7
Kültür ve Sanat GüNEşIN GELINI 'RODOS" Mitoloji: Zeus Devleri yenip dünyanın hakimi olduktan sonra, dünyayı Olimpos Dağı Tanrıları arasında paylaştırmaya karar verir. Bu esnada Güneş Tan- rısı Helios ortalarda yoktur. Helios geri geldiği zaman kendisine haksızlık yapıldığını düşüne- rek şikayetini dile getirir. Zeus da bunun üzeri- ne paylaşımı yeniden yapabileceğini söyler an- cak Helios buna gerek olmadığını, sadece deniz- den yükselecek ilk toprak parçasının kendisinin olmasını ister. Daha Helios konuşmasını tamam- lamadan mavi derinliklerden, çiçeklerle süslü bir ada belirir. Helios da adayı sürekli olarak ışınla- rıyla donatır ve Ege'nin en güzel adası yapar. RODOS HEYKELİ Tarihi kaynaklara göre Rodos'un bilinen ilk sa- kinleri olan Dor'lar, Argos'tan gelen denizci bir kavimdi ve güneş ilahı olan Helios'a taparlardı. Helios, yunan mitolojisinde Güneş ve Işığı tem- sil eden Helen Tanrısıydı. İnanışlara göre Helios dört atın çektiği arabasıyla gökyüzünde dolaşır ve insanları gözetlerdi, Odysseia'da adı geçen kutsal sürüler onundu. Her zaman genç, gür saç- lı ve parlak taçlı olarak tasvir edilirdi. Koruyucu- su olduğu Rodos adasında ona bü- yük önem verilirdi ve tapılan başlıca Tanrı oydu. Dor'lar, Makedonya Kralı Demetri- os'la yaptıkları bir savaşı kazandıktan I sonra, zafer anıtı olarak ve ilahları Helios'a şükran borçlarını ödemek için, Rodos limanının girişine büyük bir Helios heykeli yapmaya karar ve- rirler. M.Ö.281-280 yılında Rodos Lysippos heykel okulundan bir hey- keltıraş olan Lindos'lu Khares büyük Helios heykeli'ni inşa eder ve bu muhteşem eser, Rodos limanının giri- şindeki dalgakıranın ucuna dikilir. Efsaneye gö- re gemiler, 32 metre yüksekliğinde ve elinde bir meşale tutan bu dev tunç heykelin ayaklarının arasından geçerek limana giriyorlardı. Rodoslu- lar bu heykelin kendilerini ve adayı koruduğuna inanırlardı. Bu nedenle her yıl "Helicia" denilen şölenler düzenler, bu heykelin dibinde dört atlı bir arabayı denize atarlardı. Dünyanın 7 harikasından biri olan Rodos hey- keli ancak 50 yıl ayakta kalabilmiş ve M.Ö. 223 yılında bir depremde yıkılmıştır. Rodos Kolos- sosu da denilen bu anıtın olduğu yerde şimdi, yine Rodos'un simgelerinden biri olan iki tane karşılıklı yerleştirilmiş geyik heykeli bulun- maktadır. Bu geyikler gücü ve zenginliği tem- sil etmektedir. XVI

RODOS - dirim.com : Güneşin Gelini 'Rodos'.pdf · konuşmayı, bizim Türk, onların Yunan kahvesi dedikleri ve bizim çaycı tepsisi ile gelen kahveyi içmeyi çok sevdik. Son

  • Upload
    others

  • View
    14

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Kültür ve Sanat

GüNEşIN GELINI 'RODOS"

Mitoloji: Zeus Devleri yenip dünyanın hakimi olduktan sonra, dünyayı Olimpos Dağı Tanrıları arasında paylaştırmaya karar verir. Bu esnada Güneş Tan­rısı Helios ortalarda yoktur. Helios geri geldiği

zaman kendisine haksızlık yapıldığını düşüne­rek şikayetini dile getirir. Zeus da bunun üzeri­ne paylaşımı yeniden yapabileceğini söyler an­cak Helios buna gerek olmadığını, sadece deniz­den yükselecek ilk toprak parçasının kendisinin olmasını ister. Daha Helios konuşmasını tamam­lamadan mavi derinliklerden, çiçeklerle süslü bir ada belirir. Helios da adayı sürekli olarak ışınla­rıyla donatır ve Ege'nin en güzel adası yapar.

RODOS HEYKELİ Tarihi kaynaklara göre Rodos'un bilinen ilk sa­kinleri olan Dor'lar, Argos'tan gelen denizci bir kavimdi ve güneş ilahı olan Helios'a taparlardı. Helios, yunan mitolojisinde Güneş ve Işığı tem­

sil eden Helen Tanrısıydı. İnanışlara göre Helios dört atın çektiği arabasıyla gökyüzünde dolaşır ve insanları gözetlerdi, Odysseia'da adı geçen kutsal sürüler onundu. Her zaman genç, gür saç­lı ve parlak taçlı olarak tasvir edilirdi. Koruyucu­

su olduğu Rodos adasında ona bü­yük önem verilirdi ve tapılan başlıca Tanrı oydu.

Dor'lar, Makedonya Kralı Demetri-os'la yaptıkları bir savaşı kazandıktan

I sonra, zafer anıtı olarak ve ilahları Helios'a şükran borçlarını ödemek için, Rodos limanının girişine büyük bir Helios heykeli yapmaya karar ve­rirler. M.Ö.281-280 yılında Rodos Lysippos heykel okulundan bir hey­keltıraş olan Lindos'lu Khares büyük Helios heykeli'ni inşa eder ve bu muhteşem eser, Rodos limanının giri­

şindeki dalgakıranın ucuna dikilir. Efsaneye gö­re gemiler, 32 metre yüksekliğinde ve elinde bir meşale tutan bu dev tunç heykelin ayaklarının arasından geçerek limana giriyorlardı. Rodoslu-lar bu heykelin kendilerini ve adayı koruduğuna inanırlardı. Bu nedenle her yıl "Helicia" denilen şölenler düzenler, bu heykelin dibinde dört atlı bir arabayı denize atarlardı. Dünyanın 7 harikasından biri olan Rodos hey­keli ancak 50 yıl ayakta kalabilmiş ve M.Ö. 223 yılında bir depremde yıkılmıştır. Rodos Kolos-sosu da denilen bu anıtın olduğu yerde şimdi, yine Rodos'un simgelerinden biri olan iki tane karşılıklı yerleştirilmiş geyik heykeli bulun­maktadır. Bu geyikler gücü ve zenginliği tem­sil etmektedir.

XVI

GEZİ - Radon

NASIL GİDİLİR? Türkiye'den Rodos'a deniz ya da hava yoluyla ulaşmak mümkün. Havayolunu tercih edenler için THY ve Olympic Hava Yollarının hergün Atina aktarmalı seferleri mevcut. Denizyolunu tercih edenler için ise Marmaris limanından her gün hareket eden hızlı feribot veya katamaranlar var. Biz de bu yolu tercih edenlerdendik ve 40-45 km'lik bir mesafede olan Rodos'a, katamaran-la yaklaşık 50 dakikada vardık. Yalnız unutulma­ması gerekir ki, Rodos için günübirlik geziler da­hil T.C. vatandaşlarından mutlaka Yunan vizesi istenmektedir. Ayrıca günübirlik gidenler hariç T.C. vatandaşlarından kişi başı 70 milyon yurt dı­şı çıkış parası alınmaktadır.

LİNDOS

Katamaran ile yaptığımız rahat yolculuğumuzun ardından Rodos Adasındaki ilk durağımız kalaca­ğımız otelin bulunduğu adanın antik başkenti Lindos idi. Klimalı buz gibi bir taksi ile konuşkan bir şoför eşliğinde limandan 50 km uzakta olan Lindos'a giderken sahil ve kasabaları geçmeye başladık. Bir ara soldaki Antony Quinn Bay tabe­

lası dikkatimizi çekti ki, zamanında "Navaro'nun Topları" filminin anısına aktörün adının o plaja verildiğini öğrendik.

Lindos'ta kalacağımız otele vardığımızda, bir an­da Arizona çölüne mi düştük gibi bir hayal kırık­lığına uğradıysak da, ilk andan moralimizi boz­

madan odamıza yerleşip deniz kı­yısına indik. Çok sakin ve güzel bir koya kurulu ote­lin yapısı da tam araziye uygun, taşlarla döşeliydi. Otelin nefis bir plajı vardı. Deni­zin rengi sizde sanki bir havuz-daymışsınız izleni­mini uyandınyor-du. Kenarda ve derin sularda bile balıklan, hatta bi­ze sanlmaya çalı­şan ahtapotları, deniz canlılarını görebiliyordunuz.

Ertesi gün, kalabalıktan uzak, harika denizi olan tam kafa dinlenecek bu oteli seçtiğimize çok memnunduk...

Antik başkent Lindos, dar sokakları beyaz bada­nalı evleri ve tepedeki Akropolü ile keyifli saat­ler geçirilebilecek bir yer. Tepenin yamacına ku­rulmuş olan ve tarihi dokunun tamamen korun-

| • ..~«*ia-v •

DİRİM/Temmuz-Ağustos 2004 XVII

Kültür VR Sanat

duğu Lindos'ta birçok restoran, bar ve dükkan bulmak mümkün...

GÖRÜLECEK DİĞER YERLER

Rodos büyük bir ada, 1400 nrlik yüzölçümü ile Ege Denizindeki Oniki Adalar'ın en büyüğü. Bu büyük adada gezip görülmesi gereken yerler de haliyle çok. Biz de Rodos'ta araba kiralamanın mutlak olduğu kararına varıp, çok uygun fiyata klimalı, küçük bir araba kiraladık ve adayı keşfe çıktık. Lindos'tan sonraki ilk durağımız Rodos şehri oldu. Şehrin nüfusu 41,000. Şehirde görül­mesi gereken yerler arasında Apollon Tapınağı. Antik Tiyatro ve stadyum, Mandraki Limanı, Old Town (Eski Şehir) ve Osmanlı'dan kalma cami­ler sayılabilir.

Şehirde Türklerde yaşıyor, hatta birçok dükkan sahibi Türk. Bunun dışında yerli halkın, Türk ol­duğunuzu öğrenince sizinle daha çok ilgilendik­lerini ve dostça davrandıklarını göreceksiniz. Zaten herkesin ya bir akrabası Türkiye'de ya da Türkiye'den gelen bir akrabası var. Rodoslular çok sıcak, yakın, kanları kaynayan tipik Akde­nizli insanlar. Yani aynen bizim gibiler... Bu arada adanın en çok görülen canlıları yanmış çıplak turistlerden sonra her renk keçiler... Bun­lar her an heryerde karşınıza çıkıyor, gölgede ya dinleniyor ya da tırmanıyorlar. Rodos şehrinden sonraki durağımız, şehrin he­men güneyinde bir tepede kumlu Filerimos Ma­nastırı idi. Manastır adını 13- yy'da buraya gelen bir rahipten almış. Filerimos Tepesi yüzyıllar bo­yunca askeri açıdan çok önemli olmuş. 1522'de-ki büyük kuşatmada Kanuni Sultan Süleyman, harekatı bu tepeden yönetmiş. Bir sonraki durağımız adanın doğu kıyısında bu­lunan Epta Piges (Yedi Pınarlar) oldu. Burası

doğal güzellikleriyle dikkat çeken ve bizim Ha­san Boğuldu Sütüven'e benzeyen bir mesire yeri.

Aynı zamanda da bin yıllardır su sıkıntısı çeken Rodos'un önemli su kaynaklarından biri. 500 metre uzunluğunda dar bir tünelden geçerek, kü­çük bir göle çıkıyorsunuz. Muhakkak görülmesi gereken bir yer değil belki ama biraz serinleyip ayaklarınızı soğuk suyla dinlerdirmek isterseniz buraya uğrayabilirsiniz.

Sonraki durağımız Kelebekler Vadisi idi. Binlerce kelebeğin yaşadığı ve sadece kelebekleriyle değil doğal güzellikleri için de görmeye değer bir vadi burası. Ancak turist akını kelebeklerin savısının

XVIII

GEZİ - Rnrins

azalmasına yol açmaktaymış. Son 20-30 yılda kelebek sayısında büyük bir azalma olmuş. Bir başka gün bir başka durağımız Embona idi. Embona'dan Türkiye'ye el salllamayı, oradaki kahveci karı-koca ile oturup Türkiye hakkında konuşmayı, bizim Türk, onların Yunan kahvesi dedikleri ve bizim çaycı tepsisi ile gelen kahveyi içmeyi çok sevdik.

Son olarak rotamızı adanın en güney ucuna çevirdik. Uçsuz bucaksız kumsalda, ki oraya Prassonisi diyorlar (Nissi'nin Yunanca "ada,, an­lamına geldiğini Embona'daki Alexandras bize söyledi. Prassonun ne anlama geldiğini o da bil­miyordu), Ege ile Akdenizin kucaklaşmasını sey­rettik, wind-surf ve kite-surf yapan bir sürü spor­cuyu keyifle izledik. Nefis rüzgarları saçlarımızda hissettik, yüzdük, güneşlendik, kıyıdaki salaş res­toranda deniz mahsulleri ve bizim çoban salatasının daha irice kesilmesi ve 1 dilim beyaz peynirle yapılan kekikli Grek Salatası'nı yedik. Kısacası çok keyifli bir gün geçirdik. Yolunuz Rodos'a düşerse adanın mutlaka nefis kumsalları olan Marmaris'e bakan kıyılarında kalın, araba kiralayın, gezin, yüzün ve dinlenin. Bizim gibi...

DİRİM/ Temmuz-Ağustos 2004 XIX

Türkiye'nin bereketli topraklarının güvenli markası

TEMA VAKFI • • • •

ÜRÜNLERİ

MEYVE VE BİTKİ ÇAYLARI YEŞİL ÇAY IHLAMUR ADAÇAY MELİSA ISIRGAN OTU KUŞBURNU BÖĞÜRTLEN

TEMA A Çayır Çimen Sk. Emlak Kredi Blokları A-2 Blok D:10 Levent 80620 İstanbul-TURKEY Tel: + 90 212 283 7816 (pbx) Fax:+ 90 212 284 80 09 www.tema.org.tr e-mail: [email protected]

d i cet e I Pinaverium Bromid 50 mg

^IJLJVSJJİJ

• Dicetel gastrointestinal sistem selektif kalsiyum kanal blokörüdür.

/ Dicetel* antikolinerjik ilaçlarda izlenen yan etkilerden hiçbirini göstermez.

/ Dicetel in tolerabilitesi plaseboya eşdeğerdir.

dicetel UuttWulolfOp Spazmolılık

Formülü : 1 fi lm tablet: Aktif Madde: 50 mg Pinaverium Bromid Yardımcı Madde: Sunset Yellow, titandioksit. Farmakolojik Özellikleri: Dicetel laktif madde olan Pinaverium Bromid) gastrointestinal kanal üzerine selektif olarak atkı yapan antispazmodik ve muskulotropik maddedir. Kalsiyum antogonisli özellikleri vardır. Mide sekresyonunun hacmini değiştirmeden asil debiyi azaltır. Mide boşalmasını çabuklaşlırır. Dicetelde antikolinerjik tipte yan etkiler yoktur bu nedenle glokomlu ve prostattı hastalarda da kullanılır. Kalp üzerine hemodinamık veya elektrofizyolojik etkisi yoktur. Pinaverium Bromidin gastrointestinal kanaldan emilımi az olur. en yüksek serum konsantrasyonuna 1 saatle varılır. Atılım safra yolu ile otur. Etiminasyon yarı ömrü 3-4 saattir. Plazma proteinlerine %98 oranında bağlanır. Endikasyontarı: trritabl kolon sendromu. spastik koton. mukuslu kotitis ve bunların semptomları, karın ağrısı, spazm ve fonksiyonel gastrointestinal şikayetlerde, rahatsız edici hareketlilikte. Barsak rahatsızlıklarının ve düzensizliklerinin semptomatik tedavisinde. Safra kesesi diskınezisinde ve teknik gastrointestinal araştırmalarda; baryum geçişi, endoskopik safra kanalı pankreotografısıne hazırlık olarak, baryum lavmanı ve kolonoskopi esnasında spazm, hareketlerde rahatsızlık ve ağrıyı önlemek üzere kuttandır. Kontrendikasyonları: Gastrointestinal bölgede obstrüktıf rahatsızlıklar takatazya. pilor stenozu). paralıtık ıleus, yaslı veya zeka geriliği olan hastalarda intestinal stenoz. ciddi ülseratif kotitis. ülseratif kolit ise neden olan toksik megakoton. myestenia gravis ve etken maddeye asın duyarlılığı olanlarda kullanılmamalıdır. Uyarılar / Önlemler : Doktora danışmadan kulllanılmamalıdır. Sadece erişkinler kullanabilir. Tabletler kırılmamalıdır. Tabletler çiğnenmeden su ile yemek esnasında yututmalıdır. Yatmış vaziyette ve tam uykudan önce alınmamalıdır. Hamileler, Emzikliler ve Çocuklarda Kullanımı: Hamilelikte Kullanımı: Hayvanlarda. Pinaverim Bromid ile teralojenite çalışmaları yapılmıştır. Herhangi bir fölal anormallik gözlenmemiştir. Buna rağmen Dicetel emniyet açısından hamile kadınlara verilmemelidir. Emziren Anneler: İnsan sülüne ilacın geçtiği bilinmekledir. Pek çok ilaç insan sütüne geçmesi nedeni ile emziren annelerde dikkatli kullanılmalıdır. Çocuklarda Kullanımı: Etkinliği ve güvenirliliği kanıllanamadığından çocuklarda kullanılmamalıdır Yan Etkiler / Advers Etkiler: Dicelelin islenmeyen etkileri nadirdir. Gastrik rahatsızlık, ağız kuruluğu ve konslipasyon, çok nadir minör sindirim rahatsızlıkları yapabilir. Pek çok vakalarda, bunların Dicetel ile bir bağlantısı olmadığı bildirilmiştir. Çünkü bu semptomlar hastalıkla bağlantılıdır. Normal kullanım şartlarında lokal ülsere veya irrilasyona neden olan özalagusa yapışma olayı meydana gelmez. Ancak hastanın kullanım sekli özenle takip edilmelidir. BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ. İtac Etkileşmeleri ve Diğer Etkileşmeler: Klinik çalışmalar Dicetelin; digitalis veya digoxin. oral antidiabetikler, insulin, kumarinler ve heparinle hiç bir etkileşimi olmadığını gösterir Kullanım Sekli ve Dozu: Genellikle gunluk doz 3 tablettir. Yemek esnasında günde 3 defa Ver tablet çiğnenmeden su ile yutulur. Doz doktor tavsiyesi ile hastanın ihtiyacına göre ayarlanabilir. Doz Asımı ve Tedavisi: Akut doz asımı durumunda henüz absorbe edilmiş ilaç gastrointestinal kanaldan uzaklaştırılır. Gerekirse semptomatik ve destekleyici tedavi uygulanır. Saklama Koşulları: Çocukların ulaşamayacakları yerlerde, ambalajında ve 25°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız Ticari Takdim Şekli ve Ambalaj : 40 f i lm tablet blister ambalajda. Ruhsat Sahibi: Dr. F. Frik İlaç San. ve Tic. Ltd. Sti- İstanbul. Ruhsat Tarih ve No: 23.06.1993-164/85. Lisans Sahibi: Solvay Pharma. İmal Yeri: Yeni Hac ve Hammaddeleri San. ve TİC.A.Ş. Esenyurt - istanbul. Reçete ile satılır.

Referanslar: * Noel B.- Investigaciön clinica en Gastroenterologla - Esludio mullicenlrico del brouro de pinaverio en sindrome de colon irritable ISCII ilevado a cabo en Mexico. Investigaciön Medica Internacional 1988; 15: 190-196.

O'

Colchicum-Dispeıt®Draj

Colchicum-Dispert* Draje

ÇiMbır Mtırfjfet Formülü: 1 draje; Etken Madde: 0.5mg Kolşisin içeren 15.6mg Colchici tohumu kuru ekstresi. Boyar Madde: Ponceau 4 R, titandioksit, şeker. Farmakolojik Özellikleri: Colchici tohumları Kolşisin, gut (damla) hastalığında eskiden beri başarı ile kullanılmaktadır. Analjezik ve antiflojistiklerin geliştirilmesine rağmen akut gut vakalarıda Kolşisin tedavisi değerini korumaktadır. Tesir mekanizması ise tam olarak açıklanamamıştır. Kolşisin oral yoldan kullanımı ile hızlı bir şekilde absorbe olur. Yüksek konsantrasyonda böbrek, karaciğer ve dalakta bulunur. Itrahı, böbrek ve safra tarafından olur. Endikasyonları: Akut ve kronik gut (damla) hastalığı, Ailevi Akdeniz Ateşi tedavisi ve Behçet sendromuna yardımcı olarak kullanılır. Kontrendikasyonları: Preparatın bileşiminde bulunan herhangi bir maddeye karşı hassasiyeti olan kişilerde kontrendikedir. Uyarılar/Önlemli Diyarenin sürekli ve şiddetli oluşu halinde doktora gidilmelidir. Yaşlı ve halsiz hastalarda, özellikle böbrek, mide, barsak veya kalp hastalı) olanlarda, Colchicum Dispert draje kullanırken dikkat edilmelidir. Hamilelikte kullanımında total zararlara yol açabilir, gerçekten ihtiyaç olduğund yarar zarar oranı göz önünde bulundurularak verilmelidir. Yan Etkiler/Advers Etkiler: Yüksek dozlarda önce bulantı, kusma, sulu ve kanlı diyare, karın ağrısı gibi gastrointestinal belirtiler oluşturabilir. Gene yüksek dozlarda hipovolemi, şok, hematüri ve böbreklerde "shut down" sonucu oligüri yapabilir. Dermatozlar görülebilir. Hipersensitivite reaksiyonları oluşabilir. Uzun süreli tedavilerde kemik iliği depresyonu ile beraber agronülositoz, trombositopeni ve aplastik anemi oluşabilir. BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ. İlaç Etkileşmeleri ve Diğer Etkileşmeler: Kolşisin, B12 vitaminin reversible malabsorbsiyonuna neden olur. Asidik maddeler ile Kolşisin etkisi inhibe, alkali maddeler ile potansiyelize olur. Kolşisin SSS depresanlarına hassasiyeti artırabilir, sempatomimetik ajanlara cevap artabilir. Kolşisin terapisi alkalin fosfataz seviyesinin yükselmesine sebep olabilir. Kullanım Şekli ve Dozu: Başka bir şekil tavsiye olunmamışsa, akut vakalarda yaklaşık olarak birer saatlik aralarla günde 6-7 draje alınır. Hafif diyare oluncaya kadar doz yükseltilebilir. Akut gut krizini önleyici olarak günde veya gün aşırı 1-3 draje alınır. 24 saatte 4 mg aşılmamalıdır. Colchicum Dispert draje Allopürinol ve ürikosürik preparatlar ile birlikte kullanılabilir. Doz Aşımı Semptomları: Doz aşımı semptomları 1-2 saat sonra farkedilebilir. ilk belirti kusma, karında ağrı ve diyaredir. Diyare şiddetlenebilir, hemoraji görülüp metabolik asidozise sebebiyet verebilir, dehidratasyon, hipotansiyon ve şok görülür. Boğaz, mide ve ciltte yanma hissi duyulabilir. Hastada konvülsiyonlar, deliryum, kas seyirmeleri, SSS felci oluşturabilir. Ölüm; solunum sistemi depresyonu, KV kollaps veya kemik iliği depresyonu nedeni ile oluşabilir. Doz Aşımı Halinde Alınacak Tedbirler: Diyarenin sürekli ve şiddetli oluşu halinde doktora gidilmelidir. Diyare, ilaç kesilerek veya Tentür d'opium ile önlenebilir. Hemarojik gastro enteritisten dolayı kanlı diyare, şok sonucu geniş damar hasarı olabilir. Şoku önlemek üzere gastrik lavaj ve ölçüm yapılır. Hemodializ ve peritoneal dializ önerilebilir. Diyare ve krampları kontrol etmek üzere ağrı kesici verilir. Saklama Koşulları: Çocukların ulaşamayacakları yerlerde, ambalajında ve 25°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız. Doktora danışmadan kullanmayınız. Ticari Takdim Şekli ve Ambalai: SO drajelik blister. Ruhsat Tarihi ve No: 05.12.1983 - 133/10. Ruhsat Sahibi: Dr. F. Frik İlaç San. ve Tic. Ltd. Şti. İSTANBUL. İmal Yeri: Yeni İlaç ve Hammaddeleri San. ve Tic. A.Ş. Esenyurt/İSTANBUL. Reçete ile satılır.