Upload
dodung
View
238
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
Jeodezi veFotogrametriMühendisliğiYüksek Lisans
i
ÖZET
YÜKSEK LİSANS TEZİ
Mühendislik Yapılarının Deformasyon Analizinde
GPS Ölçülerinin Kullanılabilirliği
Ali Fatih YILDIRIM
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman : Prof. Dr. Cevat İNAL
2007, 67 Sayfa
Jüri : Yrd.Doç. Dr. Bayram TURGUT
Jüri : Yrd.Doç. Dr. Özşen ÇORUMLUOĞLU
Günümüzde, GPS ölçmelerine dayalı konum belirleme sistemleri mühendislik ölçmelerinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Mühendislik yapılarının ve yerleşim alanlarının doğal ve yapay değişimlerden korunması gerekmektedir. Bu değişimlerin büyük zararlara neden olması önlenmelidir. Mühendislik yapılarının yapım maliyeti yüksektir. Bu yapılar zaman içerisinde farklı kuvvetler altında, deformasyon davranışları göstermektedirler. Bu davranışların sürekli izlenmesi ile meydana gelebilecek olası kazaların önceden belirlenmesi ve zamanında gerekli önlemlerin alınabilmesi sağlanmış olacaktır. Değişik zamanlarda belirlenmiş noktaları ölçülen binanın datumları çeşitli nedenlerle farklı olabilir. Değerlendirilecek parametrelerin aynı datum da belirlenmiş olması gerekir.S- transformasyonu kullanılarak farklı periyotlar arasında datum birliği sağlanabilir. Ayrıca bu transformasyon kullanılarak hareketli noktalar belirlenebilir. Bu çalışmada Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi binasında tesis edilen 4 obje 4 referans noktasından oluşan 8 noktalı bir GPS ölçü ağında yapılan üç periyot ölçüler Leica Geo Office ve GNSS Solution ticari yazılımlarla dengelenmiş, uyuşumsuz ölçüler ayıklanmış ve deformasyon analizi S dönüşümü ile yapılmıştır. Anahtar Kelimeler: GPS Ölçmeleri, Deformasyon Analizi, S Dönüşümü, Mühendislik Yapıları
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
YEREL BİR AĞDA GPS ÖLÇÜ SÜRESİNİN
NOKTA KONUM DOĞRULUĞUNA ETKİSİNİN
ARAŞTIRILMASI
Beytullah YALÇIN
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Anabilim Dalı
Danışman: Prof.Dr. Cevat İNAL
2007, 136 Sayfa
Jüri: Prof.Dr. Cevat İNAL
Yrd.Doç.Dr. Bayram TURGUT
Yrd.Doç.Dr. İbrahimKALAYCI
Bu çalışmada, aralarındaki baz uzunluğu 2.5 km ile 20 km arasında değişen
noktaların oluşturduğu yerel bir ağda, GPS ölçülerinin nokta konum doğruluğuna
etkisi araştırılmıştır. Bu amaçlı, 2 adet TUTGA, 1 adet AGA ve 5 adet SGA (ikisi
aynı zamanda GPS nivelman noktası) noktası kullanılarak, Statik Ölçü Yöntemi ile
253 dakikalık eş zamanlı ölçü yapılmıştır. Bu ölçü süresi LEICA Geo Office Version
2.0 ve yazılımında 15, 30, 45, 60, 90, 120, 150, 180, 210, 240 ve 253 dakikalık ölçü
sürelerine ayrılarak değerlendirilmiştir. Bu ölçü süreleri sonunda elde edilen
koordinat farkları karşılaştırılmıştır. Sonuç olarak çalışma alanında en uygun GPS
ölçü zamanı belirlenmiştir. 60 dakikaya kadar olan süre de PDOP değişim aralığının
(1.7-4.9 aralığında) fazla olması nedeniyle nokta konum değişiminde sıçramalar
gözlenmiştir. 60 dakikadan sonraki ölçü sürelerinde elde edilen konum
değişimlerinde azalma gözlenmiştir.
Çalışma alanında statik yöntemle yapılan gözlemlere göre, 60 dakikalık gözlem
süresinin istenen konum doğruluğu için yeterli olduğu sonucu çıkarılmaktadır.
Anahtar Kelimeler: GPS, Doğruluk, Statik Ölçü Yöntemi, WGS84, Hata
Kaynakları
i
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
TÜRKİYE’DE HARİTA BÜTÜNLEME ÇALIŞMALARI,
COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMLERİNDE
VERİ BÜTÜNLEMESİ VE GÜNCELLEMESİ,
ÖNERİ BİR BÜTÜNLEME MODELİ
Çağlar YILDIRMIŞ
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Anabilim Dalı
Danışman: Yrd.Doç.Dr.Ali ERDİ
2007, 115 Sayfa
Jüri: Yrd.Doç.Dr.Ali ERDİ
Prof.Dr.Cevat İNAL
Yrd.Doç.Dr.S.Savaş DURDURAN
Günümüzde Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS)’nde gelinen nokta 1/25.000 ölçekli
temel topoğrafik harita üretimine yeni bir bakış açısı getirmiştir. Harita üretiminin
temelini oluşturan veri toplamada önemli bir paya sahip olan arazide bütünleme
çalışmaları; yoğun emek ve maliyet gerektiren çalışmalardır. Bu çalışmalardan elde
edilen verilerin birçoğu kamu kurum ve kuruluşları tarafından da üretilmektedir.
Bu çalışmada; 1/25.000 ölçekli topoğrafik harita bütünlemelerinin kamu
kurumlarından temin edilecek sayısal verilerle otomatik olarak yapılması
amaçlanmıştır. Bu nedenle; topoğrafik harita yapım aşamaları, harita yapımında
bütünleme çalışmaları ve mevcut bütünleme çalışmalarının maliyetleri araştırılmış
daha sonra CBS kavramı ve CBS’de veri kalitesi kavramları üzerinde durulmuştur.
ii
Ülkemizde ve yurt dışında yapılan CBS çalışmaları detaylı bir şekilde incelendikten
sonra, kamu kurumlarımızdaki veriler araştırılmış ve bu verilerin sistem içerisine
alınması veri toplama, sınıflandırma ve güncelleme konuları araştırılmıştır. Yapılan
uygulama ile kamu kurumlarındaki verilerin doğrulukları araştırılmış ve yapılan
kontrol programları ile verilerin sistem içerisine alınması gerçekleştirilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Topoğrafik Harita Bütünlemesi, Coğrafi Bilgi Sistemi, Veri
Kalitesi, Dünyada ve Türkiye’deki CBS Çalışmaları, Kamu Kurum Verileri,
Kurumların Karayolları Verilerinin Test Edilmesi, Kurum Karayolu Verilerinin
Bütünleme Çalışmalarında Otomatik Olarak Kullanılması.
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
MADENCİLİK SEKTÖRÜNDE COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMİ
UYGULAMALARI, KÖMÜR- DEKAPAJ BİLGİ SİSTEMİNİN
OLUŞTURULMASI
Ebru ILGAZ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi Ve Fotogrametri Mühendisliği Ana Bilim Dalı
Danışman: Yrd.Doç.Dr.Ali ERDİ
2007, 58 sayfa
Jüri:
Yrd.Doç.Dr.Ali Erdi (Danışman)
Prof.Dr.Cevat İnal
Yrd.Doç.Dr.S.Savaş Durduran
Bu çalışma Muğla ilinde faaliyet gösteren Güney Ege Linyitleri İşletmesine ait bir ocağın verileri Coğrafi Bilgi Sistemi mantığı ile değerlendirilerek sözü geçen ocak için bir bilgi sistemi modeli kurulmasını hedeflemiştir. Bu tez kapsamında üretim parametrelerinin büyük bir parçası olan sondaj verilerinin özelliklerinden yola çıkılmıştır.
Bu amaçla, Muğla ilinde yer alan Tınaz Kömür Ocağı’na ait bilgiler araştırılmış ve buraya ilişkin veriler elde edilmiştir. Ocağa ait sayısal haritaların üretimi yapılmıştır, CBS ortamı ile ilişkilendirilerek rezerv hesabı otomatik olarak hesaplanır olmuş, mevcut kömürün kalite analizi yapılmış, üretimin yönü belirlenmiş, kamulaştırılması gereken alanlar tespit edilerek maliyet hesaplarına altlık oluşturulmuştur. Bu çalışmayla, açık ocak işletme projelerinin hazırlanmasında ve son kullanıcıların istekleri doğrultusunda verilerin yönetilmesinde, hızlı ve güvenilir bilgiye ulaşılmasında büyük kolaylıklar sağlanacağı görülmüştür.
Anahtar Kelimeler : C.B.S., Madencilik, Kömür, Açık Maden İşletmeleri
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
JEOİT KULLANARAK ELİPSOİT YÜKSEKLİKLERİNDEN
ORTOMETRİK YÜKSEKLİK BELİRLEME YÖNTEMLERİNİN
DOĞRULUK ARAŞTIRMASI
Ersin AKİZ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman : Prof.Dr. Mehmet YERCİ
2007, 73 Sayfa
Juri:
Prof.Dr. Cevat İNAL
Yrd.Doç.Dr. Ayhan CEYLAN
GPS tekniği ile jeodezik amaçlı konum belirlemede nokta yükseklikleri, sistemin referans elipsoidi, WGS84’e göre belirlenir. Ancak çoğu mühendislik çalışmalarında elipsoidal yükseklikler yerine jeoide göre tanımlanan ortometrik yüksekliklere gereksinim duyulur. GPS tekniğinin uygulanmasındaki artışa paralel olarak büyük ölçekli haritaların üretimine ilişkin mevcut yönetmeliğin de değişmesi ve GPS kullanımına uygun hale getirilmesi zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Hazırlanan yeni yönetmelik ile GPS’in diğer uygulamalar yanında ortometrik yüksekliklerin elde edilmesi için uygulanacak ölçü ve hesap yöntemlerini de içermektedir. Yeni yönetmelik ile elipsoit yüksekliklerinden ortometrik yüksekliklere dönüşüm için dört temel yöntem verilmektedir. Bu yöntemler; (a) mevcut jeoit modelinin doğrudan kullanılması, (b) mevcut jeoit modelinin yerel GPS/Nivelman noktaları ile güncelleştirilerek kullanılması, (c) baz vektörlerinde ortometrik yükseklik farkları
i
hesaplanarak GPS/Nivelman ağ dengelemesi yapılması, (d) mevcut jeoit modelini kullanmadan yerel GPS/Nivelman noktalarına dayanan bir yerel jeoit modelinin belirlenmesi ve doğrudan kullanılmasıdır. Bu çalışmada mevcut jeoit modelleri ile GPS ile elde edilen elipsoit yüksekliklerinden ortometrik yüksekliklerin hesaplanması konusunda açıklama ve uygulamalar verilmektedir. Seçilen test bölgesinde yönetmelikte önerilen her iki yöntem de uygulanmış olup mevcut jeoit modelinin GPS/Nivelman jeoit yükseklikleriyle yerel güncelleştirilmesi veya GPS/Nivelman ağ dengelemesi tekniğinin uygun sonuçlar verdiği gözlenmiştir.
Anahtar Kelimeler : Jeoit, Elipsoit Yüksekliği, Ortometrik Yükseklik, GPS.
ii
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMİNDE VEKTÖR VERİ
STANDARTLARI VE
VMAP2 ÜRETİMİ
Gürsu AYTEKİN
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Anabilim Dalı
Danışman : Yrd.Doç.Dr. Ali ERDİ
2007, 108 sayfa
Jüri : Yrd.Doç.Dr. Ali ERDİ
Yrd.Doç.Dr. Gülgün ÖZKAN
Yrd.Doç.Dr. S.Savaş DURDURAN
Her alanda olduğu gibi, harita destekli uygulamaların yerine getirilmesinde de bilgiden maksimum düzeyde yararlanarak bilgiyi etkili bir şekilde kullanmak gerekmektedir. Çağımızda bilginin sistematik bir şekilde toplanması uygun ortamlarda işlenmesi ve kullanıcının istediği biçimlerde sunulması ancak bilgi sistemlerini kullanarak mümkün olmaktadır. Bilgi Sistemleri içerisinde en hacimlisi olan Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) ise coğrafi bilgiye dayalı karar verme süreçlerinde, konumsal verinin toplanması, saklanması, işlenmesi ve kullanıcıya sunulması işlevlerini bir bütünlük içinde yerine getirmektedir. CBS’nin en büyük ve en önemli bileşeni olan verinin, toplanması, paylaşımı ve standardı konusunda, ulusal bir standart yoktur. Bu yüzden coğrafi verilerin/bilgilerin kalitesi her kullanıcı için farklı nitelikte ve standartlarda olabilmekte; sonuç olarak tekrarlı üretimler, dolayısıyla ulusal işgücü, zaman ve para israfı kaçınılmaz olmaktadır. Kısaca sayısal coğrafi bilgilerin toplanması, depolanması, işlenmesi, analizi ve sunulmasında kullanılan yazılım, donanım ve standartların gerek kurum, gerek ulusal, gerekse uluslararası düzeyde farklı
olabilmesi, bu bilgilerin değişiminde ortak standart geliştirme ve kullanma ihtiyacını beraberinde getirmektedir. CBS çalışmalarının standartlaştırılması ve böylece dünya ile entegrasyonun sağlanması ancak oluşturulacak Konumsal Veri Altyapısı ve buradan hareketle kurulacak Türkiye Ulusal Coğrafi Bilgi Sistemi (TUCBS) ile mümkün olabilir. Bu çalışmada; NATO tarafından geliştirilen, veri değişim standartlarının ve Vektör Veri Standartları içerisinde yer alan Akıllı Vektör Harita (VMAP) çalışmalarının incelenmesi amaçlanmıştır. Ayrıca örnek İkinci Düzey Vektör Harita (VMAP2) üretimi yapılmış, Askeri CBS çalışmalarında ve TUCBS çalışmalarında VMAP2’nin kullanılabilirliği incelenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre NATO DIGEST standartları içerisinde yer alan VMAP ürünlerinin, ülkeler arasında ki uyuşumsuzluğun giderilmesi ve kurulacak ortak CBS faaliyetleri için standardizasyonun sağlanmasında oldukça etkili olan vektör ürünler olduğu tespit edilmiştir. Henüz Türkiye’de üretimi yapılmayan ancak NATO üyesi ülkeler tarafından üretilen VMAP2 ürününün ise özellikle askeri anlamda kurulması planlanan CBS faaliyetlerinde ve çoğu askeri projede temel olarak yer alması bu verinin standart bir ürün olarak üretilmesi gerektiğini ortaya çıkarmıştır. Ayrıca özellikle bu ürünün standartları incelendiğinde 1:50.000 ölçekli vektör yapıyı oldukça başarılı olarak temsil ettiği ve kurulması muhtemel TUCBS çalışmalarında bu ölçeğe karşılık gelen vektör veri değişim standardı olarak kullanılabileceği değerlendirilmektedir. Anahtar kelimeler: Coğrafi bilgi sistemi, coğrafi veri değişim standardı, Türkiye Ulusal Coğrafi Bilgi Sistemi, vektör veri, NATO standartları, VMAP2 üretimi.
iii
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇALIŞMALARININ MÜLKİYET
KULLANIMINA OLAN ETKİSİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA VE KONYA
ÖRNEĞİ
Hasan ÇAĞLA
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Anabilim Dalı
Danışman: Yrd.Doç.Dr.Şaban İNAM
2007, sayfa: 95
Jüri: Yrd.Doç.Dr.Şaban İNAM
Yrd.Doç.Dr.Tayfun ÇAY
Yrd.Doç.Dr.Süleyman Savaş DURDURAN
Türkiye’de kuruluş kadastrosu çalışmalarına 1912 yılında Konya’da başlanmış
ancak Balkan, Birinci Dünya ve Kurtuluş Savaşlarının etkisi ile sürdürülememiştir.
Sistematik olarak kadastro çalışmalarına 1934 yılında başlanmış olup, halen 1987
tarih ve 3402 Sayılı Kadastro Kanunu eşliğinde yürütülmektedir.
Ülkemizde kadastro çalışmaları kentsel alanlarda % 99,99, kırsal alanlarda
% 90 oranlarında tamamlanmış durumdadır. Ancak yapılan incelemelerin ortaya
koyduğu sonuç, farklı zamanlarda oluşturulan mevzuatlar eşliğinde, farklı ölçme
iv
yöntemi ve değerlendirme sistemlerinde, farklı ölçek, altlık ve pafta boyutlarında
üretilen kadastral ürünlerin nitelik olarak günümüz kadastrosu beklentilerinden uzak
olduğudur.Türkiye kadastrosunun % 36’sınını grafik yöntemde yapılması, mevcut
kadastral belge ve bilgilerin yaklaşık % 60 oranında güncellemeye ihtiyaç duyması,
Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası tarafından hazırlanan raporlarda ortaya
konulan bir gerçektir.
Gelişmekte olan ülkeler sürecini yaşayan Türkiye’de bir tarafta kadastronun
bilinen ve mülkiyeti kullanımda toplumsal bir sorun olarak karşımıza çıkan ‘güncel
durumu’; diğer taraftan kentsel yerleşimlerde yaşam, sağlıklı kentleşme ve imar
sorunlarını bir arada değiştirerek optimal sonuca ulaşmak isteği, kentsel dönüşüm
çalışmalarını çözümsel alternatif yöntem olarak karşımıza çıkarmaktadır.
2000’li yıllarla birlikte kentsel dönüşüm, ilgili çevrelerde ilk kez etraflıca
tartışılmaya başlanmış; yerel yönetimler bu kavrama, imarla ilgili tüm sorunlarından
kurtuluş yolu olarak sahip çıkmışlardır. Özellikle 5216, 5393 ve 5366 Sayılı
Kanunlar ile kentsel dönüşümün yasal tabanı oluşturularak, son yıllarda
kentlerimizin gündemini ve geleceğini belirleyen en önemli kavram durumuna
gelmiştir.
Yaşayan ve süreklilik gerektiren bir hizmet olarak kadastronun, üretilmiş
tapulama ve kadastro paftalarının, teknik nedenler yanında toplumun sosyo -
ekonomik yapısındaki gelişmelere paralel olarak beklentilere cevap veremez hale
gelmesi, kayıtların güncel hale getirilmesi ve eskiyen kent dokusunun
yenilenmesinde ‘kentsel dönüşüm’ projelerini entelektüel bir uygulama aracı haline
getirmiştir.
Bu çalışmada; tesis kadastrosu grafik ve eski kadastro yöntemlerinde yapılmış
ve zamanla güncelliğini korumaktan uzak kalmış kadastronun, üç ayrı mahallede
kentsel dönüşüm projeleri yapılmış, eski mülkiyet sorunlarının giderildiği ve
kadastronun modern kent siluetine dönüşümün sonuçlarını elde etmede, kentsel
dönüşüm projelerinin bir yöntem olarak kullanılabileceği ortaya konmuştur.
Anahtar Kelimeler: Kadastro, Kentsel Dönüşüm, Mülkiyet Kullanımı
i
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
FARKLI KAYNAKLARDAN ELDE EDİLEN SAYISAL YÜKSEKLİK
MODELLERİNİN ORTOFOTO DOĞRULUĞUNA ETKİLERİNİN
ARAŞTIRILMASI
İsmail ŞAHİN
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Ana Bilim Dalı
Danışman : Yrd.Doç.Dr.Murat YAKAR
2007, 127 Sayfa
Jüri : Doç.Dr.İ.Öztuğ BİLDİRİCİ
Yrd.Doç.Dr.Tayfun ÇAY
SYM (Sayısal Yükseklik Modeli) ve ortofoto üretiminin doğruluğuyla ilgili çeşitli araştırmalar yapılmıştır. Bu çalışmada, SYM’lerden daha iyi bir doğruluk elde etmek için farklı yöntemler ve girdi veriler denenmiş ve iki ayrı test alanında karşılaştırma yapılmıştır. Hava fotoğraflarından, Ikonos uydu görüntülerinden, eş yükseklik eğrilerinden ve SRTM verilerinden değişik metotlar kullanılarak farklı aralıklarda iki test bölgesi için üretilmiş SYM’ler kullanılmıştır. Temel amaç; ortofotonun`nun doğruluğunda, SYM’nin üretim yöntemi, grid aralığı ve girdi verilerin etkilerini test etmek olmuştur. Ortofoto doğruluğunu test etmek için, referans veri olarak; birinci test alanında stereo modellerden okunan koordinat değerleri, ikinci test alanında arazide takeometrik olarak ölçülen üç boyutlu nokta koordinatları kullanılmıştır. Yükseklik okumalarında arazi yüzeyine en iyi yaklaşacak şekilde, tecrübeli operatörler kullanılmıştır. Aynı noktalar, farklı SYM’ler yardımıyla üretilen ortofotolar üzerinde de okunarak farkları alınmış ve istatistiki sonuçlar elde edilerek karşılaştırılmışlardır.
Anahtar Kelimeler : Sayısal yükseklik modeli, otomatik korelasyon, ortofoto.
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
KADASTRODA YENİLEME ÇALIŞMALARI,
SORUNLARA ÇÖZÜMSEL YAKLAŞIMLAR
Mustafa AKCA
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Şaban İNAM
2007, 143 Sayfa
Jüri : Yrd. Doç. Dr. Tayfun ÇAY Yrd. Doç. Dr. Şaban İNAM
Yrd. Doç. Dr. S.Savaş DURDURAN
Ülkemizde tesis kadastro çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğu günümüzde, mevcut yenileme çalışmaları dar bir kapsamdadır. Teknik ve hukuki bütününü ele alan kadastro çalışmalarının yanında mülkiyet durumuna dokunmadan çizgisel paftaların ilk kadastro verilerine bağlı kalarak yenilenmesi çalışmaları yürütülmektedir. Yapılan bu işlemler yenilemekten çok eski paftaların yeniden çiziminden öteye gitmemektedir. Çok amaçlı ve çağdaş kadastro mantığından uzak olan bu çalışmaların en kısa zaman da, bilgi sistem altlığı olabilecek sayısal veriler haline getirilmesi için gerekli düzenlemelerin yapılması gerekmektedir. Çağın gerekliliği bu yöndedir.
Bu çalışma ile mevcut yenileme mevzuatı olan 2859 sayılı Yenileme Kanununun uygulanmasında günümüze kadar yaşanan problemler irdelenerek, çözüm yollarına ilişkin yöntemler ele alınmıştır. Yenileme içerikli alternatif yöntemlerde çalışma kapsamında değerlendirilerek, anket ve uygulama sahası ile kadastro yenilemesine çağdaşlık kazandırmak amacı ile problemlerin çözümü üzerinde önerilerde bulunulmuştur.
Anahtar kelimeler: Kadastro, yenileme, sayısallaştırma, ikinci kadastro
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
FARKLI UZUNLUKTAKİ BAZLARDA TİCARİ GPS YAZIMLARININ
BERNESSE YAZILIMI İLE KARŞILAŞTIRILMASI
Jeodezi ve Fotogrametri Müh. Ömer SALGIN
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Anabilim Dalı
Danışman Prof. Dr. Cevat İNAL 2007, 95 Sayfa
Jüri: Prof.Dr.Cevat İNAL Yrd.Doç.Dr.Özşen ÇORUMLUOĞLU
Yrd.Doç.Dr.Ayhan CEYLAN
15 Temmuz 2005 tarihinde “Büyük Ölçekli Harita ve Harita Bilgileri Üretim
Yönetmeliği”nin yürürlüğe girmesiyle, GPS tekniği jeodezik çalışmalarda yaygın olarak
kullanılır olmuştur.
GPS ile arazide toplanan datalar büroda yazılımlar yardımıyla değerlendirilir.
GPS değerlendirme yazılımları genel anlamda amaçlarına yönelik olarak, bilimsel ve
ticari değerlendirme yazılımları olarak iki sınıfa ayrılır.
Bu çalışmada, Ankara Sabit GPS İstasyonu Noktası (ANKR) ile Gebze’deki
Tubitak Sabit GPS İstasyon Noktaları (TUBI) arasındaki farklı uzunluktaki 6 adet
Türkiye Ulusal Temel GPS Ağı (TUTGA) noktasında GPS ile ölçüler yapılmıştır.
Uzunluklar 16 km. ile 298 km. arasında değişmektedir. 13 bazda Topcon Hiper Plus
alıcıları ile 30 saniye epok aralığında 6 saat süre ile data toplanmıştır. Toplanan datalar
Leica Geo Office (LGO 5.0), Trimble Total Control (TTC 2.7), Pinnacle (1.0) ticari
yazılımları ve Bernesse (4.0) bilimsel yazılım ile 2, 4, 6 saatlik projeler bazında
değerlendirilmiştir. Değerlendirme sonucunda elde edilen baz bileşenleri (∆X, ∆Y, ∆Z)
gerçek değerler ile karşılaştırılmıştır.
Karşılaştırma sonucunda yeni nesil ticari yazılımların gelişmiş parametreler ile
kullanıldığında, bilimsel yazılımlar kadar iyi sonuçlar verebileceği görülmüştür.
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
UYDU GÖRÜNTÜLERİ VE HAVA FOTOĞRAFLARI
KULLANILARAK DÜŞEY ENGEL VERİ TABANI
OLUŞTURMAYA YÖNELİK BİR ÇALIŞMA
Salman ÖZKAN
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstütüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği
Danışman : Yrd.Doç. Dr. Murat YAKAR
2007, 110 Sayfa
Juri : Prof. Dr. Ferruh YILDIZ
Doç. Dr. İ.Öztuğ BİLDİRİCİ
Yrd.Doç. Dr. Murat YAKAR
Düşey Engel Verilerinin eksiksiz ve doğru olarak kullanıcıya sunulması
amacıyla veri toplama yöntemleri araştırılmış ve kurumlardan toplanan öznitelik
verilerine ek olarak yükseklik verilerini tespit etmek maksadıyla iki yöntem üzerinde
durulmuştur. Bunlardan birincisi uydu görüntülerinden, bir diğeri ise hava
fotoğraflarından koordinat ve yükseklik verilerinin toplanması şeklinde yapılmıştır.
Uydu görüntülerinden yapılan çalışmada yükseklik verilerinin doğruluğu ± 2.00 m ve
hava fotoğraflarından veri toplama yönteminde ise çözünürlüğü yüksek hava
fotoğrafı kullanılmasından dolayı ± 10 cm olarak tespit edilmiştir. Engellerin
konumları ve yükseklikleri hesaplanmış ve elde edilen öznitelikler ile birleştirilerek
Düşey Engel Verileri grafik olmayan bir veri tabanına girilmiştir. Bu veriler, bir
uçağın emniyetli uçuş yapma imkânlarını ortaya koymak amacıyla kullanılmaktadır.
Anahtar Kelimeler : Düşey engel , veri tabanı, uydu görüntüsü ve hava fotoğrafı.
- i -
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
BÜYÜK ÖLÇEKLİ HARİTA ÜRETİM ÇALIŞMALARINDA
GÜNCELLENMİŞ TÜRKİYE JEOİDİ (TG-99A) VE YENİ TÜRKİYE JEOİDİ
(TG-03)’ÜN DOĞRUDAN KULLANILABİLİRLİĞİNİN ARAŞTIRILMASI
Selçuk CEYLAN
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Anabilim Dalı
Danışman : Yrd.Doç.Dr. Bayram TURGUT
2007, 64 Sayfa
Juri: Prof.Dr. Cevat İNAL
Yrd.Doç.Dr. Bayram TURGUT
Yrd.Doç.Dr. Aydın ÜSTÜN
GPS tekniği ile, jeodezik amaçlı konum belirlemede, nokta yükseklikleri
sistemin referans elipsoidi, WGS84’e göre belirlenir. Ancak çoğu mühendislik
çalışmalarında elipsoidal yükseklikler yerine jeoide göre tanımlanan ortometrik
yüksekliklere gereksinim duyulur.
Bu çalışmada; büyük ölçekli harita üretim çalışmalarında Güncellenmiş
Türkiye Jeoidi (TG-99A) ve Yeni Türkiye Jeoidi (TG-03) jeoit modellerinin, yer
kontrol noktalarındaki elipsoit yüksekliklerinin ülke yükseklik sistemimize
dönüştürülmesinde doğrudan kullanılabilirliği araştırılmıştır. Bu kapsamda, Türkiye
geneline dağılmış 162 noktada; TG-99A ve TG-03 jeoit modellerinden hesaplanan
jeoit yükseklikleri ile, bu noktaların GPS/Nivelman tekniği ile belirlenmiş jeoit
yükseklikleri arasındaki farklar incelenmiştir.
Anahtar Sözcükler: Jeoit, Jeoit Yüksekliği, Elipsoit Yüksekliği, Ortometrik
Yükseklik, GPS
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
TÜRKİYE’DEKİ GPS-NİVELMAN VERİLERİYLE
GLOBAL JEOPOTANSİYEL MODELLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Serap TEPEKÖYLÜ
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd.Doç.Dr. Aydın ÜSTÜN
2007, 60 Sayfa
Jüri: Prof.Dr. Cevat İNAL Yrd.Doç.Dr. Aydın ÜSTÜN Yrd.Doç.Dr. Ayhan CEYLAN
Küresel harmonik katsayılardan ( nmC , nmS ) oluşan global jeopotansiyel modeller, yeryuvarının dış çekim alanını belirlemek amacıyla kullanılırlar. Söz konusu katsayılar uydu yörünge bozulmaları, yersel gravite anomalileri ve altimetre verilerinden elde edilir. Milyonlarca gözleme dayalı olarak kestirilen yüz binlerce katsayı ve bu katsayılara ilişkin standart sapma değerlerinden beklenen, modelin yeryuvarının dış çekim alanını en iyi biçimde temsil etmesidir. Ölçü sayısı, global ölçekte bu ölçülerin homojen dağılımı, gravite sinyalinin değişik frekanslarını yansıtan değişik ölçü türleri ve ölçme-değerlendirme teknikleri model doğruluğu üzerinde doğrudan etkilidir. 1960’lı yıllardan başlayarak günümüze kadar gelen ve bugünlerde yeni gravite alanı belirleme amaçlı uydu misyonlarıyla yeni bir ivme kazanan global jeopotansiyel model belirleme çalışmalarının her sonuç ürünü bir dizi doğruluk testinden geçirilir.
Model doğruluğu, katsayılara ilişkin kestirilmiş hata derece varyansları üzerinden belirlenebileceği (iç doğrulama) gibi; doğrudan doğruya modelden hesaplanan jeoit
yüksekliği, gravite anomalisi, gravite bozukluğu ve çekül sapması bileşenlerinin yersel ölçülerle karşılaştırmasıyla (dış doğrulama) da belirlenebilir. Bu çalışmada öncelikle global jeopotansiyel modellerin elde edilmesinde kullanılan verilere açıklık getirilmiştir. Modeller arasındaki karşılaştırma hata derece varyansları ve Türkiye’deki GPS/Nivelman verileri yardımıyla yapılmıştır. Bu karşılaştırmada amaç Türkiye jeoidi belirleme çalışmalarına en iyi katkıyı sağlayacak global jeopotansiyel modeli belirlemektir. Sonuç olarak en uygun modelin hangisi olduğuna değişik modellerin sinyal ve hata derece spektrumuna ve GPS/Nivelman verileri yardımıyla karar verilmiştir. Türkiye için en uygun model GPS/Nivelman verileriyle yapılan karşılaştırmaya göre EIGEN-CG03C modelidir.
Anahtar kelimeler: Altimetre, En Küçük Kareler, Kaldır-Yerine Koy, Jeoit, GPS
i
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
ŞERİTVARİ NİRENGİ AĞ TASARIMININ
NOKTA DUYARLIKLARINA ETKİSİ
Serpil YILMAZ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç Dr. Ayhan Ceylan
2007, 67 Sayfa
Juri : Prof. Dr. Cevat İNAL
Yrd. Doç Dr. Ayhan Ceylan
Yrd. Doç. Dr. Bayram TURGUT
Jeodezide nokta konum doğruluklarının işten talep edilen doğrulukları karşılaması istenir. Oluşturulan jeodezik ağların talep edilen doğruluğu karşılayıp karşılamadığı ise dengeleme sonucu elde edilen standart sapmayla kontrol edilir. Klasik ağların planlanmasında yeni noktaların sabit noktalara göre homojen dağılımı ile nokta konum doğrulukları arzu edilen seviyeye çekilebilirken şeritvari haritalarda bu şartın sağlanması oldukça zordur.
Bu çalışma ile şeritvari jeodezik ağların planlanmasında nokta yeri seçiminin nokta konum doğruluklarına etkisinin araştırılması amacıyla Konya-Ankara Hızlı Tren Projesi kapsamında oluşturulan yaklaşık 210 km uzunluğundaki bir ağ test ağı
ii
olarak seçilmiştir. Test ağına ait GPS gözlemleri kullanılarak farklı kombinasyonlarda yapılan dengelemeler sonucu elde edilen koordinat ve standart sapmalar karşılaştırılarak şeritvari jeodezik ağların planlanmasında nokta yeri seçiminin nokta konum doğruluklarına etkisi araştırılmıştır. Anahtar Kelimeler : GPS ağı, doğruluk, şeritvari ağ, dengeleme
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
ARAZİ TOPLULAŞTIRMA ÇALIŞMALARINDA OPTİMİZASYON
Turgut AYTEN
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Anabilim Dalı
Danışman: Yrd.Doç.Dr. Tayfun ÇAY
2007, 74 Sayfa
Jüri: Yrd. Doç. Dr. Tayfun ÇAY
Yrd. Doç. Dr. Şaban İNAM
Yrd. Doç. Dr. S.Savaş DURDURAN
Bu çalışmada, Türkiye de Arazi Toplulaştırma yapım yöntemleri incelenmiştir. Arazi
toplulaştırmayı yaptıran ve yönlendiren kurumlar tarafından önerilen mülakata dayalı model
uygulanması, karşılaşılan sorunlar ve bu uygulamaya ışık tutan ATT ve yürürlüğe girmesi
beklenen tüzük taslağının maddeleri karşılaştırılarak olumlu ve olumsuz yönleri ortaya
konulmuştur. Blok öncelikli modelde işletmelerin bütün parselleri toplanarak sabit tesisi var
ise, sabit tesisin olduğu bloktan yok ise, en büyük parselinin olduğu bloktan tahsis edilecek
şekilde Konya-Ereğli-Adabağ köyünde bir dağıtım yapılmıştır. Aynı köyde mülakat modeline
göre de bir dağıtım yapılarak çıkan sonuçlar parsel sayısı, parsel büyüklüğü, işi yapım süresi
ve işletmelerin yakın akrabaları ile durumlarının değerlendirilmesi yönlerinden
karşılaştırılmıştır.
Sonuç olarak her ne kadar mülakata dayalı model uygulanılması önerilmekte ise de
yapılan araştırmada blok öncelikli dağıtım modelinin iyi sonuçlar verdiği görülmektedir.
Anahtar Kelimeler: Arazi Toplulaştırma, Optimizasyon, Üretim, Zaman, Ekonomi,
Doğruluk,
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
SABİT GPS İSTASYONLARINA AİT VERİLERİN BİLGİSAYAR ORTAMINDA
DÜZENLENMESİ, İNTERNET ORTAMINDA SUNULMASI AMACIYLA VERİ
TABANI VE WEB SAYFASI TASARIMI
Serdar SEZER
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Anabilim Dalı
Danışman : Prof. Ömer Halis TOMBAKLAR
2008, 76 Sayfa
Juri: Prof. Ömer Halis TOMBAKLAR
Prof. Dr.Cevat İNAL
Yrd.Doç.Dr.Ayhan CEYLAN
Global Konumlama Sistemi (GPS)’nin hayatımıza girmesi ile artık jeodezik
amaçlı konum belirleme çok daha süratli ve yüksek doğrulukta yapılabilmektedir.
Ancak konum belirlemede istenilen doğruluk arttıkça, bağıl (göreli) konum belirleme
yapılmakta ve buna bağlı olarak arazi çalışmalarındaki GPS alıcısı sayısı minimum
iki olmak zorundadır. Ülkemizde sabit GPS istasyonlarının faaliyete geçmesi ile bu
zorunlulukta ortadan kalkmış ve tek bir alıcı kullanarak bağıl (göreli)
konumlandırma yapmak ve istenilen doğrulukta koordinat elde etmek mümkün hale
gelmiştir.
Bu çalışmada, ülkemizde bulunan sabit GPS istasyonlarına ait bilgi ve
verilerin, çağımızın en güçlü iletişim aracı olan ve bilgilerin sunumu için en uygun
platform haline gelen internet aracılığı ile sunulması amaçlanmıştır. Böylece
mümkün olan en fazla kullanıcıya hızlı ve sağlıklı bir şekilde bilgi ve verilerin
i
ulaşması sağlanabilmektedir. Bu kapsamda, uygulama bölümünde Türkiye’de
bulunan sabit GPS istasyonlarına ait bilgi ve verilerin sunulmasına yönelik bir WEB
sayfası tasarlanmıştır. Son bölüm ise sonuç ve değerlendirme bölümüdür.
Anahtar kelimeler: GPS, Sabit GPS İstasyonu, İnternet, Sunucu, İstemci.
ii
i
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
MODER� KARTOGRAFĐK YÖ�ELĐMLERDE
RASTER-VEKTÖR DÖ�ÜŞÜM ALGORĐTMALARI VE ÖR�EK UYGULAMASI
Önder KARAGÖZ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
JEODEZĐ VE FOTOGRAMETRĐ Anabilim Dalı
Danışman : Yrd.Doç.Dr.Đ.Bülent GÜ�DOĞDU
2008, 122 Sayfa
Jüri : Yrd.Doç.Dr.Đ.Bülent GÜ�DOĞDU
Yrd.Doç.Dr.Bayram TURGUT Yrd.Doç.Dr.S.Savaş DURDURA�
Bu çalışma ile, Modern Kartografya kavramındaki en yeni yönelimler sunulmuştur. Bu
amaçla, eski yöntem ve araçlar yenileri ile karşılaştırılmıştır. Kartografik gelişim süreci
boyunca insanoğlunun eskiden beri ortaya çıkan alışkanlıkları, bu yeni nesil kartografik
bilişimde yerlerini yenilerine devretmiştir.
Bu eski-yeni tartışması içerisinde, eski tip bir veri saklama ortamı olan basılı
haritaların yeni tip ortamlarda yer bulmasıyla tekrar kazanılıp, kıymetlendirilmesi işlevi ise
sayısallaştırmanın görevidir. Çalışmada, analog verilerin nasıl sayısallaştırılarak modern
kartografyanın gözde araçlarından Coğrafi Bilgi Sistemlerinin kullanımına sunulacağı ele
alınmıştır.
Çalışmayı örneklendiren ve Raster-Vektör dönüşümünü otomatize olarak yapan bir
vektörizasyon programı yazılmıştır. Uygulama Visual Basic ve Perl programlama dilleri ile
geliştirilmiştir. Tarama sonrası elde edilen siyah-beyaz, gri tonlu ya da renkli görüntüler,
programda yer alan görüntü işleme modülü ile etkileşimli biçimde işlendikten sonra inceltme
tabanlı bir algoritmayla vektöre çevrilmektedir.
Uygulamanın yazılımında Perl dilinin kullanılması programın geliştirilmesi
durumunda internet ortamından çalışmasına imkân kılacak yapıdadır. Bu sayede pahalı
lisanslı yazılımlar kullanılmaksızın, sadece web tarayıcısının marifetiyle, yüklenecek raster
görüntülerin vektörizasyonu mümkün kılınacaktır.
Anahtar Kelimeler: Modern Kartografya, Raster-Vector Dönüşümü, Sayısallaştırma
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
ÖREN YERLERİ TURİZM İLİŞKİSİNİN
TEMATİK HARİTALAR YARDIMIYLA ANALİZİ
Mustafa TÜZEL
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman : Yrd. Doç. Dr.İ. Bülent GÜNDOĞDU
2008, 105 Sayfa
Jüri : Yrd. Doç. Dr. İ. Bülent GÜNDOĞDU
Doç. Dr. İ.Öztuğ BİLDİRİCİ
Yrd. Doç. Dr. S.Savaş DURDURAN
Türkiye'nin tarihi mirası ören yerleri, turizme girdi yapan önemli unsurlardan biridir.
Eski sanat eserlerinin, tarihi yapıların, müzelerin, eski medeniyetlere ait kalıntıların görülmesi
amacıyla ülkemize bir çok turist gelmektedir.
Ülkemizde özellikle sahil kenarı olmayan bölgelerde turizmin güçlendirilmesine
yönelik planlamalar, ören yerleri ve turizme dair veriler üzerinden yapılmaktadır. Bu
kapsamda turizm stratejileri belirlenirken ören yeri ve turizm ilişkisini inceleyen tematik
haritalara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu ihtiyaçları karşılayan doğru ve bilimsel verilere dayalı
tematik haritaların sayısı çok azdır. Bu çalışmada ören yerleri, ören yerlerinin turizm ile olan
ilişkileri ve turizm verilerini gösteren en uygun tematik tasarım teknikleri araştırılmıştır.
Tematik haritalar ile veriyi yorumlama, karşılaştırma ve ondan sonuç çıkarma imkanı
vardır. Tematik haritalarda istatistik analiz yapmaya imkan veren işaretleştirme yöntemleri
gösterilmiştir. Tematik haritalarda bölgeye ait temayı (konuyu) içeren işaretlerin renk, şekil,
büyüklük, yön ve birbirlerine göre olan konumlarını ve bunların farklı kombinasyonlarda
gösterilmesinde kullanılan tematik haritalama teknikleri incelenmiştir.
Uygulamada, konuyla ilgili sunumlarda ihtiyaca yönelik istatiksel analiz yapmaya
imkan veren haritalar üretilmiştir. Oluşturulan tematik haritalarda, sınıf aralıkları ve farklı
sınıf bilgileri mümkün oldukça sade ve yeterli şekilde yansıtılmıştır. Aynı konuya ait farklı
tematik sınıflandırma yöntemleriyle, tek bir altlık harita üzerinde farklı tematik haritalar
yapılarak sonuçları gözlemlenmiştir. Tematik gösterimde, harita kullanıcılarına konuyu doğru
bir şekilde yansıtmak amaçlanmıştır.
Anahtar Kelimeler − Tematik harita, istatistik, sınıflandırma, harita işareti, Coğrafi
Bilgi Sistemi (CBS), ören yeri
vi
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
GPS ve Lazer Destekli
Bir CBS Veri Toplama Sisteminin
Yersel Fotogrametri İle Bütünleştirilmesi
Mustafa CANIBERK
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Anabilim Dalı
Danışman : Yrd.Doç.Dr. Özşen ÇORUMLUOĞLU
2008, 105 Sayfa
Jüri : Prof.Dr. Cevat İNAL
Yrd.Doç.Dr. S. Savaş DURDURAN
Bu çalışmada, el GPS’i ve lazer uzaklıkölçerden oluşan bir mobil veri toplama sistemi ile yersel bir dijital fotogrametrik alım ve değerlendirme sisteminin bütünleştirilmesi amaçlanmıştır. Böyle bir bütünleştirilmiş sistem ile veri toplama çalışmalarının arazi adımının çok daha hızlı, kolay, birim zamanda yapılan iş miktarını arttıracak şekilde ve ulaşılmaz bölgelere ulaşma olanağı da sağlanılarak gerçekleştirilmesi mümkün olacaktır.
Veri toplama sistemine entegre edilecek kalibre edilmiş dijital bir kamera ile temelde detayların yanına gidilmeden, alımı yapılacak bölgeye düzgün dağılmış kontrol noktaları aracılığı ile tüm detayların alımının gerçekleştirilmesi mümkün olacaktır. Özellikle detay yoğunluğunun fazla olduğu doğal veya yapay engellerden dolayı detaylara yaklaşılamayan bölgelerdeki verilerin toplanması kalibre edilerek metrik değerleri belirlenmiş yüksek çözünürlüklü dijital bir kamera ile çekilen resimler üzerinden fotogrametrik değerlendirme tekniği yardımı ile gerçekleştirilebilecektir.
Bu amaçla, değişik durumlar için çekilen resimlerle değerlendirme yapılıp, elde edilen detayların konumsal doğrulukları her durum için araştırılmıştır. Anahtar Kelimeler: Yersel dijital fotogrametri, GPS, CBS, Ortofoto, Veri toplama.
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
MOTORİZE GPSSİT (GPS SERBEST İSTASYON TEKNİĞİ)’İN
UYGULANABİLİRLİĞİNİN ARAŞTIRILMASI
Muhammed Fatih SELÇUK
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. İbrahim KALAYCI
2008, 117 Sayfa
Jüri: Prof. Dr. Cevat İNAL
Yrd.Doç Dr. İbrahim KALAYCI
Yrd. Doç Dr. Özşen ÇORUMLUOĞLU
Günümüzde, arazi detay alım çalışmalarında, klasik yöntemlerin yanı sıra
GPS tekniği de artan bir yoğunlukta tercih edilir hale gelmiş bulunmaktadır. Tabi
klasik yöntemlerin kendilerine özgü bazı problemleri olduğu gibi GPS tekniğinin de
yetersiz kaldığı bazı durumlarla karşılaşılabilmektedir. Doğrudan alımı yapılamayan
bina gibi detayların alımında günümüzde en çok kullanılan GPS teknolojisi ile
doğrudan alım yapılamadığı için, zemine nokta tesis edilip bu noktaların konumları
GPS ile belirlenmekte ve bu noktalara dayalı olarak detay alımı
gerçekleştirilmektedir. Zemine nokta tesisi ve zorunlu olarak bu noktaların
kullanılması ek maliyet, zaman ve uygulama zorluğu doğurmaktadır. GPS’te
karşılaşılan bu problemlerden biriside, GPS alıcılarına herhangi bir engelleme
nedeniyle GPS sinyallerinin ulaşmama problemidir.
Bu çalışmada, benzer durumlarda tercih edilebilecek veya klasik yöntemlere
alternatif olarak kullanılabilecek, GPS alıcısı ile Total Station (TS)'nın TeT (Tek
Tribrach) yöntemi yardımıyla zorunlu merkezlendirmelerinin yapılarak
birleştirilmesi esasına dayanan GPSSIT kutupsal detay alım yönteminin motorize
hale getirilmiş şekli ve klasik kutupsal alım tekniği GPSSİT (GPS Serbest İstasyon
Tekniği) kullanılarak MOTORİZE GPSSİT’in kullanılabilirliği araştırılmıştır.
Motorize GPSSİT, diğer klasik tekniklere göre uygulama kolaylığı, zaman ve
maliyet yönüyle avantajları büyük önem arz etmektedir. Motorize GPSSİT’in
uygulanmasında günümüz teknolojisinin oldukça ekonomik bir şekilde bir arada
kullanılması da bu çalışmanın önemini vurgulamaktadır. Motorize GPSSİT’in,
Selçuk Üniversitesi Aleattin Keykubat Kampüsü içinde yer alan lojmanlar
bölgesinde uygulaması yapılmış ve uygulama sonuçlarının uygulanabilirliği
kanıtlanmış GPSSİT yöntemi referans alınarak doğruluk analizleri yapılıp
avantajları ortaya konularak uygulanabilirliği gösterilmeye çalışılmıştır. GPSSIT
yöntemi referans alınarak yapılan karşılaştırmalar sonucunda, Mp = ±4.48 cm
konum hatası, Mh = ±4.26 cm yükseklik hatası olarak bulunmuştur. Bu sonuçlar
göz önünde bulundurulduğunda, Motorize GPSSİT yönteminin detay alımında
kullanılabilir yeni bir yöntem olabileceği söylenebilir.
Anahtar Kelimeler: GPS, GPSSIT, Motorize GPS SIT, Detay Alımı, Total Station
1
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
GPS AĞLARININ OPTİMAL TASARIMI VE ROBUST İSTATİSTİK
YÖNTEMLERİN KULLANILABİLİRLİĞİ
Mevlüt YETKİN
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Anabilim Dalı
Danışman: Prof. Dr. Cevat İNAL
2008, 128 Sayfa
Jüri: Prof. Dr. Cevat İNAL
Yrd. Doç. Dr. Bayram Turgut
Yrd. Doç. Dr. Ayhan Ceylan
Jeodezinin en önemli amaçlarından birisi nokta koordinatlarının belli bir koordinat
sistemine göre belirlenmesidir. Bu amaçla jeodezik ağlar kurulmaktadır. Harita
yapımı, mühendislik projeleri, yer kabuğundaki ve yapılardaki deformasyonların
izlenmesi, jeodezik çalışmalar, kadastro, planlama, çevre yönetimi, hidrografya,
coğrafi bilgi sistemi, fotogrametri, jeofizik ve jeodinamik çalışmalar için jeodezik
ağlara ihtiyaç duyulmaktadır. Bir jeodezik ağ, jeodezik ölçülerle birbirine bağlı
noktalardan oluşur. Jeodezik ağların kurulması temel olarak 3 aşamadan
oluşmaktadır: optimal ağ tasarımı, tesis ve gerekli ölçülerin yapılması ve ağ analizi.
2
Optimizasyon aşamasında makul bir maliyetle duyarlık, güvenirlik-direnç ve
hassaslık açısından kendisinden beklenenleri karşılayan optimal ağ konfigürasyonu
ve optimal ölçü planına sahip ağların tasarlanması amaçlanır. Optimal tasarım
gerçekleştirilip ağ tesis edildikten sonra gerekli ölçüler yapılır ve toplanan data analiz
edilir. Bu çalışmada bir GPS ağının duyarlık ve maliyet optimizasyon kriterlerine
göre 2. derece tasarımı (optimum baz setinin seçilmesi) bir yapay zeka yöntemi olan
PSO algoritması ile gerçekleştirilmiştir. Klasik yöntemlere göre PSO algoritmasının
negatif ağırlık gibi pratik olmayan sonuçlar üretmemek, optimizasyon kriterlerini
sağlamak ve global optimuma ulaşmak gibi avantajları olduğu gözlenmiştir. GPS
ağlarının analizi ile ilgili olarak uyuşumsuz ölçü veya ölçüler olması durumunda
parametre kestiriminde en yaygın yöntem olan EKKY’den daha iyi sonuç veren
robust istatistik yöntemler incelenmiştir. Baz vektör bileşenleri arasındaki korelasyon
nedeniyle GPS ağları için en uygun robust kestirim yöntemlerinin ağırlık
elemanlarının bifaktör indirgeme modeli ile 1L norm yöntemi olduğu sonucuna
ulaşılmıştır; 1L norm yöntemi baz bileşenleri arasındaki korelasyonların dikkate
alındığı GPS ağlarına uyarlanmıştır. Ayrıca bu çalışmada klasik güvenirlik analizi ile
geometrik direnç analizinin bir birleşimi olan robustluk analizi tekniği bir GPS ağına
uygulanmıştır.
Anahtar Kelimeler: GPS ağları, robust kestirim, 1L norm yöntemi, jeodezik ağların
optimal tasarımı, ikinci derece tasarım, optimizasyon kriterleri, PSO algoritması,
robustluk analizi
ii
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
TÜRK YE DE YEREL YÖNET MLERDE B LG TEKNOLOJ LER N N
KULLANIMI
Cafer Tayyar OKKA
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisli i Anabilim Dal
Dan man: Yrd. Doç. Dr Ali ERD
2008, 112 Sayfa
Jüri : Yrd. Doç Dr. Ali ERD
Prof. Dr. Cevat NAL
S.Sava DURDURAN
Bu çal ma Türkiye de yerel yönetimlerin bilgi teknolojilerinin kullan m ve Kent Bilgi Sistemine geçi te ne kadar haz r olduklar n n belirlenmesi amac yla yap lm t r. Bu amaçla Türkiye de 7 co rafi bölgeden seçilen toplam 950 belediyede yaz l m, donan m, otomasyon çal malar aç s ndan incelenmi tir.
Elde edilen sonuçlara göre, belediyelerin % 90 civar nda bilgisayar kullanmakta olup, imkanlar ölçüsünde yaz l m kullanmaktad rlar. Belediyeler bilgisayarlar en çok gelir, tahsilat ve muhasebe i lerinde kullanmakta olup bu de er yakla k % 86 civar ndad r. Belediyelerin e-belediye çal malar devam etmekte olup, internet siteleri e-reklam statüsünü zamanla kaybetmektedir. Otomasyon çal malar ise zamanla artmaktad r. Büyük ehirlerde bilgisayar kullan m di er küçük yerle im yerlerine göre daha yo un bir ekilde devam etmektedir. Kent Bilgi Sistemi çal malar yasal bir zorunluluk olmas na ra men günümüzde birçok belediyenin bu çal malardan uzak kald belirlenmi tir.
Anahtar Kelimeler: yerel yönetimler, bilgi teknolojiler, e-belediye, kent bilgi sistemi
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
ANTİK TİYATROLARIN FOTOGRAMETRİK RÖLÖVE PLANLARININ
ÇIKARILMASI ÜZERİNE DENEYSEL BİR ÇALIŞMA
Ali ULVİ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Fotogrametri Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Murat YAKAR
2008,62 Sayfa
Jüri: Prof. Dr. Ferruh YILDIZ
Doç. Dr. İ.Öztuğ BİLDİRİCİ
Yrd. Doç. Dr. Murat YAKAR
Bu çalışma 2005–2007 yıllarında Muğla ili Datça ilçesi Knidos antik tiyatrosunda yapılmıştır. Bu çalışmada, tarihi eserlerin fotogrametrik olarak belgelenmesi Knidos Antik Kentindeki antik Tiyatronun Rölevelerinin fotogrametrik olarak çıkarılması, yapılacak restorasyon planlarına daha hassas bir altlık oluşturulması ve bu belgelemenin uygun kullanım olanaklarına ulaştırılması, koruma, restorasyon ve dokümantasyon işlemi boyunca elde edilen veriler daha sonrada kullanılacağı için maliyette bir azalma sağlanacağı, farklı disiplinler arasındaki veri alışverişi sağlayacağı amaçlanmış ve sonucuna varılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Knidos, Röleve, Fotogrametri, Antik Tiyatro
i
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
ARAZİ YÖNETİMİ
Esra ESİNA
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Şaban İNAM
2009, 53 sayfa
Jüri
Yrd. Doç. Dr. Şaban İNAM
Yrd. Doç. Dr. Tayfun ÇAY
Yrd. Doç. Dr. M. Çağlar MEŞHUR
Toprak, insan faaliyetlerinin temel noktası olduğundan, hem bireysel hem de
toplumsal hayatta önemli bir yere sahiptir. Ancak bu önemli varlığın bir sonu vardır.
Bu nedenle toprağın sürdürülebilir bir biçimde yönetimine ihtiyaç duyulmaktadır.
Toplumlar toprağın anlamını farklı tanımlarla ifade etmesi nedeniyle bütün ülkelerde
toprağa bakış açısında farklılıklar görülür.
Günümüzde ekonomik ve sosyal gelişmelere yön veren küreselleşme süreci
sürdürülebilir kalkınma ve yaşanan teknolojik gelişmeler, toprağın kullanım
planlamasını, kaydını ve dolaşımını önemli hale getirmiştir.
Doğal kaynaklardan en yüksek verimlilikte yararlanmak, hem kırsal hem de
kentsel alanlarda, ekonomik ve toplumsal alanlarda sürdürülebilir kalkınmayı
ii
sağlamak; yani ülke kaynaklarının verimli kullanımı için politikaların
hazırlanmasında ihtiyaç duyulan verileri üretebilmek amacıyla ‘Arazi Yönetim’ ve
‘Arazi Yönetim Sistemleri’ kullanılacaktır.
Bu çalışma da arazi yönetimi ve arazi yönetim sistemi açıklanmaya çalışılacaktır.
Anahtar Kelimeler: Arazi, Arazi Yönetimi, Sürdürülebilirlik.
Jeodezi veFotogrametriMühendisliği
Doktora
i
ÖZET Doktora Tezi
BULANIK MANTIK METODOLOJİSİ İLE TAŞINMAZ DEĞERLEME
MODELİNİN GELİŞTİRİLMESİ VE UYGULANMASI: KONYA ÖRNEĞİ
Şükran YALPIR
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Anabilim Dalı
Danışman: Yrd.Doç.Dr. Gülgün ÖZKAN
2007, 245 sayfa
Jüri: Yrd.Doç.Dr. Gülgün ÖZKAN
Yrd.Doç.Dr. Ali ERDİ
Yrd.Doç.Dr. Esra TARLAN
Prof.Dr. Tahsin YOMRALIOĞLU
Doç.Dr. Hülya DEMİR
Gelişmiş ülke ekonomileri irdelendiğinde, taşınmaz değerlerinin belirlenmesi
ve belirlenen değerlerin taşınmazlarla ilgili tüm işlemlere konu olması gelişmişlik
göstergelerinden biridir. Ülkemizde taşınmaz değerinin belirlenmesinde kesin
modellerden söz etmek olası değildir. Değerin belirlenmesinde, kullanılan
yöntemlerin uygulanabilirliklerinin sıkıntılarını ve eksikliklerini giderebilecek yeni
bir yaklaşım arayışı geçmişten günümüze devam etmektedir. Bu çalışma, bilgisayar
teknolojilerinden faydalanarak bulanık mantık metodolojisinin taşınmaz değer tespiti
için kullanılabilirliğini irdelemek üzerine oluşturulmuştur.
Taşınmaz değerini belirleme problemini çözmek için değeri etkileyen sayısal ve
sayısal olmayan kriterlerin bir arada işlenmesine olanak sağlayacak model geliştirme
bu çalışmanın amacını oluşturmaktır. Oluşturulan modelin geniş alanlarda
ii
kullanımının yanı sıra, alternatif kriterlerle de değerleme olanağı sağlayacağı
düşünülmektedir.
Çalışma kapsamında, değere etki eden faktörlerin tespiti için birinci etap anket
çalışması yapılmıştır. İkinci etap anket çalışması ile Konya bölgesinde yapılaşmanın
az olduğu ve yapılaşmanın çok olduğu iki farklı bölgede taşınmazlara ait veri setleri
oluşturulmuştur. Çalışmada bulanık mantık metodolojisinde, Mamdani sistemine
göre bulanık yapı oluşturularak yapılaşmamış ve yapılaşmış bölgelerde değişik
kriterler ile alternatif senaryolar üretilmiştir. Üretilen senaryolar içerisinden en uygun
yapı (model) seçilmiştir. Bu seçilen yapı, Sugeno sisteminde veri setleri kullanılarak
oluşturulan yapı ile karşılaştırılmıştır. Her iki bölgede ve her iki yapıya göre elde
edilen test sonuçları ile ortalama olarak yapılaşmamış alanda %83, yapılaşmış alanda
ise %87 yaklaşma oranları elde edilmiştir.
Çalışma sonunda Bulanık mantık metodolojisinin taşınmaz değer tespitinde
kullanılabilir bir yöntem olduğu ve Mamdani bulanık sistem yapısının model
oluşturmak için en uygun araç olacağı sonucuna ulaşılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Taşınmaz Değerlendirme, Bulanık mantık, Taşınmaz Kriterleri,
Mamdani, Sugeno
ÖZET
Doktora Tezi
SPOT 5 STEREO UYDU GÖRÜNTÜLERİNİN KONUMLANDIRMA
DOĞRULUĞUNUN VE 1/25.000 ÖLÇEKLİ TOPOĞRAFİK HARİTA
ÜRETİMİNDE KULLANILABİLİRLİĞİNİN ARAŞTIRILMASI
Altan YILMAZ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği
Danışman: Prof.Dr. Ferruh YILDIZ
2008, 92 Sayfa
Jüri: Prof.Dr. Ferruh YILDIZ
Prof .Dr. Sıtkı KÜLÜR
Prof.Dr. Gönül TOZ
Doç.Dr. İ.Öztuğ BİLDİRİCİ
Yrd.Doç.Dr. Murat YAKAR
Yüksek çözünürlüklü uyduların gelişimine bağlı olarak, bu uyduları kullanarak topoğrafik harita üretimi mümkün görülmektedir. SPOT 5 görüntüleri topoğrafik Harita üretimi için ideal kaynaklar olarak düşünüldüklerinden, minimum sayıdaki Yer Kontrol Noktası (YKN) ile yeterince geometrik doğruluğu sağlamak önemlidir. SPOT 5 stereo çiftinin konumlandırma doğruluğunu test etmek amacıyla 1:25.000 ölçekli topoğrafik haritalar ve 1:35.000 ölçekli fotoğrafları ihtiva eden fotogrametrik blok YKN kaynağı olarak kullanılmıştır. 1:25.000 ölçekli topoğrafik haritalar ile yaklaşık ±7 m. ve fotogrametrik blok ile ±3 m. yatay doğruluk elde edilmiştir. 2.5 m. çözünürlük stereo SPOT 5 görüntüleri detay değerlendirme yeteneklerini ölçmek amacıyla 1:35.000 ölçekli stereo hava fotoğrafları ile karşılaştırılmıştır. Stereo SPOT 5 görüntüleri ile test alanının %68’inin değerlendirilebildiği, %32’sinin ise arazi bütünlemesine ihtiyaç duyduğu sonucuna varılmıştır. Değerlendirme sonucunda, sadece SPOT 5 uydu görüntüleri kullanılarak 1:25.000 ölçekli topoğrafik haritanın değerlendirme gereksinimlerinin karşılanamayacağı düşünülmektedir. 1:50.000 ölçekli haritalar, 1:25.000 ölçekli haritalara göre daha az yoğunlukta detay içerdiklerinden, stereo SPOT 5 görüntülerin 1:50.000 ölçekli haritaların değerlendirme ihtiyaçlarını karşılayabileceği değerlendirilmektedir. Anahtar Kelimeler: SPOT 5 görüntüsü, topoğrafik harita, konumlandırma, değerlendirme.
DĐJĐTAL FOTOGRAMETRĐ TEKNĐKLERĐ ĐLE KĐŞĐ TANIMA
Abdullah VARLIK
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Anabilim Dalı
Danışman:
Yrd.Doç.Dr. Özşen ÇORUMLUOĞLU
2008 140 Sayfa
Jüri:
Prof.Dr. Cevat ĐNAL
Prof.Dr. Ahmet ARSLAN
Doç.Dr. Mustafa TÜRKER
Yrd.Doç.Dr. Đbrahim KALAYCI
Teknolojinin gelişmesiyle beraber güvenlik vazgeçilmez unsurlar arasında yer almaya başlamıştır. Her türlü sistemin güvenliğini artırıcı değişik yöntemler kullanılmakta ve alternatif çözümler araştırılmaktadır.
Kişinin fiziksel özelliklerinin kimlik tespitinde kullanılması esasına dayanan biyometri teknolojileri, son yıllarda oldukça sık karşılaşılan güvenlik yaklaşımlarındandır.
Bu çalışmada, en doğal ve kullanıcı açısından kabul edilebilir biyometrik özelliklerin tümleştirilmesine dayalı bir çoğul biyometrik kimlik doğrulama sistemi önerilmiştir. Çalışmada kişiye ait parmak izi ve yüz bilgilerinden yararlanılmıştır.
Mevcut parmak izi tanıma sistemleri, parmak izi görüntülerinden çıkartılan hat sonu ve çatal noktaları kullanır. Bu özellikleri kullanan ve öznitelik tabanlı olarak adlandırılan otomatik parmak izi tanıma sistemlerinde, parmak izlerinin karşılaştırılabilmesi için, giriş ve veritabanında kayıtlı nokta kümeleri arasında döndürme, ölçekleme ve öteleme gibi dönüşümler hesaplanır, dönüşüm sonucu benzeşen özellik nokta sayısına bağlı olarak eşlemeye karar verilir.
Çalışmada Fotogrametride sıkça kullanılan iki boyutlu doğrusal bir dönüşüm olan Affin dönüşümü kullanılarak, özellik noktalarının eşlemesi yapılmıştır. Affin dönüşümü kullanılarak, referans noktadan bağımsız, özelik noktalarının açılarının hesaplanmasına ve ölçeklemeye ihtiyaç duymayan bir eşleme metodu gerçekleştirilmi ştir. Yapılan çalışmayla, parmak izi eşlemede kullanılan nokta tabanlı eşleme tekniklerinde hatalara sebep olan durum ve işlemler geliştirilen algoritmanın kullanılmasıyla ortadan kaldırılmıştır. Affin dönüşümüyle verilerin karşılaştırılmasının daha hızlı ve kolay yapılabildiği, veritabanına kaydedilen verilerde azalma sağladığı görülmüş ve eşleme işleminde tam başarı sağlanmıştır.
Yüz tanıma için geometrik nokta tabanlı eşleme yöntemi kullanılarak karşılıklı ili şki yöntemiyle eşleme yapılmıştır. Yüz tanıma işlemi, parmak izi ile kişinin tanınmasından sonra kişiyi doğrulama için kullanılmıştır.
Sistem FVC2000 parmak izi veri tabanı ile Frontal Face Yüz veri tabanı verileri kullanılarak test edilmiştir. Test sonucu, parmak izi tanıma için FRR ( Yanlış Kabul Oranı) %1’in altında kalırken, FRR (Yanlış Red Oranı) % 4 olmuş, yüz tanıma için FRR ( Yanlış Kabul Oranı) % 5, FRR (Yanlış Red Oranı) % 7olmuştur. Uygulama sonucu parmak izi için geliştirilen eşleme algoritması eşleme işleminde tam başarı sağlamıştır. Yüz tanımada ise sistemin yüz bulma, yüze ait özellik noktalarının çıkartılması işlemlerindeki olumsuz etkiler nedeniyle başarı oranı düşük çıkmıştır. Parmak izi ve yüz eşlemenin birlikte değerlendirildiği test sonucunda, sistemin FRR( yanlış red oranı) 0,1, FAR(yanlış kabul oranı) 0 olmuştur.
Parmak izi ve yüz eşlemenin birlikte değerlendirildiği bir sistemde sistemin hatalı eşleme yapma olasılığının yok denecek kadar az olduğu görülmüştür.
Anahtar Kelimeler: Dijital Fotogrametri, Kişi tanıma, biyometri, parmak izi tanıma, yüz tanıma, nokta eşleme, Affin Dönüşümü
ÖZET
DOKTORA TEZİ
1:25 000 – 1:100 000 ÖLÇEK ARALIĞINDA YOL OBJELERİNİN
SEÇME-ELEME İŞLEMLERİNİN OTOMASYONU
Murat AVCI
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Doç.Dr.İ.Öztuğ BİLDİRİCİ
2009, 130 Sayfa
Jüri: Prof.Dr. Necla ULUĞTEKİN Prof.Dr.Ferruh YILDIZ Doç.Dr.İ.Öztuğ BİLDİRİCİ Yrd.Doç.Dr. Aydın ÜSTÜN Yrd.Doç.Dr. İbrahim YILMAZ
Genelleştirme kartografyanın en önemli konularından biridir. Temel harita ölçeğindeki veri tabanlarından, kullanıcı ihtiyaçları doğrultusunda daha küçük ölçekli haritaların genelleştirme ile elde edilmesi birçok araştırmaya konu olmuştur. Günümüzde farklı ölçeklerdeki standart topografik haritaların (STH) tek bir veri tabanından genelleştirme ile üretimi ve üretim aşamalarının otomasyonu ulusal haritacılık kuruluşlarının öncelikleri arasında üst sıralarda yer almaktadır.
Farklı yoğunluktaki obje tipleri arasında yol objelerinin seçimi ve elenmesi genelleştirme sürecinin en zor aşamalarından biridir. Ulaşım ağı genel dokusunun korunarak az önemli yol çizgilerinin elenmesi, önemli yolların seçilmesi ve hedef ölçek veri tabanına aktarılması esasına dayanır.
Bu çalışma, 1:25 000 ölçekli standart topografik harita veri setinden 1:100 000 ölçekli harita üretimi esnasında ulaşım ağının otomatik olarak seçimi ve elenmesi amacıyla yapılmıştır. Uygulamada yol tipleri arasında mevcut hiyerarşi korunarak az önemli yol tipleri belirlenmiş, en iyi devamlılık prensibi doğrultusunda yol hatları tespit edilmiştir. Kavşak noktalarının kritik nokta objelere yakınlığı örümcek diyagramları kullanılarak belirlenmiş ve yol hatları ağırlıklandırılarak seçme ve eleme gerçekleştirilmiştir. Modellenebilir bir seçim süreci önerilerek kartograf tarafından manuel yöntemle yapılan seçim çok daha süratli hale getirilmiş ve klasik seçim sonuçlarına yakın sonuçlar elde edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Ulaşım ağı, Genelleştirme, Seçme, Eleme, Ulaşım Ağı Hiyerarşisi, En İyi Devamlılık, Örümcek Diyagramı.
ÖZET
Doktora Tezi
SAYISAL HAVA KAMERALARININ TOPOĞRAFİK HARİTA ÜRETİM SÜRECİNE ETKİLERİ
Osman Atila AKABALI
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği
Danışman: Prof.Dr. Ferruh YILDIZ
2010, 130 Sayfa
Jüri: Prof.Dr. Ferruh YILDIZ
Prof.Dr. Gönül TOZ
Doç.Dr. Sıtkı KÜLÜR
Doç.Dr. Murat YAKAR
Yrd.Doç.Dr. Engin KOCAMAN
Coğrafi bilgi sistemlerindeki gelişmeler hızlı sayısal altlık üretimini zorunlu
kılmıştır. Yüksek çözünürlüklü uzaktan algılama uydu sistemlerinin gelişmesi, klasik kamera sistemlerinin sayısal kamera sistemlerine geçişini hızlandırmıştır. Ayrıca, son yıllarda artan sayısal görüntü ihtiyacı, üretici firmaları ürün yelpazelerini arttırmaya, yeni modeller geliştirmeye, özellikle havadan fotoğraf alımı yapan kameraların teknik özelliklerini sürekli geliştirmeye yöneltmiştir. Bu çalışmada; analog ve sayısal hava kameraları hakkında teorik bilgiler verilmiş, sayısal hava kamerası ile 1/25.000 ölçekli topoğrafik harita üretiminin gereksinimlerinin tespit edilmesi amacıyla, UltraCamX kamerası ile farklı yüksekliklerden uçularak farklı ölçekte elde edilmiş sayısal hava kamerası görüntüleri kullanılarak geometrik doğruluk, doğrudan coğrafi konumlandırma ve detay teşhisi çalışmaları yapılmıştır. GPS/IMU değerleri ile blok dengeleme konumlandırma sonuçlarının ortalama hatasının ölçeğe göre yatay bileşende 2.5 cm ile 27 cm arasında, düşey bileşende ise 6 cm ile 26 cm arasında değiştiği, GPS/IMU değerleri ile doğrudan coğrafi konumlandırma sonuçlarının ortalama hatasının, ölçeğe göre yatay bileşende 8 cm ile 1,2 m arasında, düşey bileşende ise 18 cm ile 4 m arasında değiştiği belirlenmiştir. 1/25.000 ölçekli topoğrafik harita üretimi için yapılacak olan uçuşların 1/60.000 ölçeğinde (43 cm yer örnekleme aralığında) yapılmasının uygun olacağı değerlendirilmiştir. Analog ve sayısal kamera görüntüleri ile yapılan dengeleme sonuçları arasında anlamlı bir fark olmadığı görülmüştür.
Anahtar Kelimeler: Sayısal hava kamerası, UltraCamX, doğruluk, doğrudan coğrafi konumlandırma, kıymetlendirme.
- ii -
- ii -
ÖZET
Doktora Tezi
SAYISAL GÖRÜNTÜ AR V B LG S STEM
A. amil DEM REL
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisli i
Danı man: Prof.Dr. Ferruh YILDIZ
2010, 86 Sayfa
Jüri: Prof.Dr. Ferruh YILDIZ
Prof.Dr. Gönül TOZ
Doç.Dr. Sıtkı KÜLÜR
Doç.Dr. Murat YAKAR
Yrd.Doç.Dr. Engin KOCAMAN
Geli en teknolojiye paralel olarak sayısal görüntülerin üretimi ve kullanımında büyük bir artı olmu tur. Bu artı verilerin uygun ortamlarda ar ivlenmesi, yönetimi ve ihtiyaç duyuldu unda kısa surede ula ılarak kullanıma sunulması ile ilgili sorunları da beraberinde getirmi tir. Bu sorunların en kolay yoldan çözümü bu amaç için ticari olarak üretilmi ar iv ve yönetim yazılımları kullanmaktır. Ancak bu yöntemin maliyeti de bu oranda yüksek olmaktadır. Sorunun bir di er çözümü ise do rudan amaca yönelik olarak ve ücretsiz, açık kaynak kodlu yazılımlar kullanarak geli tirilecek yeni bir yazılım üretmektir. Bu çalı mada bu yöntem denenmi ve sayısal görüntülerin bir düzen içerisinde bir veri tabanında bilgileri tutularak, gerekti inde bu verilere kolayca ula ılması sa lanmı tır. Geli tirilen yazılımtamamen ücretsiz programlama dili yazılımları ve veri tabanı yönetim yazılımlarıkullanılarak ortaya çıkarılmı tır. Temel olarak hava foto rafları, uydu görüntüleri, sayısal Ortofoto ve Ortofoto haritaları, Sayısal Arazi Modellerini ve sayısal haritalarıele almı tır. Bu veriler ile ilgili bilgilerin girilmesi, düzenlenmesi ve sorgulanması ile ilgili bölümler olu turulmu tur. Ortaya çıkan yazılım, sıfır maliyette, milli, ve geli ime açık bir yazılımdır. Ayrıca benzer özellik ta ıyan birçok ticari yazılımınortak özelliklerini ta ımaktadır.
Anahtar Kelimeler: sayısal görüntü, veri tabanı, açık kaynak kod, ar iv, bilgi sistemi, yazılım.