50
EYLÜL 2007 Sayý: 465 Fiyat: 3.5 YTL UFO UFO : : Hep Gündemde Kalacak Bir Olgu Hep Gündemde Kalacak Bir Olgu Sonsuz Mertebeler Sonsuz Mertebeler Demokrasinin Defolarý, Demokrasinin Defolarý, Liderlerin Egolarý Liderlerin Egolarý

UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

  • Upload
    others

  • View
    3

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

EYLÜL 2007 Sayý: 465 Fiyat: 3.5 YTL

UFOUFO : : Hep Gündemde Kalacak Bir OlguHep Gündemde Kalacak Bir OlguSonsuz MertebelerSonsuz MertebelerDemokrasinin Defolarý, Demokrasinin Defolarý, Liderlerin EgolarýLiderlerin Egolarý

Page 2: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

ÝÇÝNDEKÝLER

Aylýk Kültürel ve Siyasi Dergi

Onur Baþkaný:Dr. Refet Kayserilioðlu

Sevgi Yayýnlarý Tic.Ltd.Þti. adýnaSahibi ve Genel Yayýn Müdürü:

Ayþegül Kayserilioðlu

Yazý Ýþleri Müdürü:Nihal Gürsoy

Yayýn Kurulu:Güngör ÖzyiðitNelda Bayraktar

Özenç KayserilioðluHale Ürkmezgil

Haberleþme Sorumlusu veOkur/Abone Ýliþkileri:

Kazým Erdemoðlu0212 252 85 85

Faks: 02122491828P.K: 471 Beyoðlu/Ýstanbul

Yönetim Yeri:Oba Sok. Sýlla Ap. No: 7/1

Cihangir/Ýstanbul

Baský:Ýnkýlap Kitabevi San. Tic. A.Þ.Çobançeþme Mah. Sanayi Cad.

Altay Sok. No:8 Yenibosna/Ýstanbul

Fiyatý: 3.5 YTLYýllýk Abone: 40 YTL

Yurt Dýþý: 50 YTL

Sonsuz Mertebeler ............................. 2Dr. Refet Kayserilioðlu

UFO’larHep Gündemde Kalacak Bir Olgu ............. 6Ahmet Kayserilioðlu

Demokrasinin DefolarýLiderlerin Egolarý ............................... 17Güngör Özyiðit

Anupama ile YogaAyça Gülerman ile Söyleþi ........................ 20Nihal Gürsoy

Andrew’un Annesi Mary(Son Bir Kez) ........................................ 24John Edwards/Arýn Ýnan

Terapi Esnasýnda Ölüm Aný(Çocuklarýn geçmiþ yaþamlarý) ................. 28Carol Bowman/Nelda Bayraktar

Aydýn Ýnsan Olmak ........................... 31Özer Baysaling

Yaðmurun Daveti ............................... 40Funda Ceyhan

Türkçe’nin Özelliði veGüzelliði II .......................................... 43Hasan B. Ali

Cilt: 39 Sayý:465 Eylül 2007

Kapak resmi: Raphaello, Socrates - Atina Okulu

Page 3: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

1SEVGÝ DÜNYASI

Sevgili DostlarYoðun bir yaz oldu hepimiz için; daha da bitmiþ deðil yoðun gün-

ler Kolay deðil, köklü deðiþiklikler yapmak için kuvvetli bir dürtüduyuyor toplumumuz. Birþeyleri korumanýn ve kurtarmanýn yolu-nun sadece ölmekten ve öldürmekten geçmediðini kabul etmekistiyor. Bir þeyleri elde etmenin yolunun, kötülerin zannettiði gibi,baþkalarýný bir þey yapamaz hale getirmek olmadýðýný, aksine ken-dini yükseltmek olduðunu iyice anlamaya, sindirmeye çalýþýyor.Geçmiþte insanlýk tarihinde önemli bir rol oynamýþ mirasa sahipolduðunun bilinciyle, modern insanlýða da verebileceði pek çokdeðerlerinin saklý olduðunu hissediyor. Bunun için uzunca bir süre-den beri korkuyla büzüþüp kaldýðý penceresi olmayan karanlýkodalardan çýkmasý lâzým geldiðini biliyor, ferah yerlere, ýþýklý vegeniþ bahçelere kavuþmak istiyor. Bunun için çýrpýnýyor toplumu-muz, bunun için riskler göze alýyor. Baþkalarýnýn “al, bunu giy”dediði elbiseyi sýrtýna geçirmektense, kendi yaptýðý bitinceye kadarçýplak kalmaya razý oluyor.

Umarýz ve dilekçiyiz ki, huzursuz günler geride kalýr, yalancýlarve hýrsýzlar kendi sonlarýna doðru yola çýkarlar, dünyada veülkemizde zavallý, fakir insanlarýn gencecik evlatlarý “þehit oldu”diye öldürtülmezler.

En Derin Sevgilerimizle

SEVGÝ DÜNYASI

Page 4: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

Dr. Refet Kayserilioðlu

SONSUZMERTEBELER...

ÖZDEN ÝLE ERDEM KONUÞUYOR

Ýnsanýn dünya hayatýný düzenleyenbir sevk ve idaremekanizmasý olduðugibi, ruhi hayatýný,ruhi tekâmül vemünasebetlerinidüzenleyen bir idaremekanizmasýnýnolmasý da zaruridir. Çünkü ruhi tekâmüldünyadan baþlamadýðýgibi dünyada da sonlanmaz.

Page 5: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

Erdem - Tekâmüldemertebelerden, gittikçeyükselen derece vekademelerden, sonra dahiyerarþik idare mekaniz-malarýndan bahsediyor-sunuz. Bunlarýn manâsýnedir, sebebi ve gayesinedir?

Özden - Evettekâmülde yükselenkademeler vardýr.Tekâmül, bir yükselmeyive olgunlaþmayý ifadeettiðine göre, bu yüksel-menin bir takým merte-belerinin bulunmasý dabir zaruret olur. Meselâbir þahsýn A diyeadlandýracaðýmýz birmertebeden, B mertebe-sine geçsin, oradan da Cmertebesine geçmeyeuðraþsýn. Bu takdirdetekâmül yürüyüþününzaruri neticesi olarak üçmertebe, hemen ilkadýmda karþýmýza çýkmýþolur. Geçirilen kademe,þimdi içinde bulunulankademe ve ulaþýlmayaçalýþýlan kademe. Hermertebede bulunan þahýsiçin bir geçmiþ hâl, birþimdiki hâl, bir de gele-cek hâl bulunacaðýnagöre, bu mertebeleraþaðýlara ve yukarýlaradoðru sonsuz sayýdauzanýp gidecektir.

Erdem - Bu hiyerarþikidare mekanizmasýdediðimiz þeyin bu mer-tebelerden ne farkývardýr?

Özden - Mertebeler birhâli, bir durumu ifadeederler. Halbuki hiyerar-þide vazife yönünden bir-birine baðlý bir derece-leniþ vardýr. MeselâBaþbakandan, içiþleribakanýna, müsteþara,valiye, kaymakama venihayet muhtara kadaruzanan bir vazife dere-celeri vardýr. Bir alttaki,bir üsttekine tabidir ve oüstteki de daha yukarý-dan emir ve direktif alýr.Ýþte böylece dünyaya aitbir hiyerarþik idaremekanizmasý kurulmuþolur.

Erdem - Bu hiyerarþikidare mekanizmasýnýnöbür dünyaya ait olaný davar mýdýr?

Özden - Elbette vardýr.Hem de dünyadakindendaha þümullü, daha geniþsalâhiyet ve mesuliyetleriolan bir idare mekaniz-masý vardýr. Bunun dere-celeri ve kademeleri git-tikçe azametleþerek son-suzlara doðru uzanýr.Ýnsanýn dünya hayatýnýdüzenleyen bir sevk veidare mekanizmasý

olduðu gibi, ruhi ha-yatýný, ruhi tekâmül vemünasebetlerinidüzenleyen bir idaremekanizmasýnýn olmasýda zaruridir. Çünkü ruhitekâmül dünyadan baþla-madýðý gibi dünyada dasonlanmaz. Ruh hayatýdünyadaki hayattan çokdaha karýþýk durumlar daarz edebilir.

Erdem - Ruh hayatýniçin dünyadaki hayattandaha karýþýk durumlararz ediyor. Bugüne kadarsöylediðinize göre dünyahayatý da, ruhun dünyayamahsus bir hayatý deðilmi idi?

Özden - Muhakkak kidünya hayatý da ruha aitbir hayattýr. Fakat bedenebaðlý ruhun hareketlerinisýnýrlandýran tabiatkanunlarý ve sosyalkanunlar, örfler, âdetlerv.s. var. Bütün bu sýnýrla-malar ruha bir kolaylýktemin eder, gideceðiemniyetli yolu gösterir.Halbuki serbest ruhböyle sýnýrlamalarýn birçoðundan mahrumdur.Serbest iradesini kulla-narak bir takým kararlarvermek zorundadýr.Verdiði kararlarýn netice-sine de katlanacaktýr.Elbette spatyomdaki

SEVGÝ DÜNYASI3

Page 6: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

(öbür dünya) bedensizvarlýk da baþýboþdeðildir. O da orasýnýnnizamlarýna uyacaktýr.Ona da çeþitli kanallar-dan yardým gelecektir.Fakat ne de olsa dünyayanispetle daha serbestdurumdadýr. Ýþte buserbestlik dolayýsýylaonlarýn sevk ve idaresiile vazifeli idareci varlýk-larýn iþleri zorlaþýr. Onlar,serbest iradelerin baþkavarlýklara vereceklerizararlarý önlemek ve bazýhareketlerin neticelerinideðiþtirmek zorundadýr-lar.

Erdem - Nasýl beden-siz varlýklar serbestiradelerini böyle serbestkullanabilmektedirler?

Özden - Bedensiz var-lýklarýn dünya nizam-larýndan ve tabiat þart-larýndan uzak oluþlarýonlarýn serbestliklerinitemin eden faktörlerdenbirisidir. Meselâ denizedalgýç elbisesiyle girenbir adamýn hareketlerisýnýrlýdýr. Bu elbiseleriçýkarýnca ve suyun dýþýnada çýkýnca hareketleridaha serbestleþir vekolaylaþýr.

Diðer taraftanbedensiz varlýklarýnhayatlarý dahaziyade tahayyüllereve düþüncelerebaðlý, bu sebeptende süratle deðiþebilmekabiliyetindedir.Orada bulunanseyyal maddelerdüþünce vetahayyüllere uyarakþekilden þekle girebilmektedir. Ýþte bu sebeplerdendolayý bedensiz varlýklarýn hareketlerinde dahafazla bir serbestlikvardýr.

Erdem - Peki bedensizvarlýklarýn idaresiylemeþgul olan büyük idare-ciler arasýnda da dünyanizamlarýndaki bir vali-nin, bir kaymakama emirveriþi tarzýnda mý tesirnakledilir veya idareediliþ böyle midir?

Özden - Bu daha fark-lýdýr. Burada organizas-yon sistemleri tarzýnda

bir idare mekanizmasývardýr. Organizasyon sis-teminde bir organizatör(idareci) bir de ona tabiorganlar vardýr. Meselâinsan bedeni bir organi-zasyondur, ayný zamandabir organizmadýr. Buorganizmada organizatörinsan ruhudur. Bununemrindeki organlar ilkplanda sistemlerdir. Sinirsistemi, hazým sistemi,deveran sistemi, urogeni-tal sistem v.s. gibi. Herbir sistemin içinde debaþka organlar vardýr.Meselâ hazým sistemindemide, baðýrsaklar,pankreas, karaciðer v.s.gibi. Bu böyleceaþaðýlara doðru, tek hüc-reye kadar iner. Ýnsanruhundan yukarýlaradoðru da gittikçebüyüyen organizasyonlarhalinde devam eder.

Erdem - Ýnsanbedenindeki organizas-yonlarý anlýyorum. Fakatinsan ruhundan yukarýorganizasyonlarýanlayamýyorum.

Özden - Gelecekkonuþmamýzda sizinlemünhasýran organizas-yonlar üzerindekonuþalým. Bu mühim

SEVGÝ DÜNYASI4

Page 7: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

5SEVGÝ DÜNYASI

bir konu ve temel bir bil-gidir. Yalnýz þu kadarýnýsöyleyeyim ki insançeþitli organizasyonlariçindedir. Aile, çalýþtýðýmüessese, ait olduðu mil-let v.s. Bunlarýn sevk veidaresiyle meþgul bedenlivarlýklar olduðu gibibedensiz varlýklar davardýr.

Bedensiz varlýklararasýnda da çeþitli dere-

celerde deðiþik kolonilervardýr. Her organizasyo-nun kendine mahsus birvazifesi ve o vazifeyibaþarabilecek bir organi-zatörü vardýr.

Erdem - Peki bu orga-nizatörün kendine tabiorganlarýna tesirinasýldýr?

Özden - Burada orga-nizatör kendine tabiorganlara bir valinin,

kaymakama baktýðý gibibenim alt kademem diyebakmaz. O organ benimbedenimin bir parçasý,bana ait benden bir parçadiye bakar. Bu düþünceiçindeki tesir alýþ veri-þinin mahiyeti çok dahaþümullü olacaktýr.

Erdem - Organizatör-ler bu tarzda tesir alýpvererek nasýl geliþirler?

Özden - Her organiza-tör ne derece büyükbedene sahip olursaolsun, ilk planda hemkendi ruhi tekâmülünüdüþünmek, hem debedenini teþkil eden var-lýklarýn tekâmüllerinitemin etmekmecburiyetindedir.Böylece mertebelerbüyüdükçe vazifeler debüyümekte, mesuliyetlerde artmaktadýr.Organizasyonlar da üstüste sýralanarak sonsuzmertebeleri teþkil ederler.Bütün mertebeler ve omertebeleri teþkil edenorganizasyonlar arasýndada tam bir ahenk vardýr.

Page 8: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

UFO’LARUFO’LARHep GündemdeHep GündemdeKalacak BirKalacak BirOlgu!..Olgu!.. Ahmet Kayserilioðlu, Psikolog

Page 9: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

7

DÜNYA ÇAPINDA BÝR PROBLEM

"Vietnam Savaþýndan sonra dünyanýnkarþý karþýya bulunduðu en önemli prob-lem: UFO'lar!.."

Amerika Birleþik Devletleri'nin iyicehesaplamadan içine daldýðý bir türlüçýkýþ yolunu bulamadýðý o bunalýmlýVietnam Savaþý günlerinde söylenmiþçarpýcý bir cümleydi bu!..

Sokakta, kendi halinde bir vatandaþdeðildi bu sözlerin sahibi...

UFO'larýn dünya çapýnda bir problemolduðunu öngören kiþi, en geniþ bilgi vehaber kaynaðýna sahip BirleþmiþMilletler'in Genel Sekreteri GeneralU'Thant'ýn ta kendisiydi...

2006'nýn ilk beþ ayýnda UFO konusunuSEVGÝ DÜNYASI'ýnda enine boyunaincelemiþtik…

18 Temmuz 2007 Çarþamba gecesisaat 22.00 - 22.30 arasýnda Ahmet Altan;kardeþi ve babasý Çetin Altan'la birliktegözlemledikleri 20 - 25 turuncu ýþýðýnSuadiye semalarýndaki bilinçli davra-nýþlarýný Hürriyet gazetesinde uzunuzadýya anlattý. Gördüklerinin doðal birolay mý, yoksa UFO mu olduðunda kesinbir yargýya varamadýklarý için, yazýsýndatüm uzmanlardan konuyu aydýnlatmalarýiçin adeta yalvarýrcasýna ricada bulunuy-or ve sözlerini þöyle noktalýyordu:

"Durduk yerde beni "UFO görmüþadam" durumuna düþmekten kurtaracakbiri yok mu?

"Her açýklamayý kabule hazýrým"Yoksa yukarýlarda bir yerde "ana ge-

minin" beklediðine inanmaya çokyatkýným."

Bizim de Sayýn Ahmet Altan'dan birricamýz olacak: Bizzat kendilerininyaþadýðý ve hepimizle paylaþtýðý ve

turuncu ýþýklarýn mahiyetini uzmanlarlalütfen ciddi bir þekilde tartýþarak araþ-týrsýn ve elde ettiði sonuçlarý sorumlugazetecilik gereði bizlerle paylaþsýn.

UFO konusunun bir takým uçuk kiþi-lerin fantezisi, bir uydurmasý olmadýðýve hattâ her branþtan sözüne güvenilirciddi uzmanlarýn uzayda gözlemledik-lerinin, turuncu ýþýklarýn çok ötesinde,dünya çapýnda bir önemi olduðu,B.M.Genel Sekreteri'nin sözlerindenaçýkça anlaþýlmýyor mu? Son günlerdetüm dünyada UFO görüntüleri çok art-týðýndan bu hayatî konuyu ana hatlarýylaözetleyerek tekrar gündeme getirmeyigerekli gördüm.

SCÝENCE DÝGEST'DEKÝ UFO MAKALESÝ

Bu konuda bilimsel kafalý kiþileri endoyuracak makalelerden birini, yýllarönce popüler bilim dergisi ScienceDigest'ýn Temmuz 1977 sayýsýndaAstronomi Uzmaný James Mullaneykaleme almýþtý. O yýllarda çevirisinidergimizde yayýmladýðým bu yazýyýgeçenlerde okuyan pozitif düþüncesahibi mühendis arkadaþým: "Evvelceuçuk bir konu gözüyle bakýyordum amaiþin ciddiyetini bu makaleden anla-dým!.." diye itirafta bulunmuþtu.

Bu nedenle önce bu çok deðerli ma-kaleden alýntýlar yaparak UFO olayýnýndünya çapýndaki önemini vurgulamakistiyorum:

"… uzay gözlemlerinde uzmanlaþmýþbinlerce sivil ve askeri pilot, radar opera-törü, meteorolojist ve astronom UFOolaylarýný gördüklerini söylemiþlerdir.Belki de bunlarýn en etkileyicisi astro-notlarýn bildirdikleri olaylardýr. Apollo-

SEVGÝ DÜNYASI

Page 10: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

8SEVGÝ DÜNYASI

II astronotlarý, birinci Ay yolculuðuesnasýnda, araçlarýnýn, zekâ sahibi birkuvvetin yönettiði anlaþýlan bir cisimtarafýndan izlendiðini söylemiþlerdir.Örneðin, onlardan Gordon Cooper þimdibu olayý açýkça anlatmaktadýr. Ve geçen-lerde NASA (Amerikan Uzay Araþtýr-malarý Merkezi) Gemini, Apollo ve Sky-lab'dan çekilen gerçek UFO fotoðraf-larýnýn yayýnlanmasýný serbest býrak-mýþtýr"

"Esas soru þudur: Onlar nedir ve niçinburadalar? Bu sýrrý izah etmek için önesürülen teorileri gözden geçirerek þimdibu sorulara eðileceðiz:

"A - Psikolojik Yayýlma: Ýþte sýk sýkbasmakalýp olarak verilen ve tahminedayanan izah tarzý. Bütün UFO bildirim-leri zihni bir yanýlmanýn ve psikozunsonucudur. Kolektif halüsinasyonun buþekilde tahmini bir zamanlar "harbin boz-duðu sinirlere" ve "bomba korkusu" se-beplerine baðlanmýþtý. Artýk þimdi suçlu:"uyuþturucu ilaçlardýr". Eðer UFO olay-larýnýn açýklanmasýnda bu "kolektifhalüsinasyon" izahý doðruysa, o halde bizUFO olaylarýnýn kendisinden de önemlibir problemle karþý karþýyayýz demektir.Pek çok güvenilir kimse -ki aralarýndadevlet baþkanlarý ve astronotlar da var- buolaylarý bizzat baþlarýndan geçtiði içindoðrulamýþlardýr. Bu tanýklar, olayýn sa-dece "Psikolojik yanýlma" ile açýkla-masýný çürüttü. Bunca delil karþýsýnda buizah kabul edilemez.

"B - Ýnsan Yapýsý: Ýþte UFO'larla ilgilibir kolay izah: Bazýlarý hissediyor ki buaygýtlar gerçekten vardýr. Fakat onlarbizim askeri kurumlarýmýzýn gizli silâh-larýdýr.

"Bu olaylar, dünyada her ülkeyi rahatsýzetmektedir. Kore ve Vietnam dahil her

büyük çekiþmede varlýklarýný bellietmiþlerdir. Bizim en hýzlý jetlerimizin veuzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarakhareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileriteknikleri olduðunu göstermektedir."Magnet Projesi" adýyla yetkilendirilmiþbir Kanada resmi çalýþmasýnda UFO'larýngerçekten var oluþlarýnýn yanýsýra, onlarýntekniklerinin bizimkinden apaçýk dahaileride olduklarý sonucuna da varýldý.

"C - Hile-Þaka: "Hile" ya da "þaka"çýðlýðý, özellikle aktüel sahada UFO gö-rünüþlerinin izahý için anýnda ortayakonan bir cevap olmaktadýr. Bilhassa bucisimler yerde veya yere yakýn görül-müþlerse. Aþikâr hile ve þakalar vuku bul-muþ olmakla beraber, milyonlarca UFOgörünüþlerini bununla izah etmek müm-kün deðildir. Araþtýrmalar hileler yapýla-bildiðini gösterir. Fakat bunlar bütün UFOhaberlerinin ancak ufak bir yüzdesidir. Vebu, yüzde birden daha az bir olasýlýktýr.

"D - Doðal Olaylar ve Yanlýþ Hüviyet-lendirmeler: Kuþkusuz bazý UFO zanne-dilen olaylar, þimdiye kadar keþfedilme-miþ tabii olaylarýn sonucu olabilir. Bili-min UFO olaylarý üzerine, alay etmeyi birkenara býrakarak ciddiyetle eðilmesininnedenlerinden biri de budur zaten. Pekçok araþtýrýcý UFO olaylarýnýn yüzde sek-seninin böyle yanlýþ deðerlendirmelerinsonucu olabileceðinde hemfikirler. Yinede geriye çözülememiþ pek çok UFOolayý kalmaktadýr. Sadece kimliði belir-lenememiþ bir tek olay kalsa bile, prob-lemimiz var demektir. Özellikle pilot,astronom, astronot gibi eðitilmiþ gözlem-cilerin yanlýþa yöneltilebilmeleri çok zorgörünmektedir. Ýnanýlýr ve bilgili kiþilerinUFO bilmecesi üzerindeki tanýklýklarý veizahlarý gerçekten þaþýrtýcýdýr.

"E - Dünya Dýþý: UFO'larýn dünya dýþý

Page 11: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

SEVGÝ DÜNYASI

varlýklarýn uzay aracý olduðu yolundakiizah tarzý iyi bilinen çekici bir cevaptýr.Modern astronomi ve uzay biyolojisinin,evrenin zeki varlýklarla dolu olduðuhususunda son kuþkularýný da yok ediyorolmasý bu cevabý desteklemektedir. Bizbir uzay nesli olarak henüz bebekliðimiziyaþamakta olduðumuz halde, güneþ sis-temimizdeki birçok gezegenleri ziyaretederek, keþiflerde bulunabiliyorken, diðeruzay uygarlýklarýnýn da ayný þeyi yap-malarý mantýki görünmektedir. Belkionlar bizim kozmik sahnede yer almamýz-dan binlerce sene öncesinden beri buziyaretleri sürdürmektedirler. UFO'larbelki de komþu gezegenlerde keþif yapanya da kendilerine bir toprak parçasý edin-mek isteyen diðer dünyalýlardýr.

Bizim bilim adamlarýnýn buna karþýcevaplarý þudur: "Onlar, oradan burayagelemezler." Bu, bizim henüz onlarýn yap-týðýný yapabilecek bilgiye sahip olmadýðý-mýzdandýr. Bilimcilerin bu zanlarýnda ta-rihin buna benzer olaylarda bize þimdiyekadar verdiði dersleri göz önünde tutarsakönemli hatalarý olduðu anlaþýlýyor. Þimdiunutulmuþ gibi görünen Dr. Hynek'ingözlemleri, belki de 21. ve 22. yüzyýlýnbilimlerinde yer alacak.

Ufolojistlerin pek çoðu UFO'larýn fizikkanunlarýnýn dýþýnda deðil, bizim henüzkeþfedemediðimiz kanunlarý kullandýk-larýnda birleþmiþlerdir.

Astronomi ve kozmolojinin þimdiki bu-luþlarý, yabancý uygarlýklarýn bizden binyýl deðil, milyarlarca yýl ileri olduðunuaçýkça göstermektedir. Onlar dünya seya-hatleri için bizim bilmediðimiz enerjikaynaklarý kullanabilirler. Örneðin, esrar-lý kuasar'larýn enerjisini veya rölatifzamanda ya da astronom ve uzay biyolo-

jisti Dr. Carl Sagan'ýn ortaya koyduðu"siyah delikler" de hýzlý transit yolcu-luðu…

"Dünya Dýþý" teorisine yöneltilen birdiðer itiraz da þudur: Sonsuz uzayokyanusunda sadece bir kum tanesi olandünyamýza bu kadar ilgi göstermelerininsebebi nedir? Bunun cevabý þöyledir; nis-peten çok az sayýdaki gerçek uzay gemi-leri üstün teknikleri sayesinde holografikprojeksiyon hayalleri yaratarak ve belkide maddenin materyalizasyonunu saðla-yarak bu kadar çok görünmektedirler.

Günümüzde, hem nükleer enerjiye, hemde uzay füzelerine sahibiz. Bu kudretleriya muhteþem bir geleceði hazýrlamakta yada insan soyunun yok olmasýnda kullan-mak gibi çok önemli bir kararla karþýkarþýyayýz. Kuþkusuz bütün geliþmekteolan galaktik kültürler de bu seçenek ilekarþýlaþmýþlardýr. Eðer UFO'lar dünyadýþýndan gelen ziyaretçiler ise, bizim ala-caðýmýz önemli kararý gözlemek ve belkide kararýmýzda bir rol oynamak içinburaya gelmiþ olabilirler.

"F - Doða Üstü: UFO'lar için bir izahda onlarýn doða üstü kuvvetler olduðuþeklindedir. Bazý Ufolojistlerin dinigeleneklerin konuyu dejenere etmiþ ol-malarýndan dolayý kaçýndýklarý bu ola-sýlýk, UFO görünüþlerinin ÜST DÜ-ZEYDE SPÝRÝTÜEL MEVCUDÝYETolduklarýný ifade etmektedir. Ufo'lar içinileri sürülen bu son olasýlýklar birlikteincelenince; UFO'larýn uzaydan dünya-mýza gelerek yerleþtikleri ve doðanýn gizlibilgilerine vakýf olduklarýndan bizleretanrýlar gibi görünen varlýklarýn eserleriolduðu sonucuna varabiliriz. Onlarýn dün-yada bulunuþ amaçlarý için ancak spekü-lâsyon yapýlabilir.

9

Page 12: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

10

Belki de bazýlarýnýn inandýðýgibi, onlar bizi doðal veya bizim eserimiz olan bir büyük felâketten korumak için burada öðretmenlik yapýyorlar.Ve belki de ölümlü insaný son aþamaya, yani kozmik insanaulaþtýrmak için öncülük yapýyorlar.

"Bu esrarlý cisimlerin orijinleri veamaçlarý ne olursa olsun, UFO olaylarý,bütün belirtileriyle, insanlýðýn karþýlaþtýðýen önemli olaydýr. Böyle bir açýklamayývaktiyle, Birleþmiþ Milletler GenelSekreteri General U'thant yapmýþtý. GenelSekreter Vietnam Savaþý sýrasýnda þöylekonuþmuþtu:

"Vietnam Savaþý'ndan sonra dünyanýnkarþý karþýya bulunduðu en önemli prob-lem: UFO'lardýr!.."

EKÝN TARLALARINDAKÝ OLAÐANÜSTÜ GEOMETRÝK ÞEKÝLLER

Sience Digest Amerikan bilim dergisin-den özetlediðim bu çok önemli makaledeo yýllarda fazla yaygýnlaþmadýðýndan,ekin tarlalarýnda bir gecede oluþturulangizemli çemberler üzerinde durulmamýþtý.

40 yýldan beri baþta Ýngiltere olmaküzere dünyanýn pek çok ülkesinde, birgecelik kýsa bir zaman dilimi içinde ekintarlalarýnda oluþturulmuþ karmaþýk geo-metrik þekillerden, SEVGÝ DÜNYASIDergisinin 2006 Ocak-Þubat sayýlarýndauzunca bahsetmiþtim. Gece baskýnlarýylainsan eliyle de bunlarýn yapýlabileceðini

kanýtlamaya çalýþanlar da olmamýþ deðil-di. Ne var ki bunlar, o çok karmaþýk geo-metrik motiflerin yanýnda acemice çizil-miþ bir karikatür düzeyinde kaldýðýndan,peþin hükümlü kýzgýn reddiyecilerin veaktüalite peþinde koþan gazetecilerindýþýnda kimseyi tatmin etmemiþti. Kaldýki, gece karanlýðýnda ortada in cin yok-ken, ýþýk toplarý marifetleriyle tarlalardaadým adým daireler oluþturulmasýnýnvideo kameralarýyla alýnan filmleriniinceleyince bunlarýn basit hile ve þarlatan-lýklarý çok aþan yüksek bir teknolojininhüneri olduðu, bizlere mesajlar verilmekistendiði açýkça anlaþýlmakta. Bu hünerliellerin ayrýca telepati gibi yüksek ruhsalyeteneklere sahip olduklarýný görmekte-yiz. Geceleyin tarlalarýn civarýndaki tepe-lerde el ele tutuþarak belli þekillerin oluþ-masýný gönülden dileyen insan gruplarýna,hemen o gecede tam da istedikleri motif-leri önlerindeki tarlalarda oluþturarakcevap vermeleri, onlarýn ancak telepatiyoluyla düþünce ve dileklerden haberdarolmalarýyla açýklanabilir. Çemberlerinoluþtuðu tarlalarda cep telefonlarýnýn sap-masý, baþak saplarýnýn kýrýlmadan, sadeceustaca eðilerek motifler oluþturulmasýhiçbir faaliyet ve ayak izi kalýntýsý býrakýl-mamasý, bunlarýn marifetli ellerle uzaktanlazer gibi elektromanyetik ýþýnlar gönde-rilerek yapýldýðý izlenimi vermektedir.Zaman zaman gün ýþýðýnda da daireleroluþturulmamýþ deðildir. Temmuz 1996’-da Ýngiltere'nin gizemli StonehengeBölgesi'nde 45 dakika içinde 115 metreboyunca 151 kusursuz dairenin oluþturul-duðunu gören pilotlar gözlerine inana-mamýþtýr. Tarlalarýn yaný sýra kumlar vebuzlar üzerinde de iz býrakmadan þekillerçizilmesi, bunlarýn uzaktan yapýldýðýnýnayrý bir kanýtý olmaktadýr.

SEVGÝ DÜNYASI

Page 13: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

SEVGÝ DÜNYASI

ÇEMBERLERDEKÝ GEOMETRÝK SIRLAR

Bilimsel delillere daha çok önem veren-ler için 1996 yýlýnda ekin çemberleriyle

ilgili çok çarpýcý bir matematik olayýyaþanmýþtýr. Ýngiliz fizik ve matema-tikçisi, Boston Üniversitesi Astronomiprofesörü bir bilim adamýnýn, farklý tipte-ki çemberleri derinliðine inceleyerek yeni

bir geometri teoremine ulaþmasý insanlýðaverilmek istenen mesajýn artýk anlaþýl-maya baþlandýðýný gösteriyordu. Þimdiartýk papatya falýna bakar gibi "Biz miyapýyoruz, onlar mý?!.." kýsýr döngüsününçok ötesinde yararlý bir alanda düþünceüretilmeye baþlanmýþtý. Çok yönlü birbilim adamý olan Profesör Gerald Haw-kins (1928 - 2003) uzmanlýk alanýndaki10 kadar kitabýyla zaten uluslararasý birþöhrete sahipti.

Ekin tarlalarýyla ilgilenmeye, bu konu-nun en büyük araþtýrmacýlarýndan mü-hendis Colin Andrews'in kitabýndan aþýrýderecede etkilenmesiyle baþladý. Herciddi bilim adamýnýn yapacaðý gibi öncehile ve þarlatanlýk olasýlýðý üzerindedurdu. Ancak ileri bir matematik kül-türüne sahipti ve tarlalardaki þekillerde

büyük birgeometri us-talýðý sergi-lendiðini gör-mekte gecik-medi. Çem-berlerde, hileve þarlatanlýkþöyle dursun,ilk bakýþtafark edilme-yen, ancakdikkatle ince-lenince açýðaçýkan çok in-ce geometriksýrlar, iliþki-ler ve teo-

remler gizliydi. Örneðin AndrewsKataloðundaki T 448 dairelerinin orta-sýnda yer alan hilâl þeklindeki üç ay nicegeometrik inceliklerle yerlerine konmuþ-tu.

11

Bavyera Bad Kissingen, Almanya’da 30.06.2007’de ekin tarlasýnda oluþan çember

Page 14: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

12

Zamanýmýzdan 2300 yýl önce yazdýðýkitapla, hepimizin bin bir güçlükleöðrendiði, sýnavlarda ter döktüðügeometrinin temel prensiplerini ortayakoyan Euclid (Öklid); kitabýnda dört teo-rem üzerinde durmuþtu. Ýþte ProfesörHawkins'in "Ekin Çemberleri"nden üret-tiði teorem, bunlara bir yenisini, beþinciteoremi ekliyordu; üstelik en genelolanýný. Öklid'in dört teoremi; teðet,üçgen, kare, düzgün altýgen teoremleridiye anýlýr. Yeni ortaya konulan beþinciteorem ise bunlarýn hepsini kapsýyor. Ýçiçe çizilen daireler ve bunlara teðet olarakustalýkla çizilen bir üçgen ile diðer dörtteoremi tek bir þekilde birleþtiriyordu.Matematikçilerin en hoþlandýðý þey de budeðil midir? Yani genelleþtirilmiþ for-müllerle sonuca en kýsa yoldan gide-bilmek!

MATEMATÝKÇÝLERE KIÞKIRTICI DAVET

Profesör Hawkins, buluþunu ekin çem-berlerindeki ipuçlarýyla yaptýðýný ortayakoymakla kalmýyor, ayný zamandamatematik dünyasýný da er meydanýnadavet ediyordu. IQ'su yüksek 250.000okuyucuya sahip bilim dergisi "ScienceNews"deki yazýsýnda, matematikçileriÖklid'in dört teoremini kapsayan beþinciteoremi bulmalarý konusunda kýþkýrtýcý birçalýþmaya davet ediyordu. Hiçbir yanýtalamadý. Beþ yýl boyunca yanýt için bekle-di. En sonunda ekin tarlalarýndakiþekillerden yararlanarak bulduðunuaçýkça belirterek ayný dergiye kendibeþinci teoremini göndermek zorundakaldý. Böylece hem sonucu heyecanlabekleyen okuyucularýn merakýný gider-miþ, hem de yýllardýr binlerce tarlaya

geometrik þifreler yollayan varlýklara:"Oh çok þükür mesajýmýzý anlayanlar davar ve çoðalýyor, emeklerimiz boþa git-miyor"un sevincini yaþatmýþtý.

Öklid'in 5. teoreminin dergide yayýnlan-masýndan sonra Science News'ün editörü12.10.1996 tarihli yorumunda tarlalardakiþekillerin insan gücünü aþan olaðanüstühünerlerle dolu olduðunu þu sözleriyleortaya koymaktan kendini alamamýþtýr:

"… Hawkins, Science News ve Mathe-matics Teacher'ýn okurlarýna teoremindört çeþitlemesini sunarak onlarý yayýmla-madýðý beþinci teoremi bulmaya davetetti; ancak kimse baþarýlý olamadý.

"Ancak geçen yaz Hawkins: 'Ekin tar-lalarýndaki þekilleri yaratanlarýn bu be-þinci teoremi sergilediklerini' bildirdi.Ýngiltere'nin ekin tarlalarýnda gizlice oluþ-turulan düzinelerce þekil arasýndan enazýndan bir þekil Hawkins'in teoremineuyuyordu.

"Bu eski tip matematiksel hünerden so-rumlu kiþilerin kim olduklarý hâlâ bilin-miyor. Onlar Öklid geometrisiyle ola-ðanüstü bir hüner sergiliyorlar. Karan-lýkta tarlalara kimse fark etmeden girip,baþaklarý kýrmadan sadece eðerek, tah-min ederim ki, tahta, çivi ve iplerden dahabaþka gereçler kullanarak karmaþýk vekusursuz þekiller çizmek konusundaþaþýrtýcý bir yetenek gösteriyorlar…"

REHBER VARLIK KRYON'IN EKÝN ÇEMBERLERÝ BÝLDÝRÝSÝ

ABD Kaliforniya'da bir gruba 18 yýldýrbilgiler veren; Birleþmiþ Milletler de bile5 celse yapan KRYON (Krayan) isimliRehber Varlýk, Prof. Hawkins'in ekin tar-lalarýndaki geometrik buluþunu yayýnla-masýndan 1,5 yýl önceki bir toplantýda bu

SEVGÝ DÜNYASI

Page 15: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

SEVGÝ DÜNYASI

konuda aynen þunlarý söylemiþti:"Onlar aslýnda yakýnda karþýlaþacaðýnýz

varlýklar tarafýndan yapýlmaktadýr… Þe-killer bir anda hýzla, çoðunlukla da þafaksökerken yapýlmaktadýr. Siz bir þeklingerçek olup olmadýðýný, insanlar tarafýn-dan taklit edilen bir þekil olup olmadýðýný"damgalama" yönteminin baþaklar üze-rindeki etkisini saptayarak bulabilirsiniz;gerçek yöntem baþaklarý eðmez, kýrar. Buþekilleri yapmakta olanlar onlara "enerji

damgalarý" derler. Bu þekiller herhangitürde bir uzay gemisi tarafýndan deðil,uzak bir mesafeden yapýlmaktadýr.Onlarýn size sunulmasýnýn tüm nedeni

gelecekte iletiþim ile ilgili ihtiyacýnýz ola-cak bilgiyi ayýrt etmenizi saðlamaktýr.

"… Sevgili varlýklar, bir gün karþýlaþa-caðýnýz bu yeni varlýklar size matematikalanýnda mesajlar yollamaktadýrlar ki, sizbulmacanýn parçalarýný bir araya getiripiletiþime hazýr olabilmeniz için evrenselgeometri kodunu anlayabilesiniz. Nedengeometri? Geometri tüm evrenin ortakmatematiðidir. Þekiller içindeki mate-matik, evrensel bir hesaplama içerir ve

mutlaktýr. Dolayýsýyla o bilimsel prensip-leri iletmek açýsýndan arzulanan yön-temdir. "Þimdi tarlalardaki þekillerinakrabalardan mektuplar almaya çok ben-

13

Oxfordshire, Garsington, Ýngiltere 29.06.2007’de ekin tarlasýnda oluþan þekil

Page 16: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

14

zediðini söylemek isterim. Biz "Öncemektuplar gelir sonra da akrabalar" de-diðimizde bazýlarýnýz bunu tam olarakanlayacaklar… Tarlalardaki þekilleri gör-mezden gelenlerin ise "akrabalar geldik-lerinde" akýllarý baþlarýna gelecek."

Özetle KRYON, "Ekin Çemberleri"ninþu anda deðiþik keþif dürtüleriyle dün-yamýzý ziyaret eden ve zaman zamanadam kaçýrma gibi yanlýþlar yapan uzayvarlýklarýnca deðil; ilerde dünya barýþýiçin deðiþik maddi formlara bürünecek,tekâmülde ilerlemiþ Üstün Ruhsal Varlýk-lar tarafýndan yapýlmakta olduðunu söyle-mektedir. Bunlar bir ön iletiþim, bir önhazýrlýk ve evrenin ortak dili geometrideilerlememiz için tarlalara çizilmektedir.

Þu anda ancak uzaydan dünyamýzýgözlemleyen ve ana çizgilerini ortayakoymadan deðiþik hareketler yapan yýl-dýzlar gibi insanlara varlýklarýný belli edenbu ruhsal kökenli UFO'larla; diðerplânetlerden gelen uzaylý keþif kollarýnýbirbirine karýþtýrmamamýz gerektiðikonusunda KRYON sürekli uyarýlar ya-par. Bu sonuncular zaman zaman insankaçýran, metalik görünümlü tüm hatlarýortada uzay araçlarýdýr. Yanlýþ yapýpdüþtükleri, cesetleri üzerinde otopsiyapýldýðý ve hattâ canlý olarak laboratuar-larda gözlem altýna alýndýklarý bile olmuþ-tur. KRYON'a bu konuda pek çok okuyu-cu sorusu yöneltildiðinden þu ilâve bilgi-leri vermektedir:

"En çok sorulan soru UFO'lar hakkýn-dadýr. Sizin gördüðünüz ve bildiðiniz ikitür UFO vardýr. Ýkisinin arasýndaki farkýayýrt etmek kolaydýr: Birinci tür perdeninbenim bulunduðum tarafýndan (mâneviâlemden) gelir. Diðer türde sizin bulun-duðunuz taraftan (planetlerden). Sizintaraftan olan tür sert, belirgin kenarlara

sahip olduðu için kolayca fotoðrafla-nabilir. Onlar madenden yapýlmýþ gibi,metalik görünürler. Sizin taraftan olan butür iki gruba aittir; aydýnlanmýþ olanlar venegatif olanlar. Negatiflerden korkmayýn,çünkü siz onlardan daha güçlüsünüz.Onlar dünyanýn manyetik alanýndakideðiþimden ötürü zaten burada daha fazlakalamayacaklar. Benim çalýþmam onlarýkovalayýp buradan uzaklaþtýracaktýr.Perdenin benim bulunduðum tarafýndanolan UFO'lar yumuþak kenarlý bir gö-rünüme sahip olduklarý için kolaycafotoðraflanamazlar. Onlarýn çoðu parlar,bazen sesler de çýkarýrlar. Onlar gökyü-zündeki yýldýzlar gibi (algýlanýr, ancak)çok düzensiz olarak hareket eder görünür-ler… Benim tarafýmdan olan UFO'larýnbirçok türü vardýr. Sizin fark etmediðinizþeylerden biri, gördüðünüz þeylerinçoðunlukla bir UFO deðil, gerçek bir var-lýk olduðudur… Siz aslýnda UFO'larýdeðil, varlýklarý görüyorsunuz. Sizin gör-düðünüz uzay taþýtlarýnýn çoðu (materya-lize olmuþ) gerçek ruh varlýklarýdýr…"

KRYON tarafýndan sanki geliþigüzelsöylenivermiþ hissini veren bir cümle ileevvelce medyadan ve deðiþik medyumikkanallardan kulaðýmýza gelmiþ bir bilgidoðrulanmaktadýr: "Hükümetler uyarýldý"ABD ile Sovyet Rusya arasýnda, nükleersilahlarýn kýsýtlanmasý ve "Barýþ içindebirlikte yaþama" görüþmelerinin sýklaþtýðý1980'lerin sonunda, demirperdenin yýkýl-masýna yakýn tarihte, üst düzeydekiUFO'lu varlýklarca her iki hükümet ilerigelenlerine açýk mesajlar ve uyarýlar ve-rildiði söylentileri kulaktan kulaða fýsýl-danmýþtý. Hattâ Moskova'da bir parkagüpegündüz herkesin gözü önünde birUFO aracýnýn sessizce inip, sessizce kalk-týðý söylentisiyle bunun arasýnda baðlar

SEVGÝ DÜNYASI

Page 17: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

kurulmuþtu. Bu söylentiler yetkililercedoðrulanmamakla beraber KRYONaçýkça: "Ashra Grubu ve Akturuslularsizin hükümetlerinizle konuþanlardýr"diyerek bu söylentilerde hakikat payýbulunduðunu ima etmektedir. Her þeyinortaya döküldüðü internet çaðýndayýz.Hiçbir gerçek, hiçbir sýr artýk ebediyengizli kalmaz. Yakýn zamanlarda ilgilihükümetlerce bu görüþmelerin kelimesikelimesine apaçýk ortaya konacaðý gün-lerin kesinlikle geleceðine inanabiliriz.

Olgunlaþýp insanüstü düzeyine ulaþaninsan ruhlarýnýn ve meleklerin maddibedenlere bürünerek dünyamýzda eylem-lerde bulunmasý aslýnda ilk karþýlaþa-caðýmýz bir fenomen deðildir. Semavi din-lerde ve kutsal kitaplarda bu olaylardançok bahsedilir. Kuran'ý Kerim'de KehfSuresi’nde Peygamber Hz. Musa ile,insan kýlýðýna bürünmüþ melek Hýzýr'ýngünler süren serüvenleri detaylý bir þe-kilde anlatýlýr. Hz. Muhammed'e vahiygetiren Melek Cebrail’in de zaman zamaninsan kýlýðýna bürünerek eshabýn arasýnakarýþtýðý ve hattâ iþin farkýnda olmayankiþileri kýzdýrma pahasýna Peygamberisýnava çeker gibi sorular sorduðu sahihhadislerde nakledilir.

Meleklerin göze görünmeden de dün-yamýzda yaptýklarý iþler vardýr. Doðakanunlarýna iþlerlik kazandýrdýklarý;"Kadir Geceleri"nde yýllýk planlar yap-mak üzere kafileler halinde yeryüzüneindikleri, bir gölge gibi yaptýklarýmýzýgözlemleyip zaman zaman ilhamlartarzýnda rehberlik ettikleri kutsalmetinlerde sýk sýk tekrarlanýr. Hattâ ikiyüce melek Harut ve Marut'un, meleklik-leri unutturularak, bizler gibi dünyayainsan bedeninde doðarak, dualite kanun-larý içinde yer yer nefis sýnavlarýnda zora

girdikleri anlatýlýr.Ýþte KRYON, zaten dünyanýn kuru-

luþundan beri icraat halinde olan bu YüceRuhsal Varlýklarýn ilerde dünya barýþýnahizmet etmek için; olgunlaþmýþ insanlarlaiþbirliði yapacaklarýndan bir "BirleþmiþMilletler" celsesinde bizleri þöyle haber-dar eder:

"Siz uzaylýlarýn buraya bitkisel olarakne zaman ineceklerini soruyorsunuz.Bakýn onlar sizinle, sizin titreþiminiz vezaman çerçeveniz onlarýnkine uyduðundabuluþacaklar; daha önce deðil!..

"Sevgili Dostlar, siz henüzkarþýlaþmayý beklediðiniz varlýklarla karþýlaþmadýnýz.Gezegeniniz onlarýnkine uyanbir titreþim düzeyine eriþtiðinde,o zaman bu varlýklarý çaðýranbir fener gibi olacak. Onlar sizebüyük haberler ve harika biryardým getirecekler. Ama fenerhenüz yerini almamýþtýr."

"BÝZÝM CELSELERÝMÝZ" de UFO'LAR

Daha ilk buluþmamýzda Rehber Varlýk"Uçan Daireler"le ilgili bir sorumuzuaçýklýkla þöyle cevaplamýþtý:

* Onlarý kanýnýza giren misafirler olarakkabul ediniz. Kanýnýzdaki yuvarlara (ak-yuvarlara) yardýmcý.

Sonraki buluþmalarýmýzda RehberVarlýk dünyanýn ve evrenin dengesinibozacak bir nükleer savaþ tehlikesinekarþý onlarýn yeryüzündeki barýþ güç-leriyle iþbirliði yapacaklarýný, gerekirse

15SEVGÝ DÜNYASI

Page 18: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

fiilen müdahalede bile bulunabilecekleri-ni deðiþik celselerde þu sözleriyle bizlerebildirmiþti:

* Siz en mühim þeyi unutup, en küçükþeyle uðraþýyorsunuz. Dostluðu, iyiliði biryana býraktýnýz!.. Ýyi olun, dost olun; baþ-kalarýna da zararýnýz olmasýn. Korkuyor-lar zararlý olacaðýnýz için. Siz öldürücü,mahvedici kuvvetleri bulmakta mahir-siniz. Bunlarý iyilikte kullananlarý endi-þeye düþürüyorsunuz. Siz birbirinizi yoketmek isterken kâinatý düþünmediniz.

* Kavgalarýnýzý çoðalttýnýz; kendinizi yalnýz zannettiniz; kâinatý unuttunuz. Sizi çok yakýn duyanlar var.Hayrýnýza, kâinatýn hayrýna sizeyardýmcý olacaklar. Sizidoðruya, sâlime götürecekler.Onlar vazife aldýlar.

* Nizamlarý bozmaya alýþtýnýz. Bir günen büyük düzeni de bozacaksýnýz. Bunamüsaade yok. Onu siz yaratmadýnýz ki!..Kavgalarýnýzý kesiniz; kaideleri boz-mayýnýz!..

Dünyamýzý iþgal etmek için deðil, aldýk-larý görev dolayýsýyla, ev sahiplerineyardýmcý olmak amacýyla bir misafir gibigelerek, hizmet edip, sonra esas yerlerinedönecek olan bu UFO'lu "Yüce RuhDostlarýmýzla" iþbirliði yapabilmenin önþartýnýn; iyilikte, doðrulukta, çalýþmada,bilgide ve sevgide yükselmek, yani olgun-laþmak olduðunu "Rehber Varlýk" açýklýk-la ortaya koymuþtu:

* Önce olgunlaþmanýz þart. Çünkühenüz þimdi bile aranýzda inanmayan-

larýnýz var. Her þey olduðu zaman inan-manýn da vakti geçecek… Önce kendinizihazýrlamanýz, düþünmeniz, çok düþün-meniz lâzým. Zekânýzý hazýrlamanýz þart.Birbirinizle ancak o zaman anlaþa-bilirsiniz. Düþünce birliðine vardýðýnýzzaman her þeyi kökünden halletmiþ ola-caksýnýz. Düþünce birliðine varmak içindüþününüz. Bütün insanlar ayný þeyidüþündüðü zaman biliniz ki çok mesut birdünya olacak!..

KAPININ ÝKÝNCÝ ÇALINIÞI NASIL OLACAK?!

"Postacý Kapýyý Ýki Defa Çalar" diyeünlü bir deyiþ var. Aslýnda çok deðerliyazarýmýz Çetin Altan için yaþadýklarý bugizemli uzay olayý, postacýnýn kapýyý ikin-ci çalýþýdýr. Gerçi o daha ilk çalýnýþta ka-pýyý açýp postacýnýn getirdiði mesajý alýpdeðerlendirmiþti.

Bu ilk çalýnýþ, 1964 yýlýnda ünlü ya-zarýmýz Çetin Altan'ýn davetlimiz olduðuolaðanüstü kanýtlarla dolu büyük bir hip-noz ve ekminezi (Geçmiþ yaþamlara in-me) deneði idi.

Gelecek sayýda "Ben de Oradaydým" üstbaþlýðý altýnda bu önemli deneydenbahsedeceðim. Ve acaba deðerli ve saygýnyazarýmýz Ahmet Altan uzay gözlemi ilekapýnýn bu ilk çalýnýþýný nasýl deðerlendi-recek. Ve acaba eðer gerekirse gelecekyýllarda kapý ikinci defa nasýl çalýnacak;merakla bunu bekleyeceðim!..

(Not: Yaþadýðýmýz her ay, hattâ her günekinlere bu çemberler hâlâ yapýladurmak-tadýr. Ýlgilenenler:

www.x-cosmos.it/crop circles veyawww.cropcircleconnector.com sitelerin-

den takip edebilirler.)

SEVGÝ DÜNYASI16

Page 19: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

Seçim, sandýk vedemokrasi, biri diðerinigerekli kýlan kavram-lardýr.

Türkiye bir seçimdaha yaþadý ve Adaletve Kalkýnma Partisiaçýk arayla, seçmenoylarýnýn yarýsýnayakýnýný alarak sandýk-tan birinci parti olarakçýkmayý baþardý. Bu,demokrasi adýna olumlubir puan. Ne var ki, demokrasi yönetimbiçimlerinin en iyisi deðil, en az kötüsüolarak tanýmlanýr. Özellikle bizimki gibizaman zaman ara verilen, askýya alýnandemokrasiler, içlerindeki eksiklikleri biran önce gidermek zorundadýrlar.

Demokrasi, bilindiði üzere, halkýn,halk için, halk tarafýndan yönetilmesidir.Halk bu yetkisini oy kullanarak, seçtiði

kimseler yoluyladolaylý olarak gerçek-leþtirir. Öylece halkseçtikleriyle iradesinimeclise yansýtmýþ olur.

Bizde uygulananhaliyle demokrasi çokdefolu bir görünümsergilemektedir.

Seçim öncesi basýn-da þöyle haberlerçýkýyor: "Parti liderleriseçmen adaylarýný

halka tanýtýyor." Demek ki halk, seçeceðikimseleri henüz tanýmýyor ve bilmiyor.Halk milletvekillerini kendi seçmiyor.Parti liderlerinin seçtiklerini seçmekzorunda kalýyor. Bu haberin kendisi biledemokrasi adýna bir kara mizah! Yanihalkýn kendi tanýdýðý, güvendiði, vekâletvereceði kiþileri doðrudan seçmesi engel-leniyor. Ön seçim, parti içi demokrasi

SEVGÝ DÜNYASI17

DemokrasininDefolarý

LiderlerinEgolarý

Güngör Özyiðit, Psikolog

Page 20: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

yok. Demokrasinin acilen düzeltilmesigereken birinci defosu bu.

Ýkincisi yüzde on barajý. Altý partininyüzde dokuz oy aldýðýný varsayýn.Toplam yüzde elli dört oy boþa gidiyor,geçersiz sayýlýyor. Halkýn yarýsýndanfazlasýnýn iradesi meclise yansýmýyor.Demokrasinin özüne aykýrý bu durumunda bir an önce düzeltilmesi gerekiyor.

Toplumda yarýdan fazla nüfusa sahipkadýnlarýn görmezden gelinip yok sayýl-masý üçüncü bir defo. Nüfusumuzdakikadýn oraný yüzde elli üç. Meclistekikadýn oraný ise yüzde dört civarýnda.Yeni mecliste ise yüzde dokuz.Demokrasilerde kadýn-erkek gerçekteneþit haklara sahipse -ki öyledir-iradelerinin de yönetime eþit düzeydeyansýmasý gerekir.

Demokrasinin bizde uygulanan haliyle,dördüncü bir defosu da, seçimde yarýþanpartilerin bir kýsmýna hazine yardýmýolarak trilyonlar daðýtýlarak, haksýz birrekabet oluþturulmasý. Bu adaletsiz yarýþda mutlaka düzeltilmelidir.

Bütün bu defolar düzeltilirse, o zaman,demokrasi oyunu kurallarýna göre oynan-mýþ olur. Ancak o zaman kazanangerçekte halk olur ve halkýn iradesimecliste kendine yer bulur.

NEOCON AHMET

Yeni Dünya Düzeni'ndedemokrasilerde yeni renklere bürünüyor.Partiler gitgide birbirine benziyor.Saðcýlar sol partilerde, solcular sað par-tilerde yer alýyor. Zaten birbirine ben-zeyen partiler aðýz dalaþý yaparak birbir-lerini bir güzel benzetiyorlar!

Eskiden sað sermaye partisi, sol ise

emekçilerin partisi olarak bilinir. Ve solpartiler iç ve dýþ sömürüye karþý, anti-emperyalist bir tavýr alýrlardý.

Bugün emperyalizm Türkiye'yi kýskacaalmýþ durumda. Halk ise derin bir ay-mazlýk uykusunda. Halký uyandýrmasýgereken eski solcu yeni aydýnlar ise,demokrasi adýna emperyal ve liberal nin-niler söylemede...

Ýlhan Selçuk "Pencere"sinden gördük-lerini bize þöyle aktarýyor:

"Türkiye'nin içinde yer aldýðý Ortadoðuharitasý emperyalizmin cirit oynadýðý birbölge. Her gösterge, her kanýt, her olay,her olgu emperyalizmin bölgedeTürkiye'nin aleyhine bir tasarýmýöngördüðünü vurguluyor. Yaþadýðýmýzsüreçte Türkiye'nin karþýsýnda uygar batýyok. Batý emperyalizmi var!..Emperyalizmin, Irak'ý belli bir süredeparçalayýp ülkenin kuzeyini de kapsayanbir Kürdistan devletini üs edinerekOrtadoðu'da yeni bir düzene doðruyürüdüðü ayan beyan ortada..."

Sayýn Selçuk, eski solcu, yeni iþbirlikçiaydýnlarý suçüstü yakalarcasýna þu sapta-mada bulunuyor:

"Ama, kafaya ne kadar da vursanýz,kimileri bu gerçeði reddedecektir. Kibunlarýn arasýnda solcu geçinen iþbir-likçiler de var. Emperyalizmi es geçiphiç aðzýna almadan solcu ya da demokratolmak yeni icat. Con Ahmet'in yeniicadý... Ancak bu Con Ahmet bildiðimizCon Ahmet deðil, Neocon Ahmet!.."

FARKLILIKLARA SAYGI

Farklýlýklara saygý ve hoþgörü,demokrasinin olmazsa olmaz koþulu.Ancak gerçeði de çarpýtmadan, olduðu

18SEVGÝ DÜNYASI

Page 21: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

gibi görüp göstermek gerek. Farklýlýklarasaygý duymak, ýþýðý, içindeki deðiþikrenkleriyle sevip kucaklamak demek.

"Hürriyet"in Pazar ekinde AhmetAltan, tam da bu konuya deðinerek "Neistiyor Tanrý bizden?" diye sorduktansonra þunlarý söylüyor:

"Küçük bir gezegenin üstünde birbirinebenzemeyen altý milyar insan yaratýp, altýmilyarýna da deðiþik parmak izleri vereno irade, farklýlýðý neden bu kadar çokseviyor? Parmak uçlarýmýz bile farklý, þuküçücük parmak uçlarý... Parmak uçlarýbile benzemeyen insanlarýn zihinleri,düþünceleri, duygularý, bilincin karanlýk-larýna saklanmýþ gizli arzularý, kiþiliklerinasýl benzer birbirine?"

Sonra þöyle bir çýkarýmda bulunuyor:"Herkes birbirine benzeseydi, kimse

kimseyi sevmezdi, aþýk olmazdý. Tanrýbizi seyrediyor, onun emrine uyup sanabenzemeyeni sevdiðinde mutlu oluyor-sun. O'nun emrine karþý çýkýp, sevdiðinikendine benzetmek için uðraþtýðýnda acýçekiyorsun."

Farklýlýklara saygý duyarak sevmek,

bizi birbirimize yaklaþtýrýr, kiþiliklerimizizenginleþtirir ve bize çokluktaki birliðive birlikteki çeþitliliði görmenin hazzýnýyaþatýr.

Farklýlýklarýmýzý kabullenmemek vebirbirimizi anlamaya çalýþmamak,aramýzda en uzak mesafeyi yaratýr. ÞairCan Yücel'in dediði gibi:

En uzak mesafe ne Afrika'dýrNe ÇinNe HindistanNe seyyarelerNe de yýldýzlar geceleriIþýldayan...En uzak mesafe iki kafa arasýndakiMesafedirBirbiriniAnlamayan...Sürekli bir deðiþim ve geliþim süreci

içinde olduðumuzdan, her birimizin,diðerimizi, her seferinde yeniden ölçüpdeðerlendirmemiz gerekir. O zamanherkesin dostu oluruz ve herkes bizimdostumuz olur.

Bilge'ye sormuþlar: "Dünyada en çokkimi seversiniz?" "Terzimi" demiþ bilge.

Soranlar þaþýrmýþ: "Niye baþkalarýdeðil de terzi?" diye sorduklarýndabilge þu karþýlýðý vermiþ:

"Dostlarým, ben en çok terzimiseverim. Çünkü ona her gittiðimde,benim ölçümü yeniden alýr. Amaötekiler öyle deðildir. Bir kez benimhakkýmda karar verdiler mi, ölenedek beni hep ayný gözle görürler."

Terzilik; insan iliþkileri için degerekli ince bir sanat.

19SEVGÝ DÜNYASI

Page 22: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

anupama ile yogaNihal Gürsoy

Nihal Gürsoy - Ayça Haným, Yogakonusunda oldukça donanýmlý ve yetkinolduðunuzu biliyorum. Okuyucularýmýziçin öz geçmiþinizden söz edebilirmisiniz?

Ayça Gürelman - 1974 yýlý doðum-luyum. Özel Kalamýþ Lisesi'n den mezunolduktan sonra, üniversiteyi MarmaraÜniversitesi Ýþletme ve Ýdari BilimlerFakültesi, Almanca EnformatikBölümün’den okuyarak tamamladým.Daha sonra Marmara Üniversitesi ÜretimYönetimi ve Pazarlama yüksek lisansprogramýna devam ettim.

2000 yýlýnýn baþýnda yurt dýþýnda birkitabevinde Swami Sivananda stili birhatha yoga kitabý ile tanýþtým ve ilk yogaçalýþmalarýma baþladým. Ayný yýlýn Martayýnda Brahma Kumaris W.S.U. RajaYoga Meditasyon kurslarýna devam et-meye baþladým. Yoga'nýn "fiziksel

duruþlardan ötesi" olduðunu kavradým.Daha sonra integral yoga felsefesi üze-rinde yoðunlaþtým. Ekim 2000'de ErsinSaran ile Hatha Yoga çalýþmaya baþla-dým. Ocak 2000'de araþtýrmalarý ve tecrü-belerimi paylaþmak amacýyla www.yoga-merkezi.com isimli sitenin temelleriniattým. Burada, kendi yorumlarýmýn vegenel bilgilerimin yaný sýra, ücretsizolarak Bhagavat Gita, Patanjali'nin yogasutralarý, Hatha Yoga Pradipika gibi te-mel yoga kitaplarýný çevirmeye baþladým.Aðustos 2001'de en büyük Bhakti Yogaokullarýndan biri olan The Divine LifeSociety Ýlahi Yaþam Topluluðu GenelSekreteri Swami Krishnananda'dan ki-taplarýný Türkçeleþtirme ve ücretsizolarak intenette yayýnlama izni aldým.

2002 sonbaharýnda Ýstanbul'a üç gün-lüðüne ziyarete gelen Sri N.V. Raghuramile tanýþtým. Bu arada, ayný zamanda bir

Ayça Gürelman ile söyleþi

Page 23: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

þirketin pazarlama departmanýnda daçalýþtýðým için Yoga Merkezin’dekiçalýþmalarýmý akþamlarý ve hafta sonlarýsürdürüyordum.

Eylül 2002'de internet üzerinden biryoga grubu kurdum. Burada en temelyoga metinlerinden biri olan BhavagatGita'yý yorumlamaya ve genel yoga bil-gilerini aktarmaya baþladým.

2003 yýlýnýn Temmuz ayýnda, SripadBhakti Amal Paramahamsa Maharaj'danHarinam inisiyasyonu ile birlikteAnuradha D.D. ismini aldým. Aðustos2003'de Vivekananda Yoga ÜniversitesiUluslararasý Koordinatörü Sri N.V.Raghuram beni manevi kýzý ve öðrencisiolarak kabul etti. 2003 Sonbaharýnda,gurunun da isteði ile, ayný üniversiteninuluslararasý yoga eðitmenliði sertifikakurslarýna katýldým. (YICC)

2004'de gurum Sri Raghuramji banabiricik/eþsiz anlamýna gelen Anupamaismini verdi. Ayný yýl Özel SuadiyePolikliniði'nde "Suadiye YogaMerkezi"ni açtým. Vivekananda YogaÜniversitesi programýný burada uygulat-maya baþladým. Buradaki çalýþmalarým,eðitmenliðe hazýrlýk derslerine katýlankatýlýmcýlarým eðitmen olmalarýyla,Ýstanbul'da farklý merkezlerde devamettirildi. Ayrýca, yine bir eðitmenManisa'da ilk kez yoga eðitimi vermeðebaþladý.

2004 yýlýndan itibaren gurumRaghuranji'nin Türkiye workshop veseminer programlarýnýn koordinasyon-larýný yapýyorum. SVYASA VivekanandaYoga Üniversitesi'nin YICC/YogaEðitmenliði Sertifika ProgramýnýTürkiye'de organize ediyorum. BöyleceHindistan'a gidemeyen veya lisan

bilmeyen isteklilerin gerekli formasyonuve eðitimi alarak, sertifikalý yoga eðit-meni olmalarýna yardýmcý oluyorum.

2006 Aðustos'un da yaptýðým bir anlaþ-ma ile, Hindistan'ýn en büyük spritüelyayýnevi ve distribütör Motial Banarsi-dass ile anlaþarak yetkili Türkiye GenelDistribütörü oldum. Böylece, Türkiye'yeHindistan'dan ilk defa Ýngilizce yogafelsefesi kitaplarýnýn gelmesini ve yogayýöðrenmek isteyenlerin hizmetine sunul-masýna araç olduðum için mutluyum.

Profesyonel olarak, þu an uluslararasýbir þirketin pazarlama bölümünde çalýþ-maktayým ve yoga çalýþmalarýma dadevam etmekteyim.

Nihal Gürsoy - Çok güzel, gayretli birçalýþma ile gerçekten konunuzda uzman-laþmýþsýnýz ve öðrendiklerinizden herke-sin faydalanmasý için emek sarfetmiþsi-niz. Yoga'nýn baþlangýç tarihi ve tarihçe-sini de kýsaca öðrenebilir miyiz sizden?

Ayça Gürelman - Aslýnda kimseyoga'nýn baþlangýç tarihini kesin olarakbilmiyor. Çünkü yoga'nýn kökleri, yazýlýtarihin gerisine uzanýyor.

Yoga'ya ait elinizdeki en eski belge,yapýlan arkeolojik kazýlarda ortayaçýkarýlan ve üzerinde yoga yapan insanfigürleri bulunan 5000 yýllýk mühürlerdir.Yoga, bilinen tüm dinlerden (Hinduizmdahil) daha önce baþlamýþ bir felsefedir.

Nihal Gürsoy - Felsefesi nediryoga'nýn?

Ayça Gürelman - Yoga, kelimeanlamýyla birleþmek demektir. Yoga'daamaç, fiziksel-ruhsal-zihinsel bedenleri-mizin birleþmesiyle "özben bilinci"neeriþmektir. Ýþte bu özben bilincine ermek,meditasyon çalýþmalarýnýn son aþamasýolan Samadhi'dir.

21SEVGÝ DÜNYASI

Page 24: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

Yoga yapan kiþiye yogi, bayan iseyogini adý verilir. Eski zamanlardakibüyük yogiler insanýn çevresiyle uyumluyaþayabilmesi için, öncelikle kendisiyleuyumlu yaþamasý gerektiðini bu nedenlede insan doðasýnýn tam olarak anlaþýla-bilmesinin önemli olduðunusöylemiþlerdir.

Nihal Gürsoy - "Guru", kelimesi yogaile ilgilenenlerin sýkça duyduðu birsözcük, sanýyorum "öðretici" anlamýndakullanýlýyor. Tam olarak nedir anlamý?

Ayça Gürelman - Guru, öðrenciyiyönlendirir, kendisi de ayný yollardangeçmiþ olduðu için öðrenciye yol gös-terir. Yine de pek çok öðrenci, baþlangýç-ta kendi baþlarýna yoga yapmaya baþla-maktan, ancak bir öðretmen ihtiyacý his-settiklerinde arayýþa girmektedirler. Asýlönemli olan ise, doðru guru'yu bula-bilmektir.

Nihal Gürsoy - Peki, yoga yolundaolan herkesin amacý Samadhi'ye ermekmi olmalýdýr yoksa baþka nedenlerle deyapýlabilir mi?

Ayça Gürelman- Elbette ki hayýr.Bhagavat Gita, yoga yapan dört öðrencitipinden söz eder.

* ACI ÇEKEN KÝÞÝ: Dinmeyen biracýyý dindirmeyi amaçlayan öðrencil-erdir. Bu acý, fiziksel bedenin bir yerindeincinme, aðrý olabileceði gibi, zihinsel deolabilir.

* DÜNYA NÝMETLERÝNÝ ARAYANKÝÞÝ: Saðlýk ve baþarý için bir stratejigeliþtirmeyi hedefleyen öðrencilerdir.Burada amaç, uygun stratejiyi bularakdünya nimetlerinden azami fayda saðla-maktýr.

* BÝLGÝ ARAYAN KÝÞÝ: Bütünlüðeulaþma arzusu duyan öðrencilerdir.

* BÝLGE ADAM: Büyük yogilerdir.Bu öðrenci tiplerinden herhangi birine

uyuyor olabilirsiniz. Ben diðer öðrencitipinde neden deðilim diye endiþelen-menin anlamý yoktur. Herkesin yaþamýve hedefleri farklýdýr. Tüm hedefler eþit-tir ve mükemmeldir. Yoga yolu isteyenherkese açýktýr.

Nihal Gürsoy- Pek çok yoga çeþidi varsanki, bu konuda bizleri aydýnlatabilirmisiniz?

Ayça Gürelman - Aslýnda yoga'nýndört ana okulu vardýr. Bu okullar kendiiçlerinde alt kollara ayrýlýr.

*RAJA YOGA: Fiziksel hareketleri venefes teknikleri meditasyonla birleþtirilenbir okuldur.

* BHAKTÝ YOGA: Kiþinin özbenlikkavramýna uzanan tek noktalý odaklan-maya kendini adamasý ile yapýlan uygu-lamalardýr. Daha çok duygusal yönü aðýrbasan kiþiler tarafýndan tercih edilir.Bhakti yogi sevgi enerjisinden güç alýrve Tanrý'yý sevginin kaynaðý olarak göre-rek dualar, ibadetler, þarkýlar ritüellerlekendisini Tanrý ile kuþatýr.

* KARMA YOGA: Eylem yoga'sýolarak adlandýrýlýr. Yapýlan tüm iþlerin vehareketlerin Tanrý'ya odaklý bir zihinleyapýlmasýdýr. Daha çok dost canlýsý kiþi-ler tarafýndan bu yol tercih edilir. Çünkübu yoldaki kiþiler, kalplerini saflaþtýr-mayý, eylemlerini bencillikten uzaklaþtýr-mayý öðrenmek isterler.

* JNANA YOGA: Bilgi yoludur, enzorlu yol olarak bilinir. Çok büyük biristek ve zekâ gerektirdiðinden, bu yolagirmek isteyen öðrenci prensip olarakdiðer yollardan geçmelidir. Burada öð-renci, Vedanta felsefesinde yer alan "bir-lik öðretisini deneyimlemeyi hedefler.

22SEVGÝ DÜNYASI

Page 25: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

Nihal Gürsoy- Teþekkür ediyorum.Genel olarak yogilerin et yemedikleriniduyuyoruz. Sanýyorum beslenme yogileriçin oldukça önemli, nedenleri nelerdir?

Ayça Gürelman - “Yoga yapmanýn birön þartý var mý?” sorusu, tüm öðrencilertarafýndan sorulan temel bir sorudur.Genelde de verilen cevap aynýdýr."Hayýr". Fakat öðrenciler, gün geçtikçeöðretmenin vejetaryen olduðunu, organikgýdalarla beslendiðini alkol, tütün,uyarýcý ve uyuþturuculardan uzak dur-duðunu, içtiði sudan uyku saatine kadarbelli bir kurallar zincirine baðlý kalmayaçalýþtýðýný görerek, tereddüt etmeyebaþlar: "Acaba bana her þey söylenmiyormu?" Burada aslýnda söylemeye çalýþtýðýþey þudur: Evrenle bir olabilmek adýnayapýlmasý gereken standart kurallar yok-tur, bir öðrenci bunlarýn hiçbirini yap-madan da yoga yapabilir.

Ancak, günümüz dünyasýna baktýðý-mýzda, yoga'da baþarýlý olabilmek çokazýmýza nasip olabilmektedir. Baþarý içinuzun çalýþma, azim, kararlýlýk, sabýr,inanç (öncelikle kendinize, sonra yoga'-ya) gerekir. Sri Sankaracharya, yoga'nýndört aracýn (olmazsa olmazý) olduðunusöylemektedir. Bunlar: Ýnanç, adanma,meditasyon, özgürlüðe ulaþma arzusudur.

Yoga görüþüne göre, evren titreþimler-den oluþmuþtur. Madde aðýr bir titreþimesahipken, düþünce çok daha süptil birtitreþime sahiptir. Evrenin gerçek mahi-yetinin anlaþýlabilmesi için bu süptiltitreþime ayak uydurmak gerekir. Siz,titreþimlerinizi yükselttiðiniz de dünyayýyepyeni bir gözle görmeye baþlarsýnýz.Bir yogi düþünceleri okuyabilir, atomboyutuna inebilir, her þeyi içine alacakkadar geniþleyebilir, yýldýzlara doku-

nabilir, gibi.Ýþte kullandýðýmýz araç olduðunu

söylediðimiz bedenimizin titreþimlerininyükseltilmesinin yollarýnýn her biri yoga'-da yapýlan çalýþmalara denk gelir. Etyememek, günlük yoga duruþlarýný yap-mak, nefes çalýþmalarýný yapmak, içedönüþ çalýþmalarý yapmak, meditasyon,mantra, japa, v.b. yoga yolundaki bizimyardýmcýlarýmýzdýr.

Nihal Gürsoy - Herkes yoga yapabilirmi? Þimdiler de hamilelerin ve çocuk-larýn da yoga yaptýðýný okuyoruz.

Ayça Gürelman - Bazý genel kurallarauyarak herkes yoga yapabilir. Tüm insan-lar, çocuklar, hamileler, ileri yaþtakiler.Yalnýz nasýl yoga yapabilecekleri ileilgili bazý bilgilere gerek vardýr.

Nihal Gürsoy - Yoga yapmak veyaöðrenmek için herhangi bir yoga merke-zine gidemeyenler ve yeterli yayýna ula-þamayanlara sanýyorum sitenizde hizmetveriyorsunuz. Size nasýl ulaþýlabilir?

Ayça Gürelman - Ýlgilenen kiþiler için,www.yogamerkezi.com isimli sitemizoldukça aydýnlatýcý ve öðretici olacaktýr.Evde yoga yapmaya baþlamak istiyorumdiyorsanýz, yine bu sitede Raja Yoga say-fasýndan gerekli tüm bilgilere ulaþa-bilirsiniz.

Nihal Gürsoy - Verdiðiniz bilgiler içinçok teþekkür ediyorum, çalýþmalarýnýzdabaþarýlar diliyorum.

Ayça Gürelman - Ben de teþekkürediyorum, okuyucularýnýza sevgilerimiiletiyorum.

www.yogamerkezi.com

23SEVGÝ DÜNYASI

Page 26: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

24SEVGÝ DÜNYASI

Bu June'un asla unutamayacaðý birkonuþma olmuþtu. Çünkü bu konuþmaesnasýnda, yazdýðý mektubun Andrew'unailesi tarafýndan nasýl karþýlanacaðýkonusunda duyduðu endiþelerin yersizolduðunu anlamýþtý.

Trans okumasýndan sonra, June ilekonuþmadýðým için Andrew'un mesajýnýailesine iletip-iletmediðini bilmiyordum.Ayrýca, yaptýklarý telefon konuþmasýndaJune'un Mary'e bana gelmesi için öneridebulunduðunu da bilmiyordum. (Sizlerleburada paylaþtýklarým, gerçeði öðrendik-ten sonra bir araya getirdiðim hikayeninparçalarýydý). Miracolo ailesiyle dahaönceden kurmuþ olduðum baðlantý dadahil olmak üzere baþýma gelecek diðer

olaylardan da habersizdim. June'un mektubundan derin bir þekilde

etkilenmiþ ve telefonda söylediklerindendolayý da rahatlamýþ olmasýna raðmen,Mary trans okumasý için bana gelmeyekendisini henüz hazýr hissetmiyordu.Oðullarýný kaybettikten sonra evdeherkesin tadý kaçmýþtý. Ne birbirleriylekonuþabiliyor ne de boðazlarýndan tekbir lokma geçiyordu. Herkes kendi köþe-sine çekilmiþ, acýsýný tek baþýna yaþa-maya çalýþýyordu.

Daha sonra Mary bana þunlarý söyledi:"Sonra herkese mektuptan bahis etmeyebaþladým. Bana Raymond Moody'nin"Yaþamdan sonra Yaþam" isimli kitabýylamedyumlar ve spirtüel irtibatlarla ilgili

Psiþik Medyum, öte alemdeki sevdiklerimizle konuþuyor

Andrew’un AnnesiMaryJohn Edwards/Çeviri: Arýn Ýnan “SON BÝR KEZ” adlý kitaptan

Geçen ay June Costanguay'ýn bir kaza neticesinde hayatýnýkaybeden Andrew'un ailesi ile kurduðu irtibata tanýk olmuþtuk. Birmektup kanalýyla aileye ulaþmayý baþaran June, Andrew'un annesiMary'nin de büyük bir sürpriz yaþamasýna sebep olmuþtu. Mary,imkânsýz olduðunu bilse de ölen oðlunun öte alemden ona iyiolduðuna dair bir mektup yazmasýný dileyip durmuþ sonunda budileði kabul olmuþtu.

Page 27: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

kitaplar verdiler. Hayatýma öncelikle birçeki düzen vermek zorunda hissettimkendimi çünkü ben bir öðretmendim vebir týpký bir öðretmen gibi düzenli olmakzorundaydým".

Mary'nin kocasý Tony'nin ihtiyacý isedüzenden daha fazlasýydý. Onun zamanaihtiyacý vardý. Andy'nin trajik ölümüTony'yi adeta canlý bir cenazeyedönüþtürmüþtü. Tony'nin öte alemle ilgilibir inançsýzlýðý zaten yoktu. O her zamanruhlarýn varlýðýna inanmýþtý. Dahasý üçyýl önce bir yakýn ölüm deneyimini biz-zat yaþamýþtý. Tony yaþadýðý bu ilginçdeneyimi bana þöyle anlattý: "1991yýlýnýn Ocak ayýydý. Bir gece banyodaduþ alýrken mide kanamasý geçirdiðim

için yere düþtüm. Bilinçsiz þekilde yerdeyatarken bedenimden çýktýðýmý hissettim.Yerde yatan bedenime bakýyordum.Kendimi harika ve hafiflemiþ hissediyor-dum. Gerçekten mutluydum. Sonra ani-den bir elin sol omuzuma dokunduðunuhissettim. Bir kadýn sesi bana: "Geridönmek zorundasýn" dedi. Ona geridönmek istemediðimi çünkü kendimi iyihissettiðimi söyledim ama bedenimegirmekten de kurtulamadým. Tam busýrada sarý bir ýþýk gördüm. Iþýk baþýmýnüzerinde duruyordu. Ýþte o an uyanmayabaþladým. Hissettiðim ilk þey, yerdekimermerin soðukluðuydu. Geçirdiðimkanama nedeniyle kanýmýn üçte birinikaybetmiþtim ve neredeyse ölmüþtüm."

SEVGÝ DÜNYASI25

Page 28: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

26SEVGÝ DÜNYASI

O zamanlar, on üç yaþýnda olanAndrew yardým gelene kadar babasýnýnbaþýnda korku ve endiþe içinde beklemiþve Tanrýya: "Lütfen Tanrým babamýalmayýn" diye yalvarmýþtý. Ama ne yazýkki Tanrý üç buçuk yýl sonra babasýnýnyerine Andrew'un hayatýný almýþtý.

Andrew'un ölümünden altý ay sonraannesinin arabasýnýn ýþýklarý kendiliðin-den gidip gelmeye baþladý. Mary bununbir iþaret olduðunu ve Andrew'un kendi-leriyle irtibat kurmak istediðini anlamýþtý.Ayný þey bir daha tekrarlanýnca: "TamamAndrew, sana söz veriyorum bu kezmedyum Edwards'ý arayacaðým ve onagideceðim" demiþti.

Böylece Mary oðlunun ölümünden tamyedi ay sonra kapýmý çalmýþ oldu. Elbetki ben gelen kiþinin kim olduðunu henüzbilmiyordum ama kapýyý açýp da onugördüðüm zaman içimden bir ses ona :"Tony isimli birisinin sizinle ilgisi varmý?" diye sormamý istedi.

Mary'nin çevresindeki enerji o kadargüçlüydü ki yaptýðým trans okumasýnýmutlaka yazmam gerektiðini hissettim.Yanýmda part-time olarak çalýþan Ellen'ýbu iþ için vazifelendirdim. Mary'den ken-disine ait olan bir objeyi bana vermesinisöyleyerek trans okumasýna baþladým.Bana bileziðini verdi. Kapýda bana Tonyisimli þahýsýn kendi kocasý olduðunusöylemiþti. Mary ile yaptýðým trans oku-masý aynen aþaðýda kayýt edildiði þekildegeliþti:

JOHN: Öte aleme geçmiþ olan biroðlunuz var mý bayan?

MARY: Evet varJOHN: Son iki yýl içersinde mi haya-

týný kaybetti? Haziran ya da Temmuzayýnda mý öldü?

MARY: EvetJOHN: Tony kim? Bu kiþi onun babasý

mý? Babasýna oðlunun iyi durumdaolduðunu söyleyin. Bu çok önemli.Babasýnýn yalnýz olduðunu ve kendisinihiç iyi hissetmediðini söylüyor.

MARY: Bu çok doðruJOHN: Bana bir hokey sopasý gösteri-

yor.MARY: Evet, babasý hokey

antrenörüdürJOHN: Babasý ayný zamanda bir öðret-

men mi? Çünkü bana bir lise binasýnýgösteriyor. Sanki Glen Cove Lisesi ola-bilir. Ben de oraya devam etmiþtim.

MARY: Evet Glen Cove lisesindehocalýk yapýyor. Onu tanýyor olmalýsýnýz.

JOHN: Ben onu tanýyor muyum? Onunadýný þimdilik söylemeyin. Normalde benGlen Cove Lisesi demez, sadece lise dediyebilirdim. Bunun üzerinde durun lüt-fen. Acaba bir araba kazasý neticesindemi hayatýný kaybetti oðlunuz. Belki debisiklet kullanýyordu.

MARY: Evet bisiklet kullanýyorduJOHN: Oðlunuz iyi durumda olduðunu

bilmenizi istiyor. Peki Robert kim?MARY: Robert onun dedesidir. JOHN: Ona da iyi durumda olduðunu

bildirmenizi istiyor. Peki Mary kim?Kayýnvalideniz öldü mü?

MARY: HayýrJOHN: Kaza Andrew'un hatasý neti-

cesinde mi meydana geldi?MARY: Bilmiyorum. Biz de bunu

araþtýrýyoruz. JOHN: Oðlunuz kendi hatasýnýn çok az

olduðunu söylüyor. Sanýrým karþý tarafonu tam olarak görememiþ. Bununsorumluluðunu kýsmen üstleniyor.Oðlunuz onaltý yaþýnda mýydý?

Page 29: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

MARY: EvetJOHN: Eþinizle bu olay yüzünden ayrý

düþtüðünüzü, konuþmadýðýnýzý söylüyor.Bir araya gelip konuþmanýz ve birbiri-nizle irtibat kurmanýz gerektiðini iletiyor.

MARY: Biliyorum ama bunu nasýlyapacaðýmý bilemiyorum. Babasý çok zorbir adamdýr.

JOHN: Öncelikle babasýna iyi durumdaolduðunu bildirmenizi istiyor. Bu çokönemli çünkü ihtiyacý var. Ýçindeki fýrtý-nalarla boðuþtuðu için oðlunun iyidurumda olduðunu bilmesi çok önemli.Kendisine biraz zaman tanýmasý gereki-yor. Siz kocanýza göre daha teslimsiniz.Elbet ki, böyle olmanýz, üzülmediðinizigöstermiyor. Kocanýz oðlunuzun çokakýllý bir çocuk olduðunu ölümüyle herþeyin bittiðini düþünüyor ve tüm bu olupbitenlere bir türlü akýl erdiremiyor.

MARY: Oðlumun kardeþine iletmekistediði bir mesajý var mý?

JOHN: Böyle bir mesaj vermeyebilir.Peki ayaðýnda ayakkabý mý yoksa bot muvardý?

MARY: Andy babasýnýn botlarýný gi-yerdi.

JOHN: Peki isminde C ve K harfleriolan kiþi kim?

MARY: Bu onun arkadaþý Christolmalý.

JOHN: Bu kiþinin bir yüzüðü var mý?Ya da eþinizin bir yüzüðü var mý?

MARY: Bir saati var. JOHN: Bana simetrik olan bir objeyi

iþaret ediyor. Eþiniz ona yüzüklerindenbirini vermek istemiþ ama buna bir türlüfýrsat bulamamýþ galiba. Çünkü bir yü-zükten bahis ediyor. Hokey oynar mýydý?

MARY: Benim araþtýrdýðým da iþtebuydu.

JOHN: Onu süveteriyle birlikte migömdünüz?

MARY: Hayýr ama mezar taþýnýn yaný-na bir hokey sopasý koyduk.

JOHN: Odasýnda hokeyle alakalý olanbir çiçek aranjmaný var mýydý?

MARY: Evet odasý hokey motifleriyledolu olan çiçek aranjmanlarýyla doluydu.Hokey süveteri ise odasýnda asýlýydý.

JOHN: Peki babasýnýn boynundaAndy'ye ait olan bir þey var mýydý?

MARY: Bir zincir istiyordu ama bunugerçekleþtiremedi. Oðlum öldükten sonraTony bunu kendisi için aldý.

JOHN: Altýn bir zincir mi?MARY: Evet, Andy bunu çok istemiþti

ama asla sahip olamamýþtý. Kocam zin-cirlerden ve mücevherlerden asla hoþlan-mamasýna raðmen salt Andy seviyor diyeonun ölümünden sonra satýn alýp boy-nuna astý.

JOHN: Lütfen kocanýza, bunu Andy'-nin telkinleriyle yaptýðýný söyleyin.Þimdi Andy'nin beni yönlendirmesiylemezun olduðum Glen Cove lisesinegidiyorum. Çünkü kocanýzýn hangi öð-retmen olduðunu bulmak zorundahissediyorum kendimi. Sakýn sosyal bi-limler dersini veren ve beni sýnýftan atantek hoca olan Mr.Miracolo olmasýn?

MARY: (Gülümseyerek) Evet.JOHN: Biliyordum. Kocanýzdan

tuvalete gitmek için izin istemiþ amatuvalet yerine trigonometri dersi için ve-rilen yardýmcý derse girmiþtim. Geridöndüðümde Mr. Miracolo bana bakmýþve : "Defol" demiþti.

MARY: Oðlum kendisini ne kadar çoksevdiðimizi biliyor mu?

JOHN: Þu anki trans okumasý aranýz-daki sevgi sayesinde gerçekleþebiliyor.

SEVGÝ DÜNYASI27

Page 30: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

28SEVGÝ DÜNYASI

Terapi EsnasýndaÖlüm AnýCarol Bowman'ýn, "Children's Past Lives" Kitabýndan Çeviren: Nelda Bayraktar

ÇOCUKLARIN GEÇMÝÞ YAÞAMLARI

Geçen ay, özümüzü bir hayattan diðerine aktaran araca esas damgavuran unsurun ölüm anýnda deneyimlenen yüksek bilinç hali olduðu-nu anlamýþtýk. Ancak ne yazýk ki, ruha kazýnmýþ olan abartýlmýþdüþünce ve duygularýn da bir sonraki hayata geçtiklerini öðrenmiþtik.

Travmatik ölümlerde özellikle de ani ya da korkunç bir þekildecereyan etmiþ olan ölüm vakalarýnda kiþinin geride kalanlara elvedademesi ya da eksik kalan bir iþini tamamlamasý asla söz konusu ola-mamaktadýr. Böyle bir durumda kiþi huzur bulamamakta ve kendisinitam hissedememektedir. Ölüm anýmýzda nefret, korku, suçluluk, piþ-manlýk ya da kýzgýnlýk tarzýndaki olumsuz duygularla dolu isek, bun-lar ölüm anýnda bedenin hissettiði acýlarý ve zihinden geçen diðertüm algýlarý da daha yoðun bir hâle getirmektedirler. Ruha yapýþarakdiðer hayatlarýnda onu takip eden de iþte bu yoðun duygular olmak-tadýr.

Bildiðiniz gibi, regresyon terapileri ve bilinçaltýnýn iyileþtirici etki-siyle beraber ölüm anýmýza geri dönebilir ve o anda yaþamýþ olduðu-muz olumsuz deneyimleri tersine çevirebiliriz. Bunun nasýl çalýþtýðýhâlâ bir sýr olsa bile, geçmiþ hayatlarla ilgili olarak yapýlmýþ olanbinlerce regresyon denemesi bunun böyle olduðuna dair yeterincekanýt sunmaktadýr.

Bu ay konumuza kaldýðýmýz yerden devam ediyoruz.

Page 31: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

Dr. Woolger'ýn tera-pisinin can alýcý noktasýterapi esnasýndayaþanýlan ölüm dene-yimleri idi. Hastanýngerçek þifaya kavuþtuðunokta burasýydý.

Dr. Woolger, problemitüm gerçekliðiylekavrayabilmek içinhastalarýyla defalarcaterapi seansý yapýyor,problemi çevreleyenþimdiki ve geçmiþ hayatkatmanlarýný titiz birþekilde soyarak ayýrý-yordu. Bu seanslarýnzirve noktasýný terapiesnasýnda hastalarýnadým adým ölüm anlarý-na doðru yaklaþmalarýve ölüm sonrasýndakiaydýnlýðý yaþamalarýoluþturuyordu.

Ölüm aný geldiðindeDr.Woolger hastaya,yaþadýðý tecrübeninayrýntýlarýna tam olarakodaklanabilmesi içinsorular soruyordu.Örneðin: "Neler oluyor?Ne düþünüyorsunuz?Son düþünceleriniz ne-lerdi? Neler hissediyor-sunuz? Bu travmayabedeniniz ne tür bircevap verdi?" tarzýndakisorularla baðlantýlarý

çözmeye çalýþýyordu.Ölüm aný, duygusal açý-dan hastanýn oldukçaacý çektiði bir andý.Ölüm anýnda donupkalmýþ olan eski duygu-lar bu þekilde su yüzüneçýkýyor, hasta genelliklehýçkýrýklara boðuluyor-du. Bunu bir kezbaþardýktan sonra anýlariçersinde tutulan yoðunenerji boþalýyor, ruhayapýþmýþ olan olumsuzdüþünceler, duygular vehisler ise çözülüyordu.

Hastanýn öte âlemegeçtikten sonraki hayatýise geçmiþ hayatýndangetirdiði önemli konu-larý tam olarak anladýðýve çözdüðü bir zamandilimi oluyordu. Bunlarýanlayabilmek için deDr.Woolger: "Geçmiþhayatýnýzdan getirdiði-niz bitirilmemiþ iþlerinizvar mý? Bundan kurtul-mak için neler yap-manýz gerekiyor?"tarzýnda sorular soru-yordu. Psikodrama veGestalt terapisi yoluylada diðer yaþamlarýndakikarakterlerle diyalogagirmesini saðlýyordu.Bu þekilde sürdürülenterapi seanslarýnda

hasta, baðýþlama,affetme yeteneðinigeliþtiriyor, daha ileribir anlayýþa kavuþuyorve suçluluk duygusun-dan kurtuluyordu. Dr.Woolger ölüm sürecinintam olarak bitirildiðin-den, tüm problemlerinçözüldüðünden ve tümsorularýn cevaplandýðýn-dan emin olmadan has-tayý transtan çýkarmý-yordu. Sonunda hasta,bu anýlarýn ve anýlarlaberaber yaþadýðý duygu-larýn geçmiþte kaldýðýn-dan, çözüme ulaþtýrýl-dýðýndan ve bir dahaasla karþýsýna çýkmaya-caðýndan emin oluyor-du. Regresyon deneme-sinin amacý da buyduzaten.

Terapinin sonundadoktor hastasýyla nelerolup bittiðini son birkez özetliyor, hastanýngeçmiþ yaþam hikayesi-ni þimdiki hayatýylaparalellikler kurarakgözden geçiriyordu.Elde ettiði yeni iç görü-leri þimdiki hayatýnanasýl uyarlayabileceðini,elindeki yeni bilgilerleeski kalýplarýndan nasýlkurtulabileceðini ona

SEVGÝ DÜNYASI29

Page 32: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

öðretiyordu. Hastasýna:"Þimdi güvendeyim","Sevilmeye deðer birinsaným" ya da "Ýnsan-lara güveniyorum"tarzýnda onun yenianlayýþýný güçlendiricitelkinler yapmasýný salýkveriyordu. Dr. Woolger'-ýn hastalarýndan birisiolan Edith'in dramatikvakasý, ölüm anýna gerigitmenin kiþiyi kronikbir hastalýktan nasýl kur-tardýðýný göstermesiaçýsýndan ilginçti.

Yirmili yaþlarýndaolan Edith, týpta lupuserythematosus diye bili-nen aðrýlý bir eklemhastalýðýna yakalan-mýþtý. Dr. Woolger'ýnterapilerinde, saraymuhafýzlarýna baþkaldýran genç bir Rusanarþisti olduðu ortayaçýkmýþtý. Babasý bir kaçgün önce çýkan birisyanda ölmüþtü. Gençisyankâr, babasýnýnintikamýný almak vesaray barikatlarýnýyarmak için hazýrladýðýbir bomba elinde pat-layýnca parçalanarakhayatýný kaybetmiþti.

Regresyon den-emesinin tam bu anýnda

Edith genç adamýnyaþadýklarýný saniyesisaniyesine hissetmiþti.Dr.Woolger ona nelerdeneyimlediðini anlat-masýný istediðindehýçkýrýklara boðularakve haykýrarak nelerolduðuna bakamayacakve göremeyecek kadarkötü durumda olduðunusöylemiþti. Sonra kor-kudan titreyerek bom-banýn kollarýný vebacaklarýný uçurduðunusöylemiþti. Genç adamkollarýnýn ve bacak-larýnýn bir daha aslaolmayacaðýný bilerekyavaþça ölüme doðrusürüklenmiþti. Dr.Woolger Edith'e: "Ölümanýnda söylediðin sonsözler çok önemlidir"demiþti. Gerçekten deEdith: "Kollarým vebacaklarým bir daha aslaiþlev görmeyecek"demiþti.

Edith, geçmiþ hayatýn-da yaþadýðý bu korkunçdeneyimi þimdiki haya-týnda yaþadýðý aðrýlýeklem hastalýðýyla bað-daþtýrmaya çalýþmýþtý.Dr. Woolger Edith'edikkatlice rehberlik yap-mýþ ve ona:

"Kollarýný vebacaklarýný kay-betmeden önceiçinde tuttuðunduygu ve düþüncelerhangileriydi?" diyesorduðunda Edith,babasýný öldürencanilerin de aynýþekilde can vermelerini dilediði-ni ve içinin korkunçbir kin duygusuyladolduðunusöylemiþti. Amagelin görün kiEdith'in içindekiolumsuz duygularkendine dönerekonun acý çekmesineneden olmuþlardý.Bu farkýndalýksayesinde Edith,kýzgýnlýðýndan venefretinden kurtulabilmiþti.

Gözlerini açtýðýndaeklem yerlerindeki aðrýonu çoktan terk etmiþti.

Edith Dr. Woolger'ýaltý ay sonra gördüðün-de yeniden dans edebi-lecek duruma gelmiþti.

30SEVGÝ DÜNYASI

Page 33: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

Aydýn ÝÝnsan OOlmak

ÖzerBaysaling

Page 34: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

AHLÂK, ERDEM, KÜLTÜR,AYDIN ÝNSAN VE HOÞGÖRÜÜZERÝNE

Günlük hayatta öyle kaba ve çirkinhareketlere maruz kalýyoruz ki... Buyüzden bugün beni üzen en önemliþeylerden biri ahlâk, erdem vekültürdeki yozlaþmadýr. Peki aðzýmýzdasakýz ettiðimiz, ancak çoðunlukla da,baþkalarýnda eksikliðini görüp, kendi-mizde aramadýðýmýz ahlâk, erdem vekültür nedir? Peki erdemlere uymayanþeyler neler? Ayný davranýþlar deðiþikyerlerde nasýl ahlâk veya ahlâksýzlýkolabiliyor!?.. Ve sadece kurallarýnauymak gerçek ahlâk ve erdem midir!?..

Gençlik yýllarýmda bir gün, yabancýülkedeki "çýplaklar kampýna" rast-lamýþtým. Tepeden aþaðýdaki koya bak-týðýmda; kadýn, erkek, çoluk, çocuk heryaþtan insan, çýrýlçýplak rahatçadolaþýyorlar, güneþleniyorlar, çoðu dakitap okuyorlardý. O anki anlayýþýmagöre oradakiler ahlaksýz, erdemsiz veutanç duyulacak durumdaydýlar... Oysaoradaki herkes çok tabi ve rahattý!..

Aile ve çevremden aldýðým ahlâk,erdem ve kültür yapýsýna uymadýðý içinbirçok þey "utanma ve ayýplama duy-gusuna" dönüþüp beni esir almýþtý...Uzun uzun düþündüm!.. O ortamdahukuka aykýrý bir fiil yoktu. Kimseyezarar da verilmiyordu. O anki utanmave ayýplama duygum; yetiþtiðimçevrenin bana aþýladýðý dini ve ahlâkigörüþlerden kaynaklanýyordu. Oysaoradaki çýplaklara göre ise, toplumakarþý iþlenen suçlar ayýp olup, çýplaklýkçok tabi karþýlanýyordu!..

Aklýma memleketimize gelen turistbayanlara, erkeklerimizin yýlýþýk yýlýþýkyaklaþarak, tacize varan davranýþlarýgeldi!..

Ýlerlemiþ memleketlerde kural ihlal-leri yok, toplum düzeni mükemmeldi...Bizde ise daðlar, tepeler iþgal altýnda,yolsuzluklar diz boyuydu. Bir yandasevgi, saygý ve birliðe dayanan, örnekaile yapýsý ve ahlâk görüþlerimiz, diðeryanda ahlaksýzlýklar!..

AHLÂK ve ERDEM

Bu konuda aklýma hep Sokrat'ýn birhikâyesi gelir: "Bir gün Menon,Sokrat'a erdemin ne olduðunu sormuþ.Sokrat kendisine, Thessalia veyaLarissa'lýlara sormasýný, onlarýn bilgeve kültürlü insan olduklarýný söylemiþ...Menon onlardan sonuç alamayýnca,tekrar Sokrat'a gelerek, bu defa ahlâkve erdemin ne olduðunu bilmedenonlarý nasýl elde edebileceðini sormuþ...Sokrat ise gayet sakin, bunu kendisininde tam bilmediðini ve bir bilene derastlamadýðýný söylemiþ."

Erdem, ahlâk kurallarýna uygunolarak yaþamak ve davranmaktýr.Erdemin bir baþka tarifi ise; "Erdem,akýl ve bilinçle uygulanan, ahlâkideðerlere uyarlý, bir davranýþbiçimidir." Sonuçta erdem, ahlâkýndavranýþlarýmýzdaki aynasýdýr.

Eski dilde "fazilet" olarak ifadeedilen erdem, Yunan Felsefesinde "iyi,yetkin ve bilgili yurttaþýn niteliði"sayýlmýþtýr.

Protatagoras'a göre erdemli olmak;"kendini yönetme sanatýdýr."

SEVGÝ DÜNYASI32

Page 35: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

33SEVGÝ DÜNYASI

Tarih sürecinde her sýnýf kendinegöre bir erdem ölçüsü oluþturmuþtur.Bu sebeple herkesin erdem ölçüsükendine ve yetiþtiði çevreye göredir.Hattâ bazen ayný çevre içinde bile olsabu ölçü deðiþebilir. Örneðin güçlününerdemi kuvvet, güçsüzün erdemikanaattir. Ne var ki, erdem de kültür veahlâkla geliþir. Bu yüzden eðitimsizkiþilerin erdemi de basittir.

19. Yüzyýldan itibaren düþünürler,erdemi daha ziyade "insanýn kendiniaþma gücü" olarak ele almýþlardýr.Buna göre evreni aþmak; kendiniaþarak, evrensel oluþuma ve devinimeartan çapta olumlu olarak katýlmaktýr.

Ahlâk, Ýnsanlarýn toplum içindekidavranýþlarýný ve birbirleriyle iliþkileri-ni düzenlemek amacýyla baþ vurulankurallar dizgesi, baþka insanlarýndavranýþlarýný, olumlu veya olumsuzbiçimde yargýlamakta kullanýlan

ölçütler bütünüdür. Burada da kavramkargaþasý ortaya çýkýyor.

Kant'a göre; ahlâksal olarak doðru birdavranýþý belirleyen þey, eylemin sonu-cu deðil niyettir. Ancak belli birbiçimde davranmanýn ödev olduðunudüþünmek, ahlâksal bir davranýþýortaya çýkarýr.

Ahlâk tarih boyunca çaðdan çaða,toplumdan topluma ve hattâ aynýtoplumlarda kültür ve yöre farklýlýklarý-na göre deðiþiklikler gösterir. Ahlâkkurallarý genelde yazýlý olmadýðý halde,birçok yönden hukuk ve dinlerle deözdeþleþir. Ancak hukuk müeyyidesinidevlet koyar ve takip eder. Ahlâký isebireyler deðerlendirir. Hukuk belirlikonularda düzenlemeler yapar ve ceza-landýrýrken, ahlâk bireylerin yeme,içme, cinsiyet vs. davranýþlarýný çokgeniþ kapsamlý inceler ve bunlarý kýna-ma hattâ toplum dýþýna itme þeklinde

Page 36: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

cezalandýrarak eyleme dönüþtürür.Ahlâk toplum içinde bireyi çocuklu-

ðundan ele alýr ve tüm yaþamý boyuncatakip eder. Ýyi, kötü þeklindeki deðer-lendirmelerle, kötü davranýþlar açýsýn-dan kiþide "utanma duygusu" aþýlar.

Diðer taraftan her din kendibünyesinde, kendine göre bir ahlâkanlayýþý getirmiþtir. Burada da ahlâk-sýzlýk "günah" olarak nitelendirilir vebu duygu aþýlanýr. Dinsel ahlâk, Allahkorkusuna ve ölüm sonrasý yaþamýnyaptýrýmlarýna dayanýr. Bu sebepledeðiþken olmayýp tartýþýlmaz.

Ahlâký insanlar yaratmýþtýr. Çünküdinlerden önce de belirli boyutlardahukuk, ahlâk ve erdem kurallarý vardý.Son yüz yýlda ise, varoluþçu filozoflar-dan bazýlarý, ahlâktan baðýmsýz,"özgür" ve "usçu" bir ahlâk görüþünüsavunmaktadýrlar. Hattâ bu özellikleNietzsche ve ondan etkilenen varoluþ-çular tarafýndan, yaþanýlan toplumlareleþtirilerek, ahlâktan baðýmsýz, sýnýrsýzözgür bir yaþam biçimi düþüncesinekadar geniþlemiþtir. Her toplumunahlâk anlayýþý, o toplumu oluþturaninsanlarýn sosyal ve kültür yapýsýna,dinlerine, düzeylerine vs. göre deðiþir.

Çin'de Konfiçyüs erdemlerinamacýnýn, insanlarýn kendileriniaþmalarý olduðunu savunmuþ.Mistik ilkelerden kaynaklananahlâký doðma olarak gömüþtür."Dinler çeþitlidir, fakat akýlbirdir. Öyleyse hepimiz karde-þiz" düþüncesini savunmuþtur.

Bu sebeple ahlâk ve erdem de herdevirde yeni örneklemelere gereksinmeduyar. Bu yüzden de gerçek ahlâk veerdem, tek koþullu ve dogma olmayýp,tüm yaþama olumlu ölçüde egemenolmalýdýr.

AHLÂK ve KÜLTÜRÝLÝSKÝSÝ

Yakýn senelerde iki ayrý düðüne git-miþtim. Ýlkinde dans etmeyi adiliksayýp kýzlarýna "sen adi bir oyuncu muolacaksýn, ayýp, günah" diyen vedelikanlýlýðý kimseye kaptýrmayanerkekler, kadýnlardan daha da fazlakývýrtýyorlardý... Bazý erkeklerin pan-tolonlarý, þiþman göbeklerinin bir karýþaltýna düþmüþtü. Ceketlerini de kemer-lerinin yanýna sýkýþtýrarak göbeklerinisallayýp duruyorlardý.

Diðer düðünde ise, kadýn ve erkeklerayrý ayrý kapalý bölümlere oturtulmuþ-lardý. Gelini görmek de mümkünolmadý. Dualar okundu ve namaz içinara verildi. Bunlarýn hepsinde âdetlerayrýydý.

Bununla geleneksel düðünlere veâdetlere karþý olduðum sanýlmasýn.Bilakis otantik zenginlikleri olan þey-leri çok severim. Burada deðinmekistediðim ve tenkit ettiðim, birtoplumun geleneksel kültüründen oluþ-mamýþ acayiplikler. Aþýrý yozlaþma,savurganlýk, görgüsüzlük ve hattâ küs-tahlýk... Bir takým deðerler yokedilirken, yerine yenileri oturtulmadanoluþan boþluk... Hattâ bir kültürün, birbaþka kültür toplumu tarafýndan istilâ

SEVGÝ DÜNYASI34

Page 37: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

35SEVGÝ DÜNYASI

ve yok edilmesi. Yozlaþma da bu deðilmi? Adam toplu taþýma vasýtasýnýniçinde, elinde cep telefonu, baðýrabaðýra "hele baþýn gözüm üstüne gar-daþým..." derken, birden sertleþip "bizadamý oyarýk, delerik..." diye avaz avazhaykýrýyor... Etrafta çarþaflý kadýnlar vegöbekleri kasýklarýna kadar açýk gençkýzlar... Daha neler de neler...

Eðlence, yemek, içmek, misafir aðýr-lamak, konuþmak, toplumla iliþki,müzik, davranýþlar velhasýl her þey ayrýolabiliyordu. Peki dilimizde sakýz yap-týðýmýz kültür neydi?

Kültür, kavram kargaþasý yaratmasý-na raðmen, "bir toplumun, duyuþ vedüþünü birliðini saðlayan deðerlerintümü" þeklinde tanýmlanabilir. Kültürkýsaca tüm yaþanmýþlýklarýn birikimi veözüdür.

Ýnsan biliminin kurucularýn-dan Tylor ise kültürü þöyle tarifeder: "Bilgilerden, inançlardan,sanattan ve insanýn toplumdayaþayan bir varlýk olmasýnedeniyle, edindiði bütün öbüryetenekler ve alýþkanlýklardanoluþan karmaþýk bir bütün" der.

Kökeni Latince'de "Cultura" (ekmek,ekin almaktan) geliyor. Voltaire'ninbuna, insan zekâsýnýn oluþmasý vegeliþmesi anlamýný kazandýrdý.

Ýnsan dil, din, sanat, teknik ve ben-zeri pek çok buluþlar getirerek, içindebulunduðu evrenin o bölümüyle

alýþveriþini sistematik bilgileredönüþtürmüþtür.

Kültür aile veya aile yerine geçebilenortamlardan çocuða aktarýlýr. Çocuðunilk algýlarý bu þekilde baþlar. Buradahayvandan farklý olarak, akýl da dev-reye girerek algýlarý bilgiye dönüþtü-rerek; yorumlar, çözümler ve üretir.

Saðýr ve kör olan Helen Keller, yediyaþýna kadar insanlardan uzak vekültürden kopuk yaþamýþ. Sonra öðret-meni Anne Sullivan'ýn yardýmýylayavaþ yavaþ bu kopukluðu aþmýþ, buþekilde anlamlar evrenine giriþyaparak, kültürünü geliþtirmiþ ve insan-lýða katkýlar saðlamýþtýr.

Ünlü düþünür Friedrich Engelskültüre geçiþte, ilkel insandaki ilketkenin, insan ellerinin serbest kalýþýolduðunu ifade etmiþtir. Yürümeyebaþlayan insan, elleri serbest kalýnca,emek ve çalýþma ile alet üretmeye vekullanmaya baþlamýþtýr. Bu þekilde dezaman içinde birçok gereksinmelereihtiyaç duyarak, anlaþýlmak için öncedili, dilden de kültürü üretmiþlerdir.

Durkheim ve onun okuluna baðlýantropologlardan Levi Strauss ise dili,kültürün bir parçasý deðil, bizzatkültürün kendisi ve onun ifade tarzýolarak görmüþtür.

Kültür ve uygarlýðýn birbirine baðlýolarak geliþtiði de gözlemlenmektedir.18 Yüzyýla kadar tarým ve hayvanyetiþtiriciliði anlamý taþýyan kültür;bundan sonra insan yeteneklerinin ge-liþtirilmesi, inceltilmesi ve iyileþtiril-mesi anlamýnda kullanýlmaya baþladý.Aydýnlanma felsefesi uygarlýk

Page 38: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

sözcüðüne daha geniþ anlamlarkazandýrmýþtýr. Uygarlýk (Civilization)barbarlýðýn karþýtýný ifade ederken,zamanla düzenli, eðitilmiþ, kibar vs.gibi anlamlar da kazandý. Bu suretleKant; uygarlýk ve kültürü birleþtirici biranlamda ele alarak ayrýlmaz bir parçaolarak yorum getirmiþtir.

Ýnsandan aileye, aileden kente, kent-ten ülkeye, ülkeden dünyaya ve sonratekrar insana dönerek yayýlan,dönüþümlü bir akýþkanlýktýr kültür.Yavaþ yavaþ özümsenirken, bilgiyle degeliþir. Kültür ve uygarlýk bu sebeplebirbirine baðlý olarak geliþme sürecigösterir.

Bunun sonucu kültürel evrimcilik,kültürlerin kesintisiz bir süreç içindebasit biçimlerden daha karmaþýk biçim-lere doðru geliþtiði kuramýný oluþtur-maktadýr. Bu kuram 20. Yüzyýldanitibaren yeni evrimcilikle; "Belli halk-lar için özel bir evrim süreci sözkonusu olsa da, genel evrim ya da iler-leme, belli halklarýn gerçekleþtirdiðiatýlýmlarla, bütün insanlýðý çevreyedaha uyumlu ve egemen kýlmaya, dahakarmaþýk toplumsal örgütlenmelergeliþtirmeye yöneltmiþtir."

Kültürü; çatýþma odaðýnadönüþtürmekten çýkarýp, birleþtiricigücünden yararlanmak gerekir. Kültür;ekonomi, günlük yaþam, siyasal yaþamve her türlü iç ve dýþ iliþkilere katkýdabulunulabilecek þekilde yaygýnlaþtýrýl-malýdýr. Böylece kültür dar bir mil-liyetçilik ve gelenekçilik anlayýþýndankurtarýlarak evrensel açýlýma sokula-bilir.

Her kültür, kendi bünyesinde oluþ-muþtur. Bu yüzden gerçek kültürelâdetler ayýplanmamalý ve aþaðýlanma-malýdýr. Çünkü insan kendi coðrafi böl-gesindeki kültürle yetiþiyor. Çocuklar,Paris, Ýstanbul, New York, Afrika vs.nerede yetiþirlerse, oranýn kültürünüalýr ve oradakiler gibi yemek, içmek,konuþmak, âdetler, gelenek, görenek,düþünce tarzý, ayýplar vs. nin etkileþimiiçinde büyürler.

Baþka bir kültürü anlayabilmek için,kendimizi o kültürün içinde hissediponu anlamaya çalýþmamýz gerekir.

Ancak hukuka aykýrý âdetleri, kültür-den ayrýþtýrmak gerekir. Özellikle DoðuAnadolu’da, gencecik kýzlarý, sýrf oyörenin âdetlerine uymadý diye öldü-rüyorlar. Aile meclisi toplanýp canlarý,kanlarý olan kýzlarýnýn öldürülmesinekarar veriyor. Bir yakýný da gözünükýrpmadan kýzý öldürebiliyor. Ne acý-masýzlýk, ne kötü âdetler...

Nezaket, kültürün estetikdýþavurumudur. Baþkalarýnakarþý sevgi, saygý ve incelikledavranma alýþkanlýðýdýr. Birbaþka açýdan, kültürü estetik vezarafetle uygulayabilmesanatýdýr. Günlük hayatý vesosyal iliþkileri güzelleþtiren enönemli unsurdur. Nazik insanlar,kabalýk ve çirkinlik engelinibununla aþýp, topluma ve insan-lara güzellik ve incelikledavranma ayrýcalýðýna ulaþýrlar.

SEVGÝ DÜNYASI36

Page 39: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

37SEVGÝ DÜNYASI

Ahlâk, erdem ve kültür, yerlerineyeni deðerler konulup, bu deðerlerözümsenmeden yýkýlýr ve deðiþimeuðrarsa, yozlaþma dediðimiz çirkinlik-ler ve sýnýf kopukluklarý ortaya çýkar.

Acaba içtenlikle olmadan, sadecekurallarýna uymak, gerçek ahlâk, erdemve kültür müdür? Yaþadýðým tecrübelerbana, içtenlikle olmayan hiçbirdavranýþýn gerçek olmadýðýný öðretti.Bunun için de kavramlarýn vetoplumun baskýsý altýnda kalmadan,kendi doðrularýmýzla, gene de toplumudýþlamayacak þekilde denge kurabil-menin daha ahlâklý davranýþ olacaðýnýdüþünüyorum.

AYDIN OLMA ve HOÞGÖRÜ

Burada çaðdaþ uygarlýðýn temelkoþullarýndan olan "aydýn olma" ve"hoþgörü" konusu da önem kazanýyor.Çünkü deðer yargýlarý, ekonomi vesosyal yapý hýzla deðiþtikçe, toplumiçindeki yozlaþma ve kopukluklar dahada çok ortaya çýkýyor.

Karþýlýklý önyargýlarla, dinsiz, yobaz,arabeskçi, aþaðý tabaka, sosyete,hilekâr, siyasetçi vs. gibi laflarla insan-larý sýnýflandýrýp ayrýlýklara düþüyoruz.Herkes kendi önyargýsýyla hareket edip,baþkalarýný anlamaya da çalýþmýyor.Oysa anlatamamak, anlaþýlamamak veanlamak istememek toplum içindekikopukluklarýn en önemli nedeni.

Bu konuda hoþuma giden bir hikâyevardýr: Eski bir devirde büyük birülkede, çok ünlü bir þair yaþarmýþ.Ancak, ülkeyi idare edeni de aðýr bir

dille eleþtirirmiþ. En aðýr cezalara rað-men de buna mani olamamýþlar. Ýdamý-na karar verildiði sýrada bilge biri, buiþi halledeceðini söyleyerek, baþ-takinden müsaade istemiþ.

Bilgenin önerisi doðrultusunda, þairiyalnýz kaldýðý hücresinden alýp, özelseçilmiþ bir köylü ile ayný hücreyekoymuþlar. Þair bundan çok mutluolarak, en duygulu konuþmalarýný yap-maya ve þiirlerini okumaya baþlamýþ.Bir süre sonra da adamýn gözlerindenyaþlar boþalmýþ. Þair bunun karþýsýndadaha da duygulanarak coþmuþ...

Sonunda þair merak ederek "Acabakonuþma ve þiirlerimden hangisindendaha çok etkilendiniz muhterem?" diyesormuþ.

Adam cevap vermiþ "Söylediklerin-den bir þey anlamadým ama, senkonuþurken, sallanan uzun sakalýn banaköyümdeki keçinin sakalýyla, dedemindua okurken sallanan sakalýný hatýrlattý,onun için aðlýyorum" demiþ.

Þair büyük bir hayal kýrýklýðýyla, ken-disini oradan çýkarmalarý halinde, birdaha idare edene karþý eleþtirel þiir yaz-mayacaðý sözü vermiþ.

Ýþte anlatamamanýn ve anlaþýlama-manýn dayanýlmaz acýsý!.. Burada aydýninsana çok büyük görevler düþüyor.

Aydýn insan, olumlu bilim ve akýl ileyetiþmiþ, kendini topluma adamýþ, ruhusevgi ile dolu, hoþgörülü ve özgürinsandýr.

Aydýnlanma felsefesi anlamýnda,"insanlýðýn, insanlýða dönüþüdür."Klasik anlamda metafizik bir kavramolup, toplumu insan aklýyla düzenleme

Page 40: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

38

amacý taþýr. Bu düþünce ile bilgi halka yayýlmýþ,

bilime yönelmek suretiyle, insanýn ken-disine dönmesi ve tanýmasý gerçek-leþmiþtir. Bireysel geliþme yetkinliðedönüþürse, zamanla topluma da örnekolur ve toplumsal düzeyi ilerletir.

J.Locke ve Bayley, "Bir insanýn aydýnolmasý ve bunu toplumuna aktara-bilmesi için bilimci ve akýlcý olmasýlâzýmdýr" diyorlar.

Ýyilik de aydýn insanýn bir parçasýdýr.Ancak iyiliðin, korku ve öteki dünyayaait yatýrýmlardan kaynaklanmamasýlâzýmdýr.

Aydýn insan, özgür ve sevecen-likle bildiklerini toplumaaktarýrken, kendini üstün görmeyanýlgýsýna kapýlmadan, aydýnolmayanlara yaklaþabilmelidir. Aydýn insan öncüdür. Akýl ve bilimden gücünü alýr. Sevgidenyola çýkýp hoþgörü ile yaklaþarak, toplumun her sýnýfýna yararlý olmaya çalýþýr.Çünkü akýl insanýn hem uþaðý,hem de efendisidir. Bu yüzden,aydýn insanýn en büyük görevi,topluma ülküsünü yayarak,onun uðrunda uðraþ vermesi vetoplumu aydýnlatabilmesidir.Bilgisizlik ve baðnazlýk ise,aydýn olma yolundaki en büyükengellerdir.

Cervantes'in eserindeki gibi; "DonQuijote'nin (Don Kiþot) vaatleri, onu oderece aptallaþtýrmýþtý ki, uyanýk olanSancho, uyuyan efendisinden beter-di!.."

Ne yazýk ki memleketimizde, aydýninsan sýnýfýna girenlerin çoðu, hemkendi aralarýnda hem de halktankopuklar. Gerçek aydýn insan olu-nabilmesi için, sýrf kendi meslek vegrubu içerisinde kalmayýp sevgiyle,sabýrla, yüreklilikle toplumunu veinsanlarýný eðitmeye, örnek olmayaçalýþýlmalýdýr.

Ýnsanlar ekonomik ve sosyal se-beplerle, otomasyon ve bencillikanlayýþýyla büyük bir boþluk içinedüþmektedirler. Bu sebeple de dünyadamistik yaklaþýmlar kuvvet kazanmak-tadýr. Ancak geri kalmýþ ülkelerdegerek önderlik edenler ve gerekseonlara cemaat teþkil edenler, ne yazýkki baðnazlýðýn uçurumuna düþmekte-dirler. Oysa mistik inançlarla birlikteakýl, bilim, bilgelik ve dünya yaþamý,bilinçli ve hoþgörülü þekilde denge-lenebilirse, hem fert hem de toplumolarak ilerleme saðlanabilir.

Bu arada halkçýlýkla, halkýn arasýnainme ayrýntýsýna dikkat etmek gerekir.Aydýn insanýn halkýn arasýna ve seviye-sine inerken, esas görevi, halký aydýn-latarak yukarýya çýkarabilmek, onlarabu yönde öncü ve örnek olabilmektir.Burada da karþýlýklý hoþgörü önemkazanýyor.

Hoþgörü, bir bireyin, yaþamý sýrasýn-da diðer bireylerle kuþak, cins vetoplumsal köken farklýlýklarý gibi

SEVGÝ DÜNYASI

Page 41: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

nedenlerle ortaya çýkabilecek tinsel,sosyal, kültürel, siyasi vs. çeliþkileri,karþýlýklý saygý içinde, birarada yaþamailkesini zedelemeden, içine sindire-bilmesini ve dengeli bir iliþki kura-bilmesini saðlayan bir erdemdir.

Bu da özgür tartýþma, anlaþmazlýk-larýn barýþ yoluyla çözümü, özgürdüþünce ve yakýnlaþma demektir. Ýnsananlaðý çeþitlilik gösterir. Hiçbir gerçekinsanlara ayný þekilde görünmez.

Hoþgörü, her þeyin kabul edilip onay-lanmasý anlamýna gelmemelidir. Sadecebaþkalarýnýn görüþlerini, ön koþulbeslemeden tartýþma arzusudur.Hoþgörü diye gereksiz kabul ve kayýt-sýzlýk, hoþgörü olmayýp zaaf, eksiklikve þahsiyetsizliktir.

Diðer taraftan, hoþgörü gösterildiðisanýlarak içine düþülen "aþýrý kayýt-sýzlýk" da hoþgörü deðildir. ÖzellikleShakespeare hoþgörünün bu þekledönüþmüþ þeklini, bütün kötülüklerinkaynaðý olarak görmüþtür.

Aydýn insan cesur, yürekli ve eylem-cidir. Hoþgörünün arkasýna sýðýnýppasif kalmaz. Hoþgörüyü istismar eden-lere cevabýný verir. Hoþgörü yanlýþlýðýnbir daha yapýlmayacaðý güveniniverirse, insani erdemlere uyar.

Tocqueville'ye göre; "Ýyi geçinme ikiinsanýn kusursuz olmalarýyla deðil, bir-birlerinin kusurlarýný, belli ölçüleriçinde önce eleþtirip, sonra karþýlýklýhoþ görmeleriyle saðlanýr."

Jashua Liebman; "Hoþgörü, birbaþkasýnýn düþünce ve inançlarýný,onlarý kabul veya paylaþma gereðiolmadan anlamak için harcanan olumlu

ve içten çabadýr." Antoine Albalat; "Sevmediðinizi

anlamaya kendinizi alýþtýrmalýsýnýz ki,anlamamýþ olduðunuzu seve-bilmelisiniz!.." diyerek, hoþgörüyegiden yolun, ilgi ve sevgiden geçtiðinine güzel açýklýyor.

Ne yazýk ki, hoþgörüylegerçeði ortaya çýkarmaktanziyade, kendimizi çevredekilere,karþýmýzdakinden üstün olduðu-muzu göstermek gayreti içindeolmaktayýz. "Ýnsanlarý fark gözetmeksizinsevdiðimiz, önce kendi akýl vevicdanýmýzda ahlâk ve erdemideðerlendirip, aydýn vehoþgörülü insan olmayaçalýþtýðýmýz sürece, yetkinleþerektopluma yararlý olacaðýmýzainanýyorum!.."

SEVGÝ DÜNYASI 39

Page 42: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

SEVGÝ DÜNYASI40

yaðmur’un davetiFunda Ceyhan, Ýç Mimar ve Feng Shui Uzmaný

Page 43: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

41SEVGÝ DÜNYASI

Hiç yaðmurun sesini gözlerinizikapatýp dinlediniz mi? Ve hiç, siziniçin yaðdýðýný düþündünüz mü? Oncayolu sizin için gelmiþ olduðunu vesize sizi hatýrlatmak için ýsrarla ken-dini tekrarladýðýný...

Israrla, tekrar, tekrar, tekraryaðdýðýný...

Ona yakýndan bakmanýz için sizezaman tanýdýðýný, minik çocuklarýnýnher birinin olaðanüstü serüveninimerak etmeniz ve onu dinlemeniziçin en güzel seslerini siz bir aðacýnaltýnda onu dinlerken, yapraklarlakonuþarak duyurduðunu...

Onunla ýslanmak için cesaretgöstermenize vakit tanýmak ve siziyüreklendirmek için ýsrarcý olduðunudüþündünüz mü?

Ondan kaçmadan, onu sevmeniziçin çok ama çok zaman olancasakinliðince kendini oluþa býraktýðýnahiç dikkat ettiniz mi?

Hatta eðer ýsrarla bir pencereninardýndan ona bakýyorsanýz, yaðarak,yaðarak, yaðarak sizi beklediðini farkettiniz mi?

Peki ben bunca anlatýdan sonra sizidavet etsem gelir miydiniz? Hadigelin , tutun elimden biraz yürüyelim.Þöyle biraz ileride bir orman var.Güvenlidir korkmayýn, oraya bizianlamayan hiçbir þey giremez.Yalnýzca aðaçlar, biz ve yaðmur!

Hadi gelin gelin...Bakýn þurada bir yere oturalým.

Þimdi gözlerinizi kapatýn ve dinleyinyaðmuru sizin için yaðýyor...

Ne kadar önemli olduðunuzu hatýr-latmak, ve sizi sarmak için...Düþündüðünüz her kötü þeydenarýndýrmak için. Eðer saklýyorsanýzbir þeyleri, korkmayýn duyacak diye,o biliyor zaten baþýndan beri...

Biliyor ve umursamýyor, biliyor veyargýlamýyor bizim gibi...

O geldiði yeri hatýrlýyor ve bizeanlatacak, gelin dinleyelim:

"Safým ben, sana kendimi anlat-mak için uzun yol geldim amadeðiþmedim.

Sana seni hatýrlatmaya ve yolunuaçmaya geldim.

Kýrgýnlýklarýný anladýðýmý bilme-lisin ve dönmek için gücünolmadýðýný söylesen de, ben senibilirim, dönebilirsin.

Zamaný tanýrým, senin gibi savaþ-mam onunla, bu yüzden yaðýyorum,akýþa býraktým kendimi ve farkým busenden, direnmemek!

Ýster inan ister inanma, iþte bu bendeðilim.

Geldiðim yerde söylenen þarkýlar,yalnýzca duyulmaz görülür.

Bu yüzden hepimiz çalýþýrýz oradaduyamayana göstermek için.

Ve benim bundandýr ki, iki yüzümvar, biri sesim, biri görüntüm.

Ve tekrar söylüyorum, bu senin vebütün insanlar için...

Geldiðim yerde her yer pýrýl pýrýldýr.Sizin ki gibi deðil. Biz sevmeyi biliriz.

Bu yüzden ýþýldar, gözlerimiz,kalbimiz, sesimiz.

Ve bu yüzden hiç yitirmedik,

Page 44: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

SEVGÝ DÜNYASI42

kendimizi, biz sevmeyi biliriz.Ve damlalarýmý paylaþtým sizinle,Dostum ýþýk yardým etti bana ve

gösterdim size rengimi,Size ýþýðý kýrdým içimde ve renkleri

tanýttým unutmayasýnýz ruhunuzdakigüzelliði diye ve size bir zaman çokçok çok yaðdým.

Karalarda ayrý düþüp geri dönmeknedir bulasýnýz diye....

Ve size her þeyi yarattýk birlikte...Saflýðý her þeyin içine koyduk.Korunsun ve yaþam tekrar etsindiye...

Þimdi sen güzel insan, oturmuþ beniyapraklar ve topraðýn kokusu arasýn-da dinlerken, sana derim ki, hatýrla-

malýsýn geldiðin yeri... ve yaþadýðýnyeri dönüþtürmelisin.

Kalbinden baþla önce...Vicdanýnýtemiz kýl, ve kendini tazele, þöylederinlere baktýkça yýkýntýlarýnýniçinde unuttuðun bir pýrýltý göre-ceksin.

Iþýðý, sana eve dönüþ yolunugösteren küçük bir inci... Onu yenidensevmeli ve baþ tacý etmelisin.

Kendini deðiþtirmeli ve eve dön-melisin. Ve beraberinde herkesigetirmelisin."

Sevgilerimle

Page 45: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

Türkçe’nin Özelliði ve Güzelliði

Hasan B. Ali

II. BÖLÜM

Japonca ve Çince'nin yazýlýþlarý arasýndaki baðlantýlar;yazýnýn tarihi üzerine bazý yorumlar

Yukarýda belirttiðimiz gibi,Japonlaralfabelerindeki sembollerden vekelimelerden çoðunu Çince'denalmýþlardýr. Gerçekten, Japoncakelimelerin yarýdan fazlasý Çince'dentüremiþtir. Bu kelimeler çok uzun birsürede ve Çinin farklý bölgelerindekullanýlan kelimeler alýnaraktüretilmiþtir. Üstelik, Japon ve Çin

dilleri yapýlarý itibariyle birbirindençok farklýdýr. Bütün bunlar ve bazýbaþka faktörlerden dolayý Japonalfabesi, Çin alfabesinden çok dahakarmaþýk ve zordur. Genelde Japoncaçok zor bir dildir. O kadar ki, 16.yüzyýlda Aziz Francis XavierRoma'ya gönderdiði raporda þöylediyordu: "Japonca, Japonya’da

43SEVGÝ DÜNYASI

Page 46: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

44

Hristiyanlýðýn yayýlmasýný önlemekiçin þeytanýn ta kendisi tarafýndan icatedilmiþtir. Bundan dolayý ilk Avrupalýmisyonerler Japoncaya "þeytanýn dili"derlerdi.

Acaba sýrf yabancýlar onuöðrenirken zahmet çekiyorlar diye birdilin "zor" olduðunu söylemek nedereceye kadar doðrudur?Muhtemelen doðru deðildir, amaJaponca söz konusu olduðundaJaponlarýn bile kendi dilleriniöðrenirken zahmet çektikleri de birgerçek!

Yukarýda belirttiðimiz gibi,Japonlar, ömürlerinin liseye kadarolan kýsmýný, sadece bir gazeteyiokuyabilecek ve anlayabilecekkadar Japonca (okumayý ve anla-mayý) öðrenmeye çalýþarak geçirirler.Karþýlaþtýrýrsak görürüz ki, Avrupalýçocuklar 2 veya 3 yýlda (Ýngiltere’debiraz daha fazla) okuma öðrenirler.Eðitim görmüþ Japonlar bile bazen,birtakým kelimeleri okumakta veanlamakta zorlanmaktadýrlar. Hattâbir Japon dil uzmaný (HaruhikoKindaichi) þöyle demiþtir: "Sýradaninsanlar Kabuki'deki sözlü pasajlarýve operalarý anlamaya çalýþmanýnbeyhude olduðuna çoktan karar ver-miþler..."

Japonca neden bu kadar zor? Anasebeplerden biri Japonlarýn Çinalfabesi ve kelimelerini uyarlayýþbiçimleridir. Bunu anlayabilmek içinönce Çincenin kendisinden ve sem-bollerinden biraz söz etmek gerekir

hattâ yazýnýn tarihine kadar inilirsedaha iyi olur. Çin harfleri esas olarak"resim" lerden ibarettir bunlara bazen"pictogram" (simge-resim) de den-mektedir.

Aslýnda bunlar resmi aþarlar, aynýþekil ile hem anlamý hem de sesi birarada ifade ederler.

Bu nedenle onlarý "logogram"(logo-resim, Çinceye özel markayahut alâmet-i farika da denebilir)olarak nitelemek daha doðrudur.Uzmanlar arasýndaki genel inanýþyazýnýn ilk önce "pictograph" yanikelimeleri temsil eden þekillerçizmek suretiyle baþlamýþ olduðudur.Bu hem batý (Sümer, Fenike, Mýsýr )hem de doðu (Örneðin Çin) dilleriiçin geçerlidir. Þurasýný da belirtmekgerekir ki sanatsal veya tapýnmayayönelik resimler, yazýnýn baþlangýcýile ilgili deðildir. Örneðin Fransa’da

SEVGÝ DÜNYASI

Page 47: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

SEVGÝ DÜNYASI45

Lascaux'da ya da baþka yerlerdebulunan yirmi- kýrk bin yýllýk maðararesimleri yazýnýn baþlangýcý olarakkabul edilmezler.

Yazýnýn bundan yaklaþýk beþ bin yýlönce, kadim Mezopotamya'da(bugünkü Irak) Sümerlerle baþladýðýkabul edilmektedir. Kil tabletler üze-rine Sümerler tarafýndan ilk keztarýmsal iþlemler kazýnarakkaydedilmiþtir. Daha sonra bu yazýsistemi ile daha soyut kavramlar dakayda geçirilmeye baþlanmýþtýr. Buyazý þekline "cuneiform"(çivi yazýsý)denir. Latince "cuneus" kelimesindengelir, "cuneus" (üçgen þeklindekitakoz veya çivi) demektir. Sümerlerinkullandýðý aletlerin uçlarý üçgen þek-linde olduðu için bu isim verilmekte-dir. Daha ileri bir tarihte çok önemlibir geliþme olmuþ ve konuþma dilin-deki sesleri temsil edecek resim veyaiþaretler de yazý sistemine eklen-miþtir. Gerçek yazýnýn temeli böyleceatýlmýþtýr. Resimler veya iþaretlerhem kelime hem de ses olarakyorumlanabileceðinden, her sembolünnasýl okunacaðýný belirten göstergelervardýr. Çivi yazýsý Sümerce veAkadca dýþýnda baþka dillerin yazýl-masý için de kullanýlmýþtýr.Anadolu’da (Türkiye) MÖ 1400-1200 yýllarý arasýnda hüküm sürenHititlerin dili de çivi yazýsý ileyazýlýyordu. Hititlerin çivi yazýsý kul-lanmýþ olmalarý en az iki nedenleþaþýrtýcýydý; birincisi kendi "simge-resim" sistemlerine sahiptiler, ikincisi

de Hititçe bir "Hint-Avrupa" dili idi(Hint - Avrupa dilleri içinde yazýlýbelgesi olan en eski dil )

Sümerlerin çivi yazýsýný geliþtirme-lerinden hemen sonra Mýsýrlýlar dahiyeroglifleri geliþtirdiler. AncakSümerceden farklý olarak hiyerog-lifler en baþýndan itibaren hem þeklehem sese ait iþaretlere ve gösterge-lere sahipti ve gerçek bir yazý siste-minin bütün özelliklerini taþýyordu.Mýsýr hiyerogliflerinde insan, hayvan,kuþ ve bitki resimleri vardý dolayýsýile çivi yazýsýnýn soyut þekillerindençok daha çekici idiler.

Çin yazýsý Sümer ve Mýsýr yazýla-rýndan daha sonra, muhtemelen 4500yýl önce baþladý (çok yeni bulgularÇincenin kökünün çok daha eskiye,8000 yýl öncesine dayandýðýný iþaretediyor).

Çince yazý örnekleri ilk defa hayvankemikleri ve kaplumbaða kabuklarýüzerine yazýlmýþ olarak bulundu. Bueski kazýnmýþ kemiklerin -ki bunlarakahin kemikleri diyebiliriz- kehanettebulunmak için bir araç olarak kulla-nýldýðý anlaþýlýyor, yani geleceði oku-mak ve sorulara yanýt vermek için.

Üzerine þekil kazýnmýþ kemik vekabuklar ya ateþle ya da kýzgýn birçubuk vasýtasý ile ýsýtýlýyor ve ortayaçýkan çatlaklarýn geleceðe dairipuçlarý taþýdýðýna inanýlýyordu.Örneðin kaplumbaða kabuðunun önyüzüne "Yapacaðýmýz savaþýkazanacak mýyýz?" yazýlýyordu.

Arka yüzde ise iki ayrý cevap

Page 48: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

46

bulunuyordu. Solda "Muzaffer ola-caðýz" ve saðda da "Belki de busavaþta tanrýlar bizim tarafýmýzý tut-mayacaklardýr" yazýyordu. Sonra öntarafa kýzgýn bir çubuk ya da ateþuygulanýyordu. Kabuðun çatlamayönüne göre (soldan ya da saðdan)sorunun cevabý elde edilmiþ oluyor-du. Bu eski kemik yazýlarýnýn amacýne olursa olsun bir þey çok açýk;Çince bütün diller içinde en baþýndanbugüne kadar alfabesi hemen hemenayný kalmýþ olan tek dildir. Bununiçindir ki, binlerce yýl önce bir hay-van kabuðuna kazýnmýþ olan birmesajý, günümüzde herhangi bir Çinlibiraz zorlukla da olsa okuyupanlayabilir.

Kadim uygarlýklardaki resimlerinsanlarý ya da hayvanlarý veya gün-lük hayata dair nesneleri örneðin:Güneþi, ayý, daðlarý, silahlarý vs.simgelerdi. Baþlangýçta simgeledik-leri nesnelere aynen benziyorlardýama zamanla basitleþmeye ve bellibir biçim almaya baþladýlar. ÖrneðinHem Mýsýr hiyerogliflerinde hem deÇincede önceleri Güneþ, çevresindenýþýnlar çýkan ve merkezinde kara birnokta bulunan bir daire þeklinde gös-teriliyordu.

Zamanla daire dikdörtgene dönüþtüve ýþýnlar kayboldu, merkezdekinokta ise dikdörtgeni ortasýndankesen bir çizgi halini aldý.Günümüzde Çincede ve JaponcadaGüneþ için þusimge kullanýlýyor:

Benzer þekilde "dað" önceleri üçtepeden oluþan bir sýradað þeklindegösterilirken zamanla bir tabandançýkan üç dikey çizgiden ibaret birsimgeye dönüþtü:Büyük olasýlýklasimge-resimlerdeki basitleþme, genel-likle sert kayalara ya da özellikleÇinlilerde olduðu gibi hayvan kabuðuve kemiklere daha kolay yazabilmekiçin geliþtirildi.

Çincenin Japoncaya uyarlanmasý

Japonlarýn Çincenin sembolleriniuyarlamaya baþlar baþlamaz önemlibir karar vermeleri gerekti; acabasembol sadece anlam mý simgelesinyoksa þeklin belirttiði sesi de aynenkullansýnlar mý? Baþka bir deyiþle

"dað" anlamý taþýsýn ve Çince"dað" demek olan "shan" þek-

linde mi okunsun yoksa yine "dað"anlamý taþýsýn ama Japonca "dað"demek olan "yama" olarak mý okun-sun? Japonlar her ikisini de yaptýlar,yani sembolü aldýlar ve hem Çincehem de Japonca okunabileceðinekarar verdiler. Bu Çinceden aldýklarýhemen bütün semboller için geçer-lidir. Sadece Japonlarýn aþinaolmadýðý, Çine özel bazý kavramlarýsimgeleyen semboller (ki onlar doðalolarak Çince okunur) ile zamanýmýz-da Japonlar tarafýndan icat edilen(doðal olarak Japonca okunur) veeski Çinde bilinmeyen bazý nesne vekavramlar bunun dýþýndadýr. Bu yazý

SEVGÝ DÜNYASI

Page 49: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

sisteminin zorluklarýndan biri, birsembolün ne zaman Çince (on'yomidenir) ne zaman Japonca (kun'yomidenir) okunacaðýna dair kesin birkural bulunmamasýdýr. Tokyokelimesinin yazýlýþýný ele alýrsak buhususu açýklayabiliriz;

Ýlk sembol"Doðu" kelimesinisimgeler ve "aðaç"kelimesini simgeleyensembolünün "Güneþ"kelimesini simgeleyensembolü üzerine giy-dirilmesiyle elde edilmiþtir. Böylecebir aðacýn gerisinden doðmakta olangüneþ "doðu" kelimesini temsil eder.Bu da çok mantýklýdýr çünkü doðu,insanýn güneþin doðuþunu izlediðiyöndür. Tokyo kelimesinin ikincisembolü olan,kadim Çin'depayitahtý (baþkent) koruyan fenerinstilize edilmiþ ve sadeleþtirilmiþ þek-linden oluþan bir semboldür, bunedenle "baþkent" anlamýna gelir.Yani"Doðunun Baþkenti" demektir.(Çinliler Tokyo'ya "DoðununBaþkenti derlerdi, Pekin ise"Kuzeyin Baþkenti" idi)Tek baþýna

"Higashi"olarak okunur,Japoncada (ki kadim Japoncaya

Yamato denir) "doðu" anlamýna gelir.Ama baþka kelimelerle örneðinbileþik kelime olarak kullanýldýðýnda

"tö" olarak okunur. Yukarýdakiörnek aslýnda sadece iki þekilde

okunabilen çok basit bir sembolüanlatýyor. Problem sadece sembollerinÇince ya da Japonca okunmasýndanibaret olsaydý, Japoncayý okumak çokkolay olurdu. Genelde her sembolünbirkaç okunuþu vardýr. Çok bilinenbir örnek sem-bolüdür. Aþaðýyukarý, düþükkaliteli… anlamlarýna gelir. Çincede"shia" (xia yazýlýr) olarak okunur.Japoncadan cümle içindeki taþýdýðýanlama göre; shita, shimo, saga, sa,kuda, o, oro, ka, ge diye okunabilir!

Kanji neden terk edilmiyor ?

Çinceden alýnmýþ onbinlerce sem-bol ve bunlarýn zorluðu düþünüldü-ðünde, bu semboller yerine neden biralfabe veya fonetik sistem ya da hecesistemi ikame edilmediðini sormakkanýmca mantýksýz olmaz. Soru özel-likle de, yukarýda belirtildiði gibiJaponlarýn kana alfabesini geliþtirmiþolduklarý düþünüldüðünde daha daanlamlý olur. Kana alfabesiprensip olarak tüm Japon dilini, hiçKanji alfabesi kullanmadan yazmayauygundur.

O zaman Kanji neden terk edilmi-yor ? Böyle bir durumda Japonyanýnve Çinin zengin kültür mirasý ciddiþekilde zarar görecektir. Ayrýca budillerin özelliklerinden kaynaklanandaha basit bir açýklama da var;

Ýki dil de "fonetik fakiri" dir. Baþkabir deyiþle çok fazla sayýda "homo-

SEVGÝ DÜNYASI47

Page 50: UFO Sonsuz Mertebeler - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/0709Dergi.pdf · uzay araçlarýmýzýn etrafýnda dolanarak hareket edebilmeleri, UFO'larýn çok ileri teknikleri

nym" leri yani ayný þekilde telaffuzedilen ama deðiþik anlamlarý bulunankelimeleri vardýr. Örneðin Çince "li"kelimesi Latin harfleri ile yazýlýrsabunun okunuþu çok anlamsýz olurçünkü ifade edebileceði çok sayýdaanlam vardýr. Hatta li 4 þeklinde bileyazýlsa (ki bu dördüncü sesle oku-nacaðýný gösterir) hâlâ birçok deðiþikanlama gelebilir; güç, tepe, yönet-mek, bir tahýl, dikilmek vs gibi…Halbuki bu kelime ve kavramlarýnher birinin kendine mahsus Çincesembolü bulunmaktadýr ve bu sem-bollerle yazýldýðýnda anlam kargaþasýortaya çýkma olasýlýðý çok azdýr.

Çinin fonetik alfabesini kullan-manýn bir sakýncasý da Çinde çoksayýda yerel lehçe bulunmasýdýr.(Tabii Japonya’da da yerel lehçebulunur, fakat çok daha az). Bu yerellehçeler birbirinden o kadar farklýdýrki onlarla iletiþim kurmak neredeyseimkânsýzdýr. Ancak Mandarin (Pekin

lehçesi) yani standart lehçe kullana-rak anlaþabilirsiniz. Ülkenin farklýyörelerinden gelen Çinli konuþmacý-larýn (örneðin Pekin ile Hongkongveya Pekin ile San Fransisco'daki ÇinMahallesi) birbirlerinin konuþma dili-ni anlamayýp ne dediklerini Çincesembolleri kaðýda yazarak anlatmakzorunda kaldýklarý alýþýlmadýk bir þeydeðildir.

Japoncada durum Çinceden dekötüdür çünkü ses çeþitliliði açýsýn-dan Japonca Çinceden de fakirdir.Ayrýca Çincede bulunan farklý tonla-ma Japoncada yoktur.

Umarým birkaç dil arasýnda yaptýðý-mýz bu kýsa gezinti, deðiþik dillerinbasit bir insani düþünceyi ne kadarfarklý biçimlerde ifade ettiði konusun-da bir nebze olsun aydýnlatýcý olmuþ-tur. Ayrýca eðer Türkçenin gücününve güzelliðinin daha iyi anlaþýlýptakdir edilmesini saðlarsa yazýmýbaþarýlý olmuþ kabul edeceðim.

48SEVGÝ DÜNYASI