36

NISAN 2010

Embed Size (px)

DESCRIPTION

SALİHLİ TİCARET VE SANAYİ ODASI SALİHLİ VİZYON DERGİSİ NİSAN 2010

Citation preview

Page 1: NISAN 2010
Page 2: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 2

içindekiler

48

1012131418202223242628303236383940

Lidya medeniyetinin mirası göz kamaştırıyor

İhracatta yerli katkıya teşvik önerisi

İnşaat sektöründeki hareketlilik umut verici

Pamuk primi hayal kırıklığı yarattı

Kuru üzüm tanıtım grubu için umut

Kula evlerinin restorasyonu için üniversiteye yeni bölüm açılacak

Çalışan kadınlardan hemcinslerine tüyo: Ekonomik özgürlük kaçınılmaz

Kuzey Ege Kalkınma Ajansı Salihli’de Toplandı

Talat Zurnacı’dan girişimcilik üzerine 3 konferans

OSB’de üretime geçen fabrika sayısı yarıyı aştı

Umut Gıda, yaş meyve işlemede sezona iddialı giriyor

Üniversitelilerin defilesi büyüledi

“Salihli’nin Dışarıdaki 100’ü” kitabı tanıtıldı- Emekli öğretmenden sergi

Manisa’nın vizyonu ve misyonu belirlendi

Salihli’nin stratejik planı oluşturuluyor

Kısa kısa

Fuarlar

Basından

Summary of this issue (April 2010)

Page 3: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 20103

Başyazı

Yıl: 5 • Sayı: 19 • NİSAN 2010

Salihli Ticaret ve Sanayi Odasıadına sahibiYönetim Kurulu Başkanı TALAT ZURNACI

Sorumlu MüdürYönetim Kurulu Başkan YardımcısıSAİM TÜRETKEN

Genel KoordinatörTanıtım ve Basın MüşaviriŞİRİN YÖRÜK

Yayın KuruluSAİM TÜRETKENHALUK KANILNEDİM ZURNACIYÜKSEL YUCALEVENT KILINÇASLANProf. Dr. MUSTAFA ÖKMEN

Ön Hazırlık ve Baskı

1.Sanayi Sitesi 2826 Sokak No. 52 İZMİRTel: 0232 459 96 00 Fax: 0232 459 98 92e-mail: [email protected]

Grafik ÇalışmasıPınar Uçkun Salha

Yönetim YeriSalihli Ticaret ve Sanayi OdasıEski Cami Mahallesi Kemerli Sokak No:2 Salihli- MANİSATel (Fax): 0236 7131590 - 0236 7145342e-mail: [email protected] adresi: www.salihlitso.org.tr

Yayın TürüSüreli yaygın yayındır

Basım Tarihi28 Nisan 2010

Dergimiz üç ayda bir yayımlanır.

Dergide yayınlanan yazılar aksi belirtilmedikçeSalihli Ticaret ve Sanayi Odası’nın resmi görüşünü yansıtmaz. Kaynak belirtilerek dergiden alıntı yapılabilir.

Katkıda bulunanlarMustafa Uçar Mustafa Bursalı Süleyman Arasan

M A T B A A S I

Başyazı

Uzakdoğu ülkelerinin, düşük işçilik maliyetleri nedeniyle ucuza imal ettiği oyuncağından, mutfak araç gerecine kadar her türlü ürün ve yan sanayi mamulleri, günlük yaşantımızın her alanında karşımıza çıkıyor. Tüketici de normal olarak bütçesini düşündüğü için, daha kalitesiz olduğunu bile bile pek çok zaman tercihini ucuzdan yana kullanıyor ne yazık ki.

Liberal ekonominin ve küreselleşmenin bir sonucu olarak, bunlar artık günlük, olağan manzaralar olarak karşımıza çıkıyor.

Fakat, bu yabancı ürün kullanımının öyle bir boyutu var ki, biz üreticiler ve sanayiciler olarak yapılan uygulamaya dikkat çekmemiz, yönetmelikleri ve yasaları hazırlayanları bu konuda uyarmamız bir vatandaşlık borcu olarak karşımıza çıkıyor. Ticaret ve sanayi odalarının da birincil görevidir diye düşünüyorum.

Konu şu; ihracat yapan firmalara, üretim aşamasında kullandıkları yerli katkı oranında özel teşvik uygulamasını öneriyoruz. Bunu basit bir örnekle anlatmaya çalışacağım.

100 Euro satış fiyatı olan bir üründe 70 Euro’luk ithal ara ürün kullanıldığını düşünelim. 10 Euro işçilik, 15 Euro amortisman gideri ve kar, 5 Euro da nakliye olarak hesaplayalım. Bu imalatta yerli katkı oranı yüzde 30’dur.

Diğer bir örnekte ithal ara ürün 30 Euro olsun, yerli ara üründen 40 Euro’luk kullanıldığını düşünelim. İşçilik, nakliye ve kar kalemleri yine 30 Euro tutsun. Bu örnekte yerli katkı oranı yüzde 70’tir. Bu yerli katkı oranının artışının teşvik edilmesi gerekir diye düşünüyoruz.

Biz sanayiciler olarak, ülkemizin içinde bulunduğu kronik işsizlik sorununun da çözülmesine katkı sağlayacak böyle bir uygulamanın büyük yararlar getireceğine inanıyoruz.

Çünkü imalatta yerli katkı oranı azaldıkça işsizlik artıyor. Hükümet, özel bir teşvikle, uluslararası antidamping uygulamasından yara almayacak şekilde buna bir çözüm bulabilir. Örneğin, SGK kesintileri, vergiler 10 yıl ötelenebilir. Enerji fiyatlarında indirim yapılabilir, kredi faizleri sübvanse edilebilir. Bu uygulama, bir istihdam deposu olan KOBİ’leri ve yan sanayiyi canlandıracak ve işsizlik oranında önemli bir azalma sağlayacaktır.

Türk İstatistik Kurumu’nun son verilerine göre işsizlik yüzde 14,5’i aştı. Gençler arasında ise işsizlik yüzde 26’ya ulaştı. Bu her 4 gençten birinin işsiz olduğu anlamına geliyor.

Her yıl 800 bin kişinin işsizler ordusuna eklendiğini dikkate alırsak, yan sanayiye nefes aldıracak böyle bir özel teşvik uygulaması Türk ekonomisi için ve istihdam için çok önemli bir can suyu olacaktır.

Bu yöntem her bir işsiz için gerekli yatırım tutarının 150-200 bin TL olarak belirlendiği günümüzde, en ucuz bir istihdam yatırımı olacaktır.

Ekonominin ülkemizin birinci gündem maddesi, işsizliğin en sonuncu gündem maddesi olduğu günlerde buluşmak ümidiyle esenlikler diliyorum.

Talat ZurnacıSalihli Ticaret ve Sanayi Odası

Yönetim Kurulu Başkanı

İhracatta yerli katkıyı teşvik,ekonomiyi düze çıkarır, istihdamı arttırır

Kapak Fotoğrafı: İstanbul Arkeoloji Müzesinden Lidya Akik Yüzük

Page 4: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 4

kapak konusu

Lidya Uygarlığı’nı ve insanlığa armağanı olan “ilk para”yı duymayan yoktur. Lidya’nın yıllarca başkentliğini yapmış olan Sardeis veya bizim bildiğimiz adıyla Sart, arkeoloji uzmanlarının ve turistlerin başlıca uğrak yerleri arasında yer alıyor. Lidya’dan günümüze ulaşan eserler ise ülkemizdeki müzelerin yanı sıra, yurtdışında da pek çok ünlü müzede sergileniyor.

Lidya dönemi buluntularının ortak bir müzede sergilenmesi fikrini hayata geçiren Yapı Kredi Vedat Nedim Tör Müzesi, bu konuda alkışlanacak bir çalışmaya imza attı. Başta Manisa Müzesi’nden olmak üzere, Ankara, İstanbul, İzmir, Efes, Ödemiş, Milet. Gordion Müzeleri’nden derlenerek bir araya getirilen Lidya dönemi eserleri, “Lidyalılar ve Dünyaları” ismi ile Yapı Kredi Vedat Nedim Tör Müzesi’nde sergileniyor. 2 Haziran’a kadar sürecek sergide 245 eser yer alıyor.

Bugüne kadar Lidyalılar hakkında yapılan en kapsamlı sergilerden birini gerçekleştiren Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık, bu konuda 23.5 cm x 39 cm ebadında 584 sayfalık bir kitap yayınladı. “Lidyalılar ve Dünyaları” başlığını taşıyan kitapta, Sart’ta 50 yıl boyunca kazı yapan ve uzun yıllar kazı başkanlığı yapan Crawford Greenewalt JR.’ın yanı sıra, şimdiki kazı başkanı Nicholas Cahill’in

ve daha pek çok arkeoloğun Lidyalılar ile ilgili yazılarına yer veriliyor. Kitapta ayrıca günümüz Sart ve Salihlisi’nden de bahsedilerek, Salihli Ticaret ve Sanayi Odası’nın kente olumlu katkılarından da bahsediliyor.

Lidyalılar kimdir?Pek çok kişi, mitolojide her tuttuğu altın olan

Frig Kralı Midas’ın Sart çayında yıkanınca altınlarından arınması ve bu altınların Sart çayına dökülmesi öyküsünü bilir. Yine ilk paranın Lidya Krallığı tarafından basıldığı da bilinir. Konuyla yakın ilgilenenler için de fasulye biçimli altın ve üstünde ağzını açmış aslan başı görülen paraların Lidya Krallığı’na ait olduğunu bilir.

Peki, kimdir bu Lidyalılar? Nerede nasıl yaşamışlar, ne yiyip ne içmişler, nasıl bir inanca sahip olmuşlardır? Tüm bu soruların cevabı, “Lidyalılar ve Dünyaları” adlı sergide ve yayımlanan sergi kitabında yer alıyor. Şu andaki Sardeis Kazı Başkanı Prof. Dr. Nicholas Cahill, 50 yıldan fazla kazı başkanlığı yapmış Prof. Dr. Crawford H.Greenewalt ve konunun uzmanlarının uzun soluklu çalışmaları sonucu hazırlanan sergi ve sergi kitabı kendi alanında bir başvuru kaynağı olmaya aday. Lidya uygarlığı konusunda kaynak sıkıntısı çekilen

Ekonominin temel unsuru olan “para”nın doğduğu yer olarak tüm dünya tarafından kabul

edilen Lidya Uygarlığı’ndan günümüze ulaşan eserler, herkesi kendine hayran bırakıyor. 1958

yılından bu yana Lidya’nın Başkenti Sardeis’te sürdürülen kazılarda elde edilen bulgular

arkeologları olduğu kadar, bu toprakların en yakın mirasçıları olan Salihlilileri de heyecanlandırıyor.

Lidyamedeniyetinin

mirasıgöz kamaştırıyor

Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi’ndenLidya Sikkeleri

Sergiden bir köşe; Manisa Müzesi'nden Geç Roma erken Bizans dönemi bir Filozof başı ve arkasında Lidya toprakları.

Page 5: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 20105

ülkemizde, bu çalışma büyük bir boşluğu dolduracak nitelikte.

2600 yıl önceye götürüyorManisa Müzesi başta olmak üzere Ankara Anadolu

Medeniyetleri Müzesi, İstanbul Arkeoloji Müzeleri, İzmir Arkeoloji Müzesi, Efes, Ödemiş, Milet ve Gordion Müzeleri ile Vehbi Koç Vakfı Sadberk Hanım Müzesi’nden 245 eser, küratörlüğünü Şennur Şentürk’ün, tasarımını Sadık Karamustafa’nın yaptığı sergi ile ziyaretçileri 2600 yıl öncesine götürüyor.

Bugüne dek yapılan kazı ve bilimsel araştırmalar; Lidyalılar’ın bir Anadolu uygarlığı olduğunu, Doğu ve Batı arasında kültür alışverişinin sağlanmasında önemli roller üstlendiklerini ve dünyada ilk defa paranın icadıyla Dünya tarih sahnesinde yerini aldıklarını gösterir.

7 bin yıllık yerleşim: SardesM.Ö. 5000’den itibaren Sardes yerleşim yeri olmuştur. Neolitik

Tunç Çağ, Demir Çağ izlerini kazılarda çıkan eserlerde görmekle birlikte Lidyalılar, M.Ö. 680-547 yılları arasında en parlak dönemlerini yaşamışlardır. Sardes; Tmolos Dağları’nın (bugünkü

Bozdağ) eteklerinde, Ege sahilinden Anadolu’ya uzanan ana yolların üzerinde yer alan stratejik bir noktadadır (bugünkü Sart Kasabasında Sardes kazıları sürmektedir). Bu güvenli ve bereketli topraklar, Hermos Nehri’nin (günümüzde Gediz) iyi sulanan ovasına ve Gyges Gölüne (Marmara Gölü) bakar. Şehrin akropolisi, engebeli sarp kayalıklar üzerinde ovadan 300 metre yukarıda yükselen nerdeyse fethedilemez bir iç kaledir.

Altın getiren nehir: PaktolosAkropolisin eteğindeki Paktolos Nehri,

Sardeis’e hem su, hem de altını taşımıştır. En erken Yunan kaynakları Lidya Kralını “altın zengini” olarak anlatmış ve “altın” Sardeis ve genel olarak bölge için kullanılan yaygın bir sıfat haline gelmiştir. Yunan ve Roma efsanelerinde Paktolos’taki altının varlığı, dokunduğu her şeyi altına çeviren Frig Kralı Midas’ın burada yıkanmasının sonucudur. M.Ö.1. yüzyılda, Strabon’un zamanına gelindiğinde, Paktolos’taki altın tükenmişti. Ancak Sardeis ve Lidyalılar “altın” sıfatını asla kaybetmediler.

Şehir ve civarı diğer kaynaklar açısından

Manisa müzesinden Lidya dönemi sıvı,içki kapları, Lidya dönemi

Man

isa

Müz

esin

den

aya

klı y

emek

sunu

m k

apla

rı, L

idya

dön

emi

Page 6: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 6

da zengindi. Helenistik dönemde, Sardeis yakınlarındaki Bozdağ’ın sık ormanları kısmen saraya tahsis edilmişti. Ayrıca bölgede mermer ocakları bulunuyordu. Sardeis etrafındaki verimli ovada, özellikle Pers döneminde olağanüstü gömü hediyeleri barındıran tümülüslere defnedilmiş zengin toprak sahiplerinin yaşadığı köyler bulunuyordu.

Christina Luke: Salihli filizlenen bir merkez“Sardeis’e en yakın şehirleşmiş merkez olan Salihli

sürdürülebilir enerji kaynakları ve bölgede turizmin gelişimine odaklanmış çalışma grupları gibi yaratıcı yollarla genişlemeye devam etmektedir. Coğrafyadan istenilenler açıktır: daha büyük yollar, daha çok bina, genişleyen tarım arazileri, ekinlerin değişmesi… Bütün bunlar iş imkânları yaratacaktır. Ankara-İzmir otoyolu ve kuzeyde Bursa ve İstanbul’a ulaşan yolların kavşak noktası olarak Salihli filizlenen bir merkezdir. Yamaçlarda bulunan küçük yerleşmelerden biri olan Sart, Sardeis’in bulunduğu yerdir.

Kültürel mirası köy sakinleri üzerindeki etkisi açıktır. 1958’den beri Sardeis kazısı en istikrarlı işverenler arasındadır. Sardeis aynı zamanda özellikle İzmir’den yapılan günlük ziyaretler için önemli bir turist noktası olmuştur. Tmolos’un eteklerindeki otoyolun üzerinde bulunan dört yıldızlı yeni Lidya-Sardes Oteli, Sardeis’in yerel ölçekli iş faaliyetleri için önemini yansıtmaktadır. Aynı Salihli’deki Berrak Oteli gibi Ldiya-Sardes Lydia dönemi maddi kültürünü dekorasyonunda ve binadaki çeşitli bölümlerin adlarında kullanmıştır. Sardeis’teki Artemis Tapınağı’nın Ion düzenindeki sütun başlıklarından esinlenmiş bir motif otelin ambleminde belirgindir. Bütün konferans odaları, restoranlar ve ortak alanların adları doğal topografyadan alınmıştır (örneğin Tmolos Restoran). Otelin bodrum katındaki sanat atölyesi Sardeis’a ilişkin arkeolojik yayınların bulunduğu gelişen bir kütüphaneye sahiptir. Otelin sanatçısı mozaikler, kapı levhaları ve heykeltraşi üzerine yayımlanmış kitaplardan ilham almaktadır. Burada da arkeologların uğraşları iş atmosferine nüfuz etmiştir ve otelde kalanların erişimi için imkân sağlanmıştır.

Lydia’nın, özellikle de Sardeis’in mirası Salihli sakinleri tarafında başka yollarla da anılmaktadır. Salihli Ticaret Odası’nın

Lidya'da yemek pişirmek için bildiğimiz üçayak yerine kullanılan pişmiş topraktan yapılmış, ocaklar ve pişirmek kapları.

Page 7: NISAN 2010

amblemi bir stilize endüstriyel çark, Artemis Tapınağı’ndan sütunlar, bir Lydia sikkesi, üzüm, pamuk ve dış kısımda tütün yaprağından oluşur. Salihli Belediyesi’nin ambleminde ise benzer motifler vardır: tapınak sütunu, üzüm ve su. Ayrıca Sardeis’teki hamam-gymnasion kompleksi (1960’ların büyük çaplı rekoknstrüksiyon projesidir) Salihli’nin her yerinde görülen ana motiftir: Bölgesel belediye toplantılarında, yeni posta pullarının üzerinde üst başlığı sınırlayan Lydia sikkeleri ile birlikte yer alır; birçok restoran ve otelin ana motifidir. ”

Lydia Sikkeleri“Bizim bildiklerimiz içinde ilk olarak altın ve gümüşü para

basan ve kullanan ve ilk olarak ufak tefek ticaret işlerine girişenler Lydia’lılardır” (Herodotos 1.94).

Lydia’lılar belki bugün en fazla sikkenin mucitleri olarak ünlenmişlerdir. Binlerce yıl boyunca Yakın Doğu’da insanlar ticarette gümüş parçaları kullanmışlardı. Ancak sikke yeni bir rahatlık ve güvenilirlik getirmiştir. Lydia’lıların bu icadı halen dünyanın her yerinde kullanılmaktadır.

En erken Lydia sikkeleri MÖ 7. yüzyıla aittir ve Sardeis’te doğal olarak bulunan altın-gümüş alaşımı elektrondan yapılmışlardır. Ön yüze aslan başı ve arka yüze de basit bir damga darp edilmiştir. Bazıları Walwet (Alyattes) ve Kukaś (Gyges?) gibi isimler içerir. En büyüğü 4,7 g, en küçüğü ise sadece 0,15 g gelmektedir. Sikkeler Lydia kontrolündeki bölgelerde dolaşıma girmiştir. Bu sergide Ephesos, Gorsion ve Dinar/Kelainai’dan örneklere yer verilmiştir.

Saf altın ve gümüş sikkelerKroisos büyük bir para birimi reformunu hayata geçirmiş,

saf altın ve gümüşten sikkeler bastırmıştır. Bu Kroisos staterleri (Kroeseid’ler) saflıkları ve değerleri ile ünlüydüler ve geniş bir dolaşım alanına sahiplerdi. Sardeis’in MÖ 6. yüzyılın ortasından sonra Perslerin eline düşmesinin ardından da basılmışlardır ve ancak Pers kralı Dareios’un dolaşıma çıkardığı yeni tip sikkeler ile tedavülden kalkmıştır.

Salihli V‹ZYON NİSAN 20107

Fotoğraftakiler; soldan sağa; Anadolu Medeniyetleri Müzesi Müdürü Melih Arslan, Yapı Kredi Vedat Nedim Tör Müzesi Uzmanı Nihat Tekdemir, Müze Müdürü Şennur Şentürk, Sardesi'in önceki kazı başkanı Prof. Dr. Crawfort Greenewalt, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Sardes Kazı Başkanı Prof. Dr. Nicholas Cahill, Efes Müzesi Müdürü Cengiz Polat, Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık A.Ş. Genel Müdürü Tülay Güngen.

Sart’taki Artemis Tapınağı

Page 8: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 8

Salihli TSO Başkanı Talat Zurnacı, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın yanı sıra toplam 7 bakanın katıldığı Ege Bölgesi Ekonomi

Koordinasyon Kurulu Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, ihracatta yüksek yerli katkı oranına teşvik verilmesini istedi. Öneriye oda, borsa ve

işadamları örgütlerinden destek geldi.

Egeli sanayici ve işadamları, 7 bakanın katıldığı Bölgesel Ekonomi Koordinasyon Kurulu Toplantısı’nda, sorunlarını birinci ağızdan muhataplarına iletme imkanı buldu. Denizli’de gerçekleştirilen toplantıda, Manisa’nın ticaret ve sanayi alanındaki sorunlarını Salihli Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Talat Zurnacı dile getirdi.

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın başkanlığındaki toplantıda, Manisa’nın tarihte pek çok konuda öncülük etmiş bir kent olduğuna vurgu yapan Talat Zurnacı, tarihte ilk paranın 2700 yıl önce Salihli’nin Sardes kentinde basıldığını, ilk dükkan ve ticarethane sahibi olanların Lidyalılar olduğunu, ilk kuyumculuğun da bu bölgede ortaya çıktığını hatırlattı. Manisa’nın son 15 yılda gelişmeye devam eden tarım ürünleri ticaretinin yanı sıra, sanayi ürünleri üretiminde de Türkiye ortalamasının üstünde bir performans sergilediğini belirten Zurnacı, Manisa’nın lokomotif ana sanayi olarak dev otomotiv firmasına ihtiyacı olduğunu vurguladı.

İhracatta yüksek yerli katkı oranına teşvik verilmesini isteyen Zurnacı, bu konudaki taleplerini şöyle ifade etti:

“Ara ürün ithalatı istihdam ve cari açığı negatif yönde etkiliyor. Bitmiş ara ürün ihracatında, yerli katkı oranının yüksek olmasına kademeli olarak verilecek özel uygulamalı teşvik, istihdam deposu olan KOBİ’leri, yardımcı sanayileri çok olumlu olarak etkileyecektir. Bu özel uygulamalı teşvik yalnızca endüstriyel ürünlerdeki yerli katkı oranının kullanımını artırmayacak, aynı zamanda emeği ile, ürünü ile neredeyse tamamen yerli olan tarıma dayalı endüstrinin de, yani tarımsal kesimin de ürününün değerlendirilmesine sebep olacaktır.”

Öneriye başkanlardan destekEkrem Demirtaş- İzmir Ticaret Odası BaşkanıÜlkemiz ekonomisi, 2009 yılı 4. çeyrek itibariyle resesyondan

çıktı ve büyüme sürecine girdi. Yeniden kalıcı ve istikrarlı bir büyüme sürecine girebilmemiz için, ihracatta devlet desteklerinin arttırılmasına ihtiyacımız var. Ara ürün ithalatının toplam ihracat miktarından yüksek olması, ekonomik dengeleri olumsuz etkiliyor. Cari açık ve dış ticaret açığını kronik hale getiriyor, istihdamı negatif yönde etkiliyor. Bu nedenle ara malı ithalatı yerine, ithal edilen söz konusu ürünü Türkiye sınırları içerisinde üretebilen firmaları teşvik etmek gerekir.

Başkan Zurnacı’nın bakanlara sunduğu öneri, büyük destek buldu

“İhracatta yerli katkı teşvik edilsin”

Page 9: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 20109

destek

İthal girdi kullanmak yerine, o ürünü daha ucuza ve kaliteli olarak ülkemizde üretebilmenin yollarını aramalıyız. Yatırım teşvikinin yanı sıra üretim ve ihracat yapan firmaların ödüllendirilmesi gerektiği düşüncesindeyiz. Devlet Bakanı Sayın Çağlayan, ara malı ithalatı yerine yerli üretimi yerine geçirecek bir çalışma yapıldığını açıkladı. Bu girişimi destekliyoruz. İhracat odaklı üretimin hayata geçirilmesi gerekiyor. Bu çalışma yapılırken de, Türkiye ekonomisinin belkemiği tarım

sektörü ihmal edilmemeli. Bu durum, ihracat yapan firmaların günlük sıkıntılarla boğuşmaktan kurtulup, yeni pazar arayışlarına odaklanmalarına ve ülkemize daha fazla döviz kazandırmalarına neden olacaktır.

Işınsu Kestelli- İzmir Ticaret Borsası Başkanı

Kürselleşmenin sınır tanımadığı, dünyanın tek pazar haline geldiği ve rekabetin derecesinin giderek arttığı gerçeği ile karşı karşıyayız. Ancak, Türkiye ekonomisinde gerek üretimin ve gerekse ihracatın ithalata bağımlılığının artması, cari işlemler açığı ve artan işsizlik oranını ülkemiz ekonomisinin en kırılgan noktaları haline getirmektedir. Dış Ticaret Müsteşarlığı’nda yapılan bir çalışmada 2009 yılında her 100 dolarlık ihracatın 44.1 dolarlık kısmının ithalatla gerçekleştirildiği tespit edilmiştir. Bu gerçekten yüksek bir oran. İhracatta yerli katkı oranının artmasına yol açan politika ve teşvikler mutlaka gündeme gelmelidir. İthal edilen ara mallar ile girdileri yurtiçinde üretenlere ve ihraç ürünlerde yerli ara malları kullananlara teşvik verilmesi uygulaması, yeni yatırım ve daha çok istihdam sağlanmasına oldukça büyük katkı sağlayacaktır.

Kuşkusuz bu yöndeki teşvikler en fazla yoğun yerli girdi kullanan tarıma dayalı sanayi sektörlerinin ve tarım sektörünün gelişimine hizmet edecektir. Üstelik ülkemizin sahip olduğu tarım potansiyelinin daha iyi değerlendirilmesine neden olacaktır.

İlknur Denizli- İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği (İZSİAD) Başkanı

Bu gün kıyasıya süren uluslararası rekabette hükümet yerli sermayenin nitelikli mal ve hizmet üretmesinin önünü açacak tedbirleri hayata geçirmelidir. Geldiği bilgi birikimi sektör tecrübesi itibariyle innovatif üretim biçimleri ortaya koyabilecek beceri de, ancak gerekli sermaye birikimine ulaşamamış sektör ve işletmelerin desteklenmesi gereklidir.

Unutmamalıyız ki nüfusu, yüzölçümü ve ekonomik büyüklüğü

itibariyle dünyanın önemli ülkelerinden birisi olan Türkiye’nin gelişmesi ihracat sayesinde olacaktır. Uzun vadede Türkiye’nin çıkarı uluslararası ekonomik düzenin açık piyasa kurallarıyla işlemesidir. Korumacı içe kapanan politikalar, Türkiye için ne iç pazarda anlamlıdır ne de dış pazarda anlamlıdır. Türkiye’nin geleceği açık global ekonomidedir.

Yerli üreticiyi özellikle ülkenin ihracat gücünü arttırmak amacıyla daha iyi işler hale getirecek teşvik tedbirleri herkesin faydasına olacaktır.

Ancak uygulanacak teşvik tedbirlerinin kolay üretilebilir gelişmiş üretim ve Ar-Ge içermeyen alanlarda yapılmasının ne üreticiye ne de tüketiciye faydası vardır. Yerli sanayiyi korumak adına Türk tüketicisine daha pahalıya plastik kova satmak anlamına gelecek önlemlerden kaçınılmalıdır.

Buna karşın üreten istihdam yaratan, kaliteli ve uygun fiyatlı ara mal üreten sanayicilerin korunması ülke ekonomisi için gereklidir. Burada amaç sadece sanayiciyi, yerli olduğu için korumak değil. Nitelikli mal üretip büyük bir ekonomi olmamızı sağlayacak sektörlerin önünü açmaktır. Dünyada diğer rakipleri gizli açık kamusal teşviklerden yararlanırken, bizim uluslararası ekonomik kuralların izin verdiği teşvikleri uygulamaya koymamamızın hiçbir makul açıklaması olmaz.

Bülent KOŞMAZ (TOBB Başkan Yardımcısı-Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı)

Dünya’da siyasi sınırların yeniden yapılanması, ticari blokların kurulması, yeni tüketici pazarlarının açılması, ticari anlaşmalar, ihracatçılar için yeni fırsatlar yaratmıştır.

Ancak ülkemiz ekonomisinin en büyük sorunlarından birisinin ihracatın geliştirilmesi, desteklenmesi ve teşvik edilmesi yönündeki yetersizliklerdir.

Son zamanlarda ekonomimizin gündemini sürekli meşgul eden dış ticaret açığımızın giderek büyümesini engellemek ve bu açığı ihracat lehine çevirmek ancak ihracatımıza yönelik köklü radikal düzenleme ve desteklerle mümkündür.

Bu açıdan bakıldığında ihracatımızda yüksek yerli katkı oranında teşvik verilmesi, bitmiş ara ürün ihracatında yerli katkı oranının yükseltilmesine kademeli geçiş ve KOBİ’lere yapılacak desteklerde ihracat bazlı pozitif ayrımcılığa gidilmesinin doğru bir tercih olduğuna inanıyorum.

Page 10: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 10

meslek komitesi

Salihli Ticaret ve Sanayi Odası’nın 6. Grubu’nu oluşturan İnşaat ve İnşaat Malzemeleri, İnşaat Müteahhitliği ve Hırdavat Meslek Komitesi,

yaptığı toplantılarla, düzenlediği yemeklerle, aldığı kararlarla Oda’nın en aktif meslek komitelerinin

başında geliyor.

Salihli TSO’nun 6. Grubunu oluşturan İnşaat ve İnşaat Malzemeleri, İnşaat Müteahhitliği ve Hırdavat Meslek Komitesi, Günay Topkaya, Cemalettin Tosun, Taliye Girgin, Hasan Yalabık, Ahmet Doğan, Dursun Ali Öztürk ve Hüsnü Özcan’dan oluşuyor. Salihli TSO’nun en aktif grubu olarak ön plana çıkan 6. Grup üyeleri, sektörde yaşadıkları pek çok soruna karşılık, inşaat sayısında ve ruhsat alma konularında 2009 yılında bir önceki seneye oranla artış yaşandığını, bunun sektörün canlılığı açısından umut verici bir durum olduğu görüşünde birleşiyorlar.

İnşaat Meslek Grubu, bugüne kadar yapılmamış bir çalışmaya da önayak olarak, sektörlerindeki sorunları tespit etmek amacıyla bir anket çalışması yaptı. Ankette öne çıkan ortak görüşlerin başında, Salihli’de bir inşaatçılar çarşısının oluşturulması, inşaatla ilgili

malzeme satışlarının belli bir merkezden yapılması şeklinde yer aldı. Üyeler, “Tüccarlar ve zahireciler sitesi tarzında inşaat malzemeleri sitesi oluşturulmalıdır” görüşünde birleşti.

Salihli ilçesindeki inşaat sektörü ile ilgili düşüncelerin yer aldığı cevaplarda ise, Salihli’nin imarının yeniden ele alınması, Kırveli, Dedetaşı ve Kocaçeşme gibi mahallelerin düzenlenip, daha modern hale getirilmesi fikirleri öne çıktı. Görüşler arasında, ehil olmayan, başka meslekten olan kişilerin inşaat sektörüyle ilgilenmemesi, devletin inşaatçı olmaktan uzaklaştırılması gerektiği vurgulandı.

6. Grup İnşaatçılar Meslek Komitesi, ortak bir çalışma yaparak ayrıca bir durum değerlendirme raporu oluşturdu. Buna göre 2009 yılı ile ilgili şu değerlendirmeler ön plana çıktı:

* 2009 yılında 112 adet inşaat ruhsatı verilmiş (2008’de bu rakam 89 adet), 587 adet oturma ruhsatı verilmiştir. ( 2008’de 489 adet). Yeni inşaat ruhsatında yüzde 26, oturma ruhsatında ise yüzde 20 oranında artış meydana gelmiştir.

6. Grubu oluşturan meslek üyelerinin ortak görüşü

İnşaat sektöründeki hareketlilik umut verici

Günay Topkaya

Page 11: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 201011

* 112 adet inşaat ruhsatının dağılımı şöyle olmuştur: 524 mesken (80 bin 728 metrekare), 41 işyeri (26 bin 399 metrekare), 1340 metrekarelik bir adet yurt inşaatı, 13 bin 510 metrekarelik bir adet okul inşaatı (Anadolu Öğretmen Lisesi). Diğerleri ile 569 ünite ruhsat kesilmiş olup, toplam 118 bin 564 metrekareye tekabül ediyor.

2009 yılında fiyat değişimi- Sıhhi tesisat malzemelerinde fiyat değişmedi,- Demir fiyatları 2009 yılında aynı kalırken, 31 Mart 2010

tarihinden itibaren 1300 TL’ye çıktı,- Çimento fiyatlarında yüzde 50 artış meydana geldi, - Seramik ve fayans fiyatları elektrik ve doğalgaza yapılan

zamlarla orantılı olarak arttı,- Hazır beton C 25- 65 TL iken 71 TL’ye yükseldi, artış yüzde 9

civarında oldu. 31 Mart 2010’da ise yeniden 65 TL’ye düştü.-Boya fiyatları yüzde 15 arttı,- İnşaatlık kereste fiyatları ise 2009 başında 375 TL iken 2009

sonunda 325 TL’ye geriledi, yani yüzde 15 oranında azalma oldu,-Profil ve saç mamulleri ise yıl sonu itibariyle yüzde 15 düştü,-İşçilik maliyetleri yüzde 10 oranında arttı.

Yemekte 113 üye bir araya geldiSalihli’deki Efes 92 Restoran’da toplanan 6. Grup üyelerinin

yemeğe ilgisi yüksek düzeyde oldu. 113 üyenin katıldığı yemekte Salihli Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Talat Zurnacı, Meclis Başkanı Özcan Ünlü, Salihli Oganize Sanayi Bölgesi Müdürü Cevdet Eren de yer aldı. Talat Zurnacı 6. grubun yaptığı çalışmalarla ve aktifliği ile herkese örnek olması gerektiğini ifade etti. Meclis Üyesi Günay Topkaya’yı öven Zurnacı, Salihli(ye fakültenin kazandırılması konusunda gösterdiği çabaları takdir ettiğini söyledi. Zurnacı, Meclis Üyesi Cemalettin Tosun’u da İşkur’un Salihli’ye kazandırılmasında gösterdiği gayretler nedeniyle kutladı.

Cemalettin Tosun: Yeni binalar teşvik edilmeli

Salihli TSO Meclis Üyesi Cemalettin Tosun, inşaat sektörü ile ilgili değerlendirmesini şöyle yaptı:

“Krizden kurtulmak için alınan tedbirler bazı olumlu sonuçlar gösterdi. Sektörlerin lokomotifi durumundaki inşaat sektörünün önünü açmak için, konut kredileri yeni yapılan konutlara verilmelidir. 50-125 metrekare arasındaki konutlarda kredi faizleri düşük tutulursa, ev alacak olanlar yeni evleri tercih eder. Yeni

yapılan binalar puanlama yöntemi ile temelden kredilenirse, inşaat sektörü canlanır.

Binalarda sığınak zorunluluğu kaldırılmalı, sığınaklar belediyeler tarafından alta sığınak, üste otopark yapılma suretiyle inşa edilmelidir. Otoparklardan alınan ücretler bu amaçla değerlendirilebilir. Böylece maliyeti çok artıran kullanılmayan sığınaklardan da kurtulmuş oluruz.

Deprem riski unutulmadan, standartlara uyulmalıdır. Konut alacak olanlar mutlaka belediye, mimar ve mühendis odalarından bilgi almalıdır.”

Mustafa Mermi: İnşaat Mühendisleri Odası Salihli temsilcisi

Resmi inşaat müteahhitliğinde sıkıntılar var. Teknik olarak projelendirdiğimiz inşaatların usta bazındaki kişilerle yapılıp, projelere ve eklerine uyumlu olmamasından dolayı sıkıntılıyız. Teknik elemanlar ve proje sahiplerinin usta vasfı taşıyan kişilere yani taşeronlara işi vermesi, odaya kayıtlı kişilere vermemesi teknik olarak sıkıntılar yaratıyor.

Bölgemiz 1. sınıf deprem bölgesi olduğu için yeni çıkan yönetmelikler ve yasalar bazında projelendirmeyi en iyi şekilde yapmaya çalışıyoruz.

Ekonomik sıkıntılar inşaat sektörüne yansıdığı gibi, mühendislik kolunu da zorluyor. Proje-emek fiyatları odanın belirlediği gibi değil, piyasa şartlarından çok düşük fiyatlarla çizilip mal sahiplerine veriliyor. Geçim sıkıntısı derdi etkili oluyor.

Salihli’de 54 inşaat mühendisi var. Bunların 16’sı plan ve proje ile uğraşıyor. Salihli’den Demirci’ye, Kula’ya, çevre ilçelere de hizmet veriyoruz. Oda’nın belirlediği fiyatlarla arkadaşlar çalışma yapmadığı için, sıkıntılar yaşanıyor. Dileğimiz, binaların bilinçli ellerde yükselmesi. Unutmayalım, deprem değil bina öldürür.

Page 12: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 12

Ulusal Pamuk Konseyi Başkanı ve İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Barış Kocagöz, 2010 yılı tarımsal destek miktarlarının pamuk sektöründe hayal kırıklığına neden olduğunu söyledi. Geçen seneki destekle aynı olarak açıklanan pamuk prim miktarının tekrar değerlendirilmesini talep eden bir yazıyı Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker ile Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü’ne gönderdiklerini belirten Kocagöz, konunun Türkiye pamukçuluğu için büyük önem taşıdığını vurguladı.

Toplam tarımsal destek miktarının yüzde 14 oranında artırılmasına rağmen, pamuk prim miktarında hiçbir artış yapılmadığını kaydeden Barış Kocagöz, “Geçen yılın destekleme primi olan sertifikalı tohumda 42 kr/kg, sertifikasız tohumda 35 kr/kg olan miktar yüzde 0 artış yapılarak bu sene aynı kaldı. Tespit edilen bu prim miktarı, pamuk üretiminin yukarı ivme kazanmasına ilişkin umutları yeniden başka bir bahara bıraktı” diye konuştu.

2009 yılı ürünü için verilen pamuk prim

miktarının bir önceki yıla göre artırılmış olması ve yıllardır talep edilen şekilde primin 2010’da ekim döneminden önce açıklanmasının üretici ve sektör açısından olumlu bulduklarını belirten Kocagöz, şunları söyledi:

“Bu sene Türk üreticisinin rekor rakamlarla dekar başına verim elde etmeleri de, kamuoyunda pamuk üretiminde eski günlere dönülebileceği umutlarını artırmıştı. Tarım Bakanlığımız tarafından büyük bir tanıtım ile açıklanan Türkiye Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli de sektörün umutlarını artıran bir diğer önemli gelişme oldu. Ancak, kısa süre önce Tarımsal Destekleme ve Yönlendirme Kurulu’nun ilan ettiği 2010 yılı tarımsal destek miktarları pamuk sektöründe tam bir hayal kırıklığı yarattı. Ulusal Pamuk Konseyi ve İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu olarak, tespit edilen pamuk prim miktarlarının tekrar değerlendirilmesini talep eden yazımızı ilgili makamlara ilettik. Ülkemiz pamukçuluğu için büyük önem taşıdığına inandığımız bu talebimizin olumlu karşılanarak gerekli düzenlemenin yapılmasını diliyorum.”

Pamuk primi, hayal kırıklığı yarattı

Page 13: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 201013

Kuru üzüm tanıtım grubu için umut…

Salihli Ticaret ve Sanayi Odası’nın, kurulması konusunda yıllardır girişimlerde bulunup, öneriler sunduğu Kuru Üzüm Tanıtım Grubu, yeni seçilen Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği yönetiminin programına alındı.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nde yapılan seçimli genel kurulda, mevcut Yönetim Kurulu’nda başkan vekili olarak görev yapan Osman Öz’ün hazırladığı liste güven oyu aldı.

3 Tanıtım Grubu kurulacakSalihli Ticaret ve Sanayi Odası’nın kurulmasını ısrarla önerdiği

Çekirdeksiz Kuru Üzüm Tanıtım Grubu, ihracatçıların yeni yönetimi tarafından programa alındı. Ege İhracatçılar Birliği’ne bağlı Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nde, Çekirdeksiz

Kuru Üzüm Tanıtım Grubu, Kuru İncir Tanıtım Grubu, ve Kuru Kayısı Tanıtım Grubu adı altında 3 tane tanıtım grubu kurulmasına karar verildi. Genel Kurula konu ile ilgili bilgi veren Ege İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri Sezmen Alper, tanıtım grupları ile hem yurtiçinde, hem de yurtdışında tanıtım faaliyetleri yapılacağını söyledi.

Pestisit kalıntısına karşı topyekün mücadele

Avrupa Birliği’nin 7 Haziran 2010 tarihinden itibaren “Procymidone” aktif maddesinin limitlerini 2010 yılı ürünü çekirdeksiz kuru üzümde 5 ppb’den 0,2 ppb

seviyesinde düşürme kararı aldığını belirten Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Osman Öz, “Procymidone” aktif maddesi içeren ilaçların stoklardakilerin piyasaya sürülmemesi, piyasadakilerinin ise toplatılması konusunda Tarım Bakanlığı ile işbirliğine gittiklerini ve sürecin başarıyla sonlandırılmak üzere olduğunu söyledi.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığı’na seçilen Osman Öz, 1953 yılında İzmir’de dünyaya geldi. 1979 yılında İngiltere’de Sheffield Üniversitesi Otomatik Kontrol Sistemleri Mühendisliği’nden mezun olan Öz, aynı yıl 1965 yılından beri kuru meyve ihracatı yapan Öz İhracat Sanayi ve Ticaret A.Ş.’de iş hayatına atıldı. Halen Anatolia Tarım Ürünleri Sanayi ve Dış Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapan Öz, 1990 yılından beri Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu’nda bulunuyor.

Page 14: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 14

Kula evlerinin aslına uygun restore edilerek, butik otel haline getirilmesi konusunda, ilçede 1999 yılında kurulan Meslek Yüksek Okulu’na büyük iş düşüyor. 1. derecede sit özelliğine sahip 800 tescilli evin bulunduğu Kula’da, ilçenin ekonomik hayatı başta olmak üzere sosyal ve kültürel gelişmesine de öncülük eden üniversite öğrencilerine umut bağlandı.

Halen 400 öğrencisi bulunan Celal Bayar Üniversitesi’ne bağlı Kula Meslek Yüksek Okulu’nda önümüzdeki 2 yıl boyunca 4 yeni program açılması kararı alındı.

1999 yılında kurulan, 2001 yılında da öğrenci kabulüne başlayan Kula MYO’da iki bölümde öğrenci kaydı yapılıyor. Bunlardan biri olan Deri İşleme Teknolojileri’ne pek rağbet olmadığı

için, önümüzdeki dönem kaldırılması düşünülüyor. Kula MYO’nun 400’e yakın öğrencisinin tamamına yakını işletme bölümü öğrencilerinden oluşuyor. İşletme Bölümü’nde ikili öğretim uygulanıyor.

Tarihi evleriyle büyük ilgi gören ve 1. derece sit olarak tescilli 800 evin yer aldığı Kula’da, ihtiyaçtan hareketle, bu konuda üniversiteye bir bölüm açılması kararı alındı. Buna göre, önümüzdeki 2 yıl içinde açılması programa alınan 4 bölümden biri Mimari Restorasyon olarak belirlendi. Bu bölümün Kula için çok önemli olduğunu belirten Celal Bayar Üniversitesi Kula MYO Müdürü Yrd. Doç. Dr. Ali Gülçubuk, açılacak yeni bölümleri şöyle tanıtıyor:

“Üniversitemizin açacağı 4 yeni program yerel ihtiyaçlar da göz önüne alınarak belirlendi. Bunlardan biri olan Perakendecilik ve Mağaza Yönetimi, marketlerin ihtiyacı olan orta kademedeki personeli yetiştirecek.Önümüzdeki dönem yani 2010-2011 döneminde ilk saydığım bölümle birlikte bir de Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü açılacak. Bunun için YÖK’e başvuru yapıldı. Bunların altyapısı hazır.

Bir sonraki öğretim döneminde de iki bölüm daha açacağız. Bunlar, eski adıyla Turizm ve Otelcilik olan Ağırlama Hizmetleri. Bunun da altyapısı hazır. Tarihi Beyler evini turizm merkezi haline getirmek istiyoruz. Ayrıca Belediye’nin karşısında bulunan 40 odalı ötel belediye tarafından Meslek Yüksekokulu’na aktarılacak. Bu bölüme kayıt yaptıran öğrencilerimiz, bu otelde pratik yapma imkanına sahip olacak.Ayrıca okulumuzun bahçesine 200 kişilik bir restoran yaptırmayı da programımıza aldık.

2001 yılından itibaren eğitim öğretime başlayan Kula Meslek Yoksek Okulu, 400’e ulaşan öğrenci sayısıyla ilçeye önemli ölçüde hareket getirdi. Önümüzdeki iki yıl açılması kararlaştırılan 4 yeni bölümle birlikte sayının 1000’e ulaşması bekleniyor.

1. derecede sit tescilli 800 evin bulunduğu Kula’da, Mimari Restorasyon Bölümü açılarak, bu evlerin aslına uygun onarımını yapabilecek elemanlar yetiştirilmesi planlanıyor.

Kula evlerinin restorasyonu içinüniversiteye yeni bölüm açılacak

Page 15: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 201015

eğitim

Kula’ya has, amaca çok uygun bir bölüm daha açacağız ki, bu da Mimari Restorasyon. Restore edilmeyi bekleyen yüzlerce ev var sırada. Bunların aslına uygun yeniden ayağa kaldırılması konusunda, restorasyonu öğrenecek ara elamanlar yetiştirmeyi hedefliyoruz.”

Kula MYO’nun 2-3 yıl içinde 1000 öğrenciye ulaşacağına vurgu yapan Gülçubuk, öğrencilerin ilçeye getirilerinin farkında olan belediyeden büyük destek gördüklerini anlatıyor. Eski Kula evi görünümlü sosyal tesisin Belediye tarafından yaptırılıp, okula hediye edildiğini vurgulayan Gülçubuk, burayı kantin ve dinlenme alanı olarak değerlendireceklerini kaydetti.

Kula MYO’ya ilk yıllarda sahip çıkılmadığını ve neredeyse kapanma noktasına geldiğini belirten Gülçubuk, öğrencilerin getirdiği ekonomik canlılığın son yıllarda fark edilmeye başlanmasıyla, bazı binaların özel öğrenci yurdu haline getirildiğini, yenilerinin de yolda olduğunu ifade ediyor.Gülçubuk, kullanılmayan Kula evlerinin restore edilerek, öğrencilere yurt amaçlı düzenlenebileceğini de sözlerine ekliyor.

Kula’nın kısa dönemde Beypazarı veya Şirince gibi popüler bir mekan haline geleceğine inandığını vurgulayan Gülçubuk, üniversite-belediye işbirliği ile bunu başarabileceklerini ifade ediyor.

Okul çevresi gelişmeye uygunKula MYO, ilçe merkezinde yer alıyor. Üç katlı okul binası

Kulalı hayırseverler tarafından yapılmış olan Kula MYO, 5.5 dönüm alan üzerinde yer alıyor. 2400 metrekare kapalı alanı bulunan okulun

üst katı 200 kişilik konferans salonu olarak düzenlenecek. Bahçesinde 2200 metrekare üzerinde mini golf sahası yapılması

düşünülen okulun hemen cadde kenarındaki ön bölümünde yer alan kullanılmayan kamu binalarının da belediye tarafından istimlak edilerek, üniversitenin kullanımına sunulması planlanıyor. Böylece yeni bölümlerin açılmasıyla ortaya çıkacak olan derslik ihtiyacının, istimlak edilecek olan alana inşa edilmesi düşünülüyor.

Page 16: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 16

Belediye tam destekBeş yıllık aradan sonra yeniden Belediye Başkanlığı’na

seçilen ve bir yıldır bu görevi yürüten Selim Aşkın, üniversiteyi “Kula’nın olmazsa olmazı” olarak tanımlıyor. Kula’nın turizm, eğitim ve kültürle büyümesini istediklerini belirten Aşkın, Yüksekokulun gelişmesi için her türlü desteği verdiklerini ifade ediyor.

Belediye Meclisi’nden karra çıkartarak, belediyeye ait 80 yataklı oteli dayayıp döşeyip, uygulama oteli olarak kullanılmak üzere üniversiteye tahsis edeceklerini vurgulayan Aşkın, diğer yapmak istediklerini de şöyle sıraladı:

“Okulun içinde ayrıca bir uygulama mutfağı yapacağız. Kula Belediyesi ve işadamlarıyla beraber bunu hazırlayıp önümüzdeki eğitim yılına yetişmesini sağlayacağız. Özgün Kula yemeklerini canlandırmak için yarışmalar düzenlemeyi düşünüyoruz.

Ayrıca 600 dönümlük bir Kent Ormanı oluşturuyoruz. Burada 50 dönümlük alanı üniversiteye ayırdık. İleriki yıllarda burayı bir kampüs haline getirerek, geniş bir alana yayılmasını istiyoruz.”

Kula MYO kadrosuMüdür- Yrd. Doç. Dr. Ali GülçubukMüdür Yard.- Öğr. Gör Dr. Mehmet Emin MerterÖğr. Gör. Serkan ErcoşkunÖğr. Gör. Selin ÇavuşoğluÖğr. Gör. B. Türker PalamutçuoğluYrd. Doç. Dr. İrfan CireliOkul Sekreteri: Mete Kızılgök

Ali Gülçubukkimdir?

1948 İzmir doğumlu. Karşıyaka Erkek Lisesi’nden mezun oldu. Üniversite öğrenimini Hamburg Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde tamamladı. Ege ve Dokuz Eylül Üniversiteleri Endüstri Mühendisliği bölümlerinde öğretim üye yardımcısı olarak çalıştı. Bir dönem İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanlık Başdanışmanlığı görevinde bulundu. “Mavi Körfez, Yeşil İzmir” sloganının isim babasıdır. Kültürpark’taki koşu parkurunun, Hızır acil servis organizasyonunun mimarıdır. 1985-87 yıllarında Karşıyaka Spor Kulübü Atletizm Şubesi Başkanlığı’nı yürüttü ve döneminde Karşıyaka Kız Atletizm Takımı Türkiye şampiyonu oldu. Halen Celal Bayar Üniversitesi Salihli Meslek Yüksek Okulu Pazarlama Programı Başkanı ve Kula Meslek Yüksek Okulu Müdürlüğü görevlerini yürütüyor.

Page 17: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 18

dayanışma

Kadınlar gününün tüm dünyada kutlandığı Mart ayında, iş hayatındaki kadının yeri Salihli Ticaret ve Sanayi Odası’nda düzenlenen panelde tartışıldı. Kendi alanlarında başarılı olmuş 6 isim, “İş Hayatında Kadın” panelinde kendi yaşamlarından örnekler vererek, işin temelinde “ekonomik özgürlüğün” yattığı noktasında birleştiler.

Salihli Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Talat Zurnacı, yaptığı açış konuşmasında, kadının elinin değdiği her şeyin güzel olduğunu belirterek, kendi işyerinde kadınların ağırlıkta olduğunu kaydetti. Kadın girişimcilerin sayısının artması gerektiğini vurgulayan Zurnacı, Türkiye’de bu oranın sadece yüzde 3 olmasının düşündürücü olduğunu ifade etti.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Kadın Girişimciler Kurulu’nun Salihli temsilcisi Ayfer Alpaslan, kadınlara karşı şiddete dikkat çektiği konuşmasında, erkeklerin empati yapması gerektiğine vurgu yaptı.

Atölyesi bir okul gibiİzmirli ünlü moda tasarımcısı Hanife Çetiner, 20 yıl

Anadolu’nun çeşitli yerlerinde resim öğretmenliği yaptığını anlatarak, emekli ikramiyesiyle moda tasarımı konusunda işyeri açtığını, yaptığı işten büyük haz duyduğunu ifade etti. Ofisinin bir okul gibi olduğunu ve birikimlerini herkesle paylaşmaya çalıştığını

belirten Çetiner, “Benim yanımda yetişen 5 kadın kendi işyerlerini açtı. Bu bana büyük bir haz veriyor” dedi.

Her şeyden önce azim şartCelal Bayar Üniversitesi Salihli Meslek Yüksekokulu Müdür

Yardımcısı Hatice Yurtsever, eğitim hakkından yeterince yararlandırılmayan ve erken yaşta evlendirilen kadınlarda özgüven eksikliği olduğunu belirterek, bir kadını eğitmenin erkeği eğitmekten daha önemli olduğunu ifade etti. Kendi hayatından örnekler vererek, banka müfettişliği gibi erkek egemen bir alanda azmiyle kendini kabul ettirdiğini anlatan Yurtsever, “Kadın isterse yapamayacağı hiçbir şey yok. Hem çocuğunu büyütür, hem işini de hakkıyla yapar. Yeter ki azimli olsun. Bunun yanında hayat arkadaşının desteği de çok önem taşıyor.” görüşünü savundu.

Çalışan kadınlardan hemcinslerine tüyo:

“Ekonomik özgürlük kaçınılmaz”Salihli’de bir araya gelen kendi alanlarında

başarılı olmuş 6 kadın, birey olarak toplumda yer alabilmesi için kadınların çalışma hayatına katılması gerektiğini belirterek, “Bu yolda çok engelle karşılaşacaksınız, ama azmederseniz başarırsınız” mesajı verdi.

Page 18: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 201019

Çocukları yanlış yetiştiriyoruz Yeminli Mali Müşavir Mihdiye Orhan da, İzmir’de 414

meslektaşının arasında sadece 4 bayan olduklarına işaret ettiği konuşmasında, şu görüşleri dile getirdi:

“Suçu sadece erkeklerde aramamak gerekir. Suçlu bizleriz. Çünkü erkekleri yetiştiren de bizleriz. Demek ki yetiştirme sırasında yanlış yapıyoruz. Önce kendimizi bir sorgulayalım. Annelere büyük iş düşüyor. Yetiştirirken çocuklarımız arasında cinsellik farkı gözetiyoruz. Erkek çocuğa farklı, kız çocuğa farklı davranıyoruz.

Diğer önemli konu da şu; kadınlar mutlaka ekonomik özgürlüklerini ellerine almalıdır. Bütün problem ekonomik özgürlüğün olmamasından kaynaklanıyor.”

Kadının yerini erkekler belirliyorMilliyet Gazetesi Ege Bölgesi Yayın Koordinatörü Dilek Gappi

de yaptığı konuşmada, Türkiye’de kadınların sadece yüzde 24’ünde çalışma isteği bulunduğunu, bu oranın çok dikkat çekici olduğunu vurguladı. Türkiye’de kadının iş bulma umudunun çok zayıf olduğunu, bunun da çalışsa bile asgari ücretten fazlasını alamayacağını bilmesinden kaynaklandığını belirten Gappi, “Malesef kadının yerini erkekler belirliyor. Eğitim alan bir kadın ancak birey olarak toplumda bir yer edinebilir. Öncelikle mantalite değişmelidir. Biz kadınlar dayanışarak bazı şeyleri başarabileceğimizin farkına varalım.” şeklinde konuştu.

Gappi, bugün ülkede dayatılmaya çalışılan sisteme göre kadının eve bağımlı hale getirilmek istendiği görüşünü savundu ve “3 çocuk doğurmamızı istiyorlar. 3 çocuk doğuran bir kadın bırakın işe gitmeyi, yan komşuya bile gidemez.”dedi.

Vitrin bayanı olmak istemiyoruzSalihli Belediyesi Sosyal Hizmetlerden Sorumlu Başkanlık

Danışmanı Perihan Örs, Salihlili kadınların el emeklerini değerlendirip, aile bütçesine katkı sağlamaya yönelik çalışmalar yaptıklarını anlattı. Siyasette kadının daha aktif hale gelmesi gerektiğini belirten Örs, “Vitrin bayanları olmak istemiyoruz. 2946 belediye başkanından sadece 15’inin kadın olması, bu alanda ne kadar geride olduğumuzu göstermeye yeter.” dedi. Örs, çözümün, erkeklerin hayatı kadınlarla paylaşmasından geçtiğini sözlerine ekledi.

Örgü, kazanç kapısı olduSalihli’de örgü tasarımcılığı yapan Nesrin Özkahraman da,

yaptığı çalışmalardan örnekler verdi. 35 yıldır elinden düşürmediği

örgü şişlerinin, kendi kaderini belirlediğini anlatan Özkahraman, yaptığı bebek ve çocuk örgüleriyle bir firmanın dikkatini çektiğini ve onlara modeller tasarlamaya başladığını ifade ederek, “Yaptığım modeller moda dergisinde yer alıyor. Bunlardan para kazanmak bana büyük bir haz veriyor.” dedi. Özkahraman da, kadınların ekonomik özgürlüğe kavuşmasının özgüveni artırıcı bir unsur olduğunu, azimli olmak gerektiğini sözlerine ekledi.

Page 19: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 20

kalkınma

Kütahya merkez olmak üzere Afyon, Kütahya ve Manisa’nın da dahil olduğu dört ili kapsayan Kuzey Ege Kalkınma Ajansı (KEKA), yönetim kurulu toplantılarından 7.’sini Salihli’de yaptı.

Kütahya Valisi Şükrü Kocatepe’nin başkanlığında toplanan 16 kişiden oluşan Yönetim Kurulu, Lidya Sardes Otel’deki oturumunda ajansın logosunu tespit etti. 38 eser arasında eleme usulüyle yapılan seçimde, sona kalan 3 eser arasında yönetim kurulu üyelerinin teker teker paraf atması sonucu en çok oy alan çalışma Kuzey Ege Kalkınma Ajansı’nın logosu olarak belirlendi.

Kuzey Ege Kalkınma Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı Kütahya Valisi Şükrü Kocatepe, dört ildeki kalkınma önceliklerinin belirlenmesi için çalışma yapacaklarını söyledi. 19 uzman ve destek

Kuzey Ege Kalkınma AjansıSalihli’de toplandı

Bölgenin ekonomik yönden kalkınmasına, proje desteği vermek üzere 2009 yılı ortasında kurulan Kuzey Ege Kalkınma Ajansı (KEKA), Mart ayı Yönetim Kurulu toplantısını Salihli’de gerçekleştirdi. Ajansın Başkanı Kütahya Valisi Şükrü Kocatepe, 15 Temmuz’a kadar proje önceliklerini tespit edeceklerini, kredileri yıl sonuna doğru kullandırmaya başlayacaklarını söyledi.

Page 20: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 201021

personelinin kadroya alındığını ve bunların bölgede yapacakları fizibilite çalışmasından sonra proje desteği verilecek sektörleri tespit edeceklerini kaydeden Kocatepe, “15 Temmuz’a kadar proje önceliklerini tespit edeceğiz. Yılsonuna doğru da kredileri kullandırmaya başlayacağımızı düşünüyoruz.” dedi.

Genel Sekreterlik görevini Dr. Hüsamettin İnaç’ın yürüttüğü Kuzey Ege Kalkınma Ajansı’nın Salihli’deki toplantısında ayrıca uzman ve destek kadroya seçilen personel de teker teker kendisini Yönetim Kurulu üyelerine tanıttı. Merkezi Kütahya olan Kuzey Ege Kalkınma Ajansı’nın, 19 kişilik kadrosundaki 10 uzmanın Manisa, Uşak ve Afyon arasında paylaştırılması kararlaştırıldı.

Salihli sunumu yapıldıSalihli Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Talat

Zurnacı da Salihli ile ilgili bir sunum yaptı. Salihli’nin tarihinin çok eskilere dayandığını, Sindel yakınlarındaki 25 bin yıllık fosil ayak izleriyle kanıtlandığını anlatan Zurnacı, bölgenin turizm potansiyelinin çok yüksek olduğunu ifade etti. Zurnacı, Salihli’nin

tanıtımı konusunda Ticaret ve Sanayi Odası olarak önemli görevler üstlendiklerini, yurt içinde olduğu kadar, yurt dışında da kenti tanıtıcı çalışmalar yaptıklarını sözlerine ekledi.

Kuzey Ege Kalkınma Ajansı Yönetim Kurulu toplantısına Başkan Kütahya Valisi Şükrü Kocatepe, üyeler Manisa Valisi Celalettin Güvenç, Uşak Valisi Özdemir Çakacak, Afyon Valisi Haluk İmga, Manisa Belediye Başkanı Cengiz Ergün, Kütahya Belediye Başkanı Mustafa İça, Uşak Belediye Başkanı Ali Erdoğan, Afyon Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, Manisa TSO Başkanı Bülent Koşmaz, Uşak TSO Başkanı İsmail Karaman, Afyon TSO Başkanı Hüsnü Serteser, Kütahya TSO Başkanı Nafi Güral, Manisa İl Genel Meclisi Başkanı Dursun Ali Yıldız, Kütahya İl Genel Meclisi Başkanı M. Şükrü Nazlı, Uşak İl Genel Meclisi Başkanı Ali İhsan Uzun ve Afyon İl Genel Meclisi Başkanı Salih Sel katıldı. KEKA’nın 2010 yılında, geçtiğimiz yıldan devreden 5 milyon TL’lik bütçesiyle birlikte toplam bütçesi 30 milyon TL’ye ulaştı. Ajans, belirlenecek olan sektörlere yönelik projelere kredi kullandıracak.

Page 21: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 22

Salihli TSO Başkanı Talat Zurnacı, girişimcilik konusundaki görüşlerini konferanslarda açıkladı. Salihli Vizyon’un Ocak 2010 sayısında “Girişimciliğe Davet” başyazısı büyük ilgi gören Başkan Zurnacı’ya dört yandan konferans teklifleri geliyor. Zurnacı geçtiğimiz Şubat ve Mart aylarında Manisa Sanayici ve İşadamları Derneği (MASİAD), Akhisar Aktif İşadamları Derneği ve Celal Bayar Üniversitesi Rektörlük’te girişimcilik konulu konferanslarda konuşmalar yaptı.

MASİAD tarafından her ay düzenlenen bilgi ve tecrübe paylaşımı toplantısında şubat ayı konuğu Salihli Tucaret ve Sanayi Odası Başkanı Talat Zurnacı oldu. Zurnacı, MASİAD üyelerine “Girişimcilik ve Ortak İş Kültürü” konulu bir seminer verdi. Gelişen dünya ticaretinde daha fazla girişimci insana ihtiyaç duyulduğunu belirten Zurnacı, “Şu anda Türkiye'de toplam 150’ye yakın üniversite içinde sadece 9 tanesinde girişimcilik ile ilgili bölüm bulunuyor. Bu da çok yetersiz. Her yıl ülkemizde 800 bini aşkın gencimiz iş arayanların arasına katılıyor.” dedi.

Akhisar Aktif İş Adamları Derneği (AKİAD) da “Girişimcilik ve Ortak Hareket” isimli bir konferans düzenledi. Konferansa konuşmacı olarak katılan Salihli TSO Yönetim Kurulu Başkanı Talat Zurnacı, konferansta girişimcinin önemini ve birikimlerini anlattı.

Talat Zurnacı, şu bilgileri verdi:"50'li ve 60'lı yıllarda okulu bitireyim de maaşlı olarak

çalışayım yani memuriyet yapayım düşüncesi ve anlayışı vardı. Girişimciliğin gelişmediği yıllarda en büyük sermayenin devlette olması, rekabetin olmaması ve özel sermayenin yetişmemesinden dolayı girişimcilik gelişememiş ve devlet iş imkanları sağladığı için en büyük işveren olmuştur. İnsanın mutlu olması ve refah ortamında yaşamını sürdürebilmesi için işinin olması gerekmektedir. Girişimcinin ortak iş yapma kültürünün, para kazanmanın, sağlıklı olmanın ve işe sahip olmanın özü burada yatmaktadır. İşin oluşması için yatırım olmalı, yatırım için de girişimcinin olması gerekmektedir. Girimcilik önemlidir, çünkü sermayeden daha önce gelmektedir. Sermayesi ve parası olduğu halde ne yatırım yapacağını bilememek, girişimcilik ruhunun olmamasından kaynaklanmaktadır.”

Talat Zurnacı, girişimcilikle ilgili bir diğer konferansını da Celal Bayar Üniversitesi Rektörlüğü’nde gerçekleştirdi. KOSGEB Başkanı Mustafa Kaplan’ın yanı sıra Celal Bayar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Güzel’in de katıldığı konferansta girişimciliğin özellikleri ve kriterleri hakkında bilgi veren Zurnacı, dinleyicilere girişimci olmaları konusunda tavsiyelerde bulundu.

Talat Zurnacı’dan girişimciliküzerine 3 konferans

Page 22: NISAN 2010

Tarıma dayalı Organize Sanayi Bölgesi kimliğine bürünen Salihli Organize Sanayi Bölgesi’nde bacası tüten fabrika sayısı 26’ya yükseldi. Salihli OSB’de toplam 51 parsel sanayi arsası olduğu dikkate alındığında, üretime geçenlerin sayısı yarıyı aşmış oldu.

Salihli Organize Sanayi Bölgesi’ndeki gelişme, özellikle son zamanlarda dikkat çekici bir yoğunluğa ulaştı. İlk firmanın 2002 yılında faaliyete geçtiği bölgede, özellikle son 2 yılda peş peşe açılan fabrikalarla sayı 26’ya yükseldi.

Salihli Organize Sanayi Bölgesi Müdürü Cevdet Eren’in verdiği bilgiye göre, üretim hazırlığı yapan fabrikaların devreye girmesiyle bu sayı kısa zamanda 30’u aşacak. 6 fabrikanın daha inşaatını tamamladığını ve üretim hazırlığı yaptığını belirten Eren, “İnşaatını tamamlayan fabrikaların makine parklarını kurup, deneme üretimine geçmesi birkaç ayı bulur. Yaz sezonuyla birlikte 30 sayısına rahat ulaşırız” dedi. İnşaat çalışması yapan fabrika sayısının 6 olduğunu, 4 fabrikanın da ruhsat alıp, inşaat hazırlığı yaptığını kaydeden Eren, “Tahsis yapılan 4 firmayla birlikte toplam 46 işletme oldu. 5 boş parselimiz kaldı. Bu durumda 26 fabrika ile toplam sayının yarısını aşmış durumdayız” şeklinde durumu özetledi.

Ata Makine’den dev yatırımSalihli Organize Sanayi Bölgesinde 45 bin 409 metrekare alan

tahsis edilen Pona Gıda İşletmeleri A.Ş., taze sıkılmış meyve suyu konusunda deneme üretimine başladı. Ege’nin en büyük taze meyve işleme tesislerinden biri olacak olan Pona’da üretime portakal suyu ile başlandı.

İstanbul merkezli Ata Makine İnşaat şirketi tarafından Salihli OSB’de kurulan işletme, ek binaları da tamamlandığında 20 bin metrekare kapalı alana sahip olacak.

Taze portakal suyu üretiminin yapıldığı tesiste, 90 ile 100 bin ton taze meyve işlenmesi planlanıyor. Pona Gıda İşletmeleri A.Ş. bir yandan üretime başlarken, diğer yandan da 4 bin 250 metrekarelik ek tesis inşaatının ruhsatını alarak çalışmalara başladı.

Evcil hayvan gıdası üreten 2. tesisSalihli OSB’de kedi-köpek maması üreten firmaların sayısı

ikiye çıktı. Petfood’dan sonra, bölgede evcil hayvan gıdası üretimine başlayan ikinci firma olan Lider, pet sektöründe köklü geçmişe sahip Tavas Tarım ve Sera Plastik tarafından kuruldu.

Tavas ve Sera, Türkiye genelinde direkt veya toptancıları vasıtasıyla yaklaşık 800 satış noktasına ulaşırken, ürün gamlarında yaklaşık 500 çeşit pet ürünü bulunduruyor. Üretimde taze et kullanabilme özelliğine sahip olan firma, Salihli’yi hammadde

kaynaklarına ve limana yakınlığı nedeniyle üretim üssü olarak seçti.

OSB yeşillendiriliyorAltyapı çalışmalarının büyük bir kısmı tamamlanan ve

fabrikaların bir biri ardına açıldığı Salihli Organize Sanayi Bölgesi’nde, bir taraftan da ağaçlandırma çalışmaları yapılıyor. Zeytin, leylandi, çınar, Himalaya sediri, kırpık selvi ve patalga olmak üzere birçok cinste ağacın dikildiği OSB’de, toplamda 2 bin fidanı aşıldı.

Salihli V‹ZYON NİSAN 201023

OSB’de üretime geçen fabrikasayısı yarıyı aştı

Page 23: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 24

tanıtım

Salihli’nin yaş meyve sebze işleme konusunda ilk tesisi olan Umut Gıda, yaz sezonu boyunca Salihli Kirazı, Sultaniye Üzümü ve Salihli Hicaz Narı işlemeyi planlıyor. Salihli Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren firmanın Müdürü Fatih Erşan Akbay, yaz sezonunda 100 kişiye istihdam imkanı sağladıklarını, yeni ürünlerin devreye girmesiyle üretimi yılın 12 ayına yayacaklarını kaydetti. Akbay, işletmenin durumu ve hedefleri konusunda sorularımızı yanıtladı:

-Umut Gıda olarak sektöre ne zaman girdiniz? -Salihli Umut Gıda A.Ş. olarak firmamız 2008 yılının Ocak

ayında yaş meyve ve sebze sektörüne girdi. Firmamız Salihli /Manisa’da kurulan ilk yaş meyve ve sebze ihracatı yapan anonim şirkettir.

12 bin m² açık alana sahip olan firmamız 1500 m² kapalı alanda yatırımlarına ara vermeden faaliyetlerini sürdürüyor. Firmamızın soğuk hava depolarında yıllık kapasitesi 5 bin tondur. 4 adet büyük atmosfer kontrollü soğuk hava ünitemiz bulunuyor.

İşletme içerisinde çok kapsamlı meyve ve sebze işleme ve paketleme işlevlerini yerine getiren 3 adet geniş ve büyük bantımız ve kiraz kalibre makinemiz yer alıyor.

-Hangi ürün gruplarına yönelik faaliyet gösteriyorsunuz?-Firmamız kurulduğu yer itibari ile ülkemizin en verimli

toprakları olan Gediz Havzası üzerinde olduğu için çok çeşitli meyve ve sebze ürün portföyüne sahip. Bunlardan bazıları dünyada kalitesi bakımından tescillenen Salihli Kirazı, gene aynı şekilde Sultaniye Üzümü, koyu kırmızı rengi ve lekesi bulunmayan özelikle bu yıl ihracatında iddialı olacağımız Salihli Hicaz Narı en önemli ürünlerimizdir. Yine bölgemizde yetişen erik, kayısı, şeftali, domates, salatalık, brokoli, Brüksel lahanası, limon, portakal, mandalina, greyfurt, kavun, karpuz, çilek, ayva, armut, elma, pırasa ve patates de portföyümüzde 1. kalite olarak ihracata uygun olarak bulunuyor.

-Başka ne tür yatırımlar düşünüyorsunuz?-Salihli Umut Gıda A.Ş. yetişen meyve ve sebze ürün portföyü

açısından hedef yer olarak Salihli’yi belirlediği için bu bölgede yatırımlarına devam edecektir. Önümüzdeki yıl Almanya’da büyük bir meyve ve sebze deposu açacağız ve devamında Rusya’da yatırım yapmayı düşünüyoruz..

-Bu yıl için ne tür hedefler ortaya koydunuz? -Bu yıl özelikle meyve olarak kirazda yatırım yapıyoruz. Yeni

aldığımız kiraz kalibrasyon makinesi ile müşterilerimize en iyi şekilde hizmette bulunacağız. Kapasite olarak günde 80 ton kiraz işleyip 1. kalite olarak ihracata uygun kirazı müşterilerimize hazırlayacağız.

-Üretimde kaliteye mutlaka dikkat ediyorsunuzdur. Organik konusunda da çalışmalarınız var mı?

-Üretimimizi iyi tarım uygulamaları ve global GAP çerçevesinde yapıyoruz. Önümüzdeki yıldan itibaren organik tarım uygulamalarını da faaliyete geçirmeyi öngörüyoruz.

-Kaç kişiye istihdam olanağı sağlıyorsunuz? -Yaz sezonunda istihdam ettiğimiz kişi sayısı

üretim-denetleme-muhasebe-pazarlama departmanları olarak 100’dür. Önümüzdeki yıllardan itibaren üretimimizi yılın 12 ayına yayarak, istihdam sayımızı da artıracağız.

-Tanıtım konusunda çalışmalarınız olduğunu biliyoruz. Fuarlara da katılıyor musunuz?

-Salihli Umut Gıda A.Ş. olarak firmamız bu yıl ilk defa fuara katıldı. Firma olarak beklentilerimizin üzerinde bir yoğunluk ile karşılaştık ve fuardan çok memnun ayrıldık. Bundan sonraki yaş meyve ve sebze ile ilgili yurt içi ve yurt dışı fuar organizasyonlarına katılmayı planlıyoruz. Bu fuarda emeği geçen Anfaş fuar yetkililerine ve Danışmanımız Akademi Ajans/danışmanlık firması sahibi Mustafa Akgün’e teşekkürlerimizi sunarız.

Umut Gıda, yaş meyve işlemede sezona iddialı giriyor

Page 24: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 26

Salihli Meslek Yüksek Okulu öğrencilerinin hazırladığı

giysilerden oluşan “Zaman Tünelinde Deri” ve “Ay Işığında

Su Dansı” defileleri izleyenlerden büyük alkış aldı.

Celal Bayar Üniversitesi’nce düzenlenen “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” etkinlikleri Salihli Meslek Yüksekokulu öğrencilerince hazırlanan gösterilerle kutlandı.

Süleyman Demirel Kültür Merkezi’ndeki törende ilk olarak Salihli Meslek Yüksekokulu Tekstil Teknolojisi Programı öğrencilerinin hazırlayıp, mankenlik yaptığı “Ay Işığında Su Dansı” adlı ebru desenli kıyafetlerden oluşan defile yapıldı.

Ebru Defilesi’nin ardından Deri Teknolojisi Programı öğrencilerince hazırlanan “Zaman Tünelinde Deri” defilesi gerçekleştirildi. Öğrencilerden Burcu Sanrı Demirer’in anlatımı ile sunulan deri giysileri defilesi hayranlıkla izlendi.

İlk insanın deriyi vahşice ısırarak farkında olmadan tabaklamasıyla başlayan öykü, daha sonraki dönemlerde bir gizlenme ve örtünme aracı olarak derinin günlük yaşamda vazgeçilmez bir unsur haline gelmesiyle devam ediyor. Deriyi insanlar zamanla savaşırken kılıçlarına kın, üşürlerken üzerlerine giysi olarak kullandılar.

Derinin hikayesinde, ilk çağlarda mağara dönemi ile başlanıyor, Mezopotamya’dan-Kızılderililere, gösterişli ve zengin kullanımlarıyla Mısırlılar’dan Hititlere kadar savaş aksesuarlarında bolca deri malzemeler yer alıyor. Derinin sağlamlığından ve koruyuculuğundan yararlanan Persler ve

Derinin dünü ve bugününü ustalıkla sundular

Üniversitelilerin defilesibüyüledi

Page 25: NISAN 2010

27

Romalılar ile, sadece deri ile yetinmeyip kürkün ihtişamıyla deriyi bütünleştiren Hun Türklerine yer veriliyor.

Salihli MYO öğrencilerinin resim ve ebru çalışmalarını içeren sergi ise, Süleyman Demirel Kültür Merkezi birinci ve ikinci kat girişinde sergilendi.

Rektör Prof. Dr. Semra Öncü, bu defilenin çağdaş bir eğitim kurumu olan Celal Bayar Üniversitesi’ne çok yakıştığını belirterek, defilenin hazırlanmasında katkıda bulunan Yrd. Doç. Dr. Ayşen Açıkgöz, Öğr. Gör. Ayşe Hatemi, Öğr. Gör. Figen Emre, Öğr. Gör. Fatma Demir, Öğr. Gör. Evrim Kabukçu ile resim sergisini düzenleyen Öğr. El. Nurcan Kılınç’a teşekkür ederek, plaket sundu. Öncü, bu etkinliğin hazırlanmasında katkı sağlayan Salihli Meslek Yüksekokul Müdürü Doç. Dr. Nurettin Gülmez’e teşekkürlerini iletti.

Page 26: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 28

kültür sanat

Salihlili yazar Ahmet Otman’ın “Salihli’nin Dışarıdaki 100’ü” adlı kitabını Salihli Ticaret ve Sanayi Odası’nda düzenlenen bir

tanıtımla okuyucularla buluştu.Bu buluşma sadece Salihlililer

değil, Salihlili olup kent dışında bulunan ve kitapta yer alan hepsi birbirinden değerli insanları da birbirleri ile buluşturdu. Kimisi çocukluk arkadaşını buldu, kimisi lise arkadaşını.

Tanıtım toplantısına Salihli Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Talat Zurnacı’nın yanı sıra, İzmir’in belli başlı sanayicileri arasında yerini alan Norm Cıvata’nın Yönetim Kurulu Başkanı Nedim Uysal, mikrobiyoloji uzmanı Prof. Dr. Münir Büke ve oğlu Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Çağrı

Büke, İzmir Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Ergüder Can, Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fevzi Demir, Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Ergül, oyuncu Enise Ütük ve kitapta yer alan kişilerin yakınları da katıldı.

Konuşmalarda Salihli TSO Başkanı Talat Zurnacı; “Ahmet Otman konuyu bana açtığında heyecan duymuş ve 100 kişiyi bulabilir mi diye düşünmeden edememiştim.Ama inanıyorum ki içimizden en az bir 100 daha çıkacaktır.” dedi.

İzmir Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Ergüder Can da yaptığı konuşmada, vizyon sahibi ve marka olmuş Salihli’ye katkı yapma sözü verdi.

Her birine ayrı ayrı söz verilen konuklar konuşmalarını yaparken heyecanlarını dile getirdiler ve “Salihli’nin böyle bir kaynak ihtiyacı vardı.” Görüşünde birleştiler.

Konuşmaların ardından Ahmet Otman katılan davetlilere “Salihli’nin Dışarıdaki 100’ü” adlı kitabını imzalayarak dağıttı.

Emekli öğretmenden çini-ebru sergisi

Emekli öğretmen Bahtiyar Batur, 7 yıl boyunca meydana getirdiği çini, ebru, kaligrafi ve hat sanatı eserlerini, düzenlediği sergiyle sanatseverlere sundu. Salihli Halk Eğitim Merkezi’nde açılan çini kursu ile Belediye’nin açtığı ebru kursunda bu iki Osmanlı sanatını öğrenen Batur, güzel yazı yazma sanatı olarak tanımlanan hat ve kaligrafiyi de kendi olanakları ile öğrendi.

Belediye’nin Kültür Merkezi’nde eserlerini sergileyen Batur, çalışmalarını şöyle anlattı:

“Salihli Halk Eğitim Merkezi’nde çini öğretmeni Rojbin Erçelik ve Salihli Belediyesi ebru kursu öğretmeni Didem Akman’dan ders alarak bu konuda kendimi geliştirdim. Hüsn-ü hat ve kaligrafiyi ise kendi imkanlarımla öğrendim. Her ikisi de temelde güzel yazı yazma sanatı olarak tanımlansa da farklı sanat dallarıdır. Hat sanatı deyince akla eski harflerle yazılan dini içerikli yazılar geliyor. Hattatlar bu sanatı kullanarak pek çok eser meydana getirmiş. Hat sanatı kaligrafiye göre çok daha emek isteyen bir uğraşıdır. Kaligrafi ise Latin harfleri kullanarak güzel yazı yazma sanatı olarak tanımlanabilir.

9-14 yaş arası öğrencilere kaligrafi öğreniyorum kitabı ve tanıtım CD’sini hazırlamaya çalışıyorum. En büyük amacım ve idealim eğitimci emekli öğretmen olarak kaligrafi ve ebru sanatını seven öğrenciler yetiştirmek.”

Farklı bir atmosferde sunulan sergideki eserleri, Salihlili sanatseverler ilgiyle izledi.

“Salihli’nin Dışarıdaki 100’ü” kitabı tanıtıldı

Page 27: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 30

stratejik plan

Manisa’nın yol haritasının belirleneceği “Manisa 2023 Strateji Toplantıları’nın üçüncüsü Salihli’de gerçekleştirildi. Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) öncülüğünde oluşturulan ve Prof. Dr. Metin Ger’in koordinatörlüğünde gerçekleştirilen toplantıda, Manisa’nın vizyonu ve misyonu ile ilgili çalışmaların yanı sıra, daha önceki toplantıda 76 adet olarak belirlenen “Desteklenecek Projeler”in sayısı, elenerek 56’ya düşürüldü.

Belirli aralıklarla gerçekleştirilen ve üçüncüsü Salihli Lidya Sardes Otel’de düzenlenen toplantıya Manisa Valisi Celalettin Güvenç, Manisa Belediye Başkanı Cengiz Ergün, Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Semra Öncü, Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Koşmaz, Manisa TSO Meclis Başkanı Abdurrahim Arslan, Salihli Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim

Kurulu Başkanı Talat Zurnacı, Manisa Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Yonca Ekmekçi, İl Planlama Koordinatörü Erşan Akar, TEPAV Yönetişim Etütleri Direktörü Emin Dedeoğlu, Sintek Mühendislik Genel Koordinatörü Prof. Metin Ger ile analistler Emre Koyuncu, Sema Onurlu ve Necip Özbey katıldı.

Manisa 2023 platformu strateji oluşturma çalışması kapsamında şimdiye değin geliştirilen vizyonu; “Sürdürülebilir kalkınmayı gerçekleştiren, evrensel değerlerle bütünleşmiş, huzurlu insanların yaşadığı dünya kenti Manisa” olarak özetleyen Metin Ger, kentin misyonu konusunda yapılan derlemeyi ise şöyle özetledi:

•Varolan doğal kaynakları katma değer yaratmak üzere planlamak,

•Tarihi zenginlikleri değerlendirmek,•Kadim geçmişten günümüze ulaşan gelenekleri sürdürmek,•Katılımcılığı sağlamak,•Aidiyet duygusunu geliştirmek,•Bölgedeki Manisa algısını göz önünde bulundurarak imaj

oluşturmak,•Manisa ilini bir bütün olarak görmek,•Manisalılık bilincini yükseltmek.Toplantıda, 17 Mart tarihinde Manisa 2023 Platformunu

oluşturan kuruluşların yer aldığı çalışmda, Manisa ve Akhisar'da süreç kapsamında gerçekleştirilen katılımlı toplantılarda önerilen her

Manisa’daki kamu kurum ve kuruluşlarının katılımıyla Manisa TSO’nun girişimiyle oluşturulan “Manisa 2023 Platformu”nun Salihli ayağında, öncelikli olarak yapılması istenen 56 proje belirlendi.

Manisa’nınvizyonu ve misyonu

belirlendi

Page 28: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 201031

bir projenin değerlendirilmesi ve önceliklendirilmesi için vizyon ve misyon bağlamında beş ölçütün kullanılacağı aktarıldı. Bu ölçütlerin;

•Mevcut kaynakları kullanarak sürdürülebilir katma değer artışını sağlamak,

•Tarihi, kültürel ve doğal zenginlikleri koruyarak katma değer yaratmak,

•Manisa'yı ilçeleri ile bir bütün olarak görmek, •Bölgesinden soyutlamadan Manisa markasını oluşturmak ve •Manisa'da yaşam kalitesini artırmak olduğu belirtildi.

Bin kişiyle anket yapılacakKomşu illerin gözü ile Manisa'ya nasıl bakıldığının ortaya

çıkarılması açısından ilk olarak İzmir’de “Manisa 2023 Strateji Arama Toplantısı”nın yapılacağını belirten Ger, "Manisa 2023 Strateji planlanması için Manisa il genelinde bin kişiye Manisa'nın öncelikleri konusunda anket düzenleneceğini ve iki yılın sonunda Manisa 2023 Strateji planlamasında öncelikli projelerin ortaya çıkacağını belirtti. Ger ayrıca, Manisa ve Akhisar’da yapılan toplantılarda toplam 170 projenin tartışıldığını, elemelerden sonra bunlardan 76'sının değerlendirmeye alındığını kaydetti.

Katılımcıların önerileriyle 76 proje arasından bir kısmı elenirken, yeni 5 projenin daha ilave edilmesi kararı alındı. Bu durumda, öncelik durumuna göre 4 gruba ayrılan projelerin sayısı son toplantıda 56 olarak belirlendi.

Manisa TSO Başkanı Bülent Koşmaz, geleceğin Manisa’sını planlamak üzere platformu oluşturduklarını hatırlatarak, sivil toplum kuruluşu olarak kente yön verecek hamleler yaptıklarının altını çizdi. Ayrıca, Manisa il genelinde iki yıl sürecek olan çalıştay sonunda kentin ufkunu açacak projelerin ortaya çıkacağını söyledi.

Oluşum nasıl başladı?Manisa bir süredir ilin geleceğini belirlemek üzere bir arayışın

içinde. Bu çerçevede Manisa Ticaret ve Sanayi Odası girişimiyle, Manisa Valiliği, Manisa Belediyesi, Celal Bayar Üniversitesi ve İl Genel Meclisi tarafından Manisa 2023 platformu oluşturuldu.

Aralık ayında Manisa merkezde, Şubat ayında Akhisar’da tüm ilçelerden kamu kuruluşları, sivil toplum kuruluşları, üniversite ve özel sektörün katılımıyla strateji toplantıları gerçekleştirildi.

19-29 Aralık’ta “Manisa 2023 Vizyonu Arama Konferansı” toplantısında, kentleşme-yönetim, sosyal-kültürel gelişim, sanayi-ticaret-enerji, turizm-tarih, sağlık, eğitim-üniversite, çevre-su,

su-tarım, ve vizyon konularında gruplar oluşturuldu. Kentin sorunları, çözüm yolları ve uygulanabilecek projeler tartışıldı.

20-21 Şubat’ta Akhisar’da gerçekleştirilen toplantıda ise, 2023 Platformu’nun yapmakta olduğu strateji geliştirme çalışmaları kapsamında, önce bir vizyon ve buna bağlı bir misyon çalışması yapıldı. Bunu takiben amaç ve hedefler belirlendi ve projeler üzerinde çalışma başlatıldı.

Page 29: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 32

vizyon - misyon

Salihli Ticaret ve Sanayi Odası, Mart ayı Olağan Meclis Toplantısı’nı Antalya’da gerçekleştirdi. Bir yıl önce yapılan seçimle belirlenen 46 meclis üyesinden 32’sinin aileleriyle birlikte, Akdeniz’in turistik beldesi Antalya’ya yaptığı gezi oldukça verimli geçti.

Üç gün süren gezide Antalya’nın ünlü Lara Plajı’nda bulunan Sherwood Oteli’nde konaklayan meclis üyeleri, Celal Bayar Üniversitesi (CBÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Ökmen ve CBÜ Salihli Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Nurettin Gülmez’in yönetiminde Salihli TSO Stratejik Plan Oluşturma Çalıştayı’na katıldı.

Salihli Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Talat Zurnacı, yaptığı konuşmada Cumhuriyet’in 100. yılı olan 2023 yılında Türkiye’nin, dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline gelmesi için ciddi çalışmalar yapmak gerektiğini belirtti. Zurnacı, ihracatın bugün 100 milyar doları aştığını, bunun kısa bir süre öncesine kadar hayal edilemez bir rakam olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

“Türkiye ihracatta çok önemli ivmeler kazandı. 100 milyar dolar hedefleri tutturuldu. Şimdi yeni hedef 500 milyar dolar olarak öngörüldü. Salihli olarak 5 yılda

Meclis üyelerinin görüşleriyle şekillenecek

Salihli’nin stratejik planı oluşturuluyor

Salihli Ticaret ve Sanayi Odası meclis üyelerinin Antalya’ya aileleriyle

birlikte yaptığı gezi, çalışma havasında geçti. Bir yandan

Manavgat Irmağı’nda tekne gezintisi yapan üyeler, diğer yandan ellerine

kalem alıp, Salihli’nin stratejik planını oluşturmak için önerilerini sıraladı.

Page 30: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 201033

ihracatımız 5 kat arttı. 5 yıl önce ihracat yapan firma sayısı 1-2 iken, şimdi 15’e yükseldi. Yani ilçelere kadar bu gayret ve çalışma yayılmaktadır. Eğer ihracatımız 500 milyar dolara çıkacaksa, bu bütün kılcal damarlara yayılmalıdır. Herkesin bunu paylaşması lazımdır. Bu yüzden Salihli Ticaret ve Sanayi Odası olarak biz de 2023’e kadar yapacaklarımızı planlamalıyız. Ciddi bir stratejik plan oluşturmalıyız.”

Vizyon ve misyon oluşturuluyorStratejik planlamanın önemini anlatan Prof. Mustafa Ökmen, bir

dizi planlama yapmak gerektiğini anlattı. Ticaret ve Sanayi Odası’nın vizyonunu ve misyonunu belirlemek için meclise başvurmak gerektiğini anlatan Ökmen, şu bilgileri verdi:

“Gerçekçi bir çalışma ancak paydaşların katılımıyla yapılabilir. Neredeyiz ve nereye gitmek istiyoruz sorularına yanıtları hep birlikte bulmalıyız. Ekip çalışması stratejik planın oluşturulmasında çok önemlidir. Önümüzdeki toplantılarda daha geniş katılımı, yani meslek komiteleri üyelerine kadar inmeyi hedefliyoruz. Paydaşların önerilerini çok önemsiyoruz.”

Birer anket formu dağıtarak, meclis üyelerinden bunlara Salihli Ticaret ve Sanayi Odası’nın misyonu (özgörev) ve vizyonu (öngörü) ile ilgili düşüncelerini yazmalarını isteyen Doç. Dr. Nurettin Gülmez, stratejik önceliklerin de belirtilmesini istedi.

Çalıştay’da daha sonra 6 komisyon oluşturularak, ortak görüşlerin yazıya dökülmesi istendi. Bu komisyonlarla ayrıca güçlü ve zayıf yönlerin ortaya konulduğu SWOT analizi ile çevre, yani dış unsurların etkilerinin incelendiği PEST analizi gerçekleştirildi.

Her üyenin görüşlerini ayrıntılı bir şekilde yazılı olarak ifade etme imkanını bulduğu çalıştaydan sonra üyelere teşekkür eden Talat Zurnacı, Nisan ayında ortak bir toplantı düzenlenerek Salihli TSO’nun misyon ve vizyonunu belirleyeceklerini kaydetti.

Page 31: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 34

Manavgat’ta tekne gezisiSalihli TSO meclis üyeleri, Antalya’nın doğal güzellikleriyle

ünlü Manavgat ilçesine de bir gezi gerçekleştirdi. Salihli Güven firmasına ait 3 otobüsle düzenlenen gezinin ikinci gününde 70 km uzaklıktaki Manavgat’a giden Salihli heyeti, Manavgat Irmağı üzerinde ve ırmağın denize döküldüğü deltayı da kapsayan bir tekne gezisine katıldı. Salihlililer, Manavgat Irmağı’nın maviliği ve ırmak kenarlarındaki doğal güzelliklere hayran kaldı.

Salihli Ticaret ve Sanayi Odası’nın 32 meclis üyesi, aileleriyle birlikte canlı müziğin yer aldığı, solist Alper Kuş’un şarkılarıyla renklenen gala yemeğinde bol bol eğlenerek, stres attı.

Page 32: NISAN 2010

Kiremit ve Tuğla Fabrikaları Mensupları Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği’nin olağan genel kurulunda yapılan seçimde, Çetin Canıdar başkanlığa seçildi. 22 üyenin kayıtlı olduğu ve tamamının oy kullandığı kongrede konuşan Canıdar; “Faaliyetlerimize hız kesmeden devam edeceğiz. Bizlere güvenoyu veren arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum” dedi. Canıdar'ın yönetiminde Mecit Akkaya, Süleyman Oral, Caner Akçakaya, Fethi Gülbağı yer alırken; denetimde ise M. Akif Coşkun, Mustafa Acar ve Metin Akçaya yer aldı.

Öte yandan, S.S Toprak Sanayi Mensupları Maden Tedarik Temin ve Dağıtım Tüketim Kooperatifi de olağan genel kurulunu gerçekleştirdi. 16 üyenin bulunduğu kooperatif mevcut başkan Metin Akçaya ile devam kararı aldı. Kooperatifin 1985 yılında

kurulduğunu ifade eden Akçaya; “Kooperatifimiz Salihli'de bulunan tüm üyelerimizin kiremit ve tuğla hammaddesini oluşturan toprak kilini ucuz ve kaliteli bir şekilde temin etmektedir. Toprak kilini kooperatifimize ait Çaltılı mevkisinde maden ruhsatı ve işletme izni olan arazimizden temin ediyoruz” dedi. Akçaya başkanlığında oluşturulan yönetimde M. Akif Coşkun, Şerifali Yağcıköse, Mahmut Karademir, Mustafa Acar yer alırken, Şahin Balantekin ve Naki Yılmaz da denetim kurulunda yer aldılar.

Toprak Sanayicileri’ne Canıdar başkan

kısa

kısa

Eğitim alanında yardımlarına devam eden Salihli Ticaret ve Sanayi Odası, maddi yetersizlik yaşayan okullara yönelik destekleyici çalışmalar yapıyor. Başta eğitim-öğretim yılı başlangıcında olmak üzere çeşitli periyotlarda öğrencilere giyecek yardımında bulunan Oda, son olarak Misak-ı Milli İlköğretim Okulu’na ders araç gereçleri desteğinde bulundu. Okulun 17 sınıfına, her sınıf için ayrı ayrı Türkiye Siyasi Haritası ve Dünya Haritası hediye eden Oda Yönetimi, bunların yanı sıra Mevsim Şeridi ve Tarih Şeridi’ni de okul yönetimine teslim etti.

Misak-ı Milli İlköğretim Okulu’na ara- gereç teslim törenine, Salihli Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İsmail Balaban,Yönetim Kurulu Üyesi Nuri Sapmaz ve Meclis Üyesi Faruk Severoğlu katıldı.

İlköğretim Okulu’na araç-gereç yardımı

Global ekonomik krizin Türk ekonomisi üzerindeki sarsıcı etkileri, yapılan istatistik çalışmalarıyla ortaya kondukça, yıkımın boyutları da daha açık bir şekilde ortaya çıkıyor. Salihli Ticaret ve Sanayi Odası’nın 2009 yılına yönelik yaptığı istatistiksel çalışmanın sonuçlarına göre, en çarpıcı gelişme kapanan şirket sayısının bir önceki yıla göre yarı yarıya artması olarak dikkat çekti. Ekonomideki bir diğer olumsuz gösterge de, 2009 yılında kurulan işletme sayısında, bir önceki yıla göre yüzde 10 oranında azalma meydana gelmesi olarak ortaya çıktı.

Ekonomideki kanayan yaranın 2009 yılında daha da derinleştiğini belirten TSO Yönetim Kurulu Başkanı Talat Zurnacı, “Hükümetin bütün telkinlerine rağmen, ekonominin merkezinde yer alan biz işadamları, piyasadaki olumsuz görüntüyü sürekli dile getirmeye çalıştık. İşletmelerimizde çalışan sayısını azaltarak, küçülerek ayakta durmaya çalışıyoruz. Bizim bu feryatlarımızın gerçekliği, 2009 yılına ilişkin yapılan istatistiksel çalışmaların sonuçlarıyla da bire bir örtüşüyor.” dedi. Zurnacı, şu değerlendirmeyi yaptı:

“2008 yılında açılan işletmelerin sayısı 174 iken, geçtiğimiz yıl açılan işletme sayısı 156’da kaldı. Bu açılan işletme sayısında yüzde 10.3 oranında bir azalmaya denk geliyor. Asıl çarpıcı sonuç ise kapanan işletme sayısında kendini gösteriyor. 2008 yılında 76 olan kapanan şirket sayısı, 2009 yılında yüzde 48 oranındaki artışla 113’e çıkmış durumda. Bu sonuçlar, 2009 yılının kara bir yıl olarak hatıralara kazınmasına neden olacak.”

Açılan-kapanan işletmeler•2008 açılan işletmeler 174•2008 kapanan işletmeler 76•2008 işletme sermayeleri 64.682.310,oo•2009 açılan işletmeler 156

Kapanan şirket sayısı arttı

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 36

•2009 kapanan işletmeler 113•2009 işletme sermayeleri 102.502.000,oo•Kurulan işletmelerde %10,30 azalma, •Kapanan işletmelerde %48 artış var•Kurulan şirket sermayelerinde %58 artış var

Page 33: NISAN 2010

Salihli Ticaret ve Sanayi Odası’nın üyelerine yönelik olarak düzenlenen ilk yardım kursuna 3 ay içinde 50’ye yakın üye katıldı. Başar İlkyardım Kursu yetkilisi Ahmet Başar tarafından verilen eğitimde oda üyeleri uygulamalı olarak, ilk yardım tekniklerini öğrendi.

Salihli TSO üyelerinin eğitimlere büyük bir katılım sağladığını ve hayatın her aşamasında gerekli faydalı bilgiler öğrendiğini belirten Başar, kurum ve özel kuruluşların, bu eğitimlere son yıllarda büyük önem vermeye başladığını dile getirdi.

Yönetmelik gereği her kamu, özel kurum ve kuruluşun personel sayısına göre ilkyardımcı bulundurma zorunluluğu bulunduğuna işaret eden Başar, basit bilgilerin bile acil durumda hayati önem taşıdığına dikkat çekti. Salihli TSO Meclis Salonu’nda düzenlenen ilk yardım eğitimlerine, yönetim kurulu ve meslek komiteleri üyeleri de yoğun katılım sağladı.

İlk yardım kursu büyük ilgi gördü

British Council Türkiye ve Milli Eğitim Bakanlığı Kız Teknik Öğretim Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen “İşte Biz de Varız-2” adlı yarışmada “Jeotermal ile Üzüm Kurutma Sistemi” projesi ile Türkiye birincisi olan Salihli Kız Teknik ve Meslek Lisesi, büyük takdir topladı.

Salihli Kız Teknik ve Meslek Lisesi’nin 526 okulun katıldığı “İşte Biz de Varız-2” proje yarışmasında önce ilk 20 okul arasına seçildiğini belirten okul Müdürü İbrahim Karaca, “Okulumuz proje ekibinin göstermiş olduğu bu başarıyı, gençlerimizin kendilerine olan güveni artırması ve ufuklarını açması açısından çok önemsiyoruz.” dedi.

Jeotermal enerji ile üzüm kurutulması projesiyle Türkiye birincisi olan Ege’nin İncileri proje ekibi, Haziran ayında tüm masrafları British Council tarafından karşılanacağı bir haftalık İngiltere seyahati gerçekleştirecek ve Kingston Üniversitesi’nde “Bright Fuüures” girişimcilik programına katılacak.

Bodrum Ticaret Odası’nın yayın organı “Bodrum Mavi”, Sardes’i kapak yaptı. Derginin 34. sayısı olan Ocak- Şubat sayısında, Rasim Özgürel imzalı tanıtım yazısında, 6 sayfa boyunca Salihli ve Sardes’e yer verildi.

Dünyada ilk paranın Sardes’te basıldığına dikkat çekilen yazıda, Lidya dönemi geniş bir şekilde tanıtılıyor. Artemis ve Gimnasium’a da yer verilen yazıda, o dönemin efsanelerine de

vurgu yapılıyor. Toplam 3 bin 500 adet basılan 64 sayfalık dergi, Bodrum Ticaret Odası’nın üyelerinin yanı sıra, Türkiye genelindeki ticaret ve sanayi odalarına posta ile ulaştırılıyor.

Ege Maden İhracatçıları Birliği, Gediz Havzası Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma Çevre ve Kalkınma Vakfı (GEMA) ve Celal Bayar Üniversitesi Salihli Meslek Yüksek Okulu işbirliğinde C.B.Ü. Salihli Meslek Yüksek Okulu’nda, ağaçlandırma çalışması gerçekleştirdi.

Proje kapsamında üç kurumun işbirliğinde 600 dönüm alan zeytin, pavlonya, fıstık çamı, iğde, karabiber, manolya, salkım söğüt, tesbih, çınar, akasya ve gül mutanı ağaçları ile kaplanıyor.

Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Arslan Erdinç, Başkan Vekili Mehmet Yunus Şahin, GEMA Vakfı Başkanı Şener Kilimcigöldelioğlu, C.B.Ü. Salihli Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Nurettin Gülmez ile öğrencilerin de katıldığı ağaçlandırma töreninde erozyon ile mücadelede ağaçlandırmanın önemine dikkat çekildi.

Maden İhracatçılarından 600 dönüme orman

Salihli V‹ZYON OCAK 2010

Jeotermalle üzüm kurutma projesine birincilik

Sardes, dergi kapağında

Salihli V‹ZYON NİSAN 201037

Page 34: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 38

Sera

mik

ve

Boru

Fua

rı’n

a yo

ğun

ilgi

İstanbul’da düzenlenen Unicera Seramik Fuarı ve Pipexpo Boru Endüstrisi Fuarı’nı Salihli’den 43 kişilik bir grup ziyaret etti.

Beylikdüzü’ndeki TÜYAP fuar alanında düzenlenen Unicera 22. Uluslar arası Seramik Banyo Mutfak Fuarı ile Pipexpo 1. Boru Endüstrisi Fuarı’na Salihli’den kalabalık bir katılım sağlandı. TÜYAP’ın, Türkiye Seramik Federasyonu ve TİMDER (Tesisat ve İnşaat Malzemecileri Derneği) işbirliği ile gerçekleştirdiği UNICERA 22. Uluslararası Seramik Banyo Mutfak Fuarı’nı Salihli Ticaret ve Sanayi Odası’nın 6. grubunu oluşturan İnşaatçılar Grubu’ndan 43 kişilik bir grup ziyaret etti. UNICERA Fuarı boyunca, Çağdaş Seramik Sanatı Sergisi “ceramİSTanbul” Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi 1. Kat Fuaye alanında izleyicilerin beğenisine sunuldu. UNICERA Fuarı’nın ilk gününde TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi özellikle yurtdışından gelen alım heyetlerine ev sahipliği yaptı.

Ülkemizin önde gelen sektörlerinden biri olan seramik sektörünün en geniş katılımcı kitlesine sahip, seramik banyo ve mutfak fuarı ünvanını taşıyan UNICERA’ya bu sene 12 ülkeden 197 firma ve firma temsilciliği katıldı. Ortadoğu, Orta Asya ve Balkanlar'ın en önemli seramik alıcı ve üreticilerini buluşturarak büyük ticari potansiyel yaratan fuarı 60 ülkeden 40 bini aşkın kişi ziyaret etti.

Bu yıl ilk düzenlenen PIPEXPO Boru Endüstrisi Fuarı, Tüyap Fuarcılık A.Ş. ve Timder işbirliği ile hazırlandı.

1. Boru Endüstrisi Fuarı 7-11 Nisan 2010 tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi Büyükçekmece, İstanbul’da kapılarını açtı. Tüyap ve Timder 10 yılı aşkındır süregelen başarılı işbirliği ile hazırladıkları UNICERA Uluslararası Seramik Banyo Mutfak Fuarı'nın gücünü Pipexpo fuarı ile birleştirerek büyük bir sinerji yarattı.

Kuyu

mcu

lar t

akıd

a ye

ni m

odel

leri

ince

ledi

Salihli Ticaret ve Sanayi Odası’nın 7. Grubu’nu oluşturan Kuyumcular, Sarraflar, Döviz Büroları, Takı, Süs ve Hediyelik Eşyalar Meslek Komitesi üyeleri İstanbul’da düzenlenen TÜYAP Gold 2010 Fuarı’na inceleme gezisi düzenledi.

Salihli Ticaret ve Sanayi Odası’nın üyelerini meslek gruplarıyla ilgili sergi ve fuarlara ulaştırma etkinlikleri devam ediyor. Oda’nın Kuyumcular, Sarraflar, Döviz Büroları, Takı, Süs ve Hediyelik Eşyalar Meslek Komitesi üyeleri, sektördeki yeniliklerin sergilendiği TÜYAP Gold 2010 Fuarı’na katıldı. İstanbul’da düzenlenen fuara 45 kişilik bir katılım sağlandı. Salihlili kuyumcular, 2010 yılının yeni takı modellerinin tanıtıldığı Gold Fuarı’ndan güzel izlenimlerle ayrıldı.

Salihlili kuyumcular, bu yıl revaçta olan kelepçe bilezik ve yeni set modelleri üzerinde incelemelerde bulundu. Eşli fuar gezisinden büyük bir keyif alan sarraflar, bu tür gezileri daha sık gerçekleştirmek üzere sözleşti.

İstanbul Pencere Fuarı’na 46 kişilik gezi

Burs

a’da

iki a

yrı f

uar g

ezild

i

TÜYAP’ın Bursa’da düzenlediği iki fuar, Salihli TSO’dan 43 kişilik bir grup tarafından ziyaret edildi. Bursa Yapı Yaşam Fuarı TÜYAP Bursa Fuarcılık Anonim Şirketi tarafından, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursa Ticaret ve Sanayi Odası desteği, TMMOB Mimarlar Odası Bursa Şubesi işbirliğiyle hazırlandı. Salihli TSO heyetinin Bursa’da gezip incelediği diğer fuar olan Bursa 22. Yapı ve Yaşam Fuarı ve Kongresi ile Bursagaz Bursa Şehiriçi Doğalgaz Dağıtım Ticaret ve Taahhüt A.Ş. işbirliği ile hazırlanan Bursa 5. Isıtma, Soğutma, Havalandırma ve Doğalgaz Teknolojileri Fuarı, Tüyap Bursa Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.

Son yıllarda inşaat ve doğalgaz sektöründe yapılan yatırımlar ile önem kazanan, sanayinin gelişmesiyle artan göçün konut ihtiyacını oluşturduğu endüstri şehri Bursa’da, 6 ayrı salonda 15 ülkeden 305 firma ve firma temsilciliğinin katılımıyla hazırlanan fuar, yurtiçi ve yurtdışından 43 bine yakın kişi tarafından ziyaret edildi.

İnşaat sektöründeki yenilikleri, gezdikleri fuarlarla yakından takip eden Salihlili sektör yetkilileri, en yoğun katılımlardan birini Pencere Fuarı’nda sağladı. TÜYAP’ın bu yıl 11.’sini düzenlediği fuarda, izolasyonlu pencereler ile ısı tasarrufunun sağlanması konusuna dikkat çekildi. Küresel Pencere İşbirliği üyesi İstanbul Pencere Fuarı, inşaat sektörüne katkıları ve yenilikleri ile 11. senesinde de TÜYAP’ta ziyaretçileri ile buluştu. Her yıl daha da gelişen teknolojiler ile ısı kayıplarını minimum seviyelere indirmeye çalışan pencere sektörü ihracatta da önemli rol oynuyor.

FUARLAR

Page 35: NISAN 2010

basında STSO

39

Zurnacı, Ege TV’de programa katıldıSalihli TSO Yönetim Kurulu Başkanı Talat Zurnacı, Ege TV’de

canlı olarak yayınlanan Sektör Programı’nın konuğu oldu. Program Yapımcısı ve Sunucu Mehmet Ali Deniz’in sorularını yanıtlayan Zurnacı, Denizli’de geçtiğimiz Şubat ayında gerçekleşen Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısında dile getirdiği ve iş dünyasından büyük destek gören önerisi üzerinde detaylı açıklamalar yaptı.

İhracat yapan firmalara, üretim safhasında kullandıkları yerli katkı oranında teşvik verilmesi önerisinin, işsizliğe de önemli katkılar sağlayacak bir uygulama olacağını belirten Zurnacı, görüşlerini şöyle dile getirdi:

“100 Euro satış fiyatı olan bir üründe 70 Euro’luk ithal ara ürün kullanıldığını düşünelim. 10 Euro işçilik, 15 Euro amortisman ve kar, 5 Euro da nakliye olarak hesaplayalım. Bu imalatta yerli katkı oranı yüzde 30’dur. Diğer bir örnekte ithal ara ürün 30 Euro olsun, yerli ara üründen 40 Euro’luk kullanıldığını düşünelim. İşçilik, nakliye ve kar kalemleri yine 30 Euro tutsun. Bu örnekte yerli katkı oranı yüzde 70’tir. İmalatta yerli katkı oranı azaldıkça işsizlik artıyor. Hükümet, özel bir teşvikle, antidamping uygulamasından yara almayacak şekilde buna bir çözüm bulabilir.”

Haber�Türk

Haber�Tü

rk�EGELİ

Milliyet Ege

Mill

iyet

Ege

Milliyet Ege

Page 36: NISAN 2010

Salihli V‹ZYON NİSAN 2010 40

Salihli Vision

Summary of this issue (April 2010)

From toys to kitchen tools and equipments, any type of cheap product and supplier goods produced with low labor costs by far east countries are everywhere in our lives. Unfortunately, consumers that are watching their budgets prefer these cheap products even though they know that these products are low quality. This is an expected consequence of the liberal economy and globalization.

However, extend of using foreign products necessitates the producers and industrials to draw attentions of those preparing the legislations and laws to this issue. I believe that this is the main duty of Chamber of Trade and Industry too.

We suggest a special incentive for local content used during production. I will try to explain this by giving a simple example.

Let’s assume that the cost of imported intermediate product is EUR 70 in a product that cost EUR 100. Let’s assume that labor cost is EUR 100, depreciation cost and profit is EUR 15 and transport cost is EUR 5. Local content in such a production is 30 percent.

In another example, let the cost of imported intermediate product be EUR 30 and local intermediate product EUR 40 while labor, transport and profit are EUR 30. In this example, local content is 70 percent. Increasing the said local content has to be encouraged through incentives. We, the industrialist, believe that such incentives would have great outcomes including solving the unemployment problem of our country. As local content decreases, the unemployment increases. Through a special incentive, the government may find a solution to avoid effects of international anti-dumping applications. To illustrate, social security premiums and taxes can be postponed for 10 years. Energy prices can be lowered. Credit interests can be subsidized. Such an application would bring life to SMES and suppliers and decrease unemployment rates substantially.

According to the last data obtained from Turkish Statistical Institute, unemployment rate is over 14,5 percent. Among young people, the said ratio is nearly 26 percent, which means that every four young people is unemployed. Taking into account that 800 thousand more people are added to army of unemployed each year, above mentioned special incentive that would help industrialists would also be very beneficial for the economy of Turkey and unemployment problem.

This method would be the cheapest investment for employment especially when it is taken into consideration that the amount of investment for each unemployed person is calculated as TL 150-200 today.

Hoping to see soon that economy is the number one and unemployment is the last item on the agenda of our country.

Best Regards.Talat ZurnacıChairman/ Salihli Chamber of Commerce and Industry

Incentives for local content in exports would heal the economy

and increase employment

During the meeting of the Development Coordination Committee of Aegean Region at Denizli, Talat Zurnacı, the President of Salihli Chamber of Commerce and Industry, discussed about a solution that would help the economy. In the said meeting, to which Ali Babacan, who is a Minister and Deputy Prime Minister, and seven other ministers attended, Zurnacı asking for

incentives for using local products in export was supported by the chambers of trade and industry and businessmen of Aegean Region.

Incentive for local content in export

Heritage of the Lydian Civilization, which is a place where “money” was invented, fascinates everyone today. Since 1958, not only the archeologists but also the people living in Salihli have been very excited about the findings of the excavations carried out in Sardes which is the capital of Lydia.

Pieces of arts obtained mainly from the Museum in Manisa and also

from those in Ankara, İstanbul, İzmir, Ephesus, Odemis, Milet, Gordion are now exhibited at Yapı Kredi Vedat Nedin Tör Museum under the title “Lydians and Their World”. There are 245 pieces at the said exhibition which will be open until the 2nd of June.

Fascinating Heritage of Lydian Civilization

Number of factories in Salihli Organized Industrial Zone, where is agriculture based production is carried out, have reached 26. Pona Gıda, an associated company of Ata Machinery and one of the biggest fresh fruit juice companies of Turkey, has started its production. Another company that has started production at the Zone is Lider which is a company producing feed for domestic animals.

Two new factories at Organized Industrial Zone

Members of Salihli Chamber of Commerce and Industry continued working even during their trip to Antalya. During their workshop, members discussed about their suggestions for creating a strategic plan for Salihli.

Strategic plan of Salihli is being created