Upload
others
View
4
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
Murat Dursun Tosun
1
KUYUD-I KADİME ARŞİVLERİNDE ULUCAK (ALUCRA) VE KUVATA
NAHİYESİ
Kuyûd-ı Kadime Arşivi’nde muhafaza edilen bu defter ve belgeler; Osmanlı askeri,
siyasi, iktisadi, hukuki, coğrafi, sosyal ve kültürel tarihini ortaya koymakla, yalnız ülkemiz
tarihi için değil, Osmanlı’dan ayrılarak bağımsız olmuş otuza yakın ülkenin de milli tarihlerini
ortaya çıkaracak kayıtları ihtiva etmesi bakımından büyük önem arz etmektedir.
Sözlükte kayıtlar anlamına gelen “kuyûd” kelimesi ile eski anlamında “kadim”
kelimelerinin birleşiminden oluşan “Kuyûd-ı Kadime”, terim anlamı olarak Osmanlı Devleti
zamanından intikal edip, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Arşiv Dairesi Başkanlığı’nda
muhafaza edilen her türlü defter, belge ve dokümanın bulunduğu arşiv için kullanılan isimdir.
Kuyûd-ı Kadime Arşivi’nin muhtevasını, Osmanlı Devleti’nde arazi ile ilgili tasarruf
muamelelerinin yapılıp, bu muamelelere ait her türlü defter ve belgenin muhafaza edildiği
Defterhâne-i Hakanî’den günümüze ulaşan arşiv malzemeleri oluşturmaktadır.
Defterhâne, Osmanlı toprak sistemine ait kayıtları tutup muhafaza etmekle birlikte
araziyle ilgili ihtilafları da çözüm yeri idi. Padişahın Veziriazamda bulunan mühr-i şerifi ile
divan toplantıları öncesinde ilgililerin huzurunda merasimle açılıp, toplantı bitiminde yine
mühr-i şerif ile mühürlenerek kapatılan devletin üç hazinesinden birisidir. Defterhâne’ye bu
kadar ehemmiyet verilmesi, Osmanlı Devleti’nin iktisadî, idarî, sosyal, siyasal ve askerî
Murat Dursun Tosun
2
yapısını ortaya koyan ve bu yapının bir düzen içinde yürütülmesi için elzem olan bilgilerin
kayıtlı olduğu defter ve belgelerin burada muhafaza edilmesinden kaynaklanmaktadır.
Defterhâne’nin Osmanlı Devleti’nin kuruluş yıllarından itibaren varolduğu ileri
sürülmekle birlikte, varlığına kaynak olarak ilk defa Fatih’in Teşkilat Kanunnâmesi’nde
rastlanılmaktadır. Bu Kanunnâme’de Defterhâne’nin müdürü olan Defter Emini’nin
mertebesinden, defterdarlığa çıkılan üç payeden bir tanesi olarak bahsedilmektedir.
Kanunname, Fatih Devri’nde Defterhâne’nin müstakil bir teşkilat olarak önemli bir konumda
olduğunu göstermektedir.
XV.yüzyıl sonları ile XVI.yüzyıl başlarında yaklaşık 15 personelden oluşan önemli bir
daire olan Defterhâne, XVI.yüzyılın ilk yarısında Kanunî Sultan Süleyman Dönemi’nde ortaya
çıkan gelişmeler sonucunda 40 kişiden müteşekkil bir daireye dönüşmüştür. Yürüttüğü
işlemlerdeki artışa bağlı olarak gittikçe büyüyen Defterhâne, XVII.yüzyıl başlarında yaklaşık
80, XVIII.yüzyılın sonlarında ise 100 personelin görev yaptığı önemli bir konuma gelmiştir.
Defterhâne görevlilerinin sayısı kuruluşundan itibaren sürekli olarak artış yönünde hareket
etmekle birlikte, XVII.yüzyılın ortalarından itibaren işlevinin ve öneminin giderek azaldığı
bilinmektedir. Bunun başlıca sebepleri arasında timar sisteminin bozulmaya başlaması ve
iltizam usulünün yaygınlaşması, tahrir usulünün yavaş yavaş terk edilmesi ve merkezî
bürokrasinin Divan-ı Hümayun’dan Bâb-ı Âsafî’ye (Bâbıali) kayması gösterilebilir. Bâb-ı
Âsafî’nin ön plana çıkarak Divan-ı Hümayun’un sembolik bir kurula dönüşmesi ile birlikte,
Topkapı Sarayı içerisinde Kubbealtı denilen yerde Divanhâne’nin bitişiğinde bulunan
Defterhâne’nin artık burada kalmasına gerek görülmemiş ve teşkilat XVIII.yüzyılın ortalarında
(tahminen H.1156-M.1743 tarihinde) Sultanahmet civarındaki yeni binasına taşınmıştır.
Defterhâne-i Hakanî teşkilatının XVII.yüzyıldan itibaren önemi giderek azalmakla
birlikte, burada muhafaza edilen defterlerin “Kuyud-ı Hâkânî tezvirden salim olmakla
ma‘mulün-bihtir” muktezasına istinaden devletin en önemli başvuru kaynaklarından sayılması
teşkilatın varlığını ve önemini Tanzimat’a kadar korumasını sağlamıştır. Defter Emaneti görevi
ise, Osmanlı Devleti’ndeki meslek yollarından kalemiye sınıfını, yani haceganlığı seçenlerin
varacağı en yüksek dereceler olan “menasıb-ı sitte” yani altı büyük görevden birisi olarak
Tanzimat’a kadar önemini korumuştur. Tanzimat Fermanı’ndan sonra rütbe ve görevlerin
yeniden düzenlenip menasıb-ı sitte unvanının kaldırılmasından sonra ise, önceleri Defter Emini
sonraları Defter-i Hâkânî Nazırı adı ile Cumhuriyet Dönemi’ne kadar önemli devlet
memuriyetlerinden birisi olarak mevcudiyetini sürdürmüştür.
Kuyûd-ı Kadime Arşivi’nin önemli bir kısmını tahrir defterleri ve tahrirlerle ilgili
defterler oluşturmaktadır. “Tahrir”, sözlük anlamı itibarıyla, “yazma, kaydetme, deftere
geçirme” manalarını ihtiva etmekte olup, Osmanlı Devleti’nde toprağın mülkiyet ve tasarruf
hukukunun, reayanın yükümlülüklerinin, vergi cins ve miktarlarının belli usul ve kaidelere göre
tespit edilip kaydedilmesidir. Bu kayıt işleminin yapıldığı defterlere ise “Tahrir Defterleri” veya
“Defter-i Hâkânî” adı verilir.
İslam ve Türk Devletleri ile büyük siyasi organizasyonların ortaya çıktığı hemen her
bölgede tarih boyunca farklı adlarla uygulanan tahrir geleneği, devletin idarî, malî ve askerî
teşkilatının bir zorunluluğu olarak Osmanlı Devleti’nde de ilk padişahlardan itibaren
uygulamıştır. Tahrirler, devletin tüm vergi gelirlerinin ve bu gelirlere bağlı olarak organize
edilen idarî, iktisadî, askerî sistemin bir düzen içerisinde yürütülebilmesi ve sıkı kurallarla
kontrol altında tutulabilmesi için büyük önem arz etmektedir. Devletin ana kütükleri olan bu
defterlerde, belli bir tarihte herhangi bir bölge yaşayan vergiye tabi olan erkek nüfusunu,
Murat Dursun Tosun
3
ellerinde bulunan toprak miktarlarını ve vergi yükümlülük veya muafiyetlerini isimleri ve baba
adlarıyla bulmak mümkündür. Ayrıca, defterin tutulduğu bölgenin ziraî üretim türlerini ve
miktarlarını hayvan sayılarını ve tabi oldukları vergi miktarlarını bulmaktayız. Bunların dışında
tarım ve hayvancılıkla ilgili olmayan vergi türleri ile ilgili bilgileri de bulmak mümkün
olmaktadır. Yine bu defterlerde her köyün kimin timarı veya mülkü ve vakfı olduğunu,
vakıfların gelir kaynaklarını, hukukî ve idarî sistemlerini, yani köylerin ayrı ayrı durumları
hakkında bilgi edinilebilmektedir. Bu bakımdan mülk ve vakıf sahipleri için bu defterler
zamanlarının birer tapu kütüğü görevini de yapmışlardır.1
Vakıf olunan bu bilgiler doğrultusunda Alucra ile ilgili de bir bilgi elde edebilirmiz
düşüncesiyle Ankara’da bulunan Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünden 3 defterden Alucra ile
ilgili olan sayfaları temin ettim. Ancak belgeleri temin ettikten sonra gördüm ki belgelerin
yazımı siyakat denilen bir yazı türü ileyazılmıştı. Daha önce siyakatla ilgim olmadığı için önce
bu konuda daha önce çalışma yapmış bir arkadaşımdan kısa bir mülakat aldım. Ancak bu
belgeleri okyabileceğim anlamına gelimiyordu. Defterin birinseki matbu olarak tekrar edilen
yazılarla, rakamları okuyabildim ve gruplarda bulunan tecrübeli arkadaşlardan destek aldım.
Yine de tam olarak belgeleri çözebilmek mümkün olmadı. Bunun üzerine Başbakanlık Osmanlı
Arşivi’nde çalışan Çamoluklu hemşehrim Dursun Kayabaşı’ndan yardım aldım. Onun
sayesinde de çoğunluğunu toparladık. Ama yine de hem tereddüt edilen hem de okunamayan
bazı yerler kaldı. Diğer iki defterin yazımı biraz daha fasih sşyakat olduğundan onlarla
uğraşmaktan da vaz geçtim ve defterin biri ike iktifa ettim.
Siyakat hakkında daha detaylı açıklama yapmak gerekirse; Osmanlı buna neden gerek
duydu ise özellikle mali kayıtlarını bu yazıyla tutmuş. Ancak öyle bir zaman gelmiş ki Osmanlı
bürokrasisi içinde siyakat bilenler öylesine azalmış ki siyakat yazıyı okutturacak adam aranır
olmuştu.
Bu konuda Yedikıta dergisinde; Osmanlı maliyecilerinin asırlarca kullandığı
“siyâkat” yazısı devlet sırlarının korunması, işleri hızlandırması ve kâğıttan tasarruf gibi
sebeplerle tercih ediliyordu. Fakat devletin son asrında bu yazıyı bilenlerin sayısı çok
azalmış, eski kayıtları okuyabilecek adam aranır olmuştu denilmekte ve bir örnek
verilmiştir. Buna göre:
1884 yılı ilkbaharında Bâbıâli’de toplanan bir komisyonun üyeleri, kendilerine verilen
vazifeyi yapamamanın çaresizliği içinde kaleme sarılmış ve devrin sadrazamından yardım
istemişlerdi. İngilizlerin Mısır’ı işgali dolayısıyla ortaya çıkan durum için eski belgelere
müracaat edilmesi gerekiyordu. Belge ve defterleri tarayacak komisyonun görevi, Yavuz Sultan
Selim’in Mısır’ı fethettiği 1520’den itibaren Osmanlı devleti tarafından Mısır valilerine ve
halkına verilen her türlü imtiyazın araştırılması, Bâbıâli’deki kayıtlar incelenerek imtiyazların
kimlerin devrinde verildiğinin, bunlara yapılan ekleme ve düzeltmelerin neler olduğunun ve
hangi tarihlerde yapıldığının tespiti idi. Bu hususların bir deftere anlaşılır şekilde kaydedilip bir
hafta içinde teslim edilmesi ferman buyrulmuştu.
Fermanın bir an önce yerine getirilmesi için Beylikçi başkanlığında Bâbıâli Evrak
Müdürü, Amedî Bürosu ile Dışişleri’nin mektup yazışmalarını yürüten Hariciye Mektubî
Bürosu muavinlerinden oluşan komisyon işe başladı ve bir rapor sundu. Raporda ifade
edildiğine göre Divan-ı Hümayun’da tutulan kayıtların alışılmamış bir yazı stili ile yazıldığı,
bu yazının okunamadığı, konunun açıklığa kavuşabilmesi için komisyona bir tarihçinin dâhil
1 https://www.tkgm.gov.tr/sites/default/files/icerik/ekleri/4-kuyud-i_kadime_arsiv_katalogu.pdf
Murat Dursun Tosun
4
edilmesi isteniyordu. Nihayet Vak‘anüvis Lütfi Efendi komisyona dâhil edilerek yardımına
başvuruldu.2
Günümüzde de siyakat okuyabilenelerin sayısı çok değildir. Daha çok akademisyenler
tarafından üzerinde çalışılmaktadır. Yine de özellikle yöresel tanımlamalarda ihtilaf söz konusu
olabilmektedir.
Yapılan bu açıklamalara ilave olarak Osmanlı Arşivinden temin ettiğim Karahisar-i
Şarki’de yapılmış olan bir Kuyud-ı Hakani uygulamaları teftişine ait değerlendirmeleri içerek
belgeleri de okuyum yayınlamıştım. Bunların içinde bir talimatnamenin de bulunuyor olması
kayda değer bir durumdur.3
Timar belgelerinden elde edilen bilgilere gelince öncelikle şunu söyleyebiliriz ki;
1592’de Alucra’nın dağı taşı ekiliyormuş. Her yeri timar kapsamında sipahilere verilmiş.
Öyleki bazı köyler bölünerek birkaç sipahiye verilmiş. Bu yöntem neden tercih edildi
bilemiyoruz ama muhtemelen bir kişinin tek başına bir yerde söz sahibi olması istenmemiş
olabilir. Bunun yerine farklı köy veya mezralarda hisse verilerek geliri artırılmış ve heryerin
birbiriyle ilişkili olması hedeflenmiş olabilir.
Bu tarihte bahse konu topraklarda gayrimüslimler de yaşıyor olsa da onlarda tebe’a-i
devlet-i aliyyenin bir üyesi olarak timar sahibine vergi vermekteydiler. Bunun karşılığında
timar sahibi olan sipahi kendisine sefer emri ulaştığında atına binet savaş techizatıyla toplanma
yerine giderek sefere katılırdı. Timar sahibinin sefere katılmaması timarın ondan alınmasına ve
belki de başkaca ceza verilmesine sebep teşkil ederdi.
Alucra’nın köy ve mezra isimlerine gelince bunların çoğunun unutulduğunu ve
günümüze gelmediğini söyleyebiliriz. 1530 tarihli tahrirde belirtilenlerle bile muhtelif farklar
bulunmaktadır.4
Köylerden bilinen isimler defterde geçen sıraya göre; Anastos, Meğri, Gicora, Parak,
Mezmezek (Mezmek), İlimsi (ilimsu), Zil, Karabörk, Çağmanis (Çakmanus ve Karabörk tek
bir köy olarak zikredilmiştir), Koman, Kekimbür, Armudan (Armutlu), Kemallu (Kemallı),
Yanus, Taştimur, Kal’a-dibi, Eşküne, Ardıç, Pirili ve Kal’a-dibi’dir.
Kuvata’nın adı bazı başlıklarda Kovana olarak da yazılmıştır. Bölgede yaşayanlar olarak
biliyoruz ki Moran deresinin bulunduğu vadinin adı Kovata’dır.
Nahiye-i Kovata
2 http://yedikita.com.tr/siyakat/ 3 https://alucradantarihebakis.files.wordpress.com/2018/02/karahisar-teftic59f1.pdf 4 https://muratdursuntosun.wordpress.com/2014/01/25/1530-yilinda-alucara/
Murat Dursun Tosun
5
Nahiye-i Ulucak
Belgelerin okunmasındaki katkılarından dolayı Osmanlıca Tarih Edebiyat ve Osmanlıca
Hamza Soysal, Selman Çetin, Musa Urgan, Ümit Katırancı, Zafer Şık, Dursun Kayabaşı ve
Hafize Bozkurt’a teşekkür ederim.
TKGM Defter No: 280, 20070720210924, TKGM__TADB__TTD__00336 sayfa 73-80
arası/ Tarihi: Hicri 1008 (1592)
Murat Dursun Tosun
6
Nahiye-i Ulucak (Alucra)
-Tımar-ı Yadigâr veledi Mehmed Çavuş
Karye-i Anastos tabi-i mezbur
Hasıl 3200
-Tımar-ı Gülabi
Karye-i Meğri tabi-i mezbur
Hasılı 3600 7 Hisse 1200
-Tımar-ı Uğurlu
Karye-i Gicora tabi-i mezbur / Hasıl 4000
Murat Dursun Tosun
7
Mezra’a-i Talkiz tabi-i mezbur / Hasıl 1000
Karye-i Dikilücetaş tabi-i mezbur / Hasıl 1000
Yekûn 6000 / Hisse 2300 (payına düşen)
-Tımar-ı Ömer veled-i Kâtip Hamdi
Mezra’a-i Karalu Darı tabi-i Ulucan / Hasıl 3200
Karye-i Gökkilise tabi-i mezbur / Hasıl 1500
Mezra’a-i Parak tabi-i mezbur / Hasılı 5000 / Hisse 1000
Karye-i Gicora tabi-i mezbur / Hasıl 4000
Mezra’a Tasmara/Damra? tabi-i mezbur / Hasıl 1000
Mezra’a Dikilütaş tabi-i mezbur / Hasıl 1000
Yekun 6000 Hisse2300
Karye-i Meğri Maa Mezra’a-i Dirgi/Divgi ? maa Körca Kâfir Viranı tabi-i mezbur/ Hasıl
3600 Hisse 500
Murat Dursun Tosun
8
-Tımar-ı Osman veled-i Kâtib Hamdi
Mezra’a-i Karalu Darı tabi-i Ulucak / Hasıl 3600
Karye-i Gökkilise tabi-i mezbur / Hasıl 1500
Mezra’a-i Parak tabi-i mezbur / Hasıl 5000 / Hisse 1000
Mezra’a-i Gicora tabi-i mezbur / Hasıl 4000
Mezra’a-i Tasmara/Damra? tabi-i mezbur / Hasıl 1000
Mezra’a-i Dikilütaş tabi-i mezbur / Hasıl 1000
Karye-i Meğri Maa Mezrea-i Dirgi/Divgi? maa Körca Kâfir viranı tabi-i mezbur Hasıl 3600 /
Hisse 500 Yekün 8400 Çift 4300
-Tımar-i Ali
Karye-i Sağmal tabi-i mezbur / Hasıl 3100
Karye-i Güllülale? tabi-i Ulucan Hasıl 6500 / Hisse 700 / Yekûn 3800
-Tımar-ı Mustafa
Karye-i Meğri ma’a mezra’a-i Dirdi/Divgi? ve Körca Kâfir Viranı tabi-i Ulucak / Hasılı 3600
/ Çift 1300
-Tımar-ı Halil
Karye-i Musa ve Şeyh Mahmud tabi-i mezbur / Hasıl 7900 / Çift 3300
-Tımar-ı Evran (Evren)
Karye-i İlimsi tabi-i Ulucak / Hasıl 1800
Mezra’a-i Armut el-meşhur Arklar tabi-i mezbur / Hasıl 500
Karye-i Zil? tabi-i mezbur / Hasıl 6200
Karye-i Saran? tabi-i mezbur / Hasıl 2000
Yekûn 8200 / Hisse 500
Yekûn 2800
-Tımar-ı Bünyat
Karye-i Zil tabi-i Ulucak / Hasıl 6200
Karye-i Saran? tabi-i mezbur / Hasıl 8200 / Hisse 1000
-Tımar-ı Durkaya
Mezra’a-i Alacana nezd-i bağ tabi-i Ulucak / Hasıl 1000 / Hisse 500
Karye-i…tabi-i mezbur / Hasıl 6200
Karye-i Saran? tabi-i mezbur / Hasıl 2000
Karye-i derecik-i zir tabi-i Ulucak / Hasıl 3000 / Hisse 500
-Tımar-ı Ali
Karye-i Mezmezek tabi-i mezbur / Hasıl 5200 / Hisse 2100
Yekûn 1500
Murat Dursun Tosun
9
-Tımar-ı Süleyman
Karye-i Parak tabi-i mezbur / Hasıl 5000 / Çift 2200
-Tımar-ı Murad
Karye-i Vercenk-i Bâlâ tabi-i mezbur / Hasıl 4500 / Çift 1400
-Tımar-ı Durmuş
Karye-i Çağmanis tabi-i Ulucak / Hasıl 2100
-Tımar-ı İsmail
Karye-i Dedelü tabi-i mezbur / Hasıl 2000
Mezra-i Selmişe tabi-i mezbur / Hasıl 1600
Yekûn 3600 / Çift 1800
-Tımar-ı Musa ve Fazlı ve Ömer ve Hüseyin
Karye-i Karabörk nam-ı diğer Çakmanus tabi-i Ulucak tabi-i Ulucak / Hasıl 6300
Mezra’a-i Abdullah Viranı tabi-i mezbur / Hasıl 900
Mezra’a-i Çiftlik Köse Halil tabi-i mezbur / Hasıl 900
Mezra’a-i Lakördil tabi-i mezbur / Hasıl 1500
Yekûn 9600 / Hisse 4800
Murat Dursun Tosun
10
-Tımar-ı Mehmed
Çiftlik-i veledi Acani der karye-i Kemalluke tabi-i Ulucak Hasıl 1800
Karye-i Parak tabi-i Ulucak / Hasıl 5000 / Hisse 300 / Yekûn 2100
-Tımar-ı Veli
Karye-i Karabörk (Karayörük) tabi-i mezbur nam-ı diğer Çakmanus tabi-i Ulucak / Hasıl
6300
Mezra-i Abdullah Viranı tabi-i mezbur / Hasıl 900
Mezra-i Çiftlik-i Köse Halil tabi-i mezbur / Hasıl 900
Mezra-i Karagöz Dede tabi-i mezbur / Hasıl 1500
Yekûn 9600 / Hisse 1800
-Tımar-ı Muzaffer ve Mustafa veledan-ı İsmail
Karye-i Köpeklüce tabi-i Ulucak / Hasıl 2500 / Hisse 1000
Karye-i Kantemür tabi-i Ulucak / Hasıl 3600
Mezra-i Gedehor tabi-i mezbur / Hasıl 400
Mezra-i Ahos tabi-i mezbur / Hasıl 500
Yekûn 4500 / Hisse 1000
Murat Dursun Tosun
11
-Tımar-ı Mahmud Çeribaşı-i Sipahiyan Nahiye-i Şiryan
Karye-i Diler tabi-i Ulucak / Hasıl 6200
Karye-i Moran Tabi-i mezbur / Hasıl 2000
Yekûn 8200/ Hisse 1000
-Tımar-ı Mehmed
Karye-i Dedelü tabi-i Ulucak / Hasıl 2000
Mezar’a-i Selmanlu tabi-i mezbur / Hasıl 1600
Yekûn 4600 / Hisse 1700
Mezra’a-i Davahalu tabi-i mezbur / Hasıl 1500
Yekûn 2200
-Tımar-ı Osman
Karye-i Diler tabi-i mezbur / Hasıl 6200
Karye-i Miran tabi-i mezbur / Hasıl 2000
Yekûn 8200 /Hisse 2100
-Tımar-ı Süleyman
Karye-i Derecik-i Zir tabi-i Ulucak / Hasıl 3000 / Hisse 1500
Mezra-i Papas Kilise tabi-i mezbur / Hasıl 1500 / Hisse 620
Yekûn 2120
-Tımar-ı Mahmud
Karye-i Diler tabi-i Ulucak / Hasıl 6200
Karye-i Miran tabi-i mezbur / Hasıl 2000
Yekûn 8200 / Hisse 1300
-Tımar-ı Veli
Karye-i Mezmezek tabi-i Ulucak / 5200 Hisse 2500
-Tımar-ı Hüseyin veled-i Ali Çavuş
Karye-i Maksutlu hariç ez-defter tabi-i mezbur / Hasıl 3000 / Hisse 1200
-Tımar-ı Süleyman
Karye-i Lekçun tabi-i m. (mezbur) ve mezra’a-i Tan ve mezra’a-i Deliklütaş tabi-i mezbur /
Hasıl 6000 / Hisse 1500
Karye-i Yazı Bulgariç tabi-i Emlak / 1200 / Hisse 300
Karye-i Dedeli tabi-i mezbur Hasıl 4300 / Hisse 300
Karye-i Kemalluke tabi-i Kovana / Hasıl 1800 / Hisse 800
Karye-i Kantimür ve mezra’a-i Gedehor ve mezra’a-i Köse tabi-i mezbur / Hasıl 4500 / Hisse
500
Yekûn 3400
Murat Dursun Tosun
12
-Tımar-ı Kasım
Karye-i Beladdin (Belados)?tabi-i Ulucak / Hasıl Divani1000
Karye-i Koman / 5800 / Hisse 2000 Yekün 3000
Bu üçyüz akçe baki kalıp alakası olmağın kayt olundu
-Tımar-ı Yusuf
Karye-i Dede Hasıl Divani 4300 / Hisse 800
-Tımar-ı Durdu
Karye-i Kürt Pınarı tabi-i Ulucak / Hasıl 1700 / Hisse 800
-Tımar-ı Hasan
Karye-i Dede Hasıl Divani 4300 / Hisse 100
Karye-i Ak? Hasıl 7000 sahh
Mezra’a-i Rodan maa mezrea-i Üçoluk tabi-i mezkûr / Hasıl 1500 / Yekûn 9600 / Hisse 400 /
Yekûn 500
Mezra’a-i Oğulluca kilise tabi-i mezbur / Hasıl 500 sahh
Muharrer tezkiresi mucebince dokuzbinde tevzi olunmuştur
Nahiye-i Kovata der liva-i mezbur
-Tımar-ı Musa
Zemin-i Keşimbür tabi-i mezbur / Hasıl 3500
Mezra’a-i Gedehor tabi-i mezbur / Hasıl 4000
Murat Dursun Tosun
13
Mezra’a-i Ahunsa tabi-i mezbur / Hasıl 500
Yekûn 4400 / Hisse 500 / Yekûn 1200
Zemin-i Kemukiye/Gemukiye?tabi-i Ulucak / Hasıl 4800 / Hisse 1000
-Tımar-ı Halil
Karye-i Dedeli ……/ Hasıl 4300 / Hisse 1900
-Tımar-ı Mahmud
Zemin-i Kantimur tabi-i m. / Hasıl 3100
Mezra’a-i Gedehor tabi-i m. / Hasıl 400
Mezra’a-i Ahosa tabi-i m. / Hasıl 500
Karye-i Bayramlu? tabi-i Emlak / Hasıl 6000 / Hisse 1000
Yekûn 1300
-Tımar-ı Hüseyin ve İsmail veledanı Mahmut ve Aydın veledi Mahmut ve Muslu
Fazlullah bey
Zemin-i Keşimbür tabi-i Kovana Hasıl 3500
Karye-i Armudan?tabi-i m. Hasıl 1500 / Yekûn 3500 / Hisse 1500
-Tımar-ı Oruç
Karye-i Taştimur tabi-i Kovana / Hasıl 2000
Karye-i Uludepe tabi-i m. / Hasıl 1500
Yekûn 3500 / Hisse 1000
-Tımar-ı (İ)smail ve Bünyad/Yaşar tahvil
Karye-i Armud tabi-i liva-i m. / Hasıl 2000
Murat Dursun Tosun
14
Karye-i Çekreşin tabi-i mezbur / Hasıl ma’a adet-i agnam 2500
Yekûn 4500
-Tımar-ı Hasan
Karye-i Kal’a-dere tabi-i mezbur / Hasıl 2100 / Hisse 600
-Tımar-i Nebi
Zemin-i Yanus tabi-i Kovana / Hasıl 1500
Karye-i Kal’a-dibi tabi-i mezbur / Hasıl 2100 / Hisse 1500
Yekün 3000 / Hisse 1800
-Tımar-ı İsmail
Zemin-i Taştimur tabi-i Kovana / Hasıl 3200
Zemin-i Gedehor tabi-i mezbur / Hasıl 4000
Mezra’a-i Ahosa?tabi-i mezbur / Hasıl 500
Yekûn 4500 / Hisse 2200
-Tımar-ı Kasım veledi Timur
Bekârdır (Bi-kârdır)
Karye-i Eşküne tabi-i Kovana / Hasıl 4300 Hisse 4000
-Tımar-ı Hasan
Karye-i Bıldır/Beğdir? tabi-i mezbur / Hasıl 1500
Karye-i Kal’a-dibi tabi-i Kovana / Hasıl 2900
Yekûn 3000 / Hisse 1200
Karye-i Kürdoğlu tabi-i m. Hasıl 2000 / Hisse 500
…….1700
-Tımar-ı Ali ve Mehmed veledan-ı Kasım ber vech-i iştirak
Karye-i Eşküne maa karye-i Kemallu tabi-i Kovana / Hasıl 3300
Mezra’a-i ………Karye-i Öşküne / Hasıl 1500
Mezra’a-i Pirilli tabi-i mezbur / Hasılı 500
Mezra’a-i Siros? tabi-i Kovana / hasıl 1500
Yekûn 7800 / Hisse 5850
Murat Dursun Tosun
15
-Tımar-ı Piyale
Karye-i Eşgüne tabi-i mezra’a-i Kemallu tabi-i mezbur / Hasıl 3300
Mezra’a-i Bursa nezd-i karye-i Eşgüne maa mezra-i Siros?/ Hasıl 1500
Mezra’a-i Pirilli tabi-i m. / Hasılı 500
Karye-i Siros?tabi-i Kovana / Hasıl 1500
Yekûn 7800 / Hisse 2000
-Tımar-ı Yusuf
Karye-i Taştimur tabi-i Kovana / Hasıl 2000
Karye-i Allu Tabi-i m. Hasıl 1500
Yekûn 3500 / Hisse 1000
Karye-i Derecik-i Zir tabi-i Ulucak Hasılı 1000
Yekûn 2000
Nahiye-i Kovana der liva-i Karahisar-ı Şarki
-Tımar-ı Osman veledi Abdurrahman
Karye-i Koman tabi-i Kovana / Hasıl 5800 / Hisse 1200
Karye-i Haskine der mezraa-i Ortaviran tabi-i m./Hasıl 2400 / Hisse 800
Karye-i Lale tabi-i Künden / Hasıl 1500
Karye-i Belükür harim tabi-i m. / Hasıl 4000 / Hisse 1750
Karye-i Körcapınar tabi-i Ulucan / Hasıl 1200 / Hisse 200
Yekûn 5900
Murat Dursun Tosun
16
-Tımar-ı Mahmud
Karye-i Koman tabi-i Kovana 5800 / 1800
Karye-i Musacalu Şeyh Mahmud 7900 / Hisse 2700
-Tımar-ı Yusuf veledi Hüseyin ve Hasan Ferruh nevbet
Karye-i Haskine der mezraa-i orta viran Hasıl 2400 / Hisse 1600
-Tımar-ı Hüseyin
Karye-i Halidlü tabi-i m. 3000 / 700
Karye-i Koman tabi-i mezbur 5800 / 100
Karye-i Körca Pınarı tabi-i Ulucan 1700 / 500
Yekûn 1500
-Tımar-ı Mehmed
Karye-i Koman tabi-i Kovana 5800 / 200
Karye-i Musaca-i Şeyh Mahmud tabi-i Ulucak 1800 / 900
Yekûn 1100
-Tımar-ı Hüseyin veled-i Kulu
Karye-i Koman tabi-i m. 5800 / 500
Karye-i Musaca-i Şeyh Mahmud tabi-i Ulucak 7900 / 900
Yekûn 1000
-Tımar-ı Himmet
Karye-i Koman tabi-i Kovana 5800 / 800
Mezra’a-i Ağırdıç (Ardıç) tabi-i mezbur 600
Karye-i Mezmezek tabi-i mezbur 5200 / 600
Yekûn 2000
-Tımar-ı Balaban Mustafa
Karye-i Koman tabi-i mezbur / Hasıl 5800 / Hisse 800
Karye-i Musaca-i Şeyh Mahmud tabi-i Ulucak / Hasıl 7900 Hisse 2000
Yekûn 2800
Nahiye-i Ulucak