Pack Converting 2013/1

SAYI:67 2013 25 TL

FLEKSİBIL/KAĞIT ESASLI/METAL/PLASTİK AMBALAJ VE ETİKET ÜRETİM, İŞLEM, BASKI TEKNİKLERİ

ISSN 1301-2495

HDPE ŞişeÜretiminde Gelişme

Ekonomikve Verimli Üretim

Birbirini Tamamlayan İki Klişe

Sürdürülebilir Ambalaj Üretimi

Teknolojisinde Büyük Gelişmeler BekleniyorRFID ETİKET

PACK CONVERTING 2013 03

İÇİNDEKİLER

Ambalaj Sanayicileri Derneği İktisadi İşletmesi

Adına İmtiyaz Sahibi Sadettin Korkut

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Hülya Ataman

Editör:Sibel Göksel Aşan

Tasarım:Haylazkedi Reklam

Cihannüma Mah. Barbaros Bulvarı Akdoğan Sok.Hüsniye Apt. No:25/1

Beşiktaş – İstanbul Telefon: (212) 258 58 28

Faks: (216) 258 01 08

Baskı ve Cilt: Karakter Color A.Ş

Massit 3. Cadde No: 200Bağcılar/İstanbul

Tel: (212) 432 30 01

YayınlayanAmbalaj Sanayicileri Derneği

İktisadi İşletmesiKatip Salih Sokak, No.13

Koşuyolu – İstanbul Telefon: (216) 545 49 48

Faks: (216) 545 49 47

Yerel süreli yayın: Mart 2013

Bu dergideki yazıların içeriğinin sorumluluğu yazarına aittir.

Dergide yayınlanan reklamların içeriği ile teknik ve ticari öz niteliklerine ilişkin bilgilerin

doğruluk ve geçerliliğinin sorumluluğu reklamı veren

kuruluşa aittir.

Üç aylık, gayri siyasi, ulusal, Türkçe sektörel yayındır.

Başkandan04ASD06Güncel10Ürün Haberleri25“RFID Etiket Nedir?”48“Birbirini tamamlayan İki Kilişe”56“Studio RIP, Baskı Öncesi Çalışmaları Çok Kolaylaştırıyor”58“HDPE Şişe Üretiminde Gelişme60“ Ekonomik ve Verimli Üretim”62“Sürdürülebilir Ambalaj Üretimi”66“Yenilenebilir Enerji: Temiz, Doğal ve Yeşil”70“Baskıya Hazırlık Sistemlerinde Dereli Graphic”74

Değerli Meslektaşlarımız,Son on yıldır ülke ekonomisinin üzerinde büyüyen ve

krizlerin ardından hızla toparlanan Ambalaj Sektörümüzün 2013 yılında da belirli bir büyüme seviyesini koruyacağını düşünüyoruz. 2012 yılında ihracatımızın bir önceki yıla göre % 5 arttığını biliyoruz. Ancak, Avrupa başta olmak üzere dış piyasalardaki durgunluk, ambalaj sektörümüz ihracatı için tehdit oluşturmaya devam etmektedir. Bu sıkıntılardan işbirliği içerisinde kurtulacağımıza inanıyoruz. Dernek olarak bu bilinçle hareket ederek, üyelerimizin kümelenmelerine katkıda bulunmak ve bu böylece ihracat altyapılarını kuvvetlendirmek amacıyla bir ihracatı geliştirme projesi yürütüyoruz. Projede yer alan firmaların kriz dönemlerinde bile dış pazarlardaki varlıklarını geliştireceklerini düşünüyoruz.

Sektörümüzün yurtiçi ve yurtdışı pazarlarda gelişmesi çalışmalarına büyük katkısı olduğunu düşündüğümüz ASD ve REED TÜYAP Fuarcılık A.Ş. işbirliği ile ve AMD, ESD, KASAD, MASD, OMÜD ve SEPA gibi sektör derneklerimizin çok değerli destekleri ile düzenlediğimiz Avrasya Ambalaj İstanbul Fuarımızın 19.su 12-15 Eylül 2013 tarihlerinde düzenlenecektir. Ambalaj sektörümüzdeki birlik ve beraberliğin yapıcı bir göstergesi olan fuarımız ve sektörümüz sizlerin katkılarıyla büyümeye, aynı zamanda Uluslararası gücünü de arttırmaya devam edecektir.

Ambalaj Sektörümüzün bütününün gelişmesi için var gücüyle çalışan Derneğimiz, Ambalaj Ay Yıldızları ve Ambalaj Tasarımı Ulusal Öğrenci Yarışmaları düzenleyerek, katma değeri yüksek ürünlerle önümüzdeki yıllarda gerek yurtiçi gerekse dış pazarlarda sektörümüzün etkinliğini artırmayı hedeflemektedir.

Sektörümüzde faaliyet gösteren derneklerimizin üyelerinin tümünün katılabildiği 2013 Yaşam Boyu Eğitim faaliyetlerimize yönelik teknik içerikli ve kapsamlı bir program hazırladık. Bu yıl Sektörümüz firmalarının başka kaynaklardan ulaşamadığı özel eğitimleri tüm meslektaşlarımıza sunmayı da amaçladık.

Siz değerli meslektaşlarımızın da katkılarıyla sektörümüz için daha çok proje geliştirmeyi arzu ettiğimizi bir kez daha hatırlatır,

Selam ve Saygılarımı sunarım.

Sadettin KorkutAmbalaj Sanayicileri Derneği

Yönetim Kurulu Başkanı

BAŞKANDAN

PACK CONVERTING 201304

ASD

“Ambalaj ve Çevre Hakkında Bilmemiz Gerekenler”

İlgili mevzuat gereği yükümlülüklerimiz ve Sosyal Sorumluluk çalışmalarımız kapsamında 10-15 yaş grubu öğrencilerine yönelik olarak hazırladığımız, “Ambalaj ve Çevre Hakkında Bilmemiz Gerekenler” adlı kitapçığın yeni versiyonunu yayınladık. Bu çalışmamızda “Ambalaj” terimini kullanım öncesi ve sonrası olarak iki bölümde incelemeyi uygun gördük. Kitapçığın birinci bölümünde;

• Ambalaj Nedir?• Ambalajlar Hangi malzemelerden üretilir?• Ambalaj bir ürüne niçin gereklidir?• Ambalajlar olmasaydı ne olurdu? gibi sorulara yanıt verilerek ambalajlı ürünlerin toplum sağlığına, sınai gelişmemize, malzeme ve ürün kayıplarından tasarrufa olumlu katkıları anlatılmaktadır. Ambalajların kullanımları sonrasında çevreye olan etkisini en aza indirmek, doğal kaynakları sürdürülebilir biçimde korumak, bu konularda toplumsal sorumluluk bilincinin erken yaşta gelişmesine yönelik değerlendirmelerle yapılması gereken çalışmaların yer aldığı ikinci bölümünde ise;• Her bir malzemeden yapılan ambalajın geri dönüşüm süreci,

• Geri dönüşüm sonucunda elde edilen malzemelerden üretilen ürünler,• Ambalajların üzerinde yer alan işaretlerin anlamları ile çeşitli bilgiler resimli ve akıcı bir anlatım ile yer almaktadır. İlgili kurumlarla işbirliği içerisinde

ilk aşamada İstanbul, Kocaeli,

Ankara, İzmir, Bursa, Konya, Adana ve Gaziantep illerine başta olmak üzere toplam 33.000 adet kitapçığını dağıtımını gerçekleştirmiştik. İkinci aşamada ise 30.000 adet kitapçığın Antalya, Diyarbakır, Erzurum, Eskişehir, Mersin, Kayseri, Sakarya ve Samsun’dan başlamak üzere ülkemiz genelinde dağıtımını gerçekleştirmeyi arzu ediyoruz.

Türkiye Ambalaj Sektörümüzün kurumsal kimliğinin oluşturularak geliştirilmesi çalışmalarımız kapsamında, küresel ölçeklerde de ambalaj sektörümüze yönelik konularda daha etkin olabilmek amacıyla, Derneğimize ve misyonumuza uygun uluslararası kuruluşlara üye olmaya devam ediyoruz. Bu kapsamda ASD, geçtiğimiz Ocak ayında Asya Ambalaj Federasyonu (APF)’na üye oldu. 1967 yılında Tokyo/Japonya’da kurulmuş olan kar

amacı gütmeyen organizasyon APF, Asya-Pasifik bölgesinde bulunan ülkelerin ambalaj sektöründeki üst temsilcilerinin bir araya gelebildiği bir oluşum olarak biliniyor. Üye ülkeler arasında işbirliğinin geliştirilmesi amacıyla yarışma, eğitim, çevre, mevzuat, vb. konularda iş geliştirme

çalışmaları gerçekleştiren APF’nin önümüzdeki dönem Başkanlığını Japonya, Sekreterliğini ise Hindistan temsilcileri üstlendi. Avustralya, Bangladeş, Çin, Hindistan, Endonezya, Japonya, Kore, Malezya, Filipinler, Rusya, Singapur, Sri Lanka, Tayland ve Vietnam’daki Ambalaj Derneklerinin ve Birliklerinin üye olduğu Asya Ambalaj Federasyonu’na Türkiye’yi temsilen Ambalaj Sanayicileri Derneği’mizin üye olarak kabul edildi

ASD, Asya AmbalajFederasyonu’na Üye oldu


Türkiye ‘Ambalaj Ay Yıldızlarını’ Seçiyor

BAŞVURULAR YOĞUN BIR ILGI ILE 21.01.2013’DE BAŞLADI

TSE’nin 24 yıldır başarıyla yürüttüğü Altın Ambalaj Yarışması ile Derneğimiz tarafından organize edilen Ambalaj Ay Yıldızları Yarışması 2012 itibariyle birleştirilmiştir.

Yarışmaya, ambalaj üreticileri, ambalaj tasarımcıları, gıda ve gıda dışı her türden tüketici ve endüstriyel amaca yönelik ambalajlı ürünü üreten ve/veya bunların satış noktasındaki sergileme, sunum ve sergileme yapıtlarını bilfiil yada diğer işletmeler aracılığı ile üreten yada ürettirerek piyasaya süren

marka sahipleri katılabilir. Yarışmaya aşağıdaki kategorilerde katılabilirsiniz;

• Içecekler, • Elektronik ve Elektrikli Eşya, • Gıda, • Sağlık ve Güzellik Ürünleri, • Ev - Otomotiv - Ofis Araç ve Gereçleri ile Ihtiyaç Malzemeleri, • Diğer Gıda Dışı Ürün Ambalajları, • Tıp ve Eczacılık Ürünleri,

• Endüstriyel ve Taşıma Ambalajları, • Ambalaj Malzemeleri, • Satış Noktası Sergileme, Sunum ve Muhafaza Ürünleri, • Fleksibıl Ambalajlar, • Grafik Tasarımı

ASD tarafından organize edilen Ambalaj Ay Yıldızları Yarışmasında dereceye giren Altın Ödüller arasından TSE işbirliği ile Altın Ambalaj Ödülleride verilecektir.

Ambalaj Ay Yıldızları Yarışması WPO tarafından akredite edilmiş bir yarışmadır.

Yarışmada ödül alan firmaların ödülleri en prestijli mekanlarda, katılımcılar ile basılı ve görsel medyanın konuk edildiği bir tören ile dağıtılacaktır. 2011 yılı ödül töreni 9 Eylül 2011 de

Çırağan Sarayında, 2012 yılı Ödül töreni 3 Eylül 2012 tarihinde Four Seasons Hotel Bosphorus’da gerçekleştirilmiştir. 2013 Ödül Töreni 2 Eylül 2013 tarihinde Four Seasons Hotel Bosphorus’da

gerçekleşecektir. Ambalaj Sektörünün değerli temsilcilerini, marka sahiplerini ve tasarımcıları bir araya getiren sektörümüzün bu özel gecesine sponsor olmak isteyen firmaların Derneğimizden Mali & Idari Işler ve Organizasyonlar Koordinatörü Hülya Ataman ile ([email protected]) iletişime

geçmesini rica ederiz.

Daha detaylı bilgiye ve başvuru formuna web sitemizden ulaşabilirsiniz.

www.ambalajayyildizlari.com veya www.ambalajyarismasi.com [email protected]

ASD


Tasarımda Uluslararası Başarı Türk Öğrencilerin Oldu

2012 yılında derneğimizin düzenlediği öğrenci yarışmasına katılıp, WPO’nun düzenlediği Worldstar Student yarışmasına katılmaya hak kazanan öğrenciler büyük bir başarıya imza attı. Yarışmada İlk üç sırayı Türkiye’den öğrenciler paylaştı. Bu sene Amerikan Ambalaj Enstitüsü (IOPP) tarafından ABD’de gerçekleştirilen yarışmada dereceye giren ilk üç proje; Anadolu Üniversitesi Endüstriyel Tasarım

Bölümü öğrencileri Güllü Durmuşkaya ve Ayşe Bor, Ortadoğu Teknik Üniversitesi Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü öğrencisi Nazlı Gökçe Terzioğlu ve İstanbul Teknik Üniversitesi Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü öğrencisi İlteriş İlbasan tarafından tasarlandı. Öğrenciler Mart 2013’te Michigan State Üniversitesi’nde gerçekleştirilecek Ödül Törenine katılmak üzere ABD’ye davet edildiler.

Ambalaj Tasarımı Ulusal Öğrenci Yarışması için başvurular başladı

Bu yıl Derneğimiz ve Reed TÜYAP tarafından dokuzuncusu düzenlenecek Ambalaj Tasarımı Ulusal Öğrenci Yarışması’na başvurular başladı. WPO’nun düzenlediği Worldstar Student Yarışması’na katılıp, tasarımda uluslararası başarı elde etmek için ilk adım olan bu yarışmaya

başvurmak için son teslim tarihi 3 Temmuz 2013. Öğrenci Yarışması ile ilgili detaylı bilgiye www.asd.org.tr adresinden ulaşabilirsiniz. Derneğimiz ve Reed TÜYAP

işbirliğinde bu yıl 9.su düzenlenecek olan Ambalaj Tasarımı Ulusal Öğrenci Yarışması 2013 için başvurular başladı. Her yıl düzenlediğimiz öğrenci yarışmamız ile ülkemizde tasarım eğitimi alan öğrencilerimizin ambalaj tasarımı alanına da yönelmelerini sağlamayı hedefliyoruz. Yarışmamız üniversitelerin Grafik Tasarım ile Endüstri Ürünleri Tasarımı veya Endüstriyel Tasarım

Bölümleri’nde lisans veya yüksek lisans düzeyinde eğitim gören tüm öğrencilerin katılımına açık. Diğer bölümlerde okuyan

öğrenciler yarışmaya bireysel olarak katılamazken; Grafik Tasarım ile Endüstri Ürünleri Tasarımı veya Endüstriyel Tasarım Bölümleri’nde eğitim gören öğrencilerle birlikte grup oluşturarak katılabiliyor. Son teslim tarihi 3 Temmuz

2013 olan Öğrenci Yarışmamızın Seçici Kurul Toplantısı 6 Temmuz 2013 tarihinde yapılacak ve sonuçları 10 Temmuz 2013 günü açıklanacak. Ödül

töreni ve dereceye giren öğrencilerimizin projelerinin sergilenmesi ise ASD ve Reed TÜYAP’ın sağlıklı işbirliğinde 12–15 Eylül 2013 tarihlerinde bu sene 19. defa düzenlenecek olan Avrasya Ambalaj 2013 İstanbul Fuarı esnasında gerçekleştirilecek.

Birinciye 2.500 TL, ikinciye 1.500 TL ve üçüncüye 1.000 TL ödül ve 9 adet 300 TL’lik mansiyon ödüllerinin verileceği 9. Ambalaj Tasarımı Ulusal Öğrenci Yarışması 2013 hakkında daha detaylı bilgi almak için [email protected] e-posta adresinden bizimle iletişime geçebilirsiniz.


Gıda ile Temas Eden Madde ve Malzemelerin Üretim İzinleri Semineri Gerçekleştirdik

Derneğimiz eğitim salonumuzda 25 Ocak 2013 tarihinde, İstanbul İl Tarım Gıda ve Hayvancılık Müdürlüğünün ortaklığında gerçekleştirdiğimiz “Gıda ile Temas eden

Madde ve Malzemeler Yönetmeliği” ve “Gıda ile Temas Eden Madde ve Malzeme Üreten İşletmelerin Kayıt İşlemleri ile İyi Üretim Uygulamalarına Dair Yönetmelik” hakkında bir seminer organize edilmiştir. İstanbul İl Tarım Gıda ve Hayvancılık Müdürlüğünden Veteriner Hekim Azmi Yüksel ve Gıda Mühendisi Çiğdem Öner katılarak, yönetmelikler hakkında bilgi verdiler. Seminere sektörden ise 30’u aşkın kişi katılımı gerçekleşirken, katılımcılar sorularını ilgililere direk yönelterek, interaktif bir bilgi paylaşım süreci de yaşanmış oldu.

Toplantının açılışını ASD yaptıktan sonra, İstanbul İl Tarım Gıda ve Hayvancılık Müdürlüğünden Gıda Mühendisi Çiğdem Öner yönetmeliklerle ilgili kısa bir sunum yaparak önemli noktalara değindi. Gelen sorulardan ağırlık olan konulardan olan Gıda ile Temas Eden Madde ve Malzeme Üreten

İşletmelerin Kayıt İşlemleri’ne dair yönetmelikle ilgili oldu. Bu

konuda 03.08.2012 tarihinde 28373 sayılı Resmi gazetede

yayınlanan yönetmelik, 17.12.2011 tarihli ve 28145 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Gıda ve Yemin Resmi Kontrollerine Dair Yönetmelik hükümleri saklı

kalmak kaydıyla;a) İyi üretim uygulamalarına

uygunluk açısından; başlangıç maddelerinin üretimi hariç olmak

üzere gıda ile temas eden madde ve malzemelerin üretim, işleme, depolama, nakliye ve son tüketiciye bedelli veya bedelsiz olarak arzı aşamalarını kapsar.b) Gıda ile temas eden madde ve malzemelerin üretim ve işleme aşamalarındaki kayıt işlemlerine ilişkin düzenlemeleri kapsar. c) Gıda ile temas eden madde ve malzemelerin perakende aşamaları kayıt kapsamında değildir.5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda

ve Yem Kanunu gereği, Gıda ile temas eden madde ve malzeme üreten iş yerlerinde (30 beygir üzeri motor gücü bulunan veya toplam 10 kişiden fazla personel çalıştıran iş yerleri) çalışabilecek meslek mensupları Gıda Mühendisi, Ziraat Mühendisi (gıda), Kimya Mühendisi ve Kimyager olarak belirtilmiştir. Konuyla ilgili daha detaylı bilgiye ASD web sitesinden ulaşabilirsiniz.

GÜNCEL

Yeni ISO KüreselAmbalaj Standartları Yayınlandı

ISO Uluslararası Standartlar Örgütü; ambalaj tedarikçileri, marka sahipleri ve perakendecilerin ortak

gereksiniminin bir kümesini içeren, ambalajın çevre üzerindeki etkisini en aza indirgemenin hedeflendiği standartları, geliştirmek için çalışmalarına 2009 yılında başladı. Dünya çapında 26 ülkeden temsilcilerin girişimi ile Ambalaj ve Çevre Alt Komitesi, sorumlu ambalajlamayı teşvik etmek için

Avrupa CEN standartları ile uyumlu altı standart geliştirdi;

• Yeniden,• Malzeme kurtarma,• Enerji geri kazanımı,• Organik kurtarma,Standartların kullanımı için genel

koşullar; ağır metaller ve zararlı maddelerin azaltılması da dahil olmak üzere ambalajlamanın iyileştirilmesi. Bu işte gönüllülük çok önemli; standartların tüm gereksinimlerini karşılamak için makul adımların

atıldığını göstermek gerekiyor. ISO ambalaj standartları firmaların

ambalaj tasarım kararları ile bütünleşebilecek, birleşik kılavuzlar için artan gereksinimi karşılamak üzere oluşturuldu. Yeni ISO ambalaj standartları; tedarik zinciri boyunca ambalaj üretim, kullanım ve kullanım sonrasında yönetime tutarlı rehberlik ve çevreye karşı sorumlu bir yaklaşım sunacak. ISO ambalaj standartları arasında özellikle iki standart; ISO 18602 ve ISO 18604, çok önemli.

ISO 18602 : 2013 Ambalajlama Çevre Paketleme Sistemi Optimizasyonu Bu standart, ambalajın kaynağında

azaltılması, ya da “paketleme sisteminin optimizasyonunu içeriyor. ISO 18602:2013; Ambalaj ağırlık ya da materyal içeriğinin hacminin onun fonksiyonlarına uygun, tutarlı değer hale gelmesini sağlamak için paketleme bir işlemi tanımlıyor. Bu, ambalajın çevre üzerindeki etkisini azaltmak için çeşitli seçeneklerden biri. Ayrıca metodolojileri ve prosedürleri de sağlamaya yönelik bir standart. Ambalajda çevreye zararlı karışımların miktarının belirlenmesi ve en aza indirilmesi özellikle dört ağır metalin (kurşun, kadmiyum, cıva, krom), miktar tayinini içeriyor. Malzeme seçimi de dahil olmak üzere ambalaj tasarımı süreci, ISO 18602:2013’ün parçası.

ISO 18604 : 2013 Ambalaj Çevre Malzeme Geri Dönüşümü Yeni ambalaj standardı

18604, ambalaj ve malzeme geri dönüşümü ile geri kazanılabilir olarak sınıflandırılan gereksinim ve gerekliliklerin değerlendirilmesi işlemlerini içeriyor. Bu standartlara uyum doğrultusunda hareket edecek ambalaj üreticisi, perakendeciler,

Uluslararası Standartlar Örgütü ( International Organization for Standardization) yeni küresel ambalaj standartlarını geçtiğimiz yıl Mayıs ayında onaylamıştı. Onaylanan standartlar Ocak ayının ilk günlerinde yayınlandı.


Yeni StandardISO 21500 Proje Yönetimi

Standart; malzeme, ürün, süreç ve hizmetlerin ya da şartname ve referansların amaca uygun olmasını sağlamak için sürekli kullanılabilecek özellikleri sağlayan bir belgedir. 19.000 uluslararası standart yayınlayan ISO International Organization for Standardization, ürünlerin ve hizmetlerin; güvenli, güvenilir, kaliteli ve küresel uyum içinde olması için çalışıyor. ISO’nun stratejik amaçları; atık ve hataları en aza indirmek, verimliliği artırarak maliyetleri düşürmek, şirketlerin yeni pazarlara ulaşmasına ve gelişen ülkeler için daha seçkin üretim alanlarının oluşmasına yardım etmek sonuç olarak özgür, adil bir küresel ticaret…Günümüzde proje yönetimi artık büyük bir iş. ISO 21500:2013, proje yönetimi konusunda rehber bir standart. Bu

standart; proje yönetimine yönelik kaliteli uygulamalar oluşturmak için kabul edilir kavram ve süreçlere yönelik düzeyli bir açıklama sağlıyor. ISO 21500; kamu, özel ve toplum kuruluşu dahil her tür projenin düzenlenmesine yönelik. Giderek daha çok küreselleşen ekonomide proje yöneticilerinin, projeleri yönetmenin temel ilkelerini anlamalarına yardımcı olmak için rehberlik gerekir. ISO 21500, geniş bir yelpazede her tür projenin başarısını artırmak için proje katılımcılarına yardımcı bir standart. ISO 21500 proje yönetimi ile yeni ve deneyimli proje yöneticilerinin disiplinli bir şekilde projenin başarısını arttıracak şekilde çalışarak iş sonuçları elde etme olanaklı. ISO 21500, proje yönetimine ilişkin planlanan standart ailesinin ilki.

ISO 21500’nin öne çıkan yararları:

* Geliştirilmiş proje teslimi için proje ve organizasyonlar arasında bilgi transferini teşvik etmek.

* Tutarlı proje yönetimi terminolojinin kullanılması yoluyla etkin ihale süreçlerinin kolaylaştırılması.

* Proje yönetimi çalışanlarının, esneklik içinde uluslararası projeler üzerinde çalışmak için yeteneklerini etkinleştirme.

* Giderek daha fazla küreselleşen ekonomide, proje yöneticilerinin, projelerini yönetmenin temel ilkelerini anlamalarına yardımcı olmak.

ISO 21500:2013, proje yönetimi konusunda rehber, ISO proje komitesi ISO / PC 236, tarafından geliştirilmiş olup İSO’dan bedeli karşılığı temin ediliyor.

marka sahipleri, için organizasyon hazır. Ambalajın çevre üzerindeki etkisini azaltmak için konun tüm tarafları iş birliği içinde olmak zorunda. İş tekrarındaki olası engelleri ortadan kaldırmak, sınır ötesinde kendi paketinin kabul edilmesinden emin olmak için firmalar kendi üretim ve yönetim sistemine yeni standartları uygulamalılar. Her iki standart ile ilgili broşür, bedeli ödenerek ISO’dan temin ediliyor.

Sahteciliğe Karşı İlk Uluslararası Standart ISO 12931

ISO, geçtiğimiz yıl Haziran ayında ISO 12931:2013’yi yayınladı. Uluslararası Standartlar Organizasyonu ISO, hologram endüstrisine önemli güvenlik açısından fayda sağlamak adına bu standardı oluşturdu. ISO 12931; ürünlerin orijinalliğini doğrulayan tüm ürün tür ve boyutları için tasarlandı. Sahteciliğe karşı sürdürülen mücadelede, kimlik çözümleri için performans kriterlerini ortaya koyan bu standart; kimlik doğrulama çözümleri için performans kriterli ürünler ve hologramlar gibi güvenlik cihazları kullanılarak sahte

ürünlerin korunması konusunda rehberlik sağlıyor. ISO 2931, hak sahiplerine kendi ürünlerini koruma doğrultusunda rehberlik sağlamak üzere hazırlanmış ilk uluslar arası standart. ISO 12931, aynı zamanda kimlik doğrulama çözümleri ve takip ve izleme çözümleri arasındaki ilişkiyi tartışıyor.

Uluslararası Hologram Üreticileri Derneği (IHMA), henüz yeni olan ISO 12931 standardının büyük bir adım olduğunu, özellikle marka sahiplerinin stratejiler geliştirmek için bu standardı yakından incelemesinin çok yararlı olacağı doğrultusunda görüş bildirdi.

Daha Güçlü Kağıt Bazlı Ambalajlariçin Teknoloji Anlaşması

BASF ve Zelfo Technology’nin mikro-fibrilizedir selüloz, mühendislik için en son Zelfo işleme teknolojisinin IP haklarının transferi için bir anlaşma imzaladı. Bu teknoloji hafif, daha güçlü kağıt bazlı ambalaj

gereksinimlerini karşılamaya olanak sağladığı söyleniyor. BASF kağıt, karton, ambalaj ve doku ile ilgili tüm uygulamaları kendisi duyuracak. Zelfo VOC yaymayan bağlayıcılar ve biyo-kompozit esaslı uygulamalardaki faaliyetlerine

devam edecek. Her iki şirket de teknoloji ölçek-up iş birliği yapacak.”Iş birliği Zelfo Teknoloji know-how ve patentli süreç selülozik ham madde optimizasyonu ile BASF’in kimya alanındaki performansını birleştiriyor.

İletişim: www.basf.com

İletişim : International Organization for Standardization ISO Central Secretariat : [email protected] [email protected]


GÜNCEL

International Paper Stratejik Konumunu Olmuksa İle Güçlendirdi

Sentez Ambalaj San geçtiğimiz yılın son dönemlerinde Uteco / Kohli’den gelen donanımları makine parkına ekledi. Sentez’inyeni yatırımları; bir baskı makinesi, kombi laminat ve Zeus kesiciyi içeriyor.

Sentez, Yatırımlarına Devam Ediyor

Gravür sanayinin tüm gereksinimlerini karşılamak, endüstriyi güçlendirmek için GAA (Gravür Association of Amerika) ve PLGA Global (Küresel Ambalaj ve Etiket Gravür Birliği) derneklerinin kurullarında oy birliğiyle yeni

bir birleşik örgüt kurma planı kabul edildi.GAA ve PLGA derneklerinin küresel birleşme çabalarına,

yeni dernek geçişine tüm yönleriyle Philip Pimlott, PLGA Küresel İcra Direktörü, Philip Pimlott, nezaret edecek.

Gravür Endüstrisi Bir Örgütİçinde Birleşiyor

SusFoFlex (Smart and Sustainable Food Packaging Utilizing Flexible Printed Intelligence and Materials Technologies) Konsorsiyumu, Avrupa Birliği’nin yedinci çerçeve projesi. Finlandiya Oulu Üniversitesi tarafından koordine edilen üç yıllık bu proje yeni, akıllı ve sürdürülebilir gıda ambalajlama çözümleri geliştirmeyi hedefliyor. SusFoFlex projesinde aralarında Türkiye’nin de bulunduğu Finlandiya, İspanya, İtalya, Portekiz, Norveç, İrlanda ve Macaristan dâhil sekiz Avrupa ülkesindeki 15 araştırma enstitüsü ve kuruluş ile iş birliği yapılıyor.

SusFoFlex projesinin sonucunda sürdürülebilir bir gelecek için küresel gıda kaybını ve yiyecek artıklarını azaltma doğrultusunda yeni bir dönemin açılması bekleniyor…

SusFoFlex Konsorsiyumu, bu yılın ilk ayında İstanbul’da gerçekleştirilen yıllık proje ilerleme toplantısının bir parçası olarak teknik gezisi kapsamında sürdürülebilir üretim çalışmalarına, çevre koruma ve sosyal sorumluluk bilincine sahip Elif Plastik vardı. Fabrika ziyareti sırasında SusFoFlex proje üyeleri, Elif ’in gıda raf ömrünü uzatmaya yardımcı, yenilikçi ve sürdürebilir biyoplastik ambalaj çözümlerini de incelediler...

Türkiye’nin sürdürebilirlik anlamında bilinçli ve proaktif öncü firması Elif Plastik yeni iş birlikleri ile SusFoFlex projesinin içinde yer almaya devam edecek.

SusFoFlex Konsorsiyumu İstanbul’da

International Paper 56 milyon US dolar bedelle Olmuksa’nın girişim ortağı Sabancı Holding hisselerini aldı. Şimdi International Paper, Olmuksa’nın yaklaşık %87,5 ile çoğunluk hissedarı oldu. International Paper EMEA (Orta Doğu ve Afrika) Başkanı Maximo Pacheco, konu ile ilgili şunları söyledi:

“Ambalaj International Paper için temel bir iş. Bu anlaşma, bölgesel varlığımızı genişletmek, küresel platformda karlılığmızıı artmak için önemli. Bu stratejik coğrafya, müşterilerimize hizmet ve

büyümemiz için heyecan verici bir fırsat. Türk oluklu pazarı yılda %5’den fazla beklenen ortalama büyüme oranı ile şu anda Avrupa’nın yedinci büyüğü. Ülke ayrıca stratejik, Ortadoğu’ya potansiyel büyüme platformu olarak hizmet için konumlandırılmış bir üs konumunda.”

Yapılan sözleşmeye göre Olmuksa içinde geçen Sabancı adı, altı ayı aşmayan bir süre içinde bırakılacak.

İletişim : www.internationalpaper.com


İletişim: www.susfoflex.com

NEX Performance ve CharterFilms Birleşiyor

Schober; ambalaj, etiket üretiminde, kağıt, folyo dönüştürme endüstrileri için döner web dönüştürme teknolojileri alanında çok önemli bir firma. Genellikle döner teknolojilerini birleştiren Schober; müşteri süreçlerinin geliştirilmesi, belirli müşteri gereksinimlerini karşılamak için teknolojileri özelleştiriyor. Schober ABD, son zamanlarda Kuzey Amerika müşterileri için araştırma ve geliştirme hizmetleri sağlamak için kendi Fairfield, OH tesisine yeni bir döner kalıplı kesme makinesi

kurdu. Benzer birim Almanya’da Kİ Schober GmbH tesisi tarafından tamamlanıyor.Bu yeni makine ile Schober, şimdi müşterilerinin kalıpla kesme, delme katlama, kabartma ve diğer döner uygulamalarına yönelik araştırma ve geliştirme çalışmalarında her zamankinden daha fazla katkıda bulunuyor. Bu makine, ürün ya dasüreç geliştirme için bir sözleşme esasına göre kullanılabiliyor, hatta küçük üretim gibi nonwoven, film, kağıt ve daha fazlası gibi çeşitli malzemeler dönüştürme örnekleri için çalıştırılıyor.

Bu yeni makine 16 ² (400 mm.) 24 ² (600 mm.) kadar web genişlikte bobin çaplarını işliyor. Servo tahrikli sistem ile kontrollü gerginlik, güvenilir veri ve kaliteli örnekleri elde ediliyor; kontrollü bir ortam oluşturmak için modül istasyonu öncesi ve sonrası bir web rehberi ve nip istasyonları ile donatılı. Ürün geliştirme, ya da iyileştirme süreci için kendini kanıtlanmış döner diecutting teknolojiyi kullanarak çalışmak mümkün.

İletişim : www.schoberusa.com

Schober Ar-Ge Olanakları Sunuyor

Yaşam döngüsü analizlerine göre, biyo-bazlı plastiklerden kaynaklanan karbon dioksit emisyonları yağ bazlı plastiklerden %70 kadar daha düşük olabiliyor. Plastik sanayi, her yıl dünyanın toplam petrol tüketiminin yaklaşık %5’ini kullanırken ambalaj sanayi, petrol bağımlılığını azaltmak için önemli bir çaba ortaya koyuyor. Etik tüketim ilkeleri, mevzuat değişiklikleri, sürdürülebilir kalkınmaya yönelik gelişmeler, ambalaj sanayini yönlendiriyor. Küresel ambalaj pazarının tahmini toplam hacmi, yaklaşık 500 milyar Euro olup Çin ve Hint pazarları hızla büyüyor. Biyo bazlı plastik de bu dinamik endüstriye yeni iş olanakları açıyor:

Yeni nesil biyo-bazlı plastik

ambalaj yalnızca çevre dostu değil, aynı zamanda geleneksel plastik ambalaj göre birkaç üstün niteliğe sahip. Plastik ambalaj sektöründe ürünler, tamamen biyo-temelli bir yolda ilerliyor. Plastik üretiminde her yıl kullanılan yağ hacmi, yaklaşık dünya petrol tüketiminin %5’ine eşit. Endüstriyel uygulamalarda yenilenebilir doğal kaynakların kullanımı, petrol bağımlılığını ve tüketime atfedilebilecek karbon ayak izini azaltıyor. Biyo-temelli ekonomiye geçiş yalnızca çevreyle ilgili olarak değil, aynı zamanda kalite açısından rekabetçi olan sürdürülebilir ürünler gerektiriyor. Finlandiya’da Kurulu VTT Teknik Araştırma Merkezi biyo-temelli malzemeler için, verimli PGA monomer

glikolik asit üretimini sağlayan bir teknik geliştirdi. Konu ile ilgili olarak VTT araştırma görevlisi Prof. Ali Harlin şunları söyledi:

“Biyo-bazlı plastikler ile ambalaj üretimi, biyo-temelli ekonomiye yakın somut bir adım. Bu yeni nesil biyo plastikler, petrole olan bağımlılığımızı azaltırken aynı zamanda geleneksel plastik ambalaj göre üstün kalite sunuyor. Biyo tabanlı PGA plastik, üstün bariyer özelliklere sahip. Geleneksel plastiklere göre PGA, ambalajın kalitesini arttırırken ısıya dayanıklı, aynı zamanda hava, gaz-geçirmez ve yağ-dirençli ambalaj oluşmasını sağlıyor. Biyo-esaslı PGA, PLA’dan % 20 ile 30 arasında daha güçlü.”

İletişim: www.vtt.fi

Plastik Ambalaj Sektörü Biyo Tabanlı Ürünler Üzerinde Gelişiyor

NEX Performance Films ve Charter Films işlerini birleştirme kararı aldılar. Yeni şirket NEX Films adı altında faaliyet gösterecek. Birbirlerine rakip olarak uzun bir geçmişe sahip firmalar, şimdi kaliteli ürün ve hizmete birlikte odaklanacaklar.

Yeni firma NEX Films yakın gelecekte ekstrüzyon kapasiteye ilave yatırım planlıyor. NEX Films, geniş bir yelpaze içinde yüksek performanslı tek katlı koekstrüde ve bariyer filmler üretmeye devam edecek.

İletişim : NEX Films www.nex-films.com


GÜNCEL

Heraeus Noblelight, Almanya merkezli değerli metal ve teknoloji grubu. Heraeus’un bir iştiraki, İngiliz Spectris, ABD merkezli Fusion UV iş grubunu satın aldı. Heraeus Noblelight özel ışık kaynakları ve sistemleri, küresel ölçekte faaliyet gösteren Fusion mikrodalga tabanlı UV kür uygulamalarında uzman. Satış işlemini değerlendiren uzmanlar, her iki şirketin faaliyetlerinin birbirini mükemmel

tamamlayacakları görüşünde. Baskı sanayi ve ambalaj malzemeleri ve içme, endüstriyel suda UV dezenfeksiyonuna odaklanan Heraeus’un optik fiber ve ekran üretiminde UV teknolojisi uygulayan Fusion firmasından kazanımları ile karma teknoloji portföyüne sahip olarak yeni uygulama alanlarına geçmesi söz konusu. Ayrıca ABD, Avrupa, Asya’daki bütün önemli sanayi piyasalarına doğrudan erişim olanağını kazanacak.

Heraeus Noblelight, Fusion

UV’yi Satın Aldı

Flint Group gelenekselleştirdiği Dar Web Print Yarışması’nın ödülleri Eylül ayında Labelexpo Brüksel’de 2013 yılında sahiplerini bulacak. Flint Mürekkepleri; dünyanın dört bir yanından dar web dönüştürücülerini bu samimi ve profesyonel yarışmaya katılmaya teşvik ediyor.

Dar Web Print Yarışması

Jindal Group* bünyesinde yer alan Hint esnek ambalaj filmleri üreticisi Jindal Poli Films (JPFL), Exxon Mobil’in BOPP çift yönlü gerdirilmiş polipropilen ambalaj filmleri bölümünü satın almak için geçtiğimiz yılın Ekim ayında bir anlaşma imzaladı. Bedeli açıklanmayan satış işleminin onay süreci, devam ediyor. JPFL Hindistan’da ambalaj filmleri alanında büyük üreticisi olup dünyanın en büyük beşinci BOPET film üretim kapasitesine sahip. Hindistan’da BOPET için talebin önümüzdeki üç yıl için yaklaşık %14 büyümesi ve BOPP talebinde de artış bekleniyor.

JPFL, Exxon Mobil’in BOPP ünitesi tarafından üretilen yeni bir dizi ürün ile Asya pazarlarına girmeyi planlıyor. Jindal CEO’su Hemant Sharma konu ile ilgili şunları söyledi:

“ Şimdi JPFL olarak sektörün önde gelen teknoloji, Ar-Ge alanında deneyimli ve yetenekli iş gücünü ve prim ürünlerden oluşan mükemmel portföye sahibi olmanın heyecaıınn yaşıyoruz. Mevcut Hint operasyonları ile birlikte, küresel müşterilerimize etkili ve uzun vadeli çözümler sunmak mümkün olacak.”

JPFL bu anlaşma ile Exxon Mobil’in ambalaj bölümünde yer alan Asya’da Gürcistan, ABD’de Oklahoma, Avrupa’da Belçika, İtalya, Hollanda üretim birimlerini ve Avrupa, Amerika’daki satış ve teknoloji ofislerini bünyesine dahil ediyor.

*Jindal Grup, Esnek ambalaj, fotoğraf ürünleri, termal enerji üretimi ve çelik ürünlerine yönelik faaliyetlerini sürdürüyor.

BOPP Film Alanında Önemli Anlaşma

Çok katmanlı film yapıları, bu tür gıda ambalaj ve tek bir malzeme elde edilmeyen tıbbı ürünler gibi uygulamalar için gerekli özellikler ve performans sağlıyor. Plastik film üretmek için kullanılan üç temel süreci araştıran Çok Katmanlı Plastik Kitabı’nda; ekstrüzyon kaplama, laminasyon ve koekstrüzyon teknikleri ele alınıyor. Kullanılan anahtar polimerler (öncelikle polietilen ve ayrıca ucuz ve kolay işlenebilen polimerler) ve yüzeyler üzerinde yararlı bilgilerin de yer aldığı kitap, okuyucuların ürün performansını optimize etmek ve en etkin maliyet seçeneklerini değerlendirmede de yardımcı. Plastik sektöründe 35 yıllık bir deneyime sahip Bert Gregory tarafından yazılan kitap; makine tasarımı, işlem değişkenleri ve malzeme seçimi etkilerini anlatan yararlı öğütler içeriyor.

Çok Katmanlı Plastik Film Kitabı

Atlanta, Georgia merkezli, Graphic Packaging Holding; yiyecek, içecek ve diğer tüketim ürünleri şirketleri için geniş bir ürün yelpazesi için ambalaj çözümleri sağlayıcısı.

Bir süredir Graphic Packaging; Avrupa’da üretim platformunu yaratma planlarını pratiğe geçiriyor. Graphic Packaging, daha önce duyurduğu Contego Cartons ve A & R Carton’un satın alımlarını tamamladı. Graphic Packaging’e göre bu iki satın alma, iş kombinasyonu Avrupa’nın en büyük karton işlerinden birini yaratacak.

Graphic Packaging Avrupa’da Karton

Devi Olacak

İletişim : www.pidbooks.com

İletişim : www.graphicpkg.com

İletişim : www.heraeus-noblelight.com

İletişim : Niklas Olsson [email protected]


Ekstrüzyon ve dönüştürme sistemlerinin lider firmaları arasında yer alan Davis-Standard, özel mühendislik çözümleri üreten Circonix Technologies’i aldı. Davis-Standard ve Circonix’in kombine güçleri dönüştürme endüstrisi için heyecan verici bir boyut. Davis- Standard bu gelişme ile dünya çapında müşterilerine sunduğu çözüm yelpazesini; işlevsellik, süreç verimliliği açısından güçlendirerek hizmetlerine devam edecek.

Davis-Standard Circonix

Technologies’i Devir Aldı

Avusturya merkezli Prinzhorn Holding bünyesinde yer alan Dunapack, Dentaş Ambalaj ve Kağıt Sanayi’nin çoğunluğunu elde etmek için bir anlaşma imzaladı. 360 milyon metrekare (180.000 ton) üretim hacmi ile Dentaş Ambalaj Oluklu kağıt esaslı ambalaj çözümlerinin Türk pazarında ilk dört firması arasında yer alıyor. Dunapack Packaging, bu satın alma sayesinde; üretim hacmini 1,4 milyar m2 ‘ye (700.000 tona) yükseltirken satış hacmini de %33 oranında artırarak, 2020 stratejik hedefine yönelik güçlü adımlar attı. Planlanan satın alma, ilgili anti tröst makamlarının onayına bağlı.

Dunapack Dentaş ile Satış

Anlaşması İmzaladı

Ambalaj için entegre çözümler küresel tedarikçisi Esko, dijital baskı ekipmanları üreticileri ile ticari ortaklıklara girerek etkili özgün iş akışı ve iş işleme sorunlarını ele alıyor, dijital ön uç alternatifler arıyor; verimlilik için baskı öncesi ve iş akışını düzene sokuyor. Esko’nun bu çalışmalarına son bir örnek mürekkep püskürtmeli baskı ünitelerinin önemli ismi Epson ile gerçekleştirdiği anlaşma. Bu anlaşmaya göre Esko; Epson SurePress L-4033A ve L-4033AW inkjet ile dijital etiket baskısında kullanmak üzere DFE Front-End ile

özelleştirilmiş dijital çözüm sağlıyor. Altı renkli Epson SurePress L-4033A ve yedi renkli

L-4033AW (beyaz mürekkep ile) inkjet dijital etiket makineleri; verimli, yüksek kaliteli, kısa vadede etiket baskı için tasarlandı. Esko DFE Front-End ve Esko Automation Engine 12 entegrasyonu, L–4033 serisi baskı ünitelerinde yedi renge kadar dosyaları işleme olanağı sunuyor. Dijital etiket baskı için dünyanın her yerinde satılan Epson L–4033 baskı ünitesi yeni DFE ile bir Esko standardına sahip.

Esko ve Epson’un OEM Anlaşması

Polyester Üretiminde Yeni Teknoloji LBTAvrupa’da polyamid polimerler, filamentler, BCF ve

mühendislik plastikleri alanında önemli firmalardan biri olan Aquafıl Engineering GmbH; sürekli daha düşük dönüşüm maliyetli ve yüksek kaliteli polimerleri, üretme doğrultusundaki araştırma çalışmalarına devam ediyor.

Aquafil; film ve şişe için PET polimer polikondenzasyon tesislerinin tasarımında uzun deneyime sahip. Sunduğu hizmetler: Know-how, üretim lisansı, fizibilite çalışmaları, komple üretim tesisi temini ve mevcutların modernizasyonu, iyileştirilmesi; kimya tesislerini ve ekipmanlarının geliştirmesi. Aquafil firmasının mühendislik polyester alanında gerçekleştirdiği son yenilik,

Low Building Technology LBT üretim birimi. DCS, MCC, kontrol odası ve laboratuvar için normal bir bina gerekirken LBT üretim ünitesi için bir salon yeterli.

Aquafil, LBT şişe tesisi için bina yüksekliği, diğer modern PET şişe üretim ünitesi (konvansiyonel CP +

SSP ve Melt Faz CP) ile karşılaştırıldığında % 50 daha az. Bu sayede bina maliyeti ve zamandan önemli ölçüde tasarruf sağlanıyor. Aquafil LBT şişe tesisi, konvansiyonel SSP olmadan 0.85 IV viskoziteleri üretiyor. Genel olarak LBT santral teknolojisi diğer bahsedilen üretim üniteleri ile karşılaştırıldığında düşük elektrik tüketimine sahip. LBT üretim biriminin ilki ABD’de çalışıyor.

İletişim : Aquafil Engineering GmbH [email protected]


Inometa ve Harper İş Birliklerini Noktaladı

Sekiz yıldır birlikte çalıştıktan sonra Inometa ve Amerika Harper Corporation lisans iş birliğini sona erdirmek için karşılıklı anlaştı. Uzun yıllar boyunca her iki şirket de bu güvene dayalı iş birliği içeren çalışmalardan yararlandı. Flekso baskı sanayi alanında fiber takviyeli malzemelerin

kullanımı konusunda uzmanlaşmış, yenilikçi bir şirket olan Inometa, flekso baskı sektöründe müşterilerine güvenilir bir iş ortağı olmaya devam edecek. Inometa ürün yelpazesinde; yüksek hassasiyetli sleeveler, aniloks silindirler, adaptörler yer alıyor.

İletişim: www.inometa.de

AIMCAL ICE Europe 2013’de Teknik Konferans Düzenliyor

Uluslararası Metallizasyon Kaplama Makinelerini ve Laminasyon Derneği (AIMCAL) Almanya, Münih Ticaret Fuarı Merkezi’nde, 19–21 Mart 2013 tarihlerindeki ICE Dönüştürme Fuarı’nda konferans düzenliyor. Konferansın bir bölümünde Dr Klaus Noller /Fraunhofer IVV Enstitüsü liderliğinde; web kaplama ve yöntemleri, hata

kontrol, ölçüm ve bariyer özellikleri hakkında ve diğer oturumunda Dr Dilwyn Jones/Emral Ltd (İngiltere) tarafından web bobin işleme gerginlik kusuru, üretim sorunları giderme ve kalite kontrol ile sargı üzerine eğitim sağlanacak. Teknik programına katılım; 79 € günlük 149 € üç günlük. Konferans oturumlarına ilişkin bilgiler AIMCAL Web sitesinden alınabilir.

İletişim: www.aimcal.org

Şeker PancarındanBiyobozunur Gıda Kapları

ABD Tarım Bakanlığı (USDA) ve üniversite bilim adamları iş birliği içinde gıda kapları için uygun bir biyobozunur plastik oluşturdu. Biyolojik olarak parçalanabilen bir polimer ile ısıya maruz kaldığında yumuşayan biyobozunur şeker pancarı posasından oluşturulan süngerimsi, beyaz gıda kaplarında,

polipropilen ve polistren gibi bileşiklere benzer, mekanik özellikler mevcut. Biyolojik termoplastik kompozit, PLA‘dan şeker pancarı posasından oluşuyor Ancak, hafif malzemenin %98”i şeker pancarı posasından da üretilebiliyor. Araştırmacılara göre; yeni termoplastik süngerimsi gıda kapları oluşturmak diğer

yaygın olarak kullanılan petrokimya plastik ile eşit ekonomide. Pullman Washington State University (WSU) ‘den Profesör Jinwen Zhang ile çalışma ekibi şeker pancarından polilaktik asit (PLA) olarak bilinen bir biyobozunur polimer, şeker pancarı hamurunu bir çift vidalı ekstruderde kullandılar.

GÜNCEL


40 yıllık bilgi ve deneyimimizle; Gıda,Kozmetik ve Endüstriyel sektörlerinin;Metal ve Plastik Ambalaj ihtiyaçlarınıkarşılamanın gururunu ve sorumluluğunutaşımaktayız.

GÜNCEL

Sun Chemical’ın 2013 Sürdürülebilirlik Raporu; kendi sürdürülebilirlik politikaları, karbon ayak izi emisyonları üzerindeki potansiyel etkisi hakkında tedarikçilere gönderilen anketlerden alınan sonuçların analizini içeriyor. Rapor ile ilgili çevre işlerinden sorumlu Kurumsal Başkan Yardımcısı Gary Andrzejewski şunları söyledi:

“Biz müşterilerimizin hedeflerine ulaşmasına yardımcı olacak anlamlı veriler sunmanın ötesinde gidiyoruz. Onları çevresel hedeflerini daha iyi karşılamaları için destekliyor ve aynı zamanda sürdürülebilir uygulamalara katkıda bulunmak için kendi üzerimize düşeni yapıyoruz. Müşterilerimizin karbon ayak izini azaltmalarını sağlayacak, onları çevre

açısından destekleyen ürünler üretmek hedefimiz. Biz müşterilerimize hem çevre dostu hem de onlara para kazandıracak çözümleri sunmak için çalışıyoruz. Ar-Ge çalışmalarımız, bu sürecin çok önemli bir parçası. Bu veri odaklı sürdürülebilirlik raporları, müşterilerimizin eko-verimlilik hedeflerini elde etmesinde önemli bir rol oynuyor. “

Rapor 2005 yılından bu yana 25 ülkede her yıl toplanan verileri değerlendiriyor. Sun Chemical’ın veri ölçümlerinde kilit sürdürülebilirlik ölçütleri şunlar: Üretim tesisinde enerji karbon ayak izi, proses atık azaltma, su tüketimi (su ayak izi), malzeme ve işçi güvenliği. Rapor çalışması, Sun Chemical sürdürülebilirlik politikasının önemli bir parçası.

Sun Chemical’ın: Sürdürülebilirlik Raporu Tedarikçilerinin

Çevresel Ayak İzleri

İletişim: www.sunchemical.com/company/sustainability

UV / EB TeknolojilerininSürdürülebilirlik Avantajları

FocalPoint Danışmanlık, iş sürecinin iyileştirilmesi ve yönetim performanslarının değerlendirmesi ile ilgili hizmetler veren bir kuruluş olup UV/EB teknolojilerinin sürdürülebilir avantajlarını ortaya koyan bir çalışma gerçekleştirdi. Ultraviyole ve elektron ışını (UV / EB) teknolojileri enerji ve sera gazı emisyonlarının azaltılmasında %90’a varan potansiyel bir yarara sahip. Ambalaj baskı alanı da dahil geniş bir uygulama alanına sahip olan UV / EB kirliliği önlemede; uçucu organik

bileşik (VOC) ve tehlikeli hava kirletici (HAP) emisyonlarının azaltılması doğrultusunda ideal bir çalışma süreci içeriyor. FocalPoint, gerçekleştirdiği çalışmada; termal baskı ve kaplama prosesleri ile EB / UV kürleme/kurutma kullanımını karşılaştırıyor. İki sürecin enerji talebi ve eşdeğer emisyonlarının karşılaştırılması için de kantitatif/niceleyici bir yöntem öneriyor. Wikoff Color ve RadTech Başkanı Don Duncan çalışma hakkında şunları söyledi:

“Biz UV / EB kurutma tekniklerinin enerji talebi ve sera

gazlarını azalttığını gösteren bu rapordan dolayı heyecanlıyız. Yüksek enerjili bir işi, UV/EB teknikleri ile daha az enerji ile yapmaya yardımcı olmak önemli bir konu.”

Raporda UV ve EB kür termal kür kullanımından doğal gazda yıllık 60 Milyar Cubic Feet bir tasarruf tahmin ediliyor. Ayrıca UV ve EB kür kullanımı ile elektrik enerjisinde 620 Bin MWh, dizel yakıt tüketiminde 220 bin galon tasarruf ve CO2 salınımında da 3,75 metrik ton azalma elde etmenin mümkün olabileceği belirtiliyor.

İletişim: [email protected] www.focalpointcg.com


S

Klişe Montaj Bantlar ileMaksimum

Bask Kalitesi

GÜNCEL

EuroWaxPack, Avrupa Wax Kağıt Ambalaj Malzemeleri, Birliği tarafından Bağımsız Ghent OWS Organik Atık Sistemleri Laboratuvarına mumlu ambalaj kağıdı ile ilgili bir test yaptırdı. Belçika’daki Ghent OWS Organik Atık Sistemleri Laboratuvarı tarafından yapılan çalışmada; tipik bir mumlu ambalaj kağıdının gübreleme/ kompostlama ve biyolojik bozulma özelliklerinin EN 13432 normuna uygun olduğu sıkı testler ile saptandı. Bu çalışma için EuroWaxPack, yaygın olarak

kullanılan büküm parafin ile kaplı katlanır ambalaj kağıdını seçti. Test sonuçları ile balmumu kaplı kağıdın biyolojik olarak çözülmesinin 75 gün sonra, dağılmasının 12 hafta sonra olduğu ve bu süreçte herhangi bir olumsuz etkiye yol açmadığı, değerlendirme kıstaslarını yerine getirdiği doğrulandı. Bu testin sonuçlarına göre; balmumu kaplı kağıt tam kompost/gübrelenebilir olup çikolata ve sakız gibi şekerleme ambalajları yüksek performans sunuyor.

Mumlu Ambalaj Kağıdının Gübrelenebilir Özelliği Test Edildi

İletişim: www.eurowaxpack.org

Nilpeter ve ScanGraf Etiket Baskısında En İyi Hizmeti Sunmak İçin Güçlerini Birleştirdi

Ocak 2013 itibari ile Danimarka merkezli ScanGraf, Nilpeter müşteri hizmetleri merkezin bir parçası haline

geldi. Nilpeter bu girişimi ile mevcut hizmet aktivitelerini güçlendirerek İskandinav müşteri tabanına

fleksografik, tipo alanında daha hızlı ve güvenilir hizmet sunacak.

İletişim: www.nilpeter.com

Petkim’in Yeni Genel Müdürü Sadettin Korkut Oldu

Petkim Genel Müdürlüğü’ne Sadettin Korkut atandı. Petkim’den yapılan açıklamada; söz konusu atamanın, bu görevi yürüten Hayati Öztürk’ün Petkim Yönetim Kurulu Üyeliğine atanarak genel müdürlük görevinden ayrılması nedeniyle yapıldığı belirtildi. Sadettin Korkut, 2010 yılından bu yana Naksan Holding iştiraki Naksan Plastik ve Enerji Sanayi şirketinde genel müdür olarak görev yapıyordu.Görev devir teslim töreninde konuşan Socar Uluslararası Yatırımlar Sorumlusu ve Pektim Yönetim Kurulu Başkanı Vagif Aliyev, Socar’ın Türkiye’deki büyümesinin temeli ve başlangıç noktasının Petkim olduğunu belirterek, Genel Müdür Sadettin Korkut’a yeni görevinde başarılar diledi. Socar’ın Türkiye’de çok büyük projelere imza attığını vurgulayan Aliyev, Petkim Yarımadası’nda çalışmaları devam eden Star Rafinerisi ile birlikte rafineri-petrokimya entegrasyonunun sağlanacağını ve

Petkim’in ham maddede güvenilir bir yapıya kavuşacağını söyledi. Aliyev, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Star Rafinerisi, Step Enerji Santrali, Petkim Konteyner Limanı ve TransAnadolu Doğalgaz Boru Hattı (TANAP) projesi ile birlikte 2017 yılına kadar Türkiye’ye 17 milyar dolar yatırım yapacağız”

Petkim’in yeni Genel Müdürü Sadettin Korkut ise, şirketin Türk sanayisinin en güzide kuruluşlarından biri olduğunu belirterek, yönetim kurulunun kendisine gösterdiği teveccühe teşekkür etti. Petrokimya sektörünün dünyanın en acımasız rekabet koşullarına sahip sektörlerinin başında geldiğine dikkat çeken Korkut,

“Dünya artık hevesli satıcılar ile acımasız alıcıların dünyası. Bu nedenle müşterilerimizi her zaman başımızın tacı olarak göreceğiz. Petkim çok şanslı bir şirket. Köklü kurumsal birikimi ve çok deneyimli bir insan kaynağına sahip. Bugünün dünyasının zor rekabet

koşullarında fiziki sermayeniz ve insan kaynağınız ile var olan talep arasında etkin bir koordinasyon sağlamak zorundasınız. Genel müdürlük görevimde şirketimizin insan kaynağı birikimi ve kurumsal deneyimi en önemli güvencem olacaktır” dedi.


Üretim maliyetlerinde enerjinin payı yüzde yedi ila sekiz oranında olan Petkim’in, enerji verimliliği

alanında yıllardır sürdürdüğü çalışmalar, Türkiye’nin bu alandaki en prestijli yarışmasında kazanılan birincilik ile tescillendi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü’nün her yıl düzenlediği SEVAP (Sanayide Enerji Verimliliği Artırıcı Proje) yarışmasında, “50.000 Ton Eşdeğeri Petrol (TEP) ve Üzerinde Enerji Harcayan Büyük Sanayiciler” kategorisinde yedi proje demeti ile yarışan Petkim, birincilik ödülünü kazandı. Petkim’in ödülü, İstanbul WOW Otel’de düzenlenen 4. Enerji Verimliliği Forumu ve Fuarı’nda düzenlenen törenle, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız tarafından Genel Müdür Sadettin Korkut’a verildi. Kuruluşların enerji verimliliği ve tasarrufuna yönelik çalışmalarının ödüllendirildiği yarışmaya Petkim, “Enerji Santrali’nde Enerji Optimizasyonu Programı Uygulaması”, “Etilen Fabrikası Fırınlarında LPG Kullanımının Artırılması Projesi”, “AYPE Fabrikası Yüksek, Orta ve Düşük Basınçlı Buhar Tasarrufu Projesi”, “Aromatikler Fabrikası Fırın Rehabilitasyon Projesi”, “PTA Ünitesi Vent Enerji Gerikazanım Sistemi Kondensatlarının Değerlendirilmesi Projesi”, “Demineralize Su Ünitesi Kompleks Proses Suyu Pompalarına Değişken Hız Sürücüsü Uygulanması Projesi” ve “Su Ön Arıtma Ünitesi Enerji Tasarrufu Projesi”nden oluşan bir

dosya ile katıldı. Petkim Aliağa Kompleksi’ndeki

farklı fabrika ve ünitelerde uygulanan proje demetiyle yıllık 58 milyon 396 bin TL değerinde enerji tasarrufu sağlandı. Kompleksin karbondioksit (CO2) salınımının 139 bin 768 ton azaltıldığı bu yedi proje ile ayrıca 42 bin 727 TEP/yıl yakıt kazancı ve 10 bin 654 TEP/ yıl elektrik kazancı elde edildi. Elektrik üretiminde elde edilen kazanç, Petkim’in yıllık tüketiminin yüzde 10.2’sine karşılık geliyor. Ödül ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Petkim Genel Müdürü Sadettin Korkut, şirketin temel girdisi olan enerjide sağlanan en küçük tasarrufun bile büyük önem taşıdığına dikkat çekerek, tüm çalışanların bu bilince ulaşmasından büyük memnuniyet duyduğunu belirtti. Petkim’de “Enerji Verimliliği Yılı” ilan edilen 2008’denbugüne, enerji tasarrufu ve verimliliğinin şirket gündeminde hep ilk sıralarda yer aldığını hatırlatan Korkut, şu bilgileri verdi:

“Maliyetlerimizi etkileyen en önemli giderlerden biri enerji maliyeti. Üretim ve yatırım politikalarımızı çevreci, verimli ve rekabetçi üretim gerçekleştirmek üzerine oturtuyoruz. Rekabetçi olabilmemiz için ucuz enerji maliyetleri ile çevre dostu ve enerji tüketiminde cimri teknolojilerle üretim yapmak zorundayız. Artan enerji maliyetlerimiz ve karbondioksit salınımını azaltma yönünde vermiş olduğumuz taahhütler paralelinde, tüm fabrikalarımız ve iş birimlerinde enerji verimliliğine yönelik çalışmalara ağırlık veriyoruz. Çalışanlarımızın yaratıcı ve yenilikçi düşünceleriyle

verimlilik projelerine katılımını artırmak ve en etkin şekilde uygulamaya alınmasını sağlamak amacıyla Öneri Sistemi uygulamamız var. Bu kapsamda bugüne kadar çalışanlarımız tarafından verilen 4200 öneriden, yaklaşık 3000 adetini uygulanabilir bulduk ve 1600 öneriyi uygulayarak verimlilik yarattık. 2008 yılında ‘Enerji Verimliliği Yılı’ olarak ilan etmemizle başlayan ve kampanyalarla da desteklenen bu yönelimi, her yıl stratejik planda ortaya konan projelerle sürdürüyoruz. 2009, 2010 ve 2011 yıllarında uyguladığımız projelerle 21 milyon 300 bin TL değerinde enerji tasarruf ettik. 2013 yılında ise 55 ayrı enerji tasarrufu projesini gündemimize aldık. Bu ödüle de 55 proje içinden seçtiğimiz projelerle katıldık. Şirketimizde Enerji Bakanlığı sertifikalı 23 Enerji Yöneticisi bulunuyor. Fabrikalarımızda yeni teknolojiler, proses iyileştirmeleri ve enerji tasarrufu konularında çok bilgili ve bilinçli mühendis kadrolarımız bulunuyor. Bugün aldığımız bu ödül çalışanlarımızın işlerine sahip çıkmalarının sonucudur.”

Petkim’in ihtiyaç duyduğu buhar ve elektriği kendi santralinde ürettiğini hatırlatan Korkut, Enerji Santrali’nde yılda yaklaşık 420.000 TEP karşılığı yakıt tüketilerek altı milyon ton ekstra yüksek basınçlı buhar ve 1 milyon 200 MW elektrik üretildiğini vurguladı. SEVAP yarışması kapsamında kazandıkları ödülün ulusal bir ödül olduğuna dikkat çeken Korkut, bu başarıyı uluslararası bir proje yarışması ile de perçinlemeyi istediklerini sözlerine ekledi.

Salınımı da Azaldı

Petkim’in

CO2


GÜNCEL

Alçak ve orta gerilim dünyasına özel çözümler: Enerji verimliliğine yönelik çözümler,

enerjiyi yöneten kurumların da ön planda tuttuğu konuların başında geliyor. Yeni üretilen cihazlar, enerji ölçümüyle yetinmeyerek kapsamlı analizler gerçekleştirebiliyor. Enerji sektörünün tüm alanlarına ürün ve çözüm sunan Siemens, UEVF 2013’te bu kapsamda SENTRON PAC enerji analizörlerini tanıttı. Kompakt ve yüksek performanslı SENTRON PAC ürünleri, elektrik besleyiciler ve münferit tüketiciler için enerji tüketim değerlerinin saptanmasına aracılık ederken, verimli enerji yönetimi için ne zaman, nerede ve ne kadar enerji kullanıldığını gösteriyor. TÜV tarafından ISO 50001 belgelendirmesi yapılan dünyanın ilk belgelendirilmiş yazılımı olan Sentron Power Manager ise, CO2 salımının azaltılmasına katkıda bulunuyor.

Geleceğin Enerji Yönetim Sistemi Akıllı Şebekeler: Siemens’in küresel ölçekte gelişimine katkı sağladığı Smart Grid, yani Akıllı Şebekeler çözümleri de UEVF 2013’te yerini aldı. Önümüzdeki

20 yıl içinde toplam kentsel nüfusun 5 milyara yükselecek olması, verimli bir enerji yönetimi sağlayan Akıllı Şebekeler’in önemini artırıyor. Yalnızca elektrik değil, gaz ve su şebekeleri için de çok yönlü verilerin oluşturulması, analiz edilmesi ve yönetilmesi işlevlerini yerine getiren Akıllı Şebekeler, gelişmiş IT entegrasyonu sayesinde bu şebekelerin optimizasyonu anlamında kilit rol oynuyor. Akıllı Şebekeler ayrıca, dağıtım şirketlerine verimlilik sağlayan abone yönetim sistemleri, ERP uygulamaları ve iş zekası gibi konularda da devreye giriyor. Siemens küresel anlamda gerçekleştirdiği şirket satın alma ve birleşmeleri (M&A) ile IT alanındaki yatırımlarını sürdürüyor. Türkiye’deki Ar-Ge Merkezi ile bu teknolojinin gelişimine katkı sağlayan Siemens, Türk mühendislerce geliştirilen teknolojileri 200 ülkedeki projelerinde kullanmaya hazırlanıyor.

Siemens hız kontrol sistemleri endüstride verimliliğe katkıda bulunuyor: Siemens’in UEVF 2013’te tanıttığı ürün grupları arasında hız kontrol sistemleri de yer alıyordu..

Siemens, farklı sektörlere sunduğu

enerji verimliliği çözümleriyle bu yıl 4. kez

düzenlenen Ulusal Enerji Verimliliği

Forumu ve Fuarı’ndaki yerini aldı. Siemens, özel standında, Türkiye

ekonomisine 62,6 milyon

TL’lik tasarruf katkısı sağlayan

Enerji Verimliliği Hizmetleri’ni

tanıttı.

Siemens A.Ş. Endüstri Biriminin liderliğine Ali Rıza Ersoy Getirildi

Ali Rıza Ersoy’un direktörlüğünü üstlendiği Siemens Endüstri Birimi, sunduğu çevreci ve verimli çözümlerle tüm dünyada sektörün gelişimine yönelik projelere imza atıyor. Kendi içinde, endüstri otomasyon, sürücü teknolojileri ve müşteri hizmetleri olmak üzere

üç ana bölüm altında faaliyet gösteren Siemens Endüstri Birimi, hareket kontrol sistemlerinden proses otomasyonuna, endüstriyel haberleşme sistemlerinden satış sonrası servislere kadar pek çok alanda ürün, çözüm ve hizmet sunuyor.

Siemens A.Ş. Endüstri Sektörü Liderliğine Aralık ayı itibariyleAli Rıza Ersoy getirildi. Yaklaşık 30 yıllık Siemens geçmişiolan Ersoy, yeni görevinde Türk endüstrisinin verimliliğine

yönelik çalışmalar gerçekleştirecek.

Yatırım YapıyorEnerji VerimliliğineSiemens,


SINAMICS başlığı altında toplanan hız kontrol sistemleri ailesi, modüler ve kompakt olmak üzere iki ana bölümde 250 kW’a kadar olan güçleri kapsıyor. Fan, pompa ve kompresör uygulamalarında yoğun olarak tercih edilen Siemens SINAMICS ailesi, kullanıldıkları motorun sabit değil, ihtiyaç duyduğu frekansta çalışabilmesini sağlayarak yüksek verimlilik olanağı sunuyor.

Endüstride enerji verimliliğinin kapısını SIMOTICS motorlar açıyor: Siemens SIMOTICS elektrik motorları, sahip oldukları güçlü ve dayanıklı gövde yapıları, IE2 ve IE3 uluslararası verimlilik standartlarına uygun olmaları ve zengin teknik modifikasyon olanakları ile rakiplerinden bir adım öne çıkıyor. Sektörün gereksinimlerini karşılayacak en uygun değer çözümleri sunan SIMOTICS motorlar, ilgili enerji verimliliği hesaplama yazılımları ile enerji verimliliği raporları alınmasını da sağlıyor. UEVF

2013’e katılan ziyaretçiler, forum kapsamında SIMOTICS ile ilgili özel bir teknik sunumu da izleme olanağına sahip oldu.

Enerji verimliliğinde alternatif bir eğitim rotası:Türkiye genelinde pek çok kuruluşa eğitim desteği veren Siemens Eğitim Merkezi, enerji verimliliği sertifika programı, enerji verimliliği projeleri ve teknisyenler için enerji verimliliği kursları sunan Siemens Akademi ile endüstriye yönelik, otomasyon ürünlerinin kullanıldığı tesislerde proje, devreye alma, bakım ve işletme personelinin eğitimini gerçekleştiren SITRAIN ve enerji sektöründeki kuruluşlara çalışan personelin yetkinliğini artırarak enerji verimliliğinin iyileştirilmesine yönelik eğitim programları sunan Power Academy TD’yi kapsıyor. Siemens’in faaliyet gösterdiği ana sektörler için maliyet / kalite ekseninde yol gösteren eğitimleri bünyesinde barındıran Siemens Eğitim Merkezi, Siemens’in mühendislik alanındaki uzmanlığı

ve inovatif gücünden destek alarak yeni eğitim programları yapılandırmaya devam ediyor.

Yeşil bina monitörü: Siemens’in UEVF 2013’te tanıttığı çözümler arasında Bina Teknolojileri de bulunuyordu. Bina ve tesisler için ısıtma, havalandırma ve iklimlendirme çözümleri geliştiren Siemens Bina Teknolojileri, dünyada enerji tüketiminin %40’ını ve sera gazı emisyonlarının %21’ini gerçekleştiren binalara enerji tasarrufu odaklı projeler sunuyor. Bugüne kadar dünya genelinde 7 bine yakın binayı optimize eden Siemens Bina Teknolojileri, %40’a varan tasarruf olanağı sunmanın yanında, yenilikçi Yeşil Bina Monitörü çözümüyle, mevcut bina ya da tesiste bulunan çalışanların çevreci kimliğinin gelişimine de katkı sağlıyor. 2,4 milyon ton karbondioksit salımının önüne geçmeyi başaran Siemens Bina Teknolojileri, bu sayede 1 milyar euro’nun üzerinde bir tasarruf sağlamayı başarmış durumda.


Gümüş Mürekkep Buluşu İki Dünya Devini İş Birliğine Yöneltti

Xerox’un dünyaca ünlü araştırma merkezi PARC (Palo Alto Research Center – Palo Alto Araştırma Merkezi) ile Samsung’un grup şirketlerinden Samsung Fine Chemicals ortak çalışma yapmaya karar verdi. Xerox’un geliştirdiği üç boyutlu yüzeylerin üzerine elektronik devre basmayı sağlayan Gümüş Mürekkep buluşu Samsung ürün ve çözümleri üzerinde denenecek.

Xerox; geliştirdiği özel Gümüş Mürekkep ile plastik, cam ve dokuma gibi üç boyutlu farklı yüzeyler üzerine nano elektronik devreler basılarak ya da yerleştirilerek sıra dışı elektronik uygulamalar yapılabileceğini söylüyor. Xerox’un buluşu, 1500 gibi düşük bir ısıda eriyebilen plastik ham maddesinin üzerine, plastiğin formunu bozmadan 140 derece gibi daha düşük bir ısıda iletken elektronik devrelerin basılmasını sağlıyor. Xerox’un bu buluşu; elektronik giysiler, katlanabilir ekranlar, PV güneş pilleri, düşük maliyetli RFID etiketleri gibi uygulama alanları sektörden sektöre değişebilecek sayısız sıra dışı uygulamanın geliştirilmesine olanak verecek.

Materyaller, elektronik devre baskısı ve tüketici elektroniği konularındaki uzmanlıklarını birleştirecek olan Xerox PARC ve Samsung Fine Chemicals; inovatif

tüketici ürünlerinin geleceğine damgasını vuracak ürünler sunmak için bilgi birikimlerini bir araya getiriyorlar. Bu iş birliği ile Gümüş Mürekkep teknolojisi, Samsung gibi dünya devi bir teknoloji şirketinin ürün ve çözümleri üzerinde denenerek uygulanacak.

Xerox PARC CEO’su Stephen Hoover konuyla ilgili; “Samsung Fine Chemicals sıra dışı ürünler sunan dünya çapında bir şirket. Samsung ürün ve çözümlerinin üzerinde basılı elektronik devre kullanılmasını test edeceğimiz için çok heyecanlıyız. Samsung Fine Chemicals ile gerçekleştirdiğimiz bu iş birliğinin, tüketici elektroniği uygulamalarında çığır açacak yeni ürünlerin geliştirilmesine çok önemli katkılarda bulunacağına inanıyorum” dedi. Samsung Fine Chemicals CEO’su In Hee Sung ise; “Xerox PARC sadece teknolojik inovasyonların değil, yeni pazarlar ve yeni iş fırsatları yaratan pek çok inovasyonun doğduğu yerdir. Xerox PARC’ın basılı iletkenlerdeki uzmanlığı ve uzman araştırma ekibi bu inovasyonların geliştirilmesindeki temel faktördür. Bu iş birliğinin meyvelerini almak için çok heyecanlıyız ve geleceğin teknolojilerinin üretilmesine yönelik önemli bir gelişme kaydetmeyi umuyoruz” dedi.

Xerox’un üç boyutlu yüzeylerin üzerine elektronik devre basmayı sağlayan buluşunu kendi ürün ve çözümleri üzerinde uygulamak isteyen Samsung, Xerox PARC ile birlikte çalışmalar yapacak.

GÜNCEL


ÜRÜN HABERLERİ

Arjowiggins Creative Papers yaptığı teknik çalışmalarla özel kağıtlar geliştiriyor. Son olarak geliştirdiği kaplama sürecini içeren kağıt, basılı

elektronik ürünler için yenilikçi bir yüzeye sahip Powercoat®. Firmanın yeni ürünü elektronik fonksiyonelliği ve yazdırılan grafiklerin kesintisiz entegrasyonunu kolaylaştıran bir kağıt. Plastik içermeyen tümü ile selülozik kağıt olan bu ürün, yumuşak yüzeye sahip iyi bir iletken. Powercoat; gömülü RFID etiketlerin, grafik, elektronik fonksiyonların bir bütün aralığında entegrasyonunu kolaylaştırıyor. Onun bobinden bobine/roll-to-roll özelliği, kesintisiz bir baskı sürecinde, esnek ürünlerin oluşturulmasını mümkün kılıyor.Powercoat, yüzeyinin mürekkep yapışma özelliği nedeni ile başarılı bir şekilde basılıyor. Sürdürülebilir

bir substrat olan kağıdın ince yüzeyine basılan elektronik tabanlı tabaka, yüksek çözünürlüklü ince desenlendirme (5 mikron) oluşturuyor. Powercoat’un özel yapısından dolayı piyasadaki diğer kağıtlarda yaşanan renk solması bu yeni üründe yaşanmıyor. Yüzeyi, düşük direnç gümüş mürekkep için gerekli yüksek sıcaklıklara dayanıyor. Powercoat’un bu özelliği, pahalı olan gümüş mürekkep tüketimini önemli ölçüde azaltıyor. Sonuç olarak Powercoat, maliyet tasarrufu ve önemli ölçüde azaltılmış çevresel etkisi sunan, % 100 geri dönüşümlü biyolojik ve FSC sertifikalı bir kağıt olarak tüketicilerin beğenisine sunuluyor.

Akıllı Çözümler İçin Güçlü Kağıt

Ahlstrom doğrudan sarma ve paketleme için PFOA içermeyen Coralpack esnek ambalaj kağıdı yenileyerek geliştirdi. Yeni nesil kağıt; bisküvi, hamur işleri, kahve çekirdekleri, fast food gibi gıda ürünleri, yağ ve et suyu

küpleri için uygun. Ahlstrom’un yeni nesil Coralpack; 32-200g r/ m² açıklıklı, basılabilirlik özelliğine sahip, ekstrüzyon ve laminasyon uygulamaları için ideal olup yüksek performanslı kağıt özelliklerine sahip.

PFOA İçermeyen Esnek Ambalaj Kağıdı

Fleksografik sanayi deneyimi 40 yılı aşan AV Flexologic her zaman yüksek hassasiyetli ve yüksek kaliteli ürünler; flekso plaka donanımları, viskozite kontrolleri ve kesintisiz sleeve yapım sistemi, farklı pazarlar için montaj ve prova makineleri üretiyor. Makinelerinde çevre dostu çalışma sağlayan AV Flexologic, yeni ürününü FAMM HS tam otomatik montaj makinesini dar flekso ve tipo baskı sektörü için, flekso baskı klişeleri monte etmek üzere geliştirdi. Yeni FAMM HS Tam Otomatik Montaj Makinesi; yüksek hızlı, 7/24 kesintisiz montaj

gerçekleştiren robotik bir sistem. Makine, sekiz silindir ya da sleeveleri tutabilecek bir karosel (atlı karınca) ile donatılı. Operatör müdahalesi

sadece yükleme ve boşaltma ile sınırlı. 750 baskı klişesinin her biri 9/0 saniyeden az bir zaman diliminde monte ediliyor. Makine, montaj işaretlerinin konumlarını algılıyor, ölçer patentli görüntü tanıma sistemi sayesinde içinde 0,007mm. ya da 0,0003 inç bir plaka konumlandırılıyor.

Montaj görüntü tanıma sistemi, robotik bir manipülatör ve bir baskı merdanesi kullanılarak yapılıyor. Her montaj işleminden sonra bir dijital kalite kontrol, plaka silindir

ya da kol amaçlanan programlanan konumundan + /-0,050 mm. içinde denetliyor.

FAMM HS - Tam OtomatikMontaj Makinesi

İletişim : AV Flexologic Türkiye temsilcisi: KosmifleksAvrasya Tel: 0216 e18 00 52 [email protected]

İletişim : Ahlstrom Türkiye Tel: 0212 327 85 08 Fax: 0212 327 86 48

İletişim :Arjowiggins Creative Papers [email protected]@arjowigginscreativepapers.com


Comexi firması fleksibıl ambalaj dönüştürücülerine en kısa zamanda, yüksek kaliteli çevre dostu baskı sunan yeni Ofset CI8 baskı makinesini pazarlarda tanıtıyor. Ofset plakaları sayesinde daha hızlı baskı öncesi hazırlığına sahip CI merkezi tambur teknolojili solvent içermeyen

mürekkeplerin kullanıldığı değişken formatlı baskı makinesinin en çarpıcı yeniliklerinden biri de sleeve ve servo motor teknolojisi. CI8 baskı makinesi ile fleksibl malzemeye ofset baskı kalitesi kazandırılıyor Sürdürülebilirlik ve baskı verimliliği için çok önemli bir özelliği, EB

elektron ışınlı kurutma (kürleme). UV ile sertleşen mürekkepler aksine, EB-kürlenmiş mürekkepler gıda ambalajları için işlemi uygun hale getiren herhangi bir foto başlangıç içeriyor. EB kurutma (kür) çok daha az ısı üretiyor, UV kürleme sistemi için gerekli soğutma giderlerini önlüyor.

İletişim: Comexi Dereli Graphic A.Ş. Tel: 0212 698 51 00 [email protected]

ÜRÜN HABERLERİ

Comexi Fleksibıl İçin YeniOfset Seçeneği

Son üç yılda, CTC firması, dar ve orta web piyasalarında önemli bir büyüme yaşadı. Web uygulama alanında geri sarma dahil geniş bir yelpazeyi kapsayan CTC ürünleri (gerginlik kontrol sistemleri “mevcut en doğru ve düşük gerilim için” dahil olmak üzere, en modern teknoloji uygulamaları,

AC ve DC sürücü sistemleri, PLC ve Bilgisayar, dokunmatik ekran kontrolleri ve uzaktan teşhis ve program güncellemeleri için modemler) dünya çapında altı kıtada kullanılıyor. CTC International firmasının CS1214 splicer /yapıştırıcı, ambalaj dönüştürme uygulamaları için

tasarlandı. CS1224’ün “kapaklı” olanı daha küçük bir versiyonu ve kompakt. Kapaklı splicer’in kapak mekanizması, hazırlık için kolaylık olup düz bir çalışma masası işlevinde, yatay bir düzlem içine 900 açılıyor. Iki besleme bobini için şaftlar makinenin alt kısmında, yere yakın.

CS1214 Splicer

İletişim: CT International Inc. [email protected] Avrupa temsilcisi : Emis Sp. Z .O [email protected]


FlexoJet 1725

DuPont MCM yüksek performanslı ve düşük maliyetli kompozisyonların oluşumunda flekso ve gravür baskı pazarları için mürekkep bileşimleri dahil olmak üzere yükselen basılı elektronik uygulama gereksinimlerini karşılamaya hazır. DuPont Microcircuit Materials MCM; RFID radyo frekansı ile tanımlama etiketleri, akıllı paketleme, sensörler, ekranlar ve katı hal aydınlatma gibi baskılı elektronik üretmek için fleksografi baskı ve gravür işlemlerinde kullanılmak üzere iki adet yeni iletken mürekkep geliştirdi:

• DuPont 5069, su bazlı gümüş iletken bileşimi (çeşitli yüzeylerde yüksek iletken kaplama sağlamak için tasarlandı).

• DuPont’un 5067, karbon iletken.Her iki ürününün özellikleri

arasında; yüksek elektrik iletkenliği, düşük uçucu organik bileşik (VOC), plastik ve kağıt yüzeylere yapışma özelliği bulunuyor.

Dupont Microcircuit Materials MCM, yeni bir dizi baskılı iletken mürekkep malzemesini küresel pazarlara sundu.

Birçok elektronik baskı uygulamalar için tipik işlem koşulları altında kullanılan özel teknoloji ile üretilen DuPont PE8XX serisi iletken mürekkep, % 20 ya da daha fazla potansiyel maliyet tasarrufu ile düşük öz direnç sağlıyor. DuPont Microcircuit Materials iş geliştirme yönetici Scott Gordon, yeni DuPont PE8XX serisi iletken mürekkep serisi hakkında şunları söyledi:

“Performans ve kaliteden taviz vermeden müşterilerimizin günümüz

pazarlarında başarı ile rekabet edebilmesi için DuPont PE8XX iletken mürekkep önemli ölçüde gümüş mürekkep ile ilgili piyasa dalgalanmalarının etkisini azaltabilir, çünkü bu ürünün özellikleri denge içeren atılım teknolojisini temsil ediyor. DuPont PE8XX iletken mürekkep, standart termal kür teknikleri ile yüksek hızlı bobin kuruma, düşük sıcaklık işleme özellikli fotonik terbiyei ekipmanlarında kullanılmak üzere tasarlandı. PE8XX serisi; membran anahtarları, RFID, elektro aydınlatma dahil, diğer benzer ürün ve elektronik baskı uygulamalarında kullanıma uygun.”

DuPont MCM, yüksek verimli ince film güneş pilleri için yeni DuPont Solamet PV419 fotovoltaik metalizasyonu da üretiyor.

DuPont MCM Baskılı Elektronik Yeni Düşük Maliyetli İletken

Mürekkepleri Tanıttı

DigiFlex Ltd. dar web baskı sanayine düşük maliyetli, yüksek kalite, yüksek verimlilik, sağlamak için lazer sistemlere alternatif inkjet teknolojili yüksek tutarlılıkta klişe üretilmesini sağlayan CtP klişe çözümü geliştirdi.Yazıcı ve laminatörden oluşan Flexo 1725,

flekso ve letterpress, kuru ofset baskı için anolog fotopolimer klişeyi dijitalize eden üreten bir sistem. Patentli Bi-Component mürekkep ile görüntü, klişe üzerinde yüksek çözünürlükte ve keskin olarak oluşturulduğundan başka teknolojilere olan gereksinim ortadan kalkıyor.

Klişe üzerine ince saydam bir malzeme lamine edilip basılması istenen görüntü bilgisayardan doğrudan Flexojet 1725 ile klişenin üzerine işleniyor. Püskürtülen mürekkep saydam malzemeye değdiğinde hemen katılaşarak densitesi 4.5’in üzerinde siyah tabakayla kaplanıyor, daha sonra mevcut pozlama ve yıkama makinesinden geçirilerek klişede son noktaya ulaşılıyor. Oksijen etkisi engellendiği için tepesi düz yüzeyli tram elde edildiğinden baskı kalitesi yükseliyor. FlexoJet 1725’de imaj klişede oluşturulduktan sonra, yıkama sistemi su bazlı ya da r solvent bazlı olsun aynı sistemde çalışmaya devam

ediliyor (mevcut sistemin değişmesine gerek kalmıyor).FlexoJet 1725 ile Flexojet ile üretilen daha hızlı baskıya giren klişelerin özgün tram yapısıyla baskı densiteleri artıyor. Sonuç olarak yüksek kaliteli baskıya kısa sürede ve maliyet tasarrufu içinde ulaşılıyor.

İletişim : DuPont Microcircuit Materials Tel: 0044 117 931 3191

İletişim DigiFlex Ltd. Türkiye temsilci Dereli Graphic A.Ş. Tel: 0212 698 51 00


ÜRÜN HABERLERİ

ExxonMobil Chemical, farklı, esnek ambalaj ve etiketleme uygulamaları için yeni teknoloji ürünü bir dizi filmi

piyasaya sundu. ExxonMobil Chemical Film Bölümü Küresel Pazarlama Müdürü, Laurie Cardillo yeni film üretimleri ile ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:

Ambalaj ve etiketleme müşterilerimizin gereksinimlerini karşılamak için yenilikçi teknoloji ürünleri sunmak, bizim için bir ilke. Yeni filmlerimiz, ambalaj ve etiket üretimindeki sınırların genişlemesine ve buna bağlı olarak sektörün büyümesine yardımcı olup gereksinimleri karşılamak için yenilikçi teknoloji çözümleri içeriyor.”

Metallyte 70MET-HB2: Bu film; oksijen, nem ve ışık mükemmel bir bariyer sağlayan bir vakum metalize, yüksek bariyerli OPP film. Film mevcut piyasada kullanılan tipik malzemelere göre oksijen iletim oranlarında %60 ve su buharı iletim oranlarında da %65 azalma sağlıyor. ExxonMobil, Metallyte 70MET-HB2’nin bu gelişmiş bariyer performansının yatay ve dikey, snack ve ekmek paketleme uygulamaları için çok uygun olduğunu söylüyor.

Bicor 18MAT-S: Bir yüzeyi mat, diğer yüzeyi laminasyon işlemli dış web olarak kullanımı için tasarlanmış ısıl yapışmalı Bicor 18MAT-S OPP filmi, ısıl yapışma, koekstrüzyon dolgu yapılara mat tabaka olarak sızdırmazlık sunuyor. Film alternatiflerine göre %5 kadar bitmiş bir paket ağırlığında azalma sağlıyor. Film, yatay ve dikey çerez ve şekerleme ambalajlama uygulamalarında kağıt gibi, saten bir görünüm sağlıyor.

OPPalyte 42 WOS-RH: Dondurulmuş gıda uygulamalarında kullanılan diğer filmler ve kağıt ile karşılaştırıldığında OPPalyte 42 WOS-RH, toplam maliyetlerin düşmesinde

önemli bir alternatif. Ayrıca bu film, göz alıcı ambalaj tasarımlarının yaratılması ile ürünün tüketici çekiciliğini arttırıyor. Patentli yüzey teknolojisi ile üretilen film, son derece değişken bağıl nem (RH) ortamında dondurulmuş gıda üretim tesislerinde karşılaşılan koşullarda sağlam bir makine performansı gösteriyor.

Düşük yoğunluklu film: ExxonMobil Chemical PET şişe-şişe geri dönüşümüne destek olacak şekilde etiketin şişeden ayrılmasını kolaylaştırmak için düşük yoğunluklu (0,9g/cc) 50 mikronluk yeni bir Label-Lyte film üretiyor. Label -Lyte 50TD200 shrink sleeve film, yüksek hızlı enine (TD) sleeve ve shrink etiketleme gerektiren gıda, içecek, sağlık ve diğer tüketim malları uygulamaları için ideal. Mükemmel bir büzülme yeteneğine sahip yeni film, marka farklılaşması için, konturlu plastik şişeler, alüminyum ve çelik kutular, aerosollerin yanı sıra kavisli cam ambalajlarda yaratıcı, dekorasyon oluşturuyor.

Sürdürülebilir Stretch Hood Film: Exxon Mobil, paketleme/paletleme işlemleri için daha sürdürülebilir bir stretch film çözümü sunuyor. Propilen esaslı elastomer (PBE) polimer yeni stretch film çözüm; yüksek yük tutma kuvveti, yırtılma, delinmeye karşı direnci, yapışma gücü ile zorlu hava koşullarında daha güvenli, sağlam kararlı ambalajlama sağlıyor. Ayrıca %16’lık bir azalma ile maliyetleri düşürmede de yardımcı.

Üç katlı filmin dış tabakasında %100 MPE reçine, %15 PBE Vistamaxx ve çekirdek tabakada %85 Nexxstar etilen vinil asetat (EVA) kopolimer reçine kullanılıyor. Bu 100 mikron filmin oluşumunda kullanılan Exceed MPE reçine; tokluk, üstün optik

özelliklerine ek olarak delik oluşumu, terlemeye karşı direnç kazandırıyor. Nexxstar EVA kopolimer reçineleri, yüksek tutma kuvveti ve strech yeteneği sağlıyor. Çekirdek tabaka olarak Vistamaxx propilen esaslı elastomer (PBE) ilave yumuşaklık ve elastik toparlanma sunuyor.

ExxonMobil’denAmbalaj ve Etiket

Pazarları için Yeni Filmler

İletişim : Exxon Mobil Türkiye Temsilci: İnpak Ambalaj San. Tic. A.Ş. Tel: 0212 213 54 54 Fax: 0212 213 68 13 [email protected]


Özellikle yenilikçi özel kopolyesterler, ekstrüzyon şişirme (EBM) reçinelerin lideri olarak, Eastman Chemical Company reçine portföyüne Aspira™ adlı polimeri ekledi. Yeni Aspira One (ID reçine kodu1) ile üretilen içecek ve gıda ambalajları, cama alternatif. Ekstrüzyon şişirme ile büyük ambalajlar üretirken netlik ve çevre sorumluluğunu birleştirmek konusunda mevcut sıkıntıların şimdi Aspira™ One ile giderilmesi söz konusu. Bu yeni polimer ile ambalaj üretiminde, estetik ve farklılaşma en üst düzeylere taşınıyor.

Eastman Chemical’ın büyük boy ambalajlar için ürettiği Aspira reçineleri ile değerleri zorlayan farklı denge oluşturuluyor. Aspira One yeni bir polietilen tereftalat (PET)

polimer; en uygun dönüştürülebilirlik dengesi, ürün performansı, üretim verimliliği ve pazardaki mevcut alternatif polyester reçinelere göre estetik ürünler üretilmesini sağlıyor. Aspira polimer, şişe dönüşümcüleri

ve marka sahipleri tarafından istenen dört temel özelliğe; şişe performansı, netlik ve parlaklık, tasarım esnekliği, dönüştürülebilirliğe sahip. Piyasadaki mevcut standart donanımlarda işleniyor. Aspira One, Bisfenol A, antimon ve halojen içermeyip, kimyasallara karşı dirençli, kristal berraklığında. EBM için diğer polyester reçinelerin ile aksine, Aspira amorf, eriyik faz üretilen malzeme. Aspira polimer, granül, kristal ya da katı olmadığından, diğer PET reçinelerinden daha düşük sıcaklıklarda kurutularak işleniyor. Bu da enerji tüketimini azaltıyor, polimerin eriyiğini en aza indiriyor ve EBM üretim platformlarında yüksek netliğe ulaşılmasını sağlıyor. Aspira, aynı zamanda düşük hurda oranına sahip.

ASPIRA One Polimer

Favini’den Etiket ve Ambalaj Uygulamaları İçin Yeni Kağıtlar

Favini, İtalyan kağıt üreticisi olup etiket ve ambalaj uygulamalarına uygun yeni bir Cruh kağıt dizisini başlattı. Cruh olarak adlandırılan bu yeni kağıt, geleneksel kağıt hamuru ile üretilmiyor. Cruh adlı kağıdın hamurunun %15 kadarı organik ürün atıklarından oluşuyor. Favini çöpe atılan organik ürün artıklarına yeni yaşam kazandırıyor. Cruh kağıt serisi yüksek kaliteli, geri dönüşümlü. Yeni kağıdın üretiminde, yeşil enerji kullanılıyor (Favini elektriği kendi hidroelektrik santralinde üretiyor) Cruh FSC sertifikalı ve %30 tüketici sonrası geri dönüştürülmüş lif içeriyor.

Mısır, narenciye, kivi, zeytin, badem, fındık ve kahve: yedi renk aralığı ham madde seçenekleri ile oluşuyor. Yapısı nedeni ile kağıt ayrı bir dokunuş hissi uyandırıyor.

Favini firması ambalajlama uygulamaları için metalik kağıt Majestic hattını genişletti Ambalajlamada kullanılan 120, 200, 250 ve 350 gr. olmak üzere dört gramajdan oluşan kağıt seçeneği mevcut. Klasik

renklerin yanı sıra, metalik kağıt yelpazesi artık daha çekici rafine saten parlaklığında ve güzel renk aralığı içeriyor. Majestic kağıt serisi de FSC sertifikalı.

İletişim : Favini Srl [email protected]

İletişim : Eastman Packaging Ltd. [email protected] Eastman Türkiye Tel: 0212 211 33 13

Film konusunda uzmanlaşmış dönüştürücü Filmquest, Group, polyester filmler ile ilgili geniş bir ürün yelpazesine sahip. Filmquest’in ürünleri arasında özel bariyer film NanoShield yer alıyor. NanoShield, gıda ambalajı için uygun. Geliştirilmiş raf ömürüne sahip NanoShield’in nem ve oksijen direnci yüksek olması nedeni ile taze ve sağlıklı gıda ambalajlamada

kullanılıyor. Filmquest Group, çevre dostu Nanoshield’in PVdC tabanlı filmlerin yerini alabileceğini iddia ediyor. Klor içermeyen, geri dönüştürülebilir Nanoshield film, yüksek bariyer özellikli ve daha az ambalaj malzemesi gerektiriyor. Kullanılması tavsiye edilen ürünler; tavuk, fındık, kurutulmuş gıdalar, kuru aperatifler, evcil hayvan gıda ve oda parfümleri vb.

Özel Bariyer Film: Nanoshield

İletişim : Filmquest Group Inc. [email protected]


ÜRÜN HABERLERİ

İletişim Flint Group Türkiye temsilci: Dereli Graphic A.Ş. Tel: 0212 698 51 00 [email protected]

Dijital, verilerin kullanımı, güvenli ve hızlı veri değişimi, iyileştirilmiş bir veri arşivi sağlıyor. Flint Group, kalite taleplerini karşılayabilmek için geniş bir nyloprint® ürün yelpazesine sahip olup kısa bir süre önce tipo baskıda kullanılan nyloprint® aralığına WS-S dijital plakayı ekledi.

Yeni nyloprint WS-S dijital plaka, çelik tabanlı kaplama olup güvenlik baskısında floresan mürekkep kullanımı gibi özel uygulamalar için ideal. Bu yeni su ile yıkanabilir plaka,

geliştirilmiş soft kabartma tabakası nedeni ile parlak mürekkep transferinde, katı mürekkep yoğunluğu sağlıyor. WS-S dijital plaka, uzun süreli baskılar için yüksek dayanıklılığa sahip. Dijital nyloprint baskı plakaları 10.160 dpi’ye kadar çözünürlük ile görüntüleniyor. Dijital versiyonu 0,73 mm. olup standart kalınlığın yanı sıra, geleneksel bir bord türü de mevcut.

Tipo Baskı İçin Yeni Plaka

Combi Screen Serigrafi Mürekkebi Flint Group, dar kombine baskı

için CombiScreen UV rotatif serigrafi mürekkepleri de üretiyor. Bu baskıya hazır mürekkepler, her çeşit yüzeyde kullanılıyor. CombiScreen, silikon içermeyen bir mürekkep olup döner ekran sistemlerinde kullanılmak üzere

geliştirildi. Bu ürünün geliştirilirken yüksek renk gücüne sahip olması hedeflendi. Büyük nokta keskinliği, akış, yapışma özelliği, daha hızlı baskı ve UV kurutma, bu mürekkeplerin sunduğu özellikler arasında. Flint Group, CombiScreen ile etiket dönüşümcülerinin UV

serigrafide olası en iyi baskı kalitesini elde etmelerini garantiliyor. Bu mürekkep; içecek, sağlık ve güzellik ürünleri ile ilgili etiket uygulamaları için ideal. Yüksek dirençli pigmentler içeren CombiScreen’de Pantone renklerin tam aralığı mevcut.

İletişim Flint Group Matbaa Mürekkepleri A.Ş. Tel: 0212 426 37 01 Fax: 0212 426 37 09

İletişim GMG Color [email protected]

Önde gelen renk yönetim yazılım geliştirici GMG, baskı makinelerinin son gereksinimlerini desteklemek için ProofControl yeni bir sürümünü yayımladı. Renk doğruluğu nesnel olarak ölçülebilen, en ufak renk değişimini tespit eden GMG ProofControl, saniyede kalite doğrulaması sunuyor.

Yazılımın güncellenmiş özellikleri: ColorProof GMG tarafından yazdırılan spot rengin şeritleri, OpenColor profilleri ölçmek ve doğrulama yeteneği; ColorProof GMG ile daha hızlı veri alışverişi. Elde

edilen değerler, sistem içinde saklanan hedef değerler ile karşılaştırılıyor. Bu gerçek ve hedef değerler, kontrol raporları gibi tüm bilgiler, kolayca erişilebilecek şekilde bir veri tabanına kaydediliyor. Uluslararası standartları desteklemenin yanı sıra, GMG ProofControl, ayrıca kullanıcıların kendi kalite kriterlerini tanımlamalarını sağlıyor. Bu nedenle, kullanıcı teyidi için temel olarak kullanılıyor, kendi kontrol şeritleri, hedef değerler, ölçme koşulları ve toleransları, tanımlıyor.

ProofControl Sürüm 2.0

Ambalaj MürekkepleriFlit Group, ambalaj üretiminde

kullanılmak üzere FlexiStar BRC mürekkepleri serisinde yer alan 80 BRC Endeksi ile biorenewable mürekkebi üretti. BRC 80 Napim tarafından onaylı ilk solvent bazlı flekso mürekkep.

BRC80, Napim sertifikalı biyo-bazlı ham madde kullanılarak geliştirildi. Napim BioRenewable İçerik (BRC) Programı, biyo-türevli yenilenebilir kaynakları kullanarak mürekkep baskı formülasyonlarını ve bu

programı kullanılan biyo-türevli bileşenlerin miktarını tanımlıyor. FlexiStar BRC hedef yüzey baskılı uygulama alanları: Dondurulmuş gıda torbaları (sebze ve et için), perakende satış torbaları, hijyenik bağ ambalajları.


ÜRÜN HABERLERİ

Zorlu Kızılötesi Isıtma İşlemleri İçin Test Cihazları

Güneş hücreleri ya da mikro-elektronik entegre devrelerin imalatı gibi modern üretim

süreçlerinin, genellikle vakum koşulları altında gerçekleşmesi söz konusu. Vakum sürecinde istenmeyen oksidasyonun önlenmesi, örneğin;

cam ya da metal kaplama için bir avantaj. Bu işlemlerin çoğu, yüksek enerji, kesin olarak kontrol edilebilir bir ısı kaynağı gerektiriyor. Kuvars cam kızılötesi yayıcılar, bir dizi avantaja sahip olmakla birlikte. vakum koşulu altında kızılötesi süreçlerin kullanımı göründüğü kadar basit değil. Kapalı bir oda içinde yansıma bazen önemli ölçüde ısı dağılımını etkileyebilir. Birçok parametre, burada gerekli ısı tam etkili olduğu için, ekipman tasarımı dikkate alınmaz. Güneş pilleri ve modern cam ve metal kaplamalar gibi yarı iletkenler birçok yenilikçi ürün kendi üretim ya da tedavisi sırasında özel ısıtma gerektirir. Chip dilimleri, diskler ve iş parçaları vakum koşulları altında çok yüksek sıcaklıklarda işlenir. Bunu yapmak için, yüksek ısı enerjisi, hedeflenen ve enerji açısından verimli bir şekilde aktarılması gerekir. Aynı zamanda, vakum, yüksek çevre sıcaklığı ya da ortam agresif ısı kaynağı üzerinde hareket eder. Heraeus’un ileri teknoloji vakum testi ekipmanı ile otomatik uzun süreli testler geçekleşiyor. Testler,

bilgisayara kaydedilerek müşteri ile değerlendiriliyor. Heraeus-Nobleight test cihazları, hızlı çevre koşullarının, kızılötesi sürecin verimliliği üzerinde büyük bir etkiye sahip olduğunu ortaya koyuyor. Yeni test cihazı, verimli güneş pillerinin enerji tasarruflu üretimi için kızılötesi vericiler üzerinde daha fazla geliştirme çalışmaları yürütmede yardımcı. Vakum koşulları altında, bazı malzemeler, geometrik karmaşık ürünler, daha hızlı ve düşük sıcaklıkla kurutuluyor.

Malzemenin renk ve tipi ile kaplama ve renk kalınlığı bunun yanı sıra gerekli sıcaklık ve kurutma süresi, ısıtma işlemi, tasarımı etkiliyor. Yeni malzemeler ve yenilikçi kaplama ile karşı karşıya kaldığında, tesis ya da tesisin olası enerji tasarrufu en iyi şekilde tasarlanıyor. Bilgisayar Destekli Mühendislik (CAE) gibi modern sayısal yöntemlerle uygun değer ısı dağılımı gibi önemli noktalar önceden simüle edilebiliyor. Vakum testi, bilgisayar simülasyonu ile tahmini sonuçları doğrulamak ya da onaylamaya yardımcı oluyor.

Endüstriyel proseslerde kimyasal depolama ve çevreyi izleme, kişisel güvenlik gaz algılama gereksinimi giderek önemli olmaya başladı. Günümüzde; çeşitli teknolojiler, katalitik ve elektro kimyasal sensörler, gaz kromatografisi, alev ve fotoğraf iyonizasyon ve iyon hareketlilik spektrometresi dahil olmak üzere bu algılamayı gerçekleştirmek için kullanılıyor.

Foto iyonizasyon dedektörü ya da PID lambalar, diğer tekniklerle karşılaştırıldığında, daha ekonomik ve hızlı. PID lambalar; kaçak tespiti, çevre izleme, ilaç algılama dahil birçok uygulamada başarı ile kullanılıyor. Heraeus-Noblelight, modern

taşınabilir gaz algılama ünitelerinde kullanılan özel ışık kaynakları, malzeme foto iyonizasyon dedektör lambalarında (PID lambaları) önemli bir üretici. Heraeus-Noblelight’ın, son elektronik donanım ve yazılım kullandığı PID lambaları, dayanıklı ve kolay kullanımlı mobil gaz alarm cihazları olup ve güvenilir

algılama sonuçları sunuyor. Foto iyonizasyon algılama, yüksek enerjili fotonlar yayıyor, burada özel bir UV lambası kullanıyor. Fotonların enerji düzeyi, elektron volt (eV) cinsinden ölçülüyor. Taşınabilir foto iyonizasyon dedektörleri (PID) kullanarak uçucu organik bileşikler (VOC) hızlı algılanıyor. VOC’lar

tolüen ve izobutilen gibi birçok kimyasal bileşik içeriyor. Pozlama süresi uzadığında bu süre boyunca bu kimyasallara maruz kalma limitleri çok düşük olsa da ciddi bir sağlık tehlikesi olabilir. Bu nedenle VOC algılama büyük önem taşıyor. Açıkçası, yüksek hassasiyete sahip bir teknoloji, personelin güvenliği için gerekli.

Taşınabilir Foto İyonizasyonDedektörleri (PID Lambaları)


Slovnaft Petrochemicals bu yeni ürünü, Milliken firmasına ait Millad ® NX ™ 8000 arıtıcının desteği ile geliştirdi. Millad NX 8000 farklı ürün kalitesi ve dönüştürücüler için tutarlılık verimlilik avantajlarına sahip geniş bir işlem penceresi açtı. Millad NX 8000 sert ambalaja cam gibi şeffaf ve parlak high-end optik getiriyor.Enerji tasarrufu ve kristal berraklığı sağlamada önemli bir potansiyele sahip Tatren®, şeffaf, parlak bir yeni nesil PP reçine. Yeni nesil Tatren RM 85 82 CLEAR ve Tatren RM 45 55 CLEAR mevcut en son teknolojilere dayalı gıda ambalajında saf, yüksek

netlikte PP için yeni bir ölçüt. Cam gibi şeffaf, parlak yüksek kalitede optik özelliğine sahip Tatren PP ile üretilen ambalaj, başarısını Slovnaft Petrochemicals ile Milliken Company arasındaki yakın iş birliğine borçlu. Bu ürün Reach düzenlemeleri ile de tam uyum içinde. Organoleptik özelliklere sahip Tatren PP, DOW’un yeni ftalat içermeyen katalizörü kullanıldığından, Reach düzenlemeleri ile de tam uyum içinde. Tatren PP’nin Millad NX 8000 sayesinde kazandığı yüksek akışkanlık özelliği enjeksiyon kalıplama tekniği ile karmaşık tasarımlı, ince duvarlı

ambalajların enerji tasarrufu ve kısa sürede üretilmesini sağlıyor. Düşük sıcaklık daha fazla ürün ile ,% 10 kadar soğutma zamanı azaltıyor.

Yüksek Netlik ve Enerji Tasarrufu Sağlayan Tatren® PP Yeni Nesil Reçine

İletişim: Milliken Veerle de Wolf Milliken Slovnaft, a.s. [email protected]

KHS Corpoplast Airback Plus ile daha sürdürülebilir PET şişe üretiminde maliyetin azaltılması yolunda önemli bir adım attı. Yeni sistem sayesinde, şişirme işleminde kullanılan basınçlı havanın % 40 kadarı doğrudan geri dönüşümlü olabiliyor. Airback, piyasada belirlenmiş bir işlem Airback I ile birlikte kullanılıyor. Airback I ile üretilmiş şişenin içindeki mevcut basınçlı hava, yeni şişenin şişirilmesinde kullanılıyor. Üfleme çarkının merkezinde yer alan bir halka hat şişirme için gerekli

olan basınçlı hava miktarı ile besleniyor. Preform, yaklaşık %10 tasarruf sağlayan sıkıştırılmış hava içinden geçiyor. Ön üfleme aşamasında şişe yüksek basınç tarafından takip ediliyor. Airback Plus ile şişe daha basınçlı hava içinde elde ediliyor. Şişe daha yüksek bir basınçta % 30’a kadar ek bir tasarruf sağlanarak üretiliyor. Airback kullanmanın bir diğer avantajları; daha az enerji sarfiyatı, azalan yatırım maliyetleri ve a az yedek parça kullanımı ile bakım maliyetlerinin düşmesi.

Şişirmede Maliyet Azaltma İçin Airback Plus

İletişim: KHS [email protected] KHS Türkiye Vedat GülerTel: 0212 347 24 60 Fax: 0212 266 11 58

Günümüzde artan baskı hızı, daha kısa sürede üretim, hızlı üretim talepleri içinde mürekkepleri kurutma ve sertleştirme için zaman üretim sürecine bağlı olarak sınırlı. Birden çok renkli baskı sürecinde her rengin birbirini etkilemeden mükemmel olarak kendini yansıtması, bunun içinde renklerin hızla kuruması önemli, yani mükemmel tedavi gerekiyor.

Heraeus-Noblelight, özel baskı uygulamaları için esnek ve modüler bir UV-LED sistemi geliştirdi. NobleCure® sistemi; verimli optik ve termal tasarımı nedeniyle daha az enerji tüketimi, hassas malzemeleri düşük ısıtma ve daha hafif ağırlık gibi avantajlara sahip. Yeni hava soğutmalı UV-LED modülü çok hafif, küçük ve son derece sessiz. Bu sisteme, hemen hemen pazardaki

her tür inkjet kafası, uyarlanıyor. Yükleme işlemi çok basit, tak ve çalıştır. Ayrı soğutma ünitelerin de özel güç kaynaklarına gerek yok. Toplam optik çıkış, ışınım, UV dozu, çalışma mesafesi ve pik dalga boyu - tüm baskı kalitesi ve üretim verimliliği üzerinde önemlidir; başarılı kurutma gerçekleştirmek için yeni UV-LED sisteminde bu döneler optimize edildi.

Yeni UV LED Sistemi

İletişim : Heraeus-Noblelight [email protected]


ÜRÜN HABERLERİ

Kalın Etiket KağıdıNewPage Corporation’ın

gıda, içecek pazarı için ıslaklık direncine sahip etiket kağıtlarının üretiminde özel uzmanlık ve teknolojiye sahip. NewPage ürün geliştirme ekibi, bir süredir nem direnci yüksek sürdürülebilir bir etiket kağıdı üzerinde çalışıyordu.

Firma kısa bir süre önce bu çalışmalarını sonuçlandırdı ve büyük gıda ve cam ve plastik ambalajlar için tasarlanmış yoğun ıslaklığa karşı dirençli etiket kağıdını piyasaya sundu. Yeni kağıt; etiket baskısına, yüksek hızlı etiket uygulamaları ile

uyumlu. New Page Corporation’un Omnipoint Forest Stewardship Council (FSC) (BV-COC–953662), Sürdürülebilir Orman İnisiyatifi (ÖFK) ve Orman Sertifikasyonu (PEFC) ve Onaylama Programı için üçüncü taraf zincir-bakım sertifikaları mevcut.

Bariyer Kaplama Bairicade XTNanoPack Inc, ambalaj

sektörü için, çevre dostu bariyer malzemeleri geliştirerek pazarlıyor. NanoPack’ın işlenmiş gıda ambalajında kullanılan filmler için geliştirdiği özel bariyer kaplamalardan biri de Bairicade XT. Yeni ürün su bazlı bir kaplama olup düşük maliyetli ve yüksek hızda flekso ve tifdruk baskı süreçlerine uygun. Küresel patent bekleyen Bairicade XT kaplama,

çerez, kuruyemiş, baharat, şeker, kahve ve çay gibi ürünlere uzun

raf ömrü sağlıyor. Ultra-ince oksijen bariyer kaplamada %50 daha az su kullanıyor. Bairicade XT, az kurutma gereksinimi ile baskı hızını arttırıyor. Kaplama, yüksek klorlu diğerlerine göre çevreci bir alternatif olup sürdürülebilirlik programlarını destekliyor. Güncel biyo-filmler ile gübrelenebiliyor. Yeni kaplama US FDA tarafından gıda ile dolaylı temas için onaylı.

NATPET’ten Termoform Kaplar için Yeni Sınıf PP

Suudi Arabistan polipropilen (PP) üretici NATPET, termoform ürünlerin (bardak, kap, tepsi gibi ürünlerin) genel performansını arttıran, boyutsal kararlılık ile netlik ve estetiği birleştiren H03TF’i geliştirdi. NATPET’e göre gıda uygulamaları için ideal olan Milliken’in ürünü Hyperform® HPN-600ei çekirdekleşme ajanı ile H03TF PP, yüksek kristalleşme sıcaklığı

birlikte izotropik bir denge, üstün mekanik direnç, fiziksel denge, iyi sertlik/darbe özellikleri, dengeli kalınlık dağılımı ve hızlı üretim gibi avantajları kazandı.Yeni H03TF PP ile uygulamalarda alternatiflerine kıyasla hafif, estetik, ovalliği iyi çevresel ve taşıma avantajına sahip ürünler elde etmek mümkün. NATPET Ürün Uygulama Müdür Yardımcısı Neaz Ahmed, H03TF PP’nin ambalaj

üreticilerine üretim sürelerini azaltma ve daha az fire ile kaliteli ürünler için bir fırsat olduğunu söyleyerek konu ile ilgili açıklamasının devamında şunları söyledi:

“İyi işlenebilirlik özelliği ile termoform uygulamaları için yüksek sınıf performans bekliyoruz. Avrupa, Çin ve Afrika, dünya çapında müşterilerimizden olumlu geri bildirim almaya başladık.”

İletişim: NATPET Neaz Ahmed [email protected] [email protected]

İletişim : NewPage Corporation [email protected]

İletişim : Nanopack Fred Levitt [email protected]


ÜRÜN HABERLERİ

Yenilenebilir kaynaklara dayalı fiber tabanlı paketleme için Stora Enso “artan talebe” yanıt olarak, Mediaset ölçekli, tek tarafı kaplı kağıdı geliştirdi. Stora Enso’nun Almanya’daki Uetersen fabrikasında yeni liflerden ürettiği Mediaset’ın ayrıca isteğe bağlı FS-ve PEFC sertifikalı olanı da mevcut. Ambalajlama, kavanoz ve kutuların etiketlenmesi gibi

özellikle yüksek hız dönüştürme süreçleri için geliştirilen Mediaset, 80, 90, 100 gr./ m² ağırlık arasında yüksek-beyaz, parlak yüzeyli ve ofset baskıya uygun bir kağıt. Yüksek hızlı baskılara uygunluğu ve iyi yapışma özellikleri ile Mediaset, ambalaj, etiket dönüştürme ve ambalajlama, etiketleme hatları için “ekonomik bir seçim”.

Tek Tarafı Kaplı Kağıt

Smart Machineries and Mould Pvt. Ltd dünyanın en küçük ekstrüzyon şişirme makinesinin üretimini dünya piyasalarına duyurdu. Çeşitli ürün uygulamaları için üretilen makine, küçük bir alan kaplıyor. Smart ekstrüzyon şişirme makineleri; kozmetik ambalaj, ilaç, tıbbi malzeme, ilaç, madeni yağ ve otomotiv ürünleri de dahil olmak üzere çeşitli uygulamalar için özel olarak üretiliyor olup bu makineler ile yüksek verimliliğe ulaşmak mümkün.5ml-2lt.arası ürünleri üretmeye uygun Smart ekstrüzyon şişirme makineleri çok küçük bir alan kumanda ediliyor. Makine tam otomatik olduğundan kullanılan insan gücünü de azaltıyor. Küçük Smart ekstrüzyon makineleri büyük boy makineleri ile karşılaştırıldığında kolay kullanılan, kullanıcı dostu, kompakt, hızlı ve

enerji verimliliğine sahip. Özellikleri: Tek ya da çift istasyon, mikro işlemci kontrol, helisel şanzıman, büyük kalıp alanı, üstün karıştırma vidaları, AC sürücüsü. Smart Machineries firmasının mühendisleri, 2D/3D modelleme, kalıp ve takım tasarımı, kalıp deneyimi ve tamamen CAD

/ CAM teknolojisi tarafından desteklenen uzmanlığa sahip olup kalıpları üretmeden önce müşterileri ile ürün geliştirme çözümlerinde birlikte çalışıyorlar. Kalıp üretiminde daha uzun ömür ve son tahlilde düşük ürün maliyeti için yüksek kaliteli malzemeler kullanılıyor.

En Küçük Şişirme Makinesi

Roland’ın geniş formatlı inkjet yazıcılar ve yazıcı / kesiciler için özel olarak geliştirdiği VersaWorks Sürüm 4.8 RIP yazılım paketi, küresel piyasalarda ilgi ile karşılandı.

VersaWorks, yeni versiyonuna; high-end grafik ve hassas renk eşleştirme, altı kütüphane ekledi.

Bu kütüphaneler otomatik olarak bir Roland inkjet cihazında çoğaltılabiliyor. Bu basitleştirilmiş iş akışı, renk eşleşmesi için gereken süreyi azaltıyor ve düzgün profilli medya ile çalışırken belirli renklere hızlı çıkış sağlıyor. VersaWorks’un en son başka tasarım dosyasında

tanımlanmış bir spot renk değiştirmeye olanak sağlayan yeni bir spot renk değiştirme özelliği bulunuyor. Kullanıcılar ayrıca, birçok Roland inkjets tarafından desteklenen beyaz ve şeffaf mürekkep seçenekleri ile kendi tasarımları spot renkleri değiştirebiliyor.

Versa Works 4,8 RIP Yazılımı

İletişim : Stora Enso Türkiye temsilcisi : Doğan Dış Ticaret ve Mümessillik A.S.Tel: +90 216 544 13 00 Fax: +90 216 544 13 38 [email protected]

İletişim : Roland DG Benelux NV Fax: 0032 14 575 91 [email protected]

İletişim : Smart Machineries and Moulds Pvt. [email protected]


Hanita Coatings, üstün kaplama birikimi, metalize teknolojisi ile etiket ve baskı sanayi için polyester filmler geliştiriyor. Firma, etiket endüstrisine yönelik ürün portföyüne bir düzine yeni alev geciktirici film ekledi. Hanita Coatings’in

FR elektronik etiketleme için uygun maliyetli alev geciktirici PET filmleri; siyah, beyaz ve saydam 1 ve 1,5 mm. (25 ve 36 mikron) olup, baskıya uygun ve yangının yayılmasını önlemeye yardımcı. Hanita Coatings’in

halojen içermeyen FR filmleri, hem geleneksel baskı işlemleri ve termal transfer tarafından tam basılabilirlik özelliğine sahip. Ayrıca non-basılabilir uygulamalar için alev geciktirici taban ortamı olarak kullanıma uygun.

Alev Geciktirici Filmler

Henkel’in baskı ve ambalaj pazarı için sunduğu EB kaplama, yapışkan ve film tabakasını ortadan kaldırıyor. Mono-web-yeni bir süreç-EB yüzeyi baskılı geleneksel laminasyona bir hareket sağlıyor. %100 katı kaplama karbon ayak izini azaltıyor (enerji

tüketimini ve sera gazı salınımı azaltıyor). Bu ürünlerin doğrudan ve dolaylı FDA gıda onayı bulunuyor. Uygulandığı yüzeylere özel estetik ve performas kazandıran EB kaplamalar; OPP, PET, PE film ve alüminyuma uygun. Flekso ve gravür baskı uygulamalarını içeriyor.

Henkel’den EB Kaplamalar

Laminasyon gibi yüksek hacimli uygulamalar için verimli işleme, özellikle önemli. Henkel’in sunduğu Aerobond, verimliliği artırırken kağıt endüstrisinde laminasyon süreçlerini hızlandırıyor. Hava kontrollü sistem, yapıştırıcıyı yüzeye en iyi miktarda dağıtıyor. Bu sistem ile daha az

yapıştırıcı kullanılıyor. Geleneksel yapıştırıcı karışımları genellikle tüm üretim hattını yavaşlatabilir, daha yoğun nem içeriği nedeni ile daha fazla klima çalışır.Kullanımı kolay olan Aerobond sistemi, üretim süreçlerinde daha fazla esneklik sunuyor; laminasyon hatlarının temizlenmesi için duruş süresini azaltıyor.

Aerobond Sistem

İletişim : Henkel Türkiye Tel: 0216 579 40 00 Fax: 0216 579 40 41

InterlinkONE yenilikçi pazarlama yazılım ve hizmetleri alanında önemli bir birikime sahip. InterlinkONE onun QR kodu yönetim yazılımı QReate & Track; şirketlerin, QR kodlarını oluşturup düzenlemesine ve bunları basılı malzemeler ile etkileşimli hale

getirerek izlemesine olanak sağlıyor. Kullanıcılar, Interlink One raporlama panoları aracılığıyla gerçek zamanlı olarak kendi QR Kodları etkinliğini görüntülüyor. QR Create & Track, birçok yeni gelişme içeriyor: Bunlar; QR kodu izleme ve raporlama

konumu, bir QR kodu ortasına bir logo yerleştirmek için programı yükleme, bir görüntü ve ek dosya biçimleri ve QR kodları indirme boyutlarını içeriyor. Bu özelliklerden şimdi QReate & Track’ın tüm kayıtlı kullanıcıları faydalanıyor.

QR Kod Yazılımı

Çin kökenli FPC Ningbo, yeni bir PP reçine geliştirme çalışmasında Milliken ile iş birliğine girdi. Milliken Millad NX 8000K ürününü arıtıcı olarak kullanan FPC Ningbo, yeni sınıf (PP) polipropilen 5200XT’yi geliştirdi. FPC Ningbo firması, Çin tesislerinde ürettiği 5200XT PP’nin yapısal tutarlılığı ve kaliteyi arttırmasının yanı

sıra enerji tüketimini %30 azalttığı dolayısı ile de maliyetleri düşürerek sürdürülebilirlik gelişimini desteklediğini bildirdi. Yeni 5200XT reçine, 18 erime akış indeksine sahip olup gıda ve saklama kapları spor şişeler gibi ürünlerde gelişmiş netlik ve taze bir görünüm sergilediği hiçbir koku sorunu olmadığı belirtiliyor.

İletişim FPC Nigbo www.fpg.com.tw [email protected]

FPC Ningbo ve Millikenİş Birliği İle Yeni Ambalaj Reçinesi

İletişim: InterlinkONE [email protected]


İletişim: Hanita Coatings [email protected]

ÜRÜN HABERLERİ

Etiket Üretiminde Destek Ünite FX1000

Web Tansiyon İçin CPF Sensörü

Re Controlli Industriali Spa, pnömatik ve elektromanyetik toz fren, yük hücreleri ve gerginlik kontrolleri, web rehberi, dönüştürme endüstrisi için yardımcı ekipmanlar üretiyor.

Firmanın yeni ürünü web gerginlik tespiti için CPF silindir sensör. CPF silindir sensör makinenin herhangi bir noktasında kurulabiliyor. Ekran operatörün kolayca doğrudan silindirin ön gerginliği okumasına olanak tanıyor. Buna ek olarak, tuş takımı üzerinde dört buton, kullanıcı için kalibrasyonu kolaylaştırıyor. Özel tasarımı sayesinde maksimum 10 kat fazla yük aşırı kadar dayanabiliyor ve sıcaklık, basınç ve nem değişikliklerinden etkilenmiyor.

İletişim : Re Controlli Industriali Spa [email protected]

Sabic PP Qrystal Ailesini Genişletecek

Sert ve uygun maliyetlerde küçük ve orta ölçekli şişe üretmek arayışları içinde olan ekstrüzyon şişirme tekniğini kullanan firmaların bu taleplerini karşılamak üzeren Sabic yeni bir PP geliştirdi. Yeni ürün Sabic® PP Qrystal QR681K, netliğe, iyi darbe ve kimyasal dirence ve iyileştirilmiş duvar kalınlığına sahip 5 lt.’lik ambalajlar için tasarladı. Yeni PP ile şeffaflık geliştirilirken, işlem sıcaklıkları indirildi. Kalite ile ilgili bir problem yaşanmadan üretim döngü süresi kısaldı. Bu da daha ekonomik, çevreci şişe demek.

Sabic Teknik Pazarlama Mühendisi Marnik Vaes yeni PP için şunları söyledi:

“Bu PP, karbon ayak izi ve birim maliyet yapısı azaltmak için sürdürülebilir bir çözüm olabilir.”

Primera Technology Inc yeni FX1000 Matrix Temizleme Sistemini duyurdu. Sağlam, güvenilir bir sistem olan FX1000, Primera Technology firmasının CX1000e renkli etiket baskı ünitesi ve diğer dijital etiket üretim sistemleri ile birlikte kullanılıyor. FX1000 Matrix Temizleme Sistemi, etiket atıklarının bobinden temizlenmesini,

hızla bobinin sarılmasını ve dilimlemeyi otomatikleştiren bir aksesuar olup etiket üretimi hızlandırmayı, amaçlıyor. İkili sarma ve tek sarma olmak üzere iki modeli olan. FX1000 FX1000 baskılı bobinlerin hazırlanması hızlandırmak, üretim atığını (etiket matriksini ) etiketten ayırma etiket dönüştürücüler için geliştirildi.

İletişim : Primera Technology Inc Plymouth [email protected]


Kapak ve KilitÜretimi İçin Yeni Olanaklar

Su sektöründe organoleptics açısından müşteri talepleri özellikle bu uygulama için geliştirilmiş Sabic® HDPE CC860V tarafından karşılanıyor. Spor içecekleri gibi

ürünler için özel kapak üretiminde kullanılan ham madde üretiminde bir adım Sabic tarafından atıldı. Sabic PP Qrystal QR674K polipropileni geliştirdi. Bu yeni polipropileni kullanarak spor içecekler için özel kapaklar üreten dönüşümcüler, kaliteden ödün vermeden kendi makine sıcaklıklarını düşürebiliyor. İşleme sıcaklığı düşük olduğundan döngü süreleri de kısalıyor. Böylelikle %15’e yakın maliyet tasarrufu elde ediliyor. Sabic PP QR674K daha duyarlı gıda ile temas uygulamaları için uygun. 40 gr./10 dakika eriyik akış hızı (MFR), doğrudan polimerizasyonda elde ediliyor ki; bu da hiçbir değişiklik yapılmadan MFR ajanlarının moleküler ağırlığını ayarlamak için ekstrüzyon aşamasında gerektiği anlamına gelir. Bütün Sabic PP Qrystal ailesi

Sabic PP QR674K, estetik ürünler üretmek isteyen dönüşümcüler için çok iyi şeffaflık ve parlaklık özellikleri sunuyor. SABIC; büyük polimer türlerini kapsayan; yüksek, düşük ve lineer alçak yoğunluklu polietilenin, polipropilen homopolimerleri ve kopolimerleri de kapsayan geniş bir ürün yelpazesine sahip. Bu ürün ailesi; su, gazlı içecekler, meyve suları, süt ürünleri, yağlar veya diğer ürünlerin ambalajları için kullanılacak olup gıda ve gıda dışı, standart ve özel kapakları içeren tüm anahtar uygulamaları kapsıyor.

Sabic, kapak ve kilitlerin performansını artırmak sürdürülebilirliği geliştirmek ve yüksek hacimli değişen ambalajlama uygulamalarında sistem maliyetlerini azaltmak için yeni malzemeler geliştirmeye devam ediyor.

İletişim : Sabic Türkiye. Tel: 0212 385 04 00 Fax: 0212 385 04 10

‘Bir ürünün koku ve aroması ilk tüketicilerin zihninde beklenti ve ürüne ait istek oluşturmak mümkün. İyi koku ürünün satın alınması için destek olup tanıtıcı koku, tüketiciyi alım doğrultusunda tetikler… Sun Chemical’dan ScentSational Technolog ürünü SunScent kaplamalar, herhangi bir baskı yöntemi ile ambalaj yüzeyine doğrudan belirli kokuyu dahil ediyor. SunScent kaplamalar, flekso, gravür ve ofset kaplama ünitelerinde kullanıma uygun. SunScent kaplamalar bir nokta kaplaması olarak ambalaj üzerine doğrudan uygulanıyor. Kaplamanın microencapsulates yapısı, kokunun maksimum salıverilmesini sağlıyor. SunScent kaplamalar, ambalaj açılmadan satış noktasında ürünlerin koku ve aromasının tüketiciye iletmesi için marka sahipleri için olanak. Sun Chemical İş Geliştirme Başkan yardımcısı Bob Lorenz diyor ki;

“Bu koku duygusu birçok marka sahibinin yararlanmak isteyeceği bir sürpriz. Raflarda birçok ambalajlı ürün bulunduğundan tüketicinin dikkatini koku yardımı ile çekip iletişim kurmak mümkün.”

SunScent Kaplamalar

İletişim : Sun Chemical Türkiye Tel: 0232 376 88 90 Fax: 0232 376 88 97-98


Yeni Oce InfinistreamTeknolojisi ile Ofset Kalitesinde

Karton Ambalaj Baskısı

Polymag Tek’den Web TemizlemeAmbalaj endüstride, kağıt, film ya da başka

bir alt tabaka yüzeyi üzerinde kir parçacıkları malzemenin israfına, ürünün kalitesinin düşmesine sonuç olarak para kaybına neden olur. Polmag Tek, özel web ve levha temizleyicilerinin üretiminde oldukça iddialı. Polymag, web kağıt ya da filmdeki kirliliği gidermek için (CCR) teknolojisini kullanıyor. CCR’ın yapışkan yüzeyi, kirliliği film ya da kağıdın yüzeyinden tümü ile temizliyor. Polymag Tek, hareketli webdeki gevşek partikül kirliliğini gidermek için 6RNWC-CD web temizleyicini geliştirdi. Polymag Tek, mavi-S kontak temizleme ruloları (CCRS) , web’in her iki tarafına bir çift nip birim rehber aracılığıyla ulaştırıyor. Web yüzeydeki kir CCRS’e aktarılıyor. CCRS sürekli iki ön-tabakalı yapışkan bant ruloları ile yüzeyi temizliyor. Şerit doymuş hale geldiğinde çıkarılıyor. Her rulo, çizgi halinde uzanan 66 metre yapışkan bant içeriyor.

Braille, Kabartma Uygulamalar İçin İki Yeni Vernik

Pulse Roll Label Products Ltd 2000 yılından bu yana etiket dönüştürme sektöründe olup portföyü; UV ve su bazlı mürekkep, boya ve yapıştırıcılar, özel efekt mürekkepleri, matbaa ürünleri ve temizlik çözümleri içeriyor. Pulse Roll Label Products Ltd.UV vernik yelpazesine iki yeni ürün ekledi:

RS255; Avrupa Körler Birliği (EBU) Avrupa ilaç firmaları için Yönergeler ve dağıtıcı / pazarlama ajansların, EU direktif 2004/27/EC Madde 56 taleplerini karşılayacak şekilde özel olarak formüle edildi.

RS285: Pulse Roll Label’in ikinci ürünü RS285 yüksek yapılı / dokunsal ‘kabartmalı’ göz uygulamalar için geliştirildi. Yeni vernikler; su, kimyasal ve aşınma direnci yüksek ve iyi yapışma özelliklerine sahip. RS255 ve RS285 geleneksel ve köklü rotary screen makinelerde, etiket ambalaj yüzeyleri de dahil geniş bir yelpazede kullanılıyor. Mevcut ilaç CEN standartlarına uygun RS255 nokta yükseklikleri dahil Braille yazı için özel olarak tasarlandı. RS285 tüm diğer yüksek yapı uygulamalar için geliştirildi.

Océ geliştirdiği OceInfinistream® teknoloji ile dijital ambalaj baskı sektörü için yeni bir yön çizdiği konusunda iddialı. Océ, kaplamalı katlanır karton üzerine ofset baskı kalitesinde başarılı sonucun Océ InfiniStream teknolojisi ile mümkün olduğunun altını çiziyor. Verimliliği sağlarken kaliteden ödün vermeyen Océ dijital baskı makinesinde elektrofotografik sıvı toner teknolojisi kullanılıyor. Bu yeni sıvı toner teknolojisi, 600 mikron kalınlığa kadar standart kartona değişken

görüntüleme sağlıyor. Yedi renk ile modüler baskı kulesi konsepti, 28 ile 711 mm.web genişliğinde 120 mt./dak hız... Kabartma, kaplama gibi süsleme teknikleri ile birlikte, Océ InfiniStream® teknolojisi karton uygulamaları üzerinde yoğunlaştı ve kısa sürede piyasada ilgi topladı. Firma, InfiniStream aralığını, gelecekte esnek ambalaj ve etiket uygulamaları için genişletilebileceği sinyalini verdi. Océ iş akışında bir ara yüz oluşturmak üzere Esko ile ortaklığa girdi.

İletişim: Polmag [email protected] temsilcisi Graphische Maschinenbau GmbH

Markus Pieper [email protected] İletişim: Pulse Roll Label Products Ltd. [email protected]

İletişim : Océ Türkiye temsilcisi Ofis Teknik Tel: 0212 267 45 00 [email protected]


ÜRÜN HABERLERİ

ÜRÜN HABERLERİ

Flekso baskı sürecinde baskı klişesine/plakasına mürekkep transferi için kullanılan aniloks merdane; sürecin kalbi. Ancak, aniloks merdanenin yüzeyi seramik bileşiminin doğası nedeniyle, kırılgan olduğundan ürünün taşıması sırasında herhangi bir darbeye maruz kalması ile bunun baskı makinesine etkisi çok olumsuz olabilir. Bunun bilinci ile Trelleborg, özellikle flekso baskı işlemi sırasında kullanılmak üzere Axcyl Axcylox koruma kılıfını

tasarladı. Axcylox’un amacı; kırılgan anilox merdanenin yüzeyinde taşıma, depolama

sırasında herhangi bir zararın oluşmaması için gerekli korumayı gerçekleştirmek. Axcyl teknolojisi, aniloks merdanenin ömrünü uzatırken, baskı makinesine de olası zararı engelliyor. Yenilikçi Axcylox koruma kılıfı, baskı işi tamamlandıktan sonra kolayca aniloks üzerine kayar şekilde geçecek tasarıma sahip. Daha sonra, hava basıncı altında, aniloks üzerinden Axcylox, hem güvenli bir şekilde çıkarılıyor ve hem de ileride kullanılacak gerekli zamana kadar saklanıyor.

Aniloks Merdane İçin Yüksek Performanslı Axcylox Koruma Kılıfı

Twin Rivers Doğal Kağıt

Aralığını Genişletti

Twin Rivers Paper firması, kendinden yapışkanlı ve tutkal uygulanan etiket kağıtlarında teknik uzmanlığa sahip olup sıkı fonksiyonel ve performans gereksinimlerini karşılayan özelleştirilmiş ürünler sunuyor. Twin Rivers Paper, sürdürülebilirlik gereksinimlerini desteklemek için, bütünleşmiş kağıt hamuru, kağıt ve tüketim sonrası atık geri dönüşümlü kağıt üretim işlemlerini SFI ve FSC standartlarında gerçekleştiriyor.

Twins Rivers’in etiket kağıtları; ıslak ve kuru meşrubat etiketleri, ambalaj, ısı transfer baskı, bobin etiket ve endüstriyel / grafik uygulamalarını içeriyor. Sürdürülebilir ambalaj için talep büyüyor. Twin Rivers portföyünü ambalaj pazarının gereksinimlerine göre geliştirerek yeniliyor. Twin Rivers; Acadia Natural ambalaj kağıdını ağartılmamış hamurdan, tamamen geri dönüşümlü ve gübrelenebilir olarak üretiyor. Bu kağıt; ekmek torbası fast-food sandviç, perakende gıda paketleme uygulamalarında kullanılıyor. Sürdürülebilirlik ve FDA uyum içinde olan Acadia Natural, yağ ve grese dayanıklı (OGR).

Unipetrol’den Ambalaj Sektörü İçin Yeni

Reçine TanıttıUnipetrol RPA, poliolefin

alanında Çek pazarında en önemli tedarikçisi. Ambalaj müşterileri için Unipetrol RPA, Milliken’in Hyperform HPN-600ei ürününü kullanarak yeni düşük erime akış hızına sahip polipropilen homopolimeri (HES) Mosten FT005’i üretti. Unipetrol Ar-Ge birimi Brno Polimer Enstitüsü (PIB) ve Milliken arasındaki iş birliğinin sonucu olarak ortaya çıkan yeni Mosten FT005’in içecek, yoğurt kabı ve tepsi gibi ısıyla (termoform) üretilen sert ambalajların işlem performansını artırması bekleniyor.

Unipetrol RPA’ya göre, bimodal polipropilen homopolimer (HES) reçine; nihai ürünler için geliştirilmiş şeffaf, parlak bir yüzey ve dönüşümcüler için iyi dengelenmiş işleme özellikleri, parça üretim kolaylığı demek. PIB Brno Polimer Enstitüsü, tartışma ve araştırmalar, pazar gereksinimlerinin tespitini içeren geliştirme süreci boyunca Unipetrol’a teknik destek

sağladı. PIB’ın sağladığı desteğe laboratuvar örnekleri ve temel işleme ve mekanik özelliklerinin araştırılıp hazırlanması dahil. Unipetrol, PP Bimodal’ın doğası ile birlikte, HPN-600ei çekirdekleştiricinin indüklediği artan kristalizasyon hızı, maliyetleri aşağı çekerken, çevrim süresini azaltmak ve verimliliği artırmak için potansiyel oluşturuyor. Milliken katkı maddesi ile birlikte reçine içine dahil edilen bir anti-statik ajan bitmiş parçanın kalıptan çıkarılmasını kolaylaştırıyor.İletişim : Twins Rivers Paper Company

Fax: 001 207 523 2392 [email protected] İletişim : Unipetrol [email protected]

İletişim : Trelleborg [email protected]


Ambalaj Sanayi İçinYeni Yüksek PerformansAmbalaj sektöründe,

güvenilir ve verimli teknolojiyi kullanarak hızlı, kaliteli hacimli

üretim esastır. Elektrikli ve hibrid/melez Alldrive ve Hidrive makinelerinin yeni “Ambalaj” versiyonlarıyla Arburg, bu talepleri karşılıyor. İki geliştirilmiş performanslı makine serisi, yüksek verimlilik ve düşük enerji tüketimi sunuyor. Ambalaj endüstrisinin gereksinimlerine uygun performans özellikleri için güzel bir örnek; “kapama kuvveti açılış inme bağlayıcı çubuklar arasındaki mesafe”

kombinasyonu uyarlamasıdır. Makinelerin ambalaj sürümlerinin mevcut boyutları:

• 570 A ve H 1800 kN,• 630 A ve H 2300 kN, • 720 A ve H 2.900 kN, • 820 A ve H 3700 kN • 920 A ve H 4.600 kN.

Makinelerin çelik tabanı; ağır kalıpları karşılamak ve kitle hareketleri sırasında yüksek yük değişikliklerini telafi ederek destekliyor. FEM-optimize montaj plakaları, düşük ağırlığı ile gerekli sertliği birleştiriyor. Birlikte servo elektrikli toggle tipi

sıkma üniteleri ile kısalan genel çevrim süreleri, son derece hızlı açılma ve kapanma hareketlerini kolaylaştırıyor. Frenleme sırasında enerji geri kazanımı söz konusu. Makinelerin yenilenen sistemleri enerjinin daha da verimli bir şekilde kullanılmasını sağlıyor. Hidrolik sıkma sistemleri ile karşılaştırıldığında %30’a kadar toplam enerji tasarrufu elde ediliyor. 500 mm. / sn ‘ye kadar yüksek enjeksiyon hızları, ambalaj sektöründe gerekli olan kısa enjeksiyon süresini sağlıyor. Dört enjeksiyon ünitesi; ambalaj sektöründe gerekli olan yüksek akışkanlığı sağlıyor. Servo elektrikli dozaj sürücülerin döngüsü, kısa dozaj süreleri ve maksimum verimlilik çok hızlı çalışma sağlıyor. Bariyer vida kullanımı, homojen eriyik hazırlanması ve yüksek bir malzeme geçişi sağlıyor. Enjeksiyon pozisyon, ayarlı vidalar ile ya servo elektrikli ya da hidrolik akümülatör teknolojisi içeriyor. Uygun şekilde dinamik doldurma işlemi ile aktif hızlanma ve yavaşlama elde ediliyor. Üretimi daha fazla etkinleştirmek için gerektiğinde enjeksiyon standart olarak “kalıp kapama” hareketi ile eş zamanlı olarak başlatılıyor. Burada amaç, üretiminde yüksek verim elde etmek için döngü süreleri azaltmak. Hibrid Alldrive ve Hidrive makinelerinin yeni “Ambalaj” versiyonları ile ince duvarlı ürün ve vidalı kapakların üretimi ve kalıp içi etiketleme için ideal.

İletişim: Arburg Türkiye Tel: 0212 875 41 11 [email protected]

Yüksek performansı net tasarımlı etkileyici bir makine F 80. 800 kN sıkıştırma kuvveti ile gelişmiş performans (AP) enjeksiyon ünitesi ve üç bölgeli vida, 40-22 mm. arası çap özelliklerine sahip. Bu grubun

yapılandırması ile makine 500 mm / s hız ile F 80 470 x 470 mm. bağlantı çubuğu aralığı sunuyor. F–80, yuvarlak kapaklar üretmek için Collomb 2-gözlü kalıp kullanımı ile 2,7 saniye olağanüstü çevrim süresine sahip. Bu

kapaklar, 0,6 litrelik konteynerler için kullanılıyor. F-Serisinden piyasaya sunulan yeni modeller: F 80, F 120, F 160, F 200 ve F 350. F-Serisi portföyü, 500 ile 6,500 kN mevcut olana kadar genişlemeye devam edecek.

Hızlı Bir AmbalajUygulaması İle F-Serisi

İletişim: Ferromatik Milacron [email protected]

ÜRÜN HABERLERİ


Yüksek Hızlı Süper Düşük Enerjili Melez Enjeksiyon Makinesi

Negri Bossi, Avrupa’nın en eski firmalarından biri olup plastik enjeksiyon makineleri üretiyor. Firmanın yeni üretimi Janus Super Hybrid enjeksiyon makinesi, dijital PC tabanlı kontrol son hidrolik ve servo tahrik sistemleri ile donatılı. Buna ek olarak tüm sistem, entegrasyon gereksinimlerine cevap verebilecek geniş bir otomasyona sahip. Yeni Janus melez bir makine olarak en son düşük enerji hidrolik sistemleri ile servo sürücü

teknolojisini birleştiriyor. Janus Super, dönüştürücüler için küçük enerji ayak izi sağlıyor.

Melez enjeksiyon makinesi Janus 220, benzerlerinden Negri Bossi ve

Sytrama tarafından ortaklaşa geliştirilmiş IML kalıp içi etiketleme teknolojisi ile ayrılıyor. Bu teknolojide “üstten kalıplama” işlemi başlamadan önce, robot tarafından etiket, kalıp boşluğuna doğrudan yerleştiriliyor Özellikle bardak gibi ince duvarlı ürünler için gerekli son derece yüksek enjeksiyon hızı - akümülatörler

tarafından sağlanıyor. Janus 220 makinesinin işleyişinde enerji tüketiminin optimizasyonu söz konusu.

İletişim: Negri Bossi SpA [email protected] [email protected]

Bobst’un Baskı ve DönüştürmeWeb-Fed Yenilikleri ICE Fuarı’da

Bobst, ICE Europe 2013’de A6 Stand 639 sergileyeceği Web-Fed elemanlarını; esnek malzemeler ve katlanır karton sektöründeki ürünlerin verimlik, kalite ve sürdürülebilirliğini geliştirmek için tasarladı. Bobst web beslemeli makineleri yelpazesinde yer alan her çözüm, kullanıcı için verimli ve karlı baskı uygulamalarının geniş spektrumunu kapsıyor.

Laminasyon için: CL850 / CL1000 ve SL 850 / SL1000; solventsiz laminasyon çok ince alüminyum folyo da dahil olmak üzere, web kullanım kontrollü bir duyarlılığa sahip, malzemelerin geniş kombinasyonu ile üstün kaliteli lamine yapılar üretilmesine olanak tanıyorlar.

Rotoextruder ekstrüzyon kaplama ve laminasyon makineleri; esnek ambalajlar için yüksek kalitede kompozit yapılar üretiyor ve kağıt ve mukavva dönüştürme endüstrisi uygulamalarını büyük bir çeşitlilik içinde gerçekleştiriyor.

Rotosil, Rotomelt, Rototacky ve Rotocoat gibi üretim hatları; sleeve, etiketlik ve yapışkan bantlar ve öncesi / sonrası metalizasyon sektöründe segmentlerinde uygulamaları ile ilgili olup ayrıca en uygun kaplama teknolojisi seçiminde dikkate değer bir esneklik sağlıyor.

Bobst, ICE standında Rotomec 4003 gravür baskı hattını da sergileyecek.

ICE Fuarı’nda Bobst’un flekso baskı için ana odağı drupa’da prömiyerinde yer alan makine F&K 20SIX olacak. Bir dizi ambalaj baskı talebini karşılayacak şekilde tasarıma sahip F&K 20SIX, hızlı değiştirme yeteneğinin yanı sıra verimliliği arttırmaya yönelik teknolojiyi bünyesinde barındırıyor. F&K 20SIX’in baskı genişliği 1.650 mm. hızı 600 m./ dak.

Bobst metalizasyon alanında ise yeni bir ürün, Registron

Hawkeye ünitesini sunacak. Hawkeye, metalizasyon hızında 0,1 mm yukarı doğru delikleri ve diğer kusurları algılayıp sınıflandıran bir izleme sistemi. Hawkeye, daha hızlı ve kaliteli ürüne ulaşılmasını sağlıyor.

AlOx işleminde ödün vermeden kullanılan makine K5000/ K4000 fuarda yer alıyor. Bu makinede yer alan BOBST teknolojisi; alüminyum oksit (AlOx) kaplama; buhar akışı içine oksijen kontrollü alüminyum enjeksiyonu ile gerçekleşiyor. Sistemli bir kontrol içinde gerçekleşen kaplama, şeffaf da olabiliyor. Kaplama uygulamalarında kullanılan ürün yelpazesi, oldukça geniş; PET, BOPP, CPP, PLA ve diğer film türleri de dahil. Kaplı filmler; unlu mamuller de dahil olmak üzere birçok ürünün ambalajında kullanılıyor. K5000/K4000 ile Registron Hawkeye birlikte kullanılıyor.

BOBST Türkiye temsilcisi: Feyzi A.Ş. Tel: 0212 288 60 54 Fax: 0212 274 63 52 [email protected]


BST ProControl, 19–23 Mart 2013 Münih ICE Avrupa A6, stand 386’da farklı malzemeleri, web ürünlere dönüştürmede kullanılan en uygun kalite kontrol çözümlerini tanıtacak. Firmanın ürün yelpazesi içinde; mesafe ve yoğunluk ölçümü, kaplama kalınlığı ölçümü, kalınlık ve gramaj ölçümü, nem ölçümü, kaplama ağırlığı ölçümü için ölçüm sistemleri yer alıyor. Bu ürünler; kağıt, plastik film ve folyo, kağıt/ plastik-/ alüminyum içeren kompozit malzemeler, metal

folyo ve levhalar, oluklu mukavva, yapışkanlı filmler dahil birçok sektöre yönelik ürünlerin ölçümlerini gerçekleştiriyor. BST ProControl’ün ICE Fuarında tanıtacağı ürünler arasında; kalınlık ve taban ağırlığı gibi sıcaklık farklılıkları belirleme IndiCam 100, IndiTherm ve yassı malzemeler ölçmek için IndiSpectro algılayıcı yer alıyor. BST ProControl’ün bu ürünleri; çok hızlı, dijital sinyal işlemi nedeniyle kaplama kalınlığının çok hassas ölçümünü,

optik katman ışık ve dalga boyları ile kalınlıkların karşılaştırılması temeline dayandırıyor. Firmanın sergilediği ürünler arasında; x ray teknolojisi temelinde çalışan IndiRay sistemi de yer alıyor. BST PRoControl firmasının çevrimiçi kaplama kalınlık teknolojisi Conesplit patentli ölçüm çözümü dünyada tektir.

Firmanın bir başka yenilikçi ürünü kızılötesi sensörü olup uygun değer kalite kontrolünü garantili ve hızlı gerçekleştiriyor.

Ölçüm Sistemlerinin İddialı İsmi BST

İletişim: BST ProControl GmbH [email protected]

Öncü optik in-line denetim/kontrol sistemleri sağlayıcısı, Isra Vision ICE Europe 2013 dönüştürme endüstrisi için yüzey denetim yılında yeni çözümler sunacak. Isra Vision optik in-line denetim/kontrol sistemleri akıllı araçlarla birlikte, hata bulmak için tasarlanmış olup işlem verimliliğini artırmada önemli bir katkı sağlıyor. Üretim optimizasyonu için üretim içi kamera tabanlı denetim sistemleri ve bunlarla ilişkili araçları kullanım alanları oldukça çeşitli olup filmler, karbon fiber kağıda kadar tüm yüzeyler ve malzeme türlerini içeriyor. Isra Vision denetim/kontrol sistemleri; tüm dönüştürme aşamalarında kullanılıyor; kaplama, laminasyon, metalize ve daha fazlası. Kontrolü yapılacak ürünler; şeffaf, kaplı, yarı opak, metalize, kabartmalı ve boyalı olabiliyor. Ayrıca desenli, optik film ve levhalar ile kompozit malzemeler, çizgili uygulanan kaplama incelemesi mümkün.

Denetim çözümleri; kaplama hatları, yeniden sarım ve dönüştürme makineleri ve birçok farklı yükleme sistemleri için uygun. Denetim/kontrol malzeme ve uygulama aralığı; gıda, ambalaj ve ilaç sanayi gibi piyasaların geniş ürün yelpazelerini kapsıyor. Tam otomatik optik sistemler, büyük bir hassasiyetle tüm kusurları buluyor. En

modern teknolojiye dayalı yazılımlı donanımlar, hem modüler ve esnek bir şekilde üretiliyor. Farklı ürün ya da malzemeyle ile ilgili işlemlere, çok esnek olduğu için kolayca uyarlanırken sık sık malzeme değişiklikleri ile başa çıkabiliyor. Sistem, bileşenleri kirlenmeye karşı korunuyor ve kolayca değiştiriliyor.

Modern kamera ve aydınlatma teknolojisinin kullanımı, küçük ve düşük zıtlık içeren kusurların dahi bulunabilmesini sağlıyor. Monokrom çizgi tarama kameraları yanında,

statü-of-THA-art renkli kameralar güvenilir önceden görünmeyen 0kusurları tespit etmede kullanılıyor. Küçük kusur ve uygun olmayan değer algılamalarını, hızlı değişimleri, muti-mod, çok-görünümlü LED’ler gibi en son özel ve patentli aydınlatma teknikleri kullanılarak sağlanıyor. Tüm üretim zinciri boyunca kontrol ve süreç optimizasyonu yoluyla değer ve sürdürülebilirlik söz konusu. Isra Vision, ICE Europe Fuarı’nda salon A5, 1112 standında ürünlerini sergileyecek.

Verimlilik Yönetimi %100Optik Web Kontrol

İletişim: Isra Vision AG Türkiye Tel: 0212 285 97 45 Fax: 0212 285 97 43

ÜRÜN HABERLERİ


Dijital BaskıDomino firması, etiket üretimi için

n 600i baskı ünitesini geliştirdi. Bu yeni baskı makinesi, dijital esneklik ile flekso verimliliğini birleştiriyor. Dijital etiket makinesi, n600i modüler yapıda olup üretim kontrol geri sarma yeteneklerine sahip. Dört gri tonlamada ile 50 m /m. Üç gri tonlamada 75 m /m hızlarda baskı uyguluyor. Maksimum baskı genişliği 333 mm. olup web sürüş yönünde baskı tekrar kısıtlaması yok. Kurutmalı, mavi, kırmızı, sarı ve siyah mürekkepler kullanılıyor.

İletişim: Domino/[email protected]

Sahteciliğe KarşıMAXITHEN ProTec4 Güvenlik

Sahtecilik, birçok sanayi için ürkütücü boyutlara ulaşan bir sorun. Özellik gıda ve ilaç sektörlerinde şirket imajının sahte ürünlerden dolayı zarar görmesi her an söz konusu. Her yıl hem ilaç hem de gıda sanayi sahtecilik nedeniyle milyarlarca Euro tutarında kayıplara uğruyor. Gabriel-Chemie Grubu, bu tehlikeyi termoplastik plastik

malzeme ile ortadan kaldırmayı hedefliyor. Firmanın ürünü yeni katkı masterbatch MAXITHEN ProTec4 tam ve kopyalanamaz ürünlerin kökeninin ispatlanmasında bir güvenlik sistemini temsil ediyor. Özel masterbatch ölçüm teknolojisini içeren MAXITHEN ProTec4 ile her ürün için bireysel kodlar üretiliyor. Bu kodlar, genetik parmak

izi kadar açık. Bireysel güvenlik pigmentleri, özel programlanmış detektör kullanılarak doğrulanıyor. MAXITHEN ProTec4 aynı zamanda üretim işlemini izlemek için de kullanılıyor. Doğrudan işleme sırasında makine ile “iletişim” içindeki katkı maddesi ya de renk pigmentleri aşırı dozda ya da düşük dozda olduğunun sinyalini gösteriyor.

İletişim: Gabriel-Chemie Ges.mbH [email protected]

Yeni SoğutulmuşKoşullara Uygun

Yapıştırma ÇözümüUPM Raflatac’ın en son ürünleri arasında RH15 hotmelt

bulunuyor. UPM Raflatac’ın Amerika pazarı için geliştirdiği bu yeni dondurucu dereceli hotmelt yapıştırıcı RH15; buzlu, ıslak ya da nemli olan ürünlere uygun şekilde tasarlandı. Dondurulmuş birçok üründe yapışma zorluğu, yapışmama sorunları mevcut. UPM Raflatac, RH15 hotmelt ile bu yapışma zorluğuna bir çözüm sunuyor. RH15, kalıcı yapışmayı yoğuşma, nem ya da don gibi koşullarda sağlıyor. FDA 21 CFR 175.105 ile uyumlu.

İletişim: UPM-Kymmene Kağıt Ürünleri San.Ve Tic. Ltd Şti.Tel: +90 216 621 45 00 Faks : +90 216 621 45 20

Hotmelt ÜnitesiETI yeni bir teknoloji içeren

hotmelt ünitesi ile gündemde. Patent bekleyen yüksek hızda hotmelt Pattern ile çapaksız temiz baskılı kenarlar sağlamak mümkün. Bu yeni ünite, mevcut Cohesio dönüştürme

ünitesi ile bütünleşiyor. Hotmelt Pattern ünitesi, otomatik kayıt ile 24- 16 arasında değişken veri tekrarı olanağına sahip. Çalışması atıklarını azaltan basit bir işleyişe sahip olan hotmelt ünitesi ile 5 gsm 70 gsm

doğru kat kilo kontrolü ile 500 fpm A tam web kaplama da mümkün. Yeni hotmelt ünitesi, etiket üreticilerine önemli fırsalar sunuyor; lazer sayfaları dahil yapışkan noktalar, kuponlar ve özel yapışkan formlar.

İletişim: Eticonverting Türkiye temsilcisi: AAS Makine Tel: 0216 661 60 04 Fax: 0216 661 60 04

Doktor Bıçağı TruPoint Flexoconcepts firmasının ürünü

TruPoint, doktor bıçakları ile parlak ve mat yüzeylerde ve bunun yanı sıra özel kaplama efektleri uygulamada yüksek viskoziteli kaplama formülasyonları ile çalışmak mümkün. Henkel özel kaplama uygulamaları için TruPoint’i onayladı.Henkel’in MiraFoil gibi kaplamaları,

TruPoint bıçakları ile son derece ince bir tabaka halinde uygulanıyor. TruPoint bıçakları, kaplama tüketimini optimize etmeye katkıda bulunarak atığı en aza indiriyor. Bu tür parıltı, metalik ve pearlescents gibi yüzeyler, daha büyük partiküller içerdiğinden özelleştirilmiş bir bıçak çözümü genellikle bu kimyaların

ve uygulanan kaplama hacminin kontrol edilmesi için gerekli. TruPoint bıçaklar, gereksinimleri karşılamak için çeşitli boyut ve profil kombinasyonlarında tasarlanıyor. TruPoint bıçak kalınlığı ve uç daha yüksek viskozite ve büyük partikül formülleri ile ölçüm performansını arttırmak için modifiye ediliyor.

Flexoconcepts [email protected]


RFID Radio Frequency Identification farklı malzemelerin otomatik tanımlanmasında radyo

dalgalarını kullanan teknolojilere verilen addır Yeni bir kodlama sistemi için temel oluşturan RFID (Radio Frequency Identification/Radyo Frekansı ile Tanıma Sistemi), işletmelerin tedarik zincirlerini kontrol etmelerinde, bilgi eksikliğini ortadan kaldırarak problemlerini çözmede yardımcı oluyor. RFID’ın ayrıntılarına girmeden önce kısaca ilk kullanımı ve günümüze geliş sürecine dair bir küçük bilgiyi kısaca paylaşmak istiyoruz. RFID’in ilk kullanımı; 1926 yılında askeri amaçlı gerçekleşmiş olup daha sonraları ikinci dünya savaşında, uçaklarında belirlenmesinde faydalanıldı. RFID’in ilk ticari kullanımı ise 1984 yılında General Motor tarafından otomobil üretiminde kontrol amaçlı gerçekleşti. Bugün ise RFID birçok sektörde kullanılıyor.

Elektronik ortamda güvenli veri aktarımını gerçekleştiren RFID sistemleri; üretimin planlanması, analizi, üretim sürecinin izlenmesi, ürünlerin nakliyesi, satış noktalarına ulaşımı, depolarda kontrolü ve raflarda ürünler hakkında bilgi alımı, tüketiciye bilgi sunumu, tüketiciye ulaşıncaya kadar takibi dahil bütün aşamalarda kullanılan güvenilir bir sistem.

Yalnızca ürün tanımlama, izlenme ile sınırlı olmayan RFID, sürekli gelişim içinde olan bir teknoloji. Bilimsel çalışmalar içeren RFID sistemlerinde RFID etiket, çok özel bir yere sahip. Bu konuyla ilgilenenlerin çok iyi bir araştırma yapması ve akademik uzmanlardan destek alması zorunlu. RFID tabanlı bir sistemi uygulamak ve özellikle RFID etiket üretmek, ciddi anlamda uzmanlık isteyen bir proje çalışması gerektiriyor. Ülkemizde de son yıllarda RFID alanında çalışmalar hızlandı, ancak henüz RFID ile ilgili bir keşif yolculuğu yaşanıyor. RFID etiketleri mercek altına aldığımız bu yazımızda önce konunun elemanlarını basit anlamda tanımaya çalışacağız. Yeniliklere temel oluşturan teknolojilerden biri RFID

etiket (Radio Frequency Identification Tag) ürün tanımlama, izlemede teknolojisi etiket ve okuyucu arasındaki kablosuz, iki yönlü iletişime izin verir. Bir otomatik tanımlama olan RFID etiket

genellikle gömülü çekirdek silikon çip, basılı ya da kazınmış anten

ile polyester filmden oluşan “transponder” dir. Fiziksel

olarak farklı şekillerde tasarlanan RFID etiket, küçük bir elektronik aygıt olup sistemin parçası olan okuyucu ile kablosuz haberleşir. RFID etiket ambalajla dahil

edildiği gibi ambalajla birlikte de üretiliyor. RFID

etiketlerin barkod’a göre en önemli avantajları; daha fazla

veri depolayabilmesi, tekrar tekrar kodlanabilmesi, etiketlerin okuyucu tarafından görünürlüğüne gerek olmaması ve aynı anda birden fazla etiketin okunabilir olmasıdır.

1) RFID ETİKET TÜRLERİRFID etiketleri ya da RFID transponder

çeşitli biçimlerde olabilir. Enerji alma özelliğine göre üç ana kategoride toplamak mümkün.

Pasif: Pasif/etkisiz RFID etiket yaygın olarak kullanılır. Herhangi bir güç içermez, yalnızca sorgulayıcıyı güçlendirir. Pasif etiketlerin çoğu EPC kodu (Elektronik Ürün Kodu) biraz daha gelişmiş olanı ürün hakkında bilgi içerir. Avantajları; pasif RFID etikette pil olmadığından ömürleri neredeyse sonsuzdur; daha basit ve daha ekonomik olup çok küçük üretilir. Dezavantajları; pasif RFID etiketlerin aralığı bir metre ile sınırlıdır (piyasada kullanılan barkodlar gibi), okuyucuya bilgi göndermeleri mümkün değildir.

Yarı pasif: Yarı pasif RFID etiket, gelen sinyalden güç almak yerine iç operasyonu sağlamak için bünyesine dahil edilen küçük pili kullanır, ancak okuyucuya sinyal iletimi için güç sağlaması RFID okuyucuya dayanır.

Aktif: Aktif RFID, bir verici kendi güç kaynağına sahiptir. Güç kaynağı, mikro çipin devrelerini harekete geçirerek okuyucuya sinyal gönderir. Pil gücü, elektroniğe güç sağlamak için kullanılır. Kontrol ve işleme devreleri daha karmaşık olabilir. Avantajları; aktif RFID etiketleri aralığı genellikle 30 metre ya da daha fazladır, bu da daha fazla işlevsellik

DOSYA

RFID Etiket Nedir?Radyo Frekansı ile

Tanımlama (RFID) sistemi önceleri satış

uygulamalarını hızlandırarak

kolaylaştırmak üzere geliştirilmiş olup şimdi hayal

gücümüzün sınırlarını zorlayan

bir uygulama alanına sahip. RFID

Radyo Frekansı ile Tanımlama

sisteminin en önemli bileşimlerinden biri etiketlerdir.

Mikroçip ve antenden oluşan

RFID etiket, aslında bir sistem. Enerji özelliklerine göre;

pasif, yarı pasif, aktif olmak üzere üç başlık altında

toplanan RFID etiketleri kullanım

alanlarına göre de; EAS etiket,

akıllı etiket, SAW RFID etiket,

akıllı kart etiket olarak gruplamak

mümkün.


demektir. Dezavantajları; aktif RFID etiketin pil gücü olmadan hiçbir fonksiyonu yoktur, pil ömrünü sınırlar, bakım gerektirir, daha pahalıdır.

Pasif ve Aktif EtiketArasında Fark:Aktif RFID etiketleri bir verici

ve bir güç kaynağına sahip olup kendi güç kaynağından yararlanarak okuyucuya sinyal gönderir. Yarı pasif etiketlerin sinyal iletimi okuyucu desteği ile gerçekleştirir (elektromanyetik dalgalar göndererek etiketin antenini uyaran okuyucudan güç alırlar; Güç kaynağı çipin devrelerini harekete geçirerek okuyucuya sinyal gönderilmesini sağlar). Yarı pasif ve aktif etiketlerin, değerli ürünler için takibi söz konusudur.

Kullanımlarına Göre RFID Etİket Türleri:EAS RFID Etiket: Elektronik

Madde Surveillance (EAS) etiketleri ve özel olarak yapılandırılmış RFID etiketleridir. EAS etiketler, akıllı tabanlı etiketler olup mağazalarda kütüphane kitap ve mal hırsızlığı önlemek için kullanılır. Öğe, teslim ya da satın alındığında, EAS etiket devre dışı bırakılır. Birisi EAS etiketli bir ürün ile binayı terk etmeye çalışırsa, bir alarm sesi duyulur. EAS etiketlerine sık sık “1 bit” etiketleri de denir. Bunun nedeni, yalnızca bir bitlik bilgi iletişim için tasarlanmış olmasıdır. EAS etiketlerin çipi yoktur, okuyucunun kendi varlığını tespit edebilmesi için yalnızca bir rezonans/tınlaşım devresi söz konusudur. RFID’in EAS etiket formu günümüzde çok kullanılıyor.

Akıllı RFID Etiket: Akıllı etiketler yapışkanlı kağıda gömülüdür. Etiketinin bu formu, avantajıdır. Hem RFID hem de barkod okuyucuları tarafından okunur. Bir akıllı etiket, konvansiyonel daha gelişmiş teknolojiler içerdiğinde QR kodları verir. QR kodları 2D barkod türüdür. 2D barkodları tek boyutlu barkod olup 7.089 karakter ile büyük bir bilgi deposudur. QR kodu akıllı etiketler kargo paket taşımacılığını kolaylaştırdı. RFID bazlı etiket, akıllı etiketlerin üretiminde sık olarak kullanılır. Akıllı RFID etiket, genellikle bir depolayıcı, okunur özellikli çipli

cihazdır. Akıllı RFID etiket, daha çok bir radyo tabanlı barkod gibidir.

SAW RFID Etiket:SAW RFID etiketleri etiket

üzerinde saklanan kimlik bilgilerine göre değiştirilmiş bir biçimde sorgulama sinyal yansıtan pasif cihazlardır. SAW etiket tasarımının ana hedefleri; cihaz küçültülmesi ve bilgi kapasitesinin arttırılmasıdır. SAW RFID etiket; bilgi kapasitesi faz kodlama ile konvansiyonel zaman gecikme-tabanlı şifreleme birleştirerek geliştirilen üründür. Yüzeyinde akustik dalga olan SAW etiketleri, 1-bitlik RFID etiketlerinden daha gelişmiş etiketlerdir. SAW RFID etiketin kompakt cihaz boyutu ve çevresel yankısı, güçlü direnç ultra geniş bant (UWB) radyo teknolojisinin uygulanması yoluyla elde edilir. Sayı teknolojisi ile sınırlı olan SAW RFID etiket 32 ya da 64 bit’e kadar olabilir.

Akıllı Kart Etiket: Akıllı kart etiket ile akıllı etiket farklıdır. Gelişmiş akıllı kart etiket, birçok uygulama için özellikle de güvenli iletişim gerektiren finans işlemlerinde kullanılabilir. Bu kart, yeterli bellek ile birlikte karmaşık işlemciye sahip olabilir. Akıllı kartların üretilmesi sırasında

işlevsellik ve maliyet arasında bir denge kurulması gerekir. Bu denge, tasarımın başında oluşturulmalıdır. Akıllı RFID kart etiketleri, RFID sistemi içinde daha kolay ya da basit unsur gibi görünse de doğru gerçekleşmesi için büyük yaratıcılık ve dikkatli bir tasarım gerektirir.

RFID Sistem BirçokElemandan oluşurRFID etiket, Radyo Frekansı

ile tanımlama RFID etiketleri mümkün olduğunca basit yapılı olup az elektronik içerir. Genel olarak tek kullanımlıktır. Elektronik veri taşıyıcı olan RFID etiketlerin temel bileşenlerini mikroçip ve anten oluşturur:

Mikroçip: Çip, üzerinde bulunduğu ürün hakkında bilgi içerir. Çip bu bilgiyi radyo dalgalarını kullanarak okuyucuya gönderir. Ürün hakkında bilgiler, etiketin içindeki çipe kaydedilir. Mikroçipin bellek kapasitesi uygulamadaki gereksinime göre ayarlanır. Her çipin, üretici tarafından belirlenen tekil kimlik kodu (ID) vardır. Bu nedenle kopyalanması zordur, birden fazla koruma seviyesine sahip olabilir. RFID etiketlerindeki


mikroçipler üç çeşittir; yalnızca okunabilen, hem okunup hem yazılabilen, bir kez yazılıp birçok kez okunabilen. Yazılabilme özelliği olan etiketlere, okuyucu kapsama alanındayken yeni bilgi eklenir ya da bilgileri değiştirebilir. Ancak bu etiketlerdeki seri numaralar değiştirilemez. Sadece okunabilen etiketler veriyi üretim boyunca saklarlar.

Anten: RFID etiketi içindeki büyük alan antenidir. Mikroçipe ait kodu ile birlikte kayıtlı bilgiler, radyo frekansında anten aracılığı ile kablosuz, temassız okuyucuya ulaşır. Sinyaller okuyucuya ulaştığında okuma gerçekleşir. İstenilen frekansın okuyucuya iletilmesi için anten yeterli olmalıdır. Antenin belli çalışma frekansa ayarlı olması gerekir. Radyo frekansları; alçak frekans LF 135 kHz, Yüksek frekans HF 13,6 MHz, çok yüksek frekans UHF 868-915 MHz ve mikrodalga 2.45 GHz, 5.8 GHz’dır.

2)RFID OKUYUCURFID okuyucu, sistemin

önemli bir unsurudur. Okuyucu etiketlerin yerinin tespit edilmesini, içindeki verinin okumasını ve güncellenmesini sağlar. Okuyucu boyutunda sınırlama olmasa da, yine de nispeten kompakt bir yapıda olmalı ve bazı durumlarda da dışarıda ya da araç üzerinde çalışmak üzere, özellikle de çevresel koşullar ile uyumlu olmalıdır. RFID

okuyucular elle taşınabilir, sabit ya da araç içinde olabilir. RFID okuyucu tasarımı bazı sorunlara neden olabilir. RFID okuyucuların kapasitesi; etiketin aktif ya da pasif olmasına, çipin güç ve frekansına göre değişir. Her okuyucunun bir önemli parçası, okuyucu antenidir. Okuma mesafesi, 1-3 m. arasında değişir. RFID okuyucu, merkezi kontrol ile iletişim kurması gerekir.

RFID OkuyucununTemel UnsurlarıAnten: Anten RFID okuyucu

içinde önemli bir unsurdur. Antenin yine belli çalışma frekansına ayarlı olması gerekir. Yüksek frekanslar için dipol elemanının bir formu olabilir ise daha düşük frekanslarda, RFID okuyucu anten, bir bobin içerebilir. RFID ile yukarı endüktif kuplaj kullanarak genellikle 30 MHz antenler, bir bobin içerme anlamına gelir, ama bu ışınımsal sistemlerinde kullanılan ve dalga boyları çok daha kısa olduğu yerler için geçerlidir.

Kontrolör: Denetleyici veri taban yazılımı içeren sunucu olup sistem içi kontrolü sağlar RFID okuyucu içindeki alandadır. Süreçlerin doğru aktive edilmesi, kimlik doğrulama, ürünlerin hareketleri izleme ve yeniden yönlendirme gibi kontrol edici özellikleri bulunur.

Ağ Ara Birimi: Önce bilgiler bir etikete girilir. RFID okuyucu gerekli aksiyonların alınmasını

sağlamalıdır. Bunu başarmak için, RFID okuyucu normalde merkezi kontrol ile iletişim kurması gerekir RFID sistem ağını oluşturan bileşenler: Elektronik Nesne Kodu EPC; veri toplama, tanımlama, izlemeyi sağlayan etiket okuyucu, denetleyici, sorgulayıcı anten sistemi, keşif servisleri; EPC bilgi servisleri; RFID sistem ara katman yazılımı, kablosuz iletişim teknolojileri. İletişim için önceleri geleneksel olarak RS232 ya da RS422 ara yüzleri kullanılırken, iletişim teknolojisindeki gelişmeler sonucunda bugün Bluetooth, CDMA GPRS, EDGE, Wi-Fi, WİMAX, Zigbee gibi kablosuz sistemler hızlı internet bağlantılı veri haberleşme tercih ediliyor.

3) RFID YAZICILARRFID yazıcılar, etiketlerin

içindeki çiplere bilgi kaydetmek (program), bu bilgileri güncellenmesinde ve basılmasında kullanılan ünitelerdir. RFID yazıcılar da okuyucular gibi geniş bir çeşitlilik ve performans özelliklerine sahip olabilirler. Bazıları daha yüksek özellikli etiketler için bazıları da düşük hacimli RFID etiket üretimi için tasarımlıdır.

RFID Uygulama YazılımBütün sistemler gibi bugün,

RFID genel sistemi çalıştırmak için uygulama yazılımı gereklidir. Yazılım, her RFID sistemi kendi gereksinimlerine göre değişiklik

DOSYA


gösterir. Radyo SpektrumuRFID uygulamalarında, yazılım, RFID donanımı

kadar önemli bir diğer bileşen Radyo Spektrumudur. RFID okuyucu, RFID etiket ile yapılan analog RF haberleşmesini dijital olarak uygulama katmanına aktarır. Gelen verinin işlenmesi, kontrol edilmesi, filtrelenmesi ve iş süreçlerinin gereksinimleri uygun anlamlı veri haline getirilmesi işlemleri uygulama katmanında sağlanır. RFID donanım katmanı ve uygulama katmanı arasındaki haberleşme protokolünde EPC Global tarafından belirlenen standartlara uygunluk önem kazanmış durumdadır. EPC Global LLRP (Low Level Reader Protocol) standartlarını belirleyerek ve yazılım firmalarının bu standartlara uygun şekilde uygulama geliştirmesini önerdi. Bu uyumluluğu sağlayabilmek için RFID okuyucunun da LLRP desteğine sahip olması gerekir.

RFID AntenleriAnten herhangi bir RFID sistemi içinde stratejik

bir öğedir. RFID sisteminde yer alan antenler; çiplere yüklenen bilgi sinyallerinin yayılması ve yayılan sinyallerin alınması için sonuç olarak, genel sisteminin performansında etkili görevler üstlenirler, çok önemlidirler. Buna göre bir RFID antenin tasarımı dikkatle ele alınarak performansı, tüm sistemin tatmin edici bir şekilde olmasını sağlayacak düzeyde optimize edilmesi gerekir. Örneğin çalışma frekansı ve kaplin mekanizması iki belirgin noktadır. Bir RFID anten sistemi tasarımında belirleyici unsur, sistemdir. RFID anten tasarımının bir parçası olarak; radyasyon direnç, bant genişliği, verimlilik istenen performans seviyesini elde edilmesine olanak sağladığından bunlar, mutlaka göz önünü alınmalıdır.RFID antenler herhangi bir anten sisteminin temel kurallarını izler. Anten temelde ayarlı devre şeklindedir. Güç, anten içindedir. Birçok RFID anten, endüktif kuplaj yani alan etkileri yanında kullanılır. RFID antenlerde bu yakın alan efektleri kullanıldığında, RFID okuyucu ve RFID etiket nispeten birbiriyle akuple edilir. Bu bant genişliği ve anten performansı üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Anten tasarımında RFID anten kaplini dikkate alınmalıdır.

RFID antenleri incelerken önemli parametreleri de ele almakta yarar var: Radyasyon Direnci: Yayılan herhangi bir gücü

dağıtmak için gerekli olur, bu da eşittir dirençtir.Rezistif Kayıpları: Anten elemanlarının direnç

sonucu meydana zararlar/kayıplar artı yayılan gücün toplam giriş gücüne eşittir.

Bant Genişliği: Anten yeterli ise bundan sonra üzerinde çalışacağı bant normalde antenler rezonant elemanları olarak çalışır ve bu nedenle de performans, merkez frekansın her iki tarafında kalır. Bu RFID anten, ya da bu konuda herhangi bir diğer anten tasarımında hesaba alınmalıdır. Dalga boyu ile karşılaştırıldığında birçok RFID sistem içinde antenlerin çok küçük ve antenin bant genişliğinin de küçük olma eğilimi, ağırlık kazandı. Geniş bant, modülasyon sistemleri ile birlikte kullanıldığında sorun yaratabilir. Bazı RFID sistemleri, çok düşük


veri hızlarında ve basit bir şekilde veri göndermek için alt taşıyıcı kullanır, bu da gerekli bant genişliğini artırır. Dalga boyuna göre antenin küçük boyutu göz önüne alındığında bant, merkez frekansı yayılabilir bu da yeterince dar olabilir, ancak alt taşıyıcı modülasyonu ile ortaya çıkan çift yan bant anten dışında da olabilir.

Gerekli RFID Bant Anten Aşağıdaki Formül Kullanılarak Hesaplanır:Bant genişliği = F tol + F sc + En yüksek veri hızıBant genişliği Hertz olduğunda;

F tol antenin frekans toleransı, F sc Hertz olarak alt taşıyıcının frekansıdır. En yüksek veri hızı, saniyede bit olarak ifade edilir

Empedans Besleme: Akım ve voltaj anten elemanın uzunluğu boyunca değişebilir. Gerilim sonlarına doğru yükselir ve düşer, bu da akım besleme empedans değişikliği anlamına gelir. Gerilim oranı, anten uzunluğu, vs bağlıdır. Maksimum güç aktarımı sağlamak için kaynak ve yük empedansları eşleşmelidir. Bu nedenle anten besleme empedansı verimli çalışmasını sağlamak özellikle önemlidir.

Konu RFID Antenleri Olduğu Zaman Birçok Parametre Kullanılır:Piyasadaki RFID antenleri

imyasal Bakır (Cu) aşındırma ya da alüminyum (Al) folyonun polyester (PET) filme laminasyonu ile üretiliyor. Standart filmler 18 mikron ya da kalın 35 mikron laminatlardır. Ortaya çıkan bir rekabetçi teknolojisi gümüş parçacıkların yüksek konsantrasyonu içeren iletken mürekkep ile anten modellerinin baskıdır. Ancak bu süreç, hala çok pahalı olup üstelik gümüş parçacıkların zayıf yapışma özellikleri, korozyonu ve düşük elektrik iletkenliği nedeniyle sıkıntılıdır.

RFID Etiketleri İçin Önemli Bir Gelişme Saf Bakır Antenler: Hanita Coatings, bakıra dayalı düşük maliyetli RFID etiket anteni için büyük ölçekli bobinden bobine üretim için özel bir süreç geliştirdi. Bu antenler, bir yarı-katkı işlemi kullanılarak üretiliyor. Hanita Coatings tarafından geliştirilen teknoloji, çok daha ince ve laminasyon

gerektirmeyen filmsel yüzeylerin üretilmesine izin veriyor. Bakır, üstün elektromanyetik özellikleri sağlamak, dolayısıyla RFID etiket üreticine performanstan ödün vermeden maliyetleri azaltmak için bir fırsat sunuyor. Hanita piyasadaki RFID antenleri ile ilgili mevcut sıkıntıların üstesinden gelebilmek için ısı stabilize /sabit üreten bir iletken mürekkep, alıcı kaplama PET film kullanıyor. Böylece yüzeyin mürekkep azdezyonunu artırmak ve boyutsal stabilete dayanıklılık ve baskılı anten esnekliği sağlamaya çalışıyor.

Hanita Coatings, Bakır Antenlerin Sunduğu Avantajlar: Yüksek elektromanyetik performans, üstün mekanik özellikler, esnek, metal adezyonu ve genel dayanıklılık, çok keskin çizgi çözünürlüğü, alt tabakanın yapışma özelliklerinin iyileştirilmesine bağlı iyi yapışma, üretim kalitesi tutarlılığı, rekabetçi fiyatlandırma. Etiketin ayrılmaz bir bileşeni olarak antenin maliyeti, doğrudan etiketi ya da etiket fiyatını yansıtıyor. RFID etiketin yataylaşmasında, düşük fiyatlı bileşenlerin başarısı için kritik öneme sahip.

RFID Etiketi Yapısı: RFID sektöründeki basılı-elektronik, özellikle hizmet için anahtardır. Sürecin ilk adımı elektrot üretimi olup büyük ölçekli bobinden bobine PET folyo üzerine yüksek çözünürlüklü iletken kalıplar üretimi kolaylaştırır. Baskılı PET, RFID etiketleri için tercih edilen alt tabaka malzemesidir. Elektriksel özelliklerinin yanı sıra, aynı zamanda yüksek-hızlı bobinden bobine baskı işlemleri için gerekli mekanik özellikleri içeren profile sahiptir. Böyle katkılı polianilin yada PEDOT / PSS sistemi, nanopartiküller ve metal macunlar gibi kendinden iletken polimerler, elektrotlar için uygun malzemelerdir. Entegre için en önemli tabaka devreler, yarı iletken-konjuge polimerlerdir. Bu plastikler, kuvvetle tek ve çift bağlar dizisi alternatif ile karakterize edilir. Bu nedenle, bu tür plastik yarı iletken özellikler ile sonuçlanan bir delokalize-elektron sistemine sahiptir.

Alt elektrot seviyesi, yarı iletken katmanlar-ve ardından yalıtım tabakası yanı sıra, üst seviye elektrot uygulanır RFID yonga, bu aşamada yapılır. Çipin optik

ve elektrik kontrolü son derece önemlidir. Bu kalite kontrol ve sürekli olarak güvenilir bir şekilde ve çip baskı için kullanılan aynı hızda yapılması gerekir.Bundan sonra, özelliklerine uygun RFID çipleri, hemen bir bobinden bobine süreç yoluyla HF anten üzerine yapıştırılır. Büyük baskı makineleri kullanarak sürekli, yüksek hızlı, bobinden bobine proseslere üretim aktarılması düşük maliyetli ve yüksek hacimli üretim gerçekleştirmek için tek yol olduğu söyleniyor. Baskılı RFID etiketler, ayrı ayrı bileşenlerin bir kombinasyonundan oluşur. Yeni geliştirilen bu teknolojinin en büyük avantajı; RFID için gerekli tüm bileşenlerin transistörler, diyotlar, kapasitörler, dirençler ve daha fazlası aynı katman yapısı ile üretilmesidir. Uygun bir bobinden bobine baskı işlemi seçerken üretim hızı, önemli bir parametredir. Düşük kurutma sıcaklıkları ile kısa kuruma süresi el-ele gider. Dahası, sadece non-toksik olmayan, patlayıcı maddeler ve çözücüler bu işlemlerde kullanılabilir. Baskılı bir bobin üretimi için tipik parametreleri aşağıdaki gibidir:

• Web uzunluğu: 2-5 km. • Web hızı: en az 30 m / dk.• Yüzey kalınlığı: 50 mikron • Elektrot çözünürlüğü: 10 mikron • Elektrot-tabaka kalınlığı: 20-80 nm. • Polimer-tabaka kalınlığı: 50-500 nm. • Bobin ağırlığı: 50-200 kg.• Bobin alanı: 100-3000 m²Baskılı RFID sistemleri için,

veri bitleri, en basit uygulama için oldukça yeterli olmasına rağmen, mümkün olduğu kadar çok bilgi iletmek (2 bit gibi) önemlidir. Bu yüzden, 8-bit sistemler içinde, 256 farklı sinyalleri seri numaraları şeklinde iletilir. Piyasada bulunan polimerlere dayalı oldukça karmaşık, 64-bit RFID etiketleri temiz oda teknolojisi ile gerçekleştirilir. RFID üretimi için cazip ancak pahalı bir alternatif, İTO (indiyum kalay oksit) teknolojisidir. İnsan gözünün göremeyeceği kadar küçük iletken kalıplar yeni nesil şeffaf ama son derece iletken plastik folyo ile gerçekleşir.

Baskılı elektroniğin büyük avantajı, ürün ve ambalaj bütünleşmesindeki yeteneğidir.

DOSYA


Örneğin; ince ve esnek baskılı elektronik ürün laminasyon ya da etiketleme ile esnek ambalaj malzemeleri ile bütünleşir. Doğrudan doğruya ambalaja baskılı elektroniği entegre ederek akıllı ambalajlar yaratmakda mümkündür.

Organik Alan Etkili Transistörler OFET, Düşük Maliyetli, Düşük Sıcaklık Hem Radyo Frekansı Tanımlama (RFID) Etiketleri ve Sensörler Uygulamalar İçin Cazip AdayOFET ile esnek elektronik

uygulamalar için yeni fırsatlar açılıyor. Geliştirilmiş bir performansa sahip bir organik alan etkili transistor ile ilgili buluş ile ikinci bir Rönesans eşiğine gelindiği umuluyor. Sekiz yıldır üzerinde çalışılan OTFT / OFET, yüksek hacimli / düşük maliyetli biriktirme yöntemleri ile metal oksit tabanlı elektronik, baskılı plastik ve esnek yüzeyler ile uyumluluk için tasarlandı. Organik alan etkili transistör OFET dramatik gelişme içeriyor, çünkü sadece birkaç sent maliyet ile tüm baskılı bobinden bobine esnek baskılı devreler gerçekleşecek. Mevcut RFID pazarında devrim olacak. OTFT / OFET, RFID ve akıllı ambalaj proof-of-concept cihazlar ile kullanılıyor. Grafen, karbon nano tüpler (CNT) ve diğer karbon nano malzemeler dahil yeni organik / inorganik melez malzemeler hala çok yakın olmamak ile birlikte gelecekte elektronik akıllı ambalajların, RFID etiketlerin bir parçası olabilir.

RFID Frekansları ve Frenkans BantlarıRFID etiketlerin kullanılması

için frekans ve frekans bantlarına gereksinim vardır. RFID frekans ve frenkans bant seçimi sistem sürecinde önemli bir karar olup çalışma ile ilgili birçok özelliği belirler. RFID sistemlerinde çok sayıda bant kullanılmakla birlikte dört frekans ve frenkans bantı yaygındır. Bunlar:

1. Alçak frekans (125 KHz civarı), 2. Yüksek frekans (13.56 MHz) 3. Çok yüksek frekansUHF (860 - 960 MHz) 4. 2.45 GHz (mikrodalga).Frekansların özelliklerine

göre RFID çip tercihleri değişir. Daha az enerji kullanan kısa mesafeden (0.33 m) okunabilen ve bu nedenle metalik olmayan ve özellikle içerdiği su oranı yüksek olan (meyveler gibi) nesnelerin tanınmasıyla ilgili uygulamalarda kullanılan alçak frekansa uygun RFID etiketler kullanılıyor. Metalden oluşan ve daha yüksek su içermeyen nesnelerin tanınmasıyla ilgili uygulamalarda ise yüksek frekansa uygun RFID etiketleri kullanılıyor (okuma mesafeleri “‘1m” gibi biraz daha yüksektir).

UHF etiketler, daha fazla güç gerektirir, okuma mesafeleri yüksektir ve okuyucuyla etiket arasında açık alan olmasını özellikle arada metal engel olmamasını gerektirir. UHF RFID bandının küresel tahsisi olmadığından, uluslararası kullanılamıyor. Ülkelere göre kısıtlamalar söz konusu olabilir. En yaygın radyo frekans 13.56 MHz (yüksek frekanslı, yüksek frekans sinyali) ‘dır. Avrupa’daki spektrum kullanımını düzenleyen Avrupa Posta ve Telekomünikasyon Birliği (European Conference of Postal and Telecommunications

Administrations - CEPT), UHF RFID için Eylül 2004’te oy birliği ile yeni bir Avrupa Standardına karar verdi. Bu standart, RFID’nin 865 - 868 MHz frekans bandında, Listen Before Talk (LBT) protokolü ile 2 W’a varan güç seviyeleri ile kullanılmasını öngörüyor. Bu standart pek çok Avrupa ülkesinde kabul edilerek yerel düzenlemelerde yerini aldı.

Ülkemizde ise, 16.03.2007 tarihli ve 26464 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Kısa Mesafe Erişimli Telsiz (KET) Yönetmeliği” uyarınca RFID okuyucuları, 865-865.6 frekans bandında maksimum 100mW güç ile 865.6–867.6 MHz frekans bandında maksimum 2W güç ile ve 867.6-868 bandında maksimum 500 mW güç ile kullanılabilecek. Bu frekans düzenlemeleri EPCglobal Gen2 sertifikalı okuyucuların ithaline olanak sağlıyor.

RFID StandartlarıDiğer teknolojiler gibi, RFID

sisteminde de standartları mevcut. RFID ile ilgili uyumluluk, uygunluk noktasında standartlar hassas bir konu, çünkü burada


farklı üreticilerin, sistem sağlayıcıların geliştirdiği ürünler söz konusudur. Sistemler arası uyum ve kabulün olması için standartlar devreye girdi. Uyum, birlikte çalışabilirlik için veri değişim protokolleri, hava ara yüzü, haberleşme formatında ortaklıklar sağlanması, küresellik içinde gerekli. RFID standartları da farklı üreticilerin ürünlerinin birlikte çalışmasına olanak sağlıyor. Akıllı ambalajlar dahil RFID etiket standartlarını; teknoloji, veri, uygulama, uygunluk olarak gruplamak mümkün RFID alanında iki uluslararası standart organı mevcut:

• ISO - Uluslararası Standartlar Organizasyonu• EPC Global - Elektronik Ürün Kodu Küresel IncorporatedISO 1996 yılında RFID teknolojisi

için standardizasyon bakmak için IEC ile ortak bir komite kurdu. ISO RFID standartlarının ürün

özelliklerine uygun kategorilerde standartlar oluşturdu. Bunlar; hava ara yüzü ve ilgili protokolleri, veri içerik ve biçimlendirme; uygunluk testleri ve uygulamaları ve çeşitli diğer küçük alanları kapsıyor. RFID, ISO standartlarına ek olarak, EPC Global’in de standartları bulunuyor. 1999 yılında MIT ile endüstriyel şirketlerin RFID teknolojisi standartlaştırılması amacıyla Auto-ID bir şirketler birliği oluşturuldu. 2003 yılında bu organizasyon, EPC Global adı altında yeni bir oluşum gerçekleştirdi. Auto-ID Center RFID teknolojileri içine araştırma ile ilgili faaliyetlerine devam etti. Auto-ID Center, RFID etiketleri standardize edebilmek için, bir dizi sınıflandırma tasarladı:

Class 0: Temel etiket üretildiğinde çip, backscatter kullanarak programlanmış salt okunur pasif RFID etiketi.Class 1: Temelde backscatter kullanarak geçici olmayan program yeteneğine sahip salt okunur pasif RFID etiket.Class 2: Okuma-yazma bellekli 65k backscatter ile tasarlanmış pasif RFID etiketi.Class 3: Okuma-yazma bellekli 65 k daha geniş kapsama alanı sağlamak bir pile sahip yarı pasif RFID etiketi.Class 4: Etiket içinde ekstra işlevsellik ve aynı zamanda verici için güç sağlamak için pilli aktif RFID etiketi.Class 5: Diğer beş sınıf etiket ile iletişim kurmak için ek bir devreyi sağlayan bir aktif RFID etiketi.Class 0 ve Class 1 RFID

etiketi tanımları standartları ve sorumluluklarını 2003 yılında EPC Global tedarik zincirindeki belirli bir ürünü tanımlayan özgün benzersiz bir numara oluşturdu. Diğer yeni RFID etiketi standartları mevcut olmasına rağmen, başvuru halinde bu orijinal etiket sınıfları için yeni çalışmalar yapılıyor.

Gen2 RFID Etiketi Standardı: EPC Global 2004 yılında

dünya çapında sık Gen2 olarak adlandırılan ikinci nesil protokol oluşturulma çalışmalarına başladı. EPC, RFID teknolojisinin

kullanılmasını küresel boyutta düzenlemek amacıyla, RFID etiketlerinde ve okuyucularında uygulanmak üzere Class 1 Gen 2 (Sınıf 1 Nesil 2) standardını geliştirdi ve söz konusu standardın dünya genelinde uygulanabilmesi için çeşitli frekans aralıkları belirledi.

RFID Alanında Son Gelişmeler Çarpıcı EğilimlerEPC Gen2 etiketler kullanıcıları

hoşnut edecek performans gelişmesi gösterdi. Ancak hala yapılması gereken çalışmalar mevcut. Aktif RFID etiketler dünya pazarlarında %20 paya sahip Aktif RFID ile yarı pasif zamanlı sıcaklık sensörlerinde maliyetlerin aşağıya çekilmesi gerekiyor.

RFID etiketin, mikroçipinin karmaşık hale gelmesiyle, enerjiye olan gereksinimi arttı. Kablosuz araçlar söz konusu olduğunda, pil teknolojisi diğer yeniliklerle ayak uydurmadı. Şimdi pillerin yakıt hücreleri ile değiştirilmesi seçeneği üzerinde duruluyor. Fujitsu ve Hitachi önümüzdeki birkaç yıl içinde dizüstü bilgisayarlarda yakıt hücreleri kullanmayı önerdi. Amaç elektronik üreticilerini artık kullanılan geleneksel lityum iyon pillerden kurtarmak. Yakıt hücreleri ve pil arasındaki temel farklılıklar bulunuyor. Kimyasallar kullanarak enerji depolanan pillere karşılık; MTI bir zar ile ayrılan ve hava, metanol, su karışımı içeren (DMFC) olarak adlandırılan yakıt hücresi teknoloji geliştirildi. Yakıt hücreleri, çok uzun ömürlü bir enerji kaynağı.

Yakıt hücreleri, aktif RFID etiket ve okuyucuları için faydalı olacak mı? Bu, tüm tarafların merak ettiği bir konu. Ancak bilinen şu ki; yakıt hücreleri küresel pazarlarda yola çıkmak için hazır. Üretim ve dağıtımında ağır ortaklar var: Gillette, Duracell yakıt hücrelerinin doldurulmasını, dağıtımı yönetecek. Elektronik üreticisi Flextronics uluslararası üretimi idare ederken DuPont membran montajından sorumlu. Bazı alanlarda hızla ilerleyen RFID teknolojisinde; bir süredir yapılan Ar-Ge çalışmalarının ticarileşmesi ile büyük gelişmeler bekleniyor...

DOSYA

Elektronik ortamda güvenli veri aktarımını gerçekleştiren RFID sistemleri; üretimin planlanması, analizi, üretim sürecinin izlenmesi, ürünlerin nakliyesi, satış noktalarına ulaşımı, depolarda kontrolü ve raflarda ürünler hakkında bilgi alımı, tüketiciye bilgi sunumu, tüketiciye ulaşıncaya kadar takibi dahil bütün aşamalarda kullanılan güvenilir bir sistem. Yalnızca ürün tanımlama, izlenme ile sınırlı olmayan RFID, sürekli gelişim içinde olan bir teknoloji. Bilimsel çalışmalar içeren RFID sistemlerinde RFID etiket, çok özel bir yere sahip. Bu konuyla ilgilenenlerin çok iyi bir araştırma yapması ve akademik uzmanlardan destek alması zorunlu. RFID tabanlı bir sistemi uygulamak ve özellikle RFID etiket üretmek, ciddi anlamda uzmanlık isteyen bir proje çalışması gerektiriyor. Ülkemizde de son yıllarda RFID alanında çalışmalar hızlandı, ancak henüz RFID ile ilgili bir keşif yolculuğu yaşanıyor

RFID Sistemi


SÖYLEŞİ

Hazırlık Teknolojisi MevcutturSöyleşi: Murat Özüak /Kosmifleks Avrasya

Doğrudan Rekabet Olmayıp Daha Çok

BİRBİRİNİ TAMAMLAYAN

İKİ KLİŞE

PC: Ambalaj ve etiket baskı öncesi hazırlık çalışmalarındaki son gelişmeler ve eğilimler neler?Murat Özüak: Özellikle baskı öncesi

yazılımlarda Esko firması tüm elle yapılan uygulamaların iş akışı çerçevesinde otomatik hale gelmesini sağladı. (Automation Engine). Tasarımdan başlayarak, bir server üzerinden müşteri onayı için tasarım üstünde çalışma (WebCenter), üç boyutlu örnek paylaşımı

(Studio), örnek plotter çıkışından kutu numunesi, yine plotterdan klişe, prova baskı (Kongsberg), CTP çıkışları gibi tüm basamaklar otomatik işler haline

getirilebiliyor. Akışın herhangi bir noktasında

kontrol duruşları yapılabiliyor.

Bunun dışında bağımsız kullanıcılar için en uygun şekle sokma ve tasarım programları, editörleri, yamaları PC ve Mac ortamlarında gelişerek hizmet vermeye devam ediyorlar (ArtPro, PackEdge ve DeskPack). CTP ve doğrudan lazer ile klişe ve elastomer indirme konusunda gelişmeler sürüyor. HD


Flexo teknolojisi öne çıkan konulardandır. Plotter ile tam ebat kesilmiş elastomer klişe kullanarak doğrudan lazer ile indirme başarı ile uygulanıyor.

PC: Dijital klişe hazırlık ile lazer teknik ve diğer teknikler arasındaki rekabeti nasıl değerlendiriyorsunuz?Murat Özüak: Şu an çok

fazla doğrudan rekabet içinde olmayıp daha çok birbirini tamamlayan iki klişe hazırlık teknolojisi mevcuttur. Birincisi konvansiyonel CTP dediğimiz “Computer to Plate” diğeri de DCTP “Direct Computer to Plate” olarak da anılan “Direct Laser Engraving” yani doğrudan lazer ile indirme teknolojileridir (ağırlıklı sonsuz baskı sleeveleri için). CTP plaka halindeki klişelerin üzerinde mevcut siyah maskenin lazer ile işlenmesini sağlarken pozlamaya hazırlar. Bunu takiben pozlama, yıkama, fırınlama ve son poz işlemleri ile klişe montaj ayrı ayrı yapılmak zorundadır. DCTP teknolojisinde ise sleeve ya da klişe indirme yapıldıktan sonra kısa bir banyodan geçerek tozu alınır ve doğrudan baskıya geçer. Bu yüzden özellikle sonsuz baskı çözümünde DCTP öne çıkıyor. Ayrıca elastomer sleeve hazırlığı daha kısa sürmekte ve daha ekonomiktir. Bu konuda LeadLasers ile Ligum firmalarının çalışmaları çok değerlidir.

PC: Sürdürülebilir ambalaj ve etiket üretimi baskı öncesi hazırlık çalışmalarında başlıyor. Bu konu ile ilgili neler söyleyebilirsiniz?Murat Özüak: Bu konuda

Esko firmasının ArtiosCad kutu tasarım kütüphanelerinde veriler mevcuttur. Sürdürülebilir ambalaj ve etiket tasarımları ayrıca talep doğrultusunda da hazırlanabiliyor. Kullanıcı kendi tasarımlarını da ilave edebiliyor. Konvansiyonel klişe üretiminin yıkama evresinde insan sağlığına zarar vermeyen

Flexoclean Engineering BV firmasının üretimi FS90i solventi mevcuttur. DCTP teknolojisi de kimyasal işlem olmadığı için daha ön plana çıkıyor.

PC: Web temizliği neden önemli? Bu alanındaki son gelişmelerden bahseder misiniz?Murat Özüak: Özellikle flekso

baskıda kullanılan aniloksların temizliği çok önemlidir. Baskı yoğunluğu yani aniloks hücrelerinin transfer ettiği boya miktarının düzenli ve sabit olması için düzenli temizlik şarttır. Esnek ambalaj sektöründeki yeni makinelerin çoğu otomatik yıkama sistemine sahip olup günlük ya da iş değişimi temizliklerini düzenli olarak yapabilmektedirler. Periyodik ve derin temizlik için en sağlıklısı kimyasal temizliktir. Oluklu sektöründe mevcut makinler de yaklaşık aynı system ile ama su bazlı boyalar için kullanılan ürünleri kullanarak temizlenir. Etiket sektöründe de bu ürünler kullanılarak temizlik yapılır. Bu konuda Flexoclean Engineering firması dünya lideri olup çevreci ve insan sağlığına zararlı olmayan aniloks temizlik ürünleri üretiyor.

PC: Ekonomik ve verimli ambalaj etiket üretiminde baskı öncesi hazırlık ve web temizliğin önemi nedir?Murat Özüak: Baskı

öncesindeki hatalardan kaynaklanabilecek baskı hata ve firelerini ancak kontroller ile önlemek mümkündür. Bu yüzden baskı öncesi

yazılımlarında kontrol noktaları çok önemlidir. Baskı öncesi çalışmalarının her önemli basamağında bu kontrollerin yapılması ve onaylanması için iş akışlarının olması şarttır. ArtPro ve PackEdge gibi tasarım ve optimizasyon editörlerinde yapılan çalışmayı adım adım görmek ve hatanın kaynağını bulmak mümkündür.

Elle yapılacak kontroller ile hatalar minimize edilebilir. Fakat Automation Engine gibi iş akışı takibi, kontrol ve onay noktaları (müşteri ile dahil) olan işlem kontrol yazılımlarında bu hataların oluşması neredeyse imkansızdır. Özellikle fleksoda temizlikle ilgili hata ve firelerin nedeni gayet açıktır. Eğer özellikle aniloks temizliğini yapmazsanız transfer edeceğiniz boya miktarı yeterli olmayacak ve istediğiniz yoğunlukta (densite), istediğiniz renkleri elde edemeyeceksiniz.

Özellikle tekrar işlerde yoğunluk ve renk uyumsuzluğu oluşacaktır. Temizlik düzenli yapılmadığında baskıda izler, yağmurlama, çizgiler gibi farklı problemler ile de karşılaşılacaktır. İş değişimlerinde, periyodik ve derin temizliğin programlı bir şekilde yapılması gerekmektedir.

PC: Verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederiz.


Sürdürülebilirlik ambalaj ve etiket üretiminin yanı sıra baskı öncesi hazırlık çalışmalarında da kendini

gösteriyor. SPC’nin (Sustainable Packaging Coalition) belirlediği ve üzerinde mutabakat sağlanan on temel madde ambalaj konusuna net bir bakış açısı getiriyor:

1) Ambalaj tasarımına ambalajın ömür süresi gözüyle bakmak,2) Ambalajın her bir bileşeni geliştirmek,3) Dağıtım tarzı ambalajlar için yeni alternatifler oluşturmak,4) Ambalajın tekrar kullanılabilir olabilmesi için fırsatlar aramak,5) Ürün değişikliklerini tekrar gözden geçirmek,6) Mümkün olabildiğince dönüşümlü olacak şekilde tasarlamak,7) Tüketimi arttıracak şekilde ambalaj stratejileri kullanmaya dikkat etmek,8) Ambalaja malzemelerinizin kaynağının neresi olduğunu bilmek ve emin olmak,

9) Dağıtım olanağınızı yer tasarrufu sağlayacak şekilde geliştirmek,10) Yenilenebilir maddelerden yapılan yiyecekleri tekrardan gözden geçirmek.Görüleceği üzere tasarım da bu

maddelerden birkaçını ilgilendiriyor. Bu nedenle satış gelirlerini arttırmak amacı ile yapılan ve çevreyi kirletmekten başka işe yaramayan bazı ambalaj şekillerinden kısa sürede vazgeçileceğini düşünüyoruz. Eskiden çok popüler olan “Toptan Alım” gibi düşünülerek tüketiciye sunulan pek çok ürünün artık küçük ambalajlarda ve az miktarlarda rafları süslemeye başladığını görüyoruz. Bu da büyük ambalaj - büyük etiket düşüncesinin yerini artık kolay açılabilir ve küçük ambalaj ve etiketi kavramına bıraktığı anlamına geliyor. Biz Integre Elektronik Sistemler olarak temsilciliklerimizi sektörün son eğilimlerini dikkate alarak geliştirdik. Şu anda temsilcisi olduğumuz firmalar şöyle (etiket ve

ambalaj sektörünü ilgilendiren) :• Smooth Machinery (Tayvan): Semi Rotary Letterpress, ofset ve ipek baskı etiket baskı makineleri• Wifac (Hollanda): Konvansiyonel Ofset CtP makineleri, kalıpları ve yardımcı malzemeleri• Bargraphics (İngiltere): Full servo etiket kalite kontrol makineleri.• Preco (ABD): Etiket ve ambalaj için lazer kesim, perforaj, scribing ve scoring sistemleri.• PulseRoll (İngiltere): Etiket ve ambalaj için vernik, lak ve kimyasallar.• StudioRIP (İngiltere): Etiket ve ambalaj sanayi için özel geliştirilmiş RIP yazılımı.• LaserMarking (ABD): Metal etiket üretimi için özel lazer mürekkebi.• AteCe (Hollanda): Baskı yardımcı malzemeleri ve mürekkepleri.• Beta Industries (ABD): Spektrofotometre ve

Studio RIP, Baskı ÖncesiÇalışmaları Çok Kolaylaştırıyor

Murat Sevinç Integre Elektronik Sistemler San. Tic. Ltd. Şti.

MAKALE


densitometreler.Baskı hazırlık konusundaki

temsilciliklerimiz arasında; bir İngiliz firması olan StudioRIP’in ürettiği ve aynı anda hem matbaalara ve hem de esnek ambalaj ve etiketçilere hizmet verebilen çok geniş ölçekli planlanıp üretilmiş olan “Studio RIP”ile Türkiye pazarlarının dikkatini çekmek istiyoruz. Studio RIP, baskı öncesi çalışmaları çok kolaylaştırıyor. Kullanım genişliği sayesinde baskı onayından provaya kadar tüm zaman alan işlerin aynı anda yapılabildiği ve çok düşük bir edinme maliyetine sahip olan ürün kolay kullanıcı ara yüzü ile kısa sürede piyasanın tercih edilen RIP’i haline geldi. Baskı hazırlık konusunda gene bir İngiliz firması olan Mellow Color Ltd.’in Türkiye temsilcisiyiz. Firma tüm Avrupa Ülkeleri’nde geçerli olan bir baskı denetim firması ve onay verdiği matbaa ve ambalaj firmaları onayı gösterdikleri takdirde sorgusuz sualsiz Avrupa firmalarından baskı siparişi alabiliyor. Dijital klişe hazırlık ile lazer teknik ve diğer teknikler arasındaki rekabeti hakkında şunları söylemek mümkün; Dijital ambalaj ve etiket baskı makineleri hızla gelişiyor ve piyasadaki yerini almak için her türlü cezp edici olanaklar sunuyor. Bu nedenle yavaş yavaş dijital klişe hazırlama ve lazerli pozlama sistemlerinin sonunun gelmekte olduğunu düşünüyorum. Onların yerini de lazerli kesim, perforaj ve scoring sistemleri alacaktır.

Integre Elektronik Sistemler San. Tic. Ltd. Şti. Tel: 0212 438 2560 Fax: 0212 438 25 65 [email protected]


İçecek en hızlı değişim ve büyüme içinde olan sektörlerden biri olup ambalaj sanayinin de önemli bir

pazarı. HDPE şişeler kullanımının popüler olduğu ürünlerden biri içecek diğeri ise ilaç endüstrisi. HDPE şişelerin üretiminde önemli teknolojiler gündeme geldi. Bunlardan biri İtalyan makine grubu Sacmi Imola’ya ait, Basınçlı Üfleme Şişirme/ Compression Blow Forming CBF teknolojisi. Sacmi, küçük HDPE şişe üretiminde; compression molding sıkıştırma kalıplama işlemi ile blow molding teknolojilerini birleştirdi. CBF teknolojisi ile şişe ağırlığı azaltılırken ham madde tasarrufu ve maliyetlerde düşüş, kalitede yükseliş söz konusu.

Geleneksel enjeksiyon şişirme ve ekstrüzyon şişirme ile rekabet edebilecek bu CBF teknoloji, aslında yalnızca iki teknolojinin bir araya getirilmesinden ibaret.

CBF teknolojisinin %30 ila %35

oranında daha az enerji tüketimine sahip olduğu söyleniyor. CBF teknolojisi, Sacmi’nin plastik ambalaj üretim makineleri CCM’e dayanıyor. Yüksek verimlilik, sürdürülebilirlik faydaları sunan Sacmi CBF teknolojisinde şişe üretmek için sıkıştırma kalıplama ve şişirme unsurlarını birleştirdi.

CBF transfer gerektirmiyor, birbiri ile bütünleşmiş işlemler bir in-line hat üzerinde sıra ile uygulanıyor. Malzeme, kesme ve sıkıştırma boşluğuna transfer edilerek çekiliyor. Bir preform üretiliyor. Daha sonra, kalıp boşluğu kapatıyor ve şişe üfleniyor. Erime dağıtımı için bir manifold kullanılıyor. Reçine, yükseltilmiş bir atış, sıkıştırma kalıbı içine doğrudan aktarılıyor. Üretici, bu teknoloji ile ambalaj kalitesi üzerinde daha fazla kontrole sahip.

Enjeksiyon şişirmede sıcaklık farklılıkları nedeni ile görülen siyah lekeler, reçine yanma ve diğer kusurları bir manifold gideriyor. Bu teknolojide

her bir vuruş reçine ağırlığı bir servo kontrollü bir eriyik pompası ile kontrol edildiğinden ambalaj duvarı homojen bir ağırlık dağılımına sahip. Metal çekirdek çubuk plastiğin yapışmasına engel olduğundan ön-üfleme işlemi ile daha tutarlı ve üniform bir duvar kalınlığının oluşması gerçekleşiyor.

Her şişe, makineyi terk etmeden önce üç aşamalı bir testten geçiyor. Makinede şişe duvar kontaminasyonunu denetleyen bir IR kamera sistemi mevcut. Finalde QC sistemi devreye giriyor. Kapak contalarının yapışmasını sağlayan bir atmosferik plazma tedavi sistemi çok başarılı. Büyük ölçüde enerji sistemi, ekonomik olup diğer alternatif sistemlere göre daha düşük işlem sıcaklığı söz konusu. Makinenin klimalı konvenyör sistemi, şişelerin çevrim süresini azaltıyor ve şişeler sıcak dışarı alınıyor.

12 kaviteli CBF makinesinde tek tabaka HDPE şişe boyutu 24-33 mm. dir. Sacmi, HDPE işlenen makinede reçine yelpazesini genişletmek için çalışıyor. 20 kaviteli CBF makinesinde HDPE, polistiren, polietilen ve PET kullanarak üretim yapmak mümkün olacak. Dört ana reçineyi kullanan CBF teknolojili makinenin pazarlara sunumu bekleniyor. İtalyan Sacmi, CBF makineleri ile ekonomik maliyette esneklik ve verimlilik avantajları içinde daha sürdürülebilir ve daha yüksek kaliteli ambalajlar üretiliyor. Bu makineler, tek porsiyonluk süt ve içecek kapları için kullanılıyor. Makine Ortadoğu gibi gelişen ekonomililerde de dikkat çekti. Bu teknoloji Amerika ve Asya’da kısa sürede kullanıcı buldu. İçecek ve ilaç ambalajları üreten dönüştürücüler tarafından makine satın alındı.

HDPE ŞişeÜretiminde GelişmeYetmişli yılların başında yana yüksek yoğunluklu polietilen (HDPE) 5 litre kapasiteli bir şişe üretimi için tercih edilen bir polimer oldu. HDPE ambalajlar; deterjan, kozmetik, madeni yağ ve süt ürünlerinin de içinde bulunduğu geniş bir pazar ile tanıştı. Kırk yılda ürünler ve pazarlar açısından çok şey değişti. Küresel pazarlar ve stratejiler gündeme geldi. Ambalajlar arasında güçlü rekabet yaşandı. Çevre bilincinin büyümesi ile PVC saf dışı kaldı. HDPE PVC’nin yerini doldurmak için kendini yeniledi.

Sacmi Imola SC Fax: 0039-0542-642354 [email protected] Sacmi TürkiyeTel: 0212 281 30 18 Fax: 0212 281 30 19 info sacmiistanbul.com.tr

MAKALE


Günümüzde verimlilik bir üretim sürecinden, ürünün nihai tüketiciye ulaşmasına kadar bütün bir süreci

kapsıyor. Ancak üretilen ürün ile bu ürünün dönüştürülme sürecinde kullanılan tüm girdiler arasındaki ilişkilerin tümü. Verimlilik, üretim sürecinde kullanılan girdi ile üretim miktarı arasındaki ilişkiyi ifade eden bir kavram. Verimlilik, verim, karlılık, ekonomiklik, etkenlik ve etkililik kavramalarıyla yakından ilişkili olup fiziksel ve para birikimleri ile değerlendiriliyor.

Ekonomiklik belirli bir dönem sonunda elde edilen satış hasılatının bu dönem boyunca yapılan harcamaların toplamına bölünmesiyle hesaplanabilen bir oran. Verimliliğin tanımlanmasında ve ölçülmesinde dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta; karlılık ile verimliliğin birbirlerinin sonuç ve nedenleri olmayabilecekleri ve aralarında doğrusal bir bağıntı kurulamayabileceği. Fiyat artışları yüksek karlar getirebilir ama işletmede verimlilik inişte olabilir.

Verimlilik ile maliyet düşüşünün birbirine karıştırılmamalıdır. Maliyetlerde sağlanacak bir indirim ile her zaman verimliliğin yükselişe geçeceği düşüncesi bir işletmeyi yanlış kararlara sürükleyebilir. Çoğu kez iyi planlanmadan gerçekleştirilen maliyet düşüşlerinin ardında, ürünün kalitesinde azalma söz konusudur. Örneğin daha düşük kaliteli bir malzeme kullanımı ile ürün maliyetinin düşebileceği açıktır. Böylece verimlilikte de bir artış var gibi gözükebilir. Oysa gerçekte ürünün kalitesinde de bir düşüş söz konusudur ki bu verimliliği kötü etkiler.

Üretimin bütün girdileri verimliliği etkiler, enerji ve ham madde de buna dahildir.

Esnek verimlilik faktörleri arasında otomasyon sistemleri, iş yöntemleri, insan (emek), organizasyon ve yönetim biçimlerini sayabiliriz. Üretim faktörleri içinde en önemli

ve kuşkusuz, en zor kontrol edileni “insan” faktörüdür. Piyasa koşullarının gittikçe daha zorlaştığı rekabetin küreselleştiği günümüzde verimlilik kavramının kalite ile olan ilişkisi gittikçe sağlamlaştı. Burada sözü edilen yalnızca ürünün değil aynı zamanda yönetimin, işgücünün ve çalışma koşullarının kalitesidir. Çalışandan bekleneni alabilmek için onun en iyi şekilde motive edilmesi gerekir. Motivasyon, çalışanları işletmenin amaçlarına yaklaştırmak, inandırmak ve özendirmek için yapılan tüm eylem ve uğraşlardır.

Gelişen teknoloji ile birlikte artan otomasyon ve yaygın bilgi teknolojisi, mal ve hizmet miktarlarındaki artış, kalite geliştirme, yeni pazarlama yöntemleri gibi değişen koşullara verimli bir şekilde uyumu sağlar. Bir işletmenin verimliliğini artırmak için çok çeşitli tekniklerden yararlanılabilir. Var olan yöntemlerden hangilerinin seçileceği birçok faktöre bağlıdır: İşletmenin uğraşları, sanayi kolu, pazar yapısı, işletmenin zayıf ve kuvvetli yönleri, işletmenin istihdam yapısı, verimlilik artırıcı yöntem için öngörülen süre ve maddi kaynaklar

vb. Yine de bu tekniklerin hemen hemen hepsi çoğunlukla bilgi toplama ve iş etkinliğini artırma amacına yöneliktir. Bilgi teknolojileri ve elektronikteki hızlı gelişmelerin üretimde kendini çok yoğun hissettirdiği otomasyonun damgasını vurduğu günümüzde verimlilik artırma, yalnızca üretim sürecine yönelik değil, diğer süreçlerin de birleşimini içerir. Bütün süreçlerin birlikte bütünleşmiş uyum içinde yönetilmesi yani üretim yönetimi söz konusudur. En küçüğünden en büyüğüne işletmeler, günün yoğun rekabet ortamında; daha az maliyetli ve daha iyi planlanan üretimler, verimli tedarik, etkin nakit akışı, gelir ve gider analizleri, çalışanların iş birliği, satış öncesi ve sonrası iyi giden müşteri ilişkileri dahil tüm beklentilerini yaşama geçirecek etkin yönetimleri geliştirmek zorunda.

Üretim Yönetimi kavramı, bu işlevi en iyi başarabilme arayışları beraberinde “Üretim Yönetim Sistemleri” adı altında çeşitli yaklaşımların doğmasına neden oldu.

Üretim Yönetim Sistemlerinin gelişmesine en büyük etken Bilgi Teknolojileri olup buna bağlı olarak

Ekonomik ve Verimli Üretim200 yılı aşkın süredir kullanılan sözcük verimlilik. Ekonomi faaliyetlerinde sonuçların karşılaştırılarak, ölçülerek ortaya konulan bir gerçeklik verimlilik. Üretim; kullanılan ham madde, makineler, insan, enerji, su gibi kaynaklar ile ortaya konulan ürün arasındaki ilişkiyi içeriyor. Gelişerek karmaşıklaşan üretim ilişkilerinin düzenlenme zorunluluklarının ortaya çıkması ile verimlilik daha çok kullanılır oldu.

MAKALE


Üretim Yönetim Sistemleri de gelişti... Üretim Yönetim Sistemleri, Bilgi teknolojileri ile bütünleşik MIS sistemleri olarak tasarlandılar. Kuruluşlar, kendi Üretim Yönetim gereksinimlerini karşılayabilecek MIS sistemlerini geliştirdiler ya da hazır Üretim Yönetim Sistemleri’nden yararlandılar.1980’li yıllarda MRP gündemde idi, MRP (1) Material Requirement Planning – Malzeme İhtiyaç Planlaması ve MRP(2) (Manufacturing Resource Planning – Üretim Kaynak Planlaması olarak belirlendi. Bu gelişme, 1990’larda bütün süreçleri içeren ERP (Enterprice Resource Planning – Kurumsal Kaynak Planlamasına dönüştü.

En basit tanımla ERP, farklı görevlerin en uyumlu olarak yer aldığı bir sistemdir. ERP, bir kuruluşun hemen hemen bütün iş süreçlerinin entegrasyonunu yani tek bir platform üzerinde yönetimini içeren bir Bilgi Sistemleri uygulamasıdır. ERP, bilgisayar destekli otomasyonun geniş kapsamlı, uygulanan organizasyonunda tüm kaynakları tek bir noktadan yöneterek veri bütünlüğü sağlayan, ölçülebilir/kontrol edilebilir/planlayabilir hale getirip optimize etmeye yarayan yazılım ağırlıklı bir disiplindir.

Uzun süre alan ve yüksek maliyet gerektiren ERP, aslında stratejik bir yatırımdır. Kuruluşun mevcut yapısını tahlil edecek bir analiz gerçekleştirmeden (her birimin yaptıkları, yapamadıkları açıklanmadan, kuruluşun bir modeli çıkarılmadan) uygulandığında sonuca ulaşmayarak büyük kaynak israfına neden olabilir. ERP uygulamasında başarının en önemli etkeni kuşkusuz Proje Yönetimidir. ERP için bir proje grubu kurup, modern proje yönetim teknikleri kullanılmalıdır.

ERP sisteminin işletmeye kazandırdıkları: Üretimi standart ve daha hızlı hale getirme; değişken üretim koşullarına uyarlanma, kalitenin izlenebilirliliğini sağlama, her aşamada maliyetlendirme ve kar zarar maliyet analizlerinin yapılması, stokların kontrol altına alınarak, uygun değer planlama ile stokların azaltılması ve buna bağlı olarak depolama maliyetlerinde azaltma, tüm kaynakların en verimli kullanımı, müşteri analizleri.

Ancak ERP sistemini kurmak kolay bir iş değildir. Aslında hiçbir değişim acısız, sıkıntısız olmaz. ERP için öncelikle işletme, kendi gerçeği ile yüzleşmek ve bu gerçeğe farklı açılardan bakmak zorundadır. Burada ERP yazılımını, işletmeye göre uyarlamak yerine hazırlanmış yazılımı uygulamak esas noktadır. ERP sistemleri, standart bir yöntemle üretim işini otomatik hale getirirler. Farklı sistemlerin, tek ve bütünleşmiş bir sisteme dönüşmesi, zaman kazandırarak, üretimi arttırır, genel yönetim maliyetlerini düşürür. ERP insan kaynaklarına da bir standart getirir. Eğitim; işletmelerin en fazla ihmal ettikleri harcama kalemidir, çünkü eğitim maliyetleri yüksektir. Ancak kullanıcılar yeni yöntemleri ve yazılımları öğrenmek kısaca eğitilmek zorundadır. Elbette tüm kaynakları, ölçülebilir/kontrol edilebilir/planlayabilir hale getirip optimize etmeye yarayan yazılım ağırlıklı bir disiplindir, ancak ERP projesini gündeme getiren kuruluş, her şeyden önce çok dikkatli ve temkinli olmalı; kendini, programı analiz etmeden bir ERP yazılımı ile bütünleşmeye kalkmamalıdır. Önce tarafsız danışman desteğinde bir proje ekibi ile yola çıkmalıdır.

Ayrıca bilinmesi gereken önemli bir nokta da, mutlaka bir paket kullanmak zorunluluğunun olmadığıdır. Paketin uygun olan birkaç modülünü alıp kullanmak da mümkündür. Ancak önce tarafsız danışman desteğinde bir proje ekibi ile yola çıkmalıdır. Ülkemizde ERP konusunda deneyimli yazılım firmaları mevcut.

Operasyonel iş geliştirme bilgi sistemleri programı ERP yukarıda anlatmaya çalıştık. Ancak şu noktada bu konuya bir başka açıdan yaklaşım sunarak “yalın düşünmesinin” verimliliği artırmaya yardımcı olabileceğinden de bahsetmek istiyoruz. Bu değerlendirme, ambalaj üretimi baz alınarak yapılabilir.

Yönetimsel olarak anlayış, bilgi, iletişim eksikliği, ambalaj üretiminde verimlilik konusunda da yalın düşünmeye engeldir ve verimlilik gelişmeleri için yanlış yerlere bakmaya neden olabilir. Yalınlık, düşünmek için sezgisel bir yol, araçtır. Yalın düşünüldüğünde bir ambalaj işletmesinde inanılmaz şeyler yapabilmek mümkün, çünkü ambalaj üretiminin bütün alanlarında yenilenme, gelişen teknolojilere yönelik bilgi akışı, iletişim olanakları, değişim söz konusu. Yalın olmak, düşünceleri üretim sürecinde davranışa dönüştürmek için bir araçtır. Küçük ve orta ölçekli işletmeler için en büyük sorun, yönetimin üretim

üzerine kalıplaşmış düşüncelerini değiştirmemesidir. Verimlilik için üretim ve depolama, satış, müşteri ilişkileri vs. tüm süreçler bütünselik içinde dönüşüme geçirilecekse işe önce yöneticilerin yalın düşünme ile başlaması, sabitleşmiş düşüncelerden kurtulması ilk adımdır. Verimlilik için işletmeyi sürekli ve standart, sağlam, operasyonel süreçler üzerine kurulu uygun iş modeli içinde değerlendirmek gerekir. Üretimin tüm operasyonel girişleri (tedarikçi bilgileri), üretim için kullanılan bilgiler kontrol edilmelidir; çünkü bilgi, en önemli üretim girdisidir. Hatalı bilgi, işin en büyük zararlı unsuru iken, bilgi giriş kanallarını açmak, en önemli dönüşüm yönlerinden biridir.

Ambalaj işletmelerinde sürekli iyileştirme kavramını da canlı tutmak gerekir. İyileştirme, bir yönetim kültürü olarak yönetimsel organizasyonun önemli bir parçasıdır. Yalın düşünme iş süreci boyunca; ürün geliştirme, operasyon, hizmet, tedarik zinciri üzerinde

odak noktası, farkındalık ve belirleme fırsatıdır. Yalın düşünme sistemi içinde doğru endüstriyel üretim bilgileri ile güçlenmiş, donanımlı, istekli yönetim ekibi; maliyet analizleri içinde üretimin yenilenmesini (otomasyon sistemlerine yararlanarak kontrol, denetleme, tüm üretim girdilerinin ham madde, enerjiye dahil) personelin bilgi ve duygu olarak güçlendirilip verimli kılınmasını başarır.

Her ambalaj şirketinin hedefi; rekabetçi ve karlı kalmayı, verimliliği başarmaktır. Yönetimde, verimliliği geliştirmek için; mucize insanlara değil, bilgi ile yalın düşünme tekniği içinde kendilerini geliştirmiş insanlara gereksinim vardır. Bugünün ambalaj sektöründe yönetici olmak; fırsatları maksimize etmekten mevcut en son teknolojiyi satın almaktan daha fazlasını gerektirir: İç kültür değişimini, yeni oluşumlara kendilerini hazır hissettirecek bilgi, iletişim süreçlerini sürekli kılan yönetici, ciddi bir yalın düşünme sistemine kendini eriştiren dönüşümü gerçekleştirir. Optimize edilmiş operasyon hedefleri, ölçülebilir kuralları ve tanımlanmış toleranslara sahip olmalıdır. Değişiklikler gereklidir; özellikle iletişim, bilgilenme her zaman, başarılı günlük üretimde önemli bir rol oynar.

Endüstriyel bilgeliği kazanan yöneticiler, iyi bir yönetim ekibi ile verimli bir iş akışına sürdürerek üretim için yeni ekipman seçimini ya da düzenlemelerini ölçülebilir kurallar, toleranslar kurgu ile süreçleri birbiri ile ilişkilendirerek ve işletmelerini verimliliğe ulaştırırlar.

Ambalaj sektöründe bir yanda düşük maliyetleri gerçekleştiren, verimliliği, üretkenliği arttırmak için üretim süreçlerini otomasyon çözümleri ile bütünleştiren büyük fırsatlar söz konusu. Ancak diğer yanda da sanayinin gündeminde; sürdürülebilir üretimlere geçiş, yeşil baskı teknikleri, enerji dönüşümü, sürdürülebilir enerji, ham madde kullanımı, geri dönüşüm ve gübreleme/kompostlama gibi kavramlar ile uyumlaşma zorunluluğu mevcut. Bugün yalın düşünme yeteneğini kazanmış yöneticilerin bir adım daha atıp bu yeni kavramlara, kendi sistemlerinin içinde yer vererek verimli rekabetçi düzenlerini yenilemeleri gerekiyor.

MAKALE


SürdürülebilirAmbalaj Üretimi

Çevre ve küresel iklim değişikliği ile ilgili

tartışmalar 1970’li yıllarda dünyanın

gündemine yerleşti. O zamanlar dünyanın soğumasına yönelik kaygılar söz konusu

idi. Daha sonra ozon tabakasını tahrip eden CFC gazları

(kloroflorokarbon sera gazları) konusunda

söylemler, araştırmalar çoğaldı. CFC gazlarının

daha çevre dostu alternatifleri ile

değiştirilmesi gerektiği dünya hükümetlerince

kabul edildi. Bugün, çevre sorunları bir

yumak halinde; iklim değişiklikleri, toprak bozulması, azalan su kaynakları, kirlenen

denizler ve tarım yapılma özelliğini kaybeden

topraklar, yok olan canlı türleri, eriyen buzullar. Biz, insanlar yaşam ve üretim faaliyetlerinde

neden olduğumuz çevresel zararlar

hakkında acaba ciddi anlamda bir fikir sahibi

miyiz?

evreye duyarlı ve bu duyarlılığını farkındalık olarak ortaya koyan toplulukların etkisi ile gelişmiş ülkeler

bugün, yüzyıllar boyunca küremize bıraktıkları derin izleri artık kabullendiler. Şimdi eko dengesi bozulan dünyaya sahip çıkmak için çevre başlığı altında çeşitli kavramlar geliştiriyorlar. Sürdürülebilirlik de bunlardan biri. Biz burada insan faaliyetlerinin neden olduğu çevre sorunlarını tartışmayacağız. Yalnızca sürdürülebilirlik kavramına, ambalaj endüstrisi ve özellikle de ambalaj üretimleri açısından bir giriş yapmak istiyoruz. Sürdürülebilirlik ve kurumsal sosyal sorumluluk, küresel endüstrilerin gündeminde yer alıyor. Ürünleri ile sürekli göz önünde olduğundan Ambalaj sanayine yönelik çevre ile ilgili yıllardır ciddi sosyal baskılar mevcut (oysa büyük çevre felaketleri yaratan gelişmeler farklı). Birçok bilimsel çalışma girdisi olan ambalaj sanayi, çevre koruma ve sürdürülebilirlik ile ilgili küremizin en duyarlı endüstrilerinden. Bugün giderek daha çok ambalaj üreticisi ekolojik üretim sürecini uygulama yönünde yoğun çaba içinde...

Ambalaj üretim sürecinde karbon ayak izi+enerji tüketimi+atıklar üç önemli nokta. Ambalaj sanayi, dönüştürme sürecisinde kullan teknikler, makineler, malzemelere dair ekolojik/çevre bilimsel düzenlemeleri yaşama geçirecek talepleri söz konusu. Ambalaj üreticilerinin bu taleplerinin karşılanmasında ileri teknoloji makine, dönüştürme donanımları ve ham madde, sarf malzemeleri sağlayıcıları daha çevre dostu, düşük maliyetli, enerji tasarrufu sağlayacak ürünler üzerinde çalışıyor. Bugün tüm ambalaj endüstrisi; sürdürülebilir ambalaj üretim süreçleri ile yenileniyor, yeşil bir dönüşüm geçiriyor. Yenilenebilir kaynaklardan üretilen ham madde,

temiz, sürdürülebilir enerji ve temiz üretim teknolojilerinin kullanımı ile gerçekleşen sürdürülebilir ambalaj üretimlerine geçişin izlerini gelişen ülkelerde de görmek mümkün.

Enerji tüketimini, ham madde, malzeme kullanımını azaltma, maliyet kontrolü için ambalaj büyüklüğü ve ağırlığını azaltma, geri dönüşüm programları geliştirme; gelecek nesilleri tehdit etmeyen ya da zarar vermeyen üretim teknikleri kullanımı, ağırlığını ambalaj sanayi içinde hissettiriyor; değişikliklerin kabulü cesaret verici. Ambalaj üretimi, tüm aşamalarında çevre bilim ve ekonomiyi birleştirilebiliyor. Üretim ve işletme verimliliği, çevre atık yönetimi doğrultusunda ambalaj sanayi dönüştürme sürecinde yenilenme, süreklilik içeriyor.

Sürdürülebilir BaskıAmbalaj baskısı sürecinde tüm baskı

elemanlarında ekolojik/çevre bilim fazında yeşil bir değişim yaşanıyor. Baskıda sürdürülebilirlik kilit ölçütleri; enerji tüketimi / enerji ve karbon ayak izi, süreç atık azaltma, su tüketimi, malzeme güvenliği ve işçi güvenliği. Ambalaj ve etiket dönüştürme sürecinde taraflar bu üç konu üzerinde odaklanıyor; daha çok çevre dostu özellikleri üzerinde barındıran ürünler geliştirmek ve baskı sürecine bu ürünler ile daha eko özellikler kazandırmak için uğraşıyor. Sürdürülebilir ambalaj baskı üretim sürecinde; enerji verimliliğinin artırılması, kaynakların korunması, emisyonların azaltılması ve yaşam döngüsü yönetiminin kurulması söz konusu.

Bugün gelişmiş ülkelerde ambalaj ve etiket endüstrilerinin karşılaştığı en önemli sorunlarından biri de karbon ayak izini azaltmak. Gelişmiş ülkelerin yönetimleri, marka sahipleri, tüketici örgütleri tarafından ambalaj ve etiket sanayi, karbon salınımını azaltmaları doğrultusunda bir baskıya maruz

Ç

MAKALE


kalıyor. Oysa ambalaj ve etiket baskı süreci karbon izi ile ilgili ciddi bir bilince sahip. Mürekkep, kullanılan sarf malzemelerinde, baskı işleminde, UV kurutmada, nakliyede karbon ayak izi mevcut, azaltmak için öncelikle bu karbon emisyonunu ölçmek gerekiyor. Bunun için ambalaj, etiket üreticisi kendi üretim ve dağıtım zincirinde karbon emisyonunu/sürümünü ölçmek ve azaltmaya yönelik sistemini kurgulamak için çalışıyor.

Tedarik zincirinde yer alan firmalar, kendilerine ait karbon ayak izini örneğin, baskı öncesinde EskoArtwork, Sun Chemical mürekkeplerde Avery Dennison yüzeylerde için Gallus baskı makinelerinde kendi karbon ayak izini, atık geri dönüşüm için hesaplıyor. Ürün yaşam döngüsü içinde, her bir aşamada karbondioksit ayak izi analizi gerçekleşiyor. Baskı hazırlık, mürekkep ve baskı sürecinin tümünde CO2 ayak izini en aza indirmek için daha uygun ürünler ve hizmetlerin gelişimine sürekli devam ediliyor. Firmaların uç noktadaki uygulamalara dair beklentileri söz konusu. Yasa yapıcılar, belki bir süre sonra ambalaj, etiket dönüştürücülerine ait minimum-maksimum karbon ayak izi sınırlarını ilan ederek o miktarların dışına çıkılmaması doğrultusunda yaptırımlar uygulayacaklar. Gözlemler, ambalaj ve etiket sektörünün karbon ayak izini küçültmeleri için dikkatli ve ciddi adımlar atması gerektiği doğrultusunda.

Son yıllarda ekoloji/çevre bilimi ve ekonomi el ele çıkış noktasında buluştu. Sürekli artan enerji fiyatları karşısında, bu ortak yaşam giderek daha belirgin hale geldi. Baskı makinesi ve dönüştürme ekipmanları üreten firmalar da ambalaj firmaları gibi tüm bu gelişmeleri dikkate almak zorunda. Baskı makineleri ve dönüştürme ekipmanlarında enerji tüketimi, makinelerin kullanım ömrü boyunca sürekli optimizasyona/en uygun hale dönüştürmeye tabi. Baskıda enerji verimliliğini ölçme, ısı geri kazanımı ile gelişmiş kurutucu teknolojisi ve verimli motor kullanımı, çevre konusunda öncülük yapan baskı makinelerinin bazılarında özellikle düzenlenmiş durumda.

Sürdürülebilir baskı sürecinde dönüştürücüler tarafından çevre ile uyumlu sarf malzemeleri tercih ediliyor. Soya bazlı, bitkisel tabanlı mürekkepler, daha çevre dostu olduğu gerekçesi ile baryum, bakır ve çinko gibi ağır metaller içeren bazı pigmentli mürekkeplerin yerini alıyor. Bitkisel tabanlı mürekkeple yüksek renk gücü ve mükemmel parlaklık sunarken, ağır metaller içermediğinden kompostlama/gübreleme için uygun. Su kaynaklı enerji kür reçine teknolojisi, son gelişmeler elektron ışın (EB) kurutma, gravür baskı sürecinin VOC emisyonlarının ortadan kaldırılmasını sağlıyor ve fiziksel açıdan olağanüstü estetik ve kimyasal, fonksiyonel özellikler sunarken enerji tüketimini azaltıyor.Ultraviyole ve elektron ışını (LED bazlı UV / EB) kurutma teknolojileri uçucu organik bileşik (VOC) ve tehlikeli hava kirletici (HAP) emisyonlarının azaltılmasında, yaygın bir kirlilik önleme ambalaj baskında önemli yararları mevcut.

LED bazlı UV / EB kurutmalı sistemlerinde su bazlı UV reçineler kullanılıyor.

Ambalaj baskı makineleri üreticileri, yükselen ham madde ve enerji maliyetleri ve küresel rekabet baskıları ile karşı karşıya. Otomatik kayıt sistemleri, hassas renk ayarları, boşa giden zaman ve mürekkep ziyanlığını en aza indirirken baskı süresini azaltmayı hedefliyor. Baskı makinelerin otomasyon sistemlerinin kullanımı ağırlık kazanıyor. Günümüzde, baskı makinelerinde görüntü ayarlayıcıları ya da CTP sistemleri tarafından kullanılmak üzere dijital görüntü dosyaları oluşturulması yani ön ayar sistemleri film ya da levha için görüntü dosyasını analiz ediyor. İkinci bir yazılım uygulaması, doğru bir mürekkep ayarı için gerekli. Bazı sistemler, çalışılacak malzemenin özelliklerine göre temel ayarların yapılmasına olanak veriyor.

Modern baskı makineleri ile çevre dostu sarf malzemeleri kullanarak enerji tüketimini azaltan, karbon ayak izini küçülten ambalaj baskıları, bugün ve gelecekte yükselen bir eğilim.

Gelişmiş ülkelerde sürdürülebilirlik çalışmalarını destekleyen kurumsal çalışmalar gündemde:

• VDMA Mavi Yetkinlik/ Blue Competence girişimi, sürdürülebilirlik için itici güç olup makine mühendisliği endüstrisinin sürdürülebilirlik, ekonomik, ekolojik ve sosyal amaçlarını dengelemek ve bütünsellemek için çalışıyor.

• ABD merkezli sürdürülebilir Yeşil Baskı Ortaklığı/ Sustainable Green Printing (SGP), grafik iletişim sektöründe çevresel etkileri azaltmak, üretim işlemleri çerçevesinde sürdürülebilirlik ve bununla ilgili en iyi uygulamaları teşvik etmek ve baskının sürekli iyileştirilmesi, grafik iletişim endüstrisinin konu ile ilgili sosyal sorumluluğunu artırmak için dünya çapında buna katılımı teşvik etmek için sürdürülebilirlik sertifikasyonu sağlayan kar amacı gütmeyen bir organizasyon başlattı. SGP sertifikasyon, baskı tesislerinde

sürdürülebilirlik için değer ve sonuç sağlayan resmi bir program geliştirmek ve uygulamak için bir fırsat sunuyor.

Temiz ÜretimSürdürülebilirlik için temiz

üretim atıkları belirlemek ve ortadan kaldırmak doğrultusunda gerekli teknolojileri kullanmak yeşil uygulamaların birleştirilmesi (az kimyasal, az enerji, az su kullanımı) gerekiyor. CO2 bazlı temizleme teknolojisi CleanTech CO2; Tehlikeli Hava Kirleticiler (HAP), Uçucu Organik Bileşikler (VOC) ve Sera Gazı (SG) emisyonları azaltma stratejileri için kirliliği azaltma, enerji tasarrufu ve atıkları (çevresel ve üretim hem de) ortadan kaldırmak ve dönüştürülmüş CO2 ‘i kullanmak gibi çok sayıda somut ölçülebilir faydalar üretiyor. CleanTech CO2, kuru, temiz bir yüzey sağlamak için hemen hemen her makine, ekipman platform ve süreç ile bütünselliyor.

Plastik Ambalaj Üretiminde Sürdürülebilirlik Bazında Akılsız Üretimden Kaçmak

Bütün plastik ambalaj üretim teknolojileri daha az enerji, ham madde kullanan üretim hatları için kendilerini mercek altına almış durumda. Proses parametreleri, enerji tüketimini etkileyebiliyor. Plastik ambalaj üretim tekniklerinde daha iyi süreçler ve ürünler geliştirmeyi amaçlayan kavramlar oluşturuluyor. İnsan beyni sonsuz yaratıcı olup üretim makinelerine otomasyon sistemleri ve yeni kavramlar ile düzenlemeler getiriyor. Geri dönüşüm, biyo plastikler, enerji tasarrufu, “yeşil” teknolojilerle “sürdürülebilirlik” plastik ambalaj arenasında da çok önemli anlamlar içeriyor. Otomasyon, film üretim sürecinde maliyetleri düşürmek için iyi bir adım. Güvenilir otomatik sistemler ile plastik dönüşüm süreçlerinde daha az enerji kullanımı ve verimlilik artışı konusunda başarılı uygulamalar gerçekleşiyor.

Enjeksiyon kalıplamada birçok enerji ve zaman emici unsurlar var; kötü kalıp soğutma gibi dolayısıyla aşırı çevrim süreleri birden fazla

hareketli kalıp parçaları ve kalıp arasındaki senkronizasyon/eşleme eksikliği söz konusu. Bu alanda teknik düzenlemeler gösterdi ki; makine ve çevre açısından ekipmanları iyileştirmek mümkün. Yeni düzenlemeler enerji ve ham madde tasarrufu sağlamada başarılı oldu. Reçine-kurutma, donanımları materyalin kurumasında için en az enerji kullanımı doğrultusunda optimize ediliyor.

SonuçSu bazlı boyalar, biyo bazlı

kaplama, yapıştırıcı ve mürekkepler (çevre dostu sarf malzemeleri) flora içermeyen, enerji ve su kullanımı azaltılarak ya da geri dönüşümlü olarak üretilen sürdürülebilir yeşil kağıt ve kartonlar, geri dönüştürülmüş plastikler ve biyo polimerler, daha az enerji kullanılan daha hızlı üretim döngülerine sahip modern teknolojili üretim ve baskı makineleri sürdürülebilir ambalaj üretimlerinin parçası. Sürdürülebilirlik, ambalaj için net bir konu ve tüm ambalaj sanayi için ortak bir alan. Ambalajların üretimi tam bir dönüştürme zinciri. Bu zincirin her halkasında tüm ambalaj üretiminde sürdürülebilir üretim süreçleri geçerli. Ambalajın tüm üretim süreçleri ve ambalajlama yeşil ve daha sürdürülebilir olarak modifiye ediliyor.

Yeni sorunlar ve küresel anlamda sınırlama içeren uygulama değişiklikleri olabilir (Örneğin; sekiz yıllık tartışmaların ardından AB Ecolabel Avrupa Komisyonu tarafından geçen yaz sonu onaylandı). Ancak genelde iyi niyetli yaklaşımları elden bırakmamak gerekiyor. Sektör kendi oto kontrol sistemini kurgularsa, gelecek küresel yaptırımlara karşı hazırlıklı olur. Karbon emisyonunu/sürümünü/salınımını azaltmak ve benzeri çevresel sorunlar ile başa çıkmak için sektörel boyutta ekolojik/çevre bilimle ilgili duyarlılığı geliştirmemiz ve bazı planlar oluşturup yaşama geçirmemiz gerekiyor. Bilinçli ve pozitif geleceğe umutla geçebilmek için Türkiye ambalaj sektörü olarak farkındalığımızı ortaya koymamız gerekiyor.

MAKALE


Yenilenebilir Enerji: Temiz, Doğal ve YeşilEnerji iş yapabilme yeteneği

ve kapasitesidir. Ekonomik kalkınmanın motoru olan enerji, üretimin diğer

aktörleriyle birleştirilerek çıktının sağlanmasındaki gerekli faktördür. Enerjisiz sanayi üretimi düşünülemez. Enerji türlerini; ısı, mekanik, kimyasal, nükleer, elektrik, manyetik, kinetik ve potansiyel enerji olarak sıralamamız mümkün. Enerji kaynaklarını da yenilenebilir ya da yenilenemez enerji olarak ayırabiliriz. Yenilenebilir enerji kaynakları; güneş, rüzgar, gelgit, jeotermal, biyo kütle/ biyo gaz hidrojen, sudur.

Yenilenemeyen enerji kaynakları ise; kömür, petrol, doğal gaz vb. fosil yakıtlardır. Bu kaynaklar tükendikten sonra yerine yenisinin gelmesi çok uzun zaman aldığından kısa sürede elde edilmeleri mümkün değildir. Yenilenebilir kaynaklar ise bunun aksine kullanıldıktan sonra kısa sürede elde edilebilirler. Yazımızın bu bölümünde stratejik öneme sahip ve ülkemizde önemli miktarlarda bulunması, yüksek düzeyde bilgi

birikimine sahip personelin bulunmasına rağmen gerekli teknoloji donanımı olmadığından değerlendirilememesi nedeniyle çok tartışılan iki maden hakkında da küçük bir bilgi vermek istiyoruz.

Bor: Ülkemizde, geleceğin madeni olarak adlandırılan Borun nitelikli ve zengin yatakları mevcut (240 senelik bor rezervlerimizin dünya rezervinin %63-70’ini kapsadığı söyleniyor. ABD %13 ile ikinci bor kaynaklarına sahip ülke olup rezervlerinde önemli bir azalma söz konusu. Enerji içeriği yüksek ve hafif, ancak sert özellikli bir maden bor, demir ve nadir toprak elementleri kombinasyonu (metglas) olup %70 enerji tasarrufu sağlıyor. Genellikle borat olarak tanınan bor-oksit birleşiği, özellikle boraks adını alan, sodyum-oksit ve bor-oksit karışımı olarak işlenen bor; oksijene ve azota karşı özellikle yüksek sıcaklıklarda çok hassas olduğundan metalürjide, soğurucu unsur olarak kullanılıyor. Bor, alüminyum ve demir metalürjisinde de kullanılıyor. Çelik alaşımlarının özelliklerini

kuvvetlendirici, katkı maddesi olarak da kullanılan bordan, atom çekirdeği nötronlarına karşı duyarlı olması onları yutma özelliği nedeni ile nükleer santrallerde kontrol maddesi olarak yararlanılıyor.

Sertlik özelliği nedeni ile roket ve mermi teknolojisinde özel bir yere sahip bor; beyazlatıcı, mikrop öldürücü özelliği ile deterjan, kağıt sanayinde kullanılırken, cam, maden, seramik, tarım, sağlık, atık temizleme, yakıt gibi birçok farklı uygulamalarda da yer alıyor. Ayrıca sodyum-bor-hidrojen birleşiği olarak hidrojen gazı üretiminde kullanılıyor (söz konusu birleşiğin, bilhassa hidrojen yakıtını olarak arabalarda kullanılmasına dair çalışmalar mevcut).

Bor enerji depolama özelliği nedeni ile pil üretiminde de kullanılıyor. Maliyet konusunda yaşanan olumlu ilerlemeler sonucunda bordan yararlanarak çevre dostu pil ve aküler üretilmeye başlandı. Gündüz güneş enerjisini depolayıp gece, ısınma amacıyla kullanılan termal storage pillerinin üretiminde de sodyum sülfat ve su ile yaklaşık %3 ağırlıktaki boraks de kahidratın kimyasal karışımından yararlanılıyor. Ayrıca boraks de kahidratın kimyasal karışımı, binalarda tavan malzemesine konulduğu takdirde güneş ışınlarını emerek, evlerin ısınmasını sağlıyor.

Atom çekirdeklerinin yoğun sıcaklıkta birleşmesi sonucu ucuz enerji kaynağına ulaşmak için yıllardır bor üzerinde araştırmalar yürütülüyor. Yapılan çalışmaların sonucunda; 200 gram borla 100 MW elektrik enerjisi üretilebileceği noktasına ulaşıldı. Konunun uzmanları çalışmaların on yılda sonuçlanmasına kesin gözü ile bakıyor. Bütün bu özelliklerine rağmen biz hala bor madenini düşük bir bedelle ham olarak satıyoruz; sonrada pahalı ithal mamul ürünler geri satın alıyoruz. Maalesef bor mamul teknolojisini çeşitli nedenler ile henüz değerlendiremiyoruz. Oysa dışa bağımlılığımızın azaltılmasında bor gerçekten bizim için de stratejik bir maden. Bor madeninin çevre kirliliği yaratmayacak şekilde

MAKALE


değerlendirilmesi yönelik çalışmalar desteklenerek büyük projelere dönüştürülmeli.

Toryum: Ülkemizde son zamanlarda üzerinde çok konuşulan stratejik bir diğer maden Toryum. Toryum, radyoaktif bir element ve doğal olarak nükleer enerji elde etmede kullanılıyor, ancak alternatifleri içinde en temizi. Dünyada en büyük toryum rezervine sahip ülke Türkiye.

Yenilenebilir enerji ve kaynaklar açısından Türkiye Yazımızın bu bölümde enerji literatürüne yer vermek

istiyoruz: Yenilenebilir enerji, pratik olarak sınırsız varsayılan sürekli ve tekrar tekrar kullanılabilen enerjidir. Yenilenebilir enerji, kısa sürede kısa sürede yerine konulabilen enerjidir.

Tükenebilir enerji; kullanılan fakat kısa zaman aralığında tekrar yerine konulamayan enerjidir. Fosil kaynaklı enerjiler, tükenebilir enerji grubundandır. Yenilenebilir enerjiler akım, yenilenemeyen enerjilere ise stok enerjilerdir. Bunun yanında üzerinde herhangi bir dönüşüm uygulanmamışsa bu tür enerjiler, birincil enerjidir. Birincil enerji kaynakları; doğal gaz, petrol ürünleri, hidrolik, güneş, jeotermal, rüzgar, biyo gaz, hidrojen. Birincil enerjinin dönüşüme uğraması ile ikincil enerji diyebileceğimiz enerji (elektrik) oluşturulur.

Bilimsel objektif, yalın bir düşünce sistemi içinde nükleer enerji, en kirletici, en riskli ve en pahalı enerji biçimidir. Nükleer enerji, enerji sorununun, çözümü olamaz. 70’li yıllarda petrol krizi ile patlak veren enerji sorunları, küresel ısınmanın tartışılmaya başlanması, temiz enerji kılıfı içinde nükleer enerjinin gündeme taşınmasını sağlandı. Ancak yaşanan büyük acılara neden olan nükleer faciaların ardından hala temiz problemsiz bir enerji olduğunu savunmak anlaşılması olanaksız konudur. Her şey bir yana nükleer santralde enerji üretilirken her yıl tonlarca radyoaktif atık da beraberinde üretiliyor. Bugüne kadar henüz hiçbir ülke, yüz binlerce yıl radyasyon yaymaya devam edecek bu atıkların nasıl saklanması gerektiğini bulamadı. Nükleer enerji yalnızca en kirletici enerji değil insan ve doğal yaşam için en büyük tehlike.

Çernobil’in izleri daha silinmemişken Fukuşima nükleer santralı faciası hem bir insanlık dramı hem de çevre felaketi idi. Bu korkunç trajedi, gelişmiş birçok ülkenin nükleere bakış açısını değiştirdi. Almanya ve İsviçre nükleerden çıkış kararı aldı. Günümüzün başarılı endüstri ülkelerinden olan Almanya’nın nükleer enerji konusunda tavrı tüm dünyada efekt yarattı. Almanya, Türkiye’den üç kat fazla elektrik tüketen sanayi devi ve enerjiye olan büyük gereksinimine rağmen yoluna, nükleer enerjisiz devam edecek. Şu noktayı da belirtmekte özellikle yarar var; Almanya, yenilenebilir enerji kaynakları açısından Türkiye’den daha şanslı değil.

JAPONYA, 40 YIL İÇİNDE NÜKLEER ENERJİYE TAMAMEN VEDA EDECEK Nükleer enerji sektörü şimdi gözünü az gelişmiş/gelişen

ülkelere özellikle doğudaki Hindistan ve Çin’e dikti. Yapımı süren santrallerin yedisi Hindistan’da 26’sı Çin’de, 11’i Rusya’da. Ancak son Japonya nükleer felaketinden sonra çok büyük enerjiye gereksinimine rağmen Çin, yeni nükleer reaktörlere lisans vermeyi dondurdu. Çin rüzgar enerjisine ait yatırımlarını büyütüyor. Çin ve İspanya güneş ve rüzgar enerjisinde ihracat şampiyonları.

Büyük endüstri devi Siemens, nükleer enerji sektöründen çekildi. Dünya enerji pazarı içinde payı

azalan nükleer enerji, bugün ağırlıklı olarak çevre, çevrebilim, güvenlik sorunlarını ağır bir biçimde taşıyor. Güncel yenilenmiş enerji anlayışını temsil etmeyen nükleer enerji, yerini temiz enerjiye bırakması ve enerjinin az ve verimli kullanımına dayanan stratejilerin kurgulanması günümüz ve geleceğimiz için büyük anlam taşıyor.

COĞRAFİ KOŞULLAR Güneş Enerjisi: Güneş enerjisi, diğer

enerjilere göre tükenmeyen, azalmayan temiz bir enerji kaynağı olması nedeni ile çok üstün bir enerjidir. Tüm kürenin yararlanacağı bir enerji olan güneşte; gaz, duman, kükürt gibi zehirli maddeler yoktur, üstelik nakliye harcaması olmadan bulunduğunuz yerde sağlanır. Güneş pilleri / fotovoltaik yüzeylerine gelen güneş ışığını doğrudan elektrik enerjisine dönüştüren yarı iletken maddelerdir. Yüzeyleri kare, dikdörtgen, daire şeklinde biçimlendirilen güneş pillerinin alanları, genellikle 100 cm² civarında, kalınlıkları ise 0,2–0,4 mm. arasındadır. Güneş pilleri, fotovoltaik ilkeye dayalı olarak çalışırlar, yani üzerlerine ışık düştüğü zaman uçlarında elektrik gerilimi oluşur. Pilin verdiği elektrik enerjisinin kaynağı, yüzeyine gelen güneş enerjisidir. Güneş enerjisi, güneş pilinin yapısına bağlı olarak %5 ile %20 arasında bir verimle elektrik enerjisine çevrilebilir. Güç çıkışını artırmak amacıyla çok sayıda güneş pili birbirine paralel ya da seri bağlanarak bir yüzey üzerine monte edilir, bu yapıya güneş pili modülü ya da fotovoltaik modül adı verilir. Güç talebine bağlı olarak modüller birbirlerine seri ya da paralel bağlanarak bir kaç Watt’tan megaWatt’lara kadar sistem oluşturulur. Çok farklı malzemelerden üretilen güneş pilleri için güncel malzemeler; kristal silisyum, galyum

arsenit (gaas), amorf silisyum, kadmiyum tellürid (cdte), bakır indiyum diselenid (cuınse2),optik yoğunlaştırıcılı hücrelerdir.

GÜNEŞ ENERJİ Türkiye’nin yıllık enerji üretiminin

100 milyon MW olduğu düşünülürse bir saniyede dünyaya gelen güneş enerjisi, Türkiye’nin enerji üretiminin 1.700 katıdır. Türkiye, 110 gün gibi yüksek bir güneş enerjisi potansiyeline sahip olup en çok haziran en az aralık ayında güneş enerjisi üretir. Gerekli yatırımların yapılması halinde Türkiye, yılda birim metre karesinden ortalama olarak 1.100 kWh’lik güneş enerjisi üretebilir. Ülkemizde güneş enerjisinden en çok su ısıtmada yararlanılıyor, potansiyeli çok büyük olmasına rağmen henüz tam anlamı ile güneşten faydalanılmıyor. Kaynak anlamında bir sorun olmamakla birlikte elektrik üretiminde uygulanması gereken bazı bölgesel farklılıklar mevcut. Örneğin; yoğunlaştırıcı /termik ve mekanik dönüşüm sistemlerinden direkt ışınım, yani açık hava, gerekli olduğundan Akdeniz ve Güneydoğu bölgemizde; fotovoltaik sistemler de bulutlu ya da açık her türlü hava şartlarında elektrik üretildiğinden Doğu Karadeniz dışında bütün bölgeler için uygun. Güneş pillerinden ancak elektrik şebekesinin olmadığı yerleşim birimlerinde yararlanılıyor. Oysa ülkemizde ciddi anlamda güneş enerjisine yönelik çalışmalar mevcut. Süreç Enerji Tasarrufu ise aradığımız enerji kaynağı neden güneş olmasın? Son zamanlarda onlar güneş enerjisi yüksek enerji ihtiyaçlarını karşılamak isteyen şirketlerin cankurtaran simidi. Güneş kolektörleri yerleştirmek için alanlar ayrılıyor. Özellikle güneş paneli çiftliği gibi.

Rüzgar Enerjisi: Havanın hızlı yer

değiştirmesi ile oluşan kaynağı güneş olan rüzgar enerjisi temiz, doğal bir sorunsuz bir enerjidir. Yeryüzünün coğrafi farklılıkları ile düzgün olmayan ısınmasına bağlı olarak, rüzgar enerjisi dağılımı, zamansal ve yerel farklılıklar gösterir. Kaynağı atmosferdir. Rüzgarın enerji içeriği, ortalama rüzgâr hızının küpü oranında değişir. Potansiyele bağlı olarak gerek mekanik enerji gerekse elektrik üretiminde kullanılabilir alternatiflerine göre rüzgar enerjisinin en önemli avantajı, kolayca çevrilmesidir. Ancak düzensizliği, değişen yoğunluğu dezavantaj olarak düşünülebilir. Bir olumsuzluğu da henüz çok tartışılmayan ancak Amerika’da bazı çevre kuruluşlarının protestolarına neden olan kuş ölümleridir; özellikle göç yollarındaki pervanelere geceleri, takılan kuşların toplu ölümleri söz konusu. Burada bir açmaz söz konusu; çünkü ilgililer en iyi rüzgarın kuşların göç yolları üzerinde olduğunu bildiriyor. Çağlar boyu kullanılan enerji olan rüzgarın endüstriyel anlamda kullanımı ile ilgili araştırmalar devam ediyor. Hareketli havanın bünyesindeki kinetik enerji, bir eksen etrafında dönen kanatlar vasıtasıyla mekanik enerji dönüştürülmek durumundadır. Rüzgar türbinlerinden meydana gelen herhangi bir çevre kirliliği söz konusu değildir, yalnızca pervanelerin yarattığı bir gürültü mevcuttur. Rüzgar enerjisi gerçek anlamda sürdürülebilir bir kaynaktan rüzgardan elde edilir. Rüzgar enerjisi potansiyeli de Türkiye’nin bugünkü mevcut elektrik enerjisi kurulu gücünün üzerindedir (en mütevazi hesaplara göre 48 bin MW).

Biyogaz: Organik bitkisel ya da hayvansal maddelerin oksijen yokluğunda ayrıştığında mikrobiyal eylemin sonucu ortaya çıkan yakıt, biyogazdır. Buna bataklık gazı da deniyor. Bataklık etrafında doğal oluşum olarak ya da atık su arıtma tesislerinde ayrıştırma sonucu gerçekleşir Arazilerde atıkların oluşturduğu gaz karışımları da biyogazdır. Bakteriler ve başka mikro organizmalar kullanılarak biyogaz tesislerinde biyo kütle ayrıştırılır. Bu çok aşamalı fermantasyon sürecinin nihai ürünleri olarak, hava (oksijen) ve ışıktan arındırılmış olan nemli ortamda özellikle metan (%45–70) ve karbon dioksit (%25–55) oluşur. Bir başka ürün ise, yüksek kaliteli tarımsal gübre olarak işletmeci tarafından kullanılabilen ve satılabilen

Ülkemiz, sürdürülebilir, yenilenebilir enerji kaynakları açısından olumlu avantajlara sahip. 10.5.2005 tarihli ve 5346 Sayılı “Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanunda” yapılan değişiklikle, yenilenebilir enerji kaynaklarına; rüzgar, güneş jeotermal, biyo kütle, biyo gaz hidrojen (dalga, akıntı)

enerjilerine yönelik yatırımların önü açıldı. Bu gelişmenin ardından ülkemiz için birkaç stratejik adım atmanın, bu yenilenebilir kaynakları hızla kullanıma sokmanın tam zamanı. En büyük beklenti; enerjide dışa bağımlılığın yenilenebilir, sürdürülebilir, ülkemizdeki yeşil enerji olanakların değerlendirilecek enerji projeleri açılmasıdır.

Yenilenebilir KaynaklarıKullanıma Sokmanın Tam Zamanı


MAKALE

fermantasyon/mayalanma artıklarıdır. Ham haldeki sıvı ya da katı çiftlik gübresine kıyasla fermantasyon artıklarının sahip olduğu avantaj, besin maddelerinin bitkiler tarafından daha rahat emilebilmesidir. Ayrıca biyogaz üretim süreci sonucunda elde edilen sıvı gübre, kimyasal bakımdan daha az saldırgan ve genelde kokusuzdur. Hastalık oluşturucu bakteriler de biyogaz üretimi süreci içerisinde büyük ölçüde yok edilir.

Teknik biyogaz potansiyeli içerisinde yaklaşık olarak % 40’lık bir orana sahip olan sığır gübresi (katı ve sıvı faz karışık) ve tavuk gübresi, en önemli substratları oluşturuyor.

Renksiz, kokusuz, yanıcı olan biyogaz için kullanılan diğer ifadeler lağım gazı, sulu çamur gazı, maden gazı, aptal ateşi, inek pisliği gazı, biyo enerji ve “geleceğin yakıtı”dır.

Yenilenebilir enerji kaynağı olarak biyogaz özellikle son on yılda birçok ülkede ciddi anlamda önem kazandı. Halihazırda Almanya’da toplam elektrik gücü 2,8 Gigawatt’ı bulan yaklaşık olarak 7.000 tesis faaliyet gösteriyor. Bu tesislerin ürettiği elektrik enerjisi, ortalama boyuttaki iki buçuk nükleer santralin üretim kapasitesine denktir. Üretilen biyogaz genelde kombine ısı ve enerji santrallerinde (kojenerasyon), doğrudan yerel çapta kullanılabilen veya elektrik şebekesine verilebilen elektrik enerjisine dönüştürülüyor.

Almanya’da özel konutların %13’ünün elektrik gereksinimi bu şekilde biyogaz vasıtasıyla karşılanıyor. Biyogazın enerji olarak kullanılabilirliği öncelikle biyogaz içerisindeki metan oranına bağlıdır. Yüksek yoğunluklu tarımsal faaliyetler sonucunda küresel ısınmaya katkısı olan azot oksit ve metan emisyonları ve yine hayvan yetiştiriciliğinin çevreye zararlı atıkları biyo gaz oluşumunda yararlanılıyor. Biyogaz sistemleri, sözü edilen sorunların asgariye indirilmesine katkısı söz konusu. Ülkemizde yapılan araştırmaya göre geniş ölçüde kullanılmayan biyogaz bulunuyor Biyogaz üretimine yönelik henüz kullanılmayan özellikle tarımsal ve evsel atıklardan da kaynaklanan biyogaz üretim potansiyelimiz mevcut. Bu alanda yapılan bir araştırmaya göre; ülkemizin elektrik gereksiniminin azami %12’sini biyogazdan elde edilebiliriz.

Jeotermal Enerji: Jeotermal, yerkabuğunun çeşitli derinliklerinde birikmiş ısının oluşturduğu, kimyasallar içeren sıcak su, buhar ve

gazlar olup yenilenebilir, sürdürülebilir, tükenmeyen ekonomik güvenilir çevre dostu yeşil enerjidir. Elektrik enerjisi üretiminden yararlanılan jeotermal enerjiden; ısıtma amaçlı endüstriyel amaçlı ısı temininde de yararlanmak mümkün. Ancak biraz bilinçli kullanım söz konusu olmalı, yani sıcak su akışkanın çevreye atılmaması ve rezervuar beslemesi bakımından, işlevi tamamlandıktan sonra tekrar yeraltına gönderilmesi gereklidir. Reenjeksiyon birçok ülkede yasalarla zorunluluktur.

Ülkemiz jeotermal kaynak açısından Avrupa’da İtalya’dan sonra ikinci durumdadır, Sıcaklıkları 102oC civarında olan 600–1000 arası sıcak su/jeotermal kaynak mevcut. Jeotermal/sıcak su kaynaklarından elektrik elde edilmesi ekonomik olup ülkemizde bu enerji kaynağı önemli potansiyele sahiptir.

Hidrojen Enerjisi: Doğada bileşikler halinde bol miktarda bulunan hidrojen serbest olarak bulunmadığından doğal bir enerji kaynağı değildir. Bununla birlikte hidrojen birincil enerji kaynakları ile değişik ham maddelerden dönüştürme işlemleri üretilir. Hidrojen, karbon içermediği için fosil yakıtların neden olduğu çevresel sorunlara yol açmaz. Elektrik üretiminden ısınmaya kadar çok çeşitli alanlarda enerji gereksinimlerine yanıt verebilir. Gaz ve sıvı halde olacağı için uzun mesafelere taşınabildiğinden iletimde kayıplar olmaz. Hidrojen, petrol yakıtlarına göreceli olarak yaklaşık 1.33 misli daha verimli olup doğayı kirletmez.

Günümüzde hidrojen gazı çeşitli yöntemler kullanılarak; su, güneş, rüzgar, dalga, biyo kütleden elde ediliyor. Burada tek problem maliyetler. Henüz mevcut teknolojiler, hidrojen enerjisinin maliyetlerini düşüremedi; ancak beklenti yüksek olup maliyet düşürme çalışmaları devam ediyor. Ülkemizin üç bir tarafının denizler ile çevrili olduğunu düşünürsek, özellikle dalga aracılığı ile hidrojen enerjisi üretmek muhteşem olabilir.

Hidro Enerji: Nehirde akan suyu tutarak depolayan ve enerji gereksiniminde devreye sokarak enerji üretilmesini sağlamak için HES hidro elektrik santraller kullanılıyor. Su teorik olarak sınırsız ve yenilenebilir bir kaynak olarak kabul edilip HES’ler kuruluyor. Derelerin üzerinde de barajsız küçük HES’ler kuruluyor. Ancak HES’ler ile elde edilen hidro enerjiyi günümüz koşullarında yenilenebilir kaynak

olarak görmek ne kadar doğru? Gerçekten üzerinde tartışılması gereken bir konu. Ayrıca ülkemizde son dönemde gündeme gelen küçük ya da barajsız HES’ler ağır bir doğa yıkımına yol açıyor; İklim değişliğini hızlandırdığı ve yataylaştırdığı kuraklık yarattığı saptanmış bir gerçek. Su izi çok önemli. Özellikle suyun sınırlılığının ve kirliliğinin sorun yarattığı günümüzde su izi; ürünler, endüstriler, köy, şehir, ülkeler için hesaplanılan bir kavram. Sanıyoruz ki; bu kavramı yakın bir gelecekte ülkemizde daha çok söylenecek. Belki şaşırabilirsiniz, su kaynaklarımızın çok olduğunu düşünebilirsiniz, ancak durum maalesef öyle değil. Türkiye’nin su ayak izi miktarının %15’i yurt dışından sağlanıyor. Bu noktada bir enerji üretim biçiminin gerçek anlamda yenilenebilir, temiz ve sınırsız olarak kabul edilmesi için konuyu “su ayak izi” bilgileri ışığında irdelememizde yarar var: Özellikle de bir yenilenebilir enerji üretiminin doğaya zarar vermemesi, eko sistemin işleyişine uygun olması ve kaynağın sınırsızlığını tehdit etmemesi gerekir. Bu nedenle sudan elektrik elde etmenin yenilenebilir ve temiz kabul edilebilmesi, ancak doğaya gerçekten hiç zarar vermeden yapılması halinde mümkün. Ülkemizdeki HES anlayışının bu düşünceyi temsil ettiği pek söylenemez. Şu noktayı özellikle belirtmekte yarar görüyoruz; 70’li yıllarda bir yanda sinek yaptığı gerekçesi ile birçok su kaynağı, bataklık kapsamında değerlendirilip göller dahil kurutuldu diğer yanda, yanlış yerlere, barajlar yapıldı. Bugün o bölgelerimizde şimdi kuraklık yaşanıyor, tarım arazilerinden sular çekildi, nehir yatakları kurudu, yörenin insanları büyük bir pişmanlık ve sıkıntı içinde. Şimdi özünde benzer hatayı HES’ler de yapmamak gerekiyor. O nedenle mevcut yerin doğal yapısını bozan, bugün gelecekte doğayı olumsuz etkileyen zaten az olan yer üstü ve yer altı sularımızı olumsuz etkileyecek mevcut dengeleri bozacak o bölgedeki yaşamı alt üst edecek HES’ler son tahlilde, ülkemize her anlamda zarar verecektir. Konuyu özünden koparmadan tüm yönleri çözümlemek/analiz yapmak gerekiyor. Bütün için parça verilir, parça için bütün yani doğa, kurban edilmez. O ünlü Kızılderili atasözünü anımsamamızda yarar var: “Yeryüzü, bize atalarımızdan miras kalmadı, çocuklarımızdan ödünç aldık.”


Baskıya Hazırlık Sistemlerinde Dereli Graphic

Kodak CTPlerde kullanılan Squarespot teknolojisi sayesinde sürekli aynı ve tekrar edilebilen bir pozlama kalitesi sunuyor…

Dereli Graphic olarak baskıya hazırlık sistemleri olarak Kodak ve Digiflex firmalarının Türkiye temsilcisiyiz. Bilindiği gibi Kodak hem ofset, hem de flekso alanlarına yönelik makineler üretiyor. Türkiye ofset CTP pazarında 200’den fazla makine kurulumuyla Kodak açık ara liderdir. Karton ve teneke ambalajı üreten firmalar ağırlıklı olarak Kodak CTP makinelerini tercih ettiler. Bu seçimin altında yatan temel neden, Kodak CTPlerde kullanılan Squarespot teknolojisi sayesinde sürekli aynı ve tekrar edilebilen bir pozlama kalitesi sunmasıdır. Termal teknolojinin dünyada yaygınlaşması konusunda Kodak başı çekmekte, ürettiği ofset kalıplarıyla her türlü gereksinime uygun çözümler sunuyor.

KODAK FLEXCEL NXKodak ofset CTP’de kullandığı

Squarespot teknolojisini Flexcel serisi flekso CTP’ye uyguladı. Burada sağlanan en büyük değişiklik, diğer dijital sistemlerde oksijenin neden olduğu klişe üzerindeki tramların tepelerinin yuvarlak olmasının engellenmesidir. Kodak sunduğu yenilikle oksijen etkisini ortadan kaldırarak, düz tepeli tram yapısıyla flekso baskıda baskı kalitesini gravür kalitesine çıkardı. Yapılan çeşitli deneme baskılarında, baskı tirajının diğer dijital sistemlerde üretilen klişelerle yapılan baskılara göre dört kat fazla olduğu görüldü. Bunun nedeni klişedeki bütün tram ve zemin yüksekliklerinin klişe boyunca aynı olması ve bu sayede forse ayarlarının çok düşük seviyede tutulmasıdır.

Kodak Flexcel Direct sistemini 2013’ün ikinci yarısında satışa sunmayı planlıyor.

KODAK FLEXCEL DIRECTKodak Drupa’da, flekso CTP

alanında Flexcel NX sistemini ve

ayrıca doğrudan klişeye kazıma yapan Flexcel Direct sistemini de tanıttı. Flexcel Direct sistemi yüksek kaliteli eksiz sleeve üretimini hızlandırmakta ve baskıya geçiş sürelerini kısaltıyor. Bilindiği gibi, şu anda kullanılan birçok CTP sistemi kalıbı pozladıktan sonra, solvent yıkama işlemine gerek duyuyor. Klişe üretiminin hızlanması açısından malzemenin doğrudan lazerle kazınıp başka bir işleme gerek duyulmadan baskıya verilmesi ulaşılmak istenen asıl hedeftir. Daha önce çıkan kimi sistemler gerek yavaşlığı gerekse kalitesinin istenen seviyeye gelmeyişi nedeniyle beklenen ilgiyi görmedi. Kodak Flexcel Direct sistemiyle hem hızlı hem de yüksek kaliteli bir çözüm sunuyor. Kazıma işlemi sırasında tram yapıları üç boyutlu olarak pozlanıyor. Bunun yapılması için makine ve yazılımın hassas bir biçimde birbirine uyumlu olması gerekir. Kodak Flexcel Direct sistemini 2013’ün ikinci yarısında satışa sunmayı planlıyor.

Digiflex, flekso, letterpress, kuru ofset ve serigrafi baskıları için analog fotopolimer klişeyi dijitalize ederek, klişe dünyasında bir devrim gerçekleştirdi.

DIGIFLEXDar ebat flekso klişe üretimi için,

ekonomik çözüm arayan firmalar için Digiflex dünyada tek olan inkjet CTP sistemini Drupa’da tanıttı. Film çıkış makinelerinin üretiminin durması ve filmin pahalılaşması nedeniyle CTP sistemlerine yönelim iyice arttı. Ancak lazerli sistemlerin yatırım maliyetlerinin yüksek olması düşük miktarda klişe kullanan firmaları film kullanmaya mecbur bırakıyor. Digiflex inkjet temelli bu CTP ile klişe tüketim miktarı az ama filme göre daha yüksek kalite arayan firmalar için ideal bir çözüm üretti.

Digiflex, flekso, letterpress, kuru ofset ve serigrafi baskıları için analog fotopolimer klişeyi dijitalize ederek, klişe dünyasında bir devrim gerçekleştirdi. Dilek Etiket’e kurulan

ilk makine bir süredir kullanıma geçti ve istenen sonuçlara ulaştı. Kullanılan sistemin özellikleri şu şekilde özetlenebilir:

Sistemin Çalışma Şekli: Sistem, Flexojet 1725 inkjet yazıcı ve laminatörden oluşuyor.. Öncelikle klişe üzerine ince saydam bir malzeme lamine ediliyor ve daha sonra basılması istenen görüntü bilgisayardan doğrudan Flexojet 1725 ile klişenin üzerine işleniyor. Püskürtülen mürekkep saydam malzemeye değer değmez hızla katılaşarak densitesi 4.5’in üzerinde siyah tabakayla kaplanıyor. Bundan sonra mevcut pozlama ve yıkama makinesinden geçirilerek klişe son haline getiriliyor.

Kalite, hız ve düşük maliyet: FlexoJet 1725 ile daha kaliteli, daha hızlı ve daha düşük maliyetli klişe alma olanağı sağlanıyor. Flexojet ile üretilen klişeler daha hızlı baskıya girmekte, kendisine has tram yapısıyla baskı densitelerini artırıyor.

Patentli bi-component mürekkep: Digiflex, yüksek tutarlılıkta klişe üretmenizi sağlayan CTP teknolojisi sunuyor. Patentli Bi-Component mürekkep ile görüntü klişe üzerinde yüksek çözünürlükte ve keskin olarak oluşturuluyor.

Her çeşit klişeye dijital çözüm: İmaj klişe üzerinde oluşturulduktan sonra yıkama sistemi ister su bazlı olsun ister solvent bazlı olsun aynı sistemde çalışmaya devam edilir. Böylelikle elinizdeki sistemi değiştirmenize gerek kalmıyor.

SONUÇCTP yatırımı yapmayı düşünen

firmaların lazer ve inkjet sistemlerini inceleyip, kendi bünyelerine hangisinin daha uygun olduğunu belirlemelerinde yarar var. Yüksek hız ve yüksek kaliteyi ön planda tutan firmalar için Flexcel NX, yüksek hız, eksiz klişe ve çevresel atık istemeyen firmalar için Flexcel Direct sistemleri öne çıkıyor, düşük yatırım maliyeti ve analog klişe kullanmak isteyen firmalar için ise Digiflex iyi bir seçenek oluyor.

Fehim Yurdal/ Dereli Graphic

Dereli Graphic Tel: 0212 698 51 00 Fax: 0212 698 52 40 [email protected]

MAKALE


Documents

Pack Converting 2013/1