Upload
others
View
1
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
■Értnttrû ..‘îÛÛAÎT'flirtrttïrù
’ ¿ î » ï I f T ? ù it 1 i > t > l * f r i t û *
Çarşamba 2 4 0 â Ş ;l9 6 8
*rtfCftrt>-trtrùYIL: 17 SAYI: (jO(]
PtATI: 15 MIL
4
G Ü N L Ü K M Ü S T A K İ L S İ Y A S Î G A Z E T E
Sahibi ve Umumi Neşriyat Müdürü: CEMAL TOGAN Mes ul Yazi İşleri Müdürü: SADİ C. TOGAN
kibrisin en yüksekTİRAJLI TüRK GAZETESİ
Dizilip Basıldığı Yer: BOZKURT BASIMEVİ
144, Girtıe Caddesi, Lefkoşa
Telefon: 62951
TÜ R K İYE D IŞİŞLER İ B A K A N LIĞ I S EÇ İM LER LE İLG İLİ BİR A Ç IK LA M A Y A P T I
CUMHURBAŞKAN YARDIMCILIĞI SEÇİMİ TÜRK TOPLUMUNA AİT BİR KONUDURRum ların çıkard ığı güçlükler, Türk Cemaatini seçim
yapmaktan alıkoyamıvacaktır
Yukarıdaki sahneyi gören Amerika’nın Filadelfiya ili sakinleri saatlerce bekleşerek bu İlginç olayı seyretmişlerdir. Büyük bir garajın sekizinci katında geri basarak manevra yaptığı sırada böylesine yandan fazlası havada asılı kalıveren otomobil seyircilere hayli heyecanlı dakikalar yaşatmıştır. Bir garaj memuru arabayı manevra yaptırttığı sırada dışarı kaçınver- miş, fakat rengi sapsarı kesilmiş bir halde ve arabanın dengesini bozmadan inmeye muvaffak olmuştur, itfaiye ve polis kaza mahalline gelmişler ve bir saatlik bir çalışmadan sonra
arabayı tekrar garajın içine çekmeye muvaffak olmuşlardır..
ANKARA:
Türkiye Dışişleri Bakanlığı dün bir açıklama yaparak Kıbosta yapılacak olan Cumhurbaşkan Yardımcılığı seçiminin tamamen Türk toplumuna ait bir konu olduğunu, Rumların çıkardığı güç lüklerin seçime engel olamıya- cağını bildirmiştir. Dışişleri Bakanlığının açıklaması özetle şöyledir:
“Kıbrıs Türk Cemaatinin tamamen kendi iç bünyesin iilgi- lendiren hususlarla ilgili olarak 28 Aralık 1967 tarihinde ilân ettiği İdarî düzenleme tedbirlerini maksatlı şekilde tefsir eden Ma- karios Yönetimi, Türk Cemaati idarecilerinin Lefkoşa’ya giriş ve çıkışlarını Cumhurbaşkan Yardımcısı seçiminin ilânından önce keyfi ve haksız olarak yasakladılar. Çeşitli seviyelerde yapılan teşebbüslerle bu hukuk ve insanlık dışı yasağın ve tahdidatın kaldırılmasına çalışılmakta ise de, halen mevcut olan bu durumun, Kıbrıs Türk Cemaati tarafından Kıbrıs Anayasasına ve kanunlarına uygun olarak yapılacak Cumhurbaşkanı Yardımcısı seçiminin güç şartlar al-
eçimler konusunda Rum Yönetim inin takındığı tavrı yeren
eleftea Ora gazetesi, Türklerin de seçim apma hakkına sahip olduğunu belirtti
LEFKOŞA:Rum tarafından sonra Türk- rin de seçime gitmeye karar rmesi, Rum siyasî çevrelerin- şaşkınlık ve heyecan yarat
ıştır.. Rumca gazeteler, bu koyu çeşitli açılardan ele ala-
eleştirmekte, 'bu arada Rum önetiminin Türkler tarafından pılacak seçimin meşru ve ge- rli olmadığı yolundaki iddianı mesnetsiz olduğunu savun ktadırlar... DELEFTEA ORA zetesi, dünkü sayısında, bu nuyu ele aldığı bir yazıda nları yazmıştır:
Kıbrıs Türk Liderliğinin lıurbaşkan Muavini seçim
ine gitmek kararına şaşma- lâzımdır. Türk Liderliğinin
değil, fakat Makarios’un seçime gitmek karan hayret vericidir. Biz bu karan aldıktan sonra Türklerin de ayni şeyi yapacaklarını hesaplamalıydık.
Seçimlere gidilmesi, Zürih ve
Londra andlaşmalannın bir teyidi niteliğini taşımaktadır. Türkler ve Rumlar ayr ıayn seçim yapacaklardır. Cumhurbaşkanı seçimi de 1959 anayasasına göre olacaktır.
Kıbrıs Türk işçi Birlikleri Federasyonu Sekreterliğinden
Cumhurbaşkan Muavinliği seçimi yapılacağına dair Cumhurbaşkan Muavini Sayın Dr. Fazıl Küçü'k tarafından 20 Ocakı 1968 günü yapılan açıklama, Kıbrıs
merika, dış ülkelere yapığı askeri yardımı kıstı
Yunanistan: 66 milyon dolar. Güney Kore: 159 milyon dolar. Formoza: 90 milyon dolar.Tayland: 60 milyon dolar.Iran: 36 milyon dolar.Filipinler: 26 milyon dolar.Ürdün: 12 milyon dolar.
Bu rakamlara göre, Amerika’nın her yıl Vietnam dışı ülkelere yapmakta olduğu askerî yardımların tutarı 583 milyon dolara ulaşmaktadır.
WASHINGTON:Amerika’nın Vietnam dışın- i ülkelere yaptığı askerî yar- *, geçen yıl %10 oranında
İma olmuştur. Beyaz Saray’- Kongreye sunulmak üzere
en gün yayınlanan bir ra- Ja belirtildiğine göre, Ame-
a askerî yardım programm- yararlanan başlıca ülkeler
lardır:Türkiye: 134 milyon dolar.
Türk işçi Birlikleri Federasyonu tarafından memnunlukla karşılanmıştır.
Cumhurbaşkan Muavini tarafından yapılan açıklama, Rum Yönetiminin Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasa’sının amir hükümlerine rağmen yalnız Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılması hususunda Başpiskobos Makarios’un 12 Ocak, 1968 günü yaptığı ve Türk toplumunun haklarını ka- ale almayan açıklaması karşısında toplumumuzun Anayasa tahdindeki haklarının korunması bakımından isabetli bir karardır.
Cumhurbaşkan Muavinliği için yapılması kararlaştırılan seçimin, anormal şartlara rağmen toplumumuzun alî menfaatlan bakımından demokratik bir düzen ve anlayış içerisinde serbest bir şekilde yapılacağına inanı-
dalet Gazetesinin verdiği bir habere göre
ü r k i y e ile Y u n a n i s t a n rasında şimdilik bir görüşme apılması isöz konusu değil
® .4 jv
Y u n a n
n ü k l e e ri s t a n ,
s i l â h
A m e r i k a u ç a kv e
’ d a ni s t e d i
_ İSTANBUL:Dünkü ADALET gazetesi, etinde, Türk - Yunan İliş
nne ışık tutacak bir ha- yayınlamıştır. Bu haber- Yunanistanla Türkiye ara “ Şimdilik bir görüşme ya ısının sözkonusu olmadı
belirtilmektedir. Gazete, taraftan Türkiye ile mUza
yapılmasını isterken, bir tan da Amerika’dan nük silâh İsteyen Yunanistan üzakere tekliflerinin red- dlğlni bildirmekte, An
kara mahreçli haberine şöyle devam etmektedir:
“Kıbrıs Sorununun çözümlenmesi için Türkiye, Yunanla tan ve Kıbrıs Rum - Türk Cemaatleri arasında bir goriış me yapılması için Yunanistan ın Türkiyeye bu konuda bir teklifte bulunduğu bildirilmektedir. İlgililer, böyle bir görüşmenin yararlı olacağını, ancak şimdilik U Thanfın ça balarının ne gibi sonuçlar vereceğini beklediklerini söylemişlerdir.
Bu arada Dışişleri Yetkilile ri görüşmelerden bir sonuç alınabilmesi için tarafların iyi niyetle hareket etmesi gerektiğini öne sürmekte, Rumlarla Yunanlıların diplomatik manevralarla konuyu sürünce mede bıraktıklarım söylemek tedirier. Bu arada Yunanıstan’ın Amerika’ya başvurarakT ürk iyey e karşı kullanılmak ü z e r e nükleer silâhlar ve uçak l " 7s£mesi de bir iyi n i î £ eseri olarak görülmemekte
dir.”
Esasen Kıbrısla diplomatik münasebetleri olan devletler, ve ayni zamanda Birleşmiş Milletler, ZUrih Anayasasını ve ona göre kurulan icra organlarını tanımaktadırlar. Kıbrıs Hükümeti, Türklerin seçim yapmasını kanunsuz olarak vasıflandır- mıştır. Fakat biz Rumlar. kendi liderimizi seçmek hakkına sahip isek, Türkler de ayni şeyi yapmak hakkına niye sahip olmasınlar? Yoksa onlar devlet işlerine katılmak, seçmek ve seçilmek hakkına sahip değil midirler? Seçime karar verildikten sonra, ister müşterek, isterse ayrı listelerle Türkleri de seçimlere iştirak ettirmek lâzımdı.. Müşterek listeler ihtimal nşı edildiğine göre, ayrı listelere göre seçim yaptırılması gerekli idi.
Durumu, realist ve soğukkanlı bir şekilde karşılamamız gerekir. Türk liderliğinin seçime gitmek karan dolayısıyle gerginlik yaratacak hareketlere girişmemiz ve hiçbir şey kazana- mıyacağımız bir durum yaratmamız hatâ olacaktır. Değişmez hedefimiz yakınlaşma ve barış içinde beraber yaşama olmalıdır. Hareketlerimizin buna göre ayarlanması gerekir.”
tında cereyanına yol açması mümkündür. Ancak bu güçlüklerin Türk Cumhurbaşkan Yardımcısı seçimini yapmaktan asla ahkoyamıyacağı da aşikârdır. Bu şartlar altında Cumhurbaşkanı Yardımcısı seçimlerinin
hazırlıkları ve icraatı tamamen Türk Cemaatinin karar vereceği ve tatbik edeceği bir konudur. Cemaatimizi ilgilendiren bu konuda Dışişleri Bakanlığınca tavsiyede bulunulması sözkonusu olamaz..”
Amerika ile İspanya da Yunan Hükümetini tanıdıALMANYA VE İNGİLTERE DE CUNTA İDARESİNİ TANIMAYA HAZIRLANIYOR
ATINAAtina’dan alınan haberlere
göre, Birleşik Amerika Htlkû meti normal olarak Yunanistan’ın Papadopulos Hükümeti ile diplomatik ilişkilerini yeniden kurmuştur. Ameri-
U Thant, Görüşmelerine
Devam EdecekNEW - YORK:
Birleşmiş Milletler çevrelerinden öğrenildiğine göre, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri U Thant, hafta içerisinde Birleşmiş Milletlerdeki Türk, Yunan ve Kıbrıs delegelerini kabul ederek kendileriyle Kıbrıs konusunda görüşecektir. Bu görüşmeler de, U Thant’ın Kıbns konusunda yapmakta olduğu seri görüşmelerin kapsamına girecektir.
kan Hükûmeti’nin bu kararını dün Dışişleri Bakanı Pipi- nellis'l ziyaret eden Amerikan Büyükelçisi Talbot açıklamıştır.
Büyükelçi Talbot aynca, Yu nan Dışişleri Bakam Piplnel- lis ile İki ülkeyi İlgilendiren konulan müzakere etmiştir.
Daha önce de gibi Ingiltere Hükümeti pek yakında Yunan Hükümeti ile tam temas kuracaktır. Bilindiği gibi Yunanistan'ın Papadopulos Hükûmeti’ni res men tanıyan ilk ülke Türkiye olmuştur.
Londra Radyosunun bir ha berine göre, Yunan hükümetini İspanya da tanımıştır.
Paris Radyosu da, Papadopulos Hükûmetl’nl Batı Almanya’nın da tanımasının bek lenmekt« olduğunu bildirmiş tir.
Cumhurbaşkan yardımcısı Dr. Küçük Rumların ayırıcı
muamelelerine U Thant’ın yeniden dikkatini çekti
Makarios Yönetimi Türkçe Anayasa hükümlerini ihlâl
ile ilgili etmekte
LEFKOŞA: Cumhurbaşkan Yardımcısı
ve Geçici Türk Yönetimi Yürütme Kurulu Başkanı Dr. Fazıl Küçük, Birleşmiş Mil- a gönderdiği yeni bir telgrafta gönderdiği yeni bir telgrafta, Makarios Yönetiminin Türkçe ile ilgili anayasa hükümle rlni aşikâr surette ve sistemli olarak ihlâl etmekte olduğunu bildirmiştir. Telgrafın tam metni şudur:
“Bir müddetten beri Türk Cemaatı Makarios tdaresinin K ıbns’ta Türk Cemaatının varlığını telldn eden herşeyi yavaş bir ameliye ile bertaraf etmeği hedef tutan bazı hare ketlerini büyük bir ilgi ve endişe ile izlemektedir.
Kıbns Anayasasının 3. Mad desi tahtinde —
“Cumhuriyetin resmî dUleri Elence ve Türkçedir. Teşriî, icraî ve İdarî muamele ve vesikalar her iki resmî dilde ya zıhr ve Anayasanın açıkça ge rekli kıldığı hallerde Cumhuriyet Resmî Gazetesinde her iki resmî dilde yayınlanmak suretiyle ilân edilir.
Cumhuriyet Resmî Gazetesinde her metin her İki resmî
Mehmet Zekâ’ya
Bağlılıklarını
BildirdilerLEFKOŞA:
Cumhurbaşkan Muavinliği için yapılacak olan seçimlerin hazırlıkları devam etmektedir.. Türk Cemaat Meclisi üyeleri de dün seçimlerde adaylığını koyacak olan Mehmet Zekâ’yı evinde ziyaret etmişler ve kendisini, seçimlerde destekleyeceklerini beyan etmişlerdir. Cemaat Meclisi üyeleri, ayrıca Mehmet Zekâ’ya bağlılıklarını da bildirmişlerdir.
dilde ve ayni sayıda yayınlanır.
Madeni kâğıt paralarda ve pullarda her iki resmî dil kuUanıhr,”
Diğer birçok hallerde olduğu gibi, Anayasanın yukanda bahsi geçen hükümleri Makarios İdaresi tarafından aşikâr bir surette ve sistemli olarak ihlâl edilmiştir. Meselâ, teşriî, icraî ve idari kanun lar ve dokümanlar şimdi sadece Rumca lisanda hazırlan makta, Resmî Gazete sadece Rumca olarak yayınlanmakta, Türkçe lisanı bazı resmî formalar, pasaport kapaklan ve yollardaki isim levhalan ile yaftalardan çıkanlmıştır. En son örnek Paris’te yeralan Kıbns San’at Sergisi münase betiyle neşredilmiş olan bir posta puludur. Bu pul üzerindeki bütün yazılar Rumca ve Fransızcadır ve hatta Türkçe “K IBRIS” kelimesinin verine
bile “CHYPRE” kelimesi ika-'3 me edilmiştir. Keza, kayda şayandır ki Aralık 1963 tarihinden sonra neşredilmiş olan diğer posta pullarında da “K IBRIS” kelimesi hemen hemen görtilemiyecek derece de küçültülmüştür.
Ekselansınıza bu meseleyi rapor etmekten maksadım Makarios İdaresi tarafından Türk Cemaatma karşı uygulanmakta olan ayıncı muame le hakkında sizi ve vasıtanızla Güvenlik Konseyi Sayın Üyelerini haberdar etmektir. Rum liderlerinin bu tutumu onlann Kıbns Türk Cemaatına karşı besledikleri hakikî niyetlerini gösterdiği ve Rum- lann hâkim olacağı bir idarede Türk Cemaatını bekleyen akibeti işaret ettiği İçin çok manidardır.
En derin saygılanmın kabu lünü Ekselânsımzdan rica ede rim.”
BİR A M E R İK A N GEMİSİNİ K U Z E Y K O R E L İ L E R Z A P T E D İP M E Ç H U L
BİR Y E R E GÖTÜRDÜLERDEAN RUSK OLAYI ÇOK CİDDİ
OLARAK NİTELENDİRDİ
WASHINGTON:Birleşik Amerika Savunma
Bakanlığı, Deniz Kuvvetlerine bağlı “Quedro” gemisinin Ku zey Kore gemileri tarafından çevrilerek büinmeyen bir yöne götürüldüğünü büdirmiş- tir. Washington’da dün yapılan açıklamada, Kore sahille rine 40 kilometre uzaklıkta uluslararası sularda seyreden Donanma Haber Alma Gemisi “Quedro” da altısı subay olmak üzere 83 kişinin bulundu ğu belirtilmiştir.
Mahkeme salonunda aşk sahnesi
Dün sabah mahalli saatle 10.00’da başlayan olay, bir Ku zey Kore savaş gemisinin "Quedro”ya yaklaşarak milli
(Devamı 4. Sayfada)
Tuluy, Pipinellis• t /v» •• ■ ••ile Goruştu
Türkiye’nin Atina Büyükelçisi Turhan Tuluy, dtin saat 11.30 da Yunanistan’ın Dışişleri Bakanı Pipinellis’i ziyaret ederek kendisi ile uzunlbir görüşme yap mıştır. Türkiye’nin Atina Büyük elçisi Turhan Tuluy’un bu ziyaretinden hemen sonra Pipinellis, Amerikan Büyükelçisi Tal- bot’la görüşmüştür. Görüşmeler hakkında herhangi bir açıklama yapılmamıştır.
EWA AULIN 1000 ADAY
İÇİNDE b ir in c i OLDU
Düne kadar ismi hiç duyulmamış olan 17 yaşındaki İsveçli bir kız ansızın, bütün film dünyasının ilgisini üzerine çekmeye başlamıştır. Ewa Aulin ismindeki bu genç kız, bir çok ünlü film yıldızının rol aldığı bir filmde baş rolü oynamak üzere seçilmiştir. Christian Marquand tarafından çevrilmekte olan bu filmde, Ewa Aulin’e sıra ile bütün erkekler yani, Richard Burton, Marlon Brando, Be- atles’iardan Rlngo, Marçello Mastroiani aşık olacaklardır.
G ÖRÜŞ M ELERİ A Ç IK L IY O R U Zİnönü: "Vance'in teklifine rağmen bir askeri harekâta
girişmekle dünyayı karşım ıza a lır ız " dedi
CÜNEYT ARCAYÜREK
“Hürriyet” — 9 —
Geçenlerde Los Angelos şehrinde, karısı ile aşığının katli ile itham edilen ve idamı talep edilen bir adamın duruşması esnasında mahkeme salonunda enteresan bir olay cereyan etmiştir. Jack Klrschke isimli katil sanığının, 43 yaşındaki kansı Elaime ile ayni yaştaki aşığı Or- ville Drankham’ı nasıl bir pozisyonda yakalayıp öldürdüğünü göstermek için mahkeme salonunda alelâcele bir yatak hazırlanmış ve yatağın içine de, Elaine’i temsllen taypist bir kadın, Orvllle’e temsilen de bir detektif yatırılmıştır. Resim, mahkeme salonuna kurulan yatakta sevişen! kadın İle aşığının temsilcilerini ve yatağın yanıbaşında hakimler hey’etlne izahat
veren savcıyı tesbit etmektedir.
27 Kasım, 1967, Kıbrıs buh ranının en önemli ve en uzun günüdür. Başbakan Demirel, Mr. Vance’in getirdiği ve mu tabakat aradığı metni alı; cebine koyduktan sonra, le üzeri kısa süren bir Bakan lar Kurulu toplantısı yaptı. Metni okudu. Parti liderle rlyle getirilen metin ve durum üzerinde istişarede lunacağını söyledikten sonra, sözünü şöyle bağlad:
— “Parti liderleriyle görüştükten sonra gene Bakanlar Kurulunu toplıyacağım. Arkadaşlardan, çok önemli olan bu noktada ben liderler le temas ederken düşünmele rini ve vardıklan sonuca göre kabineye gelip, fikir beyan etmelerini rica edeceğim. Ni hayet bu anlaşma metnini ka bul edip etmemek cumhuriyet. hükümetine bağlıdır. Sorumluluk her yönde bize ait tir. Varacağımız kesin karar ya savaşı getirecek veya sul
bü ha dönülecektir.’’Kabine dağıldı. Bakanlar
(Drvamı 4. Sayfada)
SAYFA 2
~,¡hf 4¿0#**hh t ****** +**» •**##'(, '***■
I I *
K A R Ş IL IK LIMakarios uıı 13 Ocak 19C8 de istifa ede
rek secime gidileceğini bildirmesi üzerine
Ankara'da Türk dışişleri bakanlığı tara
tından bir açıklama yapılmıştı. Kıbrıs
Türk Liderliği tarafından yapılan açık
lamaya uygun düşen ve tüm olarak mu
kabil Türk hareketini işaret eden bu be
yan, Kum Cephesinden gelen emrivakile
rin anımla cevap (anmakta olduğunu, de vam ettiği takdirde, aynen karşılıksız bı-
rakılmıyacağım göstermekte idi.
O açıklamada, Türk Cemaatının hukukunu korumak için Anayasa düzeni ve
bu düzeni teminat altına alan andlaşma-
lann çerçevesinde gerekli tedbirlerin alınacağının şüphesiz olduğu belirtilmişti.
Bunun manası açıktı, seçikti. Nite
kim sen seçim yapıyorsan ben de o yo
lu izlerim şeklindeki cevap ortaya konmuştur. Kıbrıs’ın birliğinden bahsedenler,
ayrımı kendileri tatbik edince Türk Cep
hesine düşen, kendi hakkım ayrı karar vererek korumaktadır. Sadece Cumhurba^ kanım seçmek, bir süre geçince bu ada
da Devlet Başkanlığının tek kişiye ait ol
duğunu belirtmek, kendine milletlerarası camiada birkaç şakşakçı tutmak zoı değildir. Esasen Rum Cephesinin tüm
oyunlarım izleyenler, bu tarz çıkışlara
adım başına rastlamışlardır.Cumhurbaşkan m u a v in liğ in in seçimi
ne karar vermek politik bir tasarruftur. Ancak, haklarım kaybetmek istemiyenle-
rin anayasa ve kanunlara dayanarak yap tıkları çıkışlar, tarafların benzer hareket
leri açısından değerlendirilmek durumundadır. Yoksa, bir tarafın seçime kalkması, ötekinin bunu izlemesi, ve sonuçta bi
rinin geçerli, diğerinin geçersiz addedilmesi düşünülemez.
Türk Cephesinin açıklamasına göre, Rum Cephesinin bu tarz tutumları devam
ettiği takdirde, Türk Cephesi hareketsiz
kalmıyacaktır. Herhalde bunun devamı Temsilciler Meclisi ile Cemaat Meclisi
üyeliklerinin yenilenmesi olarak alınmalı
dır. Nitekim Rum Cephesi Nisan ayında buna gidileceğini ima etmiştir. Ne var ki
bu hareketin cevabı bellidir ve Türk Cep
hesi kendi bölgesinde bu cevabı da yerine getirebilecek imkâna sahiptir.
Anayasa sarihtir. Madde 39 ara seçim için tekli seçimi öngörmektedir. Halbuki
Makarios, görevini tamamladığım bildir
miş, olağan bir seçime gidildiğini ilân et-
D E V A M ED EC EK TİRmiştir. Olağan seçimin sadece Cumhurbaş
kam için yapüabileceği anayasada kayıtlı
değildir. Madde 39 bunu açıkça ifade etmiştir ve ara seçimin dışında, ayn ayn
fakat aym günde Cumhurbaşkanı ile
Cumhurbaşkan muavininin seçileceğini ortaya koymuştur. Türk Cephesi seçime
gitmediği takdirde hata edecekti.
Türkiye’nin üstün kuvvet olarak müdahalesi bugünkü itişi getirmiştir. Türk
kuvveti içe adım atmış olsaydı, gerisi ço
rap söküğü gibi gelecekti. Ne var ki şim
di örtülü oyuna kalkanlar, gerekli cevabı
aldık(arı için kaplumbağa yürüyüşü ile de
olsa, istenen bir noktaya itilmektedirler
Dün cevapsız bırakıldıkları için beklenil- ınişti. Bugün, dünü aramaktadırlar. Zira
Türk Cephesi kalkan her tokata yumruk la mukabele etmektedir.
Biz şunu diyoruz ki, bizim bunca za
mandır isteklerimiz, şimdi tahakkuk etmektedir. Türk Yönetimi, Makarios'u eıı kesin yoldan eskiye dönüşe itmiştir. An
cak karşımızdaki Makarios’tur. Oyun oy
namadan duramaz. Bağımsızlığa gitmek ten başka çare kamadığını tesbit etmiş
ama alnımıza bir darbe yapıştırmak da istemiştir. Mukabele edince belirli sürede yelkenler suya inecektir.
1960 anayasasına dönülmesi konusun daki haberler, bugün için yoklama niteliği taşımaktadır. Zira Rum Milli Muhafız
Alayı peşinen dağılmadıkça, Makarios, ger çek manada 1960 anayasasına dönüş yap
maz ve müzakerelerde oyun oynamaktan kendini alakoymaz.
Cumhurbaşkan muavinliği seçimi, karşıya verilmiş en kesin bir cevaptan biridir. Türk Yönetimi karşı tarafı sarsmış
tı. Bu seçim kararı burunlarım kırmağa
yanyacaktır. “Devlet benim” demek kolay dır da cevabın alındığı günkü tutumu ayarlamak zordur. Eğer bir kudret ve kuv
vet olsa, Türk bölgelerini dağıtır, seçimi
yaptırmazsın. Halbuki Türk bölgeleri ve yine Kıbns Devletinin ortaklan olan
Türkler vardır ve anayasada belirtilen haklarım kullanmaktadırlar. Milletlerarası camia için de bu kadan yetmekte, hat ta artmaktadır. Gerisim Makarios ve Kıb
rıs Rumu düşünsün! Nasıl olsa bir at şaha kalkmıştır ve hedefe doğru dolu dizgin gitmektedir. Varsın bir taraf bunun var
lığım inkâr etsin. Var olduktan sonra lâf
kalabalığı neyi temin edebilir?
K. ?;c,piç yp. p.c, ?;ç p;c y¡ BULMACA
“FLEXCELLO” jYÜN HANIM ÇORAPLARI f
GELDİ
1 2 3 4 5 6 * 8 9
1 □ □ □ □ □ □ «□ □ 2 □ □ □ □ □ «□ e n3 □ □ □ □ □ □ * □ ■
4 □ □ □ *□ □ □ □ □5□ □ ■ □ □ □ □ □ □e c m m K7
8 U M 3 W n n O .M 3
9 ■ □ □ □ □ □ □ □ □
SOLDAN SAGA1— Diş imalciliği veya takma
diş (Fr.) Bir harfin okunuşu, 2— Makine adam, Rujh, 3— Bir çeşit dinlenen, 4— Oto feneri, Gül dürücü yazı veya resim, 5— Yardımcı fiil ekidir, Bir yemek, 6— En şiddetli zehirdir, 7—Bir linlem, Bir çeşit peştemal, 8— Çekme, 9— Üzeri bitkilerle sardırılmış ajçrk bahçe odası.
YUKARIDAN AŞAĞIYA1— Üniversite öğretim üyesi
dir. Gazete basan makine, 3— Çok yiyen. Bir ünlem, 4— Sık gözlü ağ. Hisse, 5— Perdeli tül kumaş. Bir harfin okunuşu, 6— Bir çiçek, 7— Pek lüzumlu, 8— Güneşin doğma halindeKİ aydın lık, 9— Genişlik koruma.
DÜNKÜ BULMACAMIZIN HALLİ
SOLDAN SAGA:1— Kara kedi, 2—Olay, Hami,
3— Likit, Ram, 4— Ozan, Kına, 5— Memeliler, 6— İbate, 7— Kuran, 8— Eser, 9— Atlat, Sos.
YUKARIDAN AŞAĞIYA 1— Kolombiya, 2— Alize, 3—
Rakam, Kel, 4— Ayine, Usa, —Liret, 6—Eh, Kibar, 7—Darı
lan, 8— iman et, Do, 9— imar et..
II i$ jâÇARŞAMBA. 24 OCAK, I , /
( B O Z K U R T )
**ıy<Kn>û-<r<r6-<y** û-û-e-» 6 e 4 «
I
OĞLAK BURCU: (21 Aralık—20 Ocak) Aym en verimli günündesiniz. önem verdiğiniz işinize bugün başlayınız.
KOVA BURCU: (21 Ocaik—20 Şubat) Sevineceğiniz bir haber alacaksınız. Buna uyaraık bir karar vermeniz gerekiyor.
BALIK BURCU: (21 Şubat—20 Mart) Bir meraktan kurtulacaksınız. Ve bunun meraka değmediğini göreceksiniz.
KOÇ BURCU: (21 Mart—20 Nisan) Bugün bir dost veya sevdiğiniz kimse yanında hoş saatler geçireceksiniz.
BOGA BURCU: (21 Nisan—20 Mayıs) Güzel fikirler doğacak. Iş ve hususi hayalınızı çok iyi ayarlamanız lâzım
İKİZLER BURCU: (21 Mayıs—20 Haziran) Gü/el Jbır topluluk içine gireceksirtiz. Burada büyük bir ilgi göreceksiniz.
YENGEÇ BURCU: (21 Haziran—20 Temmuz) Dost muhitinde sizden takdirle bahsedilecek, öyle ki görmek iste yenler olacak.
ASLAN BURCU: (21 Temmuz—20 Ağustos) Neşeniz yerinde. Yalnız işi biraz havailiğe vuruyorsunuz işte o çok o fena. , £
BAŞAK BURCU: (21 Ağustos—20 Eylül) Hayata karşı j, olan isteksizliğiniz yorgunluğunuzdan ileri geliyor. Din- | lenin. . . , Ç
TERAZİ BURCU: (21 Eylül—20 Ekim) Bir vefasızlık * göreceksiniz. Anlamazlıktan geliniz. Bu ona tesir edecek, t
AKREP BURCU: (21 Ekim—20 Kasım) Ufak bir sıkıntı g geçireceksiniz. Fakat his hayatınızda büyük bir ferahlık ̂var. jj
YAY BURCU: (21 Kasım—20 Aralık) Sızı uzun uzun ç düşündüren bir hadise olacak. Bunu zekanızla halledebilir X siniz. £
itrü<r<rCrfr-C>'CrrrfrCr<><ı<rCr(rr'-(r<rCr< m » n ı i 8 < m - ' M U i » W * ı u > W W
Vietnamda çarpışmalar h a lâ d e v a m e d iy o r
, Dn i k i I I I ANILACAK: Hemen hemen 8 milyon DM.’a mal olan, Lud. ÇEŞİTLİ MAKSATLARDA KUL ^A fcbert Parkına inşa edilen bu salonda, koner»wigshafen’de (Pcderal Almanya jimnastik, bisiklet topu, tenis, boks ve güreş gjbf_ ve toplantılardan başka ” ¿2 , SÖMUUp, tekrar takılabilen tribünler, meselâ açık hava hand- spor gösterileri yapılabilecektır. Soku.up sag)ayabilmektedir. Mimar Profesör R a Z
bol maçlarında, llf vete_n. ^ ® i t Jnlavan ultra modem dam, ayrıca da intibak etmektedir..................
Amerika Birleşik Devletleri, Yeni Zelânda ve Avustralya askerî birlikleri, Saygon dolaylarında 11 Ocak’ta giriştikleri ortak harekâtı tamamlamışlardır. Saygon’un 47 kilometre uzağında yapılan harekât sonucu, 47 Vietkonglunun öldürüldüğü bildirilmektedir. Bu arada Amerika Birleşik Devletlerine bağlı
F-52 bomlbardıman uçakları dün Keşan vadisine Kuzey Vietnam birliklerinin bulunduğu sanılan bölgeleri tarayarak bombalamıştır. Verilen haberlere göre, Kuzey Vietnam Birlikleri, bir süre önce bu bölgedeki bir Amerikan üssüne yaptıkları saldırıda 15 eri öllürmüş, 65 eride yaralamışlardı.
bol maçıarınu<ı, ı » ™ » ı,ar,lavan ultra modem dam, ayru(Viyana) çizdiği salonun berini kaplayan uıı....................................
•••... ..... .......... ......... .....ınınıııııı,ıııııın.,»*,,",ll,l,,",ll,", " = r t .............
GÖRÜLMEMİŞ UCUZLUKTA BÜYÜK SATIŞ BAŞLADI
I N G E HBUZ DOLAPLARI i
D o ğ u m
Mehmet Öztürk ve Eşi Şifa Öztürk, kızları EMEL'in doğumunu akraba ve dostlara müjdelerler.
1 23.1.68 LEFKOŞA I
Yugoslavya ile Kamboçya Kuzey Vietnamı desteklediklerini açıkladı
Kahire’de
Komplocuların
Yargılanması
Devam Ediyor
15.2.67 TARİHİNE KADAR AVRUPA i PİYASASINDAN ÇOK DAHA UCUZA, I YENİ VE 5 SENE GARANTİLİDİR..,
KAHİRE:
PNAM - PENCH:Kamboç Devlet Başkanı Prens
Sihanuk ile Yugoslav Cumhurbaşkanı Tito arasındaki görüşmelerin sona ermesi üzeı ine ortak bir bildiri yayınlanmıştır. Bildiride, Cumhurbaşkanı Tito’- nun Kamboç’a karşı silâhlı tecavüz hareketlerini tel’in ettiği ve Prens Sihanuk’un istiklâl ve
tarafsızlık siyasetini desteklediği bildirilmektedir. Her iki liderin de Güney Vietnam'a karşı savaşta Kuzey Vietnam’ı destek ledikleri ve gelişmekte olan Ülkelerle zengin ülkeler arasında artmakta olan farkın azaltılması için harekette bulunulması ümidini izhar ettikleri aynca belirtilmektedir
Kahire Radyosunun bildirdiğine göre, Mısır’da geçen Eylül ayında hükümeti devirmeye teşebbüs etmek suçu ile yargılanmakta olan 54 subaydan 12’si askeri mahkeme huzurunda, aleyhlerine getirilen suç ve isnatları reddetmişlerdir. Sanıklar arasında Mısır’ın eski istihbarat servisi sorumlusu da bulunmaktadır. Sanıkların yargılanmasına devam edilmektedir.
.......................... ................
! i 1 i i I g î v
Zahiye ile Altay A. Haydar, oğullan SITKI nın dünyaya geldiğini akraba ve dostlarına duyururlar.
LEFKOŞA 23.1.1968
iş Adamı Ortak AranıyorLimasol’da Kaliteli Alkollü
İçki v s. imâl eden bir müessese şimdiki iş alanını geliştirmek ve inkişaf ettirmek maksadıyle imalâtçılığa yatırım yapabilecek iş adamı ortak arıyor.
Tel.Müracaat:4001 . Limasol
Bu AkşamkiNöbetçi Eczahane
MAC1T
Saat 10— 22.00 arası açıktır
A Ç I K L A M ABen aşağıda imza sahibi Fik
riye Ziya Kasaboğlu, bu gUnden itibaren annem Vedia Muzaffer ve kız kardeşim Ayten Muzaffer’! anne ve kız kardeşlikten çıkardığımı görülen lüzum üzerine açıklamağı uygun buldum.
f ik r iy e z iy a KASABOĞLU
ııııııı
Yüzde yüz yünden yapılmıştır. İngiliz
malıdır. Beklemekte olan sayın müşterilerimi
ze duyururuz.
KIBRIS GENEL VEKİLLERİ:
DERSEV İthalât Acentesi,Tel: 72512 - Lef koşa.
YÜZDE YÜZ GARANTİLİ
B U R E Nsaallannı herkes tercih ediyor.
Harika B U R E N saatiarı size bir ömür boyunca saniye şaşmadan tam vakit gösteren en kıymetli bir mücevherdir.
BURENüstün kalitenin timsalidir.
Kıbrıs Genel Acenti
Mustafa İbrahim156 Girne Caddesi
Lefkoşa.
111
Dünyanınher
tarafında
k İ S Zm
t e f e
QR A V E ]
Wh
“A ”....
wVIRGINIA
C AR R E R A S LTD LONDON
CRAVENFİLTRELİ
BÜYÜK BOYDA
Daha tatlı daha saf lezzet için Filtre ile halis Virjinia tütünü
arasında mükemmel bir muvazene
İthalatçısı ?
TEKİN M. BİRİNCİJ-6 iplik Pazarı-Tel: 65302 - LEFKOŞA
DİĞER SATIŞ MAĞAZALARI:
TEKTAN TICARETEVI 104, Ankara Sokak - Limassol
MÜNÜR ve SÜHA KARDEŞLER Lefke.
İ
m rmd» ta ™»i“'
MKİftHk i * ►
du baa I * k * b
Wrtói
Bujim * M « *
M i M i « « B *
rt ptafkit, bun r t »
ran ı M t k â l t amindi ili ItotW_ı* bakılvrTafp alutnUUl■ 1—U I-1 .-in .1- .eflecep flffliOLim aıan
tabıkMiıeteii! üunııı
ratatofafcto
mfpímjjjstiub
UM» w a t t !> wfa In h» p
A, 24 OCAK, 1968( B O Z K U R T ) SAYFA 3
ŞÜNCELER
D E Ğ İŞ E N G Ü N L E Rrası muhakkak ki ar-
günler eskisi kadar ya-
eskisi kadar vurdum-
naz geçmiyor. Neticede
n bir takım adımlar
irini izlemekte, ber gün
yeni çeşni, bir yeni baş
kendini Kıbrıs Türk
Rum bölgelerinde başka
ka yönlerden göstermek
'r. Kesif bir diplomatik
liyet yamnda kaybeden
le kazanacakların son
larmı oynadıkları bu si-
i ortamda, kuşku için-
son buhrandan bu yana
çok gerileyen de mu-
ak ki Makarios ve
un hamisi Yunanistan ol
ştur.
Evvelâ enosis, hem Rum
plumu hem de Yunanis-
ı için gerçekleşmesine im
n olmıyan bir hülya ola-
eriyip gitmiştir. Bunun
men ardından da dört se
de parça parça ediverdik-
ri Londra ve Zürih andlaş
alarmı yeniden toplamak,
u yeniden birleştirmek
ıu ile karşı karşıya
vermişlerdir. O Londra
ürih ki değil tatbik edil
esi dört yıl sonunda bir
aha dönülmesine bile im-
°n olunamıyacak kadar
um düşüncelerinden sili-
'p gitmişti.. Amma netice-
e tekerlek dönüp durdu
ondra Zürihi gösteriverdi.
Makarios kaybetmekte-
r şu anda. Esasen enosisi
■rçekleştiremiyeceğini an
ığı günden bu yana kay-
tmekte ancak yanlış he
saplar peşinde koştuğun
dan bunu kolay kolay ka-
bal etmek istememekteydi.
Bugün ise kendi arzusu,
kendi dürtüsü ile seçimle
re gitmekte, bunu artık za
ruri görmekte ve dört yıl
sonunda ilk defa Türklere
vereceği haklardan, kabul
edeceği demokratik düzen
den bahsetmektedir. Dünün
enosisinden bahseden Maka
rios’u ile bugünün seçimle
rine gitmeye çalışan Maka-
rios’u arasında rüyadan
uyanan bir insanın şaşkınlı
ğı vardır. Rüya bitmiş ger
çekler kendini bütün çıplak
hğı ile gözler önüne sermiştir.
Şimdi ortada andlaşma- lar vardır. Bir de Türk top-
lumunun kabul edilen ve
bundan sonra her gün ka
bul edilmesi gerekecek çe
şitli hakları.. Makarios Bun
dan sonra atacağı her adı
mın peşinden anayasanın
bir maddesini sürmek mec
buriyetinde kalacağını bil
mektedir. Nitekim seçimle
re giderken ayni paralelde
Türk toplumu da seçimlere
gitmektedir. Usülsüzlük yö
nü mevcut olsa da neticede
ortada apaçık duran andlaş
maların geçerliliği hususu vardır.
Mamafih bütün bunlara
rağmen tereddütler ortadan
kalkmış değildir. Bilinmek
tedir ki Makarios seçimlere
biraz da kendi prestijini
toplum nazarında kurtar
mak gayesi ile gitmektedir.
Bunu yapacak olan Makari
os tam sırasında tek lider
olarak yemden Rum unsu
runun başında kalmağı sağ
lıyacak ve siyasi hayatım
bu fırsattan istifade ile ye
niden uzatmağa muvaffak
olacaktır. Pek ince bir he
sap olmasa da mevcut duru
mun gerektirdiği en açık
gözce davranış muhakkak
ki bu idi. Ancak bunun so
nunda hangi oyunun mev
cut olduğunu bilmemek du
rumu vardır ki Türk toplu
mu arasında asıl endişeye
sebep olan da bu husustur.
Bugün kaybeden bir lider
geçici bir süre için mesele
lerin içinde hamurlaşmayı
göze alabilir. Kendini kur
tarmak için çok daha alt
kademelere inebilir. Ancak
fırsatım buldumuydu yeni
bir darbe ile ortaya çıkma
yacağmı kimse iddia ede
mez.
Bu yüzden her gün bir
başka şekle giren, ve her
gün Türk tonlumu önünde
biraz daha taviz veren Ma
karios karşısında çok bi
linçli bir şekilde hareket et
mek gerekmektedir. Dört
yıl süresince adadaki Türk
toplumunu egemenliği altı
na almak, veya adadan sü
rüp atmak için bütün im
kânlarım* deneyen bir idare ile bir toplumun bunu
yapamıyacaklannı anladıkları bir sırada yeni fırsatla
rın zuhurunu bekliyecekleri bir devreyi hay huy içinde
geçirmek istemeleri çok ta
bidir. Bu hayhuyun sonun
da ise yeni krizlerin doğma
sı ve Kıbnstaki hayatı
yeniden felce uğratması mümkündür.
Tecrübi düşüncelerden
bu neticeyi çıkarırken haklı
olan pek çok taraflar mev
cuttur. Bugün bütün görüş
lerin andlaşmalara kaydığı
bir sırada adadaki Türk
toplumunun istikbaldeki ba
direlere karşı güçlü kılınma
sı daha şimdiden federatif
bir Kıbrıs tezini istihsal
edecek çabalara girmesi ka
çınılmazdır. İş politika sa
hasına dökülmüşken bunu
en iyi şekilde kullanmak ve
değişen günlere bir çizelge
de Türk toplumu leyhin«
daima yükselen bir çizgi çiz
mek gayelerden birin teşkil
etmelidir. Ancak bu bilinçli
çaba ile istenilene gidilecek,
Makarios ancak böyle bir
ceht karşısında iflâs edecek tir.
Günler gerçekten değiş
mektedir. Bugün durum ta
mamen Türk tarafının ley-
hine çalışır şekildedir. An
cak bunu devam ettirmek
ve çalışma şeklini bir kalb
gibi atan mekanizma haline
sokmak gerekmektedir. Bu
nu da adadaki Türk toplu
munun kaderim bir daha
parçalamaya kimsenin cesa
ret edemiyeceği bir şekilde
perçinleştirmiş olacağız-
Politikanın ürkütücü tu
tukluğundan K ıbns Türkü
bir kez kurtuldumuydu yüa
lerce derdini, problemini
serinkanlılıkla ele almama
sına hiç bir engel kalmamış
olur. Amma illede siyasi ha
yatın istikrar içinde kendi
ni bulması gerek...
EŞREF NÎDAt
TRİTON Sigorta Şirketi
m★ YANGIN
★ KAZA
★ MOTOR
★ İŞ Ç t
★ GEMİ YÜKLERİ
Sigortaları yapar...
Sigortalarınızı, Türk Kesiminin en sağlam
Sigorta Acenteliğine yaptırınız.
NOT: Ödemede büyük kolaylıklar.
KIBRIS GENEL TEMSİLCİSİ:
MEHMET M. SITKI11, Cumhuriyet Sokağı
Tel: 65308 - LEFKOŞA.
ıııııııııımıı ■ ■■■■HIMHIM
‘ M E Ş R U ’ V E ‘ G A Y R İ M E Ş R U ’ S E Ç İM L E RPATRIS gazetesi ise yukarıda ki başlık altındaki bir yazısındaşunları yazmaktadır:
Örgü Yünü mü İstiyorsunuz? i1968 yılı yeni cins SLALOM ZİNCİR yünlerinin -
cazip renkleri henüz vasıl olmuştur.
Ayrıca PARLEY yünlerinin zincir çeşitleri ile |
pek çok yeni cinsleri de gelmiştir.
Bundan maada zengin ve değişik örgü yünü I
görmek istiyorsanız mağazamıza uğramadan ka- |
rar vermeyiniz, mutlaka beğeneceksiniz.
İthalâtçı ve Acenti :
S ü le y m a n H ü s e y in j35, Arasta Sokak, İ
TEL: 64589, Lef koşa |
B A Y R A K
1BR1S TÜRK MÜCAHİDİNİN
SESİ
rta dalga 1100 kls. 272 m.)
ABAH YAYINI :
~.54’30” I .Marşı, M .Marşı .57’50" Açılış ve program
2.00 Neşeli şarkılar 7.15 HABERLER 7.25 Oyun Havaları7.40 Beraber ve solo şarkılar 8.10 Valsler8.30 Fatma Türkândan türküler .45 Vokal seçmeler
9.00 KAPANIŞ
ÖĞLE YAYINI:
11.57 M. Marşı11.59 Açılış ve program12.00 İnci Çayırlı12.15 Türk Basınından Yankılar 12.25 Armonize edilmiş Halk
Müziği12.45 öğle Melodileri13.10 İki Solist: Zeki Mliren—
Sevim Tanürek 13.30 HABERLER 13.40 Reklâmlar Geçidi13.45 Çeşitli Türküler14.00 KAPANIŞ
t.
BİLGEN AHMETile
MUSTAFA GÜNER
ailevî bir törenle nişanlandıklarını akraba, dost ve arkadaşlarına müjdelerler.
21.1.1968
Biraz da sağlığınızı düşünün
Müshil almak gibi kötü alışkanlığınız varsa...
Birçok genç hanım, türlü,
sebebler ileri sürerek müshil haplanna alışırlar. Bunun
asıl gayesi zayıflamaktır. Fa
kat hiçbiri de bilmez ki bu
hayaller son derece tehikeli
ve sağlığa zararlıdır.Sık sık müshil hapı almağa
kendini alıştırmış binlerce ha
nımdan biri misinizi
Eğer cevabınız “Evet” ise
var mı? Yok değil mi? .Evet siz de şu zayıflamak
gayesi ile (tabiî ası sebebi sak lamak için kendi kendinize ne
ler bulup buluşturuyorsunuz -
dur?) her gece değişe bile sık
sık bir avuç müshi hapını hiç
bir şey düşümeden yutan ha -
nımlardansınız, demek.
Öyleyse bize bir parça kulak verin. Bütün müshil hapları za
rarlıdır. Eğer eczacınız size, al
dığınızın en zararsızı ve abiîsi
olduğunu tsöylerse sakın inan-
AKŞAM YAYINI:
15.57 M. Marşı 15.59 Açılış ve program16.00 Yurttan sesler Kadınlar
Topluluğu16.30 Batıdan seçmeler17.00 Nermin Demirçay va
Ahmet Melikten şarkılar17.30 Kadın köşesi17.40 Türk Müziği Dinleyici
istekleri18.30 HABERLER ve YORUM 18.45 Yüksel Kipten şarkılar19.00 Haftada bir Konu:
“Tarihte, Dünyada veTürkiyede Kahve”
19.10 Batı solisti: C. Valente19.30 Nesrin Sipahi ile
yarım saat20.00 Barış Yolunda Atom 20,15 Çeşitli Müzik20.40 Nevzat Güyer okuyor21.00 Anılar ve Nükteler21.10 Modern Bale Müziği21.31 Koro için Armonize
edilmiş halk türküleri — İstanbul Şehir Opera
Korosu.22.00 Semfonik Müzik :
Maurice Abravanel idaresinde Utah Semfoni orkestrası çalıyor
23 00 KAPANIŞ
Movado Klngmatlc Surf Calendar from Fr. 375.- (Avallable from June 1966)Movado Klngmatlc Surf (without calendar) from Fr.335.-
The new Movado Kingmatic Surf Calendar: ” A Sportsman in Evening Clothes”The most advanced automatic cal- ■ With the powerful Movado
endar watch in the world:■ Date changes instantaneously and automatically at midnight■ Date can be set quickly and at any time by turning the crown but without moving the hands (patented "Quickset” system)
'Tur-bowind" rotor mechanism mounted on a miniature ball-bearing■ With patented “Rotollft” regula- tor■ It is the thinnest automatic watch in the world, having all these advantages
MOVADO
★ DÜNYANIN EN ÜSTÜN SAATİ★ SAĞLAMLIK - ZERAFET - DAKİK★ YALNIZ MOVADO S A ATLARIN DA
KIBRIS GENEL ACENTİ:
NİYAZİ ZİYA8, İstiklâl Caddesi - Mağusa
mayın. Ama zararlarını anlat
tıktan sonra gene de almağa niyetliyseniz o başka.
MİDE ÜLSERİ
Terkibinde türlü madenî tuz
ar bulunan müshiller mide ül
seri yapmakta birebirdirler. Şu
barsakta şişip genişleyen ufak
haplar ise yemekten evvel veya sonra alınırsa hazmı güçleş
tirip midenizi ve diğer 'hazım
yonarım kapatırlar. Çogunlu
ğun kullandığı parafin yağı veya diğer yağlı müshil ilâç
ları ise bulantı kusma yapar
olur. Çok kuvvetli lakza ifler
çoğu zaman daire meydana getirdikleri için vücudun suyu -
nun mühim bir kısmını atar
ve bir sürü metabolizma bozuk
luklarına ve en kötüsü böbrek lerin çalışmamasına vesile
olur.
Bütün bu tehlikeler bilhas
sa hamile kadınlarda oüsbütün
vahim durumlar yaratabilir.
Bağırsaklarda meydana gelecek
spazmlar rahime de tesir eder
ve çocuğun düşmesine kadar iş
büyür.Kısacası büyük zara'iara se-
beb olabilecek müshil ilâçlarının
en belirli bir özellikleri de bağır
sakları çalıştırıp tembelliklerini
geçireceğine gittikçe bunu daha fazlalaştırması ve kabızlığı müz
min bir duruma getirmeleridir.
Sık sık böye dış tembihlere uğ rayan bağırsaklar bu duruma
ulaşır ve tembelliği artırırlar.Öyleyse bu faydasından çok
zararı olan ilâçlardan tamamen
vazgeçmek gerekir .
SAHTE ETKİLER
Üsteik bu müshil haclarının
zayıflatıcı etkisi de çok sahte
dir. Bir iki gün vücutta.n önem
li miktarda su kaybettirdiğinden
belirli bir zayıflama varmış gibi
gözükür, fakat aslında bu su iki
veya üç bardak mayi içilir içil
mez tekrar yerine gelecektir.
Bu da göstermektedir ki zayıf
lama diye birşey meydana gel
mez, müshil alarak zayıtlamağa
çalışan hanım da kendi kendini
aldatmaktan başka bir şey yap-
mıyordur •Yok, gayeniz gerçekten kronik
bir kabızlığı gidermekse o za
man mutaka doktorunuza başur
malısınız. Kabızlığınızın sebebi
karaciğeriniz veya safra keseniz
deki bir bozukluktan olabilir.
O zaman sabahlan aç kamına
bir kaşık zeytin yağı içmenizi
tavsiye edebiliriz.Akçaağaç, Ebegömeci yaprağı
Ravent gibi bitkileden yapılmış
müshil ilâçları veya bunların
kaynatılması sonucu elde edilen
çaylar en iyi ve en zararsız lak
zatiflerdir.. Bunlar da çok sık
ve bol miktar alınmamalıdır.
Fakat en iyisi kendi kendini
ayarlayarak kabızlığı önleyecek
yiyeceklerle tabii bir şetulde te
daviye çalışmaktadır.
Türkler, Makariosun hatalarını fevkalâde bir şekilde istismar ediyorlar. Makarios iktidar hırsını tatmin için seçim ilân etti. Bunun üzerine Küçük de, seçime gidileceğini açıkladı. Şimdi Ma- karios’un kendi seçiminin meş- rü, Dr, Küçükün seçiminin ise gayri meşru olduğunu iddia etmesi gülünç değilse bile, bey- hudedir. Makarios hangi mantık la böyle bir iddiada bulunabi - lir? Kendisi seçim ilân ederken Zürih Anayasasına dayanmıştır. Türkler de ayni şekilde hareket etmişlerdir.
Bizce Makariosun Cumhurbaş kanı seçimi ilân etmesi, ya siyasî bir hafiflik ya da siyasî bir oyundan başka birşey değildir. Biz şuna inanıyoruz İci, Makarios bu hareketi mahsus yapmıştır. Maksadı, Zürih anayasa sına dönmek için bir bahane bulmaktı.. Makarios Zürih Ana yasasına dönmek ve Türklerle birlik olup, Kıbrısı taksim etmek gayesindedir.
REFERANDUM ELEFTHERIA gazetesi de yu
karıdaki başlık altındaki bir yazısında, Makariosun seçime git mek kararının TUrkler lehinde bir durum yarattığını ileri sürmekte ve şunları yazmaktadır:
Çok korkarız ki, Makarios’un seçime gitmek kararı, Türk tara fı lehinde bir durum yaratmıştır Bu kararın, Türklerin aleyhinde olduğu iddiası mesnetsizdir. Makarios’un kararından sonra U Thant, ayrı Türk Yönetimi aleyhindeki tenkidlerini hafiflet mis, Türkler ise federal taksim yolundaki çalışmalarının hızlan dırmışlardır.
Şimdi Rumiar ve Türkler, ayn ayrı seçime gitmektedirler. Yapı lacak seçimler, halkın bir bütün olarak iradesinin tezahürü olmayacaktır. Birliğe değil, ayrılığa gidilmektedir.. Kıbrıs halkına, bir bütün olarak bakılma^ maktadır. Bu yüzden yeni ve tehlikeli bir çıkmaz meydana gelmektedir. Biz şu kanaatteyiz ki, bu çıkmazı Güvenlik Konse yi halledebilir. Güvenlik Konseyi yeni bir toplantı yaparak, Genel Sekreter U Thant,a dürüst ve adil /bir Çözüm bulmak için izleyeceği yolu göstermelidir. Bizce U Thant, Birleşmiş Millet ler Genel Kurulunun, Kıbrısla ilgili kararına dayanarak hareket etmeli ve Kıbrısta, Birleşmiş Milletler himayesinde bir referandum düzenlenmesini temine çalışmalıdır.
RUMLARIN SEÇİMLERİSeçimlerle ilgili haberler
Rum gazetelerinde, önemli yer işgal etmektedir. ELEFTHERIA gazetesinin, güvenilir kaynaklara atfen verdiği bir habere göre, Makarios Şubat sonlarında yapılacak Cumhurbaşkanı seçimi mu vacehesinden halka hitaben yayınlayacağı bir mesajla bundan sonra izleyeceği tutumu açıklayacaktır
F1LELEFTHEROS gazetesi, Rum muhalefetinin, Makariosa rakip aday bulmak çabalarına devam ettiğini fakat, bir netice alamadığını bildirmekte ve şunları yazmaktadır:
“Hiç kimse Makarios’a rakip çıkmak istemediği için muhalefet, gösterecek bir aday bulmak ta, büyük güçlüklerle karşılaşmaktadır. Başlangıçta, muhalefetin nazarları, 3 Piskopos’a çev rilmiş ve Piskoposlardan birinin adaylığını koymayı kabul etmesi için teşebbüsler yapılmıştır. Fakat Kitium Piskoposu Anthi- mos, Makarios’a rakip çıkmayacak kadar, aklının başındı bulun duğunu söyleyince, diğe" 2 Pis- kopos'un da cesaretleri kırılmış ve dolayısıyle muhalefetin Piskoposlara bağladığı ümitler de sönmüştür.
Şimdi muhalefet çevreieri, devamlı toplantılar yaparak, kimi aday gösterecekleri hususunda görüş teatisinde bulunmaktadır lar. Bu toplantılara katmanlardan hiçbirinin, kendi şahsını aday olarak göstermeğe yanaşmadığı dikkati çekmektedir^ önceki gün PATRIS gazetesi başyazarı Spiros Papageorgiu- nun Eğlencedeki evinde yine böyle bir toplantı yapılmıştır.
Öğrenildiğine göm muhalefetin Cumhurbaşkanı adayı olarak üzerinde durduğu isimler arasında, matematik öğretmeni
George Hacınikolau, fizik öğret meni Renos Kiryakides (Gime Piskoposu Kiprianos’un kardeşidir), Patris Başyazarı Papage- orgiu ve kunduracı Yannis Mit- sios’un isimleri bulunmaktadır. Mitsios, ETHNIK1 naşirleri tara fından aday olarak ileri sürülmek istenmektedir. Mitsios ETHNİKInin kanun nazarındaki sorumlusudur.
Muhalefet çevreleri katiyen, bir seçim zaferi ümit etmemektedirler.. Muhalefet sadece varolduğunu hissettimı ik için, sadece sembolik mahiyette bir aday göstermek istemektedir.
Bu arada, öğretmen Hacıniko lau, akşam (bir muhabirimize verdiği bir demeçte, kendisinin adaylık koymasının bahis konu su olmadığını söylemiştir. ,Ha- cmikolau bu hususta isminin nasıl ortaya atıldığına kendisinin de şaştığını söylemiştir.”
MAKARİOS KABİNESİNDE BEKLENEN DEĞİŞİKLİKLER
PATRIS gazetesi aşağıdaki haberi vermektedir:
“Hükümetin, seçim muvacehe sindeki tasavvurları hakkında muhafaza edilen sükûta rağmen perde arkasında olup bitenlere dair, dışarıya bilgi sızmaya baş lamıştır Sızan bilgiden anlaşıldığına seçimden sonra kurulacak Makarios kabinesinde, Ulaş tırma ve Bayındırlık Bakanlığına Makarios’un Mağusadaki temsilcisi olarak şöhret yapmış bulunan Lefkonuklu N. Makrides getirilecektir.
Halen Elektrik idaresi Başkanı bulunan Mihail Glikis’in de, bir Bakanlığa getirileceği söylen - mektedir..
Söylendiğine göre, Yorgacis, siyasetten çekilmek arzusu izhar etmiştir Yorgacis kendisini çiftliğine ve diğer işlerins hasret mek istemektedir .
Makarios, Çalışma ve Sosyal Sigorta Bakanı Tasos Papadopu- losu değiştirmeye karar vermiş tir. Çalışma Bakanlığını PEO (Solcu İşçi Federasyonu) Genel Sekreteri Andreas Ziartides istemektedir. Komünistler en azdan bir Bakanlığın kendilerine verilmesini tale|b etmektedirler..
Bir seçim mücadelesinden kaçınılması için Milletvekili seçim leri yapılmayacaktır. Sadece boş milletvekillikleri doldurulacaktır. Fakat gerek Bakanlıkların, gerekse Milletvekilliklerinin isteklileri okadar çoktur ki bunla rın hepsinin tatmini, mümkün olacak mıdır?”
MEMNUNLUKGELİŞMELER
VERİCİ
FİLELEFTHEROS gazetesi, yukarıdaki başlık altındaki bir yazısında, şunarı yazmaktadır.:
“Kıbrıs mes’elesinin yeniden, Birleşmiş Milletler çerçevesine yerleştirilmiş bulunduğuna dair haberler, memnunluk vericidir. Kıbrıs halkının, bir bütün olarak menfaatlarına uygun yol, Birleşmiş Milletler yoludur. Bu yola tekrar dönülmüş olması, Ktorıs hükümetinin isabetli politikasının olumlu bir sonucudur. Kıbrıs Türkler i de, gerçek menfaaıtlarını iyi düşündükleri takdirde, bu menfaatlarının nerede olduğunu anlayacaklardır. Kıbrıs Türkleri devamlı olarak, Türkiye’ye tabi olmakla değil fakat, Rum vatandaşlarıyla barış içerisinde kardeşçe bir iş
birliği yapmakla refaha kavuşacaklarını ergeç anlayacaklardır. Kıbrıs Türkleri şimdiye kadar, zamane sultanlarının elinde bir dama taşı olmaktan ne kazanmışlardır? Son zamanlarda Türk ler arasında cereyan eden siyasî faaliyete karışmak ve onların son kararlarının doğru olup olmadığı üzerinde durmak istemiyoruz. Bütün temennimiz, Türkler arasınla yeni fikirlerin hakim olmasıdır. Bizi bugünkü çık mazdan kurtaracak samimî anlayış ve işbirliği ruhunun gösterilmesidir.”
TEHLİKELİ İŞARET
HARAVGI gazetesi, yukarıdaki başlık altındaki bir yazısında, Türk hükümetinin, şimdilik Yunan hükümetini tanımasını tehlikeli bir işaret olarak vasıflandırmakta ve şunlan yazmaktadır:
‘‘Türkiye’nin bu hareketinin, NATO emperyalistleri tarafından telkin edildiği şüphesizdir. Emperyalistler ve onların organları Türkler, Türk - Yunan dialoğunu yeniden başlatmak ve Kıbrıs mes’elesini kendi çıkarlarına göre kapatmak için acele etmektedirler.
Kıbns hükümeti, Albaylar hükümetinin Ankara tarafından tanınmasının taşıdığı tehlikeleri iyice hesaplamalı ve ona göre tepki gösterilmelidir. Emperya- 1 stlerin bizi yeni emrivakiler karşısında bırakmalarına fırsat verilmemelidir. Kıbns hükümeti, davamızı, Birleşmiş Milletler çerçevesinde ileri götürmek için, gayretlerini hızlandırmalıdır.”
YOKOLMAGA DOĞRU
GİDİYORUZ
PATRIS gazetesi de, yukarıdaki başlık altındaki başyazısında, aynı konuyu ele almakta ve şunlan yazmaktadır:
“Bundan sonra, diğer alâkadar taraflar olarak, İngiltere ve Kıbrıs hükümetlerinin de, Papa- dopulos hükümetini tanımaları beklenebilir. Bütün ilgili taraflar birlik olup, Kıbrıs davasını kapatmak istemektedirler. Anlaşmada Yunanistan’ın ds imzasının bulunması için, PaDadopu- los hükümetinin diğerleri tarafından tanınması lâzımdır. Atina'daki idareciler, korkunç
bir millî tehlike haline geldiklerini artık anlamalı ve derhal çekilmelidirler. Bugün değilse yarın, yarın değilse obtlı gün, önlerine, imzalamaları için kâğıtlar konacaktır. Hiç de lehimizde olmayacak bu kâğıtları imzalamak durumunda kalmamak için çekilmelidirler, iş işten geçmeden çekilmelidirler.
Kıbrıs'ta Makarios, mümkün olan çözüme gideceğini söyleyerek, bağımsızlık, federasyon ve taksim yolunu tutmuştur. Şimdiki şartlardan istifade ederek, bu yolda, halkın desteğini de sağlamaya çalışmaktadır. Makarios’un, istifa edeceği yere seçime gitmesi, şantaj yoluyla halkın oyunu kapmak gibi, sadist bir temayülün tezahürüdür. Makarios çekilmedikçe, millî ufuklarımıza yığılan kara bulutlar dağılmayaoaktır. Milletçe yokolmamamız için, Makarios’un defolması lâzımdır.”
•:~>*0<~XK"X,<~X"X<‘<"X,*X"X"X~X~X“X~X“X ‘,X ,,X ,,X “X">
MÜCAHİTLER GAZİNOSUHeıgün sayın mücahit ve halkımızın hiz
metine açıktır. Müzikli gecelerimiz. Çarşamba ve Cumartesi akşamlarıdır. Cumartesi akşamları yalnız aile seansıdır. Mücahitlerimize ve halkımıza duyurulur.
24 Ocak 1968 Çarşamba akşamı programımızda
LEFKOŞA TÜRK MÜZ1K1 CEMİYETİ ENGİNLER TOPLULUĞU SNOPLAR TOPLULUĞUNU
zevkle dinlevebilirsiniz.MÜDÜRtYET.
IiiIt
i
*X » X ~ X ~ X ~ X "X -X "X “X » X ~ X "X ~ X ~ X ~ X » X ":X "X « X "X ~ X « X « X "X “X “.~.“.“.».“ .“ ." ." ^ ." ^ " *" *" İ
y I I
i îV tit t y yYy y S y I
ŞAHIN Ve TA K S İM SinemalanndaŞAHİN: TEL: 66437
BUGÜN ö.s. Saat 2.30 da - GECE Saat 08.00 deİKİ YENİ FİLM BİRARADA
Türk Komedi Filmi
1 - C İ C İ K I Z L A R£ Başrollerde: İZZET GÜNAY. AJI)A PEKKAN, SUPHİ TEKNİK- * ER. ESEN PÜSKÜLLÜ, VAHİ ÖZ.TI i | y y y y y y yI * i t
I
Renkli - Sinemaskop - İngilizce casusluk filmi.
2 - U P P E R S E V E N(Ajan 7 öldürülmelidir)
Başrollerde: PAULHUBSHMIO, KARN DOR.
SAYFA 4■ÇARŞAMBA, 24
( B O Z K U R T )OCAK
SPORLârnaka Karması -Beyarmudu
ile Pazar Günü Karşılaşıyor
Muhammed Ali
“Gene Şampiyon Olacağım,, Dedi.
1967 yılının en talihsiz şöhreti muhakkak ki dünya nın bir numaralı şampiyonu Muhammed Ali Clay’dir. Üstün spor anlayışının ya nısıra prensip ve ideallerinin de tâviz vermiyen mü dafü olan Clay tek başına Amerikan hükümetine karşı gelmiştir.
Ancak en yakınlarının da hi hüsranına uğrayan şampiyon, Dünya Boks Birliği nin aforozuna maruz kalmış, daha "Kral ölmeden yaşasm kral” çağrısını ya kından acı ile izlemek bahtsızlığına uğramıştır.
Evet, Dünya Ağır Siklet Boks Şampiyonu Muhammed Ali Clay bu Unvanını masa başında kaybetmiş ve bugün bir sürü ikinci sınıf boksör bu tahta oturmak için korkunç bir mü cadeleye girmiştir. Buna rağmen Muhammet Ali, “Ge ne şampiyon olacağım” de inektedir.
Celâl ALKAN Bildiriyor
Lârnaka (özel) önümüzdeki Pazar günü Lâmaka- daki Yeni Sahada karşılaşa eak. olan her iki takım da çalışmalarına sıkı bir şekilde devam etmektedirler.
Genç ve enerjik oyunculardan kurulu Lârnaka Kar ması ve Beyarmudu takım lan bundan önce sadece bir defa karşı karşıya gelmişlerdir.
Pazar günkü maçta Lârnaka Karması geçen yıl 7 — 1 gibi açık bir farkla kazandığı maçtaki üstünlü ğünü ortaya koymak isterken, diğer taraftan Beyarmudu Futbol Takımı re- vanş mahiyetinde olacak olan bu maçı kazanmak için gayret sarfedecekler- dir.
Halen Haşan Karabiber tarafından çalıştırılan ve geçmiş yıllara nazaran daha genç elemanlardan kurulduğu görülen Lârnaka Karması bu sezon sadece İsveç Birliği Karması ile karşılaşmış ve 2 — 2 berabere kalmıştır.
g iz l î g ö r ü ş m e l e r i a ç ik l iy o r u z
“G. SARAY’I BEN KURTARIRIM”: Galatasaray'ın popüler maskotu Karınca- ezmez Şevki: “Takıma moral lâzım, moral,, diyor ve bunu ancak kendisinin verebileceğini söyliyerek, şun lan ilâve ediyor: “Elimde yine tribünlere dönecek ve San - kırmızılı bayrak ile sert bir selâm çakıp, haydi Galatasaray diyecek ve hal kı coşturacağım. Halk coşunca, futbolcular canlanacak ve G. Saray kurtulacak. Fakat, daha Önce evimi terkeden iki çocuğumla, ka- nm ı kurtarmağa bakıyorum. Hele o işi bir hailedeyim.. önce can, sonra
cânan.”
I
Garrincha ve büyük aşkı Elsa Suarez. Bu mâcera ünlü futbolcuya uğur getirmedi. Gözden düştü ve ikinci kümede bir takımda çocuklarının ekmek parası için
oynamaya başladı..
Borcunu ödemeyen
Kaleci VaroPun
GARRİNCHA ARTIK EKMEK Haı>si PARASI İÇİN OYNUYOR
Brezilyada bir ikinci lig takımında yer alan fırtına adamın hali alay konusu oldu..
Şimdi ise tek düşüncesiBrezilya ikinci ligi çorak sahalarının tozu kendi ken dini harcayarak erken ihti yarlayan bir devi de yutuverdi.
"Jomal de la trade” gaze tesinin verdiği bir haber spor dünyasında büyük üzüntü yaratırken Garrincha efsanesi de tamamen kapandı.
... Evet, “Garrincha bitti,, diyordu gazete "ve beraberinde 1958-62 Dünya Kupası finallerinde kıvrak çalımlar, müdafiileri hayretler içinde bırakan golleriyle ya zilmiş hâtıraları da götürü verdi, çtlnkü artık onu hiç kimse hatırlamayacaktı.”
Kuvvetten düşüş, sakatlıklar, formsuzluk ve son Dünya Kupasında Brezilya mili! takımı ile birlikte çö ktlş: Elsa Soarez mâcerası nın bilftnçosu bu Garrincha için.
evde kendisini bekleyen ye di çocuğuna ekmek parası temin etmek. Bu çaba için de ikinci lig takımlanndan kendisine kapüanm açan birine sığınıvermiş Garrincha.
"Eski sağaçık şişmanla- mıştı, koşamıyordu,, diyor Jomal de la tarde. "Ümitsizlik içinde kıvranıyor, fa kat birkaç sene evvel şöhretli rakiplerini aldatan ça lımlanndan bir tanesini da hi yutturamıyordu karşısın daki beke. Sonra maç bitti ve o sahadan ayrılırken herkes kahkahalarla gülü yordu sadece.”
Garrincha hayat mlicade leşine devam edecek, fakat artık ondan hiç kimse bahsetmeyecektir, hattâ eskiden onu taparcasına sevenler ve her maçtan sonra omuzlannda taşıyanlar bile.
Avrupa’da 46 Maçı 2 Milyon 418 Bin Kişi Takip Etti
BRÜKSEL:
Avrupa Şampiyon Kulüp ler Kupası ve Kupa Galipleri Şampiyonası maçlannı takip eden seyirci adedi tes pit edilmiştir.
İ1967 yılı içinde oynanan 4,
Avrupa Şampiyon Kulüpler û maçlannın 30 eliminasyon Û maçlannı 1.595.000 kişi. Ku I pa Şampıyonalanmn ise 16 ^ finalist karşılaşmalannı û 823.000 kişi takip etmiştir, p
~ ıİZMİR: |
Altay’m adı çeşitli skan- ^ dallara karışmış olan acar I kalecisi Varol’un, bu defa ^ da İstanbul’da satın aldığı 1 apartman dairesinden do p layı başı derde girmiştir. Son 3 bin liralık taksidini Û ödemediği anlaşılan Varol’ 4, a icra vasıtasiyle yapılan tebligatla bu 3 bin liralık borcunu en geç 5 gün zarfında ödemediği takdirde, her bin lira için bir gün ha pis cezası çekeceği bildiril miştir.
İcradan gelen tebligat Altay Kulübünde bir bomba gibi patlamıştır. Varol hakkındaki bu yeni duruma dair konuşmaktan kar çınmış, ortaya çıkmamıştır. Altay Kulübü Başkanı Mazhar Zorlu, kulübe gelen yazı hakkında şöyle ko nuşmuştur:
— "Bu Varol’un borcudur. Ancak bir sporcu için böyle şeylerin olması üzücüdür. İnsan borcuna sa hip olmalı, zamanında öde melidir. İdare Heyeti olarak durumu görüşecek, bir karara varacağız.”
b i r a m e r ik a n g e m is in i
KUZEY KORELİLER ZAPTETTİ
(Birinci sayfadan devanı)
yetini sorması aksi halde ateş açacağım bUdirmesl Ue başla mıştır. "Quedro” muhafız gemisinin Amerikan Donanması na bağlı olduğunun açıklanması üzerine Kuzey Kore Do nanması’ndan dört gemi "Qu- edro”yu sarmış ve Kuzey Koreli askerler Amerikan gemisine çıkmışlardır.
Associated Press AJansı’nın haberine göre, "Quedro” gemisinden son haber mahalli saatle 12.30’da alınmıştır. Kuzey Kore askerleri tarafından ele geçirilen "Quedro’’nun nereye götürüldüğü bilinmemek tedir. Birleşik Amerikan Dışişleri Bakanı Dean Rusk, Was- hington’da bir açıklama yapmış ve "Quedro” gemisinin kurtanlması için çeşitli kanal lardan diplomatik teşebbüse geçildiğini söylemiştir. Dean Rusk olayı çok ciddi olarak nitelemiş ve Birleşik Amerika ’nm gerekli tedbirleri alacağını açıklamıştır.
C U N TA, K R A L I N GERİ DÖNMESİ İÇİN Y EN İ TEKLİFLER SONDU
Kral Konstantin’in Atina'ya dönmesi ile ügüi olarak emek 11 hava generali Haralambos Potamyanos, dün yeniden Ro ma’ya gitmiştir. Potamyanos’ un Kral Konstantin’e Cunta yöneicüerinin yeni tekliflerini getirdiği bUdirilmektedir. Bilindiği gibi Kral Konstantin’ in başansız darbe teşebbüsün den sonra Roma’ya kaçmasın dan bu yana Potamyanos Roma’ya Uç ziyarette daha bulunmuş, fakat her üçünde de başansızlığa uğrayarak Kralın Atina’ya dönmesini temin edememiştir. Yvınan Kraliyet Ailesinin eski bir dostu olan Potamyanos, Kral Konstantin in dönüşü konusunda iyimser olduğunu büdirmişse de, Ro-
ROMA:
ma’daki tarafsız gözlemciler, Yunanistan’daki baskı hareketleri devam ettiği sürece Kralın memleketine geri dön miyeceğini belirtmişlerdir.
TUTUKLAMALARBEKLENİYOR
Diğer taraftan, Yunan Cuntasına yakın kaynaklann ver dikleri haberlere göre, ETH- NOS gazetesi başyazan Pat- rasla, TO VIMA gazetesi baş yazarı Lâmbrakis’in tutuklan malanndan sonra bazı kimse lerin daha tutuklanması bek lenmektedir. Ayni kaynaklar, bu tutuklamalann. son günler de ortaya çıkanlan mukavemet hareketleri ile ilgili oldu ğunu belirtmektedirler.
(Birinci sayfadan devanı) yüzleri pek neşeli değüdi, ha vada bir burukluk vardı. İNÖNÜ: “OLMAZ ÖYLE ŞEY..”
Demirel, saat 14.05’den iti baren liderlerle görüşmeğe başladı ve ilk olarak yanında Çağlayangil olduğu halde, CHP lideri İnönü Ue konuştu. Demirel, her lidere, çağı nş sebebini ayni kalıp içinde veriyordu:
— “önemli bir karar arifesindeyiz. Hem bilgi verecek, hem de istişâre edeceğim” dedikten sonra, Mr. Vance’in getirdiği metni ya Çağlayangil okuyor, yahut da arzu eden bizzat okuyordu. Daha sonra, liderlere TBMM karar lanndan itibaren süre gelen gelişmeler anlatılıyordu. Bunun hemen arkasından da Demirel şöyle konuşuyordu:
— "Sizden öğrenmek istediklerimiz şunlardır:
1. Bu metne ne diyorsunuz?2. Buna rağmen silâhlı bir
hareketi siz nasü karşılarsınız vedünya nasıl bir vaziyet alır?
İnönü, önemle ikinci nokta üzerinde durdu ve:
— “Olmaz öyle şey. dedi. Teklife rağmen şimdi bir as kerî harekât yaparak dünyayı karşımıza alınz. Asker ne diyor?”
— "Askerin ilişiği yok bu noktada. Hükümet siyasî karan verir. Türk Ordusu bu kararı infaz eder. Esasen ordu, (Vazife verilirse, şerefle yerine getiririz) diyor.”
İnönü bu soruyu yöneltmek te haklıydı. Çünkü, o sıralar, Ordu’nun mutlaka bir askeri müdahale istediği ve bunu sağlamak için kumandanlann Başbakan’a bir "muhtıra” ver dikleri söylentisi yayılmıştı
Feyzioğlu, Vance’in teküfle ri için “Yeterli olmayabilir. Ağır silâhlann da gitmesi, tah liyenin kontrolü konulannuı yer alması daha uygun görü lür” dedi. Hattâ ada’nın tahliyesi sırasında ve tahliyeden sonra ada’mn ablûkaya alın ması mümkündür, diye konuş tu. Anlaşma metninde 196o anlaşmalanna ciddî bağlantı kurulmasının doğru olacağım, BM yetkilerinin arttmlmiası- nı istedi.
CKMP lideri Türkeş, Türkiye’nin ve ordusunun batı’dan ayrılamayacağını söyledi. Ada ya çıkmak zaruret halini almıştır, dedi. TUrkeş’e göre, ada’ya çıkar çıkmaz bağımsız bir Türk devleti kurmalıy dik. MP liderine göre ise Atina’dan istediklerimiz, azdı. KABİNENİN ATEŞLİ BAKANLARI
Herkes, Başbakan’ın liderlerle yaptığı görüşmelerle U- gilenirken, Vance teklifinin akibetini tesbit edecek bir başka toplantı Devlet Bakam Seyfi öztürk’ün odasında baş lamıştı. Başlangıçta tereddüt dolu bir gayri resmi bakanlar kurulu toplantısıydı bu. Ateşli hâtipleri ise Faruk Sü- kan ile Sadettin Bilgiç idi. Hemen arkadan Mehmet Tur gut geliyordu. Bakanlar yavaş yavaş ve 1963 Meclis’inin Kıbns müzakerelerini incele- ye inceleye, masum satırlann arasında fecî hatalar görmeğe başlamışlardı. Onlara göre diplomasinin bu oyunbaz tutumu içinde, Türkiye tam hak kını alacakken bir oyuna ge tiriliyordu. "Bir tuzak,, diye haykıranlar oldu. Vance de aldatıyor diyenler bulundu. Fakat, sonuçta kabineye bir fikir beraberliği halinde gitmeğe karar verdiler.
Sözcülüğe de AP’nin muha lefet yıllarında Dışişleri sözcüsü olan ve bir talihsizlik eseri yerini Çağlayangü’e kap tiran Faruk SUkan seçildi. Vance’in getirdiği "matlûba muvafık,, değildi.“NE OLURSA OLSUN SAVAŞ”
Saat 18.15’de kabine yeniden toplandığı zaman, herhal de gayri resmî toplantının so nucundan Başbakan’m bilgisi vardı. Uzun ve tartışmalı bir toplantı devresine giriliyordu. Hisler, heyecanlar ortadaydı. Ve biraz da, kuvvet dengesinin bu defa tarafımıza ağır basmasının verdiği bir rahatlıkla, "ya hepler ya hiç’ ler” gibi kesin tavırlar ortaya dökülebilecekti. Nitekim öyle oldu:
Kulis’te yaşatılan ortam Bakanlar Kurulunda yaşadı. Başbakan Demirel, ilk önce liderlerle yapılan görüşmenin mahiyetini İhsan Sabri Çağ- layangil’in aldığı notlardan kabineye sunacağım bildirdi. Bu yapıldı. İlgi ile dinlendi ve sonra, Vance teklifi üzerinde müzakere açıldı.
İlk baraj Sükan’dan geldi. O da bu metnin Türk isteklerini kabul eder gibi görünen fakat aslında bütün taleplerinden ve daha ziyade bunun unsurlanndan mahrum olduğunu söyledi. Kabul edilemez di. Türkiye sözünü erkekçe söylemiş, kamuoyuna duyur muş, şartlannı açıkça belirt mişti. Bundan dönülemezdi. Bu kabine toplantısında "Dip lomasi uğruna hiç kimse Mr. Vance’in ağzıyle” konuşamaz dı. Baraj genişledi, her bakan ayni noktalara değindUer. Bu arada bazılan “Ne olursa olsun, kabul de etseler, etmese ler de savaş, savaş,, dediler ama, iş o safhaya geldikten sonra.. Zordu, pek zordu. Ni hayet savaşsız da kazanılan bir zafer olabilirdi. Bakanlar, Vance metnine ittrazlannı bir kaç önemU noktada topluyor lardı ve bunlar şöyleydi:1. Atina askerini çekeceğini
bildirmekte, fakat silâhtan, ağırlıktan ve eğitimci personelinden söz etmemektedir.
2. Yunanistan’ın, Kıbns kuvvetlerinin seviyesini 1963 aralık ayma getireceğini
söylemesi kabule şayan de ğUdir. Çünkü böylece, bir çeşit 196o anlaşmalarının varlığı inkâr edilmektedir. Bu hükmü 196o anlaşmaları na bir atıfta bulunulmadan kabul etmek, hem içeride, hem de ileride dışanda başımıza dert açacaktır. Atina, metinde I963’ü ifade ederken, anlaşmaların metninde bulunan (Türk ve Yu man kontenjanlan veya as kerî kontenjanlar dışında 1963 aralığından sonra ada ya giren kuvvetler) ifadesi nin bulunmasını da kabul etmelidir.
3. Banş Gücünün hem mikta- n, hem de yetkisinin arttı- nlması şarttır.
4. Türkiye’nin askerî tedbirlerini 15 Kasım’dan önceki haline getirmesi de ne demektir? Türkiye, askerini istediği yerde, istediği şekilde kullanabilir. Bunun için Atina’ya tarihli bîr teminat vermek zorunda da değildir. Sadece, Yunan as kerinin derhal çekilmesiyle. Tiirldve’nîn (buhranı hafifletici tedbirler almağa basla ması) şeklinde bir ¡hâre ko nulabilir.
Bakanlan hon oturtun hon kaldıran diğer önemli mesele, Atina’nın verdiği asker çekme için üç aylık süreydi.. Üç avhk süre ne demekti? işin başından beri Türkiye “Derhal ve siir’atle çekilmesi” şeklinde kararlı bir tutum içinde olmuştu. Hayır, hayır’dı. Ya derhal hepsini ve birden çekerdi. Yoksa... Bütün kabine bu noktada “yoksa” diye başlıyor ve savaş’a sözü getiriyordu.
Çağlayangil, tekliflerin an lamını bir kere daha anlattı ve aşağıda gelecek esas lan bildirdi ama, kabine bir kere direnmeğe başlamıştı. Görüşlerde katılaşma vardı. Çağlayangil, tepkiyi tam tespit için “Vance gibi” durdukça, hiddet, şiddet ve hattâ kendisine kar şı tepki, başlıyordu. Yapılacak tek şey kalıyordu: Mr. Vance’i davet etmek ve direnci söylemek.. Böylece, kabine Ue Mr. Vance arasın da bir pazarlık dönemine giriliyordu, hem de kabine bir başka arabulucu daha bulunacaktı.
Y A R I N :Sabaha Kadar Bekleyen
Vance’in Kahvaltısı:Simit ve çay
Rum Bakanlar Kurulu
Dün Olağanüstü Bir
Toplantı YaptıLEFKOŞA:
Rum Bakanlar Kurulu, dün öğleden sonra Makariosun başkanlığı altında olağanüstü bir toplantı yapmıştır. Toplan tıda, Rum Temsilciler Meclisi Başkanı Glafkos Klirides ve Rum Başsavcı Tomaridis de hazır bulunmuştur.
öğrenildiğine göre toplantıda, U Thant ile Birleşmiş Milletler Merkezinde temaslar da bulunan Rum Dışişleri Bakam Kibrianu’nun gönderdiği raporlar görüşülmüştür.
Amerika, Japon Adalarını Geri Veriyor
TOKYO:Japonya Dışişleri Bakanı, A-
merika Birleşik Devletlerinin ikinci dünya savaşında Japonya’dan aldığı adaları geri vereceğini açıklamıştır. Bakan, bununla ilgili anlaşmanın Şubut ayında imzalanmasının muhtemel olduğunu sözlerine ilâve etmiştir, s
Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay Sı Arabistan gezisine devam ei
RIAD: iSuudî Arabistan'a yaptığı
resmi ziyaretin ikinci gününde Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay, m ahalli saatle 09.00 da Riad’taki Türkleri kabul et- K ü r Sunay R iad’taki Türk-, lerin sorunlanyle UgUenmiş ve dileklerini dinlemiştir. Cumhurbaşkanı Sunay daha sonra muhtelif ziyaretlerde bulunmuş ve Kral Faysal baş
kanlığındaki heyeti. görüşmeyi y a p m ^
Cumhurbaşkanı S * nay ve geziye katff* heyeti bugün sabah uçakla Medine’ye Medine Uç gün öncerif bayraklanyle d o n a S Sunay ı karşılamak lan bütün hazırlıkla» lanrruştır.
ı n ı ı ı ı l ı ı ı t ı ı ı ı ı ı ı i ı ı ı ı» .. .— f.t||) ^
Hint Okyanusundaki Ma Adası nda karışıklıklar
Libyalı öğrenciler Şam'daki Libya
işgal EttilerŞAM:
Suriye’de öğrenmlerini yapmakta olan bir grup LiSyalı öğrenci, başkent Şam’dalki Libya Büyükelçiliğini işgal etmişlerdir. öğrenciler, bu davranışları ile Ortadoğu Savaşı sırasında petrolün Amerika ile Ingiltere’ye akmasını durduran öğrenci, aydın ve işçilerin tutuklanmalarını ve yargılanmalarını protesto etmektedirler, öğrenciler, BU yükelçilikten çıkmayacaklarım ve binada üç gün açlık grevi yaparak Libya’daki arkalaşlannı desteklediklerini göstereceklerini bildirmişlerdir.
İsrail 7,000 Mültecinin
Dönmesine izin VerdiKUDÜS:
İsrail Hükümeti, 7,000 Arap mültecisinin evlerine dönmesi için izin vermiştir.. Geçen gün bir açıklama yapan Şeriya Nefirinin batı işgal bölgesi sözcüsü, geçen Haziran’daki Arap - İsrail savaşı yüzünden evlerine dönemeyen mültecilerin dönüş tarihinin Ürdün makamlarınca tes bit edileceğini söylemiştir.
Basra Paktına Katılmayı Pakistan
Da ReddettiKARAÇI:
Pakistan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, Iıigiliz Birliklerinin çekilmesinden sonra Basra Körfezinin savunması için kurulması istenen pakta Pakistan’ın katılmayacağını açıklamıştır. Sözcü, bu konuda şunları Söylemiştir:
“Pakistan’ın CENTO ve SEN- TO içindeki tutumu bellidir ve başka anlaşmalar imzalamak istememektedir.”
Bilirjdiği gibi Türkiye, Süve- yiş ve Suudi Arabistan da, Ame rika Dışişleri Bakanı’nın ortaya attığı yeni bir pakt kurulması teklifini reddetmişlerdir.
İL K h a b e r l e r e
PORT LUİS:Devam eden karışıklıklar üze
rine Singapur’de üslenen Ingiliz birlikleri Hint Okyanusu’ndakı Ingiliz Kolonisi Mauritius adasına gönderilmişlerdir. Adadaki Müslüman Hintlilerle çoğunluğu Hristiyan olan Afrikalılar arasında çıkan ııık çatışmalarının bir iç savaşa varacak gelişme kazanması üzerine Aden’de bulunan Uç Ingiliz taburu da hava yolu ile Mauritius’a nakledilmiştir.
Ingiltere’nin Uluslararası Top luluğu ile ilişkiler Balkanı Geor- ge Thompson, dün Avam Kama-
Blaiberg Beden Eğitimi
Yapmaya BaşladıCAPETOWN:
Güney Afrikalı Prof. Dr. Christian Bernard kalbi değiştirilen Philiph Blaiberg, beden eğitimine başlayacak kadar iyileşmiştir. 58 yaşındaki emekli dişçinin eşi, dün gazetecilere Blaiberg’in iştahının yerinde olduğunu söylemiştir. Blaiberg’in önümüzdeki haftalar içinde has- tahaneden çıkması beklenmektedir.
GÖRE 17 ÖLÜrası’nda yaptığı Mauritius adasındaki larda 17 kişinin miştir Bakan olaylı inakta olduğunu ve savaş gemisinin de inekte bulunduğunu tir. Hint Okyanusu’ndâ l jik önemi olan Mauritius'“ 1814 yılından beri İn “ yönetimindedir.
Fransa İsrail’e
Uçağı SatmıyacakPA|H
Fransa Ordu Bakam, çilere verdiği bir deme Doğu daki durum aydın,.« vuşana kadar Fransanın ’ V11RACE jet bombardıman gı satmıyacağını Bakan, bununla beraber, ıl’e yapılan askerî mal«*, tışına devam edileceğini ı mis ve bu ülke ile Fr- işbirliği yaptığına dair çıkan>> berleri yalanlamıştır.
Bilindiği gibi son savaşında MIRAGE uçak lan!» vük çapta rol oynamış,r bu uçaklar sayesinde sı /andığı söylenmiştir.
.......................Ill
Danimarka dürt Ten
Hüküm eti,a d a m ı
Kutuplan gönderi«
HAVA RAPORUHava bugün sürelerle güneşli
olacak, zaman zaman sağanak halinde yağışlar husule gelecektir. Bugün, meydana gelecek yağışlarla birlikte fırtınaların da zuhur etmesi muhtemel olup, 5,000 ayaktan yüksek tepelere de kar yağacaktır. Rüzgârlar ön çeleri batıdan hafif ile mutedil arası şiddette esecek, öğleye doğru değişik yönlerden esmeye başlayacaktır. Lefkoşa Hava Alanında geçen akşam kaydedilen en düşük ve dün kaydedilen en yüksek hava sıcaklıkları 5 ilâ 16 derece santigrattı.
KOPENHAG:Kopenhag’dan alınan haber
lere göre, Danimarka Hükû meti geçen gün Grönland (ize rinde düşen hidrojen yüklü dev Amerikan B 52 uçağının düşüş sebeplerini araştırmak üzere kutuplara dört nükleer fen adamı göndermeyi kararlaştırmıştır.
Nükleer bir patlama ihtima li olmadığı yolunda Amerikalı lann yaptıklan açıklamaya rağmen, Danimarka Hükûme ti bombalardan radyoaktivite yayUıp yayılmadığım fen adam lanmn tespit etmelerim istemektedir. Yaz kış tamamen buzlarla örtülü olan Grönland Danimarka’nın bir parçasıdır. Olay Danimarka’da heyecan yaratmıştır.
Öte yandan, Amerikan uzmanlan Grönland’da sulara gömülen dört hidrojen bombasını aramak için yoğun bir çalışmaya girişmişlerdir. 11- gilüer bombaların buzlan de lerek Kutup sularına gömüldüğünü bUdirmektedirler.
Anadolu Ajansı’nın bir b»berine göre, her birinin milyon TNT'den fazla patisi cı gücü bulunan dört bite jen bombasının patlama Uft mali çok azdır. Çünkü bomts lann üzerinde künyeleri 1» lunmamaktadır. Bombalara kaybolduğu bölgede deniz ® 300 metre derinliğindedir w sıcaklık sıfırın altında i derecedir.
Ganj Nehrinde 40 Kişi
Boğularak öidüYENİ DELHİ:
içinde 50 kişi bulunan Ş sandalın Hindistan’daki Ganj nehrinde batması sonunda çoğunluğu kadın ve ÇMi* olan 40 kişi boğularak ölmüştür. Verilen haberlere göre, açılan bir delik yüzünden su alant batan sandaldaki yolcular din> bir törene katılmak amaciyl* Danarezs’e gitmekteydiler.
VIRGINIA SİGARALAR?
İÇİCİNİN SİGARASIDIR E Tjj» T . *
7 S < *2 S ^3 S < - S S < - âS ':- S S ^2 S i:^ - : .S ; .: .S E .: .s