Upload
vokien
View
221
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
Metabolik Onkolojik Acilller
Dr Gökhan Demir İstanbul Üniversitesi
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
Onkolojik Acil Tanımı
• Kanser hastasında görülen hayatı tehdit eden
veya kalıcı sekele neden olan komplikasyonlardır
– Doğrudan kanserin kendisine bağlı veya
– Uygulanan tedavilere bağlı gelişebilmektedir
Metabolik Onkolojik Aciller
• Hiperkalsemi
• Hiponatremi
• Akut Hiperürisemi
• Tümör Lizis sendromu
Hiperkalsemi
HİPERKALSEMİ
• Malinitenin en sık metabolik komplikasyonlarından
bir tanesi (%8-10)
• İlk kez 1924 yılında Zondek ve ark. tarafından
tanımlanmış
• Gutman ve ark 1936 da ilk büyük seriyi
yayınlamışlardır
Hiperkalsemi Sıklığı
Akciğer (epidermoid) %35
Meme ca %25
Hematolojik (Multipl Miyelom, Lenfoma) %14
Genitoüriner (Böbrek,Prostat kanseri) %6
Diğer %20
Kemiğe sık metastaz yapan bazı tümörler KHAK,
prostat ca, kolon ca , mide ca nadir hiperkalsemi
yaparlar
Kalsiyum Metabolizması
• Plazma kalsiyumunun %50 si serbest
• %40 albumin ve paraproteinlere bağlı
• %10 Bikarbonat ve sitrat ile kompleks yapmış
Kalsiyum Metabolizması
Düzeltilmiş Ca: Ca (ölçülen) + (0.8 X (4-Albumin kons))
Kalsiyum Homeostazı
• Parathormon
• Kalsitonin
• 1,25 (OH2)D3
Hiperkalsemi Tipleri
• Humoral Hiperkalsemi
• Lokal Osteolitik Hiperkalsemi
• Vitamin D ye bağlı Hiperkalsemi
• Diğer ( Psödohiperkalsemi, MEN,
Tamoksifen)
Humoral Hiperkalsemi
• 1980 yılında Stewart ve ark 50 hastalık
malinite ve hiperkalsemili grupta
• Hastaları nefrojen cAMP eksresyonlarına
göre iki gruba ayırmışlar
• NcAMP eksresyonu fazla olanlarda primer
hiperparatiroidinin diğer bulguları da
gözlenmiş (düşük renal fosfat eşiği)
• “Humoral Hypercalcemia of Malignancy’
Paratiroid Hormonla ilişkili Protein
• 1941 de NEJM klinikopatolojik vaka tartışmasında böbrek hücreli kanseri olan az sayıda kemik metastazı olmasına rağmen hiperkalsemi ve hipofosfatemisi ağır bir vaka tartışılıyor ve tablonun daha çok hiperparatiroidiye benzediği iddaa ediliyor
• 1966 da Lafferty literatürden kemik metastazı olmamasına rağmen hiperkalsemisi olan 50 hastanın tümör dokusu ekstrelerinden immunreaktif PTH benzeri bir molekül gösteriyor
• 1987 de Burtis ve ark immun reaktif PTH benzeri yapının polipeptid yapısını tanımlıyorlar
• PTH ile benzer N-terminal homolojisi nedeniyle Parathormone related peptid (PTHrP ) olarak adlandırılıyor
Lokal Osteolitik Hiperkalsemi
• Yaygın kemik metastazları olduğunda
kalsiyumun osteoklastik aktivite ile
kemikten mobilize olmasına bağlıdır
• MM da TNF-a, IL-1, IL-6, %20 hastada
böbrek yetmezliği ile beraber
• Meme kanserinde TGF-a, PgE, PTHrP
Receptor Activator of Nuclear Factor kB
Ligand (RANKL)
• Kemik hücre biolojisindeki kontrolü anlamamıza yardımcı son yıllardaki en önemli gelişme
• Receptor Activator of Nuclear Factor kB Ligand (RANKL) ve osteoprotegrin karşılıklı ilişkisi
• RANKL osteoblastlar tarafından yapılıyor osteoklast diferansiyasyonundan ve işlevinden sorumlu
• RANKL infüzyonu hayvan modellerinde ağır hiperkalsemi ve osteoporoza yol açıyor
• Solid tümör modellerinde ve MM da RANKL induksiyonu gösterilmiş
Vitamin D ye bağlı Hiperkalsemi
• 1985 yılında Davie ve ark bozuk D vitamini
metabolizmasına bağlı hiperkalsemiyi Hodgkin
Hastasında tanımladılar
• Canellos 217 hastalık seriden 4 hastada bozuk
D-vitamini metabolizması gösterdi
• T-hücreli NHL de aşırı RANKL ekspresyonu
hiperkalsemiden sorumlu bulundu
Diğer Nedenler
Psödohiperkalsemi
• Nadir bir tablodur kalsiyumun albumin dışı
plazma proteinlerrine bağlanması ile
karakterizedir
• İonize kalsiyum miktarları normaldir
• MM ve benign monoklonal gammopatide
bildirilmişitir
• Düzeltilmiş kalsiyum formülü de yanlış
sonuç verebilir
Multiple Endokrin Neoplazi
• MEN-1 ve MEN-2 de hiperparatiroidi ve
paratiroid hiperplazisi görülmektedir
• Hiperkalsemi genellikle hafif ve
asemptomatiktir
• Paratiroidektominin rolü belli değildir
• MEN-2A da tiroid medullar karsinomu ile
birlikte daha sık görülür
Tamoksifene Bağlı Hiperkalsemi
• Tamoksifene bağlı hiperkalsemi bazen
ağır semptomatik olabilir
• Mekanizması tam belli değil
• Pg ler olasılıkla rol oynuyor
• Hiperkalsemi genellikle kemik ağrısı ile
birliktedir
Hiperkalsemi semptomları
Genel: Dehidratasyon, anoreksi, pruritus, kilo kaybı, yorgunluk
MSS: Halsizlik, hipotoni, proksimal miyopati, konfüzyon,
konvulziyon, koma
Kardiyak: Bradikardi, QT kısalması, PR uzaması, geniş T, atriyal veya
ventriküler aritmi
Sindirim:Bulantı, kusma, konstipasyon, ileus, pankraetit,
dispepsi
Renal: Poliüri, nefrokalsinoziz
Hiperkalsemili hastayı yatırmadan ayaktan
tedavi edebilir miyiz?
• Hafif düzeyde kalsiyum yüksekliği olan asemptomatik
olgular hospitalize edilmeden tedavi edilebilir.
– Ancak yakın kalsiyum takibi gereklidir.
– Oral sıvı alımının arttırılması,
– Mobilizasyon ve
– Hiperkalsemiyi arttırabilecek diğer ilaçların alınmaması şarttır.
• Semptomlu olan veya kalsiyum düzeyi >12mg/dl olan
tüm olgular hospitalize edilmeli ve tedavi uygulanmalıdır
Akut tedavi
Izotonik NaCl
250-500ml/saat
CVP>10 cm H2O
Furosemid 20-40mg
2-4 saatte bir
İdrar 150-200cc/saat
Zoledronat 4mg 15 dakika
Prednizon 80 mg IV 8 saatte bir
Sonra 10-100mg P.O
YANITSIZ
Mitramisin
25mikrogr/kg Kalsitonin2-8u/kg
SC 6-12 saatte bir
Galyum nitrat
100-200mg/m2 CI IV
Kronik tedavi
Altta yatan hastalığın tedavisi
Hipovolemiden korunma
Mobilizasyon
Duyarlı tümörlerde steroid
Prednizon 10-100mg
Zoledronat 4mg ayda bir
Etidronat 5-10mg/kg/gün P.O.
<6 ay
Hiperkalsemide bisfosfonatlar
• Pamidronat (Aredia) 90 mg/ 2 saatlik infüzyon izotonik NaCl içinde
• Zoledronik asit 4 mg(izotonik NaCl veya %5
dextroz solüsyonu içinde) 15 dakikalık infüzyon
• Her durumda hiperkalsemi bisfosfonata yanıt verir mi? – Eğer PTH ile ilşkili peptid artışına bağlı hiperkalsemi ise bisfonat
yanıtı KÖTÜ
Hiponatremi
Hiponatremi
• Tüm hastanede yatan hastalarda sıklık %2.5-5
(<135 mEq/L)
• Çoğu kez hafif vakalar gözden kaçar
• KHAK de %10-30
• Hiponatremi genellikle hücre volumünün
artmasına yol
• Beyin dokusunda %10 hacim artışı mortaldir
Osmolalite -Tonisite
• Plazma osmolalitesi sabittir 275-290 mOsm/kg arasında tutulur
• ADH(arginin-vazopresin) en hassas düzenleyici %1-2 değişime duyarlı
• Osmolalitede artışla birlikte sekresyonu artar
• Distal toplayıcı tubuluslarda suyun pasif geri emilimini arttırır
• 280mOsm/kg altında salgılanmaz
• Hesaplanması
2 X( Na + K + BUN/2.8 + Glukoz/18) genellikle ölçülen hesplanandan 10mOsm/kg daha fazladır
• Karotis baroreseptörleri de efektif dolaşan volüm azaldığında (malign assit) ADH sekresyonunu uyarabilirler
• Anterior hipotalamusta susama merkezi artan osmolalite tarafından uyarılır
Osmolalite-Tonisite
Psödohiponatremi
• Serum osmolalitesini arttıran diğer bir
neden olduğunda gözlenir
• Hiperglisemi
• Hiperlipidemi
• Multiple Miyelom (Bence-Jones proteini)
Hipotonik Hiponatremi
Klinikte en sık rastlanılan
Hiponatremi formudur
Algoritma
SIADH Tanı Kriterleri
• Hipotonik hiponatremi diğer nedenleri ekarte edilmeli ( özellikle tiroid ve adrenal yetmezlik)
• Hasta klinikte izovolemik olmalı. Ödem ve klinik sıvı yüklenmesi bulguları SIADH ta olmaz
• Plazma osmolalitesi 280mOsm/kg dan düşük olmalı
• İdrar osmolalitesi plazmadan yüksek olmalı ( 500 mOsm/kg ve üstü)
• İdrar Na atımı 20-30 mEq/L 40mEq/L üstü değerler nadirdir
Semtomlar
• Hiponatreminin derinliğine ve oluşum hızına bağlıdır
• 48st daha yavaş gelişen hiponatremilerde sadece hafif laterji, anoreksi, kas semtomları olabilir
• 125mEq/L üzeri değerlerde kusma, halsizlik, ajitasyon görülür
• Kas krampları, güçsüzlük, laterji, baş ağrısı, konfüzyon
• 120mEq/L konvülsiyonlar ve koma
Tedavi
• Ozmotik demiyelinizasyondan kaçınılmalı
en önemli tedavi komplikasyonudur,
• 24st te 12mEq/L den
• 48st te 18-24mEq/L den daha hızlı
düzeltmede oluşur Sodyum Açığı ( mEq): (İstenen Na - Ölçülen Na) X 0.6 beden ağırlığı (kg)
Na açığı (mEq) : hız (cc/saat)
Na (mEq/L)
Asemptomatik Hiponatremi
• Genellikle sadece %0.9 Nacl perfüzyonu
yeterlidir
• 12mEq/L gün eşiği aşılmamalıdır
• SIADH ta altta yatan hastalığın tedavisi, ek
medikasyonun kesilmesi, %30-70 sıvı
restriksiyonu, isotonik saline+furosemide,
democycline 300-600 mg bid
Akut Semptomatik Hiponatremi
• Amaç beyin ödemini azaltacak ve nöbetleri durdururacak düzeyde sodyumu yükseltmektir
• Serum sodyumunda %5 lik artış beyin ödemini, 3-6mEq/L lik artış nöbet aktivitesini geriletebilmektedir.
• Bu nedenle ilk 4-6 saatte 1-1.5mEq/st hızında sodyumun arttırılması hedeflenmelidir
• Antikonvülzanlar kullanılabilir
• İnisyalde %3 lük hipertonik salin kullanılabilir.
• Akut hiponatremide osmotik demiyelinizasyon riski daha az (48 st’ten uzun )olmasına rağmen hipertonik sodyum 3-6mEq/L artış sağlandığına ya da Na 120-125mEq/L ulaşıldığında kesilmelidir
İntravenöz Solusyanlarda Na
Solüsyon Na( mEq/L) Na(mEq/cc)
%3 NaCl 513 0.513
%0.9 NaCl 154 0.154
Ringerli Laktat 130 0.130
AKUT HİPERÜRİSEMİ VE
ÜRAT NEFROPATİSİ
• Hiperkalsemiye göre daha az riskli
Altta yatan nedenler
– Akut lösemi, high grade lenfoma, polisitemia
vera’da özellikle tedavi sonrası
– İlaçlar: Furosemid, tiyazidler, etakrinik asid,
pirazinamid, etambutol, nikotinik asid
– Daha önceden böbrek hastalığı olanlarda.
Semptom ve bulgular
• Serum ürik asid artışı
• Eşlik eden gut artriti
• Böbrek yetersizliği
• Laboratuvar:
– Serumda BUN, kreatinin, ürik asit artışı
– Hiperürikozüri
• Prognoz: Altta yatan hastalığa bağlı
TEDAVİ
• Profilaktik önlemler
– Öncelikle İdrar miktarı arttırılmalı: Konsantrasyon azalır
– İdrar alkalinizasyonu pH >7 olmalı
• İdrarı asidik yapan ilaçlar kesilir: tiyazid, aspirin gibi.
• Sodyum bikarbonat 50-100 mmol/l
• Asetazolamid
• Allopurinol: kemoterapiden 1-2 gün öncesinde başlatılmalı. 300-600 mg/gün
• Akut oligüri:
– Ürat taşına bağlı üreteral obstrüksiyon
– IVP çekilmemeli
– Sonografi veya BT ile değerlendirilmeli
• Diyaliz
TÜMÖR LİZİS SENDROMU
TÜMÖR LİZİS SENDROM
Tanım • Uygulanan tedaviler sonrasında intrasellüler içeriğin
dolaşıma hızla geçmesi sonucunda hayatı tehdit edici
konsantrasyonlara ulaşması
• Düzeltilmezse renal yetersizlik ve ölümle sonuçlanır.
TLS her tümörde görülür mü?
• HAYIR
– High grade lenfoma, lösemide sık
– Solid tm’lerde daha az.
• İyatrojeniktir: kemoterapi, radyoterapi, steroid,
tamoksifen, interferon??
• Risk altındaki hastalar
– <25 yaş, erkek, LDH yüksek, ileri evre abdominal hastalık varlığı.
– Dehidratasyon, asidik idrar pH’sı, idrarda fazlaca ürik asit atılımı
Semptom ve bulgular
• Hiperürisemi
• Hiperkalemi
• Hiperfosfatemi
• Hipokalsemi
• Oligürik böbrek yetersizliği
Tanı ve prognoz
• Biyokimyasal değişikliklerin saptanması ile tanı
koyulur
• Prognoz metabolik bozuklukların düzeltilmesi ve
altta yatan hastalığa bağlıdır.
TLS’da tedavi
• Profilaktik
– Kemoterapi öncesi TLS riski olan hastalar belirlenmeli
– Yeterli hidratasyon ve alkalinizasyon uygulanmalı
– Allopurinol
– Kemoterapiyi takiben 3-4 günde bir biyokimya kontrolü
• Yerleşmiş TLS tedavisi
– Hidratasyon, elektrolit bozukluğunun düzeltilmesi, hemodiyaliz