51
TANSİYON

ilkyardım ve destek hizmetleri için SİSTOLİK-DİYASTOLİK

Embed Size (px)

Citation preview

TANSİYON

Kan Basıncı

• Damar yatağındaki kanın akım sırasında damar duvarlarına yaptığı basınçtır.

• Kalp tarafından pompalanan kan miktarı ve damarların bu akıma karşı oluşturduğu dirence bağlıdır.

Kan Basıncı Ölçüm Teknikleri1. Palpasyon 2. Korotkov ses saptanması: Cıvalı ve aneroid 3. Osilometri 4. Flush (kızarma) tekniği 5. Ultrasonik aletler 6. İnfrasonik aletler 7. İmpedans pletizmografi 8. Tonometri 9. Parmak kan basıncı

Tansiyon

Atardamar sistemi içindeki kan basıncıdır.Vücuda kan pompalayan kalbimizin, o sırada atardamar çeperlerine uyguladığı gücün ölçümüdür.

Sistol

Herhangi bir kalp kasının kasılma evresidir.

Sistolik

Kalbin kasılma basıncıdır.Büyük tansiyondur.

Diyastol

Herhangi bir kalp kasının gevşeme evresi.

Diyastolik

Kalbin gevşeme basıncıdır.Küçük tansiyondur.

Tansiyon ve Nabız Arasındaki Fark

Tansiyon :Tansiyon :Kalbin kasılmasıyla birlikte atardamara yaptığı basınçtır.

Nabız: Nabız: Kalbin 1 dakika içinde kaç kere kasıldığını yani kalbin hızını yansıtır.

Büyük ve Küçük Tansiyon

• Kalp kasıldığı anda atardamarların içine doğru kanı belirli bir basınçla pompalar. O anda damar içindeki basınç maksimum düzeye ulaşır. Bu düzeye büyük tansiyon denir.

• Kalp gevşer ve damar içine pompolanan kan durur. Damarın elastikliği devreye girer. Daha önce genleşmiş olan damar, kana basınç uygulayarak kalbin gevşemesi anında da kan akımını sağlar. Bu esnada oluşan en küçük basınca küçük tansiyon denir..

Tansiyon Değerleri Normal kan basıncıNormal kan basıncı değerleri bireyden bireye değişkenlik göstermekle beraber; 18 yaşını geçmiş erişkin bir bireyde, istirahat halinde,Normal Sistolik (Büyük tansiyon) en çok 130 mm/Hg,Normal Diastolik (Küçük tansiyon) için ise en çok 85 mm/Hg olmalıdır.Sınırda normal değerler ise;Sınırda Sistolik kan basıncı için 130-139 mm/Hg,Sınırda Diastolik kan basıncı içi ise 85-89 mm/Hg’dır.Hipertansiyon sınırı ise;Sistolik kan basıncı için 140 mm/Hg,Diastolik kan basıncı için ise 90 mm/Hg’dır.

Tansiyon Ölçüm Bölgeleri

1. Brakiyal Arter2. Popliteal Arter3. Dorsalis Pedis Arteri

1. Brakial arter

2. Politeal Arter

3. Dorsalis pedis arteri

Tansiyon Ölçüm Teknikleri

Tansiyon Aletleri

Civalı Civalı HavalıHavalı ElektronikElektronik

Brakiyal arterden ölçüm yapılacaksa;

Hastanın kolu kalp seviyesinde, düz olarak ve avuç içi yukarı bakacak şekilde bir nesne ile desteklenerek yerleştirilir. Ölçüm yapılacak kol, giysilerin sıkmadığından emin olunarak tama men açık olacak şekilde hazırlanır. Dirsek ön çukurundaki brakial arter parmak uçlarıyla hissedilir. Manşon brakial arterin palpe edildiği bölgeden 2,5 cm ya da 3 cm yu karıda olacak şekilde kola sarılır. Brakial arter yeniden belirlenir.

Brakial Arterden Kan Basıncı Ölçümü

Popliteal arterden ölçüm yapılacaksa;

Hastanın bacağını sıkan giysiler çıkarılır. Hastanın bacağı, kalp seviyesinde olacak şekilde düz pozisyona ge tirilir. Dizin arkasında yer alan popliteal arter parmak uçları ile palpe edilir. Manşon, popliteal arterin hissedildiği bölgeden 2,5 cm ya da 3 cm yu karıda olacak şekilde bacağın üst bölümüne sarılır.

Popliteal Arterden Kan Basıncı Ölçümü

Dorsalis pedis arterinden ölçüm yapılacaksa; Hastanın ayak ve bacağını sıkan giysiler çıkarılır. Hastanın bacağı, kalp seviyesinde olacak şekilde düz pozisyona ge tirilir. Ayağın üst bölümünde yer alan dorsalis pedis arteri parmak uçları ile palpe edilir. Manşon, dorsalis pedis arterinin hissedildiği bölgeden 2,5 cm ya da 3 cm yukarıda olacak şekilde ayak bileğinin üzerine sarılır

Dorsalis Pedis Arterinden Kan Basıncı Ölçümü

Gerçek değerden daha düşük değer ölçümüne neden olan hatalar • Kullanılan manometrenin kalibrasyonunun yapılmamış olması(ibrenin 0

değerinin altında olması), • Ölçüm yapan kişide işitme sorunu olması, • Çevrede gürültü olması, • Steteskobun kulaklığının yanlış yerleştirilmesi, • Steteskop alıcısının manşonun altına sıkıştırılması, • Steteskop alıcısının ölçüm yapılan arterin tam üzerinde olmaması, • Manşon boyutunun hastaya uygun olmaması, • Tansiyon aletinin bağlantı borularında ya da steteskobun iletim borusun

da çatlak/ kıvrılma olması, • Hastada aritmi olması, • Manşon havasının çok hızlı boşaltılması, • Manşonun en yüksek basınç değerine kadar şişirilmesi, • Ekstremitenin kalp seviyesinden yukarıda olması.

Gerçek değerden daha yüksek değer ölçümüne neden olan hatalar• Kullanılan manometrenin kalibrasyonunun yapılmamış

olması (ibrenin 0 değerinin üstünde olması), • Kan basıncının herhangi bir fiziksel aktiviteden hemen sonra

ölçülmesi, • Manşon havasının çok yavaş boşaltılması, • Manşon boyutunun hastaya göre dar olması, • Manşonun çok gevşek sarılması.

TANSİYON YÜKSEKLİĞİ (HİPERTANSİYON)Küçük atardamarların iç çaplarının daralması sonucu damar sisteminin direncinin artmasıdır. Damar esnekliğinin azalması durumunda büyük damarların kan atımı sırasında yeterince genişleyememesi sonucu sistol basıncı yükselir, diyastol basıncı ise düşer.

TANSİYON YÜKSELMESİNİN NEDENLERİ

Değiştirilemez Faktörler

Kalıtım: Ailesinde yüksek tansiyon hastası bulunan kimselerde hipertansiyon gelişme riski yüksektir. Ancak bu, yüksek tansiyonluların yakınlarında da mutlaka yüksek tansiyon gelişeceği anlamına gelmez. Ancak bu kişiler daha dikkatli olmalıdır.

Değiştirilemez Faktörler

Yaş: Yüksek tansiyon genellikle 35 ile 50 yaşları arasında ortaya çıkar. Ancak bu hastalık daha genç yaşlarda da gelişebilir.

Değiştirilemez Faktörler

Cinsiyet: Yüksek tansiyon 50 yaşından küçük erkeklerde, kadınlara göre daha sık görülür. 50 yaş üstünde ise kadınlarda erkeklere göre sıklığı artar.

Değiştirilemez Faktörler

Şeker hastalığı: Şeker hastalarında yüksek tansiyonun ortaya çıkma riski, şeker hastası olmayanlara göre daha fazladır. Şeker hastalarında hipertansiyonun kontrolü çok daha önemlidir: Şeker hastalarında tansiyonun normal kabul edilen sınırları 130/80 mmHg'dır.

Değiştirilebilir Faktörler

Şişmanlık: Fazla kilolar, kan basıncı üzerinde olumsuz rol oynayarak yüksek tansiyona zemin hazırlar. Bu yüzden fazla kiloların verilmesi, kan basıncının normal düzeye indirilmesine büyük ölçüde yardımcı olur.

Değiştirilebilir Faktörler

Sigara: Sigara, yüksek tansiyonun damarlar üzerindeki zararlı etkilerini hızlandırır.

Değiştirilebilir Faktörler

Tuz: Yüksek kan basıncı, tuzlu yiyeceklerle daha da yükselir.

Değiştirilebilir Faktörler

Stres: Aşırı sıkıntılı bir yaşam biçimi, yüksek tansiyonun ortaya çıkması için zemin hazırlar.

Değiştirilebilir Faktörler

Hareketsizlik: Düzenli yapılan egzersiz ve spor, yüksek tansiyonun kontrol altına alınmasını kolaylaştırır.

Değiştirilebilir Faktörler

Fazla alkol: Aşırı miktarda alınan alkol, damar sağlığı üzerinde olumsuz etkide bulunur. Günlük alkol tüketimi en fazla 60 ml viski, rakı veya votka, 300 ml şarap veya 720 ml bira olmalıdır. Kadınlar ve zayıf olanlarda bu miktarlar daha az olmalıdır

TANSİYON YÜKSELMESİNİN BELİRTİLERİYüksek tansiyonlu hastalarda başta ve ensede ağrı, kulaklarda çınlama, sıkıntı duygusu, çarpıntı, erken yorulma vb. belirtiler görülür. Daha ileri dönemlerde de zarar gören organlardaki bozukluklar eklenir.

TANSİYON YÜKSEKLİĞİNDE İLKYARDIM Halk arasında tansiyonu yükselen kişiye ilk olarak sarımsak verilmesi yaygın bir müdahaledir. Sarımsak bilindiği üzere tansiyonu düşürmez ama dengeler, yani yükselmesini önler. Soğan da iyi bir tansiyon ayarlayıcısıdır. Yüksek tansiyondan yakınanlar bol bol soğan ve sarımsak tüketebilir. Tansiyonunuz yükselen kişi için ilk olarak kollarını dirsekten bileklere kadar soğuk su ile yıkamak gerekmektedir. Bu işlem tansiyonunu en az bir-iki derece kadar düşürür. Ancak tansiyonu yükselen kişiye ilk olarak bu işlemler yapılırken eğer ilaç kullanıyorsa ilacı hemen verilmelidir. Ancak kullandığı bir ilacı yoksa hemen en yakın sağlık kuruluşuna ulaştırmakta yarar var. Burada yapılan ölçümlerden sonra gerektiğinde dilaltı tansiyon düşürücü ilaç verilerek müdahale edilebilir.

Hastanın bilinci yerindeyse sırtı dik bir şekilde oturtularak dinlenmesi sağlanmalı ve ardından tansiyonu ölçülmelidir.

Tansiyon normal değerlerin çok üzerindeyse acil servis aranmalı, kullandığı ilaçlar hakkında bilgi verilmelidir.

Bilincin kapalı olduğu durumda ise acil servis aranarak hastanın hava yolu açıklığı sağlanmalıdır.

TANSİYON DÜŞÜKLÜĞÜ (HİPOTANSİYON)Atardamar kan basıncının kalp atımı sırasında normalin altına düşmesidir. Daha önce yüksek olan tansiyonun birden normale inmesi de aynı belirtileri verir. Büyük tansiyonun 80 mm/Hg’den düşük olduğu durumlarda böbrek kan akımı ve idrar miktarı belirgin biçimde azalır, daha düşük değerlerde ise tümden durur. Bu durumun sürmesi ölümle sonuçlanabilen bir dizi olaya yol açar.

TANSİYON DÜŞMESİNİN NEDENLERİ

Tansiyon düşüklüğü birçok nedene bağlı olabilir. Bunlar sıklıkla şunlardır;

TANSİYON DÜŞMESİNİN NEDENLERİ

Gebelik: Bir kadının dolaşım sistemi hamilelik sırasında hızla genişler. Bu bakımdan kan basıncının düşmesi kuvvetle muhtemeldir. Gebeliğin ilk 24 haftasında, sistolik basınç 10, diyastolik basınç ise 10-15 mmHg kadar düşebilir ve bu normaldir. Doğum yaptıktan sonra kan basıncı, genellikle hamilelik öncesi düzeyine döner.

TANSİYON DÜŞMESİNİN NEDENLERİ

Kalp problemleri: Düşük kan basıncına düşük kalp hızı (bradikardi), kalp kapakçığı sorunları, kalp krizi ve kalp yetmezliği gibi bazı kalp hastalıkları neden olabilir. Yeterince kan sirkülasyonu sağlanmadığından düşük kan basıncına neden olabilir.

TANSİYON DÜŞMESİNİN NEDENLERİ

Endokrin problemler: Bir inaktif tiroid (hipotiroidizm) veya aşırı aktif tiroid (hipertiroidi) düşük kan basıncına neden olabilir. Buna ek olarak, adrenal yetmezliği (Addison hastalığı), düşük kan şekeri (hipoglisemi) ve diyabet gibi diğer koşullar düşük kan basıncı tetikleyebilir.

TANSİYON DÜŞMESİNİN NEDENLERİ

Dehidrasyon: Dehidrasyon susuz kalma demektir. Susuz olduğunuzda, vücudunuzda halsizlik, baş dönmesi ve halsizlik gibi sorunlar baş gösterebilir. Ateş, kusma, şiddetli ishal, diüretiklerin aşırı kullanımı ve yorucu egzersizler aşırı su kaybına yol açabilir. Çok daha ciddi olan hipovolemik şok, hayatı tehdit eden bir dehidratasyondur. Düşük kan hacmi, kan basıncında ani düşme ve dokulara giden oksijen miktarının azalmasına neden olur. Eğer tedavi edilmezse, şiddetli hipovolemik şok birkaç dakika veya saat içinde ölüme yol açabilir.

TANSİYON DÜŞMESİNİN NEDENLERİ

Kan kaybı: Önemli bir yaralanma ya da iç kanama fazla kan kaybına yol açarak kan basıncında ciddi bir düşmeye yol açar.

TANSİYON DÜŞMESİNİN NEDENLERİ

Şiddetli enfeksiyon (sepsis): Vücutta bir enfeksiyon, kan dolaşımına girdiğinde septisemi olabilir. Bu koşullar septik shockolarak isimlendirilir. Şiddetli alerjik reaksiyonlar (anafilaksi) kan basıncında yaşamı tehdit eden bir düşüşe yol açabilir. Anafilaksi, hayatı tehdit eden potansiyel olarak ciddi ve alerjik reaksiyondur. Anafilaksiyi tetikleyen yaygın tetikleyici gıdalar bazı ilaçlar, böcek zehirleri ve lateks içerir. Anafilaksi solunum sorunları, ürtiker, kaşıntı, şişkinlik boğaz ve kan basıncının düşmesine neden olabilir.

TANSİYON DÜŞMESİNİN NEDENLERİ

Besin eksikliği: Vitamin B-12 ve folik asit eksikliği, düşük kan basıncına yol açabilir. Bu besinlerden yoksun beslenme kan hücrelerinin yetersiz olmasına ve kansızlık sorununa yol açar.

TANSİYON DÜŞMESİNİN NEDENLERİ

Bazı ilaçlar: Bazı ilaçlar düşük kan basıncına neden olabilir.

TANSİYON DÜŞMESİNİN BELİRTİLERİ

• Baş dönmesi,• Göz kararması, • Halsizlik, • Kalp çarpıntısı, • Yorgunluk, • Uyku hali ve • Görme bozuklukları en sık görülen belirtileridir ancak bu belirtiler başka

nedenlerden de kaynaklanabileceği için tek başına yeterli veri vermeyebilir. En sağlıklı yöntem bir tansiyon aleti ile tansiyonu ölçmektir.

TANSİYON DÜŞÜKLÜĞÜNDE İLKYARDIMTansiyon düşmesi kısa süreli baş dönmeleriyle kendine belli eder. Aniden yataktan kalkıldığında veya ani bir hareket yapıldığında baş dönmesi olur. Kan dolaşımı tekrar normale dönünceye kadar hasta bir yere oturtulmalıdır. Tansiyon düşüklüğünden yakınanlar ani hareketlerden kaçınmalıdır. Çok fazla sıkmayan karın korseleri yararlı olabilir. Yemek aralarını çok uzatmamak gerekir. Doktora danışılarak kan basıncını geçici olarak arttıran ve dolaşımı düzenleyen ilaçlar kullanılır. Kahvenin tansiyon yükseltici etkisinden de yararlanılabilir. Başkaca bir zararı yoksa yazın aşırı terleme nedeniyle tuz kaybına bağlı tansiyon düşmelerinde tuzlu ayran içilmesi, tuz ve sıvı alımının arttırılması yararlı olabilir.

RABİA ZEYNEB K.RABİA ZEYNEB K.