Kurtuluş Cephesi, Sayı: 98, Temmuz-Ağustos 2007

8/14/2019 Kurtulu Cephesi, Say: 98, Temmuz-Austos 2007

1/40

KURTULU CEPHESAnti-Emperyalist ve Anti-Oligarik Mcadelede

Zafer Bizim Olacaktr!

http://www.kurtuluscephesi.com YIL: 18 SAYI: 98 Temmuz-Austos 2007

AKP Ezdi Geti... AKP Ak Ara Birinci...nc Halk htilli...

E-Muhtrann flas... CHP kinci Parti Olabildi....CHP Oylarn Ancak 700 Bin Artrabildi...

Baskn basanndrclar, Ezber Bozanlar,

Bakansz Partiler, Partisiz Bakanlar, Srden Ayrlamayan Koyunlar:

Bilcmle Legalizmin Sefaleti

TrkiyeTarihinden

Bu Halk AnlamakNe Kadar Zor?

Snflar ve Partiler

Yardm Paketleri, Bfeci slam,Bakkal Solu!

Seim Ekonomisi,

Poplizm ve DevrimPeki!

Ne Olacak imdi?


2/40

KURTULU CEPHES Temmuz-Austos 2007

KURTULU CEPHESSORUMLU (V.i.S.d.P) : Sezai Grr

Yazma Adresi:Postfach 1414

55504 Bad Kreuznach / Deutschland

nternet Adresi:http://www.kurtuluscephesi.com

http://www.kurtuluscephesi.org

E-Posta Adresi:

[email protected]

Bu say LKER Matbaasnda baslmtr. Bask Tarihi:3 Austos 2007

AKP EZD GET...AKP AIK ARA BRNC...NC HALK HTLL...E-MUHTIRANIN FLASI...

CHP KNC PART OLABLD...CHP OYLARINI ANCAK 700 BN ARTIRABLD...

BASKIN BASANINDIRCILAR ,EZBER BOZANLAR,BAKANSIZ PARTLER,PARTSZ BAKANLAR,SRDEN AYRILAMAYAN KOYUNLAR:

BLCMLE LEGALZMN SEFALET

TRKYETARHNDEN

BU HALKI ANLAMAKNE KADARZOR?

SINIFLAR VE

PARTLER

YARDIM PAKETLER,BFEC SLAM,BAKKAL SOLU!

SEM EKONOMS,POPLZM VE

DEVRM

PEK!NE OLACAKMD?

22 Temmuz seimlerininsaysal verileri ile

siyasal sonularnn

genel bir deerlendirmesi.

Tm varlklarn dzenin oyun kurallarnatabi olarak srdren legalistlerin ve etin

Altanlatramadklarmzn seimbaarlar(!) zerine.

1950-77 dnemindeki

genel seim sonularnngenel tablosu.

22 Temmuz seim sonularerevesinde lkedeki

yakn dnemdeki siyasalgelimelerin ve sonularnn

genel bir irdelenmesi.

Toplumu oluturan snflarve snfsal ilikiler ile siyasal partilerin

snflar karsndaki konumunun tahlili.

22 Temmuz seimlerinde AKP belediye-leri ve valilikler tarafndan datlan"yardm paketleri"nin nasl finanse

edildiiine ilikin bir yaz.

Seim ekonomisi hurafesi, poplizm,"adam satn alma" politikalar

ve devrim.

Seimler sonrasndaolas siyasal gelimelere ilikin

bir deerlendirme.

3

8

12

14

21

28

31

35


3/40

Temmuz-Austos 2007 KURTULU CEPHES

stenmeyen, istenmedii iin de beklenil-meyen oldu. AKP %46,5 oy oranyla akara birinci parti olarak seimlerin galibiolurken, istenmedii iin beklenilmeyenoldu.

Medyatik sylemle MHP beklenilen oyualamad, DTPli bamszlarn says 24 de

kald, Baskn hoca seilemedi, CHPnin oy-lar beklenildii kadar artmad. Amiyanetabirle herkes boyunun lsn ald.

Boyu ksalarn (ksa boylularn) pek sevil-medii bir lkede, ister istemez boyununls ksa kanlar seim sonularndanmutlu olmadlar.

Mutlu olmayanlar ise, kendilerini sol-cu olarak tanmlayanlar oldu. Sadece mut-suz olmakla kalmadlar, ayn zamanda ki-isel bozgun yaadlar.

Cumhuriyet mitinglerinin bytt

umutun sandktan kmadn gren hersolcu, mutsuz ve kiisel bozgun havasiinde 23 Temmuzu karlad.

stenilen, istenildii iin de beklenilen ol-mad.

DTPliler beklenen sayya ulaamad,Baskn basanndr gereklemedi, CHPninoylar ancak 700 bin artabildi.

AKPnin oylarnn %46,5e ykselmesi,tm beklentileri sildi sprd. nsanlar

ok oldu. Teselli hibir yerde bulunama-d.Ve her zaman olduu gibi CHPnin mz-

min muhalifleri sonularn faturasn DenizBaykala kesmek iin hemen harekete ge-ti.

Bylece CHPnin mzmin muhaliflerive metroseksel Mustafa Sargl sayesindeyeni teselli kayna bulundu. Ah Baykal,ahl yaknmalarla seim sonularnn kii-sel bozgunu almaya alld.

Bizim sol, teki sol, marjinal sol,

sosyalist sol, her trden ve cinsten legalist-ler bu kiisel bozgun havasnda mutsuzoldular.

AKP Ezdi Geti...AKP Ak Ara Birinci...

nc Halk htilli...E-Muhtrann flas...

CHP kinci Parti Olabildi....CHP Oylarn Ancak 700 Bin Artrabildi...

Ve 22 Temmuz akam tm propagandistler, televizyonlarn karsna ge-erek, sol partilerin toplam oyuna pr dikkat kesilerek seim sonularn izle-meye koyulacaklardr. CHP-DSP ittifak olutuu iin de, toplamada fazlaca zor-lanmayacaklar da kesindir.

Eer AKP oylar der, MHP beklenilen oy oranna eriemez, medya des-tekli Aar-Mumcu ikilisinin oylar %15de kalr, DTP 35-40 bamsz adaynmeclise sokar ve nihayetinde sol oylar, yani CHPnin oylar ykselmi olursa,pazartesi gn byk bir moralle sokaa klacaktr. Bylece eriatlk ve fa-ist trman tehlikesi nlenmi, sanal muhtrann maddi-somut askeri darbe-ye dnme olaslnn sona ermi olmasnn huzur ve rahatl egemen ola-caktr.

Yok eer seim sonular ters ynde olursa, sol oylar beklenen art gs-

termez, MHPnin oylar artar, AKP %30lar dzeyinde oy alrsa, teselli DTPnin35-40 bamsz adaynn meclise girmesinde aranacaktr.(Kurtulu Cephesi, Seimler ve Devrimciler, Say: 97.)


4/40


5/40


en arasnda byk bir farkn ortaya kma-s da kanlmazdr.

Gelelim AKPnin silip sprd, ezicizafer kazand nc halk ihtilalinin

(Akam, 23 Temmuz 2007) sonularna:22 Temmuz seim sonularna gre, AKP,

oylarn 2,7 milyon artrarak %46,5 oranndaoy almtr. Demokrasi inanc gl olanlariin AKPnin bu oy ve oy oran, halkn sa-duyusu olduu kadar, halkn muhtrasdrda. Halk AKPye tevecch etmitir! Buda halkn ne kadar istikrar yanls oldu-unun bir gstergesidir!

Yukardaki ikinci tabloya baktmzda,halkn AKPye olan bu tevecchnn,ANAP-DYP ve SPnin oylarnda meydana ge-len kaymalardan baka bir ey olmadaka grlr. Oysa 22 Temmuz seimlerin-de CHPnin oylar yediyz bin, MHPnin oy-

lar 1,2 milyon artmtr. Eer ortada bir halktevecchnden sz edilebilecekse, bu CHPve MHP iin geerlidir.

Akam gazetesinin manetiyle nc

halk ihtilali tmyle sa parti semenlerininoylarn AKPde toplamalarnn bir sonucudur.Gler Sabancnn szyle AKP merkez par-tisi olmutur.

Oy oranlarna bakldnda, 2004 yerel se-imlerinde byk sa partilerin toplam oy-lar belirgin bir biimde artmtr. 2002 se-imlerinde deiik sa partilere dalmolan sa semen, 2004de byk sa par-tilerde toplanrken, 2007 seimlerinde busre duraksamtr. Bir bakma sa, 2004 yerel seimlerinde ulaabilecei en st oyoranna ulamtr. Bu tablo ise, 1950 seim-lerinden gnmze kadar geleneksellemisa-sol oylarn tipik oran olan %70-30 ora-

2002Oy

Oran%

2004Oy

Oran%

2007Oy

Oran%

2004e grefark

AKP 10.808.229 34,28 13.447.287 41,67 16.198.597 46,52 2.751.310

CHP 6.113.352 19,39 5.882.810 18,23 7.277.553 20,90 1.394.743MHP 2.635.787 8,36 3.372.249 10,45 4.968.452 14,27 1.596.203

DYP (DP) 3.008.942 9,54 3.216.213 9,97 1.892.686 5,44 -1.323.527

GP 2.285.598 7,25 839.856 2,60 1.059.679 3,04 219.823

SP 785.489 2,49 1.297.681 4,02 813.505 2,34 -484.176

ANAP 1.618.465 5,13 807.761 2,50 - - -807.761

DSP 384.009 1,22 683.266 2,12 - - -683.266

BBP 322.093 1,02 374.125 1,16 - - -374.125

SHP/DEHAP/DTP 1.960.660 6,22 1.662.280 5,15 1.334.518 3,83 -327.762

2002Oy Oran

%

2004Oy Oran

%

2007Oy Oran

%

2004e

gre farkAKP 10.808.229 34,28 13.447.287 41,67 16.198.597 46,52 2.718.944

ANAP+DYP 4.627.407 14,67 4.023.974 12,47 1.892.686 5,44 -2.131.288

SP 785.489 2,49 1.297.681 4,02 813.505 2,34 -484.176

ANAP+DYP+SP 5.412.896 17,16 5.321.655 16,49 2.706.191 7,78 -2.615.464

MHP+BBP 2.957.880 9,38 3.746.374 11,61 4.968.452 14,27 1.222.078

CHP+DSP 6.497.361 20,61 6.566.076 20,35 7.277.553 20,90 711.477

2002Oy Oran %

2004Oy Oran %

2007Oy Oran %

2002yegre fark

2004egre fark

AKP 34,28 41,67 46,52 12,21 4,85

ANAP+DYP+SP 17,16 16,49 7,78 -9,38 -8,71

MHP+BBP 9,38 11,61 14,27 4,9 2,66

GP 7,25 2,6 3,04 -4,21 0,44

Sa Partiler Toplam 68,07 72,37 71,61 3,54 -0,76

CHP+DSP 20,61 20,35 20,90 0,29 0,55


6/40


nndan baka bir ey deildir.Evet, ok iddial solcu sylemin diliyle

ifade edersek, 22 Temmuz seimlerinde ez-ber bozulmamtr. Ancak sa semen,

2002 seimlerinden itibaren artan orandatek partide (AKP) oylarn birletirmitir.

Seimin bu sonucunda en etkin olan ise,Erkan Mumcunun Mehmet Aara att ka-zktr. Bu kazk sonucunda, ANAP-DYP oy-lar byk oranda AKPye ve daha az bir ora-n da MHPye gitmitir.

CHP ise, 22 Temmuz seimlerinde iste-nen ve beklenen oy artn salayamam-tr. Oylarndaki art (DSP dahil) , nicelik ola-rak yediyz bin, oransal olarak %055 olmu-tur.

22 Temmuz seimlerinin genel tablosun-dan kan zet ise, sa semenin oylarnAKPde toplad, ancak sa semen oylar-nn genel oylar iindeki orannn ayn kald-dr. Dolaysyla sa, ulaabilecei gele-neksel snra ulamtr.

Sa oylarn AKPde toplanmasnda Er-kan Mumcu olaynn belirgin bir etkisi ol-duu da tartmasz bir gerektir. MehmetAarn DYP-DPsi beklenen oyu alamam-tr. Bir bakma sa semen asndan AKP

alternatifsiz tek sa parti konumuna gel-mi, dolaysyla da oylar AKPde toplanm-tr.

Tm seim anketlerinin (Tarhan Er-demin son saniye anketi hari) yanl k-masna yol aan da DYP-DPnin beklenenoyu alamamasndan kaynaklanmtr. AncakErkan Mumcu olay olmasayd bile, saoylarn, 2004 yerel seimlerinde olduu gibi,byk lde yine AKPde toplanaca daaktr.

Bylece 1969 ylnda Demirelin APsinde

balayan, 1984 seimlerinde drt eilimibirletirdik diye ortaya kan zalla ksmendurulan, 1991 seimlerinde yeniden ortayakan ve nihayetinde 1994 ubat kriziyle kes-kinleen sadaki blnme, 2002 ve 2007seimleriyle birlikte byk lde ortadankalkmtr. (Ancak bu bittii anlamna gel-memektedir.)

Bu durumu 1995 seimleri sonrasndaKurtulu Cephesinin 27. saysnda yle ifa-de etmitik:

1995 Trkiyesinde oligarinin kar-

karya bulunduu sorunlar, hemenher dnemde karsnda olan sorun-larla bir ve ayndr. Ancak 12 Eyll ko-

ullarnda smrc snflar arasndagerekletirdii ve temel olarak ken-disinin hegemonyasna dayanan uz-lama, 1994 ylndaki gelimelerle,

hemen hemen dalmtr. Ve siyasalplanda kar karya olduu somut so-run da bu olmaktadr. Ama gemidnemden farkl olarak, smrc s-nf ve tabakalar, kendi ilerinde par-alanm durumdadr ve oligarinin(zellikle de tekelci sanayi burjuvazi-sinin) etrafnda yeni bir uzlamayaynelmeleri ok daha zordur.

... bugn oligarinin kar karyaolduu sorun, smrc snflar ara-sndaki 12 Eyll uzlamasnn sonaermi olmasdr. Ancak yeni bir uz-lama, ayn zamanda, bu snflarnkendi ilerindeki paralanma ve b-lnmelerin boyutlar nedeniyle kolay-ca kurulabilir nitelikte deildir. Bu b-lnmenin en youn bulunduu kesimise, oligari dndaki smrc snf-lardr ve zellikle tekelleememi sa-nayi burjuvazisi iindeki paralanma ve isel ittifak giriimleridir. te buparalanma ve giriimler, gnmz-

deki tm dzen snrlar iindeki siyasal ilikilerin temelini oluturmak-tadr. Bu paralanma ve isel ittifakgiriimleri tam olarak tahlil edilme-den, olaylarn kavranlabilmesi ola-nakszdr.

Evet, smrc snflar arasndaki bln-melerin siyasal yanss 22 Temmuz seimle-riyle ortadan kalkmtr. rili-ufakl sa par-tilerin oylar AKPde toplanrken, MHP, mer-kez sa semen asndan milliyetiliintek adresi olarak ortaya kmtr.

Son yirmi be yln seim sonularnngsterdii ikinci olgu ise, sol partilerin oy-larnn 2002 seimlerinde bariz bir biimdedt ve bu dn 2007 seimlerindeonaylanddr.

Sol parti oylarndaki bu dte UzannGPsinin zel bir yeri olduu da aktr. An-cak 2002 seimlerinde GPye ynelmi g-rnen sol semen (zmirde GPnin ald%18 oy tipiktir), be yl iinde saclaarakAKP ve MHPye ynelmitir.

Yine son yirmi be yln seim sonular-

nn sol asndan gsterdii dier bir olgu,globalizm ve AB yandalyla solda or-taya kan neo-liberalizm rzgarnn bir b-


7/40


lm sol semeni AKP saflarna ynelttii-dir. Cumhuriyet mitingleri sol semeniCHPde, dolaysyla solda tutmaya hizmetetmi, ancak neo-liberal rzgarla serbestpiyasa ekonomisi yanda olmu sol se-meni geriye getirememitir. Bu da, neo-li-beral solun geleneksel soldan tmyle

koptuu anlamna gelmektedir. (Teorik ifa-deyle, kk-burjuvazinin sa ve orta kana-dnda yer alan sol semen, AKP aracly-la oligarik dzene tmyle entegre olmudurumdadr.)

Geleneksel solda ortaya kan bu tab-lonun oluumunda medyann, zel olarakda TMSFnin elinde tuttuu medyann et-kisi olduu phesizdir. Ancak sol oylardagrlen azaln en temel nedeni, yirmi beyldr sre giden depolitizasyondur. 2002 se-imleri 12 Eyll kuann ilk seimi ola-

rak sol oylarn azalnda etkin olmutur.22 Temmuz seimi ncesinde ska sz

edilen CHPye oy verilmesine ilikin aile iitartmalar geleneksel sol semenin apo-litik ocuklarnn iinde bulunduu durumugstermesi asndan reticidir. Yllarcasolcu ana-babalar tarafndan apolitikleti-rilmi solcu aile ocuklar neo-liberal sol-cu olarak seimde yer almlardr.

22 Temmuz seimlerinden kartlabile-cek tek sonu, kitleler apolitikletii orandasolun geriledii ve etkisizletiidir. 12 Ey-ll sonrasnda SHPnin stlendii depoliti-zasyon politikalar CHP tarafndan zenlekorunmu ve bugne gelinmitir. Ecevitin1978de syledii ikinci Kerenski olmaya-cam sznde ifadesini bulan bu depoli-tizasyon politikas, szcn tam ve gerekanlamyla sol kitlenin politize olmasn en-gellemek ve devrimci mcadeleye kanalizeolmalarnn nne gemektir. Baarlan tek

ey de budur.

1983 1987 19911994(YerelSeim)

1995 19991999(YerelSeim)

20022004(YerelSeim)

2007

ANAP 45,1 36,3 24,0 21,8 19,7 13,2 15,0 5,1 2,5 -

DYP - 19,2 27,0 15,9 19,2 12,0 13,2 9,5 9,9 5,4RP (FP-SP) - 7,2 17,0 22,4 21,4 15,4 16,5 2,5 4,0 2,3

AKP - - - - - - - 34,3 41,7 46,5

MHP - 2,9 -* 4,5 8,2 18,0 17,2 8,4 10,5 14,3

MDP 23,3 - - - - - - - - -

GP - - - - - - - 7,3 2,6 3,0

Sa Partiler 68,4 65,6 68,0 64,6 68,5 58,6 61,9 67,1 68,6 71,5

SHP 30,6 24,7 20,8 19,7 - - - - - -

CHP - - - 2,9 10,7 8,7 11,0 19,5 18,2 20,9

DSP - 8,5 10,8 11,2 14,6 22,2 18,7 1,2 2.1 -

DEP (HADEP) - - -* - 4,2 4,8 3,5 6,2 5,2 3,8

Sol Partiler 30,6 33,2 31,6 33,8 29,5 35,7 33,2 26,9 25,8 24,7

Toplam 100 98,8 99,6 98,4 98 94,3 95,1 94,0 94,4 96,2 * MHP (MP) RP listelerinden, DEP SHP listelerinden seime girmitir.


8/40


SEMDEN NCE

Peki sizce bu i tamam m; seilmeniz iin gereken yaklak 65 bin oy ceptemi?

Bizim kurmaylarn syledii ve benim grebildiim kadaryla byk harerleEVET!

***Baskn Orann seim ekibi, partilerin deme seim organizasyonlarna bile ta -

karyor. Gnllln esas olduu ema yle:Kurmaylar: Ahmet nsel, Seyfettin Grsel, Aydn Engin, Melek Taylan, Osman Ka-

vala, Feza Krkolu. Bu ekip iin Oran, Beni yaratanlar diyor.Lojistik: Nesteren Davutolu, Necla Zarakol, Hlya Demir, Gldal Kzldemir, Meh-

met Ural. Hocann tm iletiim gcn bir aydr bu ekip salyor.Kanaat nderleri: Muhtarlar ve mahallelerdeki dernek bakanlar. (Milliyet, 25 Ha-

ziran 2007.)***Sezen Aksudan Baskn Orana Destekstanbul konserlerinin sonuncusunu 1 Temmuz Pazar akam Ak Hava Tiyatro-

sunda gerekletiren Sezen Aksu, ... konserin ikinci yarsnda sahneden inip halknarasna karan Sezen Aksu, Baskn Oran ve eini grnce yanlarna gelip her ikisi -ni de pt.

Sezen Aksunun Hepimiz arkanzdayz hocam! szleri zerine ine atsan yeredmeyecek Ak Hava Tiyatrosundan byk bir alk ykseldi. (Baskn Orann in-ternet seim brosunun aklamas.)

***Bamsza Baraj Yok, Oyunuz Boa Gitmez (Baskn Orann seim slogan)

Yurtsever Cepheli emeki kadnlar bu seim dnemini olduka youn bir o kadarda verimli geirdiklerini sylyor ve ekliyorlar nk her emeki evinde en az bir emek-i kadn var! Kadnlarla kurulan iletiimin hem gerekleri dobra dobra tartmay, hememekilerin vicdannda yer edinebilmeyi saladn vurguluyorlar. Emeki kadnlarnalmalarn izlediimiz birka gnde edindiimiz izlenim de ayn ynde: Emeki ka-dnlar yreklerini bir yana koyup konumay pek beceremiyor. samimiyete, bu l-kenin ve evlatlarnn geleceine geldiinde TKPye yklenen anlam biraz daha art-

yor. Gven arttka TKPnin brorleri, lmleri, bildirileri, bildirgeleri elden ele, evdeneve yaylyor. Eitliin ve zgrln sesi, kulaktan kulaa yaylyor...Batkentte seim almas yrten ablalardan biri Bo vaatlerle kulak dolduran,

emekilerin ellerindeki mhr rvetle satn almak iin cirit atan, servet harcayan,

Baskn basanndrclar ,Ezber Bozanlar,Bakansz Partiler,Partisiz Bakanlar,Srden Ayrlamayan Koyunlar:

Bilcmle Legalizmin Sefaleti


9/40


medya tekellerine srtn dayyan dzen partilerine inat, 23 Temmuz Yurtsever Cep-heli emeki kadnlar iin yeni bir g ve rgtllkle yola devam edilecek gzel birgn olacak... diyor sohbetimiz sonlanrken. (18 Temmuz 2007, Sol, SP-TKPnin sa -nal gazetesi.)

***Srden Ayrlma Zaman (SP-TKPsinin seim slogan)

Biz, Ezilenlerin Sosyalist Platformu olarak, tm dzen partilerinin karsna ba-msz devrimci sosyalist adaylarla kyoruz. Egemenlerin iki cephesinin karsnanc bir cepheyi dikmek iin mcadele ediyoruz. Emekilerin, halklarn nc cep-hesini sokakta rmek iin, askeri darbecileri kitlelerin mcadelesiyle pskrtmek iinseimlerde yer alyoruz.

Biz dnyada cenneti kurmak iin mcadele ediyoruz. Yalan dzeninin lm an-laryz biz! eyh Bedrettinlerin, Celalilerin, akc Mehmet Efelerin, Atal Kel Meh-metlerin, demirci Kawann, Seyit Rzalarn, Nazm Hikmetlerin, Deniz Gezmi, Ma -hir ayan ve brahim Kaypakkayalarn mirassyz. Arkamzda medya tekelleri de-

il, ezilenler var! Biz ezilenler milyonlarcayz, haklyz, biz kazanacaz. (ESP SeimDeklarasyonu, 11 Haziran 2007.)

Kkekmecede yaygn seim almas...Son iki haftadr younlatmz seim almalarmza tm hzyla devam ediyo-

ruz. Bir yandan mahalle halkna dzen partilerinin tehirini yaparken dier yandan kit-le almalarmz glendiriyoruz. Bildirge datmlar, gazete kullanmlarnn yann-da dzenlediimiz etkinliklere devam ediyoruz.

nn Mahallesinde ise getiimiz hafta balattmz ak hava lm gsterimleri,ikinci haftasnda daha planl ve rgtl bir tarzda gerekleti, Dondurmam gaymakadl lmin gsterimine yaklak 150 kii katld. Film perdesinin yanna Dzen parti-lerine verilecek oyumuz yok, sorulacak hesabmz var ve Uyuturucuya ve yozla-

maya teslim olmayacaz! iarl pankartlarmz astk. (Kzl Bayrak, 20 Temmuz2007.)

SEMDEN SONRA

Evet, sel gitti, geriye ok zengin, ok deerli bir ok ey kald. Yepyeni bir dene -yim, yeni ilikiler, yeni szler, nmzde alan yeni imknlar... Bu yolda devam ede-ceiz!

Baskn Oran setirememi olmak, sadece setirememek deil, alnan sonucungeerli oylarn % 2sinde kalmas insanda doal olarak byk bir znt yaratyor. s -

tanbul 2. Seim evresinde iki bamsz adayn birden seilmesinin mmkn olma-dn bandan beri bilenler iin, asl zc olan Baskn Orana verilen oylarn 31 bin-de kalmasdr. Bunun neden byle olduu zerinde nmzdeki dnemde hepimizepey dneceiz.

Tam da ngrdmz gibi, seilme ans olan tek bamsz adayn seimlerekatld stanbul 1. ve 3. Seim evrelerinde, Ufuk Uras ve Sabahat Tuncel seildi-ler. Seilmeleri, bu seim evrelerindeki bamsz sol aday giriimleri iin byk birbaardr. Hepimiz iin mutluluk kaynadr. (Ahmet nsel)

TKP seimlere bu skntlar bilerek ve tam da sz konusu kuatmay, temsili deolsa, krmay hedef alarak girmitir.

Bu heden ok uzanda kaldmz aktr.TKPi 2002 seimlerine gre oy saysn biraz, oy orann ise ihmal edilebilir bir de-

erde arttrm, 2004 yerel seimlerindeki il genel meclisi oylarnda ise hem saysalhem oransal haf bir gerileme kaydetmitir. TKP halkmzn kuatlan umudunu z-grletirememi, seimlerden emeki ve yurtsever hareketin gven tazelemesi sonu-cunu elde edememitir.


10/40


10

Ancak TKP seimlerde yetersiz sonu aldnda dnyas yklacak bir parti deil-dir. Yurtsever Cephe sonu olumlu kmaynca emperyalizme kar emekilerin m-cadelesini rgtlemekte tereddt geirecek bir yap deildir. (23 Temmuz 2007-TKPSiyasi Komite)

YSKnn geici sonularna gre; ESPnin destekledii bamsz sosyalist millet-vekili adaylar toplam 3 bine yakn oy aldlar.

ESPnin destekledii bamsz sosyalist adaylar 8 seim blgesinde toplamda 2bin 753 oy alm oldular.

ESP, DTPli adaylara da katk sundute yandan ESPnin destekledii Hatay Bamsz Ortak Sol Milletvekili Aday Ber-

kat Kar 11 bin 499 oy ald. ESP, Hatayn yan sra Antep, Malatya, stanbul 3. Blge,zmir 2. Blge, Ankara 2. Blge, Diyarbakr, Mara ve Dersimde de DTPli bamszmilletvekili adaylarna katklar sundu. (ESP Aklamas, 24 Temmuz 2007.)

Seim bitti. Takke dt, kel (bir kez da-ha) grnd.

Legalistler, burjuvazinin oyun kurallarnkabul ederek sosyalizm kurmaya kalkan-lar, bir kez daha binde, on binde ve yzbindelerle hesaplanan oylarla seimdenktlar.

Eski islamc Ahmet Hakann szleriyle,Sosyalistlerin, Birikimcilerin, Cihangirin,Radikal ki okurlarnn,Ak Radyo sponsor-larnn, letiim Yaynlarnn, baldr plakla-rn, Bodrumu ilk kefeden solcularn, DP-nin, aznlklarn, Bilgi niversitesi dostlar-nn, trbanyla niversiteye girmek isteyenkzlarn, Alaat tiryakilerinin, Orhan Pamuksen bizim her eyimizsin havasnda olanla-rn, Murat Belgenin, Baykal solu temsil ede-mez diyenlerin, ecinsellerin, Murathann,

Birgn Gazetesiyle dayananlarn, HepimizErmeniyiz slogann icat edenlerin, BilsakBeinci Katn, Mjde Arn bir milletvekili

2002 2004 2007

Oy % Oy % Oy %P 159.843 0,51 79.774 0,25 127.042 0,36

SP-TKP 59.180 0,19 85.178 0,26 78.847 0,23

DP 106.023 0,34 12.379 0,04 51.001 0,15

EP - - 18.695 0,06 25.770 0,07ESP-Atlm* 2.753 -BDSP-Kzl Bayrak* 908 -

* Utanga legalistlere,Atlm veKzl Bayrak evre-lerine hakszlk yapmak istemeyiz.Atlm (ESP) veK- zl Bayrak (BDSP) sekiz blgede bamsz sosyalist

adayla seime katlmtr. Dolaysyla lke apnda se-ime katlan partilerin aldklar oy ve oy oranlaryla k-yaslanamaz. Bu nedenle legalistlerin ve legalize olan-larn oylarn ayr bir tabloda gsteriyoruz.

Geerli Oy DP SP-TKP ESP BDSP EP

Adana 910.856 1.547 1.753 474 97 -

Ankara 1. Blge 1.273.370 2.140 2.942 186 - -

Ankara 2. Blge 1.169.557 1.872 2.259 - 111 -

Bursa 1.304.381 2.384 2.449 220 51 -

Eskiehir 434.370 703 647 243 - 1.028

stanbul 1. Blge 2.117.010 - 4.956 1.170 90 -

stanbul 2. Blge 1.640.773 - 3.727 213 83 -

stanbul 3. Blge 1.972.102 - 4.473 - 162 -

zmir 1. Blge 1.048.626 2.332 2.300 183 91 -

zmir 2. Blge 1.026.512 2.631 2.646 - 223 -

Mersin 789.386 1.278 1.506 64 - -

Toplam 13.686.943 14.487 29.658 2.753 908


11/40


11

aday Prof. Baskn Oran* stanbul 2. blge-de DTPnin aday (Doan Erba/45.911) kar-snda 31.100 bin oy alabildi. Bylece ba-msz sol aday projesi, halk diliyle syler-

sek, sanda gmld.Legalistler, her zamanki gibi binde bir-iki

oy alarak seimin grkemli kaybedenler**kategorisinden bir para uzak kaldlar. An-cak utanga legalistler iin ayn durum szkonusu olmad. Bursada BDSP, MersindeESP grkemli kaybedenler listesinde yerbuldu.

Legalistlerin ve legallemeye alanla-

* Ahmet Hakan,Hrriyet, 14 Haziran 2007.**Radikal gazetesi ak ara kaybeden adaylar gr-kemli kaybedenler bal ile haber yapmt.

rn, etin Altanlatramadklarmzn elde et-tii sonular zerine yorum yapmak gerek-sizdir.

Bilinli ya da bilinsiz bunlar destekle-

yen tm devrimci, ilerici ve yurtsever insan-larn bu tablo karsnda kendi kendilerinesormalar gereken tek soru udur: Burjuva-zinin oyun kurallarna bal kalarak, don-durmam gaymakl propagandalar yaparakdzeni deitirebileceinize hala inanyormusunuz?

nanmyorsanz, size bir ift szmz var:Gelin! imdi devrimcilik yapma zamandr!


12/40


12

Aadaki tablo AKPnin ezici zaferi karsnda istedikleri ve bekledikle-rini bulamayanlarn, kendisine solcu diyenlerin kiisel bozgun iindekiruh hali zerine hazrlanmtr.

Tablo, 12 Eyll sonrasnn apolitikletirilmi solunun srrn zmektezorlanaca pek ok veriyi iermektedir.

rnein 27 Mays askeri darbesi ncesinde Menderesin DPsinin AKPdendaha yksek oy oranna sahip olduu (%47,9); 27 Mays sonrasnda, laik, de-mokratik, sosyal bir hukuk devleti savunucularnn 1965 seimlerinde hs-rana uradklar, Demirelin APsinin %52,9 oy ald, ii grevlerinin ve -

renci eylemlerinin en younlat 1968 sonrasnda yaplan ilk seimlerdeDemirelin APsinin %46,5 oy ald gibi.DP ve APnin seimlerde elde ettii ezici zaferlere ramen, gerek 1957,

gerekse 1965 seimleri sonrasnda kitlelerin nasl politize olduu, devrimcimcadelenin 1970lerdeki geliimini nasl salad ise, 12 Eylln yaratm ol-duu apolitik ortam iinde yaayan solcularn srrn zmekte zorlana-caklar tarihsel olgulardr.

Evet, bugn AKPnin %46,5 oy oranyla seimlerde ezici zafer kazanma-s zerine solda ve solcular arasnda tam bir bozgun rzgarlar esmekte-dir. Seim ncesinde Baykala ramen oyum CHPye diyenlerden, CHPnindzen partisi olduunu gnde yz kez tekrarlayanlara kadar her kesimdebozgun havas egemendir.

Bu bozgun havas iinde devrim szcn bile duymak istemeyen-ler, devrimi fani mrmzde gremeyeceimizi syleyenler oralkta kolgezmektedir.

Bu bozgun havas, seimler bir aldatmacadr diyen solda da mevcut-tur.

Tm sol ve devrimci sylemlerine, eylemlerine ve imanlarna ramen,dzenin koyduu snrlar iinde politika yapmann dnda bir yol ve arebilmeyenler, CHPnin oylarn artramamasndan, AKPnin oylarnn %46,5eykseltmesinden dolay bozgun havas iinde moralman kmlerdir.

1965 ve 1969 seim sonularna ramen ykselen devrimci kitle mcade-lesini sadece 1965 TP mucizesi olarak renmi bir kuan, bu demorali-ze hava iinde hzla pasifize olmas ve apolitiklemeye ynelmesi olaslnakar aadaki tablonun, ayn dnemlerdeki Trkiye tarihi ile birlikte okun-mas yararl olacaktr.

TrkiyeTarihinden


13/40


1

Oy Oran%

MilletvekiliSays

1950

DP 52,7 420

CHP 39,4 63MP 3,1 1

Bamszlar 4,8 3

1954

DP 57,6 505

CHP 35,4 31

CMP 4,9 5

KP 0,6 -

Bamszlar 1,5 1

1957

DP 47,9 424

CHP 41,0 178

CMP 7,1 4HP 3,9 4

Bamszlar 0,1 -

1961

CHP 36,7 173

AP 34,8 158

CKMP 14,0 54

YTP 13,7 65

Bamszlar 0,8 -

1965

AP 52,9 240

CHP 28,7 134

MP 6,3 31YTP 3,7 19

TP 3,0 15

CKMP 2,2 15

Bamszlar 3,2 -

1969

AP 46,5 256

CHP 27,3 143

CGP 6,6 15

MP 3,2 6

MHP 3,0 1

TBP 2,8 8

TP2,

8 2YTP 2,2 6

Bamszlar 5,6 13

Oy Oran%

MilletvekiliSays

1973

CHP 33,3 185

AP 29,8 149DP 11,9 45

MSP 11,8 48

CGP 5,3 13

MHP 3,4 3

TBP 1,1 1

MP 0,6 -

Bamszlar 2,8 6

1977

CHP 41,3 213

AP 36,9 189

MSP 8,5 24

MHP 6,4 16CGP 1,9 3

DP 1,9 1

TBP 0,4 -

TP 0,2 -

Bamszlar 2,5 4


14/40


1

Solcu olduunu syleyen herhangi bi-risine sorulduunda feodalizmin oktanyok olduunu, feodallerin hibir etkinliininkalmadn syleyecek ve evresinden ve-recei rneklerle bu sansn destekleye-

cektir. Solcular iin, varsa da, yoksa dakentler vardr. Krlar, kyler, kyllk ve ta-rm oktan unutulup gitmi, neredeyse ta-rih kadar eski olmutur.

Ama ayn solcular, eriatlk konusualdnda, eriatlarn ne kadar glendi-inden hi ekinmeden sz edebilmektedir-ler. Hatta biraz bilgi olanlar, eriatlnfeodal bir ideoloji olduuna ilikin saatler-ce nutuk atabilecek kadar ok konuurlar.

Bylece birbirine taban tabana zt iki tu-tum ve yorumla kar karya kalrz.

Kendisini solcu olarak kabul eden e-hir kk-burjuvasnn, lker yoldan kyl-lk iin belirttii ikili tavr ve karakter, ne

olacak bu memleketin hali sz konusu ol-duunda ak ve net olarak grlr.

Tpk kyllk gibi ehir kk-burjuva-zisi de ikili karaktere sahiptir.

Feodal retim ilikilerinin bir paras olan

kyllk, kapitalizmin gelimesine paralelolarak snfsal ayrmaya uramtr. Dolay-syla temelindekk meta reticiliinin bu-lunduu geni kyl kitlesi,kr kk burju-vazisini oluturur.

Kr kk-burjuvazisi, kk meta reti-cisi, kk kyl, her durumda kentlerdekikarl olan kk-burjuvaziyle benzer s-nfsal zelliklere sahiptir. Aralarndaki tekfark, kentlerdeki sanayi ve hizmetler sekt-rndeki ekonomik ilikiler ile krlardaki tar-ma dayanan ekonomik ilikilerdir.

lkemizde gelien kapitalizm, yukardanaaya, d dinamikle (emperyalizm) geli-tiinden, gerek kent, gerek kr kk-burju-

Bu Halk AnlamakNe Kadar Zor?

Emperyalist-kapitalist retim ilikilerinin, lkenin iktisadi evrimi ile atmave uyum durumu, snfsal plana, oligarinin bata proletarya olmak zere,emeki ynlarla atmas, feodallerle uyumlu atmas, kyllkle iktisadiuyum erevesinde uyumu eklinde yansr. Oligarinin feodallerle ve ky-

llkle olan uyumu, lkedeki nispi demokratik ortamn temelini olutu-rur.lkedeki nispi demokratik ortam, feodallerin st yapsal olarak varlklarn

srdrmeleri iin gerekli bir demokratik ortam olduu gibi, kylle de o ik-tisadi uyum iin gereklidir.

Tarihi geliim iinde bu nispi demokratik ortamn yaatlmasnda feodal-lerin varlklarn st yapda devam ettirme gerekesi, emperyalist-kapitalist re-tim ilikilerinin feodal retim ilikisi ile atmasnn artmas ve feodallerin tas-yesi orannda ortadan kalkmaktadr. Ancak, bu durumdan dolay, nispi de-mokratik ortamn kaldrlma durumlarnda, tekelci burjuvazinin feodallere tavraln tek bana ele almak, hele hele uyum iin buna bavurduunu syle-mek, son derece byk hatadr. Bylesine bir hata iinde olmak, bizi oligari -nin yanna savurur. (lkemiz devrimci pratiinde bunlar grdk ve grmekte-

yiz.) Bugn lkemizde nispi demokratik ortamn yaamasnn temel nedeni,kylln (ve lkemizde tarihi bir etkinlii olan ehir kk burjuvazisinin sos-yal ve siyasal olarak) iktisadi uyum iinde siyasal olarak yedeklenmesinden-dir. Bir baka deyile, lkemizdeki nispi demokratik ortamn yaamasnn s-nfsal temelinde, kylln ikili tavr yatar. (lker Akman, Mevcut Durum veDevrimci Taktiimiz.)


15/40


1

vazisi, snfsal zelliinden beslenen ikili ka-raktere sahiptir. Snfsal zellii kk bur-juva olmasdr.

Bu zelliiyle kent ve kr kk-burjuva-

zisi, bir yanyla burjuvaziye, dier yanylaproletaryaya yaklar. Kapitalizmin olaanmlkszletirme ve proleterletirme sreciiinde yaayan kk-burjuvazi, her durum-da proleterleme tehdidi altndadr. Dola- ysyla proleterlemekten korkar. Kapitaliz-min nesnel sreci, doas ise, kk-burju-vazinin proleterlemesini kanlmaz klar.

te bu proleterleme tehdidi altndakikk-burjuvazi, her durumda kendi snfsalideolojisine uygun olarak proleterlemektenk yollar dler. Bu, onun ayn zamandaburjuva niteliinden kaynaklanan bykya da orta burjuva olma zlemi ve istemiolarak ortaya kar.

Solcu kk-burjuva iin (ki kendisinekk-burjuva denilmesinden hi holan-maz ve igdsel bir tepki gsterir), kendi-si dndaki kent kk-burjuvalar kaypak-tr, gvenilmezdir, burjuva olma hayaliiinde ii snfna ve lkesinin geleceine(bamszlna) ihanet eder.

Ama konu krlara, kyllere geldiinde,

solcu kk-burjuva, kylln ne denligerici ve yobaz olduunu, geliime ne ka-dar kapal olduunu sylemekten kan-maz.

Ezber bozan solcu kk-burjuvannbu kyl kartl, szcn tam anlamylaburjuva bir tepkiden baka bir ey deildir.Kyll ve kylleri anlamak iin hi a-ba gstermez. Onun feodalizm hakkndaduyduklar ve bildikleri yeterlidir!! Dolaysy-la ezberden konuur.

Oysa henz feodal retim ilikilerinin bir

paras olan kylln iinde bulunduudurum, toplumsal ve siyasal tutumu, tmy-le feodalizmin tasfiyesi ve kapitalizmin ge-limesiyle birlikte deiime urar. Bir tarih-sel dnemde feodalizmin paras olan ky-llk, gelien kapitalizm koullarnda kapi-talist ilikilerin (pazar) bir paras haline ge-lirken snfsal ayrmaya urar.

Feodal dnemin btnsel ve smrlensnf olan kyllk, kapitalizmle birlikte b-tnselliini yitirir, kendi iinde ayrmaya, s-nfsal farkllamaya urar. Feodalizmin tasfi-

ye sreci devam ettii srece, bu snfsalfarkllama srp gider.

Kapitalizmin gelimesi (ister i dinamik-

le, ister di dinamikle gelisin), kyll s-nfsal olarak ayrtrrken, byk bir blm-n proleterletirir, bir dier byk blm-n de kk meta reticisi haline dnt-

rr.Snfsal ayrmaya uram kyllk, ka-

pitalist pazar ilikilerine tabi klnm ekono-mik ilikiler alan iinde yer alr. (Feodal ky-lln kapitalizme eklemlenmesi eklinde-ki tm teoriler, feodal kylln snfsal ay-rmasn grmezlikten gelir.) Kent kk-burjuvazisi gibi, kr kk-burjuvazisi, genelolarak kyllk de, kapitalist pazar iliki-lerine bu tabiyetiyle birlikte, ayn zamandakapitalist ekonominin bunalmlaryla yzy-zedir.

lkemizde kapitalizm d dinamikle (em-peryalizm) gelimitir, dolaysyla arpktr.Bu nedenle, i dinamikle gelien kapitalistelikilerinin yannda d dinamiin (emperyalizm) belirledii elikilerle de yz yze-dir.

Bylece gelien arpk kapitalizm koul-larnda feodal kyllk, byk blmyle krkk-burjuvazisi haline dnrken, aynzamanda arpk kapitalizmin (emperyalizmve onun dayatt retim ilikileri) elikile-

riyle belirlenen toplumsal ve siyasal tutum-lar sergiler.Gnmzde kyller (szcn gerek

anlamyla kr kk-burjuvazisi) kapitalistpazar ilikileri iinde yer alan herhangi birkent kk-burjuvasndan farkszdr. Sade-ce retim konusu, yntemi ve rn ere-vesinde farkllklar gsterir.

lkemizin yakn tarihine bakldnda,kent kk-burjuvazisinin T. zal dnemin-de serbest pazar ekonomisine nasl uyum-land ve bu uyumlantan neler bekledii

aka grlr. 1990larn balarna kadardrt eilimi birletirdik diye ortaya kanzal, en solcusundan en sacsna ka-dar tm kent kk-burjuvazisi iin bir viz-yon ve umut olarak kabul edilmitir.

zal dnemi, dier bir ifadeyle 12 Eyllsreci, ayn zamanda lkemizde arpk ka-pitalizmin (d dinamie bal kapitalizmin)artan oranda gelimesi ve yaygnlamas d-nemidir. hracata ynelik sanayileme vb.demagojik ekonomi politikalarla, Anadoludavarln srdren pek ok kapal ekonomik

ilikiler a, kapitalist pazar ilikilerine al-mtr.

zal dneminde kapal ekonomik ili-


16/40


1

kiler iinde yer alan byk bir nfus (ky-llk), bir yandan hzla yoksullaarak kent-lere g ederken, dier yandan pazar iinretime (artan oranda) yneltilmitir. Bura-

da kullanlan en temel enstrman (ara),kamu kaynaklar olmutur. Akl almaz bir yolsuzluk dalgas lkenin her yann kapla-m, kamu kaynaklar hibir yasal ve idaridayanaa sahip olmakszn tketilmitir.

zaln benim memurum iini bilir s-znde ifadesini bulan rvet salgn, kamukaynaklarnn olaanst tketilmesiyle, biryandan kent kk-burjuvazisinin tketimgcnn ykselmesine, dier yandan ky-lln daha fazla pazar ilikilerine sokul-masna hizmet etmitir.

Kapal ekonomik birimlerin yklmas, ta-rmn artan oranda pazar iin retime ynel-tilmesi, krsal ilikiler iinde tarm rnleriticaretini olaanst boyutlarda gelitirmi-tir. Geleneksel Anadolu eraf, yani toprakaalar, tefeciler, tacirler ve byk esnaf, ih-racata ynelik sanayileme erevesindebyk tarm rnleri tacirleri-tccarlar hali-ne gelmitir.

Anadolu erafnn bu dnm, feo-daltefeci-bezirgan (tefeci-tccar) ilikilerini

datm, yerini serbest pazar ekonomisiolarak sunulan arpk kapitalizmin gelitirdi-itccar ve bankerlik ilikileri almtr.

Pazar ilikileri iinde, yani pazar iin re-tim yapan kyllk, dn feodal ilikiler iin-de baml olduu Anadolu erafna, bu-gn arpk kapitalist ilikiler iinde (yeni birbiimde) tabi klnmtr.

Kapitalizm i dinamikle gelimediinden,feodal ilikiler devrimci tarzda (burjuva an-lamda) tasfiye edilmediinden, kanlmazolarak bu dnm sreci uzun srm ve

bu srete nemli toplumsal ve siyasal bu-nalmlar ve krizler ortaya kmtr. lkeninson krk yllk srecinde bu bunalmlar vekrizler belirleyici olmu ve srekli deiken-lik gsteren siyasal ilikiler ortaya karm-tr.

Feodal kyllk ayrm, kyllerin b-yk bir blm kentlere g ederek, prole-terleme srecine nesnel olarak dahil ol-mutur. Ancak gelien kapitalizm da ba-ml, dolaysyla emperyalist ekonomilerinkarlarna uygun olarak gelitirildiinden,

kentlere g eden kyl kitlesi, szcntam anlamyla sanayinin yedek igc depo-su olmaktan ok, kent varolarnda yaa-

yan kent yoksullar haline gelmitir.*Kentlere g eden kyl kitlesi, sanayi-

nin da bamll ve montaj sanayi zelli-i nedeniyle istihdam edilememi,yar-pro-

leterbir kitle oluturmutur. Bu yar-proleterkitlenin iinde lmpen-proleter zelliklerbaskn biimde ortaya kmtr.

Snfsal ayrmaya urayan kyllnkentlere g eden kesimi, arpk kapitalizmnedeniyle, ne proleterleebilmi (byk birblm), ne de kent kk-burjuvazisi (k-k bir aznl) haline dnebilmitir.

Krsal blgeden kentlere artan g, aynzamanda krlarda igc ihtiyacn daha daartrmtr.

Krsal blgelerde, tarmsal retimde ar-tan igc ihtiyac ise, dorudan gneydouAnadolu blgesinden mevsimlik ii ola-rak getirtilen Krt kylleriyle karlanmayaallmtr.

Mevsimlik ii olarak getirilen Krt ky-lleri ise, retime katldklar blgelerden da-ha geri ekonomik ve toplumsal ilikiler iin-dedirler. Bir lde feodal ilikiler varlnsrdrmektedir. Dolaysyla mevsimlik iidurumundaki Krt kylleri, retimde yeraldklar blge kyllerinden farkl zellikler

gstermektedirler. Ancak kentlere gle birlikte ortaya -kan krsal igc ihtiyac, bir yandan etnikkken temelinde bir nfusun lkenin her yanna dalmasna (dolaysyla da feodalilikiler iindeki Krt kyllerinin kapitalistpazar ilikileriyle tanmasna neden olmu-tur), dier yandan igc kiralayabilecek birekonomik gce sahip kyllerin daha daglenmesine yol amtr.

Ekonomi-politik diliyle ifade edersek, ta-rmda cretli ii altrabilen kyller zen-

gin ve orta kyl snflarn olutururken, ay-n zamanda feodal dnemden kalan toprakmlkiyetine uygun bir dnme uram-lardr.

i cretini deyemeyecek durumdaolan kyl kitlesi ise (kk ve yoksul ky-l), geleneksel biimde paralanm ailelerolarak, bir blmyle kentlere g etmiler,dier blmyle krda kalmlardr.

1980 ve zellikle 1990larn sonundan iti-baren uygulanan tarm politikalaryla, tarm-

* Kent yoksullar tanm doru bir tanm deildir. Sa-dece olguyu aklamak iin sosyolojiden dn al-dk.


17/40


1

sal rnlere ve ekim alanlarna nemli snr-lamalar getirilmitir. Bylece cretli emekkullanamayan kk kyl, dnya emtiaborsasna tabi klnm bir tarm destekleme

politikas karsnda giderek daha da yoksul-lamaya balamtr. Yoksullaan kk ky-lnn bir blm kentlere g ederken, b- yk blm kentlerdeki yedek sanayi or-dusunun dev boyutlar karsnda krsalalanda kalmak zorunda kalmtr.

Kk kylnn emperyalist tarm poli-tikalaryla yoksullamas, ancak kentlere gederek yoksulluktan kurtulma umudunuda byk lde yitirmi olmas karsnda,IMF talimatyla (Latin-Amerika laboratu-arnda denenmi) dorudan gelir deste-i balatlmtr.

Bugn, 22 Temmuz seimlerinde ak bi-imde grld gibi, dorudan gelir des-tei, kk kylln tek yaam olana-dr. Dolaysyla da AKPnin icraat, kkkyllk tarafndan memnuniyetle kar-lanmtr.* zaln benim memurum iinibilir sz, imdi benim kylm iini bilirednmtr.

Kk kyl, dorudan gelir desteisayesinde, neredeyse retmeden tketen bir

kitle haline gelmitir.Geleneksel feodal kyl zihniyeti iindehavadan gelen bu parayla ortaya kan ar-t-tketim, Anadolu kasabalarndaki ticaretincanlanmasna yol amtr. Bylece kkesnaf, kk tccar kesimi iin yeni bir re-fah dnemi ortaya kmtr.

hracata ynelik sanayileme politika-laryla gelien byk lekli tarmsal d ti-

caret, eski dnemin Anadolu erafn biryandan dnya ekonomisine (global eko-nomi demagojisinde ifadesini bulan) ba-larken, dier yandan i pazarda daha da

glenmesini getirmitir. (Bu durum, zel-likle fndk retiminde ok belirgindir.)

phesiz bu gelimeler, yksek faiz, d-k kur politikas sayesinde gerekletiril-mitir. Dolaysyla tmyle dnya piyasala-rna bal, yani d dinamiklere bal bir po-litikadr. Bu yzden, varln ve etkinliinisrdrebilmesi de dnya piyasalarna ba-ldr.

Kentlere g ederek varolar doldu-ran, yar-proleter ve lmpen-proleter kitleyioluturan kyl kitlesi ise, youn bir isizlik-le kar karyadr. Tpk krsal alanlarda k-k kylnn cretli ii altramad ko-ullarda yoksullamasna benzer bir yoksul-luk sreci iindedir.

te tarmda uygulanan dorudan gelirdestei politikasna benzer bir uygulama,belediyeler ve cemaatler araclyla kentler-de de devreye sokulmutur.

lk bakta dinci cemaatlerin dini veci-belerine uygun iftar adrlar eklinde or-taya kan bu dorudan gelir destei, nl

Fak-Fuk-Fondan daha byk, ama daha azreklam yaplarak gerekletirilmitir.zal dneminde genel bte iinden ay-

rlan fonlar, 1999 kriziyle birlikte IMF talimat-lar dorultusunda bte kapsamna alnd- iin de, bu Fak-Fuk-Fon uygulamas gz-lerden gizlenebilmitir. Devlet btesindenfinanse edilen dorudan gelir desteininkentsel uygulamas, bu sayede dini cemaat-lerin yardm olarak topluma sunulmutur.Dolaysyla da, AKPnin iktidar kaybetmesi,bu dini cemaat yardmnn sona erecei

eklinde bir dnce ortaya karmtr.Ekonominin ve devlet btesinin er ay-

lk periyotlarla IMF tarafndan denetlendiibir lkede, bte d harcamalarn IMFninonay dnda gerekletirilmesinin olanak-sz olduunu bilen herkes, kentlere zg budorudan gelir destei uygulamasnn IMFpolitikalarnn bir paras olduunu kolaycaanlayacaktr.

Evet, varolara ynelik dorudan ge-lir destei, IMFnin talimatlar dorultusun-da gerekletirilen bir uygulamadr. Bu uy-

gulama, herhangi bir AKP belediyesi aracl-yla yrtlecei gibi, Mustafa Sargl rne-inde olduu gibi metroseksel solcu be-

* Tm neo-liberallerin medya sylemi ile, seimdnemlerinde seim ekonomisi uygulanmayacana

ilikin hurafe, bu seimlerde de gereklememitir.AKP kesenin azn amtr. Seim sonrasnda pekok neo-liberal solcu ekonomist, seim ncesinde AKPnin tarma ve kylye ynelik seim ekonomi-sinin saysal verilerini yazmaya koyulmulardr. yleyazlmaktadr: rnein 2006nn ilk yarsnda sadece1 milyar YTLlik dorudan gelir destei demesi yapl-masna ramen bu yl ayn dnemde 2.5 milyar yapl-m, bylece 2.7 milyar YTLlik yllk btenin neredeysetamam harcanm. 2006 Maysnda sadece 100 mil-yon YTL olan, haziranda ise hi yaplmayan rn des-tekleme demeleri de bu yl maysta 1.1 milyar YTLolmu. 2007 rn destekleme demelerine ayrlan 1.5milyar YTLnin 1.4 milyar da alt ayda denivermi(tir).

(Hurit Gne, Seim ncesi maliyede poplistuygulama!,Milliyet, 27 Temmuz 2007) Bylece, geenyl 2,4 milyar YTL olan bte fazlas, bu yln ilk altaynda 5,9 milyar YTL aa dnmtr.


18/40


1

lediye araclyla da yaplabilmektedir. T-myle kentlerdeki ticaretin desteklenmesi-ne ynelik olan bu gelir destei,ithal mal-larna ek talep yaratmann bir aracdr. Do-

laysyla da IMFnin politikalarnn dorudanbir sonucudur.

Kent ve krda ortaya kan bu uygulama-lar, 1970lerde Dnya Bankasnn geri-brak-trlm lkeler iin gelitirdii kk reti-ciliin desteklenmesi stratejisinin gnmz-deki yanssdr. Bu ynyle, bir yandan i pa-zar geniletilmekte, dier yanyla da siyasalatmalar ve riskler azaltlmaya allmak-tadr.*

2001 ubat krizinden sonra kitlelerin t-ketimlerinde belirgin bir art ortaya km-tr. Gelirlerdeki arta ters orantl bu tketimart, bir yandan kentsel ve krsal gelir des-teiyle, dier yandan kentlere ynelik kre-di kartlaryla gerekletirilmitir. Bu tketimartnn finansman ise, dorudan scakparayla, yani devletin yksek faizle i ve dborlanmasyla gerekletirilmektedir.

Bu uygulamann temelinde IMF deneti-mi altnda, emperyalist lkelerin tketimmallarna yeni ve ek talep yaratma politika-s yatar. Dolaysyla geri-braktrlm lkele-

rin tmnde geerli olan bu politika, ayn za-manda uluslararas para-sermayenin faiz ge-lirlerinin ykseltilmesi, yani para-sermayeyede ek talep yaratlmasna yneliktir. Yani ddinamiin rndr. Bu yzden de, uygula-mann sreklilii, dnya piyasalarna ba-ldr, emperyalist ekonomilerin karlarnatabidir.

Evet, bugn, 2001 ubat krizinden bug-ne kadar uygulanan ekonomi politika, em-peryalist lkelerin karlarna uygun olaraki pazarn geniletilmesi, emperyalist lke-

lerin tketim mallarna yeni ve ek talep ya-ratlmasna yneliktir. Bylece gemi dne-me kyasla (1991-2001) kitlelerin (kentsel vekrsal) tketimleri artrlm, tketime daya-l nispi refah ortaya kmtr. AKPnin se-im zaferinin arkasnda yatan ekonomikgerek de bu nispi refahtr.

Bu nispi refah, 1950ler sonrasnda or-taya kan sanayi retimine dayal nispi re-fahtan farkldr.** Tmyle maliye politikala-rna, scak paraya dayal bir tketim art-

na ve tketimle birlikte artan ticarete denkder. Ancak her durumda kitlelere belli birtketim art olarak yansd iin, nedenle-rinden ok sonular etkindir.

Bylece tketim artna (ticarete) dayan-drlm bir nispi refahla, 2001 kriziyle hadsafhaya ulaan suni dengenin bozulma s-reci engellenilmi veyeni bir denge duru-mu ortaya kartlmtr.

Gemi dnemin toplumsal retim art-na dayanan nispi refah ve suni denge,***gnmzde ithalata ve ticarete dayanan birnispi refah ve suni dengeye dnmtr.

* Dnya Bankas bakan 1970lerin banda yle de-mektedir: Pek az ok zengin ve mitsiz derecede fa-kir pek ok olduunda ve aralarndaki fark kapanmak-tan ok genilediinden artk reformun politik maliye-

ti ve ayaklanmann politik tehlikesi arasnda seim ya-plmas gerekir. Sosyal adalet sadece ahlaki bir zorun-luluk deildir. Ayn zamanda politik bir zorunlulukturda. (Bkz. Trkiye Devriminin Acil Sorunlar-I.)

** Gngor Uras, 2003 ylnda Karaman yle anlat-yor:

Karamanda irili ufakl 20 biskvi fabrikas, 8 ma-kine fabrikas, 4 ambalaj fabrikas, 1 hijyenik retimtesisi, 1 kt peete tesisi, 4 yem, 6 bulgur fabrikas,1 otomotiv yedek para fabrikas, 1 imento, 3 tekstil,1 cips, 1 boya fabrikas var. Nideye girerken yolun ikitarafndaki tarlalar gz alabildiine lahana tarlas.... Or-ganize sanayi blgesinde de 70 byk fabrika var. Sa-nayi Odas Bakan Ylmaz zcihan 93 lkeye ihracat

yaptklarn sylyor. Karamandaki makine fabrikala-

r, yabanc lkelere anahtar teslimi, biskvi, gofret, i-kolata, kek, iklet, cips fabrikas retiyor, kuruyor.

Hasan imen, 100 dnmde 1100 aatan 400 tonelma aldn sylyor. Nidede elmaclk lrken, Ka-raman Trkiyenin en fazla elma yetitiren blgesi ol-mu. Ylda 500 bin ton elma yetitiriyorlar. Bifa, tal-yanlardan bodur elma fidan getirerek ayn modernteknik ile d pazar iin elma retimine balam. Her-kes memnun da fasulye ve nohut reticileri mutsuz.Ekinzden Yaar Kalkanc, Her evin nnde 4 - 5rmork dolusu ak fasulye ve nohut fiyat bekliyor.Irak ve rana ihracat durduundan fiyatlar maliyetikurtarmyor diyor. (Milliyet, Karamanda elma ka-dar para var, 6 Eyll 2003.)*** Mahir ayan yolda, yeni-smrgecilik yntemle-riyle ortaya kan nispi refah ve suni dengeyi yle ta-nmlar: ... bu yeni-smrgecilik metodu, bir yandanemperyalizmin lkeye iyice yerlemesi (yani emper-yalizmin sadece dsal bir olgu deil ayn zamanda i-sel bir olgu haline gelmesi) sonucunu doururken, teyandan geri-braktrlm lkelerde, gemi dnemle-re kyasla, izafi olarak -feodalizmin etkin olduu, eskismrgecilik dnemine kyasla- belli llerde paza-rn genilemesine paralel olarak toplumsal retim venispi refah artrmtr.

Bunun sonucu olarak, geri-braktrlm lke iin-deki elikiler grnte yumuam (feodal dnemekyasla) halk kitlelerinin dzene kar tepkisi ile oligar-

i arasnda suni bir denge kurulmutur. Emperyalist i-gal gizlendii iin -emperyalizm ayn zamanda iselbir olgu haline geldii iin- halk kitlelerinin milliyetitepkileri, gavura alerjisi ntralize olmutur.


19/40


1

Dolaysyla da, gemi dnemdeki ibirliki-tekelci sanayi burjuvazisi ile tekelleememisanayi burjuvazisi arasndaki baat eliki,ibirliki-tekelci ticaret burjuvazisi ile Ana-

dolutccar sermayesi arasndaki eliki ileyer deitirmitir.

Bugn byk kentlerde (zellikle stan-bulda) ibirliki-tekelci ticaret burjuvazisi-nin ofislerinde istihdam edilen kk-burjuvalarn laiki tutumlaryla, gelenekseltccar ilikisi iinde istihdam edilen kk-burjuvalarn dinci tutumlar arasndaki a-tknn temelinde de bu ticari sermaye ke-simleri arasndaki eliki yatmaktadr.

phesiz Trkiye ekonomisi, retmedentketen bir ekonomiye dntrlmtr.Herey ticaret konusu haline getirilmi, her-ey ticari ilikilere indirgenmi ve tccar zih-niyeti egemen klnmtr. Kyllere yaplandorudan gelir destei nasl ki havadanpara kazanma eklinde alglanlyorsa, tc-car zihniyeti de artan oranda hereyin alnp-satlabilecei zihniyetini dourmaktadr.

dinamikle gelien kapitalist ilikileriindeki klasik ticaret ilikilerinin dnda,arpk kapitalizme dayanan bu tccar zihni-yeti ve ticari ilikiler, kanlmaz olarak lke-

mizde feodalizmin tasfiye srecine gre bi-imlenmitir. Bir dnemin kk ve orta sa-nayi sermayesini oluturan Anadolu kaplan-lar, bugn ucuz kredi ile finanse edilen tc-car-sanayici krmas bir yapya dnm-tr. Geleneksel olarak tutucu, muhafazakarve dinci Anadolu feodal esnaf ve tccarnndnmyle ortaya kan bu yeni tccar-sanayici krmas ticaret sermayesi, AKP ara-clyla artan oranda d ticaret ilikilerininiine girmitir. Bylece uzun yllar ibirlikisanayi ve ticaret burjuvazisinin tekelindeki

d ticaret, kk ve orta tccarlarn younfaaliyet alan haline gelmitir. nce msl-man lkelere yaplan bakliyat ve biskvi ih-racatyla da alan bu dini btn tc-car kesimi, milliyeti ticari sermayeninTrki cumhuriyetlerindeki hsranndansonra bu pazarlara ynelmilerdir. ArdndanAB yelii erevesinde talyan ve Almanticaret sermayesi ile ibirliini gelitirmiler-dir.

Gelien bu i ve d ticaret, kanlmazolarak eski ve egemen ticari ilikileri ksmen

geriletmekle birlikte, ayn zamanda onlarlaibirliinin de koullarn yaratmtr. zellik-le stanbul kkenli tekelleememi ticaret

sermayesi ile Anadolu tccar arasndakiyeni ibirlii (ihracata ynelik ibirlii), aynzamanda geleneksel merkez sa partilerdzeyindeki i blnmenin de ortadan kalk-

masna zemin hazrlamtr.Pazarlamac eski solcularn 1990-1999

dneminde milliyeti ticaret sermayesi ilekurduu ibirlii nasl ki sre iinde CHP-DSP-MHP koalisyonunu olaanlatrmsa,bu gelimeler de merkez san, dini siya-sete alet edenlerle (eriatlarla) birleme-sini olaanlatrmtr.

Buraya kadar lkemizdeki gelimeleri vebu geliim iinde ortaya kan olgular elealdk. Ancak olgular saptamak, bunlar ara-sndaki ilikiyi belirlemek tek bana yeterlideildir. Objektif bir kk-burjuva aydn dabenzer saptamalar yapabilir. Asl olan, olgu-lar iinde srecin geliimini ve bu geliimkarsnda yaplmas gerekenleri doru bi-imde saptamaktr.

Evet, 2001 ubat kriziyle birlikte lkemiz-deki suni denge, yeni iliki ve elikilerle ye-niden kurulmutur. Ama nemli olan sunidengenin yeniden kuruluu deil, devrimci-lerin bu suni dengeyi nasl bozacaklardr.

Suni denge, kavramn kendisinde ifade

edildii gibi yapaydr, dolaysyla toplumunkendi i dinamikleriyle bozulmaya mahkum-dur. Ancak suni dengenin kendiliinden vekendi kendine bozulmaya ynelmesi ve hat-ta bozulmas, insanlarn iinde yaadklarkoullarn bilincine kendiliinden ulaacak-lar ve bu koullar kendiliinden deitirme- ye ynelecekleri anlamna gelmemektedir.Bu yzden, devrimcilerin grevi, her durum-da suni dengeyi bozmak ve insanlarn bu ko-ullarn bilincine ulamalarn salayarakdevrime kanalize etmektir.

Suni denge, basit ve yaln biimiyle hal-kn aldatlmas deildir. Onun maddi vepolitik temelleri vardr. Suni dengenin kurul-mas ve srdrlmesinde devlet aygtndanmedyaya kadar uzanan ilikiler a etkinve egemendir. Dolaysyla suni dengeyi boz-ma eylemi, ayn zamanda mevcut dzeninbtnsel kavrann ortaya karmak zorun-dadr. Bu, yaln ve basit biimiyle, da ba-ml ekonominin, scak para politikalar-nn ve nihayetinde IMFye balanm ekono-mik ilikilerin tehiriyle snrlanamaz. Suni

dengeyi bozma eylemi, ayn zamanda, den-geyi oluturan kurum ve ilikilerin tehirinive etkisizletirilmesi eylemini de ierir. Tica-


20/40


20

ri ilikilerin gelimesine dayanan nispi refa-hn yaratm olduu suni dengeyi ekillendi-ren olgular, son tahlilde da, emperyalist l-kelere baml bir nitelie sahip olduu iin,

varl da emperyalist dnya ekonomisinde-ki gelimelere baldr.

Devrimci mcadele asndan nemliolan, emperyalist dnya ekonomisine ba-ml nispi refahn nasl ve ne zaman sonaereceine ilikin kahinlik yapmak deil, builikilerin toplumun gelecei zerindeki et-kilerini ve sonularn ak biimde sergile-mektir.

Her suni dengenin yeni oluumu, kendi-ne zg bir dnya gr, ideolojik bakas da oluturmaktadr. Bugn suni denge-nin srdrlmesinde yeni nispi refah dal-gas belirleyici olmakla birlikte, nesnel sre-cin devamnda ortaya kacak olan atma-lar ve elikiler, kanlmaz olarak suni den-genin baka aralarla (zor aralaryla) sr-drlmesinin zorunluluunu daha da belir-ginletirecektir.

Bugn smrc snflar arasnda tamanlamyla yeni bir bar havas esmekte-dir. Da baml bir ekonomide bu barhavasnn uzun srmeyecei tarihsel ve nes-

nel bir gerektir. Bu havaya bakarak, seimsonularnn kiisel bozgunlaryla lkede-ki ekonomik, toplumsal ve siyasal ilikileri yorumlamaya kalkmak, sol pasifizmdenbaka bir sonu retmeyecektir. Seim son-rasnda medya solcular ve legalistler ara-snda esen bozgun havas, neo-liberal sol-

culuun ve legalizmin pasifizminin da vu-rumlarndan baka bir ey deildir.

Trkiyeyi tahlil etmek, halk anlamak ve iinde bulunduklar ekonomik, toplum-

sal ve siyasal ilikileri kavramak devrimcile-rin ve kendisine solcu diyen herkesin g-revidir. Bu grev, ak biimde legal emsi- ye altnda, dzenin oyun kurallarna tabiolarak mevcut dzenin deitirilmesinin ola-naksz olduunu grmek demektir.

2001 ubat krizinden sonra ortaya kannispi refahn yaratm olduu denge duru-mu, her denge gibi, geici ve grelidir. S-rekli ve kalc olan, lkenin d dinamiebal yapsnn rettii elikiler ve atklar-dr.

Devrimcilerin grevi, her yol ve arala(temel ve tali mcadele biimleriyle) iinde yaanlan ekonomik, toplumsal ve siyasalilikileri btnsel olarak insanlarn nnekoymaktr.

phesiz bu devrimci grev, devrim gi-bi kimsenin tam olarak ne olduunu bilme-dii ve fani mrmzde gremeyeceimizkesin olan bir dev umut* olduunu d-nenlerin ii deildir. Devrim, kendiliindenolan deil, bilinli insanlarn gerekletir-

dii bilinli bir eylemdir. Bilin ise, iinde ya-anlan koullarn ve ilikilerin btnsel bil-gisine dayanr. inde yaad lkeyi ve top-lumu kavrayamam, hereyi kk ve gn-delik borsa haberleri gibi geiken ve de-ikenlik iinde alglayanlarn bu btnselbilgiye sahip olmalar ise olanakszdr.

* Ece Temelkuran, Denizle dalga Denizde dalga,Milliyet, 27 Temmuz 2007. (Yazda umut yerine bu-lut yazldr.)


21/40


21

Snflar vePartiler

Yukardaki belirlemeler Kurtulu Cephe-sinin Eyll-Ekim 2005 tarihli 87. saysnda yer

alan Mevcut Durum zerine balkl yaz-dan alnmtr.Yaznn z, mevcut durumdaki gelime-

lerin milli krizin derinlemesine ynelik ol-masna karn, ii snfnn (ve temel mt-tefiki olan kylln) edilgen, politik pasif-lik iinde olduudur.

Bugn lkede gelien olaylar yakndanizleyen objektif bir kk-burjuva aydn bi-le, bu gerekleri saptamakta fazlaca zorlukekmeyecektir.

Solda egemen olan legalizm ve legal-

oportnizm inadna devrim, umudu b-ytmek gibi sylemlerle Marksist-Leninistbak asn bir tarafa brakmann tesinde,

snfsal tahlilleri de bir yana brakmtr. Szgeldiinde kyasya eletirmekten kanma-

dklar globalizmin dilini kendilerine uyar-lam ve bu yolla geni kitlelere ulaacahayallerine kendisini kaptrm legal-sol,mevcut durumdaki gelimeler karsnda ha-la globalizmin kozmopolit dilini kullanma- y srdrmektedir. Bu dilde snflar yoktur,snfsal bak as hi bulunmaz.

12 Eyll sonrasnn apolitik ortamndaevrecilik, feminizm vb. snf st kav-ramlarla yola klmtr. Sonra orta snfedebiyat balamtr. Bylece modern s-nflar bir yana braklm, feodalizmden ka-

pitalizme gei srecindeki 19. yzyl top-lumlarndaki snfsal farkllamann tam be-lirginlemedii dneme zg kavramlar kul-

Toplumsal ve siyasal gelimelerle milli krizin derinlemeye yneldii bugnk ko-ullarda, gelimeleri parasal dzeyde ele almak ve buna bal olarak paralarda m -cadele etmeyi ne karmak, lkenin emperyalizme bamlln grmezlikten gele-rek zelletirmelere kar kamu kurulular yabanclara peke ekilemez trndenmcadeleler yrtmekle zdetir. Emperyalizme baml, ekonomisinden d politi-kasna kadar IMF, AB ve Amerikan emperyalizmi tarafndan ynetilen bir lkede ulu-sal bamszln tehlikede olduu ne kadar anlamsz ve halkn bilincini saptrcysa,zelletirme ya da AB kart parasal mcadeleler de o denli anlamsz ve bilinsaptrcdr.

... ii snfnn 1991 sonrasnda tketim ekonomisine eklemlenmesi ve basit t-ketici kitle iinde yer almas, kk-burjuva ideolojisinin ii snf iinde yaygnlama-sna yol amtr. Byk zel ve kamu kurulularnda alan iiler giderek aristok-rat ii haline dnrken, kk ve orta sanayi kurulularndaki iiler, sendikal r-gtlenmeye bile sahip olmayan rgtsz, kendi kendine bir snf haline dnm-tr.

i snfnn kendisi iin snf olmaktan kendi kendine snf olmaya doru geri-

ye dndrlmesinde yllar boyu srdrlen kar-devrimci propagandalar ve oligarikdevletin zor uygulamalar belirleyici olmusa da, soldaki legalizmin egemenliinin debu pasize olmada nemli katks bulunmaktadr.

Bugn ii snf, kyllkten sonra, lkede gelien siyasal olaylar karsnda ba-sit bir izleyici konumunda bulunan kendi kendine snf durumundadr.

i ve kyl kitlelerinde grlen bu edilgenlik ve izleyicilik, devrimci alternatinmaddi bir g olamamasnn ortaya kard bir durumdur. Bu nedenle, bu snarnetkin bir siyasal g haline gelmesinin yolu, devrimci maddi bir gcn ortaya kma-syla olanakldr.


22/40


22

lanlr olmutur. Yine de arasra, Trkiyedesnflarn varolduuna ilikin, dncelerininderinliklerinden gelen baz kprtlarla, snfszcn anmsadklar da olmutur.

Her ne kadar ezber bozmak slogan ez-berlenmise de, tm bildikleri, devrimci m-cadelenin ykseldii 1970li yllarda iinde yer aldklar ya da kysnda dolatklar solrgtlerin grlerinden bir adm teye ge-memektedir. Bunlar ise, ya SBKP modernrevizyonizminin ya da in KPsinin emper-yalizm tahlilinde ifadesini bulan grlerinyerli adaptasyonlarndan ibarettir.

Bunlarn dnda beyinlerinin gri hc-relerinde belli belirsiz yer alan snf ve s-nf partileri szckleri ise, tmyle patron-aa, ibirliki-burjuvazi, finans-kapital ya da tekelci burjuvazi ve byk topraksahiplerinin stte yer ald, altta ise i-ilerin, kyllerin ve ehir kk burjuvazi-sinin bulunduu toplum bilgisinden dahafazlas deildir. (Bunlarn arasnda lkemiz-de egemen snflarn bir oligari oluturdu-unu bilen ve duyanlar ounlukta olsalarda, 1970lerde oligarik ynetimin ne oldu-unu tam olarak anlamadklar gibi, bugnde oligarinin ne olduunu hi anlamamak-

tadrlar.)Herkesin ortak bilgisi (ki sol sylemdeortak akl eklinde uydurma bir terim ha-line getirilmitir), insanlarn iinde bulun-duklar toplumsal ilikilerde belli bir konu-ma sahip olduklar ve bu konumlarna grebir grup oluturduklar, yani snflar olu-turduklardr. Bu tanmlama, Marksn Var-lklarnn toplumsal retiminde, insanlar, ara-larnda, zorunlu, kendi iradelerine bal ol-mayan belirli ilikiler kurarlar; bu retim ili-kileri, onlarn maddi retici glerinin belir-

li bir gelime derecesine tekabl eder sap-tamasndaki insan iradesinden bamsz re-tim ilikilerini toplumsal ilikiler eklinedntrerek, ayn zamanda snf kavram-n retim srecinden kopartr. Dolaysyla daeksik bir tanmlamadr, eksik olduu iin deyanltr.

Snflar, retim srecindeki konumlarnabal olarak ortak zelliklere sahiptirler. An-cak snflar donmu ve katlam bir insantopluluu deildir. Bu nedenle, snflar ara-snda srekli geiler ve yer deitirmeler or-

taya kar. Ancak bireylerin snf deitirme-leri, snflarn deitii anlamna gelmez. S-nflar, retim srecindeki konumlarndan

kaynaklanan srekli ve kalc zelliklere sa-hiptirler. Her durumda, birey, ait olduu s-nfn bu srekli ve kalc zelliklerine sahip-tir. Snf tahlillerinde esas olan, deikenlik-

lere deil, srekli ve kalc zelliklere gresnflarn durumunu ve iinde yaanlan ko-ullardaki tutumunu saptamaktr.

Feodalizmden kapitalizme gei srecin-de, feodal snflar paralanr ve dalr. Feo-dalizmin iinde gelien kapitalist ilikilerkendine zg snf ilikilerini ortaya karr.Bir yanda feodalizmin paralanan ve da-lan snflar, dier yanda yeni retim iliki-sinin, kapitalizmin ortaya kard yeni snf-lar sz konusudur.

Feodal snflarn bireyleri bu srete es-ki snf konumlarn yitirirler. Feodal egemen-ler (toprak aalar, feodal beyler), zamaniinde, lkenin kendi tarihsel geliimine ba-l olarak, kimi yerlerde devrimci tarzda, do-rudan tasfiye edilmi; kimi lkelerde toprakburjuvazisi ve tarm kapitalistine dnerektasfiye olmutur. Ancak toprak burjuvazisi yada tarm kapitalistine dnen feodal ege-men snflarn, feodalizmin styapsal ku-rumlarn ve kurallarn tmyle terk etme-leri ya da ortak akldan silmeleri sz ko-

nusu deildir.Tasfiye olan ya da kapitalistleen feodalsnflar, ayn zamanda feodal aristokrasinintoplumsal, siyasal ve kltrel zelliklerini dekapitalist toplumsal ilikilere tamlardr.Burada kapitalist ilikilere tanan en temelunsurlar ise, aristokratik yaam tarz ve diniideolojidir. zellikle ngilterede (anglo-sak-son lkelerde) feodalizm, yeni kapitalist s-nfla yaplan bir uzlama ile tasfiye edildi-inden, bu temel unsurlar ok daha belirginbiimde varln srdrmtr.

Feodal egemen snfn topyekn deienretim ilikileri iindeki dnm yannda,alttaki feodal snf, yani kyllk de dn-me uramtr. Tarihsel olarak kyllndnm, ncelikle snfsal farkllamayauramas eklinde bir blnmeye denk d-er. Bir blm kyl (kk bir aznlk) kent-lerde zanaat, esnaf vb. eklinde kk-bur-juvalarken, byk blm proleterlemi-tir.

Bylece modern snflar, kapitalist top-lumun temel snflar, burjuvazi (kapitalist-

ler) ve proletarya (ii snf) olarak belirgin-lemitir. Ancak toprakta zel mlkiyet var-ln srdrd iin, topra sermaye ola-


23/40


2

rak kullanan, toprak rantyla yaamlarn sr-dren nc bir snf, yani toprak burjuva-zisi/toprak sahipleri snf vardr. Marksn ifa-desiyle, cretli-emekiler, kapitalistler ve

toprak sahipleri, kapitalist retim tarzna dayanan modern toplumun byk snfnolutururlar.

Bu saf haliyle modern snflarn yann-da orta ve ara tabakalar mevcuttur. Genel-likle kk-burjuvazi (kent ve kr) olarak ta-nmlanan bu orta ve ara tabakalar, aa-dan yukar (snf atlama) ve yukardan aa- (mlkszleme) snfsal geilerin oldu-u bir snf olutururlar.

Feodalizmden kapitalizme gei srecin-de ve kapitalizm koullarnda artan mlksz-letirmeyle birlikte, orta ve ara tabakalar,yani kk-burjuvazi nfusun ounluunuoluturur. Kk-burjuvazinin en temel zel-lii, belli bir retim aracna (toprak ya da pa-ra olarak) sahip olmasdr. Sermayenin yo-unlamas ve merkezilemesi srecinde s-rekli mlkszleen bu snf, artan oranda i-i snfnn saflarna geer (proleterleme).Ancak gei mlkszlemeye dayand iin,her durumda yeniden mlkiyet sahibi olmaumutlaryla birlikte yrr. Bylece kk-

burjuvazi, ister mlkszletirilmi olsun, is-ter olmasn, her durumda mlksahibi olmaistem ve zlemini tar. Bu istem ve zlemiy-le kendine zg bir dnya grne, ideo-lojiye sahiptir.

Proleterleme srecindeki her kk-burjuva, ne kadar cretli-emeki konumu-na ularsa ulasn, her durumda sahip ol-duu ideolojinin iinden dnyaya bakar vebuna uygun bir yaam srdrmeye alr.

Bir lkede orta ve ara tabakalar, yanikk-burjuvazi nfusun ounluunu olu-

turduu iin, ilk bakta bu snfn dnya g-r, ideolojisi egemen ideoloji gibi grnr.Nfusun ounluunu oluturduu iin de,bu snfn sorunlar da toplumun temel so-runu olarak alglanr.

te bu grnm ve alglama iinde k-k-burjuvazi, modern kapitalist snflarnkarsna kilit snf olarak ortaya kar. Tem-sili demokrasi iinde kk-burjuvazinin ni-celii de, temel snflarn siyasal faaliyetle-rinde belirleyici bir yere sahiptir. Artk tmsiyasal ilikiler, kk-burjuvazinin kazanl-

masna yneliktir, kk-burjuvazinin hangisnfa yedeklendiine gre ekillenir.

Ancak kk-burjuvazi yedeklenen bir

snftr, dolaysyla kendi bana bir snf -karna sahip deildir. Burjuva toplumlarndakk-burjuvazi, deiik yntem ve aralar-la byk burjuvaziye (kapitalistlere) siyasal

olarak yedeklenir. Bylece kk-burjuvazi,byk burjuva olma istem ve zlemini buyedekleme iinde, yani siyasal alanda srek-li yaatr ve vareder. Kapitalist snfn siyasaltemsilcilerinin ve ideologlarnn yapmas ge-reken tek ey, kendi snfsal karlarnn ay-n zamanda kk-burjuvazinin de karolduu eklinde bir yanlsama retmek-ten ibarettir.

Gerekten, kendisinden nceegemen olan snfn yerini alan heryeni snf, kendi amalarna ulamakiin de olsa, kendi karn, toplumunbtn yelerinin ortak kar olarakgstermek zorundadr, ya da eylerifikir plannda aklamak istersek: busnf, kendi dncelerine evrensellikbiimi vermek ve onlar, tek mantk-l, evrensel olarak geerli dncelerolarak gstermek zorundadr. Bir s-nfa kar kmas yznden, srf buyzden devrimci snf, kendisini, birsnf olarak deil de, hemen btn

toplumun temsilcisi olarak sunar, tekegemen snfn karsnda toplumuntm kitlesi olarak grnr.***

Burada kavranlamayacak bir durumyoktur. Burjuva ideologlarnn ii, her durum-da bu yanlsamay retmek ve yeniden ret-mektir.

Kk-burjuvazi (kent ve kr) ayn za-manda nesnel ve tarihsel olarak proleterle-ir. Dolaysyla maddi varlk koullar asn-dan proletaryaya yaklar, proletaryann ya-am koullarnn iinde yer alr. Ancak pro-

letaryann, burjuvazi gibi, kendi snf karla-rn toplumun genel kar gibi sunmayave byle bir sunumu merulatrmaya yara-yan yanlsamalar retmeye, olumsuz anlam-da ideoloji yapmaya ihtiyac yoktur. nkonun kar, snflarn tmyle ortadan kal-drlmasnda olduu iin, her durumda tm

* Marksn kenar notu: Evrensellik unlara tekableder: 1. zmreye kar snfa; 2. rekabete, dnya a-pnda karlkl ilikiye (Weltverkehr) vb.; 3. egemensnfn byk ounluuna; 4. karlarn ortakl yanl-

samasna, balangta bu yanlsama [hakl]dr; 5. ide-ologlarn aldatmalarna ve iblmne.** Marks-Engels, Alman deolojisi, s. 71-72), Sol Yay.,1992.


24/40


2

insanln kardr.Bylece mevcut dzen iinde egemen

snf/snflar ile ezilen ve smrlen snflararasndaki atmada, iki temel snf (burju-

vazi ve proletarya) arasndaki mcadelede,kk-burjuvazi neredeyse sonucu belirle-yen bir g olarak grnr. Bu da bu sn-fn kendisine yce hakem rol atfetmesi-ne yol aar.

ster 19. yzyl sosyolojisinden alnm ta-nmla orta snflar denilsin, ister 20. yzy-ln sonlarnda ortaya atlan yeni orta snfolarak tanmlansn, her durumda kk-bur-juvazi, dzen ii siyasal ilikilerde ve mca-delede kilit rol stlenir. Burjuva demokra-sisi erevesindeki tm siyasal mcadele-lerde ve seim faaliyetlerinde arlk nokta-s kk-burjuvazi olur. Sloganlar, propagan-dalar arlkl olarak bu snf yedeklemeyeyneliktir.

Aktr ki, temsili demokrasilerde yaplanseimlerin galibide, her durumda kk-burjuvaziyi yedekleyen partiler olur.

Bu dzen partileri, ayn zamanda dze-nin srekliliini salama misyonunu stle-nirler. Bylece temsil ettiklerini iddia ettikle-ri snflarn karlarnn tesinde, dzenin

egemen snflarnn karlarnn temsilcisiolurlar. Dier bir ifadeyle bu partiler, ne den-li kk-burjuvaziyi yedeklemeye yneliksloganlar, programlar, projeler retir grn-seler bile, her durumda bir snfn zel ka-rnn temsilcisi olarak siyaset sahnesinde yeralrlar. Gnmz sosyal-demokratlarnn ger-ek nitelikleri, snfsal temeli ve nihayetindekar karya kaldklar elikiler ve amaz-lar da ayn yerden kaynaklanr.

Sosyal-demokratlar, tarihsel olarak ii s-nfnn marksist partileri olarak ortaya k-

mlardr. Bu tarihsellik iinde sosyal-demok-rat partiler ii snfnn karlarn temsileden snf partileri olmulardr. Ancak ayntarihsel srete ii aristokrasisinin ortayakmasyla birlikte, marksist sosyal-demok-rat partiler blnm ve ayrmtr. Bu ay-rmada ii aristokrasisinin zgn temsilci-si olarak ortaya kan sosyal-demokratlarnmisyonu ise, burjuvazi ile proletarya ara-snda bir uzlama, orta yol bularak kapi-talizmin devamn salama olmutur.

i snf mcadelesinin ykseldii d-

nemlerde sosyal-demokrat partiler bu mis-yonu gerekletirebilmek iin, ii snfnaynelik sloganlar ve programlarla ortaya k-

mlardr. i snfnn mcadelesi ne l-de kk-burjuvaziyi yedekleyebilmise,sosyal-demokrat partiler de o lde kk-burjuva kesimleri etkileri altna alabilmiler-

dir. Bunun dnda sosyal-demokrat partile-rin kk-burjuvaziyi yedekleyebilme olana- mevcut deildir.

Dier bir ifadeyle, ii snfnn devrimcimcadelesinin kitleleri (arlkl olarak kentkk-burjuvazisini) politize ettii ve kendisaflarna ektii lde, ii snfnn devrim-ci mcadelesini saptrmak ve dzene, dola-ysyla da burjuvaziye tabi klma misyonunasahip sosyal-demokrat partiler o lde k-k-burjuva kesimlerin desteini alabilmek-tedir.

Ancak kk-burjuvazinin en temel zel-lii, aa ve yukar srekli geikenlik iin-de bulunmasdr. Dolaysyla srekli ve tutar-l bir politik mcadelenin temel dayanaolamazlar. (Bu ayn zamanda kk-burju-vazinin demokratik devrimde nclnkoullayan ve snrlayan niteliktir.)

Buna ramen tm politikalarn ve siya-sal partilerinin geleceini kk-burjuvaziyedayandran her kesim, ilk seimlerde olma-sa bile, bir sonrakinde hezimete uramak

durumundadr. Bu, kk-burjuvaziye daya-nan politikalarn kanlmaz hsrandr.lkemiz solunun dier bir bilisizlii ve

ezberi ise, kk-burjuvazinin kentlerdeyaayan (ii snf dndaki) tm halk kit-lesi olarak kabul edilmesidir. Bylece hiz-metler sektrnde alan bro memurlarn-dan kamu emekilerine ve rencilere ka-dar dorudan retim srecinde yer alama-yan ktle, kk-burjuvazi olarak tanmla-nr.

Oysa kk-burjuvazi, tanmn kendisin-

de ifade edildii gibi burjuvazinin kkolan kesimdir. Szcn tam anlamyla, k-k-burjuvazi, toprak ya da para olarak bel-li bir sermayeye sahip snftr. Kitaplarnyazd tm kk-burjuva snf zellikleri debu kk sermaye kesimlerinin snfsal zel-likleridir.

19. yzyln kavramyla orta snfn alt ta-bakalar, yani kk-burjuvazi kk ima-lat, kk tccar, esnaf, zanaat ve ky-llerdir. Yani kk sermaye sahipleridir-ler.

Memurlar (kamu ve zel), renciler, -retmenler, serbest meslek sahipleri (avukat-lar, muhasebeciler vb.), sermaye sahibi ol-


25/40


2

madklar lde kk-burjuvazinin dn-da yer alrlar. Ancak kk de olsa sermayesahibi olmamakla birlikte, kk-burjuvaideoloji ve yaam tarznn iinde yer alrlar.

Kamunun, yani devletin istihdam kapasite-sinin yksek olduu lkelerde bu toplumsalkesimler nfusun nemli bir kesimini olu-tururlar. Bu nedenle de kk-burjuva ya-am tarz ve ideolojisinin gerek sahipleri vesrdrcleri olarak grnrler.

Bu ayrm yaplmad srece, kk-burjuvazinin snfsal tutumu ve siyasal hareke-tinin anlalmas olanakszdr. (22 Temmuzseimlerinde ak biimde grld gibi,kk-burjuvazi (kk sermaye sahipleri)ile dier kk-burjuva unsurlar arasndakesin bir farkllama ortaya kmtr. Kk-burjuva snfn gerek yeleri btnyle AKPsaflarnda yer alrken, memur, renci, -retmen, serbest meslek sahibi vb. unsurlarCHPyi desteklemilerdir. Birincileri ekono-mik temelde, ikinciler ideolojik laiklik- te-melde oy kullanmlardr.)

lkemizin Cumhuriyet tarihi boyunca k-k-burjuvazi, yani kk sermaye kesimle-ri (kk imalat/sanayici, kk tccar, es-naf, zanaat ve kk ve orta kyl) byk

burjuvazinin saflarnda yer almlardr. Tem-sili demokraside bu kesimlerin gc, sa-dece kendi bireysel nicelikleriyle snrl de-ildir. Onlarn gerek istihdam kapasiteleri,gerekse ticari ilikileri, kendi bireysel nice-liklerinin zerinde bir g sahibi klar. Bu ne-denle, amiyane tabirle toplumsal ilikilerdekanaat nderleri ilevini yerine getirirler.

Kk-burjuvazi, kk sermaye, bu i-levleri araclyla, ii snfnn ve kent yok-sullarnn byk burjuvaziye yedeklenme-sini salarlar.

Yine de yaam tarz, ideolojisi ve kksermaye ile olan ilikileriyle dier unsurlar(memurlar, serbest meslek sahipleri vb.) k-k-burjuvazi iinde tanmlanr. Bu tanmerevesinde bu kesimler, kk-burjuvazi-nin orta ve sol kanadn olutururlar. Ancaksnf konumlar kk-burjuvazinin maddivarlk koullarna dayanmad iin, kk-burjuva snfnn siyasal tutumunda belirleyi-ci etken deillerdir.

te bu snf ilikileri iinde, ama bu snfilikilerini bilmeden ve anlamadan srdr-

len sol politikalar, 23 Temmuzda kiiselbozgun havasnn olumasna yol amtr.

22 Temmuz seimlerine katlan siyasal

partilerin snfsal konumlarn ise yle zet-leyebiliriz:

CHP: 1950lerden itibaren orta ve kksermaye kesimleri ile dier kk-burjuva

kesimlerin (memur vb.) siyasal temsilcisidir.Deiik dnemlerde tekelci burjuvazidenbyk toprak sahiplerine kadar deiik snf-larn temsilcileri de iinde yer ald iin, ho-mojen bir yapya ve snfsal temsilcilik zel-liine sahip deildir.

lkede hzl bir kapitalistleme-den yanadr. Snfsal yaps gerei an-ti-tekelci olmasna karlk, mevcutretim ilikilerine msamaha gster-mesi nedeniyle somutta, tekelci ser-mayeyi glendirecek bir ekonomipolitika uygulamak zorundadr. Da-

yand snflar gerei, milliyetilikideolojisine sahip kmaya ve ove-nizme varmaya zorunludur. Temelfelsefesi, hzla gelitirmeyi amalad- kapitalist retim ilikileri iindeemeki ynlarn ykselen tepkileri-nin, ekonomik ve sosyal tedbirlerlepasifize edilmesi eklindedir. Bir ba-ka tanmla ama, lkenin kendi ikti-sadi evriminin zorlamalar ile emper-

yalist-kapitalist retim ilikileri arasn-da uyum salamaktr. Bu nedenleemeki ynlarn talep ve tepkileri-nin, toprak reformu, kooperatifilik,halk sektr, ynetime katlma vb. gi-bi ekonomik ve sosyal tedbirlerle hz-la gelitirilecek olan emperyalist-ka-pitalist retim ilikilerine kanalizeedilmesi ve uyumlatrlmas, CHPninHalk programn tekil eder. CHP-nin siyasal olarak orta ve kk burjuvaziye dayanma zellii, CHPnin

snflar zerinde bir politika ile hare-ket etmesine ve herkese hakkn ve-ren ynetici hakem roln oynayabil-mesi iin demokratik bir ortama ih-tiya duymasna neden olmaktadr.Demokratik ortam olmazsa, CHPninvarlk nedeni ortadan kalkar. Bu ne-denle, CHPnin, kitleler zerine olanbask ve saldrlara kar olmasnnnedeni znde, snfsal atmadaemeki ynlarn yannda yer alma-sndan deil, istedii demokratik or-

tamn bozulmasndan gelir. (lker Ak-man,Mevcut Durum ve Devrimci Tak-tiimiz, 1976)


26/40


2

CHP, halk programn terk ettii l-de, emeki kitlelerin talep ve tepkilerinintemsilcisi olmaktan kmtr. Bir dier ifa-deyle, emeki kitlelerin talep ve tepkileri

ykselmedii srece, CHPnin halk prog-ram hibir ileve sahip deildir. Bu yzdenCHPnin siyasal gc, dorudan emeki kit-lelerin siyasallamasna ve mcadelesinebal olarak deikenlik gsterir. CHPninmisyonu, oligariye kar geni halk kitle-lerinin memnuniyetsizlik ve tepkilerini pasi-fize etmektir. Dolaysyla suni dengenin bo-zulmaya yneldii dnemlerde, kitlelerin oli-gariye yedeklenmesinin gerekli olduu ko-ullarda CHP tekelci burjuvazinin (en azn-dan bir blmnn) ak desteini alarakglenir. Bunun dnda, kk-burjuvazininsol kanadnn oylaryla varln srdrmeyemahkumdur.

AKP: inden kt Erbakan hareketininsnfsal tabanna, yani orta ve kk serma-ye kesimlerine dayanarak olumu bir par-tidir. Anadolu esnaf-zanaatkar sermayesi iletccar-tefeci sermayesinin temsilciliini destlenmitir. Ancak Erbakann bakanlnyapt dier partilerden farkl olarak, ithala-tn liberalizasyonu ve ihracat tevikleriyle ge-

lien ve glenen yeni orta ve kk ser-maye kesimlerinin karlarnn temsilcisi ol-mutur.

AKPnin demokratl, Erbakann de-mokratl gibi, gerek oligariye kar mu-halefet eden orta ve kk sermaye kesim-lerine politik szclk salamak, gereksedini politik bir alet olarak kullanmak iste-mesindendir. Liberallii ise, dorudan it-halat ve ihracatn liberalizasyonundan kay-naklanr. Oligariyi oluturan ibirliki-tekel-ci burjuvazinin i pazardaki etkisi snrland-

lde temsil ettii snflarn oligariyleatma yerine uyumu tercih etmeleri-nin sonucu olarak oligarinin karlarnn datemsilcisi gibi grnebilmektedir.

Ancak kk ve orta sermaye kesimleri-nin oligariye olan tepkileri ortadan kalkmdeildir. Bu nedenle AKP, rvan alma psi-kolojisi iinde yer yer atma konularnne kartmak zorundadr. Aksi halde e-kirdek kadrosunu ve temel oy potansiye-lini oluturan kesimlerin desteini kaybet-mek durumunda kalacaktr. Bugn iin AKP,

tekelleememi orta sermaye kesimleriningelimesi ve tekellemesi ynnde bir eko-nomi politika uygulamak durumundadr. Bu

ynyle IMF politikalarnn kesin srdrc-s olmaktadr. TMSF operasyonlaryla, zel-letirmeler araclyla, servetin eldeitir-mesini salayarak kk ve orta sermaye

kesimlerine yeni olanaklar salamtr. 22Temmuz seimlerindeki gc, kendisini des-tekleyen kk ve orta sermaye kesimleri-nin bymesi ve istihdam kapasitesinin art-masndan kaynaklanmaktadr. zellikle Ana-dolu tccar sermayesinin i pazardaki gc-nn artmas AKPnin glenmesinde belir-leyici olmutur. Bugn iin oligarinin bir b-lmnn szcln de stlenmektedir.

MHP: Snfsal desteini kk-burjuvazi-den alan ve tekelci sermayenin politik sz-cln amalayan bir partidir. AKP gibikk ve orta sermaye kesimlerinin karla-rn temsil eder. MHP, her zaman olduu gi-bi, rklk ideolojisi ile, Trklerin tarihi s-tnlklerinin propagandasn yaparak, kitle-leri etki altna almaya almaktadr. Bu sa-yede salayaca seim baarsyla hkmetolma ya da hkmet orta olarak temsilci-si olduu kesimlerin glenmesine ynelikicraatlarda bulunmay hedefler. ubat 2001krizinde zayflayan ve g kaybeden sermaye kesimleri hzla MHPden uzaklamtr.

Ancak AKPnin dlayc politikalaryla um-duklarn bulamayan bu kesimler, yenidenMHP saflarna geri dnmlerdir. 1999-2000yllarnda, zellikle Trki cumhuriyetlerde fa-aliyet gsteren milliyeti sermayenin se-rveni, bu kesimlerin bir blmn islam-c sermaye ile ibirliine yneltmi ve MHPile AKP arasnda bir uzlama zemini orta-ya karmtr.

GP: Poplist ve milliyeti sylemle orta-ya kan, tmyle Uzan ailesinin ve bu aileile i ilikileri iinde bulunan kesimlerin zel

karlarnn temsilcisi bir partidir. zal dne-minin kednmeciliine dayanan pop-list sylemle, hzla snf atlamaya alan k-k-burjuva kesimler ile lmpen-proletarya-nn desteini almtr. Varl, tmyle Uzanailesinin varlna baldr. Oligariyle alp-ve-remedii yoktur.

ANAP-DYP: Tarihsel olarak MenderesinDPsi ile zaln vizyonu arasna skmikizler durumundadrlar. Gemiten t-myle farkl bir konuma savrulmulardr. -birliki-tekelci burjuvazi ve orta burjuvazinin

gemiteki destei tmyle sona ermitir.Kendilerini destekleyen kk ve orta ser-maye kesimleri ise hzla AKP saflarna ge-


27/40


2

tiklerinden, seimlerde hibir varlk gstere-memilerdir. Erkan Mumcunun M. Aar ya-r yolda brakmas da, bu partilerin silinme-sinde etkin olmutur. Yakn gelecekte siya-

sal alanda hibir varla sahip olmayacaksa-lar da, Mesut Ylmaz vb. kiilerin yeni partigiriimleri iin bir at oluturma ilevleri-ni yerine getirmeleri olanakldr.

SP (Saadet Partisi): Erbakann partisi ola-rak milli grlerin bir cemaat partisi ol-mutur. Gemiteki kk ve orta sermayekesimlerinin desteini yitirmitir. SP, bir b-lmyle ahde vefa iinde olan kesimlerin,bir blmyle kk iller dzeyinde feodalkalntlarn desteinde varln srdrmeyealmaktadr.

DTP (DEP-HADEP vb.): Temelde PKKninbamsz Krdistan sloganyla balatt si-lahl mcadelenin ortaya kard feodalKrt kyllerinin partisidir. PKKnin 1990la-rn banda Krt orta ve zengin kylleri ileTrkiye i pazarna entegre olmam Krtkk ve orta tccarlarnn karlarnn sa-vunucusu haline gelmesiyle birlikte, bu ke-simlerin siyasal temsilcisi haline dnm-tr. Ancak bu kk ve orta tccarlar, bir

yandan ubat 2001 krizi sonrasnda islamisermaye ile gelitirdii ticari ilikilerle Tr-kiye i pazarna entegre olurken, dier yan-dan 2003 Irak igaliyle birlikte Kuzeyde olu-

an yeni pazar ilikilerinin iine girmitir. Buda, DTPnin 22 Temmuz seimlerinde oyla-rn artramamasyla sonulanmtr. BugnDTPli belediyeler araclyla kentlere gettirilmi yoksul Krt kyllerine saladayni ve nakti gelir desteiyle gcn ko-rumaya almaktadr. Kuzey Iraktaki yeniKrt pazaryla Trk ticari sermayesinin ili-kileri gelitii lde varln srdrmektezorlanacaktr.

Bunlarn dnda kk-burjuva aydnkulb halinde varlklarn srdrn bindeksur sol partiler (DP, SP-TKP, EP), zelolarak herhangi bir snf temsil etmemekte-dirler. Onlar tm varlklarn, kitlelerin apoli-tikletirilmi olmas ve suni dengenin varl-n srdrmesine borludurlar.

DP, liberal kk-burjuvazinin temsil-ciliine soyunmusa da, eskimi DYlilerinsosyal kulb olmaktan teye geememi-tir.


28/40


29/40


2

cretsiz kahvalt, 100 YTL burs, camiler-de hergn scak yemek, gnlk bedavaekmek datm vb. bulunmaktadr.

Btn bunlar, A. Tagetirenin szyle

devlet hizmeti olarak valilikler ve beledi-yeler araclyla gerekletirilmitir. Dere- ye su gelinceye kadar kurbaann gznprtletmemek iin yaplan bu dorudangelir destei, Dnya Bankasnn krsal bl-gelerde kitle pasifikasyonunu salamak, krgerillasnn desteini kurutmak amacyla1970lerde gelitirdii kk reticiliin des-teklenmesi projesinin gnmzdeki uygu-lamalardr.

T. zal dneminde balatlan Fak-Fuk-Fon uygulamalar (Sosyal Yardmlama veDayanma Fonu), zaman iinde olaanla-rken, ayn zamanda IMFnin tarm politika-lar erevesinde uygulanmasna onay ver-dii dorudan gelir desteiyle yaygnla-m ve bugnk boyutlara ulamtr.

Dorudan gelir destei, biimsel ola-rak1970lerde kr gerilla savalarna karpasifikasyon arac olarak devreye sokulankk reticiliin desteklenmesi politika-larndan farkldr. 1970lerde Dnya Bankasaraclyla srdrlen kk reticiliin

desteklenmesi politikas, tarm ve tarm d- kesimlerde retim temelinde kk top-rak mlkiyetinin ve kk sermayenin g-lendirilmesini esas almtr. Ancak uygula-malar istenilen sonular vermemi, retimtemelinde yaplan destekler tketim iin kul-lanlmtr. Bu sonulardan yola kan Dn- ya Bankas ve IMF, Bengaldeteki mikrokredi rneini de gz nnde bulundura-rak tarm ve tarm d kesimlerde kkreticiliin desteklenmesi politikasn do-rudan gelir desteine dntrmtr. By-

lece nakdi ve ayni demelerle adam satnalma politikasna gei yaplmtr.

Btn bunlar 22 Temmuz seimlerindeABDnin AKPyi desteklediine ilikin iddi-alarn somut gerekliidir. Ak ifadeyle,Amerikan emperyalizmi AKPyi Dnya Ban-kas ve IMF araclyla, zel olarak da Dn- ya Bankasnn yerel ynetimleri destek-leme projesi kapsamnda verdii krediler-le desteklemitir.

Basnda kan 28 Haziran 2007 tarihli enson haber yledir:

Dnya Bankas 820 Milyon Do-lar Kredi Veriyor

Dnya Bankas cra Direktrleri

Kurulu, Trkiyeye merkezi idare vestanbulda belediye hizmetlerindekullanmak zere toplam 822 milyondolarlk iki krediyi onaylad.

DBden edinilen bilgiye gre, h-kmetin emrine verilen 500 milyondolarlk ilk kredinin vadesi 10 yl ola-cak. Rekabet ve stihdam SektrGelitirme Politikalar Kredisi adylaalan krediyle ilgili aklamada, Kre-di, Trk Hkmetinin bymeyi te- vik etmek ve istihdam meydana ge-tirmek iin yasal, kurumsal ve yapsalprogramn desteklemek amacyla ve-rilmektedir denildi.

stanbula 322 milyon dolarkredi

stanbulda belediye altyap proje-lerinde kullanlmak zere oluturulan322,15 milyon dolarlk bir baka Dn-ya Bankas kredisi de ayn kurul tara-fndan dn onayland 5 yl deme-siz 15 yl vadeyle verilen kredi stan-bul Bykehir Belediyesi kat atk y-netiminin iyiletirilmesinde, ana bele-diye tesislerinin depreme dayankl-lklarnn yeni teknolojiler nda

glendirilmesinde, acil hizmet ku-rumlaryla hizmet srelerinin ar-lara daha iyi yant verebilmeleri iinyenilenmesinde ve kentsel dnmprojesinde kullanlacak.

Dnya Bankasnn bu kredi kararndadorudan gelir desteine ya da AKP bele-diyelerinin ayni yardmlarna (yardm pa-ketleri) ilikin herhangi bir hkm yoktur.Ancak Dnya Bankasnn proje kredilerineilikin iler belediyeler tarafndan ihaleye -kartlacaktr. Dolaysyla da ihaleyi alacak

olan irketler, Dnya Bankas kredisi ara-clyla, yani devletin d borlanmas yo-luyla yeni krlar elde edeceklerdir.

te bu ihaleler, AKPnin yardm pa-ketlerinin finansman kaynadr.

Bfeci islamclarn* bu saadet zinci-ri, bu ihaleleri istedikleri gibi databilmeolanana sahip olmalarna dayanmaktadr.

* Ece Temelkuran seim sonularn yorumlarkenyle yazmaktadr: zm: Bakkal solu! - Trkiye solsiyasetinin tarihine almak gerekiyor. Eski abilerin

isimleriyle takdis edilmi yeni fraksiyonlara blnmekiin deil. Halk o vakit nasl rgtlenmi, bunu grmekiin. zmirde Tari direnii, Fethiyede toprak direnii,Fatsada Terzi Fikri, Yeni eltekte Yeralt Maden na-


30/40


0

Bfeci islamclarn birbiri ardna kur-duklar yeni irketlerin hikmeti de, bu Dn-ya Bankas kredilerinde ve bu kredilere ba-l ihalelerde bulunmaktadr.

Gerek udur ki, Dnya Bankasnn buproje kredilerinin amac, krsal alanlardaolduu gibi, kentlerde de kitlelerin mevcutdzene kar olan tepkilerini pasifize et-mektir. Bu amaca ulald srece, aracn

sl rgtlenmi, bunu renmek iin. Bu memlekettesol olmu mu olmam m, bu sorulduunda rm k-rm etmeden net cevap verebilmek iin. Bir gn birkahveye girdiinizde syleyecek samimi, vicdanl, ha-kiki szlerimizin olabilmesi iin... Cafe siyaseti deil,bakkal politikas soldan nasl yaplr, bu dzeyde so-muta ykselebilmek iin. (29 Temmuz 2007, Milli-yet)

Kkeni Anadolu ar esnafna, gnlk dille sy-lersek bakkal-akkalna dayanan islamc sermaye-

nin karsna bakkal solunu kartmaya kalkmak,Ece Temelkuran iin bir talihsizlik olsa bile, soldakk-burjuvazinin gerek sahiplerinin siyasal gc-nn grlm olmas yine de bir gelime saylabilir!

kim ya da hangi parti olduu nemli deil-dir. Dn nasl ki Demirelin APsi, zalnANAP, Tansu illerin DYPsi araclyla ger-ekletirilmise, bugn AKP araclyla ger-

ekletirilmektedir. Deng Sio Pingin szy-le sylersek, Dnya Bankas iin (genel ola-rak emperyalizm) fare yakalad srece,kedinin renginin nemi yoktur!


31/40


1

Seim dneminde medyann hi ilgigstermedii konularn banda ekonomigelmitir. Muhalif dzen partilerinin uukvaadleri olarak sunulan mazot fiyatlar biryana brakldnda, seim dneminde eko-nomi tmyle unutulup gitmitir. Ekonomi-nin gllk-glistanlk grntsn bozma-mak iin medyann ibirlii, ayn zaman-

da seim ekonomisi yaplmayacak hura-fesiyle birlikte srdrlmtr.

Seimlerin en uuk konusu ilan edilenmazot fiyatlar, medyann ekonomiye olanilgisizliini ortadan kaldramamsa da, eko-nomi, kendi kurallar ve yasalaryla, kendiyolunda sessiz sedasz yrmeye devam et-mitir.

Seim sath- mailinde petrol fiyatlarnnseyri yandaki tabloda yer almaktadr.

Petrol fiyatlar Ocak ayna gre %26,4,Haziran ayna gre %18 artmtr.lk bakta petrol fiyatlarnn ykselmesi,

muhalefetin uuk vaadleri olarak ilanedilen, mazot fiyatlarn 1 YTL yapacazpropagandas karsnda AKPnin lehine birgelime gibi grnse de, ayn zamandaAKPnin yeni dneminde kar karya oldu-u riskleri gsterdii iin halktan zenle giz-lenmitir.

Petrol fiyatlarndaki artlarn devlet bt-esine getirecei ek ykler, aktr ki bte

ann bymesine, daha fazla i ve dborlanmaya gidilmesine, nihayetinde daha yksek faiz demelerine neden olacaktr.Kanlmaz olarak bu aklar kapatmak iin,bir yandan petrol rnlerine (benzin, mazotvb.) zam yaplrken, dier yandan TV gibivergilere zam yaplacaktr. Dn dk petrolfiyatlar ve dolar kuruyla gerekletirilen t-ketim art tersine dnecektir.

Bu, bir bakma kredi kartyla yaamayabenzer.

Kredi kartyla elde edilen ek tketimolanaklarnn, bireysel ya da ailesel olaraktketimi artrarak belli bir refah ortam ya-ratt aktr. Ancak her kredi kart kullan-

Seim Ekonomisi,Poplizm ve

Devrim

2007 Petrol Fiyatlar ($)2 Ocak 60,771 ubat 57,35

1 Mart 61,97

2 Nisan 66,03

1 Mays 64,43

1 Haziran 65,09

2 Temmuz 71,11

3 Temmuz 71,41

5 Temmuz 71,81

6 Temmuz 72,80

9 Temmuz 72,14

10 Temmuz 72,80

11 Temmuz 72,58

12 Temmuz 72,55

13 Temmuz 73,89

16 Temmuz 74,11

17 Temmuz 74,03

18 Temmuz 75,03

19 Temmuz 75,90

20 Temmuz 75,53

23 Temmuz 74,65

24 Temmuz 73,38

25 Temmuz 73.30

26 Temmuz 76.84

27 Temmuz 77.0230 Temmuz 76,83

31 Temmuz 77,05


32/40


2

m, gelecekteki tketimden yaplan bir indi-rimdir. Bir baka ifadeyle, kredi kartyla sa-

lanan tketim art, gelecekteki gelirler ze-rinden yaplan bir indirim, gelecek gelirlerinbugnden tketilmesi demektir.

Bireysel ya da ailesel kredi kart kullan-m gibi, devletlerin kredili tketimleri debenzer zelliklere sahiptir.

Devlet ya da kamu, almadan vermek al-laha mahsustur tekerlemesinde olduu gi-bi, vergiler ve dier gelirler aracl

Documents

Kurtuluş Cephesi, Sayı: 98, Temmuz-Ağustos 2007