BİLGİ YÖNETİMİ

POLİTİK UYGULAMALARDA SOSYAL AĞ ANALİZİ, BİLGİ YÖNETİMİ VE

KARMAŞIKLIK TEORİSİNİNDEN YARARLANMA

Pamela A. MISCHEN & Stephan K. JACKSONBinghamton University

ÇEVİRİ : MESUT YAMEN

Tanımlar KELEBEK ETKİSİ; bir sistemin başlangıç verilerindeki küçük değişikliklerin büyük ve

öngörülemez sonuçlar doğurabilmesine verilen addır. Adı, Edward N. Lorenz'in hava durumuyla ile ilgili verdiği şu örnekten gelmektedir.

Amazon Ormanları'nda bir kelebeğin kanat çırpması, Avrupa'da fırtına kopmasına neden olabilir.

KARMAŞIKLIK TEORİSİ; öngörülebilir ve tekrar eden davranışlarla ilgili değil, dinamik sistemler içerisindeki değişme ve gelişme ile ilgilenen, tahmin veya öngörüde bulunmak yerine karmaşık sistemlerin davranışlarının altında yatan uzun dönemli kalıpları bulmayı amaçlayan bir sistemdir.

KARMAŞIK UYUMCU SİSTEMLER; farklı ünite veya ağların birbirinden öğrenmesi ve karşılıklı etkileşim ve bilgi akışı sayesinde birbirlerinin davranışlarına adapte olabilmelerdir.

SOSYAL AĞ ANALİZİ, bireyler arasındaki, örgütler arasındaki ve örgüt ile bireyler arasındaki ilişkileri inceleyen bir araçtır.

Birçok yazar;

karmaşıklık teorisi ve sosyal ağ analizi sosyal ağ analizi ve politik uygulama, politik uygulama ve bilgi yönetimi ve bilgi yönetimi ile karmaşıklık teorisi

arasında önemli bağlantılar yaptı ancak hiçbir girişim bu dört kavramı bütünleştirememiştir.

Başarılı bilgi yönetimi, başarılı politika uygulamada kritik bir öneme sahiptir.

Choo, bilme organizasyonunu, bir örgütün karar verme süreçleri, bilgi oluşturma ve başarılı akıl yürütme kabiliyeti olarak tanımlar.

Hem Lipsky hem Pressman hemde Wildavsky, uygulamanın, karar verme süreçlerinin sonuçları olduğuna dikkat çeker.

İlk jenerasyondan beri bilgi yönetimi çalışmaları bilgi teknolojilerin rolleri üzerine odaklandı.

Daha yeni bilgi yönetimi bilimcileri ise, bilgi gelişimlerini ve karmaşık uyumcu sistemleri tartıştı ve örgütsel öğrenme teorilerinin entegre olması gereği üzerinde çalıştı.

Karmaşık uyumcu sistemler dengeden uzak bulunan birbirine bağlı kuruluşlar ile gerçekleşmektedir.

Diğer bir değişle kuruluşlar çevrelerine sosyal bir süreç olan

öğrenme yoluyla adapte olmaktadır.

Örgütler ve örgütler arası ağlar sosyal sistemdir çünkü kuruluşlar arasında etkileşim içerir.

Çeşitli sistemler, sinir ağlarından karınca kolonilerine kadar her şey, karmaşık teori perspektifinden araştırılmıştır.

Karmaşıklık teorisi, kuruluşların karmaşıklığını açıklamak için kullanılabilir çünkü tüm bu sistemler aynı ağ karakteristiklerini paylaşır.

Bir ağ perspektifinden karmaşık ilişkileri incelemek karmaşıklık teorisi tarafından kullanılan soyutluğu somut hale getirir.

Sonuçta karmaşık sistemlerin çalışması ağ içinde etkileşim sağlayan kuruluşların çalışmasıdır.

Politika uygulama çalışması, ağ çalışmasına yakından bağlantılıdır.

Politika uygulama literatürü örgütler arası ağlar üzerine odaklanmış ve örgütsel değişimin önemini dikkate almıştır.

Çünkü “ağlar” örgütler arası politik uygulamalar, örgütler arası ağların yönetilmesindeki süreçlerin anlamını taşır.

Örgütsel değişim üzerinde ağların etkilerine çalışan birçok yazar sosyal ağ analizi yapmıştır.

Sosyal ağ analizi kamu sektör ağlarında ve politik uygulamalarda kullanılmıştır.

Sosyal ağ analizi tekniktir ki bu olayları açıklamaya yardım eder.

ÖRGÜT İÇİ VE ÖRGÜTLER ARASI POLİTİK UYGULAMA AĞLARI VE

KARMAŞIK UYUMCU SİSTEMLER

Birbirine bağlı kuruluşların çokluğu bir Karmaşık Uyumcu Sistemin önemli karakteristik özelliklerindendir.

Bu kuruluşlar bir ekosistem içinde bir tür, bir organizma içinde bir hücre olabilir yada ağlar içinde bir örgüt yada örgüt içinde bireyler olabilir.

Ek olarak bu kuruluşlar birbirine bağımlı olmalıdır.

Kuruluşların birbirlerinden bir şey öğrenme durumları nedeniyle bağlantı çok büyük bir önem taşır.

Bağlı Kuruluşlar ve Bağlantı

Kuruluşlar yalnızca karmaşık uyumcu siteme değil birbirlerine de bağlıdırlar.

Yani bazı kuruluşların eylemleri diğerlerinin eylemlerine bağlıdır.

Ya sırayla “A” kuruluşu “B” kuruluşu harekete geçmeden eyleme geçmek zorundadır ya da eş zamanlı olarak “A” ve “B” kuruluşu uyum içinde hareket etmelidir.

Örneğin, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, genellikle durumları yönetecek olan çalışanlardan önce iddiaları araştıran çalışanlara sahiptir (sıralı bağlılık).

Polisler alan içinde birbirleriyle bağlı, Öğretmenler müfredat geliştirme işbirliğine bağlıdır.

Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından evlerinden alınan çocuklar için bakım koordine eden durum çalışanlarına, çeşitli kuruluşlardaki çalışanlar raporlar hazırlamalıdır (eşzamanlı dayanışma).

Örgütsel düzeyde politik uygulama ağlarına verilen önem artmaktadır ve diğer kuruluşların katılımı olmadan birçok politikanın uygulanamadığı ortadadır.

Bu ağlar arasında karmaşık uyumcu sistem ile etkili politik uygulamalar sergilenebilir.

Üstelik organizasyonlarda karmaşık uyumcu teoriye başvurmak sonuçları tahmin etme yeteneğimizi geliştirmese de bile uygulama süreçlerinde pratik anlayışımızı arttırabilir.

POLİTİKA UYGULAMA ÇALIŞMASI İÇİNKULLANILAN SOSYAL AĞ ANALİZİ

Sosyal ağ analizi, bireyler arasındaki, örgütler arasındaki ve örgüt ile bireyler arasındaki ilişkileri inceleyen bir araçtır.

Çünkü politik uygulamalar doğal olarak bireyler ve sosyal ağlar arasında organizasyon gerektirir.

Sosyal ağ analizi önemlidir ama karmaşıklık teorisi çerçevesinde insanların rolünü incelemede alt bir yöntemdir.

Açıkçası, Sosyal ağ analizi, model ve anahtar kavramların ve çok boyutlu sistemlerin istatistiksel analizini sağlamak için ilişkisel süreçler veya yapısal sonuçlar ya da ifade edilir teorileri değerlendirmek için resmi tanımlar, tedbir ve açıklamalar sunarak gerçekliği tanımlanan teorik kavramları ifade etmek için bir yol sağlar.

Sonuçta, sosyal ağ analizi ilişkileri görünür hale getirmek veya tespit etmek için kullanışlı bir yol olur, ağ analizi ağ ilişkilerini desteklemek ve geliştirmek için kullanılır.

Eğer karmaşık uyumcu sistem ve bilgi yönetimi perspektifinden politika uygulamanın anahtar unsurları düşünülürse bir organizasyonun içinde sosyal şebekelerin veya örgütler arası işbirliğinin, akıl yürütme, bilgi yaratma ve karar verme süreçlerini nasıl etkiliyor olduğunu bilmek zorunlu olur.

Bilginin, nasıl paylaşıldığını kararlaştırmak için, şebeke üyelerini tanımak için sorular sorulabilir.

Örneğin;

Onların, politika değişikliklerini anlamak için kiminle konuştuğu;

Organizasyon veya ağın amacını anlamakta kimin en etkili olduğunu;

Onların, özel bilgiyi kimle paylaştığı;

Onların, özel bilgiyi kimden aldığı;

Onların, bir kararı verirken yardıma ihtiyaç duyduğu zaman kime gittiği ve onlara kimin yardım için geldiği.

Soruların bu tipleri, bilginin, nasıl geliştiği ve organizasyon veya şebekenin içinde bilgi sorumlusunun kim olduğunun anlaşılmasını sağlar.

Sosyal ağ analizi kuruluşların nasıl bir sistem içinde etkileşimde olup olmadığını belirlemek için davranış kalıplarını etkileyen diğer öğeleri anlamayı gerektirir.

Eğer sosyal ağ analizinden, veri toplamak için faydalanılırsa, araştırmacılar;

uygun ortamdaki değişiklikleri, dış politika değişikliklerini, iç prosedürle ilgili değişiklikleri, yeni teknolojinin tanıtılması veya yapısal değişikliklerde organizasyonla ilgili üyelerin, nasıl birbirini

etkilediği, bilgiyi nasıl paylaştığı ve yeni bilgiyi nasıl oluşturduğunu da

belirleyebilir.

Geri besleme döngüleri ve öncelikli koşulların hassasiyeti nedeniyle küçük değişiklikler dikkatli şekilde düşünüldüğünde, organizasyonların içinde büyük etkilere sahip olabilir.

“Kelebek etkisi" kuramı, enerjik bir yeni liderin eklenmesi gibi nispeten küçük değişikliklerin organizasyonlarda oldukça büyük bir etkiye sahip olabildiğini ortaya koyar.

Organizasyonların liderleri ve şebekeler, akıl yürütme, bilgi yaratma ve karar yapma süreçlerini etkileyebilir.

Başarılı uygulamalara engel olabilen ve uygun ortamı değiştirebilen rutinleri karşılayabilir, bundan dolayı o şebeke üyeleri, kişisel amaçlara ek olarak organizasyonla ilgili şebeke amaçlarını azami dereceye çıkarabilen zirvelere doğru çekilir.

BAĞLANTI NOKTALARI

Dolaylı olarak, karmaşıklık teorisi, politika uygulama çalışmalarında bilgi yönetimi ekseninde bilginin nasıl yaratıldığı ve uygulama süreci esnasında nasıl paylaşıldığını anlamak için bir temel oluşturur ve bilgi yönetimi araştırmacılarının ifade ettiği gibi, karmaşık uyumcu teorisi, bilgi yönetiminin kalbindedir.

Şekil 1. mevcut literatürde, hem örtük bağlantı bulgularını hem de politika uygulama, sosyal ağ analizi, bilgi yönetimi ve karmaşık teori arasındaki açık bağlantılarını göstermektedir.

Eğer biz, doğru şekilde noktaları bağlarsak, bilgi yönetimi ve karmaşık uyumcu sistem teorileri, bizim politika uygulama literatürünü kavramamızı sağlar.

Bir karmaşık uyumcu sistemin en temel karakteristiği kuruluşların birbirini etkilemesidir.

Örgütler ve örgütler arası ağlar içindeki bireyler arasında hem iletişim hem de dayanışmanın etkileşim derecesi değişebilir bu bir normdur ve istisna değildir

SONUÇ Bu makalenin amacı politik uygulamalarını tartışmak oldu.

Araştırmacılar hem karmaşık teori hem de bilgi yönetimi teorilerini ve uygulama çabalarının deneysel çalışmalarında sosyal ağ analizine başvurulması gereğini ileri sürer.

Literatür incelemesinden sonra yazarlar karmaşık teori, bilgi yönetimi ve politika uygulaması, politika uygulaması ve sosyal ağ analizi ve sosyal ağ analizi ve karmaşık teori arasında ki bağlantıları ortaya çıkardı.

SONUÇ Bu zamana kadar bütünleşmenin eksikliği farklı disiplinlere

sahip olan bu teori ve yöntemlerin her birinden anlaşılabilir.

Politik uygulama çalışmaları kamu yönetiminde ve politika biliminde büyük ölçüde yürütülmektedir.

Sosyal ağ analizi sosyolojik alanlarda gelişir.

Karmaşık teori fiziğin merkezindedir.

Bilgi yönetimi örgütsel teorisyenlerin tarafından kullanılmaktadır.

Özetle bu makalede; örgütlerin, politikalarını belirlerken ve bu politikaları uygularken bilgi yönetimi, sosyal ağ analizi ve karmaşıklık teorisinden yararlanma yoluna gitmesi belirtilirken bu unsurları entegre bir şekilde kullanması gereği vurgulanmaktadır.

SONUÇ