262
KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ 31'inci Birleşim 24 Ocak 1996, Çarşamba İÇİNDEKİLER I. ÖZEL GÜNDEM - 1996 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısının Görüşülmesi. 1.Rapor ve Tasarının bütünü üzerindeki görüşmeler (Devam) Sayfa 2186 - 2443 1

KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ

CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ

31'inci Birleşim 24 Ocak 1996, Çarşamba

İÇİNDEKİLER

I. ÖZEL GÜNDEM

- 1996 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısının Görüşülmesi.

1.Rapor ve Tasarının bütünü üzerindeki görüşmeler (Devam)

Sayfa

2186 - 2443

1

Page 2: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2186 -

BİRİNCİ OTURUM

AÇILIŞ SAATİ: 10.05

BAŞKAN : Başkan Vekili Olgun Paşa|lar KATİP : Vasfi Candan

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; Cumhuriyet Meclisinin

1111 üncü Dönem, 3'üncü Yasama Yılının 31'inci Birleşimini

açıyorum.

Ad okunmak suretiyle yoklama yapılacaktır. Buyurun.

(Ad okunarak yoklama yapıldı.)

F.2 BAŞKAN - Nisap yoktur Sayın Başkan.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; toplantı yeter sayısı

yoktur. Birleşimi 30 dakika erteliyorum.

Kapanış Saati:10.07

Page 3: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2187 -

- İKİNCİ OTURUM -Açılış Saati: 10.55

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; Cumhuriyet Meclisinin III 'üncü Dönem, 3'üncü Yasama Yılının 31'inci Birleşiminin 2'nci oturumunu açıyorum.

Ad okunmak suretiyle yoklama yapılacaktır.

(Ad okunarak yoklama yapıldı.)

KÂTİP - Toplantı yeter sayısı vardır.

BAŞKAN - Toplantı yeter sayısı vardır.

Sayın milletvekilleri; şimdi gündem gereği görüşmelere geçiyoruz. Gündemimizde hiçbir sunuş işlemi yer almamaktadır.

I. ÖZEL GÜNDEM Sayın milletvekilleri; şimdi Genel Kurulca onaylanan

görüşme programı uyarınca 1996 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısının görüşmeye kaldığımız yerden devam ediyoruz.

Rapor ve Tasarının bütünü üzerindeki görüşmelerde kalmıştık. Toplumcu Kurtuluş Partisi Grup Başkanı Sayın Mustafa Akıncı konuşmasını tamamlamış ve söz sırası Sayın Ferdi Sabit Soyer'de. Cumhuriyetçi Türk Partisi Grubu adına. Buyurun.

Page 4: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2188 -

FERDİ SABİT SOYER (Gazi Mağusa) - Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri; Cumhuriyetçi Türk Partisi Meclis Grubu adına Demokrat Parti-Cumhuriyetçi Türk Partisi Koalisyon Hükümetinin Bütçesi ile ilgili görüşlerimizi aktarmaya geçmeden evvel, bu bütçenin topluma hayırlı, uğurlu olmasını dileyerek konuşmama başlamak istiyorum.

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri; bütçeler genellikle yalnızca taşıdıkları ekonomik ve politik öngörüler bakımından değil, ama aynı zamanda bütçe görüşmeleri memlekette bulunan politik tüm hareketlerin, ülkede bulunan tüm politik yaklaşımların memleket meselelerine, toplum sorunlarına genel olarak yaklaşım biçimlerini değerlendirdikleri, tartıştıkları, bakış açılarını gösterdikleri bir platformdur da. Dolayısıyla bütçe görüşmeleri de en genel anlamda memleketimizin her türlü konusuna siyasi güçlerin yaklaşım biçimlerini sergilemeleri bakımından önemlidir. Dolayısıyla, yalnızca bir iktidarın bütçesinin takdimi ve bu bütçesi ile ilgili görüşlerinin ifade ediş biçimi değil, ama ister iktidar olsun, ister muhalefet olsun toplum sorunlarına çözüm yolları konusunda da bütün siyasi partilerin görüşlerini ele aldıkları bir platformdur. Bu bakımdan oldukça önemlidir bütçe görüşmeleri. Bu bağlamda her şeyden evvel bütçe görüşmelerine bir yaklaşımda bulunmadan evvel, bir genel konuya değinerek mevzuya girmek istiyorum.

Ulusal Birlik Partisi ve Toplumcu Kurtuluş Partisi sözcü-lerinde son zamanlarda ifade edilen bir söylem biçimi var. Bu söylem biçimi bir benzerlik taşıyor. Vurguladıkları ana tema özellikle şu noktada bulunmaktadır. Size güvenmiyoruz veya devlete yurttaş güvenmiyor ve bu doğrultuda hükümete güvenmiyoruz, diye bir yaklaşım içerisinde bulunmaktadırlar. Güven ve güvensizlik konusu vurguladıkları politik görüşlerinin başlangıç noktası oluşturmaktadır. Bu beni biraz hayrete düşürmektedir. Özellikle Şu noktadan ötürü hayrete düşürmektedir. Bir muhalefetin bir iktidara güven duymasını beklemek mümkün değildir çünkü.

Page 5: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2189 -

Eğer duyarsa, bir muhalefet iktidara güven duyarsa pozisyonu başka türlü olur. Ama bu güvensizlik olgusu ile ilgili söylem biçimi en genelde parlamentonun, parlamenter demokrasinin kendisine yönelik bir özgüvens izi iğe dönüşmektedir. Ve özellikle Toplurr.cu Kurtuluş Partisi ve Ulusal Birlik Partisi sözcülerinin dile getir-dikleri bu temel nokta, parlamenter demokrasiye yurttaşın içeri-sinde bulunan önyargıları aleyhe teşvik edici bir pozisyona doğru gitmektedir. Çünkü yılların uygulamaları içerisinde, gerçekten yurttaşımızın içerisinde bir güvensizlik olgusu vardır. Bu güven-sizlik olgusunu güvene döndürebilmek her siyasi partinin kendi görüşleri doğrultusunda vereceği .politik mücadele ile sözkonusudur. Ama bütün siyasi partilerin bunu güvene döndürme noktasında ortak bir sorumlulukları vardır. 0 , ortak sorumluluk da parla-mentonun çözümleyici olma noktasını öne çıkartmadır. . Bu öne çıkartıldığı sürece toplumun kendine güveni bir niharizme dönmeden, kendine bir inkâra dönmeden sürekli bir çerçevede gelişecek ve farklı farklı temellerde toplumumuzun kendine özgüvenini artıracak bir potansiyele dönmektedir. Ancak uygulanan yöntemlere baktığımızda, bu önyargı var.

örneğin; Kıbrıs Lirasının geçmiş dönemde büyük ölçüde darbelenmesi ile doğan bir önyargı.

örneğin; istimlâk konularında istimlâk edilen malların bedellerinin ödenmemesi veya bu hukuka riayet edilmemesi ile doğan bir önyargı. Bütün bu önyargıları gidermek, elbette hükümetin ve aynı zamanda muhalefetin de sorumluluk içerisinde bulunması gereken bir noktadır.

Page 6: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2190 -

Şimdi bu güvensizlik noktasını ele alıp işlediğimizde çok ' yakın zamanlarda yine bu kürsülerden ve meydanlardan gerek Ulusal Birlik Partisi, gerekse Toplumcu Kurtuluş Partisi ' sözcülerinin ve bazı çevrelerin bu birliktenlikle güvensizlik noktasını öne çıkardıkları somut bir hadisenin altını çizmek istiyorum. Hafızalarımızı yoklarsak Beşparmak yangını vesile-siyle meydana gelen büyük bir felâket yaşanmıştır. Su yangın-la ilgili eksikliğimiz, hatamız, kusurumuz, almamız :gereken tedbirler ve alamadığımız ve bundan sonra almamız geVekenler tartışılmalıdır, tartışıldı da. Ancak bu felâketin etkilerinin silinmesi için Hükümetin toplumsal bir konsesüsa ulaşmak ve toplumsal bir dayanışmayı gündeme getirmek için attığı adımların karşısına bir tek olguyla çıkılmıştır. Halk size!

güven duymuyor. Halktan toplayacağınız paraları çarçur ede-ceksiniz. Halktan topladığınız paraları hedefine götürmeyecek-siniz. Dolayısıyle bu anlamda çıkan yasa tasarılarına, top-lumsal dayanışma olgularına büyük bir karşı çıkış, büyük bir tepki ve toplumun kendi dayanışma olgusunu, kendi kendini geliştirme olgusunu zedeleyen büyük kuşkular, dev gibi politik büyük birikimler yaratılmaya çalışılmıştır. Bugün bakıyoruz 4 ay gibi kısa bir sürede bu enkazın temizlenmesi ve yeniden ağaçlandırma noktasına ulaşılması durumunda bir teşekkür beklemiyor kimse sizden

ı

EKONOMİ VE MALİYE BAKANI SALİH COŞAR (Yerindetı) -Ama kimse de aferin demiyor.

FERDİ SABÎT SOYER (Devamla) - Kimse beklemiyor böyle bir teşekkürü. Ancak böyle bir hadisenin, böyle bir hadi-senin toplumun kendinin yaratıcılığını, kendi dinamizmini geliştirebilmesi yönünde yarattığı olumlu potansiyelin altını bir siyaset adamının hangi görüşte olursa olsun toplumsal varlığı düşünen bir biçimde gündeme getirmesi, tartışması gerekir. Dolayısıyle güvensizlik noktasındaki hadise eğer

Page 7: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2191 -

hükümet olma çerçevesinde parlamentonun kendisinin de yenile-yeceği bir pozisyon ve toplumun içindeki büyük bir ağırlığa dönüşmüş olsa da toplumun kendine öz güveni bu anlamda büyük ölçüde sarsılmış olacaktı. Oolayısıyle bu güven ve güvensizlik noktasındaki hadiseyi önemli bir ölçüde ince bir ayırıma

tabi tutmak ve toplumun bütününe kendine güvensizliğe ve parlamenter demokrasinin esas kurumlaşmasına yönelik bir potensiyele dönüşmemesine büyük bir özen göstermemiz gerek-mektedir. Bu yaşanmış bir hadisedir. Ve şu anda bu toplum bu toplum tembeldir, yangına bira içerek efendim yaklaşmış-tır, şunu yapmıştır, bunu yapmıştır diye gelen ve Kıbrıs Türk Toplumunu aşağılamaya çalışan bütün ön yargıları bana göre temizleyen, büyük ölçüde kendini kanıtlayan bir pozisyonda yurduna karşı sorumluluğu yerine getiren bir dinamizmi üret-miştir. Bu yangının yaralarının sarılmasında gösterilen bu toplumsal dayanışma ve o günlerde bu para yardımlarını verme-yin, bu para yardımlarını kullanmayın çerçevesindeki hadi-senin yarattığı büyüklükle bugün olaya baktığımızda herhalde bunu ifade edenler iki kere düşünmek zorundadırlar. Ve şimdi gözlerimi kapayıp beş dakika şunu düşündüğümde eğer bu perfor-mans gösterilmemiş olsaydı bugün bu bütçe görüşmeleri görü-şülürken kürsüde yer alacak olan sözcülerin özellikle muha-lefet sözcülerinin söyleyeceği şunlar olacaktı herhalde. Dağlarda daha yangınlar durur. Mahvolduk gittik. Bir daha hayır etmeyeceğiz. Bu söylemler olacaktı herhalde. Dolayısıyle bu noktada, bu noktada hiç kimsenin teşekkür beklemediği bir pozisyonda toplumun ortak değerler yaratma zenginliğini muhalefet yapma veya birbirimizle tartışma adına zedeleye-bilecek saptamalardan ve değerlendirmelerden uzak durmamız gerektiği inancındayım ve özellikle bunun altını çizmek istedim.

Page 8: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- C I -

Bu arada kısaca bir şeye daha değinmek istiyorum. Bazı basın-yayın organlarında görüyorum yazıyorlar. Hatta bazı siyasi sözcüler de söylüyor. Bu orman enkaz alanlarının temizlenmesinde bütünü ile mali kaynak olarak Türkiye'den gelen paralara dayanıldığı ve işgücüne dayanıldığı söylenmekte ve ucuza insan çalıştırdığımız söylenmektedir. Bunlar doğru değildir. Bu enkaz alanlarının temiz-lenmesinde bütün mali kaynakaları KKTC Maliye Bakanlığının Bütçesi karşılamıştır. Yani toplumumuzun kendi kaynakları bunu karşılamıştır. Ve kendi insan gücümüz çok büyük bir çaba ve organizasyon ile bu işe katılmıştır. Orman Mühendisi, Orman Memurları ve diğer istihdam geçici, geçici istihdam edilen, hatta KKTC vatandaşı olarak bu alanda görev alan insanların olağanüstü çabası ve organi-zasyonu ile bu alanın temizlenmesine büyük bir katkı yapılmıştır. Yani yarın, öbürgün bu hadise ile de karşılaşacağız. Ormanlarımızı da siz temizlemediniz gibi yaklaşımlarla gündeme gelecektir. Ancak burda altını çizmek isterim ki, bu ülkenin kurumları, bu ülkenin insanı olağanüstü bir organizasyon ve çaba ile bu noktada büyük bir katkıyı göstermiş bulunmaktadır. Bunun da altını çizmek gerekir. Bunun yanısıra, bu orman alanlarının temizlenmesinde Türkiye'de bu işin uzmanı insanlarla görüşme yapılmıştır, bu işin uzmanı insanlarla. Bu özel bir bilgi, özel bir... ı

(Elektrik kesintisi olmuştur).

BAŞKAN - Devam edin efendim.

i FERDİ SABİT SOYER (Devamla) - Sayın Başkan, Değerli

Milletvekilleri; bu işle ilgili özel ekipler vardır. Bu işi yapan, meslek edinen özel insanlar vardır ve bunların bir kısmı Kooperatiftir. Bu Kooperatiflerle görüşülmüştür, bu Kooperatiflerle sözleşmeler imzalanmıştır ve bunlara ödenen ücret, Türkiye'de aynı işin bir buçuk katsayısı ile çarpılarak ödenmiştir. Ve yurt dışı ve bir kısım arazi zorluklarını da dikkate alarak Türkiye'de bu işi yapmaktan ötürü aldıkları ücretin bir buçuk katsayısı üstünde bir ücretle bu insanlar emeklerinin karşılığını bu anlamda alabile-cekleri bir durum yaratılmıştır. Ve bu çerçevede gerçekten büyük bir emek ve hakikaten iyi bir performans gösteren bu ekipler,

Page 9: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2193 -

emeklerinin karşılığını da alarak bu alanların temizlenmesinde bize yardımcı olmuşlardır. Onun için bunu toplumun kendine güveni noktasında, Kıbrıs Türk Toplumunun bir şeyler yaptığı, yapmaya devam ettiği ve yapabileceği noktasında toplumun kendine duyması gereken özgüvene bu parlamentonun çatısı altında siyasi eyilimi ne olursa olsun, herkesin bu anlamda bir katkı, bir söylem geliştirmesinin büyük faydası olduğuna inanıyorum.

Dolayısıyla, elbette bir muhalefet iktidara güvenmeyecektir. Güvense, zaten muhalefet olmasına gerek yoktur. Ama bu güvensizliği önyargıların kendisinden ötürü bu toplumun içerisinde toplumun kendisine ve bir parlamenter demokrasinin doğrudan doğruya kendi kurumlaşmasına yöneltmek herhalde doğru bir politik yaklaşım olmasa gerekir.

işte bu anlamda hadiseye baktığımızda, 21'nci Yüzyılı dört yılın kaldığı bir dönemde 21'nci Yüzyılın en mühim mesele-lerinden birinin de su sorunu olacağı açıktır. Ve bugünde özellikle Ortadoğu gibi kurak bir yapıya, yarı kurak bir iklime sahip olan bir bölgede su sorununun taşıdığı hayati önemi herkes basından, her siyasetçi ve her siyaset ile ilgilenen insan takip etmektedir. Kaldı ki günümüzde, özellikle Suriye, Irak ve Türkiye arasındaki ilişkilerde su sorunu ile ilgili meydana gelen politik hadisenin büyüklüğü, su sorununun önümüzdeki Yüzyılın en önemli sorunu olacağını göstermektedir. Bizim gibi bir adada kurak, yarı kurak bir adada su sorunu oldukça büyük hayati bir ehemmiyet göstermektedir. Bu konuda da bugüne kadar suyun önemi ile ilgili bir hadise kendi günlük yaşamımızda, halkın söyleminde bile suyu değerli kılan söylemlere rağmen, yılların birikimi içerisinde uzak görüşlü olmamaktan ötürü, en ucuz şeyi su haline getirmiş bulunmaktayız. En ucuz şeyi.

Page 10: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2194 -

Ve en değerli olması gereken bizim için hadise bu memle-kette yılların birikimi çerçevesinde en savurganca kullandı-ğımız ama en ucuz yaptığımız şey su olmuştur. Ve halk kendi içinde "sudan ucuzdur" der. Yani suyu bir değer olarak, bir önemli unsur olarak bulmuş olmasına rağmen biz en ucuz şeyi su yaptık. En ucuz şeyi su yaptık. Sudan daha ucuz bir şey olmadı bu ülkede tersine. Ve bu anlamdaki hadisede görüyorum ki politik çatışmalarda da sudan ucuz olma noktasına geliyor su konusuyla ilgili önemli bazı tartışmalar. Ve bu anlamda Yeşilırmak Göleti ile ilgili hadise ve çatışma oldukça önemli bir örnek oluşturmaktadır. Su sorununun çözümüne yönelik olarak bu anlamda yapılan tartışmalarda ve yayınlara baktı-ğımızda hakikaten bu anlamdaki yaklaşımların sudan ucuz kılın-dığını üzülerek görmekteyim. Elbette Yeşilırmak yöresinde büyük bir hadise vardır ve bu hadiseyi bilimsel esaslarla ülkenin ve toplumun yararına hayata geçirmek esas bir unsur olmalıdır. Bu esas unsuru hayata geçirirken elbette ki Yeşil-ırmak yöresinin uygun koşullarda ve insanlarının ihtiyaç-larına en az zararla kapanabilecek bir noktaya olayı götürüp sentez leştirmek gerekir. Bunun için bir ön hazırlık gerekir. Bu ön hazırlıkla ilgili plan ve projeleri çıkartmak'gerekir ve buna bağlı olarak yöredeki insanlarla diyalog, tartışma, ikna yöntemleriyle ve uğranılacak muhtemel zararı hukuk kuralları içerisinde tazmin etmek noktasındaki yeterlilik ve girişkenlikle bu konuyu kapayıp ülke yararına bunu kullan-mak gerekmektedir, işte bu anlamda muhtemelen o yörede su altında kalabilecek ve hatta çeşitli dedikodular veya bazı yanlış yaklaşımlarla abartılan özelliklerle insanlarda uyanan potansiyelleri istismar etmek siyasi bir gelecek, bir kazanım değildir. Siz kürsülerde istediğinizi söyleyebilirsiniz.

r Ama bir siyasi partinin gazetesi ile her gün halka derdiği mesaj acıtasyon unsuru olarak öne çıktığı nokta kürsülerden

Page 11: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- c\yo-

yapılan söylemlerden çok daha önem taşıyan bir unsur olmak-tadır. Bu bakımdan Yeşilırmak geçilemez. Asla vatan toprakları verilemez diye söylenen söylemler, bu konuda kürsülerde yapı-lan konuşmalara ve iyi niyetli göstergelere denk pozisyonlar değildir. Niyeti belirleyen bu anlamdaki yayınlardır. Ortam Gazetesinde, Birlik Gazetesinde öne çıkarılan söylemlerdir. İnsanlara verilmek istenen mesajlardır. Bu mesajlarla bura-larda söylenen söylemlerin çelişkiye düştüğü noktada demek ki bu alanı politik açıdan istismar etmeye yönelik bir niyet vardır demektir, işte bu birbiriyle çakışmadığı, bu birbi-riyle örtüşmediği zaman toplumun temel bir kısım noktalardaki sorunlarını aşmakta siyasi partiler yaratıcı olamaz.

Yeşilırmak Göleti ile ilgili yapılan bütün söylemlerde vurgulanan nokta insanların endişelerine içlerindeki önyargıya, korkulara yönelik hadiseyi büyüten ve bu noktada bu yaraya bir politik istismar açısından parmak sokup kaşımaya yönelik tavırlar-dır. Bunun somut olarak bütün yayın organlarında, çekilen

manşetlerle, söylenen sözlerle, yapılan düzenlemelerle top-

lumun gözünde politikayla ilgilenen veya ilgilenmeyen bütün

insanların gözüne çarpıcı bir şekilde bunun gitmesi

doğaldır ve kendiliğinden orta yere çıkmaktadır.

Page 12: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2196 -

Yeşilirmak Göletiyle ilgili yapılan acıtasyon, bu anlamda konuş-mamın başında belirttiğim güvensizlik olgusuyla birleştiri-lip hadisenin kendisine dönüştüğünde bugün muhalefet olanların yarın iktidar olma noktalarını taşıyan parlamenter demokrasinin zenginliği içerisindeki hadise de kendi kuyularını kendilerinin kazdığını ifade etmek isterim. Çünkü, hangi hükümet olursa olsun, onlar da büyük projeleri , onlar da bu toplumun ihtiyacı olan bu projeleri gündeme getirmek zorundadırlar ve teknolojinin bir kusurudur. Her büyük proje, birtakım yan sorunları da beraberinde taşıyabilecek hadiselerin, çelişkileri ve bu anlamda çözülmesi gereken sorunları da bünyesinde barındıracak demektir. Onun için güvensizlik noktasıyla yola çıkıp, toplumun içerisinde bi| temeli atanlar, yarın kendilerine yönelik temeli doğrudan doğruya atıyor olmaktadırlar ve bu temelin atışındaki pozisyon en önemi} ölçüde parlamenter demokrasinin kendisine vurulmuş bir darbe olmaktadır. Bu bakımdan bizim için esaslı olan nokta, sorunun çözümünde doğru noktaya ulaşabilmek, yapıcı olabilmek ve o yörede insanları ez-meden, o yöredeki insanları fazla mağdur etmeden ve mağdur olan-ların ve olabilecek olanların da hakkını layıkıyle vererek ülke bütünlüğüne yönelik bir hadiseyi yaşatmak, ülke bütünlüğüne yöne-lik bir olayı gündeme getirmektir. İşte, teknolojinin kullanımın-da, karşı karşıya kalacağımız muhtemel sorunların çözümünde yö-resel proplemlerin bugün salt bir güvensizlik temelinde işlene-bilmesinin gelecekte bize dağıtılabileceği, dayatılabileçeği büyük proplem işte burdadır. işte bu iki örnek, kanıma göre muha-lefetin bir anlamda parlamenter demokrasinin kendisine yönelik ön yargıları, kuşkuları büyük ölçüde, bu çerçevede yaşatmaya ve parlamenter demokrasinin toplum içerisinde darbelenmesi için bazı odakların ihtiyaç duyduğu zemini yaratmasına yardımcı olmak-tadır. Parlamenter demokrasiyi yalnızca ben şuna karşıyım demekle koruyamazsınız . Parlamenter demokrasiyi en genel kurallarını, poli-tik anlamda, siyasi anlamda, düşünsel amlamda, felsefi anlamda sahip çıkarak koruyabilmenin zenginliğini yaşatarak sahip çıkabilir-siniz ve bu doğrultuda en önemli bir diğer üçüncü örnek,

Page 13: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- / -

yapılan eylemlerle ilgili hadiselerdir. Cumhuriyetçi Türk Partili olarak ve Cumhuriyetçi türk Partisi olarak 20 yıllık yaşamda, siyasal yaşamda CTP yığınla demokratik eylemin, yığınla demokratik direnişin içerisinde yer almış bir partidir. En acı ve en zor günlerde, hatta bugün liberal demokrasi söylemi geliştiren Ulusal Birlik Partisi iktidarının en insafsız ve acımasız dışlanmasına muhatap olduğumuz, hakarete muhatap olduğumuz günlerde bile, gündeme getirdiğimiz eylemlerin hiçbirinde legal plâtformu sars-mamaya, uyanan bütün öfkeleri kontrol edip, önüne geçip demok-ratik ve barışçı gösterilerle sorunların çözümüne büyük bir önem gösterdik. Hele parlamentoya, hele bu parlamento önünde yapılan mitinglere, milletvekillerinin kendilerine ve halkın içerisinde bir ön yargı ol arak yerleştirilen ve 50 kişi oturur, boşuna para alır anlayışı çerçevesinde gündeme getirilip, parlamenter demokrasinin kendisine yönelik yaratılan ön yargıların tümüne Cumhuriyetçi Türk Partisi bu eylemlerin ateşliliği içerisinde karşı çıkabil-miştir. Ama, hayvancıların gündeme getirdiği eylemde, demokra-tik hak arayışı sürecinde, parlamentonun korunabilmesi herşeyden evvel, polis veya asker gücüyle değil, aynı zamanda bu parlamen-tonun çatısında bulunan bütün siyasilerin, siyasi sorumluluğunun ağırlığıyla mümkündür. Ama bu parlamentoya eşek bağlanması hadi-sesinin ve kapının içerisine eşek sokulma hadisesini, halkın hükümete duyduğu güvensizlik gibi yorumlayıp hafife aldırmak parla-mentonun kendisine yönelik büyük bir darbeyi bizzat parlamento-nun içerisinde bulunanların yapmasıdır.

Page 14: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2198 -

Onun için bu noktada polisin bu eylem esnasında ilk kez gözük-duğu çerçevede havaya ateş açma çerçevesinde meydana gelen üzücü ve asla bir daha yaşanmaması gereken hadisenin gideril-mesinin paralelliğinde aynı zamanda uyanan öfkenin rüzgârına binip, memlekette siyasi kaos veya değişim yaratma hayalleri ile parlâmentonun kapısına eşek bağlama noktasını çündeme geti-ren, teşvik eden, dur diyemeyen bir siyasi hareket, parlâmento-nun kendisini de yok eden bir siyasi felsefenin başlangıcını açmış olur. işte yıllardır bu anlamdaki haksızlıklara karşı büyük mücadeleler veren Cumhuriyetçi Türk Partisinin parlâmen-tonun kendisine, parlâmenter sistemin ve demokrasinin Özüne yönelik bütün öfkeleri yatıştırmasını, bu anlamda doğru nokta-lara götürmesinin sağladığı bu konuşmanın bize verdiği imkânı kullanarak bunu yapmak istiyorum. Onun için bundan sonra halk daha size çok şeyler yapacak veya, Birlik Gazetesi'nde (yaptığı gibi "Hükümete Kötek" diye manşet çekip bu öfkeyi şiddete, bu öfkeyi teröre döndürmenin kışkırtıcılığına ümit ederim ki hiç olmazsa bu dersten sonra bu parlâmentonun çatısı altında bulu-nanlar bu gazete bizim değildir kolaycılığına girip de .yardımcı olma yoluna gitmezler. 0 zaman biz parlâmentonun kendisine ve demokrasinin kendisine yönelik artniyetli girişimleri, bile-siniz ki bu yaptığınız ve kısa süreli bir yapıda, kısa süreli bir süreçte politik menfaat kazanacağım, şu kesimin, bu zümre-nin, şu köydeki öfkeli insanın gözüne ben şirin gözükeceğim diye yapacağınız bütün kazanımlar büyük ölçüde çıkmaza girecek ve parlâmenter demokrasinin kendisine yönelik bir büyük potan-siyele dönüşecektir. Onun için bu anlamdaki sorumluluğa1 ümit ederim ki bundan sonra muhalefet etme noktasında bulunanlar bu toplumsal sorumluluğun kendilerine yüklendiği hadise ile yaklaşmak zorundadırlar. Çünkü bundan bir müddet evvel, Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanı Sayın Eroğlu'nun Birlik Gazetesi'nde

yayınladığı ve "bu hüküneti devirmek için bir kısım eylemleri örgütlüyoruz ve bir kısım

eylemleri örgütleyen örgütlerle temas içerisindeyiz" söylemine

ki bu Meclis Kürsüsünden bunu dile getirmiştir ve memnuniyetimi beyan etmiştim. Dün iktidarda bulunan bir partinin yapılan ey! mi siyasidir diye, filân partinin kışkırtmasıdır diye yo-rumlamaktaki kısırlığını kitle örgütleri ile, sendikalarla ve diğer meslek örgütleri ile politik anlamda işbirliğine girme zenginliğine döndürebilme becerisini göstermesinden ötürü teşek-kür etmiş ama altını da şöyle çizmiştim. Eğer bu eylemleri

Page 15: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2199 -

örgütlemek ve organize etme noktasındaki pozisyonunuzu kış-kırtmak, kaos yaratmak ve giderek teröre döndürmek şeklindeki bir tırmandırışın içerisine götürürseniz, o zaman parlamenter demokrasinin yok edilmesini isteyenlere yardımcı olmaktan başka hiçbir işe yaramaz bu yaptığınız demiştim. Ve işte arkasından Meclisin kapısına eşek bağlanması ve Meclis Genel Kurulunun içerisine eşek sokulmaya çalışılması teşebbüsüne karşı uyanan bu öldürücü suskunluğu halâ daha anlamış değilim. Polisin havaya ateş açmasına gösterilen tepki kadar, buna da tepki gösterilmesi gerekir. Çünkü bu parlamenter demokrasinin kendisine yönelik bir hadisedir ve örgütleyicilerin bir kısmının parlâmentoya yönelik düşmanlığını bilmek bizi bu anlamda daha da endişe-lendirmektedir. Olayın, elbette biz de siyasal bir partiyiz, köylerde örgütlerimiz vardır, temasta bulunduğumuz insanlar vardır ve biz bu köyleri geziyoruz ve bu eylemde kimlerin örgütleme ve eşek konusunda kimlerin nasıl acitasyon yapıp ne gibi propaganda yaptıklarını bizzat Dip Karpaz Köyünde eylemden bir gün evvel ben yaşadım.

Page 16: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2200 -

0 bakımdan değerli Başkan, değerli milletvekilleri; bu konudaki sorumluluk yalnız hükümete değil, aynı zamandıa parlamen-tonun çatısı altında bulunan bütün siyasi partilere, sendikalara, derneklere, meslek örgütlerine düşmektedir. Çünkü, gözüküyor ki demokrasimiz üzerinde daha önümüzdeki günlerde oynanacak çok oyunlar olacaktır. Biz, Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak geçmi-şimizde bu konuda gerçekten tartışabilirsiniz, şunu yaptınız, bunu yaptınız, şurası hataydı, burası fazlaydı diye. Doğaldır ama, bizim de ifade etmek istediğimiz sayısız örneklerimiz vardır. Ulusal Birlik Partisiyle en çatışmalı bulunduğumuz dönemde, Ulu-sal Birlik Partisinin Eğitim Bakanının, okulların merkezileşti-rilmesi için aldığı karara Cumhuriyetçi Türk Partisi köy köy gezerek sahip çıkmıştır ve merkezileştirme konusunda uyanan tepkilere, özellikle o köylere giderek bu merkezileştirmenin doğru bir karar olduğunu, bu doğrultuda öfke duyulmaması gerekti-ğini köylülerle, Ulusal Birlik Partisiyle en fazla çatışma ve çelişki içerisinde bulunan bir siyasi parti olarak biz ifade ettik. Biz bunun görüşünü söyledik. Biz bunun savunmasını yaptık. Yine aynı çerçevede BHC'li süt konusunda, geçmiş dönemde bu top-lumsal felâkete karşı, Ulusal Birlik Partisi yönetimini, Cumhu-riyetçi Türk Partisinin uzattığı toplumsal bir çözüm bulma sente-zi de bir realitedir. Yine aynı şekilde Körfez Krizi günlerinde bütün toplumu bu anlamda bu sorunun ve felâketin aşılabilmesi için hepimize düşen sorumluluk noktasında kamuoyuna verdiğim mesaj, ifade ettiği politik görüşler de siyasal tarihimizde unu-tulmayacak sayfalardandır. Onun için toplumsal sorumluluk ve buna bağlı olarak parlamenter demokrasinin kendisine yönelik ortak sorumluluğu da siyasi ve hukuki olgular içerisinde elbette herkesin düşünebilmesi gerekmektedir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu örneklere bir yenisiyle devam etmek istiyorum. Bugün toplumumuzda büyük bir kriz vardır. Bu krizi aşmak için çabalar sürdürülmektedir. Bu çabalarda en önemli unsurlardan biri, kuşkusuz ekonomik ve sosyal yanının bütünselliği içerisinde alınacak tedbirlerin toplamı olmaktadır. Bu bakımdan günümüzde artık Kıbrıs Türk Toplumu,

Page 17: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2201 -

toplumsal varlığını korumak ve geliştirmek için, tüm siyasi akım-lara ve toplumsal katmanlara büyük bir sorumluluk düştüğünü bizzat yaşayıp görmektedir. Bunun için Cumhuriyetçi Türk partisi olarak inancımız şudur: Emekçi insanlarımızın, yaşam ve çalışma koşul-larını, ama yalnızca onların kini hedef olarak getirilecek top-lumsal olaylara çıkış yolu bulunamayacağına inanıyoruz. Bu yüzden yeni bir yapılanmaya büyük ihtiyaç duyduğumuz ve tüm toplum kat-manlarının yeni yapılanmada adaletle ve sosyal bir dengeyle kendini orta yere koyması gerekmektedir. Bugün yıllar itibarıyla şişi-rilen ve binlerce kamu görevlisi ve emekliyle devlet bütçesinin yalnızca önemli bir bölümünün maaşlara gittiği bir yapı oluşmuş bulunmaktadır. Bu elbette yatırımları engellemekte, sosyal transferleri tıkamaktadır. Ancak bundan çıkış yolunda biz, bu çanağın, deyim yerindeyse, çalışanların, emekçilerin kafasına kırılarak aşmaktan yana değiliz. Yılların bu savurgan yönetimleri yüzünden, emekli ordusu ve kamu çalışanı kadar gerçek olan bir başka yanın da, yıllardır halkın büyük ölçüde maddi katkısıy-la oluşturulan fonların kalkınma ve yatırım adı altında düşük faizli bir hayli gerçekçi olmayan alana yatırım olarak yönlen-dirilmesi olmuştur. Bunun yanı sıra, orta yere çıkan üzücü tablo-lar vardır.

Page 18: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- LİMC -

Örneğin devletten düşük faizli turizm yatırımı adı altında alınan teşviklerle Mağusa'da Örneğin en basit şekliyle vermek gerekirse öğrencilere apartman kiralayan, daire kiralayan, apartmanların yapıldığını üzülerek biliyoruz. Dolayısıyle yan-lışlık, yalnızca kamu görevlilerinin, yalnızca kamunun yapılan-masından doğan birikimlerle ifade edilemez. Aynı zamanda yıllar itibariyle yatırımların doğru noktalara, doğru şekilde yapıl-madığının da altını çizerek bu noktayı bütünlemek gerekmektedir. 0 zaman tablo bütünleşir, o zaman objektif olunur ve çıkış yolları aranmaya çalışılır. Onun için bu noktada çıkış yolu ana hatları ile emeğin üretken alana döndürülmesini sağlamak, verimliliği artırmak iken, aynı zamanda sermayenin deı rasyonel bir çerçevede üretken alanlara yönelmesini sağlayacak bir bütünlüğü içermek durumundadır, işte bu yüzden Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak toplum olaylarına ve bu ekonomik kaostan çıkış yollarında mantığın ve felsefenin belli kesimlerin üzerine yükü yıkarak olabileceğine inanmıyoruz ve bunun altını çizi-yoruz. Onun için bugünkü günde devlet memurlarını bütünü ile bir asalak, kamu çalışanlarını bütünü ile bir lüzumsuz insanlar ordusu diye gösteren bir anlayışa ve buna bağlı olarak dün Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanı Sayın Eroğlu'nun söyle-minden öğrendiğimiz ultra liberal görüşlere ulaşmaya imkân yoktur ve doğru değildir.Sayın Eroğlu'nun bu anlamda ifade ettiği ve içi doldurulmamış, bu anlamda içeriği açılmamış başlıklar halindeki hoş söylem biçimi gelecek günlerde vahşi kapitalizmin hoyratça insanlarımıza yönelik saldırganlığının da bir ifade biçimi oluşmaktadır. Ben gayet dikkatle Sayın Eroğlu'nu iz-lemeye çalıştım. Liberal ekonominin XIX'uncu yüzyıldaki bırak yapsın, bırak geçsin mantığının allanıp pullanıp sunulması çerçevesindeki görüşlerinde olmayan birşeye dikkatimi çekti. Olmayan neydi? Sosyal devlet. Bütün o özgür söylemin, bırak yapsın mantığının içerisinde olmayan tek birşey vardı. 0 ol-mayan önemliydi. 0 da sosyal devletti. Sayın Eroğlu'nun günü-müzün moda olan ultra ama Avrupa'da giderek artık terk edilmeye

Page 19: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2203 -

başlanan, hatta orta sağ partilerce bile frenlenmeye çalışılanbu

ultra liberal söyleminde olmayan en önemli nokta sosyal devlet-

ti. Ulusal Birlik Partisinin bu söyleminde kulağa hoş gelen,

ama günümüzde toplumsal olaylardan çıkışı yalnızca emekçi kesim-

lerin ve kamunun üzerine yıkarak çıkmayı düşünen felsefeye ve

mantığa büyük ölçüde açık olduğunu gördüm. Bunu elbette toplum

indinde tartışmak, düze çıkarmak, özgürlük, bırak yapsın, dev-

letin bu anlamdaki devletçi müdahalelerinden çıksın diye söy-

lemlerinin cazibesine kapılarak bunun içinin tart ışılamayacağını

sanmak büyük ölçüde hatadır. Çünkü muhalefet partisi olsa bile

toplumun indinde politikasının içini doldurmak zorunluluğu

iyi veya kötü artık herkes tarafından bir zorunluluktur, işte

bu bakımdan önümüzdeki dönemde bu Meclisin tutanaklarına giren

Ulusal Birlik Partisinin bu görüşleride toplum indinde teorik

düzeyde sorgulanmalı, tartışılmalı ve kimin ne olduğu da bu

anlamda ortaya çıkmalıdır.

Page 20: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

-CCVH -

Çıkmalıdır ve aynı zamanda siyaset dünyasında yalnızca başlık-larla, konuların kulağa hoş gelen yapısal söylemlerinden çıkmak da gerekmektedir. Örneğin, elbette nüfusu büyük, ekonomik ilişki-lerin çeşitli ve çetrefil olan ülkelerde yerinden yönetim bir unsurdur. Ama yerinden yönetim diye merkezi yapıdan kaçacağız ve yerinden yönetime gideceğiz diye bir söylemin Kıbrıs şartla-rında içini doldurmak, slogansı anlamdan bunu çıkartmak elbette onu söyleyene de aittir. Bu eğitimde nasıl olacaktır, sağlıkta nasıl olacaktır, vergide nasıl olacaktır yerinden yönetim? Bunu hoş bir söylemden, çıkarıp, bu anlamdaki ifade biçimini elbette sorgu-lamak gerekmektedir. Çünkü bu toplumda tartışılması gereken 500, 600 kişilik Büyükkonuk Belediyesinin yerinden yönetimi mi? Yoksa ülkemiz sorunlarında bunun bir anlamda genişletilerek , o yöredeki insanlarımızın yerel sorunlarına çözüm yolu bulmak konusu mu olduğunu bu toplumda tartışma ve bu doğrultuda çözümler üretmek elbette her düşünce erbabının ve her siyaset adamının görevi olmak zorundadır. Onun için yalnızca hoş söylemlere ve dünyada yükselen değerler çerçevesi adı altında herkesin kulağına hoş gelen ifade biçimlerine kendi ülkemizin koşullarından uzakta çözümler olarak, ana başlıklar olarak sunmak doğru bir yaklaşım olmasa gerekir. Onun için elbette Ulusal Birlik Partisinin bu söylemi sorgulanacaktır, tartışılacaktır. Tartışılması da gereki-yor. Bunun yerinden yönetim olgusunun nasıl merkezi yetkileri, Kıbrıs'ın büyük ölçüde coğrafi, yapısal, ekonomik ve nüfus iliş-kileri içerisinde nasıl olacağının elbette sorgulanması yapıla-caktır ve yapılmalıdır. Dolayısıyla herkes yalnızca slogansı ve yalnızca belli bazı söylem biçimindeki ifade tarzından da, siyaset alanından kurtulmalıdır. Görüşlerini, önerilerini alter-natiflerini, eksik de olsa, yanlış da olsa, topluma sunma zorun-luluğunu bütün siyasiler taşımak zorundadır. Onun için ülkemizde bu anlamda getirilen hadiselerde, gerçekten bu olguları tartışmak gerekecektir. Şimdi, ekonomik gelişme için yıllar önce alınan bir karar vardı, bir tesbit vardı. Bu oldukça yanlış bir tesbit-ti ve Ulusal Birlik Partisinin o gün için aldığı bu tesbit,

Page 21: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2205 -

bugün karşımıza büyük bir felâket olarak, hatta onların da şikâyet ettiği büyük bir felâket olarak çıkmış bulunmaktadır. Ekonomik gelişme için ucuz emek olgusuna dayanılmak istenmiştir. Bu yanlış tesbit, bizim için ağır faturalara mal olmuştur. Bir kere ekonomik gelişme için ucuz emek ama yalnızca ucuz emek olgusuna dayan-mak büyük bir felâkettir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti gibi, çok özel siyasi ilişkileri olan bir yerde, kaçak işçi olgusu, işte bu tesbite dayanarak toplum gündemine girmiş bulunmaktadır. Bu ucuz emekle, ekonomik gelişme arayışının kolaycılığına giren Ulusal Birlik Partisi iktidarları, insan emeği, alınteriyle bu ülkede ekonomik gelişmeyi başarabileceğini zannetmiştir. Bugün karşımıza bu, yalnız ekonomik değil, korkunç bir güvenlik ve sosyal problemler de taşıyan bir hadise olarak gelmiş bulunmakta-dır. Onun için bugün kaçak işçi olgusunu tartışırken bunu doğuran tesbiti ve bu tesbitle ilgili alınan kararları öncelikle sorgu-lamak gerekmektedir. Onun için ben bugün, demokrasi söylemi yapı-yorum diyerekten, dünün bütün unsurlarının öz eleştirisini dahi yapmadan toplum önüne çıkmanın anlamsızlığını da buradan sorgula-mak gerekmektedir. Bir kere ucuz emeğin kaçak işçilikle piyasa-ya girmesi neyi getirmiştir? Herşeyden evvel nitelikli emeğin ve insan gücünün heba olmasını getirmiştir.

Page 22: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2206 -

Ucuz kaçak işçi yüzündçen binlerce nitelikçi insan, genç ya

göç etmiş veya kendi çalışma alanından koparılmıştır. Ucuz

emek birşey, bir problem çıkartmıştır. Bu orta yere çıkarttı-

ğı istihdam sorunudur ve bu istihdam sorununu çözebilmek için

dönemin Ulusal Birlik Partisi iktidarları bu kez bir başka

yola girmişler ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşları

arasında giderek artan bu işsizlik formülünü devlet dairelerini,

Kamu îktisadi Teşebbüslerini aşırı derecede şişirerek bulmaya

çalışmışlardır. Böylece kaçak işçinin, ucuz emek çerçevesinde

insavsız rekabeti ile karşı karşıya kalan kaynakçılar, tornacı-

lar, yapıcı ve kalıpçı ustaları .gençler makinistler, hepsi devlet

dairelerine kapıcı, bekçi, odacı veya Kamu îktisadi Teşebbüs-

lerinin içerisinde şu veyahut bu şekilde kendi öz nitelik ve

çalışma alanlarından koparılarak istihdam edilmişlerdir . Ucuz

işçiliğin getirdiği en önemli bir diğer felâket noktalsı da

budur. Ve bugün devlet dairelerinde gördüğümüz bu kadrolardaki

insanları çağırın da sorun. Mesleğin nedir? Tornacıdır. Mesle-

ğin nedir? Makinistir. Mesleğin nedir? Kalıpçıdır. Mesleğin

nedir? Yapıcıdır. Ve bu nitelikli kendi öz gücümüzdeki insanları

sırf ucuz emek edebilmek için, elde edebilmek için bu noktada

bunları biz bu iş güçlerinden onları kopararak yanlış istihdam-

lara yönelttik ve politik maksatlarla, devlet kadrolarına dol-

durulan bu yaklaşım kendi insanımızın genç dinamik gücünü

üretimden kopartmasının yani sıra bugün hepimizin ortak bir

konsensusla şikâyet ettiği göç noktasının kapılarını da arala-

mış bulunmaktadır. Ve bugün sevinerek görüyorum ki bu Meclis

çatısı altında dün hepsinin bizi bu söyleminden ötürü suçladığı

siyasi partilerin tümünün göç olgusunda hassas olduklarını

görüyorum, öyle ise, bu bir toplumsal sentes ve konsensussa

Page 23: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

bu noktada bunun doğru tespitlerini yapmak, ifade etmek ve

bu doğrultuda çıkış yollarını bulmak gerekmektedir. Dolayısıyle

kaçak, ucuz emeğin doldurduğu üretim alanlarından açığa çıkan

binlerce gencimizi devlet kadrolarına bu anlamda yığan ve onları

üretimden koparan Ulusal Birlik Partisi hem kamu yönetimini

aşırı derecede şişirmişler, hem de toplumunuzun genç insanını

üretim kültüründen koparanı ve bugün herkes memur olmak istiyor

diye şikâyet edilen noktadaki olguyu teşvik eden bir pozisyonu

yaratmış bulunmaktadırlar. Dolayısıyle yıllar önce Ulusal Birlik

Partisi iktidarının sanayinin, ekonominin, ucuz emeğe ihtiyaç

var diye açtığı bu kapı bir de bu açıdan belki de bu derinleme-

sine tartışılmış değildir. Bu açıdan insanımıza ve toplumumuza

büyük bir felâket taşımıştır. Ucuz kaçak işçi olgusu, göç

ve nitel iki i işgücüıüzün, üretken alanlardan kopması yanı sıra aynı

zamanda toplumumuz içerisinde ciddi bir sosyal yaraya büyük

bir güvenlik endişesine ve toplumsal huzursuzluk kaynağı yara-

tılmasına neden olmuş bulunmaktadır. Bu aynı zamanda altını

çizmek istiyorum, TC-KKTC ilişkilerini bile zorlaştıran bir

olay haline dönmüş bulunmaktadır. Bugün Demokrat Parti -

Cumhuriyetçi Türk Partisi Koalisyon Hükümetinin kaçak işçi

sorunu ile ilgili çalışmalarına yine bir kısım iş adamı ucuz

emek gücü sağlamayı marifet bilen, ama topluma hayati yara

açılmasını sağlayan Ulusal Birlik Partisi tarafından muhalefet

şartlarında bile engeller çıkartmaya çalışılmaktadır. Ulusal

Birlik Partisi bugün bütün söylemine rağmen, kaçak işçi konu-

sunda hükümetin atmaya çalıştığı adımlara öz olarak, esas olarak

karşıdır ve bunun için dayandığı mantık ve zeminden ötürü, bu

zeminden ötürü bu olaya kendisi muhalefet yapmaya çalışmaktadır.

Page 24: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2208 -

Bugün halkın ve emekçi insanımızın yaşadığı zorlukları'istismar ederek kendisini göstermeye çalışan Ulusal Birlik Partisi bu politik istismarına rağmen bile kendini gizleyememektedir. işte Birlik Gazetesi'nin başyazısının küpürü burda. 17 Ocak 1996 tarihli. Birlik Gazetesi Ulusal Birlik Partisinin yayın organıdır ve başyazı açıkça Hükümetin kaçak işçi konusunda bunun engellenmesi konusunda attığı adımlara karşı çıkmaktadır. Karşı çıkarken de kaçak işçiyi başlatan ve bu memlekete getiren Ulusal Birlik Partisinin mantığını olanca açıklığı ile toplumun gözleri önüne sermektedir. Bakın 17 Ocak tarihli Birilik Gazete-sinin başyazısı ne demektedir? "Kısacası Anadolunun KKTC'ye sunduğu ucuz işgücü ekonominin temel dinamiği olmuştur." Ulusal Birlik Partisine göre ekonominin temel dinamiği KKTC'ye Anadolunun sunduğu ucuz işgücüdür ve bu mantıkla Ulusal Birlik Pa>rtisi kaçak işçi olayını başlatmış ve bu ülkede belli bir kesime ucuz emek sağlayarak sorunları aşabilmenin yollarını bir imkan olarak sunmuştur. Ama bu dediğim gibi toplumsal bir felakete bizim nitelikli, sırf üç kuruş daha az çalıştıracak diiye nitelikli işgücümüzün bugün bir kalıpçı ustasının devlet dairesine odacı girmesini sağlayan mantığı doğurtmuştur ve bu bizim üretim kültürümüzün en büyük ölçüde darbalenmesini getirmiştir. Birlik Gazetesinin başyazısı böyle durmuyor daha devam ediyor. Açıkça bu ucuz işgücü nedeni iledir ki KKTC1 de yatırım yapanlar ülke içinde ve dışında rekabet yapabilme olanağını bulmakta, ayakta durmakta sermaye ve yatırımlarını geliştirmektedir denmektedir ve işte bunun devamını arzulayan Ulusal Birlik Partisi Koalisyon Hükümetinin kaçak işçiye yönelik olarak attığı adımlaıpa karşı çıkan bu özümdeki muhalefetin temelinde yatan hadise bu olmaktadır. Ulusal Birlik Partisi bundan ötürü büyük ölçüde hata yapmaktadır. Hatasını devam ettirmektedir. Ama halkın içinde hatta Ulusal Birlik Partisinin tabanında ve oy veren insanlar da kaçak işçiye yönelik bu büyük öfkeyi, bu karşı çıkışı, bu anlamsız siyaseti benimsememenin ağırlığı ile insanların önünde kaçak işçiye

Page 25: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- CCU3 -

karşı konuşma yapan Ulusal Birlik Partisi sözcüleri perde geri-sinden işte bu başyazıda ifade edilen mantıkla kaçak işçinin ekonominin temel direği olduğunu söylemekte ve devamını arzu-lamaktadırlar. İşte bu Ulusal Birlik Partisinin en büyük çeliş-kisidir ve bu çelişki kaçak işçi konusunda bu anlamda toplumu içerisinde doğacak konsensüsün büyük ölçüde ağırlığı ile gerileyecek bir hadise olacaktır ve eminim ben ki Ulusal Birlik Partisine oy atan insanlara bu başyazıyı götürüp köy köy gösterdiğimizde onlar da bu anlamda parti yönetimlerini sorgulayacak ve bu sorumsuz davranışın geri durması için parti yönetimine herhalde gerekli cevap verilecektir. Meclis kürsülerinde veya siyasi söylemlerde onun içindir belirtmeye çalıştığım söylenen sözle esas niyetin bu anlamda ifade edilmesi er geç gizlenemez ve meydana çıkar bir biçimde. Onun için demokrasi söylemine sevinçle yaklaş-tığımız Ulusal Birlik partisinin kaçak işçi konusunda hâlâ daha gösterdiği bu anlamsız tavrı anlamam mümkün değildir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu yaklaşımı gösterdikten sonra Ulusal Birlik Partisinin yani ucuz işgücünün ekonominin temel direği olduğunu açıkça ifade etmesinden sonrahangi Ulusal Birlik Partisi sözcüsünün asgari ücretle ilgili yaptığı eleştiri doğrudur. Asgari ücret yetersizdir. Bu asgari ücretle insanlar geçinemez diyen Ulusal Birlik Partisi sözcülerinin bundan böyle yapacakları bu söyleme kim inanır?

Page 26: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2 2 1 0 -

Bu sorgulanmaz mı? Ucuz emeği, ekonominin temel direği* gören anlayış, asgari ücretinde de düşük, asgari ücretin de alabildiğine aşağıya olmasını savunuyor demektedir ve bunun için bu doğrultuda getirilen bu görüş asgari ücret çerçevesinde ifade edildilen eleştirilerin bütünlüğüne baktığımda ve Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanının bu anlamdaki söylemine baktığımda inandırıcı olma özelliğini tamamen kaybediyor demektir ve ekonominin eğer temelinde ucuz içgücünü gören anlayış temel dinamikse o zaman tarım sektöründe ürün ~ fiyatlarının düşük tutulduğu şeklinde getirdiği eleştirisi ile doğru, tutarlı , mantıklı değildir. Çünkü yalnızca işgücünü bu anlamda ekonominin ucuz tutulması ile bu çerçevede dinamik unsur olarak getiren bir zihniyetin felsefi dayanağı her alanda emeğin ucuz olarak savunulmasını getirmektedir. Onun için Ulusal Birlik Partisinin bu kendini ele veren söylemi yalnızca asgari ücret alanında değil, toplumun bütün alanında emekçi insanlarımıza yönelik olarak günümüzün sıkıntılarını istismar ederek ifade etmeye çalıştığı söyleminde ne olduğunun açığa çıkmasını sağlamaktır. Bu söylem kendini açıkça ifade etmektedir ki Ulusal Birlik Partisinin esası, özü, genel başkanlarının ultra liberal söyleminde de vurguladığı gibi ucuz emeğin yaratılmasıdır* Onun için Cumhuriyetçi Türk Partisi bu ülkede yaşayan emekçilerin hak ve menfaat1 arını, ekonomik zorluk ve bunalım koşullarında koruyabilmek için de Koalisyon Hükümetinin de ortağımız Demokrat Parti ile birlikte çaba harcamaktadır. Onun için emekçilerin bu anlamdaki, bu ekonomik zorluklarda çanağın kafalarında kırılmaması için en önemli garantisi işte bu Koalisyon Hükümetinde bulunan mantık-tır, felsefedir, zemindir. Çünkü kendinizi açıkça hiç kimsenin yalanlayamayacağı bir şekilde, net bir şekilde baş yazınızla ifade etmeye çalışıyorsunuz. Ekonominin temel direği ucuz iş gücüdür. Bunun için Demokrat Parti- CTP Koalisyonunun kaçak işçi konusuna getirmeye çalıştığı yaklaşımı Türkiye

Page 27: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

-2211 -

yetkililerini kışkırtarak, Türkiye yetkililerine Cumhuriyetçi Türk Partisinin şahsında saldırarak engel olmaya çalışıyorsunuz ve böylece bu anlamdaki siyasetiniz bütünü İle kendini net bir şekilde orta yere koyan açıklığa kavuşmuş bulunmaktadır. Onun için her gittiğimiz yerde, her bulunduğumuz makamda bunu UBP'ye oy atan insanlara da göstereceğiz.

SALÎH MİROĞLU (Girne) (Yerinden) - Sanki UBP iktidar-daymış gibi bir söylem getiriyor Ferdi Sabit.

FERDÎ SABÎT SOYER (Devamla) - Öyledir. Partisiniz efendim, partisiniz ve ucuz emeğin emeğin ucuz, ekonominin temel direği olduğunu savunan bir siyasi parti ister iktidarda, ister muhalefette olsun eleştirilerin odağı olmaya mahkumdur. Onun için muhalefette olmanız veya iktidarda olmanız bir şey fark etmez çünkü emeğin ucuzlamasını öngören bir mantık, emek açısın-dan çiddi tehlikeler taşıyan bir düşünce biçimidir, onun için tartışılmalıdır. Urkmeyin bundan. Çünkü bunu 8 yıllık iktidarınız da bu ekonominin temel direğini sağlayabilmek için ucuz emeği siz getirdiniz bu memlekete, mantığınız buydu. Onun için bütün insanlarımız bugün bunun mağduriyetini çekmektedirler. Onun için sorgulanacaksınız ve tartışılacaksınız.

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Biz tartışıyoruz.

FERDİ SABİT SOYER (Devamla) - Onun için bu halktan öz eleştiri yapacaksınız, ucuz emeği, kaçak işçi olgusunu tartışa caksınız.

(Milletvekilleri kendi aralarında konuşurlar.)

BAŞKAN - Evet.

Page 28: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 'UM

FERDİ S. SOYER (Devamla) - Bugün ekonominin velinimeti olarak ucuz işgücü anlayışını savunan zihniyete karşı biraz evvel bahsettiğim gibi göç olgusuna yalnız parlamento içerisinde hassasiyet oluşmamıştır. Yakın zamanlarda Ekonomik Kurtuluş Platformu çerçevesinde bir araya gelen iş adamlarının da oluş-turdukları platformun yayınladığı deklerasyonlarda göç etmek istemiyoruz söylemi vardı. Göç etmek istemiyoruz. Demek ki toplumsal varlık bu toplumda ve bu topraklarda varolma mantığı toplumsal bir ihtiyaç halinde, bir terennüm biçimine dönüşmüş bulunmaktadır. Yalnız siyasi partiler değil, aynı zamanda sendikalar ve aynı zamanda Ekonomik Kurtuluş Platformu adı altında birleşen Ekonomik Kurtuluş Platformu adı altında birleşen iş adamları iş dünyası da bunu söylemektedir. 0 zaman demek ki bu noktanın mantığını üretmek zorundayız. Bu mantık da nedir? Bu mantık da göç etmek istemiyoruz diyen iş adamları dünyası bu ülkeden genç insanların göç etmemesi için ucuz emeği temel olarak alan bir felsefeden de uzak durmak zorundadırlar. Onun için aynı çerçevede kendisinin ancak toplunu ile varolabi leceğini bilmesi gereken bir iş dünyası kaçak işçi olgusunun da büyük ölçüde taraftarı okramak kısa günün kârı ve büyük ölçüde emeğe dayalı aşırı kâr zihniyetinden çıkması gerekmektedir ve aynı şekilde elbette sendikaların da emeğin üretkenliği verimlilik konusundaki olguyu tartışma platformuna alması gerekmektedir. Demek ki toplumsal olarak bizim bir konsensusa, bir senteze, bir platforma ihtiyacımız bir de bundan doğmaktadır. Onun için bu bunalımdan çıkış yolu bulmak isteyen bütün olgularda elbette tartışma farklılıkları koruma ama bir arada varolabilme zenginliğinin genişliği içerisinde mevzulara çözümler bulma noktasında diyalog içerisine girmemiz gerekmektedir. Dolayısıyle bu ağır bunalımlardan bu toplumsal sorumluluklardan çıkışın büyük ölçüde parlamento çatısı altında üretilecek tezler, ama konuşmamın başında belirttiğim gibi parlamentonun kendisine güvensizliği ve önyargı ile parlamentonun kendisine yönelik bir tepkiye dönüşecek bir

Page 29: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2213 -

zemine değil ama bütün siyasi partilerin kendi görüşleri doğrultusunda farklılıkları ile bir arada bulunma noktasındaki zenginliğe dönmek zorundadır. Siyaset dünyamızı artık glatya-törlerin döğüş arenasından çıkarmamız ve galibin mağlubun kafa-tasından nektar içtiği bir felsefeden kurtarmamız gerekmektedir. Onun için siyaset anlayışımızda karşılıklı görüşü, dinlemeyi, bir arada varolmayı, farklılıkları tartışmayı temel bir unsur ve zenginlik olarak ele almak zorundayız. Bunun için nektar içme yerine karşıtımı köşeye sıkıştırıp tamamen yok etmek ve başarımı onun , başarısızlığında arama mantığından süratle sıyrılmamız ve başarıyı tezde, sentezde, fikirde ve alternatif program üretmede arama noktasına döndürmemiz gerekmektedir. Siyaseti işte böyle zenginleştirebilecek siyaset yaşamını böylece Ahmet'in, Mehmet'in kısır döğüş ve dengesizliğinden çıkarıp üretken olan bir zemine işte bu çözümleyici mantıkla götürebile-ceğiz demektir. Burun için bu bütüraellikle olaylara yaklaşmak gerekmektedir.

Page 30: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2214 -

Şimdi Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ekonomik olgularla ilgili olarak bugün güncel olan bir başka olâydan yaklaşarak konuya gelmek ist i yorum. Türkiye'de devlet ve Hükümet karşı karşıya kalınan ekonomik sorunlardan çıkış için bir kısım kendilerine göre tedbirler almaya çalıştı. Türkiye Cumhuriyeti hazinesi geçen yıl %78.9'luk tüketici fiyatları karşısında bono ve tahvillere ağırlıklı olarak % 122 düzeyinde faiz ödedi. Bunu enflasyondan arındırdığımızda enflasyonun etkisi bundan arındığında net %24.5 reel faiz demektedir. Buda dünyada bugüne kadar ödenen en yüksek faizdir, örneğin Türkiye'den sonra enflasyondan, arınmış net faiz ödeyen ülke Barbados'tur o da %7.5'tir, ondan sonra Gueyena'dır %7.2'dir ve üçüncü sırada İsviçre'dir onunda ödediği %6.5'tir. Şimdi bu yıl 1996 Ocak ayında Türkiye Cumhuriyeti hazinesi şimdi de 30 trilyonluk süper hazine bonosu çıkararak 6 ayda net enflasyondan afınmış net %7Q faiz içeren bu bonoları piyasaya sürmüş bulunmaktadır. Devlet pahalı olarak borçlanarak yaptığı bu girişimle bir anda faizlerin yükselmesine yol açmıştır. Bu yüzden Türkiye'deki bankaların hem mevduat faizleri yükselmiştir, hem de kredi faizleri korkunç derecede artmıştır, örneğin Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası da bir anda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti şübesinden 32 günlük mevduat için ^108, 93 günlük mevduat için de % 1261 ya varan faizler vermiştir. Bu bir anda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuri-yetinin mali piyasasını etkilemiştir. Şu anda %142'ye varan kredi faizleri ile ekonomi büyük bir kıskaca girmiş bulunmak-tadır. Böylece Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ekonomisi kendinden kaynaklanmayan nedenlerle büyük bir faiz kıskacına sürüklenmiş bulunmaktadır. Bu tespiti yapmamız gerekmektedir. Bu tespiti yapacağız sorunlarımıza bu tespitleri yaparak çareler bulacağız ama bu tespitleri yaparken de bütün yükü Tl'nin sırtına yüklüyor-sunuz, bütün yükü şöyle yapıyorsunuz, böyle yapıyorsunuz diye yaklaşımlarla konunun objektif olarak orta yere sunulmasına engel olmayacağız, işin en acı yani bizden kaynaklanmayan bu dalgayı atlatacak büyük kaynaklara ihtiyacımız vardır.

Page 31: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2215 -

Bu bizi büyük bir sıkıntıya sokuyor çünkü faizlerin yükselmesi ile yatırıma gidecek olan sermaye, girişiminden kaçıp faize yatıyor . Yüksek faiz enflasyonun yükselmesini bu kez yükselen enflasyon yeniden faizlerin yukarı çıkmasına karşılıklı ilişki içerisinde bir birlerini etkileyerek yol açıyor. Bu yüzden ekonomi tıkanıyor, bunalım artmaktadır. îşte bu yüzden Ocak 96'da tıpki Nisan 94'te olduğu gibi bir anda Türkiye de oluşan bir hadise büyük ölçüde bizi bir ekonomik darboğaza sürüklüyor. Bu hadise Kıbrıs'ta kendisini çok daha acı ile göstermektedir çünkü bizim şu andaki kaynaklarımız kuşkusuz Türkiye'nin geniş ve büyük kaynakları ile her alanda tarımdan, sanayiye, doğal kaynaklara, yeraltı zenginliklerine, yerüstü zenginliklerine kadar o kadar büyük doğal kaynaklarımız yoktur. Bu bakımdan ekonomik ilişkilerinde bu yapıyı düzenlemek ve esas olgu üzerinde toplumsal bir tartışmaya ulaşmak gerekmektedir. Entegrasyon söylemi ile içinden çıkılacak bir olay değildir bu. Aynı zamanda tüm

yükü kısır bir iktidar muhalefet çıkışmasının üzerine atmakla

da çıkmak mümkün değil. 0 bakımdan konuyu çok daha derin ve

özlü yaklaşımlarla ele almak gerekir. Bunun için TC-KKTC ekonomik

ilişkilerini ve TL'nin ekonomimizdeki rolünü her ön-

yargıdan uzak ele alıp tartışmak gerekmektedir.

Page 32: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2216 -

Çünkü bizim güçlü bir Kıbrıs Türk ekonomisine ihtiyacımız var. Bunun Kıbrıs Sorunu bütünselliğinde siyasi boyutu ile ele almamız gerekmektedir, işte bugün bir anda ekonomimizin bizden kaynaklan-mayan nedenlerle ağır bir faiz yükü altında kalması ile çıkış yolunu yalnızca entegrasyon söyleminde bulanların yaşadığı siyasi çelişkiyi de altını çizmek istemekteyiz. TC-KKTC ekonomik ilişkilerinin düzenlenmesi ve ekonomimizin ihracat olanaklarının özellikle kıyı ticareti imkanlarının önünün açılması ile geliş-tirilmesi oldukça önemli bir hadisedir. Ama bu küçük ekonominin çok başka neden ve etkenlerle Türkiye'nin yaşadığı ekonomik zorlukların ve sorunların belirleyiciliğinden çıkmak için aldığı büyük ekonomik tedbirlerin ağırlığı altında ezilmesi de kaçınılmaz olmaktadır, işte o yüzden bugün yüksek faiz olgusundan çok olumsuz bir şekilde etkilenen ülkemizde 1996 yılında zorluk-larla karşılaşacağımız açıktır. Bu yüzden Hükümetin stabıl bir muhasebe birimine dayalı bir sisteme geçmek için attığı adımları büyük ölçüde desteklerken, bu konudaki tartışmaların gelişmesini ve bu çerçevede bu soruna muhakkak doğru, toplumsal senteze dayalı bir çıkış yolunun bulunması için her türlü önyargıdan uzak alternatif her türlü görüşe açık olduğumuzun da altını çizmek istiyorum. Çünkü bu gerçekten iktidar veya muhalefet, A veya B partisi olma noktasından o çelişkinin ötesinde fevkalade büyüklükte ve toplum »ekonomisinin topyekün yakından ilgilen-

diren bir çözüme ihtiyaç duyulan bir hadise olmaktadır. Ekonomide yıllardır süren yapılanma geçmişten miras bize de büyük sorunlar taşıyor. Devlet bu çerçevede sürekli olarak büyük ölçüde verdiği harcamalar, sosyal politikalar buna bağlı olarak seçim dönemlerine denk düşen zamanlarda yapılan büyük düzenlemelerle geçmiş dönemlerde önemli ölçüde zora girmiş bulunmaktadır. Bu zorluğu sürekli kamu yüksek faizle borçlanmaya giderek kapatmaya çalışmıştır ve bu yüzden bugün karşı karşıya bulunduğumuz sorunlarda büyük ölçüde kamu kuruluşlarının karşı-sında böyle bir hadise vardır. Örneğin Cypfruvex'te 6 milyar Türk Liralık kuruluş sermayesi ile çok büyük bir hacmi çevirmek

Page 33: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

zorunda kalan bu kamu kuruluşunun bunu çevirebilmesl için yıllar itibarı ile yüksek faizli borçlanmasının ağır yükü ile bugün tıkanmış bir noktaya gelmiş bulunmaktadır. Bu diğer kuruluş-larımız için de geçerli bir hadisedir. Buna bağlı olarak belirtmek istediğim ve altını çizmek istediğim bir olgu vardır. Ulusal Birlik Partisi sözcüsü Meclis kürsüsünden Hükümetin vizyon yoksunluğu içerisinde olmakla tanımlamış bulunmaktadır. Ben tabii hayret ettim biraz da buna. Çünkü elektrik enerjisinin 20 yıllık çözümlenmeyen birikimi en azından 8 yıl başbakanlık yapan bir kesimin ağzından, bir kişinin ağzından vizyon yoksun-luğu ile tanımlanamayacak denli büyük bir ihmaldir. Bunu herşeyden evvel iğneyi kendine batırma, çuvaldızı ondan sonra bir ötekine batırma noktasına önemli ölçüde gitmek gerekmektedir. Dolayı-sıyle bugün varolan bu yapıyı bizim aşabilmemiz gerekmektedir, ve ağırlaşan bu faiz yükü ile ekonominin çıkış noktasını bula-bileceğimiz hadiseleri yaşatmamız gerekmektedir. Dün Sayın Maliye Bakanının verdiği rakamları dinledik. Bu kesinleşen rakamlarda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde 1995 yılında ihracatta çok büyük bir patlama ve 21 yılın rekoruna ulaştığımızı Sayın Maliye Bakanı burda ifade etmiş bulunmaktadır. Bu kuşkusuz yaşadığımız enflasyon hadisesi ile çelişen bir olgudur. Ama bu realitedir, bu bir gerçektir. İhracattaki büyük patlamaya rağmen bizim ekonomimizin esasını oluşturmayan nedenlerden ötürü biraz evvel bahsettiğim bu yüksek faiz hadisesi ile karşı karşıya kaldığı büyük baskı ekonomimizin içinde bulunduğu sorunların derinleşmesini getirmektedir.

Page 34: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2218 -

İşte bu baskı ve daralmayı aşabilmek için biraz evvel bahset-tiğim çerçevede toplumsal senteze, parlamenter demokrasinin temel kuralları içerisinde, ama bir birimizi karşılıklı bir arada var olabilmek ve farklılıklarımızı koruyarak- sentezlere her türlü ön yargıdan uzaklaşarak gitmek ihtiyacımız vardır. Onun için Kıbrıs Türk toplumunun aynı zamanda siyasal eşit-liğine dayanan, federal bir çözümle, ada ekonomisinin bütünlüğünde karar alıcı ve bizim ihtiyaçlarımızı sentezleştiren bir katı-lımcılıkla belirleyici, belirleyici1iğindeki çıkış noktalarından artık her zamankinden daha fazla ihtiyacımız olduğunu herkes de kavramalıdır. Dolayısıyla ekonomik ve sosyal ağır bunalımlardan kendimize yönelik ekonomik tedbirler alırken bu doğrultudaki çabaları gösterirken Kıbrıs Sorununun çözümsüzlüğünün ve bu sorunun çözümsüzlüğünün Kıbrıs Türk toplumuna getirdiği uluslar-arası soyutlanmış!ığın bize getirdiği ağır ekonomik faturasını da bilerek Kıbrıs Sorununa kalıcı karşılıklı, kabul edilebilir, toplumumuzun menfaatlerini koruyan bir zemihde federal bir çözüm bulma zamanının artık geldiğini de bize göstermiş bulunmaktadır. Dolayısıyla Kıbrıs Türk toplumunun ada ekonomisinin bütünlüğünde bu ekonominin bütünselliğinde siyasi eşitlik temelinde ekonominin bütün sorunlarını kendi ihtiyaç-ları ve belirleyiciliğinde katılacağı bir siyasal çözümle Avrupa Birliğin de bulunmamız, yer alacak olmamız kanıma göre sorunların büyük ölçüde aşılmasında yardımcı olan bir unsur olacaktır. Dolayısıyla bugün karşı karşıya kaldığımız ve uzun bir zamandan beri tek çıkış yolu olarak ekonominin sosyal ve siyasal olarak entegrasyon noktasında bize gösterilen hadisenin çıkmazı da kendini göstermektedir. Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak inanı-yoruz ki Türkiye'nin kendi ekonomik sorunlarını çözmek için alacağı, almak zorunda olduğu tedbirleri alırken, bizim kendi ekonomimizin sorunları ve zorluklarını dikkate alma zorunluluğu yoktur. Çünkü Türkiye için sözkonusu olan kendi bütünsel-liğinde bu sorunları çözmektir, bu sorunlara çözüm yolları

Page 35: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2219 -

aramaktır ama faiz olgusunun bize geldiği yansımada açıkça gözüken olgu meydandadır. 0 da bunun bizi büyük ölçüde içinden zor çıkacağımız bir çıkmaz noktaya götürmesidir. Onun için bizim ihtiyaç duyduğumuz esas unsur dünya ile bütünleşebileceğimiz, dünya ile buluşabileceğimiz bir ekonomik zemine gidebile-ceğimiz bir siyasal yoldur. Bu yol da bu nefes borusu da,buhaj^ai Öpücüğü de inancımız odur ki federal bir çözümdür. Federal çözümle birlikte Kıbrıs Türk toplumunun Federal Kıbrıs Cumhu-riyetinin siyasal , eşit, kurucu ortak olarak Avrupa Birliğinde yerini alması ve bu bütünsellik içerisinde kuşkusuz Türkiye ile de ilişkiler içerisinde kendi ekonomik sorunlarına, kendi toplumsal sorunlarına bu bağlamda sentezler üretiyor olmuş ol ması dır. Ve bu noktalarda bugünden tartışmaları derinleştirmek gerekmektedir. Çünkü tıpkı entegrasyon olgusunda 60 milyonun içerisinde kopan bir teşbihin taneleri gibi dağılmak ve toplumun kendi toplumsal varlığını kaybetmek hadisesi ile karşı karşıya kalacağımız gibi, aynı zamanda bu tedbirleri ve bu düşünce bütünlüklerini ele almadan ulaşacağımız bir çözümleme süreci içerisinde de federal bir çözümle de kendi toplumsal varlığımızı tehlikeye düşürebilecek noktalara ulaşırız. Onun için federal çözümle birlikte, bunu tartışırken aynı zamanda kendi toplumsal varlığımızın bu sorunları aşabilmek için ihtiyaç duyduğu ekonomik düşünceleride üretmemiz gerekmektedir. Bunun için Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak bu anlamda federal bir çözüm doğrultu-sunda girişimci bir federal bir çözüm doğrultusunda insiyatif yüklenici taraf olmayı arzuluyoruz.

Page 36: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2220 -

ve bu söylevi yalnızca dünyada çözüm isteyen taraf Olarak görünme şeklindeki bir güdüye de indirgenmemesi gerektiğine inanıyoruz. Bunun yalnızca bizim çözüm isteyen taraf gibi görünme çerçevesinde bir şirin görüntüye değil, ama buçözü-mün doğrudan doğruya kendisine ihtiyaç duyduğumuz bir zorun-lulukla bunun yaratılması için girişimci bir çabaya ihtiyaç duymaktayız. Onun için biz Kıbrıs Sorununa federal bir çer-çevedeki girişimlerle kalıcı bir barışa, adil ve karşılıklı kabul edilebilir bir zeminde ulaşılabilmesi için girişimlerin ileriye doğru götürme ve bugünlerde Kıbrıs Sorununda hareket-lenen ortamı kendi lehimize götürecek bir siyasal konjektüre götürmemiz gerekmektedir. Onun için ambargoların uluslararası soyutlanmışıığın ve Kıbrıs Sorununun çözümsüzlüğünden kaynak-lanan yığınla problemin bizim önümüze getirdiği bu problemi aşabilmemiz için, Kıbrıs adasında var olan bu adanın Kıbrıslı Rumlar kadar hak sahibi olan bir toplum olarak federaldir çerçeve altında siyasi eşitliğin temelinde çözüme götürülerek aşılabilmesi için yaratıcı bir çabayı göstermemiz gerekmek-tedir. Bu bakımdan Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak federal Kıbrıs doğrultusunda uluslararası hareketlenmişliğin durağan bir durumda olmamız halinde bizi sürükleyeceğini bilerek çözümü gerçekten isteyen taraf olarak bunun gerçekten bizim toplumsal menfaati arımıza getireceği büyük faydaları düşüne-rek bu girişimlerin bütün olumlu noktalarını kendi toplumsal ihtiyaçlarımız, çıkarlarımız, güvenliğimiz ve bu anlamdaki diğer taleplerimiz doğrultusunda bir senteze götürecek bir girişimciliğe ihtiyaç duymak zorundayız. Bu bakımdan Cumhuri-yetçi Türk Partisi olarak Kıbrıs sorununda Hükümetin Meclisle birlikte yapacağı bütün girişimleri sonuna kadar destekleyeceğiz

Page 37: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2221 -

ve bu bağlamda giderek siyasal partilerimiz arasında federal çözüm söylemine, meydana gelen kısmi yakınlaşmaların getirdiği söylem biçimlerinin de getirdiği olumluluklarla daha da ileriye götürülebileceğine inanıyoruz. Bu bakımdan bu 96 yılında Kıbrıs Sorunuyla ilgili ciddi gelişmelerin aşılabilmesi , ciddi gelişmelerin yaşanabilmesi için de hepimize büyük bir sorum-luluk düştüğüne inanmaktayız. Onun için sorunlarımızdan çıkış yolunun en temelinin altını yeniden çizmek gerekmektedir. Demokrasi ve demokratik özgür tartışma, ama bu özgür tartış-mayla düşüncelerin alternatif görüşlerin ve programların sunulma sorumluluğu ve bu sunulma sorumluluğu ile hareket etme zorun-luluğu. Onun için siyaset dünyamızı artık birtakım temel noktalardan arındırmamız gerekmektedir. Hükümet bir takvim sunmuştur. Bu takvimle ilgili birtakım önerilerde bulunmuştur Hükümet, birtakım girişimler yapılmıştır. Bu eleştirilmiştir, doğaldır. Ama ben hâlâ daha bütünlüklü bir programın eleş-tirenler tarafından sunulduğunu görmüyorum. Böyle bir program yok. Yani bazı eksiklikleri , bazı zorlukları ve biraz evvel söylediğim gibi bir başkasının başarısızlığını veya yanlış-lığını bekleyip, kendini başarılı addedebilecek siyasetler ve o başarısızlığın yarattığı problemler üzerinde politikalar üretmek bize bir şey getirmez. Hiç bir şey getirmez. Getirme-yeceği de ortadadır. Onun için bu anlamda da demokrasiyi sonuna kadar geliştirmemiz gerekmektedir.

Page 38: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- ZU i -

Bunun için hükümet programında ifade edilen ve üçüncü DP-CTP Koalisyon Hükümetinin kendi getirdiği öngörüde bulunan BRT'nin demokratikleştirilmesi ve bu demokratikleşme doğrul-tusunda BRT'nin tün toplun kesimlerinin̂ bütüı düşünce akımlarının özgürce kendisi ifade edebileceği bir dinamizmle yapılanmasını sağlayacak bütün girişimleri destekleyeceğiz ve bunların ileri götürülmesi için elimizden gelen çabayı göstereceğiz. Bunun yanısıra toplumumuzda demokratikleşmenin gelişmesi gerekmektedir. Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak bugün sevinerek söylüyorum, 1985 Anayasasının tartışılma süreci içerisinde bu parlaıiento çatısı altında Anayasaya hayır diyen tek siyasi partiniri temsilcileri olarak getirdiğimiz ve işaret ettiğimiz demok-ratik sorunların tıpkı bir klasik Türk müziği gibi genel kabul görmesinden de büyük bir mutluluk duymaktayız. Onun için Anayasanın bu demokratik çerçevesindeki dönüşümlere büyük ihtiyaç duyduğunu bilerek önümüzdeki dönemde Cumhuri-yetçi Türk Partisi olarak demokratikleşme konusunda Anayasal

l değişiklikler noktasında da parlamento çatısı altında demok-ratik bir konsensüs aranmasının , çalışmasını birlikte yapmaktan büyük bir mutluluk duyacağız. Çünkü toplumumuzun Sayın Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanının söylediği ve söylemine ifade ettiği liberal demokrasiye ulaşabilmesi için sivilleş-mesi ve demokratikleşmesi gerekmektedir. Sivilleşme ve demokratikleşme için de yalnız Hükümet değil, parlamentoda bulunan bütün siyasi partilerin Anayasa dahil, sivilleşme ve demokratikleşme önündeki bütün engelleri kaldırabilecek ortak konsensuslara gitmesi gerekmektedir. 0 zaman siz, bu noktaya gitmez. 0 zaman siz polisin İçişleri Bakanlığına bağlanması için orta yere bir insiyatif koyan, demokratik bir dönüşümü Anayasa engeller çerçevesinden de çıkaracak bir pozisyona gitmezseniz liberal demokrasi söyleminiz tümü havada asılı kalmaya mahkûmdur.

İRSEN KÜÇÜK (Lefkoşa) (Yerinden) - Kimi, kime şikâyet ediyorsunuz? Onu anlayamadık.

Page 39: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2223 -

FERDİ SABİT SOYER (Devamla) - Onun için Anayasadaki ilgili değişimin gerçekleşmesi için siyasi bir kararlılık göstermek herkesin görevi olsa gerekir. Bu noktada şikâyet değil, bir engelin orta yerden ifade ediliş biçimidir söy-lediğimiz. Onun için Anayasanın geçici 10'uncu maddesindeki unsurun ve ruhun demokratikleşme ve sivilleşme için değişim gereğine ihtiyacı varsa liberal demokrasi söyleminde bulunan bir siyasi partinin bunu öngörmesi, bu doğrultuda bunu ifade etmesi gerekmektedir. Gerisi inandırıcı olmayan bir söylem biçimidir. Tıpkı ucuz emek söyleminde ekonominin temel direği ucuz emektir diye yazıp, asgari ücret yetersiz-dir diye eleştiri yapıp emeğin bu anlamda eleştirisini büyük ölçüde gündeme getirmek gibi inandırıcı değildir Sayın Küçük.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Kimi kime şikâyet ediyorsunuz?

FERDİ SABİT SOYER (Devamla) - 0 bakımdan şikâyet değil, burada bir değişimin önerisini ve size bir sentezini yaratabilecek bir platformunu sunuyorum. Onun için siyasal...

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Hazırlayın getirin efendim.

FERDİ SABİT SOYER (Devamla) - Hazırdır efendim.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Hazırlayın getirin,biz de destek vereceğiz.

FERDİ SABİT SOYER (Devamla) - Hazırdır, geliyor ve sizi de göreceğiz.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Getirin yasayı.

FERDİ SABİT SOYER (Devamla) - Evet, sizi de göreceğiz,

Çok seviniyorum.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Değiştirin,

Page 40: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- CCCH -

BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayalım efendim.

FERDİ SABİT SOYER (Devamla) - Çok seviniyorum efendim. Çok seviniyorum bu söyleminizden.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Getirin.

BAŞKAN - Arkadaşlar.

FERDİ SABİT SOYER (Devamla) - Geliyor ve çok i

seviniyorum. Teşekkür ederim bu söyleminize.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Getirin. Sayınız da vardır. Kimi, kime şikâyet ediyorsunuz?

BAŞKAN - Lütfen karşılıklı konuşmayalım, lütfen.

FERDİ SABİT SOYER (Devamla) - Ve bunu partiniz adına bize cesaret veren bir girişim olarak telâkki ediyorum.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Demagoji yapmayın.

BAŞKAN - Sayın Küçük, lütfen efendim.

FERDİ SABİT SOYER (Devamla) - Ve Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak bu Anayasa değişikliklerini bir an evvel Meclise getirmek için bir teminat olarak kabul ediyorum bu söylediklerinizi ve çok memnun oluyorum bu ifade biçi-minizden Sayın Küçük. Günü geldiğinde çünkü gene tartışa-cağız ve gene göreceğiz. Bu bakımdan ülkemizde demokrasinin gelişmesi, ileriye doğru gitmesi için bugün Demokrat Parti Cumhuriyetçi Türk Partisi koalisyon döneminde meydana gelen hadiseleri de olumlu bir unsur olarak ele almak gerekmektedir.

Page 41: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- İCÜCO -

Biraz evvel Meclisin kapısı önünde eylem yapan insanlar vardı. Bu eylemcilerin istekleri neydi? 21 yıldır çözülmeyen bir soruna bir çözüm talebi ve 21 yıldır gerçekleştiremedikleri bir eylemi gerşekleştirdiler. Bu DP-CTP Koalisyon Hükümetinin birikmiş ve bastırılmış sorunların çözebilecek umudunu toplumda uyarmasının aynı zamanda bir ifade biçimidir. 21 yıldır eylem yapmayan ve kendi sorununun çözümü için talep etmeyen bir kesim bugün meydanlara çıkabiliyorsa bu çözüm olabilme umudu ve ihtimalinin bir arada bulunma ihtimalinin yeşerdiğini göster-mektedir ve işte demokratik dinamizim budur ve Cumhuriyetçi Türk Partisi ve Demokrat Parti Koalisyon Hükümeti toplumun bu demokratik dinamizmini geliştirmesine katkı sağlamışsa, toplumun geleceğine bu anlamda çok büyük bir ivme kazandırmış bulunmaktadır ve bugün meydanlarda eylemler de yapılıyor, meydanlarda şunlar yapılıyor, memleket battı diye yorum yapmak her şeyden evvel emekçilerin sorunlarını ucuz emek çerçeve-sindeki anlamsız ve doğru olmayan mantık gibi demokrasiye de inanmamaktan kaynaklanmaktadır. Çünkü eylemlerin gelişmesi demokratik hak arayışının artması, memleketin battığının değil, aksine çıkış yollarında sorunlara çözümler bulmakta toplumsal kesimlerin demokratik yaratıcılık dinamizminin ve kendi hak-larına sahip çıkmasının zenginliğini getiren bir işarettir. Onun için demokratik hak arayışları, korkulacak hadiseler değildir. Ama korkulacak hadise bu demokratik hak arayışlarını Meclisin Genel Kurul salonuna eşek sokmayı teşvik edecek kadar, havaya silâh atmayı gerektirecek bir biçime sokturacak kadar demokratik zenginlikten çıkan parlamentonun kendisine bir buıerang gibi bunun gelip vurmasını sağlayan düşünce biçimini tahrik etmektir. Birlik Gazetesine...

İRSEN KÜÇÜK (Lefkoşa) (Yerinden) - Sorunları çözün efendim, Hükümettesiniz.

Page 42: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

FERDİ S. SOYER (Devamla) - Birlik Gazetesine Hükümete

kötek atın diye manşet çekmektir.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Bu halk bugün de

sokağa döküldü. Çözün sorunlarını...

FERDİ S. SOYER (Devamla) - Hükümete kötek atın diye manşet çekmesidir. Onun için Sayın İrsen Küçük...

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Sorun yaratıyor-

sunuz.

FERDİ S. SOYER (Devamla) - Yüzlerce...

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK (Yerinden) - İrsen Bey diyor ki, edeceğim.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) tunuzdur.

BAKANI ÖMER KALYONCU ben kurşun sıktırmaya devam

- O sizin hüsnü;kurun-(Devamla)

BAŞKAN - Lütfen. Sayın Küçük, Sayın Kalyoncu, lütfen

efendim.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - O sizin hüsnü kurun-tunuz. Sorunlarını vatandaşın, üreticinin, hayvancının çözün ve gelmesin kapılarınıza.

SONAY ADEM (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Geç bunları, geç.

FERDİ S. SOYER (Devamla) - Evet, ve onun için siz demok

ratik kesimlerin —

BAŞKAN - Evet arkadaşlar.

Page 43: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2227 -

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Gelince kapınıza...

BAŞKAN - Arkadaşlar, arkadaşlar, yerimizden konuşmayalım 1ütfen.

FERDİ S. SOYER (Devamla) - İnsanlar eğer, insanların...

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Böyle diyalog olmaz arkadaş 1 ar.

FERDİ S. SOYER (Devamla) - Gel burda konuş irsen Bey.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Konuşacağım.

FERDİ S. SOYER (Devamla) - Ve insanların kapıya gelme-mesini savunmak demek hak arayışının gelişmesinin önündeki demokratik dinamizme yürekten inanmamak demektir Sayın İrsen Küçük.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - inanmıyorsunuz...

FERDİ S. SOYER ( Devamla) - Zaten bunu söylüyorum, inan-mayan sizsiniz.

İRSEN KÜÇÜK - Engellemeye çalışıyorsunuz, inanmıyorsunuz.

FERDİ S. SOYER (Devamla) - Çünkü mantığınızda, mantığı-

nızda olan hadise budur.

BAŞKAN - Arkadaşlar, lütfen efendim, Sayın Küçük, söz vereceğim efendim. Lütfen Genel Kurula hitap edin.

FERDİ S. SOYER (Devamla) - Çok şükür olsun yapılan eylem-lerin hiç birinde Sayın Küçük parti binanızın balkonlarından video çekerek eylemlere katılanlar filme alınmıyor artık.

Page 44: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2228 -

SALİH MİROĞLU (Girne) (Yerinden) - Hoppala.

SONAY ADEM (Yerinden) (Devamla) - Evet.

FERDİ S. SOYER (Devamla) - Eylemlere katılanlar videoya alınmıyorlar Sayın Küçük. Sayın Küçük, eylemlere katılan insanlar

BAŞKAN - Sayın Ferdi, isim vermeyin lütfen, rica ederim.

FERDİ S. SOYER (Devamla) - Peki efendim, Sayın Başkan, peki. Efendim isim vermiyorum.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Ziyanı yok efendim, muhatap olmayın.

FERDİ S. SOYER (Devamla) - Eylemlere katılanlar artık daire müdürleri ve müsteşarlar tarafından çağrılıp oralarda nedir yaptığın da denmemektedir.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Zaten bıraktınız mı?

BAŞKAN - Sayın Küçük lütfen.

FERDİ S. SOYER (Devamla) - Ve bu doğrultuda ...

ÖMER KALYONCU (Yerinden) (Devamla) - Müdür ve müsteşar-l a r ı n —

SERDAR DENKTAŞ (Lefkoşa) (Yerinden) - Böyle soru soracak müdür ve müsteşar kalmadı artık.

BAŞKAN - Sayın Kalyoncu.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Hepsinden...

Page 45: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2229 -

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) - Evet, evet.

BAŞKAN - Sayın Talat, lütfen, lütfen arkadaşlar.

FERDİ S. SOYER (Devamla) - Onun için, onun için bu ülkede demokratik dinamizim gelişecektir. Sorunumuz vardır.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Bırakırsanız.

FERDİ S. SOYER (Devamla) - Herkesin kendi zemininde ihtiyaç bulduğu noktalarda kendi hak taleplerini ileriye götürecek demokratik hareketleri gündeme getirecektir. Ve bu hareketlere kimisi destek verecektir, kimisi karşı çıkacak-tır, kimisi haklı bulacaktır, kimisi haksız bulacaktır ve bu tartışılacaktır, önemli olan oluşacak olan zenginliğin kendisidir ve bugün 21 yıldan sonra Meclis kapısında hak aramaya gelen, 21 yılın mağdurlarını görmek gerçekten bu anlamda beni sevindirdi.

Page 46: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2230 -

Çünkü insanlarımızın bastırılmış duygu ve arzuları demok-ratik çözümleme için bir platforma ulaşmış bulunmaktadır.

SALİH MİROĞLU (Girne) (Yerinden) - Kendin de gülen.

FERDİ SABİT SOYER (Devamla) - Onun için, çünkü, bu demokratik zenginliği değerli arkadaşlar kette yaşayabilmek için çileler çeken bir partinin olarak böylö güzellikleri görmek bizi mutlu eder.

SALİH MİROÖLU (Yerinden) (Devamla) - Çile çeken, şimdi de sefa süren.

FERDİ SABİT SOYER (Devamla) - Onun için çok güleceğiz daha. Bu memlekette siz de güleceksiniz. Bütün toplum güle-cektir. Demokrasi içerisinde, özgürlük içerisinde ve barış içerisinde güleceğiz. Federal bir çözümde siyasi eşit taraf olarak Kıbrıs'ın bütünlüğünde hak sahibi olan bir toplumun onuru ve gururu da bu memleketin sorunlarına sahip çıkmanın bilinci ile bu memlekette yer alacağız. Unutmayın ki, partiniz tarafından Genel Başkanından tutun, en küçük üyesine kadar memleket satıcılığı ile suçlanan ve bir zamanlar bu Meclisin etrafı insanlar ve tel örgülerle kuşatılıp parlamentodan atılmak istenen bir partinin mensubu olarak bu memlekette Cumhuriyetçi Türk Partisi ortak olduğu koalisyonla daha fazla ürün ihraç ederek, patates, konfeksiyon satarak, ama memleketini geliştirmek zihniyetinde sizin satış edebi-yatınızın satma noktasını bu anlamda getirerek ihraç ürün-lerimizi 21 yılda patlama noktasına getirdi. Onun için, Dinlediğiniz için saygılar sunarım.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Patlaya patlaya memleket güllük gülistanlık öldü.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI ÖMER SOYER KALYONCU (Yerinden) - Sinirleriniz patladı sizin.

gülüyorum bu memle-mensubu

Page 47: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2231 -

BAŞKAN - Bir dakika efendim. Lütfen efendim. Sayın Soyer, teşekkür ederim.

Sayın milletvekilleri; söz sırası Sayın Talat'dadır. Buyurun Sayın Talât. Sayın Talât, 12.55'te ara vereceğim, ondan sonra devam edersiniz.

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) - Peki, tamam.

BAŞKAN - Buyurun efendim.

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT-Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; gerçekten buradan çok ilginç konuşmalar dinliyoruz ve öylesine konuşmalar dinli-yoruz ki, biz bunları yaptıydık, bundan dolayı halkımızdan, toplumumuzdan özür diliyoruz, bundan sonra bunları böyle yapmayacağız demek olarak almak istiyorum bu konuşmaları. Gerek Sayın Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanının, gerekse Sayın Toplumcu Kurtuluş Partisi Genel Başkanının konuşmaları için başlangıçta bunu söylemek istiyorum. Ancak, o konuşma-lara gelmeden önce ben bütçe ile ilgili bir konuşma hazırlığı yapmıştım kendim, ama o aşılmıştır. Bir önemi kalmamıştır.

İRSEN KÜÇÜK (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Genel görüşmeye döndü.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - 0 nedenle onu bırakı-yorum ve genel görüşmede öne sürülen görüşlerle ilgili görüşlerimi açıklamak durumundayım.

öncelikle koalisyon ortağımız partinin Maliye Bakanı Sayın Salih Coşar'ın söylediği, ortaya koyduğu bazı konular var. Onlarla ilgili bazı görüşlerimiz var, onları ortaya koymaya çalışacağım.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Farklı görüş-lerdir efendim, yoksa...

Page 48: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2232 -

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Bu Meclis kürsüsünden bizim CTP olarak...

BAŞKAN - Arkadaşlar, dinleyelim lütfen, söz atmayalım.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Özür dilerim Sayın Başkan. Parti olarak mı, Koalisyon ortağı olarak mı, anlayalım Sayın Başkan.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı olarak hakkımı kullanıyor ve öyle konuşuyorum.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - Açıklama yapmadı Sayın Bakan.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Hükümet hakkında da elbette Hükümetin bir kanadı olarak Hükümet icraatlarından sorumluyum, bu sorumluluğumun da bilincindeyim ve bu sorumluluğuma uygun olarak davranacağım bu kürsüden, kesinlikle bundan emin olun.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden) (Devamla) - izlesin ortaklarınız..

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Ancak Hükümetteyim diye herhangi bir konuda görüş farklılığım olamaz demek değildir. Bu görüş farklılıkları her yerde konuşulur, kabinede de konu-şulur, partiler arasında da konuşulur ve bunlar çözümlenir, ancak bunlar herhangi bir şekilde benim düşüncelerimin sınır-lanması demek değildir elbette, olmamalıdır.

Şimdi değerli arkadaşlar; burada önemli olan bir konu vardır. Bizim istikrarlı muhasebe birimiyle ilgili görüşleri-mizi orataya koyma zorunluluğumuz doğmuştur. Çünkü Sayın Maliye Bakanımız bazı cinlerin fikri olarak bunu ortaya koy-muştur. Bu cinler tabiî Demokrat Partide bulunan cinlerdi.

Page 49: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- caz -

EKONOMİ VE MALİYE BAKANI SALİH COŞAR (Yerinden) - Cin fikirler.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - DP'nin cin fikirleri sonradan biz DP'nin görüşleri olduğundan dolayı DP'den gelen...

SALİH COŞAR (Yerinden) (Devamla) - Sizin eseriniz değil efendim bu, sizden çıkmadı bu.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Öneriler olduğundan dolayı Hükümet Programına da aldık. Ortağımızın görüşüdür dedik Hükümet programına da aldık. Ara Curtıuriyetçi Türk Partisinin çok önemli bir özelliği var. Kendi görüşü olmasa da doğru olan şeyler karşısında şapka çıkarmasını da bilir, işte Cumhuriyetçi Türk Partisi süreç içerisinde ve Hükümet içindeki tartışmalar sürecinde bilim adamlarının yaptığı değerlendir-meler neticesinde gerçekten istikrarlı muhasebe biriminin uygulanabilir ve uygulandığı takdirde bazı sorunları çözü lebi 1 ir olduğu kanaatine vardı. Uygulanabilir oluşu, yasalarımızın buna bir engel oluşturmaması, yasalarımızın buna bir engel oluşturması durumunda da Anayasaya aykırı olmadığına göre bir yasayla bunun uygulanabileceği, ancak hangi sorunu çözeceği konusunda ise, yaptığımız değerlendirmelerle şuna ulaştık. Bir kere ekonomiyi çözmez. Ekonominin tıkanıklıklarını, eko-nominin sorunlarını belli ölçülerde çözer, ama ekonomiyi bir noktaya getirip, işte ekonomik sorunların tek nedeni veya tek çözüm yolu istikrarlı muhasebe birimine geçiştir görüşü bizde oluşmadı ve bilim adamlarında da oluşmadı. Yalnız olay şuydu, Türk Lirası kullandığımızdan dolayı bu paranın da sürekli değer kaybetmesinden dolayı bu para bir çok özelliğini kaybediyordu. Yani örneğin bir birikim aracı olma özelliğini kaybediyordu. Birikim aracı olabilmesi için, biliyorsunuz, yüksek faizlere gereksinim duyulurdu, değer kaybetmemesi için, bankalardaki faiz oranları yükselirdi. Faiz oranlarının yük-selmesinin arkasından paranın yatırıma dönüşmesi sorunlar

Page 50: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2234 -

yaratırdı ve bunun gibi daha zincirleme bir sürü sıkıntıları vardı bu paranın değer kaybetmesinin. Türkiye bir politika izliyor, belki enflasyon içinde kalkınma politikası izliyor, izleyebilir. 0 kendi bileceği iştir. İşte bundan dolayı en önemlisi bu paranın benimle ilgili herhangi bir kontrolü yoktur. Yani Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hükümeti herhangi bir şekilde bu para üzerinde, paranın değeri üzerinde herhangi bir tasarrufta bulunamazdı. Mümkün değildi ve ne olurdu, bu paranın değeri örneğin %50 düşüyorsaydı bir yıl içinde, bu parayı kontrol eden merkez, yani Türkiye Cumhuriyeti benim cebimden %50 vergi alıyor demektir, paranın değeri düştüğü için. Bunun önüne nasıl geçilebilirdi? Yani ekonominin temel-lerinden biri olan para politikası konusunda ne yapılabilirdi? Yani kaygan bir zemin vardı, bu kaygan zemin üzerinde biz bir şeyler yapmaya çalışıyorduk. Ama ayağımız kaydığı için, ayakta bile duramıyorduk, bu zemini sağlamlaştıralım dedik. Yani paranın istikrara kavuşması, istikrarlı bir paraya ka-vuşmak bu kaygan zemini sağlamlaştırmak amacıyla ilgiliydi, ama bu kaygan zemine...

ı SALİH COŞAR (Yerinden) (Devamla) - İstikrarlı para başka,

kaygan başka

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Söyleyeceğim, söyleyeceğim.

SALİH COŞAR (Yerinden) (Devamla) - İstikrarlı para diyorsun.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Söyleyeceğim efendim, az sonra söyleyeceğim. Bu istikrarı sağlamak bu kaygan zerçini ortadan kaldırmak, yani sağlama basmak içindi. Bunun yolları, bunun konuları çok çeşitli olabilirdi.

Page 51: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2235 -

Çok çeşitli mekanizmaları harekete geçirebilirdik. Burada sıkıntı bizim Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde Merkez Bankamız var, emisyon yetkisi yok veya diğer bir kısım yetkileri var, bir kısım yetkileri yok. Bunlara nasıl ulaşabilirdik? Demokrat Partinin seçim bildirgesinde yer alan istikrarlı muhasebe birimi konusu bu nedenle bir çıkış yolu olarak görüldü ve dendi ki, istikrarlı muhasebe birimine geçersek, örneğin bu dolar olursa veya bu sterlin olursa veya bu eko olursa. Ekonun başka bir özelliği var, o ayrı konu da, bu gerçek paralar olursa bunlar ve eğer bu paralar cinsinden ödemeler yapılırsa süreç içinde bu paraya geçiş fiili para olarak gerçekleşebilir. 0 da mümkündür. Ve o zaman da ekonomi gerçek anlamda istikrara kavuşur, örneğin dolarda değer kaybı yılda %3'se, 5'se, o kayıpla o ölçüde bir vergi ödeyerek onun kontrolünü elinde tutan ülkeye o çerçevede bu iş yürütülebilir. Düşünce buydu. Varılan sonuç buydu. Ancak, burada çok önemli bir fark ortaya çıktı. Ortaya atılan ve tartışılan yasa, biraz farklı bir biçimde geldi Bakanlar Kurulunun önüne ve ondan sonra da tartışıldı. Tabii benim buna bir eleştirim yok. Bu Yasa gelecek, tartı-şılacak. Doğruları, yanlışları ortaya çıkacak. Bu Yasada dendiği gibi memur madem ki Türk Lirası olarak ödenecekti, ayın 20'sindeki kur üzerinden Türk Lirası olarak çek verile-cekti kendisine. Niçin bu yapılacaktı? Çünkü elimizdeki para, nakit paramız Türk Lirasıydı. Başka bir parayı tedavüle koyamazdık. Ha, eğer bu öyle olacaksaydı , o zaman istikrarlı muhasebe biriminin o özelliği bir anlamda istikrarlı muhasebe birimi olma özelliği kaybolur. Çünkü ne olur? Sizin zaten şu anda Türk Lirasının gerçek durumu nedir? Bir çek vardır elinizde Türk Lirası olarak, bugünkü değeri başkadır, yarınki değeri başkadır, 15 gün sonraki değeri başkadır. Dolayısıyla bizim bu değeri s«tlpiitleyebilmemiz için doğrudan doğruya bütün kayıtları istisnasız ama, kur sabitlemesi yaparak değil, bütün kayıtları istikrarlı bir ölçek ile kaydetmek. Bunun adı dolar olur, başka birşey olur. Altın olur. Ne olursa.

Page 52: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2236 -

Buğday olur, arpa olur. Eski çağlarda olsa belki de öyle olurdu, öyle bir şeye endeksleyerek olabilirdi. Bunu gerçek-leştirebilmek için bizim pratiğimizde ne yapılabilir? Neler yapılabilir? Tartışılan konu bu noktada budur. İstikrarlı muhasebe birimi veya muhasebe birimini veya parayı istik-rarlı bir ölçeğe kavuşturmak. İstikrara kavuşturma konusunda

?

öne sürülecek görüşler, ortaya getirilecek görüşlere biz açığız. Bu konuları biz her zaman için tartışmaya açığız ve bu konuları önümüzdeki günlerde elbette değerlendireceğiz. Şu anda bütçe görüşmeleri devam ediyor. Ama gelecekte mutlaka önümüzdeki günlerde, özellikle bütçe ortaya çıktıktan sonra istikrarlı muhasebe birimi veya parayı istikrara kavuşturma önlemleri neyse o önlemleri konuşacağız, tartışacağız ve kararlaştıracağız. Cumhuriyetçi Türk Partisinin burada üzerinde durduğu zemin budur. Yani işte ille de şöyle olsun, ille de böyle olsun değil. Ama ekonominin en önemli manevra-larından biri olan, en önemli unsurlarından biri olan paranın istikrara nasıl kavuşacağıdır. Bizi ilgilendiren yan budur. Bu istikrara kavuşturabilmek için parayı ve dolayısıyla ekonomimizi bu yönde rahatlatabilmek için ne gibi önlemler alacağız, bunları değerlendirmemiz lazım. Tabii ben şu anda Türk Lirasının veya böyle bir değişken bir muhasebe biriminin nelere yol açtığı üzerinde durmak istemiyorum. Onu zaten konuşmacılar belirttiler. Herkes de o konuda ı görüş birliği içindedir.

Sayın Başkan, değerli arkadaşlar;...

BAŞKAN - Sayın Talât, başka mevzuya gelecekseniz ara verelim. 11 e 10 var.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Peki.

BAŞKAN - Tamam mı? MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Tamam. BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; oturuma öğ

sonra 14.30'a kadar ara veriyorum. Teşekkür ederim, yerden devam etmek üzere efendim. Teşekkür ederim.

Kapanış Saati

leden Kal indiği

:12.50

Page 53: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2237 -

- ÜÇÜNCÜ OTURUM -

Açılış Saati:14.40

BAŞKAN - Sayın Milletvekilleri; Cumhuriyet Meclisinin

IIl'üncü Dönem 3'üncü Yasama Yılının 32'nci Birleşiminin

Üçüncü Oturumunu açıyorum. Ad okunmak sureti ile yoklama

yapılacaktır. Okur musunuz?

(Ad okunarak yoklama yapıldı).

KÂTİP - Toplantı yeter sayısı vardır.

BAŞKAN - Toplantı yeter sayısı vardır.

Sayın milletvekilleri; sabahki birleşimde en son konuş-

macı Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Sayın Mehmet Ali

Talat'ı konuşması öğle arası verildiği için yarım kalmıştı.

Konuşmasını tamamlaması için kendilerine kürsüyü veriyorum.

Buyurun.

Page 54: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2238 -

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri; sabahki bölümümdeki konuşmamdan sonra bu kürsüden Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanı Sayın Derviş Eroğlu'nun söylediklerine yanıt vermek istiyorum. Ancak galiba hiç Ulusal Birlik Partili arkadaş-larımız da salonda yok.

İBRAHİM KORELİ (Lefkoşa) - Var, temsilcileri DP. Onlardan koptu aynıdır.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Evet, evet.

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri;...

EKONOMİ VE MALİYE BAKANI SALİH COŞAR (Yerinden) - Merak etme, hep zabıtlara geçer. Tarih, Tarih.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Sayın Başkan, Değerli Millet-vekilleri; özellikle son derece ilginç şeyler söyledi Sayın Eroğlu. Ve yani tabiri cayizse, birden bire bir yeni kıyafete bürünmeye çalıştı. İlerici, demokratik görüşleri bu kürsüden dile getirdi, özellikle devletin otoritesinin artık yaygın ve katılımcı demokrasiye dönüşmesi gerektiğini, devletin baskıcı bir kuruluş, bir kurum gibi iş yaptığını, görev yaptığını, demok-rasinin en geniş şekilde uygulanması gerektiğini, yerinden yönetim gibi görüşleri dile getirdi. Hayretlerle izlememek elde değildi ve gerçekten hayretlerle izledik ve üstelik çok ilginç başka şeyler söyledi.

Örneğin; partizanlıktan bahsetti. Yeni Hükümetin Cumhuriyetçi Türk Partisi-Demokrat Parti Hükümetinin partizanlık yaptığını, yandaşlarına çıkar sağladığını öne sürdü. Bu konuda özellikle ben, Cumhuriyetçi Türk Partisinin kendi tutumunu ve bugüne kadar rüştünü nasıl ispat ettiğini, birkaç noktaya değinerek vurgulamak istiyorum.

Page 55: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2239 -

Ancak hiç belirtmeden geçmek istemediğim en önemli konu-lardan bir tanesi, özellikle 1993 Seçimlerinin bir gün öncesinde, bir gece öncesinde 1200 kişiyi nasıl istihdam ettikleri ve bunun partizanlığın ve seçim rüşvetinin nasıl dik alası olduğunu hiç unutmamak gerektiğini vurgulamak istiyorum. 1200 insanın onuru ile oynanmış, 1200 insanın onuru ile oynanmakla kalmamış, bu insanların oylarını alabilmek için böylesine bir harekete tevessül edebilmiştir ve bunu yapanlar kürsüye çıkıp partizanlıktan, rüşvetten bahsediyorlar. Korkunç bir çelişkidir ve bu kürsüden böyle şeylerin dile gelmesi ne yazık ki toplumun politikaya olan güvenini soğutan görüşlerdir, tavırlardır. Partizanlık ve yandaşlarına çıkar sağlamanın şampiyonluğunu yapan bir partinin liderinin bu şekilde konuşması, az önce vurguladığım gibi çok ilginçtir.

Cumhuriyetçi Türk Partisi açısına gelince, Cumhuriyetçi Türk Partisi iktidara da, Hükümette bulunmaya da sonuna kadar ne pahasına olursa olsun Hükümette bulunma konusunda bir tavrı olmadığını da ortaya koymuştur, bunu da ispat etmiştir. Ve hiçbir şekilde seçim rüşveti olduğunu söylemiyorum, ama öyle yorumlana-bilecek herhangi bir olayda bile Cumhuriyetçi Türk Partisi ne pahasına olursa olsun, buna hayır diyebilmiştir. En basit örneği bunun, Cumhurbaşkanlığı Seçimi öncesinde halkın öyle yorumlaya-bileceğini düşündüğünden dolayı, ÎTEM Yasasını kabul ettiği, kendisinin c*e katılarak hazırlanmasında bilfiil görev aldığı İTEM Yasasına sırf bu nedenle hayır diyerek Hükümetin istifasına bile yol açabilmesi, Cumhuriyetçi Türk Partisinin bu konuda rüştünü ispat ettiğinin bir göstergesidir.

Page 56: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2240 -

Cumhuriyetçi Türk Partisi ne yandaşlarına çıkar sağlamıştır ne de partizanlık amacıyla herhangi bir seçim rüşveti dağıtıl-masına izin vermiştir. Cumhuriyetçi Türk Partisi bu konudaki tutumunu Cumhurbaşkanının Cumhuriyetçi Türk Partisi kanadından bakanlığa getirdiği kişilerin veto edilmesi karşısındaki tutumuyla da rüştünü ısbat etmiştir. 0 bakımdan Cumhuriyetçi Türk Partisi bu konuda gayet açık ve net tavrını ortaya koymuş-tur. Ancak çok ilginç olarak demokrasiden bahseden ve demok-rasinin mutlaka bütün kesimlerin erişebileceği, ulaşabileceği bir şey olduğunu öne süren Sayın Derviş Eroğlu o döneldeki tutumuna açıklık getirememiştir, getirmemiştir. Yani örneğin vetolar karşısında buna karşı çıkma cesaretini bile göstere-miştir. Ulusal Birlik Partisi hükümete gelme konusunda çok momentler yakalamıştır. Hatta onu bir tarafa bırakın, hükümetten gidişi konusu da çok ilginçtir. Mecliste çok büyük çoğunluğu elinde tutmuş olmasına karşın Cumhuriyetçi Türk Parti'si ve diğer partilerin muhalefetin uzun süren Meclisi boykcft etme-sinin arkasından ekonominin son derece kötü olmasından kay-naklanan erken seçim olayını Ulusal Birlik Partisi bü topluma yaşatmak durumunda kalmıştır. Nerdeyse Anayasayı bile değiş-tirebilecek çoğunluğa sahip olduğu dönemlerin arkasından...

SERDAR DENKTAŞ (Lefkoşa) (Yerinden) - Nerdeysfe değil, değiştirecek çoğunluğa sahip olduğu.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Sahip olduğu dönemlerin arkasından Ulusal Birlik Partisi erken seçime gitmek zorunda kalmıştır.

İBRAHİM KORELİ (Lefkoşa) (Yerinden) - Siz ne gitmez-siniz.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Ekonomide korkunç tıkanık-lıkların yaşandığı ve bundan dolayı da bir sürü sorunların karşısına çıkması sonucu Ulusal Birlik Partisi erken seçime gitmek zorunda kalmıştır. Seçim döneminin tamamlanmasına iki yıl kalmış olmasına rağmen, 1993 Aralık'ında seçime gitmek zorunda kalmıştır. Ve Ulusal Birlik Partisi...

Page 57: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2241 -

İBRAHİM KORELİ (Yerinden) (Devamla) - Siz de gidiniz efendim, erken seçime siz de gidiniz.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Bu seçime gitmesi bir yana, seçimden sonra iki defa bozulan ve üç defa kurulan Demokrat Parti - Cumhuriyetçi Türk Partisi koalisyonunun bozulduğu dönemlerde hükümete girme olanaklarını da yakalamış-tır. Toplumcu Kurtuluş Partisi de yakalamıştır o ayrı konu ama nedenleri gayet açık, gayet ortada olan bir şekilde bunu kabul etmemişlerdir. Bu taşın altına ellerini sokmayı ve bu yükün altına girmeyi kabul etmemişlerdir. Cumhuriyetçi Türk Partisinin...

İBRAHİM KORELİ (Yerinden) (Devamla) - Koltuk sevdalı-larıyla beraber olmamıştır.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Şöyle bir düşüncesi vardır sevgili milletvekilleri, değerli milletvekilleri. Cumhuriyetçi Türk Partisine göre ülkedeki ekonomik durum elbette pek parlak değildir. Ama bu ülkenin ekonomisini de, demokrasisini de, bu ülkenin ilerlemesi gereken her konuyu da çözmesi gereken bu ülkenin insanıdır. Cumhuriyetçi Türk Partisi buna inanmak-tadır. 0 nedenle koşulların zor olmasına bakılmaksızın ekono-minin çıkmaza girmesine bakılmaksızın demokraside herhangi bir şeyde sorunlar olup olmamasına bakılmaksızın Cumhuriyetçi Türk Partisi elini taşın altına koyup bu konuda değişiklikler yapmak için güç kullanması, çaba göstermesinin mutlaka gerekli olduğuna inanmaktadır. Bu nedenle de koşullar ne olursa olsun, zorluklar ne olursa olsun Cumhuriyetçi Türk Partisinin iktidarda veya muhalefette görevi bu olduğuna göre ve bu olanakları iktidarda daha fazla yakalayabiİme olasılıklarının bulunması nedeniyle Cumhuriyetçi Türk Partisi hükümette kalmıştır. Nedeni budur, gayet açıktır. Ama ne Ulusal Birlik Partisi ne Toplumcu Kurtuluş Partisi buna cesaret edememiştir.

Page 58: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2242 -

Çünkü koşulların gittikçe ağırlaştığı, bir gerçek olduğu için buna cesaret edememiştir. Ama biz inanıyoruz ki bu Hükümet, Cumhuriyetçi Türk Partisi-Demokrat Parti Koalisyon Hükümeti bu sorunların üstesinden gelebilecektir. Biz buna inanıyoruz. Buna inandığımız için de vargücümüzle Hükümetin başarısı için Cumhu-riyetçi Türk Partisi olarak Hükümetin başarısı için çaba gös-tereceğiz.

Sayın Eroğlu otoriterden, baskıdan, anti-demokratik uygu-lamalardan bahsetmiştir. 1993 Seçimlerinden hemen önce, 1990 Seçim döneminde Cumhuriyetçi Türk Partisi Merkez Yönetim Kurulunun o sırada ilân edilen et bokotu ile ilgili yayınladığı bildiri nedeni ile Merkez Yönetim Kurulunun aylarca, hatta yıllarca süren davalarını biz hiç unutmadık. Ve o sırada bilir kişi olarak tayin edilen ve gerçekten bu konuyu bildiğini bildiğim insanların ne kadar eciş-bücüş duruma geldiklerini ve amirlerinden aldık-ları direktifleri yerine getirmek zorunda bulunduklarından dolayı ne kadar zor anlar yaşadıklarını hiç unutamam. Et boykotu nedeni ile bize açılan dava, Cumhuriyetçi Türk Partisi Merkez Yönetim Kuruluna açılan dava, bu ülkenin Tarihinde ibretle ele alınması gereken bir davadır. Orada müfisid yayın nedeni ile suçlanan Yönetim Kurulu Üyeleri en sonunda beraat etmişlerdir ve beraat kararı verirken yargıç, bu devirde böylesine davaların açılması mümkün olmamalıdır, demiştir. Bunu yapan da Ulusal Birlik Partisi dönemidir. Ulusal Birlik Partisidir. Bunları biz unutmadık ve unutamayız. Hatta ben, Eğitim Bakanlığına geldiğim zaman benden Sayın Cumhurbaşkanı Birlik Gazetesi'ndeki bir yayını konu ederek Birlik Gazetesi'ni dava edebilmek için bilir kişi tayin etmemi istedi. Derhal reddettim. Ve o günden sonradır Milli Eğitim Bakan-lığından hiçbir davada böylesi bilir kişiler tespit etmiyoruz. Bunur. nedeni, demokrasinin tüm yönleri ile, her bakımdan hareket edebilmesi, her bakımdan yaygınlaşabilmesi için resmi makamların direktifi ile bilir kişilerin tayin edilmemesi gerektiğine olan inancımızdandır. 0 nedenle, hele Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanının dercokrasi konusunda söyleyecek pek bir şeyi olmaması gerekir. Zaten konuşması sırasında demokrasinin her kafadan bir

Page 59: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2243 -

ses çıkması olduğunu söylediğim zaman, bunu garipsemiştir kendisi. Çünkü gerçekten bunun öyle olduğunu, gerçekten her kafadan bir ses çıkması gereken bir düzenin, bir demokrasi anlayışının bu ülkede egemen olması gerektiğini algılamamıştır. Niçin algılama-mıştır? Çünkü her kafadan bir ses çıkması, otorite veya otorite güdümüne girememek demokrasinin bir gereğidir. Bunu bilmesi lazımdır. Ame her kafadan bir ses çıkması, sonuca varamamak tartış-manın sonucunda bir kararın üretilememesi demek değildir. Tam tersine, en geniş tartışmanın toplumda yapılması, bu tartışmanın sonucunda varılacak sonuç nedir? Bu seçimse, seçilecek kişiler. Bir referandumsa, referandumun sonucu. Ondan sonra da buna saygı gösterilmesi demektir. Bunu böyle algılamak lazımdır. Ama ne yazık ki, Ulusal Birlik Partisinin bu konuda dediğim gibi söyle-yecek pek fazla bir şeyi olmaması gerekir.

Hatta basın özgürlüğünden de bahsetmiştir. Basın özgürlüğüne herhangi bir kısıtlama geldiğini ben hiç görmedim, böyle bir olay hiç olmamıştır. Nerdeyse bu dönemde gazete bile dava edil-memiştir. Ve basın özgürlüğünün en geniş bir biçimde kullanıla-bilmesi bu hükümet döneminde sağlanmıştır.

Ferdi arkadaşım konuşmasında, Sayın Genel Sekreterimiz; bu konudaki görüşlerimizi, tutumumuzu da ortaya koymuştur.

Page 60: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2244 -

Bizim parlamenter rejimin tıkandığı konusunda herhangi bir beyanımız olmamıştır. Bizim Cumhuriyetçi Türk Partisi kanadı olarak, parlamenter rejimin tıkandığıyla ilgili her-hangi bir açıklamamız, herhangi bir tavrımız olmamıştır. Parlamenter rejim tıkanmamıştır. Tıkanmaz da. Çünkü parla-menter rejim her türlü tıkanıklığı kendi içinde aşabilmenin yollarını bulmak durumundadır ve bulur da. Ama bunu bulurken önemli olan gerek parlamenterlerin gerek elbette toplumun demokrasi konusundaki anlayışı, demokratik kültür bilincinin düzeyi önemlidir. Yani örneğin başkanlık rejimi konuları tartışılmaktadır çoğu zaman ve başkanlık rejiminin işte bir taraf demokratik olmadığını, başkanlık rejiminin demokrasiyle bağdaşmadığını söylerken bir taraf, diğer bir taraf da parla-menter sistemin tıkanıklıklar getirdiğini, bunları aşabilmenin yolunun başkanlık sistemi olduğunu söylemesi sürekli olarak gündemimizde yer alıyor. Bizim inancımıza göre sorun sistem sorunu değil. Sorun demokrasi kültürünün hazmedilmesi sorunudur. Dünyada başkanlık sistemiyle idare edilen bizden daha demok-ratik ülkeler olduğu gibi, parlamenter sistemle idare edilen, hiç de demokratik olmayan ülkeler de çoktur. Bu toplum Ulusal Birlik Partisi dönemini yaşamıştır. Ulusal Birlik Partisi dönemini yaşamış ve parlamenter sistem içinde demokrasinin nasıl ayaklar altına alabildiğini, demokrasinin nasıl katle-dilebildiğini görmüştür ve yaşamıştır.

ERTUĞRUL HASİPOĞLU (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Noldu sen Meclisi terkettin gittin. Nasıl inanıyorsun sen bu rejime?

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - 0 nedenle, o nedenle...

BAŞKAN - Lütfen efendim, müsaade edin.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - 0 nedenle sorun...

ERTUĞRUL HASİPOĞLU (Yerinden) (Devamla) - Sen Meclisi

terkedip giderken...

Page 61: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2245 -

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Sorun...

ERTUĞRUL HASİPOĞLU (Yerinden) (Devamla) - Bir taraftan Meclisi savunursun...

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Sorun...

ERTUĞRUL HASİPOĞLU (Yerinden) (Devamla) - Ne terke-dersin Meclisi.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Sorun parlamenter sistem veya başkanlık sistemi sorunu değildir. Sorun demokrasiyi hazmetme sorunudur. Demokrasi kültürüne sahip olma sorunudur.

ERTUĞRUL HASİPOĞLU (Yerinden) (Devamla) - 0 da bura-sıdır. 0 da burasıdır.

BAŞKAN - Sayın Hasipoğlu lütfen efendim.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Eğer buna sahip olursanız —

BAŞKAN - Müdahale etmeyin efendim.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Eğer buna sahip olursanız

bu konuda...

BAŞKAN - Müsaade edin efendim.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Bu konuda ufkunuz açılır.

İÇİŞLERİ BAKANI MUSTAFA ADAOĞLU (Yerinden) - Celallenme dostum, celallenme.

Page 62: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2246 -

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Ama Cumhuriyetçi Türk Partisi şunu vurguluyor. Şu anda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuri-yeti'nin gerek siyasi atmosferin,..

ERTUĞRUL HASİPOĞLU (Yerinden) (Devamla) - Fikrinle zikrin birdir.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Gerekse , toplumumuzun içinde bulunduğu koşulların parlamenter sistemle aşılması ve parlamenter sistemin, bu şekliyle parlamenter sistemin...

ERTUĞRUL HASİPOĞLU (Yerinden) (Devamla) - Sert bu şek-liyle sınıfta kaldın.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Toplumun, toplumun demok-rasi ufkunu aşmada daha önemli, daha gerekli olduğunu Cumhu-riyetçi Türk Partisi vurgulamaktadır. Yani parlamenter sis-temden vazgeçmemek gerektiğini, parlamenter sistemin başkanlık sisteminden Kıbrıs Türk Toplumu açısından çok önemli avantaj-lar taşıdığını ortaya koymaktadır. Bu da dediğim gibi demok-rasi anlayışımızdan, demokrasi kültürümüzden kaynaklanmak-tadır. Demokrasiyi herkes kendine göre demokrasi gibi kabul eder. Bana karşı davranışlar eğer demokrasiye aykırı ise ben buna tepki koyarım ama eğer benim davranışlarım demokra-siye aykırı olacaksa o önemli değil. Demokrasiyi bir yaşam biçimi olarak kabul edilmez genel olarak ve özellikle Ulusal Birlik Partisi bunun örneklerini çok yaşatmıştır bu topluma, bu nedenle elbette bu kültür, bu demokrasi anlayışıyla bu ülkede uygulanması gereken sistem elbette ve mutlaka parla-menter sistem olmalıdır. Evet...

ERTUĞRUL HASİPOĞLU (Yerinden) (Devamla) - Parlamenter sistemi isteyenler parlamentoyu terkeder ondan sonra bana parlamenter sistemden bahseder.

Page 63: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2247 -

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Parlamentoyu terketmek de bir eylem biçimidir.

BAŞKAN - Lütfen karşılıklı konuşmayalım efendim.

ERTUĞRUL HASİPOĞLU (Yerinden) (Devamla) - Vazgeçin

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Parlamentoyu terketmek...

BAŞKAN - Sayın Talât Genel Kurula hitap edin efendim.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Peki efendim.

BAŞKAN - Genel Kurula hitap edin lütfen.

SERDAR DENKTAŞ (Lefkoşa) (Yerinden) - Bu alışkanlık oldu önce atarlar ondan sonra da kaçtınız derler. Atan kimdi?

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Parlamentoyu terketmek bir mücadele biçimidir.

ERTUĞRUL HASİPOĞLU (Yerinden) (Devamla) - Kimi attılar ya çocuk?

Page 64: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2248 -

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Sayın Başkan, değerli mi 1letvek illeri;

BAŞKAN - Sayın Hasipoğlu lütfen efendim.

ERTUĞRUL HASİPOĞLU (Yerinden) (Devamla) - Aha Aytaç ordadır.

BAŞKAN - Sayın Hasipoğlu, Hasipoğlu lütfen.

ERTUĞRUL HASİPOĞLU (Yerinden) (Devamla) - Aha söylesin.

BAŞKAN - Sayın Hasipoğlu lütfen efendim.

ERTUĞRUL HASİPOĞLU (Yerinden) (Devamla) - Atın be bizi dediler, biz parti kuracağız.

BAŞKAN - 10 dakika ara veriyorum beyler.

Kapanış saati: 15.05

Page 65: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2249 -

DÖRDÜNCÜ OTURUM

Açılış Saati: 15.35

BAŞKAN- Sayın milletvekilleri; Cumhuriyet Meclisinin

IIl'üncü Dönem, 3'üncü Yasama Yılının 31' inci Birleşiminin

Dördüncü Oturumunu açıyorum. Ad okunmak suretiyle yoklama

yapılacaktır. Okur musunuz lütfen.

(Ad okunarak yoklama yapıldı.)

,.5 KÂTİP- Toplantı yeter sayısı vardır Sayın Başkan.

BAŞKAN- Toplantı yeter sayısı vardır. Söz sırası Sayın

Mehmet Ali Talât'ta. Konuşmasını tamamlamak üzere kürsüyü kendine

veriyorum.

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALÂT

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Ulusal Birlik Partisi

genel başkanının konuşmasının belli noktalarına değiniyordum.

Özellikle anlayış konusu, demokrasiye bakış açısı konusu üzerinde duru-

yordum. Beni, bu siyasal yaşamımda en fazla etkileyen, en

Page 66: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2250 -

fazla konu üzerinde durmamı gerektiren, konular üzerinde kafa

yormamı gerektiren en önemli olaylardan bir tanesi,

Eğitim Bakanlığında yaşanan o talihsiz olay olmuştu. 0 talih-

siz olay, o bir kitabın basılıp, okullara dağıtılması, 15, 20

tane öğrencinin eline ulaştıktan sonra derhal anında yine Eğitim

Bakanlığı tarafından toplanması ve okullarda olası herhangi bir

kötü etkisinin ortadan kaldırılması için yapılan girişim, ba-

sına öylesine garip bir şekilde yansıtılmıştır ki, özellikle

bunu yapan, bunu gerçekleştiren Ulusal Birlik Partisinin yayjn:

organı, Birlik gazetesinin yayınları bu ülke tarihinde, basın

özgürlüğü ve demokrasi bakımından tarihe geçecek niteliktedir.

15, 20 kişinin görebildiği, 15, 20 kişinin görme olasılığı

bulunan bir konunun tefrika halinde, binlerce insana ulaştırılma-

sı görevini yerine getiren Birlik Gazetesi, bundan dolayı nasıl

bir kovuşturmaya tabi tutuldu ben bilmiyorum. Ben dava etmedim.

Savcılık etmişse bilmiyorum. Ancak, eğer zararlı olacak bir yayın

iseydi bu, Birlik gazetesinin yaptığı, bunun da ötesinde bu

yayını çok daha geniş çevrelere yaymıştır ve eğer bu suç ise,

binlerce defa daha büyük bir suçtur.

Page 67: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2251 -

Bunu yapan da, bunu gerçekleştiren de Ulusal Birlik Partisinin yayın organı olmuştur ve onun arkasından gerçekleştirilen çe-şitli eylemler, çeşitli hareketlerin de ve bir kısmı bunların utanç verici eylemler olduğu halde, yine Ulusal Birlik Parti-sinin gazetesi bunları yayımlamakta hiçbir sakınca görmemiştir.

Sayın Eroğlu zam ve vergi konuları üzerinde de durmuştur, ikide birde zam yaptığımız üzerinde durmuştur ve vergi getirdi-ğimiz konusu üzerinde durmuştur. Bu da aslında oldukça ilginç bir saptamadır ve Ulusal Birlik Partisinin 20 yıl boyunca hiç çekinmeden yaptıklarının nasıl bugün eleştirebildiğinin de ilginç bir örneğidir. Zam politikaları ve vergi yüklerinin özellikle emekçi kesimlere yükletilmesi konusunda şampiyonluğu yürüten Ulusal Birlik Partisinin bizzat kendisi olmuştur. Bizim dönemimizde yapılan zamlar, mümkün olduğunca emekçileri etki-lemeyecek biçimde Türk parasının değer kaybını karşılayacak ölçülerde yapılmaya çalışılmıştır. Zaten ekonomik durumu, bütçe-nin durumu, Fiyat istikrar Fonunun şu andaki durumu da bunların göstergesidir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bizim devleti küçültme konusundaki iddialarımız tamamen gerçekçidir ve tama-men uygulanmıştır, uygulanmaya başlanmıştır. Devleti küçültme konusunda, emekli olanların yerine yenilerinin alınmaması konu-sunda ki herhalde Ulusal Birlik Partisinin ve tabii Toplumcu Kurtuluş Partisinin de önerileri bu olsa gerekir. Devleti küçül-telim derken, çalışanları işten atalım, onları ekmeksiz, aşsız bırakalım değil önerileri mutlaka, bundan eminim. Devleti kü-çültme önerisi; emekli olanların, ayrılanların yerine, yeni-lerinin mümkün olduğunca az alınması önerisidir, öyle inanı-yorum. Bunu da bu hükümet gerçekleştirmiştir.

Bizim 1 Ocak 1994'te devraldığımız dönemde kadrolu per-sonel, toplam olarak kadrolu personel 11 bin 768 idi. 1 Ekim 1995'te bu sayı 11 bin 347'e düşmüştür. Yani burada yaklaşık 400'ün üzerinde bir düşüş sözkonusudur.

DERVİŞ Ç0BAN0ĞLU (Gazi Mağusa)(Yerinden) - 1000 kişi de emekliye ayrıldı.

Page 68: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2252 -

MEHMET ALİ TALÂT (Devamla) - Ekim ayı... Evet. Emekliye

ayrılanın yerine almadık.

İRSEN KÜÇÜK (Lefkoşa)(Yerinden) - Emekliye kaç kişi ayrıldı?

MEHMET ALİ TALÂT (Devamla) - 1000 kişi ayrıldı ise bunun...

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden)(Devamla) - Alınanlar ne kadar?

MEHMET ALİ TALÂT (Devamla) - Alacaksınız tabii. Tabii alacaksınız. Niye? Ulusal Birlik Partisi alacak, dolduracak kadroları —

BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayın.

MEHMET ALİ TALÂT (Devamla) - Emekli olduktan sonra bu insanlar yerine kimse alınmayacak? Bekleyeceğiz yeni bir UBP iktidarını Allah korusun. Yeni bir UBP iktidarını bekleyeceğiz öyle mi?...

BAŞKAN - Sayın Talât; Genel Kurula hitap edin efendim.

MEHMET ALİ TALÂT (Devamla) - Gayet açıktır efendim. Biz 1000'in üstünde emekli olmuştur, bunun 400'ünü doldurmadık. Bu devleti küçültmeye niyetli olduğumuzun göstergesidir".

BAŞKAN - Sayın Konuşmacı;—

TANSEL DORATLI (Gazi Mağusa)(Yerinden) - Doldurmayacağı ne malûm?

BAŞKAN - Sataşmalara cevap vermeyin.

MEHMET ALİ TALÂT (Devamla) - Devam .ediyorum.

BAŞKAN - Genel Kurula hitap edin.

MEHMET ALİ TALÂT (Devamla) - Peki Sayın Başkan.

Page 69: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 22EŞ -

BAŞKAN - Lütfen.

MEHMET ALÎ TALÂT (Devamla) - Devam ediyorum. Aynı şekilde geçicilerde durum aynıdır. 477 geçicinin emekli olanlarının yerine alınmamış ve bu geçicilerin sayısı 4101 a düşürülmüştür. Demokrat Parti-Cumhuriyetçi Türk Partisi Hükümeti devleti kü-çültme, kamu yönetimini küçültme konusunda ciddidir, inançlı-dır ve yapmaktadır. Kararlıdır bu konuda. Göstergeside , budur. Varsa bunun tersi bilgiler elinizde, o zaman onları sunarsınız.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden)(Devamla) - Rakamlarınız söylüyor Sayın Bakan.

MEHMET ALİ TALÂT (Devamla) - Rakamlar söylüyor evet.

BAŞKAN - Sayın Küçük; lütfen efendim. Söz hakkı vereceğiz size de. Burdan söylersiniz, lütfen.

TARIM, DOĞAL KAYNAKLAR VE ENERJİ BAKANI ÖZKAN MURAT (Yerinden) - Rakamdan anlamaz.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden)(Devamla) - öğretin bize.

MEHMET ALİ TALÂT (Devamla) - Evet. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Yeşilırmak Göleti ile ilgili bazı görüşleri olmuştur. Ancak onu Sayın Akıncı'nın söyledikleri ile bütün-leştirmek istediğim için daha sonra ortaya koyacağım. Gönyeli uygulaması örnek verilmişti Sayın Eroğlu'na ve Gönyeli 1 ilerle konsensüs sağlayamadığımız için vazgeçtik demişti. Halbuki Gönyelililer burada günlerce çadır kurmuş, açlık grevine gitmiş-lerdi. Onun sonunda konsensüsün sağlanamadığı anlaşılmış olacak ki vazgeçilmişti.

Page 70: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2254 - 2255 -

İÇİŞLERİ BAKANI MUSTAFA ADAOĞLU (Yerinden)- Alagadi olayın-da polis nasıl gittiydi ya?

MEHMET ALİ TALÂT (Devamla)- Alagadi olayı var. Olaylar çok. Yine bunlara örnek vermek, bu konularda örnek vermek çok mümkün, çok fazla var.

DERVİŞ ÇOBANOĞLU (Gazi Mağusa)(Yerinden)- İçişleri bakanı kimdi o zaman?

MEHMET ALİ TALÂT (Devamla)- Bizim dönemimizde Demokrat Parti Cumhuriyetçi Türk Partisi Hükümeti döneminde, özellikle makam arabaları ve RHA'ların kullanımında çok belirgin bir azal-ma olmuştur. Makam arabaları ve RHA'ların kullanımında çok belir-gin, çok açık, çok net bir azaltma gerçekleştirdik. Gerekli olma-dıkça kullanmama konusunda kendi bakanlıklarımızda özel önlemler aldık ve Ulusal Birlik Partisi hükümetleri döneminin çok gerisin-de makam arabaları ve Resmi Hizmet Araçları kullanılmaktadır. Arada bir elindeki yetkiyi suistimal eden insan olabilir. Ancak, kesinlikle yaygınlık ortadan kaldırılmıştır ve geçmişte piknik amacıyla bile kullanılan bu tür araçlar, artık bizim Hükümetimiz döneminde kendi amaçlarına dönmüşlerdir, özellikle mesai saat-leri dışında makam arabaları ve Resmi Hizmet Araçlarının kullanı-mında son derece titiz davranılmaktadır ve bu uygulama halk tarafından da görülmeye başlanmıştır. Halbuki Ulusal Birlik Par-tisi temsilcileri, RHA'lardan, makam arabalarından bahsetmekte-dirler. Kendi aldıkları makam arabalarının kullanıldığından bah-setmektedirler ve ne yazık ki hiç de inandırıcı olmamaktadırlar.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu çalışması içinde Hükümet, son derece titiz davranmış ve devleti küçültme politi-asını, aynı şekilde üst kademe yöneticilerinde de çok dikkatli olarak kullanarak, bu politikasını çok dikkatli olarak kullanarak son derece az kişi istihdam etmeye, son derece az kişi görevlen-dirme yoluna gitmeye dikkat etmiştir. Bu kürsüden bunu açıkladık, bunu anlattık, çok anlattık^Bu kürsüden devletin yapısını, kamu yönetiminin yapısını anlatmaya çalıştık ve dedik ki kamu yönetimi-mizde ne yazık ki üst kademelerde bilgi birikimi belli bir noktaya

Page 71: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2256 -

gelmiş, yetenekli, bu işi yapabilen insan sayısı azdır. Vardır, çok yetenekli insanlar vardır. Çok bilgi birikimi yüksek düzeyde insanlar vardır, ama sayıları azdır ve belki de hantal yapının kaynağı budur. Yani üst kadroların yeterli bilgi birikimine sahip olamaması, yeterli yöneticilik yeteneğine sahip olamaması sonucu kamu yönetimi hantallaşmaktadır. Bu nedenle işte, danışmanlık müessesesi ihdas edilmiştir. Ancak sorarım ben size. Yüzlerce danışman diyorsunuz. Danışmanlar ordusu diyorsunuz. Kaç tane danışman var. Benim bakanlığımda bir tanedir. Eğitim Bakanlığın-da bir tane...

TARIM, DOĞAL KAYNAKLAR VE ENERJİ BAKANI ÖZKAN MURAT (Yerinden)- Bir tane de bende var.

MEHMET ALİ TALÂT (Devamla)- Bir tane Tarım Bakanlığında var. Ha neymiş? Kadroları varmış. Sağlıkta hiç yok. Diğer bakan-lıklarda da belli. Sayısını tam bilmiyorum şu anda.

İÇİŞLERİ BAKANI MUSTAFA ADAOĞLU (Yerinden)- İki tane de bende var. Hem İskân, hem içişleri.

MEHMET ALİ TALÂT (Devamla)- İki tane de İçişleri Bakanlı-ğında var. Bu konuda son derece titiz davranılmaktadır. Ha, kad-rosu varmış. Kadrosu olabilir. Ama biz onları doldurmuyoruz. Gereksinim duyduğumuz zamanlarda ve alanlarda ancak danışmanlar-dan yararlanmayı hedef olarak saptadık ve birşey daha söyleyeyim size, ilginç birşey daha.

Page 72: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2257 -

İlk kez, belki birkaç alanda daha vardır bu ama kamu yönetiminde tek makamdır ki oradan alındığı zaman kişi eski yerine döner. Danışman, danışmanlık görevi bittiği zaman, eski görevine döner. Yani devlete danışmanlık yaptığı sürece bir yük olur, danışman-lık yapması sona erdiği zaman, geldiği yere döner ve oradaki maaştan ve bareminden o göreve devam eder. Keşke üst kademe yöneticilerinde de böyle olsaydı. Ancak onlar öyle değil. Bili-yorsunuz görevden alındıkları takdirde ücretlerinde, maaşlarında bir değişiklik olmaz ve eğer iş yapmazlarsa, görev yapmazlarsa boşuna bir ordu oluştururlar bazı arkadaşların vurguladığı gibi. Ama danışmanlıklarda böyle birşey yok. 0 yüzden eleşti-rileri özellikle Ulusal Birlik Partisi eleştirileri kendi ihdas ettiği, kendi yarattığı üçlü kararname sistemini eleştireceğine, danışmanlıkları eleştirme noktasına getirmemelidir . üst Kademe Yöneticileri Yasasını Ulusal Bir 1 ik Partisi kendisi geçirmiş, eskiden Kamu Hizmeti Komisyonunun yetkisinde olan üst kademe yöneticilerini, üçlü kararnameye bağlamıştır. Bunu da partizan-lık yapabilmek amacı ile yapmıştır ve oralara bunları yerleş-tirmiştir. Elbette yeni bir hükümet bunları değiştirecekti. Bunun yolu yoktu. Çünkü üçlü kararname ile gelmiş kişilerin, üçlü kararname ile görevden alınmaktan başka bir yolu yoktur.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın Eroğlu özel-likle elektrik konusuna da değindi ve biz hükümetten ayrılırken, tavsiyeler bırakarak ayrıldık dedi. iletim hatlarında sorunlar olduğu, trafo merkezlerinden sorunlar olduğunu söyledi. Peki sormazlar mı niçin herhangi bir adım atmadınız? Niçin herhangi bir iyileştirmeye gitmediniz? Niçin herhangi bir hat çekmediniz, herhangi bir hat yenilemediniz, bu trafo merkezlerini yeni-lemediniz?

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu yıl ve gelecek yıl, iki yıl içinde iletim hatları ve trafo merkezlerinin ye-nilenmesi için gerekli para bugünkü fiyatlarla 1 trilyondur. 1 trilyon. Yani bu, birçok yeni trafo merkezinin yenilenmesi ve iletim hatlarının yenilenmesi ve yenilerinin çekilmesi de-mektir. Tavsiye etmek kolay. Benim elimde 10 tane tavsiye mek-tubu var. Nasıl yapılacağı konusunda 10 tane rapor var. Bilir kişi raporu var, fizibilite raporu var. Bunlar yapılmalıdır diyor. Eğer 1 trilyon bulursanız da yapılır diyor. Bunu söylemek

Page 73: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2258 -

kolay, önemli olan yapmak. Bu tavsiyeleri bırakarak gitmek

değil, bu tavsiyeleri yapmak, uygulamak, önemli olan bu. Ancak

Sayın Eroğlu bu tavsiyeleri bırakarak hükümetten ayrıldıklarını

söyledi.

Peşin ödeme ve buna benzer kazanılmış haklara Cumhuriyetçi

Türk Partisi-Demokrat Parti Hükümetinin el atmaya hazırlandığı-

nı söyledi ama örneğin Kıbrıs Türk Turizm işletmelerinde 1990

yılında peşin ödemeye geçildiğini ve yine kendi döneminde aynı

yıl, ertesi yıl üç taksitte geri alınarak 1991 yılında peşin

ödemenin kaldırıldığını unutmuş göründü. Kıbrıs Türk Turizm

İşletmelerinde 1990'da başlatılan peşin ödeme, 19911 de geri

çekildi, vazgeçildi. Kazanılmış hak olarak addedilmedi o zaman

ama bu konu ile ilgili herhangi bir görüş ortaya koyduğu anda

bu derhal kazanılmış hak oldu, geçmiş birden bire unutuldu.

Ve örneğin Sayın Eroğlu burdan vurgulamadı ama Birlik Gazete-

si ekonominin temelinin ucuz işgücü olduğunu vurguladı. Ama

bu ucuz işgücünün kaçak işçi olduğunu ve kaçak işçiyi pompalaya-

cağını unutmuş göründü artı, birşeyi daha unutmuş göründü.

Eğer ucuz işgücü ekonominin temeli ise, o zaman ucuz asgari

ücret de ekonominin temeli olmayacak mı?

Page 74: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2259 -

Eğer ucuz asgari ücret ekonominin temeli ise, nedir bu sefalet ücreti edebiyatı? Ulusal Birlik Partisine bunu sormak lazım. Böylesine çelişkiler içinde bir tutum sergileyen Ulusal Birlik Parti s ine?

Sayın başkan, değerli milletvekilleri; önce bir genel giriş yaparak Toplumcu Kurtuluş Partisinin Genel başkanının ortaya koyduğu görüşlere de değinmek istiyorum.

izin verirseniz Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; şu tanımlama ile konuya girmek istiyorum. Bir inancımı ortaya koymak istiyorum. Toplumcu Kurtuluş Partisinin tutumu basın yayınlarından da ortadadır. Toplumcu Kurtuluş Partisinin amacı örneğin polisin içişleri Bakanlığına bağlanması görüşü vardır. Bunu savunuyor Toplumcu Kurtuluş Partisi. Basın organında da kendi konuşmalarında da savunuyor. Kaçak işçi sorununa bir çözüm getirilmesi. Ülkemizin sorma gir hanı olmaktan çıkarıl-ması gibi görüşlerini ortaya koyuyor, çalışanların haklarından bahsediyor. Gölette olanları anlatmaya çalışıyor. Ama bütün amacı gerçekten buna inanıyorum, bunların başarılması değil. Bunlar yapılsın bu hükümet başarılı olsun ve özellikle bunlara sahip çıkan bugüne kadar getiren Cumhuriyetçi Türk Partisi bu hükümette başarılı olsun diye değil. Başarısız olsun da ben birşeyler toplayayım. Düşünce budur. Anlayış budur. Bütün yayın, bütün tavır, bütün konuşmalar bunu göstermektedir. Amaç bunları gerçekleştirmek değil, amaç bağcıyı dövmektir. Cumhuriyetçi Türk Partisini tertipleyecek ve kendi inancına göre yakın tabanlara sahip olduğu için Cumhuriyetçi Türk Partisinden insanları, Cumhuriyetçi Türk Partilileri kendi yanına çekmek.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; politika bu değildir. Politika bu olmamalıdır. Ne yazık ki Toplumcu Kurtuluş Partisinin bu politikasının çok göstergeleri vardır. Toplumcu Kurtuluş Partisinin bırakın gazete organının, bırakın yayın organının

Page 75: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2260 -

şu anda yaptığı her yer karanlık edebiyatı da buna yöneliktir. Hükümete olan güveni ortadan kaldırmak, devlete de diyor kendileri; devlete olan güveni ortadan kaldırmak ve karanlıklar içinde aynen bulanık suda balık avlar gibi birşeyler devşirebilmek. Sendikalarla olan ilişkilerimizden bahsediyor Toplumcu Kurtuluş Partisi ve sendikalarla diyalogu gerçekleştiremediğimizi, sendika-larla anlaşamadığımızı, yurttaşla anlaşarak işlerimizi yapmadı-ğımızı söylüyor, söylemeye çalışıyor ve fakat kendilerinin iktidarları döneminde, zamanında Turizm-iş kolunda çalışan Koley-Sen'i nasıl böldüklerini, nasıl param parça ettiklerini ve Turizm-İş'i kurmak için çaba ortaya koyduklarını ve kurduk-larını kendileri hükümetten gittikten sonra da Turizm-iş'in nasıl Ulusal Birlik Partisinin eline geçerek bu sefer yine aynı şekilde emekçilere karşı kullanıldığını unutmuş görünüyorlar. 0 dönemde elimde küpürler var, yapılan yorumlar var, Fuat Veziroğlu1nun yazıları var. 0 dönemle ilgili. 0 dönemle ilgili gazete haberleri var. Bu konuda öğrendiğim kadarı ile Sayın Angolemli1nin de epeyce rolü olmuş, bilmiyorum, kendisi yanıt vereb i 1 i r.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Gazi Mağusa)(Yerinden) - Ben Bakan değildim Mehmet.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Biliyorum, öyle duyuyorum.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Yerinden)(Devamla) - Hem söyledik-lerin de yalandır.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Yok, gayet açık. Turizm-İş'i Turizm 1 İş kolun da Koley-Sen'e karşı kuran Toplumcu Kurtuluş Partisidir. Kültür ve Turizm Bakanı olan o dönemde Toplumcu Kurtuluş Partisi Bakanı, Toplumcu Kurtuluş Partili Bakan bu gerçekleştirmiş ve Turizm-İş'i kurmuş işçiyi bölmüştür.

ÖZKAN MURAT (Yer inden)(Devam 1 a) - Daha geçen gün Peyak'ta aynı şeyleri yaptınız.

Page 76: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2 2 6 1 -

MEHMET ALI TALAT (devamla) - Daha geçen gün Peyak'ta aynı şeyi yaptınız.

ÖZKAN MURAT (Yerinden)(Devamla) - Günlerce çadır kurdunuz, işten de atıldılar.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Peyak'ta aynı şeyi yaptınız, günlerce çadır kuruldu oralarda ve daha dün veya bir kaç gün önce oradan attınız bir kişi ödenmeyen sosyal fonları ile ilgili karar aldırttı. Mahkeme kararı aldırttı.

Page 77: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2 2 6 2 -

Orada da var, olan sendikayı bölüp Pey-Sen'i kuran Toplumcu Kurtuluş Partisidir. Bu konuda sabıkalıdır Toplumcu Kurtuluş Partisi ve sendikalarla diyalog, sendikalarla işbirliği içinde hareket edilmelidir demek inandırıcı olmuyor ne yazık ki TKP temsilcilerinin ağzında.

ÖZKAN MURAT (Yerinden) (Devamla) - Günlerce kaldılar çadırda insanlar.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Yerinden) (Devamla) - Hayal dünyasında yaşan.

MEHMET ALÎ TALAT (Devamla) - Halkın gözü önünde ceryan eder her şey.

BAŞKAN - Evet Sayın Bakan devam edin lütfen.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Şimdi tabii her şey bununla da kalmaz ama gazete ilanları konusuna değindi Sayın Akıncı ama en azından 1995 yılı içinde gazete ilanlarında geçmişe göre ne kadar önemli bir düzelme olduğunu, nedense gözlerden saklamaya çalıştı. 1995 yılı içinde rakamlar önümdedir . Eğer Temmuz ayı fiyatları ile yapılırsa bu hesaplamalar Yeni Demokrat 155, Yenidüzen 100, Kıbrıs 249...

İBRAHİM KORELt (Yerinden ) (Devamla) - Ne fiyatı?

MEHMET ALt TALAT (Devamla)- İlan fiyatı. Halkın Sesi 133, Vatan 111, Ortam 117. Yanidüzen 'in üzerinde Demokrat'ın altında. Yani mutlak eşitlik değil ama eşite yakın bir uygulama.

MUSTAFA AKINCI (Yerinden) (Devamla) - Hangi fiyat bu 3 tane fiyat var.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - 1995 yılı için.

SERDAR DENKTAŞ (Lefkoşa) (Yerinden) - 93 öncesi rakam-ları var mı?

Page 78: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2263 -

MEHMET ALT TALAT (Devamla) - Efendim ben ona bak-mıyorum, ben tümünü Temmuz fiyatları ile yaptım karşılaştırma yapabilmek için .

MUSTAFA AKINCI (Yerinden) (Devamla) - İşine geldiği gibi.

MEHMET ALt TALAT (Devamla) - Yok hiç işime geldiği gibi değil. Hayır açık ve nettir. Bunda ne kadar ciddi bir düzelme olduğu ortadadır.

MİLLİ EĞİTİM VE KÜLTÜR BAKANI AHMET DERYA (Yerinden)-îlân sayısını aldı, paraya...

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Tabii ilân sayısı ile değildir sadece, parasını da düşüneceksiniz.

İBRAHİM KORELİ (Yerinden) (Devamla) - Numaracı Talât.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Yok efendim gayet açıktır

burada, nettir.

ÖZKAN MURAT (Yerinden) (Devamla) - Rakamlardan niye

korkarsınız anlamadım.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Yerinden) (Devamla) - Sizsiniz

korkan.

ÖZKAN MURAT (Yerinden) (Devamla) - Rakamlar konuşu-

lunca ...

(Milletvekilleri kendi aralarında tartışırlar)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; isterseniz ara verelim de dışarda tartışın bunu.

Page 79: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2264 -MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Sayın Başkan, değerli

milletvekilleri; önemli olan kriterdir, kriteri aynı aldığınız takdirde Temmuz ayı fiyatlarını alırsanız bu çıkar, Aralık ayı fiyatlarını alırsanız tümünde alacaksınız tabii yine buna yakın çıkar, önemli olan orandır. Bu nedenle söyledikleriniz en azından yaklaştığınız konusunda geçmişdeki uygulamaları düzenlemek yolunda ilerleme konusunda olsaydı ve bundan en azından bir memnuniyet duyduğunuzu söylemiş olsaydınız gerçekçi olacaktı. Bakın 1993 yılı önümüzde..

MUSTAFA AKINCI (Yerinden) (Devamla) - Sayın Bakan

haksız uygulamaları savunma orda.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - 1993 yılında yine Temmuz ayı fiyatlarını esas alırsak Birlik Gazetesi 231, Kıbrıs 123, Halkın sesi 73, diğerleri yok.

MUSTAFA AKINCI (Yerinden) (Devamla) - Evet yanlış. UBP'nin yaptığı yanlıştı sizin düzeltmeniz gerekir.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Çok büyük ölçüde düzel-miştir efendim, rakamlar ortadır.

MUSTAFA AKINCI (Yerinden) (Devamla) - Siz düzeltme-diniz haksızlığı savunmayın.

MEHMET ALİ TALAT (Devama) - Ama bu bir uyarıdır, eğer bu konuda bir sıkıntı varsa biz Hükümet olarak onun da üzerine yürürüz.

İBRAHİM KORELİ (Yerinden) (Devamla) - Bravo onu söyle.

MUSTAFA AKINCI (Yerinden) (Devamla) - Düzelteceğim de ve düzelt.

Page 80: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2265 -

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Ama rakamlar yanaşmıştır, demokrasinin gereği basın özgürlüğünün sağlanmasının gereği ise eğer dengeli ilân dağıtımı büyük ölçüde dengeye yaklaşıl-mıştır önemli olan budur.

MUSTAFA AKINCI (Yerinden) (Devamla) - Yanlış.var düzelteceğim de.

AHMET DERYA (Yeirnden) (Devamla) - Traj.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devmamla) - Traj da çok önemiidir tabi i.

BAŞKAN - Sayın mi 1letvekileri lütfen.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Yani örneğin dikkat ederseniz Kıbrıs Gazetesi'nde daha fazla ilân verilmiştir. Bu nedendir? Hem fiyat yüksekliğinden olabilir, hem de trajından.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - 93 öncesi nasıldı bir daha söyle.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - 93'ü söylüyorum işte.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devama) - Yeni 93 öncesi Birlik gazetesi mi, Kıbrıs Gazetesi mi?

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Hayır sadece Birlik verirdi evet.

İBRAHİM KORELİ (Yerinden) (Devamla) - Orta çağa mı taşıyorsunuz bizi?

BAŞKAN - Sayın Bakan Genel Kurula hitap eden lütfen.

MEHMET ALÎ TALAT (Devamla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; rakamlar gayet açıktır ben rakamları dile getirdim.

Page 81: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2266 -BAŞKAN - Lütfen efendim lütfen sayın milletvekilleri.

Sayın Koreli .

(Milletvekilleri kendi aralarında tartışırlar.)

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;

BAŞKAN - Sayın Koreli ilrfar etmek durumunda kalacağım sizi.

İBRAHİM KORELİ (Yerinden) (Devamla) - Efendim bizi geriye götürmeye çalışıyorlar.

BAŞKAN - Lütfen vazgeçin efendim tartışmaktan, söz hakkı istiyorsanız vereceğim. Söz hakkı istiyorsanız buyurun kürsüde ...

İBRAHİM KORELİ (Yerinden) (Devamla) - Peki fendim.

BAŞKAN- Lütfen.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI ÖMER KALYONCU (Yerinden)-Dinlemesini bilmezler efendim.

İBRAHİM KORELİ (Yerinden) (Devamla) - Bu halk 2000 yıllara laik bir halktır.

BAŞKAN - Lütfen efendim. Dinlemesini öğrenin. Devam edin konuşmaya, Genel Kurula hitap edin lütfen. Siz de her konuşmaya yanıt vermeyin. Lütfen Genel Kurula hitap edin.

Page 82: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2267 -

Peki efendim. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; söylediklerimizin göstergeleri, Toplumcu Kurtuluş Partisi ile ilgili göstergeleri sadece bununla da kalmaz elbette. Sayın Akıncı Ulusal Birlik Partisinin bozduklarını düzeltmek için geldiniz, ancak öyle yapmadınız dedi ve bir kısım örnekler verdi. Peki, ben sorarım Sayın Akıncı'ya, Toplumcu Kurtuluş Partisine. Toplumcu Kurtuluş Partisi niye -gelmedi? Toplumcu Kurtuluş Partisi elini taşın altına sokarken CTP ve DP...

ÖZKAN MURAT (Yer inden)(Devamla) - Naziktir eli.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - 0 nazik elini niçin taşın altına sokmayı reddetti?

MUSTAFA AKINCI (Yer inden)(Devamla) - Size söyledik dün.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Esası gizliyorsunuz ama. Esası gizliyorsunuz, diyorsunuz ki, dünkü konuşmanızda diyorsunuz ki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin tanınmasına, tanıtılmasına Cumhuriyetçi Türk Partisi karşı çıktı. Federasyonun girmesine de DP karşı çıktı.

MUSTAFA AKINCI (Yerinden)(Devamla) - nedenlerden biri de o.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - E, peki ya üç bakanlık istediğinizi ve bu üç bakanlıktan önce sizin kendi istediğinizi seçeceğinizi, bu koşulla ancak hükümete girebileceğinizi niçin söylemediniz?

İBRAHİM KORELİ (Yerinden)(Devamla) - Özker Hoca da...

ÖZKAN MURAT (Yerinden)(Devamla) - Koltuk meselesi.

Page 83: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2 2 6 8 -

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Niçin söylemiyorsunuz?

MUSTAFA AKINCI (Yerinden)(Devamla) - Yalan söyleme bu kadar.

İBRAHİM KORELİ (yerinden)(devamla) - özker Hoca da aynısını istedi, Dışişleri Bakanlığını.

MEHMET ALİ TALAT (devamla) - Koltuk sevdalısı kimmiş

işte ben sorarım size?

MUSTAFA AKINCI (Yerinden)(Devamla) - Alacan cevabını Mehmet.

MEHMET ALİ TALAT (devamla) - Ya üç koltuğu alsaydınız ne olacaktı? 0 zaman girecektiniz.

MUSTAFA AKINCI (Yerinden)(devamla) - devam et.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - 0 zaman elinizi bu taşın

altına sokacaktınız.

ÖMER KALYONCU (Yerinden)(Devamla) - Ya birinci Başbakan

Yardımcılığını istemeleri?

BAŞKAN - Sayın Talat genel Kurula hitap edin.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Genel Kurula hitap ediyorum. Konu ile ilgili konuşuyorum. İddiam bu çünkü. Toplumcu Kurtuluş Partisi tamamen koltuk nedeni ile hükümete girmeyi reddetmi şti r.

MUSTAFA AKINCI (Yerinden)(Devamla) - Alacaksın cevabını.

Page 84: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2269 -

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Diğerleri tamamen gerekçe yaratmak için öne sürülmüş şeylerdir, çünkü Toplumcu Kurtuluş Partisi, Cumhuriyetçi Türk Partisinin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuri-yetinin tanıtılması veya tanınma faaliyetlerinin yapılmasının barışa getireceği herhangi bir sıkıntının olmaması için böyle bir tavır içinde olduğunu gayet iyi biliyordu. Bildiği halde bir yara buldum galiba dedi, yine parmağını soktu. 0 yarayı kaşıyacak, o yarayı kanatacak. TKP'nin politikası. CTP'den birşeyler devşirecek. CTP'yi zor durumda bırakacak ve kendisi ilerleyecek. Düşünce bu. Amaç birşey olması değil, birşey yapılması değil. 0 yara var, o yarayı daha da kanatmak. 0 yarayı kangrenleştirmek. TKP'nin tavrı.

ÖMER KALYONCU (Yerinden)(Devamla) - Yıllarca yaptı ve geriledi.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Evet. Yıllarca bunu yaptığı için de geriledi. Bundan sonra da gerileyecek.

MUSTAFA AKINCI (Yerinden)(Devamla) - Sen ilerliyorsun, ona bak sen.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Elbette.

MUSTAFA AKINCI (Yerinden)(Devamla) - Öyle zanneden.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Elbette, elbette.

BAŞKAN - Devam edin efendim, devam edin.

MUSTAFA AKINCI (Yer inden)(Devam 1 a) - Yoluna devam et.

ÖMER KALYONCU (Yerinden)(Devamla) - Bakarım da UBP ile TKP paslaşır ha.

Page 85: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2270 -

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Birşey daha sorayım. Peki Sayın Toplumcu Kurtuluş Partisi yetkilileri diyorsunuz ki müşavirlikler ordusunu kaldıralım diye hükümete girmedik, veya onu da öne sürdük, kabul etmediniz. Peki, ben sorarım sizin hükümete girdiğiniz dönemde değiştirmediğiniz kim kaldıydı? Hangi üst kademe yöneticisini değiştirmediniz? Sendikaya bile tahammül edemedi n i z. Turizm-İş kolundaki sendikaya bile tahammül edemediniz.

ALİ ÖZKAN ALTINIŞIK (Girne)(Yerinden) - Unutkanlık.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Ama Cumhuriyetçi Türk Partisi ne yaptı Sayın Başkan, sayın milletvekilleri? Cumhuriyetçi Türk Partisi ve Demokrat Parti Koalisyon Hükümeti ilk icraat olarak örneğin Toplumcu Kurtuluş Partili olduğunu bildiği kişiyi gereklidir diye, orada bulunması gerektiği için, her görüşten insan bulunsun diye ilk defa söylüyorum bu kürsüden —

ÖZKAN MURAT (Yerinden)(Devamla) - İsim verme.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Bir mütevelli heyetine atamayı bile uygun gördük ve yaptık. Kendileri bilirler. Çünkü orada her türlü kuruluşun temsil edilmesi gerekirdi ve bundan da hiç çekinmedik, hiç geri durmadık ve yaptık. O nedenle Cumhuriyetçi Türk Partisi bu konuda temizdir.

İBRAHİM KORELİ (yer3inden)(devamla) - Adam bulamadınız da onun için.

ÖZKAN MURAT (yerinden)(Devamla) - Yok da bulamadık.

MEHMET ALİ TALAT (devamla) - Peki daha başka birşey söyleyeyim. Bunu herkes bilir, bütün milletvekilleri bilir. Ulusal Birlik Partililer de bilir. Yapılan bütün belediye

seçimlerinde ve hatta milletvekili seçimlerinde Sayın Akıncı belediye işçilerini bile kullanmıştır. Meydan düzenlemeden

I

Page 86: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2271 -

tutun, bildiri dağıtmaya kadar kullanmıştır. Bu hükümet bunu hiçbir zaman yapmamıştır.

ÖZKAN MURAT (Yer inden)(Devam 1 a) - Bu doğrudur.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Bu Hükümet asla bunu yapmamıştır.

ÖMER KALYONCU (Yerinden)(Devamla) - Öyledir, doğrudur.

SALİH MİROĞLU (Girne)(Yer inden) - Böyle konuşma olur mu?

Page 87: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2272 -

Kullanmıştır meydan süslemesine varıncaya kadar ve sonra dönüyor bize partizanlıkla ilgili eleştiriler yöneltiyor ve hiçbir örnek de veremiyor. Tek verdiği örnek vardır üst kademe yöneti-cileri. 0 üçlü kararname zaten onun partizanlık neresinde, ne ilgisi var partizanlıkla? Örnek gösterin söylerken. Parti-zanca amaçlar için ne kullanılmıştır ben işte örnek gösteriyorum. Ulusal Birlik Partisi bu konudaki durumu herkes tarafından biliniyor zaten, onu söylemeye gerek yok. 20 senedir herkes gördü.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Seni de gördük.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Ama Toplumcu Kurtuluş Partisinin o kısacık döneminde hükümette bulunduğu dönemde onu bir tarafa bırakın hükümette bulunmadığı dönemde bile Belediye Başkanı olduğu dönemde bile nasıl kullandığı gayet açık ortada. Peyak ve TKP yönetiminde neler yapılabildiği ortada. Bu konuda temiz olanlar konuşabilir, bu konuda rahat olanlar konuşabilir.

TARIM DOĞAL KAYNAKLAR VE ENERJİ BAKANI ÖZKAN MURAT (Yerinden) - Attı insanları orda. Günlerce çadırda kaldı insanlar.

MEHMET ALİ TALAT (Devamal) - Bu konuda konuşsak, konuşsak ancak biz konuşabiliriz.

MUSTAFA AKINCI (Yerinden) (Devamla) - Öyle zannet.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Evet biz konuşabiliriz. Çıkın da gösterin örnek gösterin.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Ve DP da.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Onu da siz söyleyin Sayın Serdar çıktığınızda.

BAŞKAN - Lütfen Sayın Talât devam edin efendim lütfen.

Page 88: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2273 H MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Sayın Başkan, değerli

milletvekilleri; Sayın Akıncı tabii paralı özel kolejlerden bahsetti. Bu kürsüde bunlar çok konuşuldu, çok anlatıldı, tekrar o konu-lara girmek istemiyorum. Onu belki eğitim konusunda ileride tartışırız burada yeri değil diye düşünüyorum. Yalnız son olarak çok önemli bir konuya değinmek istiyorum, ülkemizde son zaman-larda bir olay yaşanıyor. Bir Yeşilırmak olayı yaşanıyor. . Bu Yeşilırmak olayı gerçekten son derece manidar bir olaydır. Bir kere Yeşilırmak'a bir gölet yapılması ve o akan 60 inçlik suyun denize akmaması için önlem alınması gerektiği, oraya bir gölet yapılması gerektiği tabii ki eşyanın tabiatına aykırı olamayacağına göre TKP tarafından da, UBP tarafından da kabul ediliyor. Ama söyledim konuşmamın başında bunu yapamayalım, yapmamamız gerekir, yapamamamız gerekir ki başarmış*, olmayalım. Amaç bu, hedef bu. Sormuştur Sayın Akıncı bunu mu düşünüyorsunuz demiştir. Bizim isteğimizin Toplumcu Kurtuluş Partisi olarak oraya gölet yapılmasının engellenmesi midir demişti. Ben de evet demiştim, iddia ediyorum evet, evet budur. Bu Hükümetin başaramaması için elinizden ne geliyorsa yapıyorsunuz.

İBRAHİM KORELİ (Yerinden) (Devamla) - Hükümet yapmıyor, TC yapıyor onu. TC yapıyor. Mirasyedi hovardası gibi daldın onun üzerine de.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Onu da anlatacağım, onu da anlatacağım.

BAŞKAN - Lütfen devam edin.

Page 89: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2274 -

ALİ ÖZKAN ALTINIŞIK (Girne) (Yerinden) - Orası yapıyor diye mi karşı çıkıyorsun.

İBRAHİM KORELİ (Yerinden) (Devamla) - Hayır efendim

benim karşı çıktığım yoktur.

MEHMET ALÎ TALAT (Devamla) - Kıbrıs Türk Mimar Mühendis Odaları Birliği bir rapor hazırladı, doğrudur. Bir rapor hazır-ladı Kıbrıs Türk Mimar Mühendis Odaları Birliği ve bu raporunda

bu göletin son derece önemli olduğunu vurgularken, teknik

alanda yaptığı araştırma ve incelemelerin sonucunu da bir

rapora döktü

Page 90: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2275 -

Mühendis Mimar Odaları Birliği bu toplantısını yapmadan önce bu görüşlerini açıklamadan önce bunun böyle olduğunu bizim teknik adamlarımız zaten biliyorlardı. Bizim teknik adamlarımız birinci aksta yani yüksekte olan aksta, köyden uzakta olan aksta yapıldığı takdirde maliyetin yarısının da altına düşece-ğini, orada olduğu takdirde cazibe yolu ile, seviye farkından dolayı Güzelyurt pompa istasyonuna kendi enerjisi ile, kendi potansiyelfcflerpîkakıp gideceğini biliyorduk. Yeni birşey değildi bu ve o, bunun yanında birşeyi daha biliyordu teknik adamlarımız bizim, eğer duvarı yükseltirseniz, istediğiniz kadar suyu da

3

10 milyon m 'e kadar orada da toplayabilirdiniz. Ancak bu suyun önemli bir kısmı, hele birinci aksta yapılırsa, önemli bir kısmı güneye gidecekti. Ara bölgeden de geçip güneye gidecekti. Bu siyasi bir sorun olabilir miydi? Önemli olan buydu. Bu siyasi bir sorun olur muydu? Yani bunu finanse eden Türkiye Cumhuriyeti için böyle bir siyasi sorun çıkarsa, Türkiye Cumhuriyeti bundan nasıl etkilenebilirdi? Bu bizim işimiz değil. Biz Türkiye Cumhuriyetinin işlerine karışamayız. Kendi değerlendirmeleri, kendi tavırları bize gayet açık ve netti. Biz diyorlardı birinci aksta bunu yapmayız. Açık ve net olarak. Birinci aksta bunu yapmayız, çünkü birinci aksta yaptığımız takdirde Güney Kıbrıs'a geçecek, sınırın ötesine geçecek. Uluslararası platformlarda bu sorun olacak. Avrupa Birliği ve Gümrük Birliğine giren Türkiye'nin, girmeye hazırlanan Türkiye'nin sonra da Avrupa Birliği ile tam bütünleşme yolunda olan Türkiye'nin buna tahammülü yoktur. Bunu yapamaz, biz birinci aksta bu göleti yapmayız. Tavır bu. Bunun gizlenecek yanı yok. Zapta geçsin diye de söylüyorum, herkes de duysun diye söylüyorum.

İBRAHİM KORELİ (yerinden)(Devamla) - Niye açıklamadınız burda o zaman?

Page 91: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2276 -MEHMET ALÎ TALAT (devamla) - Benim buna saygım var.

Benim buna samimi söylüyorum, kesinlikle Türkiye'yi bu konuda ben asla eleştirmem. Başka konuda belki eleştiririm ama bu kendi politikasıdır. Kendinin pozisyonudur, dünyadaki yeri önemlidir, konumu önemlidir. Türkiye Cumhuriyeti bu konuda diyor ki ben birinci aksta yapamam , eğer ısrar ederseniz yapmam. Eğer çok isterseniz siz yapın.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (yerinden)(Devamla) - Nereye yapıyorsun şimdi?

ÖMER KALYONCU (Yerinden)(Devamla) - Söyleme de Yeşilırmak'a

gidecek şimdi.

MEHMET ALİ TALAT (devamla) - Yani Mimar Mühendis Odaları Bildiğinin raporu çıkmadan önce bizim bildiğimiz konulardı bunlar. Mimar Mühendis Odaları Birliği bu raporunu çıkardığında ben de bir mühendis olduğum için aradım kendilerini ve dedim ki sevgili kardeşlerim, yazdıklarınız doğru, tümü doğru, teknik olarak doğru. Bunu da zaten biliyoruz. Ama bu işin siyasi boyutu var ve Türkiye'nin bize söylediği hiçbir sorun siyasi sorun kadar önemli olamaz. Ne para, aynen bunu söylüyor, ne para, ne herhangi birşey siyasi sorun kadar önemli olamaz.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (yer inden)(devam 1 a) - Siz de evet dediniz.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - 0 nedenle... efendim yapan biz değiliz. Türkiye yapıyor. Ben buraya yapmam diyor, isterseniz buraya yapabilirim ancak. Olay bu.

İBRAHİM KORELİ (Yerinden)(Devamla) - Kamış politikası.

Page 92: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2277 -

MEHMET ALİ TALAT (devamla) - Kamış politikası ile ilgilsi yok. Öyle bir politikamız da yok. Hayır Sayın Koreli, hayır, lütfen.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; lütfen efendim.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - ;Ne yapacaktık yani? Türkiye'yi

zorlayacak mıydık oraya yapsın diye?

MUSTAFA ADAOĞLU (Yerinden)(Devamla) - Uluslararası ilişki-leri sıkıntıya mı sokacaktık?

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Yerinden)(Devamla) - 0 zaman sen yalan söylüyorsun.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Sayın Başkan, sayın millet-

veki1leri;...

(milletvekilleri kendi arsalarında konuşurlar.)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; lütfen efendim. Sayın Angolemli, lütfen efendim. Devam edin. Sayın Murat lütfen efendim.

Page 93: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2278 -

BAŞKAN - Devam edin, devam edin. Sayın Murat lütfen efendim.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; gerçekten teessüf ederim,yapılacak o l a n Türkiye Curtıu-r i y e t i —

(Milletvekilleri kendi aralarında tartışırlar.)

BAŞKAN -Sayın milletvekilleri lütfen efendim . Sayın konuşmacı devam edin.

MEHMET ALT TALAT (Devamla) - Sayın Başkan, değerli mi 1 letveki1leri;...

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; lütfen efendim konuş-macıyı engelliyorsunuz dışarda tartışın efendim.

ÖMER KALYONCU (Yerinden) (Devamla) - Nasıl konuşacağını bilmez.

BAŞKAN - Lütfen devam edin.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Bizim bu konuda herhangi bir gocunduğumuz bir şey yok, biz elbette Türkiye Cumhuriyet inin uluslararası alanda herhangi bir zorlukla karşı1aşmasını iste-miyoruz. Bizim politikamız geyet açık ve nettir. Açıktır ve şeffaftır bunu da siz biliyorsunuz, bunun böyle olduğunu da bi1iyorsunuz.

DERVİŞ EROĞLU (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Şeffaf olduğunuzu bilmezdik.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Hangi akslarda yapılırsa ne gibi sorunlar olduğunu gayet iyi biliyorsunuz. Bilmiyoruz gibi davranmanız doğru değil. Çünkü bunları biliyordunuz, anlattık defaatle anlattık. Ben Mimar Mühendisler Odaları Birliğini aradım ve dedim ki, bunları biz de biliyoruz. Yalnız böyle bir sorun var, ikna edemez misiniz örneğin Türkiye Cumhuriyeti yetkililerini. Çalıştık, çok çalıştık, girişimler yapalım dedik.

Page 94: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2279 -TARIM DOĞAL KAYNAKLAR VE ENERJİ BAKANI ÖZKAN MURAT

(Yerinden) - Yine çalışıyoruz.

MEHMET ALt TALAT (Devamla) - Yine çalışıyoruz, girişimler yapalım dedik, bu girişimlerle bunu halledebi1irsek ve Rumların bu konudaki tepkileri engellenebi1 irse buda olabilir, niçin olmasın? ve o olmalıdır çünkü çok yönlü avantajları var sayın milletvekilleri. Yani hem çok yönlü avantajları, şöyle düşünün, hem yüksekte olduğundan dolayı parpaya gerek yok, enerji kullan-mayacaksınız, enerji sıkıntısı olan bir ülkede hem maliyet düşecek çok büyük ölçüde düşecek, hem 240 dönüm verimli toprak su altında kalmaktan kurtulacak. Biz niçin istemeyelim yani?

HÜSEYİN ANGOLEMLİ .(Gazi Mağusa) (Yerinden) - Doğruyu söyledin tamam.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Söylüyoruz işte. Gayet açık söylüyoruz. Ama bizim Hükümetimizin ve teknik elemanlarımızın önerisi bunun birinci aksta yapılmasıdır. Ama siyasi sorunu aşamadığımız takdirde bu sorunu öylesine Önemlidir ki 18 milyon metre küp suya ihtiyacı olan bir ülkenin 10 milyon metre küp suyunu sağr layacak göletin mutlaka ne pahasına olursa olsun yapılması lazım.

İÇİŞLERİ BAKANI MUSTAFA ADAOĞLU (Yerinden) - Ana politika işte budur.

ERDAL ONURHAN (Lefkoşa) (Yerinden) - Bunu daha önce söylesene...

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Bunu mutlaka yapmamız lâzım. Bunu yapacağımız için harekete geçtik.

ERDAL ONURHAN (Yerinden) (Devamla) - Tarım Bakanı çıkar başka açıklar, şimdi başka söylersiniz.

Page 95: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2 2 8 0 -

ÖZKAN MURAT (Yeirnden) (Devamla)- Neyi açıkladım ben yahu?

ERDAL ONURHAN (Yerinden) (Devamla) - Sizin açıkladığınız

yanlış öyle ise.

MEHMET ALİ TALAT (Devamal) - Hele Toplumcu Kurtuluş

Partisinin —

BAŞKAN - Lütfen. Devam edin, devam edin efendim.

MERHMET AL* TALAT (Devamla) - Sayın Başkan, değerli

arkadaşlar; ..

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri lütfen efendim.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla)- Kamu yararı, ülkenin genel yararı olduğu takdirde Anayasanın amir hükmüdür, 41'nci maddesi var Anayasanın. 42'nci maddesi var, kamulaştırma, el koyma, istimlak etmek devletin görevidir. Görev olarak vermiştir devlete Anayasa. Bu Anayasaya tek hayır oyu kullanan biziz Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak bu Anayasayı destekleyen arkadaşlarımız Anayasanın bu hükümlerini bile dikkate almıyorlar.

HÜSEYİN ANG0LEMLf (Yerinden) (Devamla) , 0 yüzden polisi siz gönderdiniz oraya.

MEHMET AL* TALAT (Devamla) - Bekle anlatacağım onu da.

ERDAL ONURHAN (Yerinden) (Devamal) - Herhalde kendi-liğinden gitmedi polis.

Page 96: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2 2 8 1 -

HÜSEYİN ANGOLEMLf (Yerinden) (Devamla) - Topuzla Anayasa...

MEHMET ALİ TALAT (Devama)- Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu göletin böylesine önemli bir göletin yapıla-bilmesi için biz tüm hayatımızı ortaya koyma kararlılığındayız. Bizim sürekli diyaloklarımız oldu Yeşilırmak Köylüsü ile sürekli. Sizin bildiğinizi biliyorum ama söylemek istemediğiniz kadar diyalokumuz oldu. Biz hem Başbakan gitti, Cumhurbaşkanı gitti, ben de beraber gittim, Tarım Bakanı 3-5 defa kendisi gitti, ordan gelen heyetlerle en azından ben 3-4 defa görüştüm. Başbakan görüştü, Cumhurbaşkanı görüştü, Tarım Bakanımız görüştü. Sürekli olarak diyalog içinde olduk,En son bana geldi muhtar o gün, Cumhurbaşkanına da gitti, onunla da görüştü , en son gün bu olaylar başlamazdan bir önceki gün, bana geldi ve ken-disine gayet açık ve net şunu söyledim. Biz sizi mağdur etmeyiz, eğer zararınız olursa bunlar tazmin edilir, rahabilite edilir ne yapılırsa yapılır. Ancak biliniz ki bu gölet yapılacak.

Page 97: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2282 -

Bu göletin yapılması lâzım. Çünkü bu toplumun buna ihtiyacı var. Bunu anlatmaya çalıştım, tamam dediler, ayrıldılar. Sonra bildiğiniz gelişmeler oldu. Ancak bu diyaloglar hep sürdü, hep oldu ve hep kendilerine bu göletin mutlaka yapılması gerektiğini anlattık ve ne yaptık. Biz sadece sondaj çalış-ması yapılabilmesi için harekete geçtik. Bakın ilgili firma Türkiye'de ihaleyi alan firma sondaj çalışması yapacaktı. Başka göletler de vardı. Onların sondaj çalışmalarını yaptı, sıra Yeşilırmak'a gelince bu konuda tereddüt, hangi aksta yapılacaktır, hangi aksta yapılmayacak tereddütleri, siyasi sorunlar, bilmem neler derken, bu olaylar daha olmadan, bek-ledi ve bu firmanın da artık bir sınırı vardı, dedi ki falan tarihe kadar ben bu sonajı yapmak zorundayım. Sondajın arka-sından üç-dört ay proje çalışması var, proje çalışmaları tamamlandıktan sonra karar verilecek nereye yapı lacağıyla ilgili ve ondan sonra uygulama başlayacaktır, istimlâklar gerçekle-şecek ve uygulamaya başlanacaktır.

İÇİŞLERİ BAKANI MUSTAFA ADAOĞLU (Yerinden) - Tazminat-lar ödenecek, onu da söyle.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Tazminatlar ödenecek. Bizim yaptığımız sadece sonaj için araştırma yapmak için geçici olarak el koyma olayıdır. Tamamen geçicidir. Sadece araştırmaya yöneliktir.

İRSEN KÜÇÜK (Lefkoşa) (Yerinden) - Araştırmanın sonunda elbette

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Birinci ve üçüncü aksta araştırmalar yapılacaktı. Birinci ve üçüncü aksta araştırma-lar yapıldıktan sonra proje aşamasına gelindiğinde, proje tamamlandığında siyasi bakımdan da karar verilecek ve ya

Page 98: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2283 -

birinci aksta, ya da üçüncü aksta yapılacaktır. Peki bütün bunlar bilindiği halde, bu tavırlar bilindiği halde orada giden dozerin köylüler tarafından engellenmesi üzerine, polisin oraya gitmesi, herhangi bir müdahalede bulunmaması üstelik ve oraya gitmesi polisin...

TANSEL DORATLI (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Yetmez mi?

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Muhalefet tarafından istismar ediliyor. Biz grevdeki işçileri, kadınları yerlerde sürüklemedik Sayın Doratlı, Sayın UBP.

TANSEL DORATLI (Yerinden) (Devamla) - Polisin oraya gitmesi tamamdır, yeter.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Biz insanları dövdürmedik.

TANSEL DORATLI (Yerinden) (Devamla) - Kim dövdürttü?

TARIM, DOĞAL KAYNAKLAR VE ENERJİ BAKANI ÖZKAN MURAT (Yerinden) - Kim? Cypfruvex1 tek i olaylarda...

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Polise de kesinlikle zor kullanmayın dedik, görevinizi yapın, olay çıkmasını engelle-yin ve dozerin bölgeye ulaşmasını sağlamak için önlemler alın dedik ve kesinlikle zor kullanmayın dedik. İnsan dövmeyin dedik.

TANSEL DORATLI (Yerinden) (Devamla) - Dinlemedi...

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Siz bunu yapmadınız. Zama-nında insanları yerlerde sürüklediniz, kadınları dövdürttü-nüz polise ve halâ oraya polis gitmesini eleştirebiliyorsunuz. Bu konuda sizin söyleyecek neyiniz var? Ve bakın —

ÖZKAN MURAT (Yerinden) (Devamla) - Su da sıktılar insan-ların üzerine.

Page 99: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2284 -

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Su da sıktılardı. Bakın, biz hem onu yapmadık, hem de bu sorunu aşabilmek için giden polisleri kaç gün orda tuttuk. En sonunda anlaştık, ikna ettik insanları ve sondaja başladık. Bakınız, yayanlara bakınız. Bu sırada işte dedim ya, bir yara bulundu mu parmak içine sokulacak ve karıştırılacak, yara büyütülecek, başarısız olun-ması için çaba gösterilecek.

Bakın Ortam Gazetesine değerli mi 1letveki1leri."Yeşi1 -ırmak geçiİmez"diyor. Çanakkale ilân ettiler Yeşi 11rmak11, Çanakkale oldu. Majino hattı oldu. Geçilmezmiş Yeşilırmak. Yeşi 1 ırmak 1 ta bir kavga var, düşmana karşı savaşıyor Yeşil-ırmak halkı. Zihniyet bu. Gölet gerekli diyor ama, diyalog kurmadınız. Ne kadar inandırıcı. Diyalog kurmamak ile Yeşil-ırmak geçilmez , toprak bizim » direneceğiz diyen Ortam Gazetesi.Toplumcu Kurtuluş Partisinin düşüncesi.

İBRAHİM KORELİ (Lefkoşa) (Yerinden) - Düşüncesi değil, halkın düşüncesidir, saptırma.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Biz karşı değiliz diyor. Karşı değiliz orada gölet yapılmasına ama Yeşilırmak'a giremez-siniz.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu da Birlik Gazetesi, aynı laf, "Yeşilırmak geçilmez". Çanakkale oldu yeşilırmak. Direniyor, direniyor, düşmana karşı.

DERVİŞ EROĞLU (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Köylünün söyle-diğini yazıyor.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Evet, işte kışkırtmanın ölçüsü bu. Toplumcu Kurtuluş Partisi ve Ulusal Birlik Partisi bu konuda her an şaibe altındadır.

İBRAHİM KORELİ (Yerinden) (Devamla) - Sen de Yenidüzene yazsan , Talat Paşa geçer.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Bakın ben size başka bir şey anlatayım, benim okulları merkezileştirdiğim dönemde aynı uygulamayı hem UBP, hem TKP yaptı.

Page 100: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2285 -

Sütlüce halkının direnişi Sütlüce'nin onur mücadelesi oldu. Onur mücadelesi. Merkezileştirmeye karşı yapılan direniş onur mücadelesi olarak nitelendi. Birlik Gazetesi, ki Ulusal Birlik Partisi kendisi iddia ediyor ki merkezileşmeyi kendisi başlattı diyor. Ulusal Birlik Partisi gazetesi, 48 okula kara kilit, okulları kapatanlar diye yazıp çiziyor sürekli olarak.

DERVİŞ EROĞLU (Gazi Makusa) (Yerinden) - Konsensüs yapacağı için.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Kışkırtma, provokasyon. Olay budur. Provokasyon hem Ulusal Birlik Partisinin, hem Toplumcu Kurtuluş Partisinin en önemli marifeti olmuştur. Herhangi bir yerde bir olay mı var? Git kışkırt. Yarayı kanat , yarayı iltihaplat ve bundan avantaj elde et. Bundan avantaj sağla. İşte muhalefetin ne yazık ki tutumu bu değerli milletvekilleri. Bakın Ortam yüzkarası diyor.

kanat açmış resmi ile birlikte. Görüyor musunuz?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Muhalefette olduğunu da kolay unuttun.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Bakınız, ben muhtarın Yeşilırmak halkının tavrına, hayır karşı çıkmıyorum.

Onları eleştirmiyorum, yanlış anlamayın. Ben sizi eleştiri-yorum. Çünkü o insanlar topraklarını kaybedecekleri için elbette duyarlıdırlar. Ama kışkırtan sizsiniz. Provokasyon yapan sizsiniz. Onları kışkırtan, onları direnişe iten sizsiniz. Bu insanlar haklıdırlar. Toprağa bağlıdırlar. Bunlar toprak insanıdır. Doğrudur. Ama siz kışkırttığınız sürece bu insanları...

TARIM VE ORMAN BAKANI ÖZKAN MURAT (Yerinden) Yardımcı olacaklar.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Bu insanları daha kötü durumlara iterseniz ve bu kışkırtmalarınızın sonucunda eğer herhangi bir olay olursa o bölgede bunun sorumlusu da siz olursunuz.

Muhtarın

ne kadar

tavrına,

Page 101: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2286 -

MUSTAFA AKINCI (Lefkoşa) (Yerinden) - Yok yahu.

İÇİŞLERİ BAKANI MUSTAFA ADAOÖLU (Yerinden) - Kim, ne olur?

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Elbette.

İBRAHİM KORELİ (Lefkoşa) (Yerinden) - Geç bunları.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Toplumcu Kurtuluş Partisi ve Ulusal Birlik Partisi olur.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Gazi Magusa) (Yerinden) -Sen nesin?

SALİH MİROÖLU (Yerinden) (Devamla) - Geç bunları be Mehmet Ali.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Toprağımızı vermeyiz diyor, köylü direniyormuş.

MEHMET EMİN KARAGİL (Gazi Mağusa) (Yerinden) Vatandaşı adam yerine koymayı öğreneceksiniz.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Evet, bu insanların gayet saf ve gayet insani davranışlarını istismar ediyorsunuz ve kanayan bir yarayı daha da kanatmak ve kangrenleştirmek için çalışıyorsunuz. Benim size naçizane tavsiyem, lütfen bu konuda duyarlı olun. En azından bu insanlarla anlaşıldığını bütün gazeteler yazdı. Birlik bile yazdı, Ortam onu da yazmadı. Onu bile yazmaktan korktu.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Yerinden) (Devamla) - Tamam.

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Evet. Anlaşıldı, sondaj yapılacak ertesi gün, nuîjino hattını, Çanakkale hatdını ayakta tutsun diye, onu bile yapmadı ve anlaşıldığını yazmaktan çekindi.

Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; bu konuda söylenecek çok şey var. Bütçenin görüşüldüğü ve tabii konular açıldığı için benim de bu konulara girmek zorunda kaldığım bu toplantıda, bu Genel Kurul görüşmesinde genel olarak bütçenin büttMl ile ilgili görüşler yanında önünüzdeki günlerde bütçenin değişik bakanlıklara ait kısımları ile ilgili görüşmelerde yapılacaktır. 0 konularda ayrı görüşlerimiz olacaktır. Bu çerçevede söylenenlerle ilgili şu an için söylemek istediğim hnlarviır İtani HinloHifiini-7 irin caunılar» anarım

Page 102: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2287 -

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Talât.

Sayın milletvekilleri; söz sırası Sayın Denktaş'ta şimdi. Buyurun Sayın Denktaş.

SERDAR DENKTAŞ (Lefkoşa) - Sayın Başkan, sayın millet-vekilleri; oldukça kısa konuşmaya çalışacağım. Bu akşam genel görüşmesini olsun hiç değilse bütçenin bitirebilme olanağı sağlayabilmek için. Dün bir parti genel başkanı gökten zembille indirmişti bizi, bugün bir başka parti genel başkanı arkadaşım cin benzetmesi yaptı. Allah kerim başımıza bundan sonra konu-şacak arkadaşlar...

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) - Coşar yaptı, ben değil.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Ne benzetmesi yapacak. Ben de şaşırdım artık ne olduğumu zaten. Bazen bakıyorum başıma acaba o yuvarlak halkalardan mı var, arkamda kanatlar manat-lar diye, ama çünkü hep gökten inen bilmem ne, belli olmuyor.

Ben fazla bütçenin detayına inmeyeceğim. Yalnız yapılan eleştirilere ve yanıltıcı söylemlere cevap vermeye çalışıyo-rum, bir kısmına tabiî ki. Dün burada konuşmasını yapan bir genel başkan arkadaşımız, zemzem suyuyla yıkanmış melayıke edasıyla...

GENÇLİK, SPOR VE ÇEVRE BAKANI MUSTAFA GÖKMEN (Yerinden)-Şimdi Ramazan ayıdır.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Memleketteki kötü gidişin son iki yılda başladığını anlatmaya çalışmıştır. Belli ki kendisi de buna inanıyor ve bunu öyle zannediyor. Aslında çok iyi anlaşılmaktadır ki halkın %70'i kendisini görevden aldıktan sonra, muhalefete indikten sonra birtakım gerçekleri görmeye başlamıştır.

Page 103: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2288 -

TARIM, DOĞAL KAYNAKLAR VE ENERJİ BAKANI ÖZKAN MURAT (Yerinden) - Muhalefet çıkılır, inilmez.

SERDAR DENKTAŞ - Ancak hiç değilse geçmişte yapılan hataları görebilse, geçmişte yapılanların acısını bugün bu milletin evlâtlarının çektiğini anlayabilse yine memnun ola-caktık ama, müthiş bir unutkanlıkla ki aslında unutkanlık değil, tamamen yanıltıcı, yanıltmaya yönelik halkı düşünce-leridir. Geçmişi böyle büyük çok iyi durumda, refah içinde bir halkın olduğu, her şeyin çok iyi gittiği, demokrasinin hat safhada uygulanabildiği, günlermiş gibi aktarmaya çalış-maktadır ve bizleri, bizleri değil, burda bizleri uyutamaz ama, halkı da bu söylemlerle uyuttuğunu zannetmektedir. Bu ülkede halen yaşanmakta olan olumsuzluklar var. Bunu yatsı-yamayız. Zor günlerden geçiyoruz. Bunun da yatsınması mümkün değil. Ama bu olumsuzluklara iki yılda DP-CTP Hükümeti sistem değişikliği yaptı ve o yüzden gelindi iddiası da büyük bir yanlıştır, büyük bir aldatmacadır. Sistem eski sistem, halen devam ediyor ve aslına bakarsanız bana göre DP-CTP Hükümetinin bir eksikliği varsa, bir yanlışlığı varsa, iki yılda çeşitli nedenlerle sistemi değiştirmemiş olmasındandır.

İBRAHİM KORELİ (Lefkoşa) (Yerinden7 - Yani aynı hamam aynı tas, tellâklar değişti.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Bir çok konularda tartışma-lar devam ediyor ama iki zıt görüşün çarpıştığı bir koalisyonda sistemi değiştirmek de o kadar kolay değil, önce kendi aramızda anlaşabilmemiz gerekir. Esasına bakarsanız bugünlerin yaşana-cağı yıllar öncesinden belliydi, köyün minareleri görünmek-teydi. Ancak o günlerde alınması gereken önlemler de tamamen popülist yaklaşımlar nedeniyle alınmadığı içindir. Koltuk

Page 104: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2289 -

ağfrüna devletin. . olanakları çar çur edildiği için,

memleketin geleceği düşünülmediği için, bugünler yaşan-

maktadır. Eğer o günlerde alınması gereken kararlar

alınmış olsaydı, popülist yaklaşımlardan uzak davranı-

larak alınmış olsaydı devlet ol̂ anafcları ç a r ç u r edilmemiş

olsaydı bugün çok daha iyi şartlarda, çok daha başka

konuları tartışabilir durumda olacaktık.

Bir Sosyal Sigortaların zor durumda olduğu bugün

söylenebiliyor ve DP-CTP Hükümeti batırdı Sosyal Sigor-

taları denebiliyor. Ama daha 1990*1ı yıllardan o günün

Çalışma Bakanı, Sağlık ve Çalışma Bakanı Sayın Hasipoğlu-

nun 92 yılından itibaren Sosyal Sigortaların zora gireceğini

Page 105: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2290 -

ve primlerin mutlak surette artırılması gerektiğini daha o günlerden söylediğini hatırlayanlardanım. Ama ne yapıldı? Hayır, sakın dokunmayın primlere, halk başımıza üşüşür dendi ve primler, yükseltilmesi gereken primler artırılmadı. Bugün sosyal sigortaları konuşuyoruz, kapalı kapılar ardından konuştuğumuzda, primlerin yükseltilmesi gerektiği yine aynı sevgili arkadaşımız tarafından söylenmektedir. Ama DP-CTP Hükümeti bu doğrultuda bir adım atmaya kalktı mı da muhalefet adı altında söylenmedik söz bırakılmamaktadır.

İBRAHİM KORELİ (Lefkoşa) (Yerinden) - E, demek ki artıracaksınız primleri. 0 mesajı veriyorsunuz.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - ABAD Kararı öncesinde daha olay İngiliz mahkemelerinde iken bütün uyarılara rağmen, Hükümete yapılan bütün uyarılara rağmen hiçbir adım atılma-mıştır. Devlet müdahil olmamıştır. Ve bu yüzden İngiliz Mahkemesinden Avrupa Birliği Adalet Mahkemesine gitmiştir olay ve bilinen karar ortaya çıkmıştır. Sadece bu yüzden bu devletin kaybettiği maddi zarar, uğradığı maddi zarar bu devletin manevi zarar. Bunun suçlusu kimdir? DP-CTP Hükümeti mi? Yoksa geçmiş Sayın Eroğlu Hükümeti midir? Bunları sormak lazım ve bunları hatırlatmak lazım. 92 yıllarında, 92'nin Ekim ayı idi zannederim. Bizim Ulusal Birlik Partisinden yeni dışlandığımız dönemlerdi ve ekonominin kötüye gittiği söylenmekteydiksürekli. Alınması gereken önlemleri ortaya koynamaktaydı% İşadamları, esnaf, yatırımcılar süratle Demokrat Partinin yanına yaklaşmaktaydı. Bir basın toplantısı ile ekonomide şu şu tedbirler alınacaktır diye çıkmıştı Sayın Eroğlu ve 93 Ocak ayını da bu tedbirlerin başlangıç ayı olarak ortaya koymuştu. Ama 93 Ocak'ı geçti, seçimlere gittik, bırakın uygulamayı, hazırlığı bile yapılmadı. 0 günlerde yine bir Mal Bildirimi Yasası gündemimizde idi. Biz Mal Bildirimi Yasasını hazırladık, gündemdedir. Bunların bağırdığı nedir? Şov yapıyorlar dedi. 93'ün sonuna kadar iktidarda kalındı, ondan sonra birbuçuk yıl. Ama ne Mal Bildirimi Yasası geçti , ne. ona benzer bir hazırlık ortaya çıktı.

Page 106: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2291 -

93 sonrasında yasa olmamasına rağmen Demokrat Parti-Cumhuri-yetçi Türk Partisi ve Toplumcu Kurtuluş Partisi mi 1 letveki 1-r leri mal bildirimini yaptı, ama Ulusal Birlik Partisi milletve-killerinden halâ daha çıt yok.

DERVİŞ ÇOBANOĞLU (Gazi Mağusa) (Yerinden) - E, mal yok, neyi bildirecek?

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Allah doyursun gözünüzü.

SALİH MİROĞLU (Girne) (Yerinden) - Doğru söyledi.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Elektrik konusunda hakikaten büyük sıkıntı vardır. Ama 1990 yılında şimdiki santralın, patlayan santralın temel atma töreninde, hatların değişmesi gerekliliği, yeni dağıtım şebekelerinin yapılması gerektiği, trafoların yenilenmesi gerektiği ısrarla söylenmiş, vurgulanmış ve şimdiden Rum tarafından elektriği parasız alıyoruz rahatlığına yatmayın, oy kaygısına düşmeyin, ücretleri artırın çağrısı yapılmıştı. Ama yine popülist yaklaşımlarla bu konuda hiçbir çalışma yapılmadı. Hiçbir önlem alınmadı. Ama dün Sayın Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanı tavsiyeler bırakmıştık biz diyor burdan. 90-93 sonu ne yaptınız? 4 yılda tavsiye hazırlamışsınız, o tavsiyeler zaten 90 öncesinden elinizde vardı, onu her halükârda bu Hükümet, DP-CTP Hükümeti değil de bir başka hükümet bile olsa uygulamak zorundaydı ve uygulamıştır da. Bugün çekilen, elektrik konusunda çekilen sıkıntıların esas kaynağı da zaten yine o günlerde alınması gereken, ama alınmayan kararlardır. Bunları tek tek sırala-maya kalksak sabaha kadar, hatta belki bir-iki hafta buradan konuşmam gerekecektir. Ama en güzeli ve en son örneği geçici işçilerin kadrolannamasını .. eleştiriyor Sayın Ulusal Birlik |

Partisi Genel Başkanı. Kadrolanmamasını. Kimin? Geçici işçilerin. Kimdir bu geçici işçiler? İçlerinde 20 yıldır bu devlete geçici statüde hizmet veren insanlar var.

Page 107: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2292 -

Kimin zamanında istihdam etmişlerdir? UBP dönemlerinde. Kim kadrolamamıştır 20 yıl? UBP kadrolamamıştır, biriktirmiştir, orda iki bin küsur insan güvencesiz çalışmaktadır. Ama şimdi büyük bir pişkinlikle DP-CTP Hükümeti eleştirilmektedir. Bu insanları güvencesiz çalıştırıyoruz diye. Pişkinliğin de bu kadarı olur ve aslında bu örnekleri sıralamaya devam etmenin de pek fazla anlamı yoktur. Çünkü Sayın Eroğlu kendisi yaptığı konuşmada kendi kurduğu düzenin bozuk bir düzen olduğunu itiraf etmiştir. Konuşmasında çok açık bir şekilde bugün kurulmuş olan sistemin değişmesi gerektiğini, bambaşka bir sisteme geçmemiz gerektiğini, devlette verimliliğin artırıl-ması gerektiğini, daha liberal bir ekonomik yapıya geçilmesi gerektiğini, devletin ekonomiden elini çekmesi gerektiğini, bunları söylemektedir hep. Bu bir reformdur. Bu bir devrim-dir. Kimin düzenine karşı yapılacak bir devrimdir? Eroğlu'nun düzenine karşı. Kendisi de itiraf ediyor artık. Benim kurdu-ğun, düzen doğru bir düzen delildi bozıictu bunu değiştirin, bırakın siz bizim yaptıklarımızı , daha doğrusunu yapın demektedir. Eleştirilerini ortaya koyarken ve sözde bizi eleştirirken aslında kendi kendini eleştirmektedir ve tekrar ediyorum , DP ile CTP'nin bir tek eksiği bu iki yıl içerisinde bu köklü değişikliği yapmamaktan olmuştur. Ama üç yıl daha süresi vardır önünde. Bu üç yıl içinde bu değişikliğin olacağına olan güve-nimiz ve inancımız da bizim Demokrat Parti olarak tamdır. Değişiklik şarttır ülkemizde, muhakkak sosyal reformların, ekonomik reformların, idari reformların yapılması şarttır, özellikle idari kadrolaşmada, idari yapıda tam anlamıyla bir yeniden yapılanma şarttır ve bunları yapmak için DP-CTP. : Hükümeti-nin hazırlıklarıda vardır. Zaman zaman adım da atılmaktadır. Ama bu kez de karşımızda yine aynı partiyi değişiklik gerekir diye bizi eleştiren partiyi değişikliğe gidiyorlar, sizin elinizdekişu şu hakları alacaklar, dikkat ediniz diyerek...

İÇİŞLERİ BAKANI MUSTAFA ADAOĞLU (Yerinden) - Vatanı bit pazarında satıyorlar.

Page 108: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2293 -SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Vatanı bit pazarında satı-

yorlar diyerek değişikliğe karşı kışkırtmaktadır aynı parti.

SALİH MİROĞLU (Girne) (Yerinden) - Değişimden kastı'n sosyal haklar mı Sayın Denktaş? Biz değişimi siyasi litera-türde çok farklı biliriz değişimi, çok farklı.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Anlat bakalım da anlayalım.

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Yok sen anlat da biz anlayalım.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Ben sana anlatacağım hiç merak etme.

MUSTAFA AKINCI (Lefkoşa) (Yerinden) - Seni sahasına çekmeye çalışıyor ha, müktesep haklar konusunda...

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Müktesep haklar konusunda biz görüşlerimizi çok açık şekilde ortaya koyduk. Çok açık bir şekilde ortaya koyduk, insanımızın önüne seçenekler koymak zorundayız ve kendilerini kendi özgür iradeleriyle, seçim yapmaya, bu seçenekler arasından bir seçim yapmaya yönlendir-mek zorundayız. Çünkü bugünkü gidiş gidiş değildir. Bunun sonucunda bizler değil belki ama, çocuklarımız, torunları-mızı bize çok büyük beddualarda bulunacaktır. Biz ileriye yönelik düşünen bir parti olarak bunları söylemekteyiz ve söylermektende çekinmeyeceğiz.

MUSTAFA ADAOĞLU (Yerinden) (Devamla) - Ben de içinde, hep beraber hesap veremeyeceğiz gelecek kuşaklara.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Her şeyden komiği ve belki de en ilginci Sayın Arkadaşımızın bir anda demokrasi haviresi kesilmesidir. Demokrasiden bahsetmeye başlayınca, gülmemek için kendimi zor tutuyorum. Bu halkın hafızası o kadar az değildir.

(Meclis Başkan Vekili Olgun Paşalar Başkanlık Kürsüsünü En Yaşlı Üye Sıfatıyla Sayın Aytaç Beşeşler'e devreder.)

Page 109: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2294 -

Bu halk unutmadı daha iki sene önce neler yaşadığını. Ama kendisi unutmuştur, hatırlatmak durumundayız ve bizden başlayacak. Kendi partisi içerisinde oluşan bir milletvekili gT>ütrana takındığı tavrın demokrasi ile ne kadar bağdaştığını sormak isterim. Dün buradan yaptığı konuşmada siz ayrıldınız, siz böldünüz demişti. Bir başka oturumda o parti içi muhalefet guruna yöneltilen suçlamaları ve ardından getirilen cezaları ayrıntısı ile okumak isterim bir başka oturumda. Bugün vakit almak istemiyorum. Ama bir başka vesile ile onu muhakkak buradan okuyacağım hatırlaması için. Bunun yanında daha neler vardı? Uzlaşma diyor. İşte Yeşilırmak'a polis göndermişiz. . Gönyeli istimlak olayında Leadra Palace kapısında insanların, kadınların, yaşlı hanımların saçlarından sürüklendiği unutuldu. Kendine karşı olanların ne tür baskılar altında tutulduğunu unuttu. Kendi yandaşlarına nasıl menfaat dağıtıldığı, kendi yakınlarına nasıl menfaat dağıtıldığı unutuldu. İşçilerin coplandığı unutuldu. Üstlerine basınçlı su püskürtüldüğü unutuldu.

DERVİŞ ÇOBANOÖLU (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Siz ne yapardınız?

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Bu da en güzel tarafı şimdi işin. En kolay yönü. Şunu yapardınız, şu yanlışınız vardı deriz, siz de içindeydiniz. Çıkın be kardeşim de buradan deyin ki, bizim yaptığımız doğrudur ve savunun. Veya deyin ki, doğrudur, hata yapmıştık o zaman. Ama gelin bu hatayı hep birlikte değiştirelim. Siz de içindeydiniz. İşin kolay yolu.Bir tek şey söyleyin bana ki geçmişe yönelik bir suçlamada bulunduk ve siz de içindeydiniz sözünün dışında bir gerekçe ile, bir gerekçe koyarak ortaya kendi kendinizi akladınız.

DERVİŞ ÇOBANOÖLU (Yerinden) (Devamla) - Siz geçmişten daha iyi yaptığınızı siz söyleyiniz. Geçmişten daha iyi yaptığınızı bir dönem de siz söyleyiniz.

Page 110: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2295 -

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Biz içinde olduğumuz konulardan sonra çıktık halkın önüne geçtik ve halk tarafından aklandık Sayın Çobanoğlu.

DERVİŞ ÇOBANOĞLU (Yerinden) (Devamla) - Göreceğiz.

SALİH MİROĞLU (Girne) (Yerinden) - Bu seçimlerde belli olacak, dur bakalım daha.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Şimdi gene çıkacağız. Hiç merak etmeyin. Halk unutmaz.

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - İktidardan seçime gitmedin Serdar.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Halk unutmaz.

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Hayır, iktidardan seçime gitmedin yani. Sen simdi iktidardan seçime gitmedin*

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Halk unutmaz hiç merak etme. İktidar olarak da gideceğiz.

BAŞKAN - Anlaşılmıştır Sayın Miroğlu.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Tekrar ediyorum.

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Bu icraatlardan sonra seçimlerde sınanacan.

BAŞKAN - Sayın konuşmacı lütfen.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Siz de içindeydiniz. Siz de bizimle değil miydiniz? E, o zaman bilmem ne bakanı sen değil miydin gibi yaklaşımlar sizi aklamamaktadır. Çıkınız ve bu halka, bu Meclise, şu tutanaklara haklılığınızı,

Page 111: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2296 -

Geçmişte yaptığınız konularda haklılığınızı ortaya koyan , gerçek gerekçeler koyunuz lütfen. Siz de verdiğiniz mazareti geçerli değildir ve haklılığınızı ortaya koymaz.

DERVİŞ ÇOBANOĞLU (Yerinden) (Devamla) - E, sizin yapamadıklarınızı 20 senede.Biz yaptık dersiniz de.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - şimdi sevgili kardeşim. 20 yılda yapmadığınız birçok şeyi iki yılda DP-CTP Hükümeti yapmıştır ve başarmıştır. 20 yılda 4 kez halkın önüne çıkıp koçan vereceğim dediniz. Yapmadınız yapmak, istemediniz. Ana DP-CTP Hükümeti 2 yıllık süre

içerisinde bunu yaptı. DP-CTP Hükümeti yıllardır belediyelerin beklentisi haline gelen Belediyeler Yasasını geçirdi. DP-CTP Hükümeti bu memleketin geçmişini koruyacak Eski Eserler Yasasını geçirdi. DP-CTP Hükümeti emlâk vergisini de geçirdi. Bu memleketin para kazanan insanından, ev yapmış insanından emlâk vergisini alarak belediye hizmeti olarak sunulmasını da sağladı. Ve daha yapacağı da çok şey vardır DP-CTP Hükümetinin hiç merak etmeyiniz. Seçim Yasasını...

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Bir de memle-keti cehenneme çevirdiniz.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Seçim Yasasını bu memlekette %34'le tek başına iktidar olma emellerini güderek geçirdiğiniz Seçim Yasasını, halkına söz verdiği gibi geldikten sonra değiştirdi ve demokratik hale getirdi. Demokrasiyi getirdi. DP-CTP Hükümetinin daha da getireceği çok şeyler vardır. Demokrasi dedik de aklımıza geldi. Biraz önce yine tartışması olmuştu. Bu parlamento 2 parti, 2 siyasi parti tarafından boykot edilmişti. Bir hafta sonra bu Meclis tatile girecekti. Grup toplantısında ısrarla çıktık ve söyledik. Hukuken haklı olabiliriz, siyasi hata yapıyoruz. Bu arkadaşlarımızı atmayalım. Bir hafta erteleyin bu işi, komiteye havale edelim. Meclis açılana kadar bu arkadaş-larımız geri dönecektir.

Page 112: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2297 -

Demokrasiyi zedelemeyelim. Hayır. TKP ile CTP'yi sıfırlayacağız dendi açık açık. Sıfırlandı mı? Hayır. Yanlış hesap. Bağdat'tan döndü tek başına.

MEHMET EMİN KARAGİL (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Buna rağmen yaşadılar.

SALİH MİROĞLU (Girne) (Yerinden) - 0 durumdaki oyun ne oldu kişi olarak, burada Genel Kurulda?

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Tek başıma ret oyu oldu Sayın Miroğlu. Ret oyu oldu. Burada da dahil, burada oy kullanmadım.

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Yok canım. Niye?

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Ama grupta söylediklerimi çok iyi hatırlıyorum. 0 senin suskun suskun, gayet böyle kibar oturduğun günlerde bu konuda neler söylediğimi çok iyi hatırlıyorum ve 45 kişi milletvekili olarak girdik bunun içerisine. Demokrasiye bakınız. Şu bugün tartışmakta olduğumuz, iki gündür genel görüşme-sini yapmakta olduğumuz bütçe, 92 ve 93 Bütçeleri kaç saatte geçti bu Meclisten? Acaba hatırlayanınız var mı?

GENÇLİK VE SPOR BAKANI MUSTAFA GÖKMEN (Yerinden) - 2 saatte olduğu söyleniyor.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - 92 Bütçesi 2 günde. 93 BütÇesi 2 saatte.

MUSTAFA GÖKMEN (Yerinden) (Devamla) - Aman Allahım.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Böyleydi işte demokrasi. BUydu Meclis çalışmaları daha 2 yıl öncesine kadar. Ama şimdi hepimiz tartışabiliyoruz, hepimiz görüşlerimizi ortaya koyabiliyoruz. Demokrasi budur. Korku altındaymış insanlarımız. Allah Allah. Bakıyorum korku altında kim var diye. Her gün Meclisin önü miting meydanı. Her gün Başbakanlığın önü miting meydanı.

Page 113: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2298 -

insanlar hakkını savunmak için artık ayvazı çıktığı kadar bağırabiliyor. Bu hakkı kendinde bulabiliyor. Köylere gittiğimizde, Başbakana gayet rahatlıkla eleştiri yapabiliyor. Korkusu yok. Devlet memuru dahi eleştirisini sırasında yapabiliyor. Mümkün müydü? Değil Başbakanı eleştirme yüzüne karşı, arkasından eleştirmek mümkün müydü geçmişte? Bunu çıkınız ve Sây-in . UBP milletvekilleri? Halka bir kez daha sorunuz lütfen ve hatırlasınlar onlar da, siz de.

Şimdi uzlaşma konusu. Gelelim Yeşilırmak Göleti konusuna değineceğim biraz. Uzlaşmalıydınız. Gölet haklı, gölet gerekli, ama uzlaşmalıydınız deniyor. Polis gönderdiniz halkın üstüne deniyor. Bu sevgili kardeşlerimize göre yapmamız gereken şuydu, istimlâk yapmadan, kimseye haber vermeden dozer gidecek gece, sabah kalktığında köylü orada sondaj çalışmalarının bittiğini görecek. Yeşilyurt yolu yapılırken olduğu gibi. insanlar gece evine girdi yol tamam, sabah çıktı evlerinin bahçesinin önü yok. Derivasyon Projesinde olduğu gibi. 1985 Yılında bitti, hala daha istimlâk bedelleri ödenmedi. Zeytinlik Göletinde olduğu gibi. Daha bir müddet öncesine kadardı, DP-CTP Koalisyon Hükümeti dönemine kadar istimlâk kararı alınmadı, bırakın bedelinin ödenmesini. Ve daha bunun gibi Gemikonağı Göleti. Yenişehir Parkı olayı. En güzel örnek. Yenişehir'de boş bir alan. Devlet oraya kendisine göre faydalı bir şey yapmak istiyor. Ama bölge halkı karşı çıkıyor. Hayır, yapacağım. Dozerler gitti. 9 yaşında küçük çocuk, annesi ile birlikte polis tarafından sürüklenerek, yerlerde sürüklenerek tartaklanarak karakollara götürüldü. 9 yaşında çocuk. Durdurulması ancak ve ancak Cumhurbaşkanının oraya gitmesi ile mümkün olabildi bu projenin. 0 zaman demokrasi vardı ama. Uzlaşma vardı o zaman. Ve sorarım tekrar eylem yapan bir tek sendika ile görüştüğü günü söyleyebilir misiniz bana Sayın Eroğlu'nun. Eylem kalksın, ondan sonra görüşelim. Eylem yaparken kiminle konuşulmuştur? Eylem yaparken hangi sendika yetkilileri, hangi birlik yetkilileri makam odasına çağrılarak nedir derdiniz be arkadaşlar, nasıl çözebiliriz diye sorulmuştur. Ben yaptım, oldum zihniyetini sonuna kadar götüren, şimdi bizi eleştiren bu demokrasi havarisi zemzem suyu ile yıkanmış melaike değil mi? Bunları unutmamak gerekir.

Page 114: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2299 -

Yeşilırmak'halkı istimlâk yapıldıktan sonra istimlâk bedelinin ödenmeyeceği kuşkusu içerisindedir. Yine aynı arkadaş çıkıp diyor ki, insanların size güveni kalmadı. Dönüp bakıyoruz 93-95 arasında istimlâk yaptı mı bu yeni Koalisyon Hükümeti diye? öyle pek büyük bir istimlâk yaptığı yok. ödenmeyen bedel var mı diye bakıyoruz, kendisi döneminde yapılan? Hayır yok. Yangın oldu, tazminatlar ödenmeye başlanmış durumda.

Page 115: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2300 -

Ama sekiz yıl boyunca bir çok yerde istimlak yapıp bedelini ödemeyen ve bu yüzden halkın devlete güvenini yitirmesine neden olan kişi yine aynı kişi. Ama eleştiriye gelince hiç bunlar hatırlanmıyor. Hele çok garibime giden bir şey var. Hele çok garibime giden bir şey var. Yeşilırmak ziyarete gidiliyor, köylüler problemini anlatıyor muhalefet partisi yetkililerine. Allah Allah diyorlar, bu DP-CTP hükümeti bunu da mı yaptı? Bak bak bak bak. Yeşilırmak Göleti Projesi Ulusal Birlik Partisi döneminde imzalanan bir protokolle gündeme konmuş, 89 yıllarının sonundan itibaren çalışması başlatılmış, spesifik çalışması başlatılmış, 901 da şahsen benim bölgeye giderek köylülerle konuştum İçişleri Bakanı olarak, ondan sonra da devam etmiştir proje. Uygulama safhasına gelmiş artık, kışkırtmayla şuyla buyla köylü haklı veya haksız bir tepki koyuyor ortaya, vay vay vay vay. Hiç haberi yok Ulusal Birlik Partisinin. Bak yahu bu DP-CTP koalisyon hükümetine neler de yapar. Sayın Başbakan Yardımcısı çıkıyor burdan gerekçeleri söylüyor, niye, nasıl yapılmalıdır. Bunu daha önce niye söylemediniz yahu. Sanki bilmiyorlar. Bak sen işe. Bak sen işe. Ve bu tavırlarla bu halk kanacak.Yo. Yo kanmaz. Hiç kanmaz, kimseyi kandırmak da mümkün değildir. Ve tekrar ediyorum bu projeyle ilgili, bu proje Yeşilırmak bölgesine katkıda bulunacak olduğu kadar bütün ülkeye de fayda sağlayacak bir projeydi ve muhakkak yapılması gerekir. Bu konuda uzlaş-ma da muhakkak surette sağlanacaktır köylüyle. Sağlamak duru-mundayız ve sağlayacağız. Eminim bunlar da doğrusunu işin anlayacaklardır. Ve bu demokrasi konusunda bir örnek daha vermek istiyorum. Ve yine kendi partisi içerisinden bir örnek daha vermek istiyorum unutan arkadaşlar varsa o partide hatır-lasınlar diye. 0 partinin Genel Başkanının, istemediği bir kişi genel sekreterlik makamına müracaat etti, adaylık müracaatı yaptı diye o partide bir sözde böyle genel sekreterlik makamı kalktı. Gerekçe olarak da sağ partilerde genel sekreterlik mekanizması yoktur dendi. Yerine başkan yardımcılıkları ihdas edildi. Sonra kendine göre tehlike ortadan kalkınca genel sekreterlik yine gündeme geldi. Şimdi orda bir soru var. Ya Ulusal Birlik Partisi sağ parti olmaktan vazgeçti genel sekreterlik geldi. Ya da benim söylediğim doğrudur, ikisinden biri.

/

Page 116: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2301 -

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) - Kim yaptı bunu?

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Sayın Eroğlu.

SALİH MİROĞLU (Girne) (Yerinden) - Şimdi bütçeyle ne alakası var bunun?

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Alalım, ben adayım, genel sekreter seçi1irseydim bakan yapılmam birinin elindeydi. Tamam mı? Hiç bunları şey yapmayalım.

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Bütçeyle ne ala-kası var?

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Dün bunlar gündeme geldiği için söylemek zorundayım Sayın. Hiç. Ve ben artık inanıyorum ki dünkü söylemini dinledikten sonra Sayın Eroğlu'nun artık inanmaya başladım ki ve şöyle bir de geriye dönüp bakınca ne vardı ne yoktu diye dün söylenenler unutkanlık unutkanlık değildir. Dün söylenenler tamamen halkı yanıltmak istencinin açık bir tezahürüydü, başka hiçbir şey değildi. Başka hiçbir şey değil. Ama bu halkı aldatmak böyle sözlerle de mümkün değil. Çünkü siz aldatma yönünde söz söyledikçe biz de doğ-ruları söylemeye devam edeceğiz. Ve her ortamda söylemeye devam edeceğiz.

BRT'nin tek sesli olduğundan bahsediyor Sayın Eroğlu. DP'nin sesi haline getirmişiz. Unutuldu herhalde çok sevgili bir arkadaşımla beraber Kozan'da bir fotoğraf sallardık eli-mizde böyle bir televizyon resmi, içinde de televizyonun UBP amblemi.

Page 117: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2302 -

Seslerinin kısıldığı, muhalefete söz hakkı tanınmadığı BRT'den günlerdir bunlar. Ve şimdi BRT, DP'nin sesi olmuş. BRT ilk kez uzun yıllar sonra bu yönetim döneminde, DP-CTP Koalisyon Yönetimi döneminde Meclisten canlı yayın yapabilecek duruma gelmiştir. Her görüş rahatlıkla savunabil-mektedir. Her görüşe orda açıklıkla yer verilebilmektedir. Devletin çıkarları da elbette korunacaktır, ama iktidar BRT'nin kendi yaptığı programlarda eleştirile bilmektedir, hicvedilebilmektedir. Ve bu da anlayışla Karşılanabilmektedir iktidar tarafından. Mümkün mü eskiden, ne haddineydi birinin ne haddine?

Bütçe konusuna pek fazla girmek istemiyorum. Efendim?...

SALİH MİROĞLU (Girne) (Yerinden) - Sendikalar ayağa kalktı..

BAŞKAN - Devam edin Sayın Denktaş. Cevap vermek zorunda değiİsiniz.

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - ölçü sadece parlamento-dan ses vermek değil BRT için.

BAŞKAN - Tamam efendim. Siz konuşursunuz ondan sonra. Devam edin Sayın Denktaş.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Bugüne kadar birçok konuyu şu son 2 yılda her partinin temsil edildiği Açık Oturum'larda ve üstelik de halkın da telefoniyen ulaşabildiği yöntemlerle,

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Sansürlü...

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Tartıştık sizlerle beraber. Lütfen artık uyanınız.

(Milletvekilleri kendi aralarında konuşuyorlar).

BAŞKAN - Sayın Milletvekilleri; lütfen kendi aranızda konuşmayın. Konuşmacıyı dinleyin efendim lütfen. Ona göre cevap vereceksiniz.

Page 118: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2303 -

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Ve halkı yanıltabileceğiniz duygusundan farıyınız. Çünkü bu halk zannettiğiniz gibi değildir.

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Sen ne dersen inanır halk.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Biz öyle zannetseydik, bu halkla bu kadar uzun konuşma ihtiyacını hissetmezdik. Biz öyle zannetseydik, bu halka sorunları olduğu dönemlerde gidip tartışma ihtiyacını

hissetmezdik. Ve biz öyle zannetseydik, kapımıza gelen eylemcileri içeriye buyur edip, kendileri ile saatlerce konuşma ihtiyacını hissetmezdik. Bu halkın uyanık olduğunu biz biliyoruz da, siz daha farkında değilsiniz.

Sayın Talat, Bütçe ile ilgili bazı konulara değinirken, Başkanlık sistemi, parlamenter sistem söylemine de girmişti. Ona da değinecektim, ama Cumhurbaşkanlığı Bütçesi görüşülürken, muhakkak gündeme gelecektir bu konu. Onun için o konudaki görüş-lerimizi Cumhurbaşkanlığı Bütçesi görüşülürken aktarmayı uygun buluyorum. Fazla uzun konuşmamaya söz vermiştim, yarım saat oldu.

Bütçenin geneli ile ilgili zaten Maliye Bakanımız gerekeni söylemiştir.

İBRAHİM KORELİ (Lefkoşa) (Yerinden) - in midir, Cin midir? Kimdir?

BAŞKAN - Devam et, devam et.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Sadece dün yapılan eleştirileri yanıtladık. Yalnız dünkü yine bir yanıltmayı son olarak cevaplamak zorundayım. Seçim günü sadıktan çıkan oy kullanmış ve çıkmış insanları, gençleri, oy kullanmadı zanlı ile eline bir işe girme belgesi tutuşturarak, al bu belgeyi Pazartesi işe gel, gir içeri de bize oy kullan, denilerek alınmış 1200 genç, 2000 sahte arsa belgesi ile gönderilmiş insanımızdan bahsettiğimde, Sayın Miroğlu laf atmış ve...

Page 119: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2304 -

SONAY ADEM (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Belediye'de fotokopide çoğalttılar, dağıttılar.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Evet, Sayın Miroğlu laf etmiş, atmış ve bu işe alınan 1200 genci işten durdurduğumuzu, işsiz bıraktığımızı söylemişti.

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - 031 ü kastettim ben. Sayın Denktaş, saptırma. 03'leri dedim ben.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Buradan tekrar ediyorum. Hiç 03'leri, mıfır 311 er i demedin. 03'ler zaten durmadı, devam ediyor. Sen durdurdun 03'leri. Hade yahu lütfen.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - işten durdurulanlar kimlerdi? Buradan hatırlatmak gerekiyor. Yine kendilerinin daha hükümeti devretmeden seçim sonrasında oturup Bakanlar Kurulu kararı alarak işlerine son verdikleri insanlardır. 12 Aralık günü veya hemen sonra alınan bir kararla durmak zorunda kalmıştı bu insanlar.

SALİH USAR (Girne) (Yerinden) - Seçim sonrası Sayın Serdar Denktaş.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Seçim sonrası mıydı? Seçim sonrasıydı. Tam hatırlamıyorum tarihini.

DERVİŞ Ç0BAN0ĞLU (Gazi Mağusa) (Yerindcen) - 10 Ekim'de alınanlar da durduruldu.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - 10 Ekim'de alınan da aynı şekilde durduruldu, evet.

DERVİŞ Ç0BAN0ĞLU (Yerinden) (Devamla) - Yok, o 03'ten.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Hayır, hayır.

Page 120: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2305 -

DERVİŞ Ç0BAN0ĞLU (Yerinden) (Devamla) - isim de vereyim sana. isim getireyim mi?

BAŞKAN - Sayın Serdar Denktaş, cevap verme.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Sayıştayın yaptığı incelemelerin sonucunda, yok Sayıştayın yazısı var, kim varsa durdurulmuştur. Hak sahibi değildir dedi.

DERVİŞ Ç0BAN0ĞLU (Yerinden) (Devamla) - Tamam ben size yazıyı getireceğim.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Sayıştayın yaptığı inceleme sonucunda, bu hak sahibi değildir. Usulsüzlüktür işe alınanlar. Kim varsa durdurulmuştur. Bu bir.

Page 121: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2306 -

Bir de partizanlık olayına son olarak değinmek isterim. Partizanlık yapmış DP-CTP hükümeti. Bir televizyon programında da Ulusal Birlik Parti-sinin Sevgili Genel Sekreteri bir kuruluşun başına da partizanca amaçlarla akrabalarımızı getirmeye hazırlandığımızı söylemişti. Sonra gerçek rreydana çıktı tabii. Çünkü kuruluşun ikinci müdürlüğü çok saygı duyduğumuz o kuruluşta görev yapmış kendi partilileri bir arkadaşımız atandı.

SALİH USAR (Girne) (Yerinden) - İyi de kıyım yaptı.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Arkasından diğer atamalar yapılmıştır bu kuruluşta yıllardır yapılmayan atamalar yapıl-mıştır. Bir baktık yine değişik değişik partilerden TKP'li, UBP'li ama hak eden insanlar atanmıştır. Partizanlık nerde diye bakıyorum, üst kademe yöneticilerini görevden almışız. Siyasi atamaları. Kendilerinin siyasi atamalarını bizim siyasi iktidarımızda orda tutmaya devam etmeliymişiz ki kendi boru-ları devam etsin ötmeye kendi politikaları. Bunları değiştir-dik. Elbette ki bir siyasi iktidar iktidara geldi mi üst kademe yöneticisini eğer siyasi atamaysa kendiyle birlikte çalışamayacak diye düşündüğü insanları değiştirir, kendine yakın, kendi düşüncesine yakın insanları getirir. Kaldı ki tuttuğumuz insan da orda hiç da azımsanacak sayıda değil. Bu nasıl partizanlıktır ben sorarım kendilerine. Hasbel kader, Allah korusun dedi Sayın Talât ama Allahın mallahın koruyacağı iş değil, halk koruyacaktır ondan eminiz. Halk koruyacaktır kendi kendini. Hasbel kader iktidara gelseniz bizim atadığımız bu üst kademe yöneticileri yerinde mi kalacak? Hemen hatır-latma yapayım, koalisyon görüşmelerinde 15 gün içinde temiz-lememiz gerekir denmişti.

SALİH MİROĞLU (Girne) (Yerinden) - Danışmanları.

Page 122: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2307 -

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Hepsi.

SONAY ADEM ( Gazi Mağusa) (Yerinden) - Bu kadar acele eder?

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Hepsi 15 gün içerisinde. 15 gün içerisinde.

SALÎH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Tüm danışmanları.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Kıyım olmaz mı dedik, ne kıyımı, olur mu öyle şey. Üst kademe yöneticisi bunlar dendi.

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Tüm danışmanlar dendi değil mi?

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Koalisyon görüşmelerime geldik de ne iyi ettik de geldik. Bu mahvolmuş ülkede...

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Biz o müesseseyi kaldıracağız.

BAŞKAN - Sayın Miroğlu lütfen efendim.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - İş yapabilmek için.

Page 123: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2308 -

BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayın efendim.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Bu mahvolmuş ülkeyi yeniden hayata geçirebilmek için ayağının üstünde durdurabilmek için önünüze konan önerilerin dışında ne beklentiniz vardi ki gelmediniz hep birlikte bu işi düzeltmeye mücadele edelim biriikte?

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Bak Allah korusun diyorsunuz.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Niye gelmediniz? Ve üstelik mi 1 letveki1leriniz evet dedikten sonra niye gelmediniz?

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Allah korusun diyorsunuz.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Niye gelmediniz? Çünkü, çünkü bu ateşten gömleği giymek istemediniz bir. Zor günlerin içinde hükümet etmeyi istemediniz iki. Cevizcinin çuvalından o^naa^y^,çok alışkınsınız üç. Bir de o istediğiniz koltucuğu alamadınız dört.

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Siz istemediniz. Allah korusun diyorsunuz ya.

Page 124: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2309 -

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Bunları hiç unutmamak lazım. Bunları hiç unutmamak lazım. Halk kendi kendisini koruyacak-tır. Biz bundan % 100 eminiz.

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - işte istemiyor-sunuz Ulusal Birlik Partisini.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - %100 eminiz. Üç sene sonra bunun hesabını hep birlikte vereceğiz ve göreceğiz.

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Ulusal Birliğin gelmesini istemiyorsunuz.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Hiç merak etmeyiniz, hiç telaş etmeyiniz, hiç acele etmeyiniz. Halk cevabınızı günü geldiğinde verecektir.

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Ona eminiz.

SERDAR DENKTAŞ (Devamla) - Bu duygularla, tekrar sırf eleştiri olsun diye eleştirmekten vazgeçmeye çağırırım sizi. DP-CTP koalisyon hükümeti iki yıllık iktidarları döneminde hata yaptıkları yerde gelen eleştiri eğer doğruysa dönebil-mesini başarmış, becermiş bir koalisyon hükümetidir. Ben yaptım oldum zihniyetini elinin tersiyle itmiş bir koalisyon hükümetidir. Eleştiri yapınız, bize alternatiflerini de getiriniz birlikte tartışalım, çünkü bulunduğumuz noktadan istenilen noktaya halkın beklentisi olan ve halkımızın layık olduğu noktaya gelebilmek ancak bir toplumsal uzlaşmayla mümkündür.

Page 125: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2310 -

Bu sizin yaptığınız tür bir muhalefet bu halkı bugünkünden daha kötüye götürür, iyiye götürmez. Gelin, eleştirinizi yine yapın elbette, ama sorunların üzerine elbirliği ile gidelim. Çünkü zor günler hem içte, hem dışta bizi beklemektedir, inşallah, aklın yolu birdir derler, ama o bir olan ak 1 ın yoluna sizde gelirsiniz bir gün ve birlikte bu memleket için, bu parlamento olarak birlikte mücadele edebiliriz. Parlamento sistemi ve Başkanlık sistemi ile ilgili düşüncelerimi Cumhurbaşkanlığı Bütçesi görüşülürken ortaya koyacağım . Teşekkür ederim.

İBRAHİM KORELİ (Yerinden) (Devamla) - Birlikte olacaksak, CTP'yi ne yapacaksınız? Bir araya gelirsek, CTP'yi ne yapacaksınız?

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Denktaş.

İBRAHİM KORELİ (Yerinden) (Devamla) - CTP'yi ne yapacaksınız? Demek CTP'yi atma kararını verdiniz.

SALİH MİROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Biz sosyal hakların kısıtlanmasında yokuz.

BAŞKAN - Sıra Sayın irsen Küçük'te. Buyurun efendim. Buyurun Sayın Küçük. Buyurun efendim. Söz sizin.

İRSEN KÜÇÜK (Lefkoşa) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Sayın Başkan, Muhterem Milletvekilleri; genel görüşmesini sürdürmekte olduğumuz 1996 Bütçesi gerçekten geçmiş yıllar bütçe-sinden farklı bir platformda sürdürülmektedir. Sanki biz, bütçeyi değil de, geçmiş yılların muhasebesini burda yapıyoruz. Tabii ki bu kürsüde geçmiş yılların muhasebesini ve içinde bulunduğumuz dönemlerin kritiğini yapacağız, ama biraz da bütçeye ağırlık verseydik, daha yararlı belki tartışmalar olurdu.

Page 126: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2311 -

Muhterem arkadaşlar; özellikle iktidara mensup arkadaşların konuşmalarını takip ettiğimde, Koalisyonu oluşturan iki partiye mensup milletvekilleri ve Bakanların muhakkak ki farklı görüşleri olacaktır. Ama aynı partinin mensuplarının da bu kürsüden farklı görüş ortaya koymalarını biraz yadırgadığımı belirtmek isterim. Hele bu kişiler, kişilerin bir tanesi...

SERDAR DENKTAŞ (Lefkoşa) (Yerinden) - Siz alıştınız hep tek sesliliğe.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı ise ve bir diğeri de aynı partinin, Cumhuriyetçi Türk Partisinin Genel Sekreteri ise ve farklı görüşleri tezat teşkil eden görüşleri burda sergilerlerse, biz de muhalefet olarak bu görüşleri eleştirme hakkını kendimizde bulmaktayız.

MİLLİ EĞİTİM VE KÜLTÜR BAKANI AHMET DERYA (Yerinden) -Haklısın. Sen o parti içi bir demokrasiden hiç haberin yok ki. Hiç yaşamadınız ki bugüne kadar.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Muhterem arkadaşlar;...

BAŞKAN - Sayın Milletvekilleri; lütfen konuşmacıya müdahale etmeyin efendim.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Kürsüden konuşan dünün Sayın Tarım Bakanı, bugünün Sayın Genel Sekreteri, kendilerinin ihmal ettiği, yapamadığı konuları bu kürsüden görüş olarak ortaya koymaya çalış-mışlardır ve bu konularda Genel Başkanları ile uyum içinde olmadık-larını da Sayın Genel Başkanlarının konuşması içerisinde gördük.

Muhterem arkadaşlar; aynen Sayın Ferdi Sabit Soyer'in cümlesini size tekrarlamak isterim. Tabii ki Sayın arkadaşımın konuşmasını özetle toparlayabildiğim kadarı ile dört başlık altında ve konuları dört başlıkla takdim etmiştir. Bunların bir tanesi; sudur. Diğeri; eylemler konusudur. Bir diğeri de; ekonomi ve buna bağlı olarak da faiz konuları ve neticede de bazı zamlar konusu ile çerçevelemiş, sınırlandırmıştır.

Page 127: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2312 -

Özellikle su konusunda; Sayın Genel Sekreterin ifadesi şudur: Bir konuda diyor Sayın Genel Sekreter, ön hazırlık gerekir. Yöre halkı ile diyalog ve onları ikna ve gerekli teminat verilme-lidir diyor. Güzel. Gayet doğru. Bir ön hazırlık gerekir.

SONAY ADEM (Yerinden) (Devamla) - Genel Başkanımız da aynı şeyleri söyledi.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Yok, Genel Başkanınız aynı şeyleri söylemedi. Genel Başkanınız kılıcını çekti, yapılacaktır dedi.

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) - 20 defa görüştük.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Hiç gerek yoktur, dedi bunlara. Ama Genel Sekreteriniz, demokratik yaklaşım yaptı arkadaşlar, işte burda Genel Başkanınız ile Genel Sekreteriniz ters düştü. Yöntemleri farklı. Biri demokratik yönteme başvuruyor, biri dikta-töryaya başvuruyor.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Daha demokratik oluyor.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Ben diyor, yaparım.Nası1 ki diyor, Mektepleri yaptım, Kolejleri kapattım ve şimdi Yeşilırmak Göletini de yaparım diyor.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - öyle bir şey demedim.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Fark burda arkadaşlar, öyle söylemiş-tiniz. Tutanaklarda vardır.

Page 128: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2313 -

Muhterem arkadaşlar; Ferdi Sabit Soyer'in söylediği doğrudur. Ama gerçekleştirmemiştir. Dünün Tarım Bakanıydı, bu işin bir numaralı sorumlusu arkadaşımızdı. Ama bu diyaloğu köylü ile kurdu mu? Bu ikna yoluna gitti mi? Bu gerekli teminatları verebildi mi?

Page 129: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2314 -

Maalesef veremedi. Veremedi ve yine Cumhuriyetçi Türk Parti-sinin Sayın Genel Başkanının söylediği gibi orda kanayan bir yara oluştu. Kendi ifadeleridir. Biz muhalefet partisi milletvekilleri bu kanayan yarayı gidip deşiyormuşuz değerli arkadaşlar. Yeşilırmak'ta...

SONAY ADEM (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Tuz ekiyorsunuz.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Başkanınızın konuşmasıdır. Daha yarım saat önce tutanaklarda kurumuş değildir mürekkebi.

SONAY ADEM (Yerinden) (Devamla) - Doğrudur söylediği.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Muhterem arkadaşlar; bunları düşünerek bu kürsüden söyleyelim çünkü muhalefet yoktur zanne-dilmesin. Bunları takip ediyoruz tabii. Bu çelişkilere düşer-seniz yarın halk size güvenmez. Onun için Yeşi 11rmak111...

İBRAHİM KORELİ (Lefkoşa) (Yerinden) - Yarın değil, bugün güvenmez.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Tabii ki Sayın Koreli bugün güvenmez yarın da hiç güvenmeyecek muhterem arkadaşlar. Bir partinin bir bakar vatandaş Genel Başkanı aynı partinin ve koalisyon ortağı partinin Genel Sekreteri farklı ağızlardan konuşur, işte vatandaş burda ikide kalırsa, güvenmezse iktidara haksız mıdır?

Muhterem arkadaşlar; Yeşilırmak konusu çok konuşulmuş-tur. Ancak ben de üzerinde durmak isterim. Çünkü iki millet-vekili arkadaşımla birlikte en son giden Ulusal Birlik Partili milletvekillerinden biriyim. Ve orda köylüyle yaptığımız konuşmalar vardır. Bizi müteakip Toplumcu Kurtuluş Partili

Page 130: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2315 -

Sayın Milletvekili ibrahim Koreli arkadaşımın da köyü ziyaret ettiğini bilirim ve daha önce de köyü iki kez ziyaret etti-ğimi ve orda konuları müzakere ettiğimizi ve zaman zaman iktidara çeşitli yöntemlerle duyurmaya çalıştığımızı da bili-yorum.

Muhterem arkadaşlar; biz Yeşilırmak'ı ziyaret ettik. Biz Yeşi1 ırmak1 ta halkı kışkırtmak için gitmedik. Halkın ordaki sorununu yakından bildiğimiz ve hükümetin yaklaşımını da görüp endişe duyduğumuz için gittik. Ve Bayrak Radyo Tele-vizyon Kurumuna bağlı Torba Programını gerçekleştiren arka-daşlar da bizden mülakat aldı orda. Köprü üzerinde aldı. Köylünün içinde aldı ve orda verdiğimiz mülakat vardır. Lütfen bantlardan dinlensin. Ve benim ve milletvekili arkadaşlarımın verdiği mülakat şu. Bu proje gerçekleştirilmesi lazımdır. Köylü de bu projeye karşı değildir. Ancak müzakere edilmesi lazım, bir noktada uzlaşma sağlanması lazımdır. Onu söyledim ben ve köyden kimse itiraz etmedi. Biz bu projeye karşı olsak Ulusal Birlik Partisi olarak gidip de bunları söyler miyiz arkadaşlar? Kaldı ki bu gölet projesi Ulusal Birlik Parti-sinin projesidir. Bu gölet projesi Ulusal Birlik Partisinin projesidir. Derivasyonun devamıdır.

SONAY ADEM (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Bir de bu çıktı ş imdi.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - 0 çıktı, milletvekili, bu derivasyonun devamıdır. Geçmişteki Büyük Dillirga Projesinin bizim başlattığımız, bir küçüğüdür. Bilmiyorsanız onu da söyleyim size. Birleşmiş Milletlerin başlattığı Sayın Kenan Atakol'un da görev yaptığı, mühendis olarak çalıştığı Dillirga Projesinin bir küçüğüdür.

Page 131: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2316 -

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) - Niye engelliyorsunuz?

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Sayın Bakan halâ daha anlamı-yor musunuz siz halâ daha açtığınız yaranın kanadığından bahsediyorsunuz. Bizim demecimiz vardır diyorum size.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Ne demeci?

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Demecimizde bu projenin yapıl-ması gerektiği üzerinde durduğumuzu söylüyoruz.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Farkımız nedir o zaman?

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Ama bakın farkımıza, arka-daş diyor ki sondaj makinelerini sadece ve dozerleri sondaj yapmak için gönderdik, başka bir amacımız yok.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Evet.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Sorarım sana Sayın Bakan, bu sondaj sonuçlarında acaba oraya gönderdiğiniz personel çiçek mi toplayacak kırlardan? Tabii ki gölet yapacak değil mi?

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Evet.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Kimi kandırıyorsunuz? Niye bu ifadeyi kullanıyorsunuz?

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Sondaj yapıp ayrılacak efendim.

Page 132: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2317 -

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Niye bu ifadeyi, tabii ki o makinelerin hizmeti, görevi odur. 0 makinelere oturtup da krep mi yaptıracaksınız yoksa savaklar mı açtıracaksınız mümkün değil. Daha proje tamamlanmamıştır.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Ne öneriyorsunuz?

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Tabii ki bunu sonunda niye inkar ediyorsunuz.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Neyi?

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Ne saklıyorsunuz. Gölet yapı-mına gidileceğini niye halktan saklıyorsunuz?

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Yapılacak.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Yoksa çiçek mi toplamaya! gidi-yorsunuz oraya. Şunu sorarlar size.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Allah Allah, söyledim az önce, demin söyledim.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Muhterem arkadaşlar; bir konuyu daha Hükümetin, iktidarın dikkatine getirmek isterim. Bir yörede gölet yapılacaksa ve köylü ordan bazı rahatsızlıklar hissedecekse kendinin sağlayacağı menfaat orantısında bu konunun çözülmesi daha kolaydır veya zordur, işte Yeşilırmak Göleti köye muhakkak bir katkı yapacak ama salt Yeşilırmak toprağını sulamak için yapılacak olan bir gölet değildir. Bu gölet daha çok Yeşilırmak dışına hizmet edecek, normali de budur.

Page 133: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2318 -

Dolayısıyla Yeşi 11rmak1 iyi daha da ikna etmek için Hükümetin daha fazla uğraş sarfetmesi lâzımdır.

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALÂT

(Yerinden)- Ediyoruz.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Ediyorsunuz da göremiyoruz. Biz

ediyoruz, şikâyet ediyorsunuz.

MEHMET ALİ TALÂT (Yerinden)(Devamla)- Siz kışkırtıyorsunuz.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Biz de diyoruz, siz...

MEHMET ALİ TALÂT (Yer inden)(Devamla)- Ne ediyorsunuz?

İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Biz ikna etmeye çalışıyoruz köylü-yü, siz bunun üzerine gidiyorsunuz.

İBRAHİM KORELİ (Lefkoşa)(Yerinden)- Polisle de tahrik ediyor.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Ve polisle tahrik ediyorsunuz. 40 tane, 50 tane polis yetmemiş gibi, daha biz YeşiIırmak'tan ayrılmadan, Lefkoşa'dan, iki minibüs daha polis şevkettiniz oraya. Biz o manzarayı gördüğümüzde, ürpertinin ötesinde utandık arka-daşlar. Çünkü Barış Gücünü de gördük orada.

SALİH USAR (Girne)(Yerinden)- İleri Basımevini...

İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Barış Gücünü de gördük orda. Köp-rünün bir tarafına köylü birikmiş, diğer tarafına devlet gücü birikmiş, orta yerde de Barış Gücü j ipin içinde oturuyor.

MEHMET ALİ TALÂT (Yer inden)(Devamla)- Biz sizi göremedik.

Page 134: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2319 -

İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- O manzarayı gördükten sonra süratle Sayın Başbakanı arama ihtiyacını duydum ve Sayın Başbakana olayı aktardım.

MEHMET ALİ TALÂT (Yerinden)(Devamla)- Biz sizin gibi gör-medik.

İRSEN KÜÇÜK (Yerinden)(Devamla)- Ve Sayın Başbakan gerçek-ten olayın üzerine eğilmişlerdir ve çözüm olmasına yardımcı ol-muşlardır. Sayın Bakana da ilgili mesajı gönderdik. Biz aksini yapmak istemiş olsaydık, niye biz Sayın Başkanla diyalog kuralım, niye Sayjn ilgili Bakana mesaj gönderelim arkadaşlar?

Muhterem arkadaşlar, bu konu, Ulusal Birlik Partisi bu konuya karşı değildir. Bu projenin çünkü başlangıcından beri sahibidir. Ama çeşitli görüşler vardır. Hep üç tane krent yeri-nin üzerinde durulmaktadır. Birinci, ikinci, üçüncü yer diye. ama teknik arkadaşların bazı farklı görüşleri de vardır. Geçen haftalarda gündem dışı konuşmalarım içerisinde bahsettim. Niye bunlar da dinlenmiyor teknik arkadaşlardan ve bu teknik ekip alınıp da niye köye götürülmüyor ve yeni projeler üzerinde niye durulmuyor? illâ ki, kılıncı çektik, birinci aksta olacak veya bu ikinci, üçüncü aks. Hatta ikinci ortadan kaldırılmıştır. Çün-kü göstermelik olarak bir ve ikinci aksta sondaj çalıimaları yapılacak.

i

Muhterem arkadaşlar; teknik adamların başka görüşü de var. Lütfen bunları da alın, dinleyin. Ama işte başından beri sayın geçmiş tarım bakanının da söylediği gibi, köylüyle diyalog kurul-muş değildir. Diyalog eksikliği vardır. Bunun nedeni, çünkü üç ay önce gittiğimizde biz Yeşı1 ırmak'a, orda köylünün ifadesi aynen şudur: Sayın Vehbi Zeki Serter Bey arkadaşım da beraberim-deydi ve Güzelyurt bölgesinden partili arkadaşlarla gittik, köyü ziyaret ettik ve o ana kadar köye ilgili bakanın gitmediğini bahsetti bize köylü ve o ana kadar köye bizim Su İşleri persone-linden kimsenin gitmediğinden bahsettiler ve o günlerde Sayın

Page 135: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2320 -

Büyükelçinin köyü ziyaret edeceğini söylediler ve daha sonra da Sayın Cumhurbaşkanının köye gideceğinden bahsettiler.

Muhterem arkadaşlar; koca Sayın Büyükelçimiz orayı ziya-ret edecek, sağolsunlar, Sayın Cumhurbaşkanımız ziyaret edecek, lütfen hükümet de zahmet edip de önceden bazı çalışmaları yap-ması gerekmez miydi ve halk bu makam sahiplerinin karşısına dikil-mesin? Yumuşatılması gerekmez miydi? Bazı ikazların ve müzakere-lerin sürdürülmesi gerekmez miydi? Bunları yapılmadı. Bunları biz söylemeye çalışıyoruz. Ama, olay istismar edilmeye çalışıl-makta, fakat Yeşi1ırmaklılar konuyu bilmektedir. Halk da bunu yakınen takip etmektedir.

Muhterem arkadaşlar; sayın konuşmacı arkadaşımızın bazı iddiaları daha olmuştur özellikle eylemler konusunda. Son aylar-da artan eylemler konusunda ve bu eylemlerin arkasında özellikle parlamentoda grubu bulunan iki siyasal partiyi arama çalışmalarını ve bu konudaki sergilemelerine şahit oluyoruz. Ama şunu söyle-mek gerekir ki, biz Ulusal Birlik Partisi olarak bugüne kadar hiçbir eylemi tezgâhlamış değiliz. Hiçbir eylemi tezgâhlamış değiliz. Ben size kesin olarak söylüyorum. Ama alışılmış birşey vardır. Geçmişte Cumhuriyetçi Türk Partisi her eylemin içerisin-deydi. Onun için arkadaşlarımız şimdi her eylemde siyasal parti-leri ve muhalefet partilerini aramaktadırlar. İşte hataları hur-dadır. Biz her eylemin içerisinde olmuş olsaydık ne dün Yeşilırmak konusunda önerilerimizi yapar, ne de dün hayvancılarla ilgili bakanlığın görüşmelerini sürdürürken devreye girip de görüşlerimizi Sayın Bakana aktarmış olmazdık. Sayın Bakan bu an burda yok. Kendilerine teşekkür ederim. Görüşlerimiz doğrul-tusunda Hayvancılar Birliğiyle bugün mutabakat sağladığını öğren-dim ve memnun oldum. Bu mu arkadaşlar bizim müdahalelerimiz? Bu mu bizim kışkırtmalarımız? Yoksa Hükümetle meslek kuruluşları arasında, hayvancılarımız arasında, köylülerimiz arasında, çiftçi-lerimiz arasında bir uyumun sağlanması için devreye girmemiz fena mı olmaktadır.

Page 136: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2321 -

Bakın, yaptığımız öneriler geçmişte dinlenmiyordu bu kürsüler-den ve memleketin tarımı ne hale gelmiştir? Yeni hükümet mensup-larının bu konudaki duyarlılığına teşekkür etmek isterim. Yap-tığımız son günlerdeki önerileri en azından değerlendiriyor arkadaşlar ve görüyoruz ki sonuç da alınabiliyor. Keşke bir yıl önce, bir buçuk yıl önce de görüşlerimize değer verilseydi de bugün memleketin tarımı, memleketin hayvancılığı, memleketin patatesi, memleketin arpacısı, memleketin buğdaycısı, memleketin narenciyesi bu duruma düşmezdi.

Muhterem arkadaşlar; biz hem iktidarda, hem muhalefette sürdürdüğümüz politika ile övünmek isteriz. Biz küçük olaylar-dan menfaat bekleyen politikacılar değiliz. 0 noktayı çoktan aştık.

SALİH USAR (Girne)(Yerinden) - Kime muhalefettesiniz Sayın Küçük.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - 0 noktayı çoktan aştık. Hiç ihti-yacımız yoktur.

SALİH USAR (Yerinden) (Devamla) - Sayın Küçük;..-.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Küçük küçük hesaplarla politika-da puan toplamak ihtiyacında değiliz artık.

SALİH USAR (Yerinden)(Deçvamla) - Hangi hükümete muhale-fetinizi sürdürüyorsunuz?

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - 0 noktayı biz geçtik arkadaşlar. Dolayısıyle bizi bir olayın içerisinde ararsanız, bilin ki ülke-nin menfaatına, memleket menfaatına bu Kıbrıs Türk Halkının menfaatına bulacaksınız. Bunun aksini bulmanız mümkün değildir.

SALİH USAR (Yerinden)(Devamla) - Hangi hükümete muha-lefetten bahsediyorsunuz?

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Muhterem arkadaşlar;...

Page 137: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2322 -

SALİH USAR (Yerinden)(Devamla) - 19901 da aynı kürsüler-de konuşurduk.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Ekonomide...

BAŞKAN - Sayın Usar; lütfen.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Sayın konuşmacı arkadaşlarımız ekonomiden bahsettiler ve özelLikle son günlerde Türkiye'deki faiz hatlerinden ve 1994 Nisan kararlarından bahsettiler ve ekonominin bugün çok zor durumda kalmasını da salt bunlara bağlamaya çalıştılar ve bazı rakamlar verdiler. Özellikle Sayın Ferdi Sabit Soyer'in verdiği rakamlara baktığımızda, Ziraat Bankasının 93 günlük faizi % 126 olarak verdi, bizim tespitle-rimiz bu rakam %133'tür. %126 da değil, %133'tür. Ziraat Banka-sından sorulabilir. Orda da bir araştırma farkımız vardır. Ancak şunu söylemek lâzım.

Muhterem arkadaşlar; Ulusal Birlik Partisinin hükümetleri dönemlerine baktığımızda geçmişte acaba 1994 Nisan kararları gibi kararlar yaşanmadı mı? Yaşandı. Daha ağır koşullu kararlar yaşandı. 1980 Ocak kararları yaşandı. Ulusal Birlik Partisi Hükümetleri bunu göğüsledi. Bunları göğüslerken de bugünkü sıkıntıya düşürmedi Kıbrıs Türk Halkını ve yine şunu söyleyeyim muhterem arkadaşlar. Bugün Türkiye ile Kıbrıs arasında faiz aoranları sergilenmeye çalışılmıştır. Doğrudur, büyük farklar vardır. Ama bu farklar dün yok muydu? Bu yıl mı ortaya çıktı? Bugün benim bildiğim kadarı ile ticari faizler üç ayda bir konsolidasyon yapılan faizler % 157'ye çıkarılmıştır bankalarda. Yani bu 200'ü geçmektedir. Türkiye'de belki 200'dür. Yani arada bir 40-50 puan farkı vardır. Nisbet olarak baktığımızda belki %20 kadar bir fark olabilir kabaca hesap ettiğimde. 1980'lere baktığımızda bu farklar yok muydu? Bizde %24 iken faizler Türkiye'de %70'lerde değil miydi?

Page 138: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2323 -

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT

(Yerinden) - Para serbest değildi ama.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - %70'lerde eğil miydi? %70'lerde

değil miydi arkadaşlar?

MEHMET ALİ TALAT (Devamla) - Serbest değildi ama.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Ha, serbest değil de götürmezdi

vatandaş?

MEHMET ALİ TALÂT (Yer inden)(Devamla) - Yasaktı.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Ha, şimdi yasaktı da kimse

götürmezdi?

MEHMET ALİ TALÂT (Yer inden)(Devamla) - Engellemezdin?

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Hepiniz yakınırdık para Türkiye'ye

kaçıyor, yüksek faize kaçıyor, bankalar her gün demeçler verir.

EKONOMİ VE MALİYE BAKANI SALİH COŞAR (Yerinden) - Bizim

şikâyetimiz yok ki.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Mevduat rakamlarını verirdik.

SALİH COŞAR (Yerinden)(Devamla) - Bizim paranın gitme-

sinden şikayetimiz yok ki.

İRSEN KÜÇÜK (Devamla) - Onu demiyorum. Faiz oranları

o zaman da vardı.

SALİH COŞAR (Yerinden)(Devamla) - Yok şikâyetimi? yok.

Page 139: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2324 -

İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Yok, şimdi şikâyet şu benim anladı-ğım konuşmacı arkadaştan, Hükümet mensubu arkadaştan- Faiz fark-ları var diyor ve kaçıyor para. Dün de vardı bu faiz farkları. Yeni doğmuş bir fark değildir bu. Onu söylemeye çalışıyorum. 198011 i yıllarda bizde %20, 24'ken faizler, bir baktığımızda Türkiye'de %70'ti, 74'tü. Ben hatırlarım, kimyevi gübre almaya gittiğimizde faizsiz Kıbrıs çiftçisine o zaman yaptığımız anlaş-malarda %70 faiz meselesi vardı. Bizdeki faizler de %24'dü ve bir sene için biz kimyevi gübreyi sıfır faizle aldık Kıbrıs'a ve ikinci sene de şayet ödeme olmazsa bizim faizimiz %24 olarak protokola koymuştuk. Bu rakamları iyi hatırların. 0 zaman nis-bet olarak baktığımızda belki de %200-250 bir fark vardı. Oransal olarak baktığımızda faiz farkları vardı. Şimdi daha da dardır bu faiz farkları. Yani, Ulusal Birlik Partisi dönemlerinde bu faizden ülke ekonomisi etkilenmedi demek mümkün müdür? 1994 Nisan kararları sadece, sadece bu Hükümet döneminde mi olmuştur? Yok. 1980'de çok daha aşırı şekilde 1980 Ocak Kararları vardır. Do-ların bilmem nerden nereye fırladığı vardı bir gecede. Bunları da göğüslemiştir Ulusal Birlik Partisi hükümetleri ve bu halk bugünkü kadar sıkıntıya düşmemiştir arkadaşlar.

Muhterem arkadaşlar; konuşmacı arkadaşlarımız özellikle Sayın Başbakan Yardımcısının bir görüşünü de aktarmadan ve tekrar-lamadan geçmek istemiyorum. Sayın Mehmet Ali Talât diyor ki, sanki diyor Ulusal Birlik Partisi Hükümetleri hiç zam yapmazdı. Tabii ki biz de zam yapıyoruz. Ama diyor, biz yaptığımız zamlarda özellikle emekçileri etkilemeyecek zamlar yapıyoruz. Yani, emekçi dediği herhalde dar gelirliyi kastediyor Sayın Mehmet Ali Talât.

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALÂT (Yerinden)- Emekçi nedir bilmiyorusunuz?

İRSEN KÜÇÜK (Devamla)- Herhalde dar gelirliyi kastediyor. Sorarım Sayın Mehmet Ali Talât'a, ekmeğe yaptığınız katmerli zamlardan acaba milyarderler mi etkileniyor? Yoksa emekçi dediği-niz dar gelirli vatandaş mı etkileniyor? Yine sorarım Sayın

Page 140: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2325 -

Mehmet Ali Talât'a, yaptığınız LPG gazlarındaki okkalı zamlardan hangi kitle etkilenmektedir? Acaba süte yaptığınız zamlardan hangi kitle etkilenmektedir arkadaşlar? Hani sizin emekçileri etkilemeyecek zamnlar yaptığınız? Bunlar mıdır? Temel gıda madde-lerine daniskası, okkalı zamlar yapıyorsunuz, ondan sonra dönüp bu kürsüden emekçileri etkilemeyecek zamlardan bahsediyorsunuz.

Muhterem arkadaşlar; konuşmalarınızda ve yaptığınız icraat-larla çelişkilerini yine siz bu kürsüden sergilemeye devam ediyor-sunuz.

Muhterem milletvekilleri; bütçenin gelişen kısımlarında ve özellikle bakanlık kademelerinde birçok konulardaki görüşle-rimizi ve Hükümetin yapamadıklarını ve yapılması gerektirdikleri üzerinde tekrar tekrar duracağız. Ancak, son olarak şunu söylemek isterim ki, bu toplumun demokratik dinamizmi, Cumhuriyetçi Türk Partisi, Demokrat Parti koalisyonuna rağmen, Ulusal Birlik Par-tisinin katkılarıyla gelişecektir. Hepinize saygılar sunarım.

BAŞKAN- Teşekkür ederim Sayın Küçük. Buyurun Sayın Akıncı. Söz sırası sizin efendim. Buyurun efendim söz sizde.

MUSTAFA AKINCI (Lefkoşa)- Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri; dünkü bütçe genel görüşmesi es-nasında almış olduğum ilk sözde, 1996 Mali Yılı Bütçe Tasarısını çeşitli yönleriyle ve kapsamlı bir biçimde eleştirmeye çalıştım. Tabii ki bir Hükümetten ne beklenir? Bu eleştirilerden ye o eleş-tiriler kapsamında getirilen önerilerden, işine geleni, gelece-ğe yönelik olarak alıp yararlanmak.

Page 141: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2326 -

Eğer orada getirilen geleceğe yönelik bakışlarda, yaklaşımlarda

karşı görüşler varsa, onları da gündeme getirip toplumun bilgi-

sine ve değerlendirmesine sunmak. Bir hükümetten geleceğe dönük

olarak bu topluma birşey yapma azmi eğer varsa, yüreğinde eğer

bunu taşıyorsa, beklenen davranış biçimi herhalde bu olmak

gerekir, üzüntü ile saptadık ki hükümetin Başbakan Yardımcısı

sıfatı ile, ama o sıfatla olmadığını söyleyerek CTP Genel Baş-

kanı sıfatı ile Sayın Mehmet Ali Talât, bir hükümet için gerçek-

ten çok çok gerekli olan, zorunlu olan eleştirilerden yararlanma

becerisini göstermeye hiç de niyetli görünmedi. Bugün yaptığı

konuşmada bende yarattığı ve eminim hemen herkeste yarattığı

izlenim bu olmuştur. En geçerli savunma saldırıdır mantığı

ile bu kürsüden hiç geleceğe yönelik bir perspektif geliştir-

meden, ona gerek duymadan, efendim siz sabıkalısınız, siz filân

tarihte bunu yaptıytınız, siz de şunu yaptıydınız, ey UBP,

ey TKP size söz söyleme hakkı yoktur. Bir tek hak bizde vardır,

emekçinin haklarının savunulması mı? 0 hak bize. Bu ülkenin

geleceği ile ilgili birşey düşünmek mı? 0 hak bize diye gerçek-

ten beni hayretlere düşüren bir yaklaşım sergilemiştir ve

bfir hükümet için en büyük tehlike kanaatimce budur. Yani sorun-

ların teşhisinde getirilen eleştirilerden yararlanmama.

İBRAHİM KORELİ (Lefkoşa)(Yer inden) - Emekçi Halk Bankası

kuruldu.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Bu hakkı, yararlanma hakkı

demokrasi bahşediyor.

İBRAHİM KORELİ (Yerinden)(Devamla) - Emekçi Halk Bankası

kuruldu.

Page 142: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2327 -

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Demokrasi rejiminin kanaatimce

en büyük yararı, çoğulçcu parlamenter rejimin en büyük yararı

iktidarlara, hükümetler eleştirenlerden yararlanma hakkını

bahşetmesidir. Bunun böyle olmadığını üzülerek gördük. Bu en

geçerli savunma saldırıdır mantığı içerisinde söylenen sözlere

yanıt vermek ihtiyacını duydum. Söylenen birinci konu Toplumcu

Kurtuluş Partisine hükümete girme şansı doğmuştur ve Toplumcu

Kurtuluş Partisi hükümete sorunlardan çekindiği için girmemiştir.

Söylenen birinci mesele budur. Toplumcu Kurtuluş Partisine

gerçek anlamda hükümete katılma şansı 1985 yılında doğmuştur.

Bu doğrudur. Çünkü o tarihte yapılan seçimlerde ortaya çıkan

Meclis aritmetiği içerisinde Ulusal Birlik Partisi ile Toplumcu

Kurtuluş Partisinin bir koalisyon hükümeti kurma şansı doğmuştu

ve bu şans da denenmişti. 0 dönemin ayrıntısına fazla girecek

değilim, ancak topluma mal olmuş bir hadisedir. Toplumun bildiği

bir konudur. 11 ay kadar süren bu koalisyon, daha fazla devam

edememiştir. Burada bir anlayış farklılığı hasıl olmuştur.

Türkiye'den o dönemde hayatta olan, şimdi artık rahmete kavuşmuş

olan Sayın Özal'ın getirdiği görüşler vardı, o görüşler partile-

rin seçim bildirgelerinde, hükümet programlarında halka vaadet-

tikleri ile bize göre, belki Ulusal Birlik Partisine göre öyle

değildi ama Toplumcu Kurtuluş Partisine göre en azından uyum

içinde değildi, o verilen sözlerle bağdaşmıyordu. Onun için

Toplumcu Kurtuluş Partisi bunu bir ilke meselesi yaptı, her

şeye rağmen hükümette kalınmaz düşüncesi ile halka verdiği

sözlerin tersine işler yapmamak gibi bir düşünce ile, bir anla-

yışla hükümetten çekilmesini bilmiştir.

Son olarak üçüncü bir koalisyona DP ile ve CTP ile, TKP girme şansını yakalamıştı da bunu elinin tersi ile itti meselesine gelince; önce şunu söyleyeyim, anımsayacaksınız sayın milletve-killeri; 1993 Erken Genel Seçimleri biter bitmez, DP-CTP arasında bir ortaklık sözkonusu olduğunda o günlerde yine bir üçlü koa-lisyon lâfı ortada dolaşmıştı.

Page 143: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2328 -

Ama o günlerde CTP yetkili organları, oturmuş, değerlendirmiş ve kamuoyuna da açıklamışlardı. Biz üçlüye sıcak bakmıyoruz diye literatürümüze geçen bir beyanları olmuştu. Sonra bu Hükümet üçüncü kez kurulurken, iki kere bozulup, üçüncü kez kurulurken , yeniden acaba TKP'yle de bir hükümet olabilir miyiz diye bir arayışa girilmiştir. Burada, şunu kesinlikle ifade etmeyi gerekli görüyorum. Her iki partinin içerisinde de böylesi bir ortaklığa olumlu gözle bakan insanlar olabilir. Ama, her iki partinin içerisinde de böylesi bir ortaklığı aslında istemeyen insanların varlığı da bir gerçektir. Bu da bilinen bir gerçektir. Bunu kimse-nin yatsıması gerekmez, buna ihtiyaç da yoktur. Aslında bu iki partinin sayıları Mecliste çoğunluğu sağlamaya yeterliydi. Halk onlara bu görevi vermişti. Halk sayısal olarak bu iki partiye buyurunuz hükümet olunuz demişti. Aslında Mecliste bulunan dört partiden şimdi gerçi beşe çıktı sayılar ama, her üç partiden Ulusal Birlik Partisi, Demokrat Parti ve Cumhuriyetçi Türk parti-sinden herhangi ikisi bir araya geldiğinde yeterli çoğunluğu sağlayacak düzeydeydi ve bu düzey devam etmektedir. Dolayısıyla Normal demokratik sürecin şereşT bu üç partiden herhangi ikisinin güvenoyu almasını olanaklı kılacak sayıları olduğuna göre, bunların bu hükümeti kurmasıydı. Buna rağmen bu sayısal yeterlilik olması-na rağmen bu ülke iu^e gitmiyor. Bu ülkede sıkıntılar var. Bu ülkede önümüzde bir Kıbrıs Sorunu var. Bu ülkede bir ekonomik kriz var. Bunların aşılmasında acaba yeni anlayışlar ortaya kona-bilir mi gayreti içerisinde biz o görüşmelere iyiniyetle oturduk. Ha, Toplumcu Kurtuluş Partisi canı gönülden ilkeleri ne isterse olsun, aman biz de girelim de, hele hele bugün buradan söylendi-ği gibi, üç tane bakanlık kapalım da devam edelim. Bu devran böyle bizim de katılmamızla devam etsin diye bir anlayışla hare-ket etmedik sayın milletvekilleri. Bunu söylemek, en hafif tanı-mıyla Toplumcu Kurtuluş Partisine haksızlık olur. En hafif. Şimdi

bu ilkeleri konuşalım, getirdiğimiz sonuçları ulaştığımız sonuçları parti yetkili organlarımıza götürürüz. Nihai kararı orada veririz dedik ve bu çalışmaya girdik. Eğer gerçekten üzerinde bir uzlaşma sağlanabilecek bir noktaya gelmiş olunsaydı, ben bir genel başkan olarak partimin yetkili organlarına böyle bir hükünete katılma tavsiyesini yapacak kcntmu kendimde göremedim. Çünkü gerçekten bize göre konu basit bir sandalye paylaşımı meselesi değildi. Şimdi, bu kürsüden bunlar hafife alınmak istendi. Efendim, Kıbrıs sorunu, efendim KKTC'nin tanınması. Söylene söylene bu söylendi. Partime bütün sıkıntılarıma rahnen, bütün güçlüklerine rağmen ve sayısal olarak pratik siyasal yaşamda başgösterebilecek olan bütün siyasal dengesizliklere karşın ten yetkili organlarıma bunu tavsiye etmekte kararlıydım. Bunu bilmenizi istiyorum. Fakat ben bir Genel Başkan olarak.

Page 144: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin
Page 145: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2329 -

Başbakan birinci yardımcılığı diye lâflar dağıtıldı. Bunları izah edelim. Şimdi bizim Kıbrıs Sorununa bakış açımız, bu koalisyon ortaklığı görüşmelerinde ortaya çıkmadı ki. Ezelden beri biz, ezelden beri Kıbrıs Sorunundaki barışçı girişimler ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti1nin varlığını pekiştirme sürecini birbirine ters süreçler olarak algılamadık. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin güçlenmesi, gelişmesi, siyasi alanda da her geçen gün daha da kendini kanıtlaması ve ola ki bugünkü şartlar belki güç, ama tanınma noktasına gelmesi Kıbrıs Sorunu-na engel değil. Kıbrıs Sorununun çözümlenmesine engel değil. Tam tersine Kıbrıs Sorununun çözümünde yardımcı bir unsur olarak telâkki ettik, buna inandık ve doğrusu da budur. Şimdi şu var-sayımı bir düşününüz sayın milletvekilleri. Biz bütün gücümüzle, var gücümüzle Kıbrıs Sorununun çözümü için elimizden geleni yapalım. Sayın Holbrooke gelecek yakında. Biz gerek Avrupa Birliği politikasında, gerekse diğer konularda biz çözüm istiyo-ruz. İki kesimlilik istiyoruz, iki toplumluluk istiyoruz, üç aşağı beş yukarı toprakta da anlaştık ama deyiniz ki rum tarafı Avrupa Birliğine tek başına girme güvencesini elinde tuttuğunun inancı içerisinde çözüme yanaşmadı. Farzedelim ki böyle bir gelişme oldu, olabilir de böyle bir gelişme. Bir olasılıktır ama biz her türlü esnekliği gösterelim, çözüm için uğraşalım, bastıralım, yapmamız gereken budur. Ama diyelim ki Rum tarafı tutumundan vazgeçmedi ve buna karşı bu sorunun çözümüne katkıda bulunmak isteyen çevreler, ülkeler de Rum tarafına, dur bakalım sen bu akılla gidersen bunun sonucunda Kuzey Kıbrıs Türk Cum-huriyetinin de tanınması da gündeme gelir deme noktasına geldiler. Sayın Talât'ın mantığına göre, ya da CTP yönetiminin tavrına göre, durun bakalım, hayır biz istemeyiz, biz böyle birşey talebimiz yok. Ne dendi dün? Paramız çoktur da bir de bunun için mi uğraşacağız? Tanınma, tanıtma için para mı har-cayacağız? Mantık bu. Şimdi bakınız. Bu çok önemli bir nokta var burada. Gözardı eilen sanıyorum budur. Konjenktürün, ulus-lararası koşulların sizi ülkelerin tanıyıp tanımamasına olanak verip vermediği başka birşeydir, sizin bir varlık olarak ortaya çıkıp da bu varlığı yok saymanız başka birşeydir. Eğer bir varlıksanız, o varlığı benimseyeceksiniz,güçlendirmek için çalışa-caksınız, her alanda tanınması için de uğraşacaksınız. Bu bir paralel süreç olarak gelişecek ama sonuçta koşullar elvermez

Page 146: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin
Page 147: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2330 -tanınmazsanız, o ayrı bir olaydır. 0 bambaşka bir olaydır. Şimdi biz bunu getirdik. Dedik ki bir yandan biz bunu yapacağız. Bunu yapmak durumundadır her ülke hükümeti, bizim KKTC Hükümeti-miz de bunu yapmak zorundadır. Aynı zamanda Kıbrıs Sorununda ne istediğini net olarak ortaya koymak zorundadır ve bunlar bir biri ile çelişmez. Yanlış görülen odur. Zaten biraz sonra değineceğim, bu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti1nin kendi para birimine sahip olmasına karşı CTP yönetiminin tavrı da gene. bundan kaynaklanıyor, yine bundan kaynaklanıyor.

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALÂT (Yerinden) - Hayal içindesiniz.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Bu konuda ekonomi...

MEHMET ALİ TALÂT (Yerinden)(Devamla) - Yoktur öyle birşey.

MUSTAFA AKINCI (Deçvamla) - Gerekçelerden ziyade eminim, siyasal gerekçeler ağır basmaktadır.

MEHMET ALİ TALÂT (Yerinden)(Devamla) - Eminsiniz?

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Kesinlikle öyledir. Öyle değil-se söyleyin.

MEHMET ALİ TALÂT (Yer inden)(Devamla) - Peki.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Eğer öyle değilse memnun olaca-ğım, bunu söyleyeyim. Eğer öyle değilse ben Mustafa Akıncı olarak memnuniyetimi ifade edeceğim, çünkü yanlıştı. Siyasal gereklerle buna karşı çıkmak yanlıştı. Şimdi net olarak iki kesimli, iki toplumlu, federal bir çözümü istediğimizi de koya-madık biz o protokola. Bunlar gerçekler. Efendim 1977-1979 yeterli değil mi? Yeterli olmadığını gördük burada bir 29 Ağustos Meclis Kararı tartışmasında ve ondan önce Hükümet Programı tartışmasında tarafların 1977-1979'u farklı yorumlayabildik-lerini bu Mecliste gördük.

Page 148: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2331 -

Bir Cumhuriyetçi Türk Partili milletvekili arkadaşımız 77/79 federasyondur dediği noktada, DP'nin Genel Sekreteri Sayın Serdar Denktaş olduğu yerden hayır efendim konfederasyondur şeklinde beyandc. bulunmuştur. Daha doğrusu olay şöyle cereyan etmiştir. Geliniz bu kürsüden ey CTP'li arkadaşlar geliniz ve deyiniz ki federasyondur, DP itiraz edecek dedim. Sayın Serdar Denktaş da oturduğu yerden vallahi Akıncı'nın dediği doğrudur dedi. Bunlar tutanaKlara geçmiş olaylardır. Şimdi demek ki ne Kuzey Kıbrıs Türk Cjmhuriyeti Hükümeti olarak izlenmesi gereken politikada ne de federal çözümün netleştirilmesi politikasında anlaşamadık.

ikinci nokta; ekonomide bugün bu kürsüden, dün bu kürsüden tekrarladıklarımı bir yıl önce bütçe görüşmeleri sırasında tekrarladıklarımı ve 1986 * da hazırladığımız alternatif ekonomik önlemler paketinde bize göre doğru görerek önerdiklerimizi biz yine önerdik. Kimseyi zora sokmak için değil. Önerdiğimiz ne idi? Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti gerekli önlemlerini alarak,

yan teabirlerini alarak, kendi para birimine sahip olsun, özerk merkez bankası oluşsun doğru para politikası ve ekonomide denge-leri oturtma, ekonomide gidişatı düzenleme yetkisine sahip olması bir hükümetin ancak böyle mümkün olur inancı ile bunu önerdik Buna da karş ı çıktınız Sayın Talat. Siz gerçi yoktunuz o tartışmaların içerisinde ama, herhalde olan bitenden haberdar-dınız. Bu para politikasında da anlaşamadık. Bakın bu para politikası bugün hâlâ tartışılıyor ve Sayın Maliye Bakanının bir gün bütçe komisyonundaki ifadesi ile, herşey değildir para politikası ama, bir ülke ekonomisinin en azından yarısıdır, en azından ve o zaman siz iktidarda olacaksınız ve temelli değişimler dönüşümler hedefleyeceksiniz. Fakat bugün oldu hâlâ daha ne olduğu belli olmayan, ne zaman uygulanıp uygulanmayacağı bilin-meyen, hangi para birimine endesklenip endesklenmeveceği tartışılan, bunun nasıl kaoslar içine bu ülkeyi sokacağının endişeleri belirtilen bir istikrarlı muhasebe biriminden söz edilmektedir.

Page 149: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2332 -

Hâlâ daha tartışılmakta ve Sayın Mehmet Ali Talat da bu kürsüden evet tartışmaya açığız demektedir. Biz o günden yaptık önerimizi. Bu önerimizde de anlaşamadık. Her konuda anlaşmak önemli değil. Ama bu gibi , temel konularda anlaşmak gerekmez mi? Yani para politikasında, ekonomide, Kıbrıs Sorununda anlaşmak gerekmez mi? Bunlarda anlaşamadık. Kimlik kartı ile girişlerde, orda da çok kesin, daha net ifadeler istedik biz konsun ortaklık protokoluna. Orda da anlaşamadık, üst kademe yönetimi dediniz. Üst kademe yönetiminde bakınız bu ülkede hatalar işlendi. Bu ülkede yıllar boyu bir iktidar geldi mevcut olanları aldı, yerine başka-larını getirdi. Evet Toplumcu Kurtuluş Partisi de kendi iktidar döneminde müsteşar değiştirdi, müdür değiştirdi. Bunlar bilinen gerçeklerdir. Şimdi burda önemli olan şudur: Geleceğe dönük olarak birşeyleri düzeltmeye niyetiniz var mı, yok mu? Önemli olan budur. Yoksa bu gibi konularda getirilen eleştirileri efendim siz de zamanında müsteşar değiştirmediniz denekle geçiştiremezsiniz. Bu mümkün değil. Şimdi bizim o dönem ortaklıkta bulunduğumuz Ulusal Birlik Partisinin sizin bugün DP-CTP olarak ortaya koydu-ğunuz üst kademeyi daraltma bu mevkilerde partizanlığı kaldırma iddiası belki yoktu. Onun için böyle bir durum ortaya çıkmadı.

Page 150: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2333 -

Şimdi siz Ulusal Birlik Partisi döneminden sonra iktidara gel-diniz OP-CTP olarak ve Hükümet Programınıza üst kademe yöneti-mini daraltmayı, liyakata, bilgiyle, hizmete önem vermeyi, terfilerde adaleti sağlamayı, partizanlığı kaldırmayı vaadederek geldiniz, tşte bu vaadleriniz eski protokolunuzda da var olduğu için biz dedik ki, madem ki böyle bir iddianız var, geliniz bunu kökünden halledelim ve ben Sayın Genel Başkanlara, Sayın Atuna ve Sayın özgüre söyledim. Dedim ki; eğer yarn biz an-laşırsak, bir hükümete geleceğiz ve benim kapımın önünde TKP'li olduğu için haklarının yendiğini düşünen, kamu görevinde belirli bir yerlere gelemediğini düşünen insanlar da gelip kapıma yığılacaklardır. Benden de müdürlük, müsteşarlık isteyecekler. Ben TKP olarak bu tepkiyi göğüslemeye hazırım. Geliniz bunu bu hükümet oluşursa birlikte yapalım ve bu ülkede yeni bir dönem başlatalım. Ya ne yapalım? Kamu Hizmeti Komisyonunu demok-ratı k leşti rel im. Tamam demokratikleştirenin. Ondan sonra her bakana, başbakana, hakkıdır bir tane siyasi danışman, bir tane siyasi mevki olarak müsteşar bunu yatsımak mümkün değil her bakan yanında bir sağkolunu ister. Bunu verelim, bu imkanı tanıyalım ama yüzlerce teknik daire müdürleri var, Orman Dairesi Müdürlüğnden tutunuz, Tapu Dairesi Müdürlüğüne. Bu memlekete geliniz parti rozetlerine göre yükselmeyi kaldıracak önlemleri el birliği ile alalım. Şimdi bakın biraz önce Sayın Serdar Denktaş bu kürsüden bir şey söyledi. Dedi ki; siz yarın Ulusal Birlik Partisi olarak UBP'ye sordu bu soruyu .gelirseniz bu şimdikileri bizim getirdiğimiz bu insanları tutacak mısınız yerinde? E, tutmayacak. Yarın Ulusal Birlik Partisinin ardından biz geldik, Ulusal Birlik Partisinin yerleştirdiği bu adamları bu sistem içerisinde biz mi tutacağız? Biz de tutmayacağız. E, ne olacak bu işin sonu? Yüzlerce müşavirler ordusu, binlerce müşavirler ordusu haline dönüşmeyecek mi? tşte bunun içindir ki bir noktadan başlamak gerekiyor ve iyi bir başlangıç noktasıda' olabilirdi. Çünkü böyle bir iddia vardı Hükümet Programında ve ben şunu söyleyeyim, hade biz anlaşamadık şu veya bu nedenden dolayı ve bu Hükümete giremedik, siz bunu yapmalıydınız.

Page 151: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2334 -

İki parti olarak bunu yapmalıydınız ve bunu yapmalısınız geriye kalan dönemde bu yaraya bir neşter vurmalısınız. Bunu yapar-sanız başarılı olacaksınız. Biraz sonra değineceğim bu başarıyı isteyip istememe meselesine ama bunu yaparsanız en büyük desteği bizden göreceksiniz. Göreceksiniz bundan hiç kuşkunuz olmasın. Yeter ki bunu yapmaya niyetiniz olsun. Bu konuda da anlaşamadık. Şimdi bakın bakanlıklar konusu elbette önemlidir. Konuştuğumuz diğer ilkelerin yanında hükümet ortak 1 ığı teklif edilen bir parti elbette bakanlıklar meselesini de konuşacak. Ben Sayın Başbakana sordum, dedim ki; ambargolu bakanlık var mı? Bir süre öncesinde öyle bir şey yoktur daha önceleri yapılan temaslarda. İş ciddiye binince üçlü bir koalisyon olasılığı ciddi ciddi tartışmaya başlanınca bize dediler ki Sayın Başbakan, Sayın Özgür de anımsayacaktır, şahittir üçlü bir görüşmemizde bizim için dedi olmazsa olmazlar vardır. Mesela Dışişleri . Gerçi Sayın Mehmet Ali Talât Dışişleri Bakanlığı ile ilgili ne düşünüyor onu bili-yoruz, o konuyu dün deştik, tekrarlamayalım.

İBRAHİM KORELİ (Lefkoşa) (Yerinden) - Çantada keklik.

MEHMET ALf TALAT (Devamla) - Ama şimdi Sayın Özgür buna yasaklı parti tanımını kullandı, ben Sayın Özgür'e atıftan bulunmak istemem. Hiçbir şekilde atıfta bulunmak istemem ama bu bakanlıklar konusu dolayısıyla bu TkP kaçtı bu hükümetten yaklaşımı içerisinde bu kadarı ile olsun sanıyorum atıfa bulunmama bir itirazı olmayacaktır.

Page 152: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2335 -

Şimdi bir hükümet kuracaksınız, üç partili bir hükümet ve ortaklardan bir tanesi diyecek ki ben seni ortaklığa alıyorum ama ey ortak sana güvenim yok. Sana güvenim olmadığı içinde sana bu, bu, bu bakanlığı vermem. Ha, ben bunu kabul etmem Sayın Talat. Sen bunu içine sindirebiliyorsan, buyur üç sene daha Başbakan Yardımcısı olarak hükümete devam et. Bu senin bileceğin bir iştir. Ama bu bize söylenmiştir. Biz bunu içimize sindiremedik. Bunu kabul edemezdik. Şimdi bir konu daha var. Başbakan Yardımcılığı meselesinde de herhangi bir hükümette sayın milletvekilleri bir hükümet eğer iki partiden oluşursa ondan büyük partinin Başbakan̂ daha küçük sayıda olanın Başbakan Yardımcısı olarak görev alması tabiidir. Fakat eğer bir üçlü parti koalisyonu sözkonusu olacak ise, o takdirde bir Başbakan ile iki tane Başbakan Yardımcısı olmasından daha doğal ne olabilir? Gayet doğaldır. Başka yerde de böyledir. Avrupa'da da böyledir, Türkiye'de de bunun üçlü koalisyon örnekleri yaşandı, Türkiye'de. Ha, bize dendi ki o tartışmalar içerisinde efendim ne gereği var? Mesela Sayın Atun önce bu tavrı sergiledi. Daha sonra Sayın Kalyoncu, biraz önce Sayın Genel Başkanları konuşurken, yerinden bir laf attı, dedi ki, Birinci Başbakan Yardımcılığı istedi Sayın Akıncı. Yok öyle birşey, Birinci Başbakan Yardımcılığı, ikinci Başbakan Yardımcılığına karşı çıktık biz. Doğrusu o. Eğer bir hükümet olacaksa, bir Başbakan olacak, iki tane de Başbakan Yardımcısı olacak eşit statüde. Bunun başka yolu var mı? Biz bir yandan Rum tarafından siyasal eşitlik istemiz, bir hükümet kurulacak bu hükümet iki tane Başbakan Yardımcısını ayıracağız, bu birinci bu ikinci diye. Öneri başka taraftan geldi bu şekilde olması, biz buna karşı çıktık. Bjnun yanlış olduğunu vurguladık.

(Sayın İrsen Küçük, Başkanlık kürsüsünü, Sayın özker özgür'e devreder.)

Page 153: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2336 -

Şimdi bunlar aslında geçmiş bir konu. Bunları anlatmak gerekli oldu, burdan değinildiği için gerekli oldu. Aslında bunları tartışa, tartışa geleceğe yönelik doğru mesajları çıkarmak gerekiyor. Bunlar yapılan hatalardı ve tabii bütün bunları değerlendirdikten Daha sonra Toplumcu Kurtuluş Partisi şu soruya yanıt arama zorunluluğunu hissetti ve ben o günlerde bir beyanda bulundum, dedim ki; böyle gelmiş böyle gidecekse Toplumcu Kurtuluş Partisine gerek yoktur. DP ve CTP ile bu iş yürür. Nitekim kısa sürede bu iş bitti, arkadaşlar oturdu, kendi aralarında anlaştılar ve bu hükümet devam edip gidiyor. Önemli olan hükümetlerde yurttaşa verilen sözlerin yerine getirilmesidir. Bizim gözlemlediğimiz maalesef verilen sözlerin yerine getirilmesi bir yana, sözlerin tersi yapılmaktadır. Düzeni değiştireceğiz iddiası ile yola çıkan-ların düzene ayak uydurmak yerine, kendi kendilerini değiş-tirdiklerine tanık olmaktayız.

MEHMET ALI TALAT (Yerinden) - Duyan Hoca sana söyler.

BAŞKAN - Yorum yok.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Sayın Özgür bu kendi kendini değiştirip düzene ayak uydurma sıkıntısı içerisinde, rahatsız-lığı içerisinde istifa etmiştir. Onun için Hoca'ya duy demek gerekmez Sayın Mehmet Ali Talat. Sen duy bu söylediklerimi, özel 1 i kle sen .

MEHMET ALİ TALAT (Yer inden)(Devam1 a) - Ben çok duydum.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Yok, daha yeni yeni duyuyorsun. Daha bu göreve yeni geldin bunları dinleyeceksin.

DERVİŞ EROĞLU (Yer inden)(Devam 1 a) - Duy ve anla.

Page 154: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2337 -

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Şimdi belediyede partizanlık

yaptığımı söylemek gerçekten yazık. Yani benim Lefkoşa

Belediye Başkanlığı dönemim üç kez halk huzurunda aklan-

mıştır.

İBRAHİM KORELİ (Yer inden)(Devam 1 a) - Utanç verici.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Eğer ben belediyede partizanca

bir yönetim kursaydım, bu halk beni seçmezdi.

MEHMET ALİ TALAT (Yer inden)(Devam 1 a) - UBP kaç sene

iktidarda kaldı?

Page 155: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2338 -

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Hayır, hayır. Dinleyin, dinleyin. CTP olarak bir TKP'li arkadaşımızı mütevelli heyetine aldığınızı söylediniz ve bunun ne kadar partizanlık dışı bir şey olduğunu söylediniz ve beni söylemek istemediğim , bazı şeyleri söyletme durumunda bıraktınız, ben bunları konuşmaktan hoşlanmam, ama sizin en yetki 1 ilerinizden olan Sayın Kalyoncu'nun değerli eşi, bir doktor hanım olarak benim dönemimde Belediyede iş bulabilmiştir. Bunları söylemek istemem ama bunları söyletiyor-sunuz. Bir CTP muhtarı kendisine partisinden istifa et baskısı kesinlikle yapılmadan işsiz kaldığı bir dönemde Lefkoşa Belediye-sinde iş bulmuştur ve 86 Yerel Seçimlerine dikkatinizi çekerim CTP adayı olarak girebilmiştir. UBP'1 i de vardı, TKP de...Efendim?

SONAY ADEM (Gazi Mağua) (Yerinden) - Sizi de biz Belediye Başkanı yaptın unutmayın.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Ha bu her zaman söylenir.

BAŞKAN - Karşılıklı olmasın lütfen.

İBRAHİM KORELİ (Lefkoşa) (Yerinden) - Hoca...

DERVİŞ EROĞLU (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Çok ayıp kendi adayınıza oy vermediniz da başkasına oy verdiniz.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Aday çıkarmadık.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Hayır bir ortaklık dönemini anlatıyor, arkadaşlar doğrudur 1976 ilk Yerel Seçimlerinde Lefkoşa, Mağusa, Girne ve güzelyurt'ta 4 yerde, ana kentte ortaklaşa adaylarla . çıkılmıştır. Bir başkan TKP'den çıkıyorsa, Belediye Meclis üyelikleri de CTP'nin amblemi ile veya başka yerde tersi. 76 seçimleri böyle yaşandı. Ama yalnız Lefkoşa'da olmadı bu

Page 156: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2339 -

Mağusa ve Güzelyurt'ta CTP adayları desteklendi, ha o oylar yeterli olmadı orada seçilemedi o arkadaşlar o zaman, keşke seçilselerdi, o ayrı bir konu. Ama bir ortaklaşa gücü, e, biz seçtiydik seni demek herhalde bugün için artık geçerliliğini yitirmiş olan sözlerdir.

tBRAHİM KORELİ (Yerinden) (Devamla) - Siyasi küçüklük-tür bu.

MUSTAFA AKINCI (DeVâtıla) - Kaldı ki Sayın dostun iki kez daha belediye seçim-leri oldu ve CİP de rakibimizdi o seçimlerde, CTP'nin oyu ile seçil-medik. Şimdi benim esas söylemek istediğim şudur: Belediye döneminde herkes gönlünce dilediği partiyi tutmuştur ve belediye-lerde genel anlamda isteseniz de kolay kolay partizanlık yapamazsınız, bunu size söyleyim. 14 yıl bu hizmeti yapan bir arkadaşınız olarak genel anlamda bir partizanlığı yani TKP'linin yolunu süpüreceksiniz de UBP'liyi ayıracaksınız, CT^'linin ışığını takacaksınız da UDP'linin takmayacaksınız ya da çöpünü almayacakksınız, bu mümkün değildir. Belediye kavramının, yerel yönetim kavramının içeriğinde partizanlığı isteseniz de yapamaz-sınız, bunu zannederim kendi başkanlarınıza da sorsanız onun çok zorlaması lâzım insanın.

MİLLİ EĞİTİM VE KÜLTÜR BAKANI AHMET DERYA (Yerinden)-Devlette de aynıdır.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Çok zorlaması lazım, çok.

AHMET DERYA (Yerinden) (Devamla) - Devlette de, aynıdır.

Page 157: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2340 -

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Şimdi bakın bir önemli fark vardır mesela. Belediyeler, belediye müdürlükleri var. Bakanlıklarda müsteşarlar var, geldiği zaman bir hükümet parti rozetine bakılarak onu değiştirebilir. Belediyelerde bu imkan yok. Belediye mevcut kadrosu ile çalışmak zorundadır bir başkan. Sağkolu belediye müdürüdür. Onunla çalışmak zorundadır ve

yıllarcak bu iş böyle olmuştur. TKP'li başkan gelmiştir UBP'li

idare amiri ile çalışmıştır yıllarca Lefkoşa da değil Girne'de

olmuştur. Rahmetli Ziya Rızkı'nın döneminde böyle olmuştur

mesela. Dolayısıyla belediyelerin farklı bir konumu vardır.

Sendikalardan bahsedildi , kuru 1 uş 1 ardan bahsedildi

Ben size şunu söyleyeyim. Sendikalar da, kuruluşlar da TKP'liler

olduğu gibi başka partililerde de vardır. Bizim dikkat ettiğimiz

bir husus vardır.

Page 158: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2341 -

Bize yakın sendikalar var mı? Elbette olacaktır çeşitli

partilere yakın sendikalar. Ama onların dünya görüşünden,

felsefelerinden gelir bu. Hiçbir zaman merkezden talimatla

sendikalar ya da başka kuruluşlar yönetilmez. Olmadı böyle birşey. Buna karşı çıkan çok insan da vardır. Bunu bilmeyen çok insan da vardır. Bir çoğu zanneder ki Peyak'ı TKP yönetir. Yoktur öyle birşey.

AHMET DERYA (Yer inden)(Devam 1 a) - TKP değil, TKP'liler.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Elbette TKP'liler olacaktır bu kuruluşlarda. Olacaktır.

AHMET DERYA (Yer inden)(Devamla) - Hayır yani yönetim...

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Çok ayrıdır Sayın Derya. Sayın milletvekilleri bu çok ayrıdır. Bir vardır oturursunuz ve birtakım dernekleri, sendikaları, kuruluşları merkezi talimatlarla yönetmeye, yönlendirmeye çalışırsınız. Bir de vardır partileriniz bu gibi kuruluşlarda yer alır. Ama parti merkezleri bunları hegomonyaları altına alamaz. TKP'de yoktur, bunu bilmenizi isterim.

AHMET DERYA (Yerinden)(Devamla) - Aynı şeyi söyledim ben de size. Orda TKP yönetiyor Peyakı değil, TKP'liler yönetir daha doğru bir ifadedir dedim.

MEHMET ALİ TALAT (Yer inden)(Devamla) - 0 bölünmeyi anlatın bize nasıl oldu?

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Bölünme kendi içinden kaynaklandı Sayın Talat, bunu araştırınız. Yani Pey-Sen'in kuruluşunda ne gibi faktörler rol oynadı kesinlikle görecek-siniz. Bunu araştırınız.

Page 159: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

BAŞKAN

-2342 -

- Karşılıklı olmasın lütfen. Karşılıklı olmasın.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Sayın başkan, değerli milletvekilleri; şimdi Sayın Mehmet Ali Talat'ın bir iddiası daha oldu. işte TKP, CTP'nin tabanından oy çekmek istedi, Onun için başarımızı istemez TKP. Bunlar boş iddialardır. Yani farzediniz ki gerçekten böyledir, farzediniz ki, TKP hiçbir hükümetin başarısını istemez, kendi olmadığı müddetçe ve yatıp kalkıp dua da etse TKP her Allah'ın günü dua etse TKP, ne yazar? Sizin başarınızın ölçüsü yaptıklarınızdır, icraatlarınızdır. Siz o icraatlarınızla gerek tabanınızdan, gerekse tabanınızın dışındaki kitleden ya destek bulacaksınız, ya da yitireceksiniz. Ama ben size bu uyarıyı yapmak istiyorum. TKP ne söylerse söylesin, UBP ne isterse söylesin, bir gerçek var, gerçekten bu halk pişmandır. Bu halk bin pişmandır, ve göreceksiniz bunu eğer bu tutumunuzu değiştirmez ve eğer söylenenlerden, eleştirilerden nasıl yararlanıp da daha iyisini buluruz diye bir gayret içine girmezseniz ve sadece ve sadece...

AHMET DERYA (Yerinden)(Devamla) - Yani UBP'liler hükümet kurmadığı için pişmandır.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Ve sadece hep suçlama yönü ile en iyi savunma karşı saldırıdır mentalitesi ile, mantığı ile hareket ederseniz, bu söylediklerimin gerçekle-şeceğini göreceksiniz. Dolayısıyle...

MEHMET ALİ TALAT (Yer inden)(Devamla) - Korkumuz yok.

AHMET DERYA (Yer inden)(Devam 1 a) - Valli Derviş Bey seni aklar Akıncı. UBP ile devam etmediğine pişmandır halk der.

DERVİŞ EROĞLU (Yer inden)(Devam 1 a) - Pişman ettiniz halkı.

Page 160: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2343 -

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Dolayısıyle eğer halkla arasında bu hükümetin, bu hükümetin ortaklarının bir kopukluk varsa suçu kendisinde aramalıdır. Suçu muhalefetin söyledik-lerinde, muhalefetin eleştirilerinde aramamalıdır. Bu abesle iştigal olur sayın milletvekilleri. Şimdi bakınız sayın' Mehmet Ali Talat rakamları bile çarpıtma gibi bir tevessülde bulundu, hayretler içindeyim.

..BRAHİM KORELİ (Yer i nden) (Devamla) - Numaracı Talat.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Gerçekten hayretler içine düşmemek olası değil.

Şimdi Bütçe Komiysonunda basın ilanları Devlet Emlak Malzeme Dairesinin gazetelere gönderdiği ilanların bir dökümü istendi. 1994 ve 1995 yılları için UBP milletvekili Sayın Mehmet Bayram bir talepte bulundu, dedi ki, bu iki yılı bize bir getiriniz görelim. Şimdi Maliye Bakanlığı da ilgili Dairesi üç yılınkini hazırladı getirdi.

AHMET DERYA (Yer inden)(Devam 1 a) - Normal. Şimdi Sayın Akıncı parasal değeri mi, yoksa...

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Gayet normal, gayet normal. Şimdi söyleyeceğim. 1993 yılında Birlik Gazetesinin aslan payını aldığını gördük. Yeni Demokrat , Vatan, Yenidüzen, Ortam birşey almamış.

Page 161: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2344 -

Bunu anladık fakat 94 ve 95 yıllarına gelindiğinde bu kez en büyük oranda Birlik Gazetesi'nin cezalandırıldığını gördük. 94 yılında Birlik Gazetesi'ne 12 adet verilmiş, 95'te 3 tane, topu , topu 3 tane.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Hükümetin ilânlarını basmaz Birlik Gazetesi.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Şimdi sayın milletvekilleri; dün de bu kürsüden söyledim, bu kez de 94 ve 95 de arslan payını Yeni Demokrat almış bir sene %96.4 ama Yeni Düzen de %55.9 arslan payını bu iki gazete alıyor. Ertesi yıl 95 yılında %83.9 Yeni Demokrat, %51 küsür da Yenidüzen , diğerleri hepsi aşağıda Tabii Kıbrıs da %50'lerde. Şimdi bu konu tartışıldı ve Sayın Maliye Bakanı Bütçe Komisyonunda Sayın Mehmet Ali Talât'tan daha gerçekçi davrandı.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Ne dedi?

MUSTAFA AKINCI (Devamal) - Söyleyeyim ben ne dediğini Sayın Talât. Sayın Maliye Bakanı sizden çok daha gerçekçi dav-rand ı.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Ne dedi?

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Ve dedi ki; bu dedi geçmişten gelen bir tutumdur.

MEHMET ALi TALAT (Yerinden) (Devamla) - 94'te?

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Hayır. Bu mentalite dedi yani bu muhalefete az ilan verme tavrı bir tutumdur dedi, bir siyasi tutumdur. Siz de yaptınız bunu, beraberdik ^ u l dedi Sayın Mehmet Bayram'a beraberdik, beraber yaptık şimdi ve bu tutum böyle devam ediyor, söylediği bu. Objektif, gerçektir.

Page 162: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2345 -MEHMET AL* TALAT (Yerinden) (Devamla) - Rakamlar

öyle göstermiyor.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Sen rakamları istediğin gibi çarpıt yahu, aldın Temmuz ayını, sanki bir yılın bir tek ayıdır yani burada.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Kıstas olarak onları aldım.

MUSTAFA AKINCI (Devamla)- Ha bakın ben o kriterleri de sordum. Sayın Mehmet Ali Talât geliniz geleceğe dönük doğruları çıkaralım, en azından devlet ilânları konusunda bu Meclis toplantısından bundan olsun uzlaşalım bu noktada. Çünkü ben bunu önerdim, Komitede bunu önerdim. Dedim ki; arkadaşlar; geçmişte UBP'nin yaptığı yanlıştı.

AHMET DERYA (Yerinden) (Devamla) - Parasal değeri nedir.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Onu da çıkarırız Sayın Derya, onu da çıkarırız ama bütün yılı çıkarırız, bir ay ile gelmeyeceksiniz buraya.

AHMET DERYA (Yerinden) (Devamla) - Bir ay.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Ortak bir rakam aldık Sayın Akıncı. Aralık'ı alalım isterseniz.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Şimdi bakınız Yeni Demokrat' örneğin 94'te Aralık fiyatı 750 bin Sayın Mehmet Ali Talât, 750 bin. Kıbrıs'ın 1 milyon 275 bin, Yenidüzen'in 500 bin.

İBRAHİM KORELİ (Yerinden) (Devamla) - Az ilân ver-diler.

Page 163: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2346 -

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Bekleyin. Bir bölü sekiz ilan fiyatı 600 bin, Yenidüzen'in , 1 milyon 275 bin,Kibri s1ın.

EKONOMİ VE MALİYE BAKANI SALİH COŞAR (Yerinden) -

Neyi tartışıyoruz?

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - e, iddia vardır Sayın Bakan onun için izah edelim ve bu konuyu geçelim. 600 bin Yenidüzen' in, 550 bin Ortam'ın.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Ortam çok aldı Yenidüzen'den.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Bekle bakalım, bekle bakalım

nasıl bu kadar çarpıtıyorsunuz anlamak mümkün değil.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Rakamlar burada..

MUSTAFA AKINCI (Devamal) - Bir saniye be kardeşim müsaade buyur, bir saniye. Daha düşük fiyat Ortam'ın öyle mi?

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - 550 bin.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Daha düşük, en düşük,

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Evet.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Bu saydığım 3-4 gazete? Peki aldığı ilan sayısı 85, daha düşük fiyatla aldığı ilan sayısı 85, Yenidüzen'in aldığı 142. Nasıl Ortam'dan fazla para alıyor? Yani neyi çarpıtıyorsunuz burada, rakamlar ortada. 94 yılından bahsediyorum.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Biz 95'ten bahsediyoruz.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Ha sen 95. 95'e de geleceğim daha sonra. 94'te kim idi iktidarda...

Page 164: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2347 -MEHMET AL? TALAT (Yerinden) (Devamla) - 94'te söyledi

Sayın Mal iye Bakanı.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Neyi söyledi?

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Geleneği devam ettiriyoruz 95'te düzelttik dedim ben ama.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Ha 95'de de devam ederdi. Şimdi bakın sayın milletvekilleri; burada yapılması gereken şudur. Bir yanlışı düzeltmek niyetinde isek bunun yolu bellidir. Devlet Malzeme Dairesinden bu ilânlar parasal eşiti iği gözeterek verilecek. Filan gazetenin birim fiyatı yüksekse o biraz daha az alabilir. Başkasınınki daha düşükse birim fiyatı biraz daha fazla alabilir ve denge ve getirilebilir.

MEHMET ALÎ TALAT (Yerinden) (Devamla)- Traj önemli değil mi?

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Yoktur kardeşim böyle bir kıstasınız. Şimdi sen bana diyebilir misin ki traj kıstası vardır bugüne kadar.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Eğitim Bakanlığı olarak ben verdiğimde trajı yüksek olana verdim.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Yoktur öyle bir şey.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Duyuracaksam veririrr tarjlıya, mecburdum çünkü. 10 tane satan gazeteye vere-mezd im.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Şimdi bakın bunların içeri-sinde bakanlıklar yoktur. Bakanlıklar ayrı ayrı verdiği ilânlar vardır Sayın Mehmet Ali.

Page 165: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2348 -MEHMET ALT TALAT (Yerinden) (Devamla) - Doğrudur.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Onu da sorduk, onu da getirin de onu da tartışalım. Bakalım hangi kıstasla gittiniz, Çarpıtmayın konuları bir dakika.

MEHMET ALi TALAT (Yerinden) (Devamla) - Hep dengeli gittik.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Getiriniz bütün bakanlık-ları .

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Getirelim.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Hangi gazetelere ne ilânlar verildi? Bütçe Komitesinde konuşulan sadece Devlet Emlâk ve Malzeme Dairesinin verdiği ilanlar oldu. Orda da taplo meydanda. Şimdi yapılması gereken şudur. Kıstası sordum ben. Nedir kıstas? Aldığım cevap tutum oldu. Kıstas yoktu, kıstas konsun ve artık bu ülkede sizin bu iddianız var, eskiden belki bu iddia yoktu. Sizin bir iddianız var, diyorsunuz ki siz Hükümet Programınızda, biz devlet olanaklarından basın, yayın organlarını eşit

oranda yararlandırmaya özen göstereceğiz.

Page 166: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2349 -

Üstelik sanki yapıldı, geçmişte de 94'te de ve onu göstermeye özen gösterecek, devam edecek bu özene. Şimdi yoktur öyle bir şey. Onun için bunları yapmaya niyetiniz varsa yapılacak iş bellidir ve bunu yapmak için de gecikmeye hiç neden yoktur. Hemen Ocak sonundan, Şubat'tan başlayarak bu eşitlik sağlana-bilir.

Son olarak şuna değinmek istiyorum, Hükümetin başarısını istememek konusu ve kışkırtma konusu ve bu bağlamda Yeşilırmak Göleti konusu, dün epeyi konuştum ben o konuda. Fakat unutuyor sayın arkadaşlarımız. Bir Seçim Yasası geldi bu Meclise, tartı şildi ve onaylandı. Biz de onay verdik. Bir Eski Eserler Yasası geldi bu Meclise, bu ülkenin geleceği için önemli, gelecek kuşaklara bu tarihsel mirasın aktarılmasının öneminin bilinci içerisinde Toplumcu Kurtuluş Partisi, onay verdi. Bir özürlüler Yasası geldi, Toplumcu Kurtuluş Partisi buna onay verdi. Bırakın ki daha uygulanmaz veyahutta eksik uygulanır, şikâyetler var epey, ama bunlara onay verdi. Ben size bir şey daha hatırlatmak istiyorum. Sayın Başbakan bu kürsüden en az iki kez Toplumcu Kurtuluş Partisine bu Mecliste sergi-lediği yapıcı muhalefet dolayısıyla teşekkür etti. Teşekkür etti şu veya bu nedenden dolayı. Ne isterse olsun. Bunlar gizlenemeyen gerçeklerdir. Biz bu ülkede hükümetlerin geçici olduğunun bilincindeyiz sayın milletvekilleri. Hükümetler bugün vardır, yarın yoktur. Kalıcı olan toplumumuzdur ve bir hükümetin, hangi hükümet olursa olsun bir hükümetin başarısız-lığını istemek, onu beklemek, onun için uğraş vermek demek, gelecekte tıpkı sizlerin yaptığı gibi, başkalarının da enkaz edebiyatı yapmalarına olanak vermektir. Ona fırsat vermek demektir. Biz bunu istemiyoruz. Tabiî şunu da söyliyeyim, bu Hükümet iki yıllık bir süreyi geçirdi. Özellikle ilk altı ayda bu Hükümetin Toplumcu Kurtuluş Partisi çok çoi< az muha-lefet yaptı, çok çok az. Toplumcu Kurtuluş Partisi bu Hükümete

Page 167: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2350 -

veyahut da Hükümetlere diyelim artık, üç tane oldu çünkü, DP-CTP Hükümetlerine gereğinden fazla tolerans gösterdi. Gereğinden fazla kredi tanıdı. Fakat ne zaman ki artık belli bir süre devran aynı devran, artık değişecek bir şey kıpırtısı görmeyince ve ülkenin daha kötüye gittiğini izledikçe Toplum-cu Kurtuluş Partisi elbette muhalefetini daha da sertleştirdi. Bu devam edecek. Bu kesinlikle devam edecektir. Ama bu bir istismarcı 1ık değil. Bu kesinlikle bir istismarcılık değildir. Yeşilırmak konusunda bu şekilde düşünülmesi ve Yeşilırmak Göletini muhalefet yapmamızı istemiyor, bundan dolayı başarı-sız olmamızı istiyor diye bu kürsüden sözler sarf edilmesini gerçekten anlamak mümkün değil. Bu olamaz, böyle bir düşünce hiç kimsenin beyninde yer edemez. Böyle bir şey olamaz ve bunu söylemek inandırıcı olmaz sayın milletvekilleri. Yani bu parlamentoda, kamuoyuna, halkımıza yansıtılan mesajlarda bu ülke insanı olduğumuz biline biline hepimizin efendim, baraj yapılmasın, gölet yapılmasın da bundan dolayı muhalefet prim kazansın düşüncesine girer ve ülkenin menfaatlerini düşünmeyecek. Böyle bir şey olabilir mi?

Page 168: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2351 -

Burada önemli olan şudur: Bir gölet var, o gölet projesi çerçevesinde önemli birtakım unsurlar var. Türkiye'nin söylediği konu, Sayın Mehmet Ali Talât'ın da söylediği Güneye de bir miktar su tasıma meselesi unsurlardan bir tanesidir sadece. Bir tanesidir. Bunun yanında bir sürü başka unsur daha var. E, Çatalköy'de havaalanı inşa edilmesi gündeme geldi bu Hükümet döneminde. Müsade edecek misiniz Çatalköy'e de havaalanı inşa edilsin?

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) - UBP Döneminde geldi o. Bizde gelmedi.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Sizin döneminizde duyuldu bu. UBP dönemi geçti artık.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Yok efendim. Sizim dönemimizde değil.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Sizin döneminizde gündeme geldi. Çatalköylülere gittik, konuştuk. Sizlere geldiler hatta...

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Daha önce geldi efendim bu konu.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Hatta bakınız.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Haritaları bile çıktıydı.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Yani bu anlattığınız-dan oraya da havaalanı yapılacağını mı anlayalım?

BAŞKAN - Dinleyelim lütfen.

Page 169: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2352 -

hayır,

Talât?

MEHMET ALÎ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Hayır,

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Onu mu anlayalım Sayın

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Hayır.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Birtakım görüşler ve düşünceler çeşitli kesimlerden, hele hele Türkiye gibi bu Ada için, bu toplum için önemli yerlerden gelecektir. Muhakkak ki onlar da kendi görüş ve düşüncelerini söyleyecek-lerdir. Türkiye bizim için elbette çok önemli bir ülkedir. Türkiye'nin yardımları önemlidir. Azaldığında...

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Ama o yapıyor. Sen yapmıyorsun.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Azaldığında o yardımların nasıl sıkıntılara düşüldüğü de bir vakadır, bir gerçektir. Ama bile bile yanlışta teknik açıdan, coğrafya açısından, topografya açısından, maliyetler açısından pompalamak dolayısıyla enerji açısından, verimli toprak açısından bütün bunları bir kefeye koyup, öte yanda da bir siyasi sorun meselesini dengeye koyduğunuzda bir defa değil,bin defa düşünmek gerekir. Yani Türkiye yetkilileri de laf anlamaz insanlar değildir sayın milletvekilleri. Konuşmalı-yız, tartışmalıyız. Anlatmalıyız. 96 yılı barış yılı olacak diyoruz. Federal çözüm istiyoruz. İki toplum arasında karşı-lıklı ilişkilerin gelişmesini istiyoruz. İki toplum arasında diyaloğun gelişmesini istiyoruz. Ve bu iki toplum arasında zaten ortaklaşa bir su olayı vardır. Lefkoşa'da Güzelyurt

Page 170: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2353 -

pompalama istasyonundan Rum tarafına da pompalanıyor sular.

Yeşilırmak göletinden gelecek olan su Güzelyurt pompalama

istasyonuna gelecek olan suyun bir kısmı yine Güneye de

pompalanacaktır. Yani Rum da yararlanacaktır bundan. 5u

anda olduğu gibi. Peki bütün bunlar ortada. Bunları konuşmak,

tartışmak, 96 yılında barışa girişimleri de dikkate

alarak hem iki toplum arasındaki diyalogu geliştirmek,

hem Birleşmiş Millerlerle de diyalog yapmak. Ve nedir burada?

Rum tarafından gelen tepki nedir? Nedir sıkıntıları? 0

tarfa taşacak olan su yine çok büyük oranda köylülerin

topraklarını sular altında bırakacak. Bu da köylülerin

bize söylediği ve gerçek olduğu biliniyor. Çok büyük oranda,

belki hemen hemen tümü Güneye sarktığında Türk topraklarıdır

ortad?. var olan. Bunlar biliniyor herhalde. Veyahut da

bu köylüler yalan söylüyor. İkisinden biri.Sayın Mehmet

Ali Talât gülümsedi yine. Eğer böyle değilse köylü bize

yalan söylüyor. Bunun başka türlü izahı olmaz.

Page 171: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2354 -

Şimdi burada önemli olan Kıbrıs Türk Mimar, Mühendis Odaları Birliği söylüyor, e, ona kulak vermeyelim. Köylüler bu görüş-leri dile getiriyor, ona kulak vermeyelim. E, tamam şimdi o zaman şunu sormak lâzım, eğer bu karar verilmişse, yani Türkiye Cumhuriyeti bize sadece ve sadece bu üçüncü aksta olursa ben yaparım, olmazsa başınızın çaresine bakın diyorsa, o zaman gidip de birinci aksta, hatta onun da ötesinde Karavi'de sondaj yapılacağına dair niye taahhütname veriyorsunuz köy-lülere? Geçen gün taahhüt aldılar elinizden, Hükümetten. 0 taahhütnameyi aldılar ve gittiler dediler ki, evet üçüncü aksta da müsaade ettik yapılsın bu sondaj ama ağırlıklı olarak artık bizim istediğimiz düşünülüyor, birinci aksta da yapı-lıyor bu, hatta onun da ötesinde Karavi'de de yapılması için Başbakandan söz aldık ve o umutla çıktı gitti bu köylüler. E, bugün Sayın Talât'ın ortaya koyduklarından anlaşılan gös-termelik mi olacaktır bu sondaj çalışmaları.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Biz siz değiliz yani göstermelik bir şey yapan. Açıkça anlattık.

MüSTAFA AKINCI (Devamla) - 0 zaman nedir?

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Açıkça söyledim.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Kiminle tartışıyorsunuz?

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Türkiye'yi ikna etmeye çalışıyoruz da dedim, kaç defa söyliyelim, hangi dille söyliyelim? En iyi bildiğim dil Türkçedir benim.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - En iyi bilinen tabiî ki insanların kendi lisanıdır da o lisanla ne.söyledikleridir önemli olan.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Evet.

Page 172: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2355 -

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Yani o söylenenlerdir önemli olan ve o söylenenlerin hangi anlama gittiğinin bilincinde olmasıdır önemli olan. Şimdi...

VASFİ CANDAN (Lefkoşa) (Yerinden) - Anlamak istejienin niyete de bağlıdır.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Bu sayın arkadaşlar bakınız verilen mesajlarda bir kere kafaları karıştırmakta oldıiğunuzu biliniz. Sayın Tarım Bakanı başka türlü bir yaklaşım sergiler, Sayın Başbakan başka türlü bir yaklaşım sergiler, Sayın Talât başka bir şeyler söyler, yani bu konuyu da istikrarlı muhasebe birimine döndürdünüz. Kimin ne söylediği belli değil. Onun adını da zaten artık istikrarlı değil, istikrarsız para biri-mini yapmak gerekecek.

Sayın milletvekilleri; benim Sayın Talât'ın sözlerinden yanıtlamak ihtiyacı duyduğum konular bunlardır. Ben son olarak en başta söylediğimi söyleyerek görüşlerimi tamamlamak isti-yorum, bir iktidar eğer muhalefetinden ve onun eleştirilerin-den yararlanmak hoş görüsünü içinde taşıyamazsa, o iktidarın ve Hükümetin işi zordur. Benim gözlemlediğim budur. Temenni ederim bu gözlemimin gelecekte hükümet partilerinin sergileyecek-leri tavırlarla değişsin ve bu ülkenin hayrına, bu ülke için iyi şeyler yapsınlar, doğru şeyler yapsınlar, başarılı olsunlar ve varsın biz kaybedelim, halk kazansın. Bizim bütün arzumuz budur. Bundan başka bir şeyi yüreğimizde taşımayız. Böyle bir düşünce içerisinde hiç bir zaman olmayız. Hepinize teşekkür eder, saygılar sunarım.

BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Akıncı. Söz sırası Sayın Eroğlu'ndadır. Buyurun efendim.

Page 173: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2356 -

DERVİŞ EROĞLU (Gazi Mağusa) - Sayın Başkan, değerli

milletvekilleri; belli ki bu kaç başlı olduğu belli olmayan

Hükümet, iki yıl önce hükmete getirilmiş olmalarına

rağmen, hâlâ kendilerini muhalefette zannediyorlar ve

kendi bütçeleri eleştirilirken, muhalefet kanadı kendi

bütçelerini eleştirip, önerilerini de ortaya koyarken,

geçmiş hükümetlerin eleştirisiyle meşgul oluyorlar,

geçmiş hükümetleri eleştirerek halkı içine soktukları

sıkıntıyı unutturabileceklerini zannediyorlar.

Page 174: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2357 -

Bu takdik bana göre başarılı olmaz. Dolayısıyla siz iktidarda

olduğunuzun farkına varınız artık. İki yıldan beri iktidar-dasınız, halâ iktidar olduğunuzun farkında değilsiniz ve halâ iki yıl önce iktidarda olan partiyi eleştirerek halkı aldatmaya çalışıyorsunuz, halkı avutmaya çalışıyorsunuz. Halk aldanmaz. Halk gerçekleri görüyor. Çünkü senin benim gibi vatandaş da bu ülkede yaşıyor ve sıkıntıyı çekiyor. Sıkıntıyı herkes paylaşıyor. Ama eşit şekilde de paylaştığını söylemek mümkün değildir.

Sayın Mehmet Ali Talât şeffaflıktan bahseder. Moda oldu. Dün bir nebze espirisini de yapmıştım onun. Bugün yapmaya gerek yok. Ama şeffaf olduğunu söyleyen Hükümetin bir elektrik konusunda elektrikler kesildiği zaman söyledi-ğine bakınız. Arıza var. Arıza olmadığı zamanda siz arıza var diyerek halkı aldatıyorsunuz. Ali Ağa tesisine gönderdi-ğiniz tanker orda bekliyor, ondan sonra gelen tankerler mazot doluyor, siz talimat vermiyorsunuz doldurması için. Çünkü ne kadar elektrik kesintisi olursa, elektrik santrallarını o kadar kolay pazarlayabileceksiniz halkın tepkisini almadan. Halka biz Hükümet olarak bu işi yapamıyoruz, özele vermemiz gerekir ki,karanlıkta kalmasın dedirtmek için siz bu numara-ları yapıyorsunuz. Halka gerçekleri söylemiyorsunuz, ondan sonra da şeffaflıktan bahsediyorsunuz.

Yeşilırmak Göletine gelince; Sayın Mehmet Ali Talât kamu yararından bahsetmiştir. Ben sorarım size. 1986 yılının 5 Aralık tarihinde Sayın rahmetli özal'la benim yapmış olduğum Ekonomik İşbirliği Protokolü bu ülke halkının yararına değil miydi ki, siz o zaman yıkım paketi diye dünyayı ayağa kaldırmaya çalıştınız? Duvarında yıkım paketi ilânı yazılmamış duvar bırakmadınız. Ev bırakmadınız. Bina bırakmadınız. Ne vardı o pakette? İşte bu göletler vardı. Ne vardı o pakette? Elektrik santrallarinin temelinin atılışı, elektrik santrallarinin yapılışı vardı.

Page 175: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2358 -

Telekomünikasyon projesi vardı. Yol projesi vardı. Orman projesi vardı. Sıfır fon ve sıfır gümrükle ürettiğimiz ürünlerin Türkiye'ye girişi vardı. Bu kamu yararına değil miydi? Ama siz muhalefet olsun diye ülkenin menfaatine olan bu anlaşmaya rest çektiniz, yıkım paketi ilân ettiniz. Halbuki ben o paketi rahmetli özal'la imzalayabilmek için o günün Devlet Bakanı ile tartışmış, konuyu Başbakanlık düzeyine çıkarmış ve ilk defa başbakanlar düzeyinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başbakanı bir protokol imzalamıştır. Ha, şimdi bu pakete sahip çıkıyorsunuz, görüyorum ve memnun oluyorum. Bugün Mağusa-Karpaz yolu ihalesi yapılmıştır. Bu paketten dolayı yapılmıştır. Bugün Lefkoşa, Geçitkale, Yeni İskele yollarının ihalesi yapılmıştır. Elektrik santral-larını birinin açılışını yaptınız. Göletleri teslim aldınız. İkinci elektrik santralı yakında açılacaktır. Peki bunlar kamu yararına olan şeyler değil miydi ki, siz o kadar itiraz ettiniz? Mitingler düzenlediniz, afişler bastınız, broşürler dağıttınız.

SONAY ADEM (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Bütün üretici sektörleri gözden çıkardıydınız. Onu niye söylemiyorsunuz?

DERVİŞ EROĞLU (Oevamla) - Çok güzel konuştun. Hangi üretici sektör gözden çıkarılmıştı?

SONAY ADEM (Yerinden) (Devamla) - Bütün fabrikaları kapattınız o Yıkım flaketi ile.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - En fazla teşviği Ulusal Birlik Partisi Hükümetleri döneminde tarım sektörü almıştır. Sanayi tesisleri ve organize sanayi bölgeleri Ulusal Birlik Partisi Hükümetleri döneminde kurulmuştur.

SONAY ADEM (Yerinden) (Devamla) - Bütün fabrikaları kapattınız. Binlerce işçiyi işten attınız.

Page 176: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2359 -

DERVİŞ EROSLU (Devamla) - Turizm sektörü, hizmet sektörlerini ön plâna çıkardık, ama hizmet sektörlerini ön plâna çıkarırken, bu hizmet sektörlerinin taşıyacağı turisti...

SONAY ADEM (Yerinden) (Devamla) - Günlerce isçiyi işinden attınız. Hepsi de göç etti bu memleketten.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) -öğrenciyi besleyecek tarım sektörünü de teşvik etme kararını aldık. Sayın Serdar Denktaş değişim yapamadık diyor. CTP başka söyler biz başka söyler, onun için bir değişim yapamadık. Ulusal Birlik Partisi Hükümeti döneminde bu ülkede değişim olmuştur.

SERDAR DENKTAŞ (Lefkoşa) (Yerinden) - Uu?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - 1986'da... Sayın Serdar, hoş geldin.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) .(Devamla) - Sen de gülen söylediğine.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - 1986'da imzalanan protokoldan sonra biz serbest Piyasa Ekonomisini bu ülkeye getirdik.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Kendi söyler kendi güler.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Kendi söyler, kendi güler değil. İlk defa karma ekonomiden serbest piyasa ekono-misine geçtik. Hizmet sektörünü ön plâna çıkardık, üniversite olayını, turizm olayını bu ülkeye getirdik. Son Sayın Salih Coşar konuşurken iftiharla söylemiştir, üniversite olayında Güneyi geçtik diye. Bankacılık sektöründe Güneyi geçtik diye iftiharla söylemiştir. Bunlar bizim zamanımızda olmuştur Ama ekonomi durağan değil, ekonomide değişiklik oluyor.

Page 177: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2360 -

siz hükümete geldiniz, dünyada gelişen ekonomik değişimlere göre siz bir değişime geçecekseniz yapınız. Tutan mı var sizi?

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Hiç merak

etmeyin.

DERVİŞ ER05LU (Devamla) - Buyurun yapın. Biz...

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Hiç merak etme.

DERVİŞ EROÖLU (Devamla) - Ben kendi dönemimden bahsediyorum. Ama geçmiş dönemleri de alacak olursak, Sayın İrsen Küçük bahsetmiştir. 20 Ocak Kararları. Asil Nadir krizi. 19911 deki Körfez Krizi.

Page 178: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2361 -

Biz bu krizleri yaşadık. 1980'de 20 Ocak Kararlarıyla %56 devalüasyon olmuştu. Ama biz bunu halkımıza hissettirmedik. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti insanı refahı tatmaya, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ekonomisi gelişmeye devam etmiştir.

SONAY ADEM (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Daha ganimeti bitirmedinizdi o zaman.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ha, senin aklın ganimette. Sen de ganimet evde oturursun unutma.

BAŞKAN - Karşılıklı olmasın lütfen. Lütfen karşılıklı olmasın.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ulusal Birlik Partisi geçmişte hiç bir şey yapmamış, popülist politikalarla. Peki bu ülkede bugüne kadar elan gelişmeleri kim yaptı Sayın Serdar? Ulusal Birlik Partisi Hükümetleri 1976'dan başlayan ve 1993 yılı sonuna kadar bu ülkede olan bütün gelişmişliğin altında Ulusal Birlik Partisi mühürü vardır.

SERDAR DENKTAŞ (Lefkoşa) (Yerinden) - E, bir de bırak-saydın 74'te aldığın gibi. Tabiî ki bir gelişme oldu.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Olacak tabiî.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Olmamız gereken yerleri söyle.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ama siz hâlâ daha çivi üstüne çivi çakılmadı, ekonomi UBP devrinde mahvedildi derseniz, ben size yaptıklarımızı söylerim, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti1nin tüm altyapısı bizim devrimizde yapılmıştır. Ulusal Birlik Partisi döneminde halk refahı tatmıştır.

Page 179: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2362 -

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Şükran Anavatan.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Anavatana tabiî ki şükran, o ayrı konu. Ama siz de iki yıldan beri iktidardasınız da Anavatan vermiyor diye şikâyet ediyorsunuz. Çok bilinçli bir proje, bilinçli bir ekonomi ortaya koymadınız. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine Anavatan yardım yaparken, yapacağınız inandırıcı projelerle karşısına çıkarsanız ancak size yardım yapar. Onun için

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Sayın Eroğlu, duyan da zanneder bütün projeleri sen çizdin de Türkiye de parasını verdi. Türkiye yaptı, getirdi bize, Allah razı olsun.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Maşallah...

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Allah razı olsun.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Projeleri Hükümetler yapar Sayın Serdar.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Vazgeç Allahını seversen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - İki sene de Bakanlık yaptın. Yazık vallahi. Demek ki boşuna oturdun o koltukta.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Yanıltma insanları.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti1

nin altyapısının projelerini, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sanayisinin projelerini, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ekono-misini kalkındıracak bütün altyapının projesini, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hükümetleri yapar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuri-yeti Hükümetinin yapmış olduğu bu projeler önce Bakanlar Kurulunda, Devlet Plânlama Örgütü ile birlikte onaylanır,

Page 180: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2363 -sonra TC Yardım Heyeti ve Türkiye'ye gider. Sen bunu bile öğrenmemişsen, dört yıldan beridir politikadasın yazık, üzülürüm ben. Demek ki —

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden7 (Devamla) - Şu senin hazırla-dığın proje içerisinde Dipkarpaz1 dan Mağusa'ya gelen yol nerden geçecek, söylermin bana lütfen. Madem sen hazırladın projeyi.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Yok, işte Serdar Denktaş hazır-ladı. 1993 yılı Aralık'ında bunun ihalesi yapılacak...

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Hiç bir hazırla-madık. Allah razı olsun Türkiye Cumhuriyeti'nden.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - 1993 yılında ihalesi yapılacaktı bunun.

BAŞKAN - Sayın Serdar lütfen, lütfen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Erken seçim dolayısıyla ihale ertelenmi ştir.

BAŞKAN - Müdahale etmeyin efendim.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Siz, tavsiye ederim size, 2000 yılına kadar Karayolları Master Plânını alınız incele-yiniz, tavsiye ederim size 2000 yılına kadar Orman Master Plânını alın ve inceleyiniz, bunları kim yapmıştır. Ulusal Birlik partisi yapmıştır bunları.

ALİ ÖZKAN ALTINIŞIK (Girne) (Yerinden) - Sayın Eroğlu, Karayolu Master Plânının tüm çalışmalarını TC Hükümeti yap-mıştır. 0 zamanlar ben Karayollarında çalışırdım. Hiç olmazsa bildiğimiz şeyleri de...

Page 181: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2364 -

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sen hiç konuşma.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Hiç olmazsa yanıltma, doğru söyle hiç olmazsa.

BAŞKAN - Efendim lütfen müdahale etmeyelim, lütfen.

F.10

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Doğruyu söylesin Sayın Başkan.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sayın Serdar Denktaş, eğer Süha Türköz burda yok, Süha Türköz'e sorarsın size bizim yaptığımız o Karayolları Master Plânını gösterir. Tabiî ki Türkiye ile de işbirliği yapacağız. 0 ayrı konu. Ama bir ülkenin Karayollarını o ülkenin hükümetleri yapar.

BAŞKAN - Konuşmacıyı dinleyelim lütfen.

SALİH MİROĞLU (Girne) (Yerinden) - Bravo.

BAŞKAN - Sayın Çobanoğlu, lütfen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sayın Serdar Denktas, tutturdu bir ABAD Kararı gidiyor ve Ulusal Birlik Partisini suçuluyor. Şimdi ABAD Kararı Sayın Rauf Denktaş'ın, Cumhur-başkanının açıklamaları ile bu bir siyasi karardır. Sayın Rauf Denktaş'ın, Cumhurbaşkanının açıklamaları ile bu bir siyasi karardır. Sayın Başbakanın zaman zaman yaptığı açıklamalarda ABAD Kararı siyasi bir karardır der, ama Ulusal Birlik Partisini suçlamaya geldiği zaman, bu Ulusal Birlik Partisinin suçudur der. Ben size sorarım. Bu dava kime açılmıştır? Dava...

(Milletvekilleri kendi aralarında konuşur.)

Sayın Başkan

BAŞKAN - Lütfen.

Page 182: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2365 -

ALİ ÖZKAN ALTINIŞIK (Girne) (Yerinden) - Kendi gruplarıdır Sayın Başkan.

BAŞKAN - Lütfen efendim, lütfen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Dava Pisuri Limited diye Güneydeki bir şirket tarafından İngiliz Tarım Bakan-lığının aleyhine açılmıştı.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Bir soru sorabilir miyim Sayın Başkan Sayın Eroğlu'na.

BAŞKAN - Bir dakika efendim, bir dakika.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Bir soru efendim.

BAŞKAN - Tamam, konuşmacı müsade ederse sorarsınız.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - İngiliz Tarım Bakanlığı aleyhine açılmıştı. İngiliz Tarım Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı Temsilcilerini Kıbrıs'a göndermiştir. Dışişleri Bakanlığında toplantı yapılmıştır, bizden bilgi istenmiştir. Gerekli her türlü bilgi verilmiştir. Ama Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti tarafı görüşmelerden kaçar düşüncesi ile Kuzey Kıbrıs Türk Cıntıuriyeti'ne baskı unsuru olacak düşüncesi ile' İngiliz Mahkemesi bir oturumda davayı Avrupa Parlamentosu

ı

Adalet Divanına havale etmiştir. Avrupa parlamentosuna gittikten sonra Bakanlar Kurulu karar almıştır. Dışişleri Bakanlığı görevlendirilmiştir. 0 günün Maliye Bakanı da Sayın Salih Coşar Dışişleri Bakanı ile birlikte bu konuyu takip etme kararı verilmiştir. Ama Merkez Bankası davasında bizi savunan Avukatlık Şirketine de talimat verilmiştir. Müdahil olmamız gerektiği zamanda müdahil olması için. Avukatlık Bürosundan gelenler olmuştur, görüşülmüştür. Ama konu...

BAŞKAN - Sayın Eroğlu.

Page 183: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2366 -

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Hayır, bir dakika konuşmamı bitireyim. Konu Avrupa Adalet Divanına gittikten sonra zaten biz hükümetten gittik. 0 zaman da Avrupa Adalet Diva-nında görüşülürken konu, Cypfruvex Uk ve Cypfruvex Cyprus Limited Şirketi avukatları vasıtası ile davaya müdahil olmuştur. Davada savunmasını yapmıştır. Ama karar aleyhimize çıkmıştır. Çünkü karar tamamen siyasi bir karardı. Onun için bu kararın Avrupa Adalet Divanı aldı diye siz bizi suçlayamazsınız. Çünkü biz geçmişte yine bu Ulusal Birlik Partisi Hükümetleri oteller davasını kazanmıştır, Merkez Bankası davasını kazanmıştır, narenciye davasını kazanmıştır. Onun için siz bizi burda suçlayamazsınız.

BAŞKAN - Sayın Denktaş bir soru yöneltmek istiyor size. Bilmem usule uygun mu, ama.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ben ona hiç soru sormadım konuşurken. Dinlesin.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Usule uygundur efendim.

BAŞKAN - Buyurun.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Usule uygun değildir efendim.

BAŞKAN - Değil mi?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - E, değildir. Usule uygun değildir.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Kabul ettim. Sayın Eroğlu, lütfen bize açıklar mı, İngiliz Mahkemesindeyken bu olay bütün uyarılara rağmen neden müdahil olunmadı ve yani Hükümet, Koalisyon Hükümeti göreve geçtikten sonra

Page 184: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2367 -

müdahil olmak istediğinde geç müdahil olduğumuz için ödedi-ğimiz cezanın rakamının farkında mısınız? Ve farkında mısınız ki, diğer mahkemeleri kazandık, doğrudur. Ama müdahil oldu İngiliz Mahkemelerinde diye kazandık. Sizin yüzünüzden oldu bu evet. Cevaplayın lütfen.

DERVİŞ ÇOBANOĞLU (Yerinden) (Devamla) - Yazılı soruya gelir. Sözlü soru değil.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sayın Serdar Denktaş...

BAŞKAN - Lütfen, lütfen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Dava, anlattım. Güneyde Pisuri Limited isimli bir şirket tarafından İngiliz Tarım Bakanlığı aleyhine açılmıştır.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Uyarıldıniz efendim. Anavatandan uyarı geldi, elçilikten uyarı geldi.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - İngiliz Dışişleri Bakanlığı temsilcilikleri ile temas edilmiştir. İngiliz Dışişleri Bakanlığı Temsilcileri gelmiştir, kendilerine gerekli olan bilginin her türlüsü verilmiştir.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Onlar bile uyardı sizi müdahil olmaya.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Tarım Bakanlığında da vardır. Dışişleri Bakanlığında da vardır. Ve bize Merkez Bankası davasını kazandıran avukatlık bürosuna da gerekli talimat verilmiştir gerektiğinde müdahale etmek için. Ama İngiliz Mahkemesi bir celsede Avrupa Adalet Divanına konuyu havale etmiştir. Maksatlı olarak.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - İngiliz Elçiliği bile müdahale etti size müdahil olun diye.

Page 185: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2368 -

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Maksatlı oldun. Peki bu siyasi değilse , bundan sonra baban ve Başbakan eğer bu konu, bu dava siyasi bir davadır derse , ben o zaman karşısına çıkacağım.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Cumhurbaşkanı. Cumhurbaşkanından bahsettiğinde Cı.'mhurbcişk.-înın diye bahsetmen gerekir. Baban diye bahsedemezsin. Burda oturan bir milletve-kilidir. Kimden bahsettiğinden farkındasın?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sayın Cumhurbaşkanının işine geldiğinde bu siyasi karardır diyecek, oğlu işine gelmediğinde , bu Ulusal Birlik Partisinin hatasıdır diyecek.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Bak, bak.

BAŞKAN - Sayın Denktaş lütfen. Lütfen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - 0 zaman dünya bize nasıl inanacak? Biz dünyayı nasıl inandıracağız?

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Sözünü geri alsın.

BAŞKAN - Söz alırsınız, konuşursunuz yahu.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Bir millet-vekilinin babasından bahsetmiyor, Cumhurbaşkanından bahsediyor. Sözünü geri alsın.

BAŞKAN - Tamam efendim, bitti.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sizin babanızdır Sayın Cumhurbaşkanı.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Bir milletvekilinin babası olayı değildir.

Page 186: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2369 -

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sayın Cumhurbaşkanı evet sizin babanızdır.

BAŞKAN - Sayın Cumhurbaşkanından söz etmiştir efendim.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - E, Sayın Cumhurbaşkanından bahsediyorum, ama eğer siz babanızı inkâr ederseniz ben birşey diyemem.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Bir Cumhurbaş-kanından bahsediyor.

BAŞKAN - Lütfen, müdahale etmeyelim lütfen.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Düzeltsin efendim. Burada bir milletvekili var. Sayın Cumhurbaşkanı da Cumhurbaşkanıdır. Bir milletvekilinin babası değil.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Babanız Sayın Cumhurbaşkanı

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Aksi takdirde biz de başlayacağız sormaya Sayın Eroğlu. Siz de bu görevt gelirken kayınvalideniz mi getirtti?

BAŞKAN - Lütfen, lütfen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Bu büyük. Neyse söylemeyim sen anladın.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Söyleyin Sayın Eroğlu.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Bu büyük bir yüzsüzlüktür.

BAŞKAN - Lütfen. Sayın Eroğlu lütfen.

Page 187: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2370 -

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - öyle mi efendim? Sizin söylediğiniz...

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sizi de kayınvalideniz mi getirdi sözlerini söyleminiz ayıptır.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Sayın Erogiu, burada oturan halkın bir milletvekilidir. Ben de onu getiririm Sayın Erogiu.

BAŞKAN - Sayın Denktaş, lütfen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ben size sizi babanız bu makama getirdi demedim. Babanız Sayın Cumhurbaşkanı.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Burada Sayın Cumhurbaşkanı benim babam değil. Burada Sayın Cumhur-başkanı benim ve senin Cumhurbaşkanındır.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Evet, inkâr etmiyoruz.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Kapının önünde gel bana de ki, baba. Kabul ederim.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Allah Allah, baban her yerde babandır.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Ama bu Meclisin içinde Cumhurbaşkanımdır.

BAŞKAN - Karşılıklı oluyor efendim, lütfen.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Efendim sözlerine dikkat etsin.

BAŞKAN - Lütfen. Sayın Denktaş, lütfen.

Page 188: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2371 -

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Burada oturursa, önce milletvekilidir sonra babasıdır.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sayın Cumhurbaşkanı sizin babanızdır. Ben sizi Sayın Cumhurbaşkanı babanızdır diye suçlamıyorum.

BAŞKAN - Devam ederse, ara vermek zorunda kalacağım.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Ben gidiyorum efendim, zorda kalmayasınız.

BAŞKAN - E, nasıl? Olmaz yahu.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - E yahu, bir insan babasını inkâr mı edecek? Ha,ben deseydim seni , baban getirdi bu makama anlarım. Ben öyle bir şey demedim.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Sayın Eroğlu, onu da söylediniz çok. Değil mi?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Efendim?...Neyi?...

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - 0 demin söylediğinizi.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sizi babanız milletvekili getirdi, yaptı demedik.

BAŞKAN - Sayın konuşmacı, lütfen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sizi milletvekili Ulusal Birlik Partisi yaptı ve siz nankörlük ettiniz.

BAŞKAN - Sayın Eroğlu, Genel Kurula hitap edin lütfen.

SONAY ADEM (Yerinden) (Devamla) - Parti içi meseleleri konuş-mayın efendim burda.

Page 189: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2372 -

BAŞKAN - Genel Kurulu muhatap alın lütfen. Devam edin.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ha, bu kürsüye çıkıp da, siz ülkeyi mahvettiniz demekle halkı aldatamazsınız. Siz 2 yıldan beri iktidardasınız, ne yaptınız? Onu anlatınız.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Sizin bozduklarınızı düzeltmeye çalışıyoruz.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Biz, size çarkları gayet mükemmel dönen bir ekonomi bıraktık. Siz bozdunuz. Hatta bizim zamanımızda Ekonomi Maliye Bakanlığı yapan bir arkadaşı ödünç aldınız, size yardımcı olsun diye.

AHMET KÂŞİF (Yerinden) (Devamla) - Estağfrullah. 0 ödünç lafı olamaz. Ha, size geri mi geliyor? öyle bir şey var mı Hoca? Yoksa öyle bir kuruntu mu?

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Var mı bir şey?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Öyle bir iddiamız yok tabii. O laf gelişi. Ama demek ki, Demokrat Parti içerisinde ekonomiden anlayan bir kişi bulamadılar ki, Sayın Salih Coşar'ı transfer etme ihtiyacını hissettiler.

AHMET KÂŞİF (Yerinden) (Devamla) - Bu partiye hakarettir Sayın Eroğlu.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Vallahi billahi.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Yok, hakaret değil.

AHMET KÂŞİF (Yerinden) (Devamla) - E, nasıl? Ne demek ekonomiden anlayan biri yoktur demek?

BAŞKAN - Karşılıklı olmasın. Devam edin.

Page 190: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2373 -

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Niye Sayın Salih Coşar'ı alır almaz Ekonomi Bakanı yaptınız?

AHMET KAŞİF (Yerinden) (Devamla) - 0 gelen partinin siyasi görüşüdür.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - E, tamam ben de onu söylüyorum.

AHMET KÂŞİF (Yerinden) (Devamla) - Ekonomiden anlayan adamı yoktur dedin. 0 zaman bu halk, sizi hükümet yapmaktan anla-madığın için bu halk sizi hükümetten etti.

BAŞKAN - Evet, devam edin lütfen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Bu seçimdir. 0 seçimde de Ulusal Birlik Partisi gitsin diye vatandaş oy vermemiştir. Ulusal Birlik Partisi tekrar iktidar olsun diye, sandıktan Ulusal Birlik Partisini birinci parti çıkarmıştır. Ama maalesef bazı eller Ulusal Birlik Partisini iktidar olanağından mahrum etmiştir.

AHMET KÂŞİF - E, niye Ulusal Birlik Partisi, bazı ellerden bahsediyorsunuz?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - E, şimdi Sayın Serdar Denktaş, konuşmasında diyor ki, Ulusal Birlik Partisini halkın %701 i istemedi. Halkın %70•i Ulusal Birlik Partisinin iktidardan gitme-sini istedi. Peki; sen kaç oy aldın? %28-29 oy aldın. Demek ki, halkın %721 s i de seni istemedi.

AHMET KÂŞİF (Yerinden) (Devamla) - Şimdi Türkiye Gazetesi'nin medyanın yazdıklarını...

DERVİŞ EROĞLU (Devam 1 a)-Çünkü konuyu yüzdeliğe bağlayacak olursak, bu fevkalade yanlıştır. 0 zaman seçimlere gerek yok.

BAŞKAN - Sayın Ahmet Kâşif, lütfen.

AHMET KÂŞİF (Yerinden) (Devamla) - Peki efendim.

Page 191: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2374 -

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sandıktan vatandaşın tercihi çıkar. Birinci parti, ikinci parti, üçüncü parti, dördüncü parti. Vatandaş sıralar. Ama bir parti 5&30 oy aldı diye, sizi halkın %701 i istemez, iktidardan gitmenizi ister deyince, benim, size hesap sormam gerekiyor. Sizi halkın yüzde kaçı istemezdi? Sizi halkın daha büyük bir çoğunluğu istemezdi. Ama siz, bugün iktidar koltuğundasınız.

AHMET KÂŞtF (Yerinden) (Devamla) - iktidarı kurmak, 26'yı bulmaktır Sayın Eroğlu.

BAŞKAN - Sayın Kâşif, lütfen.

AHMET KAŞİF (Yerinden) (Devamla) - Affedersiniz Sayın Başkan.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - iktidarı, iktidar yolunu açan sandıktır, önce sandığa girilir, sandıktan çıkılır, halk iradesi ortaya konduktan sonra demokratik teamüllere göre hareket edilir. İşte Ulusal Birlik Partisi demokrasiden ne anlar diyen Sayın Serdar Denktaş'a, Sayın Serdar Denktaş'ın mayasında demokrasi yoktur. Ulusal Birlik Partisi demokrasi kavgası veriyor.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Aman Tanrım.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ulusal Birlik Partisi bu memlekette demokrasiyi kökleştirmek için yıllardan beri mücadele etmiştir. Onun için bize kimse, Eroğlu demokrasiden bahsedince . Güldüm, bundan daha komik bir şey olamaz diyemez. Çünkü Eroğlu, partisi ile birlikte bu ülkede demokrasi kavgası vermektedir. Demokratik teamüllere uyulmasını , her makamın Anayasa yetkileri içerisinde kalması için savaş' vermektedir.

TARIM BAKANI ERGİN ABDULLAH (Yerinden) - Bu söylediğin doğrudur.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Mayası Sayın Denktaş mı?

Page 192: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2375 -

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sayın Serdar Denktaş, seçimlere girmiş, aklanmış. E, biz nereye girdik? Biz de Milletvekili Seçimine girdik, sandıktan çıktık, üstelik biz, Cumhurbaşkanlığı Seçimine girdik ve Cumhurbaşkanlığı Seçiminde ikinci tura kalmış, ikinci turda %37.5 oy alarak aklanmış bir kişiyiz.

Page 193: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2376 -

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) -%S5 oyla düştün %29'a.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Eğer Ulusal Denktaş'lar bölmeseydi Ulusal Birlik Partisi miydi? Ulusal Birlik Partisini böldünüz.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) -girdin 151 e düştün.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ulusal Birlik Partisinin tabanının yarısını bir başka tarafa aktardınız ondan sonra Ulusal Birlik Partisi %30'a düştü dediniz. Siz demokrasi havarisi kesildiniz de Cumhuriyetçi Türk Partisiyle Toplumcu Kurtuluş Partisi 1990 seçimlerinde Meclise girmeme kararı aldığı zaırıan kahramanlıklardan bahsedersiniz ortağınıza yağ çekmek için. Siz değil misiniz veya size yakınlar değil miydi ara seçime girmeyelim, yatay, suni bir muhalefet yaratalım Mecliste diye diretenler? Biz Ulusal Birlik Partisi olarak, bir iktidar partisi olarak bir suni muhalefeti Mecliste yarat-maya biz razı olamayız bunu kendi elimizle yapamayız, demok-rasiye terstir bu terstir diyen biz değil miyiz? Ama İçtüzüğe göre, Anayasaya göre sandıktan çıkan kişi bir mazereti yoksa bir ay içinde gelip Meclise yemin vermesi lazımdı, yemin verilmedi, yasal prosedür yapıldı. Şimdi sen çıkıp da bana Cumhuriyetçi Türk Partisine hoş görünmek için numara yapma burda senin numaranı yutmam.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Senin demokrasi anlayışın da işte odur.

BAŞKAN - Lütfen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Nasıl Ombudsman Yasası gru-bumuza geldiği zaman bu Ombudsman Yasası Diktatörlük Yasa-sıdır, bu Yasayı kabul edersek hükümet üstünde hükümet olacak deyip bağırdığı zaman merteklerden toz düşürenler bugün sizin yanınızdadır.

Seçime girdin

Birlik Partisini %30'a düşer

45 milletvekili

Page 194: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2377 -

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Kimdir bunlar?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sen daha iyi bilin. Senin dışında herkes bu Yasaya ret oyu vermiştir, buna rağmen ben...

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Ne zaman oylandı Sayın Denktaş Ombudsman da red oyu verdik?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Grupta.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Vazgeç Allahını seversen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Demek ki senin hafızan da...

BAŞKAN - Karşılıklı oluyor efendim, lütfen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Grupta da bu konu göriişülM müştür.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Görüşmedik.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Grupta bu Yasanın hatta Personel Dairesi Müdürü de getirilmiştir, Başsavcı da getiril-miştir görüşleri alınmıştır ve biz ondan sonra ne yaptık? Dedik ki en iyisi bir komite kuralım, o komitenin başına da Adaoğlu'nu getirelim.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Evet.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ve Ombudsman Yasasını deği-şik ülkelerden de yasa tasarıları varsa alalım inceleyelim. 0 komisyon hiç toplanmadı.

Page 195: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2378 -

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Bir tasarı da getirdiydin hatta.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Evet getirdiydirr.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Başbakanlığa bağlı olsun Ombudsman diye.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Yok.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Nasıl yok?

AYTAÇ BEŞEŞLER (Gazi Mağusa) (Yerinden) - 0 haliyle gelen Ombudsman Yasasına ben de olumsuz oy verdim.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Siz de olumsuz oy verdiniz tabii. Siz de olumsuz oy verdiniz işte bak doğru söyleyene.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - 0 haliyle.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ama doğru söyleyeni yüz köyden kovarlar derler.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Sayın Beşeşler hangi haliyle gelen?

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - 0 haliyle.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Hayır hayır, Sayın Cumhur-başkanının istediği şekliyle gelene Sayın Aytaç Beşeşler ve diğer arkadaşlar red oyu vermişti. Benim Personel Dairesi Müdürüne araştırma sonucu hazırlattığım şey bugün komisyonda görüşülürken de sizlere ve komisyon üyelerine zannederim

Page 196: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2379 -

dağıtılmıştır orda da bu Yasadan faydalansın diye onun için Başbakanlığa bağlansın diye bir görüş yok çünkü Anayasa nere bağlanacağını gösteriyor.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Adaoğlu burda yok onun için yine...

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Adaoğlu zaten hiç konuyla ilgilenmedi, komisyon başkanı yaptık bir gün komisyonu top-lamadı.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Kara Mustafa, suçlusu o zaten.

BAŞKAN - Lütfen Genel Kurula hitap edin.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ben suçlamıyorum. Doğruyu söy1üyorum.

ERGİN ABDULLAH İLKTAÇ (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Şimdi anlaşıldı niçin attın kendilerini partiden.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ha ona da gelelim. Sene 1991 Aralık ayında Vatan Partisi diye bir partinin tüzüğü hazırlanıyor.

AHMET KAŞİF (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Sizde mi hazır-lanıyor?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Bizim bazı arkadaşlar.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Bilenler konuşsun.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Hükümet değişikliği olacak, o ara ben bir hükümet değişikliği yapmayı düşünüyorum. Hükü-met değişikliğini bahane ederek UBP'den koparacakları millet-vekilleriyle bir vatan partisi kurma hesaplanıyor. Ben bunu sezdiğim için hükümet değişikliğini daha dar çerçevede Nisan'da yaptım.

Page 197: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2380 -

Tabii o arada üçok geldi, Sayın üçok. Vatan Partisinin ismini aldığı için, o isim o arkadaşlara kalmadı.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Uuu...

AHMET KAŞİF (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Mahvoldu gitti.

DERVÎŞ EROĞLU (Devamla) - Ha, partiden atılmak için ne mümkünse yapıldı. Buna rağmen bir disiplin cezası verilmiştir. Ama biraz önce Sayın Aytaç Beşeşler ile Sayın Ertuğrul Hasipoğlu münakaşa ediyordu. Ertuğrul Bey'e Sayın Aytaç Beşeşler, yahu sen bizi atacaksan biran önce atınız, parti kuracağız deyişini kendi aralarında münakaşa ederken dinledim.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Benim verdiğim cevap ne idi Sayın Eroğlu? Onu söyleyin.

DERVÎŞ EROĞLU - Evet neyse, bu plân yapılmıştır. Bu plân ayrı bir parti kurma....

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Benim verdiğim cevabı söyleyin ama lütfen.

DERVÎŞ EROĞLU (Devamla) - Hatırlamıyorum dediniz.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - A, biraz önce söyledim. Nasıl hatırlamazsınız?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Hatırlamıyorum. Hatırlarsam kabul ederim. Söylediğimi kabul ederim. Söylediğimden dönmem dediniz.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Hayır hayır, benim verdiğim cevabı hatırlayın.

Page 198: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2381 -

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - İşte sizin söylediğinizi. Ben öyle bir söz söylediğimi hatırlamıyorum. Eğer hatırlarsam söy-lediğimi, inkâr etmem dediniz.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Evet.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Evet, bunu söylüyorum.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Evet. Ve bundan da iftihar ederim dedim. Kuracaksam, yine kurarım. Bir defa da kurarım, beş defa da kurarım.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Zaten Sayın Beşeşler, sanaısorul-madıydı o partinin kuruluşu.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Ama kurucularındandır!).

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Parti içinde olan bir arkadaşı sen idare eden gibi...

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sizin içinizden bir arkadaş. İsim vermeyeceğim. Bana gelmiştir ve demiştir ki, şu anda aranız-dadır, eğer bu maksatla bu mutıranın hazırlandığını bilseydim, ben imza atmazdım.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Niye dönmedi o zaman geri?

AHMET KÂŞİF (Yerinden) (Devamla) - Kimdir bu arkadaş?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Söylemem ismini. fşte aramızda konuşulmuş konudur.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Niye dönmedi o zaman geri?

Page 199: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2382 -

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Parti içinde olan bir Genel Sekreterle konusuydu. Plana bakınız. 90 Seçimlerinde bizi karşı karşıya getirmeye çalıştılar Cumhurbaşkanı ile. Genel Sekreter ile de karşı karşıya getirmekte. Plan yürüyor. Ben bu plânı sez-meyecek kadar politikada yeni değildim ki.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Plâna bak sen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Plân, tabii en sonunda gördük olan olanı. Çünkü amaç oydu, strateji oydu.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Bir defa bu konuların kurdusun. Bir numarasın bu konularda.

BAŞKAN - Evet, bütçenin genelini görüşüyoruz. Lütfen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Bu Hükümet döneminde bütçe görüş-melerinde yeni bir sistem ortaya çıktı.

(SAYIN ÖZKER ÖZGÜR BAŞKANLIK KÜRSÜSÜNÜ MECLİS BAŞKAN YARDIMCISI SAYIN OLGUN PAŞALAR'A DEVREDER).

Geçmişte bütçe görüşmeleri yapılırken, muhalefet genel görüş-mesini de, konuşmasını da yapardı. Genel görüşmesine Başbakan cevap verirdi. Şimdi tabii çodc.» başlı bir hükümet olduğu için, bir partinin Genel Sekreteri konuşur, Genel Başkanı konuşur. Ve bütçe geçmesi için herkes düşüncelerini ortaya koyarken, bir karmaşadır olup gidiyor. Siyasi partiler, Meclis Başkanı Başkan-lığında oturmuş, bütçe programı yapmış, bütçe programı daha şimdiden 48 saat gecikmiş oluyor...

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Nasıl 48 saat?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - E, bugün Meclis Başkan ve Cumhur-başkanlığı Bütçesi görüşülecek, daha genel görüşmesini yapıyoruz.

ALİ ÖZKAN ALTINIŞIK (Girne) (Yerinden) - Konuşma hakkını mı kısaltalım istiyorsunuz?

Page 200: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2383 -

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Hayır, biz konuşma hakkının kısaltılmasını istemiyoruz. Ama iktidarda olan, çoğunlukta olan sizin arzunuza göre bir program yapılmıştır. Siz arzu ettiniz bu programın böyle olmasını, biz de onay verdik muhalefet olarak. Ama bu programı aksatan sizsiniz.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Onay vermediniz. Katıldınız. Onay makamı değildi.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Katıldık evet. Görüşünüze katıldık. E, katılma demek, bu görüşü onaylamak demektir.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Hayır, hayır. Onay bize aittir.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - E, işte dikdatör anlayışı.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - E, öyle.

BAŞKAN - Evet efendim, lütfen karşılıklı konuşma olmasın. Lütfen. Devam edin efendim.

KENAN AKIN (Yerinden) (Devamla) - Sayın Serdar, ezbere konuşma. Ulusal Birlik Partisi Ankara'da bile örgüt kurdu.

BAŞKAN - Sayın Milletvekilleri; lütfen efendim.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sayın Başkan, Değerli Millet-vekilleri; ben aslında...

SONAY ADEM (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Ona bile ulaştılar.

BAŞKAN - Sayın Milletvekilleri; yorulduysanız ara vere-biliriz ha. Evet, yorulduysanız ara verebiliriz.

Page 201: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2384 -

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Biz yorulmadık. Sen yeni geldin, sen de yorulmadın.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Şimdi geldiğine göre, yorulmadın demek.

BAŞKAN - Evet efendim. Müsaade edin konuşmacıya.

DERVÎŞ EROĞLU (Devamla) - Sayın Başkan, Sayın Millet-vekilleri; ben aslında bugün konuşma düşüncesinde değildim. Eğer Sayın Serdar Denktaş da, bugün çıkıp bütçe hakkında görüşlerini ortaya koymuş olsaydı, benim görüşüme gerek yoktu. Ama kürsüye çıktı Eroğlu ile, kürsüden indi Eroğlu ile.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Ha, dün söyledik-lerinin hepsini bırakacaktık da —

DERVÎŞ EROĞLU (Devamla) - Ben isim ortaya koymadım. Hükümeti, bugüne kadar yapmış olduğu icraatını ve önümüze koyduğu bütçeyi eleştirdim. 2 yıllık icraatını ve bütçesini eleştirdim. Sense Eroğlu'nu eleştiriyorsun ve Eroğlu'nu eleştirmekle vatandaşın öfkesini yatıştıracağını ...

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Yok efendim. Hiç de öyle değil. Sen üstüne aldın.

BAŞKAN - Sayın Serdar, müsaade edin lütfen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Vatandaşa sıkıntısını unut-turacağını zannediyorsun. Bu mümkün değildir. Vatandaş sıkıntısı ile başbaşa kalmıştır. Sizden umudunu yitirmiştir. Bir ülkede hükümete güven kalmamıştır. Ne acıdır ki, ağır ağır sayenizde bu vatandaşın devlete olan güveni sarsılmaktadır. Ve bir Ferdi Sabit çıkıyor buraya, Ulusal Birlik Partisi vatandaşı göç ettiriyor diyor. Biz 2 senedir hükümette olmadığımız halde. Bunlar yanlış sözlerdir. Vatandaşı aldatacağınızı zannederseniz, sadece kendi kendinizi aldatırsınız. Sadece kendi kendinize teselli verirsiniz.

Page 202: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2385 -

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Bu 2 senede

başladı diyorsunuz?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Vatandaş bu sözlerle

teselli bulmaz. Vatandaş geçmine bakar. Geçim sıkıntısı

yaşar ve bu geçim sıkıntısı içerisinde sizin söylediğiniz

ne kadar parlak söz varsa, vız gelir, tiz gider.

Page 203: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2386 -

Çünkü bu sözlere vatandaşın karnı doymuştur. Ulusal Birlik Partisi —

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Sayın Eroğlu sizin odanızda özel bir görüşmemiz vardı onu da söyler misiniz?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Neydi o?

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri...

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - 0 çok özel bir konuşmaydı.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - özel konuşmalarımızı anlat-mıyorum.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri...

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Ama şeydi...

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; lütfen efendim bütçe görüşmesi yapıyoruz.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Partinin gelece-ğiyle ilgiliydi.

BAŞKAN - Sayın Beşeşler lütfen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sen söyle. Bana özel olarak söylediğin bir şeyi söylemem.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Ben müsaade

ediyorum.

Page 204: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2387 -

BAŞKAN - Sayın Eroğlu devam edin efendim.

DERVİŞ EROĞLU (Devarnla) - Bende o alışkanlık vardır.

BAŞKAN - Devam edin lütfen.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Peki efendim.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Şimdi Ulusal Birlik Parti-sinin bu gömleği, ateşten gömleği giymekten korktuğunu söy-lediler. Ulusal Birlik Partisi bu gömleği 1976'dan 1993 yılı sonuna kadar giymiştir. Bu ateşten gömlek dediğiniz gömleği. Bu şerefli görevi 1993 yılı sonuna kadar yürütmüştür.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Beraber.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Beraber sonra bizi bıraktınız kaçtınız.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Beraber beraber.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ben kişi olarak da 1985'te Başbaklanlık görevini aldım.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - 86'da ben geldim.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - 1993 yılı sonuna kadar da bu görevi omuzlarımda taşıdım arkadaşlarımla birlikte.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Benimle de bera-ber yan i.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ve ülkeyi bir yerlerden aldık...

Page 205: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2388 -

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Koalisyon ortağı.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Bir yerlere götürdük. BU arada Yeni Doğuşla da koalisyon yaptık.

BAŞKAN - Aytaç Bey lütfen efendim.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla7 - Yok açıklığa kavuşsun efendim.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - ömrü bir yıl oldu, Toplumcu Kurtuluş Partisiyle koalisyon yaptı ömrü bir yıl oldu.

BAŞKAN - Müsaade edin konuşmacıya. Kahve dövücüsünün hıh deyicisi mi oldun? Lütfen efendim lütfen.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Olur mu beraber geçirdiğimiz dönemi izah ediyorum.

BAŞKAN - Peki efendim müsaade edin.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sayın Başkan açıklayım Sayın Aytaç Beşeşler rahat etsin. Sayın Aytaç Beşeşler geçmişte de ortaklığımız olmuştu siyasi manada.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Çok güzel.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sonra bizi bırakmıştır Yeni Doğuş'a gitmiştir. Yeni Doğuşla koalisyon ortaklığımız olmuş-tur bir yıl.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Ne güzel.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Yeni Doğuş'tan Kenan Akın vasıtasıyla seçimi kaybedip yollandığı zaman o zaman gene kapımızı açtık.

Page 206: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2389 -

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Ne zaman seçimi kaybettik.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ulusal Birlik Partisinden Mağusa Bölgesinden üç numarada kontenjan vererek aday yaptık, seçim kazanmasına halkımızla birlikte destek verdik.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Ben yaptım diye-cektiniz.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Halkımızla birlikte.

BAŞKAN - Lütfen Aytaç Bey, lütfen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sonra, sonra gene bizi bırak-tın kaçtın, ama dostluğumuz devam ediyor.

BAŞKAN - Alıştı.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Birbirimize dost gözüyle bakıyoruz, mühim olan odur.

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Sayın Başkan yorum yapamazsınız.

BAŞKAN - Lütfen efendim lütfen.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Onun için bize Ulusal Birlik Partisi ateşten gömleği giymekten kaçtı diyemezsiniz. Ulusal Birlik Partisi 1976'dan 1993 yılına kadar değişik başkanlar altında Başbakanlarla birlikte bu gömleği giymiştir. Sekiz buçuk yıl...

AYTAÇ BEŞEŞLER (Yerinden) (Devamla) - Ateşten gömleği giymek benim kaderim sizinle beraber.

Page 207: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2390 -

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sekiz buçuk yıl da bu gömleği giymek Başbakan olarak bana nasip olmuştur. Çok sıkıntılı günlerimiz olmadı mı? Oldu. Sıkıntılı günleri aşmak için arkadaşlarımızla anında kararlar alarak sizin gibi iki yıl geçtiği halde halâ daha teşhis koyamadınızı itiraf eden bir parti, bir hükümet durumunda değil, anında teşhis koyarak anında tedbir alarak bu ülkeyi bir yerlerden bir yerlere getirdik ve halka refahı tattırdık. Özgürlüğün tadını tattırdık. Refahın tadını tattırdık. Devletine sahip çıktı.

KENAN AKIN (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Refah geliyor zaten.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Devletine sahip çıkarttık. Ve bütün yaptıklarımızla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Dev-letinin temellerini sağlamlaştırdık. Siz şimdi bu Devletin temeline dinamit koydunuz.

SERDAR DENKTAŞ (Lefkoşa) (Yerinden) - Amma temel yap-tınız ha hemen gitti. Amma temel yaptınız.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Vatandaşı, vatandaşı devletine karşı güvensizlik duygusu içine attınız. Size güven duymaması normal.

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) - Onu siz de yapıyorsunuz.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Temeli sağlam olana hiçbir şey olmaz.

Page 208: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2391 -

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ama devlete vatandaşın güven duymaması bana göre acıdır, üzücüdür. Ama siz bu üzüntüyü duyamayacak kadar o koltuklara yapıştınız. Ondan sonra da suçlamaya gelince U l u s a l Birlik Partisini suçlarsınız. Biz sizinle samimi olarak ortaklık kurmak istedik. Siz safiimi değildiniz. CTP'nin iki bakanına konan vetonun kalkması süresi gelinceye kadar, zamanı gelinceye kadar bizimle masa başında oturdunuz sohbet ettiniz tatlı tatlı. Ne zaman CTP1le( anlaş-tınız, vetoların kalkacağını anladınız sertleştiniz.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Sayın Eroğlu senin söylediklerini mi 1 letveki1lerin de ellerini vicdanlarına koyarak onaylarlarsa her söylediğini kabul edeceğim.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ve ancak bizim dediğimiz olursa bu hükümet kurulur dediniz. Ancak bizim dediğimiz olursa.

BAŞKAN - Sayın Serdar lütfen efendim.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Bu hükümet kurulur dediniz, çıkıp gittiniz, üçüncü bir nikahı tazelediniz.

Page 209: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2392 -

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) -Biz size kızmıyoruz. Ama vatandaş sizden hizmet bekliyor.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Milletvekilleri eğer senin bu söylediklerine ellerini vijdanlarına koyarak onay-larlarsa, her söylediğini kabul edeceğim. Ellerini vijdanlarına koysunlar yalnız milletvekillerinin, senin.

BAŞKAN - Müdahale etmeyin efendim.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Sayın Serdar Denktaş, sen dönüşümlü Başbakanlığı reddederken, birdenbire dönüşümlü Başbakanlığı kabul ederken, aklındaki şeytanla ve bir yerde dört kişilik yapmış olduğunuz toplantıyı biliyorum.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Nerde bir yerde?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Birbuçuk yıl bize yeter. Birbuçuk yıl sonra da biz seçime gireriz. Zaten CTP ile de Hükümet Ortaklığı kurmaya hazırız. ..

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - öyleyse sen dedikodu yapan galiba.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Yine CTP ile Hükümet Ortaklığı kurarız diye karar alan, sizi ikna eden ve bu düşünce içerisinde dönüşümlü Başbakanlığı kabul eden sizsiniz.

SERDAR DENKTAŞ - Sayın Eroğlu, sen Başbakanlık yaptın, hala daha kahve dedikodusu yapan.

BAŞKAN - Lütfen efendim. Lütfen müdahale etmeyin artık.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Bu şartlarda kabul ettiniz. Geriye dönük ard niyetlerle. Biz kahve dedikodusu değil, biz sizinle görüşmeye başladığımız zaman Ercan Havalimanında verilen beyanat halkın bilgisindedir. Kıbrıs Gazetesi'nde birinci sayfada çıkan beyanatlar halkın bilgisindedir.

Page 210: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2393 -

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Bunları televizyonda tartıştık, istersen sizinle de tartışırız.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Samimi olan bizdik. Siz samimi değildiniz. Sen hiç değildin.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Hade.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Çünkü CTP'den başka bir parti ile ortaklık yaparsan, Demokrat Partinin...

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Hodri meydan. Gel tartışalım sizinle de.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Hele Ulusal Birlik Partisi ile bir ortaklık kurarsan, Demokrat Partinin eriyeceği endişesi içeri-sinde bizimle görüşür gibi oldunuz, o Veto'nun kalkması için. Veto'ların kalkması için.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Hodri meydan. Gel tartışalım televizyonda.

BAŞKAN - Sayın Serdar, müsaade et efendim. Lütfen efendim.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Veto'nun da nasıl yapıldığını kimler tarafından baskılar yapıldığını bilen kişileriz. Çünkü o kişilerle beraber konuştuk.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Gel tartışalım.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Çünkü o kişilerle beraber konuştuk.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Gel tartışalım televizyonda.

BAŞKAN - Sayın Eroğlu, bütçe eleştirilerinize dönün lütfen.

Page 211: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2394 -

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Genel Başkanınız gelsin. Benim muatabım sen değilsin. Genel Başkanındır. Sayın Hakkı Atun'la her yerde tartışmaya açığım. Ama Sayın Hakkı Atun, bu Meclis kürsüsünde, bu Meclis Genel Kurulunda bütçesi eleştirilirken, bütçesinin genel görüşmesi yapılırken yarım saatten fazla iki günde oturmamıştır. Bu üzücüdür. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Parlamenter tarihinde böyle bir olay yaşanmamıştır.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Aman Sayın Eroğlu. Unutma ki....

BAŞKAN - Lütfen efendim. Lütfen müdahale etmeyin.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Her bütçede Başbakan oturur genel görüşmeyi sonuna kadar dinler, genel görüşmede yapılan konuşmalara o gün cevap verir.

BAŞKAN - İsterseniz size söz veririm efendim, konuşursunuz.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Veya Başbakan ertesi gün Başbakan-lık Bütçesi görüşülürken, cevap verir. Ben Başbakanı 10 daikadan fazla konuşma esnasında görmedim. Sayın Akmcı'yı da dinlerken, 20 dakikadan fazla oturmamıştır. Sizi hiç dinlememiştir.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Devletin sorunlarını çözmektedir.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Devletin sorunlarını. Onun için, bugün Meclis Genel Kurulu var, devletin, hükümetin bütçesi görü-şülecek, Bakanlar Kurulu toplantısı. Peki; şimdi bu akşam sekizde bütçe genel görüşmesi bittikten sonra, Bakanlar Kurulunu toplayamaz mıydınız? Bakanlar Kurulu üyeleri bir saat, iki saat uykusundan fedakârlık edemez miydi? Ve bütçe gibi hayati bir yasa Meclisten geçirilirken, siz kalkıyorsunuz Bakanlar Kurulu toplantısı kuruyor-sunuz. Neyi konuşuyorsunuz? Bütçeden daha önemli bir yasa var mı? Bu bütçe, sizin bu seneye bakış açınızı gösteriyor. Siz de bu bütçeye inanmadığın için, bütçenin iki gündür bütçe görüşmeleri yapıyoruz. Hiçbir zaman saat 10.00'da nisap sağlanmamıştır. Nisabı sağlamayan iktidar kanadı olmuştur.

Page 212: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2395 -

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Parlamentoyu hep beraber kuruyoruz. Ama hakkını vermek lazımdır. Mesela; sabah yedide böyle toplantı yapardık, Bakanlar Kurulu.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - 7.00'da yaparım. 7.00'da yaparız, 9.00'da yaparız, gece 12.00'da yaparız. Ama bütçe görüşmelerini aksattırmayız.

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla)- Gece saat 10.00'da haber veririz, sabah 7.00'da Bakanlar Kurulu.

BAŞKAN - Evet efendim. Lütfen konuya dönelim.

KENAN AKIN (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Sayın Başkan, biz çok nisap yaptık.

BAŞKAN - Sayın Akın, müsaade edin efendim. Müsaade şdin. Yani artık uyarı cezası vereceğim.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Evet, öyleyse Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri; biz demokrasi dersine muhtaç değiliz.

KENAN AKIN (Yerinden) (Devamla) - Ha, yaşa.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Bu ülkede rejim tıkandı diye, Meclis Genel Kurulunda konuşan kişi olarak sizi ayıplıyorum. Parlamenter rejimin bugün gelen ekonomik darboğazlarda ve ekonomik tıkanıklıkta hiçbir suçu yoktur. Parlamenter rejim dünyanın bir çok ülkesinde uygulanıyor. Başkanlık rejimi olan yerlerde zaman zaman hükümet bunalımı, zaman zaman Başkanlık Meclise ters düşmesi olma mı?

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) -Elbette olur.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Olacak tabii. E peki; parlamenter rejim tıkandı, parlamenter rejimi değiştirelim, Başkanlık rejimi getirelim. Yarın Başkanlık rejimi tıkandı — .

Page 213: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2396 -

SERDAR DENKTAŞ (Yerinden) (Devamla) - Canım, bunu tartışalım diyorum size.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Oturalım onu da, onu değiş-tirelim.

BAŞKAN - Sayın Serdar, müsaade edin. Size de uyarı cezası vereceğim. Lütfen efendim.

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Ve siz eğer milletvekillerine halk dalKavukçusu derseniz, ben buna üzülürüm. Milletvekilleri halkın seçtiği, halkın vekili olarak tayin ettiği insanlardır.

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) - Kim derdi bunları?

DERVİŞ EROĞLU (Devamla) - Kim derse desin. Bu laflar söyleniyor ülkede. Bu lafların söylenmemesi gerekir. Herkese, her seçilmiş kişiye ve her seçilmiş kişiye oy verene hakarettir bu.

Page 214: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2397 -

Öyleyse demokrasi dersi bize vermesinler. Biz demokrasiyi hazmetmişiz. Sayın Serdar Denktaş gibi demokrasiyi anlamayan, hazmetmemiş kişi değiliz. Öyle demokrasiyi hazmeden kişilere demokrasi dersi vereceklerine .otursunlar memleketin içinde bulunduğu çıkmazlardan nasıl kurtulacağının hesabını yapsınlar, plânını yapsın1 ar,projes ini yapsınlar. Ekonomik program takvimi yaptınız, ne zaman uygulanacağı belli olmadığı gibi aranızda bu çok başlı hükümette uzlaşma oluı olmadığını bil-miyoruz, uzlaşma olmadığından eminiz aslında, bir elektrik konusunda ben dün konuşurken Sayın Mehmet Ali Talât kafa sallamasından o konuda ters düşütüğünüzü biliyorum. Para konusunda ters düştüğünüzü biliyorım. Daha birçok konuda da ters düştüğünüzü biliyortm.

öyleyse birbirine ters insanların Sayın Serdar Denktaş'ın ifadesiyle iki zıt görüşlü partinin hükümeti olarak, iki senede değişiklik yapamadık dediler. Bu vatandaşın sizi iki sene daha ekonomiyi kurtarıcı adımlar yapmanızı beklemeye tahammülü yoktur. Size yol görün-müştür, saygılar sunarım.

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Eroğlu.

Söz sırası Sayın Koreli'de. Ancak Sayın Koreli şu anda içerde yok. Bir sonraki konuşmacı.

SESLER - Geldi Sayın Başkan.

BAŞKAN - Buyurun Sayın Koreli.

İBRAHİM KORELİ (Lefkoşa) - Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; 1981'den bugüne kadar bu parlamentoda görev yapmanın onur ve gururunu yaşamaktayım. 90 yılından 93 yılına kadar ambargoya tabi tutulmakla birlikte...

AHMET KAŞİF (Gazi Mağusa) (Yerinden) - ABAD Kararı mı çıktıydı?

Page 215: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2396 -

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Hepiniz biliyorsunuz ki, bir çok arkadaşımız, eski arkadaşımız biliyor, 1981'den beri bu Parlamentoda görev yapmaktayız. Ve 1981'den beridir dev-letin yasal bir zorunluluk olarak her yıl bütçesi bu Parla-mentoda görüşülmekte, tartışılmaktadır. Gerek şahsım adına, gerekse Toplumcu Kurtuluş Partisi adına çok üzülerek şunu belirtmek isterim ki, 1981'den bugüne devletimizin bütçesinin görüşüldüğü süreç içerisinde bu yıl olduğu gibi bu kadar olumsuz,kusura bakmayınız çok özür dileyerek söylüyorum, bu denli seviyesiz bir bütçe tartışması olmamıştır. Toplumun ekonomik, sosyal sorunlarından uzaklaşarak tartışmaların, politikalara , ekonomik sosyal politikalara yöneltmek yerine kişiler hedef gösterilerek veya partiler hedef gösterilerek ve yarınımızın tartışılması gerekirken, geleceğimizin ne olacağı tartışılması gerekirken ta 1976' lara kadar dayanarak geçmişimi tartışılmaktadır. Elbette ki...

EKONOMİ VE MALİYE BAKANI SALİH COŞAR (Yerinden) (Devamla) -Kimdir tartışan yahu?

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Hepiniz, birkaç kişi hariç.

SALİH COŞAR (Yerinden) (Devamla) - Seviyeden bahseden, düzeyden bahseden. Sayın Başkan müdahale etmeniz gerekir.

BAŞKAN - Konuşmacı hele bir konuşmasını yapsın efendim. Devam edin.

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Efendim, Sayın Başkan siyasi anlamda seviyesiz olarak şey ediyorum. Arkadaşlar bireysel veya kişisel olarak şahıslarına bir hakaret olarak bunu algı-lıyorlarsa ben özür diliyorum. Ben siyasi anlamda bu tartışmanın bir seiyesiz noktaya düştüğünü söylemek istiyorum.

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Koreli açıklamanızdan.

Page 216: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2399 -

İBRAHİM KORELİ (Devamla) -

Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; toplumumuz ekonomik ve sosyal yönü itibarıyla işçisinden köylüsüne, kamu görevlisi, polisi, öğretmeni, tüm ezilen katmanları büyük bir ekonomik kaos içerisindedir. Yıllardan beri uygulanan ekonomik, sosyal politi-kaların doğal sonucu olarak insanımız her geçen gün daha da bir ezilmektedir. Daha da bir horlanmaktadır ve tüm partilerin kon-sensüs sağladığı gibi, ülkemizde bütün bu politikaların doğal sonucu olarak, bu ezilmişliğin, bu tükenmişliğin doğal sonucu olarak ciddi bir göç olayıyla karşı karşıya bulunmaktadır, işte, toplumsal varlığımızın ciddi tehlike altına alındığı böylesi plâtformlarda, hele hele devletin bütçesinin, ekonomimiz bakı-mından, devletimiz bakımından yaşamsal öneme haiz bir devlet büt-çesinin görüşüldüğü bir plâtformda elbetteki bu sorunlar tartı-şılmalıdır. Bu doğrultuda görüşler ortaya konmalıdır, öneriler getirilmelidir ve hükümetin de bu önerilere, bu uyarılara demokra-tik kurallar içerisinde değer vererek faydalanmak durumundadır. Ne acıdır ki, iki günden beridir tartışa geldiğimiz devlet büt-çesi, adeta devlet bütçesinin, yatırımından transferine, cari giderlerine kadar kalkırmamızın ne ölçüde gerçekleştireceği, insanı-mızın huzur ve refahının ne ölçüde artacağı gerçek görevlerimiz dışına çıkmak suretiyle tartışmaları, özellikle DP-CTP ve DP-UBP ve CTP-TKP şeklinde bir kavgalar silsilesi içerisine çekmiş bulunuyoruz. Cumhuriyetçi Türk Partisi, Toplumcu Kurtuluş Parti-sinin varlığından rahatsızlığından rahatsızlık duyabilir. Bu doğaldır.

DEVLET BAKANI BAŞBAKAN YARDIMCISI (Yerinden)- Asla.

İBRAHİM KORELİ (Devamla)- Demokrat Parti de Ulusal Birlik Partisinin varlığından rahatsızlık duyabilir. Bütün rahatsızlık-larınızı bu Meclis kürsüsünden...

KENAN AKIN (Gazi Mağusa)(Yer inden)- Böyle bir rahatsızlık yok. 0 senin hüsnü kuruntun.

Page 217: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2400 -

BAŞKAN- Lütfen Sayın Akın, lütfen.

KENAN AKIN (Yerinden)(Devamla), Hayır, kendi önerilerini getirsin.

İBRAHİM KORELİ (Devamla)- Bu Meclis kürsüsünden...

KENAN AKIN (Yerinden)(Devamla)- Hiçbir parti şeyi yoktur.

BAŞKAN- Müsaade edin efendim.

İBRAHİM KORELİ (Devamla)- Bu Meclis kürsüsünden kullandı-ğınız sözler...

BAŞKAN- Müssade edin efendim konuşmacıya.

KENAN AKIN (Yer inden)(Devamla)- Seviyesiz dediği konuşma-larını kendi seviyesizliğini yükseltir.

BAŞKAN- Müsaade edin efendim konuşmacıya. Elbette onları da yapacağız.

KENAN AKIN (Yer inden)(Devamla)- Önerisini getirsin bakalım. Kendi aynı seviyesiz konuşmaları yapıyor.

BAŞKAN- Devam edin efendim.

KENAN AKIN (Yer inden)(Devamla)- Seviyesiz diyordu. Kendi aynı seviyesiz konuşmaları yapmakta.

İBRAHİM KORELİ (Devamla)- Ben bekliyorum efendim.

BAŞKAN- Lütfen Sayın Akın, müsaade edin efendim, müsaade edin.

İBRAHİM KORELİ (Devamla)- Ben Sayın Kenan Akın kadar he-yecanlı değilim.

Page 218: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2401 -

BAŞKAN- Devam edin Sayın Korelim. Devam edin.

İBRAHİM KORELİ (Devamla)- Bitirmişse Sayın Akın...

KENAN AKIN (Yer inden)(Devamla)- DP'nin hangi partiyle nasıl ilişki kuracağı seni ilgilendirmez.

BAŞKAN- Sayın Akın lütfen efendim. Lütfen.

İBRAHİM KORELİ (Devamla)- Sayın Akın konuşmasını bitir-mişse ben konuşmaya devam etmeye hazırım Sayın Başkan.

BAŞKAN- Devam edin.

KENAN AKIN (Yer inden)(Devam la)- önerilerini duyalım baka-lım. örnek alalım biz senin konuşmalarından.

BAŞKAN- Müsaade edin efendim konuşmacıya.

İBRAHİM KORELİ (Devamla)- Ben iki günden beridir benim gözlemlediğim, benim müşâhade ettiğim olay budur. Somut, fjiçbir öneri üzerinde durulmamıştır. Sadece partiler bazında, kişiler bazında adeta birbirine sövgüye de götürme noktasına getirilerek işler, iki günümüz böyle alınmıştır. Şimdi biz Toplumcu Kurtuluş Partisi olarak, özellikle benden önce konuşan ve dünden bugüne konuşmasını devam ettiren başkanımın, öyle bir anlayış içerisine girmediğini, var olan sorunları altalta koyarak, çok sağlıklı ve iyiniyetli bir şekilde gündeme getirdiğini de müşahade etmiş durumdayım. ,

İSMAİL BAŞARIR (Gazi Mağusa)(Yer inden)- Sayın Başkana yağ çekmeyi bırak.

İBRAHİM KORELİ (Devamla)- Benim o ihtiyacım yoktur.

BAŞKAN- Devam edin efendim, devam edin efendim.

Page 219: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2402 -

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; dünya toplumları bizde olduğu gibi değil, tam tersi hiçbir surette geriye bak-mıyor. Her zaman için ileriye bakar. Yarının nasıl daha güzel olacağını, olacağına bakar ve bunun böyle olması için de ted-birler düşünür. Ararlar, bulmaya çalışır. Şimdi bizim saygıde-ğer hükümetimiz de 3-5 aydan beridir toplumun gündemine "Yeni-den Yapılanma" adı altında veya "Ekonomik Takvim" adı altın-da belli programlar sunmuştur ve bu programlar toplumumuzda bazen kapalı kapılar arkasında, bazen de sözde göstermelik de olsa demokratik kitle örgütleri bazında tartışılmaktadır. Tartışılmaktadır, sözde tartışılmaktadır da ne oluyor yani sonuçta? Hükümet yine ben bilirim, ben yaparım felsefesi ile tek taraflı olarak bu topluma fayda getireceğine inanmadığımız bu yıkım ak/paketlerin i de uygulamaya koyma sevdasına kapılmış-tır. Sanayici kendi tesisini bu ülkeden söküp, başka ülkelere taşıma durumu ile karşı karşıyadır. Tarımımız gerilemiştir. Bütün birimleri, sektörleri itibariyle gerilemiştir. Sayın Mehmet Ali Talât'ın dediği gibi hayvan popülâsyonu artmıştır. Tarıma verdiğiniz değerden dolayı mı artmıştır? Tarımı teşvik ettiğiniz için mi, destek verdiğiniz için mi artmıştır?

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALÂT (Yerinden) - Nerden artmıştır?

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Hayır, üreticinin ürettiği hayvanını zamanında elinden almadığınız ve halâ daha almamaya devam ettiğiniz için artmıştır.

MEHMET ALİ TALÂT (Yerinden)(Devamla) - Ha! Süt vermeye başladı 1ar.

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Süt ürününü...

MEHMET ALİ TALÂT (Yer inden)(Devamla) - Süt de üç misli oldu.

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Süt üretimi de ona paralel olarak artmıştır.

Page 220: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2403 -

MEHMET ALİ TALÂT (Yerinden)(Devamla) - Doğrudur, yaşla-nınca süt vermeye başladılar!

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Yani siz üreticinin milyonlar-ca lira harcayarak, masraf yaparak yetiştirdiği hayvanını za-manında elinden almayacaksınız, dolayısıyle—

MEHMET ALİ TALÂT (Yer inden)(Devam 1 a) - Süt veriyor şimdi.

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Dolayısıyle o hayvani popülas-yonu almadığınız için artacak ve ondan sonra övüne ölüne bu Meclis Kürsüsünden hayvan popülâsyonunu sanki hayvancıya büyük destekler vererek artırdığınız yönünde övünebiliyorsunuz.

Turizm sektörü de iflâs etmiştir. Bu rakamlar açık, ayrın-tıya girmek istemiyorum.

MEHMET ALİ TALÂT (Yer inden)(Devam 1 a) - 0 alana girme daha iyi.

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - İlgili Bakanlık Bütçfesi geldi-ğinde konuşacağız.

MEHMET ALİ TALÂT (Yer inden)(Devam 1 a) - Yarın, öbür gün.

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Turizm sektörü de iflâs etmiş-tir, narenciye sektörü de iflâs etmiştir. Tarım sektörünün yanında, tarıma bağlı olarak hayvancı olduğu gibi kuru ziraat üretimi de, sektörü de, narenciye sektörü de iflâs etmiştir, iflâs ettirilmiştir. Yine rakamlara girmeyeceğim, çok açık bir örnek vermek istiyorum narenciye konusunda. Geçen yıl rekol-te 180 bin tonun üzerinde iken, bu sene rekolte 140 bin tonun altına düşmüştür. Bütün bu sektörlerde çalışanların alım gücü düşmüştür. Devlette işçi adı altında, memur adı altında çalı-şanların nasıl alım gücü, reel kazançları düşmüşse, bu ülkede sendikalı olmasına bakılmaksızın ister sendikalı, ister sendi-kasız olarak çalışanların da aynı oranda alım güçleri düşmüştür.

Page 221: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2404 -

Şimdi, 1 Ocak'tan itibaren yürürlüğe girmesi gereken asgari üc-ret tartışmaları yapılmaktadır. İşçi kesiminin 15 milyon 800 bin liralık önerisini genelde çalışanlar karşı olmakla beraber, işçi temsiİçilerinin sunmuş olduğu 15 milyon 800 bin lira aylık asgari ücreti bile, bugün devlet temsilcileriyle işveren temsil-cileri ret oyu vermiştir, ülkemizde, özellikle bu yıkım paketinin, yeniden yapılanma paketinin gündeme geldiği günden beri yapılan zamların hesabı artık çalışan insanlar tarafından bilinmemekte-dir. Sadece aldıkları ücretin veya maaşın pazara çıktıklarında, alış-verişe çıktıklarında, o noktada alım güçlerinin azaldığını hissetmektedirler. Şimdi, ülkemiz işçisi bu meydanlarda yürüyor, ülkemizin memuru bu meydanlarda yürüyor, hayvancısı, tarımcısı yürüyor, narenciyeci s i yürüyor. Kısacası halkımızın ezici çoğun-luğu bu memlekette yaşamının her geçen gün pahal11 aştığını, yaşam seviyesinin her geçen gün düştüğünü ve bundan dolayı da şikâyetini dile getirmek için, en demokratik ve yasal hakkı olan gösteriyi yapma hakkını kullanıyor. Bu insanlarımıza geçmişte sempati duyan, geçmiş yıllarda sempati duyup da destek verenler, ta geçmişten beri destek veren ve desteğini ve sempatisini bugün de devam ettiren Toplumcu Kurtuluş Partisini felâket tellallığıy-la suçlamaktasınız. Peki, özellikle Cumhuriyetçi Türk Partisi kanadına sormak istiyorum. Kurulduğunuz 11970'ten beri 1993'lere kadar, gerek işçi eylemlerine, gerek üretici eylemlerine siz sempati duymadınız mıydı, destek vermediniz miydi ve bu desteği ve sempatiyi duyarken, onların yanlarında tavır koyarken, felâ-ket tellallığı mı yapıyordunuz? Hayır. Ben sizin için böyle bir iddiada bulunmuyorum. Ama, sizin için böyle bir iddiada bulunma-yan bir partinin mensubu olarak da partime böyle bir yakıştırma yapma hakkının da sizde olmadığına inanıyorum. Uyguladığınız bu yıkım politikalarıyla, siz 1986'da Rahmetli özal bu topluma gelir ve dıştan empoze ederek bu toplumun bünyesine uygun olmadı-ğını söylediğimiz paketleri dayatmaya kalktığında, biz Toplumcu Kurtuluş Partisi olarak sizin de desteğinizle, Cumhuriyetçi Türk Partisinin yıkım paketidir bu dediği verdiğiniz destek ve sempa-tisiyle ve aynı inanç içerisinde olduğumuz için, o paketi yaklaşı-mımız bakımından, o paketle çilgili değerlendirmemiz bakımın-dan aynı yaklaşım içerisinde olduğumuzdan, koltuk sevdasında da olmadığımızı göstererek ordan, o hükümetten ayrıldık. Toplumcu Kurtuluş Partisi olarak halkımızın ve toplumumuzun bünyesine uymayacağına inandığımız yüksek faiz, düşük ücret ve zam politikalarını içeren öylesi bir paketin bu topluma hayır getirmeyeceği inancı içerisinde koltuklarımızı değil, milleti, milleti sineyi tercih ederek milletimizin yanına gittik. Şimdi siz...

Page 222: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2405 -

SAĞLIK BAKANI HÜSEYİN CELAL (Yerinden) - Sineyi millet.

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Sineyi millete çekildi evet. Şimdi siz bize, iki-üç defa nişanlanarak, nikahlanarak, evlene-rek ve ayrılarak...

MUSTAFA ARABACIOĞLU (Lefkoşa)(Yerinden) - Tatlllanır.

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Kurmaya çalıştığınız DP-CTP Hükümetinde en son noktada, en son kuruluş aşamasında buyurun sizi de alalım dediniz. Biz açıkça size sorduk. Birinci kuruluş aşamasında, 1993 Seçimlerinden hemen sonra Cumhuriyetçi Türk Partisinin resmi açıklaması vardır. Resmi açıklaması vardır. Biz Toplumcu Kurtuluş Partisini bu koalisyonda istemiyoruz. Sayın Hakkı Atun'un içtenlikle mi söylediği, hatta Cumhurbaşka-nının içtenlikle mi söylediği, dıştanlıkla mı söylediği önemli değildir. Ama Sayın Hakkı Atun'un ve Cumhurbaşkanının bile üçlü bir koalisyon olmasını önerdiği o şartlarda Cumhuriyetçi Türk Partisi, hayır, DP-CTP'nin sayısı yeter, biz Toplumcu Kurtuluş Partisinin bu koalisyonda yer almasını istemeyiz diye resmi açıklamanız da vardır. Şimdi aradan iki yıla yakın bir zaman geçtikten sonra, 3 ay önce, 5 ay önce ne bayramdı, ne seyrandı. 3 ay önce, 5 ay önce enişteniz de değildik, şimdi de değiliz. Peki şimdi de bayram yok, niye bizi enişteniz kabul etmeye çalışıyorsunuz? DP kanadı sol yanağımızdan öpüyor, CTP sağ yanağımızdan öpüyor, geliniz siz de giriniz.

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) - Korktunuz.

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Bunu hiç istismar etmeye, herşeyin olduğu gibi siyasetin de bir ahlâkı vardır. Bunu bile-ceksiniz Sayın Talât. Herşeyin olduğu gibi siyasetin de bir ahlâğı vardır. Beklerdim ki bu kürsüye çıkıp TKP taşın altına elini koymadı derken ve bunu eleştirmeye çalışırken ve TKP'yi karalama pahasına işte sorumluluktan kaçtınız, görevden kaçtı-nız, halkın karşısında küçük düşürme sevdasından vazgeçerek, en azından bizim hükümete niçin girmediğimizi, Sayın Akıncı

Page 223: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2406 -

cevabını verdi, niçin girmediğimizi, şartlarımızın işte bakanlık

makatnlık meselesi, Başbakan Yardımcılığı meselesi de değildi,

Sayın Akıncı açıklamıştır onu. Çok açıktır. Bütün arkadaşların

da sizin dışınızda bütün arkadaşların da, görüşmeci arkadaşları-

nız da bunu çok iyi biliyor. Çok iyi biliyor. İnanıyorum ki

siz de biliyorsunuz ama sıkıştıkça konuları saptırıyorsunuz,

istismar ediyorsunuz. Olmayan şeyleri söylemeye çalışıyorsunuz

ve o verilmedi, bu verilmedi noktasına getirerek demagoji yapı-

yorsunuz. Bu konu ile ilgili cevabımı 1986'da Toplumcu Kurtuluş

Partisinin koyduğu tavır size örnek olması gereken bir tavırdı.

Toplumcu Kurtuluş Partisi işte o günlerde, ta 1986'larda onuru-

nu ve rüştünü ispat etmiştir. Koltuğu değil, halkını tercih

etmiştir.

SALİH USAR (Girne)(Yerinden) - Nasıl olmuştur o?

Page 224: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2407 -

Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; şimdi, bütün bu ekonomik, sosyal olumsuz gelişmeler karşısında konuşmamın başında teğet ederek geçtiğim, hükümetin almaya çalıştığı ekonomik ted-birler konusuna geleceğim. Şimdi, bu paket uzun zamandan beri toplumun gündemindedir. Demokratik kitle örgütleriyle şeffaflı-ğın, açıklığın ve temizliğin bir gereği olarak, ona sığınarak, onu ön plâna çıkararak, demokratik katılımcılık ilkesini ön plân-da tutarak, ama hiçbir zaman da bu söylediğinizi yapmayarak, hiçbir zaman da yapmayarak tek başınıza uygulamaya kalktınız. Göstermelik olarak sendikaları çağırdınız, size sendikalar dedi ki biz bunları kabul etmeyiz ve arkasından götürdünüz Bakanlar Kuruluna oyladınız. Biz bu paketi uygulamaya koyacağız dediniz ve takvimlediniz de. Şimdi biz bakıyoruz bu pakete, bu takvime. Ne çıkıyor? Vatandaş artık uyanmıştır Sayın Başkan, değerli mil-letvekilleri. Vatandaş, dünün vatandaşı değildir. Vatandaş bu memlekette artık geç de olsa gerçekleri öğrenmeye başlamıştır ve görüyor. Bu paketi "A"dan "Z"ye okumuştur, tahlil etmiştir, değerlendirmesini yapmıştır. Çok samimi olarak söylüyorum. Ben bir milletvekili arkadaşınız olarak, bölgemde köyleri sık sık dolaşan bir insanım. Sık sık insanlarla her zaman istişare eden bir insanım. Her gittiğim köyde bu paket, siz daha önceden yıkım paketiydi derdiniz ama, bu paket yıkım paketiyle de beraber ze-hirli bir yılan paketidir diyorlar. Köylünün teşhisi budur, isim-lendirmesi budur bu pakete. Çünkü bakıyor köylü bu pakete. Ne var bu paketin içinde? KDV var, özelleştirme var. Toplumun eko-nomik ve sosyal yönden kalkınmasını, yatırımların artmasını, üretimin artmasını, istihdam sahasının yaratılmasını, işsiz, pırıl pırıl insanlarımıza iş olanağı yaratacak yatırımlardan tek bir madde var mıdır? Pahalılıktan, batırdığınız, kabul ettiğ-ğiniz ve batırdığınız devlet bütçesine KDV adı altında daha ön-ceden yaptığınız %100'leri, %300'leri aşkın zamlara paralel olarak KDV vergisini de getirmek suretiyle ve bunu da radyo ve televizyon ekranlarından açıklamak suretiyle %8, %10 artış geti-recektir. Sayın Maliye Bakanı bunu itiraf ederek söylemektedir.

Page 225: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2408 -

Halbuki işin gerçek yanı Sayın Maliye Bakanının söylediği gibi

değil. %8, %10 artış getirecek değil, %20'lerin üzerinde bu top-

luma bir pahalılık getirecektir. Bütün bu aldığınız bu tedbirler,

gerek özelleştirme adı altında, gerekse KDV uygulaması adı al-

tında, toplumu haraca bağlamak, vergi üstüne vergi politikaları

uygulamanın ötesinde birşey değil. Var mıdır yatırım, somut olarak

çıkıp söyleyebilir misiniz? İşte bu bütçeyi tartışıyoruz ve işte

program takviminiz de gündemimizdedir. Var mıdır bir yatırımınız,

üretime kanalize edeceğiniz, işsizliği önleyeceğiniz, göç kapı-

larına kilit vuracağınız tedbirleriniz bu paketin içerisinde var

mıdır?

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Gazi Mağusa)(Yerinden)- Pakette vergi

vardır, zam vardır.

İBRAHİM KORELİ (Devamla)- Evet, onlar vardır, sadece onlar

vardır.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Yer inden)(Devamla)- Pastadan daha çok

pay almaya çalışıyorlar.

Page 226: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2409 -

MUSTAFA ARABACI0ĞLU (Lefkoşa)(Yerinden) - Hangi partidir Angolemli?

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Yer inden)(Devam 1 a) - Var efendim.

BAŞKAN - Devam edin efendim, devam edin.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Yer inden)(Devamla) - Onu da halkın önünden alıyorsunuz.

BAŞKAN - Sayın Angolemli; müsaade edin.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Yerinden)(Devamla) - Tamam Sayın Başkan. Ara olduğu için yaptık.

BAŞKAN - Yani kendi partinize de müdahale ediyorsünuz.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Yer inden)(Devamla) - Ara boş geçmesin diye Sayın Başkan.

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Sayın Başkan, muhterem mi 1 letveki1leri;

VASFİ CANDAN (Lefkoşa)(Yer inden) - Sakinleştirmeye çalı-şıyor efendim.

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - özelleştirme konusuna da kısaca belki son bir ay içerisinde onuncu kez söz alarak değindim. Çok kısa olarak bir kez daha şunu söylemek istiyorum, özelleştirme konusunda her söz alıp da bu konuyu gündeme getirdiğimde, özel-likle Sayın Maliye Bakanı çıkıyor ve diyor ki biz yasalara dayandırarak bunu yaptık, yapıyoruz. Biz ısrarla iddia ediyor ve diyoruz ki bunu yapabilmenin yolu toplumsal uzlaşma yoludur. Konsensüs sağlama yoludur, demokratik kitle örgütleri ile, hele hele Meclisin hür iradesine gitme yoludur. Meclise gelecek-siniz, Mecliste bunu tartışacaksınız, tartıştıracaksınız. Doğ-rusunu, güzelini hep birlikte bulmaya çalışalım, iki-üç aydan beridir bu uyarılarımı yapıyorum. Sayın Maliye Bakanı tek bir şeye dayandırmıştır olayı. Fasıl 113, Şirketler Yasası bize bu hakkı veriyor. Bu yasal hakkımız vardır, yapabiliyoruz diyor.

Page 227: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2410 -Şimdi değerli milletvekilleri; halkın iradesine saygı

duyduğunu iddia eden demokratik, katılımcılık, demokrasinin gerçek anlamda yerleşffiasi uğraşı içerisinde olduklarını iddia edenler bu seslere, bu uyarılara nasıl kulak veremezler? Niye kulak vermiyorlar ve özelleştirme Yasası Türkiye'de, birçok ülkelerde olduğu gibi hazır olan ve bu konuda Türkiye'den uzman getirilmek suretiyle bu yasa hazırlanmasına rağmen, niye raflarda, tozlu raflarda tutuyorlar bunu ve Meclise sunmuyorlar? Niye sunmuyorlar hazır olan, uzmanların hazırladığı bu yasayı Meclise, niye sunmuyorlar? Ve işte yasa var. Hangi yasa var? Öyle bir yasa da yoktur değerli milletvekilleri. 19511 de ingiliz Sömürge Kanunlarından kalma Fasıl 113, Şirketler Yasası böyle bir hakkı veriyormuş. Yoktur öyle bir hak. Kaldı ki öyle bir hak olmadığını ısrarla söylüyorum ama altını çizerek şunu da söylemek istiyorum. 0, öyle bir hak verse bile, verse bile, 1951'den, 1996'ya kadar geçen 45 yıllık, yarım asırlık bir zaman sürecinin sosyolojik, sosyal kazanımları, çağa adım atma, günün teknolojisini ve tekniğinden yararlanma konusunu hiç gündeme getirmedi mi Sayın Maliye Bakanı? Ve bir tarafta yasa hazır, diğer tarafta halâ daha İngiliz Sömürge, Koloni Döne-minden kalan yasaları dayanak olarak tutmak suretiyle halkın iradesinden, demokratik kitle örgütlerinin düşüncelerinden ve Meclisin hür iradesinden kaçarak ille de ve ille de bu yasayı, bu özelleştirmeyi devletin malını "Yağma Hasanın Böreği" peş-keş çekiyorlar, işte bunun sonuçları. Elektrik konusu halâ daha hükümet içerisinde ciddi ciddi tartışılmaktadır. Sayın Cumhurbaşkanı beri tarafta diyor ki, yasasız, ihalesiz verdi-niz bunları. Ancak bu özelleştirmenin kira adı altında olsa, bu özelleştirmenin Cypfruvex ve Sunzest'te yarattığı acı, bin işçinin sokağa atılması durumu halâ daha Elektrik Kurumu için de düşünülmektedir. Bu özelleştirme olayı, taşeronlaştırma olayı halâ daha düşünülmektedir ve en nihayet bu özelleştirme-den dolayı gerek Cypfruvex ve Sunzest'te işten atılan bine yakın işçinin bu Meclis önünde ve Cumhurbaşkanlığı önünde yaptığı bir yürüyüşten sonra, Sayın Cumhurbaşkanının bize verdiği bir görüşme randevusunda, görüşmede bize en nihayet söylediği şudur:

"İvedilikle özelleştirme Yasası geçecek."

Page 228: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2411 -

Türkiye'den bu konu ile ilgili uzman getiriyorsunuz, yasa yapacak diyor size. Yasayı da hazırlıyor ve belki de Sayın Mehmet Ali Talat'ın cebindedir, Sayın Başbakan Yardımcısının dosyasındadır. Onun değilse bile, Sayın Maliye Bakanının veya Hakkı Atun'un dosyasında duruyor bunlar. Meclise sunma-dılar. Sayın Cumhurbaşkanının uyarıları var. İki aydan beridir bu Mecliste benim uyarılarım vardır. Bu mudur sizin demokrasi anlayışınız? Demokrasiye değer verme, düşünceye değer verme, muhalefetinden, muhalefetin görüşlerinden yarar-lanma, hoşgörü anlayışınız bu mudur? Demokrasi getirdik halk sokaklara dökülüyor diye övünüyorsunuz. 1993 öncesi bu meydanlarda işçiler yürümedi mi, kamyoncular yürümedi mi? Ne o zamanlar demokrasi vardı, ne de şimdi demokrasi vardır. Çünkü demokrasi insanların sadece sokaklarda, meydan-larda yürümesi değil. Düşüncelerini sadece söylemekle sınırlı değildir demokrasi, demokrasi ekmektir, demokrasi barıştır, demokrasi özgürlüktür. Siz 20 yıllık ekmek kapısını aldınız işçilerin ellerinden, ekmek diye haykırıyor işçiler. Verdiniz mi ekmek? Demokrasi işte odur. Ekmektir. Demokrasi bu toplumun ezici çoğunluğununun arzu ettiği barıştır. Onun insiyatifi de sizin elinizde değildir. Fakat bunu da övüne övüne söylüyorsunuz. Herşey bitti, başaramadık ama barış getireceğiz diyorsunuz. 0 konuda da halkı aldatmaya çalışı-yorsunuz. Barışı biz yürekten savunuyoruz Toplumcu Kurtuluş Partisi olarak. Bunların parametreleri ilkeleri de Sayın başkan tarafından çok açık ve net bir şekilde açıklanmıştır. Ayrıntısına hiç girmek istemiyorum. 0 çizilen çerçevede biz barışın savunucularıyız ve halkımızın ezici çoğunluğu da bundan yanadır. Hadi hodri meydan. Getirin federal çözümü, barışı bu memlekete. Yarın belli süper güçler başta ABD olmak üzere, Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi çok hızlı bir şekilde Holbrooke 'un gelişi ile Kıbrıs Sorununun gündemini çok yoğun bir şekilde tartışacak, bir çıkış yolu bulmaya gidecek ve biz Toplumcu Kurtuluş partisi olarak çok büyük bir ümit içerisindeyiz ki ve bekleyiş

Page 229: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2412 -

içerisindeyiz ki bu yılın sonuna doğru, en azından 1997 başlarında Kıbrıs Sorunu arzu ettiğimiz çerçevede, adil bir şekilde bir barışa doğru gidecektir. Yanız bilmenizi isteriz ki bunu söyleyecek olan da sizin hükümetiniz değildir. 0 biraz önce söylemeye çalıştığım güçler yapacaktır. Bunun başarısını da daha o noktaya gitmeden, o barış noktasına gitmeden siz bunun mesajlarını vermeye çalışıyorsunuz vatandaşa. Çünkü biliyorsunuz vatandaşın barış istediğini. E, biz ekonomik yönden birşey yapamadık, sosyal yönden birşey yapamadık, varolan haklarınızı da elinizden aldık, gaspettik, sizi yokluğa ittik, sizi göçe zorladık, bu memleketten, toprak-larınızdan kopardık, yerinize binlerce, on binlerce 20 binlere varan kaçak işçi ile doldurttunuz bu memleketi, onun şovunu da yapıyorsunuz, sadece gazete ekranlarında. Kaçak işçi için tedbir alıyoruz. Bakıyoruz her gün bunları gazete ekranlarında okuyoruz, her gün kameraların önünde kaçak işçinin peşinde koşar görünüyorsunuz. Somut olarak soruyorum

size, kaç tane, inkar edebilir misiniz ki bu toplumda şu » anda 20 binin altında kaçak işçi vardır. Bunu inkar edebilir misiniz? Peki eğer bu rakam üç aşağı beş yukarı doğru bir rakam ise soruyorum size, ben Ulusal Birlik Partisi Hükümetini tartışmıyorum, şimdi şu anda hükümette sizsiniz. Enkaz aldım edebiyatına da hiç kulak vermiyorum, kulak asmıyorum. Bugün devlet erkini elinde bulunduran hükümetsiniz, enkaz aldım edebiyatı ile de sonuca gidemezsiniz. Dolayısıyle ben bu kaçak işçi konusunda soruyorum, yok muydu UBP döneminde? Elbette ki vardı. UBP döneminde de bu Meclis kürsülerinde bu çok tartışılmıştır. İşçi hakları da tartışılmıştır, üretici hakları da tartışılmıştır, kaçak işçi konusu da tartışıl-mıştır, hayat pahalılığı, enflasyon da tartışıİmiştır.

Page 230: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2413 -

Yani zarnan zaman arkadaşlar çıkıyor sanki, bazan yerlerinden

söz atarak, bazan da bu kürsüden biz UBP'ye destek veriyoruz.

Hiç ilgisi yoktur. Toplumcu Kurtuluş Partisi bağımsız bir

partidir, CTP'ye, DP'ye ne kadar uzaksa Ulusal Birlik Partisine

de aynı derecede uzaktır. Bağımsız, özerk bir partidir.

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) - Nasıl özerk?

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Senden özerktir, ondan da özerktir, ötekinden de özerktir.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Bağımsız mı özerk mi?

tBRAHİM KORELİ (Devamla) - Ne anlattığımı çok iyi anlıyorsun Sayın Mahmet Ali.

MUSTAFA AKINCI " (Yerinden) (Devamka) - Eskiden bazı bağımlılıklarınız vardı demek istedin?

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Bunu kendi söyle, özerk der.

MUSTAFA AKINCI (Yerinden) (Devamla) - Yani TKP tarihinde 0 türden ilişkiler bağlılıklar olmadı onu demek ister. 0 anlamda söyledi.

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - 0 anlamda söyledim. Hangi anlama çekmek istiyorsunuz Sayın Talât? Hangi anlana çekmek 1 stiyorsunuz?

BAŞKAN - Karşılıklı konuşulmasın efendim. Devam edin Sayın Koreli.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - özerk parti ilk defa duydum, özerk Parti.

MUSTAFA AKINCI (Devamla) - Ne söylemek istediğini anladın .

Page 231: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2414 -

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; bakıyoruz bu kaçak işçi konusu gerçekten halkımızı kemiren bir olgudur, bir kangren noktasına gelmiştir. 3-5 ay öncesine kadar veya 2-3 ay öncesine kadar 2 parti, Hükümet partisi topu bir birlerine atardı. Biz yapmak isteriz, efendim içişleri engelliyor gibi gerekçeli mazaretler üreterek aşağı yukarı 18-20 ayınızı bu maazaret üreterek harcadınız. Son 1-2 aydan beridir çok ciddi bir şekilde üzerinde duyuyoruz, komiteler oluştu şu veya bu falan. Birkaç kişiyi tutup geri göndermekle bu topluma kaçak işçi kezzap suyu gibi kuruttuk mesajını vermeye çalışıyorsunuz. Bu çekildeki yaklaşımlarla da bu toplumu aldatamayacağınız bilmenizi isterim.

Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; şimdi çok kısa olarak iki günden beri genel görüşme içerisinde yapılan bu tartışmalarda ihtiyat Sandığı ve Sosyal Sigorta fonlarına hiçbir arkadaşımız değinmediği için çok kısa olarak değinerek sözlerimi bağlamak istiyorum. Bügün bütün sektörlerimiz iflâs ettirildiği gibi Sosyal Sigorta fonu da iflas etmiştir. 0 noktaya gelmiştir ki gayri menkullerini dahi ipotek altına koyarak, gayri menkullerini sigortaların gayri menkullerini ipotek altına koyarak hayatiyetini, üyesi bulunduğu emekleri ödenmesi yönünde gitmiştir, ihtiyat Sandığı da 3 trilyon üzerinde görülen para da sadece kağıt üzerindedir, ihtiyat Sandığında 3 trilyon üzerinde görülen paralar da sadece kâğıt üzerinde görülen paralardır. Bunu şu veya bu KİT'e veya direkt olarak devlet maliyesine, devlet kefaleti ile kanalize etmektedir ve ihtiyat Sandığı dahi bugün işçinin yasal olarak süresini dolduran ve hak sahibi durumuna gelen işçinin dahi İhtiyat San-dığını Ödemekte zorluklar çekmektedir... Efendim?

Page 232: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2415 -

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Kim söyledi?

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Ben söylüyorum.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Kimden duydun?

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - Senden duydum.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Yok ben söyle-medim,

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - inkar etme sen söyledin bana, sen söyledin bana inkâr etme unuttun herhalde.

BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayınız. Sayın Koreli kar-

şılıklı konuşmayın efendim.

TBRAHTM KORELİ (Devamla) - Herhalde unuttun.

Dışarda ben hatırlatacağım sana. Sen söyledin bana ve

unuttun.

MEHMET ALT TALAT (Yerinden) (Devamla) - Tamamen

yanlıştır.

Page 233: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2416 -

İBRAHİM KORELİ (Devamla) -Sosyal Sigortalar dediğim gibi durum daha da kötüdür. Çok daha da kötüdür, vahimdir. İşte bu bütçede, sonuca geliyorum Sayın Başkan, kusura bakmayın.

BAŞKAN- Buyurun, buyurun.

İBRAHİM KORELİ (Devamla) - İşte bu bütçede benim siyasi anlamda söylediğim seviyesiz tartışmalar bu noktalarda toplum içinde bulunduğu sorunların tartışmasına yönelik bir platform olması gerekirdi ve bu sorunlardan çıkış yolunun nasıl bulunabileceği doğrultusunda olmalı idi diye düşünüyorum.

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Koreli. Söz sırası Sayın Angolemli'de. Buyurun Sayın Angolemli.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Gazi Mağusa) - Sayın başkan, sayın milletvekilleri; gerçekten bu dönem bütçe çalışmalarında eskiye oranla özellikle iktidara mensup milletvekilleri veya bakanlar buraya gelip biz işte köylümüz için bunu yaptık, çiftçimiz için bunu yaptık, memur için bunu yaptık, yatırım-larımız budur, icraatımız budur diyeceklerine; muhalefetin yaptığı eleştirilere, yani niye siz hayvancının sorunlarına çözüm getirmediniz, niye siz söz verdiklerinizi yapmadınız, üniversite gencinin lokal ve yurt sorununu çözmediniz, niye asgari ücreti böyle yaptınız dediğinde bakanların yanıtları, çünkü geçmiş hükümetler de böyle yaptıydı diye mazaretler ileri sürülmesini ben de yadırgadım. Hiçbir mazaret başarının yerine geçmez Sayın Başkan, sayın Milletvekilleri. Siz hükümetsiniz, siz icraatlarınızı burdan gelip anlatmak durumun-dasınız. Eleştirilere de yanıt verirken, mazaretler aramama-lısınız. Şimdi bu kürsüden 1996 programı yok, programdaki rakamlar öne sürüldüğünde özellikle Maliye Bakanı Devlet Planlama Örgütünün resmi olarak yayınladığı 1996 programına ilişkin rakamların yanlış olduğunu, herşeyin bu ülkede söylendiği gibi kötü olmadığını ve Sayın Başkan, S^yın M i 1letvekilleriözellikle Maliye Bakanı burda pe pembe bir tablo çizmeye çalıştı. Şimdi ben 1996 programına da bakmayacağım. Sayın Bakanın veyahut hükümetin söylediklerine de bakmayacağım ve dönüp halkımın başarısına bakacağım.

Page 234: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2417 -

Şimdi Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; yaşantı-

mıza bir bakalım. Yollarımıza bakalım. Her gün üzerinde yürü-

düğümüz, ya da aracımızı kullandığımız yollarımıza bakalım.

Bir tek Lefkoşa-Mağusa, Lefkoşa-Güzelyurt yolu hariç yollarımız

kalbura döndü. Hele hele belediye hudutları içerisinde Gazi

Mağusa'da bugün bir tek yol gösteremezsiniz ki arabanızla

değil yayan yürüyebi1 es iniz , bir tek yol gösteremezsiniz.

SONAY ADEM (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Yazda hepsi asfaltlanıyor.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Anayollara geçelim. Anayollar Lefkoşa, Mağusa yolu dışında ve Güzelyurt yolu dışında hepsi de hizmet vermekten uzaktır. Panketler yüksek, yollar delik deşik. Böylesine bir ülkede Sayın Hükümet buradan çıkacak ve her şey iyidir, o kadar da kötü değildir diyebilecek.

SONAY ADEM (Yerinden) (Devamla) - Ulaştırma Bakanlığını galiba KOreli eleştirecek de sen konuşun bugün.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Değerli arkadaşlar; hastahanelerimize bakalım. Hastahanelerimiz ne durumdadır? Gerçekten hizmet veriyor mu?

MEHMET ALT TALAT (Yerinden) (Devmala) - Hastahaneler Bakanlığı başka gündür.

HÜSEYtN ANGOLEMLt (Devamla) - Hiç seni bu akşam duymayacağım Sayın Bakan.

Page 235: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2418 -

Hastahanelerde bugün ilâç bulamazsınız, serum bulamazsınız, paranız yoksa hapı yuttunuz demektir. Bu mudur kalkınma? Hastahane deyip geçmeyiniz, bugün insanlarımızın büyük bir bölümünün uğramak zorunda olduğu yerlerdir ve bu devlet kendi insanına en basit ilacı bile vermekten acizdir. Bunlar sosyal devlet olup olmadığımızı, ekonomimizin hangi seviyede olduğunu gösteren önemli unsurlardır.

Daha ileriye gidelim, sosyal yardıla geçinen insanları-mıza bakalım. Bunların yaşamlarını nasıl sürdürebildiklerine bakalım. Bu memlekette pahalılık varsa herkes için vardır. Herkes için vardır ve bugün sosyal yardım alan insanlarımız çok zor koşullarda yaşamlarını sürdürmeye çalışıyorlar.

İşçilere bakalım. Biraz önce değerli arkadaşım Koreli buradan vurguladılar, bu memlekette asgari ücretten ya da 3 kez değiştirilip çalışanlara bu pahalılık altında ezilmemek için yılda 3 kez asgari ücretini tespit etme yetkisi verildi diye maalesef bu Hükümet bir kez kullanabildi , en son da iki kez kullanabildim diyebilmek için yıl sonuna iki ay kala ikinci de zor topuz belirlendi.

Page 236: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2419 -

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; çalışan insan-larımız, özellikle işçilerimiz bu asgari ücretle geçineınez durumdadırlar. Bunları günlük yaşamımızda çarşıya gittiği-mizde gözlerimizle görmekteyiz. Nice insanlarımız aldıkları birçok gıda maddelerini hesaplamaya geldiğinde mecDuren bir kısmını geri vermek durumunda kalıyorlar. Ben sizi haberdar etmek isterim bu olaylardan ki önlem alasınız. Yani bu insanlarımızı aldıkları maddelerin bir kısmını geri vermek durumda bırakıyoruz ve bugün elde ettiğimiz bilgiye göre işçilerin çok mütevazi bir istekleri olan 15.800 TL'sını CTP ve Hükümet çok görmekte ve reddetmektedir. Bu çok düşün-dürücüdür. 15 milyon bu 12'lere, 13'1 ere düşecektir vergi-lerden sonra. Bu insanlarımızın oturup düşünmemiz gereken bu 13 milyonla nasıl geçineceklerdir. Bir kutu sütün bile 55 bin TL'sıdır bu ülkede. Bunu iyi düşünmemiz gerekmektedir ve vergi yasalarını vakit kaybetmeden ele alıp asgari ücreti de vergiden kurtarmanız gerekmektedir. İşçiler, konu açılmışken Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; göç olayı devam ediyor. Göç olayının nedenleri de ortada durmaktadır. Geçmişte göç vardı, bunu en çok eleştiren sizlerdiniz ama, bugün göç durmadı, aksine hızlandı ve gidiyor.

Hayvancılık, çiftçilik konusuna gelince bir düşününüz bir memleket düşünün ki bütün fiyatlar yükselmekte, bir sene öncesine kıyasla bütün fiyatlar çiftelenmekte, ama ülkemizde öyle bir madde vardır ki yerinde saymaktadır. Hatta daha aşağılara düşmektedir.

MEHMET ALİ TALAT (Yer inden)(Devam 1 a) - Nedir o?

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - E, tabii bunu söyledi-ğimizde insanların inanmaları kolay değildir. Nitekim Sayın Bakan da Başbakan Yardımcısı Turizmden de sorumlu Bakan da nedir o? Evet o canlı kuzudur.

Page 237: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2420 -

MEHMET ALİ TALAT (Yer inden)(Devamla) - Pahalı edelim eti nıi istiyorsun? Söyle onu da.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (devamla) - 0 canlı kuzudur. Geçen sene canlı kuzu fiyatı ne ise, bu sene de odur. ve söyle bir olay da başka yoktur.

SONAY ADEM (Gazi Mağusa)(Yerinden) - Öyle değil efendim. Karıştırdın sen de okka ile kiloyu.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden)(Devamla) - Alırken okka ile alıyoruz.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Şimdi hayvancının haklı istemleri vardır ve diyorlar ki biz halkımızı da düşünürüz. Ama siz de bize hükümet olarak yardım ediniz. Maden bizim canlı kuzu fiyatlarımız, canlı hayvan fiyatlarımız aynı yerde kalmaktadır,

Page 238: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2421 -

Peki diyorlar biz nasıl baş edelim yemler durmadan pahalı olmak-tadır, kredi faizleri çok yüksektir. Biz nasıl olur da geçen sene tarım kredi fiyatları yüksek, bu sene de yüksek. Geçen sene yem fiyatları bu sene 10 katı artmıştır ama benim bu pahalı girdilerle üretim fiyatları değişmemiştir. Geliniz benim bu maliyetlerimi aşağıya çekiniz bir şikâyetim yoktur demektedir. Ve bu insanlar artık bıçak kemiğe dayandığı için yollara düşmüş-lerdir. Bu insanlar kendiliğinden yollara düşmemişlerdir çünkü arktık kaybedecek bir şeyleri kalmamıştır ve bu vesile ile buradan bir kere daha hükümete çağrıda bulunuyorum, hayvan besleyenleri, hayvancılık alanında uğraş verenlerin sorunlarını çözünife çünkü istemlerinde haklıdırlar.

SONAY ADEM (Yerinden) (Devmla) - Hayvancılar Birliği ile bugün uzlaşma sağlandı.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Ve buradan bir konuyu daha açıklamak isterim. Hayvancılığın sorunlarının çözülmesinde önemli bir etken olan et kombinası olayı vardır, öyle görmek-teyiz ki ne CTP'nin, ne DP'nin bu konuda samimi bir düşünceleri de yoktur. Nitekim Bütçede, 1996'd a da et kombinasının karşısına 1 milyon Türk Lirası ayrılmıştır. Denebilir ki efendim işte kalem açtık. Ama açtığınız kalemden, koyduğunuz rakamdan bellidir ki samimi değilsiniz, niyetiniz de yoktur.

Onun için sizi burdan uyarıyorum, hayvancının sorunlarına köklü

çözüm istiyorsanız et kombinasına sağlıklı bir şekilde,

ciddi bir şekilde yaklaşmanız gerekmektedir. Aksi takdirde

bir sene sonra yine bu konuları burada konuşmak zorunda kalırız.

Page 239: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2422 -

Tabii hayvancılık deyince; tarım, çiftçilik hep bunlar

bir bütündür ve maalesef CTP-DP'nin bu kesime gerekli ilgiyi

göstermediğini, bu sektörü kollamadığı apaçıktır. Rizkli bir

sektördür ve bu sektörü %100'lerin üzerisnde kredi faizleri

ile yatırım yapmaya zorlamaktasınız, ülkemizde birçok yatırımlar,

kredi faizleri yüksekliği nedeni ile yapılmamaktadır, ama

yıllardır hayvancılık alanında, çitçilik alanında uğraş veren

insanlarımız sizin kendilerine lâik gördüğünüz yüksek faiz

altında

Page 240: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2423 -

Yüksek maliyetler altında yine de o üretim dalına sarılmakta-dırlar. Çünkü bu uğraş alanları dedelerinin zamanından gelme-dir değerli arkadaşlar. Zaten onlar olmasa bizim bu ülkede tutun-mamız da olamaz. Bu nedenle tarıma ve hayvancılığa gerekli

I

önemi vermek durumundayız.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; değerli arkadaşım yine vurguladı, ama bugün işsiz kalan insanların, işçilerimizin dururunu gördükçe bu sorunları her zaman dile getirmeyi de ken-dimize görev bilmekteyiz. Bugün ülkemizde işçileriniz sahipsiz kalmışlardır, korumasız kalmışlardır. UNİ-PACK olayında yüze yakın işçi bugün sokaktadır. Bu insanlar nasıl geçinmektedir? Bu insanlar ailelerine ekmek nerden bulup, nasıl götürmektedir, hiç bunları düşündünüz mü? Bu insanların alacaklarını da işveren vermiyor. Verilen sözler de yerine getiriİniyor. Bu insanlar bizini yurttaşlarımızdır. Sokağa atılmışlardır, bun-lara seyirci kalınamaz, bunlarla vakit kaybetmeden Hükümetin ilgilenmesi ve bu insanlarımızın sorunlarını çözmesi gerek-mektedir. Aksi takdirde bu sokakta kalan insanlarımız da göç yollarına düşecekler ve bu ülkeden ayrılacaklardır.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; bugün buradan eski Tarım Bakanı bir konuşma yaptı ve dedi ki Beşparmak yandı ve bazıları bizi suçlar, evet ben buradan suçluyorum, Hükümet suçludur. Çünkü zamanında gerekli önlemleri almadı. Bu konuda Orman Dairesi Müdürünün raporları vardır, hem geçmiş Hükümet-leri, hem bu Hükümeti zamanında uyarmıştı, ama siz kulakları-nızı tıkadınız ve gerekli önlemleri zamanında almadınız ve daha da ötesi ormanın yarısı yandığında Bakanlar Kurulu toplandı da, neyi görüştü? Yangının önlenmesini değil vergileri görüştü.

ERGİN A. İLKTAÇ (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Neler bulun sen de.

Page 241: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2424 -HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Neler bulurum değil, bunlar

gerçeklerdir ve o zaman Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; zamanında...

SONAY ADEM (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Asıl uydurma, uydurma.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Uydurma değil, zamanın Tarım 3akanının derhal istifa etmesi gerekirdi. Aslında Hükümetin istifa etmesi gerekirdi. Çünkü yanan memleketimizdi. Ama siz koltuklarınızda oturdunuz ve...

BAŞBAKAN HAKKI ATUN (Yerinden) - Daha ne kadar istifa edecektik?

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Başbakan günde...

SONAY ADEM (Yerinden) (Devamla) - Her gün isitifa ederler, hâlâ daha istifa.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Başbakan günde üç defa beyanat vererek yangın yakanları yakaladım, suçluları yaka-ladım dedi, sonra dedi onlar değilmiş, şişelermiş, camlarmış, aslında suçlu Hükümetti. Uzağa da gitmek gerekmezdi.

Şimdi bir taraftan yeşil deriz, ağaçlandırma deriz. Ama öte taraftan ormanlarımızın yanmasını önleyemeyiz.

Page 242: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2425 -

Şimdi yangınlar bir yana, geçenlerde, bu bir örnektir. Ama ibret verici bir örnektir. Geçenlerde İskele'nin altında ağaçlık bir yer vardır. Deniz kenarında. Bir baktık ağaçlar kesilmiş,oraya kim ve çakıl dökülmüştür. Daha sonra soruştururuz, orası efendim alçak ormanmış ve alçak ormanı bir yurttaşı-mıza kiraladılar. Lokanta yapsınmış.

ERGİN ABDULLAH (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Memleket şantiyeye döndü, sen daha lokantadan bahseden.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Ha, şimdi Orman Bakanı buna yanıt versin. Yeşili kesmek, ağacı kesip onun yerine lokanta açmak deniz dibinde. Ya biz bu konularda eski hükümetleri çok eleştirirdik. Sahil kenarlarını koruya-madı diye. Arna bu Hükümet döneminde Orman Dairesi, Orman Bakanlığı gidiyor ve deniz sahilinde alçak orman arazisiymiş. Böyle bir yasa da geçti Meclisten. Ona da sarılarak oradaki ağaçların kesilmesine gözyumuyor.

Ve Sayın Başkan, sayın milletvekilleri bu bir örnektir. Küçük bir örnek görülebilir. Ama düşüncemizi, düşüncenizi yansıtması bakımından önemlidir. Ve bugün İskele Belediyesi olaya el koydu ve geri kalan ağaçları ve sahili şimdilik korudu.

.SONAY ADEM (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Halil Orun da auıma şeyler verdi sana ha. Hep yanlış bilgi verir sana Halil Orun.

ERGİN ABDULLAH (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Yok yahu yerinde gözlem yaptı.

SONAY ADEM (Yerinden) (Devamla) - Müttefikleri belli oluyor.

ERGİN ABDULLAH (Yerinden) (Devamla) - Yerinde gözlem yaptın Hüseyin Bey, değil mi?

Page 243: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2426 -

BAŞKAN - Müsaade edin.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; şimdi bugün ülkemizde kanayan bir yara daha vardır. 0 da sigorta prim borcu olan yurttaşlar imizdir. Kendi namına yatırım yapanlardır. Bu insanlarımız sayıları kabarık ve mahkeme koridorlarındadır. Şimdi avukatlar çağrılmış Çalışma Bakanlığına, dairelerine ve herbirine onar onar, yirmişer yirmişer, tanıdıksa biraz daha fazla davalar verilmiş ve çok sayıda yurttaşımız bugün bir taraftan yüksek avukat ücretini ödemekle başbaşa. öte yandan sigortalarını, primlerini cezalı olarak vermek durumunda bırakılmışlardır. Hem avukat parası, hem ana para, hem cezaları büyük meblağlara ulaşmak-tadır. Şimdi kimisinin 4 yıl, kimisinin 5 yıl. Tabii bu insanlarımız bu ücretleri verebilecek durumda değillerdir. Zamanında uyarmamışlar. İhmal edilmişler. Şimdi bu duruma düşürülmüşler. Sayıları az olsa buraya getirmezdim. Ama sayıları çoktur. Bu konuda hiç olmazsa sigortaları da bir gelir elde etmek bakımından bu insanların ödeyebileceği meblağlarını isteyelim ve hem avukatlık paralarından bunları kurtaralım.

Page 244: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2427 -

Hem cezaları bir defaya mahsus kurtaralım. Bu şekilde yapar-sak bu ana paralar çok kolay sağalanabilecek, hem sigortalar bundan yararlanacak, hem o insanlarımız da yeniden sigorta-lanıp bu yaşama uyum sağlayabilirlerdir. Bu konuda bize yüz-lerce şikâyet gelmektedir ve bu insanlarımız yardın beklemekte dirler. aksi takdirde ne onlar ödeyebilecek, yıllar yılları takip edecek ve sigorta da bu primlerini kclay kolay toplaya-mayacak, daha büyük de yaralar açılacaktır. Kaldı ki bu insan-larımız dört sene öyle veya böyle ödeyemedi ki bunların çoğu kırsal kesimdir, ödeyemedi ama o dört yıl zarfında da hasta-neye gittiğinde sağlık hizmetlerinden yararlanamadı. Bu konunun Hükümet nezdinde ele alınıp bu kendi namına yatırım yapanlara bir defaya mahsus bu anlattığım çerçevede bir çözüm getirilmesi gerektiğine inanmaktayım.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; benden evvel

konuşan arkadaşlarımız her konuya değindiler. Yalnız ben bir

kaç konuya daha değinerek bütçe hakkındaki görüşlerimi kısa

olarak anlatmak isteyeceğim. Bugün gerçekten cep telefonu

getirdik ülkeye diye övünmekteyiz. Bir taraftan cep telefon-

ları dolaşırken, öte yandan telefon hizmetinden yararlanama-

yan köylerimiz vardır. Bu köylerimiz köylerini her ziyaret

edişimizde telefon olayını gündeme getirmektedirler.

Page 245: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2428 -

DoIayısıy1 a artık biran , evvel telefonu olmayan köylerimize

de bu hizmeti götürmek durumundayız.

Yine bir çok köylerimizde eskiden ve şimdi arsalar

dağıtılmış kırsal kesimde, sosyal konut olayına benzer bir

olayı yaşatmak için gençlere arsalar dağıtılmış, ama o

kadar. Kâğıt üzerinde dağıtılmış ve hiç bir altyapı

oralara götürülmemiştir ve bu yapılan dağıtıma inanan genç-

lerimiz de o yerlerde inşaat başlatmak için bir çok da

zararlara girmişlerdir. Çünkü altyapıları olmadığı için

inşaatlarının bir kısmını da yarım bırakmak zorunda

kalmışlardır. Bu bir ayıptır, bu bir ayıptır, bu ayıbı

ortadan kaldırmamız gerekmektedir ve artık şehit çocuk-

larına dağıttığınız arsaları da altyapılarına kavuştu-

runuz. Kaç sene oldu? 20 yıldan beridir şehit çocukla-

rının veyahut onlara verilen bu arsaların hâlâ daha

altyapısız bekletilmesi bize yakışmaz.

Page 246: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2429 -

Ve en önemlisi Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; ülkeniiz bir kaos içindedir. Bunlardan biri de iskân olayıdır. Bu1

yara halâ daha kanamaktadır.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; bütçe olayında bir kere önümüze getirdiğiniz bütçe gerçekçi değildir. Burada yıllar vardır bütçeleri görüşmekteyiz. Her görüştü-ğümüzde yatırımların Türkiye Cumhuriyeti tarafından sağla-nacağına dair kalemler vardır. Geçen sene bunlar gerçekleş-medi. Kendi kendinizi kandırmayınız. Bu sene de 3 trilyona yakın bir yatırım öngörüyorsunuz. Geçen sene bütçede yatırım oranı %18 idi, bu sene %26 gösteriyorsunuz. Ama ben size diyorum ki gerçekleşmeyecek. 0 oraya yazılmakla olmayacak. Dolayısıyla bu bütçe yatırımdan nasibini alamayacaktır. Yani Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; pasta büyü-meyecektir. Yatırım olmadıktan sonra kaldı ki özel sektöre de yatırım yapmasına imkân yoktur. Bugünkü faizlerle bu da açıkça göstermektedir ki, pasta büyümeyecek. Bunun da anlamı geçen yıl da söyledik, önümüzdeki 96 yılı geçen yıldan farksız, yine halkımızı pahalılık ezecektir. Bu bütçe ile açıktır ki, 96'da yine göç vardır, işsizlik vardır, pahalılık vardır. Hele hele sizin gibi halkı koruya-maz bir hükümetin de 96'da başta kalması büyük bir talih-sizliktir. Neden bunları söylerim? Çünkü siz görev yapmıyor-sunuz. Çünkü siz göz göre göre halkın pahalılık altında ezilmesine seyirci kalıyorsunuz. Buraya gelen her konuşmacı vurgulamıştır. Bir okka, kilo olayını burdan vurgulamış-tır ve doğrudur. Daha dün telefon ederek bir esnafa, bana dedim bu kadar okka gıda maddesi ayırınız. Bana yanıtı, Mağusa Belediyesi bize emir verdi artık kiloya geçtik. Dolayısıyla bir kilo mu, yoksa iki kilo mu ayırayım? Eskiden okka idi daha çok mal alırdın, onun için sordum dedi. Ama ekledi. Bilesin dedi, dün okkası 500 bin liraydı, bugün kilosu 500 bin liradır dedi.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; bu çok acı bir gerçek-tir. İşte siz okkadan kiloya geçerken bile ezbere geçtiniz. Halk ezile-cekmiş, umurunuzda bile olmadı. Farkında değildik demeyiniz. İnandırıcı olmazsınız. Ve işte arkadaşlar; buna benzer daha çok olaylar vardır.

Page 247: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2430 -

Siz ekonomik paketinize bile, takvim paketinize bile çekin-

meden şunu yazdınız, askeri kantinlerden yapılan alış-veriş

denetim altına alınacaktır. 0 zaman ben sorarım sizlere, halk

da sorar, göreviniz değil midir? Askeri kantinler bu ülkede

kol gezmektedir. Sizin o görevinizdir gerekli önlemleri

almak, görevlerinizin başında gelmektedir. Bunu durup da

ekonomik takvime yazmanız gülünçtür. Oldu olacak, bütün

görevlerinizi yazınız bir takvime, böyle şey olur mu?

Tabiî Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; bugün

tanık olduğumuz Bakanların konuşmalarından, tanık olduğumuz

bir çelişki vardır. Şimdi bir taraftan Katma Değer Vergisi,

muhasebe birimiyle birlikte yaşama geçirilecektir. Muhasebe

birimi Katma Değerle yaşama geçecektir denmektedir. Bakınız

şimdi, öte yandan CTP müteaddit defalar muhasebe birimi

olmazsa olmaz demektedir. En son eski Genel Başkanları söy-

lemişti, ya muhasebe birimi gelir, ya bu iş yürümez demişti.

Şimdi bugünkü konuşmalardan muhasebe birimi daha tartışmaları

bile yapılmadı, önceleri Hükümet diyordu ki, israil'den

insanlar geldi, Doğu Akdeniz'den geldi, Rapor yapıyoruz.

Nerde o raporlar dedik, defalarnan istedik, verin bir tane

de bize, o raporu biz de görelim, görüşler üretelim dedik.

Page 248: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2431 -

Rapor meydanda yoktur ve şimdi öğreniyoruz ki konuşmalardan,

muhasebe birimi yürümeyecek. Peki o zaman ben özellikle

CTP kanadına sorarım, o zaman Katma Değer de yürümeyecek.

Demek ki burdan her zaman yok Eylül'dedir, yok Ekim'dedir,

yok yı lbaşındadır, yok Ocak sonudur, Katma Değer geliyor,

geliyor demeniz yanlıştır. Çünkü siz bunu söyledikçe

insanlarımız da mal almak için koşuşmaktadırlar. Neden?

Katma Değersiz alsınlar diye. İlk çıktığı zaman bu olay ve

kesin uygulanacaktır dediğinde bir çok insanımız gidip

eşyalar almışlar. Onun için Hükümet ciddiyet ister. En*

basit olayını biraz önce anlattım, muhasebe birimine

geçmeyeceğinize göre, Katma Değer ne olacaktır? Bunları

açık ve seçik halka söylemeniz gerekmektedi r. Her ne kadar da

CTP böyle büyük sözler söyler ama, sonunda boyun eğer, ama

yine de bir sözü vardır, halkın pek güveni kalmamıştır ama,

hiç olmazsa yeni bir yönetim gelmiştir, çıkın ve bunu

açıklayın. Ya deyin, o söze biz sahip çıkmayız, ya da o

sözümüzü tutmaya devam ediyoruz demeniz gerekmektedir.

Page 249: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2432 -

Yani ikide birde katma değer geliyor, deyip insanlarımızı da eşya almaya sevketme hakkına sahip değilsiniz. İnsanlarımız bu ülkede artık ciddi yönetim beklemektedir.

Şimdi değerli arkadaşlar; biz bunları söylediği-mizde, bu eleştirilere hükümetin bazı üyeleri tahammül edemiyor. Ama muhalefetin görevidir. Eleştirmek görevidir. Diyebilirsiniz ki, öneri de getir, öneri de getiririz. Ama bu da bir gerçektir ki, muhalefetin verdiği öneriler hep hasır altı yapılmaktadır. Ve ben, Hükümette olan partiler muhalefetin geçmişte verdiği öneriye yakın bir düşünceye geldiklerinde kendileri ayrıca öneri vermektedirler ve kendi verdikleri önerileri yasallaştırma yoluna gitmekte-dirler. En son örneği Toplumcu Kurtuluş Partisinin verdiği emekli mücahitlere ilişkin bir yasa önerisi vardır. Neydi o? 0 şuydu: Bugün emekli olan mücahitler arasınan bir farklılık vardır. Mücahitlerimizin bir kısmı mağdur olmaktadır. Nedir bu durum? 10 sene mücahitlik yapan bir kişiden birisi bugün diğerinden iki misli emeklilik maaşı almaktadır. Hatta bazı yerlerde 12 yıl mücahitlik yapan bir kişi 10 yıl mücahitlik yapan Ötekinden çok daha az, yarısından da az emekli maaşı almaktadır. Bu bir ayıptır. Burada mağdur olanlar vardır. Para vardır, yoktur sorunun da ötesindedir. Daha ne kadar bu insanlar bu çelişkiyi yaşayacaklar, bu mağduriyeti yaşa-yacaklar? Şimdi bu konuda Hükümetin sözü vardır. Ve bu insanlar büyük bir beklenti içerisine girmişlerdir. Ve bu akşam özellikle Başbakanın bu konuda verdiği sözü tutup tutmayacağını öğrenmek isterim. Ve yalnız ben değilim, yüzlerce emekli mücahit bu konuda bir işaret beklemektedir. Sayın Başbakandan Hükmeti adına o verdiği sözü tutup tutma-dığını öğrenmek istemektedir.

DEVELT BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) - Başbakanlık Bütçesi yarın Sayın Angolemli.

Page 250: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2433 -

BAŞBAKAN HAKKI ATUN (Yerinden) - Yarın size cevap vereceğim.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Başbakanla ilgisi yoktur. Bu Hükümeti bağlayan bir sözdür. Sayın Başbakan Yardımcısı ve turizimden de sorumlu Talat Efendi. i

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Ne? <

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Talat Bey. Simdi Sayın Talat.

da, MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Efe anladım

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Efendim?

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Efe anladım.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Efendi dedim. Bazıları beğenmiyor, onun için bey koydum ki yani yanlış anlaşılmasın.

BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayın sayın konuşmacı.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Şimdi görüştüğümüz bütçenin genel görüşmesidir. Her şeyi burdan konuşabilirsiniz.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) tabii. Yasak yoktur.

(Devamla) - Konuşun

Page 251: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2434 -

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Konuşabilirsiniz.

Şimdi Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; bir

kere buradan açıkça söylüyorum ki, biz bir tek ülkeden

tanınma istemedik. Ama devlet kurduk. Çıksın bir bakan

veya Başbakan ve desin ki, falan ülkeden gelin bizi tanıyın

dedik. Demediniz. Bir.

İkinci, nasıl bir bağımsız devletiz ki paramız

yok. Ne tanınma isteriz, ne de kendi paramıza sahip olmak

isteriz. 0 zaman biz bunları istemezsek ekonomimize de

sahip çıkamayız. Parası olmayan bir devlet ilerisi için

hiçbir proje üretemez. Hiçbir proje üretemez. Paran bilinmez,

nüfusuna gerekli önemi vermen. Kim yurttaş olur olmaz,

onu da bilmen. Bir yere gidemen. Gitmezsiniz bir yere.

Ve bu konuda itiraz da kabul etmem. Çünkü bir müddet önce

değerli arkadaşımız Sayın Özgür, buraya gelip bunları açıklamıştır.

Page 252: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2435 -

Bu kadar açıktır bunlar.

Değerli arkadaşlar; şimdi...

KENAN AKIN (Gazi Mağusa) (Yerinden) - E, itiraz hakkınız yok muydu?

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Yoktu bu konuda.

KENAN AKIN (Yerinden) (Devamla) - Tam d ikdatörsünüz o zaman.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Ne tanınma istersiniz, ne para istersiniz diktiniz gözlerinizi, açtınız avucunuzu Anavatana Kore'yi savunursunuz. Olmaz böyle şey.

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) - 0 da vazgeçti. Kaldık ortada.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Şimdi ben size birkaç örnek vereceğim.

Şimdi değerli arkadaşlar; biz bir ada ülkesiyiz. Bizim gibi ada ülkeleri var dünyada 40 tane. Bunların bir kısmı hakkında size bilgi vereceğim.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - 40 taneye aşkın. Çünkü saydığınızı zannettim. Tabii biz bir yarım adayız.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - 40'a aşkın. Şimdi KarayiDler.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Karayip'lerde Bahama Adası vardır. Nüfusu 264 bin. Ferd başına düşen gelir 11 bin Amerikan Doları. Parası Bahama Doları. Bir Bahama Doları eşittir bir Amerikan Dolan.

Page 253: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2436 -

Barbados var 1992 rakamlarına göre. Nüfusu 258 bin. Ferd başına düşen gelir 6630. Parası Barbados Doları ve 1/2 bir Amerikan Doları eşittir 2 Barbados Doları. Antiqui. Nüfusu...

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - 0 nerdedir?

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - 0 da Karayiplerde. Nüfusu 65 bin. Bakınız 65 bin. Küçücük. Bunun da parası var. Bunun da parası var ve ferd başına düşen gelir 4770.

ÖZKER ÖZGÜR (Lefkoşa) (Yerinden) - Onun parası nedir?

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - İskarabiyan Dolar.

Pasifik'te Avusturalya fiji . Nüfusu 758 bin Dolar. Parası Fiji Dolar.

Yani Sayın Başkan, Sayın Milletvekilleri;—

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Siz niye bastırma-dınız Sayın Angolemli? Merak ettim çok.

AHMET KAŞİF (Yerinden) (Devamla) - Fırsat olmadı.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Bu kadar heyecan-1ıydınız.

ÖZKER ÖZGÜR (Yerinden) (Devamla) - Erdal bozdu o işi.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Şimdi tabii dün burdan Sayın Akıncı, size bu konularda bol bol bilgi verdi. Ama her nedense Sayın Talat bir türlü ya gerçekten anlama zorunluluğunuz vardır veyahutta işinize öyle geliyor.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Merak ettim.

Page 254: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2437 -

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Ve size buradan Toplumcu Kurtuluş Partisinin öngördüğü paketi, kendi içinde yaptığı paketi de okudu ve orada da bu konuyu gündeme getirdi. Ama o günkü ortağımız bunu kabul etmedi.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - E, bizim ortak kabul etmezse ne olacak? Yani mesela.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Sizin ortak kabul etse, etmese farketmez. Çünkü siz 404 ile o koltuklara yapıştınız. Ortağınız da bunu bildiği için kabul etmez tabii. Bu kadar açıktır.

MUSTAFA AKINCI (Lefkeşa) (Yerinden) - Zaten öyle bir görüş-leri yoktur, öyle bir önerileri yoktur.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Var mı öyle bir öneriniz Sayın Talat?

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Mesela dedim. HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Ha, mesela. BAŞKAN - Sayın Angolemli, bütçeye dönün efendim. Bütçeye

dönün. Siz sataşmalara yanıt veriyorsunuz. Sadece Genel Kurula hitap edin lütfen.

BAŞBAKAN HAKKI ATUN (Yerinden) - Mal kararını buldu, değil mi ?

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Buluyor.

Page 255: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2438 -

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; şimdi sözlerimi şöyle tamamlamak isterim, özellikle, özellikle Başbakan Yardımcısı Sayın Talât her konuşmasında Akova'dan bahseder, her konuşmasında Sütlüce halkından bahseder, o insanlarımıza haksızlık eder.

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Anlat o kahramanca direnişi, Majino Hatt in i.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Şimdi, şimdi isteseniz de istemeseniz de, hele hele Cumhuriyetçi Türk Partisi iste-se de istemese de her yerde ve bu kürsüde haklı olan insan-larımızın yanında olacağız, sorunlarını da buraya getire-ceğiz. Siz dinlemek isteseniz de istemeseniz de getireceğiz.

Evet, Akova halkı haklıydı, TKp olarak yanındayız. Sütlüce halkı da haklıydı, TKP olarak yanındayız.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Haksız kim?

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Bugün Yeşilırmak halkı da haklıdır, TKP olarak yanındayız. Siz ne derseniz deyiniz, bugün hayvancılar da haklıdır, TKP olarak sonuna kadar onların da yanındayız ve size şunu da söylüyorum. Yasalara saygılı olmalısınız. Yasalar uygulanmak için vardır. Bugün özürlüler için yasa geçti burdan, buz gibi oyumuzu verdik ve o Yasayı yaşama geçirmemekte direniyorsunuz. Yanlarındayız.

Page 256: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2439 -

AHMET KAŞİF (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Kandırdılar seni da.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Sen çok konuşma. Yan-larındayız.

AHMET KAŞİF (Yerinden) (Devamla) - Öyle demedin mi yahu?

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Bugün polislerin görev riskleri vardır gündemde, ek mesaileri vardır, ne yapıyorsunuz? Ama sırası geldiğinde polisi İçişlerine bağlamaktan yana-şınız diyorsunuz. Samimi değilsiniz. Samimi olsanız polisin sorunlarını çözersiniz. Yüzlerce polis mağdur durumdadır. Nedir yaptığınız? Ve size burdan çağrıda bulunuyorum, iyi şeyler getirin destekleyelim. Seçim Yasası geldi destek verdik. Özürlüler Yasası geldi destek verdik. Eski Eserler geldi verdik. Getirin polisi de ona da vereceğiz. Bu kadar açık konuşuyorum. Getirin polisi de Anayasa değişikliği için getirin ona da varız. Ama önce siz aranızda anlaşınız ve samimi olu-nuz. Gerek Bütçe Komitesinde gerek burdan gerek CTP gerek DP biz böyle bir şeyi getireceğiz var mısınız? Varız. Hade bakalım hodri meydan, getiriniz Anayasa değişikliği polisi sivile bağlayalım.

Dolayısıyle Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; yapa-mayacağınız, samimi olmadığınız konularda halka vaadde bulun-mayınız. Vaadler yaparsınız yerine getiremezsiniz ve halkın size olan güveni kaçmıştır.

Ve son olarak şunu söyleyim burdan. Memleketimizin geleceği için, bu ülkede erken bir zamanda halkın iradesine gitmek gerekir.

Page 257: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2440 -

Çünkü bugün halkımız UBP'yi de tanıdı, OP'yi de tanıdı, CTP'yi de tanıdı, hepsimizi tanıdı.

DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) - Bir TKP kaldı.

HÜSEYİN ANGOLEMLİ (Devamla) - Hepsimizi tanıdı. Bu nedenle zaten siz uygulamalarınızla üç defa sınıfta kaldınız, öğrenci olsaydınız atılacaktınız okuldan. Ama sizi uyarıyorum. Sınıftan atılmadan, geliniz halkın önünden çekiliniz ve memleketi hep birlikte erken seçime götürelim. Başka kurtuluş yolumuz yoktur. Hepinize saygılar sunarım.

EKONOMİ VE MALİYE BAKANI SALİH COŞAR (Yerinden) -Ama nerde seçim? Ne olacakmış yani? Seçimde ne olacakmış? Ankara'da gitti seçime de...

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Angolemli. Söz sırası Sayın Talat'da. Sayın Talat.

MEHMET ALİ TALAT (Yerinden) (Devamla) - Ben bu aşamada konuşmayayım.

BAŞKAN - Peki. Sayın Coşar, yanıt verecek misiniz efendim?

SALİH COŞAR (Yerinden) (Devamla) - Yanıt değil efendim. Çok kısa birkaç söz.

BAŞKAN - Peki. Buyurun.

EKONOMİ VE MALİYE BAKANI SALİH COŞAR - Sayın Başkan, Muhterem Milletvekilleri; iki gündür 1996 Mali Yılı Bütçesinin Genel Görüşmesini yapıyoruz. Bu iki gün içerisinde çok yoğun bir şekilde yapılan bu genel görüşme hem bütçenin dinamizminin bir işaretidi'r, hem de yüce Meclisin dinamizmin bir işaretidir bana göre. Bu dinamizm vardır ki, bütçeyi çok geniş bir biçimde yorumlamaya çalıştık. Ve pek tabii bütçeyi yorumlarken, ülkedeki

Page 258: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2441 -

genel yapıyı ve ekonomideki sorunları da bu kürsüden kendi felse-femiz içerisinde, kendi partilerimizin felsefesi içerisinde yorum-lamaya çalıştık. Biz bu yorumlamaları dinledik, özümsemeye çalıştık. Bu yorumlamalar içerisinde alabileceğimiz hususlar elbette ki vardır. Bunlar için teşekkür ederiz.

Ama şunu da vurgulamadan geçmek istemiyorum. Maliye Bakanı olarak takdim konuşmamda 1995 Yılının bir bütün olarak sonuçta göstergelerini doğru rakamlar olarak bu kürsüden takdim ettim. Daha evvelden o rakamları kesin 11 aylık veya bir çoğunu da 12 aylık olarak Komisyon safhasında takdim ettim. Hatta Komisyon safhasında yazılı istenilen bilgileri de takdim ettim. Bütün o bilgilere rağmen, ısrarla bazı konuların kabul edilmemesi bir yana, yanlış yorumlar, birtakım yanlış sonuçlar çıkarılmasını da yadırgadığımı ifade etmek isterim. Hele partilerin yayın organı olan basınlarında bu görüşmeler devam ederken, bu kürsüden rakamlarla söylediklerimizin doğru olmadığını, böyle bir ifade kullanmak istemiyorum, doğru olmadığının yayınlanması da kanımca doğru bir yol değildir. Çünkü biz Hükümet olarak, Hükümetin bir mensubu olarak, Bakanlıklar olarak elbette ki elimizdeki rakamları doğru olarak yayımlamak durumundayız. Ve bu rakamlar doğru rakamlardır, kesin rakamlardır. Kesin olmayan rakamlarda da ön tahmin ifadesini kullanmaktayız. Bunun böyle kabul edilmesi gerekir. Yarından itibaren bütçe çeşitli Bakanlıkların bütçeleri olarak, ülkenin çeşitli sektörleri olarak yine bu çatı altında irdelenmeye devam edecektir. Sektörel bazda irdelenirken, muhakkak ki, daha derinliğine, daha genişliğine görüşmeler ortaya konacaktır. 0 görüşleri de biz dikkatle dinleyeceğiz. Ve en sonunda daha özgün olarak ve daha kesin olarak 1996 Yılında hedeflerimizi ve yapacaklarımızı, kesin olarak yapacaklarımızı bu kürsüden yine toplumumuza, halkımıza duyurmaya çalışacağız ve duyurmuş olacağız. Teşekkür ederim. Saygılar sunarım.

Page 259: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2442 -

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Bakan.

Sayın milletvekilleri; Rapor ve Tasarının bütünü üzerin-deki görüşmeler tamamlanmıştır. Şimdi Tasarının madde madde görüşülmesini oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler? Kabul etmeyenler?... Çekimser?... Oyçokluğuyla kabul edilmiştir.

Tasarının 11 inci maddesini okuyunuz lütfen.

KATİP -1996 MALİ YILI BÜTÇE YASA TASARISI

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

Kısa İsim 1. Bu Yasa, 1996 Mali Yılı Bütçe Yasası olarak isimlendirilir,

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; 1' inci madde hakkında söz isteyen var mı?... Yoktur. Oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler?... Kabul etmeyenler?... Çekimser? Oyçokluğu ile kabul edilmiştir.

Tasarının 2'nci maddesini okuyunuz lütfen.

KATİP BİRİNCİ KISIM Genel Kurallar

31 Aralık 1996 Tarihinde Sona Erecek Mali Yıl Hizmet-leri İçin Tahsis Edilen ödenek "C","0" ve "E" Cetvelleri ıtrıı

2. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin 1 Ocak 1996 tarihinde başlayan ve 31 Aralık 1996 tarihinde sona ere-cek olan 1996 Mali Yılında, bu Yasaya ekli "C", "D" ve "E" {Kadro, Gider ve Araç) Cetvellerinde saptanan hizmet ve faaliyetlerin yürütülmesi için 29.241.205.490.000 Tl (Yirmi Dokuz Trilyon, iki Yüz Kırk Bir Milyar, İki Yüz Beş Milyon, Dört Yüz Doksan Bin Türk Lirası) ödenek tahsis edilir.

Page 260: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2443 -

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri; 2'nci maddeye bağlı olarak Program Bütçeleri sııea ile görüşülecektir.

Yarın kaldığımız yerden devam etmek üzere sırasıyla Program 01, Cumhurbaşkanlığı Bütçesi. Program 02, Cumhuriyet Meclisi Bütçesi. Program 16 Sayıştay Başkanlığı Bütçesi. Program 03 Başbakanlık Bütçesi. Program 04, Devlet Bakanlığı ve Başbakan Yardımcılığı Bütçesi görüşmeleri yapılacaktır.

Birleşimi burada kapatıyorum, teşekkür ederim.

FERDİ SABİT SOYER (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Saat kaçta Sayın Başkan?

BAŞKAN - Saat 10.00'da efendim.

Kapanış saati: 21.20

Page 261: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin

- 2444 -

DÖNEM : III : J

CUMHURİYET MECLİSİ GÜNDEMİ

31'inci Birleşim 24 Ocak 1996, Çarşamba

Saat: 10.00

GÜNDEM:

I. BAŞKANLIĞIM GENEL KURULA SUNUŞLARI.

II. ÖZEL GÜNDEMDE YER ALACAK İŞLER:

1996 Mali Yılı Biitçe Yasa Tasar:sınır görüşül.«ei.i:

(D'Rapor ve Tasarının bütünü üzerindeki görüşmelerin-tamamlan-ması ve Tasarının madde madde aörüsülmesine başlanması.

(2) Program 01; Cumhurbaşkanlığı Bütçesinin görüşülmesi: (3) Program 02; Cumhuriyet Meclisi Bütçesinin görüşülmesi. (4) ̂ rogram 16; Sayıştay Başkanlığı Bütçesinin görüşülmesi.

Page 262: KUZEY KIBRI TÜRS K CUMHURİYETİ CUMHURİYET …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/belgeler/tutanaklar/Shared Documents... · böylk bie r hadisenin böyl, bie r hadi - senin toplumu kendinin