36
‹STANBUL ADALET MÜLKÜN TEMEL‹D‹R OCAK 2008/01 1878 S T A N B U L B A R O S U F‹KR‹ VE SINA‹ HAKLAR ‹Ç‹N ÇA⁄DAfi YASA GEREK‹YOR F‹KR‹ VE SINA‹ HAKLAR ‹Ç‹N ÇA⁄DAfi YASA GEREK‹YOR U⁄UR MUMCU’YU ANDIK ZORUNLU S‹GORTA KAPSAMI GEN‹fiLET‹L‹YOR ZORUNLU S‹GORTA KAPSAMI GEN‹fiLET‹L‹YOR Baflkan Kolcuo¤lu’nun Yaz›s›: UYAP PROJES‹ VE UYGULAMADAK‹ SORUNLAR UYAP PROJES‹ VE UYGULAMADAK‹ SORUNLAR ‹STANBUL BAROSU TÜRBAN KONUSUNDA REJ‹M BUNALIMI TEHL‹KES‹NE D‹KKAT ÇEKT‹

‹STANBUL‹stanbul adalet mÜlkÜn temel‹d‹r ocak 2008/01 ‹ 1878 s t a n bul b r o u f‹kr‹ ve sina‹ haklar ‹Ç‹n Ça⁄dafi yasa gerek‹yor f‹kr‹ ve sina‹

  • Upload
    others

  • View
    2

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

  • ‹STA

    NBU

    LADALET MÜLKÜN TEMEL‹D‹R OCAK 2008/01

    1878‹STANBUL BAROSU

    F‹KR‹ VE SINA‹ HAKLAR‹Ç‹N ÇA⁄DAfiYASA GEREK‹YOR

    F‹KR‹ VE SINA‹ HAKLAR‹Ç‹N ÇA⁄DAfiYASA GEREK‹YOR

    U⁄UR MUMCU’YU ANDIK

    ZORUNLU S‹GORTAKAPSAMIGEN‹fiLET‹L‹YOR

    ZORUNLU S‹GORTAKAPSAMIGEN‹fiLET‹L‹YOR

    Baflkan Kolcuo¤lu’nunYaz›s›:

    UYAP PROJES‹ VEUYGULAMADAK‹

    SORUNLAR

    UYAP PROJES‹ VEUYGULAMADAK‹

    SORUNLAR

    ‹STANBUL BAROSUTÜRBAN KONUSUNDAREJ‹M BUNALIMI TEHL‹KES‹NED‹KKAT ÇEKT‹

  • 1878‹STANBUL BAROSU

    Ayda bir yay›mlan›r. Y›l: 5 Say›: 50Yay›n türü: Yerel Süreli

    Sahibi‹stanbul Barosu Ad›na Baro Baflkan›

    Av. Kaz›m KOLCUO⁄LU

    Sorumlu Yaz› ‹flleri MüdürüAv. Muammer AYDIN

    Yay›ndan SorumluYönetim Kurulu Üyeleri

    Av. Mehmet DURAKO⁄LUAv. Muammer AYDIN

    Yay›n KuruluBaflkan: Av. Celal ÜLGEN

    Yazman: Av. Coflkun ONGUNÜyeler: Av. Osman KUNTMAN

    Av. Yörük KABALAKAv. N. Atefl ATAYAKULAv. ‹smail GÖMLEKL‹

    Av. Baflar YALTI

    EditörAyhan D‹NÇ

    Foto¤raflarB. Naci ÇETEC‹

    Ahmet AKAT

    Yönetim YeriOrhan Adli Apayd›n Sokak

    1. Baro Han Beyo¤lu / ‹stanbulTel: (0212) 251 63 25 (pbx)

    Faks: (0212) 293 89 60Web: istanbulbarosu.org.tr

    e-mail: [email protected]: 1304-9488

    Tasar›m / UygulamaReferans Ajans

    Tel: +90.212 347 32 47e-mail: [email protected]

    Bask›Sanat Matbaac›l›k

    Medya ve Reklam Hizm.San. Tic. Ltd. fiti.

    Hattat Halim Sokak No: 13Balmumcu - Befliktafl / ‹stanbul

    Tel: (0212) 267 04 23e-mail: [email protected]

    M E S L E K A N D I M I Z

    “HUKUKA, AHLAKA, MESLE⁄‹N ONURUNAVE KURALLARA UYGUN DAVRANACA⁄IMA

    NAMUSUM VE V‹CDANIM ÜZER‹NE AND ‹ÇER‹M”‹Ç‹NDEK‹LER

    3 8 13

    16

    25

    26

    30

    28

    24 Öyküleflen Hukuk:Az Geliflmifl Bir Ülkenin Hukuk Sistemi

    22 Yay›n

    18 AB’de Hukuki Hizmetlerin Serbest Dolafl›m›

    14 MAHK‹M’i Tan›t›m Toplant›s› Yap›ld›

    13 Kalite Koordinasyon Mrk. 2008 Y›l› ISO 9001:2000 KYS Temel E¤itiminin ‹lkini Verdi

    12 Av. Ömer Aykul: ”Kentsel Dönüflüm Yasas›,Rantsal Bölüflümü Amaçl›yor” /Av. Güler Polat: “Baro EngellilereHer Zaman Yard›mc› oluyor”

    25 THM Koromuz Y›l›n ‹lk Konserini Verdi

    17 U¤ur Mumcu’nun An›s›n› Yaflataca¤›z

    8 Banka Hukuku ve Sorunlar›

    5

    3 ‹stanbul Barosu Türban Konusunda RejimBunal›m› Tehlikesine Dikkat Çekti

    15 Bilinç Kayb› ya da Mankurtlaflmak

    1 Uyap Projesi ve Uygulamadaki Sorunlar

    26 Baba-O¤ul Alabora’larla Sohbet Ettik /Av. Coflkun Ongun: “Bas›n Özgürlü¤ü KiflilikHaklar›n›n Bafllad›¤› Noktada Biter”

    27 Haberler

    19 Diyarbak›r’da Terör /Y›lbafl› Gecesi Yaflanan Taciz Olay›

    6 Fikri ve S›naî Haklarda ‹hlal Halleri ve Davalar›

    30 Aral›k 2007’de Ruhsat Alan Avukatlar32 Küpürler33 Bunlar› Biliyor musunuz?

    Av. Ayd›n fiahin Davas›nda‹ki San›k A¤›r Cezalara Çarpt›r›ld›lar

    10 Zorunlu Sigorta Mevzuat› veTazminat Konusunda Yaflananlar

    16 U¤ur’suz Geçen 15 Y›l

    20 UIA 2010 Yerel Komite Çal›flmalar› /Alman Hâkim Adaylar›n›n Ziyareti /Eurojuris Fransa Kongresi ‹stanbul’da Yap›ld›

    21 Mülakat S›nav› Kay›t Alt›na Al›ns›n /S›navla Al›nacak Hâkim ve Savc›lar ‹çinBaflvurular Bafllad›

  • UYAP PROJES‹VE UYGULAMADAK‹SORUNLAR

    1878‹STANBUL BAROSU ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ 1BAfiKANDAN

    Av. Kaz›m KOLCUO⁄LU‹stanbul Barosu Baflkan›

    Á

    lusal Yarg› A¤› Projesi (UYAP) ad›yla ülkemizdeki tümyarg› yerlerinde uygulanmas›na bafllanan yenidüzenleme, ilk anlat›mlar› itibariyle geliflen teknolojiye

    ayak uydurman›n gere¤i olarak alg›land›. Gerçekten de, y›llardanbu yana öykündü¤ümüz bat› uygulamalar›nda, dosya içeri¤ininizlenmesi, dosyaya evrak ibraz› gibi avukata özgü ifllerin, masabafl›nda bir tuflla gerçeklefltirilmesinin olas› bulunmas›, bizi dek›skand›ran geliflmeler olarak anlat›lmaktayd›.

    Daha da önemlisi, teknolojik geliflim sürecinin ald›¤›boyut karfl›s›nda, böylesine ileri iddialar tafl›yan projelere karfl›ç›kmak da, “ça¤› anlamamak” olarak nitelendiriliyordu.

    Uygulaman›n bafllamas›n› izleyen günlerden itibaren özellikletaflrada projenin - görece - baflar›s›ndan söz edilmekte olmas›,o ana kadar biriken umutlar›n hakl› bir kökeni oldu¤unuanlatmaktayd›. S›ra büyük kentlere geldi¤inde, Ankara ve ‹zmir‘dede, bir ölçünün ötesine geçmeyen yak›nmalar›n al›nd›¤›n›, bunara¤men sistemin ifllerli¤inin sa¤lanabildi¤ini anlat›yordu.

    Olay›n “uzaktan denetim” boyutu hiç tart›fl›lmam›flt›. Böyle birsistemin Bakanl›k bünyesinde faaliyet göstermesi hiçyad›rganmam›flt›. Herkes biliyordu ki, ülkemizde ba¤›ms›zolmayan bir yarg› vard›. fiimdi o yarg›, Adalet Bakanl›¤› taraf›ndantek tuflla gözlenebilecekti. Yarg›ç ve Savc›ya tek sicil veren veonu “memuru” gibi gören bir anlay›fl, bu teknolojinin (!) do¤alsonucu olarak kabul edilecekti. Yürütme (Adalet Bakanl›¤›),yarg›y› gözleyecek ve yarg›s› gözlenen yarg›ç, kayg›ylayarg›layacakt›. Yoksa amaç tam da bu muydu?

    Ya da amaç “adalete eriflimin” engellenmesi miydi? Bütündünyada adalete eriflim kolaylaflt›r›l›rken, bu u¤urda onlarcayeni anlay›fl gelifltirilirken, flimdi avukat›n bile eriflimini sa¤lamaktagüçlük çekti¤i bir olgunun yurttafl aç›s›ndan do¤uraca¤› sonucutahmin etmek hiç de güç de¤ildi.

    Bu kuflkular›m›z› paylafl›p anlatt›kça, teknoloji flampiyonlar›naçarpt›k.

    Her fley, UYAP’›n ‹stanbul’da uygulanmas› ile bafllad›. ‹stanbuluygulamas›n›n bafllamas›; o tarihe kadar 25.000 avukat› kapsayansisteme flimdi bir o kadar daha avukat›n girmesi anlam›n›tafl›yordu.

    Önce icra dairelerinde yak›nmalar bafllad›. Meslektafllar›m›z›n“avukatl›klar›n› yeniden kan›tlamalar›na” varan bir garipdüzenlemenin giderilmesi için “ola¤anüstü bir zaman dilimi”gereksindirmekte olmas›, UYAP’›n “sab›r tafl›na” dönüflmesineyol açt›.

    Daha o ilk aflamada, Bakanl›k yetkilileri ve Bilgi ‹fllem Servisiile iletiflim içinde olduk. Baro Bilgi ‹fllem Servisi ile ortak çal›flmaönererek sorunun çözümüne yönelmeyi amaçlad›k. Ankara’dayap›lan onlarca toplant›da, sistemin aksayan yönlerine bizimmüdahalemize olanak verilmesi halinde, avukatlara özgü sorunlar›giderebilece¤imizi anlatmaya çal›flt›k. Özünde, sorun, öncesertifikalar›n haz›r olmamas›ndan, daha sonra da sistemeavukatlar›n bilgilerinin sa¤l›kl› girilmemifl olmas›ndankaynaklanmaktayd›. Bu bilgilerin bizim taraf›m›zca girilmesine

    Bu haliyle UYAP (Ulusal Yarg› A¤› Projesi),art›k avukatlar için tam bir AYIP(Avukatlara Yarg›da Ist›rap Projesi) olmufltur

    U

  • 1878‹STANBUL BAROSU2 ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ BAfiKANDAN

    izin verilmesi halinde, sorunun bu ilk aya¤›n›n afl›labilece¤inianlatt›k. Baronun Bilgi ‹fllem Servisi’nin sadece bu yak›nma ilekilitlenmifl bulundu¤unu anlatarak, onlara yard›m teklif ettik.Bu basit ifllem için bile, aylarca oyaland›k. Önce kabul edilenteklifimiz daha sonra, çeflitli güçlükler ç›kar›lan bir serüvenedönüfltürüldü.

    Avukat, elinde takip dosyas› ile Adliyeye gitti¤inde, oradaönce kendisini sistemin tan›mas› gerekti¤i için, icra iflleminigerçeklefltirememekte idi. Barosundan yard›m talep eden avukat›nUYAP veritaban›na tan›t›lmas› için bilgileri Bakanl›¤a iletilmekte,onlar›n sisteme girmesi halinde ifllemler bafllayabilmekte idi.Ço¤u kez bu bilgilerin eksik veya yanl›fl girilmekte oldu¤unatan›k olduk.

    Keflke sorun icra daireleri ile s›n›rl› olsayd›… Adliyeleri çokbüyük ölçüde sisteme ba¤lam›fl olmalar› nedeniyle yap›lan hertürlü ifllem, ciddi bir ›st›rap olmaya dönüflmekteydi. Zatenzamanlar›n› büyük ölçüde “bekleme” ile harcayan avukatlar,bütün bu ›st›rap yetmezmifl gibi flimdi de UYAP ad› alt›nda birkarabasana dönüflen gerçeklikle yüzleflmekteydi. Bu yetmiyormuflgibi, son güne kalan ifllerin, sistemden kaynaklanannedenlerle yap›lamamas›, hak kay›plar›na neden olmaktayd›.

    Dava açmak UYAP öncesinde topu topu 5 dakikan›z› almaktaidi. fiimdi 5 saatte bile aç›lamayan davalardan söz ediliyordu.Bunun ad› da “teknolojik devrim”di. Olmayan kuyruklar› olduran,duruflmay› ortas›nda durduran, karar yaz›lmas›n› iflkenceyedönüfltüren bir büyük teknolojik devrim !…

    Bu haliyle UYAP (Ulusal Yarg› A¤› Projesi), art›k avukatlar içintam bir AYIP (Avukatlara Yarg›da Ist›rap Projesi) olmufltu.

    Sorunu, bir yandan bilgisayar tekni¤i aç›s›ndan irdeleyen, biryandan da avukatlar›n karfl›laflt›klar› sorunlar ba¤lam›ndade¤erlendiren bir rapor düzenleyerek, do¤rudan Adalet Bakan›’nailettik. Yukar›dan bu yana sayd›¤›m›z sorunlarla birlikte alt yap›yailiflkin önemli eksiklikler bulundu¤unu tesbit ederek, bunlar›çözüm yollar› ile birlikte aç›klayan raporumuza “makul bir süre”sonuç bekledik.

    fiimdi sabr›m›z›n test edildi¤i bir aflamada bulundu¤umuzudüflünüyorum.

    Raporumuzda da vurgulad›¤›m›z gibi;

    3 Bu sistem, ‹srail d›fl›nda geliflmifl bat› örne¤i de¤ildir. Sistemedahil olmak istemeyeni “ma¤dur” eden ve “zorunluluk” ifadeeden bir uygulama kabul edilemez.

    3 Sistem uygulanacak ise, Adalet Bakanl›¤› bünyesindenç›kar›lmal› ve ba¤›ms›z (ya da özerk) bir IT Kuruluflunadevredilmeli ve bu kuruluflun her türlü denetimi HSYK taraf›ndanyap›lmal›d›r. Aksi taktirde, ba¤›ms›z olmas› yaflamsal önem

    tafl›yan yarg›n›n, Bakanl›k taraf›ndan “gözetlenmesi” iddialar›hiç bitmeyecek, hiçbir zaman böyle bir gözetim gerçekleflmesebile, bunun olas› bulunmas›na iliflkin kuflku, yarg› üzerinde birgölge olarak kalacakt›r.

    3 Sistem iste¤e ba¤l› çal›flmal›, adalete eriflimi engelleyen hertürlü güçlükten ve özellikle de zorunlu uygulamadanar›nd›r›lmal›d›r.

    3 Yukar›daki çekinceleri içerse bile, bu sistemin en az 2 y›ll›kbir deneme süresine gereksinimi vard›r. Bu sistemi kullanmakistemeyenler için olanaklar›n oluflturulmas› ve bir geçifl dönemiöngörülmelidir.

    3 Bu iki y›l içinde, sistemin adliyelerdeki yetersiz alt yap›lar›bafltan sona elden geçirilmelidir.

    3 Adliye personeli e¤itilmelidir.

    3 UYAP’›n tek merkezli çal›flmas› nedeniyle, merkeze eriflimyavafllamakta ve kilitlenmektedir. Bu nedenle, sistem altyap›s›güçlendirilmeli ve sunucu say›s› artt›r›lmal›d›r.

    3 E-Takip sistemi kullan›m› güçlükler içeren bir yaz›l›mözelli¤indedir. Özellikle arayüz ve ifllevsellik aç›s›ndankullan›fls›zd›r. Bu sistemin karmafl›kl›¤›, daha basitolan programlar›n piyasaya girmesine neden olmufltur.

    3 Avukat Bilgi Sistemi son derece kullan›fls›zd›r.

    Buna benzer pek çok teknik yetmezlikten söz edilmesi olas›d›r.Nitekim Bakanl›¤a gönderdi¤imiz Raporda, 40 madde debu yetmezlikleri özetledik. Yapt›¤›m›z görüflmelerde, buyak›nmalar›m›z›n hakl›l›¤› dile getirilse de çözüm aflamas›nagelinememesi ve AYIP’›n devam ettirilmesi, bizi yenidendüflünmeye yöneltmektedir.

    Yeniden düflünmek, art›k “eylem” demektir.

  • ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ 3GÜNCEL

    s tanbul Barosu Baflkan›Av. Kaz›m Kolcuo¤lu, 2 fiubatCumartesi günü saat 11.30’daBaro Merkezi’nde düzenledi¤i

    bas›n toplant›s›nda türban tart›flmalar›n›ntoplumu giderek gerdi¤ini, siyasilerin›srar › sonucu rej imin bunal ›masürüklenmesinden kuflku duyduklar›n›bildirdi.

    Yönetim Kurulu Üyelerinin de haz›rbulundu¤u toplant›da Kolcuo¤lu, bas›naç›klamas›nda flu önemli uyar›lar› yapt›:

    Bu de¤ifliklikler yürürlü¤e girerse:

    3 Dinsel esaslar ile kamu yönetimineiliflkin esaslar içiçe geçecek, toplumdaderin bir ayr›mc›l›¤›n temeli at›lm›flolacakt›r.

    3 Sadece Üniversiteler aç›s›ndan bafllayanbir ayr›mc›l›k de¤il, belki orada bafllayanve k›sa sürede bütün toplumu saran birfarkl›laflman›n anayasal temelleri at›lm›flolacakt›r.

    3 Dinsel kurallar›n uygulamaya konulmuflolmas›, üniversitelerin bilim özerkli¤inegölge düflürecektir.

    3 Giderek yarg›y› da etkileyecek yeni biraflamaya gelinmifl olacak, yarg›ba¤›ms›zl›¤› ve tarafs›zl›¤› derindenetkilenecektir.

    Ve bu de¤ifliklikler yürürlü¤e girerse, art›kfleriat›n kesti¤i parmak ac›yacakt›r”.

    ‹stanbul Barosu Baflkan› Av. Kaz›mKolcuo¤lu’nun yapt›¤› bas›n aç›klamas›flöyle:

    “De¤erli Bas›n Mensuplar›;

    ‹stanbul Barosu, 130 y›ll›k tarihi geçmifliifade eden bir büyük birikimi temsiletmektedir. Geride b›rakt›¤›m›z 130 y›ll›khukuk tarihimizin bize yükledi¤isorumluluk içinde üzülerek tespitetmekteyiz ki, ülkemiz çok ciddi birdönemecin efli¤indedir.

    Say›n Baflbakan›n, “Medeniyetler ‹ttifak›”için gitti¤i Madrid’de yeniden bafllatt›¤›

    türban yaklafl›m›, bir Anayasa de¤iflikli¤iile somutlafl›nca, en kritik zamanlardayapt›¤›m›z “erken uyar›” görevini bir kezdaha yapma zorunlulu¤unu duyuyoruz.

    Bizi bu uyar›y› yapmaya sevk edentemel yaklafl›m, amaçlanan Anayasade¤iflikli¤inin gerçekleflmesi ile birliktebafllayacak yeni sürecin, bir “rejimbunal›m›” do¤uraca¤› kuflkusudur.Gerçekten de bu de¤ifliklik yürürlü¤egirerse, sorun türbanl› gençlerinÜniversitede ö¤renim görmeleri ile s›n›rl›kalmayacakt›r. E¤er bir dinsel gereklilikolarak örtünmeden söze edilmekte vebuna “sayg› duyman›n” gere¤i olarak birözgürlükler alan› aç›lmakta ise, çal›flmahakk›n›n k›s›tlanmas› nas›l izah edilecektir?Türban “bulu¤ ça¤›ndaki” kad›n için birdinsel zorunluluk ise, lise düzeyine kadarinmesi nas›l engellenecektir?

    Buradaki temel sorun, dinsel argümanlar›nhukuksal düzlemde kullan›m›n›n mümkünolup olamayaca¤›d›r. Toplumumuzdaengin bir sayg›nl›k beslenen ve tart›fl›lmazkurallar›yla her zaman özel yaflamda inançdünyam›z› biçimlendiren din olgusunun,flimdi tümüyle tart›flma gerektiren vetart›fl›ld›kça güçlenen demokrasi ve hukukalan›na referans yap›lmas›, laikli¤e aç›kçaayk›r›d›r.

    Daha dikkat çekici olan taraf› ise, Say›nBaflbakan’›n Madrid’de ifade etti¤iyaklafl›md›r. “Velev ki siyasi simge olsun,simgelere, sembollere yasak getirebilirmisiniz?“ biçiminde beliren mant›k,önümüzde duran anayasa de¤iflikli¤ineayr› bir anlam katmaktad›r. Say›nBaflbakan’›n bu yaklafl›m›na göre flimdi,bir siyasal simgeye anayasal ayr›cal›k datan›nm›fl olmaktad›r. Bu bak›mdan sorun,laiklik eksenindeki olumsuz konumunu,demokratik düzlemde de sürdürmüflolacakt›r.

    Bu de¤iflikliklerin bir rejim bunal›m›nadönüflmesi tehlikesine iflaret ediyoruz.Çünkü bu konu, y›llardan bu yana somutbir siyasal proje olarak alg›lan›p, zamanve zemini özel olarak biçimlendirilerekgündeme getirilmifltir. Bu sorununÜniversitelerdeki ö¤renim özgürlü¤üolarak ifade edilen boyutu, buzda¤›n›ngörünen k›sm›d›r. Y›llard›r, siyasisömürünün uzant›s› olarak yap›laneylemler, bir simgenin kamu yönetimindeayr›cal›k talebi olarak ortaya ç›km›flt›r.Nitekim baz› Milletvekilleri ve BelediyeBaflkanlar› taraf›ndan sergilenen tav›r, as›lniyetlerin a盤a ç›kmas›nda önemli birkilometre tafl› olmufltur.

    ‹stanbul Barosu Türban KonusundaRejim Bunal›m› Tehlikesine

    Dikkat Çekti‹

    Á

  • 1878‹STANBUL BAROSU4 ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ GÜNCEL

    De¤erli Bas›n Mensuplar›;

    Türban konusunda Dan›fltay, AnayasaMahkemesi ve A‹HM taraf›ndan verilenkararlar konusunda, toplumumuzungenifl kesimlerinde ve o arada hukukkamuoyunda yap›lan tart›flmalar› ilgi ileizlemekteyiz.

    Anayasa Mahkemesi taraf›ndan türbanlailgili verilen kararlar, Anayasan›n Bafllang›çBölümü ile Cumhuriyetin NitelikleriBafll›kl› 2. , Kanun Önünde Eflitlik Bafll›kl›10. , Din ve Vicdan Hürriyeti Bafll›kl› 24.ve ‹nk›lâp Kanunlar›n›n Korunmas› Bafll›kl›174. maddelerine dayanmakta idi. fiimdi,10 ve 42. maddeler ile YÖK Yasas›n›nGeçici 17. maddesinde amaçlanande¤ifliklikler yap›lsa bile, di¤er maddelereiliflkin ayk›r›l›klar aç›kça yaflamaya devamedecektir.

    Anayasan›n 10 ve 42. maddelerindeyap›lacak de¤iflikli¤in anayasal vehukuksal uygunlu¤u sa¤lamayayetmeyece¤i, Mahkemenin bu kararlar›itibariyle çok aç›k bir hukuki realite iken,buna ra¤men esastan denetim yetkisininolmad›¤› yolundaki kanaatler, aç›k birayk›r›l›¤a göz yumulmas›n› talep etmektenbaflka bir anlam tafl›maz. Gerek de¤iflikli¤iyapanlar ve gerekse bu de¤iflikliklere omuzverenler, öncelikle yapt›klar›n›n hukuksaltemeli ile meflgul olmal›d›rlar. Oysa önerisahipleri bugün, böyle bir temelinbulunmad›¤›n› bilmelerinden kaynaklananmahcubiyetle, Anayasa Mahkemesinindenetim esaslar›n› tart›flmaktad›rlar. Buyaklafl›m› asla do¤ru bulmuyoruz. Butart›flmada siyasetçileri anlamaya çal›flsakbile, hukukçular› anlamakta güçlükçekiyoruz.

    Buradaki temel tart›flma konusu, fleklidenetimin esaslar› ile ilgilidir. Anayasa’n›n4. maddesi gere¤ince de¤ifltirilmesi teklifdahi edilemeyen maddelerinden birisinin“içinin boflalt›lmas›” anlam›n› tafl›yanbaflka maddelerdeki de¤iflikli¤in, fleklidenetim unsuru olarak kabul edilmemesihukuki bir yorum tarz› de¤ildir. Hele bude¤ifliklik, anayasan›n çat›s›n› oluflturandemokratik düzenin olmazsa olmaz›konumunda bulunan laiklik çerçevesindeyap›lmakta ise, Anayasa Mahkemesidenetimi, bir koflul de¤il, görevdir.

    Kald› ki, de¤ifliklik önerisinin ayn›zamanda YÖK Yasas›n›n geçici 17.maddesini de içermekte oluflu,Mahkemeye esastan denetim olana¤›n›verecektir.

    Dolay›s›yla, bugün görüflülmesinebafllanan Anayasa de¤iflikliklerinin, sözkonusu Mahkeme kararlar›n› etkisiz halegetirme çabas› içermekte oldu¤unu tespitetmek güç de¤ildir. Bu sonuç, hukukunüstünlü¤ü ve demokrasi anlay›fl› ileba¤daflt›r›lamaz.

    Kamuoyunda A‹HM Karar› aç›s›ndanyap›lan hukuki de¤erlendirmeler desa¤l›kl› de¤ildir. Mahkeme karar›n›n,getirilen s›n›rlamalar› kabul etmifl oldu¤uve nitelikleri itibariyle sözleflmeye ayk›r›bulmad›¤› ifade edilmekte ve buyaklafl›m›n bir sonucu olarak, serbestiolursa, onun da sözleflmeye ayk›r›l›koluflturmayaca¤› yönünde karar verilece¤iiddia edilmektedir. Bu yaklafl›m›n hukukiiçeri¤i son derece kuflkuludur. ÇünküA‹HM Karar›, özellikle de AnayasaMahkemesi kararlar›na yapt›¤› at›flarda,laiklik noktas›ndaki Anayasa Mahkemesiyaklafl›m›n› aç›kça benimsedi¤inibelirtmektedir. “Gerekçe” itibariyle sonderece güçlü olan karar›n, de¤iflebilece¤ibeklentisi olmamal›d›r.

    Kald› ki, de¤ifliklikle getirilen uygulaman›ntürbans›zlar aç›s›ndan do¤uraca¤› sonuçlarve bu noktadaki “mahalle bask›s›”A‹HM’nin as›l ilgi alan› içinde olacakt›r. Öyle anlafl›lmaktad›r ki, Anayasa’n›n 90.maddesi çerçevesinde A‹HM karar› da,bu de¤iflikliklerin istenilen sonuçlar›do¤urmayaca¤›n› ortaya koyacakt›r.

    Bizim iflaret etmeye çal›flt›¤›m›z ise, as›lbundan sonra bafllayacak olan sürecin

    ifade etti¤i rejim bunal›m› kuflkusudur.Bu süreçte demokrasi ve laiklik ilkesi çokciddi bir yara alm›fl olacakt›r.

    Bu de¤ifliklikler yürürlü¤e girerse, dinselesaslar ile kamu yönetimine iliflkin esaslariçiçe geçecek, toplumda derin birayr›mc›l›¤›n temeli at›lm›fl olacakt›r.

    Bu de¤ifliklikler yürürlü¤e girerse, sadeceÜniversiteler aç›s›ndan bafllayan birayr›mc›l›k de¤il, belki orada bafllayan vek›sa sürede bütün toplumu saran birfarkl›laflman›n anayasal temelleri at›lm›flolacakt›r.

    Bu de¤ifliklikler yürürlü¤e girerse, dinselkurallar›n uygulamaya konulmufl olmas›,üniversitelerin bilim özerkli¤ine gölgedüflürecektir.

    Bu de¤ifliklikler yürürlü¤e girerse, giderekyarg›y› da etkileyecek yeni bir aflamayagelinmifl olacak, yarg› ba¤›ms›zl›¤› vetarafs›zl›¤› derinden etkilenecektir.

    Ve bu de¤ifliklikler yürürlü¤e girerse, art›kfleriat›n kesti¤i parmak ac›yacakt›r.

    Bas›n aç›klamas›ndan sonra BaflkanKolcuo¤lu, gazetecilerin sorular›n›yan›tlad›. Kolcuo¤lu, bir gazetecininsorusu üzerine flunlar› söyledi: “Bugünhukuk fakültelerine türban›yla giren birö¤renci hukukçu oldu¤unda da buayr›cal›¤›n› korumak isteyecektir. Bizgiydi¤imiz cüppelerimizle tarafs›z veba¤›ms›z hukuku temsil ediyoruz. Bafl›ndatürban› olan bir hâkimin türbans›z avukatlakarfl›laflt›¤›nda tarafs›z olmas›n› beklemekmümkün de¤ildir. Bu yarg›n›n tarafs›zl›¤›n›ortadan kald›racak bir geliflmedir.”

  • 1878‹STANBUL BAROSU ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ 5YARGI

    eyo¤lu Adliyesi bahçesinde8 Haziran 2006 Perflembe günüsilahl› sald›r›ya u¤rayarakyaflam›n› yitiren Av. Ayd›n

    fiahin’i öldürmekten san›k 4 kifliden ikisiçeflitli hapis cezalar›na çarpt›r›ld›, iki san›kda beraat etti.

    13 celse devam eden duruflmalar sonaerdi ve 22 Ocak 2008 tarihinde yap›lan13. celsede mahkemenin karar› aç›kland›.Buna göre; San›k Behçet Ak›c›’n›n maktulAyd›n fiahin’i, yapt›¤› kamu hizmetiniteli¤indeki avukatl›k görevi nedeniylekasten öldürmek suçundan hareketineuyan TCK’nun 82/1- G Maddesi gere¤inceA¤›rlaflt›r›lm›fl Müebbet Hapis Cezas› ilecezaland›r›lmas›na, duruflmadaki iyihali nedeniyle cezan›n Müebbet HapisCezas›na çevrilmesine, 6136 say›l› yasayamuhalefetten 10 ay hapis ve 375 YTL AdliPara Cezas›na çarpt›r›lmas›na, TCK 53/1.Maddesi bent ler ine göre kamuhaklar›ndan yoksun b›rak›lmas›na vetutukluluk halinin devam›na karar verildi.

    San›k Turan Ak›c›, ayn› nedenleAyd›n fiahin’in öldürülmesi eyleminekat›lmak suçundan hareketine uyanTCK’nun 82/1-G Maddesi gere¤inceA¤›rlaflt›r›lm›fl Müebbet hapis Cezas› ilecezaland›r›lmas›na, san›¤›n bu suçayard›m etmek amac›yla kat›ld›¤›anlafl›ld›¤›ndan cezas›n›n takdiren15 y›l Hapis Cezas›na indirilmesine,duruflmadaki iyi hali nedeniyle de sonuçolarak 12 y›l 6 ay Hapis Cezas›naçevrilmesine, 6136 say›l› yasayamuhalefetten 10 ay hapis ve 375 YTL AdliPara Cezas› ile cezaland›r›lmas›na, TCK53/1. Maddesi bentlerine göre kamuhaklar›ndan yoksun b›rak›lmas›na vetutukluluk halinin devam›na karar verildi.

    San›k Abdülvahap Ak›c›’n›n beraat›na,san›k Cüneyt Polat’›n kasten öldürmeyeyard›m etmek suçundan beraat›na,6136 say›l› yasaya muhalefetten 25 günhapis ve 375 YTL Adli Para Cezas›naçarpt›r›lmas›na karar verildi.

    Mahkeme heyetinin oy birli¤iyle ald›¤›karar, San›k Behçet Ak›c›’ya temyiz yoluaç›k olmak üzere san›klar›n, avukatlar›nve müdahillerin yüzlerine karfl› okundu.

    8 Haziran 2006 Perflembe günü Beyo¤lu3. A¤›r Ceza Mahkemesi’ndeki bircinayet davas›na giren Av. Ayd›n fiahin,duruflmadan ç›kt›ktan sonra davan›n karfl›t›oldu¤u bildirilen kiflilerin silahl› sald›r›s›nau¤rayarak yaflam›n› yitirmiflti.

    ‹stanbul Barosu üyesi Av. Ayd›n fiahin'in,Beyo¤lu Adliyesi bahçesinde u¤rad›¤›silahl› sald›r›da öldürülmesine iliflkin 4kifli gözalt›na al›nm›fl›.

    Av. Ayd›n fiahin’e karfl› yap›lan silahl›sald›r›y› fliddetle k›nayan ‹stanbul Barosu,yay›nlad›¤› bas›n aç›klamas› ile bu türhareketleri adaletin gerçekleflmesininönünde ciddi bir engel olarak görmüfl,yetkilileri göreve ça¤›rm›fl ve 16 Haziran2006 Cuma günü de ‹stanbul BarosuÜyeleri bir günlük duruflmalara girmemeeylemi yapm›fllard›.

    Ayd›n fiahin Davas›, 26 Temmuz 2006Çarflamba günü Beyo¤lu 2. A¤›r CezaMahkemesinde bafllam›fl, ilk duruflmada‹s tanbul Barosu ad›na müdahilolarak vekilleri Baro Baflkan› Av. Kaz›mKolcuo¤lu, Baro Baflkan Yard›mc›s›Av. Fil iz Saraç , Genel SekreterAv. Hüseyin Özbek, Sayman ÜyeAv. Muammer Ayd›n, Yönetim kuruluüyeleri Av. Nazan Moro¤lu, Av. MehmetDurako¤lu, Av. Muazzez Y›lmaz,Av. Ömür Dedeo¤lu, Avukat Haklar›Merkezi Temsilcileri Av. Ufuk Özkap,Av. Feridun fian, Av. Emre Karagöz,Av. Fatih Arslan, Bak›rköy Bölge TemsilcisiAv. Mukadder Özkelefl, Av. Ali Erdo¤an,Av. Levent Kip, Av. Baflak Bükülmez,Av. Süleyman Ayd›n, Av. Eyüp Kat› veAv. Halit Bostanc› haz›r bulunmufllar veson duruflmaya ise ‹stanbul Barosu ad›namüdahil olarak vekilleri Av. Ahmet EmreKaragöz, Av. Fatih Arslan, ve Av. YükselAytekin kat›lm›fllard›.

    Av. Ayd›n fiahin Davas›nda‹ k i S a n › k

    A¤›r Cezalara Çarpt›r›ld›lar

    Av. Ayd›n fiahin’e karfl›

    yap›lan silahl› sald›r›y›

    fliddetle k›nayan ‹stanbul

    Barosu, yay›nlad›¤› bas›n

    aç›klamas› ile bu tür

    hareketleri adaletin

    gerçekleflmesinin önünde

    ciddi bir engel olarak

    görmüfl, yetkilileri göreve

    ça¤›rm›fl ve 16 Haziran

    2006 Cuma günü de

    ‹stanbul Barosu Üyeleri bir

    günlük duruflmalara

    girmeme eylemi

    yapm›fllard›.

    B

  • 1878‹STANBUL BAROSU SEMPOZYUM6 ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹

    stanbul Barosu Fikri veS›nai Haklar Komisyonuncadüzenlenen “Fikri ve S›naiHaklarda ‹hlal Halleri ve

    Davalar›” konulu sempozyum 11 Aral›kCuma günü ‹stanbul Ticaret ÜniversitesiEminönü Kampusu ‹smail ÖzaslanKonferans Salonu’nda yap›ld›.

    Büyük ilgi gören ve baflar›yla gerçekleflenakademik toplant›n›n aç›l›fl›nda konuflan‹stanbul Barosu Baflkan Yard›mc›s›Av. Mehmet Durako¤lu, günümüzdefikri haklar hukukunun çok önemli biryere geldi¤ini, fikri haklar alan›ndakiuluslararas› geliflmelerin ihmal edilmemesigerekti¤ini belirterek, böylesine önemlibir sempozyumu haz›rlayanlara,‹stanbul Ticaret Üniversitesi Yetkililerine,akademisyenlere ve kat›l›mc›lara teflekküretti.

    ‹stanbul Barosu Fikri Haklar KomisyonuBaflkan› Av. Vehbi Kahveci de fikri haklarkonusunda meslektafllar›m›z›n e¤itiminebüyük önem verdiklerini, bugüne kadar1300 meslektafl›n sertifika programlar›n›tamamlad›¤›n›, bu y›l bu rakam› 2000’eç›karmay› amaçlad›klar›n›, ‹stanbulBarosu Dergisini iki özel say› olarakhaz›rlad›klar›n›, bu sempozyumun dakitap haline getirilece¤ini bildirdi.

    Aç›l›fl konuflmalar›ndan sonra Yarg›tay11. Hukuk Dairesi Üyesi Levent Yavuzyönetiminde sempozyumun birincioturumu aç›ld›.

    ‹stanbul Ticaret Üniversitesi HukukFakültesi Ö¤retim Üyesi Prof. Dr. SamiKarahan “S›naî Haklarda HükümsüzlükDavalar›” konulu bir bildiri sundu.

    Hükümsüzlük davalar›n›n %3’ününpatent, %14’ünün Endüstriyel tasar›mlar,%82’sinin ise marka konusunda aç›ld›¤›n›belirten Prof. Dr. Karahan bildirisinde, fluana bafll›klar üzerinde durdu: ”Ayn› türüntespiti, tasviri iflaretlerle ilgili aç›landavalar, tan›nm›fl marka ne demektir?Tan›nm›fl marka ölçütleri, toplumdatan›nm›fll›k düzeyine eriflmifl markalar,tescilsiz markan›n korunmas›, markan›nkullan›lmamas›, zaman afl›m› ve sessizkalma yoluyla hak kayb›”.

    Marmara Üniversitesi Hukuk FakültesiÖ¤retim Üyesi Yrd. Doç. Dr. TamerPekdinçer de bildirisinde “Ticari vekilveya Temsilci Taraf›ndan S›naî Hak ‹hlali”üzerinde durdu. Pekdinçer, konuya iliflkinParis Sözleflmesi hakk›nda aç›klamalaryapt›.

    Ankara 3. Fikri ve S›naî Haklar HukukMahkemesi Hâkimi Türkay Al›ca,ekonomide yaflanan küreselleflmeninmarkay› çok önemli hale getirdi¤inisöyledi. Fikri ve S›naî mülkiyet alan›ndauluslararas› sözleflmeler ve ülkemizdekimevzuat hakk›nda bilgi veren Al›ca, markaihlallerinde ülkemizde öngörülencezalar›n çok yüksek oldu¤unu, bu alandaçok s›k yasa de¤iflikli¤i yap›ld›¤›n›, etkinmarkan ›n ko runmas › amac ›y lauygulanabilir, makul bir ceza sisteminingetirilmesi gerekti¤ini vurgulad›.

    ‹kinci Oturum ‹stanbul Ticaret ÜniversitesiHukuk Fakültesi Dekan› Prof. Dr. NevzatKoç yönetiminde aç›ld›. Bu oturumdabildirisini sunan ‹stanbul ÜniversitesiHukuk Fakültesi Ö¤retim Üyesi Doç. Dr.Serap Keskin Kiziro¤lu, ülkemizde fikrive s›naî mülkiyet konusunun kanunhükmünde kararnamelerle (KHK)düzenlendi¤ini belirtti ve patent haklar›,co¤rafi iflaretler ve marka suçlar› konular›n›ceza hukuku aç›s›ndan de¤erlendirdi.

    ‹zmir Fikri ve S›nai Haklar CezaMahkemesi Hakimi Önder Bayrak, fikrive s›nai mülkiyet haklar›nda soruflturmave kovuflturman›n flikayete ba¤l› oldu¤unu,bandrol suçlar›n›n ise flikayete ba¤l›suçlardan olmad›¤›n› bildirdi veuygulamadan örnekler verdi.

    Bak›rköy Cumhuriyet Savc›s› Ali CengizHac›osmano¤lu da s ›naî haklarbak›m›ndan savc›l›k uygulamas›nda aramakonusu üzerinde durdu ve arama

    Fikri ve S›naî Haklarda‹hlal Halleri ve Davalar›

    Levent Yavuz:

    “Akademik düzeyi yüksek

    bir sempozyum

    gerçeklefltirdik. AB’ye

    uyum sürecinde imzalanan

    uluslararas› sözleflmeler,

    AB hukuku ve bunun iç

    hukukumuza yans›malar›

    konusunda ciddi

    çal›flmalar yap›lmas›

    gerekiyor. S›n›r tan›mayan

    internet ortam›nda

    küreselleflme hukuku ile

    de karfl› karfl›ya kal›yoruz.

    Bu nedenle teknolojik

    geliflmelerden elden

    geldi¤ince yararlanmam›z

    ve kendimizi sürekli

    yenilememiz gerekir.”

  • konusunun CMK’da düzenlendi¤ini,Anayasan›n 20. maddesinin arama ve elkoyma eylemine s›n›rlamalar getirdi¤ini,arama karar›n›n hâkim taraf›ndan verilmesigerekti¤ini anlatt› ve aramada bulunacakkifliler hakk›nda bilgi verdi.

    Sempozyumun ö¤leden sonraki3. Oturumu ‹stanbul Barosu BaflkanYard›mc›s› Av. Mehmet Durako¤luyönetiminde aç›ld›.

    Prof. Dr. Gürsel Öngören, konuflmas›ndamimari eser sahiplerinin yap› maliklerinekarfl› haklar› üzerinde durdu. Öngören,bu alanda pek çok çat›flma yafland›¤›n›,mimari eser üzerinde yap› maliklerininyapt›klar› de¤iflikliklerin dava konusuoldu¤unu, bu alanda yaz›lm›fl esersay›s›n›n az olmas› nedeniyle de Yarg›taykararlar›ndan yararland›klar›n›, ancak bukararlar›n da bazen adil olmad›¤›n›savundu.

    ‹stanbul Üniversitesi Hukuk FakültesiÖ¤retim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Azra ArkanSerim de sempozyumda “Fikri Hak‹hlalleri ve Davalar›” konulu bir bildirisundu. Fikri ve s›naî hak ihlallerinde cezave hukuk davalar› aç›labildi¤ini, hukuk

    davalar›n›n; Tespit Davas›, TecavüzünÖnlenmesi ve Kald›r›lmas› Davas›, Maddive Manevi Tazminat Davas›, Kazanç DevriTalebi Davas› olarak belirlenebilece¤inisöyledi. Serim, Fikir ve Sanat EserleriYasas›’n›n eser ve eser sahibinin yan› s›raba¤lant›l› haklar› da korudu¤unu anlatt›.

    Y›ld›z Teknik Üniversitesi ‹ktisadi ve ‹dariBilimler Fakültesi Ö¤retim Üyesi Arfl. Gör.Gökmen Gündo¤du da, co¤rafi iflaretlerinkullan›m› ve denetimi hakk›nda aç›klay›c›bilgiler verdi.

    Sempozyumun son oturumu olan4. Oturum ‹stanbul Barosu Yönetim KuruluÜyesi Av. Muammer Ayd›n yönetimindeaç›ld›. Fikri ve S›naî Haklar KomisyonuSekreteri Av. P›nar Sür, komisyonun 2007Çal›flma Raporunu kat›l›mc›lar›n bilgisine

    sundu. Daha sonra sempozyumun soru-cevap bölümüne geçildi.

    Yarg›tay 11. Hukuk Dairesi k›demli üyesiAhmet Özcan’›n sunumundan sonrasempozyumun genel de¤erlendirmesiniyapan Yarg›tay 11. Hukuk Dairesi ÜyesiLevent Yavuz, akademik düzeyi yüksekbir sempozyum gerçeklefltirildi¤ini belirtti.Yavuz, AB’ye uyum sürecinde imzalananuluslararas› sözleflmeler, AB hukuku vebunun iç hukukumuza yans›malar›konusunda ciddi çal›flmalar yap›lmas›gerekti¤ini anlatt› ve s›n›r tan›mayaninternet ortam›nda küreselleflme hukukuile de karfl› karfl›ya kal›nd›¤›n›n alt›n› çizdi.Yavuz, teknolojik geliflmelerden eldengeldi¤ince yararlan›lmas› ve kiflininkendini sürekli yenilemesi gerekti¤inisözlerine ekledi.

    Konuflmalardan sonra Fikri ve S›naîHaklar Komisyonu’nda 17-21 Ekim 2007tarihleri aras›nda düzenlenen ve s›navdabaflar›l› olan kat›l›mc›lara sertifikalar›törenle verildi. Yap›lan her oturumsonunda da konuflmac›lara oturumbaflkanlar› taraf›ndan birer plaket sunuldu.

    1878‹STANBUL BAROSU ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ 7SEMPOZYUM

  • 1878‹STANBUL BAROSU8 ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ PANEL

    stanbul Barosu Bankac›l›k veFinansal Kurumlar Komisyonuile Marmara ÜniversitesiBankac›l›k ve Sigortac›l›k

    Enstitüsü’nün ortaklafla düzenledikleri“Banka Hukuku ve Sorunlar›” konulupanel, 12 Ocak Cumartesi günü OrhanApayd›n Konferans Salonu’nda yap›ld›.

    Finans Hukuku ve Sorunlar› konulu paneldizisinin üçüncüsünün aç›l›fl›nda konuflanMarmara Üniversitesi Bankac›l›k veSigortac›l›k Enstitüsü Müdürü Prof. Dr.Ti¤ince Oktar ve ‹stanbul BarosuBankac›l›k ve Finansal KurumlarKomisyonu Baflkan› Av. ‹smail Altay, bupanelde bankac›l›k konusunun eleal ›narak, sektörün sorunlar ›n ›ngörüflülece¤ini bildirdiler.

    ‹ki oturum halinde gerçeklefltirilen panelinAv. ‹smail Altay yönetimindeki sabahoturumunda konuflan Av. Anlam Altay,Hukuki aç›dan bankalarda kurumsalyönetim konusunu ele ald›. Bankalar›nüst yönetim ve denetim organlar›n›nifllevini anlatan Anlam Altay, BankalarYasas›’na göre Yönetim Kurulu’nunicrac› olmayan üyelerinden oluflturulanDenetim Komitesi’nin Yönetim Kurulunudenetledi¤ini, d›fl denetim kurumununseçimini yapt›¤›n› ve Yönetim Kuruluiçinden ç›kmas›na ra¤men DenetimKomitesi’nin yetkilerinin çok güçlüoldu¤unu bildirdi.

    Yap› Kredi Bankas› Bankac›l›k Hukuk

    Grubu Baflkan› Av. Nesrin Çevik fienpolatda kredi kart› ücretleri ve karfl›lafl›lanhukuki sorunlar› anlatt›. 2006 Martay›na kadar kredi kartlar›n›n yasas›n›nbulunmad›¤›n›, bu tarihten sonra kredikart› sözleflmelerinin Tüketici Yasas›’nagöre yap›ld›¤›n› belirten fienpolat, bualanda s›k s›k hukuki sorunlar yafland›¤›n›bildirdi. Tüketici Hakem Heyetleri veTüketici mahkemelerinin kararlar›ndanörnekler sunan fienpolat, kredi kart›sözleflmelerinin haks›z flart oluflturdu¤uiddias›yla tüketici lehine kararlarv e r i l d i ¤ i n i , o y s a t ü k e t i c i n i nbilgilendirildi¤ini, bankalar›n internetsitelerinde aç›klay›c› bilgiler bulundu¤unusavundu.

    Türkiye ‹fl Bankas› Müflavir Avukat› BerilK›l›ç, sermaye piyasas›nda bankalar›n rolüve bankalar›n gerçeklefltirebileceklerisermaye piyasas› ifllemleri üzerinde durdu.Beril K›l›ç, bankalar›n gerçeklefltirdi¤iarac›l›k faaliyetleri, repo ve ters repo,portföy iflletmecili¤i ve yöneticili¤ikonusunda ayr›nt›l› bilgi sundu. Bankalar›ndo¤rudan yapmalar› yasak olan ifllemlerikurduklar› ya da orta¤› olduklar› arac›flirketler eliyle gerçeklefltirdiklerini belirtenK›l›ç, bankalar›n yapacaklar› faaliyetleriçin BDDK’dan izin almalar› ve sermayepiyasas› faaliyetlerini SPK tebli¤lerineuygun yapmalar› gerekti¤ini hat›rlatt›.K›l›ç, Anglo Amerikan Hukuku’ndantercüme edilerek SPK taraf›ndanyay›nlanan tebli¤lerin ülkemizde çeliflkileryaratt›¤›na da dikkat çekti.

    Av. Beril K›l›ç:

    Bankalar arac›l›k

    faaliyetleri, repo ve ters

    repo, portföy iflletmecili¤i

    ve yöneticili¤i

    yapmaktad›rlar.

    Bankalar›n do¤rudan

    yapmalar› yasak olan

    ifllemleri kurduklar› ya da

    orta¤› olduklar› arac›

    flirketler eliyle

    gerçeklefltirmektedirler.

    Bankalar›n yapacaklar›

    faaliyetler için BDDK’dan

    izin almalar› ve sermaye

    piyasas› faaliyetlerini SPK

    tebli¤lerine uygun

    yapmalar› gerekmektedir.

    Anglo Amerikan

    Hukuku’ndan tercüme

    edilerek SPK taraf›ndan

    yay›nlanan tebli¤lerin

    ülkemizde çeliflkiler

    yaratt›¤›na tan›k

    olmaktay›z.

    Banka Hukuku

  • Marmara Üniversitesi Hukuk FakültesiDekan› Prof. Dr. Gökhan Antalyayönetimince aç›lan panelin ö¤ledensonraki oturumunda konuflan MarmaraÜniversitesi Bankac›l›k ve Sigortac›l›kEnstitüsü Ö¤retim Üyesi Doç. Dr. ErolUlusoy, banka mevzuat›n›n zamanafl›m›ve Anayasa’ya ayk›r›l›k sorunu üzerindedurdu.

    Bankalardaki mevduat, kat›l›m fonu veemanetlerin 10 y›l süreyle bankadakalmas›yla zamanafl›m›n›n gerçekleflti¤inive bunlar›n TMSF’ye aktar›ld›¤›n› belirtenUlusoy, oysa bunlar üzerinde bir mülkiyethakk› bulundu¤unu, mülkiyet hakk›n›nzaman afl›m›na u¤rayamayaca¤›n› ve buhakk›n Anayasa güvencesinde oldu¤unubildirdi.

    Kadir Has Üniversitesi Hukuk FakültesiÖ¤retim Üyesi Prof. Dr. Selçuk Öztek,banka mevduat›n›n haczi konusunuanlatt›.

    Haciz konusunun ‹cra ve ‹flas Yasas›n›n89. maddesinde düzenlendi¤ini belirtenProf. Dr. Öztek, bu yasada 1929, 1965ve 2003 y›l›nda de¤ifliklikler yap›ld›¤›n›,89. maddeye birinci ve ikinci ihbarnamehakk› eklendi¤ini, hatta üçüncü ihbarnamehakk›n›n da getirildi¤ini, bunu bankalar›nde¤il daha çok kamu kurulufllar›n›n iste¤iüzerine maddeye eklendi¤ini kaydetti.

    Vadeli hesap, müteselsil hesap vemüstakbel alacaklar için haciz ifllemininuygulan›p uygulanmayaca¤› hakk›ndakigörüfllerini de belirten Öztek, konuyailiflkin Yarg›tay kararlar›ndan da örneklersundu.

    Oyakbank avukat› Ayd›n Musaball›ise konuflmas›nda kurumsal kredisözleflmelerinin genel ifllem flartlar›aç›s›ndan de¤erlendirilmesi üzerindedurdu. Kredilerin bir finansman tekni¤iolarak tan›mland›¤›n›, üretime ve tüketime

    dönük kredi sözleflmelerinin BorçlarKanunu’na göre düzenlendi¤ini belirtenMusaball›, sigorta, al›m sat›m, bankac›l›kgibi benzeri kendine özgü sözleflmelerinstandart sözleflme olarak nitelendi¤inikaydetti. Musaball›, genel ifllemsözleflmelerinin ise ahlak kurallar›na ayk›r›olmayan, hakk›n kötüye kullan›lmas›yasa¤›na ve emredici hukuk kurallar›nauygun sözleflmeler olmas› gerekti¤inivurgulad›.

    Panelin son konuflmas›n› yapanGalatasaray Üniversitesi Hukuk FakültesiArfl. Gör. Dr. Tolga Ayo¤lu, Bankac›l›kKanunu’nda öngörülen kredi s›n›rlamalar›hakk›nda bilgi verdi. Tolga Ayo¤lu,

    sunumunda, bankalar›n verdikleri krediiçin karfl›l›k ay›rma zorunlulu¤u, risk grububaz›ndaki s›n›rlamalar, büyük kredilereiliflkin s›n›rlamalar, kredi s›n›rlamalar›natabi olmayan ifllemler, kredi s›n›rlamalar›naayk›r› olarak gerçeklefltirilen ifllemleringeçerlili¤i, çapraz kredi ifllemleri ve depokrediler konular›nda ayr›nt›l› bilgi verdi.

    Daha sonra panelin soru-cevap bölümünegeçildi.

    Panelin oturum sonlar›nda MarmaraÜniversitesi Bankac›l›k ve Sigortac›l›kEnstitüsü taraf›ndan konuflmac›lara birerplaket sunuldu.

    1878‹STANBUL BAROSU ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ 9PANEL

    ve Sorunlar›

  • 1878‹STANBUL BAROSU10 ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ PANEL

    stanbul Barosu Sigorta HukukuKomisyonu’nca düzenlenentoplant›da, zorunlu sigortamevzuat› ve tazminat konular›

    ele al›nd›.

    19 Ocak Cumartesi günü ‹stanbul BarosuOrhan Apayd›n Konferans Salonu’ndadüzenlenen toplant›da Av. Çelik AhmetÇelik “Tazminat ve Sigorta”, Av. ‹smetDemira¤ da “Tüp Gaz ZorunluSorumluluk Sigortas›” konusu üzerindedurdu.

    Toplant›n›n aç›l›fl›nda konuflan SigortaHukuku Komisyonu’ndan sorumluYönetim Kurulu Üyesi Av. Zeki Y›ldan,meslektafllar›m›z› ve sektör çal›flanlar›n›bilgilendirmek ad›na panel konular›n›niyi seçilmesi ve panellerde özgürcetart›flarak do¤rular›n ortaya konmas›gerekti¤ini söyledi.

    Av. Çelik Ahmet Çelik, yapt›¤› uzun veilgiyle izlenen konuflmas›nda, destektenyoksun kalma tazminat›, bedensel zararlarve sigortac›n›n sorumlulu¤u konusunuele ald›

    Yaflam hakk›n› savunmayan bir hukuksis temini düflünmenin mümkünolmad›¤›n› belirten Çelik, 1993 y›l›ndanbu yana 2000 kadar somut olayinceledi¤ini, bu arada Yarg›tay kararlar›ve içtihatlar›n› gözden geçirdi¤ini,akademisyenlerin kitaplar›n› okudu¤unu,ancak bunlar›n ço¤unda yabanc›lardanal›nt›lar gördü¤ünü ve öne sürülengörüfller ve baz› içtihatlardaki al›nt›lar›ntoplumumuzun yap›s ›na uygundüflmedi¤ini söyledi.

    ‹lk Ça¤’dan Roma Hukuku’nun ortayaç›kmas›na kadar tazminat›n ‘k›stas’ olarakgörüldü¤ünü daha sonra bunun ‘diyet’e’dönüfltü¤ünü, kan davas› ve kan paras›olarak da düflünüldü¤ünü anlatan Çelik,Roma hukukunun da tüccar hukukuoldu¤unu, tazminatlar›n emtia ilekarfl›land›¤›n› bildirdi.

    Türkiye’de Borçlar Kanunu ile düzenlenendestek tazminat› konusunda da bilgi veren

    Zorunlu Sigorta Mevzuat› veAv. Zeki Y›ldan:

    “Sigorta Hukuku

    Komisyonu’nca

    düzenlenen bu panel

    meslektafllar›m›z› ve sektör

    çal›flanlar›n› bilgilendirmek

    ve onlar›n

    deneyimlerinden

    yararlanmak amac›yla

    gerçeklefltirilmifltir. Sigorta

    Hukuku durmadan geliflen

    ve mevzuat›nda

    yeniliklerin yafland›¤› bir

    alan haline gelmifltir. Bu

    nedenle panel konular›n›n

    iyi seçilmesi ve panellerde

    özgürce tart›flarak

    do¤rular›n ortaya konmas›

    gerekmektedir. Bu

    düflünceyle panelin

    haz›rlanmas›nda eme¤i

    geçenlere ve kat›l›mc›lara

    teflekkür ederim”

    Av. Zeki Y›ldan

  • Çelik Ahmet Çelik, ma¤dura verilecekdeste¤in para vermek, bi lgi vedeneyimlerden yararland›rmak, e¤itimmasra f la r ›n › ka r fl › lamak o la raknitelenebilece¤ini ve bu deste¤in sürekliolmas› gerekti¤ini vurgulad›.

    Toplant›n›n ö¤leden sonraki oturumundakonuflan ‹stanbul Barosu Sigorta HukukuKomisyonu Baflkan› Av. ‹smet Demira¤,tüp gaz zorunlu sorumluluk sigortas›hakk›nda bilgi verdi.

    Tüpgaz zehirlenmelerinin en çokfiubat, Mart aylar›nda görüldü¤ünübelirten Demira¤, 2006-2007 y›llar›ndazehirlenmeden toplam164 kiflininöldü¤ünü ve 646 kiflinin de zehirlenerekhastanede tedavi edildi¤ini bildirdi.

    Tüpgaz Sorumluluk Sigortas› düzenleyensigorta flirketlerinin, tüpgaz ve flofbenüreticilerinin husumete muhatap flirketlerolarak sorumluluk tafl›d›klar›n› kaydedenDemira¤, TSE ölçütleri, Ay›pl› MalYönetmel i¤i , Sanayi ve TicaretBakanl›¤›’n›n aç›lacak dava dosyalar›nakonulacak bilgilere iliflkin tebli¤i vetüpgaz ve flofben zehirlenmelerine karfl›aç›lacak davalar konusunda ayr›nt›l› bilgiverdi.

    Toplant›n›n ö¤leden sonraki bölümündeyeniden söz alan Av. Çelik Ahmet Çelik,destek sa¤lama gücü, destek tazminat›n›n

    hesaplanmas›nda dikkat edilecek hususlar,sürekli ve geçici ifl görmezlik ile bedengücü kay›plar›n›n de¤erlendirilmesikonular›nda bilgi verdi ve konuya iliflkinYarg›tay kararlar›ndan örnekler sundu.

    Çelik, konuflmas›n›n son bölümündeZorunlu Trafik Sigortas›, Karayollar› Tafl›maSigortas› ve Zorunlu Koltuk Sigortas›konusunda yaflanan sorunlar, çözümyollar› konuya iliflkin yarg› kararlar›üzerinde durdu.

    Zorunlu Trafik Sigortas›’n›n üçüncükiflilerin araca verdi¤i zarar› ödedi¤ini,Karayollar› Tafl›ma Kanunu’nun, sürücü%100 kusurlu olsa bile sürücünün efli,çocuklar›, anne-babas›, evlatl›k ve ayn›evde yaflayanlar› kapsama ald›¤›n› belirtenÇelik, 1 Mart 1992 tarihinden itibarenarkadafl, tan›d›k gibi hat›r için tafl›nanlar›nda sigorta kapsam›na al›nd›¤›n› bildirdi.

    Av. Çelik Ahmet Çelik, Zorunlu KoltukSigortas› uygulamas›na baflland›¤›n›,13 Ocak 2008 tarihinden itibaren‹stanbul’da ticari taksiler d›fl›nda kamutoplu tafl›ma araçlar›nda, minibüs ve özelotobüslerde yolcular›n sigortal› olarakseyahat ettiklerini sözlerine ekledi.

    Av. Çelik Ahmet Çelik ve Av. ‹smetDemira¤, daha sonra kat›l›mc›lar›nsorular›n› yan›tlad›lar.

    1878‹STANBUL BAROSU ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ 11PANEL

    Tazminat Konusunda Yaflananlar

  • 1878‹STANBUL BAROSU12 ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ KOM‹SYONLAR

    stanbul Barosu Çevre ve KentHukuku Komisyonu Baflkan›Av. Ömer Aykul, SKYTÜRKTelevizyonu’nda canl› olarak

    yay›nlanmakta olan “Hakk›n›z› Aray›n”program›nda yapt›¤› konuflmada, KentselDönüflüm Yasas› ve uygulamalar›konusundaki görüfllerini aç›klad›.

    Aykul, 9 Ocak Çarflamba günü yay›nlanan“Hakk›n›z› Aray›n” program›n›n sunucusuBegüm Özkan’›n sorular›n› yan›tlad›.

    K e n t s e l d ö n ü fl ü m k o n u s u n u nhukukumuzdaki yeri hakk›nda bilgi verenÖmer Aykul, 2005 y›l›nda kabul edilenve halk aras›nda Kentsel Dönüflüm Yasas›olarak bilinen 5366 say›l› “Y›prananTarihsel ve Kültürel Varl›klar›n YenilenerekKorunmas› ve Yaflat›larak Kullan›lmas›Hakk›nda Kanuna” göre haz›rlananprojelerin yanl›fll›¤›na dikkat çekti.

    Yasan›n yanl›fl bir amaç belirledi¤ini, tarihi

    ve kültürel varl›klar›n kullan›larak de¤il,yaflatarak kullan›labilece¤ini belirtenAykul, “Korunacak sit alan›n›zda tarihselanlamda ticaret varsa evet, konut varsaevet, ama içinde ticaret ve konut yoksa ozaman siz tarihi ve kültürel tafl›nmazvarl›¤› korumuyorsunuz, siz onu ticaretve konuta dönüfltürüyorsunuz demektir”dedi.

    5366 say›l› yasan›n yetersiz kalmas›üzerine yeni yasa tasar›s› haz›rland›¤›n›,bütün do¤al varl›klar› içeren bir kentseldönüflüm hedeflendi¤ini kaydeden ÖmerAykul, kamuoyundan gelen yo¤un tepkilerüzerine tasar›n›n geri çekildi¤ini amaher an tasar›n›n yeniden gündemegelebilece¤ini söyledi.

    5366 say›l› yasaya göre haz›rlanan kentseldönüflüm projelerinde bölgede yaflayaninsanlarla ortak karar alma sürecibulunmad›¤›n› hat›r latan Aykul,proje haz›rlan›rken ve uygulan›rken

    üniversitelerin, mimar ve mühendisoda la r ›n ›n d › fl land ›¤ ›n › , ancakdenetlemede hat›rland›¤›n› bildirdi.

    Uygulamadan zarar görenlerin haklar›üzerinde de duran ‹stanbul Barosu Çevreve Kent Hukuku Komisyonu Baflkan›Aykul, insanlar›n her fleyden önce do¤rubilgiye ulaflma, kat›l›m ve dava açmahaklar›n›n bulundu¤unu, ama baflar›l›bir mücadelenin örgütlü olarakyap›labilece¤ini belirterek flunlar› söyledi:“Bunlar› yaparken bir fleyi dahabilmelidirler. Türkiye dünyada yaln›zyaflam›yor. Türkiye uluslararas› camian›nsayg›n bir üyesidir. Bir tak›m uluslararas›sözleflmelere imza atm›flt›r. Bu sözleflmelerart›k iç hukuk kural› haline gelmifltir.Avrupa Birli¤ine girmeye çal›fl›rken AvrupaKentsel fiart›na da uyman›z gerekir. Bufiart›n temel ilkesine göre, toplumgelece¤ini etkileyecek her türlü projedehalka dan›flma gere¤i vard›r. Avrupal›olmak budur.”

    Av. Ömer Aykul:”Kentsel Dönüflüm Yasas›,

    Rantsal Bölüflümü Amaçl›yor”

    stanbul Barosu Engelli Haklar›Komisyonu Baflkan› Av. GülerPolat, SKYTÜRK TV’de canl›olarak yay›nlanan “Hakk›n›z›

    Aray›n” program›nda yapt›¤› konuflmada,engellilerin sorunlar›n› dile getirdi.

    Polat, 16 Ocak Çarflamba günü yay›nlananprogram›n›n sunucusu Begüm Özkan’›nsorular›n› yan›tlad›.

    Programda, engellilerin genel sorunlar›n›iliflkin sorular› yan›tlayan Av. Polat, engellivatandafllar›n ve yak›nlar›n›n sahipolduklar› haklar konusunda bilgi verdi.

    Türk toplumunun ‘farkl›’ olan› d›fllamae¤iliminin ‘engelliler’ için de geçerlioldu¤unu belirten Güler Polat, engellikiflilerin, engelli olmalar› yüzündenengelsiz insanlar gibi s›radan, gündelikyaflamlar›n› sürdürmeleri için gereklieylemi gerçeklefltiremediklerini savundu.Polat, bu yüzden tekerlekli sandalye ileilerleyemediklerini, kamu tafl›mac›l›¤›sisteminden yararlanamad›klar›n›,e¤itim alamad›klar›n› ve istihdamakat›lamad›klar›n› bildirdi.

    Av. Güler Polat, en temel insan hakk› olane¤itim ve istihdam›n bile u¤runa zorlu

    mücadelelerin verildi¤i haklar halindegeldi¤ini vurgulad›.

    Polat, Engelli Haklar› Komisyonu olarakengellilerin hukuksal haklar› konusundaçal›flmalar yapt›klar›n›, baronun engellilereher zaman olanaklar› ölçüsünde yard›mc›oldu¤unu sözlerine ekledi.

    Av. Güler Polat:“Baro Engellilere HerZaman Yard›mc› oluyor”

  • s t anbu l Ba ro su Ka l i t eKoordinasyon Merkezi, 2008Y›l› ISO 9001: 2000 KaliteYönetim Sistemi (KYS) Temel

    E¤itim seminerinin ilkini 12-13 Ocak 2008Cumartesi ve Pazar günü Baro KültürMerkezi’nde verdi.

    ‹stanbul Barosu Baflkan Yard›mc›s› veKalite Koordinasyon Merkezi KoordinatörüAv. Mehmet Durako¤lu aç›l›flta yapt›¤›konuflmada, ‹stanbul Barosu’nda öncelikliolarak Baro Merkezi ve Birimlerinde KaliteYönetimi Sistemi’nin kuruldu¤unu ve ikiy›ll›k bir uygulamadan sonra DenetlemeKuruluflu’nun, Baro Yönetimi’ne herhangibir DÖF açmadan sadece iyilefltirmetavsiyelerinde bulundu¤unu bildirdi.

    2008 y›l›nda da Merkez ve Komisyonlarile Bölge Temsilciliklerinde ISO 9001:2000 Kalite Yönetim Sistemin kurulmas›ve iflletilebilmesine çal›flacaklar›n› belirtenAv. Durako¤lu, Kalite Yönetimi TemelE¤itimi ve ‹ç Denetçi e¤itimleriyle buhedeflerin gerçekleflece¤ine inand›klar›n›söyledi.

    Durako¤lu, Ça¤dafl Yönetim anlay›fl›n›nYönetiflim oldu¤unu, Kat›l›mc› Yönetiminklasik yönetim anlay›fl›n›n yerini almayabafllad›¤›n› ve ça¤dafl yönetim anlay›fl›n›nuygulanabilmesi için de Kalite YönetimSistemi’nin yerlefltirilmesi gerekti¤inibelirtti.

    ISO 9001: 2000 KYS Temel E¤itimitoplant›s›na, Kalite Koordinasyon MerkeziBaflkan› Av. Mehmet Ayd›n, KaliteKoordinasyon Merkezi Yürütme Kuruluüyeleri ile avukatlar ve çeflitli meslekmensuplar› kat›ld›.

    ISO 9001: 2000 KYS Temel E¤itimini‹stanbul Barosu Kalite Dan›flman› MineNazife Memifller verdi.

    E¤itim Seminerine kat›lan avukatlar,bu sistemi bürolar›nda ne flekildeuygulayabilecekleri konusunda bilgi sahibiolurken bu sisteme nas›l girilece¤ini deseminerin soru-cevap bölümündeö¤renme olana¤› buldular.

    Kalite Koordinasyon Merkezi Baflkan›Av. Mehmet Ayd›n, 2008 y›l› Sertifikal›E¤itim Seminerlerinin devam edece¤inive ‹stanbul Barosu’nda Kat›l›mc› Yönetimveya Yönetiflimin yayg›nlaflt›r›labilmesive gelifltirilebilmesi için Kalite YönetimSistemi’ni bilen çok say›da ‹ç DenetçiAvukata gereksinim oldu¤unu belirterekflu bilgiyi verdi:

    “‹stanbul Barosu Kalite KoordinasyonMerkezi’nin Yönerge kapsam›nda, Baflkanve Yürütme Kurulu üyelerinin, ISO9001:2000 Kalite Yönetim Sistemi TemelE¤itimi ve ‹ç Tetkikçi S›nav› Baflar›Sertifikalar› bulunmas› gerekmektedir.

    ‹stanbul Barosu ‹dari Personeli ile ilgili2006 y›l›nda yap›lan Temel E¤itim ve ‹çTetkikçi E¤itimleri sonunda s›nav›kazanarak Kalite Yönetim Sistemi ‹çTetkikçi Sertifikas› alan personel say›s› 12kifliye ulaflm›flt›r.

    Bu say›n›n 2008 y›l›nda art›r›lmas› içinçal›flmalar sürdürülmektedir. ‹stanbulBarosu Yönetim Kurulu’nun, KalitePolitikas›na ve Kalite Yönetim hedeflerineuygun olarak ve KKM Yönergesikapsam›nda, Kalite Koordinasyon Merkezi2008 y›l› çal›flmalar›n›, Baro Merkez,Komisyon ve Bölge Temsilciliklerindenbirer Kalite Denetçisi temsilcisinin ayl›kgeniflletilmifl Yürütme Kurulu toplant›lar›nakat›l›m› ve eflgüdümlü yönetimi sa¤lamakamac›yla sürdürecektir.

    Kat›l›mc› Yönetim için gerek duyulan vehedeflenen 83 Kalite Denetçi say›s›na2008 y›l›nda yap›lmas› planlanan Temelve ‹ç Tetkikçi E¤itimleri sonucundaulafl›lacak ve böylece ‹stanbul BarosundaKalite Yönetim Sistemi’nde önemli biraflamaya ulafl›lacakt›r.

    ISO 9001: 2000 Kalite Yönetim SistemiTemel E¤itiminden sonra 09-10 fiubat2008’de ‹ç Denetçi E¤itimi ve S›nav›yap›lacak, s›nav› baflaranlara ‹ç Denetçisertifikalar› verilecektir. Bu etkinlikle ilgiliçal›flmalara bafllam›flt›r. 2008 y›l› hedefleriiçerisinde Merkez ve Komisyonlar ileBölge Temsilciliklerinde görevli ‹ç DenetçiAvukatlar›n, Kalite KoordinasyonMerkezi’nin geniflletilmifl Koordinasyontoplant›lar›na kat›lmalar›yla ‹stanbulBarosu Kalite Politikas›n›n ve hedefleriningerçeklefltirilmesi için Sertifikal› E¤itimSeminerleri çal›flmalar›n› sürdürece¤iz.‹stanbul Barosu üyesi tüm avukatlar› buseminerlere kat›lmaya ça¤›r›yorum.”

    1878‹STANBUL BAROSU ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ 13KAL‹TE

    Kalite Koordinasyon Merkezi2008 Y›l› ISO 9001: 2000

    KYS Temel E¤itiminin ‹lkini Verdi

  • 1878‹STANBUL BAROSU14 ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ MERKEZLER

    ›sa ad› MAHK‹M olan ‹lkDerece Mahkemeleri Ara Kararve Hükümlerini Araflt›rma,‹nceleme ve ‹zleme Merkezi’ni

    tan›t›m toplant›s›, 9 Ocak 2008 Çarflambagünü saat 18.00’da Orhan Apayd›nKonferans Salonu’nda yap›ld›.

    Toplant›n›n aç›l›fl›nda konuflan ‹stanbulBarosu Baflkan Yard›mc›s› Av. MehmetDurako¤lu , özell ikle i lk derecemahkemelerinin kararlar›nda belirgin birdenetimsizli¤in bulundu¤u, özellikletemyize konu olmayan kararlar›n kendiiçersinde s›k›fl›p kald›¤›, bu kararlar›n pekçok adalet ilkesini, adalete eriflimi, adilyarg›lamay› ya da bir kurallar bütünününbir normunu ihlal edip etmedi¤inok tas ›nda çok c iddi kayg › la rbeslediklerini bildirdi.

    Ara kararlarda bir yeknesakl›k sa¤lamakonusunda s›k›nt› bulundu¤unu, hukukmahkemelerinde bir teminata iliflkinmahkeme karar›n›n, bir di¤er mahkemekarar›, hatta ayn› yarg› çevresindekikararlar›n farkl›laflt›¤›na tan›k olundu¤unubelirten Durako¤lu, bu tür kayg›lar›n cezahukukunda özellikle tutuklamada çokciddi bir biçimde kendisini gösterdi¤inivurgulad›.

    Bu düflünceler çerçevesinde iki y›l› aflk›nsüren bir çal›flmayla MAHK‹M gibi biroluflumun kuruldu¤unu hat›rlatanAv. Mehmet Durako¤lu, “Ara kararlar›nbir kapal› devre içersinde tam birhukuki bak›fl aç›s›yla kendi içimizdedenetlenmesi, de¤erlendirilmesi ve ortayaç›kacak sonuçlar›n birlikte paylafl›lmas›bizim aç›m›zdan ola¤anüstü önemliolacakt›r” dedi.

    MAHK‹M Baflkan› Av. Atilla Özdalk›randa konuflmas›nda, ara kararlar›n

    Türkiye’nin her yerinde farkl› olabildi¤ini,oysa ‹stanbul’da bir hakim teknik aç›danhangi ara karar› vermiflse Van’daki vefi›rnak’taki hakimin de ayn› karar› vermesigerekti¤ini, “ben böyle karar verdim”anlay›fl›na fliddetle karfl› ç›k›lmas›gerekti¤ini bildirdi.

    Dünyan›n her yerinde kesinleflmiflmahkeme kararlar›n›n incelenebildi¤ini,elefltirildi¤ini ve böyle bir hakk›nbulundu¤unu belirten Özdalk›ran,MAHK‹M’in de bunu yapt›¤›n› söyledi.

    Özdalk›ran flöyle devam etti: “Yarg›ba¤›ms›zl›¤›na zarar vermeyecek flekildegerek ara kararlarda gerek hükümlerdemeslektafllar›m›z yaflad›klar›n› bizeilettiklerinde önce ön incelemedengeçiyor. Meslektafl›m›z incelenmeye de¤ergörüyorsa bir rapor veriyor. Bu raporüzerine Yürütme Kurulundan iki raportörtayin ediliyor, onlar bir çal›flma yap›pgetiriyorlar, bu Yürütme Kurulundatart›fl›l›yor. Konu Yürütme Kurulunuafl›yorsa, o zaman akademisyenlerdenyard›m isteniyor. T›pk› adalet bakan›n›nkanun yarar›na bozma yoluyla temyizigibi, olay› asla etkilemiyor. Biz buçal›flmayla sonraki olaylar›n etkilenmesiniistiyoruz. Bu merkezin raporu bilirkifliraporu gibi, o mahkemeye delil olaraksunulam›yor. Baro Yönetim KuruluMAHK‹M’in raporlar›n› inceliyor. Baroyönetimi, ilgili adalet çevresindeki AdaletKomisyonu baflkan›yla sonuçlar›paylafl›yor.”

    MAHK‹M’e iliflkin Radikal Gazetesindebir makalesi yay›nlanan Yarg›ç Hilmi fiekerde yaklafl›k 10 y›ld›r ara karar vegerekçeleri üzerinde çal›flt›¤›n›, ara karargerekçelerini yetersiz oldu¤unu, özelliklebu kararlarda dilbilgisi yanl›fllar›n›nbulundu¤unu bildirdi.

    Yarg›n›n demokratik denetiminin sonderece gerekli oldu¤unu vurgulayan Hilmifieker, “Ama bunun bir hukuki zemineoturtulmas› gerekir. Oturtulmas› dayetmiyor, böyle bir etkinli¤e giriflirsek buzaman içersinde alternatif bir denetimedönüflebilir mi? Dönüflürse yarg›ç bundanpsikolojik olarak ne kadar etkilenir, bunlar›dikkate almam›z gerekir. Kurumsal aç›danray›na oturtursak, s›n›rlar›n› iyi belirlersekbir sorun yaflanaca¤›n› sanm›yorum” dedi.

    Daha sonra kat›l›mc›lar söz alarakMAHK‹M çal›flmalar›na ›fl›k tutacakgörüfller öne sürdüler ve bu aradayaflad›klar› olaylardan örnekler verdiler.

    MAHK‹M’iTan›t›m Toplant›s› Yap›ld›

    K Av. AtillaÖzdalk›ran

    Av. MehmetDurako¤ lu

  • 1878‹STANBUL BAROSU ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ 15GÖRÜfi

    engiz Aytmatov yaln›zca K›rg›zlar’›n de¤il, tüm TürkDünyas›’n›n büyük yazarlar›ndand›r. Roman veöykülerinin konusu, insan tipleri bize hiç de yabanc›gelmez. Orta Asya bozk›rlar›nda geçen olaylar› kolayca

    Anadolu’ya uyarlayabiliriz. Roman tiplerini mutlaka çevrenizdekiinsanlara benzeteceksiniz. Anlat›m, tarz da size yabanc›gelmeyecektir.

    Aytmatov’un eserler i “mill i olunmadan, evrenselolunamayaca¤›n›n” somut örnekleridir. Aytmatov’un eserleriokuyana dost evinde geleneksel yemeklerle a¤›rlanan misafirinduydu¤u hazz› verir.

    12 Eylül öncesinde sosyalist aday›n›n eline tutuflturulan listedeki,Felsefenin Temel ‹lkeleri, Sosyalizmin Alfabesi kitaplar›n›n yan›naAytmatov’dan Cemile, Beyaz Gemi, Kopar Zincirlerini Gül Sar›,Toprak Ana da mutlaka eklenirdi Yine sol dergilerde Aytmatov’unad› s›k s›k görülürdü. Bizim konjonktür devrimcisi kimi üstatlar›nve cemaatlerinin Türk milletiyle irtibat› kesip, gemilerini ABDve AB liman›na ba¤layal› beri Aytmatov’u da gönül defterindensildikleri görülüyor.

    Aytmatov’un tüm dünyada büyük tart›flmalar yaratan siyasal vesosyolojik terminolojiye “Mankurt ve Mankurtlaflmak” kavram›n›sokan roman›na sözü getirelim: Roman, Cem Yay›nevince, “GünUzar Yüzy›l Olur”, Ötüken Yay›nevince “Gün Olur Asra Bedel”ad›yla Türkçe’ye çevrildi. Sovyet döneminde romanakonulamayan bir bölüm de, Ötüken Yay›nevi’nce “Cengiz Han’aKüsen Bulut” ad›yla çevirdi.

    Roman K›rg›zistan’›n kufl uçmaz kervan geçmez, Sar›özekbozk›r›ndaki bir demiryolu istasyonunda görevli 2. Dünya Savafl›gazisi Yedi¤ey’in bir günlük yaflam›n› anlat›r. Geriye gidifllerleyüzlerce sayfal›k romana dönüflen bu asra bedel günde, Yedi¤ey’inan›lar›na, geçmifline, iç dünyas›na yolculuk vard›r. Yedi¤ey, Stalindöneminin sert uygulamalar›na, ac›mas›z tasfiyelere toplukatliamlara tan›k olmufl, fele¤in çemberinden geçmifl, sosyalistama Türklü¤ünü, ulusal köklerini unutmam›fl bir tip olaraksunulur.

    Romandaki uzun günde Yedi¤ey’in vefat eden arkadafl›, Kazangapdefnedilecektir. fiehirde yaflayan o¤lu Sabitcan cenaze törenininbiran önce bitmesini ve flehre dönmeyi düflünmektedir. Kökenini,ulusal bilincini kaybetmifl, Ruslaflmaya çal›flan bir tip olarakromanda sunulur. Yedi¤ey, arkadafl› Kazangap’›n Türklerce kutsalkabul edilen Nayman Ana Gömütlü¤ü’ne defnedilmesiniistemektedir. Nayman Ana Gömütlü¤ü’nün de bulundu¤u alanyasak bölgedir. Çünkü, Rus uzay istasyonu vard›r. Cenaze ilebirlikte gömütlü¤e yaklaflan Yedi¤ey’in bafl›nda bulundu¤u grubuRus askerleri engeller. Yedi¤ey askerlerin komutan›n›n K›rg›zoldu¤unu ö¤renince sevinir. Heyecanla subaya K›rg›zca, derdinianlatmaya çal›fl›r. Subay›n yan›t› kamç› gibi Yedi¤ey’in yüzündeflaklar: “Yoldafl Rusça konufl!” Yedi¤ey içinden “Bu da Sabitcangibi Mankurtlaflm›fl” diye düflünür.

    Uzay Üssünün yak›n›na, tel örgülerin d›fl›na cenaze defnedilir.Yedi¤ey, bildi¤i kadar›yla imaml›k yapar, cenaze namaz›n› k›ld›r›r.fiimdi gelelim roman›n tezi, “Mankurt” ve “Mankurtlaflma”ya:

    “Çok eski dönemlerde K›rg›zlar›n ve di¤er Türk boylar›n›nkomflusu olan Juan Juanlar tutsak ald›klar› savafl esirlerininsaçlar›n› usturayla kaz›d›ktan sonra kafalar›na yafl deve derisindenbir bafll›k geçirip çöle salarlar. Çöl s›ca¤›nda geçen süre içindekuruyan deve derisi tutsa¤›n kafas›n› mengene misali s›kar.Korkunç ac›lar verir. Saçlar kuruyan deve derisinden bafll›¤›netkisiyle kafatas›na do¤ru geliflir. Tutsaklar›n bir ço¤u korkunçac›lara ve k›zg›n çöle dayanamaz, ölürler. Yaflayanlar isebilinçlerini kaybederler. Haf›zalar› s›f›rlan›r silinir. Geçmifllerini,ailesini, obas›n› ulusal köklerini unutur. Benliklerini kaybederler.Bu, kafas› bofl, bedenleri sa¤lam tutsaklar efendilerine köleitaatiyle ba¤lan›rlar. En a¤›r ifllerde çal›flt›r›l›rlar. Deve çoban›olurlar. Onlar art›k, birer Mankurt olmufltur. K›rg›zlar aras›ndabir ermifl olarak kabul edilen Nayman Ana, eski ça¤larda o¤lututsak düflen, Mankurtlaflan bir kad›nd›r. Nayman Ana, uzun biraray›fltan sonra tutsak o¤lunun izini bulur. Çölde ona geçmiflinihat›rlatmaya çal›fl›r. Ana s›cakl›¤›n› kullanarak kendine gelmesiiçin çabalar. Ne yapsa boflunad›r. Çünkü Mankurtlu¤un dönüflümümkün de¤ildir. Mankurt o¤lu sonunda anas›n› oklar, öldürür.Nayman Ana’n›n defnedildi¤i yer tüm K›rg›zlarca kutsal birziyaret yeri olarak kabul edilir. Efsanesi de kuflaktan kufla¤agünümüze ulafl›r.”

    Sovyet döneminde rejimin bask›s›yla K›rg›z ve Türk mitolojisinden,Türkistan tarihinden, Manas Destan›’ndan al›nt›lar, göndermelerve mecazlarla Aytmatov Türk ulusunun Mankurtlaflmamas›için savafl›r. O adeta, Mankurt o¤lunu ana s›cakl›¤›ylageçmifline köklerine ça¤›ran, el uzatan ça¤dafl Nayman Ana’d›r.

    Ulusundan, milli köklerinden, Türklük ekseninden uzaklaflan,Mankurtlaflan Türk Solunun trajedisini hep birlikte ac› ileseyrediyoruz. Mangalda köz, mecliste söz b›rakmayan ABD’ye,zaman›n AET’sine, 6. Filo’ya karfl› ç›kanlardan baz›lar›n›n devrimcigeçmifllerine kal›n bir çizik at›p, fonlu sivil toplumculu¤a geçifllebirlikte nas›l AB ve ABD yardakç›lar›na dönüfltü¤ünü ibretleizliyoruz.

    Karabudun, Türk halk›, tarihsel süreç içerisinde uzun ince biryolda onur ve tevekkülle yürürken, halka tepeden bakan elitin,seçkinlerin Çincili¤i, Acemcili¤i, Bedevicili¤i, asrili¤i günümüzdeulusundan, Türklü¤ünden utanan derin bir afla¤›l›k duygusuiçersinde sömürge ayd›n› olarak devam etmektedir. Ulusundanutanan, “Maganda, hanzo” tiplemeleri ile onu afla¤›layan ayd›ntaklitlerinin hapsoldu¤u küçük dünyalar› ile Türk ulusununufuklar› aflan gönül dünyas› hiçbir zaman bar›fl›k olmad›.Büyük yazar Ömer Seyfettin’in Efruz’u, Aytmatov’un Mankurt’u,Orta Oyunu’ndaki Osmanl› züppesi, frenk mukallidi, Çelebi’siTürk milletinin tarih boyunca tiksinti ve nefretini üzerine çekmifltir.

    Sol, Mankurtluktan, Efruzluktan ar›nmak kurtulmak istiyorsa,ulusal kökleriyle ulusal motifleriyle k›sacas› Türk milletiylebuluflmak ve bar›flmak zorundad›r. Baflka türlüsü utançverici bir sömürge ayd›nlar› kulübü olmaya mahkumdur.

    Bilinç Kayb›ya da Mankurtlaflmak

    CAv. Hüseyin ÖZBEK

    ‹stanbul Barosu Genel Sekreteri

  • 1878‹STANBUL BAROSU ANMA16 ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹

    tatürk ilke ve devrimlerininy›lmaz savunucusu, Gazeteci-Yazar U¤ur Mumcu, flehitediliflinin 15’inci y›l›nda,

    yurdun dört bir yan›nda ve yurt d›fl›ndatörenlerle an›ld›.

    24 Ocak 1993... Ankara kar alt›nda.Sabah saat 10’da Çankaya s›rtlar›ndapatlayan bir bomba Gazeteci-Yazar U¤urMumcu’nun arabas›n› havaya uçurdu.Mumcu’yu katleden bomba asl›ndayaln›zca o araban›n alt›na konmam›fl.Türkiye’nin de temeline konmufltu.T ü r k i y e ’ y i i s t i k r a r s › z l a fl t › r m aoperasyonunun önemli bir kilometretafl›yd›. Türkiye halk› Mumcu’yuu¤urlamak için Türkiye’nin kalbine ak›netti. Ankara hiç bu kadar büyük birkalabal›¤› a¤›rlamam›flt›. Bir milyonu aflk›ninsan, saatlerce süren sa¤anak ya¤murara¤men “U¤urlar ölmez. KahrolsunAmerikan emperyalizmi” sloganlar›ylaTürkiye’ye sahip ç›k›yordu.

    Cinayetin hemen ard›ndan aç›klamalarbirbirini izledi. Zaman›n ‹çiflleri Bakan›,cinayetin devletin namusu oldu¤unu veayd›nlat›laca¤›n› söyledi. Ancak devletinnamusu olan cinayet, bugün halaayd›nlat›lamad›.

    Evet, aradan koskoca 15 y›l geçti... Süreçiçinde, Emniyet Genel Müdürlü¤ü’nünçeflitli birimlerine pek çok ihbar yap›ld›.Bunlardan ciddiye al›nanlar oldu. Budönemde güvenlik kuvvetlerinin yapt›¤›operasyonda gözalt›na ald›¤› zanl›lar,“Mumcu’nun katili olabilir mi?” diyesorguland›. ‹ktidarda bulunan partilerinçeflitli üst düzey yetkilileri, hemen her y›lMumcu’nun katillerinin “yakaland›¤›n›”ya da adlar›n›n saptand›¤›n› aç›klad›lar.Ayn› dönemde M‹T’in, Mumcu suikast›ile ilgili olarak CIA ve MOSSAD’dan“yard›m istedi¤i” konusundaki haberlerbas›nda da yer ald›.

    Mumcu’nun ölümünden dört gün önce,20 Ocak 1993 günü ‹stanbul’da yap›lanbir operasyonla “‹slami Hareket Örgütü”üyelerinin yakaland›¤› aç›kland›. San›klar,kamuoyuna “Çetin Emeç ve Turan Dursuncinayetlerinin failleri” olarak sunuldular.

    Bundan sonra neredeyse her y›l “katil”ya da “katiller” aç›kland› ama yap›lanaç›klamalar kamuoyu vicdan›n› hiçbirzaman tatmin etmedi.

    Y›l 2000... fiubat ay›nda Mumcu’nunkatillerinin yakalanmas› için bir operasyondaha yap›ld›. fiubat ay›nda Umut koduylabafllayan operasyon May›s ay›nda ortayaç›kt›. Mumcu cinayeti baflta olmak üzerefaili meçhul 22 olay› ayd›nlatmaküzere bafllat›lan “Umut Operasyonu”çerçevesinde san›klar hakk›nda davaaç›ld›. Bugüne kadar cinayetlerle ilgiliolarak çok say›da fail aç›klanm›fl, fakatdaha sonra bunlar›n hiçbirinin gerçek failolmad›¤› ortaya ç›km›flt›. Bu kez ciddikan›tlara dayan›larak bir dava aç›l›yordu.

    ‹ki y›ldan fazla süren dava 2002 Ocakay›nda kafalarda bir sürü soru iflaretlerib›rakarak sona erdi. San›klar›n “‹ranba¤lant›l›” oldu¤una dair iddialar boflluktakald›. Kararda, üç san›k hakk›nda idamcezas› verilmesine ra¤men U¤ur Mumcu,Ahmet Taner K›fllal›, Prof. Dr. MuammerAksoy ve Bahriye Üçok’u kimin ya dakimlerin öldürdü¤ü yine saptanamad›.

    Bu arada Türkiye’de idam cezas›kald›r›ld›¤› için üç san›k a¤›rlaflt›r›lm›flmüebbet hapse mahkûm edildiler. Di¤ersan›klar ise “Rahflan Aff›” diye bilinen afnedeniyle serbest b›rak›ld›lar.

    Bu cinayetleri azmettiren gerçek kuvvetlerise a盤a ç›kart›lamad›

    “Da¤ gibi karaya¤›z birerdelikanl›yd›k. Babam›z,

    s›rt›nda yük tafl›yarak getirdiafl›m›z›, ekme¤imizi.

    Arabalar fl›r›l fl›r›l ›fl›kl›caddelerden geçerken bizlerbir mum ›fl›¤›nda bitirdik

    kitaplar›m›z›. Kendimiz gibiyaflayan birlerce yoksulun

    yüre¤ini yüre¤imizdeyaflayarak kat›ld›k o büyükkavgaya. Ecelsiz öldürüldük.Dövüldük, vurulduk, as›ld›k.Vurulduk ey halk›m unutma

    bizi. Bizleri yok etmekistediler hep. Öldürüldük ey

    halk›m, unutma bizi...Korkmadan öldük ey

    halk›m, unutma bizi. Bir günmezarlar›m›zda güller

    açacak ey halk›m unutmabizi... Bir gün sesimizhepinizin kulaklar›nda

    yank›lanacak ey halk›m,unutma bizi... Özgürlü¤e

    adanm›fl bir top çiçek gibiyizflimdi, hep birlikteyiz ey

    halk›m unutma bizi...Unutma bizi... Unutmabizi...” U¤ur Mumcu,

    Seslenifl, 25 A¤ustos 1975

    U⁄UR MUMCU, her fleyden önce demokratt›, herkes için her yerdedemokrasiyi savundu.

    U⁄UR MUMCU, sosyalistti, eme¤i ve çal›flan›n hakk›n› savundu.Sömürüye, talana, soyguna karfl› ç›kt›.

    U⁄UR MUMCU, fliddete karfl›yd›. Demokratik çözümleri savundu,bar›fltan yana oldu.

    U⁄UR MUMCU, din tüccarlar›na karfl› ç›kt›, laikli¤i savundu.

    A

    U¤ur’suz Geçen 15 Y›l

  • 1878‹STANBUL BAROSU ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ 17ANMA

    ¤ur Mumcu’nun katlediliflinden bu yana 15 y›l geçti.U¤ur Mumcu’nun flahs›nda Türkiye’nin üniteryap›s›na, Cumhuriyet Devrimlerine, ça¤dafl de¤erlere,demokratik laik hukukuna düzenlenen suikast›n

    kimlerin ifline yarad›¤› süreç içinde daha iyi anlafl›lmaktad›r.

    U¤ur Mumcu, ulusunun yan›nda, emek saf›nda, emperyalizme,faflizme, gericili¤e, bölücülü¤e, sömürüye karfl› mücadeledeseçkin hukukçu kimli¤i ve etkili kalemiyle tek kiflilik bir ordugibiydi.

    Vurguncular, hayali ihracatç›lar, hortumcular, silah ve uyuflturucubaronlar›, dönekler, ikinci cumhuriyetçiler, petrodolardestekli mürteciler, çok yönlü ba¤lant›lar›yla Mumcu’nunkaleminden kamuoyuna teflhir edilenlerin ilk akla gelenleridir.

    U¤ur Mumcu vatanseverdi, emekten yanayd›, ça¤dafll›¤›nsavunucusuydu, ezilenlerin omuzdafl›yd›. Emperyalizme karfl›direnenlerin dostuydu. Sömürünün amans›z düflman›yd›.

    Silah ve uyuflturucu kaçakç›l›¤›n›n, organize suç örgütlerininuluslararas› derin ba¤lant›lar›n›, ‹slami görünümlü kimiyap›lanmalar›n arkas›ndaki küresel emperyalizmin modernhaçl› organizasyonunu kamuoyunun gözleri önüne sermekU¤ur Mumcu’nun araflt›rmac› gazetecili¤inin de¤iflmezyöntemiydi.

    U¤ur Mumcu, Bahriye Üçok, Muammer Aksoy, Ahmet TanerK›fllal›, Necip Hablemito¤lu suikastlar zincirinin ortak paydas›nadikkat edilmelidir. Ülkenin seçkin bilim ve düflün adamlar›,ayd›nlar› yok edilerek, Türkiye Cumhuriyet’i nitelikli,donan›ml› savunucular›ndan yoksun b›rak›lmak istenmifltir.

    S›k›lan kurflunlar›n, patlat›lan bombalar›n, ülkenin seçkinevlatlar›n›n flahs›nda Türkiye Cumhuriyeti’nin varl›¤›na yönelikoldu¤u bilinmelidir. Ayd›nlara yönelik suikastlar›n tetikçisi kirlieller, örümcekli beyinler ulus ötesi sömürgenlerin buyruklar›n›yerine getiren zavall› yarat›klar olman›n ötesinde bir anlamtafl›mamaktad›rlar.

    Lozan’›n yerine Sevr haritas›n› öne ç›karanlar, ülke bütünlü¤üyerine etnik ayr›l›¤› kutsayanlar, Cumhuriyet ve devrimlerlekapanmam›fl hesab› olan hilafet art›klar›, ‹kinci Cumhuriyetçiler,dönekler U¤ur Mumcu’nun yoklu¤unda kendilerini çok daharahat hissetmektedirler, daha rahat kalem oynatabilmektedirler.

    ‹stanbul Barosu, Türk Ulusu’nun büyük kayb›, ülkenin seçkinevlad›, Atatürk ilkelerinin y›lmaz savunucusu, Cumhuriyetfiehidi U¤ur Mumcu’nun an›s›n› yaflatma, u¤runa hayat›n›verdi¤i de¤erleri yaflama geçirme konusundaki kararl›l›¤›n›kamuoyuna sayg›yla duyurur.

    ‹STANBUL BAROSU BAfiKANLI⁄I

    U

    U¤ur Mumcu, 22 A¤ustos 1942 y›l›nda,K›rflehir'de do¤du. ‹lk ve orta ö¤reniminiAnkara’da tamamlayan Mumcu, 1961y›l›nda bafl1ad›¤› Ankara ÜniversitesiHukuk Fakültesi'nden 1965 y›l›nda mezunoldu.

    Bir süre avukatl›k yapt›. Yabanc› dilö¤renmek için ‹ngiltere'ye gitti. 1969-1972 y›llar› aras›nda Ankara ÜniversitesiHukuk Fakültesi'nde ‹dare HukukuProfesörü Tahsin Bekir Balta'n›n asistan›olarak çal›flt›. Yazmaya, üniversiteö¤rencili¤i y›llar›nda, Do¤an Avc›o¤lu'nunyönetimindeki Yön Dergisi’nde bafllayanU¤ur Mumcu, 12 Mart döneminde biryaz›s›nda kulland›¤› “ordu uyan›k olmal›”sözleriyle, “orduya hakaret etmek”,“sosyal bir s›n›f›n öteki sosyal s›n›flarüzerinde tahakkümünü kurmak” suçunuiflledi¤i iddias›yla gözalt›na al›nd›. U¤urMumcu bu davadan dolay› 7 y›l hapsemahkûm edildi. Ancak karar Yarg›tay’cabozuldu ve serbest b›rak›ld›.

    Bu olaydan sonra, Mumcu askerli¤ini,1972-74 y›llar› aras›nda A¤r›'n›n Patnosilçesinde, resmi tan›m›yla “sak›ncal›piyade eri” olarak tamamlad›. Patnos'ta,a¤›r koflullar alt›nda askerli¤ini yaparken,zaten uzun zamandan beri var olanülseri yüzünden mide kanamas› geçirdi.

    ‹lk yaz›lar› 1962'den itibaren Yön, TürkSolu, Devrim, Ant, KIM v.b. dergilerdeyer alan Mumcu'nun, 1968-70 y›llar›ndaA k fl a m , M i l l i y e t , C u m h u r i y e tGazetelerinde zaman zaman çeflitlikonularda inceleme yaz›lar› dayay›mland›.

    Köfle yazarl›¤›na 1974 y›l›nda haftal›kYeni Ortam Dergisi’nde bafllad›. Dahasonra çal›flmaya bafllad›¤› Anka Ajans›’nda1975 y›l›ndan itibaren Cumhuriyet'e deköfle yaz›lar› yazd›. 1977 y›l›ndan sonrasadece Cumhuriyet için yazmaya bafllad›.“Gözlem” bafll›kl› köflesinde 1991 y›l›n›nKas›m ay›na kadar aral›ks›z olarak yazd›.6 Kas›m 1991'de ‹lhan Selçuk ve yaklafl›k80 Cumhuriyet çal›flan› ile birliktegazeteden ayr›ld›. Bir süre iflsiz kald›.

    1 fiubat - 3 May›s 1992 tarihleri aras›ndaMilliyet Gazetesi'nde yazan Mumcu,Cumhuriyet Gazetesi'ndeki yönetimde¤iflikli¤i üzerine 7 May›s 1992'deCumhuriyet'e döndü. Gazetecilik hayat›baflar›larla dolu olan Mumcu 24 Ocak1993 y›l›nda u¤rad›¤› bombal› sald›r›sonucu öldürüldü.

    U¤ur Mumcu’nun kitaplar›ndan baz›lar›:

    Suçlular ve Güçlüler, Sak›ncal› Piyade,Bir Pulsuz Dilekçe, Silah Kaçakç›l›¤› veTerör, A¤ca Dosyas›, Söz Meclisten ‹çeri,Papa-Mafya-A¤ca, Liberal Çiftlik,Devrimci ve Demokrat, Aybar ‹le Söylefli,Rab›ta, 12 Eylül Adaleti, Kürt ‹slamAyaklanmas›, Gazi Pafla’ya Suikast, KürtDosyas› (Son kitab›)

    U¤ur Mumcu’nun Tiyatro eserlerindenbaz›lar›:

    Sak›ncal› Piyade, Bu Düzen Böyle miGidecek, Sak›ncas›z, E¤i lmedenBükülmeden.

    U¤ur Mumcu Kimdir?

    U¤ur Mumcu’nun An›s›n›Yaflataca¤›z

    U¤ur Mumcu’nun An›s›n›Yaflataca¤›z

  • 1878‹STANBUL BAROSU18 ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ GÖRÜfi

    vukatl ›k mesle¤inin çokuluslulu¤a uygun s›n›rlar ötesiyap›s› da Türk avukatlar›nözgürlük, adalet ve güvenlik

    alan› olma iddias›ndaki ‹ç Pazar'daserbestçe hizmet sunumuna yard›mc›d›r.Avrupa Birli¤i Antlaflmas› 11. ila 29.maddeleri aras›nda “Avrupa Adalet Alan›”yarat›lmas›nda tüm yetkiyi Konsey'eb›rak›rken, Komisyon'a da hukukî giriflimtekelini tan›maktad›r. 14 Aral›k 2007Zi rve ’s inde imza lanan Re fo rmAntlaflmas›’nda da bu anlay›fl›n yans›mas›görülür. Yani ulus devletlerin ç›karlar›n›nmüdafii Konsey ile ulusalüstü menfaatlerikoruyan Komisyon aras›nda dengekurulmak istenmektedir. Amaç da ‹çPazar'da yaflayan, çal›flan, iflverenkonumundaki b i rey ler in yaflamstandard›n›, yaflam kalitesini sürekli vekesintisiz olarak gelifltirmektir. Bir baflkadeyiflle bireyin s›n›rl› imkânlar›yla s›n›rs›zihtiyaçlar›n›n karfl›lanmas›nda yard›mc›olunarak fayda maksimizasyonunugerçeklefltirmektir. Bunun için sadecemallar›n de¤il, hizmetlerin de ‹ç Pazar'dar e k a b e t i n i n e n g e l l e n m e m e s i ,sapt›r›lmamas›, önlenmemesi gerekir. Aksitakdirde haks›z rekabet söz konusu olurve orta, uzun vadede k›t kaynaklar›nirrasyonel kullan›m›na yol açar. ‹ç Pazar'dayaflayan, çal›flan ve/veya iflverenkonumundaki gerçek ve tüzel kiflilerinadalete eriflimini sa¤layabilmek içinKomisyon'un hukukî giriflimleri sonucuAdalet Bakanlar›'n›n oluflturdu¤u Konsey,21.05.2001 tarihinde medeni hukuk veticaret hukuku alanlar›nda adalet a¤›yaratma karar› alarak ‹ç Pazar'da, özelhukukta Nisan 2002'de adlî iflbirli¤inikolaylaflt›rman›n çerçevesini çizerek“Avrupa Adalet Alan›'nda” avukatlar›nmeslekler ini icras›na ak›flkanl ›kkazand›rmak gerçe¤ini daha derindenkavram›fllard›r. Bu ba¤lamda hukuki yetkiile ilgili 44/2001 say›l› Brüksel I. Tüzü¤üile medeni ve ticari konularda kararlar›ntan›nmas› ve tenfizi, 1346/2000 say›l›Tüzük i le borcun ödenememesid u r u m u n d a i z l e n e c e k u s u l l e rdüzenlenmifltir. 1347/2000 say›l› Tüzükki bilahare de¤iflikliklere u¤rayarak2201/2003 tarihli evlilik konusundakararlar›n tan›nmas› ve tenf›zine dairBrüksel II. Tüzü¤ü ad›n› alm›flt›r ve medeni

    ve ticari alanlardaki adli vak›alar›n tebli¤iile ilgili 1348/2000 Tüzük tanzimedilmifltir. Yukar›da s›ralad›¤›m›z OrganHukuku'nun do¤rudan etkili, ba¤lay›c›tüzükler manzumesi AB ba¤l› vatandafl›olsun ve/veya olmas›n yurttafllar›m›z›do¤rudan ilgilendirmektedir. Avukat›nmesle¤ini icras›nda adlî iflbirli¤inisa¤lamak için kesinleflmifl alacaklardaicraya salahiyet veren makam›n ihdas› ileilgili 21.04.2004 tarih ve 805/2204 say›l›Tüzük uygulanmaya bafl land›¤ ›21.10.2005'den itibaren 44/2001 say›l›Brüksel I. Tüzü¤ündeki uzun ve b›kt›r›c›formaliteleri aflmak için karar veren üyedevletin verdi¤i belge ile di¤er üye devlettekarar›n tenfizini çabuklaflt›rmakta vekolaylaflt›rmaktad›r. Unutulmamas›gereken bir olgu da ‹ç Pazar'da iflverenolarak çal›flan vatandafllar›m›z›n y›ll›kcirolar› 80.000.000.000 Euro'ya yaniAB'nin bütçesinin %61,5'ine ulaflm›flt›r.Öte yandan 15.03.2006 tarihli takip ileilgili usul, 07.02.2006 tarihli ödeme emriile ilgili usul, 15.12.2005 ve 21.02.2006Roma I ve Roma II uygulamalar› ile ilgiliTüzükleri de dikkate ald›¤›m›zdamesleklerini icrada kolayl›k sa¤layan herne kadar flu anda cenin halinde olsa daAB medeni Usul’ün do¤makta oldu¤unugörmekteyiz. Bu itibarla milyonlarcayurttafl›n›n yaflad›¤›, çal›flt›¤› veya iflverenolarak ekonomik yaflamda var oldu¤u vemilyonlarca yurttafl›m›z› do¤rudanilgilendiren d›fl ticaretimizi ve di¤erekonomik iliflkilerimizi a¤›rl›kl› olarakgerçeklefltirdi¤iniz s›n›rdafl›m›z AB’de Türkavukatlar›n serbestçe hizmet sunumu birzorunluluktur.

    ‹ç Pazar'da hukuk hizmetlerinin serbestdolafl›m›na talip olan Türk avukatlar›nulusal barolar›n meslek içi e¤itimlerininyan› s›ra Comenius, Grundvizt gibi AB'nindaimi formasyon e¤itim programlar›n› daizlemelerinde yarar oldu¤u aç›kt›r. Türkavukatlar aynen AB avukatlar› gibi bizimde üyesi oldu¤umuz Avrupa HukukAkademisi'nin (ERA) AB mevzuat›

    çerçevesinde idare hukuku, tar›mmevzuat›, ayr›mc›l›k, göç ve s›¤›nma,medeni usul, flirketler hukuku, rekabethukuku, anayasa hukuku, sözleflmehukuku, tüketicinin korunmas›, cezahukuku, çevre hukuku, aile hukuku vemiras hukuku, finansal hizmetler vebankac›l›k hukuku, besin hukuku, sa¤l›kve eczac›l›k hukuku, fikri haklar, icra veiflas mevzuat›, AB kurumlar› hukuku, içpazar, uluslararas› ceza hukuku,uluslararas› ticaret hukuku, medeni hukukile ilgili konularda adli iflbirli¤i, cezahukuku ile ilgili konularda adli iflbirli¤i,kanun yollar›, adalet ve içiflleri, ifl hukuku,medya hukuku, kollukla iflbirli¤i, devletlerözel hukuku, sosyal hukuk, devletsübvansiyonlar›, vergi hukuku, trafikmevzuat›, nas-› ›zrar ile ilgili bilimseltart›flma, seminer ve konferanslar aras›ndançal›flt›klar› alan uyar›nca tercih yap›p aktifkat›l›mlar› ile birikimlerini art›rman›n yan›s›ra AB Hukuk Sistemine uyumlar›n›kolaylaflt›rabilirler.

    1136 say›l› Avukatl›k Kanunu'nun büroedinme zorunlulu¤u, avukatlar›n birlikteveya avukat ortakl›¤› fleklinde çal›flmalar›ve reklâm yasa¤› ile ilgili 43, 44 ve 55.maddelerinin yeniden düzenlenmesi veavukatl›k mesle¤inin de uzmanlaflman›nönündeki dolayl› ve dolays›z engellerinortadan kald›r›larak avukatl›k hizmetindeulusal ve/veya ulusalüstü alanda rekabetineksiksiz sa¤lanmas›, hukuk hizmetlerinin‹ç Pazar'da serbest dolafl›m için olmazsaolmaz durumu arz eder. 21. yüzy›ldaihtisaslaflmay›, flirketleflmeyi, birden fazlaflube açmay›, iletiflim olanaklar›n›k u l l a n a r a k k a z a n › l a n h u k u kmücadele le r in in se rg i lenmes in iyasaklamak Türk avukatl›k hizmetininderinleflmesini, kalitesini art›rmas›n› vegiderek iç Pazar'da rekabet edebilirli¤iniönledi¤i gibi vatandafllar›m›z› da evrenselplatformda rekabet ile s›nanmam›fl, kalitesi“kendinden menkul” hizmet al›m›namecbur ederek k›t kaynaklar›n irrasyonelkullan›m›na yol açmaktad›r.

    A Prof. Dr. Dr. Selçuk DemirbulakT.C. Marmara ÜniversitesiHukuk Fakültesi Ö¤retim Üyesi

    AB’de Hukuki HizmetlerinSerbest Dolafl›m›

  • 1878‹STANBUL BAROSU ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ 19BASIN AÇIKLAMALARI

    ›lbafl› gecesi, ‹stanbul TaksimMeydan›’nda baz› turistlereyönelik olarak gelifltirilen cinselamaçl› hareketler ile daha sonra

    bu fiile yönelik uygulanan yapt›r›m,kamuoyunda tepkilere yol açm›flt›r.

    ‹stanbul Barosu olarak, bu tepkileri hakl›bulmaktay›z. Bu kanaatimiz, eylemindo¤ru biçimde tavsif edilmemesindenkaynaklanm›flt›r.

    Yaz›l› ve görsel bas›ndan izlenen eylem,TCK tan›m› itibariyle “taciz” suçunu de¤il,“cinsel sald›r›” suçunu oluflturmaktad›r.Cinsel taciz suçunda, vücut bütünlü¤ünedokunulmadan, c inse l n i te l ik l idavran›fllarla rahats›zl›k tan›mlanmaktad›r.

    Oysa eylem vücut dokunulmazl›¤›n›naç›kça ihlal edildi¤i cinsel sald›r› suçudur.Hatta birden fazla kifli taraf›ndan ifllenmesinedeniyle suçun nitelikli hallerindensay›lmas› gerekti¤i de son derece aç›kt›r.

    Bu son saptama, kan›m›zca an›lan suçuntakibinde flikâyet koflulunun aranmas›nada gerek bulunmad›¤›n› anlatmal›d›r. Herne kadar, cinsel sald›r› suçununsoruflturmas› için “flikâyet” gerekmekteise de, suçun nitelikli olmas› halinde,ayr›ca flikâyete gerek bulunmamal›d›r.Aksi görüfl ceza adaleti ile ba¤daflmaz.

    Öte yandan bu eylemin KabahatlerKanunu 37. madde çerçevesindede¤erlendirilmesi ve para cezas› ile

    karfl›lanmas›, eylemin oluflu ile de cezaadaleti ile de ba¤daflmamaktad›r.

    Sonuç itibariyle; bir hukuk kurumu olarak,söz konusu olay›n kamuoyundaki hakl›tepkisini paylaflmakta oldu¤umuzukamuoyunun bi lg i s ine sunar ›z .

    ‹STANBUL BAROSU BAfiKANLI⁄I

    Y›lbafl› GecesiYaflanan Taciz Olay›

    iyarbak›r ’da 03.01.2008tarihinde , bölücü terör örgütütaraf›ndan gerçeklefltirilen eylemsonucunda yaflam›n› yitiren

    yurttafllar›m›za rahmet, yaral›lara acilflifalar diliyoruz.

    Bu eylem, gözü dönmüfl terör örgütününgerçek yüzünü bir kez daha göstermiflolmas› bak›m›ndan dikkat çekicidir.Çocuklar›n öldürülmesinden medet umanbir noktaya gelinmifl olmas›, PKK’n›nçaresizli¤inin aç›k göstergesidir. Siyasaltarih, ayr›l›kç› içerik tafl›yan ve bu u¤urdainsanl›k suçu iflleyenlerin baflar›l› oldu¤uhiçbir hareketin tan›¤› olmam›flt›r.

    Bu türden eylemlerle, Türk Ulusununbölünmez bütünlü¤üne olan inanc› veiradesi asla zay›flat›lamayacakt›r.

    Bu vesile ile iki hususa önemle dikkatçekmek istiyoruz:

    Terörün çocuk öldürmeye varanç›lg›nl›¤›na karfl›n, TBMM’nde bu konudahenüz “karara varamam›fl” bir grubunbulunmas›, demokratik siyasal zemininkullan›lmas›nda ciddi hukuki sorunlaryaratacakt›r. Parlamento içinde,demokratik siyasal platformun meflru gücükonumunda bulunman›n ilk koflulu,bölünmez bütünlü¤e karfl› ortak tav›ralmakt›r. Öyle umulur ki, bu eylem,TBMM içinde tümüyle ortak bir tavr›noluflmas›na neden olsun.

    Bu canice eylem, terör örgütünün da¤dakimilitanlar›n› ovaya indirmek konusundafaaliyet gösteren veya bu konuda umutbesleyenler için de yeni tav›rlar›nsergilenmesine sebep olmal›d›r. TCK 221.Maddesi’nde de¤ifliklik yaparak etkinpiflmanl›¤›n kapsam›n›n geniflletilmesikonusunda haz›r l ›k yap› lmas›n›planlayanlar, flimdi karfl› karfl›yabulundu¤umuz tehdidi do¤ru alg›lam›flolmal›d›rlar.

    ‹stanbul Barosu olarak, daha önce debirçok kez ifade etti¤imiz üzere, de¤iflenyüzüyle bu terör, bir “siyasi proje”dir. Birk›s›m haklarda geliflme veya iyilefltirmeyap›lmad›¤› için de¤il, do¤rudan ülkebütünlü¤ü gözetildi¤i için kalleflçeuygulanmaktad›r. Bu nedenle bir kez dahaifade etmekteyiz ki, ülkemizin terörlemücadele ba¤lam›nda bir “ulusal çözümsiyasetine” ivedilikle ihtiyac› vard›r. Bar›fliçinde, birlikte yaflama iradesi, temelamac›m›z olmal›d›r.

    Ülkemizin ve ulusumuzun bölünmezbütünlü¤ü konusundaki duyarl›l›¤›n› herf›rsatta ortaya koymufl olan ‹stanbulBarosu, bu tür bölücü terör eylemlerinekarfl› toplumsal ve hukuksal tavr›n›kararl›l›kla sürdürecektir.

    ‹STANBUL BAROSU BAfiKANLI⁄I

    D

    Y

    D‹YARBAKIR’DATERÖR

  • 1878‹STANBUL BAROSU20 ‹STANBUL BAROSU BÜLTEN‹ DIfi ‹L‹fiK‹LER

    amburg Yüksek Eyalet Mahkemesi’nden (HamburgOberlandesgericht) 21 hâkim aday› 25 Ocak 2008Cuma günü saat 15.00’da ‹stanbul Barosu’nu ziyaretederek Baflkan Av. Kaz›m Kolcuo¤lu ile görüfltüler.

    Baf