25
Hoşgörü Üstüne Bir Mektup A Let ter Corcerning Toleration Çeviren: Melih Yürüşen III

Hoşgörü Üstüne Bir Mektup

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Hoşgörü Üstüne Bir Mektup

Citation preview

  • Hogr stne Bir Mektup

    A Le t t e r Cor ce r n i ng T o l e r a t i o n

    eviren: Melih Yren

    III

  • Locke, JohnHogr stne Bir MektupA Letter Corcerning Toleration (1667)

    eviren: Melih Yren

    ISBN 13: 978-975-6877-03-6

    Liberte Yaynlar: 109zgrlk Klasikleri: 37. Bask: Austos 2013 (2.000 adet) 6. Bask: Aralk 2012; 5. Bask: Ocak 2009; 4. Bask: Ekim 2005 3. Bask: Nisan 2004; 1 ve 2. Basklar: LDT Yaynlar

    Liberte Yaynlar Melih Yren

    Sayfa Dzeni: Liberte YaynlarKapak Tasarm: Muhsin Doan Montaj: Merkez ReproBask: Tarcan Matbaas Adres: Zbeyde Hanm Mah. Samyeli Sok. No: 15, skitler, Ankara Telefon: (312) 384 34 35-36 | Faks: (312) 384 34 37 Sertifika No: 25744

    Adres: GMK Bulvar No: 108/16, 06570 Maltepe, AnkaraTelefon: (312) 230 87 03 | Faks: (312) 230 80 03Web: www.liberte.com.tr | E-mail: [email protected] No: 16438

    liberteyayngrubu

  • John Locke

    (d. 29 Austos 1632, Somerset . 28 Ekim 1704, Essex)

    1632de Bristol yaknlarnda doan John Locke, Westminster School ve Oxforddaki Christ Church kurumlarnda felsefe ve tp branlarnda eitim alan Locke, eitli devlet grevlerinde bulunmutur. 1688 anl Devrimi ncesi bir sre Hollandada mecbur srgnde yaayp Devrim sonras lkesine dnebilmi-tir. Pedagoji, epistemoloji ve siyaset felsefesi alanndaki eserle-rini bu dnemden sonra vermitir.

    ngiliz emprizminin ilk byk dnr olarak kabul edilen John Locke ayn zamanda spanyol Altn a dnrlerince balat-lan ve Hobbes ile sistematik hle brnen toplum szlemesi teorisi zincirinin Rousseaudan nce gelen ikinci byk halkas-dr. Lockeun dier toplum szlemecileriyle arasndaki fark be-lirleyen ey onun devlete kar taknd liberal tutumdur.

    Bir Aydnlanma a dnr olarak kabul edilen Locke, Kta Avrupas Aydnlanma geleneinden farkl istikamette gelien Anglo-Sakson dnyann Aydnlanma tarihinin balca ve ilk figrlerindendir. Lockeun bilgi felsefesi ve siyaset felsefesine

  • yapt katklar ve bunlarla etkiledii isimler dnya siyas ve entelektel tarihi asndan olduka nemlidir. Aydnlanma a-nn Fransz dnrleri Voltaire ve Rousseaunun yan sra sko Aydnlanmaclarnn hemen tamam ve Amerikan Devri-minde barol oynayan isimler zerinde Lockeun epistemoloji ve siyaset felsefesi hakkndaki eserlerinin nemi byktr.

    Lockeun kariyerindeki entelektel ve profesyonel faaliyet sa-halarndaki eitlilik dikkat ekicidir. Birok nemli eseri yann-da Liberte tarafndan yaynlanan Hogr stne Bir Mektup onun din hogr zerine kaleme ald ve bir dostuna mektup olarak gnderdii ve kendi haberi olmadan dostu tarafndan bastrlan nemli bir metindir. Katolik mezhebinin ngiltere zerinde atma tehdidi oluturduu dneme ait olan bu metin iktidar-din ilikisi zerine temel kaynaklardan birisidir.

    Trkede de yaynlanan Lockeun dier nemli eserleri un-lardr:

    Hkmet zerine ki nceleme (Two Treatises of Government, 1689)

    nsann Anlama Yetisi zerine Bir Deneme (An Essay Concerning Human Understanding, 1690)

    Eitim zerine Dnceler (Some Thoughts Concerning Education, 1693)

  • indekiler

    John Locke ve Hogr stne Bir Mektup Hakknda .................9

    nsz ..............................................................................................................................................................15

    Takdim ............................................................................................................................................................25

    Hogr stne Bir Mektup, .............................................................................................29

    Ek ...........................................................................................................................................................................89

  • Locke | Hogr stne Bir Mektup 9

    John Locke ve Hogr stne Bir Mektup Hakknda

    Modern zamanlarn en nde gelen fikr ncleri arasnda yer alan ahsiyetlerden birisi ngiliz Filozof John Lo-cketur (1632-1704). Britanya anayasaclna damgasn vuran Locke, ngilterenin gnmzdeki ynetim yapsn ekillendi-ren olaylarla dolu olan ( Sava, anl Devrim, Restorasyon, Hogr Akti gibi) bir zaman aralnda yaad. Annesini ok kk bir yata; taral bir avukat ve Sava yllarnda Parl-mento Ordusunda subay olan babasn ilk genlik yllarnda kaybetti. Ailesi zengin deildi, kendisi de hibir zaman byk bir servet sahibi olmad. Bu durum, belki de, byk lde mizacnn bir sonucuydu. Locke, dncelerinin dntrc gcnn ve etkileyiciliinin farknda olmasn ramen, sahne arkasnda kalmay sahnede bulunmaya tercih eden, son derece mtevaz yaradll bir insand.

  • John Locke10

    Locke, ilk eitimini zel olarak aldktan sonra, Westmins-ter Schoola gitti. Orada klsik dilleri rendi, kkl bir bilim merak edindi. Westminsterdan sonra, Oxford Christ Church Collegea kabul edildi. niversitenin standartlar ve atmosferi konusunda sert eletirilerde bulunmasna ramen, orada ok sayda dost kazand. niversite yllarnda hem Puriten hem de Royalist hocalarn etkisi altnda kald, ayn zamanda bilime eilimini daha da gelitiren Descartes felsefesinden etkilendi. Krallk ynetimine dnld yl, Christ Churchte zel ret-menlie balad, bir yandan da tp eitimini srdrd. Locke, tp eitimini tamamlamadysa da, kazand tp bilgisinin byk faydasn grd. Sonralar Shaftesbury I. Kontu olan Lord Ash-leynin nce tbb, ardnda da genel konularda zel danmanl-na getirildi. Bu, ayn zamanda, bir ideal ve fikir beraberliine dayanan ok gl bir dostluun balangcyd. Amerikadaki Kolonilerin en byk toprak sahipleri arasnda yer alan Lord, Lockeun lmnden sonra yaymlanan Carolinann Temel Anayasalar (The Fundamental Constitutions of Carolina) adl yaptnn hazrlanmasnda etkili oldu. Locke, Lord Ashleyle birlikte alt ilk yllarda, nsan draki stne Bir Deneme (An Essay on Human Understanding) adl epistemolojik almasnn balca tezlerini formle etti. Shaftesbury, Ticaret ve Yurtd Plantasyonlar Bakanlna getirildii zaman, onun zel dan-manln yrtt ve bunu takiben ynetimde eitli grevler ald. 1675-1679 yllar arasnda, Fransada yolculuklar yapt ve geni ilgi alann daha da derinletirecek etkinliklerde bulun-du. Daha sonra Shaftesburye geri dnd, rasyonaliteye nem veren bir Protestan olarak kafasn srekli megul eden tp ve dinsel hogr konusundaki almalarna devam etti. Ancak ngiltereye dnnden ksa bir sre sonra Kont Shaftesbury,

  • Hogr stne Bir Mektup 11

    krala kar komplo hazrlamakla itham edildi ve tutukland. Ar-dndan mahkemeye karlan Kont, beraat ederek zgrlne kavumasnn ardndan Hollandaya snd.

    Kontla ilikisi ngiltereyi Locke iin de tehlikeli bir yer yapyordu. Bundan dolay, Kontun Hollandaya snndan pek az bir zaman sonra Locke da, yedi yl boyunca bir srgn hayat yaayaca Hollandaya gitti. Srgnn ilk iki yl zorlu geti. 1683te Kontu kaybetti; 1684te Oxford Christ Chur-ch Collegetan atld. Kontun lmne ve ngilterede olup bitenlere ramen, Hollandadaki geleneksel liberal iklimin de yardm sayesinde, btn siyas balantlarn korudu ve 1688deki kansz devrimin hazrlklarna itirak etti; devrimin arka plnda kalmay tercih eden fikr lideri oldu. Devrimin hemen ertesinde dier srgnlerle birlikte ngiltereye dnd ve srgn yllarnn muhteem rnleri, Hogr stne Bir Mektupu ve Ynetim stne ki ncelemesi, birbiri pei sra ba-sld. zleyen yllarda, Lady Masham ve ailesiyle birlikte bir tr emeklilik hayat yaamaya balad. Ancak, Whiglerin fikr li-deri olarak etkisini btn arlyla hissettiriyordu. Nitekim, ngiliz eitim sisteminde byk bir reformun yolunu aan Eitim stne Dnceler (Thoughts Concerning Education) adl etkili eserini bu yllarda kaleme ald. 1695ten sonra ken-dini pek zorlamayan idar grevler ald. Politikayla ilikisini hi kesmedi. Bu arada, Hogr stne Drdnc (ve sonun-cu) Mektupu yazmaya balad; fakat bu eserini tamamlamaya frsat bulamad.

    Ksa bir zetini verdiimiz Lockeun hayat son derece sade izgilere sahiptir. Ebeveynini erken yalarda kaybetmi olmas gibi baz dramatik unsurlara ramen, filozof, aslnda sakin ve saygdeer bir hayat yaad. Byk ini klar, ou byk fikir

  • John Locke12

    adam iin sz konusu olan ve baary daha arpc klan trajik durumlar, Lockeun hayatnda hi yer almad. Sz gelii, ar l-de karmak ve kt olan siyas ortamda, Whiggismin nde-ri olan Kont Shaftesburyle organik balarnn ve dostluunun bulunmas, ayn hareketin entelektel lideri olmas, onun sr-gn yllarnda bile ok cidd skntlar ekmesine ve tehlikeler atlatmasna yol amad.

    Ancak, kendimizi farkl bir bak asna yerletirdiimiz-de, Lockeun hayatn bambaka bir gzle deerlendirmemiz de mmkndr. Bu hayat, aslnda olaanst maceral, Tho-mas I. Cookun ifadesiyle, mthi denebilecek lde verimli bir hayattr. Lockeun edebiyat ve gzel sanatlar dnda, insan yaratclnn belli bal btn alanlarna katkda bulunduu-nu belirtmek bile, bu konuda bir fikir verebilir. Onun faaliyet alan, retmenin, doktorun, aratrmacnn, yneticinin, sah-ne arkasndaki politikacnn, ilhiyatnn ve filozofun btn etkinliklerini kapsayacak geniliktedir. O, ayn zamanda, bili-me ve teknolojinin geliimine dev katklarda bulunmu olan Royal Societynin ilk ve en nde gelen yelerinden birisidir. almalarnn hibir zaman teorik dzlemde kalmam olma-s da ayrca heyecan verici bir eydir. Baz eletirmenler, onun siyaset pratiiyle yakn balantlarnn felsefesinin speklatif deerini azalttn ileri srseler bile, bu iddialarn, Lockeun zellikle siyaset felsefesinin yzyllara taan sonular d-nldnde, filozofa byk bir hakszlk olduu muhakkak-tr. Kald ki, byle bir etkiyi salayan faktrlerden birisinin, Lockeun hkmet etmenin kkenlerini, snrlarn ve prob-lemlerini sadece saf akl yrtmeyle deil, empirik yntem-den (tecrbeden) hareketle de kavramas olduu sylenebilir. te bu yzden, onun siyaset felsefesindeki muhteem klsii,

  • Hogr stne Bir Mektup 13

    Ynetim stne ki nceleme, devletin doasna ilikin hakiki bir anlayla derin felsef sezgiyi birletirmi bir alma olarak nitelenmektedir. Bu almann ve bir btn olarak Lockeun hogr savunusunu da ieren siyaset felsefesinin etkileri ylesine muazzamdr ki, Lockeun gerek bilgi, gerekse siya-set teorisine yneltilen eletirilerin hakll ne olursa olsun, onun modern zamanlarn ruhuna mhrn vurmu olan fikir adamlarnn en banda geldiini sylemek hi de mbala saylamaz. Bu tr bir yargy mbalal bulanlara, Lockeun eserinin hem ngiliz ynetim geleneinin geliimindeki hem de Amerika Birleik Devletlerinin Anayasa sisteminin kuru-luundaki ve evrimindeki hi kimseyle karlatrlamayacak etkilerini hatrlatmak gerekir. Ama bunun iin daha iyi bir yol, dorudan Lockeun eserine gitmektir. Hogr stne Bir Mektup, bu konuda iyi bir balang olacaktr.

    Melih Yren

  • Locke | Hogr stne Bir Mektup 15

    nsz

    Her byk eser gibi, Hogr stne Bir Mektup da, anlalabilmesi iin, iinde yeerdii zgl tarih ve kltrel artlarn aklanmasna muhta deildir. Bununla birlikte, byk bir eserin hangi artlar altnda doduunu bilmemi-zin, onu ekillendiren fikirleri kendi doal tarihleriyle birlikte kavramamza hizmet edecei phesizdir. Bu tespit, Mektup* iin zellikle geerlidir. nk John Locke bu eserinde, bir taraftan hogrnn niin gerekli ve kanlmaz olduunu, gnmz iin de canl ve geerli olan argmanlarla temellen-dirir, te taraftan, dinsel hogrszl doru ve faydal bu-lanlarca her trl ara kullanarak srdrlen sekter dnce iklimine ok gl bir ekilde kar kar. Mektup, bu ynyle genelde On Yedinci Yzyl Avrupa tarihine, zel olaraksa Bri-tanya (ngiltere) tarihine ilikin nemli bir belge niteliini ta-r. Ilve olarak, Ynetim stne ki ncelemenin, nasl 1688 Glorious Devrimini fikri planda hakl klan bir boyut ihtiva

  • John Locke16

    ettii soylenebiliyorsa, Mektupun da, 1689 Hogr Aktinin teorik karl olduu sylenebilir.

    Lockeun dinsel hogr konusundaki btn yazlr, Protestan inanlarn pekitiren Oxforddaki Christ Church Collegetaki rencilik gnlerinin izlerini tar. Lockeun dinsel hogr konusundaki fikirlerinin oluumunda, ibadet zgrl mcadelesinin ilk nclerinden olan ngiliz teolog John Owen ok etkili olmutur. Nitekim, filozofun 1660da kaleme ald, ancak baslmayan ilk denemesi dinsel ho-gryle alkaldr. Yine, onun din ve siyaset felsefesinin ilk tohumlarn barndrd sylenebilecek ilk eseri, 1667de yazd Hogr stne Deneme balkl bitirilmemi bir al-madr.

    Lockeun basl ilk eseri olan Hogr stne Bir Mektup, Stu-art Hanedanndan kaarak srgn hayat yaad Hollandada, Ltince olarak yazld (1685). Eser, dnemin Amsterdaml lider muhalif teologlarndan, Philip van Limboorcha hitaben kaleme alnd. Eserin Epistola de Tolerantia bal altndaki imzasz basm, 1689 baharnda Goudada gerekleti. Eserin ngiliz-ce evirisi, yazarn yakn dostu olan Uniterian tccar William Popple tarafndan yapld. ngilterede, o dnemde, kendisine dinsel hogrszln en iddetli bir ekilde uyguland bir cemaatin yesi olan Popple, eseri byk heyecanla karlyor, onun mutlak bir zgrlk manifestosu olduunu deklre edi-yordu. phesiz, Lockeun Mektupunda tecessm ettirdiine inand mutlak zgrlk, snrsz din zgrlyd.

    Mektupla dinsel hogry savunan ve hakl klan arg-manlar, doru inanca ulamak ve onu btn topluma hkim klmak iin cebrin, zellikle de devletin zorlayc aralarnn kullanlabilecei iddiasnda ve inancnda olanlar tarafndan,

  • Hogr stne Bir Mektup 17

    rnein Jonas Proast tarafndan bir meydan okuma eklinde deerlendirildi. Bu durum Lockeun polemik boyutlar ar basan ve sonuncusunu lm dolaysyla tamamlayamad- mektup daha yazmasna sebep oldu. Bunlar, srasyla, Hogr stne kinci Mektup (Second Letter Concerning To-leration, 1690), Hogr stne nc Mektup (Third Letter Concerning Toleration, 1692) ve tamamlanamayan Hogr stne Drdnc Mektuptur (Fourth Letter Concerning Tolera-tion, 1706). Arka plnnda Ynetim stne ki ncelemenin etkileri sezilen ve bir meydan okuma olarak nitelenen Hogr stne Bir Mektup (sonradan Hogr stne Birinci Mektup olarak da adlandrlmtr) en ok bilinen ve teorik rgs en gl Mektuptur.

    Dinsel hogrszlk taraftarlarnn, bize gre bir meydan okuma olarak nitelendirmekte hi de haksz olmadklar Mek-tuptaki hogrszlk kart argmanlarn temelinde, filozo-fun ki ncelemede tecessm ettirdii tabi hukuk ve szleme anlaylar vardr. Tabi hukuk, bu gelenek iinde yer ald d-nlen dier filozoflar gibi, Locke iin de, kklerini insann mahiyetinden alr ve zamana, yere ve milletlere gre deie-bilen pozitif hukuktaki deimeyen unsurlarn kendisinden tevars ettii ezel ve ebed normlar tekil eder. Bu normlar, ayn zamanda, ahlkn da normlardr. Samim bir Hristiyan mmini ve priten olan John Locke iin tabi kanun, Tanrnn iradesidir. nsan bu kanuna uygun bir ekilde ve onu kefede-bilecek bir yetiyle tehiz edilmi bir varlk olarak yaratlmtr. Bu yeti, akldr. Doa kanunu, bu yzden akln da kanunudur. Onun normlarnn deimezliini ve evrenselliini salayan ey de budur; yani rasyonel bir varlk olarak insann o normla-ra tbi ve bal olmasdr.

  • John Locke18

    Tanrnn iradesinin tecessm olan doa kanununun (ki moral kanunla zde olduunu hi hatrdan karmayalm) akl araclyla kefedilebilir olmas insan zgr klar. Locke, bu yzden ki ncelemede, rasyonel doduumuz gibi zgr de doduumuzu syler. Lockeun siyaset teorisinde her bir kiiyi dierinin eiti klan budur. Locke, bundan dolay, kurgu-sal bir durum olarak deil de, empirik bir veri olarak tasavvur ettii doa durumunda, insann btn siyas otoritelerden aza-de olma mnsnda zgr olduunu dnr. Ak bir ifadey-le, doa durumunda toplumun ve devletin varl sz konusu deildir. Her bir kiinin tabi kanunu ihll etmemek artyla kendi kanununu kendisinin koyma, hayat yolunu diledii gibi seme zgrl vardr. Bu zgrlk, bireye bakalarnn haya-tna, bedenine ve mlkiyetine zarar vermemeyi emreden tabi kanunla birlemi ve snrlandrlm bir zgrlktr, insann asl zgrldr ve bu sebeple de, onu bir hak olarak telkki edebileceimiz yegne zgrlktr.

    Bununla birlikte, insanlar, bir zgrlk durumu olmasna ramen doa durumunu terkederler. Bunun balca sebebi, ihtilflarda veya tartmalarda taraflar arasnda hkimlik veya hakemlik yapacak meru bir otoritenin bulunmaydr. Byle bir yokluk, doa durumunda zgrln tam anlamyla ga-ranti altnda olmad anlamna gelir. Bundan dolay, bireyler, kendilerini ve kendilerine ait eylerin korunmasn garanti altna alma amacyla, birbirleriyle szleme yaparak toplumu ve sivil-siyas ynetimi olutururlar. Bu ynetim, insanlarn doa durumunda sahip olduklar zgrln bir paras olan, kendi kanununu yapma hakkn bireyler kendi rzalaryla ona devrettikleri iin meru bir ynetimdir. yleyse, devle-tin varlk nedeni, bireyi ve bireye ait eyleri korumaktadr.

  • Hogr stne Bir Mektup 19

    Bu, devletin, bireyin bakalarnn zor kullanmndan masun ekilde yaayabilmesinin artlarn tesis etme ve salama alma greviyle ykml olduu anlamna gelir.

    phesiz, devletin zorlayc aralarn kullanan siyas oto-ritenin bizzat kendisi de ayn ykmlle tbidir. Baka bir ifadeyle, bireyin zikredilen feragati, onun kendisine ait olan alanlarda tasarrufta bulunma yetkisinden vazgetii ve onu b-tnyle siyas otoriteye devrettii eklinde yorumlanamaz. Lo-cke, bu yaklamyla devletin meru otoritesinin snrlarn net bir ekilde izer ve kendi yetkisi haricindeki alanlara mdahale ettii zaman, siyas otorite asndan bir meruiyet probleminin kmasnn kanlmaz olduunu ortaya koyar. Bu yaklam, ayn zamanda, hogryle bireyin (negatif) zgrl arasn-daki tartlmaz ilikiyi tecessm ettirir. Devlet, bireyin inand gibi yaamasna mdahale edemez; mdahale edilmesine de msamaha gsteremez. Sz gelimi, vatandalarnn dinlerinin gereklerini yerine getirmelerini, dinin kendilerine emrettii gibi ibadet etmelerini engelleyemez. Onun varlk nedeni, engel-lemek deil, aksine, vatandalarn inandklar gibi yaamalarn kolaylatrmaktr. Szn z, ki ncelemenin kavramsal rgs, siyas otoritenin hogry, yeri ve zaman geldii zaman vaz-geilebilecek bir tedbir olarak deil, bireyin (negatif) zgrl-nn balca teminat olabilecek, ihml edilmesi imknsz bir grev olarak almas gerekliliini ortaya koyar.

    Ynetimin ynetilenin rzasna dayanmas gerektii ek-lindeki liberal ilkenin salam bir biimde tesisine adandn syleyebileceimiz ki nceleme, bizim hakik anlamda yeni yeni tanmaya baladmz liberalizmin, ta balangcndan itibaren, niin hogrnn kendiliinden tezahrne imkn veren bir zihniyet yaps olarak kavrandn btn aklyla gsterir.

  • John Locke20

    Liberalizm, insanlarn inanlarn serbeste yaamalarna f-tursuzca mdahale edilen bir ada ve corafyada, her eyden nce, tam bir din ve vicdan zgrl vaadi ve hogr talebi olarak ykselir. Bu vaadin nasl gerekletirilebileceine dair ve-rilen cevap da ok basittir: nsanlarn vicdanlarna tahakkm ve tasallut etmeye yeltenmeyin, onlarn inandklar gibi yaamala-rnn nndeki engelleri kaldrn, insanlarn nn an, sadece ve sadece bunlar yapn. Greceksiniz, her ey deilse de (libe-ralizm, mkemmeliyeti deildir) ok ey nasl da dzelecek! te Locke, Hogr stne Bir Mektupta, ki ncelemede ina edecei arka plna da yaslanarak, yaratt problemlerin strap-lar dayanlmaz hl alan bir konuda sz, sz konusu straplarn msebbiblerine yneltmektedir. Bunun gerekten bir meydan okuma olduuna hi phe yoktur. Gl bir temel zerinde ykselen, tutarl ve etkileyici bir meydan okuma...

    Hogrszlk gsterme gcne sahip olanlara, sade ama son derece derin bir analizle, tutumlarnn neden irrasyonel olduunu tehir eder Locke. Burada irrasyonelin yerine, dilerseniz, beyhude, anlamsz, faydasz veya sama s-fatlarn da yerletirebilirsiniz. Filozof, hogrszln akl almaz beyhudeliini inancn, dinsel imann karakteristiine balar. Bu, bazlarnn ileri srdkleri gibi, kklerini sadece Protestan teolojisinden alan bir kanaati yanstyor olsayd bile, neminden ve pratik doruluundan hibir ey kaybetmeye-cek bir inan analizidir.

    Lockea gre, inan, akln ok gl bir ekilde ve dtan hibir bask uygulanmadan kendi kendini ikna etmesine ba-ldr. Zorlamayla ulalabilecek olan, olsa olsa, dince de hi makbul saylmayan iren bir mnafklktr. O hlde, ister sivil-siyas otoriteden kaynaklansn, ister ruhan otoriteden

  • Hogr stne Bir Mektup 21

    veya kendine ruhan bir otorite vehmedenden, dolayl yahut dorudan hibir bask hakik inanca gtrmez; nitekim g-trmemitir de. Bylece, Locke, dinsel basknn ve zulmn mevcut ve muhtemel aktrlerine, eer amacnz dininize yeni mminler kazandran Tanrnn ltfuna mazhar olmaksa, uy-guladnz yntem bu amacnza hizmet eder nitelikte deil-dir; yok amacnz, iktidarnz glendirmek ve pekitirmek (sivil otorite iin), yahut en azndan grnte dindalarnz olanlarn saylarn oaltarak sivil otoriteyle pazarlk gcn artrmak veya iktidarn nimetlerinden pay almak (ruhan oto-rite iin) ise, bunlarn mevcudiyet sebeplerinize aykr olduu muhakkaktr, demektedir.

    Filozof, bylelikle, devletin alanyla dinin alann, sivil otoriteyle dinsel otoritenin alanlarn birbirinden net izgiler-le ayrr. Bu iki alann birbirinden bu ekilde ayrt edilmesi, zellikle dini, hayatiyetini srdrmekten alkoyma, onu izole etme veya ona roller biip devlete tbi klma amacn tamaz. Hele hele dinin sadece vicdanlara hapsedilmesi anlamna hi gelmez. Zaten bunlar istense bile baarlamaz. Nitekim Loc-keun vurgulad da budur. Devletin zorlayc aralar, inan alannda hibir i grmez. Dine bask ve dinde bask skmez. O hlde faydasz bir arac, sremeyecei bir topraa sokmann ne lemi var?

    Locke, Mektupta modern toplumlarn yaadklar sek-lerleme sreci iinde son derece etkili olacak olan ayrmlar, bireyin (negatif) zgrln tam anlamyla garanti altna almak amacyla ok net bir ekilde belirginletirir. Mesel, devletin fonksiyonu, bireyin hayatn, bedenini ve mlkiyetini korumakla snrl olduu iin, onun meru otoritesini kulla-nanlarn grevleri de sivil bar ve karlar korumakla snrl-

  • John Locke22

    dr. Bu, sivil-siyas otoritenin, dolaysyla, devletin, btnyle bireylere ait olan alanlara, sz gelii kiinin ruhunun ebed kurtuluuyla ilgili dncelerine ve inanlarna kesinlikle ka-ramayaca anlamna gelir. Ayn ekilde, otoritesi ister ilh kaynakl, ister cemaatin kendisine verdii vekletten kaynak-lanm olsun, hibir ruhan otorite de, bireyin kendi ruhunun selmetiyle ilgili inanlarna ve ibadet tarzna mdahale yetki-sini haiz deildir. Sonu olarak, Lockeun, inancn doas ze-rinde bina ettii ve son derece nemli implikasyonlar olan bu ayrmlar, modern liberal demokrasilerin ekillenmesinde byk rol oynamlardr.

    Locke, burada ayrntlarna giremeyeceimiz kadar kap-saml hogr savunmasnda*, btn siyaset felsefesinin doal sonucu diyebileceimiz bir ilkeyi de tesis eder. Liberal pers-pektifi dier btn perspektiflerden ayran ve ona pratikteki rengini veren bu ilke, devletin tarafszl ilkesidir. Modern sivil-siyas ynetim, ynetilenlerin rzasna dayand ve sz konusu rzann kendisine verilmesini salayan ykmllk-leri yerine getirdii lde merudur. O hlde, ynetimin, ynetilenlerin hayat tarzlarn biimlendiren inanlar kar-snda tarafsz kalmalar zarurdir. Ayn ilke uyarnca, hibir grubun da kendisini dierleri karsnda avantajl ve imtiyazl klacak uygulamalar beklememesi gerekir. Varlk sebebi olan asl ykmllkleri, btn vatandalar iin ayn lde yeri-ne getiren bir devlet ve inanlar yahut herhangi bir nitelikleri yznden ounluu olutursalar bile kayrlma talebinde bu-lunmay kendileri iin bir hak saymayan bireyler!

    Bu ilkeyi esas alan bir devlet, vatandalarna belli inanlar, deerler ve dnceler zerinde ykselen bir hayat tarz da-yatmaz; aksine, vatandalarn inandklar gibi yaamalarnn

  • Hogr stne Bir Mektup 23

    nn aar. Liberal devlette Cuma namaz ve tatili, barts yasa, inanlarnn kendine emrettii gibi yaamak isteyen-lerin oluturduklar kurumlara yasak konulmas (szgelimi, kadn elemanlarn tesettre uyarak sadece kadnlara hizmet verdikleri salk kurulularnn almasnn engellenmesi) gibi problemler asla sz konusu olamaz. Devlet, dinin belli bir yorumunu empoze edemez. phesiz, devletin tarafsz-l sadece din inanlar iin deil, hayatn dier alanlar iin de sz konusudur. Ayrmclk, her ne gerekeyle olursa ol-sun, gayrimerudur. Btn bunlar, Lockeun dinsel alandaki eitlilik konusunda devletin nasl tavr almas gerektiini tas-vir ederken kulland argmanlarn modern zamanlara yans yan doal sonulardr.

    Lockeun hogr savunmas, aradan geen yz yla ra-men, bireylerin devletle ilikilerinin hogr erevesinde nasl dzenlenebileceine ilikin salam bir teorik ve pratik zemin sunuyor. phesiz, bu savunmann, akp geen yzyllarn bizi ok farkl hogr problemleriyle kar karya brakt d-nlrse, gnmzn btn beklentilerine cevap vereceini sylemek mmkn deil. Bununla birlikte, Mektupun toplum ve siyaset ajandamzdan hi dmeyen liklik tartmalarnda ekillenmi olan ve tuhaf bir biimde iine skp kaldmz paradigmay anlamamz, en azndan onun zerinde farkl bir alternatiften hareketle dnmemizi salayabileceini umuyo-ruz. Kim bilir bakarsnz, liklii bir dinmi gibi kavramaktan bile vazgemeye balarz. Evet, yzyl sonra, belki Hogr stne Bir Mektupu okumann tam zaman.

    Melih Yren

  • Locke | Hogr stne Bir Mektup 25

    Takdim

    Hogr stne Bir Mektup bu yl iinde nce Ltin-ce olarak Hollandada basld; hemen ardndan Hollandacaya ve Franszcaya tercme edildi. Bylesine genel ve hzl bir ka-bul grmesi, onun ngilterede de iyi bir ekilde karlanmasn salayabilir. Aslnda, gkyznn altnda bu konunun bizdeki kadar ok konuulduu hibir millet sanrm yoktur. Ama bu noktada, muhakkak ki, bunlarn arasnda bizim yaptmz-dan daha fazlasnn sylenmesine ve yaplmasna muhta olan baka bir halk da phesiz yoktur.

    Hkmetimiz, din meselelerde sadece taraf olmakla kal-mad; fakat, haklarn ve zgrlklerini savunmak iin yazla-ryla gayret gsterenler de, ancak kendi mezheplerinin kar-larna uygun den dar ilkelere gre hareket ettiler.

    Btn taraflarn bu dargrll, phe yok ki, mutsuzlu-umuzun ve iinde bulunduumuz kargaann temel sebebidir. Fakat bu sebep ne olursa olsun, artk onun adamakll tedavisini

  • John Locke26

    aramann tam zamandr. Hastalmzda imdiye kadar kulla-nlm olanlardan daha etkili illara ihtiyacmz vardr. Bu ii ayn zamanda, bu tarafgirlikten zarara urayp, bu sebeple kendi gerekletirebilecek olan, aramzda hl denendii yahut ta-sarland gibi, ne msamaha beyannameleridir, ne de anlay kanunlardr. lki zararmz sadece geici olarak hafifletecek, ikincisi ise oaltacaktr.

    Mutluk zgrlk, tam ve hakiki hrriyet, eit ve tarafsz z-grlk, ihtiyacn duyduumuz eydir. Ama bu husus, zerinde epey konuulduu hlde, pheliyim ki, anlalm olsun; bu-nun genellikle, ne yneticilerimiz tarafndan halka kar, ne de bir muhalefet partisi tarafndan dierlerine kar uygulandn-dan hi de emin deilim.

    Bu konunun doruluunu ve uygulanabilirliini gstererek, imdiye kadar yaplanlardan daha genel, ama kesin bir ekilde ko-nuyu ele alan konumann, bir partininkinden nce kamunun ha-kik karlarn stn tutacak, ruhlar yeterince geni olan btn insanlar tarafndan tam zamannda takdir edilmesinden baka bir midim yok.

    Dilimize tercme ettiim bu eser, yce ruhlarn yahut by-le olmayan kiilerin ruhlarna ilham verenlerin faydalanmas iindir. Ancak konunun kendisi, daha uzun bir nsze taham-ml edemeyecek kadar ksadr. Bundan dolay, onu vatanda-larmn deerlendirmelerine brakarak, hazrlanan bu yazdan faydalanmalarn samimiyetle temenni ediyorum.

    William Popple1689

  • Locke | Hogr stne Bir Mektup 29

    Saygdeer Beyefendi,

    Farkl mezheplerdeki Hristiyanlarn birbirlerini karlkl olarak hogrmeleri hakkndaki dncelerimin ne-ler olduunu renmek istediiniz iin, aka u cevab ver-meliyim ki, hogry hakik kilisenin balca karakteristik nitelii olarak telkki ediyorum. nk, baz insanlar yerlerin ve adlarn eskilii veya zahir ibadetin ihtiam konusunda; bazlar, idarelerinin reformasyonu konusunda; ve hepsi her-kes kendisi iin Ortodoks olduundan inanlarnn dorulu-u konusunda ne kadar vnrlerse vnsnler, bunlar ve bu yapdaki btn dier eyler, sann kilisesinden ziyde, birbiri stnde otorite ve hkimiyet kurmak iin mcadele eden in-sanlarn nitelikleridir. Tutun ki, biri btn bu niteliklere sahip olsa da, eer genel olarak btn insanla kar, hatta Hristi-yan olmayanlara bile, merhametten, tevazudan ve iyi niyetten yoksunsa bizzat iyi bir Hristiyan olmaktan uzaktr. Milletle-rin krallar, milletleri zerinde hkimiyet kurar dedi Kurtar-

  • John Locke30

    cmz Havarilerine, Fakat siz byle olmayn (Luka 22: 25). Hakik dinin ii bambaka bir eydir. Din, zahir bir ihtiam meydana getirmek veya ruhan egemenlii ele geirmek ya-hut zorlayc kuvvet uygulamak iin deil; insanlarn hayatn erdem ve dindarlk kurallarna gre dzenlemek iin kurul-mutur. Her kim ki, kendisini sann sanca altnda gsterir-se, onun her eyden nce ve her eyin stnde, kendi hrs ve ktlkleriyle savaa girmesi gerekir. Hayatta kutsallk, davra-nlarda ihls, ruhta efkat ve tevazu olmadan Hristiyan adn zorla almak bir insan iin beyhudedir. sann adn alan her-kes gnahtan uzaklasn (2 Tim. 2:19). Geri dndn za-man kardelerini kuvvetlendir dedi Tanrmz Petrusa (Luka 22: 32). Kendi selmetine aldrmaz grnen birinin, benim selmetimle ziydesiyle ilgilendiine beni ikna etmesi olduk-a zordur. nk, Hristiyanl kendi kalplerinde gerekten benimsemeyenlerin, kendilerini baka insanlar Hristiyan yapmaya samimiyet ve evkle hasretmeleri imknszdr. Eer ncile ve Havarilere inanlacaksa, merhametsizlik ve zorla de-il, sevgiyle gelien o inan olmadan kimse Hristiyan olamaz. imdi, dini bahane ederek dier insanlara zulmedenlerin, i-kence edenlerin, onlar mahvedip ldrenlerin vicdanlarna sesleniyorum, bunu dostluktan ve onlara duyduklar merha-metten dolay m yapyorlar acaba? Bu yzden byle yaptk-larna ancak, ta ki onlarn, ncilin emirlerine kar iledikleri aikr gnahlardan dolay arkadalarn ve yakn tandklarn cezalandran gayretkeler olduunu grdm zaman inan-rm; korkun ahlkszlklarla lekelenmi olan ve slah olma-dka sonsuz cehennem azab tehlikesinde olan kendi cemaa-tinin yelerine ate ve klla zulmettiklerini grdm zaman inanrm ve ruhlarnn selmetine duyduklar sevgiyi ve arzu-

  • Hogr stne Bir Mektup 31

    yu kendilerini azaplarla cezalandrp, kendilerine her eit zul-m uygulayarak ifade ettiklerini grdm zaman inanrm. nk, merhamet ilkesi ve insanlarn ruhlarn sevmek, onla-rn iddia ettikleri gibi, insanlar mallarndan mahrum etmek, vcudu cezalarla sakatlamak, iren hapishanelerde a brakp ikence etmek ve nihayet onlarn hayatlarna bile son vermek ve onlarn selmetini salamak iin yaplyorsa, sorarm, o hl-de niin fuhu, sahtekrlk, ktniyet ve bu gibi aka dinsiz yozlamann kokusunu tayan ve kendi topluluklaryla halk arasnda pek sk grlp onlara hkim olan irenliklere ta-hamml edilmektedir? Bunlar ve bu gibi eyler, muhakkak ki, Tanrnn yceliine, kilisenin ihlsna ve ruhlarn selmetine, kilisenin kararlarna vicdana dayanarak muhalefet etmekten yahut masum bir hayat eliinde toplu ibadetten ayrlmaktan ok daha aykrdr. O hlde, Tanr adna, kilise adna, ruhlarn selmeti adna yakan harfi harfine yakan, diyorum, ate ve alyla yakan bu gayretke, Hristiyanln adna taban taba-na zt olduu hlde, hibir cezas olmayan ahlk bozukluklar ve ktlkleri neden grmezlikten gelir de, ounlukla ortala-ma anlaylarn kapasitesini aan hassas ve girift konularla ilgi-li olan yerleik kanaatlere yahut katlma ayinlerine btnyle rza gsterip boyun eer? Bu ilerle megul olan taraflardan hangisinin hakl olduu, hangisinin blnmeden ve sapkn-lktan sulu olduu, ayrlklarnn sebepleri, ister hkmeden olsunlar ister eziyet eken, niha yarglama gelip attnda or-taya kacaktr. Elbette, sann izinden gidip onun doktrinini benimseyen, boyunduruuna katlanan, ana babasn terketse, umum toplantlardan ve yurdunun ayinlerinden ayrlsa yahut herhangi bir kimseyi veya eyi terketse bile, bir sapkn olarak deerlendirilemez.

  • John Locke32

    imdi, mezhepler arasndaki blnmelerin ruhlarn sel-meti iin engelleyici olmasna msaade edilmemeliyse de, ev-lilik d cinsel iliki, zina, pislik, ehvet, putperestlik ve benze-ri eylerin, Havarinin Bunlar yapanlar Tanr krallna varis olamayacaklardr (Gal. 5) derken aka belirttii gibi, insan nefsinin ileri olduu inkr edilemez. Tanrnn egemenliine itenlikle ihtimam gsteren ve onu insanlar arasnda yaymak iin gayret gstermenin grevi olduunu dnen herke-sin, kendisini, mezhepleri ortadan kaldrma iinden ziyde, bu ahlkszlarn kkn kazma iine ve abasna vermesi gerekmektedir. Fakat bir kimse bunun tersini yaparsa, yani inanta ondan farkl olanlara kar zalimce ve gaddarca dav-ranrken, Hristiyan adna yakmayan bu eit ktlklere ve ahlkszlklara msamaha ederse, byle birinin kilise hakkn-da konumasna hi de izin verilemez; o eylemleriyle alenen gstermektedir ki, amalad baka bir krallktr; Tanrnn krallnn ilerlemesi deil.

    Herhangi bir kimsenin, selmetini candan arzulad baka birinin, din deitirmemi bile olsa, azap iinde lmesine se-bep olmay uygun bulmas, itiraf etmeliyim ki, bana ok tuhaf grnmektedir ve sanrm bakalar iin de yledir. Fakat el-bette, hi kimse bu tr bir durumun hayrseverlik, sevgi veya iyi niyetten kaynaklandna inanamaz. Eer herhangi bir kim-se, moral deerlerini umursamadan insanlarn, belli doktrinleri itiraf etmeye yahut u veya bu zahir ibadete uymaya ate ve klc kullanarak zorlanmalar gerektiini iddia ederse; eer bir kimse, hatal olanlar, onlara inanmadklar eyleri zorla itiraf ettirip, ncilin cevaz vermedii eylerin uygulanmasna msa-ade ederek imana getirmeye aba harcarsa, bu, esasnda byle bir kimsenin kendisiyle ayn inanc paylaan daha byk bir