91
.- t4ntonio QRt4msc!i Modern PRENS

Antonio Gramsci - Modern Prens

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Antonio Gramsci - Modern Prens

Citation preview

  • .-

    t4ntonio QRt4msc!i

    Modern PRENS ~

  • BIREY VE TOPLUM YAYlNLARI

    Siyaset Teorisi: 1

    Birinci Bask : ubat 1984

    BIREY VE TOPLUM YAYINCILIK

    Onur Sokak No: 18/2 Maltepe/ANKARA Tel: 304081

    Kapak : Davut Ej.der Dizgi : Halil Uysal Bask : Zeki Kocaba Basld~ Yer: Sevin Matbaas

    ANTONO GRAMSCI

    MODERN PRENS eviri

    PARSESIN

    BiREY VE TOPLUM YAYINCILIK

  • EDTRN NSZ

    Yzylmzn nde gelen Maksist teorisyenlerinden olan A. Gramsci, olumsuz koullar altnda geirdigi ,ksa yaam boyunca, Marksizmin genel sorunlannn ve zellik-le de styap kavramnn -tm epistemolojik kategorile-riyle birlikte- teoriletirilmesine almtr. lk alnalarnda ounlukla gndei.ik politika yorumlar ve tartmalarn :konu alan Gramsci, olgun dnemi diyebi-leceimiz ve yaklak oniki yl sren hapishane koullannda ise, kendisini styaplar teorisyeni sfatn kazan-dran yaptlarn kaleme almtr. Kaleme almtr de-nilmesi gerekir; nk yazdkiarn ilerde yaymlayabiime amac ile sadece 'kendisine gre yazm, ancak yaamnn hapishanede .ksa srede tamamlanm olmas ona bu imkan tanmamtr.

    Genelde teorik yknden dolay okunnas olduka zor olan ve bugn bile ,baz -kavramlarnn hall tartld Gramsci'nin bu ok nemli yapt, Trke'ye evrilen teorik metinlerinin bizce ilk ciddiye ahnabiliridir (*). Bu-

    (*) Bu arada lk ciddi metin derken, bunu Gramsci'nin teorik metinleri iin kullandn belirteyim. Gramsci'nin, Belge Yaynlan'nca kanlan ocuklarma Mektup/ann ile Ger-ek Yaynevinden karlan Hapishane Mektuplar adl kitaplar bu eletirinin dmda tutulmaldr.

  • nu ileri sryoruz, zira, daha nceleri eitli yaynevlerinden kan ve hemen hepsi ikincil- ncl evirilerin-den Tvke'ye kaygszca, hibir sorumluluk tamadan aktarlan bu kitaplarn byk sakncalar yaratt aikardr.

    Bu arada hemen belirtelim, Gramsci metinlerine ye-ni balayanlar iin geen yl Sava Yaynlar'ndan kan ve Gramscigil dnceyi kapsaml bir biimde ele alan H. Portelli'nin Gramsci ve Tarihsel Blok He N. Bobbio-J. Texier'nin Gramsci ve Sivil Toplum adl kitapla-nnn Gramsci'nin kendi metinlerinin anlalabilmesi iin mutlaka okunnas gerek,[email protected] de belirtelim.

    A. Gramsci'nin Machiavelli zerine siyasal notlarn kaleme ald ve Prens'in modern toplumdaki balan anlamnda yap-styap, ynetenler-ynetilenler, hegemon-yo-diktatora, sivil toplum-politik toplum ve parti ~kavramlarn iledii bu metinler, Gramsci'nin Note sul Machiavelli Sulla politica .e sullo Stato moderno (Editori Riuniti, 1971, pp. 17-127) adl talyanca aslndan Do. Dr. Pars Esin tarafndan ~vrilip, ayrca ngilizce'deki nl derlemesinden (Q. Hoare- G. N. Smith, Selections from Prison totebooks of A Gramsci, Lawrence and Wishart, 1971) karlatnlmtr. ngilizce derlemedeki tm dip-notlar da gerekli grlerek alnmtr. Ayrca okura ko-laylk amac ile evirmen ve editr tarafndan da yeri geldike belirtilerek dipnot konulmutur. Keli paran-teze alnanlar ise Gramsci'nin olmayp, gerek ngilizce'deki derlemenin, gerekse evirmenindlr.

    Son olarak bu zor metnin redaksiyon u srasnda gr-dm yardmlanndan trii Levent Kker'e teekkr ederim.

    ERHAN GKSEL

    VI

    IINDEKILER

    nsz ................................... .

    Machiavelli'deki Siyaset zerine zl Notlar ..... .

    Siyaset-Bilimi ................................ .

    zerk Bir B Him Olarak Siyaset .. .

    Siyasetin geleri . . . . . . . .. . . . . . . . ..

    Siyasal Parti ...................................... ,

    Sanayiciler ve Tannclar ..... , ................. .

    Ekonomizmin Baz Teorik ve Pratik Grnmleri

    0 ...... p k if ngoru ve erspe t ............. , ............... .

    Durumlarn zmlenmesi G likileri . . . . . . . ..

    Organik Bunalm Dnemlerinde Siyasal Partile-rin Yaplannn Baz Grnmleri zerine D-nceler ............. , ... .

    Sezarizm ...................................... .

    V

    13

    19

    31

    36

    4S

    52

    69

    75

    90

    102

  • Siyasal Mcadele ve Askeri Sava

    Pasif Devrim Kavram ...

    B .. k . . uro ras zerne . . . . ..

    109

    122

    134 Sabit Oranlar Teoremi .. . . .. ... ... .. . . . . . . . 140

    Sosyoloji ve Siyaset Bilimi ... ... ... ... ... ... 143

    Temsili Rejimlerde Say ve Nitelik .. . .. . .. . 146

    Kollektif nsan ya da Toplumsal Konformizm So-runu... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... 151

    Devletin Ekonomik _Adan Korporatif Evresi ... 154

    Hegemonya (Sivil Toplum) ve Kuvvetler Aynrnt

    Hukuk Anlay , .. .. . . . . .. .

    Siyaset ve Anayasa Hukuku

    vu

    158

    161

    163

    MODERN PRENS

    MACHIAVELLI'DEKi SIYASET ZERINE ZL NOTLAR

    Prens'in temel nitelii, sistematik bir alma deil de siyasal ideoloji ile siyaset biliminin, mitosnun dra-matik hiiminde kaynatklan, yaayan>> bir kitap ol-masrlr. Siyaset bilimi Machiavelli'ye kadar topya ve skolastik risale gibi biimlerde ortaya konurken, Mac-hiavelli kendi kavrayna, hayal gcne yer veren sa-natsal bir biim salamtr ki bu yolla, teorik ve ussal e, kollektif iradennin simgesini plastik olarak ve in-san -biiminden :betimleyen, bir nderde kiilemektedir1. Belli ibir siyasal eree ynelik belirli bir kollektif

    (1) nderin talyanca asl metinde karl codottiere'dir. Ser.gzeti blkler, balarnda condottiere'ler bulunan paral ordulard. Bunlar XIV ve XV. yzyl boyunca talya'da dolap, kendilerini kiralayan kentlerde ou kez ik tidara el koymular ve hanedanlar oluturmulardr. Co- dottiere szc kkeninde .kira szlemesi ( condotta) 'ni paral ordular adna imzalayan kimse anlamrrdadr.

  • 2

    iradenin oluum sreci, bir eylem ynteminin ilke ve ltlerinin kl krk yaran 1bir biimde aratrlmas ve snflandrlmas yoluyla deil de, somut bir kiinin ni-telikleri, aync zellikleri, grevleri, zorunluluklar ola-rak sergilenmektedir; ibu tutum da, siyasal tutkulara kendi kendini inandrmak ve daha somut bir biim va-rnek isteyen kimsenin sanatsal gcn harekete geirir.

    sel Machiavelli'nin Prens'i, Sorel'in mitosunun3 tarih-bir rneklend-irilmesi, yani ne souk bir topya ola-

    (2) Prens'ten nce benzer kiiletirmc rnekleri olup olma-d~m grmek iin Machiavelli'den nce yaam siyaset yazariarna halkmak gerekecektir. Prens'in sonu da kita-bn mitosa ilik;in bu karakterine uygundur; MachiaveJ-li ideai nderi betimledikten sonra, stn sanatsal etkinlii olan bir pasajla tarihsel olarak onu ete kemie brndr:cek gerek nderin himayesini davet etmelktedir. [Mac-havelli'ye gre bu gerek nder, Prens'i kendisine sndu~ Lorenzo de Medici'dir]. Bu heyecanl dmet btn kitaba yansr ve ite bu yansmadr ki kitaba dramati!k karaktcrini verir. L. Russo Prolegomeni [a Machiavelli] (Mac!iavclli'ye balang) a:dl yazsnda Machiavelli'yi si yasetn sanats olar~k adlandrr ve hatta, tam vukar da belirtilen anlamyla olmasa da, mitos szcn bir kez kullanr. (Yazarn dipnotu).

    (3) Georges Sorel (1847 1922) devrimci sendikali~in nde gelen kurarncs ve i.inl iddet zerine Dnceler (1906) adl kitabn yazandr. zeiJi.kle .Bergson ve Marx'n etki-sinde kalan Sorel Fransa'da \'e talva'da -bu arada Musso. Iini zerinde- ok etkili olmutur: Yaptlan birbirine son derece uzak elerin bir bileimidir ve bu eler mr boyunca geirdii evrelcri, yani anti-Jakobcn ahlik, sos-yalist, devrimci sendikalist, burjuvazi kart otoriter bir ahlikl yeniden do'tuu (neredeyse monarici bir biimde) savunan an sac vaiz, Bolevik Devrimi sempatizam ev-relerini yanstmaktadr. iddet zerine Dii~nceler'de So-ret bir mitos olarak genel grev dncesi-ni gelitirir.

    rak ortaya kan bir siyasal ideoloji ne de teorik akl yrtme olarak deil de, daWJm ve eleri birbirleriy-le ilintisini kaybetmi bir halkn harekete getirilmesini ve kollektif iradesinin rgtlenmesini etkileyen somut bir fantezinin yaratlmas olarak ele alnabilir. Prens'in topik nitelii, Prensin oluan durum bakmndan tarih-sel gereklik iinde varolmadna ve talyan halknn kan;nsna nesnel dolayszlk nitelikleriyle kmadna, ama saf retisel soyutlama, ideal bakan, nder sim-gesi olmasma ilikindir. Ama gene .de kitapn bt-nnde ierilen duygusal ve mitosa ilikin eler, b-

    Genel grev, SOsyalizmin btnyle kapsand nitos yan.j modem topluma ,kar sosyalizmin giriti:i savan dc~iik belirtileine denk den tm duygular igdsel bir bi-imde giindeme .getirme yeteneine sahip bir simgesel btndr. Mitosl-ar bir halkn, bir partinin ya da bir s mfn en gl eilimlerini ilerinde barndnrlar. Sarel bu anlamyla mitosu topyalarn karsna koymaktadr; gerekten topyalar, halka aldatc bir gelecc-k serab sunarlar. Genel grev fikri, her mmkn toplumsal S yasetin teorik sonularn yok eder; [genel grev] yan-llar e popler reformlar bile san-ki bir orta snf nite-Ji@ne sahipmi gibi grrler; kendileriyle ilgili olduu ka danyla, hi bir ey snf savann temel kartln zayflatamazn. Genel grev, demek oluyor ki, her bireysel iddet patlamasn snf savana dlikin bir edim olarak kabul cttiinden, kart s'iflar arasndaki blnml vur-gular. Sarel Iiin blmlk snf bilinciyle, kendisi iin snf olgusuyla e anlamldr; gerekten ynetici s mflar artk ynetme cesaretini gstc-remiyorlarsa, kendi ayncalkl durumlanndan utanyorlarsa, dmanarna dn-ler vermkte pek isteklilerse ve toplumdaki btiin bln mlklerden duyduklan deheti aka ileri stlriiyorlarsa, sosyalizmin tarihsel roln onsuz yerine getirerniyece,i, bu blnmlUk fikrini proletarya:un dncesinde srdrmek Ok daha zorlar. Reflections o Violence, Collier Books, 1950, ss. 124-26, 133-35, 186.

    3

  • yk etki yaratan, dramatik bir hareketle -zetlenir ve so-nuta, gerekten var olan bir prensin yardma ar! masyla, yaamsallk kazanr. Machiavelli 'btn kitap- .boyunca yeni Devletler kurulmasnda halka nder-lik edecek Prensin nasl olmas gerektii zerinde durur ve konuyu ele al, mantn gcyle, bilimsel tarafsz Ikla srdrlr. Sonuta bizzat Machiavelli, genel-ge-er olarak ele alnm1 bir halk olarak deil de, gene kendisinin daha noeki aamalarda inceledikleriyle ikna etmi olduu, bilimini oluturduu ve bizzat kendisinin ifadesi olduunu, zdeJ.iini hissettii halk olur; Mac-hiavelli ayn halkla btnlemi olur : konunun ilenmesindeki btn , bel3gatli bir blm deildir; tersine, yaptn zorunlu bir esi, hatta yla btn yapt aydnlatan ve ayn yapt siyasal bir manifesto>> klan bir esi olarak aklanmak gerekir.

    Sarel'in ideoloji-mitos kavrayndan hareketle siya-sal parti anlayna nasl varamad, tersine mesleki sendika kavraynda nasl taklp kald incelenebilir. Sorel'de mitosun asl ifadesinin, kollektif bir iradenin rgdenii olan sendikada bulunmad, tersine, sendika-nn ve zaten ileyen kollektif bir iradenin pratik eyle-minde bulunduu dorudur. Bu pratik eylemin asl ger-eklemesi, genel grev, yani deyim yerindeyse balangca ilikin ve olumsuz nitedii olan (olumlu nitelik yal-

    4

    nzca bir araya gelen iradelerin vardklan anlama ta-rafndan belirlenir) edilgen bir etkinlik)>; etkin ve ya-pc evresini ngrmeyen bir etkinlik olmaldr. De-mek ki Sorel'de, nceden belirlenen ,her dzenlilik to-pik ve gerici olduundan, mitos ve mitosun eletirisi anlamnda, iki zorunluluk arasnda bir atma sz ko-nusuydu. zm usdnn, (Bergson'un yaamsal atlm anlamnda)4 kendiceliin ya da kendUiindenliin araclna braklmt.5

    (4) Henri .Bergson'un anahtar kavram yaamsal atlm iin Yaratc Gelime adl kitabnn I. blmnn son ksmna baklab-ilir. .O koullarn etkisiyle mekanizmann derece dereec ortaya koyduu mekaniki teorilerle belirli bir eree ynelik, nceden tasarlanm bir pl~na gre paralarn bir araya getirildiini ileri sren ercki teorilerin a-ksine, Bergson Zgn bir yaam atlm~nn sz konusu olduu nu ileri srmektedir. Yaarnsa hareketsh maddeyi etkile-me elilimi olarak tanmlanmaktadr. Bu teorinin sonu-lanysa son derece iradeci niteliktedir: Yaamn gelimesinin nnde ... geleceit-in ikaplan ak dunnaktadr. Bir balang hareketinden dolaydr k,i -her zaman iin sren bir yarat sz konusudur. Rastgelelik de vurgularmak.tadr : BU eylem [yani hareketsiz maddeyi etkileme J nceden belirlenmemitir; demek ki yaamn geliirken kendi yolu boyunca nceden kestirilemeyen biim eitiililinin tohum larn eknesi sz konusudur. Creative Evolution, London, l954.

    (5) Burada, Croce'nin tkeneli tanil ve anti-tarih sorununu orta ya koyu biimiyle [yine) Croce'nin Siyasal partilere nef-reti ve toplumsal olaylarn ngrlebilirH~i sorununu or-taya koyu biimi gibi .(Bkz.: Conversa::.ioni critiche - Eletirel Konumalar, dik seri, ss. 150-152'deki Ludovico Linentani'nin La pre:visione dei fatti socW!ti . Toptumsal Olayla-rn Oneeden Tahmini, Toino, Bocca, 1907 adl -kitabnn iri-eelerne yazs) baka dn .bitmleri arasndaki rtk kartlk belirtilmeloidir. Toplumsal olaylar ngrlebilir ni tetikte deilse, b~zzat ngr kavram sadece bir sesten

    s

  • Ama yapc olmayan :bir mitos sz konusu olabi-lir mi? Tasanmlanrubilecei gibi, Sorel'in sezgileri er-evesinde, g kullanarak da olsa, ayntrna (blme) yoluyla, yani yrrlkteki ahlaksal ve hukuksal balar yok ederek, kollektif iradeyi, :bizzat olumasnn balang ve temel evresinde alkoyan bir ara etki yaratr m? Ama asl eleriyle byle olumu bulunan bu kollek-tif irade, olumlu evre[sin]de farkl ve birbirleriyle e-lien ynleri izleyen, sonsuz sayda tek tek iradelere cia-larak hemen sona erip yok olmayacak mdr? rtk bir yapma, olurlama [.sz konusu] olmakszn ykma, deilierne olmayaca sorunu bir yana [bu sona erip yok olma], metafizik deil de pratik, yani, parti program gibisinden, siyasal anlamdadr. Bu durumda [Sorel'de], kendiliindenliin ardnda saf bir mekanikilik, zgr-ln (irade-yaamsal atlm) ardnda ok nemli l-de bir determinizm, idealizmin ardnda mutlak bir ma< teryalizm varsayld~ grlr.

    Modern Prens, mitos-prens gerek bir kii, somut bir birey olamaz; yalnzca bir o:rganizma; eylemde ken-dini ksmen ispatlayan ve tannp kabul gren kollektif bir iradenin, iinde al'tk somuttamaya balad kar-mak toplumun bir esi olabilir. Bu organizma tarilsel geliim tarafndan belirlenmi olup siyasal partinin ta kendisi olmaktadr: [siyasal parti], kollektif iradenin,

    6

    baka bir ey deildir; usd hakim olmadan edemez ve insanlarn her rgtlenmesi tarih-ddr ve nyargdr. Elde kalan tek imkan, tarihsel oluun ortaya koyduJU te!k tek pratik sorunlarn dolaymsz [do~atan] ltlerle tek tek zlmesidi-. (Bkz.: Ctltura e vita morale - Kltr ve Ahldki Yatim'daki Croce'n:in Il partito oome gidizio e come pregiudizio. Yarg ve 6nyarg Olarak Parti adl makalesi). frsatlk [da] tek mmkn siyasal izgidir. (Yazarn dip-notu).

    evrensel ve topyekUn olmaya eilim gsteren, filizleri-nin bir araya geldii ilk hcredir. ada dnyada, imeimsi bir hzllk zelliine sahip bir srecin yaratt zorunluluka nitelenen, sadece dolaysz ve yakn bir ta-rihsel-siyasal eylemdir ki, somut

  • yeni ulusal yaplar kurmaya zg trden deil de; belki de her zaman iin, eski haline getirmeye ve yeniden r-gtlenmeye ynelik trdendir. [stelik ayn dolaysz ey-lem] esasnda yarat deil de savunmaya ynelik trdendir. Yani zaten var olan kollektif bir iradenin za-yflad, dald, kesin ve feci deil de tehlikeli ve korku verici bir ke urad ve onun yeniden bir merkezde toplulatnlmas ve glendirilmesi gerektii varsaylmaktadr. Yoksa, somut ve ussal erekle:re ynei-tilecek ve kaynanda yepyeni bir biimde oluturulacak kollektif bir irade dnlmemektedir. [Ayrca ad geen] somutluk ve ussallk, evrensel olarak :bilinen ger-ek tarihsel deneyimlerce snanmam ve eletirid bir tu-tumla ele alnmam bulunmaktadr.

    Sarel'in mitos kavraynn soyub nitelii, ken-disinin, Machiavelli'nin Prensi'nin gerekten ak se-ik bedenletii kimseler olan Jakoben'lere kar duy-duu irenmeden (ki bu irenme ahlaksal bir nefre-tin duygusal bi-imine biinmektedir) bellidir. Modern

    8

    \kin siyasal kavraynda Fransa ve tspanya'nn byk mut-Jak monarilerinin oluturduu modelden de te Roma'nn gemiinin arnlanndan esinlenmi-tir. Bununla birHkte uras da vurgulanmaldr ki :Machiavell

  • mak; ksacas, btn talyan tarihinin, senteze yer ve-ren ama doru bir taslan yapmak gerekir.

    Ulus-halk' a ilikin kollektif bir iradeyi oluturma giriimlerinin anlndan gelen baarszlklarn nedeni, komn burjuvazisinin zlmesi sonucu oluan belirli toplumsal gruplarn varlnda; Kilisenin merkezi ve Kutsal Roma mparatorluunun yata, vlb. olan talya' nn uluslaaras ilevini yanstan baka gruplarn zel niteliinde aranmaldr. Bu ilev ve -bu ilevden ileri ge-len konum, ekonomik-korporatif,, olarak adlandrlabilecek, yani, siyasal bakmdan, feodal toplum biimle-rinin en kts, ilerlemeye en az elverilisi ve pek dur-gun olan bir i durumu ,belirler: baka uluslarda ulu-sal, halka Hikin kollektif iradeyi kusursuz bir biimde harekete geirmi ve rgtlemi, ada Devletleri kur-mu olan g anlamnda, Jokoben bir zorlama hi va-rolmam ve oluturulmamtr. Son olara-k, bu iradenin koullar var mdr ya da bu koullarla kart gler arasndaki gncel iliki hangisidir? Geleneksel olarak kart gler, toprak aristokrasisi ve daha .genel olarak [ele alnrsa], btnl iinde toprak sahiplii olmulur; talya'nn kendine zg nitelii, komn burjuvazi-sinin (yz ehir, sessizlik ehirleri)9 , bir snf olarak par-

    (9) Gramsci baka bir yerde ( Passata e presete - Gemi ve

    10

    imdi, Eiaudi, Torino, 1%1, s. 98) y: ehri~ yle ta mm lar: doprak burjuvazisinin kentlerde biriknesi ve yay gm Iatifudia (byk iftlik)'larn sz konusu olduu bl-gelerdeki (Puglia, Sicilya) topraksz kyllerle tarmsal iilerin oluturduu byk kitlelerin kylerde (borgate) bi-rikmesi.

    te yandan D'Annunzio h ir dizi iirine ( Elelira - Elek-I ra) adl yaptnda Sessizlik ehirleri baln koymutur. Tek tek adlar Ferrara, Pisa, Ravenna, Rinini, Assisi. Spoleto, Gubbio, Urbino, Padova, Lucca, Pistoia, Prato, Perugia, Spello, Montefalco, Narni, Todi, Orvieto, Arezo,

    alanp dalmas sonucu, a~da zamanlara asalaklk miras olarak kalan, zel bir toprak burjuvazisbmce belirlenir. Olumlu koullar[sa], sanayi retimi alannda uygun bir biimde gelimi ve helidi bir tarihsel-si-yasal kltr dzeyine ulam, kent toplumsal grupla-nnda aranmaldr. Kyllkteki ifiterin meydana ge-tirdii byk kitleler siyasal yaama ayn anda birden bire girmedikc, hi ibir ulus-halk'a ilikin kolle1ktif ira-de mmkn deildir. Milis kuvvetlerinin yeniden oluturulmas bakmndan Machiavelli'nin amac buydu, ay-nsn Jakobenler Fransz Devrimi srasnda gerekletinnilerdi; bu anlayta, Machiavelli'nin vatkinden nce gelimi Jakohenlii ile ulusal devrim kavraynn (az va da ok verimli -dourgan-) tohumunun ayn oldu-~u grlmelidir. 1815'den sonraki btn tarih, gelenek-sel snflarn bu trden bir kollektif iradenin olumasn engellemek [ve] edilgen dengeli bir uluslararas sistem-de-

  • cektir. Bu da, ulusal, halka ilikin kollektif iradenin~ ada uygarln da:ha stn ve topyekUn bir biimde gereklemesine [yollar aan], sonradan oluacak ge--limesine zemin salamak anlamna gelir.

    Bu iki temel nokta, [yani], Modern Prens'in ayn zamanda etkin ve etkili gtleyicisi ve ifadesi olduu, ulus~halk'a ilikin kollektif 1bir iradenin olumas ile entellektel ve moral refonn, [yaplacak] iin yapsn meydana -getirmelidir. Programn somut noktalar ilk blme emdirilmi olmaldr, yani [bu noktalar] akl yrtmenin souk ve bilgie bir sergilerrmesi olmak-tan ok, sylemin iinden ((dramatik bir biimde orta-ya km olmaldr.

    Daha nceden ekonomik 1bir reform, toplumsal ko-numda ve ekonomik dnyada bir deiim olmakszn, kl-trel bir reform, yani toplumun bastrlm katmanlarnn .kltrel durumlannn iyiletirilmesi mmkn olabi-lir mi? Demek ki entellektel ve moral bir reform eko-nomik bir reform programna ilikilendirilmeden ola-maz; hatta ekonomik reform program kesinlikle her entellektel ve moral reformtn kendisini gsterdii somut bir kalptr. Modern Prens gelime sreci iinde-entellektel ve moral ha~Iar sistemini alt-st eder; nk bizzat gelimesi, kesinlikle her eylem, bant nok-tas olarak Modern Prens'in kendisini ald ve onun g-cn arttrmaya hizmet ettii ya da [onun gcne] kar- kt iindir ki, eylemlerin yararl ya da zararl ya-hut ed.emli ya da 'kt saylmas anlamna gelir. Bilin lerde Prens, tanrlarn ya da koulsuz buyruun (kate gorik emperatif) yerini alr, ada bir laikliin ve yaam ile alkanlklara ilikin -balarn hepsinin tam [ anla myla] laiklemesinin temeli olur. [1933-34: J. yazm 1931-32].

    12

    SIYASET BiLiMI

    Siyaset ve tarih bili:rlinde praxis felsefesinin gn-deme getirdii temel yenilik, sabit, deimez (doaldr ki hu kavram, dinsel dnce ve aknlktan tremitir) ve soyut bir insan doasn olmadnn; tersine in-san doasnn, tarihsel olarak belirlenmi, yani, belirli snrlar iinde, filoloji ve eletirinin yntemleriyle so-ruturula'bilecek, toplumsal ilikilerin btn olduu nun kantdr. Bu nedenle siyaset bilimi, somut ierii (ve mantksal formlletirilmesi) bakmndan, gelimekte olan bir organizma olarak kavranmaldr. Bununla 1beraber belirtmek gerekir ki, Machiavelli tarafndan si-yaset sorununun ortaya konuluu (yani yazlarnda, si yasetin ahl~k ve dininkilerinden farkl ilke ve }::tsala-ryla -zerk bir etkinlik olduunu ileri srmesi ve bu sa-vnn, rtk bir 'biimde ahlak ve ,din kavn.Yn deitirmesi, yani [insanlarn] tm dnya gr~!nde .deiiklik yapt iin, geni lekli felsefi bir sonu yaratmas), bugn hal~ tartlmakta ve reddedilmektedir [ve dola-

    13

  • ysyJa] ortak-duyu (*) haline gelmeyi -baaramamtr. Bu ne anlama gelir? Acaba yalnzca ekirdek ,halinde ;eleri Machiavelli'nin dncesinde bulunan, entellek tel ve moral devrimin gereklemedii, ak- sei1k olan ve herkese bilinen ulusal kltre zg bir biime brnmedii anlamna m gelir? Yoksa yalnzca gnlk bir siyasitl anlam m vardr bunun; ynetenler ve yne-tilenlerin [fark'l] iki kltr olduunu, ynetenlerle ynetilenler arasnda bir kopma olduunu mu gster meye yaramakta.dr? (Ve bu anlamda yneticileri sim-gelernesi asndan]. Kilisenin sradan insanlara kart, bi yandan onlardan kopmamas zorunluluunca ve iite yandan da, onlar Machiavelli'nin ete kemie brnm bir eytandan ,baka bir ey olmad inancnda tutmas geeince dayatlan, kendine zg bir davran m sz konusudur?

    Bylelikle Machiavelli'nin kendi zamanndaki anla-mna ve, zellikle Prens bata olmak zere, kitaplanm yazarken nne 'koyduu amalarna ilikin sorun or aya kmaktadr. Kendi yaad dnemde Machiavelli' nin retisi, sadece kitabi> olan bir ey, evresinden soyutlanm dnrlerin bir [bilgi] tekeli, gizli yeler arasnda dolaan mahrem bir kitap [niteliinde] deildi. Machiavelli'nin uslbu, Orta a ve Humanizma d-nemlerinde rastlanlan, sistematik [bilimsel] eser kale~ me alanlarnki gibi de~ildi; tam tersine, uslbu, eylem adamnn, [kiileri] eyleme zorlayan bir kimsenin uslU~

    (*) Ortak duyu (common-sense) kavram, burada, Trke'de-ki gndelik kullanm olan saduyu" anlamnda, yani ih.ne-bireyin metafizik dzeyde ulatl:it bir kavram olmayp, toplumsal hegemonyann sivil toplumda, ideolojik dzey aracl ile tm bireylerde oluturduu ortak bir kavray-tr. [Ed. N.].

    14

    budur, parti ntanifestosu uslbu. Foscolo tarafndan ile~i srlen ahl3:k yorum belli ki yanhtr; 1 bu nunla beraber, Machiavelli'nin yalnzca gerek hakkn da teori yrtmekle kalmad, bir ey ifa etmi ol-duu dorudur; ama bu aa vurmann yneldii ama hangisiydi? Ahlfl:k ya da siyasaltbir hedef miydi? Mac-hiavelli'nin siyasal faaliyet konusundaki kurallannn Uy-guland ama [hu gerein] sz edilmedii sylene-gelmitir. -Denir ki- byk siyasetiler kurallarn So fucasna uygulayabilmek iin, ie kesinlikle Machiavelli'-yi l:inetlemekle, kendilerinin Machiavelli'nin karsnda olduklarn ilan .etmekle balarlar. Kaba Machiavelli'ci~ lik tam tersini yapmay retirken, oyunun kuraHarn bilip de aklszca [bir tutumla] oyunu retenierden bi-ri olan Machiavelli'nin bizzat kendisi, ayf bir Machia. velli'ci olmayacak mdr? Bir bilim olarak Maahiavelli'ci-liin, tpk eskrim sanatnn, hem korunmak hem lcHir-mek iin namusltlar kadar haydutlarn da iine yararna-s gibi, gericiler kadar demokratlarn da iine yarayaca-

    (1) Ugo Foscolo (1773-1827) nl Hi Dei sepolcri (Gmtler)'. de yle yaznt: lu quando il monumento vidi ove posa il corpo di quel grande 1 che tempranda lo see tt ro a reg-natori f gli allor ne sfronda, ed aile genti svela f di che lag-rime grondi e di che sang_e (iirin-yaklak-Trkesi iin bkz.: Gmtler, ev.: Necdet Adaba, Glbende Ku-ray, Yazko eviri, Say B, Temmuz-Austos 1983, ss. 13-21. Belietirken ynetim sanatn yneticilere 1 yolmutu ge-reksiz yapraklarn -defneden talarnn 1 ne denli gzya ve kana mal olduunu/ iktidarlarn halka gsteren /ynt-t yeri o byk insann). Baka bir deyile Foscolo, Mac-hiavelli'yi, iktidarlarn glendirmi olsa bile, yneticile-rin tiranhn aa kartan bir kimse olarak grmekte-dir. Ne var ki Gramsci, Machiavelli'yi tiranlara ne-fret du-yanlar cesaretlendiren bir kimse dzeyine indirgeyen, Fos-colo'nun bu ahlak yaklamn yadsmaktadr.

    s

  • hakkndaki Croce'nin ifade erevesinde Foscolo'nun yagsn anlamak gerekir ki [bu yarg] soyut olarak dorudur. Bizzat Machiavelli, yazd-klannn tarihin en -b-yk adamlan tarafndan uygulandn ve her zaman uy-gulanm olduunu helil"tmekte, bu durumda da za-ten .bilenler iin yaz yazma 1benzemek:tedir; s-telik uslibu tarafsz bilimsel faaliyette \bulunanlarn uslUbu olmad gibi siyaset bilimine ilikin tezlerine felsefi spe-klasyonlar yoluyla ulam olduu da dnlemez. (Kald ki], bugn bile dmanlk ve direnmeyle karJand gznne alnrsa, bu zel konuda [felsefi yn-temlere bavurmamasl kendi yaad zamanlarda biraz da mucizeden saylabilirdi.

    O halde Machiavelli'nin !bilinmeyeni dikkate ald, hi"lmeyenin siyasal eitimini salamay .hedef al-d varsaylabiHr; [bu eitim], Fosrolo'nun yle anlat-mak ister gibi olduu, tiranlara kar nefret .duyanlarn olumsuz olmayan siyasal eitimi deil de, belirli hedef-lere erimek istediinden, tiranlara zg de olsa, belirli .aralarn [kullanlmasnn] zorunlu olduunu kabul et-me durumundaki bir kimsenin olumlu [siyasal] eitimiydi. Yeticiler geleneine doan ibir kimse, hanedana ya da mirasa ilikin karlannn egemen olduu, aile ev-resinden edindii btn eitimi boyunca neredeyse oto-matik olarak gereki siyasetinin ni teliklerini kazan. O .halde bilmeven} kimdir? Zamann devrimci snf, talyan halk "'ve ulusu, bandan Castruccio'lar ve Valentino'lar deil de Savonarola'lar ve Pier Sodcrini'-leri douran kent demokrasisi2 Machiavelli'nin, ne iste-

    (2) Castncdo Castracani (l28l -1328) Lucca kentini egemen-liine alm bir codottiere'ydi. Machiawlli Vita di Cas-truccio Castracani da Lcca ( Lcca'l Castruccio Castracai'nin Y aan) adl yaptyla. onun "l.'giisn yapmtr.

    16

    diini, istediini nasl'l elde edeceini bilen :bir o:ndere salip olma ve, :her ne kadar yaptklan zamann yaygn ideolojisine [yani] dine kart olabilse ya da yaptklannn byle olduu dnillebilse de, ['bu nderi] cokuyla ka-bul etme zorunluluundan tii oluan bu gleri ikna et-

    Cesare Borg:ia adyla nl olan Ok Valentino (1476-191.7), daha sonra VI. Alexandns adyla .papa olan kardin al Rodrigo Borgia 'nn o~luydu. Parlak h ir entrikac ve asker olan Valentino'nun Romagna b~gesinde (Rimini ve Ra-venna dolaylarnda) talyan ulusunun temelini bulabiiecei bir tr istikrarl [}evJeti kurdu~u grnce Machiavelli onu Prens'inin kahraman yapn ve yetkin bir condottiere (nder) olarak betim1emitir.

    Girolamo Savonarola 0462-9&), Kilisenin ok yaknda yola getirilip yeniden d;enlenecegini ilan etmi olan bir Oorniniken rahibiydi. zeHikle VHI. Charles'in 1492'deki is-tilas srasnda ngrleri dorulanr gibi grnd/ilde, Floransa'da halkn engin bir desteine ulamt. 1495-98 arasnda Floransa'da kurulan teokratik ynetimin nderi de olmutu. Papalksa afaroz tehdidi ve kardinallik rtbesi nerme rvetiyle vaazlann durdurmaya al~ ve 1497' de Savonarola'jr Kiliseden afaroz etmiti. Papaya kar kendisini kullanan Ftoransa signoria's {bkz. ilerde

  • rnek istedii varsaylabilir. Machiavelli'deki siyasetin bu konumu praxis felsefesi iin de sz -konusudur. Her ne kadar sonunda zellikle bihneyenlerin meydana geti-recei tarafn iine yanyacaklar dnise de, mcadele eden iki tarafa da hizmet edebilecek, bir siyaset kuram ve bir siyaset teknii gerekletirilirken, Machiavelli kartu olma zorunluluu tekrar gndeme gelmektedir. Gerekten tarihin ilerici gcnn bilmeyenlerde oldu-u dnlmekte ve bu bakmdan dolaysz bir sonuca, [yani] geleneksel ideolojiye dayanan birliin datlmas sonucuna ulalmaktadr; [kald ki] !bu sonuca ulalmadka yeni gcn kendi iba~msz kiiliini kazanahilme-si mmkn deildir. Machiavelli'ciUk, tpk praxis felse-fesine Hikin siyaset[te olduu] g~bi, tutucu ynetici gruplann geleneksel siyasal tekniini iyiletirmeye yarn-m bulunuyor; bu durunsa, bugn bile hissedilen ve Cizvitler'inkinden tutun da Pasquale Villari'nin3 sofuca tutumuna kadar tm Machiavelli kartln aklayan, [Machiavelli'ciliVn] zdeki devrimci niteliini [gzler-den] saklamamal. [1933- 34: 1. yazm 1931- 32].

    (3) Pasquale Villari (

  • (ve ona denk den bilimin) diyalektik konumunu be-lirleme sorunu olacaktr. Bir ilk saptama ve yaklam olarak denilebilir ki, siyasal faaliyet gerekten ilk mo-ment ya da ilk dzeydir; st yapnn yalnzca iradi, tam akla kavumam ve sade [bir biimde] dile geliinin hata dolaymsz evrede bulunmasdr.

    Siyaseti tarihle ve dolaysyla btn yaam siyaset-le ~bir tutmak hangi anlamda mmkndr? Bu durumda nasl tm st-yaplar sistemi, siyaset farkllklan olarak kavranabilir ve bylelikie bir praxis felsefesine farkllk kavramnn sokulmas nasl hakl gsterilebilir? Fark-llklar diyalektiinden gerekten -sz edilebilir mi ve st yapnn dzeyleri arasnda daire [sel ilinti] kavramna na-sl anlam verilebilecektir? Tarihsel blok kavram, yani doa ve tin (yap ve st-yap} arasndaki birlik, kartlann ve farkllarn birlii.

    Farkllk lt yapya da sokulabilir mi? Yap nasl anialacaktr: toplumsal ilikiler sistemi iinde, meta-fizik olarak deil de tarihsel olarak anlalan, teknik, alma, snf, Vb. gilbi elerin nasl ayrroma varlabilecektir? Croce'nin durumu eletirici bir biimde ele alnrsa, kendisi, polemik amalarla, st yapnn ,gr-nmlerine kart olarak yapy, gizli bir tanr, bir noumenon (yalnz akl ile alglanan gerek) olarak grw mektedir. Giinmler.se hem mecazi hem olumlu an-,Jamdadr. Neden tadhsel olarak ve bir dil olgusu an-lamnda giinmlerden sz edilmitir?

    Croce'nin hu .genel kavraytan [hareketle] nasl ken-disinin hata ve batalarnn pratik kkeni [hakkndaki] tikel retisini gelitirdiini belirlemek ilgin olacaktr. Croce'ye .baklrsa hata, kkenini dolaymsz, yani birey-sel ya da gruba ilikin nitelikte !bir tutkuda bulur. Ama taihsel bakmdan daha ~eni ISOluklu tutkuyu, kate-

    20

    gori olarak tutkuyu ne retecektir? Hatann kkenini oluturan dolaymsz tutku-kar Feuerbach Uzerine Tez-ler'de schumutzig- Jdisch (pis yahudice) diye adlandnlan momenttir : ama tutkuwkar olarak schumutzig-Jdisch [tutum] dolaymsz hatay belirler, tpk en ge-ni .toplumsal grubun tutkusunun felsefi hatay helir-Iedii gibi (bu iki durum arasndaki hata-ideoloji, Cra-ce'ce ayra incelenmektedir). Gene bu seriden olmak ze-re bencillik (dolaymsz hata)- ideoloji- felsefe (bakmndan] nemli olan, farkl tutku dzeylerine -bal ha-ta ortak terimdir. Ve [bu

  • Croce'nin siyaset-tutku kavray partileri dta bra~ kr, nk kalc ve .gtl bir tutku dnlemez : Kalc tutku, bir i yapmaya yeteneksizlii belirleyecek hir biimde, bir orgazm ve rpnma [nbeti] halidir. Partileri dta brakt gibi nceden hazrlanm her ey lem p1ann da kabul etmez. Gelgelelim partilerin var-l sz konusudur ve eylem planlar da ayrntlaryla ha-zrlanmakta, uygulanmakta ve pek dikkate deer bir

    1biimde gerekletirilmektedir: o halde Croce'nin kav-raynda bir arpklk vardr. Partilerin varolmas ha-linde bunun ok byk bir ((teorik nemi olmad n sylemek de yetmez, nk eylem annda ileyen par-ti, nceden beri varolan partiyle ayn ey deildir. Bunda ksmen bir doruluk pay olabilir; gerekten de iki ((parti arasndaki [birbirine] denk den noktalar o kadar oktur ki gerekte ayn organizmann konu edil-dii sylenebilir.

    Ama [bu] kavray, geerli olmas iin, savaa d~1 uygulanabilmeli ve bylelikle devaml ordu, askeri aka-demi, subaylar heyeti olgularn aklayabilmelidir. Biz-zat [scak] sava da tutkudur, hem de en youn ve en atelisinden; siyasal yaamn bir momentidir, belirli bir siyasetin baka biimlerde devanndan baka bir ey de-ildir. Bu durumda tutkunun siyasal ahlf:ka ilikin bir grev deil de, nasl trel [anlamnda] bir ahiliksal g-rev olabileceini aklamak gerekir.

    Kalc olular olarak partilerle Hintili olan siyasal plfular hakknda, Moltke'nin2 askeri plAnlar zerine sy~

    (2) General Moltke (1846-1916), Schlicffen'in ardndan 1906-14 arasnda Alman genel kurmay bakanln yapmtr. Onun nl Schlieft'en Plfn i.izerinde yapt de~iiklikler, Fran-sa ile Almanya arasndaki savata I914'te Almaniann kesin zaferini engelledigi dncesiyle elelirilmi ve kusurlu bu-

    22

    lemi olduklan hatrlanmaidr : [askeri planlar] b

  • me getirerek, [ekonomik alam da] aan siyasal tut kuodan bahsedilebilir. [1931- 32].

    Croce'den treyen ada Machiavelli nelemelerinin erdemleri yan sra, [bu incelemelerin] neden ol-duu .

  • Machiavelli Sava Sanat'nda da, askerlik sanatyla u ramak durumunda olan bir siyaseti olarak ele alnmaldr; {falanj kuram gibi, en yaygn olan Bandello'da kkenini bulan ve ucuz nktelere yol aan baz baka il-ginlikleri yan sra)5 [Machiavelli'nin] tek yanlh, tek-nik-askeri sorunun ilgi ve dnce alannn merkezinde bulunmad olgusundan ve bu sorunla kendi siyasal in-asnn gerektirdii kadar ilgilenmesinden ileri gelir. s-telik yalnz Sava Sanat deil, aslnda Prens'te bulunan dolaysz gereklilikterin kkenini bulduu, talya'nn ve Avrupa'nn gerek koullarnn bir zmlemesi olarak esas ie yanyacak olan, Floransa Tarihi de Prens'le ilikilendirilmelidir. [1933 4].

    Machiavelli'yi daha ok kendi yaad zamana dik-kat ederek [ele alan] bir kavraytan, ikincil olarak, arl-Iarna

  • lamaya ynetiyor. Machiavelli'yse Fransa'da artk tutu-cularn iine yaramaktayd, nk dnyann srekli ola-rak (Bertrando Spaventa'nn7 deyimiyle) be.i'kte tutol-masn hakl karmak iin hizmet edebilirdi. te bu yz-den de ekimecesine anti-Machiavellid olmak ge-rekiyordu.

    Belirtrnek gerekir ki, Machiavelli tarafndan incele-nen talya'-da, Fransa'nn Etats Jeneraux'u gibi gelimi bulunan ve ulusal yaam bakmndan anlaml olan tem-sili kurumlar sz konusu de:ildi. Gnmzde talya'daki parlamenter kururnlarn dardan ithal edildii maksatt olarak belirtildiinde8, ibu durumun, sadece lSQ()'lerden 1700'lere kadar talyan toplunsal siyasal tarihinin geri kalmhk ve durgunluk halini -ki .bu koul byk l-de uluslararas ilikilerin felce uram ve donmu i ilikilere egemen olmasna baldr- yanstt hesaba katlmamaktadr. Yabanc egemenlikler yznden talyan Devlet yapsnn, yabanc szerenlik nesnesi olarak, ya-r-feodal evrede kalm olmas, yoksa, aslnda ulusal zgrleme srecine ve toprak btnlne dayanan (ba-msz ve ulusal) modern Devlet'e geie bir biim veren parlamenter ekillerin ithaHnin yak etti~ ulusal1bir ori-jinallik midir? Kald ki zellikle Gney'de ve Sicilya'da temsili kurumlar varolmulardr; .ama bu blgelerdeki

    (7) Bertrando Spaventa (1817 -83) Alman idealizminin ve zel-likle Hegcl'in etkisinde kalm bir felsecefidir. Hegel'in talya'da tannmasnda nemli bir rol oynam olan Spaventa Cmce ve Centilc'nin ncs saylr. talyan aydnlannn taralh~ a:Pr basan niteliklerini eletirmi ve Gioberti ile katalik dnne zellikle kart olmutur. 1876'ya kadar (sada) senatrliik yHpmtr.

    (8) Ba5ka bir deyile parlamentl'r kunmlarn kaldrlmasn hakl kartmak zere faist szeilierin ileri srdkleri,

    28

    Tiers Etat'nn az gelimilii yznden ve dolaysyla Parlamentolarn burjuvalarm yoklugunda halk gruhlarna (lazzari)9 dayanmak zorunda kalan monarinin yeniliki abalanna kar baronlann yaratt anarinin tarafn tutacak ara olma durumunda kalmalan sz ko-nusu olduundan, [bu kurumlar] Fransa'ya gre daha snrl kalmlardr.1 Kenti krlk blgeyle ilintilendirme program ve yneliminin nasl MaChiavelli'de yalnzca as keri hir anlama sahip olabilecei, dolaysz reticinin eko-nomik ve toplumsal nemini ispatlayan fizyokratik kl-tr hakknda bir n kabul olmadan Fransz Jakobenlii nin aklanmayaca dnlrse, anlalr. Machiavelli'-nin ekonomik teorileri Gino Arias tarafmdan incelen-mi bulunuyor (Bocconi niversitesi Ekonomi Yllklarnda), ama gene de Machiavelli'nin ekonomik teorileri-nin olup olmad sorulmak gerekir: Machiavelli'nin zn-

    ('J) Lazzari,. szc spanyolca lazaro (yoksul) szcnden .gelmektedir. (spanyolca S7.Cgiin kkeninde d~ rcil'deki dilenci .J..azans vardr). Bu szck XVI. yzyldan balayarak spanyol yneticiler tarafndan Napoli'delci kent-sel o:gnhlar anmak iin kullanlr olmutur. Daha son-ralan baka ehirlerdeki guhlar iin de ayn szck kul-lamlmtr. Napali'deki bu alt proletarya btnyle mo-nari yanhsyd ve 1799'daki Sanfedista bakaldnsyla Na-poli Cumhuriyetinin burjuva Jakoben rejimine isyan et-nitj. Bourbon mcruti rejimini bu alt proletarya sonu-na dek savunmutu. Terimin aa~layc bir niteli~i de s6z konusudur: alt proletaryann yaad~ yoksul koullar, bun-Jann varsaylan tembellik ve onursuzluklan vurgulannak.tadr; Gramsci de s:c~ bu anlamyla kullanmtr.

    (10) 1927'de (ya da 1926'da m?, onbir sayda) cMarzoccoda yaynlanan Antonio Panella'nn anti.Machiavelli'ciler hak-kndaki incelemesini anm'lk (gerekir): Machiavelli'yle kar-latnlan Bodin hakknda nasl bir yargya vanld~m ve anti~Macliavelli'cilik sorununun genel olarak nasl ortaya konuldu~u grmek [gerek]. (Yazarn dipn.otu).

    29

  • d_e siyasal _o~an dilinin ekonomi'k terimiere evdhp cv-rlmeyece~nn, hangi ekonomik sisteme indigenehilcccinin sogulanmasdr sz konusu olan. Aratrlmas ge-rekense, merkantilist dnemde yaayan Machiavelli'~in siyasal bakmdan zamannn ilerisinde olup olmad, daha sonralar Bizyokratlarda dile gelen baz gereklilik-lerin bizzat Machiavelli tarafndan zamanndan nce be-lirlenip belirlenmediidir .11 [ 1933 - 34 :. yazm t 931. . 32].

    (ll) Fizyokrasi kltr olmadan bir Rousseau['nun ortaya kmas] mmkn olabilecek miydi? Fizyokratlarn sadece ta-rmsal karlan temsil ettikleri ve yalnzca kl;lsik ekono-~~Ie dirki ken!sel kapitalizmin karlarnn desteklendii ddias bana dogru gelmiyor. Fizyokratlar me:rkantilizmdcn. korporasyon rejiminden kopuu temsil ederler ve klasi-k ekonomiye ulanada yalnzca bir evredirler. te tam bu nedenledir ki IIIl'cadele ettikleri ve hatta ileri srdkk rinden dolays3 olarak treyen topluma gre ok daha .kar-mak bir mstakbel toplumu temsil etmektedirler gibime geliyor. [Fizyokratlann] dili zamanlanyla iyice ikilidir ve kentle krsal alanlar arasndaki dolaymsz kartl di-le getirir. Braknz yapsnlar, brnknz gesin1er yani endstriyel ve giriim :zgrlii fonnill tanmsal kar larla kesinlikle ilintiH deildir. (Yazarn dipnotu).

    30

    S lY ASET N GELER

    Gerekten sylemek gerekir ki, ilk unutulanlar, ilk :eler, basit eyler olmaktadr. te yandan, bunlar, son-suz kere tekrarlanara:k, siyasetin ve herhangi bir kollek-tif eylemin dayana olurlar.

    lk esas udur : gerekten hkmedilenler ve hkme-denler, ynetenler ve ynetilenler vardr. Tm .siyaset bi-limi ve sanat bu ilksel, (baz genel koullarda)1 indirge-nemez olguya dayanmaktadr. Bu olgunun kkenieri ken-di bana bir sorundur ve bylece incelenmelidir (hi ol-mazsa olguyu yumuatmak ve ortadan kaldrmak iin, bu ynde iieyebilecek beUrli rbaz koullan deitirerek in-celeme yaplabilir ve yaplmaldr). Ama gene de yne-tilenler ve ynetenler, hkmedilenler ve hkmedenler ol-gusu varln srdnnektedir. Olgu byle olunca (hnz amalar veriyken) en etkin ynetim nasl olur, ynetici-

    ~,I) Yani snfl toplum koullarnda. Gramsci'nin buradaki ilk esas iin bkz.: Hegel, Philosophy of History, iDover, 1956, s. 44'deki iifade,

  • ler en iyi biimde nasl yetitirilir (siyaset hiliminin ve sanatnn ilk seimi tam olarak Jburada belirir) ve te yandan ynetilenlerin ya da hkmedilenlerin itaatlerini salamak iin akla uygun ve en az direnmeye urayacak davran yollar nasl bulunacaktr, bunlara bakdmaldr. Yneticileri yetitirirken, temel ncl u olmakta-dr : her zaman hkmedilenler ve hkmedenlerin olma-s m istenmektedir, yoksa bu blnmenin varl~nn ge-rekliliini ortadan kaldracak kouUar m yaratlmak is-tenmektedir? Yani insan trnn iher zaman var olan ib-lnmesinden sz eden nciden mi hareket edilmektedir yoksa bunun yalnzca baz koullara denk den bir ta~ rihsel olgu olduuna m inanlmaktadr? Bununla bera-ber ak seik ortaya koymak gerekir ki, her ne kadar son zmlemede toplumsal gruplarm blnmesi olgu-suna vanlsa bile, grnenler ve lbilinenler ;byleyken, top-lumsal olarak homojen olsa ibile ayn grubun iinde hk-medilenler ve hkmedenler blnmesi va:rdr; bir bakma ibu 1blnnenin iblmnn bir rn, teknik bir olgu olduu sylenebilir. Bu beraber .grnen nedenler zerine speklasyon yapanlar, temel sorunla karlamamak iin, !bunda yalnz teknii, teknik gereklilii, vb. grmektedirler.

    Ayn grup iinde de hkmedilenler ve hkmedenler blnmesi bir veriyken, :baz vazgeilmez ilkeler koymak gerekmektedir ve bundan te en ar yanllar da ibu alanda olagelmektedir, yani en can alc ve dzeltilmesi en ~ yeteneksizlikler -bu konuda kendini gstermekte-dir. Inanlnaktadr ki, grubun kendi iinde temel ilke saptannca, itaat kendiliinden olacaktr; bir gereklilik ve akla uygunluk gsterisi olmadan da itaat olacaktr bunlar da yetmez, itaat tartma gtrmeyecektir (baz~ lan i,taatin istenmeden, izlenecek yol gsterilmeden Ola-

    32

    ca~n dnmekte, daha kts budnceye gre ha~ reket etmektedir). Benzer bir bi-imde, yneticilerdeki ckadomizm:o.i,2 yani yneticinin yaplmasnn akla uygun ve doru olduunu sand eyin yerine getirilmesi ve eer yerine .getirilemezse Suun yerine getirmesi ge-rekenin srtna yklenmesi, Vb. gerektii kansn lrokn-den skp atmak zordur. Gene benzer bir biimde, ge-reksiz zverilerJn nn almay botayan can alc alkanl~ yok etmek .gtr. Bununla birlikte, ortak duy-gu, ortak (siyasal) feU:ketlerin byk bir blmnn ge-reksiz zverilerin :nnn alnmasna allmadndan ya da bakalannn zverisine nem verilmediinden ve bakalarnn yaamlanyla oynandndan mey;dana .geldi~ini gstermektedir. Herkes cepheden gelen subaylardan na-sl erierin gerekten gerektiinde yaamlarn tehlikeye attklann, ama tersine kendilerine bo verildiini anla-ynca nasl -bakaldrdklann duymutur. rnein : bir birlik zorlayc nedenlerle erzak ikmalinin yaplma!d~n grnce oru tutahilirken, tek bir nleri, savsa-klama, brokratizm, vb. nedenle atlanrsa ibakaldryordu.

    Bu ilke zveri gerektiren btn eylemiere yaylr. te bu yzden her zaman her da11beden sonra nce yneticile-rinin sorumlulu~unu vehatta dar anlamda sorumluluunu aramak gerekir (rnein : bir cephe birok blmlerden kurulmutur, her blmn kendi yneticileri vardr ve

    (2) Luigi Cadoma (1850- 1928) 1~!17~deki Caporetto bozgunu-na kadar talyan silahl kuvvetlerinin bakomutamyd. Bu bozgundan sorumlu tutulmutur. 1917'de sava halk ara-snda yaygn bir memnuniyetsizlikle karlanyordu ve talyan askcrlerinin muhalefet ve evksizlii de bozguna g-tren nemli bir e olmutur. Gramsci Cadoma'y, ynet-ti~i kimselerin onayn kazanmak iin hibir aba .gster-meyen, otoriter lider sembol olarak ele almtr.

    33

  • olasdr ki, -bir yenilgide bir bltimn yneticileri bakalanndan daha sorumlu olsunlar; ancak bu, daha az ya da daha ok sorumlu olma sorunudur, hibir ynetici iin sorumluluu hibir zaman kaldrmaz).

    Ynetilenler ve ynetenler, hkmedilenler ve hkme--denlerin varl konusunda ilke veiyken, imdiye dek y-neticilerin ve ynetim yeteneklerinin hazrlanmasnda partilerin en uygun yol olduu dOrudur (partiler en deiik biimlerde kendilerini gsterirler, anti-parti ve partinin olumsuzlanmas da aslnda parti deildir an larnma gelmez; gerekte adianna lbireyci> denilenler de parti adamlandr, anak ya Tann'nn yardmyla ya da kendilerini izleyenierin aptallndan yararlanarak parti-de ba olmak isterler).3

    Devlet anlay)) deyiinin kapsamna giren genel kavramn gelitirilmesi[ne gelince], bu deyi belli ve ta-rihsel olarak belirlenmi bir anlama sahiptir. Fakat so-run kendini gstermektedir: her ciddi harekette adna ((devlet anlay~ denilen eye benzer bir ey var mdr, yoksa bu, az ya da ok zrline baklmayacak keyfi bir bireycilik deyii midir? u denilebilir.: devlet anlay hem gemie ve gelenee, hem de gelecee ynelmi ((de-vamhl, yani her eylemin balam ve devam edecek karmark bir srecin bir momenti olmasn gerektirir. Bu srecin, bu srete rol almann ileyen ve etkin ol-duu duyulan ve sanki maddi imi, cisim olarak var-m gibi gznne alnan ama maddi varl tannmayan glerle beraber ve birarada olmann sorumluluuna, baz durumlarda, devlet anlay ad verilir. S-

    (3) Faistler genellikle partilerini bir antiparti olarak be-timlemilerdir. Mussolini de kendi bireycilii hakknda uzun aklamalar yapmaktan zevk almtr.

    34

    rein bylesi 1bilinci aktr ki, soyut deil som~t .olma ldr, yani, bir l;akma, baz snrlar gememelctir; en dar snrlarn bir gemi kuak ile bir gelecek kuak -~l du u nu varsayarsak, bu baya uzun bir sre tuta7, un k kuaklar nceki ve sonr3ki otuzar yl kapsar dye he saplanmaz fakat or:ganik olarak,_ tarihsel anlamnda gz.:~ne alnr; gemi iin bu h olma~s_a ~o~ay an talr bir eydir: bugn pek yal olan, bzm -n, ara mzda yaayan gemii simgeleyen, tannm~s, ~es~plalmas gereken, imdinin bir esi _gel~~en b_r on-cl olan kiilerle kendimizi beraberlk nde hssede. s rumlu oldulhmuz doan ve byyen kuaklarla, rz.o o... .du

    ocuklarla da bu byledir. (Amaca dayanan 1?~ ege_: olan, bir seimi ve belirli bir erei ieren, yan, .deolo.ye dayanan gelenek klt baka bir eydir). Gene de byle anlalan bir

  • SIYASAL PARTI

    Modern ada yeni Prens'in ba aktrnn kiisel bir kahraman olmayp siyasal parti, yani, farkl ulusla-rn farkl i ilikileri iinde her zaman yeni bir devlet tipi kurmay amalayan, akla uygun ve tarihsel bakmdan bu erekle kurulmu belirli bir parti olaca syle-nebilir.

    Totaliter1 olduklann ileri sren rejimlerde, tacn ge-leneksel ilevinin nasl gerekte belirli bir parti tarafndan stlenildii ve tastamam bu yzden de partinin nasl totaliter olduu ineelenrnee deer. Her ne kadar her parti bir grubun ve sadece bir grubun ifadesiyse de, bu-nunla birlikte belirli partiler gerekten baz belirli ko-ullar:da tek bir grubu temsil ederler; nk kendi gnbuyla baka gruplarn karlan arasnda denge ve ha-

    (1) Gramsci'nin bu S.!C~. bugnk kazand anlamm ter-sine, aa~layc anlamnda kullanmadn belirtmek gere-kir. Bu szck kendisi iin yansrz bir szckt ve her eyi kapsayc ve birletirici anlamna gelmekteydi.

    36

    kemlik ilevini yerine getirirler ve tam anlamyla kar olan gruplann olmasa ,bile, mttef.ik gruplarn yardm ve uygun grmeleriyle temsil ettikleri grubun gelimesi~ ni gzetirler. Saltanat sren ama hkmetmeyen kral ya da cumhunbakan anayasal forml :bu hakemlik g-revini ve ta ya da cumhurbakann savunmasz brakmama konusundaki anayasal partilerin endielerini aklayan hukuki bir .fomldr. Devlet bakannn yneti-me ilikin ilemlerindeki sorumsuzluklan ve tersine y-netim organlarnn sorumluluklan zerine formller, dev-letin birlii, ynetilenlerin .devlete ilikin eylemleri onay-lamalan kavramnn, dolaysz ynetici personel ve par-tisi 'kim ve ne olursa olsun, korunmas hakkndaki ge. n el ilkenin hukuki rnekleridir.

    Totaliter parti ile bu formller anlamlarn yitirir ve bylece bu fornller ynnde ileyen kurumlar da aza-lr; ama iievin kendisi, soyut Devlet kavramn gk-lere karacak, deiik yollarla tarafsz gcn iler ve etkin olduu sansn vermeye alacak parti ile yekv-cut olur. [ 1933 - 34 : 1. yazm 1930 32].

    ((Siyasal pathden sz edilebilmesi iin, (dar anla-mnda) siyasal eylem gerekli midir? ada dnyada, bir-ok lkede esasl ve organik partilerin, mcadele gerek-lilii ya da baka nedenlerden tr hiziplere lblnd ve bunlardan her birinin parti ve stelik bamsz par-ti adn ald grlr. te bu yzden ou kez orga-nik! partinin aydn kumay heyeti bu gibi bizipierin hi-

    (2) Gramsci'nin Organik nitelemesinin tanm, temel toplumsal snflardan biri iinde dnme ve daha nemlisi, rgtlen-me ilevinin yerine getirilmesine baldr. (Bu konuda bkz.: Cumhuriyet Dnemi Tiirkiye Asiklopedisi, Cilt I, s. llS'teki Gramsci'ye Gre Aydnlar maddesi).

    37

  • birisine girmez, tersine, kendi bana, partilerin stn de -ve bazan byle olduuna halk tarafndan da ina nlr- ynetici bir gmcesine alr. Bir gazetenin (ya da bir gazeteler grubunun), bir derginin (ya da bir dergiler grubunun) parti ya da parti hizibi ya da belirli bir partinin ilevi olduu !bak asndan ha reket edilirse, .bu ilev daha byk bir belirlilik iinde incelenebi1ir. ngiltere'de Timesn ilevi ve talya'da benzer bir iieve sahip olmu olan Corriere della Sera,3

    bunlardan bakaca adna haber gazetecilii denen ba-snn, szde politika-d basnn, bunlar da yetmez, yalnzca spor ya da teknik haberler veren basnn ilevi dnlsn. Aslnda ynetimde tek ve totaliter bir parti bulunan lkelerde olay ilgin grnler sunmaktadr : nk bylesi !bir parti saf olarak siyasal bir iieve ar tk sahip deildir, yalnzca teknie, propagandaya, kol luk grevine, moral ve kltrel etkilerneye ilikin ilev lere sahiptir. Siyasal ilev dalayldr : nk baka yasal partiler yoksa ,bile, kanun yoluyla engellenemez ve ken dilerini fiilen ya da ynelimler olarak gsteren baka partiler vardr ve bunlarla sanki bir krdndeymi gibi tart.Ir ve mcadele edilir. Her halkflrda by lesi partilerde zel bir siyasal szlk kullanldndan kltrel ilevler baatlk kazanr, yani siyasal sorunlar kltrel biimlere hrnr ve bylece zmlenmez du-ruma geerler.

    (3) Corrie-e della Sera (Akam Pastacs) Milnno sanayicile-rinin liberal tutucu ideolojik yaklarnlarnn dile getirilme si iin kurulmu bulunmaktadr. Ynetimindeki Luigi Al bertini'nin de katksyla 1900 ylndan itibaren en nde g-len burjuvazi organ olmutur. Faizm srasnda rejimin yannda yer alan gazete, faizmin sona ermesinden sonra eski konumuna dnmtr.

    38

    Tersine, geleneksel bir parti z olarak dolaysz bir niteli~e sahiptir, yani a:tka eitici)), (lucus,4 vb.) moral, kltrel (!) ynleri olduunu aklar, aynca zgrlk yanls bir harekettir: adna dolaysz eylem denilen (te--rrc nitelikli) eylem bile, rnek gstererek propagan da biiminde kavramlatrlr: bu da, zgrlk yanls hareketin zerk olmad, ancak baka partilein yannda baat top lumsal gruplarn byk partilerine ilikin bir marjinal-hk biimi deil de ned.jrler?). Ekonomistlerin5 tadka t bu olayn tarihselibir biimidir.

    Bylece, yle olduklanndan tr siyasal eylemden soyutlanabilecek iki

  • tersine, araya baka kiiler ya da cideoloji koyarak, do layl olarak almak isteyen glerin kumanda mekaniz-masdr). Kitle yalnzca manevra'ya konu olur ve ken di iindeki eliki ve yoksulluklarn kendiliinden z-lp iyiletirileceini anlatan ahlftki vaazlarla, duygusal drtklemelerle, gelecekteki masal alanndan sz eden mesihvari esatirieric doldurulur. [1933].

    Siyasal ibir partinin tarihi yazlmak istendiinde ger ekte sanldndan daha az basit bir dizi sorunla baa kmak gerekir, rnein, bu konuda uzman saylan Ro bert Michels'e6 haklabilir. Bir partinin tarihi ne olaak tr? Siyasal bir rgtn i yaammn saf bir anlatm m olacaktr? Parti nasl doar, partiyi kuran ilk gruplar, programn dnya ;ve yaam anlayn oluturan ideolo-jik tartmalar nelerdir? Bylesi bir durumda dar aydn gruplannn tari-hi ve bazan tek bir kiiliin siyasal bi-yografisi sz ,konusu olur. yleyse tablonun erevesi daha geni ve kapsayc olacaktr.

    (6) Robert Midels (1876 1936) daha sonralan nce svire'ye sonraysa, vatandalru Mussolini rejimi iinde ka-zanm olduu, talya'ya g etmi olan Alman sosyolo-1gudur. Almanya'dayken sosyal demokrat e{:ilimliydi. Michels ileri srm olduu oligarinin elik yasas ne--deniyle n kazanmtr. G. Mosca ve V. Pareta ile oluturdu~ siyasal sekinler teorisiyle de tannmtr. Gramsci'-nin onun yntemini ve siyaset anlayn beenmedi~i ve yadsdtt biHnmekteyse de, biT lde onun dolayl etkisi altnda kald ve devrimci olmayan dnemlerde toplum-sal ve siyasal yaplar hakkndaki kendi kuramn olutururken onun sekinler kuramnn etkilerinden uzaok kalma-d Heri srlmektedir. (Bkz.: G. Galli, Gramsci c la teoria delle elitees - Gramsci ve Sekinler Teorisi, Gramsci e cdtura contemporanea - Gramsci ve ada Kltr, Cilt LI iinde, ss. 201- 217).

    40

    ncleri izlemi, gveni, sadakati ve disiplini ile on lan destekiemi ya da onlar baz giriimleri karsnda ya pasU kalarak ya da dalarak eletirmi olan belirli bir insanlar kitlesinin tarihini yazmak gerekecektir. Ancak hu kitle yalnzca parti yelerinden mi meyda-na gelmi olacaktr? Kongreleri, oylamalan, vb., yani bir parti kitlesinin iradesini dlatrd faaliyet ve varhk biimlerinin btnn incelemek yeterli olacak mdr? Aktr ki, 1belirli bir .partinin, ifadesi ve en ilerlemi blm olduu toplumsal grubu hesaba kat-mak gerekecektir: yani, bir partinin .tarihi belirli bir sosyal grubun tarihi olmak gerekecektir. Ama bu grup [evresinden] soyutlanm deildir, dostlar, yaknla r, kartlar, dmanlan vardr. Belirli bir partinin tarihi, ancak toplumsal ve devletsel ve ou kez uluslararas lanunlar da sz konusudur) bir btnn karnak tablosundan meydana kacaktr. Onun iin denilebilir ki, obir partinin tarihinin yazlmas, hi abart-masz bir lkenin genel tarihinin ,karakteristik obir yn-ne baadk kazandnnak amacyla, monografik gr a smdan yazlmas anlamna gelir. Gerekten bir lkenin tarihinin belirlenmesinde bir parti z faaliyetleriyle az ya da ok arlk sahiibi olduu liide, az ya da ok an~ lam ve arla salhip olacaktr.

    te bylece ibir partinin tariliinin yazl biiminden bir partinin ne olduu ve ne olmas gerektii kavram or-taya kmaktadr. Sekter, kendisi iin irek anlamlar ol-duu ve kendisini mistik bir evkle doldurduu iindir ki i olaycklarda aka gelecektir; tarihi ise, hereye rgc-nel tablodaki yerine gre nem vererek, hereyden nce partinin gerek etkinliini, .bir olayn meydana gelmesin-deki ya da baka olaylan n olmasnn nlenmesindeki kat ksma ilikin olumlu ya da olumsuz :belirleyici gcn vurgulayacaktr. [1933- 34: 1. yazm 1932].

    41

  • Bir partinin ne zaman meydana getirildiini, yai hc-lirli ve kalc ibir grevi olduunu bilmek noktas bir s-r tartmalara ve ou kez, ne yazk ki, Vico'nun .szU-n ettii uluslarn gururw>ndan7 ,daha az tehlikeli VI.!" gln olmayan, bir eit gurura yol aar. Her gelimcnin yeni grevler dounnas ve baz partilerin varolma-larnn durduu, yani varlklannn tarihsel olarak gerek-siz olduu zaman tam olgunlua erimi olduklan anla-mnda, bi parti hi bir zaman olgun deildir demek doru olur. yle ki, her parti snfsal bir terim olduundan tr, aktr ki, snfsal blnmeyi ortadan kaldrmay amalayan .bir parti iin mkemmellik ve tamlk artk varolmamak noktasnda toplanmaktadr, nk artk s-nflar ve dolaysyla bunlarn ifadesi ortadan kalkmtn. Ancak burada hu zel gelime srecinin belirli bir momentine, bir olayn varlk gerekliliinin hala kesin olmad, tersine hyk lde olaanst irade gc olan kiilerin varlna bal olduu anlamnda, bir ola-yn varolabildii ya da olamad daha sonraki momente deinmek gerekmektedir.

    Bir parti ne zaman tarihsel bakmdan gerekli ol-maktadr? Zaferinin, kanlmaz bir biimde Devlet olmasnn koullarnn, hi olmazsa oluma yolunda ol-duu ve normal olarak daha sonraki gelimelerin ng-rlmesine olanak tand zaman. Ancak, denilebilir ki, benzer koullarda bir parti olaan yntemlerle ykb-

    (7) Uiuslann gururu hakknda Diodons Siculus'un bilgece bir deyii vardr. Ona gre, ister Helen ister Barbar ol: sun, her ulusun teki uluslardan nce insan yaamndak rahatlk salayc eleri bulmu olduuna ve kendi anmsanan tarihinin dnya tarihinin balangcna kadar gitti-ine ilikin bir vnmesi vardr. The New Science of Giambattista Vico, Comell, 1968.

    42

    maz m? Buna cevap verebilmek iin bir usa vurma ge-litirmek gerekmektedir : bir partinin varolmas iin temel enin (yani grup iindeki elerin) birlemesi zorunludur :

    1) Sradan ve ortalama kiilerin meydana getirdii yaygn e bu kiilerin katlmalan yksek dzey;de rgt-lk ve yaratclk deil de disiplin ve sadakat sayesin-de salanr. Bunlarsz parti yaayamaz, bu dorudur; ama partinin

  • lan olan bir komutanlar grubu, yoktan bir ordu yarat-makta gecikmez.

    3) Bir arac e ki bu, i'lki ikincisiyle yalnz fizik anlamnda deil, moral ve entellektel anlamnda da tema sa getirir ve birletirir. Gcekte bu e arasnda h~r parti iin sabit oranlar8 sz konusudur ve bu iabt oranlar gerekletirildiinde en yksek etkinlige ulalr.

    Dnceler byle iken bir partinin olaan yollarla yklamayacag ileri srlebilir. nk, doumu dank durumda olsa da, nesnel maddi koullara bal olan ikin-ci e eer zorunlu olarak varsa (ve eer bu ikinci e yoksa her usa vurma botur) teki ikisinin.' yani. birin cisinin ve bunun kendi gerekli devam ve dle ,gel ara-c olarak oluturdugu nc enin olumamas olas dei'ldir.

    kinci enin meydana knas iin, yaarnsal sorunla-rn .belirli bir zmnn gereklilii yolunda ok salam bir kannn olumu olmas gerekir. Bu .kan olmadan ikinci e olumayacaktr, olusa bile zayfl ~olay~yla yok edilmesi gayet koiaydr. Ancak yok edlse blc, bu ikinci enin miras olarak, yeniden dzenlenmesi ge--rekli, ,bir maya brakmas zorunludur. Bu mayann en iyi yaaya:bilece;i ve dzeltilebilecei yer, gene, ikinci .. geyle en homojen olan, Hk ve son eler olmaktadr. Oyleyse ikinci enin bu eleri oluturmaktaki faaliyeti esastr. kinci e zerinde bir yargya vanrken ltler unlardr : 1) gerekte yaptklar; 2) yokedilmesi varsaym al-tnda bunun iin hazrladklan. iki ltten hangisinin daha nemli olduunu sylemek zordur. nk kav:gada her zaman yenilmeyi ngnnek gerekir; yenmek iin ya-

    (.S) Bkz. daha ilerdeki Sabit Oranlar Teoremi Blm.

    44

    plan kadar nernli olan ibir baka ey de kendi ard.lla rn yetitinnektir.

    Partinin gunru konusuna gelince, bunun Vico'nun szn ettii uluslann gururundan daha kt oldu~ sylenebilir. Niin? nk .bir ulus varl~ sdme.den edemez ve varolmas olay incelendiinde bu olayn, belki biraz iyi niyetle ve kitaplan kantrarak, anlam dolu olduu grlebilir. Oysa bir parti kendi iradesiyle varln srdrrneyebilir. Hi bir zaman unutmamak ge-rekir ki, ulUslararas savalarda uluslarn herlirinin te-kinin i kavgalarla zayflamasnda kan vardr, parti-ler de i kavgalarn eleridir. yleyse, partiler kendi z iradeleri, z zorunluluklan sonucu mu, yoksa yalnzca bakalarnn karlar iin mi vardrlar sorusunun orta-ya atlmas her zaman olasdr (gerekten tartmalarda bu hi unutulmaz, dahas var : zeilikle cevabn kukusuzluu srar nedeni olmaktadr; lbu da bu noktann et-kili ve kuku nedeni oldu~ anlamna gelir). Bu .kuku iinde kvranann aptaln ibiri olmas doaldr. Siyasal olarak sorunun sadece anlk bir nemi vardr. Adna ulu-salJ.k ilkesi denen eyin tarihinde, dman uluslarn i dzenini !bozan ulusal partiler yararna yaplan yabanc kanmlar sayszdr. yle ki, rnein, Cavour'un dou siyasetinden9 sz edildiinde, 1bunun gerekten bir S yaset, yani kalc bir eylem izgisi mi yoksa Avustur ya'y ypratrnak iin o ann gerektirdii bir sava tuza- m olduu sorulmaldr. Ayn biimde ufukta Fransa ile kendi ulusu arasmda bir sava ve bir talyan-Fnmsz itt.ifak tehlikesini gren Bismarck'n, i atmalarla talya'y zayflatmak iin, 1870 ncesinde Mazzini'nin ynet-

    (9) Baka bir deyile Piemonte'nin ngiltere ve Fransa'yla it-tifak kunnas sonucu, Rusya'run karsnda 1855'de Knm Savanda apacak silahl kuvvetler gndennesi.

    45

  • tii hareketlere karmas (rnek : Barsanti oHy)10 gz-nne alnabilir. Ayn biimde 1914 Haziran olaylar1 da,11 kimileri, ufuktaki sava gren 'Avusturya Genel Kurmay'nn parman sezinlemektedir. Grld gibi, rnek olaylar boldur ve 1bu konuda ak seik fikirlere sahip olmak gerekir. Kim ne yaparsa yapsn, yapt ken-di oyunudur varsaym altnda, nemli olan kendi z oyu-nunun her halkfi.rda iyi hir oyun olmasna almaktr, yani aka tam zafere ulalmaldr. yleyse parti gururunu ,bola.mak ve gururun yerine somut olaylar koymak gerekir. Kim somut olaylarn yerine yersiz gu-ruru geirirse ya da yersiz gurura dayanan bir siyaset srdrrse onun ciddiyetinden kukulanmak gerekir. Par-tilerin mazur grlebilecek bi- biimde bile bakasnn karna almakta-n, hele bu bakas yabanc bir devlet ise, bundan haydi haydi kammalar gerekir. nk son-ra bu konuda ortaya a-tlan speklasyonlar kimse engel-leyemez.

    Hangi parti olursa olsun (hkmeden gruplarn olsun, hkmedilen gruplarn olsun) kolluk ilevi grmL"'llesi, ya-ni bir eit siyasal ve yasal dzeni korumamas kabul edilir bir ey deildir. Eer bu etraflca ortaya scrilmek istenirse sorunun baka ibir biimde ortaya konulmas

    (10) 24 Mays 1870'de Mazzini'ci bir onba olan Pietro Barsanti Pavia'daki klaya krk cwnhuriycti yandayla, Ya5asn Roma! Yaasn Cumhuriyet! KahroL~un Merutiyet! ba-~nlanyla saldmntr. Hemen tutukland~ktan sonra 27

    (ll)

    46

    Austos 1370'de kuruna dizilmitir. Aneona'daki K.::!l Hafta. Bu olaylar srasnda, en nem-li olay olarak, Malatesta'nn syk>V verdii bir toplantda askeri birlikler gstericiler zerine ate ap kiiyi l-drm onbe kiiyi de yaralamlardr. Bu olay bir genci greve ve l

  • SANAYICILER VE TARIMCILAR

    Sorun byk sanayicilerin kalc z siyasal partileri-nin olup olmadldr. Sanyorum ki, cevap olumsuz ola-caktr. Byk sanayiciler srasnda, varolan tm parti-lerden yararlamdar, ama kendi z partileri yoktur. Do-laysyla, bunlar herhangi bir biimde agnostik ya da apolitib> deildir : karlar, siyasetin satran tahtasndaki u ya da ibu partiyi, srasnda kendi aralaryla g-lendirerek belirli bir dengeyi srdrmektir (kart par-ti, e4 salamaktadr; bu da anlaimaz bir ey deildir.

    (!) Yani kitlesel bir komnist partisinin olmad~ kasdedil-mektedir. Gramsci 1ngiliz ti Partisinin sanayicilerin dman olduunu dnmemektedir.

    (2) Baka bir deyile XIX. yzyln ikinci yans-ndaki Liberal Partinin radikal kanad ve belki de, zelHkle 1870 sonras dnemdeki, CbambedaiR, Dil-ke ve Bradlaugh nderliindeki ve sosyalis-t fklrledn etkisindeki radikaller kastedll-mektedir.

    (3) talyan Radikal Partisi, Partito d'Azione (Eylem Partisi)'nin gclk bir dal saylabilir. l'lt801erde toplumsal nitelik:li yasalar ve zellikle alma koullan iin mcadele veren bu Parti daha sonra yava yava erimi ve Giolitti'nin si-yasal blok'unda kk bir e durumuna dmtr.

    (4) Bu deyim faist partiler anlamnda kullanlmtr.

    49

  • Genel olarak denilebilir ki, partiler tarihinde, deiimin nedenlerinin kkenini bulmak iin deiik lkele-rin karlatrlmas nemli ve retici bir eydir. Ayn ey tarih katalounun tm kalntlaryla dolu olan geleneki lkelerin partilerinin aralarndaki tartmalarda da geerlidir.

    Gerek dnya anlay gerekse zellikle pratik tavrlar iin nemli olan en iyi yarg lt udur: dnya anla-y ya da pratik eylem, ortak yaamn tm sorumlultunu stlenmi haliyle soyutlanm, bamsv> olarak m kavranabilir; ya da bu olanakszsa, dnya anlay v~ pratik eylem, baka bir dnya anlay ve pratik tavnn btnle.mesi iyiletirilmesi, dengelenmesi, vb. olarak m anlalabilir? Dnlrse, bu ltn ideal ve pratik hareketler zerinde tarafsz bir yargya varmak iin nem-li olduu ve hi de kk olmayan bir uygulama alanna sahip olduu grlr.

    En sk raslanan putlatrmalardan biri de, her va-rolan eyin varolmasnn doal olduu, varolmadan ola-mayaca~, kt gitseler de yeniden dzenleme giriimkrinin yaam kesintiye uratamyaca, n:k geleneksel glerin ilemeye devam edece~i ve bu yzden yaamn srecei inandr. Kukusuz bu trl dncede doru bir yan da yok deildir; eer -byle olmazsa vay halimi-ze! Bununla birlikte baz snrlarn tesinde bu biimde bir dnce (!baz daha ktye [ynelik] siyaset durum-larnda) tehlikel.i olmaktadr; ama her halk

  • EKONOMZM>lN BAZI TEORIK VE PRATIK GORVNVMLER!

    Ekonomizm 1 -serbest deiimi amalayan teori. hareket- teorik sendikalizm.2 Teorik sendikalizmin k< kenini ne kadar praxis felsefesinde, ne kadar se !best deiime ilikin ekonomik doktrinlerde, yani so bir zmlemeyle liberalizmd

  • runluluk, ngiliz klasik ekonomisince harekete geilen ekonomik tarih yaznnn hesaba katlmas gerei u ekilde tatmin edilmi olabilir: bu tr bir yazn, praxis felsefesinin yzeysel -bir bulamyla ekonomizmi dourmutur. Bu yzden Binaudi ekonomizme ilikin sapma-lar {asl aranrsa yeter derecede aklktan uzak bir bi imde) eletirdiinde, ar kovann omaklamaktan baka bir ey yapmamaktadr. Setibest mbadele yanls ideolojilerle teorik sendikali~ arasndaki ilinti, Lanzillo4

    ve erikieri gilbi sendikaclarn Pareto'ya5 -kar hayran-lklarnn belirgin olduu talya'da zellikle aikardr. Ne var .ki bu iki eilimin anlamlan ok farkldr: ilki egemen olan ve yneten bir toplumsal gruba aitken, i-kin cisi, kendi gcnn ve 1kendi olanak ve gelime hiimle-rinin daha henz bilincine varmam ve dolaysyla ilkel yaamcl evresinden kurtulmay bilemeyen, hala baml bir gruba aittir.

    Serbest mbadele hareketinin dnceleri temelini, pratik kkeninin belirlenmesi zor olmayan kuramsal hiv yanlgcia bulmaktadr; bu dnceler, aslnda yalnzca me-todolojik olduu halde organik hale sokulup ylece sunu-lan, siyasal toplumla sivil toplum6 arasndaki farka da-yanmaktadr. Buna gre de ekonomik faaliyetin sivil top-luma zg olduu ve Devletin [bu faaliyetin] dzenlen-

    (4) Agostino Lanzillo (1886- 1952) anarko-sendikalisttir. Sarel zerine bir kitab vardr. Faizmin yanda olmu ve 1931'de Faist Korporasyonlar Ulusal Konseyi iiyeli~ine getirilmitir.

    (S) Vilfredo Pareto, bugn sekinler kuramndaki yeri dola-ysyla tannsa da, aslnda nemli bir iktisat ve serbest milbadele kuramcsyd.

    (6) Bu konuda bkz.: Norberto Bobbio, Jacques Texier, Gramsci ve Sivil TopTum, Editr: Erhan Gksel, ev.: Arda pek, Kenan Somer, Sava Yaynlan, Ankara, 1982.

    54

    mesine karmamas gerektii iddia edilmektedir. Ama, fiili gereklikte sivil toplumla Devlet hir ve ayn oldu-undan, braknz yapsn'larcln da, yasama yoluyla ve zorlamayla gndeme getirilip srdrlen, bir Devlet d-zenlemesi 'biimi alduu aka ortaya koyulmaldr : [bu dzenleme] ekonomik olaylarn kendiliinden dile gelen otomatik bir ifadesi deil de kendi amalarnn bilincinde olan bir iradenin kastl bir siyasetklir. Dola-ysyla braknz yapsniarc liberalizm, baanya ulat takdirde, bir Devletin ynetici personelini ve ayn Devle~ tin ekonomik programn, yani ulusal gelirin dalmn deitioneye ynelmek durumunda olan siyasal bir prog-ramdr.

    Teorik sendi,kalizmin durumuysa farkldr. Bura-da sz konusu olan baml bir grup olup, bu grubun egemen olmas, ekonomi'k-korporatif evreden teye geli-ip sivil toplumda ethik-politik hegemonya evresine yk-selmesi ve Devlet iinde egemen konuma ulamas -bizzat bu teori tarafndan engellenmektedir. Braknz yap--snlarchk bakmndan Devletin yapsn deil de sade-ce ynetimin ynn deitirmek isteyen ynetici gru-hun bir hizb-i sz konusudur; ticareti dzenleyen mev-zuat ,ve fakat yalnzca dalayl olarak endstriyel [mev-zuat] slah etmek isteyen [ynetici grubun bir hibi sz konusudur] (nk zellikle piyasas zayf ve snrl l-kelerde korumacln endstriyel giriim zgrln snrlad ve tekellerin olumasn sahksz bir biimde kolaylatrd inkar edilemez). Sz konusu olan yeni bir siyasal toplumun ve hatta yeni bir sivil toplum trnn oluturulup rgtlenmesi deil, hkmet eden ynetici partilerin kendi aralarnda devredip [yer deitirme1eridir]. Teorik sendikalizm 'hareketinde sorun daha karmaktr; bu harekete !baml grubun dile getirdiini

    55

  • srd ba~mszlk ve zerkliin aslnda hakim grubun entellektel hegemonyasna feda edildii intkftr edilemez. nk teorik sendikalizm btnyle, praxis felsefe-sinin baz eksik sunulmu ve dolaysyla bayalatrlm savlaryla rnerulatrlan, braknz yapsnlarcln bir griinmnden baka :bir ey deildir. Bu feda niin ve nasl olmaktadr? Ya sorun gznne alnmadndan (Fabianclk, De Man,l ngiliz i Partisinin nemli bir blm), ya da [sorun] uygun ve etkin olmayan bir hi~ imde ortaya konulduundan {genel olarak sosyal~demokrat eHimler), yahut da gruplu rejimden sendikal bir ekonomiye sallip tam eitliki tbir rej,ime dolaysz olarak atlama imkanna inamldndan, baml gruhun egemen grup haline dnmesi sz 'konusu deildir.

    Ekonomizmin siyasal ve entellektel irade, eylem ve giriim ,ifadelerine kar tutumu, sanki bunlar ekonomik zorunluluklarn organik dile gelileri deil de tersine elm-norninin tek etken ifadesiymi [gibi ele alndndan] en azndan acaiptir. Hegemonya sorununu egemen grubu haunl klacak bir olaym gibi yorumlayarak somut bir biimde ortaya koymak da ayn biimde anlamszdr. He-gemonya olay phesiz, kendilerine hegemonyann uy-gulanaca gruplarn kar ve eilimlerinin hesaba katlmasn, tbelli ibir uzlama dengesinin olumu olmasn, yani retici grubun ekonomi'k~korporatif trnden zve-rilerde bulunmasn gerektirir. Ama bylesi zverilerin,

    (7) Henri de Man (1835-19"53) bir Belika sosyal demokratdr. Revizyonist nitelikleri ar basan bir yaptyla, At detii. du marxisme (Marksizmin Dtesi:de), tannmaktadr. 1934'de sosyalizme bar geie ilikin bir program kaleme al-mtr: De Man Pl5.n. Belika'da 1935-38 aras bakanlk yapm ve Belika igali srasnda Almanl..rla ibirlikilili yznden 1946'da mahkUm edilmitir.

    56

    bylesi uzlamann ze ilimeyecei de phesizdir; nk hegemonya, eer ethik-politik ise, ekonomik olmadan da olamaz, [yani] temelini ynetici grubun ekonomik faa-liyetin yaamsal zne uygulad kesin ilevinde bulur.

    Ekonomizm, braknz yapsniarc liberalizm ve teo-rik sendikalizmin tesinde birok biimlerde ortaya kar. Seimlerde oy kullanmama tavrna ilikin ibtn biimler ekonomizmin iine girer (buna tipik rnek talyan papazlarnn l870'den balayarak iine girdikleri, 1900'dan sonra giderek yumuayan ve I919'da Halk Par-tinin3 kurulmasyla ortadan kalkan oy kullanmama tav-ndr; papazlarn gerek talya'yla yasal talya arasmda yaptklar organik ayrm, ekonomik dnya ile siyasal-ya-sal dnya arasndaki aynnun yeniden retilmesinde baka bir ey deHdi); bu tavnn yar-yarya oy vermeme, drtte bir oy kullanmama, vb. gibi lbir ok biimleri de sz konusu olabilir.

  • clk denen forml de ayn tavnn bir griinmdr. Ekonomizm her zaman siyasal eylem ve siyasal partiye kar deildir, ama parti ancak sendikal trden eitici bir organizma olarak grlmektedir. Ekonomizmin ince-lenmesi ve yapyla st-yap arasndaki ilikilerin anlalma~ iin bavurulaca-k bir kaynak, toplumsal bir grubun gel.mesinde nemli lbir evrenin, bir sendikay oluturan bireysel gelerin yalnzca daha ok kendi ekonomik karlar iin deil de, ayn rgtn gelime ve korunmas iin mcadele verdi'kieri evre olduundan sz eden, Fel-sefenin Sefaleti'ndeki pasajdr.9 Bu balamda, Engels'in (talyanca olarak da yaynlanan praxis felsefesi zerine

    (9) Kesin ifadeye bakmak gerek; Felsefenin Sefaleti praxis felsefesinin esasl bir momentidir. Bu yapt Feuerbach ze-rine Tez;ler'in gelitiritmesi olarak dnlebilirken, te yandan belirli bir frsatta yazlm Kutsal Aile Proudhon ve zellikle Fransz maddeciliine ilikin pasajlardan da belli olduu gibi belli olmayan bir ara evreyi simgeler. Fran-sz maddeciliine ilikin pasaj teorik olmayan ve daha ok kltr tarihine ilikin bir pasajdr: genellikle byle yonmIanan bu pasaj kltr tarihi olmas bakmndan vlmeye deer bir nitelie sahiptir. Felsefenin Sefaleti'nde Proud-hon'a kar eletiri ve Hegel'ci diyalekti~e ilikin yorum hakkndaki dncenin Gioberti'ye ve genellikle talyan hml liberallerinin Hegel'cili#jne yaygnlatrlabilecei ammsansn. Proudhon- Gioberti paraleli, trde o tmayan tarihsel- siyasal evreleri dile getirmesine karn ve hatta bu yzdea, ilgin ve retken olabilir. (Yazarn dipwtu).

    58

    [Vincenzo Gioberti (l801-52) Risortimento srasnda n-de gelen lnl liberallerden biriydi. Proudhon-Gioberti pa-raleli, bunlann Fransz ii snf hareketi ile daha geri talyan liberal- ulusal hareketi iindeki yerleriyle ilintilidir. Bu ba~lamda Gioberti, ilgintir, daha radikal bir kiiliktir. Proudhoi'daysa tutucu olan ~e giderek Jakoben tavr ze-rinde baathk kazanr. Gioberti'deyse sre tersine ilemitir].

    iki mektubundaki) 10 nihai zmlemede yalnzca eko-nominin tarihin zemberei olduuna ilikin ifadesi de hatrlanmaldr ve bu ifade, Politik Ekonominin Eletirisi'nin nszndeki, insanlarn ideoloji dzeyinde eko-nomik dnyada gerekleen elikiterin bilincine vardklanndan sz eden pasajla dolaysz olarak ilintilendiril-melidir.

    Bu notlarda frsat dtke praxis felsefesinin ka-bul edilmek istendiinden ok daha yaygn olduu ifade edilmiti. Prof. Loria'nn11 imdilerde kendisinin az ya da ok tutarsz kavraylarn adlandrd gibisinden, tarihsel ekonomizmin yaygnlat ve dolaysyla felse-fesinin mcadelelerine 1balad zamanlara oranla klt-rel ortamn btnyle deimi bulunduu kastediliyor-

    (lO) Josef B!och ve Heinz Starkenburg'a Engels tarafndan yazlan mektuplar; il.ki 21 Eyll 1890, ikincisi 25 Ocak 1894 tarihlidir. 1 ve 15 Ekim tarihli Der Sozialisticher Aka-clcniler'de yaynlanm buhmmaktadrlar. Blodh'a mektu-bunda Engels yle yazar: Tarihin maddeci anlayna g-re tarihteki belirleyici moment nnde sonunda gerek ya-amn retimi ve yeniden retimiyle ilintilidir. Ne Marx ne de ben bundan teye bir ey ileri srnedhlc.. Bu durum-da biri kalkar ve bu ifadeyi ekonomik momentin tek be-lirleyici olduu biimine saptrara-k sokarsa, ifadeyi anlam-sz, soyut ve sama hale getirmi olur.

    (ll) Achille Loria (1857 -1943) kendisinin zgn bir dnr olduJlum ileri sren akademik bir iktisatdr. Dnceleri, yalnz talya'da deil baka lkelerde de tMO'ler ve l890'1ar-da moda olmutur. Kendi verdii adla yani tarihsel eko-nomiznl adyla moda olan kuram sradan iktisatla sradan Maksizm karndr. Bu, Gramsci'nin gznde talyan entellektellerinin ve dolaysyla talyan ulusal klt-rnn dejenere ve acayip yaklamlannn rnekJerinden bi-riydi ki bu yaklamlan Lorianismo (Loria'clk) olarak ni-telendirmitir G'amsci.

    59

  • sa, .bu ifade dorudur. Croce'nin terninolojisiyle denilc* bilir ki, zgrlk dininin barnda Ibiten en byk sap-knlk, ortodoks dini gibi, bizzat bir bozulnaya uram, bo inan olarak yaygnlam, yani braknz yapsn larc liberalizmle birlemi ve ekonomizmi retmi bu-lunmaktadr. Ne var ki, ortodoks dini artk kuruyup kal-msa da, sapkn bo inann daha yUksek bir din olarak yeniden domasna yol aacak bir mayaya sahip olup olmayaca, yani bo inan kalntlarnn kolayca tasfiye edilip edilerneyecei [zaman iinde] grlecektir.

    Tarihsel ekonom~min baz karakteristik noktalan : 1) tarihsel ilintiler aratrlrken ((nisbeten kalc olan-la geici dalgalanma arasnda ayrm yaplmaz ve eko-nomik olay olarak, dolaysz pis yahudice anlamyla, kiisel ya da. kk bir grup kar anlalr. Yani ier-dii tm ilikilerle, ekonomik snf oluumlar hesaba katlmaz ,tersine, zellikle ceza yasalarnca belirlenen su biimlerine uygun dtnde, haya ve tefeci kann sz konusu olduu kabul edilir; 2) ekonomik oluun a Ima aralarnda ard arda kan teknik deimelere in dirgendii[ni ileri sren] doktrin. Prof. Loria, 1912 tarihli Rassegna contempotanea (ada Dergi)'da yaynlanan, uan toplumsal etkisine ilikin makalesinde bu doktri nin uygulanmas Uzerine ok parlak bir aklamada bu~ lunmutur; 3) ekonomik ve tarihsel oluun, retemin ba~ z nemli elerindeki deiiklie, beraberinde makine~ lerin yapl ve iletilmesinde yeni yntemlerin uygulan-masn getiren, yeni bir hammaddenin, yeni bir yaktn, vb. bulunmasna dolaysz olarak baml klnd doktrin. Bu son zamanlarda petrol zerine enikonu :bir yazn sz konusudur: tipik bir rnek olarak 16 Mays 1929 tarihli Nuova antologia)) (Yeni Antoloji)'da Antonino Laviosa' nn makalesi incelenebilir. Yeni yaktlar, yeni devindiri

    60

    ci e ne rj il er kadar baka biimlere sakulacak hammad-delerin bulunmas, ,tek tek devletlerin konwnunu dei tirebileceinden, phesiz 'byk neme sahiptir, ama ta-rihsel hareketi belirlemez, vb.

    ou kez tarihsel maddocikle mcadele edildiine inamhp tarihsel ekonomizmle mcadele ediHr. Sz geli-i Paris'te yaynlanan 10 Ekim 1930 tan"hli Avenir (Qe.. lecek)'deki makale (21 Ekim 1930 tarihli Rassegna Setti-manale della Stampa Estera (Haftalk Yabanc Basn Dergisi)~de ss. 2303. 2304'de tekrar yaynlanmtr) ibu duruma :bir rnek olup, buradan tipik olarak unlar ak ~anlahilir: Uzun bir sred.i-r, ama zellikle savatan ,;rmra, kar sorunlarnn uluslar egemenli~i altna ald~~ ve dnyay ileriye grtld sylenir durur. Bu tezi, hafif doktriner tarihsel maddecilik ad altnda icad edenler marksistlerdir. Saf marksizmde ktle halinde ele alnan insanlar tutkulanna deil de ekonomik zorun~ Iuluklara .itaat ederler. Siyaset ibir tutkudur. Vatan bir utkudur. Bu ok ey isteyen iki fikir tarihte yzeysel bir ilevden baka .bir iieve sahip deildir, nk gerekte yzyllar :boyunca .halklann yaam, maddi trden ne denlerin her zaman de~ien ve her zaman yenilenen lbir oyunuyla aklanr. Ekonomi her eydir. Birok ihurju-va filozofu ve ekonomicisi -bu nakarat tekrar eder du-rur. Budayn, petroln ya da kauuun cari fiyatlaryla yksek uluslararas politikay bize aklarken :bir eit havalara .girerler. Tm diplomasinin gmrk tarifeteri ve maliyet fiyatlan sorunlarnca belirlendiini bize gster-mek .iin btn marifetlerini kullanrlar. Bu aklamalar mthi hrmet grr. Bunlarn ok ufak 'bir bilimsel g-rnts olup, [ayn aklamalar] ineeliktc son sz ola~ rak geinmek isteyen bir tr stn pheciliin meyva sdr. D politikada tutku mu? Ulusal konularda duy

    61

  • gu mu? Hadi canm! Bunlar sradan insanlar iindir. Byk ruhlar, gizleri bilenler bilirler ki her ey bor-alacak tarafndan belirlenir. te bu mutlak bir yalancgerektir. Halkiann kar hesaplanndan baka bir ey ce ynetilmeyi semedikleri btnyle yalan, halklarn zd-Iikle nfuza olan istek ve ateli inanlarnca dikte edi-len dncelere itaa tettik.leri btnyle do~rudur. Bu-nu anlamayan hi bir eyi anlamaz. (Nfuz Matisi 'balkl) makalenin devam, maddi karlarca deil de n-fuzca belirlenmi olduu farz edilen, Alman ve talyan siyasetlerinin rneklerini vermektedir. Ma:kale praxis felsefesine yneltilmi en baya~smdan poJemik alaylan ksaca iermektedir ama, gerekte, tartma Loria'nnkinin trnden kaba ekonomizme kardr. Kald ki yazar baka .balcnlardan akl yrtmede de o kadar gl de-ildir: tutkular n en basitinden ekonomik karlarn anlarncia olabileceini ve siyasal etkinlii kalc ham duygusallk ve gelip geici rpnma iinde srdrmenin zor olacan anlamamaktadr. Ve Fransz politikas da sistematik ve tutarl lbir ussallk olarak yani her trl tutkuya ilikin eden arnm olarak sunulmaktadr, vb.

    Ekonomizme ilikin en yaygn bo inan :biimiyle, praxis felsefesi entellektel grubun st dzeylerinde yay-gnlaabilme olanaklarnn byUk bir llmn :kaybe-der, ama, [yaygnlaarbilme olanaklarna] halk kitleleri ve ibeyinlerini zahmete sokmak niyetinde olmayan, ter-sine ok kurnaz, vb. grnmek isteyen, ikinci snf cn-tellekteller arasnda ular. o~ kimse iin, Engels'in ya:OO. ,gihi, ceplerincieki birka formlckte zetlenmi, tm felsefi ve :;iyasal bilgelie ve tarihe ait -bilgilere ok ucuza ve hibir emek harcamadan sahip olduklarna inan-mak ok rahat gelir. nsanlann temel elikiterin bilin-cine Ideoloji aJannda vardklarna ilikin tezin, psikolo-

    62

    jik ve ahlaksal nitelikli deil de tersine organik ve epis-temolojik nitelikli olduu unutulduundan, siyaseti \'e dolaysyla tarihi srekli bir marche de dtpes, hokkabazhk ve el a'bukluu oyunu olarak ele almaya eilimli 'bir alglama biimi yaratlm bulunmaktadr. Eletireh etkinlik dolandrclklarn kefedilmesine, skandallarn yaratlmasna ve nemli ahsiyetlerin cebindeki parala-rn hesabnn yaplmasna indirgenmi olmaktadr.

    Ekonomizmin de nesnel bir yorum ilkesi (nesnel-bilimsel) olduundan ya da byle varsayldndan, do-laysz kar araynn tarihin btn grnmleri iinde tezi temsil edenler kadar anti-tezi temsil eden insan-lar iin geerli olabilecei :bylece unutulmu :bulunmak-tadr. Bunun da tesinde praxis felsefesinin baka binermesi unutulmutur ; halkn inanlar)' ya da bu trden inanlar maddi glerin geerliliine sahiptir. Pis yahudice karlar alannda yaplan yorum yanllar bazen ylesine ekilmez ve komiktir ki [bunlar] bu yolla kkendcki retinin nfuzunu olumsuz ynde etkilc-milerdir. Demek ki ekonomizmle yalnz tarih yazma teo-risinde deil zellikle siyasal teori ve pratikte de mca-dele etmek .gerekmektedir. Bu alanda mcadele, tpk siyasal parti teorisinin gelitirilmesinde ve 1belli siya-sal partilerin yaamdaki pratik gelimesinde {karsna karlk olarak demokratik-devrimci diktatrlk kav-ray konu-lan, adna srekJi devrim denen teoriye kar- yrtlen mcadele; kurucu [meclis] ideolojilerine salanan destein nemi, vb.) pratik olarak srdrlen mcadeleler gibi, hegemonya kavramn gelitirerek sr-drlebilir ve srdrlmelidir. rnek olarak Boulanger' ci akm (yaklak 1886'dan 1890'a kadar)12 ya da Dreyfus da-

    (12) Bkz. yukarda Machiavel\i'deki Siyaset zerine zl Not lar Blm 6. dipnot.

  • vas13 yahut da 2 Aralk Hkmet darbesi (dolaysz eko-nomik etmene ne kadar nisbi nem verilmesi ve buna karlk ideolojilerin somut incelenmesine ne kadar yer ayrlmas [gerektiini] incelemek bakmndan 2 Aralk zerine klasik .kitabnu bir zmlemesi [yaplmak gere-kir]) ele alnarak, belli siyasal hareketler giderek gelitike [bunlarn] nasl deerlendirildii zerine bir aratrma yaplabilir. Bu olaylar karsnda ekonomizm u soruyu sorar : ele alnp incelenen giriim dolaysz ola-rak kimin kannadr? Ve bu soruya stn kr olduu kadar rk bir abi yrtmeyle cevap verir : dolaysz olarak egemen gruhun belli bir hizbinin -karna-dr. Da-has var, herhangi bir hataya dmernek iin, seim, aka ilerici ve ekonomik glerin 1btnn denetleyici bir ilevi olan hizbe denk der. Yanl yaplmadndan emin olunabilir; ti.nk incelenen ;hareket iktidara geer-se, kanlmaz olarak egemen grubun ilerici hizbi sonu-ta er ya da ge yeni hkmeti denetimi altna alacak ve, devlet aygtn kendi karna evirmek iin, onu ara olarak kullanacaktr.

    Demek oluyor ki ok ucuz bir yanlnazl k sz ko~ nusudur, ama .bu yanlmazln teorik bir anlam olma-masnn yan sra pek az siyasal nemi ve prat& yarar vardr: genel olarak ahlt'.k nutuklar ve sonu gelmeyen kiilik sorunlar retmekten baka lbir ey yapmaz. Bou-langer'ci trden bir hareket sz konusu olduunda, -zmleme gereki bir biimde u izgiye gre ytlmelidir: 1) harekete katlan kitlenin toplumsal ierii; 2) yeni hareketin bizzat douu ile belirlenen ve .giderek

    (B) Bu konuda bkz. : Cumhuriyet Dnemi Tiirkiye Ansiklope-disi, Cilt I, s. 132...33-'deki Oreyfus Olay maddesi.

    (14) Baka bir deyile Louis Bonaparte'n 18 Brumaire'i (K. Marx).

    64

    bakalaan g dengesi iinde ibu :kitle ne gibi bir ileve sahipti? 3) [hareketteki] yneticilerin ortaya koydu u ve kabul gren talepler siyasal ve toplumsal bakmdan ne gibi bir anlama sahiptir ve hangi fiili gerelclere denk dmektedir? 4) aralarn nerilen amaca uygun-luunun incelenmesi; S) yalnzca nihai bir zmlemede, bu gibi bir hareketin kanlmaz olarak yozlatrlaca ve [bu :harekete] katlan kitlenin -beklentilerin-den ok farkl amalara hizmet edecei varsaym, ahlak deil de siyasal terimlerle formle edilerek, ele alnr. Ama {ya-ni ortak anlayn ak seikfiinde !bU gibi bir niteli~e sahip olmayan, daha ok bir takm gizli ve zel bilim-sel zmlemenin sonucu olan [trden] herhangi so-mut bir e sz konusu deilken, bu varsaym pein ola-rak ortaya koyulmakta, :bylelikle de, [ayn varsaym] iki yzllk ve kt niyete ya da (harekete katlanlar bakmndan) hnlk ve rbudalala ilikin all3k bir it-ham griintsne brnmektedir. Bu yolla da siyasal m-cadele, cini iede muhafaza edip her eyi bilenlcrlc, ken-di yneticilerince kandnlm olmalarna karn onmaz safdilliklerini kabullenmek istemeyen kiiler arasndaki kiisel sorunlar yumana indirgenmi olmaktadr. ste-lik bu gibi hareketler iktidara gelinceye kadar, bunlarn iflas edebileceini ve gerekten de !bazlarnn iflas etti-ini (bizzat Bounlanger'in bu haliyle iflas etmiken daha sonra Dreyfus yanls hareket tarafndan kesin olarak ezilmi bulunmaktadr; Georges Valois'in hareketi; Ge~ neral Gajda'nn hareketi)15 dnmek her zaman iin

    (15) George Valois bir Fransz faist diinr olup XX. yz-yln banda Proudho Derneini kurmutur. Sorel de bu dernee yeydi. I. Dnya Savandan sonra ttluoal dev-rim analayan bir hareketi rgiitlemiti-. Hareket eski askerlere dayanyor ve Mussolini'den esinlermi bulunu-

    65

  • mmkndr. Bu dururnda inceleme [bu hareketlerin] gl yanlan kadar ilerinde banndrdklan gsz yan-Iarnn da belirlenmesine ynehnelidir. Ekonomizmci varsayrm dolaysz bir g ~sini, yani dolayl olsun do-laysz olsun .bir eit mali destein hazrda bulunduunu (hareketi arkalayan byk bir gazete aslnda dolayl bir mali destektir) ileri srer ve bununla yetinir. Ama bu yetmez. Bu [zel] durumda da farkl dzeylerdeki g ilikilerinin zmlenmesi, hegemonya ve ethik-politik ilikiler balamnda en yksek dereceye ulamak durumun-dadr. [ 1933 - 34 : 1. yazm 1930- 32].

    Adna uzlamazlk teorileri denilen teorilere r nek olarak belirtilmesi gereken bir tavr ,da, kompromi diye adlandrlan uzlamalam kar ilke olarak kat mu halefettir ki bundan treyen :belirti de tehlikelen:len du-yulan korku>> olarak dile getirilebilir. lke olarak kamp-romilerden tiksinmenin ekonomizme sk skya bal ol-duu aktr. nk bu tiksinmenin temelinde bulunan anlay tarihsel gelimenin, doal yasalarla ayn trden, nesnel yasalan olduuna dair amaz kandan baka bir ey deildir; stelik dinsel niteliklere benzer nitelikleri

    66

    yordu; hem boleviznle ve hem de plutokrasi>ye (zen-ginlerin ynetimi) karyd. 1930'lu yllarda bir tr birbi-rine ya:ktama kuram ileri srlmtr ki burada A.B.D. ve S.s.c~B. yksek dzeyde teknolojik, sendikal bir toP-lum biimine doru evrimlemekteydiler.

    General Rudolf Gajda Rusya'daki sivil sava srasnda Kolchak yannda ek lejyonunun komutanyd. t920'li yllarda nske1 darbe hazrlama sulamasyla ek ordusun-dan kartlmtr. ekoslovakya'da faist nitelikli bir Se-im Reformu Ligi oluturmu ve t 929 seimlerinde koltuk kazanmrtr. Nazilerin ekoslovakya'y igalinde kukla ynetici olmay mit etmise de ~aziler milliyeti gemiinden dolay kendisine g\'en duymamlardr.

    olan yazgc erekili~e olan inan da sz konusudur; de-~il mi ki uygun kou1lar yazg gere_i oluacaktr ve de-il mi ki ruhun len insandan dnyaya yeni gelene g olaylan olduka esrarl bir biimde bu uygun koullarca belirlenecektir, o halde ibu durumlar bir plana gre nceden dzenlerneye eilim gsteren her trl iradi gi-riim sadece :bouna deil zararldr da. Bununla bera-ber bu yazgc inanlarn yan sra daha da sonra kr-cesine ve ayrm yapmadan silahlarn dzenleyici erdemi-ne gvenme eilimi sz konusudur. Ne var ki [bu eilim] btnyle mantk ve tutarllktan yoksun de~ildir, n-k iradenin karmnn ykm iin yararl, (bizzat ykm momentinde zaten edim durumunda olan) vcniden yapm iin yararsz olduu dnlmektedir. Ykm, ykm-yeniden yapm olarak de~il de mekanik olarak kavranmak-tadr. Bu trden dnme hiimlerinde

  • h olmas salanmadan yeni bir organizma oluturmalar_ mmkn olmadgndan, sorun bu zorlama imkanna sa-hip olunup olunmad~ ve gcn kullanlmasnn ret-ken olup olmaddr. iki :gcn birlemesi bir nc-snn alt edilmesi iin gerekliyse, (el altnda olduklan takdirde) silaha ya Ja zorlamaya bavurma sadece saf bir metodolajik varsaym olup, tek somut imk3.n komp-romidir. nk zor, hzla massedilmek istenen ve (

  • iki temel dzeye indigenebilir, [Bunlar] zor luliamna ve onama (consent), otorite ve hegemonya, idd-et ve uygar-lk, kiisel ve evrensel moment (Kilise ve devlet), kkrtma ve propoganda, taktik ve strateji, vb. dzeyleridir. Baz kimseler ifte perspektif kuramn nemsiz ve ba-ya bir konuma, yani zaman iinde dar ya da geni arayla birbirlerinin ardndan mekanik bir :biimde ge-len iki dolayszlk biimini ayrdetmeden harka bir ey olmayan bir kavraya indirgemi bulunmaktadrlar. Ama tersine ilk perspektif ne kadar ok dolaysz ve ok sadeyse ikincisinin o kadar (zaman iinde deil de diyalektik iliki olarak) uzak, karmak, yce olmas gerei [gnlk yaamda] ortaya kabilir. Yani tpk in-san yaamnda olduu gibi : bir birey ne kadar kendi dolaysz fizik varln korumak durumunda kalrsa, uy-garlk ve insanln karmak ve daha yce btn deerJerini o kadar destekler ve bu deerlerle kendini o kadar zletidr. [1933- 34: 1. yazm 1931- 32].

    ngrnn yalnzca, bir haTeket olarak, imdiki ve gemi zaman iyi grmek anlamna geldii kesindir : iyi grmek srecin temel ve kalc elerini doru olarak be-lirlemek demektir. Ne var ki btnyle

  • kanik anlamyla sz konusu olmadndan, bakalarn;n iradesi hesa:ba katlmamakta ve bu iradelerin uygulu-maya konulut ngriilmemektedir. Dolaysyla her-ey gerek zerine deil de keyfi hir varsaym zerine ina edilmektedir. (1933].

    Gereinden fazla {ve -dolaysyla yzeysel ve me-kanik) siyasal realizm, ou kez kiiyi, Devlet adamnn sadece fiili gereklik balannda almas, olmas gereken ile deil de Olan ilc ilgilenmesi hakkndc..ki iddiaya gtrr. Bu da Devlet adamnn kendi burnu-nun uzunluundan teye giden perspektifiere sahip vi-mamas gerektii anlamna gelebilecektir. te :bu van-l Paolo Treves'i, asl siyasetiyi Machiavelli'de- d-.:-il de Guicciar-dini'-de bulmaya gtnntr.3

    Diplomat ile siyasetiden de teye siyaset bi-limcisiyle fiilen siyasette :bulunan kimse arasnda bir ayrm yapmak gerekir. Kendi zgl faaliyeti yeni den-geler yaratmak deil de var olan dengeyi hukuksal hir takm ereveler iinde srdrmek olduundan, diplo-mat kanlmaz olarak sadece fii:li gereklik snrlar iinde hareket etme durumundadr. Ayn biimde bilim adam yalnzca bilim adam olduundan sadece fiili g.:c-eklik ;balamnda hareket etmelidir. Gelgelelim Mnc-hiavelli sadece bilim adam deildir; yeni :,r ilikiJeri yaratmak isteyen ve dolaysyla (kesinlikle ahlak :-

    (3) Gramsci burada yazarn Nuava Rivista Storica (Yeni TtriJ Dergisi)'daki (Kasm Aralk 1930) Il realismo politico di FTancesco Guicciardini (Francesco Guicciardini'nin Si-yasal Gerekili~i) Ya?:lsna gndermede bulunma:ktadr.

    72

    Guicciardini (.1483- 154{1) Flo-ansa'l diplomat ve- tarih-.idir. Machiavell4'nh arkad

  • lank olan kavray ile Machiavelli'nin gereki kavra-y. Machiavelli'ninki her ne :kadar dolaysz gereklik durumuna gelmemise de gcrekidir, nk bir bire-yin ya da bir kitabn gereklii deitirmesi heklenemez, ancak onu yorun;lamas ve mmkn olan eylem izgisini gstermesi :beklenebilir. Machiavelli'nin snrll ve kstll bir Devletin ya da bir ordunun ba deil de zel :bir ahs bir yazar olmasyla ilikilidir, Bir Dev-letin ya da bir ordunun .ba, tek bana bir ahs olmak-la beraber, yalnzca szcklerden oluan ordulara d~il de bir Devletin ya da hir ordunun kuvvetlerine, kul-lanmna hazr bir biimde sahip olan kimsedir. Bu ne-denledir :ki Machiave1li'nin de silahsz bir peygamber olduu sylenemez; sylenirse, hu, ucuz bir nkte ol-maktan da ileri gitmez. Machiavelli hi bir zaman ger-ei bizzat deitirmeyi dndn ya da buna ni-yeti olduunu sylemez, tersine yalnzca tarihsel gle-rin etkili olabilmek iin nasl da,vranmalar gerektiini somut olarak gsterdiini syler. [ 1933- 34 : 1. yazm 1931. 32].

    74

    DURUMLARIN OZVMLENMES cV LKI LERI

    Durumlarn>> zmlenmesinin, g ilikilerinin fark-l dzeylerinin saptanmasnn niin gerektii, fiili ger->n, pro-paganda ve kkrtmann, rgt ve ynetim biliminin na-sl anlal-mas gerektiinin de anlatlarak eklenmesi ge-rekir.

    Siyaset bilimi zerine kitaplarda karmakank an-latlan pratik gzlemlerden. elde edilen sonular fbuna rnek olarak G. Mosca'nn Politika Biliminin eleri ad-l yapt gsterilebilir), havada ve soyut kcwramlar ol mad:ktar iin, uluslararas glerin ilikilerinden (bu-rada byk bir gcn ne olduundan, hegemonya sis-temleri iinde Devletlerin gruplamasmdan, buradan da orta ve kk .glerle ilikili bamszlk ve egemenlik kavramlarmdan sz edilebilir) balayarak n