36
Bütün Ülkelerin Proleterleri, Birleflin! TÜRK‹YE KOMÜN‹ST ‹fiÇ‹ PART‹S‹ Merkez Yay›n Organ› Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz›rlan›yor Kriz bata¤›nda bir kokuflmufl düzen Türkiye kapitalizmi kriz bata¤›nda debelenmeye devam ediyor. Krizde herhangi bir hafifleme bir yana, olaylar›n seyri ve bir dizi gösterge, durumun her bak›mdan daha da a¤›rlaflmakta oldu¤unu ortaya koyuyor. Dahas›, önümüzdeki aylar için yayg›n bir yeni çöküfl beklentisi var. Krizdeki bu gidiflin iflçi s›n›f› ve emekçiler için sosyal y›k›m›n derinleflmesi, ülke içinse emperyalizme kölece ba¤›ml›l›¤›n pekiflmesi demek oldu¤unu biliyoruz. Her yeni çöküfl, iflçi s›n›f› ve emekçiler için a¤›rlaflm›fl yeni bir ekonomik-sosyal fatura; Türkiye içinse, emperyalizmin daha a¤›r ekonomik, mali ve siyasal koflullar dayatmas›, ülkenin dolays›z yönetimini ad›m ad›m devralmas› anlam›na geliyor. ‹MF kendi direktiflerinden en ufak bir sapmay› bile küstahça sopa gösterme vesilesi haline getirmifltir. Bunun karfl›s›nda hükümetin tavr›, uflakl›¤›n dipsiz kuyusudur. Son günlerde bu çerçevede yaflananlar, Türk burjuvazisinin ve onun ad›na ülkeyi yönetenlerin tam bir ihanet çukuruna yuvarland›klar›n› ibretle gözler önüne sermektedir. ‹MF ve emperyalistler için sorun art›k kendi memurlar›n› ekonominin patronu olarak atamak ve parlamentonun gündemini ve çal›flma temposunu bizzat saptamaktan da öteye geçmifltir. Emperyalistler art›k ifli idari iflleyifle, flirket yönetim kurullar›n›n do¤rudan saptanmas›na ve imzada gecikti diye cumhurbaflkan›n› paylama noktas›na vard›rm›fllard›r. Böyle yapan ve böyle yapt›kça da sonuç ald›klar›n› gören emperyalistler, spekülatif sermaye hareketleri ve borsa oyunlar› üzerinden Türkiye ekonomisiyle ve siyasetiyle diledi¤ince oynamaktad›lar. Bu hesapl› ve planl› oyunlar› ekonomik ve siyasal istemlerini dayatman›n, istedikleri her türden yeni düzenlemeleri yapt›rman›n bir arac›na çevirmifl durumdad›rlar. Uflakça ba¤›ml›l›k ve borç bata¤› Osmanl›’y› da benzer bir duruma düflürmüfl, onu zamanla emperyalistlerin oyunca¤› haline getirmifl ve sonunda da o kaç›n›lmaz akibete, y›k›l›fla götürmüfltü. Benzer bir ba¤›ml›l›k ve borç köleli¤i, iflbirlikçi burjuvaziye dayanan Cumhuriyet Türkiye’sini de ad›m ad›m ayn› süreçlerden geçirmekte, benzer bir tarihsel akibete haz›rlamaktad›r. Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun tarihsel mirasç› olmakla gitgide daha çok övünen Türk burjuvazisinin gelece¤i selefinin geçmiflinden farkl› olmayacakt›r. Ülkeyi ve toplumu y›k›m içinde bu utanç verici duruma düflüren, emperyalizmin elinde oyunca¤a çeviren bir s›n›f, topluma egemen olma, onu yönetme gücü ve meflruiyetini zaman içinde gitgide daha çok yitirecektir. Son 50 y›ld›r krizler içinde debelenip duran ve topluma ödetti¤i a¤›r ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasal faturalara ra¤men her yeni dönemi eskisini aratan bu s›n›f, onun kokuflmufl burjuva cumhuriyeti er-geç y›k›l›p gidecek, yerini iflçi s›n›f›n›n devrimci önderli¤i alt›nda birleflmifl emekçilerin sosyalist cumhuriyetine b›rakacakt›r.

Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

  • Upload
    others

  • View
    7

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

Bütün ÜlkelerinProleterleri, Birleflin!

TÜRK‹YE KOMÜN‹ST ‹fiÇ‹ PART‹S‹ Merkez Yay›n Organ› Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL

Düzen bekçilerihaz›rlan›yor

Kriz bata¤›nda bir kokuflmufl düzen

Türkiye kapitalizmi kriz bata¤›ndadebelenmeye devam ediyor. Krizdeherhangi bir hafifleme bir yana, olaylar›nseyri ve bir dizi gösterge, durumun herbak›mdan daha da a¤›rlaflmakta oldu¤unuortaya koyuyor. Dahas›, önümüzdeki aylariçin yayg›n bir yeni çöküfl beklentisi var.Krizdeki bu gidiflin iflçi s›n›f› ve emekçileriçin sosyal y›k›m›n derinleflmesi, ülkeiçinse emperyalizme kölece ba¤›ml›l›¤›npekiflmesi demek oldu¤unu biliyoruz. Heryeni çöküfl, iflçi s›n›f› ve emekçiler içina¤›rlaflm›fl yeni bir ekonomik-sosyal fatura;Türkiye içinse, emperyalizmin daha a¤›rekonomik, mali ve siyasal koflullardayatmas›, ülkenin dolays›z yönetiminiad›m ad›m devralmas› anlam›na geliyor.

‹MF kendi direktiflerinden en ufak birsapmay› bile küstahça sopa göstermevesilesi haline getirmifltir. Bunun karfl›s›ndahükümetin tavr›, uflakl›¤›n dipsizkuyusudur. Son günlerde bu çerçevedeyaflananlar, Türk burjuvazisinin ve onunad›na ülkeyi yönetenlerin tam bir ihanetçukuruna yuvarland›klar›n› ibretle gözlerönüne sermektedir. ‹MF ve emperyalistleriçin sorun art›k kendi memurlar›n›ekonominin patronu olarak atamak veparlamentonun gündemini ve çal›flmatemposunu bizzat saptamaktan da öteyegeçmifltir. Emperyalistler art›k ifli idariiflleyifle, flirket yönetim kurullar›n›ndo¤rudan saptanmas›na ve imzada geciktidiye cumhurbaflkan›n› paylama noktas›navard›rm›fllard›r.

Böyle yapan ve böyle yapt›kça dasonuç ald›klar›n› gören emperyalistler,spekülatif sermaye hareketleri ve borsaoyunlar› üzerinden Türkiye ekonomisiyleve siyasetiyle diledi¤ince oynamaktad›lar.Bu hesapl› ve planl› oyunlar› ekonomik vesiyasal istemlerini dayatman›n, istedikleriher türden yeni düzenlemeleri yapt›rman›nbir arac›na çevirmifl durumdad›rlar.

Uflakça ba¤›ml›l›k ve borç bata¤›Osmanl›’y› da benzer bir durumadüflürmüfl, onu zamanla emperyalistlerinoyunca¤› haline getirmifl ve sonunda da okaç›n›lmaz akibete, y›k›l›fla götürmüfltü.Benzer bir ba¤›ml›l›k ve borç köleli¤i,iflbirlikçi burjuvaziye dayanan CumhuriyetTürkiye’sini de ad›m ad›m ayn› süreçlerdengeçirmekte, benzer bir tarihsel akibetehaz›rlamaktad›r.

Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun tarihselmirasç› olmakla gitgide daha çok övünenTürk burjuvazisinin gelece¤i selefiningeçmiflinden farkl› olmayacakt›r. Ülkeyi vetoplumu y›k›m içinde bu utanç vericiduruma düflüren, emperyalizmin elindeoyunca¤a çeviren bir s›n›f, toplumaegemen olma, onu yönetme gücü vemeflruiyetini zaman içinde gitgide daha çokyitirecektir. Son 50 y›ld›r krizler içindedebelenip duran ve topluma ödetti¤i a¤›rekonomik, sosyal, kültürel ve siyasalfaturalara ra¤men her yeni dönemi eskisiniaratan bu s›n›f, onun kokuflmufl burjuvacumhuriyeti er-geç y›k›l›p gidecek, yeriniiflçi s›n›f›n›n devrimci önderli¤i alt›ndabirleflmifl emekçilerin sosyalistcumhuriyetine b›rakacakt›r.

Page 2: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

2 EK‹M Sayı: 224

Düzen bekçileri aral›ks›z

haz›rlan›yor

Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz›olmayan, itiraz bir yana uygulananprograma tam destek veren düzenbekçileri, muazzam sosyal y›k›m›nyarataca¤› tehlikeli sonuçlara karfl›aral›ks›z haz›rlan›yorlar. Sözkonusu“tehlike” elbette bekçilik ettikleri düzeniçindir.

Krizin a¤›rlaflt›¤› bir dönemde toplananMGK, “sosyal patlama” riskinin artmaktaoldu¤unu tespit ediyor ve bu çerçevedeal›nacak yeni önlemleri görüflüyor. Yeniönlemleri diyoruz, zira y›llard›r bu türdenönlemlerin ard› arkas› zaten kesilmiyor.Faflist 12 Eylül cuntas›n›n yapt›¤› köklükurumsal ve yasal düzenlemelere ra¤menkokuflmufl burjuva düzeninin bekçisi ordu,y›llardan beridir MGK üzerinden sürekliyeni yasal ve kurumsal düzenlemeler yap›pduruyor. Anti-terör yasas›, Kriz YönetimMerkezi, ‹ller ‹daresi Yasas›, ÖzelKuvvetler ve J‹TEM, hücre tipizindanlar, tüm bunlar bu haz›rl›¤›n birparças›d›r.

Tüm bunlar, son on y›l içindekotar›lm›fl kurumsal ve yasal yeniönlemlerdir. Tümü de muhtemel birdevrimci s›n›f ve emekçi hareketininönünü kesmek, bunun baflar›lamad›¤› birdurumda ise ezmek içindir. Tümü de MGKve dolay›s›yla ordu kaynakl› önlemlerdir;orada düflünülmekte, tasarlanmakta,planlanmakta ve yasal temelekavuflturulmak üzere kukla hükümetler vemeclislerin önüne konulmaktad›r.

Bunun son halkalar›ndan biri de, dahaönce “Baflbakanl›k Kriz MerkeziYönetmeli¤i” ile kotar›lan Kriz YönetimMerkezi kurumlaflmas›n›n flu günlerdesessiz sedas›z yasal bir dayana¤akavuflturulmas› olmufltur. Son MGKtoplant›s›ndan yaln›zca bir gün önce, 29Haziran günü, kamuoyundan gizlenerek veüzerinden en ufak bir tart›flma bileyap›lmadan “jet h›z›yla” meclistengeçirilen yeni yasa, “gerginlik ve krizdönemleri”yle net bir ba¤lant› kurarak,orduya genifl yeni yetkiler tan›maktad›r.

Dinsel gericilik dalgak›ran›

Düzen bekçilerinin haz›rl›klar› elbettebundan ibaret de¤il. Bu, sorunun daha çokbask› ve terör ayg›tlar›n›n tahkimedilmesine iliflkin yönüdür. Daha bir debunu tamamlayan deyim yerindeyse “sosyalönlemler” bölümü var. Bunun ne anlamageldi¤ini, sat›lm›fl sendika a¤alar›n›n,bilinen hizmetlerinin de ötesinde, ESK ve“Sivil ‹nisiyatif” gibi oluflumlar üzerindentoplumsal muhalefeti dizginleme, sapt›rmave düzene yedekleme iflindekullan›lmalar›ndan da görebiliriz. Nitekimbu, burjuvazi ad›na ülkeyi yöneten ordunun28 fiubat sonras› hamlelerinin en önemlihalkalar›ndan biri olmufltur. Sözde laikcumhuriyeti “irtica tehditi”ne karfl›savunmak üzerinden yarat›lan toplumsalatmosferde, iflçi sendikalar›yla tekelcisermaye örgütlerinin biraraya getirilmesiyleyarat›lan bu oluflumlar, sald›r›lar› kolaycagerçeklefltirmek (ESK), iflçi s›n›f› veemekçilerin bilincini çelmek vemücadelesini dizginlemek (“Beflli sivilinisiyatif”) için kullan›lm›fllard›r.

Haziran sonunda yap›lan MGKtoplant›s›nda bu aç›dan son derece dikkatede¤er yeni bir geliflme var. Bu toplant›,“sosyal patlamalar”a karfl› al›nacakönlemlerden ayr› düflünülemeyecek bugeliflmeyi, kamuoyuna bilerek s›zd›r›lan birrapor üzerinden a盤a vuruyor. Buna göre;bizzat üst düzey subaylar› taraf›ndan“tarikat ve mezhep önde gelenleri ilekurulan diyaloglar ve bu çerçevedesürdürülen çal›flmalar sonucu”, buçevrelerin “devlet ve hukuk sisteminin içineçekilmesi”, bundan da öte, “devletinyan›nda yer almalar› noktalar›nda önemlimesafeler” al›nm›fl durumdad›r.

Bu geliflme gerçekten dikkate de¤erdir.Zira ordunun dinsel gericili¤e karfl› 28fiubat’la birlikte gündeme getirdi¤imüdahalenin amac›n› ve s›n›rlar›n› daaç›kl›kla ortaya koymaktad›r. Komünistlerbu amac› ve s›n›rlar› 28 fiubat’› izleyengünlerdeki de¤erlendirmelerinde aç›k seçikbir biçimde ortaya koymufllard›. fiimdikigeliflmeler bu de¤erlendirmeleri oldu¤u gibido¤rulamaktad›r.

Page 3: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

Temmuz 2001 EK‹M 3

Bu de¤erlendirmelerin birinde; dinselgericili¤in, ‘60’l› y›llardan itibaren bizzatdevlet taraf›ndan örgütlenerek ilericitoplumsal muhalefete ve devrimci hareketekarfl› çok bilinçli bir biçimde kullan›ld›¤›,12 Eylül askeri faflist rejimi döneminde isebunun görülmemifl boyutlara vard›r›ld›¤›ortaya konulmakta ve ard›ndan söz, 28fiubat’la bafllat›lan dinsel gericili¤i terbiyeetme ihtiyac›n›n nereden do¤du¤una flöyleba¤lanmaktad›r:

“Özetle, toplumsal geliflmeye ve devrimekarfl› bir dalgak›ran rolü oynas›n diyedinsel gericili¤i düzen bizzat kendisibesledi; ordu ise ona her seferinde yolaçt›, zemin düzledi. Ne var ki bu toplamsüreç, resmi dilde ‘irtica’ olarak nitelenendinsel gericili¤i kontrol edilebilir s›n›rlar›nötesinde bir etki ve güce kavuflturdu.‘‹rtica’, y›¤›nlar›n geri kesimlerinidizginleyen ve düzene ba¤layan bir imkanolman›n ötesine taflt›; genel toplum vedevlet düzenine kendi ruhunu ve renginiverme iddias›n› uygulamaya geçirecek birgeliflme düzeyine ve konuma ulaflt›. Gelinenyerde dizginlenmesi, güç ve etkisinint›rpalanmas›, düzen için kabul edilebilirs›n›rlar ve ifllevler içine çekilmesigerekiyor. Kurulu düzenin vurucu gücüordu flimdi bunu yap›yor. ‘Durumdan’ç›kar›lan ‘vazife’ budur.” (Ordu ve ‹rtica,Ekim, say›: 171, Haziran ‘97, Baflyaz›)

Amaç dinsel gericili¤i ezmek de¤il (kibu gerici burjuva düzeninin do¤as›naoldu¤u kadar temel ihtiyaçlar›na da ayk›r›bir davran›fl olurdu), onu yeniden kabuledilebilir ve kontrol edilebilir s›n›rlariçerisine çekmekti. Generaller taraf›ndaMGK’ya sunulan rapor, sorunun tam›tam›na bu oldu¤unu ve bunun da art›kgerçekleflti¤ini dile getiriyor.

Fakat iflte bu s›n›rlar içerisinde, yaniterbiye edilmifl ve kontrol edilebilir s›n›rlariçine çekilmifl bir dinsel gericilik, kabuledilebilirlikten öteye, düzenin ve devletinhizmetinde etkin biçimde kullan›lan,kullan›lmas› gereken bir güçtür. “Sosyalpatlama” tehlikesine karfl› önlemleringündeme getirildi¤i bir toplant›da, “tarikatve mezhep önde gelenleri”nin devletedeste¤inin kazan›ld›¤›n›n aç›klanmas› bu

çerçevede son derece anlaml›d›r.

Devrim düzenin en büyük korkusudur

MGK, kriz ve sosyal y›k›mprogramlar›yla ba¤lant› içinde, “sosyalpatlama” tehlikesini ilk kez görüflmüyor.Mart sonunda yap›lan ola¤an toplant›da da,“öngörmek yönetmektir” kural› çerçevesindebu konunun görüflüldü¤ü bas›na yans›m›flt›.Bu arada generallerin, dinsel gericili¤iterbiye etme operasyonunda katedilenmesafeden de güç alarak, “tarikat vemezheplerin önde gelenleri” ile yo¤uniliflkilere girmeleri ve devlet düzenineitaaten öteye, devlete desteklerini güvenceyealmalar› tabii ki bir rastlant› de¤ildir. Tehdits›ralamas› de¤iflince tercihler de de¤ifliyorve yeni çal›flmalar buna göre yap›l›yor, yeniiliflkiler buna göre kuruluyor, yeni desteklerbuna göre sa¤lan›yor.

Derin bir ekonomik kriz içerisindedebelenen ve bunun a¤›r bir sosyal krizedönüflmesinden belirgin biçimde kayg›lanandüzen ve onun egemen yönetici gücüolarak ordu için gerçek tehdit, her zamaniçin devrimci geliflmeler ve iflçi-emekçihareketidir. ‹flin do¤as› gere¤i bu böyledir.Tüm öteki “tehdit”ler, kurulu düzeni biçimyönünden flu veya bu ölçüde etkileyebilir,ama onun burjuva mülkiyet iliflkilerinedayanan temel s›n›f özelli¤ini hiçbirbiçimde de¤ifltirmez. Resmi dildekiifadesiyle “bölücülük”ten “irtica”ya kadarbu böyledir. Ama düzenin temellerineyönelen bir sosyal-siyasal hareket olarak“y›k›c›l›k”, tüm öteki tehditlerden temeldenfarkl›d›r ve burjuvazi, onun düzenbekçileri, bu konuda tam bir aç›kl›k vemutabakat içerisindedirler.

E¤er buna ra¤men ara evrelerde baflkabaz› tehditler önplana ç›kar›labilmiflse, butam da 12 Eylül’le birlikte devrimci veemekçi hareketine vurulan ve etkileri halende giderilemeyen a¤›r darbeler sayesindesözkonusu olabilmifltir. Bunun sa¤lad›¤›soluklanma ortam›nda düzen beklenmedik birbiçimde karfl› karfl›ya kald›¤› “bölücülükbelas›”n› savuflturmaya çal›flm›fl, bu aradagere¤inden fazla güç kazanan ve art›kkontrolden ç›kmaya bafllayan “irtica”y›

Page 4: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

4 EK‹M Sayı: 224

terbiye etme yoluna gitmifltir. Türkiye’dedevrimci bir mecrada geliflen güçlü bir sosyalhareketlilik olsayd› di¤er iki “tehdit” asladüzen bekçileri için öncelik kazanmazd›,dahas› irtica bu koflullarda gerçek bir imkanolurdu onlar için. Kald› ki bu koflullarda“irtica”n›n bu denli güçlenmesi de zaten iflindo¤as›na ayk›r› olurdu.

Özetle, devrimci temeller üzerinde geliflenher sosyal hareket düzen için de¤iflmezstratejik bafl tehdittir. S›n›f ve emekçihareketinin güç kazand›¤› ve bunun devrimciak›mlar› güçlendirmeye bafllad›¤› her taktikdurumda da, düzen için tart›flmas›z birnumaral› tehdit yine bunlar olmaktad›r. Zira,yineliyoruz, bu alandaki her geliflme, bizzatkurulu düzenin temellerini ve gelece¤iniilgilendirmektedir. Devrimci bir kitle hareketiile sosyal devrim tehlikesi, burjuvazinin herzaman en büyük korkusudur.

Krizin iflçi s›n›f› ve emekçilerindayanma gücünü gerçekten zorlad›¤› veöfkesini büyüttü¤ü bir dönemde, dinselgericili¤in temsilcileriyle bizzat generallertaraf›ndan kurulan iliflkiler de anlam›n›burada bulmaktad›r. ‹flçi ve emekçihareketinden korkan düzen ve devlet için,dinsel ideoloji ve dinsel gericilik bir kezdaha dalgak›ran rolüyle temel önemde biraraç ve ihtiyaçt›r. Düzen bekçileri bir kezdaha durumdan vazife ç›karm›fllard›r vebuna göre hareket etmifllerdir.

“Tehdit önceli¤i”ne göre de¤iflen roller

Komünistler, zaman›nda 28 fiubat’lailerici toplumsal muhalefete karfl› kurulantuza¤a iflaret ederlerken, flunlar›söylemifllerdi: “Neredeyse 30 y›ld›r dinselgericili¤i kullanarak ilerici toplumsalmuhalefeti dizginleyenler, flimdi toplumsalmuhalefeti yedekleyerek dinsel gericili¤idizginlemeye çal›fl›yorlar.”

Bu oyun, CHP’nin yan›s›ra reformistsolun bir kesimi, umusuzluk ve y›lg›nl›kbata¤›ndaki solcu ayd›nlar›n önemli birkesimi ve hain sendika bürokrasisininparalel çabalar›yla, 28 fiubat sonras›ndaönemli ölçüde baflar›ya ulaflt›. Aradan geçendört y›la yak›n süre boyunca, “irticaya karfl›laiklik” ad›na toplumsal muhalefet pasif ve

dolayl› bir biçimde de olsa önemli ölçüdedüzenin ve ordunun yede¤i haline getirildi.

fiimdi yeniden roller de¤ifliyor. A¤›rlaflankriz koflullar› toplumsal muhalefetin güçkazanmas›n› ve önlenemez biçimde soka¤ataflmas›n› bir tehlike haline getirdi¤ine göre,burjuvazi ad›na ordunun yeniden dini vedinsel gericili¤i kullanmaya ihtiyac› var.Girilen gizli iliflkiler ve sa¤land›¤› resmiraporlara geçen mutabakatlar bunun birifadesidir. fiimdi s›ra bir kez daha dinselgericili¤e dayanarak toplumsal muhalefetinve devrimci hareketin geliflmesiniengellemekte. Düzen için “y›k›c› tehdit”tehlikesinin büyümesi, herfleyi yeniden yerliyerine oturtuyor. Saflaflma ve çat›flma, bunadayal› roller yeniden ola¤an biçimine, s›n›fsaleksene ve karaktere göre flekilleniyor.

Yak›n tarihimizde bunun dikkate de¤erbaflka örnekleri de var. 12 Mart faflistdarbesiyle toplumsal muhalefeti ac›mas›zcaezenler, bu arada Atatürkçülük ad›na gözboyamak için Erbakan’›n Milli NizamPartisi’ni de kapatmak gere¤i duymufllard›.Fakat k›sa bir süre sonra, daha faflist darbedönemi sona ermeden, ‹sviçre’dekiErbakan’›n aya¤›na kendi subaylar›n›göndererek, yeni bir parti örgütlemek üzereonu geri getirmifllerdi. fiimdilerde bas›nayans›yan haberlere göre, Milli GüvenlikKonseyi Genel Sekreteri konumundakiorgeneral, Avrupa Milli Görüfl Teflkilat›’n›nyöneticileriyle Avrupa’daki Türkelçiliklerinde gizli görüflmeler yapm›fl. Buolay bile kendi bafl›na yeterince anlaml› veaç›klay›c›d›r. Tümüyle ABD güdümündeyeni bir dinci partiyi kurma haz›rl›¤›ndakiTayyip Erdo¤an ise, orduyla çeflitlidüzeylerde görüflmeler yapt›¤›n› kamuoyuönünde aç›klam›fl bulunuyor. 28 fiubat’›nirticaya karfl› son hamlesi gibi sunulanFP’nin kapat›lmas› olay›na da buradanbak›labilir. Bunun terbiye operasyonundason bir halka olmak kadar, Tayyipçi “yenioluflum”a yol açmak anlam›na geldi¤i deyeterince aç›kt›r.

Alevi a¤alar›, CHP ve solda

“yeni oluflum”lar...

Ayn› çaban›n sol kitle taban›na yönelik

Page 5: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

Temmuz 2001 EK‹M 5

olarak da gösterildi¤ine kuflku yoktur, kikorkulan bir “toplumsal patlama” oldu¤unagöre bu onlar için çok daha önemli veönceliklidir. MGK raporunda yaln›zcatarikatlar›n de¤il, yan›s›ra “mezheplerinönde gelenleri”nden sözedilmesi bu aç›danflafl›rt›c› de¤ildir. Burada sözkonusu olan›n,12 Eylül karfl›-devrimi sonras›nda vesayesinde, sol e¤ilimli Alevi kitle üzerindeönemli bir güç, etki ve denetim sa¤layanAlevi a¤alar› oldu¤undan kuflkuduyulmamal›d›r. Onlar önemli birbölümüyle ve laiklik ad›na zaten devletinve düzenin hizmetindeydiler. Bu nedenleson geliflmeleri, girmekte oldu¤umuz yenidönemin ihtiyaçlar› çerçevesinde,generallerin onlar› daha özel ve etkinrollere haz›rlamas› olarak düflünmekdurumunday›z.

Benzer çabalar›n siyasal izdüflümlerindenbiri ise, CHP’de Deniz Baykal üzerindenyap›lan ordu operasyonudur. Bunun yeni bir“And›ç” harekat› olarak gerçekleflti¤i art›kbilinmektedir. CHP’nin son kongresi isebunun baflar›ld›¤›n› belgelemektedir.Derinleflen krizin emekçileri sosyal y›k›mave ülkeyi utanç verici bir köleli¤esürükledi¤i bir dönemde; faflist devletterörünün bizzat K›z›lay’›n göbe¤indeemekçileri hedef alacak düzeydeuyguland›¤› bir evrede; tecritinkurumsallaflt›r›ld›¤› F tipi hücrelerde onlarcadevrimcinin yaflam›n› yitirdi¤i bir s›rada; butemel önemde güncel geliflmelerin hiçbiriCHP kongresinin gündemi olamam›flt›r.Deniz Baykal kongre konuflmas›ndaCHP’nin farkl› oldu¤unu söylemifl, fakat bufarkl›l›¤› somutlayacak hiçbir fley ortayakoyamam›flt›r.

‘90’lar›n bafl›ndaki kirli savafl dönemindedo¤rudan hükümet orta¤› olan ve kirlisavafl›n tüm icraatlar›n› paylaflan, 5 NisanKararlar›’na ve Gümrük Birli¤i köleli¤inedo¤rudan imza atan SHP-CHP, bu bilinengerici ve sa¤c› çizgisinin daha da sa¤›nakaym›flt›r son kongresinde. Bunu sa¤dandevflirilmifl üst düzey kadrolar›yla tamamlamagirifliminde bile bulunabilmifltir. BugününCHP’si Amerikan ajan› Dervifl’e z›mnendestek vermekte ve onunla ayn› kafadakiAmerikanc›-‹MF’ci neo-liberal iktisatç›lar ve

uzmanlarla Türkiye’nin sorunlar›na sözdeçözüm üzerine çal›flabilmektedir. Böylece, 28fiubat’›n gündeme getirdi¤i “AnadoluAlevili¤i”nden sonra, ayn› patentlioldu¤undan kuflku duyulmamas› gereken veBaykalc› CHP’nin flu s›ralar slogan edindi¤i“Anadolu solu”nun ne anlama geldi¤i dea盤a ç›kmaktad›r.

Baykalc› CHP’nin tüm umudu vegayreti, krizin h›zla tüketti¤i düzenpartilerinden gelecek seçimlerde nöbetidevralmak ve ifli onlar›n b›rakt›¤› yerdenbir dönem için devam ettirebilmektir. Amabu parti düzenin egemenlerine güvenvermek kayg›s›yla Amerikanc› çizgiye ve‹MF dayatmalar›na öylesine teslim olmufldurumdad›r ki, krizin bunaltt›¤› halkkitlelerinin sempati ve deste¤ini kazanmakiçin demagojik ç›k›fl ve manevralardan bilegeri durmaktad›r. Böyle olunca da, kitleleriçindeki etkisi ve deste¤i krizin tüketti¤ipartileri hiç de aflamamaktad›r. Hiç de¤ilsehalihaz›rdaki durum budur.

Bununla ba¤lant›l› olarak, CHP’dekitasfiyelerin ard›ndan gündeme gelen“soldaki yeni oluflum”a da de¤inelim. Sözüuzatmak gerçekten gereksizdir. Buoluflumun bafl›n› çekenlerden biri, kirlisavafl hükümetlerinin koalisyon orta¤›SHP’nin liderlerinden Murat Karayalç›n’d›r.Bu adam Çiller hükümetlerinde Çiller’inh›nk deyicisi olma utanç verici konum vetutumuyla hat›rlardad›r. Kurulacak yenipartiye genel baflkan olarak düflünülen vebüyük umutlara konu edilen kifli ise,Karayalç›n’› önceleyen dönemde SHP’ninbafl›nda bulunan ve yine özel savaflhükümetlerinde Demirel’in h›nk deyicisiolarak yer alan ve bu arada Demirel’iÇankaya’ya tafl›yan Erdal ‹nönü’den baflkas›de¤ildir. Böyle bir oluflumun nas›l bir roloynayaca¤› ise daha flimdiden bellidir.Geçmiflleri geleceklerinin aynas›d›r. “Yenioluflum” bu yap›s› ve siciliyle eskisininkarikatürü olmay› bile baflaramayacakt›r.Yine de sermaye medyas› taraf›ndan, flu anbir aray›fl içerisinde olan sol e¤ilimlikitlelere bir umut olarak sunulmayaçal›fl›lmaktad›r. Geleneksel sol taban› salt“hizipçi Baykal”la kucaklamak olanakl›olmad›¤›na göre, tüm öteki sahte

Page 6: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

6 EK‹M Sayı: 224

seçeneklerin önünü açmak düzen içinmant›kl› bir ihtiyaçt›r.

“Sosyal patlama” vurgusunun

cazibesi ve aldat›c›l›¤›

Egemen s›n›f sözcüleri ve düzenbekçileri, krizlerin a¤›rlaflt›¤› ve bununfaturas›n›n somut bir uygulama olarak iflçis›n›f›na ve emekçilere ödetildi¤i herdurumda “sosyal patlama tehlikesi”ndensözetmeyi neredeyse adet halinegetirmifllerdir. Son on y›lda bu tutumbirçok kez yinelenmifltir ve hiç de kendidüzenleri pay›na felaket tellall›¤› yapmakiçin de¤ildir. Elbette sorunlar›na¤›rlaflmas›n›n yaratt›¤› kayg›lar›n bundabir pay› vard›r, fakat esas neden baflkad›r.Her defas›nda bunun bas›nc›yla, mevcuthükümetleri daha s›k› bir biçimde denetimalt›na almak, onlara isteklerini harfiyenuygulatmak ve bu arada olup bitenin tümsorumlulu¤unu bu hükümetlerin üzeriney›kmak amaçlanm›flt›r. Fakat daha daönemli olarak, bununla hükümetler, sosyalsorunlar›n kitlelerde büyütüpderinlefltirdi¤i sosyal hoflnutsuzlu¤undenetim alt›na al›nmas›na yönelik çokyönlü yasal ve kurumsal tedbirlereyöneltilmifltir. Düzen cephesinden “sosyalpatlama” tehlikesine son on y›lda yap›lanher vurgunun somut pratik amac› ve ifllevibu olmufltur.

Bu nedenle devrimciler bu tespitinegemen s›n›f sözcüleri taraf›ndan bile s›k s›kdile getiriliyor olmas›n›n d›flsal cazibesinefazla aldanmamal›d›rlar. Bundan hareketle,gerici düzen cephesinin ne kadar da büyüks›k›nt›lar içerisinde bulundu¤u, kitlelerin isebuna karfl› nihayet patlama noktas›nageldikleri sonucunu ç›kararak rahatlay›prehavete düflmekten ise özelliklekaç›nmal›d›rlar. Burjuvazinin son derecebilinçli, deneyimli, örgütlü ve özellikle dekurnaz ve sinsi bir s›n›f oldu¤uunutulmamal›d›r. Onlar›n bu türden tespitleryapmalar›, her zaman bu türden tehlikelerindaha bafltan önünü alacak haz›rl›klara veönlemlere yöneliktir. MGK’daki son tespitinde aç›kça bu amaç çerçevesinde gündemegetirilmesinde oldu¤u gibi.

Kitlelerin ileri kesimleri üzerinden

k›r›lan mücadele dinamikleri

Emperyalizmin ve iflbirlikçi burjuvazininsosyal y›k›m› derinlefltirmeye ve ülkeyitümden kölelefltirmeye yönelik kesintisizsald›r›lar› kitlelerdeki hoflnutsuzlu¤u elbettesürekli büyütmektedir. Emekçileri bask›ayg›tlar›yla dizginlemek ve sendikabürokrasisiyle denetim alt›nda tutmakgiderek daha da güçleflmekte, düzenpartilerinden ve kurumlar›ndan kopufl sürecih›zlanmaktad›r. A¤›rlaflan yaflam koflullar›ve uyar›c› yaflam deneyimleri, kitleleri yeniaray›fllara itmekte, kendi ç›kar veihtiyaçlar›na uygun düflen devrimcialternatiflere yönelmelerinin potansiyelkoflullar› da günden güne daha çokolgunlaflmaktad›r.

Egemen s›n›f temsilcilerine “sosyalpatlama tehlikesi” tespitini yapt›ran veonlar› yeni önemlere yönelten de iflinasl›nda budur. Fakat bu kadar› gelece¤inpotansiyel tehlikesi de¤il, bugünün somuttablosudur. Tüm zorlanmalara karfl›n, yinede burjuvazi halihaz›rda duruma hakimdir.Fakat bu hakimiyeti yitirme korkusu, s›n›fve kitle hareketinin denetim d›fl›na taflmas›ve devrimci bir mecraya yönelmesi ihtimalionu, onun ad›na toplumu yönetenlerigerçekten de kayg›land›rmakta,korkutmaktad›r. Dünün “tehdit önceli¤i”olan irtican›n bugün devlet dayana¤› olarakhaz›rlanmas› da bu korkunun bir ifadesidir.

Fakat dinsel gericilik en fazla, kitleleringeri, tutucu, geleneksel kültür ve de¤erlereba¤l› olan, mevcut s›n›f ve kitlehareketlili¤inin zaten d›fl›nda kalankesimlerini denetim alt›nda tutmak vedüzene ba¤lamak ifllevi yerine getirebilir.Son 40 y›l›n sosyal çalkant›lar› üzerindenbakt›¤›m›zda, ilerici toplumsal muhalefetekarfl› zaman zaman sald›rgan karfl›-devrimcibir güç olarak kullan›lmas› bir yanab›rak›l›rsa, dinsel gericili¤in düzene vedevlete hizmeti de genellikle bu olmufltur.Bu ak›m kitlelerin geri kesimlerinindüzenden kopmas›n› ve ilerici sosyalhareketlili¤e yönelmesini engellemifltir; birdalgak›ran olarak temel ifllevi bu olmufltur.

Oysa sosyal patlamalar›n sürükleyici

Page 7: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

EK‹M

Temmuz 2001 EK‹M 7

dinami¤i, lokomotif gücü, kitlelerin somutolarak devrimci aray›fllara da girmifl ve fluveya bu ölçüde hareketlilik içinde olan ilerikesimleridir. Böyle olunca, egemen s›n›f›nbir “sosyal patlama”n›n, daha somut veanlafl›l›r bir ifadeyle, s›n›f ve kitlehareketinin devrimci bir mecraya girmeihtimalininin yolunu kesme çabalar›na,bask› ve teröre dayal› önlem veuygulamalar›n›n ötesinde, sendikabürokrasisi, düzen solu ve reformist solak›mlar üzerinden bakmak gerekir. Buradanbak›ld›¤›nda, tüm bu ak›mlar›n, kendikonumlar› ve güçleri ölçüsünde, bir “sosyalpatlama” tehlikesini bertaraf etmek içinflimdiden burjuvaziye paha biçilmezhizmetler sunduklar› görülecektir.

K›s›r döngüyü k›rmak için...

Bu bizi, içinden geçmekte oldu¤umuzdönem aç›s›ndan en kritik, üzerinde en çokdurulmas› gereken noktaya ve sorunagetirmektedir. S›n›f›n ve kitlelerin ilerikesimleri üzerinden bak›ld›¤›nda, bugününTürkiye’sinde biz, günü geldi¤indepatlayacak olan de¤il, hedefsiz ve sonuçsuzeylemler serisi içerisinde sürekli gücü vemorali tüketilen bir s›n›f ve kitlehareketiyle yüzyüzeyiz. Son on y›ld›r hepkullan›lan “hava boflaltma eylemleri” tan›m›da bunu anlatmaktad›r zaten. Bu eylemlersonuçsuz kald›¤› içindir ki, kitlelerinmücadele gücünü k›ran, eylemle sonuç almainanc›n› erozyona u¤ratan, sonuçta onlar›demoralize eden ve çaresizlik duygusunadüflüren bir ifllev görmektedirler.

Sendika bürokrasisinin bu sonucu çokbilinçli bir biçimde haz›rlayan hain tutumu,sosyal patlama tehlikesinin boflaç›kar›lmas›nda burjuvaziye sunulan enbüyük hizmet olmaktad›r. Eylemler bus›n›rlar içerisinde kald›¤›, dolay›s›yla buifllevi gördü¤ü sürece, devletin bu eylemlerisorun etmemesi, fakat kararl›l›kla sonuçalmaya yönelen her eylemin de azg›n birdevlet terörüyle karfl›lamas›, tam da bunedenledir.

Buradan ç›kar›lmas› gereken son dereceönemli bir politik sonuç var ve bu yak›c›önemde bir güncel görevler alan›na iflaret

etmektedir. Burjuvazinin “sosyal patlama”korkusunu gerçe¤e dönüfltürebilmek için,öncelikle, tam da s›n›f ve kitle hareketiiçerisindeki burjuva uflaklar›n›n oynad›¤› bukarfl›-devrimci rolün bofla ç›kar›lmas›gerekmektedir. Bunun için de, tabançal›flmas› ve inisiyatifini hep vurgulayagelendevrimcilerin, art›k, sendika bürokrasisinindenetiminde gerçekleflen ve bir kural olaraköfke boflaltmaya yarayan ve sonuçtakitleleri güçten düflüren merkezi eylemlerincazibesine duyduklar› kör inanc› k›r›p biryana atmalar› gerekmektedir. Bugünekadarki tüm deneyim göstermifltir ki, tabanhareketlili¤i üzerinde yükselmeyen butürden merkezi eylemlilikler, kitlehareketini ileriye götürmek bir yana, onunileriye s›çrama dinamiklerini k›ran bir roloynamaktad›rlar.

Taban örgütlülü¤üne ve inisiyatifinedayal› olarak çok de¤iflik vesilelerlegerçekleflen ve kitlelerin güç, enerji,deneyim ve moral biriktirmesine hizmeteden bir taban hareketlili¤i, bugünkü k›s›rdöngüyü k›rman›n da en etkili yoludur.

Birim çal›flmas›na dayanan, somuttafabrikalarda, iflletmelerde, okullarda, iflçimahallelerinde sürdürülen devrimci çal›flmaüzerinde yükselen ve olanakl› oldu¤uölçüde çeflitli biçimler içerisinde (patform,inisiyatif vb.) yerel düzeyde birlefltirilen birkitle hareketi/örgütlenmesi gelifltirmekgüncel görevine de burdan bakmakdurumunday›z. Elbette kendine özgüsüreçler içinde mayalanan ve kendine özgüdinamiklerle a盤a ç›kan kitlemücadelelerini kendi tercihlerimizeuyduramay›z. Fakat kendi çal›flmam›z›,burjuvazinin kitleler üzerinde politik vesendikal düzeyde kurdu¤u çok yönlüdenetimi parçalayan ve bugünün k›s›rdöngüsünü aflmaya yönelen en uygun tarzave biçime kavuflturmak da tümüyle bizimelimizdedir. Ve bu, kendi sa¤l›kl›dinamikleriyle tabandan geliflecek iflçi veemekçi eylemleriyle baflar›ylabuluflabilmenin, bu eylemlere etkili birönderlik müdahalesi yapabilecek konum vemevzilere önden sahip olabilmenin de enuygun yoludur.

Page 8: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

S›n›f ve emekçi hareketindee¤ilimler ve aray›fllar

Deniz Y›lmaz‹flçi ve emekçi hareketi, sermayenin a¤›r

ve bunalt›c› sald›r› dalgas›yla yüzyüzebulunuyor. Sald›r›lar yüzy›ll›k kazan›mlar›ngasp›na yöneldi¤i gibi, emekçilerinyaflamlar›n› dayan›lmaz bir hale getiriyor.S›f›r zamlar, yüksek enflasyon, kitlesel ifltenatmalar, katmerlefltirilen vergiler,özellefltirmeler vb. sald›r›lar pervas›zcauygulan›yor.

Halihaz›rda s›n›f ve emekçi kitleleri buyo¤un sald›r› dalgas›na karfl› anlaml› biryan›t verememektedir. S›n›f hareketicephesinden yerel ve tekil direnifller ile kamuemekçi hareketi cephesinden yer yer kitleselmilitan eylemliliklere varan ama sürekliliktenyoksun hareketlilik tablosu, henüz sald›r›dalgas›n›n önüne geçebilecek düzeyin oldukçagerisindedir.

S›n›f hareketi cephesinden sendikaa¤alar›n›n aç›k ihanetçi pratikleri, kamuemekçileri cephesinden ise reformistyönetimin icazetçi-teslimiyetçi duruflu birtürlü afl›lamamaktad›r. Bunun sürmesidurumunda, iflçi-emekçi hareketi önemlikazan›mlar›n› yitirmekle kalmayacak,hareketin gelece¤ini de do¤rudan etkileyecekbiçimde iç mücadele dinamikleri tahribatau¤rayacakt›r. Geçmifl deneyimler bunu yeterliaç›kl›kta göstermektedir.

Bu de¤erlendirmede, s›n›f ve emekçihareketinin yak›n dönem tablosu üzerinden,mevcut e¤ilim ve ihtiyaçlar› ele al›nacak,ileriye ç›k›fl›n dinamikleri ve yolu ortayakonulmaya çal›fl›lacakt›r.

Sa¤l›kl› sonuçlara ulaflabilmek için iflçihareketi ile kamu emekçi hareketi ayr› ayr›de¤erlendirilmelidir. Çünkü her iki hareketaras›nda gerek s›n›fsal konum ve yap›,gerekse hareketin geliflim çizgisi önemlifarkl›l›klar içermektedir. Bu temeldeyap›lacak de¤erlendirmelerde görülece¤i

üzere, mevcut durumun ileriye do¤ruafl›lmas›, iflçi hareketi ile kamu emekçihareketi aras›nda kurulacak sa¤lam mücadelebirlikteli¤ine ba¤l›d›r. Mevcut e¤ilim vearay›fllar da bu yöndedir zaten.

S›n›f hareketinde durum,

e¤ilimler ve aray›fllar

S›n›f hareketi iç mücadele dinamikleriaç›s›ndan en büyük tahribat› ‘90 sonras›ndayaflam›flt›r. Bu tahribat›n boyutlar› 12Eylül’ün sonuçlar›yla karfl›laflt›r›labilecekdenli a¤›rd›r. Denilebilir ki, s›n›f hareketinekapsaml› darbelerden biri ‘90 sonras›ndavurulmufltur. Bu darbe, sald›r›lar›na¤›rl›¤›ndan çok, buna karfl› anlaml› birtutum gelifltirememekten kaynaklanm›flt›r.Sonuçta geçmifl mücadele birikiminin ürünüolan öncü iflçi kufla¤› tasfiye ile yüzyüzekalm›fl, s›n›f kitlelerinin mücadeleye dönükinanç ve umutlar›nda büyük bir tahribatyaflanm›flt›r.

S›n›f kitleleri bu tahribata karfl›n,sald›r›lar›n yo¤unlu¤u ve kapsam›na ba¤l›olarak zaman zaman tekil ve mevzidirenifllerle beraber birleflik mücadeleyi dezorlam›fllard›r. Sald›r›lar›n yo¤unlu¤u, a¤›rl›¤›ve yak›c›l›¤›, zaman zaman mücadele iste¤inive kararl›l›¤›n› kamç›lam›fl, direngenli¤iartt›rm›flt›r. Ama sendika bürokrokrasisineteslimiyet, bu temelli zaaf›n bir türlüafl›lamamas›, yeniden yeniden bu olumlugeliflimlerin alt›n› oymufltur. Öyle ki, tümzikzakl› tablosuna karfl›n, s›n›f hareketinin‘90’l› y›llar›na durgunluk hakimdir. Bununtemelinde, baflka nedenler yan›nda, tabaninisiyatifi ve örgütlüklerinden ve genelplanda devrimci s›n›f önderli¤indenyoksunluk bulunmaktad›r.

Son üç y›l›n tablosu üzerinden, s›n›f

8 EK‹M Sayı: 224

Page 9: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

hareketi, bilinç ve örgütlülük plan›ndayaflad›¤› gerili¤e karfl›n, politik bir kitlehareketi düzeyine ulaflacak dinamiklere desahip oldu¤unu göstermifltir. ‘98 Eylül’ündekiMetal patlamas›, ard›ndan SEKA direnifli vemezarda emeklilik sald›r›s›na karfl› ‘99Temmuz eylemlilikleri süreci, bu aç›danoldukça aç›klay›c›d›r. Bu deneyimlerin ilkikisi, sektörel bazda bir genelli¤e sahip olana¤›r sald›r›lara karfl› kendili¤inden sektöreldirenifllere evrilmifllerdir. Sonuncusu ise, salts›n›f› de¤il, kamu emekçilerini de kapsayanve ayn› ölçüde a¤›r olan mezarda emekliliksald›r›s›na karfl› gerçekleflmifltir.

Tüm bu deneyimler yönelimleri, taleplerive biçimiyle birbirinden farkl›l›klar göstersede, esasta birleflik mücadele olanaklar› vearay›fllar›n›n somut ifadeleridirler. Ve s›n›fhareketindeki mücadele birikiminin vepolitikleflme e¤iliminin göstergesi olmufllard›r.Ancak bu direnifl ve eylemlilik sürecinin önü,daha yönünü ve örgütlü biçimini bulamadan,sendika a¤alar› ve sermayenin oyunlar›ylakesilmifltir.

Bu deneyimlerin gösterdi¤i bir di¤ergerçek ise, s›n›f hareketinin mevcut içzay›fl›klar›n› böyle bir süreçte giderecekgüçleri ve olanaklar› da zaman zamanortaya ç›karabilmesidir. Örne¤in ‘99 Temmuzeylemlilikleri, s›n›f kitlelerinin sendikaa¤alar› üzerinde kurdu¤u büyük bas›nc›ngöstergesi olmufltur. Öyle ki, merkezieylemlilikleri uzun y›llar hava boflaltma arac›olarak kullanan sendika a¤alar›, bu kezmerkezi eylemliliklerin önünü almak içinçeflitli manevralara baflvurmak ve hareketiyerelliklerde durdurabilmek için u¤raflmakzorunda kalm›fllard›r. Ama, tüm bu olanaklarave belirginleflen aray›fllara karfl›n, bununbizzat mücadele içerisinde devrimci birmüdahaleyle sendikal bürokrasiyi aflacaks›n›fsal bir iradeye dönüfltürülemedi¤i yerde,mücadelenin yaratt›¤› imkanlar dakullan›lamam›flt›r. Buna s›n›f hareketinin bue¤ilim ve aray›fllar›na yan›t verme bak›fl›ylaoluflturulan ara kademe sendikac›lardanoluflma platformlar›n ifllevsizli¤i de eklenince,s›n›f kitlelerinin mücadele inanç vekararl›l›klar›nda yeniden ciddi tahribatlar

oluflmufltur.Sermayenin sald›r›lar›n›n s›n›f›n tümünü

kapsayan genelli¤i ve a¤›rl›¤›n›n artt›¤›bugünkü koflullarda, s›n›f kitleleri çözümünbirleflik bir mücadeleden geçti¤i yönündebelli bir bilinç aç›kl›¤›na sahiptirler. Hattadenilebilir ki, s›n›f kitlelerinin yüzü birleflikmücadeleye dönüktür. En s›radan iflçigösterisinde dahi, Temmuz eylemliliklerindenbu yana en çok at›lan slogan “Kurtulufl yoktek bafl›na...” olmaktad›r. Yerel ve mevzidirenifllerde ise “ezilme korkusu” birleflikmücadele aray›fl›n› körükleyen temel birneden durumundad›r. Bu anlamda s›n›fhareketi, bilinç ve örgütlülük plan›ndayaflad›¤› gerili¤e karfl›n, politikleflme yönündeküçümsenemeyecek e¤ilim ve aray›fllarasahiptir.

‹flçi-emekçi platformlar›n›n

ifllevi

‹flte iflçi-emekçi platformlar›, tam da s›n›fhareketinin bu e¤ilim ve ihtiyaçlar›na yan›tvermek çerçevesinde gündeme getirilmifltir.Bunlar iflyerleri ve sektörleri aflan s›n›fplatformlar›d›r. ‹flçi ve emekçi hareketininbirleflik mücadele aray›fllar›na yan›t vermekamac›n› tafl›maktad›rlar. Bu aray›fllara yan›tverebilmelerinin yolu ise, iflyerleri vesektörler baz›nda yaflanan parçal›l›¤a sonvermekten geçmektedir. Bunun içindir ki buplatformlar, bünyesinde toparlad›¤› tüm öncüiflçi birikimini iflyerleri ve sektör baz›ndataban örgütlülüklerinin yarat›lmas›do¤rultusunda yönlendirmekdurumundad›rlar.

Bugün bu platformlar üstten alta do¤ruörgütlenmektedir. Zira böylesi bir üstplatform hedefine ba¤lanmam›fl iflyeri vesektör baz›ndaki bir taban örgütlülü¤üyaratmak kolay olmamaktad›r. Bu ancak yerelve mevzi direnifller vesilesiylegerçekleflebilmekte ve direniflin ard›ndanda¤›lma akibetinden kurtulamamaktad›r. Butürden taban örgütlülükleri süreklileflmek için,birleflik mücadelenin örgütleyicisi bir üstplatformun aray›fl› içerisinde olacaklard›r.Dolay›s›yla, taban örgütlülüklerine sahip

Temmuz 2001 EK‹M 9

Page 10: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

olmayan, bu örgütlülükleri yaratma çabas› ilehareket etmeyen platformlar›n baflar› flans›olmayaca¤› gibi, iflyeri/sektör ölçe¤indes›n›rlanm›fl bir örgütlenme girifliminin baflar›flans› da yoktur. Örne¤in, platform çal›flmalar›üzerinden harekete geçirilen birçok iflçi,iflyeri ve sektör ölçe¤indeki pratik etkinlik veörgütlenme çabalar›na gösterdikleri ilgi vekat›l›m› katlayan bir düzeyde platformçal›flmalar›na kat›lmaktad›rlar.

Sorunun çözümü, s›n›f›n birleflik mücadeleve örgüt aray›fl›na yan›t verme hedefineodaklanm›fl bir s›n›f çal›flmas›yla, s›n›f›nbirli¤ini iflyeri iflyeri, sektör sektör örmektengeçmektedir.

Kamu emekçileri hareketinde

birleflik mücadele aray›fl›

Kamu emekçileri hareketinin durumu vegeliflim seyri s›n›f hareketinden önemlifarkl›l›klar tafl›maktad›r. Öncelikle kamuemekçi hareketi, iflyeri ya da salt belirlisektörler ölçe¤inden geliflip genelleflen birhareket de¤ildir. Daha en bafl›ndan itibaren,genel bir talep etraf›nda birleflik bir hareketolarak geliflmifltir. Buna kamu emekçikitlelerinin sahip oldu¤u e¤itim düzeyiniekledi¤imizde, kamu emekçilerinin sahipoldu¤u politik geliflmifllik düzeyi ortayaç›kmaktad›r. Kamu emekçileri hareketi busayede 11 y›ll›k kesintisiz bir mücadelenintemsilcisi oldu. Bu mücadele içerisindegeliflti. Mücadelenin ihtiyaçlar› artt›kça, dahaileri bir bilinç ve mücadele düzeyi dekendisini koflullad›.

Hareket, kendi dinamikleriyle geldi¤inoktada art›k daha ileri bir politikmücadeleyi zorluyor. Bunun kendisi ise, hemmücadeleyi daha ileri bir evreye ulaflt›rmay›(ki bu daha ileri bir önderlik düzeyini dezorunlu k›lmaktad›r), hem de devrimcis›n›f›n›n önderli¤ini ve s›n›f hareketiylebirleflik mücadeleyi gerektirmektedir. Daha‘98 y›l›nda yaflanan ve devrimci direnmee¤iliminin simgesi haline gelen 4 Marteylemi, hareketin ihtiyaç duydu¤u fakatyoksun bulundu¤u önderlik ve mücadelehatt›n›n çarp›c› bir göstergesi oldu. 5 Martise, hareketin önünü tutan reformist

yönetimin çaresizli¤ine ve art›k mücadeleninönünde nas›l da bir engele, giderek birbarikata dönüfltü¤üne tan›kl›k etti. Hareketiçerisindeki devrimci kamu emekçileri dahaileri bir önderlik prati¤ini örgütleyebilirlerdi;ama gereken irade gösterilemedi¤i içindir kibu gerçeklefltirilemedi. Böylece devrimcikamu emekçileri cephesindeki da¤›n›kl›k artt›,mücadele dinamikleri aç›s›ndan önemli birtahribat olufltu.

Kamu emekçi hareketinin yaflad›¤› budurum, s›n›f hareketinin öncü kufla¤›n›n ‘90sonras›ndaki yaflad›¤› süreçle önemliparalellikler göstermektedir. Mücadelenin yenidüzeyde örgütlenmesi aç›s›ndankarfl›lanamayan ihtiyaçlar gerilemenin yolunudüzlemiflti. ‘98 sonras›nda kamuemekçilerinin öncü-devrimci unsurlar›n›nyaflad›¤› tablo da afla¤› yukar› budur. Amakamu emekçileri cephesinden henüz tahribat›nboyutlar› kötürümlefltirici bir düzeyeulaflmam›flt›r.

Kamu emekçileri hareketinin

zor ikilemi

Bugün kamu emekçi hareketi ya daha ileribir önderlik prati¤i ve mücadele çizgisinekavuflma, ya da bunun baflar›lamad›¤› yerdegerileme ve çürüme ikilemiyle yüzyüzedir.

Sahte sendika yasas›na karfl› örgütlenenmilitan eylemlilikler ve bu eylemliliklerin biryerden sonra reformist-icazetçi yönetimlerinengeliyle karfl›laflmas›, bir kez daha devrimcikamu emekçilerinin görev ve sorumluluklar›n›yak›c› k›lmaktad›r. E¤er devrimci kamuemekçileri aras›nda yaflanan da¤›n›kl›¤a sonverilir, devrimci zeminde birlikleri sa¤lan›rsa,kamu emekçi hareketinin ihtiyaç duydu¤udevrimci önderlik karfl›lanarak gerileme vetahribat›n önüne geçilebilir.

Sorunun di¤er bir yan›, iflçi hareketiylekurulacak mücadele birli¤idir. Böylesi birbirli¤in yoklu¤u, bugün kamu emekçikitlelerinde mücadeleye dönük inanç vekararl›l›¤› do¤rudan etkilemektedir.

Di¤er yandansa, sermayenin sald›r›lar›,birçok sektörde somut olarak görüldü¤üüzere, kamu emekçileri ile s›n›f›n ortakmücadelesini de do¤all›¤›nda zorunlu

10 EK‹M Sayı: 224

Page 11: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

k›lmaktad›r. ‹flçi ve emekçilerin öncüunsurlar›n› ortak bir mücadele platformundabirlefltirme gereklili¤inin bir yan›n› da buoluflturmaktad›r.

‹flçi-emekçi platformlar›, tam da butemelde, olanakl› olan her yerde iflçi hareketiile kamu emekçileri hareketinin öncüunsurlar›n› ortak bir mücadele hatt›ndabirlefltirmeyi hedeflemelidir.

Baz› deneyimler ve güncel

sonuçlar...

‹flçi ve emekçi hareketinin birleflikmücadele e¤ilim ve aray›fllar›na sendikabürokrasisi ve alt kademe sendikayönetimlerinin verdikleri yan›t; EP, ‹‹fiSP ve‹EP türü platformlar olmufltur.

Sendika bürokrasisinden oluflan EP, esastas›n›f ve emekçi hareketinin birleflik mücadelearay›fl›n› ve bas›nc›n› dizginleyipkötürümlefltirmek rolünü oynam›flt›r. Prati¤iile bunu yeterli aç›kl›kta ortaya koymufltur.

‹‹fiSP, bafllang›ç döneminde öncü-devrimciiflçilerin inisiyatif ve ilgisini bar›nd›ran birplatformdu. Fakat reformist alt kademesendika yönetimlerinin k›skac› alt›ndadaralm›fl ve büyük ölçüde ifllevsizleflmifltir.S›n›f hareketinin ihtiyaçlar›n› karfl›lamaktanuzaklaflt›¤› yerde ise öncü-devrimci iflçilerinbu platforme ilgisi büyük ölçüde kesilmifltir.

‹ddial› bir biçimde gündeme getirilen ‹EPise hemen hiç bir varl›k göstermeksizin devred›fl› kalm›flt›r. Herhangi bir tabanörgütlülü¤üne dayanmad›¤›, dolay›s›yla öncü-devrimci bir iflçi dinami¤iyle beslenemedi¤iiçindir ki, alternatif olarak ç›kt›¤› ‹‹fiSP’ninkarikatürü bile olamadan sahnedençekilmifltir. Bu deneyim, geleneksel küçük-burjuva devrimci ak›mlar›n, flu veya bu yollabaz› sendikal mevziler tutsalar bile, s›n›fhareketi içinde devrimci bir alternatifoluflturma alan›ndaki yap›salyeteneksizliklerine çarp›c› bir göstergeolmufltur. ‹lk dönemde ‹EP’e belli bir ilgiyleyaklaflan iflçi ve emekçilerin umutlar›n›n k›sazamanda k›r›lmas› da bunun bir ifadesidir.Bu giriflimi içinde yer alan sendikal yap›lar,hemen tüm kritik sorunlarda, ayr› bir pratikalternatif tutumla ortaya ç›kmaktan özenle

kaç›nm›fllard›r. Farklar›, kendi tabanlar›nabile ulaflt›r›lamayan ifllevsiz aç›klamalarolmufltur.

‹flçi ve emekçi hareketinin birleflikmücadele ve önderlik aray›fl›na devrimci-demokrat ak›mlar›n verdikleri yan›t, özündesendikalist platformlardan ibaret kalm›flt›r. Buplatformlar ise, ya altenatif sendikalar›ndayanak olarak görülmesi ya da sendikalkademelerin basamak olarak kullan›lmakistenmesi nedeniyle, daha bafltan ölüdo¤mufllard›r.Dolay›s›yla,s›n›f veemekçihareketiiçerisindetuttuklar›yerdenba¤›ms›zolarak, bu türplatformlar›ns›n›f veemekçihareketininihtiyaçlar›nayan›t vermelerimümkünde¤ildir.

‹flçi veemekçihareketininmücadele veönderlikaray›fl›nabugün için;bizzat öncüdevrimci iflçive emekçiinisiyatifinedayanan, her kademesinde bu inisiyatifinbelirleyici oldu¤u, kendisini devrimci “s›n›fakarfl› s›n›f” çizgisi ekseninde anlamland›rans›n›f platformlar› yan›t verebilir. Bunedenledir ki, komünistler bu platformlarlaçok daha yak›ndan ve daha enerjik birçabayla ilgilenmeli, onlara önderlik etmeli,deneyimlerini sürekli izlemeli ve irdelemeli,karfl›laflt›klar› sorunlara ise gecikmeksizinçözümler üretmelidirler.

‹flçi ve emekçihareketinin mücadele ve

önderlik aray›fl›na bugüniçin; bizzat öncü devrimci

iflçi ve emekçiinisiyatifine dayanan, her

kademesinde buinisiyatifin belirleyici

oldu¤u, kendisinidevrimci “s›n›fa karfl›

s›n›f” çizgisi eksenindeanlamland›ran s›n›f

platformlar› yan›tverebilir. Bu nedenledir

ki, komünistler buplatformlarla çok daha

yak›ndan ve daha enerjikbir çabayla ilgilenmeli,onlara önderlik etmeli,

deneyimlerini sürekliizlemeli ve irdelemeli,

karfl›laflt›klar› sorunlaraise gecikmeksizin

çözümler üretmelidirler.

Temmuz 2001 EK‹M 11

Page 12: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

Örgütsel güvenli¤in hayati önemiM. Da¤l›

Örgüt, örgütlü güç, örgütlü mücadele,hele de örgütlü iflçi s›n›f›, egemen s›n›flar›nkorkulu rüyas›d›r. Emekçileri sömürmek,yeralt› ve yerüstü do¤al zenginlikleriya¤malamak için devlet gibi organize birkuruma sahip olan burjuvazi, bu ayr›cal›¤›ancak örgütlü ve bilimsel sosyalizm silah›yladonanm›fl bir proletarya hareketinin sonaerdirece¤ini çok iyi bilir. Dolay›s›yla iflçis›n›f› örgütlülü¤ünün engellenmesi için hertürlü çabay› sarfeder.

‹flçi s›n›f› gövdesinin örgütlenmesizamana yay›lan zorlu bir mücadelegerektirmektedir. Bu somut gerçekten hareketeden komünistler, s›n›f temeline dayanan,esas olarak s›n›f içinde örgütlenmeyi ve s›n›fiçinde kökleflmeyi hedef alan partimizTK‹P’yi, onbir y›ll›k bir örgütsel mücadelesürecinin birikimi üzerine infla ettiler.Partimiz, iflçi s›n›f› ve yoksul emekçilerinmücadelesini gelifltirmeye, geliflen mücadeleyeönderlik etmeye çal›flmaktad›r. O, mücadelekitleselleflip kabard›¤›nda, bu dalgay›kucaklay›p kapitalizmin y›k›lmas› ve siyasaliktidar›n proletarya taraf›ndan ele geçirilmesihedefine yönlendirmeye yönelik tarihi birhaz›rl›k içindedir. Bu önderlik misyonunuyerine getirebilmek ise, aç›k ki sürekligeliflen, güçlenen, kal›c› bir s›n›f örgütüsayesinde mümkün olabilir.

Kapitalizmi zora dayal› bir devrimley›kma amaçlar›n› gizlemeye tenezzül etmeyenkomünistlerin örgütlü partisi de do¤al olarakbu düzenin s›n›rlar› içine s›¤maz.Komünistler, legaliteyi etkin bir flekildeistismar etmeyi ihmal etmezler. ‹lkesel olarakillegal örgütlenmeden de vazgeçmezler. Tamtersine, bunu temel al›rlar ve legalitenindevrimci bir temelde baflar›yla istismar›n›n daönkoflulu sayarlar.

Kontralaflm›fl faflist bir rejimin egemenoldu¤u Türkiye’de partiyi güvenceye al›pkal›c›laflt›rmak, s›k› gizlilik ilkelerine uymay›gerektirir.

Örgütsel güvenlik, genel olarak teknikde¤il, temelde siyasal bir sorundur. Ancak

sorunun siyasal olarak çözülmesi, partinins›n›f taban›na sa¤lam bir flekilde oturmas› vekitleselleflmesi sayesinde mümkün olabilir.Parti kitleselleflti¤i oranda, kendine kitlelerdenve kitle örgütlerinden sa¤lam ve koruyucu birz›rh örmüfl olacakt›r. Bu türden temelli birçözüm, ancak orta vadede mümkün olabilir.Bu süreci tüketmek ise, süreklili¤i sa¤lanm›flbir siyasal mücadeleyi flart koflar. Siyasalmücadeleyi süreklilefltirmek, sürekli ayaktakalan, geliflen bir örgüt sayesinde mümkünolabilir ancak.

Sorunun pratikte karfl›m›za ç›k›fl›

K›sa vadede örgütün güvenli¤ini sa¤lamasorunu, kitlelerle buluflana, bu aflamay›tamamlayana kadar gerekli olan süreyi örgütüayakta tutarak tüketebilmek sorunudur birbak›ma. S›k› bir polis rejimi alt›nda mücadeleyürüten bir parti, gizlilik kurallar›na azamiölçüde uymak zorundad›r. Aksi durumdadüflman sald›r›lar›na aç›k olacak vemisyonunu oynayamayacakt›r.

Bu alanda parti güçlerinin e¤itilmesini,varolan birikimin pratik deneyimlerlebeslenmesini baflarabildi¤imiz oranda, ilkelive kurall› bir yaflam biçiminiyayg›nlaflt›rabiliriz. Partimizin kuruluflkongresi, genel çerçevede sorunu ele al›ptart›flm›fl, de¤erlendirme ve sonuçlara ulaflm›fl,bunlar› gelinen yerde bir kitap halindedevrimci kamuoyuna sunmufltur. Ayr›caEkim’de geçmiflten bugüne konuyla ilgili çoksay›da makale ve de¤erlendirmebulunmaktad›r. Bu alandaki e¤itimsüreklilefltirilmeli, parti materyallerinin tekrartekrar incelenmesi ve yeni deneyimlereulafl›ld›¤›nda bu birikimin aktar›lmas›, ihmaledilmemelidir.

Çal›fl›lan alandan ba¤›ms›z olarak örgütselgüvenli¤i ciddiye almak, ilkeli, kurall› biryaflam› ciddiye almak, gerçekte partiyi vedevrimi ciddiye almakt›r. Güvenlik alan›ndakibir gevfleklik ya da kural ihlali, dolays›zolarak, kollektif eme¤in düflman sald›r›s›na

12 EK‹M Sayı: 224

Page 13: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

aç›k hale gelmesine yol açacakt›r. Budavran›fllar›n pratik sonucu, polisteçözülmekle yarat›lan bir tahribatla ayn›noktada buluflmaktad›r. Yaflanan deneyimler,sermaye düzeninin bekçi köpekli¤ini yapan,ad›na siyasi polis denen iflkenceci güçlerinverdi¤imiz aç›klar› çok iyi de¤erlendirdi¤inive aç›klar›m›z yüzünden kollektif eme¤imizeküçümsenemez zararlar verdi¤inigöstermektedir.

Düflman› stratejik olarak küçümsemek,

taktik olarak önemsemek

Devrimciler, kimi zaman düflman›ngücünü küçümseme hatas›nadüflebilmektedirler. Bu, savafl›lan düflman›yeteri kadar tan›mamaktan ya da düflman›tan›man›n önemini kavrayamamaktankaynaklan›yor. Oysa, savaflt›¤›m›z düflman›ntaktik yönden küçümsenemeyecek bir güce vedeneyime sahip oldu¤u ortadad›r. Ancak, bugücün temsil etti¤i s›n›f, tarih karfl›s›ndagericileflmifl ve objektif olarak y›k›lmasürecine girmifltir. Bu s›n›f›n iktidar›n› y›k›p,proletarya diktatörlü¤ünü kurmak art›ktarihsel olarak olanakl› hale geldi¤i oranda,biz düflman› stratejik olarak küçümseriz.Elbette bu ikisini, yani tarihsel olarakolanakl› olanla somut siyasal durumubirbirine kar›flt›rmadan. Siyasal olarak ya dataktik planda düflman› her küçümsemenindevrim mücadelesine a¤›r bir faturas›olmufltur, olacakt›r, bunu asla unutmamal›y›z.

Düflman› taktik olarak önemseyip ciddiyealman›n ötesinde, düflman› tan›mak, çal›flmayöntemleri ve tekniklerini ö¤renmek degerekiyor. Burjuvazi bir yandan kendibiriktirdi¤i deneyimler, öte yandanemperyalist ülke istihbaratlar›n›n (özellikleC‹A) deneyimlerinden yararlanarak devrimciörgüt ve partilere karfl› sürekli yeni yöntemlergelifltirmektedir. Bu yöntemleritan›yabildi¤imiz ölçüde, devrim davas›naverdirecekleri kay›plar› da azaltabiliriz.

Parti tüzü¤ünün belirledi¤i ilkelere

uygun bir yaflam

Partimizin tüzü¤ü bize ilkeli, kurall›yaflam›n genel çerçevesini çizmektedir ve bu

tüzük, partinin her kademesindeki bütünkadrolar›n› ba¤lamaktad›r. Bu ilkeler, partikadrolar› kendi yaflamlar›ndasomutlayabildikleri oranda, parti çeperindekikitle iliflkileri ve sempatizanlara örnekolabilecek ve bu güçler taraf›ndanbenimsenebilecektir. Bu düzeyiyakalayabildi¤imiz aflamada, örgütsel güvenlikkonusunda da önemli bir aflama kat etmiflolaca¤›z.

Düflman takip, örgüte s›zma, gözalt›naald›¤› devrimcilere iflkence uygulayarak belirlisonuçlara ulaflmaya çal›fl›r. Bunlardan en çoksonuca ulaflt›ran› takip olmaktad›r. Bu datakip kontrollerinin ne kadar önemli oldu¤unaiflaret etmektedir. Her parti militan› takipkontrollerine titizlikle önem vermeli, eve giriflç›k›fllar›nda, randevulara gidifl dönüfllerde,kitle örgütleri ziyaretleri sonras›nda vb., takipkontrollerini ihmal etmemelidir. Bu kontrollerbir refleks haline gelmelidir. Aksi durumdatakip edilip edilmedi¤ini fark etmekte geçkalabilir ve bu gecikme siyasi polisin baflkayoldafllara ulaflmas›na imkan tan›r.

Polisin devrimci örgüt ve partilere ajans›zd›rma ya da zay›f unsurlar› ajanlaflt›rmayöntemini kulland›¤› bilinmektedir. Buyöntemle belli baflar›lar sa¤lad›¤› örneklerdünyada ve Türkiye’de az de¤ildir. Bunoktada devrimci ilkeli yaflam, samimiyet vepartiye karfl› aç›kl›k, hayati bir önemtafl›maktad›r. Bu yaflam tarz›n›oturtabildi¤imiz yerde, içimizdeki yabanc›unsurlar›n kendilerini uzun süre korumas›mümkün de¤ildir. Rolünü ne kadar ustacayaparsa yaps›n, ilkeli ve samimi bir ortamdakendini ele verecektir. Kurallar›n ihlaledildi¤i, bunun yayg›n ve ola¤an hale geldi¤ibir durumda ise, polis ajanlar›n›n kendilerinibu laçka ortamda baflar›yla gizleyebildiklerive bu sayede devrim davas›na ciddi zararlaraverdikleri, say›s›z örnekler üzerindengörülmüfltür. Karfl›m›zdaki düflman›n kallefl vesinsi oldu¤unu hesaba katarsak, bu alandakiihmallerin nelere yol açaca¤›n› tahmin etmekgüç de¤ildir.

Tam bu alanda iç illegalitenin önemikarfl›m›za ç›k›yor. ‹ç illegalite kurallar›n›titizlikle uygulanmak zorunday›z. Hiç kimsekendisine gerekli olandan fazlas›n› bilmemeli,kendisini ilgilendirmeyen bir bilgiye

Temmuz 2001 EK‹M 13

Page 14: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

ulaflamamal›d›r parti yaflam›nda. Bununyoldafllara güvenmemekle bir ilgisi yoktur.Bu tamamen kurall› örgütsel yaflam›n gere¤iolan bir durum ve uygulamad›r.

Dolay›s›yla, yineliyoruz, hiçbir partilibilmesi gerekenden daha fazlas›na ulaflmayaçal›flmamal›. Hiçbir partili de baflkayoldafllara bilmesi gerekenden fazlas›n›aç›klamamal›. Bu bilinç aç›kl›¤›na ra¤men,birilerinin daha çok bilgiye ulaflma çabas›do¤al olarak flüphe uyand›racakt›r,uyand›rmal›d›r da. Bunu bir ayr›nt› ya damasum bir zaaf gibi görmek, bu yoldafl›zaten tan›yoruz, onun için flüphelenmeyegerek yoktur tutumuyla geçifltirmek, partikurallar›n› ve dolay›s›yla ç›karlar›n›çi¤nemek, partiyi savunma refleksiniyitirmektir.

Lenin’in en güvendi¤i kiflilerden birinin,tam da MK üyeli¤i düzeyine kadar yükselmiflünlü ajan provokatör L. Malinovski oldu¤unuunutmamak gerekir. Lenin gibi deneyimli birdevrimcinin bu yan›lg›s›, soyut bir güveninkendi bafl›na bir fley ifade etmedi¤ini, partigüvenli¤ini sa¤lamak için illegaliteninkurallar›na kesin bir biçimde uymakgerekti¤ini göstermektedir. Bolflevik partisitam da bu alanda gerekli dikkat ve özenigösterdi¤i içindir ki, saflar›na s›zan ve MKüyeli¤ine kadar yükselebilen polis ajanlar›nara¤men ayakta kalmay› ve devrimi zafereulaflt›rmay› baflarabilmifltir.

S›n›f›n siyasi temsilcisi olman›n

yükledi¤i sorumluluk

Parti program›m›z›n aç›kl›kla ve alt›n›çizerek belirledi¤i gibi, iflçi s›n›f› kapitalisttoplumun tek tutarl› devrimci s›n›f›d›r.Dolay›s›yla iflçi s›n›f›n›n siyasal temsilcisiolarak partimizin ve parti güçlerinin düflmankarfl›s›ndaki tutumlar›, bu s›n›fsal iddiayauygun olmak zorundad›r. Bu alanda devrimcidemokrat ak›mlar›n belli bir birikimi olmaklaberaber, komünistlerin bu s›¤ birikimleyetinmeleri düflünülemez. Bu birikime sahipç›karak, bu birikimden yararlanarak, amaayn› zamanda bu düzeyi ileri düzeyde aflarak,komünistler kendi s›n›fsal konumlar›na uygunde¤erler sistemini yaratmak durumundad›rlar.Kald› ki bu alanda küçümsenemeyecek bir

‹llegalite sorununu temelde siyasal birsorun olarak kavramak; ama güncel

olarak önümüzde duran sorunun yine deillegalitenin gereklerine ve gizlilikkurallar›na riayet etmek oldu¤unu

unutmamak; partiye tüzük ilkelerineuygun bir yaflam› egemen k›lmak ve kendi

s›n›fsal konumunun bilincinde olarakhareket etmek; ve nihayet önlenemeyen

sald›r›lar›n ard›ndan poliste ve iflkencedesars›lmaz bir direnifl sergilemek, bir

bütünün birbirini tamamlayan parçalar›d›r.

birikime flimdiden ulaflm›fl durumday›z.S›n›f savafl›nda proletaryay› temsil eden

bir partinin, kurall›, ilkeli yaflama ve gizlilikkonusundaki titizli¤ine ra¤men, kimi zamandüflman sald›r›lar›na maruz kalmas›kaç›n›lmazd›r. Kurallar, bu türden sald›r›lar›asgariye indirmek ve etkilerini s›n›rlamakolana¤› vermektedir. Bu gerçe¤in fark›ndaolan komünistler, düflman› kendi inindeyenmek, direniflçi komünist kimli¤i vepartinin onurunu düflman karfl›s›ndayükseklerde tutmak konusunda tok bir iddiayasahiptirler. Zira parti, düflman karfl›s›ndadevrimci direnifli, partinin ç›karlar›n› tamolarak korumay› ve parti üyeli¤i onurunuayakta tutmay›, bir tüzük maddesi olarak daformüle etmifltir. Öylesine ki, tüzü¤ümüzünilgili maddesi, poliste zay›fl›k gösterenüyenin üyeli¤i, hiçbir savunma vede¤erlendirme ifllemi gerektirmeksizin,otomatik olarak düfler demektedir. (V. bölüm,26. madde: “Poliste çözülenlerin parti üyeli¤ikendili¤inden düfler.”)

‹llegalite sorununu temelde siyasal birsorun olarak kavramak; ama güncel olarakönümüzde duran sorunun yine de illegaliteningereklerine ve gizlilik kurallar›na riayetetmek oldu¤unu unutmamak; partiye tüzükilkelerine uygun bir yaflam› egemen k›lmakve kendi s›n›fsal konumunun bilincinde olarakhareket etmek; ve nihayet önlenemeyensald›r›lar›n ard›ndan poliste ve iflkencedesars›lmaz bir direnifl sergilemek, bir bütününbirbirini tamamlayan parçalar›d›r.

Bu bilinçle yo¤rulmufl çelikten komünistbir iradeyi ise hiçbir güç bükemez.

14 EK‹M Sayı: 224

Page 15: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

Politik çal›flmada düflünsel vepratik yo¤unlaflma

T. ÜmitGüçlü bir politik önderlik düzeyi

sergileyebilmek için, bu hedef do¤rultusundakilitlenerek, düflünsel ve pratik bir yo¤unlaflmaçabas› gösterebilmeliyiz. Her türlü da¤›n›kl›¤›n,amatörlü¤ün, verimsizli¤in vekendili¤indencili¤in afl›lmas›n›n tek yolu budur.Düflünsel yo¤unlaflmayla kastedilen; birdevrimcinin, yaflam›ndan bafllayarak siyasalfaaliyetin sorunlar›na, s›n›f hareketindendevrimin sorunlar›na kadar her alanda kafayormas›, pratik yo¤unlaflmayla da bu sorunlaradönüfltürücü bir kuvvet uygulamas› ve planl›,disiplinli bir yaflam› örgütlenmesidir.

Böyle bir yo¤unlaflma çabas›n›n düzeyi,günlük yaflant›m›z›n ve prati¤imizin ortayakoydu¤u somut verilerle belli olur. Ne orandayaz› yaz›yoruz? (Ki içlerinde en kritikolanlardan bir tanesidir.) Siyasal gündemüzerine tart›fl›yor muyuz? Yay›nlar›m›z› nekadar bir sürede ve nas›l okuyoruz? Çal›flmaalan›m›z›n sorunlar›na veya Partifaaliyetlerinin herhangi bir sorununa dönüktart›flmalar› ne düzeyde yap›yoruz? Teorikbirikimimizi art›rmak için e¤itim çal›flmas›yap›yor muyuz? vb. sorulara verdi¤imizyan›tlar da, bizim düflünsel ve pratikyo¤unluk düzeyimizi verir. Ayn› flekilde, birdevrimcinin yaflam›n›n her alan›n› ve an›n›örgütleyebilmede gösterdi¤i baflar› veyo¤unlaflma düzeyi belli olur. Ev içindekiyaflam›nda, çal›flt›¤› fabrika ya da iflyerinde,okudu¤u okulda, geçirdi¤i zaman veiliflkilerde de gösterir kendini.

Örne¤in, çok ufak bir ayr›nt› olarakgözüken, asl›nda hiç de öyle olmayan evlerinderli toplu ve temiz tutulmas› konususan›ld›¤›ndan da önemlidir. Zira evlerinda¤›n›kl›¤›, asl›nda yaflamda sürenda¤›n›kl›¤›n, zaman› ve çal›flmay› planlay›pörgütleyememenin bir d›fla vurumudur. Oysabiz s›n›f devrimcileri aç›s›ndan, evlerimizinsadece bar›nma ihtiyac›m›z› karfl›lad›¤›m›zyerler olmad›¤› bir gerçektir. Evlerimiz ayn›zamanda kalelerimizdir bizim için. Buradageçirilen her an, devrimci faaliyetin yeniden

yeniden üretilmesine hizmet etmelidir. Budo¤rultuda evlerimizin düzenlili¤i de buamaca uygun olmal›d›r.

Ayr›ca konunun örgütsel güvenlik yan›n›,kitle içerisinde erime sorununu kesen yanlar›da var. Yaflam›n› örgütlemeyi asgari düzeydede olsa baflarabilmifl bir devrimci içinkonunun önemi aç›kt›r. En basitindençal›flt›¤›m›z fabrikalarda da gördü¤ümüz gibi,yapt›¤› iflin düzgünlü¤ü ve iyi olmas›yla(bunun için yap›lan ifle yo¤un bir emekharcamak gerekir) sevip say›lan iflçilerinkulland›klar› aletlerin derli toplu olmas›na,makinelerin temiz olmas›na gösterdi¤i titizlikbir yan›yla buna benzer.

Nas›l ki en küçük imkan› bile siyasalfaaliyetimizin geliflmesine hizmet etmesi içinde¤erlendirebilmeyi sa¤latan fley yo¤unlaflm›flbir bilinçse, ayn› flekilde, günlük yaflam›m›z›nçok s›radan ifllerini de belirleyen fleyinkendisi düflünsel yo¤unlaflmad›r. Bu öylezengin bir alan› kapsar ki; örne¤inyo¤unlaflamad›¤›m›z oranda, zaman›m›z›düzensiz ve çok uyuyarak geçirebiliriz. Bu dayaflam›m›z›n disipline edilmesini k›rar ve enk›ymetli fley olan zaman›n harcanmas›naneden olur. Ya da ald›¤›m›z g›damaddelerinin israf edilmesi, eflyalar›m›z›kullan›rken daha uzun süreli kullanabilmekiçin gerekli özenin gösterilmemesi, yine ayn›nedenledir. Zira daha derin düflündü¤ümüzde,bu noktada gösterdi¤imiz her dikkatli veözenli çaba, di¤er taraftan partinin maddiimkan›na verilmifl bir destek, politikfaaliyetin imkanlar›n›n artmas› anlam›nagelecektir. Örnekler ço¤alt›labilir.

Örgütlü mücadeleye kat›lm›fl birdevrimcinin, bir s›n›f devrimcisinin s›radaniflleri olamaz. Onun öncelikli ve s›radan iflinibelirleyen fley, tart›flmas›z olarak devriminsorunlar› ve ç›karlar› eksenli olabilmelidir.Bu yönde verilecek bir çaba, s›n›fdevrimcilerinin kendilerini örgütleyebilmesininve düflünsel yo¤unlaflman›n karfl›l›¤› olacakt›r.

Ara s›ra bofl vakitlerimizi flu veya bu

Temmuz 2001 EK‹M 15

Page 16: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

flekilde de¤erlendirmeliyiz diyoruz. Ya dakelimenin gerçek anlam›yla bofl geçirdi¤imizvakitler oluyor. Oysa bofl vakit demeklekastedilen, acil yap›lmas› gereken ifllerdensonra geriye kalan zaman dilimidir. Buzaman diliminde (bir tak›m iflleriyapmay›fl›m›z›n gerekçesi olarak zamansorununu öne sürdü¤ümüze göre) muhakkakyap›lacak ifller vard›r. En basitinden,okuyamad›¤›m›z bir kitab› okumak gibi.

Kafam›zda sürekli siyasal faaliyetinsorunlar›na kitlenir, gündemimizi bu eksendeoluflturabilirsek, sorun zaman ay›ramamaktanç›kar ve zaman›m› daha iyi nas›lkullanabilirim sorusuna dönüflür. Bunubaflaramad›¤›m›z oranda, kafam›zda farkl›gündemler belirmeye bafllar. Çal›flman›nprati¤e yans›mas› da, da¤›n›kl›k, amatörlükve dar pratikçilik fleklinde olur. Üretkenlikise, yo¤unlaflma çabas› içerisinde harcananemekle oluflur. “Ne yapmal›?”, “nas›lyapmal›?” sorular›n› yaflam›m›z›n heralan›nda tekrarlad›¤›m›z ve zihnimizde canl›tutabildi¤imiz oranda, üretken bir faaliyetiçerisine girebiliriz. Bu sorular› herfleydenönce, kendi yaflam›m›z› disipline edebilme veörgütleme noktas›nda kullanabilmeliyiz.

Böyle bir yo¤unlaflma süreci, bir bütünlükarz edece¤inden, sa¤lam bir devrimci içyaflam›n kurulabilmesine, siyasal faaliyetindüzeyinde niteliksel bir s›çrama da efllikeder. Sonuçta bir paralellik içinde birbirinibesler. Örne¤in, devrimci iç yaflam›örgütleme noktas›nda ciddi zay›fl›klarolmas›na ra¤men (bununla dar anlam›yla kitleçal›flmas›n› kastediyoruz), baflar›l› bir düzeysergilenemez mi? Elbette çeflitli imkanlarüzerinden bir tak›m iliflkiler yakalanarakbunlar üzerinden yürüyen bir çal›flma olabilir.(Görünürde ne kadar güçlü olursa olsunzay›fl›¤› ortadad›r.) Ancak baflar›l› bir siyasalfaaliyetten, sadece bir tak›m iliflkileryakalay›p bunlar üzerinde dönen bir çal›flmade¤il de, çal›flma alan›n›n sorunlar›na,ihtiyaçlar›na yan›t verebilen, kitlelerindevrimci eylemini parti faaliyetiyle birbütünlük içerisinde örgütleyebilen bir çal›flmatarz› ve buna uygun düflen bir politikönderlik düzeyinin sergilenmesi anlafl›l›yorsa,bu düzeyin az-çok yakaland›¤› bir yerde,devrimci iç yaflam› örgütleme noktas›ndabaflar›s›z kal›nabilece¤ini söylemek pek

gerçekçi olmaz. Soluksuz de¤il de kal›c› birnicel geliflim, böyle bir nitel geliflimeba¤l›d›r.

Ayn› flekilde, üretkenlik bir yo¤unlaflmasonucunda olufltu¤una göre, inisiyatifliçal›flman›n temelinde de bu yo¤unlaflmayatmaktad›r. Parti politikalar›n›n, dönemseltaktiklerimizin ve program›m›z›n taleplerininkitlelere mal edilmesi ve onlar nezdindekarfl›l›k bulmas› kendili¤inden veya sihirlide¤nekle olmayaca¤›na göre, bununbaflar›lmas›, di¤er etkenlerin yan›s›ra, as›lolarak kadrolar›n harcad›¤› eme¤e ba¤l›olacakt›r.

Farkl› bir alandan, mesela örgütselgüvenlik alan›ndan da örnek verilebilir.Konunun önemi ve içeri¤i hakk›nda genelperspektifler verilir ve buna uygun biryaflam›n kurulmas› öncelikle sa¤lan›r.Örgütsel güvenli¤in sadece bir alan› olanpolise karfl› devrimci uyan›kl›k gösterebilmenoktas›nda yaflam›m›zda bir tak›m pratikönlemler alman›n, baz› kurallar uygulaman›nve yeni yöntemler bulup gelifltirmenin tekyolu kafa yormakt›r.

Düflünsel ve pratik yo¤unlaflma heryoldaflta farkl› düzeyde yaflanabilir. Önemliolan burada kollektifi en ileri düzeydeörgütleyebilmek ve bu düzeyi kollektifioluflturan bireyler flahs›nda da varedebilmektir. E¤er bu baflar›lamazsa,kollektifin baflar›s›zl›¤› bir yana, k›s›rtart›flmalar içerisinde bo¤ulmak kaç›n›lmazolur. Özellikle çal›flmalar›n s›f›rdan bafllad›¤›alanlar veya bölgeler sözkonusu oldu¤unda,bu sorunun yak›c›l›¤› daha da öne ç›kar.

Kollektifin bir uyum içerisinde, siyasalfaaliyetin sorunlar›yla u¤raflan tarzda hareketetmesini sa¤layabilmek, herfleyden öncekollektif üyelerinin bireysel yo¤unlaflmaçabas›yla olanakl›d›r. Burada bir sorunyaflanmad›¤› ölçüde, di¤er güçlüklerinafl›lmas› yaln›zca bir süreç sorunudur.Bireylerin kollektife karfl› sorumlulu¤ubuyken, kollektifin de bireylere karfl›sorumlulu¤u, bireylerin örgütsel, siyasal veteorik düzeyini yükseltme çabas›na yard›metmek, yol göstermek, müdahalede vedenetimde bulunmakt›r. Üyelerde yaflanan herbaflar›s›zl›¤›n kollektifi ne orandaetkiledi¤inden ba¤›ms›z olarak, asl›nda bukollektifin baflar›s›zl›¤›d›r, böyle kabul

16 EK‹M Sayı: 224

Page 17: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

“Düflünen ve savaflan kadrolar” gelene¤iPartili kadrolar her alanda donan›ml› olmak zorunlulu¤uyla karfl› karfl›yad›r. Bu ise,

disiplinli bir çal›flma ile mümkündür. Partili kadrolar olarak kitle önünde söyledi¤imiz herkelimenin karfl›l›¤›n› çok iyi bilmek zorunday›z. Bizler kitlelere, onlar› hayal dünyas›ndagezdiren süslü laflar de¤il, bilimsel geçerlilikleri olan sözler söylemek durumunday›z.

Küçük-burjuva devrimcileri genelde kitlenin durumuna göre davranan ve nabza göreflerbet veren bir tutum içindedirler. Bu onlar›n kolay iliflki kurmas›n› sa¤lad›¤› için, bunuart›k örgütlenme modeli haline getirmifllerdir. Bu insanlar konufltuklar› kelimeninanlam›ndan çok karfl›s›ndaki insan›n durumunu göz önüne al›r, hatta kendi ideolojisine z›tolan düflünceleri bile savunabilirler. Tabii ki bu örgütlenme tarz› kendi içinde birçokzaafiyeti tafl›r.

Örne¤in, y›llard›r küçük-burjuva kesim, 12 Eylül darbesi olmasayd› devrimin olaca¤›n›ve 12 Eylül’ün devrimin önünü kesmek için yap›ld›¤›n› iddia ederler. Gerçekte bu demagojiolsa da, devrimin o dönemde ülke gündemine yerleflti¤ini ve art›k gün say›ld›¤›n› do¤rukabul edelim. Bir sabah askerin ülke yönetime el koyarak devrimin önünü kesti¤inidüflünelim. Peki sizde devrim yapabilecek bir güç vard› da neden hemen teslim oldunuz?Devrimi meclise karfl› m› yapacakt›n›z? Orduyu, polisi nas›l ezip saf d›fl› b›rakacakt›n›z?Devrim ka¤›t üzerinde veya birkaç silahl› insan›n da¤da savaflmas›yla gelmez? ‹flte buküçük-burjuva çevreler hala ayn› perspektiften bak›yorlar olaylara ve insanlara?

Çok uza¤a gitmeye gerek yok. Kürt hareketinin yükseldi¤i dönemde yay›nlanan soldergileri açt›¤›m›zda, yine bu ülkede yar›n devrim olacakm›fl gibi bir hisse kap›l›yordukitleler ve bu da insanlar› zaafiyete itiyordu.

Biz komünistler Ölüm Orucuna bafllama aflamas›nda birçok küçük-burjuva kesimde flunugördük. “Hücre sald›r›s›n› d›flar›daki güçler karfl›lar. B›rakal›m buna karfl› onlar mücadeleetsin. Bizler hücrelere konuldu¤umuzda mücadeleye bafllar›z” diyorlard› böyleleri. Sankid›flar›daki kitlelerin kendi sorunlar› için mücadele etme yetene¤i varm›fl ve yap›lan tümsald›r›lara yan›t verip bu sald›r›lar› geri püskürtüyorlarm›fl gibi, bir de hücre sald›r›s›n›onlar›n s›rt›na yüklemeye çal›flt›lar. Bu popülist ve kuyrukçu küçük-burjuva bir mant›kt›r.Bilimsel ve pratik gerçeklerle ba¤daflmaz.

Biz komünistler verdi¤imiz sözlerin hep arkas›nda olduk. Gerçekten de Türkiye’de iyibir gelenek yaratt›k. Söyledi¤imiz her söz, popülizmden uzak, sosyalist kimli¤in gerektirdi¤ive örgütlenmenin ihtiyaç duydu¤u niteliktedir. Hiçbir yerde sadece insanlar›n hofllar›nagitsin diye söz söylemedik. Söylememek zorunday›z. Bunu sa¤layabilmek ise “düflünen vesavaflan kadrolar” gelene¤ini yaratmakla mümkündür. Bunu yaratmak acil görevlerimizdenbiridir. Onun için kadro ve sempatizan yoldafllar›m›z sürekli araflt›rmal›, okumal› vebirikimlerini prati¤e aktarmak için u¤raflmal›d›rlar.

edilmelidir. Çünkü bu durumda tüm üyelerinenerji, yetenek ve inisiyatifi üzerindenyükselen bir kollektif emekten ziyade, öneç›kan bireylerin gösterebildi¤i çabado¤rultusunda ve di¤erlerinin de onunpeflinden sürüklenmesi fleklinde yürüyen birçal›flma ortaya ç›kar.

Kollektifte politik gündemler, s›n›fhareketinin sorunlar›, çal›flma alan›n›nsorunlar› ve hedefleri, devrimci yaflamkonular› ifllenip tart›fl›l›yorsa, merkeziaraçlar›m›z›n, somutta da yay›nlar›m›z›n

tart›fl›l›p güçlendirilmesi için katk› sunulmas›planlan›yorsa, e¤itim çal›flmalar›örgütleniyorsa, üyelerin örgütsel, siyasal veteorik geliflimlerinin önü aç›lm›fl olur. Ayn›flekilde al›nan kararlar›n hayata geçirilmesi,bunlar›n uygulanmas› noktas›ndaki zay›fl›klar,zorlanmalar izlenip, yerinde müdahaleedilirse, kollektif bir denetimin önü aç›lm›fl,bireysel çabalar kollektiflefltirilmifl olur.Ancak böyle bir iliflki içerisinde kollektifpolitik önderlik misyonunun hakk›n› veren birdüzeye ulaflabilir.

T. Y›ld›z

Temmuz 2001 EK‹M 17

Page 18: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

Partimizin tüzü¤ü üzerine/9

Parti hücresi(lll. Bölüm/9. madde)

H. F›rat

“Partinin Temel Organlar›” bafll›kl› III.Bölümün son maddesi (9. madde), partinintemel örgütsel birimi olan “Hücre” üzerine:

“9) Hücre:“a) Hücre partinin temel örgütsel

birimidir. Fabrika ve iflletmeler baflta olmaküzere parti çal›flmas›n›n gerektirdi¤i tümöteki birim, kurum ve alanlarda oluflturulur.

“b) Hücre bir üst organ taraf›ndan enaz üç en fazla yedi üye ve aday üyedenoluflturulur. Hücre kendi sekreterini kendisiseçer. Aday üyeler hücre sekreteriolamazlar.

“c) Hücre partinin iflçi s›n›f› veemekçilerle ba¤›n› kuran temel örgütselbirimdir. Bulundu¤u birim ya da alandapartinin iflçilere ve emekçilere yönelikçal›flmas›n› yürütmekle yükümlüdür. Partiçizgisini, karar ve direktiflerini uygulamak;kitleleri parti çizgisine ve devrimmücadelesine kazanmak için sistematik birpropaganda, ajitasyon ve örgütleme faaliyetiyürütmek, bunun araçlar›n› ve olanaklar›n›yaratmak, parti hücresinin temel görevidir.

“e) Hücreler kendi faaliyetleri ile ilgiliolarak her ay ba¤l› bulunduklar› yöneticiorgana yaz›l› rapor vermekle yükümlüdürler.Bu raporlar›n bir örne¤i geciktirilmeksizinMK’ya da iletilir.”

Hücre: Partinin temel örgütsel birimi

“Hücre partinin temel örgütsel birimidir”,bu hücreye iliflkin temel tan›md›r. Hücrepartinin en alt örgütsel birimidir, bu anlamdada taban› ve temelidir. Hücrenin daha alt›ndaparti örgütü yoktur, olamaz. Hücre partininörgütsel s›n›r›d›r; buradan ötesi partinind›fl›d›r, çal›flma komitesi ya da grubutüründen partinin en yak›n çeper örgütlerininbafllad›¤› aland›r.

Partinin temel amac› ve misyonu

kitlelere ulaflmak, onlarla güçlü ba¤larkurmak, onlara güven vermek, kucaklamak vemücadele içerisinde seferber etmektir. Bu iseancak, esas olarak üretim ve hizmetalanlar›nda konumlanan/yarat›lan örgütselparti birimleriyle, yani hücrelerle, en iyi,amaca en uygun biçimde baflar›labilir. Hücrebunu sa¤layan temel örgütsel birimoldu¤undan dolay›d›r ki parti örgütlenmesi veçal›flmas›n›n temelidir.

Hücre, partinin kitlelere fizik anlamdadolays›z olarak ulaflabildi¤i, onlarla do¤rudantemasa geçebildi¤i biricik örgütsel birimdir.Partinin tüm öteki örgütleri, partidekiörgütsel hiyararfliyi oluflturur. Onlar temeldeyönetici örgütlerdir; kitlelere ulaflman›ndayana¤› olan güç ve olanaklar› planlay›pyöneten, partinin takti¤i ve çal›flma plan›çerçevesinde bunlar› seferber eden, partininyerel ya da (MK sözkonusu oldu¤unda) genelçal›flmas›n› çekip çeviren üst örgütlerdir.Parti tüzü¤ünde tan›mlanan temel organlar/örgütler içerisinde yaln›zca parti hücresikitlelerle dolays›z iliflki alan›n› ve konumunuifade eder.

“Fabrika ve iflletmeler baflta

olmak üzere...”

Tüzü¤ümüz partinin temelini oluflturanbu örgütsel birimin kurulabilece¤i alanlar›tan›mlarken, “fabrika ve iflletmeler bafltaolmak üzere” diye söze bafll›yor. Bu partinindevrimci siyasal mücadele anlay›fl›ndan ç›kantemel bir sonuçtur. Partimiz iflçi s›n›f›n›ndevrimci partisidir; iflçi s›n›f›n› temel almaklakalmaz, onun en iyi, amaca en uygunbiçimde ancak üretim birimleri üzerinden,fabrika ve iflletmeler üzerindenkucaklanabilece¤i gerçe¤inden hareket eder.

‹flçi s›n›f›n›n gücü ve mücadele yetene¤i,tümüyle üretim içindeki yerinden gelir.

18 EK‹M Sayı: 224

Page 19: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

‹flçilerin birleflme ve mücadele kapasiteleri,örgütlenme ve mücadele disiplini yetene¤i,üretim birimleri, fabrika ve iflletmelerüzerinden ortaya ç›kar. Bu nedenle s›n›f›ndevrimci partisi iflçi kitlelerini bu temelüzerinden kucaklama yoluna gitmelidir ve butemel amaç çerçevesinde partiörgütlenmesinin temeli olan hücreyi de,öncelikle ve esas olarak burada, üretim vehizmet birimlerinde, fabrika ve iflletmelerdeörgütlemelidir.

Art›, “parti çal›flmas›n›n gerektirdi¤i tümöteki birim, kurum ve alanlarda oluflturulur”diye devam ediyor ilgili hüküm. Birmahallede, okulda ya da askeri k›fllada daparti hücresi kurabilirsiniz, sözkonusu alanya da birimde parti çal›flmas› yürütmeküzere. ‹flçi s›n›f›n›n temel al›nmas› ilkesineba¤l› olarak fabrika ve iflletmeler bafltaolmak üzere, parti çal›flmas›n›n gerektirdi¤iher alan ya da birimde parti hücresiörgütlenebilir, örgütlenmelidir de.

Bu sorun parti tüzü¤ümüzün 12.maddesinde ayr›ca, ilkesel bir çerçeve olarak,ortaya konulmaktad›r. “Türkiye Komünist ‹flçiPartisi, üretim ve bölge esas›na göreörgütlenir” ifadesiyle bafllayan sözkonusumadde, flu hükümle devam etmektedir:“Partinin temel örgütleri fabrika, iflletme vehizmet kurumlar› esas›na göre kurulanhücrelerdir.” (IV. Bölüm). Bunun üzerindedaha sonra ayr›ca durulacak, aradaki ba¤lant›nedeniyle, burada geçerken hat›rlatm›floluyorum.

Parti kitlelere dolays›z olarak

hücreler üzerinden ulafl›r

Partinin kitlelerle do¤rudan yüzyüzekald›¤› örgütsel düzey hücre örgütlenmesidir.Parti kitlelere d›flardan ve genel planda, tümülke düzeyinden ya da yerel il düzeyinden dehitap eder. Ama bunun etkili bir biçimdekitlelere tafl›nmas›, gene hücrelerin faaliyetiüzerinden gerçekleflir. Bu olmaks›z›n partininseslenifli kitleler için gerçekten yaln›zcad›flardan ve genel bir düzeyde kal›r. Kendibafl›na etkili olmaz ve somut pratikkarfl›l›¤›n› bulamaz, ya da gere¤ince bulamaz.Parti MK’s› do¤rudan kitlelere seslenen

popüler bildiriler ve ça¤r›lar yay›nlayabilir.Ama bunlar› kitlelere en etkili sonuçlarverecek biçimde tafl›mak da gerekir. Bunu iseancak, kitlelerle dolays›z iliflki konumundaolan hücreler gerçeklefltirebilir.

Bir parti, içinde bulundu¤u örgütseldarl›ktan dolay›, yani henüz birim hücrelerinesahip olmad›¤› için, bu ifli baflka biçimlerdegerçeklefltirmekdurumunda dakalabilir. Amabu partininörgütsel geliflmedüzeyi ile ilgiliözel ve geçicibir durumörne¤idir.Meseleyiörgütselgeliflmenins›n›rl›l›klar›içerisinde de¤il,fakat kitlelerleiliflkinindolays›zörgütsel birimiolarakhücrelerinekavuflmufl birparti üzerindenele almak veh›zla bugeliflmedüzeyineulaflmak içinçabalamakdurumunday›z.

Parti tüzü¤ünde tan›mlanan bütün ötekiorganlar politikay› saptamak, güçleri çekipçevirmek ve yönlendirmekle görevlidirler,bunu yaparlar, demifltim daha önce. Kitlelerietkileyip kazanacak, onlarla sa¤lam ve kal›c›ba¤lar kurabilecek, yeri ve zaman› geldi¤indeharekete geçirecek olan ise taban örgütleri,yani parti hücreleridir. Fabrikada, iflletmede,emekçilerin bulundu¤u tüm öteki kurum vealanlarda, kitlelere hücreler üzerindenulaflabilir bir parti. Okulda ö¤renci kitlesine,kamu kurumlar›nda kamu emekçilerine, birhastahanede sa¤l›k çal›flanlar›na, k›fllada

Hücreler, kitlelerinbizzat içinde, üretim ve

yaflam alanlar›nda,e¤itim alanlar›nda,

hizmet alanlar›nda, yanibizzat kitlelerin

bulundu¤u alandakurulan örgütlerdir.

Bundan dolay› sadecepartinin taban›n›

oluflturmakla kalmazlar,temelini de olufltururlar.

E¤er hücreleri yoksa,parti büyük ölçüde birpropaganda örgütüdür.Kitlelere elbetteki gene

hitap eder, ama bus›n›rl› kal›r, gerekli

etkiyi yaratmaz, kitlelerido¤rudan kucaklamaz,

onlar› dolay›z olarakeyleme çekmeyi ise zaten

baflaramaz.

Temmuz 2001 EK‹M 19

Page 20: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

erlere ilgili birimdeki parti hücreleriyleulaflabilirsiniz. Hücrenin partinin temel örgütüolmas› gerçe¤i buradan gelir, bunu ifadeeder.

Hücreler, kitlelerin bizzat içinde, üretimve yaflam alanlar›nda, e¤itim alanlar›nda,hizmet alanlar›nda, yani bizzat kitlelerinbulundu¤u alanda kurulan örgütlerdir. Bundandolay› sadece partinin taban›n› oluflturmaklakalmazlar, temelini de olufltururlar. E¤erhücreleri yoksa, parti büyük ölçüde birpropaganda örgütüdür. Kitlelere elbettekigene hitap eder, ama bu s›n›rl› kal›r, gereklietkiyi yaratmaz, kitleleri do¤rudankucaklamaz, onlar› dolay›z olarak eylemeçekmeyi ise zaten baflaramaz. Bildirilerinizkitlelere bir biçimde gene ulafl›r, amaoluflacak etkiyi devflirecek kollara sahipde¤ilseniz, bu kal›c› bir sonuç yaratmaz.Kollar ise taban örgütleri, yani hücrelerdir.Hücre öncesi örgütler olarak çal›flmagruplar›d›r, çal›flma komiteleridir, ötekisempatizan çeper örgütleridir.

Parti örgütsel temelini

hücrelerde bulur

Bu aç›dan, hücre taban›na oturmam›fl birparti, henüz kendi örgütsel temelinibulamam›fl demektir. Ve yerel bir alandapartinin geliflip güçlenmesi de, temeldehücrelerin ço¤al›p yayg›nlaflmas›ndan baflkabir fley de¤ildir. ‹stanbul’da bin tane hücrede kursan›z, bir tek il komiteniz olur.‹ktidarda da olsan›z, bir tek il komitesinedayanmak durumundas›n›z. Demek istiyorumki parti örgütü yönetici organlar üzerindenbüyümez. Ama bir büyük sanayi kentindepekala binlerce hücreniz olabilir.

Geliflip güçlendikçe, hücreleri daha rahatkucaklayabilmek için alt komitelerço¤alt›labilir, ama bunun da bir s›n›r› var.Bu s›n›r›n ötesindeki yönetici komiteler,fabrika komiteleri olarak ç›karlar, ki bunu birtür yönetici hücre olarak da düflünebilirsiniz.Bir fabrikada üyelerinizin say›s› ço¤alabilir,bunlar farkl› bölümlere da¤›lm›fl durumdad›r,bu durumda bölümlere göre hücrelerkurars›n›z. Üst hücre anlam›nda fabrikakomitesi, bütün o bölümlere göre oluflmufl

hücreleri de çekip çevirir. Asl›nda fabrikakomitesi de gerçekte sözkonusu temel üretimbirimi üzerinden bir hücredir. Alt hücreleride çekip çeviren bir organ olarak, kendineözgü bir yönetici komitedir.

Hücreniz ya da hücre öncesi örgütlerinizyoksa kitlelerle örgütlü ba¤lar›n›z yokdemektir. Hücre öncesi örgütler dedim; çünküfabrika hücresi, hele de mücadelenin durgundönemlerinde, kolay kurulamayabiliyor.‹flçileri sempatizan militanlar olarakkazanacaks›n›z, e¤iteceksiniz, güven vererekve güven duyarak partiye alacaks›n›z ki,hücre örgütlenmesini gerçeklefltirebilesiniz.

Ama hücre öncesi dönemde, henüz partiüyesi ya da aday üyesi olmad›¤› haldepartiye yak›nl›k duyan ve kendince partigörevlerini üstlenen militanlar›n›z olur.Bunlar› tam da hücre örgütlenmesine birhaz›rl›k, bir ön aflama olarak çal›flmakomitesi, parti çal›flma grubu, sempatizane¤itim gruplar›, vb. biçimler içerisindeörgütler ve belli bir disiplin içindebulunduklar› fabrikada çal›flmayayöneltirsiniz. Ve zaten kitlelere yönelikbaflar›l› çal›flmay› bir parçay› yapmay›baflard›¤›n›z ölçüde, o çal›flma gruplar›,komitler de ad›m ad›m hücre düzeyine do¤rugeliflmeye bafllar. Çal›flman›z olumlu birçizgide ilerledikçe, çal›flmay› yürüten insanlarda kendilerini bulmaya, partiye daha çokyak›nlaflmaya, giderek partiye kat›lma istekve iradesi ortaya koymaya bafllarlar. Baflar›l›bir geliflme çizgisi izlemek kofluluyla busürecin toplam›, çal›flma grubunuzun partihücresine do¤ru evrilmesinden, giderek onadönüflmesinden baflka bir fley de¤ildir.

Hücrelerin oluflumu ve

iç yaflam›

Hücreye iliflkin 9. maddenin b bendi,hücrelerin kendi iç yaflam›na iliflkin baz›hükümler içermektedir:

“b) Hücre bir üst organ taraf›ndan enaz üç en fazla yedi üye ve aday üyedenoluflturulur. Hücre kendi sekreterini kendisiseçer. Aday üyeler hücre sekreteriolamazlar.”

Buradaki ilk hüküm hücrelerin

20 EK‹M Sayı: 224

Page 21: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

kurulufluna iliflkindir. Hücre üye ve adayüyelerin birlikte yer alabilecekleri tek partiörgütüdür. Tüm öteki parti organlar› yöneticikomite konumunda bulunduklar› için,yaln›zca parti üyelerinden oluflabilirler. Do¤alolarak, örgütsel geliflme sürecinin ortayaç›kard›¤› özel ve geçici oluflumlar, buradakural d›fl›, ad› üzerinde geçici durumlar,uygulamalard›r.

Bir hücre bulundu¤u alandaki üst partikomitesi taraf›ndan örgütlenir, yetkilendirilirve yönetilip denetlenir. Kuflkusuz bir birimya da alanda hücrenin kurulabilmesi içinöncelikle hücreyi oluflturacak bireylerinpartiye aday üye ya da üye olarak al›nm›flolmas› gerekir. Buna yetkili yöneticiorganlar›m›z ise tüzü¤ümüzde tan›mlanm›flt›r.“Bir üst organ”›n hücre kurma yetkisininçerçevesini de tabii ki bununla ba¤lant›l›olarak düflünmek gerekir.

Parti hücresinde yer alacak üye ve adayüye say›s›na getirilen alt s›n›r, kollektif birçal›flman›n asgari s›n›r›d›r; üçten az kifliyleherhangi bir kollektif örgüt birimi zatenolamaz. Üst s›n›r›n yedi olarak benimsenmesiise, tümüyle illegalitenin, gizli çal›flmagüçlüklerinin getirdi¤i bir say›sals›n›rlanmad›r. Böyle bir zorunlulukolmasayd›, böyle bir üst s›n›ra da do¤alolarak gerek kalmazd›.

Hücrenin sekreterinin bizzat hücretaraf›ndan seçilmesi kural›, örgütseldemokrasinin bir gere¤i olarakbenimsenmifltir. Tüm öteki organlar için degeçerli olan bu kural, partimizin iç örgütseldemokrasiyi önemsemesinin bir göstergesidir.Buna getirilen “Aday üyeler hücre sekreteriolamazlar.” s›n›rlamas›, parti tüzü¤ümüzünparti üyeli¤i ve aday üyeli¤ine ayr›lm›flhükümlerinden kendili¤inden ç›kan birsonuçtur. Bu hükümlere göre, parti adayüyeleri, seçme seçilme ve yönetici komitelereüye olma hakk›ndan yoksundurlar. Burada,hücre düzeyinde, kendi organlar› olanhücrenin sekreterini seçme hakk›nasahiptirler, fakat bu göreve seçilemezler.Bunu, bir hücrede yaln›zca bir parti üyesivarsa, bu üyenin seçimsiz olarak do¤rudanhücre sekreterli¤ini üstlenmesi olarak daanlayabiliriz.

Parti hücresinin görev

ve sorumluluklar›

“c) Hücre partinin iflçi s›n›f› veemekçilerle ba¤›n› kuran temel örgütselbirimdir. Bulundu¤u birim ya da alandapartinin iflçilere ve emekçilere yönelikçal›flmas›n› yürütmekle yükümlüdür. Partiçizgisini, karar ve direktiflerini uygulamak;kitleleri parti çizgisine ve devrimmücadelesine kazanmak için sistematik birpropaganda, ajitasyon ve örgütleme faaliyetiyürütmek, bunun araçlar›n› ve olanaklar›n›yaratmak, parti hücresinin temel görevidir.”

Burada parti hücresinin görev vemisyonu tan›mlanmaktad›r; buna ilk fl›ktakitan›mlar ele al›n›rken de bir ölçüdede¤inilmifl oldu. Hücrenin partinin kitlelerledolays›z iliflki alan›ndaki temel örgütselbirimi olmas› tan›m›, burada, c fl›kk›ndatan›mlanan görevlere, zaten kendili¤inden ›fl›ktutuyor.

Bir parti hücresi partinin kitlelerle ba¤›n›gelifltirmek çabas› içerisinde de¤ilse e¤er,zaten bütün bir anlam›n› ve ifllevinikaybediyor demektir. Hücre partinin kitlelerleba¤ kurmas›n›n temel birimi oldu¤una göre,temel görev ve sorumluklar›n›n bir gere¤iolarak, böyle bir çal›flma içinde olacakt›r. Birfabrika hücresinin görevi, fabrikadaki iflçikitlesi ile ad›m ad›m ba¤lar›n› gelifltirmek,iflçileri partinin düflünce çizgisi ve dönemseltakti¤i çerçevesinde etkilemek, zamanlaonlaral örgütsel ba¤lar›n› gelifltirmektir.Örne¤in bir hastane hücresinin görevihastanedeki sa¤l›k emekçileriylebütünleflmektir. Bir okul hücresinin görevi,bulundu¤u alandaki ö¤renci kitlesiylebirleflmeyi baflarabilmektir. Bunun için partiçizgisi temelinde yarat›c› ve çok yönlü birçal›flma içinde olmak, buna uygun düflen birpropaganda-ajitasyon ve teflhir faaliyetiyürütmektir. K›sacas›, hücre partinin politiketkisini kitlelere tafl›yacak ve bu etkiyi partiiçin örgütleyecek temel örgütsel birim olmakdurumundad›r.

Yinelemek gerekir; bir parti aya¤›n› yerebasmak istiyorsa, örgütsel yap›s›n› temeleoturtmak istiyorsa, mümkün olan en çokfabrika, iflletme ve alanda hücre

Temmuz 2001 EK‹M 21

Page 22: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

örgütlenmesini gelifltirmek zorundad›r. Birparti hücre örgütlenmesini gelifltirme süreciiçersinde kitlelerle ba¤lar›n› gelifltirir;tersinden, kitlelerle ba¤› geliflti¤i ölçüde ise,bu birim ya da alanlarda hücreleflmesininolanaklar› güçlenip olgunlafl›r.

Partinin birim çal›flmas› yoksa, hücresizaten olmaz. Parti çal›fl›r, mücadele eder,mücadeleye yak›nl›k duyan insanlar› birbiçimde etkiler, saflar›na çeflitli alanlardansempatizan militanlar akar. Ama bunlarfabrika, iflletme, hastahene, okul, k›flla,emekçi mahallesi vb. alanlarda kurulacaktemel örgütsel birimlerin dayanaklar›olamazsa e¤er, bu çok anlaml› bir insan gücüak›fl› olmaz. Bir parti salt bu s›n›rlar içindefazla baflar›l› olamaz, bu güçleri e¤itipilerletmek, örgütleyip hücrelefltirmekzorundad›r. Birimlerde ya da alanlardaörgütlü, dolay›s›yla etkili bir parti çal›flmas›,buna s›k› s›k›ya ba¤l›d›r.

Biz devrimci bir partiyiz, bir seçmenpartisi de¤il. Örne¤in kar›-koca Ecevitlerinörgütleri yok, ama %20 oy alabiliyor partileridiyor baz› burjuva yazarlar. DSP’nin ortadaciddiye al›n›r bir parti örgütü ve buna dayal›bir faaliyet gerçekten yok. Ama Ecevitmedya deste¤i ve genel bir propaganda ileyine de belirli bir parlamento deste¤i eldeetmeyi baflarabiliyor. Ama nihayetinde buparlamenterizmdir, orada dört senede bir oykullan›yorsunuz. Orada gerçek hayat yok,orada mücadele yok, orada kitleler yok,orada sosyal çat›flma yok. Oyunu ver vearadan çekil dört y›l boyunca, burjuvapartilerinin kitlelerden istedi¤i budur. Onlaraoy veren kitlelerin parlamenter siyasal yaflamçerçevesinde yapt›¤› da dört y›lda bir oykullanmaktan ibaret bir politik tercihtir zaten.Bu bambaflka bir fley.

Devrimci parti ise,kitleleri organik olarakkucaklamak, gündelikolarak ve dolays›z birbiçimde etkilemek vekoflullar› olufltukça,f›rsatlar› denk düfldükçe,onlar› eylemesürüklemek zorunda,durumundad›r. Kitlelerle

içiçe yaflayan ve çal›flan hücreleriniz yoksabunu yapamazs›n›z. Ve kitleler içinde, fabrikave iflletmelerde, sürekli ve sistemli birçal›flman›z yoksa hücreniz de olmaz, olamaz.

Çeper örgütlenmeler üzerinden hücre

örgütlenmesine haz›rl›k

Birim çal›flmas›; fabrika çal›flmas›,iflletme çal›flmas›, okul çal›flmas›d›r, partininkitleler içinde do¤rudan yürüttü¤ü bir tabançal›flmad›r bu. Bir il komitesi de¤iflikvesilelerle bildiriler ç›kar›p, eldeki güçleriüzerinden baz› birimlere ve alanlarada¤›tabilir. Bu bir devrimci propagandad›r,partinizin ad›n›, fliarlar›n› ve ça¤r›lar›n›kitlelere flu veya bu ölçüde duyurur.Kitlelerin akl›na partimizin ad›n›, slogan veça¤r›lar›n› düflürür. Ama bunun ötesinde biretki ya da pratik sonuç yaratmaz kendibafl›na, kal›c› bir sonuç hiç yaratmaz.Partinin kitlelere etkili ve kal›c› izleryaratacak bir tarzda ulaflabilmesi için,iktisadi, sosyal, kültürel sorunlar› üzerindensürekli olarak iflçiler ve emekçilerle içiçe birçal›flma ve etkinlik içinde olmas› laz›m. Butürden bir çal›flma ve etkinli¤in verimine, buçerçevede partinin f›rsatlar› kullanmayetene¤ine ba¤l› olarak, kitle ba¤lar› ad›mad›m güçlenmeye bafllar.

Siz bir fabrikaya bir kadronuzusokars›n›z, o yürütü¤ü çal›flma ile bir süresonra üç iflçiyi etkilemeye bafllar. Kadronuzbu üç iflçiyle parça parça bir fleyler yapar.Bir süre sonra bu iflçilerle örne¤in birçal›flma grubu kurulur, böylece yap›lan ifllerdaha örgütlü biçimde yap›lmaya bafllar. Buçal›flma grubu belli bir çal›flma düzenioturtur, belli bir düzenle toplant›lar yapar.Bu toplant›larda bir taraftan e¤itim yap›l›r,

Bir parti aya¤›n› yere basmak istiyorsa, örgütsel yap›s›n›temele oturtmak istiyorsa, mümkün olan en çok fabrika,

iflletme ve alanda hücre örgütlenmesini gelifltirmek zorundad›r.Bir parti hücre örgütlenmesini gelifltirme süreci içersinde

kitlelerle ba¤lar›n› gelifltirir; tersinden, kitlelerle ba¤› geliflti¤iölçüde ise, bu birim ya da alanlarda hücreleflmesinin

olanaklar› güçlenip olgunlafl›r.

22 EK‹M Sayı: 224

Page 23: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

bir taraftan fabrikada ve sendikadaki durumve geliflmeler de¤erlendirilir, bir fleyleryapmaya nereden bafllanabilece¤i, mevcutdurumda neler yap›labilece¤i tart›fl›l›r.Geliflmeler genelde ve fabrika yaflam›ndaortaya bir tak›m sorunlar ç›kar›r sürekli,bunlar›n nas›l de¤erlendirilece¤i, mevcutkoflullarda neler yap›labilece¤i, kendido¤all›¤› içinde, bu çal›flma grubununde¤iflmez gündemi olur.

‹fller bu çerçevede az çok düzgünyürüdü¤ü ölçüde, çal›flma grubundakisempatizan iflçiler giderek kendilerinibulmaya, bir sorumluluk duygusu ve özgüvenduymaya, örgütlü çal›flman›n anlam›n› veönemini daha somut kavramaya bafllarlar.Tabii ki siz sürekli bir biçimde onlar›e¤itmeye, gittikçe güçlenen bir ideolojik-politik bak›flaç›s› kazand›rmaya, mücadele veparti de¤erlerini onlara maletmeyeçal›fl›yorsunuzdur, tüm bu süreç boyunca.Derken, bunlardan bir-ikisi partiye baflvururya da siz onlar› buna teflvik edersiniz. Yavaflyavafl bir taraftan fabrika kitle çal›flman›z,bir taraftan da bu çal›flma grubu üzerindeparti hücreniz flekillenir.

Bunu flu nedenle önemle ifade etmifloluyorum; parti hiçbir yerde haz›r hücrebulamaz, hücre ancak bu türden bir önçal›flma ve hücre öncesi örgütlenmeüzerinden ad›m ad›m infla edilir. Haz›r birfabrika hücresi ancak örne¤in üç parti üyesiya da aday üyesi ayn› fabrikaya girmeyibaflarabilirse olur. Böyle bir durumda, hiçbirön çal›flma yürütmeden de, yani daha enbafltan hücreniz olabilir. Ama bunun oldu¤uistisnai durumlarda bile, bu hücreninfabrikada anlaml› bir çal›flma zemininekavuflmas› için ciddi bir çaba ve belli birzamana ihtiyaç olur. Oysa e¤itim ya daçal›flma grubu üzerinden flekillenen birhücreleflme sürecinde, çal›flman›n geliflip güçve etki kazanmas› ile hücrenin ad›m ad›mflekillenmesi, içiçe yaflanan tek bir organiksüreç olarak ilerler.

Bu biraz da mücadelenin gidifline vedüzeyine ba¤l›d›r. Devrimci yükselifldönemlerinde s›n›f›n ileri öncü unsurlar›partinize belirgin bir biçimde yönelir, budurumda onlar› h›zla partiye al›r ve fabrika

parti organlar› kurars›n›z. Ki zaten onlarmücadelenin önderleridir, ortam da uygundur,devrimci yükselifl vard›r, güven duyarak rahathareket edersiniz. Mücadelenin böylehareketli devrimci evrelerinde elbette h›zlahücreleflirsiniz. Hücreleflmede büyükpatlamalar böyle dönemlerde elbette ola¤anbir geliflme haline gelir. O zaman, diyelim ki3 bin kiflilik fabrikada befl-on tane alt hücreç›kar. Ama durgun dönemlerde, diyelim kibir y›ll›k istikrarl› bir çal›flmayla, bir partihücresi ya da içinde bir ya da iki üye ya daaday üyenin oldu¤u üç kiflilik bir fabrikaçal›flma komitesi kurabilirsiniz. Çal›flmagrubu, iflçi grubu olur bu, biraz esnektutars›n›z, bazen befl, bazen yedi kifli olur.

Fabrika temeline dayal› parti

çal›flmas› ve hücre

Fabrikaya dayal›, bu zemine oturmuflparti çal›flmas› ve örgütlenmesi hayatiönemdedir. ‹flçilere en etkili ve en dolays›zbir biçimde buradan hitap edebilirsiniz.‹flçiler flu veya bu nedenle bir türkendili¤inden hareketlendi¤inde, onlarla enkolay, en etkili ve amaca en uygun biçimdeburadan bulaflabilirisiniz.

Çarp›c› bir örnek: Metal iflçisi iki seneönce, ‘98 Ekim’inde sat›fl sözleflmesine karfl›aya¤a kalkt›, ama kimse de buna etkili birmüdahale ve önderlikte bulunamad›.Fabrikalarda parti hücreleriniz ya da enaz›ndan parti çeper örgütleriniz yoksa, oaya¤a kalk›fla müdahale çerçevesinde hiçbirfley yapam›yorsunuz. En fazla d›flar›dan birbildiri yetifltiriyorsunuz, bunu bile zaman›ndayapam›yorsunuz, zira geliflmeler çok h›zl›yaflan›yor ve ayn› h›zla da geride kal›yor.Ama siz iflçilerin içindeyseniz, fabrikalardabir ön çal›flman›z varsa, kadro vesempatizanlar›n›z yaflanan hareketlili¤indo¤rudan içinde ise e¤er, bu durumda,hareket patlad›¤› zaman siz zaten onun içindeve e¤er gerekli inisiyatifi gösterebiliyorsan›zönündesiniz; patlaman›n hemen önünegeçiyorsunuz, misyonunuz bu zaten, o günsizin gününüz, kendi devrimci önderlikrolünüzü yerine getiriyorsunuz.

Bu nedenledir ki parti fabrika ve

Temmuz 2001 EK‹M 23

Page 24: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

iflletmelerde önden soluklu, uzun vadeli birçal›flma yürütmeyi baflar›rsa, günü gelir böylehayati önemde f›rsatlar yakalar vebeklenmedik bir biçimde büyük bir güç, etkive otorite kazan›r. Her zaman böyle f›rsatlarç›k›yor, her zaman flu veya bu iflletmeniniflçileri bir biçimde harekete geçiyorlar, yeterki siz bunlar› de¤erlendirebilecek bir içkonumlanmaya ve ön çal›flmaya sahip olun.

Hücre bu aç›dan çok önemlidir, partiçal›flmas› ve örgütlenmesini temelidir. Hücredolays›z ve etkili kitle çal›flmas› demektir.Hücre parti için en etkili kitle çal›flmas›birimidir. Ama hücre sab›rl› ve soluklu bir iflçikitle çal›flmas›n›n meyvesidir de ayn› zamanda.

Örgütsel aç›dan partiyi infla etmek, birnoktadan sonra, neredeyse tümüyle fabrika veiflletmelerde parti hücreleri infla etmekdemektir. Onun ötesi partinin yap›, iflleyifl veiç yaflam olarak olgunlaflmas›d›r. Partinin herzaman bir ilde tek bir il komitesi olur; amaüç sene sonra bu il komitesi, daha güçlü vedeneyimlidir, daha kapasitelidir, dahaprofesyoneldir, hepsi bu kadar. ‹stanbul’daher zaman en fazla befl kiflilik bir partili üyetoplulu¤udur il komitesi. Alt komiteler birbak›ma gene öyledir. Çok çok dört bölgedekurmuflsunuzdur, buna üç-befl bölge dahaeklersiniz, daha fazla yayg›nlaflt›ramazs›n›zalt yönetici organlar›. Bundan ötesi birimlerve çal›flma alanlar› üzerinden parti tabanörgütlenmesini yayg›nlaflt›rmakt›r, bu isedurmadan ço¤alt›lacak hücreler demektir,buna haz›rl›k anlam›na gelen parti çeperörgütlenmeleri demektir.

Partinin üye ve aday üyeleri art›yorsa,normalde hücrelerinin ço¤al›yor olmas› laz›m.Bu aç›dan çok temelli bir sorundur bu. Kitleçal›flmas›n›n sorunlar›na iliflkin her tart›flma,asl›nda hücrelerin nas›l çal›flaca¤›na iliflkintart›flmad›r. Birim çal›flmas›, fabrikaçal›flmas›n›n öteki yüzü, hücrelerin kitleleremüdahalesinin sorunlar› ve fabrika kitleçal›flmas› içinde parti hücreleri örgütlemekdemektir.

Haz›r hücre olmuyor dedim. Bir yerlerdefabrikalara s›zacaks›n›z, üç-befl sempatizanbulacaks›n›z, onlar› bir fleylereyönelteceksiniz ki, alt› ayda, bir senede,birbuçuk senede hücreyi ç›karabilesiniz orada.

Tabii bunu bugünkü siyasal atmosfer,Türkiye’deki s›n›f hareketinin düzeyiüzerinden düflünmek gerekir, yar›nki devrimcihareketlilik durumunda elbette durumtümüyle farkl› olacakt›r, buna daha önce deiflaret etmifltim. Lenin, Kanl› Pazar’›nard›ndan yak›n›yor; do¤ru dürüst iflçimektubu alam›yoruz, fabrikalardan hiçbirhaber alam›yoruz diye. Ama ayn› Bolflevikler,yaln›zca 9-10 ay zarf›nda binlerce vebinlerce militan iflçi üye kazan›yorlar,Moskova’da iflçi ayaklanmas› yönetecek denligüçlü bir s›n›f partisi haline geliyorlar, 1905Devrimi’nin f›rt›nas› içinde.

Ancak yine de, önden kitlelerin içindeciddi, soluklu ve uzun vadeli bir çal›flman›zyoksa, patlama günlerine y›llar›n haz›rl›¤›n›yapmam›flsan›z e¤er, kitle hareketipatlad›¤›nda önüne kimin düflece¤i belliolmaz. Baflkalar› sizden iyi haz›rlanm›flsaelbette onlar düflerler. Patlayan hareketlili¤inönüne kimler zaman›nda daha iyihaz›rland›ysa onlar düflerler genellikle. Öndenkitlelerle buluflmay› bir parça baflaramayanbir parti, devrimci kitle hareketlili¤i patlad›¤›zaman da fazla fley yapamaz. Zira budurumdaki bir partide hareketlili¤ikucaklayacak yetenek tam da o sab›rl›,y›llara yay›lan ön haz›rl›k sürecindekazan›labilir. Böyle bir çal›flma sözkonusupartiye s›n›f ve emekçiler içinde bir ön etkizemini kazand›r›r. Uzun y›llar›n ön çal›flmas›ile böyle bir etki zemini yarat›lamam›flsa,hareket patlad›¤› zaman da hiçbir fley ya dafazla bir fley yapamaz zaten. Zaman›ndaçal›flamayanlar hareket patlad›¤› zaman dayetiflmeyi baflaramazlar.

Hücre parti çizgisini yarat›c›

bir biçimde uygulamakla yükümlüdür

Parti hücresi tüm faaliyetini partiçizgisine dayand›rmak zorundad›r. Partiningenel ve elbette ki yerel karar vedirektiflerine uymak ve bunlar› bulundu¤ufabrika, iflletme ya da alanda uygulamakzorundad›r. Bu kadar› parti disipliniçerçevesinde de yeterince aç›kt›r.

Bunu ötesi ve bir bak›ma bundan daönemlisi, hücrenin parti çizgisini ve

24 EK‹M Sayı: 224

Page 25: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

kararlar›n› yarat›c› bir inisiyatifle hayatageçirebilmesidir. Bu yarat›c›l›¤› ve inisiyatifigöstermek, her parti hücresinin temel görevve yükümlülü¤üdür. Zira bu baflar›lmad›kça,partinin çizgisi ve kararlar› bulunulan biriminkendine özgükoflullar›na yarat›c›bir biçimdeuyarlanarakuygulanmad›kça, partihücresi kendiçal›flmas›nda zatenbaflar›l› olamaz.

Bu nedenledir ki,parti tüzü¤ümüzhücrelerin önünekitleleri partiçizigisine ve devrimmücadelesinekazanmak, bunun için sistematik birpropaganda, ajitasyon ve örgütleme faaliyetiyürütmek görevi koymakla kalmamakta, onu“bunun araçlar›n› ve olanaklar›n› yaratmak”lada yükümlü k›lmaktad›r. Bir bak›ma partihücresi, somut pratik çal›flmada partinin enyarat›c› örgütsel birimi olmak zorundad›r.Çünkü bulundu¤u konum kitlelerin somutdurumu ve koflullar›yla en dolays›z bir iliflkialan›d›r. Somut durumu, bundan kaynaklanansorunlar› ve güçlükleri, kitlelerin ruh halini,e¤ilimlerini en yak›n ve somut biçimdehücreler gözlemleyip de¤erlendirebilir,yürütecekleri çal›flmada hesaba katabilir.Bunu baflaramayan, partinin çizgisini genelsunuluflu içerisinde bulundu¤u alandakikitlelere tafl›maya kalkan bir parti hücresiçal›flmalar›nda da baflaras›zl›¤a u¤ramayamahkumdur. Komünist partilerinin tarihinebakt›¤›m›zda, birçok ülkede fabrika hücreleritaraf›ndan yay›nlanan fabrika ya da iflletmegazeteleri görmekteyiz. Bu tür yay›nlar,fabrika hücrelerinin somut durumu gözetenözgün ve yarat›c› bir çal›flma yapmakyükümlülü¤üne dikkate de¤er bir örnektir.

Hücrelerin ayl›k rapor

yükümlülü¤ü

Hücre konulu 9. maddenin sonbendindeyiz:

“e) Hücreler kendi faaliyetleri ile ilgiliolarak her ay ba¤l› bulunduklar› yöneticiorgana yaz›l› rapor vermekle yükümlüdürler.Bu raporlar›n bir örne¤i geciktirilmeksizinMK’ya da iletilir.”

Bu yeterinceaç›k bir hüküm,üzerinde fazlacadurmak çok gereklide¤ildir. Türkiye’ninbugünkükoflullar›nda, s›n›fmücadelesininbugünkü düzeyindeayl›k raporlar makulbir periyodu ifadeediyor ve bununoturtuldu¤u birdurumda, partide

olup bitene hakimiyet olanakl› hale gelir vebu sa¤l›kl› bir önderlik müdahalesinin temeliolur.

Bunun ötesinde, belki rapormekanizmas›n›n önemi ve ifllevi üzerindedurulabilirdi, fakat bu daha önce, öteki baz›maddeler ele al›n›rken, son olarak da ‹K’yailiflkin bahiste yeterince yap›ld›¤› için, buradabu sorunu bir kez daha yinelemekgereksizdir.

En fazla hücrelerin do¤all›¤›nda bir üstorgana ve genel olarak da bulunduklar› ilinyönetici komitesine vermekle yükümlüolduklar› raporlar›n bir örne¤inin“geciktirilmeksizin MK’ya da iletil”mesihükmünün alt› çizilebilir. Partinin tabanörgütlerinden gelen raporlar›n birer örne¤ininMK’ya iletilmesinin önemi ve ifllevi özel biraç›klama gerektirmez. Fakat bunun zaman›ndayap›lmas› da çok önemlidir. Bu tür raporlar›nya da genel olarak kadrolara ait görüfl veelefltirilerin zaman›nda partinin yöneticiorgan›na iletilmemesinin yaratt›¤› sorunlar›kendi somut deneyimlerimizden çok iyibiliyoruz. Partinin merkezi önderlik organ›n›nolup biteni zaman›nda bilebilmesi, zaman›ndade¤erlendirme yapabilmesi ve gereklimüdahaleleri de zaman›nda gerçeklefltirmesianlam›na gelir. Bunun çok özel siyasal vepratik önemi yads›namaz.

(Devam edecek...)

Parti tüzü¤ümüz hücrelerin önüne kitleleriparti çizigisine ve devrim mücadelesine

kazanmak, bunun için sistematik birpropaganda, ajitasyon ve örgütleme faaliyetiyürütmek görevi koymakla kalmamakta, onu

“bunun araçlar›n› ve olanaklar›n›yaratmak”la da yükümlü k›lmaktad›r. Bir

bak›ma parti hücresi, somut pratikçal›flmada partinin en yarat›c› örgütsel

birimi olmak zorundad›r.

Temmuz 2001 EK‹M 25

Page 26: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

Yeni bir sömürü biçimi olarak esneküretim sald›r›s›n›n baz› çizgileri

T. ErdemÜretim sürecinde, esnek üretim ad›

alt›ndaki uygulamalar yayg›nlafl›rken, sermayes›n›f› bu uygulaman›n hukuki bir temeleoturtulmas› için büyük çaba harcamaktad›r.“Esnek üretim sistemi”, Fordist kitleselüretimin 1970’lerden itibaren içine girdi¤ibunal›m› aflmak ve art› de¤er oranlar›ndakidüflme e¤ilimine karfl› bir e¤ilim gelifltirmekamac›yla örgütlenmifltir.

Esnek üretim sistemi Fordist üretimsisteminin karfl›t› ve alternatifi olaraksunulmaktad›r. Bu haliyle kendisinden flu ikisoruna çözüm getirmesi beklenir:

1. Fordist teknoloji ve emek örgütlenmetarz›n›n içinde bar›nd›rd›¤› zaman kayb› vekalite düflüklü¤ü sorunlar›na neden olans›n›rl›l›klar›n afl›lmas›.

2. Fordist emek örgütlenme biçiminin ifleyabanc›laflma sorununu ortadan kald›rmas›.

Esnek üretimin iflyerlerinde temel olarakiki yönde sald›r› ile yerlefltirildi¤igörülmektedir:

1. ‹flçinin iflyerinde farkl› ifllerigerçeklefltirebilecek çok yönlü beceri veal›flkanl›klarla donat›lmas›, bu çerçevedekullan›lmas› (kalifiye iflçi). Kavram olarak da“esnek imalat sistemi” kullan›lmaktad›r.

2. Firman›n yeni iliflki biçimlerinitan›mlayan üretim dizgesindeki çeflitli iflerinsözleflmeler yoluyla baflka firmalaradevredilmesi (fason üretim, tafleronlaflt›rma,parça bafl› üretim vs.).

Buna göre h›zl› teknolojik geliflme veteknolojini nitelik de¤ifltirmesi, bilgisayarl›sisteme geçifl, endüstride verimlili¤i art›rm›fl,insan eme¤inin yerine bilgisayar› geçirmifl,insan eme¤inin entellektüel düzeyinigelifltirmifl, ekonomide yeni üretimsektörlerinin ç›kmas›na yol açm›flt›r. Böyleceendüstriyel üretimin a¤›rl›¤› azalarak,endüstrinin yerini giderek hizmet sektörüylebilgisayar ve uzay teknolojilerini üreten

imalat sektörleri almaya bafllam›flt›r.Hizmetler içinde de ifllenmesi, saklanmas› vekullan›lmas›yla ilgili olanlar, bununlaba¤lant›l› olarak bankac›l›k, reklamc›l›k,tasar›mc›l›k gibi sektörler geliflmifltir.

Sonuç olarak; esnek üretimle birimzamanda daha fazla üretilmesi, ücretlerindüflürülmesi ve ifl saatlerinin uzat›lmas›yoluyla, kâr oranlar›n›n düflmesinindurdurulmas›; böylece sermaye birikiminiart›rmak için, s›n›f›n mevcut kazan›mlar›n›nbudanmas›; mevcut flekillenmesinin bozulup,iflyeri, kurumsal, hukuksal düzeylerdesermayenin hegemonyas›n›n yeniden tesisedilmeye çal›fl›lmas› sözkonusudur burada.Sald›r› bütün dünyada oldu¤u gibi Türkiye’dede yeni mevziler kazanm›flt›r.

Esnek üretim düzenlemesi, yaln›zcaiflyeriyle s›n›rl› olan basit bir organizasyonde¤iflikli¤i de¤ildir. ‹flçi s›n›f›n›örgütsüzlefltirip atomize etmek, bütün örgütlümevzilerini da¤›tmak, s›n›f› flekilsiz halegetirmek bafll›ca amaçlar aras›ndad›r. Esneküretim uygulamalar›n›n bafllad›¤› ‘70’liy›llardan günümüze bakt›¤›m›zda, toplumuntüm katmanlar›n›n tam bir yoz kültürkuflatmas› alt›nda oldu¤unu görürüz. Bu daesnek üretimin siyasetten üretime insanyaflam›n›n her alan›na nüfuz etti¤inigöstermektedir. Onun için, esnek üretimlemücadele salt iflyeri baz›nda de¤il, tüm

Esnek üretim düzenlemesi, yaln›zca

iflyeriyle s›n›rl› olan basit bir organizasyon

de¤iflikli¤i de¤ildir. ‹flçi s›n›f›n›

örgütsüzlefltirip atomize etmek, bütün

örgütlü mevzilerini da¤›tmak, s›n›f› flekilsiz

hale getirmek bafll›ca amaçlar› aras›ndad›r.

26 EK‹M Sayı: 224

Page 27: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

toplumsal alanlarda verilmesi gereken birmücadeledir. Çünkü esnek üretimtoplumsall›¤a karfl› bireycili¤i öneç›karmakta, savunmaktad›r.

Soruna bütünsel olarak bakt›¤›m›zda,sürecin ana çizgilerini flu flekilde ortayakoyabiliriz:

* Esnek üretim uluslararas› planda birsald›r›d›r. Sektörün tekil iflletmelerinde veyaherhangi bir sektörde uygulanmaya konulsabile, kapitalist rekabetin dünya çap›ndayo¤unlaflmas›na neden olmufl, bütüniflletmeleri bu yönde ad›m atmaya zorlam›flt›r.

* Esnek üretim tekelleflmeninyo¤unlaflmas›n›n dolays›z bir sonucudur.Tekeller üretim sürecini, teknolojikdonan›mlar›n sa¤lad›¤› olanaklarla, farkl›co¤rafya ve farkl› iflyerlerindegerçeklefltirebilmekte, ülke ve iflyeris›n›rlar› s›n›f›n bölünmesiniderinlefltirmektedir.

* Tekelci büyük iflletmelere ba¤l› olarakçal›flan alt iflverenler, ba¤›ms›zl›klar›olmayan, serbest pazar için üretim yapmalar›hemen hemen imkans›z, bir tür vasalbiçimindeki patronlard›r. KOB‹ diye öneç›kan bu tür iflletmeler, ücretlerin çok düflükbuna karfl›n çal›flma saatlerinin çok fazlaoldu¤u, emek sömürüsünün ola¤anüstüyo¤unlaflt›¤› iflyerleridir. Bu tür iflletmelertekelci firmalar›n egemenli¤i için bir tehditde¤il, tekelci kapitalizmin çok önemlitamamlay›c›s›d›rlar.

* Esnek üretim yaln›zca üretim sürecinide¤il, metalar›n pazara intikal ederek paraolarak geri dönmesine kadarki bütünsüreçlerini (dolafl›m süreci) kapsamaktad›r.Bir sermayenin dolafl›m›ndaki baflkalafl›mlarideale ne kadar yaklafl›yorsa, sermaye okadar ifllem yap›p, üretkenli¤ini ve de¤erinigeniflletmesi o kadar artaca¤›ndan, kâroranlar›n›n düflüflü de yavafllam›fl olacakt›r.Esnek üretimde dolafl›m sürecine iliflkindüzenlemeler (depolama, stok kontrolü vb.ifllemlerin art›r›lmas›), bu alandaçal›flan emekçilerin pratik rolünü deart›rm›flt›r.

* Özellikle büyük iflletmelerde gereksinimduyulup “çekirdek iflgücü” diye nitelenen

iflgücü için, nispi ifl güvencesi sa¤lanmas›, buiflgücünün iflyeriyle bütünleflmesine yönelikgiriflimler, büyük bir illüzyona nedenolmakta, “iflçilerin de¤iflen rolü” biçimindeolumlu bir uygulama olarak lanseedilmektedir. “Kalite çemberi”, “‹flmükemmeliyeti” ad› alt›ndaki uygulamalarsonucunda çal›flma saatleri uzamakta, iflinbitirilmesi esas olmakta (bir tür parça bafl›ücret), ancak s›n›f bölünmeye maruzkalmaktad›r.

Bu tür uygulamalarla Fordist sürecin kat›hiyerarflisinde gevfleme olmakla birlikte,sermayenin üretilen ürünlerin sahiplenicisiolarak, kontrol edici ifllevinde bir de¤iflmeyoktur. fiu farkla; iflçilerin, patronlar›nbelirledi¤i yönde kendili¤inden (önerileriyle,arkadafllar›n› uyararak, daha yo¤unlaflarak,iyilefltirmeler yaparak) kat›lmalar›beklenmektedir.

* “Çekirdek iflgücü” d›fl›nda tan›mlananikincil bölümde ise, yeri kolayl›kladoldurulabilen, ücret, ifl süresi ve ifltenç›karma konusunda tamam›yla esnekçili¤in vekurals›zlaflman›n geçerli oldu¤u atipik ifllerdebelirginleflen ve yine en önemlisi, iflgüvencesinden yoksun çal›flanlar›n yer ald›¤›kesim vard›r. Sermaye, eme¤in tamamen buyap›ya kavuflmas›n› talep etmekte, ifl süresi,ifl güvencesi, tazminat ödeme gibiyükümlülüklerden kurtulmay›amaçlamaktad›r.

Toplam›nda bakt›¤›m›zda, esnek üretiminsanl›¤›n ve özellikle üretim sürecindekilerinönündeki en büyük sorundur. Bu sorunlamücadele çok yönlü ve çok genifl tutulmal›,bireyselcili¤e karfl› toplumsalc›l›k önplanaç›kar›lmal›d›r. Bulundu¤umuz tüm alanlardabu sömürü biçimine karfl› etkili bir biçimdemücadele yükseltmeli, bunu elimizde bulunanaraçlar› en iyi biçimde kullanarak kitlelereulaflt›rmal›y›z.

Esnek üretim uygulamalar›yla ilgili tekilörneklerin ço¤alt›l›p sald›r›n›n kapsam›n›n veuygulama alan›n›n geniflli¤inin ortayaç›kar›lmas›, s›n›f içinde çal›flan tümyoldafllar›n temel önemde bir görevidir.

‹flçilerin birli¤i sermayeyi yenecek!

Temmuz 2001 EK‹M 27

Page 28: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

Sendika bürokrasisinintahribat›

Türkiye’de sendikal› iflçi sayısı sonyıllarda hızla düflüyor. Bunda en önemlietken, özellefltirmelerle binlerce iflçinin ifltenatılması. Özel sektörde ve belediyelerdetafleronlafltırmanın hızlandırılması da,sendikalı iflçi sayısında düflüfle neden oldu.Üye sayısındaki düflüfle karflın, orta ölçekliyerlerde bafllayan örgütlenme çabaları veaylarca süren grevlerin ardından kazanımlasonuçlanan iflyerleri de var.

Yayg›n iflten atılmalara karflın sendikalbürokrasi genellikle bir suskunluk vedolay›s›yla sessiz onay tutumu içindedir.Sendika burokrasisinin bu hain tutumu iflçihareketi için en önemli sorunlardan biriolmay› sürdürüyor. Yıllardır iflçi hareketinebir kene gibi yapıflan bu asalak kast›altetmek için gösterilen çabaların yetersizoldu¤u ortadadır.

Sendikal bürokrasideki bu kastlaflma,1950’lerin bafllarında devletin birkaçsendikacıyı Türk-‹fl’i kurmak içinAmerika’daki sarı sendikalarla ilgili e¤itimegöndermesiyle bafllad›. 1952 yılında Türk-‹flkuruldu. Devlet kendi eliyle kurdurdu¤usendikaya grev hakkı tanımadı, sendikabürokratları da böyle bir çaba içine girmedi.1961 anayasasıyla grev hakkı konuldu fakatbu hak fiili olarak kullanılamadı. ‹flçi sınıfıhareketinin buna yönelik istemlerikarfl›lanmad›, sürekli bastırıldı.

Kavel grevinin yaratt›¤› etki vesars›nt›yla, 1963’te sendikalar kanunu nihayetde¤ifltirilerek toplusözleflme ve grev hakk›tan›ndı. Kavel iflçilerinin mücadelesi Türkiyeiflçi sınıfı hareketinde önemli bir yeresahiptir. Sonraki y›llarda tabanın dabasıncıyla öncü iflçiler Türk-‹fl’ten koparakD‹SK’i kurdular (1967). Sınıf hareketiö¤rencilerin ve reformist partilerin çekimalanı haline geldi. ‘60’l› y›llar›n s›n›fhareketlili¤i, dönemin sonunda 15-16 Haziranayaklanmas› ile doru¤una ulaflt›r. S›n›f ve

halk hareketi ancak 12 Mart askeri faflistdarbesi ile dizginlenebildi. ‘74-80 arasındaTürkiye iflçi ve emekçi sınıfları en militandönemini yafladı. DGM sald›r›s› iflçi s›n›f›n›ndirenifliyle püskürtüldü, binlerce grev vedireniflin yan›s›ra, çok say›da anti-faflistpolitik iflçi gösterisi yafland› bu dönemde.Uzun yıllardan sonra 1976 yılından itibarenbinlerce iflçiyle 1 Mayıs’lar kutlanmayabafllandı vb...

Tüm bu dönem boyunca s›n›f hareketininen önemli sorunu devrimci bir partiönderli¤inden yoksun olmak olageldi.‘70’lerdeki güçlü s›n›f ve kitle hareketi deancak 12 Eylül askeri faflist darbesi iledizginlenebildi ve uzun y›llar için denetimalt›na al›nd›.

Sendikaların geliflimiyle iflçi hareketinindönemin koflulları içindeki geliflimi en kabaçizgileriyle budur. ‘80 darbesiyle yasaklanangrevlerin ardından ilk kıvılcım 1986’daparladı ve dalga dalga yayıldı. Bu dalganınönünde sendikal bürokrasi duramadı. Sermayedevleti kayıplarıyla ve bundan çıkardı¤ıderslerle ilk olarak sendikaları hizayagetirmeye çalıfltı. Sendika a¤aları bupolitikaların takipçisi oldu. Amaç sendikalarave iflçinin gücüne güvensizli¤i yaratmaktı.

Sendikalardaki bürokratik

hiyerarfli

Sendikalara güvensizlik en bafltaiflyerlerinden temsilciler üzerinden bafllıyor.Türk-‹fl’te sendika tarafından atanantemsilciler sendika yöneticilerine tabi tutulur.‹flçilerle temsilciler arasında belirgin birkopukluk vardır. Temsilciler iflverenle vesendikayla iflçi arasında köprüdür. Bugörevler gere¤ince yerine getirilememektedir.Tam tersine, temsilciler bürokratik yap› veiflleyiflin fabrika aya¤›n› oluflturmakta vetaban inisiyatifini çelmektedir.

28 EK‹M Sayı: 224

Page 29: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

y›lmamal›y›z. Onlar›de¤ifltirme, dönüfltürme ves›n›f mücadelesine kazanmaçabas›n› önemsemememiz, butemel önemde sorunu ihmaletmemiz, bir devrimcikomünist için anlafl›l›r birdurum de¤ildir. Kald› ki bunuyapmad›¤›m›z bir durumdaailelerimiz karfl›m›za bizigeriye çeken ve bir noktadadüzene hizmet eden bir etkenolarak ç›kabilmektedir. Bunuyaratt›¤› s›k›nt›lar hiç deküçümsenir cinsten de¤ildir.

Aillerimizi devrimmücadelesine kazanmay›ihmel etmenin anlafl›l›r biryan› yok dedik. Bunun

üzerine derinlemesine vesorumluca düflünmekzorunday›z. Çevremizdekiiflçilere, emekçilere, gençleremücadele ça¤r›s› yap›yoruz.Onlar› mücadelenin birparças› haline getirmeyeçal›fl›yoruz. Ama yan›bafl›m›zdakin aile bireylerinikazanmak için çaba sarfetmeyebiliyoruz. Ailelerimizleiliflkilerimizde de bir devrimciolarak onlar›n karfl›s›naç›kabilmeli, onlar› salt anne,baba, efl, kardefl olarak kabuletme anlay›fl›ndan s›yr›l›p,kavga alanlar›na çekmek,mücadele yoldafl› halinegetirmek için çaba ve emek

harcamal›y›z.Devrime olan sars›lmaz

inanc›m›z, kararl›devrimcili¤imiz ve kimli¤imizüzerinden ailemizi ileriçekebiliriz. Sa¤lam devrimciduruflumuzla, örnek devrimciiç yaflam›m›zla bunubaflarabiliriz. Ailemizlekuraca¤›m›z iliflki, düzenindevrimciler hakk›ndaki anti-propagandas›n› da boflaç›karacakt›r. Ailemizin veçevremizdeki dostlar›m›z›ndevrimcilere karfl› olanönyarg›lar›, onlar›kazanmam›zla, devrimcikimli¤imizi onlarahissettirmemizle k›r›lacakt›r.

Örgütlenmenin ilk aflamasında bafllayarak,sendikacılarla temsilciler arasında ahbapçavufl iliflkisi geliflir. Bu tarz kurulan iliflkilersendikaların genel kurullarında sendikabaflkanı için haz›r bir oy potansiyelidir. Yineaynı flekilde delege seçimlerinde uygulanansistemle delegeler sendikanın istedi¤i kiflilerolur. Hatta bazen tanık olunan olaylar (D‹SKTekstil’de, hiçbir sendikalı iflyerindeçalıflmayan bir kifli dahi delegeseçilebilmektedir!) iflçinin özgür iradesindenbahsetmenin olanaksız oldu¤unungöstergesidir.

D‹SK’in tüzü¤ünde “‹flçiler kenditemsilcilerini kendileri seçer” der. Buseçimler fiiliyatta nasıl uygulanıyor? Yaflanandeneyimler bunu ortaya koyuyor. D‹SK’te,herhangi bir iflkolunda örgütlenmek içinsendikaya baflvuran iflçilere sendika hakkındabir takım teknik bilgiler verilir, sendikayöneticileri bafllangıçta iflçilerle kurdu¤uiliflkiyi gerginlefltirmez. Öncü iflçilerle ba¤larsıklafltırılır. ‹flyerinin yetki belgesionaylandıktan sonra iflveren iflçi atmayabafllar. ‹lk önce öncü iflçiler iflten atılır, amasendika ses çıkarmaz. Sendikacılar yanlar›na

çektikleri birkaç iflçi üzerinden di¤erlerinidenetim altına alırlar. ‹flte bu ikinci grup iflçigenelde temsilciler olan gruptur. Bürokratikçark yavafl yavafl oluflmaya bafllar.

Bazı sendika bürokratları, sınıfhareketinin flimdiki durumu ve düzeyiyleilgili de¤erlendirmelerinde, her zaman iflçileriflikayet ederler. ‹flçiler pasiftir, haklarınıaramamaktadır. Ama kendi görevlerinin nedenli yerine getirdikleri konusunda tek sözetmezler. Kendileri “toplumsal uzlaflma” adıaltında iflçi haklarını sermayeye peflkeflçekerler. Düzenin iflçi ve emekçileri ne denlipolitik yaflamdan uzaklafltırdı¤ı, zihinselçürümeye itti¤i ortadadır. Burada sendikalarıngörevi iflçileri aidatlarını alıp koltuklarındaoturmak de¤il, sınıfı örgütlemenin ve buzihinsel çürümeden kurtarmanın yollarınıaramaktır.

‹flçilerin sendikacıları denetlememesibürokratik yapıyı kemiklefltirmekte,sendikaları keyfi uygulama alanı halinegetirmektedir. Bu kemikleflmifl yapıyıkırmanın yolu taban örgütlülüklerinioluflturmaktan geçmektedir.

Partili bir tekstil iflçisi

Ailelerimizi devrimcilefltirmek...(Bafltaraf› s.30'da)

Temmuz 2001 EK‹M 29

Page 30: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

Ailelerimizi devrimcilefltirmeküzerine

D. Ceren

Komünistlerin yaflam›,burjuvaziye karfl› verilendevrimci mücadeleninç›karlar›na ve ihtiyaçlar›nagöre düzenlenir ve örgütlenir.Bu yüzden komünist içinyaflam, bir bütünlük ve uyumhalinde, her alandamücadeledir. Marksizm-Leninizmin bilimselideolojisini kuflanarak örgütlümücadelede karar k›lmak, herfleyden önce s›k› bir proleterdisiplinle, ilkelere vekurallara ba¤l› devrimciyaflam tarz›n› zorunlu halegetirir. Komünist militan,proletaryan›n devrimcipartisinin kültürünü,disiplinini, ahlak›n›,ideolojisini, yaflam biçiminiher alanda içsellefltirmeli veyaflam›n› devrimci tarzdaörgütlemeyi baflarabilmelidir.

Siyasal iktidar› ve üretimaraçlar›n› elinde bulunduranburjuvazi, iflçi ve emekçileriaçl›k ve sefalete sürükleyerek,bask› ve fliddetit›rmand›rarak, çürüyendüzenini ayakta tutmayaçal›fl›yor. Bunu yaparken,ideolojik-kültürel kuflatmaylakitlelerin bilincinibuland›rarak, kültürel veahlaki yozlaflmay› dayatarak,kendi s›n›f ç›karlar›n› tüminsanl›¤›n ç›karlar›ym›fl gibigöstermeye çal›flarak,emekçileri her alandankuflatmaya, böylece teslimalmaya çal›fl›yor.

Komünistler, burjuvazinin

iflçi s›n›f›-emekçilerüzerindeki kuflatmas›n› heralanda verilen birmücadeleyle k›rabilirler. Bunubaflarabilmeleri için, önceliklekendilerinin yaflamlar›n›devrimci bir tarzdaörgütleyebilmeleri, burjuva veküçük-burjuva düflünce, yaflamtarz› ve al›flkanl›klar›ylasistemli bir tarzda mücadeleetmeleri gerekir.

Ailelerimizi mücadele

yoldafllar›m›z

haline getirmeliyiz

Komünist, devrimcikimli¤i ve kiflili¤iyle birbütündür. Bu bütünlük herortamda kendisini partilikimlik olarak ortaya koyar.Peki, günlük yaflam›nörgütlenmesinde, özellikleaile, akraba iliflkilerimizdedevrimci kimli¤imizi ne kadarhissettirebiliyoruz?

Baflta fabrikalar olmaküzere, sendikalar, emekçisemtleri, okullar, demokratikkitle örgütleri, devrimci s›n›fçal›flmas›nda esas olaraktan›mlad›¤›m›z alanlard›r.Ancak, yaflam›n her alan›n›devrimcilefltirme göreviyle dekarfl› karfl›ya olankomünistler; aile, efl, çocuksözkonusu oldu¤unda bunuunutuyor ya daönemsemiyorlar.

Günlük yaflam›n devrimcitarzda örgütlenmesini önemi,en çok ev yaflant›s› ve aile

iliflkisinde kendisini ortayakoyar. Ailelerimizle olaniliflkilerimizde bu daha dayak›c› bir sorun haline gelir.Komünistler, aileleriyle olaniliflkilerini, ev yaflant›lar›n›mücadelenin ç›karlar›na göreörgütleme bilinciyle hareketetmelidirler.

Evlerimiz mücadelealanlar›n›n baflka birimleridir.Ailelerimiz ise bu mücadeledeyoldafl olarak kazanaca¤›m›zgüçlerdir, onlar genellikledayanmaya çal›flt›¤›m›z s›n›f›nbir parças›d›rlar. Anam›z›,babam›z›, kardefllerimizi, hergün örgütlemek ve kazanmakiçin u¤raflt›¤›m›z bir iflçiden,bir emekçiden, birö¤renciden, bir ev kad›n›ndanayr› düflünmemeliyiz.Devrimci görev vesorumluluklar›m›z burada dadevam eder.

Aile yaflant›m›z›devrimcilefltirmek veailelerimizi de örgütlümücadeleye kazand›rmak içintüm olanaklar›m›z mevcuttur.Davam›z›n hakl›l›¤›,meflrulu¤uyla onlar›nsessizliklerini,duyars›zl›klar›n› çok rahatbozabilir, zaman içerisindeonlar› devrimci do¤rultudade¤ifltirip dönüfltürebiliriz.Ailelerimiz kimi zamankoruma güdüsüyle bize karfl›cephe al›rlar. Bunu ola¤ankarfl›layamay›z, buradan gelengüçlükler karfl›s›ndakolay›ndan pes edip

(Devam› s.29'da)

30 EK‹M Sayı: 224

Page 31: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

‹lkeli, kurall› ve disiplinli örgütselyaflama iliflkin baz› sorunlar

C. ÜmitSermaye devleti ac›mas›zl›kla uygulanan

sosyal y›k›m sald›r›s›na karfl› geliflebilecekbir iflçi-emekçi hareketlili¤ini ezebilmek içingerekli tüm tedbirleri al›yor. Bunun içinöncelikle devrimci hareketi etkisizlefltirmesigerekiyor. Ulusal hareketin önderli¤ininteslim al›nmas›n›n ard›ndan, flimdi teslimiyetsürecini devrimci harekete yaymaya çal›fl›yor.Bunu baflaramad›¤› ölçüde fiziki imhayayöneliyor. Ölüm Orucu direnifline karfl›yap›lan katliam operasyonu, devrimcitutsaklar›n hücrelere at›lmas›, devrimcihareketi ezme plan›n›n bir parças›.

Cezaevlerine yönelik sald›r› fiziki imhan›nbir aya¤›yken, di¤er aya¤› kitle eylemlerineyönelik devlet terörü ile devrimci örgütlereyönelik operasyonlar ve sald›r›lar. Sürecide¤erlendiren sermaye devleti devrimciharekete nefes ald›rmamay› hedefliyor. Bukoflullarda örgütsel güvenlik sorunu, bunaba¤l› olarak ilkeli, kurall› ve disiplinli birillegal çal›flman›n önemi kendini daha yak›c›bir flekilde ortaya koyuyor.

Örgütsel güvenlik sorunu kongremizdeçok yönlü tart›fl›lm›flt›r. ‹llegaliteninkurallar›na tam riayet, ilkeli, disiplinli biryaflam›n örülmesi hiçbir zaman konjonktüreldurumlara göre saptanan, düflman›nyönelimlerine göre de¤iflen bir fley de¤ildir.‹deolojik-politik yan›yla, ilkesel çerçevesiylekonu bizim için son derece aç›kt›r. Bunedenle sorunun bu yönü üzerinde durmakgerekmiyor. Burada prati¤imiz üzerinden baz›aksama alanlar›na de¤inece¤iz.

Partinin kitlelere önderlik rolünübaflar›yla gerçeklefltirmesi, bir yandan iflçi-emekçilerle güçlü ba¤lar kurupbütünleflebilmesine, öte yandan düflmansald›r›lar›n› bofla ç›kart›p ayaktakalabilmesine ba¤l›d›r. Bugüne kadar kitlehareketinin durgun ve sanc›l› bir seyirizlemesi bizim için bir dezavantaj olmufltur.Ancak önümüzdeki süreçte durumun lehimize

dönmesi ihtimali hiç de zay›f de¤ildir. Budurum bize yayg›n kitle ba¤lar› kurarakörgütsel güvenlik sorunu yönünden geniflolanaklar sa¤layacakken, böyle bir sürecinyaflanmamas› devletin muhtemel birsald›r›s›na hedef olmam›za yolaçabilecektir.Böyle bir sald›r›y› gö¤üslemek, illegalitekurallar›n› ve disiplinli bir çal›flma tarz›n› neölçüde uygulad›¤›m›za ba¤l› olacakt›r.

Burada hemen flu noktay› önemlebelirtmeliyiz. Bir sald›r› beklentisiyle içekapan›p daralma hiçbir biçimde çözümolmayaca¤› gibi, mevcut kitle ba¤lar›n› dazay›flat›c› bir etki yaratacakt›r. Etraf›m›z›genifl kitle ba¤lar›yla örebildi¤imiz orandagerçek güvenli¤imizi sa¤layabilece¤imizi biran bile unutmamal›, bunun olanaklar›n›gelifltirmeye çal›flmal›y›z. Bu ikisi aras›ndabirbirinden beslenen diyalektik bir iliflkivard›r. Kuflkusuz iflin bir yönü de süreçsorunudur. Ancak bu süreçteki öznelçabalar›m›z belirleyici bir rol oynayacakt›r.

‹lkeli, kurall› ve disiplinli bir çal›flmatarz›n›n oturtulmas› aç›s›ndan kongremizüzerine düflen hayati görevi yapm›fl, bunutüzü¤ü üzerinden somutlaflt›rm›flt›r. Bugün bukonuda belli bir mesafe de al›nm›flt›r. Ancakhala eski al›flkanl›klardan kalma hatalarkendini gösterebilmektedir. Örne¤in; yay›nlar›defalarca ayn› bayiden alma, randevulardayaflanan sorunlar, takip kontrolü aç›s›ndangerekli hassasiyetin yer yer gösterilmemesi,gidilmemesi gereken yerlere gidilmesi,evlerin kullan›l›fl›na ait bir tak›m sorunlar ,vb. hala yaflanabilmektedir. Bu hatalar›ngerisinde bir kavray›fl zay›fl›¤›ndan çok,kadro ve militanlar›m›z›n zaaf veal›flkanl›klar›n› k›rma, kendini sürece uygundüflen bir dönüflüme tabi tutma noktas›ndagerekli çaba ve ›srar› gösterememesi vard›r.

Kimi hatalar baz› nesnel güçlüklerdenkaynaklanmakta, çal›flman›n ihtiyaçlar›n›karfl›lama “iyiniyeti”yle yap›labilmektedir.

Temmuz 2001 EK‹M 31

Page 32: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

Sorunu çözebilecek bir faaliyetioturtamad›¤›m›z için, bir tak›m hatalar›bilinçli bir tarzda yapma yolututulabilmektedir. Sonuçta belli bir ihtiyac›karfl›lad›¤› için müdahale imkan›n› zorasokmakta ve hoflgörüyle karfl›lanabilmektedir.K›sa vadede çal›flman›n ihtiyaçlar›karfl›lan›yor gibi gözükse de, orta ve uzunvadede çal›flman›n kendisini bofla düflürecekriskler tafl›d›¤› için, bu tür durumlar› hoflgörüile karfl›layamay›z, karfl›lamamal›y›z.

Öte yandan, parti öncesi süreçteyaflananan ve art›k tahammülsüzlüklekarfl›lanmamas› gereken hatalar halayaflanabilmektedir. Randevular›n kaç›r›lmas›buna bir örnektir. Ya kontrol aç›s›ndangerekli mesafeyi ayarlayamad›¤›m›z, yabinece¤imiz arac› kaç›rd›¤›m›z, ya trafi¤ihesaba katmad›¤›m›z, ya da yerlerikar›flt›rd›¤›m›z için randevulara zaman›ndayetiflemiyoruz. “‹yiniyet”le yap›lan hatalardahiç de¤ilse sorumluluk kayg›s›yla hareketediliyor. Ama randevuyu kaç›rmak, yasorumsuzluktan ya da gerekli özeningösterilmemesinden kaynaklan›yor. Gerçektenelimizde olmayan nedenlerden kaynakl› butür sorunlar yaflanabilir, bu anlay›fllakarfl›lanabilir. Ancak gereken özenin

gösterilmemesinden kaynakl› hatalar› aslamazur göremeyiz ve görmemeliyiz.

Randevulara gerekli özen nas›lgösterilebilir? Öncelikle randevu yerinin polisdenetimine uzak bir yer olmas›gerekmektedir. Randevu yeri konusunda aslakolayc›l›¤a düflülmemeli, böyle bir tutumsergileyenlere hiçbir biçimde hoflgörügösterilmemelidir. Randevular› konusunda heraç›dan gerekli titizlik gösterilmeli, bu konudagereken eme¤in harcanmas›ndankaç›n›lmamal›d›r. Randevuyu kaç›rmam›zaneden olabilecek ihtimaller öncedendüflünülerek gerekli tedbir al›nmal›d›r.Saatinde yetiflmek için ne yap›lmas›gerekti¤i, kontrol için ne kadar zaman›ngerekti¤i vb. üzerine ciddi flekilde kafayorulmal›d›r.

Tüm yoldafllar bu tür hatalar›n do¤uraca¤›sonuçlar üzerine sorumlulukla düflünmeli,kendi prati¤ini gözden geçirmelidir. Veyoldafllar›m›z bu tür hatalarla aslauzlaflmamal›d›r. Politik organ yaflant›s›n›noturtulmas›na ba¤l› s›k› bir denetiminkurulmas›, bu zeminde bir müdahale enifllevsel olan›d›r. Ancak tek tek her yoldaflada bu konuda büyük bir sorumlulukdüflmektedir.

ç›kmaz diyerek kendisorumsuzluklar›n› onlarüzerinden kapatmayaçal›fl›yorlard›. Sonuçta gördümki, türbanl› arkadafllar dahaduyarl› ve bilinçlidavran›yorlar. Onlarla dahayak›n iliflkiler kurarak çokyönlü tart›flmalaryapabiliyordum. Kendilerini“kültürlü, ilerici” olaraktan›mlayan ve türbanl›lara“cahil, ifle yaramaz”yak›flt›rmas›n› yapan iflçiler,haks›zl›klara tepkisiz kalan vekaçan iflçiler oldular.Dolay›s›yla, “bu ilerici iflçi,ne yaparsak bununla yapar›z”

mant›¤› do¤ru de¤il. Türbanl›-türbans›z, vb. türden ayr›mlaryapmadan, iflçilerin tümüyleiliflki kurmal›y›z.

Yaflanan bir soruna karfl›bireysel tepki gelifltirmemiflten at›lmama neden oldu.Görevimiz olmayan iflleri bizeyapt›rmalar›na karfl› ç›karak,ücretlerin düflüklü¤ünü, kölegibi çal›flt›r›ld›¤›m›z›, hiçbirsosyal hakk›m›z›n olmad›¤›n›,sömürüldü¤ümüzü, hepimizinbirlikte davranmam›zgerekti¤ini yüksek sesle iflçiarkadafllara söyledim. Bununüzerine iki iflçi arkadafl, “bizde yapmayaca¤›z,

arkadafl›m›za destekveriyoruz” dediler. Dahasonra bant sorumlusu biziustabafl›na flikayet etti.Ustabafl› iflimize sonverildi¤ini söyledi. Benimleayn› tavr› koyan arkadafllargeri ad›m att›lar.

Yaflanan deneyimler sonderece e¤itici oluyor. Bireyseltepki gelifltirmenin çözümolmad›¤›, esas olan›n ortaktepkiyi örgütlemek oldu¤uyeterince aç›k. Hatalar›m› veyetersizlerimi daha rahatgörüyorum flimdi. Mücadeleiçerisinde bunlar› aflmayaçal›flaca¤›m.

Deneyimlerimizden ö¤reniyoruz...(Bafltaraf› s.33'de)

D. Ceren

32 EK‹M Sayı: 224

Page 33: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

Deneyimlerimizden ö¤reniyoruz...Çal›flma saatlerinin 12

saati buldu¤u, Cumartesigünü de çal›fl›lan birfabrikada, 80-90 milyonücretle ve her türlü sosyalhaktan yoksun olarak 4.5 ayçal›flt›m. ‹fle girdi¤imde150’ye yak›n iflçi çal›fl›yordu.Kriz bahanesiyle çok say›daiflçinin iflten at›lmas›ylasay›m›z 70’e düfltü.

Çal›flt›¤›m 4.5 ayl›k süreçbenim için oldukça ö¤reticioldu. Hata ve zaaflar›m›görmemi sa¤lad›. Dahaönemlisi, bana yoksulgecekondular›n›n kap›s›n›açan, sofralar›ndaki ekme¤itüm içtenlikleri ile paylaflandürüst ve onurlu iflçilerletan›flt›m, onlarla birçokgüzellikleri paylaflt›m. Onlar›nyaflant›s›na girmem vekaynaflmam, bu 4.5 ayl›ksürede olumlu ve h›zl› birgeliflme oldu benim için.

Biz s›n›f devrimcileri içinolmas› gereken de bu zaten.‹flçilerle s›cak iliflkilerkurabilmeli, yaflamlar›nagirebilmeli, onlar›nkültürlerini, kifliliklerini, aileyap›lar›n›, davran›fllar›n› heryönüyle gözlemleyebilmeli,ona göre yaklaflabilmeliyiz.Ayn› flekilde biz dedavran›fllar›m›zla,çal›flmam›zla, konuflmaüslubumuzla, kiflili¤imizlegüvenilen ve sayg› duyulanbiri olabilmeliyiz. Evlerinegiderek, farkl› mekanlardabuluflarak dostluk iliflkilerinipekifltirmeliyiz. Tüm bunlargörevlerimizin bir parças›d›r.

Ancak as›l görevimiz bu

(Devam› s.32'de)

iliflkileri tan›ml› ve örgütlühale getirmeyibaflarabilmektir. Bizim içinesas olan budur. Dostlukiliflkisi kurdu¤umuz iflçileredaha ileri ad›m att›rabilme,onlar› ileriye çekerekmücadeleye kazanma, örgütlühale getirebilmedir as›l sorun.En küçük olana¤›, onlar›bilinçlendirme ve e¤itmenoktas›nda kullanmal›, kendiideolojik-politik çizgimizdo¤rultusunda örgütlümücadeleye çekebilmek içinharcamal›y›z. Bu ifl soluk,sab›r ve emek isteyen birifltir. Ama bu süreciolabildi¤ince k›saltmak, bizkomünistlerin yetene¤ine vebecerisine ba¤l›d›r. Süreç çokh›zl› geliflti¤i için kaybedecekzaman›m›z yok. Her ortam›mücadelenin ihtiyaçlar›do¤rultusundade¤erlendirmede ustalaflmakdurumunday›z.

Bunun önemini bugün çokdaha iyi kavr›yorum.Yaflad›¤›m süreçten kendipay›ma birçok ders ç›karm›fldurumday›m. Kuflkusuz dahada ç›karaca¤›m.

Fabrikadaki iflçilerle iliflkikurmada sorun yaflam›yordum.‹liflkileri d›flar›yatafl›yabiliyor, evlerinerahatl›kla gidebiliyordum. Neyaz›k ki, sab›rl› ve solukludavranmay› baflaramad›m.

Fabrikadaki sorunlars›ca¤› s›ca¤›na tart›fl›l›yordu.Ücretler, çal›flma süresi,esnek üretim, patron bask›s›,mesai sorunu, yemekler, vb.Yan›s›ra, düzenin sald›r›lar›,

bask›lar, zamlar, cezaevleriyleilgili geliflmeler, kültürel-sanatsal konular datart›fl›l›yordu. Aile iliflkileri,kad›n, e¤itim gibi çok de¤iflikkonular› da konufluyorduk.Ben sorunlar›n kayna¤›ndanve çözüm yollar›n›n nelerolmas› gerekti¤indenbahsederken, bir baflkaarkadafl birlik olmaktan, tekbafl›na bir fleyyap›lamayaca¤›ndan,örgütlenmemiz gerekti¤inden,sendikadan bahsedebiliyordu.

Çay ve yemek saatlerinde,bant bafllar›nda sorunlar heptart›fl›l›yordu, ama yaln›zcatart›fl›lmakla kal›n›yordu.‹flçiler adeta sorunlar›nçözümü için bir kurtar›c›bekliyorlard›. Kendisini ilericiolarak tan›mlayan iflçiler,“Bunlardan bir fley olmaz,herkes yar› yolda b›rak›r”diyerek di¤er iflçilerisuçlarken, kendisorumluluklar›na s›rt çevirerekkaçma yolunu tercihediyorlard›. Ben onlar› busorumsuzluklar› yüzündenelefltiriyor ve pratikte ad›matt›rmaya u¤rafl›yordum.Ancak sonuç alamad›m.

Sorunlar karfl›s›ndatürbanl› arkadafllar dahaduyarl› davrand›lar. Bu,bendeki önyarg›lar› k›rd›. ‹fleilk girdi¤imde, ilerici veAlevi kimli¤ine sahip iflçilerleiliflki kurmufltum. Çünkü birfleyler yapmaktan, birlikolmaktan bahsediyorlard›.Fakat prati¤e gelince hepsikaç›yor, di¤er iflçileriküçümsüyorlard›. Onlardan ifl

Temmuz 2001 EK‹M 33

Page 34: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

daha önce de göç etmifl, fakat daha sonraköye geri dönmek zorunda kalm›flt›k. Babambizi tamamen terk etmiflti. Nerede oldu¤ubelli de¤ildi. En küçü¤ü sekiz ayl›k beflçocuk ve bir anne ortada kalm›flt›k.Geldi¤imiz yerde ev sorunumuz yoktu.Dedemin orada bir evi vard›. Ayr›ca yak›nakrabalardan birçok aile ile birlikte ayn›mahalledeydik. Yani köyden ç›kt›k, ama biryerde yine köye yerlefltik.

Simitçilikle bafllayan çal›flma hayat›mbirçok marjinal iflle devam etti. Bunlar›niçinde çöp ay›klama da var. Günler hep ayn›tarzda devam ediyor, iflten eve, evden iflegidip geliyordum. Kendime belli bir yolçizmifltim. Bu çizgiler çok kal›nd›. Bunlaryap›lacak, bunlar yap›lmayacak diye ikiyeay›rm›flt›m. O çizgiden ç›kmay› b›rak, çizgiyeyeniden bakmak bile yasak. Etraf›mdapolitikayla ilgilenen akrabalar ve arkadafllarda var. Onlar beni etkilemeye çal›fl›yorlar,ama ben ›srarla bunun önüne set çekiyor ve“bak iflte flu insan da bu yolu savunuyordu,flimdi ne yap›yor” diyordum. Hep kiflilerüzerinden kendimi politikadan uzaklaflt›rmayaçal›fl›yordum. Ezilmem, sömürülmem banababam›n, dedemin bir miras›yd›; onlarbaflkalar›n›n de¤erlerini sömüremeyip bizim defakir kal›fl›m›za yolaçm›fllard›; bundan dolay›f›rsat›n baflkalar› taraf›ndan yakaland›¤›n› veonlar›n sömürmeye hakk› oldu¤unu iddiaediyor ve bunu örneklendiriyordum. Yaniamans›z bir karfl› savafl var, karfl› savafltasilahlar›m› çekiyorum, teoriler üretiyorum.Savafla iyi haz›rlan›yorum ve kendimeçizdi¤im o çizgiyi asla terk etmiyorum.

Bir gün kendi kendime düflünürken(hayat›m›n ak›fl›n› de¤ifltiren de bu oldu),niçin yaflad›¤›m›, flu anki hayat›mdan memnunolup olmad›¤›m› sordum kendime. Bututumumla kendime bir set çekti¤imi vegiderek daralan bir çemberin içine girdi¤imifark ettim. Her fley de o fark ediflle de¤ifltidiyebilirim. Hayat›ma yeniden bir çeki düzenvermem gerekti¤ini anlamaya bafllad›m.

Zincirini k›ran iflçi gibi yavafl yavaflbeynimi saran zincirleri k›rmaya bafll›yordum.Yaflad›¤›m hayat art›k tat vermiyordu.Kafamda müthifl bir hazs›zl›k vard›. Art›ksorgulama dönemine girmifltim ve bunun sonadayanaca¤›n› ilk baflta fark etmifltim. Budönemde ilçede halkevi açma giriflimi

bafllam›flt›. Kendimi bu iflim içinde bulmamtesadüf de¤ildi. (Daha önce de kurmaçal›flmalar› yap›lm›fl, ama ben içinegirmemifltim.) ‹flte masum bir halkevi giriflimiüzerinden de olsa örgütlü bir ifle ilkgiriflmemdi bu olay.

Halkevini bir ay içinde kurmufltuk. Bumüthifl bir etki yaratm›fl, insanlara büyük birmoral vermiflti. Yafllar› 12-24 aras› bir avuçgenç insan, herhangi bir maddi destektenyoksun, tamamen kiflisel çabalarla ayaktatutmufllard› bu giriflimi. ‹lçe pazar›n›nard›ndan k›zl› erkekli tüm insanlar›n ka¤›ttoplay›p satarak kiray› karfl›lama çabalar›, buarada düflman cephesinde bir flaflk›nl›k, tabidost çevresinde daha büyük bir flaflk›nl›k...Dernek aç›lmadan önce kiflilere yöneliksald›r›lar yapan Ülkücülerde bir korku, çevreilçelerden yard›m isteme, ne yapacaklar›n›bilememe, ilçede yay›nlanan bir gazetearac›l›¤›yla sataflmalar, yalan haberler vetekzip etmek zorunda kal›fllar›...

Kendi ruh halimdeki patlama sanki tümtopluma s›çram›flt›. Art›k önümdeki o engeliaflm›fl, ilk ad›m› atm›flt›m. Art›k geri dönüflyoktu. Bunu bilince ç›karmak ise sadecebenim çabamla de¤il, birilerinin de yard›m›ile olabilirdi. Bu da kiflisel etkileflimle oldudiyebilirim. Kimsenin beni örgütlemek gibibir derdi yoktu. Çünkü bunun zor olaca¤›n›biliyorlar, daha önceki durumumu bildikleriiçin giriflimde bulunmuyorlard›. Ben tesadüfenve kiflisel de¤erlendirmeler sonucu, bilinçsizcede olsa kendime bir yol çizmifltim. Bununiçin mücadele etmeye bafllad›m. Ama bureformist grup içinde de belli bir süre sonrakafamda sorular ço¤almaya bafllam›flt›. Buarada ilçede yaratt›¤›m›z siyasi etki liselilerüzerinde yan›t bulmufl, onlarca liseliylebuluflmufltuk. Fakat geleneksel sol gruplar›n otüketici rekabet hastal›¤› yüzünden dernekkapanmak zorunda kalm›fl, yarat›lan müthifletki bir anda bofllu¤a dönüflmüfltü. Herfleysanki bir f›rt›na gibiydi. Gelmiflti ve iflteflimdi de geçmiflti.

Bu arada hedef tahtas› haline gelmifltim.Düflman ilk sald›r›lar›ndan birini yapt›. Sudanbir bahaneyle iflten at›ld›m. Arkadafllar›m›nço¤u üniversiteyi kazanm›flt›. ‹lçe bombofltu.Ben de bir süre bulundu¤um yerdenuzaklaflt›m. Art›k yaratm›fl oldu¤umuzçocu¤umuz ölmüfltü. Ama benim için böyle

34 EK‹M Sayı: 224(Bafltaraf› s.36'da)

Page 35: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

bir fley kesinlikle yoktu. Yenilgi diye birolaydan söz etmek imkans›zd›. Çevremde buolaylar örneklendirilip anlat›l›yor, “iflte bakseni de iflten att›lar, b›rak bu iflleri, sen dahaönce böyle de¤ildin, kardefllerine kol kanatger, onlar›n hayat›n› kurtar, bundan büyükdevrimcilik yoktur” gibi nasihatler veriliyordusürekli. Fakat ben bu dünyada befl kiflidendaha çok insan yaflad›¤›n› fark etmifltim birkere. Art›k o befl kifli benim için talidurumdayd›, daha büyük kayg›lar›n veideallerin önüne geçemezdi.

Etraf›ma bak›yordum; küçük çocuklardilendiriliyor, boyac›l›k yap›yor, ç›rakl›kyap›yor, simit sat›yor, bir top sahibiolabilmek için türlü türlü hayallerkuruyorlard›. Di¤er yandan, baflka çocuklarözel okullarda okutuluyor, hizmetçileriemrinde, istedikleri herfley an›nda oluyor,kurduklar› hayaller sanki sihirli bir lambavarm›fl gibi an›nda yerine getiriliyordu. Birtaraftan insanlar senelerce çal›fl›yor çabal›yor,yine de ellerinde hiçbir fley yok, patronistedi¤i zaman iflten at›yor, istedi¤i zamm›veriyor, en ufak bir sosyal haktan yoksunlar.Bir aile gezisini y›llarca hayal edipduruyorlar, sinema ya da tiyatro gibi fleylerise zaten çok uzak, belki imkans›z. Tümyaflamlar› 55 cm’lik ekran. O da burjuvazitaraf›ndan insanlar›n apolitik olmas›,aptall›klar ve aptalca hayaller içinde iyicek›s›rlaflmas› için kullan›l›yor. Analar birdizinin senelerce peflinde sürükleniyor,oradaki birinin derdini kendine dert ediniyor,ama 9-10 yafl›ndaki bir çocu¤un dayak, küfürgibi i¤renç olaylara maruz kalmas›n›,çocu¤unun okuyamamas›n› kendine dertetmiyor. Bu örnekleri ço¤altmak mümkündü.Kafamda art›k sorgu bafllam›flt› ve bitmektükenmek bilmiyordu.

Art›k ‹stanbul’dayd›m ve ilk olarak öndenbildi¤im reformist bir siyasi çevreyle iliflkikurdum. Onlara durumu aktard›m ve görevbekledi¤imi söyledim. Bir iki ay geçmesinera¤men arayan soran olmam›flt›. ‹flte bu olay,o reformist grupla ba¤lar›m› koparmam›sa¤lam›flt›. Bu bana ikinci hayat›m dedi¤imgerçek hayata do¤ru yönelmenin de yolunuaçm›flt›. Partili hayata art›k merhabadiyordum. Bir tan›d›k arac›l›¤›yla partiyletemasa geçtim. Partiyle tan›flma iste¤im,herhangi bir heyecana at›lma olarak

görünmemeli. Kafamda sosyalizme iliflkin baz›fleyler çoktan oluflmufl, giderek oturmufltu.Devrimin öyle hayaller kurar gibi birkaçyerde da¤a ç›kmakla, birkaç yeribombalamakla, küçük-burjuvaziye dayanmaklaolmayaca¤›n›n bilincindeydim.

***Partimiz, Türkiye devrimi tarihinde bir

kilometre tafl› oldu¤unu, Türkiye devrimcihareketinin gelece¤i temsil eden ana ak›m›oldu¤unu söylüyor. Partimizin konumu,ciddiyeti ve hedeflerine yürümektekikararl›l›¤› ve tutarl›l›¤›, bugün gelinennoktada dost düflman taraf›ndan iyi kötükabul görmüfl durumda. Bu biz partilimilitanlar için bir onur ve gurur kayna¤›d›r.

Buradan ölüm orucundaki tüm yoldafllaraselam ve sevgilerimi gönderiyor, onlar›kucakl›yorum. Prometeus’un Hermes’esöyledi¤i gibi; “fiunu bil ki, flu kötü kaderimisenin köleli¤ine de¤iflmem dünyada. Zeusbabaya sad›k uflak olmaktansa flu kavgan›nkulu olmak ye¤dir bana.”

Biz devrimciler her zaman her türlüköleli¤e karfl› ç›km›fl, bunun için gerekti¤indebedelini ödemiflizdir. Bugün de faflist devletve tüm gerici düzen cephesi bilsin ki, bedelödemekten kaç›nmayaca¤›z. Bu yar›n da böyleolacak. S›ra hangi s›ra neferindeyse o köleli¤ekarfl› durman›n bedelini tereddütsüzce veyi¤itçe ödeyecektir.

Ama bu bedellerin hesab›n›n sorulaca¤›gün de bir gün gelecektir elbet. Dünsosyalizm bitti diyenler, böylece güya onuart›k bir tehlike olarak görmeyenler, bugünsosyalist kimli¤i ezmek için tam birgözüdönmüfllükle tüm güçlerini vehunharl›klar›n› ortaya koymaktad›rlar.Yapt›klar› her katliam kendi sonlar›n›yak›nlaflt›racakt›r, bundan kuflku duyulmas›n.Emperyalist sistem ve kapitalist düzen içintehlike çanlar› yeniden çalmaktad›r.

Türkiye Komünist ‹flçi Partisi, insanl›¤›ngitgide yak›nlaflt›¤› yeni devrimler dalgas›döneminde bu topraklardaki tarihi devrimcimisyonunu, yoldafllar›m›z›n kan›yla daha dak›z›llaflan bayra¤› alt›nda, bu bayra¤aanlam›n› ve ruhunu veren program› ve çizgisi›fl›¤›nda baflaracakt›r.

Yaflas›n devrim ve sosyalizm!

Yaflas›n Türkiye Komünist ‹flçi Partisi!

Y. T.

Temmuz 2001 EK‹M 35

Page 36: Sayı: 224, Temmuz 2001, 200.000 TL Düzen bekçileri haz ... file2 EK‹M Sayı: 224 Düzen bekçileri aral›ks›z haz›rlan›yor Olup bitene herhangi bir esasl› itiraz› olmayan,

Partiye varan, partili mücadele iletaçlanan bir yaflam deneyimi

Otuz y›l› aflk›n hayat›mda dönüp geriyebakt›¤›mda iki farkl› hayat görüyorum.Birbirine yak›nl›klar içeren, birinden ötekinegeçiflin bu yak›nl›kla koflulland›¤›, fakat yinede birbirinden çok farkl› olan iki hayat.Partili ve partisiz hayat.

Anadolu’nun fakir bir köyünde, en so¤ukk›fl günlerinin birinde, odunun-kömürünkalmad›¤› bir ay›nda do¤muflum. Hayatkarfl›ma hepimizin ortak kaderiyle ç›km›fl;yoksullukla. Çok küçük yaflta okula gitmemera¤men okulu terk edip çal›flmak zorundakald›m. Tabi ki bu da burjuva düzeninin bizemekçi ya da köylü yoksul insanlara yayg›nolarak yaflatt›¤› bir zorunluluktur.

Annemin isteksiz evlenmesi ve bunu hiçbirzaman kabul etmemesi, babam›n bitiptükenmez sorumsuzluklar›... Aile içinde hiçbir zaman huzur oluflmad›. Babam›n dönemdönem hapse girmesi, sürekli kumaroynamas›, evi terk edip belli bir süregelmemesi... Annemin o bildik kaderineboyun e¤en kad›n tipinden ç›k›p buanlams›zlaflan evlili¤i y›kma mücadelesi vesonunda y›k›fl›... Çocuk yafl›mda s›cak bir aileortam›ndan uzak oluflumdan dolay›, gençlikça¤›mda dünyan›n geliflen siyasi olaylar›nabelli bir mesafede yaklaflt›m. Tabii buna birde aileyi geçindirme yükümlülü¤ü eklenince,apolitik bir hayat sürmeye, küçük fleylerdenmutlu olmaya bafllad›m.

Aile geçindirme yükümlülü¤ü beni 10yafl›mdan itibaren para kazanma zorunlulu¤unaitti. Ortaokulda yaz›n çapa, nohut yolma gibibirçok iflte çal›fl›yor, tatilimi çal›flarakgeçiriyordum. K›fl›n hafta sonlar› da¤dan odun,keven getirerek k›fll›k yakacak ihtiyac›n›karfl›l›yordum. Aile içinde daima birhuzursuzluktan bahsettim, ama bu huzursuzlukhalen yaln›zca befli yaflayan on çocu¤a engelolamad›. Okula erken bafllad›¤›m için yaz›ndüzenli çal›flmaya bafllad›¤›mda 10-11yafl›ndayd›m. Okumay› çok seviyor ve elimegeçen tüm kitaplar› okuyordum.

Çocuklu¤a iliflkin an›lar›m hep dayakt›r.

Babam›n bendeki an›lar› hep dayak atarkenkian›lard›r. Babam› çocukluk dönemimden hiçhat›rlamad›¤›m› düflündükçe, daya¤›n etkisi deyerini buluyor. Tabi bu arada annemdenyedi¤im dayaklar da buna eklenince, içinekapan›k, sevgisini d›fla vuramayan bir çocukolmam›n nedeni ortaya ç›k›yor. Anneme vebabama olan sevgimi dile getiremedim. Busevgiyi dedem ve ebeme aktard›m diyebilirim.fiu anda bu sat›rlar› yazarken onlar›düflününce gözlerim yaflar›yor.

Köyümüz siyasi olarak ‘70’li y›llar›nsiyasi dalgas›nda sürüklenip giden bir köydü.Meydana afifller yap›flt›r›l›r, yürüyüfllerekad›nl› erkekli kat›l›m sa¤lan›rd›. (...)

‘80 darbesi köydeki bu havay› sildigötürdü. Öyle ki iki y›l sonra bile köykuflat›l›p bask›nlar yap›l›yordu. Darbe birçokkifliyi sindirdi. Ama birçoklar› da zindanlarda,iflkencehanelerde direnerek düflman›, onunzulmünü ve teslim alma çabas›n› yendi.‹flkencelerde o zamanlar düflman› yenmeyibaflaranlar›n büyük ço¤unlu¤u, söylememegerek yok ki, flimdilerde tasfiyecili¤in veliberalizmin kiflilikleri tüketip bitiriciyenilgisini yafl›yorlar. ‹çlerinden birço¤u fluanda, küçük-burjuval›ktan burjuval›¤a geçiflinyollar›n› aray›p bulma utanç verici çabas›içinde ömür tüketiyorlar.

Gençli¤im böyle bir ortamda geçti¤i içinbende flekillenen, o y›lg›nl›klar›n,çözülmelerin, “bu insan bunu yapamaz”dedirten beklenmedik flafl›rt›c› olaylar›n vegenel planda faflist askeri darbenin etkisialt›nda flekillenen apolitik bir gençlikti.Önüme hep bir set çekiyordum. Kifliler benimiçin her fleyden önemliydi (bu, flimdilerdi birçoklar›n›n yapt›¤› gibi, “bak flu önce nediyordu, flimdi ne oldu” s›¤ mant›¤›n›n birürünüydü). Hep kendi önüme bir setçekiyordum. Belki de onlar›n durumunadüflmekten korkuyordum.

13 yafl›nda ortaokulu terkettikten sonra,köyden göç ettik. Geldi¤imiz kasabada ilk iflolarak simit satmaya bafllad›m. Bu kasabaya

36 EK‹M Sayı: 224

(Devam› s.34'de)