30
39 YOKSULLUK ÜZER‹NE ETK‹LER‹ VE TÜRK‹YE’DE YOKSULLU⁄UN AZALTILMASI Murat ÖZTÜRK Neo-Liberal Politikalar ve Yoksulluk (1) (1) Bu çal›flma 21- 26 Eylül 2010 tarihleri aras›nda Maringa Üniversitesi, Parana, Brezilya’da gerçeklefltir- ilen “1.International Conference of Social Economy And Sustainability”, adl› konferansa sunulan bildirinin gözden geçirilmifl ve geniflletilmifl halidir

Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

39

YOKSULLUK ÜZER‹NE ETK‹LER‹ VE TÜRK‹YE’DE YOKSULLU⁄UN AZALTILMASI

Murat ÖZTÜRK

Neo-Liberal Politikalar ve Yoksulluk

(1)

(1) Bu çal›flma 21- 26 Eylül 2010 tarihleri aras›nda Maringa Üniversitesi, Parana, Brezilya’da gerçeklefltir-ilen “1.International Conference of Social Economy And Sustainability”, adl› konferansa sunulanbildirinin gözden geçirilmifl ve geniflletilmifl halidir

Page 2: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

u çal›flmada, neo-liberal politikalar›n yoksulluk üzerine etkisi Türki-ye’de, istihdam ve tar›m üzerindeki etkilerinden hareketle ele al›n-maktad›r. Neo-liberal politikalar›n dünyan›n genifl bir kesiminde yer

bulmas›, kapitalizmin “post-fordist düzenleme biçimi” ve bu birikim biçimininay›r›c› özelli¤i olan esnek uzmanlaflma e¤ilimi ile birlikte ortaya ç›karak emekgücü piyasalar›nda etkili oldu¤u biliniyor. Neo-liberal politikalar›n tar›m ala-n›ndaki uygulamalar› ise tar›m ürünleri ticaretinin serbestlefltirilmesi ve budo¤rultuda tar›ma yönelik kalk›nmac› yaklafl›m›n yerini tar›m ürünleri ticareti-nin serbest b›rak›lmas› düzenlemeleri ve tar›ma yönelik desteklerin azalt›lma-s›, biçiminin de¤ifltirilmesi fleklinde ortaya ç›kt›¤› geçmifl y›llarda gözlenmifltir.Neo-liberal politikalar her iki alandaki etkileri ile bir yandan iflsiz, örgütsüz biremekçi kitlenin art›fl›na ve di¤er yandan da k›r nüfusunun yoksullaflmas›na,köylerin h›zla boflalarak kentlere nüfus ak›m›n›n art›fl›na neden olmas› ilekentlerde de büyük bir yoksul kitlenin ortaya ç›kmas›na neden olmufltur. Budurumun yaln›zca yoksullukta say›sal, oransal bir art›fl olmay›p, yoksul kitlele-rin geçmifl yoksullardan farkl› özellikleri de tafl›mas› ile yoksulluk, araflt›rmave Dünya Bankas› gündeminde de kendine yer bulmufltur. Geçmiflten farkl›özellikte ve genifl boyutlara ulaflm›fl yoksulluk karfl›s›nda gelifltirilen yoksullu-¤u azaltmaya yönelik politikalar da geçmiflten farkl› özellikleri tafl›r hale gel-mifltir. Bir bak›ma yoksullu¤u azalt›c› politikalar›n da neo-liberalleflmesi sözkonusudur.

Dünyan›n birçok ülkesinde benzer flekilde uygulanan neo-liberal politikalarTürkiye’de 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ard›ndan ad›m ad›m hayata geçiril-di. Dünya Bankas›n›n gelifltirdi¤i yoksullu¤u azaltma politikalar› da buna para-lel olarak Türkiye’de de uyguland›. Bu çal›flmada önce, k›saca neo-liberal po-litikalara yer verilecek ve bu politikalar›n yoksulluk üzerindeki etkilerine bak›l-maktad›r. Ard›ndan neo-liberal politikalar›n Türkiye’deki uygulama biçimlerive do¤urdu¤u sonuçlar, Türkiye’de geliflen yeni yoksulluk, Türkiye’de izlenenyoksulluk azalt›c› politikalar bir k›s›m verilerle desteklenerek ele al›nmaktad›r.

NEO-L‹BERAL POL‹T‹KALAR

Çeflitli makro ekonomik ve kurumsal de¤iflimler içeren Neo-liberal politikala-r›n bafll›ca önermeleri flu flekilde özetlenebilir: � Mal ve faktör piyasalar›nda fiyat müdahalelerinin kald›r›lmas›� D›fl ticaretin ve finans piyasalar›n›n serbestlefltirilmesi, kotalar›n kald›r›l›pgümrük vergisi oranlar›n›n düflürülmesi� Kamu iktisadi kurulufllar›n›n özellefltirilmesi� Do¤rudan yabanc› sermaye yat›r›mlar›n›n ve d›fl finansal ak›mlar›n serbest-lefltirilmesi� E¤itim ve sa¤l›k gibi sosyal hizmet alanlar›nda özellefltirmenin yayg›nlaflt›-r›lmas›� Vergi oranlar› azalt›larak vergi taban›n›n gelifltirilmesi� Faiz oranlar›n›n piyasada belirlenmesi

40

b

Page 3: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

� Kurlar›n rekabetçi olmas›� Ekonominin kurals›zlaflt›r›lmas› (de regulasyon)� Mülkiyet haklar›n›n kurallaflt›r›lmas›� ‹flgücü piyasalar›n›n esneklefltirilmesi

Daha çok uluslar aras› sermayenin ç›karlar›na göre dizayn edilen bu politika-lar, IMF reçeteleri ve yap›sal uyum programlar› ile hayata geçirildi. Dünya Ti-caret Örgütü’nün gelifltirdi¤i yaklafl›mlar›n da bu çerçeve ile uyumlu oldu¤usöylenebilir. Neo-liberal politikalar›n uygulanmas›ndan yana olanlar›n iddiala-r›na göre; bu politikalar uyguland›¤›nda, fiyat müdahalelerinin kald›r›lmas›kaynak da¤›l›m›nda ekinlik sa¤layacak, ticari ve finansal serbestleflme, karfl›-laflt›rmal› üstünlükler temelinde d›fl ticaret ve dolay›s›yla üretimde art›fl sa¤la-yacak, do¤rudan ve dolayl› yat›r›mlardaki art›flla üretim kapasitesi artacak vecari aç›k kapanabilecekti. Neo liberal politikalar›n ayr›lmaz parças› olan özel-lefltirme ile kamu iflletmeleri özel ellerde daha etkin çal›flacak ve kamu bütçe-sine yük olmaktan ç›kacakt›. Beklenen bu pozitif geliflmelerden de toplumuntüm kesimleri yararlanabilecek, fakir kesimlere yans›mas› ile de yoksullukazalt›lacakt›. Yoksullu¤un azalmas› iç ve d›fl talep art›fl› ve yat›r›m art›fllar›naba¤l› olarak ekonominin büyümesi ve istihdam›n artmas› ile gerçekleflecekti.

Oysa ortaya ç›kan sonuçlar beklendi¤i gibi olmad›; neo-liberal ça¤da, Birlefl-mifl Milletler Milenyum Kakl›nda Hedeflerinde benimsenen minumum günlük1$ gelir (2008’de 1.25$, sat›n alma gücü paritesine –SAP- göre) hedefi kimiyerde üstün körü yakalansa da yoksullukta köklü baflar› sa¤lanamad›. Yoksul-luk oran›ndaki azal›fllar daha çok Çin ve Hindistan gibi, neo liberal yoksullukönleyici politikalar› bire bir uygulamayan ülkelerdeki geliflmeden kaynakland›.

Birleflmifl Milletler Birinci milenyum hedefleri istihdam, açl›k ve gelir hedefle-rinden oluflur. 1990-2005 y›llar›nda Güney Asya’da günlük 1.25$ kriterine göreyoksulluktaki azal›fl %20 civar›nda kald›. FAO’ya göre 2010 y›l›nda dünyada g›-da yoksulu nüfusun oran› %16 d›r, bu oran 1990 (2) ’dan farkl› bir resim sergi-lememektedir. BM taraf›nda daha yak›n zamanda yap›lan bir de¤erlendirme-ye göre 30 geliflmekte olan ülkeden sadece 11’i BM Milenyum kalk›nma hedef-lerinden yoksulluk ve açl›k s›n›r›n› geçebilmifltir, di¤er bir Milenium hedefi olanistihdam bak›m›ndan ise geçen zamanda nerede ise hiç ilerleme görüleme-mifltir(UNDP: 8). ‹stihdam sorunu zaten yoksullu¤un odas›na kapat›lm›fl fil mi-sali kalk›nman›n üvey çocu¤u olarak ele al›na gelmekteydi. BM MDG (MilenumKalk›nma Hedefleri) 2008’de k›saca ele al›nan istihdam konusu UNDP 2010 ra-porunda daha genifl yer bulur. (3) Daha sonra yay›nlanan üç BM MDG raporun-da istihdama orant›l› bir yer verilir; sonuçlar hemen her yerde olumsuzdur.2008 Dünya Ekonomik Krizinin etkileri bir yana b›rak›l›rsa istihdam art›fl› ve ge-lecekte ortaya ç›kabilecek yeni ifllere iliflkin göstergeler olumsuzdur. Yoksul-

41

(2) http://www.fao.org/hunger/en/(3) Orjinal BM Millennium Declerasyonu “Kalk›nma ve Yoksullu¤un Azalt›lmas›”n›n ele al›nd›¤› üçüncübölümde istihdama yer vermez (BM 2000), sonraki BM MDG’lerde de istihdam, açl›k ve yoksullu¤unazalt›lmas› gibi di¤er iki önemli birlikte öncelikli olarak ele al›nmaz. (UNMP 2005: xiii).

Page 4: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

lar›n penceresinden bak›ld›¤›nda bir iflte çal›fl›p gelir elde etmek yoksulluktankurtulman›n en güçlü yoludur, bununla birlikte çal›flmak, geliri olmak yoksul-luktan kurtulmak anlam›na gelmeyebilir de; düflük ücretli ifllerde çal›fl›p yok-sullu¤u devam etmesi -çal›flan yoksullu¤u-, kötü çal›flma koflullar›, güvence-siz ifller dikkate al›nd›¤›nda görünüm iç karart›c›d›r: ‘tam istihdam hala uzakbir hayaldir’ (UN 2008: 8-9; UN 2009: 8-10; UN 2010: 9-10). Yayg›nlaflan ve de-rinleflen yoksulluk sorunu karfl›s›nda neo-liberal yaklafl›m›n çözüm olamay›fl›aç›kt›r. Neden neo-liberal yaklafl›m yoksullu¤a çare olamam›flt›r, bunun ne-denlerine biraz daha yak›ndan bak›labilir.

Neo-liberal Yaklafl›m›n Sorunlar›

Neo-liberal politikalar›n yoksulluk sorununa çözüm getirememesinin çeflitlisebepleri vard›r.

‹lk olarak, Stiglitz’in bak›fl› ile s›k› maliye politikas› ve para politikalar› ile des-teklenen istikrar politikalar› büyümeyi sa¤layamad›¤› gibi istikrar› da sa¤laya-mad›. Büyük hacimli sermaye hareketleri geliflmekte olan ülkelerde s›k s›kkrizlere neden oldu, ülkeleri yeni risklerle karfl› karfl›ya b›rakt›. ‹kinci olarak,d›fl ticaretin serbestlefltirmesi daha çok geliflmekte olan ülkelerin engellerikald›rmalar›, geliflmifl ülkelerin ise bunlar› sürdürmeleri fleklinde gerçekleflti.Bu durum geliflmekte olan ülkeler için adil olmayan piyasa flartlar› do¤urdu,bu flartlarda geliflmekte olan ülkelerde iflsizlik ve kay›t d›fl› çal›flmaya nedenoldu. Üçüncü olarak, hatal› özellefltirme uygulamalar› kamu hizmetlerinin fi-yatlar›nda art›fla neden oldu bu rekabet gücünü azaltt›. Sonuç olarak neo libe-ral politikalar fakirlerden çok zenginlerin, geliflmekte olan ülkelerden çok ge-liflmifl ülkelerin ç›kar›na politikalar olup, fakirli¤in azalt›lmas›n› da hiç de ön-celikli bir hedef olarak içermedi. IMF ve Washington mutabakat› sosyal ve po-litik boyutlar› göz ard› ederek kötü bir politika izlemifl oldu (Stilitz, 2009: s.283-286, Shafaeddin, 2010).

Neo-liberal politikalar›n uygulanmas› sonucunda baflar› öyküsü olarak anlat›-lan kimi Do¤u Asya ülkeleri bir yana b›rak›l›rsa elle tutulur bir baflar›dan sözetme imkan› görülmedi. Baflar› öyküsü olarak anlat›lan Do¤u Asya ülkelerindeise baflar›n›n neo-liberal politikalardan kaynaklad›¤› iddias›, bu ülkelerde uy-gulanan, hükümetlerin ekonomiye etkin müdahaleleri gibi baflka birçok politi-ka dikkate al›nd›¤›nda, kabul edilmesi güç bir sav halinde kald›. Yoksullu¤unazald›¤› ülkeler ise no-liberal yaklafl›m ile farkl›l›k gösteren politikalar izledir.Bu ülkeler, aktif devlet müdahalesi gibi politikalarla (Çin’in Yuan’›n de¤eri ko-nusundaki ›srar› gibi) neo liberal politikalara s›k›ca ba¤l› kalmayan ülkeler ol-du. Yoksulluk rakamlar›n›n aç›kça gösterdi¤i gibi (Tablo 1) neo-liberal politika-lar›n uyguland›¤› çeyrek asr› geçen dönemde derin ve yayg›n yoksulluk varl›¤›-n› sürdürmeye devam ediyor.

Devletin müdahalesi söz konusu oldu¤unda da Neo-Liberal iktisatç›lar kamuharcamalar› art›fl›n›n bütçe a盤›n› art›raca¤› ve bunun yüksek enflasyona ve

42

Page 5: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

yerli paran›n de¤ersizleflmesi ve yüksek faiz oranlar›na yol açaca¤›n› kabulederler. O nedenle de kamu harcamalar›n›n k›s›lmas›n› önerirler, oysa litera-türde kamu harcamalar› art›fl›n›n faiz oranlar›n› yükselterek ve kurlar üzerin-de etkili olarak özel sektörü d›fllad›¤›na dair kan›tlar pek zay›ft›r. (McKinley,2003). Ayn› flekilde kamu kesiminde verimlili¤in düflük oldu¤u, özellefltirme ileverimlili¤in arataca¤› neo-lieral yaklafl›m taraf›ndan savunulur, fakat mülkiye-tin kamu elinde ya da özel ellerde olmas› ile verimlili¤in arataca¤›na iliflkinamprik kan›tlar da zay›ft›r (Boratav, 1993).

Di¤er yandan bu düzenleme politikalar› yoksul ve zay›f marjinal nüfusu, ekono-mik eflitsizli¤i art›rarak olumsuz yönde etkiledi. D›fl ticaret rejimi ve finansalsektör reformlar› ile ulusal endüstri gerileyip istihdam imkanlar› azald›, küçüküreticilik geriledi. ‹kinci olarak küçük çiftçiler ve fakir k›r nüfusu ve g›da güven-li¤i olumsuz etkilendi. Üçüncü olarak da özellefltirme, bütçe kesintileri, emekgücü piyasas›n›n istikrars›zlaflmas›, düflük ücretler, iflçi haklar›n›n ve pazarl›kgücünün zay›flamas›na neden oldu. Özellefltirme ile artan fiyatlar, bütçe kesin-tileri ve di¤er düzenlemeler, Macaristan, Meksika ve Filipin gibi fakir ülkeler-de temel hizmetlere eriflimi zorlaflt›rd› ve yoksullu¤u art›rd› (SAPRIN 2002)

Neo-liberal politikalar›n hakim yaklafl›m olarak benimsendi¤i bu dönemde kü-reselleflme e¤ilimleri artt›. Küreselleflen dünyada üretim faktörlerinin bir biriyerine kullan›m e¤ilimi teknolojik ilerleme ve talebin özelliklerine ba¤l› olarakartt›. Bunun sonucu olarak yat›r›mlarda ve büyümede art›fl görülürken emekpiyasas› bu geliflmeden yararlanamayabiliyor, yani üretim faktörleri aras›ndaikame olas›l›¤›n›n artmas›, iflçi gelirlerinin azalmas›, dura¤an hatta düflen biristihdam sonucuna yol açabiliyordu (EAF).

43

Tablo 1: Yoksulluk göstergeleri günde $1.25 ve günde $2 (PPP) (Nüfusun %’si)

Kaynak: World Bank, Development Research Group (4)

Do¤u Asya & Pasifik Avrupa & Orta Asya Latin Amerika & Karaipler Orta Do¤u & Kuzey Afrika Güney Asya Sahra-Alt› Afrika

1.25$ gün (SAP) % 16.8% 3.7% 8.2% 3.6% 40.3% 50.9

2$ gün (SAP) % 38.7 % 8.9 % 17.1% 16.9% 73.9% 72.9

Yoksulluk göstergesi 2005 (% of population)

(4) Detayl› bilgi için http://data.worldbank.org/indicator/SI.POV.DDAY ve http://data.worldbank.org/indicator/SI.POV.GAP2/countrieshttp://data.worldbank.org/topic/poverty adres-lerine bak›labilir.

Page 6: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

K›saca istikrar politikalar› büyüme ve istikrar sa¤layamad›, ticaretin serbest-lefltirilmesinden beklendi¤i gibi iflgücü düflük verimlilikteki alanlardan yüksekverimlilikteki alanlara akmad›, iflsizlere kat›l›m artt› (Stiglitz:2005’den aktaranSefaheddin).

Tar›m üzerindeki Neo-liberal politikalar›n en önemli etkisi bu politikalara efllikeden WTO anlaflmalar› ile ortaya ç›kt›. Tar›m ürünlerinin d›fl ticaretinin ser-bestlefltirmesini amaçlayan anlaflmalarla tar›m ürünlerine yönelik koruma se-viyeleri kademeli olarak azalt›ld›. Buna paralel olarak tar›m destekleme siste-mi de¤ifltirildi; ürüne yönelik destekler azalt›larak bunun yerine kimi ülkeler-de Dünya Bankas›nca da fon sa¤lanarak desteklenen do¤rudan gelir deste¤isistemi uygulanmaya baflland›. Koruma duvarlar›n›n düflürülmesi ve ürüne yö-nelik desteklerin k›s›lmas› geliflmekte olan ülke tar›m›n› bir yandan geliflmiflülkelerle rekabette zay›f b›rak›rken di¤er yandan da çiftçi gelirlerinin gelece¤i-ni belirsizlefltirdi.

Geliflmifl ülkelerin kendi tar›m üreticilerine destekleri, söz konusu olan ge-liflmekte olan ülkelere göre çok daha yüksek bir oranda devam etti. Gelifl-mekte olan ülkelerde desteklerin k›s›lmas›, geliflmekte olan ülke çiftçilerinindünya pazarlar›nda çok ucuza tar›m ürünlerini satmak zorunda kalmalar›naneden oldu. Bu durum ayr›ca çiftçilerin rekabetçi olamad›klar› alanda üreti-mi k›smalar›na ya da ürün de¤iflikli¤ine gitmelerine oldu. Bu flartlara do¤akoflullar›n›n belirsizli¤i, kamu fonlar›n›n k›s›lmas› ile azalan kredi imkanlar›,artan girdi maliyetleri -özellikle enerji maliyetleri-, tar›m ürünleri fiyatlar›n›noluflumunun piyasaya b›rak›lmas› ile fiyatlar›n uluslar aras› tekeller ve mar-ket zincirlerince belirlenir hale gelmesi gibi flartlar da eklenince gelenekselküçük ölçekli tar›m üreticileri üretimi ve yaflamlar›n› sürdürmekte zorlan›rhale geldiler.

Bu flartlar küçük çiftçilerin yaflamlar›n› sürdürmek için yeni aray›fllara girme-lerine ve önemli bir k›sm›n›n da köyleri terk ederek flehirlere göç etmesine ne-den oldu. Köysüzleflme ya da köylüsüzleflme olgusu ortaya ç›kt›. Köylerden fle-hirlere akan yoksul kitleleri bekleyen yine yoksulluktu; zaten flehirlerde büyükbir yoksul kitle vard›, yoksul köylülerin de kat›l›m› ile bu kitle daha da büyüdü.

Neo-liberal politikalar›n istihdam yaratmayan büyüme süreci ile birlikte artaniflsiz kitlesine yoksul köylülerin de kat›lmas› ile bir yandan k›rda yoksulluk de-vam ederken bir yandan da flehirlerde genifl bir yoksul kitle ortaya ç›kt›. Buyoksullar çeflitli özellikleri ile yeni bir yoksul kitlenin do¤ufluna iflaret ediyordu.Ekonomik büyümenin vas›fs›z iflgücüne ba¤›ml›l›¤›n›n azalmas›, sistemin do-nan›ms›zl›¤› nedeni ile bu kitleye ihtiyaç duymamas› ve belki de gelecekte deduymayacak oluflu, ekonomik büyümenin bu kesimi yoksulluktan kurtarama-yaca¤› kan›s›n› do¤urdu. “Yeni Yoksulluk” olarak da adland›r›lan bu olguya“marjinalleflme” ve “alt s›n›f” gibi adlar da verildi (Ifl›k & P›narc›o¤lu, 2001: 70,72; Bu¤ra & Keyder, 2003: 19-20).

44

Page 7: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

Yoksullu¤un yeni biçimi onun ele al›n›fl›nda da yeni yaklafl›mlar› beraberindegetirdi;1980’lerde neo-liberal politikalar› yaymakla meflgul olan DB 1990’lardayoksullu¤a yeniden önem vermeye bafllad›. Bu dönemde yoksullu¤un ele al›n›-fl›nda yoksullukla iflgücü piyasalar› ve emek verimlili¤i iliflkisine ve servetin ye-niden da¤›l›m›na daha az vurgu yap›lmas› ve kalk›nma söyleminde toplumsalve siyasal alandaki niteliksel konular›n dahil edilmesi dikkati çekmektedir. Ör-ne¤in DB’nin 1990’lar›n ikinci yar›s›nda iyi yönetiflim, eflitlik, toplumsal cinsiyetba¤lam›nda eflitlik ve toplumsal geliflmeye vurgu yapmas› dikkat çekicidir.Dünya Bankas›n›n bu söyleminin, Bankan›n neoliberal ekonomik modele ge-çiflteki çabalar› ve büyük ölçüde lafta kalan söylemleri hat›rland›¤›nda inand›-r›c›l›¤› kuflkuludur (fienses:2oo9,s.687-688:). Bu bak›fl aç›s› devleti ve toplumuyoksullu¤un sorumlulu¤undan kurtar›r ve yoksullu¤un sebeplerini yoksulunkendisine ba¤lar. Böyle olunca yoksullu¤un çözümü de yoksullar›n kendilerin-ce ya da devletin çok az katk›s› ile sivil toplum taraf›ndan bulunmal›d›r.

Bu yaklafl›mda yoksullu¤un azalt›lmas›nda benimsenen yöntem h›zl› büyümeyolu ile gelirin art›r›lmas› ve devletin parasal yard›mlar› ile bunun desteklenme-sidir. Nakit yard›mlar önceden belli koflullara ba¤l› olarak yap›lan yard›mlard›r.Bunlar›n baz›lar› çocuklar›n okula kaydedilmesi, yeni do¤mufl bebeklerin, kü-çük çocuklar›n ve hamile kad›nlar›n düzenli olarak sa¤l›k muayenesinden geç-meleri gibidir. Bu yard›mlarda yard›m›n bir vatandafll›k hakk› olarak ele al›nma-s› söz konusu de¤ildir. Gerek yard›ma hak kazanman›n tespiti, baflvuru sürecin-deki ifllemler kimi zaman insanlar› yard›m almaktan al›koymaktad›r.

Bangladefl’te baflar›l› olan mikro kredi uygulamalar› neo liberal yoksulluk ön-leyici politikalara bir baflka örnektir. Mucidi Muhammed Yunus’a Nobel Bar›flÖdülü getiren Grameen Bankas› mikro kredi uygulamas› faizsiz bir kredi de¤il,hatta oldukça yüksek faizli bir kredi oldu. Kald› ki yoksul kesimde zaten göre-ce k›t olan giriflimci kayna¤›n›n oldu¤unu varsaymas› ile yanl›fl varsay›mlarüzerine yükselen bir kredidir. “iflte size f›rsat da verdik kurtar›n art›k kendini-zi” denmektedir.

Yoksullu¤un kal›c›l›¤› ve boyutlar› art›k aç›kken, yoksullukla mücadelede yal-n›zca ekonomi politikalar›ndan sonuç beklemek, yoksullu¤u istihdam eksikli-¤iyle özdefllefltirerek ekonomik konjonktürün geçici bir sonucu olarak görmekart›k geçerlili¤ini yitirir (Bu¤ra & Keyder, 2003:12). Kald› ki küreselleflme, hü-kümetlerin yoksul yanl›s› ulusal ekonomi politikalar›n›, bu politikalara en çokgereksinim oldu¤u koflullarda uygulamaya geçirme yeteneklerini s›n›rlamak-tad›r (S.A.M, ibid.). Ekonomik kalk›nman›n tek bafl›na yoksullu¤u azaltmak içinyeterli olmaktan ç›kt›¤› uluslararas› kalk›nma kurulufllar› taraf›ndan da sap-tanm›flt›r (UNDP, 2000:42). Dünya bankas› uzmanlar› da yoksul yanl›s› büyümepolitikalar› ve yoksullara donan›m kazand›rma yaklafl›m›n›n yerini yeni sosyalkoruma anlay›fl›n›n ald›¤›n› belirtmektedirler (Holzmann, :3 aktaran S.A.M)

Ekonomik büyümenin azaltamad›¤› ve kal›c› hale gelmifl yoksullu¤un hem ne-deni hem de ay›r›c› özelliklerinden biri de kuflaktan kufla¤a aktar›lan (interge-

45

Page 8: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

nerationally transmitted) yoksulluk olmufltur. Bu nedenleri üzerine yap›lanaraflt›rmalar, yoksullu¤un kuflaktan kufla¤a aktar›lmas›nda bafll›ca tafl›y›c›n›nbefleri sermaye yetersizli¤i oldu¤unda birleflmektedirler (Yaqub, 2000; Hulme,2001; Carm & al., 2003,’den aktaran S.A.M). Haneler yoksul ise do¤al olarakçocuklar›n e¤itim, sa¤l›k, beslenmesine yeterince kaynak ay›ramamakta veçocuklar› gelecekte de yoksulluktan ç›karacak donan›mlar› sunamamaktad›r.Emek gücünün niteli¤inin gelifltirilememesi, toplumun insan gücü kaynakla-r›n› iyi kullanmamas› demektir ve bunun da fakirli¤in devam›nda etkisi kaç›-n›lmazd›r.

Yeni yoksullu¤un farkl› özelliklerinden biri de bu yoksul kitlenin ekonomik, kül-türel, mekansal, siyasal olarak “toplumsal d›fllanma” içerisinde olmas›d›r.D›fllanma farkl› biçimler alt›nda yayg›nl›k kazanm›flt›r. D›fllanma yaln›zca ge-liflmekte olan ülkelerdeki yoksullar›n maruz kald›¤› bir durum olmay›p gelifl-mifl ülkelerde de yaflanan bir durumdur. Yafll›lar, kad›nlar, engelliler, göçmen-ler ve farkl› inanç ve cinsel tercihleri olanlar d›fllanmaya maruz kalma riski enyüksek olan gruplard›r(Adaman and Keyder, 2006). Hem bu gruplardan hem defakir olan kiflilerin d›fllanma riski daha da yüksektir.

Sosyal d›fllanma: kiflilerin—yoksulluk, temel e¤itim/becerilerden mahrumiyetya da ayr›mc›l›k dolay›s›yla—toplumun d›fl›na itilip, toplumsal hayata kat›l›mla-r›n›n mümkün olmamas› halidir. D›fllanma kiflilerin bir yanda gelir elde edebi-lecekleri faaliyetlere, e¤itim ve ö¤retim imkanlar›na ulaflamamas›na, di¤eryandan da toplumsal ve çevresel a¤lara dahil olmas›nda engeller oluflturmak-tad›r. Bu kesim, karar süreçlerine kat›lmaz, kendini güçsüz ve günlük yafla-m›nda kararlar almakta aciz hisseder.

46

Tablo:2a 1980’lerin Ortalar›ndan 1990’lara, Hanelerin Ortalama Y›ll›k Reel GelirDe¤iflimi (ülkeler en az de¤iflim gösterenden en çok de¤iflim gösterene do¤rus›ralanm›flt›r)

ÜlkeItalyNew ZellandTurkeyNorwayCanadaGreeceGermanySwedenBritainMexicoJapanFinlandFrance

En düflük-1.3-1.1-0.6-0.30.30.30.40.50.70.70.80.91

Orta0.5-0.5-0.70.3-0.20.11.40.921.21.80.90.5

Yüksek1.51.61.41-0.10.11.61.24.33.82.11-0.1

Orta De¤er0.6-0.6-0.80.4-0.20.31.20.91.91.11.80.80.5

Ortalama0.80.30.90.5-0.10.11.40.42.82.61.91.20.3 >

Page 9: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

Ekonomik d›fllanma: Emek piyasas›n›n d›fl›na düflme, iflsizlik, ve/veya krediolanaklar›na ulaflamama durumudur.

Mekansal d›fllanma: Belli mekanlara ulafl›mda ve mekanlardan yararlanmadaengellerle karfl›lafl›lmas› durumudur.

Kültürel d›fllanma: Toplumsal ve kültürel hayata diledi¤ince kat›lamama duru-mudur.

Politik d›fllanma: Vatandafll›k haklar›n›, özellikle de hukuki ve siyasi haklar›tam olarak kullanamama ve/veya siyasal yaflama kat›lman›n do¤rudan ya dadolayl› olarak engellenmesi durumudur

Sonuçlar›ndan bak›ld›¤›nda, neoliberal iktisadi politikalar›n uyguland›¤›1980’lerden 1990’lara kadar geçen sürede birçok OECD ülkesinde gelir da¤›l›-m›nda eflitsizlik artt›. Türkiye ise bu eflitsizlik art›fl›n›n toplumun orta ve alt ge-lirli kesimlerini en olumsuz etkiledi¤i ülkelerin bafl›nda geliyor.

Hane halk› gelirlerindeki de¤iflimi gösteren tablolardan bu geliflme izlenebil-mektedir

47

ÜlkeNetherlandBelgiumUSADenmarkLuxemburgAustriaIrelandSpainPortugal

En düflük1.11.21.21.32.32.544.45.7

Orta2.70.510.92.52.733.26.5

Yüksek3.91.21.90.832.82.92.48.7

Orta De¤er2.80.410.92.42.83.23.26.2

Ortalama30.81.40.92.72.73.137.3

Kaynak: OECD, 2008, Growing Unequal Income Distribution and Povert in OECD countries, Orta: Ortada yer alan üç %20’lik grubun toplam›d›r.

Page 10: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

TÜRK‹YE DENEY‹M‹

Yoksullu¤un dünyada bir vak›a olarak sanayi evrimi ile ortaya ç›kt›¤› ve zamaniçinde ba¤›ms›zl›¤›n› yeni kazanm›fl ülkelerdeki yoksulluk gibi farkl› biçimlerald›¤› biliniyor. Türkiye’de neo liberal politikalar›n benimsenmeye baflland›¤›1980’lere kadar bölgesel farkl›l›klar, çal›flan yoksullu¤u, kad›nlar›n eflitsizflartlarda çal›flmas›, kimsesiz yafll›lar ve çocuklar, engellilerin yoksullu¤u gibiyoksulluk sorunlar› var idi.

1980’lere kadar yoksul kimselerin yaflamlar›n› sürdürmede en çok faydaland›-¤› kaynak, genifl aile yap›s›, akrabal›k, hemflerilik ba¤lar› içinde gerçekleflen

48

Tablo:2b 1990 Otalar›ndan 2000’lere Hanelerin Y›ll›k Reel Gelir De¤iflimi(ülkeler en az de¤iflim gösterenden en çok de¤iflim gösterene do¤rus›ralanm›flt›r)

ÜlkeAustriaJapanTurkeyGermanyUSAMexicoCanadaChez RepublicDenmarkFranceHungaryNew ZellandBelgiumSwedenLuxemburgFinlandNetherlandItalyAustriaBritainGreeceNorwayPortugalIrelandSpain

En düflük-2.1-1.4-1.1-0.3-0.2-0.10.20.40.60.90.91.11.41.41.51.61.82.22.42.43.64.455.25.2

Orta-0.5-1-0.50.50.5-0.11.20.60.90.71.22.21.32.21.52.52122.133.94.17.75.1

Yüksek-0.4-1.3-3.21.31.1-0.62.10.71.5111.61.72.81.74.61.41.61.91.52.75.14.45.45

Orta De¤er-0.6-1-0.30.60.4-0.21.10.50.90.81.12.30.22.21.52.5212.22.12.93.84.28.25.5

Ortalama-0.6-1.1-1.90.70.7-0.41.40.61.10.81.11.91.52.31.62.91.81.321.92.94.34.36.65.1

Kaynak: OECD, 2008, Growing Unequal? Income Distribution and Povert in OECD countries, Orta: Ortada yer alan üç %20’lik grubun toplam›d›r.

Page 11: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

dayan›flma idi. Bu y›llarda daha çok k›rda ve gözden uzak olan yoksulluk, fle-hirlere nüfus ak›m› ile birlikte flehirlerde de görülür oldu. Yafll›, engelli, kimse-siz kiflilerin durumu bir yana b›rak›l›rsa yoksulluk geçici bir durum olarak al-g›lan›yordu. 1980’lerden sonra yukar›da özetlenen neo liberal politikalar tü-müyle Türkiye’de uygulamaya kondu. Bu politikalar›n uygulanmas› ile flekille-nen flartlarda Türkiye yoksullu¤u da farkl› özellikler kazand›. Yoksullu¤u azalt-maya yönelik politikalar da neo liberal yoksulluk önleyici politikalarla paralel-lik gösterdi. Bu politikalar›n ard›nda da DB’n›n da deste¤i de yer ald›.

Afla¤›da önce 1980 sonras›nda Türkiye’de izlenen neo liberal politikalara vebunlar›n istihdam ve k›r nüfusunun flartlar›na etkileri ele al›nmakta ard›ndanTürkiye’deki yoksulluk hakk›nda baz› verilere yer verilmekte ve de¤erlendir-meler yap›lmaktad›r.

1980’LER TÜRK‹YE’DE NEO-L‹BERAL DÖNÜfiÜM

Türkiye’de neoliberal politikalar›n ilk ad›m›n› 24 Ocak 1980’de aç›klanan istik-rar tedbirleri oldu. Bundan birkaç ay sonra IMF ile 3 y›ll›k bir stand-by anlafl-mas› imzaland›. Sonra bu tedbirler hayata geçirilmeye baflland›. Ancak neo li-beral politikalar›n tümüyle uygulanmas›n›n önünde engel oluflturan güçlü birsendikal hareket ve toplumsal muhalefet var idi; bu flartlarda bu politikalar›uygulamak kolay olmayacakt›. 12 Eylül 1980 tarihinde Ordu darbe yaparak yö-netimi ele ald›, muhalif hareketleri a¤›r fliddet yöntemleri kullanarak bast›rd›;sendikalar ve siyasi partiler kapat›ld›, böylece neo liberal politikalar›n uygulan-mas›n›n önü aç›lm›fl oldu. Önce askerlerin daha sonra da askeri yönetim alt›n-da yap›lm›fl anayasal düzende faaliyet gösteren siyasi partilerin iktidarda oldu-¤u süreçlerde neo liberal politikalar ad›m ad›m hayata geçirildi. 1981 y›l›ndasabit döviz kuru yumuflakça terk edilerek Merkez Bankas›nca günlük kur be-lirlenmeye baflland›. 1983 y›l›nda ithalat s›n›rlamalar› gevfletildi, döviz iflleme-leri büyük ölçüde serbest b›rak›ld›, bir süre sonra da kambiyo rejimi de¤ifltiri-lip vatandafllar›n döviz tafl›mas›na izin verildi. Sonra yabac› sermayeyi teflvikedici düzenlemeler yap›ld›. Bu arada ekonomideki konjonktürel dalgalanmalars›klaflt› ve fliddeti artmaya bafllad›.

1988 y›l›nda yüksek enflasyon ve döviz kurlar›ndaki spekülatif dalgalanmalarnedeni ile yeni istikrar tedbirleri aç›kland›. Döviz kurunun piyasalarda serbestbelirlenmesi, yabanc›lar›n ‹MKB’de ifllem yapmas›n› ve k›sa vadeli sermaye ha-reketlerini mümkün k›lan daha radikal düzenlemeler yap›ld›. 1992 y›l›nda ka-mu iktisadi kurumlar›n›n özellefltirilmesini de içeren yeni istikrar önlemleriaç›kland›. 1994’de ekonomi krize girdi ve IMF ile stand by anlaflmas› yap›ld› veyeni istikrar tedbirleri al›nd›. 1996 y›l›nda AB ile Gümrük Birli¤i anlaflmas› im-zaland›. 2001 y›l›nda ekonomi yeniden krize girdi ve yeni istikrar tedbirleri al›n-d›. 2001 y›l›ndaki fliddetli krizin ard›ndan ekonomi 2008 y›l›na kadar istikrarl›olarak büyüdü, 2008 y›l›nda dünya ekonomisinin tümünü etkisi alan kriz Türki-ye ekonomisini de etkiledi.

Neo-liberal politikalar›n izlendi¤i bu dönemde sadece s›k s›k yaflanan krizlere,

49

Page 12: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

istikrar tedbirlerine tan›k olunmad›. Kriz dönemleri d›fl›nda ekonomik büyümede gözlendi.

Neo liberal politikalar›n etkileri

Neo-liberal politikalar›n izlendi¤i dönemde ilk 17 y›l toplam %125,8 ‘lik GSY‹Hbüyümesi ve kifli bafl›na milli gelirde ise ayn› dönemde %60,6’l›k büyüme ger-çekleflmifltir. Sonraki 12 y›lda milli gelirdeki toplam art›fl %38,3 olurken, KBMGsadece %9,6 artabilmifltir (Tablo 3). Baflka deyiflle son 30 y›lda milli gelir art›flh›z› ile kifli bafl›na milli gelir art›fl h›z› birlikte ele al›nd›¤›nda, 1980-1997 döne-minde kifli bafl›na milli KBMG art›fl h›z› ve milli gelir art›fl h›z› s›ras› ile 3.2/6.6olurken, 1998-2009 döneminde ayn› rakamlar 0.8/3 olarak gerçekleflmifltir.Neo liberal politikalar›n izlendi¤i bu iki periyot karfl›laflt›r›ld›¤›nda, ekonomikbüyümeye oranlar kifli bafl›na gelir art›fl› h›z›n›n azald›¤› görülmektedir. Baflkadeyiflle ekonomik büyüm oran›nda kiflilerin gelirleri artmama›flt›r.

Tabloda ilk bak›flta kifli bafl›na milli gelir art›fl h›z›n›n düflük olmas› bir yana po-zitif bir geliflme görülüyor. Bu geliflmeleri istihdamdaki geliflmelerle birlikteele almak (Tablo 4), neo liberal büyüme süreci hakk›nda daha aç›k bilgiler su-nuyor.

‹ki tablo birlikte okundu¤unda 1980-1997 döneminde milli gelirdeki toplam ar-t›fl %125,8 iken istihdamdaki art›fl›n ancak %28,3 oldu¤u görülüyor. 2007 y›l›n-dan itibaren krizin etkisi ile izlikte bir art›fl ortaya ç›kmaya bafllad›¤› için kriz

50

Tablo 3: 1980 2009 M‹LL‹ GEL‹R VE K‹fi‹ BAfiI M‹LL‹ GEL‹R DE⁄‹fi‹MLER‹

Tablo 4: 1980 2009 ‹ST‹HDAM ARTIfiI

1980-19971998-20061998-20092009-2010

1980-19971998-20061998-20092009-2010

‹stihdam Art›fl› %28,32,526.1

MG Art›fl› %125,837,838,39.2

Y›ll›k Ortalama %6,64,239.2

Kifli Bafl› MG Art›fl› %60,612,59,67.5

Y›ll›k Ortalama %3,21,40,87.5

Kaynak:TÜ‹K, www.tuik.gov.tr, Milli Gelir istatistiklerinden hesaplanm›flt›r.

Kaynak:TÜ‹K, ‹flgücü istatistiklerinden hesaplanm›flt›r.

Page 13: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

öncesi durumu görebilmek için bu döneme ayr›ca bakmak anlaml› olacakt›r.Buna göre 1998’den 2007 y›l›na kadar milli gelir art›fl› %37,8 olurken istihdam-daki art›fl ancak %2,5 olmufltur. Krizin geliflmesi ile birlikte istihdamdaki buart›fl da ortadan kaybolmufl ve istihdam seviyesi 1998 y›l›n›n da alt›na düflmüfl-tür. 1990l› y›llarda %8 civar› seyreden iflsizlik oran› 2000-2005 y›llar›nda %10seviyelerinde olmufl, ekonomik krizle birlikte %14 seviyesine yükselmifltir.

Bu verilerin gösterdi¤i durum: ekonomik büyüme oran›nda istihdam art›fl› or-taya ç›kmamaktad›r.

Bunun bir nedeni teknolojik ilerleme nedeni ile emek tasarruflu teknolojilerindevreye al›nmas›d›r. Di¤er bir nedeni bir k›s›m girdilerin baflka ülkelerde teminedilmesidir, bu da iki flekilde olmaktad›r; yabanc› girdi daha ucuz oldu¤u içinoradan al›nmaktad›r (Çin, Hindistan gibi). ‹kincisi, sanayide yabanc› sermayea¤›rl›¤›n›n artmas›na ba¤l› olarak üretim dünyan›n baflka yerlerindeki ayn› ku-rumlar›n di¤er flirketleri ile daha fazla girdi al›r-verir hale gelmektedir. Her ikidurumda da istihdam yarat›lamamaktad›r.

Tablo 5, 2008’de dünya ekonomik krizinin patlak vermesi ile ekonomik büyümeoran›nda ciddi bir düflüfl ve iflsizlik oran›nda da ciddi bir art›fl›n ortaya ç›kt›¤›n›da göstermektedir.

Konunun gelir yan›na bak›ld›¤›nda da, sabit fiyatlarla kifli bafl›na gelirde az daolsa bir art›fl görülmektedir. Ancak bu rakam da tek bafl›na yan›lt›c› olabilir, bugelirin da¤›l›m›na da bakmak gerekir. Gelir da¤›l›m› tablosu (Tablo 6)1987 ile2006 y›llar› aras›nda önemli bir de¤iflim olmad›¤›n› gösteriyor. Türkiye OECDülkeleri içinde gelir da¤›l›m› en dengesiz ülkelerden bir durumundad›r. 20 y›l

51

Tablo 5: Türkiye’de GSY‹H art›fl h›z› ve ‹flsizlik Oranlar›, 2002 – 2010

Year

200220032004200520062007200820092010Ortalama

GSY‹H Art›fl H›z› (%) (5)

6.25.39.48.46.94.50.7-4.88.96.07

De¤iflimOran› (%)-- 14.577.4- 10.7- 17.9- 34.8-84,4-785,7285,4-

‹flsizlik Oran› (%)10.310.510.310.39.9.10.3111411.910.94

De¤iflimOran›(%)-1.9- 1.90- 3.94-6,8-27,3150

Kaynak: TÜ‹K, 2004-2009a; TÜ‹K t 2008-2009(5) GSY‹H: Sabit Fiyatlara göre.

Page 14: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

gibi bir sürede, milli gelir, nüfus, iflsizlik artarken gelir da¤›l›m›nda bir düzel-me olmamas› yoksullu¤a, düflük gelir gruplar›n›n yoksullu¤unun devam et-mekte oldu¤una iflaret etmektedir. Bu da¤›l›m en alt % 20’lik gelir diliminde-ki hanelerin yoksulluk s›n›r› kadar gelir elde ettikleri anlam›na gelmemektedir.2005 y›l›nda, bu hanelerin ortalama kullan›labilir gelirleri yoksulluk s›n›r›n›nalt›nda kalm›flt›r. Haneler tüketimlerini finanse etmek için borçlanm›fllar veyamevcut varl›klar›n› elden ç›karm›fllard›r (Yükseler ve Türkan: s.105-6).

Neo Liberal Politikalar›n Tar›m ve K›r nüfusuna Etkileri

Gelir da¤›l›m› verileri ile birlikte nüfusun k›r ve kent da¤›l›m›n›n seyri de biryoksullu¤un flekillenifli bak›m›ndan anlaml› bir göstergedir. Hem k›r yoksullu-¤unun hem de kent yoksullu¤unun 1980 sonras›ndaki seyrini görebilmek içintar›mda ve k›rdaki geliflmeler anlaml›d›r. Tablo 7’de iki fley aç›kça görülebilir;birincisi, Türkiye’de k›r nüfusu 1980 y›l›na kadar artarken -toplamdaki pay›azalmakla birlikte- bu tarihten sonra azalmaya bafllam›flt›r. ‹kincisi, k›rdakiesas büyük nüfus kayb› 2000 y›l› sonras›nda gerçekleflmifltir. Köyün demogra-fik yap›s›na da bak›ld›¤›nda köyde kalan nüfusun a¤›rl›kla yafll›lar, emekliler, iflgöremez durumda, bak›ma muhtaç kimseler oldu¤u görülmektedir. Bu man-zara tar›m gelirleri ile çiftçilerin hayatlar›n› k›rda devam ettirmesinin zorlaflt›-¤›n› göstermektedir.

Neo liberal politikalar›n tar›mdaki çözülmeyi h›zland›ran öne ç›kan etkileriflunlard›r: Tar›mda hem girdi sa¤layan hem de tar›m ürünlerinin çiftçi aç›s›n-dan pazarlanmas› sorunu çözen, tar›m ürünlerini iflleyen kamu kurulufllar›n›nözellefltirilmesi, sat›lmas› veya küçültülmesi ile tar›m ürünleri fiyatlar›nda be-lirsizli¤in artm›fl olmas›. ‹kinci belirsizlik ve risk kayna¤› hava koflullar›d›r: Eki-li alanlar›n (6) %80’inde tah›l ekilmekte ve sulanan araziler toplam arazilerin

52

Tablo 6: Türkiye’de Gelir Gruplar›na Göre Gelir Da¤›l›m› (Hane Halklar› GelirGruplar›na Göre)

19875.29.614.121.249.91000.43

19944.98.612.61954.91000.49

20025.299.8114.0220.8350.051000.44

2003610.2814.4720.9348.321000.42

20046.0410.6915.2221.8846.171000.40

20055.19.914.821.948.41000.43

20065.810.615.221.546.91000.41

Kaynak: 1987-2004: için Turk-‹fl, 2007; 2005-06 için, TUIK, 2009

Hanehalk› Gelir Grubu

En Yoksul %20 ‹kinci % 20Üçüncü %20Dördüncü %20 En Zengin %20ToplamGini Katsay›s›

Milli Gelir Pay› (%)

(6) Türkiye’nin yüzölçümü toplam› 783,562,000 kmÇ; olup, kullan›lan tar›m alanlar›: 8 milyon hektar civar›ndad›r.

Page 15: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

%30’u civar›ndad›r; dolay›s›yla tah›l üretiminden verim al›nmas› öncelikle vebüyük oranda ya¤›fl seviyesine ba¤l›d›r. Yap›fllar›n yetersiz oldu¤u y›llarda do-¤al olarak hasat edilen ürün miktar› ve çiftçi geliri düflmektedir. 2006-2008 y›l-lar›nda birçok bölgede etkili olan kurakl›k önemli zararlara yol açm›flt›r. Fiyat-lardaki belirsizlikle birlikte hava flartlar›n›n da kurak geçmesi durumunda bubelirsizlikler çiftçinin yönetemeyece¤i riskler oluflturur. ‹zlenen politikalar ik-lim koflullar› ile birleflince özellikle küçük ölçekli üretim yapan ve hava ve fiyatkoflullar›n›n olumsuz geliflmesi halinde do¤acak maliyeti tafl›yamayacak çiftçi-lerin yaflamlar›n› tar›m geliri ile sürdürmek zorlaflm›flt›r. Bu da çiftçilerin ya-flamlar›n› sürdürmek için baflka gelir kaynaklar› aray›fl›na girmelerine nedenolmufltur. Nitekim k›rda yaflayan çal›flan nüfusun %40’›n›n tar›m ifllerle (de)u¤raflt›¤› tespit gözlenmektedir (TÜ‹K, Hane Halk› ‹flgücü ‹statistikleri).

Kimi y›llar lehte geliflse de dönem toplam›nda tar›m ürünleri fiyatlar›n›n tar›mgirdilerinden çok daha az artt›. Neo liberal d›fl ticaret politikas› ve WTO anlafl-malar› ve DB teflviki ile tar›m destekleme sisteminin ürüne yönelik destekler-den do¤rudan nakit deste¤ine dönüfltürüldü. Bu destekler risk almak isteme-yen ya da alamayan çiftçi için haz›r gelir anlam›na gelmifl ve baz› çiftçiler dev-letten deste¤i al›p arazilerini kiralama yoluna gitmifllerdir. Bu flekilde destekamac›na ulaflmad›¤› gibi, tar›mla u¤raflan bu kiflilerin önemli bir k›s›m flehir-lere ak›n etmifltir. Di¤er bileflenleri ile birlikte tar›mdan gelen nüfus kent yok-sullu¤unun daha kitlesel boyutlara ulaflmas›na katk› sa¤lam›flt›r.

Bunlara ilaveten kentlerde yoksullu¤un art›fl› ve k›r yoksullu¤unun kent yok-sullu¤una dönüfltü¤ü önemli bir geliflme de Güneydo¤u Anadolu 1990’l› y›llar-da Kürt nüfusun yaflad›¤› köylerin zorla boflalt›lmas› olmufltur. Göç etmek ka-rarlar› ve haz›rl›klar› olmayan Kürt köylü nüfusu devletin zorlamas› ile köyle-

53

Tablo 7: Genel Nüfus Say›mlar›na Göre Köy ve Kent Nüfuslar›

Kaynak: TÜ‹K, Genel Nüfus Say›mlar›, 1927-2000, 2010, ADNKS*fiehir nüfuslar› il ve ilçe merkezleri, k›r nüfusu belde ve köy nüfusu

Say›m y›l›19271950196019701980199020002010

Toplam 13 648 27020 947 18827 754 82035 605 17644 736 95756 473 03567 803 92773 722 988

fiehir nüfusu*3 305 8795 244 3378 859 73113 691 10119 645 00733 326 35144 006 27456 222 356

%24,2225,0431,9238,4543,9159,0164,9076.3

Köy nüfusu*10 342 391 15 702 851 18 895 089 21 914 075 25 091 950 23 146 684 23 797 653 17 500 632

%75,7874,9668,0861,5556,0940,9935,1023.7

Page 16: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

rinden civar flehirlere ve büyük flehirlere zorla göç ettirilmifllerdir. Zorla göçettirilen nüfusun say›s› bir milyon civar›nda tahmin edilmektedir (950 bin ile 1200 bin aras› tahminler yap›lmaktad›r) . Bu nüfus varl›klar›n› ve yaflam düzen-lerini geride b›rakarak, telafi edici bir destek de almaks›z›n ve ço¤unlukla yok-sul olduklar› için bir birlerine de destek olma imkanlar›ndan mahrum olarakkentlere sürülmüfltür. Zorla göç ettirilen bu nüfus, kentlerde d›fllanm›fl, sosyalbir örgütlenmeden, dayan›flma a¤lar›ndan mahrum yoksul kitlelere kat›lm›flt›r.

Neo liberal politikalar›n izlendi¤i 1980 sonras› dönemde yoksul say›s›ndaki ar-t›fl yan›nda yoksullu¤un özellikleri ve yaflam flartlar› da de¤iflim göstermifltir.Bu dönüflüm da afla¤›da ele al›nmaktad›r.

NÖBETLEfiE YOKSULLUKTAN KALICI YOKSULLU⁄A

1980’li kadar kentlere göç edenler bar›nma sorununu büyük ölçüde gecekon-du yaparak çözmekte idi.

Gecekondular daha çok kamu arazileri üzerine infla edilen yoksul konutlar›idi. Kente ak›n eden ifl gücünün bar›nma sorununun bu flekilde çözümü emekmaliyetini düflürerek sermaye birikimine katk› sunuyordu. Bu tür yerleflimle-rin ortak özellikleri, kalitesi düflük ve geçici olarak infla edilmifl ve biraz der-me-çatma nitelikli olmalar›d›r. Fransa’n›n Afrika sömürgelerinde görülen bi-donville ya da Brezilya’da rastlanan favela gibi konutlard›r. Baflka deyiflle ge-cekondular h›zl›ca ve gayri kanuni nitelikte infla edilmifl mekanlar›n farkl› bi-çimleridir.

Gecekondularda zamanla bu nüfusun kalabal›klaflmas› onlar›n önemli bir oypotansiyeli haline gelmesine neden oldu. Bu nüfus çeflitli ba¤larla siyasi parti-ler ve belediyeler üzerinde k›smen etkili olabildi. Önemli bir k›sm› istihdam veifl olanaklar›n›n art›fl› ile yaflam flartlar›n› da iyilefltirmeyi baflard›. Ayr›ca1980’lere kadar olan flehre göçlerde aile dayan›flmas›, hemfleri dayan›flmas›yeni göç edenlere bar›nma, ifl bulma ve darda kal›nca yard›m etme imkan› sa¤-l›yordu, bu da onlar›n daha k›sa sürede durumlar›n› iyilefltirmelerine yard›mc›oluyordu. Eskilerin art›k yoksulluktan ç›karak, yoksullu¤u yeni gelenlere deviretmesi “nöbetlefle yoksulluk” olarak adland›r›ld›. Böylesi bir manzara bir yan-dan yoksullu¤un geçici oldu¤u fikrini beslerken bir yandan da arkadan gelen-lere umut veriyordu.

1980’lere gelindi¤inde gecekondu yap›lan topraklar de¤erlendi ve gecekondusahipleri önemli bir varl›k sahibi de oldular. Kentsel toprak rant›n›n gecekon-du sahiplerince elde ediliyor oluflu, bu rant alanlar›na olan ilgiyi art›rd›; beledi-yeler, özel inflaat ve yat›r›m flirketleri ve merkezi devlet potansiyel gecekondualanlar›na gecekondu yap›lamas›n› engelleyecek politikalar gelifltirdiler. Bura-lara ifl merkezleri, al›fl-verifl merkezleri ve toplu konutlar infla etmeye baflla-d›lar. Art›k arkadan gelenler için bar›nma yüksek maliyetli bir çözüm halinegeldi. Sonuçta, 1980’lerin bafllar›nda gecekondu olgusu dönüflüm geçirmeyeve “gecekondu sahipleri” ile “gecekondu kirac›lar›” fleklinde ayr›flmalar olufl-

54

Page 17: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

maya bafllad›. Kentlere yeni göç edenler, üzerine inflaat yapabilecek arazi bu-lamad›lar. Yeni gelenlerin inflaata bafllayacak maddi imkânlar› ya da kendisinebu yolda yard›m edecek tan›d›klar› da bulunmamaktayd›. Art›k kentlerde yenigecekondu inflaatlar›n› görmek söz konusu olmayacakt›.

Yeni göç edenleri bekleyen ikinci önemli sorun ifl bulmadaki güçlükler oldu,eskiden ço¤unlukla devlet dairesi ya da özel sektörde düflük ücretli ama gü-venceli ifli olan, kimi zaman da enformel sektörde çal›flan kent yoksulu gide-rek yok olmaya bafllad›. Neo liberal politikalar çerçevesinde 1980’lerden itiba-ren devletin küçülmesi, dolay›s›yla kamu sektöründe istihdam›n k›s›tlanmas›,reel ücretlerin azalmas› ve yaflanan ekonomik krizlerle ifl piyasas›n›n durgun-laflmas› iflsizli¤i art›ran nedenlerden biri oldu. Di¤er yandan sendikalar›n etki-sizlefltirilmesi ve sendikas›z çal›flman›n yayg›nlaflmas› da ifl bulup çal›flanlar›nda eskisi kadar güvenli ifl ve makul ücretlerle çal›flma flartlar›n›n gerilemesin-de etkili oldu. 2006’da Türkiye’de toplu ifl sözleflmesi kapsam›ndaki çal›flanla-r›n oran›n› yüzde 13,3’tü bu oran AB üye ülkelerinin ço¤unlu¤unda yüzde 70’in-den fazlad›r (Candafl, s.70).

Ekonomik yap›daki dönüflüm ve dünya ekonomisi ile eklenme de kent yoksul-lar›n›n ifl ve ücret flartlar›n› olumsuz etkiledi. Bu dönemde Türkiye’de büyümesürecinde öne ç›kan sektörler ihracata yönelik, talepteki dalgalanmalara es-nek üretim yap›lar› ile cevap veren sektörler oldu. Bu sektörlerde görülen is-tihdam biçimleri ise enformel iflçi kullan›m›na dayan›yordu. Daha çok kad›n veçocuk eme¤i, eve verilen ifl, süreklili¤i olmayan ifller yayg›nlafl›yor, sigortas›zve kontrats›z istihdam yap›l›yor, dolay›s›yla ekonomik büyüme gerçekleflse deyoksulluktan ç›kmak için yeterli imkan ortaya ç›km›yordu.

D›fl ticaretin geliflmesi ayn› zamanda makine ve yeni üretim yöntemlerinin it-halat›n› hiç olmad›¤› kadar kolaylaflt›rarak ülkedeki teknoloji düzeyini yükselt-mifl, dolay›s›yla emek sermaye bilefliminin sermaye lehine artmas›n› berabe-rinde getirmifltir, dolay›s›yla istihdam art›fl› ekonomik büyümeye göre yavafl ol-mufltur. Bunun yan›nda istihdam›n yeterince artmamas›n›n bir baflka nedenide çal›flma sürelerinin uzamas› olmufltur.

Yoksul kesim, ayr›ca ifle al›nmada az tercih edilen, daha düflük ücretler teklifedilen ve ifl bulsa bile terfi etme imkan› bulamamak gibi ayr›mc›l›¤a u¤ramak-tad›rlar. Bu durum yoksulluktan çal›flarak gelir elde edip kurtulma imkanlar›-n› k›s›tlamaktad›r. Dahas› yoksullar, ücret karfl›l›¤› olmayan ifllerde çal›flma(aile iflçili¤i), ücretsiz emek kullanma zamanlar›n›n fazla olmas›, ev içi eme¤inkullan›m›nda toplumsal cinsiyet iliflkilerinden kaynaklanan eflitsizlikler olarakbaflka sorunlarla da muhatapt›rlar. Toplumsal cinsiyet eflitsizli¤i yoksullu¤unac›lar›n› en fazla gören kad›nlar›n yoksullu¤unu daha da art›rmaktad›r.

55

Page 18: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

56

Tablo 8: Nöbetlefle Yoksulluktan Kal›c› Yoksullu¤a

fiartlar/ÖzelliklerBar›nma

‹fl imkanlar›

‹fl sözleflmeleri

Aile dayan›flmas›

Devlet/belediye yard›mlar›

Sivil toplum dayan›flmas›

Yard›mlar›n önemi

Sosyal hizmelere eriflim

Gelece¤e iliflkin beklentiler

Sosyal D›fllanma

Nöbetlefle Yoksulluk Gecekondu inflaas›

Resmi dairelerde düzenliifller (düflük ücretli fakat iflgüvenli¤i var) ya da informalifller, cins ayr›m› ve çal›flançocuklar

Ço¤unlukla sosyal güvenlikkapsam›nda, %50 civar›toplu sözleflme

Güçlü

Zay›f, seyrek

Seyrek

Baz›lar› için, kimi zamanönemli

Baz› zorluklar var, düflükseviyede

Bir gün gelip yoksulluktankurtulma

S›n›rl›

Kal›c› Yoksulluk Gecekonduda kirac›l›k

Geçici ifller, uzun çal›flmasaatleri, çok düflük ücretler,daha fliddetli cins ayr›m›,çal›flan çocuklar

Ço¤unlukla sosyal güvenlikya da toplu sözleflme kap-sam› d›fl›nda, tafleronlaflma

Zay›f

SYDF, SHÇEK; yayg›n fakatyetersiz

Eskisinden daha çok

Pek çoklar› için önemli vesüreklili¤i önemli

Baz› zorluklar var, düflükseviyede

Sürekli olarak yoksulkal›nacak

Yayg›n ve fliddetli

Enformel emek gücü piyasas›n›n genifllemesi, sendikas›zlaflt›rma ve tafleron-laflt›rma da kay›t d›fl› çal›flmay› teflvik etmektedir; çal›flt›klar› iflte herhangi birsosyal güvenlik kurulufluna kay›tl› olmayanlar›n oran› ülke genelinde %46,9,kentlerde de %29,4 olarak tahmin edilmektedir. Türkiye genelinde kay›tl› ol-mayanlar›n %49,4’ü tar›m sektöründen gelirken, %50,5’i ise tar›m d›fl› sektör-den gelmektedir.

Halihaz›rda kentlerde kay›t d›fl› çal›flanlar›n büyük bölümünü asl›nda çal›flmaça¤›nda bulunan, yak›n dönemde k›rdan kente göç etmifl ve e¤itim seviyesi dü-flük olan nüfus kesimleri oluflturuyor. Tablo 9’da de görüldü¤ü gibi bir ifle sa-

Page 19: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

hip olmak, yoksullu¤un azalt›lmas›nda anahtar rölü oynamaktad›r. Sanayi vehizmetler sektöründe yoksullu¤un azal›fl›nda bu sektörlerde istihdam olanak-lar›ndaki art›fl tar›mda göre daha etkili olmaktad›r.

Di¤er yandan bir ifl bulup gelir elde ediyor olmak da ço¤u zaman yoksulluktankurtulmak anlam›na gelmemektedir. Ücret düzeylerinin düflmesi ve toplumsalhizmetlerin ticarileflerek paral› hale gelmesi, çal›flan kesimleri yoksulluk s›n›-r›n›n alt›na çekerken, iflsizler, di¤er çal›flamayan engelliler, yafll›lar, çocuklarile kad›nlar ve gençler gibi ev içi eme¤i ücretsiz olan kesimler yoksulluk düze-yinin en alt›nda yer alabilmektedirler. Zorla göç ettirilen Kürt nüfus da hiçbirhaz›rl›klar› olmaks›z›n kentlere sürülmeleri yan›nda, kentte ifl bulup gelir eldeimkanlar›n›n zay›f olmas› ve d›fllanmaya maruz kalmalar› nedeni ile bu zorluk-lar› yaflayanlar›n bafl›nda gelen yoksul grubu oluflturmaktad›r.

Türkiye’de yoksullu¤un kimi haneler için kal›c› bir nitelik kazanmaya bafllama-s›n›n en önemli nedenlerinden biri e¤itimle yükselme imkân›n›n geçerli¤ini es-kiye oranla büyük ölçüde yitirmesidir: bir yandan yoksul hanelerin çocuklar›nayeterince e¤itim imkan› sunamamas›, di¤er yandan e¤itimli olsa bile iflsiz olan-lar›n say›s›ndaki art›fl, yoksul çocuklar›n e¤itim yolu ile meslek ve ifl sahibi ol-ma imkanlar›n›n yetersizli¤ini göstermektedir.

Neo liberal politikalar›n uygulanmas› ile 1980’lerde yaflanan dönüflüm süreci,toplumsal olarak ‘d›fllanm›fl’ kesimler de yaratt›, 1990’larla birlikte bu ‘d›fllan-m›fllar’ kültürel olarak ‘varofllular’ fleklinde tan›mlanmaya baflland›. (Etöz,2000:49’den aktaran, Kentleflme fiuras› s.10). Türkiye’de “varofl” ya da “getto”olarak bilinen bu alanlar, siyasal sisteme, toplum kültürüne ve bir bütün ola-rak var olan sisteme tehdit olarak görülmektedir. Sosyal d›fllanmaya maruz

57

Tablo 9: Sektörel yoksulluk oranlar› (Yüzde)

Tar›m sektöründe çal›flanlarda yoksulluk oran›

Sanayi sektöründe çal›flanlarda yoksulluk oran›

Hizmetler sektöründe çal›flanlarda yoksulluk oran›

Çal›flan nüfusda genel yoksulluk oran›

200236,4

21,0

25,8

25,2

200339,9

21,3

16,8

25,9

2004 40,9

15,6

12,4

23,2

2005 37,2

9,9

8,7

19,0

200633,9

10,1

7,2

15,8

200732,05

9,70

7,35

14,21

200837,97

9,71

6,82

14,82

200933,01

9,63

7,16

15,37

Kaynak: TÜ‹K, 2006 Yoksulluk Çal›flmas› Sonuçlar›.

Page 20: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

kalma riskini en fazla tafl›yan gruplar: Çocuklar, yafll›lar, kad›nlar, engelliler,göçmenler, cinsel tercihleri farkl› olanlar, dinsel tercihleri farkl› olanlar oldu(Adaman ve Keyder, 2006). 1990’lardan itibaren ortaya ç›kan bu geliflmeler ki-mi yoksul kesimler için yoksullu¤un art›k “müebbet” bir nitelik kazanmayabafllad›¤› da çeflitli araflt›rmalarla vurgulanmaktad›r. Bu da nöbetlefle yoksul-lu¤un sona erip kal›c› yoksullu¤un yerleflti¤i anlam›na gelmektedir. Yoksullukölçümlerinde de bu durum kolayl›kla görülebilmektedir.

Türkiye’de yoksullu¤un ölçümü TÜ‹K taraf›ndan yap›lmakta, ölçümlerde ulus-lararas› karfl›laflt›rmalarda kullan›lan sat›n alma gücü paritesine göre günlükkifli bafl›na 1 $, 2,15 $ ve 4.30 $ de¤erleri yoksulluk s›n›rlar› olarak tan›mlan-maktad›r. 2009 y›l› itibariyle sat›n alma gücü paritesine göre 1 $= 0,917 YTL’dir

2009 y›l› itibar›yla, bireylerin yüzde 18.08’i, hanelerin yüzde 14’ü yoksulluk s›n›-r›nda (g›da+g›da d›fl›) bulunmaktad›r. Göreli yoksul fert oran› ise yüzde15.12’dir. En yüksek yoksulluk oran› ücretsiz aile iflçilerinde, iflsizlerde ve ça-l›flma ça¤›nda olmayan nüfusta görülmektedir. Çal›flmakta olan kiflilerde yok-sulluk oran›, tar›m sektöründe yüzde 34, sanayi sektöründe yüzde 10 ve hiz-metler sektöründe ise yüzde 7 civar›ndad›r. Bu say›lar yoksullu¤un azalt›lma-s›nda tar›m d›fl› istihdam›n önemini göstermektedir.

58

20021.3526.960.203.0430.3014.74

20031.2928.120.012.3923.7515.51

20041.2926.600.022.4920.8914.18

20050.8720.500.011.5516.3616.16

20060.7417.810.001.4213.3314.50

2007 (*)

0.4817.790.000.528.4114.70

20080.5417.110.000.476.8315.06

20090.4818.080.000.224.3515.12

Tablo 10: Harcama Temelli Yoksulluk S›n›r› Yöntemlerine Göre Fert YoksullukOranlar›, 2002-2009

YöntemlerG›da Yoksullu¤u (açl›k)Yoksulluk(g›da+g›da d›fl›)Kifli bafl› günlük 1$’›n alt› (1)

Kifli bafl› günlük 2.15 $’›n alt› (1)

Kifli bafl› günlük 4.3$’›n alt› (1)

Harcama esasl› göreli yoksulluk (2)

(1) SAP’ne göre 1$’›n karfl›l›¤› olarak 2002 y›l› için 618,281 TL, 2003 y›l› için 732,480 TL, 2004 y›l› için780,121 TL, 2005 y›l› için 0.830 YTL, 2006 y›l› için 0.921 YTL, 2007 y›l› için 0.926 YTL ve 2008 y›l› için0.983 YTL, 2009 y›l› için ise 0,917 TLkullan›lm›flt›r.(2) Eflde¤er fert bafl›na tüketim harcamas› medyan de¤erinin yüzde 50’si esas al›nm›flt›r.(*) Yeni nüfus projeksiyonlar›na göre revize edilmifltir Kaynak: TÜ‹K, 2009, 2008 Yoksulluk Çal›flmas› Sonuçlar›

Page 21: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

SOSYAL YARDIM POL‹T‹KALARI

Uygulamalar ve Etkileri

1980 sonras› Noe liberal politikalar›n çal›flan kesim aleyhine sonuçlar do¤ur-mas› neo-liberal politikalar›n inand›r›c›l›¤›n› güçlefltirdi. Kaybolan inand›r›c›l›¤›art›rmak için sosyal politika alan›nda da yeni yaklafl›mlar›n aray›fl›na neden ol-du. Yeni bir sosyal politika anlay›fl›n›n gündeme gelmesi 1990 sonras› Was-hington Konsensüsü ile uyum içinde ve 2001’de patlayan kriz sonras› oldu(Bu¤ra:2008, s.199). 2003’ten sonra ekonomik büyüme süreci yeniden bafllasada iflsizlik ve yoksulluk ayn› oranda azalmad›. Yoksulluk ve toplumsal d›fllan-man›n sadece emek piyasas›n›n iflleyifline güvenerek ve insanlar›n ifl bulup ça-l›flma sorumluluklar›na gönderme yaparak çözülecek bir sorun olmad›¤› gö-rüldü. Sorunun bireysel de¤il toplumsal bir sorun oldu¤u, çözümünün kamukaynaklar› kullan›larak yürütülen bir dizi devlet politikas›n›n yürürlü¤e girme-sini gerektirdi¤ini anlafl›l›yordu. Bu geliflmelere Dünya Bankas›’n›n yaklafl›-m›nda oldu¤u gibi Türkiye’de de hükümetler daha fazla kay›ts›z kalamad›. An-cak hükümetlerin gelifltirdi¤i politikalar sorunu nedenlerine inerek çözmektençok, ortaya ç›kan kabul edilemez sonuçlar›n fliddetini azalt›c›, söylemde ise gözboyay›c› yaklafl›mlardan ibaret kald›.

Bu çerçevede 2002 sonras›nda sosyal politikada iki e¤ilim öne ç›kt›:

1- Sosyal sorunlar›n hallini hay›rseverli¤e havale etme e¤ilimi

2- Devletin sosyal yard›m konusunda ciddi rol oynamas› gerekti¤i kabulü ilesosyal güvenlik sistemini tüm vatandafllara yayma e¤ilimi; yeflil kart, yafll› ay›-l›¤› vb uygulamalar.

Bu yaklafl›mlar›n da etkisi ile oluflan sosyal yard›m ortam›nda flu mekanizma-lar yer ald›: � Akraba, hemfleri dayan›flmas›� Belediyeler� Dini örgütler ve sivil toplum örgütleri� SYDTF ve SHCEK

Dönemin hükümetlerinin dinsel temalara vurgusu ile yoksullu¤a “hay›rsever-lik” yaklafl›m› da bir biri ile gayet uyumlu görüldü. Bu uygulamalar›n gerçek-leflti¤i süreçte gerek SYDF gerekse kimi “hay›r kurumlar›nca” yap›lan yard›m-lar ile yoksul kitlelerin oylar›n›n da kazan›lmaya çal›fl›ld›¤› ya da yard›mlardanyararlananlar›n daha çok iktidar partisine yak›n kimseler oldu¤u yolunda dabas›na yans›yan olaylara tan›k olundu

Belediyeler, sivil toplum kurulufllar› ve vak›flar eskiden beri yoksullara destekolan kurumlar olarak toplumsal hayat›n içinde yer alm›fl kurumlard›r. Bu ku-rumlar›n yoksullukla mücadele görevleri 2000’li y›llardan sonra daha da artt›.Gerek belediyelerin gerekse vak›flar›n s›n›rl› kaynaklar›, belediyelerde siyasiç›karlar›n öne ç›kmas›, baz› vak›flarda yaflanan yolsuzluklar bu kurumlardan

59

Page 22: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

beklentileri zay›flatt›. Bununla birlikte bu kurumlar halen yoksullu¤un azalt›l-mas› çabas› içinde olmaya devam etmektedirler. Bu kurumlar›n yoksulluklamücadelede daha çok rol üstlenmeleri biraz da yoksulluk üzerindeki yükün ai-le ve akraba iliflkileri ile tafl›namamas›ndan kaynaklanm›flt›r. Di¤er yandan butür “cemaatler”, d›fla kapal› ve hiyerarflik yap›lar› nedeniyle, devletin sa¤laya-ca¤› kapsaml› bir yoksulluk mücadelesini yürütecek güce ve imkânlara sahipgörünmemektedirler.

Aile dayan›flmas› yak›n zamana kadar devam ediyordu, halen kriz durumlar›n-da da devreye girmekte. Aile dayan›flmas›, genifl aile içinde yard›m› yapacakimkana sahip imkanlar›n olmas› gerektirir, yeni yoksullar›n ço¤u bu aile ba¤-lar› ve cemaat ba¤lar›ndan yoksun ayr›ca yoksulluk sürekli olunca bu yard›m-lar›n yeterli olaca¤›na da inan›lm›yor, bu durum da aile içi yard›mlar›n devam-l›l›¤›n› azaltm›flt›r. BM Kalk›nma Program›’n›n yoksulluk alan›nda en son yap-t›rd›¤› araflt›rma da (BMKP, 2003) Türkiye’de “yeni yoksullu¤un” yani kal›c› yok-sullu¤un, akraba ve arkadafllar›n deste¤iyle iyilefltirilmesi güç olan bir yoksul-luk oldu¤una dikkat çekiyor.

1980 sonras› dönemde yoksullukla mücadelede Türkiye’de iki kurum öne ç›k-t›; SYDTF/SYDV (Sosyal Yard›mlaflma ve Dayan›flmay› Teflvik Fonu) ve SHCEK(Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu). SYDTF 1986 tarihinde kuruldu,fon geleneksel sosyal koruma yaklafl›m›n›n bileflenlerinin yan› s›ra hedef grup-lar›n› toplumsal ve ekonomik risklere karfl› güçlendirme ifllevini gerçeklefltir-meyi de hedefledi. Bu hedefler için benimsenen bafll›ca araçlar flunlard›:

� SYDV hak sahiplerine yap›lacak ad hoc nakdi ve ayni yard›mlar (g›da, yakacak,e¤itim, sa¤l›k, terörden ve do¤al afetlerden zarar görme yard›mlar›) ile

� “Ekonomik yetersizlik nedeniyle üretim süreçlerine kat›lamayan, gelir eldeedecek faaliyetlerde bulunamayan kifli ve ailelere üretime kat›larak kendileri-ne yeterli hale gelmeleri maksad›yla” yap›lan proje yard›mlar› (SYDTF, 2003).

SYDTF /SYDV Dünya Bankas› taraf›ndan da desteklenen toplumsal ve ekono-mik krizler ile yap›sal uyum programlar›n›n yoksullar üzerideki etkilerini hafif-letme, yoksullu¤u ve yoksulluk riskini azaltmay›, istihdam yaratmay› ve altyap›gelifltirme amaçlar›n› tafl›yan projeleri de yürütmektedir.

‹stihdam projeleri çerçevesinde mikro kredi uygulamalar›na da yer vermifl, buprojelerde vatandafll›k hakk› olarak da¤›tmas› gereken sosyal yard›mlarla mik-ro kredi uygulamas› aras›nda bir iliflki kurulmufl ve devlet kaynaklar› mikrokredi program›n› destekleyecek flekilde kullan›lm›flt›r. Mikro kredi yolu ile sa¤-lanan faizli kredinin ifl yapmak yan›nda acil ihtiyaçlar› karfl›lamak için kullan›l-mas›na, Türkiye’de de s›kça rastlan›yor. Bu durumda acil ihtiyaçlar›n› karfl›la-mak için paraya ihtiyac› olan bir insanlar, bir de faizli borç yükü alt›na sokul-mufl olmaktad›r.

SYDTF, DB deste¤i ile nüfusun en yoksul kesimi içinde yer alan çocuklu ailele-re yönelik olarak çocuklar›n düzenli sa¤l›k kontrolüne ve okul devaml›l›¤›na

60

Page 23: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

ba¤l› bir nakdi sosyal yard›m (fiartl› Nakit Transferi) program›n› da yürütmek-tedir. Kurumun ne kadar fonu ne kadar insana/haneye ulaflt›rd›¤› konusundadetayl› bilgiler aç›klanmamaktad›r. Aç›klanan s›n›rl› bilgilere göre SYDTF 1997-2001 aras›nda 375 milyon $ yard›m yapm›flt›r. Yoksullukla mücadele alan›ndaönemli bir yer tutan bu tip yard›mlar, Türkiye’de GSY‹H’nin yüzde 0,5’ini olufl-turmaktad›r. AB-15’de yüzde 2,8, Yunanistan’da yüzde 2, Portekiz ve ‹span-ya’da yüzde 2,5’tir. Kamu kesimi taraf›ndan yap›lan bu ödemelerin hane halk›kullan›labilir gelirine oran› da 2002-2005 döneminde 4.4 puan artarak 2005 y›-l›nda yüzde 36.8 olmufltur (Bu¤ra ve Keyder: s127-8)

Bu veriler yoksul haneler aç›s›ndan transfer gelirlerinin önemli oldu¤unu gös-termektedir. Ama önemli olan, kira ve topraktan gelen gelir veya yak›nlar›n dü-zenli deste¤i de¤il, kamu transferleri, özellikle emekli geliridir. Sosyal güven-ce kapsam›nda olup olmamak, bu aç›dan da yoksul haneler için önemlidir.Toplumda en alt % 20’lik gelir dilimindeki hane ve fertler yoksulluk riski ile ençok karfl› karfl›ya bulunmaktad›r. Bu hanelerin tüketim harcamalar› 2002-2006döneminde y›lda ortalama yüzde 18.4 oran›nda artm›fl ve ortalama tüketimharcamalar› 2005 y›l›ndan itibaren yoksulluk s›n›r›n›n üzerine ç›km›flt›r. Di¤eryandan 2006 y›l›nda, en düflük gelir dilimindeki hanelerde zorunlu harcamala-r›n pay› yüzde 70.1 dir. Bu, özellikle düflük gelir gruplar›ndaki hanelerin gelir-leri olmasa da borçlanarak tüketimlerini finanse ettiklerini düflündürmektedir

2002-2006 y›llar›nda karfl›l›ks›z transfer geliri elde eden hanelerin pay› yüzde23.4’den yüzde 26.7’ye ç›km›flt›r. Bu art›flla 2003 y›l›nda yüzde 28,1 olan yoksulbirey oran›, 2005 y›l›nda yüzde 20.5’e, 2006 y›l›nda ise yüzde 17,8’e geriler, 2009y›l›nda da 18,08’e ç›kar. Bu olumlu e¤ilim göreli yoksulluk oran›na ayn› ölçüdeyans›maz. 2003 y›l›nda yüzde 15,5 olan göreli yoksulluk oran›, 2005 y›l›nda yüz-de 16,2’ye yükselmifl, 2006 y›l›nda ise yüzde 14,5’e gerilemifl, 2009 y›l›nda tek-rar yüzde 15 oran›n› geçmifltir. Bu rakamlara bak›ld›¤›nda politik iktisatç›lar›ns›kça vurgulad›klar› görüfllerin aksine, neo liberal politikalar›n sosyal harca-malarda bir azalmaya yol açmad›¤› düflünülebilmektedir. Dolay›s›yla denmek-tedir ki sosyal harcamalar azalmam›fl ama ortaya yeni bir “refah yönetiflim” re-jimi ç›km›flt›r (Bu¤ra ve Keyder: 2007). Mutlak rakamlara ak›ld›¤›nda bu durumaç›kt›r. Yine de iki noktadan hareketle bu iddia kuflkuyla karfl›lanmal›d›r.

Birincisi, sosyal yard›m harcamalar› artsa da yoksulluk hala yüksek seviyede-dir. Yukar›da verilen yoksulluk rakamlar›na ilaveten 2010 ›l›nda nüfusun%80,2’si, kurumsal sosyal sigorta kapsam›ndad›r. Güvencesi olmayan nüfusunoran› yüzde 19,8. dir (DPT: 2010). Özellikle sosyal korumaya en çok ihtiyac› olangruplar›n durumuna bak›ld›¤›nda da kamu sosyal harcamalar›n›n yetersizli¤idaha aç›k olarak görülebilmektedir. Yoksulluk riski alt›ndaki çocuk oran›n›n%34 olup (genel ortalama %26), hane halk› büyüklü¤ü artt›kça yoksulluk art-maktad›r. Kanunen yasak olmas›na ra¤men 6-14 yafl grubunda binlerce çocukçal›flmaktad›r. 6-17 yafl grubundaki çocuklar›n %10.2’si çal›flmaktad›r. 2006y›l›nda Türkiye’de zorunlu e¤itim ça¤›nda olan 6-14 yafl grubundaki çocuklar›n318 bini çal›fl›yor (D‹E, 1999; SIS/World Bank, 2005’den aktaran Adaman v, s.54).

61

Page 24: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

Türkiye’de toplumunun ortalama e¤itim ald›¤› üre ortalama 6 y›l iken, ayn› sü-re Yunanistan’da 10 y›l, Almanya’da ise 13 y›ld›r. 1999-2005 y›llar› aras›nda, yak-lafl›k 440 bin çocuk ilkö¤retimi tamamlamadan hayata at›ld›. Türkiye’de 15-19yafl aral›¤›ndaki genç k›zlar›n yar›s› ne e¤itimde ne istihdamda (Candafl vd).

Yoksulluk riski yüksek di¤er ik kesim de yafll›lar ve engellilerdir. 65 yafl ve üs-tü nüfus nüfusun %6’s›na karfl›l›k gelmektedir, bak›m ve yaflam aç›s›ndan bü-yük ölçüde ailelerine ba¤l› durumda kalmaktad›rlar. 2005 y›l› için 65 yafl üzerinüfusun yüzde 37’sinin 2022 say›l› kanunun öngördü¤ü yafll›l›k maafl› dahilemeklilik maafl› yoktur. TÜ‹K’in yapm›fl oldu¤u 2002 anketine göre, engelli nü-fus oran› ülkede %12 dir. 2002 y›l›nda genel nüfus içerisinde okur yazar olma-yan pay› yüzde 12,9 iken, engelli yurttafllar aras›nda bu oran yüzde 36,3. Toplu-mun yaklafl›k yüzde 12’sini oluflturan engellilerin yaln›zca beflte biri iflgücünekat›lmaktad›r.

‹kincisi bu yard›mlar›n bir k›sm› vergi yolu ile geri al›nmaktad›r. Vergi yolu ilehane gelirinden devlete giden pay küçümsenemeyecek orandad›r. 2005 y›l›ndatüketim üzerinden al›nan vergiler toplam vergi gelirinin yüzde 70 seviyesinde-dir. Tüketim vergisinin gelir gruplar›na göre yükü incelendi¤inde, en yoksulyüzde 20’lik grubu toplam gelirlerinin yaklafl›k yüzde 23’ünü tüketim vergisiolarak devlete verirken, en zengin yüzde 20’lik kesimin ise gelirinin yüzde16’s›n› verdi¤i ortaya ç›k›yor (Gökflen ve di¤erleri s.42). Baflka deyifle kamu kay-naklar›ndan yoksullara verilen her 100 liran›n 23 liras› vergi olarak devlete ge-ri gelmektedir.

Yoksullu¤u azaltma ve sosyal refah› gelifltirme amac› için toplumun kaynakla-r›n›n ne kadar›n› bu harcamalara ay›rd›¤› daha kapsaml› bir gösterge olacak-t›r. Tablo 11 bu konuda fikir vermektedir. AB-25’de sosyal koruma harcamala-r›n›n yaklafl›k yüzde 69’u yafll›l›k, hastal›k ve sa¤l›k harcamalar›ndan oluflmak-ta ve GSY‹H’n›n yüzde 19.5’ine karfl›l›k gelmektedir. Türkiye’de bu oran yakla-fl›k yüzde 90 civar›nda bulunmakta ve GSY‹H’n›n yüzde 8.4’ünü oluflturmakta-d›r. Bu durum, Türkiye’de yafll›l›k, hastal›k ve sa¤l›k d›fl›nda kalan sosyal koru-ma harcamalar›n›n (GSY‹H’n›n yüzde 1’i), AB ülkeleri ortalamas›na (GSY‹H’n›nyüzde 8.2’si) göre çok düflük oldu¤unu göstermektedir.

62

Page 25: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

Vergi ve primlerdeki art›fl ile kamu sosyal harcamalar›ndaki art›fl k›yaslan›rsa,vergi primlerin GSY‹H’ya oran› 2002-2006 y›llar›nda 3.4 puan artarken, kamusosyal harcamalar›ndan e¤itim harcamalar›n›n pay› 0,3 puan gerilemifl, sa¤l›kve sosyal koruma harcamalar›n›n pay› ise 2,1 puan art›fl göstermifltir. Bu oran-lar da kamu sosyal harcamalar›n›n vergi ve primlerdeki art›fltan daha az artt›-¤›na iflaret etmektedir (Yükseler:2008).

Buna ilave olarak, ülke önceliklerinde sosyal harcamalara ayr›lan pay›n düflükolmas› nedeniyle, sa¤l›k, e¤itim gibi alanlarda verilebilen hizmetlerin say› vekalitesinin oldukça düflük gerçekleflmesi söz konusudur. Ayr›ca, kamu servis-lerinin üretiminde ve sunumunda yaflanan bir dizi organizasyonel / yönetiflim-sel problemin varl›¤› da bilinmektedir; bu durumun etkinlik (efficiency) kay›p-lar›n› beraberinde getirmesi söz konusudur.

SYDTF Faaliyetlerine Elefltiriler

SYDTF faaliyetleri ve yoksullukla ilgili olarak yap›lan araflt›rmalarda flu tespit-ler yap›lm›flt›r:� Sosyal politikalar›n kay›rmac› ve f›rsatç› uygulanma kayg›lar›n›n kökeninde,yönetimlerin politik destek aray›fllar› ve bu deste¤i sürdürme beklentileri yat-maktad›r. � SYDF siyasi patronaj arac› olarak kullan›lm›flt›r. � Kurum çal›flmalar› “sosyal hak” kavram› temeline dayanmamaktad›r.� Yard›m politikas› bir “yurttafll›k geliri” fikrini içermemektedir (Bu¤ra & Key-der, 2003).

63

Tablo 11: Vergi, Sosyal Güvenlik Primleri Ve Kamu Sosyal Harcamalar›n›nGeliflimi Gsyih’ya Oranlar (%)

200229.715.58.25.917.14.44.77.97.10.3 0.5

200331.516.58.56.518.04.14.89.18.10.40.6

200431.917.17.96.918.24.05.19.18.20.30.6

200533.018.08.26.818.94.05.29.78.70.50.5

200633.117.77.87.618.84.15.29.58.40.60.5

Toplam Vergi ve PrimlerDolayl› VergilerDolays›z VergilerSosyal Güvenlik PrimleriToplam Sosyal HacamalarE¤itimSa¤l›kSosyal KorumaEmekli Ayl›klar› ve Di¤er HarcamalarSosyal Yard›m ve Primsiz ÖdemelerTar›ma Do¤rudan gelir Deste¤i Ödemeleri

Kaynak: DPT, 2008 Y›l› Program› ve TÜ‹K

Page 26: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

� Ayni yard›mlar onur k›r›c›d›r (Bu¤ra & Keyder, 2003).� SYDTF’nin çal›flmalar›, yoksulluk araflt›rmas›na ve yoksullu¤un boyut ve pro-filine iliflkin ayr›nt›l› bilgilere dayanmamaktad›r (fienses, 1999 ve 2003).� Yoksul olmayanlar›n yard›mlardan yararlanabilmesi, yoksullar›n ise yararla-namamas› gibi� Hatalar söz konusudur (World Bank, 2002b, METU, 2002). � SYDV yard›mlar›n›n da¤›t›m›nda bir standardizasyon yoktur. (METU, 2002;Bu¤ra & Keyder, 2003; fienses, 1999 ve 2003).� SYDTF, saydam ve topluma hesap verebilir de¤ildir (fienses, 2003).� Yard›m baflvurular›n›n de¤erlendirilmesinde keyfilik söz konusudur (Bu¤ra &Keyder, 2003).� Muhtarlar›n merkezi rol oynamas›, sistemde bir yanl›l›k ve kay›rmac›l›k kay-na¤› olarak görülmektedir (METU, 2002).� “Eli aya¤› tutan” erkeklerin yard›m talebinde bulunmas› aç›kça ay›planmak-tad›r. (Bu¤ra & Keyder, 2003).� SYDV’ler, yard›mlar›n etkinli¤ini gözleme yolunda kayda de¤er bir çaba har-camamaktad›rlar (fienses, 1999 ve 2003).� Yard›mlar hayat›n belirsizli¤ini ve toplumsal d›fllanmay› önleyebilecek nitelik-te de¤ildir. w E¤itim yard›mlar›, zorunlu ve bedelsiz 8 y›ll›k e¤itim uygulamas›n›n koflulla-r›n› oluflturabilecek gibi gözükmemektedir (Bu¤ra &Keyder, 2003).

SONUÇ YER‹NE

Yoksulluk ve neoliberalizm ba¤lant›s›nda öncelikle birkaç noktay› do¤ru teflhisetmek gerekiyor. Yoksulluk, gelir da¤›l›m› dengesizlikleri, bölgesel dengesiz-likler, cinsiyet ve az›nl›klar›n yoksullu¤u gibi halleri ile neo liberalizmden öncede vard› kuflkusuz, ancak neo liberalizmle birlikte bu durum a¤›rlaflt› ve kal›c›özellikler kazand›.

‹kinci nokta, kalk›nmac›, büyümeci perspektiften bak›ld›¤›nda, ekonomik büyü-me ile birlikte istihdam art›yor yoksulluk azal›yordu, flimdi ise ekonomik büyü-me yoksullu¤u azaltacak, geçici oldu¤u beklentisini do¤uracak bir istihdam ya-ratm›yor. Ekonomik büyümenin ileri teknoloji uygulamalar› ile birlikte gerçek-leflmesinin yarat›¤› bir iflsizlik ve yoksulluk söz konusu ise bu noktada vurgu is-tihdam yaratan büyüme seçimlerinin yap›lmas›na ve/veya ileri teknolojinin ni-metlerinin topluma daha adil da¤›t›lmas›na yapmal›d›r.

Üçüncüsü, neo liberalizm öncesi dönemde özellikle Avrupa’da kurulmufl olansosyal refah düzenleri, toplumdaki bireyleri yar›nlar›n ne olaca¤› kayg›s›ndanbüyük ölçüde uzaklaflt›rmaya yetecek yayg›nl›k ve nitelikte idi. Oysa neo liberalyoksulluk politikalar›, gelir elde etme flans› olmayan insanlara açl›ktan ölme-yecek bir seviyede yard›m etmekte ya da Grameen sistemi, sivil toplum daya-n›flmas› gibi romantik çözümler önermektedir.

Dördüncüsü, bu politikalar için harcanan kaynaklarda bir art›fl oldu¤u mutlak

64

Page 27: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

rakamlara bak›larak söylenebilse de, yine neo liberal dönemde yayg›nlaflm›flolan dolayl› vergilerin a¤›rl›k kazand›¤› vergileme sistemlerinde bu yard›mlar›nbir k›sm› geri al›nmaktad›r. Yap›lan yard›mlar› de¤erlendirirken bu husus ak›l-da tutulmal› daha gerçekçi de¤erlendirmeler yap›lmal›d›r. Kald› ki yard›mlar›netkinli¤inin ölçütü harcanan par miktar› de¤il, yoksulu yoksul olmaktan kal›c›olarak ç›kar›p ç›karmad›¤› olmal›d›r.

Beflincisi, yoksulluk tan›mlar›, ölçüm yöntemleri gibi çal›flmalar›n önemli kat-k›s› olmakla birlikte bu ifller yap›l›rken yoksullu¤u do¤uran temel nedenler vebu nedenden yola ç›karak çözüm gelifltirme yaklafl›m› gözden kaç›r›lmamal›-d›r. Yoksul olman›n nedenini yoksulda arayan, yoksullu¤u azaltma iflini siviltoplum kurulufllar›na b›rakan bir yaklafl›mla bu sorunun afl›lamayaca¤› görül-mektedir. Bunun yerine, en az›ndan, devletin ekonomideki rolüne önem verenKeynesyen ve sosyal yard›m› sadaka olarak görmeyen bir vatandafll›k hakk›olarak ele alan yaklafl›mlar benimsenmelidir. Bu yaklafl›m›n da yoksullu¤unolmad›¤› sosyal sistemlerin bir alternatifi de¤il mevcut durumu biraz daha kat-lan›l›r k›lma yönünde bir ad›m oldu¤u da ak›lda olmal›d›r.

Neo liberal reformlar› yayg›nlaflt›rmak ve derinlefltirmek için çabalayan DünyaBankas›n›n flimdi de yoksullu¤u azaltmak için öncülü¤e soyunmas›, gelir ve tü-ketim temelli yoksulluk ölçümleri yan›nda sosyal d›fllanma, insani geliflmifllikgibi konular› de içeren yoksulluk yaklafl›mlar› gelifltirmesi inand›r›c› de¤ildir.Dünya Bankas›’n›n politika ve uygulamalar›, DB’nin neo liberal reformlar› kur-tarmaya ve derinlefltirmeye çal›fl›p çal›flmad›¤› flüphesini do¤urmufltur. Buçerçevede Dünya Bankas›n›n gelifltirdi¤i yoksulluk söylemi de elefltirel bir yak-lafl›mla ele al›nmay› hak etmektedir. Son y›llarda dünyadaki yoksul say›s›nda-ki azal›fllar önemli ölçüde Çin ve Hindistan’daki yoksullu¤un azalmas›ndankaynaklanmaktad›r, bu ülkelerin de neo liberal politikalar› tümüyle benimse-dikleri söylenemez. Dolay›s›yla DB’nin yoksullu¤un azalt›lmas› yönündeki poli-tikalar› ve ay›rd›¤› kaynaklar›n yeterlili¤i ve etkin kullan›m› elefltirel bir yakla-fl›mla ele al›nmal›d›r

‹stihdam›n artmas› ile emek piyasalar›n›n esneklefltirilmesi, e¤itim, sa¤l›k gibihizmetlere eriflim ile bu hizmetlerin özellefltirilmesi, mikro kredi sistemi ileyoksullar›n finans sistemine dahil edilmesi, vergi oranlar›n›n azalt›lmas› ilesosyal yard›mlar›n art›r›lmas›, tar›m desteklerinin k›s›lmas› ile tar›m ürünlerifiyatlar›n›n piyasaya b›rak›lmas› gibi bir çok iliflkili de¤iflken bir arada düflünül-dü¤ünde neo liberal yoksulluk yaklafl›m›n›n açmazlar› kolayl›kla görülebilir. Buçeliflkilerinden hareketle neo liberal söyleme karfl› ç›karken, kuflkusuz az daolsa baz› olumlu katk›lar› da olmufltur bunlar› da sahiplenmek gerekir.

Alternatif olarak, yoksullu¤u azaltmay› da içine alan, istihdam, sanayileflme ved›fl ticaretin yap›sal dönüflümü gibi konular› da kapsayan genifl kapsaml› birkalk›nma stratejisi, yoksullukla ilgili geçici tart›flmalar›n ve palyatif çözümlerinötesine geçebilir. Bu çerçevede h›zla nüfus kaybeden k›rlar›n ve yok olan köy-lü tar›m›n›n, k›rlar›n kalk›nma perspektifinden yeniden ele al›nmas› ile yoksul-

65

Page 28: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

lu¤u azalt›c› potansiyeller sunabilir. K›rlar›n sadece tar›m yap›lan alanlar de-¤il özellikle emekli ve yafll› nüfus için bir yaflam alan› olarak yeniden fonksi-yonland›r›lmas›, tar›m›n verimlilik ve ileri teknikler uygulama hedefindenvazgeçmeden istihdam yaratacak ürünlerde, toprak iflleme biçimlerinde ye-niden yap›land›r›lmas›, tar›mda dayal› sanayilerin k›rlarda kurulmas›, kenttar›m›n›n gelifltirilmesi gibi alternatifler yoksullu¤u azaltmada potansiyelkaynaklar olabilir.

Yoksullu¤un çözümünde, e¤itim, sa¤l›k gibi hizmetlerin üretilmesinde, maliyepolitikas› yolu ile gelir bölüflümünde, bölgesel dengesizliklerin giderilmesindedevlete merkezi rol düfltü¤ü aç›kt›r. Bu alanda politikalar gelifltirilirken de Av-rupa’da uygulanan sosyal refah sisteminden ve ülkelerin kendine has flartlar›-na, aile ba¤lar›ndan sivil toplum kurulufllar›na kadar tüm imkanlar›n bir aradaele al›nmas› tüm kaynaklar›n kullanmak bak›m›ndan anlaml› olacakt›r.

REFERANSLAR

� Adaman, Fikret, Ça¤lar Keyder, Serra Müderriso¤lu, Türkiye’de Büyük Kentlerin, Gece-kondu Ve Çöküntü Mahallelerinde Yaflanan Yoksulluk Ve Sosyal D›fllanma, ‹stanbul, 2006,araflt›rma raporu.

� Adaman, Fikret (with Cem Bahar), 2003, Country Study Turkey, in Social Protection inthe Candidate Countries: Country Studies Cyprus, Malta, Turkey, Berlin: AkademischeVerlagsgesellschaft.

� Angang, Hu, Linlin Hu and Zhixiao1 Chang, (2003), China’s economic growth and povertyreduction (1978-2002), presented at the IMF/NCAER (India) sponsored conference ‘A Taleof Two Giants: India's and China's Experience with Reform and Growth’, New Delhi, Nov.14-16, 2003.

� At: http://www.imf.org/external/np/apd/seminars/2003/newdelhi/angang.pdf.

w Bu¤ra, Ayfle, 2007, “Türkiye’nin Kamu Sosyal Koruma Harcamalar›n›n Karfl›laflt›rmal›Bir Analizi” Sosyal Politika Forumu, Nisan 2007, ‹stanbul araflt›rma raporu.

� Bu¤ra Kavala, Ayfle Ça¤lar Keyder, (2008), Kent Nüfusunun En Yoksul Kesiminin ‹stih-dam Yap›s› ve Geçinme Yöntemleri, ‹stanbul, araflt›rma raporu.

� Bu¤ra, Ayfle and Keyder Ça¤lar, “Sosyal Yard›m Uygulamalar› ve Topluma Yararl› Faali-yet Karfl›l›¤›nda Asgari Gelir Uygulamas›”, BM Kalk›nma Program› için haz›rlanan rapor,at http://www.undp.org.tr/publicationsDocuments/socialassistancereports.pdf

� Bu¤ra Kavala, Ayfle 2008, Kapitalizm, Yoksulluk ve Türkiye’de Sosyal Politika, Istanbul:‹letiflim Yay.

� Bu¤ra, Ayfle, ve Keyder, Ça¤lar, 2003, New Poverty and Changing Welfare Regime ofTurkey, Ankara, 2003, UNDP Report .

� Boratav, Korkut and Türkcan, Ergün, , ,1993, Türkiye’de Sanayileflmenin Yeni Byutlar› veK‹T’ler, ed. K.Boratav & E. Türkcan, ‹stanbul: Tarih Vakf› Yurt Yay. ‹stanbul, 1993.

� Candafl, Ayflen, Y›lmaz, Volkan, Günseli, Sevda ve Çakar, Burcu Yakut, 2010, Türkiye’deEflitsizlikler: Kal›c› Eflitsizliklere Genel Bir Bak›fl, ‹stanbul, Bo¤aziçi Unv, Sosyal PolitikaForumu.

66

Page 29: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

� Da¤, Bekir S›tk›, 2006, Return to Village and Rehabilitation Project, presentated at theUNDP / Turkish Ministry of Internal Affairs sponsored Internally Displaced Persons (IDP)Conference, Ankara, Feb. 23, 2006.

� At: http://www.undp.org.tr/undp/_bulletin_archive/2006/03/Engdownload/B.PPT#27

� DPT, (2007-2010), Dokuzuncu Kalk›nma Plan›, 2010 y›l› program›, 2010.

� EAF, 2010, Ekonomik Araflt›rma Forumu, Tusiad Koç Unv. Politika Notu 10-14, Temmuz2010.

� Gökflen, F., Özertan, G., Sa¤lam, ‹., Zenginobuz, Ü., “Impacts of the tax system on po-verty and social exclusion: A case study on Turkey,” New Perspectives on Turkey, no. 38,Spring 2008, Istanbul,2008, Homer Kitabevi.

� Ghosh Jayati (2010), Poverty reduction in China and India: Policy implications of recenttrends, DESA Working Paper No. 92ST/ESA/2010/DWP/92.

� At: http://www.un.org/esa/desa/papers/2010/wp92_2010.pdf.

� Kentleflme fiüras› 2009, Kentsel Yoksulluk, Göç Ve Sosyal Politikalar, Ankara, Bay›nd›rl›kve ‹skan bakanl›¤› yay.

� OECD, 2008, Growing Unequal? Income Distribution and Poverty in OECD countries,OECD Publishing.

� SAPRIN (2004). Structural Adjustment -- The SAPRIN Report: The Policy Roots of Eco-nomic Crisis, Poverty and Inequality. Zed Books, London, 2002. Stiglitz Joseph E, “Küre-selleflen Dünyada kalk›nma Politikalar›”, in Fikret fienses (ed.), Neoliberal Küreselleflmeve Kalk›nma, Derleyen, I;stanbul: ‹letiflim Yay, 2009 (s:281-307).

� S.A.M, A.fi, 2004, Sosyal Yard›mlaflma Ve Dayan›flmay› Teflvik Fonu (Sydtf) KamuoyuAraflt›rmas›, Nihai Rapor, ‹stanbul, 2004), araflt›rma raporu.

� fienses, Fikret, 2009, “Neoliberal Küreselleflme Ça¤›nda Yoksulluk Araflt›rmalar›ndakikay›p Ba¤lant›lar: Türkiye Deneyiminden Ç›kar›lacak Dersler”, in Fikret fienses (ed.), Ne-oliberal Küreselleflme ve Kalk›nma, Derleyen, Fikret fienses, Istanbul: ‹letiflim Yay(s:.679-705).

� fienses, Fikret, “Yoksullukla Mücadlenin Nresindeyiz? Gözlem ve Öneriler” ‹ktisat Üzeri-ne Yaz›lar I”, Küresel Düzen: Birikim, Devlet ve S›n›flar, (der. A. H. Köse, F. fienses ve E.Yeldan), ‹letiflim: ‹stanbul, 2003 içinde, pp. 287-318

� SPF, Bulten-No1-Eylul06, ‹stanbul.

� McKinley, Terry, “The Macroeconomics of Poverty Reduction, Initial Findings of theUNDP Asia-Pacific Regional Programme”, Discussion Paper, Bureau for DevelopmentPolicy, New York, August 2003.

� Tezcan, Sabahat and Koç, ‹smet, 2006, Turkey Migration and Internally Displaced Popu-lation Survey (TMIDPS), Ankara: Hacettepe University Institute of Population Studies.

� TÜ‹K, 2004-2009a, Hane Halk› ‹fl Gücü ‹statistikleri, 2003-08.

� adres: http://www.turkstat.gov.tr/VeriBilgi.do?tb_id=25&ust_id=8

� TÜ‹K, 2006, Yoksulluk Araflt›rmas› Sonuçlar› 2005 .

� adres: http://www.turkstat.gov.tr/PreHaberBultenleri.do?id=626

� TÜ‹K 2007, Çocuk ‹fl GÜcü Araflt›rmas› .

67

Page 30: Neo-Liberal politikalar ve yoksulluk

K›rsal Kalk›nmada Alternatif ve Yeni Yaklafl›mlar

� adres: http://www.turkstat.gov.tr/PreHaberBultenleri.do?id=482&tb_id=1.

� TÜ‹K, 2009a, Gelir ve Yaflam Koflullar› Araflt›rmas› 2006-2007.

� adres: http://www.turkstat.gov.tr/PreHaberBultenleri.do?id=8369

� TÜ‹K 2009b, Yoksulluk Araflt›rmas› Sonuçlar› 2008, Ankara.

� adres: http://www.turkstat.gov.tr/PreHaberBultenleri.do?id=4151.

� TÜ‹K, 2010, Hanehalk› ‹fl Gücü Araflt›rmas› A¤ustos 2010 (Temmuz, A¤ustos ve Eylül2010).

� adres: http://www.turkstat.gov.tr/PreHaberBultenleri.do?id=6355.

� UN, 2000, Resolutions Adopted by the General Assembly 55/2, United Nations Millenni-um Declaration, 8 September 2000.

� adres: http://www.un-documents.net/a55r2.htm.

� UN, 2008, Millenium Development Goals Report 2008, New York.

� adres: http://www.un.org/millenniumgoals/2008highlevel/pdf/newsroom/mdg%20re-ports/MDG_Report_2008_ENGLISH.pdf.

� UN, 2009, Millenium Development Goals Report 2009, New York.

� adres: http://www.un.org/millenniumgoals/pdf/MDG_Report_2009_ENG.pdf..

� UN, 2010, Millenium Development Goals Report 2010, New York.

� adres: http://www.un.org/millenniumgoals/pdf/MDG%20Re-port%202010%20En%20r15%20-low%20res%2020100615%20-.pdf.

� UNDP, 2010, Beyond the Midpoint: Achieving the milennium development goals, UnitedNations Development Program, New York.

� adres: http://content.undp.org/go/cms-service/stream/asset/?asset_id=2223855.

� UNDP, 2005, Investing in Development: A Practical Plan to Achieve the Millennium De-velpoment Goals, New York.

� Yükseler, Zafer ve Türkan, Ercan, Türkiye'de Hane halk›: ‹flgücü, Gelir, Harcama Ve Yok-sulluk Aç›s›ndan Analizi, ‹stanbul, 2008, TÜS‹AD Yay.

68