60
sayı 93 aylık alışveriş ve yaşam derg İ s İ yıl: 8 27 haz İ ran - 27 temmuz 2011 İyİ Tatİller... Bahçeşeh İ r, Ardıçlı, Ispartakule, Esenkent, Boğazköy halkına dağıtılır. alab İ l İ rs İ n İ z. B A H Ç E Ş E H İ R

Yelpaze Istanbul Dergisi

Embed Size (px)

DESCRIPTION

"Global Düsün Yerel Uygula"

Citation preview

Page 1: Yelpaze Istanbul Dergisi

s a y ı

93

ay l ı k a l ı ş v e r i ş v e ya ş a m d e r g İ s İ y ı l : 8 27 hazİran - 27 temmuz 2011

İyİ Tatİller...Bahçeşehİr, Ardıçlı , Ispartakule, Esenkent, Boğazköy halkına dağıtılır. alabİlİrsİnİz.

B A H Ç E Ş E H İ R

Page 2: Yelpaze Istanbul Dergisi

3.Cadde KC Blok-F Çarşısı Kat:1 Tel.: 669 00 61

BüyükYaz Sezonindirimi

HIGHFASHIONISM BOUTIQUEFarkıyla Bahçeşehir’de

Bir çok dünya markasını sizlerle buluşturanHIGHFASHIONISM BOUTIQUE;SİZLERE ÇOK ÖZEL BİR TEKLİF SUNUYOR.Dünyaca ünlü bir çok marka da %50 İNDİRİM FIRSATI...Üstelik tüm kredi kartlarına 12 aya varan taksit imkanı ile...

Yeni sezona %50 indirimle girin.

Page 3: Yelpaze Istanbul Dergisi

0212 608 13 40

6 Hafta da

6 Kilo

Siz hedefinizi belirleyin, biz en kısa zamanda veen sağlıklı şekilde sizi hedeflerinize ulaştıralım.

Çınar Villaları 09 Villa 02 Bahçeşehir 1. KısımBahçeşehir - İSTANBUL

Çocuk Kulübü

Page 4: Yelpaze Istanbul Dergisi

KLiMADA SMART PLUS DEVRiMi

BiR SMS iLE UZAKTAN KUMANDA EDiLEBiLEN

TÜRKiYE’NiN iLK VE TEK KLiMASI!

bahcesihir bayi ilan klima.indd 1 20.05.2011 14:06

0212 669 07 70 - 0212 669 00 97Bahçeşehir 2. Kısım Mh. Şelale Cd. Bahçeşehir Hillpark Çarşı G-1

Page 5: Yelpaze Istanbul Dergisi
Page 6: Yelpaze Istanbul Dergisi

EDİTÖR

Nihat [email protected]

Bu ayki yazıma, uzun yıllar Bahçeşehir de ai-lesiyle birlikte yaşayan okuyucumuz Prof. Dr. Sabri Ergüney’in gönderdiği e-mail ile başla-mak istiyorum.

Sayın Nihat Emeksiz,Bahçeşehir’in, özlediğimiz günlerine dönmesi, ancak başımızdaki tiranlığın sona ermesi ile mümkündür.

Öncelikli yapılması gereken, referandumla (mil-li irade!) kurulmuş olmakla beraber, direnç ve protestolara rağmen gasp edilmiş Bahçeşehir Belediyesi’nin yeniden ihdas edilmesidir. Bah-çeşehir, örneğin Çatalca’ya dahi -Başakşehir’e olduğundan- her anlamda daha yakındır.

Gerçeği hepimiz bilmekle beraber, gerekçe olarak gösterilen sadece “daha iyi hizmet?” olmuştur. “Daha iyi hizmet”, her gün tanık ol-duğumuz yeşil alanların betonlaşma lehine yok olması, nüfus katlanarak artmasına rağmen özellikle ulaşım hizmetlerinde bir arpa boyu ilerleme olmaması, en az ikiye katlanan emlak vergileri olmuştur. Dolayısıyla, değerli köşeniz-de yer verdiğiniz “okuyucu soru ve görüşleri” bu temel hak gaspının yanında bir anlam taşı-mamaktadır. Avrupa Yerel Yönetimler Şartı’na aykırı olarak Başakşehir’e bağlı olmamız saç-malığın ötesinde hepimizin bildiği bir niyet ürü-nüdür.Saygılarımla,Prof.Dr.Sabri Ergüney

Sayın Sabri Bey’e...

Bu yazınızı “BAHÇEŞEHİR yeniden belediye olmalıdır“ diye yorumluyor ve doğrudan tartış-maya açıyorum. Bu fikir üzerinden herkes görü-şünü bildirerek tartışmaya katılabilir. Editör

MSG NEDİR? BELEDİYELER MSG KONTROLÜ YAPIYOR MU?

CEVAP: MONO SODYUM GLUTAMAT...Yiyeceklerin içine katılarak, olduğundan daha fazla lezzet kazanmasına neden oluyor. Piya-salarda Çin Tuzu adı altında satılıyor. Yiyecek bağımlılığı yarattığı iddia ediliyor.Halim Vural /Biyolog

GELİŞİM AKADEMİSİ YIL SONU SERGİSİ...30 Mayıs 2011 günü cep telefonuma gelen bir mesaj sonrası Gelişim Akademisi mezuni-yet törenine gittim. Keman solosundan sonra Belediye Başkanı Mevlüt Uysal açılış konuş-ması yaptı. Başkan konuşmasına; Sayın Genel Başkan Yardımcımız ve Bakanımız, kurucu İlçe Başkanımız ve Kademe Başkanlarımız, Kadın Kolu Başkanımız v.s diye başlayınca kendimi bir parti kongresinde hissetmeye başladım. Hayrete düştüm. Sayın Başkan partisinin ilçe kongresindeymiş gibi hareket ediyordu. İzle-diğim kadarıyla orada bulunanlar arasında kendi partililerinden hiç kimse yoktu. Olsalardı konuşmadan sonra, Başkan Mevlüt Uysal’ı gö-revlilerin dışında alkışlayanlar olurdu. Sema Karagöz

EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜNDEN RİCAMIZ...Zaman zaman özelikle gece 24 sularında bir veya birkaç genç eksozu sökülmüş araçlar ile Testili Kızlar kavşağından başlayarak Ahmet Taner Kışlalı caddesi üzerinde hız denemesi yapmaktadırlar. Testili kızlardan sonra bir de ters yönde aynı gösteriyi yapan bu kişilere ya Belediye ya da Emniyet Müdürlüğünün dur! De-mesi gerekir.

Gündüz trafik arabalarının dolaştığını görüyo-rum. Bir de gece dolaşsalar iyi olmaz mı? Eski-den jandarma vardı. Sokaklarda gece devriye-ler dolaşıyordu. Emniyetten de aynı duyarlılığı bekliyoruz.Safiya İbili

TRAFİK CİZGİLERİNİ KİM YENİLİYOR...Bahçeşehir’de yayaların karşıdan karşıya geç-mesi bir çile gibi. Sürücüler ne yaya geçidi din-liyor ne yaşlı ne özürlü. Basıyorlar gaza. Hele Süzer Bulvarı’nda Testili Kızlar Çeşmesine çı-karken araçlar son gazla ilerliyor. Şimdiye ka-

dar çok kaza gördüm. Korkum ağır kazalardan. Yaya geçitlerin silinen çizgilerinin yenilenmesi Belediye ye çok mu yük getiriyor ki sık sık ye-nilenmiyor? Lütfen Belediye Başkanımız biraz Bahçeşehirli ile ilgilensin.Ali Yaşar

BELEDİYE ÇOCUK PARKI ADI ALTINDA GÖLET BÖLGESİNDE YENİ BİR BETON ALAN DAHA YARATTI. Bahçeşehir’de Gölet alanı ve bu alanda geç-mişten kalan söğüt ağaçlarının ayrı bir önemi vardır. Bahçeşehir, Bahçeşehir olmazdan önce bu gölet alanında bir çiftlik varmış. İşte bu söğüt ağaçları bu çiftlikten kalan ağaçlardır. Kesilen söğüt ağaçları çiftliğin bir parçasında kendilerini bu güne kadar saklayarak adeta doğal bir alan oluşturmaktaydı. İşte bu doğal alanın peyzajını bozup, doğaya bir hançer gibi saplanan beton yollarla Bahçeşehir’e kötülük ettiniz. Bahçeşehirli’nin geçmişi ile olan bağını kopardınız. Biliniz ki bu parkın yapılmasın-dan inşaatı yapan müteahhitten başka birde kendilerine arka bahçe kazandırdığınız çay bahçesi sahipleri memnundur. Şeref Yelta

BU PİSLİĞE DUR DİYEN YOK MU?..Bahçeşehir’in ortasından geçen bir yanında Is-partakule diğer yanında yürüyüş parkı bulunan Eşkinoz Deresi kokular salarak akışını sürdü-rüyor.

Son sel felaketinde de taşarak çevreye zarar veren bu derenin ıslahı ile ilgili Başakşehir Be-lediyesi, İSKİ, İl Çevre Müdürlüğü, Sağlık Ba-kanlığı her kim ilgilenecekse ilgilensin bu kötü duruma dur! Desin. Besim Sarı

“BAHÇEŞEHİRyeniden belediye olmalıdır“

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘116

Page 7: Yelpaze Istanbul Dergisi

PAZARTÜRK BAHÇEŞEHİR HALKININDIR. ASLA SATILAMAZ...17 bin metre kare kapalı alana sahip PAZARTÜRK Bahçeşehir’in bir ihtiyacı sonucu kurulmuş bir pazardır. Yapımını Pazar da yer satın alan Bahçeşehirliler sağlamıştır. Halka sorulmadan kesin-likle Pazar yeri Belediye tarafından konut yapımı için satılamaz. Gerekirse halk oylaması yapılmalıdır. Serap Yılmazer

Sorularınıza yanıt:

IŞIKLI CAMİYİ KİM YAPTIRDI?..Bu caminin adı Osman Işıklı camidir. Hakkın rahmetine kavuşan Mehmet Işıklı babası Osman Işık adına yaptırmıştır. Mehmet Işık’lı bir zamanlar BADER (Bahçeşehirliler Derneği) denetleme kurulu başkanlığı da yapan Besni vakfı eski başkanlarındandır. Editör

Kent meclisi neden kurulmaz?..Kent meclisi son yerel yönetimler yasasına göre seçimlerden sonra kurulması zorunlu bir danışma meclisidir. Niçin kurulma-dığının yanıtını Başakşehir Belediye Başkanına sizin ağzınızdan bir kez de biz soralım.Editör

BELEDİYEMİZ ULUSLAR ARASI FLİM FESTİVALİ DÜZENLİYOR..Ana teması “DARBELER” olarak belirlenen festival gösterimle-ri 23 - 30 Eylül 2011 tarihleri arasında Başakşehir Belediyesi, Hukuk Fakültesi salonları ve Beyoğlu’nun seçkin mekanlarında yapılacağı duyurulmuştur. Ancak bir Bahçeşehirli olarak şu so-ruları sormadan bu festivali değerlendirmem mümkün olamaz.

Başakşehir Belediyesi bir ilçe belediyesi olmasına karşın ulus-lararası bir projenin sorumluluğunu alırken amacı nedir?

Projenin finansmanı hangi kaynaktan sağlanmaktadır?

Festivalin bir bölümü olan” Terazi dengesini kaybederse” bö-lümü ne anlam taşımaktadır? Festivalin ana teması niçin “DARBELER” seçilmiştir?Editör

Page 8: Yelpaze Istanbul Dergisi

Epeydir yazmıyorum diye merak edenlere müj-deyi vereyim. Ölmedim sağım. Ama başta bel fıtığı olmak üzere, şeker, reflü ve böbrekte taş gibi dertlerle uğraştım. Tüm rahatsızlıklarım için kilo vermeye çalışan bir mağdurum anla-yacağınız. Hastayken insan garip oluyor. İşler bir birine karışıyor. Yemek kokusundan nefret ediliyor, davetler nazikçe reddediliyor. Uzak-larda çok uzaklarda mesela Kore’de olmak

isterdim ama en samimi arkadaşım evlenince hafta sonu hasta halimle ancak Hırvatistan’a gidebildim.

Bir arkadaş sohbetinde duydum ki Başakşehir Belediyesinde CHP’li meclis üyeleri AK Parti’ye geçmiş. “Siz söylemeden hemen söyleyeyim dedim kesin bunlar Kemal Aydın ve Mehmet Kaban’ın önerdiği ilk 3 sıradaki adamlarıdır” diye. Arkadaşlar isimleri söyleyince haklı ol-duğumu anladım. CHP’nin ilk üç sırası dedim ama ilk 2 si AK Partiye geçmiş. Bu çetenin ele başısı olan zat çok kurnaz olduğu için önden bu iki saf meclis üyelerini göndererek tepkileri onların üzerine yönlendirdi.

Emin olun bugün yarın O’da geçecektir. Yan-lış anlaşılmasın Ak Partiye nasıl geçerler diye bir derdim yok. Nereye gittikleri umurumda bile değil. ANAP işte bu anlayışta olduğu için tabela partisi olarak bile kalamadı. Seçimler-den bir gün önce AK Partiye geçen bu iki zeva-tın davranışı tipik ANAP’lı tüccar davranışıdır. Bunları bildiğim için taa başta söylemiştim bu maya tutmaz diye. Bahçeşehir’in efsane baş-kanı olarak anılacak iken Kemal Aydın hedefe ulaşacak tüm stratejilerini yanlış belirlediği için siyaseten hiçbir yerde olamadı. Bunun nedeni vizyonu Ankara olarak belirleyip bu stratejiyi Esenler’den gelen bir kafaya teslim etmesidir. Bu da O’na son danışmanlığım olsun. Merak etmesin dostluğumuz gibi danışmanlığımız da bedelsizdir.

RE-AL BALIK EL DEĞİŞTİRDİ...

İnsanın çok sık görmese de çok sevdiği dostla-

rı vardır. Yaklaşık 15 yıl önce tesadüfen tanıştı-ğım Hülya Ömür benim için öyle biridir. Tuttuğu-nu koparan başarılı bir tekstilci, örnek bir anne ve zeki bir insandır o. Dün gece aradı “Hadi Gölet bölgesindeki Re-Al Balık’a gel” deyin-ce şaşırdım. Hastaydım ama Hülya’nın ısrarını kıramayıp çok uzatmadan gittim. Kapıda beni eşi Ayhan Bey karşıladı. Oturduğum masada Re-Al Balık’ın işletmesini aldıklarını öğrenince çok sevindim. Kadın eli değen her yer değişir ama Hülya, o mekanın fiziksel altyapısını ku-sursuz hale getirip eşine teslim eder bundan adım gibi eminim. Tesadüfen de olsa mekanda Hülya Hanım ile tanışma fırsatı yakalarsanız sohbetinden keyif alacağınızdan emin olun.

Balık zor bir ürün. Taze olmadıktan sonra kim nasıl pişirirse pişirsin ben sevmem. Ama işlet-me sahibi Ayhan Bey’i dinledikten sonra Re-Al Balık’ı şiddetle öneririm. Ayhan Bey balıkları anlaşmalı balıkçılardan taze olarak aldıklarını ve bu konuda iddialı olduklarını söyledi. Re-Al balık’ın çok güzel bir bahçesi var Ayhan bey iyi bir işletmeci olduğu kadar iyi bir dinleyici. Efkar dağıtmaya gelenleri de aşık olanları da eşiyle arası bozuk olanları da dinliyor. Moral versin diye şampanya ısmarladığı müşterisi ertesi gün kucak dolusu çiçeklerle mekana gelmiş. Ben de tam bu ana denk geldim. Hafta içi canlı müzik yapılacak mekan bir yandan hizmet ver-meye devam ederken yeni kurumsal kimliği ile Eylül ayında resmi açılışını da yapmış olacak. Arkadaşım Hülya ve eşi Ayhan Bey’e sonsuz başarılar diliyorum. Bu arada canlı müzik ya-pılmadığı akşamlarda Ayhan Bey’den isterse-niz belki sizi kırmayıp bir türkü mırıldanır. Sesi duyunca şaşırabilir O’na albüm teklifinde bulu-nabilirsiniz.

Yavuz Saltı[email protected]

KEMAL AYDINASIL ŞİMDİ KAYBETTİ...

EDİTÖR

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘118

Page 9: Yelpaze Istanbul Dergisi
Page 10: Yelpaze Istanbul Dergisi

İSTANBUL AKTÜEL

Daha önce 12 Eylül 2011 Pazartesi günü ola-rak belirlenen okulların açılış tarihi, Ramazan Bayramı tatili, okula yeni kayıt yaptıracak öğ-rencilerin uyum programları ve e-okul sistemi üzerinde yeni öğretim yılına geçiş işlemleri ne-deniyle bir hafta ertelendi.

Milli Eğitim Bakanlığı, 2011-2012 eğitim-öğ-retim yılı çalışma takvimini yeniden belirledi. Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu imzasıyla yayımlanan genelgede, Bakanlığa bağlı her derece ve türdeki eğitim-öğretim kurumlarında 2011-2012 eğitim-öğretim yılının daha önce 12 Eylül 2011 Pazartesi günü olarak belirlen-diği anımsatıldı.

Genelgede, ''Ancak Ramazan Bayramı tatili ile ilköğretim okullarına yeni kayıt olan öğ-rencilerin uyum programları ve e-okul sistemi üzerinde yeni öğretim yılına geçiş işlemleri dikkate alınarak 2011-2012 eğitim-öğretim yılının 19 Eylül 2011 Pazartesi günü olarak başlayacağı'' belirtildi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "İstanbul için ikinci projemiz, Taksim Meydanı projesi. Taksim’de Tarlabaşı Bulvarı–Cumhuriyet Bulvarı araç trafiğini yer altına alıyoruz. Ayrıca Ata-türk Kültür Merkezi önü ve Taksim Anıtı çevresinde bulunan araç yollarını da yeraltına alıyo-ruz. Böylece tüm Taksim Meydanı’nı yayalara tahsis etmiş oluyoruz" dedi...

İstanbul için üçüncü projenin Adalar Projesi olduğunu belirterek, "Yassıada ve Sivriada’yı yeni-den ele alıyor, farklı bir çehreye kavuşturuyoruz. Bu iki adayı, İstanbul’un, Türkiye’nin, dünya-nın önemli iki sembol adası haline getirmeyi planlıyoruz. Bu projeyle, Yassıada’yı ’yaslı ada" olmaktan çıkarıyor, bir demokrasi adası haline getiriyoruz. Her iki adayı da uluslararası birer kongre merkezine dönüştüreceğiz" dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin, İstanbulluya daha konforlu ulaşım hizmeti verebilecek taksile-rin tasarlanması amacıyla düzenlediği Taksi Tasarım Projesi Yarışması’nda son aşamaya gelindi. Teknolojik gelişmelere uygun, yüksek güvenlik ve emniyet tedbirlerine sahip, engellilerin de ihti-yaçlarını karşılayabilecek, İstanbul’a özgü bir taksi tasarımının elde edilmesi amacıyla düzenle-nen yarışmada, ‘kazanan proje’ halk oylamasıyla belirlenecek.

Ulusal çapta düzenlenen yarışma, Genel taksi tasarımı, Eko- araç taksi tasarımı, Taksi durağı ve Taksi iletişim sistemleri tasarımı konularında yapıldı. Yarışmaya, Profesyoneller, Üniversite Öğren-cileri ve Orta Öğretim Teşvik Kategorisi olmak üzere 3 farklı kategoride yarışmacı katıldı.

Jürinin; 4 konu için belirlediği toplam 20 proje halk oylamasına sunulacak. Projeler 15 Hazi-ran 2011 tarihi itibariyle http://taksitasarim.ibb.gov.tr adresinden oylanabilecek.

Halk oylamasıyla seçilen projelerin ilanı 01 Temmuz 2011 tarihinde yapılacak.

Yaz tatili12 Eylül olarak belirlenen okulların açılış tarihi,bir hafta ertelendi. uzadı!..

İstanbullu taksisini seçiyor...İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından düzenlenen “Taksi Tasarım Projesi” Yarışması'nda halk oylaması başlıyor. Oylamalar 29 Haziran 2011 tarihine kadar sürecek.

Taksim Meydanı trafiğe kapatılıyor...Başbakan'ın İstanbul için ikinci projesi Taksim Meydanı projesi.

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1110

Page 11: Yelpaze Istanbul Dergisi
Page 12: Yelpaze Istanbul Dergisi

YAŞAM-AKTÜEL

Vakıf tarafından yapılan açıklamada, 1 Ocak 2011 tarihinde dünya nüfusunun bu yılın ba-şına göre yaklaşık 80 milyon artarak, 6 milyar 934 bin 196'ya çıkmasının beklendiği belirtil-di. Bu verilerden yola çıkarak dünya nüfusu-nun 2011 yılı ortalarında 7 milyar sınırını aş-masının öngörüldüğü ifade edilen açıklamada, dünyada her saniyede ortalama 2,6 çocuğun doğduğunun tahmin edildiği kaydedildi. Açıkla-mada ayrıca, dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 82'sinin kalkınmakta olan ülkelerde yaşadığı-na işaret edildi.

3 boyutlu görüntüleme teknolojileri ve uyumlu cihazlar son dönemin en popüler ürünleri arasında yer alıyor. Panasonic daha önce Full HD özelliğine sahip Viera markasıyla 3D yetenekli plazma panelini tanıtmıştı. 3 boyutlu ürünlerde dünya pazarında liderliği elinde bulunduran Panasonic, plazma modellerinin yanı sıra bu yılın başında yine düzenlenen bir fuarda DMP-BDT300 Blue-ray 3D Disk oynatıcı, LCD televizyonları, Lumix fotoğraf makineleri, dijital kameralar, ev ses ve görüntü sistemlerini tanıtmıştı. Panasonic'in entegre Full HD 3D kamerası kullanıcıların evlerinde bile 3 boyutlu çekimi mümkün kılacak. 3D özelliğini taşıyan lensi ve bellek kartı bulunan STD750 mo-deli, lensi çıkarıldığında bile Full HD kalitesinde çekim yapıyor. Yeni kamera, kaydedilmiş içeriğe anında ve rastgele erişimle hızlı ve daha yüksek kayıt kapasitesi sunuyor.

Panasonic CEO'su Avrupa sorumlusu Laurent Abadie, Panasonic'in ürettiği çevre dostu ürünler sayesinde yılda 3.5 milyon ton emisyonun azalmasına yardımcı olacağını söyledi. Panasonic'in Avrupa'daki eğitim merkezlerinde hava kirliliğinin ne şekilde önlenmesi konusunda eğitim verdik-lerini belirten Abadie, bu eğitim merkezlerinde bulunan çocukların Avrupa'da meydana gelen atık-ların ne şekilde geri dönüşümü yapılacağı konusunda da eğitildiklerini dile getirdi. Yeni 3 boyutlu çekim yapan kamerayı da izleyicilere tanıtan Abadie,video kameranın dünyada bir ilk olduğunu ve ürünün Ekim ayından itibaren Avrupa'da satışa sunulacağını duyurdu.

Montreal Üniversitesi ve Sainte-Justine Üniversite Hastanesi Araştırma Merkezi'nden bilim adamlarının yaptığı araştırma, yeni doğanların beyinlerin-de dil öğrenmeyle ilgili bölümlerin, annenin sesiyle etkinleştiğini ortaya koydu. Araştırma çerçevesinde, bebeklerin doğumdan sonra 24 saat içinde beyinlerindeki elektriksel kayıtlar izlendi. İzleme sonucu, beyin sinyallerinin bebeklerin diğer kadın seslerine, annelerinin seslerine verdikleri tepkiyi vermezken, bu seslerin, sadece beyinde seslerin tanınmasıyla ilgili bölümlerini etkin hale getirdiğini gösterdi. Araştırma ekibinin lideri Doktor Maryse Lassonde, "Bu, yeni doğanın beyninin, annenin sesine güçlü biçimde yanıt verdiğini ilk kez kanıtlayan ve bilimsel konuşmak gerekirse, annenin sesinin bebekler için özel olduğunu gösteren heyecan verici bir araştırma" dedi.

Bilim adamları, 16 yeni doğanın başına uyurken elektrot bağladı. Bu sırada, anneden sesli harf olan "A" sesini çıkarmaları istendi. Aynı çalışma, daha sonra bebeği laboratuara getiren kadın hemşireyle yapıldı. Araştırmada, anne konuştuğunda, bebeğin beyninde özellikle motor beceriler ve dil öğrenmeyle ilgili sol lobda açık tepkiler, yabancı biri konuştuğunda ise sesin tanınmasıyla bağdaştırılan sağ lobda tepkime gözlendi. Araştırmanın sonuçları Cerebral Cortex dergisinde yayımlandı.

MilyarıAşacak!

Alman Dünya Nüfusu Vakfı (DSW), 2011 yılının ortalarında dünya nüfusunun 7 milyarı aşmasını beklediklerini açıkladı.Dünya Nüfusu7

Çekim Yapan Kamera

Panasonic şirketi, ilk kez üç boyutlu çekim yapan STD750 model video kameralarını tanıttı. Yeni model kameraya takılan 3D aksesuarı sayesinde üç boyutlu çekim yapılabilecek.

BOYUTLUBOYUTLUBOYUTLU333

Dil Gelişimini Etkiliyor...Annenin sesinin, yeni doğanın beyninde dil öğrenmeyle ilgili bölümlerin etkinleşmesindeözel bir rol oynadığı bildirildi.

Annenin Sesi

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1112

Page 13: Yelpaze Istanbul Dergisi

Yaşlılar da artık delikanlılara taş çıkartabilecek. ABD’nin Colorado Boulder Üniversitesi bilim adamları, farelere aşıladıkları kök hücreyle, ke-mirgenlerin kaslarında birkaç günde iki misli onarım ve büyüme kaydetti. Science Translati-onal Medicine tıp dergisinde yayımlanan araştırmada, Dr.Bradley Olwin ve ekibi de buluşla-rından şaşkın. Olwin “Fare kaslarında kök hücrenin olağanüstü iyileşme sağlaması bizi şaşırttı” dedi. Dr. Olwin, kas yapısına destek ve kuvvet sağlayan mekanizmanın ileride insanda yaralan-malarda ve yaşlanmada kullanılabileceğini bildirdi. Araştırma sonuçlarına göre, fare ayak kaslarında kök hücre nakli yüzde 170 büyüme sağladı. ABD’nin Ulusal Sağlık Kas Distrofisi Birliği desteklediği araştırma insan yaşamında çığır açacak gibi görünüyor. Yaşlansa da “Güç-lü fare” deneyi, kasları erimemiş “Güçlü İnsan” olmak için çığır açacak nitelikte. Yaşlılar artık her işini kendi yapabilecek. Bastonu atıp zımba gibi yürüyen, kilolarca ağırlığı taşıyan “Süper Nine” ve “Süper Dedeler”i yakın zamanda çevremizde görmemiz işten bile değil.

İşçi arılar, kovandaki diğer arıların nerede polen bulacaklarını bilmele-rini sağlıyor. Bu bilgiyi diğer arılara, nektar bakımından zengin çiçek-lere yönlendirmek için bir nevi “sallanma dansı” yaparak aktarıyor. New Scientist'teki habere göre, işçi arılar uykusuz kaldıklarında bu yetenekleri zayıflıyor ve bu bilgiyi iletme görevi sekteye uğruyor. Yorgun arıların dansları, dinlenmiş olanlara nazaran daha yavaş ve daha az belirgin oluyor. ABD'nin Texas eyaletindeki Austin Üniversitesinden Dr. Barrett Klein, uykusuz kaldıklarında insanların iş performansının düşmesine benzer şekilde, uykusuz bal arılarının da iletişim problemi çekmeye ve yiyecek kaynaklarını diğer arılara müphem bir şekilde iletmeye başladıklarını ifade etti. Araştırmada, bazı arıların uykuları manyetik bir cihazla bozul-duktan sonra bunların davranışları dinlenmiş ve uyanmış arılarınkiyle karşılaştırıldı. Dr. Klein, uykusuz arıların dansının yanlış olmadığını an-cak dinlenmiş arıların dansından daha belirsiz olduğunu bildirdi.

Bilim Adamlarından80 yaşında 20 yaşındaki gibi kaslarınız olacak.Bilim adamları öyle başarılı bir deneye imza attı ki yaşlansanız da kaslarınız güçlü kalacak...

Mucizevî Buluş!

Yorgunluk Arıları Da Vurdu!.. Arıların da tıpkı insanlar gibi yoruldukları za-man hata yapmaya başladıkları tespit edildi.

Uçaklar pervaneleri ve kanatlarıyla hava doku-sunu etkiler ve çevresindeki havanın dağılışını ve akımını denetler. Motorlarında yerçekimsel dalga motoru bulunur.

Uçağın kanatlarının altındaki hava basıncı üs-tündekinden fazla olduğu durumda uçak yerçe-kimini yenerek havalanmaya başlar. Uçak, uçuş sırasında 4 kuvvetin etkisi altına girer. Bunlar yerçekimi kuvveti, kaldırma kuvveti, geri sürük-leyici ve ileri sürükleyici kuvvettir. Kaldırma kuv-veti; uçağın havalanıp, uçmasını sağlar.

Havada Duruyor?Uçak Nasıl

YAŞAM-AKTÜEL

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘11 13

Page 14: Yelpaze Istanbul Dergisi

YAŞAM-AKTÜEL

Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mü-hendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mus-tafa Karakaya, çocukların ve gençlerin, zihinsel gelişimleri için büyümelerini tamamlayıncaya kadar günde 1-2 adet yumurta tüketmesi ge-rektiğini söyledi. Karakaya, sağlıklı ve dengeli bir beslenme için hayvansal gıdaların mutlaka düzenli şekilde alınması gerektiğini belirtti.

İnsan beslenmesinde ve vücut gelişiminde proteinlerin büyük önem taşıdığını vurgulayan Karakaya, et, süt ve yumurta gibi hayvansal ürünlerin de protein açısından zengin kaynak-lar olduğunu bildirdi.

YUMURTADA KALİTELİ PROTEİN VAR...Karakaya, biyolojik değeri en yüksek olan pro-teinlerin yumurtada bulunduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Yumurtanın bileşiminde bu-lunan proteinler, tüm gıdalardaki proteinler arasında en kaliteli olanlardır. Yumurta, pro-tein, yağ, vitamin ve mineral gibi besin mad-delerinin pek çoğunu içeren önemli bir gıda kaynağıdır. Çocuklar ve gençler özellikle zi-hinsel gelişimleri için, büyümelerini tamam-layıncaya kadar günde 1-2 adet yumurta tüketmeli. Bu yaşlarda yumurta veya et, süt gibi hayvansal gıdaları yeterince almadan büyümesini tamamlayan bireyler, ileri yaşla-rında bu gıdaları ne kadar alırlarsa alsınlar

zihinsel gelişimleri üzerinde artık çok fazla etkili olmayacaktır.

Özellikle çocukların zihinsel ve bedensel ge-lişiminde önemli rol oynayan yumurtanın her yaşta düzenli olarak tüketilmesi, bazı hasta-lıklardan korunma açısından da faydalıdır.

Bu nedenle özellikle anneler, küçük yaştaki çocuklarına zihinsel gelişimlerini tamamla-yabilmesi için yumurta yedirmeyi ihmal et-memeli."

Tüm bu faydalarına karşın, yumurtanın aşı-rı tüketilmesinin de yanlış olduğunu, et, süt ve yumurtanın yanı sıra bitkisel gıdaların da dengeli şekilde alınması gerektiğini anlatan Karakaya, yüksek oranda yağ ve karbonhidrat içeren gıdaların tüketiminde aşırıya kaçılması durumunda kilo artışına bağlı bazı sağlık so-runlarının ortaya çıkabileceğini bildirdi.

Dr. Nuket İşiten karne sonrasında velilere uyarılarda bulundu. Karne sonucunun iyi an-nelik veya babalık olarak değerlendirilmeme-si gerektiğine dikkat çeken İşiten, karnenin ebeveyn başarısı ya da başarısızlığı şeklinde algılanılmamasını söyledi. Ülke Tv'de katıldığı günün içinden programında karne sonuçları-nı ve psikolojik yansımalarını değerlendiren NPİSTANBUL Hastanesi Doktoru Nuket İşiten önemli değerlendirmelerde bulundu. Karnede-ki nota paralel çocuğun yaşadığı duygunun ve

ailenin çocuğuna güveninin sürmesinin önemli olduğunu ifade eden Dr. İşiten, başarılı ve ya başarısız karnenin olabileceğini söyledi. İşiten ailelere uyarılarda bulundu.

Dr. Nuket İşiten; ÇOCUĞUNUZUN BAŞARISINI KENDİ BAŞARINIZ OLARAK GÖRMEYİN!..

"Aile bunu kendi başarısı ya da başarısızlığı gibi algılamamalı. Çocuklarının performans-larını kendi performansı olarak görmeme-li. Karne sonucunu iyi annelik, iyi babalık şeklinde sonuç çıkararak algılamasınlar.” Karne iyi anne veya babalıkla alakalı değil. Ebeveynler çocukları için tabiî ki en iyi karneyi getirmelerini isteyecek ve ellerinden geleni de yapacaklardır. Ama kötü karne karşısında; "Biz sana ne imkanlar sunduk, ne okullarda okut-tuk, elimize geçmeyen fırsatları sana verdik, sen şunları yapmak zorundasın, beni hayal kırıklığına uğrattın. vs. tepkiler vermemeli. Çocuğa, 1 yılık emeğinin farkında olunduğu hissinin verilmesi çocukta güven oluşturur ve çocuk ailem benim yanımda, bana güveniyor gibi düşünmeye başlar.

KARNEYE GÖRE TATİL PLANLAMASI YAPIN!..

Gelen karneye göre yaz dönemine ilişkin plan-lama yapmak gerekir. Belli alanlarda sıkıntı varsa o alanlar tespit edilip çocuğa bu yönde destek planlamasına gidilmeli. Onu örseleme-

den tatili tatil gibi değil de ceza gibi algılamaya-cağı şekilde geçirmesi sağlanmalı. Çocuk anne ve babasının yanında olduğu duygusunu yaşa-malı daha güzel olacağını düşünmeli. Çok iyi karne getiren çocuk ise yaşamın diğer alanla-rında desteklenmeli, sosyalleşmesi sağlanma-lı. Örneğin yüzme, tenis, bale gibi ilgi ve beceri alanlarına çocuk yönlendirilebilir.

SINAV ÇOKLUĞU ÖĞRENCİYİ ÖRSELİYOR...

Bu kadar çok sınava girmek onları örseleyen sistem. Sınav olmadan performanslarına göre değerlendirebilecek sistem var gelişmiş ülke-lerde. Öğrencilerimiz o şekilde yönlendirilirse daha uygun bir sistem olacağını düşünüyorum. Çocukların ilgi ve beceri alanlarına göre ayır-mak gerekiyor bugün çoklu zekâdan söz edi-liyor. Ona göre beceri alanlarına göre ayrışabil-seler bu yönlendirmeler yapılsa çocuklar daha başarılı olacaklardır. Kimi resim de kimi müzik de çok iyi olabilir kiminin de el manipülasyonu iyidir ya da matematik zekası. “Çeşitlendirile-rek yönlendirilirseler hem daha mutlu hem de başarılı olurlar. Bakıyorsunuz sınav döne-minde bütün çocuklar çok mutsuz. Yılardır alınan eğitimin, verilen çabanın sonucu kısa-cık zamana sıkışıyor. Hâlbuki anlık, kesitsel değil daha uzun zaman içinde performansın değerlendirilmesi, öğrencinin ilgi ve beceri-sine göre bir alanda ilerlemesini sağlamak makul bir durum."

YUMURTA ZiHNi AÇIYOR Çocuklar zihinsel gelişimleri için büyümelerini tamam-layıncaya kadar günde 1-2 adet yumurta tüketmeli.

Karne sonucu iyi annelik veya babalık olarak değerlendirilmemeli.

Şaban Özdemir (NP GRUP)

DEĞİLKENDİ BAŞARINIZ Aileler mutlaka okuyun!

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1114

Page 15: Yelpaze Istanbul Dergisi

Türkiye’nin her yerinden online sipariş için www.nevresimevi.com

BAHÇEŞEHİR - ESENKENT

YETKİLİ BAYİEsenkent Kiler Market Altı

Kar Center No: 1/16Tel: 0212 605 0 414

(Pazar Günleri Açığız.)

BAHÇEŞEHİR - ESENKENT

YETKİLİ BAYİ

• BRODE TÜL PERDE • ZEBRA PERDE• ORGANZE TÜL PERDE • JALUZİ• FON PERDE • RUSTİK• İP PERDE • NEVRESİM• BALON PERDE • UYKU SETİ • STOR PERDE • YATAK ÖRTÜSÜ • DİKEY PERDE • BORNOZ TAKIMI

ÇEŞİTLERİMİZLE HİZMETİNİZDEYİZ.

Page 16: Yelpaze Istanbul Dergisi

YAŞAM-AKTÜEL

Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ya-bancı Diller Eğitim Araştırma ve Uygulama Mer-kezi (OYDEM) Müdürü Prof.Dr. Zeki Karakaya, Türkiye'de yabancı dil öğrenme fobisi olduğunu söyledi.

En çok zaman ve paranın yabancı dil öğrenimi için harcandığını belirten Prof.Dr. Karakaya, "Yabancı dil öğreniminde çok geç kalıyoruz. Bir çocuğun 3 yaşından sonra okula gidene kadar ana dilde olduğu gibi yabancı dili de yaşayarak, doğal şekilde edinmesi lazım" dedi.

OYDEM Müdürü Prof.Dr. Zeki Karakaya, Türkiye'de yabancı dil bilen ve akıcı şekilde konuşan kişi sayısının oldukça az olduğunu belirterek, yabancı dil öğrenilememesinin bir-çok nedeni olduğunu ifade etti. Türkiye'de in-sanların en fazla parayı ve zamanı yabancı dil öğrenimine harcadığını fakat en az verimi de bu alanda aldıklarını belirten Prof.Dr. Karaka-ya, "Yabancı dil edinimi, ana dil ediniminden sonra başlar.

Çocuk ana dilini edindikten sonra ana dil gibi doğal biçimde, kendiliğinden, duyarak, yaşayarak yabancı dili de edinmeye başla-malı. 3 yaşından itibaren yabancı dili doğal şekilde edinen çocuğa okula başladığında da sistemli olarak dil eğitimi verilmeli" diye konuştu.

Türkiye'de yabancı dil eğitiminde geç kalındı-ğını vurgulayan Prof.Dr. Zeki Karakaya, "Ço-cuklarımıza buluğ çağına girdikten sonra yabancı dil öğretilmeye başlanıyor. Ana okul-larında ve kreşlerde iletişimin bir bölümünün yabancı dille yapılması lazım. Ancak o zaman başarılı olunur. Yaş ne kadar küçük olursa dil edinimi de o kadar hızlı ve etkili olur" dedi.

Yabancı dil öğrenen kişilerin, kendilerine o dilde herhangi bir soru sorulduğunda cevap vermekten çekindiklerini ve korktuklarını be-lirten Prof.Dr. Karakaya, "Öğrenciler cesaret edip konuşmaya teşebbüs edemiyorlar. Önce

cümleyi dil bilgisi açısından çözmeye uğraşı-yorlar.

Sonra, ”Acaba yanlış mı söylerim? Yanlış ko-nuşursam rezil mi olurum?” gibi düşüncelere

kapılıyorlar. Bu durum birkaç defa tekrarla-dığında da yabancı dil konuşma fobisi oluşu-yor. Bu konuşma fobisi bizim dil öğrenmemi-ze engel oluyor. Maalesef bizim yabancı dil öğrenme fobimiz var" diye konuştu.

Uzmanlar, Türkiye'de yabancı dil öğrenme fobisi olduğunu söyledi.

Türk insanı yabancı dil öğrenmeye yanaşmıyor.

YABANCI DiLFOBiMiZ VAR

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1116

Page 17: Yelpaze Istanbul Dergisi
Page 18: Yelpaze Istanbul Dergisi

DEKORASYON

Evinizde sanat eserlerineyer verin...Sanat, üzerine vakit harcadıkça bilgilenebile-ceğiniz bir konu. Bir resme ya da bir heykele bakıp hemen karar vermeyin. Sanatçısını tanı-mak, yıllar içindeki değişimini takip etmek, ne anlattığını öğrenmek, kendini ona yakın his-setmek, hatta mümkünse onunla konuşmak ve bir bağ kurmak gerek. Evinizde mutlaka çok sevdiğiniz bir sanatçıya ait bir sanat eseri olmalı. Hatta bir kural koyabilirsiniz kendiniz için: "Her yıl bütçemi ayarlayıp, evime bir sa-nat eseri, bir resim ya da heykel alacağım" sözünü bugün verin.

Klasiklerden en az birine sahip olun!..Onlar tasarım terimini yaratanlar... Onlar bu-gün okullarda okutulan tasarım kurallarını belirleyenler, kitaplarını yazanlar. Onlar kahra-man! Charles-Ray Eames, Le Corbusier, Arne Jacobsen, Frank O. Cehry, Frank Wroyd Wright, George Nelson, Verner Panton... Yaşadıkları tarihlerde tasarım dünyasında çığırlar açan, çizgileriyle başkaldıran, yeni patikalar yaratan, protestolarını yaşam biçimlerine taşıyan bu da-hilerin orijinal çizgilerini takip edin! Evinize en az birini misafir edin!

Aileden kalma eşyalara,objelere yer verin...İdeal bir evin geçmişi vardır. Modern kent ha-yatının ritmi, çarpık bir ekonomik sistemle birleşince bir süre sonra insan bırakın baba/dede evinde yaşamayı, dede topraklarını ne-resi olduğunu dahi bilme/hatırlama ihtiyacı duymuyor. Ancak "memleket neresi karde-şim" sorusuna verilen cevaptan öte bir şeydir memleket. Belki işe bir aile ağacı yaratmakla başlamalısın. Burada bulacağın kendi hikayen-dir! Geçmişini simgeleyen objeler ve eşyalara sahip olup, onlarla yaşamak, geçmişe saygının da bir göstergesi. Unutmayın ki siz de "geç-miş" olduğunuzda sizi de yaşatacak eşyalar onlar olacak...

Modern markalardan birini edinin...Her ne kadar hızlı tüketim çağı, trendleri çok çabuk tüketse de ve firmalar üç ayda bir yeni koleksiyonlarını çıkardıkları halde, vitrine ta-şır taşımaz ertesi gün kopyaları çıksa bile ve sizin tarzınız her yeni gelen trendle biraz de-ğişse bile, günümüz tasarımcıları, bugünün güçlü markaları bir şeyleri doğru yapıyor emin olun! Philippe Starck ve Karim Rashid için iyi reklam yapıyor diyenleriniz, Ross Lovegrove'un organik çizgilerinden sıkılanlarınız olabilir. Ama onlar "Herkesin 5 dakika bile olsa ünlü oldu-ğu" günümüz yaşamına karşı aradan sıyrılarak

yıllardır tercih edilir ve başarılı kalmayı başar-dı. Vitra, B&B Italy, Molteni, Minotti, Maxalto, Moooi, Moroso, Cappelini ve daha nicesi... Bu modern markaların tümü ülkemizde de satılı-yor. Teknolojik, ergonomik ve en yeni tasarıma evinizde yer açın! Onu koruyun çünkü o, gele-ceğin klasiği olacak.

Evinizi hatırlatan bir melodi var mı?.. Önce iyi bir müzik sistemi gerek. Eve geldiğiniz-de "Play" tuşuna basacak ve dışarıdan gelen koma seslerini, sirenleri, kargaşayı bastıracak

Evinize kendinizden ve sevdiklerinizden izler katmak için sizinle paylaşabileceğimiz 10 önerimiz var...

ideal evinizi yaratın!a ımda10

Eviniz size keyif vermiyorsa bir şeyler yanlış ya da eksik demektir. Önemsiz gibi görünen detaylar, kü-çük, zahmetsiz dokunuşlar ve sizi siz yapan değerler, evinizi bir mutluluk mabedine çevirebilir. O kapı-dan her girişinizde "dünyanın en güzel yeri benim evim!" demeniz gerek, bunu unutmayın!

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1118

Page 19: Yelpaze Istanbul Dergisi

güzel notalar dökülecek hoparlörlerden. Belki evin her yerine yayılacak, hatta banyoya bile... Gelen misafirler sizin tarzınızı bilecek, daha zili çalmadan duyacaklar sizi. Çünkü belki siz de avaz avaz o şarkıyı söylüyor olacaksınız saç fır-çasını mikrofon yapıp. Hayatın keyfini çıkarıyor diyecekler. Ve siz gittiğiniz her yere o melodileri taşıyacaksınız. Müzik sizden ve eviniz müzik-ten hiç ayrılmamalı...

Seyahatlerinizden hatıraları sergileyin...Farklı kültürlerin izlerini peşinize takın, onları evinizde yaşatmaya devam edin. Etnik eşyalar, dinsel objeler, şans getiren heykeller ya da o romantik kentin en sevdiğiniz binasının küçük bir maketi. Sizin seçimlerinizle, sizin hikayeleri-nizle ve anılarınızla daha da önem kazanan bu objeler, evinizi diğerlerinden farklı kılacak. Bu esrarengiz rotalar ilham kaynağınız, enerjiniz, renginiz olacak.

Fotoğraflara yer açın! İster atalarınıza, aile büyüklerine ait eski fo-toğraflar olsun, ister bugünün dostları, eşleri, çocukları, teyzeleri olsun, evinizde fotoğrafları-nız için köşeler yaratın. Eski fotoğraflar çocuk-larınızın ve sizin geçmişinize ışık tutar, aidiyet duygunuzu geliştirir. Hatta bir aile ağacı yap-mak da hiç fena bir fikir olmaz bu durumda. Duvarlarınız ve çerçeveleriniz için fotoğraf se-çerken hep mutlu anların, keyifli birlikteliklerin fotoğraflarını koyarsanız çevrenizde pozitif bir enerji yaratmış olursunuz. Dostlarınızın eğlen-

celi fotoğraflarını komik magnetlerle buzdola-bınıza asın. Antreler de bu tip fotoğraf köşeleri için ideal olur.

Evinde taze çiçekler olsun...Kendine çiçeklerle bir dünya yaratmış olan tekstil tasarımcısı Tricia Cuild bakın ne diyor:

"Çiçekler hem renk, hem grafik olarak hep etrafımdadır benim. Tazesini bulamazsam yapmasıyla yetinir, o da yoksa derginin birin-den kestiğim fotoğrafını tam karşıma yapıştı-rırım. Birkaç dal zambak bile enerjimi değiş-tirmeye yeter.”

Gerçekten de arada renklerini seyredebile-ceğiniz, yanından geçtikçe hoş kokusuyla sizi gülümsetecek birkaç dal çiçek her zaman evinizde olmalı. Gösterişli aranjmanlar, ilave dal parçaları ve yapraklarla zenginleştirilmiş, süslü buketlerden de bahsetmiyorum. Aksine yalın ve basit düzenlemeler çiçeklerin formunu daha güzel ortaya çıkarır. Aynı çiçekler birbi-rinden farklı vazolarda farklı etkiler yaratırlar. Hangi boyda kesildikleri, düzenlemenin bo-yutları ve nereye yerleştirildikleri de önemlidir. Tüm bunlar neşeli, duygusal, romantik ya da huzurlu ortamlar yaratabilirler. Modern, kışkır-tıcı ya da gizemli olabilirler. En kasvetli kış gün-lerinde bile, yaşam, umut ve coşku verebilirler.

Evinizde kitaplarla dolu kütüphane olsun...

Kitaplar, dergiler, gazeteler, ansiklopediler, notlar... Okumaya dair her şey evinizde elinizin altında olmalı.

Milano mobilya fuarında da gözümüze takılan devasa kitaplıklara bakılırsa, evdeki okuma köşeleri gitgide büyüyor. "En iyi dostunuzun ekip arkadaşlarına uygun köşeler yaratın! Aradığınız kitapları bulmak için hafta sonla-rında kitapçılarda, sahaflarda vakit geçirin, kendi "en güzel kitaplar" listenizi oluşturun.

Lezzetli sofralarınız olsun...Beklenmedik misafirler için birkaç şişe iyi şa-rap dolapta, hızlı, lezzetli ve kesinlikle farklı atıştırmalık lezzet listesi de aklınızda olsun. Masanın üzerinde mevsim meyvelerinin tepe-leme durduğu bir tabak, kuru üzüm, incir ve cevizlerle dolu bir kâse bulunsun.

Çekmecenizde patlamamış mısır son çare olarak saklansın. Kendi evinizde aç kalmayın, civar pizzacılardan da uzak durun... Arada bir misafir olmasa bile, sırf kendi keyfiniz için gü-zel sofralar kurun, kendinize bir bardak şarap hazırlayın. Ağzınızdaki tat hem sağlığınıza, hem de yaşam tarzınıza yansır. Damakta kalan tat-ların akılda kalan adı olun!

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘11 19

Page 20: Yelpaze Istanbul Dergisi

SİNEMABANA

BABAMDANKALAN

BİR MİRAS

Ünlü Pop SanatçısıREYHAN KARACA ile Arzu Yetiş Kocatepe’nin

YELPAZE İSTANBUL DERGİSİ içingerçekleştirdiği Röportajı...

REYHAN KARACA

RÖPORTAJ

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1120

Page 21: Yelpaze Istanbul Dergisi

Değerli okuyucularım, bu ayki ünlü sanatçı konuğum birbirinden güzel albümlere imza at-mış, Türk Pop dünyasının buğulu sesi REYHAN KARACA… 8 Kasım 1970'de İstanbul'da doğdu.

Yeşilçam'ın ünlü oyuncularından değerli sanat-çı Ahmet Karaca'nın kızı olmanın verdiği gene-tik yetenekle daha çocuk yaşlarında ilk olarak İstanbul Çocuk Korosu'nda müzik eğitimi alma-ya başladı. Eğitimini İstanbul Teknik Üniversi-tesi Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Çalgı bölümünü Kabak Kemani eğitimiyle bitirdi. İTÜ Sosyal Bilimler Müzik Bölümü'nde master yap-tı. Müzik öğretmeni olarak da İTÜ, özel lise ve kolejlerde görevlerde bulundu.

1987 yılında profesyonel müzik çalışmalarına başladı. Birçok ünlü isme vokal ve enstrüman ile eşlik etti. 1991 yılında İtalya'da ki Eurovisi-on şarkı yarışmasında İzel ve Can Uğurluer'le birlikte Türkiye'yi temsil etti.

1993 yılında "Başlangıç" adlı ilk albümünü çıkardı. 1995'de "Gölge Çiçeği" adlı dizinin müziğini seslendirerek büyük bir çıkış yaptı. 1997'de "Sevdik Sevdalandık"; 2000'de "Yarın Olacak"; 2003'te "Mesela"; 2007'de "İmza"; 2009'da "Sevmeyi Bilmeyen Adam" adlı al-bümleri ile hayran kitlesini her geçen gün art-tırdı.

En son çıkardığı "YENİDEN" isimli maxi single albümü ile yine bizlerle... Prodüktörlüğünü ve albümdeki "Yeniden" adlı şarkının söz ve müziği ünlü söz yazarı ve besteci Şehrazat'a ait. "Hayat Arkadaşım" adlı şarkı ise ünlü besteci ve söz yazarı Bülent Yetiş imzası taşıyor. Bu şarkıların Ozan Yılmaz ve Yasin Keleş tarafından hazırla-nan remixleride single da bulunuyor.

Son zamanlarda sizi önemli dizilerde, konuk

oyuncu olarak zevkle seyrediyoruz. Önümüz-deki zamanda dizi veya uzun metrajlı filmler-de de görmek isteriz. Siz bu konuda ne düşü-nüyorsunuz, gelen teklifleri değerlendirecek misiniz?

Sinema bana babamdan kalan bir miras. Ço-cukluğum film setlerinde geçti. O yüzden hiç yabancılık çekmedim. Misafir oyuncu olarak önce TRT 1’de ki "KAYIP ARANIYOR" dizisinde, daha sonra" ANS YAPIM" a ait olan "KANIT" dizisinde rol aldıktan sonra yapımcıların dik-katini çektim sanırım. Projeler geliyor, bakalım zaman neler gösterecek...

Okuyucularımın ünlü kişilerin bazı yönlerini çok merak ettiğini gelen maillerden biliyo-rum. Örneğin biz sizin hep müzik dünyasın-daki başarılarınızla tanıyoruz. Ama Reyhan Karaca’nın en sevdiği yemek; En sevdiği şe-hir; En sevdiği hayvan; En sevdiği renkler ne-lerdir? En sevdiğiniz Dünyaca ünlü Star kim-dir? En çok çizgilerini beğendiğiniz dünyaca ünlü modacı kim?

En sevdiğim yemek: Sebze yemeklerinin hep-si, Sushi, Çin yemekleri..

En sevdiğim şehir: İstanbul, Londra, NewYorkEn sevdiğim hayvan: Sokak hayvanları dahil bütün hayvanları ayırt etmeden çok ama çok severim. Favorilerim evimdeki kırma köpeğim olan oğlum Maylo ve kardeşimin bana yadigar bıraktığı kedisi Juliet..En sevdiğim renk: BeyazSevdiğim Star: GEORGE MICHAELModacı: Bora Aksu

Ailenizin hayatınızdaki önemini bizimle pay-laşır mısınız?Ailem o kadar küçüldü ki çekirdek olduk artık. Annem, ablam ve ben. Onlar benim en değerli varlıklarım. Allah başımdan eksik etmesin iki-sinide...

Türk Pop Müziğinde "Reyhan Karaca" denildiği zaman müzik kariyerinizle buğulu sesiniz, du-ruşunuz ve çizginizle önemli bir yere sahipsi-niz. Bundan sonrasında Türkiye'de ve dünyada müzik adına yapmayı istediğiniz projeleriniz neler?

Kısa aralıklarla singlelar çıkarmak, geçen za-manı değerlendirmek başarılı işler yapmak isti-yorum. Artık görsellik de önemli o yüzden ken-dime daha iyi bakmalı, sporumu yapmalı ve daha çok çalışmalıyım. Her sabah kalktığımda böyle programlarım kendimi. Attığım her adım geçen her dakika lehime işlemeli. Her şey geri döner ama zaman asla! Etrafıma pozitif ve se-vecen yaklaşıyorum. Ben iyi düşünürsem her şey iyiye gidiyor. Ve zamanla neler olacağını hep birlikte göreceğiz. Sevgili Reyhan Karaca tüm samimiyetinizle, o güzel enerjinizle sorularımızı cevaplandırdı-ğınız için okuyucularımız adına çok teşekkür ederim. Her daim o güzel çalışma ve projeleri-nizin takipçisi olacağız.

Buradan tüm okurlarınıza teşekkür ederim, hepimiz için keyifli bir yaz diliyorum.

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘11 21

Page 22: Yelpaze Istanbul Dergisi

YAŞAM-AKTÜEL

Kişi hiç farkında olmadan karşı tarafın üzerin-de sevgi oluşturarak kendini kopyalatıyor, bu durum daha sonra kemikleşerek yüz ifadesine yansıyor. Buna biyolojide Mikelanj Fenomoni deniyor. Prof. Dr. Tarhan bu fenomeni anlattı.

Yapılan araştırmaların birbirini seven ve aynı evde oturan iki insanın yüz çizgilerinin birbiri-ne benzer olduğunu gösterdiğine dikkat çeken Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan Timaş Yayınlarından raflardaki yerini alana "TOPLUM PSİKOLOJİSİ" isimli kitabında önemli bir konuya dikkatleri çekiyor. Sevginin beyin üzerindeki etkisini işleyen Rektör Tarhan "Mikelanj Fenomeni" başlığında çarpıcı de-ğerlendirmelerde bulunuyor.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan; "Modernlik, kültürel devrim yapmak isteyenlerin toplum mühen-disliği projesidir. Kültürel devrimi ne Rusya ne de Çin başarabildi. Başarılamamasının sebebi, kültürde devrimin değil evrimin ger-çekleşmesidir. Bu başarısızlığın da biyolojik

bir temeli vardır. 'Mikelanj fenomeni' diye adlandırılan olguda, bir heykeltıraşın taşı yontması gibi insanların da zaman içerisinde birbirlerinin biyolojik yapıları üzerindeki et-kinliklerini gösterir.

Bu olayın biyolojik temelini şöyle açıklayabi-liriz: Yapılan araştırmalar, birbirini seven ve aynı evde oturan iki insanın yüz çizgilerinin birbirine benzer olduğunu gösterir. Birbirini seven iki insanın yüz hatlarının çizgileri, mi-mik ve jestleri birbirine çok benzediği için gülüş tarzları da çok benzer.

Evliliklerle ilgili tahmin çalışmaları, yüz çiz-gileri birbirine benzeyen çiftlerin boşanma riskinin, benzemeyenlere oranla daha düşük olduğunu gösterir. Mikelanj fenomeninde sa-natçının heykeli yontması gibi, bir arada bu-lunan iki kişi de sevdiğinin beyninde yontma yapmaktadır. Kişi hiç farkında olmadan karşı tarafın üzerinde sevgi oluşturarak kendini kopyalatır, daha sonra kemikleşerek yüz ifa-

desine yansır. Beyindeki networkta yol yapa-rak bir çeşit yontarak kalıcı hale gelir. Birbi-rini seven ve birbirine yakın olmuş iki kişinin zevkleri, yürüyüşleri, el tutuşları, konuşmala-rı aynı olur. Aralarında paylaşım ve birliktelik, dostluk ve arkadaşlık boyutunu oluşturur ve kalıcı hale getirir. Bu romantizmden daha yüksek bir durumdur. Bu kalıcı durum be-yinde nöroplastisteyle ilgilidir." Şeklinde dile getiriyor.

DAKiKAÇocukların fiziksel büyüme hızlarının yanı sıra,mental gelişim hızlarını da kaydetmek

artık mümkün olabilecek.

Beş dakikalık tarama ile çocukların beyin geli-şimini çek etmek mümkün Diagramda, beyin bölgeleri arasında yaşla birlikte güçlenen fonk-siyonel bağlantılar turuncu ile, zayıflayan bağ-lantılarsa mavi ile gösterilmiş. Bilim adamları-na göre, çocukların fiziksel büyüme hızlarının yanı sıra mental gelişim hızlarını da kaydetmek artık mümkün olabilecek.

Manyetik rezonans görüntüleme cihazı ve bir matematik programı sayesinde çocuklarda-ki mental gelişimi haritalandırmak mümkün. Geçtiğimiz yıl Washington Üniversitesinden bir ekip beyin fonksiyonunun yaşla birlikte nasıl geliştiğine ilişkin bir çalışma yayınladılar. Bey-nin içerisindeki kan ve nöron akımını izlemek için manyetik rezonans görüntüleme tekniğini kullandılar.

Çalışmada, küçük çocuklardaki beyin içi bağ-lantıların büyük ölçüde belli bölgelerde ko-numlandığı görüldü. Büyüdükçe, bu kısa ara-

lıklı bağlantılar kayboluyor ve yerine daha uzun aralıklı bağlantılar gelişiyor. Aynı ekip bu kez yaşları 7 ile 30 arasında değişen, 238 kişi üze-rinde bu nörolojik gelişimi haritalandırdı. MRG cihazı ile bu kişilerin beyinleri tarandı. Verilerin tümü daha sonra kompleks algoritmik bilgisa-yar programına yüklendi. Ve beyin matüritesini temsil eden, tek bir "skor" oluşturuldu.

Çalışmanın lideri Dr Nico Dosenbach'ın ifade-siyle beş dakikalık tarama ile fonksiyonel beyin bağlantılarına dair 13,000 ölçüm yapılabiliyor. Bu basit ölçümler daha sonra "matürasyon eğrisine" yerleştiriliyor. Ve yaşla uzun aralıklı beyin bağlantılarının gelişimi arasındaki ilişki tespit edilebiliyor. Verilerden averaja nispetle çocuğun beyin gelişiminin ne kadar hızlı veya yavaş olduğunu görmek mümkün olabiliyor. Dr Dosenbach'ın görüşüne göre, aynı teknik nö-rolojik ve psikiyatrik bozukluklarda, şizofreni veya otizm gibi spesifik durumların teşhisinde de kullanılabilecek.

SEVGİ BEYNİBirbirini seven iki kişininbirbirlerinin beyninde yontma yaptığını biliyor muydunuz?

BEYİN ANALiZi

YONTUYOR!

5

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1122

Page 23: Yelpaze Istanbul Dergisi

Bir cafe mutfağından çıkarak ev lezzetlerini, kendisine özel spesyalleri şıklıkla birleştirerek size sunmayı ve damağınızda o muhteşem tadı unutmamanızı hedef seçti. Katkısız butik lezzetler, tatlılar, pastalar, sadece SİHİRLİ MUTFAK'ta bulacağınız organik içecekler, şifa

şatları ve menüsü sizi bekliyor. SİHİRLİ MUTFAK, eski toplama eşyaların biraraya getirilerek kendi tarzını yaratan dekorasyonu ve Marilyn Monroe fotoğrafları ile büyülüyor. Catering hizmeti, doğum günü ve toplantılarınız da ev sahibi olmayı bekliyor. Ayrıca mutfağımızda yemekleriniz nasıl pişiyor görebiliyorsunuz. Butik pastaların lezzetine hayran kalmanız sizi

mutfağa yönlendiriyorsa, butik pasta kurslarımıza katılabilirsiniz.

2. Kýsým Þelale Mevkii Barýþ Sk.Bahçeþehir Park Cd. Hill Park H Blok No:5www.sihirlimutfak.com.tr

facebook:sihirli mutfak Bahçeşehir

608 03 930212

Ramazana özel organizasyonlar ve iftar yemekleri

SİHİRLİ MUTFAK butik cafe ilk şubesini Bahçeşehir’de açtı.

kahvaltı - ev yemeklerispesyaller - butik tatlılar

paket servis - catering hizmetitoplantı ve davetler - doğum günleri

özel butik pasta - pasta kursu

Page 24: Yelpaze Istanbul Dergisi

5

Bahçeşehir

İngilizce ve BilgisayarEğitim Danışmanlığı

Detaylı bilgi ve randevu için: Bahçeşehir Atrium Mavi Çarşı 2. kat, No: 214 Tel:669 52 63–64, 669 77 25 [email protected]

DERSLERİMİZİstanbul Amerikan ROBERT

LİSESİ ve ABD’de, HARVARD, PENNSYLVANIA, COLUMBIA, NEW YORK

Üniversitelerinden mezun uzman eğitimciler tarafından birebir ya da

maksimum 5 kişilik gruplarla verilir.

İngilizce Eğitim Programlarımız:

TOEFL / IELTS / KPDS / ÜDS / YDS / SAT / GREProficiency (İngilizce Hazırlık Atlama)Genel Amaçlı İngilizceTeknik İngilizceMicrosoft ve Cisco Sertifika Sınavlarına Ön Hazırlık

İngilizce Çeviri

EĞİTİM SİSTEMİMİZSeviye belirleme sınavları

Konuşma / Diction Dilbilgisi (İngilizce ve Türkçe)

Bilgisayar ile destek ve uygulamalarGüncel eğitim programlarıUluslararası saygın ders

dökümleriMaximum, Axess, Bonus ve World kredi kartlarına

taksit imkanı

Alabama - American Journal of Public Health'in Haziran sayısında yayımlanan yeni bir çalışma, kanser ve kardiyovasküler hastalık riskinin artmasıyla da ilişkili olabilecek depresyon ve abdominal obezite arasındaki ilişkiyi doğrula-dı. Çalışmayı yürüten Dr. Belinde Needham, 15 yıl boyunca bir grup genç erişkini izledikle-rini, depresyon düzeyleri yüksek olan kişilerde daha hızlı kilo artışı görüldüğünü bildirdi.

Çalışmanın araştırmacılarından Alabama Üni-versitesi'nden Dr. Belinde Needham, obezite-nin kontrol edilmesi halinde obeziteye bağlı hastalık risklerinin de ortadan kaldırılacak olması açısından bu çalışmanın önemli oldu-ğunu şu sözlerle dile getirdi: "Depresyon da bu şekilde tedavi edilebilecek hastalıklar arasında. Depresyon yalnızca akıl hastalığı olarak görülmemeli, ciddiye alınmalı. Ayrıca akıl hastalıklarının fiziksel sonuçlarının da olabileceği unutulmamalı".

Dr. Needham, kardiyovasküler hastalığın öncül belirteçlerini belirlemek amacıyla yapılan ve yaşları 18-30 aralığında 5115 erkek ve kadının katıldığı boylamsal bir çalışma olan Genç Eriş-kinlerde Koroner Arter Riskinin Gelişimi (CAR-DIA: Coronary Artery Risk Development in Yo-ung Adults) adlı çalışmanın verilerini inceledi. Dr. Needham, bu çalışmada vücut ağırlığının

boy uzunluğunun karesine bölünmesiyle he-saplanan beden kitle indeksleri ve bel çevresi ölçümlerinin depresyonda artış ile ilişkili olup olmadığını veya depresyonun çalışma süresin-

ce beden kitle indeksi ve bel çevresi üzerinde herhangi bir değişikliğe yol açıp açmadığını araştırdı.

CARDIA çalışmasında katılımcıların kilo ve bel çevreleri ölçülmüş, beden kitle indeksleri he-saplanmıştı. Araştırmacılar, katılımcılardan 5, 10, 15, 20 puan üzerinden depresyon düzey-lerini değerlendirmelerini istemişti.

Dr. Needham, CARDIA çalışmasına katılan has-ta verilerini kullanarak, incelenen herkeste 15 yıllık zaman diliminde kilo artışı görüldüğünü, ancak başlangıçtaki yüksek depresyon düzey-lerinin, 5.yılda daha düşük depresyon düzeyle-rine sahip kişilere kıyasla, abdominal obeziteyi ve beden kitle indeksini artırdığını belirtti.

Beşinci yılda depresyon düzeyleri yüksek olan kişilerin bel çevresi, depresyon düzeyleri dü-şük olan kişilere kıyasla 1.6 cm daha fazlaydı. Yirminci yılda ise bu artış 2.6 cm'di. Buna kar-şın, başlangıçtaki yüksek beden kitle indeksi ve bel çevresi, zaman içerisinde depresyon semptomlarında herhangi bir değişikliğe ne-den olmadı.

Dr. Needham, stres hormonu kortizolun, dep-resyon ve abdominal obezite ile ilişkili oldu-ğunu gösteren bilimsel raporlar olduğunu, bu nedenle yükselmiş kortizol yüzünden depres-yonlu kişilerde, vücutlarının diğer kısımlarında-ki yağ birikiminden ziyade, abdominal obezite riskinin daha yüksek olabileceğini açıkladı.

Depresyon tedavi edilebilecek

hastalıklar arasında. Depresyon yalnızca akıl hastalığı olarak

görülmemeli, ciddiye alınmalı.

Ayrıca akıl hastalıklarının

fiziksel sonuçlarının da olabileceği

unutulmamalı.

ARALARINDA Depresyon ve abdominal obezite ilişkisine yeni kanıt.Bilimciler araştırdı ve açıkladı. İşte çarpıcı sonuçlar...!SIKIiLiSKi VAR

SAĞLIK

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1124

Page 25: Yelpaze Istanbul Dergisi

5

Bahçeşehir

İngilizce ve BilgisayarEğitim Danışmanlığı

Detaylı bilgi ve randevu için: Bahçeşehir Atrium Mavi Çarşı 2. kat, No: 214 Tel:669 52 63–64, 669 77 25 [email protected]

DERSLERİMİZİstanbul Amerikan ROBERT

LİSESİ ve ABD’de, HARVARD, PENNSYLVANIA, COLUMBIA, NEW YORK

Üniversitelerinden mezun uzman eğitimciler tarafından birebir ya da

maksimum 5 kişilik gruplarla verilir.

İngilizce Eğitim Programlarımız:

TOEFL / IELTS / KPDS / ÜDS / YDS / SAT / GREProficiency (İngilizce Hazırlık Atlama)Genel Amaçlı İngilizceTeknik İngilizceMicrosoft ve Cisco Sertifika Sınavlarına Ön Hazırlık

İngilizce Çeviri

EĞİTİM SİSTEMİMİZSeviye belirleme sınavları

Konuşma / Diction Dilbilgisi (İngilizce ve Türkçe)

Bilgisayar ile destek ve uygulamalarGüncel eğitim programlarıUluslararası saygın ders

dökümleriMaximum, Axess, Bonus ve World kredi kartlarına

taksit imkanı

Page 26: Yelpaze Istanbul Dergisi

ABD'nin Güney California Üniversitesi bilim insanlarının yaptığı araştırmaya göre erkekler, stres altındayken ani kararlar vermeye kadınlara oranla daha yatkın.

Buna karşın kadınlar, stres altındayken karar veremiyor, karar alma işini zamana bırakmayı tercih ediyor. Araştırmaya göre iki cinsin beyin aktiviteleri, "karar ver-me" sürecinde birbirinden farklı çalışıyor.

Araştırma ekibinin başkanı Nichole Lighthall, kadın ve erkeğin stres altındayken davranış biçimlerinde görülen farklılıkları nedeniyle, herhangi bir ortak karar ver-me eyleminde, iki cinsin "ortak hareket etmelerinin" daha yararlı olacağını belir-terek, "Böylece birlik olup daha doğru bir karar alabilirler" dedi.

Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Tıp Fakültesi Ço-cuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğ-retim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Hatun anlatıyor; Yenidoğan bebeğin boyu ortalama 50 santim olur. Bebeklerin boyu birinci yıl 25, ikinci yıl ise 10 santim uzar. Sonraki yıllarda, büyüme hızı giderek azalır. Çocuklar 3-4 yaş arasında yılda 7 santim, 5-6 yaş arasında 6 santim,

6 yaştan ergenlik dönemine kadar 5 santim uzar. Bu nedenle, ergenlik öncesi dönemde, yılda 4.5 veya 5 santimden daha az büyüyen çocuklar mutlaka bir hekime gösterilmelidir. Büyümede patlama görülen ergenlik döne-minde, kız çocukları ortalama 15, erkek ço-cukları ise 20 santim uzar. Ergenlik dönemi bitiminde, boy uzaması durmaktadır. Yapısal

boy kısalığı olan çocukların tedavisi mümkün değildir. Bu çocukların büyüme hızları yönün-den izlenmesi gerekir. Bu durumdaki çocuk-lar, aynı zamanda ergenliğe de geç girerler. Bu çocuklardan 14 yaşına geldiği halde er-genliğe girmemiş olanlara ilaç vermek gere-kebilir.Doğru kararlar verilmesi için hekimin yardımına ihtiyaç vardır.

Kızlar anneleri, erkek de babalarının boyları kadar uzar.Çocuklardaki büyümede, en önemli dönem ergenlik öncesi.

KORK!Ani kararlar vermeye daha yatkın oluyorlar!İşte ABD'de yapılan araştırma ve sonuçları.

STRESLiERKEKTEN

ERGENLiĞiNi TAKİP EDİN

SAĞLIK-YAŞAM

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1126

Page 27: Yelpaze Istanbul Dergisi

BUDERUS İLAN

Hayatınızı tazeleyin...

Page 28: Yelpaze Istanbul Dergisi

Uzmanlar, kontrolsüz alınan antidepresanların duygu durum bozukluğu olarak tanımlanan ”mani” hastalarında ilgi gösterene ”aşık” olma durumunun gözlendiği uyarısında bu-lunuyor. Stres, maddi sıkıntı, aşırı yorgunluk gibi şikayetlerden, hekim bilgisi dışında ya da doz aşımı yaparak ”antidepresan” kullanarak kurtulmak isterken, kendinize ilgi gösterenlere ”aşık” olma eğilimi gösterebilirsiniz.

Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Nevzat Tarhan, he-kim bilgisi halinde kullanılan antidepresanların faydalı olduğunu ifaderek, gereksiz ve aşırı an-tidepresan kullanımının sakıncalarına dikkat çekti.

Türkiye’nin 2010 yılında ”35 milyon kutu anti-depresan ilaç tükettiğini” dile getiren Tarhan, ”Türk Eczacılar Birliği’nin rakamlarına göre 2007′de 27 milyon 573 bin kutu antidepre-san tüketilirken, son üç yıldaki yüzde 21′lik artış uzmanları endişelendiriyor” dedi.

ÇİZGİYİ AŞINCA MANİK DURUMORTAYA ÇIKIYOR...

Tarhan, kontrolsüz kullanılan antidepresanla-rın ”mani” hastalığına yol açtığını belirterek, şu değerlendirmede bulundu:”Depresyonu te-davi ederken çizginin üzerine çıkınca manik durum ortaya çıkıyor. Manide duygu yoğunlu-ğu yaşandığı için kişi kendisine ilgi gösteren-lere aşık oluyor. Bu durum evli insanların da başına geliyor. Örneğin, bir hanım kendisine müzik dersi verene aşık olup, evden kaçmış-tı. Sonra birden ‘ben ne yapıyo-rum’ dedi ve ilacın etkisiyle bu durumu yaşadığı ortaya çıktı.

Birçok meslektaşım, hastası aşık olup boşanma dilekçesini verdikten sonra ‘hastaya iyilik mi yaptım kötülük mü’ bunu sor-guluyor.”

KİŞİYE GÖRE İLAÇ ÖNERİSİ...

Tarhan, düzenli takip ile söz konusu riskin aza-lacağını vurgulayarak, şunları kaydetti: ”Kişiye göre ilaç verilirse, bu durum yaşanmaz. Mani halinde duygusal karar verme mekanizması bozuluyor. Kişi ‘eşimi sevmiyorum ayrılaca-ğım’ diyor. Bunun gibi duygu durum değişik-liklerine antidepresanların kullanımında kar-şılaşılıyor. Antidepresan bırakıldığında ise bu durum normale dönüyor. İlaçlar, kimyasal silahtır ve doğru kullanılmadığında zarar ve-rir.”

Uzmanlar, kontrolsüz alınan antidepresanların duygu durum bozukluğu olarak tanımlanan ”mani” hastalarında...

olabilirsiniz!..AşıkDikkat! Antidepresanlara

SAĞLIK

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1128

Page 29: Yelpaze Istanbul Dergisi
Page 30: Yelpaze Istanbul Dergisi

TANGO

ÇOCUK KULÜBÜ

PILATES

TOTAL BODY

SHAOLIN CONDITION

BODY PUMP

ZUMBA

BODY COMBAT

YOGA

SPINNING

KICK-NOX

YÜZME

YAZ SEZONUNAH A Z I R . . .

DÜŞLEDİĞİNİZDEN FAZLASI !..

DÜŞLEDİĞİNİZDEN FAZLASI !..

Ozon sistemiyle temizlenen açık havuzu ve güneşlenme alanlarıyla keyifli zaman geçirmenin

Bahçeþehir’deki tek adresi

Şelale Cd. Banu Sk. (Düden evleri karşısı)Teras Garden No: 30-31 Bahçeşehir - İSTANBUL

669 669 50212

Yaz sezonuna özel %30 indirimler ve erken üyeliklerle spora başlamanın tam zamanı...

Uluslararası sertifikalý yüzme eðitmenleri eşliğinde özel yüzme dersleri başlamıştır.

Fitness Pointte 10 derste herkese yüzme öðrenme garantisi...

DÜŞLEDİĞİNİZDEN FAZLASI !..

Page 31: Yelpaze Istanbul Dergisi

TANGO

ÇOCUK KULÜBÜ

PILATES

TOTAL BODY

SHAOLIN CONDITION

BODY PUMP

ZUMBA

BODY COMBAT

YOGA

SPINNING

KICK-NOX

YÜZME

YAZ SEZONUNAH A Z I R . . .

DÜŞLEDİĞİNİZDEN FAZLASI !..

DÜŞLEDİĞİNİZDEN FAZLASI !..

Ozon sistemiyle temizlenen açık havuzu ve güneşlenme alanlarıyla keyifli zaman geçirmenin

Bahçeþehir’deki tek adresi

Şelale Cd. Banu Sk. (Düden evleri karşısı)Teras Garden No: 30-31 Bahçeşehir - İSTANBUL

669 669 50212

Yaz sezonuna özel %30 indirimler ve erken üyeliklerle spora başlamanın tam zamanı...

Uluslararası sertifikalý yüzme eðitmenleri eşliğinde özel yüzme dersleri başlamıştır.

Fitness Pointte 10 derste herkese yüzme öðrenme garantisi...

DÜŞLEDİĞİNİZDEN FAZLASI !..

Page 32: Yelpaze Istanbul Dergisi

SamosSahil şeridinde pek çok tipik ev var. Uzun yürüyüşü sevenler için tertemiz havası ile ideal bir parkur. Burada zamanın geçmesini istemeyeceksiniz. Yunanlılar ile ortak nokta-larımız çok fazla. Mezeler ve uzo, muhteşem bütünlüğü sağlıyor. Tıpkı ülkemizdeki gibi Tzaziki, bildiğimiz cacık. Ancak suyu yok, son derece koyu ve bol sarımsaklı...

Rhodos (Rodos)Diğer on iki adanın yönetim merkezi olan Rodos, çevresini saran kumsalları, yürüyüş yolları ve canlı gece hayatıyla herkesi büyüleyecek nitelikte. Milat-tan önce 5. ila 3. Yüzyıllar arasında önemli bir mer-kez olan Rodos, hem Roma hem de Bizans impara-torluklarının bir parçası idi. Ada daha sonra St. Jean Şövalyeleri tarafından ele geçirildi ve 1519 yılına kadar şövalyelerin yaşadığı şehir oldu. Yeni Rodos kenti kurulusunu 1920'li yıllarda tamamlandı. Çeşitli bölgelerden oluşan yeni Rodos kentinde İtalyan etkisi hakim. Kentin batı kıyısı, hareketli sokakları ve kalabalık kumsalıyla hareketli bir turistik...

DelosMykonos'un kardeşi olarak bilinen efsanevi Delos'a ilk yerleşim M.Ö. 3000 yılında gerçek-leşmiştir. Yunan Hükümeti tarafından Kutsal Ada ilan edilen Delos'ta dünyanın en görkemli medeniyetlerinden birine ait kalıntılar bulun-maktadır. Ada fiziksel olarak büyük olmama-sına rağmen Rum tarihi ve mitoloji açısından bakıldığında çok önemlidir. Delos sadece Kikladeslerin merkezi değil Antik Yunan önde gelen ticaret ve din merkezlerinden biridir.

PatmosBembeyaz evleri ile tipik Akdeniz mimarisini ve kültürünü yansıtan Patmos, bir yeryüzü cenneti. Feribotlar, yatlar ve gezi tekneleri genellikle, Adanın merkez ve liman şehri olan Skala'da demirliyor. Şehirde çok sayıda hediyelik eşya dükkanı ve butik var. Limandan Adanın Büyük kumsallarına her gün kayık ve küçük tekne turları düzenleniyor.

IkariaHalkı tarafından Nicaria denen bu ada Ikarus'un efsanesinden ve değişik değişik manzaralarından ün kazanmış. Ikaria'nın di-ğer cazibesi radiumlu kaplıcaları, Nicaria'daki Bizans kalesi, Fanari'deki harika tabiatı, M.Ö. 3.YY'dan kalma Yuvarlak kulesi ve turistleri çe-ken sayısız minik plajları ve koyları ile ziyaret etmekten keyif alabileceğiniz bir ada.

daha yakından tanımak ister misiniz Yunan Adalarını?Yunanistan ve Yunan adaları, mitolojisiyle, tarihiyle, medeniyetiyle, plajlarıyla, tabiatıyla bambaşka bir dünyayı andırıyor !Burada Türkiye'den itibaren rahatlıkla gidilebilecek en ilginç şehirler ve adalarını sunuyoruz.

"İki farklı ülke, iki farklı millet ama aynı deniz neredeyse aynı ilkim paylaşıyorlar, aynı ürün, aynı doğal hayat ve çağlar boyunca ortak bir tarih... Türk ve Yunan mutfaklarının böylesine benzer olması işte bu yüzden hiç şaşırtıcı değil".

Kos (Istanköy)On iki adanın arasında en büyük ikinci ada olan Kos, çok bereketli topraklara sahip. Yumuşak bir iklimi var. Kos limanı yat ve tur tekneleri ve kaldırım kafeleri ile sıralı. Her sezon kalabalık olan liman kasabasında antik ile günümüz yapıları adeta iç içe. Nafklirou adi verilen barlar sokağı oldukça kalabalık, canlı ve renkli bir sokak. Kos kasabasında 560 yaşında bir ağaç ve 211 yıllık bir çeşme bulunuyor.

Patmos Samos

Kos (Istanköy)

Ikaria

GEZİ-REHBER

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1132

Page 33: Yelpaze Istanbul Dergisi

GEZİ-REHBER

Chios (Sakız)Adanın volkanik yapısı gözümüze ilk çarpan özelliği. Tarihte Ege Denizi oldukça hareketli bir kompozisyon çizmiş. Yunanistan’ın en bü-yük adalarından bir tanesi. Uzun yıllar Osman-lı İmparatorluğunun yönetiminde kalan adanın bir kaç yerinde tarihi camiler bulunuyor. Liman oldukça geniş ve tüm kordon boyu hareketli kafe ve disko barlarla dolu. Genç nüfus adada çok fazla. Bu da doğal olarak adaya hareket getiriyor. Adanın pek çok yerinde kiliseler var. Özellikle ikonlar çok dikkat çekici. İkonlar adeta sanat ile dinin buluşmasını yansıtıyor. Görmek gerekli. Duvar süslemeleri de çok çarpıcı...

Lesvos (Midili)Midilli, ödül kazanan plajları, geleneksel köyleri, çok çeşitli kuşları ve çiçekleri, çam ağaçları, Orta Çağ kaleleri, ucuz deniz ürünleri restoranları ve Yunanistan’ın en iyi iki mü-zesiyle mutlaka görülmesi gereken sakin bir ada. Romatizma gibi birçok hastalığa iyi gelen sıcak şifalı suları da Midilli’nin diğer önemli bir özelliği. Midilli’yi eşek veya at üzerinde de gezebilirsiniz. Midilli’de günler süren birçok festival düzenleniyor. Yüzölçümü 1631 kilometre kare, nüfusu yaklaşık 100 bin olan adaya Kalloni koyundan geçilerek ulaşılıyor.Santorini

Siyah kum sahillerinin yukarısından volkanik kayalara tutunan beyaz köyleriyle ünlü San-torini Adası, ismini 13. Yüzyılda Azize Irene'ye atfen almış. Ada da ki en önemli yerler Akro-tiri, Antik Thira, Fira ve Oia bölgeleri. Adanın merkezi olan Fira, 1956 depreminden sonra yeniden kuruldu. Harika bir manzaraya sahip olan bu merkez, küçük liman Skala Fira'ya 580 basamak uzaklıkta. Bu limana teleferik veya basamaklar üzerinden katırla ulaşmak mümkün. Adanın üçüncü büyük limanı olan Oia depremden sonra geleneksel bir yerleşim birimi halini almış. MykonosMykonos kasaba-sı beyaz renkli dar sokakları ve küp seklin-deki evleriyle her ziyaretçinin ilgisini çekiyor. Yunanistan'ın en gösterişli adalarından biri olan Mykonos 1615 yılında kurulmuş. Kum-sallarıyla ünlü olan bu Adanın en iyi kumsalı güney kıyısında yer alıyor. Mykonos kasabasın-dan 4 kilometre mesafede olan bu kumsalın adı Platis Gialos. Arkasında otel ve restoran-ların yer aldığı bu kumsal Adanın başlıca plajı. Mykonos; daracık sokakları, beyaz evleri, yollara taşmış pembe, beyaz çiçekleri ile bir Ege klasiği. En sıra dışı özelliği ise Adada yer alan Çıplaklar Kampı.

ParosParos'un plajları oldukça popüler. Antiparos'ta -Paros'a komşu olan Küçük Pa-ros Adası- plajlar ve Café'ler Paros'tan daha güzel ve daha rahattır. Paros Yunanistan'ın Windsurfing merkezidir. Paros herkesin aradığını bulabileceği bir adadır. En lüksün-den en basitine kadar her kategoride oteller, çeşitli restoranlar, barlar, plajlar bulunmak-tadır. Tipik bir Yunan adasının ihtişamına sahip olmamasına rağmen, Paros'ta Myko-nos'taki gibi eğlenebilir, sevdiklerinize kredi kartınızı kullanmadan ekonomik hediyeler alabilirsiniz.

NaxosNaxos Kiklades'lerin en sakin, en büyük ve en çekici adasıdır. Avrupa çapında bulunabilen parlak beyaz mermeri ile meşhurdur. Örneğin Delos'taki Aslan Teraslarında kullanılan mer-merler. Yeşil ve verimli bir ada olan Naxos'ta çeşitli sebzeler ve meyveler yetiştirilir. Ana caddede yürürken, çiftliklerde üretilen peynir (Xinotyro ve Mizithra) satıcılarına rastlanabilir. Balıkçılık önemli bir geçim kaynağıdır. Ören yerleri, Venedik kaleleri, manastırlar ve kilise-ler gezilecek yerler arasındadır.

SyrosSyros'un kuzeyi dağlık arazilerle kaplıdır fakat iç kısmında değişik bir coğrafyaya sahiptir. Syros sahilleri birden fazla burun ile çevrelen-miştir. Ve iki büyük koya (doğuda Ermoupoli ve batıda Finikas) sahiptir. Arkeolojik kazılar Syros'taki ilk yerleşim Neolitik dönemde gerçekleştiğini gösterir. Kastri ve Halandirani kazıları ile prehistorik çağdan bir akropolis, erken Kikladik döneminden bir yerleşim ve mezarlık gün ışığına çıkarılmıştır.

Santorini

Paros

Naxos

SyrosChios (Sakız)

Lesvos (Midili)

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘11 33

Page 34: Yelpaze Istanbul Dergisi

TEST

DEĞERLENDİRME

•A'lar B'lerden çoksa: Kadın beynine sahipsiniz. •B'ler A'lardan çoksa: Erkek beynine sahipsiniz. •A'lar ve B'ler eşitse: Dengeli bir beyniniz var.

Test: Beyniniz kadın mı, erkek mi? AŞAĞIDA Kİ testi çözerek, beyninizin kadınsı ya da erkeksi taraflarını ölçebilirsiniz.

8 - Harita okumanın sizin için zorluk derecesi nedir? A) Çok zor B) Çok kolay

9 - Sosyal ortamlarda ne hissedersiniz? A) Rahat olurum B) Bir an önce gitmek isterim

10 - Eviniz düzenli mi? A) Hayır B) Gayet düzenli

11 - Evde elektrik sisteminiz arızalanırsa ne yaparsınız? A) Elektrikçi çağırırım B) Kendim tamir etmeye çalışırım

12 - Matematik dersinde neler hissederdiniz? A) Sıkılırdım B) Rakamların büyüsüne kapılırdım

13 - Hava durumunu izlerken ne hissediyorsunuz? A) Detaylar beni sıkıyor B) Meteorolojik olaylar bana ilginç geliyor

14 - Tartışma ortamlarında tutumunuz nasıldır? A) Fikirlerimi dayatıyorsam rahatsız olurum B) Nerede duracağımı bilmem

1 - Birisi üzüldüğü zaman sebebini anlayabiliyor musunuz? A) Evet, hemen anlıyorum B) Hayır, genelde anlamıyorum

2 - Otomobil alacak olsanız motor hakkında detaylı bilgi ister miydiniz? A) Hayır B) Kesinlikle

3 - İlişkileriniz sizin için ne kadar önemli? A) Çok önemli B) Öncelik konusu değil

4 - İş yaparken kolaya mı kaçarsınız? A) Evet B) Hayır kılı kırk yararım

5 - İlk seferde bir konuyu anlamayan birine durumu 2 kez anlatmak zor gelir mi? A) Çok kolay B) Çok zor

6 - Ne okumayı tercih edersiniz? A) İlişkiler hakkında romantik yazılar B) Somut gerçeklere dayalı makaleler

7 - Birisi sohbetinize katılmak istiyor, ne hissedersiniz? A) Buyursun gelsin B) Rahatsız olurum

YATKINLIKLAR FARKLI

ERKEKLER • Satrançta daha iyi • Görüşte derinlik ve perspektif iyi • Nesnelerle daha yakından ilgili • Beynin sağ yarısı daha büyük • Sol kulağını kullanmayı tercih ediyor • Matematik sorularını konuşmadan çözer • Çok işi aynı anda yaparken zorlanmaz • Az göz teması kurar • Dikkati çabuk dağılır • Daha fazla duygu arar • Acıya yavaş tepki verir

KADINLAR • Yabancı dilde daha iyi • Resmi bütün olarak daha iyi görüyor • Yüzler ve insanlarla ilgileniyor • Beynin sol yarısı daha büyük • İki kulağıyla birden dinliyor • Aritmetik işlemleri konuşarak yapar • Aynı anda çok işi yapmak zorlayabilir • Göz teması fazladır • Dikkat süresi uzundur • Daha az duygu arar • Acıya çabuk tepki verir

KADIN MIKADIN MIERKEK MİERKEK Mİ

Erkek ve kadın beyinleri, temel fonksiyonlar açı-sından bir hayli benzer olsa da bilim dünyasındaki yaygın teoriler, erkek beyninin daha ziyade analiz ve keşfe yönelik "sistematik" bir yol izlediğini; karşısındakinin ruh halini erkeklerden çok daha kolay anlayabilen kadın beyninin ise "empatik" bir karakteri olduğunu gösteriyor. Ancak bu özellik-lere sahip olmak için mutlaka o cinsin bir üyesi olmak gerekmiyor.

Çünkü erkeklerde “kadın beyni”, kadınlarda da “erkek beyni” olabiliyor. Hatta Cambrid-ge Üniversitesi tarafından 82 kişi üzerinde uygulanan bir testte, erkeklerin yüzde 17’sinin kadın beynine, kadınların yüzde 17’sinin ise erkek beynine sahip olduğu ortaya çıktı. Bunun ortasında yer alanların ise “dengeli beyin” tipine sahip olduğu belirtiliyor.

BEYNİNİZ

Page 35: Yelpaze Istanbul Dergisi
Page 36: Yelpaze Istanbul Dergisi

SAĞLIK-YAŞAM

Çocuğu okula yollayan anne, baba her şey nor-mal zannederken günün birinde okuldan bir telefon alır ve okula çağrılır. Okulda anneye ve babaya; çocuğun dikkat eksikliği olduğu ders-lere kendini veremediği, yerinde duramadığı, kelimeleri ve heceleri yazamadığı, arkadaşla-rına göre yazısının çok geri olduğu vs. söylenir.

Bazen de, ebeveynlere çocuklarında dikkat eksikliğinin yanı sıra, hiperaktivitenin olduğu çocuğun yerinde duramadığı daima taşkınlık yaptığı söylenir.

Her iki durumda da; çocukların doktor ve eğit-menlerden yardım alması önerilir. Anne ve ba-balar bu durun karşısında şoke olurlar ve bu durumu kabullenmekte zorlanırlar.

Özellikle çocukta yalnızca dikkat eksikliği varsa, çocuk hiperaktif değilse; bu durumun kabullenmesi zorlaşır. Bundan sonra ne yapıl-ması gerekir? Bu anne babalar için en önemli soru ve sorundur.

Dikkat eksikliği ve hiperaktivitenin çözümü anne babanın okuldaki öğretmeni ve uzman doktoru koordineli çalışmasına ve dayanışma-sına bağlıdır. Bu üçlü gruptan birisinin ihmal-karlığı çocuğun tedavisini olumsuz etkiler.

Öncelikle; çocukta herhangi bir beyin ve sinir hastalığının olmadığı uzman bir hekim tarafın-dan kanıtlanmalıdır.

Bazı epilepsi türleri (sara hastalığı) doğumda oluşan ve fark edilemeyen beyin hasarları, bazı metobolik hastalıklar vs dikkat eksikliği-

ne neden olur. Gerekliği görülen tüm tetkikler yapılarak çocukta dikkat eksikliğine neden olabilecek herhangi bir hastalığın olmadığı ka-nıtlanmalıdır. Çocukta altta yatan bir hastalığın olmadığı kanıtlandıktan sonra; çocukta ne tür bir dikkat eksikliği olduğu anlaşılmalıdır.

Çocuklarda görülen dikkat eksikliği türlerini şu şekilde sıralayabiliriz.

1. Dikkat eksikliğinin ön planda olduğu tip;

2. Dikkat eksikliği hiperaktivite (aşırı hareketli-lik) ile beraber görüldüğü tip

3. Dikkat eksikliği, hiperaktivite ve dürtüselli-ğin bir arada görüldüğü tip

Bu kavramları kısaca özetlemek gerekirse; Dikkat eksikliği; Dikkatini ayrıntılara vereme-me, okul ödevlerinde, derslerde ve diğer et-kinliklerde dikkatsizce hatalar yapma, dikkatin dağılması verilen işin ve görevin tamamlanma-ması, dış uyaranlara dikkatin hemen dağılma-sı, kendisiyle konuşulduğunda dinlemiyormuş gibi hissedilmesi belirtilerini içerir.

Bu çocuklarda takıntılarda çok olur. Belli eş-yalara bağımlı olurlar. Tüm bunlara rağmen bu çocukların zekaları normaldir.. Dikkat ek-sikliği olan bu çocukların sezgileri genellikle çok gelişmiştir. Sıra dışı olaylardan hoşlanırlar. Düzenli ortamlara ihtiyaç duyarlar. Dikkat ek-sikliği olan çocuklardaki en büyük sorunlardan bir tanesi de ertelemedir. İstemedikleri olayları özellikle ders çalışmayı devamlı ertelerler.

Yukarıda çok kısa bahsettiğim belirtiler dikkat eksikliğinde sorulan belirtilerdir. Çocuğun du-rumunu iyi gözlemlemek, doğru tedavi ve eği-timle bu sorun kesinlikle çözülür.

Doktor tavsiyesiyle ilaç tedavisi, aile ve okul iş-birliği ve gerekirse özel eğitimle sorun kontrol altına alınır.

Dikkat eksikliği tedavisinde en etkili yöntemler-den biride yapmaktır. Spor yapmak, enerjinin fazlasını kullanmayı, dikkati toplamayı arttırır.

Çocuklarda dikkat eksikliği olan anne babalar durumu kabullenmeli, doğru tanı koydurup, üstlerine düşen görevleri yerine getirmelidir.

Çocuğu okula yollayan anne, baba her şey normal zannederken günün birinde okula çağrılır...EKSİKLİĞİ VAR!DiKKAT

Anneyiz biz !..

Anaokulunda ve büyük çoğunluklada ilkokul birinci sınıfta

çocuğun öğretmeni veya rehberlik öğretmeni tarafından

fark edilen dikkat eksikliği, çocuğun annesini, babasını,

öğretmenini ve en çokta çocuğun kendisini etkileyen

psikolojisini ve güven duygusunu bozan

bir durumdur.

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1136

Page 37: Yelpaze Istanbul Dergisi

Size yakın bir Aziz Bebe şubesimutlaka vardır...

• MERKEZ: ORTA MH. CUMHURİYET CD. FERHA İŞ MRK. NO:28 Tel: 0212 678 36 81• BAŞAKŞEHİR - 0212 486 30 03 • İKİTELLİ - 0212 472 94 87 • YENİBOSNA - 0212 551 37 10• SEFAKÖY - 0212 426 36 33 • CENNET - 0212 541 03 65 • MİMARSİNAN - 0212 863 29 23• BAĞCILAR - 0212 634 76 90 • BAHÇELİEVLER - 0212 441 96 38 • GÜNEŞLİ - 0212 655 75 67• ŞİRİNEVLER - 0212 503 94 01 • FATİH - 0212 521 39 63 • AVCILAR - 0212 694 60 74• ATAŞEHİR - 0216 573 18 32 • BAŞAKŞEHİR - 0212 487 18 63 • GÜRPINAR - 0212 871 19 85-86

Yeni Sezon ÜrünlerimizleMağazalarımızda

Sizleri Bekliyoruz...

Page 38: Yelpaze Istanbul Dergisi

Eğitim alanındaki37 senelik tecrübesiniÉCOLE Anaokulu’nun

farkıyla birleştiren,okul müdürü Elifser TAŞAN,

konuyla ilgili sorularımızı yanıtladı.

ÉCOLE Yaz Okulu’nda çocukların geçirecekleri bir günü anlatır mısınız?..Çocuklar bir gün içerisinde sanatsal aktivite-lerle yaratıcılıklarını geliştirirken aynı zaman-da bilimin ne kadar eğlenceli olduğunu ya-pacakları deneylerle keşfedecekler. Alanında son derece deneyimli öğretmenlerden oluşan TRIOART Grubu ile yağlıboya resim, seramik, kukla yapımı, drama, ritm, orff ve latin dansları yapacak olan çocuklarımız öğleden sonra ise İTÜ BİLİM Merkezi/Eğlen Bilim’in profesyonel kadrosu eşliğinde mutfakta bilimden, dedektif-lik bilimine, yeniden kağıt yapmaktan, yıldızları tanımaya kadar birçok farklı konuyu eğlenerek öğreneceklerdir.

ÉCOLE Yaz Okulu’yla başlayacak olan sanat ve bilim atölyelerimiz Eylül ayından itibaren hafta sonları da devam edecektir.

Anaokulu seçiminde hangi kriterleri dikkate almak gerekir?..Öncelikle, anaokulu binalarının, temiz, düzen-li, donanımlı ve hareket rahatlığı sağlayacak şartlarda olması çok önemlidir. Bununla bir-likte görev yapan tüm kişilerin kültürlü ve ta-kım ruhu içinde olduğunu yansıtacak seviyede olmaları da çok önemlidir. Daha da önemlisi, çocukları gerçekten seven, onların kişiliğine değer veren, sosyal ve kültürel açıdan dona-nımlı bireyler yetiştiren eğitimcilere çocuklarını emanet etmek ebeveynler için hassas bir ko-

nudur. İşte biz, bu birbirini tamamlayan kriter-leri ÉCOLE Anaokulu’nda bir araya getirdik.

Kendini mesleğine adamış bir eğitimci olarak okul öncesi eğitimi ile ilgili ne söylemek istersiniz?..Biz Eğitimciler çocuklarımız için okul öncesi eğitimin ne kadar önemli olduğunu yıllarca ifade etmeye çalıştık. Ne mutlu ki son bir kaç yıldır başta değerli aileler olmak üzere eğitime gönül vermiş kişiler, kurumlar, yetkililer ve Ba-kanlığımız okul öncesi eğitimin gelişip yaygın-laştırılması için gereken önemi ve hassasiyeti göstermektedirler. Konuşmaya ve yürümeye başlayan her çocuğun ilköğretim okuluna baş-layana kadar, yaşına ve kişilik özelliklerine uy-gun olan anaokullarına giderek, okul öncesi eğitiminde temel kazanımlar edinmeleri gere-kiyor.

Anaokulunun, çocukların sosyal becerilerinin gelişmesi ve ilerideki eğitim dönemlerine ha-zırlanmaları açısından harika bir yol olduğunu düşünüyorum.

ÉCOLE Anaokulu hakkında genel bir bilgi ve-rebilir misiniz?..

2 yaş “Okula İlk Adım” oyun grupları ile 3- 6 yaş grubu çocuklara yönelik eğitimin verilece-ği okulumuz 08:00 - 18:00 saatleri arasında açık olup, anaokulu programımız 16.30 da

İTÜ BİLİM MERKEZİ ve TRİO ART

Ecole Anaokuluna gelen çocuklar bu yaz çok farklı bir deneyim yaşayacaklar.ECOLE YAZ OKULUNDA

Elifser TAŞAN

EĞİTİM

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1138

Page 39: Yelpaze Istanbul Dergisi

sona erecektir. Saat 18.00’e kadar etüt saati ile etkinlikler de-vam edecektir. Tam gün ve yarım gün uygulamalarının yapılacağı okulumuzda; Doğa Eğitimi, İş Eğitimi, Sportif oyunlar, Didaktik Oyunlar, Fen- Matematik, Okuma - Yazma Hazırlık Çalışmaları, Rollü Oyunlar, Art Terapi, Karakter Eğitimi, Mental Aritmetik, Müzik-Orff, İngilizce - Fransızca - Almanca Dil Eğitimi ve Kulüp çalışmaları yapılacaktır.

Öğrenim alanlarımız özellikle çocuk odaklı hazırlanmıştır. Sınıf-larımız geniş, yaş gruplarına uygun eğitim materyalleriyle düzen-lenmiş olup, çocukların yaratıcılıklarını geliştirmek üzere tasar-lanmıştır. Karma eğitim sistemimizdeki yaklaşımımız; çocukları bir birey, öğretmenleri ise bir rehber olarak görmektir.

ÉCOLE Anaokulu’na gelen geleceğin büyüklerinin, Büyük Önder Atatürk’ün ilkeleri ışığında, akademik başarısının yanı sıra sosyal aktivitelere katılan, görev alan, sorumluluk sahibi, mutlu, özgü-veni yüksek, çevresine duyarlı, sporu hayat tarzı olarak benimse-yen, bireysel ilişkileri başarılı bir şekilde sürdüren, görgü kural-larına dikkat eden, gelecekteki eğitim hayatlarında da başarılı olacak bireyler olmalarını hedefliyoruz.

ÉCOLE Anaokulu’nda, hızla gelişen, teknoloji ve bilgi çağında kendileri küçük ama düşünceleri büyük olan sevgili çocuklarımı-zın gelişimlerine katkımız ne olabilirin sürekli araştırması yapıl-maktadır.

Sizi henüz tanımayan okurlarımız için mesleki tecrübenizden biraz bahsedebilir misiniz?..Mesleki branşım olan ilköğretim okulu sınıf öğretmenliğimin 8. yılından sonra ilköğretim okulu müdürü olarak 14 yıl, toplam 22 yıl ilimizin resmi bir ilköğretim okulunda görev yaptım. Daha sonra 8 yıl Özel ilköğretim okullarında Okul Müdürlüğü, ardın-dan hedefim ve hayalim olan Anaokulu Yöneticiliği ile son 8 yıldır Bahçeşehir ve Ardıçlı Evler bölgesinde meslek hayatıma devam etmekteyim.

ÉCOLE de ise, eğitime gönül vermiş, okul öncesi eğitimin, ço-cuklarımız için ne kadar önemli ve ciddi bir iş olduğuna inanan, geçmişte iş hayatının farklı birimlerinde aktif olarak görev almış ve yöneticilik yapmış, aynı zamanda anne olan Ebru Akyüz ve Gülşah Çabuk ile yola çıktık;Farkımızı görmek üzere sizleri okulumuza davet ediyor ve Yeni eğitim-öğretim yılını heyecanla bekliyoruz...

“Tüm çocuklarımıza keyifli ve mutlu bir yaz tatili diliyorum”

Yelpaze İstanbul Dergisi;ÉCOL Anaokulu’na yeni öğretim yılında başarılar diler...

Page 40: Yelpaze Istanbul Dergisi

On altı yıllık eğitim tecrübesiyle LYS ve SBS’de birçok başarının sahibi olan Çınar Koleji, şimdi de yeni eğitim kampüsüyle Büyükçekmece’de. Çınar Koleji 2010 ÖSS’de Türkiye birincisi olana kadar 2004 yılından itibaren her yıl elde ettiği birinciliklerle zirvedeki yerini korudu. AVM olarak inşa edilmişken modern bir tasarımla okula dönüştürülen bina, açık ve kapalı geniş alanları, dikkat çekici mimari tasarımı ve estetik dizaynı yanında en yeni

tekniklerle donatılmış alt yapısıyla bölge insanının hizmetinde olacak.32 bin m2 kapalı alana sahip kampüs öğrencilerin her türlü ihtiyacını karşılayacak şekilde düşünülmüş. Kantin, kafeterya gibi sosyal hizmet alanlarından, bowling, buz pateni, onlarca kulüp çalışmasına imkan sağlayan kulüp alanlarına, öğrencilerin temiz hava almasını sağlayacak sınıf klima sisteminden, bilgisayar, dil laboratuarları gibi teknik donanımlara, en son görüntü

BÜYÜKÇEKMECE’DE EĞİTİMİN STANDARDI YÜKSELİYOR

Eğitim dünyasının başarılarından dolayı yakından tanıdığı Çınar Koleji büyük bir yatırımla bölgemizde faaliyetlerine başlıyor. Beylikdüzü-Büyükçekmece Tüyap Yokuşu’nda alış veriş

merkezi olarak inşa edilen bina, 32 bin m2’lik kapalı alana sahip, son derece modern, beş yıldızlı bir okula dönüşüyor ve bölgemizde eğitimin standardı iyice yükseliyor.

ve ses sistemleriyle donatılmış Etkinlik Salonundan, öğrencilerin nezih ve hijyenik bir ortamda yemeklerini yiyebilecekleri deniz ve göl manzaralı yemekhanesine kadar her yönüyle pırıl pırıl bir eğitim yuvası.

Yeni açılan şubeyle ilgili görüştüğümüz Çınar Koleji Kurucu Temsilcisi Veysel Kafalı Büyükçekmece kampüsünün modern tasarımı ve mimari estetiğiyle özel okullar arasında örnek gösterilecek bir proje olacağını söyleyerek, “yeni

eğitim dönemine Çınar Koleji’ne yakışır yepyeni bir kampüsle merhaba diyeceğiz” dedi.Konumu itibariyle okulun çok merkezi bir yerde olduğunu söyleyen Kafalı, “Şubemiz İstanbul’un yerleşim itibariyle son dönemde en çok tercih edilen gözde ilçelerinden Beylikdüzü-Büyükçekmece bölgesinde Tüyap Yokuşu’nda merkezi bir noktada yer alıyor” diyerek avantajlı konumuna işaret etti.Çınar Koleji’nin kuruluş felsefesinde “eğitim sevgiyle başlar” sloganının

olduğunu söyleyen Kafalı, “Her çocuğun özel olduğu düşünüyoruz. Başarıya inanmış, yetenek ve kabiliyetleriyle öne çıkan, özgüven ve sorumluluk sahibi nesiller yetiştirmek, bölgedeki çocuklarımızın da Çınar’ın sevgi ikliminden yararlanmasını sağlamak için açılıyoruz.” şeklinde konuştu.Bizler de bölgeye kazandırılan bu modern kampüsten dolayı Çınar Koleji’ni tebrik ediyor, bölge için hayırlı olmasını diliyoruz.

Veysel KAFALIKurucu Temsilci

ÇINAR KOLEJİ’NİN BAŞARILARINDAN BAZILARI

EĞİTİM

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1140

Page 41: Yelpaze Istanbul Dergisi

On altı yıllık eğitim tecrübesiyle LYS ve SBS’de birçok başarının sahibi olan Çınar Koleji, şimdi de yeni eğitim kampüsüyle Büyükçekmece’de. Çınar Koleji 2010 ÖSS’de Türkiye birincisi olana kadar 2004 yılından itibaren her yıl elde ettiği birinciliklerle zirvedeki yerini korudu. AVM olarak inşa edilmişken modern bir tasarımla okula dönüştürülen bina, açık ve kapalı geniş alanları, dikkat çekici mimari tasarımı ve estetik dizaynı yanında en yeni

tekniklerle donatılmış alt yapısıyla bölge insanının hizmetinde olacak.32 bin m2 kapalı alana sahip kampüs öğrencilerin her türlü ihtiyacını karşılayacak şekilde düşünülmüş. Kantin, kafeterya gibi sosyal hizmet alanlarından, bowling, buz pateni, onlarca kulüp çalışmasına imkan sağlayan kulüp alanlarına, öğrencilerin temiz hava almasını sağlayacak sınıf klima sisteminden, bilgisayar, dil laboratuarları gibi teknik donanımlara, en son görüntü

BÜYÜKÇEKMECE’DE EĞİTİMİN STANDARDI YÜKSELİYOR

Eğitim dünyasının başarılarından dolayı yakından tanıdığı Çınar Koleji büyük bir yatırımla bölgemizde faaliyetlerine başlıyor. Beylikdüzü-Büyükçekmece Tüyap Yokuşu’nda alış veriş

merkezi olarak inşa edilen bina, 32 bin m2’lik kapalı alana sahip, son derece modern, beş yıldızlı bir okula dönüşüyor ve bölgemizde eğitimin standardı iyice yükseliyor.

ve ses sistemleriyle donatılmış Etkinlik Salonundan, öğrencilerin nezih ve hijyenik bir ortamda yemeklerini yiyebilecekleri deniz ve göl manzaralı yemekhanesine kadar her yönüyle pırıl pırıl bir eğitim yuvası.

Yeni açılan şubeyle ilgili görüştüğümüz Çınar Koleji Kurucu Temsilcisi Veysel Kafalı Büyükçekmece kampüsünün modern tasarımı ve mimari estetiğiyle özel okullar arasında örnek gösterilecek bir proje olacağını söyleyerek, “yeni

eğitim dönemine Çınar Koleji’ne yakışır yepyeni bir kampüsle merhaba diyeceğiz” dedi.Konumu itibariyle okulun çok merkezi bir yerde olduğunu söyleyen Kafalı, “Şubemiz İstanbul’un yerleşim itibariyle son dönemde en çok tercih edilen gözde ilçelerinden Beylikdüzü-Büyükçekmece bölgesinde Tüyap Yokuşu’nda merkezi bir noktada yer alıyor” diyerek avantajlı konumuna işaret etti.Çınar Koleji’nin kuruluş felsefesinde “eğitim sevgiyle başlar” sloganının

olduğunu söyleyen Kafalı, “Her çocuğun özel olduğu düşünüyoruz. Başarıya inanmış, yetenek ve kabiliyetleriyle öne çıkan, özgüven ve sorumluluk sahibi nesiller yetiştirmek, bölgedeki çocuklarımızın da Çınar’ın sevgi ikliminden yararlanmasını sağlamak için açılıyoruz.” şeklinde konuştu.Bizler de bölgeye kazandırılan bu modern kampüsten dolayı Çınar Koleji’ni tebrik ediyor, bölge için hayırlı olmasını diliyoruz.

Veysel KAFALIKurucu Temsilci

ÇINAR KOLEJİ’NİN BAŞARILARINDAN BAZILARI

EĞİTİM

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘11 41

Page 42: Yelpaze Istanbul Dergisi

SAĞLIK-YAŞAM

Kulakta rahatsız edici ve kalıcı uğultuya sebep olan ve kişinin hayatını alt-üst eden bu hastalık tıp literatürüne “Elektromanyetik Dalgalara Karşı Aşırı Duyarlılık” (Hiper Sensitivite) ola-rak geçti.

Elektromanyetik dalgalar konusunda ciddi araştırmalarıyla tanınan Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Osman Çerezci, özellikle cep telefonları baz istasyonlarından kaynaklanan bu hastalığın giderek yaygınlaştığını belirterek, yakın bir zamanda toplum sağlığını tehdit eder bir düzeye gelebileceğini söyledi. Çerezci, "Bu dalgalar beyin içerisinde sıcaklık artışına ve genleşmeye sebep oluyor. Bu da kulakta, vızıltı ile uğultu arasında rahatsız edici yeni ve sürekli bir ses dalgası meydana getiriyor. Kişi üst seslerin olmadığı ortamlarda, yani evde dinlenirken ya da uyumaya çalışırken bu ses dalgasını daha belirgin duyuyor. Bu da dinlenmesini ve sağlıklı uyumasını engel-liyor, yaşam kalitesini düşürüyor. Ayrıca baş ağrısı, huzursuzluk ve tedirginlik de yan belir-tileri olarak görülüyor." diye konuştu. Hastalığın özellikle baz istasyonlarına yakın yerlerde oturanlarda daha sık görüldüğünü ifade eden Çerezci, Türkiye'de bu hastalığın bilinmediğini, ancak Avrupa'da tıp literatürü-ne girdiğini vurguladı. Özellikle 3G hizmetinin devreye girmesinden sonra bu tür şikayetlerin

Türkiye'de arttığını dile getiren Çerezci, şu bilgi-leri verdi: "Özellikle baz istasyonlarına yakın yerlerde oturanlarda daha sık görülüyor. Bu insanlar elektromanyetik dalgalara karşı şid-detli duyarlılık gösteriyor. Son bir iki yıldır çok sayıda insan bu rahatsızlıktan şikâyetçi. Bu insanlar önce kulak burun boğaz uzmanına gidiyor. Ancak şikâyetleri geçmiyor. Bize de birçok hasta gelip yardım istiyor. Türkiye'de hastalığın teşhisi konusunda sıkıntı yaşanı-yor. Bu rahatsızlık ancak elektromanyetik dalga testine tabi tutularak teşhis edilebili-yor. Ülkemizde bununla ilgili bir merkez yok. Avrupa'da teşhis bu konuyla ilgili özel mer-kezler bulunuyor. Ancak tedavi noktasında henüz bir gelişme yok. Sadece insanlara baz istasyonlarından uzak durmaları öneriliyor."

"YATAK ODASININ DALGALARDAN ARINDIRILMIŞ HALE GETİRİLMESİ GEREKECEK"

Baz istasyonlarının bütün şehirleri sardığını ve artık neredeyse her mahallede bir baz istasyo-nu bulunduğunun altını çizen Çerezci, elektro-manyetik dalgalardan kurtulmanın mümkün olmadığını belirtti.

Yakın bir zamanda evin bir odasının, muhteme-len yatak orasının elektromanyetik dalgalar-dan arındırılmış hale getirilmesinin gerekece-ğini anlatan Çerezci şöyle konuştu: "O günlere doğru gidiyoruz. Tıp dünyası hastalığın teda-visi konusunda çaresiz. Bu hastalığın giderek yaygınlaşması ile artık her evin bir odasının elektromanyetik dalgalardan arındırılması gerekecek. Ancak bu şu an için bu çok mas-raflı. Bu gün 20 metrekare bir odayı bütün sinyallerden arındırmak için 60–80 bin do-lar arasında bir masraf gerekiyor. Ancak bu rahatsızlığı yaşayan insanlar için bir şeyler yapılması, maliyetlerin düşürülmesi gerekir. İleride elektromanyetik dalgalardan tama-men arındırılmış özel bir oda yapılabilir."

Çerezci, bugün piyasada elektromanyetik dal-gaları önleyici olduğu ileri sürülen perde, boya gibi ürünlerin koruyucu olmadığını da sözlerine ekledi.

ElektromanyetikBilgisayar, cep telefonu,baz istasyonları, mikrodalga fırın gibi cihazlardan yayılan elektromanyetik dalgalar yeni bir çağ hastalığını beraberinde getirdi.

Yeni Çağın HASTALIĞI

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1142

Page 43: Yelpaze Istanbul Dergisi
Page 44: Yelpaze Istanbul Dergisi

SAĞLIK

SİNDİRİM SİSTEMİ...Gastrointestinal sistem (GİS) immatür kök hüc-relerden hızlıca terminal matür hücrelere fark-lılaşma potansiyeline sahip hücreler toplulu-ğundan oluşur. Yaşlanan GİS post-mitotik hücre seviyesinde diğer sistemlere göre farklı bir feno-mene sahiptir. Yapılan hayvan çalışmalarında yaşlı mide, ince barsak ve kalın barsak epitelyal hücrelerinde diğer sistemlerin aksine hipopro-liferasyon değil hiperproliferasyon gelişir. Pro-liferasyondaki bu yüksek potansiyel travma, toksisite, açlık ve aşırı beslenme durumlarında uyarılan GİS epitelyal dokuda aşırı proliferatif cevapta da görülür. Bu yapının kalıtımsal bazı özelliklerle birlikte yaşla GİS kanserlerindeki artışın da muhtemel nedeni olabileceği düşü-nülmektedir.

Sindirim sistemi yaşlanmadan birkaç şekilde etkilenir. Ancak, bu değişikliklerin hiç biri yaşlı-nın sindirim fonksiyonlarını etkilemez. Özofagus kasları daha az kasılmasına rağmen lokmaların iletilmesinde sorun yaşanmaz. Mide daha yavaş boşalır ve daha az yiyecek tutabilir, çünkü mide elastisitesi azalmıştır. Ancak çok az insan bu de-ğişiklikleri hissedebilir.

Laktaz üretimi yaşla birlikte azalarak, süte karşı intolerans gelişmesine yol açar. Özellikle fazla-ca süt alan yaşlılarda aşırı gerginlik hatta ishal görülebilir. Kalın barsaklar, içlerindeki besinleri daha yavaş iletir. Bazı yaşlılar bunu kabızlık ola-rak hissedebilirler.

Karaciğer hücre miktarındaki azalmaya bağlı olarak küçülür, kan akımı ve bazı enzimlerin etkinliği azalır. Etkinliği azalan bu enzimlerin bazıları bazı ilaç ve toksik veya toksik olmayan maddelerin işlenmesinden sorumludur. Dolayı-sıyla, özellikle bazı ilaçlar daha uzun süre etkili olabilir.

BÖBREKLER ve GENİTO-ÜRİNER SİSTEM...

Böbrekler de azalan hücre sayısı nedeniyle kü-çülür ve içlerinden daha az kan geçer. Otuz ya-şından başlayarak, böbrekler daha az kan filtre etmeye başlarlar. Yıllar geçtikçe, kanı daha az temizlerler, daha çok kalıntı kanda kalır. Daha çok su atılımına neden olarak dehidratasyona da neden olurlar. Bununla birlikte her zaman iyi çalışır ve vücudun ihtiyaçlarını karşılarlar.Mesane kapasitesi azalır; mesane kasları idrar

yapmanın dışında da kendiliğinden bazen kası-lırlar ve idrar yapma hissi uyandırırlar. Mesane kasları zayıflayarak rezidü miktarının artması-na neden olurlarken, bu durum yaşlılarda sık-lığı artan inkontinans sebeplerinden de biridir. Kadınlarda menopozla birlikte üretra kısalır ve iç yüzey kalınlığı azalır. Üretra sfinkter tonusu azalacağından, idrar kaçırma olayları artacaktır. Bu değişikliklere en büyük neden östrojen mik-tarındaki azalmadır.

Erkeklerde ise, prostat büyümeye meyillidir ve idrar geçişini engelleyecek kadar büyüyebilir.

Genital sistem değişiklikleri özellikle menopoz-dan itibaren östrojen seviyelerinde azalmaya bağlı olarak, daha belirgindir. Gebelik bu dö-nemde mümkün değildir. Hormonal seviyedeki azalmalar uterus ve overlerin atrofisine neden olacaktır. Vajen dokusu daha ince, kuru ve daha az elastiktir. Göğüsler ise, daha sert, fibröz ve sarkıktır. Menopoz döneminde başlayan bu de-ğişiklerin bazıları seksüel aktivite ile ilintili ola-bilir. Ancak, çoğu kadın için yaş seksüel aktivite üzerinde bir etkiye sahip değildir.

Erkeklerde genital sistem değişiklikleri daha az dramatiktir. Çoğu erkek ölene kadar fertildir. Hatta testosteron seviyelerinde azalma olma-sına rağmen sperm sayılarında ve libidolarında çok az bir düşüş olur. Çoğu, ömür boyu erek-siyon ve orgazm kabiliyetlerini kaybetmezler. Ereksiyonun kalitesi, süresi azalırken ve ikinci ereksiyon için ihtiyaç duyulan sürede artışlar olabilir. Her şeye rağmen empotans erkeklerde yaşla birlikte artmaktadır.

ENDOKRİN SİSTEM...Yaşlılarda meydana gelen fiziksel değişiklikle-rin çoğu fizyolojiktir. Ancak, bu fizyolojik deği-şikliklerin bir kısmının da hormonal aktivitede azalmaya bağlı olduğunu gösterir bulgular sap-tanmıştır. Bu nedenle pek çok hormon yerine koyma stratejileri geliştirilmiştir. Geliştirilen bu stratejilerin çoğu henüz tartışmalıdır ve bir kıs-mının güvenli olmayabileceği düşünülmektedir 41. Yapılan çalışmalar, özellikle üç hormonal sistemin serum konsantrasyonlarında ciddi azalmalar olduğunu göstermiştir. 1) östrojen ve testosteron, 2) dehidroepiandrosteron, 3) büyüme hormonu/insülin benzeri büyüme faktörü (I) aksı.

Hormonal profilde meydana gelen bu değişiklik-lerin seksüel, kemik-mineral, kas-iskelet sistemi ve sirkadiyan ritm üzerinde olan olumsuz etki-leri dışındaki etkileri henüz tam olarak ortaya konulamamıştır. Bu sistemlere ek olarak, yaşla birlikte aldosteron seviyesindeki düşüş ile yaşlı daha az dehidrate olur..

Bazı hormonal değişiklikler vücut fonksiyonları-nı etkilemezler. Ancak, çevresel şartların etkisiy-le vücut fonksiyonları etkilenebilir. Örneğin, aşırı miktarda yenilen yemek sonrası pankreastan gerçekleşen aşırı insülin salınımı eskiden oldu-ğu kadar etkili olmaz. İnsülin etkinliğinin azaldı-ğını gösteren bu durum, şeker seviyesinin yaşlı-da hafifçe yükselmesine ve daha geç normale dönmesine neden olacaktır.

BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ...

Bağışıklık sisteminin fonksiyonunda da azalma olur. Bu durum enfeksiyonlara karşı hassasi-yetin artmasına ve enfeksiyonların daha ciddi seyretmesine neden olabilir. Erken yaşlarda tüberküloz ile enfekte olan yaşlılarda bağışıklık sisteminde meydana gelen düşmeye bağlı ola-rak tüberküloz alevlenmeleri de sıktır. Yaşlılar-da bağışıklık sistemi kendinden olan ile olma-yanı ayırt edemez ve sonuç olarak, otoimmün hastalıklar daha sık görülür. İmmün hücrelerin yaşlılarda kanser hücrelerini, bakteri ve diğer yabancı cisimleri temizleme hızları azalmıştır. Bu yavaşlama, yaşlılarda kanser sıklığındaki artışın sebeplerinden biridir. Ayrıca, pnömoni ve influenza enfeksiyonları da bu nedenle yaşlılar-da daha ölümcüldür.

Bağışıklık sistemindeki değişikliklerin tek olum-lu yanı allerjik semptomların ciddiyetindeki azal-madır...

YAŞLILIKTA FİZYOLOJİKDEĞİŞİKLİKLER -3Doç. Dr. Selim NALBANTGATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi İç Hastalıkları Servisi

K A V İ T A S Y O N8 Seans Kavitasyon Radyo Frekans8 Seans Ultrasonik Tripolar Radyo Frekans8 Seans Ultra Monopole Radyo Frekans8 Seans Lenf Dranaj4 Seans Pasif Jimnastik36 Seans Toplam

Cihazımızın artıları yüzde, göğüslerde ve komple vücutta botoks etkisi uygular, aynı zamanda toparlayıcı etkisi vardır.Selülit tedavisinde de uygulanır.

2.500 TL849 TL

Boya + Saç Bakımı + El Bakımı + Ayak Bakımı + Manikür + Pedikür + Kaş + Bıyık

ŞOK KAMPANYA!..Lütfen Randevu Alınız!..240 TL 89 TL

Türkiye’de bir ilk ekip Diva’da örgü kaynak(acıtmaz, baş ağrısı yapmaz, görünmez, tamamen doğal ve kullanışlı)

Saç Kaynak ( garantili )

350 TLKalıcı OJE

69 TL 49 TLBrezilya FÖNÜNano keratin yanmış yıpranmış saçlaraultra bakım + kalıcı düz fön 5-8 ay kalıcıdır.

Protez Kirpikİpek Kirpik 5-8 ay kalıcıdır.

249 TL600 TL 149 TL250 TL

300 TL600 TL

Kalıcı Makyaj TasarımStüdyosu Tanışma Fırsatı

Permanent make up Designer Aslı ÖztürkKaş kontur - Eyeliner - Dudak kontur

Garanti veriyoruz bir seansta en az 2 cm en fazla 12 cm incelme...

40%

i N D i R i Mboya + kesimve balyaj da

Her yeni müşteriye

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1144

Page 45: Yelpaze Istanbul Dergisi

K A V İ T A S Y O N8 Seans Kavitasyon Radyo Frekans8 Seans Ultrasonik Tripolar Radyo Frekans8 Seans Ultra Monopole Radyo Frekans8 Seans Lenf Dranaj4 Seans Pasif Jimnastik36 Seans Toplam

Cihazımızın artıları yüzde, göğüslerde ve komple vücutta botoks etkisi uygular, aynı zamanda toparlayıcı etkisi vardır.Selülit tedavisinde de uygulanır.

2.500 TL849 TL

Boya + Saç Bakımı + El Bakımı + Ayak Bakımı + Manikür + Pedikür + Kaş + Bıyık

ŞOK KAMPANYA!..Lütfen Randevu Alınız!..240 TL 89 TL

Türkiye’de bir ilk ekip Diva’da örgü kaynak(acıtmaz, baş ağrısı yapmaz, görünmez, tamamen doğal ve kullanışlı)

Saç Kaynak ( garantili )

350 TLKalıcı OJE

69 TL 49 TLBrezilya FÖNÜNano keratin yanmış yıpranmış saçlaraultra bakım + kalıcı düz fön 5-8 ay kalıcıdır.

Protez Kirpikİpek Kirpik 5-8 ay kalıcıdır.

249 TL600 TL 149 TL250 TL

300 TL600 TL

Kalıcı Makyaj TasarımStüdyosu Tanışma Fırsatı

Permanent make up Designer Aslı ÖztürkKaş kontur - Eyeliner - Dudak kontur

Garanti veriyoruz bir seansta en az 2 cm en fazla 12 cm incelme...

40%

i N D i R i Mboya + kesimve balyaj da

Her yeni müşteriye

Page 46: Yelpaze Istanbul Dergisi

SAĞLIK

AB projesi kapsamında 13 ülke ile birlikte yü-rütülecek "Şizofrenide Gen-Çevre Etkileşimi (EU-GEI) Projesi" kapsamında yapılacak üç yıllık çalışma ile şizofrenin genetik mi yoksa çevresel faktörlerle mi geliştiği belirlenecek. Hollanda, Almanya, Hırvatistan, İspanya'nın bulunduğu iş paketinin Türkiye liderliğinde, "Şizofreniye yatkınlık ve hastalık şiddeti" araştırılacak. Araştırmaya, Türkiye'den yakla-şık bin şizofreni hastası ve aynı sayıda şizof-reni hastasının kardeşi ve sağlıklı kişi dahil edilecek.

Şizofreni hastalarının genetik incelemelerinin de yapıldığı araştırmada, hastalardan alınan kan örneklerinden akyuvar hücreleri ayrıştırı-lacak ve özel bir işlemle ölümsüzleştirilerek, Ankara Üniversitesi (AÜ) Beyin Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Hücre Serisi Biyobankası'nda saklanacak. Türkiye'deki tüm araştırmacılar için sınırsız bir kaynak niteliği taşıyacak bu örnekler, ilerleyen araştırmalar-da kullanılabilecek. Araştırma ile şizofreninin sebepleri, tanısı ve tedavisi ile ilgili önemli ilerlemelere yol açması öngörülüyor. Projenin Türkiye koordinatörlüğünü AÜ Tıp Fakültesi Öğ-

retim üyeleri Prof. Dr. Cem Atbaşoğlu

ile Doç. Dr. Me-ram Can Saka yürütecek.

"TÜRKİYE'DE HER YÜZ KİŞİDEN BİRİNDE Şİ-ZOFRENİ GÖRÜLÜYOR"Ankara Üniversitesi Beyin Araştırmaları Uygu-lama Merkezi Müdürü ve Proje Koordinatörü Prof. Dr. Atbaşoğlu, şizofreninin kronik bir has-talık olduğunu ve genellikle 15-20'li yaşlarda başladığını söyledi.

Şizofreninin, muhakeme kusurları, gerçeği ayırt edememe, yanlış şeylere inanma, ger-çekte olmayan algılamalar görülmesi, işlev kaybına yol açabilen davranışa başlama ve eyleme dökme kapasitesinde azalma ile ha-yattan zevk almama gibi belirtilerle kendi gös-terdiğini belirten Atbaşoğlu, hastalığın yaşam boyu tedavi gerektirdiğini ifade etti.

Atbaşoğlu, şiddet yönelik basında çıkan ey-lemleri yapanların "şizofreni hastası" olarak fişlenmesinin yanlış olduğunu; şizofreni has-talarında saldırganlığın fazla olduğuna dair bir veri olmadığını, şizofreninin çok önemli halk sağlığı sorunu olduğunu dile getirerek, Türkiye'de her yüz kişiden 3'ünde psikoz, her yüz kişiden birinde ise şizofreni görüldüğünü söyledi.

Şizofreninin, hasta, hasta yakını ve toplum için büyük ıstırap ve zorluklara neden olabildi-ğini ifade eden Atbaşoğlu, hastalığın çocuk-luk döneminde yaşanan travmalar, anne-baba

davranışları ve genetik faktörlere bağlı olduğunun düşünüldüğünü anlattı. Atba-

şoğlu, şizofrenide kalıtımın rolünün çok iyi bi-lindiğini, ancak yeni hastalıkların çoğunun aile-sinde şizofreni olmayan kişilerde görüldüğüne dikkati çekti. Şizofreniye etki eden faktörlere ilişkin dünya ölçeğinde çeşitli çalışmalar yapıl-dığını, ancak genetik ile çevresel etmenlerin birlikte incelenmediğini belirten Atbaşoğlu, yeni tanıların "bünye kadar çevrenin de şizof-reninin ortaya çıkmasında etkili olduğu var-sayımını güçlendirdiğini" ifade etti. "ŞİZOFRENİYİ BÜNYE Mİ YAPAR ÇEVRE Mİ?"Bugüne kadar dünya genelinde şizofrenide genetik ve çevresel faktörlerin birlikte ince-lendiği boyutta araştırmanın yapılmadığını dile getiren Atbaşoğlu, AB Projesi kapsamında 13 ülke ile birlikte yürütülecek üç yıllık "Şizofre-nide Gen Çevre Etkileşimi" isimli çalışma ile şizofrenin genetik mi yoksa çevresel faktörler-le mi geliştiğinin belirleneceğini söyledi. Atba-şoğlu, her ülkenin incelemeye alacağı alanın farklı olduğu projenin Türkiye ayağının Ankara Üniversitesi'nden kendisi ile birlikte ile Doç. Dr. Saka'nın koordinatörlüğünde "Şizofreniye Yat-kınlık ve Hastalık Şiddeti"nin araştırılacağını belirtti. "TÜRKİYE'DE 1 MİLYON AVRO HARCANACAK"Doç. Dr. Meram Can Saka'nın verdiği bilgiye göre, AB "Şizofrenide Bünye-Çevre Etkileşimi Araştırılması" için 12 milyon Avro araştırma bütçesi ayırdı. Bu kaynak ile tüm Avrupa'yı kapsayan bir araştırma ekibi kuruldu. Araştır-

ÇÖZECEKLER...ŞİZOFRENİYİ

Yapılacak üç yıllık çalışma ileşizofrenin genetik mi

yoksa çevresel faktörlerle mi geliştiği belirlenecek.

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1146

Page 47: Yelpaze Istanbul Dergisi

ma kapsamında toplam 13 ülkede 6 iş paketi olarak adlandırı-lan farklı başlıklarda incelemeler yapılacak. Bu ekibin "hastalığa yatkınlık ve hastalık şiddetini araştıran" kolu Türk araştırmacı-lar tarafından idare edilecek. AÜ'den Doç. Dr. Saka ve Prof. Dr.

Atbaşoğlu koordinatörlüğündeki iş paketinde 2.5 milyon Avro harcanacak. Bu paranın bir milyon Avro'su Türkiye'ye geldi ve araştırma için "Türkiye Şizofreni Ağı" kuruldu. Başta Ankara, İstanbul ve İzmir olmak üzere Türkiye'nin 10'dan fazla ilinde yürütülecek olan çalışma ile şizofrenide bünye-çevre etkileşimi, şimdiye kadar en detaylı ele şekilde alınacak.

Araştırmanın, şizofreninin sebepleri, tanısı ve tedavisi ile ilgili önemli ilerlemelere yol açması öngörülüyor. Araştırmanın Türki-ye ayağında toplam bin şizofreni hastası, aynı sayıda şizofreni hastasının kardeşi ve sağlıklı kontrol grubu incelenecek. Şizofre-ni hastalarının genetik incelemelerinin de yapıldığı araştırmada, hastalardan alınan kan örneklerinden akyuvar hücreleri ayrıştırı-lacak ve özel bir işlemle ölümsüzleştirilerek Ankara Üniversitesi Beyin Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Hücre Serisi Biyobankasında saklanacak. Sınırsız bir kaynak niteliği taşıya-cak olan bu örnekler ilerleyen araştırmalarda kullanılabilecek.

PROJEYE KATILMAK İÇİN BAŞVURMAK YETERLİProjede yer alabilmek için, çalışmanın yürütüldüğü merkezlere başvurulması yeterli oluyor. İlgilenen ve katılmak isteyen hasta-lar ve hasta yakınlarının, AÜ Psikiyatri Bölümünden araştırma ekibi ile "(0312) 5957109 ve 5956672, 5956615, 5956780" numaralı telefonlar ile temasa geçmesi gerekiyor. Başvurunun ardından projeye katılan kişilerle detaylı yapılan görüşmenin ar-dından, psikolojik testler uygulanacak ve bünyesel özelliklerin değerlendirilmesi için kan alınacak. Tüm işlemler bir gün içeri-sinde bitecek.

Projeye katılmak için ailede bir psikoz hastası bulunması ve gö-nüllü olmak yeterli olacak. Bunun dışında, merkezde hala şizof-reni, depresyon, disleksi başta olmak üzere birçok hastalık ve sağlıklı kişilerle ilgili çalışmalar yürütülecek.

SEZiN & ALPERKUAFÖR

Salonumuzda Salonumuzda

Ürünleri kullanılmaktadır.

Kemal Sunal Cd. Atrium Çarşı Kat:2 No:205Bahçeşehir - İstanbul Tel: (0212) 608 0 806

Gsm: 0546 411 63 38 • 0534 356 48 36

AÇ I LD I K . . .Atrium (Mavi) Çarşı’daHİZMETiNiZDEYiZ...

25 Haziran - 25 Temmuz tarihleri arasında

Saç Boyamada 20%iNDiRiM

Page 48: Yelpaze Istanbul Dergisi

Toplum olarak yaratıcı ve üstün zekâlı kişi-lere karşı toleranslı olmadığımızı savunan ünlü Amerikalı psikiyatrist Dr. Andreasen, salt zekânın yeterli olmadığını bunun yanında bir de risk alma ve hata yapmayı göze almanın önemini de vurguladı.

Psikiyatrist Dr. Nancy Andreasen ‘in yazdığı ‘The Creating Brain: The neuroscience of genius’ (Beyin yaratmak: Dahilerin nörobilimi) adlı kitapta da belirtildiği gibi, yaratıcılık ile zekâ aynı şey değil. Yaratıcı olmanın kuralı ma-teryallere beklenenin dışında bir şekil ve hayat verebilmek.

Beyin araştırmalarını destekleyen Avrupa Dana Fonu ile Dana Yayınları’nın organi-ze ettiği geceye söz konusu kitabın yazarı, Iowa Üniversitesi’nde görevli Dr. Andreasen, Wellcome Trust’tan Dr. Ken Arnold, Londra Üniversitesi’nden davranış nörobilimi konu-sunda yaptığı çalışmaları ile tanınan Dr. Daniel Glaser ve Sanat Derneği başkanı David Barrie konuşmacı olarak katıldılar. Toplantının yö-netimini ise The Guardian gazetesi eski bilim editörü Tim Radford üstlendi. İnsan beyninin

yaratıcı hamleleri nasıl yapabildiği, genlerin ve çevrenin etkisi, standart eğitimin rolü ve akıl sağlığı ile dehanın ilişkisi tartışılan konu baş-lıklarındandı.

HEPİMİZİN YARATICILIK YETENEĞİ VAR MI? Dr Andreasen, herkesin yaratıcılığa sahip oldu-ğu görüşünde. Konuşmak, yeni kelimeler, yeni cümleler ile kendimizi anlatabilmek bunun en basit örneği.

Ancak, çok azımız Michelangelo gibi bir David heykeli, Mozart gibi bir opera ortaya çıkarabi-liyoruz. Dr. Glaser ise, yaratıcılığın kaynağının beyinde olduğunu yapılan bilimsel çalışmalar ile gösterildiği fakat beyinin kendi dünyasını anlayamadan birçok sorunun cevapsız kalma-ya devam edeceğini belirtti.

Bundan 200 yıl önce yaratıcılığın bilimsel bir soru olmaktan çok dini temelleri olduğuna dik-kat çeken Dr. Arnold ise, konunun çok daha kapsamlı olduğunu ve bu yüzden de tek başına bilim, tarih, felsefe veya din ile açıklanamaya-cağını söyledi.

David Barrie, konunun sanat kısmını ele ala-rak, yaratıcılığın değerlendirilmesinin göreceli olduğuna dikkat çekti. Şöyle ki, birçok eser bu-gün beğenilmiyor, örneğin Van Gogh eserlerini yaşarken satamıyordu bile. Bu sosyal kabul

Yaratıcılık nereden gelir? Herkes yaratıcı olabilir mi? Michelangelo’nun

babası taşçı,Shakespeare ise orta sınıf

bir tüccarın oğlu idi.Bazı insanların kendi

mütevazı hayatlarından sıyrılıp yaratıcı dahiler

olarak adlandırılmaları ve yükselmelerinin nedenleri

ne olabilir?

Geçtiğimiz günlerde Londra’da bulunana Dana Centre’de düzenlenen toplantıda, üstün yetenekli dehaların beyinlerindeki bilimsel farklılıklar tartışıldı.

Herkes yaratıcı olabilir, ama bazı koşulları var!BEYiNYARATICILIKv

e

Düzensiz gelen bilgilerveya sinyallerinbeyinde yeniden,kendiliğinden düzene girmesiyleyaratıcılık ortaya çıkıyor...

YARATCILIK;

YAŞAM-AKTÜEL

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1148

Page 49: Yelpaze Istanbul Dergisi

görmeme sanatçının yaratıcılığını etkileyebileceği gibi eserinin değe-ri hakkında o anda karar vermeyi de zorlaştırıyor.

NASIL ORTAYA ÇIKIYOR?Peki yaratıcılık nasıl ortaya çıkıyor? Dr. Andreasen’a göre bu sü-reç, beynin bilinçsizce çalışmasının sonucu. Bunu, kaos teorisine* benzetmek mümkün. Yani, düzensiz gelen bilgiler veya sinyallerin beyinde yeniden, kendiliğinden düzene girmesiyle yaracılık ortaya çı-kıyor. Önemsiz sandığımız birçok şey bilinçsizce aklımızı karıştırıyor ve belki de ilerideki başarılarımızın temellerini atıyor. Dr. Arnold ise sadece beynin anlaşılması ile yaratıcılığın çözülemeyeceğini, bireyin etrafında olanların da irdelenmesi gerektiğini kaydetti.

Bu aşamada benim aklımı kurcalayan soru ise şuydu: Bilinç nedir bilmeden bilinçsizliği nasıl anlayabiliriz ki? Rüyalarımızı hâlâ açıkla-yamıyoruz örneğin. Neden rüya gördüğümüzü, tamamen hafızamız-dan sildiğimizi sandığımız şeylerin nasıl birden bire, yemek yerken mesela ya da yolda yürürken aklımıza geldiğini bilmiyoruz. Sanırım ancak beynin çalışmasını tam olarak çözdüğümüz zaman bu sorular anlamını yitirecek.

SORUNU TAM ÇÖZMEK ZORToplantının tam da bu noktasında, Dr. Arnold beynin yaratıcılıktaki önemini anlasak bile, sorunun tamamını çözemeyeceğimizi belirtti. David Barrie ise, orkestrada çalan bir sanatçı ile yalnız başına şiir ya-zan bir şairin yaratıcılık seviyesinin aynı olmadığını savundu. Modern tıbbın sunduklarından, FMR (fonksiyonel manyetik rezonans) tekniği ile bugün yaratıcılığı beyinde ölçebiliyoruz. Buradan elde ettiğimiz bilgi ne işimize yarayacak? Yaratıcılık geliştirilebilir mi? Bir kadın olarak, bundan 100 yıl öncesine kıyasla, günümüz kadınlarının

Page 50: Yelpaze Istanbul Dergisi

yaratıcılık başarısını eğitim sistemine bağlayan Dr Andreasen eğitimin çok büyük önem taşı-dığını söyledi. Dr.Andreasen’e katılmakla bir-likte, Dick-ens’ın, Cervantes’in dönemlerindeki eğitimin kalitesini ile yaratıcılıklarının düzeyini düşünmeden edemedim. Eğitim çok önemli ol-makla birlikte yaratıcılık kavramını ortaya çıka-

ran bir unsur değil bana göre, çünkü yaratıcılık, verilen bilgilerden çok, beyindeki bilgileri seçip işlemekle ortaya çıkıyor.

YARATICILIK, RİSK VE HATADiyelim ki, yaratıcılığın nedenlerini, aşamaları-nı anladık. Peki hepimiz dahi olursak? Toplum olarak yaratıcı ve üstün zekâlı kişilere karşı toleranslı olmadığımızı savunan Dr. Andrea-sen, salt zekânın yeterli olmadığını bunun ya-nından bir de risk alma ve hata yapmayı göze almanın önemini de vurguladı. Kuralları koy-ma, risk alma, oyun oynama gibi tavsiyelerin bilim için ne kadar geçerli olduğu ise bence tartışılır. Günümüz koşullarında bile kimsenin aklına gelmeyen, çok değişik bir bilimsel öneri desteklen(e)miyor. Öne sürülen fikirlerin ne ka-dar ‘gerçekçi’ ne kadar ‘uygulanabilir’ olduğu ile ölçülüyor projelerin, bilimsel makalelerin değerleri. Bugün eserlerini beğeni ile dinlediği-miz, incelediğimiz pek çok sanatçının ününde

eleştirmenlerin de rolü yok mu? Birileri dikka-timizi söz konusu esere, sanatçıya çekmiyor mu? Yaratıcılığı kendi duyularımız ve düşünce-lerimizle bağımsız olarak ne kadar değerlendi-rebiliyoruz?

“David Barrie bu konuda pek de başarılı olmadığımız görüşünde.”Örneğin Raphael’in bahsi geçen kriterlerin kur-banı olarak yaşarken sanatçı kimliğinin öne çı-karılmadığını söyledi. Ardından duygularımızın yaratıcılık kavramına etkisi irdelendi. Bir insa-nın mesela kızgın olmasının kızgınlık üzerine iyi yazması için yeterli olmadığı, yani duygula-rımızın yaratıcılığımızı sadece tetikleyebileceği belirtildi.

YARATICILIK ve AKIL SAĞLIĞIGecede tartışılan bir diğer ilginç konu başlığı ise yaratıcılık ve akıl sağlığı ilişkisi idi. Özel-likle şizofreni ve ünlü yazarlar, düşünürler konuşulurken çıkan soru ise kafa karıştırıcı idi; akıl hastalıklarını tedavi etmeye çalışırken toplumun yaratıcılığını mı engelliyoruz?Cevabı son derece basit aslında bu sorunun. Tıbbın yaptığı, yapmaya çalıştığı ‘kötüyü’, hayatımızı devam ettirmemize engel olanı ortadan kaldır-

maya, böylece yaratıcılığa yol açmaya yönelik aksine değil.

İnsan beyni yaratıcılık sürecine nasıl giriyor? Nasıl bir şiir, şarkı veya bir denklem ortaya çıkarabiliyor?Belki de bu soruların cevabı insan olmanın te-melinde yatıyor. Tarih öncesinde atalarımızın kendilerini nasıl karanlık mağaraların dışına attığı, ateşi bulduğu, modern dünyayı kurdu-ğunu anlamak sorunun gerçek cevabı belki de... İnternetten konuşmaları dinlemek için http://www.danacentre.org.uk/calendar.asp?filter=webcastarchive adresine girmeniz yeterli.

KAOS TEORİSİ NEDİR?

Karmaşık sistemlerde (genellikle lineer olma-yan sistemler) yapılan ufak tefek oynamala-rın ilerdeki zamanda büyük değişikliklere yol açabileceğini savunan teori. Temelinden kaos teorisi determinizme karşı değildir. Yakın gele-cekte olan şeylerin tahminin kolay, daha son-raki zamanda olacakların ise tahmininin zor olduğuna dair bir teoremdir.

Amerikalı matematik ve meteoroloji uzmanı Edward Norton Lorenz, bilgisayarında anlam-sız veriler belirince, bunların her zamanki ak-saklıklardan kaynaklandığını düşünmüş ve hatayla ilgili ipuçlarını elde etmek için kâğıttaki çıktı üzerinde çalışmaya başlamış.

Bilgisayarının, başlamak için ilk sonuçları eş-leştirdiğini, ancak daha sonra haritayı yok ettiğini görmüş ve ardından, bilgisayara aynı girdileri ikinci aşamada yüklememiş, bu küçük farklılık da, sonraki birkaç hafta boyunca, ta-mamen değişik sonuçlar vermiş. Böylece, Lo-renz, hava durumu gibi küçük olayların bazen çok büyük sonuçlar doğurabileceğini açıklayan kaos teorisini ortaya atmış.

Yelpaze Bahçeşehir I 27 Haziran ‘1150

Page 51: Yelpaze Istanbul Dergisi
Page 52: Yelpaze Istanbul Dergisi

RoboCup 2011-Günlük Giriş• 07 Temmuz 2011 - 10:00• 10 Temmuz 2011 - 10:00• İstanbul Fuar Merkezi, İstanbul

Bon Jovi - Localar • 08 Temmuz Cuma• Türk Telekom Arena - İstanbul

Red Bull BC One Avrasya Finali• 09 Temmuz 2011 - 19:00• Refresh The Venue, İstanbul

Levent Yüksel • 09 Temmuz 2011 - 22:00 • Jolly Joker Balans

Yüzyılın Aşkı• 13 Temmuz 2011 - 21:15• Enka Açıkhava Tiyatrosu, İstanbul

Bruno Mars • 15 Temmuz 2011 - 21:00• Küçükçiftlik Park

Aşk-ı Memnu Operası• 15 Temmuz 2011 - 21:00• Yıldız Sarayı, İstanbul

Zaide• 20 Temmuz 2011 - 21:00• Topkapı Sarayı, İstanbul

Cezayir’de Bir İtalyan Kızı• 21 Temmuz 2011 - 20:30• Haliç Kongre Merkezi, İstanbul

Serkan Çağrı & Rumeli Band:Live Project • 30 Temmuz 2011 - 21:00 • Jolly Joker Balans

İSTANBUL etkinliklerr e h b e r i

Evde Tiyatro Keyfi!• 22 Haziran - 30 Haziran• İstanbul

Uluslararası İstanbul Opera Festivali• 01 Temmuz - 21 Temmuz• İstanbul

Eşref Vakti • 01 Temmuz 2011 21:00 • Balans Cadde

Tiyatro İstanbul - Özel Hayatlar• 01 Temmuz 2011 - 21:15• Enka Açıkhava Tiyatrosu, İstanbul

IV. Murat• 02 Temmuz 2011 - 21:00• Topkapı Sarayı, İstanbul

Nev • 02 Temmuz 2011 - 22:00 • Jolly Joker Balans

Elton John • 05 Temmuz 2011 - 21:00• Küçükçiftlik Park

Kyle Eastwood Band • 05 Temmuz 2011 - 21:30• 06 Temmuz 2011 - 23:00• İstanbul Jazz Center

Mahagonny Kentinin Yükselişi ve Düşüşü• 06 Temmuz 2011 - 21:00• Rumeli Hisarı, İstanbul

Aysa Prodüksiyon - Düğün• 06 Temmuz 2011 - 21:15• Enka Açıkhava Tiyatrosu, İstanbul

Page 53: Yelpaze Istanbul Dergisi

İSTANBUL KURUÇEŞME ARENA etkinlikler

İSTANBUL HARBİYE CEMİL TOPUZLU AÇIKHAVA SAHNESİ etkinlikler

Tango Feeling• 19 Temmuz 2011 - 21:00• Turkcell Kuruçeşme Arena, İstanbul

Ozan Doğulu • 20 Temmuz 2011 - 21:00• Turkcell Kuruçeşme Arena

Zülfü Livaneli • 21 Temmuz 2011 - 21:00• Turkcell Kuruçeşme Arena

Kubat Senfoni • 23 Temmuz 2011 - 21:00• Turkcell Kuruçeşme Arena

Gülben Ergen • 27 Temmuz 2011 - 21:00• Turkcell Kuruçeşme Arena

Kenan Doğulu • 29 Temmuz 2011 - 21:00• Turkcell Kuruçeşme Arena

Yalın • 30 Temmuz 2011 21:00 • Turkcell Kuruçeşme Arena

Zuhal Olcay - Bülent Ortaçgil • 10 Temmuz 2011 - 21:00 • Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi, İstanbul

Sezen Aksu • 16 Temmuz 2011 - 21:00• Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi, İstanbul

Sezen Aksu • 17 Temmuz 2011 - 21:00• Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi, İstanbul

Leman Sam • 18 Temmuz 2011 - 21:00• Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi, İstanbul

Roberto Bolle & Friends• 21 Temmuz 2011 - 21:00• Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi, İstanbul

Gökhan Tepe • 08 Temmuz 2011 - 21:00 • Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi, İstanbul

Feridun Düzağaçİyilik Güzellikspor Konseri • 09 Temmuz 2011 - 21:00 • Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi, İstanbul

Tosca• 04 Temmuz 2011 - 21:00• Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi, İstanbul

Sibel Can • 02 Temmuz 2011 - 21:00 • Turkcell Kuruçeşme Arena

Türk Popunun 45 Yılı Yıldızlar Geçidi ile Selçuk Ural • 03 Temmuz 2011 - 21:00 • Turkcell Kuruçeşme Arena

Yaşar • 05 Temmuz 2011 - 21:00• Turkcell Kuruçeşme Arena

Komedi Dükkanı• 06 Temmuz 2011 - 21:00•Turkcell Kuruçeşme Arena, İstanbul

MFÖ • 13. Temmuz 2011 - 21:00 • Turkcell Kuruçeşme Arena

Ajda Pekkan • 14 Temmuz 2011 - 21:00 • Turkcell Kuruçeşme Arena

Funda Arar • 16 Temmuz 2011 - 21:00• Turkcell Kuruçeşme Arena

Page 54: Yelpaze Istanbul Dergisi

Ezilmiş Halılar...

Halılarınızın ezilmiş yerlerini düzletmek için, ıslak bir bezle ılık ütüyü bu ezilmiş yerlerin üzerinde gezdirin. bu işlemi yaparken ütüyü çok fazla bastırmamaya çalışın. Ezilmiş olan kısımların dikleştiğini göreceksiniz. Gerekirse biraz da fırçalayabilirsiniz.

Çiçekleriniz Bozuluyorsa...

Evinizdeki çiçekler bazen böcek yüzünden kurur. Onların çiçek köklerini yemelerini önlemek için sigara külünden yararlanın. Çiçek köküne dökeceğiniz küller, böceğin hastalanıp ölmesini sağlar.

Koltukların Tozunu Alırken...

Elektrik süpürgeniz yoksa ve koltuklarınızın tozunu almanız gerekiyorsa, şu yöntemi uygulayın. Tozunu alacağınız eşyanın üstüne nemli bir bez yayın, beze sopa ile vurarak tozunu çıka-rın. Çıkan toz nemli beze yapışınca hem oda tozlanmaz, hem de eşyalarınız tertemiz olur.

Paslı Eşyalar...

Makas ve bıçaklardaki pas lekesini çıkarmak için en iyi çare gazdır. Pas olan yeri birkaç defa gaza batırılmış bir bezle silin. Sonra da yünlü bir kumaş parçasıyla kurulayın.

Kahve Dökülürse...

Üzerinize veya halıya kahve dökülürse, lekeyi soğuk suyla ıslat-tıktan sonra hemen birkaç damla gliserin ile çitileyin.

Küçük Bilgiler...İşinize Yarayacak

BAHÇEŞEHİR MAĞAZA İÇ İ

Yenilenmiş Hizmet Anlayışı ve Ekibiyle Sizlerin Hizmetinde

2 SAATTEKURU

TEMİZLEME

BAYANTERZİMİZ

HİZMETENİZEGİRMİŞTİR

ÜCRETSİZADRESETESLİM

TAKIM ELBİSE : 15 TLPARDESÜ : 15 TLPALTO : 13 TLKABAN : 11 TLMONT : 10 TLCEKET : 9 TLPANTOLON : 6 TLGÖMLEK : 5 TLKAZAK : 7 TLETEK : 6 TLBLUZ : 6 TLKRAVAT : 4 TLEŞARP :4 TL

TÜL METREKARE : 2 TLPERDE METREKARE : 4 TLYORGAN : 15 TLBATTANİYE : 15 TL

EV TEKSTİLİ

669 63 310530 443 45 45

PROFESYONELKURU TEMİZLEME & TERZİ

KAPIDA KREDİ KARTI İLE ÖDEME

ÜTÜ FİYATI TEMİZLEME FİYATININ YARISIDIR

Page 55: Yelpaze Istanbul Dergisi

ŞELALE BÜFEŞELALE BÜFE

Evlere Servis Yapılır

Çalışma Saatlerimiz

08:00 - 02:00

0 535 440 63 18

669 08 85669 17 73

Çivi Çakmak İçin...

Duvara büyük çivileri çakmak hiç de kolay değildir. İnsanı ol-dukça uğraştırır ve sıvanın dökülmesine de neden olabilir. Bunu önlemek için çiviyi çakmadan önce sabuna bulayın. Böy-lece çivi duvara kolayca girer.

Güvelerden Kurtulmak İçin...

Güvelerin dolaplarınızı istila etmelerini önlemek için, büyükçe bir portakal alın, üzerine kabuğu görünmeyecek kadar sık bi-çimde karanfil batırın. Bu karanfilli portakalı giyecek dolabını-za ya da sandığın bir köşesine koyun. Böylece güveleri giyecek dolaplarınızdan uzak tutmuş olursunuz.

Tahta Kapı ve Çerçeve Temizliği...

Ellerinizin beyaz veya açık renge boyanmış kapı ve tahtalar üzerinde nasıl kötü izler bıraktığını bilirsiniz. Tahta eşyalar böyle kirlendiği zaman yapacağınız işlem şundan ibaret: Çiğ bir patatesi ortadan ikiye bölün ve lekeli yere hafifçe sürün. Lekeler hemen yok olacak ve eşya eski haline dönecektir. Ay-rıca tahta eşyayı temizlemek için şu yöntem de çok etkilidir. İki çorba kaşığı çayı kaynar su içine atın. Su soğuduktan sora renkli kapı veya tahta eşyayı sünger yardımıyla bu su ile yıka-yın. Yumuşak bir bezle kurutun.

GÜNERLER YAPI

Kartonpiyer - Asma Tavan - Alçı Sıva - İthal Boya İç ve Dış Boya - Duvar Kağıdı - Fayans

Kalebodur - Dış Cephe - Mantolama - Parke Çatı

DEKORASYON

BÜYÜK KAMPANYATüm tadilat ve yenileme işlemlerinde

indirim30%

işleri itina ile yapılır

0533 683 31 02 - 0535 460 52 06

Örnek Mh. 1372 Sk. No: 63 Esenyurt - İSTANBULwww.günerleryapidekorasyon.com

info@ günerleryapidekorasyon.com

0212 596 31 27Mehmet Güner

Page 56: Yelpaze Istanbul Dergisi

BAHÇEŞEHİR SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİBADER 669 62 09BAHÇEŞEHİR KÜLTÜR DERNEĞİ 669 22 78BAHÇEŞEHİR MUSİKİ DERNEĞİ 669 57 51BAHÇEŞEHİR A.D.D. 672 70 16BAHÇEŞEHİR ROTARY CLUB 289 74 04BAHÇEŞEHİR SPOR KLÜBÜ 669 29 50Ç.Y.D.D. 672 01 05BAHÇEŞEHİR LİONS 669 23 33 0532 232 07 31BOĞAZKÖYLÜLER DERNEĞİ 607 13 77YELPAZE İSTANBUL 669 83 86

ESENKENTESENYURT BELEDİYESİ 596 30 00GÜVENLİK 672 64 11ISI DAĞITIM 672 16 13KENT YÖNETİMİ 672 11 62TAKSİ 672 62 72ESENKENT NAKLİYAT 672 72 04

EĞİTİMARDA ÇANKAYA 0532 777 83 38BAHÇEŞEHİR KOLEJİ 669 51 77BİLGİSAYAR İNGİLİZCE 669 52 63OKYANUS KOLEJİ 605 06 09BAHÇEŞEHİR SATRANÇ KULÜBÜ 669 27 26TAY SÜRÜCÜ KURSU 669 84 04YELPAZE İSTANBUL SANAT MERKEZİ 669 16 50

VETERİNER KLİNİKLERİBOĞAZKÖY VETERİNER KLİNİĞİ 607 09 39GÜNER VETERİNER SAĞLIK MERKEZİ 608 0 432GÜNER PET 0532 266 14 91

KAFE & RESTAURANT & GIDABAHÇEŞEHİR PROFİTEROL 669 73 45BAHÇE KEBAP 669 43 43ESENKENT PROFİTEROL 0531 310 01 20MİE PASTANESİ 669 05 89ÜSKÜP İŞKEMBECİSİ 669 66 10

İŞLETME REHBERİAKSİGORTA Gürsoylar Sigorta 596 41 33AJANS YELPAZE 669 83 86

MİMARLIK & DEKORASYONPLATİN 669 86 693G MİMARLIK 699 11 61- 0532 780 57 26

ELEKTRONİKBAHÇEŞEHİR ELEKTRONİK 669 56 14

OTOMOTİVPEUGEOT MEPA AVCILAR OTOMOTİV 422 55 55PEUGEOT MEPA İKİTELLİ 698 44 44

SAĞLIK & GÜZELLİK & SPORB-FIT SPOR MERKEZİ 669 98 32

KYBELE 672 89 85YUSUF KAHVECİ KUAFÖR 608 23 04

SU SERVİSİSIRMA SU 607 10 55KARDELEN SU 672 51 56

ALIŞVERİŞAZİZ BEBE 672 59 18CEYO 608 18 30DAGİ 669 99 12GÖZLÜKS PLAZA 422 0 444İPEKYOLU ORGANİZASYON 669 23 39

BAHÇEŞEHİR ÖNEMLİ TELEFONLARAİLE HEKİMLİĞİ (DAHİLİ206) 444 0 669ALO AMBULANS 669 55 66BAHÇEŞEHİR SU-ARITMA 669 38 62/63GELİŞİM MERKEZİ 669 97 12BAHÇEŞEHİR GAZ DAĞITIM A.Ş 669 00 03BAHÇEŞEHİR GÜVENLİK MERKEZİ 669 76 321.KISIM MUHTARLIĞI 669 62 102.KISIM MUHTARLIĞI 669 80 25ZABITA KARAKOLU 669 37 07BARINAK 669 47 29BELEDİYE 444 0 669BOĞAZKÖY HİZMET BİNASI 607 19 60PTT 669 16 00İTFAİYE 669 31 37 - 669 38 60ELEKTRİK TEKNİKLERİ 669 68 23SAĞLIK OCAĞI 669 63 60TAKSİ 669 86 86TEB BAHÇEŞEHİR 669 23 00BAHÇEŞEHİR NAKLİYAT 669 11 34

Telefon rehberi alfabetik sıraya göre düzenlenmiştir.

3. CADDE ECZ. 608 00 26ARMAĞAN ECZ. 689 93 00AYDIN ECZ. 669 38 02BAHÇEŞEHİR ECZ. 669 34 34BOĞAZKÖY ECZ. 607 06 06-07BUKET ECZ. 672 21 25DEFNE ECZ. 669 96 59DERMAN ECZ. 605 02 14DİLEK ÖZ ECZ. 669 70 10ECZANE FİLİZ. 672 01 63ELİT ECZ. 669 33 88ESENKENT ECZ. 672 11 60GÜNGÖR ECZ. 672 94 01iDEAL ECZ. 608 22 95ISPARTAKULE ECZ. 669 33 88MAVİ ECZ. 669 59 51MOLİNO ECZ. 607 32 12OKSİJEN ECZ. 669 44 66SELİN ECZ. 669 30 40SU ECZ. 669 97 97ŞEHİR ECZANESİ. 608 17 27ŞELALE ECZ. 669 09 11YILDIZ ECZ. 607 06 10

3 - 1215

11 -3018

22 - 31-

8 - 277 - 269 - 284 - 23

10 - 296 - 25

14--

132 - 21

16-

1 - 205 - 24

1719

AğustosTemmuz

193 - 22

276 - 29

10 - 25-

151416

11 - 301713

2 - 21--

1 - 209 - 284 - 23

-8 - 1812 -315 - 247 - 26

Nöbetçi Eczaneler

I S T A N B U L

Güvercin Sk. Papağan Çıkmazı Badem 16 Villa 1 Bahçeşehir İstanbul

Demet Teoman Bingöl

EditörlerZuhal ÜnalYavuz Saltık

Nihat EmeksizArzu Yetiş Kocatepe

Katkıda BulunanlarBeril Doğu

Sanat YönetmeniVeysel Şahin

[email protected]

Şan Ofset

Protokol DağıtımAras Kargo

İlan vermek çok kolay!..Hemen arayın:

0212669 83 86

Okurlarımızın Bilgisine;Yelpaze Bahçeşehir Dergisi

28 Mayıs baskılı nüshasında Yusuf Kahveci

başlıklı haberimizde Sun Line Solaryum

işletmesinin adı geçmiş ve aynı ismin bünyesinde olarak

belirtilmiştir.

Aslında her iki işletmede farklı isimlerde bağımsız

olarak hizmet vermektedir. Hatadan dolayı özür dileriz.

İLAN VERMEK ÇOK KOLAY !..

Reklem Rezervasyonve

bilgi için

(0212) 669 83 86

Page 57: Yelpaze Istanbul Dergisi

669 90 99TEKNİK SERVİSÇağrı Merkezi

Beyaz Eşya Ev Aletleri Klima Kombi

SATIŞ SONRASI HİZMETLER

www.arzumakina.com

1978 den beri,Teknik uzmanınız

TEKNİK SERVİS

ELEKTRİK & ANAHTAR & ÇİLİNGİR

7/24 SAATÇİLİNGİR HİZMETİ

Mustafa KaleElektrik Teknisyeni

0532 556 79 08 - 0543 406 41 410212 6697919

Galeria İş Merkezi Zemin Kat No:6 Bahçeşehir-İSTANBUL

Hidrofor Tamir - Bakım

Elektrik & Tadilat İşleri

Elektrik & Sözleşme İşleri

Anahtar & Çilingir

YETKİLİ BAYİİ

Page 58: Yelpaze Istanbul Dergisi

BAHÇEŞEHİR - YENİKAPI 146T

BOĞAZKÖY KALKIŞİŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR

İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR

İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR

İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR

YENİKAPI KALKIŞ BAHÇEŞEHİR KALKIŞ TAKSİM KALKIŞ BOĞAZKÖY KALKIŞ BAKIRKÖY KALKIŞ ESENKENT KALKIŞ

BOĞAZKÖY KALKIŞ

TAKSİM KALKIŞ

AVCILAR KALKIŞ

BAHÇEŞEHİR - TAKSİM 76D BOĞAZKÖY - BAKIRKÖY 146 ESENKENT - TAKSİM 76 E

05:5506:1006:2506:3506:4506:5507:0507:1507:3007:4508:0008:1508:3008:4509:0009:2009:4010:0010:1510:3010:4511:0011:1511:3011:4512:0012:1512:3012:4513:0513:2513:4514:0014:2014:4014:5515:1015:2515:4015:5516:1016:2516:4016:5517:1017:3017:5018:0518:2518:4519:0519:2519:4520:0520:2020:3521:0021:2021:4022:00

Not: İŞ GÜNLERİ 16:50-17:50-18:40-18:50 SAATLERİNDE EK SEFER DÜZENLENMEKTEDİR.İŞ GÜNLERİ;06:10-06:40-07:10-17:50-14:45 SAATLERİNDE EK SEFERLER DÜZENLENMEKTEDİR.

Aksaray güzergahında çalışır. Otolar Avcılar yan yola girmez, E-5 yolundan gider.

07:2507:4508:0508:2508:4008:5509:1009:2509:4009:5510:1010:2510:4010:5511:1011:3011:4512:0012:1512:3012:4513:0013:1513:3013:4514:0014:1514:3014:5015:1015:3015:5016:0516:2016:4016:5517:1017:2517:4017:5518:1018:2518:4018:5519:1019:3019:5020:1020:3020:5021:1021:3021:4522:0022:1522:3022:4523:0023:2523:50

06:1006:2506:4006:5507:0507:1507:3007:4507:5508:1008:2508:4008:5509:1009:2509:4009:5510:1010:2510:4010:5511:1011:2511:4011:5512:1012:2512:4012:5513:1013:2513:4514:0514:2014:3514:5015:0515:2015:3515:5016:0516:2016:3516:5017:0517:2517:4518:0518:2018:3518:5519:1019:3019:5020:1020:3020:5021:1021:3021:55

07:4007:5508:1508:3008:4509:0009:1509:3009:4510:0010:1510:3010:4511:0011:1511:3011:4512:0512:2012:3512:5013:0513:2013:3513:5014:0514:2014:3514:5015:0515:2515:4516:0516:2016:3516:5017:0517:2017:3517:5018:0518:2018:3518:5019:0519:2019:4020:0020:1520:3020:5021:1021:3021:5022:1022:3022:5023:1023:3023:50

07:0007:2007:4008:0008:2008:4009:0009:1509:3009:4510:0010:1510:3010:4511:0011:1511:3011:4512:0012:1512:3012:4513:0013:1513:3013:4514:0014:1514:3014:4515:0515:2015:3515:5016:0516:2016:3516:5017:0517:2017:3517:5018:0518:2018:3518:5519:1519:3519:5520:1520:3520:5521:1521:4022:05

08:3008:5009:1009:3009:5010:1010:3010:5011:1011:3011:5012:0512:2012:3512:5013:1013:2513:4013:5514:1014:2514:4014:5515:1015:2515:4015:5516:1016:2516:4017:0017:1517:3017:4518:0018:1518:3018:4519:0019:1519:3019:4520:0020:1520:3020:5021:1021:3021:5022:1022:3022:5023:1023:3023:50

İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR

BAHÇEŞEHİR KALKIŞ BAKIRKÖY KALKIŞ

BAHÇEŞEHİR - BAKIRKÖY E 57

İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR

BAHÇEŞEHİR KALKIŞ MECİDİYEKÖY KALKIŞ

BAHÇEŞEHİR - M.KÖY E 58

TREN SEFERLERİ

06:1506:4507:2507:4008:0008:3009:0009:4010:1010:4011:2012:0012:4013:2014:0014:3015:0015:3016:1016:4517:2518:1018:5019:25

07:2007:2007:5507:5508:3008:3009:0009:0009:3009:3010:0010:0010:3010:3011:0011:0011:3011:3012:1012:1012:5012:5013:3013:3014:1014:1014:5014:5015:2515:2516:0016:0016:4016:4017:3517:3518:0018:0018:3518:3519:1019:1019:4519:4520:3020:3021:3021:30

06:3007:0007:3008:0008:3009:0009:3010:0011:0012:0013:0014:0015:0015:4516:3017:1518:0018:4519:30

07:4508:1509:0009:3010:0010:3011:0011:3012:3013:3014:3015:3016:3017:1518:0018:4519:3020:1521:15

07:3008:3009:3010:1511:0011:4512:3013:3014:3015:3016:1517:0018:0019:0020:00

08:4509:4510:4511:3012:1513:0013:4514:4515:4516:4517:3018:1519:1520:1521:15

NOT: Otobüs saatleri, İETT’nin resmi yayınlarından, dergimiz baskıya girmeden önceki son haliyle alınmaktadır.

ISPARTAKULE - İST. İST - ISPARTAKULE

08:2815:4717:49

08:2512:0320:47

BOĞAZKÖY - AVCILAR KAMPÜS 142

05:30 05:50 06:0005:55 06:10 06:15¦06:05¦ 06:30 06:3006:05 06:45 06:4506:20 07:00 07:00¦06:30¦ 07:15 07:1506:30 07:30 07:3006:40 07:45 07:4507:00 08:00 08:0007:15 08:15 08:2007:30 08:45 08:35¦07:30¦ 09:00 08:5007:50 09:20 09:0508:10 09:40 09:2008:30 10:00 09:35¦08:30¦ 10:20 09:5008:50 10:40 10:1009:10 11:00 10:3009:35 11:20 10:5010:00 11:40 11:0510:20 12:00 11:2010:40 12:20 11:4011:00 12:35 11:5511:15 12:55 12:1011:30 13:10 12:3011:45 13:30 12:5012:00 13:50 13:1012:20 14:10 13:3012:40 14:35 13:4513:00 14:50 14:0013:20 15:10 14:2013:40 15:30 14:4014:00 15:50 15:0014:20 16:10 15:2014:40 16:25 15:4015:00 16:35 16:0015:20 17:00 16:2015:40 17:15 16:4016:00 17:40 17:0016:20 18:00 17:2516:40 18:20 17:4017:00 18:40 18:0017:20 19:00 18:1517:40 19:20 18:30¦17:50¦ 19:40 18:4518:00 20:00 19:0018:20 20:25 19:20¦18:30¦ 20:50 19:4018:40 21:15 20:00¦19:00¦ 21:40 20:2019:00 20:4019:20 21:0019:40 21:2020:00 21:4020:2020:4521:0521:30

06:35 06:35 07:0006:45 07:05 07:1507:05 07:30 07:3007:35 07:50 07:4508:10 08:10 08:0008:30 08:30 08:2009:00 08:50 08:3509:15 09:05 08:5509:30 09:25 09:1009:45 09:45 09:3010:00 10:00 09:5010:15 10:20 10:1010:30 10:40 10:2510:50 11:00 10:4011:10 11:20 10:5511:30 11:40 11:1011:50 12:00 11:3012:05 12:20 11:5012:25 12:40 12:1012:40 13:00 12:2513:00 13:20 12:4013:20 13:40 13:0013:40 14:00 13:1513:55 14:15 13:3014:15 14:30 13:5014:30 14:45 14:1014:55 15:00 14:3015:10 15:20 14:5015:30 15:40 15:1015:50 16:00 15:3016:10 16:20 15:5016:30 16:40 16:0516:55 17:00 16:2517:15 17:25 16:4017:35 17:45 16:5017:55 18:00 17:2018:15 18:20 17:4018:35 18:40 18:0018:55 19:00 18:2019:15 19:20 18:4019:40 19:40 19:0019:55 20:00 19:1520:15 20:15 19:3020:30 20:30 19:4520:50 20:45 20:0021:05 21:00 20:2021:25 21:20 20:4021:40 21:40 21:0022:00 22:05 21:2022:20 22:30 21:2022:45 22:55 21:40 22:00 22:40 23:00

05:35 05:35 06:10 06:30 06:30 07:2005:55 05:55 06:30 06:45 06:45 07:5006:10 06:10 06:50 07:00 07:00 08:1006:25 06:25 07:05 07:15 07:15 08:2506:40 06:40 07:20 07:30 07:30 08:4006:50 06:50 07:35 07:45 07:45 08:5507:00 07:00 07:50 08:05 08:05 09:1007:15 07:15 08:05 08:20 08:20 09:2507:30 07:30 08:30 08:40 08:40 09:4007:50 07:50 08:45 09:00 09:00 09:5508:10 08:10 08:55 09:20 09:20 10:1008:30 08:30 09:10 09:40 09:40 10:2508:45 08:45 09:20 09:55 09:55 10:4009:00 09:00 09:35 10:15 10:15 10:5509:15 09:15 09:45 10:30 10:30 11:0509:30 09:30 09:55 10:45 10:45 11:1509:45 09:45 10:10 11:00 11:00 11:3010:05 10:05 10:25 11:15 11:15 11:4510:25 10:25 10:40 11:30 11:30 12:0010:45 10:45 10:55 11:45 11:45 12:1011:05 11:05 11:05 12:05 12:05 12:2511:20 11:20 11:15 12:25 12:25 12:4011:40 11:40 11:30 12:50 12:50 12:5512:00 12:00 11:45 13:05 13:05 13:1012:15 12:15 12:00 13:25 13:25 13:2512:30 12:30 12:15 13:40 13:40 13:4012:45 12:45 12:30 13:55 13:55 14:0013:05 13:05 12:50 14:15 14:15 14:2013:25 13:25 13:10 14:30 14:30 14:4013:45 13:45 13:30 14:45 14:45 15:0014:05 14:05 13:50 15:05 15:05 15:2014:25 14:25 14:05 15:25 15:25 15:3514:50 14:50 14:20 15:50 15:50 15:5015:10 15:10 14:35 16:15 16:15 16:0515:25 15:25 14:50 16:35 16:35 16:2015:40 15:40 15:05 16:50 16:50 16:4016:05 16:05 15:20 17:05 17:05 17:0016:20 16:20 15:40 17:20 17:20 17:2016:35 16:35 16:00 17:35 17:35 17:4016:55 16:55 16:20 17:50 17:50 18:0017:10 17:10 16:40 18:05 18:05 18:1017:25 17:25 17:00 18:25 18:25 18:2517:40 17:40 17:15 18:40 18:40 18:4017:55 17:55 17:30 19:00 19:00 18:5018:10 18:10 17:45 19:15 19:15 19:0518:30 18:30 18:00 19:25 19:25 19:2018:45 18:45 18:15 19:40 19:40 19:3519:00 19:00 18:30 20:00 20:00 19:4519:15 19:15 18:45 20:15 20:15 20:0019:30 19:30 19:00 20:30 20:30 20:2019:55 19:55 19:20 20:45 20:45 20:4020:10 20:10 19:35 21:00 21:00 20:5520:20 20:20 19:50 21:20 21:20 21:1020:40 20:40 20:10 21:40 21:40 21:2520:55 20:55 20:20 22:00 22:00 21:4021:20 21:20 20:40 22:20 22:20 21:5521:45 21:45 21:00 22:40 22:40 22:1022:05 22:05 21:30 23:00 23:00 22:3522:25 22:25 22:00 23:15 23:15 23:0022:50 22:50 22:45 23:30 23:30 23:30 23:59 23:59

06:00 06:10 06:30 07:20 07:50 07:5006:20 06:35 07:00 07:50 08:15 08:1506:40 07:00 07:25 08:15 08:45 08:4507:00 07:25 07:50 08:45 09:20 09:2007:20 07:50 08:10 09:20 09:45 09:4507:40 08:15 08:30 09:45 10:05 10:0508:00 08:40 08:50 10:05 10:30 10:3008:20 09:05 09:10 10:30 10:55 10:5508:40 09:30 09:30 10:55 11:20 11:2009:05 10:00 10:00 11:20 11:45 11:4509:30 10:30 10:30 11:45 12:10 12:1010:00 11:00 11:00 12:10 12:40 12:4010:30 11:25 11:25 12:40 13:05 13:0511:00 11:50 11:50 13:05 13:30 13:3011:25 12:15 12:15 13:30 13:55 13:5511:50 12:40 12:40 13:55 14:20 14:2012:15 13:05 13:05 14:20 14:50 14:5012:40 13:30 13:30 14:50 15:20 15:2013:05 14:00 14:00 15:20 15:50 15:5013:30 14:25 14:25 15:50 16:20 16:2014:00 14:50 14:50 16:20 16:50 16:5014:25 15:15 15:15 16:50 17:15 17:1514:50 15:40 15:40 17:15 17:40 17:4015:15 16:10 16:10 17:40 18:05 18:0515:40 16:40 16:40 18:05 18:30 18:3016:10 17:10 17:10 18:30 18:55 18:5516:40 17:40 17:40 18:55 19:20 19:2017:10 18:10 18:10 19:20 19:50 19:5017:40 18:40 18:40 19:50 20:20 20:2018:10 19:05 19:05 20:15 20:45 20:4518:40 19:30 19:30 20:45 21:10 21:1019:05 20:00 20:00 21:10 21:35 21:3519:30 20:30 20:30 21:35 22:00 22:0020:00 21:00 21:00 22:00 22:30 22:3020:30 21:30 22:30 23:00 21:00

06:30 06:30 07:10 07:40 07:40 08:1006:50 07:10 07:40 08:25 08:25 08:4006:50 07:35 08:10 08:25 08:50 09:1007:35 07:55 08:40 08:50 09:20 09:4007:55 08:15 09:10 09:20 09:40 10:1008:15 08:50 09:40 09:40 10:10 10:5008:50 09:30 10:10 10:10 11:00 11:3009:30 10:05 10:40 10:10 11:35 12:1010:05 10:35 11:10 11:00 12:05 12:4010:35 11:05 11:40 11:35 12:35 13:1011:05 11:45 12:15 12:05 13:15 13:4511:45 12:30 13:00 12:35 14:00 14:3012:30 13:10 13:40 12:35 14:40 15:1013:10 13:40 14:10 13:15 15:10 15:4513:40 14:10 14:40 13:15 15:40 16:1514:10 14:45 15:15 14:00 16:10 16:4514:45 15:30 16:00 14:40 16:55 17:2015:25 16:10 16:40 15:10 16:55 18:0016:10 16:35 17:20 15:40 17:40 18:4016:35 17:10 18:00 15:40 18:10 18:4017:10 17:45 18:40 16:10 18:40 19:2017:40 18:30 19:20 16:10 19:05 20:0018:00 19:10 20:00 16:40 19:50 20:4018:20 19:35 20:40 16:40 19:50 21:2019:00 20:10 21:20 17:00 20:30 22:0019:45 17:40 21:10 22:4020:15 17:40 22:00 18:10 18:40 18:40 19:10 19:10 19:45 19:45 20:30 21:15 22:00 22:00

05:45 05:45 05:45 06:10 06:35 06:3506:00 06:00 06:00 06:35 06:55 06:5506:20 06:20 06:20 06:55 07:10 07:1006:30 06:30 06:30 07:10 07:25 07:2506:40 06:40 06:40 07:25 07:40 07:4006:40 07:00 07:00 07:40 07:55 07:5507:00 07:10 07:10 07:40 08:10 08:1007:10 07:30 07:30 07:55 08:25 08:2507:30 07:40 07:40 08:10 08:45 08:4507:40 07:50 07:50 08:25 09:00 09:0007:50 08:05 08:05 08:45 09:15 09:1508:05 08:20 08:20 09:00 09:30 09:3008:20 08:35 08:35 09:15 09:45 09:4508:35 08:50 08:50 09:30 10:00 10:0008:50 09:05 09:05 09:45 10:15 10:1509:05 09:20 09:20 10:00 10:30 10:3009:20 09:40 09:40 10:15 10:50 10:5009:40 09:55 09:55 10:30 11:10 11:1009:55 10:10 10:10 10:50 11:30 11:3010:10 10:25 10:25 11:10 11:45 11:4510:25 10:40 10:40 11:30 12:00 12:0010:40 10:55 10:55 11:45 12:15 12:1510:55 11:10 11:10 12:00 12:30 12:3011:10 11:25 11:25 12:15 12:45 12:4511:25 11:50 11:50 12:30 13:05 13:0511:50 12:10 12:10 12:45 13:20 13:2012:10 12:30 12:30 13:05 13:40 13:4012:30 12:50 12:50 13:20 14:00 14:0012:50 13:05 13:05 13:40 14:15 14:1513:05 13:20 13:20 14:00 14:30 14:3013:20 13:35 13:35 14:15 14:45 14:4513:35 13:50 13:50 14:30 15:00 15:0013:50 14:05 14:05 14:45 15:15 15:1514:05 14:20 14:20 15:00 15:30 15:3014:20 14:40 14:40 15:15 15:50 15:5014:40 15:00 15:00 15:30 16:10 16:1015:00 15:15 15:15 15:50 16:30 16:3015:15 15:30 15:30 16:10 16:45 16:4515:30 15:45 15:45 16:30 17:00 17:0015:45 16:00 16:00 16:45 17:15 17:1516:00 16:15 16:15 17:00 17:30 17:3016:15 16:30 16:30 17:15 17:45 17:4516:30 16:50 16:50 17:30 18:05 18:0516:50 17:10 17:10 17:45 18:15 18:1517:10 17:30 17:30 17:55 18:30 18:3017:30 17:45 17:45 18:05 18:45 18:4517:45 18:00 18:00 18:15 19:00 19:0018:00 18:15 18:15 18:30 19:20 19:2018:15 18:30 18:30 18:45 19:40 19:4018:30 18:45 18:45 19:00 20:00 20:0018:45 19:05 19:05 19:20 20:20 20:2018:45 19:15 19:15 19:40 20:40 20:4018:55 19:30 19:30 20:00 21:00 21:0019:05 19:45 19:45 20:00 21:10 21:2019:15 20:15 20:15 20:20 21:20 21:4019:30 20:45 20:45 20:40 21:40 22:0019:45 21:00 22:00 20:15 21:1020:45 21:20 21:40 22:00

Page 59: Yelpaze Istanbul Dergisi

iNGiLiZCEYAZ KAMPI

“ Englishis easyNOW ”

Güvercin Sk. Papağan ÇıkmazıBadem 16 Villa 01 Bahçeşehir - İSTANBUL

(Bahçeşehir Üniversitesi Öğrenci Yurdu Karşısı)

669 00 71

YETİŞKİNLER

SPEAKING PROGRAM YOUNG LEARNERT

Özel Derslerde Çok Uygun Fiyatlar

İNGİLİZCE KUR PROGRAMI

1 AY60 SAAT

1 KUR

790 TL1 KUR

790 TLKUR

TEKRARIHEDi YE

Page 60: Yelpaze Istanbul Dergisi

1. ŞUBE

2. ŞUBE