SOFRA GAZETESİ

ŞUBAT AYI

Merhaba!

En son Meksikalı çocuğun şapkasındaydım hatırlıyor musunuz?

Meksikalı çocuk karnını bir güzel doyurduktan sonra şapkasını gözlerinin üzerine doğru kapattı ve yumuşacık yastıkların üzerinde

uykuya daldı…

Ben de sessizce şapkasından atladım

ve mutfağa doğru uçtum. Mutfakta bir

usta aşçı vardı. Gördüklerime inanamadım.

Bakalım sizler de benim kadar

şaşıracak mısınız?Aşçıya tıklayalım lütfen

Aşçının yaptıklarına inanabildiniz mi?Ben o kadar şaşırmıştım ki “Paat” diye

ustanın önüne düşmeyeyim mi!Eyvaaaahhhh… Benden de şimdi bir

heykelcik yapacak derkeeen, “Bir dakika sen de kimsin?” diye sordu.

Ben de ona kendimi tanıttım. Sebze ve meyvelerle böyle değişik şeyler

yapmayı nereden öğrendiğini sordum.Ona bu işi, kendisi gibi aşçı olan büyük büyük

büyük dedesi öğretmiş.

“Eğer sebze ve meyvelerini güzelce yersen sana onlarla sanat yapmasını öğretirim” demiş.

Bizim aşçı da o günden sonra tüm yemeklerini güzelce yemiş…

İşte ilk yaptığı sebze ve meyve sanatı buymuş…

Gelin sizinle bir oyun oynayalım….Bakalım gördüğünüz resimdeki sebze ve

meyveleri tanıyabilecek misiniz?

Biliyor musunuz ustamız restoranına gelen çocuklara eğer sebze ve meyvelerini yiyip

bitirirlerse küçük bir heykelcik yapıp hediye ediyormuş…

Ne dersiniz güzel bir oyun değil mi?

Ama aşçımız beni bir konuda uyardı. Sebze ve meyvelerden heykel yapmak eğlenceli ancak çok az malzeme kullanmak, sebze ve

meyveleri boş yere harcamamak da önemli.

Bunun için sebze ve meyvelerden heykelcikler yapmayı denemeden

önce lütfen bir büyüğünüzle konuşun oldu mu arkadaşlar…

Bir de onları yıkamadan sakın yemeyin… Karnınız ağrımasın….

Hepinize afiyet olsun…Hoşçakalıııınnnnn….