Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

Embed Size (px)

Citation preview

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    1/137

    Şeyh Bedreddin , Osmanl ı ' da or tak mülk iye t i savunan b i r İs lam a l imiydi .

    Bir süre sonra bu amaçla başkaldırdı. Müritler i Börklüce Mustafa ve Torlak

    Kem al' le bir likte başlattığı isyana binlerce köylü katıldı ve binlercesi kılıç tan

    geçir ildi. Bedredd in ise , ibreti a lem için Edirne 'de Serez çarşısında çır ılç ıplak

    idam edildi. İdam edilirken de f ikir ler inden taviz vermedi. Yüzyıllarca adı

    top lumcu mücade len in s imges i o ldu .

    Bezmi Nusre t Kaygusuz 'un Şeyh Bedreddin ad l ı e se r i Ata türk döneminde

    yayınlanmıştır . Yazar kitabını imzalayarak Atatürk'e sunmuştur . Kendisi de

    müf tü o lan Kaygusuz , b i r an lamda Bedreddin ge leneğin i devam e t t i r en

    Ata türk dönemi b i l imadamla r ın ın b i r ö rneğid i r .

    Yayın lanmasından 70 y ı l sonra Kaygusuz 'un e se r in i , Öne r Yağc ı 'n ın t i t iz

    ça l ışması i le günümüz Türkçes ine kazandır ıyoruz .

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    2/137

    ŞEYH BEDREDDİN

    Bezmi Nusret Kaygusuz

    Editör: Öner Yağcı

    Yazarı tara f ından Ata türk 'e imza lana rak tediye edi len 1 920 tarihl i i lk bask ısının ismi Şeyh

    Bedre dd in- i Se lçuk? , 1957 tarihl i ik inci bsk ısının ismi Şeyh Bedred din Simave nî dir

    ISBN 975-6288-34-5

    İLERİ YAYINLARI

    No: 45

    Birin< i Ha sım: Nisa n 70 05

    © 20 05 İlmi Yayıncılık Reklamcılık ur. Na k. inş. Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.

    Kilolu n Kim ynyuı lıııklcııı İlmi Yayım ılık Keklanc ılık Tur. Nak. in ş. Gıd a San . ve Tic. Ltd. Şti.'ne aittir.

    YayıneviniInn yu/ılı lıln ulumda n kuınen veyatamamen alıntı yapılama z,hiçbir şekilde kopya

    edileme/, çoQ(lltll(ımk. 7/ 5 Beyoğ lu İSTA NB UL

      Tel/Faks:

      ( 0212) 292

    73 00

     ANKARA BÜRO

     GMK Bulvarı 45/

     

    Kızılay

     Tel:

      (0312) 229 76 87

      İZMİR BÜRO

      Şair

    Eşre f Bu l va r ı No : 37 / 3 A l sa nc a k

      Tel:

      (0232) 46 4 71 5 2

      A D A N A B Ü R O

      C e m a l Pa şa

    M a ha l l e s i 5 So k a k No 4 D a i re 12 -13 S ( yha n  Tel:  ( 0322) 453 48 40  İ ZM İ T B Ü R O

    Karab aş Ma ha l lesi Şoha bett ın Bı lgisu Ccd. No : 22 Kcrt : l Da ire :

      Tel:

      ( 0262) 323 47 45

    EDİRNE BÜRO  M ı tha lpa şa M a h Ar ı f pa ş rC a d . Se la ha t t i n G ü re k e Ap t . D a i re : 4  Tel:  ( 0 2 8 4 )

    214 70 16  Internet:  www ıleri2000.ori|  rposta:  i leri2000@hotma il.com  

    Baskı: Gün ayd ın Ofset (0212) 501 2 9 45

    Ş EY H B ED R ED D İN SİM A V E N Î

    mailto:[email protected]:[email protected]

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    3/137

    İÇİNDEKİLER

    GİRİŞ

      , • "

    BEDREDDİN

    Soyu

    Doğumu

      45 

    Öğrenimi  ' 49

    Eğilimleri  57

    Öğretmenliği  61 

    Dervişliği  65 

    Timur'la Görüşmesi

      6 9 

    Şeyhliği

      ^5 

    Uyanış Belirtileri

      7 9 

    Memlekete Dönüş

      85 

    Kazaskerliği

      93 

    Sürgünlüğü

      99 

    Mesleği  '0 3 

    Halifeleri

      1 1 7 

    Asılması  '29

    Eserleri  '4 7 

    Netice

      '5 5 

    VARİDAT

    Varidat Tercümesi  '

    7

    Açıklama  233 

    r

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    4/137

    Giriş

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    5/137

    V

    a r l ık ve yokluğun s ı r r ı ve hakika t i g ib i o ı ıcml i baz ı mese -

    le le r in çözülmesi insan iç in ko lay o lmamışt ı r . Âdemoğlu ,

    va r l ığ ın ın tamamen yok o lmasına h içb i r b iç imde r az ı deği ld i r . O

    husus ta ne kada r doğru f ik i r le r e lde e tse , y ine ka lb ine b i r inanç

    gelmez. Bununla ilgili nereden gözüne bir bilgi ışığı ilişse, derhal

    oraya doğru koşa r . Esasen a ramak has le t i insan tab ia t ında sak l ıd ı r .

    İnsanla r ın çoğu merak e t t ik le r i nokta la r üze r inde kendi le r in i

    a y d ı n l a t a c a ğ ın ı s a n d ı k l a r ı b i r a d a m ı g ö r ü n c e , h e m e n o n a b a ğ l a n ı r -

    la r . Na i l o lacakla r ı doğru yolu gös te rme n ime t in in ka rş ı l ığ ı o lmak

    üze re mürşide h izme t ve i taa t i borç b i l i r le r .

    İ lkçağdan zamanımıza kada r g iz l i ve aç ık bü tün top lumla r ın

    teşekkülüne , bu a ray ıp ta r ama tab ia t ı i le baz ı la r ında az çok

    e r d i r m e k k u d r e t i n i n v a r l ı ğ ı s e b e p o l m u ş t u r . B u n u n l a b e r a b e r y o l

    gös te rme le r in s ı r f d in i veya f e lse f i b i r mahiye t te ka ld ığ ın ı sanmak

    doğru deği l . Te lk in le r ekse r iye t le s iyas i ve yasak o lan bağla ra

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    6/137

    dayanmaktad ı r . Toplu luğa g i r en k iş i le re d in i b i r tak ım emane t le r

    meyanında e sra r ın gayes i o la rak yavaş yavaş s iyas i maksa t da

    aşı lan ı r . Za ten b i r top lumun is tek le r i ya ln ız inanç la rdan iba re t o lsa

    b i le mür i t le r i f ı rkanın d ış ında ka lan la r ı kendi le r ine yabanc ı ve

    ha t ta düşman b i lecekle r inden sak ınmak veya sa ld ı rmak is teğ iy le

    meydana ge lecek durumun rengi y ine s iyase t le bu lanmış o lur .

    Ta r ih , b ize en e sk i mi l le t le rde dahi g iz l i küme le r in bu lunduğunu

    b i l d ir i y o r. E z c ü m l e H i n d i s t a n ' d a k i B r a h m e n l e r C e m i y e t i ,

    M ı s ı r ' d a k i Ö l ü Ş i r k e t l e r i , Y u n a n l ı l a r d a k i F i s a g o r î l e r

    (Pytagorasç ı la r ) , Yahudi le rdeki Esenyanla r o kabi ldendir . Mıs ı r ve

    Hindis tan 'daki g iz l i c emiye t le r in büyükle r i taç ve tah t i le i lg i l iyd i .

    Bunla r , mi lyonla rca aha l iy i hükümdara e s i r g ib i tâb i t u tmaktaydı .

    O sebeple Nemrud ve F i r avun ha lk ın tap ın ış la r ına mazha r o lmuş-

    tu . Ze rdüşt mezhebi , Sâsanî le r ta r a f ından Mani (ö : 275 M.) ve

    Mezdck (ö : 535 M.) d in le r ine ka rş ı tu tu lduktan sonradı r k i , İ ran ' ın

    h e r t a r a f ı n a y a y ı l a b i l d i . H a z r e t i M u h a m m e d ( 5 7 0 - 6 3 3 M . )

    (Sa l la l lahü a leyhi vese lem) "Ümmetim ye tmiş üç f ı rka o lsa ge rek-

    t i r . Heps i cehennemlik t i r . Ve i l lak i b i r i değ i ld i r . " buyurmuştur .

    H a d i s t e k i s a y ı k e s i n l i ğ e d e ğ i l , m ü b a l a ğ a y a m a t u f t u r . G e r ç e k t e

    İs lâm f ı rka la r ın ın adedi çoktan ye tmiş üçü geç t i .

    İs lam â leminde i lk muha le fe t f ı rkas ı Haz re t i Al i ' n in (Ker re -ma l-

    lahü vechehu) ha l i f e l iğ i zamanında kuru ldu . Hava r iç F ı rkas ı en

    önce S ı f f în Savaşında gö rünm üştür .

    Şam Va l is i Muaviyc (ö : 60 H. ) , Osman ' ın (ö : 35 H. ) ö lümü üze r -

    ine bağımsız l ık sevdas ına uğrad ı . Ve ha lk ı Osman ' ın in t ikamını

    a lmak iç in h i la fe te yeni geçen İmamı Al i 'n in (599-662 M.) a leyhine

    k ı şk ı r tm a y a k o y u l d u . Ö m e r ' i n h i l a f e t i n d e M ı s ı r ' ı z a p t e d e n . m e ş h u r

    İskende r iye Kütüphanes in i yakt ı r an Amr ibn-ü l Âs ' ı (ö : 43 H. ) Ni l

    d iya r ına gönde rd i . Al i ' n in oradaki va l i s in i a teş te yakt ı rd ı . Kendis i

    de Ali 'ye karşı yürüdü. İki ordu Sıff in 'de karşılaştı.

      1

      10 gün savaş

    oldu . İk i ta r a f tan ye tmiş b in k iş i ö ldürü ldü . Muaviyc , mağlup o la -

    cağın ı an lay ınca Amr ibn-ü l Âs ' ın tavs iyes iy le a ske r in in mız rak la r ı -

    na b i rkaç Kurmanı Ker im as t ı rd ı . Muharebe de rha l durdu . İş in

    hakem i le ha l l in i ka ra r laş t ı rd ı la r . İmamı Al i f ık ıhç ı sahabe le rden

    "bunak" Ebu Musa -e l Aş 'a r î ' y i (ö : 51 H. ) , Muaviye de " t i lk i 'VAmr

    ibn-ü l Âs ' ı hakem tay in e t t i . Ne t ice ma lum: h i le i le Muaviye 'n in

    valiliği kabul edildi.

    İş te Hâr ic i le r bu hakem mese le s in i ayaklanmak iç in sebep buldu-

    la r . Güya : "Ve mehte le f tüm f ih i min şey ' in f ehukmühü i le l lah i . "

    a y e t i m e y d a n d a i k e n , h a l i f e n i n h a k e m u s u l ü n ü k a b u l e y l e m e s i

    Kur ' an ı Ker im hükümle r ine aykı r ı imiş . Ha lbuki İmamı Al i an laş-

    ma yolunu d iğe r ta r a f ın ı s r a r ı i le kabule mecbur ka lmışt ı . Ve

    " F e c ' a l û h a k e m e n m i n e h l i h î v e h a k e m e n m i n e h l i h â " a y e t i k e r -

    imes ine dayanıyor , İs lamla rdan laz la kan dökülmesin i i s temiyordu .

    K a r ı v e k o c a m e s e l e l e r i n d e h a k e m e m ü r a c a a t g e r e k l i ğ i k a b u l e d i l -

    ince , böyle büyük b i r iş te o ge rek l ik daha z iyade sab i t o lmaz mı?

    Hâr ic i le r in idd ia s ı zah i r en d in î , bâ t ıncn tamamıyla s iyas iyd i .

    Hi la fe t i Al i ' den a l ıp başkas ına ve rmek f ikr inde id i le r . Nehrevan

    Savaşında r e is le r i Ha rk ı ıs h in Zül ıeyr (ö : 37 I I . ) gebe r t i ld i .

    Avenes in in çoğu da k ı l ıç tan geç i r i ld i . I - aka t tükenecek ye rde

    çoğa ld ı la r .

    Es ase n Ben î Haşim ve Benî l Inııniyye karşıtlığını, kabile ve soy

    ih t i la f la r ın ı İs lamiye t b i r tü r lü kökünden kaz ıyamamış , ayr ı l ık la r

    daha Cenabı Peygamber in sağ l ığ ımla başlamışt ı r .

    R e s u l i E k r e m , h a y at ı n ı n s o n z a m a n l a r ı n d a G a d r i H u m d e n i l e n

    maha lde Al i 'y i e l inden tu tup yüksekçe b i r ye re ç ık t ı . Ve şunla r ı

    söyled i :

    "Kim dos t ve ya rd ımc ı i s te r se , Al i onun dos tu ve ya rd ımc ıs ıd ı r .

    Ya Rab, Al i ' y i seveni sev . Düşmanına düşman o l . Ya rd ım k ı lana

    ya rd ım, kahr ve zu lüm edene lane t ey le . " Derha l "Bugün d in in iz i

    ikma l e t t im. S iz in üze r in ize n ime t imi tamamladım. Ve d in o la rak

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    7/137

    İs lam' ı te r c ih ey led im." aye t i naz i l o ldu . Resul lüğün h i tam bul-

    duğuna ve Peygamber in göçeceğine kanı t say ı lan bu o lay , Al i ' ye

    ka rş ı baz ı la r ın ın ka lp le r inde bes lenen hase t duygula r ın ı b i r ka t

    daha k ız ış t ı rd ı .

    Kısa b i r müdde t sonra , Şam yolunu açmak ve Muta yeni lg is in in

    öcünü a lmak iç in B izans ' ın h imayes inde bulunan Sur iye 'ye ka rş ı üç

    b i n k i ş i l i k b i r o r d u n u n h a z ı r l a n m a s ı n a b a ş l a n d ı . P e y g a m b e r ,

    Zeyd ' in oğ lu Üsame 'y i komutan yapt ı . Ve "Al i ve Faz l 'dan başka

    Ü s a m e ' n i n b a y r a ğ ı a l t ı n a g i t m e y e n e A l l a h ' ı n l a n e t i o l s u n . " b u y u r -

    du . Bunu b i rkaç de fa da tekra r e t t i . Ebu Bekir (ö : 13 H. ) ve Öm er

    (ö : 23 H. ) duymaz l ığa ge ld i le r .

    O e s n a d a H a z r c t i M u h a m m e d ( a l e y h i s s e l a m . ) h a s t a l a n d ı .

    Ya tağa düştü . Faka t buna r ağmen orduya ha reke t emr in i ve rd i .

    Ü s a m e , E b u B e k i r ' l e Ö m e r ' e h a b e r g ö n d e r d i . G i t m e d i l e r . Ç ü n k ü

    y o k l u k l a r ı n d a A l i ' n i n h i l â f e t e g e ç i r i l m e s i n d e n k o r k u y o r l a r d ı .

    P e y g a m b e r i n s a ğ l ı k d u r u m u g i t g i d e b o z u l d u . S a h a b e l e r i n e d e d i

    ki: "Bana divit ve kâğıt getir in. Size bir şey yazayım. Ta ki benden

    sonra doğru yoldan ç ıkmayas ın ız . " Ömer , Al i hakkında b i r vas iye t

    yapı lmas ından ürk tü . Ve "Has ta f az la işga l ed i lmez . Al lah ' ın k i tab ı

    b ize ye t iş i r . " söz le r iy le buna da mâni o ldu .

    Nihaye t Resul i Ekrem fân i dünyadan göç tü . Al i ve Faz l b in

    Abbas i le Benî Haşim'den baz ı la r ı ö lü i le meşgul o ldula r . Ebu

    B e k i r , Ö m e r , E b u U b e y d e , E b u H u z e y f e v e s a i r e , o a n d a B e n î

    Sâ ide Saki f e s inde ha l i f e l iğ i pay laşmakla uğraş t ık la r ı iç in , cenaze

    n a m a z ı n d a d a h i b u l u n m a d ı l a r . Ö m e r , ü ç g ü n k ı l ı ç l a s o k a k l a r d a

    dolaşa rak , Ebu Bekir ' e b ia t edenle r in çoğa lmasın ı sağ lad ı . Bu iş le r

    b i t i n c e , C e n a b ı P e y g a m b e r h a t ı r l a r ı n a g e l d i . K a b r i n d e n ç ı k a r ı p

    tekra r namaz ın ı k ı lmak is ted i le r . Al i (Radiya l lâhu anhu) b ı r ak-

    madı .

    Onu da b ia t e t t i rmek iç in ne mümkün ise heps in i yapt ı la r . Bu

    y o l d a " F a t ı m a b e n i m v ü c u d u m u n p a r ç a s ı d ı r . H e r k i m o n u i n c i t i r s e

    beni ve b iz i inc i ten Al lah ' ı inc i tmiş o lur . " hadîs in i göz önüne

    ge t i rmeye rek , Fa t ıma- tüz Zehra 'y ı (612-633 M.) b i le tazy ik ey led i l -

    e r . Ebu Bekir , k ız ı Ayşe 'n in uydurduğu "Nebi le r in mira s ı o lmaz ,

    te rk e t t iğ imiz ma l sadakadır . " sözünü i le r i sürmek sure t iy le F idek

    h u r m a l ı ğ ı n ı F a t ı m a ' d a n a l m a y a k a l k ı ş t ı . H a l b u k i C e n a b ı

    P e y g a m b e r b u n u H a y b e r v a k a s ı n d a " S a n a y a k ı n o l a n ı n h a k k ı n ı

    ve r . " aye t in in ge lmesi üze r ine , ö lümünden üç y ı l önce kendis ine

    hibe ve teml ik e tmiş t i . Ondan maada za ten b ı r ak ı lacak b i r ma l ı da

    yoktu . Fa t ıma 'dan tan ık i s ten i ld i . Faka t gös te r i len şahi t le r b i r e r

    bahane i le kabul ed i lmedi . Fa t ıma , "Ya Ebu Bekir , sen pede r inden

    m i r a s a l d ı ğ ı n h a l d e , b e n i n e d i y e b a b a m ı n v e r d i ğ i n d e n m a h r u m

    b ı r a k ı r s ı n ? " d e d i y s e d e , s ö z ü d i n l e n m e d i . H u r m a l ı ğ ı c e b r e n e l i n -

    den a ld ı la r . Oradan ağ laya ağ laya ayr ı ld ı . Henüz y i rmi b i r yaş ında

    iken Al i 'y i ve çocukla r ın ı a rkada b ı r aka rak , babas ın ın yanına uçup

    gi tmes i , bu g ib i ac ı hâd ise le r in zeh i r l i te s i r iy le o lsa ge rek t i r .

    İmamı Al i , "Yühl ikü b ike i snâ ı ı i mühibbün gâ l i ı ı ve mübgidun

    gâ l in . " hadis inde işa re t o lunduğu g ib i , dos t ve düşman kazanmak

    h u s u s u n d a g a r i p b i r t a l ih c i l v es i n e m a / h a r d ı .

      I

      lava r iç f ı rkas ı bunun

    bir tecellisidir .

    Doğru yoldan ç ık t ık la r ı iç in Har ic î ad ın ı a lan bu se r se r i le r üç

    noktada b i r leşmişle rd i :

    a ) Müm in , mu t tak i o land ı r . JGünah işleyenle r ve Kur ' an ı Ker im 'e

    yanl ış mâna ve ren le r kâ f i rd i r .

    b ) Al i ' y i ve Osman ' ı sevenle r mümin deği ld i r .

    c ) Za l im imama ka rş ı ge lmek vac ip t i r .

    B u f ı r k a d a n b i l a h a r e M u h a k k i m e A c a r i d a , E b a z i y e , A z r a k î y e ,

    Behs iye , Necda t , Asfa r iyc şube le r i tü red i .

    İç le r inde en çok kuvve t kazanan Ebaz iye 'd i r . Bunu Trablusga rp

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    8/137

    Berbe r î le r inden Abdul lah b in Ebaza l Mur r i a l -Tamimî te s is e tmiş ,

    1 5 3 s e n e s i n d e h a l i f e M a n s u r ' u n v a l is i n i ö l d ü r e r e k A f r i k a ' y a h â k i m

    olmuştur . Şube le r i Haf s iye , Har is iye , Rabia , Yez id iye 'd i r . Ha len

    Ebaz iye Af r ika i le Umman 'da yaygın ve Zengıba r aha l i s in in r e smî

    mezhebid i r . Yez id iye ko lu i se Musul hava l is in i sa rmış bulunmak-

    tad ı r . Hakika t te bunun İs lamiye t ' le a lâkas ı çok şüphe l id i r . Ebaz iye

    mensupla r ı b i le Yez id î ' lc rden çekin i r le r .

    A c a r i d a ' n ı n d a k o l l a n ş u n l a r d ı r : M e y m u n i y e , H a m z a v i y e ,

    Ş u a y b i y e , H a z i m i y e , H a l f i y c , A t r a f i y e , M a l û m i y e , M e c h u l i y e ,

    Sa l t iyc , Sa ' l ibe , Şeybaniye , Mükcr rcmiyc .

    Haz re t i Al i , haya t ı müdde t ince h iç r aha t yüzü görmedi . Ha l i f e l iğ i

    hep bozut ve ayırga ile geçti. Bunun belli başlı iki sebebinden bir isi

    E m c v î l e r i n s ö n m e k , t ü k e n m e k b i l m e y e n h a b a s e t v e a d a v e t l e r i ,

    d iğe r i Al i ' n in hak ve f az i le t çe rçeves inden ze r r e kada r ayr ı lmak

    is tememesi ve zamanın değişmesiy le ah lak ın e sk i sa f iye t in i kaybe t -

    miş , Ebu Bekir ve Ömer devr inde o lduğu g ib i hak yolunda men-

    faa ts iz h izme t edecek k imse le r in çok aza lmış bulunduğunu göz

    ö n ü n e a l m a m a s ı d ı r .

    S o n u n d a H a r i c î l e r d e n A b d u r a h m a n b i n m ü l c e m a d ı n d a b i r

    me lunun zehi r l i hançe r iy le şehi t ed i ld i . Çoluk çocuğu sene le rce

    z a l i m l e r i n k a n l ı e l l e r i n d e k a l d ı . V e b i r e r b i r e r b a b a l a r ı n ı n ,

    dede le r in in yo luna g i t t i le r .

    A l i ' n i n k a h ı r g ö r m e s i , ç o c u k l a r ı n ı n z u l m e u ğ r a m a s ı t e m i z

    M ü s l ü m a n k a l p l e r i n i o n a d o ğ r u m e y i l e t t i r d i . Z u l ü m g ö r e n ,

    mağlup o lan veya i s t i laya uğrayan insan ve memleke t le r in gönül le r i

    hep Al i 'ye ak t ı . Bu sevgi , da r kabi le z ihn iye t in i , Arap inh isa rc ı l ığ ın ı

    ka ld ı rd ı . Küçük b i r Yahudi cemaa t i iç inde ye t işen İsa 'n ın maz lu-

    miye t i muhte l i f b i r çok mi l le t le r i b i rb i r ine yanaşt ı rd ığ ı g ib i , Al i de

    m a s u m v c m a z l u m l a r ı n s e m b o l ü , o n d a n v e ç o c u k l a r ı n d a n a k a n

    mübarek kanla r haks ız l ığa uğrayan f e r t ve cemiye t le r iç in b i r te se l -

    l i kaynağı o ldu .

    Hava r ic ' in tepkis i Ş i ' a f ı rkas ın ı doğurdu . Gerç i e sk iden be r i

    A l i ' y i s e v e n v e o n a t a r a f t a r o l a n l a r p e k ç o k t u . H a t t a O s m a n ' ı n

    ö lümü (35 H. ) akabinde Ş i ' a - i û lâ teşekkül e tmiş t i . Bunla ra eh l i

    sünne t i t ikad ında id i . Ve ya ln ız imamet in Al i 'ye a i t o lduğunu idd ia

    ede r le rd i . Ha lbuki ş imdi iş in r engi çok değiş iyordu . Aslen haham

    olduğu söylenen Sana l ı Abdul lah ibn- i Scbc ' başka b i r şek i lde

    mücade le meydanına a t ı ld ı . Vc Ş i î l iğ in Ga l iye şubes in i kurdu . Bu

    za t vakt iy le İmamı Al i i le konuşmala r yapa rak , b i lg is ine , büyük-

    lüğüne hayran ka lmış ve İs lâm o lmuştu . Sevgis in in çokluğundan

    o n u n h a k k ı n d a ( E n t e l ' i l â h ü ) t a b i r i n i k u l l a n d ı ğ ı i ç i n , M e d i n e ' d e n

    Medayin ta r a f ına sürü ldü . Haz re t i Al i ' n in ö lümü üze r ine , idd ia s ın ı

    b ü s b ü t ü n k u v v e t l e n d i r d i .

    Bu mezhebe göre , Al i şeh i t ed i lmemişt i r . Onda Tanr ı l ık öze l l ik -

    le r i va rd ı r . Bulu t la r üs tünde bulunmaktad ı r . ( îök gür lc ıncs i Al i ' n in

    ses i , y ı ld ı r ım kamç ıs ıd ı r . Son /amanda ye ryüzüne inecek vc dünya

    ahva l in i düze l tecekt i r . Ha ranı deni len şeyle r c ı ımle ten mubaht ı r .

    Onun a rd ından İmamıyye ad ı i le h ı ıy ı ık b i r ko l daha türed i . Bu

    da Haz re t i Al i ' n in imamet in i savga l ıyor , sahabe le rden baz ı la r ın ı

    kö tü lüyordu . İmamıyye 'de ı ı İs ı ıû Aşer iyyc ve ondan Şeyhiye ve

    Keşf iye ta r ika t la r ı vücut bu ldu .

    D a h a s o n r a , î m a m ı Z e y n e l â b i d i n ' i n o ğ l u Z e y d ' e ( ö : 1 22 H . ) m e n -

    sup o lan la r Zeydiyye mezhebin i ihdas ey led i le r . Zcyd , Hişam bin

    Abdi i lm e l ik (ö : 125 H. ) zama nın da k ı rk b in a ske r le kendis in i

    k u v v e t l e n d i r e c e k l e r i n i v a d e d e n K ı ı f e l i l e r e a l d a n a r a k , h i l a f e t i n i

    ilan eylemiş, halbuki hizmetine topu topu beş yüz kişi gelır iiş, bu

    zayı f kuvve t I r ak Va l is i Yusuf b in Âmir ' in gönde rd iğ i o rduya

    m a ğ l û p o l m u ş , Y u s u f b i n Ö m e r - u s S a k î f î i s m i n d e k i m e l u n t a r a f ı n -

    dan şehi t ed i len Zeyd ' in gövdes i Küfede , başı Şam'da günle rce

    ha lka teşhi r ed i lmiş t i . Zeydî lc r ha len de Yemcn 'de yaşa r la r .

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    9/137

    İmamet i Fâ t ıma 'n ın sü la le s ine bağla r la r . Günah iş leyenle r in cehen-

    n e m l i k o l d u ğ u n a i n a n ı r l a r . Z e y d i y y e m e z h e b i C a r u d i y e ,

    Süleymaniye , Sa l ih iye ko l la r ına ayr ı lmış t ı r .

    Ş i î l iğ in de Hava r iç g ib i s iyas i maksa t la ra dayandığ ı aş ikâ rd ı r .

    Önce le r i Arap kabi le le r i iç inde doğan Ş ia mezhebi kuvve t l i e le -

    manla r e l inde b i r çok şeki l le r e g i rmiş , süra t le he r ta r a fa yayı lmış ,

    b i lhassa İs lam yayı lmas ıy la egemenl iğ in i kaybeden mi l le t le rde çok

    faz la b i r r ağbe t bu lmuştur . Çünkü zemin ve zaman bu ge l işmeye

    pek elverişliydi.

    H a y b c r , Y e s r i b v e Y e m e n m ı n t ı k a l a r ı n d a t e p e l e n e n Y a h u d i l e r

    tab ia t ıy la Arap 'a ka rş ı küskün id i le r . Baz ı la r ı da Tevra t ' tan a ld ık la r ı

    i lhamla Davut) veya Süleyman g ib i kudre t i ik i â leme yayı lmış b i r

    hükümdar ı bekley ip duruyor la rd ı . Bu gücenik l ik ve bekley iş i a s len

    Yahudi o lan baz ı k imse le r in i lk f ı r sa t ta f ı rkac ı l ığa ka lk ışma la r ı i le

    b i r l e ş t i r m e k m ü m k ü n d ü r .

    Yemen l i le r , mi la t tan 110 y ı l önc e kurdu kla r ı Him yer î dev le t in i ve

    H i m y e r î l e r i n p a r l a k m e d e n i y e t i n i b i r t ü r l ü u n u t a m a m ı ş l a r d ı .

    İ ran l ı la r , a s ı r la r ca hükümran o ldukla r ı memleke t le r in geniş l iğ i

    ve devle t le r in in şan ve şevke t iy le övünür le r , kendi le r in i bü tün u lus-

    la r ın hâkimi saya r la rd ı . İs lamiye t ' in yayı lmas ı üze r ine , vak t iy le

    h a k i r g ö r d ü k l e r i A r a p l a r ı n i s t i l a s ı n a m a r u z k a l d ı l a r . Z o r l a

    Müslüman o ldula r . Faka t Arapla ra b i r tü r lü ı s ınamadı la r . F i rdevs î

    Tus î (ö : 411 H. ) meşhur b i r k ı ta s ında bu da rg ın l ığ ın çok güze l b i r

    i f ades in i ve r iyor :

    " D e v e s ü t ü i ç m e k t e n v e k e r t e n k e l e y e m e k t e n A r a p i ş i o d e r e c -

    eye va rd ı rd ı k i , İ ran hükümdar la r ın ın tac ın ı a r zu ed iyor . Tu , f e leğ in

    ça rh ına tu . . "

    Acemle r , İs lamiye tc İran ruhuna uygun b i r şek i l ve rmek, Kisra

    sa l tana t ın ı tekra r yaşa tmak eme l inde id i le r . Ş ia mezhebi on la ra b i r

    n ime t g ib i ge ld i . Emeviye devle t i a leyhinde ş idde t l i b i r ce reyan

    uyandırd ı la r . Ve h i la fe t i Abbas î le re in t ika l e t t i rd i le r . Abbas î le r

    devr in de e rkân ve vüze r an ın İran l ı la rdan a l ınm ası âde t o ldu .

    Mıs ı r 'da Fa t ımî ' le r (297- 67 H. ) Ş i î ha l i f e l iğ in i kendi ma l la r ı

    say ıyor ve Ş i î l iğ i yaymak iç in he r tü r lü f edakâ r l ığ ı yapmaktak i ge r i

    ka lmıyor la rd ı .

    Bağdad 'da tee ssüs eden Âl- i Büveyh devle t i de (320-447) Ş i î l iğe

    hayl i kuvve t ve rd i .

    Ve n ihaye t Şah İsma i l Sa fev î ta r a f ından b i r Egl ise ha l ine konulan

    bu mezhep İran 'da r e smiye t kazandı . Husus i şeki l le r iy le ha len de

    d ü n y a n ı n b i r ç o k y e r i n d e y a y g ı n b u l u n m a k t a d ı r .

    Ş i ' a 'n ın Sebee iye , İmamıyye ve Zeydiyc 'de ı ı başka şu kol la r ı da

    va rd ı r : Kâmil iye , Ulyaniye , Mugayyir iye , Mansur iye , I la t tab iye ,

    N u m a n i y e , N u s a y r i y e , C e n a h i y e , G ı ı r â b i y e , R e z a m i y e , Z c r a r i y e ,

    Müte fevviz iyye , Bedâ iye , Benaniyc .

    Ashap a sr ın ın sonla r ına doğru b i r de Kadc r iyye mesleğ i meydana

    ç ık t ı . Bunu kuran Mâbed- i Cühanî (ö : «0 H. ) şu f ik i r le r i e t r a fa

    saçtı:

    "Al lah , Kur ' an ' ı Ke r im'de gös te r i ld iğ i g ib id i r . Ya ra t ık la r tam

    ola rak ha lk ed i lmiş t i r . İnsanın yapt ık la r ı kendi i r ades in in mah-

    su lüdür . Har ic i b i r kuvve t in veya kaza ve kade r in ne t ice s i değ i ld i r .

    F i i l ve ha reke t le r önceden takdi r o lunmamışt ı r . Bunla r , beşe r in

    is tek ve kudre t ine tâb id i r . Cenabı  I  lak , ku l la r ın ın iş le r ine k a r ışmaz

    ve f ena l ığ ı i r ade e tmez . Herkes tu tacağı yo lu b izza t tây in ede r . "

    Bu naza r iye i le şe r ia ta taz im edi lmek is ten i l iyorken , b i lmeye rek

    Hak Tea la 'n ın kendi mülkünde a rzu e tmediğ i iş le r in vuku bulduğu

    ve onla r ın başka la r ı ta r a f ından iş lendiğ i ne t ice s ine va r ı l ıyordu .

    Ö n c e B a s r a ' d a k u r u l a n b u m e s l e k , y a v a ş y a v a ş Ş a m ' a v e

    M e d i n e ' y e k a d a r y a y ı l d ı . E m e v î l e r d e n A b d ü l m e l i k b i n M c r v a n ( ö :

    8 6 H . ) M â b e d ' i ö l d ü r t t ü . F a k a t m e z h e b i n i s ö n d ü r m e y i b a ş a r a m a d ı .

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    10/137

    Beş on y ı l sonra , Cebr iye ad ında d iğe r b i r mezhep şa rk d iya r ın ı

    kaplay ıve rd i . Kade r iye 'ye ka rş ı ç ıkan bu mezhepçe :

    İnsanda kudre t ve ih t iya r yoktur . He r şey kaza ve kade r in

    te s i r iy le vücuda ge l i r . Günah ve i syan vehim ve haya ld i r . Fa i l

    Al lah ' ın i r ades ine boyun eğmişt i r , f i i l hakkın m urad ına mu vaf ık t ı r .

    Gerç i bu , yüksek b i r düşüncedir . Vahde t i vücut naza r iyes iy le pek

    güze l b i r leş t i r i leb i l i r . Lakin s ı r adan insanla r iç in za ra r l ıd ı r . Z i r a

    insanı cans ız b i r c is im de rekes ine ind i r e rek , iy i l ik ve kö tü lük , iy i le r

    ve f ena la r a r a s ında h içb i r f a rk b ı r akmıyor . İs lam' ın düşüşüne bu

    inanc ın çok te s i r i o lmuştur .

    Cebr iye ' ı ı in kuru luşu i le i lg i l i bu lunan Ce l im b in Sa fvan 'dan (ö :

    128 H. ) başka b i r f ı rka daha zuhur e t t i . Cahmiye ad ın ı taş ıyan bu

    m e z h e p , y a r a t ı k s ı f a t l a r ı n ı n y a r a d a n a a t f e d i l m e s i n i d o ğ r u b u l m u y -

    or , Al lah ' ın he r şeyden â r i , büsbütün manevi ve soyut b i r va r l ık

    o l d u ğ u n u i d d i a e d i y o r d u .

    S ı f a t la r ın inkâ r ı , üç mühim mese leye yol ve rmiş o ldu:

    a ) B ir şeyin görünmesi c is im o lması i le kabi ld i r . Cenabı Hak b i r

    c i s i m o l m a d ı ğ ı n a n a z a r a n g ö r ü n m e z .

    b) Arş b i r mekândır . Orada ancak b i r c is im bulunabi l i r .

    c) Vakıalar c isim ile kaimdir . Söz olağan bir şeydir . Allah ile kaim

    o l a m a z . O i t i b a r l a K u r ' a n ı K e r i m m a h l u k t u r , y a n i s o n r a d a n

    yazılmıştır .

    B u e s a s l a r k a b u l e d i l i n c e , A l l a h ' a y a k l a ş m a k . P e y g a m b e r i n

    mirac ı , semaya doğru e l açmak, gökten in iş g ib i d in î mevzula r ın

    m â n a s ı k a l m a z . C a h m i y e m e n s u p l a r ı , d i n d e n t a m a m ı y l a a y r ı l -

    mas ın ı da i s temedik le r i iç in , bunla r ı tü r lü tü r lü söz le r le yorumla r -

    lardı.

    O s ı r a la rda , Basra 'da Hasan- i i l Basr î ' n in (21-110 H. ) medrese -

    s ine devam ede rken , b i r mese leden dolay ı o radan ayr ı lan Vas ı l b in

    A t a ( ö : 1 3 1 H . ) , İ t i z a l m e z h e b i n i t e s i s e t t i . M u ' t e z i l e ' n i n

    naza r iye le r i şöyle öze t lenebi l i r :

    1 ) Al lah b i rd i r . Cevhe r inden başka vasf ı yoktur . S ı f a t önces iz

    o lmaz . İ rade , İş i tme ve görme hak i le ka im b i r mâna say ı lma / .

    2 ) C e n a b ı H a k m e k â n , s u r e t , c i s i m , y e r t u t m a k , g ö ç m e k , s o n a

    e rmek, değişmek ve tee ssür g ib i şeyle rden be r id i r . Göz le görün-

    m e z . B u b a b t a k i a y e t l e r b i r b i r i n e b e n z e m e k t e d i r v e y o r u m a m u h -

    taç t ı r . Kuranı Ker im hadis t i r . Al lah i le ka im deği ld in

    3) İnsan , f i i l ve ha reke t le r inde se rbes t t i r . İy i ve kö tüyü is teye rek

    yapa r . Akı l , hak ika t le r i a lg ı lamaya kâ f id i r , güze l ve ç i rk in i seçmek-

    te hâkimdir . Onun iç ind i r k i . Âdemoğlu yapt ığ ı iş leve göre , mükâ-

    fa t veya cezaya lay ık görü lür . ( , ' enabı  I  lakk ' ın emre t t iğ i veya yasak-

    lad ığ ı şey d i leğ ine göre deği ld i r . Kul la r ın iş le r ine r iaye t e tmek

    Allah iç in ge rek l id i r .

    4 ) Günah iman i le Kül ' r a r a s ında b i r a r a l ık t ı r . Mümin , tövbe i le

    dünyadan ayr ı l ı r sa , b i r şey laz ım ge lmez . Tövbe e tmeks iz in g ide r se ,

    i ş l e d i ğ i b ü y ü k g ü n a h l a r d a n d o l a y ı , e b e d i y e n a t e ş t e k a l m a y a

    mahkûm olur . Şu kada r k i , günahkâ ra ve r i lecek ceza , kâ f i r e ve r i le -

    cek cezanın daha a lça l t ıc ıs ıd ı r .

    İ t iza l mezhebi , baş ta pek z iyade r evaç bulmuşken , 232 'de

    Elmütevekki l ' in ha l i f e l iğe geçmesiy le ikba l i sönmeye yüz tu t tu .

    Ancak usu lü ha len devam eden / . eydiye ve İmamiyye mezhep-

    le r inde ka ld ı .

    M u ' t e z i l e ' d e n ş u ş u b e l e r d o ğ m u ş t u r : N e c a r i y e , H ü z e l i y e ,

    N i z a m i y e , H â i t i y e , B e ş e r i y e , M u a m m e r i y e , M ü z d a r i y e ,

    S ü m m a n i y e , H i ş ş a m i y e , C a h z i y c , H a y a t i y e , K a ' b i y e , C e b â i y e ,

    B e h ş e m i y e , Ö m e r i y e , E s v a r i y e , E s k â f i y e , C a f e r i y e , S a l i h i y e ,

    H u d e y b i y e . N a c a r i y e ' d e n d e B e r ğ u s i y e , Z â ğ f û r a n i y e , M ü s t e d r i k e

    kollar ı ç ıkmıştır .

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    11/137

    İkinc i yüz y ı l ın or ta s ına va rmadan , Ebu Se l t Seman (ö : -152 H. )

    namında b i r i , ame l in n iye t ve i t ika t tan sonra ge ld iğ in i , günah ve

    i s y a n ı n i m a n a z a r a r v e r m e y e c e ğ i n i , s u ç l u l a r ı n s o n s u z a k a d a r

    c e h e n n e m d e k a l m a y a c a k l a r ı n ı i d d i a e d e r e k , M u r c i a m e s l e ğ i n i n

    teme l in i a t t ı . Murc ia , i lk İbaha mezhebi say ı l ı r . Bunun ta ra f ta r la r ı ,

    ibade te pek az önem ve r i r le r , "Esas mar i f e t ve ih lâ s t ı r . Mar i f e t

    b u l u n m a z s a i m a n m ü m k ü n o l m a z . K u l u n i b a d e t l e c e n n e t e g i r m e s i

    kabi l değ i ld i r . Oraya ancak ih lâ s ve muhabbe t le g i r i l i r . " de r le rd i .

    Murc ia 'da ı ı beş kul ç ıkmışt ı r : Yunus iye , Ubeydiye , Gassaniye ,

    Suba ı ı iye , Sumeniye .

    Y i n e o t a r i h t e M ü ş e b b i h e f ı r k a s ı g ö r ü n d ü . B u n u n k u r u c u s u

    Be lh l i Meka t i l b in Süleyman (ö : 150 11 . ) , Al lah ' ı ya ra t ık la ra benze -

    t i r , Tanr ı ' n ın c is im ve cesedi bu lunduğuna , Arş üze r inde o turduğu-

    na inanı r , b i r zamanda ik i imamın iç t ima ın ı des tek le rd i .

    A b b a s i l e r d e n M u h a m m e d M e h d î ' n i n ( ö : 1 6 9 H . ) z a m a n ı n d a

    Mervl ı Abdul lah (ö : 159 H. ) o r taya ç ık t ı . As len Mecus i iken , i l im ve

    fe lse fede şöhre t bu lmuş ve sonradan Müslümanla ra ka t ı lmış t ı . Kısa

    boylu , ç i rk in sura t l ı b i r adamdı . Yüzünü da ima boya l ı b i r ö r tü i le

    kapadığ ı iç in , ta r ih te Mukanna ad ıy la an ı l ı r .

    Bu adam, Abbas i le re h i la f e t i temin e tmes ine mukabi l , ha l i f e

    M a n s û r t a r a f ı n d a n k a h p e c e ö l d i i r t ü l c n v e ö l ü m ü h a l k t a b ü y ü k b i r

    e l e m v e t e e s s ü r b ı r a k a n T ü r k a s l a n ı H o r a s a n l ı E b u M ü s l i m ' d e ( ö :

    137) bu lunan tanr ısa l l ık ruhunun kendis ine in t ika l ey led iğ in i i le r i

    süre rek , Zend ve Mezdek ak ide le r inden baz ı la r ın ın i lâves iy le

    İs lamiye t i değ iş t i rmeye , gayr iah lâk i ha reke t le r i , i s r a f ve se faha t i

    gene l leş t i rmeye ça l ış ı rd ı .

    E b u M ü s l i m ' i n i n t i k a m ı n ı a l m a k , A b b a s î l e r i d ü ş ü r m e k i s t e y e n -

    le r in cümles i Mukanna 'ya sa r ık l ı . Bunla ra Abbas î le r in s iyahına

    ka rş ı beyaz g iy indik le r i iç in Mubeyyize , k ı rmız ı kemer taş ıd ık la r ın-

    d a n d o l a y ı d a M u h a m m e r e d e n i l i r d i . H e r g ü n b i r a z d a h a b ü y ü y e n

    b u c e m i y e t h a l i f e y i f e n a h a l d e ü r k ü t t ü . O ğ u z T ü r k l e r i n d e n

    t o p l a n a n b i r o r d u ü z e r l e r i n e g ö n d e r i l d i . M u k a n n a K e ş ' t e y a k a -

    landı . E l le r i ve ayakla r ı kopa r ı ld ı . Gövdes i a teş te yakı ld ı .

    B â t ı n î li k f i k i r l er i , ö n c e M u k a n n a ' n ı n m e z h e b i n d e g ö r ü n d ü .

    B i laha re baz ı f ı rka la r ın e sa s ın ı teşki l e t t i .

    Aradan çok b i r zaman geçmemişt i k i , İbni Ravendi (ö : 166 H. )

    za ra r l ı te lk in le r i i le büyük b i r şöhre t kazandı . Bu şahıs , I s f ahan

    c i v a r ı n d a d o ğ m u ş , B a ğ d a t l ' d a b ü y ü m ü ş t ü r . P e d e r i Y a h u d i ' d e n

    dönme id i . İbni Ravendi , he r gün inanç la r ın ı değ iş t i r i r , pa ra muka-

    bilinde kitap yazardı. "/: ' /  Haşini"  ad ınd aki k i tab ı iç in Sâmer râ

    Yahudi le r inden 4000 d i rhem a ld ığ ı r ivaye t o lunur .

      "Kitab-iit Tac"ı

    â l e m i n k ı d e m i n d e n b a h s e d e r . "

    Kitah-üz ZüiHürriieP'ünde

      p e y g a m -

    be r l ik ve peygamber le r a leyhinde bulunmuş, muc ize le r i gözbağc ı l ık

    i le v a s ı f l a n d ı r m ı şt ı r . " K i t a b - ü l D a ı n i g " a d l ı e s e r i n d e K u r ' a n ı

    K e r i m ' d e b a z ı t u t m a z l ı k l a r o l d u ğ u n u s ö y l e m e k t e d i r .

    S i s t e m a t i k ş e k i l d e h e p İ s l a m i y e t a l e y h i n d e ç a l ı ş t ı . H a l i f e

    M u h a m m e d M e h d i b u n u n l a v e m e n s u p l a r ı y l a e p e y c e b i r m ü d d e t

    u ğ r a ş m a k m e c b u r i y e t i n d e k a l d ı .

    Hic r î 215 y ı l ında Har ic i le rden Bâbck (o : 223 I I . ) , he rkese hür -

    r iye t ve müsava t ( eş i t l ik ) dağı tmaya ve kadın la r ı dah i ay ı rmaks ız ın

    he r şeyde or tak laşmayı te lk in e tmeye ka lk ış t ı .

    Bu mezhep , hakika t te pek de yeni b i r şey deği ld i . Ondan 300 y ı l

    evve l , İ ran 'da Mezdek , Mecus i lc ı in Bc rhemiye ve Sa ib iye d in le r in i

    geniş le te rek , Mazde izm d in in i vaze tmiş , ana vc k ızka rdeşe kada r

    z inayı he la l tu tmuş, mülk or tak l ığ ın ı des tek lemiş , savaş ve va tan-

    seve r l ik a leyhta r l ığ ı yapmışt ı r . Şah Kubad ' ı da bu d ine a lmayı

    başa rd ığ ından b i r çok İran şehr iy le b i r l ik te Ahvaz , Fa r ıs , Şehr i Zor ,

    Semerkant g ib i baz ı Türk i l le r i de Mezdik î lc r in nüfuzu a l t ına

    düşmüştü . Kubad ' ın oğ lu Nuşircva ı ı Mezdek ' i idam ve d in in i men

    eylemiştir .

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    12/137

    Bu mezhep yeniden taze lendi ve i smi Bâbekiyye o ldu . Bâbek ,

    h a l i f e M e m u n ( ö : 2 1 8 H . ) z a m a n ı n d a e l e g e ç i r d i ğ i m ü s t a h k e m

    B e d i r k a s a b a s ı n ı m e r k e z i t t i h a z e d e r e k , d u r m a k s ı z ı n e t r a f a s a r k ı n -

    t ı l ık yapmaktaydı . Ha run-ür Reşid ' in Türk zevces inden ge len ha l i f e

    Mutas ım B i l lah (ö : 228 H. ) 218 senes inde meşhur Türk bey-

    le r inden Af iş in ' i Aze rbaycan 'a gönde rd i . Dör t y ı l süren savaş ne t -

    ice s inde Bâbek Kür t i l ine kaç t ı . Ermeni le r kendis in i yaka lay ıp

    Afşin ' e te s l im e t t i le r . Bağdad 'da oğ lu i le b i r l ik te idam olundu.

    2 3 0 t a r i h i n d e M u h a m m e d b i n K e r r a m S i c i s t a n î İ m a m ı y y e ' d e n

    Hişşam bin Hikem' in Müccss ime ' s in i gen iş le t t i . Bu za t , Al lah ' ın

    beşe r i sure te ve s ı f a t la r a ma l ik o lduğunu söyle r , k i tap ta ka t iyen

    t e vi l k a b u l e tm e z d i . M u h a m m e d b i n K e r r a m ' ı n d u r u m u

    Türkis tan 'da teh l ike l i görü ldüğü iç in , k ı ık b in mür id iy lc be rabe r

    H e r a t ' t a n k o v u l d u . S e n e l e rc e m a h p u s l a r d a k a l d ı . S o n u n d a k e n d i

    ece l iy le Kudüs ' te ö ldü .

    Ü ç ü n c ü y ü z y ıl b i t m e d e n , K a r m a t k a s a b a s ı n d a n E b u A l i H a s a n

    bin Ahmed, ekse r kura l la r ın ı Bâbekiyye 'den a la rak , Karma t iyye

    m e z h e b i n i k u r d u .

    Karma t iyye mezhebinde he r şey mubaht ı . Ka rma t î , k ızka rdeşi ve

    ha t tâ öz k ız ı i le c ins î münasebe t te bu lunabi l i rd i . Sadaka , dua , o ruç

    gib i d in î ak ide le r r e t o lunuyor , he r tü r lü ma lda or tak l ık i s ten i l iyor -

    du .

    İ lk in Küfe c iva r ında görünen bu mezhep , Az zaman iç inde d in ve

    hi lâ fe t iç in b i r a f e t kes i ld i . Ta ra f ta r la r ı Hace r - i Esved ' i y ık t ık la r ı

    g ib i , İs lamiye t in e sa s la r ın ı da sa r s t ı la r . Kur ' an ı Ker im' i i s tek le r ine

    göre yorumluyor la rd ı . Re is le r inden Ebu Sa i t Cenabı (ö : 301 H. ) ve

    oğul la r ın ın kazandığ ı şevke t ve azame t he r ta r a f ı y ı ld ı rd ı . Ayni

    habis le rden Ebu Tahir (ö : 311 H. ) Basra 'y ı ve bü tün Kûfe 'y i e l ine

    g e ç i r d i . K a r m a d ı l a r , h ü k ü m d a r t a h t ı n ı t e h d i t e t m e k t e n b i r a n g e r i

    ka lmadı la r . Bağdad ha l i f e le r iy le döğüşe döğüşe 372 'de son buldu-

    l a r . N u s a y r i l e r b u n l a r d a n a z m a d ı r .

    Hic re t in 483 y ı l ında Hasan b in Sabbah f ı rkas ı o r taya ç ık t ı . Bu

    tayfan ın se rge rdes i Alev le rden Müstans i r ' in h i la f e t i iç in ha lk ı

    t e ş v i k e t m e k m e m u r i y e t i y l e M ı s ı r ' a g ö n d e r i l m i ş t i . O r a d a n

    Ara bis t an ' a dön üşünd e b ir me zhe p kurm asın ı ta sa r lad ı . İlk tâb i -

    le r in in gayre t iy le şahin le r in b i le güç konabi leceği Alamut ka le s in i

    zap te t t i . Aleyhinde baz ı tedbi r le r a lan Se lçuk başvez i r i ve e sk i

    medrese a rkadaşı Nizam- i i l Mülk 'ü (ö : 485 H. ) b i r f eda i vas ı ta s ıy la

    ö l d ü r t t ü . O n d a n s o n r a f i k i r l e r i n i b ü s b ü t ü n a ç ı ğ a v u r d u .

    Hasan b in Sabbah ' ı ı ı mezhebi , baş langıç ta Ş i î l iğe yakın b i r şey

    iken , g i t g ide ge lmiş ve geçmiş İbabac ı mezheple rden baz ı e sa s la r

    a la rak , en z iyade Bâ t ın îyye şekl in i a ld ı . Bu mezhebce , d in in b i r iç i ,

    b i r de d ış ı va rd ı r . Nas ı l k i , bademin kabuğu maksut o lmayıp a s ı l

    iç id i r . Kur ' an ' ın zâh i r iy le emir ve yasak ed i len ne kada r hüküm

    mevcutsa , heps i lüzumsuz , şe r ia t ın f a r iza la r ı ka ld ı r ı lmış , ha ram

    olan şeyle r mubaht ı r . Bâ t ın î mâna , k i tap ve sünne te bakmakla

    anlaş ı lmaz . Bunu b i ld i rmek iç in masum bi r imamın va r l ığ ı ve onun

    söyled ik le r in i i t i r az s ız kabul e tmek ge rek t i r . . . Bu son f ik i r le de

    Bâ t ın îyye 'den Abdul lah b in Meymun 'u ı ı "Sakl ı imam" ak ides i ve

    I s m a i l î l e r i n n a z a r i y e l e r i t a m a m e n b e n i m s e n m i ş o l u y o r d u .

    İmamı Cafer-us Sadık (ö: 148 11 ) , sağlığında büyük oğlu İsmail ' i

    imamete ha le f tây in ey lemişt i , İsma i l ' in ö lümü üze r ine oğ lu

    Muhammed imam kabul ed i ld i . O sure t le İsma i l iyye 'n in şu dör t

    u m d e s i d o ğ d u :

    a ) İmamet İsma i l ' in ev lad ına mahsus tur .

    b) İmamla r ın he r f i i l i hak t ı r . Z i r a on la r temiz ve masumdur la r .

    c ) İmam' ın he r sözü Kur ' an mahiye t inde ve Al lah ' ın emr i

    m e s a b e s i n d e d i r .

    d ) İ m a m , y e r y ü z ü n d e C e n a b ı H a k k ' ı n r u h u n a m a z h a r o l m u ş b i r

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    13/137

    tanr ıd ı r .

    Hasan b in Sabbah , İsma i l iyye ak ide le r in in ve rd iğ i kuvve t i le cen-

    ne t ve cehennemi de ta sa r rufu a l t ına a ld ı . Mür i t le r i kendis in in

    ö l m ü ş l e r i d i r i l t m e y e k a d i r o l d u ğ u n a , u ğ r u n d a ö l e n l e r i n C e n n e t e

    g i r e c e ğ i n e in a n ı r , y a p m a y a m e m u r o l d u k l a r ı i şi ö l ü m d e n k o r k m a k -

    s ız ın mut laka ic ra ede r le rd i . Ta r ika ta yeni g i r en le re e s ra r iç i r i ld ik-

    ten sonra , Cenne t ta r z ında yapı lmış husus i b i r sa ray ın iç i ve d ış ı

    g ö s t e r i l i r , ş e y h e s a d a k a t y o l u n d a ö l e n l e r i n o r a y a k o n u l a c a ğ ı

    söylene rek , maneviya t la r ına kuvve t ve r i l i rd i . Hasan b in Sabbah

    Dâ i- i Ekbe r , vez i r i Büz rük İran 'da hüküm süren Sc lçukî le rden

    Sul tan Sence r (ö : 522 11 .) , ocakla r ın ı hem en sön dür me k ü ze reyk en ,

    b i r gece ya tağ ında b i r hançe r i le b i r kâğ ı t bu ldu . Tezke rede "Bu

    hançe r i ya tağ ın ıza sap layan e l , göğsünüze de sap layabi l i r . Eğe r b iz -

    den vazgeçmezseniz , ak ıbe t o da o lacak . S ineniz ya tak tan ka t i

    deği ld i r . " iba re s i yaz ı l ı id i . Bu tehdi t yok e tme ha reke t in i de rha l

    d u r d u r d u .

    5 1 8 ' d e H a s a n b i n S a b b a h ö l d ü . L â k i n H a l i f e l e r i n i n h a y d u t l u ğ u

    devam ededurdu . Nihaye t Hülâgû (ö : 663 H. ) ka le le r in i y ık t ı rd ı .

    B a z ı m ü r i t l e r b u m e z h e b i n b i r m ü d d e t d a h a y a ş a m a s ı n a

    ça l ışmışla r sa da , T imur 'un (ö : 708 I i . ) demir pençes i ye t işe rek ,

    o n l a r ı d a c ü m l c t e n d i ğ e r l e r in i n y a n ı n a g ö n d e r d i .

    Hasan b in Sabbah mezhebi Mc lâhide , İsma i l iyye , Haşşaşiyyc ve

    Bâ t ı ıı îyye ad la r ıy la ta r ih te kanl ı b i r şöhre t b ı r akmışt ı r .

    6 3 7 s e n e s i n d e A m a s y a ' n ı n K e f e r s u d n a h i y e s i n d e o t u r a n B a b a

    İshak , yüzündeki d inda r l ık maskes in i b i r ta r a fa a ta rak , s iyase t sah-

    n e s i n e ç ı k t ı . H ü s a m e d d i n E f c n d i ' n i n A m a s y a t a r i h i n d e B a b a

    İshak ' ın B izans İmpara tor luğunu işga l eden Komnenos a i le s inden

    bir p rens o lduğu b i ld i r i lmekted i r . Faka t b izce bu c ihe t çok şüphe -

    l id i r . Sevi lmeyen şahıs la r ı Rum veya Ermeni yapmak e sk i ta r ihç i -

    le r in âde t id i r . Baba İshak ' ın Komnenos i le münasebe t i ancak s iyas i

    o lab i l i r .

    B u a d a m , Ş i r a z ' d a M u h i d d i n H a t i m î ' d e n S i ' a u s u l ü n ü , H a s a n

    S a b b a h ' ı n h a l i f e s i H a n d A l â c d d i n ' d e n d e b â t ı n l ı ğ ı ö ğ r e n m i ş t i .

    A l â e d d i n K e y k u b a d , M u h i d d i n H a t i m î ' y i S i va s k a d ı l ı ğ ı n a g e t i r i n c e,

    Onun yanına yanaşa rak , g iz l iden g iz l iye Ş i î l iğ i yaymaya başlad ı .

    621 'de Muhiddin Ha t i ın î ah i r e te kavuştu . İshak Kefe r sudî de

    S i v a s ' t a n A m a s y a ' y a g e ç t i . B u r a d a M e s u d î t e k k e s i ş e y h i v e

    Bâbâ iyye ta r ika t ın ın p i r i Horasanl ı Baba İ lyas ' a yapjş t ı . 20 y ı ldan

    b e r i i ç i n d e s a k l a d ı ğ ı e m e l l e r i n i n t a h a k k u k u n a m â n i g ö r d ü ğ ü E m î r

    Berke 'y i Amasya va l i l iğ inden ka ld ı r tmak iç in , onu h imaye eden

    Alâeddin Kcykı ıbad ' ı (ö : 634 H. ) ga f i l şehzades ine zeh i r le t t i .

    Bunun üze r ine Emîr Be rke az led i ld i . Baba İshak da i s ted iğ i g ib i

    teşki la t yapmağa f ı r sa t bu ldu . Toplad ığ ı 50 b in Bâbâ î 'n in başına

    geç t i . Önce ha l i f e l iğ in i i lan e t t i . Daha sonra bununla kanaa t e tmey-

    e r e k , H a z r e t i M u h a m m e d ' i n r u h e n İ m a m ı A l i ' y e v e o n d a n k â m i l l e r

    vas ı ta s ıy la kendis ine in t ika l ey led iğ in i e t r a fa yaydı . Ve bütün

    iş le r inde daha se rbes t o lmak iç in de .Peygamber l ik abas ın ı g iyd i .

    Baba İlyas, bu iddialar ı işitince, derin bir nefretle çif tliğine çekildi.

    T r a b z o n K r a l ı K o m n e n o s . İ s h a k ' a y a r d ı m d a b u l u n m a k m a k s a d ı i l e

    İs lâm hudut la r ına yüklendi . Baba İshak , Kayse r i ' yc doğru yürüy-

    e rek , yo lda Tckûr S inan Bey ' in a ske r ine ga l ip ge ld i . Havza Emîr i

    Şemseddin Me .hmed ' i , Kedeğre Emîr i Mübar izüddin İsa Bey ' i ve

    daha b i r çok iman eh l in i şeh i t k ı ld ı ,

    O g ü n l e r d e A m a s y a ' d a n K o n y a ' y a k a ç a n l a r ı n f e r y a d ı G ı y a s e d d i n

    K e y h ü s r e v ' i g a f l e t u y k u s u n d a n u y a n d ı r d ı . M e ş h u r Ü m e r a d a n

    Mübar izüddin Şah ' ı Baba İshak ' ın üze r ine sa ld ı rd ı . Sevahi l Emîr i

    Al iş i r Bey de Trabzon Kra l ı ' n ın iş in i b i t i r e rek , Amasya 'ya u laş t ı .

    Baba İshak Köfe r sudî yaka landı ve 638 'de a s ı ld ı . Horasanl ı Baba

    İlyas da (ö : 675 H. ) tekkes ine döndü.

    Bu o laydan 182 y ı l sonra , Şeyh Bedreddin ta r ika t ı zuhur e t t i .

    B e d r e d d i n f ı r k a s ı , B â t ı n î l e r v e A v r u p a ' d a k i K a r b o n a r i l e r d e r e -

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    14/137

    ces inde sürek l i o lmamış ise de , pek az zaman za r f ında g iz l i b i r

    c e m i y e t i n b a ş ı n d a n s o n u n a k a d a r g ö r ü p g ö s t e r e c e ğ i s u r e t l e r i

    t a m a m ı y l a m e y d a n a k o y u p h u s u s i t a r i h ç e s i n i i k m a l e y l e m i ş t ir .

    G e ç e n a s r ı n b a ş l a r ı n d a H a n b e l î u l e m a s ı n d a n A h d ü l v e h a b

    Muhammed Tamı Nec id k ı ta s ında b i r az pa laz laş t ık tan sonra , k ız ın ı

    D e r i y e ş e h r i n i n e n n ü f u z l u a d a m ı M u h a m m e d b i n S u û d ' a v e r m e k

    s u r e t i y l e b ü s b ü t ü n k u v v e t l e n d i . 1 2 1 8 ' d e M e k k e ' y e g i r d i . M ü b a r e k

    kabir le r i y ık t ı rd ı . Mezhebin i kabul e tmeyenle r i k ı l ıç tan geç i rd i .

    Aynı vahşe t i Medine 'de de yapt ı . Ha t ta Ravza - ı Mutahha re 'y i y ık-

    t ı rmak is ted iyse de , ha lk ın pek çok r ica s ıy la ancak onu b ı r ak t ı .

    Bu mezhebe göre , peygamber ve ve l i le r in ke rame t le r i haya t la r ıy-

    l a k a i m d i r . Ö l m ü ş l e r d e n m e d e t d i l e m e k v e o n l a r ı z i y a r e t e t m e k

    m e m n u d u r . T ü t ü n , ç u b u k , n a r g i l e i ç m e k h a r a m d ı r . M u s k a , u ğ u r s u -

    z luktur . Müezz in le r in sa lâ t - i i se lâm ge t i rme le r i ca iz deği ld i r .

    C e m a a t l e n a m a z k ı l m a k v a c i p t i r . M ü n f e r i t n a m a z Ş i î l i k t i r . C a m i y e

    g i d i p g i t m e m e k y o k l a m a y a v e m a z e r e t s i z g i t m e y e n l e r c e z a y a

    tâb id i r .

    Vehabî le r , 1228 y ı l ında Mıs ı r , Şam ve I r ak c ihe t le r ine de

    sa ld ı rd ı la r . İk inc i Sul tan Mahmut (ö : 1255 H. ) , Mıs ı r Va l is i

    Mehmet Al i Paşa 'y ı (ö : 1266 H. ) bunla r ı tepe lemeye memur e t t i .

    R e i s l e r i A b d u l l a h b i n S u û d y a k a l a n ı p İ s t a n b u l ' d a i d a m o l u n d u .

    Faka t Vehabi l ik sönmedi . Âl- i Suûd ve Âl i Reşid muharebe le r i

    s e n e l e r c e s ü r d ü . Ş i m d i A r a b i s t a n ' a S u u d i l e r h â k i m d i r .

    Son o la rak da , Seyyid Muhammed Al i Bâb Ş i r az 'da yeni b i r

    m e z h e p k u r d u . B u z a t , Ş e y h i y e t a r i k a t ı n ı n k u r u c u s u A h m e d

    Z e y n u d d i n e l - A h s a î ' n i n t a l e b e l e r i n d e n S e y y i d K â z ı m ' ı n m ü r i d i d i r .

    Bâbî ih t i lâ l i , Nâs i rüddin Şah 'm cülûsuna te sadüf ede r . İ lmiy le ,

    l i san ın ın düzgünlüğüyle , yüzünün ve endamının güze l l iğ iy le , b i lhas-

    sa namus ve f az i le t iy le şöhre t bu lan Kur re - tü l Ayn Tâhire ad ında

    Kazvin l i b i r Türk k ız ı ih t i lâ lc i le r in başında id i . Muhammed Al i

    Bâb ' ın huzuru i le ha lka şu yolda te lk in le rde bulunuyordu:

    " B â b h ü k ü m e t i t e e s s ü s e t m e d i k ç e v e k a n u n u a r a n ı z d a h ü k ü m r a n

    o l m a d ı k ç a , ş e r i a t a i t a a t e d i p e t m e m e k t e m u h t a r s ı n ı z . Ş i m d i l i k c e n -

    ab ı hakkın v icdanla r ın ıza nakşe tmiş o lduğu kanunla r la kendin iz

    kendin ize r ehbe r o lunuz . İy i o lan he r şeyi yapın ız ve f ena l ık tan

    k a ç ı n ı z , h e p i n i z a y n ı c e m a a t i n â z a s ı , h e p i n i z k a r d e ş s i n i z .

    Kardeşle rce münas ip o lduğu g ib i , ma l la r ın ız ı a r an ızda taks im edi -

    n iz . "

    İran hükümet i , bu mezhebin ta r a f ta r la r ı i le müteaddi t ça rp ış-

    ma la rda bulunduktan sonra , 1267 'de Bâb ' ı e le geç i rd i ve kurşuna

    dizd i . Kur re - tü l Ayn da en korkunç b i r z indana a t ı ld ı . Aradan b i r

    müdde t geç ince , üç Bâbî Nâs i rüddin Şah 'a b i r su ikas t yap t ı la r .

    I . ak in muvaf fak o lam adı la r . Bunu n in t ikam ını a lmak iç in Kur re - tü l

    Ayn ateşte yakıldı.

    Bâb ' ın ta lebe le r inden Yahya Subh- i Eze l i le ka rdeşi Bahâul lâh

    Bağdad 'a kaç t ı la r . Faka t o rada da k ışkı r t ıc ı ha reke t le rde bu lunduk-

    la r ından Osmanl ı hükümet i Yahya Subh- i Eze l ' i ve yana l la r ın ı

    Kıbr ıs ' ta , Bahâul lâh i le mür i t le r in i Akkâ kasabas ında o turmaya

    mecbur tu t tu . Subh ' i Eze l , Bâbî le r in kö tü tak ımı i le sa r ı l ı ka ld ı .

    Çoğunluk ve aydın ta r a f ı Bahâul lâh '» geç t i . Ha len Avrupa ve

    Amer ika 'da i t iba r bu lan Bahâ ı ı l lâh ' ın ta r ika t ıd ı r . Ve Bâha î l ik

    Bâbî l iğ in ye r ine geçmişt i r .

    Bâbî l iğ in aç ık ve b i l inen e sas la r ı şunla rd ı r :

    1 ) Bâbî le r naza r ında bütün d in le r eş i t t i r . Cenabı hakka taa l lûk

    e d e n i t i k a t l a r ı İ s l â m ' ı n i l k a k i d e s i n d e n p e k a z f a r k l ı d ı r .

    M u ' t e z i l e ' n i n k i n e d a h a z i y a d e y a k ı n g ö r ü n ü r .

    2) Yaradılışta her şey temiz olduğu için taharet kayıtlar ı ile fazla

    u ğ r a ş m a k l ü z u m s u z d u r .

    3) Bâb ' ın namaz ı ik i r ekâ t ve orucu on dokuz gündür .

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    15/137

    4) İ t ida l ve kanaa t b i r f az i le t t i r . O sebepten a fyon , tü tün , kahve

    kul lanmak yasakt ı r . He r Bâbî sa rhoşluk ve ren şeyle r ima l edebi l i r .

    F a k a t o n u k u l l a n a m a z .

    5) Kadın i le e rkek a ra s ında hukuken b i r f a rk yoktur . He r Bâbî

    aynı mezheptek i kadın la r la ça rşa f s ız o ldukla r ı ha lde görüşmeye

    mezundur . Ancak f aydas ız ve lauba l i konuşmala r yapı lmaz . İzdivaç

    mecbur id i r . On b i r yaş ın ı do lduranla r ın ev lenmele r i lâz ımdır . B i r

    Bâbî 'n in eş i de Bâbî o lacakt ı r . Ayr ı lmak gayr ica izd i r .

    6 ) Hapis cezas ı ya nakden veya kabaha t l i bu lunan ka r ı ve

    k o c a d a n b i r i n i k a b a h a t s i z o l a n d i ğ e r i n d e n a y ı r m a k i l e t a t b i k

    o l u n u r .

    7) Bâbî se lamlaşması da husus id i r . Se lâm ve ren "Al lah i i Ekbe r"

    d e r . D i ğ e r i " A l l a h u  z a m " i l e m u k a b e l e d e b u l u n u r .

    8) B ir Bâbî t ica re t iç in memleke t inden 2 seneden f az la ayr ı la -

    maz . Eğe r a rada deniz va r sa , bu müdde t 5 seneye kada r ç ıka r ı la -

    bilir .

    B u n l a r ı n z e v a h i r d e n i b a r e t o l m a s ı d a m ü m k ü n d ü r . Ç ü n k ü M ı s ı r

    â l imle r inden Reşid R ıza e l -Hüseynî , b i r e se r inde "Babî l ik mezhebi

    b i r tak ım ga f i l le r in zanne t t iğ i g ib i , yen i b i r mezhep deği l , yen i b i r

    d indi r ve İs lamiye t ' ten z iyade Hır is t iyan l ığa yakındı r . Bâbî le r ,

    mezhep vâz ı ın ın gökten inmiş o lduğuna inanı r la r . Evve lce g iz l i g iz l i

    p r o p a g a n d a y a p a r l a r d ı . B i l a h a r e E l D ü r r ü B e h i y e a d ı n d a k i k i t a b ı

    bas t ı r ta r ak , ak ide le r in i aç ığa döktü le r . Bu k i tap ta Kur ' an ı Ker im' in

    b e l a g a t v e f e s a h a t c i h e t i n d e n i n s a n k u d r e t i n i n ü s t ü n d e o l d u ğ u

    inkâ r ve âye t le r kendi i t ika t la r ına uygun b i r ta r zda aç ık lanmak-

    tad ı r . " d iyor .

    Ş imdi , yuka r ıdan be r i ta r ih s ı r a s ıy la ve k ısaca z ikre t t iğ imiz bu

    çeşi t çeş i t f ı rka ve mezheple r iç inde b iz im en çok d ikka t naza r ımız ı

    Bedreddin ta r ika t ı çekmişt i r . Vehâbî le r mese le s i i s t i sna ed i ld iğ i

    takdi rde , Osmanl ı ta r ih inde h içb i r benze r i yoktur . B i lhassa idea l in-

    in yüksekl iğ i ve samimiye t i i t iba r iy le bü tün İs lâm â leminde eşs izd i r .

    İ lk de fa , Garp ta r ihç i le r inden Yuhan Wilhe lm Tes ink Ayzen , bu

    olay ın Osmanl ı pad işahla r ıy la B izans l ı la r a r a s ında ce reyan eden

    ö n e m s i z ç e k i ş m e l e r e b e n z e m e y i p , O s m a n l ı s a l t a n a t ı n ı n d a y a n d ı ğ ı

    manevî e sa s la r ı y ıkabi lecek b i r mahiye t te o lduğunu idd ia e tmiş ,

    d a h a s o n r a F r a n z B a b i n g e r ş e y h e d a i r y a z d ı ğ ı b i r k i t a p t a

    Bedreddin vakıa s ın ın ha l ihaz ı r had ise le r i le b i r çok nokta la rda

    dikka t i benzeyiş le r gös te ren sosya l b i r ha reke t o ln ja s ına naza ran

    ç o k ö n e m l i b u l u n d u ğ u n u b e l i r t m i ş t i r . M e h m e t Ş e r i f B e y ' i n

    " H a n e d a n v e M i l l e t " a d l ı e s e r i n d e d e ş u c ü m l e l e r o k u n u y o r :

    "S imavl ı Bedreddin ' in or taya ç ık ış ı , doğrudan doğruya iç t ima î

    ha reke t le r o r ta s ında yükse lmiş kesk in b i r dehanın ink ı lâp i s teyen

    b i r t e m a y ü l ü y d ü . K o c a T ü r k , b u g ü n k ü m u s t a r i p b e ş e r i y e t i n

    ıs t ı r ap la r ın ı doğuran sebep ve âmil le r i daha o günden keşfe t t iğ in i

    g ö s t e r m e k t e d i r . B u b ü y ü k a d a m ı n t a r i h l e r i m i z d e b i r k a l e m d a r b e -

    s i i le geç ive r i le ı ı haya t ın ı b i r ince ley ic i tamamıyla ma luma t sahas ı -

    na a tamamış , u lv i ve pek insan î o lan düşünce le r in i tah l i l e tmek vaz -

    i f e s i n i b u g ü n e k a d a r k i m s e d e r u h t e e t m e m i ş t i r . "

    H a k i k a t t e T ü r k l ü ğ ü n r u h u n d a n d o ğ a n s a f v e t e m i z a h l a k , a s r i

    insan iye tç i l iğ in kur ta r ıc ı ak ide le r i , insan l ığ ın kur tu luş ve se rbes t i s i -

    n i üze r ine a lab i lecek yüksek ka ide le r tümüyle Bedreddin ta r ika t ın-

    da kaynaşmaktad ı r . Onun iç in Bedreddin ' in şahs iye t ve mes leğ i

    b a ş k a l a r ı n d a n ü s t ü n d ü r v e d a h a f a z l a i n c e l e n m e y e d e ğ e r .

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    16/137

      edreddin

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    17/137

    f

    Soyu

    S

    oy u lu luğu , tek başına övünmeye dayanak o lamaz . İnsana a s ı l

    şe re f ve ren öze l mez iye t le rd i r . Ancak aydın ve f az i le t l i b i r

    adamın temiz ve a s i l b i r kana sah ip bu lunması k ıvanmaya sebep

    olmayacak b i r şey de deği ld i r .

    B e d r e d d i n , b i l g i , e r d e m v e e c d a t şe r e f l i l i k l e r i n i n e f s i n d e

    toplamış baht iya r la rdan say ı l ı r . "

    Mevzuat ı Ulum"

    un i f ades in e göre ,

    kendis i Se lçukî lc rden Sul tan Alâeddin ' in ka rdeşi oğ ludur . Dede le r i

    Se lçuklu la r ın Vez i r l iğ inde bulunmuştur . "Tac-ıtl Tevarilı"  büyük

    ceddin in Sul tan Alâeddin ' in yakın h ıs ımla r ından ve vez i r le r inden

    b u l u n d u ğ u n u b e y a n e d e r . "Kısas ı Enbiya" , Alâeddin ' in amcas ın ın

    oğlu d iye gös te r iyor . "

    Sicil-li Osınaııî",

      ecdadın ın sadece Se lçuk

    devle t i vez i r le r inden o lduğunu söylemekle ik t i f a e tmiş t i r ; Ta r ih i

    r ivaye t le r bu husus ta b i rb i r ine uymuyor . B ir k ıs ım ta r ihç i le r se büs-

    bütün suskunluğu te rc ih e tmiş le rd i r . Bedreddin ' in i syanla suç -

    landı r ı lmış o lması sa raya hoş görünmek a l ışkanl ığ ında bulunan

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    18/137

    ç o ğ u t a r i h ç i l e ri m i z i n k e n d i s i n i i h m a l e t m e s i n e s e b e p o l m u ş t u r . S o n

    z a m a n l a r d a y a z ı l a n K â m i l P a ş a ' n ı n s i y a s i t a r i h i n d e B e d r e d d i n ' i n

    ismi b i le yoktur . Baz ı la r ın ın , Se lçuk nes l inden o lduğunu aç ığa vur -

    ma la r ın ı soysa l b i r ce sa re t saymak ca izd i r .

    Şu ha lde bu h ıs ıml ığ ın de reces in i aç ıkça be l i r tmek iç in b i r nebze

    S e l ç u k î l e r d e n b a h s e t m e k g e r e k i y o r :

    Selçukluların büyük ceddi Dakak'tır. Dakak, O ğuzların üç ok kolun-

    dan ve Uygur Devleti tebaasından idi. Dirayet ve şecaati sayesinde Bıgıı

    Han'ın hizmetine girmişti.. Selçuk Dakak'ııı oğludur. Bu zat, yaradılış-

    tan babasının m eziyetlerine sahip bulunduğundan gitgide başbuğ oldu.

    Fakat Bıgıı Han

      'ııı

      zevcesi, Selçuk

      'ıııı

      kazandığı nüfuz ve kudreti çeke-

    ıneyerek, onu ortadan kaldırtmak için kocasını kışkırtmaktaydı. Selçuk,

    bu vaziyet karşısında orada ralıat kalamayacağım anladığından yan-

    daşlanyla beraber memleketinden çıkıp Siııcl şehrine gitti. Selçukîler o

    zamana kadar ateş ve yıldıza taparlardı. Burada İslâm dinini kabul

    ettiler. Selçuk'un Mikâil. İsrail, Musa ve Yunus adında dört oğlu vardı.

    Mikâil bir kaleyi muhasara ederken öldü. İsrail de Gazjıeli Sultan

    Mahmud tarafından mağlûp edildi ve onun verdiği acıyla öldü. Selçuk

    yüz sene yaşadı. Vefatında yerini Mikâil'in oğlu Tuğrul'a bıraktı.

    Tuğrul bey, İran ve Aceın Irakı'm fethederek, Rey şehrini m erkez itti-

    haz eyledi. Amcası İsrail'in oğlu Kııtulmuş'u Kafkasya ve Şarkî Anadolu

    taraflarına akın etmeye gönderdi. Kııtulmuş, Tuğrul Bey'in saltanatı

    sonlarında erginlik kazanmaya çalışmış ise de, Tuğrul'un halefi Alp

    Arşları

     'la

     ettiği muharebede bozguna uğradı. Kaçarken atından düşmek

    suretiyle öldü. Oğlu Süleyman esir tutuldu. Vezir Nezam-ill Mülk'ün

    şefaatiyle idamdan af olunup Bilecik ile Uıfa beynindeki arazi ikametine

    sürgüne gönderildi. Alp Arslan

      'ııı

      ölümünde yerine geçen Melik Şah,

    Süleyman'ı Kızılırmak ile Karadeniz boğazı arasındaki memleketleri

    fethe memur kıldı. Süleyman zaferler kazandı ve İznik şehrini kendisine

    merkez edindi. Ancak Saltanatı uzun sürmedi. 479'da Halep tarafların-

    da savaştığı esnada maktul düştii.

    Onun üzerine, Asya Hükümdarı Selçuklu Melik Şah, Süleyman'ın

    biiyük oğlu Davıtd Han

      'ı

     Konya Saltanatına nasbetti. Bunun kardeşi I.

    Kılıç Arslan, Türkmen büyüklerini elde ederek ve savaşarak İznik

    kasabasına girdi. Davud Han öldürüldü ve kendisi Rum Selçuklularının

    hükümdarı oldu. Melik Şah, Kılıç Arslan'ııı bu hareketini iyi görmedi.

    Uıfa Valisi İnıadüddiıı Buran Bey'i üzerine saldırdı. K ılıç Arslan esir

    düştü. Ve Melik Şah ııı yanma getirildi. Bu sırada Melik şah alıirete

    göçtü. Yerine önce küçiik oğlu Mahmut, bir süre sonra Biiyük şehzadesi

    Rükniiddin Berkyaruk geçti. Kılıç Arslan, Berkyarıık't'aıı özgürlüğünü

    almaya muvaffak oldu. Anadolu'ya gelerek tekrar hükümdarlık

    makamını işgal etti. 0 sırada Elıli Salip orduları Anadolu'yu istilâya

    başladılar. Danişnıendiye Em îri Gazi İsmail Han Konya'nın imdadına

    yetişti. Kılıç Arslan Haçlıları Anadolu'dan çıkardı Bu başarısı sebebiyle

    "Sul tan- ı Rum"  unvanını kazandı.

    Kılıç Arslan'ııı vefatında biiyiik oğlu Melih Şah, bilahare kiiçiik

    Şehzadesi I. Mesııcl Selçuk tahtına oturdu. Birinci Mesııd, Asıl Selçuk

    havzasını ilk oğlu İzzeddin'e. Daııişmeııdiye'yi ikinci oğlu Nâsırüdclin

    Şehinşah a verip dünyadan ayrıldı. Ondan sonra sıırı ile I. Gıyaseddin,

    III. İzzeddin Kılıç Arslan, ikinci defa Gıyaseddin, 1. İzzeddin Keykâvus.

    I. Alâeddin Keykubad yekdiğerinin yerine

      geçtiler.

     Alâeddin'in ölümünde

    oğlu II. Gıyaseddin hükümdar oldu. Lâkin Moğol Hakanı Mengii 'nün

    Anadolu Nazın Baycıı Nıtyin Selçuk hükümetinin her türlü işine karış-

    maktan geri kalmıyordu. G ıyaseddin, bu müdahaleden duyduğu teessür-

    le saltanatı şehzadelerine bırakarak inzivaya çekildi.

    Üç şehzade, ortaklıkla devleti idare etmeye başladılar. Ekser Türk ve

    Acem tarihçileri, II. İzzeddin Keykâvus tan bahsettikleri halde, kardeş-

    leri IV. Rükniiddin Kılıç Arslaıı ve II. Alâeddin Keykubad'ı zikretmezler.

    Halbuki üç kardeş ııamı/ıa basılmış müşterek sikkeler İstanbul

    müzesinde saklıdır. Keza Yeşilırınak köprüsünün ortasında bulunan bir

    kitabe de müşterek hükümetin delilidir. Üç kardeş arasında çekişme ve

    bozuşma hiç eksik olmamıştır. Reyleri bir noktada birleşemiyor, son söz

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    19/137

    Bâycıı'ya kalıyordu. Sonu uda II. Alâeddiıı Keykubad kendi rızası ile

    saltanatı kardeşlerine bıraktı. Bir nıiiddet sonra Mengii'nün Anadolu

    vekili Şantuk Nuyin'in ölütnii ile ilgilendirilerek Mugan'a çağırıldı.

    Erzincan'a vardığı zaman birdenbire oluverdi. 658'de Hiilâgû Han.

    kalan iki kardeşin didişmesini bertaraf etmek için, Konya tarafını İzzed-

    din Keykâvııs'a. Am asya cihetini de Rükııeddin Kılıç Arslan'a tahsis

    eyledi. 660"ta M ısır hükümetiyle müttefik o lduğu bahane edilerek İzzed-

    clin Keykâvus azloluııdu. Bütün Anadolu Rükniiddin'e kaldı. Mazul

    Sultan, perişan bir surette memleketinden çıkıp üç oğlu ve bazı tâbi-

    leriyle birlikte Kırım'a gitti. Rükııüddin Hiilâgû'nün halefi Abakcı

    Han' ın husumetine uğrayarak idam olundu. Yerine oğlu III. Gıyasedclin

    Keyhiisrev geçti.

    Kının Ham Möngke Timur 'un yctnuıda misafir bulunan II. Izzeddin

    Keykâvus bu esnada vefat etti. Moğol hükümdarı Berke Han'ın kızı olan

    zevcesi üı bay Hatun, şehzadeleri II. Mesıtd, Kılıç Arşları ve Feramürz ile

    beraber Amasya'ya geldi. Burada iki şehzadesini bırakıp Mesıtd ile

    Tebriz'e gitti ve Abakcı Han'a kavuştu. Bu .buluşma, Gıyaseddin

    Keylıüsrev'in atılmasını ve II. Mesud'un atanmasını sağladı.

    Argıtıı Han'ın zamanında II. Mesud da azlolondu ve yerine IV.

    Gıyaseddin Keyhiisrev tayin edildi. Tatarların müdahaleleri herkesin

    sabır ve tahammülünü çoktan aşmıştı. Gıyaseddin, umumun bu

    nefretinden istifade ederek, epeyce bir nüfuz ve istiklâl kazandı. Argını

    Han telaşa düştü. Kuvveti azaltmak için Amasya taraftın ıııazul ikinci

    sultan Mesud'a verdi. Aradan çok zaman geçmedi. Gıyaseddin öldü.

    Anadolu yine kamilen M es'ud'a kcıldı. Lakin memleket iyi idare olıtııa-

    ınadı. Devlet erkânının kötü işleri ve Hıristiyanların tahakkümleri

    ahaliyi bizar bıraktı.

    Sultan Mahnuıd Gazan, birbiri ardınca yapılan şikâyetlerden cesaret

    alarak, Selçuk saltanatını büsbütün ortadan kaldırdı. Anadolu'yu dört

    kısma ayırdı ve her parçaya bir emir tayin etti. II. Mesıtd Harşene kale-

    sine gönderildi. Emirler meydanı boş buldular ve birer hükümdar

    kesildiler. Zulümlerin çokluğu, tahsilatın şiddeti halkı usandırdı. Her

    taraftan II. Mesud'un tekrar saltanata getirilmesi istirham ediliyordu.

    Mahnuıd Gazan, şark tarafını II. Mesud'a, Konya cihetini de

    Eerümiirz'un oğlu III. Alâeddiıı Keykubad'a verdi. Fakat Tatar mezalimi

    bir türlü sükûn bulmadı.

    Türk beylerinden Baltu Bay, Tatarların nüfuzuna nihayet vermek için

    iki hükümeti birleştirmek, Alâeddiıı  'iti küçüklüğüne binaen oıııı bertaraf

    ederek II. Mesud'a taın bir istiklâl kazandırmak eıneliyle ortaya atıldı.

    II. Mesıtdiı yanına alarak Konya'ya doğru yürüdü. Mah nuıd Gazan,

    şöhretli komutanlarından Kııtluğ Şah'ı büyük bir ordu ile Anadolu'ya

    yolladı. Baltu Bay bozuldu ve Sultan M esud esir diiştii.

    Bundan sonra, Kııtluğ Şah Baltııbay'ayardımda bulunduğu anlaşılan

    Mısır hükümeti üzerine yüriidü. Orada dehşetli bir bozguna uğradı.

    Türk beyleri, Konya'da oturan III. Alâeddiıı Keykubad'ııı bütiiıı

    Anadolu'da istiklalini ilan ettiler. Mahmut Gazan bizzat Anadolu'ya

    geldi. Alâeddiıı İsfahan'a getirilip idam edildi. Müteakiben oğlu

    Gıyaseddin de boğduruldu. Sultan Alâeddiıı'in öldürülmesi biitiin

    Türklerin üzüntüsünü ve ııçbeyleriniıı istiklalini mucip oldu. Tire'de

    Aydın, Manisa'da Sarühan, Muğla'da Menteşe, Silifke'de Karaman,

    Kütahya'da Germiyan, İsparta'da İla mit, Antalya'da Teke,

    Kastamonu'da İsfendiyar, Maraş'ta Dıtlkadir, Adana'da

    Ramazanoğıılları bağımsızlıklarım ilân eyledikleri gibi, Söğüt

    Kasabasında da Osman Gazi kendi ııamına İstiklal hutbesi okuttu.

    Tam o sırada Mısır hükümdarı Melik Nasır, Gazan Han'ın

    himayesinde bulunan Şam'ı zaptetti Gazan Han, Mısır ile savaşmak

    iizere ikinci defa Anadolu'ya geldi. Halep'e kadar gitti. Lakin art sız

    arasız yağcın yağmurlar sebebiyle her taraf çamur olduğundan geri dön-

    meye mecbur kaldı. Anadolu'da iken Tiirk umumi efkârının Sultan

    Mesud'a taraftar olduğunu anladı. Mısır hükümetine mutlaka galip

    gelmek arzusunu beslediği için Anadolu'nun gönlünü kazanmaktaki

    siyasi menfaati göz önünde tutarak mahpus II. Mes'ud'a Selçuk

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    20/137

    saltanatım tevcih eyledi. Bununla beraber nüfuz ve hâkimiyet yine

    Tatarların elinde idi. 702 yılında G azan Han Mısır Hükümetine mağlûp

    oldu. Teessüründen hastalandı. Ö lümü üzerine yerine Muhanımed

    Hudâbende geçti. Felçli bir halde Amasya'da ikamet eden ikinci Mesııd

    da dünyadan göçtü.

    Muhanımed Hudâbende Han, Mısır'a karşı altmış bin Tatar askeriyle

    Kazancik Nuyin

      'i

     gönderdi. Tatarlar Sis şehrine gelince, Karanıanoğlu

    Bedreddin Mahmud, Antalya emîri Seyfeddin Mahmud gibi değerli ve

    pişkin ümeranın birleşik hücumuna uğrayarak perişan oldular. Türk

    beyleri Sultan Mesııd'ıııı şehzadesi Taceddin Altınbaş'ı Gazi Çelebi

    unvanıyla Amasya'da Selçuk tahtına oturttular. Hudâbende. Anadolu

    ahi valinin sükıiıı bulması içiıı. Şehzadenin saltanatını kabul eyledi.

    Gazi Çelebi Tatar mümessili İşbtıga Nııyin iıı kontrolü altında hüküm

    sürdü. Hudâbende İlan vefat edince, halefi tarafından Havza'claki

    çiftliğine gönderildi. Selçuk devletinin de nam ve şanı tarihlere miras

    kaldı.

    "Şakayık-ı Nuınaniyye"

      il e

      "Varidat"m "Mukaddeme"

    sinde ve

    "Lûgat-i Tarihiye ve Coğrafiye"nin 2 . c i ld inde Bedred din ' in Se lçu klu

    Sul tan ı Alâeddin ' in öz yeğeni o lduğu yaz ı l ıd ı r . Ancak yuka r ıda

    b i l d i r i l d i ğ i v e ç h i l e , S e l ç u k t a r i h i n d e ü ç A l â e d d i n v a r d ı r .

    B e d r e d d i n ' l e i l g i l i o l a n h a n g i s i d i r ? R a h m e t l i H a y r u l l a h E f e n d i b u

    ş ü p h e m i z i g i d e r m e k t e d i r ; t a r i h i n i n a l t ı n c ı c i l d i n d e , z i k r e d i l e n

    A l â e d d i n ' i n F e r a m ü r z ' u n o ğ l u o l d u ğ u n u b e y a n e d i y o r . F e r a m ü r z

    i le d iğe r ka rdeşi Kı l ıç Ars lan ' a Sa l tana t tac ı nas ip o lmamışt ı r .

    Ş imdi Bedreddin ' in babas ı i le Fe ramürz ' i in oğ lu ve I I I . Su l tan

    Alâeddin ' in ka rdeşi o lan dedes in i öğrenmek c ihe t i ka l ıyor . Yine

    Hayru l lah Efendi Ta r ih iy le

      "Varidat"m "Mukaddeme"ünde

      babas ı

    İ s r a i l v e b ü y ü k b a b a s ı A b d ü l â z i z o l a r a k t e s p i t e d i l m i ş t i r .

    B e d r e d d i n ' i n k e n d i e s e r l e r i n d e n

      "Câmi-ül Fusûleyn"de

      ise

    babas ın ın i smin i İsma i l bu luyoruz . B rockc lman ' ın yazdığ ı Arap

    edebiya t ta r ih inde de o yo ldadı r . "

    Câmi-iil Fusûleyn"

    i n m u k a d -

    demesin i teşki l eden o ayr ın t ı l ı b iyogra f i   "Keşf-el Zımun"den alın-

    mıştır .

      "Keşf-el Zunıuı"

    un ha ta s ı zah i rd i r . Bu e se r in 1 . c i ld inde

    İsmail, İkinci c ildinin 357, 429, 508, 629. sayfalar ında hep İsrail

    deni lmiş t i r . Esasen bu i s im Se lçuk ta r ih ine yabanc ı deği ld i r .

    Se lçuk 'un oğul la r ından b i r in in ad ı da İsra i l ' d i r .

    B u y a z d ı k l a r ı m ı z d a n a n l a şı l d ı ğ ı ü z e r e , B e d r e d d i n b a b a

    c ihe t inden İsra i l , Abdülâz iz , Fe ramürz vas ı ta la r ı i ie Se lçuk Sul tan ı

    i k i n c i İ z z e d d i n K e y k â v u s ' a v e F e r a m i i r z ' ü n z ç v c e s i O r b a y

    H a t u n ' u n b a b a s ı A s y a h ü k ü m d a r ı B e r k e  1 lan 'a bitişir .

    B e d r e d d i n ' i n d e d e s i A b d ü l â z i z , k a r d e ş i I I I . A l â e d d i n

    Keykubad 'm vez i r l iğ inde de bu lunmuştur . Baz ı ta r ih yaza r la r ın ın

    B e d r e d d i n ' i n e c d a d ı n ı S e l ç u k v e z i r l e r i n d e n g ö s t e r m e l e r i b u n d a n

    i le r i ge lmiş t i r . Ge rç i Namık Kemal Bey "

    Osmanlı Tarihi" ndc

      b u n u

    ya lan lamak iç in Konya Se lçuklu la r ın ın h içb i r zaman Şehzade le r in i

    v e z a r e t h i z m e t i n d e k u l l a n m a d ı k l a r ı m i d d i a e d i y o r s a d a d o ğ r u

    deği ld i r . Hic r î 9 . yüzyı lda yaşayan ta r ih ç i le rde n Âdi l oğ lu O ruç

    Bey ' in yazdığ ı

      "Tarilı-i Al-i Osman"

    ın 8 . sayfa s ın da Osm an Gaz i 'n i n

    c i v a r d a k i t e k f u r l a r a k a r ş ı y a r d ı m d i l e m e k ü z e r e A l â e d d i n

    K e y k u b a d ' m y a n ı n a g ö n d e r d i ğ i k a r d e ş i o ğ l u A k T i m u r ' u n o r a d a n

    g e t i r d i ğ i h a r p m ü h i m m a t ı i l e K a r a h i s a r ' ı n f e t h e d i l m e s i n d e n ç o k

    m e m n u n k a l a n S u l t a n A l â e d d i n ' i n A b d ü l â z i z n a m ı n d a k i V e z i r i i l e

    O s m a n G a z i ' y e i s t i k l â l i n i b i l d i r e n b i r b u y r u l t u v e M ı s ı r

    H ü k ü m d a r ı n d a n g e l m i ş H a z r e t i  Peygamber in ak sancağı i le tuğ ve

    a l e m v e k ı y m e t l i d i ğ e r b a z ı h e d i y e l e r g ö n d e r d i ğ i v e O s m a n

    Gaz i 'n in gönde r üze r indeki h i la l i ç ıka r t ıp büyük b i r saygı i le o tağ ı

    ü s t ü n e k o y d u r d u ğ u t a s r i l ı e d i l m i ş t i r . S e l ç u k S u l t a n ı n ı n b u

    hediye le r i öz ka rdeşiy le yo l laması yüksek b i r cemile ve i l t i f a t

    m a h i y e t i n d e d i r . O s m a n G a z i ' n i n b u n a m u k a b i l A b d ü l â z i z ' e g a y e t

    samimi b i r hüsnü kabul gös te rmiş o lması lâz ım ge l i r . Âbdülâz iz ' in

    ve baz ı h ıs ımla r ın ın b i lâha re Osmanl ı la r a geçmesi mut laka bu i lk

    tan ışmanın te s i r iy led i r .

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    21/137

    Bedreddin ' in babas ı İsra i l ' in â l in i ve f az ı l b i r za t o lduğu tahmin

    e d i l m e k t e d i r .

      "Tabakat-i Seniye"

      y a z a r ı T a k i y ü d d i n E f e n d i ,

    g e n ç l i ğ i n d e ö ğ r e n i m e p e k h e v e s l i b u l u n d u ğ u n u v e o m a k s a t l a

    T ü r k i s t a n ' a k a d a r g i d e r e k o r a n ı n â l i m l e r i n d e n , b i l h a s s a

    S e m e r k a n d ' ı n b a ş h o c a s ı A b d ü l m e l i k ' t c n d e r s a l d ı ğ ı n ı İ b n i

    A r a b ş a h ' t a n n a k l e n s ö y l ü y o r .

    Yazdığ ı

      "Menakıbnânıe"

    de:

    "Bu menakip içre ne kim söyledim

    Şeyhten işitileni nakleyledinı

    Niceler şeyhe menakip yazdılar

    Yazdılar amma, havada gezdiler."

    i d d i a s ı n d a b u l u n a n B e d r e d d i n ' i n t o r u n u H a f ı z H a l i l , Ş e y h ' i n

    b a b a s ı n ı n K a t lı İs r a i l v e d e d e s i n i n A b d ü l â z i z o l d u ğ u n u ,

    A b d ü l â z i z ' i n S e l ç u k n e s l i n d e n g e l d i ğ i n i , K o n y a ' d a d o ğ d u ğ u n u .

    Sul tan Alâed din ' e vezi r l ik e t t iğ in i , amcas ı I I . Gıya seddin Mes ud un

    tekra r padişah o lması üze r ine Se lçukî le r in yanından ayr ı ld ığ ın ı

    b i ld i rd ik ten sonra , şu tamamlayıc ı b i lg i le r i ve r iyor :

    "Abdülâz iz , savaştan çok hoşlan ı rd ı . Hangi muharebeye g i r se ,

    m u t l a k a d ü ş m a n ı y e n e r d i . A b d ü l m ü m i n v e F a z ı l B e y a d ı n d a k i i k i

    ka rdeşi ve başına ak sa r ık sa rd ığ ı iç in Tülbendi İ lyas dedik le r i

    k ızka rdeşin in oğ lu ve hemşire s in in k ız ından ge len Hac ı İ lbeyi ve

    Gaz i Ege ve bunla r ın babas ı Haşin i ve kendi oğ lu İsra i l o lmak

    üze re yedi a rkadaşı i le be rabe r Süleyman Paşa 'n ın ma iye t inde

    Rumel i 'ye geç t i . Az zaman iç inde çok ye r le r a l ınd ı . Faka t Süleyman

    P a ş a a t ı n d a n d ü ş e r e k ö l d ü v e B o l a y ı r ' a g ö m ü l d ü . M u r a d

    Hüdavendigâ r Ma lka ra 'da bunla r la bu luştu . Hac ı İ lbeyi Burgaz ' ı ,

    A b d ü l â z i z i le A b d ü l m ü m i n D i m e t o k a t a r a f l a r ın ı a l m a y a m e m u r

    edi ld i . Gaz i le r Kayas ı deni len ye rde Abdülâz iz pusuya düştü ve

    şehi t ed i ld i . 100 y ı ldan f az la yaşamış bulunuyordu . Bu f e lake t i

    habe r a lan Hac ı İ lbeyi Abdülmümin i le İsra i l ' e ye t iş t i . Be rabe rce

    Dime toka 'y ı zap te t t i le r . Gaz i İsra i l , 300 k iş i l ik b i r kuvve t i le d iğe r

    b i r şehre hücum e t t i . Bu ka len in tekfuru ve ço luk çocuğu kaça rken

    yaka landı . İs ra i l , gan ime t le r in heps in i gaz i le re dağı t t ı . Ya ln ız Ka le

    beyin in güze l k ız ın ı kendine a l ıkoydu ve buna Melek d iye ad ve rd i .

    Kız ın akrabas ından yüz k iş i İs lam d in ine g i rd i . B i rkaç gün geç ince ,

    İsrail arkadaşlarını ve yeni eşini a lıp Burgaz 'a gitti ."

    İş te Bedreddin ' in anas ı bu "Melek" t i r . Yüksek zekâ la r iç in

    Lombrozo 'nun a rad ığ ı ı rk ve ik l im kaynaşması burada güze l b i r

    örnek gös te rmişt i r .

    B u i z a h l a r d a n s o n r a , B e d r e d d i n ' i n k ü t ü ğ ü n ü e m n i y e t v e g e r ç e k -

    l ik le te r t ip edebi l i r iz :

    Sultan İzzettin Keykâvus

     DL

    S u l t a n G ı y a s e d d i n M e s ' u d F e r a m ü r z K i li t; A r s l a n

    I

    T a c e d d i n A l t u n b a ş

    S u l t a n A l â e d d i n K e y k u b a t A b d ü l a / . i z A h d ü l ı ı ı ü m i n

    I I I

    G ı y a s e d d i n İ s r a il M ü e y y e d

    I

    Bedreddin M ahmud

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    22/137

    Doğumu

    e d r e t t i n ' i n d o ğ d u ğ u y e r i ö ğ r e n m e k i ç i n , u m u m i y e t l e y a n l ı ş

    b i r sure t te i smine ka t ı lan "S in ıav i" ke l imes in i b i lmek ka f i

    görünüyor . Acaba doğru b i r şey midi r ?

    Yakın zamanla ra kada r Türk iye dahi l inde S imav ad ında ik i kaza

    merkez i bu lunmaktaydı . Ancak Bağdad v i lâye t ine tâb i o lan S imave

    kazas ın ın o ta r ih te Türk le r in e l inde bulunmadığ ı iç in bahse mevzu

    olamayacağı aş ikâ rd ı r . Şu ha lde Kütahya v i lâye t inde , Keşiş dağın ın

    G ü n e y b a t ı s ı n d a k i S i m a v k a s a b a s ı n ı B e d r e d d i n ' i n d o ğ u m y e r i

    o la rak tan ımamız lâz ım ge l iyor . Bunu

      "Hanınıer'iıı Tarihi"

      ile

    Bursalı Tahir Bey'in "

    Osm anlı Müellifleri"

      a d ı n d a k i e s e r i b e r k i t m e k -

    ted i r . Bu kasaba ş imdi kaza merkez id i r . Ya ln ız şehr in a l t ı ve bü tün

    k a z a n ı n o t u z i k i b i n n ü f u s u v a r d ı r . A h m e d M i t h a t E f e n d i ' n i n

    "Mufassal" ad ında ki ta r ih ind e e sk iden gaye t büyük b i r v ilâye t

    merkez i o ldu ğu beyan ed i l iyor . I . Su l tan M urad (ö : 791 H. )

    z a m a n ı n d a O s m a n l ı i d a r e s i n e g e ç m i ş t i r . "

    Li'ıgal-i Tarihiye ve

  • 8/17/2019 Bezmi Nusret Kaygusuz - Şeyh Bedreddin - Ileri Yayınları

    23/137

    Coğrafiye"

    n in O r h a n G a z i ( ö : 7 6 1 H . ) d e v r i n d e f e t h o l u n d u ğ u n u

    yazması ha ta e se r id i r . S imav, o s ı r ada Germiyanoğul la r ına a i t id i .

    M u r a d H u d a v e n d i g â r ' ı n c ü l û s u n d a K a r a m a n l ı l a r

    G e r m i y a n o ğ u l l a r ı i l e b i r l e ş i p s a l d ı r ı y a b a ş l a m ı ş l a r d ı . S u l t a n

    M u r a d , K a r a m a n l ı l a r ı c e z a l a n d ı r d ı . G e r m i y a n h â k i m i A l i B e y ' l e

    m e s e l e t a t l ı y a b a ğ l a n d ı . K ı z k a r d e ş i D e v l e t H a t u n ş e h z a d e

    Bayez ıd ' a ve r i ld i . Eğr igöz , Tavşanl ı , S imav ve Kütahya ge l in in

    cehiz i o ldu . O sure t le S imav Osmanoğul la r ına hediye şekl inde

    ge ld i . Bedreddin ' in , babas ın ın oradaki kadı l ığ ı e snas ında doğ-

    d u ğ u n u T a ş k ö p r ü l ü z a d c i l e

      I

      loca Sadc ddin Efen di söylüyor . Bu

    h e s a p ç a d o ğ u m u n u n 7 8 3 t a r i h i n d e n s o n r a o l m a s ı i c a p e d e r .

    Bu idd iay ı doğru d iye kabul e t t iğ imiz takdi rde , zor luk la r iç inde

    ka l ı r ız . İ lk in , doğum