35

Ufo altı takas fanzin

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Takas ve Yol Hikayeleri

Citation preview

Page 1: Ufo altı takas fanzin
Page 2: Ufo altı takas fanzin
Page 3: Ufo altı takas fanzin

Bir yayınevinden :

‘’bu çevirinin tüm yayın haklarını sahiplendik. tanıtım alıntıları dışında -

makul boyutlarda- izinsiz çoğatılmasi ahlak kurallarına ve yasalara

göre suç sayılmaktadır. böyle bir harekete kalkışmak istediğinizde

önce bize sorarsanız uygar dünya adına seviniriz*

p.s.: tüm fotokopi fanzinler yukarıdaki açıklamadan bağımsızdırlar.

onlar istedikleri altikirkbes kitabını veya metnini çoğaltabilir, bozup

yeniden yaratabilirler.

okurlarımızı yasal dergileri değil "fotokopi fanzinleri" izlemeye

çağırıyoruz. onlar sizi uçurumdan aşşağıya itecek güce sahiptirler, ve

uçmanın zamanı geldi. yaşasın fotokopi, yaşasın kaos. ‘’

#altikirkbes yayin

Page 4: Ufo altı takas fanzin

Girit’ten, Yunanistan’da alım gücünün düşmesi ile oturmuş bir şey

haline gelen takas pazarına ilişkin, oradaki işleyişe dair arkadaşımız

Yorgo^dan bir mektup geldi.

4 aralık Çarşamba günü İLEF Arka Bahçe’de başlatıcağımız ve daimi

kılacağımız takas pazarı için ileriki evrede, yerelimize uygun olarak

geliştirdiğimiz takdirde bir model olabilir mi ki ? Yazıda yer alan hibe

modeli ise şu an için bizim kafamıza daha uygun görünüyor.

Page 5: Ufo altı takas fanzin

Takas Pazarında sistemin çalışması şöyle oluyor. Aslında bu sistemde

yeri olmayan tek şey para.

Herkes değiş tokuş yapmak istediği ürünü, hizmeti bildirerek bu sisteme

katılabiliyor. Bu bir forum gibi herkesin üye olabileceği, belli bir giriş

kodu ve şifresi olan bir bilgisayar ağı üzerinden kontrol ediliyor. Üyeler

belli aralıklarla (mesela ayda 1 kez) toplantılar yapıyorlar. Bu

toplantılarda belirlenen tarihlerde ve yerlerde takas pazarı

düzenleneceği bütün üyelere duyuruluyor. Takas pazarında herkesin

yaptığı her değiş tokuş (takas) işlemi birim para olarak sisteme

kaydediliyor.

Her üyenin alabileceği ve verebileceği birim paraların da hem alt sınırı

hem de bir üst sınırı belirleniyor. Böylece bir üyenin, yalnızca bir şeyler

alıp birim para harcayan ya da yalnızca bir şeyler satıp birim para

kazanan biri olması engelleniyor.

Değiştirmek istediğiniz ürün, sizin kendi ürettiğiniz, yetiştirdiğiniz,

yaptığınız ya da pişirdiğiniz bir şey de olabilir, sunabileceğiniz bir

mesleki hizmet de.

Page 6: Ufo altı takas fanzin

Mesela benim bahçemde çok maydanoz var. Onları toplayıp

demetleyerek pazara getirebilirim... ya da diktiğim çantaları ya da

yaptığım keki. Bunların dışında kullanılmış eşyaların da takası oluyor,

buna da 2. el pazarı deniyor. Mesela artık okumayacağınız kitaplar,

dinlemeyeceğiniz Cdler, plaklar vs. başka birisi için değiş tokuşa uygun

olabilir.

Takas pazarında her ürüne, birim para olarak fiyat konuluyor. Mesela

bir demet maydanoz 1 birim para, 1 kek 5 birim para, 1 çanta 10 birim

para gibi.

Bu durumda benim takas pazarına götürdüğüm şeyler 2 şekilde değiş

tokuş edilebilir:

1) Benden bir ya da bir kaç şey alan kişi, aynı miktarda birim parayla

bana bir ya da bir kaç şey verebiliyor. Ben birine 5 birim paralık

yaptığım keki verip ondan bir CD (2 birim para) ve bir kitap (3 birim

para) alabiliyorum. Bu durumda alınan ve verilen birim paralar eşit

miktarda olduğu için sisteme kayıt yapılmasına bile gerek kalmadan

takas işlemi gerçekleşmiş oluyor.

2) Eğer benden bir şey alacak kişinin bana verebileceği bir şeyi yoksa

ya da onun getirdikleri benim ilgimi çeken şeyler değilse, bilgisayar ağı

üstünde bu kişilerin yaptığı "alışveriş" birim paraları o kişilerin

Page 7: Ufo altı takas fanzin

hesaplarına kaydediliyor. Örneğin, Ahmet Ayşe'den 1 demet maydanoz

aldıysa, Ayşe'ye 1 birim para ekleniyor, Ahmet'in toplam birim

paralarından da 1 birim düşüyor. Böylece Ahmet de Ayşe'ye muhakkak

bir ürün ya da hizmet vermek zorunda kalmıyor.

Bu takas pazarlarında genellikle uygulanan 3. bir yöntem de, arada

hiç bir birim para dönmeden olan hibe (bağış) pazarı. Her üye artık

kullanmak istemediği bir şeyi, bir eşyasını vs. bu pazarlarda bu iş için

ayrılan bir köşeye hibe ediyor. ''

#yorgo

Sağnak yağışlı bir alsancak günü’

nde sokakta kalmıştım. Kıbrıs Şehitleri caddesinde saat 23.00

sularında, ODTÜ için gerçekleştiren oturma eylemini görüntülerken,

kameranın birleştiriciliği altında, Ankara Eylem Vakti modeli,

eylemlilikleri canlı yayın olarak yayınlayan ve sokağın belleğini tutan ''

Kamera Sokak '' ekibiyle tanıştım. Açık lise'den devam eden, 9

Eylül'de film atölyelerine katılım sağlayan ekipten bir arkadaş sağ

olsun evinde ağırladı. Bu fotoğrafta ekipten arkadaşın odası. arkadaş

ise ta kendisi.

Page 8: Ufo altı takas fanzin

'yay' ve 'kapan' dan oluşan ve çocukların 'parmak soktuğu' elektrik

prizini kitleyen 'çocuk kilidi'.

arkada ise, ilişkili olduğu iddia edilmiş olan, Pasajlar'da yer alan

Benjamin'in 'tekniğin olanaklarıyla yeniden üretilebildiği çağda sanat

yapıtı' pasajının sayfa numarası ve Fransalı sinemacı Jean-Jacques

Beineix'in 'Diva' filmi yazılı bir kağıt.

tamemen kendiliğinden ve anlık ihtiyaca yönelik olarak gelişen bir

durum. Arkadaş, herhangi bir beklentisi olmadan beni evinde

ağırlamıştı. Öyle denk geldi. Ben de işlerine yardım ettim. ertesi gün ise

Page 9: Ufo altı takas fanzin

tekrardan yola koyuldum.

bu bir takas mıdır ? beklenti, çıkar vs. gibi durumlar olmadan

kendiliğinden oluşan bir takas belki de

#koz moz

Page 10: Ufo altı takas fanzin

ipsala. evin arkasında bir 'karekol'. kaçak ordan çekilebilir. şişş.

100 metre ilersinde terk edilmiş bir benzinlik. oradan sağa saptın

diyelim. 200 metre gittin. terk edilmiş bir alış veriş merkezi ile

karşılaşacaksın. ordan direk çıktın yolu. sağ kolda terk edilmiş bir

motel göreceksin. sonra 500 metre daha ilerle gümrüktesin. sağ sap,

yardır, yunanistan.

Page 11: Ufo altı takas fanzin

#gezginbekir

Page 12: Ufo altı takas fanzin

Takasım Takas

Geçen mayıs ayıydı. Hava ağır ve sıcaktı, debdebesi ve kalabalığyla

meşhur Dil-tarih’in Ortabahçesi’nde gölge namına tek yer takas

pazarının bez pankartının ardıydı. Üç kişiye yetecek kadar gölgesi

olan bezin ardına dönüşümlü saklananlar, pazarın başında elinde bendir

şarkı türkü söyleyenler, pazarın dibinde kitap okuyanlar; yani az kişi

değildik. Lakin Pazarın başı, ardı, gölgesi doluyken önü bomboştu.

İnsanlar pazara gelip fiyat soruyor, bunun bir takas olduğu

söylendiğinde vazgeçiyorlardı. Mülki aşk, vazgeçilmez olandı yine

besbelli. Değişmeye niyetli olanların da kendi fikirlerince takasa yeterli

eşyaları yoktu:” Nasıl yani ben bu kazağı alıp yerine kalem mi vereyim?

Olmaz ki öyle.”. Takasın doğasına göre herşey herşeyle değişilebilirdi.

Ama ikna olmuyorlardı. Güneş, ortabahçeye faşizmden daha büyük

zararlar verirken, insanlara mümkün olduğu kadar mülkiyet

duygusundan kurtuluşu anlatmaya çalışıyorduk. Takas için verecekleri

eşyanın mümkünse onlar için değerli birşey olması gerektiğini, böylece

mülk arzusunun da verdiği eşya ile birlikte hafifleyeceğini

anlatıyorduk. İkna çok zordu. Takas için gelen birine uzattığım

yadigar muhtar çakmağım bile iknaya yeterli olmamıştı.

Bir yandan terleyip bir yandan şarkı, türkü çığırıyorduk. Bir kadın

yaklaştı pazara. Mavi kadifeden bir etek görmüş onu istiyordu. Uzun

uzun anlatmamıza rağmen takasa yanaşmıyor etek için para teklif

ediyordu. Usanmıştık. Verebileceği hiçbirşeyinin olmadığını ama eteği

Page 13: Ufo altı takas fanzin

çok istediğini söylüyordu. Etek için kolyesini verebileceğini söylemiştim.

Kolyesinin armağan olduğunu manevi değerinin olduğunu asla

veremeyeceğini ama eteği çok istediğini söyleyince, kolundaki bilekliği

gösterdim. Değerinin bir etek etmeyeceğini söyledi. Anlamıyordu. Mülk

duygusundan vazgeçemiyordu ve yeni bir eşyayı mülkü kılmak istiyordu.

Bazen alışılmış olmayanı anlatmak zordur, anlamak da öyle. Takasın

anlamı da belki budur. İnsan kökeninin en eski usülü olması, böylesine

yabancılaşmış bir dünyaya fazla yabancı geliyor. Eşyaya verilen

değer öylesine kesifleşiyor ki, eşyadan vazgeçilmesi istendiğinde gözler

yaşarıyor, deri kaşınıyor, kişinin kusası geliyor. Mülkiyete bağlılığın

hastalık haline gelmesine de en çok takas yapamayanın çaresizliği

geliyor. Yeni bir eşyayı isteyen tüketim arzusu varolandan vazgeçme

fikriyle çarpışınca kişinin çaresizliği bu hastalığın en büyük semptomu

oluyor. O halde reçete çok açık; bol bol takas..

#oğul

Page 14: Ufo altı takas fanzin

Bu yazıdaki ‘ufo’rizmalar ve yollar tamamiyle hissiyattır.

yolda olmak düzenli bir cinnet halinin sonucudur. bu çağrıya kulak

vermemek, insanı pekala mahvedebilir, antidepresanlarla yaşamaya,

hiç yaşamamaya itebilir. büyük şehirlerin düzenli insanları, yolların

farkında olmadıkları ölçüde bunalım üretirler. başka şansları

olmadığından bunalımlarıyla barışmayı denerler, mutlu olunması imkansız

şeylerle mutlu olmanın yollarını bulurlar, alışırlar, unuturlar, bulutiçi

olmuş uçaklara benzerler, yer ile göğü ayırdedemezler.

madde, insanı mutlu etmez. insanı güldüren madde, insani bir yön

kazanan maddedir. büyükşehirlerin düzenli insanları, bunu çok iyi

bilirler. bu yüzden maddeye insani bir işaret koyarlar, maddenin

anlamına bir tutam insan katarlar. bir tutam insanla yetinmeye

alışanlar, hadım olurlar. bir daha hayatla sevişemezler. sevişememek

insanda sinir yapar. sevişemeyenler mutlu olamazlar.

yolda olmak, insanlarla olmak içindir. maddeden kurtulmak yolda

kolaydır. yola ilk çıktığında çantan hep ağırdır. zamanla çantan hep

hafifler. yol seni adam eder.

para, yolu bozar. para insani değildir, üzerine insan kafası çizilmiş

olması, onu insani yapmaz. maddeden kurtuldukça paraya duyulan

ihtiyaç azalır.

parasız insan, diğer insanlardan daha az korkar. diğer insanlardan

korkmamak çok zordur.

Page 15: Ufo altı takas fanzin

arınmış bir yolcunun cebinde bazen bir deniz kabuğu olur. bu deniz

kabuğu hayatın maymuncuğudur. derler ki o deniz kabuğu ile ilan edilen

aşk ölümsüz olur, yine derler ki o deniz kabuğunun hediye edildiği kişi,

hediye edeni hiç unutmaz, derler ki o deniz kabuğu kaybolursa yolcu

hiç üzülmez, sahile yürür, kumu eşeler, bir tane daha bulur. yolcunun

cebi bu yüzden aşkla, dostlukla, insanla doludur. gerçek utangaç bir

kadın gibidir, çırılçıplak görmek istiyorsan, önce senin soyunman

gerekir. yolcu, hayatın gerçeğini çırılçıplak görebilmek için yola düşer,

soyuna soyuna ilerler..

#o şemsiye

Page 16: Ufo altı takas fanzin

Taş tezgahı

İzmir, Karşıyaka'da, tanıdık bir kadına denk gelme kafasıyla bir

inşaatın demirlerinin önünde beklerken sıkılmış tezgah açmıştım. Bir kaç

aydır yolda olduğum için takaslık malzemem kalmamıştı.

Çanta'da gittiğim yerlerden, özellikle sahillerden topladığım taşlar

vardı. Sıkıntı o ya. Koydum yere torbamı, dizdim üzerine taşları.

Kulaklığı taktım. Gözel radyo takılmaya başladım.

sokak hemzemin. geleni geçeni.

tezgaha dikkat kesilen epey oluyordu.

Page 17: Ufo altı takas fanzin

ara ara '' napıyon sen ya '' diyen de vardı :

- taş satıyorum.

-*ne taşı

- yoldan topladığım taşlar.

* bir özelliği var mı ?

- hayır yok.

* ne kadar ?

- kafana göre. istersen sağ kolundaki bilekliği alabilirim. istersen

hiçbirşey vermeden beğendiğin taşı alıp gidebilirsin. istersen para dahi

verebilirsin.

- neden ?

* bilmem kaç aydır yoldayım. yola içi kitap ve atölye malzemesi dolu 4

bavul ve bir sırt çantası ile çıkmıştım. şu an ise sadece sırt çantam

kaldı. sahillerden taş toplamaya başladım. gittiğim yerlerde ise o

taşları takasta kullanmaktayım. bu taşlar bana şans getiriyor. yoluma

devam edebiliyorum. size de şans getirebilir.

--------

bir kaç saatte bilumum güzel, hoşuma giden bileklik, kolye, yüzük vs. 40

liraya yakın da para toplamıştım.

iki kadın geldi. mültecilermiş. taşlarla fal baktılar. hoşuma gitti. ücret

talep ettiler. paralar gitti bilekliklerini kaptım ama.

Page 18: Ufo altı takas fanzin

kısa boylu kadın..

ailesiyle arası mükemmel. babası onun demlediği çaylara bayılıyor. onun

dur durak bilmeden balkon yıkaması, inanılmaz börekler ve kısırlar

yapması komşu kadınları imrendiriyor. henüz liseye giderken hoşlandığı

çocuğa -elbet bir gün vermek üzere- ördüğü atkı erkek kardeşinin

boynunda bir altın madalya gibi! çok güzel kısmetler onu bekliyor. belki

bir meslek sahibi yada -neden olmasın- bir market işletmecisinin sivri

burun ayakkabılarıyla o yakışıklı oğlu.. ama o bunları düşünemeyecek

kadar meşgul. bulaşıkları yıkıyor.

#arkadaşmahlasistemiyor

Page 19: Ufo altı takas fanzin

bir ruhun başka bir ruhla bütün olması.

hiç bir ruh özünde yaşattığı özgür ruhu kimseyle paylaşmaz. hayatta

herkes gitmeye odaklıdır.evinden, arkadaşından, sevgilisinden,

şehrinden yani herşeyden. ama cesareti yoktur ya, ya da yalnızlık

korkusu sarmıştır zihnini. vicdan yaptım yada şu olmadan yapamam

denilen herşey tersini besler içinde (ah bir gidebilsem, daha iyisi olsa

da gitsem!). bu nedenle ruh başka bir ruhun esareti altında yarım

yaşatır özünü ve kaybettiğini sandığı diğer yarımı aramakla peydelpey

geçirir zamanı.

Ruhumu özgür bırakmak istiyorum.

#yok

çal çorla takas et

Bu yıl Dersim'e festivale gittik İlkeyle. Biletleri önceden aldık iş yerine

bile söylemedik nasıl olsa hallederiz dedik, nitekim öyle de oldu. Vardık

Dersim'e. İlke çocukluğundan beri ilk kez gidiyor. Ben travmatik şehirli

halimle uygarlığın travmalarını yaşarken İlke çocuk gibi eğleniyor

Pertek'te otobüste orda burda... Önce Amet Aslan'ı dinliycez diye

donduk, sonra Ovacık'a gidicez diye kavrulduk yandık, her şey

bittiğinde dönerken de Elazıklı Ali Dayı'nın arabasında otobüsü

kaçırdık. Uçağa bindik. Bekleme salonunda bi baktık, Ahmet Aslan

duruyor, müzisyenler duruyor. Gittik selam verdik. Sonra

müzisyenlerden biri siz normalde de böyle mi giyiniyorsunuz yoksa

Page 20: Ufo altı takas fanzin

buraya mı özel giyindiniz diye sormuş, yorgunluktan soruyu

duymamıştım bile, İlke he dedi, hep böyle giyiniyoruz. Sonra üstüme

baktım eteğim delik, ilkenin ki toz içinde üzerimde kızılderili püsküllü bir

hırka, kafamızda yazma sırtımızda sırt çantası dedik he hep böyle

giyiniyoz.

Vardık İstanbul'a. Gittik Kadıköy'e. Ertesi gün iş var. İlke dedi ben

sana veririm kıyafet. Tamam dedim. Bu seferki iş yerimde öyle çapulcu

modelinde de gitsem kimsenin bişey diyeceği yokta, İlke'ye oje sürmesi

için baskı var. Neyse bi yerden çorladığı 2 elbise verdi bana, bir de

şort verdi. Sonra dedik hadi takas yapalım arada gardrobumuzu bu

şekil yenileyelim. Ben de ilke'ye kırmızı çok sevdiğim elbisemi götürdüm.

Heval dedi arada yapalım bundan.

Daha İlke bana uyku tulumu çorlayacak! Ben de ona elbise!

#keçe çiya

Page 21: Ufo altı takas fanzin

Hayat mücadeleler evresinde ilerleyip gidiyor.

fraksiyonlar, dernekler, sendikalar varoluş mücadelesinde her gün

yeni birer adım atmaktalar. Dayatılanlar ve dayatanlar, kurallar

yasalar ve yasaklar yaşantımızın her kısmında engel olarak

karşımızda duruyorlar. Aykırılık, gerçek bir yaşamın vazgeçilmezi

konumunda artık. Gezmeyi, yeni insanlar tanıyıp yaşamının ileri ki

dönemlerinde dahi unutulmayacak maceralar yaşamayı kim istemez?

Bende özetlediğim sebeplerle birçok yere gittim. Bu seyahatlerim, paralı

ve sıkıcı otobüs yolculuklarıyla değil de eğlenceli, düşündürücü ve sonuç

çıkarıcı otostop eylemiyle gerçekleşti. İnsan, sistemin dayatılarına

karşı siyasi areneda bir devrim amacında olmalı. Ama ilk kendi

devrimini yapmalı. Ben devrimimi parayı hayatımdan mümkün olduğunca

uzak tutarak yapmaya çalışıyorum. Ulaşıma para vermiyorum. Bu

birçokları için ilginç bir hareket olabiliyor. Anılarımdan şunları

paylaşayım:

Ankara'dan Eskişehire olan yolculuğumda polatlıda bir araba

durdurdum. Genç emekçi bir adam şirket arabasıyla beni misafir etti.

Muhabbet esnasında Ankara'dan Eskişehire otostop çektiğimi

anlattım. Anlattığım ona kadar uzaktı ki anlamadı. defalarca ''Ne

yani sen buraya kadar otostopla mı geldin?'', ''Buradan sonra da mı

ototstopla gidiceksin?'', ''Sen hep böyle mi gezersin?'' tarzında

sorular sordu. Hayatının monotonluğundan şikayetçiydi. Sistemin

sunduğu yaşamdan dışına çıkmak bir yana bu tarz bir yaşantıdan

Page 22: Ufo altı takas fanzin

haberi yoktu. Birde Çanakkale'den Kocaeli'ye giderken Yalova'da

durdurduğumuz bir amcaya geldiğimiz ve gideceğimiz yeri

belirttiğimizde dakikalarca kahkalarla güldüğünü hatırlıyorum .

Sistem dayatılarını yıkmanın diğer bir yolu da takas. Para üzerine

kurulu sistemin para üzerine kurulu yaşantılarına takas usulüyle bir

alternatif sunabiliriz. Unutmayalım ki biz her şeye sahibiz, sadece sahip

olduklarımız doğru ellerde bulunsunlar. Birbirimize yetebiliriz. Okuduğun

ya da artık okuyamayacağın bir kitap, başka birinin ilgisini çekebilir.

Onun da fazla olan bir kıyafeti senin ihtiyacın olabilir. Bu alışveriş

kaynaşmayı ve dayanışmayı beraberinde getirebilir. Birbirimizin

desteğinden başka hiçbir şeye ihtiyacımızın olmadığı bir devirde

takasa,muhabbete,birliğe ve beraberinde kuvvete sahip olduğumuzda

işte o zaman bu devrim içselliğimizden çıkıp tüm içtenliklere ulaşabilir.

#agopyan

Page 23: Ufo altı takas fanzin

benim takas deneyimim yok geneld karşılıksız hediye veririm

bende de öyledir aslında

kitaplar öyleydi. Lola diye bir kadına pudovkin sinemanın

temel ilkeleri 1968 basım hediye etmiştim. Karşılığında aslında

bir istek olmadan bira ısmarlamıştı o da

- a okulun yanında çok hoş bir kitap-kafe var biliyor muydun

- oradan bir kitap almıştım

- o kadar güzelki

- eğer ondan iki tanem olsaydı birini sana hediye edebilirdim

- adı intihar

Page 24: Ufo altı takas fanzin

- hikayenin öncesi ise şöyle başlamıştı. Kadın çok güzeldi. Lidi

diye bir arkadşaımlaydım. antalya göynük’de. Nahrime’de

sahilde dolaşmaya çıkmıştı. Biz ise kitap okumaktaydık. Yarım

saat sonra ikimiz de birbirimize dönüpkadını gösterdik. Çok

hoşlanmıştık. Kadın taş topluyordu sahilden. Biz de taş

toplamayı seviyorduk. Bir tane seçtik. gittik yanına ve hediye

ettik. O da bize bir taş hediye etti. öyle başladı muhabbet.

ardından tütün sarıyoruz biz. merak etti. tütün sardık ona.

kitap muhabbeti oldu. o da bize otelinin imkanlarından bira ve

yemek ısmarlamıştı. ardından gitti.

getirirsen bir gün de okuyup. akşamında sana verebilirim

ya da kapak fotoğrafını çekip atarsan bir hediye olarak

kabul edebilirim

- eğer geri vereceksen getiririm

Page 25: Ufo altı takas fanzin

- ama geri vermezsen ömrün boyu iki elim yakanda olur

geri vercem turgenyev'le birlikte :))

- pekala

Konuşma Sonu

e

Takas usulü insanların kazanma hırslarını ve egolarını yendikleri andır.

Düşünsenize sizde olmayan bir şeyi almak için onlarca para

harcıyorsunuz ve bunun için zamanınızın çoğunu o parayı kazanmak için

geçiriyorsunuz. Bir de şöyle bir yöntem var ki: bende olan ve daha

sonraları kullanmayacağım bir şeyi istediğin şeyle değiştirebilirsin. En

Page 26: Ufo altı takas fanzin

basiti kitap diyelim: evet hepimiz kitaplarını çok sever kütüphanemizde

durmasını yıllar sonra açıp tekrar okumayı bekleriz ve bekletiriz.

Ancak bu bekleme zamanında bir arkadaşımızla paylaşıp başka

bilmediğimiz bir dünyayı yaşıyabiliriz.

Benim düşüncem aslında takas değildir hibe edilmesidir. İlk başta

takas olayını yedirebilirsek de başarılı olacaktır. Neden onlarca

zaman ve emeğimizi böyle şeyler için harcayalım ki? Bir sebep

göremiyorum bunun için. Örneğin öğrenciliğimizde birçok eşya alıyoruz

ve değerinin binde biri bile etmeyecek fiyatlara geri satıp aradaki

insanların öğrenciler üzerinden bakteri gibi geçinmelerini sağlıyoruz

aslında her arkadaş bir sonraki kuşağa eşyalarını hibe ederse

eşyalar gerçek değerlerini bulacaktır.

#mahlasbulamadımyala

Page 27: Ufo altı takas fanzin

#donkişot

Yolculuk ve yol umut, arayış yada bir kaçıştır bazen. İçinde ayrılmayı

barındırırken kavuşmayı da yaşatır insana. Bana hep yenilenmeyi,

yeniden doğuşu hissettirir. Sırt çantanız ve cebinizdeki üç beş lirayla

bilinmezliğe çıkmak en zevklisidir. Hayal gücünü geliştirir, üretmeye ve

ilişkiler kurmaya sevk eder. Hiç aklınızda olmayan yerlere

savrulursunuz ama bir yere geldiğinizde işte ben burası için çıkmıştım

yola dersin. Size neler getirebileceğini hiç bilmezsin işte bu bilinmezlik

yaşatır o mutluluğu aslında. Emin olacağın tek bir şey vardır çıktığın

yol sana birçok şey sunacaktır.

Page 28: Ufo altı takas fanzin

EK:

İLEF’te, günün belli bir saatinden sonra kapısına kilit vurulan Sanat

Evi’nde, Toplumsal Eylem Retoriği konferansı arasında, Gezi Direnişi

ve fakültedeki gelişmelerle ilgili Tempre Üni’den Herbert W. Simons ile

yaptığımız muhabbet sonrası kendisi izlenimlerini kağıda dökmüştü :

Küfretmemiştir umarız. İngilizce yok bizde. Çevirigelen berigelsin.

Page 29: Ufo altı takas fanzin

Arka bahçeye takasa gelene Jaxques Ranciere’den Estetiğin

Huzursuzluğu hediye. Sırt çantasıyla gelene ise arkasındaki

kampüs promosyon diyoolaa..

Page 30: Ufo altı takas fanzin
Page 31: Ufo altı takas fanzin

PİŞŞT.. DEKANLIK ? NE LA !

modern modern değil. sanat manat heç değil.

kepenk indi. Alt katta priz yoktu. nabalm ?

tamamen ihtiyaçtan kaynaklı.

%100 doğal, katkısız — Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde.

Page 32: Ufo altı takas fanzin
Page 33: Ufo altı takas fanzin
Page 34: Ufo altı takas fanzin
Page 35: Ufo altı takas fanzin