�, AKP’nin ve Fethullah cemaati-nin tutumuna bakarsa, kendisine kar�� hangi oyu-nun oynand��n� görecektir.

CHP hangi kavşaktaK�l�çdaro�lu’nun Seyit R�za itibar�n� iade giri-

�imini CHP Meclis Grubu reddetti. Bu olumlu birgeli�medir. Ancak CHP’de Seyit R�za’n�n oylanmas�dahi, gelinen yeri aç�kl�yor. CHP, Seyit R�za ile Ata-türk aras�nda tercih kav�a��ndad�r.

Bu, yeni bir durum de�il. Daha BBaykal‘�n Ge-nel Ba�kanl�� zaman�nda, OOnur Öymen‘e kar�� em-peryalist merkezlerde ba�layan kampanyaya K�-l�çdaro�lu’nun y�ld�r�m h�z�yla kat�l�m� anlaml�yd�.Oradan ad�m ad�m buraya gelindi.

K�l�çdaro�lu Soros nüfusuna kay�tl�d�r; TE-SEV kurucusudur. Bu tür giri�imlere devam ede-cektir. Çünkü üstlendi�i görev, BDP ile seçim or-takl�� kurmakt�r. Kemalist Devrim kar��tl�� bu se-çim ittifak�n�n temelini olu�turuyor. Seyit R�za üze-rinden kurulan ili�kiler de ayn� kapsamdad�r.

CHP’de Neoliberal Sorosçular ile AtatürkDevrimcili�i aras�ndaki mücadele, AKP ile Kema-list Devrim aras�ndaki hesapla�man�n bir cephesidir.

K�l�çdaro�lu’nun kahraman�:Seyit R�za

DOĞUPERİNÇEK

ROTA

[email protected]

AYDINLIK / ANKARA

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve AydınMilletvekili Bülent Tezcan, “Ergene-kon davasının 44 gizli tanığından biri deAbdullah Öcalan’dır” dedi. Tezcan yap-tığı yazılı açıklama, “Gizli tanık beyan-ları üzerine kurgulanan davada 5 yıldanbu yana aydınlar, yazarlar, gazeteciler, bi-lim insanları, siyasetçiler ve komutanlaryargılanmaktadır. Bir süre önce Erge-nekon davasının gizli tanıklarından biriaçıklandı. Bunun Şemdin Sakık’ın olduğuortaya çıktı. Yıllarca terörü yöneten li-derlerin tanıklığında, terörle mücadeleedenlerin yargılandığı bir noktaya gelindi.

Bu durum hayret ve dehşet vericidir. Er-genekon davasının geriye kalan 43 gizli ta-nığının güvenilirliği, itibarı ve dolayısıyla da-vanın ciddiyeti kalmamıştır” dedi.

Öcalan’la yapılan görüşmelerin ve Öca-lan’ın “sayın” mertebesine yükseltilmesininson günlerde sıradan bir olay haline gel-diğini kaydeden Tezcan şunları söyledi:

“Öcalan, 2 Nisan 2007 tarihinde ‘Tür-kiye’de bir milliyetçi kanat var. Benbunlara kızıl elma ittifakı demiştim.Bunlar arkasına eskisi gibi TÜSİAD, ABve ABD desteğini alamamaktadırlar.Bu kesimler milliyetçi akımdan desteği-

ni çekmişlerdir. Bu akım ikinci dünya sa-vaşından sonra Hitler faşizmi gibi AB ro-tasında beş-on yıl içerisinde yargılanacak.Bunu kesin biliyorum...’ demişti. 8 Ağus-tos 2008 tarihinde ise terörist başı Öca-lan, Ergenekon savcısı Zekeriya Öz’e ses-lenerek ‘ Ergenekon savcısı isterse gelipbenimle görüşebilir. Ben bu konudaki bil-gilerimi ve görüşlerimi savcıya söyleye-bilirim... Benim bu konuda görüşlerimalınmalı...’ifadelerini kullanmıştır. Gö-rünen o ki , bugüne kadar ulusalcıları tas-fiye amaçlı bir tertip ve kurgu olduğu ıs-rarla vurgulanan Ergenekon davasınıngizli tanıklarından biri de Abdullah Öca-lan’dır. Bir terör örgütü lideri olan Şem-din Sakık’ı gizli tanık yapan anlayışın bugörüşmeler ve açıklamalar trafiği dikkatealındığında Öcalan’ı da gizli tanık olarakkullanıldığı kesinlik kazanmıştır.”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Tezcan, “Ergenekon’daki 44 gizli tanıktan birisi de Abdullah Öcalan’dır” dedi

SEZ�M ÖZADALI

Ergenekon davasının dünkü duruşma-sında esas hakkındaki son savunması-na kadar men cezası alan emekli Tuğ-general Veli Küçük “tanıklar ve delillereilişkin” görüşlerini açıkladı. “TuncayGüney’in ne olduğu belli olmayan be-yanlarına dayanılarak hazırlanan buiddianame ile bu dava açıldı” diyen Kü-çük, “Savcıların ‘Osmanım’ dedikleri ki-şinin beyanlarıyla Yüksek Mahkeme ha-kiminin kanı yerde kalacak şekilde,Danıştay cinayeti bu iddianameyle bir-leştirildi” dedi. Küçük, “Hâlâ anlaşılmazbir şekilde, 5 yıldan bu yana bitmek bil-meyen, yüzlerce yıla tekabül eden,300’ü aşkın geceli gündüzlü devameden, makul yargılama miadını çoktandoldurmuş dava sürecinde hâlâ ‘Mad-di gerçeği arıyoruz’ denilebiliyor. Banalütfettiğiniz 15 dakikanın hiçbir işe ya-ramayacağını bildiğim için kullanmak is-temiyorum” diye konuştu.

Osman Yıldırım yinesuçlamalarına devam etti

Veli Küçük’ün avukatı Zeynep Kü-çük de 15 dakika süre kısıtlamasınatepki göstererek “Benimle ilgili belki100 tane tanık var. 15 dakika veriyor-sunuz. 1 tanığı 3 saniyede mi anlata-

yım” dedi. Küçük’ün bu sözlerindensonra mikrofonunun kapatılması dik-kat çekti.

Danıştay saldırısının azmettiricisiOsman Yıldırım da “dinlenen tanık-larla ilgili beyanları” soruldu. Etrafın-da 6 jandarma bulunan Yıldırım, yenibir iddia ortaya attı. Yıldırım, “Ege Or-dusu derin devlettir” diyerek eski EgeOrdusu Komutanı emekli OrgeneralHurşit Tolon’u hedef aldı. Yıldırım,eski Genelkurmay Başkanı İlker Baş-buğ ile ilgili olarak da “İlker Başbuğ ileilgili bir şey söylemek içimden gelmi-yor. Sonuçta Genelkurmay Başkanlı-

ğımızı yapmış bir insan” diye konuştu.

Bugün Orgeneral Taşdelerdinlenecek

Öte yandan Ergenekon davasında 3gün süren tanık beyanları ve dosyayagelen delillerle ilgili sanık ve avukat-ların beyanlarının alınması sona erdi.Davada bugün YAŞ Üyesi OrgeneralHüseyin Nusret Taşdeler’in telekon-ferans yoluyla Ankara GATA’dan sa-vunması alınacak. Taşdeler’in, Erge-nekon davasıyla birleştirilen İnternetAndıcı davası kapsamında hakkında ya-kalama kararı çıkarılmıştı.

‘Lütfettiğiniz 15 dakikaHİÇBİR İŞE YARAMAZ’

Veli Küçük Zeynep Küçük

Projenin sahibi Aygündeğil Kılıçdaroğlu

‘Öcalan gizli tan�k’

‘Atatürkçülüğüçiğnetmiyoruz’Habertürk TV’de Ece Üner ile Akşam Raporu prog-ramında gündem Kılıçdaroğlu’nun Aydınlık’ıhedef alan açıklamaları oldu. Habertürk’ün prog-ramı “CHP’de Maocu kuşatma mı var?” başlığıylasunması dikkat çekti.

Gerçek Gündem sitesinin Genel Yayın Yö-netmeni Barış Yarkadaş’la beraber programın ko-

nuğu olan Şahin Mengü, Kı-lıçdaroğlu’nun sözlerine tep-ki göstererek “ Aydınlık Ga-zetesi’nde ben yaklaşık 2 yıl-dır yazı yazıyorum. Benim hiç-bir yazıma ima yoluyla bileolsa müdahale edilmediği gibi,yazdıklarımdan tek kelimebile çıkarılmadı. Aydınlık Ga-zetesi’nin Cumhuriyeti’in te-mel değerlerini ve Atatürkçü-lüğü çiğnetmemeye çalıştığı-nın tanığıyım” dedi. Kılıçda-

roğlu’nun “Bekaa’da diz çöken” açıklamalarınada sert çıkan Mengü “Bir başka gazeteci Abdul-lah Öcalan’la röportaj yapınca hak oluyor da,Doğu Perinçek gazeteci kimliğiyle röportaj ya-pınca mı suç oluyor” diye konuştu.

Kılıçdaroğlu’nun Hüseyin Aygün’e arka çıkanpolitikalarına da eleştiren Mengü sözlerini şöy-le sürdürdü: “Bir insan mensubu olduğu siyasipartinin iç yönetmeliğini bilmediğini söyleyemez.Arkadaş özel himaye mazhar bir milletvekili. CHPGenel Başkanı’nın öngörü sahibi olması gerekir.Öngöremiyorsanız onun yaptığı her hatanınsorumlusu sizsinizdir. Bir siyasi parti genel baş-kanı bir yayın organını hedef alarak bir şey söy-lemez. McCartyzm dediğim bu.”

Barış Yarkadaş ise, sorunun Hüseyin Ay-gün’ün CHP milletvekili gibi davranmaması veyadavranmayacaksa da istifa etmemesinden kay-naklandığını söyledi.

F Tipi örgüt söylemleriMilli Anayasa Forumu üyesieski Devlet Bakanı Ufuk Söy-lemez de, Kılıçdaroğlu’natepki göstererek şunları vur-guladı:

“Sayın Kemal Kılıçda-roğlu’nun beyanatını ya-dırgadığımı ifade etmek is-terim. Kendisi bugün so-ğuk savaş söylemlerini, geç-mişin sağ-sol ayrışması man-tığı ile ve F Tipi örgüt söy-lemleri ile Komünist, Maocu, Faşist gibi suç-lamaların anlamı bugün için kalmamıştır.Önemli olan bugünün koşullarında Atatürk’teve onun kurduğu Cumhuriyet’in değerlerin-de birleşmektir.

Sayın Kılıçdaroğlu, Atatürk’ü benimse-yenleri suçlamak yerine Atatürk’ün partisin-de milletvekili olan Sorosçu ve Kürtçülere had-dini bildirirse çok daha doğru olur. Biz MilliAnayasa Forumu olarak geçmişin sağ-sol ay-rımını geride bırakarak tüm milletimizin Ata-türk’te birleşmeye davet ediyoruz. Ayrıcahem Atatürkçü hem de Sorosçu olunamaya-cağının altını bir kez daha çizmek istiyorum.”

Kılıçdaroğlu-Aydınlık TV 8’de de tartışıldıKılıçdaroğlu’nun sözleri, TV 8’de Haberakif

programında da tartışıldı. Gökmen Karadağ’ın

yönetimindeki programa Kamuoyu Araştırma

Şirketi SONAR’ın Başkanı Hakan Bayrakçı ile

Gazeteci Nagehan Alçı katıldı. Alçı, Kılıçda-

roğlu’nun değişim söylemiyle geldiğini hatırla-

tarak “Ulusalcı, Kemalist kesimleri de küstür-

mek istemediğini” söyledi. Alçı şöyle konuştu:

“Kılıçdaroğlu bir yandan o seçmenin hassasiyetini

baştacı edecek duyarlılıklar üzerinden bir siya-

set yönetiyor. 29 Ekim’de bunu gördük. Son bir

haftaya kadar CHP yoktu orada. ADD vardı.

Türkiye Gençlik Birliği vardı. Sonra baktılar ki

çok büyük bir kitle olacak, son dakika CHP bu

işin lideriymiş gibi o sürece dahil oldu ve o ka-

labalığı sürükledi.”

Hakan Bayrakçı da,CHP örgütleri ve seç-

meninin azımsanamayacak bir kesiminin mev-

cut politikalardan rahatsız olduğunu dile getir-

di. Bayrakçı ile Gökmen Karadağ arasında şu çar-

pıcı diyalog geçti:

Gökmen Karadağ: O manşeti görünce “Oh

be helal olsun çok iyi manşet atmışsın bu ittifa-

kı afişe etmekle” diyen CHP’li var mıdır?

Hakan Bayrakçı: Vardır.

GK: Öte yandan “Helal olsun Kılıçdaroğlu

bu çıkışı yapmakla geç bile kaldın” diyecek

CHP’li de vardır.

HB: Vardır.

GK: Hangisi çoktur.

HB: Hiç ölçemem ama yakındır.

Bayrakçı, bir izleyicinin “Halk Partisi’nde ulu-

salcıların ne işi var. Gitsinler” mesajı üzerine de

“O zaman yüzde 7’ye düşer” yorumunu yaptı.

�ahin Mengü

Ufuk Söylemez

HüseyinAygün

Kemal K�l�çdaro�lu

CHP grup toplantısında reddedilen Seyit Rıza’ya itibar teklifinin asıl mimarı Hüseyin Aygün değil, Kılıçdaroğlu.

Atatürk karşıtı kampanya Kılıçdaroğlu dönemiyle başladı

Bülent Tezcan

22 Kas�m 2012

23 KASIM 2012 CUMA

MEHMETFARAÇ

[email protected] / twitter.com/FARACYAZIYOR

MED CEZİR

Ayd�nl�k’a de�il karanl��a k�zmak gerek!..

Türkiye’de aakl�selim dü�ünenherkes �unu san�r�m çok iyianlad�; Ayd�nl�k gazetesinin ttekkayg�s� var; Türkiye bölünme-sin, Cumhuriyet iilelebet payi-dar olsun...

Bu gazete, Cumhuriyetivar eden AAlt�ok’un ayakta dur-mas� ve bize bu ülkeyi arma-�an eden AAtatürk’ün yayd��ayd�nlanma ��n�n sönmeme-si için her sabah Ayd�nl�k saç�-yor...

Ayd�nl�k, bu milletin birey-lerinin mutlu, huzurlu ve ggüveniçinde ya�amas�, hher türlü ter-tip ve antidemokratik ku�at-madan kurtulmas� için de mü-cadele ediyor...

Terörden ar�nd�r�lm�� bir

ülkede; TTürklerin, Kürtlerin,Araplar�n, Çerkezlerin ve tümetnik yap�lardan gelmelerinekar��n Cumhuriyetin bbireyi ol-duklar�na inanan her kesimin;ba�� dara dü�en yer yurtta��nözgürlü�üdür Ayd�nl�k...

Yani özetle; CCHP lideri K�-l�çdaro�lu‘nun iddia etti�i gibi,Ayd�nl�k’�n parti yönetme gibibir görevi de çabas� da yok...

O yüzden Atatürk’ün koltu-�una oturan K�l�çdaro�lu’nun;her gün CHP’yi ve kendisinii�renç ba�l�klarla hedef alan ii�-birlikçi yanda� bas�n dururken;partisinin ve vekillerinin ttümetkinliklerini duyuran Ayd�nl�k’�hedef almas� �a�k�nl�k ve üzün-tü vericidir...

��te CHP’yi tahrip edenler!..Önceki günkü grup toplant�-s�nda “Ayd�nl�k’�n CHP’yiyönetmesine izin vermeyece-�im” diyebilen K�l�çdaro�lune yaz�k ki yyanl�� yeri hedefald�... Çünkü CCHP’yi yönet-memesi gereken as�l unsurla-r� partisinin her üyesi tan�-yor:

“Zaman gazetesi vicdan-d�r” diyen GGürsel Tekin gibi-ler!..

Cemaat okullar�na övgü-ler dizen, AAbant toplant�la-r�ndan ç�kmayan, “CHP’denulusalc� kafa gitmelidir” di-yen EErdo�an Toprak‘lar...

Cemaat liderlerine iltifat-lar ya�d�ran, sizi Bosna’dakicemaat okullar�na bile götü-ren MMuhammed Çakmak gi-biler...

“Tekke ve zaviyeler” aç�l-mal�d�r diyebilen Ankara mil-letvekiliniz BBülent Ku�o�luzihniyetindekiler...

Ulusalc�lara “fa�ist”, ken-di milletvekili arkada��na“geri zekal�” diyen, Atatürk’übile kkatliamc�l�kla suçlayabi-

len, SSeyit R�za hayran� Hü-seyin Aygün çizgisindekiler...

CIA’n�n yan kurulu�uStratfor’la ili�kisi ortaya ç�-kan “TRT 705” kod adl�,PKK’l�lar�n avukat� SSezginTanr�kulu ve arkada�lar�...

“Atatürkçülük s�� ideoloji,laiklik tehlikede de�il” diyen,AKP’ye övgüler ya�d�ran,arkada�lar� Ulus’ta biber gaz�yerken AAbdullah Gül’ünÇankaya’s�nda gülsuyu içenMenderes hayran� Faik Tu-nay ve kankalar�...

Konu Atatürk ve Cumhu-riyet oldu�unda partidekigerçek CHP’li vekillere taar-ruz etmekten kaç�nmayanBinnaz Toprak ve saz arka-da�lar�...

Ve de, CHP’nin ideoloji-sini hazmedemeden, ne ya-z�k ki CHP’ye yerle�tirilen li-bo�lar...

��te as�l bunlar CCHP’yi yö-netmemelidir Kemal Bey!..Unutmay�n�z; ülke ve partinizku�at�lm��ken AAyd�nl�k, herzaman kkaranl�ktan iyidir...

Ders veren anket...Soros’un destekledi�i TTE-SEV‘in raporlar� ve etkinlik-leri genelde Cumhuriyetinyap�s�na yönelik sert ele�tiri-leri de bar�nd�r�yor. Yani k�-sacas�, ccumhuriyetle ezeliderdi olanlar�n pek sevdi�ibir vak�ft�r TESEV!..

��te bu vak�f, Konda adl�ara�t�rma �irketiyle birlikte29 ilde, 2 bin 699 ki�iyle biranket yapm��.

Anketi yapanlardan biriTESEV olunca, kkonu ve as�lhedef de pek de�i�memi�!..Yani son dönemde gündem-de tutulan “Yeni anayasa,Kürt meselesi, aanadilde ya-�am, Türk kimli�i tan�m�n�nde�i�tirilmesi, yerel yönetim-lerin anadilde hizmet verme-si ve laikli�in yok edilmesi”gibi bbildik tart��mal� konu-lar...

Bu konularla ilgili sorularaverilen yan�tlar dünkü gazete-lerde yer ald�... BBildik koro ta-raf�ndan ayn� telden seslendi-

rildi�i için yinelememe gerekyok...

�ki kurulu� nnas�l olmu�sa;Atatürk, Cumhuriyet ve laik-likle ilgili birer soru da s�k��-t�rm��lar araya...

Deneklere “Anayasa’daAtatürk ilke ve ink�laplar�nave Atatürk milliyetçili�ine yerverilmeli midir” diye sormu�-lar ve yyüzde 82.3 “Evet” ya-n�t�n� alm��lar...

Deneklerin üçte ikisindenfazlas� “Ankara ba�kent ol-masa da olur” �eklindeki so-ruya kkar�� ç�km��...

Ankete göre, ttoplumunyar�s� laikli�ini anayasada ay-nen kalmas� gerekti�ini, bbe�-te ikisi ise kalmas� gerekti�i-ni ancak “devletin tüm dinle-re ayn� mesafede olaca�� e-kilde yeniden tan�mlanmas�”gerekti�ini söylemi�...

Velhas�l TESEV’e de,onun yönlendirdiklerine deders niteli�inde bir anket ç�k-m�� ortaya!..

Gaffar Okkan’� kim vurdu?..At izinin it izine kar��t�� budönem; suç-suçlu, ttan�k-sa-n�k, iddia-zanl� ili�kisi aras�n-da dderin uçurumlar�n oldu�ubir süreci de ifade ediyor...

Yaln�zca bilgi kirlili�i de-�il, pplan ve projelerle üreti-len sahte delillerin bir hedefide, tüm karanl�k olaylar� budönemde ççe�itli tertiplerlecezaevine t�k�lan insanlarayüklemek!..

Gaffar Okan suikast� dai�te bu dönemde yarat�lanbilgi ve belge kirlili�i aras�n-da kullan�lmak isteniyor...Hem de �srarla!..

Yok efendim, “Okkan’�devlet vurdu”, yok ““özel tim-ciler vurdu”, yok “mavi bere-liler öldürdü ama onlar�n dauça�� dü�ürüldü” gibi daya-naks�z bir sürü terane...

Oysa 224 Ocak 2001’de,5 korumas� ile birlikte ��ehitedilen Diyarbak�r EmniyetMüdürü AAli Gaffar Okkan

suikast�yla ilgili 110 Hizbullahmilitan� halen cezaevinde...Eyleme kat�ld�klar� belirtilen6 Hizbullahç� ise firari...

�unu aç�kça söylemek is-terim; Okkan suikast� öyleiddia edildi�i gibi halen ka-ranl�ktaysa, aayd�nlat�lmas�için ne bekleniyor acaba?..

Hükümetin elinde hertürlü olanak var; Bu suikas-t�n perde gerisinde asker mivar, ppolis mi?.. Ya da yerli-yabanc� istihbarat kurulu�lar�m� var aara�t�r�ls�n ve aas�l suç-lular bir an önce ortaya ç�-kart�ls�n...

Tabii son dönemde siya-salla�mak için çabalayanHizbullah yönetimi ortaya ç�-karak, kkesin bir dille, “Hay�rarkada� bbizim bu suikastlahiç ilgimiz yok” diyebildi�izaman!..

Aksine gerisi hikayedir,uydurmad�r, ssenaryodur, ka-fa kar��t�rmakt�r!..

CHP Artvin milletvekili Uğur Bayrak-tutan THY uçaklarına Aydınlık, Sözcügazetelerine yasak getirilmesiniTBMM’ye taşıdı. Bayraktutan, THYYönetim Kurulu Başkanı Hamdi Top-çu’nun gazetelere yasak yetkisini kim-den aldığını sordu.

Bayraktutan Başbakan Erdoğan’ınyanıtlaması istemiyle verdiği soru öner-gesinde, Topçu’nun THY uçaklarınaalınmayan gazetelerle ilgili sözlerini ha-tırlattı. Önergesinde “Topçu Aydınlık,Sözcü, Birgün gibi gazetelerin uçağaalınmaması ile ilgili bir açıklama yaptı.Topçu ‘Gazete olarak kabul ettiğimizher gazeteyi uçağa alıyoruz, gazete ka-bul etmediklerimi almıyoruz, bu taktirşirket yönetimine aittir’ şeklide açıkla-maları basında yer aldı” diyen Bayrak-tutan Erdoğan’a, “THY Yönetim Ku-rulu Başkanı Topçu’nun açıklamalarıdoğru mudur? Şayet doğru ise, yasalolarak yayın hayatını sürdüren bu gaze-telere yasak koyma yetkisini nerden alı-yor?” diye sordu.

Bayraktutan ayrıca, “Gazete olarakkabul görmesi için ne gibi kriterlerehaiz olmak gerekmektedir? Sizce Bir-gün, Sözcü, Aydınlık gazete değil mi-dir? Değilse hangi kriterler gazete hüvi-yeti taşımaktadır?” diye sordu.

Genelkurmay Başkanı OrgeneralNecdet Özel’in Suudi Arabistan’ınbaşkenti Riyad’da Gülen cemaati ta-rafından kurulan bir okulu ziyaret et-mesiyle ilgili tartışmalar sürerkenDışişleri Bakanlığı konuyla ilgili açık-lama yaptı. Bakanlık, “Milli EğitimBakanlığı müfredatına uygun eğitimverilmektedir” dedi. Açıklamadaokulun cemaate ait olmadığına dairbir ifade kullanılmadı. GenelkurmayBaşkanlığı’ndan da bir yalanlama ya-pılmadı.

Bakanlık, Suudi Arabistan’ın Ri-

yad, Cidde, Mekke, Medine, Abha,Tebuk, Taif ve Dammam şehirlerindeRiyad Büyükelçiliği bünyesinde kurul-muş 8 okulun faaliyet gösterdiğiniaçıkladı. Bakanlık, “Bahsekonu okul-larda, Milli Eğitim Bakanlığı persone-li yaklaşık 300 öğretmen görev yap-makta” dedi. Dışişleri, ilk, orta ve lisebölümleri bulunan bu okullarda SuudiArabistan’da çalışan Türklerin çocuk-larının okuduğunu hatırlattı. Açıkla-mada, “Yaklaşık 6 bin öğrenciye MilliEğitim Bakanlığı müfredatına uyguneğitim verilmektedir” denildi.

Cemaat okulu rededilmedi

İstifa haberineF-16 İLE YANITİstifa haberineF-16 İLE YANITİstifa haberineF-16 İLE YANITİstifa haberineF-16 İLE YANITİstifa haberineF-16 İLE YANIT

Hava Kuvvetleri Komutanı Orgene-ral Mehmet Erten’in, istifa ettiği id-diasının ortaya atıldığı 19 Kasım ta-rihinden bir gün sonra F-16 savaş uça-ğıyla uçuş gerçekleştirdiği öğrenildi.Uçuş ile ilgili fotoğraflar, Hava Kuv-vetleri Komutanlığı’nın internet si-

tesinde yer aldı. Dün paylaşılan ha-berde, 4 ayrı fotoğraf yer alırken ay-rıntılı bilgiye yer verilmedi.

Gazetevatan’ın haberine göre Or-general Erten, yeni angajman kural-ları çerçevesinde inceleme yapmaküzere 20 Kasım’da, Diyarbakır 2.

Hava Kuvvet Komutanlığı’na gitti. Er-ten, burada incelemelerde bulun-duktan sonra, 182. Filo Komutanlı-ğına ait F-16 uçağı ile bir uçuş ger-çekleştirdi. Orgeneral Erten’in uçuşsırasında bölgenin yanı sıra Suriye sı-nırında da keşif yaptığı öğrenildi.

‘Topçu,yetkiyikimdenaldın?’

Yeni anayasa çalışmasında önerilerini hazır-layan AKP, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin komutayapısında değişiklik önerisi getirdi. Bu öneri-ye göre, Genelkurmay Başkanlığı’nın ve kuv-vet komutanlıklarının ayrı ayrı Milli SavunmaBakanlığı’na bağlanması planlanıyor.

AKP’nin bu uygulamayı “askeri darbeleriengellemek için” yaptığı iddia ediliyor. Os-manlı’nın son dönemlerinde uygulanan bu for-müle göre Genelkurmay Başkanlığı ve kuvvetkomutanlıkları ayrı ayrı Milli Savunma Ba-kanlığı’na bağlanacak. Bu formülün önü-müzdeki günlerde yeni Anayasa çalışmaları çer-çevesinde tartışılacağı belirtildi.

Ankara kulislerinde konuşulanlara göre,Genelkurmay Başkanlığı’na bağlı olan Kara,Hava, Deniz kuvvetleri komutanlıklarınınayrı ayrı Milli Savunma Bakanı’na bağlı olmasıseçenekler arasında. Bu formül, askeri erkinsiyasi iradeye bağlanmasını sağlayacak. Mec-lis Darbeleri Araştırma Komisyonu’nun taslakraporunda da Genelkurmay’ın Milli SavunmaBakanlığı’na bağlanması öneriliyor.

TSK’YI BÖLME ÖNERİSİAKP Hükümeti, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin komuta yapısını değiştirmeye hazırlanıyor. Yapılan çalışmalariçerisinde, kuvvet komutanlıklarının ayrı ayrı Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanması planı da var

Suudi Arabistan’da fıkra gibi birolay yaşandı. Bir erkek aynı okul-da görev yapan bir müdür, bir öğ-retmen, okuldan bir öğrenci veokulu teftişe gelen bir müfettişleevlendi.

El Arabiya televizyonunun ünlüOkaz gazetesine dayandırdığı ha-bere göre, adı gizli tutulan kişi 50yaşındaki bir erkek. Okaz gazete-si, haberi, “Kocasını hem öğret-meni, hem okul müdiresi ve hemde okulu teftişe gelen müfettişlepaylaşan bir öğrenci hayal edin.

İşte bu gerçek oldu” sözleriyle du-yurdu.

Gazeteye göre, adı gizli tutulaneşlerden öğretmen olanı, okuldabiri müdiresi, diğeri öğrencisi olandiğer eşlerle hiçbir sorun yaşama-dığı gibi, iş ortamında birbirlerineolması gerektiği gibi yani öğret-men-müdire ve öğretmen-öğrenciilişkileri çerçevesinde davrandık-ları söyledi. Suudi Arabistan’daerkeklerin dört kadına kadar ev-lenmesine izin veriliyor.

Dört eşini de aynı okuldan seçti

U�ur Bayraktutan

Cumhuriyet Başsavcılığı, ‘Dağda ölen te-röriste ağlamıyorsanız insan değilsiniz”diyen Diyarbakır Emniyet Müdürü Re-cep Güven hakkında yürütülen soruş-turmada takipsizlik kararı verdi.

Diyarbakır Emniyet Müdürü RecepGüven, 7 Ekim’de yaptığı bir konuşmasırasında, “Dağda ölen teröriste ağla-mıyorsanız insan değilsiniz” ifadesini kul-landı. Güven’in bu sözlerinin ardındanTürkiye’nin çeşitli illerden dernek ve va-tandaşlar bireysel olarak Güven hak-kında suç duyurusunda bulundu. Di-yarbakır Cumhuriyet Savcılığı da basın-da yer alan haberler ve suç duyurularıüzerine inceleme başlattı. İnceleme kap-samında bir ilin savcılığından vatanda-şın şikayetine soruşturma numarası ve-rip Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılı-ğı’na gönderdiği dilekçe de değerlendi-rildi.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı in-celeme sonunda, Diyarbakır EmniyetMüdürü Recep Güven hakkında soruş-turmaya yer olmadığına karar verdi. Ka-rarda, “Konuşmanın bütünlüğü el alın-dığında suçla ilgili maddi ve manevi un-surlar oluşmadığından soruşturmaya yerolmadığını karar verilmiştir” denildi.

Emniyet Müdürü Güven’eSORUŞTURMA YOK

Aydınlık Recep Güven’in emek-li Albay Cemal Temizöz’ün de yar-gılandığı davadaki gizli tanık Hı-dır Altuğ’a TSK aleyhine ifadeverdirdiğini ortaya çıkarmıştı. Da-vanın bir duruşmasında Temi-zöz’ün de “Bu tip davaların ta-mamının organizasyonunu yapan,hatta benim davamın gizli tanığı-nı ayarlayan, ikna eden, otobüsebindirip el sallayan kişi” olarak ta-nımladığı Recep Güven’un, Giz-li Tanık Sokak Lambası’nın PKKitirafçısı Hıdır Altuğ olduğu ortayaçıkmıştı.

Aydınlık’ın 14 Ekim 2012 tarihli“Bana TSK aleyhinde tanıklıkyaptırdı” başlıklı haberinde Al-tuğ’un, Diyarbakır CumhuriyetBaşsavcılığı’na sunduğu beyan di-lekçesi yer almıştı. Dİlekçede Al-tuğ, Recep Güven’in ikna etme-siyle gittiği Diyarbakır’da polis

zoruyla yalan ifade imzaladığınıyazdı. Altuğ dilekçesinde şunlarıyazmıştı:

“Bu süre zarfında Ankara’dabir inşaat firmasında (Kaya İnşa-at) Ali İhsan Kaya’ya ait çalış-maktaydım. 2009 Mart ayında be-nim Dİyarbakır istihbarat daire-sinde çalıştığı zamandan tanıdığımve halen Ankara İtihbarat Daire-si Başkan Yardımcısı Recep Gü-ven patronum Ali İhsan’ı da ta-nıdığından işyerime geldi. Bana‘Bir soruşturma için Diyarbakır’agideceksin. Korkulacak bir şeyyok. Biz seni koruyacağız’ dedi.”

Bu görüşmeden sonra Diyar-bakır’a gittiğini yazan Hıdır Altuğ,burada polislerin, hazırladığı ifa-deyi imzalamak zorunda kaldığı-nı ve polislerin TSK ve askerleraleyhine ifade vermeye zorlandı-ğını aktardı.

Gizli tanık Sokak Lambası’naTSK aleyhine ifade verdirmişti

THY’de Ayd�nl�k, Sözcü, Birgün yasa��

23 KASIM 2012 CUMA

POLİTİKA GÜNLÜĞÜ

SABAHATTİNÖNKİBAR

[email protected]

Tam be� y�ld�r nerede iseher gün!

Türk Ordusuna darbeci-çete ve katil diyen onlar!

Casuslar �ebekesi diyenonlar!

Dar-ül Harb’�n (Kafir dev-letin) askerleri diyen onlar!

Ordu, Kur’an ve �slamdü�man�d�r iftiras�n� atan on-

lar.Dahas� kimi subay ve ge-

neral e�leri için orospu ima-lar�nda bulunan yine onlar!

K�sacas� TSK’ya en rezil,en a�a��l�k komplolar� kurupcihad ilan eden onlar.

Ve Genelkurmay Ba�kan�Necdet Özel onlar� Riyad’daba�r�na bast�!

Nas�l m�?Karargahlar�n� pardon,

okullar�n� ziyaret ederek!Anlam��s�n�zd�r kast�m

F Tipidir.�syan�m ise Necdet

Özel’in bunlara ait okuluSuudi ba�kentinde ziyaret et-mesidir.

Hay�r, Necdet Pa�a hiçbir

ambalaj bu yapt��n�z� mazurgösteremez!

Tamam, belki ki�isel ola-rak onlara sempati duyuyorolabilirsiniz lakin o üniforma-y� giydi�iniz müddetçe böylebir ziyareti yapamazs�n�z!

Kurumunuzun imaj� ve gu-ruru ad�na ve F Tipinin tez-gahlar�yla esir al�nan silaharkada�lar�n�z ad�na bunuyapamazs�n�z!

Vallahi nutkum tutuldu ki,bu yapt��n�z sözün bitti�inoktad�r.

HABER MERKEZ�

NATO’dan talep edilen ve Türkiye’yeyerleştirilecek füzeler, Başbakan Tay-yip Erdoğan’ın sözleriyle “karşı tara-fın muhtemel bazı saldırılarına karşı”devreye giriyor. Bölge devletlerindenhiçbirinin Türkiye’ye saldırmasınınbeklenmediğini belirten uzmanlar, bugelişmeyi AKP’nin saldırgan tavrınınbir sonucu olarak yorumluyor. AKPbu tavrıyla ve kendi sınırları içine yer-leştirmeyi planladığı füzelerle geneTürkiye’yi hedef tahtasına oturtuyor.

‘Türkiye topraklarıNATO topraklarıdır’Tayyip Erdoğan’ın, Pakistan’da Tür-kiye’nin Patriot talebiyle ilgili açıkla-masında “Türkiye’nin toprakları 4.Maddeye göre NATO topraklarıdır”ifadesini kullanması tepki topladı. Er-doğan şöyle konuştu: “Bunun (füze-lerin) nereye yerleştirilip yerleştiril-meyeceği, Silahlı Kuvvetlerimizin

mensuplarının da uygun görmesiyle,onlar nereyi uygun görürlerse oralar-da bu yerleşim olacaktır. Bu, tama-mıyla savunma esaslı olarak yani kar-şı tarafın muhtemel bazı saldırılarınakarşın alınacak tedbirlerdir. NATO,sayısal olarak buraya ne kadar askerveya güvenlik elemanı gönderir, bunuşu anda bilmemiz zaten mümkün de-ğil, önemli değil. Bunun için NA-TO’nun şu anda bir uygulaması ola-cağı için TBMM’den de herhangi birizne gerek kalmayacaktır.”

Mülk sahibi NATO, tetik Türkiye’de

AK Parti Genel Başkan Yardımcı-sı Hüseyin Çelik, düzenlediği basıntoplantısında Suriye sınırına füze sa-vunma sistemi yerleştirilmesiyle ilgiliolarak, “Patriotların mülk sahibi yanisistemin sahibi NATO’dur. Tabii kidiğer ülkelerden bu konuda uzmanlargelecek. Bu uzmanlar asker uzmanda olabilir. Yurt dışından asker gele-

cek mi gelecek. Uzman insanlar gele-cek ama ‘bunun tetiği kimde olacak’diye sorarsanız tetiği bizde olacak. Bi-zim Genelkurmayımızda olacak. Te-tik bizim askerimizde olacak” diyekonuştu.

Almanya askergöndermiyor

NATO’nun Türkiye-Suriye sınırı-na patriot füzelerini yerleştirmesi çer-çevesinde 170 Alman askerinin Tür-kiye’ye geleceği iddia edilmişti. Al-manya, füze talebinde bulunması ha-linde Türkiye’nin bu talebini destek-leyeceğini açıklasa da, asker göndere-bilmesi için kararın mecliste onaylan-ması gerekiyor. Muhalefet meclisonayı olmadan asker gönderilmesinekarşı çıktı. Hollanda Savunma BakanıJeanine Hennis-Plasschaert ise Tür-kiye-Suriye sınırında konuşlandırıla-cak Patriotlar için keşif yapmak üzerebir grup askeri uzmanı Türkiye’yegöndereceklerini açıkladı.

Türkiye’nin genelinde yaşanan direniş ruhudoğal olarak CHP’yi de etkiledi. 29 Ekim’deAnkara Ulus’ta 1.Meclis’in önünde yaşanan“Büyük Cumhuriyet Buluşması” ve ortaya çı-kan irade herkeste “özgüven patlaması“ yarat-tı. 10 Kasım’da Tandoğan’dan Anıtkabir’e yü-rüyen yüz binler bütün dengeleri altüst etti.

Ortaya çıkan bu durum, CHP içindeki “Ye-ni CHP“yi kabullenmeyenleri de hareketlen-dirdi. Milletvekili yemininden “Büyük Türkulusu“ ifadesinin çıkarılmasına, “Anadilde sa-vunma” yasasına, Kılıçdaroğlu’nun akrabasıTunceli milletvekili Hüseyin Aygün’ün “SeyitRıza’ya itibarının iade edilmesi“ yasa teklifinesert tepki verildi. CHP grubunda “liberallerin“girişimleri peş peşe etkisiz hale getirildi.

Salonda buz gibi bir hava estiTepki gösterenlerin sayısı hızla artınca Kı-

lıçdaroğlu kendisini sıkışmış hissetti. “Durumamüdahale etmek“ gerekiyordu. Önce “tasfiye”tehditleri geldi. Eş zamanlı olarak “CHP’dekiliberaller ne yapıyor“ kampanyası başladı. Ku-lislerde “bir şeyler olacağı” konuşuluyordu.

CHP’de kapalı grup toplantısı talebi önce-sinde gerekli hazırlıklar yapıldı. Kılıçdaroğlumilletvekillerinden gelen tepkiler yükselinceeleştirileri püskürtmek için “Gladyo yalanları-na“ sarılarak Aydınlık’a saldırdı. Milletvekille-rini anlatımlarına göre salonda “buz gibi“ birhava esti. Herkes şaşkınlıkla “ne oluyor?” diyebirbirinin yüzüne baktı.

Erdoğan, Fethullah, Bahçeli,Kılıçdaroğlu, Sakık

İşin ilginci Başbakan Erdoğan da sıkışıncaisim vermeden Aydınlık’ı hedef almıştı. Fet-hullah Gülen “Küçük bir grup“ diye telaşını di-le getirdi. Bahçeli de tabanın “Bölünme ana-yasası” eleştirilerinden bunalınca aynı yoluseçmiş Aydınlık’a ağır hakaretler etmişti. Şim-di Kılıçdaroğlu aynı noktada...

Taban parti yönetimlerini sıkıştırınca genelbaşkanlar Aydınlık’a saldırıyor.

Silivri’de de aynısı yapıldı29 Ekim Ankara Ulus’ta gerçekleşen “Bü-

yük Cumhuriyet Buluşması”ndan paniğe kapı-lanlar 10 Kasım Anıtkabir buluşması öncesin-de Kılıçdaroğlu’nun grupta söylediklerini söy-letmek için Şemdin Sakık’ı Silivri duruşmaları-na “gizli tanık“ olarak konuk etmişlerdi. Sakıkda plan uyarınca kendisini açık etmişti. Ertesigün Zaman gazetesi de MİT’in servis ettiği fo-toğrafla konuyu manşetine taşımıştı. “Organi-ze” bir çalışma olduğu açıktı.

Ama hiç etkili olmadı. 10 Kasım Anıtkabirbuluşması öncesi sağanak yağışa rağmen Tan-doğan meydanı tıklım tıklım doldu.

Zaman dün de aynı şeyi yaptı. Kılıçdaroğ-lu’nun Aydınlık’a saldırısına birinci sayfasındayer verdi.

Milletvekilleri tepkiliKılıçdaroğlu’nun grupta yaptığı konuşma-

nın duyulmasından sonra çok sayıda CHP mil-letvekiliyle konuştum. Hepsi tepkiliydi. “BirGenel Başkan böyle konuşmamalı” dediler.Konuşmayı “Genel Başkanın bittiğinin ilanı“olarak görenler de vardı.

“Fethullahçıların ağzıyla Aydınlık’ı eleştirmekyanlış oldu. Taban Aydınlık’ı takip ediyor, busözler bize yarar değil, zarar getirir” yorumlarıyapıldı.

Milletvekillerine tehdit Kılıçdaroğlu konuşmasının sonunda millet-

vekillerini tehdit de etti. “Bu konuştuklarımızdışarı çıkarsa bir daha kapalı grup toplantısıyapmam” dedi. Ama kapalı toplantıyla ilgili ilkbilgiler F tipi bir tarikatın gazetesine gitti. Ar-kasından kendi yardımcısına yakın bir internetsitesinde yayınlandı.

Komik oldu. Her şey sırıttı. Aydınlık’a nemi oldu? Gerçek Gündem internet sitesindekiokuyucu yorumları her şeyi anlatıyor. Fazla sö-ze gerek yok...

ARALIK

İSMETÖZÇELİK

‘Müslümanız, akankana seyirci kalamayız’Pakistan’ın başkenti İslamabad’da düzenle-nen D-8 Zirvesi’nde konuşan Başbakan Re-cep Tayyip Erdoğan, D-8’in küresel krizinçözümünde etkin bir rol oynayabileceğinibelirterek, ‘’D-8 ülkeleri olarak aramızdakiişbirliği ve dayanışmayı güçlendirmeliyiz.Bu, küresel krizin etkilerini en az seviyedehissetmemiz için bizlere yardımcı olacaktır’’dedi. Erdoğan şöyle devam etti: “Özellikleburada ekonomiyle demokrasiyi atbaşı gö-türmek zorundayız. Bunu başarmaya mec-buruz. Bu noktada bölgemizi son yıllardatehdit eden bu tür savaşlar, bu tür iç savaşveya çekişmeler bizim ekonomik performan-sımızı da aşağı çekmektedir. Özellikle bizlermüslümanız. Bizler şahsi beklentilerimiz-den, makamlarımızdan, diplomasiden öteöncelikle birbirimizin kardeşiyiz ve birbiri-mize karşı sorumluyuz. Hiç kimsenin veyahiçbir ülkenin, sırf kendi çıkarı için bölgedeakan kana seyirci kalma, daha fazla masu-mun kanının akıtılmasına destek verme hak-kı yoktur ve olamaz.”

K�l�çdaro�lu ve CHP

Vay Necdet Özel vay!

FethullahGülen

�srail’i niyeele�tiremiyor?

Herkes gibi ben de, Pensilvan-ya’dan Gazze’deki son �srail katliam�ile alakal� de�erlendirmeyi bekledim.

Önceki ak�am Fethullah Gülen,nihayet aç�klamay� yapt�.

Peki ne mi dedi?�slam dünyas� ad�na teheccüt na-

maz� k�l�n buyurdu.Ba�ka bir ifade yok.�srail’i de�il lanetlemek, minnac�k

bir ele�tiri bile yok.Hat�rlay�n ayn� Fethullah Gülen,

Gazze’ye yard�m götürme olay�nda9 vatanda��m�z�n ölümünde de �sra-il’e hak vermi�ti.

Söyleyin, sadece bu foto�raf bileFetullah Gülen’i ve misyonunu an-latmaya yetmiyormu?

�lginç olan Gazzeiçin hep beraberölelim diyen TayyipErdo�an’�n Fethul-lah Gülen’e bu ba�-lamda tek bir sözetmemesi.

Sadece o de�il,Beyaz�t ile FatihCami avlular�ndagösteri yapan osözde �slamc�lara nedemeli peki?

Sen de Tayyip gibi sansürcüsün K�l�çdaro�lu! Türkiye’ninhaline a�laDavuto�lu!

Kemal K�l�çdaro�lupartisinin grup toplant�-s�n�n bas�na kapal� bölü-münde Ayd�nl�k Gazete-si’ni hedefe oturttu.

Hangi gerekçeylemi?

Kemal Bey’in e�ininyak�n akrabas� olanCHP Tunceli mebusuHüseyin Aygün’ün �ngi-liz i�birlikçisi Seyid R�-za’ya itibar için verdi�iyasa teklifini haber yap-t�� için!

Peki haber yalanm�yd�?

CHP sözcüsü HalukKoç, teklifi do�rulay�p

parti grubu olarak bizbuna kar��y�z demedimi?

Öyle ise K�l�çdaro�-lu’nun Ayd�nl�k Gazete-si’ne k�zmas� niye?

Haberi sansürlemedidiye mi?

Cevap ver KemalBey, talebin sansür mü?

�yi de hani sen özgür-lükçü idin?

Hani Tayyip Erdo-�an’�n bas�na yapt��bask�lardan �ikayetederdin?

Söyle lütfen, ne far-k�n kald� senin Tay-yip’den!

Yoksa senin gerçekkimli�in budur da, öz-gürlükçülü�ü maske ola-rak m� kullan�yorsun?

TESEV kuruculu�unile ona sahiplenmeli,AB ile ABD’ye gözk�rpman�, F Tipine olanmuhabbetini, PKK ileÖcalan’a olan tak�nt�n�biliyordum da, i�ine gel-meyince sünsürcü bileolabilece�ini hiç dü�ün-memi�tim.

Olmad� Kemal Beyhiç olmad�!

F Tipi jargonu ile Ay-d�nl�k’a sald�rman isebir ba�ka büyük ay�p!

Gazze’de a�layan Hariciye vekilimizfoto�raf� yak��yor mu Türkiye’ye!

Tamam, ortada �srail’in bir alçakl��var da buna tepki gözya�lar� m� olmal�y-d�?

Ortado�u bundan sonra bizden sorula-cak diyen bir D��i�leri Bakan� nas�l öylebir görüntü verir!

Efendim insani!...Hay�r ideolojik!Irak ve Suriye’deki dram çok daha bü-

yük, a�lad� m� Davuto�lu!Hay�r kutsad�.

Keza, El Be�ir’in katliamlar�na göz ya�� ak�tt� m�?

Tam tersine adama k�rm�z� hal�lar serdiler!

B�rak�n onlar�, Davu-to�lu PKK katliamlar� ad�-na bir gram ya� ak�tt� m�?

Evet, a�lanacak olanasl�nda Davuto�lu seyri ileTürkiye’nin halidir zira on-lar geldi geleli Türkiye böl-gede itibar� yerlerde sürü-nen zavall� bir ülke konu-mundad�r.

Maa��mla geçinemiyorum dedi, trilyonlar� katl�yor!Birkaç y�l önceydi.Tayyip Erdo�an hem

Ba�bakan hem de Emni-yet G�da’n�n patronuydu.

Hakl� olarak, Ba�bakannas�l ticaretin içinde olurdendi.

Hat�rlay�n, Erdo�an oele�tirilere �u kar��l�� ver-mi�ti:

- “Yahu Ba�bakanl�kmaa�� ile geçinemiyorum.”

Bunu dedi ama bilaharebask�lara dayanamay�p �ir-keti devretti�ini ve ticaret-ten çekildi�ini aç�klad�.

Ve bugün:Tayyip Erdo�an ticareti

b�rakmas�na ra�men fakir-le�ece�ine her gün zengin-

le�iyor.Mesela, kendi yaz�l� be-

yan� ile bankada olan pa-ras� 3 trilyona yakla�t�!

Diyeceksiniz ki o parafaiz ile büyüyor.

�yi de maa�� yetmeyenbiri normalde bankadakiparas�n� kullan�r de�il mi?Öyle ise o paran�n eksil-

mesi gerekiyor; ama nehikmetse Tayyip Bey’inparas� habire büyüyor.

Bu olay�n okumas� �u-dur:

Tayyip Bey, ya dünBa�bakanl�k maa�� yetmi-yor derken do�ru söylemi-yordu ya da bugün bilin-meyen gelirleri var!

Patriotlar Türkiye’yi hedefhaline getiriyor

Uzmanlar değerlendirdiBaşbakan Tayyip Erdoğan’ınaçıklamalarında “karşı tarafın”kim olduğu, hangi olası saldırı-dan bahsedildiği belirsizliğinikorurken füzelerin yerleştirilmesikararının meşru olup olmadığıda tartışma konusu. Konuyla il-gili Aydınlık’a konuşan uzman-lanların değerlendirmeleri şöyle:

Emekli OrgeneralEdip Başer:

Burada kastedilenin Suriyeolduğu açık gibi gözüküyor ba-na. Onun dışında başka bir ola-sılık yok. Ama şu günlerde Irakda karışık hale gelmeye başladı.Türkiye şu sırada yine bir yanlışpolitik adım atarak eğer Irak’ınkuzeyindekileri bir şekilde gereksiyasi yönden gerek diğer yön-lerden destekleme kararı alırsao zaman büyük olasılıklaIrak’tan da böyle bir tehdidi bek-leme konumuna geliriz. Emekli TümgeneralArmağan Kuloğlu:

Bu Patriot füzelerinde tetikyok. Bu bir sistemdir. Öncedenkurgularsınız. Hangi tehdidekarşı savunmak istiyorsanız, onagöre düzenlersiniz ve radarınıçalıştırır sistemini de bütünüyleçalıştırırsınız. Onu algıladığı an-da zaten faaliyete geçer. Öyle

tetik sende tetik bende diye birşey yok.

Emekli BüyükelçiOnur Öymen:

Anayasa’mızın 92’inci Mad-desi’ne göre uluslararası ittifakanlaşmaları gereği, mesela tat-bikat için Türkiye’ye NATO as-keri gelecekse Meclis kararınagerek yoktur. 92’inci Madde’yegöre bu antlaşmalar dışındaTürkiye’ye gelecek yabancı as-kerler için Meclis’ten yetki almakgerekir. NATO askeri hangiamaçla geliyor? NATO operas-yonu mu yoksa müdahale içinmi?

Hükümet Suriye’deki ayak-lanmaların başlamasından 1 bu-çuk yıl sonra savunma kararı alı-yor. İsrail ve İran arasında bir ça-tışma çıkarsa ne olacak? İran’ınİsrail’e yönelik füzelerini imha et-mek için de kullanılabilir. Bir fü-ze ateşlendiği zaman Kürecik’emi yoksa İsrail’e mi gidiyor nasılbilebilirsiniz? Sonuçta üzerindeyazmıyor. Üzerinde durulmasıgereken bir başka nokta da şu-dur; patriotların düğmesine kimbasacak? NATO’mu? Türkiyemi? Kimin komuta edeceği sonderece önemlidir. Bu patriotlarınnereye kullanılacağının garantisivar mı? Meclis’te tartışılmalıdır.

Türkiye’nin NATO’dan talep ettiği Patriotlar’ınhedefi belirsizliğini korurken, yerleştirilecek füzeler Türkiye’nin kendisini hedef haline getiriyor

Anayasa’nın 92’inciMaddesi şöyle:

Milletlerarası hukukun meş-ru saydığı hallerde savaşhali ilanına ve Türkiye’nintaraf olduğu milletlerarasıandlaşmaların veya millet-lerarası nezaket kurallarınıngerektirdiği haller dışında,Türk Silahlı Kuvvetleri’ninyabancı ülkelere gönderil-mesine veya yabancı silahlıkuvvetlerin Türkiye’de bu-lunmasına izin verme yetki-si Türkiye Büyük MilletMeclisi’nindir.

RUSYA: Tehlikeli işaretRusya Suriye sınırına yer-leştirilecek patriot füzele-riyle ilgili AKP hükümetiniuyardı. Rusya Dışişleri Ba-kanlığı Sözcüsü Alek-sandr Lukaşeviç, patriotla-rın tehlikeli bir işaret oldu-ğunu açıkladı. Rusya Dış-işleri Bakanlığı sözcüsüAleksandr Lukaşeviç,“Türkiye-Suriye sınırınınsilahlandırılması tabii ki,endişe edilmesi gerekenbir durum” dedi.

�P GENEL SEKRETER� OSMAN YILMAZ:

Erdoğan-Gül ikilisi NATO’ya teslimİşçi Partisi Genel Sekreteri Osman Yılmaz, Patriot füzelerinin Suriye sınırına yerleştirilmesi için yapılanbaşvuruyu değerlendirdi. Yılmaz tehdidin ABD’nin kurduğu Barzani devletinden geldiğini belirterek,“Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin egemenliğini ve topraklarını NATO’ya terk ettiğini ilan etmiştir” dedi

AYDINLIK / ANKARA

İşçi Partisi Genel Sekreteri Os-man Yılmaz, Patriot füzeleri-nin, Türkiye’nin güvenliğiiçin değil, başta Türkiyeolmak üzere bölgedekiülkeleri parçalamayıhedefleyen Büyük Or-tadoğu Projesinin he-deflerini gerçekleştir-mek için yerleştirilmekistendiğini belirtti.

Suriye’de devam edenkrizin, Tayyip Erdoğan ikti-darı eliyle Suriye’ye ihraç edilen

terörden kaynaklandığını belirtenYılmaz şunları ifade etti: “Tayyip

Erdoğan, ‘Tehditaltında olan

bölge, Tür-kiye’nin

toprakla-rı oldu-ğu ka-dar NA-TO’nun

da top-raklarıdır’

açıklama-sıyla, Türki-

ye’nin egemenli-

ğini ve topraklarını NATO’ya terkettiğini ilan etmiştir. Tayyip Erdo-ğan’ın açıklamaları, ABD’nin dün-ya halklarına karşı bir savaş maki-nesi görevini üstlenmiş NATO’yuTürkiye’ye ve bölgeye davet çağrısı-dır. Bu, Tayyip Erdoğan ve Abdul-lah Gül’lerin de isteğinin ötesinde,NATO’nun Türkiye’ye ve bölgeyeyerleşme dayatmasına teslim olma-larının sonucudur.” Türkiye’nin,Suriye, İran, Irak gibi komşuların-dan değil, Barzani devletinden teh-dit edildiğine dikkat çeken Yılmaz,tüm yurttaşları bu girişime karşımücadele etmeye çağırdı.

OsmanY�lmaz

23 KASIM 2012 CUMA

Kesik kafalıFiravun bulunduDI� HABER SERV�S�

Arkeologlar, Mısır’ın Armant bölgesinde yapı-lan kazı çalışmalarında bugüne kadar bilinme-yen 3 bin yıllık ve başsız bir firavun heykelinigün ışığına çıkardı.

Fransız arkeologların çalışmalarıyla günışığına çıkartılan başsız firavun heykeli, AntikYukarı Mısır’daki bir tapınağın kalıntıları ara-sında bulundu.

Araştırmacılar siyah granitten yapılmaheykelin toplam boyunun yaklaşık 1 metre 70santimetre olduğunu tahmin ediyor. Heykel,antik dönemde savaş tanrısı Month’a tapınılanArmant’daki kazılarda bulundu.

Mısır’da antik eserlerden sorumlu devletbakanı Muhammed İbrahim, bulunan kralheykelinin yapılış biçiminden yola çıkarak hey-kelin Antik Mısır’ın Yeni Krallık dönemine(M.Ö. 1539-1292) ait olabileceğini söyledi.Kazıları yapan araştırmacıların başındaki isimChristophe Thiers, şimdi de bugüne kadar bi-linmeyen krala ait heykelin başını bulmaya ça-lışacaklarını söyledi.

DI� HABER SERV�S�

Tahrir Meydanı’ndaki çatışmalar durulmuyor.Hüsnü Mübarek’in devrilmesiyle sonuçlanan“Muhammet Mahmut Gösterileri”nin yıldönü-münde Tahrir Meydanı yeni ölümlere sahne olu-yor. Şinhua haber ajansı salı günü başlayan gösteri-lerde en az 3 kişinin yaşamını yitirdiğini yazdı.

Mısır gazetesi El Ahram’ın internet sitesindekihabere göre, Mısır Polisi, son dört günde Tahrir’demeydana gelen protesto gösterilerine katılanlarakarşı plastik mermi, gözyaşartıcı gaz ve zehirleyicigazın yanı sıra hakiki mermi de kullandı.

Kahire merkezli insan hakları örgütü olan Na-dim Center ise yaptığı açıklamada, polisin insanla-rın yüzlerini hedef aldığını, bunun da kalıcı hasar-lara sebebiyet verebileceği kaygısının altı çizildi.Göstericiler; 1. yılı kutlanan “Muhammet Mah-mut çatışmaları”nın maruz kaldığı şiddeti “kahra-manlık ateş altında” şeklinde yorumluyorlar.

El Cezire’nin bürosu yakıldıMeydana bakan El Cezire bürosu saldırıya uğ-

radı. Geçen yılki olaylarda göstericilere ateş edengüvenlik görevlilerinin mahkeme önüne çıkarılma-sını talep eden grupla polis arasındaki çatışmada,bir polis şefi darp edildi. TRT’nin haberine göre,grup El Cezire ve Katar aleyhinde sloganlar attı.Grup, El Cezire’yi Mısır’da Müslüman Kardeşler’idesteklemekle suçladı. Tahrir Meydanı’nda devameden gösterilerde, yüzlerce kişi, göstericilere ateşaçan güvenlik görevlilerinin mahkeme önüne çıka-rılmasını talep ediyor, Müslüman Kardeşler’i veCumhurbaşkanı Muhammed Mursi’yi suçluyor.

Geçtiğimiz yıl 19 Kasım’daki gösterilerde, gös-tericilere karşı orantısız kuvvet kullanmanın yanısıra ateş açan polisler 45 göstericiyi öldürmüşlerdi.Bu olay Mısır’da Hüsnü Mübarek’i deviren halkayaklanmasını daha da kamçılamıştı.


Çin Halk Kurtuluş Ordusu’nun (ÇHKO)üst düzeyindeki değişiklikler tamamlan-dı. Konuyla ilgili olarak 22 Kasım’da birhaber yapan Beijing News, Merkez As-keri Komisyon üyesi 22 kişinin yanısıragenel karargahta 4, bölgelerde 7 vebranşlarda 3 yeni atamanın yapıldığınıiletti.

Habere göre, yeni atamalar Cumhur-başkanı Hu Cintao’nun ÇKP 18. Kongre-sine sunduğu rapor çerçevesinde gerçek-leşti. Hu’nun sunduğu raporda ÇHKOkonusunda, “değişen şartlar göz önüne alına-rak, ordunun, deniz kuvvetleri, siber güvenlikve uzay alanlarındaki imkan ve yetenekleriningeliştirilmesine” odaklanılacağı belirtilmişti.Rapora uygun olarak, ÇHKO GenelkurmayBaşkanlığı Karargahı, Genel Siyasi Bölüm,

Genel Lojistik Dairesi, Genel CephanelikDairesi ve Pekin, Şenyang, Cinan, Lancu,Nancin, Guancu, Çendu askeri bölgeleri ileHava Kuvvetleri, 2’nci Topçu Sınıfı ve ÇHKOHong Kong Garnizonu’nda değişiklikler ger-çekleşti.

General olarak terfilerini alan Fan Çanlon

Cinan askeri bölgesi komutanı ve ŞuKilian ise Hava Kuvetleri Komutanıoldu. Beijing News ayrıca, Fan Fen-gui’nin Kurmaylık Dairesi Başkanlığı-na, Çang Yang’ın Genel Siyasi BölümBaşkanlığına, Çao Keşi’nin LojistikDairesi Başkanlığına ve Çang Yuşia’nında Genel Cephanelik Dairesi Başkanlı-ğı’na atandığını duyurdu.

Haberde, 4 generalin hepsinin Pe-kin Olimpiyatları, Çin Halk Cumhuri-yeti kuruluş yıldönümü kutlamaları, Si-çuan Depremi, Myanmar’a tıbbi yar-dım, uluslararası barış gücü komutan-

lıkları gibi yurtiçi ve yurtdışı görevlerde kendi-lerini kanıtlamış, tabandan gelen askerler ol-duğu vurgulandı.

Yeni atamalarla göreve gelen komutanla-rın yaş ortalamasının 60 olduğu belirtilerek,gençleşmeye işaret edildi.


Irak’ta ihtilaflı bölgelerin bulunduğu üç ilin gü-venlik güçlerini Dicle Harekât Komutanlığı ça-tısı altında birleştirme kararlılığını sürdürenBaşbakan Nuri Maliki ile Kürt Bölgesel Yöneti-mi Başkanı Mesud Barzani arasında arabulucu-luk çabaları hız kazandı.

Irak Meclis Başkanı Usame Nuceyfi, Baş-bakan Maliki ile görüştü. Nuceyfi, Maliki ilegörüştükten sonra Barzani ile biraraya gelmeküzere Erbil’e gitti. Irak Milli Haber Ajansı Nİ-NA’nın bildirdiğine göre, Maliki, siyasi grupliderlerinin “tartışmalı bölgelere ilişkin sorun-ların müzakere yoluyla çözülmesi” çağrılarıüzerine Nuceyfi’yi kabul etti. Maliki, görüşme-de Kürt Bölgesel Yönetimi ile Hükümet ara-sındaki sorunları sona erdirme isteğini dile ge-tirdi. Maliki, bunun için tehdit savurmaktan vesavaştan söz etmekten vazgeçilmesi gerektiği-ni vurguladı.

Maliki, 2009’da imzalanan anlaşmaya uyul-ması durumunda sorunların çözüleceğine işaretetti. 2009 anlaşması, tartışmalı bölgelerde dene-timi Merkezi Hükümete bırakıyor. Barzani yö-netimine bağlı peşmerge güçleri de bu bölgeler-de Merkezi Hükümetin emrine giriyor ve gü-venlik, federal birlikler ile peşmergeler tarafın-dan birlikte sağlanıyor.

Mualla’dan destekNuceyfi’nin mensubu bulunduğu Irakiye İt-

tifakı milletvekili Haydar Mualla, hükümetinDicle Harekât Komutanlığı’nı kurma kararını“merkezle iller arasındaki sorunları çözme ko-nusunda doğru yönde atılmış ileri bir adım” ola-

rak niteledi. Irak Milli Haber Ajansı NİNA’yaaçıklama yapan Mualla, “Askeri tırmanışı kimseistemez. Merkezin ve illerin askeri güçlerininortak bir yönetime kavuşturulması ve eşgüdü-mü, tartışmalı bölgelerde gerilimi düşürme vehuzur sağlama yönünde atılmış doğru bir adım-dır” diyerek Maliki hükümetinin kararına des-tek verdi. Hükümet önceki gün yaptığı toplantı-da, Başbakan Maliki’nin önerisiyle tartışmalıbölgelerde ortak askeri yönetim kurulması ka-rarı aldı.

Tuzhurmatu sakinIrakiye’nin gerilimin düşürülmesi ve kanlı

olayların önüne geçilmesi çabalarını sürdürece-ğini ifade eden Mualla, “Irak halkının canlarıpahasına siyasi kazanç sağlanmaya çalışıldığına

inanıyoruz” diye konuştu.Kürt Bölgesel Yönetimi ile Irak Hüküme-

ti arasında Dicle Harekât Komutanlığı nede-niyle oluşan gerginlik, tırmanarak Diyala ili-nin Tuzhurmatu kentinde çatışmaya dönüşm-üştü. Ancak çatışmalar Diyala il yönetimininçabalarıyla büyümeden önlendi. Rusya’nınSesi radyosuna açıklama yapan Diyala ValiYardımcısı Emin Cevad, Tuzhurmatu’dakiolayla ilgili olarak şunları söyledi:

“Tuzhurmatu’daki olay, Pazar yerinde çı-kan kavgayla başladı ve ordu ile peşmergelerarasında silahlı çatışmaya dönüştü. Durum ogün akşama doğru kontrol altına alındı. Şim-di, Tuzhurmatu kentinde durum sakin. So-kaklarda daha kalabalık polis grupları devriyegeziyor. Belediye Başkanı, polisin itidalini ko-

ruyarak azami derecede sıkı güvenlik önlem-leri gerçekleştirmesini istedi. Polis Şefi tümbölümlerin alarm durumuna geçirilmesiniemretti. Kürt Bölgesel Yönetimi PeşmergeBakanı, Diyala ilini ve Tuzhurmatu kentini zi-yaret etti. Gereksiz söylentilerin yayılmasınıve olası provokasyonları önlemek için, şimdi-lik buraya ek peşmerge grupları getirtmemekararı alındı. Polis kendi gücüyle durumunüstesinden gelebileceğinden emin.”

Kürt Bölgesel Yönetimi Peşmerge Bakan-lığının temsilcisi Albay Halgur Hikmet ise,“Şimdilik durum sabit. Yerel yönetim ve polishızlı bir şekilde gereken tedbirleri aldılar.Kürt Bölgesel Yönetimi, münakaşaya konuolan bölgelerde gerginliğin tırmanmasına izinvermeyeceğini bildirdi. Biz barışın korunmasıiçin tüm gücümüzü seferber etmeye hazırız.Ne Diyala Eyaleti’nde, ne de Kerkük’te dü-zenli Peşmerge güçleri bulunmuyor. Fakatkışkırtmalar devam ederse Kürt ahalisini ko-rumak amacıyla kente Kürt savunma müfre-zeleri girebilir” dedi.

Tehdit savurduKürt Bölgesel Yönetimi Peşmerge Bakan

Yardımcısı Enver Hacı Osman ise tehdit sa-vurmayı sürdürdü. Kurdpress haber ajansınınbildirdiğine göre, Osman, Irak ordusuyla sa-vaş çıkması halinde tüm Araplara karşı sava-şacağını söyledi.

Kuzey Irak’ta yayımlanan Livin dergisinedemeç veren Osman, Irak Ordusunun kuzey-deki ilerleyişini bir “deve rüyası” olarak nite-ledi ve Hamreyn dağlarında tüm tartışmalıbölgeleri savunacaklarını öne sürdü.

�ster kamuoyu, ister siyasi bir güç olsun, ol-gulara bakarak yapt�� ç�kar�mlarda ne kadarmiyop davran�yorsa, bu olu�umun d��ar�dan ye-niden �ekillendirilmesi o kadar kolay olur.ABD’nin dünyan�n her taraf�nda yürüttü�ü “et-ki odakl� operasyonlar�”nda kendisine temel al-d�� en önemli etkenlerden biri budur.

�srail, Gazze’ye bugüne kadarki en �iddet-li sald�r�lar�ndan birini gerçekle�tirdi. ABD, �s-rail’in kendini savunma hakk�ndan dem vura-rak, sald�r�n�n arkas�nda durdu. Tayyip Erdo-�an ise, Obama’n�n ad�n� vererek ABD’nin bututumunu k�nad�� gibi, özellikle Arap ka-muoyuna yönelik konu�malar�nda, �srail sal-d�r�s�na en ate�li sözlerle kar�� ç�kt�. Kendisinisadece bir ad�ml�k ç�kar�mlarla s�n�rlayanlar, Bü-yük Ortado�u Projesi E�ba�kan�’n�n, Ortado-�u’da adeta ABD ve �srail’e cephe ald��n� sa-nabilirler.

ABD-İsrail karşıtı cepheyi yarma girişimi

ABD’nin, BOP E�ba�kanl��’n� öne sürerekSuriye’ye kar�� yürüttü�ü kirli sava��n amac�,Ön Asya’da ABD ve �srail kar��t� cepheyi yar-makt�r. Suriye’nin y�k�m� ayn� zamanda Ha-mas’�n Suriye ile ili�kisinin kesilmesine ve Hiz-bullah’�n bu cepheyle olan ba�lant�s�n�n za-y�flamas�na yol açacakt�r. ABD’nin silahl� i�galgücüne dayanarak kurulmu� ve �srail’in do�-rudan deste�ine mazhar olan Kuzey Irak’takiKürt Bölgesel Yönetimi’nin sürdürülebilirli�i-ni sa�lamak için Suriye’nin kuzeyinde bir“Kürt Koridoru”nun olu�turulmas�na çal��l-maktad�r. Kuzey Irak petrolünün Irak hükü-metinin denetimi d��nda Türkiye üstünden sa-t�labilmesi için anla�malar tezgahlanmaktad�r.ABD’nin Kukla Devleti’nin varl��n�n güvencealt�na al�nabilmesi, özellikle Kuzey’e ve Bat�’yageni�letilmesinin yan� s�ra, bölgedeki ABD-�s-rail kar��t� cephenin de parçalanmas�na ba�-l�d�r.

Suriye’ye kar�� yürütülen kirli sava� da, �s-rail’in Gazze sald�r�s� da, bu harekât�n birer par-ças�d�r. Irak hükümetinin Irak’�n toprak bü-tünlü�ünü korumak amac�yla Kürt Bölgesel Yö-netimi’ne kar�� giri�ti�i harekât, bu planakar�� at�lm�� bir ad�md�r. Sarfetti�i sözlerin so-mut yapt�r�m ya da yüklenim aç�s�ndan içininbo� olmas� kar��n, Tayyip Erdo�an’�n Gazzekonusundaki tutumundan bu çerçeve içindebeklenen bir i�lev var m�d�r?

Hamas’ın Müslüman Kardeşleryörüngesine sokulması girişimi

1992 Oslo Görü�meleri sonucunda imza-lanan anla�mayla El Fetih’in etki alan� Bat� ta-raf�ndan büyük ölçüde k�s�tlanm��t�r. �srail sal-d�r�s�n�n amac� Hamas’� etkisizle�tirerek Filis-tin’i savunmas�z b�rakmakt�r. Ama etkisizle�-tirmek s�rf füzeyle, bombayla sa�lanamaz. Bi-ri yak�p y�karken, ba�ka birinin de bu ortam-dan yararlanarak içeriden oyma harekât�na gi-ri�mesi gerekir. ABD’nin Ön Asya ve KuzeyAfrika’daki “�l�ml� �slam”� Müslüman Karde�-ler hareketidir. BOP E�ba�kanl��’na verilen rolde, Filistin Davas�’n�n sahibi k�l��nda ortaya ç�-k�p, Hamas’�n Müslüman Karde�ler yörünge-sine sokulmas�na katk�da bulunmakt�r.

Güçlenmekte olan ABD-İsrailkarşıtı cephedir

Be�ar Esad, Suriye halk�na dayanarakemperyalist sald�r�ya kararl�l�kla kar�� duruyor.�ran, kararl� tutumunu sürdürüyor. Irak’tamerkezi hükümetin yan� s�ra, Celal Talabanide Irak’�n toprak bütünlü�ünden yana olan saf-larda yer al�yor. Türkiye’de BOP E�ba�kanl�-��’na kar�� halk�n mücadelesi milli iktidar he-define yönelerek yükseliyor. Ba�ta Rusya veÇin olmak üzere Avrasya bu mücadeleyesa�lam bir cephe gerisi sa�l�yor. Ön Asya’dagüçlenmekte olan ABD-�srail kar��t� cephedirve ABD’nin Büyük Ortado�u Projesi’nin ç�k-mazdad�r.

Büyük Ortdo�uProjesi ç�kmazda

PROF. DR. SEMİH KORAY

AVRASYA SEÇENEĞİ

[email protected]

YUNUS SONER / BARSELONA

Kıtanın bütün ülkelerinin üye oldu-ğu Güney Amerika Ulusları BirliğiUnasur (Union de Naciones Sura-mericanas), dev bir yatırım kararıaldı. Unasur Genel Sekreteri AliRodriguez Araque, Unasur’un or-tak projeler için 2013 ile 2022 ara-sında toplam 130 milyar dolar yatı-rım yapılacağını söyledi.

Rodriguez’e göre yatırımlarUnasur Stratejik Eylem Planı çer-çevesinde gerçekleşecek. GenelRodriguez, 531 projeyi kapsadığınıbelirttiği yatırımların altyapı odaklıolacağını açıkladı. Unasur Altyapıve Planlama Konseyi Dönem Baş-kanı Carlos Paredes’e göre, yatı-rımlar kıtanın fiziki entegrasyonu-nu hedefliyor. İlk aşamada uygula-maya konacak projeler Kolombiya,Venezuela, Brezilya, Guyana veSurinam arasında otoyol ve trenyolları bağlantıları olacak.

Rodriguez, ayrıca Peru’nun baş-kenti Lima’da 30 Kasım’da üye ül-kelerinin devlet başkanlarının katıla-cağı Unasur zirvesinin, Güney Ame-rika’nın birliğine doğru yeni adımlaratacağını beklediğini söyledi. İhvan, anayasada yalnız

Mısır’ın önemli laik siyasi aktörleri yeni anya-sayı kaleme alan Mısır Anayasa Komisyo-nu’ndan çekildiklerini açıkadılar. Mısır inde-pendent’in haberine göre laik kesimin tem-silcileri, Mısır’ın çöküşüne imza atmak anla-mına gelecek bu anayasanın yazımında yeralmayacaklar. Pazar günü Wafd Partisi’ninGenel Merkezi’nde bir araya gelen temsilci-ler, parlamentoda ağırlığı bulunan siyasi par-tileri, ciddi tartışmalara girmeksizin anayasa-yı meclisten alel acele geçirmeye çalıştıklarıiçin uyardı. Uzmanlar, istifaların, son tarihi 12Aralık olarak belirlenen anayasanın yazımısürecini daha da zora sokacağı görüşünde.Anayasa Komisyonu’nda yaşanan islamcılarve liberaller arasındaki tartışmalara değinenhaberde, Eski Arap Birliği Genel Sekreteri veAnayasa Komisyonu üyesi olan Amr Mu-sa’nın “Mısır’ın çökmesine yol açabilecek butaslakta laik güçler yer almayacak” ifadesiöne çıkıyor. Çarşamba günü üyeliklerini as-kıya aldıklarını belirten laik üyeler dün kesin

kararlarını verdiklerini ve komisyondan ayrıl-dıklarını belirttiler.

İslam bütünleştiremezKomisyondn ayrılan üyeler, 83 milyonluk

Mısır’ın önemli bir ülke olduğunu ve tek biranlayışın baskısıyla yönetilemeyeceği görü-şünde. Bu açıdan ele alındığında laikler, tas-laktaki islami referansların ağırlığını toplumalolarak tehdit olarak değerlendiriyorlar. AncakMusa istifalarına gerekçe olarak “şeriatın tümkanunların temeli” olduğu vurgusunun değil,başka bir maddede şeriata farklı anlamlar at-fedilmesinin olduğunu belirtiyor. Komisyo-nun 5 Hıristiyan üyesinden 3’ü bu gerekçey-le daha evvel ayrılmışlardı. Musa istifalarınınsiyasi bir oyun veya kişilere ve kurumlar kar-şı değil, anayasa taslağındaki ilgili maddele-re karşı olduğunun anlaşılmasını istiyor. Ab-del Meguid de bu itirazların yanında taslaktaişçi haklarıyla ilgili maddelerin olmamasınında ileride yeni sıkıntılar doğuracağını söyledi.

Mısır’da göstericilere ateş açıldı: 3 ölüMısır’da göstericilere ateş açıldı: 3 ölüMısır’da göstericilere ateş açıldı: 3 ölüMısır’da göstericilere ateş açıldı: 3 ölüMısır’da göstericilere ateş açıldı: 3 ölü

Çin ordusunda kapsamlı değişim

Irak Meclis Başkanı önce Maliki ile, arkasından Barzani ile görüştü

Güney Amerikabirliğine devyatırım

Usame Nuceyfi’denarabuluculuk girişimi

Irak Ba�bakan�Nuri Maliki

�u Kilian

FanÇanlon

Mes

ud B

arza

ni

Irak Meclis Ba�kan�Usame Nuceyfi

Ali RodriguezAraque

‘NABUCCO’nungeçerliliği kalmadı’Moskova’da düzenlenen “RusyaDo�al Gaz�” Forumu’nda konu�anRusya Do�al Gaz Derne�i Ba�kan�Valeriy Yazev, NABUCCO projesi-nin “geçerlili�i kalmad��n�” söyle-di. Forumda Rusya’dan Avrupa’yauzanan Kuzey Ak�m boru hatt� ileyap�m�na ba�lanan Güney Ak�m bo-ru hatt�n�n, Avrupa ve dünya do�algaz piyasas�n� istikrara kavu�tur-du�u konusunda görü�birli�i olu�-tu. Kat�l�mc�lara göre, iki boru hatt�-n�n dö�enmesi için gerekli olanekonomik temel özenle haz�rland�.Rusya Do�al Gaz Derne�i Ba�kan�Yazev’in belirtti�ine göre, NABUC-CO projesi hâlâ gerekli finans verezerv temeline sahip de�il.

23 KASIM 2012 CUMA

Soldan Sağa1. Acıklı - Kuruyarak veya

çürüyerek içi boşalmış olan2. Kendisine kitap indirilmiş

olduğuna inanılanpeygamber - Az görülen,çok değerli

3. Bir acı ünlemi - Fazladan,üstelik - Bir kimseyiherhangi bir konudauyarma, uyarı

4. Gerçekten, sahiden -Kalsiyum'un simgesi

5. Paylama, itap - Çocukbakıcısı kadın

6. Eğreti verme - Sözlerinintümü veya çoğu şarkılıolarak söylenen müziklitiyatro eseri

7. Galyum'un simgesi -Sularda yaşayan tek hücrelibir canlı türü - Cin fikirli,kurnaz

8. Lodos - Kalın kafalı,anlayışsız

9. Hattatların kullandığı özelcila - Erkek keçi - Beyaz

10.Başka, öteki, diğer -Anahtar

11.Yünden dövülerek yapılankaba ve kalın kumaş - Boşagitme, bir işe yaramama,

ziyan olma - Evcil bir geyiktürü

12.Bir şey çekmeye yarayanucu demir çengelli çubuk -Arası kesilme, ara verme

Yukarıdan Aşağıya1. Yunanistan'ın eski para

birimi - Bir sebze2. Kurtuluş, kurtulma - Bilgili,

haberli - Baryum'unsimgesi

3. Favori - Sıkıntılı ve korkulurüya, kabus

4. Şaşırtıcı, olağanüstü şeyveya olay - Mesafe

5. Bir şey üzerindeyoğunlaşan dikkat, ilgi -Gezegenimizin uydusu - Birhaber ajansı

6. Hava basıncını ölçerek yeryükseltilerini ve havadeğişimlerini tespit etmekiçin kullanılan alet,basınçölçer

7. Ayak direme - Kumaşta süskıvrımı - Bizmut'un simgesi

8. Kiloamper (kısa) - Söz vedavranışta herkesinbeğendiği hal, terbiye -Eski Çin ve Moğolhükümdarlarına verilen ad

9. Bahreyn'in para birimi -Bilinen veya kararlaştırılanzamandan sonra

10.Dar ve hafif, düz dipli biryarış teknesi türü - Henüz -Bal yapan böcek

11.İşyerlerinde ve resmikuruluşlarda orta hizmetigören kimse - Toplanmış,oluşan

12.Uzay - Kedi, köpek yavrusu- Sodyum'un simgesi

Hazırlayan : Haran - Kural

Soldan Sağa1 Genellikle çatının üstünde

yer alan ve dört yandanmanzaraya açık, küçükmekan ya da strüktür

8 "... Gündüz Kutbay" (neyüstadı)

11 Aynı yaşta olanlar, yaşıt12 Hasırdan örülmüş saplı

torba14 Rubidyum'un simgesi15 Yalnızca oksijenin

bulunduğu ortamlardagelişebilen birmikroorganizma

17 Lübnan'ın plakası18 Su biriktirmek için akan

önüne yapılan set20 Sözlerinin tümü veya çoğu

şarkılı olarak söylenenmüzikli tiyatro eseri

22 "... Güler" (fotoğrafçı)23 Palladyum'un simgesi24 Kemer, bele bağlanan

kuşak26 Batı edebiyatına özgü bir

nazım şekli ve türü29 "... King Cole" (Amerikalı

caz piyanocusu ve şarkıcı)30 Şamandıralarda,

rıhtımlarda halatbağlamaya yarayan,sağlam mapalara geçirilmişdemir halka

32 Japonya'da buda rahibesi34 Eşek sesi36 Japon çiçek süsleme sanatı38 Göz39 Gözde açık kestane rengi

40 Hastalıktan kurtulma,iyileşme

42 Hırvatistan'da bir limankenti

44 Öldürme, yok etme46 Radyum'un simgesi48 Maddi veya manevi bir

çıkar karşılığı anlaşma ilebir maçın sonucunudeğiştirme, danışık sporkarşılaşması yapma

50 Eski Türklerde "totem"everilen ad

51 Kur'an'dan seçilmiş ve herzaman okunan dualar

52 Telsiz ve telem araçlarınauzaktan haber yazdırmadüzeni, uz yazım

Yukarıdan Aşağıya1 Kale ve sur duvarlarının üst

kesiminde bulunankorunma kesimi

2 En büyük3 Lavrensiyum'un simgesi4 Bir işi yapmak için verilen

söz5 Arapça'da "ben"6 Yarı efsanevi Yunan

masalcı

7 Kendi başına,kendiliğinden

8 Bir kan grubu9 Pasak10 Bir makyaj malzemesi13 Karaciğerinden vitamince

zengin bir yağ elde edilenbir balık türü

16 Üst üste halkalaroluşturacak biçimdeistiflenmiş halat

19 Haylaz, serseri21 Cet23 Bir kimse veya bir sorun

için halkın olumlu veyaolumsuz kanısınınbelirlenmesi amacıylayapılan oylama

25 "Oğuz ..." (yazar)27 Bir İngiliz birası28 İneğin, sütten kesildik ten

sonra 1 yaşına kadar olanyavrusu

31 Afrika'da bir nehir33 Akdeniz bitki örtüsü35 Fihrist37 Dört bir taraf38 Osmanlı devletinde taht

yeri, saltanat makamıanlamında kullanılan birsözcük

39 Aşama, merhale41 İşlemler43 Akşam yemeği45 Bayram ve şenliklerde

caddelere kurulan süslükemer

47 Şikar49 Mısır’ın plakası

Sudoku 3

Sudoku 2

Sudoku 1

Kakuro 3

Kakuro 2

Kakuro 1

Kare

Sayısal

DÜNÜN ÇÖZÜMLERİDÜNÜN ÇÖZÜMLERİ

TELEV�ZYON YAYIN AKI�I

08.00 TelevizyonGazetesi

10.00 Satırbaşı11.00 Haberler 11.15 Ekopolitik13.00 Haber Merkezi16.00 Haberler17.00 Stüdyo Ankara18.00 Köyden Köye19.00 Ulusal Haber21.00 Milli Program

Milli Hükümet

07.00 Gün Başlıyor 10.00 Haber Masası 11.00 Medyakritik12.00 Haber Masası 13.00 Gün Ortası 15.45 Spor Bülteni 17.00 Manşetler 17.10 Haber Bülteni 18.00 Akşam Raporu 23.00 Haber Bülteni

09.00 Haber Merkezi 10.15 Ekonomi Piyasaları 11.00 Haber Merkezi11.20 Spor13.00 Öğle Bülteni 14.30 Günün İçinden15.00 Günün İçinden 17.00 Akşam Haberleri 19.00 Akşam Haberleri21.00 Haber Bülteni 23.00 Gece Bülteni

06.45 Haberler 09.15 Beni Affet “T”10.15 Alişan & Sevcan12.30 Soframız15.30 Hayatımın

Rolü16.30 En Güzel

Bölüm 18.30 Ana Haber 19.30 Büyük Risk20.00 Dila Hanım 23.00 Behzat Ç. Bir

Ankara Polisiyesi

09.00 En Baştan 10.15 Show Kulüp11.45 Saba Tümer İle 14.30 Bugün Ne

Giysem?16.45 Pis Yedili 19.00 Ana Haber 19.45 Spor Sayfası 20.00 Emir’in Yolu 23.15 Hayata

Gülümse 23.30 Bugün Ne

Giysem?

06.30 Kahvaltı Haberleri 08.30 Nihat Hatipoğlu 10.00 Müge Anlı ile Tatlı

Sert13.00 Eğlence13.10 Aşk Bir Hayal16.00 Evlen Benimle 19.00 Ana Haber

Bülteni 20.00 Huzur Sokağı23.15 Kim Milyoner

Olmak İster?00.30 Dizi

06.00 Kardeşim06.45 İrfan Değirmenci

ile Günaydın09.00 Doktorum12.30 Gün Arası 14.15 Evim Şahane 17.20 Arka

Sokaklar “T”19.00 Ana Haber Bülteni19.50 Spor20.00 Yalan Dünya 23.30 Kayıp Şehir 00.30 Beyaz Show

07.00 Sabah Haber 08.20 Elde Var Hayat 11.15 Avrupa Avrupa 13.00 Haber 13.20 Sarayın İncisi 14.35 Aileler Yarışıyor 16.25 İyi Şeyler 18.30 Habere Doğru 19.00 Ana Haber 19:40 Hava Durumu

06.00 Geri Sayım 09.00 Piyasa Ekranı 12.00 Finans Cafe 14.00 Piyasa Ekranı 17.00 Son Baskı 18.00 The Clone Wars19.00 How I Met Your

Mother 20.00 The Newsroom22.00 Çıkış Noktası 00.00 The Newsroom01.00 Game Of

Therones

07.20 Misafir09.15 Sahabın Sesi 10.00 Fate ile Günbegün 12.00 Sarayın İncisi 13.25 Hava Durumu 13.30 Haber 14.00 Çizgi Film17.00 Zazaki Haber 19.30 Spor 20.00 Yurttan Haberler 20.15 Komşu Komşu

10.00 360 DereceYaşam

11.30 Art Magazin 12.00 Voleybol

Panorama “T”13.30 Ruh ve İnanç “T”14.45 Strateji Özel 16.15 Yörük Obalarımız 18.00 KKTC Gündem 19.20 Art Magazin 22.00 Vizyoneri 23.15 Yabancı Film

Kuşağı

06.30 İlk Sayfa 08.00 Erkan Tan’la

Başkentten 09.30 Aramızda Kalsın 10.30 Seda Sultan 13.30 Böyle Bir Şey

Var mı?16.30 Trophy Türk 17.00 Haberaktif 18.30 Ana Heber 21.45 Hançer 23.30 Trophy Türk 01.00 Bay Tahmin

10.00 Biz Bize11.30 Gündemin İçinden13.00 Haber14.20 Kültür Sanat

Haberleri15:30 Dünyadan

Haberler16.00 Güncel17.00 Haber20.00 Ana Haber 21.30 Bekleme Odası23.30 Darülfünundan

Köy Enstitülerine

RTÜK �ikâyet Hatt�: 444 1 178

10.10 Klip Saati 11.40 Beyaz Sayfa13.00 Haber 1313.10 Doktorunuz Sizinle 16.10 Klip Saati 18.10 Sokak Ne Diyor? 19.40 Doktorunuz Sizinle20.10 Sektör Analiz 00.00 Ana Haber

Haber Müdürü: Önder ÖztürkEkonomi: Kültür Sanat: Hayati AsılyazıcıDünya: Hasan BögünEmek: Esin TurhanToplum: Özlem Konur UstaSpor: Anıl Budakİstihbarat Şefi: Ceyhun BozkurtAnkara: İsmet Özçelikİzmir: Hayati ÖzcanAvrupa: Ali MercanBilgi İşlem: Güven KarakurtDağıtım Müdürü: Cumali Karagöllü

Anadolum Gazetecilik Basım Yayın San. ve Tic. A.Ş. adına sahibi:

Mehmet Sabuncu

Genel Yayın Yönetmeni: Serhan BollukYazıişleri Müdürü (Sorumlu): Mehmet Bozkurt

Yıl: 91 Sayı: 1844VATAN - EMEK - NAMUSKURULUŞ: 1921 ŞEFİK HÜSNÜ DEĞMER

Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş.

www.AydinlikGazete.comÖnerileriniz için: [email protected]

Adana Baskı: Arslan Güneydoğu Gazetecilik Mat. ve Kağıtçılık A.Ş.Tel: 0322 435 92 77İzmir Baskı: Arslan Güneydoğu Gazetecilik Mat. ve Kağıtçılık A.Ş.Tel: 0232 257 69 01

Ankara Baskı: Toros Yay. Mat.Tur. Org. San. Tic. Ltd. Şti.35. Cadde Matbaacılar Sitesi No:11 İvedik-Ankaraİstanbul Baskı: Toros Yay.Mat. Tur. Org. San. Tic. Ltd. Şti.Oruçreis Cad. Remzi Özkaya Sok.No:16 Bahçelievler / İstanbulTel: 0212 655 44 34

Yayın Türü: Yaygın Süreli

Yönetim Yeri: İstiklal Cad. Deva Çıkmazı No:3/3 Beyoğlu / İstanbulTel: 0212 251 21 14 - 15 - 16 Faks: 251 55 04

Ankara Büro Tel: 0312 229 88 45 Faks: 0312 229 88 47İzmir Büro Tel ve Faks: 0232 489 16 15

Genel Müdür Yardımcısı (Reklam):Saynur Okuroğlu

Genel Müdür Yardımcısı (Mali):Metin Aktaş

Genel Müdür Yardımcısı (Personel ve İdari):İsmet Öğütücü

Genel Müdür Yardımcısı (Baskı ve Teknik):Melih Yıldırım

“Barınak”, adli psikiyatri uzmanı Ca-ra’nın cinayetlerin esrarını, hastası ilegerçekleştirdiği seanslarla çözmezineodaklanıyor. Mahkeme için danış-manlık yapan psikiyatrist Cara, bö-lünmüş bir kişiliği olan hastalarındanAdam’ı çözmeye çalıştığı filmde,Adam’ın sahip olduğu kişiliklerin, ger-çek hayatta öldürülmüş insanlar ol-

duğunu anlıyor. Cara, Adam hakkın-da daha çok araştırma yaptıkça onunbir cani olduğunu ve üstelik bu seferkendisinin ve ailesinin hayatının da teh-likede olduğunu görüyor...Orijinal Adı: Shelter Yön: Mans Marlind, Björn Stein Oyn: Julianne Moore, JonathanRhys Meyers (Sinema tv- 00.45)

“Sevgili John”, aşk üzerine bir film.Çocukluğu evdeki dengeyi kurmak-la geçen John Tyree, orduya yazılarakasker olmak için evden ayrılıyor. Git-meden önce de Savannah isminde,hayır kurumlarında çalışan muhafa-zakar bir üniversite öğrencisi ile ta-nışıyor. Ancak, tesadüfler onları hepkarşı karşıya getirir. Aralarındakiilişki kıskançlık nedeniyle bozulur

gibi olsa da John, genç kızın kalbinikazanmayı başarıyor. Ancak 11 Ey-lül’den sonra John, orduya çağrılıyor.Böylelikle de Savannah ile John’unarasındaki ilişki, amektuplarla ilerli-yor...Orijinal Adı: Dear John Yön: Lasse Hallström Oyn: Channing Tatum, AmandaSeyfried (Kanaltürk- 19.50)

Bölünmüş bir kişiliğiçözmeye çalışan psikolog

Mektuplarlailerleyen aşk

İki zıt karakterli polis“Gerilim Hassas Durum: Çıkış Nok-tası”nda, esrarengiz bir cinayet vaka-sını çözmeye çalışan iki yetenekli po-lisin çabaları anlatılıyor. Biri kitabına,diğeri güdülerine göre çalışan iki po-lis, Memur Simon Waterhouse ileLondra’dan gelmiş Komiser MuaviniCharlie Zailer, Case Sensitive’in es-rarını birlikte çözmeye çalışıyor. Ge-raldine Bretherick ve beş yaşındaki kızı

Lucy, evlerinin banyosunda ölü bulu-nunca polisler önce kadının kocasın-dan şüpheleniyor. Zira Mark Brethe-ricki Paris’teki iş gezisinden döndü-ğünde onları ölü bulduğunu söylüyor...Orijinal Adı: Case Sensitive: ThePoint of Rescue Yön: Charles Martin Oyn: Olivia Williams, Darren Boyd(CNBC-e 22.00)

23 KASIM 2012 CUMAMEDYANIN HALLERİ

14

DEVAM EDECEK

HABER MERKEZ�

CHP Genel Başkanı Ke-mal Kılıçdaroğlu’nun Ay-dınlık’a Fethullah Gülen’ingazetelerinde yer alan id-diaları temel alan eleştirile-ri yankı buldu. CHP Millet-vekili Hüseyin Aygün’ün,Seyit Rıza’nın itibarının iadeedilmesini istemesi ve Kılıç-daroğlu’nun da buna destekvermesinin ardından Aydın-lık’ta çıkan “Seyit Rıza itti-fakı” başlıklı manşeti CHPgrubunda gündem oldu.

“CHP’yi Aydınlık’ın yö-netmesine izin vermeyece-ğim. Dışımızdaki gazetelericiddiye almayın. Bunlar eski-den Maocuydu, şimdi yurtse-ver oldular. Eskiden AbdullahÖcalan’la resim çektirirlerdişimdi Kemalist oldular” diyen Kılıçda-

roğlu’nun Fet-hullah gazete-lerini aratma-yan konuşmasını milletvekil-leri şaşkınlıkla dinledi. Hattabir milletvekili, “Genel başkanbunları söylediğine göre bit-miş” ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu’nungazetesi Zaman mı?

Aydınlık’ı “Dışımızdakigazete” diye tanımlayan Kı-lıçdaroğlu’nun Zaman, Akit,Yeni Şafak, Sabah,Star gibi gazetele-rin malzemeleriy-le konuşması dadikkat çekti.

“Dünyanın ençok yayınlananfotoğrafı” olaraktanımlanan Öca-

lan-Perinçek fotoğrafına vurgu

yapan ve bunu kapalı grup toplantısındamalzeme haline getiren Kılıçdaroğlu’nunSeyit Rıza’ya itibar vermek için Çin dev-riminin lideri Mao Zedung’u kötü bir ör-

nek gibi göstermesi milletvekil-lerce şaşkınlıkla karşılandı.

Kılıçdaroğlu’nun, İngiliz aja-nı belgeyle kanıtlı olan ve Cum-huriyet devrimine karşıtlığıyla bi-linen Seyit Rıza’nın itibarının ve-rilmesiyle ilgili haberi manşettengören Aydınlık’a çıkışması halk-tan da tepki gördü.

Fethullah faizciliğe debaşladıFethullah faizciliğe debaşladıFethullah faizciliğe debaşladıFethullah faizciliğe debaşladıFethullah faizciliğe debaşladıFethullah faizciliğe debaşladı

Gülen, Bolu Havadis’e 50 bin TL’lik faizli dava açt�

ERDEM ATAY

Fethullah Gülen, BoluHavadis gazetesi GenelYayın Yönetmeni İmdatAslan hakkında yasalfaiziyle birlikte 50 bin li-ralık dava açtı. Mahke-meye sunulan 9 sayfalıkdilekçede, “Tazminattakdir edilirken isnadınağırlığı ve muhatabın buisnat nedeniyle çektiğibüyük acı ve elem gözönünde bulundurulmalı-dır” ifadesine yer verildi.

İmdat Aslan aleyhineAnkara Asliye 20. HukukMahkemesinde açılan da-vada Aslan’ın kaleme al-dığı, “Ak Parti ve CemaatToslaması”, “Bolu’da Ce-maatin Başı Kim”, “Ce-maat Neyi Niçin Saklar”,“Kinler Arası Diyalog”,“Gülen Cemaatini Güçlü Sa-nan Korkaklar”, FethullahGülen’den İslam’a Sığınırım”,“Fethullah Gülen CemaatininBolu Raporu” başlıklı yazılarıkonu edildi. Amerika’da yaşa-yan Gülen’in ikametgah adresiyine Üsküdar/İstanbul olarakbelirtildi.

‘Faiz haram değil mi hoca?’

Aslan daha sonra kalemealdığı “Fetullah Hoca faiz yi-yebilir mi?” başlığında olayıdeğerlendirdi. “Faiz dinimizdeharam ama Amerika’daki“Dinler Arası Diyaloğ’da”bahsedilen İslam’da haram de-

ğil mi hoca?” diyen Aslan,“Aslında her Müslüman gibiyememesi hatta yemeyi bileaklından geçirmemesi lazım”ifadesini kullandı. “Cema-at beklenen operasyon-lardan rahatsız” başlı-ğıyla yazdığı yazıdada kendisinden 50bin lira talep edenGülen’e, Aslan şunla-rı söyledi:

“Ne kayıt dışı kur-ban payı topluyo-rum, ne Za-man gaze-tesi gibiBolu

Havadis gazetesini hereve, her işyerine bedavaolarak çifter, çifter da-ğıtıyorum, ne faizden,paradan, dolardan, eu-ro’dan anlayarak bankaişletiyorum, ne devletinyüzlerce dönüm arazi-sine devletin kurumla-rının nakit parasıyladevasa iş merkezleridikiyorum, ne de yurt-dışında kimlerin fi-nansmanıyla açıldığıbelli olmayan paralıokullarım var.”

‘Sonuna kadarmücadeleedeceğim’

Aydınlık’a konuşanİmdat Aslan, “İçimiz-deki insanları sorgu-lamak neden suç?”

sorusunu sordu. Savcıları gö-reve çağıran Aslan, “Gülenbeni ta Amerika’dan buluyorve dava açıyorsa, kendisi hak-

kında bunca şeyler yazılanbir kişinin hakkında ne-

den hiç soruşturma açıl-mıyor? Cemaatin parakaynaklarının incelen-mesi gerekir” diye ko-nuştu. Cemaatin sona

geldiğini belirten As-lan, “Cemaat son kıv-

rımlarını yapıyor. Sonu-na kadar müca-

dele edece-ğim.”dedi.

�mdat Aslan, ayr�ca Köro�lu Gazeteciler Cemiyeti Ba�kanl��n� yürütüyor

Kılıçdaroğlu’nun Seyit Rızakararlılığı varsa, Atatürk’ünde Seyit Rıza; daha doğru-

su gericiliğe karşı meydan okuma kararlı-lığı vardı. Dersim isyanı 21 Mart 1937 günüSingeç Köprüsü yanında bulunan karako-lun basılarak 33 Mehmetçiğin şehit edil-mesiyle başladı. Hızla yayılan isyanın üze-rine, Ankara Hükümetikararlılıkla gitti. Başba-kan İsmet İnönü 17 Hazi-ran 1937 günü harekâtı, ye-rinde incelemek için Tun-celi’ye gitti. 11 Eylül günüde Seyid Rıza ve iki adamıErzincan’a gelerek teslimoldu. 12 Ekim günü de Se-yid Rıza ve adamları Tun-celi Ağır Ceza Mahkeme-si’nde yargılanmaya baş-landı. Atatürk de Kasımayı içinde Diyarbakır’danTunceli’ye kadar olan böl-gede yurt gezisine çıktı. Se-yit Rıza ve 6 adamı hakıkn-da verilen idam kararı 15Kasım 1937 günü infaz edildi. Atatürk o günDiyarbakır’daydı. 17 Kasım günü de Tun-celi Pertek’e gelerek Singeç Köprüsü’nü hiz-

mete açtı. Bölgede incelemelerde bulundu.Halk tarafından alkışlarla karşılandı. Tun-celi’ye devletin şefkatli eli değdi ve yollar,köprüler, okullar, sağlık ocakları vb sosyalhizmetler götürüldü. Sadece işin asayiş ya-nıyla kalınmadı. Derebeylik ezilince halkınüzerindeki baskı da kalktı ve okuma yazmaoranıyla da Cumhuriyet’in örnek illeri ara-

sında yeraldı.

Seyit Rıza’nınİngizilere mektubu

Kemal Kılıçdaroğlu’nunhareretle savunduğu is-yancı Seyit Rıza, 30 Tem-muz 1937 günü İngiltereDışişleri Bakanı’na, yardımisteyen mektup gönderir.Şu ifadeleri kullanır:“Türk Hükümeti Der-sim’e girmeye kalkıştı,Türk ordusunu başarısız-lığa uğrattık, direnişimizkarşısında Türk uçaklarıbombalamaya başladı. Sa-

yın ekselanslarına sesleniyorum,hükümetinizin yüksek manevi etkisin-den Kürt halkını yararlandırmanızı istir-ham ediyorum, en derin saygılarımın ka-

bulünü rica ediyorum.” (Londra’da TheNational Archives: FO 371/20864/E5529)

‘Eşkıyalık kısa süredebertaraf edildi’

Atatürk, 1 Kasım 1937 günü TBMM’deTunceli olaylarına değinerek, huzur ve sü-kûnun sağlandığını ve Cumhuriyet yurttaş-larının refah ve saadet imkanlarından aza-mi şekilde istifade ettiğini belirtti. “İleri hü-kümetçiliğin şiarı, halkı, kudretini olduğu ka-dar şefkatine de samimiyetle inandırabil-mesidir.” dedi. (Atatürk’ün Bütün Eserleri,C.30, Kaynak Yayınları, 2011, s.72) ürk, 1 Ka-sım 1938 tarihli konuşmasında da “Cum-huriyet’in feyzinden yurdun diğer evlatlarıgibi oradakiler de tamamıyla istifade ede-ceklerdir” der. (ATABE, s.314)

Atatürk’ün Tunceli kararlılığı!

Mao’nun ülkesindeAtatürk ders kitaplarında

TEPKİLER

Çin Halk Cumhuriyeti’nde 8’ncisınıf Yakınçağ Tarih kitabında,Türk devrimi ve Atatürk öğre-tiliyor. Atatürk, kitapta şu ifa-delerle anlatılıyor: “Kemal’inönderliğindeki milli burjuvazi,gelişmelere seyirci kalan padişahhükümeti ile bütün bağlarınıkopardı ve 1920 yılının Nisanayında milli bir hükümet kurdu.”

Devrimci liderlerle birlikte

Kitabın iç kapağında Ata-türk fotoğrafı, Sovyet Devrimilideri Lenin ve Hindistan’ınkurucusu Gandi’yle birlikteyer alıyor. Çinli öğrenciler,dünya devrimcilerini kendiönderleri Mao’yla birlikte öğ-reniyor. İP Genel BaşkanıDoğu Perinçek. 2004 yılında

Çin’e yaptığı gezi sırasındakitabı görmüş ve Türkiye’yegetirerek Aydınlık’ta tanıt-mıştı. Çin’in Ankara Büyük-elçisi Aiguo Song ise 2004 yı-lında Ankara’da yapılan ‘Ulus-lararası Atatürk Sempozyu-mu’nda yaptığı konuşmada,“Atatürk’ün düşünceleri sa-dece yaşadığı mekan ve za-manla sınırlı değildir. Bugünde dünya için büyük önem vedeğer taşımaktadır” demişti.(Aydınlık, 27 Haziran 2004)

CHP’lilerin yoğunlukla takip ettiği Gerçek Gündem ve Twit-ter’daki görüşleri de şöyle:

� Kılıçdaroğlu’nu kutlarım. Atatürk ve Cumhuriyet düş-manlığında Tayyip ile yarış. Bravo. Bir insan kendine duyulan gü-veni partisine gösterilen bağlılığı bu kadar kısa sürede nasıl yokeder? Demek Cumhuriyetle Atatürkçülerle hesaplaşmak için gö-revlendirilmiş ama bizi peşine takamayacaksın. O koltukta otu-ramayacaksın. Aydınlık’tan korkman normal ama ecele faydasıyok. Yolun kapalı olsun. Tercihimiz için iyi yol gösterdin İşçi Par-tisi. (Tahsin Değirmenci)

� Fethullahçılara şakşak yapan Erdoğan Toprak, MuhammedÇakmak Kuşoğlu, Faik Tunay’ı istemiyoruz. Defolun gidin baş-ka parti kurun. (Kılıçdaroğlu bitmiş)

� Sözcü ve Cumhuriyet okuyordum. Şimdi Kılıçdaroğlu’na inat1 tane de Aydınlık alıp okuyacağım ve destek vereceğim. (En gü-zel yorum)

� Geçmişte Perinçekleri ben de sevmezdim. Ama Amblem-leri sarı kırmızıdan kırmızı beyaza döndü. Eylemleri değişti. (Ger-çek gündem için)

� İP’lilerin söz konusu fotoğrafla ilgili açıklama yama çaba-laması bence yersiz. Eski bir CHP’li olarak, genel başkanı şiddetlekınıyorum. (Alp)

� Soros’un Türkiye’deki uzantısı artık sana oy yok. Senin deamacın şu güzel ülkemi bölüp parçalamak olduğu kesin olduğuortaya çıktı. (İsmopcuail T)

� Perinçek’e saldırmaya devam et Kılıçdaroğlu, Fethullah’ıngözüne gireceksin. (murat)

� Seyit Rıza hainine itibar vermek, Atatürk’ü saymamaktır.Böyle partiye CHP’liler bile oy vermez. (Kenan Ezen)

� Ya bu İP kimdir Doğu Perinçek kimdir de CHP’nin işleri-ne karışıyor. Görüşleri için Kılıçdaroğlu’na teşekkür ediyorum.(Ali Çetin)

� İşçi olduğumuz halde İşçi partisine oy vermedik. Giittik di-ğerlerine verdik. Elimize ne geçti? Hiçbir şey. Hep Amerika ya-lakası partiler ve iş çevresi sırtımıza binip kendi egemenlikleri-ni yarattılar. Aslında iyi düşünmek lazım. Kaybeden biz olma-mak için. (serdal)

� Evet Kılıçdaroğlu... Sen Sorosçu TESEV ‘in kurucu üyesideğil misin? Dünyada Amerika için darbe yaptıran SOROS... Kı-lıçdaroğlu, Seyid Rıza cumhuriyete başkaldırmış feodal bir ağamı,yoksa Tayyip ve senin ittifak ettiğin gibi Mazlum mu? Ana-dilde eğitim konusundaki tavrın,PKK ile aynı mı? ın yanıtları eğerAydınlık’ı ve Perinçek’i yalanlayacaksa arkandayım. yazılanlar doğ-ruysa meclis kürsüsünden söylediklerini yalamalısın. (Murat Ter-zi)

� Kılıçdaroğlu Cumhuriyet karşıtlarıyla birlikte olduğunu muima ediyor? (info)

� Kılıçdaroğlu’nun maskesinin düşmüş hali bu. Aydınlık Ga-zetesi’nin sapasağlam Cumhuriyetçi ve Atatürkçü çizgisi kimbi-lir onu ne kadar rahatsız etmiş! Günlerdir içinde kin biriktirip dur-muş. Şimdi de “Mao’cuydu, zaten Apo’yla görüşmüştü” diye ço-cuk gibi tepkiler veriyor. (Mustafa)

� Son anketlerde İşçi Partisi’nin oyunu gözle görülür seviye-de arttırmış olması muhtemelen Kılıçdaroğlu’nu panikletti. Tet-tullahçıların ağzı ile konuşup Perinçek ve Aydınlık’ı eleştrimesininnedeni bu olsa gerek! (orkun)

� Aydınlık gazetesi ve ulusal kanaldan başka muhalefet edenyok.kılıçdaroğlu muhalefet değildir.ben bu kadar söyleyeceğim.(gökhan)

� TESEV’ciyi kızdırmışlar. Ayıp etmişler. Bırakın sahte sol-culuk oynasın; sonra da oy beklesin. (Kenan Kalecikli)

� TESEV üyesi, kurucusu size artık oy yok..

CHP’lilerden Kılıçdaroğlu’naAydınlık tepkisi

[email protected]

ERCA

N D

OLA

PÇI

Bugün Kemalist mücadeleyi İşçi Partisi vermektedir.. Artık oyu-muz İşçi Partisi’ne.. Bilesiniz..

� Kılıçdaroğlu, İP-Aydınlık çevresi için Maocu diyor ya bu bile2012’de bir iltifat aslında kendilerine... (Aydın Söztürk)

Ankara Belediye Başkanı İbrahim Melih Gökçek de twitter’danşu değerlendirmede bulundu:

� Bakın İşçi Partisi CHP’yi ele geçiriyor ve yönetiyor demiş-tim. CHPliler bana twitterdan yüklenmişlerdi. Dün KK konuşmuşve bakın ne demiş; “Özellikle Ergenekon davası tutuklu sanığıDoğu Perinçek’in sahibi olduğu Aydınlık Gazetesi’ni hedef alanKılıçdaroğlu, “CHP’yi, sahibi eski Mao’cu olan gazeteye dizaynettirmeyiz. Apo’ya çiçek verenler, önünde diz çökenler, başımı-za Atatürkçü kesildi; millet bunları yemez.” Günaydın KK. Kız-mayın ama ben ne dersem CHP’de er geç o çıkar... Övünmek gibiolmasın ben CHP uzmanıyım, şimdi size yeni bir MGS...:) DoğuPerinçeğin CHP Şubesi Emine Ülker Tarhan KK’nın bu lafları-nı KK’nın burnundan getirir... Demedi demeyin... Şenlik başlıyor...(İmla hatarı kendisine aittir)

22 Kas�m 2012 Zaman

19 Nisan 2012 Sabah

26 Temmuz 2010 Yeni �afak

29 Temmuz 2008 Zaman

6 A�ustos 2008 Star

Atatürk köprünün aç�l��n� yaparken...

Çin’de 8. s�n�f Yak�nça� Tarih kitab�ndaAtatürk büyük bir devrimci olarak tan�t�l�yor

Seyit R�za’n�n �ngiliz ajan� oldu�u belgelenmi�tir.

K�l�çdaro�lu

23 KASIM 2012 CUMA

Bizim ku�ak sinema salonlar� aç�s�ndantalih ile talihsizli�i bir arada ya�amakzorunda kald�. Talihli taraf�, Beyo�-lu’nun tarihi ve de ayn� zamanda bir ön-ceki ku�aklar�n bizlere miras b�rakt��görkemli salonlar�nda film izleme olana-�� bulup bir dizi an�lara sahip olmas�n-da, talihsizli�i ise bu an�lar�n� emanet et-ti�i salonlar�n teker teker kapanmas�natan�kl�k etmekten kaynaklan�r. Çünkübizim ku�ak için bu sinemalar, yaln�zcafilmlerin gösterildi�i s�radan, bildik sa-lonlar de�il, ayn� zamanda dü�lerle an�-lar�n sakland�� bir ya�anm��l�k müzesiözelli�ini ta��r. Anne-babam�z�n elindentutup götürdü�ü çocukluk ya�lar�, ilk si-nemayla kar��la�man�n o tad�na doyumolmaz heyecan�, sonras�nda tek ba��nagitme cesaretini gösterdi�imiz yeni yet-me ça��, sevgilimizle izledi�imiz filmler,sonras�nda e�imizle derken çocu�umuz-la ayn� izleme sürecini gösterdi�imiz y�l-lar, hep bu görkemli ve tarihi sinemala-r�n bir ömür boyu koltuklar� aras�na b�-rakt��m�z an�lar demetidir. Bu sinema-lar�n her koltu�unda, izledi�imiz her fil-minde mutlaka, ama mutlaka ya�am�m�-z�n bir evresinin bir an�s� tak�l� kalm��t�r.Neler yoktur ki bu an�lar aras�nda? �lkizledi�im filmler, okuldan kaçarak gitti-�im seanslar, sevgilimin elini ilk tuttu-�um günler vs.

Onun içindir ki Beyo�lu’nda bir sine-ma kapand�� zaman yaln�zca bir sine-ma zamana yenik dü�mez, bizim ku�akiçin bir ömür boyu b�rakt��m�z an�lar dayok olup gider. Bunun içindir kapananbir sineman�n ard�ndan a��t yakmam�z.Bunu ya�ayanlar, bir ömür boyu o sa-lonlarda film izleyenler bilir.

AVM kültürüArt�k Emek, Saray, Alkazar, Elham-

ra, Venüs, Yeni Melek, Lüks ve Rüyayok. Biri de�il tümü en az�ndan yetmi�-seksen y�ll�k, yani bir de�il birçok ku�a-�a hizmet etmi� bir an�lar müzesi. De-has� bir kentin belle�i, kimli�i. Hepsiama hepsi yok olup gittiler.

Ama Beyo�lu’nun o doymak bilme-yen ve de dizginlenemeyen i�tah� bu ka-darla da yetinmiyor, hepsini ama hepsi-ni yok etmek, bir tek eski salon b�rak-mamak için elinden geleni ard�na koy-muyor.

�imdi s�ra eski Ar, yeni Sinepop da.O da tez zamanda kapanmak üzere. Bi-zim ku�a��n ö�rencilik y�llar�n�n unutul-maz sinemas�. Bir bilet kar��l��nda üçfilm izledi�imiz, kimi serial filmlerle ilkkez tan��t��m�z sinema. O da AVMkültürüne boyun e�mek üzere. Demirö-ren’lerin AVM’si yaln�z yerine yap�ld��Saray ve Lüks sinemalar�n� yok etmeklekalmad� çevresindeki sinemalar�n daölüm fermanlar�n� adeta imzalad�. ��teSinepop, i�te Emek ve de Rüya. Hiçbi-rinin gelece�i yok. Sanki birileri Beyo�-lu’nu tüm tarihi sinemalardan yoksunb�rakmak için harekete geçmi�. Dur du-rak bilmiyor. Y�k�p geçiyor, y�kamad�k-lar�n�n ise kap�lar�na kilit vurup, s�ras�gelince yok etmeye zemin haz�rl�yor.

B�rak�n eskileri, bu sinemalar�n ya-n�nda daha çiçe�i burnunda say�labile-cek Beyo�lu sinemas� bile S.O.S veri-yor.

K�sacas� Beyo�lu’nun orta yeri sine-ma de�il, bir hüzün... Dahas� bir an�larmezarl��...

Dedik ya, bunun ac�s�n� bu salonlardabir ömrün en anlaml� an�lar�n� ya�ayan-lar bilir.

Beyo�lu’nda bir sinemadaha kapanmak üzere

BURÇAKEVREN

VEYSEL BO�ATEPE

Türk Dil Kurumun (TDK)’da “dönek”; “İnançve düşüncesini değiştiren, sözüne güvenil-meyen, caygın, kaypak, kahpe” anlamındadır.Bu kavram bile tek başına bugünkü süreci özet-lemeye yetiyor aslında. Söz konusu bir med-dah, gülmece ustası olunca, az sözle çok şeyianlatanın gizemi de burada ortaya çıkıyor.Onun sanatında, aptalca kahkahalara yeryoktur. Aksine düşünmeye zorlamak, toplummenfaatine olmayan yanlışları yermek, iyi vegüzel olanı yüceltmek vardır. İşte komik ol-makla gülünç olmak bu keskin çizgide birbi-rinden ayrılmış oluyor.

Komedi kuşkusuz ki, kıvrak zeka gerektirirfakat gülünç olmak için çaba harcamaya gerekyoktur. Gülünç olmak, içine düştüğünüz du-rumun kendisidir. Kapitalizmin silik akıllararenkli imajlar yaparak, süslü ambalajlar için-de sunduğu sanat, kimi entel figürler tarafın-dan topluma uyku hapı niyetinde servis edi-lirken; Levent Kırca sanatı boyunca toplumsalgerçeklikten asla kopmamış ve uyandırmaservisi gibi çalışmıştır. Bu nedenle LeventKırca, hedef tahtasına oturtulmuştur. Kimi za-man renkli bir ekrandan kimi zaman ise gazeteköşelerinde, köşe dönmece oynayanlar tara-fından ateş altına alınmıştır ama teslim olma-mıştır. Bu nedenle önü, arkası, sağı, solu dö-nekler tarafından kuşatılmıştır.

“Saint Petersburg Balmumu Heykelleri Mü-zesi”nde balmumu heykeli bulunan ve aynı za-manda devlet sanatçısı olan Levent Kırca; sa-

natçısı olduğu aynı devlet tarafından sansür-lenmesi, yasaklanması ayrı bir durum komedi-sidir. Kuşkusuz ki komedi, mizah veya gülmecesanatının gelişim göstermesi, öncelikli olarak hoş-görüye dayanmaktadır.

‘Azınlık’, çoğunluğa uyarıdır21 yıl boyunca, mizahın hoşgörüsüne daya-

narak hazırladığı “Olacak O Kadar” adlı tel-evizyon programı ilk kez bu kadar mesnetsiz vedayanaksız gerekçelerle sansürlendi, baskılan-

dı ve sonunda yasaklandı. “Azınlık”la çoğunlu-ğu uyandırmaya kalkıştığından peşine hafiyelertakıldı, oyun salonları bomba ihbarıyla saboteedilmeye çalışıldı. Yasaklar, baskılar, yaptırım-lar Levent Kırca gibi devrimci bir kişinin duru-şunu yine de bozamazdı, eğip bükemedi.

Sözde aydınlar, sanatçılar, şarkıcılar kahv-altı eşliğinde kapitalist sisteme entegre olarakçağdaş mandacılığa terfi ederken Levent Kır-ca, bir mevziden diğer cepheye koşarak ulusalçıkar ve değerlerimizi savunmayı kendine gö-

rev addetti. Çünkü o sanatının gereğini yapı-yordu ve Kemalizm’in ön koşulunun, antiem-peryalist/kapitalist olmak olduğunun duyarlı-lığı ve bilincindeydi.

Cumhuriyetin tüm değerleri, yerli işbirlikçi-ler eliyle revize edilip yeniden şekillendirilirkenhalka “tarafsız ve doğru” haberi vermekle me-sul kimi gazeteler ve gazetecilerin etiket fiyat-ları, iktidar tarafından belirlendi ve satın alındı.Toplumu dönüştürmek, evirip çevirmek için top-lum mühendisleri icat edildi ancak Levent Kır-ca gibi Kemalist bir devrimciyi satın alacak parahenüz basılmamıştı. Basılmış olsaydı bile insanonuru, yurtseverlik, doğruluk gibi değerler Le-vent Kırca için öncelikliydi.

Sansürden dönek çıktıSansür, baskı, tehditler karşısında yılmadı;

önce insan yanını kuşanıp “Aydınlık” gazete-sinde haftada bir yazmaya başladı. Kendineözgü dil ve üslubuyla, ülkede olup bitenleri veyaolup bitmeyenleri değerlendirirken, kendisinekarşı cepheler alındı, saflar tutuldu. İşte bu cep-he almaların, yıldırma politikalarının tehdit,sansür ve yasakların, kısacası kuşatmanın so-nucunda “Önüm Arkam, Sağım Solum Dö-nek!” adlı kitap çıktı. Levent Kırca; Aydınlıkgazetesindeki yazılarının şimdilik toplamı olanbu kitapla, duruma göre kimlik ve kişilik de-ğiştiren düzen adamlarına yanıt vermekle kal-mıyor, aynı zamanda zihniyet savaşını örnek-lendirerek hicvediyor.

(Levent Kırca / “Önüm Arkam, Sağım SolumDönek” / Kırmızı Kedi Yay. / 192 Sayfa)

[email protected]

AN

MA

Türk tiyatrosununusta ismi, Şehir Ti-yatroları genel sa-nat yönetmenlerin-den, tiyatro ve sine-ma oyuncusu, tiyat-ro yönetmeni VasfiRıza Zobu, ölümü-nün 20. yılında Be-şiktaş’taki YahyaEfendi Mezarlı-ğı’ndaki kabri ba-şında vasiyeti üzerine neyzen eşliğindeanılacak. 23 Kasım (bugün), saat11.00’deYahya Efendi Mezarlığı’nda dü-zenlenecek törene sanatçının ailesi, dost-ları, İBB Şehir Tiyatroları Genel SanatYönetmeni Hilmi Zafer Şahin ve İBB Şe-hir Tiyatroları Müdürü Salih Efiloğlu ileŞehir Tiyatroları çalışanları katılacak.

Vasfi Rıza Zobuneyzenle anılacak S

ER

Gİ

Ahmet Hıdır’ın “Parçalı Bulutlu” adlı resimsergis, Bindallı Sanat Galerisi’nde bugün (23Kasım) açılacak. Sanatçının akrilik ve karışıkteknikle yaptığı 30 yapıtında; gündemdeki içburkan gelişmelerin bireyin hayatına etkisini,iletişimsizlik soru-nuyla parçalanan ha-yatları, yalnız birey-lerden tüm toplumauzanan acıları ve çe-lişkileri ele alıyor. AliKoçak atölyesindedesen, figür ve renkçalışmaları yapanressam; yine insanilişkilerini, bireyin hem coşkusunu hem hüz-nünü ele aldığı bir sergiyle sanatseverlerinkarşısına çıkacak. Sergi, 13 Aralık akşamınadek Bindallı Sanat Galerisi’nde 10.00 ve20.00 saatleri arasında gezilebilir.

OY

UN

Devekuşu Kabare Tiyatrosu’nun unutulmazoyunlarından “Yasaklar”, Kandemir Konduktarafından yeniden yazılarak sahneye taşın-dı. Müjdat Gezen’in sahneye taşıdığı oyun,Manisa Belediyesi Kültür Merkezi Lale Sa-lonu’nda sahnelendi. Atatürkçü DüşünceDerneği tarafından düzenlenen gösterimdeyeni “Yasaklar” izleyicilerden büyük alkış aldı.Günümüzdeki yasakların eleştirel komedisi-ni yapan oyunun müzikleri de Seçil Akın’a ait.MET�N DURMAZ / MAN�SA

AL� RIZA ÖZKAN

Sümela’nın Şifresi: Temel, ikinci filmi Mos-kova’nın Şifresi: Temel ile gösterime giriyor.Temel’in maceralarının uluslararası bir boyutataşındığı ikinci filme ilginin de, Trabzon’da ya-pılan galada yaşanan izdihamı dikkate alırsaksüreceğini söylemek yanlış olmaz. Temel ta-rihsel bir Karadeniz karakteri olmanın öte-sinde, Alper Kul’un şahsında Trabzon’daçoktan benimsenmiş durumda.

Temel ikinci macerasında da saflık dere-cesinde dürüst, eşine sadık ve kötülerin düş-manı olmaya devam ediyor. Birinci filmde gön-lünü kaptırdığı zengin kızı ile evlenmesini sağ-layan altınları polise teslim eden Temel, ulus-lararası bir çetenin düşmanlığını kazandığınınfarkında bile değildir. Ancak, Temel ve ar-kadaşları çeteye hak ettiği dersi verirler.

Yerel bir figürü ülke çapında sevilen ve be-nimsenen bir film karakterine dönüştürmekgibi zor bir işin üstesinden gelen Adem Kılıçve Yılmaz Okumuş işbirliği bu filmde de sü-rüyor. Filmin hikayesinin de, oyunculuk ve tek-niğinin de tempolu ve eğlenceli bir film izle-

meyi sağladığını söyleyebiliriz. YönetmenAdem Kılıç da, sanırım birinci filmin getirdi-ği güvenle daha rahat hareket etmiş.

Bir direnç noktası Yerel hikaye ve karakterlerden film yapmak

başlı başına bir handikap olsa da, son yıllar-da ülkemizde özellikle de Ege, Trakya ve Ka-radeniz hikayelerinin yoğun ilgi ile karşılan-dığını gözlemliyoruz. Karadeniz’in en ünlü ka-rakteri Temel’in bir güldürü filminde konuedilmesi elbette yeni değil. Ancak, YılmazOkumuş’un Keloğlan, Nasrettin Hoca gibifarklı tarihsel kişilikleri de Temel ile birleş-tirmesi, yerel bir figürden yola çıkarak ulusalçapta bir sinema kahramanı yaratmayı sağ-lamış diyebiliriz.

Başta yönetmen ve senarist olmak üze-re tüm ekip ikinci filmin gişe başarısının bi-rinci filmi geçeceği konusunda iddialı. Bek-leyip göreceğiz. Ancak, yurtdışından gelengüldürü filmleri ile kıyasladığımızda, Mos-kova’nın Şifresi: Temel filminin yerli sine-mamız için başarılı bir direnç noktası ya-rattığını söyleyebiliriz.

Moskova’nın Şifresi: TemelYönetmen: Adem Kılıç

Senaryo & Hikaye: Yılmaz OkumuşMüzik: Kemal Sahir Gürel

Görüntü Yönetmeni: Ercan ÖzkanOyuncular: Alper Kul, Aslıhan Güner,

Ruhi Sarı, Salih Kalyon, Ayşegül Günay,İsmail Hakkı, Çetin Altay, Necip Memili,

Emin Albayrak, Anastasiya Pavelyeva,Duygu Şen, İsrafil Köse, Seymen Aydın,Erdem Baş,Gülden Güney, Barış Sezer,

Sinan BengierTürkiye, 2012, 100 dakika

� � � � �

‘Moskova’nın�Şifresi:�Temel’de,�bölgesel�karakter�ulusal�bir�sinema�kahramanına�dönüşüyor

Temel’in maceraları devam ediyor

Yeni ‘Yasaklar’sahnede

İnsanın “ParçalıBulutlu” hali Bindallı’da

Meddah�ve�gülmece�ustası�Kırca,�sanatında�aptalca�kahkahalara�yer�vermiyor

Ateş hattındakiustadan gelen sesSansür, baskı ve tehditlere Aydınlık gazetesindeki yazılarıyla yanıtveren Levent Kırca, bu yazılarını ‘Önüm Arkam, Sağım SolumDönek!’ adıyla kitaplaştırdı. Kırca kitabında, ülkede olup bitenleriveya olup bitmeyenleri, kendine özgü dil ve üslubuyla anlatıyor

Beşiktaş’ta Samet Aybaba öncekigün Şampiyonlar Ligi A Gru-bu’nda oynanan Dinamo Kiev-Paris Saint-Germain karşılaş-masını izlemek için Kiev’egitmişti. PSG’de forma giyenNene’yi izleyen Aybaba dünöğle saatlerinde İstanbul’a

döndü. Havaalanında açıklamalardabulunan Aybaba, maçta 87 dakika for-ma giyen Nene’nin takip ettikleri biroyuncu olduğunu belirterek, “Kendisi-ni dün canlı izleme fırsatı buldum. Per-formansı olumluydu ancak sadece 1maça bakarak karar veremeyiz” dedi.

Ligde Antalyaspor’u deplasmanda 5-3mağlup ederek, bu ekibin yanı sıra liderGalatasaray ile arasındaki puan farkını3’e indiren Beşiktaş, 13. hafta mücadele-sinde bu akşam evinde Akhisar Belediyes-por’u konuk edecek. BJK İnönü Stadı’ndasaat 20.00‘da başlayacak maçı hakem Ha-lis Özkahya yönetecek.

23 KASIM 2012 CUMA

‘ORDU’DA DENİZ OLMASI AVANTAJ’Orduspor’un tecrübeli teknik direktörü Hector Cuper, Ordu’yagelirken büyük bir beklentisinin olmadığını belirterek, “İlkbaşta buraya adapte olmayı düşünüyordum. Ordu’da denizinolduğun bilerek gelmek benim için avantajdı. Karadeniz insanısıcakkanlı ve mütevazı. Bu benim için çok çok önemli.” dedi.

‘RONALDO İLE YARIŞMIYORUM’

Dosya No: 2011/7 �z.�uyu- Tapu Kayd� : Antalya ili, Alanya ilçesi, Demirtaş köyü, Kızılyer mevkii, 635 parsel de 11.766,00 m2 yüzölçümlü tarla nitelikli taşınmazHali Haz�r Durumu : Parsel Demirtaş kasaba merkezine yaklaşık 600-700 m, Alanya ilçe merkezine yaklaşık 25 km.mesafededir. Taşınmazdenize ve Antalya-Mersin D 400 karayoluna ve denize yaklaşık 1 km. mesafededir. Parsel üzerinde çoğunluğu yıkılmış harabe şeklinde eski bi-na kalıntısı vardır. Parselde aktif bir tarımsal faaliyet yoktur. Taşınmazın içerisinden geçen toprak yok olmasına rağmen kadastral yolu yoktur.Parsel in yakın çevresinde imar uygulaması vardır, fakat imarda olan yollar henüz açılmamıştır.Taşınmaz % 10-20 lik kısmı düz sayılmakta, ge-riye kalan kısımları güneyden kuzeye doğru yaklaşık %15-20 eğime sahiptir. Parsel üzerinde kısmen zeytin araçları vardır, fakat genellikle çalı-lıklar ve yabani ağaçlar vardır. Taşınmazın bulunduğu bölgede yapılaşma vardır. Taşınmazın deniz manzarası yoktur. Parselde elektrik, su, alt-yapı, ptt vb.belediye hizmetleri henüz yoktur.�mar Durumu : Parsel iar planı içerisinde değildir. Fakat yerleşik alanlar sınırları içerisindedir. Taşınmazın dörtbiryanı tapulama harici alanile çevrili olduğundan kadastral yolu olmadığından yapılaşma yapılmasına uygun değildir. Tarım alanı olarak kullanılabilir.Muhammen Bedeli : 588.800,00 TLSat�� Saati : 09:30 - 09:35 Aras�Sat�� artlar� : 1- Satış 07.01.2013 günü yukarıda belirtilen saatler arasında ALANYA ADLİYESİ MEZAT SALONUNO: B-2 ALANYA ad-resinde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen değerin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satışve paylaştırma giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedele alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak şartiyle 17.01.2013günü ALANYA ADLİYESİ MEZAT SALONUNO: B-2 ALANYA adresinde yukarıda belirtilen saatler arasında ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu ar-

tırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Şu kadar ki, artırma bedelinin malıntahmin edilen kıymetinin % 40 ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka pa-raya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir.2- Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin %20’si nispetinde Türk Lirası peşin para veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminatmektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tapu alım harcı, damga ver-gisi ile K.D.V. alıcıya aittir. Birikmiş vergiler ve tellaliye ücreti satış bedelinden ödenir.3- İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu taşınmaz üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgelerile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaştırmadan hariç bırakılacaktır.4- İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son iha-le bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıcahükme hacet kalmaksızın Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır.5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir.6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dos-ya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur.İş bu ilan tebligat yapılamayan ilgililere tebligat yerine kaim olmak üzere ilan olunur.(*)İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleride dahildir.(İİK.m.126) BASIN: 72959 (www.bik.gov.tr)

T.C. ALANYA 2. �CRA MÜDÜRLÜ�Ü TA�INMAZIN AÇIK ARTIRMA �LANI


2008/5138 E03 KASIM 1012 Tarihinde Aydınlık Gazetesinde 67962 ilan numarası ile İstanbul 10.İcra Mü-dürlüğü’nün 2008/5138 Sayılı dosyasından çıkan gayrimenkul satış ilanın ilanen tavzihidir. Gayrimenkul İmar Durumu kısmında 2.satırda Koruma Bölge Kufuhı’nun yazılmış olup doğru-su “Koruma Bölge Kurulu’nun”dur.Gayrimenkul Mali Hazır Durumu kısmında sehven yazılmış olup, doğrusu “Gayrimenkul Hali Hazır Durumu”dur.Gayrimenkul Hali Hazır Durumunda kısmında 2 maddede Zemin kal 2.Bağımsız bölüm sehvenyazılmış olup, doğrusu “zemin kat 2.Bağımsız bölüm”dürGayrimenkul Hali Hazır Durumunda kısmında 2 maddede Girişi Mıhçılar Gaddesindendir sehven yazılmış olup, doğrusu “Girişi Mıhçılar Caddesindendir.”

Gayrimenkul Hali Hazır Durumunda kısmında 3 maddede Girişi MıhçılarGaddesindendir sehven yazılmış olup, doğrusu “Girişi Mıhçılar Caddesindendir.’’Gayrimenkulun kıymeti kısmında 2 satırda Fatih ilçesi Kırınasti mahallesi sehven yazılımış olup,doğrusu “Fatih ilçesi Kirmasti mahallesi”dirSatış şartları kısmında 1 maddesinde Fatih ilçesi Kırınasti mahallesi sehven yazılımış olup, doğ-rusu “Fatih ilçesi Kirmasti mahallesi”dirGayrimenkul Hali Hazır Durumunda 5 madde 5 satırdaki kullanım alanı yaklaşık 58.50m2’dirsehven yazılmış olup, doğrusu “kullanım alanı yaklaşık 58.50m2”dirSatış şartlan kısmında 10 satırda a-maddesinde, birinci açık artırması 18 Aralık 2012 kısmı seh-ven yazılmış olup, doğrusu “ikinci açık artırma 18 Aralık 2012”dir.Satış şartları kısmında 11 satırda b-maddesinde, birinci açık artırması 18 Aralık 2012 kısmı seh-

ven yazılmış olup, doğrusu “ikinci açık artırma 18 Aralık 2012”dir.Satış şartları kısmında 12 satırda c-maddesinde, birinci açık artırması 18 Aralık 2012 kısmı seh-ven yazılmış olup, doğrusu “ikinci açık artırma 18 Aralık 2012”dir.Satış şartları kısmında 13 satırda d-maddesinde, birinci açık artırması 18 Aralık 2012 kısmı seh-ven yazılmış olup, doğrusu “ikinci açık artırma 18 Aralık 2012”dir.Satış şartları kısmında 14 satırda e-maddesinde, birinci açık artırması 18 Aralık 2012 kısmı seh-ven yazılmış olup, doğrusu “ikinci açık artırma 18 Aralık 2012”dir.Satış şartları kısmında 6 madde 2 satırda Müdürlüğünün 200/5138/Esas sayılı sehven yazılmışolup, doğrusu “Müdürlüğünün 2008/5138 Esas sayılı”dır. ilanen tavzih olunur


�STANBUL 10.�CRA MÜDÜRLÜ�Ü TAVZ�H �LANI


Türkiye, kendi ölçeğinde iyi futbolculardan olu-şan milli takımı, 90’ların sonunda yakaladı veo jenerasyon 2002 Dünya Kupası 3.lüğüyle gör-evini tamamladı. Bu başarıyı sistematik hale ge-tirecek ana stratejimiz olmadığı için de deva-mı gelmedi. 2002 sonrasında; 2008 Avrupa Şam-piyonası dışındaki 4 büyük turnuvada da ele-meleri geçemedik, hatta 5.sinde de zor görü-nüyor.

En iyi teknik adamımız olduğu söylenen Fa-tih Terim’le 2006 ve 2010 dünya kuplarını ıs-kaladık. Çünkü, total olarak futbol düzenimizbuna uygun değil. Biz bir futbol ülkesi değilizzaten, kendimizi kandırıyoruz sadece. Haleporadaysa, arşın burada. Bugüne dek, 19 Dün-ya Kupası ve 14 Avrupa Şampiyonası olmaküzere toplam 33 büyük organizasyondan, sadece5’inde yer alabilmiş bir ülkeye “futbol ülkesi”diyebilir misiniz? Neticede sözünü ettiğimiz ta-kım, 89 yılda 500 maç oynayıp, hala galibiyet sa-yısını yenilgi sayısıyla eşitleyememiş bilançoyasahip. Ülke olarak çağdaş dünyanın tersine yol-culuğumuz, bilimden uzaklaşıp dogmalarayaklaştıkça da işimiz zor demektir.

Gurbetçiler çare değilİyi futbolculardan söz ediyorduk. Ne yazık

ki, Türkiye’nin son dönem “iyi futbolcu” en-vanterinde kayıtlı olanlar sayıca yetersiz. Avcıbelki de bu sorunu aşmak için, rotasını Avru-pa’daki Türk kökenli futbolculara çevirdi.Çoğu Bundesliga orijinli gençleri aldı, oynattı.Gördük ki, onlar derdimizin çaresi değil. ÇoğuAlman altyapısına karşın, vasat takımların va-

sat oyuncuları. Mesut Özil kalibresindekiler debize düşmüyor, kapanın elinde kalıyor genel-likle. Teknik adamlık yeteneği de, olanaklarınelverişsiz olduğu böyle hallerde gerekiyor.Oysa geride kalan maçlarda böylesi bir ışık ver-medi Avcı.

Abdullah Avcı’ya nokta koymadan, kendi-sine dostane bir uyarıda bulunalım. Konumugereği her sözü önem taşıdığından, sözcükle-rini dikkatli seçmeli hoca. NTV Stüdyosu’ndasöylediği, “Ulusal Milli Takım” gibi gaflaryapmamalı. Ya da Macaristan maçı arifesindebirkaç kez tekrarladığı”... Neler olacağını ‘ta-sarruf’ edebiliyorum” türünden yanlış kelimeseçimleri yapmamaya özen göstermeli.

Hovarda başkanBir de işin mali yönüne bakalım. Futbol eko-

nomimizin büyüklüğü yapay bir şişkinliğe sa-hip. Geniş kitlelerin futbola olan ilgisiyle, iş-

tahı kabaran spon-sorların ve yayıncı ku-ruluşun büyüttüğüpastayı hak eden birkalite yok futbolu-muzda. FIFA veUEFA kantarları dabunu doğruluyor. Pi-yango zenginlerine has“fazla para” şaşkınlı-ğıyla, har vurup har-man savurma sürüyor.Milli Takım için de durum farklı de-ğil. Federasyon’un resmi kayıtlarınagöre 2002’den sonra “Milli Takımlar” ka-leminden harcanan para 328 milyon lirave giderek de artmakta... Son yılın bilan-ço döneminde rekor kırarak 65 milyon li-raya dayandı. Şimdiki Başkan’ın hovar-dalığını da dikkate alırsak, seneye nasıl birrakamla karşılaşacağımızı tahmin etmekzor değil. Çünkü Başkan 40 yıl önceki yö-netici profiliyle, primleri 50’den 60’a çı-karıveriyor aklına esince. Saçtığı para ke-sesinden çıkmıyor nasılsa.

Bu tatsız tabloyu düzeltmek, her şeyin ol-duğu gibi futbolun da “gerçek sahibi” eskiamatör küme futbolcusu Başbakan’a düşü-yor. Bir “çılgın proje” bekliyoruz kendisin-den... Milan’ın sahibi Berlusconi, UEFABaşkanı Platini gibi dostlara da sahip Baş-bakan dururken, futbolun seviyesini yük-seltmek “Taktik Direktör” Nihat Doğan’a düş-mez herhalde... - BİTTİ -

3

TFF HOLDİNG!TFF HOLDİNG!TFF HOLDİNG!TFF HOLDİNG!TFF HOLDİNG!TFF HOLDİNG!TFF HOLDİNG!TFF HOLDİNG!TFF HOLDİNG!Futbol ekonomimizin büyüklüğü yapay bir şişkinliğe sahip. Federasyon’un resmikayıtlarına göre 2002’den sonra “Milli Takımlar” kaleminden harcanan para 328milyon lira ve giderek de artmakta. Şimdiki Başkan’ın hovardalığını da dikkatealırsak, seneye nasıl bir rakamla karşılaşacağımızı tahmin etmek zor değil

Futbolda Avrupa’nın suçlu ülkesiyiz!

HALİT DERİNGÖR

Türkiye, Fenerbahçe maç�nda yanl�� penalt�veren hakemi tart��yor. Tam bir narkoz.Sava� kap�m�za dayanm��, süpermarketlergiyim, ku�am� soka�a dökmü�a ma alanyok. Sürprodüksiyondan kriz var. Kredikartlar� borçlar� trilyonlar� a�m��, bankalar,mevduat s�k�nt�s� nedeniyle nerdeyse yoldangeçenleri içeri sokacak. Özel sector tüketimmaddelerini pazarlamak için alabildi�incereklam yap�yor... Böylesine bir durumdabiz, penalt� var m�yd� yok muydu? Onu tart�-��yoruz. Hakem yanl�� yapt�? Neden yapt�?Kim sebep oldu? �artlanm�� m�? Yaz�l� ba-s�n, kamuoyu ve ekranlarda senaryolar yaz�-l�yor. Eski bir futbolcu olarak, hem kendi ül-kemde, hem de yabanc� ülkede yanl�� yap-mayan hakem görmedim. San�yorum hiçkimse de görmemi�tir. Yüzler, binlerce ör-nek vard�r. Ne yaz�k ki hakemler her zamanyönetimlerin develeridir. Gelen kamç�lar gi-den kamç�lar. Tak�m galip gelirse meseleyok ama tersi durumda hakem suçludur.

F�rat Ayd�nus hata yapt�. Do�ru. Ben dekabul ediyorum. Ama i�i abartm�yorum.Dü�ünelim, bir pozisyonda 2 futbolcununayn� anda kafaya ç�kt��n�. Yap�lan bir anor-mal harekette hangisinin hakl�, hangisininhaks�z oldu�unu belirlemek çok zordur. Pekibiz hakemlerin hatalar�nda dünyay� aya�akald�r�yoruz da yirmibe�-otuz milyon avro’yamâl olan futbolcular�n hatalar�n� görmezdengeliyoruz. Onlar hata yapm�yor mu? Evren-sel boyutta gördü�ümüz futbolcular, bom-bo� kale kar��s�nda topu auta atm�yor mu?Ama halk�m�z, rakip tak�ma gol at�ld� m�her�eyi unutuyor. Ne hata kal�yor ortada nebeceriksizlik.

Hakem bir saniye içinde, pozisyonu gö-recek, pozisyon beynine girecek, oradaanaliz-sentez olacak ve sonunda hatas�z ka-rar ortaya ç�kacak. Bu her zaman mümkünolabilir mi dersiniz? Ortaya ç�kar da, ç�kmazda. Her zaman gerçek ve do�ru karar� ver-mek insan�n do�as�na ayk�r�d�r.

Hakemler �artlan�r m�? Bilemiyoruz.Ama Fenerbahçe maç�ndaki hakem için neyaz�k ki Aykut Hoca da �artlanm��l�k ifadesi-ni kulland�. Kim �artlam��? Nas�l �artlanm��?Bunu söyleyemiyor. �ike davas� henüz so-nuçlanmad�. Böyle bir durumda hakemin�artlanm��l�� dü�ünülebilir mi? Centilmenli-�in “C”si bile olmad�� ülkemizde, sahadabir tak�m aldatmac�l� hareket yaparak, hiçbir �ey yokken yerlere yatmak, ba��r�p ça-��rmak, neredeyse “öldü” diyebilece�imizanda yerden kalk�p, frikik atanlar, seyirciyitahrik eden futbolcular kar��s�nda hakemlernas�l karar verir?

Bir zamanlar yabanc� ülkeden hakem ge-tirmi�tik ama onlar�n Türkiye’de i�ledi�i her-zeler Kurtdereli Masallar� gibi dilden dile do-la��yor. Ne yapt�klar�n� eski bir futbolcu ola-rak anlatmaya dilim varm�yor.

Aykut Hoca da bu ülkede futbol oynad�.Bunlar�n hepsini biliyor. Bu hakemler önün-de gol kral� da oldu. Bu maçta hakemin, üs-tüne yürümesi, centilmenli�e hiç yak��mad�.�unu da Kabul edelim ki hakemler tanr�lar�narabas� ile dünyaya gelmezler. Bu ülkedeya�ayan hakemlerimize de sayg� göstermekgerek. Hele hele Aydunus gibi tam Avru-pa’da maç idare edece�i günlerin arefesin-de.

�uras� bir gerçek ki, futbol konusundaAvrupa’n�n suçlu ülkesiyiz. Geçen y�llarda�sviçre Milli Tak�m� olaylar�, Taksim’de öldü-rülen 2 yabanc� taraftar ve UEFA’n�n önün-de henüz sonuçlanmam�� da� gibi �ike dos-yalar�, �imdi de Galatasaray’l� taraftarlar�nMenchester United Tak�m�n�n geli�i esna-s�nda sebebp oldu�u görüntüler. Avrupa bizinas�l tan�s�n ki?

Şampiyonlar Ligi’ndeManchester United’ı ye-nerek grubunda ikincili-ği bırakmayan Galata-saray, gözünü SüperLig’e çevirdi. Yarın oy-nayacağı Elazığspor maçıhazırlıklarına ara ver-meden başlayan Sarı-Kırmızılılar’da, Manc-hester maçı 11’inde yeralan 7 yabancıdan birikulübeye gidecek. Manu

karşısında sahaya Muslera,Eboue, Dany, Riera, Melo,Amrabat ve Elmander’i sü-ren Fatih Terim’in, o tek de-

ğişikliği de forvet hattındaElmander’den yana kul-

lanması bekleniyor.Melo ve Amra-

bat’ın uzun zaman son-ra sergilediği olumluperformans dene-yimli çalıştırıcı-nın dikkatini çe-kerken, İsveçliyıldız ise yeriniUmut Bulut’abırakabilir. Te-rim, ayrıca Sel-çuk İnan’ın sarıkart cezasındandolayı da ortaalanda zorunlu birdeğişikliğe gidecek. Bumevkii için elinde fazla-sıyla alternatifi bulunan FatihTerim’in, Hamit’i ortaya çe-kerek, sağ kanatta Emre Ço-lak ya da Engin Baytar’a görevvermesi bekleniyor.

TERİM TAKIMIDEĞİŞTİRİYOR

Galatasaray’da Fatih Terim tarafından

kadro dışı bırakılan ve antrenmanlarına

Florya Metin Oktay Tesisleri’nde A2 Ta-

kım’ın kadrosuna alınmayan Okan Derici

ile birlikte devam eden Milan Baros, ocak

ayında veda ediyor. İstanbul’a gelerek Ali

Dürüst ile görşen Baros’un menajeri

Paska, görüşmeden olumlu sonuçlaayrıldı ve Çek golcünün ara trans-fer döneminde bonservisini de

alarak ayrılması kesinlikkazandı.

Baros veda ediyor

Manchester zaferi sonrası, Galatasaray’da gözler yeniden ligeçevirdi. Fatih Terim, Elazığ’da Elmander’in yerine Umut’a görev

vermeyi planlarken, Selçuk İnan’ın cezalı oluşu deneyimli teknik adamı orta sahada zorunlu rotasyona itecek

Barcelona’nın Arjantinli yıldızı Messi, açıklamalarda bulundu.Kendisini çok hırslı olarak tanımlayan Messi, “Yıllar boyunca attığımgoller kendimi geliştirmek ve şimdiye kadar kazandıklarımızınhakkını vermek içindi. Cristiano Ronaldo ile yarışmıyorum. Tekamacım kulübüm ve Arjantin için çalışmak” dedi.

BEŞİKTAŞ-AKHİSAR BLD.SAAT: 20.00STAT: �nönü

HAKEM: Halis ÖzkahyaYAYIN: Lig TV

Nene takibi!

Konuk Akhisar

23 KASIM 2012 CUMA

MAÇA 1 SAAT KALA CEZA YAĞDITürkiye Futbol Federasyonu Profesyonel Futbol Di-siplin Kurulu (PFDK), Eskişehirspor-Fenerbahçemaçındaki olayları karara bağladı. Aykut Kocaman’a1 maç ceza veren PFDK, Caner Erkin’e ise 2 maç cezaverdi. Cezaların Marsilya-Fenerbahçe maçına 1saat kala açıklanması tepki toplarken, kulübe de ay-rıca 50 bin lira para cezası verildi.

1 İYİ, 1 KÖTÜ HABEREuroleague (A) Grubu’nda mücadele eden Fener-bahçe, gruptaki 7. maçında Sloven ekibi Union Olim-pija’yı sahasında 85-68 mağlup etti. TemsilcimizdeBogdanovic 19 sayıyla takımın en skorer ismi olur-ken, McCalebb 13 sayı üretti. Euroleague’deki diğerbir temsilcimiz Anadolu Efes ise Yunanistan ekibiOlimpiakos’a 75-53 mağlup olmaktan kurtulamadı.

Alınacak 1 puanın gruptan çıkma yolunda yeterliolacağını bilen Sarı-Lacivertliler mücadelenin ilkbölümlerinde tutuk bir futbol sergiledi. Fransıztemsilcisi ilk yarının ortalarına kadar topu aya-ğında tutup rahat bir oynasa da etkili bir pozis-yon üretemedi. Daha sonra biraz toparlanmayaçalışan temsilcimiz rakip kaleye yüklenmeye baş-ladı. Atılan uzun toplarla gol aramaya çalışanSarı-Lacivertliler, Sow’a yeterli desteği vereme-yince etkili olamadı.

Her iki takımın da oynadığı kontollü futbolsonucunda ilk yarı bitmek üzereyken Fener-bahçe golü buldu. 40. dakikada Cristian’ın kul-landığı kornerde yapılan ön direk taktiği yineişe yaradı. Gökhan’ın aşırdığı top Bekir’de kal-dı, milli stoper harika bir rövaşata ile temsil-cimizi 1-0 öne geçirerek soyunma odasına ga-lip girmemizi sağladı.

İkinci yarıda iyice geriye çekilen temsilzci-miz skoru korumayı başarırken, Marsilya’nınetkili ataklarında Volkan gole izin vermedi.Oyunun son bölümünde üst üste ataklar ge-liştiren Fransız temsilcisi beraberlik golünü bu-lamazken, Sarı-Laciverliler sahadan 1-0 galipayrılarak adını bir üst tura yazdırmasını bildi.

Grupta liderliği elindebulunduran Fenerbahçe,

deplasmanda Marsilya’yı 1-0mağlup ederek adını bir üst tura

yazdırmayı başardı.Temsilcimize galibiyeti geriten

golü 40. dakikada Bekir İrtegünharika rövaşatasıyla kaydetti

Fenerbahçe aklını kullandı[email protected]

ONUR BELGE

Fenerbahçe, Avrupa’da t�rmand�rd�� futbolunaMarsilya’da yeni bir sayfa ekledi.Sar� lacivert-lilere bir puan gruptan ç�kmak

için yetecekti. Böylece son maça turu ga-rantilemi� olarak ç�kacakt�. Tüm maç� bununhesab� ile oynayan temsilcimiz,

gerçekten akl�n� kulland�. Müthi� bir kont-rol futbolu oynad�. Aya�a toplarla maç�n sonbölümüne dek rakibinin odunu

h�zland�rmas�na izin vermedi.Sezon ba��ndan bu yana sar� lacivertliler bel-

ki de ilk kez bu kadar sorunsuz ve tam kad-rolar�n� sahaya sürdüler. Her geçen

gün formunu t�rmand�ran ve kendisini ge-li�tiren Bekir bu futbol içinde en sivrilen futbolcuoldu. Bekin yaln�zca

kesicilikte kalmad�, haz�rl�k paslar�na da kat-k�da bulunarak orta alana bir anlamda destekoldu.

Solda Caner-Hasan Ali, Sa�da Gökhan veKuyt, göbekte ise Christian ile Mehmet Topalalan savunmas�nda mükemmeldiler. Zira

kar��lar�nda gerçekten de topu h�zland�rd�-��nda özellikle iki Ayew’leri ile tehlikeli olabi-lecek bir tak�m vard�. Üstelik

sürekli hakemle oynayarak penalt� beklediler.E�er hakem �ngiliz olmasayd�, belki de bu is-teklerine ula��rlard�. Hele maç�n

son dakikalar�nda Fenerbahçe’nin skoru ko-rumak istedi�i dakikalarda iki pozisyon var ki,bizim hakemlere de ders olmal�.

Bunlar�n birinde Ayew’e kendini aldatmaktansar� bile verdi �ngiliz hakem.

Planlanm�� futbol, bildi�imiz bir “çal��lm��”hareketle gol getirdi. Devrenin son bölümünegirilirken Christian korneri

Gökhan’�n kafas�na kulland�. O çok güzelbir s�çray��la kafayla geriye çevirdi. Ama golüatan sürpriz bir isim oldu. Bekir

röve�ata ile kalecinin sa� kö�esinden sar� la-civertlilerin zaferini ilan eden golü att�. Bu ga-libiyet ile Fenerbahçe

gruptan lider olarak ç�kmay� garantilerken,ülke puan�na da çok önemli katk�da bulunmu�oldu. �kinci yar�daki de�i�iklikler

tümüyle taktik icab� ve skoru korumak için-di. Bu puana ula�an temsilcimizi ve Teknik Di-rektör Aykut Kocaman’� hep birlikte

alk��l�yoruz.

FENERBAHÇEMARSİLYA

0 1Volkan ***Hasan Ali **Bekir ***Yobo ***Gökhan **M.Topal **Meireles **Cristian *Dk.89 Selçuk ?Caner ***Dk.85 Stoch ?Kuyt **Sow *Dk.80 M.Topuz ?

T.D.: Aykut Kocaman

Mandanda **Abdallah **Mendes *Morel *Fanni *Barton **Dk.85 Jobello ?Abdullah **Amalfitano **J.Ayew *A.Ayew **Raspentino *Dk.69 Cehyrou *

T.D.: Elie Baup

Gol: Dk.40 Bekir (F.Bahçe)Sarı kartlar: Mendes, J.Ayew, A.Ayew (Marsilya),

Bekir, M.Topal (F.Bahçe)Hakem: Martin Atkinson

Stad: Velodrome

O G B M P

FENERBAHÇE 5 4 1 0 13

M’GLADBACH 5 2 2 1 8

MARS�LYA 5 1 2 2 5

L�MASSOL 5 0 1 4 1

1.2.

4.3.

Diğer�Sonuç:

M’Gladbach�2-0�AEL�Limassol

C GRUBU PUAN DURUMU

1-0

Maç öncesinde Marsilyatribününde bir taraftarın

Yunanistan bayrağı açmasıSarı-Lacivertli taraftarların

tepkisini çekti. BulunduklarıGanay tribününden, bayrağın

sallandığı kale arkası tribününedoğru yönelen Türk seyircilertepkilerini dile getirirken aynı

zamanda çok sayıda koltuğu dakırıp tribünden aşağıya attı.

Gerginliğin yaşandığı bölgeyegörevliler sevk edildi.

FransızlarYunan

bayrağı açtı

FRANSA’DA TÜRK İHTİLALİ!FRANSA’DA TÜRK İHTİLALİ!FRANSA’DA TÜRK İHTİLALİ!FRANSA’DA TÜRK İHTİLALİ!FRANSA’DA TÜRK İHTİLALİ!FRANSA’DA TÜRK İHTİLALİ!FRANSA’DA TÜRK İHTİLALİ!FRANSA’DA TÜRK İHTİLALİ!FRANSA’DA TÜRK İHTİLALİ!

Documents

Kılıçdaroğlu’nun SÖYLEYENE DEĞİL SÖYLETENE BAK