Muhyiddin Şekür-Su Üstüne Yazı Yazmak

Embed Size (px)

Citation preview

Su stne Yaz Yazmak MUHYDDN EKR Trkesi SENA DEMRC -SEVN OKYAY insan yaynlar MUHYDDN EKR 1973'de ABD Kent Eyalet niversite'sinde Psikolojik Danmanlk bilim dalndan doktora der ecesi ald. Ohio, Cleveland'da doan ekr, eitli akademik grevlerde bulundu ve halen New ork Eyalet iversitesi'nde Eitim Danmanl Doenti olarak almaktadr. Bireysel terapi pisi alanlarnda bir retmen ve uygulamac olarak, ABD'de ve dier lkelerde akl sal so ne makaleler yazd ve ders verdi. Hayatn sadece d anlamn deil i anlamn da aktif olar ulayan ekr 18 yl kadar nce Tarikat mesleine girdi. Dou'da uzun seyahatlere kt ve Mek Medine'yi gerek umre, gerekse hac niyetiyle birka kez ziyaret etti. Bosna-Hersek sava srasnda yetim ocuklara psikolojik rehberlik hizmeti veren organizasyonu ynetti. Hseyn Hayati Ruf tarikatna mensup olan ekr, halen eyhinin yaknnda oturup, mrn s indekiler Sunu 7 Trke eviriye nsz 11 Aray 17 BRNC BLM ne 31 KNC BLM Borular 45 NC BLM Borularn tesi 63 DRDNC BLM iek 79 BENC BLM ki Seyahat 95 ALTINCI BLM Araba 123 YEDNC BLM Park 149 SEKZNC BLM Kek 159 DOKUZUNCU BLM Akvaryum lemesi 171 ONUNCU BLM nc Seyahat 187 ONBRNC BLM Ate 223 ONKNC BLM Kl 237 Balang 273 eyh'in Deyileri 275 Sunu Hazreti eyh-i Ekber Muhyiddin bn Arabi'nin yoluma kard ince gnll dervi: Muhyiddin slm'a ve slm tasavvufuna ynelmemi, btnyle, bir tek kaynaa, Hazreti eyh-i Ekber Muhy Arabi'ye borlu olan biriyim. Onun 1981'de okuduum "Fssl Hifeem"i, gelenein srl kap rip iir dolu bir leme adm atmama vesile olmutu. Yine Hazreti eyh i Ekber'in esiz himmet yle, derece derece ilerleyen 'Fss' okumalar sayesinde, tam onsekiz yl boyunca penesin de kvrandm ar bir sinir hastalndan btnyle kurtuldum. Hem imna hem ifya kavumama himmet eden Hazreti eyh, bir ok baka gzelliklerin yansra ork'ta ikamet eden bir Rufa dervii, sevgili dost Muhyiddin ekr'la ve onun gzel kitab S stne Yaz Yazmak ile tanmama da bizzat vesile oldu... Muhyiddin ekr'un "Su stne Yaz Yazmak" adl kitabnn balna, onu yaymlayan kitabevin astladm. Bror, 1989 ylnda ngiltere'den getirttiim Muhyiddin bn Arab Hazretlerinin bi rinin sayfalar arasndan kayp elime dmt. Muhyiddin bn Arab - Muhyiddin ekr... Tevafuk olaylarna fevkalde duyarl olduum bir dn bu iki isim arasndaki ho paralellik 7 ilgimi zaptettni, bir trl dile getiremediim gizemli ve saplantl bir merak neticesinde Su stne Yaz Yazmak' ingiltere'den smarlayp getirtmitim... Su stne Yaz Yazmak'n ilk satrlar yle balar: "Tanrya, lk-Son Gerek'e ve Alemlerin Rabbine hamd senalar olsun: Arayclarn Dostuna ve lpler Acsna. Beni bu dnyadan; ipnotik -fenaomenal zihin ekicilii ve teknolojik gz kam larn uzak a dnyasndan kurtarana hamd- senalar olsun..." lk satrndan son satrna kadar scak, cokulu bir kranla kaleme alnm bu eser bir kurt e kademe gerekleen bir hidayetin hikyesidir. New York'ta bir Rufa dergahna intisap eden Muhyiddin ekr eyhinin himmetiyle apaydnlk, r dolu, irfan dolu, lezzet dolu bir leme alr... Gelenein, tasavvuf leminin tmyle tarihe kartnn, evliyalarn, tarikatlarn masaldan r ada, ada materyalizmin ve modern tketim zihniyetinin doruunu temsil eden bir toplumd, akllara durgunluk veren inanlmaz bir gzelliktir zuhur eden. Gelenek, tm ihtiamyla -p irleri, tekkeleri, eyhleri, dervileri, zikir meclisleriyle, gelir, yetiir ve mn lemind en btnyle kopmu modern insana, olanca kapsaychyla el koyar. Gelenek, ezelden ebede de cevheriyle, tm hakikatiyle, burada, bizimledir. Burada ve her yerde, her yerde ve her zamandadr... Bu vesileyle bir kez daha anlarz ki evliyalarn alar tesinden bize uzanan kl ve engin etleri zerlerimizde olmasayd, bugn iinde yaadmz dnyann yz, kat kat cehennemlerin ranlklarndan ibaret olurdu... Bir nefis eseri okuyup bitirdikten bir sre sonra Muhyiddin ekr'la yazmak arzusuna kapl dm. Kaleme sarlarak Muhyiddin ekr'a kendi hikyemi yazdm. Hazreti eyh-i Ekber'in hayatmdaki byk ve derin etkisini, "iki Muhyiddin" arasndaki tevafuk olaynn bende yaratt saplant k, kitab getirimi... Bu gzel eserin bendeki zengin armlarn dile getirmekten ise lmtm. Muhyiddin ekr'un cevab ok duygulu ve incelikliydi... Geirmi olduum uzun sreli hastal iyle ben o dnemde hl daktilo kullanamadm iin kendi mektubumu el yazmla yazmak durumun kalmtm. Ve Muhyiddin ekr'un cevaben gnderdii mektup da, benim durumuma nazire olarak, l yazsyla kaleme alnmt. Harikulade gzel bir elyazsyla, kurun kalemle bu alakgnll mektubunda, Muhyiddin ekr ime ve ifama vesile olmakla kalmayp kalbimi bu kitaba aan yce zata kranlarn ifade edi , dnyann bir ucundan tekine, bizleri buluturan tecelliye duyduu derin, ok derin bir ha yreti dile getiriyordu. Evet hayret, derin, usuz bucaksz bir hayret duygusu... Muhyiddin ekr'un daha sonra y azd btn mektuplar, engin bir hayreti, hayat, kader ve kutsal karsnda hep o bitmeyen ti dile getiriyordu. Bi-zatih Su stne Yaz Yazmak, yazarndaki bu ibadetle edeer, snrs et duygusunun billurlam, bir ahesere dnm, iirsel ifadesi saylabilir. Onun, tm yaz ylediklerinde hayret makamm bir an terketmeyen ulu eyh Muhyiddin bn Arabi'ye kurbiy eti de belki bundan. Muhyiddin ekr'la yazmaya baladktan bir sre sonra ona Muhyiddin bn Arab Hazretlerinin rd'daki Muhyiddin bn Arab Soci-ety tarafndan bastrlp ciltlenmi Devr'1-l adl duasn "eyh Muhyiddin'den Dervi Muhyiddin'e" diye yazdm. Temennim, istanbul'dan Oxford'a gidip oradan yine buraya stanbul'a dnm olan bu gzel duann, uakla ktalar aarak New Y iderken, ykseklerden daha nice cana iman ve ifa datmasyd. O gnden bu yana Muhyiddin, ei ve ocuklaryla ksa telefon konumalar yaptk. Dnyann bir n bir ucuna derviane muhabbet mesajlar teati ederek iimizi aydnlattk. 1994 ylnn ortalarnda Muhyiddin Zagreb'e gitti. Zagreb niversitesi'nde geici bir retim vi almt. Oradan Bosna'ya gittiini, Bosnallara hizmet ulatrmak iin can gnlden rp Varln tmyle bakalarnn esenliine adam uzay ann bu ince gnll derviine, hale ir varlk iinde kendilerini tmyle Hakka-hakikate, ebed gzellie ve hizmete adam tm de rdusuna, ve kalplerini Su stne Yaz Yazmak'a amakla, tasavvuf leminin zaman tesi lezzet lerine alacaklarn umduum bu kitabn tm okurlarna, kucak dolusu selm... Temerkz kamplar, atomik infilaklar, ernobil'leriyle, azgn bir bencillii kkrtan tket umunun hasta zihniyetiyle uzay a dediimiz 20. yy. insanolu iin zahirde anl balnda i r ykm a oldu. 21. yy.'n bir in ve gzellik a olmasnda yeryzn saran derviler o rinde alev alev yanan tasavvuf nurunun, nde gelen bir ilev ykleneceine btn kalbimle in anyorum. Bu gzel eserin dilimize evrilmesinde himmetleri geen Ezel Elverdi ve Mahmud Erol Kl'a; eviriye her biri ayr ayr youn bir emek veren Sevin Okyay ve Senai Demirci'ye yrekten teekkrlerimi sunarm. Aye aa stanbul Ramazan 1995 10 Trke eviriye nsz nurun Menba, Akta En Al Makam Sahibi Allah'a, hamd- senalar, medh- senalar olsun. O'n un Nurunun en pk yinesi ve lemlere rahmet Muhammed Mustafa'ya ebed salt ve selm olsun. Size, Su stne Yaz Yazmak'n Trkesini en derin hayret ve kran duygularmla sunuyorum. H ten, her gn Rabbi'min esrarl hikmeti, cmertlii ve hayatmda hak etmeden grdm efkati eti beni yeniden yeniye hayrete dryor. Durup dnyorum da, size bu ekilde hitap etmemi az sebebi var. Zira, ben manev bir l andran Amerika ktasndan bir insanm; bu lde ke ir vaha bulacak kadar bahtiyardm. Siz ise, muazzam genilikte bir vaha olduu halde, ll eme tehlikesiyle kar karya olan bir lkenin insansnz. Belki iki taraf da, bir srgnve asl vatann bulmaya alyor. Hazret-i Mevln'nn deyiiyle: Ak lkesi herkesin kendi bildiincedir Aklarn milleti de devleti de yoktur Bendeniz, bir gn, 'asl vatanm ak lkesidir' diyebilme midini tayorum. Aray srasnd ne alan herkes iin de ayn eyi 11 nd ediyorum. Bu kitap, sadece ln kumlarn ap, asl vatanna varmaya alan bir hrpa elimesinin akla yazldna sizi temin ederim. Bakaca bir ey iin bir vaadde bulunamam zat Hikyeme kalbini aarak, gayretiyle bu evirinin gereklemesini salayan Aye asa'ya kalb r duygularm ifade etmek isterim. Ayrca muhterem Mahmud Erol Kl'a ve nsan Yaynlar'nn ruluna teekkr borlu olduumu bilmenizi isterim. Muhyiddin ekr nsanlarn ta zerine kazdklar yzyllk yazlar Allah iin su stne yazlm yaz gibid EYHTEN BR SZ 12 Bu bir garibin yksdr; dinlemek ve duyabilmek iin de bir garip kula gerek. Mevln C. Rm! Bil ey oul, insan sradan yahut rastgele yaratlm bir ey deildir, mkemmel bir sanatla y tlm ve bir byk gayeye doru yrtlmektedir; kendisi ebed deildir ama ebediyen yaatl beden sfl ve arzdir, ancak ruh ulv ve semavdir. Riyazet potasnda ehev arzularndan t dip ulvyata eriir, ve ehvet ve gadabm klesi olmaktan kp melek sfatlara, mazhariyet m esine ykselir. nsan, bu mertebede iken, saadetini, ehevni hazlarda deil, Ceml-i Ezel'y temaa ve istihsan etmekte bulur. nsan ruhundaki bu tebeddln ikmalinde, adi madenler i altna dntrr gibi ileyen bu manev simyay kefetmek kolay deildir ve o her kocakar lunmaz. ...te O'nun bu simyay iinde saklyan hazineleri resullerin kalpleridir ve onu baka yerd e arayanlar hesap gn, 'te senden perdeyi kaldrdk, bugn artk grn keskindir' denild decek ve hsrana urayacaklardr. Allah, insanlara bu simyay nasl kullanacaklarn ve kalplerini riyazetle sfl arzulardan nasl arndracaklarn retmeleri iin yeryzne yz yirmidrt bin peygamber gndermitir. yzn dnyadan Allah'a evirmek olarak tarif edilebilir ve drt rknden oluur: (1) nefsini bilmek, (2) Rabbi'ni bilmek, (3) dnyann hakikatini bilmek ve (4) ahiretin hakikatini bilmek. MAM- GAZL 15 PROLOG / ARAYI Hamd, her eyin Evveli ve her eyin Ahiri, lemlerin Rabbi'ne; hakk arayanlarn Dostu ve Kalplerin Keaf Allah'a mahsustur. Hamd, bana Dost olup, beni bu dnyadan; gafletlere boucu lgnlklarn, teknolojik debdebenin hkmettii bu uzay a dnyasndan syrp alan Hamd hakkn araycsn teslimiyete ulatran, yani kendisiyle yz yze getiren, dier bir i , gerekte bir oyun olmayan o byk oyunun iine sokan O'na mahsustur. Teslimiyet: Hak a raycsnn kendini aray serveninde att ilk adm: bir dev adm, ama yine de bir bebek a i renmek bazen rktcdr. Yllar nceydi; her ey, servenimin iine doru itildiim o gn, sonradan camiye evrilmi o binann ats altnda olup bitti. Arkadalarmn davetini kramam, sadece bir gzlemci ol m. Vardmda ieride ok sayda bo yer vard: hoca snfn nnde ayakta duruyordu. Ben de olanlardan birinin, daha sonra Mecid Bac diye tanyacam o yal kadnn yanna oturdum ses . Gzlerimi hocaya evirdim; sakall yal bir adamd, onlarn 'imam' dedii bu adam da kendi g biri olmalyd. Oday yle bir gzden geirdim: yer yer atlam bir tavan, eski eyalar, 17 yer demesi, evde yaplm karatahtalar ve hocann arkasnda bir yaz tablosuyla sslenmi d uvardaki yaz son derece gzel ve ok inceden inceye yazlmt. Duvar ve tabi benim dikkat e boydan boya kaplyordu. Bir huzur yanklanyordu yazdan ve anlayamadm bir ainalk veri bana, fakat yine de anlamn zmeyi baaramamtm. Konuma sresince dikkatim hep onun ze u. aknlk iinde, yanmda oturan yal kadna sordum: "Madam, nedir bu, Allah akna?" Bir bilgelik edas okunan yzn alabildiine genlik dolu yzme evirdi, tandk gzlerle b e dedi: "O en dn dnda, en iin de iindedir. Gzlerini ondan ayrma."te o an, onun szlerinin kulama dolutuu o an, zaman durur gibi oldu. imde, t derinle r ey duyar gibiydim. Dorusu, tamamen anlayabilmi deildim ama, sylediklerinin doru oldu nu biliyordum. Dizlerimin ba zld, kalbim hzland. Hem ona, hem bu esiz an'a tutunup s istiyordum, ama ne are ikisi de gven vermiyordu. Kendi irademi aan bir durumla kar k arya olduumu anlar anlamaz, dudaklarm anlamsz sorularla titredi: "Fakat, nedir bu gerekten... Ne demek bu? Ben nasl...?" Yznden daha krk, fakat onun kadar bilgelik dolu elini uzatt. Kolumu kavrayarak, kekele elerimi ortasndan kesti. Tebessm ederek yaklat ve tekrar konutu: "O sensin. Senin kendi nefsindir o...Nedir, diyorsun y, ite cevab... ama nasl anlarm, diyorsan, u kadarn syleyeyim ki, bulmak istiyorsan aramalsn. Esselm aleykm." Ben sormadan kendisi aklad: "Selm zerine olsun, gen adam. Selm olan Allah'n selm zerine olsun." Mimikleriyle yardmm rica ederek, ayaklar zerine doruldu ve bayla duvar iaret etti: "Bir gn anlayacaksn... Allah senin anlaman istiyor. Aradn her-eyi onun iinde, o kelim e bulacaksn." Mecid Bac ile geirdiim bu dakikalar beni byk bir balangcn eiine brakvermiti. i menim olarak tanyageldiim btn kadnlarn aktan rl o gzelliklerini grr gibi oldum. nemden; ilkretmenimden; beni bakkala gndermek iin kk hediyeler ikram eden o kadndan v lk ciddi 18 ak duygularm yaatarak beni kalbimden vuran o komu kzndan bana yansm olan o anlalm ti hissettim, hatrladm, far-kettim. Hepsi de orada, o ann iinde durulam, o yal kadn planvermiti. Byk bir blnmln yakalar biraraya geliyor ve gemiimin puslu, anlams alyor ve yeni anlamlar tayordu bana. Bu yal kadnn tavsiyesini, sevecen varlndan k emi ve derinden derine sarp sarmalanm halde, derinliini ya da geniliini hesap etmeksiz n kabul ettim. Tm duvar kaplayan bu garip yazy bulmak iin oraya gelmitim ve ayrlrken n srrnn zihnimi yava yava kapladn hissediyordum: L ilahe illallah. Kendimi araym zamanlar-st kapal ifadenin anlamn araym gerekte kendimi araymn balangc oldu. Mecid Bac ile tanmam izleyen haftalar, beni ou kez yalnz, kendimle sessiz bir hesapla iinde buldu. Hl anlamn zemediim bu karlamay inkr etmek iin birka baarsz te , zihnim iyiden iyiye olayn kskacna girmiti ve sonunda daha fazla bir eyler bilmem ge rektiini kabul ettim. Hi beklenmedik bir tezlikle, hayatmn byk yol ayrmna varmtm. nmeyen bir yola adm atmtm. Ve bylece Cami'ye dndm ve Mecid Bac'y tanmaya baladm. e belirtildii gibi: "Onu tanmak onu sevmek demekti." Bilgelikle aydnlanm ruhu ylesine savunmasz bir gzellikteydi ki, insann elinden baka trls de gelmiyordu. Yaad teslim nde, beni kendi derinliime aran, arzumu okayan ve beni kendime yaknlatran sarsc bir lik, parltl bir sknet saklyd. O gn Cami'de ders verirken grdm sakall yal adam Mecid Bac'dan sonra ciddi anlamdaki menim oldu. Onun da kendine zg bir gzellii vard. Dipdiri bir anlatm vard ve cmleleri i, letafet ve derinlik bezeli rengarenk mesellerle doluydu. Kavrayc bir konuma tarz vard. lkin, szleri gemite duyduklarm andrr gibi geldi: riteller, trenler ve birtak lar. Mensubu olduum kurumsal dinle ilikilendirdiim ve beni nedense derinden kavrayam am herey burada da vard ve dorusu bunlardan da fazla birey ummuyordum. Ne var ki, kabu l etmeliydim ki, burada farkl bir ey, beni belki de heyecan verici yeni bir yolcul ua ardn hissettiim bir ey vard. 19 Bu yal adamn huzuruna defalarca daha gittim, bu arada aramzda sade bir selamlamadan b aka bir konuma gemedi. Her defasnda bir bloknot ve bir kurun kalemle geliyor ve duyduu m hereyi yazyordum. Notlarm hi usanmadan biriktirdim ve sunulan fikirler zerinde alt dm sorularla dolup tat. Bir sre sonra, kendimi konumay denemek iin yeterince hazrl erince donanm-hissettim. Hi beklemediim halde, yal adam sorularm dinledi. Dahas, hep cevaplandrmaya kalkt, sonra beni de aarak yeni sorular gndeme getirdi. Beni cevaplar bulmaya tevik etti, okumaya, dnmeye ve anlamaya sevk etti. Din ve inan konularnda dah a nce bylesine bir retmene rastlamamtm. imam ve ben, o eski binada ok uzun saatler geirdik. ou kez sadece ikimiz kaldk. Binann arka tarafndaki eski mutfakta oturuyor, kahvelerimizi yudumlarken slm hakknda konuuy orduk. Dier vakitlerde mesciddeki merdivenlere oturup Allah'tan konuuyorduk. Tesli m olmann pratik anlamda ne demek olduunu ite burada anlamaya baladm. Dizlerimin zerine ktm ve alnm Kinatn Rabbi karsnda yere koydum. Gzmden yalar boanr ve bedenim b klerden gelen bir hayetle titrerken, kendimi neredeyse kaybetmitim. Azmdan o zamanlar bana hayli yabanc gelen, fakat artk-evim gibi scak hissettiim bir kelime dkld: Sbha Rabbiyel l. ' Takip eden bir ka yl boyunca gerek amel hayatmda, gerekse , iman hayatmda bir tr ren yaadm. Bu sre iinde hayatm tmyle mam'a adadm ve onun rehberlii ile araym daha zand. Ondan baz temel ilkeleri rendim: Yce Allah'n birlii, O'nun btn semav kitapl erdii mesajlarn birlii ve peygamberlerin kardelii, lmden sonra dirili ve melekler hak bir eyler. Ayrca insan ruhunun tabiat ve Allah'n kulu olarak vazifeleri ile ilgili e yler de rendim. Bylece namaz, zekt, orucu ve hacc da biraz kavram oldum. Bu zaman za Rabbi'min, Mecid Bac'nn, mamn ve hayatma giren baka bir ok kiinin bilgelik ve efkat yaklamlarnda tezahr eden hidayetiyle, ilk dervilik derslerimi de aldm. Yllar hzla ak derken benim de ayrlmam gerektiini dndm gn gelip att. Artk amel eitimimin ilk mt ve ayrlmam gerekiyordu. Bu zor bir ayrl oldu. Camiye, mam'a ve buradaki cemaate o ale gelmitim. 20 Nihayet ayrldm ve kendi yoluma koyuldum. Bir baka ehirde i teklifi almtm, buradan uza bir de dardaki dnyay grmeye karar verdim. yl boyunca herey harikayd. zellikle i tij salama ve tannma konusunda her trl baarya ulatm. Fakat nedense bir trl mutlu ol . Bir tr manev hayatn zlemini ekiyordum, fakat bylesi bir hayatn bir eylerden vazgem bir eyleri bir kenara brakp atmadan nasl-yaanabileceini bilmiyordum. Sklm ve rkm bir seyahate ktm. Hi hesapta yok ve hi de zaman deilken, bu ka teebbsm ok gem anla noktaland. ay sonra, kendimi hereyini kaybetmi halde sokakta buldum. Ard arkas k silmez sorunlarn kuatmas altnda, ektiim aclar beni hayatm gzden geirmeye ve nazar bbime, yaratcma evirmeye sevk etti. Sonunda, daha nceki ilerimin ayrntlarndan azade, mtevazi, sade bir i buldum, ie bala hemen sonra, bir Orta Dou dergisinde bir konferans iin tebli talebinde bulunan bir ilan gzme arpt. Tebli zeti istenen konulardan biri zerinde uzmanlk sahibi olduumu d giye yazdm. Bir sre sonra uluslararas bir telefon aldm. Telefonun br ucundaki ses bir i konumas tonu iinde devam etti: "Kardeim, size tebliinizin kabul edildiini bildirmem istendi. Tebliinizi Suudi Arabi stan'da sunmak zere hazrlayabilir misiniz? Uak biletiniz size postayla gnderilecek v e vize ilemleriniz tarafmzdan yrtlecek." akn bir halde, teklifi kabul ettim ve telefonu kapattm. Vize ve biletler bir ay iinde elime ulat ve derken kendimi uakta buldum. Konferans ok ho karlamalara sahne oldu. Tebliim beenildi ve byk ilgi grd. Kendiler ler rendiim ok sayda imn ehli dnrle tantm. Onlardan aldm derslerin en nemli tik, meslek ve manev-nasl birletirebileceimle ilgiliydi. Gerekte burada aldm tler a yararl oldu. O gne kadar bunca gergin ayrmlar arasnda hayat srmeye almaktan hayli n dmtm. Konferansta yaadm ok eitli deneyimler yannda, olduka kiisel ve mahrem kna vardm. Bu ballk kendi kasabamdaki Cami ve oradaki yal adamla, yani mam'la ilgiliy Naslsa buradaki kk cemaate ve bu ehre zel bir ballk duyuyordum. Konferans srasnda 21 tantm yal bir mslmana umutlarmdan ve endielerimden sz ediyordum. Beni dinledi, so bir ekilde yzme bakt ve dedi ki: "Grmyor musun kardeim? Allah sem buraya bu gezegenin bir vatanda olduunu anlayasm diye gnderdi. Heryer senin ailendir." Bu kelimeler kulama, sanki sar bir adam yeniden duymaya balyormu gibi arpt. Daha nc hi bylesine geni anlamda dnmemitim. Bu cevapla birlikte, retmenler ve imamlarla ilgi r baka soru daha netleti. Ben mam' bir eyh gibi grmtm. Bu yzden olsa gerek, ona ola olay bir baka hoca aramaktan kanmtm ancak onu sevmekle birlikte, kalbimde boluunu hi eyin onda olmadn da biliyordum. Bu yal aratrmac iin zn ortaya koymutu. Bana h de pekl birinin imam yani, din hayatn manev meseleleri zerinde rehber olabileceini n mutlaka o kiinin eyhi ya da enfs arnma ve tekemmldeki manev lideri ve rehberi olmas rekmediini izah etti. Mecid Bac'dan sonraki ilk formal retmenim olduu iin mam'a ok fa nem atfetmitim. Bunu rendikten sonra, hayli rahatladm. Bununla birlikte, ona kalbimd e zel bir yer ayrmaya da devam ettim. Resulullah (a.s.m) yle buyurmulard: "lim rendi iilere kar ok mtevaz ve hrmetkar olun." Ayrca onun ashabndan Ali (ra) da, "Bana bir tenin krk yl klesi olurum. Beni ister satar, ister azad eder" demilerdi. te bylece kon erans srasnda karanlkta kalm ve cevaplandrlmam bir ok soru da hi beklenmedik biim da bulunmam ve rendiim bir ok eyi dndke Rabbimin rahmetini daha yakndan hisseder n gayb inayetini, ltfunu gerekten duyabiliyordum. Dnyann bir kesinden bir dierine, ge e dnp hayatma bir gz gezdirdim. Rabbimin beni en aptalca yaadm gnlerde bile sevdiinlbimi hep diri tuttuunu grdm. Kendimi yitirmitim; doru. Ama O'nu hi reddetmemitim ve e fs araym hep varolagelmi ve iten ie yanp durmutu. Konferans srasndaki tanmalarmda brahim adnda bir baka rehber insanla daha tantm. H er biraraya geldik ve hemen konumaya baladk. brahim konferansa katlan kiilerin ounu t rdu ve beni gezdirme ve orada bulunan olabildiince ok insanla beni tantrma grevini zer ne ald. Bu himmet dolu kardein gayretleriyle tantm ilgin insanlar bal bana ayr b . lk turlarmz srasnda Trkiye'den gelen bir adamla tantk: 22 "Burada konuman gereken biri var," dedi brahim glmseyerek, "fakat ben seni yalnz brakr brakmaz, bu kardee ok dikkat et, nk sana Suf diliyle konuabilir. Fakat, Allah bilir y onun grlerini de duyman gerek." Bu karmak uyardan sonra, brahim kalkp gitti. Orada kalp, bir sre sylediklerinin anlam asyla kendi iime daldm. Kimi byk suflerin eserlerini okumu ve bunlarn gzelliinden v liinden hayli etkilenmitim. En gzel mslmanlar hep onlar arasnda grm ve gizliden giz p onlarn safna katlabileceimi ummutum. Peki, brahim'in szlerinde iimde bylesi bir sa cl uyandracak ne vard? Birden yabancnn sesi dncelerimi bld, beni tekrar iinde b Esselm aleykm ve rahmetullahi ve berektuhu. Bu garip adam gzlerini dosdoru yzme dikmiti. Ho bir simas vard, gzleri nemli ve l n ve davranlarnn sadelii i derinliini gizliyor gibiydi. Elini skmak zere elimi uzatt at o skmak yerine elimi avularna ald ve pt. Daha sonra bir adm yaklat ve alnm pt am etti: "Gel baka bir yere gidelim; sana ok syleyeceklerim var." Dar koridordan geip, lobide babaa oturabileceimiz sessiz, aydnlk bir keye ekildik. D konumaya hacet yok gibiydi. Bu adamdaki bir ey beni t derinliklerime gelip vuruyord u. Kendi iimde kelimelerle anlatlamayan bir eye duyduum zleme uzanp dokunuyordu. Bu ad am, hi tanmadm, daha nce hi grmediim bu yabanc benim iin gerek bir manev yolda varl onca umutlarm hakl karmaya yetiyordu. Sz alarak konumaya balad: "Beni sana manev stadm eyh Nun Kbrs'nin eyhi, eyh-i Ek-ber Abdullah Dastan gnder r halen ahirette olduu iin, kendisi hakknda daha ok bilgi edinmek istersen eyh Nun il e temas kurman tavsiye ederim. eyh-i Ekber bana aradn eyhi ve ayrca dier aradklarm can syledi." Alyordum. O konutuka ben alyordum. Bana bir ok ey anlatt. Allah'tan, Resulullah Muha aleyhissaltvesselmdan, btn peygamberlerin (aleyhimsselm) karde oluundan, slm'n Al miyet yolu olmasndan ve hak aklarnn araya ikiye ayrllarndan-kendisinin 'Ehl-i Zah aha ok riteller ve biimlerde 23 hekimhan kalp sadece zahiri olan arayanlar ve rilellerclen ve biimlerden geip mn okyanusuna var ak isteyenlerden, yani 'Ehl-i Btn'dan-szetti. Ben hl alyordum. ittiklerim ve hissett im beni kelimelerin tesine tam ve kalbimde derin ve tanmlanamaz bir yere dokunmutu. Bu yabancda kprdayp duran ak ve hakikat aklmn tahammlnn tesindeydi, fakat naslsa kal r hissediyordu. Yabanc, ziyareti srasnda bana 120 yandayken vefat etmi muhterem eyh-i Ekber'in bir fot afn takdim etti. Bana t br dnyadan ulaan ve dervii vastasyla hayatma giren bu adam sarsldm. Fotoraf alp bir keye koydum, fakat kalbimin hissettiklerinin gerek olduunu tan bir an olarak durdu. Yabanc konferans sresince bana elik etti. Toplantlara birlikte katldk ve tebli sunan d r aratrmaclar ziyaret ettik. Konferanstan birlikte ayrldk ve oradan Medine-i Mnevvere' e getik. Mescid-i Ne-bev'yi, Resulullah'n (asm) mbarek kabrini ve ayrca hemen yanndaki sevgili dostlar Ebu Bekir Sddk'm (ra) ve mer bin Hattab'm (ra) kabirlerini ziyaret ettik. Bu ziyaretin ancak ok zaman sonra gerekleecek zel bir anlam ve nemi vard. Burada Allah 'n en gzide ve en mbarek kullarnn oluturduu bir topluluun yaad bir teslimiyet eh Medine Camii'nde Resulullah'n (asm) namaz kld mihrabda namaz klma erefine eritim-aczi hatrlatacak ve Rabbime beni kendi Res-l'nn (asm) yannda olanlardan eylemesi iin dua ed ceim gzel bir mekn oldu buras. Bu mekn, ayrca, benliimin tm peygamberler gibi bir yol lup Allah'a teslim oluvermesi midimi, kalbimin tpk Nurlu ehir 'Medine-i Mnevvere' gib i ak ve nurla dolup tamas midimi yeniden tazelememe ho bir beik oldu. Daha sonra Mekke-i Mkerreme'ye, gzel Rabbimin ilk olarak dem (as) ve daha sonra brah im (as) tarafndan yeniden ina edilmi en eski mabedini, Kbeyi grmeyi gzlerime ihsan ett ii ehre geldik. Mekke'de bir umre ziyareti yaptktan sonra vedalaarak ayrldk. Bu gariparkadam hemen her an yanmzda hissettiim heyecanl kardelik ruhunun cisimlemi haliydi. i sylemek gereksiz ama, ondan ayrldktan sonra ylesine nee doluydum ki iim iime smyo bbimin arz zerindeki bu mukaddes beldelerde bir rehber ve yolda bulduum iin byk bir l mazhar olduumu hissediyordum. Mekke'de otobse bindiimde evimi dndm. Dnya artk daha 24 k grnyordu. Amerika'ya dn yolculuum srasnda uakta ciddi olarak hastalandm. Btn ve azma lokma koyamaz hale gelmitim. Yolculuumun byk blmn jumbo jetin iki koltuuna m halde geirdim. Eve vardmda hl ok hastaydm ve kendimi almaya hazr hissedinceye a yatakta yatmam gerekecekti. Rahatszlm srasnda dosta, ama gereksiz baz jet lag tehi de aldm. Bu tehislere bo yere direndim, fakat gerekte bu durumdan pek uzak da saylma zdm. imdi geri dnp rahatszlma gz attmda kendi kendime bir tr manev jet lag gei iyordum. Hastalm bana eiine gelip dayandm byk geii haber ediyordu. Hastalk bana, gemite olduum yere tekrar dnersem bama neler geleceini de aka sylyordu. Seyahat d larda ve iyiletikten sonra, beni daha nce benzerini yaamadm bir zlem sard. Hibirey tmin etmiyordu. almak, birden dayanlmaz bir hal ald. Her gn derin bir melankoli geiriy rdum. ok az konuuyor ve herkesten giderek uzaklayordum. ilerden elimi ayam ekip inzi girdim. zlem iimde byd de byd. Seyahatimi geri sarp tekrar tekrar yeni batan yaad tte bir ka hafta daha oyalandktan sonra, ailemi ziyaret etmeye karar verdim-zellikl e de bir ka aydr gremediim annemi grmek istiyordum. Evde mutfakta otururken kendisine dinmek bilmeyen o enfs araymdan sz atm. Tek sz u oldu: "Allah'a gven, O senin ne ediini bilir." Duvardaki yaznn hayali yllar boyu uzadka, seyahatlerim srasnda biriken ssiz zlemim de iten ie byd. Bu bilinmeyen i araym noktalama ahdimin iyice pekimes akn yeniden Allah'a doru evirmeye altm. Bu dnm yaarken, aylar sonsuz uzunlukta bir tren gibi geti. Her bir gn, niin yaad ri geri volta attm yava m yava bir vagon gibiydi. Hi cevapsz, umutla bekleip oyalan u gidile daha yllarca cevap arayacam farkettim. Bir gn altm iyerinin koridorunda nmdan hi tanmadm bir adam geti. Tam o srada, kendimi bir bakasna tantyordum ve ge o da duymutu. Adam admlarn glkle kesti ve sadece benim duyabileceim bir tonda, hep t uuz gibi teklifsiz bir edayla sze girdi: 25 SU STNH YAZI YAZMAK PROLOC/ ARAYL "isminiz bir Amerikan isini deil." Biraz akn, biraz da keyiflenmi halde, kendimi toparlayp ona dndm. "Peki sizin adnz n iye sordum muzipe. "Salh" diye cevaplad, tebessm ederek. Hereyi anladmda neredeyse kahkahalara boulacaktm. Ayn dnyann insanlar olarak, kar Yeni tandm bu ehirdeki mslman cemaati Salh sayesinde tandm. Hayatmda deiime git anm olmamz hasebiyle, yenilemi olduum ahdime uygun baz teebbslere zorladm kendimi. yaklak bir yldr oturuyordum ve bu arada tek bir mslmanla bile tanmamtm. Salh'n byk fakat yeni yeni gelimekte olan bir mslman cemaatinin iine girdim. Yaplacak daha y vard ve bu kk teebbs, beklediimden ok daha erkence, hayatm hareketlilikle dolduru Hayatmn bu dnemi youn bir gei ve kiisel eitim dnemi oldu. Cami'de geirdiim ilk gn m eylerin ou yeniden gn yzne kt. Mmkn olduka, bakalarna hizmet gtrmede ben de iimdeki byk zlem bu hareketlilik dnemi boyunca da kesilmedi. Ne zaman hayatm zerinde yi baarp, kendimle babaa kalsam sessizlie gmlyordum. Rab-bimden gemiimi affetmesini r ve geleceim iin de hidayet istiyordum. Dahil olduum yeni cemaat youn bir liderlik eksiklii ekiyordu. ok kiinin yk bir ka ih omuzlarna kalmt. Ancak, yaknlarda, hayli nitelikli ve muttaki bir adamn cemaate katld m. Kimileri arasnda, oktan, onun oradaki mslmanlara evk verecek yeni bir g olaca mi elirmiti. Haberi bana cemaat iindeki aktif ve uurlu kardelerden biri getirdi ve ayrca , o kiinin adnn ve iinde Sufl kelimesi de bulunan zel bir yerin adnn yazl olduu bir a gsterdi. Galiba yeni bir dneme giriyordum. Binlerce mitli dncelere daldm ve sonra he sini bir kenara braktm. Sabredip olacaklar beklemenin daha doru olacan dndm. Bir ramazan gecesi sabaha kar, sabah namazn eda ettikten hemen sonra, bir telefon al dm. Daha nce yeni manev liderin geliinden haber veren karde, beni liderle tantrmak z ftara davet ediyordu. Telefonda iftardan bir saat nce bulumaya karar verdik. Ertes i akam buluma yerimize vardmda, gruptan kimseyi bulamadm. Beni davet 26 I eden kardei aradm, fakat o da ortalkta yoktu. Sonunda geldi ama, planladmz bir saatliksreyi de kaybetmitik ve cemaatin dier yeleri de toplanmaya balamt. Olup biteni soukk kabul ettim, olay karsnda beni bile artan sabrm grp 'Elhamdlillah' dedim. Bu baa rindeki dncelerimi toparlarken, biri bana doru yaklat ve dar kp ieri yemek tam stedi. Geri dnp binaya doru yrrken, henz kapdan yeni girmekte olan bir adam gzme arpt. z eken bir ey var gibiydi ve iimdeki bir ses tanacam kiinin o olduunu sylyordu. Top e tekrar vardmda, yeni baz kiilerin geldiini ve oraya buraya kouturduklarn grdm. nde kapda grdm o adam gzme arpt hemen. zerinde sade beyaz bir elbise, ayanda bir banda alabildiine sade, kahve renkli puanl bir sark vard. Omuzlarn uzun, siyah al g ir kuma rtyordu. Etrafn kk bir grup evrelemi ve o nereye giderse onlar da oraya gid d. Hepsinin de onunla birlikte olduunu ve toplantnn genelinden ayr dtklerini kolayca rayabiliyordum. Bu adamn varlnda, Mecid Bac'nm lmnden bu yana kimsede hissetmediim b gzellik, bir manev vakar ve cokun bir ekicilik soluyordu insan. Onda byk bir derinlik ve byk bir ak hissettim. Hareketlerinde bir denge da vuruyor ve edasnda bir esrar sakl ordu. Bu ise iimde hem bir ahenk duygusu uyandryor, hem de rahatszlk veriyordu. Etrafn dakiler iin phesiz dnyann merkezindeydi, fakat toplantnn geneli iinde pek umursanmyo Bir ara gzlerini bana evirdi; o an sanki baka herkes yokolmu biz ikimiz kaldk gibi ge ldi bana. Baklarnda tarif edemediim bir ey doruca kalbime sokuldu ve beni kendine doru kti. Onun aradm eyhim olduunu anlamtm. Selm vererek kendisine doru yaklatmda ay usulca karlk verdi. Soluum kesilmi halde yanna melirken, kendimi tantp elimi uzatt "Ben Muhyiddin," dedim. O da elmi uzatt, fakat elimi skmak yerine, sakalma uzanp yumuaka avulayarak, "Kim oldu uzu biliyorum,' dedi. Sonra kendi adn syledi. Gzlerimin iine doru bakt. O an binlerce gnn getiini hissettim. O her iki yanam pe atim srasnda tandm o garip 27 ,. . : , SU USTUNE YAZ YAZMAK adamn sesi imek gibi akverdi zihnimde. Bu ender insan, olaanst bir apanszhkla hayat iti ite. im dopdolu ve neredeyse tam bir halde, olup bitenlere inanmakta glk ekiyo yapacam bilmeden, etrafndaki kk halkada sessizce oturdum, daha sonra odann baka ke im. Gecenin ilerleyen saatlerinde, eyh, byk toplulua hitaben ramazan ve orucun hikmetler inden bahseden bir konuma yapt. Konumasnda Kur'n'dan ve hadislerden ok sayda dersler v rd. Konuma uyarc ve netti, unutmas gt. Daha sonra, bana telefon eden karde bizi yeni antrd ve ileride tekrar grmemiz planland. Herey bu gece bir araya geliyordu. Bu topl ha ileride gelecek olan bir ok yeni eyin balangcn iaretliyordu sadece. Gelecek yllar e, hayatmda yalnz kitaplarda okuduum eyleri renecektim. Grnen o ki, ayaklarmn camiy den ve baklarmn Mecid Bac'mn o bilgelik dolu yznde erimesinden hemen hemen dokuz yl s a, imdi, gzlerimi eyhimin hikmet ve ak dolu yznde gezdiriyordum. Onda Mecid Bac'mn ve diye kadar tandm btn retmenlerin n gryordum. O gece ayrlmadan nce, eyh, pazar gn arabamla kendisine gelip gelemeyeceimi sordu. Orad an bir baka iftara beraber gidecektik. Arabam tamirde olduu halde, teklifi kabul e ttim. Kolaylkla bir araba dn alabilir ve onca bitmez aylar boyu beklediim bu bulumaya yetiebilirdim. Allah'n ltfuyla eyhime kavumu olarak, onun buraya bir rehber olarak geliinin byk bir met olduunu anladm. Gerek Allah erleri kakns kuu kadar ender bulunur ve dnya sahte re nlerle doludur. Yine de Allah'a giden yolda bir rehber gerek, zira rehber olmakszn ne ene zlr, ne hev lr. Geen yllarmn karmaasnn zlp bugne getiriliim zeri bir belirdi. Kalbimden eyhin gerek rehberim olduunu biliyordum ve onun kendime ve R abbime daha ok yaknlamama vesile olmas iin dualar ediyordum. Birinci Blm 28 NE eyhle ilk yalnz kalm bir pazar gn le sonrasna denk gelmiti. Aylardan ramazan ayyd bir sonbahar gnn nefesleniyorduk. Henz bir ka gn nce tanmtk ve onunla olan iliki ve tazelii ayam yerden kesmi gibiydi. Beni le zeri bir meydan saatinin yannda kk erinde bulualm diye tembihlemiti. Beklenmedik baz gecikmelerle birlikte bir ka dakika gecikmeyle buluma yerimize vardm . Ancak saatin yannda ya da yaknnda hi-kimse yoktu. "Kardn ite" diye sylendim kendi kendime. "N'olurdu sanki biraz erken gelseydin? Baka bir yoldan gelebilirdin pekl! Hem onu bekleten niye sen olasn ki?" iimde bir sr vesvese , ne yapacam armtm. On dakika kadar bekledikten sonra, en iyisi kendisine telefonla ulaaym diye dndm. Tele fon numaras yanmda deildi, bu yzden bir bakasn arayp ona soracaktm. Fakat nasl oldu den telefon numarasn hatrladm ve jetonu yerletirdim. Telefon bir ka kez aldktan sonra izeyi kaldrd ve yumuak ve sakin bir ses tonuyla bana selm verdi. Henz konumaya balam ulunduum telefon ku... 31 ., su ustunt; yaz yazmak NE lbesine doru bir adam yaklat. Adam birden bire ortaya kmt. ;' Ben arm bir halde a baladm. Birden onun ;. eyhin benim iin gnderdii biri olduunu anladm. Yz bana ain i ve daha sonra eyhle tantm gece onun yannda grdm ,. adamlardan biri olduunu hat ;. Banda puanl bir dervi sar vard. Yznden derin bir scaklk okunuyor fakat yine de bi ve nezaket edas tayordu. O an derviin yz ile -kulam dayadm telefondaki-eyhin ses ldm garip bir and. "Sizi eyhe gtrmek iin geldim" dedi dervi. "Buradan yryerek gidebiliriz." Hayli tela ve vesvese iinde yaptm bu telefon konumasnda eyhin selmna karlk verir birlikte yaamann nezaketi zerine ilk dersimi de alm oldum. Ben onu beni tmyle brakm bile o benim yambamdayd. Daha sonra saatin yanna vardmda beni rahatlkla grm olaca nk oturduu evin penceresinden saat net biimde grnebiliyordu. Dervile birlikte telefon kulbesinin oradan ayrlrken, hemen ya-mbamzda muhtalar iin p oplayan bir baka adam daha farket-, tim. Ayn adam daha nce ben telefon kulbesine doru koarken depara isteme niyetiyle yanma yaklamt. imdi btradan ayrlrken de onu grmez eyeceimi iyi biliyordum. Bir ka bozuk para uzattm ve "Allah'n rahmeti zerine olsun" d edim. Nazik edal dervi, de ceplerini yoklayp biraz para uzatt. Adam ikimize de tebes sm edip' uzaklat. Daha sonralar sk sk orada yardm dilenen o adamn kim olduunu merak dir. Her naslsa bu adam giderek alp genileyen olaylar yumann gerek bir paras oluve e birlikte olduum o ilk gn ne zaman hatrlasam dilenen o adam da hatrlarm. Bu adam her e kadar benim iin o zamanlar farkedebileceimden ok daha anlaml bir sembol oluturmusa d a, daha sonralar Resulul-lah'm (asm) hayatn okuyarak onun u szyle karlaacaktm: "Ya eni bir fakir olarak yaat, bana bir fakir olarak lm ver ve beni fakirler zmresinden hareyle." Dilenen adam, benim iin, onun yanndan geip giden bu aray adam iin bir sembo Sadece fakirlere nasip olan hakikatin ve ebed saadetin araynda ilk admm sembolyd. 32 Fakirlii paradan daha iyi bilmeyen kimse, kral da olsa, zengin deildir ve fakirlie inanan kimse fakir de olsa zengindir. (bir derviin otobiyografisinden) Bir ka dakika iinde eyhin evine vardk. Evin bir dan zirvesinde ya da sakin bir maaran erinliklerinde olmamasna hayli armtm. Herhangi birinin evi kadar sade ve pratik denm encereler, iekler, bir siyah beyaz televizyon, sade bir hal, bir sofa, bir buzdolab ve ayrca ekici bir sadelik ve sknet atmosferi ve ruha smak olacak scak bir hava vard. aya girdiimiz ve orada bulunan mridlerinin oluturduu kk halkada yerimizi aldmz sr lmlad. Sohbetini henz tamamlamak zereydi ve mridleri Halk'm Ehadiyye-ti ve mahluklar i e mnasebeti zerine verdii bir misal etrafnda kendisine bir soru soruyordu. Soruyu ba na yneltti ve ben de sanki gnler ncesinden bu soruyu bekliyormu gibi tam da kalbimi mutmain eden basit bir cevap verdim. "Elhamdlillah" dedi. "Nasl oldu da mridlerimin hibirinin bilemedii bir soruyu cevapla ndrdn?" iin asl cevab ben de bilmiyordum. Fakat bana grnd kadaryla, Rabbim benim enfs aray ulayan fk bir deneyimle tevafuk ettiriyordu. Bu kez de beni Kendi Yoluna yaknlatracak cevab ltfetmiti. Ayaklarm bana ylesine yakn ve ylesine ai-kr-fakat O'nun hidayeti o endisini asla bulamayacam-eyhime doru ekmiti. Sohbet sona erdi ve orada hazr bulunan dier insanlarla tantm. Evi hepimiz birlikte te rkettik. Darda eyh dier mridleri ile selmla-arak vedalat ve biz ikimiz arabaya dor ik. Birlikte cemaat yelerinin ounluunun ve eyhin de imamlk ettii bir toplantya ev-sah ii yapan bir mslmann evine gittik. Onunla o gnk beraberliim bana eyhin Islm hayatn meseleleri ile ve ayrca sradan dnyalk megalelerle nasl baettiini gsterdi. Davranla mtevazi, snnete ve eriate ballkta alabildiine tavizsizdi. Daha da nemlisi, tavrlar, etkileyici ve kesindi, insanlarla ilgilenirken bir dakika ya da bir kelime bil e boa harcamyordu. Ayn zamanda son derece sabrlyd ve her dertle ve sorunla mutlaka ilg ilenmek arzusundayd. Bu arada onun kk baz ilerine nasl yardmc olunaca konusunda da aldm. Toplant srasnda onun iin ben saat tuttum ve evsahibine ayrlma zamann ben hatr 33 SU STNE YAZI YAZMAK CIN1-: Ayn gn, toplantya gidip geliimiz srasnda kendisiyle bir tr yol arkadal da tecrbe isine bu hayatta birlikte neler yapabileceimizi sordum. Ben onunla tanmamn mukadder olduunu biliyordum, o da benim kendisine doru geldiimi biliyordu. Bana kendi syleyem eyeceim eyi syledi, fakat ben ta bandan beri onun mridi olarak ne yapmam gerektiini bi iyordum. Fakat yine de sylemeliyim ki bilmek ile yapmak ve bilmek ile olmak arasnd a oklukla dalar kadar mesafe olur. imam Gazali, arap hakknda malmat sahibi olmakla on u tatmann tamamen ayr $eyler olduunu sylerek bu noktay olduka net olarak ortaya koymut . eyh'i arabamla evine geri getirdim, o baz dncelerini tamamlarken bir sre arabada birli kte oturduk. Sakalm eliyle svazlad ve sessizce dua etti. Arabadan indi ve pencereme doru eildi. Allah'n sel-myla bana veda etti, sonra arkasn dnp yrd. Onu daha sonra e kadar ok uzun bir zaman geti gibi geldi bana. Bir ka hafta aylar gibi gemiti. Ramazan gnleri yava yava geiyordu, daha sonra eyhin itikfa girdiini, yani ramazann so n gn tefekkr ve ibadet iin bir tr inzivaya ekildini duydum. Bu sre iinde beni dayan r hasret sard ve onu grmeye derin bir itiyak duydum. Bu itiyak eyhi zlemekten te bir i ve bu duygunun kendisi gerek Rabbim olan Yce Allah'a itiyakm bana retiyordu. Tam da bu srada eyh'e duygularm anlatan bir mektup yazdm. Dorusu, mektup ona hitap etm ekten ok kendimi anlatyordu, fakat yazmak kendimle ve kendi duygularmla aramdaki me safenin netlemesine yardmc olmutu. Kendisiyle yeniden grtkten ksa bir sre sonra, be ervileri ile birlikte baka bir ehre yapacaklar seyahate davet etti. Gitmeyi ok istedii m halde, grnr sebepler bir yana, Allah iinde bulunduum artlar gidemeyeceim ekilde ta etti. Bu seyahate kanlamamak beni, kendisinden uzak-olduum sre iinde boutuum yeni bir duygu ama batrd. Sonunda, Ramazan'm son gnlerine doru, ondan bir kart aldm. Mektubuna cevaben gnderdii kartta, Ramazan Bayram'm tebrik ediyordu. ok gemeden, onu bayram gn, maate hutbe okurken grdm. Onu grmek gerekten hereye deerdi. Adeta nur sayordu, konum t vericiydi ve derin dncelere kap ayordu. Bu hayatn gelip geicilii ve Ahiret hayatn ve ebedilii zerine konutu. Konumalar her za34 man renkli, misaller, hikayeler ve mesellerle dolu olurdu. O gn anlat-Li bir hikye i le eve dndmde, syledii hereyi, son derece dramatik biimde, noktas noktasna hisseder ldum. Hikaye, ok zengin ve marur bir kraln hikayesiydi. Bir gn sokaklar son derece gze l atnn zerinde, hi aldrsz, arnlarken, kraln atmm nne banda kavuu ile bir derv ker, yoluna kmaya kimin cesaret edebildiine armtr. "Sen kim oluyorsun da benim yolumu kesiyorsun?" diye barr. Dervi yavaa ban kaldrr bylece, klc hl elinde, lmn yzn grr. Aslnda, yolunu kesen kii dervi deil, kr melei Azrail (as) imi. Gelenin kim olduunu anlayan kral, "N'olur bir ka dakika olsun zaman ver de, baz iler imi tamamlayaym" diye yalvarr. Melek tek bir kelime konumadan kraln yzne bakar ve bam hayr manasnda yavaa kaldrr iin vade dolmutur. Krala yeryznde bir baka nefes daha verilmez. Bir oumuz bu kral gibi yayoruz. Kendimizi iktidar sahibi belleyip, asl Sultanmz unutu iyoruz. Emellerimize ulama telayla ve sadece kazandmz her yeni kuruun bize daha ok cei umuduyla alarak, hayat boyu hi aldrsz koup duruyoruz. Bylece kendi lm gere gelecek hayatn, Ahiretin, gereini unutuyoruz. O gn selm vererek eyh'e yaklatm. Selmma scak bir selamla karlk verdi fakat konuma vilerine havale etti. Ramazan Bayram tatilinden sonra, onunla temasm kaybettiim ve on unla mnasebetimi dervileri araclyla kurduum bir baka dnem geldi. ok ho ve sempatik d ve birlikte yaadka onlar iin daha cazibeli hale geliyordum. Bu ho ruhlar araclyla le dervilerin ve eyh'in evresinin katld Hadra toplantsna katldm. Bu toplantda bul ir ey olduunu anlatmaya kelimeler yetmez. Yllarca beslediim umutlarm nihayet beni ken di balangcmn eiine getirmiti. Bu toplant ile ilgili olarak, Allah klarnn yolunun e O'nun rahmet sahibi olup, kend; mahlklarnn ayaklarn kendi srat- mstakimine doru e lemekten te syleyeceim bir ey yok.eyh'le bir ya da iki kez birlikte olduktan sonra, hep onunla birlikte olmay arzulu yordum. Fakat her talebe ya da talebe olmaya arzulu her35 SU STNE YAZI YAZMAK NE kes de benim hissettiklerimin aynsn hissediyordu. Hal byle olunca, hepimiz umutlarm pa ylamak zere babaa verdik, nk eyh megul bir insand. Hi beklenmedik seyahatleri oluy rtadan kayboluyordu. Kendisiyle tantmz gnlerde seyahat iin sk sk evden uzaklarda ol eyh'in seyahatte olduu gnlerden birinde, mridlerini ziyarete gittim. ok kk bir grup o ruyorduk ve gn belki gelir midini birbirimize alayarak geirdik. Mridlerine hacc zerin irer deneme yazma devi vererek gitmiti. Bu dev onlar gnn byk bir ksmnda megul eder ellerimde ar ar akan zamanla babaa brakt. Bu arada eyh'in etrafnda olup bitenleri inceye anlamaya balamtm, fakat o zamanlar bunun farkna varmamtm. kindiye doru bira anp sklmaya baladm ve ayrlmaya hazrlandm. Herkese veda edip, ayrlmak zere arabama b Yaklak iki mil kadar yol almtm ki, iimde keskin bir sesin "Arabay geri dndr" dediin . Arabay evirip mridlerin topland eve geri dndm. Beni tekrar karladklarnda, onlara m sesten bahsettim, ilerinden biri bildik bir tebessmle glmsedi. Bu dn byk bir dn aha nceki yllaryla kyaslanmayacak derecede kiisel, megul edici ve manev tekemml veric erslerle yzyze gelecektim. eyh, seyahatten dnd o gece bizim toplandmz evde konaklad. Beyazlar iinde, hi bekl rzgarn apanszl ile gelmiti. Beraberinde elden dme pikapl bir konsol getirmiti. Da konsolu eve, mescid olarak kullanlan odaya getirmemizi istedi. Konsolu ok dikkatl e tattrp, odann zeminine koydurup, fiini taktrd. Daha sonra pikab altrmamz ve i olan pla almamz syledi. ki mrid bu i iin uratysa da baarl olamad, nk h unun zerine bir de benim denememi istediler ve her naslsa, benim de beklemediim biim de, pila almay baardm. eyh'in "Elhamdlillah" deyii odada yanklanrken, alelacele mze doru yaklat. Sonra d seslenerek: "Berekete sen nail oldun, ver elini peyim. Nasl altrdn bu eyi?" diye sordu. 36 "neyi biraz evirdim," diye karlk verdim safa. "oklar denedi," dedi, "ve yalnz sen elhamdlillah." Daha sonra pikaba baka bir plak koydurdu, o konuurken fonda onu din ledik. dev verdii denemelerden bazlarn dinlemek istedi. Sadece deneme okundu, drdncsne s . dev verilmedii iin ben dinlemekle iktifa ettim. Bu arada stereo konsol zerine de b ir ka ey sylendi. Bir mridden konsol zerinde baz kk tamiratlar yapmas istenirken, d de pikabn etrafndaki artk iyice gevemi kasay karp karmama konusunda istiare etti. azn kasa olmadan da pekl k olduuna karar verip, kasann gerekmediine karar verdik. Daha sonra, akam yemei iin mescidden ayrlmadan evvel tekrar bana dnd: "Senin grevin bir ine bulmak." Hazr bulunan herkes asl ihtiyacn bir pikap inesi olduunu ileri srd (ve ben de ayn fik eydim). Bunun kolay bir grev olacan dnyordum. Pikaptan eski ineyi skmek iin hareke , eyh tekrar seslendi: "ineyi eskisini almadan bulman istiyorum." Plakda gz kamatrc eitlilikte inelerle karlatm. eyh'in stereo pikabnn tipi i z derecede ayrlan bir ka ine tipi vard. Bir ineye gz attm, fakat karar veremedim. Tezg htar doru ineyi eskisi olmadan seemeyeceimi syleyince birden bu kk grevi baaramayac una kapldm. Dkkandan ktn. Daha sonra, eyhle konuurken, plakya uradm ve ok sa edim. "Evet, biliyorum," diye karlk verdi kendine zg edasyla. "Ben de, senin ok sayda ine u fakat ilerinden sadece birinin doru olduunu grmeni istemitim." Bunu iittikten sonra rahatladm ve kendi iime doru bir pencere aldn ve belki de gre amak zere olduumu hissettim. Eski ineyi alp alamayacam sorduumda kabul etti. Ben eski yi sktkten sonra, ineyi eline alp biraz inceledi, glmsedi, duyamadm baz szler fs eri verdi. neyi kaybetmeyeyim diye czdanma yerletirdim ve derhal evden ktm. Plakya geri dner dnmez, tekrar ine vitrininin nnde dikilip czdanm cebimden kard e olmadn grecektim. 37 SU USTUN t YAZI YAZMAKNE "Eslafirullah" diye mrldandm. Zihnimi yoklayp nerede kaybetmi olabileceimi hatrlamaya Sadece czdanm nceki gn kk bir dkkanda cebimden kardm hatrlayabildim. Dkkana vermiyordu. lk olarak grdm ineyi gzden geirdim fakat karar veremedim. Bir bakasn s edim ve ktm. Cadde boyu yrrken, belki hata yaptm diye kukulandm, fakat birey yapm olmann rahatl . Hi olmazsa eyh'e elim bo gitmeyecektim. Yolda giderken yal bir adamla selmlatk ve h n ardndan burun deliklerimi gzel bir kokunun doldurduunu hissettim. eyh'in varln hiss im. Glmseyerek, Allah'a krettim ve yrmeye devam ettim. Daha sonra, kendisini grr grmez hemen sorguya ekildim: "Nerde bakim benim inem?" Glmsedim ve cebimden setiim ineyi kardm. Ben pikaba doru yrrken, bana "Eer doru in iin byk esef" dedi. Ve ine uymad. eyh bana ine hakknda ok eyler syledi. Hatrla "ne senin inancn ve sen onu kaybettin." "Nefsinle cihad etmelisin." "Mantn araya sokma alsm." "Sorun pikap deil, plaktr." "Zihin karkl gvensizliin ikiz kardeidir." O ge uysa, yaadm ikircimin tam orta yerinde, tarikata girmek isteyip istemediimi, mrid olma y isteyip istemediimi sordu. Her iki soruyu da, samimiyetle, "Evet, inallah" diyere k cevapladm. ne grevini zerimden almay teklif etti, fakat ben grevi tamamlamama izin v rmesini istedim. Kabul etti ve grevimin bundan byle ine ya da ine numaras olmakszn ve ikab alp gtrmeksizin ineyi bulmak olduunu syledi. Ki siz mutlaka tabakadan tabakaya bineceksiniz (nikak: 19) ne gece gndz aklmdan kmyordu. Btn dncelerim onunla doluydu. Onu unutamyordum. Y u dndm. Bir daha dndm. Okudum. eyh'in sylediklerinin hepsini hatrlamaya altm. ber olduum kadar Allah'la beraber olsaydm ne olurdu diye dndm. Olay bandan sonuna bi n geirdim: korku, aknlk, zihin karkl, umut, gvensizlik, rperti, ilham duygularm. Paralar hissediyor, fakat net bir btnlk yakala-yamyordum. Hibirey amyla kristalize olmuyordu. eyh'i tekrar grdmde ne kadar ilerleme kaydettiimi sordu, ona kayda deer pek az bir ey duunu belirttim. Baz ahs dncelerimden sz atm, fakat kesin bir sonuca varamadm s in benim inancm, eriatm temsil ettiini vurgulad. Ayrca, beni kendi inisiyatifime bra iin vazifeyi zerimden almay teklif ettiini belirtti. Bu grevin kendisi iin olmadm, f esiz bir hikmeti olduunu ve derin manev anlamn kavrayacam syledi. Konu zerinde daha ere ayrldm ve dndm. Dndm tandm, ltm bitim tarttm. Kendimi bu iten bir trl Sen Rabbl'nin hkmne sabret, balk sahibi gibi olma. Hani o, skntdan yutkunarak alamt (Kalem: 48) Ertesi gn de ine btn uurumu trtklayp durdu. ime giderken hep onu dnmeye devam et yu arabamla hastanede yatan bir arkadam ziyarete giderken, gzlerim apartmanlarda zih nimde sakladm bir adresi arad durdu. Derken uzaklarda bir yerde, ok yksek bir bina gz rpt. imden bir ses "Aradn bina o. Oraya git," dedi. Ancak, sese kulak asmakszm, aklmd adrese gittim. Oraya vardmda, resepsiyon memuru aradm kiinin o uzaktaki yksek binada duunu syledi. Oraya doru ilerlerken, gereklik btn scaklyla beni sarmaya balad. He Benim grevim inancm kuvvetlendirmekti. Yakin, yani kesinlie ve teslimiyete erime dersi nemli bir derstir. Allah'n ltfuyla de rsimi kavramtm. eyh ineyi eski ine olmakszn bulmam isteyerek, eski dncelerimi bir yeniden inanmam gerektii dersini vermek istemiti. Marifetullah iin bunlar vazgeilmez eylerdi, nk tarikatte mridin kendi maksadna doru duymadan tam teslimiyetle yrmesi gerekiyordu. mam Gazali, iman dersinin bir oku ka ranlkta hedefine saplamaya benzediini sylerken herhalde yakin dersini ima ediyor ol malyd. 38 39 SU STNE YAZ YAZMAK NE Ktl isteyen nefsimin varln inelerle karlatm srada yaadm korkuda hissetmi inde byk cihaddan sz etmi ve ne olduu sorulduunda da insann kendi nef-siyle mcadele e si olduunu buyurmulard. Tarikat meslei nefsi terk yolu demekti, burada kendine yazklanmaya hi mi hi mahal yo ktu, yoksa insan kendi ahengini bozabilir ve tekmlnden geri kalrd. Sufler arasnda syl iine gre, eer niyetiniz doruysa, sonras da doru olur. Nihayet ben de kendi korku ve phelerimin nm kestiini grecektim.Yaadm akl karkl bir tr gvensizlik iaretiydi, zira bu kendimden phe duymam anl zerime aldm grevin eyh'imi memnun etmek yoluyla Allah'n rzasn tahsil etmek demek o h'in rzasn kazanmak deil-tam anlamyla anlayamamtm. Burada ince baz ayrmlarn dersi ' memnun etmek, kendini memnun etmek ve bakalarn memnun etmek. Derviler arasnda sylene bir sze gre, doru adm nefsim terk yolunda atlan admdr ve kii bundan ne kendine bir ilesi karmal, ne de nefsini tmyle hatrdan karmalyd. Mesele hereyde Allah' hatrla mir ve nehiy karsnda itaatkr olmay talim etmekti. Mrid bir kere celal sahibi Allah'a m uhabbet ettikten sonra, O'nun istediklerini yapmaya, menettiklerinden kamaya heve sli olacakt zaten. Bylece kii gelecein hayali olmakszn sadece bu an iinde yaamay r u Marifetullah'n lezzetini tatmaya balar. eyh'in sylediini bir kez daha hatrlyorum: " li olan pikap deil, plaktr." Alacam ders artk netlemiti: man ine demekti, plak da ta t. Eer kiinin iman kuvvetli deilse -eski inenin plak zerinde kaymas gibi- o da tarika n sapabilirdi. Nitekim kendisi de m-ridlerine sk sk unu soruyordu: "Neden yaamaya bala myorsunuz?" Bu sorunun iinde bir ders saklyd aslnda, zira imana eriemeyen kimse gerekt yayor deildir. eyh'in szlerine kulak vermek yetmiyordu-daha da tesi vard. Szler derhal mridin haline aksetmeli, aklnda ya da niyetinde kalmamalyd. Szler byk bir ciddiyetle mridin hayatna alyd. man ama kuvvetli iman, tarikatta lazm olan buydu. Sonra yola dosdoru devam. Has biyellah. Allah hereye kfidir. Yakn olan hah budur ite. (Vaka: 95'ten) Bu dncelerle nc kez ineleri grmeye gittim. Tezgahtardan dkkana ilk geliimde grd Bana "Bu olduundan emin misiniz?" diye sordu. imdeki phe yine ban kaldrmak zereydi ki bu defa kalbim sesini bastrd. "Evet," dedi e bu inaallah." Daha nce aldm ineyi geri vererek yenisini aldm ve ktm. eyh'i arayarak grevimi tama erdim. Beni evine davet etti. Prnee iinde koarak gittim. Beraberimde o an huzuruna g irerken dahi alarak gelien bu anlattm yk de vard. Beni sknetle selmlad, muhabbet yzm okad. Gnlerce nce burun deliklerime dolan o ho koku da eliyle birlikte uzaklat. mei yemeden geldiim iin nme cmerte hazrlanm bir sofra serildi. ime smayan duygu gireceim snavn heyecanyla dopdolu yemeimi yerken karlkl konutuk. Beni dinledi ve ye knda bireyler sordu. Yemei bitirdiimde odadan kt ve konsolun zerine dikkatlice yerle bir plakla dnd. "Gel ykn oku" dedi. nne oturup seslice okumaya baladmda, iimde duygular kabarmaya balad. Naslsa kendimi yknn sonunda deil de ba-mdaymm gibi hissettim. eyh sknetle konuurken byk an ya "nen nerede bakalm? alyor m bir grelim." Elimi kalbimin zerine koyup ayn zamanda gmleimin cebindeki ineyi yoklayarak sakin biim de cevap verdim. Ben konsole doru yaklarken, eyh oturup bir kaside sylemeye balad. All h' sena eden szler dklyordu azndan. Onu glkle duyuyordum. Sesi kesiksiz kyordu f rdan geliyor gibiydi-bense korku ve mit arasnda gidip geliyordum. Derken byk an geldi. Bismillah deyip baladm. neyi kartujdaki kk yuvasna yanatrdm am olarak oturmad, sonra birden tok bir "tk" sesiyle yuvaya yerleiverdi. manmn safln en bu sesi artk hi unutmayacaktm. Ruhum yeni bir leme girmi, aklm gklere ykselmiti. 40 41 SU USTUNi: YA/J YAZMAK Plak Allah'a lamd senalar. Resulne salvatlarla balayp, Esma-i Hsna'y saymaya geti. otururken kalbim adeta oda kadar byd. zerimde Allah'n ihsann ve ltfunu gryordum. Pl sesler sanki benim kalbimin mziini terennm ediyordu. Hepsi tarif edilmez tatllkta ve sadelikte melodilerdi. Sesler stereo ya da ku-adrafonik ses tekniiyle retilebilec ek seslerden ok daha gzeldi. Bu dakikalarda kalp atlarm btn kinata yanklanyor gibiy O gece ine plak zerindeki yarklarda dolanp durdu. Bense kendimle ahenge ulatm ve eyh'i arkasnda byk bir okyanusun beni bekledii bir kapdan geirdi: ok sesli ama tek bir tatl esin yankland bir okyanustu bu. Ezelden ebede btn krlerin Allah'a ait olduunu syle bir ey syleyemiyorum: Elhamdlillah, Elhamdlillah, Elhamdlillah! yleyse Rabb-i Azim'inin adn tebih et. (Vaka 96'dan) i kinci Blm 42BORULAR arikata girdikten sonra herey yolunda gider gibi gzkt. eyh bana belli bir ineyi bulma grevi vermi ve bunu baaryla tamamladktan sonra da bir mutluluk dnemine girmitim. Grev amamlamakla eyh'e, Allah'n bu ltfuna, daha da yaknlamtm. Onun haya-Itmda bana manev lik ederek ve iimdeki pheleri zmleye-rek destek vermesi ok rahatlatc bir eydi. Beni deki bu kulunu ltuf ve insanyla gizli bir kapdan geirip ak ve hidayet yoluna ulatran R bbime nihayetsiz hamdler... Mutluluk halim ok tatlyd, fakat ok ksa srd. Beni sarp sarmalayan bu rahatlk doruuna eklenmedik birey oldu. Mad-i ve manev hayatmda herey olaanst bir apanszlkla zorla i zerime bir karabulut abanm; tm uurumu kapam, duygularmn akn durduruvermiti. Mutfamn penceresi nnde dikelmi gkyzn seyrederken aniden gelen bu deiiklik zerind edilmez bir lzn ve gam beni kskacna almt. Boazmda giderek byyen bir im hissede hakespeare'in sonelerinden biri uuuyordu: . 45 . SU USTUN I i YAZ YAZMAK BORULAR Dme insanlarn ve kaderin gznden. Aforozlular gibi vapcvalnz alarm: Irkilir sar g Bahtma lanet okur, yreimi dalarm; Talihi yaver giden herkese gpta eder, Su denli gzel lsam, dostlarm oha derim; unda sanata, bunda dehaya iim gider, Oysa solda sfrdr yapmak istediklerim; Kendimden irenirken aklm sana dorulup, Gnlm kara dnyay gerilerde brak oarken ykselen bir tarla kuu olup, Cennet kaplarnda kutsal ezgiler akr; yle bir serve r ki sevgini anmak bile, Sultanlarla yer dei deseler de nafile. Fakat kalbim Rabbi'min sar olmadndan emindi-bir karncann bile ayak seslerini iiten O im krk dkk kalbimi de duyar. Niin hznl olmalydm ki? Beni kendi yoluna getiren O de Nihayet akl ve tasavvuru alt st eden bu yolun kendisi de bir sr deil miydi? Gzyalarn ta iimde birikiyordu. Gzlerime perdeler iniyor gibiydi. Baklarm uzak gkle eki lavaboya evirdim. Tkanmt. Hemen hemen baka hereyin tkanmaya yz tutmas kadar apa almn aknn durmas gibi apansz, lavabo da tkanma benziyordu. Halbuki daha bir ka ha anmt. Ev sahibime haber verdiimde, her zamanki alkadarl zere hemen koup geldi. Lava e bir sre herey yolunda gitti-yle ki, o zamana kadar lavabonun o kadar gzel aktn grm . Fakat ok gemeden yine tkand. Basit bir bulak ykamak bile byk bir eziyete dnmt esindi ki su pltlarm daha iimde hissediyordum. Anlayamyordum. Tam mutfak lavabosunu lerimi dikerek, yakn gemiimin olaylarn yeniden gzden geirdim. Biz de boalan bir su ile semann kaplarn atk. Arz kaynaklar halinde fkrttk. ylece sular bir takdire gre birleti. (Kamer: 11-12'den) 46 Zor bir hal yryen, yeni onarlm arabam da birden bozuluverdi. zerindeki herey, cam sile eklerinden frenlerine, halta motoruna varncaya kadar hepsi bozulmaya yz tutmutu. Ar aba ay iinde k kez byk apl onarm iin servise ekildi. Her onarmda araba en az bi u srada, her trl beklenmedik gecikmeler ve zor-hklar st ste geldi, ertelemelerin biri dierini izledi. Arabay alt hafta sren ilk tamirden ekiimin hemen peinden, eyh'e olanl an haberi olup olmadn sordum. Arabann kaps nnde ayaktaydk. Sorumu bir yk ile ceva dkten sonra tekrar dnyaya gnderilip insanlara nemsiz, malayan eyler zerinde gevezelik tmemelerini tlemesi istenen bir byk eyhden sz ediliyordu. Yoksa siz, sizden nce geenlerin halleri banza gelmeden Cennete gireceinizi mi sanyorsu uz? (Bakara: 214'ten) Arabam geri almamn zerinden ok gemeden bir i seyahatine kmam gerekti. eyh'e seyahatt ettiimde, bana dnmde dikkatli olmam tenbihledi. Yolculuk gzel geti. Eve doru seyahat gzden geirilecei bir ders alma umuduyla hzla yol alrken, birden n panelde sar klar balad. Derken krmz klar geldi. Motordan ac bir grlt ykseldi ve araba bir otoban kald. Araba yakndaki bir kasabaya ekildi, btn hafta sonu bir garajda bekledi. Hafta sonunu bir arkadamn ve ailesinin yannda geirdim. Bir ay daha arabasz kalacaktm, fakat u defa, Rabbi'min rahmetinden, servis yetkilisi bir dn araba verdi. zleyen haftalarda i ykm tpk ehir trafii gibi arlat, tkand. nmde uzanp giden ken bol bol zikirler ekiyordum. Bu haftalarda dnya ileri zamanm daha ok alyordu. al dalarmda ve dier insanlarda giderek daha ok sabrszlk ve bkknlk seziyordum. Hereyi ilmez klan, tm bunlarn tesinde, eyh"ten ayr kalmd. O bir taraftan mutat ilerini s taraftan da bir dizi haftalk dersler veriyordu. Yazk ki, bu ierslerden nasibim olmuyordu. Dersler msait olmadm bir geceye lenk geliyordu. eyh her cumaya geliinde beni d erse davet ediyor, fa-t bir trl gidemiyordum. Lavabolarmn, evsahibim henz yeni ta-ir etmi olmasna ramen tkandn da, ilk defa, bu cuma gnlerin. 47 . SU STNE YAZ YAZMAK BORULAR den birinde farkettim. Mutfak lavabosunu kullanmaya kalktmda, yine tkank olduunu grdm irden donup kaldm. te o an hereyim -arabam, dersler, eyh- bana eriilemezmi gibi grnm alad. Zor bir dnem geiriyordum. Bu sre iinde eyh'i ancak bir kere grebildim. ok sessizdi ve hayli yorgun grnyordu. Bi erinden hayli megul olduunu, hatta her zamankinden ok megul olduunu duymutum. O gn otu ma odasnda babaa oturduk. Pek konumadk. Otururken, kendisine daha nce verdiim bir blok ota bir eyler iziktiriyordu. O an onu seyrederken kendisine olan sevgimin daha da arttn hissettim. Onun da bir insan yan olduunu her zamankinden ok farkettim. Hi ph Allah adamyd, fakat o gn u basit gerei her zamankinden daha somut biimde grdm: eyh kendi imtihanlar vard. Onlara yle yoksulluk ve sknt dokunmu ve yle sarslmlard ki, nihayet Resul ve O'nun yannda iman edenler yalvarmlard: "Allah'n yardm ne zaman?' Muhakkak ki, Allah'n yardm yakndr. (Bakara: 214'ten) Bloknot zerinde mridlerden birinin evinin yolu izilmiti, kendisine bir kaset gtrecekti k. Kt zerine ayrca her zaman hatrlamam gereken be maddelik bir liste de yazmt eyh: (1) terk-i heva, (2) yakaza, (3) mit, (4) tevekkl ve (5) a'ml. O gn arabayla uzun bir sre yol aldk. Bir kava karm ve mridin evini bulamamtk. B dnmeye karar verdik. "in iinde bir hikmet vardr mutlaka," diye mrldand. phesiz iin iinde bir hikmet saklyd, nk benzinimiz neredeyse bitmek zereydi ve yakn rol istasyonu yoktu. Dahas, mridin evinin olduu yoldan da epey uzaklamtk. Rabbi'nden [gelen] Hak'tr bu; yleyse kukulananlardan olma. ( Al-i mrn: 60'tan) O gn yolda giderken ok eyler oldu. Olaanst gzel bir gnd: gzn en gzel gnyd sank renkli bir film eridi gibi geiyordu. kimiz karlkl gltk, hayatn gelip geiciliine dik. Bunun dnda sadece ksa bir konuma geti, fakat vaktin ou anlaml suskunluklara ayr ne doru yaklatmz srada gezimizin boa geip gemediini sordu. "Elbette ki, hayr," diye karlk verdim. "Elhamdlillah benim iin de ok istifadeli oldu," dedi. eyh bana o gn suskunlukla ok eyler anlatt. nceleri sadece aklmla kavrayp, kitaplarda duum bir eyi kalbimde duymaya baladm. eyh'le mridi arasndaki muhabbet rabtasn hisse ordum artk. Bu rabtann n art iman ve yakridi. man, inanmay; yakn ise mridin eyh'i limiyetini ve itimadn ierir. Tpk n gzde yansyp, gzn de ona gre hareket etmesi a mridinde yansyor. Bylece mrid de stadna, yani eyh'ine, btn dndklerini, konutu a balyor. O gn apak ortaya kan ders kelimelerle anlatlacak bir ders deildi. nayet H ifadesiyle: "Kii bu dersi ancak stadnn ortaya koymak istedii eye erierek, dokunarak v hissederek renebilir.' Kendi stadmn azndan dklen szlerin dncelerimi yalayp ge baka dersi-eyh'in sk sk yineledii dersi-daha aldm farke-diyorum: "Btn kaplar a Sizden nce gelen bir topluluk da bylesi sorular sormutu da ylece imanlarn yitirmilerdi. (Mide: 102'den) eyh'in evine dndkten sonra, bir sre sessizce oturduk. Beraberce kendisinin okuduu Kur 'n kasetini dinledik. Hemen peinden ayrlmak zere kalktm. Her zamanki gibi dualarla uur landm. zellikle 0 gn birbirimizden ayrlmak zor geliyordu. eyh kalbimde olan biliyordu. Ben kapy ekip ktktan sonra, kapy tekrar aralayp dar kt. Birbirimize baktk. E bastrp durdu ve hafif-ce eildi, sonra yavaa ieri girdi. Uzaklarken ardmdan kapnn kapandn duydum. Merdiven knda bir ara durdum. Geri dn t yapamadm. Elimdeki liste oktan bana ders vermeye balamt. En banda 'terk-i nefs' 4849 SU STNH YAZ YAZMAK BORULAR yazyordu. Yryerek uzaklarken, aina bir rayiha burun deliklerimi yalayarak geti. Bunun mli bir dnemin bitiini ve bir yenisinin balaym haber verdiini biliyordum. Yine nayet Han'n ifadesiyle: "Mrid ve mridi arasnda Allah adna ve hakikat adna kurula ostluk daimdir ve dnyadaki hibirey onu bozamaz.' O gn bu szlerin mnsn anlamaya bal ileride daha ok anlayacaktm. eyh'den ayrldktan sonra, syledii baz eyler zerinde d n de imtihan vaktinin geldiini anlyordum. Belki de oktan balamt. Allah'a tevekkl, mr kendine itimat ettikten sonra rabtann kurulmasyla imtihan da balyordu. Suf stadlarmn yr-i slk dedikleri bu imtihan feragatten geiyordu. Kii bu yola girmeye raz olduktan s onra, feragat edilemeyecek kadar deerli hibirey, vazgeilemeyecek kadar byk hibir mlki hatta kiinin hayat bile- kalmyordu. Bil ki Allah'n dostlarna korku yoktur ve onlar hi gam ekmeyecektir. (Ynus: 62'den) eyh'i tekrar grene kadar uzunca bir sre geti. Telefonla ulama abalarm bir sonu vermed Hibir saatte ona ulaamyordum. Aslnda, ona ulaamayacam da biliyordum. Kendi iimde ona aman ulaabileceimi hissediyordum. Ancak bu kez elimden bir ey gelmiyordu. Listenin ikinci maddesini-yakaza-oktan unutmu, karanlk dolu nefsan alkanlklarm iinde kaybolmu e/s-i levvme ile cihadm vard. Pratik hayatmda yolunda giden hibirey yok gibiydi. Araba m hl tamirde, ben ise hl dnyev ilerimle alabildiine dolu, dersleri karyordum ve ay larma devam etmek hayli zorlu bir mcadeleye dnmt. imdi de, hepsinden nemlisi, hem l hem de kvet tkanmt. Lavabomda gllenmi suya gzlerimi daldrm dnrken, lavabolarn edir tkank olduunu farkettim. Bu srada eyh'e telefonla sadece bir kez ulaabildim ve o defa da kendisinin konuamaya ca sylendi. Telefonda konutuum mride bu konuda konumamas tembihlendii iin, beni bir de havale etti. Dua isteyip, selmlarla ahizeyi kapatt. O gnlerde bir ipe tutunup de rin bir kuyudan kmaya abalyor gibiydim. Bunu o zaman farkedememitim, ama daha sonra a nlayacaktm: belli bir tkamlar yayordum ve tek tutunacak ipim sabrd. 50 :: Mutlakla dinelmi, iinde bulunduum duruma zlp dururken, "Evsahibini bunca geciktiren ey ne olabilir?' diye kendi kendime soruyordum. Acaba bir problem mi var diye hafzam yokladm: "Genellikle hemen koup gelirdi. Bu lkaytlk neden? Acaba yanl bir ey mi syled Belki de kiray geciktirdiim iindi. Yoksa hesapta olmayan bir masrafn karyordum?" Kafamdan binlerce ey gelip geti. Ne yaptm bilmemenin endiesi iinde evsahibimin kaps ygl, ama hi eveleyip gevelemeden, kendisine lavabolarn tkal olduundan ve hl bekledi ahsedip, benden kaynaklanan bir problem olup olmadn sordum. Her zamanki nezaketi ile , bana doru hafife eilip u nazik szleri syledi: "Aramzda hibir problem yok. Aslnda h lmdasmz ama bugnlerde ok megulm." Sululuk duygusuyla dopdolu, mahzun mahzun oradan ayrldm. Lavabosuz kalmamak iin yapm am gereken fedakrlk kk bir zahmetten ibaretmi demek ki diye dndm. Evsahibi ile olan yle bir gzden geirince, ikyetimin ve endiemin ne kadar yersiz olduunu farkettim. Rab mle olan ilikilerim de byleydi. Neden ikyeti olacaktm ki? O'nun rahmeti, ltf, ihsan rtlii heryer-de grnyordu. eyh, bir keresinde, bana, bir insann renebilecei en nemli miti. O da uydu: "Senin Allah'la aranda hibirey yoktur." Hibirey, kendi enaniyetimiz d hibirey, araya perde koyamaz. Nitekim evsahibimden de bunu renmitim-garip ki o, bunu n farknda deildi. Allah onu istihdam etmi ve onun tek bir szyle bana ok hakikatlerin k apsn amt. Lavabolar bir sre tkal kalmt kalmasna, ama benim iin de bireyler a min ltfuyla, bylece, hereyden ders alnabileceini de renmeye balamtm. nsan nerede n, kendi nefsini, kendi Rabbi'ni daha iyi tanma vesilesi bulabilirdi-mutfak lavab osunun banda bile olsa. Geri sevmezsiniz, ama sizden mcadele etmeniz-istenil: Bazen sevmediiniz bir ey sizin iin hayr olabilir ve sevdiiniz bir ey sizin iin ser olabilir Muhakkak ki Allah bilir, siz bilmezsiniz-(Bakara: 216'dan) eyh'in bir sonraki dersinin vakti yaklayordu. Bu defa oraya gitmem gerektiinden emin dim. Buluma yerine doru koa koa gider51 SU STNE YAZI YAZMAK BORULAR ken, yine dersi karmaktan endie ettim. Hayli ge kalmtm, ama acelem ders yznden deilderse de yetiebilirdim, inaal-lah-peinden kotuum asl ey eyh'imin himmeti idi. Derse adm vardm. eyh, darda, kap nnde ayak zeri bir adamla konuuyordu. Onlara baktmd y iliti. Birincisi, adam eyh'e ok yakm durduu ve eyh adeta adamn kulann iine doru de, o eyh'den ok uzakm gibi grnyordu. Bundan emindim, ikincisi ise, eyh'in giyini bi . Onun iin allmadk bir giyiniti bu. zerine bat tipi bir mont giyinmi, banda ise Ah enen, bir eit ark sar vard. Bu grnt iki dnya arasnda bir adam olmann kat gere , mehur deyile, "dnyada ama dnyadan deil'di. eyh'e doru yaklatm fakat, kendisi bana doru hareket edinceye kadar bekledim. nnde duru ken, gzlerimi onun yzne daldrdm. Alabildiine nazik bir yzd bu, fakat bitkin ve kederl ordu. Her zaman olduu gibi, dudaklarnda dualarla, yzme dokundu ve sakallarm svazlad. da ayakta, kolundan tutmu, bam ne eik kala kaldm. Bir ara, konumasn bldm dier a essiz konumadan o da nasibini alma benziyordu. Gzlerinin iine doru bakarken, onun da b ana dokunan el tarafndan srklendiim hissediyordum. Bu el ona dokunmuyordu ama eyh'in ona bir ekilde dokunduunu hissediyordum. Derken eyh'in sesi bizi birden baka bir mekn a tad. "eri gir," dedi bana dnerek, "Aaya inip dierlerine katl." Kapdan ieri girerken eyh damdan kendisini eve brakmasn rica ettiini duydum, ieride beraberce uzaklamalarn seyr im ve hemen bana tenbihleneni yapmaya koyuldum. Uzun bir sre asansr bekledim. Aadan g elen sesleri iitiyordum, fakat asansr bir trl yukar kmyordu. Nihayet bir sre sonra g ve kap ald. eride doulu bir aile vard- aramzda pek bulunmayan insanlard. Bir an a Etraflar tamamen ykle evriliydi. Asansr azna kadar dev bavullar ve kolilerle doluydu. Ailenin kk ocuu bu arada asansrden kmaya alrken, aya taklarak tkezledi. Annes ken, ailenin byk ocuu da babas ile birlikte eyalar boaltmaya baladlar. Bunlar da ki dne dne, merdivenlere doru yrdm. 52 Merdivenlerde daha nceden eyh'in konumasn dinlemeye gnderdiim bir kardele karlatk n hayli mkl bir konuma yaptn ve 'ak' ve 'dert' zerinde younlatn syledi. Ayr sevgilisini grmek iin onca meakkate ve frtnalara gs gererek gnlerce yol yrm bir tmt. Derste bulunmamakla birlikte, bu yknn mnsn anlayabili-yordum. Burada bir iman aklyd; ama tesi de vard: ak ve dert dersi. k sevgilisi uruna hereye katlanr. Ona h ek, hrmet etmek, yardm etmek yolunda hereyi yapmaya, onun urunda hereyden vazgemeye ha zrdr. k sevgilinin her halinden anlar ve onun nazn hi itirazsz sineye eker. yle ki sk szn ettii hogr, msamaha, merhamet ve efkat gibi hasletler ancak akla uyanm bi bilirdi. Yine, suf dnr nayet Han'n ifadesiyle: "insan dnyaya geldii andan itibaren 'Ben' deme nmitir; ancak aktr ki insana 'Ben deil, Sen' demesini retir; zira seven hibir ruh kend ne varlk rengi veremez." Bu imknszlk iki blmden kelime-i ehadetin birinci blmnde if lir. Birinci blmde, L ilahe denir ki, bylece mevhum ilahlarn hepsi de reddedilir, iki nci blmde ise, illallah denilerek, akn menba ve akn kndisi olan Allah'n varl ve bi k edilir. Bir sz vardr: "Halden ancak k anlar.' Kabul etmesi zor ama doru bir szdr bu erek anlamda sevmeyen gerekte bir ey bilmez. Ancak ak; hasetten, garazdan ve nefrett en azade katksz bir ak insan ebediyete tayabilir. Ancak akn bir yan daha vardr. Dert, yani ile. "oklar aktan dem vurur," der inayet Han fakat akn snavn verip, onun derdini eken pek azdr." Yine bir baka szde de, "dertsiz deildir," denir. Dorudur, nk insan kalbi derdi tatmadka yaayamaz. Bu yzdendir ki, in kln, bedenini ve kalbini ortaya koyup dolu dolu yaamadka, gerekten yaam saylmaz. ok gemeden merdiven banda bir grup mrid belirdi, ilerinden bazlar dnceli ve afalla u. Ben tebessmle onlar szerken, tek tek selmlatk. Biri gzlerimin iine bakarak, "Bir yamayz," dedi. Hemen kp gittiler ve ben iki arkadamla ba-baa kaldm. Her ikisiyle ved k, arabama doru yrdm. 53 SU USTUNI: YAZI YAZMAK Miilumifd Alhth'm resuldr; O'n yannda olanlar kfirlere kar iddetli [fakat] kend ametlidirler. (Fetih: 29'da) Gece arabamla eve dnerken, beni bir ilham dalgas sard. Asansrdeki o aileyi hatrladm. O nlarn kim olduunu artk biliyordum. O aile bizdik! Onlar halleriyle bizleri temsil e diyorlard. Tpk tkal lavabolar gibi asansr de onlar yolundan alkoyan bir dolu eya ile asa dolmutu. Yabanc bir lkeye aitlerdi; tpk Allah'a giden yolun aktan yoksun bir kalbe yabanc oluu gibi: Evet, tpk bizler gibi, onlar da kendilerine en az lzm olandan en oken ok lzm olandan-yni, iman ve aktan- en az yklenmilerdi. Bu aile eyh'in o geceki ko snn cisimlemi haliydi. Kk ocuk, kalbinde kinat kucaklayacak bir muhabbet ve duyarl raya buraya kouturup, tkezleyen bizleri temsil ediyordu. Anne ise, Rabb-i Zlcellimizden ald terbiye ile bize, yni ocuklarna, rehberlik edip, elimizden tutan eyh'imizi tem il ediyordu. Artk herey yerli yerine oturmutu. Eve vardmda mitle dopdoluydum. Listenin bir baka maddesi daha almt. Oturup yazmaya baladm, yk su gibi akyordu. . Bir hafta sonra, kurban bayramndan nceki cuma gn evsahibim lavabolar at. Gzlerimi a akan lavaboya daldrp eyh'i dndm. O gn cuma namaznda yoktu. Btn gn onu dndm. nev miracn eiinde olduunu hissediyordum. Rabbi'me krler olsun ki, kendisinin iyi oldu n emindim. Elhamdlillah! Sana vahyolunana ittiba et ve Allah hkmn verinceye kadar sabret: O hkm verenlerin en hayrhsdr. (Ynus: 109'dan) ki gn sonra bir baka mridden eyh'in, nceki cuma gecesi iki mridi de yanna alarak, eh ayrldn rendim. Bu iki mrid, brahim aleyhisselmm olunu kurban ediini tasvir eden bir tablonun sergilendii bir sanat galerisini ziyaret edeceklerdi. ten ie onlarla bi rlikte gnderilmediim iin kk bir hayal krkl yaadm. Arabama bindiimde de bu incec kaldm. Eve doru giderken yol boyu, akamn alacakaranlk skneti iinde kendimle kavgala m. BORULAR Fakat kim sabreder ve affederse, bylece, phesiz azim bir i eylemi olur. (ra: 43'den) O gece telefonum ald. nanmas zor ama, sanat galerisine yaptklar ziyaretten dnen o iki id aryordu. Geri merak edilecek bir eyleri yoktu ama hayli yorgun dmlerdi ve yatp din ecek bir yer aryorlard. Geridnte yollan benim evimin yaknma bir yere dmt. Dncel ul etmilerdi ki, Rabbi'm ltfedip kendilerini gndermiti. ok gemeden kapy aldlar, ken i selmla karlayarak ieri aldm. Bu evime ilk gelileriydi. Gelilerinden son derece memnu dum ve onlarn da kendilerini rahat hissetmelerini istiyordum. Evde iecek ya da yiy ecek namna ne varsa teklif ettim. Biri sadece bir bardak su istedi, dieri bir ey is temedi. Onlara hizmet ederken kafamda u szler gelip gidiyordu: "Bir lkeye iki hkmdar smaz, ama krk dervi bir odada yaar." Geri pek fazla ey istemediklerini zaten biliyordu , ama yine de, bu yolda hancnn da, yolcunun da kendi zerlerine den vazifeleri vardr. K arlkl yardmlama ve dayanma da bunlar arasndadr. Ge saatlere doru, telefon yine ald. Telefonu tek gzmle szp asam m, amasam m diye aldrdmda, selmlarla karlandm; arayan misafirlerimden birinin eiydi. Kendisi de bir m duu iin, mutlaka gerekli olmadn bildii halde, ksa bir aklama yapt. Sylediine gr sra kendisi ve dier baz mridleriyle birlikteydi. Her iki mrid de telefonda konutu. Gr leri tabloyu tarif ediyorlard. eyh'le konuuyor olmalydlar. Uykumuz iyice alm halde, mutfaa getik ve oturduk. Telefon hepimizi daha nce benzeri g mi biimde bir araya getirmiti. eyh t uykumuza kadar uzanm ve bizi uyankla sevketmi ada misafirlerime baz duygu ve dncelerimi de atm. Onlarn seyahate ktn duyduumda ereyin dnda hissettiimi anlattm neden sonra, birisi bu gece yars sohbetini yle nokt "Bazen insana bir i, bir de d varm gibi gelir, fakat biz tarikatde hakikat birdir diy e biliyoruz. yle olunca, ieride olmak ya da darda kalmak pek farketmez." Nazike sylenmi hakl szlerdi bunlar. Rabbi'me hadsiz hamdler sun ki, bana, bir kardeim eliyle, grnr farkllklar ne olursa ol54 55 SU STNE YAZI YAZMAK BORULAR sun, yolda hepimizin bir olduunu daha bir aka anlatmt. Demek ki her mridin kendine z vazifesi vard. Deil mi ki, Allah rahme-tiyle her yerde hazr ve nazrdr, o halde herkes yolda kendine mahsus yerini almaldr. Ayrca, eyh kimin neye ihtiyac olduunu bilir. Her mridinin kalbini hissedebilir. Elimdeki liste dersim vermeye devam ediyordu. Artk sra teslimiyet dersindeydi. Onlar iman etmilerdir ve kalpleri Allah' zikretmekle tatmin olur; bilin ki kalpler ancak Allah'n z'kriyle mutmain olur. (R'd: 28'den) O sabah ezan ben okudum. afak aarmaya yz tutmuken, sabah namazn eda edip, birbirimizin bayramlarn tebrik ettik. Bir sre oturup Kur'n dinledik, daha sonra ben ve bir mrid bi r para ekmek yedik. Bir sre sonra, eyalarmz toplayarak bayram namaznn klnaca yeret ettik. Selm vererek, cemaate dahil olduk. Yine burada da eyh'in nerede olduu konu sunda bir dolu soruya muhatap olduk. Sorulan mridlerden biri cevaplandrd. Daha sonr a oturup eyh'in gelmesini bekledik. Bir zaman sonra, eyh, yannda mridlerinden biri olduu halde geldi. Banda dervilerin giy ii Sikke denen ynl bir kavuk, zerinde siyah renkli uzunca bir atk vard. Hareketlerinde incelikli bir vakar ve tevazu gze arpyordu. Bazlarna isimleriyle hitap ederek herkes le selmlat. eyh toplanty ksa bir dua ile at ve daha sonra Kur'n okudu. O sabah ayr konuma yap si bayram namaz ncesi yaplm bir tr dervi konumasyd. Muhabbetullah zerine ve mslm lb duyarllklarn uyandrlmas zerine yaplm etkili bir konumayd. kinci konuma bayr di. Bu konuma da helller konusunda hassas olmak ve hayatn sona erecei gn unutmamak kon usunda iddetli ihtarlar ieriyordu. Daha sonra, eyh, hazr bulunan cemaatle bayramlamann ardndan etrafn evreleyen kk mrid grubu caminin bir kesine ekildi. Btn konumala ri iman, ak, terk-i heva ve dert oluturuyordu. nc konumada, eyh, brahim'in (as) imanndan ve peygamberler iindeki yksek makamndan yrca, brahim'in (as) olu smail'in (as) imann ve teslimiyetini de vurgulad. smail'in (as) babasna, can havli le istemeden kendisine kar kmamas iin "ellerimi, ayaklarm skca bala" deyiinden s sini terkeden sevgilisinin yzn grmek iin frtnalara gs gererek yoluna devam eden anlatt. Bunun zerine bizi tekrar tekrar sorgulayp, hayatta ne yapacamz sordu. Nitekim bu sorular zerinde dnmemizi ve akam yemei iin Tekke'de toplandmzda cevaplarmz hazr olmamz istedi. "man, ak, terk ve dert. nsann haram da olsa k olmas, kalbinde aktan eser olmamas ka ldir. . . Allah hikmetini onun derdini ekmeden ayan etmez. . . Aktan haber verin b ana. . . Nerede aknz! . . Gkler, yer ve ikisi arasmdakilerin hepsi de akn yannda hafif kalr. . . Kalbin de kurban vardr, unutmayn. . . lm Melei isminizi okuduunda ne edecek iz? ... Ne zaman yaamaya balayacaksnz? Bir dnn. . ." Bylece srp gitti eyh'in konu e dert konusunda syledikleri hepsinin tesindeydi. Mesele aktan nasibini alabilmekti . Demek ki, ne varsa akta var. Aklarn merhemlerin deva olmad dertleri var Ki ne uyku, ne seyahat ne de yiyip imek ar ar, T sevgilinin yzn grnceye kadar. "Sevgiliyi bul ki, dertlerin durulsun." (Mevln Rum) Allah kimsenin gsne iki kalp koymu deildir. (Ahzb: 4'ten) leden sonra, eyh'in yokluunda, brahim aleyhisselma ittibaen koyun kurban edildi. Ora ayakta dururken, onun Allah'n dostu makamn nasl kazandn daha iyi anlamaya baladm. H n nemlisi, onun Rabbi'ne olan akn ve teslimiyetini kalbimde daha bir net hissedebili yordum. nsan hayatn kymetini bir kez anlad m, ona kymak hayli zorlar. Oysa brahim al selm kendi olunun hayatn kurban etmeye raz olmutu. Bu kurbanda, Allah'n rzas ve emriyle, sfl olandan ulv olan uruna vazgemenin ne demek uunu anladm. Hayatla bu olay ara56 57 SU USTUNH YAZ YAZMAK BORULAR snda bir sr benzerlik vard. Kesilen her koyun kusursuzdu ve ayr bir gzellikteydi, ama yine de kurban edildiler. Erkek ya da dii olmalar, ayr gzellikte ya da kusursuz olma lar bir eyi deitirmiyordu. Tpk bizim halimiz gibi-biz de bu koyunlar gibi sonunda cans ve sessiz topraa uzanacaktk. Onlar kendileri iin takdir edilen vakte erimilerdi. eyh' in szleri zihnimi yalayarak geti: "Kabirde herkes bir olur. Orada zengini de fakir i de; kapitalisti de komnisti de; m'mini de kfiri de mslman olur: hepsi artk Allah'a t eslim olmutur." Hayvanlarn derileri yzlp, fakirlere datacamz ve kendi yiyeceimiz paylar ayrldka, yeni crlar ald. Rabbi'min hilkatim bir baka yzden seyrederken, O'nun ne denli rahmet sahibi olduunu hissetmeye alyordum. Kurban kesme annda, Rabbi'm ltfedip yamuru kesmi ereyi adeta susturmutu. imizi bitirmek zereyken, bir aacn yanma kerek mridlerden bi rdmc olmaya altm. Tam bu srada ho bir rayiha burnumu yalayp geti. Anlalan bir dev mak zereydi. imden eyh'imin orada olduundan emindim. Daha sonra, eyh de geldi ve akam yemei iin oturduk. Bu kurbanmzn Rabbi'mizin katnda m ul olduunu bildiini syledi. Aklm yine o rayihaya takld. O gn iimiz nee dolu yeyip ibereketli bir yemekti. Her lokmay derin bir hrmet ve mahcubiyet iinde yutuyordum. E zelden ebede kadar, herkimden herkime ulam ve ulaacak olursa olsun, btn medihler ve se nalar lemlerin Rabbi'ne aittir. Muhakkak ki Biz sana kevseri verdik. yleyse Rabbin iin namaz kl ve kurbanlar kes. A sl soyu kesife lebler] olan sana buzeden kimsedir. (Kevser: 1-3'den) Yemekten sonra tekkede toplandk. eyh, sz verdii gibi, bize zerinde dnmemizi tenbihled ne sorular sordu. Yolculuktan vazgemek ya da yola devam etmek; btn mesele buydu. Bu yolda vazgeenler de, devam edenler de olmutu. Benim cevabm ise, iki hafta kadar nce merdivenin banda beklerken kalbimde duyduum cevabn aynsyd. eyh soruyu giderek derinl ip karmak-latrd. Bu arada kimileri tereddde dtler. Derken sohbetin tam ortasna buza ir soru daha dverdi: "Kim kendi hayatn Allah iin kurban etmek ister?" Birden ellerimi havada buldum. Gzlerim odann her kesini ta58 Lirken, Mevlna Rum'nin bir baka beyti uuuyordu zihnimde: "Sayca hafif, vazifece ar." yolun snavlarn gsleydi bizlerin sayca afif olduunun farkndayz. Rabbi'mize bize ken cak ihsanlarda bulunmas iin duacyz. naallah biz de Sevgili'nin yzn grenlerden oluru Hayli ge bir vakitte, sohbetin sonuna doru, eyh Feridddin At-Itar'n eyh Sanan yksn balad. Bu ykde ok deerli nir inci saklyd, fakat o gece kimse bu inciyi kefedemedi. nn sonuna gelmeden bir yerde kesti. Sonra bize dnerek, hepimizin [birbirimize kar hogr olmas gerektiini hatrlatt. Bana ayn dersi jbir baka biimde veriyor gibi geldi. ou m insanlarla ((zellikle dier mridlerle) olan ilikilerini gzlemleyerek kendilerine Jbir dolu ders karabileceklerinin farknda deildi. nsan-insan ilikileri [de, ak ve hogr, heva, manev tekemml ve inandklaryla [hallenme derslerinin alnaca bir baka sahayd. H i biz ou za-[man baklarmz iyice eyh'in zerine dikiyor, bylece aslnda onu bi-jle g geliyorduk. Kulaklarmz iyice onun azna dayyor, [bylece onu iitmez oluyor, asl mesajl duk. Benim iin en [nemli mesaj akt. Bu yolun bir neferi olarak, en iyi rendiim ey | n gerek k olunaca idi. O gece eyh'i evine ben brakacaktm. Yolda bir mridi evine brakp devam ettik. ok az konu orduk. Bu arada yolumuzun bir ksm I en son birlikte gezdiimiz yoldan geiyordu. Nihay et evinin nne gel-jdik. Kapya doru yrrken, onu seyre daldm. Onu tanymdan bu [yana bir gzden geirdim. Kalbimde son araba gezimi-Izin sonuna doru syledii szler yeniden ca nland: "ok istifadeli ol-Idu." D kapy anahtaryla at, arabama doru hafife eildi ve boldu. Borularn yks bylece srp gidiyordu. Hakka giden yol boyun-|ca da aklar ve tkanlar kaynakland yer, rahmetin Imenbam, yani Zat- Ilh'yi temsil eder. Suyun kendi menbamdan el-Imesi misali, ltuf ve gufran da ancak O'ndan gelir. Ve menba da okya-jnus da, damla da birdir. Sularn ak O'nun rahmetini temsil eder. T-kan ise fitne, yani, bu dny ayatnn tuzaklar ve imtihanlar demektir. Ak da tkan da, rahmet de fitne de hep Allah' Tka-nlar amak isteyenin unlardan nasibi olmaldr: iman, yakn, terk-i heva, yakaza, e 'ml. Ama ill da aktan nasipsiz kalmamaldr. 59 SU STNE YAZ YAZMAK Unutmamal ki nmzde hep tkanlar olacaktr ve o zaman da, daha nce bahsettiimiz gibi, ak tek ipimiz vardr: Sabr. Allah'n rahmeti hepimizin zerine olsun. Ey insan! Sen Rabbi'ne varan yolda oyalanmadasm-ama ne etsen de, aresiz, O'na var acaksn. (nikak: 6'dan) nc Blm BORULARIN TES J* eyh'i o kurban bayram gecesi son grdmde kendisine 'Borular' 7 yksnn yolunda git itim. Bunun zerine ykm I tamamlamam istemi, ben de, ondan sonra gece gndz sren bir devresine girmitim. Nihayet yky bitirdiimde, bir an nce ken-1 diine ulatrmak istedi lefon etmeye karar verdim. Telefonu hi [bekletmeden kaldrd, ilk sz "Esselm aleykm" ol "Ve aleykm selm" diye karlk verdim. "Hemen syleyeyim," dedi nazike fakat aka, "seninle ancak perembeleri konuabilirim-anl sun deil mi?" "Elbette, anlyorum," dedim. Anladm kadaryla son derece meguld. O da benim gibi bir dn ii ile meguld ve stelik benimkinden ok daha zaman alc bir ii vard. lerinin arasna emiyor, fakat yine de onu grmek istiyor ve bekleyemiyordum. Daha fazla konumad kapatt. Bir saniye sonra kulamda telefonun sar sinyal sesiyle, sylediklerini anlamaya ve d urumu kabullenip sabretmeye a-| htm. unun urasnda perembeye bir ka gn kalmt. Perembe sabah yeniden telefona sarldm. Telefonu kaldrd ve karlkl selmlatk. Bana mi nasl geirdiimi sordu. Ben de iimden, yazlarmdan ve gndelik hayatn hayhuylarndan b tim. 63 SU STNE YAZ YAZMAK BORULARIN TES "Hayattan beklediin asl ey ne?" diye sordu soukkanllkla. "Fenfillah," diye cevapladm, rusunu mutlak anlama ekerek. "Doru, ama," dedi, "onu ummak iin daha ok erken." Konuma mz o gnk hayatmla ve benim manev tekemmlmle ilgili baz eyleri tartarak devam etti. oru, 'Borular' yksn nihayet bitirdiimi ve kendisine gstermek istediimi syledim. "Bu mmkn deil," dedi, "ama belki bu akam, inaallah." O sralar perembe akamlarm i topla doluydu, ama bir sredir sakin geiyordu. Beni toplantm bittikten sonra grebileceini ve gelmeden nce telefonla kendisine haber vermemi syledi. O gece toplant beklediimden de erken bitince hemen telefona kotum. Telefona mridlerinden biri kt ve yky adn ver baka mrid araclyla eyh'e gnderebileceimi syledi. Bundan baka sadece se-lmlatk v patt. Bir kez daha, lmcl bir vurgun yemi gibi, suskun, kulamda telefonun sar sinyal le kalakalmtm. Ey biare! Kap kapal m ki? 1 (Hazret-i Rabia) KUUN YKS Cuma namazna gidiyordum. Yol boyu bir taraftan haftann olaylarm gzden geirirken, arab amn burnunu yolu kestirmek iin sk sk saptm bir dar sokaa evirdim. nmde bir araba d ordu, fakat birden bu arabann arpt bir kuun tekerleklerden birinin yanma rpnarak d Aramzda yeterince mesafe olduu iin, araba getikten sonra kuun yol ortasndaki rpmm lkla grebilmitim. Namaz neredeyse balamak zere olduu iin, bir an durup durmamakta tere dt ettim. Vicdanmn sesine kulak as-makszm, yol ortasnda rpnp duran kuu geip yoluma tim. Fakat kuu geer gemez, geri dnmem gerektiim dndm. Geri dnp bu dar sokan yama oradayd. Arabay bir kenara parkedip, kua doru yrmeye baladm. O srada bir baka ku d aral arkadann ban beklemeye balamt, beni grnce yakndaki bir aaca doru utu. O lii ile akna dnm halde, kuun nnde durup o an olanlara bir mn 64 vermeye altm. Bu bir ka saniye boyunca ince bir rzgar sl ve olanlar izleyen bir k s dnda herey sustu. Olanlar aaca konan ku da seyrediyordu. Bu arada havlamalar da i endi; ek sanki bir eyler demek istiyordu: "Neden orda dikelmi duruyorsun ki? Kucaz yoldan alp birey-|ler yapsana!" Yaral kuu avucuma aldm ve oradaki aacn dibine, yumuak bir yaprak bei zerine koydum. e dnp kua yardm etmekten Dyk memnunluk duymutum, ancak iimdeki ikilem hl devam ediy Cemaate dahil olduumda hutbe bitmek zereydi. Belki de ben o gnk hutbemi o kk kuun hal en aldm diye dndm. Gerekten arada bir balant olabilir miydi? Her naslsa, bana herey iyle balantlym gibi geliyordu. Kafamda olaylarn btn paralarn biraraya getirip bt yhle grme teebbslerimi, teebbslerim baarsz kalnca yaadm duygular ve zellikle nsann zerinden henz anlmaya deer bir ey bile olmad bir devir gemedi mi? (insan: l' Cumartesi gn evsahibimle karlatm. Geldiimi grr grmez, olaan bir ses tonuyla sordu: arnz akyor mu?" Bu basit soru beni sarsc bir uyankla itti. Yeni tkanlar geliyor olmasmd. Yoksa bir k ha o sabr ipine mi sarlacaktm? Burada beklerken yapmam gereken bir sr iin biriktiini h ssediyor ve havada apayr bir eyin kokusunu seziyordum. Evsahibimle karlamamn zerinden ok gemeden, ku olaynn rlar zlmeye balad. Fer mridleri- tavsiye ettii kitab Mantk'ut Tayf elime aldm. Simurg'un menzili- giden yolun meakkatlerinden tr zr getiren dudu kuunun onumasma kadar geldim. O da 'kederli bir y , 'takatten kesilmi' aide huzura gelip zr getirince, Hdhd kuu ona da bir sr dil dkt Hdhd'n syledikleri arasnda bir ey vard ki beni t 65 SU STN fc" YAZI YAZMAK kalbimden vurdu: "Yolda kederler iinde rpnp durmaktansa, Sevgili yolunda canm hepten v ermen daha iyidir.' Yol zerindeki yaral ku aslnda bendim. Dersimin ilk paras netleiyor u: dnyann deil, mnnn peinde lmelisin. Bu yoldaki aray bizi belki de eyh Attar'm y e e bir lme gtrecekti:Kendi kendimizde lmedike ve admz baka bir kiiyle ya da eyle anldka bize hrriyet yo yol ban baka yaamaklara vermilerin yolu deildir." Aramadka bulamazsn-An kan da budur Sen kr olduka O'nu arayamazsn ki bulasn. (Mevln Rum) Borularla ilgili deneyimlerimi kaydettikten sonra, onlarn dersim de ikmal ettiimi dnmtm. Oysa, ders daha yeni balyordu. eyhle grmek iin nme kan btn engeller ta olduum srada zdm dndm eski duygularmn hepsini geri getirmiti. Ertesi per ulamaya altm, fakat telefonu srekli meguld. Bir ka kez daha denedim, fakat nafile. onun dz sinyal sesiyle ya da megul sesiyle babaa kaldm her defasnda, devcileyin bir d in kapa alyordu. Tek bana kaldm bu dakikalarda, hep kendimle yzyze geldim. eyh'e eebbs ediimde, derinden derine, ona gerekten ulap ulaamayacam dnyordum. Bu etin mcadeleyi yaadm gnlerden bir gn, evden ie gidiyordum. ok souk bir k gn ttryordu. Bir ka millik yolumun neredeyse yansm almtm. Bir kavaa doru yaklarken sol sinyallerimi yaktm. Bu arada kar giderek arlat iin, sileceklerimin dmesine bast benim tara-fmdaki silecek almad, fakat yoluma girmek zere sola yanamaya devam ettim. ava tam dnmek zereyken byk ve kaygan bir kar tmseine denk gelince araba kontrolmden arak kendi etrafnda bir tur att. Turunu tamamladnda geldiim ynn tam tersine dnmt. emlemi, biraz da arm bir halde, zerime doru gelen trafie baka kaldm. Hamdolsun ki, r samdan sokundan geip gitmi, arabam hi darbe almamt. Sileceklerimi tamir ettirmek z akndaki bir servise gittim. Servis grevlisi, sileceklere hic 66 BORULARIN OTHSI bakmadan, tamirinin mmkn olmadn syledi. Bir baka servise bavurdum, iakat orada da ay eleyi grdm. Nihayet verilmek istenen mesaj anlamtm: "Artk emniyettesin ya! Dn eve git." Hi durmadan evin yoluna dtm. Ben eve varncaya kadar tipi ya, tam bir frtnaya dn dyatrn bana meldiimde Allah'a krler edip gnn olaylarn gzden geirdim. Frtnan dndrcyd. eyh de son iki konumasnda frtnalardan sz eden bir ka kssa anlatm dairesinden, gelecek perembe gn iin bir frtna daha beklendii haberi geldi. Bir sre, s ilisini grmenin itiyakyla nice frtnalara gs geren n yks zerinde tefekkr ett inde, yaral ku deneyimim giderek byyen ve derinleen bir derse dnt. Mantk'ut Tayf g zarla tekrar gzden geirince, trl trl kularn yce padiah Simurg'a giden yolda karla irbiri ard sra zrler getirmelerinin hikye edildiini grecektim. Eer bu hikyeden benim tmla ilgili bir ders karlacaksa o da uydu: Rabb-i Zlce-ll'imin huzuruna giderken beni ekleyen nice frtnalara hazrlkl olmalydm. Derken perembe gn gelip att; yine yar umutsuzluk iinde eyh'e ulamaya altm. Telef ve hep yle kald. Bir trl ona eriemiyordum. Bir perembe daha eyh'den tek bir sz duymad beklenen frtnadan ses kmadan sessizce geti. Dorusu btn ehrin frtna bekledii o g tna ncesi sessizlii hatrlatan bir durgunluk gn oluverdi. Ertesi gn eyh'i cumada grem O olmad iin hutbeyi ben okudum ve eve dndm. Pencere nnde durmu, karl sokaklar sey yine bireylerin tkandn farkettim. Hayr, mutfak lavabom gayet iyi aktyordu, fakat yo anklklar vard. Sonunda bir sre daha eyh'den uzak kalacam kabul ettim. Bu gerei kend ce aladm ve kalbimi gelecek mcadelelere kar hazrladm. Durgun perembeyi takip eden perembe gn nihayet eyhle konuabildim. Ne garip ki, sohbeti miz frtnalar konusuna gelip takld. Kr ara unlar syledi eyh: "Frtna bizim iin en e rdir. Korkaklar korksalar da, asl sknet frtnadadr. Aslnda scack yuvasnda oturmu te seyreden insanlar tehlikededir. Yuvadaki s67 SU STNE YAZI YAZMAK knet eytann kandrmacasdr-bize yuva olmayacak yuvalardr bunlar." Ksa bir sre konutuktan sonra, konutuklarmz zerine dnmem iin yalnz brakt, ben de o gece balad ve birka gn kadar srd. O frtnal haftann cumasnda, bir dervi telefon ile birlikte beni ve eimi akam yemeine davet etti. Ayrca eyh de orada olacakt. Frtna etinden bir ey kaybetmemiti, ama bu gzel daveti karmak istemediimiz iin kabul ettik ve hemen hazrlklara baladk. Dar ktmzda rzgar aa yukar sakin gibiydi, fakat yol ndi. Radyodan kullandmz yollarn ulama kapal olduu sylenmiti geri, ama yola kt olduka elverili gibi grnyorlard. Derken kendimizi birden frtnann tam gbeinde buld esi pratik olarak sfra inmiti. Karma pencereden yolun kenarn izleyerek bana rehberlik yapmasn rica ettim. Rzgar ve kar yumaklan pencereden yzne doru hcum ettii iin yolu oe seebiliyordu. eyrek mil uzaklktaki anayola kma midiyle adeta srne srne ilerledik, yaklatmzda gr mesafesi daha da daraln-ca, aresiz durup beklemeye baladk. Tam bu s n gelen clz bir ses alnd kulama: "Yardm edin! Yardm edin! Buradaym! Ltfen!" Penceremin camn indirip darya gz gezdirdim. Ayn sesi bir kez daha duydum: "Buradaym-tam karnzda! Bana bir el yardm edebilir misiniz? Arabam tamamen kara saplan d da!" Biraz daha dikkatlice sznce, alacakaranlkta karla kapl bir araba silueti belirmeye b alad. Arabann motoru alyordu ve srcs ise hafife indirdii pencereden bana sesleni an inip, karanlkta, iddetli rzgar altnda ona doru yrdm. Arabay itmeye al