4
■Értnttrû . .‘îÛÛAÎT'fl irtrttïrù ’¿ î » ï If T? ù it 1 i> t> l*fr i * Çarşamba 240âŞ;l968 *rtfCftrt>-trtrù YIL: 17 S A Y I: (jO(] PtATI: 15 MIL 4 GÜNLÜK MÜSTAKİL SİYASÎ GAZETE Sahibi ve Umumi Neşriyat Müdürü: CEMAL TOGAN Mes ul Yazi İşleri Müdürü: SADİ C. TOGAN kibrisin en yüksek TİRAJLI TüRK GAZETESİ Dizilip Basıldığı Yer: BOZKURT BASIMEVİ 144, Girtıe Caddesi, Lefkoşa Telefon: 62951 TÜRKİYE DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SEÇİMLERLE İLGİLİ BİR AÇIKLAMA YAPTI CUMHURBAŞKAN YARDIMCILIĞI SEÇİMİ TÜRK TOPLUMUNA AİT BİR KONUDUR Rumların çıkardığı güçlükler, Türk Cemaatini seçim yapmaktan alıkoyamıvacaktır Yukarıdaki sahneyi gören Amerika’nın Filadelfiya ili sakinleri saatlerce bekleşerek bu İl- ginç olayı seyretmişlerdir. Büyük bir garajın sekizinci katında geri basarak manevra yaptığı sırada böylesine yandan fazlası havada asılı kalıveren otomobil seyircilere hayli heyecanlı dakikalar yaşatmıştır. Bir garaj memuru arabayı manevra yaptırttığı sırada dışarı kaçınver- miş, fakat rengi sapsarı kesilmiş bir halde ve arabanın dengesini bozmadan inmeye muvaf- fak olmuştur, itfaiye ve polis kaza mahalline gelmişler ve bir saatlik bir çalışmadan sonra arabayı tekrar garajın içine çekmeye muvaffak olmuşlardır.. ANKARA: Türkiye Dışişleri Bakanlığı dün bir açıklama yaparak Kıbosta yapılacak olan Cumhurbaşkan Yardımcılığı seçiminin tamamen Türk toplumuna ait bir konu ol- duğunu, Rumların çıkardığı güç lüklerin seçime engel olamıya- cağını bildirmiştir. Dışişleri Ba- kanlığının açıklaması özetle şöyledir: “Kıbrıs Türk Cemaatinin ta- mamen kendi iç bünyesin iilgi- lendiren hususlarla ilgili olarak 28 Aralık 1967 tarihinde ilân et- tiği İdarî düzenleme tedbirlerini maksatlı şekilde tefsir eden Ma- karios Yönetimi, Türk Cemaati idarecilerinin Lefkoşa’ya giriş ve çıkışlarını Cumhurbaşkan Yardımcısı seçiminin ilânından önce keyfi ve haksız olarak ya- sakladılar. Çeşitli seviyelerde yapılan teşebbüslerle bu hukuk ve insanlık dışı yasağın ve tah- didatın kaldırılmasına çalışıl- makta ise de, halen mevcut olan bu durumun, Kıbrıs Türk Cema- ati tarafından Kıbrıs Anayasası- na ve kanunlarına uygun olarak yapılacak Cumhurbaşkanı Yar- dımcısı seçiminin güç şartlar al- eçimler konusunda Rum Yönetiminin takındığı tavrı yeren eleftea Ora gazetesi, Türklerin de seçim apma hakkına sahip olduğunu belirtti LEFKOŞA: Rum tarafından sonra Türk- rin de seçime gitmeye karar rmesi, Rum siyasî çevrelerin- şaşkınlık ve heyecan yarat- ıştır.. Rumca gazeteler, bu ko- yu çeşitli açılardan ele ala- eleştirmekte, 'bu arada Rum önetiminin Türkler tarafından pılacak seçimin meşru ve ge- rli olmadığı yolundaki iddia- nı mesnetsiz olduğunu savun ktadırlar... DELEFTEA ORA zetesi, dünkü sayısında, bu nuyu ele aldığı bir yazıda nları yazmıştır: Kıbrıs Türk Liderliğinin lıurbaşkan Muavini seçim- ine gitmek kararına şaşma- lâzımdır. Türk Liderliğinin değil, fakat Makarios’un seçime gitmek karan hayret vericidir. Biz bu karan aldıktan sonra Türklerin de ayni şeyi yapacak- larını hesaplamalıydık. Seçimlere gidilmesi, Zürih ve Londra andlaşmalannın bir te- yidi niteliğini taşımaktadır. Türkler ve Rumlar ayr ıayn se- çim yapacaklardır. Cumhurbaş- kanı seçimi de 1959 anayasasına göre olacaktır. Kıbrıs Türk işçi Birlikleri Federas- yonu Sekreterliğinden Cumhurbaşkan Muavinliği se- çimi yapılacağına dair Cumhur- başkan Muavini Sayın Dr. Fazıl Küçü'k tarafından 20 Ocakı 1968 günü yapılan açıklama, Kıbrıs merika, dış ülkelere yap- ığı askeri yardımı kıstı Yunanistan: 66 milyon dolar. Güney Kore: 159 milyon dolar. Formoza: 90 milyon dolar. Tayland: 60 milyon dolar. Iran: 36 milyon dolar. Filipinler: 26 milyon dolar. Ürdün: 12 milyon dolar. Bu rakamlara göre, Amerika’- nın her yıl Vietnam dışı ülkelere yapmakta olduğu askerî yardım- ların tutarı 583 milyon dolara ulaşmaktadır. WASHINGTON: Amerika’nın Vietnam dışın- i ülkelere yaptığı askerî yar- *, geçen yıl %10 oranında İma olmuştur. Beyaz Saray’- Kongreye sunulmak üzere en gün yayınlanan bir ra- Ja belirtildiğine göre, Ame- a askerî yardım programm- yararlanan başlıca ülkeler lardır: Türkiye: 134 milyon dolar. Türk işçi Birlikleri Federasyonu tarafından memnunlukla karşı- lanmıştır. Cumhurbaşkan Muavini tara- fından yapılan açıklama, Rum Yönetiminin Kıbrıs Cumhuriye- ti Anayasa’sının amir hükümle- rine rağmen yalnız Cumhurbaş- kanlığı seçimi yapılması husu- sunda Başpiskobos Makarios’un 12 Ocak, 1968 günü yaptığı ve Türk toplumunun haklarını ka- ale almayan açıklaması karşı- sında toplumumuzun Anayasa tahdindeki haklarının korunma- sı bakımından isabetli bir ka- rardır. Cumhurbaşkan Muavinliği için yapılması kararlaştırılan seçi- min, anormal şartlara rağmen toplumumuzun alî menfaatlan bakımından demokratik bir dü- zen ve anlayış içerisinde serbest bir şekilde yapılacağına inanı- dalet Gazetesinin verdiği bir habere göre ürkiye ile Yunanistan rasında şimdilik bir görüşme apılması isöz konusu değil ® .4 jv Yunan nükleer i sta n , silâh A m e rik a uçak ve dan istedi _ İSTANBUL: Dünkü ADALET gazetesi, etinde, Türk - Yunan İliş nne ışık tutacak bir ha- yayınlamıştır. Bu haber- Yunanistanla Türkiye ara “ Şimdilik bir görüşme ya ısının sözkonusu olmadı belirtilmektedir. Gazete, taraftan Türkiye ile mUza yapılmasını isterken, bir tan da Amerika’dan nük silâh İsteyen Yunanistan üzakere tekliflerinin red- dlğlni bildirmekte, An- kara mahreçli haberine şöyle devam etmektedir: “Kıbrıs Sorununun çözüm- lenmesi için Türkiye, Yunanla tan ve Kıbrıs Rum - Türk Cemaatleri arasında bir goriış me yapılması için Yunanistan ın Türkiyeye bu konuda bir teklifte bulunduğu bildiril- mektedir. İlgililer, böyle bir görüşmenin yararlı olacağını, ancak şimdilik U Thanfın ça balarının ne gibi sonuçlar ve- receğini beklediklerini söyle- mişlerdir. Bu arada Dışişleri Yetkilile ri görüşmelerden bir sonuç alınabilmesi için tarafların iyi niyetle hareket etmesi ge- rektiğini öne sürmekte, Rum- larla Yunanlıların diplomatik manevralarla konuyu sürünce mede bıraktıklarım söylemek tedirier. Bu arada Yunanıs tan’ın Amerika’ya başvurarak Türkiyeye karşı kullanılmak üzere nükleer silâhlar ve uçak l " 7s£mesi de bir iyi niî£ eseri olarak görülmemekte- dir.” Esasen Kıbrısla diplomatik münasebetleri olan devletler, ve ayni zamanda Birleşmiş Millet- ler, ZUrih Anayasasını ve ona göre kurulan icra organlarını tanımaktadırlar. Kıbrıs Hükü- meti, Türklerin seçim yapması- nı kanunsuz olarak vasıflandır- mıştır. Fakat biz Rumlar. kendi liderimizi seçmek hakkına sa- hip isek, Türkler de ayni şeyi yapmak hakkına niye sahip ol- masınlar? Yoksa onlar devlet işlerine katılmak, seçmek ve se- çilmek hakkına sahip değil mi- dirler? Seçime karar verildikten sonra, ister müşterek, isterse ayrı listelerle Türkleri de se- çimlere iştirak ettirmek lâzım- dı.. Müşterek listeler ihtimal nşı edildiğine göre, ayrı listele- re göre seçim yaptırılması ge- rekli idi. Durumu, realist ve soğukkan- lı bir şekilde karşılamamız ge- rekir. Türk liderliğinin seçime gitmek karan dolayısıyle ger- ginlik yaratacak hareketlere gi- rişmemiz ve hiçbir şey kazana- mıyacağımız bir durum yarat- mamız hatâ olacaktır. Değişmez hedefimiz yakınlaşma ve barış içinde beraber yaşama olmalı- dır. Hareketlerimizin buna göre ayarlanması gerekir.” tında cereyanına yol açması mümkündür. Ancak bu güçlük- lerin Türk Cumhurbaşkan Yar- dımcısı seçimini yapmaktan as- la ahkoyamıyacağı da aşikârdır. Bu şartlar altında Cumhurbaş- kanı Yardımcısı seçimlerinin hazırlıkları ve icraatı tamamen Türk Cemaatinin karar vereceği ve tatbik edeceği bir konudur. Cemaatimizi ilgilendiren bu ko- nuda Dışişleri Bakanlığınca tav- siyede bulunulması sözkonusu olamaz..” Amerika ile İspanya da Yunan Hükümetini tanıdı ALMANYA VE İNGİLTERE DE CUNTA İDARESİNİ TANIMAYA HAZIRLANIYOR ATINA Atina’dan alınan haberlere göre, Birleşik Amerika Htlkû meti normal olarak Yunanis- tan’ın Papadopulos Hüküme- ti ile diplomatik ilişkilerini yeniden kurmuştur. Ameri- U Thant, Görüşmelerine Devam Edecek NEW - YORK: Birleşmiş Milletler çevrelerin- den öğrenildiğine göre, Birleş- miş Milletler Genel Sekreteri U Thant, hafta içerisinde Birleş- miş Milletlerdeki Türk, Yunan ve Kıbrıs delegelerini kabul ede- rek kendileriyle Kıbrıs konusun- da görüşecektir. Bu görüşmeler de, U Thant’ın Kıbns konusun- da yapmakta olduğu seri görüş- melerin kapsamına girecektir. kan Hükûmeti’nin bu kararı- nı dün Dışişleri Bakanı Pipi- nellis'l ziyaret eden Ameri- kan Büyükelçisi Talbot açık- lamıştır. Büyükelçi Talbot aynca, Yu nan Dışişleri Bakam Piplnel- lis ile İki ülkeyi İlgilendiren konulan müzakere etmiştir. Daha önce de gibi Ingiltere Hükümeti pek yakında Yunan Hüküme- ti ile tam temas kuracaktır. Bilindiği gibi Yunanistan'ın Papadopulos Hükûmeti’ni res men tanıyan ilk ülke Türkiye olmuştur. Londra Radyosunun bir ha berine göre, Yunan hüküme- tini İspanya da tanımıştır. Paris Radyosu da, Papado- pulos Hükûmetl’nl Batı Al- manya’nın da tanımasının bek lenmekt« olduğunu bildirmiş tir. Cumhurbaşkan yardımcısı Dr. Küçük Rumların ayırıcı muamelelerine U Thant’ın yeniden dikkatini çekti Makarios Yönetimi Türkçe Anayasa hükümlerini ihlâl ile ilgili etmekte LEFKOŞA: Cumhurbaşkan Yardımcısı ve Geçici Türk Yönetimi Yü- rütme Kurulu Başkanı Dr. Fazıl Küçük, Birleşmiş Mil- a gönderdiği yeni bir telgrafta gönderdiği yeni bir telgrafta, Makarios Yönetiminin Türk- çe ile ilgili anayasa hükümle rlni aşikâr surette ve sistemli olarak ihlâl etmekte olduğu- nu bildirmiştir. Telgrafın tam metni şudur: “Bir müddetten beri Türk Cemaatı Makarios tdaresinin Kıbns’ta Türk Cemaatının varlığını telldn eden herşeyi yavaş bir ameliye ile bertaraf etmeği hedef tutan bazı hare ketlerini büyük bir ilgi ve endişe ile izlemektedir. Kıbns Anayasasının 3. Mad desi tahtinde — “Cumhuriyetin resmî dUleri Elence ve Türkçedir. Teşriî, icraî ve İdarî muamele ve ve- sikalar her iki resmî dilde ya zıhr ve Anayasanın açıkça ge rekli kıldığı hallerde Cumhu- riyet Resmî Gazetesinde her iki resmî dilde yayınlanmak suretiyle ilân edilir. Cumhuriyet Resmî Gazete- sinde her metin her İki resmî Mehmet Zekâ’ya Bağlılıklarını Bildirdiler LEFKOŞA: Cumhurbaşkan Muavinliği için yapılacak olan seçimlerin hazırlıkları devam etmektedir.. Türk Cemaat Meclisi üyeleri de dün seçimlerde adaylığını koya- cak olan Mehmet Zekâ’yı evin- de ziyaret etmişler ve kendisini, seçimlerde destekleyeceklerini beyan etmişlerdir. Cemaat Mec- lisi üyeleri, ayrıca Mehmet Ze- kâ’ya bağlılıklarını da bildir- mişlerdir. dilde ve ayni sayıda yayınla- nır. Madeni kâğıt paralarda ve pullarda her iki resmî dil kuUanıhr,” Diğer birçok hallerde oldu- ğu gibi, Anayasanın yukanda bahsi geçen hükümleri Ma- karios İdaresi tarafından aşi- kâr bir surette ve sistemli olarak ihlâl edilmiştir. Mese- lâ, teşriî, icraî ve idari kanun lar ve dokümanlar şimdi sa- dece Rumca lisanda hazırlan makta, Resmî Gazete sadece Rumca olarak yayınlanmak- ta, Türkçe lisanı bazı resmî formalar, pasaport kapaklan ve yollardaki isim levhalan ile yaftalardan çıkanlmıştır. En son örnek Paris’te yeralan Kıbns San’at Sergisi münase betiyle neşredilmiş olan bir posta puludur. Bu pul üzerin- deki bütün yazılar Rumca ve Fransızcadır ve hatta Türkçe “KIBRIS” kelimesinin verine bile “CHYPRE” kelimesi ika-'3 me edilmiştir. Keza, kayda şayandır ki Aralık 1963 tari- hinden sonra neşredilmiş olan diğer posta pullarında da “KIBRIS” kelimesi hemen hemen görtilemiyecek derece de küçültülmüştür. Ekselansınıza bu meseleyi rapor etmekten maksadım Makarios İdaresi tarafından Türk Cemaatma karşı uygu- lanmakta olan ayıncı muame le hakkında sizi ve vasıtanız- la Güvenlik Konseyi Sayın Üyelerini haberdar etmektir. Rum liderlerinin bu tutumu onlann Kıbns Türk Cemaatı- na karşı besledikleri hakikî niyetlerini gösterdiği ve Rum- lann hâkim olacağı bir idare- de Türk Cemaatını bekleyen akibeti işaret ettiği İçin çok manidardır. En derin saygılanmın kabu lünü Ekselânsımzdan rica ede rim.” BİR AMERİKAN GEMİSİNİ KUZEY KORELİLER ZAPTEDİP MEÇHUL BİR YERE GÖTÜRDÜLER DEAN RUSK OLAYI ÇOK CİDDİ OLARAK NİTELENDİRDİ WASHINGTON: Birleşik Amerika Savunma Bakanlığı, Deniz Kuvvetlerine bağlı “Quedro” gemisinin Ku zey Kore gemileri tarafından çevrilerek büinmeyen bir yö- ne götürüldüğünü büdirmiş- tir. Washington’da dün yapı- lan açıklamada, Kore sahille rine 40 kilometre uzaklıkta uluslararası sularda seyreden Donanma Haber Alma Gemisi “Quedro” da altısı subay ol- mak üzere 83 kişinin bulundu ğu belirtilmiştir. Mahkeme salonunda aşk sahnesi Dün sabah mahalli saatle 10.00’da başlayan olay, bir Ku zey Kore savaş gemisinin "Quedro”ya yaklaşarak milli (Devamı 4. Sayfada) Tuluy, Pipinellis • t /v» •• ■ •• ile Goruştu Türkiye’nin Atina Büyükelçi- si Turhan Tuluy, dtin saat 11.30 da Yunanistan’ın Dışişleri Ba- kanı Pipinellis’i ziyaret ederek kendisi ile uzunlbir görüşme yap mıştır. Türkiye’nin Atina Büyük elçisi Turhan Tuluy’un bu ziya- retinden hemen sonra Pipinel- lis, Amerikan Büyükelçisi Tal- bot’la görüşmüştür. Görüşmeler hakkında herhangi bir açıklama yapılmamıştır. EWA AULIN 1000 ADAY İÇİNDE birinci OLDU Düne kadar ismi hiç duyul- mamış olan 17 yaşındaki İs- veçli bir kız ansızın, bütün film dünyasının ilgisini üzeri- ne çekmeye başlamıştır. Ewa Aulin ismindeki bu genç kız, bir çok ünlü film yıldızının rol aldığı bir filmde baş rolü oynamak üzere seçilmiştir. Christian Marquand tarafın- dan çevrilmekte olan bu film- de, Ewa Aulin’e sıra ile bü- tün erkekler yani, Richard Burton, Marlon Brando, Be- atles’iardan Rlngo, Marçello Mastroiani aşık olacaklardır. GÖRÜŞMELERİ AÇIKLIYORUZ İnönü: "Vance'in teklifine rağmen bir askeri harekâta girişmekle dünyayı karşımıza alırız" dedi CÜNEYT ARCAYÜREK “Hürriyet” — 9 — Geçenlerde Los Angelos şehrinde, karısı ile aşığının katli ile itham edilen ve idamı talep edi- len bir adamın duruşması esnasında mahkeme salonunda enteresan bir olay cereyan etmiş- tir. Jack Klrschke isimli katil sanığının, 43 yaşındaki kansı Elaime ile ayni yaştaki aşığı Or- ville Drankham’ı nasıl bir pozisyonda yakalayıp öldürdüğünü göstermek için mahkeme salo- nunda alelâcele bir yatak hazırlanmış ve yatağın içine de, Elaine’i temsllen taypist bir kadın, Orvllle’e temsilen de bir detektif yatırılmıştır. Resim, mahkeme salonuna kurulan yatakta sevişen! kadın İle aşığının temsilcilerini ve yatağın yanıbaşında hakimler hey’etlne izahat veren savcıyı tesbit etmektedir. 27 Kasım, 1967, Kıbrıs buh ranının en önemli ve en uzun günüdür. Başbakan Demirel, Mr. Vance’in getirdiği ve mu tabakat aradığı metni alı; cebine koyduktan sonra, le üzeri kısa süren bir Bakan lar Kurulu toplantısı yaptı. Metni okudu. Parti liderle rlyle getirilen metin ve du- rum üzerinde istişarede lunacağını söyledikten sonra, sözünü şöyle bağlad: — “Parti liderleriyle gö- rüştükten sonra gene Bakan- lar Kurulunu toplıyacağım. Arkadaşlardan, çok önemli olan bu noktada ben liderler le temas ederken düşünmele rini ve vardıklan sonuca göre kabineye gelip, fikir beyan etmelerini rica edeceğim. Ni hayet bu anlaşma metnini ka bul edip etmemek cumhuri- yet. hükümetine bağlıdır. So- rumluluk her yönde bize ait tir. Varacağımız kesin karar ya savaşı getirecek veya sul- bü ha dönülecektir.’’ Kabine dağıldı. Bakanlar (Drvamı 4. Sayfada)

TÜRKİYE DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SEÇİMLERLE İLGİLİ BİR …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1968/Ocak/24Ocak1968...Értnttrû ..‘îÛÛAÎT'fl irtrttïrù ’¿

  • Upload
    others

  • View
    1

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: TÜRKİYE DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SEÇİMLERLE İLGİLİ BİR …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1968/Ocak/24Ocak1968...Értnttrû ..‘îÛÛAÎT'fl irtrttïrù ’¿

■Értnttrû ..‘îÛÛAÎT'flirtrttïrù

’ ¿ î » ï I f T ? ù it 1 i > t > l * f r i t û *

Çarşamba 2 4 0 â Ş ;l9 6 8

*rtfCftrt>-trtrùYIL: 17 SAYI: (jO(]

PtATI: 15 MIL

4

G Ü N L Ü K M Ü S T A K İ L S İ Y A S Î G A Z E T E

Sahibi ve Umumi Neşriyat Müdürü: CEMAL TOGAN Mes ul Yazi İşleri Müdürü: SADİ C. TOGAN

kibrisin en yüksekTİRAJLI TüRK GAZETESİ

Dizilip Basıldığı Yer: BOZKURT BASIMEVİ

144, Girtıe Caddesi, Lefkoşa

Telefon: 62951

TÜ R K İYE D IŞİŞLER İ B A K A N LIĞ I S EÇ İM LER LE İLG İLİ BİR A Ç IK LA M A Y A P T I

CUMHURBAŞKAN YARDIMCILIĞI SEÇİMİ TÜRK TOPLUMUNA AİT BİR KONUDURRum ların çıkard ığı güçlükler, Türk Cemaatini seçim

yapmaktan alıkoyamıvacaktır

Yukarıdaki sahneyi gören Amerika’nın Filadelfiya ili sakinleri saatlerce bekleşerek bu İl­ginç olayı seyretmişlerdir. Büyük bir garajın sekizinci katında geri basarak manevra yaptığı sırada böylesine yandan fazlası havada asılı kalıveren otomobil seyircilere hayli heyecanlı dakikalar yaşatmıştır. Bir garaj memuru arabayı manevra yaptırttığı sırada dışarı kaçınver- miş, fakat rengi sapsarı kesilmiş bir halde ve arabanın dengesini bozmadan inmeye muvaf­fak olmuştur, itfaiye ve polis kaza mahalline gelmişler ve bir saatlik bir çalışmadan sonra

arabayı tekrar garajın içine çekmeye muvaffak olmuşlardır..

ANKARA:

Türkiye Dışişleri Bakanlığı dün bir açıklama yaparak Kıbosta yapılacak olan Cumhurbaşkan Yardımcılığı seçiminin tamamen Türk toplumuna ait bir konu ol­duğunu, Rumların çıkardığı güç lüklerin seçime engel olamıya- cağını bildirmiştir. Dışişleri Ba­kanlığının açıklaması özetle şöyledir:

“Kıbrıs Türk Cemaatinin ta­mamen kendi iç bünyesin iilgi- lendiren hususlarla ilgili olarak 28 Aralık 1967 tarihinde ilân et­tiği İdarî düzenleme tedbirlerini maksatlı şekilde tefsir eden Ma- karios Yönetimi, Türk Cemaati idarecilerinin Lefkoşa’ya giriş ve çıkışlarını Cumhurbaşkan Yardımcısı seçiminin ilânından önce keyfi ve haksız olarak ya­sakladılar. Çeşitli seviyelerde yapılan teşebbüslerle bu hukuk ve insanlık dışı yasağın ve tah­didatın kaldırılmasına çalışıl­makta ise de, halen mevcut olan bu durumun, Kıbrıs Türk Cema­ati tarafından Kıbrıs Anayasası­na ve kanunlarına uygun olarak yapılacak Cumhurbaşkanı Yar­dımcısı seçiminin güç şartlar al-

eçimler konusunda Rum Yönetim inin takındığı tavrı yeren

eleftea Ora gazetesi, Türklerin de seçim apma hakkına sahip olduğunu belirtti

LEFKOŞA:Rum tarafından sonra Türk- rin de seçime gitmeye karar rmesi, Rum siyasî çevrelerin- şaşkınlık ve heyecan yarat­

ıştır.. Rumca gazeteler, bu ko­yu çeşitli açılardan ele ala-

eleştirmekte, 'bu arada Rum önetiminin Türkler tarafından pılacak seçimin meşru ve ge- rli olmadığı yolundaki iddia­nı mesnetsiz olduğunu savun ktadırlar... DELEFTEA ORA zetesi, dünkü sayısında, bu nuyu ele aldığı bir yazıda nları yazmıştır:

Kıbrıs Türk Liderliğinin lıurbaşkan Muavini seçim­

ine gitmek kararına şaşma- lâzımdır. Türk Liderliğinin

değil, fakat Makarios’un seçime gitmek karan hayret vericidir. Biz bu karan aldıktan sonra Türklerin de ayni şeyi yapacak­larını hesaplamalıydık.

Seçimlere gidilmesi, Zürih ve

Londra andlaşmalannın bir te­yidi niteliğini taşımaktadır. Türkler ve Rumlar ayr ıayn se­çim yapacaklardır. Cumhurbaş­kanı seçimi de 1959 anayasasına göre olacaktır.

Kıbrıs Türk işçi Birlikleri Federas­yonu Sekreterliğinden

Cumhurbaşkan Muavinliği se­çimi yapılacağına dair Cumhur­başkan Muavini Sayın Dr. Fazıl Küçü'k tarafından 20 Ocakı 1968 günü yapılan açıklama, Kıbrıs

merika, dış ülkelere yap­ığı askeri yardımı kıstı

Yunanistan: 66 milyon dolar. Güney Kore: 159 milyon dolar. Formoza: 90 milyon dolar.Tayland: 60 milyon dolar.Iran: 36 milyon dolar.Filipinler: 26 milyon dolar.Ürdün: 12 milyon dolar.

Bu rakamlara göre, Amerika’­nın her yıl Vietnam dışı ülkelere yapmakta olduğu askerî yardım­ların tutarı 583 milyon dolara ulaşmaktadır.

WASHINGTON:Amerika’nın Vietnam dışın- i ülkelere yaptığı askerî yar- *, geçen yıl %10 oranında

İma olmuştur. Beyaz Saray’- Kongreye sunulmak üzere

en gün yayınlanan bir ra- Ja belirtildiğine göre, Ame-

a askerî yardım programm- yararlanan başlıca ülkeler

lardır:Türkiye: 134 milyon dolar.

Türk işçi Birlikleri Federasyonu tarafından memnunlukla karşı­lanmıştır.

Cumhurbaşkan Muavini tara­fından yapılan açıklama, Rum Yönetiminin Kıbrıs Cumhuriye­ti Anayasa’sının amir hükümle­rine rağmen yalnız Cumhurbaş­kanlığı seçimi yapılması husu­sunda Başpiskobos Makarios’un 12 Ocak, 1968 günü yaptığı ve Türk toplumunun haklarını ka- ale almayan açıklaması karşı­sında toplumumuzun Anayasa tahdindeki haklarının korunma­sı bakımından isabetli bir ka­rardır.

Cumhurbaşkan Muavinliği için yapılması kararlaştırılan seçi­min, anormal şartlara rağmen toplumumuzun alî menfaatlan bakımından demokratik bir dü­zen ve anlayış içerisinde serbest bir şekilde yapılacağına inanı-

dalet Gazetesinin verdiği bir habere göre

ü r k i y e ile Y u n a n i s t a n rasında şimdilik bir görüşme apılması isöz konusu değil

® .4 jv

Y u n a n

n ü k l e e ri s t a n ,

s i l â h

A m e r i k a u ç a kv e

’ d a ni s t e d i

_ İSTANBUL:Dünkü ADALET gazetesi, etinde, Türk - Yunan İliş

nne ışık tutacak bir ha- yayınlamıştır. Bu haber- Yunanistanla Türkiye ara “ Şimdilik bir görüşme ya ısının sözkonusu olmadı

belirtilmektedir. Gazete, taraftan Türkiye ile mUza

yapılmasını isterken, bir tan da Amerika’dan nük silâh İsteyen Yunanistan üzakere tekliflerinin red- dlğlni bildirmekte, An­

kara mahreçli haberine şöyle devam etmektedir:

“Kıbrıs Sorununun çözüm­lenmesi için Türkiye, Yunanla tan ve Kıbrıs Rum - Türk Cemaatleri arasında bir goriış me yapılması için Yunanistan ın Türkiyeye bu konuda bir teklifte bulunduğu bildiril­mektedir. İlgililer, böyle bir görüşmenin yararlı olacağını, ancak şimdilik U Thanfın ça balarının ne gibi sonuçlar ve­receğini beklediklerini söyle­mişlerdir.

Bu arada Dışişleri Yetkilile ri görüşmelerden bir sonuç alınabilmesi için tarafların iyi niyetle hareket etmesi ge­rektiğini öne sürmekte, Rum­larla Yunanlıların diplomatik manevralarla konuyu sürünce mede bıraktıklarım söylemek tedirier. Bu arada Yunanıstan’ın Amerika’ya başvurarakT ürk iyey e karşı kullanılmak ü z e r e nükleer silâhlar ve uçak l " 7s£mesi de bir iyi n i î £ eseri olarak görülmemekte­

dir.”

Esasen Kıbrısla diplomatik münasebetleri olan devletler, ve ayni zamanda Birleşmiş Millet­ler, ZUrih Anayasasını ve ona göre kurulan icra organlarını tanımaktadırlar. Kıbrıs Hükü­meti, Türklerin seçim yapması­nı kanunsuz olarak vasıflandır- mıştır. Fakat biz Rumlar. kendi liderimizi seçmek hakkına sa­hip isek, Türkler de ayni şeyi yapmak hakkına niye sahip ol­masınlar? Yoksa onlar devlet işlerine katılmak, seçmek ve se­çilmek hakkına sahip değil mi­dirler? Seçime karar verildikten sonra, ister müşterek, isterse ayrı listelerle Türkleri de se­çimlere iştirak ettirmek lâzım­dı.. Müşterek listeler ihtimal nşı edildiğine göre, ayrı listele­re göre seçim yaptırılması ge­rekli idi.

Durumu, realist ve soğukkan­lı bir şekilde karşılamamız ge­rekir. Türk liderliğinin seçime gitmek karan dolayısıyle ger­ginlik yaratacak hareketlere gi­rişmemiz ve hiçbir şey kazana- mıyacağımız bir durum yarat­mamız hatâ olacaktır. Değişmez hedefimiz yakınlaşma ve barış içinde beraber yaşama olmalı­dır. Hareketlerimizin buna göre ayarlanması gerekir.”

tında cereyanına yol açması mümkündür. Ancak bu güçlük­lerin Türk Cumhurbaşkan Yar­dımcısı seçimini yapmaktan as­la ahkoyamıyacağı da aşikârdır. Bu şartlar altında Cumhurbaş­kanı Yardımcısı seçimlerinin

hazırlıkları ve icraatı tamamen Türk Cemaatinin karar vereceği ve tatbik edeceği bir konudur. Cemaatimizi ilgilendiren bu ko­nuda Dışişleri Bakanlığınca tav­siyede bulunulması sözkonusu olamaz..”

Amerika ile İspanya da Yunan Hükümetini tanıdıALMANYA VE İNGİLTERE DE CUNTA İDARESİNİ TANIMAYA HAZIRLANIYOR

ATINAAtina’dan alınan haberlere

göre, Birleşik Amerika Htlkû meti normal olarak Yunanis­tan’ın Papadopulos Hüküme­ti ile diplomatik ilişkilerini yeniden kurmuştur. Ameri-

U Thant, Görüşmelerine

Devam EdecekNEW - YORK:

Birleşmiş Milletler çevrelerin­den öğrenildiğine göre, Birleş­miş Milletler Genel Sekreteri U Thant, hafta içerisinde Birleş­miş Milletlerdeki Türk, Yunan ve Kıbrıs delegelerini kabul ede­rek kendileriyle Kıbrıs konusun­da görüşecektir. Bu görüşmeler de, U Thant’ın Kıbns konusun­da yapmakta olduğu seri görüş­melerin kapsamına girecektir.

kan Hükûmeti’nin bu kararı­nı dün Dışişleri Bakanı Pipi- nellis'l ziyaret eden Ameri­kan Büyükelçisi Talbot açık­lamıştır.

Büyükelçi Talbot aynca, Yu nan Dışişleri Bakam Piplnel- lis ile İki ülkeyi İlgilendiren konulan müzakere etmiştir.

Daha önce de gibi Ingiltere Hükümeti pek yakında Yunan Hüküme­ti ile tam temas kuracaktır. Bilindiği gibi Yunanistan'ın Papadopulos Hükûmeti’ni res men tanıyan ilk ülke Türkiye olmuştur.

Londra Radyosunun bir ha berine göre, Yunan hüküme­tini İspanya da tanımıştır.

Paris Radyosu da, Papado­pulos Hükûmetl’nl Batı Al­manya’nın da tanımasının bek lenmekt« olduğunu bildirmiş tir.

Cumhurbaşkan yardımcısı Dr. Küçük Rumların ayırıcı

muamelelerine U Thant’ın yeniden dikkatini çekti

Makarios Yönetimi Türkçe Anayasa hükümlerini ihlâl

ile ilgili etmekte

LEFKOŞA: Cumhurbaşkan Yardımcısı

ve Geçici Türk Yönetimi Yü­rütme Kurulu Başkanı Dr. Fazıl Küçük, Birleşmiş Mil- a gönderdiği yeni bir telgrafta gönderdiği yeni bir telgrafta, Makarios Yönetiminin Türk­çe ile ilgili anayasa hükümle rlni aşikâr surette ve sistemli olarak ihlâl etmekte olduğu­nu bildirmiştir. Telgrafın tam metni şudur:

“Bir müddetten beri Türk Cemaatı Makarios tdaresinin K ıbns’ta Türk Cemaatının varlığını telldn eden herşeyi yavaş bir ameliye ile bertaraf etmeği hedef tutan bazı hare ketlerini büyük bir ilgi ve endişe ile izlemektedir.

Kıbns Anayasasının 3. Mad desi tahtinde —

“Cumhuriyetin resmî dUleri Elence ve Türkçedir. Teşriî, icraî ve İdarî muamele ve ve­sikalar her iki resmî dilde ya zıhr ve Anayasanın açıkça ge rekli kıldığı hallerde Cumhu­riyet Resmî Gazetesinde her iki resmî dilde yayınlanmak suretiyle ilân edilir.

Cumhuriyet Resmî Gazete­sinde her metin her İki resmî

Mehmet Zekâ’ya

Bağlılıklarını

BildirdilerLEFKOŞA:

Cumhurbaşkan Muavinliği için yapılacak olan seçimlerin hazırlıkları devam etmektedir.. Türk Cemaat Meclisi üyeleri de dün seçimlerde adaylığını koya­cak olan Mehmet Zekâ’yı evin­de ziyaret etmişler ve kendisini, seçimlerde destekleyeceklerini beyan etmişlerdir. Cemaat Mec­lisi üyeleri, ayrıca Mehmet Ze­kâ’ya bağlılıklarını da bildir­mişlerdir.

dilde ve ayni sayıda yayınla­nır.

Madeni kâğıt paralarda ve pullarda her iki resmî dil kuUanıhr,”

Diğer birçok hallerde oldu­ğu gibi, Anayasanın yukanda bahsi geçen hükümleri Ma­karios İdaresi tarafından aşi­kâr bir surette ve sistemli olarak ihlâl edilmiştir. Mese­lâ, teşriî, icraî ve idari kanun lar ve dokümanlar şimdi sa­dece Rumca lisanda hazırlan makta, Resmî Gazete sadece Rumca olarak yayınlanmak­ta, Türkçe lisanı bazı resmî formalar, pasaport kapaklan ve yollardaki isim levhalan ile yaftalardan çıkanlmıştır. En son örnek Paris’te yeralan Kıbns San’at Sergisi münase betiyle neşredilmiş olan bir posta puludur. Bu pul üzerin­deki bütün yazılar Rumca ve Fransızcadır ve hatta Türkçe “K IBRIS” kelimesinin verine

bile “CHYPRE” kelimesi ika-'3 me edilmiştir. Keza, kayda şayandır ki Aralık 1963 tari­hinden sonra neşredilmiş olan diğer posta pullarında da “K IBRIS” kelimesi hemen hemen görtilemiyecek derece de küçültülmüştür.

Ekselansınıza bu meseleyi rapor etmekten maksadım Makarios İdaresi tarafından Türk Cemaatma karşı uygu­lanmakta olan ayıncı muame le hakkında sizi ve vasıtanız­la Güvenlik Konseyi Sayın Üyelerini haberdar etmektir. Rum liderlerinin bu tutumu onlann Kıbns Türk Cemaatı­na karşı besledikleri hakikî niyetlerini gösterdiği ve Rum- lann hâkim olacağı bir idare­de Türk Cemaatını bekleyen akibeti işaret ettiği İçin çok manidardır.

En derin saygılanmın kabu lünü Ekselânsımzdan rica ede rim.”

BİR A M E R İK A N GEMİSİNİ K U Z E Y K O R E L İ L E R Z A P T E D İP M E Ç H U L

BİR Y E R E GÖTÜRDÜLERDEAN RUSK OLAYI ÇOK CİDDİ

OLARAK NİTELENDİRDİ

WASHINGTON:Birleşik Amerika Savunma

Bakanlığı, Deniz Kuvvetlerine bağlı “Quedro” gemisinin Ku zey Kore gemileri tarafından çevrilerek büinmeyen bir yö­ne götürüldüğünü büdirmiş- tir. Washington’da dün yapı­lan açıklamada, Kore sahille rine 40 kilometre uzaklıkta uluslararası sularda seyreden Donanma Haber Alma Gemisi “Quedro” da altısı subay ol­mak üzere 83 kişinin bulundu ğu belirtilmiştir.

Mahkeme salonunda aşk sahnesi

Dün sabah mahalli saatle 10.00’da başlayan olay, bir Ku zey Kore savaş gemisinin "Quedro”ya yaklaşarak milli

(Devamı 4. Sayfada)

Tuluy, Pipinellis• t /v» •• ■ ••ile Goruştu

Türkiye’nin Atina Büyükelçi­si Turhan Tuluy, dtin saat 11.30 da Yunanistan’ın Dışişleri Ba­kanı Pipinellis’i ziyaret ederek kendisi ile uzunlbir görüşme yap mıştır. Türkiye’nin Atina Büyük elçisi Turhan Tuluy’un bu ziya­retinden hemen sonra Pipinel­lis, Amerikan Büyükelçisi Tal- bot’la görüşmüştür. Görüşmeler hakkında herhangi bir açıklama yapılmamıştır.

EWA AULIN 1000 ADAY

İÇİNDE b ir in c i OLDU

Düne kadar ismi hiç duyul­mamış olan 17 yaşındaki İs­veçli bir kız ansızın, bütün film dünyasının ilgisini üzeri­ne çekmeye başlamıştır. Ewa Aulin ismindeki bu genç kız, bir çok ünlü film yıldızının rol aldığı bir filmde baş rolü oynamak üzere seçilmiştir. Christian Marquand tarafın­dan çevrilmekte olan bu film­de, Ewa Aulin’e sıra ile bü­tün erkekler yani, Richard Burton, Marlon Brando, Be- atles’iardan Rlngo, Marçello Mastroiani aşık olacaklardır.

G ÖRÜŞ M ELERİ A Ç IK L IY O R U Zİnönü: "Vance'in teklifine rağmen bir askeri harekâta

girişmekle dünyayı karşım ıza a lır ız " dedi

CÜNEYT ARCAYÜREK

“Hürriyet” — 9 —

Geçenlerde Los Angelos şehrinde, karısı ile aşığının katli ile itham edilen ve idamı talep edi­len bir adamın duruşması esnasında mahkeme salonunda enteresan bir olay cereyan etmiş­tir. Jack Klrschke isimli katil sanığının, 43 yaşındaki kansı Elaime ile ayni yaştaki aşığı Or- ville Drankham’ı nasıl bir pozisyonda yakalayıp öldürdüğünü göstermek için mahkeme salo­nunda alelâcele bir yatak hazırlanmış ve yatağın içine de, Elaine’i temsllen taypist bir kadın, Orvllle’e temsilen de bir detektif yatırılmıştır. Resim, mahkeme salonuna kurulan yatakta sevişen! kadın İle aşığının temsilcilerini ve yatağın yanıbaşında hakimler hey’etlne izahat

veren savcıyı tesbit etmektedir.

27 Kasım, 1967, Kıbrıs buh ranının en önemli ve en uzun günüdür. Başbakan Demirel, Mr. Vance’in getirdiği ve mu tabakat aradığı metni alı; cebine koyduktan sonra, le üzeri kısa süren bir Bakan lar Kurulu toplantısı yaptı. Metni okudu. Parti liderle rlyle getirilen metin ve du­rum üzerinde istişarede lunacağını söyledikten sonra, sözünü şöyle bağlad:

— “Parti liderleriyle gö­rüştükten sonra gene Bakan­lar Kurulunu toplıyacağım. Arkadaşlardan, çok önemli olan bu noktada ben liderler le temas ederken düşünmele rini ve vardıklan sonuca göre kabineye gelip, fikir beyan etmelerini rica edeceğim. Ni hayet bu anlaşma metnini ka bul edip etmemek cumhuri­yet. hükümetine bağlıdır. So­rumluluk her yönde bize ait tir. Varacağımız kesin karar ya savaşı getirecek veya sul­

bü ha dönülecektir.’’Kabine dağıldı. Bakanlar

(Drvamı 4. Sayfada)

Page 2: TÜRKİYE DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SEÇİMLERLE İLGİLİ BİR …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1968/Ocak/24Ocak1968...Értnttrû ..‘îÛÛAÎT'fl irtrttïrù ’¿

SAYFA 2

~,¡hf 4¿0#**hh t ****** +**» •**##'(, '***■

I I *

K A R Ş IL IK LIMakarios uıı 13 Ocak 19C8 de istifa ede

rek secime gidileceğini bildirmesi üzerine

Ankara'da Türk dışişleri bakanlığı tara

tından bir açıklama yapılmıştı. Kıbrıs

Türk Liderliği tarafından yapılan açık­

lamaya uygun düşen ve tüm olarak mu

kabil Türk hareketini işaret eden bu be­

yan, Kum Cephesinden gelen emrivakile­

rin anımla cevap (anmakta olduğunu, de vam ettiği takdirde, aynen karşılıksız bı-

rakılmıyacağım göstermekte idi.

O açıklamada, Türk Cemaatının hu­kukunu korumak için Anayasa düzeni ve

bu düzeni teminat altına alan andlaşma-

lann çerçevesinde gerekli tedbirlerin alı­nacağının şüphesiz olduğu belirtilmişti.

Bunun manası açıktı, seçikti. Nite­

kim sen seçim yapıyorsan ben de o yo­

lu izlerim şeklindeki cevap ortaya kon­muştur. Kıbrıs’ın birliğinden bahsedenler,

ayrımı kendileri tatbik edince Türk Cep­

hesine düşen, kendi hakkım ayrı karar vererek korumaktadır. Sadece Cumhurba^ kanım seçmek, bir süre geçince bu ada­

da Devlet Başkanlığının tek kişiye ait ol­

duğunu belirtmek, kendine milletlerara­sı camiada birkaç şakşakçı tutmak zoı değildir. Esasen Rum Cephesinin tüm

oyunlarım izleyenler, bu tarz çıkışlara

adım başına rastlamışlardır.Cumhurbaşkan m u a v in liğ in in seçimi­

ne karar vermek politik bir tasarruftur. Ancak, haklarım kaybetmek istemiyenle-

rin anayasa ve kanunlara dayanarak yap tıkları çıkışlar, tarafların benzer hareket­

leri açısından değerlendirilmek durumun­dadır. Yoksa, bir tarafın seçime kalkma­sı, ötekinin bunu izlemesi, ve sonuçta bi­

rinin geçerli, diğerinin geçersiz addedil­mesi düşünülemez.

Türk Cephesinin açıklamasına göre, Rum Cephesinin bu tarz tutumları devam

ettiği takdirde, Türk Cephesi hareketsiz

kalmıyacaktır. Herhalde bunun devamı Temsilciler Meclisi ile Cemaat Meclisi

üyeliklerinin yenilenmesi olarak alınmalı­

dır. Nitekim Rum Cephesi Nisan ayında buna gidileceğini ima etmiştir. Ne var ki

bu hareketin cevabı bellidir ve Türk Cep­

hesi kendi bölgesinde bu cevabı da yeri­ne getirebilecek imkâna sahiptir.

Anayasa sarihtir. Madde 39 ara seçim için tekli seçimi öngörmektedir. Halbuki

Makarios, görevini tamamladığım bildir­

miş, olağan bir seçime gidildiğini ilân et-

D E V A M ED EC EK TİRmiştir. Olağan seçimin sadece Cumhurbaş

kam için yapüabileceği anayasada kayıtlı

değildir. Madde 39 bunu açıkça ifade et­miştir ve ara seçimin dışında, ayn ayn

fakat aym günde Cumhurbaşkanı ile

Cumhurbaşkan muavininin seçileceğini ortaya koymuştur. Türk Cephesi seçime

gitmediği takdirde hata edecekti.

Türkiye’nin üstün kuvvet olarak mü­dahalesi bugünkü itişi getirmiştir. Türk

kuvveti içe adım atmış olsaydı, gerisi ço­

rap söküğü gibi gelecekti. Ne var ki şim­

di örtülü oyuna kalkanlar, gerekli cevabı

aldık(arı için kaplumbağa yürüyüşü ile de

olsa, istenen bir noktaya itilmektedirler

Dün cevapsız bırakıldıkları için beklenil- ınişti. Bugün, dünü aramaktadırlar. Zira

Türk Cephesi kalkan her tokata yumruk la mukabele etmektedir.

Biz şunu diyoruz ki, bizim bunca za­

mandır isteklerimiz, şimdi tahakkuk et­mektedir. Türk Yönetimi, Makarios'u eıı kesin yoldan eskiye dönüşe itmiştir. An­

cak karşımızdaki Makarios’tur. Oyun oy

namadan duramaz. Bağımsızlığa gitmek ten başka çare kamadığını tesbit etmiş

ama alnımıza bir darbe yapıştırmak da istemiştir. Mukabele edince belirli sürede yelkenler suya inecektir.

1960 anayasasına dönülmesi konusun daki haberler, bugün için yoklama niteli­ği taşımaktadır. Zira Rum Milli Muhafız

Alayı peşinen dağılmadıkça, Makarios, ger çek manada 1960 anayasasına dönüş yap­

maz ve müzakerelerde oyun oynamaktan kendini alakoymaz.

Cumhurbaşkan muavinliği seçimi, karşıya verilmiş en kesin bir cevaptan bi­ridir. Türk Yönetimi karşı tarafı sarsmış

tı. Bu seçim kararı burunlarım kırmağa

yanyacaktır. “Devlet benim” demek kolay dır da cevabın alındığı günkü tutumu ayarlamak zordur. Eğer bir kudret ve kuv­

vet olsa, Türk bölgelerini dağıtır, seçimi

yaptırmazsın. Halbuki Türk bölgeleri ve yine Kıbns Devletinin ortaklan olan

Türkler vardır ve anayasada belirtilen haklarım kullanmaktadırlar. Milletlerara­sı camia için de bu kadan yetmekte, hat ta artmaktadır. Gerisim Makarios ve Kıb

rıs Rumu düşünsün! Nasıl olsa bir at şa­ha kalkmıştır ve hedefe doğru dolu dizgin gitmektedir. Varsın bir taraf bunun var­

lığım inkâr etsin. Var olduktan sonra lâf

kalabalığı neyi temin edebilir?

K. ?;c,piç yp. p.c, ?;ç p;c y¡ BULMACA

“FLEXCELLO” jYÜN HANIM ÇORAPLARI f

GELDİ

1 2 3 4 5 6 * 8 9

1 □ □ □ □ □ □ «□ □ 2 □ □ □ □ □ «□ e n3 □ □ □ □ □ □ * □ ■

4 □ □ □ *□ □ □ □ □5□ □ ■ □ □ □ □ □ □e c m m K7

8 U M 3 W n n O .M 3

9 ■ □ □ □ □ □ □ □ □

SOLDAN SAGA1— Diş imalciliği veya takma

diş (Fr.) Bir harfin okunuşu, 2— Makine adam, Rujh, 3— Bir çe­şit dinlenen, 4— Oto feneri, Gül dürücü yazı veya resim, 5— Yardımcı fiil ekidir, Bir yemek, 6— En şiddetli zehirdir, 7—Bir linlem, Bir çeşit peştemal, 8— Çekme, 9— Üzeri bitkilerle sardırılmış ajçrk bahçe odası.

YUKARIDAN AŞAĞIYA1— Üniversite öğretim üyesi­

dir. Gazete basan makine, 3— Çok yiyen. Bir ünlem, 4— Sık gözlü ağ. Hisse, 5— Perdeli tül kumaş. Bir harfin okunuşu, 6— Bir çiçek, 7— Pek lüzumlu, 8— Güneşin doğma halindeKİ aydın lık, 9— Genişlik koruma.

DÜNKÜ BULMACAMIZIN HALLİ

SOLDAN SAGA:1— Kara kedi, 2—Olay, Hami,

3— Likit, Ram, 4— Ozan, Kına, 5— Memeliler, 6— İbate, 7— Kuran, 8— Eser, 9— Atlat, Sos.

YUKARIDAN AŞAĞIYA 1— Kolombiya, 2— Alize, 3—

Rakam, Kel, 4— Ayine, Usa, —Liret, 6—Eh, Kibar, 7—Darı­

lan, 8— iman et, Do, 9— imar et..

II i$ jâÇARŞAMBA. 24 OCAK, I , /

( B O Z K U R T )

**ıy<Kn>û-<r<r6-<y** û-û-e-» 6 e 4 «

I

OĞLAK BURCU: (21 Aralık—20 Ocak) Aym en verimli günündesiniz. önem verdiğiniz işinize bugün başlayınız.

KOVA BURCU: (21 Ocaik—20 Şubat) Sevineceğiniz bir haber alacaksınız. Buna uyaraık bir karar vermeniz gere­kiyor.

BALIK BURCU: (21 Şubat—20 Mart) Bir meraktan kur­tulacaksınız. Ve bunun meraka değmediğini göreceksiniz.

KOÇ BURCU: (21 Mart—20 Nisan) Bugün bir dost veya sevdiğiniz kimse yanında hoş saatler geçireceksiniz.

BOGA BURCU: (21 Nisan—20 Mayıs) Güzel fikirler doğacak. Iş ve hususi hayalınızı çok iyi ayarlamanız lâzım

İKİZLER BURCU: (21 Mayıs—20 Haziran) Gü/el Jbır topluluk içine gireceksirtiz. Burada büyük bir ilgi göre­ceksiniz.

YENGEÇ BURCU: (21 Haziran—20 Temmuz) Dost mu­hitinde sizden takdirle bahsedilecek, öyle ki görmek iste yenler olacak.

ASLAN BURCU: (21 Temmuz—20 Ağustos) Neşeniz ye­rinde. Yalnız işi biraz havailiğe vuruyorsunuz işte o çok o fena. , £

BAŞAK BURCU: (21 Ağustos—20 Eylül) Hayata karşı j, olan isteksizliğiniz yorgunluğunuzdan ileri geliyor. Din- | lenin. . . , Ç

TERAZİ BURCU: (21 Eylül—20 Ekim) Bir vefasızlık * göreceksiniz. Anlamazlıktan geliniz. Bu ona tesir edecek, t

AKREP BURCU: (21 Ekim—20 Kasım) Ufak bir sıkıntı g geçireceksiniz. Fakat his hayatınızda büyük bir ferahlık ̂var. jj

YAY BURCU: (21 Kasım—20 Aralık) Sızı uzun uzun ç düşündüren bir hadise olacak. Bunu zekanızla halledebilir X siniz. £

itrü<r<rCrfr-C>'CrrrfrCr<><ı<rCr(rr'-(r<rCr< m » n ı i 8 < m - ' M U i » W * ı u > W W

Vietnamda çarpışmalar h a lâ d e v a m e d iy o r

, Dn i k i I I I ANILACAK: Hemen hemen 8 milyon DM.’a mal olan, Lud. ÇEŞİTLİ MAKSATLARDA KUL ^A fcbert Parkına inşa edilen bu salonda, koner»wigshafen’de (Pcderal Almanya jimnastik, bisiklet topu, tenis, boks ve güreş gjbf_ ve toplantılardan başka ” ¿2 , SÖMUUp, tekrar takılabilen tribünler, meselâ açık hava hand- spor gösterileri yapılabilecektır. Soku.up sag)ayabilmektedir. Mimar Profesör R a Z

bol maçlarında, llf vete_n. ^ ® i t Jnlavan ultra modem dam, ayrıca da intibak etmektedir..................

Amerika Birleşik Devletleri, Yeni Zelânda ve Avustralya as­kerî birlikleri, Saygon dolayla­rında 11 Ocak’ta giriştikleri or­tak harekâtı tamamlamışlardır. Saygon’un 47 kilometre uzağın­da yapılan harekât sonucu, 47 Vietkonglunun öldürüldüğü bil­dirilmektedir. Bu arada Ameri­ka Birleşik Devletlerine bağlı

F-52 bomlbardıman uçakları dün Keşan vadisine Kuzey Vietnam birliklerinin bulunduğu sanılan bölgeleri tarayarak bombalamış­tır. Verilen haberlere göre, Ku­zey Vietnam Birlikleri, bir süre önce bu bölgedeki bir Amerikan üssüne yaptıkları saldırıda 15 eri öllürmüş, 65 eride yarala­mışlardı.

bol maçıarınu<ı, ı » ™ » ı,ar,lavan ultra modem dam, ayru(Viyana) çizdiği salonun berini kaplayan uıı....................................

•••... ..... .......... ......... .....ınınıııııı,ıııııın.,»*,,",ll,l,,",ll,", " = r t .............

GÖRÜLMEMİŞ UCUZLUKTA BÜYÜK SATIŞ BAŞLADI

I N G E HBUZ DOLAPLARI i

D o ğ u m

Mehmet Öztürk ve Eşi Şifa Öztürk, kızları EMEL'in doğumunu ak­raba ve dostlara müj­delerler.

1 23.1.68 LEFKOŞA I

Yugoslavya ile Kamboçya Kuzey Vietnamı desteklediklerini açıkladı

Kahire’de

Komplocuların

Yargılanması

Devam Ediyor

15.2.67 TARİHİNE KADAR AVRUPA i PİYASASINDAN ÇOK DAHA UCUZA, I YENİ VE 5 SENE GARANTİLİDİR..,

KAHİRE:

PNAM - PENCH:Kamboç Devlet Başkanı Prens

Sihanuk ile Yugoslav Cumhur­başkanı Tito arasındaki görüş­melerin sona ermesi üzeı ine or­tak bir bildiri yayınlanmıştır. Bildiride, Cumhurbaşkanı Tito’- nun Kamboç’a karşı silâhlı te­cavüz hareketlerini tel’in ettiği ve Prens Sihanuk’un istiklâl ve

tarafsızlık siyasetini destekledi­ği bildirilmektedir. Her iki lide­rin de Güney Vietnam'a karşı savaşta Kuzey Vietnam’ı destek ledikleri ve gelişmekte olan Ül­kelerle zengin ülkeler arasında artmakta olan farkın azaltılma­sı için harekette bulunulması ümidini izhar ettikleri aynca belirtilmektedir

Kahire Radyosunun bildirdi­ğine göre, Mısır’da geçen Eylül ayında hükümeti devirmeye te­şebbüs etmek suçu ile yargılan­makta olan 54 subaydan 12’si askeri mahkeme huzurunda, aleyhlerine getirilen suç ve is­natları reddetmişlerdir. Sanık­lar arasında Mısır’ın eski istih­barat servisi sorumlusu da bu­lunmaktadır. Sanıkların yargı­lanmasına devam edilmektedir.

.......................... ................

! i 1 i i I g î v

Zahiye ile Altay A. Haydar, oğullan SITKI nın dünyaya geldiğini akraba ve dostlarına duyururlar.

LEFKOŞA 23.1.1968

iş Adamı Ortak AranıyorLimasol’da Kaliteli Alkollü

İçki v s. imâl eden bir mü­essese şimdiki iş alanını ge­liştirmek ve inkişaf ettirmek maksadıyle imalâtçılığa ya­tırım yapabilecek iş adamı ortak arıyor.

Tel.Müracaat:4001 . Limasol

Bu AkşamkiNöbetçi Eczahane

MAC1T

Saat 10— 22.00 arası açıktır

A Ç I K L A M ABen aşağıda imza sahibi Fik­

riye Ziya Kasaboğlu, bu gUnden itibaren annem Vedia Muzaffer ve kız kardeşim Ayten Muzaf­fer’! anne ve kız kardeşlikten çıkardığımı görülen lüzum üze­rine açıklamağı uygun buldum.

f ik r iy e z iy a KASABOĞLU

ııııııı

Yüzde yüz yünden yapılmıştır. İngiliz

malıdır. Beklemekte olan sayın müşterilerimi­

ze duyururuz.

KIBRIS GENEL VEKİLLERİ:

DERSEV İthalât Acentesi,Tel: 72512 - Lef koşa.

YÜZDE YÜZ GARANTİLİ

B U R E Nsaallannı herkes tercih ediyor.

Harika B U R E N saatiarı size bir ömür boyunca saniye şaşmadan tam vakit göste­ren en kıymetli bir mücevherdir.

BURENüstün kalitenin timsalidir.

Kıbrıs Genel Acenti

Mustafa İbrahim156 Girne Caddesi

Lefkoşa.

111

Dünyanınher

tarafında

k İ S Zm

t e f e

QR A V E ]

Wh

“A ”....

wVIRGINIA

C AR R E R A S LTD LONDON

CRAVENFİLTRELİ

BÜYÜK BOYDA

Daha tatlı daha saf lezzet için Filtre ile halis Virjinia tütünü

arasında mükemmel bir muvazene

İthalatçısı ?

TEKİN M. BİRİNCİJ-6 iplik Pazarı-Tel: 65302 - LEFKOŞA

DİĞER SATIŞ MAĞAZALARI:

TEKTAN TICARETEVI 104, Ankara Sokak - Limassol

MÜNÜR ve SÜHA KARDEŞLER Lefke.

İ

m rmd» ta ™»i“'

MKİftHk i * ►

du baa I * k * b

Wrtói

Bujim * M « *

M i M i « « B *

rt ptafkit, bun r t »

ran ı M t k â l t amindi ili ItotW_ı* bakılvrTafp alutnUUl■ 1—U I-1 .-in .1- .eflecep flffliOLim aıan

tabıkMiıeteii! üunııı

ratatofafcto

mfpímjjjstiub

UM» w a t t !> wfa In h» p

Page 3: TÜRKİYE DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SEÇİMLERLE İLGİLİ BİR …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1968/Ocak/24Ocak1968...Értnttrû ..‘îÛÛAÎT'fl irtrttïrù ’¿

A, 24 OCAK, 1968( B O Z K U R T ) SAYFA 3

ŞÜNCELER

D E Ğ İŞ E N G Ü N L E Rrası muhakkak ki ar-

günler eskisi kadar ya-

eskisi kadar vurdum-

naz geçmiyor. Neticede

n bir takım adımlar

irini izlemekte, ber gün

yeni çeşni, bir yeni baş

kendini Kıbrıs Türk

Rum bölgelerinde başka

ka yönlerden göstermek

'r. Kesif bir diplomatik

liyet yamnda kaybeden­

le kazanacakların son

larmı oynadıkları bu si-

i ortamda, kuşku için-

son buhrandan bu yana

çok gerileyen de mu-

ak ki Makarios ve

un hamisi Yunanistan ol

ştur.

Evvelâ enosis, hem Rum

plumu hem de Yunanis-

ı için gerçekleşmesine im

n olmıyan bir hülya ola-

eriyip gitmiştir. Bunun

men ardından da dört se

de parça parça ediverdik-

ri Londra ve Zürih andlaş

alarmı yeniden toplamak,

u yeniden birleştirmek

ıu ile karşı karşıya

vermişlerdir. O Londra

ürih ki değil tatbik edil­

esi dört yıl sonunda bir

aha dönülmesine bile im-

°n olunamıyacak kadar

um düşüncelerinden sili-

'p gitmişti.. Amma netice-

e tekerlek dönüp durdu

ondra Zürihi gösteriverdi.

Makarios kaybetmekte-

r şu anda. Esasen enosisi

■rçekleştiremiyeceğini an­

ığı günden bu yana kay-

tmekte ancak yanlış he­

saplar peşinde koştuğun­

dan bunu kolay kolay ka-

bal etmek istememekteydi.

Bugün ise kendi arzusu,

kendi dürtüsü ile seçimle­

re gitmekte, bunu artık za­

ruri görmekte ve dört yıl

sonunda ilk defa Türklere

vereceği haklardan, kabul

edeceği demokratik düzen­

den bahsetmektedir. Dünün

enosisinden bahseden Maka

rios’u ile bugünün seçimle­

rine gitmeye çalışan Maka-

rios’u arasında rüyadan

uyanan bir insanın şaşkınlı­

ğı vardır. Rüya bitmiş ger­

çekler kendini bütün çıplak

hğı ile gözler önüne sermiş­tir.

Şimdi ortada andlaşma- lar vardır. Bir de Türk top-

lumunun kabul edilen ve

bundan sonra her gün ka­

bul edilmesi gerekecek çe­

şitli hakları.. Makarios Bun

dan sonra atacağı her adı­

mın peşinden anayasanın

bir maddesini sürmek mec­

buriyetinde kalacağını bil­

mektedir. Nitekim seçimle­

re giderken ayni paralelde

Türk toplumu da seçimlere

gitmektedir. Usülsüzlük yö­

nü mevcut olsa da neticede

ortada apaçık duran andlaş

maların geçerliliği hususu vardır.

Mamafih bütün bunlara

rağmen tereddütler ortadan

kalkmış değildir. Bilinmek­

tedir ki Makarios seçimlere

biraz da kendi prestijini

toplum nazarında kurtar­

mak gayesi ile gitmektedir.

Bunu yapacak olan Makari

os tam sırasında tek lider

olarak yemden Rum unsu­

runun başında kalmağı sağ

lıyacak ve siyasi hayatım

bu fırsattan istifade ile ye­

niden uzatmağa muvaffak

olacaktır. Pek ince bir he­

sap olmasa da mevcut duru

mun gerektirdiği en açık­

gözce davranış muhakkak

ki bu idi. Ancak bunun so­

nunda hangi oyunun mev­

cut olduğunu bilmemek du­

rumu vardır ki Türk toplu­

mu arasında asıl endişeye

sebep olan da bu husustur.

Bugün kaybeden bir lider

geçici bir süre için mesele­

lerin içinde hamurlaşmayı

göze alabilir. Kendini kur­

tarmak için çok daha alt

kademelere inebilir. Ancak

fırsatım buldumuydu yeni

bir darbe ile ortaya çıkma

yacağmı kimse iddia ede­

mez.

Bu yüzden her gün bir

başka şekle giren, ve her

gün Türk tonlumu önünde

biraz daha taviz veren Ma­

karios karşısında çok bi­

linçli bir şekilde hareket et­

mek gerekmektedir. Dört

yıl süresince adadaki Türk

toplumunu egemenliği altı­

na almak, veya adadan sü­

rüp atmak için bütün im ­

kânlarım* deneyen bir ida­re ile bir toplumun bunu

yapamıyacaklannı anladık­ları bir sırada yeni fırsatla­

rın zuhurunu bekliyecekleri bir devreyi hay huy içinde

geçirmek istemeleri çok ta­

bidir. Bu hayhuyun sonun­

da ise yeni krizlerin doğma

sı ve Kıbnstaki hayatı

yeniden felce uğratması mümkündür.

Tecrübi düşüncelerden

bu neticeyi çıkarırken haklı

olan pek çok taraflar mev­

cuttur. Bugün bütün görüş­

lerin andlaşmalara kaydığı

bir sırada adadaki Türk

toplumunun istikbaldeki ba

direlere karşı güçlü kılınma

sı daha şimdiden federatif

bir Kıbrıs tezini istihsal

edecek çabalara girmesi ka­

çınılmazdır. İş politika sa­

hasına dökülmüşken bunu

en iyi şekilde kullanmak ve

değişen günlere bir çizelge

de Türk toplumu leyhin«

daima yükselen bir çizgi çiz

mek gayelerden birin teşkil

etmelidir. Ancak bu bilinçli

çaba ile istenilene gidilecek,

Makarios ancak böyle bir

ceht karşısında iflâs edecek tir.

Günler gerçekten değiş­

mektedir. Bugün durum ta­

mamen Türk tarafının ley-

hine çalışır şekildedir. An­

cak bunu devam ettirmek

ve çalışma şeklini bir kalb

gibi atan mekanizma haline

sokmak gerekmektedir. Bu­

nu da adadaki Türk toplu­

munun kaderim bir daha

parçalamaya kimsenin cesa

ret edemiyeceği bir şekilde

perçinleştirmiş olacağız-

Politikanın ürkütücü tu­

tukluğundan K ıbns Türkü

bir kez kurtuldumuydu yüa

lerce derdini, problemini

serinkanlılıkla ele almama­

sına hiç bir engel kalmamış

olur. Amma illede siyasi ha

yatın istikrar içinde kendi­

ni bulması gerek...

EŞREF NÎDAt

TRİTON Sigorta Şirketi

m★ YANGIN

★ KAZA

★ MOTOR

★ İŞ Ç t

★ GEMİ YÜKLERİ

Sigortaları yapar...

Sigortalarınızı, Türk Kesiminin en sağlam

Sigorta Acenteliğine yaptırınız.

NOT: Ödemede büyük kolaylıklar.

KIBRIS GENEL TEMSİLCİSİ:

MEHMET M. SITKI11, Cumhuriyet Sokağı

Tel: 65308 - LEFKOŞA.

ıııııııııımıı ■ ■■■■HIMHIM

‘ M E Ş R U ’ V E ‘ G A Y R İ M E Ş R U ’ S E Ç İM L E RPATRIS gazetesi ise yukarıda ki başlık altındaki bir yazısındaşunları yazmaktadır:

Örgü Yünü mü İstiyorsunuz? i1968 yılı yeni cins SLALOM ZİNCİR yünlerinin -

cazip renkleri henüz vasıl olmuştur.

Ayrıca PARLEY yünlerinin zincir çeşitleri ile |

pek çok yeni cinsleri de gelmiştir.

Bundan maada zengin ve değişik örgü yünü I

görmek istiyorsanız mağazamıza uğramadan ka- |

rar vermeyiniz, mutlaka beğeneceksiniz.

İthalâtçı ve Acenti :

S ü le y m a n H ü s e y in j35, Arasta Sokak, İ

TEL: 64589, Lef koşa |

B A Y R A K

1BR1S TÜRK MÜCAHİDİNİN

SESİ

rta dalga 1100 kls. 272 m.)

ABAH YAYINI :

~.54’30” I .Marşı, M .Marşı .57’50" Açılış ve program

2.00 Neşeli şarkılar 7.15 HABERLER 7.25 Oyun Havaları7.40 Beraber ve solo şarkılar 8.10 Valsler8.30 Fatma Türkândan türküler .45 Vokal seçmeler

9.00 KAPANIŞ

ÖĞLE YAYINI:

11.57 M. Marşı11.59 Açılış ve program12.00 İnci Çayırlı12.15 Türk Basınından Yankılar 12.25 Armonize edilmiş Halk

Müziği12.45 öğle Melodileri13.10 İki Solist: Zeki Mliren—

Sevim Tanürek 13.30 HABERLER 13.40 Reklâmlar Geçidi13.45 Çeşitli Türküler14.00 KAPANIŞ

t.

BİLGEN AHMETile

MUSTAFA GÜNER

ailevî bir törenle nişanlandıklarını akraba, dost ve arkadaşlarına müjdelerler.

21.1.1968

Biraz da sağlığınızı düşünün

Müshil almak gibi kötü alışkanlığınız varsa...

Birçok genç hanım, türlü,

sebebler ileri sürerek müshil haplanna alışırlar. Bunun

asıl gayesi zayıflamaktır. Fa­

kat hiçbiri de bilmez ki bu

hayaller son derece tehikeli

ve sağlığa zararlıdır.Sık sık müshil hapı almağa

kendini alıştırmış binlerce ha­

nımdan biri misinizi

Eğer cevabınız “Evet” ise

var mı? Yok değil mi? .Evet siz de şu zayıflamak

gayesi ile (tabiî ası sebebi sak lamak için kendi kendinize ne­

ler bulup buluşturuyorsunuz -

dur?) her gece değişe bile sık

sık bir avuç müshi hapını hiç

bir şey düşümeden yutan ha -

nımlardansınız, demek.

Öyleyse bize bir parça kulak verin. Bütün müshil hapları za

rarlıdır. Eğer eczacınız size, al

dığınızın en zararsızı ve abiîsi

olduğunu tsöylerse sakın inan-

AKŞAM YAYINI:

15.57 M. Marşı 15.59 Açılış ve program16.00 Yurttan sesler Kadınlar

Topluluğu16.30 Batıdan seçmeler17.00 Nermin Demirçay va

Ahmet Melikten şarkılar17.30 Kadın köşesi17.40 Türk Müziği Dinleyici

istekleri18.30 HABERLER ve YORUM 18.45 Yüksel Kipten şarkılar19.00 Haftada bir Konu:

“Tarihte, Dünyada veTürkiyede Kahve”

19.10 Batı solisti: C. Valente19.30 Nesrin Sipahi ile

yarım saat20.00 Barış Yolunda Atom 20,15 Çeşitli Müzik20.40 Nevzat Güyer okuyor21.00 Anılar ve Nükteler21.10 Modern Bale Müziği21.31 Koro için Armonize

edilmiş halk türküleri — İstanbul Şehir Opera

Korosu.22.00 Semfonik Müzik :

Maurice Abravanel idare­sinde Utah Semfoni orkest­rası çalıyor

23 00 KAPANIŞ

Movado Klngmatlc Surf Calendar from Fr. 375.- (Avallable from June 1966)Movado Klngmatlc Surf (without calendar) from Fr.335.-

The new Movado Kingmatic Surf Calendar: ” A Sportsman in Evening Clothes”The most advanced automatic cal- ■ With the powerful Movado

endar watch in the world:■ Date changes instantaneously and automatically at midnight■ Date can be set quickly and at any time by turning the crown but without moving the hands (patented "Quickset” system)

'Tur-bowind" rotor mechanism mounted on a miniature ball-bearing■ With patented “Rotollft” regula- tor■ It is the thinnest automatic watch in the world, having all these ad­vantages

MOVADO

★ DÜNYANIN EN ÜSTÜN SAATİ★ SAĞLAMLIK - ZERAFET - DAKİK★ YALNIZ MOVADO S A ATLARIN DA

KIBRIS GENEL ACENTİ:

NİYAZİ ZİYA8, İstiklâl Caddesi - Mağusa

mayın. Ama zararlarını anlat­

tıktan sonra gene de almağa niyetliyseniz o başka.

MİDE ÜLSERİ

Terkibinde türlü madenî tuz

ar bulunan müshiller mide ül

seri yapmakta birebirdirler. Şu

barsakta şişip genişleyen ufak

haplar ise yemekten evvel ve­ya sonra alınırsa hazmı güçleş

tirip midenizi ve diğer 'hazım

yonarım kapatırlar. Çogunlu

ğun kullandığı parafin yağı veya diğer yağlı müshil ilâç­

ları ise bulantı kusma yapar

olur. Çok kuvvetli lakza ifler

çoğu zaman daire meydana ge­tirdikleri için vücudun suyu -

nun mühim bir kısmını atar

ve bir sürü metabolizma bozuk

luklarına ve en kötüsü böbrek lerin çalışmamasına vesile

olur.

Bütün bu tehlikeler bilhas

sa hamile kadınlarda oüsbütün

vahim durumlar yaratabilir.

Bağırsaklarda meydana gelecek

spazmlar rahime de tesir eder

ve çocuğun düşmesine kadar iş

büyür.Kısacası büyük zara'iara se-

beb olabilecek müshil ilâçlarının

en belirli bir özellikleri de bağır

sakları çalıştırıp tembelliklerini

geçireceğine gittikçe bunu daha fazlalaştırması ve kabızlığı müz

min bir duruma getirmeleridir.

Sık sık böye dış tembihlere uğ rayan bağırsaklar bu duruma

ulaşır ve tembelliği artırırlar.Öyleyse bu faydasından çok

zararı olan ilâçlardan tamamen

vazgeçmek gerekir .

SAHTE ETKİLER

Üsteik bu müshil haclarının

zayıflatıcı etkisi de çok sahte­

dir. Bir iki gün vücutta.n önem

li miktarda su kaybettirdiğinden

belirli bir zayıflama varmış gibi

gözükür, fakat aslında bu su iki

veya üç bardak mayi içilir içil­

mez tekrar yerine gelecektir.

Bu da göstermektedir ki zayıf

lama diye birşey meydana gel­

mez, müshil alarak zayıtlamağa

çalışan hanım da kendi kendini

aldatmaktan başka bir şey yap-

mıyordur •Yok, gayeniz gerçekten kronik

bir kabızlığı gidermekse o za­

man mutaka doktorunuza başur

malısınız. Kabızlığınızın sebebi

karaciğeriniz veya safra keseniz

deki bir bozukluktan olabilir.

O zaman sabahlan aç kamına

bir kaşık zeytin yağı içmenizi

tavsiye edebiliriz.Akçaağaç, Ebegömeci yaprağı

Ravent gibi bitkileden yapılmış

müshil ilâçları veya bunların

kaynatılması sonucu elde edilen

çaylar en iyi ve en zararsız lak

zatiflerdir.. Bunlar da çok sık

ve bol miktar alınmamalıdır.

Fakat en iyisi kendi kendini

ayarlayarak kabızlığı önleyecek

yiyeceklerle tabii bir şetulde te

daviye çalışmaktadır.

Türkler, Makariosun hataları­nı fevkalâde bir şekilde istismar ediyorlar. Makarios iktidar hır­sını tatmin için seçim ilân etti. Bunun üzerine Küçük de, seçime gidileceğini açıkladı. Şimdi Ma- karios’un kendi seçiminin meş- rü, Dr, Küçükün seçiminin ise gayri meşru olduğunu iddia et­mesi gülünç değilse bile, bey- hudedir. Makarios hangi mantık la böyle bir iddiada bulunabi - lir? Kendisi seçim ilân ederken Zürih Anayasasına dayanmıştır. Türkler de ayni şekilde hareket etmişlerdir.

Bizce Makariosun Cumhurbaş kanı seçimi ilân etmesi, ya siya­sî bir hafiflik ya da siyasî bir oyundan başka birşey değildir. Biz şuna inanıyoruz İci, Maka­rios bu hareketi mahsus yap­mıştır. Maksadı, Zürih anayasa sına dönmek için bir bahane bulmaktı.. Makarios Zürih Ana yasasına dönmek ve Türklerle birlik olup, Kıbrısı taksim et­mek gayesindedir.

REFERANDUM ELEFTHERIA gazetesi de yu­

karıdaki başlık altındaki bir ya­zısında, Makariosun seçime git mek kararının TUrkler lehinde bir durum yarattığını ileri sür­mekte ve şunları yazmaktadır:

Çok korkarız ki, Makarios’un seçime gitmek kararı, Türk tara fı lehinde bir durum yaratmıştır Bu kararın, Türklerin aleyhinde olduğu iddiası mesnetsizdir. Ma­karios’un kararından sonra U Thant, ayrı Türk Yönetimi aleyhindeki tenkidlerini hafiflet mis, Türkler ise federal taksim yolundaki çalışmalarının hızlan dırmışlardır.

Şimdi Rumiar ve Türkler, ayn ayrı seçime gitmektedirler. Yapı lacak seçimler, halkın bir bütün olarak iradesinin tezahürü ol­mayacaktır. Birliğe değil, ay­rılığa gidilmektedir.. Kıbrıs hal­kına, bir bütün olarak bakılma^ maktadır. Bu yüzden yeni ve tehlikeli bir çıkmaz meydana gelmektedir. Biz şu kanaatteyiz ki, bu çıkmazı Güvenlik Konse yi halledebilir. Güvenlik Konse­yi yeni bir toplantı yaparak, Genel Sekreter U Thant,a dürüst ve adil /bir Çözüm bulmak için izleyeceği yolu göstermelidir. Bizce U Thant, Birleşmiş Millet ler Genel Kurulunun, Kıbrısla ilgili kararına dayanarak hare­ket etmeli ve Kıbrısta, Birleşmiş Milletler himayesinde bir refe­randum düzenlenmesini temine çalışmalıdır.

RUMLARIN SEÇİMLERİSeçimlerle ilgili haberler

Rum gazetelerinde, önemli yer işgal etmektedir. ELEFTHERIA gazetesinin, güvenilir kaynakla­ra atfen verdiği bir habere göre, Makarios Şubat sonlarında yapı­lacak Cumhurbaşkanı seçimi mu vacehesinden halka hitaben ya­yınlayacağı bir mesajla bundan sonra izleyeceği tutumu açıkla­yacaktır

F1LELEFTHEROS gazetesi, Rum muhalefetinin, Makariosa rakip aday bulmak çabalarına devam ettiğini fakat, bir netice alamadığını bildirmekte ve şun­ları yazmaktadır:

“Hiç kimse Makarios’a rakip çıkmak istemediği için muhale­fet, gösterecek bir aday bulmak ta, büyük güçlüklerle karşılaş­maktadır. Başlangıçta, muhale­fetin nazarları, 3 Piskopos’a çev rilmiş ve Piskoposlardan birinin adaylığını koymayı kabul etme­si için teşebbüsler yapılmıştır. Fakat Kitium Piskoposu Anthi- mos, Makarios’a rakip çıkmaya­cak kadar, aklının başındı bulun duğunu söyleyince, diğe" 2 Pis- kopos'un da cesaretleri kırılmış ve dolayısıyle muhalefetin Pis­koposlara bağladığı ümitler de sönmüştür.

Şimdi muhalefet çevreieri, de­vamlı toplantılar yaparak, kimi aday gösterecekleri hususunda görüş teatisinde bulunmaktadır lar. Bu toplantılara katmanlar­dan hiçbirinin, kendi şahsını aday olarak göstermeğe yanaş­madığı dikkati çekmektedir^ önceki gün PATRIS gazetesi başyazarı Spiros Papageorgiu- nun Eğlencedeki evinde yine böyle bir toplantı yapılmıştır.

Öğrenildiğine göm muhalefe­tin Cumhurbaşkanı adayı olarak üzerinde durduğu isimler ara­sında, matematik öğretmeni

George Hacınikolau, fizik öğret meni Renos Kiryakides (Gime Piskoposu Kiprianos’un karde­şidir), Patris Başyazarı Papage- orgiu ve kunduracı Yannis Mit- sios’un isimleri bulunmaktadır. Mitsios, ETHNIK1 naşirleri tara fından aday olarak ileri sürül­mek istenmektedir. Mitsios ETHNİKInin kanun nazarındaki sorumlusudur.

Muhalefet çevreleri katiyen, bir seçim zaferi ümit etmemek­tedirler.. Muhalefet sadece varolduğunu hissettimı ik için, sadece sembolik mahiyette bir aday göstermek istemektedir.

Bu arada, öğretmen Hacıniko lau, akşam (bir muhabirimize verdiği bir demeçte, kendisinin adaylık koymasının bahis konu su olmadığını söylemiştir. ,Ha- cmikolau bu hususta isminin na­sıl ortaya atıldığına kendisinin de şaştığını söylemiştir.”

MAKARİOS KABİNESİNDE BEKLENEN DEĞİŞİKLİKLER

PATRIS gazetesi aşağıdaki haberi vermektedir:

“Hükümetin, seçim muvacehe sindeki tasavvurları hakkında muhafaza edilen sükûta rağmen perde arkasında olup bitenlere dair, dışarıya bilgi sızmaya baş lamıştır Sızan bilgiden anlaşıl­dığına seçimden sonra kurula­cak Makarios kabinesinde, Ulaş tırma ve Bayındırlık Bakanlığına Makarios’un Mağusadaki tem­silcisi olarak şöhret yapmış bu­lunan Lefkonuklu N. Makrides getirilecektir.

Halen Elektrik idaresi Başkanı bulunan Mihail Glikis’in de, bir Bakanlığa getirileceği söylen - mektedir..

Söylendiğine göre, Yorgacis, siyasetten çekilmek arzusu izhar etmiştir Yorgacis kendisini çiftliğine ve diğer işlerins hasret mek istemektedir .

Makarios, Çalışma ve Sosyal Sigorta Bakanı Tasos Papadopu- losu değiştirmeye karar vermiş tir. Çalışma Bakanlığını PEO (Solcu İşçi Federasyonu) Genel Sekreteri Andreas Ziartides is­temektedir. Komünistler en az­dan bir Bakanlığın kendilerine verilmesini tale|b etmektedirler..

Bir seçim mücadelesinden ka­çınılması için Milletvekili seçim leri yapılmayacaktır. Sadece boş milletvekillikleri doldurulacak­tır. Fakat gerek Bakanlıkların, gerekse Milletvekilliklerinin is­teklileri okadar çoktur ki bunla rın hepsinin tatmini, mümkün olacak mıdır?”

MEMNUNLUKGELİŞMELER

VERİCİ

FİLELEFTHEROS gazetesi, yukarıdaki başlık altındaki bir yazısında, şunarı yazmaktadır.:

“Kıbrıs mes’elesinin yeniden, Birleşmiş Milletler çerçevesine yerleştirilmiş bulunduğuna da­ir haberler, memnunluk verici­dir. Kıbrıs halkının, bir bütün olarak menfaatlarına uygun yol, Birleşmiş Milletler yoludur. Bu yola tekrar dönülmüş olması, Ktorıs hükümetinin isabetli po­litikasının olumlu bir sonucu­dur. Kıbrıs Türkler i de, gerçek menfaaıtlarını iyi düşündükleri takdirde, bu menfaatlarının ne­rede olduğunu anlayacaklardır. Kıbrıs Türkleri devamlı olarak, Türkiye’ye tabi olmakla değil fakat, Rum vatandaşlarıyla ba­rış içerisinde kardeşçe bir iş­

birliği yapmakla refaha kavuşa­caklarını ergeç anlayacaklardır. Kıbrıs Türkleri şimdiye kadar, zamane sultanlarının elinde bir dama taşı olmaktan ne kazan­mışlardır? Son zamanlarda Türk ler arasında cereyan eden siya­sî faaliyete karışmak ve onların son kararlarının doğru olup ol­madığı üzerinde durmak istemi­yoruz. Bütün temennimiz, Türk­ler arasınla yeni fikirlerin ha­kim olmasıdır. Bizi bugünkü çık mazdan kurtaracak samimî an­layış ve işbirliği ruhunun gös­terilmesidir.”

TEHLİKELİ İŞARET

HARAVGI gazetesi, yukarıda­ki başlık altındaki bir yazısında, Türk hükümetinin, şimdilik Yu­nan hükümetini tanımasını teh­likeli bir işaret olarak vasıflan­dırmakta ve şunlan yazmakta­dır:

‘‘Türkiye’nin bu hareketinin, NATO emperyalistleri tarafın­dan telkin edildiği şüphesizdir. Emperyalistler ve onların or­ganları Türkler, Türk - Yunan dialoğunu yeniden başlatmak ve Kıbrıs mes’elesini kendi çı­karlarına göre kapatmak için acele etmektedirler.

Kıbns hükümeti, Albaylar hü­kümetinin Ankara tarafından tanınmasının taşıdığı tehlikeleri iyice hesaplamalı ve ona göre tepki gösterilmelidir. Emperya- 1 stlerin bizi yeni emrivakiler karşısında bırakmalarına fırsat verilmemelidir. Kıbns hüküme­ti, davamızı, Birleşmiş Millet­ler çerçevesinde ileri götürmek için, gayretlerini hızlandırmalı­dır.”

YOKOLMAGA DOĞRU

GİDİYORUZ

PATRIS gazetesi de, yukarı­daki başlık altındaki başyazısın­da, aynı konuyu ele almakta ve şunlan yazmaktadır:

“Bundan sonra, diğer alâka­dar taraflar olarak, İngiltere ve Kıbrıs hükümetlerinin de, Papa- dopulos hükümetini tanımaları beklenebilir. Bütün ilgili taraf­lar birlik olup, Kıbrıs davasını kapatmak istemektedirler. An­laşmada Yunanistan’ın ds imza­sının bulunması için, PaDadopu- los hükümetinin diğerleri tara­fından tanınması lâzımdır. Atina'daki idareciler, korkunç

bir millî tehlike haline geldikle­rini artık anlamalı ve derhal çekilmelidirler. Bugün değilse yarın, yarın değilse obtlı gün, önlerine, imzalamaları için kâ­ğıtlar konacaktır. Hiç de lehi­mizde olmayacak bu kâğıtları imzalamak durumunda kalma­mak için çekilmelidirler, iş iş­ten geçmeden çekilmelidirler.

Kıbrıs'ta Makarios, mümkün olan çözüme gideceğini söyleye­rek, bağımsızlık, federasyon ve taksim yolunu tutmuştur. Şim­diki şartlardan istifade ederek, bu yolda, halkın desteğini de sağlamaya çalışmaktadır. Ma­karios’un, istifa edeceği yere seçime gitmesi, şantaj yoluyla halkın oyunu kapmak gibi, sa­dist bir temayülün tezahürüdür. Makarios çekilmedikçe, millî ufuklarımıza yığılan kara bu­lutlar dağılmayaoaktır. Milletçe yokolmamamız için, Makarios’­un defolması lâzımdır.”

•:~>*0<~XK"X,<~X"X<‘<"X,*X"X"X~X~X“X~X“X ‘,X ,,X ,,X “X">

MÜCAHİTLER GAZİNOSUHeıgün sayın mücahit ve halkımızın hiz­

metine açıktır. Müzikli gecelerimiz. Çar­şamba ve Cumartesi akşamlarıdır. Cumar­tesi akşamları yalnız aile seansıdır. Müca­hitlerimize ve halkımıza duyurulur.

24 Ocak 1968 Çarşamba akşamı programımızda

LEFKOŞA TÜRK MÜZ1K1 CEMİYETİ ENGİNLER TOPLULUĞU SNOPLAR TOPLULUĞUNU

zevkle dinlevebilirsiniz.MÜDÜRtYET.

IiiIt

i

*X » X ~ X ~ X ~ X "X -X "X “X » X ~ X "X ~ X ~ X ~ X » X ":X "X « X "X ~ X « X « X "X “X “.~.“.“.».“ .“ ." ." ^ ." ^ " *" *" İ

y I I

i îV tit t y yYy y S y I

ŞAHIN Ve TA K S İM SinemalanndaŞAHİN: TEL: 66437

BUGÜN ö.s. Saat 2.30 da - GECE Saat 08.00 deİKİ YENİ FİLM BİRARADA

Türk Komedi Filmi

1 - C İ C İ K I Z L A R£ Başrollerde: İZZET GÜNAY. AJI)A PEKKAN, SUPHİ TEKNİK- * ER. ESEN PÜSKÜLLÜ, VAHİ ÖZ.TI i | y y y y y y yI * i t

I

Renkli - Sinemaskop - İngilizce casusluk filmi.

2 - U P P E R S E V E N(Ajan 7 öldürülmelidir)

Başrollerde: PAULHUBSHMIO, KARN DOR.

Page 4: TÜRKİYE DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SEÇİMLERLE İLGİLİ BİR …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1968/Ocak/24Ocak1968...Értnttrû ..‘îÛÛAÎT'fl irtrttïrù ’¿

SAYFA 4■ÇARŞAMBA, 24

( B O Z K U R T )OCAK

SPORLârnaka Karması -Beyarmudu

ile Pazar Günü Karşılaşıyor

Muhammed Ali

“Gene Şampiyon Olacağım,, Dedi.

1967 yılının en talihsiz şöhreti muhakkak ki dünya nın bir numaralı şampiyo­nu Muhammed Ali Clay’dir. Üstün spor anlayışının ya nısıra prensip ve idealleri­nin de tâviz vermiyen mü dafü olan Clay tek başına Amerikan hükümetine kar­şı gelmiştir.

Ancak en yakınlarının da hi hüsranına uğrayan şam­piyon, Dünya Boks Birliği nin aforozuna maruz kal­mış, daha "Kral ölmeden yaşasm kral” çağrısını ya kından acı ile izlemek baht­sızlığına uğramıştır.

Evet, Dünya Ağır Siklet Boks Şampiyonu Muham­med Ali Clay bu Unvanını masa başında kaybetmiş ve bugün bir sürü ikinci sınıf boksör bu tahta otur­mak için korkunç bir mü cadeleye girmiştir. Buna rağmen Muhammet Ali, “Ge ne şampiyon olacağım” de inektedir.

Celâl ALKAN Bildiriyor

Lârnaka (özel) önümüz­deki Pazar günü Lâmaka- daki Yeni Sahada karşılaşa eak. olan her iki takım da çalışmalarına sıkı bir şekil­de devam etmektedirler.

Genç ve enerjik oyuncular­dan kurulu Lârnaka Kar ması ve Beyarmudu takım lan bundan önce sadece bir defa karşı karşıya gel­mişlerdir.

Pazar günkü maçta Lâr­naka Karması geçen yıl 7 — 1 gibi açık bir farkla kazandığı maçtaki üstünlü ğünü ortaya koymak ister­ken, diğer taraftan Beyar­mudu Futbol Takımı re- vanş mahiyetinde olacak olan bu maçı kazanmak için gayret sarfedecekler- dir.

Halen Haşan Karabiber tarafından çalıştırılan ve geçmiş yıllara nazaran da­ha genç elemanlardan ku­rulduğu görülen Lârnaka Karması bu sezon sadece İsveç Birliği Karması ile karşılaşmış ve 2 — 2 bera­bere kalmıştır.

g iz l î g ö r ü ş m e l e r i a ç ik l iy o r u z

“G. SARAY’I BEN KUR­TARIRIM”: Galatasaray'ın popüler maskotu Karınca- ezmez Şevki: “Takıma mo­ral lâzım, moral,, diyor ve bunu ancak kendisinin ve­rebileceğini söyliyerek, şun lan ilâve ediyor: “Elimde yine tribünlere dönecek ve San - kırmızılı bayrak ile sert bir selâm çakıp, haydi Galatasaray diyecek ve hal kı coşturacağım. Halk co­şunca, futbolcular canlana­cak ve G. Saray kurtulacak. Fakat, daha Önce evimi terkeden iki çocuğumla, ka- nm ı kurtarmağa bakıyo­rum. Hele o işi bir haile­deyim.. önce can, sonra

cânan.”

I

Garrincha ve büyük aşkı Elsa Suarez. Bu mâcera ün­lü futbolcuya uğur getirmedi. Gözden düştü ve ikinci kümede bir takımda çocuklarının ekmek parası için

oynamaya başladı..

Borcunu ödemeyen

Kaleci VaroPun

GARRİNCHA ARTIK EKMEK Haı>si PARASI İÇİN OYNUYOR

Brezilyada bir ikinci lig takımında yer alan fırtına adamın hali alay konusu oldu..

Şimdi ise tek düşüncesiBrezilya ikinci ligi çorak sahalarının tozu kendi ken dini harcayarak erken ihti yarlayan bir devi de yutu­verdi.

"Jomal de la trade” gaze tesinin verdiği bir haber spor dünyasında büyük üzüntü yaratırken Garrinc­ha efsanesi de tamamen kapandı.

... Evet, “Garrincha bitti,, diyordu gazete "ve berabe­rinde 1958-62 Dünya Kupası finallerinde kıvrak çalım­lar, müdafiileri hayretler içinde bırakan golleriyle ya zilmiş hâtıraları da götürü verdi, çtlnkü artık onu hiç kimse hatırlamayacaktı.”

Kuvvetten düşüş, sakat­lıklar, formsuzluk ve son Dünya Kupasında Brezilya mili! takımı ile birlikte çö ktlş: Elsa Soarez mâcerası nın bilftnçosu bu Garrincha için.

evde kendisini bekleyen ye di çocuğuna ekmek parası temin etmek. Bu çaba için de ikinci lig takımlanndan kendisine kapüanm açan birine sığınıvermiş Gar­rincha.

"Eski sağaçık şişmanla- mıştı, koşamıyordu,, diyor Jomal de la tarde. "Ümit­sizlik içinde kıvranıyor, fa kat birkaç sene evvel şöh­retli rakiplerini aldatan ça lımlanndan bir tanesini da hi yutturamıyordu karşısın daki beke. Sonra maç bitti ve o sahadan ayrılırken herkes kahkahalarla gülü yordu sadece.”

Garrincha hayat mlicade leşine devam edecek, fa­kat artık ondan hiç kimse bahsetmeyecektir, hattâ es­kiden onu taparcasına se­venler ve her maçtan son­ra omuzlannda taşıyanlar bile.

Avrupa’da 46 Maçı 2 Milyon 418 Bin Kişi Takip Etti

BRÜKSEL:

Avrupa Şampiyon Kulüp ler Kupası ve Kupa Galip­leri Şampiyonası maçlannı takip eden seyirci adedi tes pit edilmiştir.

İ1967 yılı içinde oynanan 4,

Avrupa Şampiyon Kulüpler û maçlannın 30 eliminasyon Û maçlannı 1.595.000 kişi. Ku I pa Şampıyonalanmn ise 16 ^ finalist karşılaşmalannı û 823.000 kişi takip etmiştir, p

~ ıİZMİR: |

Altay’m adı çeşitli skan- ^ dallara karışmış olan acar I kalecisi Varol’un, bu defa ^ da İstanbul’da satın aldığı 1 apartman dairesinden do p layı başı derde girmiştir. Son 3 bin liralık taksidini Û ödemediği anlaşılan Varol’ 4, a icra vasıtasiyle yapılan tebligatla bu 3 bin liralık borcunu en geç 5 gün zar­fında ödemediği takdirde, her bin lira için bir gün ha pis cezası çekeceği bildiril miştir.

İcradan gelen tebligat Altay Kulübünde bir bom­ba gibi patlamıştır. Varol hakkındaki bu yeni duru­ma dair konuşmaktan kar çınmış, ortaya çıkmamış­tır. Altay Kulübü Başkanı Mazhar Zorlu, kulübe ge­len yazı hakkında şöyle ko nuşmuştur:

— "Bu Varol’un borcu­dur. Ancak bir sporcu için böyle şeylerin olması üzü­cüdür. İnsan borcuna sa hip olmalı, zamanında öde melidir. İdare Heyeti ola­rak durumu görüşecek, bir karara varacağız.”

b i r a m e r ik a n g e m is in i

KUZEY KORELİLER ZAPTETTİ

(Birinci sayfadan devanı)

yetini sorması aksi halde ateş açacağım bUdirmesl Ue başla mıştır. "Quedro” muhafız ge­misinin Amerikan Donanması na bağlı olduğunun açıklan­ması üzerine Kuzey Kore Do nanması’ndan dört gemi "Qu- edro”yu sarmış ve Kuzey Ko­reli askerler Amerikan gemi­sine çıkmışlardır.

Associated Press AJansı’nın haberine göre, "Quedro” ge­misinden son haber mahalli saatle 12.30’da alınmıştır. Ku­zey Kore askerleri tarafından ele geçirilen "Quedro’’nun ne­reye götürüldüğü bilinmemek tedir. Birleşik Amerikan Dış­işleri Bakanı Dean Rusk, Was- hington’da bir açıklama yap­mış ve "Quedro” gemisinin kurtanlması için çeşitli kanal lardan diplomatik teşebbüse geçildiğini söylemiştir. Dean Rusk olayı çok ciddi olarak nitelemiş ve Birleşik Amerika ’nm gerekli tedbirleri alaca­ğını açıklamıştır.

C U N TA, K R A L I N GERİ DÖNMESİ İÇİN Y EN İ TEKLİFLER SONDU

Kral Konstantin’in Atina'ya dönmesi ile ügüi olarak emek 11 hava generali Haralambos Potamyanos, dün yeniden Ro ma’ya gitmiştir. Potamyanos’ un Kral Konstantin’e Cunta yöneicüerinin yeni tekliflerini getirdiği bUdirilmektedir. Bi­lindiği gibi Kral Konstantin’ in başansız darbe teşebbüsün den sonra Roma’ya kaçmasın dan bu yana Potamyanos Ro­ma’ya Uç ziyarette daha bu­lunmuş, fakat her üçünde de başansızlığa uğrayarak Kra­lın Atina’ya dönmesini temin edememiştir. Yvınan Kraliyet Ailesinin eski bir dostu olan Potamyanos, Kral Konstantin in dönüşü konusunda iyimser olduğunu büdirmişse de, Ro-

ROMA:

ma’daki tarafsız gözlemciler, Yunanistan’daki baskı hare­ketleri devam ettiği sürece Kralın memleketine geri dön miyeceğini belirtmişlerdir.

TUTUKLAMALARBEKLENİYOR

Diğer taraftan, Yunan Cun­tasına yakın kaynaklann ver dikleri haberlere göre, ETH- NOS gazetesi başyazan Pat- rasla, TO VIMA gazetesi baş yazarı Lâmbrakis’in tutuklan malanndan sonra bazı kimse lerin daha tutuklanması bek lenmektedir. Ayni kaynaklar, bu tutuklamalann. son günler de ortaya çıkanlan mukave­met hareketleri ile ilgili oldu ğunu belirtmektedirler.

(Birinci sayfadan devanı) yüzleri pek neşeli değüdi, ha vada bir burukluk vardı. İNÖNÜ: “OLMAZ ÖYLE ŞEY..”

Demirel, saat 14.05’den iti baren liderlerle görüşmeğe başladı ve ilk olarak yanın­da Çağlayangil olduğu halde, CHP lideri İnönü Ue konuş­tu. Demirel, her lidere, çağı nş sebebini ayni kalıp içinde veriyordu:

— “önemli bir karar arife­sindeyiz. Hem bilgi verecek, hem de istişâre edeceğim” dedikten sonra, Mr. Vance’in getirdiği metni ya Çağlayan­gil okuyor, yahut da arzu eden bizzat okuyordu. Daha sonra, liderlere TBMM karar lanndan itibaren süre gelen gelişmeler anlatılıyordu. Bu­nun hemen arkasından da Demirel şöyle konuşuyordu:

— "Sizden öğrenmek iste­diklerimiz şunlardır:

1. Bu metne ne diyorsunuz?2. Buna rağmen silâhlı bir

hareketi siz nasü karşılarsı­nız vedünya nasıl bir vaziyet alır?

İnönü, önemle ikinci nokta üzerinde durdu ve:

— “Olmaz öyle şey. dedi. Teklife rağmen şimdi bir as kerî harekât yaparak dünya­yı karşımıza alınz. Asker ne diyor?”

— "Askerin ilişiği yok bu noktada. Hükümet siyasî ka­ran verir. Türk Ordusu bu kararı infaz eder. Esasen or­du, (Vazife verilirse, şerefle yerine getiririz) diyor.”

İnönü bu soruyu yöneltmek te haklıydı. Çünkü, o sıralar, Ordu’nun mutlaka bir askeri müdahale istediği ve bunu sağlamak için kumandanlann Başbakan’a bir "muhtıra” ver dikleri söylentisi yayılmıştı

Feyzioğlu, Vance’in teküfle ri için “Yeterli olmayabilir. Ağır silâhlann da gitmesi, tah liyenin kontrolü konulannuı yer alması daha uygun görü lür” dedi. Hattâ ada’nın tah­liyesi sırasında ve tahliyeden sonra ada’mn ablûkaya alın ması mümkündür, diye konuş tu. Anlaşma metninde 196o anlaşmalanna ciddî bağlantı kurulmasının doğru olacağım, BM yetkilerinin arttmlmiası- nı istedi.

CKMP lideri Türkeş, Türki­ye’nin ve ordusunun batı’dan ayrılamayacağını söyledi. Ada ya çıkmak zaruret halini al­mıştır, dedi. TUrkeş’e göre, ada’ya çıkar çıkmaz bağım­sız bir Türk devleti kurmalıy dik. MP liderine göre ise Ati­na’dan istediklerimiz, azdı. KABİNENİN ATEŞLİ BAKANLARI

Herkes, Başbakan’ın lider­lerle yaptığı görüşmelerle U- gilenirken, Vance teklifinin akibetini tesbit edecek bir başka toplantı Devlet Bakam Seyfi öztürk’ün odasında baş lamıştı. Başlangıçta tereddüt dolu bir gayri resmi bakan­lar kurulu toplantısıydı bu. Ateşli hâtipleri ise Faruk Sü- kan ile Sadettin Bilgiç idi. Hemen arkadan Mehmet Tur gut geliyordu. Bakanlar ya­vaş yavaş ve 1963 Meclis’inin Kıbns müzakerelerini incele- ye inceleye, masum satırlann arasında fecî hatalar görme­ğe başlamışlardı. Onlara göre diplomasinin bu oyunbaz tu­tumu içinde, Türkiye tam hak kını alacakken bir oyuna ge tiriliyordu. "Bir tuzak,, diye haykıranlar oldu. Vance de aldatıyor diyenler bulundu. Fakat, sonuçta kabineye bir fikir beraberliği halinde git­meğe karar verdiler.

Sözcülüğe de AP’nin muha lefet yıllarında Dışişleri söz­cüsü olan ve bir talihsizlik eseri yerini Çağlayangü’e kap tiran Faruk SUkan seçildi. Vance’in getirdiği "matlûba muvafık,, değildi.“NE OLURSA OLSUN SAVAŞ”

Saat 18.15’de kabine yeni­den toplandığı zaman, herhal de gayri resmî toplantının so nucundan Başbakan’m bilgisi vardı. Uzun ve tartışmalı bir toplantı devresine giriliyor­du. Hisler, heyecanlar orta­daydı. Ve biraz da, kuvvet dengesinin bu defa tarafımıza ağır basmasının verdiği bir rahatlıkla, "ya hepler ya hiç’ ler” gibi kesin tavırlar orta­ya dökülebilecekti. Nitekim öyle oldu:

Kulis’te yaşatılan ortam Bakanlar Kurulunda yaşadı. Başbakan Demirel, ilk önce liderlerle yapılan görüşmenin mahiyetini İhsan Sabri Çağ- layangil’in aldığı notlardan kabineye sunacağım bildirdi. Bu yapıldı. İlgi ile dinlendi ve sonra, Vance teklifi üzerinde müzakere açıldı.

İlk baraj Sükan’dan geldi. O da bu metnin Türk istek­lerini kabul eder gibi görünen fakat aslında bütün taleple­rinden ve daha ziyade bunun unsurlanndan mahrum oldu­ğunu söyledi. Kabul edilemez di. Türkiye sözünü erkekçe söylemiş, kamuoyuna duyur muş, şartlannı açıkça belirt mişti. Bundan dönülemezdi. Bu kabine toplantısında "Dip lomasi uğruna hiç kimse Mr. Vance’in ağzıyle” konuşamaz dı. Baraj genişledi, her bakan ayni noktalara değindUer. Bu arada bazılan “Ne olursa ol­sun, kabul de etseler, etmese ler de savaş, savaş,, dediler ama, iş o safhaya geldikten sonra.. Zordu, pek zordu. Ni hayet savaşsız da kazanılan bir zafer olabilirdi. Bakanlar, Vance metnine ittrazlannı bir kaç önemU noktada topluyor lardı ve bunlar şöyleydi:1. Atina askerini çekeceğini

bildirmekte, fakat silâhtan, ağırlıktan ve eğitimci per­sonelinden söz etmemekte­dir.

2. Yunanistan’ın, Kıbns kuv­vetlerinin seviyesini 1963 aralık ayma getireceğini

söylemesi kabule şayan de ğUdir. Çünkü böylece, bir çeşit 196o anlaşmalarının varlığı inkâr edilmektedir. Bu hükmü 196o anlaşmaları na bir atıfta bulunulmadan kabul etmek, hem içeride, hem de ileride dışanda ba­şımıza dert açacaktır. Ati­na, metinde I963’ü ifade ederken, anlaşmaların met­ninde bulunan (Türk ve Yu man kontenjanlan veya as kerî kontenjanlar dışında 1963 aralığından sonra ada ya giren kuvvetler) ifadesi nin bulunmasını da kabul etmelidir.

3. Banş Gücünün hem mikta- n, hem de yetkisinin arttı- nlması şarttır.

4. Türkiye’nin askerî tedbir­lerini 15 Kasım’dan önceki haline getirmesi de ne de­mektir? Türkiye, askerini istediği yerde, istediği şe­kilde kullanabilir. Bunun için Atina’ya tarihli bîr te­minat vermek zorunda da değildir. Sadece, Yunan as kerinin derhal çekilmesiyle. Tiirldve’nîn (buhranı hafif­letici tedbirler almağa basla ması) şeklinde bir ¡hâre ko nulabilir.

Bakanlan hon oturtun hon kaldıran diğer önemli mesele, Atina’nın verdiği asker çekme için üç aylık süreydi.. Üç avhk süre ne demekti? işin başından beri Türkiye “Derhal ve siir’atle çekilmesi” şeklinde kararlı bir tutum içinde olmuştu. Hayır, hayır’dı. Ya derhal hepsini ve birden çekerdi. Yoksa... Bütün kabine bu noktada “yoksa” diye baş­lıyor ve savaş’a sözü geti­riyordu.

Çağlayangil, tekliflerin an lamını bir kere daha anlat­tı ve aşağıda gelecek esas lan bildirdi ama, kabine bir kere direnmeğe başla­mıştı. Görüşlerde katılaşma vardı. Çağlayangil, tepkiyi tam tespit için “Vance gi­bi” durdukça, hiddet, şid­det ve hattâ kendisine kar şı tepki, başlıyordu. Yapı­lacak tek şey kalıyordu: Mr. Vance’i davet etmek ve direnci söylemek.. Böylece, kabine Ue Mr. Vance arasın da bir pazarlık dönemine giriliyordu, hem de kabine bir başka arabulucu daha bulunacaktı.

Y A R I N :Sabaha Kadar Bekleyen

Vance’in Kahvaltısı:Simit ve çay

Rum Bakanlar Kurulu

Dün Olağanüstü Bir

Toplantı YaptıLEFKOŞA:

Rum Bakanlar Kurulu, dün öğleden sonra Makariosun başkanlığı altında olağanüstü bir toplantı yapmıştır. Toplan tıda, Rum Temsilciler Meclisi Başkanı Glafkos Klirides ve Rum Başsavcı Tomaridis de hazır bulunmuştur.

öğrenildiğine göre toplan­tıda, U Thant ile Birleşmiş Milletler Merkezinde temaslar da bulunan Rum Dışişleri Bakam Kibrianu’nun gönder­diği raporlar görüşülmüştür.

Amerika, Japon Adalarını Geri Veriyor

TOKYO:Japonya Dışişleri Bakanı, A-

merika Birleşik Devletlerinin ikinci dünya savaşında Japon­ya’dan aldığı adaları geri vere­ceğini açıklamıştır. Bakan, bu­nunla ilgili anlaşmanın Şubut ayında imzalanmasının muhte­mel olduğunu sözlerine ilâve etmiştir, s

Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay Sı Arabistan gezisine devam ei

RIAD: iSuudî Arabistan'a yaptığı

resmi ziyaretin ikinci günün­de Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay, m ahalli saatle 09.00 da Riad’taki Türkleri kabul et- K ü r Sunay R iad’taki Türk-, lerin sorunlanyle UgUenmiş ve dileklerini dinlemiştir. Cumhurbaşkanı Sunay daha sonra muhtelif ziyaretlerde bulunmuş ve Kral Faysal baş

kanlığındaki heyeti. görüşmeyi y a p m ^

Cumhurbaşkanı S * nay ve geziye katff* heyeti bugün sabah uçakla Medine’ye Medine Uç gün öncerif bayraklanyle d o n a S Sunay ı karşılamak lan bütün hazırlıkla» lanrruştır.

ı n ı ı ı ı l ı ı ı t ı ı ı ı ı ı ı i ı ı ı ı» .. .— f.t||) ^

Hint Okyanusundaki Ma Adası nda karışıklıklar

Libyalı öğrenciler Şam'daki Libya

işgal EttilerŞAM:

Suriye’de öğrenmlerini yap­makta olan bir grup LiSyalı öğ­renci, başkent Şam’dalki Libya Büyükelçiliğini işgal etmişler­dir. öğrenciler, bu davranışları ile Ortadoğu Savaşı sırasında petrolün Amerika ile Ingiltere’­ye akmasını durduran öğrenci, aydın ve işçilerin tutuklanmala­rını ve yargılanmalarını protes­to etmektedirler, öğrenciler, BU yükelçilikten çıkmayacaklarım ve binada üç gün açlık grevi yaparak Libya’daki arkalaşlannı desteklediklerini gösterecekle­rini bildirmişlerdir.

İsrail 7,000 Mültecinin

Dönmesine izin VerdiKUDÜS:

İsrail Hükümeti, 7,000 Arap mültecisinin evlerine dönmesi için izin vermiştir.. Geçen gün bir açıklama yapan Şeriya Nefi­rinin batı işgal bölgesi sözcüsü, geçen Haziran’daki Arap - İsra­il savaşı yüzünden evlerine dö­nemeyen mültecilerin dönüş ta­rihinin Ürdün makamlarınca tes bit edileceğini söylemiştir.

Basra Paktına Katılmayı Pakistan

Da ReddettiKARAÇI:

Pakistan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, Iıigiliz Birliklerinin çe­kilmesinden sonra Basra Körfe­zinin savunması için kurulması istenen pakta Pakistan’ın katıl­mayacağını açıklamıştır. Sözcü, bu konuda şunları Söylemiştir:

“Pakistan’ın CENTO ve SEN- TO içindeki tutumu bellidir ve başka anlaşmalar imzalamak is­tememektedir.”

Bilirjdiği gibi Türkiye, Süve- yiş ve Suudi Arabistan da, Ame rika Dışişleri Bakanı’nın ortaya attığı yeni bir pakt kurulması teklifini reddetmişlerdir.

İL K h a b e r l e r e

PORT LUİS:Devam eden karışıklıklar üze­

rine Singapur’de üslenen Ingiliz birlikleri Hint Okyanusu’ndakı Ingiliz Kolonisi Mauritius ada­sına gönderilmişlerdir. Adadaki Müslüman Hintlilerle çoğunlu­ğu Hristiyan olan Afrikalılar arasında çıkan ııık çatışmaları­nın bir iç savaşa varacak geliş­me kazanması üzerine Aden’de bulunan Uç Ingiliz taburu da hava yolu ile Mauritius’a nak­ledilmiştir.

Ingiltere’nin Uluslararası Top luluğu ile ilişkiler Balkanı Geor- ge Thompson, dün Avam Kama-

Blaiberg Beden Eğitimi

Yapmaya BaşladıCAPETOWN:

Güney Afrikalı Prof. Dr. Christian Bernard kalbi değiş­tirilen Philiph Blaiberg, beden eğitimine başlayacak kadar iyi­leşmiştir. 58 yaşındaki emekli dişçinin eşi, dün gazetecilere Blaiberg’in iştahının yerinde ol­duğunu söylemiştir. Blaiberg’in önümüzdeki haftalar içinde has- tahaneden çıkması beklenmek­tedir.

GÖRE 17 ÖLÜrası’nda yaptığı Mauritius adasındaki larda 17 kişinin miştir Bakan olaylı inakta olduğunu ve savaş gemisinin de inekte bulunduğunu tir. Hint Okyanusu’ndâ l jik önemi olan Mauritius'“ 1814 yılından beri İn “ yönetimindedir.

Fransa İsrail’e

Uçağı SatmıyacakPA|H

Fransa Ordu Bakam, çilere verdiği bir deme Doğu daki durum aydın,.« vuşana kadar Fransanın ’ V11RACE jet bombardıman gı satmıyacağını Bakan, bununla beraber, ıl’e yapılan askerî mal«*, tışına devam edileceğini ı mis ve bu ülke ile Fr- işbirliği yaptığına dair çıkan>> berleri yalanlamıştır.

Bilindiği gibi son savaşında MIRAGE uçak lan!» vük çapta rol oynamış,r bu uçaklar sayesinde sı /andığı söylenmiştir.

.......................Ill

Danimarka dürt Ten

Hüküm eti,a d a m ı

Kutuplan gönderi«

HAVA RAPORUHava bugün sürelerle güneşli

olacak, zaman zaman sağanak halinde yağışlar husule gelecek­tir. Bugün, meydana gelecek ya­ğışlarla birlikte fırtınaların da zuhur etmesi muhtemel olup, 5,000 ayaktan yüksek tepelere de kar yağacaktır. Rüzgârlar ön çeleri batıdan hafif ile mutedil arası şiddette esecek, öğleye doğru değişik yönlerden esmeye başlayacaktır. Lefkoşa Hava Alanında geçen akşam kaydedi­len en düşük ve dün kaydedilen en yüksek hava sıcaklıkları 5 ilâ 16 derece santigrattı.

KOPENHAG:Kopenhag’dan alınan haber

lere göre, Danimarka Hükû meti geçen gün Grönland (ize rinde düşen hidrojen yüklü dev Amerikan B 52 uçağının düşüş sebeplerini araştırmak üzere kutuplara dört nükleer fen adamı göndermeyi karar­laştırmıştır.

Nükleer bir patlama ihtima li olmadığı yolunda Amerikalı lann yaptıklan açıklamaya rağmen, Danimarka Hükûme ti bombalardan radyoaktivite yayUıp yayılmadığım fen adam lanmn tespit etmelerim iste­mektedir. Yaz kış tamamen buzlarla örtülü olan Grönland Danimarka’nın bir parçasıdır. Olay Danimarka’da heyecan yaratmıştır.

Öte yandan, Amerikan uz­manlan Grönland’da sulara gömülen dört hidrojen bom­basını aramak için yoğun bir çalışmaya girişmişlerdir. 11- gilüer bombaların buzlan de lerek Kutup sularına gömül­düğünü bUdirmektedirler.

Anadolu Ajansı’nın bir b»berine göre, her birinin milyon TNT'den fazla patisi cı gücü bulunan dört bite jen bombasının patlama Uft mali çok azdır. Çünkü bomts lann üzerinde künyeleri 1» lunmamaktadır. Bombalara kaybolduğu bölgede deniz ® 300 metre derinliğindedir w sıcaklık sıfırın altında i derecedir.

Ganj Nehrinde 40 Kişi

Boğularak öidüYENİ DELHİ:

içinde 50 kişi bulunan Ş sandalın Hindistan’daki Ganj nehrinde batması sonunda ço­ğunluğu kadın ve ÇMi* olan 40 kişi boğularak ölmüş­tür. Verilen haberlere göre, açı­lan bir delik yüzünden su alant batan sandaldaki yolcular din> bir törene katılmak amaciyl* Danarezs’e gitmekteydiler.

VIRGINIA SİGARALAR?

İÇİCİNİN SİGARASIDIR E Tjj» T . *

7 S < *2 S ^3 S < - S S < - âS ':- S S ^2 S i:^ - : .S ; .: .S E .: .s