Kurtuluş Cephesi, Sayı: 114, Mart-Nisan 2010

Embed Size (px)

Citation preview

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    1/36

    http://www.kurtuluscephesi.com YIL: 20 SAYI: 114 Mart-Nisan 2010

    KURTULU CEPHESAnti-Emperyalist ve Anti-Oligarik Mcadelede

    Zafer Bizim Olacaktr!

    lkenin Gerek Gndemi

    Kuvvetler Ayrl,

    Anayasa veSnf Mcadelesi

    Anayasa Referandumu ve Hesap

    ki Yl nceki Gndem:Herkes Kendi ine Baksn!

    [Yrtmenin Yargyla Kavgas]

    Kzldere ve Onlar

    mr KaramollaoluMehmet Yldrm, Nihat Kurban

    Sleyman Aydemir, Cemalettin Dvenci

    Bu lkede hi kimse dokunulmaz deildir Ya MT?

    Eski DGMler:zel Yetkili Mahkemeler ve Savclar

    Komunun Krizi

    Ayakl Jammer ve Ecel

    Forbesin Milyarderleri

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    2/36

    KURTULU CEPHES Mart-Nisan 2010

    KURTULU CEPHESSORUMLU (V.i.S.d.P) : Sezai Grr Yazma Adresi:Postfach 1414

    55504 Bad Kreuznach / Deutschland

    http://www.kurtuluscephesi.comhttp://www.kurtuluscephesi.orghttp://www.kurtuluscephesi.nethttp://www.kurtuluscephesi.de

    E-Posta Adresi:[email protected]

    Bu say LKER Matbaasnda baslmtr. Bask Tarihi: 2 Nisan 2010

    LKENNGEREKGNDEM

    KUVVETLER AYRILII, ANAYASA VESINIF MCADELES

    ANAYASA REFERANDUMU VE HESAP

    K YIL NCEK GNDEM: YRTMENN YARGIYLA KAVGASI

    KIZILDERE VE ONLAR

    MR KARAMOLLAOLUMEHMET YILDIRIMNHAT KURBANSLEYMAN AYDEMRCEMALETTN DVENC

    BU LKEDEH KMSE DOKUNULMAZ DELDR YA MT?

    ESK DGMLER: ZEL YETKLMAHKEMELER VE SAVCILAR

    KOMUNUNKRZ

    AYAKLI JAMMER VE ECEL

    FORBESNMLYARDERLER

    lkenin gerek gndemi sylemiylekitlelerin dikkatinin siyasetten eko-

    nomiye ekme abalarna ilikin birdeerlendirme.

    Burjuva hukukunun en temelilkelerinden olan kuvvetler

    ayrlnn tarihsel konumu.

    AKPnin HSYK ve AnayasaMahkemesinin yelerini deitirmek

    amacyla hazrlad anayasa deikilii-ne ilikin bir deerlendirme.

    AKPnin yksek yargyla sregidenatmas ve yksek yargya ynelik

    tutumu zerine bir irdeleme.

    Ve yanndakinin kanl ba omzunadeince,

    ona sra gelincesaysn sayd...

    Sz istemez Yal gz istemez

    elenk melenk lazm deilSusun

    Sra NeferiUyusun...

    Ergenekon operasyonlaryla ortayaatlan hi kimse dokunulmaz deildir

    demagojisi zerine.

    Son dnemde ska sz edilen zel yetkili savclar ve mahkemelerin

    nitelii zerine.

    Yunanistann iine girdii bor krizizerine bir deerlendirme.

    Herkesin dinlendii ve dinleyenlerindinlenmekten korktuu, korktuulde Jammerlerle donatld lkede-

    ki korku zerine.

    Forbes dergisinin her yl yaynladDnyann En Zengin nsanlar listesin-

    deki Trkler...

    3

    8

    13

    16

    20

    21

    23

    26

    28

    31

    34

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    3/36

    Mart-Nisan 2010 KURTULU CEPHES

    lkeninGerek Gndemi

    Son aylarda TSKnn cemaat tarafndanartan oranda kuatlmas ve aresiz hale ge-tirilmesi btn umutlarn orduya balamolan baz kesimlerde eski sylemi yenidenne kard: lkenin gerek gndemine dnmek.

    te yandan hereyi legal mcadeleye in-dirgemi olan, her trl legal olanaa ra-men bir trl geliim gsteremeyen, tmzamann kamu emekileri sylemiyle ge-

    iren sol-legalistlerin Tekel direniindennemalanma olanan grmeleriyle birliktebenzer bir sylem tutturdular. lkenin ger-ek gndemine dnmek.

    Bu sylem sahiplerinin iddiasna gre,Balyoz Darbe Plan, AKPyi ve FettullahGleni Bitirme Plan, Kozmik Oda ara-malar ve almlar, tmyle lkenin ger-ek gndemini saptran, halkn dikkatinibaka alanlara eken ve bu sayede AKPninmadur roln oynamasna izin veren ya-pay gndemlerdir. lkenin gerek gndemiise, itir, atr, ekmektir, zgrlktr;isizliktir, yoksulluktur, yolsuzluktur.Bunun kant da, Tekel iilerinin direniinin yaratm olduu etki ve umuttur. Bu ylesi-ne bir etki ve umuttur ki, Tekel iisi kaza-nrsa, hepimiz kazanrz eklinde bir sloganbile retmitir.

    Gerek gndem sylemcileri iin dar-be planlar ve almlar, lkenin gerekgndemini karartmaktadr, AKPnin deir-menine su tamaktadr, insanlara gereksorunlarn (isizlik, yoksulluk vb.) unuttur-maktadr! Ama Tekel iilerinin direniindeolduu gibi, gerek gndeme ynelik hereylem ve hareket kitlelerin gerek sorunla-

    rn gnna kartmakta, onlar hareketegeirmekte, daha geni katlma yol amak-tadr!

    lk bakta ve ilk duyuta inandrc ge-len bu sylem, Tekel iilerinin direniinin yaratm olduu umut ortamnda dorubir saptama gibi grnmektedir.

    Yapay gndem denilenler, yani darbeplanlar ya da almlar, iki yldr lkeningndemini belirlemektedir. Hemen herkes,

    hemen hergn yeni bir darbe plan habe-riyle gne balamakta ve yeni bir almlagn kapamaktadr. Herkes bunlar konu-makta, bunlar tartmaktadr. Televizyon ka-nallar gn boyu bu konulara ilikin tart-malarla dolmutur.*

    * Bu yapay gndem-gerek gndem konusu-na ilikin olarak Kurtulu Cephesinin 102. saysndaunlar yazmtk:

    Herkesin aznda bir tekerleme var: Her an, her-eyin olabildii lke. Kanlmaz olarak byle bir l-kede, bir olay birden gndemin ilk srasna kabildi-i gibi, ayn hzla gndemin en alt sralarna itilebil-mektedir.

    te yandan her toplumsal ve siyasal grup kendisorununun en nemli sorun olduunu dndn-den, lkenin gndeminin srekli ve hzla deimesikarsnda kendi sorunlarnn unutulup gittiinden,unutturulduundan yaknmaktadr.

    Bylesi bir ortamda, gelien ve gndemin ilk s-rasna ykselen, ancak pek ok toplumsal ve siyasalgrubun kendi sorunlarn ikinci plana iten her olay yada sorun bir komplo rn olduu, yapay gndemoluturmak amacyla ne kartld, hedef artt-, lkenin gerek gndeminin stn rtt ek-linde yorumlanmakta ve hatta sulanmaktadr.

    Tam trban sorunu ve trban konusuna bal la-iklik konusu lkenin gndeminin ilk srasna yksel-mi, olabilecek en geni toplumsal kesimleri hareke-te geirmeye ynelmiken, birden bire snr tesi ha-

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    4/36

    KURTULU CEPHES Mart-Nisan 2010

    Gerek darbe planlar, gerek alm-lar, gerekse bunlara ilikin tartmalar nekadar bktrc olurlarsa olsunlar tek bir ger-ek aktr:lkenin siyasal durumu ve siya- sal gelecei.

    Bugn, gerek gndemciler de dahilhi kimse, bu konularn ve tartmalarn si- yasal niteliini, siyasal zelliini ve siyasaliktidar sorunuyla olan balantsn yok saya-maz. Dolaysyla bu konularn ve tartmala-rn lkenin gerek gndemini saptrdn-dan sz edenler, aktr ki, siyasal sorunla-

    rnve siyasal konularngndemin birinci s - rasnda olmasndan rahatszlk duymakta-drlar. Rahatszlklarn da isizlik, yoksulluk, yolsuzluk vb. konularnn lkenin gerekgndemi olduunu syleyerek ifade et-mektedirler.

    sizlik, yoksulluk, yolsuzluk vb. konular ve sorunlar, lkenin ekonomik ve toplum-sal sorunlar olduu da her trl tartma-nn dndadr. Ancak her trl tartmanndnda olan dier bir gerek ise, bu ekono-mik ve toplumsal sorunlarn gerek z-

    rekat lkenin gndemine bomba gibi der. Tr-ban sorunu, laiklik birden bire nemini yitirir, her-ey snr tesi harekat evresinde dnmeye balar.

    Kendi siyasal faaliyetini, rgtlenme almasntmyle trban sorununun gndemin ilk srasna ykselmesine bal olarak yrten ve planlayan siya-sal hareketler, byle bir gelime karsnda ister iste-mez bolua derler. te yandan, trban sorunu-nun lkenin gerek gndeminin stn rttn,dolaysyla kendi sorununun ikincil kalmasna yol a-tn dnen ulusal-siyasal hareket ise, snr tesiharektla birlikte deien gndemden fazlasyla ho-nut olabilmektedir.

    Yine snr tesi harekat lke gndeminin birincilmaddesi haline gelmiken, Tayyip Erdoan hkme-tinin IMF talimatlarna uygun olarak sosyal gvenliksisteminde yapmaya alt deiikliklere kamuoyu-

    nun yeterince ilgisinin ekilemediinden ikayetedenler, her durumda snr tesi harekat evresindednen gncel tartmalarn ve gndemin saptrc ol-duunu dnmek durumundadrlar.

    Dier yandan i siyasal tartmalar bir yana bra-kalm, lkenin geleceini belirleyecek en nemli ge-lime dnya ekonomisindeki kriz olgulardr diyen-ler, hem snr tesi harektnn, hem trbansorununun, hem de sosyal gvenlik sistemine ilikindeiikliklerin saptrc olduuna hkmederler..

    Ve birden lkenin gndeminde ne km sorun-lar (trban sorunu, snr tesi harekat gibi)bir an iin nemini yitirdiinde meydanlara kan milyonlarca i-i, emeki, memurun sosyal gvenlik sisteminde ya-plmak istenen deiikliklere kar eylemleri gnde-min eksenini deitirirken ve tam da deitirmek ze-reyken, i-a sorunu ne geerken,birden AKPninkapatlmasna ilikin dava hereyin stne kan ye-ni bir gndem haline geliverir. yle ki, milyonlarca i-i, emekinin eylemleriyle ayn gne rastlayan AKPnin kapatlmas davas kitlesel eylemlerin haberbltenlerinde yer almasn bile engelleyebilmitir.

    Ve yine birden, herey AKPnin kapatlmas dava-sna endekslenmiken, dnya ekonomisindeki tr-blans gndemin ilk srasna ykselmi, kara cuma,kara pazartesi haberleri tm dier olaylarn ve geli-melerin zerine kmtr.

    2001 krizi AKPyi yaratt, 2008 krizi AKPyi yokedecektire inananlar, her eitten ve cinsten makroekonomistler, ekonominin gndemin ilk srasna k-masndan byk bir honutluk duyarlarken, birden bi-re gndem yeniden deiir. lhan Seluk, K. Alemda-rolu ve Dou Perinek Ergenekon etesi sorutur-

    mas nedeniyle gzaltna alnrlar.Gndem yeniden deimi, gndemin birincil ko-

    nusu yine farkllamtr.Her trden ve cinsten kar gruplar, bask grup-

    lar, marjinal kesimler, evreciler, ulusal hareketiler,laikler, sendikalar, meslek kurulular, sacsndan sol-cusuna siyasal partiler, kltr evreleri ve nihayetin-de devrimci rgtler, bir yandan duraanlk karsn-da her an hereyin olabildii lke olmann keyfinisrerken, dier yandan her bir gelimenin kendi gn-demlerini nemsizletirdiinden ikayet etmeyi sr-drrler.

    Her kesimin istedii tek ey, kendi istemleri ve -karlar dorultusunda lkenin gndeminin belirlen-mesi ve bunlarn gereklemesini salayacak koul-larn ortaya kmasdr. Dolaysyla her kesimin bu is-tem ve beklentisi, dier kesimlerin ayn istem ve bek-

    lentilerini dlar. Haberler hzla tketilir. Medya ma-niplasyonlar, T. zaldan beri sregiden gndemsaptrc hkmet aklamalar da iin iine girince,ortalk tam anlamyla karr.

    Siyasal olaylara kar duyarl bireyler ise, byle-si bir gndem deiimi ortamnda kafa karklnadmeseler bile, fiili mcadeleler iinde yer almak,srekli bir mcadele iinde bulunmak ynndeki is-temleri ve abalar moral sorunlarla yzyze gelir.Kendisinin duyarl olduu bir siyasal ya da toplumsalsorun iin daha ilk admn atar atmaz, bu sorunlaraklamak, anlatmak ve bunlarn evresinde bakainsanlar rgtlemek iin sokaa kar kmaz, lke-nin gndemi deimi olur.

    Trban konusunda halk bilinlendirmek, laiklikkonusunda insanlar duyarl hale getirmek iin soka-a kan birey, daha azn ap sorunu anlatmayabalamadan bambaka bir sorunla kar karya gele-bilmekte, tamam trban sorunu yle de, AKP kapa-tlacak m eklinde bir baka soruya muhatap olabil-mektedir.

    in iine derin devlet, Ergenekon etesi, ulus-lararas komplo, medya maniplasyonlar da girin-ce, artk hangi sorunun ne olduu ve buna kar ne yaplmas gerektii sorular da bolukta kalr.

    Bylece her an hereyin olabildii lkede insan-lar, bir mcadeleninkitlesi olmaktan ok, gelien vesrekli yer deitiren olaylar izlemekten baka bir ey yapmayan insan ktlesi haline dnr. Bu ktle,sadece izleyici konumunda kalarak, szcn tamanlamyla pasifize olur. ( Kurtulu Cephesi, Ah!... tamlkenin gerek gndemini yakalamken... Neredenkt bu olaylar..., Say: 102, Mart-Nisan 2008.)

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    5/36

    Mart-Nisan 2010 KURTULU CEPHES

    mnn lkedeki siyasal dzenebal oldu-udur.

    sizlik bir olgudur, ama mevcut dzeninrettii bir olgudur. lkemiz somutunda ko-nuursak, isizliin temel unsuru lke eko-nomisinin da bamll, arpk ekonomik yaps ve emperyalist ekonomilerin iindebulunduu krizdir. lke ekonomisinin dabamllnn ortadan kaldrlmas ise, do-rudan lkenin bamszl sorunudur. Ba-mszlk ise, siyasal bir sorundur, siyasal ik-tidara ilikin bir tutumdur. Bamszlk si - yasal iktidar olmad srece, bamlln yaratm olduu isizlik sorunu da ortadan kaldrlamaz.

    sizlik sorununu ortadan kaldrmann yolu, anti-emperyalist bir siyasal iktidardangeer. Gerek ve kalc zm ise, anti-ka-pitalist bir dzenle olanakldr. Pek sevilme-se de, sorunun zm devrimdedir, dev-rimle siyasal iktidarn ele geirilmesinde-dir.

    Tm devrimlerin ilk hedefi, siyasal ikti- dardr .

    Siyasal iktidar sorunu, sadece devrimle-rin, devrimci snfn, devrimci kitlelerin so-runu deildir. Siyasal iktidar sorunu, her s-

    nfn, smrc snflarn da birincil hedefi ve amacdr. Eer bugn AKP iktidarnnservetin el deitirmesini saladndan,kendi yandalarnn zenginlemesindensz ediliyorsa, bunu gerekletirebilmesinintek nedeni siyasal iktidarda oluudur. Veherkes ok iyi bilmektedir ki, AKP, siyasaliktidar kaybettii andan itibaren yok olma- ya mahkumdur.

    Yine Krt ulusal sorunu siyasal bir sorun-dur ve zm siyasetten geer.

    zgrlk?Askeri vesayet?Sivil vesayet?Tm bunlar da siyasal sorunlardr ve si-

    yasal iktidara ilikindir.Herkesin ezbere bildii gibi, Tekel i-

    ileri 4/Cnin deitirilmesi iin direndiler. 4/ C, yine herkesin Tekel iilerinin direniiylerendikleri gibi, AKP tarafndan kartlmolan kamu kurum ve kurulularnda alan-lara ilikin657 sayl yasann 4. maddesininC bendidir.

    Yasa ise, yasama organ tarafndan, ya-ni TBMM tarafndan yaplr. TBMM ise, siya- sal bir kurumdur ve siyasalpartilerin millet- vekillerinden olumaktadr. Tekel iilerinin

    direniinin zaferinin ise, her durumda 4/C-nin kaldrlmas ya da 4/C uygulamasnn de-itirilmesi demek olduunu da herkes bil-mektedir. zcesi, Tekel direnii, siyasal birkarara kar yaplm olan bir direnitir.

    Bu ylesine aktr ki, Tekel iilerinin di-reniinin muhatab AKP hkmetidir ve AKP hkmeti de siyasal iktidar dr.

    Solun, kendisine marksist-leninist vehatta komnist diyen solun ok iyi bil-dii gibi, ii snfnn mcadelesi ekonomik- demokratik, siyasalve ideolojikolmak ze-re cephede yrtlr.

    Ekonomik mcadele yi Lenin yle ta-nmlar:

    Ekonomik mcadele, kendi emek-gcn daha iyi koullarda sat- mak iin, yaam ve alma koulla-rn daha da iyiletirmek iin iveren-lere kar ii snfnn kolektif mca-delesidir. Bu mcadele, zorunlu ola-rak sanayiye ilikin bir mcadeledir,nk alma koullar farkl ilerdeok farkldr, bu koullar iyiletirmek iin mcadele, sadece her ie uygunolarak (Bat lkelerindeki trade-uni-onlar, Rusyada geici meslek birlik-

    leri ve bildiriler vb. araclyla) yr-tlmesi gerekir.* Demokratik mcadele,ii snfnn i ya-

    salar, alma koullar vb. konulardaki ya-salar deitirme mcadelesidir. Bu balam-da, demokratik hak ve zgrlklerin snrla-rnn geniletilmesi mcadelesi erevesin-de ele alnr.

    Devrimci siyasal mcadeleise, iktidar mcadelesidir, siyasal iktidarn ele geiril - mesi mcadelesidir ve bu iktidar aracly-la yeni ve devrimci bir toplumsal dzeninkurulmas mcadelesidir. deolojik mcadeleise, burjuva ideoloji-sine ve burjuva ideologlarnn arptmalar-na kar yrtlen mcadeledir.

    Bunlar bilmeyen solcu hi yoktur. Ama sorun bilmek deil, yapmaktr.Bugn lkenin gerek gndemi diye-

    rek i, ekmek, zgrlkten, isizlik, yok-sulluk ve yolsuzluktan sz edenler ve bun-lar Tekel iilerinin zlk haklar iin y-rttkleri ekonomik-demokratik mcade-leyle zdeletirenler, Leninin szleriyle,devrimcilik ile sendikacl birbirine ka-

    * Lenin, Ne Yapmal? , s. 64, lkeri Yay.

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    6/36

    KURTULU CEPHES Mart-Nisan 2010

    rtrmaktadrlar ve bunu da bilerek, bilin-li olarak yapmaktadrlar. Bunu yaptklar iinde iflah olmaz ekonomisttirler, oportnist-tirler.

    Dn olduu gibi bugn de, lkenin ger-ek gndemi siyasal niteliktedir. lkedekitm sorunlarn gerek zm platformu si- yasal mcadeledir ve zm arac siyasal iktidarn ele geirilmesidir. Kim ki, halkndikkatini siyasal iktidar sorunundan, siyasalsorunlardan uzaklatryorsa, onlar gnlk yaam sorunlar iinde bomaya alyor ve bu sorunlar dzenin snrlar iinde z-meye yneltiyor demektir.

    Sorun, kitleler arasnda en kolay veen pratik almann onlarn ekonomiksorunlarn dile getirmekle olanakl oldu-unu dnmektedir. Bu ekonomist kafa yaps, kitleleri siyasal mcadeleye ekme-nin en kolay yolunun ve aracnn onlarnekonomik mcadelesini yrtmekten ge-tiini dnr. Leninin Ne Yapmal? da be-lirttii gibi, ekonomizmin en nl vecize-si, Ekonomik mcadele, kitleleri etkin si- yasal mcadeleye ekmek iin en geni uy-gulanabilirlie sahip ara olduu eklinde-dir.*

    Bu ekonomist dncenin siyasal m-cadeleye bak asn Mahir ayan yoldayle ortaya koyar:

    Kitlelerin iine girerek, kitlelerinacil gereksinmeleri etrafnda, kitlele-ri rgtleyip, eyleme sokma ve kitle-lere siyasi bilin gtrp rgtleme, yani emeki kitlelerin ekonomik vedemokratik hak ve istemleri etrafn-da kitleleri rgtleyip, siyasi hedefe ynlendirme.**

    Daha dn SEKA iilerinin direniindebu en kolay yol izlenmiken, bugn Tekeliilerinin direniinde de ayn en kolay yolizlenmektedir. Nerede bir direni varsa,sol, koltuk altna yerletirdii bir tomar bil-diri ve printerlerden kartlm afilerleorada hazr ve nazrdr. uradan buradanduyduklar szlerle, en ar muhalefet par-tisi olduklarn gstermek iin olabileceken keskin sloganlar ve en olmaz hedefleriortaya atarlar. Ve stelik bunu yaparken de,bunun yaln bir ekonomizm olduunu biran bile dnmezler. Onlara gre, nerede

    hareket, orada bereket vardr. Siyasal ya-am srelerinin hibir annda kendi bala-rna kitleleri ekonomik ve demokratik hak ve istemler etrafnda rgtlemeye bile kal-kmamlarsa da, nerede hareket varsaorada bulunmay bir marifet bellerler. Pan-kartlar, afileri ve bildirileri her an hazrdr.Tek tip giydirilmi militan kadrolar hare-ketin olduu yere seferber etmekte bir anduraksamazlar. Slogan atmak ve halay ek-mek kitle hareketi iindeki en bildik ey-lem tarzdr.

    te bu ekonomist zihniyet, her durum-da lkenin gerek gndeminden sz etti-inde, amac kendilerinin oportnist gr-lerine uygun bir mcadele zeminin orta- ya kaca ve kt beklentisidir.

    phesiz, Leninin Ne Yapmal? da ak-a ifade ettii gibi, iilerin ekonomik du-rumlarnn tehiri, iiler arasnda ekonomikmcadelenin gelimesine ve yaygnlama-sna yol aar.

    Gerekte, bu tehirler, sadece belli bir itekiiiler ile iverenleriarasndaki ilikilerle ilgilidir ve bununtamam da, emek-gc satclarnnmetalarn daha iyi koullarda sat-

    may ve yalnzca ticari ilikiler konu-sunda alclarla savamay salama-sdr. Bu tehirler (eer bir devrimci-ler rgt tarafndan gerektii gibikullanlsayd), sosyal-demokrat faali- yetlerin bir balangc ve onu olutu-ran bir paras olabilirdi, ama aynzamanda yaln bir sendikal mca-deleye ve sosyal-demokrat olmayanbir ii snf hareketi de yol aabilir-di (ve kendiliindenlie tapnma tu-tumu veri olarak alndnda yol a-mas da kanlmazdr). Sosyal-de-mokrasi, yalnzca emek-gcnn da-ha iyi koullarda satlmas iin deil,ayn zamanda mlkszlerin kendile-rini zenginlere satmaya zorlayan top-lumsal dzenin ortadan kalkmas iinde ii snfnn mcadelesine nder-lik eder. Sosyal-demokrasi, ii snf-nn sadece belirli bir iverenler gru-buyla ilikilerinde deil, ayn zaman-da ada toplumun tm snflaryla,rgtl siyasal bir g olan devletleilikilerinde onu temsil eder. Bundandolay, sosyal-demokratlar, kendileri-ni tmyle ekonomik mcadeleye

    * Lenin, Ne Yapmal? , s. 61.** Mahir ayan, Kesintisiz Devrim II-III .

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    7/36

    Mart-Nisan 2010 KURTULU CEPHES

    hasredemeyecekleri gibi, ekonomiktehirlerin rgtlendirilmesi iininkendi faaliyetlerinin egemen parasolmasna da izin veremezler.*

    Devrimci bak as bu kadar ak venetken, hala ekonomik mcadelenin ken-disine siyasal nitelik kazandrma peindekomak ak ve net bir ekonomizmdir,oportnizmdir.

    Bugn halkn somut sorunu, iinde ya-adklar yaam koullar tarafndan belirlen-mektedir. Bu koullar, isizlik, yoksulluk, pa-hallk, yolsuzluk, rvet, adam kayrmaclkgibi pek ok konu ve olgu erevesinde or-taya kar. Kitleler bu koullarn iinde ya-adklarndan, bu olgular ok iyi bilmekte-dirler. Asl sorun, onlarn ok iyi bildii ol-gular onlara anlatmakta deil, bu olgularntemel nedenini ortaya koymakta ve z-mnn nerede olduunu gstermektedir.Bu ise, ekonomik gereklerin tehiriyle de-il, siyasal gereklerin tehiri yle olanakl-dr.

    Bugn lkenin gerek gndeminin siya-sal gelimeler olmadn iddia etmek, AKP-nin son anayasa deiiklii tasarsnn ya-pay gndem yaratmak olarak dnmek

    demektir. Oysa ki, anayasa deiiklii, okak biimde dzenin islamlatrlmas y-nnde atlm nemli bir admdr. slamla-trlm bir toplumda, isizlik, yoksulluk, pa-hallk, yolsuzluk vb. olgular islami esasla-ra gre belirlenir ve zmlenir. rnein a-lan kadnlarn evin kadn haline getiril-

    mesi nemli bir istihdam ortaya karr. Buda, erkek igcnn yeni i olanaklarna sa-hip olmas ve belli llerde isizliin -zmlenmesi demektir.

    lkenin gerek gndeminin isizlik ol-duunu ileri srenler ve tm dikkati buna yneltenler, isizlik sorunun islami z-m karsnda, ister istemez kadn hakla-r savunucusu olarak ortaya kmak zorun-da kalacaklardr. Kadn haklar savunucu-luunun ise, ne kadar ekonomik, ne kadarsiyasal nitelikte olduu ise ayr bir tartmakonusudur.

    Solun yapmas gereken, kitlelerin ken-diliinden gelien ekonomik mcadeleleri-nin iine girerek, onlara siyasal nitelik ka-zandrmaya kalkmak deil, siyasal gerek-leri tehir ederek kitlelerin dikkatini siyasalolaylara ekmek, onlar siyasallatrmak, ya-ni kitleleri politize etmektir. Kitlelerin politi-zasyonu, zellikle otuz yldr sregiden de-politizasyon ve pasifikasyon koullarnda na-sl bir krlma yarataca da aktr.

    sizlik, yoksulluk vb. olgular halkn kar- karya olduu somut sorunlardr. Yapl-mas gereken, bu olgularn nedenlerini or-taya koymak, yani siyasal sistemle olan ba-

    lantsn sergilemek ve zmnn siyasaliktidarn ele geirilmesinden getiinin bi-lincini oluturmaktr.

    Bu yapld lde, lkenin gerekgndemi gibisinden ieriksiz ve bo szler-le zaman geirmekten ve oyalanmaktankurtulunmu olacaktr.

    * Lenin, Ne Yapmal? , s. 59.

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    8/36

    KURTULU CEPHES Mart-Nisan 2010

    Feodal aristokrasi, bir kraln (monark)ahsnda bir btn olarak devlettir. XIV. Lo-uisnin szyle, LEtat, cest moidr (dev-let benim). Bu yzden hem yasa koyucu,hem yasann yrtcs ve hem de yarg-tr. Kamu hukuku diliyle ifade edersek, ya-sama, yrtme ve yarg gc, bir btn ola-rak feodal aristokrasiye aittir. Krallkta ifade-sini bulan ve kraln ahsnda somutlatrlanbu btnsel devlet gc, siyasal iktidarn

    paralanamaz bir btn olduu dncesi-ni ortaya karmtr. Kendi meruiyetini din-den, din adamlarndan ve kutsal kitaplardanalan bu durum, her yerde tanr birdirindnyevi yaamdaki edeeri olarak kabuledilir. Kral, tanrnn dnyadaki yanssdr; bu yzden kutsaldr, iktidarna kout getirile-mez, iktidar blnemez, yarglanamaz,eletirilemez. Osmanlda olduu gibi, padi-ah ayn zamanda peygamberin halifesidir.

    Din tarafndan kutsanm ve kutsallat-rlm bu feodal aristokratik iktidar (mutlakmonari ynetimi), aristokrasi dnda hikimsenin ve zmrenin ( etat) siyasal iktidariinde yer almamas demektir. ktidar birbtndr, asla paylalamaz.

    Bu feodal siyasal ynetim koullarndagelien kapitalizmin ortaya kard n-c tabaka (tiers-etat, burjuvazi), her du-rumda feodal aristokrasiye bir hara de-mek durumunda kalmtr. Din adnadettirilen, kutsal kitapn yasalaryla de-nen hara, kapitalistin krn aristokrasiylepaylamasndan baka bir ey deildir. Ka-pitalizm karsnda feodalizmin gerileyipgszlemesine paralel olarak, feodal aris-tokrasinin tm gelir kayna, kapitalist iliki-

    ler, doal olarak da burjuvaziden zorla al-nan haratan oluur. Ve burjuvazi, kapitaliz-min geliiminin belli bir aamasnda, kendisermayesinin krn hara olarak alan feo-dal aristokrasiyle atmaya girer. atma-nn z, krn paylalmas aristokrasi iinne kadar kutsal hak ise, sermayenin desiyasal iktidar paylamasnn bir hak ol-duu iddiasdr.

    te anayasa hukukunda ak ifadesini

    bulan kuvvetler ayrl doktrini, bu at-mann somut program ve burjuvazinin fe-odal aristokrasiyle siyasal iktidar paylamaisteinin ifadesi olmutur. Tanrnn dnya-daki yanss olan kraln yetkilerinin payla-lmas istemi, hukuki ifadesiyle, yasama, yrtme ve yarg yetkilerinin birbirinden ay-rlmas ve buna bal olarak burjuvazinin si- yasal iktidar paylamasdr.

    Bu doktrin, dnyada burjuvazinin siyasaliktidar belli snrlar iinde ilk ele geirdi-i 1648 Cromwell hareketiyle ngilterede or-taya km ve Montesquie tarafndan dok-trin haline getirilmitir.

    Bu doktrin, Magna Cartayla balayan birsrecin sonucudur ve formle edildiindearistokrasi ile burjuvazi arasnda bir dengedurumu mevcuttur. te bu dengenin ifade-si ve kabul olarak kuvvetler ayrl dok-trini ortaya kmtr. 1789 Fransz Devrimi-nin eitlik-zgrlk-kardelik iar gibi,kuvvetler ayrl doktrini de, o gne dekolumu burjuva ilikilerin, burjuva kurum-larn meruluunu salayan, nndeki en-gelleri kaldran, ama burjuvazinin karlar-n toplumun ortak kar gibi sunan birburjuva ideolojisinin ifadesidir.

    Kuvvetler Ayrl, Anayasa veSnf Mcadelesi

    Krallk iktidarnn olduu bir ada ve l-kede, aristokrasi ile burjuvazi egemenlik iinarpr ve burada egemenlik blnm ol-duu iin gler ayrm doktrini egemen fikir olarak ortaya kar ve ebedi yasa olarakilan edilir.

    [Marks-Engels, Alman deolojisi , s. 60]

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    9/36

    Mart-Nisan 2010 KURTULU CEPHES

    Kuvvetler ayrlnn ilk uygulama ala-n, yasama olmutur. Yasama gc olarakparlamentonun olumas ve yetkilerinin y-rtmeye gre daha fazla olmas, geni halk ynlarn etrafnda toplamtr. Bylece1648 ngilteresinde balayan kuvvetler ay-rl, gelien ve glenen burjuvazinin aris-tokrasiyle birlikte feodal siyasal ynetimipaylat bir dnemi simgeler.

    1789 Fransz Devrimi ve 1792de kurulanI. Cumhuriyetle birlikte burjuvazi, feodalite-nin yrtme gcn ortadan kaldrm, ya-sama ve yrtme gcn tmyle eline ge-irmitir. 1792 Fransz Ulusal Konvansiyonu, yasama ve yrtme gcnn tek bir kurum-da merkeziletirilmesini salamtr.

    Burjuvazinin egemenliinin yasama ve yrtme gcnde ortaya kmasna paralel, yarg gc de onun eline gemitir. Yarg g-c, burjuvazinin hukuk ilkelerini (yasamaorgannca) yasallatrlmasyla birlikte dene-time alnmtr. Burjuva hukuku, zde bur- juva mlkiyetinin, kapitalist mlkiyetin birifadesidir, ama yaln anlamda burjuvazininkarnn deil, onun zel karnn ortakkar olarak yanstlm bir ifadesidir. Bur- juvazinin egemenlii, yaln bir biimde ya-

    sama ve yrtme gcnn tek bir kurum-da merkeziletirilmesini getirmitir. Bu dakuvvetler ayrl ilkesinin sonudur.

    Ancak kapitalizmle birlikte, burjuvaziyibir glge gibi takip eden, ayn zamanda ka-pitalizmin mezar kazcs proletaryann (i-i snf) da tarih sahnesine kmasyla, bur- juvazinin mutlak egemenlii dneminin desonuna gelinmitir. Dn feodalizme karzgrlk, eitlik, kardelik sloganlarylamcadele bayra aan burjuvaziye karproletarya, tm snfsal ayrcalklarn orta-dan kaldrlmas iin mcadeleye baladandan itibaren, burjuvazi siyasal iktidar ba-ka snf ve tabakalarla paylamaya zorlan-mtr. Ve bu zorlamann sonucu olarak, birkez daha kuvvetler ayrl retisi gnde-me gelmi ve siyasal iktidar buna uygun ola-rak ayrlmtr. (Proletaryann mcadelesi-nin yenilgiye uratld ya da zayf olduudnemlerde ve lkelerde, hemen her za-man kuvvetler ayrl ilkesi bir yana bra-klm, yeniden yasama ve yrtme gcbirletirilmitir.)

    Genel olarak serbest rekabeti kapitaliz-min tekelci kapitalizme (emperyalizm) d-nmesiyle birlikte kuvvetler ayrl ilke-

    si deimez olarak kald lde, siyasalgcn yrtme organnda toplanmas a-balar ne gemeye balamtr.

    Devlet gcnn ve ekonomik g-revlerininalannn geniletilmesinin yan sra parlamenter kurumlarn et- kinliinin azalmasda grlr. OttoBauer yle diyordu: Emperyalizm, yasama gcnn yetkilerini yrtmegcnn lehine olarak azaltr.... Par-lamento merkezilemi monarilerinellerindeki gc istedikleri gibi kul-lanmalarn nlemek iin kapitalist s-nfn verdii mcadeleden dodu. Budurum ada dnemin ilk zamanla-rnn zelliiydi. Parlamentonun g-revi daima hkmet gcnn kulla-nmnn denetlenmesive kontrol edil- mesi olmutur. Bunun sonucu olarakparlamenter kurumlar, devletin zel-likle ekonomik alandaki grevlerininasgariye indirildii rekabeti kapita - lizm dnemlerinde glendiler veprestijlerinin en yksek noktasna vardlar... Emperyalizm dnemindekesin bir deiiklik olur... Parlamen-to gittike artan bir lde birbirin-

    den farkl snf ve gruplarn karlar-n temsil eden partilerin sava alan olur. Bir taraftan parlamentonunolumlu eylem gerekletirme kapa-sitesi azalrken, dier taraftan, uzak-taki topraklar ynetmeye, donanma ve ordularn faaliyetlerini dzenleme- ye ve karmak ve zor ekonomik so-runlar zmeye hazr ve yetenekliolan merkezi bir devleteolan gerek-sinme artar. Parlamento bu artlar al-tnda elinde bulundurduu ayrcalk-lar birbiri ardndan brakmak ve gz-leri nnde, genliinde iyi ve etkinbiimde mcadele verdii trde,merkezi ve denetlenmeyen bir gcnortaya kn seyretmek zorunda- dr.* (ab)

    Yasama organ ile yrtme organ ara-sndaki ilikilerin deimesi, o gne kadar-ki snflar aras uzlama abalarnn da so-nu olmutur. eitli snf ve tabakalarn tem-silcilerinin yer ald parlamento ve bunundenetiminde ve bundan kan hkmet (y-rtme organ) snflar arasndaki gler den-

    * Sweezy,ada Kapitalizmin Bunalm, s. 90.

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    10/36

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    11/36

    Mart-Nisan 2010 KURTULU CEPHES

    11

    tipik maddedir.)Fransada olduka uzun sren bu geli-

    me, dier kapitalist-emperyalist lkelerde,lkelerin zelliklerine ve kitlelerin bilin vergtlenme dzeyine bal olarak deiikevrelerden geerek gereklemitir. ABDde-ki gelimeyi bir yazar yle anlatyor:

    19. yzyln dengeli toplumundaekonomide kk-giriimci en nem-li eydi; siyasal hayatta ise kuvvet- ler ayrmnatam olarak uyuluyor veekonomi-politik alannda siyasal d-zenle ekonomik dzen birbiri kar-snda olduka bamsz bir durumdabulunuyordu. Geen yzyln Ameri-kan toplumunda kk-giriimcilerinher eye gc yetmese bile kendisi-nin iktidar dengesinin oluumundanemli bir yeri vard. Bugnk Ame-rikan toplumunda ise, kk-giriim-cilerin yerini, en nemli alanlardamerkezilemi bir avu irket alm;kuvvetler ayrmna dayanan siyasalhayatn yerine yrtme organnn s - tnlk kazandbir siyasal dzenegeilmi; yasama organna orta d-zeyde politikadan baka bir ey kal-

    mam; yasama organ soruturma ve denetleme yetkisini kullanrken,artk kendi inisiyatifinde olmayan si- yasetlerin izleyicisi durumuna indir-genmitir...* (ab)

    Trkiyede ise, Kurtulu Sava gnlerin-de yasama ve yrtme gc tmyle Mec-lise aittir. Babakandan Bakumandana ka-dar tm yrtme organlar meclis tarafn-dan seilir ve meclise kar sorumludurlar.Bu temelde Cumhuriyet Trkiyesi kuvvet-ler ay-rlna gre deil, kuvvetlerin birlii-ne gre kurulmutur. Ancak cumhuriyetinilanyla birlikte hazrlanan 1924 Anayasasy-la M. Kemalin ahsnda cumhurbakanna yasamann stnde bir g ve konum sa-lamtr. Bylece 1920-24 dneminde yasa-ma ve yrtme gcn elinde bulunduranMeclis, yetkilerinin byk blmn cum-hurbakanna devretmitir.

    M. Kemalin lmnden sonra cumhur-bakan seilen . nn dneminde (Millief dnemi, 1938-46) yrtme, yine yasamaorgan karsnda mutlak stnln koru-musa da, II. yeniden paylam savann so-

    na ermesiyle birlikte Amerikan emperyaliz-minin zorlamas sonucu yrtmenin gcazaltlm ve yasama organ (Meclis) gemidneme gre daha fazla g sahibi halinegetirilmitir. (1946 anayasa deiiklii)

    1950 seimlerinde DP, yeter, sz mille-tindir sloganlaryla seimleri kazanrken,ayn zamanda yasama organnn yrtmekarsndaki mutlak bir zaferinin ifadesi ol-mutur.

    Menderes hkmetiyle ibirliki burju- vazi/feodal egemen snflar ittifaknn iktida-ra gelmesiyle birlikte, yrtmenin glendi-rilmesi ve yasama organ karsnda bam-sz bir g haline dntrlmesi abalarbir kez daha younlamtr. Cumhuriyetinilk dneminden farkl olarak, yetkileri art-rlm ve glendirilmi yrtme gc, cum-hurbakanl yerine babakanlk olmutur.

    1954 ve 1957 seimlerini ak ara ka-zanan Menderes, giderek babakanlkta bir-letirilen ve glendirilen yrtme gcnmutlak bir g haline dntrmeye ynel-mitir. Bu dnemdeki anayasa tartmalar ve yeni anayasa hazrlklar, snrlandrlm ve yetkileri nemli lde elinden alnmolan yasama organnn (meclis), tmyle

    yrtmenin basit bir onay kurumu halinedntrlmesini amalamtr. Elitlerinounluu oluturduu CHPnin muhalefe-ti etkisiz kalm, arkllarn ounluuoluturduu yasama organ (meclis) kendi yetkilerini, kendi eliyle yrtmeye devret-meye balamtr.

    27 Mays darbesi, 1924 ve 1946 anaya-salarnn resmen tanmad kuvvetler ay-rln, zellikle de yasama ve yrtme or-ganlarnn dnda zerk kurulular (ana- yasa mahkemesi, zerk niversite ve zerkTRT vb.) oluturarak anayasal bir ilke hali-ne getirmitir. Seimlerde milli bakiye sis-teminin uygulanmasyla kuvvetler ayrldaha da glendirilmitir.

    1961 Anayasas, nfusun ounluunukendine yedeklemi olan ibirliki burjuva-zi/feodal egemen snflar ittifak karsnda,kk ve orta burjuvazinin liberal ve re-formcu kesimlerinin yasama ve yrtme or-ganlarnda gl bir biimde temsil edilme-sini salayan bir anayasa olmutur.

    1965-80 dnemi, ibirliki burjuvazininartan gcne paralel olarak siyasal yneti-mi bir btn olarak ele geirmeye yneldi-i bir dnemdir.* C. Wright Mills, ktidar Sekinleri, s. 359.

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    12/36

    KURTULU CEPHES Mart-Nisan 2010

    12

    Bu dnemde, bir yandan feodal kalnt-lar tasfiye edilmeye allrken, dier yan-dan ibirliki burjuvazinin karlarna uygunolarak yrtmenin yasama karsnda g-lendirilmesi abalar younlamtr. 12 Martdneminde 1961 anayasas lks ilan edi-lerek, kuvvetler ayrlna uygun oluturul-mu zerk yaplar etkisizletirilirken, bun-larn yetkileri yasama organna aktarlm-tr.

    Bylece bir yandan yrtmeyi glendir-mek iin giriimlerde bulunulurken, dier yandan yasama organnn yetkileri daha daartrlmtr. Bu eliik durumun temelindeise, ibirliki burjuvazinin feodal kalntlartasfiye etmek iin laik, reformcu, Atatrk- sloganlarla kk-burjuvaziyi yedekle-mek zorunda olmas yatar. Gelien devrim-ci mcadele karsnda, kk ve orta ser-maye kesimlerinin gl devlet ve istikrarbeklentisine girmesiyle, yrtmenin gc-nn mutlak bir g haline getirilmesi ynn-deki abalar younlatrlmtr.

    Bu elikiler ve atklar iinde 12 Eyllaskeri darbesi gereklemitir.

    1982 Anayasas, her ne kadar kuvvetlerayrln tanmsa da, cumhurbakannn

    yetkilerini artrarak yrtmenin glendiril-mesini salamtr. 12 Mart dneminde yet-kileri kstlanan zerk kurulular, yeleri-nin atanmas yoluyla, meclis yerine cum-hurbakanna balanmtr. Bylece 1961anayasasnn zerk kurulularnn yetkile-riyle glendirilmi cumhurbakanl balbana bir yrtme gc olarak ortaya k-mtr.

    1982 Anayasasyla cumhurbakanlnnbabakanlk karsnda gl bir yrtmegc olarak ortaya kmas, smrc snf-lar arasndaki tm siyasal mcadelelerincumhurbakanl kurumu evresinde orta- ya kmasna yol amtr.

    zal ve Demirelin cumhurbakan olu-lar kadar, Refah-DYP koalisyon hkmetin-de Erbakan cumhurbakan, Tansu illerbabakan forml de, A. Gl cumhurba-kan setirmek iin yaplan tm giriimlerde, gl bir yrtme gcne sahip olmaabalarnn rndr.

    Bir ka yl ncesine kadar AKPnin orta- ya att yeni ve sivil anayasa, 1982 Ana- yasasnn getirdii gl cumhurbakan ilegc azaltlm yasama organ karsnda,tm yrtme gcnn babakanlkta top-

    lanmas ve gcnn daha da artrlmas gi-riiminden baka bir ey deildi. Bugn ise,1982 Anayasasnn ruhuna uygun olarakcumhurbakannngc daha da artrlmak-tadr. Her ikisi de, 61 anayasasyla anaya-sal ilke haline getirilmi olan kuvvetlerayrlnn tmyle ortadan kaldrlmas-dr.

    Kuvvetler ayrl retisi, ne denli ege-menliin blnmlnn rnyse, o l-de snflar arasndaki g dengesinin du-rumuna bal olarak siyasal iktidarn payla-lmas zorunluluunun da bir rndr.

    Tm smrc snflarn AKPde birle-tii ve toplat bir dnemde, kk-burju- vazinin laik ve ulusalc orta ve sol kanad-nn siyasal ynetimden dlanmas o l-de kolaylamtr. Bugne kadar kuvvetlerayrl erevesinde siyasal ynetimde s-nrl da olsa yer alabilen bu kesimler, bugnsiyasal ynetimin tmyle dna itilmekte-dirler. Bu kesimler, yeni-smrgeciliin r-n olan orta ve hafif sanayinin elit perso-neli olarak belli bir ekonomik gce sahip-ken, bugn tketim ekonomisinin egemen-lii ve ticaretin stnl karsnda elitpersonel olma zelliklerini de yitirmiler-

    dir. Dolaysyla siyasal ynetimden dlan-maya kar direnebilecek gce ve niceliesahip olmadklarndan, dlanmlklarn en-gelleyebilecek tek g olarak orduyu gr-mektedirler.

    Yine de egemen snflarn smrc s-nflar ittifak olarak ortaya kt her yerde ve her durumda, yrtme gc, ittifakn ya-psna uygun olarak siyasal iktidarn payla-lmasnn zgn bir biimini oluturur. Bunedenle, smrc snflarn kar atma-laryla birlikte yrtme organnda balayan ve giderek tm topluma yaylan yeni at-malar beraberinde getirir. Bu atmalar, birkez daha kuvvetler ayrm doktrinini ana- yasal bir ilke haline dntrme potansiye-line sahip olsalar bile, geici zellie sahip-tir. Esas olan, burjuvazinin (kapitalist burju- vazi) egemenliinin, her durumda gl bir yrtmeye ihtiya duymasdr. lkemiz so-mutunda ifade edersek, ibirliki-tekelciburjuvazinin mutlak egemenlii de, tefeci-tccar sermayesinin evresinde oluturulansmrc snflar ittifak da, her durumdagl bir yrtmeye ihtiya duyar. Bu duru-mu engelleyecek tek olanak ise, alttakisnflarn siyasal mcadelesidir.

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    13/36

    Mart-Nisan 2010 KURTULU CEPHES

    1

    Anayasalar, tarihsel olarak, burjuvazininfeodalizme kar mcadelesinden domu-tur ve asl olarak burjuvazinin feodallerinkeyfi ynetimine son verme ve iktidar elegeirme ya da feodallerle paylama istemi-nin rndr. Byle bir anayasa, Jean-Jac-ques Rousseaunun toplumsal szlemeadn verdii ve znde smrc snflar arasndakiuzlamann (consensus) hukuk-sal metninden baka bir ey deildir.

    Bu biimde ortaya kan anayasa huku-ku, halk kitlelerinin, zellikle ii snfnnmcadelesiyle birlikte bir dizi deiiklie u-ramtr. Demokratik hak ve zgrlkler denilen anayasal ilkeler, hemen her du-rumda halk kitlelerinin iktidar mcadelesikarsnda egemen snflarn vermek zorun-da kaldklar dnlerin ifadesidir. Halk kit-lelerinin iktidar mcadelesinin rn olandemokratik hak ve zgrlkler, ayn za-manda kullanm sresini bitirmi olan kuvvetler ayrm doktrininin yeniden ana- yasal hukuk ilkesi haline dntrlmesinide beraberinde getirmitir.

    Ancak demokratik hak ve zgrlklerkadar kuvvetler ayrm ilkesi de gelien s-nf mcadelesinin rn olduu kadar, s-mrc snflar arasndaki verili bir g ili - kisininde rndr. Smrc snflar ara-sndaki gler dengesinde meydana gelenher deiim, kanlmaz olarak bu ilkelerdedeiiklikler yaplmasn gndeme getirmi-tir. Her gelien ve glenen smrc snf ve tabaka, kendi geliiminin nn aan vekendi gcne uygun olan bir anayasa tale-biyle ortaya kar. Dolaysyla da, snf iliki-lerinde belirgin dnmn olduu her d-

    nemde anayasa tartmalar gndemin ilksrasna ykselir. Bu tartmalar, gelien veglenen snfn kendi iktidarn srekli kl-ma isteminin bir rndr ve yrme gczerinden mutlak iktidar arayna denkder.

    Trkiyenin son elli yllk tarihi, devrim ve kar-devrimlerin tarihi olduu kadar, se-imleri ak ara kazanan dzen partileri-nin mutlak iktidar araylarnn da tarihi-

    dir.Bu tarih, 1950li yllarn sonunda AdnanMenderesin DP meclis grubunda milletve-killerine, Siz isterseniz hilafeti bile geri ge - tirebilirsiniz szleriyle balar.

    Adnan Menderes, Sleyman Demirel veTurgut zal, ak ara kazandklar seimzaferi ertesinde mutlak iktidar sahibi ol-mak iin anayasann deitirilmesinden szettiler. Ve gnmzde ise, Tayyip Erdoan ve mehteran takm, sivil anayasa dema-gojisiyle, 2003ten itibaren sk sk anayasa-nn deitirilmesinden, yeni bir anayasa-dan sz ettiler. yle ki, AKP, lkenin son el-li yllk tarihinde ilk kez, muktedir olmakiin kendisine uygun bir anayasa yapabilmekoullarna da sahiptir. Ancak bunu gerek-letirememi, ksmi anayasa deiiklikleriy-le yetinmek zorunda kalmtr. Bugn gn-deme getirilen anayasa deiiklii de,anayasann topyekn deitirilmesinin ola-nakl olmadnn AKP tarafndan kabul edil-mesinin rndr.

    Gndemdeki anayasa deiiklii tasa-rs ne kadar makyajlanm olursa olsun, AKPnin cumhurbakanl zerinden yarg- y denetime alma ve denetime alnm yar-

    Anayasa Referandumu ve Hesap

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    14/36

    KURTULU CEPHES Mart-Nisan 2010

    1

    g araclyla da devleti kendi istedii gibi ynetme abas olduu aktr.

    82 Anayasasnn, nl askeri darbe r-n anayasann cumhurbakannn yetkile-rini olaanst artran yar-bakanlk siste-mi, imdi yeni anayasa deiikliiyle da-ha da glendirilmek istenmektedir. Ne deolsa bugn cumhurbakanl AKPnin elin-dedir ve gelecek seimi kazanmas duru-munda (eer kazanrsa!) Tayyip Erdoanncumhurbakan olmas neredeyse kesin-dir.

    YK olaynda aka grld gibi, AKP, mutlak olarak kar olduunu ilan etti-i ve ortadan kaldrlmas gerektiini syle-dii kurumlar ele geirirdiikoullarda tmsylediklerini kolayca bir yana brakabilmi-tir. Bugn cumhurbakanlnn yetkilerinimutlak biimde artran yeni anayasa dei-iklii nerisiyle, dne kadar askeri darbern olarak tmyle deitirilmesi gerek-tiini ilan ettii 82 Anayasasnn ruhunu glendirmektenbaka bir ey yapmamak-tadr.

    Askeri darbe rn 82 Anayasasn top- yekn ortadan kaldrarak yeni bir anayasa yapma syleminden uzaklaan AKP, imdi

    82 Anayasasnn ruhuna uygun olarakcumhurbakannn yetkilerini daha da g-lendirmeye ynelirken, yeni bir anayasanngerektirdii consensus yerine, 82 Anaya-sasnn, bugn artk lm olan consen- susu zerinden kendisine meruiyet sala-maya ve muktedir olmaya almaktadr.Bu dnmn temelinde ise, rejim dei-iklii gerekletirilmedii srece, mevcutrejim iinde deien g ilikilerine balolarak iktidarlarn deimesinin (seimle!)kanlmaz olduunun idrakine varlmolmas yatar. Yaplan kamuoyu aratrmalar ve anket-ler, AKPnin yeniden iktidar olma olasl-nn giderek azaldn, hatta iktidar kaybet-mesinin neredeyse kanlmaz olduunu or-taya koymaktadr. Bu durumda, seim son-rasnda ortaya kacak olan yeni bir iktida-rn (rnein CHP-MHP koalisyonu gibi), herdurumda AKP iktidar tarafndan gerekle-tirilmi olan servetin el deitirmesini ye-niden deitirme ve AKP icraatlarnn he-sabn sorma olasl bulunmaktadr. tebu olaslk, yani servetin bir kez daha ye-niden datm ve hesap sorma olasl AKPyi yeni araylara yneltmitir.

    Bugn AKP, iktidar yitirme olasl kar-snda, gl cumhurbakanl makamaraclyla kendi yandalarnn servetini ve kendisini koruma abas iine girmitir.Son anayasa deiiklii tasars, cumhurba-kannn yetkilerini glendirerek, hkmetdzeyinde meydana gelecek deiimleridengelemeyi amalamaktadr. Tpk 82 Ana- yasasnn gerekelerinde ifade edildii gi-bi.

    Ancak tek ama bu deildir. AKPnin dier bir amac, anayasa refe-

    randumu araclyla toplumu kutuplatr-maktr.

    AKPnin mehteran takmnn zihniye-tine gre, yaplacak bir anayasa referandu-munda evet ve hayr oylar zerindentoplum ayracaktr. Evet oylar ounluk-ta olsa da, olmasa da, her durumda, AKPninbugn kamuoyu aratrmalarnda %30 ola-rak grnen oylarnn artmasna hizmetedeceini dnmektedirler. Eer anayasareferandumunda toplumun %30dan dahafazla kesimini evet etrafnda toplayabilir-lerse, bunu seimlerde oya dntrebile-ceklerini hesaplamaktadrlar.

    Eer anayasa referandumunda evet

    oylar fazla kar ve yarg kurumlar AKPninmutlak denetimi altna alnacak olursa, bukez, yargnn denetimi altnda yaplan se-imleri maniple etme olana da o kadarfazla olacaktr.

    Herkesin grebilecei gibi, AKPnin de-mokratik bir anayasa diye bir sorunu yok-tur, demokratikleme diye bir sorunu yok-tur. AKPnin tek sorunu, iktidar olmaktr, ik-tidarda kalmaktr. Bunu salayacak olan hertrl anayasa deiikliine de, anayasa re-ferandumuna da, seim yasas deiikliinede taraftardr. Ancak yeni seimleri yitirmeolasl gittike artmaktadr. Bu koullardaanayasa deiiklii yoluyla kendi konumu-nu glendirmeye, kayplarn olabildiinceazaltmaya abalamaktadr. Bir ke yazar-nn szyle, Grndklerinden daha tedir-gin, gsterdiklerinden daha az kendilerin-den eminler. Seimleri kaybettiklerinde, yani iktidar yitirdiklerinde kendilerindenintikam alnaca ve bu intikamn okiddetli olaca korkusu iindedirler. Bu ne-denle anayasa referandumuna drt elle sa-rlmaktadrlar.

    Evet, AKPnin yeni anayasa diye, de-mokratik anayasa diye ve hatta anayasa

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    15/36

    Mart-Nisan 2010 KURTULU CEPHES

    1

    deiiklii diye bir derdi yoktur. Onun b-tn derdi, iktidar yitirmemek ve yitirdii ko-ullarda da kendisinden intikam alnma-snn nn kesmektir. Anayasa referandu-muyla, her durumda kazanan olmann yo-lunu bulmaya almaktadrlar.

    Referandumda evet oylarnn oun-lukta olmas AKPye yeni bir drt yllk ikti-dar olana salayaca gibi, aznlkta olma-s da AKPnin azalan oylarn artrmaya hiz-met edecektir.

    Hesap budur.Bu hesap, 80lerin sonunda Turgut zal-

    n yapt hesabla byk lde benzetir.1987 genel seiminde ANAPn oylar

    %45,1den %36,3e dm ve 89 yerel se-imlerinde oylarn ancak %21,7sini alabil-mitir. 1991 genel seimlerinde DemirelinDYPsi birinci parti olurken, Turgut zaln ANAP %27 oyla ikinci olmu ve seim son-rasnda DYP-SHP koalisyonu kurularak se-kiz yllk ANAP iktidarna son verilmitir.

    e bu srete T. zal, 82 Anayasasnnyar-bakanlk sistemiyle cumhurbakan-na verilen geni yetkileri hesaba katarak1989 ylnda kendisini cumhurbakan se-tirmitir.

    zaln hesab, yar-bakanlk sistemiiinde yrtme zerinde gl bir konum-da bulunmak ve bu konum araclyla mu-halif parti hkmetlerinin icraatn dene-time almak eklinde olmutur. Tpk 82 Ana- yasasnn gerekesinde yazld gibi.

    Tayyip Erdoan ve mehteran takmnnmodeli olarak Turgut zal da, srekli ola-rak cumhurbakannn halk tarafndan se-ilmesini ve yar-bakanlk sistemindenbakanlk sistemine geilmesini savun-mutur. Sonuta ideal olann, Fransa tipigl cumhurbakan kiiliinde yar-ba-kanlk sistemi olduu noktasna gelmitir.

    Bylece T. zal, cumhurbakanl yet-kisiyle hkmetler zerinde etkin bir g ol-

    maya almtr. Ama realite farkl olmu-tur.

    Hereyde nce cumhurbakannn kii-liine balanan g, seimle iktidara ge-len babakann kiisel gc karsnda et-kin olabilmekten uzaktr. Demirelin baba-kanlyla birlikte bu realite ortaya km-tr.

    Dier yandan Turgut zal cumhurba-kanlna geerken ANAPn bana veliahtolarak Mesut Ylmaz brakmsa da, o daabisine kar muktedir olduunu gster-meye kalkm ve 91 seimlerini yitirerekde tmyle iktidardan uzaklamtr.

    Tm bu sreten ve realiteden TayyipErdoan ve mehteran takmnn kardders, olas cumhurbakan olarak TayyipErdoann yetkilerinin daha da glendir-mek ve veliaht olarak Abdullah Gl par-tinin bana geirmek olmaktadr.

    Ayrca, bugn AKP, 1987de Turgut zal-n yapt gibi, referandum silahn kullan-maya alrken, kendi saflarnda sklama- y da salamay hedeflemektedir.

    Grlecei gibi, AKPnin yeni anayasadeiiklii paketi ve bunun referandumagtrme kararll, anayasa deiiklii pa-

    ketinin ieriiyleilgili deildir. erik, okak biimde AKPnin yarg kurumlar ze-rinde egemenlik kurmasn amalamakta-dr. phesiz AKPnin byle bir amac var-dr, ancak bugnk anayasa deiikliinin ve referandumun birincil amac deildir. Ama, bir yandan kutuplama yaratarakden oylarn artrmak, dier yandan cum-hurbakannn yetkilerini artrarak yeni h-kmetlerin AKPden hesap sormalarnnnn kesmektir.

    Bu gerekler ortada dururken, anayasadeiikliinin maddelerini tartmak ya dadaha zgrlk bir anayasa talebini dilegetirmek, bu hesaba hizmet etmekten ba-ka bir sonu vermeyecektir.

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    16/36

    KURTULU CEPHES Mart-Nisan 2010

    1

    ki Yl nceki Gndem:Herkes Kendi ine Baksn![Yrtmenin Yargyla Kavgas]

    Son dnemde yksek mahkemelerin yaynladklar bildirilerle balayan AKP ile yarg arasndaki kavga, srekli deien l-ke gndeminde bir sreliine yer alarakbaka gndemlere yerini brakt. Yakn za-man iinde ayn kavgann tekrar gnde-min ilk srasna ykselecei de kesin gibi-dir.

    Kavgann taraflar, her ne kadar AKPile yksek yarg olarak ortaya ksa da,

    yksek yargnn yargya mdahale edili- yor ikayetleri erevesinde yrtme ile yarg arasndaki bir atmann rn ol-duu aktr. Bu yzden kavga, gler ay-rm doktrinine uygun olarak 12 Eyll d-neminde yrtme, yasama ve yarg gleriarasnda kurulmu olan nispi dengenin gi-derek bozulduu ve yrtmenin mutlakegemen olduu yeni bir dengenin kurulma- ya alldn sylemek yanl olmayacak-tr.

    Kavgaya yol aan, biimsel olarak y-rtme ve yasama gcnn, yani hkmet ve parlamentonun AKPnin mutlak deneti-mi altnda olmas, bu mutlak denetim altn-da AKPnin anti-laik amalarna ulamakiin yasama ve yrtme gcyle yapmayaaltklarnn bir engeli olarak yarg g-cn grmesidir.

    Bu grnt altnda, yrtme ile yarg ara-sndaki kavga, devlet aygtnn gler ay-rm doktrinine gre grevleri anayasacabelirlenmi iki erkinin arasnda bir ayrma ve atma halini almtr.

    phesiz AKP, lml islam sylemi al-tnda, ABD ve AB emperyalizminin icaze-tiyle, bir yandan emperyalizmin karlarna

    hizmet etmeye alrken, bir yandan dakendi islami anlayna uygun olarak top-lumsal ve siyasal dzende deiiklikler yap-maya almaktadr. Bu da, laik, sosyal birhukuk devleti olduu iddia edilen devletinkurumlar arasnda bir atmaya dn-mektedir.

    Tarihsel olarak feodalizmden kapitaliz-me gei srecinde, kraln ve aristokrasiningcn snrlamak amacyla burjuvazinin -

    karlarna denk den gler ayrm doktri-ni asndan bu kavga, yrtme (ve ya-sama) gcnn yarg gcne mdahalesieklinde grld gibi, yrtme gc (AKPhkmeti) tarafndan da yargnn yrtme- ye mdahalesi olarak grlmektedir.

    Tayyip Erdoan herkes kendi iine bak-sn diyerek, yrtme gcnn mutlak ol-duunu, yasama organnda AKPnin mutlakstnl ile hereyi yapmaya muktedir ol-duunu dnrken, yarg gc, bu mut-lak gn snrlandrlmas gerektiini sy-lemektedir.

    Yksek yarg organlarnn birbiri ard-na yaynladklar bildirilerde ifade edildii gi-bi, yrtmenin bylesine bir mutlak golarak hareket etmesi, gler ayrmna ay-kr ve bir gcn dier g zerinde mutlakbir egemenlik kurma abas olarak deer-lendirilmektedir.

    Kimileri iin bu durum ilkesel, yanigler ayrm doktrinine aykrdr; kimile-ri iin ise, globalleen dnya gereininbir gereidir.

    Yksek yarg ve hukukular birinci g-rten yana tutum alrken, AKP ve onu des-tekleyen liberaller ikinci grn ateli bir

    [Bu yaz, Mays-Haziran 2008 tarihli Kurtulu Cephesinin 103. saysnda yaynlanmtr.]

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    17/36

    Mart-Nisan 2010 KURTULU CEPHES

    1

    savunucusu olarak ortaya kmlardr.Dier yandan Anayasa Mahkemesinde

    AKPnin kapatlmas davas aldndan, AKPnin bu hali ve biimiyle varln srd-rp srdrmeyecei de, yarg erkinin alaca- karara balanmtr.

    fade ettiimiz gibi, gler ayrm dokt-rini, feodalizmden kapitalizme gei sre-cinde, 18. yzylda belirginlemi bir iktidarpaylamn ifade eder. Kraln ve aristokra-sinin, yasama, yrtme ve yarg gcn birbtn olarak elinde bulundurduu feodaldevlet aygt karsnda burjuvazinin iktidarpaylama abasnn rn olan bu doktrin,burjuvazinin iktidar ele geirdii her yerdebir yana itilmi ve yrtmenin gc srekliolarak glendirilmitir.

    Komnist Manifestoda ifade edildii gi-bi, devlet gc, tm burjuva snfnn ortakilerini yneten bir komiteden baka bir ey deildir.

    deal olan ve olmas gereken, yasama, yrtme ve yarg gcnn bir btn olarak ve birlikte burjuvazinin karlarna hizmetetmesi ve bu karlar azamiletirmek iinbirlikte ve uyumlu hareket etmesidir. Ancaktarihsel sre, burjuvazinin istedii gibi ge-

    limemitir. Burjuvaziyi bir glge gibi takipeden, onun mezar kazcs olan ii snfnnmcadeleleri, zellikle 1848 Devrimleri,1871 Paris Komn, 1917 Ekim Devrimi vedevrimler, burjuvaziyi istemeye istemeyegler ayrm doktrinini uygulamaya itmi-tir.

    Ayn ekilde smrc snflar arasnda-ki elikiler, zellikle de tekelci burjuvazi ilekk ve orta burjuvazi arasndaki eliki-ler, bir kez daha gler ayrm doktrinine uy-gun bir devlet yaps oluturulmasn gerek-li hale getirmitir.Bu zorlamalar ve gereklilikler, yrtmekarsnda yasamann belli bir zerklie sa-hip olmas eklinde yansmtr. Yarg gcise, yasama gcne bal olarak ekillendi-rilen bir g olduu iin, her durumda ya-sama gcnn yrtme karsndaki at-masnda, yasamann yannda yer alan birg olarak ortaya kmtr.

    Ancak parlamento seimlerinde mutlakstnle sahip olan partinin, hem yrtmegcn, hem de yasama gcn denetimaltna ald dnemlerde, bu gler ayrm ve zerklikler byk lde sona ermi ve yeniden g paylam mcadelelerine yol

    amtr. Yine de yeniden g paylam mcade-

    lesi, nce parlamento iinde, yani yasamagcnde, yrtmeye kar bir muhalefetlebirlikte ortaya kar. Yasama organnda azn-l oluturan muhalefet partileri, yrtmeyidenetleyen bir g olarak tanmlanan par-lamentonun (yasama organ) ilevini yitirdi-ini, saysal ounlukla hkmet partisi-nin sadece kendisinin temsil ettii kesimle-rin karlarnn azamiletirmesi iin urat-n, yani millet iinde ayrmclk yapt,dolaysyla herkes yasalar nnde eittirilkesinin inendiini vb. syleyerek, bu gpaylamnda taraf olur.

    Her lkenin kendi tarihsel koullarna, s-nf ilikilerine ve gler dengesine gre e-killenmi olan anayasal devlet gc, bug paylam mcadeleleri iinde ayrr,toplumu ynetemez hale gelir.

    Bu durumlarn skl ve atmann bo- yutlarna gre de, her g paylam mca-delesi sonrasnda yeni bir denge kurulur. Ye-ni denge, bir kez daha eski gler ayrmdoktrinine uygun olarak hukuki normlarasahip olur.

    lkemiz tarihinde 1950 sonrasnda ok

    partili dneme geile birlikte, yasama or-gannda ounluu oluturan partinin yrt-menin mutlak sahibi olarak ortaya kmasanayasal bir gereklilik olmutur. Genel oyadayal parlamenter sistemin bu gereklilii, yrtmenin gcn daha da artrma giriim-leriyle birlikte, nce parlamento iinde vedaha sonra parlamento dnda direnilekarlamtr. Menderes dneminde oldu-u gibi, 1965-71 arasnda Demirel hkmet-leri dneminde, T. zal dneminde ve ni-hayetinde AKP dneminde yrtmenin g-cn artrma giriimleri srekli bir atmaortam yaratmtr.

    Menderes dneminde olduu gibi, par-lamento d muhalefet, Menderesin ka-ra cbbeliler dedii niversite retim ye-leri ve niversite rencileri tarafndan tem-sil edilebildii gibi, 1965-71 dneminde ol-duu gibi, dorudan dzene kar toplum-sal muhalefet tarafndan da temsil edilebil-mitir.

    27 Mays, gler ayrm doktrinine uygunolarak yrtmenin gcnn snrlandrlma-sn hedeflemi ve 61 Anayasasyla da bu-nu hukuki bir ifadeye brndrmtr. 61 Anayasasnn yasama-yrtme ve yarg ara-

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    18/36

    KURTULU CEPHES Mart-Nisan 2010

    1

    snda paylalm olan kamu gcnn ya-nnda zerk kurumlar oluturarak, yasa-ma organnda saysal ounlua sahipolan bir hkmetin (yrtme) mutlak birg sahibi olmasnn nne gemeye al-mtr.

    61 Anayasas, bir bakma yasama ve y-rtme gcnn bir tek partinin denetimi al-tna girdii koullarda gler ayrmnnfarkl bir bileimini ortaya karmtr. TRT,niversiteler gibi zerk kurulularn yasa-ma ve yrtme gc karsndaki grecebamszlklar, bir sre sonra tm devlet ay-gtn denetim altna almaya alan ibirlik-i-tekelci burjuvazi ve emperyalizm ikilisi-nin nnde engel haline gelmilerdir. Bunedenle de, 12 Mart ve 12 Eyll askeri dar-belerinde yasama ve yrtme gcnn 61 Anayasasyla snrlandrlmasna son verendeiiklikler yaplmtr.

    82 Anayasas, belli llerde gler ay-rm doktrinini kabul eder grnmekle bir-likte, aka yrtme gcnn mutlak birg olmasn salayc maddelere sahiptir.Parlamento, yani yasama gc, her durum-da yrtmenin mutlak gcn snrlama yetkisine sahip deildir. zellikle cumhur-

    bakanna tannan yetkilerle yrtme gcikiye ayrlm ve hkmet ile cumhurbaka-n yrtmenin iki ayr paras haline getiril-mitir.

    Parlamentoda ortaya kacak bir oun-luk, ne denli hkmeti olutursa da, cum-hurbakan tarafndan temsil edilen yrt-me gc zerinde hibir etkiye sahip deil-dir.

    82 Anayasasnn kurduu bu denge,seimle ibana gelen hkmetin iktidarolmakla birlikte muktedir olamamasnndengesidir. Ve AKPnin anayasay deitire-bilecek saysal ounlua sahip olarak 2002seimlerinden zaferle kmas, tm budengeleri altst etmitir.

    12 Mart ve 12 Eyll mdahaleleriyle ya-sama ve yrtmenin dnda bir g olarakortaya kan zerk kurumlar var olmad-ndan, AKPnin yasama ve yrtme zerin-deki egemenlii, A. Gln cumhurbakanseilmesiyle 82 Anayasasnn ayrtrd iki-li yrtme gc zerinde egemenlie d-nmtr. 61 Anayasasnn yasama ve y-rtme dnda yrtme ilevine sahip birg olarak ortaya kard zerk kurum-lar var olmadndan, AKPnin bu mutlak

    egemenlii karsnda yarg ve silahl kuv- vetler dnda baka bir g mevcut deil-dir.

    Sorun, bir hkmetin, yasama ve yrt-menin anayasadan kaynaklanan glerinikullanp kullanmamas deildir. Sorun, ya-sama organnda mutlak ounlua sahipolan hkmetin, anayasada belirtilen g-ler dengesini deitirmeye kalkmasdr. Bukalkma karsnda, gler dengesinindeimesinden zarara urayacak olanlarnmuhalefeti, anayasal gler ayrm temelin-de sadece yarg gc olarak mevcuttur. l-kenin tarihsel zelliklerinden dolay da, si-lahl kuvvetler (ordu) de bir baka golarak ortaya kmakla birlikte, bu gcnanayasal gler ayrmnda bir yere sahip ol-mamas, meruiyet tartmasn da bera-berinde getirmektedir.

    Bugn yarg ile AKPnin kavgas, yalnbiimde AKPnin kapatlma davasnn birrn deil, 82 Anayasasyla ekillendiril-mi olan devlet yapsnn anayasal bir buna-lma girmesinin rndr.

    Yarg, hibir icra, yani yrtme gc-ne sahip deildir. 61 Anayasasnda yarg or-ganlarna tannm olan ksmi yrtme g-

    c bile 82 Anayasasyla ortadan kaldrlm-tr, yargnn yaptrm gc hemen hemenhi yoktur. Bu yzden, yargnn, ortaya -kan yeni durum karsnda muhalefeti, sa-dece yaptrm gcne sahip birbaka g-le birletii oranda, gler dengesinin yeni-den kurulmasnda etkin bir rol oynayabilir.Herkesin bildii gibi bu g de, silahl kuv- vetlerden baka bir ey deildir.

    Grld gibi, 82 Anayasas yasama ve yrtmenin bir ve btn olarak bir siyasalpartinin egemenlii altna girdii koullarda yargy bir g olarak ilevsiz hale getirdiigibi, bu durumu zecek askeri darbedenbaka bir seenek de ortaya karmamak-tadr.

    Bugn gelinen yer, A. Gln cumhur-bakan olmasyla birlikte 82 Anayasasnnikili yrtme gc ayrmnn iflas etmi ol-masdr.

    Bu yrtme gcnn ikili ayrmnn ifla-s, szcn tam anlamyla gler ayrmdoktrininin 82 Anayasasnda ekillendiril-mi biiminin iflasdr.

    Bu iflas ve bununla birlikte ortaya kanatmalar, bizim gibi demokratik devrimintamamlanmad, toplumun hareketli ve

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    19/36

    Mart-Nisan 2010 KURTULU CEPHES

    1

    akkan olduu lkelerde neredeyse onar yllk aralarla yinelenen anayasal bunalm-lara yol amaktadr.

    Gren gz, dnen akl iin herey aktr.

    82 Anayasas iflas etmitir. 82 Anayasa-snda biimsel olarak yer alan gler ayr-m doktrini iflas etmitir. Yargnn yrtme-nin mutlak gc karsnda hibir yaptrmgc, mutlak gc snrlandrc yetkisi mev-cut deildir. Yarg kurumlarnn gler ay-rm doktrinine yaptklar gndermeler ise,soyut hukuki laf kalabalndan baka birdeere sahip deildir.

    Byle bir atma ortamndan nasl k-

    laca ise, snf ilikilerine ve snflarn gc-ne baldr. Ancak alttakiler, bu atma-da bir taraf olmaktan ok, yrtmenin mut-lak gcnn oya dayal meruiyetini sa-layan bir ara durumundadr. Tm gelime,smrc snflar arasndaki g dengesi-nin nasl kurulacana baldr ve bu da si-lahl kuvvetlerin bu gler atmasnda ki-min yannda yer alacana gre biimlene-cektir. Silahl kuvvetler ise, emir komutazinciri iinde emperyalizme baml bir golduu iin, smrc snflar arasndakig atmasnn dengesi tmyle emper- yalizme, onun konjonktrel ve yerel kar-larna gre ekillenecektir.

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    20/36

    KURTULU CEPHES Mart-Nisan 2010

    20

    30 MART 1972KIZILDERE

    MAHR AYAN1946 Samsun

    SABAHATTN KURT1949 Geva

    SAFFET ALP1949 Kayseri

    CHAN ALPTEKN1947 Ardeen

    MER AYNA 1952 Dicle

    HDA ARIKAN1946 ivril

    NHAT YILMAZ1937 Fatsa

    AHMET ATASOY 1946 nye

    SNAN KAZIM ZDORU1949 arkla

    ERTAN SARUHAN1942 Fatsa

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    21/36

    Mart-Nisan 2010 KURTULU CEPHES

    21

    MR KARAMOLLAOLU

    30 OCAK 1955/AKADA 24 MART 1977/ANKARA

    1955 ylnda Malatyann Akada ilesinde dodu. 1971 ylnda Ankara Abidinpaa Lisesinde okurken devrimci mcadeleye bir sempatizan olarakkatld. 1974-75 dneminde SBF-BYYOda yksek renim genliinin akade-mik-demokratik mcadelesinde aktif olarak yer ald. 12 Mart sonras ilk -renci derneklerinden olan SBF-BYYO renci Derneinin kurulu almala-rna katld. Ayn dnemde ASTda oyuncu olarak da alan mr yolda, M.Gorkinin Ana ve B. Brechtin Carrar Anann Tfekleri oyunlarnn sergi-lenmesinde yer ald. 1975 bandan itibaren THKP-C/HD yesi olarak pro-fesyonel devrimci yaamna balad. lk grevi Ankaradaki legal kadrolarnsorumluluunu stlenmek oldu. Beylerderesinden sonra Ankara BlgeKomitesinde yer ald. 1976-Haziran Kararndan sonra Gney Anadolu ve Ha-tay blgesinde kadrolarn politik eitimleriyle grevlendirildi. Ayn yln Aralkaynda THKP-C/HD-Ankara Blge Yneticiliine atand. 1977 ylnda THKP-C/HDnn yeniden nc Savana balamasyla birlikte gerekletirilen 26Ocak Harektnda ynetici olarak yer ald. 1977 ubatnda Genel Komiteyeliine getirildi. Ankara ve Karadeniz Blgelerinin Merkez Yneticisi olarakehir ve kr gerillasnn stratejik rgtlenmesiyle grevlendirildi. 19 ubatHarektnn dzenlenmesinde grev ald.

    30 Mart Harektnn ilk gn, 24 Mart 1977de, Ankarada ehit dt.

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    22/36

    KURTULU CEPHES Mart-Nisan 2010

    22

    MEHMET YILDIRIM

    1957 Tokat doumlu ve kk-kyl bir ailenin ocuudur. lkokulu bitir-dikten sonra, stanbula gelerek, kk iyerlerinde ve krom kaplama ustasolarak, eitli fabrikalarda almtr. Fabrika iilii dneminde sendikal fa-aliyetlere katlm ve bu faaliyetler erevesinde Devrimci Salk- sendika-snda almalarn srdrmtr. Bu almalar srasnda rgtle ilikiye ge-mi ve 1978de sendikal almada rgt yesi olarak yer almtr. 1978 son-larnda profesyonel kadro olarak Bakrky evresinde rgtsel almalarakatlm ve ubat 1981de Genel Komite yesi olmutur. 15 Mart 1981deBahelievlerdeki atmada ehit dmtr.

    NHAT KURBAN

    1958 Kars doumlu olup, lise yllarnda Karsta THKP-C sempatizan ola-

    rak devrimci mcadeleyle tanmtr. 1977 iinde rgtsel iliki iine girmi ve ayn yl iinde rgt yesi olmutur. stanbul Hukuk Fakltesi rencisi ol-makla birlikte zamannn byk bir ksmn Karstaki rgtsel almalardageirmitir. 1979 ylnda bir silahl atmada yaralanmas zerine, bir sre r-gtsel almalarn dnda kalmsa da, 1980 ortalarnda Kars il yneticisi ola-rak atanmtr. ubat 1981de Genel Komite yesi olmu ve 15 Mart 1981deBahelievlerdeki atmada ehit dmtr.

    CEMALETTN DVENC

    1956 Tekirda doumlu olan yolda, kk-kyl bir ailenin oludur. Ai-lesinin stanbula tanmasndan sonra, ii olarak almaya balamtr. Dev-

    rimci mcadeleyle ilikisi, Bakrky evresindeki dernekler dzeyinde bala-m ve Halkevlerinde faaliyet srdrmtr. 1976dan itibaren rgtsel iliki- ye girmi ve 1977-78 dneminde Bakrky evresinde rgt yesi olarak a-lmtr. 1978 sonrasnda profeyonel kadro olarak almtr. 1980 Nisan ope-rasyonundan sonra, stanbul blgesinin yeniden dzenlenmesinde grev al-m ve pragmatik ve sa-ekonomist sapmaya kar mcadelede etkin bir rolstlenmitir. ubat 1981de, pragmatik sapma iindeki unsurlarn ihracndansonra Genel Komite yesi olmutur. 15 Mart 1981 gn, Bahelievlerdeki r-gt evinin dman glerince kuatlmas zerine, dier yoldayla birlik-te silahl atmaya girimi ve drt saatlik atma sonucunda, dier yol-dayla birlikte ehit dmtr.

    SLEYMAN AYDEMR 1957 Denizli doumlu olup, Adana ktisadi ve Ticari limler Akademisine

    girdikten sonra, devrimci mcadeleyle tanmtr. 1978 sonuna kadar ren-ci evresinde etkili olan DY ilikileri iinde faaliyette bulunmu ve DYye kar-, aktivizm sloganyla ortaya kan DS ile ksa bir sre ilikisi olmutur. DSninz olarak DYden farksz olduunu kendi z deneyimiyle gren Sleyman yol-da, 1979 ortalarnda Adana blgesinde rgt yesi olmu ve 1980de profes- yonel kadro olarak almaya balamtr. 12 Eyll 1980 tarihinde ihbarc tu-tum ve davranlarndan, her trl uyarya ramen vazgemeyen bir kiinincezalandrlmas eylemine katlm ve eylem sonras Serdar Soyerginle bir-likte dmann askeri birlikleri ile giritii atmada bir yzbay ldrm-tr. Bu olaydan sonra stanbul blgesinde grevlendirilmi ve 15 Mart 1981deBahelievlerdeki atmada ehit dmtr.

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    23/36

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    24/36

    KURTULU CEPHES Mart-Nisan 2010

    2

    sonrasnda yeniden balayan devrimci m-cadeleye kar da MHPli faist milisleri r-gtleyen, onlar silahlandran ve gereklieylemlere ynelten de MTtir.*

    Ayn ekilde, 1978 Mara katliamndaMTin rol ve yeri, ak ve nettir.

    Abdullah atldan Mehmet Ali Acayakadar nlsnden nszne kadar pek okfaist MT tarafndan angaje edilmi ve de-iik eylemlerde kullanlmtr.

    Asker ve polisten oluan kontr-gerillannbeyni, her zaman MT olmutur. Bunlarnoperasyonlar iin gerekli istihbarat da, ope-rasyon kararn da her zaman MT vermi-tir.

    MT, tm bu kar-devrimci faaliyetleri yannda, devletin i ilerine de mdahaleetmitir. nl Nejdet Uru raporu, MTinTSK iindeki atamalara ynelik dorudanoperasyonu olarak hazrlanm ve medyayaszdrlmtr.

    Bugn, darbe planlar medyaya ser- vis yaplrken, okyanus tesinden bile szedilirken, MTten hi sz edilmemesi bir di-zi soruyu da beraberinde getirmektedir.

    MT, milli devletin merkezi istihbarattekilat olarak, sivil ve asker unsurlardan

    oluur. Bu nitelii ile MT, emniyet ve orduistihbarat birimlerinin zerinde yer alan birat rgtdr. Kar ayaklanma strateji-si erevesinde merkezi istihbarat yeri-ne, operasyonel birliklerin kendi istihbarat-larn yerel olarak salamalar sz konusuolduu lde, MTin bu merkezi ve st d-zey istihbarat ilevi ikincil plana dmsede, tm yerel istihbaratlarn izlenmesi g-revini yerine getirmekten bir an bile uzak-lamamtr. Bu balamda MT, Jitemdenpolis istihbaratna kadar tm istihbarat bi-rimlerini sk biimde takip etmitir. Bu s-rete MT, belli bal silahl devrimci rgt-lere ynelik operasyonlar dndaki yereloperasyonlara katlmam, ama her durum-da bu operasyonlara ilikin faaliyetleri ya-kndan izlemitir.

    MTin asker ve sivillerden oluan yasal yaps, asker ve sivil devlet kurumlar iin-deki rgtll, tm devlet mekanizmasiindeki faaliyetleri izlemesini olanakl kl-

    maktadr. 1980lerde askeri istihbaratn mer-kezinin Deniz Kuvvetleri Komutanlnagemesiyle birlikte, MTin askeri persone-lini de denizcilerden oluturulmaya balan-mtr. Bu gelimenin bir sonucu olarak da,Erdek ve Ava adas MTin nemli karar-gahlarndan birisi haline gelmitir.**

    MTte grevli ya da MT ajan olarak an-gaje edilmi bir askeri personel, hereydennce MTe kar sorumludur ve hereydenok kendi kurumlar iindeki istihbarat faa-liyetleriyle grevlendirilir. te MTin bu ni-telii, askeri personeli araclyla TSK iin-de youn ve yaygn bir istihbarat a olu-turmasn salamtr.

    Bugn yanda medyaya szdrlan bel-geler, bizatihi MTte grevli askeri perso-nel tarafndan TSK iinde yrtlen istihba-rat faaliyetlerinden elde edilmi bilgilerdenolumaktadr. Genelkurmayn bilgi szdrl-mas karsndaki aresizlii de, MTin bualandaki faaliyetlerinin genilii ve gcylebalantldr.***

    Evet, bugn darbe planlar birbiri ard-na aklanrken, en demokrat ve en dar-be kart kiiler bile MTten sz etmemek-tedirler. Sz etmemeleri bir yana, bu bilgi

    szdrlmasna ilikin olarak MTin ad bileanlmamaktadr. Herkese dokunulmakta,ama MTe kimse dokunmamaktadr. Genel-kurmayn kozmik odalarna girilmekte,ama hi kimse MT arivine girmekten bilesz etmemektedir.

    AKPnin YK, TRTyi, brokrasiyi de-netime ald, giderek yargy denetime al-maya altndan sz edilirken, MT, her

    * 1974 sonrasnda MTin faist milisleri kulland-

    ilk operasyon, 8 Kasm 1974de ABD Dileri Baka-n Kissingerin Trkiyeye gelii srasnda olmutur.Kissingerin geldii gnn sabahnda faist milislerODT ve Hacettepe niversitesini igal etmilerdir.

    ** Askeri istihbarat faaliyetlerinin merkezinin de-niz kuvvetlerine gemesi yeni bir durum deildir. Tr-kiyede 1980 askeri darbesiyle birlikte gerekleen bugei, ABDnin deniz piyadelerinin cephe komutan-l erevesinde onlarca yldr yrtlmektedir. Sonolarak NATOnun dnm program erevesinde yrtlen almalarda terrizme kar mcadelededeniz istihbarat nemli bir yere sahiptir. Bu duru-mu stanbulda Genelkurmayn dzenledii KreselTerrizm ve Uluslararas birlii sempozyumda NA-TO Yksek Mttefik Dnm Komutan Stphane Abrial, Terristlerin takibinde ve istihbaratnda isedeniz kuvvetlerinin nemi giderek artyor. diyerek vurgulamtr.

    *** Mustafa Balbaya dnemin MT mstearenkal Atasagun tarafndan I. Ordunun darbe hazr-l iinde olduu bilgisi szdrlmtr. Ve yedi yl

    sonra I. Ordunun Balyoz darbe plan iki bavul iin-de yanda medyaya servis edilmitir. Darbe uzman-lar, bu iki olay arasnda balant kuramayacak ka-dar alklamtr.

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    25/36

    Mart-Nisan 2010 KURTULU CEPHES

    2

    zaman zenle bunlarn dnda tutulmutur.Bilinen en ak gereklerden birisi de, MT-in islamclar arasnda da rgtl olduu,onlar iinde de ajanlar bulunduudur.

    Bu olgularn yannda, MT ile CIA arasn-daki organik iliki gznne alndnda,milli istihbarat tekilatnn TSKya ynelikasimetrik psikolojik savan merkezinde yer aldn grmemek iin insann kr ol-mas gerekir.

    MTin lkemizdeki siyasal olaylar iin-deki rol aa kartlmad srece, TSKya ynelik asimetrik psikolojik savan kim-ler tarafndan yrtldn de aa kar-tlmas olanakl deildir. Ama bundan okdaha nemli olan ise, lkemizin yakn tari-hinde MTin oynad roln aa kartl-masdr. Grlen o ki, bu lkede hi kim-se dokunulmaz deildir, ama MTe doku-nabilecek hi kimse yoktur.

    Bugne kadar TSKya ynelik asimetrikpsikolojik savata AKPye stn hizmetler-de bulunan MT, nce mevcut mstearngrev sresini alt ay uzatarak dllendiril-mi ve imdi de bana AKPli bir mstearatanarak dllendirilmektedir. ANKA ajan-snn haberine gre, Mays aynda grev s-resi bitecek olan mstear Emre Tanerin yerine Dr. Hakan Fidan atanacaktr. Ancakdl bununla bitmemektedir. Asl dl,MTden daha nce ayrlan ya da uzaklat-rlan baz eski MT mensuplarnn yenidenaktif greve getirilmesidir.

    te hi kimse dokunulmaz deildirdenilen lkede dokunulmaz ve dokunula-maz MTin son durumu budur. Aktr ki,dokunulmaz ve dokunulamaz MT, gele-cekte yine arka planda en etkin unsur ola-rak lkenin siyasal geleceini etkilemeyedevam edecektir.

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    26/36

    KURTULU CEPHES Mart-Nisan 2010

    2

    nce insanlarn pratik faaliyetinin rnolan ve somut gereklii kavramalarna hiz-met eden kavramlarn* ierikleri boaltld.Bu kavramlar, kimi zaman post-kapita-lizm, kimi zaman yapsalclk, kimi za-man da sivil toplumculuk sylemleriyleieriklerinden arndrld ve sradan, aleladeszckler haline dntrld. Ardndanyeni kavramlar icat edildi ve ierii bo-altlm kavramlarn yerine ikame edildi.

    rnein, 1982 bankerzedelie yol aanmevduat sertifikas kavram unutturulur-ken, repo piyasaya srld. Mevduatsertifikasyla dolandrlm ve byk aclarekmi bir toplum, ne olduunu bilmedii,ama mevduat sertifikasnn dier ifadesiolan repo kavramyla tantrld. Byle-ce 1982de yaanlarak renilmi olan ger-ekler kolayca ie yaramaz hale getirildi,mevduat sertifikasndan zarar grmolan yz binlerce insan, bir kez daha varlk-larn repoya yatrdlar. Ve bilindii gibi,2001 kriziyle birlikte repoya yatrlan var-

    Eski DGMler:zel Yetkili Mahkemeler ve Savclar

    lklar da byk lde buharlat. Ayn ey, devrim kavramnn bana gel-

    di. Her ayrks durum, her farkllk devrimolarak tanmland. Toplumsal devrim kavra-m da, bu ieriksizlikle birlikte anlamn yi-tirdi. Artk her nne gelen devrimden szedebilir oldu ve herkes devrimci kesildi.Deimeyen tek ey deiimdir denilerek,dneklik, ihanet, ilkesizlik ba tac edildi.

    Benzer durum hukuk alannda da ger-

    ekletirildi. Ecevitin zletirme anlayerevesinde ceza yasas, ceza muhakemeusul yasas Trkeletirildi. AB reformla-r ad altnda medeni kanun, ceza kanunu,gnlk yaamda yasa haline dntr-lrken, bildik ve allagelen hukuksal kav-ramlarn yerine yepyeni kavramlar tretil-di.

    te bu tretilmi kavramlardan birisi de,zel yetkili savclar ve zel yetkili mah-kemeler oldu.

    Daha dne kadar DGMler, yaniDevletGvenlik Mahkemelerivard. Kanunla be-lirlenmi grevleri, devlet gvenliine y-nelik sular yarglamak olarak tanmlanm-t. Eski ceza yasasnn 125. (blclk), 141-142. (komnist propaganda ve rgtlenme),146. (anayasal dzeni deitirmeye teeb-bs), 159. (devletin manevi ahsiyetine ha-karet), 168-169. (devlete kar silahl etekurmak) maddeleri, bir btn olarak dev-let aleyhine ilenmi crmler DGMleringrev alan olarak belirlenmiti.

    Kanun koyucuya, yani yasama organ-na gre, DGMlerin ihdas edilmesinin te-mel nedeni, skynetim dnemleri dndadevlet gvenliine ynelik eylemleri yarg-

    * Bilimsel olarak kavram, nesnel gerekliin in-san beyninde yansma biimidir. Dolaysyla, kullan-lan kavramlar, ayn zamanda kiinin ya da ortaya ko-nulan dncenin nesnel gereklii nasl kavradn,algladn ortaya koyar. Bu yzden, her dnya gr- ya da siyasal gr, kendi kavrayn belli kavram-larla, kavramlar dizgesi ile ortaya koyar. Ne anlamageldii ve neyi ifade ettii belirlenmi szckler, by-lece belli bir grn ifade edilmesinin temel arala-r durumundadr ve bu yolla kavram haline gelirler.Tanmlanmam ve her istenildiinde deiik anlam-

    lara sokulabilen kavramlar, kanlmaz olarak belirsiz-lii ortaya karr ve bu tr kavramlarla ortaya konu-lan gr ve dnce her yne ekilebilir bir nitelikkazanr.

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    27/36

    Mart-Nisan 2010 KURTULU CEPHES

    2

    lamak iin sivil bir uzmanlk mahkemesi-nin gerekli olduuydu. 1973 ylnda, yani 12Mart srecinin sonuna doru kurulan DGM-ler, 1975 ylnda Anayasa Mahkemesinin ip-tal kararyla ortadan kalkm ve devlet aley-hine ilenen sular, sivil mahkemelerde5. Ar Ceza Mahkemelerinde grlmeyebaland. DGMlerin bu ilk sivilleme ha-reketinde, DGM yarglar, zellikle DGMsavclar dorudan yeni oluturulan mahke-melere atanmlard.

    DGMlerin yeniden kurulmas ise, 12 Ey-ll dneminde olmutur. 1983 ylnda kar-tlan Kenan Evren yasasyla DGMler yeni-den kurulmu ve anayasal bir kurum hali-ne getirilmitir.

    2004 ylna kadar aralksz yirmi bir yl fa-aliyet gsteren DGMler, AB uyum yasalarerevesinde deitirilmi ve yerine zel yetkili ar ceza mahkemeleri oluturul-mutur. Bu zel yetkili mahkemelerde g-rev yapan savclar da, yani DGM savclar dazel yetkili savc olarak tanmlanmtr.

    Bu yeni mahkemeler, Adana, Ankara,Diyarbakr, Erzurum, stanbul, zmir, Malat- ya ve Van illerinde, yani DGMlerin bulundu-u illerde kurulmutur.

    zel yetkili mahkemelerin zel hk-m ise, Terrle Mcadele Kanununun ta-nk koruma tedbirleri balkl 20. maddesihkmlerinin, bu yasayla grevlendirilecekar ceza mahkemesi bakan ve yeleri ilebu mahkemelerin grev alann giren su-

    lar soruturmak ve kovuturmakla grevlicumhuriyet savclar hakknda da uygulana-ca hkmdr. Olayn en ilgin taraf ise,27 Aralk 2007 tarihinde AKP tarafndan zelbir Tank Koruma Kanunu kartlmasdr.Bylece zel yetkili mahkemeler ve savc-lar, Ergenekon operasyonlarnn banda yeni tank koruma kanunu erevesindegvenceye alnmtr. Bu ekilde, gerektiin-de estetik ameliyat olarak yzn bile de-itirebilecek zel yetkili savclar ortayasalnd.

    Bugn gndemde olan zel yetkili sav-clar, DGM savclarnn ad deitirilmigncel halidirler ve zel yetkili mahkeme-ler de DGMlerin yeni kavramsal tanm-drlar.

    Bu kavramsal deiiklikle DGMlerekar olumu olan kamuoyunun tepkisi pa-sifize edilmi ve DGMler konusundaki ka-muoyunun yargs ortadan kaldrlmtr.Bylece toplum, yllarca yaayarak rendi-i DGMlere ilikin bilgileri unutmutur.imdi yeni kavramlar erevesinde ve ye-niden zel yetkili mahkemeler ve savc-larn nasl DGMlerin basit bir devam oldu-unu renme srecini yaamaktadr. Bir

    baka ifadeyle, kavramsal deiikliklerletoplumun tarihsel srete rendikleri an-lamszlatrlm ve tarih bilinci yok edilmi-tir. Bir kez daha yaanlarak ve bedel de-nilerek, bilinen eyler yeniden renilecek-tir.

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    28/36

    KURTULU CEPHES Mart-Nisan 2010

    2

    Komunun Krizi

    Yunanistann Kamu D Borcu

    Toplam Bor(Milyar )

    GSYHyaOran (%)

    1997 114,9 97

    1998 115,7 951999 122,3 942000 141,0 1032001 151,9 1042002 159,2 1022003 168,0 972004 183,2 992005 195,4 1002006 204,4 972007 216,4 962008 237,2 992009 298,5 113

    1980de balayan ve 1995de Brezilyannkurtuluuyla birlikte IMF tarafndan sonaerdii ilan edilen dnya bor krizi imdi yeniden hortlam grnyor. Ancak bu kezbor krizine giren Avrupann euro bl-gesi oldu.

    Yunanistanda genel seimleri Yorgo Pa-panderunun kazanmasndan sonra patla- yan (ya da patlatlan) bor krizi, kimiekonomistlerin szyle euroyu sallamaya

    balad. Aklanan 2009 verilerine gre, Yunanis-tann kamu d bor stoku 298,5 milyareuroya (420 milyar dolar) ulamtr. Bubor miktar Yunanistann GSYHnn (356,7

    milyar dolar) %113ne denk derken, bt-e a da GSYHnn %13n oluturmak-tadr. Bu iki veri, Yunanistann kar karyaolduu ekonomik sorunlarn boyutlarn gs-termeye yeterlidir. Ancak bu ekonomik so-runlar, yaln biimde piyasalarn (borsalar)ini-klaryla deil, dorudan d borla-rn evrilemez hale gelmesinin ifadesi-dir.

    Yunanistan, AB yesi olduu iin, d

    borlarn evrilebilirlii, yani d bor faizle-rinin ve ana paralarnn denmesi ve yeniborlanmaya gidilmesi, tmyle AB lkele-rine, zel olarak da Fransa ve Almanyayabal olarak yllarca srmtr. 2000 kriziy-le birlikte Fransa ve Almanyann iine gir-dii finansal darboaz ve ardndan 2007mortgage kriziyle balayan finans krizi,her eyden nce batk krediler sorununune karm ve trev aralarla tretilmibalonlarn patlamasna yol amtr. Bu du-rumda Almanya ve Fransa, Yunanistann ar-tan d borlanmasn evirebilir halde tut-mak iin yapabileceklerinin snrna ula-mlardr. AB yaps iinde 2008e kadar dborlarn evirebilen Yunanistan, bu ta-rihten itibaren eviremez duruma d-mtr.

    Mortgage kriziyle birlikte dnya kredihacmindeki ve dnya ticaretindeki daralma,tm lkeler gibi Yunanistan da etkilemi-tir. 2008 sonunda teknik olarak resesyonagiren Yunanistan, AB yaps iinde zel ola-rak desteklenen tarm rnleri ihracatndanemli gerileme yaamtr. Tmyle AB pa-zarna gre yaplandrlm olan Yunanistantarm retimi, AB pazarndaki daralmayla

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    29/36

    Mart-Nisan 2010 KURTULU CEPHES

    2* Gereki kur politikasnn ya da devalasyo-

    birlikte %50ler dzeyinde azalmtr. Bu da, Yunanistann ihracat gelirlerinin azalmasdemek olduundan, d borlarn ksmenihracat gelirleriyle evrilebilirliini de ola-naksz hale getirmitir.

    Bugn medyaya yanstld gibi, Yuna-nistan krizi hi de beklenmedik ve bilin-meyen bir olay deildir. Yunanistann dbor stoku verilerine bakldnda grlece-i gibi, 1995 ylndan itibaren Yunanistannd borlanmas GSYHnn %100ne eitdzeyde gereklemitir. 2000 ve 2008 krizdnemlerinde bu oran %100 amtr.

    Bu bilinen geree ramen, Yunanistannbor krizi beklenmedik bir olay gibi sunul-mutur.

    Sorun, Yunanistann birden bire borkrizine girmesi deildir. Sz konusu olan, ABnin, zellikle de Almanya ve Fransann2008 kriziyle birlikte kendi finans kurulula-rnn iine girdii iflas sreci ve onlar kur-tarmak iin yaplan mdahalelerdir. Bu m-dahaleler, Almanya ve Fransann kredi ka-pasitesini byk lde daraltmtr. Bu da-ralma nedeniyle de, artk Yunanistann GS- YHnn %100leri seviyesinde seyreden dborlanmasn finanse edemez hale gelmi-

    lerdir. Artk i Yunanistann bana kalm-tr.D borlarn Almanya ve Fransa tarafn-

    dan finanse edilemedii ve edilmek isten-medii bir dnemde, Yunanistann borla-rn evirebilmek iin istikrar tedbirleriuygulamaktan baka seenei yoktur. Ve Yu-nanllarn da, Trkiye insanlarnn da ok iyibildii gibi, bu istikrar tedbirleri, ekonomi-nin ynetiminin IMFnin eline gemesiyleuygulanacak olan IMF istikrar paketindenbaka bir ey deildir.

    stikrar tedbirleri, IMFnin klasik ree-tesinde yazldr.1) Bte an kapatmak: Maa ve c-

    retlerin dondurulmas, kamu harcamalar-nn kslmas (zellikle memurlarn saysnnazaltlmas), verimsiz kamu kurulularnntasfiyesi, vergi gelirlerinin artrlmas (zel-likle ve ilk planda kdv oranlarnn ykseltil-mesi) vb. tedbirler alnmas.

    2) D borlarn denmesi ya da evrile-bilir hale gelmesi: hracatn artrlmas ama-cyla gereki kur uygulamasna gidilme-si, yani devalasyon yaplmas.*

    3) Yeni ve taze para bulunmas: Kamukurulularnn zelletirilmesi, dorudansermaye yatrmlarnn daha fazla tevikedilmesi.

    IMF patentli bu istikrar tedbirleri sonu-cunda, reel cretler decek, kk ve or-ta sermaye kesimleri byk lde iflasasrklenecek, yani mlkszletirilecektir.

    Btn bu sonular, istikrar tedbirlerininuyguland tm lkelerde halk kitleleri ta-rafndan ok iyi bilinen sonulardr. Ana so-run, halk kitlelerinin bu yoksullamay vemlkszlemeyi ne kadar kabul edecekle-ri, yani ne oranda direnecekleri sorunudur.Latin-Amerika lkelerinde olduu gibi ve l-kemizde de 24 Ocak Kararlar sonrasndagrld gibi, bu istikrar tedbirlerinin si- vil iktidar koullarnda uygulanmas nere-deyse olanakszdr. te bu yzden, Yunanis-tann kar karya olduu ana sorun, borkrizini amak iin klasik istikrar tedbir-lerinin nasl uygulanaca deil, bu uygula-maya kar Yunan halknn direniinin naslengelleneceidir.

    Bugn, solcu PASOK iktidar, Yunanhalknn istikrar tedbirlerine kar direnii-ni pasifize etmenin arac durumundadr. Bu-

    nu baarabildii oranda PASOK bir sre da-ha iktidarda kalabilecektir. Ama baaramaz-sa? te Yunanistandaki krizin en yaamsalsorunu ve sorusu budur.

    Bu sorunun yant da, ABnin ne kadardemokrasi ittifak, uygarlk projesi oldu-unun da yant olacaktr.

    Yunanistann iinde bulunduu borkrizinden kan dersler de vardr.

    Bu derslerin en nemlisi,Goldman Sacsn rettii dviz ticareti yoluyla, biz-deki ifadesiyle net hata/noksan kalemin-de oynamalar yaparak devlet btesine ekfinansman salanmasdr.

    kinci ders ise, net hata/noksan ka-lemi zerinde yaplan oynamalarn bir sre-liine ekonominin durumunu maskeleme- ye hizmet etse de, her durumda piyasaaktrleri ve IMF tarafndan yakndan izlen-

    nun euro nedeniyle ulusal lekte gerekletirile-meyecei ileri srlebilir. Bu tmyle euroya ilikinefsanelerden birisidir. Bugn Papandreu hkmetiikili para sistemi kullanacan aklamtr. Buna g-re, lke iinde euro para birimi olarak kullanlmayadevam edilirken, d ticarette, zellikle Balkan lke-leriyle olan ticarette devale edilmi drahmi kullan-lacaktr.

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    30/36

    KURTULU CEPHES Mart-Nisan 2010

    0

    dii ve bilindiidir.Tayyip Erdoan ve mehteran takmnn

    IMF ile aylarca srdrdkleri grmelerinsona erdirilmesi, bu iki ders asndandeerlendirilmek zorundadr. Olas bir IMFanlamas sonucunda net hata/noksan ka-lemi zerinden yaplan maskeleme sonaerdirileceinden ve birden bor krizi pat-lak vereceinden IMFyle anlama yapla-mam ve seim sonrasna ertelenmitir. Buerteleme, Tayyip Erdoan ve mehteran ta-kmnn baarl mzakereleri sonucundadeil, IMFnin Yunanistan kriziyle birlikteblgedeki ikinci bir krizi kaldramayacaiin gereklememitir.

    Tayyip Erdoann anayasa deiikliineilikin syledii szle ifade edersek, AKP ik-tidar, tan atna sadece elini deil, gvde-sini koymutur. Olas 2011 seimlerini ka-zand takdirde, IMFnin istikrar tedbirle-ri en sert biimde uygulanaca phesiz-dir. TKin makyajlayarak aklad sonbyme verileri de, bu durdumun ne kadarkanlmaz olduunu ortaya koymaktadr.

    TKin ekonominin %4,7 kldneilikin aklamann ardndan, Trkiye eko-

    nomisinin, %2 klen batma noktasnda-ki Yunanistandan daha kt olduu yo-rumlar yaplmtr.

    Trkiye ekonomisinin Yunanistandandaha kt olmas yannda, Goldman Sa-cs-vari bir maskeleme operasyonuyla ne-lerin gizlendii ve st rtld henz net-lememitir. zellikle net hata/noksan ka-leminde grnen olaanst dviz girileri-nin kaynaklar ve bedeli bilinmemektedir.Sylenen sadece, net hata/noksan kalemi yoluyla lkeye olaanst dviz girii yapl-d ynndedir. Bu giriin gerek olup ol-mad bilinmedii gibi, gerek ise, karl-nda nelerin verildii bilinmemektedir.

    Bugn iin IMF ve ABD, AKPnin zor du-ruma dmesini istememektedir. Takiyyeci-lie alm bir siyasal akm iin de, yalansylemek hi de allmadk bir durum de-ildir. Resmi aklamaya gre ekonomisi%4,7 klm bir lkenin babakan halakrizin teet getiinden sz edebilmek-tedir.

    Bu durumun yakn gelecekte nelere yolaacan anlayabilmek iin Yunanistan r-neine bakmak yeterlidir.

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    31/36

    Mart-Nisan 2010 KURTULU CEPHES

    1

    Belli bir kesimin herkesi dinledii ve din-lemeden elde ettii bilgileri yanda med- yaya servis ettii bir yasadlk dnemin-de yaanyor.

    Kimi durumlarda yasal ifadelerle, or-tam dinlemesi ya da teknik takip ad ve-rilen bu yasad dinlemeler ylesi boyutla-ra ulamtr ki, bir mahkeme kararyla lkeapndaki tm telefonlarn dinlenmesi ola-nakl hale getirilmitir. Babakanla balolarak AKP tarafndan kurulan TB (Teleko-mnikasyon letiim Bakanl) ise, mah-keme kararna bile gereksinme duymaks-zn her trl iletiim faaliyetlerini izleyebil-mektedir.

    Daha dne kadar telefon vb. iletiiminMT tarafndan gizlice dinlenmesi sz ko-nusuyken, bugn ad bilinen ve bilinmeyenpek ok kurum ve kurulu MTin ilerini ya-par hale gelmitir.

    Bu yasal grnml yasad dinlemele-rin en byk icraat ise, herkesin bildii gi-bi Ergenekon davas olmutur.

    Dne kadar MTin gizli dinlemelerle,muhbirlerle ve ajan-provokatrler aracly-

    Ayakl Jammer (Frekans Kartrc) ve Ecel

    Jammerl Ahmet HocaVaaz verirken yannda sinyal kesici jammer cihaznn bulun-

    mas dikkatlerden kamad.Cppeli Ahmet Hoca olarak bilinen smailaa Cemaatinin

    nde gelen isimlerinden Ahmet Mahmut nl, Sakaryann Sa-panca ilesinde Gnl Bahesi lim Kltr Hizmet Derneinindzenledii etkinlie katld. Salonun giriinde Sapanca Emni-yet Mdrlne bal ekipler st aramas yaparken, nlnn,vaaz verdii srada yannda sinyal kesici jammer cihaznn bu-lunmas dikkatlerden kamad. Cppeli Ahmet Hoca kendisinegsterilen ilgiden ve youn katlmdan memnun olduunu sy-ledi. (Cumhuriyet )

    Babakan Recep Tayyip Erdoann 11 Martta deprem bl-gesi Elaza yapt ziyarette kameralara yansyan ayakl jam-mer grnts Trkiye iin bir ilki oluturdu.Tayyip Erdoanadm adm takip eden JAMMER, 500 metrekaredeki tm cep te-lefonlarn ulalamaz yapt. (Milliyet )

    la elde ettii bilgilerle rgt operasyonla-r yaplr ve yzlerce kiiye MT raporlarnadayanarak dava alrd. Bugn ise, kaynabelli olmayan dinlemelerle herkesu gzal-tna alma ve tutuklama olana ele geiril-mitir.

    AKP ya da ak ifadesiyle laiklik kar-t kesimler, yllarca kendilerini fileyenle-ri filerken, madur imam-hatiplilerin ye-ni i alan olan telekomnikasyon irket-leri de herkesi izlemekte ve dinlemekte-dir.

    2007nin sonlar ile 2008in balarnda Er-genekon operasyonlarnn hazrlklarna ba-lanld dnemde madur imam-hatiplile-rin telekomnikasyon irketleri, bir yan-dan ortam dinlemesine ilikin yeni teknikaralar lkeye ithal ederken, dier yandanda yandalarn dinlenmesini nlemek iinkar-dinleme aralarn ithal etmilerdir.thal edilen rnlerin iinde en popler ola-n ise, jammer denilen sinyal kartrclarolmutur.

    Savunma sanayi kapsamnda giderekgelien ve byyen jammer ithalatlar,

  • 8/9/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 114, Mart-Nisan 2010

    32/36

    KURTULU CEPHES Mart-Nisan 2010

    2

    ilk elden pazarladklar ortam dinlemearalaryla hizmet sunmular ve ardndanhizmet sunduklar kesimleri ayn aralarakar korumak amacyla kar-dinlemearalarn pazarlamlardr.

    Savunma sanayi kapsamnda olduuiin bu irketlere ilikin bilgiler zenle giz-lenmesine karn, 4-5 irketin (ki okluk li-mited irkettir) bu alanda faaliyet gsterdi-i bilinmektedir. lerinden biri (ATEL) di-erlerini sollayarak, ayakl jammerleri sa-ta sunmutur. Ve Tayyip Erdoann Elazdepremi blgesine yapt ziyarette ayak-l jammerler basna yansmtr.

    Bylece dinleyenlerin dinlendii, din-lenenlerin dinleyenleri dinledii ve bura-dan elde edilen bilgi ve belgelerle cezadavalarnn ald bir dneme girilmitir.Kimilerinin tanmyla dinlenme ve dinlemeparanoyas toplumun her kesimine yayl-mtr.

    zel yasalar kartlmam olmasna ra-men, anayasada yazl temel hak ve zgr-lklere ilikin deiiklik yaplmamken,haberleme zgrl anayasal gvencealtnda bulunurken, ailenin ve zel yaa-mn korunmas anayasa ilkesi olarak varl-

    n srdrrken, yasad dinlemeler yasalhale gelmitir. Bu yasad-yasallk iindetm hak ve zgrlkler, teknolojinin ko-layca ortadan kaldrabildii basit szcklerhaline dnmtr.

    Bu durumun demokrasiyle badamad-n, demokratik hak ve zgrlkleri snr-landrdn syleyenler ise, yasad bir e- yiniz yoksa dinlenmekten neye korkasnzki denilerek susturulmutur.

    te bu demagojiyle ayakl jammerlersahneye km ve Tayyip Erdoan admadm izlemitir. phesiz Tayyip Erdoan,dinlenmeye kar deil (ne de olsa kosko-ca babakan, korkacak bir eyi yoktur!),uzaktan kumandal suikaste kar korun-mak iin ayakl jammer kullanmtr. Bun-dan kimsenin phesi olamaz!

    Ama korkunun da Ecele de faydas yok-tur!*

    Dinlenenler kadar dinleyenleri de saranbu korku atmosferinde, ne demokrasiden,ne demokratik hak ve zgrlklerden szetmek olanakldr. Bu korku atmosferinde yaplabilecek tek ey, savamaktr, diren-mektir. Ama savaabilmek iin, direnebil-mek iin rgtl olunmas gerektii de ak-tr. Tek bana bireylerin (ki bunlarn kk-burjuva aydn olmalar fazlaca nemli de-ildir) direnebilmesi, ancak rgtl bir m-cadelenin varl koullarnda geerlidir. Bu-gn byle bir rgtl mcadele, elle tutu-lur, somut ve maddi bir g olarak mevcutdeildir. Kanlmaz olarak, rgtl mca-dele ne kadar gerekli ve zorunlu olursa ol-sun, bireysel korkular ve kalar, ayn za-manda bu rgtlln de engeli durumun-dadr.

    Korkuyu yaratan sadece islamclarn jammerleri deildir. Korkuyu yaratanlar,12 Eyll terrn byten ve abartan, yenikuaklar bu terr edebiyatyla korkutansolculardr; soyut gelecek iin somut bu-gnden vazgememekten sz edenlerdir ve globalizm sylemiyle perspektiflerini yitiren aydnlardr.

    * Ergenekon operasyonlarnn arifesinde bu kor-ku ortamnn ilk iaretlerini Fazl Sayn tepkisindegrmek olanakldr. FazIl Say lkeyi terk etmekten

    sz ettiinde byk bir tepkiyle karlat. Aradan ge-en zaman korkularn daha da bydne ve gi-derek pek ok lml insanlar da kapsadna tank-lk etti. Jammerler, ayakl jammerler oaldka kor-

    ku da oald, byd ve yayld. Merak etmeyin or-du var sz giderek etkisini yitirdike, korku dahada byd ve yayld.

    Bu ayakl jammerler lkesini terk etmektensz eden son kii ise, Ece Temelkuran oldu. Yenitransfer olduu Habertrk gazetesinde 27 Mart gn-k yazsnda yle yazyor:

    Bir yazarn evi var mdr? Bir yazarn kade-ri doduu topran kaderine bal mdr, olma-l mdr? Gitme imkn varsa ve memleket se-nin hayatn gerekletirmeni engelleyen birenayilik dneminden geiyorsa gitme hakkn var mdr? Bu ihanet midir? nsan lkesini terketmek ile kendine ihanet etmek arasnda birseim yapmak zorunda kalsa hangi seenekdaha az kederlidir?...

    lke, belki d