42
Dr.Abdullah ATLİ AHLAK GELİŞİMİ

AHLAK GELİŞİMİ - cms.inonu.edu.tr AHLAK... · Ahlak Gelişimi Ahlakgelişimi;bireyintoplumundeğeryargılarınıkazanarak içindebulunduğuçevreyeuyumunu,kendiilkevedeğeryargılarını

Embed Size (px)

Citation preview

Dr.Abdullah ATLİ

AHLAK GELİŞİMİ

Ahlak Gelişimi

Ahlak gelişimi; bireyin toplumun değer yargılarını kazanarak

içinde bulunduğu çevreye uyumunu, kendi ilke ve değer yargılarını

oluşturmasını amaçlar.

Bu değerler sistemini bireyi dönemler içinde geliştirmektedir.

Bilişsel gelişim ile ahlak gelişim dönemlerinin özellikleri

birbirine paralel olarak ortaya çıkmaktadır.

Erken çocukluk dönemindeki çocukların bilişsel gelişimleri

arttıkça buna paralel olarak ahlak gelişimi de ilerlemektedir.

Dr.Abdullah ATLİ

AHLAK GELİŞİMİ KONUSUNDAKİ GÖRÜŞLER

Bu konudaki çalışmalarla ilgili ilk kuramsal ve bilimsel yaklaşım psikanalistlerle başlamış, onu davranışçı ve sosyal öğrenme kuramcılarıyla bilişsel gelişimciler izlemiştir

Dr.Abdullah ATLİ

Freud Psikanalitik Yaklaşımı Psikoanalitik yaklaşımda ahlak,

süper egonun gelişmesiyleaçıklanır.Çocuk ahlaki değerlerinianne yada baba ile özdeşleşerekkazanır.

Ödüllendirilen davranışları doğru,cezalandırılan yada yasaklanandavranışları yanlış olarak algılar.

Dr.Abdullah ATLİ

Davranışçı Yaklaşım

Davranışçılar, çocuğun ahlak gelişimini, bebeklik yıllarından itibaren onaylanmayan davranışın azarlanma gibi şartsız uyarıcılarla karşılaşması sonucu şartlı tepkiye dönüşmesi ve bu tür tepki geliştirmeye yatkın başka uyaranlara karşı da genelleme yoluyla kaçınma davranışlarının öğrenilmesi süreciyle açıklamaktadırlar.

Dr.Abdullah ATLİ

Sosyal Öğrenme Yaklaşımı

Sosyal öğrenmeciler ahlaki davranışlar ve ahlaki değerlerin, “model alma” ve “taklit etme” gibi öğrenme yöntemleriyle kazanıldığını ileri sürer.

Dr.Abdullah ATLİ

BencillikBencil’i yalnız kendi çıkarlarını düşünen, kendi çıkarlarını herkesinkinden üstüntutan birey diye tanımlayabiliriz.Bencil davranışlar en çok 3-6 yaşlarda görülür.Daha önceki yaşlar, töre dışı davranışlar dönemidir ve bu dönem ilk üç yılı içine alır. Buçağda çocuk, iyilik ve kötülük düşüncesine sahip değildir.Yalancılığın ve hırsızlığın kötü bir şey olduğunu bilmez. Yalanlar, hayal dünyasınınzenginliğinden; hırsızlık henüz mülkiyet kavramı gelişmediğinden meydana gelir. Bencildavranışlar aşamasındaki çocuk, kendini dünyanın merkezi gibi görür.Her şeyin kendi istekleri doğrultusunda olmasını ister. Bu nedenle bu dönem“benmerkezcilik” dönemi olarak adlandırılır. Benmerkezci çocuk; kendini analizetmek, kendi hakkında düşünmek istemez.Düşünce ve kurgu olan şeyler bile çocuk tarafından maddi gerçekler gibi algılanır.Örneğin kendisine çikolata, kola, cips gibi sevdiği şeyleri veren kişileri, vermeyenden çoksever.Zihinsel yapı tam gelişmediğinden çocuk bu dönemde daha çok duygularının etkisialtındadır. Bazen başkalarını da düşünür gibi olur. Ama yine de dolaylı olarak kendisinidüşünür.

Dr.Abdullah ATLİ

Öykünme

Öykünme; taklit etme, bireyin başkalarının davranışlarını kendine model alarak

benimseyip, yinelemesidir.

Bağımlılık, boyun eğmek, itaat etmek için başkasının davranışına olduğu gibi hiç

bozmadan uymaktır.

Öykünme, çoğunlukla beğenilen takdir gören davranışları yapanlara benzemek için

yapılırken; uyma, etki yapanlarla iyi anlaşmak için yapılır.

Törel gelişimin öykünmecilik aşamasında olan birey, ne yapması gerektiğini kendi

içinde ölçüp tartmadan, kendine kolay geldiği ya da kınanmaktan korktuğu için

başkalarının yaptığını yaparak rahat eder. Bu kurama göre çocukların, yetişkinlerin

ahlak normlarını öncelikle gözlemledikleri davranışları, kuralları, değerleri dereceli bir

taklit etme süreciyle kazandıkları ileri sürülür.

Dr.Abdullah ATLİ

VicdanVicdan, bireyin davranışları hakkında bir yargıda bulunmaya yönelten, kendi ahlak

değerleri üzerine dolaysız ve kendiliğinden yargılama yapmasını sağlayan güçtür.

Vicdanlılık; duygusal ve ussal(akıl) vicdan olmak üzere ikiye ayrılır.

Duygusal vicdanlılık aşamasında insan davranışlarını duygusal inançlarıyla yargılar. 10

yaşından ergenliğe kadar bu dönem sürer. Zihinsel yetenekler tam anlamıyla gelişmediği

için çocuk duygularının etkisindedir.

Ussal vicdanlılık aşamasına geçen insan, davranışlarını ussal inançlarıyla yargılar.

Duygusal vicdanlılıktan ussal vicdanlığa geçen birey, törel ilke ve kuralları

usunun(aklının) süzgecinden geçirerek ve sorgulayarak uygular. Bu aşamada insan, törel

ilke ve kuralların yerine,zamanına,duruma ve uygulanan bireye göre değiştirilip,

geliştirilerek uygulanabileceğinin bilincine varır.

Dr.Abdullah ATLİ

Piaget Ahlak Gelişimi Kuramı

Piaget, çocukların ahlak gelişimi konusunda çalışan ilk araştırmacıdır.

Piaget’e göre 0-5 yaş arası ahlak öncesi dönemdir. İyi ve kötü kavramı edinmemiştir.

J.Piaget; ahlak gelişiminin, bilişsel gelişime paralel olarak geliştiğini ve belli bir sıra

izleyen dönemler içinde ortaya çıktığını söylemektedir. Biyolojik olgunlaşma ile öğrenme

yaşantıları birlikte, bilişsel gelişimde ulaşabilecek düzey üzerinde belirleyici olmaktadır.

Aynı durum ahlak gelişimi için de söz konusudur.

Piaget’e göre çocukların doğru ve yanlışa ilişkin yargıları ve kuralları yorumlama

biçimleri yaşlara göre değişiklikler göstermektedir.

Ahlak Gelişim Evreleri

Dışa Bağlı Ahlak Dönemi(Heteronom) (6-10 yaş)

Ahlaki Özerklik Dönemi (Otonom) (11 yaş ve üstü)Dr.Abdullah ATLİ

Dışa Bağlı Ahlak Dönemi (6-10 yaş)

Çocuk ahlâki yargılarda dışa bağımlıdır

Kurallara herkes uymalıdır.

Kurallar değişmezdir.

Kurallara uymayanlar kesinlikle cezalandırılmalıdır.

Otoriteye kayıtsız şartsız boyun eğer.

Objektif sorumluluk gelişir, bir eylem görünürdeki sonuçlarına göre

değerlendirilir.

Davranışın temelinde ödüle ulaşmak ve cezadan kaçınmak vardır.

Ceza otorite tarafından verilir.

Dr.Abdullah ATLİ

Ahlaki Özerklik Dönemi (11 yaş ve üstü)

11 yaşından sonraki dönemde çocukların yaptıkları değerlendirmeler “görecelik”

kazanmaya başlar. İçinde bulunulan koşulları dikkate alarak değerlendirmeler yapan

çocukların, ahlâkî yargıları ve kuralları uygulayışları esneklik gösterebilir.

Çocuklar, bu dönemde başkalarının değerlendirmelerinden çok kendi yaptıkları

değerlendirmeye uygun davranmaya başlarlar.

Konulan konuları otoritelerce de ele alınmış kanunlar olarak değil, karşılıklı hoşgörü

ürünü olarak kabul eder.

İş birliği arzusu ise 11-12 yaşlarında vardır.

Çocukta kuralların değişebilirliği düşüncesi oluşur.

Sübjektif sorumluluk gelişir; eylemler niyetlere göre yargılanır.(Yetişkine karşı duyulan

tek yanlı saygının yerini, karşılıklı saygı aldığında “bağımsızlık ahlakı” artık oluşmuştur.

Dr.Abdullah ATLİ

Ahlaki Özerklik Dönemi (11 yaş ve üstü)

11-12 yaşındaki çocuk ahlak kurallarının içeriğini anlamaya başlar. Kural, kendi

vicdanının verdiği karardır artık. Kurala cezadan kaçınmak için değil, kendisine

güvenilmesini istediği için uyar.

Davranışın sonuçlarından ziyade nedene ya da niyete dikkat edilir.

(Piaget, çocuğun ahlak gelişimi ile birlikte adalet, ceza konusundaki görüşlerinde de

değişiklikler olacağını belirtmiştir. Başlangıçta çocuk, bir kötülük yapıldıysa kötülüğün

cezasını çekmesi gerektiğine inanır (kefaret adaleti). Bir de sana yapılan kötü bir

durumda sen de karşılık vermelisin (misilleme adaleti) diye düşünür. Biri oyuncağını

kırdıysa sen de onunkini kırarsın ya da bir başkası senin yerine bunu yapmalı diye düşünür.

Daha sonraki aşamada ise yerine koyma (tazmin etme adaleti) oluşmaya başlar

(oyuncağı kırdıysan ödemeli ya da kendi oyuncağını vermelisin ya da kırdığını

onarmalısın).Dr.Abdullah ATLİ

Kohlberg’in Ahlak Gelişimi Kuramı

Piaget, anlattığı öykülerde eylem vedüşünce arasında bir ayrım gözetmezken,Kohlberg deneğin zihnindeki çatışmalarıanlamaya yönelik hipotetik öyküleranlatmaktadır. Bu amaçla çocukların veyetişkinlerin ahlaki ikilemlerini kapsayanbelli durumlar vererek onlara bu durumlardanasıl tepkide bulunacaklarını sorarakyürütmüştür. Kohlberg, değişik yaş grupları ve sosyo-ekonomik düzeylerdeki bireylere değişiköyküler verdikten sonra öyküde anlatılandurum ile ilgili karar vermelerini ister.Verilen kararın doğru ya da yanlış olmasıönemli değildir. Önemli olan bireyin öyküdeanlatılan soruna çözüm bulurken kullandığıgerekçeler ve yaptığı değerlendirmelerdir.

Dr.Abdullah ATLİ

Örnek Olay 1

Örnek Durum: Bir kadın, az görülen kanser hastalığının bir türünedeniyle ölmek üzeredir. Bu kentte bulunan bir eczacı onukurtarabilecek ilacı bulmuştur. Ancak ilaç için 50 milyaristemektedir. Bu fiyat, ilacın maliyetinin 10 katıdır. Hasta kadınınkocası Osman herkesten borç alarak ancak 10 milyar toplayabilir.Osman eczacıya karısının ölmek üzere olduğunu söyleyerek ilacıbiraz ucuza satmasını ya da daha sonra kalanını ödemesine izinvermesini ister.Eczacı: “Bu ilacı ben buldum ve para kazanmak istiyorum”diyerek teklifini geri çevirir. Bunun üzerine Osman, eczaneye gizlicegirip ilacı çalar.Bu durumda hasta kadının eşi ne yapmalıdır? Neden?

Dr.Abdullah ATLİ

Kohlberg’in Ahlak Gelişim Dönemleri

• A. Gelenek Öncesi Dönem1. Aşama, Ceza ve İtaat Eğilimi2. Aşama, Saf Çıkarcı Eğilim

•• B. Geleneksel Dönem

1. Aşama, Kişiler Arası Uyum (iyi çocuk olma)2. Aşama, Kanun ve Düzen Eğilimi

• C. Gelenek Sonrası Dönem1. Aşama, Sosyal Sözleşme Eğilimi2. Aşama, Evrensel Ahlak İlkeleri Eğilimi

Dr.Abdullah ATLİ

1.1. Aşama, Ceza ve İtaat Eğilimi(4-9 yaş)

Bu dönemde kurallar, başkaları tarafından konur.

Çocuklar, sadece otoriteye uyar ve cezalandırılmaktan kaçınır.

Genellikle olayların dış görünüşüne ve ortaya çıkan zararın büyüklüğüne

bakarak karar verirler. Onlar için olayların gerisinde nedenler önemli değildir.

Etkinliğin fiziksel sonuçları, etkinliğin kötü ya da iyi olduğunu belirler. Örneğin

bir çocuk annesine yardım ederken tabakları istemeden kırmıştır. Diğeri ise

annesinden izinsiz şeker alırken şekerliği düşürüp kırmıştır. Bu dönemdeki

çocuklara hangisinin suçlu olduğum sorulduğunda tabakları kıran çocuğun daha

suçlu olduğunu belirtmişlerdir.

Dr.Abdullah ATLİ

1.1. Aşama, Ceza ve İtaat Eğilimi(4-9 yaş)

Birey otorite yoksa kurallara uymayabilir.

Kuvvetli olan kazanır.

Kraldan çok kralcı olunur.

Dr.Abdullah ATLİ

1.2. Aşama, Saf Çıkarcı Eğilim

Birey kendi çıkarları için en uygun olan

kurallara uyar (KPSS sınavında kopya çekmek,

başkalarının hakları değil kendi çıkarı

önemlidir.)

Bireycilik ve karşılıklı çıkara dayanan ilişki

vardır. ( sen bana tarih sınavında yardım et ben

sana matematik sınavında yardım ederim.)

Kurallar kendi çıkarına uyarsa ihtiyacını

karşılıyorsa uyar ( personelin öncelik sırası var

der, başka yerde bunu kabul etmez.)

Dr.Abdullah ATLİ

1.2. Aşama, Saf Çıkarcı Eğilim

Ne kadar verirsem o kadar almalıyım (

adama o kadar iyilik yaptım bir şey istedik…)

“kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez” “

bana değmeyen yılan bin yaşasın”

Devlet bana iş vermiyorsa neden askere

gidip hizmet edeceğim.

İleride bizim de bir işimiz sana düşer

mantığı vardır.

Sen bana yalan söyleme ben de sana

söylemeyeyim.

Al gülüm ver gülüm.

Dr.Abdullah ATLİ

2. Geleneksel Dönem (10-15 yaş)

Bu dönemdeki çocuklar, diğer insanların

beklentilerine; özellikle de özdeşleştikleri özel

insanları ve genel toplumsal düzenin

beklentilerine uymak isterler.

İçinde bulundukları grubun gereksinimlerini

bazen kendi gereksinimlerinden üstün tutarlar ve

grubun isteklerine uygun davranmaya özen

gösterirler.

Sosyal düzeni destekleme ve sadakat

önemlidir.

Otoritenin kuralları içselleştirilir, ancak

sorgulanmaz.

Sosyal düzenin korunması önemlidir.

Kurumların veya grupların istekleri her şeyin

önündedir. Önemli olan bunlara uymaktır. Dr.Abdullah ATLİ

2.1. Aşama, Kişiler Arası Uyum (İyi Çocuk Olma)

Kendi akran grubuyla iş birliği içindedir. Ait olduğu grubun kurallarına uygun davranırlar. İyi çocuk

olarak başkaları tarafından onaylanmak isterler.

Başkalarına iyi davranma, yardım etmek onları mutlu eder.

Benmerkezciliğin azalması ve somut işlemler dönemine girilmesiyle çocuk, olayları başkaları

açısından görebilme özelliğini kazanır.

Çevresinde bulunanların hissettiklerini de dikkate alır.

Temel güdü grup tarafından kabul edilmektir.

Kendini grubun üyesi olarak görmek için kurallara uymak altın ilkedir.

İyi bir vatandaş olmak için askere gitmelisin, vergini vermelisin.

İnsanların sana güvenmeleri için dürüst sözünün eri olmalısın onlara yardım etmelisin.

Dostlar pazarda görsün.

Babam benim camiye gittiğimi görsün.

Hamarat gelin olayım diye her yeri temizleme.

Dr.Abdullah ATLİ

2.2. Aşama, Kanun ve Düzen Eğilimi

Bu dönemde doğru davranış, sosyal düzene ve otoriteye uygun olarak kişinin

görevini yerine getirmesidir.

Artık akran gruplarının kurallarının yerini, toplumsal kurallar ve kanunlar

almıştır.

Kanunlara hiç sorgulanmaksızın uyulmalıdır. Uymayanlar ise kesinlikle hoş

görülmezler.

Yetişkinlerin çoğunun bu dönemde olduğu varsayılır.

Kurallar varsa herkes uymak zorundadır.

Kimse vergi vermezse ne olur.

Şeriatın kestiği parmak acımaz.

Bir babanın hırsızlık yapan oğlunu ihbar etmesi.Dr.Abdullah ATLİ

1.4.3. Gelenek Sonrası Dönem (15 yaş sonrası)

Birey, izlemek istediği ahlak ilkelerini başkalarında ve otoriteden

bağımsız olarak seçer.

Ahlak gelişiminin son iki aşaması bu düzeyin kapsamındadır.

İnsan haklarının gözetildiği ve evrensel değerlerin benimsendiği

dönemdir.

Bu düzeye toplumun çok az bir kısmı ulaşmıştır.

Dr.Abdullah ATLİ

3.1. Aşama, Sosyal Sözleşme Eğilimi

Genellikle temel hak ve özgürlükler göz önüne alınarak konmuş olan yasa ve kanunlara

uymak çok önemlidir.

Toplumsal kuralların ve değerlerinin göreceli olduğunu düşünerek bunları eleştirici bir

şekilde incelerler.

Kanunların demokratik olarak değiştirilebileceği ilkesine sahiptirler.

Bu dönemde insan hakları, özgürlük gibi kavramlar bireyin değerler sisteminde önemli

yer tutar.

Yasalar bireyin haklarına saygı duymalı aksi taktirde değiştirilmelidir.

Bireysel farklılıklara saygı duyulur ve her insan kendi tercihini yapmalıdır.

Çoğunluk birleşerek başka insanların haklarını alamaz ve onlara zulüm edemez.

Toplumda herkes ortak yaşamın gereği olarak sorumluluğunu yerine getirmelidir.

Yasalar toplum yararına çıkarılmalıdır.Dr.Abdullah ATLİ

3. 2. Aşama, Evrensel Ahlak İlkeleri Eğilimi

Ahlaki gelişim açısından ulaşılabilecek son noktadır.

Birey, ahlak ilkelerini kendisi seçip oluşturur ve bunlara uygun davranır.

Burada bireyin benimsediği ahlak ilkeleri; insan hakları, bütün insanların

eşitliği, adalet gibi soyut ve evrensel düzeyde ahlak ilkeleridir.

Kurallar insanca yaşamak için konulur.

İyilik yap denize at, balık bilmezse halik bilir.

Her ne olursa olsun insan yaşamı her şeyin üstündedir.

Kohlberg’e göre peygamberler bu düzeydedir. Ve çok az sayıda insan bu

seviyeye ulaşabilmiştir.

Dr.Abdullah ATLİ

Olay 1 Kohlberg Ahlak Kuramına Göre Analizi

Osman suçludur. Polisler onu tutuklar hapse atılır. (Gelenek öncesi 1. evre)

Osman suçsuzdur. Eşi için yapmıştır herkes eşi için böyle bir şeyi yapar. Benim başıma

gelirse eşimin de aynı şeyi yapmasını isterdim (Gelenek öncesi 2. evre).

Osman suçludur. Günah ayıp bir şey yapmıştır. Herkes onu ayıplayacak ve hırsız

diyecektir. (Geleneksel dönem 1. evre)

Osman suçludur. Kanunlar vardır. Hırsızlık yapmak kanunen suçtur. Cezasını çekmelidir

(Geleneksel Dönem 2. evre)

Osman suçludur. İnsanlar bir arada yaşamaktadır. Kimse izin alınmaksızın başkasının

eşyasını almamalıdır ya da; Osman suçsuzdur. İnsan hayatını hiçe sayan böyle bir kanun

varsa değiştirilmelidir.(gelenek sonrası 1. dönem)

Osman suçsuzdur. İnsan hayatı söz konusu olduğunda hırsızlık doğaldır. Hiçbir şey insan

hayatının üstünde değildir. (Gelenek sonrası 2. dönem)

Dr.Abdullah ATLİ

ÇOCUK VE GENÇLERDE AHLAK GELİŞİMİ BASAMAKLARI

• Çocuk gelişiminde, 0-3 yaş arası ahlak dışı davranışlar basamağı olarak kabul edilir. Başka deyişle iyi ve kötü davranışlarına ilişkin değerler alanı bu yaş döneminde henüz oluşmamıştır.

Dr.Abdullah ATLİ

• 3-6 yaş arasındaki dönem, “bencil” davranışlar basamağı olarak kabul edilir. Bu dönemde, çocukta ben merkezcilik baskın davranıştır. Çocuğun kendi çıkarlarına uygun değerleri onun için hep iyi olma niteliği gösterir

Dr.Abdullah ATLİ

• 5-7 yaşları, bireyin topluma ve ortama uygun nitelikte davranışlar basamağı olarak yorumlanır. Çocuk, toplumsal ahlaki değerlerle kimi zaman özdeşleşir, kimi zaman onları model yada örnek alır, öykünür

Dr.Abdullah ATLİ

• 10 yaşından ergenliğe dek süren dönem “duygusal vicdan” basamağı olarak adlandırılır.Çocuk iyi ve kötüye ilişkin davranışları, baskın olan duygusal yorumlamalarına göre yapar.Bu dönemdeki duygusal özellik, bilişsel boyuttan daha çok etkili olma özelliği gösterir.

Dr.Abdullah ATLİ

• Ergenlik döneminin başlangıç sürecinde belirginleşen bu dönemin adı, ‘akılcı ve özgeci’ davranışlar basamağı olarak adlandırılır.İç denetim odaklı bağımsız kişilik, bu dönemin sonlarında geliştiği için, ahlaki değerlerin yorumlanmasında bilişsel sınamayla birlikte, vicdan ve öznel sorumluluk duyguları işe karışmaktadır

Dr.Abdullah ATLİ

AHLAK GELİŞİMİ YÖNTEMLERİ Çocuğu ahlaki bakımdan geliştirirken

uygulanacak yöntemler şunlar olabilir: (1) Sürekli alıştırma (2) İyi örnekler görme (3) Çocuğu güven içinde bulundurma ve

cezaya başvurma (4) Bilgiye ve uslamlamaya önem verme

Dr.Abdullah ATLİ

Sürekli alıştırma

Bu yöntem, daha çok küçük çocuklara uygulanır.Onlar, zeka yeter derecede gelişmemiş olduğu için kimi şeyleri ‘şartlanma yöntemiyle öğrenme’ eğilimindedirler.

Dr.Abdullah ATLİ

İyi örnekler görme

Çocuğun ana-babadan, yakınlarından ve öğretmeninden göreceği iyi örnekler, onun ahlaki gelişimine de yardım.

Dr.Abdullah ATLİ

ÇOCUĞU GÜVEN İÇİNDE BULUNDURMA VE CEZAYA BAŞVURMA

Güven, çocuğun, ana-baba, öğretmen gibi eğiticiler tarafından sevildiğinin ayrımında olması ile gerçekleşir. En çok ‘güven’ içinde bulunan kimselerden, ‘duygusal ve ahlaksal olgunluk’ beklenebilir.

Dr.Abdullah ATLİ

Ceza, çok eskiden beri, ailelerin çocuklarına uyguladıkları bir eğitim yöntemidir. Bu nedenle cezanın, eğitimde çok eski bir tarihi vardır.

Dr.Abdullah ATLİ

BİLGİYE VE USLAMLAMAYA ÖNEM VERME

Bu yöntemler, ancak ergenlik ve gençlik yıllarında gerçekleşebilir. Bu yöntemle, çocuk karşılaştığı ahlaksal sorunları –eski bilgilerin ışığı altında- uslamlama yaparak çözebilir.Bunu kimi zaman kişi, kendi kendine; kimi zaman da öğretmen, ana-baba, arkadaş yada uzman hekimin yardımıyla yapar.

Dr.Abdullah ATLİ

AHLAKİ GELİŞİMİN EĞİTİME YANSIMASI

Özellikle okul öncesi dönemdeki çocuklara bazı kuralları yaparak yaşayarak öğretmek gerekir. Çünkü bu dönemdeki çocukların bilişsel yapıları, ahlaki gelişimin soyut kavramlarını anlayabilecek düzeyde değildir

Dr.Abdullah ATLİ

Çocukların uyması gereken kurallar açık bir dil ve anlatım ile açıklanmalıdır

Dr.Abdullah ATLİ

Ahlaki gelişimde önemli rol oynayan ‘empati’nin çocukta gelişebilmesi için anne-baba, öğretmen olarak çocuğa empatik anlayışla yaklaşmak gerekir

Dr.Abdullah ATLİ

Gerek ev, gerekse sınıf ortamında ahlaki konularla ilgili tartışmalar açarak, çocukların bu konudaki düşünce ufuklarını genişletmek gerekir

Dr.Abdullah ATLİ