Upload
luciano-bolton
View
43
Download
7
Embed Size (px)
DESCRIPTION
EMOSYONLAR. Dr. Esin Doğantekin. DUYGU. İnsanın mutlu, kederli, öfkeli, coşkulu ya da korku içinde olmasını anlatan bir sözcüktür. Herhangi bir duygu bir düşünceden kaynaklanır. Örneğin, sınav öncesinde aklınızdan ne gibi düşünceler geçer? - PowerPoint PPT Presentation
Citation preview
EMOSYONLARDr. Esin Doğantekin
DUYGUİnsanın mutlu, kederli, öfkeli, coşkulu ya da korku
içinde olmasını anlatan bir sözcüktür.
Herhangi bir duygu bir düşünceden kaynaklanır. Örneğin, sınav öncesinde aklınızdan ne gibi düşünceler geçer?
Eğer iyi hazırlanmışsanız sınav, kazanmaya kesin gözle baktığınız heyecanlı bir yarıştır.
Ama yeterince çalışmadıysanız sınavı kendinize yönelik bir tehlike ya da tehdit gibi düşünürsünüz.
İyi hazırlanmışsanız: heyecan, güven ve umut gibi duygulara
yol açar.
Yeterince çalışılmamışsa: sıkıntı, kaygı ya da korku gibi duygular uyandırır.
Duygular vücutta ne gibi değişikliklere yol açar?
Bu içsel değişiklikler duyguların yoğunluğuna göre çeşitlilik gösterir.
Kalp atışlarının hızlanması, gözlerin fal taşı gibi açılması, tüylerin diken diken olması,
solunumun artması ya da ter basması, heyecan, korku ve şaşkınlık durumlarında oluşan içsel değişimlerin dışa vurmasıdır.
Örneğin, kaygı mide bulantısına ve mide kramplarına; üzüntü boğazımıza bir yumru tıkanmış gibi olmasına; öfke ise yüzümüzün kızarmasına neden olabilir.
Duygunun tanımı ile birlikte dört farklı yaşantının tanımı üzerinde durmak gerekir. Bunlar;
Heyecan: Belli anlarda belli yoğunluklarda doğan, kısa süreli bedensel belirtilerin eşlik ettiği duygu durumlarıdır. Korku, öfke, ürkme böyle duygulardır.
Duygu: Duygular bireylerarası duygular ve sosyal duygular olmak üzere ikiye ayrılır.
Bireylerarası duygular, kişilerin birbirlerine duydukları sempati, sevgi, kıskançlık, hayranlık, gurur, utanç gibi duygulardır.
Sosyal duygular ise insanda ait olduğu insan topluluğuna bağlı olarak oluşmuş duygulardır. Düşünsel, estetik, inanç, ahlak gibi değer sistemlerine yönelik duygular sosyal tipte duygulardır.
Mutluluk: Bir gereksinim tatmini sağlandığında ya da bir amaca ulaşıldığında bir hoşluk hissedilir. Fizyolojik ihtiyaçları bir yana bırakacak olursak, bireyin ihtiyaçları ve amaçları sürekli olarak değiştiği ve ulaşılan amaçları daima yeni amaçlar izlediği için mutluluğun nedenleri de değişmektedir.
Tutku: Yoğunluğu ve sürekliliği çok fazla olup, bireyi gerçekleri görmekten uzaklaştıracak nitelikteki duygulardır.
Duyguların İşlevleriBizi harekete hazırlarlar: Duygular cevredeki olaylarla,
bireylerin bunlara karsı gostermis oldukları tepkiler arasında, aracılık gorevini ustlenirler.
Ornegin bize dogru gelmekte olan azgın bir kopek gordugumuzde, otonom sinir sisteminin sempatik sinir sistemi bolumunden kaynaklanan fizyolojik uyarılma ile birlikte duygusal bir tepki (korku) olusur.
Sempatik sinir sisteminin gorevi bizi acil durumlara hazırlamaktır ( kopekten bir an once kacmak gibi). Duygular, degisik durumlarda uygun tepkileri vermemize yarayan uyarıcılardır.
Gelecekteki davranıslarımızı bicimlendirirler:
Duygular, gelecekte uygun tepkiler vermemizi saglayan bilgilerin ogrenilmesine onculuk ederler.
Birey hos olmayan bir durumla (ornegin; saldırmaya hazırlanan bir kopek) ile karsılastıgında, duygusal tepki olusur. Bu da bireyin ileride benzer bir durumdan kacması gerektigini ogretir.
Aynı sekilde onceki davranıslar sonucunda elde edilen hos tecrubeler de ilerisi icin guduleyici niteliktedir. Boylece tatmin duygusuyla odullenen davranısların ileride yeniden ortaya cıkma olasılıgı artar.
Sosyal iliskilerin duzenlenmesine yardımcı olurlar:
Sozel veya sozsuz iletisimde bulundugumuz zaman yasadıgımız duygular dısarıdan izleyenler icin genellikle cok acık ve nettir.
Bu davranıslar, izleyenler icin, bizim o an yasadıgımız duyguları daha iyi anlamak ve ileride olası davranıslarımızı tahmin etmek yonunde gosterge (sinyal) niteligi tasırlar. Bu da daha etkili ve daha uygun bir sosyal iletisimi saglar.
Duyguların Vucutta Oluşturduğu Değişimler
■ Solunumda farklılasma: Solunum sıklasır ve derinlesir. Nefes alıp vermede ya sıklasma ya da azalma gorulur.
■ Kalp carpıntısı: Kalp atısları hızlanır, kan dolasım sistemi daha cok kan pompalar. Nabız atısı farklılasır. Ornegin, sokakta yururken, sevdigimiz bir kisiyle aniden karsılastıgımızda hızlandıgını goruruz.
Deri tepkileri: Deride elektrik artar. Heyecan halinin en onemli ve guvenilir belirtisidir. Terleme sonucu bedenin dıstan gelen elektrik akımına direnci azalır.
■ Kanallı bez faaliyetlerinde farklılıklar: Agzımız kurumaya baslar, tum sindirim sistemi, tukuruk bezleri calısmasını durdururken ter bezlerimiz calısmasını hızlandırır. Cunku amac artan terleme yardımıyla karsılastıgımız acil durumla ilgili olarak artan vucut ısısının dengelenmeye calısılmasıdır.
Duz kaslarda farklılıklar: Ornegin korku ve ofke anında gozbebeginin buyumesi, damarların buzulmesi ve gevsemesi sonucu, bazı organlara kan hucum eder.
■ Kanın seker ve salgısının degismesi: Bir takım ic salgı bezlerinin salgısı sonunda kanda adrenalin ve seker oranı artar, asit dengesi degisir. Vucutta olusan degisikligin derecesi heyecanın siddeti ile orantılıdır.
Mide ve bagırsakların bozulması: Cok duygulanan kisilerde gerek mide, gerekse bagırsaklarda anormal degisiklikler olur.
Sindirimi saglayan salgılar kesilir, istah azalır. Bagırsak- ların calısması bile olumsuz etkilenir.
■ Kan basıncı: Kanın basıncı ve vucuda dagılması degisir; insan, morlasmaya ya da sararmaya baslar. Ornegin utandıgımız zaman kızarır, korktugumuz zaman da sararırız.
SINIR SISTEMI VE DUYGULAR
Duygularımızın ve duygularımıza eslik eden fizyolojik tepkilerin ortaya
cıkmasında sinir sistemimiz onemli bir rol oynar.
Sinir sistemimizin beyin ve omurilikten olusan bolumune merkezi sinir
sistemi, beyin ve omuriligi vucudun diger kısımlarına baglayan sinir agına ise periferik sinir sistemi adı verilir.
Periferik sinir sistemi, somatik ve otonom sinir sistemleri diye ikiye ayrılır.
Somatik sistem iskelet ve kas hareketleri gibi istemli hareketlerimizi kontrol eder.
Otonom sinir sistemi ise salgı bezlerinin, duz kasların, kalp kaslarının faaliyetlerini ve bizim kontrolumuz dısındaki faaliyetleri duzenler.
Otonom sinir sistemi sempatik ve parasempatik olmak uzere iki bolumden olusur.
Sempatik sistem uyarıldıgında, goz bebegi buyur ve tukuruk bezlerinde salgılama faaliyetleri durur
Bunun yanında kanımızda seker miktarı artar, solunumumuz hızlanır.
Tehlike gectikten sonra, parasempatik sistem devreye girer, kalp atısı ve diger tepkiler normale donusur.
Parasempatik sistem, sempatik sisteme karsı koyar.
DUYGU KURAMLARI
James-Lange Kuramı
Williams James ve Carl Lange ayrı ayrı yerlerde aynı yıl icinde aynı kuramı ortaya koydukları icin bu kurama James-Lange kuramı adı verilmistir.
Williams James ve Carl Lange duyguların nasıl meydana geldigini acıklayan ortak bir kuram ortaya atmıslardır.
Bu kurama gore duygular kasların gerilmesi, titreme, kalp carpıntısı, solunum hızının degismesi gibi bir takım organik degisikliklerin duyulmasından meydana gelmektedir.
Cevredeki bazı durumlar karsısında vucut, icgudusel olarak gelisen olaylara tepki gostermektedir.
Aglama, kacma, yumruk atma, uzulme, korkma gibi durumlar duyulan duyguların sonucları degil, bunların etmenleridir. Yani korktugumuz icin titremiyoruz, titredigimiz icin korkuyoruz. Aynı bicimde aglama, uzulmeyi; yumruk atma, ofkelenmeyi meydana getirmektedir.
Ozet olarak, James-Lange yasadıgımız duyguların, belli duyumlar ureten fizyolojik degisikliklerin sonucu ortaya cıktıgını ileri surerler. Bu duyumlar, beyin tarafından ozel duygusal deneyimler olarak yorumlanırlar. Bu gorus James-Lange duygu kuramı adını almıstır.
Cannon-Bard Duygu Kuramı
Bu kuramın onemle ileri surdugu ana fikir, fizyolojik uyaranların tek basına duyguların algılanmasına onculuk ettigi gorusunu reddetmesidir.
Bunun yerine, kuramda belirtilen, fizyolojik uyaranların ve duygusal tecrubelerin Cannon ve Bard'ın sundugu gibi beyin talamusundan cıkan aynı sinirleri, aynı zamanda harekete gecirdigidir.
Bu kurama gore duygu uyandırıcı uyaran algılandıktan sonra, sinir akımlarını beyin kabuguna aktaran talamus denen on beyin, duygusal tepkinin verildigi ilk yerdir.
Ardından talamus dahili (ic organlara yonelik) tepki urettiginden dolayı otomatik sinir sistemine sinyal yollar. Aynı anda talamus, beyin korteksine gelen duygu durumunun yapısı ile ilgili olarak mesaj yollar.
Bu sebepten farklı duyguların tek bir cesit fizyolojik uyaranla eslesmesi gibi bir durum soz konusu degildir. Beyin korteksine gonderilen mesaj belli ozel duygulara gore de degisir.
Schachter-Singer Kuramı
Karanlık bir caddede yururken sizi birinin takip ettigini ve buna ek olarak caddenin oteki tarafında takip edilen baska bir kadın oldugunu dusunun. Buna karsılık kadının bu duruma korku ile tepki vermek yerine guldugunu ve neseli bir bicimde davrandıgını dusunun. Kadının verdigi tepkiler sizin korkunuzun rahatlamaya donusmesi icin yeterli olabilir mi?
Bundan hareketle, belki de aslında korkulacak bir sey olmadıgına karar vererek kendinizi gecenin ortamına kaptırıp, daha neseli hissetmeye baslayabilirsiniz.
Bilincin rolu uzerinde odaklasan acıklamaya gore, Schacter-Singer'in heyecan-duygu kuramı, duygularımızı cevremizde gozlemlediklerimizle, kendimizi baskaları ile kıyaslama yolu ile tanıdıgımızı belirtiyor.
Duygu ve heyecanlarımızı icinde bulundugumuz duruma gore yorumlarız. Duygu ve heyecanın turu, kisinin icinde bulundugu ortama gore farklılık gosterecektir.
Ornegin, bir miktar alkol almıs bir arkadasınızı dusunun. Arkadasınız eglenceli bir toplantıda kendini asırı sevincli, kasvetli bir lokantada ise cokkun hissedebilir.
Arnold-Lindsey'in Duygu Kuramı
Aktivasyon kuramı adı verilen bu kurama gore, belli bir uyaran bir uygulama meydana getirmekte, bu da talamus ve hipotalamus ara istasyon uzerinden beyin korteksine iletilmektedir.
Beyin korteksi bu uyaran karsısında hipotalamus'taki dinamik uyarı ornegini serbest bırakmakta ve bu da periferdeki duygu anlatımını acıga cıkarmaktadır.
Bu arada periferdeki degisiklik de yine talamus-hipotalamus ara istasyonu uzerinden korteks'e bildirilerek olay algılanmakta ve bu algı korteks duzeyinde yerlesik olan duygusal tutumu olusturmaktadır.
DUYGULARIN IFADESI Sesler
Yuz Ifadesi
Hareket, Beden Durumu, El Kol Davranısı